Kendinizi her salışınızda biraz daha aşağı iner ve dibe hızla
yaklaşırdınız.
İnmek çıkmaktan daha kolay olurdu tıpkı yaşlanmanın genç kalmaktan
daha kolay olduğu gibi.
Belki de hayat merdiven inmekten ve merdiven çıkmaktan ibaretti.
Bir sürü sorun çıkardı hayatın son basamaklarında; Hastalık,dert,tasa hepsi bir olur,üstünüze çöker ve ağır Birişiten kulaklarınızda yaşa kadar çınlayan büyük bir yaşam tek şey, savaşıyla Aheste çıktığınız bir merdivenler bir kemancının yaştan sonra inişçaldığı oluverirsultanıyegah ve sizi hayatın sirto bittiğiolurdu. yere yönlendiridi.
Bir sürü sorun çıkardı hayatın son basamaklarında;
Hastalık,dert,tasa hepsi bir olur,üstünüze çöker ve ağır işiten
kulaklarınızda çınlayan tek şey, Aheste bir kemancının çaldığı sultanıyegah sirto olurdu. Sona yaklaştıkça insan şu sözün doğruluğuna inanırdı;Ölümün bile güzeli vardı.
Ecel geldiğinde sorsa deseki;ölümlerden ölüm beğen kendine ve
seçme şansımız olsa ne isterdik acaba?
Vakit dardı ve aslında ölümün bile güzeli vardı.
Son nefeste yanında olmak istediğimiz, belki ana,belki evlat,belkide yardı.
Daha yapacağım çok şey vardı belki yar ama herşey buraya kadardı ve ömür denilen şey deli gönüle dardı.
Seçme şansımız olsa seçerdik elbet çünkü ölümün bile güzeli
vardı. Son basamaklarıydı bunlar artık hayatın aynaya her bakışta bir yaş daha yaşlanırdı. Seçme şansımız olsa seçerdik elbet çünkü ölümün bile güzeli vardı. Azraille pazarlık zordu,deli gençliğin hayali gözlerinin önünde Son basamaklarıydı bunlar artık hayatın aynaya her bakışta bir dururdu. yaş daha yaşlanırdı. Ve ağır işiten Azraille kulaklarında pazarlık zordu,deli çınlayan gençliğintek şey aheste hayali bir kemancının gözlerinin önünde çaldığı sultanıyegah sirto olurdu. dururdu. Ve ağır işiten kulaklarında çınlayan tek şey aheste bir kemancının çaldığı sultanıyegah sirto olurdu.