You are on page 1of 83

T.C.

MALTEPE NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS FELSEFE ANABLM DALI

FARABDE AKIL KAVRAMI

YKSEK LSANS TEZ

AYSUN KELLEC

081108106

Danman retim yesi Prof. Dr. Betl OTUKSKEN

stanbul, Mart, 2011

T.C MALTEPE NVERSTES Sosyal Bilimler Enstits Mdrlne

.tarihinde tezinin savunmasn yapan Aysun KELLEC YE ait Farabide Akl balkl alma, Jrimiz Tarafndan Sosyal Bilimler Enstits Felsefe Anabilim Dal Felsefe Tezli Yksek Lisans Programnda YKSEK LSANS TEZ olarak kabul edilmitir.

Bakan Prof. Dr. Betl OTUKSKEN (Danman)

ye

ye

ZET
Bu almada Farabinin temel grleri, akl balamnda incelenmektedir. Bu alma giri blmnn yan sra drt blm ve sonutan olumaktadr. Birinci blmde Farabinin metafizikle ilgili grlerinde akl kavram incelenmitir. Filozofta akl kavramnn ald anlamlar tartlmtr. kinci blmde Farabinin bilgi felsefesi akl balamnda tartlmtr. nc blmde ise Farabinin mutluluk felsefesi akl balamnda incelenmitir. Drdnc blmde Farabinin siyaset felsefesinde akl kavram tartlmtr. Sonu blmnde ise akl bir insann sahip olabilecei en nemli deer olarak gren filozofun, slam felsefesine katklar tartlmtr. Anahtar szckler: Faal akl, kazanlm akl, kozmik akllar, pratik akl, teorik akl.

ABSTRACT
In this study Farabis fundamental ideas are analysed within the context of mind. The study consists of four sections and a conclusion as well as an introduction. The concept of mind as a part of Farabis ideas on metaphysics are analysed and the meaning patterns attributed to the concept of mind by the philosopher are discussed in the first section. In the second section Farabis epistemology is discussed within the context of mind. And in the third section Farabis philosophy of happiness is analysed within the context of mind. The concept of mind in Farabis political philosophy is discussed in the fourth section. The contributions of the philosopher, who considers the mind as the most important value of a human being, to Islamic philosophy are discussed in the conclusion section. Keywords: Effective mind, acquired mind, cosmic minds, practical mind, theoretical mind.

ii

NDEKLER
ZET....i ABSTRACT....ii NDEKLER......iii EKLLER LSTES.v GR..1 1. BLM FARABNN METAFZE LKN GRNDE AKIL KAVRAMI...4 1. 1. Farabide Tanrnn Varl ve Sfatlar.7 1. 2. Varlklarn Snflandrlmas12 1. 3. Tanr ve Yaratma.14 1. 4. Sudur (Tama) Gr.18 1. 4. 1. Kozmik Akllar ve Gk Cisimleri19 1. 4. 2. Faal Akl27 2. BLM FARABNN BLG FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI.29 2. 1. Bilginin Kayna Olarak Akl......33 2. 1. 1. Pratik Akl..36 2. 1. 2. Teorik Akl.37 2. 1. 2. 1. Potansiyel Akl....................39 2. 1. 2. 2. Edimsel Akl....42 2. 1. 2. 3. Kazanlm Akl...44 2. 2. Teorik Bilginin Oluumunda Faal Akln Etkisi.46 2. 3. Bir Bilgi Kayna Olarak Sezgi ve Akl likisi..48

iii

3. BLM FARABNN MUTLULUK FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI.50 3. 1. Farabide Mutluluun Anlam50 3. 2. Teorik Akl ve Mutluluk...56 3. 3. Pratik Akl ve Mutluluk...59 4. BLM FARABNN SYASET FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI...63 5. 6. SONU...70 KAYNAKLAR...73

iv

EKLLER

ekil 1. 1. Sudurun Olu Sras..21

GR
Farabide Akl Kavram adl bu alma ile 870-950 yllar arasnda yaam, slam dnyasnn nemli bir filozofu olan Farabinin felsefi grleri akl kavram balamnda incelenmektedir. Ortaa slam dnyasnda, Eski Yunan tarznda felsefe geleneinin nemli bir temsilcisi olarak kabul edilen filozof, slam dininin belirlemi olduu kltr atmosferinde varl, evreni ve insan hayatn rasyonel bir sylemle aklamaya almtr. Farabi, slam dncesiyle Eski Yunan felsefesini birletirmek istemi, felsefi sorunlar dizgeli bir biimde ele almtr. slam dnyasnda felsefenin ilk kurucusu ve sistematik temeli olarak grlmektedir. Aristotelesi ilk retmen olarak kabul eden slam felsefe geleneinin kendisine uygun grd ikinci retmen unvan, Farabinin slam felsefe tarihindeki zel yerine iaret etmektedir. Ortaa slam dnyas ile ilgilenen felsefe tarihilerinin byk bir ksm Farabiyi genellikle slam dnyasnda Yeni Platonculuun kurucusu olarak kabul eder. Filozofun teolojisinde, metafiziinde veya daha genel bir ifadeyle felsefi grlerin tamamnda Yeni Platonculuun etkisini grmek mmkndr. Farabinin felsefi grlerini anlayabilmek iin bu etkiyi gz ard etmemek gerekir. Akl bir insann sahip olabilecei en nemli deer olarak gren filozofa gre, insan bir akl varldr. yle ki, her bir varln yetkinlii, onun trsel ayrm ile ilgili bir yetkinliktir. nsann trsel ayrmn da akl oluturmaktadr. Farabinin felsefi grlerinin tamamnda, akl kavram merkezi bir konumda yer almaktadr. Onun sisteminin her bir parasnn bu kavramla bir ilikisi vardr. 1

Bu almada filozofun temel grleri; metafizik ve bilgi felsefesi ile mutluluk ve siyaset felsefesi ile ilgili grleri erevesinde drt ana blme ayrld. Bu ana balklar altnda filozofun felsefi grlerinde akl kavram ayrntl olarak incelenmeye alld. Aratrmann kapsad alann geniliinden dolay, her blmn balangcnda, o blmn genel bir erevesi oluturuldu. Bylece aratrmay bir mantk zinciri ierisinde izleme olana saland. Farabi akl kavramn; Tanr, ikinci sebepler 1 ve insan olmak zere boyut erevesinde ele alr. Bu boyut birbiriyle ilikilidir. Filozofun sisteminde kavramn Tanr ve ikinci sebepler boyutu, Farabinin Metafizie likin Grnde Akl Kavram balkl blm ierisinde ayrntl olarak incelenmektedir. Kavramn genel erevesinin nc boyutunu oluturan insan ise daha ok bilgi felsefesi, mutluluk felsefesi ve siyaset felsefesi blmlerinde ayrntl olarak tartlmaktadr. Filozofun bu kavram erevesindeki dncelerini, konu ile ilgili grlerini akland eserlerinin evirilerine ulalp kendi ifadesi ile vermeye zen gsterildi. Konunun daha derinlemesine tartlabilmesi iin, filozofun konu ile ilgili grlerinin farkl kaynaklarda nasl yorumland incelendi. kinci derece kaynak olarak kabul edilebilecek eserlerin pek ouna ulald. Bu felsefi verilerden hareketle Farabinin konu hakkndaki grleri betimlendi ve akl kavramn genel bir erevesi oluturulmaya alld. Bu almada, yaad dnemin egemen dinsel koullarnda, evreni ve insan rasyonel bir sylemle aklamaya alan bir dn insannn abasn tank olunmaktadr. Yaadmz corafyann dnsel geliim zincirine katkda bulunmu bu filozofun, sisteminin derinliklerine inip, grlerini akl kavram erevesinde somutlaFarabi Ay bir eksen olarak kabul edip, evreni ay-st ve ay-alt evren olarak ikiye ayrlm ekilde tasarlar. kinciler ay-st evrenin yetkin kozmik akllarnn tamamn ifade eder.
1

trmak bu almann ana hedefidir. Ayrca, Farabinin yaad dnemin daha iyi bir biimde anlalmas ve felsefe kltr balamnda kltr karlamalarna ve zenginlemeye yapt katknn da altnn izilmesi nemli grnmektedir.

1. BLM FARABNN METAFZE LKN GRNDE AKIL KAVRAMI


Farabinin metafizik grnde akl kavramnn incelendii bu blmde, konunun daha iyi kavranmasna yardmc olaca dncesiyle ilk olarak Farabi metafiziinin temel kavramlarnn ksa bir aklamas yaplacaktr. Tanrnn varl ve sfatlar ise blmn ilk konusunu oluturmaktadr. Farabinin felsefi sisteminin en nemli kurucu esi Tanr kavramdr. Tanr ve Tanrnn sfatlar konusunu genel olarak gzden geirmek, filozofun kurmu olduu felsefi sistemi btnlyle kavramaya yardmc olacaktr. Blmn ikinci konusunu ise Farabinin varlklar snflandrmas oluturmaktadr. Tanr ve Yaratma konusu ile Tanr ve evren ilikisi ele alnmaktadr. Bylece Tanrnn evreni yaratma yntemi olan sudur konusunun daha iyi anlalmas iin gerekli alt yap oluturulmaktadr. Farabide sudur kavramnn incelenmesinden sonra, Tanrdan sudur eden ay-st evrenin mkemmel varlklar kozmik akllar ve gkcisimleri ise sudur konusunun alt blm olarak ele alnmaktadr. Ay-st evrenin son basamanda bulunan faal akl ise blmn son konusunu oluturmaktadr. Farabi metafiziinde akl kavram, Farabinin Akln Anlamlar adl eserindeki insani akldan daha farkl bir anlam ieriine sahiptir. Bu blmdeki akl, Tanrdan sudur eden ay-st evrenin soyut, mkemmel varlklarn ifade etmektedir. Farabi tarafndan akl olarak adlandrlan, Tanrdan sonra yaratma zelliine sahip bu ikinci dereceden yaratclar ve faal akl metafizik varlklardr. Bu ksa hatrlatmadan sonra Farabinin metafizik grlerinde akl kavramn incelenmeye balayabiliriz.

Farabinin metafizik retisinde varlklar, zorunlu varlk ve mmkn varlk adl iki grupta yer alr. Zorunlu varlk kendi varln zorunlu olarak dayatan, kendi bana varolan Tanrya karlk gelir. Mmkn varlk ise kendi olanaklar erevesinde var olmayan, var olmak iin zorunlu olarak kendisinin dnda bir nedene ihtiya duyan varlklarn oluturduu gruptur. Tanr dndaki btn varlklar mmkn varlk diye adlandrlr. Farabiye gre, mmkn varlklarn nedensellik zinciri ierisinde sonsuza kadar gitmeleri olanaksz olduundan zorunlu varlkta son bulmalar gerekmektedir. Bu nedenle Farabinin evren tasarmnn en stnde Tanr (Bir, lk Neden, lk Olan, En Mkemmel Varlk) vardr. Basitlik ve mkemmelliin en alt dzeyinde ise madde yer alr. Tanr, btn varlklarn ilk nedenidir, z gerei de zorunlu olarak vardr. z ve varlk onda bir ve ayn eydir. Onun dndaki hibir eyin varl z gerei zorunlu deildir. Geri kalan dier varlklar, varlklarn ona borludurlar. O, edimsel (bilfiil) varlktr ve mutlak olarak maddeden uzaktr. Bu yzden de herhangi bir ekilde yok olmas dnlemez. ncesiz ve sonraszdr ve her trl eksiklikten uzaktr. Bu yzden de en mkemmel varlktr. Evren, varln dorudan kendisinden almam olmas bakmndan mmkn varlk grubundandr. Yani varln bir baka varla, Tanrya borludur. Farabiye gre bu okluk 2 evreni, tek tek nesneler dzeyinde mmkn varlklardan olumaktadr ya da bir nedenler zincirinden ibarettir. Varln bir bakasna borlu olan bu sralama, kendisinin dnda, varln kendi znden alan bir son ilkede, nedeni bulunmayan bir ilk nedenle sona ermek zorundadr.

Metafizikte, gerekliin en azndan ikiden fazla tzden olutuunu veya evrende bir ana nitelikler okluunun bulunduunu ifade eder.

Bu okluk evreninde, Tanr yetkinlik ve birlii, madde ise eksiklik ve okluu en yksek dzeyde tamaktadr. Bu u anlama gelmektedir ki, Tanrdan uzaklatka okluk ve eksiklik artmakta, birlik ve yetkinlik azalmaktadr. Tanr mutlak birlie, madde ise sonsuz oklua sahiptir. Bu hiyerarik varlk dzeni iinde Farabi, evreni ay-st ve ay-alt diye adlandrd iki farkl blm olarak tasarlar. Bu iki dnyann her biri kendine zg varlk tarzna sahiptir. Ay-st evren, Tanrdan balayp kozmik akllarn sonuncusu olan faal akla kadar devam eder ve gk cisimlerini de iine alr. Farabi ay-st evreni oluturan varlklar soyut (maddesiz), stn, mkemmel tanrsal varlklar olarak tasarlar. Ay-st evrenin varlklar olu ve bozulu yasasn 3 iermeyen bir varlk tarzna sahiptirler. Ay-alt evren ise doa varlklarndan meydana gelen olu ve bozulu dnyasdr. Bunlar; insan, hayvan, bitki ve madeni varlklardr. Ay-alt evrenin varlklar madde ve formdan oluur. Varlk sralamas basit olandan karmak olana doru ykselen bir yap sergilemektedir. Ay-alt evrenin varlk hiyerarisinin tepesinde ise, akl yetisine sahip olan insan yer almaktadr. Farabiye gre bu akl yetisi sayesinde sadece insan hakikatin dzenini kavrayabilir ve onu taklit edebilir. Farabi metafiziinin ilk ve temel konusunu, Tanr, Tanrnn sfatlar ve Tanrnn varoluu ile ilgili kantlar oluturmaktadr. Bir ortaa filozofunun sistemi tartma balamnda ele alndnda Tanr anlay nem kazanmaktadr. Filozofun felsefi sisteminde Tanr, epistemolojik ve zellikle ontolojik bakmdan merkezi bir konumda bulunmaktadr. Konunun btnl ierisinde kavranmasna faydal olaca

Bir halden baka bir hale, bir durumdan baka bir duruma gei olarak deime. Deimelerin srekli bir biimde ard ardna gelerek evrende tm olan bitenin olanaktan gereklie tanmas.

dncesiyle, Tanr ve Tanrnn sfatlar konusu birinci blmde ayr bir balk altnda incelenmektedir.

1. 1. Farabide Tanrnn Varl ve Sfatlar


Farabinin felsefi sisteminde Tanr sadece metafizikle deil, ahlak, siyaset ve bir dereceye kadar bilgi teorisiyle ilgili olarak merkezi bir konumda bulunmaktadr. Farabinin en nemli eseri olan Erdemli ehir Halknn Grlerinin lkeleri dorudan Tanr hakkndaki tasvir ve temellendirmelerle balar. Farabi, Tanrnn varln kantlamaktan ok nasl bir varlk olduunu ortaya koymaya alr. nsani kavray alannn dnda, dnlmesi imknsz soyut bir Tanr anlay ile neredeyse ete kemie brnm, insanla her an iliki iinde bulunan kiiletirilmi bir Tanr gr arasnda orta noktay bulmaya alr. Yeni Platoncu aklamay benimser grnr, ama slam dininin Tanr kavramnn etkisi altnda, Tanrnn mutlak bilinmezlii fikrine btnyle katlmaz. Tanrnn snrl da olsa bilinebileceini savunur. Bu grn temellendirmek iin de Tanrnn tanmlanamayaca grn ne srer. Ona gre, en mkemmel varlk olan Tanr, ayn zamanda en basit varlktr. Bu yzden de blnemez ve tanmlanamaz; nk bir eyi tanmlamak onu cins ve trlere blmek anlamna gelir. Tanr ne bir cins ne de trle ilikilendirilebilir. Bu bakmdan o, mutlak anlamda birdir. Bir veya ilk neden olarak da adlandrlabilen Tanr, z dnda herhangi bir nitelie sahip deildir. Ona ml edilen nitelikler, ondan sz ederken, onu adlandrmak iin kullanlan sfatlardr. Bu sebeple bu sfatlar onun zne iaret etmelidir. Aksi takdirde onun birlii ve basitliiyle ilgili tasarma zarar verilmi olur. Farabi Tanr ile ilgili aklamalarnda, ona sfatlar mal etmekten zellikle kanr. nk Farabiye gre Tanr sadece mutlak olarak bir deil, ayn

zamanda mutlak olarak akn bir varlktr da. Bu bakmdan Tanr, insani kavrayla tam olarak kavranamaz. Farabi Tanry bir akl varl olarak deerlendirir. Farabiye gre Tanr (ilk neden) birdir ve akldr. Farabi bizzat Aristotelesi takip ederek dnmeyi ilahi sjenin en yksek akt olarak deerlendirir ve Tanrnn aklettiini syler. Tanr dnendir, hatta bizzat akldr. (Aydnl, 2008a, s. 40) Bir akl varl olan insan, Tanry kavrayabilir. Ama ne var ki aradaki ontik ayrm nedeniyle Tanry kendine zg gereklii ierisinde alglayamaz. Sonu olarak Tanrnn hakikatini bilmek, insann tam olarak baaramayaca bir eydir. Fakat Farabi Tanr hakknda snrl da olsa birtakm sfatlardan sz eder. Tanr, Farabinin felsefe grlerinde merkezi bir konumdadr. Bu sebeple Tanr ve sfatlarndan ksaca sz etmek faydal olacaktr. 1- Tanr, varolan varlklarn tamamnn ilk nedenidir. O her trl eksiklikten uzaktr. Ondan baka olan her eyde bir veya daha fazla sayda herhangi bir trden eksikliin olmas zorunludur. O, varlk stnl bakmndan en yksek derecede ve varlk mkemmellii bakmndan en st aamadadr. O ezeli ve ebedidir, onun tz kalc olmas ve daimi varla sahip olmas iin yeterlidir. Onun varl her trl madde ve tayc zneden bamszdr. Onun sureti de yoktur; nk suret ancak maddede olur. Eer Tanrnn sureti olsayd znn madde ve suretten meydana gelmesi gerekirdi. 2- Tanr, tz bakmndan kendisinden baka her eyden farkldr. Baka herhangi bir varln onun varlna sahip olmas imknszdr. Tanrnn z basit ve blnmezdir. Tr bakmndan onun bir benzerinin bulunmas durumunda onun varl tam olmayacaktr. Tz bakmndan tam olan, kendisi dnda kendi trnde bir tz varolmayandr. Ayn ekilde tam olan her cisim Gne, Ay ve btn dier gezegen-

lerde olduu gibi kendi trnden bir baka eyin var olmas mmkn olmayandr. O halde yalnzca ilk olan bu varla sahiptir ve bu bakmdan biriciktir. (Farabi, 1990, s. 35-36) 3- Ayn ekilde Tanrnn kartnn olmas da imknszdr. nk kartlarn her birinin tabiatlar yledir ki, onlardan birinin yokluu onun bulunduu her yerde dierinin varln gerektirir. Bir araya geldiklerinde birbirini ortadan kaldrma ve yok etme durumunda olan iki ey, birbirinin kartdr. Ayrca iki kart her zaman bir ve ayn varlk dzeyindedir. Hibir varolann Tanr ile ayn varlk dzeyinde olmas sz konusu olamaz. Demek ki Tanr varlk bakmndan biriciktir; nk onun varlk trn paylaan hibir varlk yoktur. 4- Tanr, tzn meydana getiren eylere blnemez. Onun niceliksel paralara veya baka tr paralara blnmesi de mmkn deildir. Bundan zorunlu olarak onun cisim d olduu sonucu kar. O halde o bu bakmdan da birdir; nk bir olann anlamlarndan biri blnemeyendir. (Farabi, 1990, s. 38) 5- Tanrnn tz olarak blnememesi, z gerei var olduu varlktan bakas olmasnn mmkn olmadn anlamca ierir. Bir olmann anlamlarndan birisi de her varolann kendisini bakalarndan ayran zel bir varlk olmasdr. Birliin bu anlamna dayanarak, her varolann kendi zel varlna sahip olmas bakmndan bir olduu sylenir. O halde Tanr bu anlamda bir olandr. Tanrsal tzde herhangi bir blnmenin bulunmamasnn zorunluluu, bizi tanrsal bilgide zne-nesne ayrl bulunmad bilgisine gtrr. 6- Tanr maddede olmad, herhangi bir biimde maddesi de olmadndan, tz bakmndan edimsel (bilfiil) akldr. Farabi bir eyin varlnda maddeye muhta olmamas durumunu tz bakmndan edimsel (bilfiil) akl olarak deerlendirir. Fa-

rabi bu zellik ile Tanr arasnda bir iliki kurar ve Tanrnn edimsel akl olduunu syler. O ayn zamanda tz bakmndan aklsaldr. O aklsal olmak iin kendisinin dnda olup, kendisini dnecek ayr bir ze muhta deildir. O akl, aklsal ve aklldr. nsan ise aklsaldr, insandaki bu aklsallk edimsel deil, potansiyel aklsallktr. Yani biz tzmz akl olduundan dolay dnmeyiz. Tzmz oluturmayan bir akldan dolay dnrz. nsan iin akl dtan gelen (arzi) bir yap zellii tar. Ancak Tanr iin bu durum farkldr. Onda akl, akll ve aklsal bir ve ayn anlama gelir. 7- Tanrnn bilen (alim) olmas ile ilgili durum da yukardaki madde gibidir. Onun bilmesi, bilinmesi ve bilgi (lm) olmas, tek bir z ve tek bir tze iaret eder. 8- Onun bilge (hkim) olmas da ayn ekildedir. nk bilgelik en mkemmel eyin en mkemmel bilgi ile bilinmesidir. O zn dnmek ve bilmekle en mkemmel eyi bilir. En mkemmel bilgi, kalc olan ve ortadan kalkmas mmkn olmayan eyin, yine ortadan kalkmas mmkn olmayan kalc bir bilgi ile bilinmesidir. Bu ise onun kendi znn bilgisidir. 9- Onun doru ve gerek (hak) olmasnda da ayn durum sz konusudur. Tanrnn en mkemmel varlk olmas ve varl olduu gibi kavrayan bir akl olmas bakmndan doru ve gerek olduu sylenir. O doru ve gerek olmak iin kendisini dnecek baka bir ze muhta deildir. Onun doruluk ve gereklii, doru ve gerek olmasndan baka bir ey deildir. 10- Onun diri ve hayat olmasnda da durum ayndr. Bu iki szle, iki ze deil, tek bir ze iaret edilir. nk Tanr ile ilgili olarak dirinin anlam, onun en mkemmel aklsal en mkemmel aklla kavramas demektir. Farabi, diri olmay alglama gc ile balants ierisinde dnmektedir. Ayn ekilde bizler de en aa de-

10

receden kavranlanlar en aa dereceden kavrayla kavradmz iin diri olduumuz sylenir. nk bilinen eyler iinde en aa dereceden olan duyusallar en aa dereceden kavray biimi olan duyumlama ile bildiimiz iin, duyu alglarn kullandmz iin bize diri denir. Alglamann en yksek aamas olan ussal alg btn yetkinliiyle Tanrda gerekletii iin, diri olarak adlandrlmaya en fazla layk olan odur.
4

11- Varl en tam olan Tanr dnldnde, zihnimizde onun varlna karlk gelen ey, onun zihnimizin dndaki varlna da uygun olmaldr. Eer o eyin varl eksikse, onun ruhlarmzdaki aklsal da eksik olacaktr. Farabi Tanrnn bu sfatn aklayabilmek iin rnekler verir: Zaman, sonsuzluk, yoksunluk gibi varlklarn her birinin ruhlarmzdaki aklsal, bunlarn herbirinin varlk bakmndan eksik eyler olmalarndan dolay eksik bir aklsal olacaktr. (Farabi, 1990, s. 42-43) Farabi gen, drtgen, say ve benzerleri eyleri ise varlk olarak daha mkemmel eyler olarak deerlendirir ve onlarn aklsallarnn ruhlarmzda daha mkemmel yer alacan ifade eder. Bu dncesini Tanrya ynlendirip, onun zihnimizdeki aklsalnn kendisi gibi en mkemmel olmas sonucuna ular. Gerekte ise durumun byle olmamasnn nedenini u ekilde temellendirir. Tanrnn zor kavranlmas Tanrdan kaynaklanmaz; nk o, mkemmelliin en son aamasndadr. nsan ise madde ve yoklua karm olduu iin alg bakmndan zayftr. Bu nedenle Tanry tam olarak alglamas mmkn deildir. Farabiye gre Tanry kavramamzdaki glk, onun zor kavranlmasndan dolay deil, bizim kavray gcmzn onu alglamamzdaki zayflndan kaynaklanr.
Farabide bilme eyleminin gerekleme nedeni olan alg kavram, hiyerarik bir yap sergiler. Bu hiyerarik yapnn en altnda duyumlama ile gerekleen duyu alglar, en stte ise ussal alg yer alr.
4

11

12- Onun bykl, ulu oluu ve erefiyle ilgili olarak da durum ayndr. nk ululuk, byklk ve eref, bir eyde onun tz veya sfatlar bakmndan mkemmellii ile orantl olarak mevcuttur. 13- Her varolanla ilgili olarak gzellik, parlaklk ve ihtiam onun varlnn en mkemmel durumda bulunmas ve nihai mkemmellie erimi olmas anlamna gelir. Tanr en mkemmel varlk olduuna gre, onun gzellii gzel olan her eyin gzelliinin stndedir. htiam ve parlakl da ayn ekildedir. nsan iin ise gzellik, ihtiam ve parlaklk, dtan gelen (arzi), geici bir zellik tar. Farabiye gre Tanrda varolan herey, bir bakasndan dolay deil kendi tznden dolay bulunmaktadr. Bu erevede Tanr bizde olduu gibi herhangi bir d nedenden dolay deil, tznn yetkinliinden dolay yce ve stndr. Ayn ey dier sfatlar iinde sz konusudur. . 14- Haz, sevin ve mutluluk ancak, en gzel, en parlak, en mkemmel olann,

en yetkin bir algyla alglanmasndan sonra ortaya kar. 15- Tanrda seven ve sevilen, ven ve vlen, ak ile ak olunan ayndr. nsanda ise durum tam tersidir. Bizde ak ile ak olunan bir deildir. Tanr ve sfatlarndan genel hatlar ile sz ettikten sonra, Farabinin varlklar nasl snflandrd konusuna geebiliriz.

1. 2. Varlklarn Snflandrlmas
Farabi varlklar snflandrrken, hiyerarinin en st noktasna, insan aklnn eriebildii Tanry yerletirir. kinci srada ise Farabinin ikinciler veya maddeden ayrk akllar adn verdii, saylar gk krelerin saysna karlk gelen ve dokuz

12

akldan oluan varlk alan yer alr. 5 Sralamann nc dzeyini ise Tanr ve ay-alt evren 6 arasnda arac durumda bulunan faal akl 7 oluturur. Drdnc dzeyinde ise basit ve tinsel bir madde olan nefs (ruh) bulunur. Farabide nefs (ruh) kavram, gk cisimlerindeki dairesel hareketi; insan, hayvan ve bitkilerdeyse biyolojik, fizyolojik, psikolojik hareketleri ifade eder. Beinci ve altnc varlk dzeyinde ise form ve madde bulunur. Form ve maddeyi ayr dnmek mmkn deildir. Birisinin varl dierinin varolmasn gerektirir. Form etkin ve ekil verici, madde ise pasif ve ekil alcdr. Farabi dnyamza en yakn kre olan Ay, bir eksen olarak kabul eder. Eksenin st blmn ay-st evren, alt blmn ise ay-alt evren olarak adlandrp, evreni iki blmden olumu olarak tasarlar. Madde ve formun birlemesi ile ay-alt evrende ncelikle toprak, hava, su ve ate oluur. Maddi varlk alannn yap talar olan bu drt kk maddenin her birinde soukluk-scaklk, kuruluk-yalk gibi drt kart nitelik bulunur. (Cevizci, 2001, s. 130) Bu niteliklerden ikisinin karmyla ilk somut madde veya cisim olan inorganik varlklar, daha sonra ise organik varlklar oluur. Ay-alt evren; toprak, su, hava ve ateten oluan drt unsurdan sonra, srasyla madenler, bitkiler, hayvanlar ve insanlardan meydana gelir. Farabi ay-st evrende ise dokuz gksel kre ile bunlar yneten dokuz hareket ettirici veya kozmik akln varolduunu ne srer. Bunlardan birincisi dnyann etrafnda yirmi drt saatte bir kez dnen en d felektir. kincisi sabit yldzlarn bulunduu kre ya da felek olmak
Varlk sralamasnda Tanrdan sonra gelen, ay-st evrenin soyut, yaratc fonksiyonuna sahip olan varlklar.
5 6 7

Farabi evreni, ay-alt evren ve ay-st evren olarak iki ayrlm bir ekilde tasarlar.

Varlk sralamasnda on birinci srada yer alan, ay-st evren ile ay-alt evren arasnda arac durumda bulunan varlk.

13

durumundadr. Geri kalan yedi krede ise, sras ile o zamanlar bilinen be gezegenle gne ve ay bulunur. (Cevizci, 2001, s. 130) Farabinin kabul ettii evren tasarm, byk lde, Aristotelesi ve Batlamyusu ilkelerden hareket etmektedir. Buna gre evren, merkezinde dnyann bulunduu e merkezli, i ie gemi krelerden olumaktadr. Evrenin d kabuunda yer alan ilk gk, sabit yldzlar kresidir. Bunlar Tanrya ynelik bir ak ve arzu ile hareket eder. Dier krelerdeki hareketlerin etken nedenleri bal bulunduklar kozmik akllardr. Ay-st alem Tanrdan balayp kozmik akllarn sonuncusu olan faal akla kadar devam eden ve gk cisimlerini de iine alan sudur srecinin soyut (maddesiz), stn, mkemmel tanrsal varlklardan meydana gelir. ( A yd n l , 2 0 0 8 b , s. 86) Farabinin metafizik grlerinin nc konusunu ise Tanrnn evrenle ilikisini ele alan Tanr ve yaratma konusu oluturmaktadr. Tanr ve Yaratma balkl blm ile varlk sralamasnn nasl olutuu, daha dorusu Ahmet Cevizcinin ifadesi ile varlk zincirinin dier halkalarnn ilk halkadan nasl tredii (Cevizci, 2001, s. 131) konusuna aklk getirilmeye allacaktr.

1. 3. Tanr ve Yaratma
Tanr ve evren arasndaki iliki felsefe tarihinin en eski problemlerinden birisidir. Problemin bel kemiini mutlak anlamda bir olan Tanrdan okluun nasl meydana geldiini aklamak oluturur. Bir ile ok arasnda nasl bir iliki vardr? te bu nokta Farabinin bir ikilem yaamasna neden olur. kilemin bir ucunda varolan her eyin Tanr tarafndan hiten ya da yoktan yaratldn kabul eden dinsel belirlemeler vardr. Dier ucunda da Eski Yunan dncesinde, ezeli olan maddeye 14

ekil veren Tanr inancnn yer ald felsefi gr yer alr. Farabi evreni hiyerarik bir sistem iinde yorumlayabilmek iin, Plotinosun nl sudur veya kozmik akllar grne bavurur. Tanr ile Tanrnn dndaki varlklar arasndaki yaratma ilikisini, Yeni Platoncu tama (sudur, feyezan) modelini esas alan bir kuram erevesinde temellendirmeye alr. (Fahri, 1992, s. 111) Farabi evrenin yaratl ile ilgili grlerini aama aama temellendirir. Mmkn varlk kategorisinde yer alan evrenle Tanr arasndaki iliki zorunlu bir ilikidir dolaysyla evren zorunlu olarak vardr. Buradaki zorunluluk ilikisi Tanrnn zorunlu varlk olmasndan kaynaklanr. Tanr yetkin sfatlarnn znesi olarak yaratmak zorundadr, nk ilk neden olan Tanr, her trl iyilik, gzellik ve yetkinliin kaynadr. Hibir eye muhta olmad iin bir amac da yoktur. Tanrnn bir amacnn olmas, onun hibir eye muhta olmamas nitelii ile eliir. nk ama, ierisinde bir istek barndrr; Tanrda bir eksiklik durumu yaratr. Bu nedenle evren doal olarak Tanrnn yetkin sfatlarndan kaynaklanan ltuf ile onun iradesine gerek kalmadan doal bir zorunlulukla kendisinden kar. Farabiye gre mutlak olan Tanr ayn zamanda mutlak akldr, kendi zn bilir, dolaysyla kendi tarafndan bilinir. Yani Tanr hem akl, hem akleden, hem de akledilendir. Bu kavram Tanrnn mutlak bilincini ifade eder. Tanrnn kendi zn bilmesi varln ondan kmasna neden olmutur. Tanrda bilgi ve dnce eyleme illet (neden) tekil etmitir. (Cevizci, 2001, s. 132) Farabinin Tanrnn yaratma etkinliini bilme etkinlii ile zdeletirmesi, Tanrnn madde d bir tz olmasyla yani Tanrnn akl olmasyla ilikilidir. Farabiye gre tanrsal z, ezeli ve ebedi olarak kendi rasyonel zn bilen, dnen bir akldr. Tanrsal dnme, nesnesini hemen var eden bir yaratma etkinliidir. Tanr ezeli olarak kendini dndne ve Tanrsal dnme de yaratma olduuna gre o 15

halde evren ezeli olarak vardr ve zorunludur. Buna gre Tanrnn varl ne kadar zorunluysa, kendini dnmesi, bilmesi ve dolaysyla evreni yaratmas da o kadar zorunludur.

Tanrnn kendini dnmesi, kendinden ezeli olarak varln tamasna yol amaktadr. Btn varolanlarn varlk kayna, kendisinden tap geldikleri en son ilke Tanrdr. u halde, tanrsal z bir bakma btn varolanlar tekil etmektedir. Dolaysyla O, zn akledince, bir bakma, varolanlarn tamamn akletmi olur. nk onlarn her biri varln Ondan almtr. ( A l t n t a , 1 9 8 5 , s. 70)

Tanrsal dzeyde dnme ya da bilme, yaratma eylemiyle bir arada bulunmaktadr. Tanrnn, tanrsal bilginin hem nesnesi hem znesi hem de bizzat kendisi olan znden zorunlu olarak dier varolanlarn varl kar. Dolaysyla Farabide kozmik k, btn varolanlarn metafizik ilkesi olan Tanrdan bir tamadr. (feyz) Ona gre asl varlk olan Tanr, tam manasyla varln kendisi yani hakiki varlk olup Vacibul -Vcuttur. Buna gre mmkn olan dier varlklar, varlklarn zaruri olarak asl varlktan almaldr. ( T r k e r , K y e l , 1 9 6 9 , s . 8 6 - 8 7 ) Evren, farkl varlklardan meydana gelen bir btndr. Bu btnlk ierisindeki varlklar yetkinlik ve okluk bakmndan farkldrlar. Tanr, ite bu noktada, sadece varln nedeni olarak deil, yetkinlik aamalarn bir dzene gre belirleme nedeni olarak da en son ilke olarak karmza kmaktadr. Var olanlarn tm, hem varlktaki mertebelerini, hem de bu mertebelerle tam bir uygunluk ierisinde varlk paylarn Tanrdan almaktadr. Tanr byle bir ilke olarak adildir. (A yd n l , 2008a, s. 59)

16

Farabi tanrsal adaleti varlktan pay alma ile balant kurarak aklar. Tanrsal adalet, varlklara, varlktan pay datma fikri ile zdeletirilir. Tanr Farabiye gre yle bir tze sahiptir ki, btn nesneler kendisinden tatklarnda kendisine varlktan ayrlan paya gre meydana gelir. Farabiye gre varlk tamas hiyerarik bir sra ierisinde gerekleir ve yetkinlik bakmndan da farkllklar ierir. Olu merdiveni, okluk ve dolaysyla eksiklik bakmndan srekli bir art ierisinde, en yetkin olandan en eksik olana doru bir ini sergiler. Sralanmann basamaklar arasndaki derece farklarnn belirlenmesinde anahtar terim maddedir. Varolanlar dnyas, her eyin maddeye veya maddi olmayana yaknlna gre sraland bir alandr. "Farabinin dncesinde varln gereklii, kayna, mahiyeti son derece belirgin ve cevaplar da olduka ak ve kesindir. Sylemek gerekirse her kademedeki varlk konusunda Farabi tam bir realisttir. Yani varlklar ayn olmamakla birlikte her kademedeki varlk, Farabiye gre belirli bir gereklii ifade eder. ner, 1993, s. 89) Yeni Platoncu gelenein Bir olana yaklatka birlik ve yetkinlik artar, uzaklatka azalr ilkesi, Farabinin sudur retisinde byk nem tar. Bu ilkeye gre, mutlak varlktan dier varlklarn tap kmas, yetkin olandan eksik olana, ayn anlam ieriine sahip baka bir ifadeyle bir olandan ok olana doru inen hiyerarik bir yap ierisinde gereklemektedir. Varolanlar sralanmasnn en st aamasnda Tanr, en alt aamasnda ise birlik, yetkinlik ve varlk bakmndan en aa durumda olan madde yer alr. Farabiye gre varolanlar dnyas varlktaki payna veya bir olana yaknlna gre eitli var olu kademelerine sahiptir. (O l g u -

17

Bu kademeleme varlk bakmndan en mkemmel olandan balar onun arkasndan kendisinden biraz daha az mkemmel olan ey gelir. Onu gittike daha kusurlu var olanlar takip eder. Nihayet varlk bakmndan yle bir aamaya ulalr ki onun tesine geilmek istenildiinde var olmas asla mmkn olmayan bir eye geilmi olacaktr. (F a r a b i , 1 9 9 0 , s . 4 8 - 4 9 )

1. 4. Sudur (Tama) Gr
Sudur retisi, Tanr dnda varolan mmkn varlklarn nasl var olduklarn aklamaya alr. Sudur kelimesi kmak, fkrmak, vuku bulmak, meydana gelmek anlamndadr. Tama ayn zamanda bir k gnderme, ma veya basit olarak kma olarak da tasvir edilir. (Farabi, 1990, s. 152) Sudur kavram benzeri bir durumda, yine tinsel tzn daha yksek bir gereklik dnyasndan aa seviyede bulunan gereklik dnyasna geiinin bir aklamas olarak da kullanlr. nsanla Tanr arasnda dorudan bir temasn dnlmesi mmkn olmad iin, akn faal akl ile insan akl arasnda kurulan balanty da ifade eder. Bylece insan akln ay-st tinsel evrenden ayran uurum kapatlr. Farabinin sudur retisi, z olarak, Tanrdan varlk ve kemalinin bolluu nedeniyle evrendeki btn varlklarn bir dzen ierisinde sudur edip meydana gelmesidir. Nitekim filozofumuza gre Tanr dnerek ilk maddeye akllar aracl ile belirlemeler vererek yaratmtr. (T r k e r , K ye l , 2 0 0 5 , s . 2 2 7 ) B tn varolanlarn belirli bir dzen ierisinde Tanrdan karak ei tli varlk dzeyinde varolmalar, ayn zamanda belirli bir uyum ve dzeni z orunlu klar . Tanr btn varolanlarn varlk kayna olduu gibi, her varlk

18

dzeyinin i birliini ve evrenin organik btnln salayan uyum ve dzenin de kaynadr. Sudur retisini sistematik olarak gelitiren ilk filozof Plotinostur. Yeni Platonculuk olarak adlandrlan bu ekol, btn evrenin Tanrdan sudur ettiini syler. Evren bir ak ierisinde olup, tanrsal hayatn derece derece yaylmas olarak meydana gelmitir. Farabide sudur retisi, slam literatrnde bilinemeyen evren (gayb alemi) diye isimlendirilen alanda gerekleir. Btn tek tanrl dinlerde olduu gibi, slam dininde evrenin, Tanrnn zgr iradesi ile mutlak gcnn sonucu olarak sonradan yaratld inancnn yerine, Farabinin Plotinostan alnm Eski Yunan retisini esas almas, slam corafyasnda eletirilere uramasna neden olmutur. Farabi metafiziinde Tanr, sudur yntemi ile ay-st evrenin stn varlklar olan kozmik akllar, faal akl ve gk cisimlerini belirlemeler dahilinde yaratmtr. Farabinin metafizik grlerinin drdnc basaman oluturan bu varlklar filozoftaki akl kavramnn farkl bir boyutunu sergiler. Akl kavramndaki bu farkl boyut, sudur konusunun alt balklar altnda incelenmektedir.

1. 4. 1. Kozmik Akllar ve Gkcisimleri


Farabi ve Yeni Platoncular, bir olandan ok olann akn aklayabilmek iin Tanr ile dnya arasnda bir arac varlklar dizisi var saymlardr. Tanrnn aknln korumaya ynelik bu anlaya gre, kozmik k srecinin ilk basamanda bulunan ve mutlak anlamda bir olan Tanrdan okluun kmas dnlemez. Farabi, Yeni Platoncularn bir olandan yalnz bir kar ilkesinden hareket ederek, birden sudur eden ilk varlk saysal olarak bir olmaldr sonucuna ular. Bylece Tanrnn 19

kendisini dnmesinden ilk akl sudur eder. Onun varl zellikle kendisi bakmndan mmkn, Tanr ile ilikisi bakmndan zorunludur. Bu ilk akl hem kendi zn hem de Tanry dnr. Tanry dnmesinden dolay ondan zorunlu olarak ikinci akl kar; kendi zn dnmesinden de zorunlu olarak ilk gk kar. kinci akln Tanry dnmesinden nc akl, kendi zn dnmesinden Sabit Yldzlar Kresi kar. nc akl hem kendisini hem de Tanry dnr. Tanry dnmesinden dolay drdnc akl, kendi zn dnmesinden dolay Satrn kresinin varl kar. Bu k sreci her akln Tanry ve kendi zn dnmesi ile onuncu akl olan faal akla gelinceye kadar devam eder. Kozmik akllardan srasyla lk Sema, Sabit Yldzlar Kresi, Satrn, Jpiter, Mars, Gne, Vens, Merkr ve Ay kreleri kar. Faal akl ile birlikte madde d, salt form olan kozmik akllar (soyut akllar) serisi tamamlanr. Ay-st evrenin doalar gerei dairesel hareket eden stn varlklar hiyerarisi faal akl ile sona erer. (Bkz. Sudurun Olu Sras adl ekil. 1.1, s. 21) Kozmik k srecinde ikinciler Tanry dnmekten ibaret olan bir etkinlik ierisinde birbirlerinin varlk sebebi haline gelirler. Yani her kozmik akl, Tanr'y dnmekle kendinden kendisi gibi bir akln kmasna sebep olur. Onlar bir taraftan zlerini dnerek gklerin zorunlu varlklarnn kendilerinden tamasna yol aarlar. Bu dnme ve var etme etkinlii ierisinde, on akl ve dokuz gksel cisimden ibaret olan ay-st soyut varlklar dzeni tamamlanm olur.

20

TANRI=ZORUNLU VARLIK

1. Akl Gn Nefsi

2. Akl

lk Sema

3. Akl

Gn Nefsi

Sabit Yldzlar Kresi

4. Akl

Gn Nefsi

Zhal Kresi (Satrn) Mteri Kresi (Jpiter) Merih Kresi (Mars) Gne Kresi

5. Akl

Gn Nefsi

6. Akl

Gn Nefsi

7. Akl

Gn Nefsi

8. Akl

Gn Nefsi

Zhre Kresi (Vens) Utarik Kresi (Merkr) AYST EVREN Ay Kresi AYALTI EVREN

9. Akl

Gn Nefsi

10. Akl (Faal Akl)

Gn Nefsi Sudurun Olu Sras

nce, s.116.

ekil.1.1.Kaynak: Aydnl, brahim Hakk.(2000). Sudurun Olu Sras. Farabide Metafizik D21

Tanr, ikinciler 8 ve gksel cisimlerden oluan akn varlklar dnyas, farkl yetkinlik derecelerine sahiptirler. Giderek azalan bir yetkinlik dzeni ierisinde sralanrlar. En mkemmel olan Tanr, piramidin en st noktasnda yer alr. Onu madde d kozmik akllarn ilki olan ikinci varlk izler; srasyla dier akllar gelir. Bu sralamann on birinci basamanda faal akl bulunur. Yetkinlik asndan akllardan sonra gelen gk cisimleri de srann banda ilk gk olmak zere bir yetkinlik silsilesi olutururlar. (Aydnl, 2008a, s. 28) Farabi, ay-st on akldan her birini kendi trnde biricik varlk olarak kabul eder. Onlarn kartlar da yoktur. Bu akllar Tanrya benzer ancak derece bakmndan ondan aadadrlar. Varlk sralamasnn her bir alt basamanda eksiklik daha fazladr. Derece fark sadece aklsal faaliyetlerde grlmez. Kozmik akllarn gzellik, sevin, gurur ve aklarnda da farkllklar vardr. Bu farklln kayna tanrsal varln kozmik akllara orantl yansyan grntleridir. Tanrsal bir nitelik olan entelektel faaliyet, ikincilerin biricik ilerini oluturur. Bu dnme ii ayn zamanda yaratc bir zellii de sahiptir. Tanry ve kendi zlerini dnmeleri akllarn ve gksel krelerin varolmasna daha doru bir deyile sudur etmesine neden olmutur. Yaratma faaliyetinde bir olandan ok olana gei srecinin bu ikinci dereceden yaratclar, Farabi metafiziinde varlk veren ilkeler olarak nitelendirilmektedir. Tanr ile kozmik akllar arasndaki bu yaratma ilikisi, Tanrnn tekliine eksiklik getirecek bir nitelik tamamaktadr. Kozmik akllar kendi balarna yeterli varlk trne sahip deillerdir. Tzleri Tanr tarafndan verilmi, varlklarn bir baka varla, Tanrya borludurlar. Bu adan onlardaki yaratma faaliyeti ile Tanrnn yaratma faaliyeti asndan nitelik fark vardr. nk Tanrnn yaratmas yoktan ve rneksiz bir yaratmadr.
8

Farabi kozmik akllarn tmn ifade ederken ikinciler terimini kullanr.

22

Soyut akllar ve Tanr arasnda trsel birtakm benzerliklere rastlamak da mmkndr. Bu akllardan her biri, kendine zg bir varlk trne sahiptir ve sadece kendisinin olan bir mertebede bulunmaktadr. Maddesiz olmalarndan dolay da maddenin yol at oklukla karlamazlar. Bizim dnyamzdaki cisimlerde olduu gibi gk cisimleri de madde trnden bir ey ile suret trnden bir eyin, bir nefsin (ruhun) kompozisyonudur. Gksel cisimlerde bulunan ruh, onlardaki entelektel eyi oluturur. Onlardaki entelektel faaliyet ise varlklarn borlu olduklar ikincileri ve Tanry dnmektir. Farabi gksel cisimleri bir tr canlla sahip varlklar olarak tasarlar. Gksel cisimlerin dnmesi ile insann dnmesi arasndaki ortak bir noktaya dikkat eker. Her iki trde tzlerinin tamamn oluturmayan bir aklla dnrler. Tanr ve soyut akllarn dnmesinden farkl bir dnmedir bu. nk insan ve gksel cisimlerde dnme, tzlerinin tamamn oluturmayan bir dnmedir; yani arzi bir nitelik tar. Her gksel cismin iinde bulunan akl, maddeden bamsz akllar gibi zel bir tr akn mutluluk, ak, kendini sevme ve evrenin hiyerarisi ierisindeki zel derecesinin karakteristii olan kendinden gurur duyma duygusu ile donatlmtr. Gksel cisimler, madde d akllardan daha aadadrlar. nk onlar uzayda (terimin Eski Yunanca karl topos yani yerdir) hareket ederler ve akn tinsel varlklar gibi kendi kendilerine yetmezler.

kincilerin her birinin varlndan zorunlulukla kan ve Ay kresine kadar devam eden gksel cisimler aamas eksikliin ilk mertebesini oluturur ve bir noksanlk belirtisi olan hareket burada balar. Cisim olmalar bakmndan yaln deil bileiktirler ve bir konu ile bir neftsen oluurlar. Bu adan onlar madde ve suretten meydana gelen cevherlere benzerler. ( M u r q u e t , 1 9 9 0 , s . 2 0 4 )

23

Farabi es-Siyase ve zellikle Arada, Ay kresinin altndaki olu ve yok oluu, gk cisimlerini yaklama-uzaklama, birleme-ayrlma, hzl ve yava hareket etme gibi farkl durumlaryla aklamaya almaktadr. 1969, s. 97) Gksel cisimler aamasnda ortaya kan bu eksiklik evrendeki eksiklik zincirinin ilk aamasn oluturur. Baka bir deyile evrendeki ilk eksiklik gk cisimlerinde kendini gsterir. Gksel cisimlerin hareketlerinde ortaya kan birleme ve ayrlma, yaklama ve uzaklama gibi kart eler onlarn tzleri ile ilgili deildir. Daha ok birbirleri ile ve yere olan oranlar ile ilgilidir. Ancak oran bakmndan da olsa, ztl iermi olmalar bir eksiklik belirtisidir; nk ztlk bir varlk eksikliidir. Ayrca dnme faaliyetleri de kozmik akllardan farkldr. Gksel cisimler tzlerinin tamamn oluturmayan bir aklla dnrler. Gksel cisimlerin her biri tr olarak birbirinden farkldr. (T r k e r , K ye l ,

Bundan baka yldzlar ay-alt alemin varlklaryla ayn trden deildirler. Kendilerine tahsis edilmi bulunan zel krelerinde biriciktir. Onlarn tm kendilerine mahsus olan bir madde ve surete sahiptir. Onlarn maddesi ezeli olarak bilfiil haldedir ve bir suretle donatlmtr. Ancak yldz ay-alt alemin kavramlaryla ifade etmemiz gerekirse madde d bir cisimdir. Dnyadaki ilk maddenin ve drt cisimsel unsurun nedeni olan bu gksel maddeye Plotinos aklsal, zihinsel madde adn verir. (F a r a b i , 1 9 9 0 s . 1 7 6 )

Atinada V. Yzyl da Platoncu Akademinin bakan olan Proklos, gksel cisimlerin aklsal dnce yannda, grme ve duyma yetisine de sahip olduklarn ileri srer. slam felsefecilerinden El-Kindi 9 ve bn-i Sinada, bu konuda Proklosa yakn
9

slam dnyasnda Eski Yunan felsefesi izgisindeki filozoflarn ilki olan El-Kindi ayn zamanda Gezimciler olarak adlandrlan Aristotelesi akmn slam felsefesindeki ilk byk temsilcisidir.

24

bir grtedirler. El-Kindi gk krelerinin akl, hayat ve irade yannda grme ve duyma yetisine de sahip olduklarn dnr. bn-i Sina ise onlarn tasavvur yetilerine sahip olduklarn kabul etmektedir. bn-i Rd, Farabiyle ayn izgiyi izlemekle birlikte, bn-i Sinann yldzlarn tasavvur yetisine sahip olduklar dncesine katlmaz. Yldzlarn ruhlar gr Platonun Epinomisinden bu yana Stoallar, Platoncular ve Aristotelesiler iin bir dogma nitelii kazanmtr. Arap felsefesinde X. yzyldan sonra devam eden yldz ruhlarn felsefesi tartmasna Farabi yle katlmaktadr: O, kozmik akllardan ayr olarak varolan gksel cisimlerin de zihinleri, akllar olduunu savunur. Bir kreye tahsis edilen cisimle onu idare eden ruhu dier melekelerden ayrr. Bu meleke onun grne gre yine bir tr akldr (nous); o hem Tanrya hem de on madde d akla tabidir. Ayn zamanda varln srekli zinciri iinde ezeli ve ebedi tanrsal zihinle insan zihni arasnda bir ba oluturur. yle anlalmaktadr ki pagan Yunan felsefesinin son dnemlerinde yldz ruhlarn sadece akla m sahip olduklar yoksa onlarn ayn zamanda baz veya btn duygusal alglar, dolaysyla tasavvur yetilerinin de mi olduu zel bir tartma konusu olmutur. ( F a r a b i , 1 9 9 0 , s . 1 6 4 ) Ahmet Arslann, Farabinin El-Medinetl-F zla adl eserinin a klamal eviri sinden alnan yu kardaki alntlar bizleri Farabi nin Tanr ve e vren tasarmnn, Aristotelesi bir gr ile Plotinos -Yeni Platoncu ta ma grnn birletirilerek , ge Yunan teolojisini n kavramlaryla a klanmasndan olutuu sonucuna ulat r maktadr. Farabi ay-st evrende gerekleen oluun her derecesini Tanr ile ilikilendirir. Her kozmik akldan bir dierinin kmas veya bir gk cisminin meydana gel-

25

mesi ancak Tanr ile kurulan ilikiyle gereklemektedir. Farabinin bu konudaki duyarllnn, kozmik akllarn pagan kltrnde ve zellikle Helenistik dnem dnrlerinde ikinci dereceden Tanrlar olarak kabul edilmesinden kaynakland sylenebilir.

Farabi madde d gksel akllar melekler veya slamn tinsel varlklarna (ruhaniyyun) zde klmaktadr. Dinsel kavramlar felsefi hakikatin sembol olarak anlamann bir dier rnei Arapa melekler kelimesi Yunan felsefi metinlerinin evirilerinde Yunanca (theos) kelimesini karlamaktadr. Bylece Yunan pagan tanrlar Farabi tarafndan Mslman meleklere dntrlmektedir. O en aadaki maddeden bamsz akl, Faal akla, melekuta, ruh l-emin veya ruh-lkuduse yani vahiy meleine zde klmaktadr. bn-i Sina ise yldzlar ikinci dereceden tanrlar klan Yeni Pltoncularn ounluunu takip ederek gksel cisimlerin ruhlarn (veya akllarn) ve gksel cisimlerin kendilerini de onlarn arasna katmak suretiyle meleklerin saysn oaltm grnmektedir. (F a r a b i , 1 9 9 0 s . 1 6 1 )

slam literatrnde bilinmeyen evren (gayb alemi) diye nitelendirilen alan Farabi kozmik akllar diye isimlendirmektedir. Burada yer alan tinsel varlklara slam literatrnde melek denilmektedir. Farabinin bu varlklar akl diye nitelendirmesi, dini rasyonel bir biimde aklama isteinin sonucudur. Farabi bu kavram bir felsefe terimi haline getirmeye almtr. Ay-st evrenin son basamanda bulunan ve iki evren arasnda kpr grevini gren faal akl, ay-alt evrenin varlklar ve zellikle insan iin byk bir nem tamaktadr. nsann bilme, mutlulua ulama gibi pek ok etkinliinde aktif rol oynar. Bu akl dier ana blmde ayrntl olarak yer almaktadr. Ay-st evrenin onuncu akln oluturan bu stn soyut akldan ay-st evreni oluturan bir e olduu iin ksaca sz etmekte fayda vardr. 26

1. 4. 2. Faal Akl
Ay-st evrenin, Tanr ve kozmik akllardan sonra nc varl olan faal akl, Farabi metafiziinin en temel kavramlarndan birisidir. Kozmik akllarn sonuncusu olan bu varlkla ay-st evren sona ermektedir. Ay-alt evrenin varlklarna suretleri veren varlk olan faal akl, hem kozmik hem de epistemik ilevlere sahiptir. Maddi dnyadaki varlklar potansiyel durumdan edimsel hale geiren, bir bakma var eden ilkedir. Bu var etme iini yani oluu, gk krelerinin yardmyla gerekletirmektedir. Faal akl, var etmedeki bu ilevinden dolay mutlak ve ilk ilke olarak, yani Tanr olarak deerlendirilemez. nk onun varlklara form kazandrma eylemini zerinde gerekletirdii nesnel zeminin ana unsuru olan madde, gk krelerinin ortak hareketi neticesinde var olmaktadr. Ayrca maddenin form almaya yatkn karm dzeyinde var olmas gk cisimlerinin hareketleri sayesindedir. Dolaysyla dnyamzda var olan ta, bitki, hayvan vb. herhangi bir ey, faal akl ile gk cisimlerinin ibirliiyle ortaya kmaktadr. Bylece Faal akl, hem drt unsurun bir ynyle de dnyadaki varlklarn varoluunun nedenidir. Ay-st evrenin soyut varlklar tzleri bakmndan bandan itibaren son yetkinliklerine sahip olmalarna ramen ay-alt evrendeki maddi tzlerin hibiri bu zellie sahip deildir; yani tzleri bakmndan yetkin deillerdir. Balangta potansiyel durumda bulunan bu ay-alt varlklarn fiilen var edip gerekletiren formu, gk cisimlerinin ortak ve zel hareketleri sonucunda faal akl vermektedir. Suretlerin vericisi olan faal akln olutaki rol, Farabinin es-Siyase ve zellikle Risale fil-akl

27

adl eserlerinde gndeme gelir. Farabiye gre maddi realitede var olan btn suretler bu aklda bilfiil ve blnmez bir durumda bulunmaktadr. Faal Akln bu kozmik ilevleri yannda bir de epistemolojik ilevi vardr. Faal akl potansiyel akldan oluan insan akln edimsel hale ve insani yetenekleri aktif hale getiren etken nedendir. O ayn zamanda slam dininin bilinmeyen evrenini (gayp alemini) kavrama yetisi ile donatlm, yani akl ile donatlm insann, bu evren ile temas kurabilmesini salar. Faal Akln bir dier grevi de dnen canly grp gzetmek ve insan iin ulaabilecei olgunluk derecesinin en ykseine, yani en yce mutluluk aamasna ulatrmaktr. .

28

2. BLM FARABNN BLG FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI


Farabinin bilgi felsefesinin akl balamnda incelenecei bu blmde ilk olarak, filozofta bilme eyleminin amac belirlenecek ve filozofun bilgi konusunu hangi boyutlarda ele ald tartlacaktr. Evrene bilme eylemi ile ynelen insan ile ilgili grleri ksaca gzden geirildikten sonra filozofun bilginin kayna asndan akl kavramna yaklam betimlenecektir. Farabinin evren tasarmnda yer alan hiyerarik yaplanma akl ile ilgili grlerinde de kendini gstermektedir. Blmn nc konusunu ise filozofun hiyerarik akl yaplandrmas oluturmaktadr. Bir sonraki konuda ise teorik bilginin oluumunda faal akln etkisi tartlacaktr. Farabinin bilgi felsefesini insan boyutunda sorgularken onun btn sisteminin metafizik grleri ile ilgili olduunu hatrlatmak faydal olacaktr. Sezgiyi bir bilgi kayna olarak kabul eden filozofun bilgi felsefesinde akl-sezgi ilikisi bu blmn son konusunu oluturmaktadr. kinci blmn genel erevesi ile ilgili ksa bir aklama yaptktan sonra Farabinin bilgi Felsefesinde akl kavramn tartmaya balayabiliriz. Ortaa slam corafyasndaki filozoflarn ve Farabinin bilgi konusuna olan ilgilerinin temel nedeni, bilgi ile mutluluk arasnda kurduklar ilikiden kaynaklanr. Farabiye gre mutluluk, insann kendisi iin var olduu en son yetkinlii, mutlak iyilii ifade etmektedir. Dolaysyla mutluluk, btn iyiliklerin ve amalarn arasnda sadece kendisi iin istenen bir eydir. Farabi gerek mutluluu, ruhun maddi olan her eye kar tam bir bamszlk kazanmas olarak deerlendirmektedir. Farabiye gre insan bir akl varldr. nsann kendine zg yetkinlii yani mutluluu da akla dayal bir yetkinleme srecedir. Bu durumda akln bir ilevi olan dnme ile mutluluk 29

arasnda zorunlu bir iliki vardr. Bu dnceden hareket eden Farabi, insann mutlulua ulamas iin kendisini ve yaad evreni nedenleri ile bilmesi gerektii sonucuna ular. Dier slam filozoflarnda olduu gibi Farabide de bilgi probleminin bu metafizik uzantsnn yannda, biri psikoloji dieri mantkla ilgili olmak zere iki temel boyuta daha sahip olduu grlmektedir. Farabi bilgiyi, psikolojinin bir paras olarak grr ve bilgiyi insan zihninde eitli psikolojik ve fizyolojik sreler ierisinde gerekleen bir olgu olarak deerlendirir. Bu bakmdan bilgi problemini ruh ve akl kavramlar ile balantl olarak tartr. slam filozoflarnn tamam algnn, duyu, tahayyl ve aklda gerekletiini varsayarak eitli alg teorileri ne srmlerdir. Farabi ise dnme ile varl iliki ierisine sokan ve varlkla dnme arasndaki uyumu salayan eyin suret olduunu ileri srer. Yani biz nesneyi onun suretinden hareket ederek tanmlayabiliriz. Ona gre varolann dnmedeki karl suretidir ve suretin cisimsel varl onun ddnyadaki bulunuudur. Suretin zihindeki bulunuu ise alg yani soyutlama yoluyla gerekleir. Farabi, dier taraftan bilgiyi mantk biliminin konusu olarak da grmektedir. Ona gre mantk insan zihnini yanl yapmaktan korur ve ona doruya ulama yntemlerini verir. Farabi, insann varolanlar dnyasn, bu dnyann gerek yapsna uygun olarak kavramasn, mantk bilimine borlu olduunu dnr. Farabiye gre insana, zg iyiliklerin banda akl olduuna gre ve mantk sanat da akla ilevini en doru ekilde gerekletirecek imknlar kazandrdna gre, bu sanat insana zg iyiliklerin banda yer almaktadr. (Aydnl, 2008b, s. 58)

30

Farabinin bilgi ile ilgili dncelerini temellendirdii psikoloji ve mantk boyutlarndan genel anlamda bahsettikten sonra evrene bilme eylemi ile ynelen insann durumunu ve bilginin oluum basamaklarndan bahsetmek faydal olacaktr. nsanolu, ddnyay duyular ile alglayan ve aklyla dnp karar veren bir varlktr. Kendisini, evreni ve hakikati, bilme eylemiyle renmeye alr. Bilmek ad verilen bu eylemin bir ucunda bilen yani bilmek isteyen bir varlk olarak zne, dier ucunda ise bilinen yani bilinmesi istenen bir varlk olan nesne bulunur. Dolaysyla en genel ve en basit ifadeyle bilgi; zne ve nesne arasnda gelien ilikiden doan rndr. Ay-alt evrenin yetkin varl olan insann, varl bir btn olarak kavramas ve varln bilincinde olmasyla, dnen bir akla sahip olmas onun zgn yann oluturur. nsann doutan bilgiye sahip olmadn kabul eden Farabinin, varlk problemine getirdii hiyerarik yorum, bilgi edinme srecinde de kendini gstermektedir. Onun epistemolojisi, ontolojisi zerine ina edilir. Farabinin bilmeyi, bilgi yalnzca varlklarn ve onlarn ieriklerinin kavranmasdr eklinde betimlemesi, bilgiyi varlkla dorudan ilikilendirdiini aka ortaya koymaktadr. Farabi bilgiyi yle bir rnek vererek tanmlar. Bilgi, bilenin, bilinen karsndaki durumunun tam grme annda, gzn grlen karsnda olduu gibi oluan ilikiye denir. (Farabi, 1990, s. 89) Farabi bilgi eyleminde zne olarak insan ele alr. nsan evresindeki soyut varlklara ynelerek duyular vastasyla algda bulunup bilgi edinir. Gerek alglar deerlendirmesi gerekse soyut varlklar bilmesi asndan ele alndnda bilgi, dnme eylemiyle yani akl vastasyla gerekleir. znenin soyut ve somut varlklarla kurduu bu ilikiden bilgi gerekleir.

31

Farabi, duyulur dnyann bilgisini ncelikle duyulardan kazanlan zihinsel bir tasarm olarak deerlendirir. Bu bilgi daha sonra akli tecrbeden geirilip, akln onaylayabilecei bir hale gelir. Sonu olarak Farabiye gre bilgi, zihnin tasarmndan ve onayndan olumaktadr. Farabi bilmek isteyen znenin nesneden edinilen suret ile oluturduu bilginin gereklemesi konusunda tek bir bilgi yetisinin eylemini yetersiz bulur. Ona gre bilgi, eitli bilgi yetilerinin ve eylemlerinin katklaryla gerekleir. rnein znenin iliki kurduu nesne, duyulur bir nesne ise o nesnenin suretini duyular zneye ulatrr. Bu suret o nesnenin duyulur niteliklerini, niceliklerini, yerini ve konumunu belirler. Duyularn alglad bu suretler, algland ekliyle, alglar biriktirme yetisine sahip olan hayalde toplanr. Hayalde toplanan bu tekil suretler, akl yetisi tarafndan tmeller haline getirilirler. Oluan tmeller de alglar gerek bilgi haline getirirler. rnein alg bir gln ya da karanfilin suretlerini alglar. O suretler sadece alglandklar nesneye ait olduklar tekil bir nitelik tarlar, yani kavramsal bir bilgi deildirler. Akl ve hayal, kendilerinde bulunan gl ya da karanfilin suretlerini tm duyulur niteliklerden ayrarak bir nesnenin sureti olmaktan karp, kavramsal bilgi haline getirir. Suretler karsnda akl, ncelikle potansiyel halde bulunur. Potansiyel halindeki akl tekil suretleri tmele dntrp kavramsal bilgi haline getiremez. Bunu yapabilmesi iin ncelikle kendisinin edimsel hale dnmesi gerekir. Faal akl bilkuvve aklsallar, bilfiil aklsallar; bilkuvve akl bilfiil akl haline getiren nedendir. (Farabi, 1990, s. 95) Hayalde toplanan suretleri tmele dntrmek isteyen akl, faal akln katklaryla potansiyel halindeki akl edimsel hale, tekil suretleri de tmel suretler haline getirir. Bu ekilde oluan bilgiyi Farabi tasavvura dayal bilgi olarak deerlendirir. 32

Tm varlklar insann bilgi ve kavray asndan bireyseldir. Buna bal olarak da sje alglaryla nesnenin d yzeyini, aklyla da ieriini genel anlamda kavrar. Bu kavrayta duyularn algladklar tekil suretler akl tarafndan tmel haline getirilirler. Tekil suretleri tmel hale getiren akl, Farabi'ye gre Faal Akln katklaryla bu dntrmeyi gerekletirir. ( Aydn, 2003, s. 53)

Soyut bir akl olan faal akln varl bizi Farabi'nin, bilginin kaynaklar arasna, duyu ve akla ek olarak sezgiyi de eklemi olduu sonucuna gtrr. Farabide duyumlama bilginin oluum srecinin ilk aamasdr. Duyumlarn akln yardmyla ilenmesi ise ikinci aamay oluturur. Farabinin gerek ve hakiki bilginin elde edilmesinde insanst bir metafizik varl kabul etmesi yani sezgiyi benimsemesi ise bilginin oluum srecinin nc aamasn oluturur. Farabi duyuya, akla ve sezgiye ayr ayr yer verdiinden dolay, antidogmatik bir bilgi anlay ortaya koyduu sonucuna varabiliriz. Ayrca bilgi teorisini temelde akl merkezli ortaya koymasnda, hem kozmolojisinde, hem de metafiziinde akl merkez aldn grmekteyiz. (Aydn, 2003, s. 85)

2. 1. Bilginin Kayna Olarak Akl


Farabi insan ruhunun yetileri arasnda akln en st srada yer alan bir yeti olduunu dnr. Ona gre, insann ruhsal geliiminin en son gayesi akldr. Farabiye gre insan bir eyin bilgisini, ya duygusal alg ya imgeleme, ya da akl yetisi ile elde edebilir. Farabi bu bilgi kaynaklarn birer yetenek olarak grr, akl yani dnme yeteneini bu yetenekler arasnda en deerlisi olarak kabul eder. Farabi insann algsna konu olan nesneler alannn varlk yapsnn, insann dnme yetisini

33

belirledii grn benimser. Ona gre bilme yeteneimizle yneldiimiz, yapp etmelerimizle ilgili olmayan deimez, zorunlu, kesin olan bir varolanlar alannn yan sra, yapp etmelerimize konu olan, deien bir varlk dnyas da vardr. te biz dnme yetisi ile her iki alana yneliriz. Farabinin akllar anlayna ve snflandrmasna gemeden nce dnme yetisini daha ayrntl olarak incelemek faydal olacaktr. Duygular, dnceleri ve kavramlar birbirine balayan dnme yetisini Farabi yle tanmlar. Dnen yetiyle insan makulleri dnr, iyi ile kty ayrt eder, sanat ve bilimleri kazanr, dnd eylere doru bir eilim de ona elik eder. Dnce de onunla meydana gelir. (Aydnl, 2005, s. 364) Farabi insan insan yapan bu en belirgin zellii, insann faziletini tamamlayan bir unsur olarak grr. Farabi bir eyin alglanabilir olmasn, o eyin maddesinden soyutlanabilir olmas ilkesinden hareketle ortaya koymaya alr. Filozofa gre bir nesnenin akl ile alglanmas, o nesnenin akln maddesinden soyutlanp aracsz bir ekilde kendinde suretlendirilmesi demektir. Dnme yetisi, soyut olmas nedeniyle kendi varln alglayabilir; fakat duyu yetisi kendi varln alglayamaz. O halde bu ilke ancak teorik ve akli bilgi iin geerli olabilir. nk Farabiye gre, gerek bilgi, teorik ve akli olan bilgidir, tikelin bilgisi her zaman gerei yanstmaz. Farabiye gre aracsz, tecrbeye dayal ve akli bilgi ancak akl yolu ile elde edilir. nk akli bilgi duyularn tekil olan bilgisinin aksine tmeldir ve daha soyuttur. Bu nedenle Farabi, insann en gvenilir yetisini akl olarak kabul eder. nsan geree ancak akl ile ulaabilir, akli ilkeler ve mantk kurallarna uygun eylemleri ile de her probleme zm getirebilir. Farabinin felsefe ile dini uzlatrma abalarn, rasyonel mantk kurallarna dayandrm olmas bu dncesini dorulamaktadr.

34

Farabi, bilginin olumasnda akl yetisinin yan sra duyu glerinin de etkin bir rol olduunu kabul eder. Ona gre, eyann suretleri aklda dorudan doruya, aracsz olarak meydana gelmez. O duyularn, nesnelerle kurduu iliki sonucu, birtakm suretlerin olutuunu, bunlarn ortak duyuya iletildiini, ortak duyuda bunlar saf ve ayrtrlm bir hale getirilmesi iin temyiz gcne ilettiini dnr. Bu ilemlerden sonra akla ulaan veriler akln kullanm iin hazr hale gelirler. Nesnelerden toplanm bilgi verileri ve deneyimlerinin niceliksel okluu insan aklnn yetkinlemesinde etkilidir. Nefsin bilgi edinme birimlerinden birisi olan d duyular, fiziki nesneleri olduklar gibi alglarlar. Bu yzden de ulalan bilgi tikel durumdadr. Dnme gc bu tikel bilgi verilerini analiz ve sentezlerden geirip tmelin bilgisine ular, kyaslamalar yapp yeni bilgiler de retir. Farabi akln fiziki nesneler dnyasyla dorudan bir iliki kuramayacan, ancak duyular yardmyla dolayl olarak fiziki nesneler dnyasyla iliki iinde olduunu dnr. Filozofun, insani akllar hakkndaki belirlemeleri, Aristoteles'in akl anlay dorultusunda ekillenmitir. Aristoteles hkm ifade edebilecek bilgiyi retebilen akl, edilgin akl ve etkin akl olmak zere iki gruba ayrr. Aristotelese gre, insan nefsinin bir gc ve yetenei olan edilgin akl, bir g olmann dnda baka bir ey olamaz. Aristoteles bu durumu, zerine hi bir ey yazlmam levha rnei ile aklar. Bilgi elde etmede, etkilenmeyen, deimeyen, nesnelerle ortak bir yan olmayan bu edilgin akl, ilevini nasl yerine getirecektir? Aristoteles ite bu noktay g-fiil ayrmndan hareketle amaya almtr. Ona gre tabiatta var olan g-fiil ilikisi, akl iinde geerli bir ilkeldir. Edilgin akl kuvve halinden eyleme geiren, tamamen maddeden ayrk ve srekli aktif olan etkin akldr. Nasl ki k tabiattaki renk ve ekilleri alglamay salyorsa, etkin akl da pasif akln eyleme geip bilgi retmesini salar. 35

( Aristoteles, 2000, s. 166-170) Aristoteles'in etkin akl ile Farabi'nin faal aklnn yakn benzerlikler gstermesinin yannda ayrldklar noktalar da vardr. Aristoteles'in faal akl Tanr olarak kabul ettii gr hkimdir. Farabi'de ise faal akl mmkn varlk snfndan metafiziki bir varlktr. (Bolay, 1986, s. 92-97) Farabi ise akl teorik akl ve pratik akl olmak zere iki grup olarak snflandrr. nsann teorik bilgilere ulamasn salayan akl trn teorik akl diye nitelendirir. Yaammz kolaylatrmak iin gerekli bilgileri edinmemizi salayan akl ise pratik akl olarak deerlendirir. Bu akl trlerini ayrntl olarak incelemek filozofta akl kavramnn belirginlemesine yardmc olacaktr.

2. 1. 1. Pratik Akl
Farabiye gre pratik akl (ameli akl) dnme gcnn bir aamasdr. Dnen pratik yeti, insann bir durumdan baka bir duruma dntrebilecei eylemlerle ilgilidir; insann tercihte bulunmas ya da kanlmas gereken durumlar fark etmesini salar. Bu nedenle Farabi pratik akl insann iradesi ile balantl olarak dnr. Ona gre pratik akl, eylemlerin tecrbesinden ve duyumlanan eylerin analizinden elde edilir. Bu yeti insann baz ncleri elde etmesine arac olur. Baka bir ifadeyle, insan yapmak istedii eylerin yaplmasnn mmkn olup olmadn, eer mmknse o eylemin nasl yaplmas gerektiini o ey hakknda kendisiyle dnp tanld ve hangi eylemlerin yaplp yaplmamasnn gerekli olduunu belirleyen bir gtr. (Aydn, 2003, s. 64)

36

Aristotelese gre, her istek bir amacn aracdr, yani istek amac dourur. Bu ama da pratik akl harekete geirir. Pratik akln grevi, nesneye ulamak iin aralar tespit etme noktasnda balar. nk pratik akln amac eylemdir. (Aristoteles, 1999, s. 184-190) Farabi pratik akl kendi iinde iki ksma ayrr: 1- Beceri yetisi ile ilgili olan pratik akl, teknik ve sanatlarla ilgilidir. Cerrahlk, hattatlk, marangozluk gibi meslek ve sanatlar bu g sayesinde elde edilir. 2- karm yetisi ile ilgili olan pratik akl ise eylem alanlar hakknda etraflca dnme, inceleme ve birtakm sonular oluturmakla ilgilidir. Pratik akl, ncllerden hareketle tekil nermelere dayanarak, yaplp yaplmamas gereken eylemleri belirleye belirleye belirli oranda tmel hale gelebilir. Bu akli tecrbeler eyleme dnmedike, potansiyel akl durumunda kalrlar. Edimsel durumda olan bu akl, insann hayatndaki tecrbelerin artmasyla artar. Farabiye gre pratik akln var olmasndaki ama, kiinin mutlulua ulaabilmesidir. Dolaysyla pratik akl insann mutlu olmasn gerektiren her alanla ilikilidir.

2. 1. 2. Teorik Akl
Farabi bu akl, ruhun znn geliip olgunlaarak akl yetisine dnmesi olarak betimler. Nazari akl, nefsin cevherlerinin tamlaarak bilfiil akli bir cevher haline gelmesini salayan yetidir. Bu akln basamaklar vardr: O, bazen heyulani akl, bazen bilfiil akl, bazen de mstefad akl olur. (Aydn, 2003, s.115)

37

Teorik akl (nazari akl), aratrma ve kyas yoluyla deil; bizzat doutan, bilimin ilkeleri olan tmel, zorunlu nclerin rnein, btn paradan byktr ya da ayn miktara eit olan miktarlar birbirine eittir gibi bilgilerin edinildii akl trdr. Bunlarn kesin bilgisi, kendisi iin meydana gelen bir meleke (kuvve) dir. te bunlar, insann kendilerinden balayarak, insann yapmas (sunu ) olmakszn var olma durumunda olan dier nazari varlklarn bilgisine ulat eyleridir. (Farabi, 1940, s. 40-41) Ksacas teorik akl, apak dorular ya da soyut nesneleri, zleri, tmelleri dorudan ve aracsz bir biimde seme yatknldr. Yaratltan ya da ocukluktan beri kazanlm olan, nasl ve nereden geldii tam olarak bilinmeyen, insann yineleme sonucu kazand bir yetidir. Farabi insann bu tr bilgi kazanmasna neden olan yetiyi teorik akl diye adlandrr. Farabi insann en son amacn varlklarn yakini (varl asl gereklii ile) bir biimde kavranmas olarak kabul eder. Bu amaca ulamak iin gerekli grd teorik akl iki farkl anlamda deerlendirir. Bunlar: 1- nsann, tam olarak nasl ve nereden geldiinin bilincinde olmakszn elde ettii ilk bilgiler. 2- Bu ilk bilgilerden hareketle dnerek, aratrarak ve karmlar yaparak ulalan bilgiler. Farabi btnn bilgisini elde eden insan, mutluluun nemli bir blmn yakalam olarak grr. nk teorik akl ile en st seviyedeki bilgilere ulaan insan farkl bir entelektel deneyim yaamtr. Farabi bu deneyimi yaayan insann farkl bir ontolojik stat kazanm olduunu dnr. Bu aamadaki akl daha nceki aamalarda soyutlamalarla kazanm olduu suret eklindeki dnrleri edimsel d38

nrler olarak alglamaya balar. Yani madde ile hibir balants olmadan dnrleri kendinde kavrayabilir. nsan, ay-st evrenin, maddeden tamamen soyutlanm ekilde bulunan edimsel dnlrlerini kavrayabilecek dzeye ular.

Bylece nazari akl vastasyla sjenin bilme eylemi, duyulur nesnelerin tesine de gemi olur. Nefsin cevherlerinin geliip olgunlamasyla oluan nazari akl, zne-nesne ilikisinde duyulardan gelen izlenimleri deerlendirmek suretiyle mkemmellii bir kat daha artar ve aamal akl haline dnr. ( Aydn, 2003, s. 117)

Bylece kendinden daha mkemmel varlklarla iliki kurabilen bir kavray gcne ular. Farabi bu akl trndeki aamann her seviyesinde oluan bilgiyi bir anlamda, bilgiyle donatlm olan akl diye adlandrr. Farabide akl kavramnn derinliklerine inebilmek iin, filozofun bilgi teorisinde nemli bir yer tutan teorik akln bu basamaklarn incelemek konumuz asndan nem tamaktadr.

2. 1. 2. 1. Potansiyel Akl
nsan akln teorik akl ve pratik akl olmak zere iki blmde inceleyen Farabi, teorik akln birinci basaman potansiyel akl (bilkuvve akl) olarak kabul eder. Teorik akln bu basama, bo bir levha gibi hibir eye sahip olmamakla birlikte, tmelleri bilebilecek, akledilirleri alglayabilecek bir yetenee sahiptir. Farabi bu akla maddi sfatn verilmi olmasnn nedenini, akln bu durumunun maddenin hi ekil almam ilk haline benzetilmesiyle ilikili olarak dnr. Nefsin znn olgunlap potansiyel akl haline dnmesi ile ortaya kan teorik akln bu ilk dzeyi, bilkuvve akl veya edilgin akl adlar ile de nitelendirilir. 39

Farabi bilkuvve akl, Bilkuvve akl, ya bizzat nefistir, ya nefsin bir blmdr ya da nefsin glerinden bir tanesidir ve yahut btn mevcudattan suretleri soyutlayabilme yeteneine sahip olan bir gtr. (Farabi, 1940, s. 42) eklinde tanmlamtr. Ona gre potansiyel akl, her an eyleme geirilebilecek potansiyel bir gtr. Farabi bu akl trn, nefs veya nefsin z olarak grr. Bu akl, btn varlklarn maddelerini deil, niteliini ve suretlerini almaya, onlar kendi suretlerine dntrmeye elverilidir. Potansiyel akl suretleri almaya balad andan itibaren edimsel akla dnr. Farabiye gre bu akl zerine herhangi bir ekilde, mhr baslabilecek ve o mhrn eklini alabilecek kvamda ve artlarda bulunan balmumu gibi, ya da bilgileri almaya hazr, yaz yazlmaya uygun bo kt gibidir. (Aydn, 2003, s. 119) Ksaca potansiyel akl dnlrlerin tasarmlarn almak zere varolan maddi bir yetenektir. Farabi potansiyel akl maddi bir akl olmasnn yannda potansiyel dnlrler olarak da deerlendirmektedir. Bu potansiyel dnlrlerin tzlerini yetersiz bulur ve kendiliklerinden edimsel dnlrler olamayacaklarn savunur. Bunlarn edimsel akl olabilmeleri iin potansiyel durumdan kp eylem haline dnmeleri gerekmektedir. Bu dnm gerekletirebilmek iin ise bir gce muhtatrlar, bu g ise faal akldr. Potansiyel akl bilgi edinmeye yeteneklidir, fakat bilgi retebilmesi iin faal akla ihtiyac vardr. Faal Akln katks olmadan, eyleme geip soyutlama yaparak, bilgi retemez. Farabi bu durumu yeni doan bir ocuun duyu organlarnn alp duymaya ve grmeye balamasna benzetir. Ksa bir sre sonra, d duyu organlar almaya balayp evresindeki ses ve grntleri duyumlamaya balayan bebek, bu duyumlar soyutlayp anlamlandramaz. te potansiyel akln durumu da yeni domu 40

bebek gibidir, duyumsad eyleri soyutlayp deerlendiremez. Bu seviyedeki akln eyleme gemesi iin faal akln katks gerekmektedir. Filozofa gre, potansiyel durumdaki dnlrlerin edimsel hale dnmeleri iin potansiyel akl tarafndan akl edilmeleri gerekir. Filozof bu durumu gne ile gz arasndaki ilikiyi rnek gstererek aklamaya almtr.

Bilkuvve olan heyulani akl, gz gibidir. Faal Akln katklar da gne durumundadr. Nasl ki gzde grme zellii, nesnede de grnt zellii bulunmasna ramen, her artta grme olay gerekleemez. Grme olaynn gereklemesi iin a gerek vardr. Gz bilkuvve gren, cisim ve renkler ise bilkuvve grnenlerdir. te bunlar bilfiil gren ve grnen hale getiren ktr. Ayn ekilde bilkuvve olan akl, Faal Akln katklaryla bilfiil akl durumuna gelir. (Farabi, 1990, s. 102)

Potansiyel akln edimsel akla dnme sreci, dnme yetisinin dnlrleri kavrama ve eyleme dntrmesine kadar devam eder. Bu sre ierisinde de akl, kavram olduu dnrlere gre edimsel akl haline gelir. Farabinin bilgi felsefesinde sadece potansiyel akl deil, edimsel akl ve kazanlm akl da faal akln destei olmadan bilgi edinemez. Bu noktadan hareketle Farabinin insan aklnn tek bana bilgi retemeyecei ve bilginin olumas iin metafiziki bir varlk olan faal akln yardmna ihtiya duyduu sonucuna ulaabiliriz. Dolaysyla da Farabiye gre bilgi; duyular, akl ve metafizik bir varlk olan faal akln, ortaklaa eylemlerin sonucu olumaktadr. Teorik akln ikini basaman edimsel akl oluturur. imdi edimsel akl inceleyemeye balayabiliriz.

41

2. 1. 2. 2. Edimsel Akl
Potansiyel akln edimsel akl (bilfiil akl) haline dnmesi ile akl, soyutlamalar yaparak maddeden bamsz olan bilgilere ular ve tmel bilgileri edinir. Bu aamada akl, kavram ve bilgi ile adeta zdelemi olur. Tmelin bilinmeye baland bu aama ile edimsel aklla ayn ey olan edimsel dnlrler potansiyel akln hem nesnesi hem de znesi olur. Farabi edimsel akln, btn edimsel haldeki dnlr suretleri bildiini ve onlarla ayn olduunu kabul eder ve edimsel akln alg nesnesinin akln kendisi olduunu dnr. Aristoteles de bilfiil akln, nesneyle zde olduunu benimsemitir. (Aristoteles, 1999 s. 166) Farabiye gre edimsel akl, varln dnce haline gelmesi ve varln suretlerinin aklda kavranmasdr. nk Varlk ile dnce arasnda ortak olan ey surettir. Suret araclyla akl varl kavrayabilmekte ve kendi mahiyetine evirebilmektedir. (Trker, Kyel, 1969, s. 129) Dnlrler, potansiyel akl aamasnda nefsin dnda, maddelerdeki suretler halinde varolurlar. Bunlarn edimsel dnlr olduktan sonraki halleri maddedeki halleri gibi deildir. Bu dnlrler edimsel olduklarndan dolay da edimsel akldrlar. Bu seviyedeki akl, potansiyel dnlrleri kazandka etkinlii artacaktr. Bu dnlrler de bizzat akl halinde olacaktr. Bilgi edinme srecinde aama kaydeden edimsel akl, kazanlm (mstefad) akl haline dnr. zne alglamalar ve soyut dnme sonucu bilir ve bilgi edinir. Farabiye gre bu zne, akl ile kendi dndaki nesneleri tasavvur anlamnda kavrar. Ancak duyunun kavramas ile akln kavramas farkldr. nk akl, tasavvur edilen eyler ve nesnelerden daha hassas bir yapya sahiptir. Bu sebeple ddnyada olan nesne ile akln tasavvur ettii ey ayn ey deildir. Farabi bu dncesini rneklerle

42

aklamaya alr. Herhangi bir cisimde bir suretin olumas, o cismin belli bir etkiye, deiiklie uramas demektir. rnein snan buzun su haline gelmesi, bu tr bir deiikliktir. Duyularda herhangi bir suretin olumasnda da ayn durum sz konusudur. Duyu organ madde ile iletiim kurduunda, o maddenin durumu ve zihinde ekillenmesi alglanr. Ancak aklda bir eyin ekillenmesi, madde ile dorudan bir iletiim olmadan olur. Bundan dolay da duyumlanan nesne, akledilen nesneden farkldr. Farabiye gre: nsan akl, suretler vastasyla duyular kavraynca varlk ve dnce arasndaki engeller kalkmakta ve varlk, dnce ya da dnce varlk olmaktadr. Bu durumda suret, kendi varl iin ihtiya duyduu zaman, mekan, durum, nitelik, fiil ve infial gibi birtakm kategorilerden kurtulur. (Aydn, 2003, s. 123) Bu durumda varlk ile dnme arasndaki fark ortadan kalkmtr. Bu gei tamamlandktan sonra Akl ve maddeden tecrit olunan malukat farkl bir ontolojik stat kazanr. ( Sayl, 2000, s. 10) Farabi bu aamay hissetme derecesinden akletme derecesine gemek olarak deerlendirir. Zihin bu alglar akln temel ilkeleri olan ayrma, birletirme ve gruplama ilemine tabi tutar. rnein, iek, gen nesnelerini zihin tasavvur ederken bir yandan da bu nesnelerin ayrc zelliklerini saptar. Bu eyalarn ortak zelliklerini, o eyann benzerleriyle birletirir. Farkl bir adan bakldnda ise rnein akclk suyu, canllk iei tam olarak da gstermedii halde, a ve kenar geni tam olarak ifade eder. Bu sre ierisinde ayrm ve birletirmeler ilerleyince zihin eyadan uzaklar ve obje ile ba azalr. Fakat duyulardan uzaklaan zihin, oluumu tamamlanmakta olan akli varla yani dnlre yaklar. Bu aamaya ykselen akl, hem d nesnenin suretini kendi seviyesine tayarak akliletirmi, hem de kendi var-

43

ln yerine getirmi olur. Fahrettin Olguner bu akl bilfiil akl-i gren, idrak eden akl diye ifade eder. (Olguner, 1987, s. 52)

2. 1. 2. 3. Kazanlm Akl
Farabiye gre potansiyel akl, duyular, ilk dnlrler ve faal akl araclyla birtakm eyleri kavrar ve edimsel akla dnr. Kazanlm akl dzeyine ulaabilmek iin de potansiyel akl ile edimsel akl aamalarn baarl bir ekilde tamamlamak gerekmektedir. Edimsel akl, ddnyadan kendisine ulaan soyut nesneleri, soyut olan formlar ve dnlrleri alglayarak kazanlm akl haline gelir. Bu aamadaki akln duyu alglar ve madde ile ilikisi yoktur. Bu aamada akledilen, dnme yoluyla elde edilmi suretler durumundadr. Bu akletme eyleminde suret madde ile dnce arasnda ortak bir varlktr. Farabiye gre kazanlm akl, alglama asndan edimsel akldan farkl bir durumdadr. Bu seviyedeki akl, edimsel akl tarafndan maddeden arndrlm dnlrleri, madde d suretleri, kendini kavrad gibi dorudan doruya kavrar. Bu durumu Farabi yle ifade eder:

Edilgin akl (akl- mnfail) durumunda olan bilfiil akl btn aklsallar kavram olmasndan dolay, mkemmellie ermi ve bilfiil aklsal olmutur. nk edilgin akl btn aklsallar kavramas sonucu mkemmelleen ve bylece bilfiil akl ve bilfiil aklsal olanla akl olan bir ve ayn ey haline gelen herhangi bir insan, mertebe bakmndan edilgin akldan stn olan, ondan daha mkemmel, maddeden daha ok bamsz olan bilfiil bir akl kazanr. Bu akla kazanlm akl denir. (Aydn, 2003, s. 126)

44

Kazanlm akl seviyesindeki bir insanda dnmeye ynelik bir yatknlk vardr. Ayn zamanda edimsel akl tpk madde ile suret gibi birlik durumuna gelerek bir ve ayn ey olur. znenin akl, kat etmi olduu mertebeye gre, ncesiz ve sonrasz ile iliki iindedir. Filozofa gre kazanlm akl, edimsel akln sureti durumunda, edimsel akl da kazanlm akln maddesi durumundadr. Farabiye gre insani akl trleri arasndaki iliki hiyerarik bir dzen ierisinde bulunur. Bu hiyerarik dzen iinde, maddeye en uzak akl kazanlm akldr. Bu sralama edimsel akl ve potansiyel akl olarak devam eder. yle ki ilk maddeden itibaren heyula ile birlemi suretten oluan maddi alem, onun stnde bilkuvve akl, bilfiil akl ve mstefad akla kadar ykselen bir mertebeler silsilesi vardr. Bu en st nefsi mertebeden de, her ynyle maddeden ayrk olan akllarn birinci basamanda bulunan Faal Akla ulalr. (Aydn, 2003, s. 127) Farabiye gre insann bilgi edinmesi, nefsin edimsel varl ile zne-nesne ve faal akln oluturduu bir eylem iinde gerekleir. Yani insani nefs yetkinliini, nesnelerle kurmu olduu eitli dzeydeki ilikilerle elde eder. Bu ilikilerin gereklemesi faal akln katklaryla olur. Maddi evrende bulunan insann, yetkinleerek metafizik bir varlkla iletiim kurabilecek bir dzeye gelmesi, ruhsal bir geliim sreci gerektirir. Farabiye gre insani nefsin bu hiyerarik dzen iinde ulaabilecei en yksek akli seviye, btn dnlrlerin suretlerin toplamna karlk gelen faal akl ile bilgi iletiimi kurabilecei seviyedir. Farabi, nadir insanlar iin geerli olan, teorik akln bu en st aamasn, insann ulaabilecei en son ontolojik dzey olarak grr.

45

Yine bu aama insann bilen bir zne olarak ulaabilecei en son yetkinlik ve mutluluk dzeyidir. Bu iletiimde eylemin znesi sadece insan deildir. nk bu ilikide, faal akln katklarndan dolay ift ynl bir znelik sz konusudur. Bu aamaya ykselebilen insan iin sevgi ve ilham imkn doar.

2. 2. Teorik Bilginin Oluumunda Faal Akln Etkisi


nsann sahip olduu akl madde ile i iedir. Yani insanda bulunan akl, bilme gc ve bilgi kaynadr. Faal akl ise hibir maddi varlkla birliktelii olmayan ayrk bir varlktr. slam felsefesi ile ilgilenen filozoflarn ou, nefsin bir yetisi olarak nitelendirdikleri teorik akln, kendiliinden bilgi retemeyeceini benimserler. nsan aklnn bilgi oluturabilmesi iin, insan akl dnda ontik bir varlk olan faal akln yardmna gereksinim olduundan bahsetmilerdir. Farabi, faal akl hibir maddede bulunmam bir suret olarak tanmlar. Faal akl, kazanlm akla benzeyen aktif bir akldr. Faal akl, potansiyel akln edimsel akla dnmesinde, insani yetenekleri aktif hale getiren etken neden konumundadr. Faal akl, suretlerin vericisi olarak maddeye suret verse de, eylem halinde bulunsa da Farabiye gre yaratc olarak deerlendirilemez. nk mmkn varlk grubundan yaratlm bir varlktr. Faal akln grevi, bilmediklerini renmek iin aba gsteren insana abas orannda yardmda bulunmak ve bilginin verdii en byk mutluluk olan, olgunluk dzeyinin en ykseine insan ulatrmaktr. nsann faal akla ulamas demek cisim, madde ve araz gibi hibir eye muhta olmakszn, maddeden bamsz olarak gereklemek ve bu olgunluk durumunda srekli kalmak anlamn tamaktadr.

46

nsann bilgiye ulamasnda faal akln ok nemli bir ilevi vardr. Faal akl metafizik varlk dnyas ile fiziki varlk dnyas arasnda adeta bir kpr grevini grmektedir. Faal akl kendinde bulunan yetkinlikleri ay-alt evrendeki varlklara aktarr. nsana kendi bana ulaamayaca yetkinliklere ulaabilmesi iin bilme gcn ve ilkelerini verir. Bu ilkeler, ilk bilgiler ile nefsin dnme gcnde olan dnlrlerdir. Faal akl ayrca insanda, duyumu salayan istek ve nefreti oluturan arzu gcn de gelitirmektedir. Arzu ve duyum gleri insanda iradeyi (isteme) olumaktadr. rade, duyumdan kaynaklanan bir istektir. Farabi insanda hayal etmekten kaynaklanan farkl ikinci bir iradenin gelitiini syler. Bu iki iradenin olumasyla ve faal akln katksyla insann dnme gcnde ilk bilgiler oluur. Bu ilk bilgilerden sonra insanda nc bir irade olan ve dnme eyleminden kaynaklanan nc bir istek geliir.

Sonra nefsin hayal gc ve ona bal olarak da istek geliir. Bylece ikinci bir irade geliir ki, bu da hayal etmekten doan bir istektir. Bu iki iradenin olumasndan sonra, Faal Akln katksyla nefsin dnme gcnde ile bilgiler ortaya kar. Bu ilk bilgilerin ortaya kmasyla da, insanda nc bir irade olan, seme (ihtiyar) ortaya kar. (Aydn, 2003, s. 132)

Farabinin bilgi felsefesinde be duyudan balayan bilgi edinme sreci bu akl trleri ile devam eder. Farabi be duyunun duyumlamas ve akln aamadaki akletmesi sonucunda oluan bilginin gerekliinden emin olmaz. nk Farabiye gre insann gerek akli bilgiyi elde etmesi iin kendi dnda bir varlk olan faal akl ile iletiime gemesi gerekmektedir.

47

Farabi insanda akln gelimesi ve ileyii sonucunda birtakm akli bilgilerin olutuunu sylese de bu bilgilerin tam bir doruluk deerinde olduunun sylenemeyeceini dnr. Doru bilgiyi elde edebilmek iin insann dnda ikinci bir akli eylem aamasnn gerekliliinden bahsetmitir. Farabi bu ifade ile faal akla iaret etmektedir. Farabinin kesin bilginin elde edilebilmesi iin metafizik bir varla gerek duymas, bilginin kaynaklar arasnda sezgiye de yer verdiini gstermektedir.

2. 3. Bir Bilgi Kayna Olarak Sezgi ve Akl likisi


Farabiye gre zne ile nesne veya dnme ile varlk suretin oluturduu ortak paydada buluurlar ve bu bulumann her aamasnda bir bilgi ortaya kar. nsan bilgisinin akln eylemi sonucu olutuunu kabul eden filozof, dnlrleri iki ana gruba ayrr: 1Tzleri bakmndan potansiyel akl ve edimsel dnlrler olup maddeden tamamen uzak olan varlklarn dnlr suretleri. 2Tzleri bakmndan edimsel dnlr olmayan varlklarn sureti.

Dnlr suretler, insan zihni tarafndan nefsin alt yetilerinin araclyla soyutlanp eitli aamalardan geerek kazanlm akla ular. Kazanlm akl aamasnda bulunan insan akl, soyut birer tz olarak, kendini veya edimsel dnlr suretleri kavrar. Bu kavray teorik dnmenin en yksek seviyesini oluturur. zne bu etkinlii maddeden bamsz olarak gerekletirir. Bu mertebede mstefad akl soyut varlklar, soyutlamak suretiyle deil, aklsal bir sezgi eylemiyle bilir. karsamal akln yardmclar olan duyu ve tahayyl yetileri, sezgisel kavrayta devre d kalmaktadr. (Aydn, 2003, s. 134)

48

Farabiye gre en gvenilir bilgi, yanlg pay olan tahayyl yetisinin tesindeki sezgisel bilgidir. Sezgiyi bir bilgi kayna olarak grmektedir. Sezgiyi, dorudan doruya bilgiyi kavramaya yarayan bir ara olarak tanmlar. Sezgi yntemi ile zne birden ve aniden bilir. nsann gerek bilgisini kozmik akllardan gelen bir aydnlanmaya dayandran dnrn bilgi teorisini bir bakma metafizik kaynakl bilgi, bir sezgi bilgisi olarak deerlendirebiliriz. Farabinin sezgi anlay akl tamamen saf d brakmaz, sezgiyi akla ek bir kaynak olarak grr. Sezgi duyu ve akla hizmet etmekle birlikte, soyutlamay da gerekletirmektedir. Duyulara ve akla bal olarak eyann kavranmasn salayan sezgi ile d evreni ve eyay tanr ve bilgi ediniriz. Teorik dnceye bal olan sezgi ise eyann ilkelerini anlamamza yardm eder. Bylece soyut ve sekin ekilleri kavrarz. Farabi gerein bu tr bilgiler zerine kurulduunu dnr. Farabi, en basit akldan en st aamadaki akla ulaabilen insann ilahi bilgileri alabileceini ileri srer. Kazanlm akl dzeyinde olan bu insanlar ya filozof ya da bilge kiiler olup, soyut varlklar alanndaki kavrananlar alabilecek durumdadrlar. Farabi bu ekilde oluan bilgiyi kesin bilgi olarak kabul eder. Farabi insan aklnn, faal akln katklaryla kendi snrlarnn tesine sezgi gibi bilgi kaynaklar ile geebileceini ve bu yollarla baz bilgiler edinebileceini kabul etmitir. Sonu olarak Farabinin Aristoteles temelinde gelitirdii bilgi konusunu ilerlemeci ve mistik bir boyuta tadn syleyebiliriz.

49

3. BLM FARABNN MUTLULUK FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI


Farabinin mutluluk felsefesinin akl balamnda incelendii bu blmde ilk olarak Farabide mutluluun anlam incelenecektir. Daha sonra ise filozofun mutluluk anlay dorultusunda teorik ve pratik akln, insan mutlulua ulatrmadaki rolleri ayrntl olarak ele alnacaktr.

3. 1. Farabide Mutluluun Anlam


Farabi'ye gre mutluluk, mutlak biimde iyiliktir; yle ki mutluluk baka bir eyin elde edilmesi iin deil, sadece kendisi iin istenir. Mutluluu ama edinen insan ona erdemli eylemlerle ulaabilir. nsann mutluluun tesinde elde edebilecei daha byk bir iyilik yoktur. Onun elde edilmesine neden olabilecek iradi eylemler iyi eylemlerdir, bu adan mutluluk her insann zlem duyabilecei bir amatr. Farabi mutluluu, insan ruhunun maddeye ihtiya duymayacak biimde bir yetkinlie dnmesi olarak grr. yle ki mutluluk, insan yetkinlie ulatran akla dayal, akln etkinliklerinden kaynaklanan bir durumdur. Baka bir deyile mutluluk, insan aklnn salayabilecei en son yetkinlie uzanabilme abasdr. nsan, bu dereceye btn erdemleri uygulamak suretiyle ular. nsan mutlulua gtren erdemler gelii gzel erdemler deil, teorik akln ynetiminde ekillenen, semeye dayal amal ve ilkeli eylemlerdir. Bunun iin mutluluu kazanmada bilgi ve seme zellii birinci derecede nem tamaktadr. (zgen, 1997, s. 59) Farabiye gre insan deiik yetilerle doar ve zamanla bu yetilerini gelitirir. nsan ancak akla dayal etkinliklerle ahlakl ve mutlu olabilir. Ayrca insann mutlu olabilmesi iin yaamdaki seimlerini ilkeli ve akla dayal bir ekilde oluturmas gerekir. Farabide mutluluk kaba bir hazza dayal deildir, onda mutluluk akn bir anlam 50

ifade eder. nsann bu nihai amacna ulaabilmesi iin ddnyay, kendi dndaki canl ve doal varlklar, ll ve dengeli bir biimde yaamna dahil etmesi gerekir. Bunlardan her birini, kendi yeri ve deerinde tutup yaamna yanstmas da bir bilgi ve beceriyi zorunlu klar. Farabinin sisteminde insan, bir btnlk sergiler. Bedeni ile fizik dnyasn, dnen yn ile fizik tesini temsil eder. nsann gerek amac da, reel dnyasn ideal dnyasna bal bir btnlk oluturacak ekilde kurmak ve korumaktr. nsan yaamn da bu btncl gr dorultusunda srdrmelidir, bylece gerek amac olan en stn mutlulua ulaabilecektir. Farabiye gre insan varla ilk ktnda, ruhsal faaliyetleri almaya balar. nsanda ilk ortaya kan, beslenme yapt besleyici gtr. Daha sonra scaklk soukluk gibi dokunmayla ilgili duyum gc ortaya kar. Bir sonraki aamada insanda yle bir g ortaya kar ki onun sayesinde insan artk dorudan alglayamad nesnelerin duyusal izlenimlerini ruhunda korur. Farabi insan ruhunda ortaya kan bu gce tahayyl gc adn verir ve bu g sayesinde insan alglar birletirme ve ayrtrma ilemini yapabilir. En son aama ise insanda akl gcnn ortaya kmasdr ki bylece insan onunla dnlr nesneleri bilme yeteneine sahip olur. Akl sayesinde insan iyi, kt, gzel ve irkini birbirinden ayrr, bilimleri ve sanatlar yaratr. Farabiye gre ruhsal mutluluun salanmas iin insandaki istek, hayal ve duyum glerinin akln denetiminde olmas gerekir.

Amir olan besleyici g, amir olan duyum gcnn maddesi, duyum gc ise besleyici gcn sureti gibi alglanp ilevlendirilirse, ayn ekilde amir olan duyum gc, tahayyl gcnn maddesi, tahayyl gc ise amir olan duyumun sureti, tahayyl gc akli gcn maddesi olarak kabul edilir. Arzu

51

gc, srasyla duyum, tahayyl ve akli gcn emrine girip akldan emir alrsa bu takdirde mutluluk gereklemi olur. (zgen, 1997, s. 66-67)

Mehmet Kasm zgenin de yukarda ifade ettii gibi filozof, mutluluun nasl kazanlaca konusuna aklk getirmeye alr. ncelikle nefsin gleri arasndaki iliki asndan konuya yaklar. Besleyici g, duyum gc, tahayyl gc ve akldan oluan bu gler yneten ve ynetilen ya da hizmet eden ve edilen eklinde bir hiyerarik dzen iinde birbirini kapsayarak ykselmektedir. Hibir eye hizmet etmeyen aklda da son bulmaktadr. Kart durumunda ise, akldan balamak zere hibir ekilde kendisine hizmet edilmeyen ve sadece hizmet eden durumunda olan en aa gte sona ermektedir. Bu glerin her trl hizmeti sonu olarak akla hizmet anlamndadr. Akl iin de byle bir durum sz konusudur. Teorik ve pratik olmak zere iki blmden oluan akln, pratik yn teorik ynne hizmet iin, teorik ksm ise baka bir eye hizmet iin deil mutlulua ulatrmak iin vardr. Farabi, insanda hem bilme hem de yapma ile ilgili btn fiillerin, mutlulua ulatracak ekilde gereklemesi iin, dier glerin akl gcne hizmet etmesi gerektiini dnr. Farabinin ortaya koyduu felsefi sistemin her bir paras mutluluk kavram ile balantldr. Farabiye gre mutluluk, btn iyilikler ve amalar arasnda sadece kendisi iin istenen tek iyilik ve biricik amatr. Farabi gerek mutluluu, ruhun maddi olan her eye kar tam bir bamszlk kazanmas olarak deerlendirmektedir. Mutlu olmann temel ltn maddeye olan uzaklmz belirlemektedir. Farabi mutlulua ulamak iin insann maddi boyutunun, nesnelere bamllnn belirli bir disiplin ierisinde yok edilmesini, daha dorusu almasn tavsiye eder. Farabiye gre insan bir akl varl olarak ortaya kar ve insanda mutluluk akla dayal bir yetkinleme sreci ierisinde gerekleir. Akl varl olarak insana 52

yklenen temel ilev metafizik gereklik alan hakknda dosdoru bilgiye ulamak ve bu bilgi dorultusunda yapp etmektedir. Bu phesiz ancak filozofik bir aba ile gerekleebilir ve daha nce de deinildii gibi Farabinin zihnindeki ideal insan tipi filozoftur. (Aydnl, 2008a, s.103) Farabinin felsefesinde maddi olanla ruhsal olan ve doal olanla iradi olan, sreklilik ilikisi ierisinde bulunmaktadr. Ay-alt evrenin eksik varlklarndan yukarya doru, yani daha yetkin olana doru srekli ilerleyen bir gelime vardr. Bu gelimede maddi olan, ruhsal olandan ve doal olan, iradi olandan daha nce gelmektedir. nk ruhsal varlk maddi varln zerinde kurulmaktadr. Yani insan ruhunun geliimi ve kendini gerekletirmesi bedeninin zerinden olmaktadr. yle ki evrende nce ruhu almaya yatkn bir cisimsel oluum ortaya kar, sonra ruh onun zerinden varlk kazanr. Farabide, insann ilk yetkinlik durumundan son yetkinlik dzeyine ulamas, zgr isteme dayal bir etkinlii ve akla gre dzenlenmi bir hayat gerektirir. nk insani davrann belirgin nitelii dnmeye dayal bir ileyi olmasdr. Bu adan insanda irade ve seme hrriyeti nem kazanmaktadr. Akl varl olarak insan dier tabii cisimlerden ve tanrsal varlklardan ayran en belirgin zellik, dierlerinin fiillerinin belirlenmi zorunlu ve sabit olmasna karn insan fiillerinin alternatifli olmasdr. nk sadece insan seme hrriyetine sahiptir ve bu sebeple iyi ile kt ve doru ile yanl arasnda gidip gelebilir. (Aydnl, 2008b, s.112) Farabide doann ileyiinde ereksel bir dzen egemendir, bu her varlk trnde olduu gibi insan iin de sz konusudur. Farabi yetkinleme abasn doann ana dinamii olarak grmektedir. Her canl gibi insanda da bu gaye doal olarak bulunmaktadr. Farabiye gre yetkinleme daha ok trsel formlarla ilgilidir. Her trn bireyi kendi trne ait yetkinlikleri gerekletirmeye ynelir. rnein dnme ve ko53

numa yetisi sadece insan trne ait bir yetkinliktir. Farabi mutluluu bir yetkinleme olarak deerlendirmektedir ve mutluluu insann sahip olabilecei dier yetkinlikler arasnda zel bir konumda grmektedir. Farabi insani mkemmelliin en son noktas olarak grd mutluluu kendine yeterlik olarak deerlendirir. Yani bir ey bakalarna ihtiya duymakszn kendi bana var oluyor ve varln devam ettiriyorsa, onun yetkin ve mutlu olduunu syleyebiliriz. Bakalarna ballk ne kadar oksa, mutluluk o kadar azdr. Kendi bana var olma durumu en yksek dzeyde Tanr tarafndan temsil edilir. Dolaysyla o, en yksek mutluluk dzeyindedir, ondan sonra ikinci sebepler ve faal akl gelir. Tanr, ikinciler ve faal akl daha mkemmel bir yapya sahip olduklarndan, bal olduklar ilkeler azdr. nsan ise madde ile var olabilen bir varlk olarak alt srada yer alr. nsan bu hiyerarik varlk sralamasnda tam anlamyla muhta ve eksiktir. nk insanda her trl yetkinlik ancak g halinde mevcuttur. Evrendeki dzende yetkinlikle, maddeden uzaklama arasnda bir paralellik vardr. Baka bir deyile, mutlulua giden yol, maddeden arnma ve adeta onu ama srecidir. Maddeden arnmak insani gereksinimlerin azalp, bamszln artmas demektir. Bu noktaya gelen insan kendini akli ze uygun ve zgr olarak gerekletirir. Farabiye gre mutluluk insann varlnda kendisinden aada bulunan cisim, madde ve ilinek gibi hibir eye muhta olmakszn cisimlerden bamsz olarak gereklemek ve srekli bu olgunluk dzeyinde kalmaktr. Farabi hibir maddeye ihtiya duymayacak ekilde mkemmellie ulaan insan ruhunun soyut varlklar snfnda yer alacan dnr. Farabide mutluluk, gerek mutluluk ve sanya dayal mutluluk diye adlandrlan iki farkl grnm sergiler. Sanya dayal mutluluk zenginlik, haz ve saygnlk gibi dnyaya ynelik eyleri hedefler; dnyaya ve doal olarak da maddeye ynelen bu

54

mutluluk yanltcdr. Farabide gerek mutluluk sadece kendisi iin istenilir, baka eyler iin ara olmadndan dolay btn isteklerin sona erdii en son noktadr. Farabi insann, maddi varlndan syrlp onsuz var olabilmesi iin dnme ve yapma ile ilgili birtakm fiilleri gerekletirmesi gerektiini dnr. Mutluluun anlamn insan ncelikle teorik akl ile bilip kavramaldr. nsan bu kavrama iini ancak faal akln kendine vermi olduu ilkeleri ve ilk bilgileri kullanarak gerekletirebilir. Mutluluk ancak byle bir aba sonucu mmkn olabilir. Mutluluk insan hayatndaki olumlu yapp etmelerin iradi olarak tercih edilmesiyle gerekleir. rade etmek iin ise bilmek gerekir, Farabide mutluluk iradi bir iyiliktir. rade sz konusu ise o zaman bilmenin bir ncelii ve stnl vardr. nk isteme bilmeye baldr; bildiimizi isteriz. Bu durumda mutluluun gerek doasn bilmeksizin ona ynelmek mmkn deildir. Bu sebeple onun, ncelikle teorik akl ile bilinip kavranmas gerekir ki, insan bu etkinlii faal akln kendisine vermi olduu ilkeleri ve ilk bilgileri kullanmak suretiyle yerine getirir. (Aydnl, 2008b, s.116) Bizler mutluluun doasn bilip, onu biricik amacmz haline getirdiimiz zaman ona ynelebiliriz. yle ki arzu gcyle gerekleen bu ynelim bizde gerekli olan fiilleri dnmek ve gerekletirmekle sonulanr. Bu faaliyet insann dnsel ve ruhsal glerinin uyumlu bir birlikteliini gerektirmektedir. Bu durumdaki insanda meydana gelen her ey sonu olarak iyi olur. Grld gibi mutluluk hem bilme hem de yapma etkinliini art koar. Mutluluun doasn kavramak, insanda btn glerin yneldii gaye olan teorik akl ile ilgilidir. Aslnda bu akln insandaki temel varlk gerekesi de budur. yle ki, dier btn insani yetenek ve gler stlerinde bulunanlara hizmet edip yararl olmalar gayesi ile yaratlmken, teorik akl baka bir eye hizmet etmek iin deil insan mutlu-

55

lua ulatrmak iin var klnmtr. Bu adan bakldnda pratik akl da, teorik akla hizmet etmek iin vardr. Gerek mutluluu kavrayabilen akl tr teorik akldr. Teorik akl, potansiyel akl, edimsel akl ve kazanlm akl aamalarndan getikten sonra faal akl seviyesine ykselir. Faal akln grevlerinden birisi de mutluluk yoluna giren insana yardmc olmak ve onu en yce mutlulua ulatrmaktr.

3. 2. Teorik Akl ve Mutluluk


Teorik akln en son aamasn oluturan kazanlm akl dzeyindeki insan, kozmik akllar dzeninde sonuncu srada bulunan faal akl ile kar karya gelerek tanrsal olan tecrbe eder. Bunu gerekletiren insann kazanm olduu tecrbe hayati bir nem tamaktadr. nk insan ancak bu tecrbe ile metafiziksel alan hakknda doru bilgi edinebilmektedir. Bu bilgi dorultusunda da pratik hayatn ideal bir ekilde dzenlemektedir. Bu dzenin gereklemesi kiinin faal akl ile kar karya gelerek elde ettii tecrbenin rndr. Farabiye gre insani mutluluk da ite bu dzeyde gereklemektedir. Bu tecrbenin gereklemesinde, doast bir varlk olan faal akl etkin bir rol oynamaktadr. yle ki insani baarlarn tm, onun gzetiminde olup bitmektedir. Farabide, bizim dnyamzla ilgili fiziksel ve tinsel oluumlarda Tanrdan daha ok bu akn akl karmza kmaktadr. Faal akl, insanla insanst arasnda bir kpr grevi grr ve akn olanla maddi olan birletirir. O, bandan itibaren bu fiziktesi ilikinin gereklemesi iin gerekli yardm yapar ve en son aamada ise insan soyut varolu aamasna ykseltir. Bu dzeye ermi insani nefsin faal akl ile ilikisini

56

Farabi ittisal olarak adlandrr. Farabinin aklamalar dikkatlice incelendiinde, ittisal kelimesinin ilikiye girme ve temas etme anlamlarn ierdii grlr. Farabinin insanla faal akl arasnda varsayd bu iliki tasavvuftaki yok olma10 gibi bir iliki deildir. Farabi, faal akl ile zdelik olarak nitelendirilecek bir birlemenin olabileceine inanmamaktadr. Farabi bu iliki erevesinde insan aklnn faal akl ile bir yaknlk ierisine gireceine, ona benzer bir duruma gelip bylece tanrsallaacana inanmaktadr Kazanlm akl aamasnda bulunan, madde d bir varlk olarak ncesiz ve sonrasz soyut varlklar topluluuna katlan ve onlara benzeyen insan akl ile faal akl arasnda her zaman dzey farkll vardr, bu dzey farkll aradaki ilikinin niteliini de gstermektedir. Farabide insani olanla, tanrsal olann bu metafizik karlamasnda bireysellik ortadan kalkmamaktadr. Teorik dnme bu yetkinlik dzeyini elde etmi insanda, o insann edimsel varlk formunu oluturmaktadr. Bu insan ay-alt dnyasnn ayrlmaz bir nitelii olan oklukta tam bir birlie ulamtr. Farabide varlklarn yetkinlik dzenini birlik-okluk kavramlar erevesinde dnmek gerekir. Yeni Platoncu grn Bir olana yaklatka birlik ve yetkinlik artar, uzaklatka azalr ilkesinden hareketle kazanlm akl, birlik bakmndan metafizik alana en yakn konumdadr. nsan bu aamaya ulatnda tanrsal tasarmn ncesiz sonrasz dzenindeki ideal srasna yerleir ve Tanrnn kendisini var etmedeki gayesini gerekletirmi olur.Farabiye gre mutlu olmak, her eyden nce, insann rasyonel varl ile ilgili bir olgudur ve en son aamada btn varolanlarla ilgili nihai hakikatlerin kavranmasn ngrr. (Aydnl, 2008a, s. 108)

10

slam felsefesinin Tanrda yok olma tasarmnda, insann varaca son aamay nitelemek iin kullanlr. Varln birlii retisine dayal olarak insann amac Tanr ile bir olmak, insani varl Tanrnn akn varlnda eritmek.

57

Bir akl varl olan insan, maddi trden cisimsel bir tayc zerinden ortaya kabilir nk insan maddi boyutu olan bir varlktr. nsan ruhu ancak beden zerinden kendini gerekletirebilir. Farabi insan bir akl varl olarak tanmlar ve mutluluk kavramn bunun zerinden temellendirir. Farabinin mutluluk anlay insann maddi yann ne inkr eder, ne de grmezlikten gelir; sadece onu amaya alr. Bu deerlendirme ve ama, gelii gzel yaplm bir yok saymay deil, entelektel bir ynelmeyi iermektedir. nsann bundan sonraki btn abas ve amac, znde entelektel olan bir dizi etkinlik dorultusunda, maddeyi bir varlk art olmaktan karp, ondan tamamen bamszlamasdr. Bu etkinliklerle elde edilen en yce mutlulukla insan, soyut varlklarnkine benzer bir varlk stats kazanr. Baka bir deyile, faal akl ile iletiim aamasna ykselir. Farabide mutluluk, mutlaka bilinmesi gerekenlere ynelik teorik bir faaliyet anlamn ierir. Kazanlm akl da ite byle bir faaliyetin en son basaman oluturur. Farabi ye gre mutluluk, belli bir ereve ierisinde akln eitimini ngrr. Byle bir eitim srecinden gemeyen insann yetkinlemesi ve mutlu olmas mmkn deildir. nsan iin sz konusu olan bu eitim, maddi dzeyden balayarak birtakm aamalar kat etmek ve son noktada maddi olandan bamsz olarak var olmay gerekletirmektir. Daha dorusu maddeye bamll asgari dzeye indirgemektir. Bu da bir olgunlama srecini gerektirmektedir, bu srecin yaanmas insann maddi boyutunda tam bir bamszlk yaratr. Farabiye gre kazanlm akl dzeyi insani varla ait teorik akln mmkn olan en son aamasdr. Buna bal olarak elde edilen mutluluk da en stn mutluluktur, ama tek mutluluk deildir. Farabide elde edilen mutluluk eitlilik gsterir. O sradan bir insan ile bilgelerin tadaca mutluluun farkl olacan dnr. nk

58

Farabide mutluluk bir tr doru teorik dnme ya da bilme aamasna karlk gelir. Bu nedenle de bilgelerin tadaca mutluluk st bir derecede ve daha deerlidir.

3. 3. Pratik Akl ve Mutluluk


Farabide insann yetkinlie ulamas insan faaliyetlerinin hedefini oluturan teorik dnmeyle ilgilidir. Teorik yetkinlik veya en yce mutluluk ise, maddi olann en uygun ekilde almasn ngrmektedir. Farabi bedensel varlmza ait olan her eyin yok olup gitmesine karn, teorik yanmzn kendisi ile zde kalarak sonsuzluu tadacan dnr. Farabiye gre insan iin mmkn olan en son mutluluk da budur.

Farabinin ahlak sisteminde maddi olann almas, mistik bir yz evirme ya da el etek ekme ile deil, insann bir irade varl olarak bu alana nfuz etmesi, metafiziksel z dorultusunda onu ekip evirmesi ve ona bir ekilde katlmas ile mmkn olmaktadr. Bu adan, insan yapp eden, ekip eviren bir irade varl olarak ortaya kmaktadr. (Aydnl, 2008a, s. 122)

Farabi iin insan mutlulua ulatracak yol, yaam ideallerimizi gerekletirecek ekilde biimlendirmektir. Mutluluk iin gerekli teorik yetkinlik ise pratik hayata ilikin yetkinliklerin kazanlmas ile gerekleir. Farabide btn insani etkinlikler, en son yetkinlik olan teorik yetkinlie ulamak iin bir n hazrlktr. nsann btn ruhsal yetileri, teorik akla hizmet iin yaratlmtr; ama teorik akl baka bir eye hizmet etmek iin deil, mutlulua ulatrmak iin vardr. Farabide hayatn amac da salt iyiliktir ve mutlak iyinin erevesi teorik akl tarafndan belirlenir. Ona ulamak ise greli iyilerin belirlenip, pratik hayata uygulanmas ile mmkndr. u halde insan bilen bir varlk olmasnn yan sra yapp eden bir 59

varlktr da. nsana zg mutluluk aslnda sadece teorik akln deil, fakat ahlak erdem ve pratik bilgelik de iinde olmak zere, ayn zamanda insan hayat ve davranlarnn btnn iine alr. (Oliver, 1992, s. 232) Filozof, her var olan nesnenin bir gayesi olduunu, insann da mutlulua ulamak iin var edildiini dnr. Farabiye gre insan bu amac gerekletirmek iin gerekli yaratla sahiptir. nsann mutluluun anlamn bilip, belirlemesi temel ilkeler ve ilk bilgiler sayesinde gereklemektedir. Doal bir varlk olan insan, byle bir donanm kendisinde hazr olarak bulmaktadr. nsann doasnda, ilk yetkinlii gerekletirdii gc kullanp son yetkinlie ulamak iin gerekli olan zihinsel teknikler de mevcuttur. nsanda ilk dnrler var olduunda, onda tabiat gerei derin dnce, dnp tanma, pratik dnce ve kefetme arzusu meydana gelir. Bundan baka bu dnd eylerin bazsna kar bir arzusu, ona ynelmesi kefettii eylere kar bir istei veya tersine ondan holanmamas ortaya kar. ( zgen, 1997, s. 59) nsanda dnme gc, bilim ve sanatlara ulama, iyi ve kty ayrt etme, ahlaki eylemleri deerlendirme, yararl ve zararl olan, gzel ve irkini belirleme alann kapsamaktadr. nsann bu entelektel varl, teorik akl ile pratik akl olmak zere iki tr etkinlie sahiptir. Pratik akl, tikellerle ilgili fiilleri gerekletirir. Teorik akl ise insani eylemin konusu olmayan dnlrleri kavrar. Farabi insann teorik ve pratik faaliyetlerini metafizik bir zne olan faal akln etkisi ile balatr. nsani baarlarn tamam bu etkinliin salad zemin zerinde gereklemek zorundadr. Faal akln insan zerindeki bu etkisini doru olarak alma yatknlna sahip olmayan insanlar da vardr. Farabi bu etkiyi salkl bir ekilde alan insanlarn, mutluluu elde edebileceine inanr.

60

Farabi sisteminde faal akln temel grevi insani varl grp gzetmek ve onu mmkn olan en son mutlulua ulatrmaktr. Bu etkinlii ierisinde o, insana ncelikle, geride kalan yetkinlikleri kendi bana aratrmak veya onlar aratrmaya gl klmak iin bir g ve ilke verir. te bu ilke ilk bilgilerden ve nefsin dnen ksmnda var olan ilk dnlrlerden ibarettir. (Aydnl, 2008a, s. 124)

Farabiye gre irade, istek ve nefret nefsin kaynan oluturan arzu etme yetisiyle balantl olarak ortaya kar. radi etkinlik, arzu etme yetisinin varlk zemini olan duyum gc ile birlikte olumaktadr. rade, arzu yetisi, duyum ve tahayyl, aklla ilikilidir. Akl bu yetilerle beraber almaktadr. Bu anlamda irade Duyu, tahayyl veya akl ile alglanan bir eyi arzu etme veya ondan kama istei ve bu eyin kabul m yoksa ret mi edilmesi gerektii zerinde bir karar vermedir. (Aydnl, 2008a, s. 125) rade, eitli aamalar halinde meydana gelir. Her bir aamada ortaya kan iradi eilim bir tr bilgisel temele dayanmak zorundadr. Bu bakmdan canl varlktaki ilk iradi belirti duyumdan kaynaklanan bir istek olarak kendini gsterir. Bir sonraki aamada ortaya kan irade, hayale bal olarak ortaya kan istekle meydana gelir. Hayvani nefse ait olan, insan ve hayvanda ortak olarak bulunan bu iki iradenin dnda insanda farkl bir oluum ba gsterir ki bu dierlerinden farkldr. lk bilgiler faal akldan taarak nefsin dnen ksmnda ortaya kar. nsana zg olan irade de bu aamada doar. Farabi buna seme (ihtiyar) adn verir. Genel olarak dnp tanma ve rasyonel dnmeyle balantl olarak ortaya kan seme hrriyeti, yalnzca insana zg olup, teki canllarda bulunmaz. (Aydnl, 2008a, s.126) Bu sayede insan, vleni, knanan, gzel ve irkini yapma gcn elde eder. nk insann eylemlerinin arkasnda bu seme zgrl yatmaktadr. nsan seme hrriyeti sayesinde, aralarnda mutluluun da bulunduu eitli alternatif yaam tarzlarn karsnda bulur ve onlardan birine ynelir. nk insanda 61

iyilik ve ktlk, iradeye dayal bir neden sonu ilikisi sonucunda oluur. yiye ynelen insann bunlara ulamas iin eitli trden eylemler, bu eylemlerden doan erdemler, birtakm rasyonel ilkeler dorultusunda faaliyetler gerekletirmesi gerekir. Her eyden nce insan, teorik dnme yetisi ile metafizik zne uygun olan en son yetkinliin ne olduunu bilip, faal akln vermi olduu temel ilkeleri kullanarak bu eylemlerini gerekletirmelidir. Salt bilgi burada tek bana tabii ki yetersizdir, pratik akl burada bilmeye ek olarak rasyonel isteklendirme ve iradeyi de ortaya koymaldr.

62

4. BLM FARABNN SYASET FELSEFESNDE AKIL KAVRAMI


slam dnyasnda siyaset felsefesinin kurucusu saylan Farabi, siyaset felsefesinde insann doas ve varlk gayesini temel problem olarak merkeze alr. Disiplinin dier problemlerini bu perspektif ierisinde irdeler. Siyasetle ilgili grlerinde de metafizik, ontolojik ve kozmolojik deerlendirmelerden hareket eder. Farabi siyaset biliminde izlenecek en faydal yolun, insanlarn durumu ve onlarn grnr ve gizli hareketleri zerinde dnmek olduunu ifade eder. Siyaset felsefesinde ilk nerisi gzlemdir. kinci adm olarak da insanlar iin iyi kt, faydal ve zararl olan ayrt etmek olduunu syler. Siyaset felsefesindeki bu nerilerinden sonra insan doasn irdeler ve insann akl yetisini kullanmay beceremedii dnemlerde bir hayvan gibi yaadn dnr. nsanda akl yetisinin egemen olmas iin iindeki hayvani gc yenmesi ve zayflatmas gerekir. "Farabi, insann hibir zaman ruhunu uyandrmay ve her zaman en iyi olan aramay ihmal etmemesini tavsiye eder. nk bu ruh canl ve hareketli olduu iin hayvan igdleri dorultusunda hareket edecektir." (Arnaldez, 1990, s. 121) Farabi'ye gre insan, hem doal ihtiyalarn karlayp varln devam ettirebilmek hem de yetkinliini tamamlayp mutlulua ulamak iin toplu halde yaamak durumundadr. nsanlarn bir araya gelmelerinin ve eitli niteliklerde toplumlar oluturmalarnn nedeni budur. Farabi, evrendeki doal dzeni ve varlklar arasndaki ballk, uyum ve yardmlamay, tanrsal adaletin kozmik yansmalar olarak grmektedir. Baka bir de-

63

yile Farabi'ye gre, doru bir ynetim politikas, Tanr'nn evrendeki ynetimini rnek alan yntemdir. Toplumsal siyasal alan, insann irade ve seimine konu olan yani insan tarafndan kurulan alandr. Farabi, insani varlk sahasn iradenin etkinlii ierisinde deerlendirir. Tabiattaki zorunlu dzenin burada son bulduunu syler yani insanda iradenin varl seme hrriyetini ortaya karmtr. radenin dnyasnda iyi ile kt yan yanadr. nsan her ikisine de kendince anlamlar ykleyebilmektedir. Tabiatta bulunmayan bu zellik ahlak ve siyasi etkinliin dinamiini oluturur. Farabi doal olanla iradi olan karlatrabilmek iin bir rnek verir: Bir mee palamudu mee aacn kuvve halinde kendinde tar. Mee palamudu uygun topraa ekildiinde ve byme artlar oluturulduunda zorunlu olarak mee aac olur. Tohumun baka bir ey olmas mmkn deildir. Ama insann iyi yetenekleri gerekletirmek konusunda yetersiz kalmas sz konusu olabilir. Farabi'nin bilgi teorisini hatrlayacak olursak faal akl, akledilebilir gereklerin bilgisiyle insann teorik aklna, iyi ilere ynlendirmeyle ise pratik aklna etkide bulunmaktadr. nsana maddenin arlndan ve karanlndan kurtulma ve mutlulua ulama imkn veren faal akl, insann seme etkinliinde aktif bir role sahiptir.
Farabi

suret olmakszn maddenin var oluunun amasz olacan syler. Ayn

ekilde bir seme imkan olmakszn karar verme yetisi de amaszdr. Denilebilir ki, insana karar vererek seme yetisi bilkuvve olarak verilmitir. Farabi iin beeri yetileri bilfiil hale getiren etken sebep faal akldr. (Arnaldez, 1990, s. 123) Farabi toplumsal hayatn zorunluluunu bireyin yetersizlii anlay erevesinde temellendirir. nsan, doasndan kaynaklanan bir zorunluluk gerei dier insanlarla bir arada yaamak zorundadr. nk yaratl amac olan yetkinlikleri ancak

64

toplumsal siyasal bir dzen ierisinde elde edebilir. Bu durumda birey tek bana yeterli deildir. O yetkinliklerine toplumsal yaay ierisinde ular ve sosyal bir varlk olarak kendini toplumda gerekletirir. Farabi bireyin yetersizliklerini; toplumdaki bireylerin anlama, dnme ve kavrama gibi doal kabiliyetleri konusundaki eitsizlikler ile insan hayat iin gerekli olan i sahalar ve pratik sanatlar gibi eksiklikler olarak belirler. Kavrama asndan eksik olan bireylerin dnda, i sahalar ve pratik sanatlar gibi ihtiyalardan tr, stn kabiliyetli insanlarn da topluluk halinde yaamak zorunda olduklar sonucuna ulalr. te bu yetersizlikler bireyi toplumsal yaaya ynlendirir. Farabiye gre insanlar eit donanmlara sahip olarak domazlar. Her eyden nce faal akl tarafndan verilen ve mutlulua giden yolun balangcn oluturan ilk bilgilerin alglanmasnda yani entellektel kapasite bakmndan insanlar eit deildir. Her insan onlar alma yetkinliinde yaratlmamtr. (Aydnl, 2008b, s. 132) Gerein alglanmasna ilikin bu farkllk, toplumsal yaay zorunlu klarken, bir taraftan da toplumsal snflarn olumasna temel tekil etmektedir. Farabi toplumda ynetici veya ynetilen olmann doal dzenle bir ilikisi olduu sonucuna ular. nk insanlar gerei alglamada eit olarak yaratlmamlardr. Toplumdaki insanlarn alglama ve kavrama farkll Farabiyi toplumda zihinsel bakmdan birbirinden farkl iki insan tipinin varl sonucuna gtrr. O yle demektedir:
Mutluluu

ama edinen insanlarn ou, onu tasavvur ederek deil, ancak hayal

ederek ama edinir. nsanlarn ou, benimsenen, uygulanan ve yceltilen ilkeleri, tasavvur edilmi ekilleriyle deil, ancak hayal edilmi ekilleriyle kabul ederler. (ilingir, 2009, s. 52)

65

Farabinin erdemli toplumu, sekin insanlarn oluturduu elit tabaka ile sradan insanlarn oluturduu avam tabakasndan meydana gelmektedir. Erdemli toplumda, bilinmesi gereken ortak bilgi nesnelerini, dnme ve tasavvur etme edimleriyle kavramak bilgelere (havas), hayal yetisinin olanaklar ierisinde sembolik tarzda alglamak ise mminlere (avam) zgdr. Bu toplumsal gereklik, erdemli toplumun ilk bakannn eitim ve ynlendirme etkinliinin iki farkl kesimine iaret etmektedir. Dnme ve hayal etme tarznda ortaya kan farkllk, iki farkl anlatma ve kavratma ynteminin olmasn zorunlu klmtr. Toplumun sekin kesimine ynelik aklama, nesneleri olduklar ekilde kavratmaya alan ve kesin delil yntemini kullanan felsefi ynteme gre olmaldr. Bunun yannda ounlua dnk aklama ise, eyleri hayali taklitleri ile anlatan ve inandrma yntemini kullanan dini yntemi esas almaldr. Farabi'nin siyaset felsefesinde akln ilevini irdelerken slam felsefe tarihindeki ilk usu akm olan Mutezile dnrlerine ait bir doktrini hatrlamak faydal olacaktr. nsan topluluunun birlii ve mmetlerin okluu meselesi Kuranda nsanlar bir tek cemaat tekil ediyorlard, sonra ihtilafa dtler" eklinde bahsedilir. (Kuran, 2, 213) Mutezile dnrlerine gre insanlar akla uygun kanunlar benimsedikleri lde, tek bir topluluk halinde yaamaktaydlar. Tanrnn birliini kabul, adaletsizlik, yalan, cehalet gibi akl asndan kt olan her eyden uzak durduklarnda sorun yaamamakta idiler. Tanr tarafndan konulan kanunlarn vahyinden nceki ilkel topluluun birlii ancak akldan karlm kanunun zerinde kurulmu olabilir.

66

slam dnrlerinden Razi'ye 11 gre ise hakiki dine ancak akla dayal aratrmalar ile varlr. z gerei akl, hakikatle ilikilidir, insan yanla tutkularn etkisi ile der. Sonu olarak Mutezile dnrleri insanlarn nceleri hakiki din zerine kurulu tek bir topluluk olduklarn, tutkulardan kaynaklanan d sebeplerle anlamazla dp ayrldklarn ifade ederler. Mutezile dnrleri ve Razi gibi Farabi'de akln deerine inanmaktadr. Dolaysyla Mkemmel ehir'in Siyaseti adl topyasnda, bu ehirdeki siyaset hem akln hem de inancn gereklerine yant vermek zorundadr. Farabi, insan topluluu bozulmann kurban olunca, onu iyi hale dntrmek iin Tanrnn peygamber gndermek zorunda kaldna inanr. "Bir baka deyile mkemmel bir ehri ynetmek iin bir bilge gerekmekte, fakat onu dzeltmek ve pozitif bir kanunla doru yola yeniden getirmek iin bir peygambere ihtiya duyulmaktadr . (Arnaldez, 1990, s. 129) Farabi saf akln, kt tutkulara kar dorudan mcadele edebilecek bir gce sahip olmadn dnr; ancak bunu baz insanlarn baarabileceine inanr. Farabi ehrin bakann, mkemmelliin en u snrna ulam bir insan olarak tasvir eder. Bu insan kendisine faal akln indii insandr, bu insanda akllarn eksiksiz hiyerarisi birlemi durumdadr. Tanrdan faal akl zerine sudur edeni, faal akl, kazanlm akl vastasyla bu insann potansiyel akl zerine sonra da imgelem gc zerine sudur ettirir. Potansiyel akl zerine sudur edenle insan, eksiksiz bir pratik bilgelik (taakul) haliyle donatlm bir bilge filozof grnmndedir. mgeleme yetisi zerine sudur edenle ise bir peygamberdir. Bu insan, insanln en mkemmel seviyesinde, mutluluun en yksek derecesindedir.

11

865-925 yllar arasnda yaad sanlan slam felsefesinin ilk deneyci filozoflarndan biridir.

67

Farabi ilk bakan ve onu takip eden dier bakanlar iin, siyasal kanunlar belirleme ve uygulamada gerekli olan bir g veya yntem diye adlandrabileceimiz taakul yetisinden sz eder. Bu taakul yetisinin ne anlama geldiini konumuz asndan irdelemekte fayda vardr. Genel anlamyla Farabi, akl kavram ile teorik akln tmel, deimez, zorunlu bilgi elde etme yetisini, taakul (pratik bilgelik) ile de pratik akln uygulamada yol gsterici bilme yetisini ifade eder. Farabi pratik akl, biri mesleki dieri dnsel olmak zere iki blm ierisinde deerlendirir. Mesleki pratik akl, ilk bakanlk dahil toplumda her trl meslei kazandran bir g iken, dnsel pratik akl ise toplumsal yaamda ortaya kacak yeni durumlar karsnda, insan mutlulua ulatran koullar doru ekilde tretmesini, karsamasn salar. Dnsel pratik akln en nemli ilevi karsama ve ayrt etmedir. Pratik akl, toplumsal yaay ierisinde zellikle ilk lider ve dier bakanlar iin nem tayan bir yetidir. Toplumsal yaamn dzeni ve karlalan sorunlarn zme ulatrlmasnda yol gsterici niteliktedir. Farabide aklsal olan bir hakikatin kavranmas, onun davran olarak ortaya kmasn zorunlu klmaz. Dolaysyla teorik aklla hayatn amac olan mutluluun bilgisine eritikten sonra, pratik aklla bu mutluluu bize kazandran davranlarn ne trden davranlar olduunu belirlemek, mesleki aklla da belirlenen bu davranlarn nasl gerekletiini saptamak gerekir.

Bu aamalarn gereklemesi iinde yaanlan ehir, zaman ve koullarla da ilikilidir. Bu anlamda pratik bilgelik, mesleki ve dnsel pratik akln insan mutlulua eritirmek iin belli bir toplumda zaman ve koullara bal olarak eylemleri belirleme yetisidir. Baka bir ifadeyle o, siyaset sanatnn gerektirdii eylemlerin, ehirde, toplumda, uzun sre yinelenmesi sonucu tecrbeden elde edilen bir yetidir. (ilingir, 2009, s. 56)

68

Farabi, yneticilik ve ilk bakanln iki temel yetiyi ierdiini syler. Birincisi ynetme mesleinin blmleriyle ilgili tmel eyleri bilme yetisidir. kincisi ise uygulama ve tecrbeden kaynaklanan yetidir. Filozof bu konuya tbb rnek vererek aklk getirir. Ona gre doktor ancak iki kuvvet sayesinde mkemmel bir tedavi yapabilir. Bu kuvvetlerden ilki tp kitaplarndan rendii tp ile ilgili kanunlarn ve tmel bilgilerin verdii kuvvettir. Dieri ise hastalar zerinde uzun sre gzlem yapma sonucu elde ettii tecrbeden kaynaklanan kuvvettir. Ayn ekilde yneticilik mesleinin de farkl zamanlarda, farkl olaylar ve farkl eylemleri belirleyip ortaya koymas, ancak gzlem ve tecrbe sayesinde elde edilen gle olur. Sonu olarak ynetici, tmel bilgi ve becerinin yannda siyasi eylemlerin nicelik, nitelik, zaman vb koullarn belirlemeye yarayacak tecrbe ve uygulamalara da ihtiya duyar. nk ynetim sanat, kiiden kiiye, toplumdan topluma, farkl zaman ve durumlara gre deien koullara sahiptir. te bu aamada pratik bilgelik toplumsal dzen iin nem kazanr. nk bu yeti, siyasete zg genel ilke ve kurallarn bilinmesiyle deil, uzun sre uygulanmasyla kazanlr.

69

SONU
Farabinin felsefi sistemi, Aristoteles felsefesi ile Plotinosu grn, slam inancyla uzlatrlmasna dayanr. Uzlatrmaya alt sorunlarn birbirinden uzak olmas ve filozofun sistemini uyumlu bir ekilde oluturma abas onu dinsel syleme mesafeli bir tavr almaya zorlar. slam corafyasna o dnem egemen olan siyasi alkantlar ve felsefeye kar olumsuz tavrlar, Farabide dini rasyonel bir temele oturtma dncesini gelitirir. Farabinin felsefi sisteminde vahye, peygambere ve dini sembollere yer vermesi yaad toplumda felsefeyi merulatrma abasnn bir sonucudur diyebiliriz. Farabinin felsefi sisteminde Tanr, varln yaplandrlmasna olanak tanyan en son nedendir. Tanr evrenin btn boyutlar ile ilgili olarak merkezi bir konumdadr ve bir inan konusu olmann dnda en yce mutluluun konusu olarak da yer alr. Her eyin ilk nedeni olan Tanrdan, hiyerarik bir dzen ierisinde dier varlklarn sudur etmesi (tamas) akl kavramn ontolojik bir yapya kavuturur. Farabide felsefe, metafizikten siyasete kadar akla dayal bir bilgi olma zelliini tar. Farabi felsefesinde Tanr her zaman her koulda varl zorunlu olarak dnlen en mkemmel varlktr. Tanr dndaki dier varlklar mmkn varlk grubundandr, nk varolmalarn bir bakasna yani Tanrya borludurlar. Farabide metafizik alan, Aristotelesin birden bir kar ilkesi ve Plotinosu sudur kavramna uygun olarak tasarlanr. Tanrdan balayarak yukardan aaya doru derecelenen tama silsilesi bizim dnyamza en yakn yerde, ay-st dnyann en son akl olan faal aklda son bulur. Farabi ay-st evreni oluturan kozmik akllar ve gk cisimlerini kiilik sahibi varlklar olarak tasarlar. Sudur srecinin on birinci 70

basamanda yer alan faal akl, fiziki dnya ile fizik tesi dnyann snrlarn belirleyen ve ayn zamanda bu iki dnyay birletiren bir yapya sahiptir. Faal akln altnda ise insan ve dier canl ve cansz varlklarn sraland ay-alt dnya yer alr. Farabinin felsefi sisteminde insan hem maddi bir varlk hem de bir dnce varl olarak yer alr. nsann dnen yann oluturan akl, nefsin btn yetilerinin ve bedenin her tr etkinliinin son gayesidir. Farabiye gre akl, insanda potansiyel olarak varolan ve ilendike insan bilgiye ulatran bir g grnmndedir. nsan varolu amac olan gerek mutlulua, ussal yetilerini gelitirerek faal akl ile kurduu iletiimle ulaabilir. Bylece insan, yaamnn gerek anlamn kavrar. nsan maddi varlna bal kaldka, yani maddeye olan ihtiyacn en alt dzeye indirmedii srece bunu baarmas mmkn deildir. Farabide insan, bedensel yan ile bir doa varl; aklsal bir varlk olmas ile de bir dnce varldr. nsandaki bu iki zellik diyalektik atmann temelini oluturur. Farabi insann ancak akl ile gerek mutluluu hedefleyebileceine inanr. nsann bir doa varl olarak gerekletirecei mutluluk szde bir mutluluktur, nk yaamn geici boyutu ile ilgilidir. Mutluluk Farabide kaba bir hazza dayal deildir. Farabi insann gerek mutluluu, dnsel boyutu ile yakalayabileceine inanr. Farabide Tanrnn dnya ile ilikisi dorudan bir mdahaleyi iermez. Yani Tanr insan eylemlerini dorudan etkileme veya belirleme durumunda deildir. nsan sorumluluunu kendi elinde bulunduran zgr bir varlktr. nk insanda dier ayalt varlklarnda olmayan bir irade tr olan seme yetisi vardr. Bu yeti sayesinde insan yaad alann fiziksel, siyasal ve bireysel boyutunu kurabilen bir varlktr.

71

Farabinin siyaset felsefesi, mutluluk kavram ve insan mutlulua ulatrabilecek biricik yetisi aklla balantldr. Farabi siyaset felsefesini bu iki kurucu e ile oluturur. nsann, bireysel mutluluunda olduu gibi toplumsal dzeydeki mutluluk balamnda da faal akl ile bir iliki iinde bulunmas gerekir. Toplumsal bir birey olmann bilincinde olan insan, ay-alt evrenin ynetici ilkesi olan faal akldan, toplumsal alan salkl bir ekilde kurabilecek bilgileri edinebilir. Farabiye gre halk gerei sembolik olmayan bir tarzda kavrama olanana ve kapasitesine sahip deildir. nsana gerei sembolik bir tarzda, toplumun anlayabilecei bir ekle dntrmek sadece felsefi yntemin baarabilecei bir durumdur. Bu nedenle Farabi yaplmas gereken ilk i olarak felsefeyi toplumsallatrmak gerektiine inanr. Bylece toplumdaki insanlar kavraylar lsnde gerekle yzlemi olacaktr. Bireysel kurtulutan toplumsal kurtulua ulamann, ussal bilgiye dayal olan felsefe ile gerekleeceine inanr. nk Farabi insann en nemli hedefi olan mutluluu usa dayal bir yetkinleme olarak grr. Farabi, toplumu oluturan ounluun mutluluktan pay almas ile toplum genelinde en yksek mutlulua ulalacana inanr. Kurduu felsefi sistemde toplumdaki insanlar erdemli davranlara ynlendirecek bir yneticiye, erdemli bir toplumun yaratlmas iin de siyaset sanatna ihtiya duyar. Akl bir insann sahip olabilecei en yce deer olarak benimseyen Farabi, yalnzca akl deil onu vereni de kutlu grr. Btn eserlerini Akl veren Tanrya hamd olsun diye bitiren filozof, akl temelinde kurduu sistemle slam felsefe tarihinde zgn bir yer edinir.

72

KAYNAKLAR
KTAPLAR Aristoteles (1996). Metafizik. ev: Ahmet Arslan. stanbul: Sosyal Yaynlar. Aristoteles (2007). Nikomakhosa Etik. ev: Saffet Babr. stanbul: Bilgesu Yaynlar. Aristoteles (1999). Ruh zerine. ev: Zeki zcan. stanbul: Alfa Yaynlar. Aydn, brahim Hakk (2000). Farabide Metafizik Dnce. stanbul: Bil Yaynclk. Aydn, brahim Hakk (2003). Farabide Bilgi Teorisi. stanbul: tken Yaynlar. Aydnl, Yaar (2005). Farabinin Bilgi Anlayna Genel Bir Bak. Sleyman Hayri Bolay Armaan Kitab iinde (362-374). Ankara: Gazi Kitabevi. Aydnl, Yaar (2008a). Farabide Tanr-nsan likisi. stanbul: z Yaynclk. Aydnl, Yaar (2008b). Farabi. stanbul: sam. Atay, Hseyin (1974). Farabi ve bn Sinaya Gre Yaratma. Ankara: Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Yaynlar. Bolay, S. Hayri (1986). Aristoteles Metafizii ile Gazali Metafiziinin Karlatrlmas. stanbul: M. E. B. Cevizci, Ahmet (2001). Ortaa Felsefesi Tarihi. Bursa: Asa Yaynlar. Corbin, Henry (1986). slam Felsefesi Tarihi. ev: Hseyin Hatemi. stanbul: letiim Yaynlar. ilingir, Lokman (2009). Farabi ve bn Haldunda Siyaset. Ankara: Aratrma. De Boer, T, J. (1960). slamda Felsefe Tarihi. ev: Yaar Kutluay. Ankara: Balkanolu Matbaaclk. el-Cabiri, Muhammed A. (2002). Felsefe Mirasmz ve Biz. ev: Sait Aykut. Ankara: Kitapevi. Fahri, Macit (1992). slam Felsefe Tarihi. ev: Kasm Turhan, stabul: klim Yaynlar. 73

Farabi (1999). Mutluluun Kazanlmas. ev: Ahmet Arslan. Ankara: Vadi Yaynlar. Farabi (2005). Fusull Medeni ( Siyaset Felsefesine Dair grleri). ev: Hanefi zcan. stanbul: Marmara lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar. Farabi (2005). Tenbih ala Sebilis-Saade (Mutluluk Yoluna Yneltme). ev: Hanefi zcan. stanbul: Marmara lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar. Farabi (1990). ElMedinetl- Fazla. ev: Ahmet Arslan. Ankara: Vadi Yaynlar. Farabi (1956). Mebadi Ara Ehl el-Medine el-Fadla (Mkemmel Devletin Yurttalarnn Grlerinin lkeleri). ev: Nafiz Danman. stanbul: M. E. B. Farabi (1989). hsal-Ulum (limlerin Saym). ev: Ahmet Ate. stanbul: M.E. B. Farabi. (1940). Maani-l- Akl (Akln Anlamlar). ev: Hilmi Ziya lken, Kvamettin Burslan. stanbul: Kanaat Kitabevi. Kutluer, lhan (2002). bn Sina Ontolojisinde Zorunlu Varlk. stanbul: z Yaynclk. Keklik, Nihat (1996). Trk slam Felsefesi Asndan Felsefenin lkeleri. Ankara: stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Yaynlar. Netton, Ian Richard (2005). Farabi ve Okulu. ev: Mehmet Vural. Ankara: Elis Yaynclk. Olguner, Fahrettin (1993). Farabi. zmir: Akademi Yaynclk. Oliver, Leaman (1992) Ortaa slam Felsefesine Giri. ev: Turan Ko. Kayseri: Ada Yaynclk. zgen, Mehmet Kasm (1997). Farabide Mutluluk ve Ahlak likisi. stanbul: nsan Yaynlar. Sayl, Aydn Mehmet (1997). Trklerin Felsefe Kltrne Katklar. Ankara: Atatrk Kltr Merkezi Yaynlar.

74

Sayl, Aydn Mehmet. (2000). slam Felsefesi Yazlar. stanbul: Ufuk Yaynclk. Sunar, Cavit (1972). slamda Felsefe ve Farabi. Ankara: Ankara niversitesi yaynlar. Rosenthal, Erwin I. J. (1996). Ortaada slam Siyaset Dncesi. ev.: Ali aksu. stanbul: z Yaynclk. Trker-Kyel, Mbehat (1956). Tehaft Bakmndan Felsefe ve Din Mnasebetleri. Ankara: Ankara niversitesi Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Yaynlar. Trker-Kyel,Mbehat (1969). Aristoteles ve Farabinin Varlk ve Dnce retileri. Ankara: Ankara niversitesi Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Yaynlar. Taylan, Necip (1985). Anahatlaryla slam Felsefesi. stanbul: Ensar Yaynclk. Taylan, Necip (1994). slam Dncesinde Din Felsefeleri. Ankara: Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Yaynlar. Topdemir, Hseyin Gazi (2009). Farabi. stanbul: Say Yaynclk. lken, Hilmi Ziya (1957) slam Dncesi. stanbul: lken Yaynclk.

BLDRLER Arnaldez, Roger. (1990). Farabinin Erdemli ehri ve mmet ev: Kenan Grsoy. Uluslararas bn Trk, Harezmi, Farabi, Beyruni, ve bn Sina Sempozyumu Bildirileri. inde, (s. 120-137). Ankara: Atatrk Kltr Merkezi Yaynlar.

Ivry, L. Alfred (1990). Farabi ve bn Sinann Metafiziindeki Yeni Platoncu elerin Deerlendirilmesi ev: Ahmet Cevizci. Uluslararas bn Trk, Harezmi, Farabi, Beyruni ve bn Sina Sempozyum Bildirileri. iinde, (s. 163174). Ankara: Atatrk Kltr Merkezi Yaynlar. 75

Mahmoud, F. Hseyin (1990). Farabinin Felsefesinde Evrenin Olumsall ev. Ahmet Cevizci. Uluslararas bn Trk, Harezmi, Farabi, Beyruni ve bn Sina Sempozyum Bildirileri. iinde, (s.179-187). Ankara: Atatrk Kltr Merkezi Yaynlar.

Marquet, Yves (1990). Farabide ni ve Ykseli: kiye Ayrlan Bir Balant Zinciri ev: Kenan Grsoy. Uluslararas bn Trk, Harezmi, Farabi, Beyruni ve bn Sina Sempozyum Bildirileri. iinde, (203-206). Ankara. Atatrk Kltr Merkezi yaynlar.

Trker-Kyel, Mbehat (2005). Kutadgu Bilig ve Farabi Uluslararas Farabi Sempozyumu Bildirileri. iinde. (220-227). Ankara. Elis Yaynclk.

DERGLER Sayl, Aydn Mehmet(1984). Farabinin Siyasi Dncesinde Saadet Kavram Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi iinde, ( cilt: 21 / say: 5), (s. 303-315)

76

You might also like