You are on page 1of 14

Tarih Kltr ve Sanat Aratrmalar Dergisi (ISSN: 2147-0626)

Journal of History Culture and Art Research


Revue des Recherches en Histoire Culture et Art
University

Vol. 2, No. 1, March 2013


Copyright Karabuk

DOI: 10.7596/taksad.v2i1.160

Ebul Hasan Haraknye Gre Sfi Benlik Dnm


Transmutation of the Self according to Ebul-Hasan al-Harakn

brahim Itan1

Abstract
Sufi psychology is a new area of research dealing with the attitude and the behavior of
the sufis. While studying the developments of human psychology focusing on human attitudes
and behavior as well as their origins in the human body, we had the opportunity to study those
of the sufi from a psychological perspective. When it comes to modern psychology, we
studied the integrity of the self, also known as self realization by observing the
characteristics of someone who has attained a certain degree of perfection, in addition to this
we have worked on certain methods and theories pertaining to the development of the
personality. Sufism has built its own theory of the personality based on its own methods
which aim at studying the basic characteristics of the spiritual evolution of the human being.
Modern psychology also examines pathological human behavior and comes up with adequate
therapies so as to readjust these behaviors accordingly. Likewise, sufism has an interest in
inadequate human behavior in the words of sufism the vices of the soul it also aims at
readjusting these types of behavior but from a spiritual point of view. In these writings, we
will be studying the transmutation of the sufi self according to the classical era sufi EbulHasan al-Harakn and we will examine the two aspects of that transmutation: the
psychological one and the psycho-spiritual one.
Keywords: Sufi psychology, psychology, spiritual evolution, transformation of the
self, psycho-spiritual.

Karabk niversitesi Edebiyat Fakltesi Psikoloji Blm retim yesi.

181

zet
Sf psikolojisi, mutasavvflarn tutum ve davranlarn inceleme konusu yapan ok
yeni bir aratrma alandr. nsan tutum ve davranlarn ve bunlarn kaynan aratran
psikoloji biliminin gelimesi, sfi literatre de psikolojik adan bakma imkn salamtr.
Psikolojide kendini gerekletirme kavramyla ifade edilen benlik btnl konusu
aratrlm, sz konusu bu btnl salayan stn kiilerin temel zellikleri incelenmi ve
kiisel geliim konularnda kayda deer bir takm yntemler ortaya konmutur. Sf anlay da
kendine has metotlarla bir benlik geliimi teorisi oluturmu, seyri slk diye adlandrlan rh
geliimin temel karakteristiklerini ortaya koymutur. Modern psikoloji insann davrann ve
davranlarndaki patolojik durumlar anlamaya ve yeniden dzenlemek iin terapi yntemleri
gelitirmeye alrken, sf hayat biimi de insan anlamaya, olumsuz ve patolojik diye
nitelendirebileceimiz davranlarn tasavvuf diliyle ifade edersek nefsin ayplarn rh
ve mnevi yapya gre yeniden dzene koymak zerine durmutur. Bu almada, sf benlik
dnm konusu, klasik dnemin nl sfilerinden olan Ebul Hasan Haraknye gre
incelenmi ve sf benlik dnmn fizyolojik ve psiko-ruhsal boyutlardaki yansmalar
ksaca ele alnmtr.
Anahtar kelimeler: Sf psikolojisi, psikoloji, seyri slk, benlik dnm, psikoruhsal.

Giri
Sf benlik dnmn iki temel boyutundan bahsedebiliriz: Fizyolojik ve psikoruhsal. Sfilere gre, mnevi benlik geliimi bu iki boyutun dengelenmesiyle oluur. Bu
nedenle, sz konusu bu boyutlardan birindeki eksiklik dierini de olumsuz etkiler ve istenilen
benlik btnl ve olgunluu gereklemez. Tasavvuf diliyle ifade edersek, nefsin ayplar
ve irkin huylar insan nefsinde kalc olmaya balarlar ve ikinci tabiat olarak yerlerini alrlar;
bu durum kiinin psiko-ruhsal mutluluunu engelledii gibi ruhsal boyutta yaam
sremedii iin insandan beklenen Allahn yeryzndeki halifesi (Kuran, Bakara 2/30)
olma grevinin gereklemesine de mani olur.
Biz de bu almamzda tasavvufun klasik dneminin nemli sfilerinden Ebul Hasan
Harakn (352/963; 425/1033)ye gre sfi benlik dnmn konu edinerek slikte
meydana gelen gelimelerin bedensel, zihinsel ve sosyal srelere nasl yansdn ksaca
greceiz. Nefsin deiim ve dnmnn insan tutum ve davranlarna yansmasn analiz
ederek mnevi geliimin prensiplerini ortaya koyacaz.
182

Ebul Hasan Haraknye Gre Sf Benlik Dnmn ki Boyutu


1)

Sf Benlik Dnmn Fizyolojik/Bedensel Boyutu

Sf benlik geliimin fizyolojik boyutu, bireyin bedensel davranlarn dzenler ve


mnevi yaamn ngrd kvama ulamalar iin bedensel arzu ve istekleri snrlamay
hedefler. Nefsin hev ve ehvetlerine uyma zelliinin olmas (Slem, 2001, s. 100),
bedensel arzu ve isteklerin snrlandrlmas ve dengelenmesi anlamna gelmektedir. Baka bir
deyile, bedensel ve ruhsal boyutlu insann, ruhsal boyutunun gelimesi bedensel boyutunun
arzu ve isteklerinin snrlandrlmasn gerektirir. Bu nedenle sf bak, mnevi yolculua
kan derviin psikolojik yapsnn bedensel perhiz yapmaya msait olmasn art koar.
Yeme, ime ve uyuma gibi bedensel istekleri snrlayamayan kiinin mnevi yolculua
kmas dnlemez; ok yemek, ok uyumak ve ok konumak kalbi mnen ldrr
(Slem, 1986, s. 13). Ayrca derviin yediinin helal yolla kazanlm olmasn da n art
kabul eden tasavvuf anlay, madd varlmz besleyen ve ssleyen yiyecek, iecek ve
elbiselerin pheli yollardan elde edilme tehlikesine kar mridi uyarr ve her eyin meru
yoldan kazanlm olmasn zorunlu klar (Muhsib, 1987, ss. 85-89). Bylece arzu ve
istekleri kontrol altna alnan beden ve organlar, kalbin mnevi oluumunun kurallarna gre
yaama imkn elde ederler ve ruhsal dnmn davranlar halinde sergilenmesinin aralar
olurlar (Frager, 2005, s. 82).
Sf baka sahip Harakn Hazretleri, sf benlik dnmn fizyolojik boyutuyla
ilgili olarak, her eyden nce, helal lokma yemenin neminden bahseder. Bir mridine hi
zehir itin mi? diye sorduunda, mridi kendisine hayr, kim zehir ierse lr diye cevap
verince yle karlk verir: O halde sen, asla helal yememi olmalsn; nk kim yedii
ekmein zehir gibi olduunu dnmezse, helal yemi saylmaz (ifti, 2004, s. 221). Bu
ifadeyle sfimiz helal lokma yemenin mnevi geliim iin hayati nem tadn vurgulamak
istemitir. nk zehir imek bedensel lme sebep olur ama haram lokma yemek rh lme
neden olacandan daha da tehlikelidir. Sz konusu bu bak tarz, sf kiilik yapsnn ok
derinlikli ve snrlarnn net kurallarla belirli olduunu gstermektedir (Itan, 2012, s. 168).
Haraknye gre sf benlik dnmn fizyolojik boyutunun dier bir noktas
bedensel perhiz yapmaktr (ifti, 2004, s. 219) ki, alt benliin isteklerini snrlama
kapasitesini gstermek amacyla beden isteklere gem vurmay ifade eder. Bundan ama,
yukarda da belirttiimiz gibi, rh ve mnevi hayat olumsuz olarak ynlendirme tehlikesi
olan d organlarn arzularnn drtlerini etkisiz hale getirmek ve kalbi bulanklk ve
kirlilikten kurtarmaktr (Kbra, 1996, 77).

183

Bedensel perhiz yapmann aralarndan biri ala kar direnmektir; az yemei


gelenek haline getirmenin insan beden ve ruh sal bakmndan nemini ok sklkla
vurgulayan sfiler (Kbra, 1996, s. 89-90), al benlik dnmnn ilk aamas olan
fizyolojik dnmn gereklemesinde nemli bir ara olarak grmektedirler. Sf gelenee
bal olan Harakn Hazretleri alk konusunda dayankl olmay ifade eden u aklamalar
yapar: Ala kar yle dayankl olmaya al ki, gnde bir n yiyorsan, gnde bir
n; gnde bir n yiyorsan, drt gnde bir n; bu sreyi krk gne, bir yla kadar
arttr. O zaman bir ku yumurtasna benzer, beyaz ya da krmz yahut sar bir eyi aznda
tutan ylana benzer bir ey ortaya karak gelir ve azn senin azna koyar; ondan sonra
asla yemesen de olur Gnlnn habersiz olmas byle gerekleir; bu dnyada m, br
dnyada m olduundan hi haberi olmaz (ifti, 2004, s. 256). Sfimizin bu szleri ala
kar dayankl olmann kalbin bu dnya hayatndan habersizlemesi ve mnevi yaam
boyutuna gemesindeki etkisini gstermektedir. Yeme ve ime duygusundaki bu azalma
madd yiyecek ve iecee olan ihtiyac da azaltaca iin, kul artk vaktini daha ok
Efendisiyle geirme imkan elde eder. Artk bu hale gelen kul iin mnevi rzk
diyebileceimiz ilhi yolla beslenme sz konusu olur ve Allah kendisine btnyle balanm
ve adanm kulunun ihtiyalarn karlama grevini yklenir (Kuran, Al-i mran 3/37) ve
onu bu dnya hayatnn artlarnn etkisinden kurtararak kullar Allha arma/irat
vazifesini ona ykler (Shreverd, (1999, ss. 53-57; Altparmak, 2005, s. 38). Bu kvama
gelme arzusunda olan mritler, mritlerini alkla snarlar ve bu konuda gsterecekleri
baarya gre seyri slklerinde yol almalarn salarlar. Bu nedenle, alkla riyzet mnevi
yolculuun vazgeilmez azklarndan biri olmutur (Muslu, 2005, 184-188).
Alk konusunda dayankl olmay neren Harakn, alktan maksadn bir ey
yememek deil, asl amacn yeme ime drtsnn insan zerindeki etkisini krmak
olduunun da altn izer. Bunu, eyh Eb shak kendisine btn sahra yolculuu boyunca
canm tatl istedi yemedim dediinde Harakn Hazretlerinin btn sahra boyunca canm
hi tatl istemedi ve yedim (ifti, 2004, s. 260) cevabndan anlamaktayz. Bu ekilde asl
amacn bir eyi yememek deil, yeme drtsnn etkisini krmak olduu ortaya km
olmaktadr. Mritlerin seyri slkun banda alk ile riyzet konusunda sert davrandklar,
fakat yeme-ime drtsne kar ehvetin/istein krlmas durumunda yemenin zarar
vermeyeceini vurgulam olmalar da, asl amacn yeme-ime isteinin insan ruhuna hkim
olmasn engellemek olduunu gstermektedir. Sfilerin amalarnn nefsin/benliin hev ve
ehvetlerini krmak olduu gz nne alndnda (Slem, 2001, s. 101), yeme konusundaki
riyzetten amacn alt benliin isteklerinin rh geliime engel olmasn engellemek olduu
daha iyi anlalacaktr.

184

Sf benlik dnmn fizyolojik boyutunun baka bir noktas da rzk konusundaki


endienin ortadan kalkmasdr. Sfiler rzk endiesinin kulun Rabbine olan gvensizliinden
kaynaklandn vurgularlar (Slem, 2001, s. 97). Kulunun rzkn zerine aldn belirttii
halde, kulun bu endieyi tamas Rabbiyle olan gven ban zayflatr ve kulda bir korku
meydan gelir. Rzk endiesi tamann abesle itigal olduunu belirten Harakn zaman
gelmeden senden ibdet istenmedii gibi, sen de gelmemi gnn rzkn isteme; istersen
abesle itigal olur (ifti, 2004, s. 240) diyerek ok veciz bir benzetmeyle gelecekle itigalin
anlamsz olduunu vurgulam olmaktadr. bnl-vakt olmay tercih eden sfilerin imdiki
an deerlendirme anlaynn (Kueyri, 1991, s. 180) izini grdmz sfimizin bu yorumu,
sfi bakn lm duygusuyla beslendiini ok net gstermektedir.
Sf benlik dnmn fizyolojik boyutunun dier nemli bir noktas da bedensel
organlarn rettii duygu

ve

dncelerin/vesveselerin kalbi olumsuz

etkilememe

olgunluuna erimeleridir. Sfiler kalbi bir merkez olarak ele alrlar ve kalbin ynlendii
tarafn arzu ve istekleriyle rldn belirtirler; kalp bir havuz gibidir ve iine ald suyun
rengini almaktadr (Hakm Tirmiz, 1988, s. 36). D organlarn verebilecei vesveselerin
yolla kalbe gelebileceine dikkat eken Harakn Hazretleri yle der: ey kalbi megul
eder: Gz, kulak ve lokma (tat alma); oysaki gzle grdn ey kalbi megul etmemelidir,
kulakla duyduun ey kalbi megul etmemelidir ve haram lokma kalbi kirletir; bylece
vesvese doar (ifti, 2004, s. 223-224). Sfimizin belirttii gibi vesvese yani kiiyi
Allahtan alkoyan duygu ve dnceler gz kulak gibi d organlarn aracl ve eytann
ynlendirmeleriyle kalbe girer ve onu etki altna alr; havtr dediimiz gelip geici duygu ve
dnceler byle oluur (elik, 2002, s. 157). Yaplacak ilk ey, bu durumun farknda olup
ruhsal duygu ve dnceleri kalbe davet etmek ve onlarn etki alanlarn geniletmektir.
Fizyolojik boyutun dnmnn dier nemli bir noktas da, bedenin nemli
organlarndan olan dilin kalple ayn eyleri syleyebilme kapasitesine erimesidir. Sf
psikolojisi asndan bakldnda yukarda ifade ettiimiz gibi kalp merkezdir ve dil
kalpte olan ortaya karr; kiinin szleri i dnyasnda tad duygu ve dnceleri yanstr.
Szdeki tutarllk ve dzenlilik kalpteki btnl, szdeki danklk kalpteki dankl
ifade eder. Kiinin sznn dankln kalbinin danklna balayan Harakn kalp
tenceredir ve dil de kepe; tencerede ne varsa kepeyle o kar. Kalp denizdir, dil sahil; deniz
dalgalannca iinde ne varsa onu sahile atar (ifti, 2004, s. 234) sfi szn delil gsterir.
Ayrca Allah erlerinin ilesi krk yldr: Dilin dzelmesi iin on yl ile ekmek lzmdr, on
yldan az sreyle dil dzelmez; tenimizde biten bu haram etten syrlmak iin, on yl daha ile
ekmek gerekir; kalbin dzelerek dille ayn olmas iin, bir on yl daha ile ekmek gerekir.
Her kim bu ekilde krk yl mesafe alrsa, onun boazndan iinde hevnn bulunmad bir
185

sesin kmas mit edilir (ifti, 2004, s. 253-254) diyerek nefsin hev ve ehvetlerinin
etkisinde kalmadan sz syleyebilmek iin uzun sre almann zorunluluundan bahseder.
Fizyolojik boyutun dnmnn dier nemli bir noktas da bedenin organlarnn
Allahla megul olmasdr (Herev, 1962, s. 55-56). Bylece organlar kendi hazc dnyalarnn
etkisinde bedeni ynlendirme imkn bulamayacaklardr. Bu noktada Harakn Hazretleri
Mminin organlarndan birinin, daima Allahla megul olmas gerekir; ya kalbiyle Onu
anar, ya diliyle Onu zikreder, ya gzyle Onu grr, ya eliyle cmertlik yapar, ya ayayla
insanlar ziyaret eder, ya vcuduyla mminlere hizmet eder, ya yakni imanla Ona inanr, ya
aklla marifet elde eder, ya ihlasla amel eder veya kyametten korkar (ifti, 2004, s. 240)
diyerek Allahla megul olmann ok geni yelpazede cereyan ettiini ifade etmi olmaktadr.
Bu durum, artk kiinin zhir organlarnn kalbin mnevi ynlendirmesine kulak verecek
kvama geldiini gstermektedir. Zikrin btn eitleriyle zhiri organlarn aldatc
alglamalarna artk kulak vermeme kapasitesi elde etmi olan kalp, ruhsal geliimiyle kiinin
d organlarnn ileyiini mnevi olarak etkiler (Wilcox, 2001, ss. 155-159).
Fizyolojik boyutun dnmnn dier nemli bir noktas da, tevzuun almeti olan
ba ne eerek yrme davrandr. Hyanetsiz nasihat nasl olur? diye sorulan bir soruya
nasihat ettiinde, cemaatten daha stn olduunu im etmek maksadyla ban dik
tutmadn ve dnyaya kar tamahkar olmadn halde yaptn nasihattir (ifti, 2004, s.
226) diyen Harakn Hazretleri, kibir ve gurur almeti olan ba dik tutmay ruhsal
geliimdeki eksiklie balam olmaktadr.
Sf benlik dnmn fizyolojik boyutunun kemal noktasna ulatn gsteren en
byk delil, kiinin hikmetle konumas ve bedensel ihtiyalar nedeniyle insanlara muhta
olma gdsnden kurtulmu olmasdr (Slem, 2001, s. 80). Harakn bu konuda Allah
hikmeti gnderir ve yetmi bin melek onunla kol kola dolar; iinde dnya sevgisi
bulunmayan bir kalbe girerek onda yerlemek ister; (yerini bulduktan sonra) meleklere: Ben
yerimi buldum, atk siz de yerinize gidin der. Bu kul ertesi gn, Allahn kendisine verdii
hikmetle konuur (ifti, 2004, s. 242) diyerek bedenin kalbe alan organ olan dilin d
etkilerin tesirinde sz sylemekten kurtulup ruhsal boyutun tesirinde konuma olgunluuna
ulatnn altn izer. Bedenin artk d dnyaya ilgisinin kaybolduu bu hal, kulun fen
fillah makamna ktn gstermektedir (Kueyr, 1991, s. 196-198). Bu durumu eer beni
istiyorsan, temiz ol nk ben temizim ve insanlara ihtiya duyma nk ben ihtiyaszm
(ifti, 2004, s. 246) ilhi hitabyla ifade eden sfimiz, Allahtan baka eylere ilginin
kaybolmasyla ancak benlik dnmn geliebileceini ortaya koymu olmaktadr.
Ksaca sf benlik dnmnn fizyolojik boyutta gerekleen dnm, bedensel
arzu ve isteklerin/gd ve drtlerin kontrol altna alnmas demektir; bylece psiko-ruhsal
186

boyutun dnmne geilmi olur. Bu ekilde insan psikolojisi ruhsal geliime sahne
olmann zevkini tadarak doal terapi srecini yaayacak ve psikolojik tkanmln rettii
bunalm, depresyon ve stres gibi skntlara dmekten kurtulacaktr.
imdi, Haraknye gre, szn ettiimiz bu kalitede yaamn gereklemesi iin
gerekli olan psiko-ruhsal dnm inceleyelim.
2)

Sfi benlik dnmn psiko-ruhsal boyutu

Sfi benlik dnmnn psiko-ruhsal boyutu, sf yaamn bireyin alg dnyasna ve


ardndan tutum ve davranlarna yansmalarn konu edinir. imdi Harakn Hazretlerine
gre bu tutum ve davranlardan bazlarn inceleyelim.
Psiko-ruhsal boyutun geliiminin ilk adm kiinin gafletinden uyanmas psikolojik
dille sylersek farkndal salamas ve mnevi dnm yoluna girme karar vermesidir.
Gaflette olmak demek, kiinin madd boyutunun etkisinde hayatn srmesi ve ruhsal
boyutunun farknda olmamas demektir (Slem, 2001, s. 111). Ruhsal hayatn geliimi her
eyden nce bu hayattan mahrum olduumuz gereini kabul etmekle balar; uyank
olmay/yakaza mnevi yolculuun ilk prensibi olarak belirleyen sfiler (Herev, 1962, s. 8-9),
kiinin gafletle yaamasn mnevi lm olarak deerlendirirler. Uyank olma tutumuna sahip
olmak iin ne yapmalyz sorusuna kar Harakn Hazretlerinin mrnz bitmi saynz ve
son nefesinizin gelip iki dudanzn arasnda kmak zere durduunu dnnz (ifti,
2004, s. 223) diye verdii cevap lm anmay gafletten uyanmann bir arac olarak grd
anlamna gelmektedir. nk lmle her an kar karya olduu duygusuyla yaayan kii, alt
benliinin hazc arzu ve isteklerine uyma gafletinde olmaz ve zaten terk edecei dnya iin
dert ekmek istemez. Efendisinin huzuruna kmaya hazrlanan bir klenin hesap verme tela
iersinde olmas durumu gibi verecei hesab dnr. Ayrca Efendisiyle karlamann
heyecan da kendisini sarar ve baka heyecanlar kalbini megul etmez. Haraknnin
insanlarn tek bir hatas vardr, o da gaflettir. lacmz da ayndr ve gafletten uyanmaktr
(ifti, 2004, s. 239) sz sf psikolojisinin temel unsurlarndan olan gafletten uyanmann
mnevi dou iin nemini ifade eder.
Psiko-ruhsal deiimi yaama kararll baka bir deile mesafeleri aarak Allaha
yaklama (Hakm Tirmiz, 1990, s. 73) konusunda phe ve endie duymayan mrit mnevi
yola girdiinde eitilmeye hazr halde olmaldr. Bu konuda Harakn mridi kapdan ieri
girdiinde prin kendisiyle ilgilenmesi gerekmeyen kii olarak deerlendirir. Mrit, daima en
dipte de olsa, prin sohbetinde oturduu her yerde, hlinden memnun kalandr; annenin
ocuu kandrmak iin kurabiyeye ya srerek ona vermesi gibi kandrlmas gereken mrit
olamaz (ifti, 2004, s. 225) diyen sfimiz herhangi bir dnyev kar ilikisi amacyla

187

mnevi yolculuun gerekleemeyeceini vurgulam olmaktadr. Bu nedenle mridin kararl


olmas ve atete yanmay gze almas gerekmektedir, yoksa beklenen psiko-ruhsal deiim
gereklemez. Harakn Hazretlerine gre derviler ilk admda Allah var baka ey yok
derler. kinci admda Onunla nsiyet kurarlar ve nc admda ise atete yanarlar (ifti,
2004, s. 231). Bu l forml tasavvuf literatrnde ilmel-yakn, aynel-yakn ve hakkelyakn kavramlaryla ifadesini bulan hakikati kavramann merhalesini anmsatmaktadr.
Birinci aamada gerei bilgi yoluyla kavramak, ikinci aamada gerek bilgisini grmek ve
nc aamada gereklikte yanmak/yok olmak vardr (Kueyr, 1991, ss. 219-220). Son
noktada artk alt benlik ve arzular tamamen ortadan kalkt iin geici dnyev benliin
yklmas ve yerine gerek ideal benliin gemesi sz konusudur. Kiisel bilgi ve
deerlendirmelerimiz bu aamalarn etkisiyle oluur. lk bilgilerimiz evremizden aldmz
bilgi ve fikirlerle oluur, ardndan onlar bizzat tecrbe etmeyi deneriz, ok az insan bu
noktada baarl olur. Bizzat tecrbe edip ardndan bilginin kayna olan Gerek varlkla test
etme ise nc aamay oluturur ki bu ok nadir insanlarn yapabilecei bir itir. Ancak
nc aamaya ulaldnda fikir ve deerlendirmelerimizin bir anlam vardr ve bu nedenle
mrit bu dereceye varncaya kadar konumaz ve gr beyan etmez (Kbra, 1996, ss. 76-77).
Ksaca ifade edersek, ilmel-yakn akl yoluyla, aynel-yakn kef yoluyla ve hakkel-yakn ise
mrifet yoluyla elde edilir (Kueyr, 1991, s. 220). te bu sebepledir ki mnevi yolcu ileyi
gze almaldr. nk ile alt benliin zelliklerinin mnevi kaz almas yaplarak ortadan
kaldrlmas ve benliin yeniden yaplanmas iin gerekli olan bir aratr. Harakn Hazretleri,
yukarda belirttiimiz gibi, Allah erlerinin ilesi krk yldr diyerek bu noktay vurgulamtr.
Psiko-ruhsal dnm iersinde olan mnevi yolcu, iinde yaadmz madd dnya
ile psikolojik olarak ban koparmtr. Bu nedenle Harakn Hazretleri dervii kendisine ait
dncesi olmayan, konutuu halde konumayan, syledii halde sylemeyen, duyduu
halde duymayan, yedii halde yediinden lezzet almayan, skuneti ve hareketi olmayan,
sknts ve neesi bulunmayan (ifti, 2004, s. 220) kii olarak niteleyerek mnevi yolun
dnyev his ve duygulardan uzak yaama yolu olduunu, benliin her trl etkisinden fen
bulup ilhi sfatlar ile baka makamna ulamann gerekli olduunu vurgulam olmaktadr.
lhi benin karakterini elde etmek iin kendi benlik karakterinden soyutlanmann gerekli
olduunu ne sren sfi bakn hedefi, kiiye ruhsal bir karakter kazandrmaktr. Ayrca bu
dnyada vcudu gurbette olan kimse garip saylmaz; aksine kalbi teninde garip ve srr
kalbinde garip olan bir kimse gariptir (ifti, 2004, s. 222) diyerek Harakn mekansal ve
fiziksel boyutta gerekleen gurbetin/uzakln gerek manada gurbet olmadn, asl
gurbetin

vatan

aslisinden

uzakta

olan

ruhun

bedende

gurbette

olmas

olarak

deerlendirmitir. Bu deerlendirme, tasavvuf dncesi asndan nemlidir nk btn


tasavvuf uygulamalarn amac, insann asl vatanna geriye dnme almasn gerekletirme
188

gayreti zerine kuruludur. Asl vatana geriye dnme arzusu, bulunduumuz bu madd lemde
gurbette olduumuzu kabul etmekten geer. Bu dnyada gurbette olma dncesi, kiiye
buraya ait olmad hissini verdii iin kii bu dnyada olup biten olaylara aldr etmeden
yaama gcn bulur (Itan, 2007, ss. 547-549).
Psiko-ruhsal dnmn temel noktalarndan biri de kalbin mnevi bir dnm
yaayarak srekli Sevgiliyle birlikte olma halini kazanmasdr. Bu anlamda Harakn gnl
erleri, kalplerini koruma altna alan kimselerdir, k olanlar ise gnllerinde daima Allah
hatrlamak endiesini tayan kimselerdir. Kulun kalbinde Allahn dnda bir eyin
olmamas houna gider (ifti, 2004, s. 237) der. Sfimize gre bu ancak, konuan ve
dinleyeni Allah olduunda kulun ancak konumas ve dinlemesi yntemiyle gerekleir
(ifti, 2004, s. 238). Kalbi her trl ilgi ve ilikiden koruyarak negatif kiilik zelliklerini
ortadan kaldrmak sf psikolojisinin sunduu mnevi terapinin temel prensiplerindendir
(Frager, 2005, s. 155). Kalbi, alt benliin karmak ve belirsiz duygular iersinde brakmak
zmszlk retir. Bu nedenle, sf yaamn ortaya koyduu gibi Yaratcnn ngrd
yaam tarzn merkeze alarak bir hedefe ynelik yaama biimi kiiye snrlar belirlenmi
bir ereve belirleyeceinden ruh sal bakmndan katk salar. Gnmz baz psikolojik
aratrmalarn, insanlarn hayatlarn ilk dnemlerindeki eitimin belli kurallar etrafnda olmu
olmasnn salayaca kaliteden bahsetmeleri bu konuda nemlidir. Hayatmzn erevesinin
belli snrlarla belirlenmesi aslnda insan hrriyetine aykr deildir nk insann benlik
geliiminin daha da kaliteli olmasn imkn salar (Wilcox, 2001, ss. 149-151).
Psiko-ruhsal dnmn nihai noktalarndan biri de Sevgilinin haliyle hallenme ve
onun zellikleriyle yaayabilme kapasitesini gerekletirerek sarslmaz bir kiilik yapsna
sahip olmaktr. Bu konuda Harakn Hazretleri btn aalar kknden koparacak, btn
binalar ykacak, btn dalar skecek ve btn denizleri taracak bir rzgar estii halde
yerinden kmldatamad kimse fen ve bakdan sz edebilir (ifti, 2004, s. 234) der. Bu
bak tarz sfinin gelip geen duygu ve fikirlerden etkilenmeyecek derecede salam bir
kiilik yapsna sahip olduunu ifade etmektedir. Duruma gre gr beyan eden ve duru
sergileyen fertlerin kiilik yaplarnn oturmad bilinen bir gerektir. Fen, hakikatte yok
olmak, baka ise hakikatle yaamak demektir. Sfi fen mertebesiyle alt benliin btn
sfatlarndan soyutlanm, bak mertebesiyle ilhi sfatlarla yaayabilecek duruma gelmi
kimsedir (Kueyr, 1991, s. 198). nk bu tr kimseler Allahn vahdaniyet sfatyla
eitilmilerdir: Allah dostlarn kendi temizliiyle ssleyerek kendi vahdaniyeti ile terbiye
eder, kendi ilmiyle yetitirir ve kendi devleti ve kudreti himayesine alarak onlara sultanlk
balar (ifti, 2004, s. 243) diyen sfimiz mnevi sultanln Allahn himayesinde gelien

189

eitimle olabileceini kaydetmi olmaktadr. Mrit ve Peygamber vesilesiyle eitim aslnda


Rabbin terbiyesine girme yolunu gstermek iin nem tar; asl eitim Rabbin eitimidir.
Psiko-ruhsal geliimin pratik sonularndan biri de ibadetleri herhangi bir beklenti
iersinde deil de, ihlas ve samimiyetle Allah iin yapma gcdr. Fen ve baka mertebesine
ulaan kii bu sayede beklentisiz ibadet eder. Bu konuda ibadeti herkes yapar ama herkes
ibadetinden emeli uzaklatramaz (ifti, 2004, s. 255) diyen Harakn karsz ve
beklentisiz srf Allah iin ibadet yapmann sf yaamn sergiledii tavrlardan biri olduunu
ifade etmektedir. Ayrca namaz klmak ve oru tutmak bitlerin iidir ama afetleri kalpten
uzaklatrmak yiitlerin iidir (ifti, 2004, s. 255) diyerek sfimiz, ibadet etmenin en nihai
sonucunun insan psikolojisine zarar veren irkin tutum ve eilimlerin kalpten atlmas
olduunu ifade etmi olmaktadr. badete devam et ki ihlas ortaya ksn; ihlasl olmaya
devam et ki nur ortaya ksn (ifti, 2004, s. 257) diyen sfimiz ihlasla ibadetin ileli bir
gayretin sonucunda olabileceini vurgulam olmaktadr.
Psiko-ruhsal dnmn pratik sonularndan biri de davranlar boyutundaki
olgunluktur. Sf yaamda, kt huylar yerini iyi huylara brakr ve kiilik yaps ruhsal tarafa
ynelir. Harakn Hazretlerinineer tandrndan elbisene bir ate srasa, onu hemen
sndrmeye alrsn; dinini yakacak bir atein, yani kalbinde yer alan kibir, haset ve riy
ateini nasl sndrmezsin (ifti, 2004, s. 239) ifadesi, kt huylarn ortadan kaldrlmas
konusunda uyarc bir deerlendirmedir. Madd tehlikelere kar dikkat eden insann mnevi
tehlikeler karsnda gaflet iersinde bulunmasnn altn izen sfimizin bu deerlendirmesi
sf terapi asndan kayda deerdir, nk sknt ve bunalmlar kt davran kalplar
nedeniyle meydana gelmektedir.
Kt huylarn ortadan kaldrlmas konusunda hassas davranan sfiler, ayn ekilde iyi
huylarnda kiilik yapsna yerlemesi konusunda da dikkatli davranmlardr. imdi de,
sfimize gre, bu iyi huylardan cmert olma, bakalarn kendine tercih etme/sar, elinde
olana kretme ve bakalarna kar efkatli olma tutum ve davranlarn inceleyerek mnevi
yolculuun psiko-ruhsal boyutunun davranlara nasl yansdn grelim.
Sfi

dnmn

psiko-sosyal

boyutundaki

oluumun

davran

boyutuna

yansmalardan biri de cmertlik/sahavet zelliini gstermek ki, alt benliin hazc isteklerine
gem vurduktan sonra, elde var olan madd ve mnevi imkanlar bakalarnn hizmetine
sunabilmektir. Bakalarn kendine tercih edebilme/sar kapasitesini gstererek (Kuran, Hair
59/6) elde bulunan imkanlar bakalarnn faydasna ve karna kullanma yetisini
uygulamaya koymak suretiyle kiilik yapsn mneviletirme bu boyutta iyice ortaya kar
(Slem, 1987, s. 60). nk dervilik, yaratlmlara ihtiya hissetmeme erdemliini
gsterme kvamna ulamaktr. Ki bu boyut, msiva diye adlandrlan Allahtan baka her
190

eyin zerimizdeki etki ve tesirinin kaybolup, sadece Hakk eliinde hayat yaama sanatnn
kiiliimize hakim olmasn ifade eder (ifti, 2004, s. 219-220). Bu nedenle, alt benliinin
isteklerine dur diyebilen, elinde olan bakalarnn hizmetine sunabilen ve Allahtan baka her
eyin etkisinden kalbini koruyabilen stn ahlka sahip insan trnn olumas iin sfi hayat
tarz nem arz eder.
Davran boyutuna yansyan bir dier zellik de kiinin Allaha kr makamnda
olmasdr.Senin kullarn, senin nimetlerine krederler; ben ise senin var olmana krederim
nk asl nimet senin varlndr (ifti, 2004, s. 245) diyen sfimiz nimete deil, nimeti
verenin varlna kretmenin daha nemli olduunu vurgulam olmaktadr. nk nimetler
nimeti veren sayesinde meydana gelmitir; nimeti deil, nimeti vereni grmek daha erdemli
bir tavrdr (Kelabz, 1980, s. 150).
Davran boyutuna yansyan bir dier zellik de kiinin yaratklara kar efkatli
davranmasdr. Eer btn dnyada, senin yaratklarna kar benden daha efkatli bir kimse
bulunursa, o vakit ben kendimden utan duyarm (ifti, 2004, s. 247) diyen sfimiz,
insanlarn skntlarnn acsn kalpte hissetmek demek de olan efkati (Slem, 1987, s. 66)
en yksek seviyede yaadn gstermektedir.
Sonu
Sf benlik dnm, insan nefsinin maddesel ve bedensel boyutunun oluturduu
psikolojik hlin, ruhsal ve mnevi boyutun gelitirdii psikolojik hle dnmn ifade eder.
Baka bir deile, bedensel arzu ve isteklerin etkisi altnda olan alt benliin, ruhsal arzu ve
isteklerin ynlendirmesiyle gelien st benliin tesirinde yaama sanatna kavumasdr.
Doal terapi olarak nitelendirebileceimiz sz konusu bu mnevi sre, zihnimizi d
boyutumuzun alglamalarnn stnde bulunan srrmzn keiflerine ynlendirerek zihinsel
srelerimizin tabiatn deitirir ve dntrr. Bylece kii, akn dnyann insan ruhuna
uygun gerekliklerinin uygulamaya koyulmasnn huzur ve skunu iersinde yaama kalitesini
yakalar ve madd boyutunun retebilecei muhtemel her trl sknt ve stres veren olaylar
karsnda daha dinamik ve gl olur.
Bedensel arzu ve isteklerin etkisi altnda bulunan alt benliin, ruhsal boyutun tesirinde
yaayan st benliin ynlendirmesiyle yaamaya balamas her sfinin hedefi olduu gibi
Harakni Hazretlerinin de kendi mizacna gre yaam olduu bir haldir. Onun
dncelerini incelediimizde, benlik dnmnn en derin anlamda gerekletiini
grmekteyiz. Ona gre, bedensel organlarn alglarnn kalbin fen makamnda elde ettii
ruhsal bakn alglamalarna dntn ve bylece mnevi kalbin ruhsal arzu ve isteklerini
davranlara tayan birer arac konumuna geldiklerini syleyebiliriz.

191

Mnevi geliim iinde bulunan kul, her hlinde bir mnevi gereklii yaar; zhir ve
btn olarak hakikatin bir ynyle meguldr. Bu bak as kiilik btnlnn salanmas
ve ruhsal saln gereklemesi bakmndan kayda deer bir durumdur. nk bu bak
tarznda yaanan her durum mnevi geliim iin bir deer ifade eder ve kii her halinde
Rabbiyle beraber olmann zevkini yaar. Anlamszlk hastalna dmez ve zihinsel
karklklardan kurtulur. Ayrca, kiilik ve davran bozukluklar bu dnyaya ait olgu ve
olaylar nedeniyle oluur; endie, kayg, korku vb. durumlar iimizde ve evremizde meydana
gelen olaylara verdiimiz duygusal tepkilerimizden kaynaklanr. Olaylarn ektisinde
kalmadan yaama sanat gerekletirmek ancak onlara mnevi anlamlar vermekle
gerekleebilir. nk ilh hikmete gre her ey yerli yerindedir, olup biten hadiseler mnevi
terakkimiz iin gereklidir.
Ksaca ifade edersek sf yaam, bedensel organlarn mnevi kalbin yneticiliinde
hayat srmesini salayarak, kiiye ruhsal doasna uygun hayat srme imkn verir. Bu yaam
tarz, d organlarmzn retecei gelip geici duygu ve dncelerin kalbi mnen
ldrmesine engel olur. Bireyin tutum ve davranlar duygu ve dnce dnyasnn
yansmalar olduuna gre, zihin dnyamzda beslediimiz duygusal ve dnsel haller nem
arz eder. te sfiler duygu ve dncelerin temizlenmesi konusunda hassas davranmlar ve
davranlarmz olumsuz etkileyecek negatif duygu ve dncelerin kalpten/zihinden
atlmasn ngrmlerdir. Zihin olumsuz duygu ve dncelerden temizlenmeden salkl
olamayaca iin tutum ve davranlarmz da salkl olamayacaktr. Bu anlamda sf bak
ve yaamn insan ruh salna olumlu katk salayacan syleyebiliriz.

192

Kaynaka
Altparmak, . Faruk (2005). Tarikat Geleneinde Mrit-Mrit likisi. Urfa: Harran n.
lahiyat Fak. Dergisi, Yl. 10, Say. 14, ss. 37-55.
elik, sa. (2002). Tasavvuf Dncede Havtr. Erzurum: Dinbilimleri Akademik Aratrma
Dergisi 2, Say 1, ss. 157-170.
ifti, Hasan. (2004). eyh Ebl-Hasan- Harakn (Hayat, Eserleri). Ankara: ehit Ebl
Hasan Harakn Dernei.
Frager,

Robert.

(2005).

Kalp,

Nefs,

Ruh,

ev.

brahim

Kapaklkaya.

stanbul:

GelenekYaynlar.
Herev, Eb Abdullh el-Ensr (1962). Kitb Menzilis-Sirn, tah.: Serge De Laugier De
Beaurecueil. Kahire: Institut Franais dArchologie Orientale.
Hakm Tirmiz. (1990). Tabin-nufs, thk.: Ahmet Abdurrahim es-Sih ve Es-Seyyid elCumeyl. Beyrut: Drl-cl.
-

(1988). Beynl-Fark Beynes-Sadr vel-Kalb vel-Fud vel-Lb, thk.: Nicholas

Herr. Kahire: Drs-Selm.


Itan, brahim (2007). La Pense de Sofyal Bl Efend, un Soufi Turc Khalwati du XVIme
Sicle. Son Sicle, sa Tarqa, sa Vie et sa Pense Mystiyco-Thologique, XVI. Asr bir
Halvet Trk Sfisi Bli Efendinin Tasavvuf Dncesi. Dnemi, Tarikat, Hayat ve
Tasavvuf ve Kelam Dncesi (Yaymlanmam Doktora Tezi). Paris: Ecole Pratique des
Hautes Etudes, Section des Sciences Religieuses.
-

(2012). Sadreddin Koneviye Gre Sfi Psikolojisi. Karabk: Tarih Kltr ve Sanat

Arastrmalar Dergisi, yl. 2012, say. 2, Haziran, ss. 163-178.


Kelabz, Eb Bekir Muhammed. (1980). et-Tearruf li Mezhebi Ehli-t-Tasavvuf, tah.:
Mahmud Emin Nevevi. Kahire: Mektebetl-Klliyyt el-Ezheriyye.
Kbra, Necmddin. (1996). Tasavvuf Hayat, haz.: Mustafa Kara. stanbul: Dergah Yaynlar.
Muhsib (-el), Hris b. Esed. (1987). Al-Meksib, tah.: Abdlkdir Ahmet At. Beyrut:
Messesetl-Ktbis-Sekfiyye.
Muslu, Ramazan. (2005). Mustafa Kemleddin Bekr ve Tasavvuf Grleri. stanbul: Erkam
Yaynlar.
Shreverd, ihbddin Eb Hafs. (1999). Avrifl-Merif, thk.: Muhammed Abdlaziz elHlidi. Beyrut: Drl-Ktp el-lmiyye.
193

Slem, Eb Abdurrahmn. (1986). Tabakts-Sfiyye, thk.: Nureddin reybe. Kahire:


Mektebetl-Hanj.
-

(1987). El-Mukaddime fit-Tasavvuf, thk: Yusuf Zeydan. Kahire: Mektebetl-

Kulliyytil-Ezheriyye.
-

(2001). Uybn-Nefs ve Devh, thk. Muhammed es-Seyyid el-Cleynd. Kahire:

Dr Kab.
Wilcox, Lynn. (2001). Sufizm ve Psikoloji. stanbul: nsan Yaynlar.

194

You might also like