You are on page 1of 10

YENİ EKONOMİ / 4-5.

DERS

*Toplum hayatında bir dönüşüm sürüyor ve ekonomide de dönüşüm olduğunu


görüyoruz.
*Fütürist/Gelecek bilimci Alvin Toffler’in 1980’de yazdığı Third Way
kitabında “Toplumda üç dönüşüm dalgası vardır ve bu dalgalar toplumları
etkileyecektir” yazıyor.
*Birinci dalga tarım ve avcılık dönemidir.
*İkinci dalga sanayi devrimidir ve sanayi toplumu dalgasıdır.
*Ve sanayi toplumu sonrası toplumu tamamen şu anda içinde olduğumuz dönemi
kapsayan bir dalgadır ve son dalgadır.
*Orada da şöyle der sanayi toplumunda her şey, kitle üretimi üzerine
kuruludur.
*Bu Fordist üretimin de temelidir. Bir üretim bandında belli bir kitleye
belli bir ürün sunulur ve o herkese özel ve genel geçer bir ürün olarak
ortaya atılır. Ama bugün de etkisi süren üçüncü dalga da şunu söylüyor.
“Artık kitle üretimi yok. onun yerine bireysel, kişisel ürünler ön plana
çıkıyor” Toffler bunu 1980’de söylediğinde yeni ekonomiden bahsetmiyor. Ama
söylemeye çalıştığı şey bugün içinde bulunduğumuz toplumun aşağı yukarı
sonucuydu. O zamandan bunu tahmin etmiş gibiydi.

*Dünya ticaretine baktığınızda bütün emek dolu faaliyetlerin üçüncü dünya


ülkelerine kaydığını görüyoruz. İnsan gücü anlamında da, hammadde anlamında
da kullanılır. Bugünün modern toplumlarının ürettiği kavramların tamamen
bilgi yoğun faaliyetler olduğunu söylüyoruz.
*Bunun altını önemle çizmemin sebebi şudur: Bilgi yoğun sistem yeni
ekonominin en temel taşlarından biridir.
*Yeni ekonomik faaliyetlerde sizin dijital ya da ağ ortamında iş yapıyor
olmanızdan bahsedilmez. Faaliyetlerinizin herhangi bir noktasında ürün-
dönüşüm döngüsü vardır. Hammadde olarak alırsın, işlersin, üretim bandının
sonunda ürün olarak elde edersiniz. Sonra da pazarlarsınız.
*Bu sürecin herhangi bir noktasında bilgi faaliyetlerinin kullanılması
sürecidir.
*Bununla ilgili hep Steve Jobs örneği verilir. Her zaman herkeste gördüğünüz
mp3lerin yanına IPOD’u çıkarması ya da Iphone’un ortaya atılması aslında bir
bilgi ekonomik ürün olarak karşımıza çıkar. Çünkü burada inovatif faaliyet
vardır. İnovasyon yeni ekonominin en temel taşlarından biridir.

YENİ EKONOMİYİ TETİKLEYEN FAKTÖRLER:


TEKNOLOJİ / BİLGİ / KÜRESELLEŞME
*Sizce yeni ekonominin en temel etkeni nedir?
*Teknoloji en temel sıradadır.
*Alvin Toffler de aynı şeyi söylüyor. Üçüncü dalga sürecinin ana etmeni
sanayi toplumundan sonra teknolojik birtakım faaliyetlerin öne çıkmasıdır.
*Nedir? Ağ toplumunun yaratılmasıdır! Ağ toplumunun yaratılması ARPANET’e
internetin bulunmasına kadar gider. Demek ki internet ve internetle
birlikte bilgi ağlarının birbirine bağlanıyor ve birbirine bağlanarak
değer oluşturmasıyla beraber yeni ekonomik faaliyetler kendini göstermeye
başladı.
*Yeni ekonomide bilgi temel olarak yoğun kullanılır. Aynı zamanda pazara
girme faaliyetlerinin ve ürün hizmet ömürlerinin kısalıyor olması burada
önemli bir faktördür. Pazara girme faaliyetleri kısalmıştır artık
şirketler eskiye oranla çok rahat biçimde pazara girmektedirler ve
ürünlerin kullanım ömürleri kısalmıştır.
1
*Neden pazara girme faaliyetleri düşmüştür?
*Pazara girmede en önemli bariyer yüksek sermaye maliyetleridir.
Teknolojik maliyetlerdir! Bunların her birinin üretici olduğunu
düşünürsek, ve her birinin notebook’uyla bir dijital ağa Metcalf’in ünlü
ağlarına bağlandığını düşünürseniz, pazara girme maliyetlerinin ne ölçüde
düştüğünü görürsünüz.
*İlla ki bir şeyi satıyor olmak üretiyor olmanın dışında bir hizmet
verebiliyor olmak bir şeyin aracılığını yapabiliyor olmak internet
üzerinde bir anlamda pazara girmenin önünü açmıştır. Herkes bir şekilde
ağa bağlanabilen herkes bu pazarın üyesi olma şansını yakalamıştır.
*Sermaye ve maliyet anlamında bakarsanız, en basit anlamda
eline aldığı notebook ve bağlantı ücreti dışında şuan bir sermayesi yok ve
istediği gibi pazara girebilir. Pazara girmek bu anlamda rahatlamıştır.
*Ürünlerin ömrü kısalmıştır çünkü üretilen ürünler çabucak birbirine ikame
edilebilen ve çabucak bir başkasıyla yenilenebilen ve değiştirilebilen
hemen akabinde yerine yepyeni bir ürün çıkarılabilen ürünlerdir.
*Ağ üzerinde bir tişört sattığınızı düşünün tişört evinize kargoyla
gelmeden bambaşka bir ürün aynı tarzda, bambaşka şekilde bambaşka bir
fiyatta ürün yerini o pazarda alacaktır. Bu hizmetlerin bu ürünlerinin
alternatiflerinin çoğalmasıyla beraber kullanım ömürlerinin kısalmasından
bahsedebiliriz.
*Bir diğer tetikleyici faktör, en önemli tetikleyici faktörlerden biri
teknoloji/ bilgi ücüncüsü küreselleşmedir.
*Her üreticinin hayalidir. Kimse küçük bir pazarda çalışmak istemez.
Burada en basit anlamda market bile açmak isteseniz bir büfe bile açmaya
çalışsanız kalabalığın yoğun olduğu ya da ha bire insanların sıklıkla
uğradıkları bir alanda bunu yaparsınız. O da bir anlamda küreselleşmedir.
*Daha küçük anlamda pazarını adam kendi çapında genişletme çabası
içindedir. Zaten herkes küresel üretimler yapar ama bir anlamda da
yereldir. Mesela HSBC çok ciddi anlamda büyük bir banka dünya çapında. Ama
reklamlarına bakınca küreselleşme üzerinden kendini pazarlayabilmiş
küreselleşme üzerinden sermayesini geliştirmiş bir banka iken
reklamlarında yerelliği vurgular. Küresel düşünün ama yerel çalışın gibi
bir mantıkla ortaya çıkıyor.
*Burada bir İngiliz mantığıyla hareket edecek olsa muhtemelen müşteri
kaybeder ama reklamlarında ince belli çay bardağında çay içen HSBC
çalışanları var. Vurgulamak istedikleri, “Biz sizdeniz” mesajıdır. Bu
toplumun içinden çıkmış insanlarız. İş bankasından Akbank’tan bir farkımız
yok demeye getiriyor. Ama asıl parsayı topladığı alan HSBC’nin küresel
sermayesi ve global olmasından kaynaklanıyor.
*Bunun dışında bu kavramlarla birlikte ortaya çıkan neticede şudur.
Bunların dönüp dolaşıp dayandığı yer verimliliği artırmak yani kâr
edebiliyor olmak! Sonuç itibariyle bunu Alvin Toffler ya da herhangi bir
düşünür de ortaya koyabilir.
*Asıl amacı her zaman kardır. Kimse daha sosyal amaçlara gitmez. Ekonomi
bilimi bir anlamda bunu tetikler.
*Sonuçta toplumlar ne kadar değişirse ekonomik faaliyetler de değişir o
toplumlarda büyümüş, o toplumlarda yetişmiş öğretiler de iktisatçılar da
girişimciler de o toplumdan bir anlamda beslenir ve sonuç itibariyle
yaşamak zorundadırlar! Bunun sonucu kâra dayanır. Bunun adına yeni ekonomi
ya da eski ekonomi diyebilirsiniz.
*Bu hiçbir zaman tüketicinin ya da tüketenin yanında olan bir kavram
değildir ama bir REALİTE olarak karşımıza çıkar. Bu bir gerçekliktir.

2
*Genel olarak baktığınız zaman bir tekstil firması kurmaya kalksanız ne
düşünürsünüz? Fabrikanızı nerede kurmak istersiniz? Ürünlerinizi nerede
kime satacaksınız? Kurduğunuz fabrikadan A noktasına bu ürünleri nasıl
taşıyacaksınız? Bunları çözmeniz gerekir. Bunu yapmak için de en önemli
yol gösterici araç maliyet tablosudur. Mümkün olduğunca maliyetleri bir
anlamda düşük tutmaya çalışırsınız. Bu yüzden tekstil firması açıyorsanız
hammaddeye en yakın noktayı tercih edersiniz. Hammaddeye yakın olacağım
diye bir anlamda pazarınızı da unutmamanız gerekir. Pazarı da tekstil için
Türkiye’de Denizli uygun olabilir. Denizli’ye fabrika kurabilirsin.
Denizli’de ucuz işgücü bulabilirsiniz. İşte bunu en kolay ya da en ucuz
şekilde İstanbul’da ya da Ankara’da ya da uluslar arası havalimanı olan
bir yere nasıl nakledersiniz? Biraz daha İzmir limanı ile daha kolay
iletişim kurabileceğiniz bir yere kayabilirsiniz. *Verimliliği artırıp en
düşük maliyeti yakalama çabası vardır. Bütün şirketlerin varmak istediği
budur.

3
*Yeni ekonomi kavramı bu noktada bunların bir anlamda daha kolay
kullanımına olanak verecek bir takım girişimler anlamına gelir.
*Don Tappscot bilgi/teknoloji/verimlilik kavramlarını bir kitapta
toplamış. Yeni ekonominin şeklini çizmeye çalışmış oluşmasına yardımcı
olmuş ve 12 madde ile bunu örneklendirmiştir.

1-Yeni ekonomi bir bilgi ekonomisidir. *Artık dünyada her mal her ticari
eylem, bilgi ile ölçülebilir noktaya geldi. Bu anlamda sanayi devriminden
sonra bilgi çağının açılmasıyla beraber sanayi ürünleri miladını doldurmuş
sanayi üretimine dair her şey artık üçüncü dünya ülkelerine uzak doğuya
kayıyor. Bunun en önemli sebeplerinden biri ucuz işçiliktir.
*Bilgi çağını yakalamış ülkelerde ise bilgi temelli ürünlerin var olduğunu
görüyoruz. Daha doğrusu sanayi ülkelerinde mamul haline getirilen ürünlerin
temellerinin atıldığı ülkelerdir. Bunlar, bilgi çağını yakalamış
devletlerdir. Bunlar fikirleri ortaya atıyorlar. Geliştirmeleri yapıyorlar
ve üretim noktasına gelindiğinde bunlar üçüncü dünya noktalarına gidiyor.
*Burada da bilgi ekonomisi kavramı faaliyetlerin içinde bilginin yer aldığı
ve yeniliğin yer aldığı bir takım faaliyetlerdir. İnovasyon kökeni bir
anlamda yenilikçilik anlamına geliyor. Ve şöyle derler Yenilik yapamıyorsan,
öleceksin!Dün dünde kaldı, bugün yeni söylemek lazım cancağazım. (Mevlana)
*Mevlana, bir anlamda inovasyonun kendince o dönemde altını çizmiş gibi
görünüyor. Bu sahiden günümüzde bütün şirketlerin olmazsa olmazlarından biri
haline geldi.
*İnovasyon faaliyetleri bir anlamda bilgi faaliyetleridir. Bilginin içinde
olduğu bilginin mutlaka katılması gereken faaliyetlerdir. Bu kadar cep
telefonu varken, Ipone’u yaratibiliyor olmak yenilik getirmektir. Ama
çalışmalarına yenilik katamayan şirketler de olmuştur.
*Bir dönemin bilgisayar devi IBM’dir. Çökme noktasına gelmiştir. Şimdi ise
Lenova diye bir markaya satılmıştır. Sonuçta inovatif faaliyetleri
gerçekleştirememiş bir firma olarak IBM karşımıza çıkar. Ama bunun dışında
mesela, Apple firması da o dönemin ciddi bilgisayar firmalarından biri iken,
o çöküşün sonunda Microsoft ve Bill Gates rekabetinin sonunda çökme
noktasına gelmiş. Bilgi yoğun faaliyetler, tasarım, arayüz değişiklikleri,
farklı fonksiyonlarla beraber bugün Bill Gates’in evine de neredeyse Mc Book
sokmuştur diyebiliriz! Bu anlamda bilgi knowledge kaynaklı bir ekonomi
olması çok ciddi bir önem taşır.

4
2-Yeni ekonomi dijital bir ekonomidir. Günümüzde artık her şey 1 ve
0’lardan oluşan sayılardan ibaret gibi görünüyor. Sonuçta dijital ortam 1
ve 0’larla ifade edilir. Ticaretin her aşamasında bu dijitalliğin
örneklerini görmeye başlıyorsunuz. Ürün dijital değil tabii ki ama ürüne
giden yol dijital gibi görünüyor. Siz oturduğunuz yerden bugün
hammaddelerin nerede satıldığını ekranınızda görebilirsiniz.
*Kendi şirketiniz içinde departmanlar arasındaki koordinasyon anlamında
bakarsanız bu dijitallik fayda sağlıyor. Pazarlama departmanı ile AR-GE
departmanı arasındaki o dijital bağlantı buradaki ivediliği de artıran bir
fonksiyon. Hız faktörü artık günümüzde çok önemli hale gelmeye başladı.
Oturduğunuz yerden orada neler olup bittiğini görebiliyorsunuz. Mesela
Nike’ın key ofisi Hollanda’da. Fabrikaların bazıları Türkiye’de,
İstanbul’da bir tane kontrol noktası gibi bir ofisleri var Maslak’ta.
Hollanda’dan ana ofisteki tasarımcılar ürünü dizayn ederler. Logosunu
koyup dijital olarak buradaki kontrol noktasına yollarlar. Bu kontrol
noktası Denizli, Bursa’daki fabrikalarla online birbirine bağlıdır. Ana
ofisten gelen tasarımı buradaki fabrikalara gönderirler. Fabrikadaki
testil mühendisleri ya da kim karar verecekse üretecekleri pamuğu, ipliği
kumaşı seçerler. Bunların belki bir örnekleri, kimyasal kodları vs. tekrar
kontrol noktasına geri yollarlar. Kontrol noktasından ana ofise yollarlar.
Ana ofis uygundur, bu kumaşlarla yapılsın gibi bir cevap verir. Üretime
geçilir. Ama baktığınız zaman bu uzun bir süreç gibi gözükür ama
toplasanız 1 saat içinde bu işlerin hepsi biter. Dijitallik bir anlamda bu
maliyetlerin eskiden çok daha uzun sürelerde gerçekleşirdi. Hatta belki de
o fabrikanın Hollanda’da olmak zorundalığını ortaya koyardı. Yani ürün
üretecekseniz fabrikanız da yanınızda olur ta İsviçre’den Tayvan’a
fabrikanızı kuramazdınız. Ana ofisinizle bu iletişimi kurmak çok zor
olurdu. Ana ofisinizi oralara götürmek bir anlamda yönetim
faaliyetlerindeki maliyetleri artırırdı. Dijitalliğin böyle bir avantajı
var.

3-Yeni ekonomi sanal bir ekonomidir. Sanallaşma fiziki birçok varlığın


yavaş yavaş sanal hale gelmesi olarak nitelendiriliyor. Artık fiziki
olarak tasarruf ettiğiniz her şey ağ ortamında sanal halde bulabileceğiniz
kavramlar! Sanal aşklara da gitti bu boyut ama Second Life diye bir oyun
var. Gerçek hayat simülasyonu gibi tanımlanabilir. Para verip üye olunuyor
ve kendinize orada bir kimlik yaratıyorsunuz sanal bir kimlik
yaratıyorsunuz. Orada sizin gibi insanlar var oranın kendi para birimi de
var. Dolar kuru üzerinden pariteye endekslenmiş bir para birimi var ve o
noktaya gelmiş ki arsa satın alıp müteahit tutup ev yaptırabiliyorsunuz.
Ama para gerçek! SL’de dönen para gerçek. Oradan kazandığın sanal paraları
SL’i yöneten şirket aracılığıyla gerçek paraya dönüştürebiliyorsun. Onlar
sizin hesabınıza paraları aktarabiliyorlar. Bu noktada gerçek hayatin bile
simülasyonu yapılabilirken, ticaretin ekonomik faaliyetlerin buna duyarsız
kalması mümkün değildir. Migros’un sanal mağazaları var. Bugün internet
üzerinden mağazaya girersiniz ne alacaksanız kapınıza kadar gelir.
Gerçekte olan her şeyin sanallaştığı bir dünyada alışveriş, ticaretin
ekonominin sanallaşıyor olması çok kolay açıklanabilir bir durum gibi
geliyor.

5
4-MOLEKÜLERLEŞME: Molekülerleşme bir anlamda parçalanma, parçalara ayrışma
anlamında da kullanılır. Bütünün parçalarının en küçük yapı taşına kadar
ayrışması anlamına gelir. Alvin Toffler’ın üçüncü dalgasında söylediği
kitle üretiminin yerini yavaş yavaş bireysel üretime bırakması kavramıyla
da bunu açıklayabiliriz. Bir başka açıklamayla da büyük organizasyonların
büyük çaplı yapıların daha küçük yapılara ayrılabiliyor olmasıyla da ifade
edebiliriz. Dolayısıyla holdinglerde ya da firmalarda şirketlerde
gördüğünüz büyük devasa örgütlenme yapıları (çapraz, yatay, dikey, matriks)
ufalıyorlar.
*İki ayrı molekülerleşme açıklamasından bahsedilebilir. Büyüklük bir
anlamda hantallık anlamına gelir. Büyük bir holding düşünürseniz bu
holdingin yönetilebilir olması departmanlarının bir arada tutulması,
koordinasyonun sağlıklı işlemesi çok zordur. Bu tarz şirketlerde faaliyet
iş odakları yaklaşımı getirilir. Ama molekülerleşmiş daha küçük
departmanlara birimlere, bireylere ayrılmış firmaların faaliyet odaklı
değil birey odaklı çalıştıklarını görüyoruz. Bu bir anlamda ağır hiyerarşik
yapının sonu anlamına geliyor. Pazara giriş engelleri büyük şirketler için
çok kolaydır ama moleküler anlamda baktığınız zaman her bir şirketin de
buradan faydalanarak bu pazara girme koşullarını sağlayabildiğini
söyleyebiliriz. Küçüldükçe bu size zarar vermez. Yeni ekonomik düzende
küçülebiliyor olmak birey odaklı çalışıyor olmak sizin faaliyetlerinizi
daha hızlı, daha etkin yürütebiliyor olmanızı kolaylaştırır. Ölçek
ekonomisiyle de açıklanabilecek bir kavramdır. Ölçeğin büyük olması
ekonomik faaliyetlerin de büyük olmasını gerektirmez. Ölçeği küçültebiliyor
olmanız sizin kendi içinizde maliyet akışınızı kolaylaştırabildiği gibi
kendi küçük birimlerinizdeki iletişimi de kolaylaştıracaktır. Zaten
dijitallik de bir anlamda bunu sağlar. Herkes artık kendi küçük
ticarethanesinden büyük pazarlara açılabilir hale gelecektir. Moleküler
yapıyla beraber onlarla rekabet edebilmek için içinde binlerce kişinin
çalıştığı holdinglere gerek yoktur. Dolayısıyla burada gördüğünüz herkes
bir anlamda tüccar kimliğine kavuşma ihtimaline sahip. Biraz teknolojik
altyapı yatırımıyla beraber sanal bir e ticaret şirketine sahip olmak içten
bile değildir.

5-YENİ EKONOMİ BİR AĞ EKONOMİSİDİR: Yeni ekonomide iletişim ağının önemi


büyüktür. Web tabanlı şebeke iletişimi ile kurumsal anlamda yeni iletişim
olanakları ortaya çıkmışlardır. Bu hem küçük işletmelerin de büyük
işletmeler kadar etkin çalışmalarına hem de büyük işletmelerin de
molekülleşerek daha hızlı hareket etme yeteneğine sahip olmalarına sebep
olmaktadır. İletişim ağlarının band genişliğinin artması veri, metin, ses,
görüntü ve video şeklindeki multimedya kaynaklarına kolayca ulaşıma imkan
vermekte ve buna bağlı olarak yeni kurumsal yapıların hızla ortaya
çıkmasına imkan vermektedir.

6
6-ARACISIZLAŞMA (Ağ yardımıyla): Yeni ekonominin en önemli özelliklerinden
birisi aracısızlaştırma kavramıdır. Eskiden bir bölümü ithalat ihracat
anlamında bir ürünü bir yerden bir yere getirmek, satabilmek için birtakım
aracılarla iş yapmak durumunda kalırdınız. Örneğin Afrika’dan muz
getirecekseniz herhalde araya 3-4 aracı gelirdi. Bu aracının ortadan
kalkıyor olması artık herhangi bir moleküler anlamda parçalanmış bir
girişimcinin bile o tarz ağlar ve ağ ekonomisi yardımıyla internete girip o
muzları Afrika’dan alıp İstanbul’a getirtebilmesini kolaylaştırmıştır. Bu
bir anlamda pazarın küreselleşmesinin de bir sonucudur. Hem aracılar
ortadan kalkacaktır hem de küresel pazarda daha kolay rekabet
edebilecektir. Artık hava yolları yada oteller de aracı turizm şirketleri
kullanmak yerine direk kendi internet sayfalarından ulaşmaya çalışıyorlar.
Bu aracısızlaşma moleküler yapıyla beraber şirketlerin ufalmasını da
kolaylaştırdığı gibi maliyet anlamında bir düşüş yaratıyor.

7-YENİ EKONOMİ SEKTÖREL DEĞİŞİME SEBEP OLMUŞTUR: Sanayi ekonomisinde


otomotiv anahtar sektör konumundayken, yeni ekonomide hakim ekonomik
sektör diğer tüm sektörlerin refah yaratmasına giden yolu teşkil eden
bilgisayar, iletişim ve eğlence sanayilerinin bütünleşmesiyle oluşan
yeni medya sektörüdür. Bu bütünleşme tüm sektörlerin temeli haline
gelmeye başlamaktadır. Yeni medya tüm sanat etkinliklerini, bilimsel
araştırmaları, eğitimi ve işletmeleri dönüştürmektedir. İnsanların iş
yapma, çalışma, eğlenme, yaşama ve düşünme yöntemleri değişmekte, en
önemlisi bu yeni sektör tüketim ve üretim faaliyetlerine ilişkin
değerler üzerinde büyük bir etki yapmaktadır. Sanayi çağında ana amiral
gemi sektörü taşıyan sanayi taşıyan lokomotif otomotiv sektörüydü.
Otomotiv sektöründe günümüzde zayıflıklar ortaya çıkmaya başladı.
*Yeni ekonomik düzende otomotiv sektörü amiral gemisini kaybediyor. Yeni
medya ve eğlence sektörü onun yerine geliyor. Yeni medyadan bahsetmeye
gerek yok ama buradaki değişim trendi açıkçası bilgi teknolojilerinin de
gelişmesiyle beraber ortaya çıkan yeni ürünlerin pazarlanmasıyla ilgili
bir süreç var. Palm, ipohone, ipod o sürecin arttığını kanıtlıyor.
*Evinizden ağa bağlanarak oynadığınız oyunlar bile bu yeni eğlence
sektörünün habercisi gibidir. Bu değişim süreci sadece otomotiv
sektöründen liderliği almakla kalmıyor her anlamda değişime sebep
oluyor. Bilimsellik de birtakım değişiklikler ortaya çıkmaya başlıyor.
Ticarette birtakım değişiklikler var. Eğlence anlayışlarında
değişiklikler başlıyor. Sokakta oyun oynamak devri kapanıyor. Evimizde
playstation ya da başka şeylerle bilgisayarla oyun oynamaya başlanıyor.
Sanat akımlarında değişiklikler başlıyor. Dijital tasarımlar ortaya
çıkıyor. *Genetik kodlardan şekil üretiliyor. Kayan matrix sayılarını
göz önüne getirin. Her tablo kişiye özel hale geliyor! Bir örnek
veriyorsunuz saçınızdan DNA’nıza akarak bir şekil yaratıyorlar onu size
1500 dolara satıyorlar.

7
8-İNOVASYON: Ürünlerin tamamı yenilik temelli ve inovatif ürün olarak
karşımıza çıkıyor. İnovasyon yenilik olarak ifade edilebilir. İnovasyonu
savunanların temel felsefesi şudur: Kendi ürününün modasını kendin geçir.
Eğer ki siz pazardaki ürününüzün modasını kendiniz geçirmezseniz biri gelip
bunu sizin yeriniz yapacaktır. Başkasının ortaya koyduğu ürün koyar koymaz
pazarın hakimi konumuna gelir. Ortaya ne koyarsanız koyun bunu bir zaman
sonra kendiniz yenilenemeniz gerekecek. Bu bir anlamda pazarlama
faaliyetidir. Cep telefonu ortaya çıktığında bu teknolojiyi bulan kişi
aslında mesaj yazma özelliğini de bulmuştu. Ama önce onu piyasaya
sürmediler. Önce konuşma özelliği ile başladı. Arkasından bu mesaj da
yazabiliyor dendi. Mesaj yazar hale geldi. Arkasından ekranı renkli
olabiliyor denildi. Akabinde fotoğraf makinesi yerleştirdiler. Yavaş yavaş
bu ürün gelişmeye başlıyor. Biz de oturduğumuz yerden teknoloji durmuyor
diyoruz. Teknoloji olmazsa bu yenilik olmaz ama inovatif bir pazarlama
stratejisi olarak bakınca bunların yaratılıp ortaya konuluyor olması
gerekir. Bir anlamda internet üzerinde ağ ekonomisinde bir şey ortaya
koyabiliyorsanız hemen akabinde bunun yenisiyle rekabet edebiliyor hale
gelmeniz lazım. Bu yüzden yenilik temelli olması çok önemlidir. Zaman
içinde her şey eskiyor bu eskimeye direnmek artık bir anlamda şirketlerin
elinde. Bunu bir anlamda kendileri yansıtacaklar.

9-ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ FARKI BELİRGİNLEŞİYOR: Artık üretici ve tüketici


arasındaki o derin uçurumlar ortadan kalkmaya başlıyor. Tamamen müşteri
odaklı çalışma haline gelmeye başlıyor. Bilgi çağı başladığı dönemlere
kadar kitle üretimi hakim konumdaydı. Bir ürün yapılırdı (kalem yapılırdı
ve bu kalem herkes için ortak bir üretimdi. Yavaş yavaş müşteri odaklı
üretim başladı. Bu, kalemin herkesin özel zevkine kültürel kimliğine hitap
etmesiyle gerçekleşiyor. Ben siyahtan çok hoşlanan bir adam isem bu kalemi
simsiyah boyarım. Tasarımsal anlamda simsiyah bir kalem olur. Müşteri
odaklı çalışmak bir anlamda böyle bir şey. Baktığınız zaman tüketici de bu
üretim sürecine katılmaya başlıyor. O fark belirginleşmeye başlıyor.
Buradaki en güzel örnek Ferrari’nin yaptığıdır. Ferrari çok az sipariş
alıp üretim yapan bir firma olmasına karşın müşteri isteğine göre özel
tasarımlar yaptırıyor. Ekstra parasını öderseniz ünlü bir İtalyan
tasarımcısı tasarlayabiliyor.. Bertone tasarımı olarak müşterinin özel
zevk ve fikirleriyle istekleriyle var olmaya başlamasıyla beraber tüketici
ve müşteri arasındaki mesafenin yavaş yavaş kapandığını daraldığını
görmekteyiz.

8
10-HIZ: Bununla beraber yeni ekonomideki en temel faktör hız. Yeni
ekonomi aslında tamamen hız ekonomisidir. Hızlı üretim ve hızlı
pazarlama faaliyetlerinin ön plana çıktığı bir ekonomi olduğunu
söyleyebiliriz. Normal bir pazarlama ve üretim sürecinde herkes fiziki
idi. Yavaş yavaş her şey dijitalleşmeye ve sanallaşmaya başladı. Ürünün
bir firmadan sipariş edilmesi sipariş formunu alan birim bu sipariş
formunu üretim birimine nakleder. Üretim birimindeki kişiler ürünü
siparişe göre şekillendirilir. Sipariş müşteriye gönderilir. Fatura
kesilir, evraklar arasına konur. Vs. diye uzayan kağıtlarla ve
dosyalarla uzayan süreç hız ekonomisiyle beraber yavaş yavaş ortadan
kalkmaya başladı. EDI (elektronik data transferi) diye bir otomasyon
sistemiyle beraber bahsettiğim tüm dosyalama işlemleri ortadan kalkmaya
başladı. Müşteri siparişini bilgisayarından veriyor. Bu sayısal kodlar
yardımıyla üreticinin server’ına yansıyor. Üretici rakamsal olarak
siparişi görüyor. Bunları üretim merkezine tek tuşla gönderiyor. Üretim
gerçekleşiyor kargo şirketi kapıdan alıp gönderiyor. Onun karşılığında
otomatik fatura kesiliyor ve e mailinize yansıyor. Üretici anlamında da
e devlet uygulamaları sayesinde toplu olarak banka yoluyla dijital
ortamda yatırılmış hale geliyor. EDI otomasyonu küresel bir otomasyon.
Tüm dünya için bir standart anlamına geliyor ve tüm dünyadaki ticaret
uygulamalarında kullanılan bir standart. Bu uyum hızı iki üç katına
çıkarıyor.

11-YENİ EKONOMİ KÜRESEL BİR EKONOMİDİR: Yeni ekonomi bir anlamda küresel
bir ekonomidir. Yerel bir yeni ekonomi faaliyeti düşünmek mümkün
değildir. Dijital ağların küresel olduğunu varsayarsak yeni ekonomik
faaliyetlerin de tamamen küresel tabanlı olduğunu söylememiz zor
olmayacaktır. Küreselleşme artık hayatın her alanında karşımıza çıkan
bir kavramdır. Sadece bunu hayatımızın içine nasıl oturtturduğumuz
önemlidir. Ticari anlamda küreselleşme duvarların yıkılması ve pazarın
genişlemesi anlamına gelirken eğer ki senin ülke olarak üretimin
dışarıdan aldığı ölçüde dışarıya vermek noktasında çalışmıyorsa yani
ithal edebildiğin ölçüde dijital hizmetleri eğlence hizmetlerini
birtakım ekonomik faaliyetleri ithal edebildiğin kadar ihraç edemiyorsan
bu küreselleşme senin lehine çalışıyor diyemeyiz. Yavaş yavaş bilgiyi
kullanan, harcayan, bilgiyi yok eden bir yapı olacağımıza bilgiyi üreten
bir yapıya dönüşmemiz gerekiyor. Aslında küreselleşme noktasında bize
yarar sağlayacak en önemli faktör bilgiyi ne kadar kullanabildiğin ve
üretebildiğindir. Ortada milyonlarca data var ve bunların hiçbiri senin
değil. Bunların hiçbiri senin değil ise sen yeni ekonomi süreci içinde
dijital çağ içinde oradan oraya savrulan bir aktör olmaktan başka bir
işe yaramazsın. Önemli olan bu bilgiyi işleyip üretebilmek. O zaman biz
sahiden dijital çağa ayak uydurmuş oluruz. Her anlamda baktığımızda
bilim hayatında da bilgi üretmemiz gerekirken bilgiyi kullanıyoruz.
Küreselleşme yeni ekonominin vazgeçilmez yapı taşlarından biridir çünkü
içine dahil olduğu ağ küreseldir. Bunun içinden çıkıp yerel bir ağ
oluşturup orada takılman mümkün değildir. Ama bu küresel ortamı nasıl
değerlendirdiğin kimin amacına hizmet ettiğin önem kazanmaktadır. Tabii
ki onlardan faydalanacaksın ama sen de o küresel ortamın içine bir şey
koyabiliyor olman gerekir. O zaman daha dengeli bir süreç olur.

9
12-YENİ EKONOMİ SOSYAL PROBLEMLERE NEDEN OLABİLİR: Dünya ekonomisinde
teknolojik açıdan en ileri düzeyde olan ekonomiler bilgiye dayalı
ekonomilerdir. Gelişen teknolojilerin diktatör rejimler tarafından kötüye
kullanılması ve nükleer teknolojinin teröristlerce elde edilme ihtimali,
iletişim ağları ve bilişim teknolojisinin küçük devletlerce yerel
savaşlarda kullanılması ve benzeri birçok sorun yeni ekonomilerde dikkate
alınması gereken konulardır.Siber terör vs. tarzında kavramlar moda olmaya
başladı. Bu yeni ekonomik ortamında birtakım toplumların refahını bozucu
düzenini bozucu birtakım terör faaliyetlerine aracı olmasından
korkulabilir. Teknolojinin kötüye kullanımıdır bu. Dijital ortamda bir
bomba yaratmak anlamında değil ama yavaş yavaş dijital kredi kartlarının
ortaya çıkmasıyla sanal soygunların arttığını biliyoruz. Tapsscot’un
dediği dijital bir ortam yaratıyorsanız bundan fayda sağlamak isteyen kötü
niyetli insanlara da çanak tutabilirsiniz. Onların oluşmasına katkı
sağlayabilirsiniz noktasındadır. Önlemleri alınabilir. Böyle bir gerçeklik
vardır buna karşı dikkat etmek gerekir. Hali hazırda çok güvensiz bir
ortamdır. İnsanlar kredi kartlarını dijital ortamda kullanırken üç kez
düşünüyorlar. Alışveriş yaparken o sitelerin güvenliğini hangi şirketlerin
sağladığına ilişkin logolar vardır. Herkes onlara dikkat etmeye başladı.
Birileri ortaya bir hizmet koyuyorsa para ya da parayla ifade edilebilen
bir değer ortaya koyuyorsa kötü niyetli insanların ortaya çıkıp sömürmek
istemesi gayet normaldir.

10

You might also like