You are on page 1of 121

ENERJ VE EVRE

Prof. Dr. aatay GLER Zakir OBANOLU

Birinci Bask

Ankara 1997

I. Basm : 3500 Adet- 1997

ISBN 975-8088-54-8 Bu kitap, Salk Bakanl Temel Salk Hizmetleri Genel Mdrl ve Salk Projesi Genel Koordinatrl ibirlii ierisinde yrtlen evre sal program erevesinde kullanlmak zere yazlm ve oaltlmtr. Birinci basmn telif haklar Salk Projesi Genel Koordinatrl'ne aittir. Kaynak gsterilmeksizin yaynlarda kullanlamaz, alnt yaplamaz.

Basld Yer: Aydodu Ofset Tel: (0.312) 310 79 79 - ANKARA

NSZ lkemizde gerek Salk Bakanl gerekse ilgili dier kurumlarn zerinde byk bir hassasiyetle durduklar ve son zamanlarda olduka youn bir kamuoyunun olutuu evre sal sorunlar, birinci basamakta grev yapan salk grevlilerinin ncelikli alma alanlarndan birini oluturmaktadr. Dier salk sorunlarna gre daha ok ibirlii, daha fazla mevzuat bilgisi ve bilgilerdeki gelimeleri daha yakn izlemeyi gerektiren evre sal almalarda salk personelinin gznnde tutmas gereken en nemli noktalar; sorunlara duyarl olmak, bilgisini srekli tazelemek ve ilgili sektrlerle yakn ibirlii ortamlar yaratmaya almaktr. Bakanlmz, birinci basamak dzeyinde verilen koruyucu salk hizmetlerinde; salk personelinin, srekli eitimi kapsamnda bilgi ve beceri ynnden dnyadaki gelimeleri yakndan izlemesi zerinde hassasiyetle durmaktadr. Bunun iin uygulamaya konulan hizmetii eitim programlar kapsamnda evre sal konusundaki eitimlerin baarya ulamasnn, ancak yazl kaynaklarn da personele sunulmas ile gerekleebilecei bilinmektedir. Eitimlere ve uygulamalara temel oluturmas ve gereinde bir baucu kitab olarak kullanlmas amacyla, hazrlanan bu bir dizi yaynn, lkemiz evre sal sorunlar ile mcadele eden salk personelimiz iin gerekten yararl olacana inancmz sonsuzdur. Temel Salk Hizmetleri Genel Mdrl tarafndan Salk Projesi Genel Koordinatrl ile ibirlii ierisinde Birinci ve kinci Salk Projeleri kapsamnda yrtlmekte olan "evre Sal Program" hizmetii eitimleri iin hazrlanm olan bu yaynlarn yakn bir gelecekte tm salk alanlar iin vazgeilmez birer kaynak olaca ve pek ok yarar salayaca midini tamaktayz.

Dr. S. Haluk ZSARI

Uz.Dr. Cihanser EREL

Salk Projesi Genel Koordinatr Temel Salk Hizmetleri Genel Mdr

Sevgili Meslektalarmz, evresel etkenler giderek halk salnda daha byk nem kazanmaktadr. Bu arlk bir yandan yeni evresel etkenlerin etkili olmaya balamasna bir yandan da dier halk sal sorunlarnn kontrol edilmeye balamasna baldr. Kiinin kendi salnn korunmas ve gelitirilmesine ynelik uygulamalardan, dorudan sorumlu olmasnn yansra evre ile ilgili olumsuz davranlarn bakalarnn saln da tehlikeye drebilmesi, konunun nemli bir yasal dzenleme ve yaptrm sorunu olarak da karmza kmasna yol amaktadr. nsann dndaki herey evrenin esidir. evre kii zerindeki d etkenlerin btndr. evreyi nce doal ve yapay evre olarak ikiye ayrabiliriz. evrede sal dorudan ya da dolayl etkileyen nemli etkenler bulunmaktadr. evre bir yaam srdrme ve salama sistemidir. Su, yiyecek ve barnak bu sistemin en nemli elerini oluturur. Salk asndan baktmzda evre ana grupta incelenir : Fizik, biyoloji ve sosyokltrel evre. Hastalk nedenleri ise bnyesel ve evresel nedenler olmak zere iki grupta incelenebilir : Bnyesel nedenler; gen, hormon ve metabolik kaynakl olabilir. Baz bnyesel nedenler baz hastalklara daha byk oranda yakalanmaya yol aabilmektedir. Bunlar insan i ortam ile ilikili bir durumdur. nsan d evrenin etkilerine genetik yaps ile cevap vermektedir. evresel nedenlerin birincisi fiziksel nedenlerdir. Scaklk, souk, n, travma, ime ve kullanma suyu, atklar, konuk sal, iklim koullar, hava ve su kirlilii, giyeceklerimiz, kamuya ak yerler, sala az ya da ok zarar verebilme olasl olan kurulular, mezarlklar balca fiziksel evre eleridir. evresel nedenlerin ikincisi kimyasal nedenlerdir. Bunlar, zehirler, kanser oluuna neden olan baz etkenler rnek olarak verilebilir. Temel madde eksiklikleri nc neden olarak ele alnabilir. Baz maddeler vardr ki insann salkl olabilmesi ve yaamsal olaylarn yrtlebilmesi iin dardan alnmalar gerekir. nsan ya da canl bunu vcudundaki temel yap talarndan sentez edemez. Buna temel maddeler denmektedir. (Vitaminler, esansiyel aminoasitler veya ya asitleri, mineraller gibi.) evredeki biyolojik etkenler ise mikroorganizmalar, asalaklar, mantarlar ve dier etkenlerden olumaktadr. Bunlar canl vcudunda hastalk yapabilirler. ada yaamda sk rastlanan stres vb. durumlarn dahil olduu psikolojik etmenlerle, sosyokltrel ve ekonomik etmenleri de evresel etkenler arasnda sayabiliriz. Bu durumda evre; hastalklar iin zemin hazrlayan, dorudan hastalk nedeni olabilen, baz hastalklarn gidiini ve sonucunu etkileyen, baz hastalklarn da ya-

ylmasn kolaylatran bir faktr olarak karmza kmaktadr. Btn evre olumsuzluklan her drt etkiye de neden olabilir. Hava, su, toprak kirlenmesi dorudan hastalk nedeni olabildii gibi, bir ksm hastalklarn yaylmn kolaylatrabilir ya da bir ksm hastaln gidiini etkileyebilir. Fizik ve biyolojik evre yakndan ilikilidir. Szgelimi iklim canllarn yaamas ve oalmasyla yakndan ilikilidir. Jeolojik ve corafik zellikler toplumlar arasndaki balanty oluturmaktadr ve hastalk etkenlerinin yaylmyla da balants olabilir. nsanlarca oluturulan yapay evre koullan insanlar ve insan topluluklar zerinde giderek ok daha nemli boyutlarda etkili olmaya balamtr. Uzay yolculuklar veya denizalt bilimsel aratrma merkezlerinde olduu gibi kimi zaman da bu yapay evre koullar kiinin varln srdrebilmesi iin vazgeilmez durumdadr. evre sal, bir ok meslek grubunun ekip hizmeti sunmasn gerektiren nemli bir salk sorunudur. Bir ok sektrn ibirlii olmadan evre sal sorunlarnn zm mmkn olmaz. Toplumun ekonomik yaps, ekonomik kalknma abalar ile balantl olup, kentleme sreci ile de yakndan ilikilidir. Bunun sonucunda balangta alnacak koruyucu nlemler pahal gibi grnse de, sonradan bozulan evrenin dzeltilmesiyle ilgili abalarn maliyeti ve olumsuz sonular gz-nne alndnda daha ucuz bir yntemdir. evre sal, evre fizyolojisi, uygulamal fizyoloji gibi bilim dallan ile yakndan ilikilidir. Uygulamal fizyoloji ve evre fizyolojisi evredeki olumsuz etmenlerin insan ve canl fizyolojisi zerindeki etkilerini incelemektedir. evre sal halk salnn da nemli bir koludur. Salk elemanlar, salk ve evre mhendisleri evre sal konusunda ibirlii yapmak zorundadr. Salk elemanlar evresel elerin salk zerindeki etkilerini belirleyerek evre mhendislerine yol gsterirler. Canly olumsuz etkileyen maddeler genel olarak toksik maddeler olarak adlar drlmaktadr. Zehir anlamna gelir. Toksikoloji gnmzde tek bana bir bilim dal olarak nemli bir alma alan haline gelmitir. Klinik toksikoloji, adli toksikoloji gibi dallarn yansra giderek evresel toksikoloji dallar da gelimitir. Toksikoloji bu adan farmakoloji, patoloji, beslenme ve halk sal dallaryla yakndan ilikilidir. Toksik maddelerin etkilerinin ila yan etkileri, orjinleri, etkileme sreci gibi zelliklerine dayanarak yaplmas mmkndr. Toksik maddeden etkilenmenin deerlendirilmesi, doz cevap ilikileri giderek byk nem kazanan alanlar olarak karmza kmaktadr. Uzun yllar toplum hekimlii grnn hijyenden farkll vurguland. Bu vurgulama ou gen hekimde hijyen kavramnn yok sayld gibi bir yanl anlamaya yol at. Oysa bu yaklamn amac toplum hekimlii grnn hijyen kavram-

na gre daha ada bir yaklam olduunu vurgulamakt. 1800'l yllarn halk sal yaklamnn temeli olan hijyenin yadsnmas veya yok saylmas sz konusu deildi. evre salnn konular gzden geirildiinde ounun alnacak nlemlerle radikal olarak ortadan kaldrlabilir zellik tamas hekimlerde gelecekte evre ile hekimin dorudan ilikisinin kalmayaca eklinde yanl bir kan da uyandrd. Bu yanl kannn dayand temeller yok deildi. Bir kanalizasyon sisteminin kurulmas, buna bal artm tesislerinin varl insan atklar ile ilgili bir ok sorunun ortadan kalkmasn salayabilirdi. Ancak gnmzde ortaya kan sorunlar hekimin evre sal konulan arasnda ilenen baz temel sorunlarla dorudan ilikisinin kalmamasna karn, evre sorununun nemli bir boyutunun dorudan ilgisi olmak zorunda kalacan gsterdi. Gnmz kaynaklar bunu ksaca evre hekimlii terimiyle tanmlamaktadr. te yandan radikal nlemlerle ortadan kaldrlabilecek olan evre sal sorunlarnda da toplum bireylerine ve topluluklara yer, zaman ve kii zelliklerine uygun, pratik zm nerileri gtrlmedike teknik danmanlk hizmeti salanamadka ilerleme salanmas ok zordur. Kimi zaman tek bir beldenin btn kyleri iin geerli bir uygulama biiminin sunulabilmesi bile zor olmaktadr. Oysa hzla gelien teknolojiye uyum salama abas ierisindeki lkemizde yaplan her dzenleme dorudan ve dolayl olarak salk personeline nemli grevler yklemektedir. lkemizde evre sal ile ilgili mevzuatn salk personeline ykledii grevler sanldndan ok ardr. evre hekimlii yaklam esas alndnda hekim ve salk personelinin eitiminde grev alacak personelin eitiminde tartlmas gereken konular olduka kapsamldr. Mevzuattaki grev ve yetki karmaalar ortadan kaldrlamad srece bu kapsam dorudan ve dolayl olarak alanda alan personel tarafndan dile getirilecektir. Kimi sanayilemi illerde ierik istemi daha ok sanayi tesislerinin evresel etki deerlendirmesi ile balantl olmaktadr. Btn bu noktalar esas alndnda kolay yenilebilir, ksa ve birbirine baml olmadan ilgili blmlerin sk sk gzden geirebildii bir kaynak kitapklar dizinin yararl olaca sonucuna varlmtr. Yaplacak katk ve nerilerle daha da gelieceine inandmz bu dizinin yararl olmasn diliyoruz. Prof. Dr. aatay GLER H.. Tp Fakltesi Halk Sal Anabilim Dal Zakir OBANOLU T.C. Salk Bakanl Temel Salk Hizmetleri Genel Mdrl

NDEKLER BLM 1 Ekoloji-evre-Enerji likisi BLM 2 Enerji ve nsan BLM 3 Enerji retimi BLM 4 Trkiye'nin Enerji Politikas BLM 5 lkemizde Enerji Savurganln nlemeye Ynelik Politikalar BLM 6 Enerji Santrallar BLM 7 Yenilenebilir Enerji Kaynaklan BLM 8 Enerji Tesisleriyle lgili Deerlendirme BLM 9 Yaktlar EK 1 Istma ve Buhar Tesislerinin Yakt Tketiminde Ekonomi Salanmas ve Hava Kirliliinin Azaltlmas Ynetmelii 107 KAYNAKLAR 116 85 79 61 31 28 22 19 14 8

BLM 1

EKOLOJ - EVRE - ENERJ LKS Her trl evre maliyeti enerji ile balantldr. nsanolunun canlln srdrmesi iin baka canllarn zellikle bitkilerin yaptklar organik maddelere baldr. Organik maddelerin oluturulmas iin gerekli enerji bitkilerin gne enerjisinden yararlanarak inorganik maddelerden yaptklar organik maddelere baml olduunu biliyorsunuz. Beslenmesinde vazgeilmez olan temel besin elerini salarken d ortamdan bu maddelere geen kimyasal kirleticileri de vcuduna almaktadr. nsanln zellikle uygarln gelimesi, refahnn artrlmas iin gerekli her trl uygulama enerji bamldr. Bu enerjinin elde edilmesi iin yaplan her trl mdahalenin de evresel maliyeti ve ou zaman evreye olumsuz etkileri bulunmaktadr. Canllar zellikle oksijen ve karbon olmak zere byk miktarda element ve molekl kullanarak kendi varlklarn srdrmektedir. Hayvanlar solunum yoluyla karbondioksiti ortama vermekte, ortama verilen bu karbondioksit atmosferdeki scaklk yaynmn dzenlemektedir. Canllar evreyi etkilemekte kendileri de evreden etkilenmektedir. Canllarn birbirleriyle ve canszlarla etkileimine bal olarak enerji transferinin sz konusu olduu herhangi bir blgeye ekosistem denmektedir. Ekolojinin temel birimidir. Okyanuslar, gller, ormanlar, bataklklar, kentler bir ekosistemdir. Ekosistemi oluturmak zere biyotik ve abiyotik evreler bir btn oluturur. Biyotik evre canl evre veya komniteler, abiyotik evre ise cansz evreyi tanmlamaktadr. Her ekosistemin kendisine zg bir yaama birlii (komnite) vardr. Komnite belirli bir blgedeki tm canllar kapsamaktadr. Komniteleri poplasyonlar oluturur. Bir ekosistemdeki retici, tketici ve rkller arasndaki enerji ve madde transfer zincirine besin zinciri denmektedir. Ekosistem srekli deiim ierisindedir. Ekosistem de insan tarafndan etkilenen ok nemli dngler vardr. Bunlar su dngs, karbon dngs, nitrojen dngs, fosfor dngs ve enerji akdr. (1,2,3) Karbon dngs atmosferdeki karbondioksitin bitkiler ve baz alglerce fotosentez araclyla balanmasyla balar. Karbondioksit ve su karbonhidratlar oluturmak zere tepkimeye girer ve atmosfere serbest oksijen salnr. Karbonhidratlarn bir blm bitkide depolanr geri kalan ise

enerji salamak zere bitki tarafndan tketilir. Bitkilerin depolad karbonun bir blm onu yiyen, havaya karbondioksit veren hayvanlarca kullanlr. len bitki ve hayvanlar mikroorganizmalar ve toprakta bulunan dier katalizrler tarafndan paralanr ve dokularndaki karbon oksitlenerek karbondioksit halinde atmosfere dner. Nitrojen dngs atmosferde bulunan nitrojenin baz bakteriler ve maviyeil su yosunlar araclyla balanmasyla balar. Gne , imek ve yldrm, kimyasal baz olaylar gibi fiziksel ve kimyasal yollarla da bir ksm nitrojen balanrsa da en etkili yntem biyolojik mekanizmalarla olandr. Dier bakteri, mantar ve su yosunlar da nitrojen balanmasnda nemli rol oynamaktadrlar. Esas olarak atmosferdeki nitrojen nitratlara evrilir ve alnan bu bileik bitkisel proteinlere dntrlr. Bitki ldnde bitki proteini paralanr nitrojen ve amonyak salglanr, bakterisel oksitleyici etki ile nitritlere dnr, daha ileri bakteriyel etki sonucu daha ileri derecede indirgenerek atmosfere nitrojen olarak salnr. Hayvanlar tarafndan yenilen bitkisel proteinler aminoasitlerine paralanarak hayvansal proteinlerin sentezinde kullanlr. l hayvanlarn paralanmas, dk ve idrarn bozunumu sonucu protein amonyaa dnr. Amonyak tekrar bakteri etkisi ile nitrit aamasna ve daha ileri bozunumla da atmosferik nitrojene dnr. Fosfor dngsnde de element ayn evrelerden geer ve daha sonra kemik ve dilerde balanr. Tarm rnleri iin temel fosfor kaynaklar; fosfat kayalar, canl ve l organizmalardr. Enerji zinciri besin a olarak tanmlanabilir. Besin a veya zinciri bir canlnn daha kk canllar yemesi ve daha byk canllarca yenmesinden ibarettir. Mikroskobik bitkiler ve hayvanlar kk hayvan ve balklarca yenir, bunlar da daha sonra daha byk canllar ve insanlarn besinlerini oluturur. Besin zincirinin en nemli etkisi biyomagnifkasyonla ortaya kmaktadr. Sudaki kirletici eler yaamn alt biimlerinde younlamakta giderek zincir ierisinde bu younlama artabilmektedir. me suyunda insann alabilecei civa miktarnn 0,01 mikrogram amamas gerekirken, civay konsantre etme zelliine sahip bir baln yenmesi durumunda 30-50 mikrogram civa alnabilmektedir. Enerji dngsnn esasnn burada incelenmesi yararl olacaktr. Gne enerjisi yerkre tarafndan sourulur ve daha sonra uzaya yeniden yaylr. Atmosfer ve okyanuslarn etkisine bal olarak s btn yerkrede dalmaktadr. Ik, rzgar, scaklk, nem gibi etkenlere bal olarak 24 saat ierisinde gnlk deiimler de olabilmektedir (diurnal deiim). Baz

10

yerleimlerde yeryz ekilleri ve esen rzgarlara bal olarak scaklk zellikleri deiim gsterebilmektedir. Ancak toplam scaklk deiimi lokal zelliklerden fazla etkilenmemektedir. Atmosferdeki gne enerjisinin toplam olarak %30 u yerkre yzeyi ve bulutlar nedeniyle geri yansr. Gelen radyasyonun %50 kadar okyanus ve toprak tarafndan sourulur. Yzeyin bir enerjiyi alabilme zellii snn databilecei st tabakalarn kalnlnca belirlenmektedir. Okyanuslarda yzeyel dalgalar 90 metrelik hava tabakasndaki scakl etkili biimde datmaktadr. Toprakta scakln yaylmas molekler scaklk iletimiyle olmakta ve yava bir sre olarak gelimektedir. Penetrasyon mesafesi ok azdr. Gelen solar radyasyonun %20 kadar absorbe olurken geri kalan atmosfere dnmektedir. st atmosfer tabakalarnda oksijen ve ozon moleklleri gelen radyasyonun %l-3 n absorbe etmektedir. Bu sourma ultraviyole nlarnda olmaktadr. Bu nedenle penetre olabilecek radyasyonu 300 nanometrenin zerindekilerle snrlandrmaktadr. Bu absorbsiyon ok byk nem tamaktadr nk st atmosferde havann hareketini salayan ana enerji kaynan oluturmaktadr. Bu sourma ultraviyole nlarnn olumsuz etkilerinden korunmay da kolaylatrmaktadr. Geri kalan %20 nin byk ounluu bulutlardaki su buhar, toz ve su damlacklarnca sourulmaktadr. Geri kalan enerji ise tm canl sistemlerce kullanlan enerjidir ve fotosentezle balanmaktadr. Enerjinin bir blm milyonlarca yl sresince skma etkisi altnda kalm olan bitki ve hayvanlarda depolanmtr, bunlar genel olarak fosil yaktlar olarak adlandrlmaktadr. Yeryzndeki bir organik maddedeki toplam enerji miktar biyoktle olarak adlandrlmaktadr. Bu btn canllar ve tm canl rnlerini kapsamaktadr. Biyoktle yeryznn birim alan bana den miktar olarak tanmlanr. Genel olarak g/m2 veya metrik ton/hektar olarak verilmektedir.(1,3,51) Biyoktle biyolojik retim (byme) ile artmaktadr. Zamana bal olarak biyoktledeki artma net retim denmektedir. Biyolojik retim yararl enerjinin yakalanmas ve enerjinin depoland organik maddelerin retilmesidir. retimin lt bulunmaktadr: 1. Biyoktle 2. Depolanan enerji 3. Depolanan karbon ki farkl biyolojik retim bulunmaktadr: Baz canllar kendi organik maddelerini enerji kaynandan ve inorganik maddelerden yapmaktadr.

11

Bunlar ototrof canllardr. Kendi beslek ya da kendi besinlerini yapabilen canllardr. Dier btn canllar varlklarn srdrebilmek iin onlara bamldr. Bunlar aalar, su yosunlan gibi klorofilli bitkilerdir. Ototrof ya da kendi beslek canllarn yapt retime primer retim denmektedir. Bir ok ototrof canl fotosentez yoluyla gne , karbondioksit ve su kullanarak ekerleri yapabilmektedir. Fotosentez : 6CO2+ 6H2O C6H12O6 + 6O2 Kemosentez: 6CO2+6H2S C6H12O6 Ototroflar iin net retim NPP = GPP - Ra Burada NPP : Net birincil retim, GPP gayrsafi birincil retim ve ototroflarn solunumudur. Kendi besinlerini yapamayanlar iin ise bu forml: NSP=B2-B1 Burada NSP net ikincil retimdir. B2, 2 annda biyoktle, Bl ise bir anndaki biyoktledir. Biyoktledeki deiim canl arlndaki artm, yenidoan ve gedenlerin katlmas, da g ve lme bal olarak meydana gelen kayplarn kartlmasdr. Solunumla enerjinin biyolojik kullanm basit olarak yle ifade edilebilmektedir: C6H12O6 + 6O2 6CO2+ 6H2O+Enerji

12

Baz ototrof canllar inorganik kkrtten enerji elde edebilmektedir. Bu bakterilere kemototrof denmektedir. Bunlar derin okyanus ukurlarnda bulunmulardr. Ayn zamanda oksijen bulunmayan baz bataklk blgelerinde rastlanmtr. Kendi besinlerini inorganik materyalden yapamayan canllara adrbeslek, heterotrof denmektedir. nsanlar dahil btn hayvanlar bu gruba girer. Heterotroflarca yaplan retime ikincil retim denmektedir. nk ototrof canllarn retimine baldr. Burda ki bamllk besin an oluturur. Canl organik maddeyi aldktan sonra enerji kullanarak bundan yeni organik maddeler yapabilmektedir. Bu dntrme gerek kendi beslek gerekse adrbesleklerde solunum yoluyla olmaktadr. Solunumla organik bileikler oksijenle balanmakta, karbondioksit ve su oluturmaktadr. Bu organik maddelerin yanmasna benzer. Ancak enzimatik katalizasyonla ok daha dk s deerlerinde gerekletirilmektedir. Solunum bu anlamda i iin gerekli enerjinin salnmas amacyla oksijenin kullanlmasdr. Solunumla ortama dnen karbondioksit fotosentezle alnarak tekrar dngye sokulur. Biyoktlenin oluumu ve bunun ototroflarca enerji kayna olarak kullanlmasnn evresi vardr: 1. Organizma vcutta organik maddeyi oluturur. 2. Yeni organik maddeyi solunumda yakt olarak kullanr. 3. Yeni oluturulan organik maddenin bir blm gelecekte kullanl mak zere depolanr. lk aama gayri safi retimdir. Net retim: Net retim = Gayrisafi retim - solunum formlyle gsterilebilir. Bu temel retim ilikisinin formldr.

13

Tablo 1. Biyoktle ve retimin temel birimleri Habitat Ktle birimi Toprak Biyoktle g/cm2 kg/ha t/ha g/cm3 kg/m3 kcal/cm2 kcal/ha/yl kJ/cm2/gn kJ/cm2/gn kJ/ha/yl kcal/m3 kJ/m3 kcal/m3/yl kJ/m3/yl retim g/cm2/gn, g/cm2/yl kg/ha/yl t/ha/yl g/cm3/gn kg/m3/yl kcal/cm2/gn

Su Enerji birimi Toprak kcal/ha/yl KJ/cm2 KJ/cm2 KJ/ha/yl Su

ou kez enerji bizim iin grnr deildir. Ancak infrared filmler kullanarak scak ve souk cisimler arasndaki fark ve yaam etkilemekte olan enerji olgularn belirleyebiliriz. Enerjinin ekosistemde hareketine enerji akm denmektedir. Btn yaam biimleri enerji gerektirir. Bizim kilomuz da aldmz enerji ile harcadmz arasndaki ilikinin sonucudur. Enerji kullanmmz, kilo alp almamamz da fizik yasalar ile ilikilidir. Bu sadece kiiler iin deil poplasyonlar, komniteler, ekosistemler ve biyosfer iin de dorudur.(51,52)

14

BLM 2 ENERJ VE NSAN nsanlar da dier canllar gibi biyolojik enerji kaynaklar araclyla aldklar besinleri yap talar haline evirmekte ,ya da aldklar besinlerde depolanm olan enerjiyi zel molekllerde kullanlabilir hale evirmekte, gerektiinde biyolojik srelerde kullanmaktadr. Yksek enerjili fosfat bileiklerinde depolanan enerji biyolojik srelerin hepsi iin vazgeilmez temel eyi oluturmaktadr. nsanolunun uygarln nimetlerinden yararlanabilmesini salayan temel e de enerjidir. Teknoloji ilerledike enerjiye daha da baml hale gelmektedir.Petrol,kmr vb. bakalama uram bitkisel artklardr ve bunlardaki enerji kullanlarak binalar stlmakta, otomobiller altrlmakta gereinde elektrik enerjisi elde edilmektedir. Ancak fosil yakt kaynaklar snrldr. stelik fosil yaktlarn yanmalarna bal olarak nemli evre sorunlar ortaya kmaktadr. Gelecek yirmi yl ierisinde insan nfusunun % 50 orannda artaca tahmin edilmektedir. Bu insanlarn beslenmesi iin gerekli besin kaynaklar ok nemlidir ve aln nlenilebilmesi iin yeni yiyecek trlerinin bulunmas gerekmektedir. Yakn gelecek iin yeterli fosil yakt bulunmaktadr. Fosil yaktlar yandnda nemli evre kirlilii nedeni olur. Giderek fosil yakt kaynaklan tkenecektir. Enerji kayna olarak kullanlabilecek yeni bitki trlerinin gelitirilmesi gerekmektedir. Soya faslyesi buna rnek verilebilir. Gnmzde bu olduka pahal bir kaynaktr. 1973 petrol ambargosu enerji probleminin gndeme gelmesinde en nemli etkenlerden birisi olmutur. lkelerin bir blm giderek daha byk oranda fosil yakt tketir duruma gelmi tir. Enerji kaynaklarnn korunmas ve yeni enerji trlerinin gelitirilmesi giderek daha byk oranda nem kazanmaktadr. Varolan nkleer enerji kaynaklar zellikle nkleer santral kazalar ve radyoaktif atklarn zararsz hale getirilmesi sorunlar nedeniyle tartlmaktadr. Terrist gruplarn zellikle nkleer fizyon atklarn ele geirme abalan nemli bir potansiyel tehlike olarak grlmektedir. Jeotermal enerji yerkre scaklndan yararlanma imkan vermektedir. Jeotermal enerji kuru buhar, scak buhar ve scak su gibi kaynaklar kap-

15

samaktadr. Ancak maliyet faktrleri nedeniyle sadece kuru buhar elektrik enerjisi eldesinde kullanlabilmektedir. Gne enerjisi ekonomik ve teknolojik olarak verimli ve maliyeti gze alnabilir bir enerjidir. ki binli yllarn ilk 25 senesinin sonlarna doru gne enerjisi daha byk oranda kullanlabilir hale gelebilir. Istma, soutma, tarmsal ve endstriyel ilemlerde gne enerjisinin kullanmna ynelik aratrmalar giderek artmaktadr. Rzgar gcnden, gne pillerinden, solar termal elektrik sistemleri ve okyanus termal enerji konversiyonu yntemlerinden elektrik enerjisi elde edilmesine ynelik almalar srdrlmektedir. Bu sistemler teorik esaslar bakmndan ok iyi anlalm durumda olmakla birlikte hala ekonomik yeterlilik kazanmamtr. Biyoktle-enerjisi organik materyallerin kullanlmas esasna dayanmaktadr. Konversiyon ilemleriyle deiik enerji kaynaklan elde edilmesi de mmkndr. II. Dnya Savanda Fransa'nn akaryaktnn byk oran odundan elde edilen metanolden salanmaktayd. 2000li yllarda biyoktle enerjisine dayanlarak gnlk 1, 5 milyon varil petrol edeeri enerji elde edilecei tahmin edilmektedir. Bunun eldesindeki ilemler metan ve alkol eldesini salayan fermentasyon, buradan kimyasal yntemle metanol eldesi organik atk maddelerin pirolizle dk Btu (British thermal unit) deerine sahip organik atk maddelere evrilmesidir. Kmr nemli enerji kaynaklarndan birisi olma zelliini srdrmektedir. En nemli sorunlardan birisi yapsndaki kirleticiler zellikle kkrt oluturmaktadr. Kkrt yeni teknolojiyle azaltlmaya allmaktadr. Dorudan kmrn yaklmasna bal olarak oluan partikllerde kkrt miktarnn azaltlmas ve domestik yaamla ilgili olarak kmr tketiminin azaltlmasna ynelik abalar artmtr. Kmr gazifkasyon ve kmr likidifikasyonuna ynelik abalar artmtr. Kkrt dioksitin kmrden ayrlmasn salayan teknolojiler gelitirilmitir. zellikle kmr paracklarnn 8 milimetreden kk kireta paracklar ile enjeksiyonu, yanmayan kireta paracklarnn kkrtdioksiti tutmas esasna dayanmaktadr. Kmr dnyadaki en yaygn fosil yakttr. Kmr iileri kmr tozlarnn etkilenimi altnda kalmalar nedeniyle siyah akcier hastal, silikoz ve amfizem dahil pnmokonyoz hastalklar ortaya kmaktadr. Fosil yakt yan rnleri arasnda kmrn yanmas ve distilasyonu ile oluan katran ve polisiklik aromatik hidrokarbonlar ortaya kmaktadr. Polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH) fosil yaktlarda ve yan rnlerinde bol miktarda bulunmaktadr. Katran deri ve akcier kanserine neden olur.

16

PAH karmlarnn etkisinde kalan insanlarda uzun sreli etkilenime bal kanser gelimektedir. Baca temizleyicilerinde skrotum kanseri ilk kez 1775 te Percivial Polt tarafndan tanmlanmtr. Kmr emisyonlar ile akcier ve genitoriner kanser mortalite balantlar giderek artan oranda yaymlanmaktadr. Creosote bal olarak insanda tmrojenite yaymlanmtr. Creosote katran creosoteu ve katran yandan elde edilen aa koruyucular iin kullanlan generik bir isimdir. leri derecede karmak sv ve kat aromatik hidrokarbon karmn kapsamaktadr, Kmr likefaksiyonu ve gazifikasyonunun balang noktas bitminz kmrdr. Kmr yapsnn paralanmas bir ok karsinojenik maddenin salnmasna neden olmaktadr. Bunlar arasnda PAH lar, benzantrasen, chrysene ve benzopren saylabilir. Kmrn gazifikasyonunda kmr 900 santigrad derece ve zerindeki scaklkta su buhar ve oksijene maruz braklmaktadr. Bu durumda hidrokarbon yap byk oranda bozulmakta ve karsinojenik bileikler byk oranda azalmaktadr. Ancak bu scaklk deerlerinde karbonmonoksite bal zararlar artmakta, hidrojen slfr ve karbon hidrojen bileiklerinin evreye yaylmas riski sz konusu olmaktadr. (1,2, 3) Kmrn likefaksiyonu 450-500 santigrad derecelerde salanmaktadr. Balang konversiyon reaksiyonunda kmre hidrojen katmakta, deiik kondanse aromatik yapda ok sayda bileik elde edilmektedir. Bunlarn byk ounluu karsinojeniktir. Karbon monoksit gibi toksik bileiklerin oluumu da sz konusudur. Kmr isti {oil shale) kerojen olarak bilinen organik materyal ieren sedimentar kayalardr. Kerojen kapsam ton bana 5-80 galon petroldr, inert atmosfer koullarnda 350-550 santigrad derece scaklk etkisiyle petrol elde edilmektedir. rnde petrol buhar, hidrokarbon gazlar ve karbonlu kalntlar bulunmaktadr. Petrol varili bana 1 ton ham rn harcanmaktadr. Ezme ilemi srasnda hacmi %50 artmaktadr. Bunun sonucunda ierisinde bulunan alkali metaller yer alt su kaynaklarna ulamaktadr. Tozun nlenmesi ve alkajinitenin azaltlmas iin ok byk hacmda su gerektirmektedir. lenmesi srasnda nitrojen, oksijen ve kkrt ieren organik maddeler ortaya kmaktadr. Hidrokarbon, nitrojen slfr, kkrt dikosit ve nitrojen oksit ieren atk gazlar meydana gelir.

17

Jeotermal enerjideki kirleticiler genellikle elde edildii blgeyle ilikilidir. Jeotermal svlarn ierisinde arsenik, bor, selenyum, kurun, kadmiyum, florr, hidrojen slfr, civa, amonyak, radon, karbon dioksit ve metan bulunabilmektedir. Atk ynetimi zellikle nemli bir evre sal sorunu olarak ortaya kmaktadr. Yzeyel su kirlilii asndan atk su ok byk nem tamaktadr. Yzeyel sularn kirlenmesine ve tabak biiminde kntlere neden olabilir, atk sularn basnla geri ayn jeolojik yapya verilmesi sismik olaylara neden olabilir. Jeotermal enerjinin yaratt bir dier sorun da grltdr. Baz blgelerde grlt dzeyi 120 desibel A nn zerine kabilmektedir. Patlamalara bal kazalar ortaya kabilmektedir. Hava kaynakl emisyon ve grlt insan sal asndan sakncal olabilir. Havadaki en nemli kirletici riski hidrojen slfrdr. Hidrojen slfr hacimsel olarak 1000 ppm in zerinde respiratuar paralizi ile birlikte kollapsa neden olan leri derecede toksik bir gazdr. Volm olarak 50-100 ppm deerlerinde ciddi gz zedelenmeleri ortaya kabilmektedir. stenilmeyen bir kokusu vardr ve insan burnu ok dk seviyelerde bile alglayabilir. (1) Fotovoltaik gne aralar etkili direkt enerji konversiyon aralardr. Gne nlar bunun zerine dtnde elektron oluumunu salamakta ve elektrik akm oluturmaktadr. Bir ok uydunun enerji kayna olarak gne enerjisi kullanlmaktadr. Balca sorunlar silikon pillerin yapmyla ilgili evreler srasndadr. Kullanlan dier piller kadmiyum slfr ve galyum arseniddir. Bunlarn retimiyle ilgili nemli ii sal sorunlar bulunmaktadr. Eer gelecekte sattelit enerji santrallar gndeme gelecek olursa dnyaya decek olan mikrodalga demetlerinin biyozararlar ile ilgili ayrntl bir aratrma yaplmas gerekecektir. Yakt olarak kullanlan bitki ve hayvan atklarna biyoktle denmektedir. Biyoktle yanma rnleri, gazifikasyon kalntlar, likefaksiyon ilemleriyle ilgili salk sorunlar bulunmaktadr. Yaklmasna bal olarak yanmam hidrokarbonlar, kkrt oksitler, ileri derecede toz seviyeleri nem tamaktadr. Szntlara bal yzeyel su kirlilikleri olabilmektedir. Evsel sobalarda yetersiz yanmaya bal olarak karbon monoksit ve yanmam hidrokarbon salnm yksektir. Bunlar karsinojenler gibi fotokimyasal aktiviteye sahip maddeleri de kapsamaktadr. Biyogas sistemlerinden gaz sznts nemli kirlenme nedeni olabilir. Bu szntlarda nitrojen oksitler, hidrojen siyanr, hidrokarbonlar, amonyak, karbon monoksit ve partikll maddeler saylabilmektedir. leme suyunda ve keltilerde ise fenoller, iz elementler bulunmaktadr. Termokimyasal dekompozisyonu ile elde edilen katranda PAH bulunabilmektedir. Anaerobik bozunmaya bal olarak koku

18

hidrojen slfr ve amonyak ortaya kabilmektedir. Atkta biyolojik oksijen talebi ok yksek organik materyaller, organik asitler ve mineral tuzlan bulunabilmektedir. Nkleer santrallar bol miktarda enerji salayabilecek bir potansiyel olarak grlmektedir. Uranyum madenlerinde alanlarda Radon 222 bozunumuna bal alfa nm akcier kanseri nedeni olarak ortaya kmaktadr, ilemler srasnda bol miktarda radon ve artm elementleri ortaya kabilmektedir. Daha sonra uranyum oksit uranyum hekzaflorre evrilir. Bu lemler uranyum 235 kapsamnn artmn salamaktadr. Daha sonra bu yakt ubuklarnn eldesinde kullanlr ve nkleer santral de enerji eldesi amacyla kullanlr. Yakt ubuklarnn kullanmndan sonra irradiye ubuklar reaktr soutucusundan alnr ksa mrl fizyon rnlerinin bozunumu iin uzun sre bekletildikten sonra yeniden lenir. Btn nkleer reaktrler byk atomlar paralayarak s yaylm esasna dayanmaktadr. Nkleer yakt ekirdeinin ar derecede stlmasndan ve kontrol edilemeyen bir kitle halinde erimesinden kanlmas gerekmektedir. Bu durumda kabnn duvarlarn eriterek radyoaktif materyalin yaylmna neden olabilir. Bunun bir yolu srekli soutucu bir maddenin dolamyla korunmasdr. Bu ilemde genellikle su kullanlmaktadr. Scakln nakli ile ilgili mekanik aamalarn tkanmamas iin bir ok yedekleme mekanizmas bulunmaktadr. Ancak bu teknik erimeyi % 100 nleyen bir teknik deildir. ABD de drt kk modler reaktr zinciri kurulmasyla bu sorun zlmeye allmtr. Burada kor ss erime ssna hi bir zaman ulamamaktadr. Yakt scaa dayankl seramik kreler ierisine konulmakta ve inert helyum gaz ile soutulmaktadr. Btn sistem yer altna gmlmektedir. Balca sorun bunlarn daha az enerji salamas ve maliyetinin daha yksek olmasdr. Zamanla daha verimli hale gelebilecei dnlmektedir. Enerji ile ilgili balca evresel sorunlar fosil yaktlarca salnan kirleticiler, fosil yaktlarn alnmas veya yaylmas, sznts ile doal evrenin ha-rabiyeti, fosil yaktlarn fiyatlarnn giderek artmas sonucu ekonomi zerindeki yknn artmas olarak sralanabilir. Petroln kartlmas, tanmas, depolanmas ile ilgili uygunsuz ve yetersiz nlemler evrenin zarar grmesine neden olmaktadr. Doal yaam zerinde byk zararlara neden olmaktadr. Petrol fiyatlarndaki artm byk ekonomik ve sosyal sorunlarn nedeni olarak karmza kmaktadr. nc dnya lkelerinde bu etki giderek daha ar biimde belirmektedir. Salk, estetik ve ekonomi ile ilgili sorunlar btnyle ilikili sorunlardr ve kritik nem tayan bir btn olarak ele alnmas gerekmektedir.

19

BLM 3 ENERJ RETM Enerjinin Dnmyle ilgili bilime termodinamik denmektedir. nsanolunun enerji dnmne ynelik teknolojik ilerlemesi yeryznn dier sakinlerinin zararna sonu vermektedir. Rzgar enerjisinin yeldeirmenlerine evrilmesi ya da su enerjisinin kayklarn yzdrlmesinde kullanm belki de en az zarar verenidir. Ancak ayn su enerjisinin elektrik enerjisine dntrlmesine ynelik barajlarn nemli ekolojik etkileri bulunabilmektedir. Gelien dnyada toplumlarn kalknma ve ilerleme abalar, buna bal refah payn ykseltme istei giderek evre maliyeti yksek enerji elde abalarnn younlamasna neden olmaktadr. Termodinamiin birinci yasasna gre enerji yoktan varedilemez ve varolan enerji yokedile-mez. Ancak bir biimden dierine dnebilir. Sk sk kullanlan enerji retimi veya enerji tketimi esasnda sz konusu yasann nda doru terimler deillerdir. Eer sonuta evrenin toplam entropisi artacak olursa enerji biimleri birbirine dnecektir. Enerji tketimi bu anlamda potansiyel enerjinin daha yararl biime dntrlmesi anlamna gelmektedir. Birincil enerji tketimi doadaki bulunan bir biimden evrilen enerji miktarna karlk gelmektedir. Elektrik enerjisi elde etmek amacyla kmrn yaklmas birincil enerji tketimi biimlerindendir. (ekil 1) 1968 den 1993 kadar toplam enerji tketimi 4,5 x 1012 den 7,8 X 1012 ye kmtr. Toplam %70 orannda bir artm sz konusudur. Enerji younluu veya enerji iddeti enerji kullanmnn etkinliinin ltdr (energy intensity). Birim gayrsafi yerli retim bana (GDP, Gross domestic produet) tketilen enerji miktardr. lkenin endstrileme dzeyi arttka enerji gereksinimine artm GNP nin zerinde olmaktadr. Bu nedenle enerji younluunda artm olmaktadr. Endstrileme srasnda ekonomik gelime enerji youn ar endstri ve alt yap gelimesine bamldr. Endstrileme salandktan sonra lkenin enerji younluu der. Bu sre srasnda ulalan maksimum enerji younluu lkeden lkeye deimektedir. Giderek gelien teknolojiye bal olarak enerjinin daha verimli kullanmna bal olarak maksimum deerde azalma eilimi vardr. (ekil 2)

20

ekil 1: Birincil enerji tketimi (BP Statistical Review of World Energy, 1994, (Andrew and Jackson)(53)

21

ekil 2: Enerji younluundaki deiim (Andrew and Jackson'den, Reddyand Goldemberg 1990) (53) Eer gelimi lkelerle endstrilemi lkeler arasnda yeterli teknoloji transferi salanabilecek olursa gelimekte olan lkelerin endstrileme sreci daha dk younlukta enerji ile salanabilecektir. Enerji tketiminin corafik dalm niform olmaktan uzaktr. Byk ounluu OECD lkeleri olan endstrilemi lkeler gelimekte olan lkelere gre ok daha byk oranda enerji tketmektedir. 1973 te OECD lkeleri toplam primer enerji kaynaklarnn %63 n kullanrken 1989 ylnda bu %51 e dmtr ve bu eilim giderek azalma ynndedir. Balca primer enerji kaynaklar: 1. Kmr 2. Petrol 3. Gaz 4. Nkleer yaktlar 5. Su gcdr. Gnmzde petrol en ok tketilen enerji kayna olma zelliini srdrmektedir. 1980 ylnda primer enerji tketiminin %45 ini oluturmaktadr. 1990 ylnda bu rakam %40 a dmtr. 1980 den 1989 a kadar dn yann nkleer enerji ile karlanan gereksinimi %2,5 tan 5 e karak ikiye katlanmtr.

22

BLM 4 TRKYE'NN ENERJ POLTKASI Trkiye'nin enerji retiminde kulland temel yaktlar, hidrolik kaynaklar ve linyit kmrdr. Ancak, son ylarda ithal doal gaz da enerji retiminde fuel oilin yerini alarak gittike artan nemde bir rol oynamaya balamtr. Doal gaza olan bu ynelim , ekonominin gerekleri, evre ile ilgili endieler ve hkmetlerin enerji politikalarnn sonucudur. Yerli su ve kmr kaynaklarna dayal enerji santrallarnn dikkate alnmas gereken ekonomik ve evresel maliyetleri vardr. Enerji retiminden sorumlu kuruluun (TEK) evreyi olumsuz ynde etkilemeden, gvenilir ve ucuz enerji temin etmekle ykmldr. Kmr kullanan enerji santrallarnda oluan emisyonlarn kontrol, gaz temizleyiciler ve dier artma prosesleri iin ekstra sermaye harcamalar yaplmas gerekmektedir. Hidroelektrik santrallar ise byk arazi gerektirmektedir ve ok gvenilir olmayan meteorolojik koullara bamldr. lkemizin yllk enerji retim ve tketimi Tablo 2 de verilmektedir. Tablo. 2-Elektrik Enerjisi retim ve Tketimi (106 KW saat) Yllar Brt retim TEK retimi Gereksinme Net retim thalat Brt tketim ebeke Kayb hracat Net Tketim KW saat/kii 1990 57. 543 52. 854, 2 3. 311, 4 54. 231, 6 175, 5 54. 407, 1 6. 680, 3 906,8 46. 820 835 1991 60. 246, 3 55. 460, 7 3. 655, 2 56. 591, 1 759,4 57. 350, 5 7. 561,2 506,4 49. 282, 9 860 1992 67. 342, 2 61. 533, 3 4. 237, 3 63. 104, 9 188,8 63. 293,7 8. 994, 8 314, 2 53. 984, 7 921

KAYNAK: Trkiye statistik Yll, 1993 (4)

23

Sanayilemi lkelerde, kii bana den elektrik enerjisi tketimi ylda 14. 000 Kw saat dzeyine kadar kmaktadr. Bu deer, AT lkelerinde ylda 7. 000-8. 000 Kw saat arasnda deiirken, lkemizde 1. 000 kw saat snrnn altnda kalmaktadr. 2000 ylna kadar planlanan tm tesislerin gereklemesi durumunda bile, lkemizdeki elektrik tketiminin gelimi lkelere oranla ok daha dk seviyelerde kalaca grlmektedir. 4. 1. Kalknma Planlarnda Enerji ve evre Politikalar Birinci Be Yllk Kalknma Plan (1963-1967) (5) I. B. Y. K. Plannda ana ilke olarak, enerji kaynaklarnn en uygun biimde kullanlarak enerji retim maliyetlerinin en aza indirilmesi benimsenmi;enerji tketiminin olduka byk bir orann oluturan ticari olmayan odun, tezek gibi kaynaklarn tketiminin azaltlmas ve enerji talebinin karlanmasnda birincil ticari enerji kaynaklarndan mmkn olduunca ok yararlanlmas hedeflenmekte, yakt ve enerji retim fiyatlarnn ayarlanmas ile enerjinin teknik bakmdan en uygun yerde kullanm ve ileri tekniklerin zendirilmesinin salanmas ngrlerek, yksek verimli aralarn kullanm yolu ile elektrik enerjisi tasarrufunun zendirilecei belirtilmektedir. kincil enerji kaynaklarndan kok ve havagaznn kentlerde halka ekonomik ve salkl yakt salanmas amacyla kullanlmas;elektrik enerjisi retiminde ise hidrolik kaynaktan daha ok yararlanlmas; plann hedefleri arasnda yer almaktadr. Planda evre sorunlar ile dorudan hkm bulunmamakla birlikte aadaki hususlar dikkat ekmektedir. i. Konutlarn stlmasnda ve kylerde kullanlmak zere ekonomik linyit sobalarnn yapmnn zendirilmesi, ii. Kmr ve linyit sobalarn tututurmak iin kullanlacak tututurucularn iine zift ve ucuz kimyasallarn konaca, bylece soba tututurmak iin kullanlacak odun miktarnn azaltlaca dnlm, hava kirlilii akllara o zaman iin gelmemitir. iii. ehir ve kasabalardaki kalorifer kazanlarnda kmr, linyit ve fueloilin uygun olarak yakalamamasndan kaynaklanan sala zararl duman, toz, kurum vb. nin azaltlmas ve hatta yok edilmesini salayacak yasal nlemlerin alnmas.

24

kinci Be Yllk Kalknma Plan (1968-1972) (6) Planda; hzla artan talebi karlamak iin petrol rnlerinin daha fazla kullanlmas gerekecei;doal gaz rezervlerinin aranmasna nem verilecei, geni retim olanaklarna sahip komu lkelerden doal gaz ithali zerinde durulaca;enerji kaynaklarnn fiyatlarnda yaplacak ayarlamalarn genel enerji dengeleri erevesinde karara balanaca;lkenin kok kmr talebinin i piyasadan karlanaca ngrlmtr. Dier taraftan, elektrik enerjisi talebinin karlanmasnda darboaz yaratlmamas iin, retim, iletim ve datm olanaklarnn mevcut talep dzeyinin zerinde olacak biimde gerekletirilmesi, enterkonnekte ebekenin hzla gelitirilmesi hedeflenmekte ve enerji gereksiniminin karlanmasnda I. Plan dneminde olduu gibi, nceliin su kaynaklarnn gelitirilmesine verilecei ve nkleer ve jeotermal enerji kaynaklarndan yararlanma olanaklarnn aratrlaca belirtilmektedir, II. Planda da evre sorunlaryla ilgili olarak ayr bir blm bulunmamaktadr. nc Be Yllk Kalknma Plan (1973-1977) (7) Planda; II. Plan dnemindeki duraklama nedeni ile talebin karlanmasnda d enerji kaynaklarna olan bamlln artt;kok kmr retiminin sanayinin ihtiyacn karlamakta yeterli olduu; havagaz retim artnn snrl kald, buna kark petrol kaynakl LPG ve fuel-oil retiminin artt;ancak hidrolik enerji asndan hedeflenen artn salanamad;elektrik enerjisi iletim ve datm tesislerindeki fiziki hedeflerin gereklemi olmasna karn retim tesislerinin zamannda bitirilememesi sonucunda plan dnemi banda dikkate alnmayan da baml kaynaklar kullanan ve nisbeten ksa mrl yeni tesislerin ele alnmak zorunda kalnd vurgulanmaktadr. Ayrca, sanayileme ve ykselen yaam dzeyinin gerektirdii elektrik enerjisi ihtiyacnn zamannda, kararl ve gvenilir biimde salanmas iin TEK Kanunu erevesinde almalarn hzlandrlmas d kaynaklara olan bamlln azaltlmas ve tek d kaynaa bal kalnmamas ilkelerinin gznnde bulundurulmas; nkleer teknolojiye geiin salanmas ve nkleer enerjinin uzun dnemde planlanmas ve merkezi kylere ncelik tannarak, kylerin elektrifikasyon almalarnn hzlandrlmas da planda benimsenen ilkelerdendir.

25

Dier taraftan, kaynaklarn rasyonel kullanmna olanak vermek iin yaplan ve ncelikle z kaynaklardan yararlanlmas;hidrolik aleyhine bozulan termik/hidrolik dengenin dzeltilmesi;enerjinin devamll, gvenirlilii ve ucuzluunun salanmas ilkelerini esas alan ve 15 yllk bir dne-mi kapsayan bir ana plan hazrland da planda belirtilmektedir. lk defa bu planda ayr bir blm olarak ele alnan evre sorunlarnda ise; Trkiye'deki evre sorunlarnn nedeni olarak doal kaynaklarn gerekli biimde ve yeterince kullanlmamas, gelir ve eitim yetersizlii gsterilmekte, gelimi lkelerdeki evre sorunlarna da deinmektedir. Drdnc Be Yllk Kalknma Plan (1978-1983) (8) Planda, Trkiye'nin birincil enerji kaynaklarnn bilinen rezervlerine gre linyit kmr ve hidrolik kaynaklarn en nemli enerji kayna olduu;ancak bu kaynaklarn bilinen rezervlerinden II. Plan dneminde yeterince yararlanlmad; rezervlerin aratrlmasnda yeterli gelime salana-mad;yurt ii retim talebinin istenen dzeyde karlanamad ve tketimin bask altnda tutulduu belirtilmekte; lkenin hzla artan petrol ihtiyacna ramen yerli retimde art salanamam olmas ve petrol fiyatlarndaki artlardan dolay ham petrol almnn byk apta sorun yaratt belirtilmektedir. Enerji talebinin yurt i kaynaklardan karlanmas; rezervlerin ekonomik olarak iletilmesi; elektrik retimi ve snma-stma iin stratejik nem tayan linyit yataklarnn kamu eliyle iletilmesi; enerji retimi, iletimi ve datmnda kullanlan tm yatrm mallarnn yurt iinde retimine ve bu alanda imalat sanayinin kurulmasna ncelik tannmas;nkleer teknolojiye gei abalarnn younlatrlmas;termik/hidrolik dengesinin hidrolik retim kaynaklan ynnde gelimesine zen gsterilmesi;enerji tketiminde tasarruf ilkesinin esas alnmas belirtilmektedir. Petrol darboaz nedeniyle Trkiye'de enerji ann kapatlmasnda en byk katknn linyitten geleceine, bu nedenle plan dneminde linyit retiminde byk atlm yaplmasnn hedeflendii de belirtilmektedir. Beinci Be Yllk Kalknma Plan (1984-1989) (9) IV. Be Yllk Kalknma Plannda enerji retiminin her aamasnda yerli retim hedeflenirken, V. Planda, zel sektr ve yabanc sermaye giriimlerinin desteklenecei belirtilmektedir. Ayrca, enerji ve elektrik taleplerinin

26

yeterli ve gvenilir bir biimde zamannda karlanabilmesi amacyla, enerji amal yatrmlara arlk vermeye devam edilecei, enerji hammaddelerinin aranmas ve retiminde , kamu d kaynaklardan yararlanlmas ve bu konuda zel sektr ve yabanc sermaye giriiminin desteklenecei de belirtilmektedir. Dier taraftan, enerji retiminde, ekonomik olmak kaydyla yerli kaynak kullanmna ve ithal kaynakl ucuz birincil enerji kaynaklarna nem verilmesi, elektrik enerjisi retimi iin ksa dnemde dk kalorili linyitlere dayal termik santrallara, uzun dnemde hidrolik kaynaklara arlk verilmesi;ithal yaktl santrallar kurulmasnn etd edilmesi; doal gaz arama deerlendirme ve komu lkelerden doal gaz temini projelerinin gerekletirilmesine allmas;petrol arama ve retiminde zel sektr ve d kaynaklara arlk verilmesi, yeni ve yenilenebilir kaynaklardan ksa srede yararlanmak zere gerekli giriimlerin desteklenmesi; enerji tasarruf ve retim verimliliinin artrlmasna nem verilmesi gibi hususlarda yeralmaktadr. Altnc Be Yllk Kalknma Plan (10,11) Ekonomik olmak kaydyla yerli ya da ithal tm enerji kaynaklarnn deerlendirilmesi ve yurt ii yurt d kamu ve zel yatrm ve finansman kesimlerinden ve olanaklarndan yararlanlmasnn ama olarak belirlendii planda;doal gaz kullanmnn planl bir ekilde yaygnlatrlmas, bata hidrolik olmak zere jeotermal ve gne enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarndan daha byk oranda yararlanlmas; retimden tketime kadar tm aamalarda enerji kaynaklarnn uygun teknolojilerle, verimli ekilde kullanlmas ve enerji tasarrufuna ynelik projelerin desteklenmesi;nkleer enerji teknolojisine giri iin almalar yaplmas benimsenmitir. Yedinci Be Yllk Kalknma Plan (12) Planda; birincil enerji ve elektrik tketim deerlerinde son krk yllk nemli gelimelerin saland, retimde en nemli gelimelerin hidrolik enerji ve petrolde gzlendii belirtilmekte; son dnemlerde sektrde byyen nfusun ve gelien ekonominin ihtiyalarn karlamaya ynelik olarak yaplmas gereken yatrmlarda yetersiz kalnd belirtilmektedir.

27

Ayrca, planda; enerji sektrnde artan nfusun ve gelien ekonominin enerji ihtiyalarnn srekli ve kesintisiz bir ekilde ve mmkn olan en dk maliyetlerle karlanabilmesi temel ama olarak benimsenmitir. Dier taraftan; sektrde azalan doal kaynaklar, art gstermesi beklenen maliyetler ve byyen talep gznne alnarak, uzun dnemde gvenilir ve dk maliyetli bir enerji arz sisteminin kurulmas esas alnm;enerji kaynaklarnn retimine dnk madencilik yatrmlarna arlk verilerek, yenilenebilir enerji kaynaklarnn kullanmn yaygnlatrlmas ve nkleer teknolojinin ksa srede transferi ve adaptasyonu zerinde durulaca vurgulanmtr.

28

BLM 5. LKEMZDE ENERJ SAVURGANLIINI NLEMEYE YNELK POLTKALAR Enerji savurganlnn nlenilmesinde temel uygulama tketici katlmdr. Ancak yksek bir kentlilik bilinci ve eitim dzeyi olmakszn bunu salamakta nemli glkler bulunmaktadr. kinci adm tketim orannda maliyetin artrlmasdr. nc yntem yasal ve idari dzenlemelerle zorunlu enerji tasarrufunu salayacak dzenlemelerin yaplmasdr. lke mizde enerji tasarrufu ile ilgili almalar 1962 ylndan bu yana zaman zaman uygulanan ve gn ndan en fazla yararlanmaya ynelik tedbirler ile balamtr. 1963'ten itibaren planl dnemlere geildiinde 5 Yllk Kalknma Planlarnda enerji savurganln nlemeye ynelik tedbirler ngrlmse de istenilen dzeye kartlamamtr. 1972 ylnda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl'nca 'Yakt Tketiminde Ekonomi Salanmas ve ehirlerde Istma Tesislerinin Sebep Olduu Hava Kirliliinin Azaltlmasna Dair Ynetmelik" hazrlanm ve yrrle girmitir. Binalarda at yaltm ve kalorifer ateilerinin eitimi gibi konular ieren bu Ynetmelik 1973 petrol krizinden sonraki artlarda dikkate alnarak ve yeni yeni binalar da ierecek ekilde 1977'de revize edilmitir. (Bkz.Ek 1). Ancak bu ynetmelik mar Yasas eki olarak karlmadndan istenilen lde uygulanamamtr. Baz blmleri yeniden dzenlenen ynetmelik 30 Ekim 1981 tarihinde "Baz Belediyelerin mar Ynetmeliklerinde Deiiklik Yaplmas ve Bu Ynetmeliklere Yeni Maddeler Eklenmesi Hakknda Ynetmelik" ad ile mar Kanunu eki olarak yaynlanmtr. Dier yandan elektrik enerjisinden tasarruf amacyla sokak, vitrin vb. aydnlatmasnn azaltlmas , kamu kurum ve kurulularnda enerji tasarrufu uygulamas, yaz saati uygulamas gibi nlemlerin yan sra 1 Nisan 1977 den bu yana reaktif enerji tarifesinin uygulanmasna geilmitir. Bu uygulama ile tketicinin alaca baz nlemlerle g faktrlerinin ykseltilerek reaktif enerji tketiminin azaltlmas ve bu ekilde mevcut sistemden daha aktif g alnmas salanabilmektedir. Akaryakt tketiminde tasarruf tedbirlerini belirlemek amacyla 1977'de Tasarruf Milli Komiteleri kurulmu ve komitelerin belirledii tedbirler Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca yaynlanan genelgelerle duyurulmutur.

29

Babakanln 9. 4. 1981 tarihli talimat ile kamuoyunun enerji tasarrufu konusunda bilinlendirilmesi amacyla kamu kurulular, zel sektr ve niversite temsilcilerinden oluan ve bakanl ve koordinatrl Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlna verilmi bulunan "Babakanlk Enerji Koordinasyon Kurulu" kurulmutur. Kurulun ad daha sonra "Enerji Tasarrufu Koordinasyon Kurulu" olarak deitirilmitir. Bu kurulun faaliyetleri erevesinde her yl Ocak aynn ikinci haftasnda "Enerji Tasarrufu Haftas" dzenlenmekte ve eitli yayn organlar vastasyla halkn bilinlendirilmesi almalarna yardmc olunmaktadr. 1981 ylndan bu yana illerde valiliklere bal olarak Enerji Tasarrufu Birimi oluturulmutur. Bu birimlerce kendi illerinde gerekletirilen enerji tasarrufuna ynelik faaliyetler er aylk aralklarla Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlna gnderilmekte ve deerlendirilmeleri yaplmaktadr. EE idaresi ilk olarak UNIDO tarafndan desteklenen bir proje ile Trk sanayiinde enerji tasarrufu almalarna balamtr. 1980 ylnda yrtlen bu alma srasnda sanayiin enerji youn 4 sektr olan Demir ve elik (Karabk Demir elik Fabrikas), Cam(Trkiye ie ve Cam A. . ye ait ayrova ve Topkap fabrikalar), Tekstil (Smerbank Fabrikalar), Alminyum (Seydiehir Alminyum) sektrlerinde enerji tasarrufu nlemleri ile ilgili etdleri yapmtr. Etdler sonucunda fabrikalardaki tasarruf nlemleri atk snn atk s kazanlarnda ya da proses kademelerinde deerlendirilmesi, bileik s-g retimi, mevcut kondensayonlu buhar tribinlerinin kar basnl tiplerle deitirilmesi, yanma kontrol izalasyon ve fabrikalarn operasyonlar ile ilgili iletme dzenlemeleri eklinde ortak nlemler olarak belirlenmitir. Bu projenin tamamlanmasndan sonra 1980 ylda Dnya Bankas ile imzalanan ancak 1983 ylnda yrrle giren "Sanayide Enerji Tasarrufu Projesi" 1984 ylnda tamamlanmtr. Bu proje kapsamnda; -Sv yakt kullanan santral olarak TEK'in Ambarl Termik Santral, -ie-Cam sektrnde Trkiye ie ve Cam Sanayii A. ye ait Paabah-e, ayrova, Topkap, Anadolu, Teknik Cam ve Mersin Soda Fabrikalar, -Demir-elik sektrnden, Ereli Demir ve elik Fabrikalar, -Kat sektrnde SEKA zmit Fabrikalar, -Tekstil sektrnde Smerbank zmir Basma Fabrikas ile SASA Suni Sentetik Elyaf Fabrikasnda incelemeler yaplmtr.

30

Bu sanayi kurulularnda yaplan almalar sonucu belirlenen enerji tasarrufu tedbirleri de; -Hi yatrmsz veya ok az yatrmlarla hemen etkili olacak temel tedbirler ve iletme prosedrlerinin iyiletirilmesi, -Orta apta yatrmlarla ksa vadede etkili olacak kk ekipman deisiklikleri, -Uzun vadede daha fazla etkili olacak ve byk yatrm gerektirecek ekipman iyiletirilmesi ve deitirilmesi, gibi ana balkta zetlenmitir.

31

BLM 6 ENERJ SANTRALLARI Hidroelektrik Santrallar : Akarsularn ve yksekten den elale vb. sularn hidrolik enerjisinden elde edilen elektrik enerjisine hidroelektrik enerji diyoruz. Barajlarda belirli bir dzeyde tutulan su braklnca, menfezlerden geerek hidroelektrik santraln su trbinlerine gelir. Barajdaki su dzeyi ile trbin dzeyi arasndaki ykseklie, d denir. D arttka, retilen g; barajda biriken su arttka da, retilecek toplam enerji artar. Hidroelektrik santrallar, eimi ya da d iyi olan akarsularn kenarna ya da rmaklarn gllere ald yerlere kurulur. Barajn amac, suyun birikmesini salamaktr. Baz yerlerde, byk bir alan sular altnda braklmadan da hidroelektrik g retilebilir. Bu, szgelimi, yksek kayalarla evrili derin vadilerde akan rmaklarla salanabilir. Su trbinleri yava dnerler (100-300 devir/dakika gibi) ve ok kutuplu alternatrleri vardr. Hem ana yk iin, hem en st yk iin retim yaplabilir. retimi su miktarna bal olan hidroelektrik santrallar, mevsimlere gre deiiklik gsterebilir. Hidroelektrik retimi toplam elektrik retiminin %20 si kadardr. Bu olduka dk ve snrl bir orandr. Santrallarn gc, dzenlenen akarsularn debisine ve dme yksekliine gre byk farkllklar gsterir. retkenlik gleri de ok deiiktir. Barajlar, suyu biriktirerek yllar arasndaki debi farkllklarn tam olarak ortadan kaldrmay amalamakla birlikte her zaman bu salanamaz. Yllar aras veya mevsimsel debi farkllklar, zellikle kurak blgelerin yaknlarnda olmak zere eriyen kar ve buzullarla beslenen akarsulara oranla yamur sularyla beslenen akarsularda daha belirgindir. Buna karlk barajlar, mevsimlik debi deimelerini byk lde azaltr. Kapasiteleri ok farkl baraj glleri de oluturulmutur. Bir hidrolik santraln yapm maliyeti olduka yksektir. Ancak ayn zamanda sulama talebinin giderilmesine de nemli katklar saladndan maliyet olduka der. ABD dnya retiminin % 39'unu, Bat Avrupa % 27'sini, Dou Bloku lkeleri % 13'n ve zellikle Japonya olmak zere Dou Asya % 9'unu salar. Buna karlk Gney Amerika'nn pay % 10, Kuzey Afrika ve Ortadou'nun her birinin pay % 2'dir. Birok sanayi lkesinde hidroelektriin toplam elektrik retimi iindeki pay gene de ok dktr: ngiltere'de %

32

2, Almanya'da % 5, ABD'de yaklak % 10, BDT'de, Avustralya ve Japonya'da bunun biraz stndedir. Kuzey-bat Avrupada sadece dalk alanlarda (skoya) ya da akarsular zerinde (Moselle, Main, Neckar) birka tesis vardr. BDT'de 160 TWsa retilir. Bunun te biri Avrupa kesiminde (Leningrad blgesi, Dinyeper, Orta Volga ve Kama), biraz daha fazlasysa Dou Sibirya'dadr (Angora, Yeni-sey). ABD'de, ou devlet ya da karma irketler tarafndan kurulan fabrikalarda yaklak 300 TWsa retilir. Japonya'da, hidroelektriin % 75'i, Honu adasnn ortasnda orta byklkte barajlarn yannda kurulmu birka kk santralda retilir. Hidroelektriin pay, Akdeniz, Alp ya da Pirene lkelerinde biraz daha fazladr. Trkiye'de, ilk hidroelektrik santral (HES) olan Visera,1929'da Trabzon'da iletmeye ald. Visera, ylda 3 milyon kWsa lk hidroelektrik enerjisi retimiyle 20 yl lkenin tek hidroelektrik santral olarak kald. 19511956 arasnda Dinar, Bnyan, Derme, Murgul, Defne-Harbiye, Girlevik, Denizli ve Durucasu hidroelektrik santrallarnn devreye girmesiyle yllk kapasite 83 milyon kWsa'a kt. 1956 da, ylda 400 milyon kWsa retim kapasitesi olan Saryar HES ile 350 milyon kWsa kapasiteli Seyhan HES iletmeye ald. Bu santrallar, ylda 400 milyon kWsa kapasite ile Hirfanl HES izledi (1959).1972'ye kadar balcalar Doankent I, Kadnck I, Kovada II olmak zere irili ufakl birok hidroelektrik santral daha ald. 1972'de 562 milyon kWsa kapasite ile o gne kadar alan santrallarn en gls olan Gkekaya HES retime katld. 1975'te Kebann hizmete almasyla yllk hidroelektrik enerjisi retim kapasitesinde 6 milyar kWsa art saland. Keban 1 milyar kWsay akn kapasiteli Hasan Uurlu ve Suat Uurlu hidroelektrik santrallar (1981) ile 569 milyon kWsa kapasiteli Aslanta ve 1 620 milyon kWsa kapasiteli Oymapnar hidroelektrik santrallar (1984) izledi. Bylece, Trkiye'de iletmeye alm 48 hidroelektrik santralndan salanan yllk elektrik enerjisi retimi ylda toplam 14 milyar kWsa.y buldu. Bu hidroelektrik santrallarna ilaveten her yl bir veya birka santral daha devreye girmektedir. Bunlardan en nemlisi ksaca GAP diye adlandrlan Gneydou Anadolu Projesi Kapsamnda bulunan barajlar ve bunlarn iinde de Atatrk Hidroelektrik Santraldr. Bu barajn kapasitesi 9 milyar KW sa.dr. Tm hidroelektrik santrallarn kullanlmasyla birlikte geriye 60 milyar KW sa. hidrolik enerji potansiyelimizin bulunduu hesaplanmaktadr.

33

Termik Santrallar : Termik santrallar kmr, doal gaz veya sv petrol rnlerinin yaklmas ile buhar retilerek, buhar tribnlerinde yakt enerjisinin elektrie evrildii santrallardr. Termik santrallarn doay kirletici zellikleri tartmasz kabul edilmektedir. Bu gibi santrallar yaktklar fosil yaktlarla, evreye yaydklar k-krtdioksit ve byk hacimli tozlar nedeniyle kirlerini hava, su, toprak ve dier doal kaynaklara saarak, kirlenme ve bozulmalarn younlat geni alanlar olutururlar. lkemizde ve baka lkelerde dk kaliteli kmrleri elektrik enerjisine dntren termik santrallarda evreye belli bal tr kirletici yaylr. Bunlar gaz atklar, kat atklar ve sv atklardr. Bu atklar le termik santrallar hava kirliliine, sl kirlenmeye, su kirliliine, toprak kirliliine ve estetik bozulmaya yani grnt kirliliine neden olurlar (14). Termik santrallarn hava kirliliini artrc etkileri zellikle nem tamaktadr. Termik santrallarda tketilen linyitlerin dk kaliteli, buna karlk yksek kkrt iermesi nedeniyle, santraldan kan gazlardan zellikle kkrtdioksit ve uucu kl balca hava kirleticileridir. Bir byk termik santral her gn 500 ton kadar kkrtl artk kartmakta ve havaya da 50 ton toz yaymaktadr. Termik santrallarn hava kirliliine ilikin evresel etkisi ksaca; a. Uucu Kl (Tanecikler) Uucu kllerin bacalardan atmosfere yaylmasnn gsterdii evre sorunu ile toz tutma cihazlar klarnda tutulan tozlarn oluturduu ynlar, termik santraln yaratt en nemli evre sorunudur. En nemli sonu eya ve bitkiler zerinde toz ylmasnn yansra, nem ve ya etkisiyle sert bir kabuk oluumuna yol aarak toprak ve malzemenin esas yapsn bozmakta, bitki ve insan dokularn tahrip ederek kalc sonular yaratmaktadr. Baca gazlar iindeki uucu kllerin evreye yaylmalarn nlemek zere, zellikle son yllarda kurulmakta olan santrallarmz yksek verim ile alan elektrofiltrelerle donatlmaktadr. Ancak, yksek elektrik tketimi nedeniyle snrl olarak altrlmaktadr.

34

Bunlarn solunmas, akcierler zerindeki olumsuz etkileri nedeniyle tehlikeli saylmaktadr. Etkileri byklkleri ile orantldr. Daha ok bitki rts zerindeki etkisi nedeniyle n plana kmaktadr. b. Karbonmonoksit ve Karbondioksit : Bacadan yetersiz yanma durumunda karbonmonoksit atlabilmektedir. Zehirleyici bir gazdr. Karbondioksit ise tam yanma rndr. Genellikle atmosferdeki sera etkisi asndan nem tamaktadr. c. Kkrtdioksit ve Azotoksitler : Halen almakta olan ve kurulmakta olan termik santrallarn planlama aamasnda, santrallarn tasarmnda, santral teknik verileri ve santral sahasnn bulunduu blgenin meteorolojik koullar dikkate alnarak, baca gazlarnn yaylmnn salanmas, bylelikle yer seviyesinde dk kkrt oksitleri konsantrasyonuna ulamak hedeflenmi bu ekilde seilen baca ykseklii, baca gaz k hz ve baca gaz scakl yer seviyesinde dk kkrt oksitleri seviyesini salayaca ngrlmt. Ancak, Hava Kalitesinin Korunmas Ynetmelii, yer seviyesi konsantrasyonlar yerine baca gaz iindeki kkrt oksitleri deerini (emisyon) esas almaktadr. Bu durumda, bugn linyite dayal tm termik tm termik santrallarmzda baca gaz iindeki kkrt oksitleri miktar, ynetmelikte belirtilen limit deer olan 1000 mg/m3 n zerinde olduundan, santrallarda emisyon azaltc etkilere arlk verilmelidir. Ancak emisyon esasndan giderek alc ortam kavramna gei zorunludur. Belirli alc ortamlarn tarm alan, yerleim yerine yaknl vb. zellikleri esas alnarak alc ortamn etkilenme riski deerlendirilmelidir. Kkrt oksitleri emisyonunun ynetmelikteki snr deerine drlmesi iin bacalardan kan gazn ierisindeki kkrtn alnmas gerekmektedir. Buna deslfrizasyon denmektedir. Kmr tketen bir termik santraldan yaylan balca iki hava kirletici kkrtdioksit (S02) ve azotoksitlerdir (NOX). S02 ve NOx'in atmosferde kalma zaman bir ka gndr. Bu arada bu oksitler bir ka kilometre uzakla tanabilirler. Tanma srasnda asit ya halinde yeryzne inebilirler. Atmosfere karan S02 ve NOX gazlar havada su buhar ile birleince slfrikasit, slfrozasit ve nitrikasit meydana getirmektedir (15).

35

Kkrtdioksit konsantrasyonunun fiziksel ve biyolojik evre zerindeki etkisinde en nemli oluum asitleme olaydr. S02'nin atmosferdeki balca kaderi, oksidasyonla SO3'e dnmesidir. Bu oksidasyon sreci katalitik veya fotokimyasal srele devam edebilir ve SO3 derhal H2O ile reaksiyona girerek slfrik asiti oluturur. Slfrik asit su ile birletiinde sv slfrik asit meydana gelir. Bu da, younlam asidin depolanmasna neden olur ya da ayet amonyak mevcutsa (NH4)2SO4'e dnr. Eer sodyum klorr varsa Na2SO4 ve HCl oluur. Kmr veya petroln yakld termik santrallarn deniz kysnda iletilmesi halinde, sodyum klorrl deniz sularnn santraldan verilen dumanla temas sonucunda nemli miktarlarda hidroklorik asit meydana getirilebilir. (16) Asitleme olay zellikle deniz ekosistemlerinde, nemin fazlal nedeniyle nem kazanmaktadr. Asit depolanmas ormanlarn ve sucul yaamn tahribine yol aar. (17) S02'nin ormanlara, zellikle ine yaprakllara etkisi konusunda eitli aratrmalar bulunmaktadr. zellikle kzlcam, ine yaprakl bir bitki olarak S02 ye kar ok duyarldr. S02 bu bitkilerin yapraklarnn stomalarndan ieri girerek aside dnmekte ve slfrik asit klorofil maddesiyle plazmay ypratmakta, zmleme organlarn ldrmektedir. Kkrtdioksitin bitkilere olan bu dorudan etkisinden baka, yalarn ve bal nemin fazlal da, topraktaki asitletirmeyi artrc, bazlarca fakirletirici ve mikrobiyolojik aktiviteyi yok edici bir etkide bulunarak, dolayl olarak bitkilerin direncini azalmasna neden olmaktadr. Bunu sonucu olarak, sekonder zararl eitli bcek ve mantarlarn remesi iin gerekli ortam olumaktadr. (18) Gaz tarafndan zarar gren aalarda zellikle kabuk bcekleri ve mantarlar nemli zararlar yapmakta ve bu aalar zerinde reyen bcekler evre ormanlar yaylarak olumsuz etkilemektedir. Blgedeki insanlarda solunum ve dolam yetersizlikleri ile beliren hastalklara yol aar, iindeki benzopiren benzeri maddeler nedeniyle solunum yollarna olumsuz etkileri olur. Yllk ortalama konsantrasyonun 100 mikrogram /metrekp amas halinde, solunum yollar hastalklarnda art grlr; gnlk S02 konsantrasyonu 250-500 mikrogram /metrekp olduu zaman akcier hastalklar olanlarn rahatszlklar artar; gnlk konsantrasyonun 500 mikrogram/metrekpe ulamasyla da hastahanelerde-ki solunum yolu hastalarnn says artar ve lm olaylar grlr. -Akut artm dnemlerinde zellikle gzlerde ve ciltte etkilenme,solunum yollarnda irritasyon nedeni olmaktadr. Akcier fonksiyon testlerini olumsuz etkilemektedir.

36

-Evcil havvanlarn verimi azalr, kara ve sulardaki yaban hayvanlarnn soylarnn tkenmesine neden olabilir. -Aalarn yeil srgnleri geliimlerini tamamlayamayarak kurur, yapraklar dklr, iek ve meyve vermezler, bata kzl am ormanlar olmak zere orman aalarnn byk blm tahrip olmaktadr. -Bitkilerde verimlilik azalr ve giderek yeilliini kaybedip kururlar . -Asit ya topra fakirletirir, zararl bcek, mantar ve dier asalaklarn remesine yol aar, -Ormanlarn azalmas, topran oraklamas, erozyon nedeniyle toprak kaybna yol aar -Yzeyel su ktlelerinin asiditesinin artmasna bal olarak sucul yaam olumsuz etkilenir. Bata balklar olmak zere su canllarnda biimsel bozukluklar ve dejenerasyon balar. remeleri azalr. (19). Baca gazlarnda bulunan azot oksitleri ynnden linyite dayal santrallarmzda bir sorun bulunmamaktadr. Linyit yakan santrallarmzda kl ergime scaklklarnn dk olmas nedeni ile yanma odas scaklklar dk tutulmaktadr. Hava Kalitesinin Korunmas Ynetmelii'nde Termik Santrallarn inceleme alan baca yksekliinin 30 kat yar apnda bir daire eklinde tanmlanmakta ve bu alann yllk ortalama konsantrasyonlarn Uzun Vadeli Deeri'nin (UVD) 1, 5 kat gemesi halinde, baca yksekliinin 50 katna kartlmas gerektii ifade edilmektedir. Yani baca ykseklii 300 metre olan bir santralda inceleme alan 300x50=15. 000 metre, bu da 15 km. yarapnda bir alana kar gelmektedir. Termik santrallar i ksmlardakiler hari byk bir ksm denize yakn yerlerde veya deniz kenarlarnda kurulduklar iin bu alann byk bir ksm deniz ilerine rastlamaktadr. Termik santrallarda meydana gelen hava kirliliklerini kontrol amacyla temel uygulama nerilmektedir: Uygun yer seimi, kaliteli yakt kullanlmas, yakma etkinliinin artrlmas ve bunu salayacak teknolojinin kullanlmasdr. (20) Termik santrallar ayrca su kirliliine de yol aar. Termik santraln ok miktarda suya ihtiyac vardr. Suyun bir ksm buhar eldesinde, bir ksm ise soutmada kullanlr. Baca gazlan ve uucu kln asidik ya ile yeryzne slak kelme ile kmesi ile gl ve akarsular kirlenir, uucu kln ve crufun su ile sevkinde su kirlilii meydana gelir. Artma tesisinde atklar su kirlenmesine yol aar. letme ve evresindeki evlerin atklar su kirlenmesine yol aar.

37

Kmr yaktl termik santrallardaki sv dearjlar u ekilde belirtilebilir. -Su n artma sistemlerinden koagilasyon, sonucu oluan askdaki maddeler, kire style muamele sonucu aa kan kalsiyum karbonatlar demir ve alminyum slfatlar ve klorid atklar, -Demineralizasyon tesislerinde ve CPP (Condensate Polishing Plant) tesislerinde oluan esas olarak asidik ya da alkali atk sular, -Fuel-oilin depoland tanklarn bulunduu alanlardan, kazan trbin dairesinden zellikle ya ieren atklar, -Soutma sular . Eer tesis deniz suyu kullanyorsa, atk denize dearj edilen snm soutma suyudur. . Eer tesiste soutma kuleleri varsa atk pskrtme suyudur. -Kl uzaklatrma tesislerinde ortaya kan askda kat madde ve tuz ierii yksek olan atklar, -Kazanlarn kimyasal olarak temizlenmesi sonucu kan deterjan, asit, nbitr, alkalin maddeler ieren atklar, -Deslfrizasyon tesislerinden gelen atklar, -Evsel atklar, Santrallerde sv atklarn artlmas iin aadaki nlemler gerekmektedir: 1.Su demineralizasyon tesislerinden ve CPP tesislerinden gelen atklar ntralizasyon tanklarnda ntralize edilir. 2.n artma sistemlerindeki ktrclerdeki amur, amur toplama havuzlarna oradan da amuru konsantre hale getirmek iin younlatrcya gnderilir. Daha sonra da konsantre amur zel aralarla ile kl boaltma alanna nakledilir. 3.Kl uzaklatrma tesislerinden gelen atklar kl-su artma tesislerin de srasyla kum tutucu, ktrme ve ntralizasyon havuzlarna gnderilir. Kumu, askdaki maddeleri tutulan ve ntralize edilen su eer gerekli grlrse kl ve cruf dklen alana kl nemlendirmek iin gnderilir. Bu sistemlerdeki amurlarda kl boaltma alanna zel tayclarla nakledilir.

38

4.Ya karterlerinin k filtreler ve ya ayrclarla tehizatlandrlarak yal sulardaki kat ve yal maddeler ayrlmakta geriye kalan atklar ise yamur suyu drenaj sistemine veya baka bir sisteme verilebilir. 5.Deniz suyunun soutma suyu olarak kullanld g santrallerinde , soutma suyunu denize dearj etmek iin dalga hareketleri, akntlar, ge rekli derinlikte scaklk profilleri, flora ve fauna zerine yaplmas gereken aratrma sonularna gre soutma suyunun dearj ekli seilir. Soutma kulelerinin kullanld g santrallarnda, eitli iyonlar ieren pskrtme sular ana drenaj sistemine seyreltilmek amacyla dearj edilebilir. 6.Kazanlardaki kimyasal temizleme atklar byk kapasitedeki tank larda toplanp homojenize edilir ve daha sonra ntralize edilerek atksu al c su ortamna dearj edilir. Oluan amurlar ise kl alanlarna nakledilir. Baz durumlarda atk havuzlarda ntralizasyondan sonra buharlama iin havuzlarda braklmaldr. 7.Evsel atksular ise deiik g santrallar iin Aktif amur, Uzatmal Havalandrma, Dnen Biyolojik Diskler vb. deiik biyolojik artma nitele rinde artlabilir. 8.Deslfrizasyon tesislerinden kaynaklanan atklar kl uzaklatrma tesislerinde ortaya kan atklarla ntralize edilerek, daha fazla artmaya gerek duyulmadan kl barajna pompalanr. Burada kl bir miktar su se viyesinin altnda muhafaza edilir. Bir dier sorun santrallardan kan kat atklardr. Santrallardan kan kat atklarn tmn kl ve cruf oluturmaktadr. lkemizde ki santrallarda eskiden beri kl ve cruf bant konveyrlerle santral sahasnn yaknlarndaki kl boaltma sahalarna sevkedilmektedir. Bu sahalar ak alanlardan olumaktadr. Bu tarz kl dalar eklinde depolama, grsel ve fiziksel evre sorunlarnn yansra, kaak toz yaylmna sebebiyet vermektedir. Bu da elektrostatik filtreler gibi sistemler ile engellenmeye allan hava kirlilii sorunlarnn yeniden gndeme gelmesine yol amaktadr. Benzer ekilde, ky blgelerinde yer alan baz termik santrallarda uyguland gibi, atk kllerin dorudan denize atlmas da sorunlara neden olabilmektedir. Genelde, dzenli depolanan malzemenin znmesi sonucu yzey ve yeralt sularnn kirlenmesiyle (zellikle, lkemizde kl rnekleri zerinde Al, Fe, Si, Ca, Na, K, Mg, P, Ti, Mn, Pb, Cu, Ni, Co, Cr, V, Ba, Ga, Rb, Sr, Y, Zr, Nb gibi elementler bulunmaktadr. Ayrca radyoaktif maddelerin varl azmsanmayacak durumdadr.) kar karya kalnmasdr. Ancak,

39

lkemizde kurulu bulunan termik santrallardan alnan kl rnekleri ile yrtlen deneysel almalar, ar metal szmas ile ilgili problemlerin ancak belirli koullar altnda beklenebileceini gstermitir. (21) Ayrca, ABD de halen kullanlmakta olan standartlara gre belirli kl rnekleri ile yrtlen deneysel almalar, tipik kl ve cruf atklarnn tehlikeli atk olarak snflandrlamayacan gstermitir. (22) Bu koullar altnda, dzenli depolama ile kl ve cruf bertaraf uygulanrken dikkate alnmas gereken temel unsurlar, uygun yer seimi, depolanan atklarla temas eden su miktarn en alt seviyeye indirmek ve kl ynlaryla temas eden sularn baka blgelere ulamasn engellemek olarak sralanabilir. Bu nlemlerin, jeoloji, hidroloji ve yeralt suyu kalitesi etdlerini de ieren geni kapsaml arazi almalarna paralel olarak titizlikle uygulanmas durumunda kl depolanmasndan kaynaklanan evresel etkiler kabul edilebilir seviyede tutulabilir. Dier taraftan kl depolama sahalarnda, kln rzgarla savrularak evrede kirlilie neden olmasn nlemek iin; -Kl-curuf, bant konveyrlerle nemli olarak sevkedilebilir. -Suyun bol olduu yrelerde, kl ve cruf hidrolik olarak kl barajna depolanabilir. Bu usul Soma Termik Santralnda uygulanmaktadr. -Genel olarak kl dkm sahalar, dolan ksmlardan balamak zere tarm topra ile rtlerek, tarma elverili araz, haline getirilebilir. AfinElbistan ve Seyitmer Termik Santrallarnda bu tr almalar yaplmaktadr. Ancak tarm topra elde etmek iin tanan toprak yine tarmsal arazilerden elde edilmektedir. Bu durumda bir yerde kl rtmek iin tarmsal arazilerin bozulmasn gndeme getirmektedir. Bu konularda bilimsel kurulularla ibirlii iinde alma yapmak yararl sonular douracaktr. -Ortaya kan kln ierisinde radyoaktif atklarn oran yksek olabilir. Kmr ve linyit retimi ve kullanm srasnda radyoaktif elementlerin dk seviyede yaylmasndan dolay salk risklerine maruz kalnmas sz konusudur. Bu konuda yaplan almalar kmr ve/veya linyitin yaklmas srasnda ortaya kan radyoaktif maddelerin emisyonu ve taksimat zerinedir; uranyum ve toryum bozunma zincirindeki bir ok radyonkli-din dip klnde ya da presipitatrlerde (ktrclerde) bulunmaktadr. Trkiye'de retilen linyit kllerinin uranyum ierii Tablo. 3 de verilmektedir.

40

Tablo. 3-Trkiye'de retilen Linyit Kllerinin Uranyum erii YER Kllerin Uranyum erii (%) Beypazar I 0.010 Beypazar II 0. 0025 Beypazar III 0. 0040 Orhaneli-Burnu 0. 0060 Orhaneli I 0. 04 Orhaneli II 0. 009 Kele-Davutlar 0. 0010 an 0. 0005 Seyitmer 0. 0013 Saray 0. 0050 Mula I ihmal edilebilir Mula II 0. 0020 Yataan 0. 105 Soma E-I 0. 110 SomaE-2 0. 0120 Afin-Elbistan ihmal edilebilir . Kaynak: Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl, OECD 1991 Yl alma Program, evre ve Enerji likileri Kapsamnda Deerlendirilmek zere Trkiye'de Srdrlen almalar, (23) Termik santrallara bal sl kirlenme bir dier olumsuz etkisidir. Santralda, yakt yaklarak retilen basnl buharn trbin ierisinde aniden genilemesiyle trbinde enerji kullanlabilir hale geerken, kaak s nedeniyle nemli miktarda enerji kayb olur. Kaan s kazandan radyasyon ile kar veya baca gaz ile birlikte bacadan atlr. Bacadan kaan snn belirli bir dzeyde tutulabilmesi iin kazan knda gaz ve buharn srekli soutulmas gerekir. Bu ise ok miktarda soutma suyu tketimi demektir. Soutma suyu nehir, gl veya denizden alnr. Buhar kondansetrnden geer ve alnd kaynaa snm olarak geri verilir. 80120C kadar snm olan su, geri dnd ortamda scaklk artna neden olur. Birka derecelik scaklk artnn bile, narin dengeli ekosistemlerde ve zellikle yksek tuzluluktaki deniz ortamnda ok ciddi biyolojik yaam kalitesi bozulmalarna yol aabildii bilinmektedir .

41

Tesisin i letme a amas na ynelik olarak s l de arj etkileri iin gemi te yap lm olan al malar de erlendirilmeli ve bu al malar gncelle tirilerek yeni bir ekolojik durum tesbiti yap lmal d r. Bir referans durumu olarak kabul edilecek olan bu al malar, bir srekli izleme program erevesinde peryodik olarak tekrarlanmal ve su ekosisteminde olu acak de i imler srekli olarak izlenmelidir. Bu kapsamda yap lmas gerekli grlerek nerilen de erlendirme ve izleme al malar Tablo 4 te verilmektedir. Tablo 4-Etki blgesinde ve referans stasyonlar nda yap lmas nerilen lmler.

Tablo 4'te nerilen srekli lm ve izleme al malar n n yan s ra, a a daki ek de erlendirmelerin yap lmas da gerekmektedir.

42

i. Santral soutma sularnn oluturduu sl dearjn etkilerinin deniz ortamndaki mevsimsel sl tabakalama ile farkl yn ve hzlardaki akntlar esas alnarak ve gerek meteorolojik koullar altnda formle edilmi deniz-atmosfer s al verii terimleriyle birlikte gnmzde mevcut gelimi saysal modellerle hesaplanmasnda ve sonularn Su Kirlilii Kontrol Ynetmeliinde verilen deerler erevesinde irdelenmesi yararl olacaktr.Santraln deneme retimi srasnda bu ekilde modelden elde edilen deerlerle, modele esas olan koullar altnda yaplm lmlerin kyaslanarak modelin gereklemesinin (validation) yaplmas da mmkn olabilecektir ii. Soutma suyunun etkiledii alanlardaki scaklk artlarnn ve santraln herhangi bir nedenle retimini durdurduu dnemlerde oluabilecek olan souk oklarn dorudan lm, uzaktan alglama ve model almalar ile belirlenerek biyotik unsurlarn tepkilerinin incelenmesi gerekir. iii. Deniz suyunun ierdii planktonik organizmalarn su alma az ile santral k arasndaki evrede uradklar deiimlerin ve tahribatn etkilerinin incelenmesi gereklidir. iv. Su alma yaps evresindeki radyal akntlar ve emme etkisi incelenmelidir. Su alma az evresinde alnmas gerekebilecek ek nlemler belirlenmelidir. v. Soutma suyu sisteminde fouling organizmalarn yerlemesini nlemek amacyla periyodik olarak klorlama yaplmaldr. Bu ilemin evresel etkileri incelenmeli ve k suyunda serbest klor ve klorlu organik madde tesbitleri yaplmaldr. Su Kirlilii Kontrol Ynetmeliinin 35'inci maddesinde deniz ortamnn seyreltme kapasitesi ne olursa olsun, denize dearj edilecek sularn scakl 350 C yi aamaz. Scak su dearjlar difzrn fiziksel olarak salad birinci seyrelme sonucunda kart deniz suyunun scakln Haziran-Eyll aylarn kapsayan yaz dnemlerinde 10 C den dier aylarda 20 C den fazla artramaz ifadesi bulunmaktadr. Santrallardan kan scak sular deerlendirmek iin bata karides olmak zere eitli ekonomik deniz canl trlerinin (Solea sp., Anguilla angu-illa, Mug cephalus) retilmesine ve seraclkta kullanmna ynelik almalarn balatlmas (24,25,26) ekonomi salamak bakmndan, hem de scak suyun alc ortama dorudan verilmek suretiyle ekosisteme olan etkilerini azaltmas bakmndan nemlidir.

43

Alc ortamda bulunan organizmalar iin belirtilen sl limitler Tablo 5 te verilmektedir. Tablo 5-Organizmalar in Belirtilen Isl Limitler

44

Yksek bacalar, atk depolan, yakt depolan, byk binalar, otoparklar, kmr bantlar ve tatlar, kmr yn sahalar, kmr ileme niteleri, kl tayc bant ve borular, kl barajlar ve benzerinden oluan termik santrallar estetik adan da byk bir evre kirlilii yaratrlar. 3000 MW gcnde bir santraln bu niteler dahil toplam arazi ihtiyac 400-500 hektardr. Bunun iinde 90 gnlk kmr depolamas in 12 metre ykseklikte 20 hektarlk alan da dahildir. Kl deposu ise 140-185 hektar tutar. Termik santrallarn sra sra dev hiperbolik soutma kuleleri hemen dikkat eker. Santral evresinde yksek gerilim hatt, trafolar vardr. Santrallarn bylesine byk hacmi; estetik kirlenmeden baka ve daha nemli olarak, yre halknn mekan ve toprak skntsn ortaya karr. Termik santrallar nedeniyle byk kamulatrmalar, yeni sosyal hareketler gzlenir. G artar. Kmrn karlmas, tanmas, ykleme boaltma etkinlikleri ve santraln iletilmesi srasnda grlt meydana gelebilir. zellikle, bu faaliyete yakn evredeki yerlemeler iin dier etkiler kadar olmamakla birlikte rahatszlk verici bir evre sorunu ortaya kacaktr. Tesiste iletme faaliyetleri, kmr karma, tama ve santral olmak zere igc istihdam yaratacaktr. alan personel ve aile bireylerinin o tesise yakn yerleim blgelerini kentleme ve bunu sonucu olarak kent hizmetleri ve alt yaps bakmndan zorlayacaktr. Termik santralda kartlacak linyit karma ilemleri nedeniyle de dorudan zararlar arasnda saylmaktadr. Ak iletme ile kartlan linyit evresel adan nemli bir mdaheledir. Verimli toprak alanlarnn kaybolmasna, akntlarn evreye zarar vermesine, bitki ve hayvan hayatnn zarar grmesine neden olur. nemli ekolojik sonulara yol aar. lkemizde termik santrallarla ilgili baz sorunlar : Trkiye'de 1990 verilerine gre mevcut elektrik santrallarnda 12493 MW elektrik retilmektedir. Bunun 7474 MW lk ksm termik santrallarda retilmektedir. 1990 verilerine gre bunun 4456 MW lik ksm, linyite dayal termik santrallardan kmaktadr. Termik santrallarn evreye ilikin olumsuz etkileri lkemizde ayrntl olarak tartlmaktadr. Soma, Tunbilek, Seyitmer, Yataan, Afin Elbistan, Orhaneli, santrallarnn aadaki etkilere yol at belirtilmektedir:

45

-Afin-Elbistan santralnda bir filtre arzas olduunda santraln almaya devam etmesi sonucu toz amurla kark kar halinde yamtr., fabrikann 7-8 Km. yakn evresinde topran doal yaps ve rengi deimi, toprakta uucu bir kl tabakas olumutur. Tarm arazileri byk zarar grmtr (27) - Soma A santralnn evresinde yaplan lmlerde, Dnya Salk rgt'nn kabul ettii snrlara gre havadaki toz konsantrasyonu 10-30 misli fazla, S02 asndan 3-4 misli fazladr. Asidik etki nedeniyle metal ve mermerden yaplm tarihi eserlerin etkilendii belirtilmektedir. (27) -Yataan Termik Santral'nn ok ksa nce yol at tehlikeli boyuttaki hava kirlilii ve radyasyon etkisi, santraln almasnn geici olarak durdurulmasna yol amtr. Yataan santral; ayn blge kmrlerinin kullanlacak olmas, corafya yaknl nedeniyle, Gkova/Kemerky Termik Santral iin evre ynnden tedirginlik yaratmtr, ilk niteleri srasyla 1982-1983-1984 yllarnda retime balayan Yataan Termik Santral'nn 1985 ylnda yaplan tespitte 4, 5 -9, 5 Km. uzaklkta 10. 000 dnm kzlcam ormann tamamen kuruttuu grlmtr . Bu alan 1986'da 4181 hektar olmutur (17). Yataan'da 1986 dan itibaren 3 yl ierisinde 600. 000 am yok olmu, verim ileri derecede dmtr. rn kayb nedeniyle alan davalarda hak sahipleri lehine tazminata hkmedilmitir. Doalgaz evrim Santrallar Kombine evrim terimi, gaz trbini ile buhar trbininin ayn evrim iinde birlikte kullanlmas anlamna gelir. Genel prensibi bir veya daha fazla gaz trbininden kan yksek dereceli atk snn ek bir enerji retimi salanmas amacyla kazan-buhar trbini evriminde kullanlmasdr. Gaz trbininde retim ksaca u ekilde gereklemektedir: Atmosferden alnan hava, kompresr yardmyla sktrlarak gaz trbini yanma odalarna gnderilir. Yanma odalarna pskrtlerek verilen doal gaz, sktrlm hava ile kararak yanar ve yanma sonucu oluan yaklak 1200 C scaklktaki yksek basnl gaz, trbini dndrerek trbine bal jeneratrden elektrik enerjisi salanr. Gaz trbininden elde edilen bu enerjinin yansra, ortaya kan trbin atk gazlar(500-550 C civarnda) bir eksoz kanal ile atk kazanna geri verilir. Atk s kazanlar, herhangi bir ilave yaktn kullanlmasna gerek kalmadan, dorudan egzos gazlarnn yksek ssndan yararlanlan basit bir s eanjr olarakta dnlebilir. Egzos gazlan, slarn su/buhar evrimine transfer ederek so-

46

ur ve daha sonra 1000 C scaklkta kazan bacasndan atmosfere atlr. (28,29) Doalgazl kombine evrim santralnn dourabilecei evresel etkiler genellikle, hava ve su kalitesine etkiler ile karasal, grdel ve grlt etkileri olarak sralanabilir. Ancak bu etkiler fosil yaktlarn kullanld santrallere oranla ok dk seviyelerdedir. Modern endstriyel gaz trbinlerinde ulalan % 35lik ve fosil yaktlara dayal konvansiyel santrallerdeki yaklak % 36'lk verimlilie karlk, doal gaz kombine evrim santrallannda bu deer, gelimi kombine tasarm nedeniyle % 52'nin zerindedir. Yksek verimlilik, ekonomik faktrlerin yansra evresel etkiler adna da olumlu sonular dourmaktadr. Yksek verimlilik nedeniyle, konvansiyonel termik santrallara oranla, retilen birim elektrik enerjisi bana CO2 emisyonu daha dk;kullanlan doal gazn bileimine bal olarak, partikler madde emisyonlar ok dk, SOX ve NOX deerleri ise sfra dzeyinde olmaktadr. (30) Tablo. 6- Alternatif Enerji retim Tesislerinin Hava Emisyon Deerleri Santral Tipi Fuel-Oil Termik Santral (kg/m3 ) Kmr Termik Santral (kg/ton) Doal gaz evrim Santral (kg/m3) SO2 19S* 15S* hmal edilebilir NO2 6, 3-12, 6 3-8, 5 0,0112 CO 0,63 0,5-1 0, 000272

* S, yakt indeki arlka kkrt yzdesidir. KAYNAK: Bursa Doal Gaz Kombine evrim Santral evresel Etki Deerlendirmesi alma Nihai Raporu, 1994 (EPA, Compilation of Air Pollutant Emission Factors, US Environmental Protection Agency, 1977 den)

47

Doalgaz evrim santrallar evre kirlilii asndan sorun yaratmaz. Temiz enerji kaynadr. Ancak gaz sznts, yangn ve patlamalar sz konusu olduunda gvenlik sorunu ortaya kar. Dier taraftan lkemizde ok az bulunan doal gazn bu santrallar faaliyete geirmesi beklenmez. Doal gaz ithalat yoluyla salanmaktadr. byk kentimizin de doal gazn d kaynaklardan salanmas ve bu gazla stlma zorunluluu nedeniyle doal gazn kaynaklarnn oaltlmas ynnde almalar srmektedir. Nkleer Santrallar Nkleer reaktrler kontroll koullar altnda nkleer yaktlardan enerjinin salnmasn salayan aralardr. Bu reaksiyondan ok yksek s deerinde gaz veya sv kar. Bu kaynaklar elektrik enerjisi veya s youn endstriyel birimlerde dorudan s kayna olarak kullanlmaktadr. Nkleer enerji, bir ekirdein, bir enerji dzeyinden baka bir enerji dzeyine yapt geilerde ve nkleer tepkimelerde ortaya kan enerjidir. Daha dar bir anlamda, nkleer paralanma ya da kaynama tepkimeleri srasnda aa kan enerji olarakta tanmlamak mmkndr. Gnmzde sivil amal kullanm daha ok elektrik enerjisi eldesiyle snrldr. Yksek enerji talebi olan endstriler nfus younluunun yksek olduu blgelerde kurulmutur. Bylesine youn bir blgede bir nkleer enerji reaktrnn kurulmasyla ilgili risk olduka byk olduundan kanlmaktadr. Nkleer yakt tketimi toplam birincil enerji tketiminin %5 ini kapsamakta ise de endstri de kullanlan elektriin nemli bir blm nkleer enerjiden elde edilmektedir. Fransa 1986 verilerine gre elektrik enerjisinin % 70 ini, 1993 verilerine gre ngiltere elektrik enerjisinin %23 n bu yolla elde etmektedir. Fosil yakt tketiminin maliyetinin ve kstllnn artmas oranna engellenmesine ynelik abalara ramen nkleer enerji ile elde edilen elektriksel enerjinin tketim orannda artm olacaktr. Dier taraftan; nkleer gvenlik kavramn da , kiilerin ve mallarn, sabit ya da hareketli nkleer donanmlarn kurulmasndan, almasndan ve durmasndan olduu kadar, doal ya da yapay radyoaktif maddelerin depolanmasndan, tanmasndan, kullanmndan ya da dntrlmesinden de kaynaklanan her tr tehlikelere, evre saln bozan etkilere ve glklere kar korunmas; bu korumay salamay amalayan nlemlerin tm eklinde aklamak gerekmektedir. 1934'ten balayarak Avrupa'nn birok laboratuvarnda srdrlen aratrmalar sonunda, 1938'de Alman Hahn ve Strassmann paralanma

48

tepkimesini buldu. Bu yeni olay Fransa'da, Halban, Joliot-Curie, Kowarski, F. Perrin ekibi, ngiltere'de Frisch, ABD'de Fermi inceledi. 1939'da Fransz ekibi, paralanma srasnda ntronlarn yaymlandn ve bunlarn saysnn zincirleme bir tepkimeyi srdrmek iin yeterli olduunu gsterdi; bu ekip byle bir tepkimeyi, bir ar su ve uranyum btn iinde gerekletirmek zere planlar hazrlad. Sava Fransa'daki aratrmalar durdururken, ngiltere ve sonra ABD ve Kanada'dakileri hzlandrd. lk nkleer reaktr' Fermi ekibi 1942'de Chicago'da gerekletirdi. Bu, bir grafit ve uranyum istifinden oluuyordu. Paralanmayla ilk elektrik enerjisi retimi, 1951'de ABD'de Arco'da oldu ve 1954'te SSCB Obninsk'te 5 000 kW'lk kk bir santral almaya balad. Bir atomun ekirdei bir su damlasna benzer. Kreseldir. Nkleer kuvvetlerle bir arada tutulmaktadr. Bu durum kabaca bir sv damlasnn yzey gerilimininkine benzeyen bir durumdur. Yksek ktle numarasna sahip olan bir ekirdek aynen bir halter biimi veya daha karmak yaplarda ekil bozukluuna urayabilmektedir. El halteri biimindeki yapda bulunan protonlar arasndaki elektrostatik itme gc sz konusu gl balar koparacak ykseklikte olabilir ve nukleusun benzeri ktlelere sahip bir veya daha fazla paralara ayrlmasna neden olabilir. Bu olaya fizyon denmektedir (fission). Bazan internal osilasyonlar kendiliinden bu tip ekil bozunumlarna neden olabilir bu duruma spontan fizyon denmektedir. Americium -244 n molibden 107 ye bozunumu bu yolla olmaktadr:

Dier nklidlerde proton bombardmanna tutulmalar durumunda nkleer fizyona urayabilirler (induced nucleear fssion). Fizyona urayabi-len nklidlerin balcalar 235U, 238U, 232Th, 233U, 239Pu dur 233Ui 235 U ve 239Pu dk enerji ile fizyona urayabilmektedir ve bu grup elementlere fssil elementler denmektedir. Bunlar hzl ntronlardan ok yava ntronlarla fizyona uramaktadrlar. ekil 4 de 233U un yava fizyonu grlmektedir.

49

ekil 3.U235 in yava fizyonu (Jackson and Jackson) ayn nklidin bir nukleusunun fizyonu, dier nukleusunun fizyonuyla ayn rn verme durumunda deildir. Uranyum 235 50 bozunum biimine sahiptir, bunlar fizyon rnlerinin saylar ve zellikleri bakmndan ok farkldr. Fizyon olay genellikle asimetriktir, fizyon rnleri genellikle benzer ktle numaralarna sahip olsalar bile farkldrlar. ekil 4 te 235U un fizyon spektrumu grlmektedir.

ekil 4: 235Uranyum in fizyon spektrumu (Jackson ve Jackson)

50

Fizyon rnlerinin hepsi de radyoaktiftir. Bu bozunum ntrondan zengindir ve beta daha nadir olarak ta ntron emisyonu yaparlar. Bu bozunumun rnleri de radyoaktif olabilir. Sonuta baz bozunum rnleri kendileri de uzun bir bozunumlar zincirinin balang noktasn oluturabilirler.
235 32 U nukleusunun her fizyonu ortalama olarak 200MeV enerji ve 2,5 ntron salnmn salamaktadr. Bu ntronlar daha ileri fizyon reaksiyonlarnn balatlmasn salayacak srece dnerler. Sonuta fissile nklidlerin fisyonuna bal olarak daha sonraki zincir reaksiyonlarnda etkili olacak yeni ntronlar salnmaktadr. ekil 5 da bu tip bir zincir reaksiyonu grlmektedir: Bir jenerasyonda meydana gelen ntron says bir sonraki jenerasyondan saysal olarak fazladr. Bu duruma sper kritik reaksiyon denmektedir ve reaksiyonunun hz nkleer bombalarda olduu gibi patlama noktasna da gelebilir. Eer her jenerasyondaki fissil materyal tarafndan absorbe edilen ntron says reaksiyonunun kararl bir durumda srdrlmesini salamaya yeterli durumda ise, bir jenerasyonda meydana gelen ntron says dier jenerasyondaki ile ayndr. Bu duruma kritik durum denmektedir ve normal bir nkleer reaktrn alma mekanizmas byledir. Subkritik durumda ise bir jenerasyondaki ntron says bir ncekiden daha azdr. Subkritik durum fizyon reaksiyonunun giderek durmasn salar. Termal reaktrler fissil materyalinin fizyonuyla enerji meydana getirmektedir. 233U ve 239Pu da kullanlmakla birlikte genellikle 235U kullanlr. Bu reaksiyonlar srasnda fissil materyal tketilir (bir nevi yaklr), bu reaktrlere ayn zamanda yakc reaktrler (burner reactors) denmesinin nedeni budur. Zincir reaksiyonlar dk enerjili (yava) ntronlarla yaplmaktadr. nk bunlar hzl ntronlara gre daha etkin bir biimde absorbe edilmektedir. Ntronlar yakt tarafndan meydana getirilen hzl ntronlarn yavalatlmasyla elde edilmektedir. Burada yavalatc (moderator) normal su veya ar su olabilir. Fizyon reaktrlerinde meydana gelen btn enerji s enerjisine evrilir. Bu s bir soustucu ile tanr bu bir gaz karbondioksit veya helyum ya da su olabilir Termal reaktr esasl nkleer santrallarn farkllklar olmakla birlikte genel zellikleri ekil 6 de verilmitir.

51

ekil 5. Ntron indksiyonlu fizyon reaksiyonu (Jackson ve Jackson'dan)

52

ekil 6: Termal reaktr santralnn temel zellikleri (Jackson ve Jackson'dan)

53

Burada ekirdek nkleer reaksiyonunun meydana geldii yerdir. Moderatr ve soutucu matriks ierisinde yakt bulundurmaktadr. Bir ok reaktrlerde yakt paslanmaz elik veya dier metalden yaplm silindirik tplerde bulunmaktadr. Bu reaktrlerin yakt sklkla uranyumdur. Uranyum elementel biiminde veya uranyum oksit olarak kullanlabilir. Pompalar araclyla soutucu ekirdekte dolatrlr ve scaklk deitiricilere iletilir. Her reaktr iin drt veya be soutucu halkas bulunmaktadr. Herbirisinin kendi pompas ve scaklk deiimcileri vardr. Bylece herhangi bir sirklasyon sistemi nkleer reaktrn almas engellenmeksizin kapatlr. Kat (grafit) moderatrleri bulunan reaktrlerde yar soutucu ve moderatr sistemleri olmaldr. Eer moderatr su ise gereine gre su moderatr veya soutucu olarak etkili olabilmektedir. Reaktr ekirdeinde kontrol ubuklarnn hareket edebilecei boluklarda bulunmaktadr. Bu ubuklar kadmiyum, bor veya hafnium gibi ntron absorbe edici elementler bulunur. Bunlarn reaktrn ierisine indirilmeleri reaksiyonunun subkritik dzeye inmesine ve reaktrn kapanmasna neden olur. ekirdekte soutucu bulunduran basn borular bulunmaktadr. Ayrca ekirdekten yaylan gama ve ntron yaynmlarn engelleyen kalkanlar bulunmaktadr. Kalkan genellikle imentodan yaplmaktadr. Bu imento kalkan metrelerce kalnlktadr. Bir ok tasarmlarda basn damarlar elikten yaplmaktadr ve fiziksel olarak kalkandan farkldr. elik kapl imento kalkan sistemlerinin bir arada bulunduu sistemler de bulunmaktadr. Ykleme/boaltma sistemi ekirdein zerinde bulunmaktadr. Scaklk deiimcisi santralde dolaan suyun stld blmdr. Oluan buhar trbinlerin dndrlmesi ve elektrik eldesinde kullanlmaktadr. Dier bir nkleer reaktr tipi hzl retim reaktrleridir(fast breeder reactor). Termal reaktrlerle benzerlii vardr. Bunlarn da ortasnda dolaan soutucu ile birlikte ekirdek bulunmaktadr. Termal reaktrlerdeki gibi ekirdek biyolojik kalkan ierisindeki basn borularyla desteklenmektedir. Bunlarda moderatr bulunmamaktadr. Yaktn meydana getirdii ntronlar hzl olarak kalmaktadr. Reaktrlerdeki hzl terimi buradan gelir. Reaktrn kritik olarak kalabilmesi iin yaktn ok miktarda fissil materyal bulundurmas gerekmektedir. nk hzl ntronlar fissil izotoplarda fzyon oluturmak iin ok etkili deildir. Tipik yaktlar yaklak %25 239 Pu ve %75 fakirletirilmi uranyum (esas olarak saf 238U) veya ileri derecede zenginletirilmi uranyum (%25-50 238U veya 232Th bulundurmaktadr. Bu nedenle balang yakt maliyeti ileri derecede yksektir.

54

Zincir reaksiyonlar srasnda meydana gelen ntronlarn bazlar nonfissil 238 232 U veya TH dan fissil izotoplarn oluturulmasn salamaktadr. Bu tip nonfissil nklidlere fertil (dourgan) ve fssil materyalin dnm ise retim terimleri kullanlmaktadr. Sonuta net sonu olarak daha fazla fssil materyal olumakta ve kullanlmaktadr. Meydana gelen fssil izotopla rn orannn artrlmas amacyla ekirdek fertil izotoplardan oluan bir rt ile evrilidir. Sonuta bu tip reaktrler yaktn birim ktlesi bana daha yksek termal g ve yaktn birim kitlesi bana birim zamanda daha fazla enerji eldesini salamaktadr. Bu durumda ok mkemmel termal ilet kenlie sahip olan ve bylece meydana gelen snn hzla alnmasn salayan bir soutucuya gereksinim duymaktadr. Buna ek olarak soutucu soutucu ok az ntron ak sourmaldr. Ergimi sodyum ve bunun potasyum alamlar bu amaca en uygundur. Maalesef sodyum 23 te bozuna rak radyoaktif materyal oluumunu salamaktadr. Sonuta soutucunun biyolojik kalkann tesine gemesinin engellenmesi gerekmektedir. Sonuta primer soutucu ile enerji eldesini salayan dng arasnda ekstra bir s dngs gerekmektedir. (Bkz.ekil 7)

55

ekil 7. Hzl retim reaktrleri (Porteus 1991, Jakson ve Jackson'dan)

56

Nkleer fzyon Herhangi iki hafif ekirdein fzyonu szgelimi doteryum ve trityumun birlemesi de enerji vermektedir. Byle bir fzyonunun salanabilmesi iin byle iki nukleusun birbirine ok yaklatrlmas gerekmektedir. Nkleer kuvvetlerin bunlarn birlemesini salamak iin mesafenin 10-13 cm kadar yakn olmas gerekmektedir. Bunu salayabilmek iin nukleuslar ok yksek hzlarda kolloid hale getirilmelidir. Bunu salamak iin fzyona urayabilir ekirdeklerin buna elverili s deerine stlmas gerekir. Bu scaklk derecelerine ulaan gazlar tam olarak iyonize olarak, plazma haline gelir. Nkleer reaksiyonlarn olduu plazmaya ise termo-nkleer plazma denmektedir. Nkleer fzyon alanndaki almalar hzla srmektedir. nk deniz suyundan bol miktarda doteryum elde edilebilirken lityumdan trityum yaplabilmektedir. Yakt ktlesi birimi bana daha yksek enerji salanabilecektir. Reaktrn relatif olarak daha dk oranda radyoaktif materyal iermesi ve uzun yar mrl olmamalar nedeniyle nedeniyle gvenlik dzeyi daha yksektir. Ayrca hi nkleer patlama riski bulunmamaktadr. Fizyon reaksiyonunun annda durdurulmas mmkndr. Herhangi bir radyoaktif atk atlma sorunu bulunmamaktadr. Trkiye'de ilk nkleer alma ve aratrmalar 1962'de stanbul' da Kkekmece Gl kysnda kurulan 1 MW'lk TR-1 aratrma reaktr ile balad. 1980'lerde bu reaktrn gc 5 MW'a karld TR-2. U235 ce % 93 zenginlikte yakt kullanan havuz tipi bu reaktrde, ekirdek fizii aratrmalar, radyoizotop retimi gibi almalar yaplmaktadr. 1990'larn sonuna doru Trkiye'de elektrik enerjisi retmek zere nkleer g santral yapm iin almalar srdrlmektedir. Nkleer Santrallarn Dnya'da Dalm kinci Dnya Sava'nn ertesinde atom pilleri almaya balamakla birlikte, ilk nkleer santral olan Calder Hail ancak 1955'te hizmete girdi ve bu model ksa srede ABD, SSCB ve Fransa'da uyguland. On be yl boyunca ilerlemeler srekli olmakla birlikte byk bir atlm gstermedi (1963'te dnya retimi 10 TWsa, 1965'te 22 TWsa, 1970'te 68 TWsa), nk retim maliyetleri yksekti ve petrol yakarak retilen elektrik daha uygun fiyatlarla elde ediliyordu. 1974 petrol krizinin balamasndan sonra nkleer enerji kkenli retim 239 TWsa'ya kt, 1982'de ise 920 TWsa'ya ulat. Bu durum hem nkleer kaynakl enerjinin KWsa'nnn maliyet fiyat-

57

larndaki dne ve petrol fiyatlarnn artna (1979ten nce balayan), hem de evre bilimcilerin korumac etkinliklerine karn termik santrallarda giderek daha fazla kmr yaklmasna bal olarak olutu. 1981'de toplam elektrik retiminde nkleer enerjinin pay % 10 eiini at ve 1985'te % 17'ye eriti. Nkleer enerji retiminde yirmi kadar lkenin pay vardr.% 2'lik blm gelimekte olan lkelerde (Tayvan, Gney Kore, Hindistan, Pakistan) ve % 12lik blm Dou Bloku lkelerde (BDT, Bulgaristan, ekoslovakya) retilmektedir. Bu durum Kuzey Amerika nn (en byk pay ABD'nin olmak zere % 43), Bat Avrupa'nn (bata Fransa olmak zere, % 31) ve Japonya'nn (% 12) arlkl roln ortaya koyar. Elektrik akm kk sayda iletmede elde edilmektedir; bu iletmeler kurulu gcn ardk bymelerini yanstan birok dilimden oluur. 1983 banda Dnyada 95'i Kuzey Amerika'da, 52'si Dou Bloku lkelerde, 1181 Bat Avrupa'da ve 25'i Japonya'da olmak zere 303 dilim hizmeti gryordu. Toplam kurulu g 300 000 MW'a yaklayordu. Eskimi kabul edilen kk iletmeler hala almakla birlikte (zellikle ngiltere ve BDT lkelerinde), gnmzde, ylda 6 ile 10 TW'lk enerji reten 900 ile 1300 MW'lk yeni dilimler hizmete girmitir: byk bir nkleer santral ylda 25 Twsa dan fazla enerji retir. Nkleer santrallarn ok byk miktarlarda soutma suyuna gereksinimi vardr; bu nedenle debisi bol ve kararl akarsularn kysna (Loire, Rhne, Ren, Volga, Ohio} ve son yllarda deniz kylarna kurulmaktadr (ABD'nin dousu, Bat Avrupa, Japonya). Uranyum gereksinimi dktr, ama bu yakt, greli enderlii (orta derecede rezervler), yksek maden arama maliyetleri ve yerinde zenginletirilmesi gereken cevherdeki dk oran yznden masrafldr. Bu tr iletmeler iin gerekli yatrmlar yksek olsa da petrol fiyatlarndaki art ve enerji verimlerinin iyiletirilmesi bunlar rekabet edebilir duruma getirmitir: rnein, 1980'de Fransada bir kWsa nkleer kaynakl elektrik enerjisinin maliyet fiyat petrolden elde edilenin te biri ve kmrden elde edilenin de yarsyd (iletimi kolay byk kmr yataklarna sahip lkelerde bu bilanolar farkldr). Nkleer santrallar dier ynden yksek elektrik tketimi olan blgelerin yaknna kurulmaktadr. Kuzey Amerika'da iletmelerin byk ounluu ABD'nin dousunda-dr. Michigan gl kylar ve dou kylar, Maine'de n Chesapeake koyuna, Florida'nn gney kys (Turkey Point). Bat Avrupa'da santrallar Po, Orta Loire, Meuse ve zellikle Rhne ile orta Ren boyunca almaktadr. Baka santrallar da ngiltere, spanya kylarnda, sve'in ve Finlandiya'nn gneyinde hizmet grmektedir. Byk santrallar Elbe ve Weser halilerinde (AFC) ve Fransa kylarnda devreye girmitir. Japon santrallar btn kylarda, bir ksm baka enerji kaynaklarndan yoksun bat kysnda , daha

58

gl olan dierleri Gney-dou kysnda byk yerleim merkezleri yaknnda kurulmutur. BDT'de en nemli santrallar Leningrad yaknnda, Bat Ukrayna bozkrlarnda ve Rusya'nn gney ucunda yer almaktadr. Bu enerji retim biiminin ok sratli bymesi (kurulu g 1990'dan nce katna ve 2000 ylna doru 8 ile 10 katna kacaktr) yakt rezervleri bakmndan problemler yaratmakla kalmamakta evre iin de endie verici olmaktadr (santrallarn iletilmesinden ok nlanm yaktlarn yeniden ilenmesi ve radyoaktif artklarn depolanmas dzeylerinde). Nkleer Atklardan Kaynaklanan evre Kirlilii 1989 ylnn sonlarnda nkleer enerji dnya enerjisinin %16 sn oluturmaktayd. (13) 26 lkede 426 reaktr almaktadr ve 300 gigawatn zerinde bir kapasiteye sahiptir. Nkleer yakt siklusu uranyum cevherinin kartlmas ve tlmesi, bir ok reaktr tiplerinde kullanlmakta olan uranyum 235 in zenginletirilmesi, yakt elementlerinin retilmesi, termal reaktrlerde enerji eldesi, kullanlan yaktn yeniden ilenmesi, bu birimlerdeki nkleer materyalin tanmas balca temel sorunlar oluturmaktadr. Son yllarda nkleer enerji kullanm giderek artmaktadr. Nkleer enerjinin faydalan yannda, uzun sre kalc radyoaktif atklar nemli evre sorunlarna neden olmaktadr. Radyoaktif atklar su, hava veya eitli yollarla topraa ulamakta ve uzun sre toprakta kalc etkisini gstermektedir. Radyoaktif madde bulaan topraklarda yetien rnlerde ayn kirlilikten etkilenmektedir. (53-56) evre sorunlar snr tanmamakta ve eitli kirletici, emisyonlar kilometrelerce uzaklara tanarak etki edebilmektedir. lkemizde nkleer santraller bulunmad halde, ernobil kazas nedeniyle yaylan radyoaktif atklarn toprak ve rnlerine yol at kirlilik hepimizce bilinmektedir. (31) Atklardaki nkleer maddelerin konsantrasyonu olduka dktr. Bu nedenle nkleer etkilenim altnda kalma toplum bireylerinin deerlendirilmesinden ok evreye yaylm bulunan radyonklidlerin llmesi esasna dayanmaktadr. (13) ernobile kadarki 303 nkleer kazada 5685 kii etkilenmi bunlardan 1335 i ar nkleer etkilenim altnda kalmtr. Total fatalitesi ise %65 olmutur. (13) ernobil kazasnda 116 500 kii etkilenmi , etkilenimlerin 500 ar derecede olmu ve 32 fatalite belirlenmitir. Brezilya Gioaina

59

kazasnda ise 249 kii etkilenmi 36 kii nemli derecede etkilenim altnda kalm ve 4 lm vakas tesbit edilmitir. (13) ernobil 26 Nisan 1986 da ernobil yaknndaki Lenin nkleer santralnda dnyann en byk nkleer reaktr kazas meydana gelmitir. Dk gteki denemelerde gvenlik nlemleriyle ilgili standardlarn ihmal edilmesi, tasarm hatalar, patlamaya ve reaktr ekirdeinin erime noktasna ulamasna yol amtr. Sonuta Sovyetler ve Avrupada yaygn radyoaktif kirlilikte sonulanan byk nkleer reaktr afeti ortaya kmtr. (57-61) Olaylar 4 nolu reaktrn ara bakm denemeleriyle ilgili kararla balad. Bu reaktrlerin en yenisiydi ve iki yldr almaktayd. 25 Nisan 1986 sabah saat birde reaktrn tedrici g azaltm balad. Dk g testi iin 3200 MW yerine 700 ve 1000 MW g gerekmekteydi. Daha sonraki hazrlk evresinde acil ekirdek soutma sistemi (ECCC; Emergency core cooling system) leden sonra ikide balantdan kartld. Bu dnemde reaktr yarm gle almaktayd. Ancak yakndaki ernobil kentinin elektrik gereksinimi reaktrn bu gte dokuz saat daha altrlmasn gerektirmekteydi. Bu dnemde acil soutma sistemi ayrlm durumda kald. G azaltma sreci leden sonra 11.10 da tamamland. Test iin gerekli g kts yerine reaktr gc sadece 30 MW termalde tutuldu. Reaktrn ar soutulmas potansiyel kapanma anlamna geliyordu ve reaktrn yeniden altrlmas zaman alacakt. Reaktr 4 n gcnn tekrar eski seviyesine ulatrlabilmesi iin operatr kontrol ubuklarn reaktr ekirdeinden ekmeye balad. Bu uygulama gvenlik standardlarna aykr bir durumdu. 211 kontrol ubuunun nerede ise tamam daha sonraki iki saat ierisinde ekildi. G seviyesi 200 MW termale kt. Sadece birka kontrol ubuu kalmt ve btn acil koruma sistemleri devre d braklmt ve reaktr bu durumda kararsz bir noktaya gelmiti. Bununla birlikte saat 1:23 te (26 Nisan 1986) planlanan test balatld ve sre 40 saniye idi. 1:23:40 da 4 nolu reaktrn gc artmaya balad, ar snmann kontrol ubuklaryla kontroluna ynelik abalar baarsz kald. 2,5 saniye ierisinde 4 nolu reaktrn g seviyesi 3800 MW termal deerine kt ve 4 saniye ierisinde normal g olan 3200 MW termal deerinin 120 katna ulald. Daha sonra da byk bir alan etkileyen ernobil felaketinin durdurulmayan zinciri durdurulmakszn devam etti. (57-61)

60

Son yllarda nkleer enerji kullanm giderek artmaktadr. Nkleer enerjinin faydalar yannda, uzun sre kalc radyoaktif atklar nemli evre sorunlarna neden olmaktadr. Radyoaktif atklar su, hava veya eitli yollarla topraa ulamakta ve uzun sre toprakta kalc etkilere yol aabilmektedir. Ar kirleticilerin topraa yaylm toprakta yetien baz bitkiler araclyla hayvanlara gemekte , bunlarn bir blm sz gelimi Stronsiyum 90 ste gemektedir. ernobil kazasnn olumsuz etkileri lkemizde de grlmtr. (31)

61

BOLM 7 YENLENEBLR ENERJ KAYNAKLARI Petrol krizi ve evresel etkilenim nedeniyle giderek yenilenebilir enerji kaynaklarna ynelme eilimi artmaktadr. {55) zellikle fosil yaktlarn sonsuz olmad gerei daha iyi anlald ve bu sz konusu yaktlara seenek arayan almalar hzlandrd. Orta Dou da 95 yldan daha az sre yetecek kadar petrol kald. Kuzey Amerika'da sadece 10 yl yetecek bir enerji kalmt. Jeotermal enerji : Dnyada hzl bir art gsteren enerji gereksiniminin byk ksm, bir sre daha fosil yaktlar ve hidrolik enerji ile karlanabilecektir. Fosil yaktlarn belirli sre sonunda tkenmesi, bunlarn yerini yeni enerji kaynaklarnn almas beklenmektedir. Bu nedenle tm dnya lkeleri, alternatif enerji kaynaklarnn gelitirilmesine zen gstermektedir. Yeni enerji kaynaklarnn en nemlilerinden biri de jeotermal enerjidir. Jeotermal enerji yerkre scaklndan yararlanma imkan vermektedir. Jeotermal enerji kuru buhar, scak buhar ve scak su gibi kaynaklan kapsamaktadr. Ancak maliyet faktrleri nedeniyle sadece kuru buhar elektrik enerjisi elde-sinde kullanlabilmektedir. Jeotermal enerjide esas yerkrenin derinliklerindeki kayalar ve scak svlardaki enerjinin kullanlmasdr. Stabl jeolojik blgelerde her yz metrede yerkabuunun ssnda yaklam 3 derecelik bir artm meydana gelmektedir. 3 km derinlikte aa yukar 100 santigrad derece scakla ulalmaktadr. Volkanik blgelerde, yer kabuunun hareketli olduu blgelerde bu kaynaklara ulalmas daha kolaydr. Jeotermal enerji insan yaam sreci ierisinde yenilenebilir bir kaynak deildir ancak ok boldur. Bir ok jeotermal kaynak arasnda: 1.Hidrotermal 2.Jeolojik basn 3.Scak kuru kaya 4.Magma (erimi kaya) saylabilir. Gnmzde halen yaygn kullanmda olan birincisidir.

62

Jeotermal ya da jeotermik enerji, yerin i tabakalarnda snan scak su ya da buhardan elde edilen enerji olarak tanmlanabilir. (32) Jeotermal enerji; yerkabuunun sahip olduu snn etkisiyle ar snan, evresindeki normal yeralt ve yerst sularna oranla daha fazla erimi madde ieren scak su ve buharn tad enerjidir. (33) Yerkabuunun derinliklerinde var olan s kayna, henz soumasn tamamlamam bir magma ktlesi veya gen bir volkanizma ile ilgilidir. Yzeyden krk ve atlaklar aracl ile derinlere szlen meteorik sular, bu s kayna tarafndan stldktan ve mineralce zenginletikten sonra ykselirler, yeryznn deiik derinliklerinde yer alan ve geirimsiz rt kayalarla kontrol edilmi olan gzenekli ve geirimli hazne kayalarda birikirler. Bu akkan, krk ve atlak sistemlerinin oluturduu yollarla yeryzne ulaarak termal kaynaklan oluturur ya da sondajlarla kartlarak ekonomik kullanma sunulur. Ayrca baz alanlarda bulunan "scak kuru kayalar" da, herhangi bir akkan iermemesine ramen, jeotermal enerji kayna olarak nitelendirilmektedir. Jeotermal akkan oluturan sular meteorik kkenli olduklarndan, yeraltndaki hazneler srekli beslenmekte ve kaynak yenilenebilmektedir. Bu nedenle pratikte, beslenmenin zerinde kullanma olmadka jeotermal kaynaklarn tkenmesi sz konusu deildir. Byk derinliklere inen gen ve diri faylar birok kesiminde yakn zamanlara kadar srm volkanik etkinlikler, yerkabuuna sokulmu ve hal, daha soumam magma ktleleri ile Trkiye, jeolojik bakmdan, jeotermal enerji oluumuna elverili koullara sahip bir lkedir. lkenin birok termal kaynaklarnn scakl 70-80C'n zerindedir; hatta bazlarnnki 100C' bulur. Bunlarn derinlerdeki hazne kayalar iindeki su scaklnn ok daha yksek olduu kukusuzdur. Jeotermal enerjiden yararlanma konusu lkemizde olduka ge bir tarihte, MTA Ens~ tits'nde bu amala kurulan Petrol ve Jeotermal Enerji Dairesi tarafndan ele alnm ve sistemli aratrmalar sonucunda imdilik Ege blgesindeki iki alanda olumlu sonulara ulamtr. Bunlar, Menderes masifinin evresinde, biri Gediz ovasnn gney kenar, teki Byk Menderes vadisinin kuzey kenar boyunca uzanr. Jeotermometrelerle yaplan aratrmalar bu sularn hazne scaklklarnn 285C'a kadar olduunu gstermitir. (32) Henz yararlanlmayan bu potansiyel alan dnda, gnmzde bilinen ve yararlanlan en nemli jeotermal kaynak alan, Byk Menderes vadisi-

63

nin kuzey kenarnda Menderes masifi ile neojen kelleri dokana boyunca Sarayky kuzeyindeki Kzldere'den Aydn batsndan Alangllye kadar uzanan kuaktr. Bu kuan dou kesiminde Kzldere'de st miyoseni de keserek derindeki hazne kayalara kadar inen gen faylarn kesime noktalarnda 1968-1973 tarihleri arasnda yaplan 15 sondajdan 13'nde olumlu sonu alnm ve derinlii 450 -1300 m arasnda deien kuyularn her birinden saatte 300-500 ton scak su ve 40 ton kadar buhar elde edilmitir. Bunlardan Kzldere, Tekkehamam ve Demirta kuyularnda su scakl 100C dolayndadr hazne kayalarndaki scaklklarnn ise 300500C arasnda olduu saptanmtr. Fkran buhar esas olarak su buhardr; su bileimi kuyulara gre deiir. Kzldere kuyusunun suyu sodyum karbonat, bor, silis, fluor ve amonyum ierir. Tekkehamam suyunda yksek oranda H2S vardr. ncelemeler burada 1 km lik alann 25 MW zerinde enerji potansiyeline sahip olduunu gstermitir. Yksek oranda zararl mineral tuzlar iermesi, jeotermal suyun sulamada kullanlmasna uygun deildir. Buna karlk, bu enerji kayna sera ve kent stmasnda, dokuma sanayisinde, kurutmaclkta, konservecilikte ve zellikle elektrik retiminde kullanlabilir. Trkiye'nin ilk jeotermal enerji santral da burada Kzlderede kurulmutur (1984). 175 MW gcnde olan bu santraln yllk elektrik enerjisi retim kapasitesi, 130 milyon kW saattir.(32) Yakn gemie kadar salk ve yiyecekleri piirme amacyla yararlanlan jeotermal kaynaklarn kullanm alanlar, gelien teknolojiye bal olarak, gnmzde ok yaygnlam ve eitlenmitir. Bunlarn banda elektrik retimi, stmaclk ve endstrideki eitli kullanmlar gelmektedir.

64

Tablo. 7- Jeotermal Akkann Scaklna Gre Kullanma Yerleri (0C) 180 Yksek konsantrasyon solsyon buharlamas, Amonyum absorbsiyonu ile soutma 170 Hidrojen slfit yolu ile arsu eldesi, Diyatomitlerin kurutulmas 160 Kereste kurutulmas, balk vb. yiyeceklerin kurutulmas 150 Bayer's yoluyla alminyum eldesi 140 iftlik rnlerinin abuk kurutulmas(konservecilikte) 130 eker endstrisi 120 Temiz su eldesi Tuzluluk orannn arttrlmas 110 imento kurutulmas 100 Organik maddeleri kurutma (Yosun, et, sebze vb.) Yn ykama ve kurutma 90 Balk kurutma 80 Ev ve sera stma 70 Soutma (alt scaklk snr) 60 Kmes ve ahr stma 50 Mantar yetitirme, banleolojik banyolar 40 Toprak stma, kent stma(alt snr), salk tesisleri 30 Yzme havuzlar, fermantasyon, damtma, salk tesisleri 20 Balk iftlikleri KAYNAK : Maden Tetkik Arama Enstits, Jeotermal Enerji, Ankara, 1989 dan deitirilerek.

65

Elektrik retimi Hazne scakl 200C ve daha yksek olan jeotermal akkandan elektrik retimi gerekletirilmektedir. Yeni teknolojilerin uygulanmasyla bu snr, baz yerlerde 150C ye kadar indirilebilmitir. Freon, izobutan gibi buharlama noktalan dk gazlar kullanlarak, daha da dk scaklktaki akkanlardan elektrik retilmesine ynelik almalar srdrlmektedir. Istma Dk scaklkl jeotermal akkanlar (30C - 150C) dorudan ya da s deitiricilerin yardmyla stmaclkta kullanlmakta, binalarn, kentlerin, seralarn, hayvan iftliklerinin, toprak, cadde ve havaalan pistlerinin stlmas salanmaktadr. Ayrca salk ve turizm amal tesislerde bu doal kaynak yaygn olarak kullanlmaktadr. Endstriyel Uygulamalar Scaklna ve ierdii erimi maddelere bal olarak; gda maddelerinin kurutulmas ve sterilize edilmesinde, kerestecilik ve aa kaplama sanayiinde, derilerin kurutulmasnda ve ilenmesinde, eker ve st fabrikalarnda, soutma tesislerinde, kat ve dokuma sanayiinde jeotermal akkandan yararlanlmaktadr. Bu uygulamalarn yan sra, jeotermal akkandan borikasit, amonyum bikarbonat, ar su (D2O), amonyum slfat, kuru buz (CO2) gibi kimyasal madde retimi de yaplmaktadr. Jeotermal enerjinin maliyeti Jeotermal enerjinin maliyeti, dier doal kaynaklarda olduu gibi, rezervuarn derinliine, arama risklerinin boyutlarna, jeotermal akkann niteliklerine ve kurulacak tesislerin zelliklerine gre deimektedir. Bununla birlikte gerek elektrik enerjisi retiminde gerekse elektrik d uygulamalarda (zellikle stmaclk) maliyet, nkleer enerji ile kmr, petrol gibi fosil enerji kaynaklarna oranla dk olmaktadr. Kaynaktan yararlanmada entegrasyona gidildiinde maliyet daha da dmektedir.

66

Trkiye'de Jeotermal Enerji Gen tektonik hareketlerin sonucunda gelien grabenlerin, yaygn volkanizmann, doal buhar ve gaz klarnn, hidrotermal alterasyonun ve scaklklar yer yer 100C ye ulaan 600 n zerindeki scak su kaynann varl, Alp-Himalaya erojenik kua zerinde bulunan Trkiye'nin nemli bir jeotermal enerji potansiyeli tadn gstermektedir. Yurdumuzda jeotermal enerji projeleri, 1962 ylnda MTA Genel Mdrlnn termal sulara ynelik envanter almasyla balamtr. lk kuyu 1963 ylnda zmir-Balova'da alm ve 40 metre derinlikte 124C lik akkan (scak su + buhar) bulunmutur. Daha sonra Birlemi Milletler Kalknma Tekilat ile yaplan ortak proje almalar sonucunda 1968 ylnda, elekrik retimine elverili Denizli-Kzldere jeotermal alan kefedilmitir. 1976-1982 yllar arasnda ara verilen sondajl aramalara 1982 ylnda tekrar balanm ve yine elektrik retimine elverili Aydn-Germencik, anakkale-Tuzla sahalar bulunmutur. Bu sahalarn yansra, stmaclk ile endstriyel uygulamalara uygun nitelikte ve bir ok jeotermal alann kefi gerekletirilmitir. 1982 ylndan bu yana jeotermal enerjiye ynelik almalar giderek artan bir younlukla srdrlmektedir.

67

Trkiye'deki nemli Jeotermal Alanlar Kzldere (Denizli) Sahas: Byk Menderes grabeninin dou blmnde yer almaktadr. Rezervu-ar derinlikleri 450-1100 m. arasnda deimektedir. Rezervuar scakl 198C - 212C, buhar oran % 10-12 dir. 1968 ylnda kefedilen sahada kurulan 20 MW gcndeki Trkiye'nin ilk jeotermal santral, 1984 ylnda retime alnmtr. Elektrik retiminin yan sra, buhar indeki kondanse olmayan gazlardan CO2 retilmekte ve sanayiye verilmektedir. Ayrca sant-raldan kan ve bir blm stmaclkta kullanlan 140C scaklkta ve yaklak 1500 ton/saat debideki artk akkan, 100 termal MW edeerinde s enerjisi iermektedir. Entegre kullanmn gerekletirildii Kzldere sahasnda, gelitirme almalar srdrlmektedir. Germencik (Aydn) Sahas : Byk Menderes grabeninin bat blmnde, Kzldere sahasnn 110 km kadar batsnda yer alr. Rezervuar derinlikleri 285-1500 metreler arasnda deimekte olup, scaklk 200-231C, buhar oran % 13-20 arasndadr. Trkiye'nin en yksek rezervuar scaklna sahip olan bu sahada alan 235 metre derinlikteki 4 nolu kuyu, dnyadaki yksek scaklkl en s kuyular arasnda yer almaktadr. Elektrik retimi ve dier kullanmlar iin nemli jeotermal potansiyel tamaktadr. Tuzla (anakkale) sahas: anakkalenin 80 km gneybatsndadr. 1982 ylnda alan 814 metre derinlikteki ilk arama kuyusunda 333-553 metreler arasnda kesilen birinci rezervuarn scakl 174C dir. Daha yksek scaklkl ikinci rezervuarn aratrlmasna ynelik almalar planlanmtr. Saha, elektrik retiminin yan sra, tarmsal (sera stmacl, kurutmaclk) ve endstriyel uygulamalara uygundur.

68

Seferihisar (zmir) Sahas : zmir'in 40 km kadar gneybatsnda yer alr. Rezervuar scakl 153C ye ulamaktadr. zellikle sera stmacl ve salk amal tesislerde kullanlabilecek potansiyele sahiptir. Yaplan deerlendirmelerle, mevcut kuyularn kullanm halinde 117 dekar, sahann tmyle gelitirilmesi halinde 3600 dekar serann stlmas mmkn grlmektedir. Simav (Ktahya) Sahas : Simav ilesinin kuzeyinde yer alr. Rezervuar scakl 162C ye kadar kmaktadr. Elektrik d uygulamalar iin elverili bir saha olup, stmaclk yaplmaktadr. Salavatl (Aydn) Sahas: Byk Menderes grabeninde, Kzldere ve Germencik sahalarnn arasndadr. Rezervuar scakl 162C-171C arasnda deimektedir. Elektrik d kullanmlara uygundur. Dikili-Bergama (zmir) Sahas; zmir'in yaklak 90 km kuzeyinde bulunur. MTA-JICA (Japon Uluslararas birlii Ajans) ibirlii erevesinde gerekletirilen aratrmalarda, modern teknoloji rn yntemler kullanlm ve sahann nemli olduu sonucuna varlarak sondajlarla test edilmesi planlanmtr. Bunlarn dnda; Zilan (Van), Acgl-Kozakl (Nevehir), Kzlcahamam (Ankara), Tekkehamam-Karahayt-Yenice (Denizli), Sndrg-Gnen (Balkesir), Kestanbol (anakkale), Salihli (Manisa), mer-Gecek (Afyon), Balova (zmir) vb. sahalarn da jeotermal enerji ynnden nemli olduu tesbit edilmitir. Bir blmnde stmaclk yaplmakta olan bu sahalarn deerlendirilmesine ynelik almalar srdrlmektedir. Trkiye'deki Kullanmlar : Jeotermal enerji lkemiz iin yeni bir enerji kaynadr ve dier doal kaynaklara oranla ok yakn gemii bulunmaktadr. Bununla birlikte elektrik enerjisi retimi, stmaclk, kimyasal madde elde edilmesi, salk ve turistik amal tesislerde yararlanma gibi deiik kullanmlara ynelik uygulamalar yaplmaktadr,

69

Bu uygulamalarn balcalarn yle zetlemek mmkndr: -Trkiye'nin jeotermal enerjiye dayal ilk ve tek elektrik santral Kzldere (Denizli) sahasnda kurulmutur. Kurulu gc 20.4 MW olan santral, ubat 1984 te retime balamtr. Ayrca jeotermal akkan iindeki C02 gazn endstriye sunmak zere gerekletirilen 40.000 ton/yl kapasiteli tesis de retimini srdrmektedir. Artk akkandan 4500 m2 lik sera stlmakta olup, bu uygulamann geniletilmesi amacyla Tarm ve Ky leri Bakanl tarafndan almalar yaplmaktadr. te yandan yabanc bir fir ma ile Denizli Belediyesi, sahada retilen akkandan yararlanlarak De nizli ehrinin bir blmnn stlmasn ngren bir proje zerinde al maktadrlar. -Balova (zmir) sahas 1963 ylnda kefedilmi, ancak hzl kabukla madan dolay, alan kuyu, ksa srede kullanlamaz hale gelmitir. Ka buklama sorunu yaratmayan "Kuyu ii eanjr" sistemi ilk kez 1982 y lnda bu sahada uygulanmtr. Bu uygulamada, jeotermal akkann ss, kuyu iine yerletirilen "U" eklindeki borularda dolaan ebeke suyuna aktarlmaktadr. Sahada bugne kadar alan 9 adet kuyudan retilen 4,5x1 06 KCal/h lk s enerjisi, Balova termal tesisleri ile Dokuz Eyll niversitesinin baz nitelerinin stlmasnda kullanlmaktadr. - Gnen (Balkesir) sahasndaki 3 sondaj kuyusundan ekilen jeotermal akkandan, kuyu d eanjr sistemi uygulamasyla 8x10 KCal/h lk s enerjisi retilerek, Gnen ehir merkezindeki 1000 konut ile 2000 m2 sera stlmakta, ayrca yredeki deri ileme tesislerinde bu doal kaynaktan yararlanlmaktadr. Scakl drlen termal su da, kaplca tesislerinde salk amacyla kullanlmaktadr. Bylece Gnen'de jeotermal akkann entegre kullanm sz konusudur. -mer-Gecek (Afyon) sahasnda, kuyu ii eanjr sistemi yardmyla 2,8xlO6 KCal/h lk s enerjisi retilmekte ve 2000 m2 sera ile kaplca te sisleri stlmaktadr. Bunlara ek olarak Kestanbol'da (anakkale) 1000 m2, Havran'da (Balkesir) 6900 m2, Tekkehamam'da (Denizli) 3000 m2 lik seralar ile Simav (Ktahya), Terme (Krehir), Sandkl (Afyon) kaplcalar jeotermal enerjiyle stlmaktadr.

70

Jeotermal Enerjinin Trkiye in nemi -Jeotermal enerji; hidrolik, gne ve rzgar enerjisi gibi tkenmez ener ji kaynaklarndandr, Kmr, petrol, doal gaz gibi fosil enerji kaynaklar na oranla ok uzun mrl ve yenilenebilir yerli bir kaynaktr. Bu nedenle enerji ihtiyacmzn karlanmasna, dolaysyla dvize dayal demelerin azaltlmasna katk salamaktadr. -Jeotermal enerji, fosil yaktlardan retilen enerjiye gre daha ucuzdur. -Fosil ve nkleer kaynakl enerji retimlerine oranla ok daha az ve ge nellikle kabul edilebilir snrlar iinde kalan evre sorunlarna neden olur. -Jeotermal enerjide zellikle elektrik d uygulamalarda yerli teknoloji kolaylkla gelitirilmektedir. -Kaynaklarn lkemiz dzeyinde dalm da enerji ihtiyacmzn niteli ine uymaktadr. Genellikle elektrik ihtiyacnn fazla olduu Bat ve Kuzey bat Anadolu'da elektrik retimine elverili yksek scaklkl kaynaklar, Or ta ve Dou Anadolu'da ise stma amacyla kullanlmaya elverili dk s caklkl kaynaklar bulunmaktadr. -Arama sondajlar ayn zamanda retim sondaj olabildiinden uygula maya gei sresi ksadr. -Jeotermal santrallerin yapm sresi dier santrallara oranla daha k sadr. Trkiye'de jeotermal sahalarn % 90' stmada kullanlabilir zelliktedir. MTA Genel Mdrlnce termal amal retim imkan Tablo. 8'de verilmitir.

71

Tablo.8-Jeotermal Is retim Hedefleri ve Talep Tahmini Projeksiyonu Yllar Sahalar Balova GnenKzldereSeferihisar Dierleri TRKYE (TOPLAM) TRKYE (Bin TEP) 15 20 1 14 50 37 20 20 2 9 19 70 52 30 20 3 18 29 100 74 40 20 10 36 44 150 110 40 25 50 50 13 30 50 30 150 100 170 500 50 30 15 20 25 30 50 50 150 250 735 100 1989 1990 1991 1992 1993 1995 2000 2010

22 368 2208 7358 1 Kaynak : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl,OECD 1991 Yl alma Program, evre ve Enerji likileri Kapsamnda Deerlendirilmek zere Trkiye'de Srdrlen almalar, (MTA Genel Mdrl'nden) (5) Bu retim imkannn konut sektrnn teshin amal enerji talebinin bir blmn karlayaca genel enerji plannda ngrlmtr. MTA Gn.Mdrlnce 1990 yl verilerine gre toplam 142 kaynakta 95.20MW ve 71 kuyuda 715,58 MW olmak zere toplam 810,78 MW potansiyel hesaplanmtr.

72

Jeotermal enerjiye bal evre kirlilii: Jeotermal enerjideki kirleticiler genellikle elde edildii blgeyle likilidir. Jeotermal svlarn ierisinde arsenik, bor, selenyum, kurun, kadmiyum, florr, hidrojen slfr, civa, amonyak, radon, karbon dioksit ve metan bulunabilmektedir. Atk ynetimi zellikle nemli bir evre sal sorunu olarak ortaya kmaktadr. Yzeyel su kirlilii asndan atk su ok byk nem tamak tadr. Yzeyel sularn kirlenmesine ve tabak biiminde kntlere neden olabilir, atk sularn basnla geri ayn jeolojik yapya verilmesi sismik olaylara neden olabilir. Jeotermal enerjinin yaratt bir dier sorun da grltdr. Baz blgelerde grlt dzeyi 120 desibel A nn zerine kabilmektedir. Rzgar enerjisi: Rzgar enerjisi eskiden beri yel deirmenlerinde, basit su sistemlerinde kullanlan enerji trlerindendir. Elektrik leri Etd daresi Genel Mdrl, elektriin gtrlemedii veya gtrlmesinin ekonomik olmad kk yerleim birimlerinde rzgar enerjisinin kullanm imkann aratrm ve bu amala 1, 1 kW gcnde dey eksenli Savonius takviyeli Darri-eus tipinde olan trbin ithal etmi, bunun dnda kalan jeneratr, kule ve elektronik donanm yerli olarak imal edilerek rzgar enerji sistemi tesis etmitir. Rzgar enerjisi genel anlamda hareket eden havann kinetik enerjisidir. Yeryznn deiik yzeylerinin gne n farkl sourmas nedeniyle meydana gelen hava akmlarnn yaratt kinetik enerjidir. Dnya enerji retiminin sz edilemeyecek kadar kk bir blmn oluturmasna ramen zellikle izole blgelerde elektrik enerjisi salanmasnda yararl olabilir. Danimarka'dan 20 kW gcnde rzgar trbin jeneratr sistemi ithal edilerek Bandrmaya tesis edilmitir. Rzgar enerjisinin mekanik enerji olarak kullanlmas konusunda balatlan bu proje kapsamnda mevcut teknolojilerin izlenmesi ve bilgi birikimi salanmas, bu sistemlerin bakm, onarm ve iletimi le yurt iinde imalat ve kullanm imkanlarn aratrmak iin Almanya'dan rzgar ve su pompaj sistemi ithal edilerek idare tesislerine kurulmutur. Sistem 6 m. yksekliinde bir direk zerine oturtulmu 6 kanatl trbin ve maksimum kapasitesi 14,4 m olan emmebasma tulumbadan olumaktadr.

73

lkemizin rzgar potansiyelinin deerlendirilmesi ve alternatif enerji kayna olarak dnlmesi gerekmektedir. Ancak ok snrl enerji eldesine imkan salayabilecektir. Gne Enerjisi Gne nm asrlardan beri yeryzne geldii halde bilinli faydalanmaya balanmas olduka yenidir. Kaynaklara gre, ilk defa Sokrat (M. . 400) evlerin gney ynne fazla pencere koyarak gne nn ieri girmesini ve kuzey tarafn yksek yaparak rzgarn nlenmesi gerektiini belirtmitir. Gne'den dnyaya dev boyutlarda enerji ulamaktadr. Tropik blgelerde lede metrekareye 1 kW enerji dmektedir. Biz bu enerjinin ancak ok snrl bir blmn alarak kullanabilme ansna sahibiz. Gnmz de pompalar araclyla dolatrlan suyun stlmasn salayan gne stma sistemleri scak su salamak amacyla kullanlmaktadr. zellikle evsel kullanm iin gerekli scak suyun salanmasnda bavurulan yntemlerden birisidir. Gne enerjisi ayn zamanda Gne Soutma sistemleri iin de kullanlmaktadr. Pasif gne stma sistemlerinde pompalar bulunmamaktadr. Kuzey yarkrede binann gneyine yerletiren parlak yzeyler araclyla su veya duvar vb. gibi absorban ktlelerin sy absorbe etmesi salanmaktadr. Solar termal teknolojiler ve fotovoltaik teknolojiler giderek gelimekte ve yaygn kullanm alan bulmaktadr. Trkiye'de gne enerjisi konusundaki almalar yenidir. zellikle 1973 petrol krizinden sonra lkemizde de gne enerjisi ile ilgili almalar younlam ve 1975 ylndan sonra gne enerjisi ile scak su temin edilen sistemler yaygnlamtr. Gerekte, btn enerji kaynaklar gneten tremitir. Yaygn olarak kullanlan fosil yaktlar, alar nce gnein aldklar enerji sayesinde zelliklerini deitirmiler ve bugnk kullanlr ekillerini almlardr. Fosil yaktlarn bulunmasyla birlikte kullanmlar gnden gne artm ve bu art yle hzl bir ekil almtr ki, ok yakn bir gelecekte bitirilmeleri szkonusudur. Bu nedenle, enerji ihtiyalarmzn byk bir blmn, depolanm enerji kaynaklarndan deil, gneten elde etmeye mmkn olduu kadar ksa zamanda balamalyz. Enerji kaynaklar azalrken dnya nfusunun srekli artmas ve enerji bamll,enerji an srekli bymektedir. Yaygn bir biimde kullanlan fosil yaktlarn tkenme olasl ve evre kirletici etkilerine kar alter-

74

natif enerji biimleri aratrlrken en ok gndeme gelen enerji kaynaklarndan birisi gne enerjisinin dorudan kullanlmasdr. Gne enerjisi gnmzde basit stma sistemlerinde yaygn olarak kullanlmaktadr. Ancak halen depolanarak endstride kullanlma imkan tam olarak salanabilmi deildir. Gne enerjisi kullanlmasyla ilgili olarak herhangi bir evre kirlilii yaratmamaktadr. Ancak su sistemlerinde bekleyen suyun baz mikroorganizmalarn remesine neden olma riski bulunmaktadr. Lejyonellozis zellikle yetersiz su tesisatnda bekleyen suda reyebilme zelliine sahiptir. Gne nmn faydal enerji ekline dntren gerelere "gne toplayclar (kollektr)" ad verilmektedir. Pratikte kullanlan toplayclarda, gne nm, nce bir yzey tarafndan yutulur, sonra da bir akkana aktarlarak akkann i enerjisi artrlr. Bilindii gibi eskiden beri, yaz aylarnda scak su stmak iin bakr kaplara su doldurulur ve gnete braklrd. Bu kap bir anlamda basit bir gne toplaycsdr. Gne nm kabn yzeyi tarafndan yutulduktan sonra suya aktarlmakta ve suyun scakl artmaktadr. Yzey scaklnn artmas ile dar tanmla s kayb artmakta, yutulan nmla kaybolan s eit olunca scaklk sabit kalmaktadr. Inm iddeti ve evre scakl kontrolmz dnda deitiinden belirli bir deerdeki nm yzeye gelerek faydalandmz enerjiyi artrmak iin; a) evreye olan s kayplarnn azaltlmas, b) Yzeyin yutuculuunun artrlmas, c) Kap iindeki akkana s geiinin iyiletirilmesi, ve bunlarn yannda snan suyun deitirilmesi ve nmn younlatrlmas gerekir. evreye olan s kayplarnn azaltlmas iin st yzeye gne nmn geiren ve tanmla olan s kaybn nleyen saydam bir rt konulur, nm gelmeyen alt ve yan yzeyler s geiine kar yaltlr. Yzeyin yutuculuunu artrmak iin siyaha boyanr. Akkana s geiini iyiletirmek iin de s iletim katsays yksek malzemeler kullanlr ve akkan hareket ettirilerek i yzeydeki s tanm katsays byltlr. Akkan scaklnn yaklak 80C'den dk olabilecei sistemlerde (yzme havuzu stmas, scak su temini, vb. ) dz toplayclar kullanlabilir. Daha yksek scaklk deerleri iin younlatran toplayclarn kullanlmas gerekmektedir. Dz toplayclarn konstrksiyonlar younlatran toplayclara gre daha basittir ve hareketli ksmlar yoktur. Ayrca yerle-

75

tirilmeleri kolay, yardmc elemanlar ve iletme masraflar az, daha dayankl ve daha uzun mrl olduklar gibi yayl nmlardan da faydalanlabilir. Toplayclar, s tayc akkan cinsine gre svl ve gazl (haval) toplayclar olarak iki grupta incelenebilir. Svl toplayclarda daha ziyade su (veya inhibitrl su), gazl toplayclarda ise hava dolatrlmaktadr. Svl toplayclarn verimi haval toplayclarn veriminden daha yksek, yapm kolay ve ucuzdur. Toplanan enerjinin depolanmas iin daha dk hacimli depo yeterlidir. Buna ramen, svnn donma tehlikesi, korozyon ve szdrma gibi problemleri mevcuttur. Haval toplayclar ise daha uzun mrl, arlka daha hafif ve verimleri niformdur. Donma ve korozyon gibi problemleri olmamasna ramen yapmlar daha zordur, ayrca tozlanma ve szdrma problemleri vardr. Dzlemsel gne kollektrleri, stten alta doru, camdan yaplan st rt, cam ile absorban plaka arasnda yeterince boluk, kollektrn en nemli paras olan absorban plaka, arka ve yan yaltm ve yukardaki blmleri iine alan bir kasadan olumutur. Gne kollektrl scak su sistemleri, gne enerjisini toplayan dzlemsel kollektrler, snan suyun topland depo ve bu iki ksm arasnda balanty salayan yaltml borular, pompa ve kontrol edici gibi sistemi tamamlayan elemanlardan olumaktadr Gne kollektrl sistemler doal dolaml ve pompal olmak zere ikiye ayrlrlar. Her iki sistem de ayrca ak ve kapal sistem olarak tasarmlanrlar. Doal Dolaml Sistemler : Doal dolaml sistemler s transfer akkannn kendiliinden dolat sistemlerdir. Kollektrlerde snan suyun younluunun azalmas ve ykselmesi esasna dayanmaktadr. Bu tr sistemlerde depo kollektrn st seviyesinden en az 30 cm. yukarda olmas gerekmektedir. Deponun alt seviyesinden alnan souk (ar) su kollektrlerde snarak hafifler ve deponun st seviyesine ykselir. Gn boyu devam eden bu olay sonunda depodaki su snm olur. Doal dolaml sistemler daha ok kk miktarda su ihtiyalar iin uygulanr. Deponun yukarda bulunmas zorunluluu nedeniyle byk sistemlerde uygulanamazlar. Pompa ve otomatik kontrol devresi gerektirmedii iin pompal sistemlere gre biraz daha ucuzdur.

76

Pompal Sistemler: Is transfer akkannn sistemde pompa ile dolatrld sistemlerdir. Deposunun yukarda olma zorunluluu yoktur. Byk sistemlerde su hatlarndaki direncin artmas sonucu doal dolamn olmamas ve byk bir deponun yukarda tutulmasnn zorluu nedeniyle pompa kullanma zorunluluu domutur. Pompal sistemler otomatik kontrol devresi yardm ile alrlar. Depo tabanna ve kollektr kna yerletirilen diferansiyel termostatn sensrleri; kollektrlerdeki suyun depodaki sudan 10C daha scak olmas durumunda pompay altrarak scak suyu depoya alr, bu fark 3C olduun da ise pompay durdurur. Pompa ve otomatik kontrol devresinin zaman zaman arzalanmas nedeniyle iletilmesi doal dolaml sistemlere gre daha zordur. Ak Sistemler : Ak sistemler kullanm suyu ile kollektrlerde dolaan suyun ayn olduu sistemlerdir. Kapal sistemlere gre verimleri yksek ve maliyeti ucuzdur. Suyu kiresiz ve donma problemlerinin olmad blgelerde kullanlrlar. Kapal Sistemler : Kullanm suyu ile stma suyunun farkl olduu sistemlerdir. Kollektrlerde snan su bir eanjr vastasyla ssn kullanm suyuna aktarr. Donma, kirelenme ve korozyona kar zm olarak kullanlrlar. Maliyeti ak sistemlere gre daha yksek, verimleri ise eanjr nedeniyle daha dktr. Trkiyenin gnelenme sresi ve gne enerjisi potansiyelinin zamansal ve alansal dalm Tablo 9. da verilmitir.

77

Tablo. 9-Gne Enerjisi Potansiyelinin Blgelere Gre Dalm. Blgeler Yllk Ortalama Yllk Ortalama Gne Enerji Kwk/m2 Gneleme Sresi ay (saat/gn) 1460 1437 1392 1302 1347 1257 1123 8. 2 8. 7 8. 2 7. 5 6. 5 6. 8 5.3

Gneydou Anadolu Akdeniz Ege Anadolu Dou Anadolu Marmara Karadeniz

KAYNAK : 1990 Trkiye Enerji Master Plan (34) Bu almalara gre Trkiye'nin gnelenme sresinin 2640 saat ve yllk ortalama gne enerjisi ise 3,6 KW/m2 olarak belirlenmitir. Yaygn olarak turistik tesislerde scak su elde etmek ve dier iler ile ilgili olarak gne enerjisinden yararlanlmaktadr. Teknolojinin gelimesi, gne enerjisinin yksek dzeyde enerji salayabilecek biimde depolanmas gelecekte nemli bir enerji kayna olmasn salayacaktr. Dalga Enerjisi Deniz yzeyi ile rzgarlarn etkileimine bal olarak meydana gelen dalgalar rzgardan deniz suyuna enerji transferini salamaktadr. 40-60 derece kuzey ve 40-60 derece gney dnencelerinde rzgarlarn kuvvetli olmasna bal olarak dalga enerjisinden yararlanma sz konusu olmaktadr. Maliyet ykseklii, deniz suyunun korozyon etkisi, aralkl olma zellii nedeniyle sorunlar bulunmaktadr. Deniz fenerlerinin altrlmas, elektrik eldesi, dreniz iaretlerinin grnr hale getirilmesi amacyla deniz dalgalarndan yararlanlmaktadr.

78

Tidal enerji Gne ve ayn ekim kuvvetlerine bal olarak meydana gelen gelgit olaylar zellikle 5 metrenin zerinde gelgit olaynn sz konusu olduu blgelerde bunun enerji kayna olarak kullanlmas ynnde abalar getirmitir. ok byk sermaye gerektirmekte, bu sistemlerin de doal hayata, denizcilie, sahil tesislerine zarar olabilmektedir. Okyanus termal enerjileri Okyanus termal enerjisi (OTEC) okyanuslardaki doal termal farkllklardan yararlanlmas esasna dayanmaktadr. Scak sular s kayna olutururken 1000 m nin altndaki sular ise suyun ntralize edildii bir sistem oluturmaktadr. Bunun yaratt termal g dngs elektrik enerjisi eldesi amacyla kullanlabilmektedir. ki tabaka arasndaki minimum farkn 20 santigrad derece olmas gerekmektedir. Bu temparatr farkllklar tropikal ve subtropikal blgelerde bulunmaktadr. Biyoktle enerjisi Organik maddenin yaklmasyla salanan enerjidir. Is kayna, yakt eldesi kimya endstrisi iin ham madde eldesi amacyla gelecekte yaygn kullanm bulabilecek, gnmzde kullanmnda hava ve kapal ortam kirlilii riskleri bulunan yakt biimidir.

79

BLM 8 ENERJ TESSLERYLE LGL DEERLENDRME Hangi tip enerji salamaya ynelik olursa olsun enerji salayacak tesislerin daha planlanma ve kurulu aamasnda ayrntl bir evresel risk deerlendirmesine alnmas gerekmektedir. Tesisin kuruluu, iletilmesi ve faaliyetinin durdurulmas aamalarnda ayrntl bir deerlendirme bir ok evresel sorunun nlenebilmesini salayacaktr. Kukusuz en nemli deerlendirme konusu tesisin kurulaca yerin evresel zellikleriyle ilgili olarak yaplacak deerlendirmedir. Seilen yerin gznnde tutulmas gereken balca fizik, biyolojik ve sosyal evre zellikleri yle sralanabilir: 1.Fiziksel ve Biyolojik evrenin zellikleri ve Doal Kaynaklarn Kullanm 2.Meteorolojik ve klimsel zellikler 2.1. Blgenin Hava Kirlilii Meteorolojisi 3. Jeoloji zellikler 3. 1. Fizyografi 3. 2. Blgesel Jeoloji 3. 3. Yerel Jeoloji 3. 4. Tektonik 3. 5. Depremler 3. 6. Mineral Kaynaklar 4. Hidrojeolojik zellikler 4. 1. Yzeyel Kuyular 4. 2. Derin Kuyular 5. Toprak zellikleri ve Kullanm Durumu 5. 1. Topraklarn Genel zellikleri 5. 2. Toprak rnekleme ve Analizi 6. Tarm Alanlar 7. Hidrolojik zellikler

80

8.Yzeysel Su Kaynaklarnn Mevcut ve Planlanan Kullanm 9.Yeralt Su Kaynaklarnn Mevcut ve Planlanan 10.Denizler ve sulardaki Canl Trleri 10.1. Flora 10.2. Fauna 11. Termal ve Jeotermal Kaynaklar 12.Koruma Alanlar 12. 1. Milli Parklar ve Doal Parklar 12. 2. Sulak Alanlar 12. 3.Doal Antlar 12. 4. Tarihi Deerler 12. 5. Kentsel ve Arkeolojik Sit Alanlar 12. 6. Doay Koruma Alanlar 13. Orman Alanlar 14. Flora ve Fauna 14. 1. Flora 14. 2. Fauna 15. Hayvanclk 16. Madenler ve Fosil Yakt Kaynaklan 17. Peyzaj Deeri Yksek Yerler ve Rekreasyon Alanlar 17. 1. Rekreasyon(Mesire) alanlar 17. 2. Ky Olanaklar 17. 3. Kaplca ve meler 17. 4. Dier Rekreasyon Alanlar 17. 5 Mevcut Konaklama Tesisleri ve Gn Birlik Tesisler 18. Kamu Arazileri 19. Blgenin Mevcut Kirlilik Yk 19. 1. Mevcut Hava Kalitesi

Kullanm

81

19. 2. Mevcut Su Kalitesi 19. 3. Mevcut Toprak Kalitesi 19. 4. Mevcut Grlt Seviyesi 20. Sosyo- Ekonomik evrenin zellikleri 20. 1. Ekonomik zellikler 20. 1.1. Yrenin Ekonomik Yapsn Oluturan Balca Sektrler 20. 1.2. retimin Yre ve lke Ekonomisindeki Yeri ve nemi 20. 1. 3. Yresel gcnn Dalm 21. Nfus 22. Yredeki Sosyal Altyap Hizmetleri 23. Kentsel ve Krsal Arazi Kullanm 24. Blgesel Gelir Dalm 25. sizlik 26. Salk 27. Ulam Kurulacak tesisin evre zerinde ne gibi etkileri olabilecei de ayrntl olarak deerlendirilmelidir. Bu deerlendirmelerin nda alnacak nlemler belirlenebilecektir: 1. naat Aamasnda Alnmas Gereken nlemler 1. 1. Hafriyat(Kaz) 1. 2. Hafriyat Artklarnn Kullanm 1. 3. Zemin Emniyeti 1. 4. Takn nleme ve Drenaj 1. 5. Patlayc ve Kimyasallar 1. 6. Toz Yayc Uygulamalar 1. 7. Su Ortamnda naat 1. 8. Ulam Altyaps 1. 9. Su Temini

82

1.10. Atksu ve Soutma Suyu Artma ve Dearj Sistemleri 1. 11. Elektrik Sistemi 1. 12. Yaktlar ve Emisyonlar 1. 13. naat Atksular 1. 14. Kat Atklar 1. 15. Grlt ve Vibrasyon 1. 16. Saha Hazrl ve Aa Kesimi 1. 17. Tarm Alanlar 1.18. alan Personel in Teknik ve Sosyal Altyap 1. 19. nsan ve evre Sal in Riskler 1. 20. Peyzaj 1. 21. Flora ve Fauna 1.22. Gvenlik 2. letme Aamas 2. 1. Faaliyet Tanm 2. 2. Tehlikeli ve Zararl Maddeler 2.3. Faaliyet niteleri ve Tehizat 2. 3. 1. Gaz Trbin Jeneratr (GTJ) 2. 3. 2. Atk Is Kazan (AIK) 2. 3. 3. Buhar Trbin Jeneratr (BTJ) 2. 3. 4. Soutma Suyu Sistemi (SSS) ve Soutma Kuleleri 2. 3. 5. Su Hazrlama ve Artma Sistemleri 2. 3. 6. Salt Sahas ve Elektrik Sistemleri 2. 3. 7. Kontrol ve Kumanda Sistemleri 2. 3. 8. Dier Yardmc Sistem ve Ekipmanlar 2. 4. Faaliyet rnleri 2. 5. retim Ynetimi 2. 6. Tama ve Ulam

83

2. 6. 1. Yakt 2. 6. 2. Personel 2. 6. 3. Malzeme ve Ekipman 2. 7. Proses Suyu 2. 8. Soutma ve Kazan Katma Suyu 2. 9. me ve Kullanma Suyu 2. 10. Yaktlar, Emisyonlar ve Hava Kalitesi Etkisi 2. 10. 1. Kullanlan Yakt 2. 10. 2. Emisyonlar 2. 10. 3. Hava Kalitesi Standartlar 2. 10. 4. Modelleme almalarnda Kullanlan Yntem 2, 10. 5. Model Sonular 2. 10. 6. Hava Kalitesi Etkilerinin Genel Deerlendirmesi 2. 11. Kat Atklar 2. 12. Grlt ve Vibrasyon 2. 13. Radyoaktif Atklar 2. 14. Personel in Teknik ve Sosyal Tesisler 2. 15. nsan ve evre Sal in Riskler 2. 16. Peyzaj 2. 17. Toprak Asitlenmesi 2. 17. 1. Toprak Asitlenmesi ile lgili Genel Bilgi 2. 17. 2. Toprak Asitlenmesinin Tahmininde Kullanlan Yntemler 2. 17. 3. Sonular 2. 17. 4. Toprak Kalitesine Etkilerin Belirlenmesinde Kullanlan Yakla mn Deerlendirilmesi 2. 17. 5. Toprak Kalitesine Genel Etki 2. 18. Flora/Fauna 2. 19. Grsel Etkiler 2. 20. Emniyet .

84

3. Tesisin Sosyo-Ekonomik evre zerine Etkileri 3. 1. evresel Fayda-Maliyet Analizi 3. 2. Sosyo-Ekonomik Etkiler 3. 2. 1. Blge Ekonomisi zerine Etkiler 4. 2. 2. Sosyal Hizmetler ve Altyap letmenin sona ermesinden sonra yaplacak deerlendirmeler unlardr: 1. Arazi Islah 2. Rekreasyon almalar 3. Blgedeki su kaynaklan zerindeki etkileri 4. Olas hava emisyonlar 5. Toprak kalitesi zerindeki etkileri. Btn bu deerlendirmeler yaplacak fizibilite deerlendirmelerinin da ha gereki olmasn, evreye verilebilecek zararn en aza indirilmesini salayacaktr.

85

BLM 9 YAKITLAR Tarihin ilk alarnda kii bana tketilen enerjinin yalnzca beslenme iin gerekli olduu ve bunun gnde 12 500 kJ (kilo Jul) dolaynda bulunduu; atein bulunmas ve yiyecek trnn artmasyla bu deerin 32 500 kJ'a (1 kg ta kmr edeeri) kt kabul edilmektedir. Buna gre tarm ncesi alarda 10 milyon olduu sanlan dnya nfusunun ylda yaklak 4 milyon ton kmre edeer enerji tketimi olmutur. Tarm ve hayvanclk anda enerji tketiminin 16 000 kJ daha artt ve miladn balangcnda 250 milyon olan dnya nfusunun enerji tketiminin 150 milyon ton kmr edeerine kt gr benimsenmektedir. Ortaada 400 milyona kan nfusun enerji tketimi ylda 500 milyon ton kmr edeerine ulam, 18. yzylda kmrn izabeye girmesi, buhar makinalarnn tekstil sanayiinde ve gemilerde kullanlmas ile gelien teknoloji enerji tketimini 19. yzyl sonlarnda kii bana gnde 350 000 kj'a karmtr. Gnmzde endstri lkelerinde bu deer 1 milyon kJ'un zerindedir. Bu ise ilkel insann tkettiinin 80 katdr. 1850'lerde dnya enerji tketiminin % 90' odunla karlanrken, odunun yerini giderek kmr alm, bu yzyln banda kmrn oran % 80'e kmtr. Kmr de yerini giderek petrole brakm ve petrol 50'li, 60'l yllarda kmrden 6 kez daha ucuz bir enerji olarak endstride geni lde kullanlr duruma gelmitir. Fakat 70'li yllardaki petrol krizi ve byk art gsteren petrol fiyatlar kmr yeniden n plana karmtr. 1980 ylnda yaklak 7 milyar ton petrol edeeri olan dnya enerji tketiminin %48'i petrolle, % 26's kmrle, % 18'i doal gaz, % 6's hidrolik, % 2'si de nkleer enerji ile karlanmtr. lk kez 1859 ylnda sondajla retiminden bu yana geen srede petroln bu kadar nem kazanmasnn balca nedeni; retilmesinin, tamasnn, depolanmasnn ve kullanlmasnn saladklar kolaylklarn yan sra fiyatnn da, zellikle 70'li yllara kadar ok dk dzeylerde kalm olmasdr. Yeralt zenginliklerinin "rezerv" olarak tanmlanabilmeleri iin jeolojik olarak bilinmeleri ve ekonomik deerde olmalar gerekir. Bunlarn dnda kalanlar "kaynak" diye tanmlanrlar. Fakat uygulamada "rezerv" ve "potansiyel" deyimleri kullanlmaktadr. "Potansiyel", varl bilinen, bugnk yntemlerle retilemeyen, yakn bir gelecekte retilmeleri mmkn olan miktarlar belirtmektedir. Dnya ener-

86

ji kaynaklarnn rezerv ve potansiyel ynnden durumu Tablo 10 da verilmektedir. Tablo 10-Dnya Enerji Kaynaklan Rezerv ve Potansiyeller Rezerv Fosil Yaktlar Geleneksel Petrol Doal Gaz Kmr Geleneksel Olmayan Petrol Ar petrol Asfaltl kum Petroll eyl Doal Gaz Nkleer Enerji Uranyum Toryum Yenilenebilir Enerji Jeotermal Hidroelektrik Gne 310 MW ? 3xl06 t 0.6 x 106 t 1325 MW 5,7 Exajul/yl nemsiz 10 Exajul/yl -35 Exajul/yl 5xl06 Exajul/yl Potansiyel

90-115 Gt 70 Tm3 637 Gt 73 Gt

240-260 Gt 12 Tm3 10125 Gt 810 Gt

Kaynak: Kksoy, M. , Yaktlar Jeolojisi, Ankara, 1985 (35) Not: Exajul=1018jul=25x 106 P. E Gt=Gigaton=109 Tm=Tera m3 =1012 m3 P. E. =Petrol Edeeri

87

Tablo. 10dan grlecei gibi petrol rezervleri "geleneksel" ve "geleneksel olmayan" diye ikiye ayrlmaktadr. Geleneksel petrol rezervleri bulunmu yataklardan bugnk retim yntemleri ile karlabilecek rezervlerdir. Bunun en az 90 milyar ton olduu saptanmtr. Yaplacak yeni bulularla artmas sz konusu olan bu deer ilk kez 1920 ylnda yaplan tahminlerde 5. 87 milyar ton olarak verilmitir. Oysa o gnden bu gne kadar yaplan toplam retim 60 milyar tonu gemitir. Yeraltnda mevcut petrol potansiyelini saptamak amacyla 60 yldan beri birok yntem gelitirilmeye allmtr. Jeolojik aratrmalar ve sondajlardan elde edilen bilgilerden yararlanarak ekstrapolasyon, anoloji ve ihtimal hesaplar ile dnya petrol potansiyeli 140-260 milyar ton olarak saptanmtr. Geleneksel olmayan petroller ar petrol, asfaltl kum ve petroll eyl yataklarndaki petrollerdir. Bu yataklarn nemli petrol potansiyelleri vardr. Ar petrol ve asfaltl kum yataklarnn en bykleri bat yarm kresindedir. Venezella'daki ar petrol (10-15 API) yataklarn potansiyeli 575 milyar ton, Kanada'daki asfaltl kumlarn ki ise (7-10 API) 125 milyar ton olarak belirlenmitir. Asfaltl kum yataklarndan retimin genellikle ak (50 m'ye kadar) ve kapal (150 m'ye kadar) madencilik yntemleriyle yaplmas ngrlmektedir. Bu tr iletmelerde ayrca evre sorunlar ortaya kacaktr. Bu yataklardan petrol retimi byk yatnmlar gerektirmektedir, rnein Kanada'daki Cold Lake asfaltl kum yatandan (23 milyar ton rezerv) retim yapmak zere 6 milyar dolar yatrm yaplmas ve 9000 kuyu almas planlanm, almalara balanmtr. Alacak kuyular 500 m derinlie inecek ve bunlar yatak ierisine yatay olarak giren drenaj kuyular olacaktr. Petroll eyller, iinde serbest halde petrol bulunmayan kayalardr. ok yaygndrlar. lerindeki petrol ancak stlarak kartabilmektedir. Ekonomik olabilmeleri iin en az % 3 petrol iermeleri gerekmektedir. Ayrca yatak kalnlnn 3 m'den fazla olmas da gerekmektedir. Dnya'da %4'den fazla petrol ieren yataklarn petrol rezervlerinin 28 milyar ton olduu kabul edilmektedir. Colorado'daki Piceance Creek Basin'in petrol potansiyelinin 170 milyar ton olduu belirlenmitir. Doal gaz petrol kadar nemli dier bir enerji kaynadr. lkemizde pek az kullanlmakla birlikte, endstri lkelerinde tketilen enerjinin % 2030'dan fazlasn doal gaz karlamaktadr.

88

Dnya geleneksel doal gaz rezervlerinin 70.1 x 10 12m3 potansiyelinin ise 126.7 x 10 12 m3 olduu saptanmtr. Geleneksel olmayan doal gaz kaynaklar "Az Geirgen Formasyonlar1 (geirgenlii 1 x 10-3 milidarcy} ile yeraltndaki "Basnl Zonlar" ve "Gaz Hidrat'lardr. Dnyada birok yerde varl bilinmekle birlikte, geleneksel olmayan gaz yataklar zerinde fazla inceleme yaplmamtr. Gaz ieren az geirgen kayalar (kumtalar ve eyller) dnyann birok yerinde vardr ve byk bir gaz potansiyeline sahiptirler. rnein Rocky Mountain/ABD'deki az geirgen kumta gaz yataklarnda 16 x 1012 m3 gaz bulunduu saptanmtr. Basnl zonlar, sedimanter havzalarda rastlanlan, ilerinde yksek basnl scak su bulunan zonlardr. Bu sularda erimi halde doal gaz vardr. Dnyada petrol retimi yapan tm Senozoik sedimanter havzalar derinlerde basnl zonlara sahiptirler. Buralarda hidrokarbonlarn oluumu ve doal katalitik erakingle metana dnmesiyle dnyann en byk doal gaz rezervleri olumutur. Teksas ve Louisiana'da/ABD basnl onlardan gelen gazn retildii 8000 gaz sahas bulunmaktadr. Dnyann bu ynden en iyi incelenmi blgesi olarak bilinen Meksika Krfezi'nin kuzey kesiminde 375 000 km2 lik bir alanda geni basnl zon olduu ve bunun yer yer 16.000 m derinlie indii sanlmaktadr. Bu kuakta 1300 x 1012m3 gaz bulunduu tahmin edilmektedir (yaklak 1800 milyar ton kmr edeeri). Doal gaz petrol kadar nemli dier bir enerji kaynadr. lkemizde byk kentimiz doal gazla stlmakta, endstriyel kullanm giderek artmaktadr. Gelimi endstri lkelerinde tketilen enerjinin % 20-30'dan fazlasn doal gaz karlamaktadr. "Gaz Hidratlar" donmu doal gazlara verilen isimdir. lk kez on yl nce SSCB'de, daha sonra Kanada Mac Kanzie Baseninde ve dnyann ak deniz sahalarnda bulunmutur. Okyanuslarn altnda da gaz hidrat yataklarnn varl bilinmektedir. Gaz hidrat yataklarndaki metann 106 x 10 12 m3 den fazla olduu hesap edilmektedir. Bunlarn ekonomik iletme yntemleriyle ilgili aratrmalar srmektedir. 90-115 milyar ton arasnda bir deer olarak saptanan dnya petrol rezervlerinin tketime karlayabilmesi iin her yl en az tketilen kadar yeni petrol rezervinin bulunmas gerekmektedir. retilebilen rezervlerin bugnk yllk tketime oran 1/ 38'dir. Halen var olan petroln 38 yl yetebilecei anlamna gelmektedir. Ayn deer doal gaz iin 1/35, kmr iin 1/238'dir. Petrol iin szkonu-su deerin 1/20'nin altna dmesi tehlike snr olarak kabul edilmekte-

89

dir. Yllk tketiminin artmamas halinde 2000 ylna kadar tketilecek petrol 65 milyar ton, % 3 artmas halinde 89, % 6 artmas halinde ise 143 milyar ton olacaktr. Grld gibi, dnya petrol rezervleri ynnden tketimde bir art sz konusu olmayacaktr. Bu nedenle yeni rezervlerin bulunmas gerekmektedir. YAKITLARIN GENEL SINIFLAMASI Yeterli miktarda yanc organik bileikler ieren, doal hallerde veya baz deiikliklerden sonra yakacak olarak kullanlabilen kayalara "mineral yaktlar" ad verilmektedir. Btn yanabilen mineraller yaktlar snfna dahil edilmezler. Oksijen ieren bir ortamda yanabilmesine ramen yakt olarak kullanlamayan kkrt gibi mineraller de vardr. Mineral yaktlarn ortak zellikleri organik kkenli olmalar ve belirli oranlarda C, H, O ve N iermelidir. Bu elementlerden en nemlisi C'dur. Yerkrede C elementi ok az miktarda bulunur. Dnyann %0.04' (400ppm) kadar karbondur. 5000 metre derinlie kadar olan yerkabuu ierisinde ise C miktar % 0.1'i gemez. Bununla beraber dnyamz ierisinde nemli elementlerden birisi de C'dur. Karbonsuz hayat olamayaca gibi insanln en nemli enerji kaynan da C ve bileimleri meydana getirmektedir. Ayrca yiyecek ve giyecek maddelerimizin nemli bir blmn de karbon bileimleri tekil ederler. Mineral yaktlar ierisindeki enerjiyi, gne enerjisinin bu maddeleri ierisinde milyonlarca yl esnasnda birikmeleri eklinde dnmek gerekir. Karbon elementi doada karbonlu kayalarn iinde de zenginleirler. Doadaki C dngs ekil 8 de gsterilmitir. (35)

ekil 8.Karbon dngs 90

90

Yaktlarn basit snflamas: Kmr : Sular iinde, tabakalar altnda havasz ortamda kalan, basn altnda bulunan bitkilerin yava yava kmr durumuna gelme olayna kmrleme denilmektedir. (36) Dier bir ifadeyle, turbann, kahverengi kmr (linyit, alt bitml kmr), takmr (bitml kmr) ve antrasit basamaklarndan geerek meta-antrasite dnmesine "kmrleme" denilmektedir. Bir kmrn kmrleme derecesi ile ifade edilir. Kmrler havann oksijeni ile dorudan doruya yanabilirler. Bunlar % 55-95 arasnda serbest veya bileim halinde karbon ieren, kat, organik kkenli kayalar olup yandklarnda deiik miktarda ve bileimde bir kl brakrlar. Genel olarak bitkisel kkenlidirler. Sert, yumuak, mat veya parlak olabilirler. Renkleri kahverengiden siyaha kadar deiir. Gelime derecelerine gre gzle veya mikroskopla ayrt edilebilen iyi veya kt muhafaza edilmi bitkisel artklar ihtiva ederler. Kendi aralarnda turba, linyit, takmr, antrasit gibi snflara ayrlmaktadr. Btn bu kmrsel gruba "hmlit" ad verilmektedir. Bir kayacn yakt olarak kullanlabilmesi iin yeterli miktarda karbon iermesi gerekir. Genel olarak % 50 veya daha fazla oranlarda yanabilen madde ieren kayalar kmr olarak kabul edilmektedir. Kmr Trleri ve Snflamas Bir kayacn yakt olarak kullanlabilmesi iin yeterli miktarda karbon iermesi gerekir. Genel olarak % 50 veya daha fazla oranlarda yanabilen madde ieren kayalar kmr olarak kabul edilmektedir. zellikleri birbirinden ok farkl olan kmrleri snflayabilmek iin esas alnabilecek ok sayda deiken vardr. Bu yzden, genellikle birbirine bal, bazen birbiriyle akan bir ok snflama sistemi ortaya kmtr. Stratigrafk durumuna gre kmrleri Karbonifer, Permiyen, Jura ve Tersiyer kmrleri gibi snflandrmak mmkndr. Ancak bu snflandrma kmrn zelliklerini belirtmemektedir. Her ne kadar turbalar Kuvaterner'de, linyitler Tersiyer'de, takmrleri Paleozoyik'te teekkl etmilerse de, bu durum her yerde geerli deildir. rnein, Silezya'daki Kretase yal kmrler takmr karakteri tar. Buna karn Moskova havzasnda bulunan Karbonifer yal kmrler kahverengi kmr karakterindendir. Bu rneklerden anlalaca zere kmrleri jeolojik devirlere gre snflamak kmrn zelliklerini belirtmeyecei iin o kadar yararl deildir.

91

Grnm ve baz fiziksel zelliklere gre kmrler; turba, linyit, takmr ve antrasit olarak snflandrlabilir (Tablo 11). Tablo 11. Kmrlerin genel snflamas A- Turba B- Linyit I-Yumuak linyit 1 - Toprams linyit 2- isti linyit II-Sert linyit 1- Mat linyit 2- Parlak linyit C- Takmr D- Antrasit

TURBA Turba, daha nce de belirtildii gibi kahverengi amorf organik maddelerden (hmik maddeler) ve bitkisel kalntlardan oluur. Dnya turba rezervi 1200x108 ton civarndadr. Bu rezervin 700x108 tonu BDT lkelerindedir. Dnya turba tketimi ise 0. 2x108 ton/yl (havada kuru baza gre)'dr. Bir turbann nem ierii %90 civarndadr. Havada kurumu turbann nem ierii %12, kl ierii ise % 3 civarndadr. Havada kurumu turbann kalori deeri 3000-4000 kcal/kg civarndadr. Kuru-klsz baza gre hidrojen ierii %6, azot ierii %2, kkrt ierii %I, oksijen ierii % 31 civarndadr. Karbon ierii ise ekseriya % 60dan kktr. Turbadan yumuak kahverengi kmre veya linyite gei derecelidir.

92

LNYT Ta kmrlerine gre oluumlar daha yeni olan kmrlerdir. Linyitleri aadaki snflara ayrmak mmkndr. Sarmtrak linyitler: Bunlarn dokular odunu andrr. Isl deeri yaklak olarak 2500 Kcal/kg. dr. Esmer linyitler: Topraktan ok nemli olarak karlar. Fazla kkrt iermezler. Isl deeri 3000-5000 Kcal/saat arasndadr. Siyah linyitler: Ta kmrne en yakn linyit cinsidir. Endstride ve stmada kullanlr. Isl deeri 4500-5000 Kcal/kg arasndadr. Trkiye'de kan balca linyitlerin zellikleri Tablo. 12 de verilmektedir. Tablo. 12. Trkiye linyitlerinden bazlarnn ortalama zellikleri

Kaynak : Aybers. N., Istma Havalandrma ve klim Tesisleri, stanbul, . 1978 Yaplan yaynlar lkemizdeki linyitlerin genellikle sl deerlerinin dk (kg bana 2156 kalori) kl orannn %17, kkrtn %2 ve nem orannn ise %42 olmas nedeniyle evre kirlilii asndan riskli maddeler olarak tanmlanmaktadr.

93

lkemizde kmr yakmnda kullanlan sobalarn tipleri ve yakma etkinlikleri ok deiiktir. Genellikle etkin bir kmr yakm salanamamaktadr. Bu nedenle lkemizde hava kirliliinde en nemli etkenlerden birisi olarak kabul edilmektedir. zellikle Londra tipi hava kirlenmesini oluturan fosil yakt gazlarnn oluumunda tekin olmaktadr, zgl kl scaklklar dktr. Sonuta ortama verdikleri polisiklik aromatik hidrokarbonlarn oran ok yksektir. Linyitlerin kalori deerleri ve yanma etkinlikleri arasnda da nemli farkllklar bulunduu bilinmektedir. lkemizdeki linyitlerde kmrn daha ok organik nitelikte olduu belirtilmektedir. Bu nedenle kkrdn azaltlmas amacyla kullanlan flotasyon ve piroliz yntemleri yetersiz kalmaktadr. (40) Bu nedenle kullanlamayacaktr. Linyit ierisinde bulunan kkrt yanma sonucu byk oranda kkrt dioksite ve az oranda da kkrt trioksite dnmektedir. Havaya verilen kkrt dioksit gne nn etkisiyle yine kkrt trioksite ve su buhar ile birleerek slfrik asite dnebilmektedir. Linyitlerde kl orannn yksek olmasna bal olarak toplam asl parack yaylm da yksektir. Linyit yakmna bal hava kirliliinin nlenilmesinde nerilen etkin yakma sistemleri ve kirlilii nleyici nlemler genellikle kent yaamnda pratik uygulama alan bulmamaktadr. lkemizde soba standard ve yakma etkinliklerine ynelik bilimsel alma azdr. Sobada tiplendirme ve standardizasyon almalar yeterli deildir. Sobalarn yansra baca etkinlikleri de yanma srecinde nemli olmaktadr. Deiik kmr tiplerinin hangilerinin ne oranda polisiklikaromatik hidrokarbon yaynmn neden olduu konusunda lkemizde yaplm almalar yeterli deildir. Uluslararas kaynaklar yakt cinsi kadar soba tipininde PAH oluumuna etkili olduunu vurgulamaktadr. Briket Genellikle dk sl deerli kmrlerden yaplr. zellikle tama srasnda kendi kendine ufalanan kmrleri briket haline getirmekte yarar vardr. Briket imali iin toz haline kmr kurutulduktan sonra yaklak olarak 1200 kg/cm2 basnta sktrlr. Baz kmrlere yaptrc olarak zift tozu katmak gerekebilir. Bu ekilde sl deeri 8000 Kcal/kg kadar olabilen tanmas ve yaklmas iyi bir stma yakt elde edilir.

94

KAHVERENG KMR Kahverengi kmrler, zelliklerine gre yumuak, mat ve parlak kahverengi kmrlere ayrlrlar. Dier taraftan mat ve parlak kahverengi kmr, "sert kahverengi kmr" ad altnda birletirilmektedir. 1.Yumuak Kahverengi Kmr Yumuak kahverengi kmr, ak kahverengi-koyu kahverengi renkte, mat ve topramsdr. Turbaya benzer, ancak ondan daha kat ve youndur. ou kahverengi kmrlerde mikroskopik olarak odun ve yaprak kalntlar, iyi korunmu bitki dokular grlebilir. Ocaktan karlm yumuak kahverengi kmr % 35 -75 arasnda nem ierir. Kalori deerleri ise 4000 kcal/kg (nemsiz-klsz kmrde)'dan kktr. 2.Mat Kahverengi Kmr Yumuak kahverengi kmr turbaya, mat kahverengi kmr daha ok takmrne benzer. Mat kahverengi kmr, yumuak kahverengi kmre gre daha kat, daha koyu renkte ve olduka iyi tabakaldr. Mikroskopta nadiren bitki kalntlar gzlenebilir. Ocaktan karlm mat kahverengi kmr, % 25-30 nem ierir. Kalori deerleri 4000-5000 kcal/kg (nemsiz ve klsz kmrde) arasndadr. 3.Parlak Kahverengi Kmr Parlak kahverengi kmrlerin takmrlerinden ayrlmas olduka gtr. Bu yzden ASTM snflamasnda linyit-takmr arasna gei kmrleri olan alt bitml kmrler konmutur. Parlak kahverengi kmr, siyah renkli ve parlaktr. Ocaktan karlm, parlak kahverengi kmr, % 8-25 nem ierir. Takmrleri/bitml kmrler ve antrasitler deiik parametrelere gre (rnein, kalori deeri, uucu madde, vitrinit yanstmas, vb.) snflandrlrlar.

95

Takmr Genellikle az veya ok bantl yapya sahiptir. Bu kmrlerin parlakl farkl bantlara gre deiiklik gsterir. Bu bantlarn rengi parlak ve mat olabilir. Baz bantlar (fsen), ele alndnda parmaklar boyar. Bu kmrler ocaktan karldklarnda genellikle %8-10'dan daha az nem ierirler. B kmrlerin kalori deeri 7000 kcal/kg (nemsiz-klsz kmrde)'dan daha fazladr. Karbon ierikleri genellikle %77 (kuru klsz kmrde)'den fazla; uucu maddeleri ise genellikle %42 (kuru klsz kmrde)'den azdr. Ta kmr, sanayide ve stmada en nemli yakacaklardandr. Kaliteleri ve eitleri farkldr. Derinde bulunan en eski kmr olan antrasit en iyisidir. % 90 le 95 karbon ierir. Ta kmr kmrler iinde en az kkrt eren kmrdr. Isl deeri 8200-8700 Kcal/kg arsnda deiir. Fosil yaktlar ierisinde zellikle snma amacyla en ok kullanlan kmrdr. Temel olarak karbon ve hidrojenden oluan bir maddedir. Etkin bir yanma karbondioksit ve su buhar verecektir. Ancak yanmann bu etkinlikte yaplabilmesi kolayca mmkn olamamaktadr. Etkin olmayan yanmada karbon monoksit, polisiklik hidrokarbonlar ve duman evreye yaylmaktadr. Smog oluumunda zellikle etkindir. Smog ngilizce smoke ve fog terimlerinden yaplm bir terimdir. Sisle dumann karm sonucu oluan hava kirliliini tanmlamak amacyla kullanlan bir terimdir. Kmr ierisindeki kkrt, nitrojen ve anorganik bileikler nemli hava kirlilii unsuru olabilmektedir. Kmrn distilasyonuna bal olarak gerek gnlk kent gereksinimlerinin ve gerekse sanayi gereksinimlerinin karlanmas amacyla kmr gaz elde edilmektedir. Polisiklik aromatik hidrokarbon kirlenmesi bu ilem srasnda zellikle nem tamaktadr. Bu ilemlerin benzo(a) piren ieren katran gibi kalntlarnn da endstriyel srete alanlar ynnden risk oluturduu, kanserojen etki yapt belirtilmektedir. Kok Ta kmrlerinin damtlmasyla elde edilir. Balca iki eidi vardr. Birincisi, uucu madde oran %30-35 kadar olan yal kmrlerin 900 derecede damtlmasyla elde edilir. Isl deeri 6500 Kcal/kg dr. Kl oran yksektir. kincisi, metalrji kokudur. ok salam olan bu kok yksek frnlarda ve kupol ocaklarnda kullanlmaktadr. Metalrji koku % 16 ile 23 kadar uucu maddesi olan yal kmrlerin 1000 derecede damtlmasyla elde edilir.

96

Antrasit Bu kmrler mat veya demir siyah renginden metalik civaya kadar deien zellikleri ile karakteristiktir. ounlukla antrasitin kalori deeri, takmrnden daha azdr. En sert kmr tr olup sertlii 2. 5-3'tr. Baz blgelerden elde edilen antrasit trlerinden parlatmak suretiyle ss eyas yaplabilmektedir. Bu kmrlerin nem miktarlar yok denecek kadar azdr. Bitml eyller Kmre nazaran karbon miktar az fakat ierdikleri inorganik mineral maddeleri ok daha fazla olan bitml eyller genellikle killi bir ana kayaca emprenye olmu organik maddelerden ibarettir. Genellikle kahverengidirler. Makroskopik olarak ok nadir hallerde bitki artklar grnr. Mikroskopik gzlemler, bitml eyllerin bir mineral imento iinde pek az sayda bitkisel kalntlar ierdiini ortaya koymutur. Petrol Gaz, sv veya kat halde bulunabilen hidrokarbrler olup, genellikle bir hazne kaya ierisinde birikmi halde bulunurlar. Petrol su ile karmayan, duru ya da youn, ak ya da koyu renkli, bileimi karbonlu hidrojen olan bir svdr. Hidrokarbrler ekonomik ynden en nemlileridir. Petrol ieren hazne kayalar, zellikle mostra verdikleri yerlerde grn bakmndan bitml eyllere ok benzemelerine ramen depolanmalar asndan ok farkldrlar. Bitml eyllerin az ok dzenli sedimanter tabakalar halinde bulunmalarna ramen, petrollerin depolanmalar, iinde bulunduklar kapann ekline uymakta ve genellikle tabakalama dzlemleri ile uyumsuz zel bir yatak ekli tekil etmektedirler. Bazen ayr bir yakt trym gibi sz edilen asfaltitler, gerekte sv veya kat halde bulunan bir petroldr. Ancak nemli bir ekonomik potansiyele sahip olduklarndan, iletilmeleri ve artlmalar ayr bir teknolojiyi gerektirdiinden asfaltitler ayr bir trm gibi dnlebilir. "Petrol" szc Latince'den tremi olup "taya" anlamna gelmektedir (Petro - ta: oleum - ya). Doada gaz, sv, yar - kat, veya bunlarn ka rm eklinde bulunabilmektedir. Kimyasal olarak ham petrol kompleks bir hidrokarbonlar karm olup yaklak olarak % 85 C, % 13 H, % 0. 11.5 arasnda N + 0 + S ihtiva etmektedirler. Gaz halindeki petrole "doal

97

gaz" veya "petrol gaz", sv halindekine de "ham petrol" veya yalnzca "petrol", denilmektedir. Olduka karmak bir bileimi olan ham petrol, rafineri tesislerinde farkl scaklklarda distile edilerek iindeki yabanc maddelerden arndrlr ve yeni rnler elde edilir. Doada bulunduu ekliyle petrol, hemen hemen yararszdr. Yararl rnler haline gelinceye kadar rafine edilmesi gerekir. Bir rafineride, ham petrol stlr ve ar asfalttan hafif gazlara kadar eitli rnlere ayrlr. Rafinerilerde elde edilen balca petrol rnleri ve kullanld yerler aada sralanmtr. a) LPG (svlatrlm petrol gaz) Doal gaz meydana getiren hidrokarbonlarn doal scaklk ve yksek basn altnda svlatrlmasyla oluan gazlardr. Evlerde ve sanayide geni apta kullanlan bu gazlar elik tplere doldurulmu olarak tketime sunulur . b) Nafta Ham petrol nitesinde retilen ilk hafif rn nafta'dr. zc sv ve temizleyici olarak kullanlr. c) Benzin Motor yakt olarak benzin, ham petrolden kaynama noktalar 30 -200C olan hidrokarbonlarn ayrlmasyla elde edilir. d) Solvent (zc) Benzin ile gazya arasnda bir hidrokarbon svs olan solvent boya sanayinde, kuru temizlemede, ormanclkta, haaratla savata eritici veya zc madde olarak kullanlmaktadr. e) Gazya Ham petroln damtlmasyla elde edilen gazya, kaynama noktalar 160 - 250C arasnda deien hidrokarbonlardan meydana gelmektedir. Istma, aydnlatma ve motor yakt olarak da uaklarda kullanlmaktadr. f) Motorin (Mazot) Genellikle 200 - 360C arasnda kaynama noktas han hidrokarbonlarn, ham petrolden ayrlmasyla elde edilir ve dizel motorlarnda yakt olarak kullanlr.

98

g) Fuel-Oil (Mazot) Enerji retimi veya stma ilerinde kullanlan akaryakttr. Fuel-Oiller akclklarna gre hafif veya ar yalar halindedirler. Hafif fuel oil byk dizel motorlarnda yakt olarak kullanlr. Ar fuel oil, endstri ve kazan yaktlardr. Buhar kazanlarnda kmr veya gaz yerine kullanlrlar. h) Asfalt Ham petroln rafineri rnlerinden elde edilen ve normal oda scaklnda akcl olmayan siyah renkli ziftlerdir. Asfalt doada tabii halde de bulunmaktadr. ) Makine yalar Ham petroln % 4-5 oranndan fazlasn tekil etmeyen makina ve gres yalar, endstride ok nemli bir maddedir. Kat ve sv olmak zere pek ok eitleri vardr. i) Parafin Makina yalan imal edilirken elde edilen parafin, beyaz renkte ve kristalize yapdadr. Bu madde kozmetik, kablo, bobin, transformatr, yal kat, karbon kad, bandaj ve cephane yapmnda kullanlmaktadr. Tablo 13. Petrol rnleri, zgl Arlklar ve Kalori Deerleri

Kaynak: Kksoy. M. , Yaktlar Jeolojisi, Ankara, 1985

99

Rafinaj ilemleri olduka karmaktr. Modern teknolojinin ve gittike artan piyasa rekabetinin gerektirdii kalitedeki rnlerin elde edilmesi gn getike yeni artma yntemlerinin gelitirilmesini gerektirmektedir. "Termal" ve "katalitik kraking" yntemleriyle adal, ar hidrokarbonlar da yararl rnlere dntrlebilmektedir. rnlerin kalitesini artrmak iin modern rafinerilerde ayrca "polimerizasyon", "alkilasyon" ve "izomerizasyon" gibi ilemlerde yaplmaktadr. Petroln kuyudan karlp, rafineriden gemesi ve sonunda bir servis istasyonuna teslim edilmesi ay bulur. Yaktlarn Bir Baka Snflamas Potaniye, organik kkenli kaya anlamna gelen "biyolif'leri iki byk gruba ayrmaktadr. 1-Yanc biyolitler (mineral yaktlar), 2-Yanc olmayan biyolitler (organik kiretalar, silisler, fosfatlar vb.) Yanc biyolitler ise: Sapropelitler, Hmik (normal) kmrler, Liptobiyolitler olarak ayrlrlar. Petrol, doal gaz, bitml eyller ve asfaltitlerin temelde ortak hammaddesi "Biyomas" diye adlandrlabilen "organik hammadde ym" dr. Bu terim halk sal kitaplarnda tezek ve yakt olarak .kullanlan bitkisel artklar iin de kullanlmaktadr. Organik maddenin retiminde fotosentez reaksiyonu ilk ve temel bir olgudur. Gne enerjisinden yararlanlarak inorganik maddelerden organik madde yaplmas srecidir. Organik maddeler ve bunlardan treyen yaktlar iinde kenetlenmi olan enerji bilindii gibi gne enerjisidir: snai petroln damtlmas ile elde edilen eitli sv yakacaklar unlardr: 1. 40-200 C arasnda Benzin 2. 100-300 C arasnda kerosen, nafta 3. 250-375 C arasnda motorin 4. 350 C civarnda fuel oil 5. Damtma art ar yalar.

100

Tablo. 14. Istmada kullanlan sv yakacaklarn snflandrlmas

Kaynak:Aybers. N. , Is tma Havaland rma ve klim Tesisleri, stanbul, 1978

Petrokok Petrokok kat ve koyu renkli bir karbon rndr. Ar likit hidrokarbonlarn termal olarak bozundurulmas ve polimerizasyonuyla elde edilmektedir. Kaynan ham petrol oluturmaktadr. Siyah ve gri renkli bir rn olan petrokok 1500 santigrad derecede plastik zellik kazanmaktadr. Suda znmemektedir. Kimyasal olarak normal koullarda stabl zelliktedir. Reaksiyona girmez ve polimerize olmaz. Yanmas sonucunda kkrt ve karbon oksitleri ortaya kmaktadr. Yetersiz yanma da karbon monoksit kmaktadr. Etkin yanmann son rn karbondioksittir. Tipine bal olarak % 85-99 arasnda karbon iermektedir. Kkrt, nitrojen, oksijen ve hidrojen de bulundurabilmektedir. Eser miktarda demir manganez, magnezyum, sodyum ve kalsiyum da ierebilmektedir. erisindeki kkrt orannn %15 lere varabildii de belirtilmektedir. Kapal retim sreci kok oluumuyla lgili ortam kirlemesinde zel bir sorun yaratmamaktadr. Ancak tozlarn havaya yaylmasn nleyebilmek iin depolama blgelerinin evresinin kapal olmas gerekmektedir. Ykleme srasnda ykleyici kiilerin toz etkisinde kalmamalar ve tozlarn hava akmlaryla yaylmamas iin gerekli nlemlerin alnmas gerekmektedir.

101

Petrokokun kullanm Petrokok balca metal retiminde yakt olarak kullanlan bir maddedir, gerek elik ve gerekse alminyumun retiminde petrokok retim srecinde gereklidir. zellikle grafit elektrotlarn bileiminde byk oranda petrokok kullanlmaktadr. Yksek kkrtl ve yksek metalli ham petrolden elde edilen petrokok ise genellikle yakt olarak kullanlmaktadr. Bu kok genellikle dier kmrle kartrlarak yaklmaktadr. Ayrca ta ve tula ocaklarda yaklmaktadr. Kokun bu yolla kullanmnda temel etki yanma etkinliinin artmas ve kalan kl miktarnn azaltlmasdr. Ancak baz durumlarda karmn kkrt aksamnn artmna yol at da belirtilmektedir. (49) Titanyum alamlarnn, elik eldesinde de ve doru akm pillerinin yapmnda karbon anod olarak ta kullanlmaktadr. Isy ok iyi iletmesine ve yksek temparatr mekanik etkilerine bal snrl kullanm biimleri de bulunmaktadr. Salk zerindeki etkileri Yaplan almalarda genellikle %0.1 oranndaki konsantrasyonlarda karsinojen etken yaymad belirtilmektedir. Petrokokla ilgili en nemli sorun petrol rnlerindeki kkrt ve baz metal bileenlerin petrokokta daha konsantre olarak verilmesine bal olarak ortaya kabilecek kirletici etki riski ve buna bal olarak ortaya kacak salk sorunlardr. Bunlarn banda PAH bileiklerinin etkisi gelmektedir. Tm tam olmayan yanmalarda tm fosil yakt yanmalarnda zellikle petrol olmak zere PAH meydana gelmektedir. Meydana gelen yzlerce madde arasnda en byk oranda benz(a)piren oluturmaktadr. Petrokokun yaygn kullanm alan bulmamas nedeniyle insan sal ve evre zerindeki etkileri daha ok petrol kkenli maddelerden petrokokta olmas muhtemel maddelerin tekisinin geerlii olduu varsaylarak deerlendirilmektedir. Ancak petrokok kullanmnda ortaya kan yksek s, yakma frnlarnn teknolojik zellikleri ve yakm blgeleri, zellikle konut stmasndan ok sanayide kullanlyor olmas nedeniyle evre kirlilii ve salkla ilgili atflar konusunda kesin sonu veren deerlendirmeler bulunmamaktadr. Petrokokun kk yakm birimlerinde sz gelimi evlerde sobalarda ve kalorifer kazanlarnda yakm ile ilgili olarak belirtilen sakncalar aada sralanmtr. Ancak ayn sakncalarn tm fosil yaktlar iin de geerli olabilecei unutulmamaldr. Kullanm orannn artmas sonucu yaygn

102

olarak dk miktarda kan bu maddeler ani konsantrasyona ulaabilmektedir. Petrokokla ilgili olarak sralanan balca salk sorunlar unlardr: l. Petrokokta nikelin normal zerinde bir deere ulamas mmkndr. Karbonmonoksit bulunmas halinde karbonil bileimleri oluturmaktadr ve zellikle kat atk artm tesislerinde nikelin bu bileii nemli kirlilik nedeni saylmaktadr. Soba ve kalorifer gibi oksijenden fakir yanma koullarnda bu sorunun petrokokla kabilecei dnlmektedir. Kanserojen ve allerjen bir madde olarak kabul edilmektedir. 2 .Petrokokta zenginletirilmi oranda bulunmas muhtemel olan maddelerden birisi vanadyumdur. Vanadyum etkisinin kesin olarak belirlenmemi olmas nedeniyle daima ihtiyatla karlanan bir madde niteliindedir, allerjen etkileri nedeniyle de istenmemektedir. Kk kapasiteleri yanmalarda bunun da sorun olabileceinden kukulanlmaktadr.Vanadyumun katalizr olarak baz toksik bileiklerin oluumuna da katkda bulunabilecei belirtilmektedir Klorlu dioksin, furanlar ve ok ekirdekli aromatik bileiklerin oluumunu kolaylatrabilir. 3. Kkrt orannn yksek olmas halinde verdii s ve yakt kullanma orannda ki azalmla aklanabilecek bir olumlu yn bulunmak zorunda dr. Bu nedenle tm petrokok tiplerinin kkrt kapsam asndan dikkat le deerlendirilmesi gerekir. Yakm tesislerinde ve evreye verilen kkrt miktarnn s birim bana kkrt miktar ile karlatrlarak bu deerlen dirme yaplmak zorundadr. 4. Klor klorlu dikosinlerin ve furanlarn oluumu asndan nemli ola bilir. zellikle katalitik etki yapan bir ar metalin varl bu bileiklerin oluumuna yol aan kimyasal tepkimeleri kolaylatrmaktadr. Petrokokta bulunan nikel ve vanadyumun bu adan sakncal olabilecei belirtilmek tedir. Fuarnn oluumunda ise kkrtn varl kolaylatrc etkenler ara sndadr. 5.Polisiklik aromatlar bir dier kukulu durumdur. Kanser oluturucu maddeler iermesi bakmndan dikkatli olmay zorunlu klmaktadr. 6. Total asl paracklar Total asl parack oran zellikle kk kullanm miktarlarnda sz gelimi evlerde ve kaloriferlerde kullanlmalar durumunda tozlarn alnmas riskini arttrmaktadr. Bu tozlarn ciltle temasa bal sorunlarda yaratabilecei belirtilmektedir.

103

7. Dk sda yanma karbonmonoksit oluumunu yksek sda yanma ise azotoksitleri oluma oran artacaktr. Dier Yaktlar: Odun Odun, yakt olarak kullanlr veya odun kmrne dntrlebilir. Tropikal veya yan tropikal blgelerde ormanlar yaygndr. Bu yzden bu blgelerde yakt olarak kmr yerine odun kullanlmaktadr. Odunun en nemli kimyasal bileenleri selloz ve linyindir. Reine ve balmumu dier nemli bileenleridir. Odun, %25-50 arasnda su ierebilir. Havada kurumu odun, %10-19 arasnda su ierir. Odunun kl ierii ise azdr. Genellikle %0. 6'dan azdr. Uucu madde miktar ise % 60-75'dir. Havada kurumu odunun kalorifik deeri 4000-4500 kcal/kg arasndadr. Kuru-klsz baza gre odun, %49-51 karbon, %5. 9-6. 2 hidrojen ve %4345 oksijen ierir. Eskiden beri stmada kullanlmaktadr. Sellloza benzer birtakm elyaflardan meydana gelmitir. Sellloza gre karbonu biraz fazla oksijeni biraz daha azdr. Odunun kl miktar % 1 den azdr. Odunlarn sl deeri cinslerine gre deil, nem derecelerine baldr. rnein nem oran % olarak 0 ise yksek sl deeri (YID) 4730, alak sl deeri (AID) 4400, nem oran % olarak 40 ise YID=2830, AID=2400 dur. Odunun stmada kullanlmas ekonomik deildir. Dier taraftan, Ocak ve minelerden kan odun dumannn ierisinde de bir ok toksik madde bulunmaktadr. Odun dumannn dumannn ierisinde ok sayda toksik madde salnmaktadr. Bunlar arasnda asetaldehit, asetik asit, alminyum, kalsiyum, karbonmonoksit, klor, formaldehit, hidrokarbonlar, demir, magnezyum, manganez, nitrojen oksitler, fenoller, fosfor, polisiklik organik maddeler, potasyum, silisyum, sodyum, kkrt oksitler, titanyum saylabilir. Baz almalar gelimekte olan lkelerde odun dumanna maruziyet ile kronik akcier hastal arasnda belirgin iliki bulunduunu gstermektedir. Odun yanma rnleri, st solunum yollar iin gl irritan etkiye sahiptir. Ayrca yanma sonucu ortaya kan bir takm paracklarn mutajen zellikleri vardr. Polinklear aromatik hidrokarbonlar genellikle kanserojenik zellikte maddelerdir.

104

Tezek Tezek Gelimekte olan lkelerde biyomass kirlilii (tezek) nemli bir sorun olma zelliini srdrmekdir. Deiik lkelerde yaplan almalarn sonucuna gre gelimekte olan lkelerde biyomass kullanmna bal olarak ortaya kan ortam kirleticileri ve deiik lkelerde yaplan lmlerin alt ve st deerleri Tablo 15 de verilmitir. Tablo 15 : Deiik lkelerde yaplan almalarn sonucuna gre tezek yaklmasna bal olarak ortaya kan kirleticilerin alt ve st lm deerleri (Nigeria, Papua New Guinea, Kenya, Hindistan) Madde Asl paracklar, mg/m3 Benz a-pyren, mg/ m3 Karbonmonoksit, mg/ m3 Nitrojen dioksit, mikrog/ m3 Kkrt dioksit, ppm Benzen, ppm, ppm Formaldehit, ppm BaH mikrog/ m3 Fenoller, mikrog/ m3 Asetik asit, mikrog. / m3 lm Sonular 0.8-56.6 145- 9320 35.5-1076 15,168-326 38-269 86 1.2 224 1.0 4.6

Tezek yaklmasna bal olarak kronik obstrktif akcier hastalna ve kansere yol aabilen bir takm maddeler kapal ortam havasna kolayca geebilmektedir, zellikle tandr, soba yaknnda yemek piirerek vaktinin btn zamann harcam olan kadnlarda buna bal kronik akcier hastalndan erken lmler szkonusu edilmektedir. Tezek dumannn azaltlmas Kukusuz olanak salandka bu tip yaktlarn en aza indirilmesi ve artk kullanlmamas en ideal yoldur. Ancak bir ok blgede bu yakta alternatif salanabilmesi daha uzun zaman alacaktr.

105

Tezek dumannn olutuu konut teknolojisi olduka ktdr. Havalandrma etkinlii deiik zellikler tayabilir. Teknolojik yaltm yetersizlii havalandrma etkinlii salayabilir. Ancak bu snma etkinliini de azalttndan tezek yanma orannn da artmna yol amaktadr. Tezek yakmnda tandrdan yararlanma durumunda duman oran ok artmaktadr. Allagelen soba teknolojisinde tezein stma etkinlii ok azdr. Tandrn levlerini de yerine getirememektedir. Kuzine tipi sobalar yararl olabilir. Tezek ierisinde %10 orannda kmr tozu katlmas yanma etkinliini arttrmaktadr. Gaz yakacaklar: Yanma kolayl, ayar kabiliyeti ve hava kirliliini nlemek bakmndan gaz yakacaklarn s retiminde kullanlmas yaygnlk kazanmtr. Esas olarak s elde edilmesi iin kullanlan gaz yakacaklar sv hidrokarbrlerin gazlar, doal gaz ve mamul gazlardr. Doal gaz:Toprak altndan kan doal gazlar eitli yanc gazlarn karmdr ve ok az bir miktarda inert gaz ierir. Esas itibariyle gaz iinde % 55 ile 98 arasnda metan bulunur. Bir miktar etan ve dier karbonhidratlarda geri kalan ksmn tekil eder. Doal gazlarn sl deeri 8900-9400 Kcal/metrekptr. Trakya blgesinde doal gaz yataklar bulunmutur. Ancak lke ihtiyacn karlamadndan dardan salanmaktadr. eitli Yaktlarn Karlatrlmas : Is elde edilmesinde kullanlacak yaktlarda aranacak zellikler unlardr: 1. Amaca uygun olmas, 2. Piyasada ok ve kolay bulunur olmas, 3. Kullanl kolayl ve ayar kabiliyetinin olmas, 4. Ekonomik olmas, 6. Temizlii. Sv yaktlarn yararlan unlardr: 1. Tanmas, doldurulup boaltlmas kolaydr.

106

2. Bakm ve amortisman masraflar azdr, malzemenin kir, toz vb. ile anmas yok gibidir. 3. Depo edilmesi az yer kaplar, az miktardaki svdan ok s alnr. 4. Kullanl temizdir. 5. Kontrol kolayl vardr. Sv yaktlarn sakncalar unlardr: 1. Depolarn ek tesis masraf vardr. 2. Yangn tehlikesi bulunmaktadr. 5. Petrol bulunmayan lkelerde pahaldr Gaz yaktlarn yararlan unlardr: 1. Gaz yakacak hava ile iyi karr. 2. Mkemmel bir ayar kabiliyeti vardr. 3.ok temizdir Gaz yaktlarn sakncalar unlardr: 1. Pahaldr, 2. Depo edilmesi ve tanmas zordur. 3. Fazla hidrojen ierdiinden dumanlan slaktr.

107

EK 1 ISITMA VE BUHAR TESSLERNN YAKIT TKETMNDE EKONOM SALANMASI VE HAVA KRLLNN AZALTILMASI YNETMEL (3 Kasm 1977 gn ve 16102 sayl Resmi Gazetede yaynlanmtr) I. BLM 1. Ynetmeliin amac ve kapsam: Memleket ekonomisi ynnden son derece nemli olan yakt tketiminde tasarruf salamak ve halk saln byk lde tehdit eden hava kirliliini azaltmak bu ynetmeliin amacdr. Binalarn ve snai tesislerin s enerjisi ihtiyalarn saptanmas, yakt enerjisi sarfeden stma tesisleri ve snai tesislerin projelendirilmeleri, yapmlar, iletme izinlerinin verilmeleri, iletilmeleri, bakmlar, denetlenmeleri ve stma tesislerinin iletilmesinde alacak personelin yetitirilmesi bu Ynetmeliin kapsamna girer. II. BLM 2. Yakt tketiminde ekonomi salamak amacyla, bina ve stma tesisi projesi hazrlayan ve bu projeleri uygulayan mimar ve mhen dislerin uyaca ilkeler: Bina projelerini hazrlayan ve uygulayan mimar ve mhendisler stma tesislerini projelendiren ve bu projeleri uygulayan mhendislerle ibirlii yaparak binay ve bina blmlerini, s ekonomisi ve stma teknii kurallarn gznnde tutarak s kayplarn asgariye indirecek ekilde projelendirecek ve bu projeleri uygulayacaklardr. 2.1. Bina projelerinin hazrlanmasnda ve uygulamasnda gznnde tutulacak ilkeler: 2.1.1. Yeni tesislerde uygulama

108

Bu ynetmeliin yrrle girdii tarihten sonra inaat ruhsat isteinde bulunan btn tesisler yeni saylr. Bu gibi tesisleri tamamlanm projeleri dahi olsa bu ynetmelie uygun olarak deitirileceklerdir. 2.1.1.1. Btn Trkiyedeki binalarda ister merkezi kalorifer ile ister mstakil kalorifer ile, ister soba ile stlsn, bir yapnn aada belirtilen artlar salamas mecburidir. art 1: Binann s kaybeden d alanlarnn ortalama s geirgenlik katsays aadaki deerleri geemez: +3 ile 3 f/v 0,195 0,20 0,25 0,30 0,35 0,40 0,45 0,50 0,55 0,60 0,65 0,70 0,75 0,80 0,85 0,90 0,95 0,100 0,105 0,110 0,115 0,120 km, max 1,60 1,55 1,40 1,30 1,20 1,15 1,10 1,05 1,00 0,97 0,93 0,91 0,89 0,87 0,84 0,83 0,82 0,81 0,80 0,78 0,77 0,76 6 ve 9 1,50 1,45 1,30 1,20 1,10 1,05 1,00 0,95 0,92 0,89 0,86 0,84 0,81 0,79 0,77 0,76 0,75 0,74 0,73 0,71 0,70 0,69 12, 15, 18 1,35 1,30 1,16 1,07 1,00 0,95 0,91 0,87 0,84 0,81 0,78 0,76 0,74 0,72 0,70 0,69 0,68 0,67 0,66 0,65 0,64 0,63 21, 24, 27 1,20 1,15 1,05 0,95 0,90 0,85 0,82 0,78 0,76 0,73 0,70 0,68 0,67 0,65 0,63 0,62 0,61 0,60 0,59 0,58 0,57 0,56

109

Not: Ara deerler enterpolasyonla bulunur, burada F: Binann s kaybeden d alanlarnn (d duvar, d pencere ve kap at ve zemin) toplamn ifade eder. F= FD+ Ff+F+Fz V : F alanlarn n iinde kalan hacimi (m ) olarak ifade eder. Km: Binann ortalama s geirgenlik kat saysn ifade eder. kD . FD + kp . Fp + 0,8 k . F + 0,5 kz Fz km = F art 2: Binann d duvarlarnn, d kap ve d pencereler dahil ortalama s geirgenlik kat says kD . FD + kf . Ff kD + F FD + Ff aadaki deerleri geemez: 3 ve-3 1,90 -6 ve-9 ,12, 1,75 -15 ve-18 1,6 -21, -24, -27 1,45

110

art 3: -6 ve daha souk blgelerde pencereler ift veya ift caml yaplacaktr. art 4: D pencerelerin derzlerinden geen hava miktarn veren hava szdrma derecesi (a) katsays (2) deerini geemez -6 ve daha souk blgelerde btn binalarda d pencerelerin alan kanatlarna ait derzler sentetik snger, lastik veya plastik conta ile hava szdrmayacak ekilde kapatlmak zorundadr. 2.1.1.2. Merdiven boluklarna hibir zaman stc konulmayacaktr. Bina girilerinde d kapdan sonra bir kap daha bulunacaktr. Sayfiye evlerinde ve iklim haritasnda -6 dan daha scak blgelerde bu art aranmaz. ki kapda aldktan sonra kendi kendine kapanr tipten olacaktr. 2.1.1.2. Etrafa verdii s, faydal s olarak hesaba girmeyen btn kalorifer suyu, kullanma scak ve buhar borular izole edilecektir. zole deerleri Ek. 1 de belirtilen deerlere uygun olarak projede belirtilecektir. 2.1.1.4. Istma tesisatnda ve kazan dairesinin boyutlandrlmas ve yapmnda gznnde tutulacak ilkeler. 2.1.1.4.1. Kazanlar Kazanlar TSE veya Uluslararas standartlardan herhangi birine uygun yaplabilir. Kazan kapasitesi kcal/h cinsinden belirlenir. Kazanlar (Kmrl ve Akaryaktl) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl tarafndan direkt metot ile kapasite ve verim testine tabi tutulacaktr. Kazan imalcileri bu testlerin yaplabilmesi iin gerekli tesisat bnyelerinde hazrlayacak veya temin edeceklerdir. Kazan imalcilerinin bnyelerindeki test yerlerinde veya Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca gsterilecek baka bir tesisatda yaplacak testlerde kmrl kazanlar iin Ek: 2de, akaryaktl kazanlar iin Ek: 3 de belirtilen azami baca ekilerinde, takatlarna tekabl eden sl verimleri (Kazann d sath kayplar dikkate alnarak) verdikleri tesbit edildii takdirde projeleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca onanacak ve bu projeleri uygun olanlarn imal ve satna msaade edilecektir. Isl veriminin tesbitinde brlr ve stoker gibi yardmc cihazlarn ektii enerji dikkate alnmayacaktr. Kazanlar 14/kg/m3 cam pamuu veya ayn deerde izolasyon deerinde bir malzeme ile izole edileceklerdir.

111

Seri olarak yaplan kazanlarda en kk kazan ve bundan %60 fazla kapasitedeki her kazan teste tabi tutulacak ve projesinin zerine test sonulan yazlacaktr. Bundan byle bu projelere uygun olarak yaplacak kazanlar teste tabi tutulmayacaktr. lm yaplan en byk kapasitedeki kazanlardan %25 fazla kapasitedeki kazanlara da projesi zerinden kapasite belgesi verilebilir. Binann toplam s ihtiyac (kullanma scak suyu iin s dahil) en az iki adet kazanla (1/3, 2/3 veya 1/3, 1/3, 1/3, 1/3 oranlarnda) salanacaktr. Ancak toplam s ihtiyac 160.000 ksal/h. den kk olan tesislerde tek kazan kullanlabilir. Toplam s ihtiyac 160.000 - 300.000 kcal/h arasnda olan boylerli tesislerde kazanlarn ikisi de-hem kaloriferi hem de boyleri besleyecek ekilde balanacaktr. Toplam s htiyac 330.000 kcal/h den byk olan tesislerde kullanma scak suyu iin ayr bir kazan konacaktr. Orta ya yakan tesislerde 50.000 kcal/hden daha kk kazan yaplmayacaktr. Boyler ayr bir pompa ile beslenecek ve bu pompa boyler suyu scaklna gre otomatik olarak (termostat ile) alacaktr. 2.1.1.4.1.2. Kmrl kazanlar Kmrl kazanlarn kapasite ve verim testleri srasnda kazanlarda alt sl deeri 3500 - 4000 kcal/kg. olan linyit kmr yaklacaktr. 2.1.1.4.1.3. Akaryakt Kazanlar Akaryaktl kazanlar kapasite ve verim testleri srasnda kazanlarda, alt sl deeri 9600 kcal/kg. olan orta veya ar ya kullanlacaktr. 2.1.4.1.2. Brlrler Btn brlrler Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl tarafndan kapasite ve verim testine tabi tutulacaklardr. Bu testlerde en dk, yarm ve tam kapasitede Ek: 3 de belirtilen CO2 yzdelerini verebilen (ve CO yzdesi l'i gemeyen) brlrlerin projeleri bakanlka onanacak ve bu projelere uygun olanlarn yapm ve satna izin verilecektir. Brlr yapmclar ve testlerin yaplabilmesi iin gerekli tesisat bnyelerinde hazrlayacak veya salayacaklardr. Testler brlr yapmclarnn bnyelerindeki test yerlerinde yaplabilecei gibi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca gsterilecek baka yerdeki bu amala hazrlanm bir tesiste de yaplabilir.

112

100.000 kcal/h den byk kazanlara taklacak brlrler ayr ayr kumanda edilebilen ift memeli olacaktr. Salk ve Sosyal Yardm Bakanlnn mtalaas alnmak suretiyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca gerekli grlecek yerlerde ve hallerde, akaryakt ya da kmr kullanan mevcut stma tesisleri ve snai tesisler motorin yakacak ekilde gerekli deiiklikleri yaparak motorin kullanacaklardr. 2.1.1.4.3. Kazan Daireleri Kazan daireleri, geerli projelendirme ilkelerine ve standartlara uygun olarak projelendirilmi ve yaplm olacaktr. Kazan dairesinin bir duvar muhakkak surette d duvar olacaktr. Kazan dairelerinin en az iki kaps olacaktr. Bu kaplardan birisi bina ierisine, dieri ise bina dna alacaktr. Bina dna alan kap, kazan ve boylerin girip kmasna uygun olacaktr. Kanalizasyona balant yaplamayan kazan dairelerinde bir su toplama ukuru yaplacak ve zeri zgara ile kapatlarak suyun boaltlmasn salayacak bir pompa konulacaktr. Bu pompa, toplam s ihtiyac 300.000 kcal/hden kk olan tesislerde el pompas olabilir. Kazanlarn kenarlarnn duvarlardan veya duvara monte edilmi cihazlardan uzakl en az 70 cm iki kazan arasndaki uzaklk en az 40 cm olacaktr. Kazan dairesi ykseklii, kazan zerinde yeralacak dzenlerin gerektiinde tamir ve bakmnn yaplmasnda zorluk dourmamak zere en az 2,5 m. ve en yksek kazan st seviyesinden en az 1 m. daha yksek olacaktr. Kazan dairelerinin, kazan dairesi taban alannn en az 1/12 si kadar alanda da alan ve kendiliinden kapanan yeterli sayda penceresi olacaktr. Kazan dairelerinin pencere ve kaplan yanmaz malzemeden yaplacaktr. 2.1.1.4.4. Yakt Depolar ve Istclar Yakt depolar, geerli projelendirme ilkelerine ve standartlara gre projelendirilmi ve yaplm olacaktr. Kmr veya akaryakt depolan tesisin tam takatte en az 30 gnlk almasna yetecek yakt depo edebilecek byklkte olacaktr. Akaryakt deposu prizmatik veya silindirik formda yaplabilir.

113

Akaryakt deposu ile kazan arasnda en az 20 cm. yksekliinde bir eik bulundurularak akaryaktn depodan akmas halinde kazan tarafna gemesi nlenecektir. Orta veya ar yan akclnn salanmas iin ana tankta ve servis tanknda yaklabilmesi iin brlr bnyesinde stlmas gerekir. Ana tanktaki stmada kullanlacak stc serpantin, eanjr tipinde olacak ve yalnz kullanlan yakt stacaktr. Aksi halde depodaki btn akaryakt snacandan deponun izolesi gereklidir. Ana tank ile servis tank arasndaki yakt borusu ve ana tanktaki stcya kalorifer suyu veya buhar getiren borular ile tanknn ve brlr bnyesindeki stcnn yan yzleri izole edilecektir. Servis tank takriben bir saatlik yakt depo edebilecek byklkte seilecektir. 2.1.1.4.5. Bacalar Temiz hava, duman ve pis hava atma bacalar, duman kanallar, geerli projelendirme ilkelerine ve standartlarna gre projelendirilmi ve yaplm olacaktr. Kazan daireleri, yanma iin gerekli temiz havann girebilmesi iin zemin seviyesinde duman bacas kesitinin % 50 si kadar bir kesitte, temiz hava alma bacasyla d havaya balanm olacaktr. Kazan dairelerinde toplanacak pis havann tahliyesi iin toplam baca kesitinin en az % 25 i kesitinde az kazan dairesi tavannda bulunan bir pis hava bacas bulunacaktr. Her kazann ayr bacas olacaktr. Birden fazla kazan her ne sebeple olursa olsun ayn bacaya balanamayaca gibi kalorifer bacalarna soba, ofben v.s.de balanmayacaktr. Bacalar teknik bir zorunluluk olmadka binalarn d duvarlarna konayacak ve bina duvarlar baca duvar olarak kullanlmayacaktr. Baca duvar kalnlklar standart tula boyundan az olmayacak ve baca duvar yapmnda delikli tula ve briket kullanlmayacaktr. Bacalar tesisat mhendisinin verdii kesitte ve ieri hava olmayacak ekilde ii ve d ince sva ile svanm olacaktr. Bacalar komu yksek binann ekii bozan etkisini azaltmak amacyla varsa bu binalardan en az 6 metre uzaklkta bulunacak ve bina mahyasnn en az 80 cm. zerine kadar karlacaktr.

114

Bacalar mmkn olduu kadar yn deitirmeyecek ekilde yaplacak eer yn deitirmesi zorunlu ise, yn deitirmede yatayla a en az 60 olacaktr. Bacalarn en alt kontuna saan ve hava szdrmayacak ekilde contal bir temizleme kapa konacaktr. Yatay duman kanallar bacaya en az % 5 lik ykselen bir eimle balanacak ve uzunluu hibir suretle baca yksekliinin 1/4 n amayacaktr. Duman kanallarnn, temizlenmelerine imkan verecek szdrmaz, s izolasyonlu, kolay alp kapanabilen ve en kk ls 30x30 cm. olan yeter sayda, temizleme kapa bulunacaktr. Duman kanallar bacaya dorudan doruya veya zorunlu durumlarda yuvarlak dirseklerle balanacak asla 90 derecelik keskin keli dirsek kullanlmayacaktr. Gerekli nlemlerin alnmas ve lzumlu cihazlarn kullanlmas suretiyle baca s kayplar asgariye indirilecektir. Sv yaktla alan tesislerde brlrlerin almad srece bacadaki ekiten dolay doacak s kaybn nlemek iin baca kapama cihazlar konulacaktr. 2.1.1.4.6. Istma tesisatnn dier birimleri: 2.1.1.4.6.1. Radyatr hesaplarnda kolon, branman ve kazan bacas nn verdii slar faydal s olarak hesaba dahil edilecektir. 2.1.1.4.6.2. Btn radyatr girilerinde basncn ayn olmas salana caktr. Teknik zorunluluklar nedeni ile bu art salanamyorsa basn far kndan dolay,deien su miktarna bal olarak radyatrn ortalama s caklnn deimesi radyatr dilim saysnn bulunmasnda hesaba katla caktr. 2.1.1.4.6.3. zel binalarda her radyatr grubuna yakt pay ler takl mas ve yakt parasnn bu cihazlarn gsterdii rakamlara istinaden tak sim edilmesi mecburidir. Yakt pay ler cihaznn taklmas ve yakt sarfi yatnn paylatrlmas Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnca yetki ve rilmi brolarca yaplr. 2.1.1.4.6.4. Akaryakt kullanan resmi ve zel binalar, d hava scakl na gre kazan k suyu scakln ayarlayan otomatik kontrol sistemi ile donatlacaktr.

115

2.1.1.4.6.5. Kullanma scak suyu ihtiyac iin boyler byklnn ta yininde haftada her gn scak su verilecek olsa dahi, haftada gn veri lecekmi gibi hesap yaplacaktr. Kullanma scak suyu her daireye ayr bir boru ile girecek ve bu boru zerine sarfedilen scak suyu lmek zere bir scak su sayac taklacaktr. Scak su masraflar bu sayalarn gsterdii sarfiyata gre paylatrlacaktr. Kalorifer ve kullanma scak suyu ihtiyacnn tek bir kazanla karlanmasnda kullanlan ve boyler suyu scakl kontrol altna alnamayan boylerli kazanlarn iletme verimleri son derece dk olduundan imalleri ve kullanlmalar yasaklanmtr. Boyler kazana, kalorifer devresinden bamsz bir devre ile balanm ise ve bu balant zerinde termostatik kumandal pompa var ise bu tertip kullanlabilir. 2.1.1.4.6.6. Buhar kullanan tesislerde, teknik ve ekonomik imkanszlk lar hari en az enerjiye ihtiya gsteren makinalar tercih edilecek, enerjisi nin bir ksm kullanlan buhardan (veya kondens) ya kazan beslemede, ya stmada veya baka bir eye ile muhakkak faydal enerji olarak yararlan lacaktr. Makinalara buhar enerjisi getiren borular ekonomik izolasyon ka lnlnda izole edilecektir, (vanalar, flanlar vs. de katiyen buhar veya kon dens kaa bulunmayacaktr.) 2.1.1.4.6.7. Buhar tesislerinde mevsimlere veya aylara gre eitli takatlara ihtiya duyuluyorsa, bu takatlara uygun iki veya kazan dairesi, ba ca, izolasyon vs. iin stma tesislerinde yer alan koullar, buhar tesislerin de de aynen geerlidir. 2.1.1.4.6.8. Buhar, kalorifer ve kullanma scak suyu tayan cihazlarn (kazan., boyler, eajr vs.} ve etrafa verdikleri s faydal s olarak hesaba girenler hari btn datm borular izole edilecektir. zole topra (asbest) ile izole yaplmayacaktr. Datm borular dorudan doruya topraa veya betona gmlmeyeceklerdir. Bu gibi hallerde borular kanal iine alnacak ve izole edileceklerdir. Daireler iinde bulunan kullanma scak suyu veya kalorifer borular izole edilmek kaydyle duvara gmlebilirler. Kullanma scak suyu tayan borularn hem kazan dairesinde hem katlar arasnda ve hem de daireler iinde bulunan ksmlar izole edilecektir.

116

KAYNAKLAR 1. Koren, H. , Bisesi, M. Handbook of Environmental Health and Safety, (1-12), Lewis Publishers, Florida, 1996. 2. Gler, . obanolu, Z. evresel ve Biyolojik zleme ve Deerlendir me, evre Sal Temel Kaynak Dizisi No. 7, TC Salk Bakanl Salk Projesi Genel Koordinatrl, TC Salk Bakanl Temel Salk Hizmetleri Genel Mdrl, ISBN 975-7572-55-1, Ankara 1994. 3. Gler, . obanolu, Z. , evre Salnn lkeleri ve Genel Bak As, evre Sal Temel Kaynak Dizisi No. 1, TC Salk Bakanl Salk Projesi Genel Koordinatrl, TC Salk Bakanl Temel Salk Hizmetleri Genel Mdrl, ISBN 975-7572-49-7 , Ankara 1994. 4. Devlet statistik Enstits, Trkiye statistik Yll, Ankara, 1993 5. Devlet Planlama Tekilat, Kalknma Plan. Birinci Be Yl (19631967), Ankara, Ocak 1963 6. Devlet Planlama Tekilat, 1972,Ankara, Aralk 1967 Kalknma Plan kinci Be Yl 1968-

7. nc Be Yllk Kalknma Plan (1973-1977) ,27. 11. 1972 gn ve 14374 sayl Resmi Gazete 8. Devlet Planlama Tekilat, Drdnc Be Yllk Kalknma 1979-1983, DPT: 1664, Ankara, Nisan 1979 Plan

9. Devlet Planlama Tekilat, Beinci Be Yllk Kalknma Program (1985-1989) , DPT: 1974, Ankara 1985 10. Altnc Be Yllk Kalknma Plan (1990-1994) , 6. 7. 1989 gn ve 20217 sayl Resmi Gazete 11. Devlet Planlama Tekilat, Enerji retiminde evre Politikalar, VI. Be Yllk Kalknma Plan K Raporu, ISBN 975-19-0587-7, Ankara, 1992 12. Devlet Planlama Tekilat, Yedinci Be Yllk Kalknma Plan(19962000), Ankara, 1995 13. Last,J.M.,Walace,R.B.Public Health and Preventive Medicine, Appleton-Lange, Norwalk,1994. 14. zer. U, Katkat. V. , Orhaneli Termik Santralnn evreye Etkileri, Uluda niversitesi, Bursa. 1992 15. Akengin. E. , Kkrtdioksit Gaznn Doal evreye Etkileri, evre

117

Koruma Dergisi, Ekim, 1984 16. Taylor, O. C. , Phytotoxic Air Pollutanats and Their Source, Papers presented to the Symposium on the Effects of Air-Borne Pollution on Vega lation, UN, Economic Commission for Europe, Warsaw, Poland, 1980 17. Control of Air Pollution From Fossil Fuel Combustion, OECD, Envronment Committee, Group on Energy and Environment Air Management Policy Group, ENV/EN/84. 3, ENV/Air/84. 3;Scale D. 18. Anl. Y., Kemerky Termik Santralnn Ormanclmz Asndan n celenmesi, Orman Genel Mdrl, Kasm, 1983 19. Oru. N. . Orman Mhendislii Dergisi, 1987, sh. 34 20. Emission Standards for Energy Facilities in OECD Member Countres, OECD, Environment Committee, ENV(83) 30, Scale 2. 21. Egemen. E, Yurteri. C. , Kmr Yaktl Termik Santrallardan Kay naklanan Uucu Kllerin evresel Etkileri, Trkiye 6. Enerji Kongresi Otu rum Teblileri 2, 269-284, zmir, Ekim, 1994 22. Egemen. E, Yurteri. C. , Regulatory Leaching Tests for Fly Ash:A C Case Study, Waste Management and Resear, 1994 23. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl, OECD 1991 Yl alma Prog ram, evre ve Enerji likileri Kapsamnda Deerlendirilmek zere Trki ye'de Srdrlen almalar, 24. DPTE, Trkiye Elektrik Kurumu, Kemerky Termik Santrali Deniz Suyu Kirlenmesi Denetimine Ynelik Biyolojik ve Balk Yetitirme Demostrasyon nitesi Uygulama Projesi, D. E. . Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstits, Proje Kod. No. DBTE-062, zmir, 1987 25. Mller-Feuga, A. , Centrales Nucleaires et Ressources Marines Au Japan, La Peche Maritime, Paris, 1980 26. C. E. A. , Pisciculture, Primeurs et Culture Par La Valorisation des Eaux Tiedes, Electricite de France, Direction deTEquipement, No:E, 48:18, Paris, 1980 27. Haktanr. K. , Orman Mhendislii Dergisi, 1987, sh. 39 28. Uslu. T. , Orman Mhendislii Dergisi, 1987, sh. 41 29. ODT, Bursa Doalgaz Kombine evrim Santral evresel Etki De erlendirmesi almas, Ankara, Eyll 1994

118

30. ODT, Marmara Doalgaz Kombine evrim Santral evresel Etki Deerlendirmesi almas Nihai Raporu, Ankara, Eyll 1994 31. TC. evre Bakanl, 2000'li Yllara Doru evre, Ankara, 32. Byk Larousse Ansiklopedik Szlk, Cilt. 10, Geliim Yaynlan, s tanbul, 1986 33. M. T. A. , Jeotermal Enerji, Ankara, 1989 34. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl, 1990 Trkiye Enerji Master Plan, Ankara, 1991 (Baslmam) 35. Kksoy, M. , Yaktlar Jeolojisi, Hacettepe niversitesi Yayn, Anka ra, 1985 36. Izbrak. R. , Corafya Terimleri Szl, Milli Eitim Bakanl retmen Kitaplar Dizisi, No: 157, stanbul, 1992 37. obanolu, Z. , Konut Sal, Somgr Yaynevi, Ankara, 1996 38. Aybers. N. , Istma, Havalandrma ve iklim Tesisleri, stanbul, 1978 39.Jntgen, H. Coal Charcterisation in Relation to Coal Combustion.Part II.Envirnomental Problems of Combustion, Erdl und Khle.Petrchemie Vereinigt mit Brennsiof- Chemie Bd.40, Heft 5, 1987. 4O.Kkbayrak, S. Farkl Kkrt Giderme Yntemlerinin Trk Linyitlerine Uygulanmas,Doktora tezi, T, stanbul, 1984 41.Benson, J.M.Hill. J.O.Mitchell, E., Newton, G.J. Carpenter. R.L. Toxicological Characterisation of The Process Stream From an Experimental Low Btucoal Gasifier. Arch. Environ. Contam.Toxicol.ll,3, 363,-371, 1982a 42. Comins, BT. Policyclic Hydrocarbons in Rural and Urban Air.Int.J.Air.Pollut. 1,14-17,1958. 43.Von Fredersdorff, C.G. and Elliott M.A.Coal Gasifcation.In:Lowry, H.H. Ed.Chemistry of Coal Utilisation, Supplementary Volume.pp 893,954, John Wiley and Sons, NewYork,1983 44.Gler , ;evre ve Salk.Tbbi Dokmantasyon Merkezi, Ankara, 1992. 45.Topuzolu, ;evre Sal ve Sal, Hacettepe niversitesi Yaynlar, A- 27,Ankara, 1979. 46.Last,J.M.,Walace,R.B.Public Health and Preventive Medicine, Appleton-Lange,Norwalk,1992

119

. 47..ulfaz, A.,Ycel,H. Termik Santrallarda Baca Gazndan Kkrtdioksit Temizleme Yntemleri, Kimya Mhendisleri Der., 109,9,984. 48.Beine, H. ber den Gehalt an 3,4, Benzpyren in den Abgasen von Hausbrandfen mit Festen Brennstoffen, ..Staub -Reinhalt.Luft, 39, 334336, 1970. 49. Janssen, H.R., Roussel, K. M.,Ulmanns, Industrial Encyclopedia of Industrial Chemistry, 5 th ed.Volume A, 19.(235-239) 50.Monteil, C.L;Carbon Graphite Handbook. nter Science Publis-hers, NY, 191968. 51.Botkin, D.B., Keller, E.A.,Environmental Science, Earth as a Living Planet, John Willey Sons Inc, New York, 1995. 52.Morowitz, H.J., Energy Flow in Biology, Oxbow Press, Woodbridge, Conn., 1979 53.Jackson, R.W., Jakson, J.M., Environmental Science, The Natural Environment and Human Impact Longman,London,1996. 54.BP Statistical Review of World Energy,The British Petroleum Co., London, June 1994. 55.International Energy Agency, Renawable Sources of Energy, OECD/IEA, 1987. 56.International Energy Agency, Global Energy, The Changing Outlook, OECD, 1992. 57.Wilson, J., Apsimon, H.,Tracking the Cloud From Chernobyl, New Scientist, 42-5 17 July 1986. 58.Ahearne, J.F., Nuclear Power After Chernobyl, Science, 236, 673-9, 1987. 59.Atwood, C.H., Chernobyl-What Happened ? Journal of Chemical Education, 65 (12), 1037-41, 1988. 6O.Rich; V., An 111 Wind From Chernobyl, Hew Scientist, 26-8, april 20, 1991. 61.Bojcun, M., The Legacy of Chernobyl, New Scientists, 30-5, 20 april 1991.

120

You might also like