TED! VE DECISIM Aybh Politih Genglih Dergiai Lo www.tepkivedegisim.org SURI eto) La aahend Perera mama seny Soren fermerinsenneper-o eeeGUNDEM Taksim’de tarih yazild Taksim Meydaminda 32 yi sonra 6 iggi ve memur konfederasyonu run katilimiyia dizentenen kutiamalara Katilacak gruplar belirienen, noktalarda toplandh. Hak-ls, Memur-Sen ve TKP iyesi gruplar, sabaimn erken saatlerinde Besiktas indnd Stach enine gelat. TUrt-ise ve Kamu-Ser‘e bagl isci ve memurlar ise Unkap1 Képristinde toplanmaye baslach. CHE, ODP, isc Fartst, ENEPIn de aralarinca bulundu bazt siyasi parti tiyeleri de Korteje katilch. DISK iyeleri, bazt siyasi parti ve sil toplum oraitl le mestek odalan Ueleri de Diskin Sis'cekt genet merkezinde bir araya geléi. Eylem strasinda, Tirk-Is iscilerinin Turk-Is baskanina saldinst aisin- da bir gerginlik yasanmazken, kayitlara gére 20000 gisterici eyleme katilc. Eylemce katilimcitann sakin olusu ve cesitiliin fazlalig, en cok ‘Tepki ve Deaisim Dergisi +12tarthsel kanitarla, bilgiye yOnelik de olabitir. Zaman Icinde, beraber clmayt Dasarabilen Insantarin, dizgiin ve bast- retli bir bicimde, sistemi déniistiirmeye ve alternatif olmaya yénelik calismalan da, bu sorguyu yapan insantant ceke- bilit, Kisacast bu rahatsizbik, bir anahtardhr. Nelerden, nasil rahatsiz olacagiz? Ekonomik bakimdan, sémiriyi iyi anlamamz ve sémiirtiniin nasil ortadan kalkacagim ‘anlamamnz sart. Bunu bitmek icin, bir iki iktisat terimint bilmek gerekiyor, Bunlar kar ve faizdir. Kar, bir mali, maliyetinin iizerinde satmaktir. Burada maliyet anlayisi, asinda kan mesru gisteren bir olgu... Maliyet icinde, genellikle sabit Gretim araci ve satilan malin karsiligi yer almaktadir. Ancak degisken bir iretim aract olan emek, sabit bir tretim araci muamelesi gdrerek, matiyet arasina katilir. Ancak emek, degisken dzelligi nedeniyle, sabit kabul edilemez, Ancak bizim cok “zeki” saticimz, emegin degisken dzelligini Srtbas eder ve ‘onu sabit bir maliyet, bir sabit Uretim araci olarak gdrerek, onu belli bir iicrete satin alr. Clinkti ‘ona verilen gorev ve onun eme@i, bu maliyetten daha fazla bir para kazanmaktir Satici, Kanunlarin ona verdtai yetki- ye dayanarak, sabit iiretim aract olarak goriilen igci emeginden cok daha faziasim alir. Bunun sonucunda kar denen uucube, karsimiza cikar ve iscilerin emeginin iizerinden elde edilen kazanim, saticinin cebine iner. Iste biz buna yasal soyguniculuk diyoruz. Baska bir yasal soygunculuk tiiri ise, faiz ile gelmektedir. Bir kisinin, bagka birine parasim bore vererek kirala- mmasi ve ondan yoksun oldugu siire icinde, Gdiinc verdig) kisiden aldhgt tazminatin adidir faiz. Ana mantigi, yatirim ‘yapan ile borg verenin karsilikti kazanmasi prensibine dayanan faiz, cou zaman iretimde kullailmamakta, tefecili Ein ve banka sisteminin cepleri, sirekli olarak dolmaktacrr. Burada, yukandaki gibi, arz ve talep iizerinden de@il, ‘getiriyi en yuksege cikarmaya dayalt bu sistemde, tek kural vardir: Soymak! Bu yizdendir ki, banka kurmak ve ya Kar elde etmek, banka soymaktan daha ahlakstz bir istir diyebiliriz. Bu iki kistas bile, bizi sistemi degistirmeye ikna edebilir. Bunun iizerine daha bircok temel konu anlatilabilir, ‘ortaya bircok tez konulabilir. Ancak en temeldeki iki rahatsizbk, faiz ve karin getirdigt huzursuzluk ve dlizenbazlik sistemidir, Bunun yam sira, sabit bir Gretim araci olarak gérildiigiimiz icin bize Sdenen ticretlerin azh, galisantarn hakkt ile kazanciklan grev hakiarinin dnlenmes’, insanlarin kapasitesinden cok daha fazla calismasi, is guventiginden ‘yoksun birakilisi da géz dniinde bulundurulmast gereken haksizhiklardi. Bu carpik yapi, insanlan ekonomik olarak rekabete soktugu icin, yalniziastirdi gibi, iiskilerine de miidahale ‘eder. Cevrenize biraz Dakarsaniz, yozlasmis lisilert Cok rahat grebilirsiniz. Surekl! olarak valniz yasamaya alisms, bununia farkl oldugunu sanan kisiler, sanal dizerinden kurulan iliskiler,siirekti biten ve baskas1 ile baslayan birlikte- likler, arkadashiklann maddiyata dayanmast, asiri 6zgirligiin verdigi doyumsuzluk ve farklibk aramanin sonucu gelen ‘olumsuz sonuclar, insantarin dinsel, cilsel, kiltirel ve cinsiyetsel farklitkiart Gizerinden birbirlert ile catismalan... insantarin bu tir iliskilerden kopmasi, yine beraberligin deerini anlamaktan geciyor. Déniismesi gereken, kurulan iliski sonucu baska bir kiginin hayatint etkileyecegini disunmektit. Bu basit, cOzume giden, ancak daha faziasina ihtt yyaci olan bir adic ltigkilerin bozuklugu ve carpikiigim, kiltirel alandaki degisimlerden ve toplumda kural olarak kabul edilen drf- lerden gérebiliyoruz, Soygunu, kdseyi kisa yoldan dénmeyi, zenginli8i bir erdem olarak benimseyen atastzierinden birkag tanesini hemen sayabilirsiniz (devletin mali deniz, yemeyen keriz). Sanatsal alanda, yine zenginlii, kétii alis kanbklar, hirsi ve melankoliyi Gne cikaran, popiiler yapitlarin ezici bir isting var. Medyamin giicli bir silah oldugu su dinemde, bu deyisimin izleri daha cok etki etmekte, insanlar gittikce yalmizliga mahkum edilmektedit. GUniimilz- de, ilkemizde bireylestirmeden dte, evcillestiren ve biat ettiren agalik tarz1 iiskilerin kaynagi da, medyanm tistiin diizeyde gostermis oldugu uyutma caligmalarichr. O kadar ki, medya, iktidardan cok daha fazla tehlikeli bir gic haline getmekte. Bunun yaninda, bu yalnizlastirmay) pekistirecek baska bir kurum var, editim kurumlan. Ogretim kurulu demek daha dogru olur buralar icin, cuinkti dayattklar' tek sey OBretmek. Asker! bir tarzda, sUrekli olarak asagilamaya ve att disipline dayanan, insantara hicbir sekilde Szgiiven vermeyen bu yapr, rahatstz olunacak baska bir yapidi. Ders- hane carklan icinde milyarlan sokaga dékmekten, tiniversitelerde ddenen yiiksek harclara kadar, sorgulaynci ve bilim- sel bir e&itimin yoklugundan, anadilde egitimin engellenmesine kadar (sadece diger yerel diller degil, Tiirkce de ‘engelleniyor), muhafazakar ve bilim dist bir tarih 6gretiminden, pratige dayanmayan teknik dGretime kadar, bir cok konuda egitim sisteri yetersiz ve tikali durumda. Bir de bunun yaninda, Diinya ve iilkeriz iinde siiren, silahl ve kenlt catismalar ver. Kiiresel rsinma var. Bune baat olarak doganin verimsizlesmesi var. Adalet sistemindeki inamimaz bozukluklar var. Devletlerin insanlant yalnz- lagtirmak ve kenei varliklanint mesrulastirmak fcin muhtesem baskilari ve onursuz denemeleri var. Bir cofunuz su anda rahatsiz oldu ve “Yeter artik, bu sacma itiskiler yumagi, bu sacma egitim sistemi, bu soygun diizeni daha fazla siiremez.” dediniz. O zaman bu yazi amacina ulagmistir. Yok, de¥ilse bile, bir glin siz de tepki gistereceksiniz. iste 0 gin degisimin glinidr. Ve bu carpik sistem, degl- sgecektir. Bu sistemin degigmesi icin de en cok biz énde olacagrz, cinkii biz gercekten rahatsrz1z. Bu cilginhik deryasinda rahatsiz edemeyen, rahatsizlari bir arava toplamayan, tek ve gercek suciudur. iste bu suca ortak olmamak icin samimi ve gercekci céztimiimiizdiir: Uretim araclarimzm, dretiminizin, kiltiriniiziin, SGreti- rminizin, Dinyanrzin soyulmasina izin vermeyin. Onlari kendiniz yénetin. ‘Tepki ve Deaisim Dergisi +13,S Ozean Kurtulug okurtuius@ topkivedegisin ory Yalan ve Talan Fasizmin ylkselen ayak sesleri Fasizmin sesi her gegen giin yikselmeye devam ediyor. Bir yandan Kiirt milliyetgiligi, bir yandan Tiirk milliyetciligi... Halka zehir sacmaya devam ediyor. Daha dnce milliyetciligin toplum igin bir zehir oldugunu ve kan makinasina dé niistiirdigiinii sdylemistik, Asil béllici) unsur milli yetsitigin oldugunu tekrar tekrar soylemeye gerek yok sanirim. Artik yernek cesitleri lizerinden bile provokasyon yaptlabiliyor. Neymis? Etrafirmmz kebap ve lahmacunlarla cevrilmis. E ne var bunda? Sonus irk diigmanhigi! Gerci neyin milliyetcitigin’ yaptyortar onu da anlamlandirabilmek miimkiin degil. Insan olmak ve insanca yasamak varken bu irksal curcuna niye bilmem. Dertleri nedir? Insan olmayi mi beceremiyoriar yoksa insanligim redde- diyorlar? Bana sorarsamz ikisi de! Hem insan ol may: beceremiyorlar hem de insanligt reddediyoriar. Insan ‘olmayt beceremiyorlar. Ciinkii diigiinemiyorlar, bagimstz hareket edemiyor ve karar alamiyorlar, her seyi dar bir kapsama sigdirmaya calisyyorlar bu da miimkiin olmayinca hircinlasyyorlar. Insanli reddediyortar. Ginkii; onlar icin kadintar birer metadir, paylasmayi sevmezler, siddete her daim meyillidirler. Gozleri kandan baska bir sey girmez. Elleri fasizmin yetkileri cercevesinde istlenmis olduklant “insan’ dldirmek gibi kutsal gérev- lerinden dolay: kirlidir, Béliiciliige kargicirlar fakat kendileri de bélUciidirler(!). Turkiye de fasizm denen mikrop hastaliktan dolay1 nice katliamlar islendi. Maras katliami, Nalatya katliarm, Corum Olaylan, 16 Mart, Taksim 77, Sivas-Madimak katliamn vb. Milliyetcilik emperyalizmin kullanmis oldugu en etki silahtir ve bunu yillardir kullanyorlar, Kendilerini kimileri her ne kadar anti-emperyalist olarak tanumlasa da milliyetei tavir- lanyla bile bile emperyalizmin kirli oyunlanna alet olmaktadirlar. Fasizmin ayak sesinin yikselmesinde kimin pay! var dersiniz? Degismeyen degisim: Yagma Tayyip Erdogan her seferinde iilkeyi toz pembe géstermeye gayret ediyor. Turkiye’nin degistigini ve daha demokratiklesmig oldugunu séylemektedir. Ama sormuyor ki halk bunu acaba yutuyor mu? Bizler yutu- yor muyuz? Yutanlar var elbette ve bunlar bellidir. Seytan sofrasinda acilim sacilim kahvaltisi yapan, emekle- rim diye yamip tutusurken eme¥ini zengin méniye satanlardir! AKPinin demokrasisi Guler Zere’yi aramizdan aldi, Tiirkiye’de demokrasi anyorsaniz eger cezaevlerindeki devrimci tutsaklara iyi bakin, Onlar demokrasi yalanlaninin fotografichr. Demokrasi yalant 12 yasindaki cocugun ellerindeki kelepgededir. Demokrasi yalam AKPrnin yasasindadir. Turkiye’nin degistigini sSyliyor basbakan. Dogrudur, degisti! Halk ack sminnin altinda, fgsizlik (8 gibi biyiidu, halk’a ait ne varsa hepsi Uzellestirildi, satildh, Deniz Feneri denilen yiizyilin "resimles- mig" soyguncu getesi, halktan cuvalla yiiklii paralar gétiirdil. Patronlar zenginliklerine zenginlik kattilar. [sci Aliimleri arte, igciler en sagiksiz kosullarda calistinliyor ve biitiin haklani gasp ediliyor. Yani patronlanin yiiz- lerini gilctiriyorlar. Halk ise mutsuz ve huzursuz... Evet, cok sey degisti! Insanin en énemli hayat kaynagt ormanlar, ormantarimiz talan ediliyor. Altin, maden bahanesiyle daglarimiz delik desik ediliyor. Kiiltiir miras- lanmiz teker teker yok ediliyor. Yagam hakkimtz gasp ediliyor. Genclerimiz okusa bile is bulamtyor. Fabrika larda zor sartlarda calismak zorunda brrakiliyor. Hastaneleri ticarethaneye cevirdiler artik parasiz tedavi olamiyoruz. Sak, egitim her sey paralt! Her yer cemaatlestiriliyor. Gen¢lerimiz kursuntaniyor polis aracilt ayla resmi cinayetler isleniyor! Gazetecilerimiz bombalamyor, katlediliyor. Atanamayan Fikret dgretmenleri- miz, gocugu okusun diye anneler hapishaneye mahktim oluyor, éZrencilerimiz intihar ediyor, Ve daha bircok sey... Giizel yurdumuz, halkimiz peskes cekiliyor. Evlerinden atilan aileler sokaklarda yasamak zorunda biraki- liyor. Gerilim tyice artiyor, Roman ve Kurt kardeslerimize saldinlar dizenleniyor. Yolu yapimayan kéylerimiz, suyu elektrigi olmayan kentlerimiz, mahallelerimiz (!) var. iste size deigmeyen deisim. Demokrasi bunun neresinde? Halkimz cok yalanlar dinledi artik gergekleri dinlemenin vaktidir. Bu hirstzlardan, déneklerden, hesap sormanin vaktidir. Halkimizi, igcilerimizi, genclerimizi, ézgiir tutsaklarimiz katledenterden hesap sorma zamamidir. Yagma yok, sosyalizm var! ‘Tepli ve DeGisim Dergisi-149 Utku Nar ‘mar@topkivodegisin.org Neo-Liberal Belediyecilik 1980 sonrasi kabuk dedistiren kapitalizm; ‘Kiresellesme’ olgusu adi altinda ‘birakinrz yapsinlar, birakintz gecsinler’ sianni benimseyen ve piyasasin sonsuz serbestligini savunup, devletin olabildigince kiiciltilip sadece gUivenlik vb. rutin islere bakmasim amaclayan ve sermayenin kliresel dolasiminin Gnlindekt tum engel- lerin kaldinip ciinyanin kigik bir pazar haline gelmesini amaclayan neo-liberal akimin giidiimiine girerek, giniimiizdeki bashica iiretim iliskilerinin niteligini olusturmaktadi. Buna uygun sekilde mahalli idareler, yerel yénetimler veya belediyeler olarak nitelendirdigimiz kurumlarinda islevselligi neo-liberalist bir anlayisin én- ‘g6rdUU sekilde kabuk de¥istirmekte ve mevcut konumlan geregi kamu yararina mal ve hizmet Uretmesi ge- reken bu kurumlar, her seyin ticarilestirilmesi, piyasa actinimasi, ézellestirilme riizgarma da savrularak adeta bir igletme ve ticari bir kurummus gibi davranmaktadhrlar. “Sanayi kapitalizminin basat oldugu dénemlerde kentli niifusun agirligim olusturan licretlilerin yasadén kentlerde belediyeden beklenen, afirlikla dicretli simfin (iscilerin ve kamu calisantannin) ve ailelerinin konut, ssinma, ulagim, kres, dinlenme vb. ihtiyaclarinin asgari maliyetlerle karsilanmasina yarayacak hizmetleri yerine getirmesi, béylece sanayiciye iggiiciiniin maliyetini en aza indirecek digsal ekonomiyi saglamakti. Artik de¥erin daha cok sanayiden saglandigi bu sermaye birikimi sUrect, Merkez kapitalist Ulkelerde 17-18. yizyi- lardan 20. yiizyila, Turkiye gibi cevre-baiiml itkelerin birgok kentinde ise 19. ve 20. yiizyillarda gecerti oldu. ‘Azami karin, afirlikla sanayiden degil de, basta finans olmak iizere sanayi dis alanlardan elde edilmeye baslandii, dolayisiyla, kentlerin sanayi iicretiileri yerine, daha cok hizmet sektrii caliganlanmin, mavi ve beyaz yakalilarin ikamet ettigi mekanlar haline geldigi 1980 sonrasi dénemde kentler, dolayisiyla belediyecili- Bin iglevi de dedisti.” (1)1980 sonrasi dénemde niteligi degisen ve neo-liberal anlayisa mikro dlcekte ayak uyduran belediyecilik, kent arsast rants izerinden biiyik bir gelir elde etmeye baslamis ve sehrin potansiyeli yiiksek olan balgelerindeki arazileri imara acarak ve bu bélgelerden bilyik bir rant elde etmislerdir. Aym sekilde imar planlarinda yapilan usulsiizlik ve giniimiizde AKP'li belediyeler tarafindan yiiritiilen ihalelerin yandas sermayedarlara peskes cekilmesi, belediyelerin kamu yaranina mal ve hizmet iiretiminin piyasalastin- tup meta haline getirilmesi gibi(elektrik, su, dogalgaz, ulagim vb.) carpikiklar neo-liberal belediyecilik anlay1- sinin gostergeleridir. Neo-liberal belediyecilikte amaclanan en biiyik seylerden biriside belli bas metropollerin Uluslar arast ticaretin ve finansal sistemin besik noktalan olmasi ve ona uygun tasarlanmasidir. Buna uygun olarak da kent- sel déniigiim projeteri adh altinda alt gelir gruplaninin yasachgi bélgeler rant spekiilasyonuna tabi tutularak imara acilip 0 bélgedeki yasayan insantar yerlerinden edilmektedir. Gzellikle neo-liberalizmin calisma hayatinda yarattrg1 tahribatin yansimesini belediyecilikte de gérmekteyiz.Esnek caligma, sendikalarin giiciinii ve islevini kirma veya caliganlan yandas sendikalara yénlendirme,kaytt digi isci calistirma, tageronlastirma vb.... uygulamalar ticretlilerin belini biiken ve onlart insanca yasama standartlanndan gin gectikte uzaklastiran uygulamalar olarak kok salmis bulunmaktadir.Ozellikle belediyeler isglicii maliyetlerinden kurtulmak acina belli basli hizmet sektérlerini bzellestirerek, tageronlara devretmekte ve iggticiiyiikiinden ve maliyetinden bu sekilde kurtulmaktadirlar. Neo-liberal belediyecilik anlayisina karsi yapilmast gerekenlert siralarsak; -Merkezi bitgeden yerel yénetimlere, mahalli idarelere daha fazia kaynak aktarilmast, -Demokratik, katilimer bir anlayisla halkinda séz sahibi oldugu ve gerektigi zaman belediye meclisterini sorgulayabilecegi mahalle vb. yerlerde olusturulacak kiigiik meclisler seklindeki halk meclisieri, -Halkin en Gnemtt yasamsal haklan olan ulasim, sinma, baninma, su vb. gibi gereksinimlere karst ‘Sosyal Belediyecilik’ antayiginin dngdrdiii gekilde alt ve orta gelir gruplaninin biitgesine gire asgari dlgek temel alinarak iicretlendiriimesi ve biitcenin elverdigi dlciide alt gelir gruplanna daha fazla kolayuk saglanmasi, -Sosyal ve kiiltirel etkinliklerin genisletilerek sehrin en uc noktalanna vanncaya kadar yayginhik kazan- mast ve bu etkinliklerden herkesin yararlanabilmesinin saglanmasi, -Seffaf ve seydam bir belediye yénetimi anlayigi ile ihale komisyonlanimn, toplantilan halka acik bir sekilde yapilmast vb... Notlar: (1)Kiiresel Kriz ve Turkiye -Mustafa Sénmez syf.163-164 ‘Tepki ve Deaisim Dergist +15,Eren Erdem ‘eardem@ tepkivedagtsim.org Kara lastikli kiz meselesi Televizyonlarda Taraf’in su “cok bilmis” oglaninin furyasi esiyor... Basimi nereye gevirsem bu sahsi gériiyorum. “Liberal Demiokrasi” safsatasinin bas savunuculanndan olan, eski iilkiicii zattan bahsediyo- rum. Diger bir tabirle; Hagl Emperyalizminin son icach olan ‘’Amerikan Demokrasisinin”, kiiresellesme- nin ve kapitalizmin yerli igbirlikcisi olan bir zat’ zerzevat... Zerzevat ifadesini neden kullandim ? Bu ve bunun gibilerin genel sdylemini inceledigimde, sikigtiklan yerde “tiirbana” santdiklari- m gordiim. Zerzevat; Arapcada yesil “*hadr” demektir. Sozde ‘’Darbe Karsiti1gv” Bu iilkede pratik duzlemde uygulanmis tiim darbe ve girisimterin hangi merkezlerden yénlen- dirildigi malumdur. Burada kalkip makaleyi teoriye bogmamizin bir manast yok. insani aklin gerce- 8i sudur; Darbeler, BAT! EMPERYALIZMININ UYGULAMALARIDIR. Dolayist ile darbe karsitt olmak icin “anti-emperyalist” olmak gerekir. Ancak; hem liberal olacaksiniz, yani tekelci demokrasi ve kapitalist dzgiirliiklere entegre edilmis bir griisiin misyonerligini yapacaksiniz, hem “de gbekten bali oldugunuz oligarsinin uygulamalarina karst olacaksiniz, Bu iste bir ig var! Bu “tarafgirler, ya da tiiredi demokratlar samyorum “hallan iizerine értii- len cehalet értiisiinden besleniyor”. One siirdiikleri kavramlann higbiri “halke1” deBil iken, halka 6zglirllik vaad etmeleri toplumsal sizofreninin boyutlarim bizlere gosteriyor. Ozellikle pacalan tutusunda santdiklan “islam”, kendi gériislerine tamamen zit bir anlayig iken, gobekten bag oldukian odaklarin iirettigi Islam algisina sirt dayayarak sdylem gelistirdikleri halde, toplumun kendilerine sahip cikmasi, daha vahim bir durum... Sanayi devrimini gerceklestirmis iilke fasizmleri, genel olarak “’emperyalist cikarlara daya- nr”. Tiirkiye ise bu yonde fasist egitimleri barindirmams, bu topraklarda bat? giidiimlii “’cunta fasizmi” biciminde aca cikan bir mandacilik anlayis! darbelerin biitiiniinde karsimrza cikmistir. ister altim eseleyin ister iistinii, nerden bakarsaniz bakin; darbelerin ve halk - ézgiirlik kar- sit eylemlerin tamaminin arkasinda; Bati Sermayesi ve emperyalist politikalart vardir. Bu nasil Demokrasi?__Simdi bu darbe karsitlarina sorsaniz, Kiiresellesmenin nimet, AB'nin hedef, sermayenin kurtulus oldugunu séyleyecekler... Demokrasi, kitleler iizerinde yogunlasan ‘’kapitalist asimilasyon” kiriimaksizin yasama gecirilemez. Yani ézetle; her eve giren TY programlarinda, bat sémiirgeciliginin arzu ettigi veriler halka sunulmaya devam ediyorken, halkg! demokrasiyi hayata gecirmek imkansizdrr. Bu tip demokrasilere “’burjuva demokrasisi” demek miimkiin... Bu tip demokrasiden bahsedenler, toplumsal paylasimdan, emekten ve sermayenin emek karsisindaki reel politikalarindan bahsetmez... Bunlar, Kiiresellesme adina “ulus devlet yapisiny” hedef alabilmek icin sirekli bir dzglirttik narasi atar... ‘Tepki ve Dedisim Dergist +15Bunlann derdi, AB Mandasina karsit olan, emperyalizm ile isbirligine karsit olan odak- lari “darbeci diye suclamak” bu yolla kendi derin celiskilerini bertaraf edebilmektir. Kendilerini reddeden, Vahsi Kapitalizm ile dogrudan celisen bir anlay's olan islam’, sadece basdrtiisii noktasinda ele alan bu tipler, tv programlarinda “asker olamayan basér- tl cocuklarindan” bahsederler, ancak Kuran’da basértiisiiniin hangi ayette gectiginden kelime bahsedemezler. Giinkii birileri onlara zaten bunu é8retmistir. Kiblesi Beyaz Saray olan Hubel’lerin ardi sira yiiriiyen “’raiye” nin bu a¢igindan istifade ederek, iilkedeki ‘’emek problemlerine”, sosyal adaletsizlige zerrece miidahale etmeksi- zin, sadece list oligarsinin hedeflerine yénelik ‘’6zgiirliik ve demokrasi” sdylemi gelistirir- ler. Bunun adi FILIPIN DEMOKRASISIdir. Bu demokrasi tipini benimseyenler ise; Brilksel Sol- culari, Amerikanci Liberaller, Beyaz Saray Miisliimanlandir... Bu demokrasi anlayisinin rotasim incelediinizde sizleri gétiirecedi yer; Simrlarin olmadi& bir diinya anlayisidir... Bizim demokrasimizle bunlarin demokrasisi arasindaki fark sudur; Bunlann simrsiz toplumunda, tekeller, tréstler cirit atar. Halk, ne oldugu bilinmez dii- siincelerin arch sira giderek kélelesir, sémirii “’ézgiirliik” olarak tanitilir, Bizim demokrasimizde, tekeller ve tréstler yoktur. Emperyalizme kars1 dogrudan mii- cadele vardir... Bu tipler AB-D’liler tarafindan siirekli ddiillendirilirken. Bizim gibiler genellikle *’dldii- rdlir’”. En iiziildiigiim sey! Bu tiplerin agizlanna salaz ettikleri dinimiz Islam’in, bu Briiksel lahanalar' ile her zaman miicadele ettigini algilamayan halkimizin vahim durumudur. Daha énce de yineledigim gibi, dindarlarin hakkim savunmak isteyenler suna dikkat etmelidir; Bir iilkede, dousunda kara lastikle okula giden kizlar varken, Batisinda, babasinin jipleri ile tiniversiteye giremeyen tirbanli kizlar var ise; Dinin temel problemi “'tiirbanli olan kiz degildir”. Kara lastikli olan kizdir... Turbanin ne oldugunu daha evel de yazip cizmistik... Son olarak bunun gibi cocuklan yetistiren annelerimize seslenmek isterim; “Evlatlariniza sahip ¢ikin!”. ‘Tepki ve Deaisim Dergist +17,9 Behiye Yarasei byarasei@tepkivedegsim.org Direnis Bir dirilis dykiisiinden doduk biz, karanliéi aydinlatan umutlu yiireklerle, idam sehpalanndan kurduk kurtulusumuzu. Koylerde, kasabalarda kiliktan kiliga buriiniip yayilch miicadelemiz, cumhuriyetimiz kuruldu. Alin terle~ 1i, kanlar d6kildii bayragjmiza. Atalanmiza da verildi idam karan. Korkmadh, direncil! Bize bu ginleri getirdi, Biz niye korkarw ki bu kadar, bir cammuz var bizim olan, o da verilecek bir gin, Neden susar ki haksiziklar karsisinda, boyun egjtir mi yok olusumuza, géz yummak yakisir mi kanlar dékilen vatanin satiisina, ikinci bir direnis basladh, Ankara’da nastrtt ellerin onurlu miicadetesi, bugiin birlik olunmazsa ne zaman ‘olunur ki? Ikinci bir dirilis var Sniimiizde ya yok olacarz, ya tekrar glinesle dogacagz... Bir cicedi biiyiitmek gibi hayat emek verirsen biyyiir umudun olur cicegin, suyunu verirsen cant olur emedin. Oturup kendi kendine biiyiimesini beklersen biiyiir mii hig kurur yok olur. Biz bugiin yiikseltmezsek sesimizi, yann bizim sonumuz olur. Birlik olma zamam simdi yarinlara isik tutma zaman. Bir direnis Sykiist vardi aklimda, yok olusumuzda dogmus tekrar umudumuza giines. K6ylerde kasabalar- da ci olup biiyiimiis. 0 dénemlerde daha zormus yasamak. Anlasilmaz bir dilden kopantmis edebiyat, tarihint bilende yokmus iistelik tarih yazilrms gecmisi gelecege tastyarak. Ekmek yokmus a5 yokmus, Bir lokma ekmek boliinmiis meydanlarda savaplarak. Cok mu kolay bir giinde bunlan silip atmak... O satilan fabrikalar, ne zorluklarla kurulmus. Bir lokma ekmek icin topragin altina diri diri gémillentere kader denitip gecitmis, kader mi cinayet mi kim bili? Bir maden direnisi varch senesini hatirlayamadiéim, Ankara’ya bir sel olup akan. Diin hakkim arayanlar bugiin kaybolmus. Iki cuval kémiire vatam satantar, 1sincigimiz ocaklan yakanlar yok simdi nerelerdesiniz, sesiniz isinize geldiginde mi cikar. Siyah bantlar cekilmis goziere gercekler karanliga gémillstin diye, Kimileri sOktip atms karantiéy, kimile- ri korkmus bogulmus karanhiginda.... Sdylenecek ne cok sey var etrafa bakildiéinda birde senden dérenelim yine hayati Nazim hikmet memleket... Ne giizel yazmis yine siirinde cighgimiz1... “Ceneni avuclarinin icine alip, duvara dap’ kalmal . Ceneni avuclaninin icine almat . Kalk! Pencereye gelt Bak! Disarda gece bir cenup denizi gibi giizel, Garpiyor pencerene dalgalan... Gell Dinle havalan: havalar sesterin yoludur, havalar seslerte dotudur: topragin, suyun, yildrzlanin ve bizim seslerimizle... Pencereye gelt Havalan dinle bi Sesimiz yamndadir, sesimiz seninledir... sesimiz umudumuz. sesimiz grghgimzdrr Direnisimiz, Tekel iscilerinin, Taris igcilerinin, maden igcilerinin onurlu direnisidir! ‘Tepki ve Deaisim Dergisi +18,9 Seckin Aybar saytar@tepkivedenisimory Recep Beyin korkusu Utkemizin gindemini hepimiz bitiyoruz. Yaklasan genel secim éncesi ortaya atilan faili mechul kaset, Cumhuriyet Halk Partisi’ ndeki olumlu(!) degisim ve popiller tsmiyle Recep Bey’in siirekli calisan savunma mekanizmasi. itk olarak, hukuk devietinde yastyorsak bu kasetin faileri ortaye cikanimalicir. Bunun ctsinda bu konuyéa ilgili olarak Deniz Baykal hakkinda yorum yapmak kimsenin haddi de@il diye diisuniiyorum. Birincisi, kaset 6zel hayata yneliktir. ikinci s6rintiterin sibettoldugu tim uzmanlar tarafinden ortaye konmustur Deniz Baykal’ istifas sonrast, Kemal Kilcdaroglu'nun halkm biiik destegiyle genel baskaniga seciimesi karst devrim cephesinde bili bir tedrginlik yaratms. Bunu Recep Bey'in ginden inde sertiesen demesierinden antayabiliiz.Bizim Kemal’ in yoksullugu, sefaleti, issizligi giindemine almasi, toplumun yoksut kesimlerini hancerleyerek iktidar olan Recep Bey ve ckibini cok rahatsiz etmis anlasilan. “Fakir fukara edebiyati yapryor.” diyerek Kiligdaroglu’na tas atmalan da bu rahatsizligin en biiyiik belirtisi. Yoksa bir sosyal demokrat parti liderinin yoksullugu ve issizliZi giindemine almasindan daha dogal ne olabi- lie Siyasetten biraz anlayan siraden bir vatandas bile Recep Bey'in yaptigim yopmaz. Bu saldinlar apart isirtikcicephede yasanan korkunun karti. Yasanan bu getfgmeterin sosyal demokrat cephe icin cok olumlu siyalleroldugunu rahethkla siyleyebitiriz, Stiphestz Chp’nin Kemal Kilicdaroalu hamlesi gerici Akp zihniyetini yok etmek icin yaprlabilecek en biiyiik hamleydi. Genc bir yurtsever olarak bu hamley! bitin samimiyetimle destektiyorum. eld ya bundan senrasr’ Bundan sonrast icin yaprimas:gereken tak sey gelecek gonel secimlerde Kemal Kiliedarcijl'ra destehlemek oimaiicr Bitan anti-emperyalistler Kemal Kiigderoglu'nun arkasinda tek yirek olmelidr, CinkiiTorklye'nin yi kavagmast icin bundan basta bir socenek yok. Tam bagmstz Trkye iin atilmasgereken ik acim bud. Deniz Gezmis‘in dedigi gibi “Tirkye’nin katkinmes! ve hatkn Kurtulugu Amerikan emperyatizminin yurtten atiimasine baGliir Bafimsrzbgmrz kezanmadan kalanmak mimnkin cegildr Minkiindir dyenter ya bimeden siyldyorlardir veya cikar- lan geregi yalan sdyidiyorlardir.” Amerikan Emperyalizmi’nin yurttan atilmast AKP’nin sandiga gémiilmesiyle olur. Bunu da yapabilecek tek gig Kiliedarclu Sncerligindeks CHP’ dir. Burada beklent, gizestinler gSrmek icin fkirsel catiymalan bir kenera birekap Kemal Kiligdarojlu’nun erkasinda birlesmektr,Bakelim bu gergekleyecek mi? Baran Aydin S bay ine topkvotegsin.org Degisen Paradigma ve Aydinlar Aydinlanma ¢agindan bu yana genet kant insan ile doa arasinda ki iligkinin ist yapyyolusturan devietin paradigmasi ne ‘olursa olsun bettrleyictoldugudur.insan ile Doge arasinda Kt isk! ise Uretim tiskilerinin temetintolusturur, Bu kam uzunca bir slire devam ett, Fakat 1980 yilindan itibaren sosyal bilimciler ve felsefeciler toplumu céztimlemede tek etlen olarak gérdikler Uretim iisklerininde temelinde yatan olguyus; BILIMSEL DEVRINLERI sesteri daha gir ckarak savunmaya baslacilar Bigi Toplumuna dogru yénUmiizt cevirdigimiz inimiizde, iretim iigilerini teplumu céziimlomede biimsel devrimlerin bir sonucu olarak insan-doge etkilesiminde birinci olarak rol oynadi kabul g6rlyor. Dolays le topluma yn veren asi! etken BILIASEL DEVRIMLER'in gecceklesmest Bir biimsel devrim olan Newton paradigiasinin toplumsal mekanlzmaya en Ust Kecemede yansimast Aydinlanma Cann temallerni olusturdu, Aydinlanma Cagitnin temelleriniatan bitimsel devrimin tiretim Hskilerine yansimasi EMEK-SERIAAYE ikile- inini dogurcu, Emek-Sermaye celishisini asmak iin gesitli yntemler gelistrldi, Sunlardan ilki Keynesci politikalerdh. Ikincis sci ve burjuva sinfni ve dolayis ie emek-sermaye ikilemini asmak icin Snemli bir agama olan Frederick Taylor’un yonetin ve isgicl hakkindaki itkelerinin Henry Ford tarafindan fs hayatina uygulanisl, emek-sermaye celitsini neredeyse bi Uzlagmaya cevird. Bu urlasma 1980 yilina kadar ideoloyik alanda "bireyselli@i" benimseyen devitlerde sural 1980 yilindan itibaren iretim iligkileriginimiizde halen devam eden deéisim sirecine girdi. Buna neden olan en biiyik etken ise KUANTUM (MEKANIGI ile gelen bilimsel devrim Biraz toplum olarak dliginmeye thtiyacimz var... Dinya deigvor.. Esk paradigmalar ile yenigaiin toplumsal isleyil ak tanamaz curuma getiyor... Bu durumda Turkiye’yi yenetenler neler yapiyor? Aydinlanma cag} ierisinde geligerek ginimize kadar gelen tim kurumlan yrpratarak, demokrasinin tim getirierinin sifirlandit, feodal cada zg sUrulesmis, dikta tle yonettlen, PADISAH SULTASI pesinceler! Bir yanda Aydinlanmaci g8risler bilimsel cevrimler ile daha ilerye dénik yeni bir agamaya; "BILGI TOPLUMUNA” gegmeye hazw- tanan DUnya. Diger yanda tim stam dikelerini ayn gat altinda toplayarak Aydinlanmnaci gorUslerin getirsinirecdeden, feodal ‘aia Gaal siilesmis bir brik yaratma perinde savagan yBnetici sinif ve FIKREN ACINSIZ MILLETLERIN goisim stirecin, kendi {oplumlannin refant icin caisanIsbiitkciler ile birtkte durdurmak isteyen A-KA-PE tktidan, Bu durum nasil agmek gerekiyor? Bence béylesi durumlarda bir toplumu cz ulastiracak en cok thtiyag duyuian sinif 0 toplumun AYDINLARIOR. Toplumu- mmuzda mealeset hilyar duyulan aydinlar gecmisimizce Isbitkgller ve onlann Ulusumuzdak! ayek takin beraberince KATLEDILD! LER Fakat unutulmamalidi ki Devrim Sehitlerini yaratan bu toplumsal mekanizma, yenilerini iretmeye devam edecektir! ‘Tepki ve Deaisim Dergist +19Kiraathaneden Erdal Aksungur Esas sorumlu: Insan eti yiyerek, insan kam icerek yasayan, kokusmus Diizen Yarin, bu INSANI HICE SAYAN diizende, Efe'nin oluimiine yol acan benzeri bir “ihmaiden’ dolayt SIZIN de COCUGUNUZ Efe gibi kurbanlar arasina katilabilir! Eger simdiden kendi cocuklaninizin icin olsun "YASAMA HAKKINI’ korumak ve savunmak icin sesinizi yiikseltmezseniz, yann aynt "ATES" sizin de "OCAGINIZI” yakinca, bu kokusmus diizendeki “SORUNSUZ- SORUNLULARIN’ piskince siritarak size verecedi yanit: "TAKDIRi ILAHI, BUYUTECEK BIR SEY YOK! KADER!” demek OLACAKTIR. Bu nedenle esas meselenin, dzellikle sayilari 15 milyonu bulan savunmasiz cocuklarimrz gelmek iizere Tuirkiye'de “hice sayilan” 73 milyon insammizi ilgitendirdigini haturlatmak icin asaidaki yaziy: bir daha paylastyoruz. iste size icinde yasadigimiz bu kokusmus fakat cesit cesit vahsiliklerle varligim siirdiiren sémiiriicii ve vurguncu diizenin icyiiziinii yansitan, hemen her giin yiizlercesi meydana gelen fakat pek duyulmayan kiicik haberterden biri. iLK HABER: Efe BOZ, ihmal yiiziinden Anaokuluinda hayatim kaybetti.. ‘Bir degil, gerekirse bin dava acacagiz’ Istanbul'da, okulda kirilan lavabonun bogazm kesmesi sonucu dlen Efe'nin annesi, “Mijfettisler ‘ihmal yok diyor. Ihmal yoksa Efe nerede?" dive isyan ett! Dumlupinar likégretim Okulu'nda, distip kirilan iavabonun bogazim kesmesi sonucu hayatin: kaybeden 6 yasindaki Efe Boz'un ailesi afkeli. Nurdan ve Kemal Boz, "Mifettisler ‘ihmal yok’ diyor. lmal yoksa Efe nerede?’ diye isyan etti ve bu sekilde bir dliimii asia kabullenmeyeceklerini, dava acip sorumtulardan hesap soracaklarim styledi. OKULA GITMEK ISTEMEMISTI Her sabah oldugu gibi o glin de Efe'yi okula kendisinin biraktigin: séyleyen anne Boz, gézyaslant icinde birlikte geciraikleri son dakikatari antattr: “O gece huzursuzdu, hic uyumadr. Sabah katktiginda okula git mek Istemiyordu. Ikna ettim. Daha sonra kursun kaleminin bittigini sbyledi. Kalem alip yurliye yriye okula gittik. Pazarin icinden gectik. Cok sakaci bir cocuktu. Bir pazarciya ‘Bu fasulye 7.5 lira. Hem kaynasin, hem oynasin’ diye laf atti. Okulun kaprsina gelince, hep yaptigi gibi énce sa¥ sonra sol yanagima piicik kondur- du. ‘Bir de gichk istiyorum’ deyip boynumdan éptil. Son laf ‘Okula ge¢ kaldigim icin ogretmenimden ozur dilemen gerek. CUnkii bu senin sucun’ oldu. Cok akilir ve ¢ém okulun hayrantigin: kazanmis bir cocuktu.” ‘DUSMEMEK ICIN TUTUNMUS' Oflunun tuvalette ayaginin kaydigin, dlismemek icin lavaboya tutundugunu ifade eden Boz, "Cenazede Efernin arkadasinin annesi yanima gelip, oglunun olay! gordiguni soyledi. Ayagi kaymis ve Lavaboya tutun- maya calismis. Cocuk 0 giinden beri uyumuyor, isiklari dahi kapattirmyormus. Efe‘nin lavaboya asildigi sGy- leniyor ama o kader titizdi ki, ellerini yikarken asta lavaboya dokunmazdh. Neden yaninda bir gérevli yoktu ve neden yerlere kaydirmaz konulmamisti? Oglum ihmal kurbant” dedi. BASKA EFELER OLMESIN Olayin meydana gelisiyle ilgili kimsenin tam olarak bilgi vermedigini belirten baba Kemal Boz ise, ‘fkesini "Bir degil, bin dava acmam gerekse de acacagim. Kim sorumluysa cezalandirilmasin: istiyorum. Da- vamizin pesini birakmayacagrz. Okula guile oynaya génderdiginiz oflunuzun aksam cesediyle karsilasiyorsu- uz. Hangl anne baba béyle bir 6lumu kabullenir ki? Baska Efe erin otmesini istemiyoruz” cumleleriyle dile getirdi. Bor cifti, simdi tek tesellilerinin 14 yasindaki kizlart Yagmur oldugunu séyliiyor. Olay! psikolog esl inde grenen ancak kabullenmek istemeyen Yagmur ise kardesinin oyuncaklarini elinden birakmiyor. Efe'nin yataginda oturup, fotograflarim épiiyor. IKINCI HABER: Zonguldak'ta 30 Naden iscisinin *Katliam’ gibi bir *kaza'ya kurban gituigini duymayan kalmamistir herhalde. Bu son 5 ayda tictincii ‘Maden kazast'! Tiirkiye, MADEN KAZALARINDA ve iSCl OLUMLE- RINDE Avrupa’da BIRINCI, Diinyada UCUNCU sirada.. ‘Tepki ve Deaisim Dergist +20‘Maden Milhendisleri Odas) Baskant ‘Mehmet Torun, kuyu éndnde kara tahta Uze rinde cizdigi grafikle gazetecilere aciklamalar yopti. Torun, asagi inen ve cesetleri bulan ekip igin, “Arkadaslarimiz kendini riske atti. Ciddi bir gaz vardi. Denge halatlart kopmustu” dedi. Baskan Torun, séyle devam etti: "Diger iki iscimizi de aramalara devam ediliyor. 4 Kisilik gruplar halinde calisitiyor. Bu kuyunun dibinde, 160 metre daha asagida bir de su kuyusu var. Belki mucize eseri, patlamanin etkisiyle oraya inmis olabilirler. Bir umut da olsa orada arama calisma (art devam ediyor.” Torun, “Bir kisim cesetler korunakli bir yerde bulundu. Muhtemelen dinlenmek icin oturmus ya da yemek yiyorlardi. Patlamayla 1800 derece 1si aciga cikiyor. OksiJen bitiyor ve aciga ¢ikan kar- bonmonoksit gazr iki nefes alindiginda didiiriiyor. Cesetlerde kismen yanma var, cogunda karbonmonoksit zehirlenmesi. 4 isci ise basingla savrulmadan dolay' ciddi yaralar almis" dedi. Torun, maden kazalari ve isci éliimleri konusunda Tirkiye'nin diinya iizerinde Cin ve Rusya‘dan sonra Ucuncu, Avrupa‘da ise birinci sirada oldugunu sdyledi. | . Para babalanmin Medyadaki Kapikullar bu olaylanin ardindan hem "TIMSAH GOZYASLARI” ddkiiyorlar, hem de bu aci olaylann gercek sorumlusu Bey ve Haciadalann cizmelerini yaliyorlar! ~ Komi gibi kader - Cenazeler crkti feryatlar yikseldi ~ Gdclikte can veren muhendisler evlilik icin haziruk yopiyordu - Ailelere ilk asamada 10'ar bin lira yardim yapilacak + Tlirkiye, kaza ve dliimde diinyada iglincii sirada... Cocuklart icin dlditer Protestocu kayitl bir eylemei gikts BU iki ACI HABER BIZE NEYi GOSTERIYOR? Lafi dolandirmak da, uzatmak da huyumuz degil. Demek ki yalniz Ulkenin madenlerinde ve okullarinda degil, biitiin ULKENIN basinda da, DEVLET kurumlarinda da INSANA ve INSAN HAVATINA hic deifer vermeyen bir zihniye- tin, insan eti yiyerek ve insan kami icerek beslenen bir sOmiirlcii ve vurguncu giruhun temsilcilert “yonetici” duru- mundadir Son § ay icinde ic ayn yerde, “is kazasi” diye gecistirilen, adeta bir “katliam” gibi onlarca Maden iscisinin ‘oldugu ve kendi “sorumiulukiarint” hi¢ utanmadan “KADER” dive yutturmaya kalkisacak kadar sahsiyetsiz ve perva- siz 'yetkililerin’ Glkenin bitin kilit baslarinda yellenerek oturduklari bir kokusmus dlizende yasiyoruz. Balikesir ve Bursadan sonra, Zonguldak'ta da ancak iki giinde toprak altindan cikaniian Maden iscilerinin ‘ollmUne yol acanlar da, bu Kokusmus somuiru ve vurgun duzeninin aym zihntyete sahip "yetkililert” degtt micir? Efe Boz’un dliimiine yol acan Okul Miictiri de, Maden iscilerinin dllimiine sebep olanlar da, elbette oturduk- lan koltuklardan defolup gitmelidirler. Elbette bunlann defolup gitmesi igin, onurunu ve cesaretini yitirmemis, ylreginde azicik bile olsa insanci hisler tasiyan herkes sesini yukseltmelt, elinden gelen cabayi gdstermelidi Fakat “bunlar kendiliginden gider” diye hi¢ hayale kapilmayalim! Cini Tarihin hic bir caiinda: insan eti yiyerek, insan kant igerek yasayanlarin, dalaverelerle ve zor'a tepesine tiinedikleri toplumun sirtindan ve ele Recirdikleri koltuklardan “kendiliklerinden’ cekip gittikleri goriimemistir. Bunlar ancak, YIGINLARININ GUCU ile onlar kadar ORGUTLU ve BILINCLi Halk hareketiyle "Tarihin cipligine” suipirilp atilrms- lardir. Unutulmamalidhr ki: “Civi CiVIYLE SOKOLOR” ‘Tepki ve Deaisim Dergisi +219 Tugay Madanoitu ‘stanbul-Zeytinurmy sorumlusu ‘Mzaytinvurny@tepkivedepisin.org Serbest kiyafet ve cumhuriyet Son giinlerde internet diinyasinin en bomba anketi serbest kiyafet’ anketi olsa gerek Ogrenciler icin. Astinda sadece dfrenciler igin mi em arz ediyor bir disinmek lazim.. Olacaktani simdiden kestirmek icin miineccim olmak gibi bir gereksinim yok. Bakin olaylar syle cereyan edecek: Sechest layafet uygulamasi gelecek. E malum herkesin eko- nomik diizeyinde belli bir alt siniri asamayan bir ditkeyiz-ne yyazik ki-.Keza 50 ‘i yillardan beri Global diinya diizenin bize {etirdigi pek cok global ‘kodoman sirketler tilkemizde yerti iiretici magdur etme seviyesini gecti camim alma pesinde.Her yerde géze carpan bir marka olgusu séz konusu. ve bu gibi strate}ik emperyalist planlarin bir diger asamas1 ise kaltur yozlasmasin: basaril bir sekilde uygulamaya konulmustur Kiiltiir yozlagmasinin tek hedef kitlesi \ardir:Gencler.Genclerin dinyada olup biten! &Brenmek ‘Dewrim Bekciligi yapma gorevinden kendilerini azletmeleri- nin altinda yatan neden acikca g6ze carpiyor Sekiicilik colgusu.Gyle bir duruma gelindi ki kendilerini ‘devrim bekcisi sayanlar dahi oyuna dlistigiinin farkinda dediller.dyle ki altar yoztasmasinin fikir babasi olan gticterin bir oyunu olan metalastinlan devrimin aktérlerinin tizerinde resmi,imzast ‘olan esyalanin kapis kapis gitmesi farianda olunmasa dahi cok biyik bir sorun... yani kapitalizm denen olgu devrim liderterini,inderlerini dahi bir hamlede yiyip yutarken,marka ‘denen olgunun icinde kaybolup gitmesini saglayacak gictey- 3€ o noktada durup disiinmenin vaktidir.. iste burada kargimza cikacak olan en biiyik sorun: marka. Bakin, kapitaltzm bu marka denen olguyu 0 kadar iyi satiyor ki insanlar sekilci distincenin esiri olmakta ve dost luklar, arkacashiklar bu olgu iizerine sisternlestirilmekte. Yaz yillar Gace Thomas More Otopyasina deginirken syle demisti: Utopiada herkesin giydii tek tip bir layafet Vardit. Altitar, glimiis ve elmastarin degerini Kiiiittmek iginse bu maddelerden kélelerin boynuna zincir yapartardh. 0 zamanlarda sorun zenginiik ve simi belirten simgelerdi. ‘Simdilerde de sorun aym fakat metalar dedisyor. O zamantar altin takulerdi simdilerde marka olan her sey... Ailesi asgari iicretle gecinen bir cocuk ile soyundan zengin olanlarin aym seviyede ‘olmasint saBlayan esitlikcilk felsefesine dayandinlarak ortaya cikan tek tip kiyafetler bana Moreun Utopyasini animsatir. Herkes o kiyafetin icerisinde bir adla amir: d&ren- i. Peki, Serbest kiyafet gelince ne olacak? Zengin olan elit kesimin ulagabilme {mkantna sahip oldugu kiyafetlerle okula gelecek, fekir olan ise Uzerine gecirecek kayafet bulursa ne mutlu ona, Burada bilyiik bir sorun vardir. Cumhuriyet ezilenin yaninda olmasi gereken bir sistemdir ve burada Bu rejim ayakiar altina alinmak icin ‘abalaniyor. Evet, militarist genclik istemiyoruz. Fakat militarist genclik kiyafetle olur diyen insanlarin hepsinin sekilci oldugunu sdylememe gerek yok. Militarist olmayan Senclik fikir 6zeUirllyle ortaya cikar. Eger dedistirilmesi gereken bir seyler varsa cortada bu e¥itim sistemi olmalidyr. Ozgir disiinebilen bir genclikisteyerek bunu des: tekleyenleri kinyorum. Destekleyen insanlarin ezilecek kardeslerimizi diistinerek bir seylerin kararina varmasi gerektigini distiniyorum. Son olarak aydin ve dzgiirlikci bir ‘genclik icin kiyafet yénetmeliginin degil egitim sisteminin degismesi gerektigini hat: latyorum.. Iza: 10 Yilbk Ofrenci Mert Mamak Karabik-Safranbolu sorumiusu Tesafrantalu@tepkivedenisin org Suursuzca kosmak Ne kadar kostum? kag adim atarak? og nefes alarok? ac kere yuthunarale ag kere arkoma bakarak? Nasil geldim bu yesilin siyaha taptig yere? Neresi bu kasvetin evlat edindigitoprakiar? Suskun adimlaria rm devam etmeliyim, Yoksa geri dénmek en iyisi mi? Toptklarina ta Ogrettikierini 6 Olime yaklasmak iin yesanm sebepsizce, Belki de daha koymaliyim ciferierim patlayene kadar. Horkumu ayak izlerime hapsedip, Gammura batana kadar gxrpinmalt yin? Glmayan hirsim varrms gibi daha da derinteri kazsam Giinest unutmak ign? Hayr...O da olmaz -Acaba ezberlemek mi gerekli yamndan gctigim her aac? Yolsa sadece unutup oldujum yerde kalmak rm daha cauip? ‘ama caziplik Bem defi su an. Kosmaliyim... Kimsenin yanindan gectigjimi anlayamayacags kadar b2l. Kimsenin duyamayacat kadar sessiz Birden bire biter bela’ yol. Yeni bir cukur kazmeya baslanim, Sonra beklerim uzun bir sire ki; Belki de biriteri gelip ris stumu aye. Pekl ya sonra? Birkac kokte benim bedenimden mi hayat bulur? Giizel gériinen ama dokununca solan, ‘OlUm Kokulu cicekler olur belkt, “Tepki ve Deaisim Dergist +229 Aylin Deringay ‘aderincay@topkivedegisin.org Onyargilar insan... Su KUcUK DUnya’nin, KUCUK yap! tasiart... O kadar cok var ki, onlan idare edebilmek bazen zor oluyor. Halbukt birlesebilseir, ne bik bir Dinya olurdu gu Diny.. COnlan en cok aynran sey, Onyarglan.. Sah, insanlar neden Gnyargiara sahiptr? Neden sarnginiare salak derier? Dinya’nm her yerinde, gze en hos gdrlnen tiplerden bri lamin bedelini mi édemekteler, sektiemivortar mz Biraz tlkemize bakalen, Kendi dn yargianimiza...Mesela neden Alevlere dinsi, igkict dere? Acaba sonsuz sevgi ve save besledikler kalpler, tahammid ecilemez oldugu icin mi? Ya da Sinnilere ise irk, geriate, dine! demekte.. Hatta cok tberal(!)yazeriardan Baskin Oral, daha da ileri sip, “SULaTU” Uplemes' tle hem lak olmayr, hem Turk olmayn, hem de Sunni olmayt bir Kusur sayabilme marifetini de goster. En biligimiz olan ise, Kirtlere terérst denilmesidi Insanin sorast geliyor, hangi hakla kiicuik bir azinligin suclan, Grfieri ve huylan, geriye kalan cogunlugun Uzerine bir

You might also like

• Tepki Ve Değişim Dergisi - 42. Sayı Yayında!

  

  Document16 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi - 42. Sayı Yayında!

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi Eylül-Ekim 2011 Sayısı - Sayı 41

  

  Document16 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi Eylül-Ekim 2011 Sayısı - Sayı 41

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 15 Temmuz 2011 Sayısı - Sayı 40

  

  Document32 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 15 Temmuz 2011 Sayısı - Sayı 40

  derlenis

  No ratings yet
• • Magazines
  • Podcasts
  • Sheet music
• Solcu Dergisi 1. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 1. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 5. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 5. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi Nisan 2011 Sayısı - Sayı 38

  

  Document24 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi Nisan 2011 Sayısı - Sayı 38

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 36. Sayısı

  

  Document16 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 36. Sayısı

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi Temmuz 2010 Sayısı - Sayı 31

  

  Document16 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi Temmuz 2010 Sayısı - Sayı 31

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 35. Sayı

  

  Document24 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 35. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 34. Sayı

  

  Document16 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 34. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 32. Sayı

  

  Document24 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 32. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 3. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 3. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 11. Sayı

  

  Document10 pages

  Solcu Dergisi 11. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 7. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 7. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 4. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 4. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 18. Sayı

  

  Document24 pages

  Solcu Dergisi 18. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 6. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 6. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 8. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 8. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 16. Sayı

  

  Document24 pages

  Solcu Dergisi 16. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 10. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 10. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 12. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 12. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 9. Sayı

  

  Document8 pages

  Solcu Dergisi 9. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 13. Sayı

  

  Document16 pages

  Solcu Dergisi 13. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 17. Sayı

  

  Document24 pages

  Solcu Dergisi 17. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 14. Sayı

  

  Document16 pages

  Solcu Dergisi 14. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 20. Sayı

  

  Document24 pages

  Solcu Dergisi 20. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 15. Sayı

  

  Document22 pages

  Solcu Dergisi 15. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 21. Sayı

  

  Document24 pages

  Solcu Dergisi 21. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Solcu Dergisi 19. Sayı

  

  Document16 pages

  Solcu Dergisi 19. Sayı

  derlenis

  No ratings yet
• Tepki Ve Değişim Dergisi 22. Sayı

  

  Document24 pages

  Tepki Ve Değişim Dergisi 22. Sayı

  derlenis

  No ratings yet