You are on page 1of 92

KOYUNLARDA SEKSÜEL SİKLUSLAR

Üreme Sezonu
Koyunlar 6-9 aylık olunca pubertasa, 9-15 aylık
olunca da yetiştirme olgunluğuna erişirler.
Keçiler, diğer türlerde olduğu gibi, cinsiyeti kontrol
eden genlerin işlevi doğrultusunda merkezi sinir
sisteminden başlayarak gonadlara dek varan
birbirine bağlı uyarımlar sonucu salgılanan
gonadal hormonların ikincil cinsiyet karakterlerini
oluşturması ile pubertasa erişirler. Ergenlik yaşı,
ırk, ısı, ışık ve beslenme gibi çevresel faktörlere
bağlı olarak 3-12 ay arasında değişebilmektedir.
Ankara keçilerinde pubertas doğumu izleyen ilk
sıfat sezonunda, yani yaklaşık 7 aylıkken, ilk
kızgınlık görülmektedir.
Çiftleşme Mevsimi
Koyun ve keçiler üreme faaliyetlerinde sezondan
sezona önemli değişiklikler gösterirler. Günlerin
kısalmaya başladığı sonbaharda östrüs
gösterdikleri için kısa günlerde üreyenler olarak
bilinirler.
Ekvatorda gün uzunluğu pek fazla değişmediği
için üreme sezonu tüm yıla yayılmakta ve bu
faaliyetler ısı ve yağış gibi faktörlerden
etkilenmektedir. Üreme sezonu dışında kalan
dönem anöstrüs olarak adlandırılır ve bu
dönemde dişiler östrüs belirtileri göstermezler.
Üreme sezonunu uzunluğu ırk, beslenme ve
laktasyon gibi faktörler bağlı olarak
değişmektedir. Fiziki kondüsyonu düşük olan
koyunların sezonu kısa ve östrüsleri belirsizdir.
Merinos ve melezleri daha uzun bir üreme
sezonuna sahiptirler. Keçiler de mevsimsel
poliöstriktir. Kuzey yarımkürede keçi ırklarında
çiftleşme mevsimi, fotoperiyota bağlı olarak gün
ışığı alma süresinin azalmaya başladığı sonbahar
aylarında gerçekleşir. Işık alma süresindeki
değişmelerin az olduğu tropikal bölgelerde
yaşayan ırklar ise yılın hemen her mevsiminde
östrüs gösterirler.
Üreme sezonu kuzey yarımküresinde Eylül-Ocak
ayları arasıdır. Sezon içerisinde dişi keçi toplam
4-7 kızgınlık siklusu gösterir. Ankara keçilerinde
üreme sezonu oldukça kısa, Maltız gibi sütçü
ırklarda ise uzundur. Genel olarak keçiler yılın
belirli döneminde anöstrüs gösterirler.

Psikolojik stres, siklik aktivitenin kesilmesine


sebep olur. Örneğin siklik olarak aktif olan
dişilerin alışkın olmadıkları bir çevreye nakilleri
stres oluşturmaktadır.
Koyun ve Keçilerde anöstrüste hipofiz bezi
oldukça inaktif olup, bu dönemde gonadotropin
salgısı düşük düzeydedir. Sonuç olarak folliküler
gelişim uyarılamaz ve dişiler östrüs ve ovulasyon
göstermezler. Üreme sezonunun başlamasıyla
birlikte hipofiz aktivitesi artar ve dolaşımdaki
gonadotropin seviyesi yükselir.
Böylelikle folliküler gelişim ve olgunlaşma stimüle
uyarılır. Sezonun ilk bir veya iki östrüs siklusu
corpus luteumun prematür regresyonu veya
malformasyonuna bağlı olarak diğer sikluslara
göre daha kısadır.
Koyunlarda sezonun ilk ovulasyonları östrüs
semptomları şekillenmeksizin gerçekleşir. Bu
durum sakin kızgınlık (suböstrüs) olarak
adlandırılır. Bu olay yetersiz östrojen salgısıyla
birlikte, östrüs davranışlarının bütünüyle
oluşabilmesi için bir önceki siklustan progesteron
salgısına ihtiyaç duyulmasından
kaynaklanmaktadır.
Keçilerde böyle bir durum söz konusu değildir.
Keçiler üreme sezonunun başlamasıyla birlikte sakin
kızgınlık geçirmezler. Ovaryum aktivitesi üreme
sezonu yaklaştıkça tedricen artmaktadır. Böylelikle
anöstrüsten üreme sezonuna geçiş esnasında kan
dolaşımında gonadotropin seviyesinin artmaya
başladığı bir geçiş dönemi mevcuttur.
Fakat bu artış östrüs ve ovulasyon sağlamaz. Ama
bu aşamadaki dişiler ovulasyon uyarılmasına karşı
duyarlıdırlar. Erkek hayvanlardan izole bir sürüye koç
ya da teke katılması geçiş döneminde östrüs ve
ovulasyonların uyarılmasında oldukça etkilidir.
Keçilerde cevap koyunlara göre daha fazla ve
Koyun ve Keçilerde Hormonal Mekanizma

Gün uzunluğunun kısalmasına bağlı olarak artan melatonin


koyun ve keçilerde GnRH salınımının artmasına neden
olmaktadır. Mevsimsel değişimler ve çevresel faktörlerin
hipotalamusu etkilemesiyle salgılanan GnRH’nın hipofiz ön
lobunu etkileyerek FSH ve LH salınımını uyarması sonucu
folliküler gelişme kontrol edilmektedir.

Hipofiz ön lobundan salgılanan FSH folliküler gelişimi


uyarmakta, gelişen folliküllerden artan miktarlarda östrojen
salgılanmaktadır. Östrojen seviyesi belirli bir düzeye
ulaşınca, LH salgısı uyarılmakta ve LH pikinden 18-24 saa
sonra ovulasyon şekillenmektedir.
Follikül gelişimi sırasında östrojen salınımı yanı
sıra İnhibin salınımı FSH sekresyonunu inhibe
ederek sekonder ve tersiyer follikül gelişimini
sınırlandırmaktadır.
Kandaki düşük östrojen düzeyi gonadotropin
salınımını baskılamakta, yüksek orandaki östrojen
seviyesi ise LH salgısını uyarır.

Ovulasyondan sonra LH ve östradiol seviyeleri


düşer. Ovulasyon sonrası şekillenen corpus
luteumdan salgılanan progesteron, gonadotropin
salınımını ve folliküler gelişim baskılar.
Gebelik şekillenmediği takdirde siklusun 11-12.
günlerinde (keçilerde 16-17) uterus
endometriumundan salgılanan PGF2‘nın etkisiyle
corpus luteum küçülmeye ve progesteron salgısı
azalmaya başlar ve kalkan negatif etkiye bağlı
olarak gonadotropin salgısı artarak yeni bir
folliküler gelişim uyarılır.
Anöstrüs döneminde folliküler aktivite düşük
düzeyde devam etmektedir. Gonadotropinlerin
hipofiz ve kan dolaşımındaki yoğunlukları luteal
dönemdekine benzer ve hatta daha düşüktür.

Erken postpartum dönemde yüksek düzeyde


salgılanan prolaktin gonadotropinlerin salınımını
baskılar ve laktasyon anöstrüsüne yol açar.

Anöstrüs döneminde de yüksek olan prolaktin


düzeyi aşım sezonuna geçişte hızla düşerek
aşım sezonu boyunca düşük seyreder, anöstrüse
tekrar geçişte seviyesi artar.
Östrüs Siklusu
Koyun ve keçiler üreme sezonu içerisinde düzenli
aralıklarla östrüs gösterirler. Üreme sezonu
içerisinde gebe kalmayan koyunlar ortalama 16-17
(14-19) keçiler ise 19-21 (17-24) gün aralıklarla
östrüs gösterirler. Bu süre genç hayvanlarda 1-2
gün daha kısadır. Bu zincirleme olarak devam
eden periyot östrüs siklusu olarak
tanımlanmaktadır. Kolaylık olması açısından östrüs
siklusu iki döneme ayrılabilir. Folliküler faz
(folliküler gelişim aşaması) ve luteal faz (corpus
luteum periyodu).
Östrüs folliküler fazın geç döneminde
şekillenmektedir. Folliküler faz oldukça kısa olup,
koyun ve keçilerde 3-4 gün devam eder.
Luteal dönem koyunlarda 13, keçilerde ise 17 gün
sürmektedir.
Folliküler gelişim hipofiz tarafından salgılanan FSH
ve LH’nın kontrolü altında gerçekleşmektedir. FSH
follikül gelişimini uyarmakta, LH ise bu fazın geç
döneminde folliküler gelişimin tamamlanmasında
etkilidir.
Folliküler gelişim devam ettikçe gonadotropinlerin
etkisiyle kan dolaşımına östrojen salınmaktadır.
Öncelikle kanda düşük miktardaki östrojen hipofize
negatif feed back etkiye sahiptir.
Bu durum ovaryumların aşırı derecede uyarılmasını
engeller. Follikül östrojenden başka İnhibin adlı
FSH sekresyonunu inhibe eden bir hormon da
salgılar. İnhibin graaf follikülü varlığında diğer
folliküllerin gelişimini engeller ve böylelikle
ovulasyon sayısı sınırlandırılmış olur.
Bununla birlikte, kandaki östrojen miktarı yeterli
düzeyde arttığında hipofizden LH salınımı başlatılır
ve LH seviyesi pik seviyeye ulaşır.
Bu artışa preovulatorik LH piki denir.

Ovulasyon LH pikinden 18-24 saat oluşur.

LH artışı oositin mayotik olgunlaşmasını (primer


oositten sekonder oosit) başlatır.

Dolaşımdaki östrojen dişilerde östrüs


davranışlarının oluşmasını sağlar.
Ovulasyon graaf follikülünden ovumun atılması
olgusudur. Koyun ve keçilerde spontan olarak
şekillenir.

Ovulasyon zamanı, östrüsün başlamasıyla yakın


olarak ilişkilidir. Merinoslarda östrüs
başlangıcından 25-30 saat sonra, keçilerde ise
östrüs başlangıcında 30-36 saat sonra şekillenir.

Bazen kısa östrüse sahip koyunlarda östrüs


bitiminden sonra şekillenebilir. Aynı östrüste 2 veya
daha fazla sayıda follikül gelişirse genellikle 2-3
saat içerisinde hepsinde ovulasyon şekillenir.
Genellikle keçiler koyunlardan daha fazla sayıda
ovulasyon gösterir. Birden fazla ovulasyon oranı
genetik, canlı ağırlık, beslenme, yaş ve sezon gibi
birçok faktörün etkisi altındadır.

Booroola Merinosları, Sakız, Finn ve Romanov ırkı


koyunlar diğer ırklara göre daha fazla sayıda
ovulasyon gösterir.

Genellikle canlı ağırlığı daha fazla dişiler daha fazla


sayıda ovulasyon göstermektedir.
Yaş arttıkça ovulasyon oranı artar ve 3-5 yaşları
arasında pik yapar. Sezon ortalarında sezon sonuna
doğru ovulasyon oranı daha fazladır.
Ovulasyondan sonra ovulasyon çukurluğu kan ile dolar
ve corpus hemorajicumu oluşur.

LH’nın kan seviyesinin artışıyla, ovulasyonun şekillendiği


follikül duvarındaki granulosa hücreleri prolifere olur ve
lutein hücreleri halini alarak antral boşluk doldurulur.

Ovulasyondan 4-5 gün sonra corpus hemorajicum sert


ve sarı bir hal alır ve bu yapıya corpus luteum adı verilir.
Bu olayın tamamına luteinizasyon adı verilmektedir.

Corpus luteum progesteron salgılar. Progesteron


uterusu fertilize ovum ve embriyonun kabulüne hazırlar.
Progesteron seviyesi ovulasyondan sonra 6 gün civarında
pik seviyeye ulaşır ve eğer hayvan gebe kalırsa, bu süre
içerisinde seviyesini korur.

Gebe kalmadıkları takdirde koyunlarda 11-12, keçilerde ise


13-14 gün sonra corpus luteum küçülür, regrese olur,
solgun bir hal alır (corpus albicans) ve progesteron seviyesi
hızla düşer.

Corpus luteumun lize olması uterustan salgılanan PGF2


tarafından sağlanır. Hayvan gebe kalırsa PGF2 salgısı
inhibe edilir ve corpus luteum aktif kalır.
Yüksek progesteron seviyesi gonadotropin salgısı
üzerine negatif feed back etkiye sahip olduğu için
folliküller gelişemez.

Bu etkinin ortadan kalkması ile luteal fazın sonuna


gelinmiş olur ve yeni bir follikül gelişimi başlar ve siklus
düzenli olarak devam eder.
Östrüs
Östrüs (kızgınlık) dişilerin seksüel aktivite gösterdikleri ve
erkeği kabul ettikleri dönemdir.

Östrüs folliküler fazın orta ya da sonlarına doğru şekillenir.

Östrüste vulva ve vaginada hiperemi, vaginal mukus,


kuyruk sallama, ayak ve burun sürtme ve aşırı hareketlilik
gibi dış semptomlar mevcuttur.

Östrüs davranışları keçilerde koyunlara göre daha


belirgindir. Keçilerde östrüste bazen homoseksüel
davranışlar görülebilir. Östrüsteki dişi keçi sürüdeki diğer
dişi keçilerin üstüne atlar. Dişi keçilerde kızgınlık belirtileri
Dişi keçide, kızgınlık süresince kuyruğunu dik tutarak
sallama, yüksek sesle meleme ve sürekli gezinme,
hareket etme görülür.

Kızgın keçiler tekeleri yakından izler ve etraflarına


toplanırlar. İştah azalır, ürinasyon artar. En önemli
olgulardan biri de feromon etkisiyle erkeğin kızgın dişiyi
bulması ve çiftleşmenin gerçekleşmesidir.

Kızgınlıkta, vulva şişmiş ve hiperemiktir. Vulvadan zaman


zaman az miktarda renksiz bir mükoz akıntı gelir.
Ovulasyonu takiben servikal mükoz akıntı çok sayıda
dökülmüş epitel hücrelerinin katılmasıyla yoğun, beyaz ve
peynirimsi bir hal alır.
Östrüste, erkek hayvanların daha agresif oldukları kabul
edilmesine rağmen dişiler hem erkekleri ararlar hem de
teşvik ederler.

Östrüste kan akımı, uterus, serviks ve vaginanın


sekretorik aktivitesinde artış şekillenmektedir. Vulva ve
vagina ödemli, vaginada sekresyon mevcuttur.

Mukus akışkanlığı ve kıvamı östrüs boyunca değişir.

Östrüsün başlangıcında mukus berrak ve seyrek, 12-18


saat sonra bulutlu ve bol, 25-30 saat sonra ise kalın ve
krema kıvamındadır.
Proöstrüs Östrüs
2 gün 30-36
saat

Anöstrüs
Değişken

Diöstrüs Metöstrüs
11 gün 2 gün

GEBELİK
147±5 Gün

Şekil : Koyunlarda seksüel siklus ve evreleri


Proöstrüs Östrüs
2 gün 36 saat

Anöstrüs
Değişken

Diöstrüs Metöstrüs
16-17 gün 2 gün

GEBELİK
147±5 GÜN

Şekil : Keçilerde seksüel siklus ve evreleri


Koyunlarda östrüs süresi 18-72, keçilerde ise 16-
58 saat arasında değişmektedir.
Bu durum ırk, yaş, coğrafi lokalizasyon ve erkekle
birlikte bulunma gibi birçok faktörden
etkilenmektedir.
Östrüs genç hayvanlarda yaşlılara göre daha
kısadır.
Aynı şekilde sürekli erkekle bir arada bulunan
koyunlarda erkekle bulunmayan ya da çok az
bulunan hayvanlara göre daha kısadır.
Ergin Merinoslarda östrüs süresi genellikle 24-42
saat, gençlerde ise 24-32 saattir.
Ergin keçilerde 20-40, genç keçilerde ise 18-30
saattir.
Kısa östrüs periyoduna sahip dişiler (24 saatin
altında) uzun östrüs periyoduna sahip dişilerden
daha az fertildirler.
Bu durum ovulasyon sayısıyla ilişkilidir. Östrüsü
kısa hayvanlarda ikiz ovulasyon nadirdir.
Koyun ve keçilerde östrüs tespiti 40-50 koyun-
keçiye bir arama koçu ya da tekesi katılarak
yapılır.
Altta duran ve aşıma izin veren (standing reflex)
koyun ve keçiler östrüste kabul edilirler. Erkek
dişiyi vaginal sekresyondaki özel kokular
(feromon) sayesinde bulur.
Östrüs tespiti arama koçu yada tekeleri yardımı
ile 12 saat arlıklarla günde iki kez sabah erken ve
akşama doğru yapılmalıdır.
Şekil : Keçilerde aşım davranışları, a: dişiye yaklaşma, b: topuk çalma,
c: idrar koklama d: Flehmen, e: aşma, f: ejekülasyon
Koyun ve Keçilerde Östrüs Siklusundaki
Hormon Düzeyleri
Koyunlarda proöstrüs döneminin sonlarında
plazma östradiol 17- seviyesi 10-20 pg/ml
civarındadır. Östradiol seviyesindeki bu artış östrüs
davranışlarını oluşturur.
Östrüsün başlamasından 10 saat kadar sonra
plazma LH seviyesi 80 ng/ml’çıkar. LH’ nın bu
yükselişi ovulasyonu sağlar. LH yükselmesini
takiben 14. saatte ovulasyon oluşur ve östradiol ve
LH seviyesi hızla düşer.
Koyunlarda FSH, LH ile beraber yükselir. LH pik
yaptığı zaman FSH’da maksimum seviyeye ulaşır
(170 pg/ml). Sonra hızla azalır. FSH’ nın ilk
pikinden 24-48 saat sonra ikinci bir FSH
yükselmesi görülür.

Bu nedenle östrüs sonrası yaklaşık 3 gün süreyle


FSH yüksek seviyede kalır. Siklusun 8-12.
günlerinde seviyesi 80 ng/ml olup, gelecek
östrüsten önce 40 ng/ml’ye düşer.
Ovulasyon sonrası şekillenen corpus luteumdan
salgılanan progesteron siklusun 9-13.günlerinde
4 ng/ml en yüksek düzeyine ulaşır.

Eğer gebelik şekillenmemiş ise CL gerilemeye ve


östrüs öncesi 1.42 ng/ml ve östrüste ise 0.5
ng/ml’nin altına düşer.
Progesteronun düşmesiyle birlikte PGF2 miktarı
artar ve 14.günde pik seviyesine ulaşır (8-10
ng/ml).
Keçilerde ise folliküler evrede, follikülün ovule
olmasını takiben şekillenen corpus luteum’un
diöstrüsün sonlarına doğru gerilemesine paralel
olarak kandaki progesteron seviyesi hızla düşer
(<1 ng/ml).

Bu düşme hipotalamus ve hipofiz üzerine etki


ederek, hipofizden FSH, LH ve LTH’ nın salınımını
sağlar.
FSH’ nın (170-190 ng/ml) artan ölçülerdeki salınım
folliküllerin gelişmesini hızlandırır.
Follikülün teka interna hücrelerinden östrojen
hormonu salgılanır. Kızgınlık başlangıcında,
kandaki en yüksek düzeyine ulaşan östrojen (32
pg/ml) hormonunun negatif feed-back etkisiyle
ovulasyondan hemen önce FSH’nın salınımı
baskılanır. LTH seviyesi ise kızgınlığın
başlangıcında en yüksek düzeye ulaşmıştır.

FSH ve LH (80 ng/ml) kandaki en yüksek


düzeylerine, kızgınlığın başlamasından yaklaşık
sekiz saat sonra ulaşırlar ve bu düzeyde ortalama
15 saat kalırlar
Graaf follikülünün çatlamasıyla birlikte ovulasyon
gerçekleşir ve cumulus oophorus hücreleri ile
sarılı ovum dışarı atılır. Keçide ovulasyon
spontan olup, genellikle kızgınlığın sonuna doğru
şekillenir.

Ovulasyonla birlikte, FSH ve LH’nın kandaki


düzeyleri hızla düşerek, siklusun luteal
dönemindeki bazal düzeylerine ulaşırken,
östrojen ve LTH’ nın kandaki düzeyleri daha
yavaş azalarak kızgınlıktan bir süre sonra bazal
düzeylerine inerler.
Folliküler evrede, uterusta proliferasyon, kan
damarlarında genişleme görülür.
Serviks genişler, açılır, uterusta kontraksiyonlar
mevcuttur.
Ovulasyon öncesinde yüksek düzeydeki LH,
ovulasyonu sağlar ve luteinizasyonu başlatır.

LH’nın granulosa hücrelerinde luteinizasyonu


başlatmasına bağlı olarak, LH ve FSH’nın
granulosa hücrelerindeki reseptör sayısı azalırken,
LTH’ nın reseptör sayısı ve progesteron salınımı
artar.
Ovulasyon öncesi LH etkisiyle başlayan
luteinizasyon, ovulasyon sonrası LTH’nın aracılığı
ve LH’nın etkisiyle sürdürülür.

Kandaki miktarı artmaya başlayan progesteron


hipotalamus ve hipofiz üzerine artan olumsuz-geri
tepkisi ile GnRH ve dolayısıyla da FSH ve LH
salınımını baskılar.

Luteal kesimin ortalarında, yani kızgınlık


siklusunun 10-12. günlerinde, progesteron kanda
en yüksek (4-8 ng/ml) düzeyine ulaşır.
Progesteron gelecek kızgınlık siklusuna 3 gün
kalıncaya kadar bu yüksek düzeydeki durumunu
sürdürür.
Eğer dişi gebe kalmamış ise, progesteronun kandaki
miktarı hızla düşerek gelecek siklusun başlangıcında
en düşük düzeyine ulaşır. Kandaki düzeyi hızla
düşmeye başlayan progesteron hipatalamo-hipofizel
sistem üzerine olumlu feed-back etki yaparak,
yeniden gonadotropinlerin salınımını sağlar.
Böylece yeni bir siklus başlar ve üreme sezonu
süresince sikluslar belli aralıklarla birbirini izleyerek
oluşur.
Corpus luteum’un gerilemesinde PGF2 başlıca
etkiyi yapar. Uterus endometriumundan bir yağ
asidi olan prostatonoik asitten sentezlenen PGF2
buradan uterus venine geçer.

PGF2 utero-ovarian vena duvarından da ovaryum


arterine diffüzyon ile geçer. Ovaryuma ulaşan
PGF2, progesteron sentezi yapan luteal hücreler
üzerine yaptığı etki ile corpus luteumu geriletir,
böylece progesteron sentezi azalmaya başlar.
Eğer gebelik şekillenmişse, siklik corpus luteum
gebelik corpus luteumuna dönüşür. Böylece
PGF2’nın corpus luteumun üzerine luteolitik etkisi
ortadan kalkar.

Luteal dönemde ise genital organları progesteron


hormonunu etkisi altındadır. Genital organlarda
kontraksiyon azalmış, hücre proliferasyonu artarak
uterus kalınlaşmıştır. Mükoz akıntı durmuş, cervix
kanalı kapanmıştır.
Köpeklerde Seksüel Siklus
Köpekler pubertasa 7-9. aylarda erişmekle birlikte
bu süre 4 ile 12 ay arasında değişebilmektedir.
Genel olarak küçük cüsseli ırklar, büyük cüsseli
ırklara göre daha erken pubertasa erişmektedirler.

Köpeklerin seksüel siklus formları monoöstrik olarak


tanımlanmaktadır. Bunun nedeni iki östrüs arasında
uzun bir anöstrüs döneminin bulunmasıdır.
Köpeklerde her mevsim östrüs gözlenebilir. Yani
köpeklerde mevsimin seksüel siklus oluşumu
üzerine etkisi bulunmamaktadır.
Diğer evcil hayvanlar ile kıyaslandığında seksüel
siklus süresi köpeklerde oldukça uzundur. İki östrüs
arasındaki süre 4-12 ay arasında değişmekle birlikte
ortalama 71 aydır ve iki östrüs arasındaki süre 30
güne kadar sapma gösterebilir.

Bu nedenle köpeklerde bir sonraki östrüsün süreye


bakılarak tahmini güçtür. Köpeklerde seksüel siklus
proöstrüs, östrüs, metöstrüs ve anöstrüs evrelerini
kapsar.
Proöstrüs Östrüs
9 gün 9 gün

Anöstrüs Metöstrüs
değişken 145 gün

GEBELİK YALANCI
70 gün GEBELİK
80 gün

Şekil. Köpekte seksüel siklus


Proöstrüs evresi ortalama 5-15 gün arasında
sürmekle birlikte, ortalama 9 gündür. Proöstrüs
köpeklerde vulvada ödem ve vaginadan kanlı
akıntının görülmesi ile karakterizedir.

Kanlı akıntı uterus’tan köken almakta, östrojenin


etkisi ile diapedez yolu ile uterus lümeninde biriken
kan, proöstrüs evresinin başlaması ile birlikte dışar
atılmaktadır.

Kanamanın başladığı gün proöstrüsün başlangıcı


olarak kabul edilir ve erkeği kabul ile sona erer.
Bu dönemde dişi erkeği reddetmekle birlikte,
erkeğin ilgisini çeker. Köpekte huzursuzluk, iştah
kaybı, su içme isteğinde artma ve buna bağlı olarak
sık idrar yapma gözlenir.
Proöstrüs evresinde vagina duvarı pembe-beyaz ve
ödemlidir. Uterus duvarı kalınlaşmıştır.
Proöstrüs evresinin başlamasına yol açan faktörler
tam olarak bilinmemekle birlikte, anöstrüs
döneminde salgılanan FSH’ya bağlı olarak gelişen
folliküllerden kaynaklandığı sanılmaktadır. Bazı
köpeklerde proöstrüs başlangıcında tüy değişimi
gözlenir.
Folliküllerin gelişmeleri ve olgunlaşmaları proöstrüs
evresinde gerçekleşir. Follikülün gelişmesine bağlı olarak,
anöstrüs döneminde 15 pg/ml altında bulunan östradiol
konsantrasyonu, proöstrüs evresinde hızla yükselerek,
preovulatör LH pikinden 1-2 gün önce 50 pg/ml düzeyine
yükselir.
Östrüs evresinde ise östradiol konsantrasyonu hızla düşer.
Proöstrüs evresinde genital organlarda; vulva ve vagina
mukozasında ödem, vagina epitelinde kalınlaşma,
endometriumda kanama gibi gözlenen değişikliklerin
oluşmasında östrojen önemli rol oynar.
Östrojene bağlı olarak vagina duvarında gerçekleşen bu
değişiklikler vaginoskopi ve vaginal sitoloji ile östrüs
siklusunun evreleri belirlenebilir.
Östrüs köpeklerde dişinin erkeği kabulü ile başlar ve 3-
21 gün arasında değişmekle birlikte ortalama 9 gün
sürer.

Vulva östrüs evresinde, proöstrüs evresine göre daha az


ödemlidir. Vaginal akıntı, östrüs başlangıcında sulu-kanlı
olmakla birlikte miktar olarak azalmıştır. Bu dönemde
huzursuzluğu artan köpek, çiftleşme için erkek köpeği
arar.

Östrojen konsantrasyonunun azalması ile birlikte


proöstrüsün sonuna doğru folliküllerin luteinleşmeye
başlaması, progesteron sentezini artırır. Progesteron,
köpeklerde olgun folliküllerden (granuloza
Progesteronda gözlenen bu artış, köpeklerde
ovulasyon zamanının belirlenmesi amacıyla
kullanılabilmektedir.

Ayrıca östrojen konsantrasyonunun düşmesi,


progesteron konsantrasyonunun artmasının
çiftleşme isteğinin uyarılmasında FSH ve LH
salınımında önemli rol oynadığı sanılmaktadır.

Ovulasyon, LH pikinden yaklaşık 48 saat sonra


spontan olarak şekillenmektedir. Östrüs, genel
olarak LH pikinden 1-2 gün sonra başlamaktadır.
Ovulasyon köpeklerde primer oosit aşamasında
gerçekleşmekte olup, atılan oositlerin olgunlaşıp,
döllenebilmeleri için 2-3 günlük bir süreye ihtiyacı
vardır.

Olgunlaşan oositler 2-3 gün süre ile döllenme


yeteneklerini korurlar. Buna karşılık doğal aşımda
dişi genital kanala bırakılan spermalar 3-6 gün süre
ile fertilite yeteneklerini koruyabilirler. Bu nedenle
köpekler ovulasyona en yakın zamanda
çiftleştirilmelidir.
Metöstrüs evresi dişinin erkeği reddetmesi ile başlar.
Metöstrüs (diöstrüs) evresinin bazı araştırmacılar
tarafından 60-65 gün sürdüğü bildirilmesine karşılık,
diğer bazı araştırmacılar gebelik, doğum ve laktasyon
evrelerini de dahil ederek 145 gün sürdüğünü kabul
ederler.
Metöstrüs evresinde gebelik şekillensin veya
şekillenmesin LH ve prolaktinin etkisi ile korpus
luteumdan progesteron salgılanmaktadır.
Ovulasyondan 15 gün sonra progesteron
konsantrasyonu hızla artarak en yüksek düzeye çıkar
ve yaklaşık 20 gün süre ile bu düzeyde kalır. Daha
Gebelik şekillenen köpeklerde ovulasyondan 64 gün
sonra veya doğumdan 24 saat önce progesteron
hızla 2 ng/ml’nin altına düşer.

Gebelik şekillenmeyenlerde ise bu düşüş 10-20 gün


daha geç gerçekleşir.

Metöstrüs bitişine ilişkin herhangi bir klinik semptom


gözlenmemekle birlikte doğum veya yalancı gebelik
semptomlarının ortaya çıkması veya endokrinolojik
olarak progesteron konsantrasyonunun 2 ng/ml’nin
altına inmesi bu evrenin sona erdiğinin göstergesi
olarak kabul edilir.
Anöstrüs evresi, metöstrüsün bitişi ile başlamakta
ve kanamanın görülmesi ile sona erer.

Anöstrüs süresi köpeklerde oldukça değişkendir.


Bir aydan iki yıla kadar sürebilmekle birlikte
ortalama 4 ay kadar sürmektedir.

Anöstrüs süresi üzerine mevsimin ve feromonların


etkisinin olabileceği ileri sürülmektedir. İlkbahar
aylarında daha fazla köpeğin östrüs göstermesi ve
birlikte tutulan köpeklerin aynı zaman dilimi
içerisinde östrüs göstermeleri bu görüşü
desteklemektedir.
Anöstrüs evresinde köpeklerde seksüel aktiviteye dair
herhangi bir belirti gözlenmemekte ve bu nedenle bu
dönem seksüel olarak sakin dönem kabul edilmektedir.

Anöstrüs döneminde hipofiz ve gonadlarda endokrinoloji


aktivite zaman zaman FSH, LH ve östradiol salınımları
şeklinde gözlenmektedir. Bu dönemde uterusta bulunan
bezler küçülmekte ve sekresyon azalmakta buna bağlı
olarak da kornuların çapı küçülmektedir.

Uterus involüsyonu, gebe kalmayan köpeklerde


östrüsten sonra 120. günde tamamlanırken, gebe
kalanlarda bu süre yaklaşık 150 gün kadardır.
Vaginoskopi

Östrojene bağlı olarak köpeklerde vagina mukozasında


meydana gelen değişiklikler, seksüel siklusun
dönemlerinin tanınmasına imkan sağlar.

Bu amaçla beşeri hekimlikte kullanılan rektoskop’dan


faydalanılır. Vaginoskop, kullanımdan önce ısıtılmalı (37
38C) ve daha sonra ayakta duran hayvanlarda vulva
dudakları ayrılarak, önce dorsal olarak ilerletilir, vagina
duvarına ulaşılmasını müteakip horizontal konuma
getirilir ve yavaş döndürme hareketleriyle kraniale doğru
ilerletilip, mandreni çıkarılarak vagina duvarı
değerlendirilir.
Tablo. Köpeklerde Vaginoskopi bulguları

Dönem Vagina mukozasının Vagina mukozasının Sekresyon


rengi görünümü

Erken Gül kırmızısı Uzunlamasına ve Kanlı


proöstrüs enlemesine kıvrımlar
ile ödem başlangıcı
Geç Solgun gül kırmızısı Ödemli ve kıvrımlı Et suyu
proöstrüs kıvamında
Östrüs Solgun Hiperplastik kıvrımlar Kuru
artmış
Erken Solgun gül kırmızısı Basık ve Sarımsı yapışkan
metötrüs uzunlamasına
kıvrımlı
Geç Gül kırmızısı Basık ve Sekresyon yok
metöstrüs uzunlamasına veya berrak
kıvrımlı
Vaginal Sitoloji

Vaginal sitoloji için örnek; sıvap, spatül veya aspire


edilerek alınabilir.

Bu amaçla vaginanın kaudalinden bir sıvap yardım


ile eksudat alınır. Sıvap önce serum fizyolojik ile
ıslatılır. Daha sonra vaginanın kaudalinden bir kez
döndürülerek örnek alınır. Örnek alımı sırasında
vulva dudakları ile vestibulum vaginaya temastan
kaçınılmalıdır.
Sıvap daha sonra lam üzerinde döndürerek sürülüp
havada kurutulur.

Sıvap ile örnek alınması özellikle metöstrüs ve


anöstrüs döneminde örneğin geç kurutulmasından
dolayı hücrelerin parçalanmasına ve sıvap
parçacıklarının da lam üzerine bulaşmasına neden
olmaktadır.

Spatül yöntemi ise alınan örnek miktarının az


olması ve örneğin lam üzerine tam dağıtılmaması
nedeni ile önerilmez.
Aspirasyon yöntemi vaginal sitoloji amacıyla
kullanılabilecek en uygun yöntemdir.

Bu amaçla vaginanın kaudalinden pipet veya


kateter ile eksudat aspire edilebilir.

Anöstrüs ve metöstrüs dönemlerinde vagina


içerisine birkaç damla serum fizyolojik verilip,
tekrar aspire edilebilir.

Aspire edilen eksudat’tan bir damla lam üzerine


damlatılıp, kan froti gibi hazırlanıp kurutulur.
Aspirasyon yönteminin önemli bir avantajı da
östrüs esnasında alınan örneklerde mukus
kristalizasyon testinin de yapılabilmesidir.

Hazırlanan preparat Methylen blue, Diff-quik,


Papanicola ve Toludin blue gibi boyama
yöntemleri ile boyanabilir. Köpeklerde de
mukus kristalizasyon testleri
uygulanabilmektedir.
Vaginal sitoloji ile tohumlama zamanının belirlenmesi

Tohumlama zamanının belirlenmesi amacı ile yapılacak


vaginal sitoloji işlemine proöstrüs kanamasından 5 gün
sonra başlanmalı (çünkü bazı köpeklerde ovulasyon bu
dönemde oluşabilir) ve örnek alımı 2-3 gün aralıklar ile
tekrarlanmalıdır.
Doğal aşımda spermanın dişi genital kanalda 4-6 gün
yaşayabilmesi ve ovum’un 2-3 gün süre ile döllenebilmesi
nedeniyle, tam tohumlama zamanının belirlenmesi fazla
önem taşımakla birlikte nötrofillerin kaybolması, kornifiye
süperfisial hücrelerin ve bakterilerin bulunması aşımın 2
gün içerisinde yapılması gerektiğine işaret eder.
Dondurulmuş-çözdürülmüş sperma ise dişi
genital kanalda ancak 24-48 saat canlı kalabilir.

Bu nedenle suni tohumlama nötrofillerin ilk


görüldüğü gün yapılmalıdır. Taze sperma ile
ovulasyon gününde, dondurulmuş-çözdürülmüş
spermalar ile ovulasyondan 2 gün sonra
tohumlamanın yapılması ile ideal gebelik
oranları elde edilebilmektedir.
A.Anöstrüs: Bazal (B) ve Parabazal (P) hücreler
B.Erken folliküler dönem (proöstrüs): Parabazal
(P), Intermedier hücreler (Yüksek hl, derin tl)
Superfisial (S), Eritrosit (E), Köpük hücreleri (Sch)
C.Geç folliküler dönem (Preovulatorik folliküllerin
luteinleşmeye başlaması). Ağırlıklı olarak Superfisial
hücreler (S), ve Köpük hücreleri (Sch), tek tük
Intermedier hücreler (I) ve Eritrosit(E)
D. Östrüs: (ovulasyona yakın dönem). Sadece
superfisial hücreler (S) ile köpük hücreleri (Sch)
görülür. Arka plan berrak
E1 Östrüs: (Çiftleşme dönemi). Superfisial hücreler
(S) ve Köpük hücreleri (Sch) kümeleşmiş halde
bulunur. Hücre kenarları kısmi olarak belirgin
değildir ve sitoplazma vakuolleşmiştir.
E2 Östrüs sonu: Metöstrüs başlangıcı. Superfisial
hücreler (S) ile Köpük hücreleri (Sch) arasında tek
tük Intermedier hücreler (I).
F. Erken metöstrüs dönemi: Ağırlıklı olarak
Intermedier hücreler (I), tek tük olarak Superfisial (S)
Vag. Sito
ile Köpük hücreleri (Sch) ve Lökositler (L).
A)Anöstrüs: Vagina mukozası basık ve basit
kıvrımlı, dorsal kıvrım (D) küçük yuvarlak,
gül kırmızısı, nemli ve parlak.
B)Proöstrüs (Erken Folliküler Dönem):
Vagina mukozası ödemli, balon tipinde büyük
kıvrımlı, sıvı birikimi söz konusu (kanlı).
C)Geç Folliküler Dönem: Vagina
mukozasında derinlemesine kıvrımlar
(Östrojende düşüş, progesteronda yükselme).
Dorsal kıvrım (D) yuvarlak ve kıvrımlı,
vagina mukozası kuru, solgun ve gül
kırmızısı renktedir.
D)Ovulasyon (Östrüs): Derinlemesine
kıvrımlar artmıştır. Dorsal kıvrım (D) köşeli,
vagina lümeni açık, vagina mukozası solgun
ve kurudur.
E)Geç Östrüs: Vagina mukozası ve Dorsal
kıvrım (D) oldukça büzüşmüş, vagina
mukozası solgun, gül kırmızısı renkte ve hafif
nemlidir.
F)Erken Metöstrüs: Dorsal kıvrım (D)
Köpeklerde vaginoskopik yuvarlak ve küçük olup, vagina mukozası
görünüm basit yuvarlak kıvrımlı, hiperemik ve
Proöstrüse 2-3 hafta kala Fsh salgılanmaya
başlar. Her ovaryumda 4-5 adet 0.5 mm çaplı foll.
Gelişir.

Diğer hayvanlardan farklı olarak östrüste


progesteron artar, östrojen düşer,. Çünkü LH
köpeklerde folliküler luteinizasyona sebep olur.

Östrüs davranışlarını oluşması için progesteron


önemli yer tutar.
Proöstrüs 9 (2-22) gün, Östrojen (40 pg/ml) ve LH
(30ng/ml) pik yapar.Vulvada şişme, huzursuzluk,
iştah kaybı, işeme artışı, kanlı akıntı, ilk günü
proöstrüsün ilk günü, su içmede artış
Vaginal sitolojide intemedier ve parabazal
hücreler arasında eritrosit, lökosit, süperficial
hücrede artış, froti zemini temiz
Östrojen proöstrüs bitiminden 1-2 gün önce pik
yapar (40 pg/ml) ve östrüs başında düşer
LH’nın ovulatör salgısı proöstrüsün son 2 ya da
östrüsün ilk 2 günü içindedir (30 ng/ml).
Östrüs 9 (2-12) gündevam eder, Kanlı akıntı biter,
çiftleşme olur
Östrojen ve LH seviyesi düşer
Progesteron artar (2 ng/ml), Ovulasyon anında
ise > 5 ng/ml
FSH pik yapar (170 ng/ml)
Endometriumda proliferasyon, Lordoz,
bacaklarda gerilme, erkeği teşvik ve sunma
refleksi
Dişi östradiol düşüp progesteron artınca (~5
Progesteron artışı ve östradiol düşüşü ile LH pik
yapar (30-40 ng/ml)
LH pikinden 48-96 saat sonra FSH pik yapar (170
ng/ml)
Ovulasyon LH pikinden 48-96 saat sonra (5 gün
içinde oluşur.
Vaginal sitolojide kornifiye Süp. H. Artışı, smear
zemini beyaz, hücre döküntüleri
Progesteron LH pikini takiben 15-30. GÜNDE 15-
80 ng/ml, gebe olmayanlarda 55-110 günlerde 1,
120-150. günlerde 0.3-0.4 ng/ml’ye iner.
Tüm ovulasyonlar 24 saat içinde tamamlanır.
Metöstrüs 65 (55-90) gün, diöstrüs de denebilir
A- erken metöstrüs ovulasyon anından CL
şekilleninceye kadar geçen süre 2 gün
B- geç metöstrüs fonk. CL oluştuğu ve regrese
olmaya başladığı zaman aralığı 20-30 gün,
bundan sonrası diöstrüs
Endometriumda sekresyon, desquamasyon,
involusyon ve rejenerasyon
Korpus hemarajikum şekillenmez
Ovulasyonda PRİMER OOSİT atılır
Progesteron (15-40 ng/ml) ve prolaktin (30-40
ng/ml) pik yapar
CL maksimal büyüklüğüne erişir ve regrese olmaya
başlar
Östrojen <15 ng/ml
Vaginal smearda nötrofil lökosit artar, intermedier
ve parabazal hücreler yeniden gözlenir, Sup. Hüc.
Azalır, Nötrofiller İ ve P hücre sitoplazmasında
görülebilir, köpük Hüc. (sitoplazmada vakuol
bulunan Par. H.), ovulasyondan 1.5-4 gün sonra
Anöstrüs 120 (40-270) gün
Diöstrüs bu dönem içinde kabul edilir, ve
ovulasyondan 40-45 (55-90) gün sonrasına kadar
devam eder.
FSH, östrojen de artış, LH da daha geç dönemde
artış
Endometriumda kalınlaşma
Östrojen (< 15 pg/ml) ve progesteron (<1 ng/ml)
erken dönemde bazal seviyede
Smerda bazal ve intermedier hücre, nötrofil
PÖ ÖS MTÖ ANÖS

Parabazal +++ ++

İntermedier +++

Superficial ++ +++

Alyuvar +++

Nötrofil + +++
Sitolojik Örnekleme Yöntemleri
Pamuk Eküvyon
Cam Çubuk
Aspirasyon
Spatül
Swapla örnek almada metöstrüs ve anöstrüste
örneğin geç kurumasına bağlı hücre parçalanması,
spatülde ise örnek miktarı yetersiz ve dağılımı
düzgün olmaması deavantaj
En iyisi aspirasyon, mukus kristalizasyon testi
yapılabiliyor
Sitolojik Boyalar

Shorer Giemsa Wrights Giemsa

Dif Quick Papa Nicola Test Simples

Metilen blue Toludin blue Tricrome


Bazal H: En tabanda ve en son ortaya çıkar
Parabazal H: En küçük ve en sağlıklı, Yuvarlak ve
oval, çekirdek büyük, sitoplazma az
İntermedier H: Farklı büyüklükte, orta derecede
büyük,2 parabazal büyüklüğünde, daha küçük
çekirdek, kenarları düzensiz ve oval
Süperficial H:en büyük hücre, çekirdek piknotik ve
çok küçük, keskin yassı, kıvrımlı ve düzensiz
Metöstrüs H:Sitoplazmasında nötrofil gözlene
hücreler
Foam H:Sit. Vakuol içeren P ve İ hücreler
Vaginal Smear Kullanım Alanları

Ovulasyon ve doğum zamanının belirlenmesi

Çiftleşme zamanının belirlenmesi

İstenmeyen çiftleşme ve gebeliğin sağaltımı

Uygun progesteron sağaltımı

Östrus siklusu bozuklukları

Reprodüktif hastalıkların tanısı


Kedilerde Seksüel Siklus

Kediler seksüel olgunluğa 8-10. aylarda, yaklaşık


2.5-3 kg canlı ağırlığa erişmeleri halinde
ulaşmaktadırlar. Bazı kedilerin 4 aylık iken pubertasa
ulaştıkları gözlenmiştir.

Kediler mevsimsel poliöstrüs göstermekte olup,


günlük ışık alma süresinin 12-14 saate ulaşması
seksüel siklusun başlamasına neden olmaktadır.

Evde beslenen kedilerde ise ışık alma süresinin uzun


olmasından dolayı yıl boyu siklik aktivite
görülebilmektedir.
Genel olarak çiftleşme dönemleri kuzey yarım
kürede Şubat ayında başlamakta olup, Eylül
ayına kadar devam eder. Anöstrüs dönemi ise
Ekim-Aralık aylarında gözlenir. Seksüel siklus
proöstrüs ile başlar.

Sezon üzerine Melatonin etkilidir. İdeal çiftleşme


1.5-7 yaş arasıdır. 12 saat ışık ile yıl boyu aktivite
gözlenebilir.

Artan ışık GnRH’nın serbest kalmasını sağlar ve


20-60 gün sonra siklus başlar
Proöstrüs
2-3 gün Östrüs
Korpus luteum
oluşmaz
Östrüs Çiftleşme ve Çiftleşme ve
mekanik mekanik
uyarımların uyarımların
olmaması halinde gerçekleşmesi
ovulasyon oluşmaz halinde ovulasyon
Anöstrüs
ve; oluşur ve;
2-3 hafta
10-14 gün 4-5 gün

Doğum sonrası
laktasyon Şekil: Kedilerde seksüel siklus
esnasında
gözlenen östrüste Ovulasyonsuz siklus (çiftleşmenin gerçekleşmemesi
fertilizasyon şansı uyarımın yetersiz kalmasına bağlı, ovulasyonsuz siklusta
düşüktür korpus luteum oluşmamaktadır. Gelişen folliküller atreziye olur)

Pseudogravide siklus (Yalancı gebelik)


Gravide siklus (Ovulasyon-fekondasyon-gebelik)

Anöstrüs Gebelik
sezonu 58-63 gün

Steril Çiftleşme veya


Mekanik Uyarım

Yalancı
Gebelik
36-45 gün
Proöstrüs: Proöstrüs dönemi kedilerde 1-2 gün
sürmekte olup, bu dönemde sürtünme, arka
ayakları ile pedal çevirme, miyavlama ve erkek
kedilere karşı saldırgan davranışlar gözlenir.

Östrüs: Östrüs süresi çiftleşme veya mekanik


uyarımlar ile ovulasyonun olup olmamasına
bağlıdır. Çiftleşmesiz ve uyarımsız östrüsler 10-
14 gün, çiftleşmeli veya mekanik uyarımlar ile
ovulasyonun oluşturulması halinde 4-5 gün kadar
sürmektedir.
Östrüs döneminde miyavlama, belini çukurlaştırıp
kuyruğunu kaldırma, yerde yuvarlanma, sahibinin
bacağına sürtünme gibi davranışları proöstrüs
dönemine göre daha belirgindir.

Bu davranışlar kedilerin perianal bölgesine


dokunulması ile uyarılabilir. Kedilerde ovulasyon
çiftleşme veya mekanik uyarımlar ile serviks ve
vaginadaki reseptörlerin uyarılması ve buna bağlı
olarak hipofiz ön lobundan LH salgılanması ile
gerçekleşir.
Bir kez çiftleşme kedilerin sadece % 50’sinde
ovulasyon oluşturmaktadır.

Buna karşılık günde 3 kez çiftleştirilen kedilerde,


3. günün sonunda % 90 oranında ovulasyon
gerçekleşmektedir (Kediler 24 saat içerisinde 30
kez çiftleşebilmektedir).

İdeal gebelik için, dişi kediler östrüsün 3.


gününden sonra, 2-3 gün süre ile günde 2 saat
erkek kediler ile birlikte tutulmalıdır.
Çiftleşme esnasında dişi kedinin tipik bağırması,
LH pikinin oluştuğunun göstergesidir.

Çiftleşmenin dışında; vagina ve servikse masaj,


perianal bölgeye ve kuyruk köküne dokunma,
çiftleşme olmadan erkek kedinin atlaması, vaginal
smear alınması ovulasyonu uyarmaktadır.

Bu işlemlerden ve çiftleşmeden 24 saat sonra


östrüs semptomları kaybolur. Ovulasyonun
oluşabilmesi için 2-4 çiftleşme gerekmektedir.
Ovulasyon çiftleşmeden 24-30 saat sonra
gerçekleşmektedir. Bu süre zarfında kedilerin farklı
erkek kediler ile çiftleşmeleri yavruların farklı
babalardan oluşmasına yol açmaktadır.

Ovulasyondan sonra follikül duvarı luteinleşmekte


ve progesteron sentezi başlamaktadır.

Gebeliğin devamı 48. güne kadar korpus


luteum’dan sonrası ise plasenta tarafından
salgılanan progesteron tarafından sağlanmaktadır.
Gebelik oluşmayan çiftleşme veya mekanik
uyarımlar sonrası oluşan korpus luteum yaklaşık
30-50 gün süre ile progesteron salgılanmakta
sonrasında ise tekrar östrüs gözlenebilmektedir.

Doğumdan 2-3 hafta sonra laktasyon sırasında


fertilite oranı düşük östrüs gözlenebilmektedir.
Kedilerde östrüs ve çiftleşme
davranışları
Çiftleşme (-) östrüsler arası süre 3-15 (5-
16)
(Çiftleşmesiz siklus)

Çitleşme (+), östrüsler arası süre 3-15 (5-


16)
ovulasyon (-)
(Ovulasyonsuz siklus)

Çitleşme (+), yalancı gebelik 35 (36-46) gün


ovulasyon (+)
Fertilizasyon (-) 8-10 gün sonra östrüs
(pseudo gravide siklus)
Çitleşme (+) Gebelik 63 (59-63) gün
ovulasyon (+)
Fertilizasyon (+) a- Laktasyon 30-45 gün
Proöstrüs

1-3 gün, 2 mm çaplı 3-7 adet foll. gelişimi,

vulva ödemli, sürtünme, tırmalama, evden


kaçma, işeme isteğinde artış, kuyruk sallama
ve yana çekme, yuvarlanma, pedal çevirme

Östrojen proöstrüs sonuna doğru 20 pg/ml

Smearda temizlik, süp. Hüc. Artma, İ ve P


azalma
Östrüs
ovulasyon gösterenlerde 4-5, göstermeyenlerde 8-9
gün,
Bağırma, yuvarlanma, apış arasını sunma, tırmalama,
sternum üzerine yatma, başını ovcalama, işeme
pozisyonu alma, evden kaçma
En önemli 2 feromon, metil hidroksi benzoat, Valerik
asit vagina ve Tom Cat Smell erkek kediden salgılanır
Tipik bağırma LH pikini gösterir
Östrojen 25-80 pg/ml
Smearda temizlik, vaginal epitel hücrelerinin her tipinin
Metöstrüs

follikül regresyon dönemidir 1-2 hafta (14-28) gün


sürer

Seksüel davranış yok, östrojen <20 pg/ml, progesteron


<1 ng/ ml

Smearda çekirdekli süp. Hüc, İntermedier hücre ve


hücre döküntüleri

Gebe kalmayan kedilerde luteal faz gebelik


periyodunun yarısı kadar

Ovulasyon çitleşmeden 24-50 saat sonra


Maksimum LH 8-12 çiftleşmeden 4 saat sonra
ve 24 saat sonrası ovulasyon, LH 80 ng/ml

Çiftleşme ağlaması boynuzsu papillalardandır

Progesteron ovulasyonu takiben 11-23.


günlerde 25 ng/ml

Çiftleşme süresi 30 saniye (0.5-5 dakika)

Penisin vaginaya girme süresi 1-20 sn


Anöstrüs

90 (30-110) gün, Ekim-Aralık ayları

Östrojen ve progesteron bazal seviyede

Gonadotropinlerde dalgalanma

Seksüel istek yok, erkekten kaçma

Smearda zemin açık, parabazal hücre ve


lökosit, kornifiye hücre hiç yok
Kedilerde Ovulasyonun Uyarılması

Vagina ve servikse masaj

Perineal bölge ve kuyruk köküne dokunma

Çiftleşme olmadan erkek kedinin atlaması

Vaginal smear alınması (15-20 dakika


aralıklarla 4-5 kez)

Hormon uygulamaları (hCG, GnRH)

You might also like