You are on page 1of 207

Bu kitap, stanbul'da Can Yaynlan'nda dizildi, Eko Basmevinde basld ve ciltlendi.

(1995) Dizgi: Mine Sarkaya

Milan Kundera

SAPTIRILMI VAS YETLER


DENEMELER Franszcadan eviren ZDEM R NCE

CAN YAYINLARI LTD. $T


Hayriye Caddesi No. 2. 80060 Galatasaray, stanbul Telefon: (0212) 252 56 75 252 59 88 252 59 89 Fax: 252 7233

zgn ad Les Testaments trahis (eviride, yazarn el yazsyla dzelttii 10.9.1993 ve 27.121993 tarihli nshalar esas alnmtr.).

ISBN 9755105999 ! Milan Kundera 1993 / ONK Ajans Ltd. Can Yaynlar Ltd. ti. (1993)

NDEK LER
Birinci Blm : Panurge'n Artk Gldrmeyecei Gn kinci Blm : Ermi Garta'nn Hadmlatrc Glgesi nc Blm : Doalama, Stranvinski'ye Sungu Olarak Drdnc Blm : Bir Cmle Beinci Blm : Yitik imdiki Zamann Peinde Altnc Blm : Yaptlar ve rmcekler Yedinci Blm : Ailenin Sevilmeyen Kiisi Sekizinci Blm : Siste Yollar Dokuzuncu Blm : Siz Burada Kendi Evinizde Deilsiniz Azizim

B R NC BLM

PANURGE'UN ARTIK GLDRMEYECE GN

Mizahn kefi
* Hamile Grandgousier Hanm ikembe orbas imekte ly iyice kard iin kendisine peklik ilac vermek zorunda kaldlar; ila ylesine glyd ki etene1 loblar gevediler ve Gargantua'nn cenini bir damara girdi, ilerleye ilerleye anasnn kulandan dar kt. Kitap daha ilk cmlelerden balayarak oyununu ak oynuyor: Kitapta anlatlanlar ciddi eyler deildir: Bunun anlam da udur: Kitapta gerekler (bilimsel ya da mitossal) dorulanmyor; olgularn (gereklerin, olaylarn) gereklikte olduklarna benzer betimlemesine giriilmiyor. Rabelais'nin benzersiz mutlu a: Romann kelebei bedeninde krizalitin paralarn tayarak umaktadr. Panurge romann henz bilinmeyen geleceinden gelirken Pantagruel devsel grnyle hl gemie aittir. Yeni bir sanatn olaanst dou n Rabelais'nin kitabna inanlmaz bir zenginlik kazandrmaktadr; her ey oradadr: Gereksilik (geree benzerlik), inanlmaz (geree benzemez) olan, istiare, yergi, devler ve normal insanlar, kk ykler, iednler, gerek ve dsel yolculuklar, bilgince tartmalar, katksz dilsel ustalk rn yazlar. XIX. yzyln mirass olan gnmz romancs ilk romanclarn bu olaanst kark evrenine ve bu evreni saran, onu devindiren neeli zgrle kar kskana bir zlem duymaktadr. Rabelais nasl kitabnn ilk sayfalarnda Gargantua'y dnya sahnesine anasnn kulandan indiriyorsa, ayn ekilde eytan Ayetleri'nde Salman Rushdie'nin iki kahraman, bir uan havada infilak etmesinden sonra, sohbet ederek, ark syleyerek yere dmekte, komik ve tuhaf davranmaktadrlar. Yatar koltuklar, karton bardaklar, oksijen maskeleri ve yolcular "yukarda, arkada, aada, bolukta" yamur gibi yere inerlerken, bu iki kahraman
Etene: Memelilerde ana Ue cenin arasnda kan alp verme iini salayan organ, son, e, dl ei, meime, plasenta. (ev.)

dan biri olan Gibreel Farishta "havada kula atarak ya da kelebek stilinde yzmekte ve^balangcmsnn (balang benzerinin) sonsuzluunda (sonsuzluk benzerinde) ayak ve bacaklarn aarak top gibi yuvarlanmaktadr." teki kahramana, Saladin Chamcha'ya gelince, "btn dmeleri iliklenmi gri bir takm elbise giymi, kollar gvdesine yapm [...] banda bir melon apka [...] zarif bir glge gibi [...] tepe st dmektedir." Roman ite bu sahneyle balar, nk, tpk Rabelais gibi Rushdie de romanc ile okur arasndaki szlemenin daha balangta yaplmas gerektiini bilmektedir; unun aka bilinmesi gerekmektedir: Olaanst olaylar sz konusu olsa da, burada anlatlanlar ciddi eyler deildir. Ciddi olmayan ile olaanstnn uzlamas: te size Drdnc Kitap'tan bir sahne: Pantagruel'ia gemisi ak denizde koyun ykl bir ileple karlar; pantolonu yrtmasz, gzl balna takl Panurge' gren bir celep zprlk edip ona boynuzlu muamelesi yapabileceini sanr. Panurge hemen cn alr: Heriften bir koyun alp denize atar; bunu gren teki koyunlar koyunluk edip hepsi birden denize atlarlar. Tccarlar arrlar, kimini postundan kimini boynuzlarndan yakalayaym derken kendileri de cumburlop denizi boylarlar. Panurge eline bir krek alr, hi kukusuz tccarlar kurtarmak iin deil, ilebe trmanp kmalarn engellemek amacyla; bu dnyann bayalklarn, teki dnyann iyiliini ve mutluluunu sayp dkerek, llerin yaayanlardan daha mutlu olduklarn ileri srerek onlar uzdiliyle yreklendirir. Bununla birlikte, hl' insanlarn arasnda yaamak istiyorlarsa, Yunus Peygamber misali balinalara rastlamalarn diler. Tccar takmnn hepsi boulup lnce, iyi yrekli Rahip Jean, bizim Panurge' kutlar, ancak koyun iin celebe para deyerek parasn arur etmesini eletirmekten geri durmaz. Bunun zerine Panurge: "Tanr adna, elli bin franklktan daha fazla elendim!" der. Gerekd, olanaksz bir sahne; hi deilse bir kssadan hissesi var m? Rabelais cezalandrlmalarndan holanacamz tccarlarn bayalklarn m gstermektedir? Yoksa Panurge'n acmaszlna kar bizi fkelendirmek mi istemektedir? Yoksa iyi bir kilise kart olarak, Panurge'n savurduu dinsel beylik szlerin ahmaklyla alay m etmektedir? Siz tahmin edin! Her yant bir dangalak tuzandan baka bir ey deildir. 10

Octavio Paz: "Ne Homeros, ne de Vergilius, mizah tandlar; Ariosto onu sezinlemi gibidir, ama mizah biimlendiren Cervantes'tir [...] Mizah, modern dncenin (akln) byk kefidir" der. Temel dnce udur: Mizah (nkte) insanla yat, insan kadar eski bir alkanlk, grenek deildir; mizah, romann douuna bal bir bulutur. Demek ki mizah, aka, alay, yergi deildir; mizah, komik'in zel bir durumudur, zel bir komik tarzdr; Paz, mizahn dokunduu her eyi gizemli kldn, anlamn oalttn syler (mizahn zn anlamak iin bir anahtardr bu). Panurge'un, kendilerine teki dnyann vgsn yaparak koyun tccarlarn lme postalad sahneden holanmay beceremeyenler, roman sanatndan hibir ey anlamayacaklardr.

Ahlk yargnn askya alnd alan


Okurlarmla aramdaki anlamazlklarn en ok neden kaynaklandn sorsalard, hi duraksamadan yantlardm: Mizah. Fransa'ya geleli ok olmamt, suydum buydum, ama bkkn deildim. Benim Aynlk Valsfim1 seven byk bir tp profesr benimle grmek isteyince pek okanmtm, houma gitmiti. Ona gre, romanm khinlere yarar bir romand; bir kaplca kentinde, zel bir rnga ile kendi spermlerini aktrmadan rnga ederek ksr kadnlar tedavi eden doktor Sketa adl roman kahramanyla gelecein byk sorununa el atmtm. Beni yapay dlleme konusunda yaplacak bir kollokyuma davet ediyor. Cebinden bir kt kartp konumasnn karalamasn okuyor. Spermi veren kaynak bilinmemelidir, sperm verme karlksz olmal ve (o anda gzlerime bakyor) l bir aktan kaynaklanmaldr: levini tamamlamak isteyen bilinmeyen bir yumurta iin duyulan ak; vericinin, verme eylemi sayesinde devam edecek olan kendi bireyliine olan ak ve, ncs, ac eken doyumsuz bir ifte duyulan sevgi. Sonra, yeniden gzlerime bakyor: Saygsna karn, beni eletirmekte saknca grmyor: Tohum vermenin ahlk gzelliini yeterince gl bir biimde dile getirmeyi baaramamm. Kendimi savunuyo
1. Milan Kundera, Aynlk Vaiha, er. Aydn Eme, Can Yaynlan.

11

rum: Romann komik olduunu sylyorum! Romandaki doktor bir ktdr! Her eyi bu kadar ciddiye almamak gerekir! yleyse, diyor kukuyla, romanlarnz ciddiye almamal myz? aryorum ve birden, anlyorum: Hibir ey mizah anlalr klmak kadar g olamaz. Drdnc Kitap'ta^ denizde bir frtna sahnesi var: Herkes kaptan kprsndedir, gemiyi kurtarmaya abalamaktadr. Korkudan ta kesilmi Panurge ise inlemekten baka bir ey yapmamaktadr: Gln alayp szlanmalar, yanp yaknmalar sayfalar boyu uzar gider. Frtna diner dinmez bizimki cesaretlenir ve tembelliklerinden dolay herkesi paylar. Burada ilgin olan udur: Bu korkak, bu tembel, bu yalanc, bu kt karsnda hibir fke duymamamz bir yana, adam en ok palavra sallad srada seviyoruz. Rabelais'nin kitabnn tam anlamyla ve kesin olarak roman olduu blmlerdir bunlar: Yani: Ahlk yargnn askya alnd alan. Ahlk yargy askya almak, romann ahlkszl deildir, romann ahlk'dr. nsann, hemen, durmakszn, herkesi, btn dnyay yarglamak gibi skp atlamayan alkanlna kar kan ahlk. Bu ateli yarglama yetenei, romann saduyusu asndan, en korkun budalalk, en tehlikeli ktlktr. Romanc* koullar gz nnde bulundurmadan, ahlk yargnn doruluunu tartmakla kalmyor, stelik onu roman dna atyor. imdi, cannz isterse, alakl iin Panurge' sulayn, Emma Boyar/yi sulayn, Rastignac' sulayn, bu sizin iiniz; romancnn elinden bu konuda bir ey gelmez. Ahlk yargnn askya alnd yapntsal alann kefi ok nemli bir baar oldu: Burada yalnzca romansal (romana zg) kiiler gelime gsterebilirler, yani nceden varolan bir gereklie gre, iyi ya da ktnn rnei olarak, ya da birbiriyle atan nesnel yasalarn yansmas olarak tasarlanm bireyler dei , ama kendine zg ahlklarna, kendine zg yasalarma dayanan zerk varlklar yaayabilir. Bat toplumu kendisini insan haklar toplumu olarak sunmaya alm bulunuyor; ama bir insan haklara sahip olmadan nce, bir birey olarak olumak, kendini bir birey olarak dnmek ve (bakalar tarafndan) birey saylmak zorundayd; Avrupa sanatlar ve zellikle, bakasna ilgi duymay, bakasn merak 12

etmeyi ve kendisininkinden farkl gerekleri anlamay okura retmeye alan romann o uzun deneyimi olmasayd, bu gereklemezdi. Bu anlamda, Avrupa toplumunu 'roman toplumu' olarak tanmlamakta ve Avrupallardan da 'romann ocuklar' olarak sz etmekte hakldr Cioran.

Kutsala kar saygsz davranma


Dnyann tannszlatrlmas (Entgtterung), Modern a' belirleyen olaylardn biridir. Tanrszlatrma, tanrtanmazlk anlamna gelmez, bireyin, dnen ben'in (ego'nun) her eyin temeli olarak Tanrnn yerini ald durumu belirtir; insan inanan korumay, inanl olmay, kilisede diz kmeyi, yatanda dua etmeyi srdrebilir, dindarl artk yalnzca kendi znel evrenine ait olacaktr. Bu durumu betimleyen Heidegger u sonuca varr: "Ve bylece Tanrlar sonunda ekip giderler. Bunun sonucunda ortaya kan; boluu mitoslarn tarihsel ve psikolojik kefi doldurur." Mitoslarn, kutsal metinlerin tarihsel ve psikolojik kefi u anlama gelir: Onlar dinsel niteliklerinden arndrmak, onlar dind klmak. Franszca Profane (dinde olmayan, dine yabana, dinle ilgisi bulunmayan) sfat Latince Profanum szcnden gelir: Tapnan nndeki yer, tapmak d. Kutsalszlatrma (la profanation), demek ki kutsal olann tapnak dna kartlmasdr, din d alana tanmasdr. Glme (alay) romann havasna ne denli grlmeyecek biimde dalrsa, roman da o lde dind nitelik kazanr. nk din ile mizah birbirleriyle badamazlar, bir arada bulunmazlar. Thomas Mann'in 19261942 yllar arasnda yazd Yusuf ve Kardeleri (Joseph und seine Brder) drtlemesi, kutsal metinlerin esiz bir 'tarihsel ve psikolojik kefi'dir, Thomas Mann'n glmseyen ve benzersiz lde skc anlatm biimiyle aktarlan kutsal metinler birden kutsallklarn yitirirler: ncil'de bir sonsuz zaman iinde varolan Tanr, Mann'n yaptnda brahim Peygamberin kefi olan insan yaratsna dnmtr: brahim onu oktanrl kaostan ekip karm, ilkin stn bir sylence tanrs, daha sonra da tek tanr (sylence tanrs) yapmtr; varlm kime borlu olduunu bilen Tanr yle haykrr: "Bu zavall insann be 13

ni bylesine tanyor olmas inanlmaz bir ey. Onun bana vermi olduu ad altnda olumayacak mym? Gerekte, bu ad kutlayacam." Ama Mann, romamnn mizahi bir yapt olduunun altn zellikle izer. Glmeye neden olan Kutsal Kitaplar! rnein Putiphar ile Yusuf un yks; aktan deliye dnm Putiphar dilini yaralar ve batan kartc szlerini bir ocuk gibi peltek peltek syler, dz beni, dz beni... O byle konuurken, namuslu Yusuf, yl boyunca her gn, sevimelerinin yasaklanm olduunu peltek kadna sabrla anlatmaya alr. Mukadder gn, evde ikisi yalnzdrlar; kadn yeniden basuru*, dz beni, dz beni diye diretir ve Yusuf, neden sevimemeleri gerektiinin gerekelerini bir kez daha sabrla ve eitici bir biimde aklar, ama bu aklamay yaparken kam kalkar, kam dehetli kalkar, ylesine kalkar ki bunu gren Putiphar delicesine azp Yusuf un gmleini paralar ve kam hl kalkk Yusuf kendini kurtarmak iin kaarken, kafay oynatm, umutsuzlua kaplm, kudurmu kadn barp arr, Yusuf u rza gemekle sulayarak yardm ister. Mann'n roman genel bir sayg kazand; bu unu gsterir: Kutsalszlatrma eylemi artk bir gnah (hakaret) olarak alglanmyordu, artk aktrenin (gelenein) bir paras gibi kabul ediliyordu. Modern a'da inanszlk meydan okuyucu ve kkrtc olmaktan kyor, inan ise eski zamanlarn misyoner ya da hogrsz kesinliini yitiriyordu. Stalinizmin yaratt byk sarsnt bu evrimde belirleyici bir rol oynad: Hristiyan bellei tmyle ortadan kaldrmaya girierek u gerei hoyrata aydnla kard: ster inanl, ister inansz, ister kfir, ister sofu olalm, hepimiz Hristiyan gemie kk salm ayn kltre aitiz ve bu Hristiyan gemi olmasa varlksz (maddesiz) glgeden, szlksz bilgiten, vatansz ruhlardan baka bir ey olamazdk. Bir tanrtanmaz olarak yetitim ve komnizmin en karanlk yllarnda, horlanan Hristiyanlar grdm gne kadar byle olmaktan holandm. lk genliimin kkrtc ve neeli tanrtanmazl bir genlik budalal gibi birden uup gitti. nanl dostlarm anlyordum artk ve dayanma .Uygusu ile cokuya kaplp, kimi zaman onlarla birlikte ayine katlyordum. Byle davranarak, yazglarmz ynlendiren bir Tanrnn varolduu dncesine ulamyordum. Her ne olursa olsun, onun hakknda ne bilebilirdim? 14

Ve onlar, inananlar, onun hakknda ne bilebilirlerdi? Emin olduklarndan emin miydiler? Benim inanszlmla onlarn inancnn garip bir ekilde birbirine yakn olduu tuhaf ve mutlu bir duygu iinde kilisede oturuyordum.

Gemiin kuyusu
Nedir bir birey? Kimlii nasl bir eydir, neden kaynaklanr? Btn romanlar bu sorulara bir yant ararlar. Gerekten de, bir 'ben', ne ile tanmlar kendini, ne ile oluur? Kiinin yapayla m, eylemleriyle mi? Ama eylem eyleyenin (failin) elinden kurtulur, genellikle her zaman onun aleyhine dner. yleyse i dnyasyla m, dnceleriyle mi, gizli duygularyla m? Ama bir insan tanyabilir mi kendini? Gizli dnceleri kimlii iin anahtar olabilir mi? Ya da insan dnya gryle, dnceleriyle, Weltanschauung*yW tanmlanabilir mi? Dostoyevski'nin estetiine bakalm: Kiileri ok zgn kiisel bir ideolojiye yerlemitir, tutarl bir katlkla bu ideolojiye uygun olarak davranrlar. Buna karlk, kiisel ideoloji, Tolstoy'un yaptnda, bireysel kimliin zerine oturaca istikrarl bir ey olmaktan uzaktr: "Stephan Arkadiyevi ne davranlarm, ne de dncelerim seerdi, hayr, davranlar ve dnceler kendi kendilerine ona gelirlerdi, tpk apkalarnn ya da redingotlarnn biimini sememesi gibi" (Anna Karenina). Ama kiisel dnce bir bireyin kimliinin temeli deilse (bir apkadan daha nemli deilse) bu temel nerededir? Bu sonu gelmez aratrmaya, Thomas Mann ok nemli bir katkda bulundu: Davranmay dnyoruz, dnmeyi dnyoruz, ama bizim varlmzda dnen ve davranan bir bakasdr ya da bakalardr: Byk bir ekici gce sahip olan ve bizi (Mann'n dedii gibi) 'gemiin kuyusu'ndan, uzaktan yneten, bir kuaktan tekine gemi ve mitoslam ok eski alkanlklar, ilkrneklerdir (archetypes) bunlar. Mann yle der: " nsann 'ben'i kendi bedensel ve fani snrlaryla skca kuatlm, bu snrlarn iine sk skya kapatlm mdr? Kendisini oluturan eler kendisinden nceki bir d evrene
1. Hayat anlay. (ev.)

15

ak deil midir? [...] Genel bilin (esprit) ile bireysel bilin (esprit) arasndaki ayrm eskiden insanlara kendini bugnk gcyle, benimsetmiyordu..." Mann yle srdryor: "yknme ya da devamllk olarak tanmlamak eiliminde olduumuz bir olgunun, bireyleri baz verili kalplar, atalar tarafndan oluturulmu baz sylencesel emalar diriltmekle grevlendiren ve bunlara dirilmek izni veren bir yaam grnn karsnda bulunuyorduk." Yakub ile kardei Esav arasndaki anlamazlk, Habil ile kardei Kabil arasndaki, Tanrnn ayrcalkl kulu ile ihmal edilmi, kskan kulu arasndaki eski dmanln tekrarndan baka bir ey deildir. Bu anlamazlk, bu 'atalar tarafndan oluturulmu sylencesel ema' yeni deikesini kendisi de ayrcalkllar soyundan Yakub'un olu gelen Yusuf un yazgsnda bulur. Yusuf o ayrcalkl kullara zg ezeli sululuk duygusu iinde davrand iin, Yakub onu kskan kardeleriyle barmaya, uzlamaya yollar (Uursuz giriim: Kardeleri Yusuf u kuyuya atarlar). Denetlenmesi kukusuz olanaksz bir tepki olan ac da 'yknme ve devamllk'tan baka bir ey deildir: Romann, Yusuf un lmne zlen Yakub'un davran ve szlerini aktard blmnde, Mann yle yazar: "Bu onun allm konuma tarz deildi [...] Tufan konusunda bunun benzeri ya da buna yakn bir dil kullanmt Nuh, ve ite Yakub bu dili sahipleniyordu [...] Umutsuzluu az ok kutsal cmlelerde dile geliyordu [...] buna karn itenliinden en kk bir kuku duymak da olanakszd." nemli uyar: yknme eylemi gereklikten (doallktan) yoksunluk anlamna gelmez, nk bir birey daha nceki zamanda gereklemi, daha nce olmu bir eyi yknmemezlik edemez; ne kadar iten olursa olsun, bir ruhgnden (reincarnation)1 baka bir ey deildir bu; ne kadar gerek olursa olsun, gemiin kuyusundan yaylan telkinlerin ve buyruklarn bilekesinden, sonucundan baka bir ey deildir.

1 Reincarnation (Fr): lenin ruhunun baka bir baka bedene girmesi Ruhg. (ev.) 16

Bir romanda deiik tarihsel zamanlarn birlikte var olmas


aka'y1 yazmaya baladm gnleri dnyorum: Daha banda ve tamamen kendiliinden, romann, Jaroslav'm kiiliinde, bakm gemiin (halk sanatnn gemiinin) derinliklerine ynelteceini ve kahramanmn 'ben'inin bu bakta ve bu bak sayesinde ortaya kacam biliyordum. Zaten drt kahraman byle yaratldlar: Drt Avrupal gemie eklenmi drt komnist znel evren; Ludvik: Ykc Voltaire'ci dnce zerinde gelien komnizm; Jaroslav: Folklorda bulunan basit ve sade gemiin zamannn yeniden kurulmas arzusuna dayanan komnizm; Kostka: ncil'e eklenen komnist topya; Hlene: Bir homo sentimentalis'm coku kayna olan komnizm. Bu drt znel evren ayrmalar amnda ele alnmtr: Komnizmin paralanmasnn drt biimi; bu u demektir: Drt eski Avrupa serveninin k. aka'da gemi yalnzca kiilerin ruhunun (insann kiiliini yaratan olgularn tmnn) yzlerinden biri olarak ya da konu d deneme yazlarnda ortaya kar; daha sonra, gemii dolaysz olarak sahneye getirmek istedim. Yaam Baka Yerde'de,2 admlarnn Rimbaud'nun, Keats'in, Lermontov'un admlaryla karmas iin, gnmzn bir gen airinin yaamm btn Avrupa iir tarihinin resminin nne yerletirdim. Ve lmszlk3 ile, deiik, tarihsel zamanlarn karlatrlmas iinde daha da ileri gittim. Prag'da bir gen yazar olarak, yayd sr kokulanyla beni tiksindiren 'kuak' szcnden nefret ederdim. Daha sonra, Fransa'da, Carlos Fuentes'in Terra nostra'stu4 okurken ilk kez bakalarna bal olduumu duyumsadm. Nasl oluyor da, bir baka anakaradan, gzerghyla, kltryle benden uzak biri, bir romana deiik tarihsel zamanlar birlikte yerletirmek gibi bir estetik saplantya, imdiye kadar yalnzca bana ait olduunu safa d
1. Milan Kundera, aka, ev: Zehra Gencosman, Can Yaynlan. 2. Milan Kundera, Yaam Baka Yerde, ev: Levent Kayaalp, letiim Yaynlan. 3. Milan Kundera, lmszlk, ev: smail Yerguz, A/a Yaynlar. 4. Terra Nostra: lkemiz, topramz. (ev.) Saptrlm Vasiyetler

17/2

sndm bir kaygya kendini kaptrabiliyordu? Gemiin kuyusuna eilmeksiz 'terra nostra'nm1, Meksika'nn terra nostra'snn ne anlama geldiini kavramak olanakszdr. Bir tarihi gibi, orada, olaylar kronolojik geliimleri iinde okumak iin deil, ama kendimize u soruyu sormak iin: Bir insan iin Meksika'mn terra'sma? deriik z nedir? Fuentes birok tarihsel dnemin bir tr iirsel ve dsel st tarihte birbirine kart bir droman biiminde yakalad bu z; bylece ok g betimlenebilen ve herhalde edebiyatta ei benzeri olmayan bir ey yaratt. Bu gizli estetik akrabalk duygusunu son kez Philippe Sollers'in La Fite Venise'im okurken hissettim; gnmzde geen bu ilgin romann yks btnyle Watteau'ya, Cezanne'a, Monet'ye, Titien'e, Picasso'ya, Stendhal'a, onlarn szlerine ve sanatlarna sunulmu bir sahnedir. Ve bu arada eytan Ayetleri: Bir Avrupllam Hintlinin karmak kimlii; nostra olmayan terra; nostrae olmayan terrae; terrae perdiae (yitik lke, yitik toprak); roman bu paralanm kimlii kavramak iin onu gezegenin deiik meknlarnda inceler: Londra'da, Bombay'da, Pakistan'n bir kynde, daha' sonra da VII. yzyd Asyasnda. Deiik dnemlerin birlikte bulunuu (coexistence), romancya teknik bir sorun kartr: Romann btnln bozmadan bunlar btne nasl balayacaktr? Fuentes ve Rushdie, sorunu zmlemek iin fantastik'e (gerekdna, dsele) bavurdular: Fuentes'in kiileri bir adan bir baka aa kendi kendilerinin ruhg olarak geerler. Rushdie'de ise, bamelek Cebrail'e dnerek bu zaman st ilikiyi salayan Gibreel Farishta'mn kiiliidir; bamelek Cebrail'e gelince, o da meydum Mahound (Muhammed'in romandaki deikesi) olmaktadr. Sollers'de ve bende ilikinin fantastik yan yoktur: So lers'de kiiler tarafndan okunan kitaplar ve grlen tablolar gemie bakan pencere grevi yaparlar; Bende ise, gemi ile imdi ayn te
1. Terra ( sp): Toprak, lke. 2. Nostra (ftp): Bizim.

18

malar ve ayn konularla artlanmtr. Bu gizli estetik akrabalk (fark edilmeyen, alglanmayan) bir karlkl etkileimle aklanabilir mi? Hayr. Ortaklaa alnan etkiler mi? Hangi etkiler bunlar, bilemiyorum. Ya da ayn tarihsel havay m soluduk? Romann tarihi, kendi mant ile, bizi ayn amala m karlatrd?

Ksaca, tarihe kar intikam olarak roman tarihi


Tarih. Bu geerlii kalmam yetkeden (otoriteden) hl gven tankl istenebilir mi, bu yrrlkten kalkm yetke bizi tanyan ve hakkmzda iyi bilgi verecek kaynak olarak gsterilebilir mi? Bu konuda syleyeceklerim kiisel itiraftan fazlas olamaz: Bir romanc olarak kendimi her zaman tarihin iinde hissetmiimdir, yani bir yolun ortasnda, benden nce gelmi olanlarla ve belki de (daha az) benden sonra geleceklerle, kendimi diyalog halinde hissetmiimdir. Bir baka birinden deil, hi kuskusuz roman tarihinden sz ediyorum ve ondan grdm gibi sz ediyorum: Roman tarihinin Hegel'in insand aklyla hibir ilikisi yoktur; ne nceden saptanmtr, ne de ilerleme dncesiyle zdetir; tamamen insanidir, insanlar tarafndan yaplmtr, baz insanlar tarafndan oluturulmutur, tpk kimi zaman uradan, daha sonra nceden kestirilemez biimde davranan, kimi zaman dhice, daha sonra da dehadan uzak iler yapan ve ou zaman eline geen frsatlardan yararlanamayan tek bir sanatnn geliimi gibi. Btn romanlarm, tarihten tiksinmeyi, bu davetsiz, bu istenmeyen, hayatlarmz dardan istil ederek ykan bu dman gten irenmeyi dile getirirken, ben roman tarihini benimsediimi ilan etmekteyim. Bununla birlikte, insanlk tarihi ile roman tarihi ok farkl eyler olduklar iin bu ikili tutumda tutarsz bir yan yok. nsanlk tarihinin insana ait olmam asma karn, insan etkisini geersizletiren bir yabana g olarak kendini insana zorla kabul ettirmesine karn, roman (resim, mzik) tarihi, insann zgrlnden, tam anlamyla kiisel yaratlarndan, seimlerinden domutur. Ksacas bir sanatn tarihinin anlam, tarihin anlam ma kardr. Bir sanatn tarihi, kiisel (znel) niteliiyle, insanlk tarihi 19

nin kiiliksizlii (nesnellii) karsnda insann intikamdr. Roman tarihinin kiisel (znel) nitelii mi? Yzyllar boyunca bir tek btn oluturmak iin, ortak, srekli ve sonuta iselst (znelst) bir anlam tarafndan birletirilmek zorunda deil midir bu tarih? Hayr. Bu ortak anlamn (dncenin, kannn) da her zaman kiisel, insansal olarak kaldn dnyorum, nk, tarihin ak iinde, u ya da bu sanat anlay (roman nedir?), tpk sanatn evrimi dncesi (nereden geliyor, nereye gidiyor?) gibi her sanat tarafndan, her yeni yapt tarafndan durmadan tanmlanr, durmadan yeniden tanmlanr. Roman tarihinin anlam bu anlamn aratrlmasdr, btnn roman tarihini geriye ileyerek kapsayan yaratm ve yeniden yaratm srekliliinin aratrlmasdr: Rabelais hi kukusuz Gargantua Pantagruer'mi kesinlikle roman olarak adlandrmamt. Bir roman deildi, onu roman tarihine katan ve onu roman tarihinin ilk ta sayan daha sonraki romanclar (Sterne, Diderot, Balzac, Flaubert, Vancura, Gombrowicz, Rushdie, Kis, Chamoiseau) ondan esinlendike, onu aka gven tan olarak gsterdike roman oldu. Byle olmakla birlikte, 'tarihin sonu' deyimi bende kesinlikle kayg ve honutsuzluk uyandrmamtr. "Kendi yararsz ilerinde kle gibi kullanmak iin ksack yaamlarmzn gcn, zsuyunu tketen eyi unutmak nasd da ho olurdu, tarihi unutmak nasl da gzel olurdu!" (Yaam Baka Yerde.} Tarih sona erecekse (filozoflarn szn etmeye bayldklar bu sonu somut olarak dnmeme karn), elini abuk tutsun! Ama sanata uygulanan ayn cmle, 'tarihin sonu' cmlesi, canm skyor; gnmz roman retiminin en byk blm roman tarihinin dnda kalan romanlar tarafndan oluturulduu iin, bu sonu gzmn nne getirmekte glk ekiyorum: Romanlam itiraflar, romanlam rportajlar, romanlam hesaplamalar, romanlam zyaamykleri, romanlam boboazlklar, romanlam ihbarlar, romanlam siyasal dersler, romanlam koca can ekimeleri, romanlam baba can ekimeleri, romanlam ana can ekimeleri, romanlam iek dkmleri, romanlam doumlar, yeni bir ey sylemeyen, hibir estetik tutkusu olmayan, ne insan anlaymzda, ne de romanm biiminde bir deiiklik yapan, hep birbirine benzeyen, sabahleyin tketilip akamleyin frlatlp atlacak sonsuz sayda 20

bunlarn benzeri romanlar. Bana gre, byk yaptlar, yalnzca sanat tarihi iinde ve bu tarihe katlarak, eklenerek doabilirler. Neyin yeni, neyin tekrar, neyin bulu ve neyin yknme olduu ancak tarihin iinde anlalabilir; baka bir deyile, bir yapt, seilen ve deer biilen bir deer olarak ancak tarihin iinde var olabilir. Bana gre sanat iin en korkun ey, onun kendi tarihinin dna dmesidir; bu, estetik deerlerin artk alglanamaz duramaz duruma geldii bir kaos iine dtr.

Doalama ve yazma
Cervantes, Don Kiot'u yazarken, yazma, eylemi ilerledike, kahramannn kiiliini deitirmek konusunda skntya dmedi. Rabelais, Cervantes, Diderot ve Sterne'nin bamz dndrd zgrlk, doalama ile senli benliydi. Karmak ve kat yazma (composition) sanat, ancak XIX. yzyln ilk yarsnda buyurgan zorunluluk oldu. Bu dnemde ortaya kan roman biimi, ok sfnrh bir zaman sresinde, birka kiinin birka yksnn kesitii bir kavakta younlam olguya dayanan roman biimi, kl krk yararcasna hesaplanm bir olaylar ve sahneler plann zorunlu klyordu: Romanc, yazmaya balamadan nce, daha nceleri yaplmad gibi, romann planm birka kez iziyor, birka kez hesaplyor, birka kez tasarlyordu. Dostoyevski'nin Cinniler1 iin yazd notlara yle bir gz atmak yeter: Pleiade basksnda 400 sayfa (romann tm 750 sayfadr) tutan drt defterlik notlarda, motifler kiilerin peine dmtr, kiiler motiflerin peine dmtr, kiiler uzun uzun kahramann yeri iin ekiirler; Stavrogin'in evlenmesi gerektir, ama "kiminle?" diye dnr Dostoyevski ve onu srasyla kadnla evlendirmeyi dener; vb. (Grnte kalan bir eliki: Yap mekanizmasnn daha iyi dzenlendii lde kiiler daha gerek ve doaldrlar. Yaratc akl 'sanat d' bir ge, kiilerin 'yaayan' kiiliklerini sakatlayan bir ge olarak gren nyarg sanattan kesinlikle hibir ey anlamayanlarn duygusal saflndan baka bir ey deildir.)
1. Cinler. eviren: Ergin Allay. Can Yaynlan.

21

Eski roman ustalarn sanatna zlem duyan amzn romancs, iplii kopmu olduu yerden balayamaz; XIX. yzyl romancsnn byk deneyiminin zerinden atlayp geemez; Rabelais' nin ya da Sterne'n sahip olduu ar zgrle erimek istiyorsa onu yazma sanatnn zorunluluklaryla uzlatrmak zorundadr. Kaderci Jacques'f Uk kez okumam anmsyorum; dncenin anekdot ile yan yana gittii, bir yknn teki yky kuatt, kural d olmaktan ekinmeyen bu zenginlik karsnda mutlu, eylem birlii kuralyla dalga geen bu yazma zgrl karsnda mutlu, kendime soruyordum: Bu olaanst dzensizlik titizce dzenlenmi, hayran olunacak bir yapdan m kaynaklanyor, yoksa katksz bir doalamann rahatlndan m ileri geliyor? Hibir kukuya yer yok, burada baskn olan, doalama; ama burada kendiliinden kendime sorduum soru, bu esrik, bu cokulu doalamann olaanst bir mimari olarak, karmak, zengin ve ayn zamanda eksiksiz bir biimde hesaplanp dzenlenmi ve dahas, en takn mimari dlemin zorunlu olarak nceden tasarlanmas gibi nceden tasarlanm br yap olana ierdiini gsterdi bana. Bylesine mimari bir ama, romann zgrlk bysn yitirmesine yol aabilir mi? Oyun niteliinin yitmesine. Ama, oyun nedir gerekten? Her oyunun kurallar vardr ve kurallarn kat olduu oranda oyun da oyundur, daha kusursuz oyundur. Satran oyuncularnn tersine, sanat kurallarm kendisi iin bulgular; kuralsz doalama yaparken, kendi kurallar dizgesini bulgularken olduundan daha fazla zgr deildir. Rabelais'in ya da Diderot'nun zgrln yazma eyleminin zorunluluklaryla uzlatrmak, bununla birlikte, amzn romancsna, Balzac ya da Dostoyevski'nin kafasn kurcalayan sorunlardan daha baka sorunlar kartr: rnek: Broch'un, be 'ses', birbirinden tamamen bamsz be porte izgisinden oluan 'oksesli'bir rmak olan Uyurgezerler'inin (Die Schlafwandler) nc kitab: Bu izgiler ne ortak eylemle, ne de ayn kiilerle baldrlar ayn zamanda ve hepsinin ok farkl biimsel nitelikleri vardr (Aroman, Brportaj, Cyk, Diir, Edeneme). Kitabn seksen sekiz blmnde, bu be izgi u ilgin dzende almar: A
1. Kaderci Jacques ve Efendisi. Diderot'nun bir roman. (ev.) 22

AABABACAADECABDCDABAABECADBBAEAAEABDC BBDABEAABADACBDAEBADABDE A C A D D B A A C D E B A B D B A BAADAADDE. Broch'u bir bakasn deil de bu dzeni semeye gtren ey gerekte nedir acaba? Drdnc blmde C ya da D izgisini deil de B izgisini semesine yol aan ey tam olarak nedir? Neden kiilere ya da eyleme ynelik mantk deil, nk bu be izgi arasnda hibir ortak eylem sz konusu deil. Baka ltlerle ynlendirilmi olmal: Deiik biimlerin (dize, anlat, aforizm a, felsefi dnceler) beklenmedik komuluklarndan doan ekicilik ile; deiik blmlere nfuz eden deiik heyecanlarn kartlklar ile; blmlerin deiik uzunlukta olular ile; nihayet, tpk be aynada yansr gibi be izgide yansyan ayn varolusal sorunlarn gelimesi ile. Bu lleri, elimizde daha iyisi bulunmadndan, mzikal ltler olarak tanmlayalm ve szmz sonulandralm: XIX. yzyl, yazma (kompozisyon) sanatm hazrlad, ama bu sanata mzikaliteyi bizim yzyl getirdi. eytan Ayetleri birbirinden az ok bamsz izgiden olumutur: A: Bugn Bombay ile Londra arasnda yaayan iki Hintli'nin, Saladin Chamcha ye Gibreel Farishta'nn hayat; B: slm'n douunu ele alan Kuran'a degin yk; C: Ayaklar slanmadan denizi geeceklerine inanan, ama boulmaktan kurtulamayan kyllerin denizde Mekke'ye doru yry. Bu izgi dokuz blmde srayla u dzende yer alr: A B A C A B A C A (uras gelmiken: mzikte byle bir dzene rondo ad verilir: Ana tema ikincil temalarla almak olarak belli bir dzen iinde geri dner). Btnn ritmi yle: Parantez iinde Franszca baskda yaklak sayfa saym yazyorum: A(100) B(40) A(80) C(40) A(120) B(40) A(70) C(40) A(40). Ayn uzunlukta olan B ve C blmlerinin btne bir ritmik dzenlilik kazandrd grlyor. A izgisinin roman alannn yedide beini, B izgisinin yedide birini, C izgisinin de yedide birini kapsad grlyor. Bu saysal ilikiye gre A izgisinin egemen bir durumu var: Romanm arlk merkezi Farishta ile Chamcha'nm ada yazglarnda bulunuyor.
23

Bununla birlikte, B ve Cnin baml izgiler olmalarna karn, romann estetik bahis'i bu iki izgide younlamtr, nk Rushdie bu iki blm sayesinde, btn romanlarn temel sorunu (bir bireyin ya da kiiliin kimlii sorunu) yeni ve psikolojik romann yntemlerini aan bir biimde kavramay baarmtr: Chamcha'mn ya da Farishta'nm kiilikleri ruhsal durumlarnn ayrntl bir betimlemesiyle kavranabilemez; onlarn gizleri ruhlarnn (psych6) derinliklerinde iki uygarln yani Hind ve Avrupa uygarlklarnn ayn anda bulunmasnda yatmaktadr; bu giz, koptuklar, ama ilerinde canl kalan kklerinde bulunmaktadr. Bu kkler nerede kopmulardr ve yaraya dokunmak iin nereye kadar inmek gerekmektedir? 'Gemiin kuyusu'na bak konu d deildir, bu bak sorunun can alc noktasna ynelmitir: ki kahramann varolusal paralanmas. Nasd ki brahim'in (Mann'a gre brahim, Yakub'tan yzyllar nce yaamtr) 'yanslamas ve devam' olan Yakub, brahim'siz anlalamazsa, ayn ekilde Gibreel Farishta da bamelek Cebrail olmakszn, Mahound (Muhammed) olmakszn anlalmaz, dahas Humeyni'nin teokratik slm ya da kylleri, Mekke'ye daha dorusu lme gtren banazlatrlm gen kz olmakszn anlalamaz. Onlar Gibreel Farishta'nn iinde uyumakta olan kendi olanaklardr ve kendi kiiselliini de bu olanaklardan kazanmak zorundadr. Bu romanda gemiin kuyusuna bakmakszn incelenebilecek hibir nemli sorun yoktur. yi olan nedir, kt olan nedir? Kyllerin hac yolculuunu esinlendiren eytan mdr yoksa melek midir? Kyllerin boulmas kt bir deniz kazas mdr yoksa cennete yaplan grkemli yolculuk mu? Kim syleyebilir, kim bilebilir bunu? Ve u iyi ve ktnn kavranmazl, dinlerin kurucularnn yaadklar ikence olmasn? "Allahm, Allahm beni niin braktn?"1 Bu umutsuzluk ykl korkun szckler, bu sa'nn iledii duyulmam kfr, btn Hristiyanlarn ruhunda yanklanmyor mu? Ayetleri kimin fsldadn, Tanrnn m yoksa eytann m fsldadn kendi kendine soran Mahound'un kukusunda, ayni' insann kendi varlnn zerine otur
1. "Eli, Eli, lama sabaktani." ( ncil, Matta, 27/46) sa'nn armha gerildikten alt saat sonra syledii sz. (ev.)

24

duu belirsizlik gizli deil midir?

Byk ilkelerin glgesinde


Yaymland dnemde (1980) herkesin hayranln kazanm olan Geceyans ocuklar (Midnight's Children) adl romanndan bu yana, Rushdie'nin gnmzn en yetenekli romanclarndan biri olduunu anglosakson dnyasnda hi kimse tartma konusu yapmamtr. 1988 ylnn eyll aynda ngilizce yaynlanan eytan Ayetleri byk bir yazara gsterilmesi zorunlu olan dikkatle karland. Kitap saygyla karlanmt, ama ran'm mutlak hakimi mam Humeyni, birka ay sonra, kfr iledii gerekesiyle Rushdie'yi lme mahkum ettii ve kimsenin sonunun neye varacan kestir em edii bir av gibi katillerini onun zerine yollad zaman patlayacak frtnay da hi kimse tahmin etmemiti. Roman, yabanc dillere evrilmeden oldu bu. Anglosakson dnyasnn dnda her yerde, kitabn nne geti skandal. Fransz basn, Humeyni'nin kararnn nedenlerini gstermek iin, hemen, daha yaymlanmam olan romann baz blmlerini yaymlad. Bu normal olmayan davran, roman iin ldrc bir darbe oldu. Romam zellikle sulanan paralarla sunarak bir sanat yaptn daha bamda basit bir su aleti'ne dntrdler. Yaznsal eletiriyi kesinlikle ekitirmeyeceim. nk bir yazar iin eletirilmemekten daha berbat bir ey olamaz. Yaznsal eletiriden, dnce olarak, inceleme olarak sz ediyorum; zerinde konumak istedii kitab birka kez okuyabilen eletiriden sz ediyorum (byk mzik yaptlar nasl sonsuz sayda dinlenebil irse, byk romanlar da tekrar tekrar okunmak iin yazlmlardr); bir yl, otuz yl, yz yl nce yaratlm yaptlar eletirecek, kulan gncelin acmasz saatine kapatm olan yaznsal eletiriden; tarihin belleine kaydetmek iin bir sanat yaptnn ierdii yenilii kavramay deneyen yaznsal eletiriden sz ediyorum. Roman tarihine byle bir dnce elik etmemi olsayd bugn ne Dostoyevski'yle, nejoyceja, ne de Prousfja ilgili bir ey bilebilirdik. Bu dnce olmasayd btn yapfr keyfi yarglara teslim olur ve hemen unutulurdu. Oysa, Rushdie'nin durumu (hl bir kant gerekliyse) byle bir dncenin artk uygulanmadn kantlad. Ya 25

ansal eletiri, koullarn, toplumun ve basnn evriminin etkisiyle, anlalmayacak biimde ve aptalca, basit (ou zaman zekice ve her zaman acele) biryaznzal aktiialiteye ilikin haber'e dnt. eytan Ayetleri olaynda yaznsal aktalite, bir yazarn lme mahkm edilmesiydi. Bu trden bir lm ve yaam durumunda, sanattan sz etmek neredeyse ciddi karlanmayabilir. Gerekten de, tehdit edilen byk ilkeler karsnda sanat neyi temsil eder? Bu nedenle, dnyann her yannda botun yorumlar ilkeler sorunsal zerinde younlat: fade zgrl; ifade zgrln savunmak zorunluluu (Gerekten de, ifade zgrl savunuldu, protestolar yapld, bildiriler imzaland); din; slm ve Hristiyanlk ve ayrca u soru: Bir yazarn byle mminlere kfretmek ve onlar incitmek gibi bir ahlki hakk var mdr? Ve bir de u kukuyu unutmamal: Rushdie yalnzca kendi reklamn yapmak ve okunmas olanaksz kitabn sattrmak amacyla slama saldrmtr. Edebiyatlar, aydnlar, salon mdavimleri, aklanmas g bir oybirlii ile (dnyann her yannda ayn tepkiyi gzlemledim) bu roman kmsediler. Btn tecimsel basklara kesinlikle kar koymaya karar verdiler ve basit bir heyecan esi saydklar kitab okumay reddettiler. Rushdie'yi savunan btn bildirileri imzaladlar, ama ayn zamanda, zppece bir glmsemenin eliinde, "Kitab m? Ah hayr, hayr! Okumadm kitab," demeyi kibarlk saydlar. Politikaclar, sevmedikleri romancnn bu tuhaf 'gzden dme durumu'ndan yararlandlar. O srada sergiledikleri erdemli yanszlklarn hibir zaman unutmayacam: "Humeyni'nin kararn knyoruz. fade zgrl bizim iin kutsaldr. Ama buna karn inanca kar yaplan bu saldry da knyoruz. Alaka, baya ve uluslarn duygularn inciten saldn." Ama evet, Rushdie'in slama saldrm olduu konusunda artk kimsenin kukusu yoktu, nk yalnzca sulama gerekti; kitabn metninin artk hibir nemi yoktu, byle bir ey yoktu.

an arpmas
Tarihte benzersiz bir durum: Rushdie, kken olarak, byk bir blm hl modern a ncesi dnemi yaamakta olan Mslman topluma ait bir insandr. Kitabm modern ada ve daha 26

dorusu modern an son dneminde Avrupa'da yazyor. ran tarz slm o srada nasl dinsel lmllktan uzaklaarak sava teokrasiye geiyorduysa, roman tarihi de Rushdie ile, Thomas Mann'n kibar ve retmence glnden Rabelais'ci mizahn yeniden kefedilen kaynana bavuran snrsz imgeleme geiyordu. Arya kayan antitezler birbirleriyle arptlar. Bu bak asna gre, Rushdie'nin mahkm edilii yalnzca bir rastlant, bir delilik gibi deil, ama iki a arasndaki ok derin bir atma olarak grnyor: Teokrasi, modern aa atyor ve onun en tipik bulgusu olan roman hedef alyor. nk Rushdie, kfr ilemedi. slama saldrmad. Bir roman yazd. Ama bu, teokratik dnce iin, bir saldrdan da ktdr: Bir dine saldrlrsa (bir kalem tartmasyla, bir kfrle, bir sapkn dnceyle), tapnan bekileri kendi alanlarnda, kendi dilleriyle dini kolayca savunabilirler; ama onlar iin roman bir baka gezegendir; bir baka ontolojiye dayanan bir baka evrendir; biricik gerekliin gsz olduu ve hnzrca gizemin btn dorular bilmeceye dntrd bir cehennemdir. Altm izelim: Bir saldn sz konusu deil; anlalmazlk var; eytan Ayetterftun ikinci blm (yani Muhammet'i ve slmn douunu betimleyen, sulanan blm) romanda Gibreel Farishta'nn bir d olarak dile getirilmektedir; daha sonra, Gibreel Farishta bu dten yola karak tapon bir film yapacak ve bamelek roln de kendisi oynayacaktr. yk bylece iki kez greceletirilmekte (ilkin bir d olarak, daha sonra baarszla urayacak kt bir film olarak) ve dolaysyla bir olumlama (sav) olarak deil, ama oyunsal bir bulgulama gibi sunulmaktadr. Kaba bir bulgu mu? Bunu kabul etmiyorum: Yaammda ilk kez, slm dininin ve slm dnyasnn iirini anlamam salad. Bu konunun zerinde duralm: Romana zg grecelik dnyasnda kine yer yoktur: Hesaplamak (ister kiisel, ister ideolojik hesaplama olsun) amacyla bir roman yazan romanc, tam ve kesin bir ykma teslim etmitir kendini. Sanrl kylleri lme gtren gen kz (Ayesha) bir canavardr, ama yan zamanda ekici, tanskl (bann zerindeki kelebek aylasyla birlikte dolamaktadr) ve ou zaman, duygulandrcdr; gmen imamn portresinde (Humeyni'nin dsel portresi) neredeyse saygl bir anlay var 27

dar; Batnn yenilii (modernitesi) Dounun eskilligi (arkaizm) karsnda bir stnlk olarak sunulmamtr; roman eski kutsal metinleri 'tarihsel ve psikolojik olarak kefetmektedir', ama stne stlk bu metinlerin televizyon, reklam ve elence endstrisi tarafndan ne kadar deersizletirildiini gstermektedir; peki hi deilse ada dnyann hoppalklarm knayarak eletiren solcu kiiler, yazarn eksiksiz sevgisinden yararlanmyor mu? Kesinlikle hayr, iler acs bir biimde glntr bu kiilikler, evredeki havailikler kadar havaidirler; usuz bucaksz bir grecelik karnaval olarak tanmlayabileceimiz bu yaptta kimse hakl deildir, kimse tamamen haksz deildir. Demek ki, eytan Ayetleri ile sulanan, roman sanatnn kendisidir. Bu nedenle, bu zc olayn en zc yan Humeyni'nin (canavarca, ama tutarl bir mantn sonucu olan) karar deil, ama Avrupa'nn sanatlarn en Avrupals olan roman sanatm savunmak ve aklamakta (kendine ve bakalarna sabrla aklamakta), bir baka deyile, kendi z kltrn savunmak ve aklamakta yetersiz kalmasdr. 'Romann ocuklar' kendilerini oluturan sanat yzst braktlar. Bir 'roman toplumu' olan Avrupa kendini yzst brakmtr. XVI. yzyn nice insan yakan ideolojik polisi olan Sorbonlu din bilimcilerin, kamak ve gizlenmek zorunda brakarak Rabelais' nin hayatn cehenneme evirmeleri artmyor beni. Beni daha ok artan, ama hayranlm kazanan baka bir ey van rnein Kardinal du Bellay gibi, Kardinal det gibi, Fransa Kral I. Francois gibi dnemin gl insanlarnn onu korumalar. Bu insanlar ilkeleri mi savunmak istediler? nsan haklarm m? Davranlarnn nedeni daha iyi bir eydi; edebiyat ve sanat seviyorlard. Gnmz Avrupasnda ne bir Kardinal du Bellay, ne de I. Francois gibi birini grebiliyorum. Ama Avrupa hl Avrupa m? Yani 'roman toplumu' mu? Baka bir deyile: Hl modern a dneminde mi Avrupa? Henz bir ad olmayan ve kendi sanatlarna artk pek kulak asmayan bir baka dneme mi girmektedir? Tarihinde ilk kez, roman sanat, her eyden nce onun sanat, lme mahkm edildii zaman, Avrupa'nn ar lde zlmemesine bu durumda niin armal? Bu yeni dnemde, modern a ertesinde, bir mahkm hayat yaamyor mu roman, daha dorusu bir 28

sredir byle bir hayat yaamyor mu?

Avrupa roman
zerine konutuum sanat doru olarak belirlemek iin ona Avrupa roman adn veriyorum. Bu tanmla, Avrupa'da Avrupallar tarafndan yaratlm romanlar kastetmek istemiyorum, ama Avrupa'da modern an balangcnda balayan bir tarihin iinde yer alan romanlardan sz ediyorum. Hi kukusuz baka romanlar da var: in roman, Japon roman, Grek antik a rom am, ama bu romanlarn, Rabelais ve Cervantes ile balayan tarihsel giriimle hibir evrimsel sreklilik ba yok. Yalnzca, onu (rnein) in romanndan ayrmak iin sz etmiyorum Avrupa roman'ndan, ama yan zamanda roman tarihinin uluslararas niteliini de belirtiyorum; Fransz romannn, ngiliz romannn ya da Macar romannn kendi zerk tarihlerini yaratacak durumda olmadklarn, ama bunlarn hepsinin ortak, ulusal kurumlar st bir tarihe ortak olduklarm ve bu tarihin, romann evriminin ynn ve zel yaptlarnn deerinin iinde ortaya kabildii tek bir toplu koulu yarattm sylyorum. Romann deiik evrelerinde, tpk bayrak yarnda olduu gibi, deiik uluslar ne getiler: nce, byk mutucu Boccaccio ile talya; sonra Rabelais'nin Fransas; sonra Cervantes ve pikaresk romann spanyas; XVIII. yzyln byk ngiliz roman ve yzyln sonuna doru Goethe Almanya'snn kervana katlmas; btnyle Fransa'ya ait olan XIX. yzyl, ama bu yzyln son otuz ylnda Rus romannn ve hemen ardndan skandinav romannn sahneye kmalar. Sonra, XX. yzyl ve Kafka, Musil, Broch ve Gombrowicz ile orta Avrupa serveni... Avrupa tek bir ulus olsa, sanyorum ki romann tarihi byle bir canllk, byle bir g ve byle bir eitlilikle drt yzyl sremezdi. Kimi zaman Fransa'da, kimi zaman Rusya'da, daha sonra da baka yerlerde, daha baka yerlerde ortaya kan (yeni varolusal ierikleriyle) yepyeni tarihsel koullar, roman sanatn iletmiler, ona yeni esinler getirmiler, yeni estetik zm yollar telkin etmilerdir. Sanki, onlar kendi zgnlkleri iinde onaylayan ve ayn zamanda ortak bir Avrupa bilinciyle btnletiren roman tari 29

hi, yolculuu srasnda, Avrupa'nn deiik yerlerinin gzn ayordu. Avrupa roman tarihinin byk giriimleri, Avrupa dnda, ilk kez, bizim amzda ortaya k: Yirmili ve otuzlu yllarda ilkin Kuzey Amerika'da, sonra altml yllarda Latin Amerika'da. Antilli romanc Patrick Chamoiseau'nun sanatnm, daha sonra da Rushdie'nin sanatnn bana salad estetik doyumdan sonra, daha genel olarak otuz beinci paralelin altnn roman 'ndan ya da Gneyin romam'ndan sz etmeyi yeliyorum: Btn geree, benzerlik kurallarn ap geen zgr ve snrsz bir imgeleme bal olaand (allmam) bir gereklik anlayyla nitelii belirginleen yeni bir byk roman kltr. Nereden kaynaklandn tam olarak bilmesem de bu imgelem, (imgeleme yetisi) bylyor beni. Kafka'dan m? Hi kukusuz. amzda, inanlmaz (geree benzemez) olan roman sanatnda merulatran Kafka'dr. Bununla birlikte, Kafkacl imgelem, Rushdie'nin ya da Marquez'in imgeleminden farkldr; bu zengin imgelem gneyin ok zgn kltrne kk salm gibidir; rnein, her zaman canl olan szl edebiyatta ('Creole'1 ykclerini kaynak alan Chamoiseau) ya da, Latin Amerika ortamnda, Fuentes'in holand deyimle, Latin Amerika barounda, Avrupannkinden ok daha talan, ok daha 'deli' olan bu barokta. Bu imgelem iin bif baka anahtar: Romann tropikallemesi. Rushdie'nin u fantezisini dnyorum: Farishta, Londra zerinde uar ve bu dman kenti tropikalletirmek ister: Tropikalletirmenin yararlarm zetler. "Ulusal siestann kurumlamas [...] aalarda yeni ku trleri (Amerika papaanlar, tavuskular, kaka tu papaanlar), kularn altnda yeni aa trleri (hin dis t an cevizi, demirhindi, Hind inciri) [...] dinsel coku, siyasal alkant [...] haber vermeden birbirinin kapsna dayanan arkadalar, emekli evlerinin kapatlmas, byk ailelerin nem kazanmas, daha baharatl yiyecekler [...] Kt yanlan Kolera, tifo, kjyoner hastal, can sknts, toz, grlt, arlk kltr." ('Ardk kltr': Mkemmel bir yntem. Modernizmin son evrelerinde romanda ortaya kan akm: Avrupa'da: Gndelik
1. Zencilerin konutuu bozuk Franszca. (ev.)

30

olan'n arya gtrlmesi, arya varan gndeliklilik; tekdzelik zemini zerinde tekdzeliin yapmackl (karmak) incelenmesi; Avrupa'nn dnda: en ayrks (olaanst) rastlantlarn bir araya gelmesi; st ste renkler, renk zerine renk. Tehlike: Avrupa'da tekdzeliin sknts, Avrupa dnda zgnln (pittoresque) tekdzelii.) Otuz beinci paralelin altnda (gneyinde) yazlan romanlar, biim ve z olarak Avrupa romannn tarihinin uzamdrlar ve dahas Avrupa romannn kaynaklarna alacak lde yakndrlar; Rabelais'nin eski zsuyu hibir yerde bu Avrupal olmayan romanclarn yaptlarnda olduu kadar alabildiine neeyle akmamaktadr bugn.

Panurge'n artk gldrmeyecei gn


Bir kez daha Panurge'e dnmem gerekiyor. Panurge, Pantagmerde bir hanma k olur ve ne pahasna olursa olsun ona sahip olmak ister. Kilisede, yin srasnda (mthi bir gnah deil mi?), akl almaz mstehcen eyler (gnmz Amerikasnda cinsel taciz nedeniyle yz on yl hapse atlmasna yol aacak eyler) syler ve kendisini dinlemek istemeyince kadnn giysilerine kzm bir dii kpein cinsel organn srterek cn alr. Kadn kiliseden knca evredeki btn erkek kpekler (alt yz bin on drt kpek, diyor Rabelais) peinden gidip zerine siyerler. Anmsyorum: Yirmi yalarmda bir ii yatakhanesinde eke Rabelais'm yatamn altnda dururdu. Bu kocaman kitab merak eden iilere bu yky ylesine ok okumutum ki ksa sre sonra hepsi ezbere renmilerdi. Tutucu kyl ahlkna sahip insanlar olmalarna karn, gllerinde, bu szl ve sidikli tacizi mahkm eden en kk bir belirti bile yoktu; Panurge' taparcasna seviyorlard, yle ki arkadalarmzdan birine Panurge adm taktlar; ah hayr, kadm peinde koan bir hovardaya deil; duun altnda plak grnmekten utanan, saflyla, an namusluluuyla tannan bir gence. lklar daha dnm gibi kulamda: "Panourque (Panurge' eke byle sylerdik), dua! Yoksa kpek sidiiyle ykayacaz seni!" Bir arkadan utangalyla alay eden, ama bu utangalk 31

iin, ayn zamanda, hayranlk duyan bu gzel gl hep duyarm. Panurge'n kadna kilisede syledii mstehcen szlere hayrandlar, ama ayn zamanda kadnn iffetiyle ona vermi olduu cezaya da hayranlk duyuyorlard; te yandan kadnn kpek sidiiyle cezalandrlmas holarna gidiyordu. Eski arkadalarn kimden yanaydlar? Utangalktan m? Utanmazlktan m? Panurge'den mi? Kadndan m? Bir gzel kadnm zerine iemenin kskanlacak ayrcalna sahip kpeklerden mi? Kimden yanaydlar? Mizah: Dnyay trel anlalmazlnda ve insan, bakalarn yarglamaktaki byk yetersizliinde kefeden kutsal imek; mizah: nsan gereklerin greceliinin byk cokusu; kesinlik diye bir ey bulunmamasnn kesinliinden kaynaklanan garip haz. Ama mizah, Octavio Paz'n dedii gibi, "acl dncenin byk kefi" dir. Mizah her zaman var deildi, sonsuza kadar da olmayacak. Sknt iinde, Panurge'n artk gldrmeyecei gn dnyorum.

32

K NC BOLM

ERM GARTA'NIN HADIMLATIRICI GLGES

Saptrlm Vasiyetler

33/3

1
Gnmzde aa yukar herkes tarafndan paylalan Kafka imgesinin kaynanda br roman var. Max Brod, bu roman Kfka'nn lmnn hemen ardndan yazd ve 1926 ylnda yaynlad. Kitabn adm renince zevkten drt ke olacaksnz: Akn By' l lkesi. Bu anahtar roman, anahtarl bir romandr. Roman kahramannn kiiliinde Nowy adnda Pragl bir Alman yazan, (kadnlarn tapt, edebiyatlarn kskand) Max Brod'un pohpohlayc zyaam yksn tanyoruz. NowyBrod, adamn birine boynuz taktrr, adam da onu trl eitli zorlama oyunlarla drt yl kodese tktrr. Birden, bir yn inanlmaz rastlantlarla rlm bir olayn iinde buluru/ kendimizi (insanlar akl almaz rastlantlar sonucu denizin ortasnda bir gemide, bir Hayfa ya da Viyana sokanda rastladrlar), iyiler (Nowy ve metresi) ile ktler (boynuzlarna lyk bayann bayas boynuzlu ve Nowy'in gzel kitaplarm kastl olarak acmaszca eletiren bir edebiyat eletirmeni) arasndaki mcadeleye tank oluruz, melodramatik deiimlerle heyecanlanrz (boynuzlu ile boynuzlatan arasnda yaamaya artk dayanamayan kadn kahraman intihar eder), her frsatta baylan NowyBrod'un ruhsal duyarllna hayran kalrz. Garta'nn kiilii olmasayd, roman daha yazlmadan unutulurdu. nk Now/nin yakn dostu olan Garta, bir Kafka portresidir. Bu anahtar olmasayd, bu kiilik btn edebiyat tarihinin en ilgin kahraman olurdu; kahraman bir 'amzn ermii* gibi izilmi, ama ak ilikilerinde skntlar olan NowyBrod'un dostuna zaman zaman bu konuda danmas dnda (Garta'nn bir ermi olarak bu olanda hibir deneyimi olmad iin elinden bir ey gelmiyor) onun bu ermiliinin ilevine ilikin olarak da nemli bir ey renemiyoruz. Ne mthi bir eliki: Kafka'mn btn imgesi ve yaptnn (yazarn) lm sonras btn yazgs, estetik bakmdan Kafka'nn sanatnn kar kutbunda yer alan bu saryrek romanda, bu deersiz

yaptta, bu roman karikatr anlatda ilk kez tasarlanp olumaktadr.

2
Romandan birka alnt: Garta 'amzn bir ermiiydi.' 'Aslnda aralarnda hsmlk ilikisi bulunmasna karn, btn sylencelerin (mitolojilerin) karsnda bamsz, zgr ve alabildiine ermiesine saduyulu kalmas, onun stnlklerinden biriydi.' 'Mutlak drstlk istiyordu, baka bir ey isteyemezdi...' Ermi, ermie, sylence, drstlk (saflk, temizlik) szckleri bir uzszllkten (belagat, retorik) kaynaklanmyor; bunlar harfi harfine almak gerek: 'Bu dnyaya ayak basm btn bilgeler, btn yalvalar arasnda ondan daha sessizi yoktu [...] nsanla yol gstermesi iin belki de kendisine gvenmesi gerekiyordu! Hayr, o bir klavuz deildi, insanlarn teki tinsel nderleri gibi halka ve tilmizlere hitap etmiyordu o. Sessiz kalyordu; byk gizin ok derinliklerine nfuz ettii iin miydi? Onun kalkt ey hi kukusuz Buda'nn istediinden daha gt, nk kazansayd sonsuza dek kazanm olurdu.' Biraz daha: 'Btn din kurucular kendilerinden emindiler; bununla birlikte aralarndan biri en itenleri olmadn kim bilebilir, Laotseu, kendi etkinliinin glgesine geri dnd. Garta hi kukusuz ayn eyi yapt.' Garta, yazan biri olarak sunuluyor. Nowy 'Garta'run yaptlar konusunda vasiyetinin uygulaycs olmay kabul etmiti. Garta bunu ondan rica etmiti, ama hepsini yok etmesi gibi garip bir koulu vard.' Nowy 'bu son istein nedenini anlyordu. Garta yeni bir din iln etmiyor, kendi inancn yaamak istiyordu. Kendi znden en yce abay istiyordu. Buna ulaamad iin de, yaptlar (doruklara kmasna yardm edecek olan zavall basamaklar) kendi gznde deersiz kalyorlard.' Bununla birlikte NowyBrod, dostunun isteine boyun emek istemiyor, nk, ona gre, 'Garta'nn yaptlar, en basit denemeler dzeyinde bile, gecenin iinde babo dolaan insanlara, yneldikleri o ok stn, o yeri doldurulmaz ie douu getirmektedir.' Evet, her ey var bu yaptta. 36

3
Brod olmam olsayd, bugn Kafka'nn adn bile bilemeyecektik. Brod, dostunun lmnn hemen ardndan onun romann yaymlatt. Hibir yank olmad. Bunun zerine, Kafka'nn yaptn kabul ettirmek iin, gerek ve uzun bir savaa girmesi gerektiini anlad. Bir yapt kabul ettirmek, benimsetmek, onu sunmak, onu yorumlamak demektir. Bunun zerine Brod, yaradana snp mthi bir topu saldrs balatt:, nszler: Dava iin (1925), ato iin (1926), Amerika iin (1927), Bir Savan Tasviri iin (1936), gnlk ve mektuplar iin (1937), ykler iin (1946), Janouch'un Konumalard iin (1952); sonra, oyunlatrmalar: ato (1953) ve Amerika (1957); ama zellikle drt yorum kitab (kitaplarn adlarna dikkat!): Franz Kafka, biyografi (1937), Franz Kafka'nn nanc ve retisi (1946), Yol Gsteren Kafka (1951), ve Franz Kafka'nn Yaptnda Umutsuzluk ve Kurtulu (1959). Bu kitaplarn tmnde, Akn Byl lkesFnde ana izgileri belirlenmi olan imge pekitirilmi ve gelitirilmitir: Kafka her eyden nce bir din dnrdr, bir 'der religiose Denker'dir. O (Kafka) 'Felsefesine ve dinsel dnya grne kesinlikle bir dizgeli aklama getirmemitir. Ama buna karn onun felsefesi yaptndan, zellikle aforizm alarmdan, ama ayn zamanda iirinden, mektuplarndan, gnlklerinden, nihayet yaama tarzndan (zellikle bundan) kartlabilir.' Biraz ilerde: 'Yaptndaki iki akmn ayrdna varlmazsa Kafka'nn gerek nemi anlalamaz: 1) aforizmalar, 2) anlatsal metinler (romanlar, ykler.) Romanlarnda ve yklerinde, 'Sz (das Wort) duymak istemeyenleri ve doru yoldan gitmeyenleri bekleyen korkun cezalar betimler.' nem sralamasna dikkat ediniz: Yukarda: Alnacak bir rnek olarak Kafka'nn hayat; ortada: Aforizmalar, yani gnlnn btn zdeyisel ve 'felsefi' blmleri; altta: Anlatsal yaptlar. Brod, benzersiz bir igcne sahip parlak bir dnce adamyd; bakalar iin savamaya hazr cmert bir insand; Kafka'ya 37

olan ball scak ve karszdr. Felket, onun sanatsal yneliminde toplanyor Bir dnce adam olarak, biim tutkusu nedir, bundan haberi bile yoktu; .romanlar (yirmi kadar yazd) acnacak kadar sradandr; ve zellikle: ada sanattan bi mi hi anlam yordu. Buna karn Kafka onu niin bu kadar ok seviyordu? Peki siz kt iir yazyor diye en iyi dostunuzu sevmekten vazgeer misiniz? Bununla birlikte kt iir yazan insan, air arkadann yaptn yaymlamaya balar balamaz tehlikeli olmaya balar. Picasso' nun en etkili yorumcusunun, izlenimcileri bile anlayabilecek dzeyde olmayan bir ressam olduunu dnelim. Picasso'nun tablolar zerine ne derdi bu adam? Byk bir olaslkla, Brod'un Kafka'nn romanlan konusunda sylediklerinin benzerlerini: 'Bize doru yoldan gitmeyenleri bekleyen korkun cezalar' betimlemektedirler. 4 Max Brod, hem Kafka'nn hem de yaptnn imgesini yaratt; Brod, ayni zamanda kafkolojiyi yaratt. Kafkologlar babalarndan uzak durmaya zen gsterirlerse de, onun kendilerine snrlarn izmi olduu alann dna kesinlikle kmazlar. Metinlerinin astronomik niceliine karn, kafkoloji, sonsuz deikeler halinde, ayn sylemi ve Kafka'nn yaptndan giderek bamszlaan, kendi kendisiyle beslenen ayn kurguyu gelitirmektedir. Saysz nszleri, sonszleri, aklamalar, biyografileri ve monografileri, niversite konferanslar ve tezleri ile kendi Kafka imgesini retir ve onu srdrr, yle ki, insanlarn Kafka adyla tand yazar artk Kafka deil kafkabilimselletirilmi Kafka'dr. Kafka zerine yazlan her ey kafkoloji snfna girmez. Peki yleyse nasl tanmlayacaz kafkolojiyi? Bu tanm bir eszle (tautologie) yapabiliriz: Kafkoloji, Kafka'y kafkabilimselletirmek isteyen sylemdir. Kafka'nn yerine kafkabilimsellemi Kafka'y geirmeye ynelik sylemdir: 1) Brod rneinde olduu gibi, kafkoloji, Kafka'nn kitaplarn edebiyat tarihinin (Avrupa romannn tarihinin) Byk balam iinde deil, ama neredeyse zellikle yaamyksel kk ba38

lam'da inceler. Bsdefre ve Albe*rs monografilerinde yaamyksel sanat aklamasn reddeden Proust'a gnderme yaparlar, ama bununla birlikte Kafka'un kurald olduunu ve kitaplarnn 'onun kiiliinden ayrlabilir' olmadm sylerler. 'Adlan ister Joseph K, ister Rohan, Samsa, Yerlmc, Bendemann, ister arkc Josephine, ister Orulu ya da p Cambaz olsun* kitaplarnn kahraman Kafka'nn kendisinden bakas deildir.' Yaptn anlamm kavramak iin yaamyks balca anahtardr. Daha kts: yaptm tek anlam yaamyksn anlamak iin anahtar olmaktadr. 2) Brod rneinde olduu gibi, Kafkologlarn kaleminde Kafka'nn biyografisi hagiyografiye1 dnyor; Roman Karst'm 1963 ylnda Liblice kollokyumunda konumasn bitirirken yapt unutulmaz abart: "Kafka bizim iin yaad, bizim iin ac ekti!" Deiik hagiyografler var: Dinsel; lik: Yalnzlnn kurban Kafka; solcu: Anaristlerin toplantlarna 'srekli olarak' katlan ve (her zaman anlan, ama dorulanmayan bir 'mitomanyak' tankla gre) '1917 Devrimi'ne ok dikkatli' olan Kafka. Her kilise'nin kendi dzmeceleri (apocryphes) vard: Gustav Janouch'un Konumalar. Her ermi iin bir kurbanca davran: Kafka'nn istei, yaptn yok ettirmek. 3) Brod rneinde olduu gibi, kafkoloji Kafka'y estetik alanndan kastt olarak uzaklatrr. Ya 'din dnr' olarak, ya da, solda, 'ideal kitapl yalnzca mhendislik ve mekanik kitaplarm, aklamal hukuk kitaplarn kapsayan bir sanat kart' olarak (Deleuse ve Guattari'nin kitab). Bkp usanmadan Kafka'nn Kierkegaard'la, Nietzsche ile, dilbilimcilerle olan ilikilerini inceler, ama romanclar ve airleri bilmezden gelir. Camus bile, onunla ilgili denemesinde, Kafka'dan bir romanc olarak deil, ama bir filozof olarak sz eder. zel yazlarna ve romanlarna kar da ayn ekilde davranlr, ama zel yazlar aka yelenir: O sralar henz Marksist olan Garaudy'nin Kafka zerine denemesini ele alalm rnein: 54 kez Kafka'nn mektuplarm, 45 kez Kafka'nn gnln anar; 35 kez Janouch'un Konumalar''m; 20 ykleri
I. La hagiographie (Fr) a/ Ermilerin yaam ve davranlarn anlatan yaz b/ Kutsal eyler bilgisi, c/ Mecaz. vglerle dolu yaam. (ev.)

39

ni; 5 kez Dava'y, 4 kez ato'yu; ama bir kez olsun Amerika'nn adn anmaz. 4) Brod rneinde olduu gibi, kafkoloji, ada sanatn varlndan habersizdir, sanki Kafka, hepsi 18801883 yllan arasnda domu olan Stravinski, Webern, Brtok, Apollinaire, Musil,Joy> ce, Picasso, Braque gibi byk yenilikiler (devrimciler) kuandan deilmi gibi. Ellili yllarda, Kafka'nn Beckett'le akrabal ileri srld zaman hemen kar kt Brod: Ermi Garta'nn bu yozlukla hibir ilikisi yoktur. 5) Kafkoloji, bir yaznsal eletiri deildir (yaptn deerini incelemez o: yaamn yapt tarafndan aklanan ve o zamana kadar bilinmeyen grnmleri, yaptn sanatn evrimine katt estetik yenilikler, vb.); kafkoloji, bir metin yorumlamaydr. Bu kimlii ile, Kafka'nn romanlarnda allegoriden (yerine, istiare) baka bir ey grmeyi beceremez. Bu allegoriler dinseldir. (Brod: ato = Tanrnn ltf;Yerlmc = kutsal aratran yeni Parsifal, vb., vb.); bu allegoriler ruhzmseldir, varoluu eilimlidir, Marksistir (Yerlmc * devrimin simgesi, nk topraklar yeniden datmaya kalkmaktadr;) politiktir bu allegoriler (Orson Welles'in Dava's;) Kafkoloji, Kafka'nn romanlarnda usuz bucaksz bir imgelem gcnn dntrd gerek dnyay aratrmaz; dinsel mesajlarn, felsefi mesellerin (parabollerin) ifrelerini zer.

5
'Garta, amzn bir ermiiydi, gerek bir ermiti.' Ama bir ermi geneleve gider mi? Brod, Kafka'nn gnln biraz sansr yaparak yaymlad; yalnzca orospularla ilgili antrmalar deil, ama cinsellikle ilgili her eyi kard gnlkten. Kafkoloji yazarnn erkekliinden her zaman kuku duydu ve onun iktidarszlk kurbanl konusunda ene almaktan holand. Bylece, Kafka uzun sredir sinir hastalarnn, bunalanlarn, itahszlarn, argnlarn kutsal koruyucusu, kaklarn, gln kibarlarn ve isteriklerin (Kafka'nn romanlar edebiyat tarihinin en az isterik romanlar olmalarna karn Orson Welles'in filminde Joseph K. isterikli isterikli ulur) kutsal koruyucusu oldu. Biyografi yazarlar kendi karlarnn zel cinsel yaamn bil
40

mezler, ama Stendhal'in ya da Faulkner'm zel cinsel yaamlarn bildiklerini sanrlar. Kafka'nnkiyle ilgili olarak ancak unu sylemeyi gze alabilirdim: Onun ann (pek kolay olmayan) erotik yaam bizimkine pek az benziyordu: O an gen kzlar evlenmeden nce yatmyorlard; bekr erkekler iin ancak iki seenek kalyordu: iyi aileden evli kadnlar ya da aa snflardan kolay kadnlar: satclar, hizmetiler ve hi kukusuz fahieler. Brod'un romanlarnn imgelem gc birinci kaynaktan besleniyordu: Cokun, romantik (dramatik boynuzlatmalar, intiharlar, hastalkl kskanlklar) cinsiyetsiz erotizmleri buradan kaynaklanmaktadr: 'Kadnlar iten bir erkein cinsel ilikiden baka bir ey dnmediine inanarak yanlgya derler. Cinsel iliki ancak bir simgedir ve tam tersine nem bakmndan onu gzelletiren duygunun kat kat fazlasna eittir. Erkein btn ak kadnn tevecchn (szcn gerek anlamnda) ve iyiliini kazanmay amalar' (Akn Byl lkesi.) Kafka'nn romanlarnn imgelem gc, tam tersine, neredeyse zellikle teki kaynaktan yararlanr: 'Genelevin nnden, sevgilinin evinin nnden geermiesine geiyordum' (Gnlk, 1910, Brod tarafndan sansre uratlan cmle). s Btn ak stratejilerini byk bir ustalkla zmlemelerine karn, XIX. yzyl romanlar, cinsellii ve cinsel birlemeyi bilinmezde brakyorlard. Cinsellik, yzylmzn ilk on yllarnda, romantik tutkunun sislerinin dna kt. Kafka, romanlarnda bunu ilk kefedenlerden biri (hi kukusuz Joyce ile) oldu. Kafka, kk hovardalar evresinin oyunlarna ayrlm bir alan (XVIII. yzyl tarznda) olarak deil, ama herkesin yaamnn ayn zamanda sradan ve temel gereklii olarak anlar cinsellii. Kafka cinselliin varolussal grnmlerinin rtsn aar: Aka kar kan cinsellik; cinselliin koulu ve zorunluluu olarak tekinin (teki insann) zgnl (olaan diilii); cinselliin gizemi: Kkrtc ve ayn zamanda tiksindirici yanlan; rktc gcn hibir ekilde azaltmayan korkun anlamszl, vb. Brod bir romantikti. Buna karlk, Kafka'nn romanlarnn temelinde kkl bir romantizm kart yan bulduunu dnyorum; bu her yerde ortaya dcyon Kafka'nn topluma bak tarznda, ayn ekilde cmle kuru tarznda; ama bunun kayna belki 41

de Kafka' run cinsellii alglay biimindedir. 6 Gen Kari Rossmann (Amerika'nn kahraman) 'kendisini baba yapan' bir hizmetiyle yaad talihsiz bir cinsel kaza nedeniyle baba ocandan uzaklatrlm ve Amerika'ya gnderilmitir. iftlemeden nce: "Kari, oh Karl'm benim!* diye haykryordu hizmeti, 'oysa Kari hibir ey grmyor, hizmetinin zel olarak onun iin st ste ym grnd bu scak yatak takmnn iinde kendisi kt hissediyordu...' Sonra, kz 'Karl' drtkledi, kulam dayayp kalbini dinledi, ardmdan Kari da ayn eyi yapsn diye kendi gsn ona sundu.' Sonra, hizmeti 'Kari'in bacakarasna ylesine iren bir biimde el att ki Kari debelenerek bam ve boynunu yastklardan dar kard.' Sonunda, 'hizmeti, karnn birka kez Kari'a bastrd, Kari onun kendisinin bir paras olduu izlenimine kapld ve belki de bu yzden iini korkun bir znt doldurdu.' Bu sradan iftleme, romanda, olacaklarn balangcdr. Tamamen anlamsz baz eylerin yazgmz ynlendirdii bilincine varmak inam ykar. Ama beklenmedik bir anlamszln her anlanmas da ayn zamanda bir komik kaynadr. Cimadan yani mnasebet cinsiyyeden sonra me'yus kl hayevanat. Bu kederin komik yanm ilk kez betimleyen Kafka oldu. Cinselliin komiklii ya da cinselliin gln yam: Pritenler ile neolibertenlerin kabul etmeyecekleri bir dnce. Lady Chaterleyln SevgHis^nde1 lirikletirerek cinsellii saygnlna yeniden kavuturmay deneyen D. H. Lawrence'i, bu Eros szcsn (ozan^ n), bu iftleme havarisini dnyorum. Ama lirik cinsellik geen yzyln lirik duygusallndan daha da gldrcdr. Amerika'ma erotik incisi Brunelda'dr. Federico Fellini'yi bylemitir. Uzun sredir Amerika'dan bir film yapmak istiyordu ve ntervista'da bu dlenen filmin oyuncu seimi sahnesini bize gsterdi: Fellini'nin o kendisine zg takn hazla Brunelda rol
1. Lody ChatterUy'in Sevgilisi: D.H. Lawrence'in nl roman. Trkesi: Akk Gktrk, Can Yaynlan.

42

iin setii birka acayip kadn aday boy gsterir burada. (Ama ben srar ediyorum: Bu takn haz, ayn zamanda Kafka'nn da takn hazzyd. nk Kafka bizim iin ac ekmedi. O bizim yerimize elendil) 'Bacaklarnda damla hastal' olan 'ok zarif eski arkc Brunelda. Kk ve tombul elli, ift gerdanl, 'korkun iman' Brunelda. Bacaklarn aarak oturan, 'byk aba gstererek, aclar iinde kvranarak, sk sk dinlenerek' oraplarm yukar ekmek iin eilen Brunelda. Eteini kaldran ve eteinin kys ile alamakta olan Robinson'un gzlerini kurulayan Brunelda. Merdivenin iki basamam kamayan ve tanmas gereken Brunelda mr boyunca bu gsteriden alabildiine etkilenen Robinson iini ekecektir: "Ah ne kadar gzel Tanrm! Ne kadar gzel bu kadn, ne kadar gzel!" Kvette rlplak ayakta duran, Delemarche kendisini ykarken alayp puflayarak yaknan Brunelda. Ayn kvete uzanm, fkeyle sular yumruklayan Brunelda. Bir tekerlekli sandalyeye oturtmak iin iki erkein iki saat uraarak merdivenden indirdii, Kari'm tekerlekli sandalyeyi iterek kentte bilin? meyen bir yere, byk bir olaslkla geneleve gtrd Brunelda. Aracnda ala sarnm olarak oturan, aynaszn patates uval sand Brunelda. Bu iko.irkinlik resminde yeni olan yan, onun ekici olmasndan kaynaklanmaktadr; maraz derecesinde ekici, glnesine ekici, ama gene de ekici; Brunelda tiksin ile kkrtcnn snrnda bir cinsellik gudubetidir ve erkeklerin hayranlk lklar yalnzca komik deildir (lklar komik'tir, kukusuz, cinsellik komik'///!), ama ayn zamanda tamamen gerektirler. iftlemenin bir gereklik deil de 'sevginin simgesi' olduunu sanan, kadnlarn romantik hayran Brod'un, Brunelda'nn kiiliinde hibir gerek yan, gerek yaamn glgesini bile gremeyip yalnzca 'doru yoldan gitmeyenleri bekleyen korkun cezalar'n betimlenmesini grmesi karsnda armyoruz.

7
Kafka'nn yazm olduu en gzel erotik sahne ato'nun nc blmndedir: K. ile Frieda'nn sevimeleri. Bu 'kk an

':W

43

lamsz sarn' ilk kez grmesinin zerinden daha bir saat gemeden, 'bira ieleri ve demeyi kaplayan teki pislikler arasnda,' tezghn arkasnda onunla seviir. Pislik: Cinsellikten, onun znden ayrlamaz. Ama, hemen ardndan, ayn paragrafta, cinselliin iirini duyurur bize Kalka: 'Orada saatler, ortaklaa soluk aldklar, yreklerinin birlikte arpt saatler geti, K. bu saatler boyunca, kendisinden nce baka hi kimsenin daha uzakta bulunmad yabanc bir dnyada, doduu lkenin havasna benzemeyen bir havas olan, insann bu yabanclk yznden soluksuz kald ve tuhaf kkrtlarn ortasnda ilerlemeyi srdrmekten baka, yitmeyi srdrmekten baka bir ey yapamad yabanc bir dnyada yittii ya da daha uzaklara gittii duygusundan kurtulamyordu.' iftlemenin uzunluu, tuhaf bir gn altnda yry metaforuna dnyor. Ve bununla birlikte irkinlik yok bu yryite; tersine, bizi ekiyor, bizi daha uzaklara gitmeye davet ediyor, bizi sarho ediyor. Gzellik var bu uzun iftlemede. Birka satr aada: 'Frieda'y ellerinin arasnda tutmaktan daha da mutluydu, kaygl bir mutluluk duyuyordu ayn zamanda, nk kendisinin terk ettii her eyi sanki Frieda da terk etmi gibi geliyordu ona.' yleyse her eye karn ak m? Ama hayr, ak deil; insan srgndeyse ve her eyden yoksun kalmsa, pek az tand, bira ieleri arasnda sevitii mini minnack bir kadn ie ak mask karmakszn btn bir evrene dnr.

8
Andr Breton, stgerekiliin Bildirisi''nde (Manifeste d srrealisme) roman sanatma kar sert olduu ortaya kar. Roman sanatn, sradanlkla, bayalkla, iir kart eylerle tka basa dolu olduu iin eletirir. Betimlemeleriyle olduu kadar can skan psikolojisine de alay eder. Bu roman eletirisinin hemen ardndan dlerin vgs gelir. Sonunda zetler: 'Alabildiine elikili grnen bu iki durumun, d ve gerekliin, gelecekte bir tr mutlak gereklie, baka bir deyile stgereklie (surr6alit6) dneceini sanyorum.' Paradoks: stgerekilerin byk bir yaznsal yaptta gerek44

ten gerekletirmeyi beceremeden iln ettikleri bu 'dn ve gerekliin dnm', oktan gereklemiti, hem de aaladktan yazn trnde: Kafka'nn, on yl nce yazlm olan romanlarnda. Kafka'nn bizi byledii trden bir imgelem gcn betimlemek, tanmlamak, adlandrmak ok zordur. D ile gerekliin birlemesi (kaynamas) yntemi, hi kukusuz Kafka'nn bilmedii bu yntem bana aydnlatn grnyor. Tpk, stgerekilerin (surrealistes) deer verdii bir baka cmle, Lautre'amont'un bir emsiye ile bir diki makinesinin beklenmedik bulumasnn gzelliine ilikin cmlesi gibi: Nesneler birbirine ne kadar yabana ise bulumalarndan doan k da o lde byleyicidir. Bir art (srpriz) poetikasndan sz etmek'isterdim; ya da srekli aknlk olarak gzellikten sz etmek. Ya da, deer lt olarak, younluk kavramndan sz etmek isterdim: mgelemin younluu, beklenmedik rastlantlarn younluu. Yukarda aktardm, K. ile Frieda'nn iftlemeleri sahnesi, bu ba dndrc younluun bir rneidir: Bir sayfa kadar olan bu ksa blm, birbirlerini izleyi hzlaryla bizi artan birbirinden tamamen farkl varolusal bulguyu (cinselliin varolusal geni) kapsar: Pislik; tuhafln ba dndrc kra gzellii ve heyecanlandn ve kayg verici zlem (nostalji). ato'nun nc blm beklenmedik olan'n bir kasrgsdr: Grece skk bir ortamda unlar olur: K. ile Frieda'nn handa ilk kez rastlamalar; nc kiinin (Olga) bulunmas nedeniyle st rtl batan karmann olaanst gereki diyalogu; K.'nn masann arkasnda uyuyan Klamm' grd kapdaki delik motifi (baya, ama grgl1 geree benzerlikten kaynaklanan motif); Olga ile dans eden hizmeti kalabal; hizmetileri bir krbala kovalayan Frieda'nm artc sertlii ve onlar boyun emeye zorlayan artc korku; K. tezghn altna uzanp gizlenirken gelen hanc; Frieda'nm gelmesi, yere uzanm K.'y grmesi ve orada bulunduunu yadsyarak (K.'nn gsn ayayla sevgiyle okayarak) hancdan gizlemesi; kapnn arkasnda uyuyan Klamm'n uyanarak Frieda'y armas yznden sekteye urayan dzme; Klamm'a "Ben Yerlmc'yle birlikteyim!" diye baran Frie
1. Grgl: Amprique. (ev.)

45

da'nn alacak denK gzpek davran; ve sonra, doruk nokta (burada, grgl geree benzerlik'in dna klyor): K. ile Frieda'nn stnde, tezghn zerinde, iki yardma grevli oturmutur; bu sre iinde ifti gzetlerler.

9
atoda alan iki grevli, belki de Kafka'nm en byk yaznsal bulgusudur, imgelem gcnn harikasdr; iki yardmcnn son derece artc olan varlklar bir yana, bu bulgu anlamlarla doludur: Bu iki kii zavall ark retmenleridir, babelsdrlar; ama ayn zamanda atonun dnyasnn tehdit edici 'modernlik'ini de temsil ederler: Aynaszdr bunlar, rportaj muhabiridirler, fotorafdrlar: zel yaam tmyle yok eden grevlilerdirler; dram sahnesinden geen masum palyaolardr; ama ayn zamanda, varlklar, komiklii edepsiz ve Kafkavari olan bir skkln kokusunu btn romana yayan ehvet dkn rntgencilerdir. Ama zellikle: Bu iki grevlinin bulgulanmas, yky her eyin ayn zamanda tuhaf bir ekilde gerek ve gerekd, olanakl ve olanaksz olduu alana ykselten bir kaldra gibidir. On ikinci blm: K., Frieda ve yardmclar, ilkokulun yatak adasma dntrlm bir odasnda konaklamaktadrlar. Bu akl almaz drtl, sabah tuvaletlerine baladklar srada ieri retmen hanm ve renciler girerler; elenen, ilgilenen, merakl (onlar da rntgencidirler) ocuklar kendilerini gzetlerken onlar paralel cimnastik ubuuna aslm rtlerin arkasnda giyinirler. Bu durum bir emsiye ile diki makinesinin bulumasndan ok daha fazla bir eydir. ki alann son derece mnasebetsiz (nezaket kurallarna aykr) bulumasdr: Bir ilkokul smf ve kuku uyandrc bir yatak odas. Usuz bucaksz bir komik iirsellii ieren bu sahne, (bir ada roman antolojisinin bamda yer almas gereken bu sahne) Kafka ncesi dnemde dnlemez. Kesinlikle olanaksz bir ey. Kafka'nm estetik devriminin kktenci niteliini belirginletirmek istiyorum, bu noktada diretmemin nedeni bu. Bundan yirmi yl nce Gabriel Garcia Marquez ile yaptmz bir konumay anmsyorum. Marquez yle demiti: "Baka trl yazlabileceini bana gsterin Kafka'dr." Baka trl yazmak, yani: Geree benzerfi46

in (vraisemblable) snrn aarak. Ama gerek dnyadan (romantikler gibi) kamak iin deil, fakat gereklii daha iyi kavramak iin. nk, gerek dnyay kavramak, romann kendi tanmlanmasna baldr, bu tanmlamann iinde yer alr; ama onu nasl ele geirmeli ve ayn zamanda imgelemin byleyici oyununa nasl balanmal? Dnyann zmlenmesinde nasl kesin ve ayn zamanda oyuncul dlerde nasl sorumsuzca zgr olmal? Bu birbiriyle badamaz olan iki amac nasl birlestirmeH? Kafka bu kocaman bilmeceyi zmlemeyi becerdi. Geree benzerlik'in duvarnda bir gedik at; Birok sanat, hepsi de kendi tarznda, bu gedikten geerek Kafka'y izlediler: Fellini, Garcia Marquez, Fuentes, Rushdie. Ve bakalar, ve bakalar. Ermi Garta'mn cam cehenneme! Onun hadmlatnc glgesi, roman sanat alannda btn zamanlarn en byk airlerinden birini grnmez kld.

47

NC BLM

DOALAMA, STRAVINSKI'YE SUNGU OLARAK

Saptrlm Vasiyetler

49/4

Gemiin ars
Schnberg, 1931 ylnda bir radyo konferansnda ustalarndan sz eder: "in erster Linie Bach und Mozart; in zweiter Beethoven, Wagner, Brahms", " lk srada Bach ve Mozart, ikinci srada Beethoven, Wagner, Brahms". Youn ve zdeyisel cmlelerle, bu be bestecinin her birinden renmi olduu eyleri tanmlar daha sonra. Bununla birlikte, Bach'a yapt gnderme ile teki bestecilere yapt gndermeler arasnda byk bir fark vardr: rnein Mozart'tan 'eit olmayan uzunlukta cmleler sanat'm renmitir, ya da 'ikincil dnceler yaratma sanat'm. Yani yalnzca Mozart'a ait olan tmyle kiisel bir hner. Bach'ta, Bach ncesi yzyllarda btn mziin ilkesi olmu olan ilkeler bulgulamtr: Birincisi, 'kendi kendilerine elik edebilen nota gruplar bulgulamak sanat'; ikincisi, 'bir zden yola karak bir btn yaratma sanat', 'die Kunst, alles aus einem zu erzeugen*. Schnberg'in Bach'tan (ve ncellerinden) rendii dersi zetleyen bu iki cmle ile, oil iki ses (atonal mzik dizgesi) devrimi tmyle tanmlanabilir: Birbirini izleyen farkl mzikal temalarn almamas (mnavebesi) yntemine gre bestelenen klasik mzik ile romantik mziin tersine, bir Bach fg tpk on iki ses bestesi gibi, bandan sonuna kadar, hem melodi hem de eliki olan bir tek zn geliimidir. Yirmi yl sonra, Roland Manuel, Stravinski'ye "Bugnk en byk saplantlarnz nelerdir?" sorusunu sorduunda Stravinski onu yle yantlayacaktn "Guillaume de Machaud, Heinrick Isaak, Dufay, Perotin ve Webern." Bir besteci XII. XIV ve XV. yzyllarnn mziinin byk nemini ilk kez bunca kesinlikle aklamakta ve bu mzii modern mzie (Webern'in mziine) yaklatrmaktadr. Birka yl sonra, Gleen Gould, Moskova'da konservatuar rencilerine bir konser verir; Webern, Schnberg ve Krenek aldk 51

tan sonra, dinleyicilerine kk bir aklama yaparak yle der: "Bu mzie yapabileceim en gzel iltifat, onun ilkelerinin yeni olmadn, en azndan be yz yanda olduunu sylemek olacakn." Sonra konserini Bach'n fgyle srdrr. ok iyi dnlm bir kkrtyd bu: O sralar Rusya'mn resmi retisi olan sosyalist gereklik, modernizme geleneksel mzik adna kar kyordu; Gleen Gould, (komnist Rusya'da yasak olan) modern mziin kklerinin sosyalist gerekliin resmi mziinin (mzikal romantizmin yapayca korunmasndan baka bir ey deildi gerekte bu mzik) kklerinden ok daha derinlere gittiini gstermek istemiti.

ki devre
Avrupa mziinin tarihinin ya bin yl dolaylarndadr (ilk oksesliliin ilk denemelerini balang kabul edersem). Avrupa romannn tarihi ise (Rabelais ile Cervantes'in yaptlaryla baladm kabul edersem) drt yz yandadr. Bu iki tarihi dndm zaman, bunlarn benzer hzla, sanki iki devre iinde olumu olduklar duygusundan kurtulamyorum. Devreler arasndaki duraklar, mzik tarihinde ve roman tarihinde ezamanl deiller. Mzik tarihinde durak btn XVIII. yzyla yaylyor (birinci yarnn simgesel doruk noktas Bach'n Fg Sanat'nda, ikinci yarnn balangc ilk klasiklerin yaptlarnda); roman tarihinde durak daha sonra geyor: XVIII. ile XIX. yzyllar arasnda, yani bir yanda Laclos ve Sterne, te yanda Scott ve Balzac. Bu ezamanszlk sanatlarn tarihinin hzm belirleyen derin nedenlerin siyasal ve toplumsal deil, ama estetiksel olduklarna tanklk ediyor: u ya da bu sanatn znde bulunan nitelie bal estetik nedenler; rnein, sanki roman sanat ayn anda ve birbirine kout olarak kullanlamayan, ama srayla ve birbiri ardnca yararlamlabilen iki deiik olanak (roman olmann iki deiik tarz) ieriyormu gibi. Bu eretilemeli iki devre dncesi bir zamanlar bir dost sohbeti srasnda aklma gelmiti ve hibir bilimsellik sav yok; sradan, bask ve safasna ak bir deneyim: Mzik ve romanla ilgili olarak, hepimiz ikinci yarnn (devrenin) estetik anlayna gre eitildik. Ockeghem'in bir ayin mziinin ya da Bach'n Fg Sana52

ft'nn ortalama bir mziksever iin anlalmas Webern'in mzii kadar gtr. ykleri ne denli srkleyici olursa olsun, XVIII. yzyl romanlar, biim ler iyi e okurun gzn korkuturlar, yle ki yaznsal metin olarak deil de daha ok sinemaya uyarlanm halleriyle (kanlmaz olarak z ve biimlerini bozar bu uyarlamalar) tannrlar. XVIII. yzyln en nl romancs olan Samuel Richardson'inin romanlar ktphanelerde yoktur ve hemen hemen unutulmulardr. Buna karn, eskimi grnse de Balzac' okumak her zaman kolaydr, biimi anlalr bir biimdir, okura yabana olmayan ve dahas, ona gre, roman biiminin bizzat modeli olan bir biimdir. ki devrenin estetikleri arasndaki uurum birok yanl anlamaya neden olmutur. Nabokov, Cervantes zerine yazd kitapta, Don Kiot'a ilikin olarak, kkrtc lde olumsuz gr ileri srer: Abartlm, safyrek, yinelenen, ekilmez ve geree aylar sertliklerle dolu bir kitap; bu 'iren sertlik', kitab 'imdiye kadar yazlm olan kitaplarn en sert ve en barbarlarndan biri' yapmtr; durmadan sopa yiyen zavall Sancho en azndan be kez dilerinden olur. Evet, Nabokov'un hakk van Sancho birok kez dilerinden olur, ama tam ve ayrntl olarak betimlenmi bir kycln bir toplumsal gerein gereklik belgesine dnt Zola ile kar karya deilizdir; Cervartes ile, uyduran, abartan ve kendini lgnlklarna, arlklarna teslim eden bir ykcnn bylerinin yaratt bir dnyaya gireriz; Sancho'nun yz krk diini, romandaki baka eyler gibi, szc szcne alamayz. "Bayan, kznzn zerinden bir silindir geti! yi, iyi, imdi ben banyodaym. Kapmm altndan kaydrn onu." ocukluumdan kalma bu eski ek akasna acmaszlk davas m aacaz? Cervantes'in byk kurucu yaptn, ciddi olmayan'n dnce biimi, yani ikinci yarnn roman estetii ve onun geree benzerlik buyruu tarafndan anlalmazlatrlm dnce biimi yaratmtr. kinci yar birinci yary yalnzca glgede brakmakla kalmad, onu geri pskrtt; birinci yar romann ve zellikle mziin rahatsz vicdan oldu: Bach'n yapt bunun en nl rneidir: Yaarken nl olan Bach, ldkten sonra unutuldu (yarm yz yl sren bir unutulu); XIX. yzylda Bach yava yava yeniden kefedildi. Beethoven yaamnn sonuna doru (yani Bach'n lmnden yet 53

mi yl sonra) Bach'm deneyimini, yeni mzik estetiine (fg sonata sokmak iin yinelenen denemeleri) sokmay baarm neredeyse tek bestecidir, oysa Beethoven'den sonra, romantikler Bach' daha ok seviyorlard, ama sevdike de yapsal dnceleriyle ondan uzaklayorlard. Daha anlalr, yanna yaklalr hale getirmek iin onu znelletirdiler, duygusallatrdlar (Busoni'nin nl uyarlamalar); sonra, bu romantikletirmeye tepki olarak, Bach'm mzii kendi dneminde alnm olduu gibi kavranlmak istendi, bu da son derece yavan yorumlarn ortaya kmasna yol at. Unutulu lnden gemi olan Bach mzii, bana gre, yznn yansn peeli tutmaktadr.

Sislerden ortaya kan geit olarak tarih


Bach'm unutulmasndan sz etmek yerine dncemi tersine evirip yle diyebilirdim: Bach, yaptnn byk arl sayesinde, mzii gemite kalm olmasna karn halk onu dikkate almak zorunda brakm ilk byk bestecidir. Benzeri olmayan bir olay. nk, XIX. yzyla kadar, toplum neredeyse yalnzca kendi ann mziini dinliyordu. Toplumun, gemiin mziiyle canl bir ilikisi yoktu. Mzisyenlerin, (pek ender olarak) gemi dnemlerin mziini incelemelerine karn, bu mzii halkn huzurunda almak alkanlklar yoktu. XIX. yzylda, gemiin mzii ada mziin yannda yeniden yaamaya ve giderek daha ok yer almaya balad, yle ki XX. yzylda imdi ile gemi arasndaki iliki tersine dnd: Bugn gemi dnemlerin mzii artk ada mzikten daha ok dinleniyor ve ada mzik neredeyse konser salonlarndan iyice uzaklam durumda. Bach, demek ki kendini gelecek kuaklarn belleine zorla sokan ilk besteci oldu; onunla birlikte, XIX. yzyl Avrupas, mziin gemiinin nemli bir blmn kefetmekle kalmad, ayn zamanda mzik tarihini de kefetti. nk Bach onun iin herhangi bir gemi deil, ama imdi'den kesin olarak farkl bir gemiti; bylece, mziin zaman yalnzca yaptlarn sradan art arda gelii olarak deil, ama deiimleri, dnemlerin, farkl estetiklerin art arda sralanmas olarak birden (ve ilk kez) ortaya kt. 54

lm ylnda, tam olarak XVIII. yzyln ortas oluyor, donuklam bakyla Fg Sanat'mn zerine eilmi olarak gzmn nne getiriyorum onu ou zaman; estetik ynelimi, bestecinin (birok ynelimler kapsayan) yaptnda en eski ve ama yabana eilimi temsil eden bir mzik: Artk, ok seslilikten ou zaman havalie, dahas basitlie alabildiine yaklaan yaln bir slba kesin bir dn yapmtr. Bach'n yaptnn tarihsel durumu, demek ki, daha sonra gelen kuaklarn unutma illetine tutulabileceini, yani tarihin (en zengin, en kltrlye doru) ykselen bir yol olmadn, sanatn gerekleri ile gnn gereklerinin eliik olabileceini ve yeninin (biricik, yknlmez, hi sylenmemi), herkesin ilerleme sayd yolun gsterdiinden baka bir ynde olabileceini gsteriyor. Gerekten de, Bach'n kendi adalarnn ve kendisinden sonra gelenlerin sanatnda okuyabildii gelecek, onun gznde, bir de benziyor olmak. Yaamnn sonuna doru, btn dikkatini zellikle katksz okseslilik zerinde younlatrd zaman, kendi ann ve kendi besteci oullarnn beenilerine srtn dnd: bu, t > rihe kar bir gvensizlik'davran, gelecein sessizce redd ivdi. Bach: Mziin eilimlerinin ve tarihsel sorunlarnn olaanst kava. Ondan birka yz yl nce bylesine bir kavak Monu verdi'nin yaptnda bulunuyordu: Bu kavak iki zt estetiin (Monteverdi bunlara prima ve secondo pratica adlarn veriyordu, biri karmak okseslilie, program bakmndan anlatmsal olan teki ise monodi"yel dayanyordu) buluma noktasdr ve bu bakmdan birinci yandan ikinci yarya geiin de habercisidir. Tarihsel eilimlerin bir baka olaanst kava: Stravinsky nin yapt. XIX. yzyl boyunca unutulmann sislerinden ar ar kan mziin bin yllk gemii, yzylmzn ortalarna doru (Bach'n lmnden iki yz yl sonra) btn genilii iinde, kla ykanan bir grnm olarak birden ortaya kt; btn mzik tarihinin toptan var olduu, toptan ulalr ve eriilir (tarihsel aratrmalar, teknik olanaklar, radyo ve plaklar sayesinde) olduu biricik an; bu byk bilano n dev yaptm, bence, Stravinski'nin yaptnda bulmutur.
1. Eliksiz olarak tek sesle sylenen ark. (ev.) 55

Duygularn mahkemesi
Stravinski, Hayatmn Gncesi'nde (1935) mziin herhangi bir eyi (bir duyguyu, bir davran, bir ruhsal durumu) dile getirmekte yetersiz kaldm syler. Bu sav (hi kukusuz abartlm bir sav, nk mziin duygular kkrttm nasl yadsyabiliriz?) birka satr soma belirginleiyor, ayrntsna iniliyor: Stravinski mziin varide nedenPmn onun duygulan ifade etme gcnde bulunmadn sylyor. Stravinski'nin tersine, mziin yarlk nedenini duygularn dile getirilmesinde gren eilim belki her zaman vard, ama herkes tarafndan kabul edilmi bir egemen ge olarak kendini hi kuku yok ki XVIII. yzylda kabul ettirmiti; JeanJacques Rousseau bunu kaba bir basitlik iinde dile getirir: Btn sanatlar gibi mzik de, ama zel bir biimde, gerek dnyaya yknr: "Nesneleri dorudan doruya temsil etmez, ama insann ruhunda onlar grdmz zaman hissettiimiz duygularn aynn uyandrr." Bu da mzik yapt iin belli bir yapy gerektirir. Rousseau: "Her mzik ancak u eyle bestelenebilir: Ezgi (melodi) ya da ark, armoni yada elik (accompagnement), tempo ya da l," der. Altn iziyorum: armoni ya da elik; bu her eyin ezgiye bal olduu anlamna gelir: Temel olan ezgidir, armoni ise " nsan kalbi zerinde pek az etkisi olan" basit bir eliktir. ki yzyl daha sonra, Rusya'da elli yldan fazla bir sre mzii boazlayan sosyalist gerekilik retisi daha baka bir ey ileri srmyordu. Biimci olarak tanmlanan besteciler, ezgileri ihmal ettikleri iin eletiriliyorlard (ba ideolog Jdanov, konserden knca mzikleri slkla ahnmad iin bu bestecilere kzyordu); 'insan duygularnn btn yelpazesini' dile getirmeye davet ediliyorlard (Debussy'den balayarak modern mzik bunu beceremedii iin eletiriye uramtr); gerekliin insan ruhunda uyandrd duygular dile getirmek yeteneinde (tpk Rousseau gibi) mziksel 'gerekilik'i gryorlard, (Mzikte sosyalist gerekilik: kinci yarnn, modernizme engel olmak iin dogmaya dnm olan ilkeleri) 56 :Wi

Stravinski'ye kar en acmasz ve en derinlikli eletiriyi, nl kitab Yeni Mziin Felsefesi'nde (1949) Theodor Adorno yapmtr. A dor no, sanki bir siyasal sava alanym gibi mziin durumunu betimler: lerlemenin temsilcisi, olumlu kahraman Schnberg (adeta trajik bir ilerleme, artk ilerlemenin olmad bir dnem sz konusu olsa bile), ve restorasyonun temsilcisi, olumsuz kahraman Stravinski. Stravinski'nin mziin varlk nedenini znel itirafta grmeyi reddi Adorno eletirisinin hedeflerinden biri oldu; bu 'antipsikolojik esin', ona gre, 'dnyaya kar duyarszlk' biimidir; Stravinski'nin mzii nesnelletirmek istei, insan znelliini ezen kapitalist toplumla bir tr sessiz anlamadr; nk mzii, bireyin ortadan kaldrlmasn 'Stranvinski'nin yceltmek'tir gerekten. Esiz mzisyen, orkestra efi ve Stravinski'nin yaptlarnn ilk yorumcularndan biri olan Ernest Ansermet ('en sadk, en zverili dostlarmdan biri' der Stravinski onun iin Hayatmn GncesPtde) daha sonra onun amansz eletirmeni oldu; itirazlar kktencidir, 'mziin varlk nedeni'ni hedef alr. Ansermet'ye gre, ' nsann yreinde gizli kalan duygusal etkinlik her zaman mziin kaynanda bulunmutur'; mziin 'etik z'nn kayna bu 'duygusal etkinlik' deyiminde barnmaktadr; 'kiiliini mzikal ifade eylemine sokmay reddeden' Stranvinsk'de mzik 'insan etiinin bir estetik ifadesi olmay brakr'; bu nedenle, rnein Stravinski'nin 1 Ayin'i bir aklama deil, ama bir dinsiz bestecinin de yazabilecei bir yinportresPdr' ve sonu olarak da 'bir hazr din duygusu'ndan baka bir ey vermemektedir, bylece mziin gerek varlk nedenine yan izerek (itirafn yerine portreleri geirerek), Stravinski gerekten de etik grevini yerine getirmemektedir. Bu gz dnmtk neden? Onun en tutarl, en yetkin olumsuzlamasna bunca iddetle kar kan gemi yzyln kalt m, iimizdeki romantizm mi? Stra nski herkeste gizli bulunan bir varolusal gereksinime mi kfr etti? Yal gzleri kuru gzlerden, yrein zerine konmu eh cepteki elden, inana kukuculuktan, tutkuyu dinginlikten, itiraf bilgiden daha stn sayma gereksinimi mi? Ansermet, mziin eletirisinden bestecinin eletirisine geiyor: Stravinski, 'mziini kendi varhmn bir ifade eylemine d 57

ntrmemise, dntrmeyi denememise, bu bir zgr seim sonucunda olmamta, ama (ancak sevilecek bir eye sahip olduunda yoksulluktan kurtulan yrein yoksulluundan kaynaklandn sylemek istemiyorsak) kendi kiiliinin bir tr snrlandrmas nedeniyle, duygusal etkinliinin zerklikten yoksun bulunmas nedeniyle olmutur. Hay kr eytan! En sadk dost Ansermet, Stravinski'nin yrek yoksulluu hakknda ne biliyordu? En zverili dost onun sevme yetenei hakknda ne biliyordu? Yrein etik bakmdan beyinden daha stn olduuna nasl emin olabiliyordu? Yrein ister katlm olsun, ister olmasn alaklklar yaplmyor mu? Elleri kan lekeli banazlar byk bir 'duygusal etkinlik'le bbrlenemezler mi? Bir gn artk u budala duygusal engizisyondan, yrein terrnden kurtulacak myz?

Yzeysel olan nedir ve derin olan nedir?


Yrein savalar Stranvinski'ye saldryorlar, ya da, mziini kurtarmak iin onu bestecisinin 'yanl' grlerinden ayrmaya abalyorlar. Yeterince cesur olmay beceremeyen bestecilerin mziini 'kurtarmak' iyi niyeti, genellikle, aralarnda Bach olmak zere, ilk yan bestecilerine kar ortaya kar: 'Mzik dilinin evriminden korkan (On ikili ses okulunu izlemeyi reddeden Stravinski hedef tahtas oldu, M.K.) ve 'Bach'a dn' adn verdikleri yntemle ksrlklan'm kurtaracaklarm sanan XX. yzyl eskicileri Bach mzii konusunda son derece yanldlar; onu 'nesnel', kusursuz, katksz mzikal anlamdan baka bir anlam olmayan bir mzik olarak sunmaya cesaret ettiler [...] belli bir aalk zletirmeci dnemde, yalnzca makinelemi yorumlar Bach'in enstrmantal mziinin nesnel ve anlatmsal olmadna inandrabildiler.' Antoine Golea'mn 1963 tarihli metninin ateli niteliine tanklk eden deyimlerin altn ben izdim. Bir baka mzikologun kk bir yorumu rastgele elime geiyor; Rabelais'nin byk ada Clment Janequin ve rnein Kularn arks ya da Kadnlarn Gevezelikleri gibi onun 'betimseF ad verilen besteleriyle ilgili; 'kurtarma' niyeti ayn (anahtar 58

szcklerin altn ben iziyorum): 'Bu paralar, bununla birlikte, olduka yzeysel kalyorlar. Oysa, Janequin sylenmek istenmediinden ok daha esiz bir sanat, yadsnmaz gzalc yetenekler'iaden baka, onda duygularn dile getirilmesinde taze bir iire, ie ileyen bir cokuya rastlanyor... nce, doann gzelliklerine duyarl bir airdir o; kadm anlatmak iin sevecenlik, hayranlk ve sayg vurgulamalan bulan, kadn' benzersiz bir biimde dile getiren bir ozandr ayn zamanda...' Szck daarna dikkat edelim: yi ve kt kutuplar (st rtl olarak) yzeysel ve kart derin sfatlaryla belirtilmi. Ama Janequin'in betimsel besteleri gerekten yzeysel mi? Janequin kimi bestelerinde mzikal olmayan seslen (ku sesleri, kadnlarn gevezelikleri, sokak gevezelikleri, av ya da sava grltleri, vb.) mzikal olanaklarla (koro arks) yazar; bu 'betimleme' oksesli olarak gerekletirilir. Bir 'naturalist' yknmenin (Janequin'e hayran olunacak yeni bir sonorite salar) ve ok ustalkl bir oksesliliin birlemesi, yani neredeyse badamaz iki arln birlemesi gz kamatrcdr, byleyicidir: te ince, oyunsal, neeli ve mizah dolu bir sanat. nemi yok: Duygusal sylemin 'derin'in karsna yerletirdii tam olarak 'ince', 'oyunsal', 'neeli', 'mizah' szckleri. Ama derin olan nedir ve yzeysel olan nedir? Janequin'in eletirmenine gre, 'gzalc yetenekler' ve 'betimleme' yzeyseldir; 'duygularn dile getirilmesinde ie ileyen coku' ve kadn iin 'sevecenlik, hayranlk, sayg vurgulamalar' derindir. yleyse duygulara seslenen ey derindir. Ama 'derin' bir baka ekilde de tanmlanabilir: ze, asl olana seslenen ey derindir. Janequin'in betelerinde seslendii sorun mziin temel varkbilimsel sorunudur Grlt ile mzikal sesin ilikisi sorunu.

Mzik ve grlt
nsan, mzikal sesi yaratnca (ark syleyerek ya da alg alarak), ses dnyasn ok farkl iki blme ayrd: Yapay sesler ve doal sesler. Janequin mziinde bu iki tr sesi ilikilendirmeyi denedi. XVI. yzyln ortalarnda, rnein Janacek'in (konuma dili almalar), Bartok'un ya da son derece dizgeli bir biimde

Messiaen'n (ku seslerinden esinlenen besteleri) XX. yzyln ortalarnda yapacaklar almalarn habercisi olmutu. Janequin'in sanat, insan ruhunun dnda bir ses evreni bulunduunu ve bu ses evreninin yalnzca doanm grltlerinden deil, ay zamanda konuan, baran, ark syleyen ve bayram gnlerinde olduu gibi her gnn yaamma sesli bir ten giydiren insan seslerinden olutuunu anmsatmaktadr. Bestecinin bu 'nesnel' evrene byk bir mzikal biim verecek her trl olanaa sahip olduunu anmsatmaktadr. Janacek'in en zgn bestelerinden biri: Yetmi Bin (1909): Silezya maden iilerinin yazgsn anlatan bir erkek sesi korosu. Modern mzik antolojilerinin hepsinde yer almas gereken bu yaptn ikinci yars insan kalabalnn bir haykr patlamasdr, byleyici bir grlt iinde yiten haykr: Janequin dneminde Paris'in haykrlarn, Londra'nn lklarn mzie sokan madrigallere tuhaf bir biimde (inanlmaz dramatik heyecanna karn) yaklaan bir beste. Stravinski'nin 19141923 yllan arasnda bestelenen Dn'n dnyorum: Bir ky dn portresi (Ansermet'in aalayc bir deyim olarak kulland bu szck burada uygun dyor); Bartk'u mutulayan byleyici bir hoyratl olan orkestralamada (drt piyano ve vurmal alg) arklar, grltler, sylevler, lklar, arlar, monologlar (Janacek'in mutulad insan sesi grlts)duyulur. Ayrca, Bartok'un Ak Havada (1926) piyano sitini dnyorum; drdnc blm: Doanm grltleri (galiba gl kysnda kurbaalar) Bartok'a, zgnlk bakmndan benzersiz olan ezgisel motifler esinlerler; sonra, bu hayvan sonoritesine, insan yarats olmasna karn, kurbaa sesleriyle ayn planda bulunan bir halk trks karr; bestecinin ruhunun 'duygusal etkinlii'ni ortaya kard kabul edilen romantizmin arks olan Lied deildir bu; grltler arasnda grlt olarak dardan gelen bir ezgidir. Bartok'un nc Piyano ve Orkestra iin Konerto'sunun (son ve hznl Amerika dneminin yapt) adagio blmn dnyorum. Burada, kkl bir melankoli ieren ar znel tema ile Ak Hava sitinin drdnc blmn anmsatan ar nesnel bir baka tema nbet deitirirler, art arda dnp gelirler: Sanki 60

bir ruhun gzyalar ancak doann duyarszl ile yatmaktadr. Doru syledim: 'Doann duyarszl ile yatma...' nk duyarszlk yattrcdr; duyarszlk'n dnyas, insansal yaamn dndaki dnyadr; sonsuzluktur; 'Gnele birlikte yok olan deniz'dir. Rus igalinin balarnda Bohemya'da geirdiim kederli yllan anmsyorum. Bu uada Varese ile Xenakis'e vurulmutum: Nesnel, ama varolmayan sessel dnyalarn bu imgeleri, saldrgan ve rahatsz edici insan znelliinden kurtulmu varl anlattlar bana; insanlarn geiinden nceki ya da sonraki dnyann birazck insand gzelliinden sz ettiler bana.

Ezgi
XII. yzyldan, NotreDame de Paris okulunun iki ses iin oksesli bir arksn dinliyorum: Aada, nota deerleri arttrlm, cantus firmus olarak, eski bir gregorien ark (ok eski ve belki de Avrupal olmayan bir ark); yukarda, nota deerleri daha ksa, oksesli elik ezgisi geliiyor. Her biri deiik dneme ait (birbirinden yzyllarla ayrlm) iki ezginin bu bulumasnda olaanst bireyler var: Tpk ayn anda, ayn zamanda gereklik ve meselin (parabol) birlikte olmas gibi, sanat olarak Avrupa mziinin douu: Kayna neredeyse bilinmeyen, ok eski bir ezgiyi kontrpuan olarak izlemek iin bir ezgi yaratlyor; bu ezgi burada ikincil, baml bir ey gibi; burada hizmet etmek iin var; 'ikincil' olmasna karn, elik eden ezgi eski bir repertuardan alnd iin, ortaa bestecisinin btn buluu, btn almas onda toplanyor. Bu eski oksesli besteye hayranlk duyuyorum: Ezgi uzun, sonsuz ve bellenmesi olanaksz ni bir esin'm rn deil, bir ruh durumunun ni bir ifadesi olarak fkrmam; bir oluturma, 'zan'aatsal' bir ssleme, bezekleme almas nitelii var, sanatnn ruhunu amas (Ansermet gibi syleyecek olursak, 'duygusal etkinlii'ni gstermesi) iin deil, fakat bir dinsel treni alak gnllce gzelletirmek iin yaplm bir alma. Ve bana yle geliyor ki ezgi sanat, ilk oksesi bestecilerin kendisine verdii bu nitelii Bach'a kadar koruyacaktr. Bach'n mi majr keman konertosunun adagio blmn dinliyorum: Or 61

kestra (viyolonseller), tpk bir tr cantus firmus gibi, ok basit, kolayca bellenebilen ve birok kez tekrarlanan bir temay alarken, kemann ezgisi (bestecinin ezgisel meydan okuyuu burada toplanmaktadr) orkestrann cantus firmus'undan karlatrlmayacak lde daha uzun, daha deiken, daha zengin (bununla birlikte ona baml), gzel, byleyici, ama ele gemez ve bellenmesi olanaksz ve bizim gibi ikinci yarnn ocuklar iin soylu bir biimde eskil ezgi yukarda szlerek umaktadr. Klasisizmin banda durum deiiyor. Beste oksesli niteliini yitiriyor; deiik zel seslerin zerklii eliki armonilerin sonoritesinde yitiyor, ikinci yarnn byk yenilii olan senfoni orkestras ve onun ses hamuru nem kazandka bu zerklik daha da ok yitiyor; 'ikincil' ve 'baml' olan ezgi, bestenin ilk dncesi oluyor ve zaten tmyle deimi olan mzikal yapya egemen oluyor. O zaman, ezginin de nitelii deiiyor: Btn bir paray geip aan uzun izgi deildir artk; birka llk (mesure) bir biime, ok anlatmsal ve youn, bu yzden kolayca bellenebilen, ni bir duyarl yakalamaya {ya da uyarmaya) yetenekli biime indirgenebilir bir ezgi. (Bylece mzik, her zamankinden daha fazla olarak, byk bir anlamsal ama yklenmeye zorlanmaktadr: Btn duygular ve duygu nanslarn ele geirmek ve bunlar mzik diliyle 'tanmlamak'.) Halkn ender olarak Bach ya da Vivaldi'ye ve daha ender olarak da Josquin de Prs ya da Palestrina'ya ynelttii sfat, 'byk ezgici' sfatm ikinci yar bestecilerine, bir Mozart'a, bir Chopin'e uygun grmesinin nedeni ite budur: Ezgiye (gzel ezgiye) ilikin olarak bugn herkesin kabul ettii genel kany, klassisizmle birlikte doan estetik biimlendirmitir. Bununla birlikte, Bach'n Mozart'tan daha az ezgisel olduu da gerek deildir; yalnzca onun ezgisi farkldr. Fg Sanat: nl tema

her eyin yaratlmasna kaynaklk eden (Schnberg'in dedii gibi) bu zdr; ama bu Fg Sanat'nn ezgisel hazinesi deildir;
62

bu temadan ykselen ve kontrpuan oluturan btn ezgilerde o vardr. Hermann Scherchen'in orkestralama tarzn ve yorumunu ok severim; rnein, drdnc basit fiig; alk olunduundan iki kez daha yava aldrr bunu (Bach sreleri iin zorunluluk koymad); birden, bu yavalkta, kuku duyulmaz btn ezgisel gzellik ortaya kar. Bu yeniden ezgUeme'rn romankletirme (Scherchen'de rubato1 ve eklenmi ezgiler yoktur) ile hibir ilikisi yoktur; yani birinci yarnn kavranlmaz, bellenmesi olanaksz, ksa bir biime indirgenilemeyen doal ve bozulmam ezgisi, beni dile gelmez dinginliiyle byleyen bir ezgi (bir ezgiler karm). Byk heyecan duymakszn onu duymak olanakszdr. Ama Chopin'in bir gece mziinin (nocturne) yaratt duygudan esas olarak farkl bir duygu. Sanki, ezgi sanatnn arkasnda, birbirine kart iki olas ynelmilik gizleniyormu gibi: Sanki Bach'n bir fg, bize varln bir zneld gzelliini seyrettirerek, bize ruhsal durumlarmz, tutkularmz, aclarmz ve kendimizi unutturmak istiyormu gibi; ve tersine, romantik ezgi bizi kendi iimize daldrmak, kendi benimizi bize korkun bir younlukta duyumsatmak ve darda bulunan her eyi bize unutturmak istiyormu gibi.

lk yarnri saygnlna yeniden kavuturulmas olarak modernizmin byk yaptlar


Proust sonras dnemin byk romanclar, ki zellikle Kafka'y Musil'i, Broch'u, Gombrowicz'i ya da, kendi kuamdan, Fuentes'i dnyorum, XIX. yzyl ncesinin hemen hemen unutulmu roman estetiine kar son derece duyarlydlar: Bunlar roman sanatna denemeye zg dnceyi soktular; yazma eylemini daha zgr kldlar; romana ciddi "olmayan'n ve oyunun dnce biimini verdiler; medeni durumla rekabete kalkmakszn (Balzac tarznda) kahramanlar yaratarak ruhsal gerekiliin dogmalarndan vazgetiler; ve zellikle: okura gereklik yanlsamas
1. Bir blmn byk bir ritm zgrl iinde alnmas gerektiini belirten yorum terimi. (er.)

63

(dncesini) esinlemek zorunluluuna kar ktlar: Yani romann ikinci yardneminin tmne diledii gibi egemen olmu zorunlulua kar ktlar. Birinci yardnemin romannn ilkelerinin saygnlna yeni den kavuturulmasnn anlam, u ya da bu gemie yknen sl ba geri dn deildir; XIX. yzyl romannn safa reddi de deil dir; bu saygnlna yeniden kavuturmann anlam daha geni: ro man kavramnn kendisini yeniden tanmlamak ve geniletmek; XIX. yzyl roman estetiinin yapt indirgeme'ye kar durmak; ona romann tarihsel deneyiminin tm'n temel ilke olarak ver ym mek. Roman ile mzik arasnda kolay bir koutluk kurmak istemi yorum, byle bir ey olanaksz, nk bu iki sanatn yapsal sorun lar birbirine benzemez; bununla birlikte tarihsel durumlar birbiri ne benziyor: Tpk byk romanclar gibi, acl byk besteciler de (Schnberg'le ilgili olduu kadar Stravinski'yle da ilgili) mzi in btn yzyllarn kucaklamak, tarihinin btn deerler aama sn yeniden dnmek, yeniden dzenlemek istediler; bunun iin, mzii ikinci yardnemin yolundan kartmalar gerekti (bu ara da unu belirtelim: Stravinski'ye genel olarak yaktrlan neokla sik sfat yankladr, nk geriye doru yapt yolculuklarn en kararls klassisizm ncesi dnemlere yneliktir); sonatla doan besteleme yntemlerine, ezginin stnlne, senfonik orkestrala mann sessel laf ebeliine kar kararszlklar buradan kaynaklan yor, ama zellikle: Roman sanat iin geree benzerlik zorunlulu u gibi, XIX. yzylda buyurgan bir tutum haline gelen, mziin varlk nedenim zellikle duygusal yaamn itirafnda grmek ilkesi ni redleri buradan kaynaklanyor. ( ^MMn Btn mzik tarihini yeniden okumak ve yeniden deerlendirmek eilimi btn byk modernistlerde ortak bir zellik ise de (bana gre, byk modernist sanat modernist soytarlktan ayran belirti ise de), bunu herkesten daha ak (ve abartl bir biimde diyebilirim) dile getiren kii Stravinski'dir. Zaten, ona kar olanlarn saldrlar burada toplanmaktadr. Onun btn mzik tarihine kk salmak iin gsterdii abada semecilik gryorlar, zgnlkten yoksunluk, bulu yitimi gryorlar. Onun 'biemsel yntemlerinin inanlmaz eitlilii [...] bir biem yokluuna benziyor', 64

diyor Ansermet. Ve Adorno alay ederek yle diyor: Stravinski'nin mzii yalnzca mzikten esinleniyor, 'mzii rnek alan mzik'tir onun mzii. Haksz yarglar: nk, Stravinski, kendinden nce gelen, kendinden sonra gelen hibir bestecinin yapmad gibi, btn genilii iinde mzik tarihine eilip oradan esinlenmise, bu onun sanatnn zgnlnden hibir ey eksiltmez. Ve yalnzca, biem deiikliklerinin arkasnda her zaman onun kiisel zelliklerinin grleceini de sylemek istemiyorum. zellikle, mzik tarihinde yapt serserice gezilerin, yani onun bilinli, bilerek, dev boylu ve benzersiz 'semecilik'inin onun eksiksiz ve benzersiz zgnln oluturduunu sylemek istiyorum.

dnem
Ama mziin btn zamann kucaklamak istenci Stravinski'de ne anlama geliyor? Bunun anlam nedir? Genken, bunu yantlamakta duraksamyordum: Stravinski benim iin, sonsuz olduklarn sandm uzaklklarn kaplarn am insanlardan biriydi. Bu modern sanat denen bitimsiz yolculuk iin, mzik tarihinin sahip olduu btn gleri, btn olanaklar bir araya toplamak ve harekete geirmek istemiti. Modern sanat denen bitimsiz yolculuk. Bu arada, yitirdim bu duyguyu. Yolculuk ksa srd. Bu nedenle, mzik tarihisi iinde olutuu iki yardnemle ilgili eretilememde, mzik tarihini, basit bir oyun sonras, mzik tarihinin bir sondeyii, bir serven sonu enlii, gkyznn gnn sonuyla kucaklamas olarak tasarlamtm. imdi, kararszm: Modern mzik dneminin ok ksa srm olmas, bir ya da iki kua kapsamas, yani gerekte bir son deyiten baka bir ey olmamas doru olsa bile, usuz bucaksz gzellii, sanatsal nemi, yepyeni estetii, bireimdi mant nedeniyle, tmyle ayr bir dnem, bir nc dnem olarak saylmay hak etmiyor mu? Mzik tarihi ve roman tarihi zerine yaptm eretilemeyi deitirmek zorunda kalmayacak mym? Bu iki tarihin dnemde olutuunu sylemek zorunda kalmayacak mym?
Saptrlm Vasiyetler 65/5

Evet, eretilememi deitireceim ve 'gkyznn gnn sonuyla kucaklamas' biimindeki bu nc dneme tutkuyla bal olduum iin, artk var olmayan bir eye bal olsam bile yesi olduum bu dneme bal olduum iin seve seve yapacam bunu. Ama biz benim soruma dnelim: Stravinski'nin mziin btn zamann kucaklamak istenci ne anlama geliyor? Nedir bunun anlam? Kafama bir imge taklyor." bir halk inancna gre, lecek insan ikinci can ekimesinde btn gemi yaamnn gznn nnden getiini grrm. Stravinski'nin yaptnda, Avrupa mzii bin yllk yaamm anmsad; dsz ve sonsuz uykuya dalmadan nce bu onun son d oldu.

Oyunsal evriyaz
ki eyi birbirinden ayralm: Bir yandan gemiin mziinin unutulmu ilkelerinin saygnlklarna yeniden kavuturulmasna ynelik eilim, Stravinski'nin ve byk adalarnn btn yaptlarna nfuz eden eilim; te yandan Stravinski'nin kimi zaman aykovski, kimi zaman Pergolesi, kimi zaman da Gesualdo vb., ile kurduu dorudan iliki; bu 'dorudan ilikiler', herhangi bir eski yaptn, herhangi bir somut biemin evriyazlar, ada bestecilerde hemen hemen rastlanmayan (Picasso'da vardr bu) Stravinski'ye zg bir tarzdr. Adorno, Stravinski'nin evriyazmlarn u ekilde yorumluyor (anahtar szcklerin altm iziyorum): 'Bu notalar (yani, Stravinski'nin rnein Pulcinella'da yararland, armoni ile ilikisi olmayan kaknd notalar, M.K.) bestecinin dile kar uygulad iddet'in belirtileri oluyorlar ve bu notalarda tad kartlan ite bu iddet'tk, mzie kar kaba davranma, mziin hayatna deta suikast yapma tarzdr. Kakmn (dissonance) eskiden znel acnn ifadesi olmas gibi, kakmn deer deitiren sertlii de, gnmzde, moda kartc bestecinin sorumlu olduu bir toplumsal bask'mn belirtisi oluyor. Yaptlarnn, konuya yabanc bir zorunluluk olan, konuyla ortak yan bulunmayan ve ona dardan zorla
1. evriyaz: Transcription. (ev.)

66

kabul ettirilmi bu bask'nm belirgilerinden baka yap malzemesi yoktur. Stravinski'nin neoklasik yaptlarnn farkna varmadan ve estetizm grn "altnda kazand byk baarnn nedeni u olabilir: Bu neoklasik yaptlar, insanlar daha sonra siyasal planda koullanacaklar bireylere kendi tarzlarna gre hazrlamlarda: zetleyelim: Bir 'znel ac'nn ifadesi ise, bir kakm temize kabilir, ama Starvinski'de (bilindii gibi, aclarndan sz etmedii iin ahlaki bakmdan suludur) ayn kakm sertliin belirtisidir; bu sertlik ile (Adorno dncesinin parlak ksa devre yapmas sayesinde) politik sertlik arasnda bir koutluk kuruluyor: Bylece Pergolesi'nin mziine eklenen kakml ezgiler, yaklaan siyasal basky (bu durum somut siyasal balamda bir tek anlama gelebilir: faizm) haber vermektedirler (ve yleyse bunu hazrlamaktadrlar). Altml yllarn banda, henz Prag'da yaadm srada, Kaderci Jacques*m tiyatro oyununu1 yazmaya koyulduum zaman eski bir yaptn zgrce evriyazs konusunda deneyim sahibi oldum. Diderot, benim gzmde zgr, usul ve eletirel dncenin somut rnei olduu iin, ona olan sevgimi bir Bat zlemi gibi yaadm (lkemin Ruslar tarafndan igali benim gzmde Batllktan zorla uzaklatrlmay temsil ediyordu). Ama olgularn anlam srekli olarak deiiyor: imdi, Diderot'nun benim iin romann ilk dneminin somut rnei olduunu ve oyunumun eski romanclarn aina olduklar ve ayn zamanda benim iin ok deerli olan baz ilkelerin yceltilmesi olduunu syleyebilirim: 1) Yazma eyleminin mutlu zgrl; 2) Ak sak ykler ile felsefi dncelerin srekli komuluu; 3) Ayn felsefi dncelerin gayriciddi, alaya (ironique), yanslamak (parodique), sarsc nitelii. Oyunun kural ortadayd: Yaptm ey bir Diderot uyarlamas deildi, benim kendi oyunumdu, Diderot zerine eitleme'vadi, Diderot'va sungumdu: Onun romann tmyle yeniden oluturdum; ak ykleri ondan alnm olsalar bile diyaloglardaki dnceler daha ok benim dncelerimdir; Diderot' un kaleminden kmas olanaksz cmleleri herkes hemen bulabilir; XVIII. yzvl iyimser bir
1. Jacques ile Efendisi: ev: Halk Kumolu. Can Yaynlan (ev.) Al

yzyld. Benim yzylm artk iyimser deil, bense daha az iyimserim ayrca Efendi ve Jacques'in kiilikleri, benim oyunumda, Aydnlanma anda dnlmesi olduka g olan irkin davranlara kaptryorlar kendilerim. Kendi kiisel deneyimimden sonra Stravinski'nin hoyratl ve iddeti konusunda sylenen eyleri ancak budalalk sayabilirim. Stravinski tpk benim benimkini sevmem gibi eski ustasn sevdi. XVIII. yzyln ezgilerine XX. yzyln kakmlarn eklerken, belki teki dnyadaki ustasnn kafasn biraz kartrmay ve ona amza ilikin baz nemli eyler sylemeyi, dahas onu elendirmeyi tasarlyordu. Eski bir yaptn oyunsal evriyazm' onunriin alar arasnda bir tr iletiim kurma tarzdr.

Kafka'ya gre oyunsal yazm


Kafka'nn Amerika's ilgin, artc bir roman: Gerekten de, yirmi dokuz yandaki bu gen yazar, ilk romanm niin hi ayak basmad bir anakaraya oturttu? Bu seim belirgin bir niyeti gsteriyor: Gerekilik yapmamak; daha da iyisi, ciddi grnmemek. Bilgisizliini hazrlk almalaryla gizlemeye bile abalamyor; Amerika zerine bildii eyleri ikinci dereceden bir okumayla, kitap resimlerinden edinmitir ve gerekten de, romanndaki Amerika imgesi (kastl olarak) klielerden olumutur; romann kiileri ve olgular dzeniyle ilgili olarak balca esin kayna (gnlnde kendisinin de itiraf ettii gibi), Dickens'tr, zellikle de onun Davia Copperfeia"' tidir (Kafka, Amerika'mn ilk blmn Dickens'i 'katksz oyknme'si olarak tanmlar): Ondan somut motifler aktaryor (Kafka bunlar sayyor: "emsiye yks, zorunlu almalar yks, pis evler, bir kr evindeki sevgili'), kiilerden esinleniyor (Karl, David Copperfield'in tatl bir yanslamasdr) ve zellikle Dickens'n btn romanlarna egemen olan atmosferden esinleniyor: Duygusallk, iyiler ve ktler arasndaki safyreke ayrm. Adorno, Stravinski'nin mziinden 'mzii rnek alan mzik' diye sz ediyorsa, Kafka'nn Amerika's da bir 'edebiyat rnek alan edebiyat'tr ve bu alanda kurucu deilse bile klasik bir yapttr. Romann ilk sayfas; Karl, New York limannda vapurdan 68

inerken emsiyesini kamarasnda unuttuunu fark eder. emsiyesini aramaya gitmek iin valizini (iinde eyalarnn bulunduu ar valiz) akl almaz bir saflkla, tanmad birine emanet eder. Bylece, hi kukusuz, hem valizini, hem de emsiyesini yitirir. Daha ilk satrlardan balayarak, oyunsal yanslama mant, dsel bir dnya yaratr; bu dnyada hibir ey tam olarak gerek deildir ve burada her ey biraz komiktir. Dnyann hibir haritasnda bulunmayan Kafka'nn atosu, yeni devleme ve makine uygarlnn imgekliesine gre tasarlanm olan bu Amerika'dan daha az gerekd deildir. Kari, senatr amcasnn evinde, son derece karmak bir makine olan bir alma masas bulur, yz kadar dmenin ynettii bir o kadar kutugz vardr, hem pratik hem de hi ie yaramaz, hem tekniin, hem de anlamszln mucizesi olan bir nesne. Amcasnn alma masas, labirente benzeyen kr evi, ve Occidental Oteli'nden (korkun karmak mimari, eytancasna brokratik rgtlenme) akl almaz bir byklkte ynetimi olan Oklahoma Tiyatrosuna kadar, bu romanda on kadar sihirli makine saydm. Bylece, yanslaman oyun (klielerle oyun) araclyla, en byk tem a'sini, iinde insann yittii ve yitecei iinden klmas olanaksz toplumsal rgt tema'sn ilk kez ele alyor. (Olusal bakmdan: atonun korkun ynetiminin kkeni amcasnn alma masasnn komik mekanizmasnda bulunmaktadr.) Kafka bu ok nemli temay, toplumun Zolavari incelenmesine dayanan bir gereki roman araclyla deil, ama imgelemine gerekli olan btn zgrlkleri (abartma, arlk, olasszlk zgrl, oyunsal bulgular zgrl) vermi olan, uarl su gtrmez 'edebiyata gre edebiyat' yntemi sayesinde ele geirmeyi baarmtr.

Duyguyla dolup taan biemin arkasna gizlenen yrein duygusuzluu


Amerika'da aklanmas olanaksz arlkta birok duygusal davran vardr. Birinci blmn sonu: Kari, amcasyla gitmeye artk hazrdr. Atei, kaptan kamarasnda tek basma kalr. Bunun zerine (anahtar szcklerin altn iziyorum):'Kari gidip ateiyi 69

buldu, adamn kemerinin iine sokmu olduu sa elini kard, ve ovucunda tutarak bu elle oynamaya balad [...] Kari ateinin parmaklan arasndaki parmaklarn saa sola ekitiriyor, atei de bundan, kimsenin kendisine ok grmemesi gereken byk bir haz duyuyormu gibi l l gzlerle evresine bakmyordu. "'Kendini savunmalsn, evet ya da hayr demelisin, yoksa insanlar gerei renemeyecekler. Sana sylediklerimi yapacana yemin et, nk, korkum hi de nedensiz deil, artk sana hi yardm edemeyeceim.' Ve Kari ateinin elini perek alamaya koyuldu; bu atlak ve neredeyse l eli ald ve onu vazgemek zorunda olduu bir hazineymiesine yanaklarna bastrd. Ama senatr day da hemen yannda bitmiti ve biraz zorlayarak da olsa byk bir sevgiyle, KarF oradan uzaklatnyordu..." Bir baka rnek: Pollunder'in villasnda geen akamn sonunda, Kari, amcasnn evine niin geri dnmesi gerektiini uzun uzun aklar. 'Kari'm uzun sylevi boyunca, Bay Pollunder dikkatle dinlemiti; sk sk, zellikle amcann ad getii zaman, Karl' gsne bastryordu...' Kiilerin duygusal davranlar yalnzca abartlm deil, ayn zamanda yersiz. Kari, ateiyi ancak bir saattir tanmaktadr ve ona bylesine tutkuyla balanmas iin ortada hibir neden yoktur. Bir erkek dostluunu kazanmak umudunun gen adam safa duygulandrmasna inandk diyelim, bir saniye sonra yeni arkadann yanndan bu kadar kolayca ve kar koymakszn uzaklatrlmasna boyun emesine armamz gerekir. Pollunder, o akam sahnesinde, amcann Karl' evinden kovmu olduunu oktan bilmektedir; Karl' bu nedenle gsne sevecenlikle bastrmaktadr. Bununla birlikte, KarPn kendisinin yannda amcasnn mektubunu okuduu ve zc yazgsn rendii anda, Pollunder ona kar en kk bir sevgi gstermez ve ona hibir yardm salamaz. Kafka'nn Amerika'snda, yersiz, uygunsuz, abartl, anlalmaz ya da terane, garip bir ekilde olmayan duygular evreniyle kar karya bulunuruz. Kafka gncesinde DickensYn romanlarn u szcklerle tanmlar: "Duyguyla dolup taan biemin arkasna gizlenmi yrein duygusuzluu." Gerekten de, gizlenmeden gsterilen ve hemen unutulan duygularn tiyatrosunun, Kafka'nn 70

bu romannn, anlam ite budur. Bu 'duygululuun eletirisi' (st rtk, yanslaman, garip, ama kesinlikle saldrgan olmayan eletiri) yalnzca Dickens' hedef almamakta, ama genel olarak romantizmi ve onun Kafka'nn adalar olan miraslarn, yani zellikle davurumcular, onlarn isteri ve delilik tapnlarn hedef almaktadr; bu eletiri tmyle yrein Kutsal Kilise'sini hedef almakta ve bir kez daha, kukusuz birbirinden ok farkl olan iki sanaty, Kafka ile Staravinski'yi birbirine yaklatrmaktadr.

Esrime halinde bir kk ocuk


Hi kukusuz, mziin (btn mzik) duygular dile getirmek konusunda yetersiz kald sylenemez; romantik an mzii gerek ve doru olarak anlatmsaldr; ne var ki, bu mzie ilikin olarak, deerinin yaratt duygularn younluuyla hibir ortak yam bulunmad da sylenebilir. nk mzik, hibir mzik sanat olmakszn da byk lde duygular uyandrabilir. Kendi ocukluumu anmsyorum: Piyanonun basma geip kendimi cokulu doalamalara kaptrrdm, bunun iin fortissimo (ok hzl) ve durmakszn alman bu do minr akoru ile fa minr bir altbelirleyici bana yeterdi. Durmadan tekrarlanan iki akor ve ilkel ezgisel motif bana hibir Chopin'in, hibir Beethoven'in kesinlikle salayamayacaklar youn bir duygu yaatrlard. (Birinde, mzisyen olan babam mthi bir fkeyle onu bylesine fkeli olarak daha nce grmemitim ve daha sonra da grmedim odama koarak geldi, beni tabureden indirdi ve mutfaa gtrp glkle bastrlan tiksinmeyle masann altna soktu.) Doalamalarm srasnda bir esrime (vect) yayordum. Esrime nedir? Tulara vuran ocuk bir coku (bir ac, bir sevin) hisseder ve duyarlk yle bir younluk dzeyine kar ki, dayanlmaz olur: ocuk her eyi, hatta kendisini unuttuu bir krleme ve sarlama konumuna girer. Esrimeyle duyarlk, doruk noktasma ve bylece, ezamanl olarak kendini yadsmaya (unutmaya) ular. Esrime, Greke szcn kkeninin geldii anlamda 'Kendi dnda' olmak demektir: Kendi durumundan (stasis) kma eylemi. 'Kendi dmda' olmak, iinde bulunduu andan (imdi'den) gemie ya da gelecee kaan bir hayalperest benzeri imdiki za

mann dnda olmak anlamna gelmez. Tam tamna kartdr. Esrime, gemii ve gelecei tmyle unutup imdiki zamanla eksiksiz bir biimde zdelemedir. Gemi gibi gelecek silinecek de olursa, iinde bulunduumuz an kendini, yaam, yaamn zamandizininin ve zamann dnda, zamandan bamsz olarak, meknda bulur (bu nedenle esrime, kendisi de zamann yadsnmas olan sonsuzlukla karlatrlabilir). Bir duyarln iitsel imgesi, bir Lied'in romantik ezgisinde grlebilir. Lied'in uzunluu duyarl srdrmek, onu gelitirmek ve ar ar tattrmak ister gibidir. Buna karlk, esrime ancak bir ezgide yansyabilir, nk esrimenin boduu bellek, ne kadar az uzun olursa olsun bir ezgisel cmlenin notalarnn tmn tutamaz; esrimenin iitsel imgesi lktr (ya da la yknen ok ksa bir ezgisel motiftir). Esrimenin klasik rnei, cinsel doyuma ulama andr. Kadnlarn henz doum kontrol haplarnn yararndan habersiz olduklar zamana gidelim. ou zaman bir erkek doyum annda sevgilisinin bedeninden tam zamannda ayrlmay unutuyor ve daha nceden ok saknml olmaya kesinlikle karar vermi olsa bile onu gebe brakyordu. Esrime n, ona hem kararm (yakn gemiini) ve hem de kendi karlarn (geleceini) unutturuyordu. Terazinin kefesine konan esrime n, demek ki istenmeyen ocuktan daha ar basyor; istenmeyen ocuk, belki de, istenmemi varlyla erkein btn yaamm dolduracana gre, bir esrime nnn btn bir yaamdan daha ar basm olduu sylenebilir. Erkein yaam esrime nnn karsnda, aa yukar bitimliliin sonsuzluk karsnda bulunduu ast konumunda bulunuyordu. nsan, sonsuzluu arzu eder, ama ancak taklidine sahip olabilir: Esrime n. Genliimden bir gn anmsyorum: Bir arkadamn arabasndaydm; sokakta nmzden insanlar geiyordu. Sevmediim birini grdm ve onu arkadam a gstererek, "Ez unu!" dedim. Sylediim ey hi kukusuz bir akayd, ama olaanst bir erin durumunda olan arkadam arabay hzlandrd. Korkan adam aya kayp dt. Arkadam arabay tam zamannda durdurdu. Adam yaralanmamt, yine de insanlar evremizde toplandlar ve bizi (onlar anlyorum) lin etmek istediler. Ama arkadamda bir katil yrei yoktu. Benim szlerim onu ksa bir esrimeye srklemiti (aslnda, 72

esrimelerin en ilginlerinden biri bu: bir akann esritmesi). Esrime kavramm byk gizemli anlara balamaya almz. Ama sradan, baya esrimeler var: fke esrimesi, direksiyonda hz esrimesi, grltden sarlamann verdii esrime, futbol malarnn esrimesi. Yaamak, kendini gzden yitirmemek iin, kendi varlnda, kendi stow'inde her zaman tam anlamyla var olmak iin gsterilen srekli, zahmetli abadr. lm lkesine ulamak iin, insann ksack bir sre kendisinin dna kmas yeterlidir.

Mutluluk ve esrime
Adorno, Stravinski'nin mziim dinlediinde acaba en kk bir haz duydu mu diye dnyorum? Ona gre Stravinski'nin mzii bir tek haz tanmaktadr: 'Yoksunluun sapkn hazz', nk bu mzik kendini 'yoksun etmek'ten baka bir ey yapmamaktadr: Anlat im salln hazzndan, orkestra sonoritesinin hazz ndan, gelime tekniinin hazzndan yoksun etmekten baka bir ey yapmamaktadr; bunlarn zerine 'kt bir bak' frlatarak, eski biimleri bozmaktadr; yapmack peinden gittii iin, bulu yapmak yeteneinden yoksundur, yalnzca 'alaya alr', 'arprtr', 'yanslar', yalnzca XIX. yzyln mziinin deil, ama ksacas btn mziin 'yadsnma'sndan baka bir ey deildir ("Stravinski'nin mzii, mziin srgne gnderildii bir mziktir", der Adorno). Tuhaf, tuhaf. Peki bu mzikten yaylan mutluluk? Altml yllarn ortasmda Prag'da alan Picasso sergisini anmsyorum. Belleimde bir tablo kalm. Bir kadm ve bir erkek karpuz yiyorlar; kadm oturmu, erkek yere yatm, bacaklarn anlatlmaz bir kvanla havaya kaldrm. Ve resim ylesine nefis bir kaygszlk iinde yaplm ki, bana ressamn resmi yaparken, bacaklarm havaya kaldran adamn duymu olduu kvancn tpksn duymu olmas gerektiini dndrtyor. Bacaklarm havaya kaldran adamm resmim yapan ressamm mutluluu ikiye blnm bir mutluluktur; bir mutluluu (glmseyerek) seyretmenin mutluluudur. Beni bu glmseme ilgilendiriyor. Ressam, bacaklarm havaya kaldran adamn mutluluunda olaanst bir komik damlas sezinler gibi oluyor ve buna sevini 73

yor. Adamn glmsemesi ressamn iinde neeli ve sorumsuz bir dlem uyandryor, bacaklarn havaya kaldran adamn davran kadar sorumsuz. Szn ettiim mutluluk demek ki mizahn izini tayor; onu sanatn teki alarnn mutluluundan, rnein Wagner rn bir Tristan'n romantik mutluluundan, ya da bir Philemon ve bir Baucis'nin dsel mutluluundan ayran bu zelliktir. (Acaba yazgsal bir mizah duygusu yoksunluu yznden mi Adorno, Stravinski'nin mziine kar bunca duyarsz kald?) Beethoven 'Neeye Ovg'y yazd, ama bu Beethovenvari nee insan saygyla esas duruta durmaya zorlayan bir trendir. Klasik senfonilerin rondolar ve meneleri, bir bakma, bir dansa davettir, ama benim szn ettiim ve bal olduum mutluluk, mutluluk olduunu bir dansn ortak davranyla gstermek istemez. Bu nedenle Stravinski'nin Cirkus Polka's dnda hibir polka bana mutluluk vermez; nk Circus Polka dans ettirmek iin deil, bacaklar havada, dinlenilmek iin yazlmtr. Modern sanatta, varln yknlmez mutluluunu kefetmi olan yaptlar vardr, imgelemin keyifli sorumsuzluuyla ortaya kan mutluluk, kefetmenin, artmann, hatta bir bulula arpmann verdii zevkle ortaya kan mutluluk. Bu mutluluu zmsemi sanat yaptlarnn bir listesi yaplabilir: Stravinski'nin (Petruska, Dn, Tilki, Piyano ve Orkestra iin Kapriiyo, Keman Konertosu, vb.,vb.) yannda Mir'nun btn yaptlar; Klee'nin, Dufy nin, Dubuffet'nin tablolar; Apollinaire'in baz dzyazlar; Janacek'in yallk dnemi {zdeyiler, flemeli alglar iin Altl, Kurnaz Tilki operas); Milhaud'nun besteleri; ve Poulenc'in besteleri Savan son gnlerinde Apollinaire'in yaptndan besteledii Tirisiashn Memeleri adl glnl operas, Kurtulu'u bir akayla kutlamay utan verici bulanlar tarafndan knand; gerekten de, mutluluk a (mizahn aydnlatt bu ender mutluluk a) sona ermiti; kinci Dnya Sava'ndan sonra, yalnzca Matisse ve Picasso gibi ok yal ustalar, dnemin anlayna karn bu mutluluu sanatlarnda korumay bilder. Mutluluun byk yaptlarn sayarken caz mziini unutamam. Btn caz repertuar says grece snrl ezgilerin eitlemelerinden ibarettir. Bu nedenle, btn caz mziinde, kaynak mzik ile trevi arama ustaca szm olan bir glmseme sezinlenebi 74

lir. Byk caz ustalar, tpk Stravinski gibi oyunsal evriyazm1 sanatn seviyorlard ve kendi deikenlerini, yalnzca eski Zenci arklarndan deil, ayn zamanda Bach'tan, Mozart'tan, Chopin'den yararlanp bestelediler; Ellington, aykovski ve Grieg'in evriyazmlarn yapt, ve Uwis Suite'i iin, havasyla Petntka'y anmsatan bir ky polkasnn deikesini besteledi. Glmseme, grnmez bir biimde, Ellington' kendi Grieg 'portre'sinden ayran alanda bulunmaz yalnzca, bu glmseme eski Dixieland'in mzisyenlerinin yzlerinde grnr durumdadr: solo (doalama blm, yani her zaman srprizlerle dolu blm) yapma sras kendisine geldii zaman, mzisyen biraz ne kar, solosu bitince yerini bir baka mzisyene brakr ve dinleme zevkine (baka srprizlerin zevkine) teslim eder. Caz konserlerinde alk vardr. Alklamann anlam udur: Seni dikkatle dinledim ve imdi sana sayg gsteriyorum. Rock ad verilen mzik durumu deitirdi. nemli olgu: Rock konserlerinde bu trden alk yoktur. Alklamak ve bylece alan ile dinleyen arasndaki tehlikeli uzakl grnr klmak neredeyse bir gnahtr; rock mziinin dinleyicisi konsere yarglamak ve beenmek iin deil, mzie teslim olmak iin, mzisyenlerle birlikte barmak ve onlara karmak iin gelir; burada zevk deil zdeleme aranr; mutluluk deil iini dkme aranr. Rock konserinde insan kendinden geer; ritm ok iddetli ve dzenlidir, ksa ezgisel motifler durmadan tekrarlanr, dinamik kartlklar yoktur, her ey fortissimo'dur, en tiz katmanlar yeleyen ark bir la benzer. Mziin iftleri kendi ilerine kapatt kk dansinglerde deildir insan; insanlarn st ste yld byk salonlar, stadyumlar sz konusudur ve dans ediliyorsa, herkes ayn zamanda hem tek basma, hem de herkesle birliktedir, tek bana kendi hareketlerini yapar. Mzik, bireyleri bir tek ortak gvdeye dntrr: burada bireycilik ve hedonizmden sz etmek, kendisini olduundan baka grmek isteyen (zaten btn dnemler bunu istemitir) amzn kendini aldatmalarndan biridir yalnzca.

1. Oyunsal evriyazm: Transcription ludique. (ev.)

75

Ktln batan kartc gzellii


Adorno'da beni kzdran ey u: Sanat yaptlarn korkun bir kolaylkla nedenlere, sonulara ya da siyasal (sosyolojik) anlamlara balayan ksa devre yntemi, kestirme yol yntemi, alabildiine ayrtl dnceler (Adorno'nun mzikbilimsel bilgileri hayranlk vericidir) bylece son derece yoksul sonulara ulayor; gerekten de, bir dnemin siyasal eilimleri genellikle iki kart eilime indirgenebildii iin, bir sanat yapt kanlmaz olarak ya ilerici ya da gerici olarak snflandrlyor; gericilik kt olduu iin engizisyon, onun hakknda dava aabilir. Bahar Ayini: lkbaharn baarya ulamas iin lmesi gereken bir kzn kurban edilmesiyle sona eren bir bale. Adorno'nun kans u: Stravinski barbarlktan yanadr; 'mzii, kurbanla deil, fakat ykc mahkeme ile zdelemektedir'; (Dnyorum: 'zdeletirmek' fiili niin kullanlyor? Stravinski 'zdeleiyor' mu, zdelemiyor mu, nasl biliyor Adorno? Niin 'betimlemek', 'bir portre yapmak', 'simgelemek', 'yanstmak' deyimleri kullanlmyor? Yant: nk yalnzca ktlk e zdeleme suludur ve bir davay yasallatrabilir). Bir sanat yaptnda gerekliin u ya da bu grnmn tanmak, anlamak, ele geirmek niyetTt. aramak yerine, onda bir tavr (siyasal, felsefi, dinsel, vb.) bulmak isteyenlerden oldum olas derinlemesine ve iddetle nefret etmiimdir. Stravinski'den nce mzik barbar ayinlerine byk bir biim vermeyi beceremedi. Bunlar mziksel olarak dnmek, tasarlamak bilinmiyordu. Bunun anlam udur: Yabanlln gzellii imgelemde canlandrlmyordu. Bu gzellik yoksa, bu yabanllk anlalmaz kalr. (Altm iziyorum: Herhangi bir olguyu derinlemesine tanmak iin, onun gerek ya da gizil gzelliini anlamak gerekir.) Kanl bir ayinin bir gzellie sahip olduunu sylemek! te size katlanlmas, kabul edilmesi olanaksz skandal! Bununla birlikte, bu skandali anlamakszn, bu skandalin sonuna kadar gitmeksizin, insan anlamak da olanakszdr. Stravinski, barbar ayine gl, inandrc, ama yalan sylemeyen bir mzikal biim veriyor: Ayin'in son parasn, 76

yani kurban dansn dinleyelim: Dehet duygusu gizlenmi deil. Dehet duygusu orada. Yalnzca gsterilse miydi? Kmanmasa myd? Ama knansayd, yani gzelliinden yoksun durumda ve irkinliiyle gsterilseydi; bu bir ktlk, bir basite indirgeme, bir 'propaganda' olurdu. Gen kzn ldrlmesi gzel olduu iin son derece korkun. Stravinski, ayinin bir betimlemesini, bir enliin betimlemesini (Petruka) nasl yaptysa, burada da yabanl esrimenin betimlem esini yapmaktadr. Kendisinin her zaman aka Apollon1 ilkesinin yanda ve Dionysos2 ilkesinin kart olduunu ileri srd oranda daha ilgin bir durum: Bahar Ayini (zellikle ayin danslar) dionysoscu esrimenin apolloncu betimlemesidir: Bu betimlemede, esrimeye degin eler (ritmin saldrgan vuruu, son derece ksa, saysz kez tekrarlanan, hi gelimeyen ve lklara benzeyen birka ezgisel motif) byk gelimi sanata dnmtr (rnein, ritm saldrganlna karn, deiik llerin hzl aim am asn da ylesine karmaklayor ki, yapay, gerekd, tamamen biemsellemi bir zaman yaratyor); bununla birlikte, yabanlln bu betimlemesinin apolloncu gzellii deheti gizlemiyor; bize, esrimenin en dibinde, yalnzca ritmin sertliinin, vurmal alglarn sert vurularnn, ar duyarszln ve lmn bulunduunu gsteriyor.

Gn aritmetii
Bir gmenin hayat, ite bir aritmetik sorunu: Josef Konrad Korzeniowski (Joseph Conrad adyla nl) on yedi yl Polonya'da yaad (olaki srgn ailesiyle birlikte Rusya'da), mrnn geri kalan blm, elli yl ngiltere'de (ya da ngiliz gemilerinde) geti. Bu nedenle ngilizceyi yazarlk ({ili olarak seti; ngiliz temalar iin de ayn ey sz konusudur. Yalnzca Rus kart (ah, Conrad'n Dostoyevski'ye kar duyduu gizemli tiksintiyi anlamaktan aciz zavall Gide!) oluunda Polonyallarnn izi vardr. Bohuslav Mart nu, otuz iki yama kadar Bohemya'da yaad,
1. Gzellik ve ahenge hayranlk ilkesi; 'dionysiaque'in karl olarak. (ev.) 2. Yaama trajik ve ilendirici ynden bak; 'apollinien'in karl olarak. (ev.)

77

sonra, otuz alt yl Fransa'da, svire'de, Amerika'da ve yeniden svire'de yaad. Yaptnda, her zaman, eski vatanna kar duyduu zlem yansyordu ve kendisinin ek bestecisi olduunu sylyordu her zaman. Ancak, savatan sonra, lkesinden gelen btn davetleri geri evirdi ve kendi istei zerine svire'ye gmld. Onun son isteini hie sayan anavatannn ajanlar lmnden yirmi vd sonra, 1979 ylnda, kemiklerini karmay ve anavatan toprana grkemli bir ekilde gmmeyi baardlar. Gombrowicz otuz alt yl Polonya'da, yirmi yd Arjantin'de, ahi yd Fransa'da yaad. Kitaplarm ancak Polanya dili olan Lehe ile yazabiliyordu ve roman kahramanlar Polonyalyd. 1964 ylnda, Berlin'deyken Polonya'ya davet edildi. Duraksad ve sonunda, daveti reddetti. ls Vence'a gmld. Vladimir Nabokov, yirmi yl Rusya'da, yirmi bir yd Avrupa'da ( ngiltere, Almanya, Fransa), yirmi yl Amerika'da, on alt al svire'de yaad. Yaz dili olarak ngilizceyi seti, ama American tema daha azdr; romanlarnda, Rus kahraman oktur. Ama, cendisinin Amerikan yurtta ve yazar olduunu aka ve srarla )elirtiyordu. Mezar svire'nin Montreux kentindedir. Kazimierz Brandys, Polonya'da altm be yd yaad, Jaruzelsli'nin 1981 ylnda yapt darbeden sonra Paris'e yerleti. Yalnza Polonya temalar zerine yazd. 1989 ylndan sonra yabanc filede kalmasn gerektirecek bir siyasal neden bulunmamasna karn, Polonya'ya geri dnmyor (bu sayede zaman zaman onu grlek zevkine eriiyorum). Bu hzl bak ilkin bir gmenin sanatsal sorununu aklyor; asan yaamnn niceliksel bakmdan birbirine eit kesimleri, genk ana ya da yetikinlik ana aitseler, ayn arla sahip deilirler. Yetikinlik ann, yaam ve yaratc eylem iin daha zenin, daha nemli olmasna karn, bilinalt, bellek, dil yaratnn tn temelleri, ok erken oluuyor; bu durum bir doktor iin son karmaz, ama bir romanc iin, bir besteci iin, imgeleminin, knaklannn, yani belli bal temalarnn bal olduu yerden uzaklamak yara aabilir. Bu durumun olumsuz yanlarn koza dntrmek iin btn glerini, btn sanat kurnazln harekegeirmek zorundadr. Gmenlik yalnzca kiisel adan bile g bir i: Her zaman
t

zlem acs dnlyor; ama en kts, yabanclamann verdii acdr; Almanca die Entfremdng szc sylemek istediimi daha iyi aklyor: Bize yakn olan eyin yabancya dnt sre. Glen lkeye kar Entfremdung ekilmez: Orada, tersinedir sre: Yabanc olan, yava yava, yakn ve nemli olur. Tanmadmz bir kadn tavlamaya kalkmamzda arpc ve artc bir olaandlk yoktur, ama bir zamanlar birlikte olduumuz bir kadna asldmz zaman i deiir. Yalnzca, uzun bir ayrlktan sonra anayurda geri dn dnyann ve varoluun zdeksel zgnln ortaya kartabilir. Sk sk Gombrowicz'i Berlin'de dnyorum. Polonya'ya geri dnmeyi reddetmesini. O srada lkeyi yneten komnist rejime kar bir gvensizlik mi sz konusu? Sanmyorum. Polonya komnizmi oktan paralanmt, kltr adamlarnn hemen hepsi muhalefette yer alyordu ve Gombrpwicz'in ziyaretini bir zafere dntrebilirlerdi. Reddin gerek nedenleri ancak varolusal olabilir. Ve dile gelmez, anlatlmaz. Anlatlmaz, nk ok zel, ok kiisel. Anlatlmaz, nk bakalar iin ok yaralayc. Susmaktan baka bir ey yaplamayacak eyler vardr.

Stravinski'nin yurdu
Stravinski'nin hayat uzunluka hemen hemen birbirine eit paraya blnmtr: Rusya: Yirmi yedi yl; Fransa ve Fransz dilli svire: Yirmi dokuz yl; Amerika: Otuz iki yl. Rusya'ya veda birka evreden geti: Stravinski uzun bir inceleme gezisi iin (1910'dan balayarak) Fransa'dadr. Bu yllar zaten yaratclnn en Rus yllardr: Petnka, Zvezdoliki (Rus air Balmont'un iiri zerine), Bahar Ayini, Pribaoutki, Dn'n balangc. Sonra sava kyor ve Rusya'yla iliki gleiyor; bununla birlikte, yurdunun halk iirinden esinlenen Tilki ve Askerin yks ile Rus bestecisidir; yalnzca devrimden sonra, anayurdunu belki, de. sonsuza dek yitirmi olduunu anlar: Gerek gmenlik balamtr. Gmenlik: Doduu lkeyi tek vatan kabul eden birisi iin yabanc lkede (lkelerde) zorunlu ikamet. Ama gmenlik uzar ve yeni bir ballk, edinilen yurda kar ballk domaya balar; 79

o zaman kopuma n gelir. Stravinski yava yava Rus temalarn brakt. Bununla birlikte 1922 ylnda Mavra'y (Pukin'in yaptndan glnl opera), sonra, 1928'de, Perinin pc'n, aykovski'nin anmaln yazd ve daha sonra, birka sradan istisna dnda, bu temalara dnmedi artk. 1971 ylnda ld zaman, onun isteine uyan kars Vera, Sovyet hkmetinin onu Rusya'ya gmmek nerisini kabul etmedi ve Venedik'e gmdrd. Stravinski, hi kukusuz, btn tekiler gibi, iinde gmenliinin yarasn tayordu; doduu yerde kalabilseydi sanatsal geliimi hi kukusuz deiik bir yol tutard. Gerekten de, mzik tarihinde yolculua balamas, doduu lkeyi yitirdii zamana aa yukar denk dmektedir; hibir lkenin yitirdii lkenin yerini tutamayacam anlad iin, mzii tek yurt olarak seiyor; benim amdan gzel ve lirik bir anlatm biimi deil, ama daha somut olunamayacam dnyorum: Tek vatan, tek yurdu, mzikti, btn bestecilerin btn besteleriydi, mzik tarihiydi; burada yerlemeye, kk salmaya, oturmaya karar verdi; biricik yurttalarn, biricik hsmlarn, Perotin'den Webern'e kadar btn komularn sonunda orada buldu; onlarla, ancak lmyle sona erecek olan uzun bir konumaya balad. Orada kendini kendi evinde hissetmek iin elinden gelen her eyi yapt: Bu evin btn odalarnda durdu, her kesine dokundu, btn eyalarm okad; eski folklor mziinden kendisine Pulcinella'y (1919) salayan Pergolesi'ye, Sanat Tanralarnn Yneticisi Apollon'u borlu olduu teki Barok ustalarna, Perinin pc'n (1928) ezgilerinin evriyazmn koyduu aykovski'ye, Piyano ve Nefesti alglar Konertosu'mm (1924) Keman Konertotf/'nun (1931) vaftiz babas olan ve Choral Variationen ber Vom Himmel Zoc/t'unu (1956) yeniden yazd Bach'a, On Bir alg iin Ragtime'da. (1918), Pianorag music'te (1919), Caz Topluluu iin Preludium'da (1937) ve Ebony Concerto da (1945) ycelttii ceza, Perotin'e ve Mezmuriar SenfonisPm (1930) ve zellikle o ok gzel Ayin'i (1948) esinleyen teki eski oksesilere, 1957'de inceledii Monteverdi'ye, madrigallerine 1957 ylnda evriyazm uyguland Gesualdo'va, iki sarkm (1968) dzenledii Hugo Wolf a ve balangta karsnda ekingenlik duyduu, ama Schnberg'in lmnden (1951) sonra evinin odalarndan biri olarak ka 80

bul ettii Onikises'e (Atonal mzik dizgesine) geti. 'Duygusal etkinlik'inin ekilmez az sklna kzan ve onu 'yrek yoksulluu' ile sulayan kartlar, duygularn ifadesi saylan bir mziin savunucularnn kendilerinin, Stravinski'nin mzik tarihinde yapt serseriliin gerisinde nasd bir duygusal yara bulunduunu anlayacak kadar cesaretleri yoktu. Ama artc bir yan yok bunda: Hi kimse duygusal insanlardan daha ok duyarsz deildir. Anmsayn ltfen: 'Duyguyla dolup taan b i cemin arkasna gizlenen yrein duygusuzluu.'

Saptrlm Vasiyetler

81/6

DRDNC BLM

B R CMLE

83

'Ermi Garta'run Hadmlatrc Glgesi' blmnde, Kafka'nn bir cmlesini, onun. romansal iirisin btn zgnlyle younlatm dndm cmlelerinden birini aktarmtm: Kafka'nn K. ile Frieda'nn iftlemesini betimledii, ato'nun nc blmnden bir cmle. Kafka'nn sanatnn zgn gzelliini gstermek iin, hazr evirilerden yararlanmak yerine, kendim, olabildiince aslna en sadk bir eviri rptrmay yelemitim. Kafka'nn bir cmlesinin ve evirilerinin aynadaki yansmalarnn arasndaki farklar daha sonra beni aadaki dncelere yneltti:

eviriler
evirilere srayla gz atalm. 1938 tarihli ilk eviri Vialatte'n evirisi: 'Orada saatler geti, birbirine karm soluklarn, ortak yrek arpntlarnn saatleri; K.'nn kendini yitirdii, kendinden nce kimsenin yol almad kadar ok uzaklara gmld duygusunu srdrd saatler; yabana bir lkede, havann bile anayurdun havasnn geleriyle ilikisinin olmad, insann srgnlk yznden soluksuz kalaca bir lkede, delice ayartmalarn ortasnda yrmeyi srdrmekten, yitmeyi srdrmekten baka bir ey yapamayaca bir lkede.' Vialatte'in Kafka'ya kar biraz fazla zgr davranm olduu biliniyor; bu nedenle Gallimard Yaynevi, Kafka'nn romanlarm 1976 ylnda Pleiade dizisinde yaynlamak iin bu evirileri dzelttirmek istedi Ama Vialatte'n miraslar buna kar ktlar; bunun zerine ortaya benzersiz bir zm kt: Kafka'nn romanlar Vialtte'in yanll evirileriyle yaynland, ama editr Claude David kendi eviri dzeltmelerini, notlar halinde kitabn sonuna koydu; akl almaz sayda dzeltme notlan vard, yle ki, kafalarnda 'iyi' bir eviri oluturmak iin okurlar durmadan sayfalar evirerek notlara bakmak zorunda kaldlar. Vialatte'n evirisinin, kitabn sonunda yer alan dzeltmelerle birlemesi gerekte bir ikinci 85

Franszca eviriyi oluturuyor; ii basitletirmek iin, ben bu eviriye yalnzca David'in adn veriyorum: 'Orada saatler geti, birbirine karm soluklarn, birbirine girmi yrek arpntlarnn saatleri, KL'nn yolunu ard, kendisinden nce hibir varln yapamad kadar uzaklara gmld izlenimini koruduu saatler; havas doduu lkenin havasna bi benzemeyen bir yabana lkeydi; bu lkenin yabancl soluk tkyordu; yine de, lgn ayartmalar arasnda, ancak daha uzaklara yryebilir daha nlerde yolunu yitirebilirdi insan.' Eldeki evirilerin hibirinden kesinlikle honut olmayan ve Kafka'nn romanlarm yeniden eviren Bernard Lortholaiyin deerli almasn saygyla karlyoruz. 1984 tarihli ato evirisi yle: 'Orada saatler, birbirine karan soluklarn birlikte arpan yreklerin saatleri geti; K.'nn, havasnn doduu lkenin havasyla hibir ortak zellie sahip bulunmad, yabanclyla insann soluunu kesen, ama insann gene de tuhaf ayartmalar iinde yoluna devam etmekten, daha ok yitmekten baka bir ey yapamad bu yabana lkelerde srekli olarak yittii ya da imdiye kadar hibir kimsenin ulamad daha uzaklara ilerledii duygusu iinde olduu saatler.' imdi cmlenin Almancasn yazyorum:. 'Drt vergingen Stunden, Stunden gemeinsamen Atems, gemeinsamen Herzschlags, Stunden, in denen K. immerfort das Gefhl hatte, er verirre sich odur er sei so weit in de Fremde, wie vor ihm noch kein Mensen, einer Fremde, in de selbt die Luft keinen Bestandteil ersticken msse und in deren unsinnigen Verlockungen man doch nichts tun knne als weiter gehen, weiter sich verirren.' Aslna sadk bir eviriden yle bir cmle kar: 'Orada saatler, ortak soluk almalarn, ortak yrek vurularnn saatleri geti, K. bu saatler boyunca, kendisinden nce hibir varln bulunmad bir dnyada, havann doduu lkenin havasyla hibir ortak zellie sahip bulunmad, insann yabanclk yznden soluksuz kald ve lgnca batan karmalarn ortasnda, gitmeyi srdrmekten, yitmeyi srdrmekten baka hibir ey yapamad bir yabana dnyada yolunu yitirdii ya da en uzaklarda 86

olduu duygusunu srekli olarak yaad.'

Eretileme (metafor)
Cmlenin tm, uzun bir eretilemeden baka bir ey deil. Hibir ey bir evirmeni bir eretileme evirisinin gerektiinden daha titiz olmaya (doru eviri yapmaya) zorlayamaz. Bir yazarn iirsel (yaznsal) zgnlnn can damaryla eretilemede iliki kurulur. Vialatte, ilkin 'gmlmek* fiilini seerken kusurlu davranyor: '...ok uzaklara gmld...' Kafka'nn kitabnda K. gmlmyor, o bir yerde'dir. 'Gmlmek' szc eretilemeyi bozuyor: Bu szck eretilemeyi gerek eyleme (sevien kii gmlr) ok grsel olarak balyor ve onu soyutlama dzeyinden yoksun brakyor (Kafka'nn eretilemesinin varousal nitelii sevime eylemiyle ilgili olarak somut ve grsel bir arm yapmak istemiyor). Vialatte'n evirisini dzelten David ayn fiili koruyor: 'Gmlmek'. Ve Lortholary de (en sadk) 'olmak' fiilinden saknp onun yerine '...de ilerlemek' fiilini kullanyor. Kafka'nn kitabnda, sevien K. 'in der Fremde' de, 'yabanc lke'de bulunmaktadr; Kafka bu szc iki kez tekrarlar ve nc kez de bir trevini 'die Fremdheit'i (yabanclk) kullanr: Yabanc lkenin havasnda yabanclktan (yabanclk yznden) soluksuz kalnr. Btn evirmenler bu l tekrar yznden sknt duyuyorlar: Vialatte bu nedenle 'yabanc' szcn yalnzca bir kez kullanyor ve 'yabanclk'n yerine, bir baka szck seiyor: 'insann srgnlk yznden soluksuz kalaca...' Ama Kafka'da hibir yerde srgnlkten sz edilmez. Srgn ve yabanclk birbirinden farkl kavramlardr: Sevien K. yurdundan kovulmu deildir, srlm deildir (demek ki acnacak durumda deildir); bulunduu yerde isteyerek bulunmaktadr; oradadr, nk orada olmay gze almtr. 'Srgn' szc eretilemeye kurban havas, ac havas veriyor, onu duygusallatryor, onu melodramlatryor. Vialatte ve David 'gehen' (gitmek) szcnn yerine 'yrmek' szcn kullanyorlar. Ama 'gitmek* 'yrmek'e dnrse, kyaslamann anlatmsall geniler ve eretileme hafife glnleir (sevien insan bir insan yryye dnyor). Bu gln yan, ilke olarak kt deil (kiisel olarak gln eretilemele 87

ri ok severim ve evirmenlerime kar bunlar ou zaman savunmak zorunda kalmmdr), ama kukusuz gln, burada Kafka' run diledii ey deildir. Szck szck eviriye gelmeyecek tek szck 'die Fremde' szc. Gerekten de 'die Fremde' yalnzca 'bir yabana lke' anlamna gelmiyor, ama daha genel olarak, daha soyut dzeyde, 'yabana olan' anlam, 'bir yabana gereklik, bir yabana dnya' anlamlan da var. 'in der Fremde' 'yabanc lkede' biiminde evrilirse, Kafka'nn metninde sanki 'ausland' (=benim lkemden baka bir lke) szc varm gibi olur. Anlamsal bakmdan daha doru olmas iin, 'die Fremde' szcn iki szckl bir dolaylama ile Franszcaya evirmek eilimi bana anlalabilir gibi grnyor; ama btn somut zmlerde (Vialatte: 'yabana bir lkede, ... bir lkede; David; 'bir yabanc lkede'; Lortholary: 'bu yabanc lkelerde) eretileme, Kafka'nn metninde sahip olduu soyutlama dzeyini bir kez daha yitiriyor ve 'turistik' yam ortadan kalkacana alt iziliyor.

Grngbilimsel (fenomenolojik) tanmlama olarak eretileme


Kafka'nn eretilemeleri sevmediini ileri sren kany dzeltmek gerek; bir belli tr eretilemeyi sevmiyordu, ama varolusal ya da grngbilimsel kavramlaryla tanmladm eretilemenin byk yaratclarndan biriydi Verlaine 'Umut ahrda bir saman p gibi parldyor' dedii zaman, bu esiz bir lirik imgeleme yetiidir. Bununla birlikte Kafka'nn dzyazsnda byle bir ey dnlemez. nk, hi kukusuz, Kafka byle bir eyi sevmediinden deil, romansal dzyaznn laikletirilmesi olduu iin. Kafka' nm eretileme imgelemi Verlaine'inkinden ya da Rilke'ninkinden daha az zengin deildi, ama bu imgelem lirik nitelikli deildi, yani kiilerin eyleminin anlamn, kiilerin iinde bulunduklar durumlarn anlamm meydana karmak, anlamak ve ele geirmek istenci bu imgelemi zellikle harekete geiriyordu. Broch'un Uyurgezerlef inden, Bayan Hentjen ile Esch arasnda geen bir baka iftleme sahnesini anmsayalm: ' te, (Bayan Hentjen) azm onun azna bir hayvann hortumunu cama yap 88

trmas gibi bastryor ve kendisinden karmak iin, onun tutsak ruhunu sklm dilerinin arkasnda tuttuunu gren Esch fkeyle titriyordu.' 'Bir hayvann hortumu', 'cam' szckleri metinde bir kyaslama araclyla sahnenin bir grsel imgesini artrmak iin bulunmuyorlar, ama bir ak kucaklamas srasnda bile, sevgilisinden aklanmaz bir biimde ayr duran (sanki bir camla ayrlm gibi) ve onun ruhunu (sklm dilerin arkasnda tutsak) ele geirmek gcnden yoksun bulunan Esch'in varolusal dununu'nu ele geirmek iin yer alyorlar. Glkle kavranabilecek, ya da ancak bir eretileme sayesinde kavranabilecek bir durum. ato'nun IV. blmnn banda K. ile Frieda'nn ikinci iftlemeleri var; bu da bir tek cmle ile dile getiriliyor. Bu cmlenin olabildiince sadk bir evirisini yapyorum ayakst: '(Frieda) bir ey aryordu ve (K.) bir ey aryordu ve lgn yzleri krm, balar tekinin gsne gmlm durumda aryorlard ve kucaklamalar ve ahlanan gvdeleri onlara arama grevlerini unutturmuyor, ama anmsatyordu, tpk mutsuz kpeklerin topra aratrmalar gibi bedenlerini aratryorlard ve kesinlikle d krklna uram olarak, son bir kez daha zevk almak iin, bazan dillerini birbirlerinin yznde uzun uzun geiriyorlard.' Tpk ilk iftlemenin ereltilemesinin anahtar szcklerinin 'yabanc' ve 'yabanclk' olmalar gibi, burada 'aramak' ve 'aratrmak' szckleri ayn grevi ykleniyorlar. Bu szckler olan eyin bir grsel imgesini dile getirmiyor, ama dile gelmez bir varolusal durumu aktaryorlar. Cmlenin bir blmn, 'Kpeklerin crnaklarn umutsuzca topraa gmmeleri gibi, onlar da trnaklarn birbirlerinin gvdesine gmyorlard' diye eviren David'id zgn metne sadk olmamas (Kafka ne gmlen crnaklardan, ne de gmlen trnaklardan sz ediyor) bir yana eretilemeyi varolusal alandan grsel betimleme alanna aktaryor; bylece Kafka'nn estetiinden baka bir estetie yerleiyor. (Bu estetik fark, cmlenin son blmnde daha da belirgin: Kafka yazyor: '[sie] fuhren manchmal ihre Zungen breit ber des an deren G esi eh t' 'Bazan dillerini birbirlerinin yznden uzun uzun geiriyorlard'; bu belirgin ve yansz gzlem David'in evirisinde u davurumcu eretilemeye dnyor: 'Birbirlerinin yz 89

n dil darbeleriyle kamlyorlard'.)

Dizgeli eanlamllatrma zerine aklama


Daha ak, daha basit, daha yansz bir szcn (olmak gmlmek; gitmek yrmek; gemek kamlamak) yerine bir baka szck kullanma gereksinimine eanlamllatrma tepke'si ad verilir, ki bu tepke (refleks) hemen hemen btn evirmenlerde vardr. Byk bir eanlam yedeine sahip olmak, 'gzel biem, ustalnn bir zelliidir; zgn metnin ayn paragrafnda iki kez 'hzn' szc varsa, (zorunlu biemsel zarafete bir dokunca saylan) tekrardan rahatsz olan evirmen, ikinci kez kullanlnda szc Franszca'ya 'melankoli' szcyle evirmeye can atacakta*. Ama dahas var: Bu eanlamllatrma gereksinimi evirmenin ruhuna ylesine derinlemesine yerlemitir ki hemen bir eanlaml szck seecektir: zgn metinde 'hzn' (tristesse) varsa bunu 'zn' (melankoli) olarak, 'zn' (melankoli) varsa, bunu 'hzn' olarak evirecektir. Hibir alayslamaya yanamadan kabul edelim: evirmenin durumu son derece naziktir: Hem yazara sadk olmak, hem de ayn zamanda kendisi kalmak zorundadr; ama nasl yapacak bunu? Metne kendi yaratcln koymak ister (bilinli ya da bilinsiz olarak); kendini yreklendirmek iin olacak, yazara aka ihanet etmeyen, ama bununla birlikte kendi giriiminden gelen bir szck seer. Kk bir metnimin evirisini gzden geirirken u anda gzlemliyorum bunu: Ben 'mellif (auteur) yazmm, evirmen 'muharrir* (ecrivain) diye eviriyor; ben 'romana' demiim, evirmen 'muharrir' diye eviriyor; ben 'romana' yazmm, o 'mel> lif diye eviriyor1; 'iir' (posie) diye yazdm zaman 'iirler' (poemes) diye eviriyor2. Kafka 'gitmek' yazyor, evirmenler 'yr
1. Gnmzde 'mellif (auteur) ve 'muharrir'in (ecrivain) karl olarak tek szck kullanyoruz: Yazar. (ev.) 2. Bu szcklerin Trke karlklar da byk sorunlar kartr (ev.): SM it vers; Dize, msra; iir; kouk, nazm. I poisier. iir sanat; iir, iir biimi; iirsellik, iirsel yan. k poime: iir; kouk, manzume.

90

mek' yazyorlar. Kafka 'hibir ge' diyor, evirmenler 'elerin hibiri' diye eviriyorlar. Kafka 'yitmek duygusu* diyor, iki evirmen bunu 'yitme izlenimine kaplmak' diye eviriyorlar; nc evirmene (Lortholary) gelince, o szc szcne eviriyor ve bylece 'duygu' szcnn yerine 'izlenim'i kullanmann hi de gerekli olmadn kantlyor. Bu eanlama uygulama masum grnyor, ama dizgesel nitelii zgn dnceyi kanlmaz olarak kreltiyor. Peki, niin yahu? Yazar Almanca 'gehen' diye yazmsa, bu szc 'gitmek' diye evirmenin bir nedeni var m? Bre muhterem evirmen beyler, arkamza gemeyin!

Szck daarc zenginlii


Cmlenin fullerini inceleyelim: vergehen (gemekkk: gehengitmek); haben (sahip olmak); sich verirren (yitmek, yolunu armak); sein (olmak); haben (sahip olmak); ersticken mssen (Bomak zorunda olmak); tun knnen (yapabilmek); gehen (gitmek); sich verirren (yitmek, yolunu armak). Demek ki Kafka en basit, en temel fiilleri seiyor: gitmek (2 kez), sahip olmak (2 kez), yitmek (2 kez), olmak, yapmak, soluksuz brakmak, zorunda olmak, ...bilmek (muktedir olmak). evirmenlerde szck daarcn zenginletirme eilimi var: 'Hissetmeyi srdrmek' ('sahip olmak' yerine); 'gmlmek', 'ilerlemek', 'yol almak' ('olmak' yerine); 'soluk kesmek' ('bomak zorunda olmak' yerine); yrmek ('gitmek' yerine); 'yeniden bulmak' (sahip olmak' yerine). (Dnyann btn evirmenlerinin 'olmak' (etre) ve 'sahip olmak' (avoir) szcklerinin karsnda dehete dtklerini belirtelim! Bu szcklerin yerine daha az baya bulduklar bir szc kullanmak iin ellerinden geleni yapacaklardr.) Bu eilim de psikolojik bakmdan akla yatkndr: evirmen neye gre deerlendirilecektir? Yazarn bemine ballna gre mi? Dorusunu isterseniz, evirmenin lkesinde yaayan okurlarn bu konuda bir karar vermeleri olanakszdr. Buna karlk, szck daarcnn zenginlii, bir deer olarak, bir baar olarak, evirmenin ustalk ve yetkisinin bir kant olarak okur tarafndan hemen hissedilecektir. 91

Oysa, szck daarc zenginliinin kendi bana hibir deeri yoktur. Szck daarcnn bykl, zenginlii, yapt oluturan estetik amaca baldr. Carlos Fuentes'in szck daarc ba dndrecek kadar zengindir. Ama Hemingway'inld Son derece snrldr. Fuentes'in bieminin gzellii szck daarcnn zenginliine, Hemingway'inki ise onun snrl oluuna baldr. Kafka'nn szlk daarc da bir dereceye kadar snrldr. Bu snrlk Kafka'nn bir ileri olmasyla aklanr. Estetik yoksunluumla. Gzellie kar kaytszlyla. Ya da halk ortamndan kopuk olduu irin kuruyan Prag Almancasna denen bedelle. Kafka'nn estetik amac'm belli eden bu szck daarcndaki sadeliin onun bieminin ayrdedici zel niteliklerinden biri olduunu kimse kabul etmek istemedi.

G sorunu zerine genel eletiri


evirmen iin en yce g, yazarn kiisel biemi olmal. Ama evirmenlerin ou bir baka gce boyun eerler: 'Gzel Franszcann' (Almancann, vb.) ortak biemi'tn gcne boyun eerler. evirmen, yabanc yazar nezninde kendini bu gcn bykelisi olarak grr. Yanlg ite burada: Belli bir deeri olan her yazar 'gzel biem'i hie sayar ve sanatnn zgnl (ve bundan dolay, varlk nedeni) bu hie saymada bulunur. evirmenin ilk abas bu hie saymay anlamak olmaldr. Rabelais, Joyce ve Celine rneklerinde grld gibi hie saymann belirgin olduu durumlarda evirmenin ii hi de g deildir. Ama 'gzel biem'i hie saymalar belirsiz, gizli, bellibelirsiz, ll yazarlar da vardr; bu durumda, hie saymay yakalamak kolay deildir. Bununla birlikte bu tr rnekleri yakalamak daha nemlidir.

Tekrar
rar; rar; sich vermen (yabana) iki kez, son bir kez die Fremdheit (ya92 Die Stunden (saatler) kez btn evirilerde korunan tek $&j$ gemeinsamen (ortak) iki kez btn evirilerde atlanan tek-

batclk) Vialatte'n evirisinde: 'yabana' bir kez, 'yabanclk' yerine 'srgn'; David'in evirisinde ve LortholaiVnin evirisinde: bir kez 'yabana' (sfat olarak), bir kez 'yabanclk'; die Luft (hava) iki kez btn evirmenlerin koruduu tekrar; haben (sahip olmak) iki kez Vialatte bu szcn yerine 'devam etmek, srmek' szcnn tekrarn kullanm; David bu szcn yerine 'her zaman, daima' szcnn tekrarn (zayf yanklanma) kullanm; Lortholary'nin evirisinde tekrar yok olmu; gehen, vergehen (gitmek, gemek) bu tekrar (korunmas g) btn evirilerde yok olmu. Genel olarak, evirmenlerin (lise retmenlerine boyun een) tekrarlar snrlandrmak eiliminde olduklar gzlemleniyor.

Bir tekrarn anlambilimsel anlam


ki kez die Fremde, bir kez die Fremdheit: Yazan bu tekrar yaparak, bir anahtardnce, bir kavram nitelii olan bir szc metnine koyuyor. Yazar, bu szckten yola karak, uzun bir dnce gelitiriyorsa, anlambilim ve mantk bakmlarndan ayn szcn tekrar gereklidir. Diyelim ki Heidegger'in evirmeni, tekrarlardan saknmak iin, 'das Sein' szcnn karl olarak bir kez 'varlk', ardndan 'varolu', sonra 'yaam', daha sonra 'insan yaam', son olarak da 'yaratk' szcklerini kulland. Heidegger'in deiik biimlerde adlandrlm bir tek eyden mi yoksa deiik eylerden mi sz ettiini kesinlikle bilemeyeceimiz iin, kl krk yararcasna mantkl bir metnin yerine bir kargaay okumak zorunda kalrz. Romann dzyazs (hi kukusuz bu ada lyk romanlardan sz ediyorum) ayn kesinlii zorunlu klar (zellikle dnsel ya da eretilemeli bir nitelii olan blmlerde).

Tekrar korumak gereklilii zerine bir baka uyan


ato'nun sz konusu sayfasnn daha aalarnda: '...Stimme 93

nach Frieda ger uf en wurde. 'Frieda, sagte K. in Friedas Ohr und gab so den Ruf wetter.' Cmlenin szck szck anlam: '... buses Frieda adn nledi. K., bu ary aktararak, Frieda'nn kulana 'Frieda', dedi. evirmenler Frieda adn kez tekrarlanmasndan saknmak istiyorlar: Vialatte: *, bu ary aktararak, 'Frieda', dedi hizmetinin kulana...' David:', bu ary aktararak, 'Frieda' dedi K., dostunun kulana...' Frieda adn m yerine kullanlan szckler nasl da yanl nl yorlar! ato metninde K.'nn yalnzca K. olduuna ltfen iyi dik kat ediniz. Diyaloglarda, bakalar ona 'yerlmc' diyebilirler, belki de baka bir ekilde seslenebilirler, ama Kafka'nn kendisi, anlatc, K.'y u tr szcklerle kesinlikle adlandrmaz: Yabana, yeni gelen, gen adam ya da bilmem ne. K. yalnzca K.'dr. Yal nzca o deil, Kafka'nn btn kiilerinin her zaman bir tek ad vardr. ^;;.'. Frieda, demek ki Frieda'dr; oyna deildir, metres deildir, dost deildir, hizmeti deildir, sofra hizmetisi deildir, orospu deildir, gen kadn deildir, gen kz deildir, sevgili deildir, gaco deildir. Frieda'dr.

Bin tekrarn ezgisel nemi


Kafka'nn bieminin havalanp ezgiye dnt anlar vardr. zerinde durduum iki cmlenin durumu byle. (Olaanst bir gzellii olan bu cmlelerin iki cinsel iliki betimlemesi olduunu belirtelim; Kafka'da erotizmin nemi konusunda, zyaamyks aratrmalarnn tmnden yz kez fazlasn dile getirmektedirler. Ama geelim.) Kafka'nn biemi iki kanatla kanatlanp uar: Eretilemesel imgelemin younluu ve byleyici ezgi. Ezgisel gzellik burada szcklerin tekrarndan kaynaklanmaktadr; cmle fyle balar: 'Drt vergingen Stunden, Stunden gemeinsamen Atems, gemeinsamen Herzschlags, Stunden...' Dokuz szckten bei tekrar. Cmlenin ortasnda: die Fremde szcnn tekrar ve die Fremdheit. Ve cmlenin sonunda, gene bir 94

tekrar: '... weiter gehen, weiter sich verir ren'. Bu deiik tekrarlar tempoyu arlatnyorlar ve cmleye ie dokunan bir ahenk veriyorlar. K.'nn ikinci iftlemesinin yer ald bir baka cmlede, ayn tekrar ilkesi vardn 'Aramak* fiili drt kez tekrarlanr, 'bir ey* iki kez, 'gvde' iki kez, 'aratrmak' fiili iki kez tekrarlanr; ve btn szdizimsel incelik kurallarnn tersine, 've' balacnn drt kez tekrarlandm unutmayalm. Bu cmle Almancada yle balyor: 'Sie sunchte etwas und er suchte etwas...' Vialatte bambaka bir ey sylyor: '(Frieda) anyordu ve gene bir ey aryordu...' David onu dzeltiyor: '(Frieda) bir ey anyordu ve ona (K.'ya) gelince, o da.' lgin: Kafka' nn gzel ve basit tekrarn, '(Frieda) bir ey aryordu ve (K.) bir aryordu...' diye evirmek varken,'... ve ona gelince, o da' demeyi yeliyor.

Tekrar becerisi
Bir tekrar becerisi var. nk, kukusuz, kt, beceriksizce tekrarlar var (bir akam yemei betimlemesinde, iki cmle iinde kez 'sandalye' ya da 'atal' szcn okursak, vb.). Kural: Bir szck, nemli olduu iin, hem sonoritesi, hem de anlam, bir paragraf yzeyinde, bir sayfa yzeyinde, yanklandrmak istendii iin tekrarlanr.

Ayra: Tekrarn gzelliine bir rnek


Hemingway* in kck (iki sayfa) bir yks, Mektup Yazan Kadn Okur, blme ayrlmtr: 1) Mektup yazan (ara vermeden, bir szcn zerini izmeden ya da yeniden yazmadan) bir kadn betimleyen ksa paragraf; 2) Kadnn, kocasnn zhrevi hastalndan sz ettii mektubun kendisi; 3) Bunu izleyen i monolog. Bunu aktaryorum: "Belki de ne yapmak gerektiini bana syleyecektir, diye dnd. Bana syleyecek mi acaba? Gazetedeki fotorafnda, ok bilgin, ok zeki bir havas var. Her gn, insanlara ne yapmalar ge 95

rektijni sylyor. Hi kukusuz bilecektir. "Gerekea her eyi yapacam. Ne var ki ok uzun zamandr sryor bu... ok uzun. Gerekten ok uzun. Tanrm, nasl da uzun sre. Kendisini gnderdikleri yere gitmek zorundayd, ok iyi biliyorum, ama bilmiyorum neden yakaland buna. Ah, Tanrm, yakalanmamasn nasl da isterdim. Ama gklerin Tanrs, yakalanmamasn ok isterdim. Gerekten yakalanmamalyd. Ne yapacam bilemiyorum. Bari hastala yakalanmasayd. Hasta olmas neden gerekti gerekten bilmiyorum." Bu blmn byleyici ezgisi tmyle tekrarlara dayanmaktadr. Bu tekrarlar yapay (iir uyaklar gibi) deil, kaynaklar gndelik konuma dilinde, en ham dilde. Ve ekliyorum: Bu kk yk, bence, dzyaz tarihinde, ezgisel amacn nemli olduu tam anlamyla benzersiz bir durumu temsil ediyor: Bu ezgi olmasayd metin btn varlk nedenini yitirirdi.

Soluk
Kafka, kendisinin de dediine gre, Karar adl uzun yksn, bir hamlede, yani olaanst bir hzla, kendisini neredeyse denetimsiz bir imgelemin alp gtrmesine brakarak, bir tek gecede yazm. Daha sonra stgerekiler iin izlencesel bir yntem ('otomatik yazm') olan, bilinaltnn akln gzetiminden kurtulmasn ve imgelem gcnn patlamasn salayan hz, Kafka iin aa yukar ayn rol oynamtr. Bu 'yntemli hz' tarafndan canlandrlan Kafka'nm imgelemi, bir rmak gibi, soluk almak iin ancak blmn sonunda ara veren bir d rma gibi akp gider. mgelemi bu uzun soluu szdizimin niteliinde yansn Kafka'nm romanlarmda neredeyse stste iki nokta (konumalar dnda) kullanlmaz, pek az noktal virgl vardr. Elyazmas incelenecek olsa (Bk: Eletirel basm, Fischer, 1982), szdizimi kurallar bakmndan kesinlikle gerekli olduu yerlerde virgllerin bile ou zaman eksik olduu grlr. Metin pek az paragrafa blnmtr. Bu eklemlenmeyi azaltma eilimi az paragraf, az sayda sert durak (Kafka, elyazmalarn okurken ou zaman noktalar virgle evirmitir), metnin mantk 96

sal yapsn belirginletiren az sayda iaret (stste iki nokta, noktal virgl) Kafka'nn bieminin ayrlmaz esidir; ayn zamanda Alman 'gzel biemi'ne (hem de Kafka'nn evrildii btn dillerin 'gzel biem'ine) srekli saldrdr. Kafka, ato'nun basm iin kesin yaz dzenini yapmad ve noktalama da aralarnda olmak zere metinde baz dzeltmeler yapabilecei hakl olarak varsaylabilir. Bu nedenle, Kafka'nn ilk yaymas olarak Max Br od'un, metnin okunmasn daha kolaylatrmak iin, zaman zaman bir satrba yaratm olmasna ya da bir noktal virgl eklemesine ok fazla arm (hi kukusuz bundan mutlu olmu da) deilim. Gerekten de, Brod'un sz konusu yaynnda bile, Kafka'nn szdiziminin genel nitelii aka alglanabilir durumda kalmakta ve roman byk soluunu korumaktadr. nc blmdeki cmlemize dnelim: Bu cmle, virglleriyle birlikte, ama noktal virglsz olarak (elyazmasmda ve Almanca btn basmlarnda), nispeten uzundur. Bu cmlenin Vialtte tarafndan yaplan evirisinde beni en ok rahatsz eden ey, bu nedenle metne eklenen noktal virgl olmutur. Bu noktal virgl, bir mantksal parann sonunu, sesi alaltmay, ksa bir durak yapmay gerektirecek bir dura temsil etmektedir. Bu durak (szdizimi kurallar bakmndan doru olsa bile) Kafka'nn soluunu kesmektedir. David, dahas, iki noktal virglle cmleyi ikiye blmektedir. Kafka'nn btn nc blm boyunca (elyazmas metinde) bir tek noktal virgl kullanm olduunu dnecek olursak, bu iki noktal virgln samalnn boyutlar ortaya kar. Max Brod'un hazrlad baskda on noktal virgl var. Vialatte'de otuz bire kyor. Lortholary'de ise yirmi sekiz tane, ayrca tane stste iki nokta da cabas.

Basm imgesi
Kafka'nn bieminin uzun ve ba dndrc akn metnin basl grntsnde grebilirsiniz: ou zaman, uzun konuma blmlerinin bile ierde kald, sayfalar boyunca 'bitimsiz1 tek bir paragraf. Kafka'nn elyazmasmda nc blm yalnzca iki uzun paragrafa blnmtr. Brod'un basksmda be paragraf vardr. Vialatte'n evirisinde doksan. Lortholary'nin evirisinde doksan
Saptrlm Vasiyetler 97/7

be. Fransa'da Kafka'nm romanlarna kendisinin olmayan bir eklemleme dayatld: Daha mantksal, daha akla yatkn bir metin yaps havas veren, diyaloglardaki btn replikleri ayrarak metni dramlatran ok daha fazla, dolaysyla ok daha ksa paragraflar. Baka dillerdeki hibir eviride, bildiim kadaryla, Kafka'nm metinlerinin ilk eklemlemesi deitirilmemitir. Fransz evirmenler (hepsi birlikte) neden byle bir ey yaptlar? Hi kukusuz bunun iin bir nedenleri olmal. Kafka'nm romanlarnn PUSiade dizisindeki basm be yzden fazla aklama sayfas da ieriyor. Bununla birlikte, bu nedeni aklayan bir tek cmleye rastlamadm bu aklamalarda.

Ve son olarak, kk ve iri harfler zerine bir aklama


Kafka kitaplarnn ok iri harflerle baslmasnda diretiyordu. Bu diretme, byk adamlarn kaprislerinin neden olduu hogrl glmsemeyle anmsanyor bugn. Bununla birlikte, bu tutumda glmsemeye lyk herhangi bir ey yok; Kafka'nm istei haklyd, mantklyd, ciddiydi, estetiine, ya da, daha somut olarak, yazm eklemleme tarzna balyd. Metnini birok kk paragrafa blen yazar iri harfler zerinde bu kadar diretmez: Bol bol eklemlenmi bir sayfa olduka kolayca okunabilir. Buna karlk, uzun Kir paragrafta akan bir metin ok az okunakldr. Gz, durulacak yerleri, dinlenilecek yerleri kalayca bulamaz, satrlar kolayca 'yiterler'. Byle bir metin, zevkle (yani gz yorgunluu olmakszn) okunmak iin, okumay kolaylatracak ve cmlelerin gzelliinin tadm kartmak zere herhangi bir yerde durmaya izin verecek nispeten iri harfler gerektirir. ato'nun Almanca cep kitab basksna bakyorum: Bir 'sonsuz paragraf ieren kk bir sayfaya sefil bir biimde skm otuz dokuz satn Okunmas olanaksz; ya da yalnzca haber gibi, ya da belge gibi okunabilir, ama bir estetik algya ynelik bir metin olarak kesinlikle okunamaz. Krk sayfalk bir ek blm: Kafka'nm elyazmasmdan kard btn blmler, hepsi. Kafka'nm metnini iri harflerle bas grmek (tamamen hakl estetik neden 98

ler dolaysyla) arzusuyla alay ediliyor; yok etmeye karar verdii (tamamen hakl estetik nedenler dolaysyla) btn cmleler kurtarlyor. Kafka'nn yaptnn lm sonras yazgsnn btn acs, yazarn estetik istencine kar taknlan bu aldrmaz davranta yansmaktadr.

Q0

BE NC BLM

Y T K MD K ZAMANIN PE NDE

101

1
spanya'nn gbeinde, Barcelona ile Madrid arasnda bir yer, kk bir istasyonun bfesinde iki kii oturmu: Bir Amerikal erkek ile bir gen kz. Madrid trenini bekliyorlar, gen kz orada bir ameliyat geirecek, hi kukusuz (szck kesinlikle aza alnmasa bile) ocuk aldracak. Onlarla ilgili olarak bildiklerimiz yalnzca bunlar. Kim olduklarn, yalarn, birbirlerini sevip sevmediklerini bilmiyoruz. Konumalar, olaanst ak olmasna karn, ne gdlenmeleri, ne de gemileri zerine herhangi bir ipucu veriyor. Gen kz gergin, erkek onu yattrmak istiyor: 'Gerekten ok basit bir ameliyat, Jig. Ameliyat bile saylmaz.' Ve sonra: 'Seninle geleceim, hep senin yannda kalacam...' Ve sonra: 'Sonra ok iyi olacaz. Tpk eskiden olduu gibi.' Erkek, gen kzn biraz sinirlendiini hissedince: ' yi. stemiyorsan bunu yapmak zorunda deilsin. stemiyorsan, bunu yapman isteyemem,' diyor. Ve daha sonra, yeniden: 'Ltfen unu anla, sen istemiyorsan bu ii yapmam ben de istemiyorum. Senin iin bir anlam varsa, bu ii sonuna kadar gtrmeye razym.' Gen kzn yantlarnn gerisinde aktrel kayglar seziliyor. Gen kz manzaraya bakarak konuuyor: 'Bunlara sahip olabilirdik. Her eye sahip olabilirdik, ama her geen gn bunu daha da olanakszla tr yor uz.' Adam onu yattrmak istiyor 'Her eye sahip olabiliriz. [...] Hayr. Bir kez elinizden almasnlar, bir daha asla sahip olamazsnz." Ve adam ameliyatn tehlikesiz olduu konusunda kendisine yeniden gvence verince, gen kz konuuyor: 'Benim iin bir ey yapar msn?' Senin iin her eyi yaparm. Yalvarrm, n'olur, n'olur, n'olur, n'olur, n'olur, n'olur, n'olur susar msn?' 103

Ve adam: 'Ama bunu yapman istemiyorum. Benim iin kesinlikle nemi yok. Avaz, avaz baracam,' diyor gen kz. Bunun zerine gerilim doruk noktasna kyor. Adam bagajlar istasyonun teki tarafna gtrmek iin ayaa kalkyor ve geri dnnce: 'Kendini daha iyi hissediyor musun? diye soruyor. Kendimi iyi hissediyorum. Bir sorun yok. Kendimi iyi his sediyorum.' Ernest Hemingway'in Hills Like Wliite Elephants (Be yaz Fillere Benzeyen Tepeler) adl nl yksnn son szckleri bunlar.

2
Bu be sayfalk yknn ilgin yam: Konumalardan yola karak bir ok yk uydurabiliriz: Adam evlidir, karsn kollamak iin metresini ocuk aldrmaya zorlamaktadr; adam bekrdr, ama yaamm karmaklatrmaktan korktuu iin ocuun aldrlmasn! istemektedir; ama bir ocuun gen kzn hayatn gletireceini dnerek, yan tutmadan, byle davranyor olabilir; belki de, her ey dnlebilir, adam ar hastadr ve gen kz ocukla yalnz brakmaktan korkmaktadr; ocuk gen kzn Amerika'ya gelmeden nce birlikte olduu birindendir, Amerikal gen kza ocuu aldrmasn salk vermektedir, ama aldrmazsa da ocuun babaln kabul edebilir; belki de bu karar kendi bana almtr, ama bu i yaklatka cesaretini yitirmektedir, kendini sulu hissetmektedir ve son direnmelerini dile getirmektedir, ama bu sevgilisinden ok kendi vicdanna yneliktir. Gerekten de, konumalarn gerisine gizlenebilecek birok deike var, bitecek gibi deil. Kahramanlarn kiiliine gelince, karar vermek daha kolay deil: Adam duyarl, sevgi dolu, sevecen olabilir; bencil, kurnaz, ikiyzl olabilir. Gen kz ar duyarl, son derece namuslu olabilir; ayn zamanda kaprisli, yapmackl olabilir, isteri sahneleri yaratmaktan holanabilir. Repliklerin syleni tarzna gelince (hzl, ar, alayl, sevecenlikle, sert, bkkn?), diyaloglarn hibir ey aklamadklar oranda kahramanlarn davranlarnn gerek nedenleri daha bir gizleniyor. Erkek konuuyor: 'Seni sevdiimi biliyorsun.' Gen kz yant
104 :

lyor: 'Biliyorum.' Ama, bu 'biliyorum'un anlam ne? Kz erkein akndan gerekten emin mi? Yoksa bunu alayla m sylyor? Peki ne anlama geliyor bu alay? Kzn, erkein akna inanmadna m? Yoksa erkein aknn kz iin artk nemli olmadna m? ykde, diyalogun dnda, baz gerekli betimlemeler var; tiyatro oyunlarnn sahneyle ilgili aklamalar bile bu denli yaln deildir. Bu ar tutumluluk kuralnn dnda tek bir motif kalyor: ufukta uzanan beyaz tepeler; yknn tek eretilemesiyle birlikte sk sk geliyor bu motif. Hemingway, eretilemeye merakl deildi. Bu nedenle, anlatcya ait deil bu eretileme, gen kza ait; tepelere bakarak o sylyor: 'Sanki beyaz filler.' Erkek, bira ierken yantlyor: 'Hi beyaz fil grmedim.' Hayr, grm olamazsn. Olabilirim, diyor erkek. Grm olamayacam sylemen hibir eyi kantlamaz. Bu drt replikte, kiilikler farkllklarmla ortaya kyor, hatta ztlklaryla: Erkek, gen kzn iirsel bulgusu karsnda ekincesini belli ediyor ('Hi beyaz fil grmedim.') ve gen kz, erkein iirsel duyarlktan yoksun oluunu knarcasna, lafn azna tkyor ('hayr, grm olamazsn.') ve erkek (bu serzenii oktandr biliyormu ve bundan gocunuyormu gibi) kendini savunuyor ('olabilirdim'). Daha sonra, erkek, gen kza ak konusunda gvence verdiinde, gen kz yle der: 'Ama onu yaptrrsam (yani: ocuu aldatrsam), gene her ey eskisi gibi iyi olacak m, baz eylerin beyaz fillere benzediini sylemem houna gidecek mi? Houma gidecek. imdi de holanyorum, ama bunu d necek durumda deilim. Peki, en azndan, bir eretileme karsnda taknlan bu farkl tavr, kiilikler arasndaki fark yaratabilir mi? Gen kz ok zeki ve cokulu, erkek basit ve baya m? Neden olmasn, gen kzn erkekten daha cokulu olduu dnlebilir. Ama, ayn zamanda, eretilemeli bulgusunda bir zenti, bir yapmack, bir hastalk grlebilir: zgn ve imgelem gc olan biri olarak hayranlk kazanmak istedii iin, kk iirsel davranlar sergiliyordun Durum byleyse, ocuu alndktan sonra artk yitirecekleri dnyaya ilikin olarak syledii aktrel ve doku 105

nakb szler, anne olmaktan vazgeen kadnn gerek umutsuzluundan ok cokulu gsterilere dkn oluuna balanabilir. Hayr, bu basit ve sradan diyalogun gerisinde gizlenen eyde hibir ey belli deil. Amerikalnn syledii cmlelerin tpksn her erkek, gen kzn syledii cmlelerin tpksn her kadn syleyebilir. Bir erkek bir kadn sevsin ya da sevmesin, ister yalan sylesin, ister iten olsun, ayn eyi syleyecektir. Bireysel ruhsal durumlaryla hibir ilikisi olmakszn, saysz iftler tarafndan sylenmek iin, sanki bu diyalog dnyann yaratlmasndan bu yana beklemekteydi burada. zmlenecek hibir eyleri olmad iin, bu kiilikleri aktre! adan yarglamak olanakszdr; onlar istasyonda bulunduklar srada, her eye oktan kesin olarak karar verilmitir; daha nce bin kez dncelerini aklamlar ve kantlarn bin kez tartmlardr; imdi, yalnzca, eski kavga (eski tartma, eski dram) konumann gerisinde hafife belirmektedir; artk hibir eyin sz konusu olmad, szcklerin szckten baka bir ey olmad konumann gerisinde.

3
Neredeyse ilkrneksel1 bir durumu betimleyen bu yk son derece soyut ise de, bir durumun, zelikle diyalogun, grsel ve iitsel yzeyini yakalamak istedii iin ayn zamanda alabildiine somut'tur. Yaamnzdan bir diyalogu, kavga diyalogunu ya da bir ak diyalogunu yeniden kurmay deneyiniz. En deerli, en nemli durumlar sonsuza dek yok olmulardr. Bunlardan geriye kalan soyut anlamlardr (ben u gr savundum, o tekini, ben saldrgandm, o savunmadayd), bir iki ayrntnn da kalmas olasdr, ama durumun iitselgrsel birlii btn sreklilii iinde yitmitir. Yitmesine yitmitir, ama bu yitie armayz bile. imdiki zamann birliinin yitiine boyun eeriz. imdiki zaman hemen kendi soyutlamasna dntrrz. Birka saat nce yaadmz bir
1. Archetypique. (ev.)

106

oluntuyu anlatmak yeterlidir: Diyalog ksa bir zet, dekor ise birka genel veri iinde ksalr. Bu, tpk bir yara gibi, kendini zihne zorla kabul ettiren en gl anlar iin bile geerlidir: Gleri karsnda ylesine bylenmiizdir ki ieriklerinin ne denli basit ve yoksul olduunun farkna varmayz. Bir gereklii aratracak, tartacak, inceleyecek olursak, onu zihnimizde, belleimizde belirdii durumuyla inceleriz. Gereklii, ancak gemi zamanda getii anda, var olduu anda bilebiliriz. Oysa imdiki zaman, kendi ansna benzemez. An unutmann yadsmmas deildir. An unutmann bir biimidir. zenle bir gnlk tutabiliriz, btn olaylar yazp saptayabiliriz. Bir gn, yazdklarmz okurken, bunlarn tek bir somut imge artracak durumda olmadklarn anlayacaz. Ve daha kts: mgelem gcnn, belleimizin yardmna gelmek ve unutulmu olan yeniden kurmak yeteneinden yoksun olduunu anlarz. nk imdiki zaman, imdiki zamann somutluu, incelenecek olgu olarak, yap olarak bizim iin bilinmeyen bir gezegendir; bu nedenle, onu ne belleimizde tutabiliriz, ne de imgelem gcmzle yeniden kurabiliriz. nsan yaad eyin ne olduunu bilmeden lr.

Roman, imdiki zamann akp giden gerekliinin yitimine kar koymay, bana yle geliyor ki, ancak evriminin belli bir nndan soma rendi. Boccaccio ykleri, gemiin anlatlr anlatlmaz iinde dnt bu soyutlamann rneidir: Bu, somut bir sahnesi olmayan, hemen hemen diyalogsuz, bir olayn zn, bir yknn nedensel mantm, tpk bir tr zet gibi bize aktaran yklemedir. Boccaccio'dan sonra gelen romanclar esiz ykcydler, ama imdiki zamann somutluunu ele geirmek gibi bir sorunlar ve tutkular yoktu. lle de somut bir sahne iinde dnmeden yklerini anlatyorlard. Sahne, xx. yzyln banda, roman yapsnn temel esi (romancnn ustalm kantlad yer) oluyor. Scott'ta, Balzac'ta, Dostoyevski'de roman, dekoruyla, diyaloguyla, eylemiyle inceden inceye betimlenmi bir sahneler dizisi olarak kurulmutur; bu sah 107

neler dizisine bal olmayan her ey, sahne olmayan her ey ikincil olarak dahas yzeysel grlm, byle hissedilmitir. Sahne, romann temel esi olur olmaz, gereklik sorunu, gnmzde grnen durumuyla, potansiyel olarak ortaya kt. 'Potansiyel olarak' diyorum, nk gereklik sorunu Balzac'ta ya da Dostoyevski'de bir somutluk tutkusundan daha ok dramatie ilikin tutku, sahne sanatm esinleyen gereklikten daha ok tiyatrodur. Gerekten de, bu srada doan yeni roman estetii (roman tarihinin ikinci dneminin estetii) kuruluun tiyatrosal niteliiyle kendini gsterdi. Bunun anlam udur: a) Tek bb dm yani bir tek dolant (eitli dmlerin gelimesi olan 'pikaresk'1 kurulu uygulamasnn tersine) zerine; b) ayn kiiler zerine (Cervantes iin doal olan, kiilerin roman yolun ortasnda brakp gitmesi bir hata olarak kabul edildi); c) dar bir zaman sresi zerine (romann ba ile sonu arasnda ok zaman gemesine karn, eylem seilmi birka gnde geliir; rnein, Ecinniler birka aya yaylr, ama son derece karmak olan eylem nce iki, sonra , daha sonra nce , sonra be gne datlmtr) younlam bir kurulu ile kendini gsterdi. Balzac ya da Dostoyevski romannn kuruluunda, dmn btn karmakl, dncenin btn zenginlii (Dostoyevski'de byk dn diyaloglar), kiilerin btn psikolojileri zellikle sahneler sayesinde anlalr bir biimde dile gelir; bundan dolay bir sahne, tiyatro oyununda olduu gibi, yapay olarak zeklenmi, youn (bir tek sahnede birok buluma) ve olaslktan uzak bir mantksal kesinlikle (karlarn ve tutkularn atmasn netletirmek iin) gelitirilmi duruma gelir; temel (eylemin ve eylemin anlamnn anlalrl iin temel) olan her eyi dile getirmek iin, 'temel olmayan' her eyden vazgemek zorundadr sahne, yani basit, sradan ve gndelik olan her eyden, rastlant ya da basit genel izlenim olan eyden vazgemek zorundadr. Romam tiyatrosallndan kurtaran Flaubert'dir. (Faulkner'a yazd bir mektupta Hemingway'in 'en sayg'ya deer ustamz olarak tanmlad Flaubert). Flaubert'in romanlarnda, kahramanlar
1. Babolar roman! Yenian balarnda spanya'da doan, dilenci ve babolarn renkli yaamlarn anlatan roman. (ey.)

108

gndelik bir ortamda birbirleriyle karlarlar, bu gndelik ortam (kaytszlyla, lszlyle, ama ayn zamanda bir durumu gzelletiren, unutulmazlatran atmosferleri ve byleriyle) hemen onlarn zel yklerinde etkili olur. Emma, Leon ile kilisede bulumutur, ama yanlarna gelen bir rehber ipe sapa gelmez, uzun gevezeliiyle onlarn yalnzlklarn bozar. Montherlant, Madame Bovary'ye yazd nszde, bir sahneye kartlamah bir motif sokma tarznn yntemli niteliini alaya alr, ama yersiz bir alaydr bu; nk bir sanatsal zenticilik sz konusu deildir; adeta varlkbilimsel bir bulu sz konusudur: imdiki zamann yapsnn bulgulanmas; yaamlarmzn zerine kurulduu sradan olan ile dramatik olann srekli birlikteliinin bulgulanmas. imdiki zamann somutluunu kavramak, Flaubert'le balaya rak, romann evrimine damgasn vuracak srekli eilimlerden bi ri olmutur: Bu eilim, doruk noktasna, gerek dev yaptna, Ja mes Joyce'un dokuz yze yakn sayfalar boyunca on sekiz yaam saatini betimleyen Ufysse'tc ulaacaktr; Bloom, sokakta M'Coy ile durur: ki replik arasmda, bir saniye iinde, saysz eyler olup biter: Bloom'un i monologu; hareketleri (eli, cebindeki bir ak mektubuna dokunur); Bloom'un grdkleri (bir kadn arabaya bi ner, bacaklarn gsterir, vb.); iittii eyler; hissettii eyler. im diki zamann bir tek saniyesi, Joyce'ta kk bir sonsuzlua dn r. A

Somutluk tutkusu epik sanatta ve dramatuk|a^OL4e^ik bir gle ortaya kar; dzyazyla olan eitsiz ilikileri r)hn tandr. Epik sanat, iiri XVL ve XVII. yzyla doru terk edip bylece yeni bir sanata dnr: romana. Dramatik sanat ise, iirden dzyazya daha sonra ve daha ar geer. Opera ise ok daha ge, XIX. ve XX. yzyllarn dnemecinde, Charpentier (Louise, 1900) ile, Debussy (ok biemlenmi bir iirsel dzyaz zerine yazlm olan Pellas ile Melisande) ile ve Janacek (1896 ve 1902 yular arasmda bestelenmi Jenufa) ile. Janacek, bana gre, modern sanat ann en nemli opera estetii yaratcsdr. Ona olan kiisel tutkumu gizlemek istemediim iin, 'bana gre' diyorum. Bu 109

l P^T'

(M BkF

nunla birlikte, yanldm sanmyorum, nk Janacek'in baars ok bykt: Opera iin yeni bir dnya, dzyaznn dnyasn kefetti. Bu alanda tek kii olduunu sylemek istemiyorum (tutkuyla savunmu olduu, Wozzeck'in, 1925, bestecisi Berg ve La Voix humaine% 1959, besteleyen Poulenc ona yakndrlar), ama otuz yl boyunca, byklklerini koruyacak olan be byk yapt (Jenufa; Katla Kabanova, 1921; Kurnaz Tilki, 1924; Macropoulos Olay, 1926; ller Evinden, 1928) yaratarak zellikle tutarl bir biimde amacn srdrd. Dzyaznn dnyasn kefetti dedim, nk dzyaz, iirden farkl bir sylem biimi deildir yalnzca, ayn zamanda gerekliin bir yzdr, gndelik, somut, geici ve mitosun zdd olan yzdr. Bu noktada, btn romanclarn en kkl inancna deinmi oluruz: Hibir ey yaamn bieminden daha gizli deildir: Her insan yaamn mitosa dntrmeyi dener, onun adeta iir olarak suretini karmay, onu dizelerle (ama kt dizelerle) rtmeyi dener. Roman yalnzca bir 'yaznsal tr' deil de bir sanat ise, dzyaznn bulgulanmas onun varikbilimsel grevi'dr ve hibir sanat bu grevi onun kadar tmyle yklenemez. Romann dzyaznn gizine, dzyaznn gzelliine doru kt yolculukta (nk, sanat olarak, roman, dzyazy gzellik olarak bulgular) Flaubert ok byk bir adm att. Opera tarihinde, yarm yzyl sonra Janacek, Flaubert'in devrimini tamamlad. Ama bunun bir romanda ok doal grnmesine karn (sanki, taru birlii zemininde Emma ile Rodolphe arasndaki sahne neredeyse kanlmaz bir olanak olarak romann genlerine yazlm gibiydi) ayn sahne operada baka trl daha arpc, daha gz pek, daha beklenmedik bir eydin Operann znden ayrlmaz grnen gereksizlik ve ar biemlendirme ilkesine kar kmaktr. Byk modernistler kendilerini operada denedikleri lde, ounlukla, XIX. yzyhn habercilerinden ok daha kktenci bir biemlendirme1 yolunu semilerdin Honegger destans ya da ncil'den alman konulara ynelir ve bunlara opera ile oratoryo arasnda salman bir biim verir; Bartk'un tek operasnn konusu simgesel bir fabldir; Schnberg iki opera yazd: Bunlardan biri bir al
1. Stylisation. (ev.)

110

legoridir, teki ise deliliin snrnda bir u durumu sahneler. Stravinski'nin operalarnn hepsi kouklu metinler zerine yazlmtr ve son derece biemlendirilmilerdir. Janacek demek ki yalnzca operann geleneine kar kmad, ama ayn zamanda modern operann egemen ynelimine de kar geldi.

6
nl resim: ksa boylu, bykl, gr beyaz sal bir adam elinde ak bir defterle ortalkta dolayor ve sokakta duyduu konumalar mzik notas olarak yazyor. Canl konumalar mzik notasna dntrmek, onun tutkusuydu; bu 'konuma dilinin titremle ri'nden1 yz kadarm arkasnda brakt. Bu ilgin alma, adalarnn onu, kimi zaman kaklar snfna sokmalarna, kimi zaman da mziin yaamn doalc yknlmesi deil de bir yarat olduunu anlamayan bir safyrek saymalarna yol at. Ama sorun u deil: yaama yknmek gerekir mi, gerekmez mi? Sorun u: Mziki sesli dnyann varln mziin dnda m saymal, yoksa onu incelemeli mi? Konuma dilinin incelenmesi Janacek'in mziinin iki temel grnmn aydnlatabilin 1) Ezgisile zgnl: Romantizmin sonuna doru, Avrupa mziinin ezgi hazinesi tkenmi gibidir (gerekten de, yedi ya da on iki notann yer deiim says aritmetik olarak snrlanmtr); mzikten deil de szlerin nesnel dnyasndan kaynaklanan titremleri ok iyi tanmak Janacek'e bir baka esin kaynana, ezgisel imgelemin bir baka kaynana kavumasna olanak salad; ezgileri (o belki de mzik tarihinin son byk ezgicisidir) buna gre ok zgn bir nitelie sahiptir ve hemen tannabilir. a) Stravinski'nin zdeyiinin (' ki ses arasndaki aralklarda tutumlu olun, onlara dolar'mlar gibi davrann') aksine, onun ezgileri, allmadk genilikte, o zamana kadar 'gzel' bir ezgide bulunmas olanaksz byklkte birok aralk ierirler; b) Ezgileri ok ksadr, youndur ve o srada kullanlan tekniklerle gelitirilmeleri, uzatlmalar, hazrlanmalar hemen hemen olanakszda*; bu teknikler onlar hemen kalplatrr, yapay
1. Titrem: 'Intonation' karl. (ev.)

111

latrr,'uyduruk'latrr; baka bir deyile: bu ezgiler kendi tarzlarnda geliirler ya da tekrarlanrlar (batla tekrarlanrlar) ya da bir sz grevi yklenirler. rnein, derece derece younlarlar (srar eden, yalvaran biri gibi), vb.; 2) Psikolojik ynelimi: Konuma dili konusunda yapt aratrmalarda Janacek'in ilk ilgi oda dilin (ek dilinin) zel ritmi, prozodisi (Janacek'in operalarnda hibir resitatif yoktur) deildir, konuan kiinin o anki ruhsal durumunun bir konuma titremi zerinde yapt etkidir; Janacek ezgilerin semantiTm anlamaya alyordu (bu tutumuyla, mzie hibir ifade olana tanmayan Stravinski'nin taban tabana kart gibidir; Janacek iin, yalnzca, davurum olan, duyarlk olan notann var olmaya hakk vardr); bir titrem ile bir duyarlk arasndaki ilikiyi dikkatle inceleyen Janacek, mziki olarak, ei benzeri olmayan bir ruhsal bilinlilik kazand; gerek bir psikolojik esin (Adorno'nun Stravinski' de bir 'antipsikolojik esin'den sz etmesini anmsayalm) onun btn yaptna damgasn vurdu; bu nedenle zellikle operaya yneltti, nk operada 'duyarlklarn mzik olarak betimlenmesi' yetenei gerekleebildi ve en iyi burada doruland.

7
Gereklikte, imdiki zamann somutluunda bir konuma nedir? Bunu bilmiyoruz. Yalnzca, tiyatrodaki, romandaki, ya da radyodaki konumalarn bile gerek bir konumaya benzemediklerini biliyoruz. Bu durum, hi kukusuz, Hemingway'in sanatsal taknaklarndan biriydi: Gerek konumann yapsn ele geirmek. Tiyatro diyalogunun yapsyla karlatrarak bu yapy tanmlayalm: a) Tiyatroda: Dramatik yk diyalog iinde ve diyalog araclyla gerekleir; diyalog bu nedenle eylem, eylemin anlam ve ierii zerinde younlamtr; gereklikte: diyalog, kendisini kesin, geciktiren, gelimesini saptran, ynn deitiren, onu dizge d, mantk d yapan gndelik yaam tarafndan kuatlmtr; b) Tiyatroda: Diyalog, seyircilere, dramatik atma ve kiiler konusunda en anladr, en ak dnceyi salamak zorundadr; gereklikte: Konuan kiiler birbirlerini tanrlar ve konumalarnn konusunu bilirler; dolaysyla, diyaloglarnn te biri kesinlikle an 112

lalr durumda deildir tmyle; sylenmemi byk kitlenin zerindeki sylenmi olann ince zar gibi gizemli kalr; c) Tiyatroda: Temsilin snrl zaman diyaloglarda en yksek szck ekonomisini gerektirir; gereklikte: kiiler daha nce tartlm konuya dn yaparlar, kendilerini tekrarlarlar, daha nce sylemi olduklarm dzeltirler, vb.; bu tekrarlar, bu beceriksizlikler kiilerin sabit fikirlerini ele verirler ve konumay zel bir ezgiyle donatrlar. Hemingway yalnzca gerek diyalogun yapm ele geirmekle kalmad, ayn zamanda, bundan yola karak, bir biim, Beyaz Fillere Benzeyen Tepeler" de, grld gibi basit, saydam, duru, gzel bir biim yaratmay baard: Amerikal ile gen kz arasndaki konuma, anlamsz szlerle piano1 balar; ayn szcklerin, ayn szdizimlerinin tekrar yk boyunca srer ve ona ezgisel bir birlik salar (Hemingway'de bylesine arpc, bylesine byleyici olan ey, diyalogun ezgisellemesidir); iecek getiren bfe sahibi kadirim araya girmesi gerilimi durdurur, bununla birlikte gerilim giderek ykselir ve yknn sonuna doru doruk noktasna ular ('n'olur, n'olur, n'olur'), sonra son szcklerle pianissimo1 sakinleir.

8
'15 ubat, akama doru. Saat on sekizin alacakaranl, istasyonun yaknlarnda. Kaldrmda, iri bir kadn, krmz yanakl, krmz renkli bir klk manto giymi, titriyor. Sert sert konumaya balyor: "Burada bekleyeceiz ve biliyorum ki gelmeyecek."

1. Piano: Yava. (ev.) 2. Pianissimo: ok yava. (ev.) Saptrlm Vasiyetler 113/8

Yanndaki, solgun yanakl, kt bir eteklik giymi kaln, iinden ykselen acl ve kederli bir yankyla son notay kesiyor

"Vz gelir bana." Ve kmldamyor, yar. isyan, yar bekleme. Janacek'in bir ek gazetesinde, mzik notalaryla birlikte yaynlad metinlerden biri byle balyor. "Burada bekleyeceiz ve biliyorum ki gelmeyecek* cmlesinin, bir aktrn dinleyiciler nnde yksek sesle okuduu bir ykde yer alan bir replik olduunu varsayalm. Aktrn ses perdesinde, olaslkla, belli bir d zme elik d uyum saya caz. Bu cmleyi belleinde canlandrarak sylemi gibi syleyecektir; ya da dinleyicileri duygulandracak biimde. Ama gerek bir durumda bu cmle nasl sylenir? Bu cmlenin ezgisel gereklii nedir? Bir yitik zamann ezgisel gereklii nedir? Yitik imdiki zamann aratrlmas; bir nn ezgisel gerekliinin aratrlmas; bu akp giden gereklii anlamak ve ele geirmek arzusu; yaamlarmz srekli olarak brakp giden ve bylece onlarn dnyada en az bilinen eye dnmesine yol aan dolaysz gerekliin gizini anlamak arzusu. Bana yle geliyor ki konuma dili incelemelerinin ontolojik anlam ve belki de, Janacek'in btn mziinin ontolojik anlam burada, bu arzuda bulunmaktadr. Jenufa'mn ikinci perdesi: Jenufa, lohusa atei iinde geen gnlerden sonra yataktan kar ve yeni doan ocuunun lm olduunu renir. Umulmadk bir tepki gsterir: "Demek ld. Demek kk bir melek oldu." Ve bu cmleleri garip bir aknlk iinde, inmeli gibi, barmakszn, hareketsiz, sakin bir ekilde ark olarak syler; Jenufa gzeldir, heyecan vericidir, ama bu zellikler onun gereklikten uzaklamasna yol amazlar. Dnemin en etkili ek bestecisi Novak bu sahneyle alay ediyordu: 'Jenufa sanki papaannn lmne zlyor gibidir.' Her ey, bu budalaca ac alayn iindedir. Hi kukusuz, ocuunun 114

lmn renen bir kadn byle tasarlanmaz! Ama bir olayn, imgelendii durumuyla, ayn olayn olduu zamanki durumuyla byk bir ilgisi yoktur. Janacek ilk oyunlarn gereki olarak tanmlanan tiyatro oyunlarndan yola karak yazd; o srada bu bile btn yntemleri altst ediyordu; ama Janacek, somutlua olan tutkusu nedeniyle, ksa bir sre sonra, dzyazyla yazlm oyun biimini bile yapay bulur oldu: Bu nedenle, birini Kurnaz Tilki'yi, bir gazetede yaynlanan tefrikadan yola karak, tekini Dostoyevski'den yola karak, en cesur iki operasnn livrelerini kendisi yazd; ama Dostoyevski'nin bir romanndan (Dostoyevski'nin romanlar doal olmayan ve tiyatrosal tuzaklarla doludur) deil, bir Sibirya kamp 'rportaj' olan ller Evinden Anlar'dan yola karak. Tek bir sahnede deiik duygusal ieriklerin bulunmas Flaubert gibi Janacek'i de "byledi (Flauberf'in 'kartlamal motiflere'e olan hayranln biliyordu); bylece, Janacek'te, orkestra arknn duygusal ieriini belirginletirmez, ama ou zaman ona kar durur. Kurnaz Tilki'mn bir sahnesi beni zellikle heyecanlandrmtr her zaman: Bir av bekisi, bir ky retmeni ve hancnn kars bir orman hannda gevezelik etmektedirler: Orada bulunmayan dostlarn, o gn kente gitmi olan hanay, tanm olan rahibi, retmenin ak olduu, bir sre nce bakasyla evlenmi olan kadn anmsarlar. Konuma tam anlamyla sradandr (Janacek'ten nce, opera sahnesinde bylesine az dramatik, bunca sradan bir durum grlmemitir), ama orkestra glkle katlanlacak bir zlemi dile getirir, yle ki sahne zamann geicilii zerine hi yazlmam gzellikle bir at sahnesine dnr.

9
Prag operasnn mdr, orkestra efi ve ktpiyoz bir besteci olan Kovarovi adnda biri, on drt yl Jenfa'y reddetti. Sonunda direncinin krlmasna karn (Jenufa'mn 1916'da yaplan ilk Prag temsilini kendisi ynetti) Janacek'in amatrl konusunda diretmeyi brakmad ve partisyonda birok orkestralama deiiklikleri ve dzeltmeleri yapt, hatta pek ok yeri kartt. Janacek kar kmyor muydu? Elbette, hi kukusuz, ama 115

bilindii gibi her ey gler ilikisine baldr. Ve zayf olan Janacek'ri Altm iki yandayd ve hemen hemen tannmam biriydi. ok kar kacak olsa, operasnn ilk temsili iin bir on yl daha bekleyebilirdi Zaten, statlarnn beklenmedik baarsndan mutlu olan yandatan bile ayn grteydiler: Kovarovic benzersiz bir i kard! rnein, son sahne! Son sahne: Jenufa'nn evlilik d dourduu ocuk boulmu olarak bulunduktan, vey ana suunu itiraf ettikten ve polis tarafndan gtrldkten sonra, Jenufa ile Laco yalnz kalrlar. Jenufa'nn bir bakas iin terk ettii ve kendisini hl seven erkek olan Laco onunla birlikte kalmaya karar verir. Bu ifti yoksulluktan, utantan ve srgnden baka br ey beklemektedir. Yazgya boyun emi, hznl, bununla birlikte snrsz bir acmayla aydnlanm yknlmesi olanaksz bir sahne. Arp ve yayl alglar, orkestrann yumuak sonoritesi; byk dram, beklenmedik bir biimde, dokunakl ve itenci1 dingin bir arkyla sona erer. Ama bir operaya byle bir son konulabilir mi? Kovarovic sonu gerek bir ak kutsamasna dntrd. Bir ak kutsamasna kim kar kabilir? Zaten bir kutsama son derece basittir: Kontrpuanl yknmede ezgiyi glendiren nefesli bakr alglar eklenir. Etkili, bin kez dorulanm bir yntem. Kovarovic mesleini biliyordu. ek yurttalar tarafndan kk grlen w horlanan Janacek, Max Brod'da kararl ve sadk bir destek buldu. Ama Brod Kurnaz Tilki'nin partisyonunu inceleyince, sonundan honut kalmad. Ormancyla kekeleyerek konuan kk bir kurbaann bir aka: 'Sisisizin gggrdm iileri syledii sssrdnz eeeyi bebeben deiil bbbyk babababam gggrd.' Mit dem Frosch zu schliessen, ist unmglich. Kurbaayla bitirmek olanaksz bir ey, diye kar kyor Brod bir mektubunda ve operann son cmlesi olarak, ormancnn syleyecei grkemli bir duyuruyu neriyor: Doann yenilenmesi, genliin lmsz gc zerine. Bir kutsama daha. Ama bu kez Janacek boyun emiyor. lkesinin dnda tannan biri olarak, artk zayf deildir. Hiler Evtnden'ia ilk temsilin
1. tenci: ritim iste. (ev.)

116

den nce tekrar gszlemitir, nk artk l bir bestecidir. Operann sonu bilgiedir: Kahraman kamptan serbest braklmtr. 'zgrlk! zgrlk!' diye haykrr zindan mahkmlar. Sonra komutan haykrr: ' bana!' ve zincirlerin balamal sesiyle belirginleen zorunlu almann hoyrat ritmi zerinde biten operann son szcdr hu. Bestecinin lmnden sonra yaplan ilk temsili Janacek'in bir rencisi (partisyonun yeni tamamlanan elyazmasn basma hazrlayan kii) ynetti. Bu renci son sayfalan biraz kurcalam: Bylece; 'zgrlk! zgrlk!' haykryla gelen son, fazladan eklenen bir sonla genilemi bir sona, neeli bir sona, bir kutsamaya (bir tane daha) dnyor. Ssleme olarak, bestecinin amacn srdren bir eklenti deil bu; bu amacn yadsnmas; opera gereinin kendi kendini geersiz kld son aldatmaca.

10
Bir Amerikan niversitesinde edebiyat profesrl yapan Jeffrey Meyers'in 1985 ylnda yazd Hemingway'in zyaam yksn ayorum ve Beyaz Fillere Benzeyen Tepeler1 & ilikin sayfalan okuyorum. rendiim ilk ey: yk 'belki de Hemingway'in Hadley'in (Hemingway'in ilk kars) ikinci gebeliine olan tepkisini betimliyor. Bunu, u yorum izliyor; yoruma ayra iinde kendi aklamalarm ekliyorum: "Tepelerin, istenmeyen bebek benzeri yararsz eleri temsil eden gerekd hayvanlarla, beyaz fillerle karlatrlmas, yknn anlam bakmndan ok nemlidir (fillerin istenmeyen bebeklerle biraz zorlama olan karlatrlmas Hemingway'in deil profes* rndr; yknn duygusal yorumunu hazrlamaktadr). Bu karlatrma bir tartma konusu oluyor ve grnmden duygulanan, imgelem yetisi gl kadn ile onun grn paylamayan basit kafal erkek arasndaki ztl ortaya karmaktadr. [...] yknn temas bir kutupsallklar dizisine dayal olarak geliiyor: Doala kar yapay, igdsele kar ussal, dnceye kar gevezelik, hastalklya kar canl {profesrn amac belirginleiyor: Aktrel adan, kadm olumlu kutup, erkei de olumsuz kutup yapmak). Benmerkezci {erkei benmerkezci olarak tanmlamay gerektirecek bir kant 117

yok), kadnn duygularna tamamen kaytsz erkek, daha nceden olduklar gibi olabilmek iin kadn ocuunu aldrmaya zorlamaktadr. [...] ocuk aldrmann doa kart bir ey olduunu dnen kadn, ocuu ldrmekten (henz domam olduu iin, kadnn ocuu ldrmesi olanakszdr) ve kendisine zarar vermekten ok korkmaktadr. Erkein syledii her ey yanltr (Hayr erkein syledikleri, bylesine bir durumda mmkn olabilen, sradan avutma szleridir); kadnn syledikleri ise ironiktir (gen kzn szlerini aklayabilecek daha baka birok olanak vardr). Erkek, akn yeniden kazansn diye (gen kzn erkeinin akna ne sahip olduunu, ne de bu ak yitirdiini kantlayacak hibir ey yok) kadn bu ameliyata raz olmaya zorlamaktadr (' stemiyorsan bunu yapmam isteyemem', diyor iki kez ve onun iten olmadn kantlayacak bir ey yok), ama erkein ondan byle bir ey istemesi kadnn erkei bir daha artk sevemeyecei anlamna gelmektedir (istasyondaki sahnenin ardndan ne olup biteceine ilikin olarak bir ey sylemenin olana yok). Kadn, tpk Dostoyevski'nin bir yeraltnda betimledii erkek gibi, ya da Kafka'nn Joseph K.'s gibi, kocasnn davrannn yansmasndan baka bir ey olmayan bir kiilik blnmesi noktasna eritikten sonra, bu zykm biimini kabul ediyor (bir ceninin ldrlmesi ile bir kadnn ldrlmesi ayn ey deildir): 'yleyse yaptracam, nk kendimi umursadm yok.' (Bir bakasnn davrann yanstmak bir kiilik blnmesi deildir, yoksa anababalanna itaat eden btn ocuklar kiilik blnmesine urar ve Joseph K.ya benzerlerdi; sonra, ykdeki erkek hibir yerde koca olarak tanmlanmamtr; Hemingway dii kahraman her yer yerde 'girl' gen ktz, olarak tanmlad iin, zaten koca olamaz; Amerikal profesrn onu inatla 'woman' olarak adlandrmas, kastl bir kmsemedir: ki kahramann, Hemingway'in kendisi ile kars olduunu sezinletmek istemektedir.) Sonra, erkekten uzaklar ve [...] doada bir avuntu bulur; buday tarlalarnda, aalarda, rmakta ve uzaktaki tepelerde. Bir yardm aramak zere gzlerini tepelere doru kaldrnca, dald derin dncenin dinginlii (doaya bakmann gen kzda uyandrd duygular konusunda hibir ey bilmiyoruz; ama gen kzn hemen sonra syledii szckler hznl olduu iin, bu duygular hibir durumda dingin olamaz) 121. mezmuru anmsatmaktadr (Hemingway'in biemi ne 118

kadar yalma, yorumlaycsnn biemi o denli tumturakl). Ama bu ruh hah' tartmay srdrmekte direnen erkek tarafndan yok edilir {yky dikkatle okuyalm: fazn ksa bir sre uzaklamasndan sonra, ilk konuan ve tartmay srdren Amerikal deil gen kzdr; erkek tartma aramamakta ve yalnzca gen faz yattrmak istemektedir) ve onu bir sinir krizinin kysna getirir. Bunun zerine kz ona lgnca bir arda bulunur: 'Benim iin bir ey yapar msn?' [...] Kral Lear'in 'Asla, asla, asla, asla'sn anmsatan, 'O halde sus. N'olur!' {Shakespeare arm, Dostoyevski ve Kafkaya yaplan armlar gibi ii bo, anlamdan yoksun). zeti zetleyelim: 1} Amerikal profesrn yorumunda, yk bir ahlk dersine dntrlmtr: Kiiler, ncel olarak bir ktlk gibi kabul edilen ocuk aldrmayla olan ilikilerine gre yarglanmaktadr: Bylece ('imgelem yetisi gl', 'grnmden duygulanan') kadn, doal, canly, igdseli, dnceyi temsil etmekte; ('benmerkezci', 'basit') erkek ise yapay, ussal, gevezelii, hastal temsil etmektedir (hemen unu belirtelim ki modern ahlk syleminde ussal olan ktl, igdsel olan ise iyilii simgelemektedir); 2) Yazarn zyaam yksyle yaplan yaklatrm (ve girF un kurnazca woman'a dntrlmesi) olumsuz ve ahlksz kahramann, yk araclyla bir tr itirafta bulunan Hemingway'in kendisi olduunu sezinletir; diyalogun bilmecemsi niteliini yitirmesi halinde, kiilerin gizli yanlar kalmyor ve Hemingway'in zyaam yksn okumu kimse iin, kiiler tam anlamyla belirgin ve akseik oluyorlar. 3) yknn zgn estetik nitelii (ruhbilimcilik kart olmas, kiilerin kastl olarak gemile rtlmeleri, dramatik olmayan nitelik, vb.) gz nnde tutulmuyor; en kts, u estetik nitelik geersizleHriliyor. 4) yknn temel verilerinden (bir erkek ve bir kadn bir ocuk aldrmaya gidiyorlar) yola kan profesr kendi yksn uyduruyor: Benmerkezci bir erkek, karsn ocuk aldrtmaya zorlamaktadr; kadn artk bir daha asla sevemeyecei kocasn hor grmektedir, 5) Bu yeni yk deikesi, kesinlikle yavan ve tepeden trnaa klielerle bezelidir; bununla birlikte, srasyla Dostoyevski, n 119

di ve Shakespeare ile karlatrlan yk (profesr, btn zamanlarn en byk mercilerini tek bir paragrafta toplamay baarm), byk yapt statsn koruyor ve bylece, yazarnn ahlki yoksulluuna karn, profesrn kendisine gsterdii ilgiyi aklamay baaryor.

11
Yorum bozuntular, sanat yaptlarnn canna ite byle okur. Amerikal profesr, ykye bu ahlk yorumu dayatmadan krk yl kadar nce, Beyaz Fillere Benzeyen Tepeler, Fransa'da, Yitik Cennet ad altnda, Hemingway'in vermedii (yk dnyann hibir dilinde bu ad tayamaz) ve ayn anlam artran (Yitik Cennet: ocuk aldrma ncesinin masumiyeti, vaat edilmi anne mutluluu, vb., vb.) bir balkla evrilmiti. Bozuntu yorum, gerekte, bir Amerikal profesrn, ya da yzyl balarnn bir Pragl orkestra efinin (ondan sonra, baka baka orkestra efleri onun Janufa zerinde yapt deiiklikleri benimsediler) kusuru deildir; ortak bilinaltndan kaynaklanan bir ayartmadr; metafizik suflrn bir buyruudur; bir srekli toplumsal zorunluluktur; bir gtr. Bu g yalnzca sanat hedef almaz, her eyden nce gerekliin kendini hedef alr. Flaubert'in, Janacek'in, Joyce'un, Hemingway'in yapm olduklarnn tersini yapar. Gerein yznn yok olmas iin, imdiki zam ann zerine, bayalklarn rtsn atar. Yaam olduun eyin ne olduunu asla bilmeyesin diye.

120

ALTINCI BOLUM

YAPITLAR VE RMCEKLER

121

1
'Dnyorum'. Nietzsche, her fiilin bir znesi olmasn zorunlu klan bir dilbilgisi kuralnn benimsettii bu olumlamadan kukulanyor. Gerekten, yle diyor: 'Bir dnce, 'o' ('kendisi') istedii zaman gelir, yle ki 'dnyor' fiilinin belirteninin 'ben' znesi olduunu sylemek olgular saptrmaktr.' Bir dnce filozofa 'alnna yazlm mutluluklar ya da felketler gibi, dardan, yukardan ya da aadan' gelir. Ayana abuktur dnce. nk Nietzsche 'presto (abuk) koan, cesur ve gr bir zihinsel g' seven ve dnceyi 'ar, ikircimli, zahmetli alma trnden ve ou zaman yiit bilginlerin terine lyk bir etkinlik* olarak gren, 'ama kesinlikle, dans ve takn neenin ok yakn akrabas u ok ho, hafif olgu' olarak grmeyen bilginlerle alay eder. Nietzsche'ye gre, filozof, 'kendisinin bir baka yoldan ulat olgular ve dnceleri, yanl bir tmdengelim ve eytiim dzenlemesiyle saptrmamak zorundadr [...] Dncelerimizin bize geldikleri gerek biimi ne gizlemeli, ne de bozmalyz. En derin ve en tkenmez kitaplar, hi kukusuz, her zaman, Pascal'n Dncelef'mm zdeyisel ve birdenbire niteliinden bir eye sahip olacaklar' 'Dncelerimizin bize geldikleri gerek biimlerini bozmamak': bu buyruu olaanst buluyorum; ve Morgenrte'den balayarak, btn kitaplarnda, btn blmlerin bir tek paragrafta yazlm olduklarn belirtmek isterim. nk bir dnce, tek solukta sylenmelidir; filozofa doru hzla ve dans ederek koarken grnd biimde tutulmaldr.

2
Nietzsche'nin, dncelerin kendine geldikleri 'gerek biimi'ni korumak istenci, tpk bunun gibi, onun beni kendine balayan bir baka buyruundan ayrlamaz: Dnceleri dizgeye dn 123

trmek eilimine kar koymak. Felsefi dizgeler 'hl lemin karsna kartlabilir olduklar sylenebilse bile, bugn yrekler acs ve bozum olmu grnyorlar'. Saldr, kanlmaz olarak, biiminden daha az olmamak zere, dizgeletirici dncenin dogmatizmini hedef almaktadr: 'Bir dizgesellikler komedisi: Felsefi dizgeler, dizgelerini uygulamak ve onu saran ufku geniletmek isterken, ister istemez, zayf noktalarn da gt noktalarnn biemi iinde sahneye koyarlar'. Son szcklerin altn ben izdim: Bir dizgeyi aklayan felsefi bir kitap zayf blmler iermeye mahkmdur; filozof yetenek yoksunu olduu iin deil, ama bir kitabn biimi bunu zorunlu kld iin byledir; nk, filozof yeniliki sonularna ulamadan nce, sz konusu soruna ilikin olarak bakalarnn dediklerini aklamak, bunlar rtmek, baka zmler nermek, en iyi zm yolunu semek, bunun iin kantlar (doal kantlarn yan sra arpc kantlar) ileri srmek zorundadr, bu nedenle, okur, sorunun zne, filozofun zgn dncesine ulamak iin sayfalar atlamak istei duyar. Hegel, Estetik adl yaptnda, bize, sanatn grkemli bir bireimsel imgesini verir; bu kartal bak byler bizi; ama metnin kendisi byleyici olmaktan uzaktr; dnceyi, filozofa doru koarken grnd o ekici grnmyle sunmaz bize. Hegel,. 'dizgesini uygulamak isterken', onun her ayrntsn, nokta nokta, milim milim betimler, yle ki Estetik'i, bir kartal ile birlikte, ke bucan rtmek iin a ren yzlerce kahraman rmcein oluumuna katkda bulunduu bir yapt izlenimi verir bize.

3
Andr6 Breton, (stgerekilik Bildirgesi) iin roman, bir 'aa tr'dr; biemi 'dpedz haber' biemidir; verilen haberin nitelii 'gereksiz yere zel'dir ('kahramanla ilgili hibir kaygdan bak tutmazlar beni: sarn m olacak, ad ne olacak..?'); ve betimlemeler: 'Hibir ey bunlarn hiliiyle boy lemez; katalog resimlerinin st ste binmesinden baka bir ey deildirler'; Su ve Ceza'dan rnek olarak aktardan bir paragraf, Raskolnikov'un odasnn betimlenmesini, u yorum izler: *Bu okul ii resmin yei 124

ne oturduunu ve kitabn burasnda yazarn beni bunaltmak iin gerekeleri olduunu ileri srecekler.' Breton bu gerekeleri uyduruk bulmaktadr, nk: 'Yaammn bu ie yaramaz anlarn hesaba katmam ben'. Sonra psikoloji: Her eyin nceden bilindiini gsteren uzun aklamalar: 'Eylemleri ve tepkileri en ince ayrntsna kadar ngrlm bu kahraman, her eyin boa kartyor izlenimi vermesine karn, nesnesi olduu hesaplar bozmamay kendine grev biliyor'. Bu eletirinin yan tutan niteliine karn, ona bo veremeyiz; bu eletiri modern sanatn romana ilikin ekincesini dorulukla dile getirmektedir. zetliyorum: Haberler; betimlemeler; yaamn nemsiz anlarna kar gereksiz dikkat; bilinen kahramanlarn btn tepkilerini nceden yanstan psikoloji; ksacas, bu eletirilerin hepsini teke indirecek olursak, roman Breton'un gznde aa bir tr durumuna getiren ey, bir yazgsal eksikliktir, yani romanda iirin bulunmaydr. Bir yaznsal tr, kouklu bir metin olarak deil, ama stgerekilerin ve btn modern sanatn ycelttii konumuyla, yani belli bir gzellik kavram olarak, olaanstnn infilak, yaamn ycelii, younlam duyarlk, bakn zgnl, byleyici art olarak iirden sz ediyorum. Breton'un gznde roman her eyden nce bir rolmayan'dr.

4
Fg: Bir tek tema kontrpuan olarak, bir ezgiler zinciri, uzun kousu boyunca ayn nitelii, ayn ritmik itkiyi koruyan, kendi birliini srdren bir dalga yaratyor. Bach'tan sonra, mzikal klasisizm ile, her ey deiiyor: ezgisel tema kapanyor, ksalyor; ksalyla monotematizmi hemen hemen olanakszlatryor; besteci, bir byk kompozisyon (byk oylumlu bir btnl olan mimari dzenleme anlamnda) yapmak iin temalar ard ardna sralamak zorundadr; bylece, klasik ve romantik dnemlerin temel biimi olan sonatta, rnek bir biimde, kendini gerekletiren yeni bir besteleme sanat douyor. Temalar ard ardna sralamak iin, ara paralar ya da Cesar Franck'n dedii gibi, kprler gerekiyordu. 'Kpr' szc, bir bestede, kendi balarna anlamlar olan paralar (temalar) e ayn 125

younluk ve nemi iermeyen, ama tekilerin hizmetinde bulanan baka paralarn yer aldn aklar. Beethoven'i dinleyen kimse younluk derecesinin srekli olarak deitiini sanr: Zaman zaman, bir ey hazrlanr, sonra ger, daha sonra gider ve bir baka ey kendini duyurur. kinci dnemin (klasisizm ve romantizm) mziinin znde bulunan eliki: Bu eliki varlk nedenini duygular dile getirme yeteneinde grr, ama ayn zamanda, biimin katksz geregi olan kprlerini, kodalarn,' geliim blmlerini; kiisellikle bir ilikisi olmayan, renilen, allmtan ve ortak mzik kalplarndan (kimi zaman Mozart ya da Beethoven gibi en byklerde de rastlanan, ama kk bestecilerde bol bol bulunan) kolay kolay vazgeemeyen bir becerinin rn olan kprlerini, kodalarn, geliim blmlerini hazrlar. Bylece, esin ile teknik srekli olarak birbirlerinden ayrlmak tehlikesiyle kar karya kalrlar; kendiliinden olan ile yaplan ey arasnda, dorudan bir duyarlk dile getirmek isteyen ile mzikletirilen ayn duyarln teknik geliimi arasnda, temalar ile dolgu (kmseyici olduu kadar tam anlamyla nesnel bir deyim: nk, gerekten, temalarn arasm yatay olarak zamanla ve dey olarak orkestra sonoritesi ile 'doldurmak' gerekir) arasnda bir ikiye blnme doar. Piyanoda bir Schumann senfonisi alan Moussorgski'nin geliim blmnden nce durduu ve 'Mzikal matematik ite burada balyor!' diye bard anlatlr. Debussy'ye, Beethoven'den sonra senfonilerin 'hamarat ve donmu temrinler'e dntn ve Brahms ile aykovski'ain mziklerinin 'can skntsnn tekelini ele geirmek iin ekitikleri'ni syleten ey ite bu hesap, tkal, bilgi, okulda renilmi, esinsiz yandr.

5
Bu zde bulunan ikiye blnme, klasisizmin ve romantizmin mziini teki dnemlerin mziklerinden daha aa bir duruma getirmez; btn alarn sanat kendi yapsal glklerini ierirler, yaratcy yeni zm yollar aramaya zorlayan ve bylece bi
1. Koda: Mzik parasnn sonu. (ev.)

126

imsel evrime hz veren bu yapsal glklerdir. kinci dnemin mzii bu gln zaten bilincindeydi. Beethoven: Mzie kendisinden nce asla grlmemi bir anlatmsal younluk getirdi ve ayn zamanda, sonat besteleme tekniini herkesten fazla gelitirdi: Bu ikiye blnme bu nedenle ona zellikle ar geliyordu; bunu aabilmek iin (bunu her zaman baarm olduunu sylemek olanaksz), deiik stratejiler kefetti:. rnein, temalarn dnda bulunan mzik malzemesine, bir gama, bir arpeje, bir geie, bir kodaya kuku gtrmez bir anlatm gc verdi; Ya da (rnein) kendisinden nce sradan bir ustalktan, aslnda nemsiz bir ustalktan baka bir ey olmayan eitlemelerin biimine bir baka anlam getirdi: Sanki podyumda deiik giysiler iinde bir tek manken dolayormu gibi; Beethoven kendisine u sorulan sormak iin bu biimin anlamm altst etti: Bir temada gizli ezgisel, ritmik, armonik olanaklar nelerdir? zne zarar vermeksizin, bir temann sessel dntrmnde nereye kadar gidilebilir? Ve peki, bu z hangi zdr? Bu sorular mziksel olarak soran Beethoven'in, ne kprlerin, ne geliimlerin, ne dolgularn sonatn biimine getirdikleri eylere gereksinimi vard; bir saniye olsun, ze ve temann gizemine ilikin eylerin dnda kalmamtr. XIX. yzyl mziini, yapsal ikiye blnmesini amak konusunda gsterdii srekli aba asndan incelemek ilgin olurdu. Bu konuda, Chopin stratejisi adn verdiim eyi dnyorum. Tpk ehov'un hi roman yazmamas gibi, Chopin de neredeyse yalnzca derlemelerde toplanan paralar (mazurkalar, polonezler, gece mzikleri, vb.) besteleyerek bykkompozisyon''a yz vermedi. Bir senfoni, bir konerto, bir drtl (qua tuor) yaratmay bir bestecinin neminin zorunlu lt sayan dnemin anlayna kar davrand. Ama Chopin kesinlikle bu ltten uzak durarak, ann eskimeyen, gerekte benzersiz ve tmyle yaayacak olan yaptn, belki de tek yaptn yaratt. Chopin stratejisi, Schumann'n, Schubert'in, Dvorak'in, Brahms'in besteleri arasnda kk boyutlu, az son or i teli paralarn, bana, senfonilerden ve konertolardan daha canl, daha gzel (ou zaman ok gzel) grnmelerinin nedenini aklyor. nk (nemli bir saptama) ikinci dnem mziinin znde bulunan ikiye blnme, byk komposizyon'un zel sorunudur. 127

6
Roman sanatn eletiren Breton, onun zayf yanlarna m, yoksa zne mi saldrmaktadr? Her eyden nce, XIX. yzyln banda, Balzac'la doan roman estetiine saldrdn syleyelim. lk kez byk bir toplumsal g olarak ortaya kan roman, bu srada ok byk am yaamaktadr; neredeyse ipnotik bir ayartma gcyle donanm olan roman, sinema sanatnn habercisidir: Okur, imgeleminin beyazperdesi zerinde romann sahnelerini ylesine gerek olarak grr ki bunlar kendi yaamnn gerekleriyle kartrmaya hazrdr; romana, okuru ele geirmek iin, bir gerein yanlsamasn retme aygt'nd^n btnyle yararlanmaktadr; ama bu aygt, ayn zamanda, klasissizmin ve romantizmin mziinin yaadnn benzeri bir yapsal ikiye blnmeyi roman sanat iin retmektedir: Olaylar geree benzer klan, ince eleyip sk dokuyan nedensel mantk olduu iin bu balantnn hibir paras es geilmem e lidir (kendi balarna yarardan, nemden, ne denli yoksun olurlarsa olsunlar); Kiiler 'canl' grnmek zorunda olduklar iin, kiiliklerine olabildii lde en yksek bilgi yklemek gerekmektedir (inanlmaz olanlarn dnda bilgi adna ne varsa); Ve tarih var: Eskiden, tarihin ar ilerleyii onu neredeyse grnmezletiriyordu, sonra admlarm hzlandrd ve birdenbire (Balzac'n byk deneyimi bu balamdadr) yaamlar boyunca insanlarn evresinde bulunan her ey, gezindikleri sokaklar, evlerindeki eyalar, bal olduklar kurumlar deimeye balad; insan yaamnn arkaplan' nceden bilinen, devinimsiz bir dekor deildir artk, deiken olmutur, bugnk grnm yarn unutulmaya mahkmdur, yleyse onu ele geirmek ve onu dile getirmek gerekmektedir (geen zamann bu tablolar ne denli skc olursa olsunlar). Arkaplan: Onu, Rnesans anda, tabloyu nde bulunanlar ve arkada bulunanlar olarak ikiye blen perspektif ile, resim sanat kefetti. Bunun sonucu olarak biimin zel sorunu kt ortaya: 128

rnein, portre: Yz, vcuttan ok, gerideki kuma krmlarndan daha ok dikkat ve ilgili toplamaktadr. Tamamen doal bir ey bu, evremizdeki dnyay byle grrz, ama bununla birlikte, yaamda doal olan ey sanatta biimin gereklerini karlamaz: Bu tabloda, ayrcalkl yerler ile ncel olarak nemsiz saylan yerler arasndaki dengesizlii gizlemek, gidermek, yeniden dengelemek gerekiyordu. Ya da, onu bu ikiye blnmeyi ortadan kaldracak yeni bir estetik ile kktenci bir ekilde yok etmek gerekiyordu.

7
1948'den sonra, doduum lkedeki komnist devrim yllarnda, benim iin, 'airin cellatla birlikte hkm srd' dnem olan Terr zamannda, lirik krln oynad sekin rol anladm (Yaam Baka Yerde). O zaman Mayakovski'yi dndm; onun dehas, Rus devrimi iin, Dzerjinski'nin polisi kadar vazgeilmez bir eydi. Lirizm, lirikleme, lirik sylem, lirik kendinden geme, totaliter dnya olarak adlandrlan eyin ayrlmaz paralardr; bu dnya, Goulag deildir, d duvarlarna dizeler denmi, d duvarlar nnde dans edilen Goulag'tr. Terrden ok, Terrn liriklemesi benim iin bir sarsnt oldu. Btn lirik eilimlere kar sonsuza kadar alandm. O srada derinlemesine, doymazcasna arzu ettiim tek ey, bilinli ve uyank bir bakt. Bunu sonunda roman sanatnda buldum. Bu nedenle, romanclk, benim iin, herhangi bir 'yaznsal tr'le uramaktan ok daha fazla bir ey oldu; bir tavr alma, bir saduyululuk, bir anlay idi; bir politikayla, bir dinle, bir ideolojiyle, bir ahlakla, bir topluluk ile her trl zdelemeyi reddeden bir anlay; bir ka ya da edilgenlik olarak deil, ama bir direnme, meydan okuma, bakaldr olarak tasarlanm, bilinli, inat ve lgn bir zdelememe. Sonunda u tuhaf diyaloga katldm: 'Komnist misiniz, bay Kundera? Hayr, romancym.' 'Ayrlk msnz? Hayr, romancym.' 'Saa m yoksa solcu musunuz?' kisi de deilim. Romancym.' lk genliimden balayarak, modern sanat sevdim, resmini, mziini, iirini sevdim. Ama modern sanat, kendi 'lirik zihniyet'inin, ilerleme yanlsamalarnn, ift devrini, estetik ve politik dev
Saptnlm Vasiyetler "'*'/rt

rim ideolojisinin damgasn tayordu ve yava yava ona gck olmaya baladm. nc dnce'ye kar kukuculuum, bununla birlikte, modern sanat yaptlar iin duyduum sevgiyi hi deitiremezdi. Onlar seviyordum, Stalinci basknn ilk kurbanlar yznden onlar daha ok seviyordum; aka'mn kiilerinden enek, kbist resmi sevdii iin bir disiplin birliine gnderildi. O srada durum byleydi, Devrim, modern sanat bir numaral ideolojik dman ilan etmiti, oysa zavall modernistlerin onu vmekten ve yceltmekten baka bir arzulan yoktu; Konstantin Biebl'i asla unutmayacam: 1948'den sonra cokulu bir komnist olarak, yavanlk bakmndan i ezici ve yrek paralayc dzeyde propaganda iiri yazmaya balayan esiz bir airdi (ah, iirlerini nasl da ezbere bilirdim!); bir sre sonra, kendini pencereden Prag kaldrmlarna atarak ld; onun incelikli kiiliinde, aldanm, aldatlm, "kurban edilmi, katledilmi, intihar etmi modern sanat grdm. Modern sanata olan ballm, romann antilirizmine olan ballm kadar tutkusald. Breton iin, tm modern sanat iin nemli olan o iirsel deerleri (younluk, zllk, zgr imgelem gc, 'yaamn ie yaramaz anlan'na kar hogr), romann bys bozulmu topramda zellikle aradm. Ama bu iirsel deerler artk benim iin o denli nem tamyorlard. Brahms ya da aykovski'nin senfonilerini dinledii zaman, Debuss/yi kzdran trden bir can skntsna kar alerji duymamn, alkan rmceklerin grltsne kar alerji duymamn nedenini belki bu aklar. Balzac'n sanatna kar uzun sre kaytsz kalmn nedenini, romana olarak zellikle Rabelais'yi seviimin nedenini belki de bu aklar.

8
Temalarn ikiye blnmesi ve kprler, n ve arka plan, Rabelais'nin yabancs olduu eylerdir. Ciddi bir konudan, kk Gargantua'nn kn silmek iin kefettii yntemlerin saymna kolayca geer ve bununla birlikte, ister uyduruk ister ciddi olsun, btn blmler estetik bakmndan onda ayn neme sahiptirler ve bana ayn zevki salarlar. Onda ve teki eski romanclarda beni byleyen ey udur: byleyici bulduklar eylerden sz eder130

ler ve bylenmenin bittii yerde dururlar. Onlarn yazma, yaz zgrlkleri bana unlar dletir: bir geciktirim (suspense) uydurmadan, bir yk kurmadan ve geree benzermi gibi gstermeden yazmak, bir dnemi, bir ortam, bir kenti betimlemeden yazmak; bunlarn tmn bir yana brakmak ve yalnzca zde var olanla iliki kurmak. Bunun anlam udur: kprlerin ve dolgularn iinde hibir varlk nedenine sahip olamayacaklar; romancnn biimi ve onun zorlayc buyruklarm tatmin etmek iin, yrekten benimsedii ve kendini byleyen hibir eyden, bir satr bile olsa, uzaklamak zorunda olmayaca bir yapt yaratmak.

9
Modern sanat: sanatn zerk yasalar adna gerekliin yknlmesine kar bir bakaldr. Bu zerkliin ilk yarar salayc zorunluluklarndan biri udur: bir yaptn btn anlar, btn kk paralar eit bir estetik neme sahip olmaldr. Empresyonizm: basit bir optik olgu olarak tasarlanm man* zara, yle ki bu manzarada bulunan bir insann bir aldan duha fazla bir deeri yoktur. Kbist ve soyut ressamlar, tabloyu kanlmaz olarak deiik neme sahip planlara blen nc boyutu ortadan kaldrarak daha da ileri gittiler. Mzikte, bir bestenin btn zamanlarnn estetik eitliine ynelik olan ayn eilim: Basitlii, mzik mirasnn retoriine kar kkrtc bir red olan Satie. Byleyici, bilgi rmceklerin kycs Debussy. Vazgeilmez olmayan btn notalar yrrlkten kaldran Janacek. Romantizmin ve klasisizmin mirasna srt eviren ve mjdecilerini mzik tarihinin ilk dneminin ustalar arasnda arayan Stravinski. Esiz (yani on iki sesli) bir monotematizme dn yapan ve kendisinden nce hi kimsenin hayal edemedii bir sadelie ulaan YVebern. Ve roman: Balzac'n 'roman nfus idaresiyle rekabet etmek zorundadr' diyen nl zlszn yadsnmas; bu yadsmann, budalalar anlasnlar diye modernliklerini sergilemekten holanan nc yalanc pehlivanlkla benzer bir yan yoktur; yalnzca, gerein yanlsamasn reten aygt kibarca yararsz (ya da hemen hemen yararsz, istee bal, nemsiz) klar.
ttt

Bir roman kahraman, nfus idaresiyle rekabet etmek zorundaysa, onun ilk nce gerek bir ad olmak gerekir. Balzac'tan Proust'a kadar adsz bir roman kahraman dnlemez. Ama Diderot'un Jacques'inin soyad yoktur ve efendisinin ise ne ad, ne de soyad vardr. Panurge bir ad mdr, yoksa bir soyad mdr? Adsz soyadlar, soyadsz adlar artk ad deildirler, im'dirler. Dava'nn kahraman bir Joseph Kaufmann, Krammer ya da Kohl deil, ama Joseph K.'dr. ato'nun kahraman ise adn yitirecek ve yalnzca bir tek harfle yetinecektir. Broch'un Schuldlosen'i: Kahramanlardan biri A harfiyle tanmlanmtr. Uyurgezerler'de Esch ile Huguenau'nun adlan yoktur. Niteliksiz Adam'm. kahraman Ulrich'in soyad yoktur. lk yklerimden beri, igdsel olarak, kahramanlarma ad vermekten kandm. Yaam Baka Yerde't kahramann yalnzca ad vard ve annesi yalnzca 'anne' olarak gsterilmitir, sevgilisi 'kzl sar sal' olarak ve onun a da 'krklk' olarak adlandrlmtr. Numaraclk m? O sralar, anlamn ancak daha sonra anladm eksiksiz bir kendiliindenlik iinde davranyordum: nc dnemin estetiine uyuyordum: Kahramanlarmn gerek kiiler olduklarna ve bir evlenme czdanlar olduuna inanlsn istemiyordum.

&M

Thomas Mann: Byl Da (Zauberberg): Kahramanlar, gemileri, giyini biimleri, konuma biimleri (btn dilsel kt alkanlklaryla) zerine ok uzun blmler, vb.; sanatoryumdaki yaamn ok ayrntl betimlemesi; tarihsel zamann (1914 savandan nceki yllar) betimlemesi: rnein, o zamanki ortak alkanlklar: Yeni kefedilen fotorafa kar tutku, ikolata sevgisi, gz kapal yaplan resimler, esperanto, yalnzlar iin kt oyunlar, gramofon dinleme, ruh arma seanslar (gerek romana olan Mann, bir a unutulmaya yargl ve sradan vakanvistin gznden kaan detlerle tanmlyor). Gereksiz yere uzatlm diyalog, baz temel izlekleri brakr brakmaz, bilgilendirici grevini ykleniyor ve Mann'da dler bile betimlemelerden oluuyor: Sanatoryumda geirdii ilk gnden sonra, romann gen kahraman Hans Castorp uykuya dalyor; sradann sradan bir dte, bir gn nce132

sinin btn olaylar, rkek bir sapma iinde, yineleniyor. Ryann zgr imgelem gcnn kayna olduunu dnen Breton'un ok uzaklanndayz. Burada, ryann bir tek grevi var: Okuru ortama altrmak, gerekle ilgili yanlsamasn dorulamak. Bylece, nnde Hans Cast or p' un yazgsnn ve iki veremlinin (biri mason ve demokrat, teki cizvit ve mutlakiyeti, her ikisi de aresiz hasta), Settembrini ile Naphta'nn ideolojik ekimelerinin sahnelenecei geni arkaplan kl krk yararcasna betimleniyor. Mann'n kaygsz alaycl bu iki bilginin gereini greceletiriyor; tartmalarnn galibi belli olmuyor. Ama romann alaycl daha ileri gidiyor ve ikisi de kendi kk dinleyici topluluu tarafndan evresi sarlm ve kendi amansz mantklaryla kendilerinden gemi durumda kantlarn an uca tadklar (yle ki kim ilerlemeden yana, kim gelenekten yana, kim akldan, kim akldndan, kim ruhtan, kim bedenden yana anlalmyor) sahnede doruklarna eriiyor. Birka sayfa, szcklerin anlamlarn yitirdikleri esiz bir karkla tank oluyoruz ve tartma iddetlendike davranlar birbirine benzemeye balyor. ki yz sayfa kadar sonra, romann sonunda (yaknda sava kacaktr), sanatoryumun btn sakinleri akld fke, aklanmaz kin ldrna kaplyorlar; o zaman Settembrini, Naphta'ya hakaret ediyor ve iki hasta aralarndan birinin intihar edecei bir dello yapacaklardr; birden anlalyor ki insanlar birbirlerinin zerine salan uzlamaz br ideolojik dmanlk deildir, ama karanlk ve aklanmaz bir gtr, insanlar iin dnceler, bir paravanadan, bir maskeden, bir bahaneden baka bir ey deildir. Bundan dolay, bu grkemli 'dnce roman', ayn zamanda, (zellikle bu yzyl sonunun okurlar iin) korkun bir yadsmadr, dncelerin olduklar gibi yadsnmadr ve dncelere, onlarn dnyay ynetme yeteneklerine inanm olan aa byk bir vedadr. Mann ve Musil. Doum yllarnn birbirine yakn olmasna karn, estetikleri roman tarihinin iki deiik dneminin estetiidir, ikisi de engin anksalln1 romancsdr. Mann'n romannda, anksallk, her eyden nce, bir betimlemeli roman dekoru nnde sylenen dnce diyaloglarnda ortaya kar. Musil'in Niteliksiz
I. Anksallk: 'Intellectualiet*' karl olarak. (ev.)

133

Adam'mda (Der Mann ohne Eigenschaften) ise btnsel olarak her an ortaya kar. Olaylar burada da somut bir ortama (Viyana) ve somut bir zamana (tpk Byl Dondaki gibi: 1914 savandan hemen nce) oturtulmutur, ama Mann'da Davos kenti ayrntsyla betimlenirken, Msil'de Viyana belli belirsiz anlr, yazar sokaklarn, alanlarn, parklarm grsel olarak betimlemek ltfunda bile bulunmaz (gerekliin yanlsamasn retme aygt kibarca skartaya kartlmtr). Olayn getii yer AvusturyaMacaristan mparatorluu'dur, ama kastl olarak glnletirilmi bir takma adla anlmaktadr: Kakanya. Kakanya: Somutluu elinden alnm, genelletirilmi, birka temel duruma indirgenmi imparatorluk, imparatorluun ironik modeline dnm imparatorluk. Bu Kakanya, Thomas Mann'n Davos'unda olduu gibi romann bir deildir, romann temalar'mdan biridir, arkaplan' betimlenmemitir, ama zmlenmi ve dnlmtr. Mann, Byl Dan yapsnn mzikal olduunu aklar: tpk bir senfonide olduu gibi gelien, geri dnen, kesien ve ak boyunca romana elik eden temalar zerine kurulu bir yapdr bu. Dorudur, ama temann Mann ve Msil'de tam olarak ayn anlama gelmediini belirtmek gerekir. lkin, Mann'da, temalar (zaman, bedenler, hastalk, lm, vb.) geni bir temadisi arkaplan'm (yer, zaman, det, kii betimlemeleri) nnde geliir; tpk bir sonatn temalarnn kprler ve geiler benzeri tema d bir mzikten gelimesi gibi. Sonra, Mann'n temalarnn gl bir oktariksel nitelii vardr, bu u demektin Mann u ya da bu temay aydnlatabilecek btn bilimlerden sosyoloji, siyasetbilim, tp, botanik, fizik, kimya yararlanr; sanki bu bilgi vulgar izasyonu araclyla, temalarn incelenme iin, salam bir didaktik taban oluturmak ister gibidir; bu, ou zaman ve ok uzun blmler boyunca, bence romann zsel1 olandan uzaklatrmaktadr, oysa, anmsayalm, bir roman iin zsel olan yalnzca bir romann syleyebilecei eydir. Temann incelenmesi, Msil'de deiiktir: tikin, oktarihsellikle ilikisi yoktur; bilgin, doktor, toplumbilimci, vakanvis klna girmez, Romana hibir bilim kolu kapsamna girmeyen, yal
1. zsel: 'Essential' karl olarak. (ev.)

134

mzca yaamn bir paras olan insani durumlar' inceler. Broch ve Musil, psikolojik gerekilik yzylndan sonra, romann tarihsel grevini ite bu anlamda anladlar: Avrupa felsefesi insann yaamn dnmeyi, onun 'somut metafizii'ni dnmeyi baaramamasna karn, zerinde yeri doldurulmaz olaca bu alam artk doldurmak romann alnna yazlmtr (varolu felsefesinin bir kar kantla dorulad ey; nk varoluun incelenmesi bir dizge olamaz; varolu dizgeletirilemez ve bir iirsever olan Heidegger, varolusal bilginin en byk hazinesini barndran roman tarihine ilgisiz kalmak yanlgsna dmtr). ikincisi, Mann'n aksine, Musil'de her ey tema olmaktadr (temel sorunsal). Her ey tema olduu zaman arkaplan yok olur ve tpk bir kbist tabloda olduu gibi, yalnzca nplan vardr. Musil'in yapmay baard yapsal devrimi, arkaplann yrrlkten kaldrlmasnda gryorum. Byk deiikliklerin genellikle belli belirsiz bir grn vardr. Gerekten de, dncelerin uzunluu, cmlelerin ar temposu Niteliksiz Adamca, geleneksel dzyaz grn verir. Zamandizinsel bir ters evrilme yoktur. Joyce tarz i monolog yoktur. Noktalama iaretlerinin kaldrlmas sz konusu deildir. Kiinin ve olayn ykm sz konusu deildir ki bin dolaynda sayfalar boyunca, birka sevgiliyle gren, birka dostuyla buluan, ciddi olduu kadar gln bir kuruluta alan (roman burada geree benzerlikten belli belirsiz uzaklar ve oyuna dnr), imparatorun doum yldnmn kutlamak zere 1918 yl iin tasarlanan (romann temellerine konulan gln bir bomba) byk bir 'bar enlii' dzenlemeyi amalayan Ulrich adl bir gen aydnn olaan yks izlenir. Her kk durum, ne anlama geldiini, bu anlam nasd anlayacan ve onu nasl dneceini kendi kendine soran uzun bir bak tarafndan nfuz edilmek iin deviniminde devinimsizlemi (bu tuhaf bir biimde yavalayan tempoda, Musil, zaman zaman, Joyce'u anmsatr) gibidir. Mann, Byl Dada, 1914 savann ncesi birka yl, sonsuza dek giden XIX. yzyla veda enliine dntrd. Ayn yllara oturan Niteliksiz Adam devam edecek olan dnemin insani durumlarm aratrr: 1914 ylnda balayan ve galiba gzlerimizin nnde sona ermekte olan modern an son dnemPnden insani 135

durumlar inceler. Gerekten de, Mus'in Kakanya'snda her ey yer almaktadr: Kimsenin egemen olamad ve insan istatistik saylarna eviren tekniin saltanat (roman bir kazaya sahne olan bir sokakta balar; br adam yerde yatmaktadr, oradan geen bir ift, yllk trafik kazas saysn anmsayarak olay yorumlar); teknikten esrimi dnyann en yce deeri olarak hz; iine girilemeyen ve her yerde hazr bulunan brokrasi (Mus'in devlet daireleri Kafka'ninkilerin benzeridir); hibir eyden anlamayan, hibir eyi ynetemeyen ideolojilerin gln ksrlklar (Settembrini ve Naphta'nn anl dnemi sona ermitir); eskiden kltr ad verilen eyin mirass olan gazetecilik; modernliin ibirlikileri insan haklan dininin gizemli ifadesi olarak sulularla dayanma (Clarisse ve Moosbrugger); ocukseverlik ve ocukkrasi (ideolojisi iimizdeki ocua tapn olan, kesin biimini almam bir faist olarak Hans Sepp).

11
70'li yllarn banda, Ayrlk Valsi'ni bitirdikten sonra, yazarlk yaammn bitmi olduunu dndm. Rus igalindeydik, karm ve benim daha baka kayglarmz vard. Fransa'ya geliimizden ancak bir yl sonra (ve Fransa sayesinde), tam alt yl sren bir suskunluun ardndan coku duymakszn yeniden yazmaya koyuldum. Sinmi olduum ve topra yeniden ayaklarmn altnda hissetmek iin, daha nce yapm olduum eylerle iliki kurmak istedim: Glnesi Aklar'in ikinci cildi gibi bireyler yazmak. Ne gerileme! Yazarlk yaamm yirmi yl nce bu yklerle balamt. Bereket versin, 'yeni glnesi aklar* dan iki tane denedikten sonra, ok deiik bir ey yazmakta olduumu anladm: yazmakta olduum bir yk kitab deil bir romand (daha sonra Gln ve Umttuun Kitab adn ald), yedi bamsz blmden oluan bir roman, ama bu blmler birbirine ylesine kaynamt ki, aralarndan biri tek basma okunacak oka byk anlam yitimine urard. Birden, roman sanatna kar iimde kalm gvensizlik kalntlar uup gitti: Her blme bir yk nitelii vererek, byk roman yapta iin kukusuz kanlmaz olan her trl teknii gereksizletirdim. Giriimimde eski Chopin stratejisi'ni, tema d b 136

lmlere gereksinim duymayan kk kompozisyon stratejisini karmda buldum. (Bu, yknn, romann kk biimlisi olduu anlamna m geliyor? Evet, roman ile iir, roman ile tiyatro arasnda bir fark vardr, ama yk ile roman arasnda ontolojik bir fark yoktur. Szck daarcnn olaslklarnn kurban olan bizler, ayn sanatn, byk ve kk, iki biimini kapsayabilecek bir tek szckten yoksun bulunuyoruz.) Aralarnda hibir ortak eylem bulunmadna gre, bu yedi kk bamsz yaz birbirlerine nasl balandlar? Bunlar bir arada tutan tek ba, bunlar bir roman yapan tek ba, ayn temalarn birliidir. Ayn ekilde, yoluma bir baka eski strateji kt: Beethoven'in eitlemeler stratejisi', onun sayesinde beni byleyen ve bu eitlemeromanda birok bakmdan derece derece bulgulanan baz varolusal sorunlarla dorudan ve aralksz olarak temas halinde kalabildim. zleklerin bu yava yava bulgulanmasnn bir mant vardr ve blmlerin birbirine balanmasn belirleyen de budur. rnein: Birinci blm (Kayp Mektuplar) insan ve tarih temasn temel deikesi iinde sergiler: Kendini ezen tarihle karlaan insan. kinci blmde (Anne) ayn izlek tersine evrilmitir: Anne iin, Rus tanklarnn gelmesi, bahesindeki armutlarla karlatrldnda pek az eyi temsil eder ('tanklar geicidir, armut lmszdr'). Roman kahraman Tamina'nn boularak ld altnc blm (Melekler) romann trajik sonu gibi grnebilir; bununla birlikte, roman bu blmde deil, ama ne dokunakl, ne dramatik, ne de trajik olan bir sonraki blmde sona erer; bu blm, yeni bir kiinin, Jan'n erotik yaamn anlatr. Tarih izlei burada ksa bir sre ve son kez grnr: 'Jan'n kendisi gibi eski yurdunu terk etmi, btn zamanlarm yurtlarnn yitmi zgrl uruna mcadeleye ayrm arkadalar vard. Kendilerini yurtlarna balayan ban yalnzca bir kuruntu olduunu ve kendilerine kar kaytsz olan bir ey uruna hl lmeye hazrsa!a"r bunun alkanln dir renmesinden baka bir ey olmadn hepsi zaman zaman hissetmilerdi'; arkasnda her eyin anlamm yitirdii u metafizik snra (uur: romanda ilenen bir baka izlek) deiniliyor. Tamina'nn trajik yaamnn sona erdii adaya meleklerin gl (bir baka izlek) egemendir, oysa yedinci blmde, her eyi (Her ey: tarih, 137

cinsellik, felketler) dumana dntren 'eytann gl' yanklanr. zleklerin yolu ancak burada sona erer ve kitap bitebilir.

12
Olgun dnemi temsil eden alt kitabnda (Morgenrte1^ Menschliches allzumenschliches\ Die frhliche Wissenschaft3, Jenseit von Gut Bse*, Zur Genealogfe der MoraP, Gtzendmmerunf, Nietzche ayn yazmsal ilk rnei izler, gelitirir, oluturur, kesinler, olgunlatm*: kitabn temel btnln blm oluturur; birka sayfa sren tek bir cmledir uzunluu; blmler, istisnasz, bir tek paragraf ierir; her zaman numaralanmtrlar; Menschliches aUzumenschliches'de. ve Die frhmiche Wissenschaft'da numaradan baka bir de balk vardr. Belli bir sayda blm bir ksm, belli bir sayda ksm da bir kitap oluturur. Kitap, adnn tanmlad bir temel izlee ( yinin ve ktnn tesinde, neeli bilgi, ahlakn soy kt; vb.); deiik ksmlar {Menschliches allzumenschliches'de, seits von Gut und Bse'de Gtzendmmemng'da olduu gibi ayrca bir ad, ya da yalnzca numaras olan ksmlar) temel izlein trevi olan izlekleri ele alrlar. Bu trev izleklerden bazlar dey olarak (yani: her ksm, tercihen, ksm adnn belirledii izlei iler) yola kar, kimi izlekler ise kitap boyunca srer. Bylece, hem son derece eklemli (grece bamsz birok birime blnm) hem de son derece birleik (ayn izlekler srekli olarak yinelenir) bir yap doar. te, ayn zamanda ksa ve uzun blmlerin almamas olanana dayanan olaanst bir ritm duygusuyla donanm bir yap: rnein fyinin ve Ktnn tesinde'nin drdnc ksm zellikle ok ksa zdeyileri ierir (bir tr divertimento, scherzo gibi). Ama zellikle hibir dolgu, gei, zayf blm gereksinimi olmayan ve dncelerin "tpk mutluluklar ya da felaketler gibi dardan, yukardan ya da aadan' kouturmakta olduu grld iin gerilimin asla dmedii bir yap.

i. Gndousu. 2. nsanca, ok nsanca. 3. Neeli Bilgi 4. yinin ve Ktnn tesinde. 5. Ahlakn Soy Kt. 6 Putlarn k.

138

13
Bir filozofun dncesi metninin biimsel dzenlemesine bu derece bamlysa, bu metnin dnda var olabilir mi? Nietzsche' nin dncesi Nietzsche'nin slbundan ayrlabilir mi? Hi kukusuz hayr. Dnce, anlatm, yazm, birbirinden ayrlamaz. Nietzsche iin geerli olan ey genel olarak geerli midir? Yani: bir yaptn anlamnn, her zaman ve ilke olarak, yazm dzeninden ayrlamayaca sylenebilir mi? Tuhaftr, hayr, byle bir ey sylenemez. Uzun sre, mzikte bir bestecinin zgnl, kendisine bal olmayan ve azok nceden saptanm besteleme emalarna adeta datt melodikoarmonik buluuna balyd zellikle: ilahiler, barok sitler, barok konertinolar, vb. Deiik ksmlar gelenek tarafndan belirlenmi bir dzen iinde sralanmtr, yle ki, rnein, bir suit saat dzenliliiyle her zaman bir hzl dansla biter, vb., vb. Yirmi be yandan elli iki yama kadar, yaratc yaamnn neredeyse tmn kapsayan Beethoven'in otuz iki sonat, sonat besteleme sanatm tamamen deitiren byk bir evrimi temsil ederler. lk sonatlar Haydn ve Mozart'tan miras kalan emaya hl uymaktaydlar: Drt tempo (movimento); birincisi: sonat biiminde yazlan allegro; ikincisi: lied biiminde yazlan adagio; ncs: dk tempolu menuet ya da scherzo; drdncs: hzl tempolu rondo. Bu besteleme tarznn kt yam hemen gze arpar: en nemli, en dramatik, en uzun tempo birincisidir; tempolarn art arda geliinin den bir evrimi vardr: Arbaldan hafife doru; ayrca, Beethoven'den nce, sonat, bir para derlemesi (o srada, konserlerde, sonatlarn tempolar ayr ayr tek balarna alnabilmektedir) ile blnmez ve birleik bir bestenin arasmda bir yerde bulunmaktadr. Beethoven, otuz iki sonatnn geliimi sreci iinde, eski besteleme emasnn yerine giderek daha youn (ou zaman , hatta iki tempoya indirgenmi), daha dramatik (arlk merkezi son tempo ynnde yer deitirdi), daha birleik (zellikle ayn duygu atmosferi ile) bir ema gelitirdi. Bu evrimin (bylece gerek bir devrime dnen) gerek anlam yetersiz bir emann yerine bir bakasn, daha iyisini getirmekle ilgili deildir; n 139

ceden saptanm bir besteleme ilkesinin de krlmas 'yla ilgilidir. Gerekten de, sonatn ya da senfoninin nceden saptanm bir emaya boyun emesinin gln bir yam var. Aralarnda Haydn ve Mozart, Schumann ve Brahms olmak zere btn byk senfonicilerin Oslo'larnda aladktan sonra, sra son tempoya gelince kk renci klna girip, dans edip oynayp zplamak, avaz kt kadar barmak iin teneffs avlusuna frladklarn gzmzn nne getirelim. Buna 'mziin budalal' adm verebiliriz. Beethoven bunu amann tek yolunun besteyi kesin olarak bireyselletirmek olduunu anlamt. Onun vasiyetinin btn sanatlara ve btn sanatlara ynelik ilk maddesini yle dile getirebilirim: besteyi (btnln mimari dzenlemesini) nceden varolan ve sanatya iini buluuyla doldurmas iin verilmi bir ana kalp olarak grmemek gerekir; bestenin kendisinin bir bulu, sanatnn btn zgnln ortaya koyan bir bulu olmas gerekir. Bu mesajn ne lde dinlendiini ve anlaldm syleyemeyeceim. Ama Beethoven'in kendisi, her biri benzersiz ve daha nce grlmemi biimde bestelenen son sonatlarnda bunun sonularna ok ustaca ulamay bilmitir.

14
Sonat opus 111, iki lden olumutun. Dramatik olan birin:i tempo, aa yukar klasik sonat biiminde yazlmtr; daln nielikli olan ikinci tempo eitleme (Beethoven'den nce bir sonata grlmemi bir biim) tarznda bestelenmitir: Kontrasto (kart) ve deiik bir al sz konusu deil, yalnzca, bir nceki eitmeye yeni bir nans ekleyen ve uzun tempoya olaanst bir an birlii salayan bir uzun ve kesiksiz gradasyon. Her tempo kendi btnl iinde mkemmelletike, tekie kart olmaktadr. Srenin oranszl: Birinci tempo (Schnabel orumuyla): 8 dakika 14 saniye; ikinci tempo: 17 dakika 42 sanis. Sonatn ikinci yans birinci yarasndan iki kez daha uzun (soat tarihinde benzersiz bir durum)! Aynca: Birinci tempo dramaIs, ikinci tempo sakin ve dalnt. Oysa, dramatik olarak balaak ve bunca uzun bir ie dnle bitirmek, btn mimari ilkele

re kar durmak ve sonat o zamana kadar Beethoven iin ok deerli olan her trl dramatik gerilimden yoksun brakmak gibidir. Ama bu, bu iki temponun, akc nitelikli, konuan ve sonatn semantik destan'na, onun zahmetli ve ksa bir hayatn imgesini ve onu sonsuza dek izleyen zlem dolu ezgisini dile getiren eretilemeli anlamna dnen beklenmedik yaklamasdr. Szcklerle dile gelmeyen, bununla birlikte gl ve srarl olan bu eretilemeli anlam, bu iki tempoya bir birlik salar. yknlmez birlik. (Mozart tarz sonatn her trl kiisel zellikten yoksun besteleme tarz sonsuzca yknlebilir; Sonat opus lll'in yaps ylesine kiiseldir ki onu yknmek bir dzmece retmek olurdu.) Sonat opus 111 bana Faulkner'in Yaban Palmiyeleri? r. (The Wild Palms) anmsatyor. Bu romanda, bir ak yks ile bir kaak mahkmun yks i ie girmitir ve bu iki yknn hibir ortak noktas yoktur, kahramanlar ilikisizdir ve motifler ya da temalar arasnda alglanabilir bir yaknlk da sz konusu deildir. Bir baka romana iin model olamayacak bir yaplandrma, ancak bir kez gerekleebilecek, keyf olarak verilemeyecek, doruluu kantlanan ayacak bir yazm tarz; doruluu kantlanamaz, nk yazm tarznn gerisinde, her trl kantlamay gereksizletiren bir es muss sein duyulmaktadr.

15
Nietzsche, dizgeyi reddederek, felsefe yapma tarzm derinlemesine deitirmektedir: Hannah Arendt'in tanmlad, gibi, Nietzsche'nin dncesi bir deneysel dsnce'da. lk itkisi, donmu olan eritmek, herkes tarafndan kabul edilmi dizgeleri ykmak, bilinmezde gezinmek iin gedikler amak olmutur; Nietzche gelecein filozofunun deneyci olacam sylemektedir; gerekirse, kart olabilecek deiik ynlere gitme zgrlne sahip bir deneyci. Bir romanda youn bir dnce arlnn bulunmasndan yana olmama karm, bu, 'felsefi roman' ad verilen tr, romann bir felsefeye kul olmasn, ahlaki ya da siyasal dncelerin 'ykletirilmesi'ni sevdiim anlamna gelmez. Gerek romansal dnce (romanm Rabelais'den bu yana bildii gibi) her zaman dizge d 141

dar; sk dzene giremez; Nietzsche'nin dncesine yakndr; deneyseldir, evremizi saran dnce dizgelerinde gedikler amaya alr; hepsinin de sonuna kadar gitmeyi deneyerek btn dnce yollarn gzden geirir (zellikle kahramanlar araclyla). Dizgesel dnce zerine u da sylenebilir: Dnen kii kendiliinden dizgeletirmeye ynelir; bu onun edebi i kkrtdr (benimki gibi, bu kitab yazarken bile): Dncelerinin btn sonularn betimlemek, btn itirazlarn nne gemek ve bunlar nceden reddetmek ve bylece kendi dncelerini engellemek eilimi Oysa, dnen kiinin, bakalarn kendi gerekliine inandrmaya ^balamamasTgerekir; abalarsa, bir dizgenin yoluna, 'inan adam'nn o berbat yoluna girmi olur; bilindii gibi politikaclar kendilerini 'inan adam' olarak tanmlamaktan holanrlar, ama inan denen ey nedir aslnda?' Durmu, donmu bir dncedir inan; 'inan adam' ise dar kafah, dar grl bir insandr; deneysel dnce, inandrmay deil, esinlemeyi arzu eder; bir baka dnceyi esinlemek, dnme yetisini, dnceyi harekete geirmektedir; bu nedenle bir romanc dncelerini inatla dizgeletirmemek, kendi dncelerinin evresine kendi elleriyle diktii engeli bir tekmede ykmak zorundadr, 4*

16
Nietzsche'nin dizgesel dnceyi reddinin bir baka sonucu vardn Usuz bucaksz bir izleksel genileme', gerek dnyay btn enginlii iinde grmeyi engelleyen deiik felsef disiplinler arasndaki duvarlar yklrlar ve bundan sonra insansal olan her ey bir felsefi dncenin nesnesi olabilir. Bu ayn zamanda felsefeyi romana yaklatrr: Felsefe, ilk kez, bilgi kuram (epistemoloji) zerinde, estetik zerinde, etika zerinde, bilincin grngbilP mi (fenomenoloji) zerinde, akln eletirisi zerinde vb., deil, ama insansal olan her ey zerinde dnr. Tarihiler ya da retmenler Nietzsche'nin felsefesini aklarken onu zete indirgemekle kalmazlar, bundarrhi kukunuz olmasn, ama olduunun tersine evirerek onu saptrrlar, yani onu bir dizgeye dntrrler. Onlarn dizgeletirdikleri Nietzsche'de, onun, kadnlara ilikin, Almanlara ilikin, Avrupa'ya, Bizet'ye, 142

Goethe'ye ilikin, Hugocul kitsch'e ilikili, Aristophanes'e, biemin hafifliine, can skntsna ilikin, oyuna, evirilere, boyun eme anlayna ilikin, bilginlere ve onlarn zihinsel snrlarna ilikin, Schauspieler'lerc yani tarihin sahnesinde kendilerini sergileyen komedyenlere ilikin dncelerine yer var mdr, belki birka ender romana dnda baka bir yerde bulunmas olanaksz binlerce psikolojik gzlemlere yer var mdr hl?. Nietzsche'nin felsefeyi romana yaklatrmas gibi Musil de roman felsefeye yaklatrmtr. Bu yaklama Musil'in teki romanclardan daha az romana olduu anlamn iermez. Nasl, ayn nedenden dolay, Nietzsche teki filozoflardan daha az filozof deilse. Musil'in dnce roman' da benzersiz bir izleksel genilemeyi gerekletirdi; dnlebilen hibir ey artk roman sanatnn dnda deildir.

17

'q

On , on drt yamdayken, mzik kompozisyonu dersleri alrdm. Bir dhi ocuk olduum iin deil, babamn edepli nezaketi nedeniyle. Sava zamanyd ve arkada bir Yahudi besteci, sar yldz tamak zorundayd; insanlar besteciden saknmaya baladlar. Onunla dayanma iinde olduunu nasl dile getireceini bilemeyen babam, ondan belirli zamanlarda bana ders vermesini istemeyi dnd. O ualar Yahudilerin evleri ellerinden almyordu, bu nedenle besteci durmadan bir yerden, tekine tamyor ve tand yerler giderek daha klyordu; besteci sonunda, Terezin toplama kampma gitmeden nce, her odasmda birok insann st ste yaad bir yere snmt. Nereye tanrsa tansn kk piyanosunu yannda gtrrd, kendi ileriyle uraan bir yn yabancnn ortasnda armoni ya da okses altrmalar alardm piyanoda. Btn bunlardan geriye besteciye olan hayranlm ve drt grnt kald. zellikle de u: Dersten sonra beni geirirken kapnn yannda duruyor ve birden unlar sylyor: 'Beethoven'de inam artacak lde zayf blmler vardr. Ama gl blmleri deerlendiren de bu zayf blmlerdir. Tpk, olmasay

SS

143

di, zerinde boy atan gzel aatan zevk alamayacamz imenlik gibi.' lgin dnce. Belleimde kalm olmas daha da ilgin. Belki de, yalnzca mahrem kiilerin renmek hakkna sahip olduklar bir gizli itiraf, bir gizi, bir byk hileyi ustann azndan iitmenin onurunu duymuumdur. Ne olursa olsun, hocamn bu ksack dncesi yaamm boyunca beni izledi (onu savundum, ona kar koydum, sonuna hibir zaman varamadm); bu dnce olmasayd, bu metin, hi kukusuz yazlamazd. Ama bu dnceden daha deerli baka bir ey var benim iin: Tyler rpertici yolculuuna kmadan ksa bir sre nce, bir ocuun nnde, bir sanat yaptnn oluumu sorunu zerinde yksek sesle dnen bir insann grnts.

44

YED NC BLM

A LEN N SEV LMEYEN K S

Saptrlm Vasiyetler

145/10

Birok kez Leos Janacek'in mziine bavurdum. Onu ingiltere'de, Almanya'da iyi tanrlar. Ama Fransa'da? Ve teki Latin lkelerinde? Ve onunla ilgi i bir yargya varlabilir mi? FNAC maazasna gidiyorum (14 ubat 1992) ve yaptndan neler var diye bakyorum.

1
lk, Tara Bulba (1918) ile Sinfonietta'yi (1926) buluyorum: Byk Dnem'inia orkestra yaptlar; en tannm yaptlar (orta karar bir mziksever iin en anlalr yaptlar) olarak, her zaman ayn plaa koyarlar bunlar. Yayllar Orkestras in Suit (1877), Yayllar Orkestras in dil (1878), Lachiques Danslar (1890). Sanatnn tarihncesi'ne ait ve deersizlikleriyle Janacek adna byk bir mzik arayanlar artacak paralar. 'Tarihncesi' ve 'BykDnem'tanmlamalarnn zerinde duruyorum: Janacek 1854 ylnda dodu. Btn eliki burada. Modern mziin bu byk kiisi son romantiklerden yaa daha byktr: Puccini'den drt, Mahler'den alt, Richard "Strauss'tan on ya. Romantizmin ardklarna olan tepkisi yznden uzun sre belirgin gelenekilii ar basan besteler yapt. Hibir zaman honut kalmad iin uzun yllar partisyonlar yutarak geirdi; kendi slubuna ancak yzyl dnemecinde kavutu. Yirmili yllarda, besteleri modern mzik kornerlerinin programlarnda Stravinski'nin, Bartok'un, Hindemith'in yannda yer aldlar; ama bunlar ondan otuz, krk ya daha gentiler. Genliinde yalnz ve tutucuyken, yalannca yeniliki oldu. Ama her zaman yalnzd. nk, byk modernistlerle dayanma iinde olmasna karn onlardan farklyd. Kendi slubuna onlar olmadan ulat, onun modernizminin baka bir nitelii, baka bir douu, baka kaynaklar vardr.

147

FNAC'n raflar arasnda gezintimi srdryorum: tki quatuor'unu (1924, 1928) kolayca buluyorum: Janacek'in doruklardr bunlar; onun btn ekspresyonizmi1 btnsel bir kusursuzluk iinde bu iki yaptta younlamtr. Be kaytn hepsi de kusursuz. Bununla birlikte, bu drtllerin en otantik yorumunu, Janacek kuartetinin yorumunu (eski Supraphon 50556 pla, CharlesCros Akademisi dl, Preis der Deutschen Schallplattenkritik) bulamadm iin zgnm (uzun sredir CD'sini bo yere aryorum). 'Ekspresyonizm' szcnn zerinde duruyorum: Bu niteliiyle hi iliki kurulmasa da, Janacek, bu deyimin btnyle ve szcn gerek anlamyla uygulanabilecei tek byk bestecidir: Ona gre her ey davurumdur ve bir davurum deilse hibir notann var olma hakk yoktur. Basit 'teknek'in toptan bulunmaynn nedeni budun Geiler, geliimler, kontrpuan dolgusu dzeni, orkestralama alkanl (buna karlk, birka solo algdan oluan grlmemi topluluklara kar ilgi), vb. Bundan yorumcu iin u sonu kar: Her nota bir davurum olduu iin, her notann (yalnzca her motif deil, bir motifin her notas) en yksek dzeyde davurumsal bir durulua sahip olmas gerekmektedir. Bir de u aklama: Sayklama, delilik gibi ar ruhsal durumlara olan dknlk, Alman davurumculuunun en belirgin zelliidir. Benim Janacek iin kullandn davurumculuun bu tek yanllkla hibir ortak yam yoktur: Burada, ok zengin bir duygu yelpazesi, sevecenlik ile iddetin, fke ile dinginliin ba dndrc lde zl, geisiz bir karlamas sz konusudur.

3
O gzel keman ve piyano sonatn (1921), Viyolonsel ve piyano iin yk'y (1910), piyano, tenor, alto ye kadn sesi iin Bir Yti&n Gnl'nn (1919) buluyorum. Sonra, yaratclnn patlamas olan son yllarnn teki bestelerini buluyorum; mizah ve bulularla dolup tat yetmili yalarnda olduu kadar hibir
1. Empresyonizm: 'Davurumculuk' anlamnda. (ev.)

148

zaman zgr olmamtr; Glagolska Mse (1926): Bu ilahi hibir ilahiye benzemez: bir ilahiden ok bir enlie benzer ve byleyicidir. Ayn dnemden flemeli alglar iin altl (1924), ocukluk Uyaklar (1927), zellikle sevdiim, ama icrasndan pek ender honut kaldm piyano ve eitli alglar iin iki yapt: Capriccio (1926) ve Concertino (1925). Solo piyano bestelerinden be kayt buluyorum: Sonat (1905) ve iki evre mzii: Kapal Patikada (1902) ve Sisler iinde (1912); bu gzel besteler genel olarak ayn plakta bulunurlar ve (kt rastlant sonucu) neredeyse her zaman 'tarihncesi' dneme ait nemsiz yaptlarla tamamlanrlar. Aslna bakarsanz, Janacek'in mziinin z ve yaps konusunda yanlanlar zellikle piyanistlerdir; hemen hemen hepsi zorlama bir romantikletirmeye kaptrrlar kendilerini: Bu mziin hoyrat yann yumuatarak, forte'lerini1 kmseyerek ve neredeyse kr krne bir rubato2 'sabuklanmasna kaplarak. (Piyano besteleri rubato'ya kar zellikle savunmaszdrlar. Orkestra ile bir ritmik sapma dzenlemek son derece gtr. Ama piyanist tek basnadr. Denetimsiz ve engelsiz kalan korkun ruhu ortal krp geirebilir.) 'Romantikletirme' szc zerinde duruyorum: Janacek'in davurumculuu romantik bir duygusalln alabildiine uzatlmas deildir. Tam tersine, romantizmden kmak iin tarihsel bir frsattr. Stravinski'nin setiinin kart bir olanak: Janacek, Stravinski'nin tersine, duygular konuturduklar iin romantikleri eletirmez; onlar duygular arpttklar iin knar; duygularn dorudan gerekliinin yerine duygusal bir aklabanl ('romantik bir yalan' Rene Gir ar d3) geirdikleri iin eletirir. Cokulara dkndr, ama cokular daha ok belirginlikle, dorulukla dile getirmeyi istemektedir. Hugo gibi deil, Stendhal gibi. Bu tutum, romantizmin mziiyle, anlayyla, ok abartlm sonori tesiyle (Janacek'in ses ekonomisi, dneminde, herkesi akna evirmitir), yapsyla bir kopmay iermektedir.
1. Forte: Kuvvetli alnacak yer. (ev.) 2. Rubato: Bir pasajn byk bir yorum zgrl iinde alnabileceini belirten yorum terimi. (ev.) 3. Sonunda Rene Girard'n adn anma frsat buldum; Mensonge romantique et verili romanesque (Romantik yalan ve romansal gereklik) adl kitab, roman sanat zerine okuduum kitaplarn en iyisi. (Yazar.)

149

4
'Yaptf szc zerinde duruyorum: Romantik mzik bir tempoya bir duygusal birlik yklemeye alrken, Janacek'ia mziksel yaps ayn parada, hatta ayn tempoda farkl, hatta eliik duygusal paralarn allmadk sklkta almamasna dayanr; Allmadk yineleminde almaan tempolarn ve llerin eitlilii duygusal eitlilie uygun der; Birok eliik davurumun ok seyrek bir arada bulunmas zgn bir semantik yaratr (artan ve byleyen duygularn beklenmedik komuluu'dur). Duygularn bir arada oluu yataydr (birbirlerini izlerler), ama ayn zamanda (bu durum daha olaanddr) deydir (duygularn okseslilii olarak ayn anda nlarlar). rnein: iddetli bir ostinato1 motifin altnda ve la benzeyen bir baka ezginin zerinde, nostaljik bir ezgi ayn zamanda duyulur, crac bu satrlarn her birinin ayn semantik neme sahip olduunu ve dolaysyla basit bir elik mziine, izlenimci bir mrltya dntrlmem esi gerektiini anlamazsa, Janacek'in mziine zg yaptnn te yakasna geer. eliik duygularn srekli birliktelii Janacek'in mziine dramatik niteliini verir; deyimin gerek anlamyla dramatik; bu mzik anlatan bir anlatcy artrmaz; birok oyuncunun, ayn anda birlikte bulunduu, konutuu, att bir sahneyi artrr; bu dramatik alan' ou zaman ayn melodik temada tohum halinde buluruz. Fiyano Sonat'mn u ilk llerinde olduu gibi:

Con mote

Alt ift eyrek notann forte motifi altnc lde, daha nce
Ostinato: Genellikle bir yaptn bas partisinde ok sk olarak yinelenen ritmik ya da melo motit (ev.)

ki llerde gelitirilen melodik temaya baldr, ama ayn zamanda tam olarak duygusal kartm oluturur. Birka l daha sonra, bu 'blc' motifin, hoyratlyla kendisini douran znl melodiye ne denli kart olduu grln

Sonraki lde, birisi zgn, ikincisi 'blc' olan iki melodi buluurlar; duygusal uyumda (armonide) deil, ama duygularn oksesli elikisi iinde, tpk nostaljik bir alama ile bir bakaldrnn bulumas gibi:

Yorumlarn FNAC'ta bulabildiim piyanistler, bu llere duygusal bir deimezlik vermek istedikleri iin, Janacek'in drdnc lde zorunlu kld forte'yi ihmal ediyorlar; bylece 'blc' motifi hoyrat niteliinden ve Janacek'in mziini de, daha lk notalardan balayarak kendini tantan (doal olarak iyi anlalmsa) btn yknlmez geriliminden yoksun brakyorlar.

5
Operalar: Bay Broucek'in GezilerPm bulamyorum, ama bu yapt baarsz saydm iin, onu bulamamak zmyor beni; Sir Charles Mackerras'n ynettii btn teki operalar var: Failim (1904 ylnda yazlan, manzum ve korkun lde naif bir librettosu olan bu opera, mzikal balamda da olmak zere, Jentfa'dan iki yl sonra, kesin bir gerilemeyi temsil etmektedir); sonra, eksiksiz bir hayranlk duyduum be bayapt: Katia Kabanova, Kurnaz

Tilki, Macropoulos Olay, ve Jenufa. Sir Charles Mackerras, sonunda (1982'de, yetmi yl sonra!) 1916'da Prag'da yaplan dzenlemeden kurtularak paha biilmez bir saygy hak etmitir, ller Evinden'm partisyonunun gzden geirilmesinde de parlak bir basan kazandm dnyorum. Onun sayesinde, uyarlayclarn dzenlemelerinin operalar ne lde zayflatm olduklar anlalmtr (1980'de, elli iki yl sonra). ller Evinden, tutumlu ve allmam sonoritesine (romantik senfoni sanatnn tam kart) kavutuu eski zgnl iinde, Berg'in Wozzeck'win yannda, karanlk amzn en gerek, en byk operas olarak ortaya kar.

6
zmsz kalan uygulama gl: Janacek'in operalarnda, arknn ekicilii yalnzca melodik gzellikte deildir, ama melodinin yalnzca btnyle bir sahneye deil fakat her cmleye, sylenen her szce verdii psikolojik anlamdadr (her zaman beklenmedik bir anlam). Peki bu operalar Berlin ya da Paris'te nasl sylemeli? ek dilinde sylenirse (Mackerras'n yntemi), dinleyici yalnzca anlamdan yoksun heceleri duyar, ama her melodik kuruluta sunulan psikolojik incelikleri anlamaz. Bu operalar, uluslararas yaamlarnn balangcnda denendii gibi eviriyle mi sahnelenmeli? Bu da sorunlu: Fransz dili, eke szcklerin ilk hecesi zerine yaplan vurguyu kaldrmaz ve ayn ses perdesi Franszcada tamamen farkl bir psikolojik anlam kazanr. (Janacek'in yaratc gcnn ounu aka opera zerinde younlatrmasnda, bylece kendisini, akla gelebilecek en tutucu burjuva kitlesinin insafna brakmasnda trajik deilse bile dokunakl bir ey var. Ayrca, onun yenilii, szck? n ark olarak sylenmesinin hi grlmemi dzeyde yeniden deerlendirilmesinde, yan* dnya tiyatrolarnn yzde doksan dokuzu iin anlalmaz olan bir alanda yer almaktadr. Karsna bile bile ylan engellerin bykln tasarlamak ok g. Operalar ek diline yaplan esiz sayg sungulardr. Sayg m? Evet zveri biiminde. Evrensel mziini neredeyse bilinmeyen bir dil iin feda etti.)

152

7
Soru: Mzik uluslarst bir dil ise, konuma dilinin ses perdelerinin semantii de uluslarst bir nitelie sahip midir? Ya da byle bir ey sz konusu deil midir? Ya da bir lde mi byle bir nitelii vardr? Janacek'i byleyen sorular. yle ki, vasiyetinde, konuma dili (ritmleri, ses perdeleri, semantii) zerine yaplacak aratrmalar desteklemek amacyla btn parasn Brno niversitesine brakt. Ama vasiyetleri kimsenin umursamad bilinen bir ey.

Sir Charles M a eke rr as' m Janacek'in yaptna olan esiz ballnn anlam udur: zsel olan ele geirmek ve savunmak. zsel olan amalamak, aslnda Janacek'in sanatsal ahlkdr; kural: kesin olarak gerekli (semantik bakmdan gerekli) olan bir tek nota bile var olma hakkna sahiptir; orkestralamadaki en yksek ekonomi buradan kaynaklanmaktadr. Partisyonlar kendilerine zorla eklenen eklentilerden kurtararak, Mackerras bu ekonomiyi yeniden gerekletirdi ve bylece en anlalr Janacek estetiini dile getirdi. Ama bir yaratcnn geride brakt her eyi ele geirme tutkusunda kendini belli eden bir baka, bir kart ballk da vardr. Her yaratc, hayattayken zsel olan her eyi ortaya karmaya alt iin, plk kanatmalar zsel olmayana kar ilgi duyarlar. rnein, plk kartrc anlay, piyano, keman ya da viyolonsel paralarnn kaytlarnda (ADDA 581136/37) grlr. kinci derecede ya da deersiz (folklorik transkripsiyonlar, terk edilmi deikeler, nemsiz genlik yaptlar, taslaklar) paralar, toplam srenin te biri kadar, aa yukar elli dakika tutarlar ve byk biemli bestelerin arama serpitirilmilerdir. rnein, alt dakika otuz saniye, beden eitimi altrmalar iin bir elik mzii duyulur. Ey besteciler, bir spor klbnden gzel hanmlar sizden bir yardm istedikleri zaman kendinizi tutun! Alaya alnan kibar davrannz, peinizi brakmayacaktr! 153

9
Raflar incelemeyi srdryorum. Olgunluk dneminden baz gzel orkestra bestelerini (Ky Kemancsnn ocuu 1912, Manikin Balad, 1920), kantatlarn (zellikle: Amarus, 1898), heyecan verici ve benzersiz yalnlyla tannan, slbunun oluum dnemine ait besteleri (Pater Noster, 1901, Ave Maria, 1904) bouna aryorum. zellikle ve balanmaz bir biimde eksik olanlar korolar; nk, yzylmzda, byk dneminin Janacek'iyle, drt bayaptma, bu alanda hi kimse yanamaz: Marycka Magdonova (1906), Kantor Halfar (1906), Yetmi Bin (1909), Serseri Deli (1922): Teknik balamdan son derece g olmalarna karn, ekoslovakya'da kusursuz bir biimde icra edilmilerdir; bu kaytlar, hi kukusuz, eski ek firmas Supraphon'un plaklarnda var, ama yllardr, tkenmi durumda.

10
Bilano pek yle fena deil, ama iyi de deil. Bandan bu yana Janacek'in yazgs bu. Jenufa, dnya sahnelerine, yaratlmasndan yirmi yl sonra girdi. ok ge. nk bir estetiin kavgac nitelii yirmi yln sonunda ortadan kalkm ve bundan dolay yenilgi artk kavranlr olmaktan kmtr. te bu nedenle, Janacek'in mzii, genellikle bylesine yanl anlalr ve kt yorumlanr, tarihsel anlam siliklemitir; snflandrlmaz gibidir; tpk tarihin yannda bulunan gzel bir bahe gibi; modern mziin evrimindeki (daha iyisi: dousundaki) yerine ilikin soru sorulmuyor bile. Broch'la, Musil'le, Gombrowiczie ve belli bir anlamda Bartk'la ilgili olarak, ge tannmann nedeni tarihsel felaketler ise, Janacek iin, felaketlerin oynad rol tmyle yklenen, kendi kk ulusudur.

11
Kk uluslar. Bu kavram niceliksel deildir, bir durumu beirtir; bir yazgy: Kk uluslar balangtan sonsuza dek var ol 154

mann verdii mutluluk duygusunu bilmezler; tarihlerinin u ya da bu dneminde lmn bekleme odasndan gemilerdir hepsi; her zaman byk uluslarn kstah bilmezlikleriyle karlamlardr, varlklarnn srekli olarak tehdit edildiini ya da tehlikeye dtn grrler; nk varlklar sorun'dur. Avrupa'nn kk uluslarnn ounluu, XIX ve XX. yzyllar iinde zgrlemi ve bamszlklarna kavumulardr. Bundan dolay evrim ritmleri zeldir. Bu tarihsel esfemsizlik1 deiik dnemlerin lgin arpmasna izin vererek, sanat iin verimli olmutur: Bylelikle Janacek ve Bartk, uluslarnn ulusal' savana ateli bir ekilde katlmlardr; Bu onlarn XIX. yzyl yandr: olaanst bir gerek duygusu, halk snflarna, halk sanatna balanma, halkla daha kendiliinden bir iliki; o dnemde byk lkelerin sanatnda yok olmu olan bu nitelikler, modernizmin estetiiyle artc, yknlmez, esiz bir uzlamada birlemilerdir. Kk uluslar, evrimi byk uluslarn evrimiyle kontrpuan durumunda olan bir 'baka Avrupa' olutururlar. Bunlarn kltr yaamlarnn artc younluu karsnda bir gzlemci bylenebilin Burada, kkln yarar ortaya kar: Kltr olaylarnn zenginlii 'insansal l'dedir; herkes bu zenginlii kucaklamak, kltrel yaamn tmne katlmak olanana sahiptir; bu nedenle, en iyi zamanlarnda, kk bir ulus, bir antik dnem Grek sitesini artrabilir. Herkesin her eye bu olas katlm bir baka eyi artrabilir: aile. Kk bir ulus byk bir aileye benzer ve kendini byle tanmlamaktan da holanr. ok kk bir Avrupa lkesinin dilinde, zlandacada aileye filskylda denir; szcn anlaml bir etimolojisi var: Skyida'nm anlam: ykmllk; fjoVxxn anlam: birok. Demek ki aile birok ykmllktr. zlandallarn 'aile balar' iin bir tek szckleri var: Fjlskyldubnd: Birok ykmllk sicimleri (bnd). Sanat, kk bir ulusun byk ailesi iinde, birok biimde, birok sicimle smsk balanmtr. Nietzsche Alman karakterini iddetle hrpalad zaman, Stendhal talya'y vatan olarak yelediini ilan ettii zaman, hibir Alman, hibir Fransz bundan alnmaz; bir Yunan ya da bir ek ayn eyi sy
1. 'Asynchronie' karl olarak. (ev.)

155

lemeye cesaret etseydi, ailesi onu korkun bir hain olarak aforoz ederdi. Eriilmez dillerin arkasna gizlenmi olan kk Avrupa uluslar (yaamlar, tarihleri, kltrleri) ok az tannrlar; doal olarak, bu durumun, sanatlarnn uluslararas ne kavumas bakmndan bir engel oluturduu dnlr. Oysa, durum tersinedir: Herkes (eletiri, vakan vistlik, yabanclar gibi yurttalar) onu ulusal ailenin byk fotorafna yaptrd ve oradan kmasna izin vermedii iin bu sanat engellenmitir. Gombrowicz'in yabana yorumcular, hibir yaran olmad halde, Polonya soylu snf zerine, Polonya barou vb., vb. zerine gevezelik ederek, yaptm aklamak iin bo yere krek sallarlar. Proguidis'in ' dedii gibi, onu Tolonyahlarrlar', onu 'yeniden Polonyallatrrla^,, kk ulusal balam'm gerilerine iterler. Bununla birlikte, Polonya soylu snfm tanyarak deil, ama modern dnya romann (yani byk balam'i) tanyarak Gombrowicz'in romannn yeniliini ve bylece, onun romannn deerini anlayabiliriz.

12
Ey kk uluslar! Her kimsenin her kimseyi kskand, her kesin herkesi gzetledii kk uluslar. 'Aileler, sizden nefret edi yorum!' Ve gene Gide'in u teki szleri: 'Senin iin hibir ey se rtin ailenden, senin odandan, senin gemiinden daha tehlikeli de ildir [...] Bunlar terk etmek zorundasn.' bsen, Strindberg, Joy ce, Seferis bunu yapmay baardlar. Yaamlarnn byk bir bl mn yabana lkelerde, aile iktidarnn uzanda geirdiler. Jana cek iin, bu saf yurtsever iin, akl almaz bir eydir bu. Bu neden le, bedelini dedi. N*ll| Hi kukusuz, btn modern sanatlar, anlayszl ve kini tanddar; ama ayn zamanda evrelerinde onlar savunan ve bandan itibaren sanatlarnn zgn anlayn kabul ettirmeye alan yandalar, kuramclar ve yorumcular vard. Brno'da, btn yasann geirdii tarada, Janacek'in de kendi tilmizleri, ou zaman ayranlk uyandran yorumcular (Janacek Drtls bu gelenein
Lakis Proguidis, Un ecrivain mlgre la critique, Gallimard, 1989.

56

son miraslarndan biridir) vard, ama bunlarn etkisi ok zayft. ek resmi mzik bilimi, yzyln ilk yllarndan balayarak, onu hor grmeye balad. Mzik alannda Smetana'dan baka Tanr, Smetana'nn yasalarndan baka yasa tanmayan ulusal ideologlar onun bir bakas olmas karsnda sinirlendiler. Yaamnn sonunda, 1948 ylnda, S t al inci ekoslovakya'da kltrn bakam ve mutlak efendisi olan, Prag mzik biliminin babas, profesr Nejedly, kavgac yallk dneminde yalnzca iki tutkusunu srdryordu: Smetana'nn yceltilmesi, Janacek'in lanetlenmesi. Janacek'in, yaam boyunca grd en byk destek Max Brod'un destei oldu; 1918 ile 1928 yllar arasnda Janacek'in btn operalarn Almancaya eviren Max Brod onlara uurlar at ve onlar kskan ailenin tekelci iktidarndan kurtard. 1924 ylnda onun ilk monografisini yazd Brod; ama ek deildi, yani Janacek'in ilk monografisi Almancadr. kinci monografi Franszcadr, 1930 ylnda Paris'te yaynland. eke ilk tam monografisi ancak Brod'unkinden otuz dokuz yl sonra gn yzne kabildi1. Franz Kafka, Brod'un Janacek iin yrtt savam bir zamanlar Dreyfus iin verilen mcadeleye benzetir. lkesinde Janacek'in zerine abanan dmanln dzeyini ortaya kartan artc bir kyaslama. Prag Ulusal Tiyatrosu 19031916 yllar arasnda, ilk operas olan Jenufa'y inatla geri evirdi. Ayn dnemde, Dublin'de, 19051914 yllar arasnda, yurttalar, Joyce'un ilk dzyaz kitab olan Dublinlilefi reddetiler ve dahas 1912 ylnda kitabn provalarn yaktlar. Janacek'in yks Joyce'un yksnden sonucun ahlksz yanyla ayrlr: Jenufa'mn ilk temsilinin, on drt yl boyunca onu reddeden, on drt yl boyunca mziini hor grmekten baka bir ey yapmayan orkestra efi tarafndan ynetildiini grmek zorunda kald. Minnettar olmak zorunda kald. Bu onur krc zaferden sonra (partisyon, dzeltmelerden, karmalardan, eklentilerden kpkrmz oldu), sonunda Bohemya'da hogryle karland. Szc yazyorum: hogrmek, balamak. Bir aile, sevilmeyen oulu yok
'1. Jaroslav Vogel: Janacek (Prag, 1963; ngilizce evirisi, W.W.Norton and Company, 1981), ayrntl, yeterli, ama yarglan ulusal ve milliyeti ufkuyla snrl bir monografi. Bartok ve Berg, uluslararas planda Janacek'e en yakn olan iki besteci: Birincisinin ad hi gemiyor, ikincisinin ad yle bir geiyor. Peki bu iki gven tan olmakszn Janacek modern mzik haritasna nasl yerletirilebilir?

157

etmeyi baaramaynca, bir ana hogrsyle onu kk drr. Bohemya'da yrrlkte olan ve kendisini ondan yana sayan sylem, Janacek'i modern mzik balamndan skp ald ve onu yerci sorunsala hapsetti; Folklor tutkusu, Morav yurtseverlii, Kadm'a, Doaya, Rusya'ya Slavclk'a kar hayranlk ve daha baka palavralar. Aile senden nefret ediyorum. Yaptnn estetik yenUiTm inceleyen nemli hibir mzikbilimsel inceleme, bugne kadar, onun yurttalar tarafndan yazlmad, hibir yurtta tarafndan. Onun ilgin estetiini dnya iin anlalabilir klacak etkili bir Janacek yorum okulu da yok. Mziini tantmak iin strateji de yok. Yaptnn eksiksiz plaklar da yok. Kuramsal ve eletirel yazlarnn eksiksiz basks da yok. Ve, bununla birlikte, bu kk ulus, onun byklnde bir inatya hibir zaman sahip olmad.

13
Geelim. Onun yaamnn son on yln dnyorum: lkesi amsz, mzii en sonunda alklanm ve kendisi de bir gen kaim tarafndan seviliyor; yaptlar giderek daha cesur, daha zgr, 'aha neeli oluyor. Picassovari bir yallk. 1928 ylnn yaznda, evgilisi d ocuuyla birlikte onu grmek iin kk kr evine geyor. ocuklar ormanda yitiyor, onlar aramaya gidiyor, drt bir ana kouyor, scak arpyor, souk alyor, zatrreye yakalanyor, astaneye kaldrlyor ve birka gn sonra lyor. Sevgilisi yanmadr. On drt yamdan beri, hastane yatanda seviirken ldnn fsldandm duyarm. Geree pek az uygun, ama Hemingway'in sylemekten holand gibi, gerekten daha gerek, e yata gelen bu dizginsiz mutluluk iin baka bir dl olabilir i? Ayrca, ulusal ailesi iinde kendisini sevenlerin bulunduun da bir kant bu. nk bu efsane onun mezarna konulmu r iek demetidir.

SEK Z NC BOLM

S STE YOLLAR

159

roni1 nedir?
Gln ve Unutuun Kitab'om. drdnc blmnn kahraman Tamina'nn, tutkulu bir yazsever olan gen dostu Bibi'nin bir yardmna gereksinimi vardr; gnln ho etmek iin, Bibi'nin istei zerine, onun Banaka adnda taral bir yazarla bulumasn ayarlar. Taral yazar, tutkulu yazsever kza, gnmzde gerek yazarlarn geerlii kalmam roman sanatndan vazgemi olduklarm aklar: 'Biliyorsunuz, roman* bir inn haylinin rndr. Bakasn tanyabilme hayli. Ama, birbirimiz hakknda ne biliyoruz? [...] Yaplacak btn ey, insann kendi hakknda bir rapor hazrlamasdr. [...] Gerisi yalandr.' Ve Banaka'nn arkada olan bir felsefe retmeni sze karr: 'oktan, James Joyce'tan bu yana, yaammzn en byk serveninin servensizlik olduunu biliyoruz. [...] Homeros'un serven yks ie ynelmitir. Kendini ie vurur.' Kitabn yaynlanmasndan bir sre sonra, hu szlerin bir Fransz romannm bana alnt yapldn grdm. Bu beni ok okad, ama ayn zamanda rahatsz etti, nk benim gzmde, Banaka ile dostunun syledikleri szler bilgie budalalktan baka bir ey deildi. Zamannda, yetmili yllarda, drt bir yanmda duymutum bu trden laflan: Yapsalclk ve psikanaliz art niversite ii gevezelikler. Gln ve Unutuun Kitabnn bu drdnc blmnn ekoslavakya'da ayr basm kitapk olarak yaynlanmasndan sonra (yirmi yllk yasaklamadan sonra benden yaynlanan ilk metin), Paris'e bana bir gazete kesii gnderdiler: Eletirmen, benden honuttu ve zekmn kant olarak, parlak bulduu u szleri alntlyordu: 'oktan, James Joyce'tan bu yana, yaammzn en byk serveninin servensizlik olduunu biliyoruz', vb., vb. Doduum topraa bir yanl anlalma eei zerinde dnm olduumu grerek tuhaf ve muzipe bir haz duydum.
1. roni: Alayslama. (ev.)

Saptrlm Vasiyetler

161/11

Yanl anlalma, akla yatkn: Banaka ile dostu retmeni glnletinne'yi denememitim. Onlara ilikin saknanm dile drmemitim. Tam tersine, dncelerine, o sralar herkesin sayg duyduu ve byk bir hevesle yknd entellektel sylemin kln vermek amacyla, ekincemi gizlemek iin elimden gelen her eyi yapmtm. ly karmalarn abartarak, szlerini glnletirmeseydim, yergi olarak tanmlanan eyi yapm olurdum. Yergi, tezli sanatla ilgilidir; yergi, kendi gerekliinden emin olduu iin, savamaya karar verdii eyi gln duruma sokar. Romancnn kahramanlaryla olan ilikisi kesinlikle yergisel deildir; bu iliki ironiktir. Tanmlama olarak bir bellibelirsizlii imleyen ironi, nasl belli olur? Balamla: Banaka ve arkadann szleri, kendilerini greceletiren bir davranlar, eylemler ve szler uzanmda yer almaktadr. Tamina'y kuatan kk tara dnyas, masum bir benzekilikle1 kendini gstermektedir: Her birinin ona kar iten bir sevgisi vardr ve bununla birlikte, sylenmek istenen eyi anlamay bile beceremedikleri iin, kimse onu anlamaya kalkmamaktadr. Banaka, bakasn tanma, bir yanlsamadan baka bir ey olmad iin, roman sanatnn geerliinin kalmadm syledii zaman, yalnzca moda olan bir estetik tutumu dile getirmiyor, ama haberi olmadan, kendinin ve btn evresinin zavallln dile getiriyordu: bakasn anlamak arzusunun yokluu; gerek dnyaya kar benzeki bir krlk. ironi u anlama gelin Bir romanda yer alan yarglarn hibiri tek bana ele alnamaz, bunlarn herbiri baka yarglar, baka durumlar, baka davranlar, baka dnceler, baka olgular e karmak ve eliik bir kyaslama durumundadr. Ancak ar bir okuma, iki kez, birok kez okuma, romann ierdii btn ironik ilikileri ortaya kartr, bu yaplmadan roman anlamann olana yoktur.

Tutuklanmas srasnda K.'nn tuhaf davran


K. sabahleyin uyanr ve yataktan dcmadan, kahvaltsn getir
I. Benzekilih 'Egocentrisme karl olarak. (ev.)

162

meleri iin zili alar. Ama hizmetinin yerine normal tavrl, normal klkl yabanclar gelirler ve hemen ylesine stn bir hava iinde davranrlar ki, K., etkilerini ve glerini hissetmemezlik edemez. ok sinirlenmesine karn, onlar kovmaya gc yetmedii iin kendilerine kibarca sormak zorunda kalr: "Kimsiniz?" Daha bandan itibaren, K.'nn davran, davetsiz konuklarn (ona tutuklandm bildirmek iin gelmilerdir) inanlmaz kstahlklar karsnda dize gelmek ile gln grnmek korkusu arasnda kararszlk iinde olduunu gsterir. rnein serte yle konuur: "Ne burada kalmanz, ne de kendinizi tantmadan benimle konumanz istiyorum." K.'nn bizim iin (Dava'yi sinemaya aktaran Orson* Welles iin olduu gibi) iddetekarbakaldraninsan'a dnmesi iin, bu szckleri konik ilikilerinden koparmak ve bunlar harfi harfine (benim okurun Banaka'nn szlerini almas gibi) almas yeterli olurdu. Bununla birlikte, bu szde bakaldran insann, yalnzca kendilerini tantmak ltfunda bulunmayp onun kahvaltsn da yiyen ve bu sre iinde onu gecelikti haliyle ayakta bekleten davetsiz konuklara boyun emeyi srdrdn anlamak iin metni dikkatlice okumak yeter. Bu tuhaf kk dme sahnesinin sonunda (K. adamlara elini uzatr, ama onlar skmazlar) aralarndan biri K.'ya yle der: "Sanrm bankanza gitmek istersiniz? Bankama m? diye sorar K. Ben tutuklandm sanyordum!" te yeniden iddetekarbakaldraninsan! Sarakaya alyor! Kkrtyor! Zaten Kafka'nn yorumu buna aklk getiriyor: 'K. sorusuna bir tr meydan okuma katyordu, nk elini skmay reddetmelerine karn, zellikle gzetmenin ayaa kalkmasndan bu yana, bu insanlar karsnda kendini giderek daha ok bamsz hissediyordu. Onlarla oynuyordu. Gidecek olurlarsa, binann giri kapma kadar arkalarndan komak ve kendisini tutuklamalarm istemek niyetindeydi.' te ok keskin bir ironi; K. boyun emekte, ama 'onlarla oynayan', alayl bir ekilde, tutuklanmasn ciddiye alyormu gibi yaparak onlarla dalga geen gl bir insan gibi grmek istemektedir kendini; boyun eiyor, ama ardndan, kendi gznde saygnln koruyabilecek ekilde yorumluyor boyun emesini. Kafka ilkin yzlerde trajik bir ifadeyle okundu. Sonra, Kafka' 163

nn Dava'mn ilk blmn arkadalarna okuduu zaman hepsini gldrd renildi. Bunun zerine, insanlar nedenini tam olarak bilmeksizin kendilerini glmeye zorlamaya baladlar. Gerekten, bo blmde bunca gln olan nedir? IC'nn davran. Ama bu davrann nesi komik? Bu soru bana Prag sinema fakltesinde geirdiim yular anmsatyor. Bir arkadamla ben, retim yeleri toplantlar srasnda, meslektalarmzdan birine her zaman muzip bir sevgiyle bakardk; elli yalarnda bir yazard; cin gibi ve drst bir insand, ama biz onun byk ve iflah olmaz bir alak olduundan kukulanrdk. Hibir zaman (ne yazk ki!) gerekletirmediimiz u sahneyi hayl ederdik: kimizden biri toplantnn ortasnda ayaa kalkacak ve ona "Diz k!" diyecekti. Ne istediimizi ilkin anlamayacakt; daha sonra btn korkakl iinde tam olarak anlayacak, ama anlamam gibi yaparak biraz zaman kazanacan sanacakt. Sesimizi ykseltmek zorunda kalacaktk: "Diz k!" O zaman artk anlam numaras yapamayacakt. Boyun emeye oktan hazr olacakt, ancak zmlenmesi gereken bir sorun kalacakt: nasd yapacakt bunu. Burada, btn meslektalarnn gzleri nnde, alalmadan nasl diz kecekti? Diz kmesine elik edecek tuhaf bir yntem arayacakt umutsuzca? "Sevgili meslektalarm," diyecekti sonunda, "dizlerimin altna bir yastk koymama izin verirler mi acaba?" Diz k ve sus! Ellerini kavuturup, ban hafife sola eerek syleneni yapacakt: "Sevgili meslektalar, Rnesans resmini iyi incelediyseniz bilirsiniz, Assisili Ermi Francesco'nun resmini Raffaello tam olarak bu ekilde yapmtr." Her gn meslektamzn saygnln korumak iin yararlanaca baka baka nkteli yntemler bularak bu nefis sahnenin yeni deikelerini hayl ediyorduk.

Joseph K/ya kar ikinci dava


Orson Welles'in tersine, Kafka'nn ilk yorumcular K.'y zor

bala kar bakaldran bir masum gibi grmekten uzaktadr. Max Brod iin sululuunun kuku gtrr bir yan yoktu. Peki ne yapmt K.? Brod'a gre (Franz Kafka'nn Yaptnda Umutsuzluk ve Kurtulu, 1959) LieblosigkeiCinden, sevme yeteneksizliinden dolay suludur. 'Joseph K. liebt niemand, er liebelt nut, deshalp muss er sterben.' Joseph K. kimseye sevmiyor, yalnzca flrt ediyor, o halde lmelidir. (Bu cmlenin benzersiz budalalln sonsuza dek belleimizde tutalm!) Brod, Lieblosigkeid durumu iin hemen iki kant sunuyor: Romann tamamlanmam ve braklm bir blmne gre, (ki genel olarak ek blk gibi yaynlanr) Joseph K. yldr annesini grmeye gitmemitir; ona yalnzca para gnderir ve sal hakknda bir kuzeninden bilgi alr; (ilgin benzerlik: Yabanc'mn Meursault'su da annesini sevmemekle sulanr.) kinci kant, Bayan Brstner'le olan ilikisidir, Brod'a gre 'en baya cinsellik' ilikisi (die iedrigste Sexualitat). 'Cinsellik yznden iyi seemez duruma gelmi olan Joseph K. kadnn kimliinde bir insan varl grmez.' ek Kafkolog Edouard Goldstcker, Dava'nn 1964 Prag basksna yazd nszde, szck daarc Brod'da olduu gibi dinsel izler deil de marksist eilimli toplumbilimin izlerini tasa da, benzer bir katlkla mahkm eder K.'yi: 'Joseph K., yaamnn makinelemesine, otomatiklemesine, toplumsal arkn basmakalp ritmine uyum salamasna, insani olan her eyden yoksunlamasna izin verdii iin suludur: Bylece K., Kafka'ya gre, btn insanln boyun edii ve 'insan ol!' diye buyuran yasaya kar gelmitir.' Korkun bir Stalinci davada hayli sularla sulandktan sonra, Gldstcken ellili yllarda be yl hapis yatt. Dnyorum: Kendisi de bir dayann kurban olarak, nasl oluyor da, kendisi kadar az sulu bir baka sank iin on yl kadar sonra bir baka dava aabiliyor? Alexandre Vialatte'a (Davann Gizli Tarih, 1947) gre, Kafka'nn 'romanndaki dava, K. kendisinin alter egosu (ikinci ben'i) olduu iin, Kafka'nn kendine kar at dava soruturmasdr: Kafka, Felice ile niann bozmutu ve gelecekteki kaynpederi 'srf suluyu yarglamak iin Malm'den gelmiti Bu sahnenin getii (temmuz 1914) Ascanie Oteli'nin odas Kafka'nn zerinde bir mahkeme izlenimi uyandryordu. [...] Ertesi gn Ceza S 165

mrgesi'ni ve Dava'y yazmaya koyuluyordu. K'nn suunun ne olduunu bilmiyoruz ve gndelik ahlak su saymyor bunu. Ve bununla birlikte onun 'susuzluk'u eytansdr. [...] K., bizimkiyle hibir ortak noktas bulunmayan gizemli bir adaletin yasalarna gizemli bir biimde kar geldi. [...] Yarg doktor Kafka'dr, sank doktor Kafka'dr. eytans masumiyet sulusu olduunu kabul etmektedir.* lk davada (Kafka'mn romanda anlatt dava) mahkeme su* u belirtmeksizin K.'y sulamaktadr. Kafkologlar birinin gerekesi aklanmakszn sulanmasna armyoriar ve bu duyulmam buluun ne akla yatknl zerinde dnmekte, ne de gzelliini deerlendirmekte acele ediyorlar. Bunun yerine, yeni bir davada savc rol oynamaya balyorlar ve bu kez sann gerek suunu saptamak amacyla K.'nm aleyhine kendileri dava ayorlar. Brod: Sevme yetenei yoktur! Goldstcker: Yaamnn makinelemesini onaylad! Vialatte: Niann bozdu! Kendilerine u onuru vermek gerekir: K.'nn aleyhine atklar dava, birincisi kadar Kafkavaridir. nk K., birinci davada hibir eyle sulanmyor, ikinci davada ise herhangi bir eyden dolay sulanmaktadr; ikisi de ayn kapya kar, nk iki durumda da bir ey ortadadr: K., bir su iledii iin deil, fakat suland iin suludur. Sulanmtr, yleyse lmelidir.

Sululuk duyma1
Kafka'mn romanlarm anlamann tek bir yntemi vardr: onlar roman gibi okumak. K'nn kimliinde yazarn kiiliini, K.' mn szlerinde gizli bir ifreli mesaj aramak yerine, kahramanlarn davrann, szlerini, dncelerini dikkatlice izlemek ve onlar gz nnde canlandrmak. Dava bu biimde okunursa, daha balangta, K'nn sulamaya kar gsterdii tuhaf tepkiye ilgi duyarz: Kt bir ey yapmakszn (ya da kt bir ey yapm olduunu bilmeksizin), K., sanki suluymu gibi davranmaktadr. Kendini sulu hissetmektedir. Sulu klnmtr. Ona sululuk duygusu verilmitir.
1. la culpabiUsation: a) Birine sululuk duygusu vermek; birini su) ulatrmak, b) Kendini sulu duyma; sululuk duyma. (ev.)

166

Eskiden, 'sulu olmak' ile 'kendini sulu hissetmek' arasnda yalnzca ok basit bir iliki grlyordu: Sulu olan kii kendini sulu hisseder. Nitekim, 'culpabiliser" (Birine sululuk duygusu vermek) szc nispeten yenidir; Franszcada ilk kez, 1966 ylnda, psikanaliz ve terimsel yenilikleri sayesinde kullanld; bu fiilden treyen isim 'culpabilisation' (sululuk duyma) iki yl soma, 1968 ylnda tretildi. Oysa, o zamana kadar ansanmam olan sululuk duyma durumu, bundan ok zaman nce, Kafka'mn romannda, K.'nn kiilii zerinde ve evrimin u deiik evrelerinde sergilenmi, betimlenmi ve ilenmitir: /. Evre: Yitmi zsayg iin bouna savam: Sama bir ekilde sulanan ve henz susuzluundan kuku duymayan bir insan, sanki suluymu gibi davrandn grerek tedirgin olmaktadr. Sulu olmad halde sulu gibi davranmann alaltc bir yam vardr,. onun gizlemeye alt ite budur. Romann ilk sahnesinde sergilenen bu durum, bir sonraki blmde, byk bir ironi gcne sahip olan u akada zetlenmitir: Bilinmeyen bir ses K.'ya telefon eder: Bir sonraki pazar gn bir kenar mahalle evinde sorguya ekilmesi gerekmektedir. Hi duraksamadan oraya gitmeye karar verir; itaat dolaysyla m? Korkudan m? Ah hayr, zaldatmaca otomatik olarak almaya balyor: Gln davalaryla vakit yitirmesine neden olan o illet heriflerden kurtulmak iin oraya gitmek istemektedir ('dava almtr ve ilk durumann son duruma olmas iin gerekeni yapmak gerekmektedir'). Bir saat sonra, ayn pazar gn iin, mdr onu evine davet eder. Davet K.'nn meslei bakmndan nemlidir. Peki gln ary yerine getirmekten vazgeecek midir? Hayr; kendi kendisine itiraf etmese de, oktan davann bysne kapld iin mdrn davetini kabul etmez. Demek ki, pazar gn oraya gidiyor. Kendisine adresi veren sesin saat bildirmeyi unuttuunun farkna varyor. Ne nemi var; acele etmesi gerektii duygusuna kaphyor ve btn kenti bir batan teki baa kouyor (evet, tam anlamyla, kouyor, Almancas: er lief). Kendisine hibir saatin belirtilmemesine karn oraya
1. Culpabiliser. a) Birine sululuk duygusu vermek; birini sululatrmak. b) Kendini sulu hissetmek; sululuk hissetmek. c) Birini sulu hissettirmek; biri tarafndan sulu hissettirilmek. (ev.)
1T

zamannda varmak iin kouyor. Olabildiince erken varmas iin nedenleri olduunu kabul edelim, peki sokaktan geen tramvaya neden binmiyor? Nedeni u: Tramvaya binmek istemiyor, nk 'ar dakiklik gstererek komisyonun karsnda eilmeyi hi istemiyor'. Mahkemeye koarak gidiyor, ama asla eilmeyen gururlu bir insan olarak kouyor oraya. 2. Evre: G denemesi. Sonunda, beklenildii salona varyor. 'Evlerde boyaclk m yapyorsunuz?' diye soruyor yarg ve K., salonu dolduran insanlarn huzurunda bu gln yanlgya kar iddetli bir tepki gsteriyor: 'Hayr, byk bir bankada birinci vekilim' ve sonra, uzun bir sylev ekerek mahkemenin yetersizliini eletiriyor. Alklardan cesaretlenerek, kendini gl hissediyor ve u nl, savaya dnen sank kliesine uygun olarak (Kafka' run ironisine kar son derece duyarsz olan Orson Welles bu klieye kar koymuyor), yarglara meydan okuyor. Salondakilerin yakalanndaki iaretleri fark ettii ve bylediini dnd zevatn iin aslnda tmnn 'dinlemek ve casus gibi izlemek iin burada toplanm [...] mahkeme memurlan'ndan olutuunu anlad zaman ilk kez afak atyor. ekip gidiyor K. ve kapda, sorgu yargc uyarmak iin onu beklemekte: 'Bir sorgulamann bir sana her zaman salad avantajdan kendi kendinizi yoksun braktnz.' K., haykryor: 'Sizi gidi alaklar sizi! Aln banza aln sorgulamalarnz!' Bu bolm, K.'nn bakaldr haykr ile sona eren blm, hemen ardndan gelen blmle olan ironik ilikileri iinde grmeden, sz konusu sahneden hibir ey anlalamaz. Bir sonraki blmn ilk cmleleri ite yle: 'Sonraki hafta, her gn, yeni bir ar gelir diye bekledi K.; sorguya ekilmeyi reddediini ciddiye alm olmalarm bir trl arlamyordu ve cumartesi akamna kadar ar gelmeyince, ayn binaya ayn saatte, aka sylenmeden, arl olduunu varsayd. Bu nedenle, pazar gn yeniden oraya gitti...' 3. Evre: Davann toplumsallamas. Yeenine kar dava almasndan tela kaplan K.'nm amcas, bir gn, kyden gelir. Dikkat ekici olgu: Dava szde gizlidir, ama herkesin bundan haberi vardr. Bir baka dikkat ekici olgu: K.'nn sulu olmasndan kimsenin kukusu yoktur. Toplum, kendi sessiz onaynn (ya da kar olmamasnn) arln da ekleyerek sulamay oktan kabul et168

mistir, fkeli bir aknlk beklenebilirdi: 'Seni nasl sulayabiliyorlar? Gerekte hangi sutan?' Oysa, armyor amca. Yalnzca, davann hsmakrabaya bulaabilecek sonularndan korkuya kaplyor. 4. Evre'. zeletiri. K., neyle sulandn aka belirtmekten kanan mahkemeye kar kendini savunabilmek iin, sonunda kendi suunu bizzat aramaya balyor. Su nereye gizlenmi olabi lir? Hi kukusuz, yaamyksnn herhangi bir yerinde. 'En k k ayrntlarna, en kk olaylarna varncaya kadar btn yaa mn anmsamas, sonra bu yaam nne serip her bakmdan ince lemesi gerekiyordu.' Gerekd olmaktan uzak bir durum: Kt talihten yakasn bir trl kurtaramayan basit bir kadn, gerekte yle soracaktr kendine: Ne ktlk yaptm? Tanrnn fkesinin nedenini anlamak iin, yalnzca eylemlerini deil, syledii szleri ve gizli dncelerini de gzden geirerek gemiini eelemeye balayacaktr. Komnizmin siyasal uygulamas, bu davran iin zeletiri szcn yaratmtr (bu szck politik anlam iinde 1930'a doru kullanlmaya balanmtr; Kafka bu szc kullanmyor). Bu szcn kullanm biimi, aslnda etimolojisine tam olarak uymuyor. Kendi kendini eletirmek (yanllar dzeltmek amacyla iyi yanlar ktlerinden ayrmak) sz konusu deil, sulaycya (savcya) yardm edebilmek, sulamay kabul edebilmek ve onaylayabilmek iin kendi suunu bulmak sz konusudur. 5. Evre: Kurbann celladyla zdelemesi. Son blmde, Kaf ka'mn ironisi korkun doruuna ulayor: Redingot giymi iki bay K.'nm evine gelirler ve onu sokaa kartrlar. lkin kar koyar, ama sonra yle der kendi kendine: 'imdi yapabileceim tek ey [...] sonuna kadar serinkanl davranmak, zihnimi ak tutmak [...} imdi bir yl sren davadan hibir ey renmediimi mi gstere yim? Hibir ey renememi bir budala gibi mi gitmeliyim?..' Sonra, uzaktan ortalkta dolaan polis memurlarm grr. Polislerden biri kukuland gruba yaklar. O anda, K, kendi giriimiyle, iki bay zorla srkler, ileri kartrabilecek ve belki de, kimbilir? Kendisini bekleyen infaza engel olabilecek zaptiyelerin elinden kurtulmak amacyla onlarla birlikte komaya balar. Sonunda, gidecekleri yere varrlar; baylar onu boazlamak 169

iin hazrlk yapmaktadrlar ve o anda K.'nn aklna bir fikir gelir (son zeletirisi): 'Ba eline almak kendi greviydi [...] ve ba kendi bedenine saplamak.' Ve gszlne zlr: 'Niteliklerini tam olarak ortaya koyamyordu, grevlileri bu iten kurtaramyordu; bu son hatasnn sorumluluu, bunun iin gerekli olan gc kendisinden esirgeyene dyordu.'

nsann kendine zde olduu daha ne kadar sre dnlebilir?


Dostoyevski'nin kahramanlarnn kimliinin kayna, onlarn davranlarn azok dorudan belirleyen kiisel ideolojilerindedir. Kirilov, zgrln en yce belirtisi sayd intihar felsefesine takmtr akln. Kirilov, nsana dnm dnce. Ama, insan, gerek yaamda, kiisel ideolojisinin bu kadar dorudan yansmas mdr gerekten? Sava ve Banfto, Tolstoy'un kahramanlar (zellikle Piotr Bezuhov ve Andrey Bolkonsky) ok zengin, ok gelimi zihinsel gce sahiptirler, ama bu zihinsel g deikendir, trl biimlerde kendini gsterebilir, yle ki, yaamlarnn her evresinde deiik olan dncelerinden hareket ederek onlar tanmlamak olanakszdr. Tolstoy, bylece insana ilikin olarak bir baka gr sunar: gidilecek bir yol; dolambal bir yol; bir yolculuk, ama bu yolculuun birbirini izleyen evrelerinin deiik olmalar bir yana, ou zaman, bir evre kendisinden nceki evrelerin yadsnm asdr. Yol dedim, ama bu szck bizi yanltmak tehlikesini tayor, nk yol imgesi bir amac artrr. Oysa, rastgele bir lmle beklenmedik bir biimde yanda kalmaktan baka bir ie yaramayan bu yollar hangi amaca gtrrler? Dorudur: Piotr Bezuhov sonunda ideal ve son evre gibi grnen davrana ular: O zaman, yaama her zaman bir anlam aramann, u ya da bu dava iin savamann bo bir ey olduunu anladn sanr; Tanr her yerdedir, btn yaamndadr, yleyse yaanacak her eyi yaamak ve onu severek yaamak yeterlidir: Ve mutluluk iinde, karsna, ailesine balanr. Amaca ulalm mdr? Yolculuun daha nceki evrelerini, sonsal1 olarak, bir merdivenin sradan basamaklar
1. Sonsal: 'A posteriori" karl olarak. (ev.)

170

durumuna getiren dorua ulalm mdr? Durum byle olsayd, Tolstoy'un roman temel ironisini yitirir ve rom anlam bir kssadan hisseye yaklard. Durum byle deil. Sonraki sekiz yl iinde olupbitenleri zetleyen Sondeyi'tt, Bezuhov'un, Petersburg'da yar gizli bir politik etkinlie katlmak zere evinden ve karsndan bir buuk aylna ayrld grlr. Dolaysyla, bir kez daha, yaamna bir anlam aramaya, bir dava iin savamaya hazrdr. Yollar tkenmezler ve ama nedir bilmezler. Bir izlenecek yolun deiik evrelerinin, birbirlerinin zdd olarak, bir ironik iliki iinde bulunduklar sylenebilir. roni lkesinde eitlik egemendir; bu, gzerghn hibir evresinin, ahlk bakmndan, tekinden stn olmad anlamna gelir. Yurduna yararl olmak iin kollarn svayan Bolkonsky, daha nceki insandan kama suunu balatmak m istemektedir? Hayr. zeletiri sz konusu deil. Yolun her evresinde, davrann semek iin, btn zihinsel ve tinsel glerini seferber etmitir ve o bunu bilmektedir; yleyse olamayaca eyi olamad iin kendini nasl sulu grebilir? Ve yaamnn deiik evreleri nasl ahlk asndan yarglanamazlarsa, gereklik asndan da yarglanamazlar. Hangi Bolkonsky'nin kendi zne daha sadk olduuna karar vermek olanaksz: toplum yaamndan uzaklaan Bolkonsky ya da kendini toplumsal yaama veren Bolkonsky. Deiik evreler bylesine eliik olduklarna gre, ortak payda nasl saptanacak? Tanrtanmaz Bezuhov ile Tanrya inanl Bezuhov'u bir tek ve ayn kii olarak grmemizi salayacak ortak z hangisidir? Bir 'ben'in deimeyen z nerede bulunmaktadr? Ve bir numara Boskonsky'nin iki numara Bolkonsky'e kar ahlki sorumluluu nedir? Napoleon'un dman olan Bezuhov, bir zamanlar onun hayran olan Bezuhov'a kefil olabilir mi? Bir inam kendisinin ayn, kendisinin zdei sayabileceimiz zaman sreci hangisidir? Bu gizi, insanolunun karlat en byk gizlerden biri olan bu gizi, somut olarak, yalnzca roman inceleyebilir; ve bunu ilk yapan kii de byk bir olaslkla Tolstoy'dur.

171

Ayrntlarn katks1
Tolstoy'un kahramanlarnn bakalamalar uzun bir evrim olarak deil fakat ni bir ie dou (illumination) gibi grnyor. Bezuhov, tanrtanmazdan mmine artc bir kolaylkla dnyor. Bunun iin, karsyla bozumas sonucu bir sarsntya uramas ve bir menzilde rastlad bir farmason gezginle konumas yeterli oluyor. Bu kolaylk, yzeysel bir kararszlktan ileri gelmiyor. Daha ok, grnen deiikliin gizli ve bilinsiz bir sre tarafndan hazrlandn ve birdenbire ortaya ktn sezinletiyor. Austerlitz sava alannda ar yaralanan Andrey Bolkonsky yaama dnmektedir. O anda, bu gen ve parlak insann btn yaam dengesini yitirir Ussal ve mantkl bir dnme sayesinde deil, ama basit bir lmle karlama ve gkyzne uzun bir bak sayesinde. Bu ayrntlar (gkyzne bak), Tolstoy'un kahramanlarnn yaad kesin karar anlarnda byk bir rol oynuyorlar. Daha sonra, derin kukuculuundan syrlan Andrey, etkin yaama yeniden dnyor. Bu deiiklikten nce, bir nehri geen araba vapurundan PiotrMa yapt uzun bir tartma yer alyor. Piotr o srada, olumlu, iyimser, bakalarn dnr durumdadr (evrimin geici evresinde byledir) ve Andre/in kukuculuuna kar kar. Ama tartmalar srasnda, Piotr daha ok naif grnr ve basmakalp dnceler ileri srer; zihinsel g bakmndan parlayan Andrey5dir. Piotr'un szlerinden daha nemlisi, tartmalarn izleyen sessizliktir 'Araba vapurundan karken, gzlerini Piotr'un kendisine gsterdii gkyzne doru kaldrd ve Austerlitz'den sonra ilk kez, sava alannda seyretmi olduu sonsuz ve derin gkyzn yeniden grd. Ve ruhunda sevin ve sevencenlik yeniden doar gibi oldu,' Bu duygu ksa srd ve hemen kayboldu, ama Andrey, 'gelitirmeyi beceremedii bu duygunun iinde yaad'm biliyordu. Ve bir gn, ok sonra, tpk bir lt balesi ibi, bir ayrntlarn katks (meelerin yapraklanmasna bak, en kzlarn rastlant sonucu duyulan neeli konumalar, beklenmedik anlar) bu duyguyu ('iinde yaayan') tututurdu ve onu
.. La conspiration: 'Giz fesat, komplo, ortaklaa entrika, birlik, vb.' anlamna gelen bu sz:g olumlu anlamda katk' ile karlamay uygun grdm. (ev.) ff&l

172

benimsetti Daha dne kadar dnyadan elini ayan ekmi olarak yaayan Andrey, birden 'sonbaharda Petersburg'a gitmeye ve hatta bir i kabul etmeye* karar veriyor. [...] 'Ve, elleri arkasnda, bazan kalarn atarak, bazan glmseyerek, Fiotfun, nn, penceredeki gen kzn, meenin, gzelliin ve akn tuhaf bir biimde birbirine kanti ve varln tamamen deitirmi olun u samasapan, dile gelmez, su gibi gizli dnceleri aklndan geirerek oday arnlyordu. Bu anlarda, biri ieri girecek olsa, zellikle souk, sert, kesin kararl, sevimsiz ve mantkl grnrd. (...) inde olan bu mantkd ve gizli mayalanmann cn, mantn snrlarn aarak, birinden karmak ister gibiydi. (En belirleyici szcklerin altn ben izdim, M.K.) (Anmsayalm: Rastlanan yzlerin irkinlii, tren kompartmannda rastlant sonucu duyulan konumalar, inat anlar gibi bu trden ayrntlarn katks, Tolstoy'un bir sonraki romannda, Anna Karanina'nin intihar kararn harekete geirecektir.) Andrey Bolkonsky'nin bir baka byk i dnya deiimi: Borodino savanda lmcl yara alan Andrey bir ordughn ameliyat masasnda yatmaktadr, ii birden tuhaf bir huzur ve bar duygusuyla, bir daha onu asla terk etmeyecek olan bir mutluluk duygusuyla dolar; anestezinin bilinmedii bir dnemde ameliyatla ilgili rpertici ayrntlarla dolu bu alabildiine acmasz sahne, bu mutluluk durumunu daha da tuhaflatrmaktadr (daha da gzelletirmektedir); bu tuhaf durumda en tuhaf olan ey, udur: beklenmedik ve mantkd bir anyla uyarlmtr Andrey: Hemire giysilerini kard zaman 'Andrey ilk ocukluk dneminin uzak gnlerini anmsad.' Ve birka satr aada: 'Andrey btn bu aclardan sonra, uzun sredir duymad bir huzur hissetti. zellikle kk bir ocukken, giysilerini kardklar, kk yatana yatrdklar, dadsnn ona ninniler syledii, ba yastna gml durumda, yaadm hissederek mutlu olduu yaamnn o en gzel anlar, bu anlar imgeleminde gemi olarak deil, gereklik olarak beliriyordu.' Andrey, ancak ok daha sonra, rakibi ve Natacha'nn batan kartcs Anatole'u fark eder, doktor komu masada onun bir ayam kesmektedir. Bu sahnenin ipak okunuu: 'Yaral Andrey bir aya kesilmi rakibini grr; bu grnmn ona kar ve genel olarak insa 173

na kar engin bir acmayla doldurur iini/ Ama Tolstoy bu beklenmedik esinlerin ok belirgin, ok mantkl nedenlere bal olmadklarm biliyordu. Her eyi, yeni bakalamm, olgularn yeni gizli grn balatan tuhaf bir ksack grntyd (ocukken, tpk hemire gibi giysilerini karmalarnn ans). Birka saniye sonra, bu.tanskl ayrnty Andrey hi kukusuz unutmutu, tpk, kendi hayatlar gibi romanlar da dikkatsizce ve kt 'okuyan' okurlarn byk bir ounluunun, byk bir olaslkla, hemencecik unutmalar gibi. Ve bir baka byk deiim, bu kez, Napoleon'u ldrmeye karar veren Piotr Bezuhov'un deiimi; deiim u oluntuyu izler: Piotr, farmason dostlarndan, Napoleon'un Vahiy'in on nc blmnde Deccal olarak tanmlandm renir: 'Anlay olan, Canavarn saym hesap etsin; nk insan saysdr ve onun says alt yz altm altdr...'1 Fransz alfabesi sayya evrilirse mparator Napoleon szckleri 666 saysn verirler. 'Bu kehanet Piotr'u ok etkiledi. Canavar'n, baka bir deyile Napoleon'un gcne kimin son vereceini sk sk dnyordu; ayn saylama yntemiyle soruya bir yant bulmaya alyordu, ilkin mparator Alexandre, sonra Rus Milleti birleimlerini denedi. Aina kan toplam 666'nn ya altndayd ya zerindeydi. Bir gn aklna kendi adm yazmak geldi: Comte Pierre Bsouhoff, ama istenen sayy elde edemedi j'nin yerine bir z koydu, de edat ile le tanmln ekledi, bouna; sonu gene yeterli deil. Sorun kendi adna bal ise, buna milliyetini de eklemek gerektii geldi aklna. Bunun zerine, yazd: le Russe Besuhof. Bu saylarm toplam 671 etti, 5 saylk fazlalk. 5 bir e harfine eitti, ayn harf empereur'ua nnden kaldrlmt. Bu e harfinin kendi adnn nnden kaldrlmas, ki aslnda doru bir ilem deildi, bunca arad yant veriyordu: l'Russe Besuhof 666. Bu bulu altst etti Piotr'u.' Piotr'un 666 saym elde etmek iin yapt btn yazmsal deiiklikleri Tolstoy'un ince ince anlat son derecek komik: 'Russe, grkemli bir yazm gldrs. Kesin olarak zeki ve sevimi bir insann ok nemli ve cesur kararlan, bir budalaln zerite oturtulabilir mi?
ncil Vahiy, 13:18 . (ev.)

74

Ve insan hakknda ne dndnz? Kendi hakknzda ne dndnz?

Dnemin havasna ayarlanma olarak dnce deiimi


Bir gn, yz l l bir kadn, bana haber veriyor: 'Eh artk Leningrad diye bir ey kalmad! Gzelim SaintPetersburg'a dnlyor!' Kentlerin, sokaklarn adlarnn deitirilmesi kesinlikle heyecanlandrmaz beni. Bunu kendisine sylemek zereydim ki son anda kendimi tutuyorum: Tarihin byleyici gidiinden kamam gzlerinde pein bir uyumazlk kefediyorum ve tartmak istei duymuyorum, nk ayn anda, kendisinin hi kukusuz unutmu olduu bir dnemi anmsyorum. Ayn kadn, 1970 ya da 1971 yllarnda, Rus igalinden sonra, zor srgn koullarnda yaadmz srada, Prag'da eimi ve beni ziyarete gelmiti. Yapt bir dayanma rneiydi, bunu, kendisim elendirerek demek istiyorduk. Karm ona bir Moskova otelinde kalan Amerikal bir para babasnn gln (aslnda garip bir ekilde khince) yksn anlatt. Amerikab'ya soruyorlar: 'Antkabirine gidip Lenin'i grdnz m?' Para babas yantlyor: 'On dolar verip otele getirttim.' Konuumuzun yz burutu. Bir solcu olarak (hl yledir), ekoslovakya'nn Ruslar tarafndan igali yznden, kendisi iin ok deerli plan ideallerin ihanete uradm dnyordu ve dayanma gstermek istedii kurbanlarn ayn ideallerle alay etmesini ise doru bulmuyordu. 'Hi de gln deil' dedi souka, ancak iinde bulunduumuz kyma uramlk durumu bir bozuma olaslna engel oldu. Bu trden bir yn yk anlatabilirim. Bu gr deiimleri yalnzca siyasetle deil, genel olarak ahlkla, nce ykselip sonra inie geen feminizmle, 'yeni roman'm nce hayranlkla karlanp soma kk grlmesiyle, devrimci pritanizmden nbeti devralan zgrlk pornografiyle, nce tutucu ve yeni smrgeci olar rak knanan, ama daha sonra ayn kiiler tarafndan lerleme'nin bayra olarak gsterilen Avrupa dncesiyle, vb., ilgilidir. Ve kendime soruyorum: Bu insanlar eski davranlarn anmsyorlar m, anmsamyorlar m? Deiimlerinin yksn belleklerinde tu

1$M.

175

tuyorlar m? nsanlarn gr deitirdiklerini grmek beni fkelendirdiinden deil. Napoleon'un eski hayran Bezuhov, ayn kiinin katil aday oluyor, ama Bezuhov'u her iki durumda da sevimli buluyorum. 1971 ylnda Lenin'i ycelten bir kadnn Leningrad'n adnn deitirilmesine 1991 ylnda sevinmeye hakk yok mudur? Hi kukusuz hakk var. Bununla birlikte, onun deiimi Bezuv'unkinden farkl. dnyalar deiime urad zaman, Bezuhov ya da Bolkonsky birey olarak kesinlikle dorulanyorlar; artsnlar; farkl dnlsnler; zgrlkleri ve onunla birlikte, ben'lerinin kimlii ate alsn; bunlar iir dolu anlardr: Onlar bunlar ylesine youn yayorlar ki, btn dnya olaanst ayrntlarla kendinden gemi bir yn olarak onlarla bulumaya kouyor. Tolstoy'da, insan, deiim gcne, dlemine ve zeksna sahip olduu oranda daha ok kendisidir, daha ok bireydir. Buna karlk, Lenin'e, Avrupa'ya, vb., kar tutum deitirdiklerini grdm kiiler, birey olmaylarnda ortaya kyorlar, kendilerini ele veriyorlar. Bu deiim ne onlarn yaratdr, ne bululardr, ne kaprisleridir, ne srprizleridir, ne dnceleridir, ne de delilikleridir; iirsizdir bu deiim; deien tarih anlayna gre ok nesirsel bir hiza ve istikamete baktr; bir konum ayarlamasndan baka bir ey deildir. Bu nedenle onlar bunun farkna bile varmyorlar; sonuta, hep ayn kiiler olarak kalyorlar: Her zaman gerein iindeler, iinde bulunduklar evrede ne dnlmesi gerekiyorsa onu dnyorlar; kendi Derilerindeki herhangi bir ze yaklamak iin deil, ama bakalaryla karmak iin deiiyorlar; deiim onlara deimeden kalmalarm salyor. Dncemi baka trl yle aklayabilirim: Kendisi de dnce deitirmekte olan grnmez bir mahkemeye gre dnce deitiriyorlar; bu nedenle, deiimleri, mahkemenin yarn gereklik olarak ilan edecei ey zerine giriilmi bir bahisten baka bir ey deildir. ekoslovakya'da yaadm genliimi dnyorum. Komnizmin bysnden kurtulunca, resmi retiye kar atlan her kk adm bir cesaret eylemi gibi hissettik. Mminlerin kynma kar kyorduk, yasaklanm modern sanat savunuyorduk, propaganda budalalm kabul etmiyorduk, Rusya'ya bamlmz eletiriyorduk, vb. Byle davranrken, bir eyi gze ahyor 176

duk, byk bir ey deildi, ama gene de bir eydi ve bu kk tehlike bize ok ho ahlk doyum duygusu veriyordu. Bir gn korkun bir dnce geldi aklma: Ya bu bakaldrlar bir i zgrlkten, bir cesaretten deil de, karanlkta, daha imdiden kendi dayanaklarn hazrlamakta olan bir baka mahkemenin gzne girmek arzusundan kaynaklanyorsa?

Pencereler
Kafka'nn Dava'da yaptndan daha ileri gitmek olanaksz; son derece iirsiz dnyann son derece iirsel imgesini yaratt. 'Son derece iirsiz dnya' ile unu demek istiyorum: Bir bireysel zgrlk iin, bir bireyin zgrl iin artk yer bulunmayan; insann da brokrasi, teknik ve tarih gibi insan d glerin aletinden baka bir ey olmad dnya. 'Son derece iirsel imge' ile unu sylemek istiyorum: Kafka, dnyann zn ve iirsiz niteliini deitirmeden, engin air dlemiyle bu dnyay deitirdi, yeniden biimlendirdi. K. kendisine zorla kabul ettirilen davann iinde tamamen yitmi durumdadr, baka bir ey dnmeye vakti yoktur. Ve bununla birlikte, bu k yolu olmayan durumda bile, ksa bir sre iin, birdenbire alan pencereler vardr. Bu pencerelerden kurtulmas olanakszdr; yle biraz aralanrlar ve hemen kapanrlar; ama en azndan, dardaki dnyann iirini, her eye karn her zaman mevcut bir olanak olarak var olan ve izlenen, kovalanan yaamna kk, ama parltl bir yansma gnderen iiri, bir imek akm sresi iinde grebilir. Bu ksa sreli almalar, rnein, K.'nn baklardr: Kendisini ilk sorgulama iin ardklar kenar mahalledeki sokaa gelir. Bir sre nce, vaktinde gelebilmek iin komutu. Sokakta, ayakta durur ve davay birka saniyeliine unutup evresine bakar: 'Neredeyse btn pencerelerde insanlar vard, ceketsiz erkekler pencerelere dirseklerini dayam sigara iiyorlar ya da kk ocuklar saknm ve sevgiyle pencere kenarnda tutuyorlard. Baka pencerelerden araf, yorgan, ayak rts ynlar ykseliyor, bunlarn zerinden bazan dank sal bir kadn ba geiyordu'. Sonra, avluya girer. 'Onun biraz tesinde, bir sandn zerine oturmu
Saptrlm Vasiyetler 177/12

yalnayak bir adam gazete okuyordu. ki erkek ocuk bir el arabasn salncak yapm sallanyordu. Bir su tulumbasnn banda, gecelik giymi 2ayf bir gen kz vard, testisine su doldururken K.'ya bakyordu.' Bu cmleler bana Flaubert'in betimlemelerini dndryor: zllk; grsel btnlk; hibiri basmakalp olmayan ayrnt dncesi. Betimlemenin bu gc, K/nn ne lde geree susam olduunu, bir sre nce, davann yaratt kayglar yznden glgede kalan dnyay nasl bir kanmazlkla itiini duyumsatyor. Ne yazk ki, mola ksa sryor, hemen ardndan, testisine su dolduran gecelik giymi zayf bir gen kz K. gremeyecektir artk: Davann seli alp gtrecektir onu. Birinci sorgu srasnda, K. bir sylev ekmeye balar, ama ksa bir sre sonra, grd ilgin bir olay yznden rahatsz olur: Salonda mbairin kars vardr; irkin, zayf bir renci onu yere yatrp hazr bulunanlarn ortasnda onunla sevimeyi baarr. Badamaz olaylarn bu inanlmaz bulumas sayesinde (Kafka'ya zg esiz iir, gln ve inanlmaz!), ite davadan uzak grnme alan, K.'dan alnp el konulan neeli bayala, neeli ve baya zgrle alan yeni bir pencere. Kafka'ya zg bir sr, kart olarak, bir tutuklama ve davann yks olan bir baka roman anmsatyor bana: Orwell'in i$W, on yllar boyunca, antitotaliterizmi kendine meslek edinmilere srekli olarak bavuru kayna olmu kitap. Hayli bir totaliter toplumun rktc betimlemesi olmak isteyen bu romanda pencere diye bir ey yoktur; bu romanda, bir testiye su dolduran zayf gen kz hayl meyal grlmez; bu roman, duyarsz bir biimde kapaldr iire. Roman m? Roman klna girmi bir siyasal dnce; net ve doru, ama kendini yaklaklatran, yanllatran bir romansal klk deiimi yznden saptrlm bir dnce. Roman biimini Orwell'in dncesini karartmasna karn, bunun karl olarak ona bir ey veriyor mu? Ne toplumbilimin, ne de siyasetbilimin ulamay becerebildii insani durumlarm gizemini aydnlatyor mu? Hayr. Romandaki durumlar ve kiiler afi yavanlnda. Peki, roman biimi, iyi dncelerin vlgarizasyonu olarak en azndan dorulanyor mu? Gene hayr. nk romana kokulan dnceler artk dnce gibi deil, ama kesinlikle roman L78

gibi davranrlar ve 1984'n durumunda, dnceler, kt bir romann yapabilecei btn zararl etkiyle birlikte kt roman olarak davranyorlar. Orwell'in romannn zararl etkisi, bir gerekliin salt kendi siyasal grnmne acmaszca indirgenmesinde ve bu ayn grnmn de olumsuzluk rnei olacak yanna indirgenmesinde bulunmaktadr. Totaliter ktle kar savamda propaganda olarak yararl olduu bahanesine kaplp bir indirgemeyi ho gremem. Bu ktlk, kesinlikle, yaamn siyasete, siyasetin de propagandaya indirgenmesidir. Bylece, niyetlerine karn, Orwell'in romannn kendisi totaliter dncenin, propaganda dncesinin paras oluyor. Nefret edilen bir toplumun yaamn basit bir su dkmne indirgiyor (ve. indirgemeyi retiyor). Komnizmin sona ermesinden bir ya da iki yl sonra eklerle konutuum zaman, hepsinin syleminde, alkanlk haline gelmi u cmle kuruluunu, btn anlarnn, btn dncelerinin u zorunlu gerekesini duyuyorum: 'Komnist dehetten krk yl sonra', ya da 'korkun krk yl' ve zellikle: 'yitmi krk yl'. Kendisiyle konutuum insanlara bakyorum: Ne ge zorlanmlard, ne hapse atlmlard, ne ilerinden koyulmulard, ne de kt grlmlerdi; hepsi, lkelerinde, evlerinde, ilerinde yaadlar, tatile ktlar, dostluklar kurdular, aklar oldu; 'korkun krk yl' deyimiyle, yaamlarn yalnzca onun siyasal grnmne indirgiyorlar. Ama gemi krk yln siyasal tarihini bile, zulm yznden, olduu gibi kalm tek bir kitle gibi yaadlar m gerekten? Forman'n filmlerini seyrettikleri, HrabaPn kitaplarm okuduklar, konformist olmayan tiyatrolara gittikleri, yzlerce fkra anlattklar ve nee iinde, iktidarla dalga getikleri yllar unuttular m? Hepsinin krk korkun yldan sz etmelerinin nedeni u: nk, daha sonra, belleklerinde ya da kafalarnda deersizlemi ya da dahas, kesin olarak geersizlesin i (yitmi krk yl) olan kendi yaamlarnn ansn OrwelPlestirdiler. K., en u zgrlk yoksunluunda bile, testisi yava yava dolan zayf bir gen kz grmeyi becereb lmektedir. Bu anlarn, K.' nn davasnn uzanda bulunan bir manzaraya ksa bir sre alan pencereler olduunu syledim. Hangi manzaraya? Eretilemeyi aklayacam: Kafka'nn romanndaki ak pencereler Tolstoy' \.* 179

un manzarasna bakarlar; kiilerin, en korkun anlarda bile, hayata, sarin kayna olan u mutlu sulanabilmezlii veren bir karar zgrln koruduklar bir dnyaya bakarlar. Tolstoy'un son derece iirsel olan dnyas, Kafka'mn dnyasnn tersinedir. Ama, bu dnya, aralk bir pencere sayesinde, bir nostalji esintisi gibi, belli belirsiz bir meltem gibi K.'nm yksne girer ve orada var kalr.

Mahkeme ve dava
Varoluun filozoflar gndelik dilde kullanlan szcklere felsef bir anlam giydirmeyi severlerdi. Heidegger'in verdii anlamlar dnmeksizin bountu (angoisse) ya da gevezelik szcklerini azma almam olanaksz. Romanclar bu konuda filozoflardan daha nce gelirler. Kahramanlarnn durumlarn inceleyen romanclar, ou zaman, bir kavram niteliine sahip olan ve szlklerin kendileri iin tanmladklar anlamlan aan anahtar szcklerle zel szck daarcklarn olutururlar. Ayn ekilde, oul Crebillon1, an szcn, hovardalk oyununun (bir kadnn batan kartlabilecei bir anlk frsat) bir kavramszc olarak kullanr ve bu szc ana ve teki yazarlara miras brakr. Ayn ekilde Dostoyevski alalma (humiliation) szcn, Stendhal ise geicilik (vaniti) szcn kullanr. Kafka, Dava sayesinde, modern dnyann kavranlmas iin kanlmaz olan en azndan iki kavramszck brakr bize: Mahkeme ve dava. Bu iki szc bize miras brakr. Bunun anlam udur: Yararlanalm, kendi deneyimlerimize gre bunlar dnelim, yeniden dnelim diye bu szckleri bizim kullanma yetkimize vermitir. Mahkeme; bir devletin yasalarn ineyen kiileri cezalandrmaya ynelik tzel kurulu sz konusu deil; Kafka'mn verdii anlamda mahkeme, yarglayan bir gtr, g olduu iin yarglayan gtr, yasallk niteliini mahkemeye veren ey kendi gcdr, baka bir ey deil. K., iki davetsiz konuun odasna girdiklerini grd zaman bu gc hemen tanr ve boyun eer.
1. Romana Claude Crebillon (Paris, 1 "071777), oyun yazan, 'Sieur de CraisBillon' denen Prosper Jolyot Crebillon'ua. (Dijon J674 Paris, 1762) olu. (ev.)

180

Mahkemenin at dava her zaman mutlak'tr; bu u anlama gelmektedir tek bana bir eylemle, belli bir sula (bir hrszlk, bir kaaklk, bir rza geme) deil, ama btnl iinde sann kiilii ile ilgilidir: K., suunu btn yaamnn 'en kk olaylarnda arar; Bezuhov, bizim amzda, demek ki. hem Napoleon'a olan sevgisi iin, hem de ona olan kini iin sulanacakt. Ayn zamanda ayyal iin; nk mutlak olduu iin mahkeme hem toplumsal yaamla, hem de zel yaamla ilgilidir; Brod, kadnlarda 'en baya cinsellik'ten baka bir ey grmedii iin Kafka'y lme mahkm eder. 1951 ylnda, Prag'daki siyasal davalar anmsyorum; sanklarn ok sayda basl zyaam ykleri datlmt; bir pornografik metni hayatmda ilk kez ite o zaman okumutum: bir sefahet aleminin yks: Aslarak idama mahkm edilecek olan erkek sanklar, bir kadn sann ikolata kapl (ktlk dneminin ortasnda!) bedenini yalyorlar; komnist ideolojinin aamal yklnn balangcnda, Marx'a kar dava (heykellerinin Rusya'da ve baka yerlerde yklmasyla doruk noktasna ulaan dava) zel yaamna kar saldryla balad (okuduum ilk Marx kart kitap: Hizmetisiyle cinsel ilikilerinin yks); aka'da, niversite rencisinden oluan bir mahkeme, Ludvik'i sevgilisine gnderdii bir cmlelik pusula iin yarglar; Ludvik, cmleyi aceleyle, dnmeden yazdn syleyerek kendini savunur, onu yantlarlar* 'Bylece en azndan senin iinde saklanan eyin ne olduunu reniyoruz'. nk sann syledii, mrldand, dnd her ey, iinde gizledii her ey mahkemenin kullanma yetkisine sunulacaktr. Dava, sann yaamnn snrlar iinde kalmad iin de mutlaktr. Amcas, K.'ya yle der: 'Mahkemeyi kaybedecek olursan toplumdan atlacaksn ve seninle birlikte btn akrabalarn'. Bir Yahudinin sululuu, btn zamanlarn Yahudilerinin sululuunu ierir; snfsal kkenin etkisine ilikin komnist reti, anababalarn, byk anababalarn hatalarn da sann suuna katar; Sartre, smrgecilik sulamasyla Avrupa'y yarglad davada smrgelileri (smrgelerde yaayan Avrupallar) sulamaz, ama Avrupa'y, btn Avrupa'y, btn zamanlarn Avrupa'sini sular; nk 'her birimizin iinde smrgeli vardr', nk 'bizde, bir insan demek bir su orta demektir, nk smrgenin 181

smrlmesinden hepimiz yararlandk'. Davann mant zamanam diye bir ey tanmaz; uzak gemi, gnmzn bir olay kadar canldr ve lsen de kurtulamazsn; mezarlkta da muhbirler var. Davann devsel bir bellei vardr, ama su olmayan her eyi unutma biiminde tanmlanabilecek ok zel bir bellektir bu. Dava, demek oluyor ki, sann yaamyks su kaydna indirgiyor; Victor Farias (Heidegger ve Nazizim adl kitab su kaydnn klasik bir rneidir) dehasnn kklerinin nerede bulunduuyla hi mi hi ilgilenmeksizin, filozofun nazizminin kklerini ilk genliinde buluyor; komnist mahkemeler, sann ideolojik sapmasn cezalandrmak iin, onun btn yaptm kara listeye alyordu (rnein Lukacs ve Sartre, komnizm yanda olan metinleriyle birlikte, komnist lkelerde ite byle yasakland); komnizm sonras bir sarholua kaplan bir Paris gazetesi, 1991 ylnda, 'sokaklar hl niin Picasso'nun, Aragon'un, Eluard'n, Sartre'n adn tayorlar?' diye soruyordu kendi kendine; bu soruyu yantlayanlar oldu: Yaptlarnn deeri iin! Ama, Avrupa'ya kar at davada deerlerin ne anlama geldiini Sartre ok iyi aklamt: 'Deerli deerlerimiz kanatlarm yitiriyor; unlara yakndan bakacak olsak, kanla lekelenmemi olan bir tek deer bulamayz9; lekeli deerler artk deer deildir; davann mant, her eyin ahlaka indirgerim esidir; bilimsel alma, sanat, yapt olan her eye kar mutlak nihilizm. K., davetsiz konuklarn kendisini tutuklamaya gelmesinden nce, kar evden 'ok tuhaf bir merakla' kendisine bakan bir yal ifti fark eder; bylece, daha balangta, kapclarn antik korosu ie karr; ato'nun Amalia's kesinlikle ne sank, ne de mahkm olmutur, ama grnmez br mahkemenin kendisinden holanmad aka bilinmektedir ve bu da btn kyllerin uzaktan uzaa ondan saknmasna yeterli olmaktadr. nk mahkeme, btn lkeye davann rejimim zorla benimsettii zaman, btn halk davann askeri manevrasnda bir araya gelir ve etkinliini yz kat oaltr; heT bir kii, herhangi bir sula sulanabileceini bilir ve pein bk zeletiri tasarlamaya balar; zeletiri: Sann savcya klelii; kendi ben'inden vazgemesi; birey "olarak kendini ge.ersiz klma yntemi; 1948 komnist devriminden sonra, ek asll bir gen kz, zengin ocuu olarak hak etmedii ayrcalklara sa182

hip olduu iin sululuk duymutu; gnahn alt etmek iin ylesine ateli br komnist oldu ki babasn aka inkar etti; imdi komnizmin yklmasndan sonra yeni bir yarglamadan geti ve kendini gene sulu hissediyor; iki davann, iki zeletirinin kyma makinesinden geen bu kadnn gerisinde yadsnm bir yaamn lnden baka bir ey yok; bu arada, vaktiyle babasndan (yadsnm) zorla alman btn evler kendisine geri verilmi olsa bile, bugn, o geersiz bir varlk; iki kez geersiz; kendi kendini geersiz klm. nk, adaleti yerine getirmek iin deil, san yok etmek iin dava alr; Brod'un dedii gibi: Kimseyi sevmeyen, flrtten baka bir ey bilmeyen insann lmesi gerekir; ayn ekilde K. boazlanr, Buharin aslr. llere kar dava alrsa bu, onlar ikinci kez lme mahkm edebilmek iindir: Kitaplarn yakarak; adlarm okul kitaplarndan kartarak; antlarn ykarak; sokak adlarn deitirerek.

aa kar dava
Avrupa aa yukar yetmi yl bir dava rejiminde yaad. an byk sanatlar arasnda nice sank... Yalnzca benim iin bir eyleri temsil edenlerinden sz edeceim. Yirmili yllardan balayarak devrimci ahlk mahkemesinin srek avnda izlenenler: Bunin, Andreiev, Meyerhold, Pilniak, Veprik (Yahudi besteci, modern sanatn unutulmu kurban; ostakovi'in mahkm edilen operasm Stalin'e kar savunmak cesaretini gsterdi; kendisini bir^ kampa tktlar; babamn almaktan holand piyano iin bestelerini anmsyorum), Mandelstam, Halas (aka'nm Ludvik'inin sevdii air; kar devrimci bulunan hzn yznden lmnden sonra izlendi). Sonra, Nazi mahkemesinin avladklar: Broch (fotoraf ahma masamn zerinde, aznda pipo, oradan bakyor bana), Schnberg, Werfel, Brecht, Thomas ve Heinrich Mann, Musil, Vancura (en ok sevdiim ek dzyaz yazar), Bruno Schulz. Totaliter imparatorluklar kanl davalaryla birlikte yok oldular, ama dava mant, miras olarak kald ve o hesap soruyor. Bu trden davalardan ceza grenler: Nazilere yaknlk duymaktan sanklar: Hamsun, Heidegger (bata Patocka olmak zere btn ek ayr ; W& A\ 183

hk dncesi ona borludur), Richard Strauss, Gottfried Benn, von Doderer, Drieu la Rochelle, Celine (1992'de, savatan yarm yzyl sonra, gcenik bir vali, yazarn evini tarihi eser snfna almay kabul etmedi); Mussolini'nin yandalar: Malaparte, Marinetti, Ezra Pound (Amerikan ordusu onu ay bir kafesin iinde, talya'nn yakc gnei altnda tuttu, tpk bir hayvan gibi); Kristjan Davidson, Reykjavik'teki atlyesinde onun byk bir fotorafn gsterdi: 'Elli yldr nereye gidersem onu yanmda gtryorum'; Mnih barlar: Giono, Alain, Morand, Montherlnd, SaintJohn Perse (Mnih'te Fransz delegasyonunun yesi, anayurdun aalanmasna katld); sonra, komnistler ve onlar sevenler: Mayakovski (ak iirlerini, inanlmaz eretilemelerini bugn kim anmsyor?), Gorki, G.B.Shaw, Brecht (bylece ikinci kez yargland), Eluard (imzasn iki kl imgesiyle ssleyen bu lm melei), Picasso, Leger, Aragon (hayatmn g bir nnda bana el uzatmasn nasl unutabilirim!), Nezval (kendi yapt portresi kitaplmn yannda asldr), Sartre. Kimileri iki kez yargdan getile, ilkin devrime ihanetle sulanarak, sonra devrime vaktiyle yaptklar hizmetlerden dolay: Gide (eski komnist lkeler iin btn ktlklerin simgesi), ostakovi (glklerle dolu mziini balatmak iin, rejimin gereksinimlerine gre budalalklar retiyordu; sanat tarihi iin deersiz bir yaptn bir hilik, bir yokluk olduunu ileri sryordu; mahkeme iin kesinlikle nemli olann deersizlik olduunu bilmiyordu), Tibor Dery (Budapete krmndan sonra tutuklanan bu yazarn baz dzyazlar, benim iin, Stalinizme kar, propagandac olmayan ilk byk yaznsal yantlardan biri oldu). Bu yzyln en nefis iei olan yirmili ve otuzlu yllarn modern sanat da suland, hem de kez: lkin Nazi mahkeme tarafndan, Entartete Kunst, 'soysuzlam sanat' olarak; daha sonra 'halka yabanc sekinci biimcilik' olarak komnist mahkeme tarafndan; ve en sonunda, muzaffer kapitalizmin mahkemesi tarafndan, devrimci hayllere bulam sanat olarak. Sovyet Rusya'nn ar milliyetisi, manzum propaganda yapmcs, bizzat Stalin'in 'amzn en byk airi olarak' tanmlad kii, Mayakovski, nasl oluyor da, her eye karn, ok byk bir air, en byk airlerden biri olarak kalabiliyor? Onun cokulu yeteneiyle, d dnyay akseik grmesini engelleyen coku 184

gzyalaryla, lirik iir, bu dokunulmaz tanra, uursuz bir gn, canavarlklarn iirletiricisi ve onlarn 'kocaman yrekli hizmetisi' olmaya mahkm edilmedi mi? Bundan yirmi yl nce, Yaam Baka Yerde'yi, yirmi yandan kk bir gen air olan Jaromil'in, Stalin rejiminin cokun hizmetkarna dnt roman yazdm srada, ite bu sorular aklmdan kmyordu. Kitabmn vgsn yapan eletirmenler, bununla birlikte kahramanm bir kt air, hatta bir alak olarak yorumladklar zaman aakalmm. Benim gzmde, Jaromil, gerek bir airdi, masum bir insand; byle olmasayd romanmda hibir zgnlk gremezdim. Yanl anlalmann sulusu ben miyim? Kendimi iyi dile getirememi miydim? Sanmyorum. yi bir air olmak ve ayn zamanda, kuku gtrmez bir zulm benimsemek bir skandal'dr. Mantkla elien ve bununla birlikte gerek olan, balanmaz, kabul edilmez bir Olay Franszlar bu szckle, skafdaVla. adlandrrlar. Hepimiz, bilinsiz olarak, skandallara yan izmeye, sanki ykmuslar gibi davranmaya altk. Bu nedenle, amzn zulmleriyle uzlam byk kltr adamlarnn pis herifler olduklarn sylemeyi yeliyoruz; ama bu geerli deil; en azndan, grldklerini, kendilerine bakldn ve yarglandklarn bilen sanatlar ve felsefeciler drst ve cesur olmaya, doru yanda ve gerekten yana olmaya kskancasna zen gsterirler. Bu durum, skandali daha balanmaz, daha anlalmaz yapyor. Bu adan, girdiimiz kadar budala kmak istemiyorsak, dava ahlklnn kolayln bir yana brakmamz, bu skandali dnmemiz, insan kimliiyle insana ilikin olarak bildiimiz btn gereklikleri yeniden gzden geirmek pahasna olsa bile, onu sonuna kadar dnmemiz gerekmektedir. Ama kamu oyununun konformizmi, kendine mahkeme ss veren bir gtr ve mahkeme dncelerle vakit yitirmek iin mahkeme deildir, dava amak iin mahkemedir. Yarglar ve sanklar arasndaki zaman uurumu derinletike, her zaman, daha kk bir deneyim daha byk bir deneyimi yarglar. Olgunlamam insanlar, Celine'in yanlglarn, onun romanlarnn bu yanlglar sayesinde bir varolusal bilgi (bu bilgiyi anlayabilselerdi, toyluktan erginlie geebilirlerdi) ierdiini anlamadan yarglyorlar. nk kltrn gc buradadr: Varolusal bilgiye dntrerek 185

zulm balatr. Dava mant bu yzyln kltrn yok etmeyi baarrsa, arkamzda, bir ocuk koralinin dile getirdii bir canavarlklar ansndan baka br ey kalmayacak.

Sululuk duygusu duyurabilirlerin dans


Rock (genel olarak ve kapal bir ekilde) ad verilen mzik, yirmi yldr gndelik yaamn ses ortamm istil ediyor; XX. yzyln kendi tarihini tiksintiyle kustuu srada dnyay ele geirdi; aklm bir soru kurcalyor: Bu akma rastlantsal mdr? Esrimeli lnda a kendim mi unutmak istiyor? Zulme gmlm topyalarm unutmak m? Sanatm unutmak m? nceliiyle ve kibirli karmakhyla halklar fkelendiren, demokrasiyi rahatsz eden bir sanat? Rock szcnn anlam kapal; bu nedenle dndm mzii betimlemeyi yeliyorum: Tiz sesler, bas seslerin zerinde; dinamik, kontrastosuz ve arky bir la dntren srekli bir fortissimo'fa srar ediyor; ritm cazda olduu gibi lnn ikinci zamann vurguluyor, ama daha yineleyici, daha grltl bir biimde; armoni ve melodi kolaycdr ve bylece bu mziin biricik yaratc bileeni olan sonoritenin rengini deerlendirirler; yzyln ilk yansnn nakaratlarnn mzii zavall halk alatrken (ve Mahler ile Stravinski'nin mzikal ironisini bylerken), rock ad verilen bu mzik, duygusallk gnahndan bak; duygusal deil, esritici, bir tek esrime nnn uzants ve esrime zamandan kopartlm bir an, belleksiz bir ksa zaman, unutula kuatlm bir an olduu iin, melodik motifin gelimek iin aras yoktur, bu nedenle evrim gstermeden, bir sonuca ulamadan yalnzca kendini tekrarlar (rock, melodinin ar basmad tek 'hafif mziktir, insanlar rock melodilerini mrldanmazlar). lgin nokta: Ses oaltm teknikleri sayesinde, bu esrime mzii, durmadan ve her yerde, demek oluyor ki, esrimeli durumlarn dnda, yanklanr. Esrimenin iitsel imgesi bkknlmzn gndelik dekoru olur. Bizi hibir enlie, hibir mistik deneyime davet etmeyen bu bayalatnlm esrime bize ne demek istemektedir? Onu kabul etmemizi. Ona almamz. Sahip olduu ayrca 186

lkl yere sayg gstermemizi. ln ettii ahlka uyulmasn. Esrimenin ahlk, davann ahlknn tersidir; onun koruyucu kanatlarnn altnda herkes istediini yapar: Herkes bebekliinden niversiteye giri snavna kadar ba parmam diledii gibi emebilir ve bu kimsenin kolayca vazgeemeyecei bir zgrlktr; metroda evrenize baknz; ister ayakta, ister oturuyor olsun, herkesin parma yznn bir deliindedir; kulakta, azda, burunda; herkes bakalar tarafndan grlmediim sanr ve herkes burnunu kartran esiz ve biricik ben'ini anlatabilecei bir kitap yazmay dler ve herkes rock dans yapyormu gibi yazar: Tek bana, kendisi iin, kendisi zerine younlam ve bununla birlikte bakalarnn yapt hareketin aynm yapar. Bu tekbiim benzekilik durumunda, sululuk duygusu eskiden oynad ayn rol oynamaz artk; mahkemeler hl alr, ama yalnzca gemie odaklanmlardr, akllar gemitedir, yalnzca yzyln yreini hedef almlardr; yalnzca yal ya da lm kuaklan hedef almlardr. Kafka'nn kahramanlar baba otoritesi tarafndan sulu hissettiriliyorlard; Yarg'nia kahraman rmakta boulduu iin babasnn gznden dmtr; bu dnem sona erdi: Rock'n dnyasnda, babann srtna yle ar sululuk yklendi ki oktandr her eye izin veriyor. Sululuk duygusu duyurabilenler (sulayabilenler) dans ediyorlar. Geenlerde, iki yeniyetme, bir rahibi ldrdler: Televizyondaki yorumu dinliyorum; bir baka rahip konuuyor, anlayn titrek sesi: 'Grevinin kurban olan rahip iin dua etmeliyiz: zellikle genlikle ilgileniyordu. Ama bu iki mutsuz delikanlya da dua etmeliyiz; onlar da kurbandlar: tkilerinin ruhsal gerginliklerinin kurbanydlar.' Dncenin zgrl, szcklerin, davranlarn, akalarn, dncelerin, tehlikeli fikirlerin, zihinsel kkrtlarn zgrl daraldka, genel konfor m izm dikkati onu gzaltnda tuttuka, itkilerin zgrl, giderek byr.

Siste yollar
Robert Musil'in adalar, kitaplarndan ok onun zeksna 187

hayrandlar; bu adalara gre, Musil roman deil deneme yazmalyd. Bu gr rtmek iin, olumsuz bir kant yeterlidir: Musil'in denemelerini okumak: Ardr, can skcdr bu denemeler, ekicilikleri yoktur. nk Musil yalnzca romanlarnda byk bir dnrdr. Dncesinin, somut kiilerin somut durumlarndan beslenmeye gereksinimi vardr; ksacas, felsefi deil, romansal dncedir onun dncesi. Fielding'in Tom Jones'unun on sekiz ksmnn her birinci blm ksa bir denemedir. XVIII. yzylda, bu kitabm ilk evirmenleri, Franszlarn beenisine uygun olmadklarn ileri srerek bunlarn tmn atladlar. Turgeniev, Sava ve Bar'ta, tarih felsefesini ele alan denemesel blmler iin Tolstoy'u eletiriyordu. Tolstoy kendisinden kukulanmaya balad ve bu nerilerin basks altnda, bu blmleri romann nc basmna almad. Bereket versin, daha sonra, hepsini kitaptaki yerlerine koydu. Bir romansal diyalog ve bir romansal eylem olduu gibi bir romansal dnce de vardr. Sava ve Bar'tak uzun dnceler, romamn dnda, rnein bir bilimsel dergide dnlemez. Hi kukusuz, kastl olarak naiflemi karlatrmalar ve eretilemelerle dolu olan dil nedeniyle: Ama, zellikle, tarihten sz eden Tolstoy, bir tarihinin yapabilecei gibi, olaylarn doru betimlenmesiyle, bunlarn toplumsal, siyasal, kltrel sonularyla, unun ya da bunun, vb., rolnn gelimesiyle ilgilenmedii iin; Tolstoy, tarihle, insan varlnn yeni boyutu olarak ilgilenir. Tarih, Sava ve Ban'm szn ettii Napoleon savalar sra snda, XDC yzyln bana doru herkesin somut deneyimine d nt; bu savalar, birden, her Avrupalnn unu anlamasna ne den oldular: evresindeki dnya, hayatna burnunu sokan, onu d ntren ve onu sallantda tatan srekli bir deiim tehlikesiyle kar karyadr. Savalar XIX. yzyldan nce, ayaklanmalar, ve ba ya da yersarsnts trnden doal afetler gibi duyumsanrd. n sanlar bu tarihsel olaylarda ne bir birlik, ne bir sreklilik fark ederlerdi ve gidi ynlerini deitirebileceklerini dnmezlerdi. Diderot'nun Kaderci Jacques'i askere alnr, sonra bir arpmada ar yaralanr; btn yaam boyunca bunun etkisini tayacak, m rnn sonuna kadar topallayacaktr. Ama sz konusu olan hangi savatr? Roman sylemez bunu. Hem neden sylesin? Btn sa

188

valar birbirinin ayndrlar. XVIII. yzyl romanlarnda tarihsel an ancak ok yaklak olarak belirlenmitir. Ancak XIX. yzyln balamasyla, Scott ve Balzac'tan balayarak savalar artk birbirine benzemez oldular ve roman kahramanlar kesinlikle tarihlendirilmi bir zamanda yaamaya baladlar. Tolstoy, Napoleon savalarna elli yl sonra dn yapar. Onun durumunda, yeni tarih algs, anlatlan olaylarn tarihsel niteliini (diyaloglarda, betimlemelerde) yakalamay giderek daha iyi beceren romann yapsnda yer almaz yalnzca; onu ncelikle ilgilendiren ey insann tarihle olan ilikisidir (ona egemen olmak ya da ondan kurtulmak, ona kar zgr olmak ya da olmamak yetenei) ve romannn izlek'i olarak bu soruna dorudan el atar, romansal dnce de aralarnda olmak zere bu izlei btn olanaklaryla inceler. Tolstoy, tarihin, byk kiilerin iradesi ve akl tarafndan yapld dncesine kar kar. Ona gre, insanlar iin anlalmazlm srdren kendi yasalarna uyan tarih kendi kendini yapar. Byk kiiler 'tarihin bilinsiz aralarydlar, anlamm gzden kardklar bir yapt gerekletiriyorlard*. Biraz sonra: Tanr bu insanlar, hepsi kendi kiisel amalarnn peine gitmelerine karn, ad ister Napoleon, ister Alexandre olsun, ister daha kk apta oyunculardan biri olsun, bu insanlardan hibirinin hakknda en kk bir fikir sahibi olmadklar tek ve yce bir sonuca katkda bulunmaya zorluyordu'. Daha sonra: ' nsan kendisi iin bilinli olarak yaar, ama tm insanln tarihsel amalarnn izlenmesine bilinsiz olarak katlr.' u korkun sonu buradan kaynaklanmaktadr: 'Tarih, yani insanln bilinsiz, genel, srcl yaam...' (Anahtar szcklerin altn ben izdim.) Tolstoy, kahramanlarnn iinde devindikleri metafizik alan bu anlayla izer. Tarihin anlamn ve gelecekteki geliimini bilmeyen, kendi eylemlerinin ('anlamm gzden kardklar'olaylara 'bilinsiz olarak' katldklar eylemlerinin) nesnel anlamm bile bilmeyen bu kahramanlar, yaamlarnda, tpk siste ilerlermi gibi ilerlerler. Karanlkta demiyorum, siste diyorum. nsan karanlkta hibir ey gremez, krdr, yazgsna sahip deildir, zgr deildir. Siste, insan zgrdr, ama sisin iinde bulunan kiinin zgrldr bu: Elli metre tesini grr, konutuu kiinin izgilerini

WM

189

akseik fark edebilir, yol boyunca sralanan aalarn gzelliinden byk zevk alabilir, dahas evrede olupbitenleri gzlemleyebilir, tepki gsterebilir. nsan, siste ilerleyen insandr. Ama gemiin insanlarm yarglamak amacyla geriye bakt zaman yolun zerinde hibir sis grmez. Onlarn uzak gelecei olan kendi imdisinden bakt zaman onlarn yollar tamamen aydnlk ye btn boyutlaryla apak grnr. nsan, gerisine baknca yolu grr, ilerleyen insanlar grr, onlarn hatalarm grr, ama artk sis kalkmtr yoldan. Ama bununla birlikte, hepsi, Heidegger, Mayakovski, Aragon, Ezra Pound, Gorki, Gottfried Benn, SaintJohn Perse, Giono, hepsi sis iinde yryorlard ve insan kendi kendine sorabilir: En kr kimdi? Lenin zerine iir yazarken Leninizmin nereye gideceini bilmeyen Mayakovski mi? Yoksa, onlarca yl sonra onu yarglayan ve onu kuatm olan sisi grmeyen biz mi? Mayakovski'nin krl ebedi insan durumunun iinde yer alr. Mayakovski'nin yolunun zerindeki sisi grmemek, insann ne olduunu unutmaktr, kendimizin ne olduunu unutmaktr.

190

DOKUZUNCU BLM

S Z BURADA KEND EV N ZDE DE LS N Z, AZ Z M1

1. Yapt sizin yaptnz deil, anlamnda. (ev.)

191

1
Stravinski, yaamnn sonunda doru, btn mziinin seslendirilmi nitelikli bir yorumunun bulunmas iin, kendisinin piyanist ve orkestra efi olarak grev ald, kendi icras olan byk bir plak dizisinde btn yaptn toplamaya karar verdi crac roln kendisinin yklenme arzusu ou zaman fkeli bir tepkiye yol at: Ernest Ansermet, 1961 ylnda baslan kitabnda, gz dnmesine alay etmek istedi Stravinski'yle: Stravinski orkestra ynetirken, 'ylesine dehete kaplr ki dmek korkusuyla krsy sekiye bastrr, ezbere bildii partisyondan gzn ayramaz ve zaman sayar!'; mziini 'harfi harfine, kle gibi' yorumlar; 'icrac olduu zaman sevin alp ban gider*. Bu ac alayn nedeni ne? Stravinski'nin yazmalarn ayorum: Ansermet ile mektuplama 1914 ylnda balyor; Stravinski'nin yz krk alt mektubu: Azizim Ansermet, azizim, aziz dostum, ok deerli, sevgili Ernest'im; gerilimin izi bile yok; sonra bir gkgrlts gibi: | 'Paris, 14 ekim 1937: 'Aceleyle yazyorum, azizim. 'Konserde alman skambil Oyunu'nda bu kesmeleri yapmann hibir nedeni yok [...] Bu trden yaptlar, biimi kesinlikle senfonik olan ve dinleyici iin hibir aklamaya gereksinimi olmayan dans sitleridirler, nk devam eden paralarn senfonik evrimini engelleyebilecek, sahne dolanlsn aklayan betimsel eler yoktur onlarda. 'Aklnza kesinti yapmak gibi garip bir dnce geldiyse, bu, iskambil Oyunu'a oluturan paralarn eklemleniinin, kiisel olarak, size can skc gelmi olmasndandr. Bu konuda elimden bir ey gelmez. Ama beni zellikle artan, bu yapt Venedik'te ynetmi olan beni, dinleyicilerin nasl bir heyecanla karladn size anlatm olan beni parada kesintiler yapmaya inandrmaya kalkyor olmanz. Ya size anlatm olduklarm unuttunuz, ya da be
Saptnlm Vasiyetler 193/13

nim gzlemlerimi, eletiri anlaym pek nemsemiyorsunuz. te yandan, sizin dinleyicinizin Venedik dinleyicisinden daha az zeki olduuna dorusu inanmyorum. 'Ve dnnz ki, dinleyici tarafndan daha iyi anlalsn diye, biimini bozmak pahasna, bestemi ksaltmam bana siz neriyorsunuz, flemeli alglar Senfonisi gibi baar ve dinleyicinin anlamas bakmndan ok tehlikeli bir yapt alarak dinleyiciden korkmadn kantlayan siz! 'Demek ki, skambil Oyunu'nda kesintiler yapmanza izin veremem; istemeye istemeye almaktansa, en iyisinin almamak olduuna inanyorum. 'Ekleyecek baka bir ey yok ve bu konu benim iki kapanmtr. ' Ansermet'nin 15 ekim tarihti mektubu: 'Yalnzca, 45'in ikinci lsnden 58'in ikinci lsne kadar marta kk bir kesinti iin beni balar mydnz diye soracam.' Stravinski 19 ekim gn tepki gsteriyor: '[.] zgnm, ama skambil Oyunu'nda hibir kesinti iin size izin veremem. 'Benden istediiniz sama kesinti, bestenin btnl iinde kendi biimi ve yapc anlam (savunmak iddiasnda olduunuz yapc anlam) olan kk marm sakatlar. Marm, yalnzca, orta blm ve geliimi geri kalan blmden daha az hounuza gittii iin kesmek istiyorsunuz. Bu benim iin yeterli bir neden deil ve size unu sylemek istiyorum: 'Yapt sizin yaptnz deil, azizim', size yle bir ey asla sylemedim: Aln, ite partisyonum, cannz ne isterse yapn. 'Size tekrar ediyorum: Ya skambil Oyunu'nn olduu gibi alarsnz ya da kesinlikle almazsnz. Bu noktada ok kesin olan 14 ekim tarihli mektubumu anlamam gibisiniz.' Daha sonra, karlkl birka mektup, ksa, souk. Ansermet, 1961 ylnda, svire'de, bir blm Stravinski'nin mziinin duy. gus uzluuna kar (ve orkestra efi olarak yetersizliine kar) bir saldr olan oylumlu mzikbilim kitabm yaynlyor. Stravnski'nin Ansermet'nin uzlamac mektubuna verdii ksa yant ancak 1966 194

ylnda (tartmalarndan yirmi dokuz yl sonra) okuyabiliyoruz: 'Azizim Ansermet, 'Mektubunuz bana dokundu. kimiz de mrmzn sonunu dnmeyecek kadar yalyz ve ben bu gnleri bir dmanln ar ykn tayarak bitirmek istemezdim.' flkrneksel bir durum iin ilkrneksel bir yntem: Birbirlerine ihanet etmi olan dostlar, mrlerinin sonunda, ou zaman, tekrar dost olmasalar da dmanlklarnn zerine byle souka bir izgi ekerler. Dostluu bozan tartmann kav belli: Stravinski'nin sanat haklan, manevi denen sanat haklan; yaptna dokunulmasna katlanamayan bir sanatnn fkesi ve kar tarafta, sanatnn gururunu balamayan ve onun iktidarnn snrlarn izmeyi deneyen yorumcunun incinmesi.

2 if;
Bahar Ayin?m. Leonard Bernstein'in yorumuyla dinliyorum; lkbahar.Rondlan'ndaki nl lirik blk bana kukulu geliyor, par. tisyonu ayorum:

Bu blm, Bernstein'n yorumunda yle oluyor:

195

Blmn benzersiz gzellii, melodinin lirizmi ile mekanik ve ayn zamanda garip bir biimde dzensiz olan ritmi arasndaki gerilimden kaynaklanyor; bu ritme bir saat kesinliiyle, tam olarak uyulmazsa, rutabo alnrsa, her cmlenin sonundaki nota uzatlrsa (Bernstein bunu yapyor), gerilim yok olur ve blm bayalar. Ansermet'nin ac alaylarm dnyorum: Stravinski'nin sadk yorumunu yz kez yelerim, 'dmek korkusuyla krsy sekiye bastrr ve zaman sayar' olsa bile onun yorumunu yelerim.

3
Kendisi de orkestra efi olan Jaroslav Vogel, Janacek monografisinde, Kovarovic'in Jenufa partisyonunda yapt dzeltmelerin zerinde durur. Bu dzeltmeleri onaylar ve savunur: artc bir davran, nk Kovarovic'in dzeltmeleri yararl, iyi, akla yatkn bile olsalar, ilke olarak kabul edilemezler ve yaratcnn yorumu ile dzeltmenin (sansrc, uyarlayc) yorumu arasnda hakemlik yapmak dncesi de sapkn bir dncedir. Hi kukusuz, Yitik Zaman Peinde'nm u ya da bu cmlesi daha iyi yazlabilir. Ama iyiletirilmi bir Proust'u okumak isteyecek deliyi nerede bulacaksnz? stelik, Kovarovic'in dzeltmeleri belki her eydir, ama iyi ya da usa akla deildir. Doruluklarnn kant olarak, Vogel, ldrlen ocuunun bulunmasndan ve vey anasnn tutuklanmasndan sonra, Jenufa'nn Laca ile yalnz kald son sahneyi rnek olarak gsterir. Steva'y kskanan Laca, bir zamanlar, c almak iin, Jenufa'nn yzn bakla yaralamtr; imdi, Jenufa onu balar: nk Laca kendisinin de ak yznden yaralamtr; tpk kendisinin de ak yznden gnah iledii gibi:

Steva'ya olan aslana bir antrma olan bu 'bir zamanlar benim gibi', ykselen ve yarda kesilen tiz notalar zerinde , bir ksa lk gibi, abucak sylenir; sanki Jenufa hemen unutmak istedii 196 M

bireyleri anmsyormu gibi. Kovarovic, aadaki biime dntrerek bu blmn melodisini geniletiyor (Vogel'in dedii gibi 'onu gelitiriyor'):

Jenufa'nn arks Kovarovic'in kaleminin ucunda daha gzel oluyor, yle deil mi? diyor Vogel. Ayn zamanda ark tamamen Janacek arks olarak kalyor, yle deil mi? Evet, Janacek'in slbuna yknmek istenseydi, daha iyisi yaplamazd. Bununla birlikte, eklenen melodi tam bir samalk. Janacek'te, Jenufa 'gnah'n ll bir korku ile abucak anmsarken, Kovarovic'te bu anyla duygulanr, zerinde oyalanr, zntye kaplr (arky, szckleri uzatr: Ak, ben ve eskiden). Bylece, Laca'nn karsnda, Laca'nn rakibi olan Steva'ya olan zleminin sarkm syler, btn mutsuzluunun nedeni olan Steva'ya olan aknn arksn syler! Janacek'in tutkulu yanda olan Vogel bylesine bir psikolojik anlamszl nasl savunabildi? Janacek'in estetik bakaldrsnn kaynann, kesinlikle, operada ok sk rastlanan psikolojik gerekdla kar kta bulunduunu bile bile bunu nasl onaylayabildi? Birini sevmek ve ayn zamanda onu bu lde tanmamak olas mdr?

Bununla birlikte ve ite Vogel hakldr: Kovarovic'in, operay ortak beeniyle allayppullayan, allm'm alanna eken dzeltmeleri, onun baar kazanmasna katkda bulunmutur. 'Sizi biraz deitirmemize izin verin, stad, greceksiniz sizi sevecekler.' Ama Ustad'n bu bedel karlnda sevilmeyi reddedecei, nefret edilmeyi ve anlalmay yeleyecei an gelir. 197

Bir sanatnn kendisini olduu gibi tantmak iin sahip olduu olanaklar nelerdir? Ne otuzlu yllarda ve faistlemi Almanya' dan kopmu Avusturya'da, ne daha sonra, gmenliin yalnzlnda, Hermann Broch iin pek fazla deildir bu olanak: Roman estetiini aklad birka konferans; sonra, dostlara, okurlara, yaymalara, evirmenlere yazd mektuplar; rnein, kitaplarnn arka kapanda yaynlanan kk metinlere bile ok dikkatli olduu iin hibir eyi ihmal etmemitir. Yayncsna yazd bir mektupta, onun Uyurgezerler'in Hugo von Hofmannsthal ve Italo Svevo ile karlatrlmas nerisine kar kar, Joyce ve Gide ile paralellik kurulmasn karneri olarak bildirir. Bu nerinin zerinde duralm: BrochSvevoHofmannsthal balam ile BrochJoyceGide balam arasndaki fark gerekte nedir? Birinci balam, szcn geni ve belirsiz anlam iinde, yaznsaldr; ikinci balam ise zellikle romansaFdu (Broch kendisi iin gven tan olarak Kalpazanlar1'in Gide'ini gstermektedir). Birinci balam kk bir balamdr, yani yereldir, Orta Avrupaldr. kincisi ise byk balam'du, yani uluslararasdr, dnya apndadr. Kendisini Joyce ve Gide'in yanma yerletirerek, Broch, romannn Avrupa roman balamnda alglanmas iin srar etmektedir; Uyurgezerlerim, tpk Ufysse ya da Kalpazanlar gibi, romann biimini kknden deitiren, bir baka roman estetii yaratan br yapt olduunun ve bu yaptn romann roman olarak tarihinin geri perdesi zerinde anlalabileceinin farknda. Broch'un bu dayatmas btn nemli yaptlar iin geerlidir. unu her zaman, bkmadan syleyeceim: Bir yaptn deeri ve anlam, yalnzca byk uluslararas balamda deerlendirilir. Bu gerek, bir grece soyutlanma (isolement) iinde bulunan her sanat iin zellikle zorunluluk olmaktadr. Bir Fransz stgereki, bir yeni roman' yazar, bir XIX. yzyl natralisti, bir kuan, dnyaa tannm bir hareketin rndrler, estetik programlan, adeta yaptlarnn nnde gider. Ama Gombrowicz nerede bulunuyor? (endi estetiini nasl anlalr klacak? lkesinden 1939 ylnda ayrld, otuz be yandayd. Sanat imlik belgesi olarak, yannda bir tek kitap, esiz bir roman, Poonya'da pek az, baka yerlerde kesinlikle bilinmeyen Ferdydur?Yk gtrd. Avrupa'dan uzaklara, Arjantin'e gitti Polonyal an 98

tikomnist gmen topluluu, onun sanatn pek merak etmemitir. On drt yl boyunca durumu deimeyecektir, ama 1953'e doru Gnlk'n yazmaya ve yaynlamaya balar. Gnlk1 ten yaamna degin nemli bir ey renemeyiz, Gnlk her eyden nce grlerinin, dncelerinin aklanmasdr, estetik ve felsefe balamnda srekli bir kendiniaklamadr, 'strateji'sinin el kitabdr, ya da daha iyi bir deyile, Gnlk onun vas'iyetnamesidir; o ualar lm dnm olduu iin deil: son ve kesin arzusu olarak, kendi kiiliine ve yaptna ilikin kendi grn benimsetmek istedi. Kendi konumunu anahtarred ile belirler: Polonya g hareketinin politik balanmasna boyun emenin reddi (komnizme duygusal yaknl olduu iin deil, ama gdml sanat ilkesinden irendii iin); Polonya geleneinin reddi (ona gre, yalnzca, 'Polonyallk'a kar koyarak, onun ar romantik mirasndan kurtularak Polonya iin geerli bireyler yaplabilir); ve son olarak, altml yllarn Bat modernizminin, 'gereklie kar kt niyetli', roman sanat iin yetersiz modernizmin, niversiteli, snob ve gz kendini kuramsallatrmaktan baka bir ey grmeyen modernizmin reddi (Gombrowicz daha az modern olduu iin deil, ama onun modernizmi farkldr). ok nemli, kesin ve ayn zamanda herkesin anlamamakta inat davrand madde, zellikle nc 'vasiyetname maddesi'dir. Ferdydurke, Bulant'dan bir yl nce, 1937'de yaynland, ama Gombrowicz nsz, Sartre nl. Bulant, sanki roman tarihinde Gombrowicz'in hakk olan yere el koymu gibi. Bulant'da varoluu felsefe gln bir romansal klk giyinirken (sanki bir retmen uyuklayan rencilerini elendirmek iin roman biiminde ders vermeye karar veriyor), Gombrowicz eski gldr roman geleneine (Rabelais, Cervantes, Fielding anlamnda) balanan gerek bir roman yazd, yle ki, Sartre'dan aa kalmayan bir tutkuyla ilgilendii varolusal sorunlar onun yaptnda ciddiyetten uzak ve elenceli bir gn altnda ortaya kmaktadr. Ferdydurke, bana gre, Balzac ncesi romann unutulmu deneyimini dirilterek ve daha dn felsefeye ayrlm kabul edilen alanlar ele geirerek roman tarihinin nc dnemini balatan byk yaptlardan ( Uyurgezerler ve Niteliksiz Adam'h birlikte) bi
o

ridir. Bu yeni ynelimin rneinin Ferdydurke deil de Bulant'mn olmas zc sonular dourdu: Felsefe ile romann gerdek gecesi iki taraf iin de can sknts iinde geti. Gombrowicz'in, Broch'un Musil'in (ve hi kukusuz Kafka'nn), doumlarndan yinniotuz yl sonra kefedilen yaptlar bir kua etkilemek ve bir hareket yaratmak iin gerekli gce artk sahip deildi; birok bakmdan kendilerinin kart olan bir baka estetik okulu tarafndan yorumlanan bu yaptlar, sayg grmlerdi, hatta hayranlk bile kazanmlard, ama anlalmamlard, yle ki, amz roman tarihinin en nemli dnemeci gzden kat.

5
Daha nce szn ettiim gibi, Janacek'in de. durumu byleydi. Max Brod tpk Kafka'ya yapt gibi onun da yardmna kotu: kar gzetmeyen bir tutkuyla. Kendisine kranlarmz sunalm: Doduum lkede hi yaamam olan iki byk sanatya kendisini adad. Kafka ve Janacek: kisi de nemsenmedi; ikisinin de kavranlmas g estetii vard; ikisi de iinde bulunduklar ortamn kklnn kurbanydlar. Prag, Kafka iin byk bir engeldi. Bu kentte Alman edebiyat ve yayn dnyasndan soyutlanmt ve bunun onun zerinde ldrc bir etkisi oldu. Yaynclar, kiisel olarak pek az tandklar bu yazarla pek az ilgilendiler. Byk bir Alman yayncsnn olu olan Joachim Unseld, bu sorun zerine bir kitap yazm ve Kafka'nn, kendisinden kimsenin istemedii romanlarn bitirmeyiinin nedeninin byk bir olaslkla bu durumdan kaynaklandn gstermitir (bu dnceyi gereki buluyorum). nk bir yazarn elyazmasn yaynlatmak gibi somut bi beklentisi yoksa, onu hibir ey son noktay koymaya zorlayamaz, masasndan geici olarak uzaklamasna ve bir baka eye gemesine hibir ey engel olamaz. Almanlar iin Prag bir tara kentinden baka bir ey deildi, tpk Brno'nun ekler iin olduu gibi. Demek ki, ikisi de, Kafka ve Janacek, taralydlar. Kafka, halkna yabana olduu bir lkede hemen hemen hi tamnmazken, Janacek ayn lkede, kendi yurttalarnca nemsenmiyordu. Kafkolojinin kurucusunun estetik yetersizliini renmek iste 200 ti.

yenler, onun Janacek monografisini okumaldr. Hi kukusuz, kmsenen ustaya ok yardm etmi olan bu ok iten, scack monografiyi. Ama nasl da zayf, nasl da safa! Evren, ak, merhamet, aalananlar ve hakaret grenler, tanrsal mzik, an duygusal ruh, sevecen ruh, bir dnn ruhu gibi byk szcklerle dolu, ama Janacek'in mziinin somut estetiini kavramak iin en kk giriim, en kk yapsal zmleme sz konusu bile deil. Prag mzikbilim evresinin taral besteciye olan kinini bilen Brod, Janacek'in ulusal gelenein iinde yer aldn ve ek ulusal ideolojisinin gzbebei olan ok byk Smetana'yla pekl edeerde olduunu kantlamak istedi Gzleri, bu ek odakl, taral ve dar grl tartmayla ylesine bulanmtr ki btn dnya mzii kitabndan uzaklam ve btn alarn btn bestecilerinden yalnzca Smetana'nn ad anlmtr. Ah, Max, Max! Dman topraklarna asla saldrmamak gerekir! Orada, dman kalabalndan ve satlm hakemlerden baka bir ey bulamayacaksn! Brod, byk balam'a Avrupa mziinin kozmopolit balamna, savunulup anlalabilecei tek balama Janacek'i aktarmak iin kendisinin ekolmamak konumundan yararlanmad; onu ulusal ufkun iine kapatt, modern mzikle ilikisini kesti ve soyutlanmhn onaylad. lk yorumlar yaptn srtna yapr ve bundan kurtulamaz. Tpk Brod'un dncesinin Kafka'nn tm edebiyatnda sonsuza dek hissedilebilecei gibi, tpk yurttalarnn kendisine reva grdkleri ve Brod'un da onaylad tarallktan Janacek'in sonsuza dek zarar grecei gibi. Anlalmas g, bilmecemsi Brod. Janacek'i seviyordu; hibir art dncenin peinde olmad, adalet dncesinden ayrlmad; onu zsel olan iin sevdi, sanat iin sevdi. Ama bu sanat anlamad. Brod'un gizini asla zemeyeceim. Ya Kafka? Ne dnyordu onun iin? 1911 yllnda anlatyor: Bir dizi tabask Brod portresini tamamlam olan kbist ressam Willi Novak' grmeye gitmiler birlikte; Kafka'nn dediine gre, Picasso'nun alma tarznda grld gibi, ilk resim modele sadkm, ama teki resimler giderek modelden uzaklayor ve an bir soyutlamaya ulayormu. Brod skntlym; birincisi dnda resimleri sevmemi; Brod'un bu gereki resmi sevdiini belirten Kafka u sevecen iro 201

niyi ekliyor: 'Benzerliin dnda, azn ve gzlerin evresinde soylu y/t dingin izgiler grlyordu...' Brod, kbizmi, Kafka ve Janacek'i anlad kadar kt anlyordu. Onlar toplumsal yalnzlklarndan kurtarmak isterken, estetik yalnzlk'larn pekitiriyordu. Onlara olan ballnn anlam uydu: Onlar sevse de, dolaysyla onlar en iyi anlayabilecek kii durumunda da olsa, sanatlarna yabancyd.

6
Kafka'nn btn yaptn ortadan kaldrmak kararnn (szmona karar) yol at aknla her zaman ammdr. Sanki bylesine bir karar ncel olarak samaym gibi. Sanki bir yazarn son yolculuuna karken yaptm da birlikte gtrmek iin yeterli nedeni olamazm gibi. Gerekten de, bir yazar, bilano nnda kitaplarm sevmediini saptayabilir. Ve bu urad bozgunun i karartc antn arkasnda brakmak istemeyebilir. Biliyorum, biliyorum, ona kar yanldm ve hastalkl bir bunalma dtn ileri sreceksiniz, ama sizin yreklendirmelerinizin bir anlam yok. Yaptnda kendi evinde olan kendisidir, siz deilsiniz, azizim! Baka akla yatkn neden: Yazar her zaman yaptn sever, ama dnyay sevmez. Yaptn, bu dnyada, nefrete deer bulduu bir gelecein insafna brakmak dncesine katlanamaz. Ve bir baka olaslk: Yazar gene sever yaptn ve dnyann geleceine kar ilgi duymaz, ama halkla olan ilikilerden edindii deneyimlere dayanarak, sanatn vanitas vanitatumvunat yazgs alan kandmaz anlayszl, btn yaam boyunca acsn ektii ve lmnden sonra da acsn ekmek istemedii anlayszl deerin kmsenmesi deil, kendini beenmilerden sz etmiyoum) kavramtr. (Zaten, belki de, sanatlarn almalarnn kouunu sonuna kadar anlamalarm ve hem sanatlarnn, hem de endilerinin unutulularm tam zamannda hazrlamalarn enelleyen ey hayatn ksaldr.) Btn bunlar geerM nedenler deil midir? Elbette. Ama,
Bo benlik duygulanm en bou. (ev.)

D2

bunlar Kafka'nn nedenleri deildi: Yazd eylerin deerinin bilincindeydi Kafka ve dnyaya kar ak bir tiksintisi yoktu ve ok genken ve neredeyse hi tannmazken, hemen hemen hi okuru olmad iin, okurlarla kt deneyimi olmamt.

7
Kafka'nn vasiyetnamesi: Tam hukuksal anlamda bir vasiyetname yoktur; bu konuda iki zel mektup vardr ve hibir zaman postalanmad iin de bunlara gerek mektup denemez. Kafka'nn vasiyet uygulaycs olan Brod, dostunun lmnden sonra bunlar, 1924 ylnda, bir yn kt arasnda ekmecede buldu: Mrekkeple yazlp katlanm birinin zerinde Brod'un adresi vardr, daha ayrntl olan ikincisi kurunkalemle yazlmtr. Dava' nn tik Basmnn Sonsz'ndc Brod u aklamay yapyor: '...1921 ylnda, dostuma, bir vasiyetname hazrladm ve kendisinden baz eyleri yok etmesini (diesses und jenes vernichten), tekileri yeniden gzden geirmesini rica ettiimi syledim. Bunun zerine, daha sonra alma masasnda bulanan mrekkeple yazlm pusulay bana gsteren Kafka, bana yle dedi: 'Benim vasiyetnamem ok basit olacak: senden hepsini yakman rica ediyorum.' Ona verdiim yant hl tam olarak anmsyorum: '[...] sana nceden haber vereyim ki byle bir ey yapmayacam.' Brod, bu any anmsayarak, dostunun vasiyetle ilgili dileini yerine getirmediini doruluyor; 'Kafka', diye srdryor, 'tek tek btn szcklerine olan banazca hayranlm biliyordu'; demek ki Brod'un bunu yerine getirmeyeceini biliyordu ve 'vasiyetname hkmlerinin son ve koulsuz bir ciddiyeti olsayd baka bir vasiyetname uygulaycs seebilirdi.' Ama bu, bu kadar kesin mi? Brod kendi vasiyetnamesinde Kafka'dan 'baz eyleri yok etme'sini istiyordu; o halde Kafka, Brod'tan ayn trden bir hizmet istemeyi neden doal bulmam olsun? Ve Kafka isteinin yerine getirilmeyeceini gerekten biliyorsa, 1921 ylnda yapan konumadan daha sonraikinci mektubu kurunkalemle bir kez daha niin yazm olsun ve vasiyetname hkmlerini gelitirerek belirlesin? Ama geelim: Zaten, hibiri ve hele Kafka kendisini, o srada, zellikle lmszln tehdidi altnda grmediinden, kendileri
203

iin hi de en ivedi olmayan bu konu hakknda iki gen arkadan birbirlerine ne sylediklerini bilemeyiz. Sk sk sylenir: Kafka, yazdklarn gerekten yok etmek istemi olsayd, bunlar kendisi yok ederdi? Ama nasl? Mektuplar, gnderilen kiilerin elindeydi. (Kendisi ald mektuplarn hibirini saklamyordu.) Gnlklere gelince, dorudur, yakabilirdi onlar. Ama bunlar alma gnlkleriydi (gnlkten ok cep defteriydiler), yazd srece kendisine yararl oluyorlard ve lnceye kadar yazmay srdrd. Tamamlanmam dzyazlar iin de ayn ey sylenebilir. lm durumunda, aresiz, tamamlanmam olarak kalrlard; yaad srece, her zaman bunlara dn yapabilirdi. Baarsz bulduu bir yk bile bir yazar iin yararsz deildir, nk bir baka ykye malzeme olabilir. lm, kapma dayanmadka, bir yazarn yazd eyleri yok etmesi iin hibir nedeni yoktur. Ama lm kapsn aldnda Kafka evinde deildi, sanatoryumdayd ve hibir eyi yok edemezdi, yalnzca bir arkadan yardmna gvenebilirdi. Ve ok dostu olmad, aslnda bir tek dostu olduu iin, ona gvendi. u da sylenir: Kendi yaptn yok etmek istemek, marazi bir davrantr. Byle bir durumda, ykc Kafka'nm isteini getirmemek, teki, yaratc Kafka'ya ballk olur. Burada, Kafka'mn vasiyetnamesini kuatan efsanenin en byk.yalanna ulalr: Kafka yaptm yok etmek istemiyordu. Mektuplarn ikincisinde bunu byk bir aldkla dile getiriyor: 'Btn yazdklarm arasnda yalnzca kitaplar geerlidir (gelten): Yarg, ofr, Dnm, Ceza Smrgesi, Bir Ky Hekimi ve bir yk: Perhiz ampiyonu. (Dnceler' den birka nsha kalabilir, hi kimseye onlar yok etmek zahmeti vermek istemiyorum, ama bunlardan hibiri yeniden basmamaII)' yleyse, Kafka yaptm yadsmamakla kalmyor, ama kalmas gerekenleri (yeniden baslabilecekleri) isteklerine uygun olmayanardan ayrmaya alarak yaptnn bir dkmn yapyor; kararnla bir hzn, bir katlk var, ama hibir delilik, hibir umutsuzluk znden krleme sz konusu deil: Birincisi, Dnceler dnla btn basm kitaplarn geerli buluyor; Dnceleri belki le olgunlamam olarak gryor (tersini sylemek ok g olurlu). Mektubunu yazd srada ancak elyazmas durumunda olan 'emiz ampiyonu adl yky 'geerli' yaptlar arama aldna
04

gre, yaynlanmam olan metinleri toptan yadsmak sz konusu deil. Daha sonra bunlara, kitaplatrlmak zere, daha baka yksn (ilk Ac, Bir Kk Kadn, arkc Josephine) ekleyecektir; sanatoryumda, lm yatanda, bu kitabn bask provalarm dzeltecektir: Bunlar, Kafka'nn, yaptm yok etmek isteyen yazar efsanesiyle ilikisi bulunmadnn dokunakl kantdr. yleyse, yok etme istei, akseik belirtilmi iki tr metinle ilgili yalnzca: tikin, zel bir srarla: zel yazlar: Mektuplar, gnlkler; kinci olarak: kendi deerlendirmesine gre, iyi sonuca ulaamad ykleri ve romanlar.

Karda bir pencereye bakyorum. Akama doru k yanyor. Odaya bir adam giriyor. Ba nde dolayor; kimi zaman elini salarndan geiriyor. Soma, birden, odann aydnlk olduunu ve grlebileceini fark ediyor. Sert bir hareketle perdeyi ekiyor. Buna karn, kalp para yapmyordu adam; kendi dnda, odada yry, zensiz giymii, salarm kartrmas dnda gizleyecek bir eyi yoktu. Huzuru, grlmemek zgrlne koullanm. Utanma, modern an, bugn grlmeyecek biimde bizden uzaklaan bireyci an anahtar kavramlarndan biridir; utanma: zel hayat savunmak iin yzeysel tepki; A'ya gnderilen mektuburi B tarafndan okunmamas iin; bir pencereye bir perde istemek iin. Erginlik ana giriin temel durumlarndan biri, anababayla ilk atmalardan biri, kiinin mektuplar, not defterleri iin bir ekmece isteinde bulunmasdr, anahtarl bir ekmece isteinde bulunmasdr; erginlik ana utanmann bakaldns ile girilir. Faist ya da komnist, eski bir topya: toplumsal yaam ile zel yaamm tek yaam olduu, sakhsz, gizlisiz yaam. Breton'un sevdii stgereki d: nsann herkesin gz nnde yaad camdan ev, perdesiz ev. Ah! saydamln gzellii! Bu haylin biricik baarl uygulamas: Tamamen polis tarafndan denetlenen toplum. Bundan Varolmann Dayanlmaz Hafifliinde sz ediyorum: Prag Bahar'nn nemli kiilerinden Jan Prochazka, 1968 Rus i 205

galinden sonra, sk gzetim altna alnd. O sralar, bir baka nemli muhalif olan profesr Vaclav Cerny ile gryordu, onunla iki iip sohbet etmeyi seviyordu. Btn konumalar gizlice kaydediliyordu ve iki dostun bu durumu bildikleri ve umursamadklarm sanyorum. Ama bir gn, 1970 ya da 1971 ylnda, Prochazka'y gzden drmek isteyen polis, bu konumalar radyoda dizi olarak yaynlad. Polis asndan, cesur ve benzersiz bir eylemdi. Ve artc olgu: az kalsn baarl oluyordu; birden, Procbazka gzden dt; nk, insan,, zel yaamda rastgele eyler syler, dostlar hakknda kt konuur, sversayar, ciddi deildir, berbat fkralar anlatr, kendini tekrarlar, densizlikler yaparak karsndakini elendirir, herkesin yannda aka itiraf etmedii sapkn dncelerini aklar, vb. Hi kukusuz, zel yaammzda hepimiz Prochazka gibi davranyoruz, dostlarmz karalyoruz, kfr ediyoruz; zel yaammzda toplumsal yaamdan daha baka davranmak hepimizin yaad bir durum, bireyin yaam bu temel zerine kuruludur; tuhaftr, bu gereklik, bilinsiz ve itiraf edilmemi durumda, saydam cam ev zerine kurulan lirik hayller tarafndan hep gizlenmi olarak kalr, pek ender, savunulmas gere<ken aktrel deer olarak anlalr. Ancak, insanlar, gerek skandali Prochazka'nm syledii aksak szcklerin deil, ama onun yasanma tecavzn yarattm yava yava (ama o oranda byk bir fkeyle) fark ettiler; zel yaam ile toplumsal yaamn, nitelikleri gerei, iki farkl dnya olduunu, bu farklla saygnn bir insann zgr insan olarak yaayabilmesinin vazgeilmez koulu olduunu sarslarak fark ettiler; bu iki dnyay ayran perdenin dokunulmaz olduunu ve perde yrtclarn sulu olduklarm fark ettiler. Ve perde skcler nefret edilen rejimin hizmetinde olduklar iin, hepsi birden zellikle aalk sulular gibi grldler. Bu mikrofonla kapl ekoslovakya'dan Fransa'ya geldiim zaman, bir derginin ilk sayfasnda, ilerlemi kanserini tedavi ettirdii hastanenin nnde fotoraflar tarafndan izlenen Jacques Bre 1'in byk bir fotorafn grdm, yzn gizliyordu. Ve birden, beni lkemden kartan ktlkle karlatm sandm; Prochazka'nm konumalarnn radyoda yaynlanmas ile yzn gizleyen lme mahkm bir arkcnn fotoraf, bence ayn zihinsel yapy simgeliyordu; o zaman yle dedim kendi kendime: Ba 206

kalannn zel yaamnn dile drlmesi, bir alkanlk ve kural olur olmaz, bireyin yaamasnn ya da lmnn kumarn en b , yk kav olduu bir ada buluruz kendimizi,

9
zlanda'da hemen hemen hi aa yok, olanlar da mezarlklarda bulunuyor; sanki aasz l olmazm, lz aa olmazm gibi. Dsel gzellikte Orta Avrupa'da olduu gibi aalar mezarlarn yanma dikmiyorlar, geenler kklerin topran altnda cesedin iinden getiini dnmek zorunda kalsnlar diye mezarn ortasna dikiyorlar. Reykjavik mezarlnda Elvar D. ile dolayorum; aac kk bir mezarn nnde duruyor; dostunu gm eli henz bir yl olmu; yksek sesle onu anmsamaya koyuluyor; byk bir olaslkla, cinsel trden bir giz varm yaamnda. 'Gizler insanlarn merakm kkrtt iin, karm, kzlarm, evremdeki insanlar kendilerine anlatmam iin srar ettiler. ylesine ki, ondan sonra karmla ilikilerim bozuldu. Onun bu saldrgan merakm ho gremezdim, o da, kendisine pek az gven duyduumun kant olan sessizliimi balamad.' Sonra, glmsedi ve: 'Hibir e, ye ihanet etmedim, dedi. nk ihanet edecek bir eyim yoktu. Dostumun srlarm renmek isteimi kendime yasaklamtm ve bu srlarn ne olduunu, bilmiyor um.' Hayranlkla dinliyorum onu: ocukluumdan bu yana, dost denen kiinin, kendisiyle gizlerini paylatn ve dostluk adna, bu gizlerini renmek iin diretmek hakkna sahip olan insan olduunun sylendiini duyanm. Benim zlandal iin dostluk, baka bir ey: dostun zel yaamn gizledii kapnn nnde bir beki olmaktr; bu kapy kesinlikle amayacak ve kimsenin onu amasna izin vermeyecek kii olmaktr.

10

Dava'nm sonunu dnyorum: ki bay, K.'nn zerine eilmi, onu boazlyorlar: 'K., son nefesini verirken, yznn hemen yannda, yanak yanaa vermi iki bayn lmn izlediklerini grd: 'Bir kpek gibi!' dedi K.; sanki utan kendisinden sonra yaamalyd.' 207

Dava'nn son ad: Utan. Son grnts: yzne ok yakn, yzne neredeyse deen yabana yzler, K.'nn en zel, en kiisel durumunu, can ekimesini gzlyorlar. Btn romann temel ynelimi son adda, son imgede younlayor: yatak odasnda ele geirilebilir olmak; kahvaltsn yedirtmek; gece ve gndz, mahkeme arlarna gitmeye hazr olmak; penceresini rten perdeye el konulduunu grmek; istedii kimseyle grememek; artk kendisine ait olmamak; birey konumunu yitirmek. zne insann nesne insana dnm bir utan olarak duyumsanyor. Mektuplarnn ortadan .kaldrlmasn Brod'tan isterken, Kafka'nn bunlarn yaynlanmasndan korkmu olduunu sanmyorum. Byle bir dnce pek yle aklna gelemezdi. Yaynclar romanlanyla ilgilenmiyorlard, mektuplaryla nasl ilgileneceklerdi? Onu mektuplarn ortadan kaldrlmasna ynelten ey, utant; tam anlamyla zsel utan; bir yazarn deil sradan bir bireyin utana; zel eylerin bakalarnn, ailenin, yabanclarn gzlerinin annde dolamasnn utana; 'kendisinden sonra yaayabilecek' tan. Ama bununla birlikte, Brod yaynlad bu mektuplar; bir zananlar, kendi vasiyetnamesinde, Kafka'dan 'baz eyleri ortadan ;aldrmas'n istemiti; oysa kendisi, hibir ayrm yapmadan, hepsi yaynlyor; hatta ekmecede bulunan uzun ve zc mektubu, Cafka'nn babasna gndermeye bir trl karar veremedii ve Irod sayesinde, daha sonra alcsndan baka herkesin okuduu ektubu. Brod'un lszlnn benim gzmde hibir zr Dk. O dostuna ihanet etti Onun istencine kar, istencinin anlam ; zne kar, tand utanga kiiliine kar davrand.

1
Bir yanda roman, te yanda an, yaamyks, zyaamyk: arasnda zsel bir fark var. Bir yaamyksnn deeri akla gerek olgularn yenilik ve doruluundan kaynaklanr. Bir roann deeri, yaamn yaam olarak o zamana kadar gizledii ulaklarn ortaya kartlmasndadr; baka bir deyile, roman her imizin iinde gizli olan eyi bulgular. Romana ynelik allm glerden biri yle demektir: Kitabn kahramannda kendimi buB

luyorum; yazarn benden sz ettiini ve beni tandn sanyorum; ya da yaknma olarak: Bu roman tarafndan saldrya uram, rlplak braklm, aalanm gibi hissediyorum kendimi. Hi kukusuz ok safa olan bu tr yarglarla kesinlikle alay etmemeli; bu yarglar, romann roman olarak okunduunun kantlardr. . Bu nedenle anahtar roman (takma adlar altnda tantlamak niyetiyle gerek kiilerden sz eden roman) dzmece bir romandr, estetik bakmdan kukulu, ahlk bakmndan uygunsuz bir nesnedir. Garta ad altnda gizlenmi Kafka! Yazar suluyorsunuz: Yaptnz yanl! Yazar: Ben am yazmadm, Garta gerekd bir kiidir! Siz: Gerekd bir kii olarak inandrc deil, ok berbat, kt yazlm! Yazar: Bununla birlikte tekiler gibi bir kii, dostum Kafka zerine yepyeni bulgular yapmam salad! Siz: Yanl bulgular! Yazan Ben am yazmadm, Garta gerekd bir kiidir!.. Vb. Hi kukusuz, her romanc, ister istemez kendi yaamndan yararlanr* katksz imgelemden domu, tamamen uydurma kiiler vardr, kimi zaman dorudan, ou zaman da dolayl olarak bir modelden esinlenilmi kiiler vardr, herhangi bir kimsede gzlemlenen bir tek ayrntdan domu kiiler vardr ve bunlarn hepsi yazarm iebakna, kendi zn tanmasna ok ey borludur. mgelemin almas bu esinleri, bu gzlemleri ylesine deitirir ki romana unutur onlar. Bununla birlikte, kitabm yaynlamadan nce, bunlar ortaya kartabilecek anahtarlar bulunmaz duruma getirmeyi dnmek zorundadr; ilkin, romanda beklemedikleri bir biimde, hayatlarnn bir blmn bulacak kiilere kar asgari sayg nedeniyle, sonra okurun eline verilen anahtarlar (doru ya da yanl) onu artmaktan baka bir ie yaramayaca iin; yaamn bilinmeyen grnmlerinin yerine, bir romanda yazarm yaamnn bilinmeyen grnmlerini arayacaktr; bylece roman sanatnn btn anlam yok edilecektir, tpk Hemingway'in byk yaam yksn yazm olan, kocaman bir maymuncuk demetiyle silhlanm u Amerikal profesrn yapt gibi: Yorum zoruyla, Hemingway'in btn yaptn tek bir,anahtar romana dntrd; tpk bir ceket benzeri onu tersine evirmi gibi: Birdenbire, teki tarafta grnmez kitaplar buluuyorlar ve astarn zerinde, yaamnn olaylar (gerek ya da rolde) agzl. lkle gzlemleniyor, anlamsz, can skc, gln, sradan, aptalca
Saptrlm Vasiyetler 209/14

iren olaylar; bylece yapt zlyor, gerekd kiiler yazarn yaamnn gerek kiilerine dnyorlar ve yaamyks yazar, yazara kar manevi bir dava ayor: Bir ykde bir kt anne kiisi var: Hemingway* yerin dibine batrd kendi annesidir; bir baka ykde zalim bir baba var: ocukken bademciklerinin anestezi yaplmadan alnmasna izin veren babasndan c almasdr; Yamur Altnda Bir Erkek li'deki adsz kadn kahraman 'benzekli ve istemsiz kocas ile' tatmin olmam grnyor: ikyet eden, Hemingway'in kars Hadley'dir; Yaz nsanlar? mn kadn kahramannn kiiliinde, Dos Passos'un karsn grmek gerekin Hemingway onu bou bouna batan kartmak istedi ve ykde, bir kahramann kimlii altnda onunla sevierek rzna gemektedir; Irman (kesinde ve Aalarn Altnda'di, bilinmeyen biri geer bir bardan, ok irkindir: Hemingway bylece. Sinclair Lewis'in irkinliini betimlemektedir; 'Bu acmasz betimlemeden derinlemesine yaralanan' Sinclair Lewis 'romann yaynlanmasndan ay sonra ld'. Ve bylece devam ederek, ve bylece devam ederek bir hafiyelikten tekine geiyor. Romanclar bu yaamyksel lgnlk'a kar kendilerini her zaman savunmulardr; Marcel Proust'a gre, 'Edebiyat teki insanlardan farkl deildir ya da en azndan onlardan ayrlmaz' diyen SainteBeuve bu yaamyksel lgnln rnektemsilcisidir. Bir yapt anlamak, demek ki, ilkin insan tanmay gerektirir, yani SaintBeuve'n akladna gre) belli bir saydaki sorunun yanm bilmeyi gerektirir. Bu sorular 'Yazlarnn niteliine uygun denilmi gibi grnseler bile: Din hakknda ne dnyordu? Doa trnm karsnda nasl duyguland? Kadnlar konusunda, para ;on usunda nasl davranyordu? Zengin miydi, yoksul muydu? pndelik yaama tarz, yntemi nasld? Kusuru ya da zayf yan leydi?' Bu neredeyse polisiye yntem, diye yorumluyor Proust, letirmenden 'bir yazar hakknda mmkn olan btn bilgilerle onanmay, yazmalarm karlatrmay, onu tanm olan insann sorguya ekmeyi...' istemektedir. Bununla birlikte, 'mmkn olan btn bilgilerle donanm' lan SaintBeuve, yzylnn hibir byk yazarm tanmay baaraad, ne Balzac'i, ne Stendhal'i, ne Baudelaire'i tanyabildi; onlan yaamlarm incelerken, zorunlu olarak, yaptlarn kard.

nk (diyor Proust) bir kitap, alkanlklarmzda, toplumda, kusurlarmzda sergilendiimizden bir baka ben'in rndr*; 'yazarn ben'i ancak kitaplarnda ortaya kar'. Proust'un SainteBeuve'e kar kalem tartmasnn temel bir nemi var. Altn izelim: Proust, SainteBeuve' abarttndan dolay eletirmiyor; ynteminin snrlarnn geersizliini gstermiyor; yargs kesin: Bu yntem yazarn teki beni'ne kar krdr; estetik istencine kar krdr; sanatla badamaz; sanata kardr; esinden nefret eder.

12
Kafka'nn yapt Fransa'da drt cilt halinde yaynland. kinci cilt: uzun ykler, anlatsal paralar; yani: Kafka'nn yaam boyunca yaynlam olduu ve ayrca ekmecelerinde bulunan her ey: Yaynlanmam, tamamlanmam, taslak, ilk taslak, atlm ya da terk edilmi deikeler halinde anlatlar. Bunlarda nasl bir dzen gzetildi? Yayna iki ilke gzetiyor: 1) Btn anlatsal dzyazlar, nitelikleri, trleri ve tamamlama dzeyleri ayrt edilmeksizin ayn planda ele alnd ve, 2) zamandizinsel sralamaya, yani yazl srasna konuldu. Bu nedenle, Kafka'nn kendisin dzenledii ve yaynlatt yk kitabnn (Dnceler, Ky Hekimi, Perhiz ampiyonu) hibiri, Kafka'nn kendilerine vermi olduu biimde yer almaz bu yaynda; bu kitaplar sanki yok olmulardr; onlar oluturan zel metinler teki metinlerin (taslaklarn, paralarn, vb.) arasna zamandizinsel ilkeye uygun olarak dalmtr; Kafka'nn sekiz yz sayfalk dzyazlar bylece iinde her eyin birbirine kart bir yna dnyor, yalnzca suyun olabilecei trden biimsiz bir yn, akan ve kendisiyle birlikte iyi ve kty, tamamlanm ve tamamlanmam, gl ve zayf, taslak ve yapt srkleyen bir su. Brod, bir zamanlar, Kafka'nn her szcn sarmalad 'banaz hayranlk'n aklamt. Kafka'nn yaptnn yaynclar, yazarlarnn elinin dedii her eye kar ayn mutlak hayranlk' ortaya koyuyorlar. Ama mutlak hayranln gizini anlamak gerekir: bu hayranlk ayn zamanda ve zorunlu olarak, yazarn estetik istencinin mutlak inkrdr. nk estetik isten yazarn yazdkla 211

nnda olduu kadar ortadan kaldrdklarnda da ortaya kar. Bir paragraf kaldrmak, kendi payna, onu yazdrandan daha byk yetenek, daha byk kltr, daha byk yaratc g gerektirir. Demek oluyor ki, yazarn ortadan kaldrd eyi yaynlamak ve yaynlamaya karar verdiklerini sansrlemek ayn trden bir tecavz eylemidir. zel bir kitabn kk evrenindeki ortadan kaldrmalar iin geerli olan ey, btn bir yaptm byk evrenindeki ortadan kaldrmalar iin de geerlidir. Estetik isteklerinin yol gsterdii yazar, bilano saati geldii zaman, bu konuda da, kendisini tatmin etmeyen eyleri darda biralar. Ayn ekilde, Claude Simon ilk kitaplarnn yeni basmlarna izin vermemektedir. Faulkner, 'baslm kitaplarn dnda' bir iz brakmak istemediini, baka bir deyile, kendisinin lmnden sonra p sepeti kartrclar* nvn bulacaklarn kabul etmediini aka ilan etti. Demek ki Kafka'nn istedii eyi istiyordu ve Kafka'nnkine nasl uyulduysa onun isteine de yle uyuldu: Bulup ortaya kardklar her eyi yaynladlar. Seiji Ozawa'nin ynettii Mahler'jn /. Senfonisi'm satn alyorum. Drt movimentolu (tempolu) bu senfoni balangta be movimento ieriyordu, ama ilk almtan sonra Mahler hibir basl partisyonda bulunmayan ikinci movimentoyu kesinlikle kard. Ozawa bu movimentoyu senfoniye yeniden ald; bylece, Mahler'in onu kartrken ok bilinli olduunu herkes sonunda anlayabildi. Kafka'nn btn yaptlarnn Fransa'da yaynlan biimi kimseyi artmyor; zamann anlayna uygun: 'Kafka tmyle okunur/diye aklyor yayma; 'deiik ifade tarzlar arasnda hibiri tekilerden daha fazla saygnla sahip deildir. Sonraki kuak olarak biz buna byle karar verdik; dorulanm ve kabul edilmesi gereken bir karar. Kimi zaman daha ileri gidiliyor: Trler arasndaki snflandrma reddedilmiyor yalnzca, trler olduu da yadsnyor, Kafka'nn her yerde ayn dili kullandn ileri sryorlar. Her yerde aranan ve her zaman beklenen bir durum, yaant ile yaznsal anlatnn yetkin bir biimde st ste akmas, nihayet onunla gerekleiyor.' 'Yaant ile yaznsal anlatnn yetkin bir biimde st ste akmas.' Bu cmle, SainteBeuve'n u slogannn bir deikesinden baka bir ey deil: ^Yazarndan ayrlamaz edebiyat.' unu 212

anmsatan slogan: 'Yaamn ve yaptn birlii.' Yanl yere Goet he'ye mal edilen u nl cmleyi anmsatyor: 'Yaam gibi bir sa nat yapt.' Bu byl szler, ayn zamanda, herkesin bildii bas makalp dncelerdir (elbette, insann yapt ey kendisinden ay rlamaz), geree kardr (ayrlabilir ya da ayrlamaz, yarat yaa m aar), lirik klielerdir ('hep aranan ve her yerde beklenen' yaa mn ve sanatn birlii, ideal durum, topya, sonunda bulunan yitik cennet olarak ortaya kar), ama zellikle, sanata zerk konumu nu vermemek ve onu kt yere, yazarn yaamna geri gnder mek, onu bu yaama yaymak ve bylece onun varolu nedenini yadsmak (bir yaam sanat yapt olabiliyorsa, sanat yaptlarna ne gerek var?) arzusunu aa vururlar. Kafka'nn kitaplarnda yk lerinin sralanmasna vermeyi kararlatrd dzene aldrmyorlar, nk tek geerli sralan, yaamn saptad sralantr. Anlal mas g estetiiyle bizi skntya sokan sanat Kafka'y umursam yorlar, nk Kafka'y yaantnn ve yaznn birlii olarak istiyor lar, babasyla kark ilikileri olan ve kadnlara kar nasl davra nacam bilmeyen Kafka'y istiyorlar. Yaptn Svevo ve Hof mannsthal'la birlikte kk balama koyduklarnda Hermann Broch kar kmt. Zavall Kafka'ya bu kk balam bile ver mediler. Ondan sz ederken, ne Hofmannsthal', ne Mann', ne Musil'i, ne Broch'u anmsarlar; ona bir tek balam balarlar: Fe lice, baba, Milena, Dora; roman tarihinin uzana, sanat tarihinin ok uzana, yaam yksn n kkkkkkbaianu'na ko varlar onu. &>&

13
Modern a, insanda her eyin temeli olan bireyi, bir dnen ben'i (ego'yu) yaratt. Bu yeni dnya gr de sanat yaptyla ilgili yeni anlaya kaynaklk etti. Bir tek bireyin zgn ifadesi oldu. Modern an bireycilii sanatta gerekleiyor, dorulanyor; ifadesini, benimsenmesini, vncesini, dev yaptm sanatta buluyordu. Bir sanat yapt, bir bireyin ve onun biricikliinin ifadesi ise, bu biricik varln, yazarn, kendisinin zgn ifadesi olan ey zerinde haklara sahip olmas mantkldr. Yzyllar sren uzun bir 213

sreten sonra, bu haklar hukuk bakmndan kesin biimlerini Fransz Devrimi arasnda aldlar; Fransz Devrimi, yaznsal mlkiyeti 'btn mlkiyetlerin en kutsal, en kiiseli' olarak kabul etti Morav halk mziine bylendiim dnemi anmsyorum: Melodik ifadelerin gzellii; eretilemelerin zgnl. B arklar nasl dodular? Ortaklaa m? Hayr; bu sanatn kendi zgn yaratclar, kendi ky airleri ve bestecileri vard, ama bu yaratclar, bulgulan bir kez halkn azna yaylnca, onu izlemek ve deiikliklere, biimsel bozulmalara ve sonsuz dnmlere kar korumak olanandan yoksundular. O sralar, bu sanatsal mlkiyetin bulunmad dnyay bir tr cennet gibi grenlere ok yakndm; iirin herkes tarafndan, herkes iin yapld bir cennet. Modern an byk kiisi olan yazarn son yzyllar iinde yava yava ortaya km olduunu ve tef haklar dneminin de bir magnezyum parlts kadar ksa bir an olduunu sylemek iin bu andan sz ediyorum. Bununla birlikte, yazarn saygnl ve onun haklar olmakszn Avrupa sanatnn son yzyllarda gsterdii byk gelime ve onunla birlikte Avrupa'nn en byk onuru (la gloire) dnlemezdi. Avrupa'nn en byk, ya da belki tek onuru, nk, anmsamak gerekirse, Avrupa ac ektirdii insanlarn bile hayranln ne generalleri, ne de devlet adamlar sayesinde kazand. Telif hakk yasa olmadan nce, yazara sayg gstermeye hazr olan belli bir anlay gerekliydi. Yzyllar boyunca yava yava oluan bu anlay, bugn zlyor gibime geliyor. Yoksa, Brahms'n bir senfonisinin lleri bir tuvalet kd reklmnda fon mzii olarak kullanlamazd. Ya da Stendhal'in romanlarnn ksaltlm deikeleri alklar altnda yaynlanamazd. Sanatya sayg duyan anlay hl var olsayd, insanlar kendi kendilerine soracaklard: Brahms izin verir miydi? Stendhal kzmaz myd? Telif haklar yasasnn yeni metnini okuyup reniyorum: Yazarlarn, bestecilerin, ressamlarn, airlerin, romanclarn sorunlar bu metinde pek kk yer tutuyor, nk metnin byk bir blm grseliitsel (audiovisuel) denen byk sanayiye ayrlm. Bu byk sanayi, hi kukusuz, yepyeni kurallar gerektiriyor. nk durum deiti: Sanat olarak adlandrmay srdrdmz ey, at gide daha az 'bir zgn ve biricik bireyin ifadesi'dir. Milyonla 14

ra mal olan bir film senaristi, kendilerini sanat sayan ve manevi haklan birbirlerini snrlandran bir sr insan bu yaratya katldklar zaman kendi manevi haklarm (yani yazd eye dokunulmasn engellemek hakkm) nasl deerlendirtebilecektir; ve sanat niteliine sahip olmakszn filmin tek ve gerek patronu olan yapmcnn istencine kar, ne olursa olsun, haklarn nasl savunacaktr? Eski usl sanatlarn sanatlar, haklan snrlanm olmamasna karn.birden, telif haklarnn eski nc niteliini yitirmekte olduu yeni bir dnyada hissediyorlar kendilerini. Bu yeni ortamda, sanatlarn manevi haklarn ineyenler (roman uyarlayclar; byk yazarlarn 'editions critiques' denen basmlarna el koymu bulunan p sepeti kartrclar; pembe tkrkleriyle bin yllk kalt eriten reklamclk; sinemaclarn yaptlarna mdahale eden yapmclar; izin alamadan dilediklerini yeniden yaynlayan dergiler, ancak deliler tiyatro oyunu yazarlar dedirtecek kadar metinleri zgrce ileyen ynetmenler; vb.) anlamazlk durumunda kamuoyunun hogrsn yanlarnda bulurken, manevi haklarm isteyen yazar, duygusal bakmdan halk tarafndan yalnz braklmak ve yasalarn bekileri bile dnemin genel anlayna kar duyarsz olmadklar iin epeyce engellenmi bir yasal destek bulmak tehlikesiyle kar karya kalacaklar. Stravinski'yi dnyorum. Btn yaptn, deimez bir l olarak, kendi yorumu iinde tutmak iin gsterdii mthi abay dnyorum. Samuel Beckett de byle davranyordu: Oyunlarnn metnine giderek daha ayrntl sahne aklamalar ekliyor ve bunlara kesinlikle uyulmas iin diretiyordu (genel hogrnn tersine); ou zaman sahnelemeyi onaylamak iin provalara katlyor ve bazan, oyununu kendisi sahneye koyuyordu; dahas, sonsuza dek deimeden kalmas iin, Oyunun Sonu'nun Almanca sahnelenmesiyle ilgili notlan kitap olarak yaynlad. Dostu ve yayncs olan Jerome Lindon, lmnden sonra bile, yazarn istencine sayg gsterilmesine, gerektiinde dava amak pahasna da olsa gz kulak olmaktadr. Bir yapta, btnyle yazar tarafndan tamamlanm ve denetlenmi kesin bir grnm vermek iin harcanan bu en yksek abann tarihte bir benzeri yok. Sanki Stravinski ile Beckett yaptlarn yalnzca her zamanki saptrma uygulamalarna kar deil, bir 215

metne ya da bir partisyona giderek daha az sayg gstermeye hazr bir gelecee kar da korumak istiyorlard; sanki, yce sanat kavramnn, kendi isteklerinin tmnn gerekletirilmesini zorunlu klan sanatnn ne olduunun rneini, son rneini vermek istiyorlard.

14
Kafka, Dnm'n elyazmasn, redaktrln Robert Musil'in yapt bir dergiye gnderdi. Robert Musil, yazarn ksaltmas kouluyla yapt yaynlamaya hazr olduun bildirdi. (Ah! byk yazarlarn ackl karlamalar!) Kafka'nn tepkisi souk ve Stravinski'nin Ansermet'ye gsterdii tepki kadar kesin oldu. Yaynlanmamak dncesine katlanabilirdi, ama yaynlanmak ve sakat braklmak onun iin dayanlmaz bir eydi. Sanat anlay Stravinski ve Beckett'inki kadar dnszd, kesindi, ama teki ikisi kendi anlaylarm azok kabul ettirmeyi baarm olmalarna karn, o baarl olamad. Telif haklan tarihinde bu baarszlk bir dnemetir. Brod, 1925 ylnda, Dava'nn lk Basmnn Sondeyi?nde, Kafka'nn vasiyetnamesi olarak bilinen iki mektubu yaynlad zaman, isteklerinin yerine getirilmeyeceini Kafka'nn bildiini aklad. Brod'un doruyu sylediini ve iki mektubun gerekten basit bir zenli davrantan baka bir ey olmadm ve olas (pek az olas) bir lm somas yayn konusunda Kafka'nn yazm olduu her eyin iki dost arasnda anlalmaz bir yannn bulunmadn varsayalm; bu durumda, vasiyetname uygulaycs Brod btn sorumluluu zerine alp kendisinin iyi bulduu eyleri yaynlayabilirdi; bu durumda, ona gre, Kafka'nn geersiz ya da geerliini yitirmi dileini bize bildirmek gibi hibir ahlki grevi yoktu. Ne var ki, bu 'vasiyet'le ilgili mektuplar yaynlamakta ve bunlara btn olas gmbrty yklemekte acele etti; gerekten de, yaamnn en byk yaptm, kendi Kafka efsanesini oktan yaratmaktayd ve bu efsanenin en temel paralarndan biri kesinlikle bu istenti, yani dnya tarihinde bir baka benzeri olmayan, btn yaptlarn yok etmek isteyen bir sanatnn istenci. Ve Kafka insanlarn belleine bu biimde kazrfd. Brod'un, GartaKafka'nn 216

yazm olduu her eyi hibir ayrm gzetmeksizin yok etmek istedii efsaneyaz romannda bizi inandrmak istedii eye uygun olarak; sanatsal honutsuzluu nedeniyle mi byle bir ey yapmak istiyor GartaKafka? Ah hayr, Brod'un Kafka's dine manan bir sofu dnr; unu anmsayalm: Aklamak deil, ama 'inancn yaamak' isteyen Garta yazlarna, bu 'doruklara trmanmasna yardm edecek zavall basamaklar' a byk nem vermiyordu. Dostu, NowyBrod onun szn dinlemeyi kabul etmez, nk Garta yalnzca 'basit denemeler* yazm olsa bile, bunlar 'geceleyin babo dolaan insanlara stn ve esiz iyi'yi araylarnda yardm edebilirdi. Kafka'nn 'vasiyetname'siyle birlikte ermi KafkaGarta'nn byk efsanesi ve onunla birlikte de, ok yksek ilkeler ('stn ve esiz iyi') adma ona boyun ememeye neden karar vermi olduunu dokunakl bir drstlkle, itiraf ederek dostunun son dileini aklayan yalva Brod'un kk efsanesi dodu. Byk efsane yazc, bahsi kazand. Eylemi, yknlmeye deer byk davran dzeyine ykseldi. nk, Brod'un dostuna olan ballndan kim kukulanabilirdi? Ve Kafka'nn insanla brakm olduu her cmlenin, her szcn, her hecenin deerinden kukulanmaya kim cesaret ederdi? Bylece Brod, lm dostlara kar gelme konusunda izlenmesi gereken rnei yaratt; bir yazarn son dileine kulak asmamak ya da en zel gizlerini dile drmek isteyenler iin bir itihat.

15
Bitmemi ykler ve romanlara gelince, bunlarn vasiyetname uygulayn ok g bir duruma sokabileceklerini doal olarak kabul ediyorum. nk bu deiik halamlardan nemli metinler arasnda roman var ve Kafka'nn yazd en byk yazlar bunlar. Kafka'nn bitmemi olmalar nedeniyle bunlar baarszlklar stununa geirmi olmasnn kesinlikle anormal bir yam yok; bir yazar henz bitirmedii bir yaptm deerinin, kitap tamamlanmadan nce, artk neredeyse btn netliiyle alglanabilir durumda olmasna glkle inanabilir. Ama bir yazarn grmesinin olanak 217

sz olduu bir ey bakalar tarafndan kolayca grlebilir. Evet, bu byk bir hayranlk duyduum roman yznden, Brod'un yerinde olsaydm son derece g bir duruma derdim. Bana kim yol gsterebilirdi? Byk Ustamz olan kii. Don Kiot'u aalm, birinci ksm, XII, XIII ve XIV. blmler: Don Kiot, Sancho ile birlikte bulunduklar dalarda, bir oban kzna ak olan bir gen airin, Chrysostome'un yksn renir. air, kzn yannda olabilmek iin kendisi de obanlk yapmaya balar; ama kz onu sevmez ve bunun zerine Chrysostome hayatna son verir. Don Kiot onun cenaze trenine gitmeye karar verir. Kk treni airin arkada Ambrosio ynetmektedir. ieklerle kapl cesedin yannda iir defterleri, iir yazl ktlar vardr. Ambrosio trende hazr bulunanlara Chrysostome'un bunlarn yaklmasn istediini aklar. Yasl insanlara katlm olan bir merakl kii, senyr Vivaldo bu srada araya girer: iirleri yakmann lnn dileine gerekten uygun dtn kabul etmez, nk dilein akla yatkn olmas gerekmektedir ve airin dilei akla yatkn deildir. Zevk, bilgelik ve deneyim vermesi iin, iirin bakalarna verilmesi yleyse ok daha iyi olacaktr. Ve Ambrosio'nun yantn beklemeden eilir ve kendisine en yalan olan ktlardan bazlarn alr. Ambrosio ona yle den 'Senyr, aldklarnzn sizde kalmasna, nezaket gerei, izin veriyorum; ama tekileri yakmayacam bouna dnlmesin.' 'Nezaket gerei size izin veriyorum'. Bunun anlam udur: lm dostumun dilei beriim iin bir yasa gcne sahip olsa bile, ben yasalarm ua deilim, yasaya aylan baka nedenlere kar gz bal olmayan zgr bir insan olarak onlara sayg duyarm, tpk nezaket ya da sanat ak gibi. Dostumun beni balayacan umarak, ite bu nedenle 'aldklarnzn sizde kalmasna izin veriyorum'. Buna karn, bu istisna ile, onun benim iin yasa deerinde olan dileini hie saym bulunuyorum; bunu kendi sorumluluum alnda yaptm, kendi zararma ve bunu bir yasay hie sayan kii olarak yaptm, yoksa yasay inkr eden, onu yrrlkten kaldran biri olarak deil; bu nedenle 'tekileri yakmayacam bouna dnlmesin'.

16
Bir televizyon program: nl ve hayranlk kazanm kadn, kadnlarn da Pantheon'a gmlmek hakkna sahip olmasn birlikte neriyorlar. Bu iin simgesel anlamn dnmek gerekir, diyorlar. Kendilerine gre Pantheon'a tanmas gereken birka byk merhumenin adlarm ileri sryorlar hemen. Hi kuku yok, hakl istek; bununla birlikte, birka ey kafam kurcalyor: Bu hemen Pantheon'a tanabilecek merhumeler kocalarnn yannda yatmyorlar m? Hi kuku yok, durum byle; zaten bunu kendileri istemilerdir. Kocalara ne yaplacak peki? Onlar da m tanacaklar? ok g; yeterince nemli kiiler olmadklarndan, neredeyseler orada kalmalar gerekecek ve tanm hanmlar sonsuzluklarn bir dul yalnzl iinde geirecekler. Sonra, kendime yle diyorum: Peki, ya erkekler? Elbette, erkekler! Belki de hayr iin Pantheon'da bulunuyorlar! lmlerinden sonra, kendi dnceleri sorulmadan ve hi kukusuz son arzularna karn, kendilerini simgeye dntrmeye ve kanlarmdan ayrmaya karar verildi. Chopin'in lmnden sonra Polonyal yurtseverler cesedini ap yreini aldlar. Bu zavall kas milliletirdiler ve onu Polonya topraklarna gmdler. Bir lye, bir insan msveddesi ya da simge muamelesi yaplyor. Yien bireyselliine kar gene ayn saygszlk.

17 pT "
Ah, bir lnn szn dinlememek ok kolaydr. Buna karm, kimi zaman, arzusuna boyun eilir, korku ya da zorunluluk yznden deil, nk lm olan kii seviliyordur ve kimse ldn kabul etmek istemiyordur. Diyelim ki yal bir kyl, lm deinde, olundan pencerenin nndeki armut aacnn kesilmemesini istedi, oul babasn sevgiyle anmsad srece armut aac kesilmeyecektir. Ruhun sonsuz yaamnda dinsel bir inanla byle bir ey yapmak pek zor olmasa gerekir. Sevdiim bir lnn benim iin asla 219

l olmamas ok doal. Ve ona olan sevgimden gemi zaman kipiyle sz etmeyi kabul etmezsem, bu lm olan kiinin var olduu anlamna gelir. nsann dinsel boyutu belki de buradadr. Gerekten de, son arzuya boyun eme gizemli bir ey: Uygulanabilir ve akla yatkn btn dnceleri aar: Yal kyl armut aacnn kesilip kesilmediini mezarnda hibir zaman bilemeyecektir; bununla birlikte, babasn seven oul iin ona boyun ememek olanaksz bir ey. Vaktiyle, Faulkner'm Wild Palms adl romannn sonu heyecanlandrmt (her zaman heyecanlandrr) beni. Baarsz bir ocuk drme sonucu kadn lr, erkek on yl hapse mahkm olur; adamm hcresine beyaz bir hap, zehir getirirler; ama adam intihar dncesini hemen kafasndan kovar, nk sevdii kadnn yaamn uzatmann tek yolu onu anmsamaktr. '...o yok olduu zaman, anlarn yars da birlikte yok oldu ve ben yok olacak olursam, anlarn tm de yok olacak. Evet, diye dnd, aa ile hilik arasnda, ben, acy seiyorum.' Daha sonra, Glsn ve Unutusun Kitab*m yazarken, kocasn yitirmi ve yitmi bir varl, sona ermi bir zam am yeniden oluturmak amacyla, dank anlar yeniden bulmak ve bir araya getirmek iin umutsuzca abalayan Tamina'nn kiiliine gmldm; bir anda, lnn var o/w^'unun yeniden bulunmadn o zaman anladm. Anlar onun yokluunun dorulanmasndan baka bir ey deildirler; solan, uzaklaan, eriilmez bir gemitir l, anlarda. Bununla birlikte, sevdiim varl l saymam kesinlikle olanakszsa, varl nasl belli olacak? Onun, bildiim ve sadk kalacam istencinde belli olacak. Kylnn olu yaadka pencerenin nnde duracak olan yah armut aacn dnyorum.

220

You might also like