You are on page 1of 12

Uluslararasr Hukuk ve Politika

Cilt: I , No:

ss. 105- I 16, 2005 O

Amerika ve ingiltere'de I I Eyliil Sonrasl Din ve siyaset iligkisi

Sedat LAQ|NER-

Ozet
1

1 EAIu(l sonrasmda tl,un dikkatler

hju

dilnqasmdaki dinci aynlftlara gdneldi. Or7-

sa dine qt)neli5 ve dinsel a5mhklar

ttim dinqada oldukga Uaugm ve buna tuil diinqast da dahil. Bu gergevede bu gahSma kiiresel politikalara qdn veren iki onern illke ve liderini, ABD ve ingiltere' qi Bush-Blair drneklerinden hareketle inceliqor. I I Ealtil
sonrasmda Amerikan ve ingiliz dry politikalannda dinin rolu nedir? Bush ve Blairln kisisel dindarlftlan veua dincilikleri devlet politikalanna ne kadar gansunryilr? QahS-

ma temelde bu sorularrn qaruilru araynaktadtr. Yazara gr)re I I Ealiil sonrasmda olu5an dlinqada ddrt 'din'merkezli isim etkili olmuStur. Bunlar terririst Usarne Bin-Indin, israil tusbakant Anel garon, ABD tu5karu George W Bushve ingiltere tu5bakaru Tonq Blair. QahSma bu isimlerden en az incelenmiS olan ikisine, Bush ve Blair'r
odaklanru5ttr.

Anahtar Kelimeler: I I Eglill, ABD, Dncilik, Dn


iliSkiler, George W. Bush, ingiltere,
Torutr

ve Siyaset,

Din ve Uuslararast

Blair.

A. Amerika'da Din Ve Teriir


Din, Amerikalrlann hayatrnda her zaman bUyUk bir rol oynadr. Tarih, Ronald Reagan gibi dindar qok sayrda Amerikan bagkanrnr da gordU. Fakat denebilir ki, Amerika Birlegik Devletleri (ABD) daha kurulugundan itibaren kilise ile siyaseti aylrmayr siyasi bir hedef olarak koymug, dinler arasrnda siyasetin tarafsrzlrfitnt saflamaya qalrgmrgtrr. Milyonlarca insanrn bu ulkeye gdq etmesinin nedenlerinden biri de uzunca bir zaman din dzgUrlU[U olmugtur.' Fakat bu durum dinin siyasete etkisini hiqbir zaman azaltmamrg, hatta din (Hristiyanlrk ve Yahudilik) siyaseti etkileyen en 6nemli top-

* I

Uluslararasr Stratejik Aragtrrmalar Kurumu Bagkanr E-mail slaciner@)usak org uk Dinlerin egit dUzeyde ozgUrlii[U ve din-devlet ayrrtmr ilkesi ozellikle Thomas Jefferson'rn gdrUglerinde en gtiglti sesini bulmugtur

105

S.

Laginer

lumsal kurumlardan biri olmugtur.'Ancak denebilir ki, O[ul Bush d6neminde dinin siyaset ile iligkisi tarihte hig g6rUlmedi[i bir noktaya ulagmrgtrr. ilk defa olarak bir bagkan, dinci hareketlerin lideri olarak gorUlmeye baglanmrg, internet siteleri ve kiliseler muritlerini Bush iqin dua etmeye ve orue tutmaya ga$rrmrg, siyasi qrkarlar igin kiliselerde drgutlenmeler baglamrg, Ustelik soz konusu bagkan da kendisini bir tur 'Mesih' ilan edebilmigtir' Ktsacasr George W Bush'un bagkanlrfr doneminde
seqim

yarrgryla iq ige giren dini hareketler, bir tur qrlgrnlrk halini almrgtrr. E[er soz konusu olan Ulke stradan bir tilke olsa idi, din-siyaset iligkisi ve Hristiyan fundamentalizmi bu kadar qok ilgimizi qekmezdi ve belki de bu yazrnrn konusu dahi olmaz idi Ancak sdz konusu olan ABD gibi bif sUper gUq olunca ve Bush tarafrndan ilan edilen savagtn (ya da Haglr Seferi'nin) hedefi bizim de iginde bulundufiumuz co[rafya olunca,

konu hayati bir 6nem kazanmaktadrr. QunkU sanrlanrn aksine Bush'un dugman ilan ettigi Usame Bin-Ladin ile kendisinin din anlayrgr arasrnda btiytik bir benzerlik bulunmaktadtr ve ne yazrk ki kUresel terdrun nedenleri bu anlayrg incelenmeden tam olarak anlagrlamaz.

Bush ve Din Eski bir alkolik olan George W Bush bu durumdan dinin yardrmryla kurtulmugtur Neredeyse 20 ytl boyunca alkol kullanrmrnda kontrolu srkqa kaqrran O[ul Bush, bir incil Qalrgma Grubu'na girmesiyle ve iki yrllrk yofun incil okumalarr sayesinde alkol
sorununu geride brrakabilmigtir.' Din, onda sadece alkolri brrakmasrna yardlmcr olmamr9, kendi deyimiyle, "kalbini de degigtirmigtir" Dine yofunlagtrfr bu donemlerde fundamentalistler ve onlara yakn din adamlanyla iqli drglr olan Bush daha sonraki gdrtiglerini 6nemli olqude bu yrllarda olugturmugtur Bush, alkolU din ile yenerken, Reagan ddneminde hrz kazanan din-drg politika iligkisi iqerisinde agrrr Yahudi ve Hristiyan dinci gruplal da balndrran Amerikan muhafazakar safrntn siyasette etkili olma gabalarr da hrz kazanmrgtrr. Ozellikle 1995'den itibaren sadece birkaq dUgunce kurulugunda 'yuvalanan' din-merkezli siyaset savunucularl Washington'da etkilerini arttrrmaya baglamrglardtr Bu yrl iginde Reagan Yonetimi'nin etkili isimlerinden Michael Harowitz, Amerika'nln 6nemli gazetelerinden The Wall Street lournal'da 'Hilal ile Hag Arasrnda Yeni HoggorUsuzltik' adlr bir makale yayrnlamtgttr. Harowitz bu yazrsrnda tUm drinyada Hristiyanlar'rn ciddi srktntrlar ile kargrlagmaslna kargrn, Amerikan drg politikasrnin bunlara kayrtsrz kaldrftn t savunmu gtur.' Benzeri y az;lar takip eden gun lerde artm rgtr r ve Harow itz' in y azrsr dini drg politikayl savunanlarda gagrrtrcr bir hareketlenme saglamrgttr. Harowitz'in din-siyaset iligkisindeki bir difer onemi ise Chuck Colson (prison Fellowships) ile muhafazakar Yahudiler arastnda katalizdr olmasrdrr. lgg6ytrnda ise Evangelikler Ulusal DerneEi (The National Association ot' Evangelicals) ile bir difer dini orgut olan OzgUrIuk Evi (Freedom House) Washington'da 'Persecution of Aristians'adlr bir konferans dU2 ABD'de dinin yeri ve geqmigi konusunda
ka, ozqijrlijk Havarisi mi? yoksa Gijnah
Kegisi

krsa, ama oz

bilgi igin bkz.: okan Arslan ve Selguk An, Ameri-

mi?, (Ankara:

ptitin, 2004). ss

28,45

3DanaMillbank,'ReligiousRightFindsttsCenterinovaloffice',

4 Juan Stam, 'Bush's Relgious Language', The Nation,22 December 2003. 5 Michael Howard,'New Intolerance Between Crescent and Cross', The Wall Street Journal,5 July I995.

washingtonhst,24December200l,p A2.

Amerika ve inqiltere'de I

Ealul Sonrag Dn ve Srqaset ilitkisi

zenlemigtir. Bu toplantrda tUm dunyada Hristiyanlar'tn diktatorlerin ve difer dinden kigilerin saldrnsr altrnda olduIu, bUyuk actlar qektikleri, buna kargtn ABD'nin yeterince aktif olmadr[r iglendi. TUm bu geligmeler yaganlrken Ceorge W Bush Texas Valisi idi ve dUnya olaylarl ile qok yakrndan ilgilenmiyordu. O ana kadar yurtdrgrna sadece Uq kez grkmrqtr. Meksika ile serbest ticaret konusundaki aqrklamalart bir ayana brrakrlacak olur ise dl9 politika konusunda ciddi bir aqrklamasr da olmamrgtl. Michael Horowitz, Chuck Colson ve di[erleri ilk etapta Bush'un yakrn gevresi ile temasa gegtiler ve dini-dl9 politika igin lobi olugturmaya bagladrlar. Yine aynt tarihlerde NAE Siyasi iglerden Sorumlu Bagkan Yardrmcrsr Richard Cizik de Bush'un konugmalartnr etkilemeye bagladr. Bdylece Bush'un etrafrnda evangelik, muhafazakar saf bir a[ olugmaya bagladt Bu afrn dofal bir parqast ise muhafazakar Yahudilerdi.

Yahudi BafiIantst
En agtn Yahudi dugmanlrfr daha qok Hristiyan toplumlartnda gorulmUgtUr. Hatta denebilir ki Filistin sorununa kadar Muslumanlar ile Yahudiler arastnda ciddi sorunlar yaganmamlg, Yahudiler MUslUman toplumlann adeta korumast altrnda yagamlglardrr. Buna kargrn Hitler Almanyasr ve bu donemde tum Avrupa'daki Yahudi kargrtr politikalar Hristiyanlar'rn Yahudiler'e kargrtlr[rnrn rrkqrlrk boyutuna kolayca ulagabildieini gozler 6nUne sermigtir Ancak tUm Hristiyan mezhepleri Yahudi kargrtr de[ildir ve aslrnda her iki din bir Hristiyanlar'tn 6nemli bir kesimince tek bir din olarak 96rtiliir veya Yahudilik inanqlart Hristiyanlar'ca desteklenir. Amerika'da Hristiyan-Yahudi yakrnlagmaslnl saflayan en onemli gorUgler ise Anglikan bir papaz olan john Nelson Darby'e (lBO0-iBB2) aittir. Darby Yahudilerin, Hristiyan olmadan da dUnyada yer alabileceklerini, hatta Hz. isa'nrn dUnyaya yeniden gelebilmesinin Yahudiler'in israil'de yeniden toplanmasrna baflr oldu[unu iddia etmigtir. Hz. isa'ntn yeniden gelebilmesi iqin Armegeddon Savagr'ndan 6nce Yahudiler israil'de olmalrdrr. Bu fikirler 6zellikle Guney'de fundamentalistler arastnda yayrldr 'Hristiyan Siyo-

nizm'i olarak adlandrrrlan bu yaklagrm gtinUmUzde ozellikle evangelikler arastnda oldukqa yaygrndrr ve bir gok evangelik lider kendisini Hristiyan Siyonist olarak tanrmlar ve lsrail'in Ortadofu'da guvende olmasrna buyUk 6nem verir Ornefin, sadece San Antonio'da (Texas) bulunan Cornerstone Kilisesi Yahudi yerlegimcilerin Arap topraklarr uzerinde yerlegimi igin l milyon dolar bafrgta bulunmugtur Qilnku onlara gore bu incil'in 6ng6rdu[U bir sUrecin parqastdtr.
Yine Bush'a yaktnlr[r ile bilinen bir gok Evangelist gruba gore klyamete gdtUrecek sUreqte buyuk savag petrol nedeniyle qrkacaktrr ve Ortado[u'da gatrgmalartn artmasr incil'in haber verdifi bir sUreqtir ve olmasr gerekendir.

'Evangelist Bir fuSftan'


Babasrnrn seqim kampanyalarrnda radikal dinci Hristiyan mezhepleri ve gruplan ile baflantrlan kuran O[ul Bush, kendi seqim kampanyalarrnda da bu gruplar ile olan baflarrnr kuvvetlendirmigtir. Konugma metinlerinde srkqa incil'den ilahilerden ve di[er dini metinlerden cUmleler alan George W. Bush, zaman zaman bir siyasetgiden gok, bir din adamr gibi konugmugtur. Bush, seqimler oncesinde en favori felsefecisi
107

S.

Laginer

soruldu[unda hiq qekinmeden "Hz isa" diyebilmigtir.u Her gun dua ve ibadet etti[ini kamuoyu ve bastn onUnde belli etmeye qalrgan Bush bir canlr yayln konugmasr dncesinde ise yardtmcrlanndan kendisini l0 dakika yalnrz brrakmalannr istemig, bu tur hareketleriyle Tanrt ile bag baga kalmak istedi[ini, dua edecefini ima etmigtir
Bush'un bu tUr Hristiyan ve Evangelikyonlerinin altrnr qizen hareketleri gok fazladrr. Bush, bagkanlr[r ddneminde soylemlerini eylemlere de dokmUgtUr Ornefin bu donemde milyarlarca dolarlrk (20 milyar dolarr agtrIr iddia ediliyor) federal kaynak dini kurumlara sosyal faaliyetlerde kullanrlmasr igin aktarrlmrgtrr. yine Konut ve gehirlegme fonlarrndan 8 milyar dolarlrk bir kaynak da kiliselere aktarrlmrgtrr. Bu iki kaynafa ek olarak difer federal fonlardan da qegitli yollarla 60 milyar dolan agan bir kaynaIrn daha dini gruplara akrtrldrIr belirtilmektedir ki bu dafrlrm tr]m dini gruplara egit olarak yaprlmrg de[ildir. Dini kurumlar arasrnda tUm dini gruplar saytlmakla birlikte aslan payr Hristiyan dini kurumlarrna ve ozellikle de evangelik gruplara gitmigtir ? Bu sayede ozellikle ekonomik durumu dUgUk olanlara sosyal hizmetler kiliseler kanalryla yaprlmrg, bu yolla din de[igtirmeler ve daha dindar bir toplum olugturma proiesi uygulamaya sokulmugtur Ustelik s6z konusu yardrmlar e[itim sisteminde de aynl amaq dofrultusunda uygulanmlgtlr: okullara yardrm gekleri da[rtrmda dine daha fazla onem verenlere 6ncelik tanrnmrgtrr Nitekim Amerikan E[itim Bakanl Rod Paige aqrkqa okullann Hristiyanlrk deferlerini qocuklara ofretmesi gerektiIini sdylemigtir. Paige'in ailelere tavsiyesi qocuklannr bu deferleri 6$retmeyen okullara gondermemeleri geklinde olmug, bu sdzlere kamuoyunda sert tepkiler gelince ise bakanlrk yaptr[t aqrklamada bu sozleri yalanlamak yerine "sdylenenler dofrudur" aqrklamaslnt yapmlgttr n Ne yaztk ki Bush yonetiminde dini yaklagrmlarr 'fundamentalist'denebilecek dUzeye yaklaganlar sadece George Bush ve E[itim Bakanr defildir. Savunma Bakant'ndan, istihbarattan sorumlu yardrmcrlarrna kadar qok sayrda isim de Bush'un tanrt taraftndan ABD'yi ydnetmek igin gonderildifine inanmakta, kendilerini de kutsal bir savagrn neferleri olarak gormektedirler. istihbarattan sorumlu Ceneral William Boykin'in lrak ve Afganistan'daki savaglarr 'geytan'a kargt yUrUttjlen bir Hristiyan sava$l' olarak nitelendirmesi orneklerden sadece bir tanesidir
o

Bush y6netiminin 2004 bagkanlrk seqimleri oncesindeki en son girigimi ise kendisini destekleyecefini dtigUndu[u kiliseleri kampanyasrnda birlegtirmeye qalrgmastdtr. Sadece Pennsylavania'da 1.600 kiliseye mesa j gonderen Beyaz Saray mesa jrnda kiliseye gelenler ve qevresinde bulunanlar arasrnda Bush'un destekleyebilecek ki, gilerin belirlenmesini ve organize hale getirilmesini talep etmigtir.'o Koordinatorlrjklere gonderilen mesajlarda gu gorevler srralanmrgtrr: -Kilisenizin listesini Bush-cheney '04 seqim merkezine gdnderin, -Bolgenizde Bush igin qalrgabilecek bir bagka muhafazakar kilisenin adrnr bildirin 6 Jill Lawrence, 'Bush's Agenda walks the Church,state Line,, The {JSATodag,29 January 2003 7 Robyn E. Blumner, 'Religiosity as Social Policy', St. ktersburg Tlmes,28 September 2003; Sydney

Schanberg, 'The Widening Crusade', The \4llage Voice, 15-21 October 2003; paul Haris, ,Bush Says Cod Chose Him to Lead His Nation', The Guardian, I November 2003 'Raze the Church/State Wall? Heaven Help Usl', Los 8 Jonathan Turley, Angeles 71mes,24 February 2003; Alan Cooperman, 'Paige's Remarks on Religion in Schools Decried', Wasiington Plst,9 April 2003 9 William M. Arkin,'The Pentagon Unleashes a HollyWarrior', The Los Angeles 71mes, 16 October 2003. l0 Tim wheeler, 'Bush's Religious Right Target Churches', tuople\ weeklq,3 July 2004.

H.

108

Amerika ve ingiltere'de I

Ealiit Sonras

Dn

ve Siyaset

llitkisi

-Segmen yazlm sUreci igin kilisenizden 5 kigi ayarlayln,

-Yeni seqmen olacak kigiler ile konugun."


Bush ydnetiminin bu girigimleri dini liderler ve kiliselerden de kargrltk bulmugtur. Ornefiin Cumhuriyetqi Parti'ye yakrnlr[r ile tanrnan ve Evangelistlerin en 6nemli ruhani liderlerinden olan Rv. Jerry Falwell hiqbir segimin 2004 segimleri kadar Hristiyanlar'r mobilize edemedifini belirtmig ve Bush iqin desteklerini aqrkqa ilan etmigtir. '' Klsacast Bush'un dini inanqlarrnda samimi oldu$u kadar dini siyasi amaqlarrna alet ettiIi de rahatlrkla s6ylenebilir. Ne var ki Bush-din iligkisi ig siyasetle srnrrlr kalmamtgttr ve adeta I I Eylill'den sonra tUm dUnyanrn kaderini etkiler bir hale gelmigtir. Bu qergevede Bush'un dindarlr[r ve kigilifinin temel ozellikleri anlagrlamadan I I Eylul sonrasl Amerikan politikalarr ve kuresel teror anlagrlamaz.

Kesin iyi-Kesin Ritii Agnmt


Bush'un yaklagrmrnrn ilk ozellifi dunyayr iyilik (qood) ve k6tUlUkler (evil) dunyasr olarak aytrmaktlr Fakat Hristiyan inancrndaki good-evil zrtlrIr TUrkqe'deki kelimeler ile tam anlamryla agrklanamaz. Burada 'k6trilUk' (euil) her turlU kotUllieu, karanlr[], $eytanili[i kapsar. 'Good'yani 'iyilik' ise Tanrrsal'drr, Tanrr ve Hz. isa ve onu izleyenlerve her tUrlU iyilifi kapsar. Bu cepheden bakrldrfrnda iyi ile kdtU arasrnda bir uzlagma, anlagma soz konusu olamaz. ikisi siyah ile beyaz kadar farklrdrr ve bir orta yol bulunamaz. Eninde sonunda iyinin kazanacafrna inanrlrr ve kotu ile savagtan kaqrnrlamaz. QUnkU iyi ile olan Tanrt ile birliktedir ve onun yardrmrnr aldr[rndan korkmasr gerekmez. Burada 6nemli olan 'kotu'nUn, asla 'iyi' olamayacafr varsayrmrdtr. 'KotU' kotU oldu[u igin kotUdtir ve 'iyi'ye de iyi oldu[u iqin kargrdrr Nitekim Bush da Usame Bin Ladin, Saddam HUseyin veya terdristler sdz konusu oldu[unda srkqa 'evil' ve 'evil-doel kelimelerini kullanmakta, bu kigileri 'geytani' olmakla suglamaktadrr.'Manicheism' olarak da adlandtrtlan bu yaklagrmr benimseyen Bush ydnetimine g6re teroristler ABD'den nefret etmektedir, qtinkU onlar geytani bir gekilde k6tudUrler. Bu anlamda onlarla uzlagma saflanamaz, qtinkU onlarrn dofasr kotUdUr. Bu durumda onlarla mUcadele igin tek bir arag kalmaktadrr, o da bunlarr yok etmek. "Tanrr ordulartmtzt kutsastn"'' sozleriyle Irak iggalini baglatan Bush'un, Irak'r neden iggal ettiklerini agtklarken en 6nemli gerekge olarak "lrak bizden nefret ediyor" agrklamasrnr getirmesi de bu dofrultuda deferlendirilmelidir. Uluslararasl terdre 'kesin iyi' 'kesin kdtu'yaklagtmrndan bakan bir Bagkan'rn uzlagma arayrgrnda olmayacafr, konuyu bir kan davast olarak gorecefi aqrktrr. Nitekim I I EylUI sonrasrnda ABD de bir uzlagrdan ziyade bir intikam peginde oldufu izlenimini vermigtir. Fakat bilindifii Uzere kan da, valart dldUrerek sona ermez ve her giddet eylemi daha griglU saldrrrlarr davet eder.

Mesih dlahi Kurtanu) ve Cezalandtrw Anlagryt Bush yonetimine hakim olan ikinci anlayrg ise Tanrr'nrn k6ttiluk kargrsrnda iyileri, kendisine inananlan sonuna kadar destekledifidir. Hatta Bush kendisinin ilahi bir

ll

'Baptists Angry at Bush Campaign Tactics', USATodaq,4 Iuly 2004 News Max, I September 2004 net yoluyla. l3 Tony Carnes, 'The Bush Doctrine', Aristtanitg Todag, May 2003.

l2 Jon E Dougherty,

109

S.

Laginer

gdrevle igbagrnda oldufunu, ABD'nin de bu ilahi gdrevlerin bir parqasl olduIunu dugUnmektedir Bagkan olmadan once gevresine bagkan olmanrn kaderinde oldu[unu sdyleyen Bush, "Tann'ntn benim bagkanltk iqin yarrgmamr istedifini hissediyorum. Bunu agrklayamam, fakat rllkemin bana ihtiyacr olaca[rnr seziyorum Bunun benim ve ailem iqin kolay olmayaca[rnr biliyorum, fakat Tanrr benim bunu yapmaml istiyor" demigtir.'o Bagkan olduktan sonra da qegitli defalar kendisini 'Oval Ofis'te Tanrt'ntn Adamr' olarak gdrdU$UnU tekrarlamrgtrr. Srkga Tanrr'nrn kendisi ve Amerika ile oldu[unu sdyleyen Bush bir difer konugmasrnda ise gunlarr soylemektedir:
Ie, tarih boqunca

"Tann'qa giden tilm qollan bildiiimizi si)qleqemeqiz, fakat Tanrt'qa olan sevgimizden hareketoldulu gibi o qollara gr)venebiliriz. girndi Tann bizi korusun, bize rehberlik uap-

sln".t' I

I EylUl saldrnlartndan sonra Bush'un konugmalarrndaki dinsel motifler daha da

artmtgttr Kongre'ye hitap eden Bush, ABD'nin ozgrirlUklerin ve insanlrfrn koruyucusu oldufunu ve bu konuda tUm insanlrfrn Amerikalrlar'a gtivendi[ini ilan etmigtir Eylul 2002'de 'ABD' ve 'Amerika dUgmanlarrnr' kargrlagtrran Bush'un gu s6zleri de
dikkat qekicidir:
"ve nur karanl$m [izerine dojdu, ve karanhk asla onu generneqecek.,"

Abraham Lincoln ugak gemisinde askerlere hitabrnda kullandrfr dil de Bush'un Tanrr-Amerika ikilisine olan tam inancrnr yansrtrr: "Ve her nereye gider iseniz gidin, bir umut mesajr tagryacaksrnrz, bir mesai ki hem kadimdir ve hem de her daim yeni." Bush bir difer konugmaslnda ise "kutladr[rmrz bu hurriyet, Amerika'nrn defil Allah'tn insanlr[a sunduIu bir hr-irriyettir" diyerek Amerika'nrn politikalarrna ilahi bir boyut katmaya galrgmrgtrr.'' Aynr dofrultuda Irak'taki durumu ozetlerken kullandtfr dil de Irak'rn iggalini bir Tanrt buyrufu olarak gordU[Unu gozler 6nUne sermektedir:
kesin olarak inanu4orum ki ozgilrll)k her Seqe Kadir Olan Tanrt'nrn insanltga, bu dtinqada qasaqan her bir kadma ve erkele bir armajantdrr. Saddarn Hi)seqinin t1akalanmqsr lrak'ta-

"&n

ki diizeni deiiStirrniStir. Adalet Her ftqe Kadir OIan tarat'tnd.an lrak halkrna d,ajttilrnryttr.'^'

TUm bu s6zler ve davranrglar da gdstermektedir ki Bush kendisinin ve ekibinin 6zel bir misyon ile bagkan oldufunu dugunmekte ve sadece kendisini defil Ameri, ka'yr da dUnyayr k6tUltiklerden kurtaracak bir kurtarrcr olarak gdrmektedir. Bu konudaki dUgtinceleri 6ylesine keskindir ki The Progressive dergisi bu tav1, 'mesihqilik'ten de 6te'militarist mesihgilik' olarak adlandrrmaktadrr.'Ie
l4
Juan

Stam,'Bush's Religious Language', The Nation,22 December 2003: Jill Lawrence, ,Bush,s Agenda Walks the Church-State Line', The USA Todag,29 January 2003
January 2003.

l5CeorgeBush'taaktaran,Jill Lawrence,'Bush'sAgendaWalkstheChurch-StateLine', TheUSATodartr,2g I6 Juan Stam, 'Bush's Relgious Language', The Nation,22 December 2003 l7 Henry Muto,'Amerikan sivil Dini semavi mi, yoksa yerli mi?,, Zaman,26Haziran2003 IB David Domke, 'Bush Weds religion, Politics to Form World yiew', &attle tust-tntelligencer,22 August
2004

I9 'Bush's Messiah Complex', BaSyazr, 110

The progressive,

February 2003.

Amerika ve ingiltere'de I

EUliil Sonras

Dn

ve Stqaset ili1kisi

Ktsasa Ktsas Anlagryt


Bush kdtUlerin cezalandrrrlmasrndan yanadrr ve bu gdze-goz, dige-dig olmalrdrr. Bu konuda daha gok Tevrat'tan hareket eden Bush valili[i d6neminde Amerikan tarihinde en qok kiginin (152) idamrna onay veren vali unvanrnr da almrgtrr.'" Bu nedenle

Bush'un uluslararasr terorle mUcadelesinde gorUgmelerin, sosyal, ekonomik vb.


araglartn yeri olsa da asla guq kullanrmrnrn yerinr alamaz. Di[er bir deyigle Bush y6netiminin qatrgmalar ve savaglar ile dolu olmasr bir tesadUf de[ildir. O aslrnda kendi dUguncesine gdre suqlularr cezalandrrmakta, dUnya barrgrnr tesis etmeye qalrgmaktadrr Nitekim bir seferinde srradan bir bagkan olmayaca[rnt, bUyUk hedefleri bagaraca[lnl, en bUyt]k hedefin ise dUnya barrgrna ulagmak oldufunu s6ylemigtir.''

Bu agrdan bakrldr[tnda Bush'un hedeflerinde ve samimiyetinde bir sorun yoktur Sorun onun yontemlerinde ve saplantrsal duzeydeki inanqlarrndadrr.

Teoloiift Dry l\litifta


Bush'un bagkanlrk kampanyasr igin hazrrlanan'Tanrr'nrn Sdzu'adlr video kaset de Bush'un 'terorle mucadelesi' ile inanglarr arasrndaki ba[r ortaya koyuyor. Kasette "Onun Allah'a olan baflrlrIr ona I I EylUl terorist saldrnlarr sonrasrnda ve lrak, Afganistan savaglartnda ihtiyacr olan tam gucu ve vizyonu safladr... Abraham Lincoln'den bu yana hiqbir bagkan bu kadar gok Tann'dan soz etmedi" deniyor.
Ozetleyecek olur isek, ABD'nin I l Eylul sonrasrndaki politikalarr sadece reel politik ile qizilmemigtir Hristiyan (ve Musevi) dunyasrndan gelen manipulasyonlar ve inang-merkezli uygulamalar Amerikan politikalarrnr 6nemli olqtide belirlemigtir. Santlantn aksine Usame Bin Ladin goruglerinde yalnrz defildir Onun uzlagmaz, katr, difer g6rUgleri yok etmekten bagka alternatif tanrmayan yaklagrml ne yazrk ki bazr devlet adamlartnca da paylagrlmrgtrr. Sonugta I I EylUl sonrasrnda 'medeniyetler savagt' olarak veya 'terorle mucadele savagr' olarak lanse edilen gatrgmalar bir tUr 'fundamentalistler savagl' olmugtur Ozellikle l I Eyltll'den sonra George W. Bush ve ekibi dini bir dtinya gon"igUnri siyasi bir ajanda ile uygulamaya koymuglardtr. Newsweek'den Howard Fineman tarafrndan 'inanq merkezli (t'aith-based) drg politika', The Weeftlq Standard tarafrndan 'ahlak-merkezli (moralitq- based) drg politika', Cranes tarafrndan 'Bush Doktrini'" olarak adlandrrrlan soz konusu yaklagrm her ne kadar uluslararast terorti 6nleme savtyla ortaya qrkmrgsa da aslrnda teroru besleyen ve megrulagtrran en 6nemli kaynaklardan biri olmugtur. Trpkr 'dUgman'saydrIr rakipleri gibi, sadece kendi kutsalrna odaklanan ve bagkasrnrn inanglarrnr dUgUnmeksizin reddeden

bu empatiden yoksun yaklagrm, terorle mucadelede grig kullanma drgrnda kalan yOntemleri de adeta reddetmigtir. Sonuqta iki kargrt cephe olarak sunulan Bush ve Usame Bin-Ladin, denebilir ki benzeri gorUgleri ile birbirlerini gUqlendirmiglerdir. Ttjm bu ornekler bize gdstermektedir ki, Amerikan politikalarr artlk pre-emtive (6nleyici) olmaktan qrkmrg, daha ziyade teolojik bir hal almrgtrr."
20 Craydon Carter, 'The President? Co Figure', Vanitg Fair, December 2003; Henry A. Ciroux, 'Ceorge Bush's Religious Crusade Against Democracy: Fundamentalism As Cultural Politics', Dssident Voice, 4 August 2004. 2l 'Bush's Messiah Complex', Bagyazr, The Progressive, February 2003. 22 Tony Carnes, 'The Bush Doctrine', drristianitg Todaq, May 2003. 23 Tim Wheeler, 'Bush's Religious Right Target Churches', tuople's Week[t1.3 iuly 2004; Robyn E BIummner, 'Christian Soldiers for the Bush Campaign', St. futersburg Ttmes, | 3 June 2004.
111

S.Lnginer

B. Tony Blair: Rihtendinci mi, Reformcu mu?


EylUl saldrrrlarr k6ktendincilerin sadece Dofu'da olmadr$rnr kanrtladr. ABD BagW Bush'un evangelik-dinci politikalarr ve srk srk Haglr Seferleri ilan etmesinin yanl slra, Ariel garon'un Yahudi geriatr merkezli politikalarr da en az Usame Bin-Ladin'in dincilifi kadar dtinyanrn gelmig oldu[u grkmazda pay sahibi. Bush-$aron ikilisi ile El-Kaide bu ddnemde Uq dinin en uq yorumlarr olarak giddeti beslediler. Bu zincir de bir di[er lider ise gUphesiz Tony Blair yonetimidir. Blair, sol bir anlayrga sahip olmasrna, ingiltere daha qok diferleriyle kryaslandr[rnda daha laik bir toplum olarak bilinmesine kargrn Blair yonetimi lrak Savag'rnrn en ategli savunucularrndan oldu ve halen de agrnhfr besleyen Amerikan politikalannln en sadrk savunucusu durumunda. Bu anlamda Bush'un ilan ettifi Haqlr Seferleri'nin en onemli neferlerinden biri Tony Blair ilging olan ise Blair'in de trpkr Bush ve garon gibi politikalannrn merkezinde dini inanqlannrn yatryor olmasr.
kanr George

ll

Papaz Olamadt Bagbaftan Oldu


Tony Blair ingiliz solunun 28 yrl boyunca beklediei grkrgr 1997'de gergeklegtiren lider oldu. gu anda da en uzun stire bagbakanlrk yapmlg iggi Parti lideri olarak tarihe geqmig durumda. Fakat Blair'in solunun ne kadar sol oldufiu, hatta Amerikan sa['rndan ne kadar farklr oldu$u tartrgrlrr Blair'in ingiliz siyasetini ve solunu nastl dOnUgtUrdU[UnU anlamak igin dini anlayrgrnr ele almak kaqrnrlmazdrr. ingiliz toplumunun Amerikan toplumuna nispeten daha sekUler oldufu hatrrlanrnca bu iligki qok daha gagrrtrcr sonuqlarr ortaya qrkarmaktadrr.

Blair'in qocuklufu muhafazakar ve dindar bir gevrede gegti Babasr muhafazakar bir hukukquydu. Babanrn felg olmasr ve Uq yrl boyunca konugamamasl, ardrndan krz kardeginin hastalanarak yrllarca hastaneleri dolagmasr Tony'i fazlasryla etkiledi. Bu olayr okul mudurtine aqtr[rnda mUdUr l0 yagrndaki Tony'e birlikte dua etmeyi onerdi. B6ylece 6[retmenin de katkrlanyla Blair'in dini duygularr bu yrllarda kuvvetlenmeye bagladr.'o Oxford yrllannda ise dini gruplar ve sol ile yakrnlagma daha da arttr Bir ara din adamr olmayr da dugUnen Blair siyaset ile dini birlegtirmenin yolunu bulunca bu fikrinden vazgeqti. Di[er bir deyigle Blair'in sol ile birlikteli[i de yine din uzerinden, Hristiyan Sosyalistler aracrlr[ryla gergeklegiyordu." Bu donemde bir din adamr vasrtasryla Kilise gevresi ile iligkilerini geligtiren Blair'in sosyalist dUgUncesi sosyalist Hristiyanlrk gerqevesinde geligmigtir. Bir qok araqttrmaclya gOre Blair dindar kimli[ini daha qok bu yrllarda buldu.'o Blair'i sola tagtyan Hristiyan Sosyalizm'i, Marksizm ve muhafazakarlrfr reddederek, sosyalist deferler ile Hz isa'ntn defierleri arasrnda fark olmadrfrnr, bunlarrn birbirini beslediIini iddia eder.

Hristigan &syalist Harefcet ve Yeni ful


Blair daha segilmeden once kendisini dindar bir Hristiyan olarak yansrtmaktan qekinmedi. Yata$rnrn bagucunda her zaman incil bulunan ve hareketlerinde incil'i rehber
24Jon Sopel,
Tony

Blair:

The Moderniser,

(Londra: Michael loseph, 1995), s.9.

25 Hristiyan Sosyalizm konusunda bkz.: Alan Wilkinson, Christian Socialism: Scott Hollandto Tonq Blair,

(lnt

Pub., 1998). 26 lohn Rentoul, Tony BIair, Prime Minister, (Londra: Warner. 2001).

112

Amerika ve ingiltere'de I

I Eylill

Sonrag

Dn

ve Siyaset

llitkisi

edindifini frrsat buldukqa soyleyen bir lider Blair." Irak Savagr'nln ba$ladrfr gtinlerde halka 'Tann sizi kutsasrn' dedifi gibi Incil'den ve difer dini kaynaklardan cUmleler 6dUnq almayr da seviyor Blair Sol'un Margaret Thatcher kargrsrnda adeta perigan oldu[u ve uzun yrllar iktidar yUzU gdremedifi yrllarr 'yumugatrlmrg bir sol' sdylemiyle agan Blair'in 'Uqtincti yol'u dikkatli bakrldrfrnda Marks'r tamamen solun gUndeminden qrkarmrgtrr. Blair'in dayanrgma, aile, e[itim, igbirlifi vb. kavramlar ile 6rdU$U yeni sol anlayrgr bir gok uzmana gore Marks'tan gok Hz isa'dan esinlenmigtir. Blair'eski sol'u (old Inbour) ahlaki deferlerden uzaklagmakla suglamrg, 'yeni sol'un 6zellikle sosyal adalet ve 'terkedilmig sosyal deferleri'yeniden getirecefini iddia etmigtir.'o Kendisinin de uzun bir zamandrr uyesi bulundufu Hristiyan Sosyalist Hareketi'nin 29 Mart 2001'deki toplantrsrnda konugan Blair inang ile siyasetin iq ige olmasr gerektifiini, siyasi karar alma sUrecinin inancr iqermesi gerekti[ini agrkqa belirtmigtir.'u Tony Blair bir Hristiyan Sosyalist olmasrna kargrn aynr zamanda tum Hristiyanlar'rn birlegmesine de inanmaktadrr Ornefiin Sundatl Telegraph'a verdi[i sdylegi de "Ben ekUmenik bir Hristiyan'rm", (yani tum Hristiyanlar'rn birlifine inanan) demigtir".'u Bilindi[i tizere Blair Anglikan iken egi ve qocuklan iyi birer Katolik'tir. Ustelik Blair ailesinin gocuklarr Katolik Kilise Okulu'na devam etmektedirler. Son gtinlerde Tony Blair'in de Katolik olaca[r yontindeki haberler ise 'ekumenik Bagbabakan'r tanryanlar iqin sUrpriz olmamrgtlr.'' Bu noktada tek sorun ise resmi dini Anglikanlrk olan ve Kraliqesi Anglikan Kilisesi'nin bagr sayrlan bir Ulkede Katolik bir bagbakantn ne kadar kabul edilebilir olduIunda ortaya grkmrgtrr Bilindi[i t-izere Anglikan Kilisesi'nin onemli atamalannr dahi pratikte bagbakan gerqeklegtirmektedir. Blair Hilkumeti'nin 'din' ile yakrnlagtrran bir difer ornek ise iqigleri Bakanlr[t'nda olugturulan ve karar mekanizmasrnda yer alan etkili isimlerin de katrldr[r bakanlrk galrgma grubu oldu. Dinin ve dini gruplarrn g6rtig ve 6nerilerini Whitehall'e (ingiliz
Htikumeti'ne) aktarmayr hedefleyen grupta Blair'in yakrn danrgmanlarrnrn yanr slra, Hukumet'in 'dindar' bakanlarr igigleri Bakanr David Blunkett ve Hazine'den Sorumlu Bakan Paul Boateng de bulunuyordu. Hristiyanlrfr 'Hayatrmrn temelini olugturuyor. Hayatrma bir denge veriyor.' geklinde tanrmlayan Bakan Boateng, Kabine'nin ilk siyah bakanr ve en onemli Hristiyan Sosyalistler'den. Grup eski ve yeni bakanlarrn yanr srra Evangelik ittifak gibi dini gruplarr da barrndrrmrgtrr. Grubun tavsiyelerde bulunaca[r bakanlrklar arasrnda ise Milti Efitim, KUltilr, Medya, Spor, Ticaret ve Sanayi bakanlrklan da yer almrgtrr.
Aslrna bakrlacak olursa ip milletvekillerinden Stephen Timms'in de belirtti[i Uzere, iggi Partisi ve HUkUmet'in en onemli isimleri dindar Hristiyanlar'dan olugmaktadtr ve Hristiyan Sosyalist hareketine dahil olanlarrn saylsr ve hareketin igqi Partisi Uzerinde son yrllarda artan gricU dikkat qekicidir. iqigleri Bakanr Blunkett ve Bakan
27 Kamal Ahmed, 'And On Seventy Day Tony Blair Created. .', The %server,3 August 2003. 2U Michael Barratt Brown and Ken Coates, The Blair Revelation: Deliverance for Whom?, (Londra: Socialist Renewal, t.y )
29 Tony Bla

ir, 'PM's Speech to the Christian Socialist Movement at Westminster Central Hall', 10 Downing Street Resmi web sitesi, 29 March 200i
.

30 Matthew d'Anco, The Sunday Telegraph, in' . Public Interest, Summer 1996.

l7 August 2003; Irwin M Stelzer, 'Christian Socialism in BritaTodaq, I

3l

'ls Tony Blair Converting to Catholicism?', Christinaity

I October

2004

113

S.

Laginer

Boateng'in drgrnda hukumetin en etkili isimlerinden, babasr bir iskoq papazr olan Maliye Bakanr Gordon Brown da Hristiyan Sosyalist Hareketi'n en ategli destekgilerindedir. Aslrnda ingiliz iggi Partisi'nde din ile sol dUgUnceyi ilk kez birlegtiren Tony Blair deeildir. iggi Partisi'ni olugturan Uq fikirden biri de Hristiyanlrk'trr (Di[erleri Marksizm ve Fabian orta srnrf entelektuelleridir) Bu yrllarda Hz. isa'nrn yolundan gitti[ini soyleyen Keir Hardie gibi qok sayrda solun efsanevi isimleri de mevcuttur Ancak, kurulug yrllannt takiben Hristiyan Sosyalistler'in etkisi azalmrgtrr 1960'da Hristiyan Sosyalist Hareket kurulmug olmasrna kargrn Blair'e kadar etkisi oldukga srnrrlr olmugtur. iggi Partisi iqin dontim noktasr 1992 seqimlerinde alrnan buyukyenilgi olmugtur, Sol iqin sabrrlann tilkendifi bir anda gelen bu yenilgi yeni lider John Smith'in yantnda yeni bir baglangrq (dirilis) araylgtnl da ortaya qrkarmrgtrr iskoqya Kilisesi'nde yetigmig olan Smith, "Nasrl Hristiyanlar Hristiyanlr[rn kokten (fundarnental) ilkelerine baflr ise, bizler de sosyalizmin kdkten ilkelerine baflanmalryrz. Benim

igin sosyalizm genel olarak Hristiyanlr[rn ahlaki deferleridir"." gUphe yok

ki

Smith'in Thatcherism an layrgr kargrsrnda olugturdufu yaklagrmrn merkezinde inanglarr bulunuyordu E[er 1994 yrlrnda 6lmemig olsa idi ardrlr Blair'in'dini sosyalizm' soylemini devam ettirece[i de kolayca tahmin edilebilir
Sonug olarak sadece israil ve ABD'de de[il, ingiltere'de de politikalannrn merkezine inanglarrnr yerlegtirmig bir lider bulunuyor. Bu lider inanqlan ile hareket ettiIini her frrsatta soyluyor. Rehberi olarak incil'i bagucundan aylrmryor. Dahasr, trpkr ABD ve israil'de oldu[u gibi dinci gruplar Londra'da da karar mekanizmasrnrn qevresini sarmrg durumdalar ve etkililer Elbette kimsenin inancr bizi rahatsrz etmiyor. Hristiyan, Yahudi veya MUslUman olmak bagbakan da olsa kigilerin kendi segimidir.

Ancak bu inanqlar kutuplagmayr arttrnyorsa ve dUnya politikastnr belirleyen en onemli, belki de tek gUg halini alryorsa herkesin buna itiraz etme hakkr dofuyor TUm bu bilgilerin rgr[rnda, dUnyanrn dinci gruplarrn eline dUgtU[UnU, kUresel politikalara daha gok bu kigi ve gruplarrn yon verdifini soylemek abartr olmasa gerektir Sonug: Din Merkezli Bir Kiiresel Liderlik
ABD ve ingiltere ornekleri gostermektedir ki dinin en katr yorumlarr siyasetin merkezine yerlegmig durumdadtr ABD kuresel liderli[ini dini referanslarla megrulagtrrmaktadrr. Bunun I I EylUt'e veya islam dunyasrndaki radikalizme tepkisel bir yanlt oldu[u sdylenebilir Bir y6ntiyle do$rudur da I I Eylul gibi ABD iqin buyUk bir 'felaket'toplumsal agrnlrklara neden olmugtur Fakat asrl neden $uursuz bir tepkisellik defiildir Sdzu geeen hareketler I l Eylril'den once de ABD ve ingiltere'de mevcuttur. Yer yer rrkgrlrk ile karrgan dinsel fanatizm sadece bu iki rilkede de[il, krta Avrupasl, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi eski Batr kolonilerinde de mevcuttur. Ttim gofulcu ve demokratik gdruntimlerine kargrn dini fanatizm ve rrkqrlrk qok guqlu bir damar olarak mevcudiyetini korumaktadrr ve bunda gagllacak bir durum da yoktur. ikinci Dtinya Savagt'nrn vahget tablolannrn Uzerinden henuz bir aslr dahi gegmig

defildir.
32 Stephen Timms, 'The Christian

Contribution to New Labour', Sarpsborg, Norway, 2ti September )002,


..

net aracrlr[ryla, www stephentimmsmp org.uk

114

Amerika ve inqiltere'de I

I Euliil Sonrag Dn ve Siqaset lli5kisi

KUltUrel ve sosyal bir refleks olmanrn drgrnda dincilik Batr toplumunda siyasi gtkarlara hizmet eden bir siyasi akrm olarak da kdk bulmugtur. Bilindifi Uzere kUresel hakimiyet sadece'grig'le sUrdurUlemez. Megrulagttrtct ideoloii Roma imparatorlu[u'ndan Osmanlr imparatorlufiu'na, sOmUrge imparatorluklanndan ABD'ye kadar 'guq'Un vazgegilemez unsurlarrndandrr. E[er uluslararasr toplumun liderli[ine talipseniz mutlaka bunu megrulagtrracak, diferlerinin sizin liderlifinizi onaylamastnt saflayacak bir ideoloiiye, fikir ve deferler butunrine de sahip olmantz gerekir Roma imparatorlufu 'Roma drizeni ve medeniyet' merkezli bir soyleme sahiptir Romalrlar

gittikleri yerlere 'rgrk' (medeniyet) goturdtiklerine inantrlardr Osmanlt'da bu deferler daha gok 'adaleti yaymak ve adil olmak' kavramlarr qevresinde gekillenmigtir. islam dini deferleri yUceltiliyormug gibi g6riinse de Osmanlr gucu 'adalet' kavramt' merkez almrgtrr. Bu gerqevede dini, rrkr cinsi ne olursa olsun Osmanlt GUcu kendisini herkese egit ve adil davranmakla yUkUmlU hissetmigtir. SomUrge imparatorluklarr ise 'barbar' topluluklarr medenilegtirdiklerini savundular. Onlara gore Avrupalr gi-

bi giyinmek, Avrupalr gibi davranmak Hristiyan olmak medenilegmenin en 6nemli


kriterleri arasrndaydt. Bu anlamda kendisine'medeni dUnya', geri kalan dtinyaya ise 'medenilegtirilmesi gereken dunya' diyordu ingiliz kUresel liderliIinde liberal deferler daha fazla afrr bastr. Birinci ve ikinci DUnya Savaglarr'ntn ardtndan dUnya liderligini ele geqiren ABD ise demokrasi ve ozgUrlu[U gUcUnUn bayrafr haline getirmigtir. Bunun igin Avrupa somi.irge imparatorluklan ile kargr kargrya gelmeyi dahi goze alan ABD, Sofuk Savag boyunca Sovyet Bloku'nu 'karanltk' olmakla itham etmigtir. Bir anlamda ikinci bir Roma gibi davranmaya oykUnen ABD kendisini ve muttefiklerini 'ozgUr dUnya' olarak nitelendirmigtir. Bu anlayrgta SSCB salt-kotti olarak lanse edilmigtir. Sovyet Bloku'nda olanlann da Hristiyan olmast ve dini argumanlan fazla kullanmamalan nedeniyle din Sofuk Savag siyasetinde gozlerden nispeten uzak kalmrgsa da Amerikan gtictinun megrulagtlncr en onemli lokomotiflerinden biri de din olmugtur. Sofuk Savag bittieinde ise din etkisini gdrece artttrmtgsa da, yaprsal bir degigimden qok, dinin iglevinin daha fazla gdrUnur bir hale gelmesinden bahsedebiliriz. Bunun da en Onemli nedeni dunyanrn So[uk Savag sonrast d6nemde ideoloyi merkezli bdlunmesinin gUqltigildur. Fukuyama'nrn ve Huntington'tn da igaret ettiIi Uzere ideoloiik gekigmeler (en azrndan bilinmeyen bir sure igin) dUnya siyasetinde kutuplagma nedeni olamayacaktrr Fukuyama iyimser bir tahminle buna 'tarihin sonu' dese de aslrnda her iki kuramcr da aynr geyleri s6ylemiglerdir: Dilnya bundan sonra ideolojik bir mtjcadeleye girmeyecektir. Bundan sonraki mUcadele farklr nedenlerle olacaktrr. Huntington buna agrklrk getirerek yeni qatrgma nedenlerinin dini ve etnik olacafr soylemigtir. lrksal ve dinsel ayrnmrn ayrtlmaz parqasr ise dinin daha fazla on plana qrkmasrdrr.
Ozetle din merkezli siyaset Hristiyan dunyasrnrn islam dunyasrndaki radikalizme cevabr veya tepkisi sayrlamaz. Aksine din Batr siyasetinin temelinde en 6nemli unsurlardan biri olarak her zaman yerini almrgtrr. En sekuler oldufu d6nemlerde dahi Batr'nrn di[er uygarlrklara kargr refleksini din gekillendirmigtir. Hatta ulusguluk iqin dinin sekrilerlegmesi de denmigtir. Batr'nrn ttim kureye hakim olma arzusu ise dini de[erler ve hedefler olmaksrzrn agrklanamaz. Geldifimiz noktada ABD kuresel liderlifini yeni bir formda devam ettirmek arzusundadrr. SSCB'nin yrkrlrgr Amerikan lider115

S.

Laginer

li[inde afrr yaralar aqmtgtrr. ABD ekonomik ve askeri gUcU ile bu yaralarr kapatma' ya eall$mrgtrr. Fakat ideoloiik qergeve eksikliIi ABD liderliIinin uzunca bir sUre devam edemeyecefi korkusunu da beraberinde getirmigtir Yaprlan tahminler 6zellikle 2020 yrlrndan sonra ABD liderli$inin ciddi bir gekilde agrnacafr qeklindedir igte yeni 'Amerikan saldrrganlr[r'nrn en 6nemli nedeni bu noktada ortaya qrkmaktadrr. Din Amerikan liderlifine 6nemli bir gUq vermektedir. Ozgur dunya-teror kargrtlrfr olugturulmaya qalrgrlmaktadrr. Buradaki ter6r, trpkr Sovyet Bloku ornefinde oldufu gibi dinsel referanslarla 'geytani' (evil) kotultikleri sembolize etmektedir. Bu gerqevede denebilir ki yeni Amerikan ideoloyisi I I EylUl saldrrrsrna tepkisel bir cevap olmak-

tan qok bilinqli bir tercihtir ll EylUl saldrrrlarr bu ideoloiinin sahiplerinin qok ihtiyaq duyduklan bir ddnemde ortaya grkmrgtrr ve sonuna kadar istismar edilmigtir

116

You might also like