Professional Documents
Culture Documents
YAYINEV I
c10 - eskikitaplarim.com
SARMAL YAYINEV
Babali Cad. Pak Han No: 16/4 Caalolu-stanbul
Tel: (0212) 522 45 78 - 512 70 20
Fax: (0212) 522 45 78
Birinci Bask
: Ekim 1996
Kapak
Bask-Cilt
: inci Batuk
: Kayhan Matbaas
ERIC HOBSBAWM
indekiler
nsz ve Teekkr............................................................................... 7
Ku Bak Yirminci Yzyl............................................................... 13
Ksm I
Felaket a
1- Topyekun Sava a.................................................................... 33
2- Dnya Devrimi...............................................................................71
3- Ekonomik Uuruma Doru......................................................... 105
4- Liberalizmin k....................................................................132
5- Ortak Dmana Kar................................................................... 169
6- Sanatlar, 1914-1945.....................................................................210
7- mparatorluklarn Sonu................................................................234
K:c;m II
Altn a
8- Souk Sava................................................................................. 263
9- Altm Yllar 299
10- Toplumsal Devrim: 1945-1990 ................................................. 334
11- Kltrel Devrim......................................................................... 372
12- nc Dnya...........................................................................399
13- Reel Sosyalizm............................:......................................... 430
Ksm III
Toprak Kaymas
14- Kriz On Yllar...........................................................................465
15- nc Dnya ve Devrim..........................................................498
16- Sosyalizmin Sonu..................................................................... 528
17- Avangard Kalplar 1950'den Sonra Sanat...................................571
18- Bycler ve raklar- Doal Bilimler....... ............................. 596
19- Yeni Binyla Doru................................................................... 637
Kaynaka.
667
nsz ve Teekkr
10
11
14
I
28 Haziran 1992'de Fransa Devlet Bakan Mitterand, nceden haber
verilmeden ve beklenmedik biimde, yl bandan beri yaklak 150 000
kiinin hayatna mal olan bir Balkan savann merkezi olan Saraybosna'da anszn ortaya kt. Bosna krizinin ne kadar ciddi olduunu
dnya kamuoyuna gstermeyi amalyordu. Aslnda, sekin, yal ve
zayf yapl bir devlet adamnn hafif silahlar ve topu atei altndaki var
l ok dikkat ekici oldu ve hayranlk uyandrd. Ne var ki, M. Mitterand'n ziyaretinin bir yn ok nemli olduu halde gzden kat: Zi
yaretin tarihi. Fransa devlet Bakan Saraybosna'ya gitmek iin neden o
gn semiti? Bu seimin nedeni, 28 Haziran'n, Avusturya-Macaristan
veliaht Aridk Franz Ferdinand'n 1914'te Saraybosna'da, birka hafta
iinde Birinci Dnya Sava'nn patlamasna yol aan katlinin yldnm
olmasyd. Tarih, yer ve siyasal hata ile yanl hesabn yol at tarihsel
bir felaket arasndaki balant, Mitterand'la yat olan eitim grm her
Avrupal iin arpcyd. Bosna krizinin gelecekteki sonular bylesine
sembolik bir tarih semekten daha iyi nasl sembolize edilebilirdi? Ancak
birka profesyonel tarihi ve yal dnda pek az kii buradaki imay ya
kalad. Tarihsel bellek artk canl deildi.
Gemiin ya da daha ok kiinin ada deneyimini nceki kuaklarn
deneyimine balayan toplumsal mekanizmalarn yok olmas ge yirminci
yzyln en karakteristik ve rktc fenomenlerinden biridir. Yzyln
sonunda ou gen erkek ve kadn, iinde yaadklar zamann gemiiyle
her trl organik ilikiden yoksun bir tr srekli imdiki zaman iinde ye
titi. Bu durum, yaptklar i tekilerin unuttuunu hatrlatmak olan ta
rihileri, ikinci bin yln sonunda, nceki dnemden daha nemli hale ge
tirir. Ancak tam da bu nedenle tarihiler, sadece olaylar kayda geiren,
hatrlatan ve veri toplayan kiiler olmann, her ne kadar bu tarihilerin zo
runlu ilevleriyse de, tesine gemelidirler. 1989'da dnyadaki btn h
kmetler ve zellikle btn dileri bakanlar iki dnya savandan sonra
yaplan ve grne baklrsa ounun unuttuu bar grmeleri ko
nusunda verilen bir seminerden yararlanacaklard.
Ne var ki bu kitabn amac, konusu olan dnemin, yani 1914'ten
199l'e kadar Ksa Yirminci Yzyl'm yksn anlatmak deildir. Bu15
nunla birlikte zeki bir Amerikal renci "kinci Dnya Sava" sznn
bir "Birinci Dnya Sava"nn olduu anlamna gelip gelmediini so
rabilir ve bu soruya muhatap olan kii, bu yzyln temel olgularna dair
bir bilginin bile kesin olamayacan fark edememi olabilir. Amacm
olaylarn neden o ekilde gelitiini ve nasl bir araya geldiini anlamak
ve aklamaktr. Ksa Yirminci Yzyl'n tamamn ya da byk bir b
lmn yaam, benimle yat biri iin bu ayn zamanda bir oto
biyografik abadr. Kendi anlarmzdan sz ediyoruz, abartyoruz (ve d
zeltiyoruz). Belirli bir zaman ve meknda yaayan erkekler ve kadnlar
olarak, yzyln dramalarnda rol alan -ne kadar nemsiz olursa olsun- ak
trler olarak, en azndan, bu yzyln tarihine katlan ve ona dair grleri
nemli grdmz olaylar tarafndan biimlendirilen insanlar olarak ko
nuuyoruz. Bizler bu yzyln parasyz. Bu yzyl da bizim paramz.
Bir baka aa ait olan okurlar, rnein bu kitap yazlrken niversiteye
giren renci, bunu unutmamaldr. Bu renci iin Vietnam Sava bile
tarih ncesidir.
Benim kuamdan ve daha nceki tarihiler iin gemi yok edi
lemez. Bunun nedeni sadece caddeleri ve meydanlar hl tannm ki
ilerin ismiyle ve olaylarla anan (sava ncesi Prag'da Wilson stasyonu,
Paris'te Stalingrad Metrosu), bar antlamalarn imzaland yerle z
deleyen (Versailles Antlamas) ve sava antlarnn gemi gnleri ha
trlatt bir kuaa mensup oluumuz deil, kamusal olaylarn ha
yatlarmz oluturan dokunun bir paras olmasdr. Bunlar sadece zel
hayatlarmza kendi damgalarn vurmakla kalmadlar, zel ya da kamusal
hayatlarmz biimlendirdiler. Bu kitabn yazan iin 30 Ocak 1933 sa
dece Hitler'in Almanya'nn anslyesi olduu, aksi halde tamamen nem
siz olacak bir tarih deildir. Berlin'de bir k gn leden sonra, o srada
on be yanda olan yazar ve kz kardei, Wimersdorftaki okullarndan
Halensee'deki evlerine giderlerken gazete balklarn grdler. O ba
lklar hl bir rya gibi grebiliyorum.
Ancak yaad zamann paras olarak gemie sahip olan tek kii
yal tarihi deildir. Yer krenin dev alanlarnda belirli bir yan ze
rindeki herkes, kiisel gemiine ve yaam yksne baklmakszn, ayn
temel deneyimlerden gemitir. Bunlar hepimize bir lde ayn bi
imlerde damgasn vurmutur. 1980'lerin sonunda paralanan dnya
16
II
Ksa Yirminci Yzyl', yani-Birinci Dnya Sava'nn patlamasndan
SSCB'nin kne kadar geen yllar, geriye baktmzda sona erdiini
grebildiimiz tutarl bir tarihsel dnemi, nasl anlamlandracaz? Ar
kasndan ne geleceini, ve nc bin yln nasl olacam, Ksa Yirminci
Yzyl'n onu biimlendireceinden emin olabilsek bile, bilmiyoruz. Ne
var ki, 1980'lerin sonu ile 1990'larm banda dnya tarihinde bir an
sona erdii ve yeni bir an balad konusunda ciddi bir kuku du
yulamaz. Bu yzyl tarihilerinin temel bilgisi budur, nk gemie dair
anlaylarnn nda gelecek hakknda tahminlerde bulunmalarna ra
men, yarn sonucunu nceden haber vermek onlarn ii deildir. Onlar
ancak at yarlarnn kazanlabileceine ya da kaybedileceine dair bilgi
verebilir ya da zmleme yapabilirler. Her halde, son otuz ya da krk yl
iinde, khin olarak tadklar mesleki nitelikler ne olursa olsun, tah
minde bulunanlarn kaytlan ylesine gsterili bir biimde yanl k
mtr ki, sadece hkmetler ve ekonomik aratrma enstitleri onlara g
venmi ya da gveniyor gibi yapmtr. Bu durum ikinci Dnya
Sava'ndan sonra daha da ktye gitmitir.
Bu kitapta Ksa Yirminci Yzyln yaps kanatl bir resim ya da bir
tr tarihsel sandvi gibi grnyor. 1914'ten ikinci Dnya Sava'nn er
tesine kadar yaanan bir Felaket an yirmi be yia da otuz yl sren bir
olaanst ekonomik byme ve toplumsal dnm izledi. Bu dnm
insan toplumunu muhtemelen kyaslanabilir ksalkta herhangi bir baka
dnemden daha derin bir biimde deitirdi. Geriye bakldnda bu
dnem bir tr Altn a olarak grlebilir. Bu dnemin 1970'lerin ba
nda sona erdii neredeyse dolaysz biimde grld. Yzyln son b
lm yeni bir dalma, belirsizlik ve kriz, Afrika, eski SSCB ve Av
rupa'nn nceki sosyalist blmleri gibi dnyann geni blgeleri iin bir
felaket a oldu. 1980'lerden 1990'lara geilirken yzyln gemii ve ge
lecei zerine dnenlerin ruh hali giderek bir fin-de-siecle (bir dnemin
bitii -n.) kasvetine brnd. Geni bir gr alan salayan 1990'lardan
bakldnda Ksa Yirminci Yzyl, bir krizden dierine giden yolda ksa
bir Altn a'dan, bilinmeyen ve sorunsal ama kanlmaz biimde fe
laketli olmayan bir gelecee geti. Ne var ki, tarihilerin metafizik d
nce retenlere hatrlatmak isteyecekleri gibi, gene de bir gelecek vardr.
18
lm'nda sadece umut verici, geici bir duraklama olarak grld ve btn
ekonomik ve siyasal tip ve modellerdeki lkeler geici zmler aradlar.
Bunun uzun vadeli bir glkler a olduu giderek aa kt. Ka
pitalist lkeler, snrsz serbest piyasann sekler teologlarn izleyerek bu
glklere radikal zmler bulmaya altlar. Bu teologlar, Altn a'da
olduu gibi, dnya ekonomisine gayet iyi hizmet eden ama artk baarsz
olduu grlen siyasetleri reddettiler. Bu Laissez-faire arlar di
erlerinden daha baarl olmadlar. 1980'lerde ve erken 1990'larda ka
pitalist dnya kendisini bir kez daha sava aras yllarn yk altnda sen
delerken buldu. Altn a'n sona erdii grlyordu: kitlesel isizlik,
iddetli evrimsel krizler, evsiz dilencilerle lks iinde yaayanlarn daha
nce grlmemi biimde kar karya gelmeleri, snrl devlet gelirleri
ile snrsz devlet harcamalar arasndaki kartlk. Artk takati kesilen ve
her trl olumsuz etkiye ak ekonomileriyle sosyalist lkeler ge
mileriyle bir kez daha ya da bu kez daha radikal bir kopua doru ve bil
diimiz gibi, ke doru srklendiler. Bu k, Ksa Yirminci Yzyl'n sonunu gsteren bir iaret olarak saptanabilir, tpk Birinci Dnya
Sava'nn Ksa Yirminci Yzyl'n balangcn gsteren bir iaret olarak
saptanabilmesi gibi. Benim tarihim bu noktada sona eriyor.
Kitap -erken 1990'larda tamamlanan her kitabn olmas gerektii gibibir belirsizlik manzarasyla sona eriyor. Dnyann bir kesiminin kmesi
geri kalannn hastaln aa kard. 1980'lerden 1990lara geilirken
dnya krizinin sadece ekonomik anlamda deil, siyasal anlamda da eit
derecede genel bir kriz olduu anlald. Istria ile Vladivostok arasndaki
komnist rejimlerin kmesi, sadece muazzam bir siyasal belirsizlik, is
tikrarszlk, kaos ve i sava mntkas yaratmakla kalmad, ayn zamanda
uluslararas ilikileri yaklak krk yldr istikrarl durumda tutan ulus
lararas sistemi tahrip etti. Ayn zamanda, esas olarak bu istikrara dayanan
i siyasal sistemlerin gvenilmezliini aa kard. Sorunlu eko
nomilerin yaratt gerilimler kinci Dnya Sava'ndan beri gelimi ka
pitalist lkelerde gayet iyi ileyen, parlamenter ya da bakanlkla y
netilen siyasal liberal demokrasi sistemlerini zayflatt. Bunlar nc
Dnya'da ileyen her trl siyasal sistemi de zayflatt. En eski ve en is
tikrarl olanlar da dahil temel siyasal birimler, yani blgesel, egemen ve
bamsz "ulus-devletler" kendilerini ulusst ve ulustesi gler ile ay
rlk blgelerin ve etnik gruplarn ulusalt gleri tarafndan paralanm
23
26
30
Ksm I
FELAKET AI
1
Topyekun Sava a
Korkuyla maskelenmi kl rengi yzleriyle,
kp siperlerinden saldrya geerler,
Bileklerinde zamann tik taklar,
Ve kaak gzlerinde, skl yumruklarnda umutla,
amurun iinde debelenirler. Ah Tannm, durdur artk bunu!
Siegfried Sassoon (1947, s. 71)
I
Byk Britanya Dileri Bakan Edward Grey, 1914te Britanya ile
Almanyann savaa girdikleri gece Whitehallun klarna bakarak,
Btn Avrupada lambalar snyor, dedi. Viyanada byk hiciv ustas
Kark Kraus, The Last Days o f Humanity (nsanln Son Gnleri) ismini
verdii 792 sayfalk olaanst bir rportaj-dramada sava belgelemeye
ve knamaya hazrlanyordu, ikisi de dnya savan bir dnyann sonu
olarak grdler ve bu konuda yalnz deildiler. 28 Temmuz 1914te
Avusturyann Srbistana sava ilan etmesi ile 14 Austos 1945te Ja
ponyann -ilk nkleer bombann patlamasndan drt gn sonra- kaytsz
artsz teslim olmas arasnda geen otuz bir yllk dnya atmas s
rasnda, her ne kadar baz kritik anlar olduysa da, insanlk sona ermedi.
Dindar insanlarn, iindeki her eyle birlikte dnyay yarattna inan
dklar tanr ya da tanrlarn bu ii yaptklar iin piman olabilecekleri
anlar yaand.
nsanlk varln srdrd. Bununla birlikte ondokuzuncu yzyl uy
garlnn byk evinin dayanaklar kt ve her yan dnya savann
alevleri iinde kald. Bu dikkate alnmadan Ksa Yirminci Yzyl an
lalamaz. Sava bu yzyla damgasn vurdu. Silahlar sustuunda ve
bombalar artk patlamadnda bile dnya savann artlan iinde yaand
ve dnld. Yzyln tarihi ve daha zgl olarak onun bataki k ve
felaket ann tarihi, otuz bir yl sren dnya savann tarihiyle ba
lamaldr.
1914ten nce yetienler iin aradaki kartlk ylesine dramatikti ki,
ou -bu tarihinin ana babasnn kua ya da bu kuan orta Avrupal
yeleri dahil- gemile olan sreklilii grmek istemedi. Ban,
1914ten nce anlamna geliyordu: ardndan ban ismini artk hak et
meyen bir ey geldi. Bunu anlamak kolaydr. 1914te, bir yzyldr byk
bir sava, yani btn byk glerin ya da ounun, o srada uluslararas
oyunun balca oyuncular olan Avrupal alt g (Britanya, Fransa,
Rusya, Avusturya-Macaristan, Prusya -1871 den sonra Almanyaya katld- ve birletikten sonra talya) ile ABD ve Japonyann katld bir
*) Whitehall: Londrada hkmet binalarnn bulunduu cadde -n.
34
sava olmamt. Byk glerden ikisinin katld sadece bir ksa sava,
bir yanda Rusya ile te yanda Britanya ve Fransann savat Krm Sa
va (1854-56) olmutu. Ayrca byk glerin katldklar savalarn
ou grece ksa srmt. Bu savalarn en uzunu uluslararas bir a
tma deil, ABD iinde yaanan bir i savat (1861-65). Savalarn
uzunluu aylarla, hatt (Prusya ile Avusturya arasnda 1866da olduu
gibi) haftalarla llyordu. 1871 ile 1914 arasnda byk glerin or
dularnn dman lkelerin snrlarn getikleri hibir sava olmam, sa
dece Uzak Douda Japonya 1904-5 arasnda Rusya ile savam ve Rus
Devrimini hzlandrarak onu yenilgiye uratmt.
Dnya sava da olmamt. Onsekizinci yzylda Fransa ve Britanya,
sava alanlarnn Hindistandan Avrupaya, oradan Kuzey Amerikaya
uzand ve dnya okyanuslarn at bir dizi savaa girmilerdi. 1815
ile 1914 arasnda hibir byk g kendi blgesinin dna karak bir
baka byk gle savamad. Bununla birlikte emperyal ya da emperyal
olabilecek glerin daha zayf denizar dmanlara kar saldr se
ferleri, kukusuz, sk grlyordu. Bunlarn ou, ABDnin Meksikaya
(1846-48) ve Ispanyaya (1898) kar verdii savalar ve Britanya ile
Fransann smrge imparatorluklarn kapsayan eitli seferleri gibi, g
rlmemi biimde tek yanl savalard. Ancak Franszlarn 1860larda
Meksikadan, talyanlarn 1896da Etyopyadan ekilmek zorunda kal
dklarnda grld gibi, iler tersine dnd. Cephanelikleri giderek
daha stn lm teknolojisiyle dolan modern devletlerin en korkun d
manlan bile, en iyi durumda, kanlmaz geri ekilii ancak erteleyebileceklerini umuyorlard. Bu trden egzotik atmalar bu atmalan balatan ve kazanan devletlerde yaayan ou kii iin,
dorudan kendilerini ilgilendiren meseleler olmaktan ok, macera ede
biyatnn ya da ondokuzuncu yzyl ortalarnda kefedilen sava mu
habirliinin konusu oldu.
Btn bunlar 1914te deiti. Birinci Dnya Sava btn byk g
leri ve aslnda spanya, Hollanda, skandinavya lkesi ve svire d
nda btn Avrupa devletlerini kapsad. Dahas, denizar dnyadan as
keri birlikler ilk kez kendi blgelerinin dna savamaya ve faaliyet
gstermeye gnderildiler. KanadalIlar Fransada savatlar, AvusturyalIlar
ve yeni ZelandalIlar kendi ulusal bilinlerini Egedeki bir yarmadaya -
35
36
37
40
41
vard. O halde neden her iki tarafn nde giden gleri, Birinci Dnya Sa
vam bir sfr toplam oyunu, yani ancak topyekn kazanlabilecek ya da
topyekn kaybedilecek bir sava olarak srdrdler?
Bunun nedeni, bu savan snrl ve belirlenebilir hedeflere ulamak
iin verilen nceki tipik savalarn aksine, snrlanmam sonulara ula
mak iin alm olmasyd. Siyaset ve ekonomi mparatorluk anda
birbirine karmt. Uluslararas siyasal dmanlk, ekonomik byme ve
rekabete gre biimlendi, ancak bunun karakteristik zellii kesinlikle
hibir snrnn olmamasyd. Standart Oil, Deutsche Bank ya da De
Beers Diamond Corporationm doal snrlar evrenin sonuna ya da
bunlarn genileme kapasitelerinin snrlarna ulamt. (Hobsbavvm
1987, s. 318). Daha somut olarak, iki ana rakip, Almanya ve Britanya iin
ufuklar snrlyd, nk Almanya siyaset alannda ve denizlerde, o srada
Britanyaya ait olan kresel konumu ele geirmek ve bylece Britanyay
otomatik olarak daha alt statye indirgemek istiyordu. Bu konumu iki
sinden biri edinecekti. O srada biraz ge kalm olan Fransa iin ortaya
konan dl daha az kresel olmakla birlikte ayn derecede nemliydi: Al
manyaya kyasla giderek artan ve grne baklrsa kanlmaz olan de
mografik ve ekonomik gerilii dengelemek. Burada da sorun, byk bir
g olarak Fransann gelecei idi. Her iki durumda da uzlama sadece er
teleme anlamna gelecekti. Bizzat Almanya, kendisinden beklenecei
gibi, Alman hkmetlerinin er ya da ge kendi lkelerinin stnln
hissedecekleri noktaya kadar bymeyi ve stnlk salamay bek
leyebilirdi. Aslnda Avrupada bamsz askeri g olma iddias bu
lunmayan iki kez yenilgiye uram Almanyann baat konumuna
1990lann banda meydan okumak, 1945ten nceki militarist Al
manyann iddialarna meydan okumaktan daha zordu. Ancak Britanya ve
Fransann, ilerde greceimiz gibi, kinci Dnya Savandan sonra du
raksayarak da olsa ikinci snf devletler statsne indirgenmeyi kabul et
meleri gibi, Almanya da, ekonomik gcne ramen, 1945ten sonra tek
bir devlet olarak dnya stnlnn kendi gcnn tesinde olduunu
ve byle olmaya devam edeceini kabul etti. 1900lerde emperyal ve em
peryalist an en yksek noktasnda hem Almanyann yegne kresel
stat iddias ("Alman ruhu dnyay yenileyecektir deyiiyle) hem de Av
rupa merkezli bir dnyann tartmasz byk gler"i olan Britanya ve
Fransann iddias henz etkiliydi. Her iki tarafn da sava patlak ver
43
*) Versailles Antlamas teknik olarak sadece Almanya ile bar salad. Paris
yaknlarndaki eitli parklar ve kraliyet atosu, isimlerini baka antlamalara
da vermilerdir: Avusturya ile Saint Germain; Macaristanla Trianon; Tr
kiye ile Sevres; Bulgaristanla Neuilly.
44
47
*) Finlandiya ile sve arasnda yer alan ve Finlandiyann bir paras olan
Aland Adalannda sadece svee konuan bir nfus yaamaktayd ve hl da
yledir. Oysa yakm zamanda bamsz olan Finlandiya saldrgan bir tutumla
adaya Fincenin hkim olmasn istiyordu. Adann yakndaki svee ve
rilmesine bir alternatif olarak Cemiyet, adalarda sve dilinin kullanlmasn
garanti altna alan ve bu adalan Fin ana karasndan gelebilecek istenmeyen
gmenlere kar koruma altna alan bir tasary tavsiye olarak karar altna
ald.
48
49
sonra yeni bir dnya sava sadece kestirilebilir olmakla kalmad, allm
biimde ngrld. 1930larda yetikin olan insanlar bunu bekliyorlard.
Kentlerin zerine bomba brakan uak filolarnn, zehirli gaz sislerinin
arasnda yzlerinde gaz maskesi, krler gibi yollarn bulmaya alan in
sanlarn kbusu andran grntleri benim kuam sk sk tedirgin eder:
bir durumda khince, bir bakasnda hatal biimde.
II
kinci Dnya Savann kkenleri, bilinen bir nedenden tr, bi
rincisinin sebepleri hakknda yazlanlarla kyaslanamayacak kadar kk
bir tarihsel literatr retmitir. Nadir istisnalar dnda hibir ciddi tarihi,
Almanya, Japonya ve (biraz duraksayarak) talyann saldrgan ol
duklarndan asla kukulanmamtr. ster kapitalist ister sosyalist olsunlar
bu ne kar savaa giren devletler sava istemiyorlard ve ou sa
vatan saknmaya alt. kinci Dnya Savana kimin ve neyin sebep ol
duu sorusu en basit biimde u iki szckle yantlanabilir: Adolf Hitler.
Tarihsel sprularn yantlan kukusuz bu kadar basit deildir. Gr
dmz gibi, Birinci Dnya Savann yaratt dnya durumu, zellikle
Avrupada, ama ayn zamanda Uzakdouda yapsal olarak istikrarszd
ve bu nedenle barn uzun srmesi beklenmiyordu. Mevcut statkodan
honutsuzluk yenilgiye urayan devletlerle snrl deildi. Gene de bu
devletler ve zellikle Almanya, honutsuz olmalar iin pek ok nedenleri
olduunu hissediyorlard. Almanyada, ar soldaki komnistlerden, Hit
lerin ar sadaki Nasyonal Sosyalistlerine kadar btn taraflar, Versailles Antlamasm haksz ve kabul edilemez bularak knama konusunda
birleiyorlard. Paradoksal olarak, gerek bir Alman devrimi uluslararas
alanda daha az patlayc bir Almanyaya yol aabilirdi. Yenilgiye u^van
ve gerekten devrimcileen iki lke, Rusya ve Trkiye, kendi snrlarnn
savunulmasn da kapsayan i sorunlarla uluslararas durumu istikrarszlatramayacak lde ilgiliydiler. 1930larda bunlar istikrarl
glerdi ve nitekim Trkiye, kinci Dnya Savanda tarafsz kald. Ne
var ki, gerek Japonya gerekse talya, sava kazanan tarafta olmalanna
ramen honutsuzluk duyuyorlard., Japonlar, emperyal itahlar dev
letlerinin bamsz gcnn tatmin edemeyecei kadar fazla olan tal50
52
53
54
55
56
57
III
Modem savan btn yurttalar kapsadn ve ounu seferber et
tiini; hayal edilemeyecek miktarlarda askeri donatmla srdrldn
ve btn ekonomiyi bunlar retecek ekilde ynlendirmeyi ge
rektirdiini; hesapsz ykma yol atn ve nihayet savaa katlan l
kelerin hayatlanna hkim olduunu ve bu hayatlar dntrdn, ke
sinlikle syleyebiliriz. Ancak btn bu fenomenler sadece yiminci yzyl
savalarna aittir. Aslnda, daha nce de trajik biimde ykc savalar ve
hatt devrim srasnda Fransada olduu gibi, modem topyekn sava fa
aliyetlerini haber veren savalar oldu. 1861-65 Sava bugn de ABD
tarihinin en kanl atmasdr. Bu savata, hem dnya savalar hem de
Kore ve Vietnam dahil olmak zere ABDnin daha sonra girdii btn sa
valardaki kadar insan ld. Bununla birlikte, yirminci yzyldan nce
btn toplumu kapsayan savalar istisna i4i. Jane Austen, romanlarn Napoleon savalar srasnda yazd, ancak bilmeyen okurlarn hibiri bunu
tahmin edemezdi, nk kitapta yer alan gen baylarn ou savaa ka
tlm olsa da, savalar kitabn sayfalarnda yer almyordu. Yirminci yz
yl savalar srasnda bir romancnn Britanya hakknda bu tarzda ya
zabilecei dnlemez.
Yirminci yzyln topyekn sava canavar bir anda domad.
1914ten itibaren savalar kuku gtrmez biimde kitle savalaryd. Bi
rinci Dnya Savanda bile Britanya, silahl kuvvetleri iin erkeklerin %
12.5ini, Almanya % 15.4n, Fransa neredeyse % 17sini seferber etti,
kinci Dnya Sava srasnda, silahl' kuvvetlere katlan toplam faal i
gcnn yzdesi yaklak bir byklkte, % 20 kadard (Milward, 1979,
s. 216). Geerken belirtmeliyiz ki, yllarca sren byle bir kitle se
ferberlii yksek retkenlik dzeyine sahip modem bir sanayilemi eko
nomi olmadan ve -ya da alternatif olarak- ekonomi nfusun genellikle sa
va olmayan kesimlerine teslim edilmedike gerekletirilemez. En
azndan lman blgedeki geleneksel tarm ekonomileri, mevsimlik i
gc, tarmsal yl iinde herkesin katlmn gerektiren dnemler (rnein
hasat dnemleri) dnda, kendi i gcnn bu kadar byk bir blmn
doal olarak seferber edemezler. Sanayi toplumlarnda bile bylesine
byk bir insan gc seferberlii i gc zerinde muazzam gerilimler ya60
62
65
67
etmek iin yaplan ilk modem giriim saylabilir. Sonra bunu, daha iyi bi
linen bir olay, Nazilerin yaklak be milyon Yahudiyi -saylar hl tar
tma konusudur- kitle halinde katletmeleri izledi (Hilberg, 1985). Birinci
Dnya Sava ve Rus devrimi milyonlarca insan mlteci olarak ya da
ayn anlama gelmek zere devletler arasnda zorunlu nfus m
badeleleri ile yerlerinden etti. Aslen Trkiyeli olan toplam 1.3 milyon
Grek, Yunanistana iade edildi; 400 000 Trk kendilerine sahip kan l
keye nakledildi; yaklak 200 000 Bulgar kendi ulusal isimlerini tayan
kltlm bir blgeye nakledildiler; 1.5, belki de 2 milyon Rus yurtta,
Rus devriminden kaarken ya da Rus i savann kaybeden tarafnda yer
aldklar iin yurtsuz kaldlar. Giderek brokratikleen bir dnyada her
hangi bir devlette brokratik bir varl olmayanlar iin, esas olarak jenosidden kaan 320 000 Ermeni iin, yeni bir dokman icat edildi: Mil
letler Cemiyeti Nansen pasaportu. Bu isim, dostsuzlarn dostu olmay
ikinci kariyer olarak benimseyen Norveli byk kutup kifinin is
minden geliyordu. 1914-22 yllan kaba bir tahminle drt ile be milyon
aras mlteciye yol at.
Kovulan insanlarn oluturduklar bu ilk dalga, ikinci Dnya Savan
izleyen aknn ya da bunlara yaplan insanlk d muamelenin yannda bir
hiti. Avrupada, Mays 1945te, Alman olmayan zorunlu emekiler ve
Sovyet ordularnn nnden kaan Almanlar dnda, yerinden yurdundan
edilmi yaklak 40.5 milyon insan vard (Kulischer 1948, s. 253-73).
Yaklak on milyon Alman, Almanyann Polonya ve Rusya tarafndan
ilhak edilen blgelerinden, uzun sredir yaamakta olduklar e
koslovakyadan ve Gneydou Avrupa'nn eitli blgelerinden s
rldler (Holborn, s. 363). Bunlar yeni Alman Federal Cumhuriyetine
alndlar. Bu cumhuriyet oraya dnen her Almana bir yurt ve bir yurt
talk salarken, yeni srail devleti her Yahudiye bir lkeye dn
hakk tand. Peki bir kitlesel ka anda bu trden teklifler devletler
tarafndan ne zaman ciddi olarak yaplabildi? 1945te galip gelen or
dularn Almanyada bulduklar eitli ulusallklara mensup 11 332 700
yerinden edilmi inanm on milyon kadar ksa sre iinde kendi yurt
larna dndler -ancak bunlarn yans kendi iradeleri dnda bunu yap
mak zorunda kaldlar (Jacobmeyer 1986).
Bunlar sadece Avrupamn mltecileriydi. 1947de Hindistann s-
68
69
70
2
Dnya Devrimi
Ayn zamanda [Buharin] unu ekledi: "Bir devrim dnemine gir
diimizi dnyorum. Bu dnem, devrim btn Avrupada ve nihayet
btn dnyada zafere ulaana kadar, elli yl srebilir.
Arthur Ransome, Six Weeks in Russia in 1919
(Ransome, 1919, s. 54)
Shelleyin smr ve zulm lanetleyen iirini (Msrl kyllerin 3000
yl ncesine ait arklar gibi) okumak nasl da dehet verici. Bunlar hl
bask ve zulmle dolu bir gelecekte de okunacaklar m ve insanlar yle
diyecekler mi: O gnlerde bile...
Bertolt Brecht, 1938de Shelleyin Anarinin Maskesi"ni okurken
(Brecht, 1964)
Fransz devriminden sonra, Avrupada bir Rus devrimi olmutur ve bu
devrim, dnyaya bir kez daha retmitir ki, Anavatanm kaderi bir kez
yoksullara, dknlere, proleterlere ve emeki halka teslim edildiinde,
en gl igalciler bile pskrtlebilirler.
talyan Partizanlarnn 19 Brigada Eusebio Giambone adl duvar ga
zetelerinden, 1944 (Pavone, 1991, s. 406)
Devrim yirminci yzyl savann ocuuydu: zgl olarak, Otuzbir
Yl Savann ikinci aamasnda bir sper gce dnen Sovyetler Bir
liini yaratan 1917 Rus devrimi, ama daha genel olarak yzyln ta
rihinde bir kresel deimezlik olarak devrim. Tek bana sava, savaan
lkelerde zorunlu olarak krize, ke ve devrime yol amaz. Aslnda
1914ten nce, en azndan geleneksel meruluu olan yerleik rejimler
hakknda, birbirine ters den varsaymlar yaygnd. I. Napoleon, Avus
turya mparatorunun yz kadar sava kaybetmesine ramen mutluluk
71
uzun dnya savann ikinci aamasndan kan ikinci bir devrimler dal
gas iinde SSCByi izlediler. Bu blm, her ne kadar doal olarak
1917nin zgn ve gelien devrimi ve onun ardllarna dayatt zel tarz
zerinde younlasa d a , iki blml olan bu devrimi ele alyor.
Ekim devrimi her durumda ardllarna byk apta hkim oldu.
I
Ksa Yirminci Yzyln byk bir blmnde Sovyet komnizmi,
daima kapitalizme alternatif olduunu, ondan daha stn bir sisteme ve
tarihe sahip olduunu ve bu sayede kapitalizm karsnda galip gelmeye
yazgl olduunu iddia etti. Bu dnemin byk bir ksmnda Sovyet ko
mnizminin stnlk iddialarn reddeden pek ok kii bile, onun zaferi
kazanamayacana inanm olmaktan uzakt. Ve, 1933ten 1945e kadar
geen yllar bir yana braklrsa, (bk. blm 5) Ekim devriminden bu yana
btn Ksa Yirminci Yzyln uluslararas politikalar, en iyi ekilde,
eski dzene bal glerin, Sovyetler Birlii ve uluslararas komnizmde
cisimletiine inanlan, onunla ittifak kuran ya da onun geleceine ba
ml olan toplumsal devrime kar verdikleri sekler bir mcade olarak
anlalabilir.
Ksa Yirminci Yzyl ilerlerken, dnya siyasetinin, iki rakip toplumsal
sistemin gleri arasnda (1945ten sonra her biri kresel ykm silahlarn
kullanan bir sper gcn arkasnda seferber oldu) bir dello olarak al
glanan imgesi, giderek gerekliini kaybetti. 1980lerde bu imge, Hal
Seferlerine ne kadar denk dyor idiyse, uluslararas siyasete de o kadar
denk dyordu. Gene de bu durumun nasl ortaya ktn anlayabiliriz.
Jakoben gnlerindeki Fransz Devriminden bile daha btnlkl ve uz
lamaz olan Ekim Devrimi, kendisini, ulusal olmaktan ok evrensel (ecumenical) bir olay olarak grd. Bu devrim, Rusyaya zgrlk ve sos
yalizm getirmek iin deil, dnya proleter devrimini gerekletirmek iin
yaplmt. Rusyada Bolevizmin zaferi, Lenin ve yoldalarnn ka
fasnda Bolevizmin daha geni bir kresel lekte zafer kazanmas iin
yaplan seferberlikte ncelikli bir meydan savayd. Devrimi bunun d
nda savunmak pek mmkn deildi.
arlk Rusyasnm devrim iin olgunlat, bir devrimi tam olarak
hak ettii ve byle bir devrimin arl kesinlikle devirecei, 1870lerden
73
*)
74
1918de yenilgiye urayan glerin drdnn de (Almanya, AvusturyaMacaristan, Trkiye ve Bulgaristan) hkmdarlar tahtlarn, art, Al
manya tarafndan yenilgiye uratlan Rusya, 1917de devrilen arn kay
betti. Ayrca, talyay neredeyse devrime yaklatran toplumsal hu
zursuzluk, kazanan tarafta yer alan Avrupal devletleri bile sarst.
Yukarda grdmz gibi, savaan Avrupa toplumlan kitlesel savan
olaanst basks altnda ezilmeye baladlar. Savan 'patlamasn iz
leyen, balangtaki yurtseverlik dalgas yatmt. 1916daki sava bez
ginlii, kimsenin sona erdirmeye istekli grnmedii sonsuz ve kararsz
bir katliama duyulan kasvetli ve sessiz bir dmanla dnyordu.
Sava kartlar 1914te aresiz ve yalnz kalmlarken, 1916da ounluk
adna konutuklarm hissedebiliyorlard. 28 Ekim 1916da Avusturya sos
yalist partisinin nderi ve kurucusunun olu, Friedrich Adler, savaa kar
bir jest olarak Avusturya babakan Kont Strgkh bir Viyana cafsinde
-bu, gvenlik uzmanlan ncesi bir masumiyet ayd- nceden dnp
karar vererek soukkanllkla katlettiinde, durumun ne kadar dramatik
biimde deitii kantland.
Sava kart duygular, 1914 ncesinin sava kart hareketlerini ye
niden balatan sosyalistlerin siyasal profilini doal olarak ykseltti. As
lnda baz partiler (rn. Rusyada, Srbistanda ve Britanyada -Bamsz
i Partisi) sava kartln asla brakmadlar. Sosyalist partiler sava
destekledikleri yerlerde bile en ok ses getiren dmanlann kendi saflannda bulacaklard.* Bu srada ve belli bal btn savaan lkelerde,
byk silah endstrilerinde alan rgtl iilerin hareketi, hem en
dstriyel hem de sava kart militanln merkezi haline geldi. Bu fab
rikalardaki alt kademe sendika eylemcileri, gl pazarlk konumunda
olan kalifiye iiler (Britanyada ii temsilcileri ; Almanyada Betriebsobleute) radikalizmin simgeleri haline geldiler. Hareketli fab
rikalardan pek fark olmayan yksek teknolojili yeni gemilerde askeri tek
nisyen ve makinist olarak alanlar da ayn ynde hareket ettiler. Hem
Rusya hem de Almanyadaki ana deniz sleri (Krontad, Kiel) devrimin
balca merkezleri haline gelecek ve daha sonra, Karadenizdeki bir Fran
*)
76
n
Toplumsal devrim iin olgunlaan, savata ypranan ve yenilginin ei
ine gelen Rusya, Birinci Dnya Savanm gerilimleri ve gerginlikleri al
tnda ken orta ve dou Avrupa rejimlerinin ilki oldu. Zamanlamasn ve
balangcn kimse kestiremese de, patlama bekleniyordu. ubat devriminden birka hafta nce svirede srgnde bulunan Lenin hl dev
rimi grecek kadar yaayp yaamayacan dnyordu. Mi
litanlklaryla n kazanm Putilov metal iilerine kar ilan edilen bir
lokavtla ayn zamana rastlayan ii snfndan kadnlarn yapt bir gs
teri (sosyalist hareketin geleneksel 8 Mart Dnya Kadnlar Gn iin)
bir genel greve ve donmu rma geerek bakentin merkezinin esas ola
rak ekmek talebiyle igal edilmesine yol at. ann hkmdarl aslnda
bu olay srasnda kt. arn birlikleri, ona her zaman sadk kalan Ka
zaklar, kalabala saldrmay reddedip onlarla birlemeye baladklarnda,
77
*)
insan kayb, Ekim devrimindekinden daha fazla ama grece azd: 53 subay,
602 asker, 73 polis ve 587 yurtta incindi, yaraland ya da ld (W. H.
Chamberein, 1965, c. I, s. 85).
**) Muhtemelen Rusyadaki kendi kendini yneten ky cemaatleri de
neyiminden kaynaklanan bu konseyler 1905 devrimi srasnda fabrika i
ileri arasnda siyasal varlklar olarak ortaya kt. Dorudan seilen de
legelerin oluturduu meclisler, btn rgtl iilere aina olduu ve
onlarn demokrasi anlaylarna uygun dt iin her zaman olmasa da
bazen yerel dillere evrilen Sovyet terimi, gl bir uluslararas cazibe
yaratt.
78
82
III
Leninin Rusyay sosyalizme gtrme kararnn gerekesi olan dnya
devrimi gereklemedi ve bylece Sovyet Rusya yoksulluk ve gerilik
iinde tecrit edilmi bir kuaa kald. Devrimin gelecekteki gelimesiyle
ilgili seenekler belirlendi ya da en azndan dar biimde snrland (bk.
blm 13 ve 16). Ancak Ekim Devrimini izleyen iki yl iinde dnyay
bir devrim dalgas kaplad. Byk bir savaa hazrlanan Boleviklerin
umutlan, bu srada gerek d grlmyordu. Almanca Enternasyonalin
ilk satr Vlker hrt die Signale (Halklar iareti alyorlar") idi. a
retler, yksek ve net bir biimde Petrograddan geliyordu ve Ruslarn ba
kenti 1918de daha gvenli bir yere, Moskovaya nakledildikten sonra
bu iaretler, ideolojilerine baklmakszn, hatt ideolojilerinin de tesinde
ii ve sosyalist hareketleri nerede faaliyet gsterdilerse orada iitildi.
Rusya hakknda pek az ey bilinen Kbada ttn iileri Sovyetler kur
dular. spanyada, yerel solun cokulu biimde anarist, yani siyasal ola
rak Leninle tam zt kutupta olmasna ramen, 1917-19 yllan Bolevik
iki yl olarak biliniyordu. 1919da Pekinde (Beijing) ve 1918de Cordobada (Arjantin) devrimci renci ayaklanmalar patlak verdi ve ksa
sre iinde btn Latin Amerikaya yaylarak yeni devrimci marksist n
derlerin ve partilerin domasn salad. Hintli ulusalc militan M. N.
Roy, doal olarak devrimci Rusyaya eilimli olduu kabul edilen, yerel
devrimin 1917de en radikal aamasna girdii Meksikada, devrimin ca
zibesine kapld. MeksikalI sanatlarn yaptklan byk duvar re
simlerinde hl grlebilecei gibi, Marx ve Engels, Moctezuma, Emiliano Zapata ve emeki snftan eitli Hintlilerle birlikte bu devrimin
ikonlar haline geldiler. Birka ay sonra Roy, Moskovada yeni Komnist
Enternasyonalin smrgelerin kurtuluu politikasnda nemli bir rol oy
namaktayd. Ksmen, o srada Endonezyada yaayan Henk Sneevliet gibi
HollandalI sosyalistler sayesinde Ekim Devrimi, ksa sre iinde, En
donezya ulusal kurtulu hareketinin balca kitle rgt Sarekat slama
damgasn vurdu. Yerel bir Trk gazetesi Rus halknn bu eylemi, diye
yazyordu, gelecekte bir gn bir gnee dnecek ve btn insanl ay-
*)
*)
86
Bu giriimin yenilgiye uramas, bir siyasal ve entelektel mlteciler diasporasnm btn dnyaya yaylmasna yol at. lerinden, byk sinemac
Sir Alexander Korda ve zgn dehet filmi Draculann tannm yldz
aktr Bela Lugosi gibi bazlar beklenmedik bir ne ulatlar.
**) Kari Marxn 1864-72 yllan arasnda faaliyet-gsteren kendi rgt, Ulus
lararas i Birliine Birinci Enternasyonal deniyordu.
87
89
97
VI
Uzun gerilla savandan geerek devrime giden yol yirminci yzyln .
toplumsal devrimcileri tarafndan ok sonra kefedildi; bunun nedeni
belki de, tarihsel olarak aslnda krsal olan bu faaliyet biiminin kentlerde
yaayan kukucu gzlemciler tarafndan tutuculukla, hatt gericilik ve
kar-devrimle kolayca kartrlan arkaik ideoloji hareketleriyle birletirilmesiydi. Bununla birlikte, Fransz devriminin ve Napoleon d
neminin gl gerilla savalar Fransann ve onun devrim davasnn ya
nnda deil hep karsnda olmutu. Gerilla szc 1959 Kba
devrimine kadar Marksist szlkte yer almad. Sava srasnda dzenli
savan yan sra dzensiz sava da veren Bolevikler, kinci Dnya Sa
va srasnda Sovyetlerden esinlenen direni hareketlerinde standartlaan
partizan terimini kullandlar. Geriye doru bakldnda, Franconun
igal ettii cumhuriyeti blgelerde ok geni bir alann varlna ramen,
gerilla eyleminin spanya Savamda hibir rol oynamamas a
rtcdr. Aslnda komnisder kinci Dnya Savandan sonra dardan
olduka nemli baz gerilla nveleri rgtlediler. Birinci Dnya Sa
vandan nce gelecekte devrim yapacak olanlarn alet antalarnda byle
bir ey kesinlikle yer almyordu.
ang Kay-ekin, kentlerdeki komnist ayaklanma (Kanton, 1927)
byk bir baarszla uradktan sonra 1927de eski komnist mt
tefiklerine saldrmasnn ardndan bu yeni stratejinin baz (hepsi deil) ko
mnist nderler tarafndan uyguland in bir istisna oluturuyordu.
Yeni stratejinin ba savunucusu Mao Zedung -sonunda komnist inin
nderi olacakt- on be yldan fazla sren devrimin ardndan, sadece
inin geni blgelerinin herhangi bir merkezi ynetimin etkin denetimi
dnda olduunu anlamakla kalmad, ayn zamanda, in toplumsal ekiyalnn byk klasik roman The Water Marginn sadk bir hayran
olarak gerilla taktiklerinin in toplumsal atmasnn geleneksel bir par
as olduunu da anlad. Aslnda klasik eitim grm hibir inli,
Maonun 1927de Kiangsi dalarndaki ilk zgr gerilla mntkas ile
gen Maonun 1917de renci arkadalarn taklit etmeye ard
Water Margin kahramanlarnn da istihkmlar arasndaki benzerlii
gzden karmayacakt (Schram, 1966, s. 43-44).
98
99
101
VII
Bunlar, kendilerini artk Elbe rma ile in Denizi arasndaki btn
hkmetlerin banda bulan komnistlerin honutluunu glgeleyecek d
nceler deildi. Onlara esin kayna olan dnya devrimi gzle grlr
bir ilerleme kaydetmiti. Tek bana, zayf ve tecrit edilmi bir SSCBnin
yerine, kresel devrimin ikinci byk dalgasndan, dnyadaki iki byk
gten artk adn hakeden (sper g terimi ilk kez 1944 gibi erken bir ta
rihte kullanlmtr) birinin nderliinde bir dzine kadar devlet kmt
ya da kmaktayd. Kresel devrimin hz da kesilmemiti, nk eski em
peryalist denizar mlklerin smrgesizletirilmesi hzla devam edi
yordu. Bunun komnizm davasnn daha da ilerlemesine yol amas bek
lenemez miydi? Bizzat uluslararas burjuvazi, en azndan Avrupada
kapitalizmden artakalann geleceinden korkmuyor muydu? Gen tarihi
Le Roy Ladurienin sanayici akrabalar, kendi fabrikalarn yeniden ina
ederlerken yaadklar sorunlara nihai zmn sonunda ulusallatrmayla
m, yoksa Kzl Orduyla m bulunacan, kendi kendilerine sormuyorlar
myd? Ladurie, yal bir tutucu olarak, bu duygularn 1949da Fransz
Komnist Partisine katlma kararn glendirdiini hatrlyordu (Le Roy
Ladurie, 1982, s. 37.) Bir ABD ticaret mstear, Mart 1947de Bakan
Truman ynetimine pek ok Avrupa lkesinin uurumun kysnda dur
duunu ve her an aa itilebileceini, dierlerinin de ar bir tehdit al
tnda olduklarn anlatmam myd? (Loth, 1988, s. 137.)
llegallik, sava ve direni, hapisane, toplama kamp ya da srgnden
kp gelen erkek ve kadnlarn zihni, ou harabe halinde olan lkelerinin
gelecei iin sorumluluk yklenmekle meguld. lerinden bazlar, belki
bir kez daha kapitalizmin zayf olduu ya da pek var olmad yerlerde,
merkezlere kyasla daha kolay yklacam grmt. stelik dnyann
dramatik biimde sola kaym olduunu kim inkr edebilirdi? Yeni ko
mnist yneticiler ya da dnm geirmi devletlerin ynetimine ortak
olan komnistler, savatan sonra bir endie tayor idiyseler, bu endie
sosyalizmin gelecei hakknda deildi. Onlar endielendiren, baz du
rumlarda dman nfuslarn ortasnda kalm, yoksullam, tkenmi ve
harap olmu lkelerinin nasl yeniden ina edilecei ve kapitalist glerin
yeniden inay henz gvence altna almam sosyalist kampa kar sava
102
3
Ekonomik Uuruma Doru
Bugne kadar Birlikin durumunu gzden geirmek iin toplanan hi
bir Birleik Devletler Kongresi bugnk kadar sevindirici bir manzarayla
karlamamtr... dnyamzn ve sanayimizin yaratt ve eko
nomimizin biriktirdii byk servet halkmz arasnda en geni blm
salam ve dnya ticareti ile yardm kurulularna srekli katkda bu
lunmutur. Var olma gerekleri zorunluluk standardnn tesine, lks ala
nna gemitir. Artan retim lke iinde artan bir taleple, lke dnda ge
lien bir ticaretle tketiliyor. lke bugne honutluk ve umutla, gelecee
iyimserlikle bakabiliyor.
Bakan Calvin Coolidge, Kongre'ye Mesaj, 4 Aralk 1928
Savatan hemen sonra isizlik bizim kuan en yaygn, en sinsi ve en
rtc hastal olmutur: gnmzde bu, Bat uygarlnn zgl top
lumsal hastaldr.
The Times, 23 Ocak 1943
I
Bir felaket de olsa Birinci Dnya Savan, aksi halde istikrarl olacak
bir ekonomi ve uygarlkta sadece geici bir kesinti olarak dnelim. Bu
durumda ekonomi, savan ykntlarndan ktktan sonra normal haline
dnebilecek ve kald yerden yoluna devam edebilecekti. Bu durum daha
ok Japonyann 1923 depreminde len 300 000 kiiyi gmmesi, iki ya da
milyon kiiyi evsiz brakan enkaz temizlemesi, eskisine benzeyen ama
depreme daha fazla dayankl bir kenti yeniden ina etmesine benzer. ki
sava aras dnya o trden koullar altnda baka neye benzetilebilir? Ol
mayan ve neredeyse kesinlikle neyin olamayacan bilemeyiz ve bu ko-
105
zamana kadar grlmemi bir kresel snmay, yirmi yl kadar sren eko
nomik belirsizlikler izlemi (ekonomi yazarlar, olduka hatal biimde
bundan bir Byk Depresyon olarak sz ettiler) ve sonra dnya eko
nomisinde bariz biimde bir dier uzun sreli ilerleme grlmt (bk.
Age o f Capital, Age ofEmpire, blm 2). 1920lerin banda bir Rus eko
nomisti, daha sonra Stalinin kurbanlarndan biri olan N. D. Kondratiyev,
onsekizinci yzyln sonundan itibaren elli ile altm yllk bir dizi uzun
dalgann iinden geen bir ekonomik gelime modeli oluturdu. Ancak
ne kendisi ne de bir bakas bu hareketlere yeterli bir aklama getirebildi
ve kukucu istatistikiler bu dalgalarn varln bile reddettiler. Bu is
tatistikiler o zamandan beri uzmanlk literatrnde onun adyla yer al
mlardr. Kondratiyev ise tam zamannda dnya ekonomisinin uzun dal
gasnn inie getii sonucuna vard.* Haklyd.
Gemite, uzun, orta ve ksa dalgalar ve evrimler, daha ok ift
ilerin gene ini klar gsteren hava koullarn kabul etmeleri gibi, i
adamlar ve ekonomistler tarafndan kabul edilmiti. Bu konuda yaplacak
bir ey yoktu: bunlar frsatlar ve sorunlar yaratyorlar, bireylerin ve en
dstrilerin refahna ya da iflasna yol aabiliyorlard, ama sadece Kari
Marxla birlikte, bu evrimlerin kapitalizmin dourduu, sonunda s
tesinden gelinemeyecek i elikiler yaratabilecek bir srecin paras ol
duuna inanan sosyalistler, bunlarn ekonomik sistemin varln riske so
kacan dndler. Dnya ekonomisinin, o zamana kadar aka
grld gibi, bir yzyl iinde ortaya kan evrimsel kntlerin yol
at ani ve ksa sreli felaketler dnda, bymeye ve ilerlemeye devam
etmesi bekleniyordu. Bu durumda yeni olan ve kapitalizmin tarihinde o
zamana kadar belkide ilk kez grlen, bu dalgalanmalarn sistem iin ger
ek bir tehlike oluturmasyd. Daha nemlisi, erinin uzun sreli yk
seliinde ani bir d grlyordu.
Sanayi Devriminden beri dnya ekonomisinin tarihi hzlanan tek
nolojik ilerlemenin, srekli ama eitsiz ekonomik bymenin ve giderek
artan kresellemenin tarihi olmutu. Bu da dnya apnda i b
109
Anglo-Sakson dnya, sava srasnda tarafsz kalanlar ve Japonya, istimi boaltmak, yani ekonomilerini savan getirdii zorlamalara direnemetni olan salam maliye ve altn standardnn gvence salad
eski ve salam istikrarl para ilkelerine geri gtrmek iin ellerinden ge
leni yaptlar. Aslnda 1922 ile 1926 arasnda bu konuda az ok baarl da
oldular. Ne var ki, Batda Almanyadan Douda Sovyet Rusyaya kadar
uzanan byk yenilgi ve karklklar kua, parasal sistemde, ancak
1989dan sonra dnyann komnizm sonrasn yaayan blmyle k
yaslanabilecek lde byk bir ke tank oldu. En u rnekte 1923te Almanya- para birimi 1913teki deerinin milyonda birine indi,
yani parann deeri pratikte sfra inmi oldu. Bu kadar u olmayan du
rumlarda bile sonular ard. Yazarn, izledii sigorta politikasn Avus
turya enflasyonu srasnda olgunlatran bykbabas, devale edilmi
parayla byk bir mebla ektiini ve bu parann ancak en sevdii cafede
kendisine bir iki smarlamaya yettiini bir yk gibi anlatmaktan holamrd.
zetle, zel tasarruflar i dnyas iin neredeyse tam bir i sermayesi
boluu yaratarak, btnyle ortadan kalkt. Bu durum daha sonraki yl
larda Alman ekonomisinin d borlara muazzam bamlln aklar. Bu
durum, knt geldiinde Alman ekonomisini grlmemi derecede k
rlgan hale getirdi. Parasal biimde zel tasarruflarn olmay ne ayn
ekonomik ne de ayn siyasal sonulan yaratmasa da SSCBde durum
biraz daha iyiydi. Byk enflasyon 1922-23 te esas olarak hkmetlerin
snrsz miktarda kt para basmay durdurma ve paray deitirme ka
rarlan zerine sona erdiinde, Almanyada sabit gelir ve tasarruflarla ya
ayan halk silindi. Bununla birlikte para deerinin hi olmazsa kk bir
blm Polonya, Macaristan ve Avusturyada koruma altna alnd. Ne
var ki, bu deneyimin yerel orta ve alt orta snflar zerinde ne kadar byk
bir yaralayc etki yaratt ancak tahmin edilebiliyordu. Bu gelime Orta
Avrupay faizme hazrlad. nsanlan uzun dnemli patolojik 'fiyat enf
lasyonuna altrmak iin kullanlan aygtlar (rnein, cretlerin ve teki
110
114
115
yaptlar. Naziler bile bu fikri kendilerine mal ettiler ve Hitler 1933te bir
Drt Yllk Plan yrrle koydu. (Nazilerin 1933ten sonra kle
baa kmay baarmalar, bir sonraki blmde ele alnacak nedenlerden
tr uluslararas alanda pek az yank uyandrmt.)
II
Kapitalist ekonomi iki sava aras dnemde neden ilemedi? ABDnin
durum bu soruya verilecek yantn nemli bir parasn oluturur. Sava
ve sava sonras Avrupada meydana gelen kopukluklar ya da en azndan
Avrupann sava lkeleri ksmen bu lkedeki ekonomik sorunlardan so
rumlu tutulabildiyse de, ABD kararl bir tutumla ama ksa sreli katld
savan hep ok uzanda olmutu. kinci Dnya Savanda olduu gibi
Birinci Dnya Sava srasnda da ekonomisinin kesintiye uramamas bu
lkeye byk yarar salad. Daha 1913te ABD, dnyann en byk eko
nomisi haline gelmiti ve toplam sanayi ktsnn te birini retiyordu.
Bu kt miktar Almanya, Byk Britanya ve Fransa toplamnn sadece
biraz altndayd. 1929da ABD dnya toplam ktsnn % 42den faz
lasn retirken, Avrupadaki sanayi gc iin bu toplam % 28in biraz
altndayd (Hilgerdt, 1945, Tablo 1.14.) Bu gerekten artc bir saydr.
Somut olarak belitmek gerekirse, 1913 ile 1920 arasnda ABD elik re
timi yaklak drtte bir orannda artarken, dnyann geri kalan ksmnda
elik retimi yaklak te bir orannda dt. (Rostow, 1978, s. 194,
Tablo III. 33) zetle Birinci Dnya Sava bittikten sonra ABD pek ok
bakmdan uluslararas alanda baat bir ekonomiye sahipti. kinci Dnya
Savandan sonra bir kez daha ayn duruma geldi. Byk k bu s
tnl geici olarak kesintiye uratt.
Ayrca sava ABDnin dnyann en byk sanayi gc olarak sahip
olduu konumu sadece glendirmekle kalmam, ayn zamanda onu dn
yann en byk alacakls haline getirmitir. Sava srasnda ngilizler k
resel yatrmlarnn drtte birini, esas olarak sava gereleri satn almak
iin satmak zorunda kaldklar ABDdeki yatrmlarn kaybetmilerdi;
Franszlar kendi yatrmlarnn yaklak yarsn Avrupadaki devrim ve
k nedeniyle kaybetmilerdi. Bu arada savaa borlu bir lke olarak
balayan Amerikallar sava uluslararas bor veren balca lke olarak
118
122
kalda satlan mallara olan talebini belirli bir noktann altna indiremez ve
kiinin geliri iki katna kmadka talep de iki kat artmaz. Bunun yerine
insanlar modern tketim toplumunun, o srada ABDnin ncln yap
t dayankl tketim mallarn satn aldlar. Ancak araba ve ev alm g
nll olarak ertelenebilirdi ve her durumda bunlar, ok yksek bir talep
elastikiyetine sahip mallard.
Bylece, krizin ksa srecei bekleniyorsa ve gelecee olan gven
azalmamsa, byle bir krizin yarataca etki ok iddetli olabiliyordu. Ni
tekim ABDde otomobil retimi 1929 ile 1931 arasnda yanya dt ya
da daha alt dzeyde, yoksul halk iin gramofon pla retimi (rk plak
lar ya da caz plaklar siyahlara hitap ediyordu) bir sre iin fiilen durdu.
zetle, demiryollarnn ya da daha etkili gemilerin ya da elik ve ma
kinelerin -maliyetleri azaltr- dnda, yeni rnlerin ve hayat tarznn
hzla yaylmas iin, yksek ve artan bir gelir dzeyi ile byk bir ge
lecee gven duygusu gerekliydi. (Rostovv, 1978, s. 219). Ancak k
mekte olan ey tam da budur.
En kt evrimsel k bile er ya da ge sona erer. 1932den sonra
,en ktsnn getiini gsteren ak belirtiler giderek ortaya kt. As
lnda baz ekonomiler ne atldlar. Japonya ve daha lml bir lde
sve, 1930larm sonunda k ncesi retim dzeylerinin neredeyse iki
katna ulatlar ve 1938de Alman ekonomisi (talyan ekonomisi deilse
de) 1929un % 25 zerindeydi. ngilteredeki gibi hareketsiz ekonomiler
bile pek ok dinamizm belirtisi gsterdi. Ancak beklenen ykseli ger
eklemedi ve dnya depresyon iinde kalmaya devam etti. Bu durum en
ak biimde btn ekonomilerin en by olan ABDde grld, nk
Bakan F. D. Rooseveltin New Deal gereince ekonomiyi harekete
geirmek iin yaplan eitli deneyler -zaman zaman tutarsz biimdeekonomide bekleneni vermedi. 1937-38de, 1929'da grlenden ok daha
lml lekte yaanan bir baka ekonomik knty gl bir ykseli
zledi. Amerikan endstrisinin nc sektr, otomobil retimi, asla
1929daki zirveye ulamad. Otomobil endstrisi 1938de 1920dekinin
biraz daha tesindeydi (Historical Statistics, II, s. 716). 1990lardan geriye doru baktmzda zeki yorumcularn ktmserlii bizi artr. Ye
tenekli ve parlak ekonomistler kapitalizmin geleceini bir durgunluk eko
nomisi olarak gryorlard. Keynesin Versailles Bar Antlamasna
123
124
125
126
127
128
130
Bunu ilk kez yapan hkmetler 1925te SSCB ve Kanada idi. 1939da
dokuz lke resmi ulusal gelir istatistiklerine sahipti ve Milletler Cemiyetinde yirmi alt lkenin ulusal gelir hesaplan vard. kinci Dnya Savandan hemen sonra, hesaplar otuz dokuz, 1950lerin ortasnda doksan
lkeyi kapsad ve o zamandan beri, halkn geim gerekleriyle sadece ok
uzaktan balantl olan ulusal gelir rakamlar bamsz devletler iin ne
redeyse ulusal bayraklar gibi standart hale geldi.
131
4
Liberalizmin D
Nazizmde aklc analize pek elverili olmad grlen bir fenomenle
kar karyayz. Avrupann kltrel ve ekonomik bakmdan en ileri l
kelerinden biri, dnya iktidarndan ya da dnyann yklndan ve son de
rece itici bir rk kinini temel alan bir rejimden adeta gkten vahiy inmi
gibi sz eden bir nderin ynetimi altnda sava planlan hazrlad ve yak
lak 50 milyon insan ldren bir dnya yangnn balatt, milyonlarca
Yahudinin mekanik biimde kitle halinde katledilmesiyle en yksek nok
taya ulaan, insan aklnn alamayaca lde byk bir zulm yapt.
lan Kershavv (1993, s. 3-4)
239 Anavatan iin, Fikir iin lmek!... Hayr, bu kaamak bir yol.
Cephede bile en nemli ey ldrmektir... lm hibir eydir, yoktur. Hi
kimse kendi lmn hayal edemez. ldrmektir nemli olan. Almas
gereken snr budur. Evet, bu iradenizin somut eylemidir. nk burada
oluturduunuz irade bir baka insanda yaar.
1943-45 Faist Sosyal Cumhuriyetin gen gnlllerinden birinin
mektubundan (Pavone, 1991, s. 431)
I
Felaket anda meydana gelen gelimeler iinde, ondokuzuncu yz
yl yaam insanlar belki de en ok artan, liberal uygarlk de
erlerinin ve kurumlannn k oldu. Onlarn yaadklar yzyl, liberal
uygarln, dnyann ileri ve ilerlemekte olan blgelerinde her du
rumda gelieceini, gsteriyordu. Bu deerler, diktatrle ve mutlak y
132
135
mokratik ismini hak edebilecek tek bir rejim bile soldan gelen bir ha
reketle devrilmemiti. Tehlike zel olarak sadan geliyordu. Ve bu sa,
sadece anayasal ve temsili hkmete ynelik deil, ayn zamanda liberal
uygarla ynelik bir ideolojik tehdit oluturuyor ve potansiyel olarak
dnya apnda bir hareketi temsil ediyordu, bu nedenle faizm etiketi
hem yetersizdi, hem de btn kapsamyordu.
Terim yetersizdi, nk liberal rejimleri deviren btn gler faist
deildi. Terim ayn zamanda uygundu, nk faizm ister zgn talyan
biiminde, ister daha sonraki Alman Nasyonal Sosyalizmi biiminde
olsun, hem teki anti-liberal glere esin kayna oldu, onlar destekledi
ve hem de uluslararas saa bir tarihsel gven duygusu alad: 1930larda
faizm gelecein ykselen dalgas olarak grlyordu. Bu alanda alan
bir uzmann dedii gibi: Dou Avrupadaki byk diktatrlerin, b
rokratlarn, subaylarn ve Franconun (Ispanyada) faizmi taklit etmi olmalar... rastlant deildir (Linz, 1975, s. 206).
A priori hibir zel siyasal renk tamayan Latin Amerikan dik
tatrlerini ya da caudillolarn iktidara getiren daha geleneksel askeri
darbe biimlerini bir yana brakrsak, liberal demokratik rejimleri deviren
gler trlyd. Bunlarn hepsi toplumsal devrime karyd ve aslnda
hepsinin kknde 1917-20de eski toplumsal dzenin yklmasna du
yulan bir tepki yatyordu. Zaman zaman ilkesel olmaktan ok pragmatik
nedenlerle hepsi otoriterdi ve liberal siyasal kurumlara dmand. Eski
tarz gericiler, btn partileri deil bazlarn, zellikle komnist olanlar
yasaklayabiliyorlard. Ksa mrl 1919 Macar Sovyet cumhuriyetinin
devrilmesinden sonra, artk ne kral ne de donanmas olan, buna ramen
Macaristan Krall olduunu idda ettii eyin bana geen Amiral
Horthy, onsekizinci yzyldan kalma oligarik tarzda parlamenter olmaya
devam eden ama demokratik olmayan otoriter bir devleti ynetti. Btn
bu rejimler askeriyeyi kayrma, polisi ya da fiziksel bask uy
gulayabilecek baka kurumlar glendirme eilimi gsterdi, nk bun
lar ykcla kar en dolaysz siperlerdi. Aslnda bunlarn destei san
*)
136
137
138
Bu, krk yl sonra Quadragesimo A tm tarafndan tamamlanan Rerum Novarum Tamimi idi. Bu eklemenin Byk kn en derin noktasnda ya
plmas rastlant deildi. Bu belge, Rerum Novarumun yznc ylnda
Papa John Paul IInin kard Centesimus Annus Tamiminin de gsterdii
gibi, gnmze kadar Kilisenin toplumsal siyasetinin keta olarak kal
mtr. Ne var ki, hkmn dayand hassas denge siyasal balamla birlikte
deimitir.
139
*)
140
zlar da faizmle sokak iddeti eklinde siyasete ynelik bir tercihi pay
latlar.
Faist ve faist olmayan sa arasndaki balca farkllk, faizmin kit
leleri aadan seferber ederek var olmasyd. Bu zellik, esas olarak, ge
leneksel gericilerin taraftar olmadklar ve organik devlet sa
vunucularnn stnden atlamaya altklar demokratik ve popler
siyasetler ana aitti. Faizm, kitleleri seferber etmekle vnyor, ik
tidara geldiinde bile bu eilimi halk tiyatrosu biiminde srdryordu Nuremberg mitingleri, Piazza Veneziada toplanp balkonda duran Mus
solininin jestlerini izleyen kitleler. Komnistler de ayn eyi yapyorlard.
Faistler, retoriklerinde, kendilerini toplumun kurbanlar olarak grenlere
hitap edilerinde, toplumun topyekn dntrlmesi iin yaptklar a
rda, hatt, Hitlerin (deitirilmi) kzl bayrakl Nasyonal Sosyalist i
Partisinin ve Kzllarm 1933te Bir Mays derhal resmi tatil gn ola
rak kurumlatrmalarnn ok ak biimde ortaya koyduu gibi, toplumsal
devrimcilerin sembollerini ve isimlerini bilinli biimde kendilerine uyarlaylarnda, kar-devrimin devrimcileri durumundaydlar.
Ayn ekilde, geleneksel gemie dn retoriinde uzmanlamasna,
ellerinden gelse gemi yzyl silip atmay gerekten tercih ecjecek halk
snflarndan byk destek salamasna ramen faizm, sz gelimi,
Sava srasnda Francoya destek veren balca glerden biri olan Navarral Carlistler ya da Gandinin el tezghlarna ve ky ideallerine dn
kampanyalar gibi, gerek anlamda bir geleneki hareket deildi. Pek ok
geleneksel deeri vurgulamalar baka bir anlam tayordu. Onlar, liberal
zgrlemeyi reddettiler -kadnlar evde oturmal ve durmadan ocuk do
urmalydlar- modern kltrn rtc etkisine ve zellikle Alman
Nasyonal Sosyalistlerinin kltrel bolevizm ve dejenere olarak be
timledii modemist sanatlara kar gvensizlik duyuyorlard. Ancak mer
kezi konumdaki faist hareketler -talyan ve Alman- tutucu dzenin o ta
rihsel gardiyanlarna, Kiliseye ve Krala da rabet etmediler; tam tersine,
kitle desteinin merulatrd kendini yetitirmi insanda cisimleen b
tnyle gelenek d bir nderlik ilkesiyle, sekler ideolojilerle ve bazen
kltlerle onlarn ayan kaydrmaya altlar.
Onlarn benimsedikleri gemi yapayd. Gelenekleri icat edilmiti.
Hitlerin rkl bile kesintiye uramam ve karmam bir soy izgisi
.142
144
146
147
149
III
Birinci Dnya Sava'ndan sonra radikal san ykselii, hi kukusuz,
genelde toplumsal devrim ve ii snf iktidar tehlikesine, aslnda ger
ekliine, zelde ise Ekim Devrimi ve Leninizm'e gsterilen bir tepkiydi.
Bunlar olmasayd faizm hibir ekilde var olamazd, nk demagojik
sac arlar ondokuzuncu yzyln sonundan itibaren bir ok Avrupa l
kesinde siyasal bakmdan etkili ve saldrgan oldularsa da, 1914'ten nce
neredeyse srekli olarak denetim altnda tutulmulard. Bu bakmdan fa
izme mazeret bulanlar, Mussolini ve Hitler'i Lenin'in dourduunu ne
srmekte belki de hakldrlar. Ne var ki, baz Alman tarihilerinin (Nolte,
1987) 1980'lerde ok yaklatklar gibi, faist barbarln Rus devriminin
daha erken barbarlklarndan esinlendiini ve bunlair taklit ettiini iddia
ederek bu barbarl temize karmak hibir ekilde meru deildir.
Ne var ki, sa tepkinin znde devrimci sola duyulan tepkinin yer al
d tezine iki nemli snrlama getirilmelidir. Birincisi, bu tez, Birinci
Dnya Sava'mn ulusalc askerler ya da Kasm 1918'den sonra kah
ramanlk ansn kardklar iin gcenen gen adamlarn genellikle orta
ve alt orta snfa mensup nemli bir tabakas zerinde yaratt etkiyi
azmsar. "Silah arkadal" (frontsoldat) denilen ey, radikal sa ha
reketlerin mitolojisinde en nemli rol oynayacakt -Hitler de bunlardan
biriydi- ve bu, Alman komnist nderleri Kari Liebknecht ve Rosa Luxemburg gibi komnist nderleri katleden subaylar, talyan sguadristi ve
Alman freikorps gibi ilk ar ulusalc silahl mfrezeler trnden kalc
bir blok oluturacakt. Grdmz gibi, Birinci Dnya Sava dnyay
vahete srkleyen bir makineydi ve bu adamlar gizli kalm vahetlerini
aa vurmaktan gurur duyuyorlard.
Solun, liberallerden bu yana sava kartlna, anti militarist ha
reketlere dknl, dev kitlelerin Birinci Dnya Sava'mn kitlesel ci
nayetlerine gsterdii tepki, pek ok kiiyi, 1914-18 koullan altnda bile
sava deneyimini nemli ve ilham verici bulan; niforma ve disiplin,
fedakrlk -hem kendisi hem de bakalar iin- ve kan, silah ve gc er
keksi bir hayat yaanmaya deer hale getiren eyler olarak gren, grece
kk, ama gene de sayca ok bir aznln ortaya kn azmsamaya
yneltti. Bunlar, bir iki kii (zellikle Almanya'da) dnda sava hak150
153
155
157
tpk Sri Lanka' daki modern Sinhali arlar gibi, onaylanm -aslnda
yeni icat edilmi- "Aryenier" olarak kendi alt ktalarndaki daha siyah rk
lara stn olduklarn dnyorlard. Ve kinci Dnya Sava srasnda
Alman yanls olarak enterne edilen Boer militanlan da -bazlar 1948'den
sonra yaanan rk ayrmcl dneminde lkelerinin nderleri haline gel
diler- hem inanm rklar olarak hem de Hollanda' daki elitist ar sac
Kalvinist akmlann teolojik etkisiyle, Hitler'e ideolojik yaknlk du
yuyorlard. Ancak btn bunlar, komnizmin aksine faizmin yerel si
yasette hibir dayanak noktas olmad iin Asya ve Afrika'da var ol
mad eklindeki temel nermeye pek hakllk kazandrmaz.
Bu durum, Almanya ve talya ile ittifak kuran, kinci Dnya Sava'nda
ayn safta savaan ve izledii siyasetlere san hkim olduu Japonya iin
de genellikle dorudur. "Mihverin. dou ve bat ulanndaki hkim ide
olojiler arasndaki balantlar aslnda gldr. Japonlar ideolojik olarak
anti-faist olma konusunda kimseden geri kalmadlar. spanyol Sa~
va'nda General Franco'ya kar savamak iin Uluslararas Tugaylar'a ka
tldlar; Franco gleri tarafndan yakalandlar ve Almanya'ya gn
derildiler. Ancak bu trden rneklerle oyalanmamza gerek yok.
Ne var ki Avrupa faizminin ideolojik etkisinin reddedilemeyecei bir
kta daha vardr: Amerika.
Kuzey Amerika'da Avrupadan esinlenen insanlar ve hareketler kk
gmen topluluklanmn dnda fazla nem tamyordu. skandinavlar ve
Yahudiler sosyalizme ynelik bir eilim tarlarken ya da geldikleri l
keye bir lde sadakat duymaya devam ederlerken, bu topluluklarn ye
leri eski lkelerinin ideolojilerini beraberlerinde getirdiler. Nitekim Al
manya'nn -ok daha az lde talyanlarn- dncelerinden etkilenen
Amerikallar ABDnin tecrit siyasetine katkda bulundular. Bununla bir
likte ok sayda Amerikalnn faist olduunu gsteren yeterince bulgu
yoktur. Tehizatl milisler, renkli gmlekler ve nderleri selamlamak iin
havaya kaldrlan kollar, en bilineni Ku Klux Klan olan yerli sac ve
rk hareketlerin zellii olmad. Anti-semitizm kesinlikle glyd. Bu
nunla birlikte anti-semitizmin ada sac ABD uyarlamas -Peder Coughlin'in Detroit'ten yapt popler radyo vaazlan gibi- muhtemelen Av
rupa Katolik esininin sac korporatizmine ok ey borluydu. On yln en
baanh ve belki de en tehlikeli demagojik poplizminin, Huey Long'un
158
159
160
163
164
166
167
168
5
Ortak Dmana Kar
Yarn, bombalarn yerini gen airler alacak,
Gl kysnda yryler, dostluk haftalar;
Yarn bisiklet yarlar,
Yaz akamlan mahalle ilerinden geerek.
Ama bugn yalnzca mcadele...
-W. H. Auden, "Spain", 1937
Sevgili anne, tandm btn insanlar iinde en ok sen zleceksin,
bu yzden son dncelerimi sana aktaryorum. lmmden tr kim
seyi sulama, bu kader benim seimim.
Sana ne yazacam bilemiyorum. Aklm bamda ama uygun szleri
bulamyorum. Kurtulu Ordusu'nun saflarnda yer aldm ve zaferin
henz parlamaya balarken lyorum... Az sonra yirmi yoldamla bir
likte kuruna dizileceim.
Savatan sonra hakkn olan emekli ayln istemelisin. Eyalarm
sana hapisanede verecekler. Sadece babamn fanilasn alacam, nk
souktan titremek istemiyorum...
Bir kez daha elveda diyorum. Cesaret!
Olun Spartaco
-Spartaco Fortato, yirmi iki yanda, Misak Manouchian'daki Fransz
Direni Grubu'nun yesi, 1944
(Lettere, s. 306)
169
I
Kamuoyu aratrmalar 1930'larda Amerika' da domutur. Piyasa
aratrmalar iin kullanlan "rnek grup aratrmas "nm siyaset alann
kapsamas, esas olarak 1936'da George Gallup'la balad. Bu yeni tekniin
erken sonularndan biri Franklin D. Roosevelt'ten nceki btn ABD
bakanlarn artabilirdi ve kinci Dnya Sava'ndan sonra yetien
btn okurlar artacaktr. Ocak 1939'da Amerikallara Sovyetler Birlii
ile Almanya arasnda bir sava kmas halinde hangi tarafn kazanmasn
istedikleri sorulduunda Amerikallarn % 83nn Sovyet zaferinden, %
17' sinin ise Alnanlardan yana olduu anlald (Miller, 1989, s. 283-84).
SSCB'nin temsil ettii, Ekim Devriminin anti-kapitalist komnizmi ile
anti-komnist kapitalizm, ki ba savunucusu ve rnei ABD idi, ara
sndaki karlamann hkim olduu bir yzyl iinde, hibir ey bu sem
pati deklerasyonundan ya da dnya devriminin anavatannn ekonomisi
herkese kapitalist kabul edilen son derece anti-komnist bir lkeye tercih
edilmesinden daha anormal grlmez. Dahas bu srada SSCB'deki Stalinist tiranln en kt dneminde olduu genel olarak kabul ediliyordu.
Bu tarihsel durum kesinlikle olaanst ve kyaslamal olarak ksa
mrlyd. En fazla 1933'ten (ABD'nin SSCB'yi resmen tand tarih)
1947'ye kadar (iki ideolojik kampn "Souk Sava"ta dman olarak kar
karya geldikleri tarih), ancak daha gereki olmak gerekirse, 1935'ten
1945'e kadar srd. Baka deyile, bu tarihsel durumu, hem ABD'nin hem
de SSCB'nin birbirinden daha byk bir tehlike olarak grdkleri iin
kar kmay ortak bir dava haline getirdikleri Hitler Almanyasnm yk
seli ve k (1933-45) belirledi.
Bu devletlerin greneksel uluslararas ilikiler ya da g siyasetleri
alannn bu kadar tesine gemelerinin nedeni ve bunun sonunda kinci
Dnya Sava'na giren ve bu sava kazanan devletlerin ve hareketlerin
anormal biimde saflamasn salayan ey ok nemlidir. Almanya'ya
kar birliin sonunda zorunlu hale gelmesinin nedeni, sadece herhangi bir
ulus-devletin Almanya'nn durumundan honutsuzluk duymas deil, ayn
zamanda bu lkenin siyaset ve zlemlerinin kendi ideolojisi tarafndan be
lirlenmesi olgusu idi. zetle bu bir faist iktidard. Bu durum bir yana b
rakld ya da deerlendirilmedii srece, Realpolitik'in sradan hesaplar
170
171
*)
172
Ancak bu durum her iki tarafin da uygulad vaheti hakl karmak iin
kullanlmamaldr. 1942-45'te Hrvat devletinin ve muhtemelen Slovak dev
letinin de uygulad vahet, muhaliflerininkinden daha bykt ve hibir
ekilde savunulamazd.
173
II
Faizme, yani Alman kampna kar her trl destei seferber etmek,
Mihver'in ilerleyiine direnmekte ortak kan olan btn siyasal glerin
birlii, bir direni siyaseti ve hkmetlerin byle bir siyaseti uygulamaya
hazrlanmalar iin l bir ary gerektiriyordu. Aslnda bu seferberlii
gerekletirmek sekiz -dnya savann balang startn 1931 olarak alr
sak on- yldan fazla srd. Bu anya verilen yant, ister istemez, du
raksamal, rtl ya da karmak oldu.
Belki de en dorudan yantlanan ar anti-faist birlik ansyd,
nk faizm eitli trden liberalleri, sosyalistleri, komnistleri, her tr
den demokratik rejimi ve Sovyet rejimini ayn ekilde yok edilmesi ge
reken dmanlar Olarak gryordu. Eski bir ngilizce deyimle, ayn ayr
aslmak istemedikleri iin hep birlikte asldlar. O zamana kadar Ay
dnlanma Solu'nun en blc gcn oluturan komnistler, atklan
atei ortadaki dmann zerinde deil en yakn potansiyel rakipleri, en
ok da Sosyal Demokratlar (bk. blm 2) zerinde (ne yazk ki bu siyasal
radikallerin zelliidir) younlatrmlard. Hitler'in iktidara gelmesini
izleyen sekiz ay iinde izgi deiiklii yaptlar ve anti-faist birliin en
sistemli ve her zamanki gibi en etkili savunucular haline geldiler. Bu ge
lime ok derin kkleri olan karlkl kukulara ramen solda birliin
nndeki balca engeli kaldrd.
Esas olarak Komnist Enternasyonal'in ne srd (Stalin'le birlikte)
strateji ortak merkezli emberlerden oluuyordu. (1933 Reichstag yan
gnnda Nazi yetkililerine kahramanca meydan okuyuuyla dnyann her
yerindeki anti-faistleri heyecanlandran bir Bulgar, George Dimitrov En-
*)
175
178
180
181
184
*)
186
187
189
rv
Ve gene spanyol Sava, Franco'nun zaferinden sonraki birka yl
iinde, faizmi yok edecek glerin biimleniini nceden haber verdi ve
hazrlad. kinci Dnya Sava'nn siyasetlerini, ulusal dman yenmek
ve ezamanl olarak toplumsal yenilenmeyi salamak iin yurtsever tu
tuculardan toplumsal devrimcilere kadar deien benzersiz bir ulusal cep
heler ittifaknn da habercisi oldu. kinci Dnya Sava, kazanan tarafta
yer alanlar iin, sadece askeri bir mcadele deil, ayn zamanda -Britanya
ve ABD'de bile- daha iyi bir toplum iin verilen bir mcadeleydi. Sa
vatan sonra hi kimse, Birinci Dnya Savandan sonra devlet adam
larnn 1913'n dnyasna dn dlemeleri gibi, 1939'a -ya da 1928'e
veya 1918'e- dnmeyi dlemiyordu. Winston Churchillin ynetiminde
bir ngiliz hkmeti, umutsuz bir savan ortasnda, kendini kapsayc bir
refah devleti ve tam istihdam hedefine adyordu. Btn bunlar tavsiye
191
192
*)
8.
193
*)
194
195
196
197
198
gururla kaydeden nemli bir yaync gibi- ister kendileri veya aileleri di
renii -teki safta da olabiliyorlard- olduklar iin komnist sempatizan
haline gelmi olsunlar, hepsi Parti'nin ekimini hissediyordu.
Balkanlar'daki gerilla mevzileri dnda komnistler devrimci rejim
kurma giriiminde bulunmadlar. Trieste'nin batsnda kalan herhangi bir
yerde bu ynde giriimde bulunmak istediklerinde de bu trden rejimleri
kurabilecek konumda olmadklar dorudur, ancak bu partilerin tam bir
sadakat gsterdikleri SSCB de tek tarafl iktidar giriimlerine kesinlikle
kar kt. Fiilen gerekletirilen komnist devrimler (Yugoslavya, Ar
navutluk, daha sonra in) Stalin'in tavsiyelerine ramen gerekletirildi.
Gerek uluslaras gerekse tek tek lkeler iin Sovyet gr, sava sonras
siyasetlerin anti-faist ittifak kapsayan ereve iinde srdrlmesi idi.
SSCB kapitalist ve komnist sistemlerin uzun sre birarada yaayacan
ya da daha dorusu ortak yaayacan, sava zaman koalisyonlarndan
kacak "yeni tip demokrasiler" iindeki gelimelerin daha ileri dzeyde
toplumsal ve siyasal deiiklikler salamasn bekliyordu. Bu iyimser se
naryo ksa sre iinde Souk Sava'n karanlnda kayboldu. ylesine
kayboldu ki, Stalin'in Yugoslav komnistlerini monariyi muhafaza et
meye zorladn ya da 1945'te ngiliz komnistlerinin, i Partisi'ni ik
tidara getirecek olan seimler srasnda Churchill'in sava dnemi ko
alisyonunun datlmasna kar ktklarn pek az kii hatrlar. Bununla
birlikte, Stalin'in btn bunlar ok ciddiye ald ve 1943'te Komintem'i
ve 1944'te ABD Komnist Partisi'ni datarak bunu kantlamaya alt,
kuku gtrmez.
Stalin'in, "sosyalizm meselesini, birlii.-tehlikeye sokacak ya da za
yflatacak lde gndeme getirmeyeceiz (Browder, 1944, J. Starobin
iinde, 1972, s. 57) diyen Amerikal bir komnist nderin szlerinde ifa
desini bulan karar, onun niyetlerini aa kard. Muhalif devrimcilerin
anladklar ekilde bu, pratik amalarla, dnya devrimine srekli bir el
veda anlamna geliyordu. Sosyalizm, SSCB'yle ve diplomatik m
zakerelerle etki alan olarak belirlenen blgeyle, yani esas olarak savan
sonunda Kzl Ordu'nun igal ettii yerlerle snrl olacakt. Bu etki ala
nnn iinde bile, yeni "halk demokrasileri" programnn tesinde, sadece
tanmlanmam bir gelecek beklentisi kalacakt. Siyasal niyetleri pek dik
kate almayan tarih baka bir yol tuttu. Bunun tek istisnas, yeryznn ta
mamnn ya da byk ksmnn 1944-45'te mzakere edilen iki etki ala
199
201
yasnn baz kesimlerinde, zellike Suriye, Irak ve ran'da, nemli bir des
tek ve etkinlik kazandklar bir dnemdir. Ancak ok sonra, siyasal n
derliin sekler ve modernlik yanls sesi kktenci canlanmann kitlesel
siyasetleri tarafndan bouldu ve susturuldu (bk. blm 12 ve 15).
Savatan sonra yeniden ortaya kan kar atmalarna ramen, ge
limi Batl lkelerin anti-faizmi ile onlara bal smrgelerin antiemperyalizmleri sava sonras toplumsal dnmn gelecei olarak ta
savvur edilen ynde birletiler. SSCB ve yerel komnizm aradaki ko
pukluun giderilmesine yardmc oldu, nk bunlar bir dnya iin antiemperyalizm, teki iin topyekn zafer vaadi anlamna geliyordu. Ne var
ki, Avrupa'daki savan aksine, Avrupa dndakiler, anti-faizm ile ulu
sal/toplumsal kurtuluun akt (Avrupa'daki gibi) zel durumlar d
nda komnistlere byk siyasal zaferler getirmedi. Bu zel durumlar,
Japonlarn smrgeci durumunda olduu in ve Kore ile Hindiini (Vi
etnam, Kamboya, Laos) idi. Hindiini'nde zgrln dolaysz dman,
yerel ynetimi daha sonra btn Gneydou Asya'ya yaylacak ekilde Japonlara bizzat teslim eden Franszlar olmaya devam etti. Buralar, sava
sonras dnemde, komnizmin, Mao, Kim 1 Sung ve Ho i Minh y
netiminde zafer kazanmaya yazgl olduu lkelerdi. Baka yerlerde s
mrgelikten kurtulmak zere olan devletlerin nderleri 1941-45'te Mihver'i yenilgiye uratma ihtiyac her eye ncelikli olduu iin daha az
engellenen sol hareketlerden geliyorlard. Ancak bunlar bile dnya du
rumuna Mihver'in yenilgisinden sonra bir lde iyimserlikle ba
kabildiler. ki sper gcn en azndan kt zerinde eski smrgecilikle
hibir alverii yoktu. Smrgecilie kar olduu bilinen bir parti en
byk imparatorluun merkezinde iktidara gelmiti. Eski smrgeciliin
gc ve meruluu nemli lde zayflatlmt. zgrlk ansnn n
cekinden daha iyi olduu grlyordu. Ancak eski imparatorluklar vahi
bir art savana girimekten geri durmadlar..
VIII
Bylece Mihver'in, daha kesin olarak Almanya ve Japonya'nn ye
nilgisi, halkn inat bir sadakat ve muazzam bir abayla son gne kadar
savat bu iki lke dnda ardnda byk bir felaket brakmad. So
206
*)
208
209
6
Sanatlar, 1914-1945
Gerekstciilerin Parisi de kk bir evrendir.... Daha geni bir
evren, kosmos da bundan farkl deildir. Orada da trafik iaretlerinin ha
yalet gibi beliriverdii yol azlan vardr ve olaylar arasnda akl almaz
benzerlikler ve balantlar grlr. Gerekstcln lirik iirinin ses
lendii dnya budur.
Walter Banjamin, Gerekstclk
Tek Ynl Yol (1979, s. 231)
Yeni mimarinin ABDde biraz gelitii grlyor... Yeni slbun savunuculan son derece iten davranyorlar ve bazlar tek vergiye inananlann keskin pedagojik tarzna uygun hareket ediyor... ancak dzey
olarakfabrika dizayn dnda fazla dnm yaptklar grlmyor.
H. L. Mencken, 1931
I
Parlak moda tasarmclarnn, analitik olmayyla dile dm bir
trn zaman zaman neden nesnelerin biimini profesyonel khinlerden
daha iyi sezinlemeyi baardklar, tarihin anlalmas en zor sorularndan
biridir; ve kltr tarihisi iin en merkezi sorulardan biridir. Bu soru, yk
sek kltr dnyas, elit sanatlar ve en ok da avangard zerinde, tufanlar
ann yaratt etkiyi anlamak isteyen herkes iin kesinlikle byk bir
nem tar. Bu sanatlarn liberal burjuva toplumunun fiilen kn yl
lar ncesinden grdkleri genellikle kabul edilir (bk. Age o f Empire,
blm 9). 1914te neredeyse her ey, modemizmin geni ve olduka
belirsiz glgesi altnda kendine bir yer bulabiliyordu: kbizm, d
avurumculuk, ftrizm; resimde saf soyutlama; ilevcilik ve mimaride
sslemecilikten ka; mzikte tonalitenin terk edilmesi; edebiyatta ge
lenekten kopu.
210
*)
211
212
gibi ykselir. Dev bir yumurtay andran kaya, ayn ekilde gereki bir ti
tizlikle resmedilen denizin zerindeki gkyznde yzmektedir.
Gerekstclk avangard sanatlarn repertuarna sahici bir katk oldu.
Onun yeniliinin gstergesi, ok yaratma yeteneinde, anlalmazlnda
ya da daha eski avangard arasnda bile mahup bir tebessme yol amasndayd. Londrada alan 1936 Uluslararas Gerekstcler Sergisine ve daha sonra Pariste, insan barsaklarn gsteren bir fotorafn
tpksnn yalboya resmini yapma srarn anlamakta zorluk ektiim
gerekstc bir ressam arkadama gsterdiim ve itiraf edeyim ki ol
duka ham tepki, buydu. Bununla birlikte, geriye dnp bakldnda,
esas olarak Fransada ve Fransz etkisinin gl olduu Hispanic l
kelerde grlmesine ramen gerekstcln dikkati ekecek kadar ve
rimli bir hareket olduunu belirtmek gerekir. Bu hareket, Fransada (Eluard, Aragon); Ispanyada (Garcia Lorca ); Dou Avrupa ve Latin
Amerikada (Peruda Cesar Vallejo, ilide Pablo Neruda) birinci snf a
irleri etkiledi; ve aslnda biraz, Latin Amerikada ok sonra ortaya kan
byl gereki edebiyat akmnda hl yanklanyor. Bu akfmn imge
ve vizyonlar -Max Ernst (1891-1976), Magritte, Joan Miro (1893-1983),
evet, Salvador Dali bile- bizim imge ve vizyonlarmzn paras haline
gelmitir. Ve bu akm en erken Batl avangardlann aksine, yirminci yz
yln en nemli sanatna, kamera sanatna da fiilen alanmtr. Si
nemann, gerekstcle, sadece Luis Bunuel (1900-83) iin deil, ayn
zamanda bu dnem Fransz sinemasnn en nemli senaryo yazan Jacques
Prvert (1900-77) iin de ok ey borlu olmas rastlant deildir. Fo
toraf gazetecilii de gerekstcle Henri Cartier-Bresson (1908- )
iin ok ey borludur.
Ancak hep birlikte ele alndnda btn bunlar yksek sanatlardaki
avangard devrimin abartmalanyd. Bu devrim, k paralara aynlarak
ifade edilen bir dnyann nnde henz gerekletirilmiti. Tufanlar a
nda yaanan bu devrim hakknda ey kaydedilebilir; avangard, ol
duu kadanyla, yerleik kltrn paras haline geldi; hi olmazsa ksmen
gndelik hayatn dokusu iinde zmlendi; ve -belki de en nemlisi- Dev
rim andan beri yaanan herhangi bir dnemdeki yksek sanatlardan
belki de ok daha fazla dramatik bir biimde siyasallat. Ve gene, asla
unutmamalyz ki, btn bu dnem boyunca Bat kamuoyunu oluturan
213
214
215
216
*)
Drst olmak gerekirse, Dr. Leavis sonunda gnlszce olsa da, bu byk
yazar hakknda yapt deerlendirmenin biraz yetersiz olduunu kabul etti.
217
rak bilinli yeni mimari ile bir sempati ilikisi kurmas beklenebilirdi, de
korasyona duyulan ak bir honutsuzluk dnda, modernizmin pek az
etki yaratt grld. 1920lerde Kzl Viyana ii snfnnn muazzam
binalarnn ou mimarlk tarihinde ad pek gemeyen mimarlar ta
rafndan yapld. Ancak gndelik hayatn daha kk donanmlar modemite tarafndan hzla yeniden biimlendirildi.
Bu gelimenin, el sanatlarnn mirasna ve art nouveau hareketlerine,
ki bunun iindeki nc sanat kendisini gndelik kullanma adamt; bazlan bilinli olarak kitlesel retim tasarmn devrimciletiren Rus ya
pmclarna; modernist prizmin modem ev teknolojisine (rnein mutfak
dizayn) uygulanabilirliine neler borlu olduu konusunda karar verme
iini sanat tarihine brakmalyz. Gerek udur ki, balangta siyasal ve
sanatsal bir avangard merkez olan ksa mrl bir oluum, iki kuan
hem mimari hem de uygulamal sanat tarzn oluturdu. Bu, Bauhaus
okulu ya da varl Weimar Cumhuriyeti ile akan, Hitler iktidara gel
dikten ksa sre sonra datlan Weimar ve daha sonra Orta Almanyadaki
Dessau sanat ve tasarm okulu (1919-1933) idi. Bauhaus okuluyla birlikte
anlan isimlerin listesi u ya da bu biimde Rhine ile Urallar arasndaki
ileri sanatlarn kim kimdir rehberi gibi okunabilir: Gropius ve Mies van
der Rohe, Lyonel Feininger, Paul Klee ve Wasily Kandinsky, Malevich,
El Lissitzky, Moholy-Nagy, vb. Bu okulun nemi sadece bu yeteneklere
deil, 1921 den itibaren eski el sanatlan ve (avangard) gzel sanatlar ge
leneinden pratik kullanm ve endstriyel retim tasanlanna bilinli bir
geie dayanyordu: araba gvdeleri (Gropius), uak koltuklan, reklam
grafikleri (Rus yapmcs El Lissitzkynin tutkusu); bu arada 1923te
byk Alman hiper-enflasyonu srasnda bir ve iki milyon marklk banknotlann tasarmn da unutmamak gerekir.
Bauhausun -sempati duymayan politikaclarla olan sorunlarnn gs
terdii gibi- derin bir biimde ykc olduu dnlyordu. Ve gerekten
de Felaket anda siyasal ballk u ya da bu biimde ciddi sanatlara
hkim olur. Bauhaus, Avrupa devriminin orta yerinde hl bir toplumsal
ve siyasal istikrar cenneti olan Britanyaya ve byk kten deilse de
savatan uzak olan ABDye 1930larda ulat. Radikal sanatseverler, zel
likle genlik alannda, yaratc deha ile ilerici fikirlerin birarada ol
mamasn kabul etmekte zorlansalar da, bu siyasal balanma sadece sola
219
220
politikaclarna ne kadar bal olurlarsa olsunlar onlar tarafndan hasmlarnn yan sra- reddedilmeleriydi. Ftristlerden etkilenen talyan
faizminin ksmen bir istisna oluturmasna ramen, gerek sa gerekse sol
otoriter rejimler, mimaride eski tarz dev antsal yaplar ve grntleri,
resim v heykelde esinlendirici ifade biimlerini, sahnede klasiklerin ay
rntl biimde temsil edilmesini ve edebiyatta ideolojik uygunluu tercih
ettiler. Hitler, kukusuz, dkrklna uram bir sanatyd ve sonunda
dev taanlarn gerekletirmesi iin yenekli bir gen mimar, Albert
Speeri buldu. Ne var ki, ne Mussolini, ne Stalin ne de General Franco, ki
hepsi kefdi mimari dinozorlarndan esinlenmilerdi, hayata bu trden ki
isel zlemlerle balamamlard. Bu nedenle ne Alman ne de Rus avangard Hitler ve Stalinin ykselii karsnda varln koruyabildi ve
1920lerin sanatlarnda ileri ve sekin olan her eyin mzrakba olan bu
iki lke, kltr alanndan neredeyse silindi.
Geriye baktmzda, gerek Hitlerin gerekse Stalinin kazand za
ferin yol at kltrel felaketin kantlad bir eyi, yani avangard sanatlann ounun orta ve dou Avrupann devrimci topranda kk sal
dn, o dnemde yaayan insanlardan daha iyi grebiliyoruz. Sanatlann
en iyi araplk zmnn volkanlarn lavla kapl yamalannda yetitii
grlyordu. Bu sadece siyasal olarak devrimci rejimlerin kltr yet
kililerinin, siyasal yetkililer en ufak bir coku gstermeseler bile, sanatsal
devrimcilere, yerine getikleri tutuculardan daha ok resmi onay, yani
maddi destek vermelerinden tr deildi. Leninin sanat anlay ta
mamen greneksel olsa da, Aydnlanmann Komiseri Anatol Lunaarskiy avangard tevik etti. Prusyann sosyal demokrat hkmeti,
sac Alman Reichnn yetkilileri tarafndan 1932de (direnmeksizin) g
revden alnmadan nce, radikal orkestra efi Otto Klempererin 1928 ile
1931 arasnda mzikte ileri olan her eyi sergilemek zere Berlin operalanndan birine dnmesini tevik etti. Ne var ki, tufan zamanlannm Orta
ve Dou Avrupada yaayanlarn duyarlklarn anlalmaz bir biimde
arttrd ve heyecanlarn ykselttii de grlr. Onlannki mutlu deil
sert bir vizyondu ve zaman zaman sanatlara, onlarda daha nce belirgin
olmayan dikkat ekici, ac dolu bir uyanclk kazandran bu sertlik ve tra
jik duyguydu. rnein, bir zamanlar ksa mrl 1919 Mnih Sovyet
Cumhuriyeti ile birlikte anlan, nemsiz bir anarist bohem ve gmen
olan B. Traven birden gemiciler ve Meksika hakknda yazmaya balad
221
(Hustonun Bogartl Treasure of the Sierra Madre adl filmi onu temel
ald). Bu sertlik ve trajik duygu olmasayd B. Traven bilinmeyecekti.
Byle bir sanatnn dnyann katlanlabilir olduu duygusunu kaybettii
yerde geriye, vahi Alman satiristi George Groszun 1933ten sonra
ABDye g ettiinde sergiledii gibi, teknik olarak yetkin bir ar duy
gusallktan baka bir ey kalmyordu.
Orta Avrupada Tufan ann avangard sanat, siyasal olarak dev
rimci yeleri ideolojik kanaatleri nedeniyle iyimser bir gelecek vizyonuna
bal olsalar da, pek umutlu deildi. Bu sanatn, ou Hitlerin ve Stalinin stnlk kazanmalarndan nceki yllarda -Birinci Dnya Sava
karsnda sessiz kalmayan AvusturyalI satirist Kari Kraus, Hitler hak
knda ne diyeceimi bilemiyorum, diyordu- gerekleen en gl kazammlar apokalips (kyamet) ve trajediden kt: Alban Bergin Wozzek
operas (ilk gsterimi 1926); Brecht ve Weillin Kuruluk Opera's
(1928) ve Mahagorisi (1931); Brecht-Eislerin Die M assahnesi (1930);
Isaac Babelin Kzl Svari ykleri (1926); Eisensteinn Potemkin Zrh
ls filmi (1925); ya da Alfred Dblinin Berlin-Alexanderplatz' (1929).
Habsburg mparatorluunun kne gelince, o da edebiyatta, Kari
Krausun The Last Days of Humanity'sinin (1922) yapt uyandan, Jaroslav Haekin Aslan Asker vayk'mm tad ift anlaml soytarla,
Josef Rothun Radetski Mar' nin (1932) melankolik adma, Robert
Musilin Man Without Qualitiesinin (1930) sonsuz isel dncelerine
kadar olaanst bir edebiyat patlamasna yol at. OCassey ile rlanda
devrimi ve i sava (1916-22), duvar ressamlaryla daha sembolik bir
tarzda Meksika devrimi (1910-20) -ama Rus devrimi deil- kendi l
kelerindeki sanatlar kendi tarzlarnda esinlendirmi olsalar da, yirminci
yzylda hibir siyasal olaylar seti yaratc imgelem zerinde bylesine
derin bir etki yaratmamtr. Bir metafor olarak Bat elit kltrnn bizzat
zayflatt ve kne neden olduu kmeye yazgl bir imparatorluk:
bu imgeler uzun sre Orta Avrupa imgeleminin karanlk kelerine sindi.
Dzenin sona erii, byk air Rainer Maria Rilkenin (1875-1926)
Duino Elegies' inde (1913-23) ifadesini buldu. Almanca yazan bir baka
*)
222
223
224
Arjantinli yazar Jorge Luis Borges (1899-1986) iflah olmaz biimde ngiliz
yanls ve Ingiliz ynelimli idi; olaanst skenderiyeli Grek airi C. P. Cavafynin [Kavafs - n.] (1863-1933) ana dili ngilizce idi. Yzyln en
byk Portekizli airi Femando Pessoa (1888-1935) sadece ngilizce -en
azndan yazarken- kullanyordu. Kiplingin Bertolt Brecht zerindeki etkisi
bilinmektedir.
1930larm sonunda gnlk gazete alan her ngilize karlk iki ngiliz si
nema bileti satn alyordu (Stevenson, s. 396, 403). Aslnda depresyon de
rinletike ve sava dnyaya yayldka Batl sinema seyircilerinin says
btn zamanlarn en yksek dzeyine ulat.
Avangart ve kitle sanatlar yeni grsel medya iinde birbirini daha
verimli hale getirdiler. Aslnda, eski Batl lkelerde eitim grm ta
bakalarn hkimiyeti ve belirli bir elitizm, Weimar dneminde Alman ses
siz filmi, 1930larda Fransz sesli filmi ve yeteneklerini rten faizm per
desi kalkar kalkmaz talyan sinemas iin altn bir a reterek, kitlesel
sinemaya da nfuz etti. Bunlarn iinde entelektellerin kltrden bek
lediklerini, daha geni halk kitlelerinin elence beklentileriyle belki de en
baarl biimde birletiren, 1930lann poplist Fransz sinemas oldu.
zellikle ak ve cinayet konularnda yknn nemini asla unutmayan ve
iyi akalar yapma yeteneine sahip olan yegne sinema yksek en
telektel sinema idi. Avangard (siyasal ya da sanatsal), dokmanter ha
reket ya da ajitprop sanat olarak sadece kendi yolunu izlediinde, ortaya
koyduu eser kk aznlklar pek aamad.
Ne var ki, dnemin kitle sanatlarna nem kazandran ey, avangard
rn deildir. Giderek artan reddedilemez hegemonyasna ramen bu
rnler, grdmz gibi, ABD dnda eitim grmlerin de
netiminden kurtulmamt. Hkim duruma gelen sanatlar (ya da elence)
geleneksel zevklere sahip geni ve giderek byyen orta snf ve alt-orta
snf kamuoyundan ok, en geni kitleleri hedefleyen sanatlard. Bunlar,
hl Avrupa bulvar"na ya da Bat Yakas sahnesine ya da bunlarn
eitlerine, en azndan Hitler bu trden rnleri imal edenleri datana
kadar hkim oldu. Zevklerin sradan olduu, bu blgede en ilgin ge
lime, 1914 ncesi hayatn baz iaretlerini sergileyen, ancak bu hayatn
daha sonraki zaferleri hakknda en ufak bir imada bile bulunmayan bir
trn, olaanst, patlayc bir gelime gstermesiydi: artk kitap uzun
luunda yazlan dedektif bilmece yks. Bu tr, ncelikle ngiliz belki de 1890larda uluslararas alanda tannan A. Conan Doyleun
Sherlock Holmesuna yaplan vg nedeniyle- ve daha artcs, ge
nellikle diil ya da akademik idi. Bunun ncs, Agatha Christie (18911976) bugn de oksatanlar listesinde yer alr. Bu trn uluslararas
uyarlamalar da genellikle ve bariz biimde ngiliz modelinden esin
227
lendi, yani bunlar n ered ey se cin ayeti sad ece yaratclk gerektiren bir
salon oyunu olarak gryor, daha o k In g ilizlere zg bir u zm a n lk olan
b ilm ece niteliind ek i ip u laryla y k sek sn fa zg apraz bulm acalara
benziyordu. B u trn, en iy i ek ild e, tehdit e d ilen am a henz ih lal e d il
m ey en bir toplum sal d zen i m erak uyandracak ek ild e canlandrd
grlr. Artk konunun m erk ezi haline g elen , d ed ek tifi harekete geiren
n ered eyse yegn e su olan cin ayet, karakteristik b iim d e d zen li olan
bir ortam -bir kr e v i y a d a birbirini tanyan insanlardan olu a n bir
ortam - k esin tiye uratr v e o rk elm alardan birine doru iz srlr
ve
dierlerinin
sa la m l
dorulanm
olur.
A k ln
soruna
uy
gu lanm asyla, ken d isi de ayn evren in bir te m silc isi olan d e d e k tif (g e
n ellik le erkektir) dzen i yen id en salar. B elk i de bu n ed en le z e l m
fetti zerinde srar edilir. B u k ii, ayn trden o lm a d p o lisin aksine,
st v e orta snflarn bir yesidir. B u tr, g en e zg v e n li o lm a k la bir
lik te, y zy ln ikinci yarsnda byk bir g e le c e e sahip olan bir trn,
daha histerik ada g iz li ajan rom anlarnn aksine, derin b iim d e tu
tucuydu. B u trn yazarlar, edebi yeten ek leri m tevaz olan erkekler,
g e n ellik le kendi lkelerinin g iz li servislerin d e uygun iler buldular.
1 9 1 4 te modern lek te kitle iletiim aralar bir o k B atl lk ed e benim senebiliyordu. B ununla birlikte, tufan anda bu aralar olaanst
bir gelim e kaydettiler. A B D de gazete d olam 1920 ile 1950 arasnda
ik iy e katlanarak, nfustan daha h zl artt. O srada, bu tipik g e lim i l
kede, her 100 erkek, kadn v e ocu a 3 0 0 ile 3 5 0 aras gazete satlyordu.
skandinavyalIlar ve AvusturyalIlar daha o k yayn tketiyorlar v e kentlilem i ngilizler, m uhtem elen basnlar yerel olm aktan o k ulusal o l
duu iin, artc bir sayda, her y z k ii bana alt y z kopya satn al
yorlard (U N S ta tistic Y earbook, 1948). B asn, okur yazarlara hitap
ediyordu.
Bununla
birlikte
eitim in
k itlesel
olduu
lkelerde,
en
*)
228
kaman el yazs taklidi bir slup gelitirerek yeterince okuma yazma bil
meyenleri tatmin etmek iin elinden geleni yapt. Bunun edebiyat ze
rinde yaratt etki ihmal edilemez. te yandan, sinema, pek az okur ya
zarlk gerektiriyordu ve 1920lerin sonunda konumay rendikten sonra,
ngilizce konuan kamuoyundan hibir ey talep etmedi.
Ne var ki, dnyann ou blgesinde sadece kk bir elitin ilgilendii
basnn aksine, sinema, neredeyse bandan itibaren bir uluslararas kitle
arac oldu. Kltrleri kesen iletiim iin test edilmi kodlaryla birlikte
sessiz sinemann yaratt potansiyel olarak evrensel dilin terk edilmesi
konuma ngilizcesini uluslararas dzeyde tantt ve bylece bu dilin yir
minci yzyln kresel dili olarak yerlemesine yardmc oldu. nk
Hollywoodun altn anda sinema filmleri, neredeyse ABDdeki kadar
film yaplan Japonya dnda esas olarak Amerikan idi. Dnyann geri
kalan ksmna gelince, ikinci Dnya Savamn hemen ncesinde Hollywood, Japonyadaki kadar kalabalk ve nerdeyse ABDdekine yakn bir
izleyici kitlesi iin ylda yaklak 170 sinema filmi reten Hindistan da
dahil, btn teki sinema endstrilerinin toplam kadar film retiyordu.
1937de Hollywood 567 ya da haftada ondan fazla filme ulat. Bu say
ile SSCBnin 1938de rettiini iddia ettii krk bir film arasndaki fark
kapitalizmin hegemonik kapasitesi ile brokratiklemi sosyalizm ara
sndaki fark ortaya koyar. Bununla birlikte, dille ilgili bilinen ne
denlerden tr, tek bir endstrinin kresel dzeyde kurduu bylesine
olaanst bir hakimiyet sremezdi. Bu hkimiyet, kitlesel d rten bir
makine olarak bu dnemde zirveye ulaan, ancak ikinci Dnya Savandan hemen sonra ken stdyo sistemi"nin dalmasyla birlikte
sona erdi.
Kitle iletiim aralarnn ncs tamamen yeniydi: radyo. Dier iki
sinin aksine radyo, olduka karmak bir makinenin zel olarak sahiplenilmesine balyd ve bu nedenle de esas olarak grece yksek refah
dzeyine sahip gelimi lkelerle snrlyd. talyada radyo setlerinin
says 193 l e kadar otomobil saysn amad (Isola, 1990). ikinci Dnya
Savandan hemen nce radyo seti saysnn en ok olduu yerler, ABD,
skandinavya, Yeni Zelanda ve Britanya idi. Ne var ki, bu tr lkelerde
radyo grlmemi bir gelime gsterdi. Yoksullar bile radyo seti ala
biliyorlard. 1939da Britanyadaki dokuz milyon radyo setinin yars, haf-
229
talik geliri 2.5 ile 4 sterlin arasnda olan -mtevaz bir gelir- iki milyon
kadar ise geliri daha da az olan insanlar tarafndan satn alnmt
(Briggs, II, s. 254). Radyo izleyicilerinin, bu sektrn byme orannn,
ncesinden ya da sonrasndan daha hzl olduu Byk k yllarnda
katlanmas artc olmayabilir. nk radyo, yoksullarn, zellikle de
eve bal yoksul kadnlarn hayatn, daha nce hibir eyin yapmad
kadar dntrd. Dnyay insanlarn oturma odalarna getirdi. Artk en
yalnz kii bile bir daha asla tam bir yalnzlk iinde olmayacakt. Ve
ark, oyun ya da sesle ifade edilen btn bir seenekler yelpazesi onlarn
emrindeydi. Birinci Dnya Sava sona erdiinde henz bilinmeyen bir
aracn, ABDde, borsa krizinin gerekletii yl on milyon, 1939da yirmi
yedi milyonun zerinde, 1950de krk milyonun zerinde kiiyi kendine
balamas artc mdr?
Sinemann, hatt byk atlm yapan kitlesel basnn aksine radyo, in
sanlarn gereklii alglama tarzlarn derin biimde dntrmedi; duy
gusal izlenimler ile fikirler arasndaki ilikileri grmeyi ya da oluturmay
salayan yeni tarzlar yaratmad (bk. Age o f Empire). Bu sadece bir arat,
mesaj deil. Ancak radyonun, her biri bir birey olarak kendisine hitap
edildiini hisseden sessiz milyonlara ayn anda seslenme zellii, hem
yneticilerin hem de satclarn hemen anladklar gibi, onu propaganda
ve reklamclk iin kavranamayacak kadar gl bir kitle enformasyon
arac haline getirdi. 1930larm banda ABD Bakan radyonun ocak
ba sohbeti potansiyelini, Britanya kral ise kraliyet Christmas yaynn
(1932 ye 1933) kefetmiti. Sonsuz bir haber talebine yol aan kinci
Dnya Savanda radyo, tek bana bir siyasal ara ve bir enformasyon
arac oldu. Kta Avrupasmda radyo setlerinin says, savan en kt baz
kurbanlar dnda btn lkelerde byk bir art gsterdi (Briggs, III, Ek
C). Baz durumlarda bu say katland ya da iki katn at. Avrupal ol
mayan lkelerin ounda da bu say artyordu. Ticaret, bandan itibaren
ABD zerindeki radyo dalgalarna hkim oldu. Ancak baka yerlerde
bunu gerekletirmek ok zordu, nk geleneksel hkmetler yurttalar
etkileyen bylesine gl bir ara zerindeki denetimden vazgemek is
temiyorlard. BBC bu alanda kurduu tekeli srdrd. Ticari yaynlarn
hogrld yerlerde, gene de resmi sese itaat edilmesi bekleniyordu.
Radyo kltrnn getirdii yenilikleri kavramak zordur, nk onun
230
nclk ettii pek ok ey gndelik hayatn bir paras haline gelmitir spor yorumu, haber blteni, tannm kiilerle sylei, sabun kp
oyunlar ya da her trden arkas yarn program. Radyonun gerekletirdii
en derin deiim, o zamana kadar sadece alma alann deil bo zaman
da belirleyen kesin bir tarifeye gre hayat ezamanl olarak zelletirmesi
ve yaplandrmas idi. Ancak bu aracn -ve video ile VCRnin ykseliine
kadar, onun ardl televizyonun- birey ve aile zerinde odaklanmasna ra
men, kendi kamu alann yaratmas olduka ilgintir. Tarihte ilk kez bir
birini tanmayan insanlar, nceki gece her birinin muhtemelen neyi din
lediini (ve daha sonra seyrettiini) biliyorlard. Bu, nemli bir ma,
beenilen bir komedi program, Winston Churchillin konumas, o ge
ceki haber blteninin ierii olabiliyordu.
Radyonun en ok etkiledii sanat, mzikti, nk ses alan zerindeki
akustik ya d mekanik snrlamalar kaldrd. Szl iletiimi snrlayan be
densel hapisaneden firar eden sanatlarn sonuncusu olan mzik, 1914ten
nce, kitleler henz kolayca ulaamyor olsalar da gramofonla birlikte me
kanik retim alanna girmiti. ki sava aras yllar, hem gramofonu hem
de ses kayt aralarn kitlelere ulatrd, ancak rk plaklar yani tipik
yoksul halk mzii piyasasnn Amerikan ekonomik krizi srasnda fiilen
k bu bymenin ne kadar krlgan olduunu kantlar. Ancak teknik
kalitesi yaklak 1930dan sonra gelitirilen plak, sadece uzunluk ba
kmndan olsa bile, snrl bir arat. Ayrca ne kadar satlrsa o kadar
geni bir alana ulaabiliyordu. Radyo ilk kez mzii be dakikadan fazla
bir sreyle ve teorik olarak snrsz sayda dinleyici tarafndan iitilir hale
getirdi. Bylece aznlk mziinin (klasik mzik dahil) poplerlemesinde
esiz bir ara ve o zamana kadar grlen en gl plak satma arac oldu
ve hl da yledir. Radyo, mzii deil -aslnda onu, tiyatrodan ve mzii
yeniden retmeyi hemen renen sinemadan kesinlikle daha az etkiledimziin, onsuz kavranamayan ada hayat iinde oynad rol, gn
delik hayatn iitsel fonu olarak oynad rol dlamadan, deitirdi.
Popler sanatlara hkim olan gler ncelikle teknolojik ve en
dstriyel idi: basn, kamera, film, plak ve radyo. Ancak daha ge on
dokuzuncu yzyldan itibaren zerk yaratclk alannda grlen otantik
bir yenilik, baz byk kentlerin popler ve elence merkezlerinde gzle
grlr biimde ykselmekteydi (bk. Age o f Empire). Bu yenilik t
231
233
7
mparatorluklarn Sonu
1918de devrimci terrist oldu. Gurusu evlendii gece ortaya kt ve
1928de lene kadar on yl asla karsyla birlikte yaamad. Kadnlardan
uzak durmak devrimcilerin demir kuralyd... Bana hep rlanda sava sa
yesinde Hindistann zgrlne nasl kavuacan anlatrd. Onunla
birlikte olduum sralarda Dan Breenin My Fight for Irish Freedomn
(rlandann zgrl in Verdiim Sava) okudum. Dan Breen Masterdann idealiydi. Kendi rgtne, rlanda Cumhuriyet Ordusu ansna,
Hindistan Cumhuriyet Ordusu, Chittagong kolu adn takt.
Kalpana Dutt (1945, s. 16-17)
Her eye gc yeten smrge yneticisi soyu, rvet-yolsuzluk sis
temini hogryle karlad, hatt tevik etti, nk bu sistem, honutsuz
ve genellikle muhalif insanlar zerinde ucuz bir denetim mekanizmas
salyordu. Bunun anlam, bir kiinin kendi isteklerine (rn., alan bir
davay kazanmak, bir hkmet balants kurmak, bir doum gn kut
lamas ya da resmi bir i bulmak) iktidarda bulunan ya da iktidar elde
tutan adamn kayrmasyla ulaabilmesidir. Bu kayrmanin parasal bir
dl olmas gerekmez (bu bir kabalk olur ve Hindistandaki pek az Av
rupalI bu ekilde elini kirletmitir). Bu bir dostluk ve sayg armaan, c
mert bir konukseverlik ya da uygun bir ama iin fon salamak, ama
en nemlisi, Racaya sadakat olabilirdi.
M. Carritt (1985, s. 63-64)
I
Ondokuzuncu yzyl boyunca birka lke -ou Kuzey Atlantik k
ysnda- Avrupal olmayan dnyann geri kalan ksmn gln denecek
kadar kolayca fethetti. Bat lkeleri bu kesimi igal etmekte ve y
netmekte zahmet ekmedikleri srece, kendi ekonomik ve toplumsal sis
temleriyle ve bu sistemin rgtleme yetenei ve teknolojisiyle meydan
234
235
236
*) Batl tipte orta renim grenlerle ilgili veriler temel almd (Anil Seal, 1971,
s. 21-22).
237
240
241
243
halk hem de ilerici bir Hinduizm iin yapt giriim ksa mrl ol
mutur.
Benzer bir model Mslman dnyasnda ortaya kt. Gene de, bu dn
yada yer alan (baarl! devrimlerden sonra yaanan dnemler dnda)
btn modernlik yanllar, zel inanlar ne olursa olsun evrensel halk
dindarlna sayg gstermek zorundaydlar. Ne var ki slamda reformcu
ve modernletirici bir mesaj bulma giriimleri, Hindistan bir yana b
rakrsak, kitleleri seferber etmek iin tasarlanmad. ran, Msr ve Tr
kiyede, Cemal el-Din el Afganinin (1839-97), Msrda onun yolunu iz
leyen Muhammed Abduhun (1849-1905), Cezayirli Abdl Hamid Ben
Badisin (1889-1940) rencileri, kylerde deil, Avrupal glere direni
mesajnn her durumda sempatizan bulaca okullarda ve zel mek
teplerde yer aldlar.* Bununla birlikte slami dnyann gerek devrimcileri
ve bu dnyada en yksek noktaya ulaanlar, yukarda grdmz gibi
(blm 5) slami olmayan sekler modernlik yanllar idi. Bunlar Trk fe
sinin (bir ondokuzuncu yzyl icad) yerine siperli apkay, slami Arap
harflerinin yerine romen harflerini geiren ve aslnda slam, Devlet ve
Yasa arasndaki balantlar koparan Kemal Atatrk gibi kiilerdi. Bu
nunla birlikte, yakn tarihin bir kez daha dorulad gibi, kitlesel se
ferberlik en kolay biimde modemiteye kar kitlesel dindarlk (slami.
kktencilik) temelinde gerekletirildi. zetle, derin bir atma, ayn za
manda ulusalc (asla geleneksel olmayan bir kavram) olan modernlik yan
llar ile nc Dnya halkn birbirinden ayrd.
Bu nedenle 1914ten nceki anti-emperyalist ve anti-smrge ha
reketler Birinci Dnya Savanin balamasn izleyen yarm yzyl iinde
Batl ve Japon smrge imparatorluklarnn neredeyse toptan tasfiye edil
melerinin nda dnldnde, o kadar nemli deildi. Latin Ame
rikada bile genelde ekonomik bamlla ve zelde blgede askeri bask
uygulayan yegne emperyal devlet olan ABDye duyulan dmanlk yerel
siyasette nemli bir deer oluturmuyordu. Baz blgelerde ciddi so
runlarla -yani polis operasyonlaryla stesinden gelinemeyen sorunlarlayz yze gelen yegne imparatorluk Britanya idi. 1914te Britanya,
245
246
vandan sonra durum dayanlmaz hale geldiinde tngilizlerin smrgesizletirmeye genelikle direnmemelerinin nemli bir nedeni buydu.
Ayn zamanda bu, belki de, teki imparatorluklarn, daha ok Franszlarn
-ama ayn zamanda HollandalIlarn- 1945ten sonra smrge mevzilerini
korumak iin silahl savaa girmelerinin nedeniydi. Onlarn im
paratorluu Birinci Dnya Savanda sarslmamt. Franszlann yegne
byk baans Fasn fethini henz tamamlamam olmalanyd, ancak
Atlas Dalarnin sava Berberi klanlar znde siyasal olmaktan ok
askeri bir sorun oluturuyordu ve aslnda Ispanyann Fas smrgesi daha
byk bir sorundu. Burada dalk blgelerde yaayan yerli bir en
telektel, Abd-el-Kerim 1923te bir Elif Cumhuriyeti ilan etti. Fransz ko
mnistlerinin ve solda yer alan dierlerinin cokuyla destekledikleri Abdel-Kerim 1926da Franszlarn yardmyla yenilgiye uratld. Bundan
sonra da Berberileri, her zamanki ilerine, lke dnda Fransz ve s
panyol smrge ordulannda savama, lke iinde her trl merkezi h
kmete kar direnme grevlerine geri dndler. Tunustaki mtevaz
beklentiler dnda, Fransz slami smrgelerinde ve Fransz Hindiininde, Birinci Dnya Sava sonrasna kadar modernleme yanls bir
anti-smrge hareket gelimedi.
IV
249
250
251
*) Ne var ki tek bir nc Afrikal sima bile komnist olmad ya da komnist ola
rak kalmad.
252
254
260
Ksm II
ALTIN A
8
Souk Sava
Sovyet Rusya'nn elindeki btn aralarla nfuzunu yayma niyetinde
olmasna ramen, dnya devrimi artk bu lkenin programnn bir par
as deildir ve Birlik'in isel koullarnda eski devrimci gelenee dn
tevik edecek hibir ey yoktur. Savatan nceki Alman tehditi ile bu
gnk Sovyet tehditi arasnda yaplacak her kyaslamann... temel fark
llklar hesaba katmas gerekir... Bu nedenle Ruslarla ani bir atma
tehlikesi Almanlarla olandan sonsuz biimde daha azdr.
-Frank Roberts, Britanya'nn Moskova Elisi, Londra, 1946
(Jensen, 1991, s.56)
Sava ekonomisi, her gn nkleer silahlar hazrlamak ya da nkleer
sava planlar yapmak iin broya giden niformal ya da niformasz on
binletce brokrata rahat mevkiler; grevleri nkleer terrizm sistemine
bal olan milyonlarca ii; tam bir gvenlik salayabilecek nihai "tek
nolojik hamle" iin aratrmalar yapmak zere kiralanm bilimci ve m
hendisler; kolay krlardan vazgemek istemeyen mteahhitler; tehdit
satan ve savalar kutsayan sava entelekteller salar.
-Richard Bamet (1981, s.97)
I
Atom bombasnn kullanlmasndan Sovyetler Birlii'nin sona eriine
kadar geen krk be yl, dnya tarihi iinde tek bir homojen dnem olu
turmaz. lerki blmlerde greceimiz gibi, bu dnem erken 1970'lerin
oluturduu snrn iki tarafnda onar yllk iki blme ayrlr (bk. blm
9 ve 14). Bununla birlikte, btn bu dnemin tarihi, SSCB'nin da
lmasna kadar bu tarihe hkim olan allmam bir uluslararas durum
nedeniyle, tek bir model iinde kaynat: kinci Dnya Sava'ndan kan
iki sper gcn "Souk Sava" denilen bir mcadele iinde srekli kar
karya gelmesi.
263
264
265
Ne var ki, bir sre sonra "nc Dnya" denecek blgede bile, bir
ka yl iinde smrge sonras pek ok yeni devletin, ABD ve onun kam
pna sempati duymasalar da, genellikle kendi i siyasetlerinde antikomnist ve dilerinde "tarafsz" (yani Sovyet askeri blounun dnda)
olduklar aa ktka, uluslararas istikrar koullan olumaya balad.
zetle, "komnist kamp", in devrimi ile.Komnist in'in artk bu kam
pn iinde olmad 1970ler arasnda hibir nemli yaylma belirtisi gs
termedi (bk. blm 16).
Aslnda dnya durumu savatan hemen sonra nemli lde istikrar
kazand ve uluslararas sistemle bu sistemi oluturan birimlerin yeni bir
uzun sreli siyasal ve ekonomik krize girdikleri 1970'lerin ortasna kadar
yle kald. O zamana kadar her iki sper g de dnyann eitsiz b
lnmln kabul ettiler ve sorunlar aralannda bir savaa yol aa
bilecek ak silahl atmalar olmakszn zmek iin her trl abay
harcadlar ve ideoloji ile Souk Sava retoriinin aksine, kendi aralannda
uzun sreli bir bar iinde bir arada yaama durumunun mmkn ol
duunu gstermeye altlar. Aslnda, kriz anlannda, savan eiine gel
dikleri hatt savaa girdikleri srada bile birbirinin itidline gvendiler.
Nitekim, Ruslarn deil de Amerikallann resmen girdikleri 1950-53 Kore
Sava srasnda Washington 150 kadar in uann aslnda Sovyet pilotlannn kulland Sovyet uaklar olduunu gayet iyi biliyordu (Walker, 1993, s. 75-77). Bu bilgi gizli tutuldu, nk Moskova'nn is
teyebilecei en son eyin sava olduu doru olarak tahmin ediliyordu.
1962de Kba'da patlak veren fze krizi srasnda, imdi biliyoruz ki
(Ball, 1992; Ball, 1993), her iki tarafn da esas kaygs askeri hareketlerin
fiili sava olarak yorumlanmasnn nasl nlenecei idi.
1970'lere kadar Souk Sava' bir Souk Bar olarak grmek iin ya
plan bu zmni anlama geerliliini korudu. 1953 gibi erken bir tarihte,
Sovyet tanklannn Dou Almanya'daki ciddi bir ii snf ayaklanmasna
kar komnist denetimi yeniden kurmasna sessizce izin verildiinde,
SSCB, Birleik Devletler'in komnizmi "devirme" arlannn sadece
an duygusal bir radyo yayn olduunu biliyordu (ya da renmiti). O
zamandan itibaren, 1956 Macar devriminin gsterdii gibi, Bat, Sovyetler'in hkim olduu blgeden uzak duracakt. Bir stnlk ya da imha
mcadelesi retorii gelitirerek yaamn srdrmeye alan Souk
Sava, temel kararlarn hkmetler tarafndan alnd bir mcadele deil,
266
267
268
269
*)
270
271
Ne var ki, her iki tarafn da izledii kar karya gelme siyaseti, kendi
durumlarndan kaynakland. Kendi konumunun belirsizliinin ve tad
riskin bilincinde olan SSCB, orta ve bat Avrupa'nn iinde bulunduu be
lirsizliin ve tad riskin ve Asya'nn byk bir ksm iin gelecein ne
kadar belirsiz olduunun farknda olan ABD'nin dnya gc ile kar kar
ya geldi. Bu atma ideoloji olmasayd da geliebilirdi. 1946'nn ba
nda Washington'm cokuyla benimsedii "evreleme" siyasetini formllendiren Amerikal diplomat George Kennan, Rusya'nn hal seferine
ktna inanmyor ye -sonraki kariyerinin gsterdii gibi- bu lkenin
ideoloji uruna savamaktan (geleneine sahip olmad demokratik si
yasetlere kar olma dnda) ok uzak olduunu dnyordu. Kennan,
eski tarz diplomatik g siyasetleri okulundan yetenekli bir Rusya uzman
olarak, ister arist ister Bolevik olsun, Rusya'y "geleneksel ve igdsel
Rus gvensizlik duygusu"nun ynlendirdii insanlarca ynetilen geri ve
barbar bir toplum olarak gryordu. Bu toplum kendisini daima d dn
yadan ayrm, otokratlar tarafndan ynetilmi, rakip gcn topyekn ye
nilgisi iin sabrl ve lmne bir mcadele vererek "gvenlik" salamaya
alm, rakibiyle asla anlamaya ve uzlamaya girmemi ve sonu ola
rak daima akln deil sadece "zorun mant" ile karlk vermiti. Kennan'a gre komnizm, hi kukusuz, Rusya'y, yani byk glerin en
vahisini, en amansz topyac, yani dnyay fethetmeyi amalayan ide
olojilerle takviye ederek daha da tehlikeli hale getirmiti. Ancak bu tezin
sonucu, Rusya'nn karsndaki yegne "rakip gcn," yani ABD'nin,
Rusya komnist olmasayd bile uzlamaz bir direnile bask yaparak onun
basksn "evrelemek" zorunda kalaca idi.
te yandan, Moskova'nn bak asndan, yegne aklc savunma ve
uluslararas g olarak byk ama krlgan yeni konumunu kullanma stra
tejisi deimemiti: hibir ekilde uzlamamak. Oynamak zorunda olduu
kartn ne kadar zayf olduunu hi kimse Stalin'den daha iyi bilmiyordu.
Hitler'in yenilmesi iin Sovyet abasnn nemli olduu ve Japonya'nn
yenilmesi iin de nemli olduuna inanld bir srada Roosevelt ve
Churchill'in saladklar konumlar hibir ekilde mzakere edilemezdi.
SSCB, 1943-45 zirve toplantlar ve zellikle Yalta'da varlan anlamayla
saptanann tesindeki her trl konumdan -rnein, 1945-46'da ran ve
Trkiye snrlarndaki- geri ekilmeye hazr olabilirdi, ancak yeni bir
Yalta iin yaplacak her trl giriim ancak reddedilebilirdi. Aslnda
272
*) Cad avlarnn yeralt dnyasndan kan, gerek bir cevhere sahip yegne
politikac, sava sonras Amerikan bakanlannn en renksizi olan Richard
Nixon idi (1968-74).
274
275
karlkl korkuyu kaydeden tarihsel arabulucular bu maa katmak cezbedicidir. ki kampn birbirine kar seferber olduu dorudur, ancak b
tnyle deil. Bu sadece, 1947-49'da cephelerin "dondurulmas" denilen
eyi; 1947'den 1961'de Berlin Duvan'nn ina edilmesine kadar Al
manya'nn adm adm blnmesini; Bat tarafndaki anti-komnistlerin
ABD'nin hkim olduu askeri ittifaka (Fransa'da General de Gaulle d
nda) tam olarak katlmaktan kanmay baaramamalarm; ve b
lnmeden sonra Dou tarafnda kalanlarn Moskova'ya tam olarak boyun
emekten kanmay (Yugoslavya'da Mareal Tito dnda) ba
aramamalarn aklar. Ancak Souk Savan bir kyamet beklentisini
yanstan ruh halini aklamaz. Bu ruh hali Amerika'dan geldi. Byk ko
mnist partileri olan ya da olmayan btn Bat Avrupa hkmetleri, is
tisnasz olarak yrekten anti-komnist ve muhtemel bir Sovyet askeri sal
drsna kar kendilerini korumaya kararl idiler. Hibiri, tarih, siyaset ya
da mzakereler yoluyla tarafszl benimsemi olanlar bile, ABD ile
SSCB arasnda bir tercih yapmalar istense duraksamazd. Ancak "ko
mnist dnya komplosu, en azndan sava hemen izleyen yllarda, siyasal
demokrasi olma iddiasn tayanlarn hibirinin i siyasetlerinin nemli
bir paras deildi. Demokratik lkeler arasnda sadece ABD'de bakanlar
komnizme kar seiliyorlard (1960da John F. Kennedy gibi). Bu lkede
komnizm, i siyaset bakmndan rlanda'da Budizm kadar nemsizdi.
Eer biri uluslararas g karlamasnn realpolitik'ine sava bir unsur
katmak ve bu unsuru orada tutmak istese, bu ancak Washinton olabilirdi.
Aslnda, J. F. Kennedy'nin seim retorii, parlak bir hitabet rnei ser
gilerken, konu akademik komnist dnya hkimiyeti tehdidi deil, gerek
bir ABD stnlnn muhafaza edilmesiydi.* Ne var ki, NATO ittifak
hkmetlerinin, Amerikan siyasetinden pek honut olmasalar da, nefret
uyandran bir siyasal sistemin askeri gcne kar, bu sistem var olmaya
devam ettii srece korunmann bedeli olarak Amerikan stnln
kabul etmeye hazr olduklarn da kabul etmek gerekir. Washington gibi
onlarn da SSCB'ye gvenleri yoktu. zetle, herkesin benimsedii siyaset,
komnizmin yok edilmesi deil, "evreleme" siyasetiydi.
*) "Gcmz toplayacaz ve gene birinci olacaz. Belki deil, kesinlikle bi
rinci olacaz. Dnyann Bay Kruev'in ne yapmakta olduunu merak et
mesini istemiyorum. Onlarn Birleik Devletlerin ne yapmakta olduunu
merak'etmelerini istiyorum" (Beschloss, 1991, s. 28).
276
III
Souk Savan en bariz yz askeri karlama ve Bat'da daima co
kuyla karlanan nkleer silahlanma yar olsa da, yaratt balca etki
bu deildi. Nkleer silahlar kullanlmad. Nkleer gler byk savaa
girdiler (ancak birbirine kar deil). Komnistlerin in'de kazandklar
zaferle sarslan ABD ve mttefikleri (Birlemi Milletler klna b
rnmlerdi) blnm lkenin Kuzey'indeki komnist rejimin gneye
yaylmasn nlemek iin 1950'de Kore'ye mdahale etttiler. Sonu, araya
ekilen bir izgi oldu. Vietnam'da ayn hedefe bir kez daha ulaamadlar
ve kaybettiler. SSCB 1988'de Amerikan destekli ve Pakistan'dan yardm
, gren gerillalara kar Afganistan'daki dost hkmete sekiz yl askeri dstek saladktan sonra geri ekildi. zetle, yksek teknolojili pahal si
lahlarla sren sper g rekabetinin kararsz olduu grld. Srekli
sava tehditi, zellikle nkleer silahlara ynelik uluslararas bar ha
reketlerine yol at. Bu hareketler zaman zaman Avrupa'nn eitli yer
lerinde kitle hareketleri haline geldi ve Souk Sava hallar tarafndan
komnistlerin gizli silahlan olarak grld. Nkleer silahszlanma ha
reketleri de, zgl bir sava kart hareket olmakla birlikte kararl de
ildi. Vietnam Sava (1965-75) iin askere alnmaya kar mcadele
eden gen Amerikallarn hareketi daha etkili oldu. Souk Sava'm so
nunda bu hareketler, arkalarnda iyi davalann ansn ve bunun yam sra,
1968 sonras kar-kltrlerin benimsedikleri anti-nkleer logoyu ve ev
reciler arasnda her trl nkleer enerjiye kar kkl bir nyargy ilgin
evresel yadigrlar olarak brakt.
ok daha belirgin olan, Souk Sava'm siyasal sonularyd. Souk
Sava sperglerin denetledii dnyay, ksa sre iinde, birbirinden
kesin biimde ayrlan iki "kamp" eklinde kutuplatrd. Sava srasnda
btn Avrupa'ya nderlik eden ulusal anti-faist birlik hkmetleri (an
laml biimde, savaa giren byk devlet, SSCB, ABD ve Britanya d
nda) 1947-48'de komnist yanls ve anti-komnist homojen rejimlere
blnd. Batda komnistler siyasal bakmdan toplumun dnda tutulmak
zere hkmetlerden karldlar. ABD, komnistlerin talya'da 1948 se
imlerini kazanmalan halinde uygulanmak zere askeri mdahale planlan
hazrlad. SSCB ok partili "halk demokrasileri"nden komnist olmayanlar tasfiye ederek ayn izgiyi izledi. Bu demokrasiler bundan
277
279
281
*)
285
286
287
288
1980'de bakan seilen Ronald Reagan'm izledii siyasetler, Karaibler'de kk bir ada olan Grenada'nn igalinde (1983), Libya'ya ka
radan ve denizden gerekletirilen muazzam saldrda (1986) ve hatt Pa
nama'nn daha da muazzam ve gereksiz igalinde grld gibi, kolay
hedeflere kar jest niteliinde askeri g kullanarak, bylece ABD'nin
meydan okunmaz stnln ve incinmezliini kantlayarak, herkesin
hissettii utancn lekesini silme giriimleri olarak anlalabilir. Reagan,
belki de sradan bir Hollywood aktr olduu iin, kendi halknn ruh ha
lini ve zsaygsnda alan yaralarn derinliini anlad. Sonunda, travma
ancak byk dmann, yani SSCB'nin, ABD'nin tek bana kresel g
olmasn salayarak, nceden grlemeyen ve beklenmeyen nihai
kyle iyileti. O zaman bile, rnein Irak'a kar 1991 Krfez Sava'nda, dnyann en byk gcnn zayf nc Dnya lkelerinin
oluturduklar bir konsorsiyumun petrol arzn kesme tehdidine hibir kar
lk veremedii 1973 ve 1979'da yaanan o korkun anlarn gecikmi te
lafisini sezinleyebiliriz.
r
289
296
298
9
Altn Yllar
Son krk yl iinde Modenann gerekten biiyitk bir ileri hamle yapt
grld. talyan Birlemesinden o zamana kadar geen dnem, dnm
aydnlanmann hzn arttrmadan nce, uzun bir bekleme ya da yava ve
kesintili bir dnem olmutu. imdi halk daha nce sadece kk bir se
kinler zmresiyle snrl olan bir hayat standardndan yararlanacak du
ruma geldi.
G. Muzzioli (1993, s. 323)
Ayn zamanda makul olan hibir a insan son dolarn yiyecekten
baka bir ey iin kullanmaya ikna edilemez. Ancak, iyi beslenmi, iyi gi
yinmi, btrna olan ve iyi ynlendirilmi bir kii, elektrikli tra makinesi
ile elektrikli di fras arasnda tercih yapmaya ikna edilebilir. Fiyatlar
ve maliyetlerle birlikte tketici talebi de ynetime tabi hale gelir.
J. K. Galbraith, The New Industrial State (1967, s. 24)
I
nsanlarn ou tarihiler gibi davranr: kendi deneyimlerinin ni
teliini ancak geriye doru bakarak tanrlar. 1950lerin gidiat iinde pek
ok insan, zellikle giderek daha da zenginleen gelimi lkelerde,
zellikle anlan kinci Dnya Savandan nceki yllara uzanyorsa, ya
adklar koullarn aslnda arpc biimde iyiletiinin farkna vardlar.
Bir ngiliz Muhafazakr babakan 1959 genel seimlerinde Asla bu
kadar iyi durumda olmadnz sloganyla mcadele etti ve kazand. Bu
szler hi kukusuz doruydu. Gene de gzlemciler -nceleri daha ok
ekonomistler- dnyann, zellikle gelimi kapitalizm dnyasnn, ta
rihinin olaanst, dalia nce belki de hi grlmemi bir dneminden
gemi olduunu, byk gelime dnemi karklklarla dolu yetmili yl
larda ve travmatik seksenli yllar beklenirken sona erene kadar, anlamaya
balamadlar. Bu dnemi betimleyecek isimler aradlar: Franszlann otuz
299
300
rarlar 1950lerin ortasna kadar hissedilir hale gelmedi. Daha nce hibir
politikac Harold Macmillanm sloganyla bir seim kazanamazd. tal
yann Emilia-Romagna gibi grlmemi derecede zengin bir blgesinde
bile bolluk toplumunun salad yararlar 1960lara kadar yay
gnlamad (Francia, Muzzioli, 1984, s. 327-29). stelik, bir popler bol
luk toplumunun gizli silah, yani tam istihdam, 1960lara, Bat Avrupada
isizlik ortalamas % 1.5te durana kadar genellemedi. 1950lerde tal
yada hl % 8 orannda isiz vard. zetle, 1960lara kadar Avrupa ola
anst refahn garanti altna alamad. Aslnda o srada, ince dnceli
gzlemciler, ekonomideki her eyin bir biimde sonsuza kadar ileri ve yu
kar doru gideceini dnmeye baladlar. 1972 tarihli bir Birlemi
Milletler raporunda, 1970lerin banda ve ortasnda temel byme trend
lerinin 1960lardaki gibi devam edeceinden kukulanmak iin hibir
zel neden yoktur, deniyordu.' Avrupa ekonomilerinin dsal ortamlarn
keskin biimde deitirecek hibir zel etki artk ngrlemez. Sa
nayilemi ileri kapitalist ekonomilerin klb, OECD (Ekonomik ibirlii
ve Kalknma rgt) gelecekte bymenin 1960lardaki gibi yukar
doru olaca tahminini tekrarlad. Erken 1970lerde bymenin
(ortalama) % 5in zerinde olmasn bekliyorlard (Glyn, Hughes, Lipietz, Singh, 1990, s, 39). Bu tahmin gereklemedi.
Altn an esas olarak gelimi kapitalist lkelere zg olduu artk
anlalmtr. Bu lkeler bu on yllar boyunca dnya retiminin yaklak
drtte n ve mamul ihra rnlerinin % 80inden fazlasn temsil et
tiler (OECD, Impact, 1979, s. 18-19). Dnemin bu zelliinin bu kadar
yava anlalmasnn bir dier nedeni, 1950lerde ekonomik ykseliin
dnya apnda ve ekonomik rejimlerden bamsz grnmesiydi. Aslnda
balangta, dnyann yakn zamanda genileyen sosyalist kesimi avan
tajlym gibi grnd. 1950lerde SSCBnin byme oran herhangi bir
Batl lkeninkinden daha hzlyd ve Dou Avrupa ekonomileri ne
redeyse ayn lde hzl byyordu -o zamana kadar geri kalm l
kelerden daha hzl, henz sanayilemi ya da ksmen sanayilemi l
kelerden daha yava. Ne var ki, komnist Dou Almanya komnist
olmayan Federal Almanyann gerisinde kalyordu. Avrupann Dou
Bloku 1960larda hzm kaybetmi olsa da, btn Altn a boyunca kii
bana GSYHs balca sanayilemi kapitalist lkelerden biraz daha
hzl (ya da SSCB rneinde biraz daha yava) byyordu (IMF, 1990, s.
301
II
Ekonomide grlen bu artc patlama balangta, daha nce olan
larn dev bir versiyonu, aslnda, 1945ten nceki ABDnin kapitalist en
dstriyel toplum iin model alnarak kreselletirilmesi olarak grld.
Bu bir lde doruydu. Otomobil a Kuzey Amerikada ok nce ba
lamt, ancak ucuz yakt kamyon ve otobs yeryznn byk kara par
alarnn balca ulam arac haline getirirken, otomobil a Avrupa ve
daha mtevaz llerde sosyalist dnya ve Latin Amerika orta snflarna
da ulat. Batl refah toplumunun ykselii zel araba saysndaki artla talyada 1938de 750 000den, 1975te on be milyona (Rostow, 1978, s.
212; UN Statistical Yearbook, 1982, Tablo 175, s. 960)- llebiliyorsa,
bir nc Dnya lkesinin ekonomik gelimesi de kamyon saysndaki
art oranyla anlalabilir.
Bu byk patlama ya da ABDdeki eski trendlerin devam bylece
btn dnyay kaplad. Henry Fordun kitlesel retim modeli yeni oto en
dstrileri yaratarak okyanuslar at. Bu arada ABDdeki Fordist ilke, in
aattan hazr gdaya kadar (McDonaldmki bir sava sonras baar yksyd) yeni retim trlerini kapsad. Daha nce sadece aznlklarn
yararlanabildikleri mal ve hizmetler, tpk gneli kumsallara kitlesel se
yahat alannda olduu gibi, artk kitlesel bir pazar iin retiliyordu. Sa
vatan nce bir yl iinde Orta Amerika ve Karaiblere seyahat eden
Kuzey Amerikallarn says asla 150 000den fazla olmamt, ancak
1950 ile 1970 arasnda bu seyahati yapanlarn says yz binden yedi
milyona kt (US Hist Statistics I, s. 403). Avrupa saylarnn ok daha
fazla olmas artc deildir. 1950lere kadar kitlesel turizmin neredeyse
hi grlmedii spanya, 1980lerin sonunda her yl elli drt milyon ya
bancy arlyor, talya elli be milyonla bu sayy biraz ayordu (Stat.
Jahrbuch, 1990, s. 262). Bir zamanlar lks olan, buzdolab, zel amar
makinesi, telefon vb., btn zengin lkelerde rahat bir hayatn allm
standard haline geldi. 1971de btn dnyada, ou Kuzey Amerika ve
Avrupada olmak zere 270 milyondan fazla telefon vard ve hzla yay
gnlayordu. On yl sonra bu say neredeyse ikiye katlanmt. Gelimi
piyasa ekonomilerinde her iki kiiye birden fazla telefon dyordu (UN
World Situation, 1985, Tablo 19, s. 63). zetle, bu lkelerde yaayan or306
talama bir yurtta iin, ana babalarna kyasla ok daha zengin bir hayat
srmek artk mmknd; tek fark, zel hizmetilerin yerini bu kez ma-
kinelemenin alm olmasyd.
Ne var ki, bu dnemle ilgili olarak bize en arpc gelen ey, tek
nolojik devrimin canlandrd ekonomik atlmn kapsamdr. Bu ge
lime, sadece eski tip deerli rnleri deil, hi beklenmeyen, ounun
savatan nce hayal bile edilmedii pek ok rnn oalmasna yol at.
Baz devrimci rnler, rnein plastik olarak bilinen sentetik maddeler,
iki sava aras dnemde gelitirilmi ya da naylon (1935), polistren ve
politen gibi rnler ticari retime girmeye balamt. Televizyon ve ses
kayt arac gibi baz rnler deney aamasndan henz kmt. Sava,
yksek teknoloji iin, bilimsel zihniyetli Alnanlardan ok ngilizler ara
snda (daha sonra ABD) yaratt talep nedeniyle, sonraki devrimci sivil
kullanm srelerinin bir ounu hazrlad. Bunlar, radar, jet motoru,
sava sonras elektronik ve enformasyon teknolojisinin zeminini ha
zrlayan eitli fikirler ve tekniklerdi. Bunlar olmasayd transistor
(1947de icat edildi) ve ilk sivil amal dijital bilgisayarlar (1946) ke
sinlikle ok sonra ortaya kabilirdi. Belki .ans eseri, ilk kez sava s
rasnda yoketmek iin harekete geirilen nkleer enerji, dnya elektrik
enerjisine (imdiye kadar) marjinal katks -1975te % 5- dnda, ge
nellikle sivil ekonominin dnda yer ald. Bu icatlarn iki sava aras d
nemin bilimini mi, yoksa sava sonras bilimi mi ya da iki sava aras
teknik ya da ticari ncl m, yoksa 1945 sonras byk ileri hamleyi
mi - 1950lerde gelitirilen entegre devreler, 1960larn laserleri ya da
uzay roketlerinin eitli yan rnleri- temel ald, amacmz asndan
pek nemli deil. Bunun bir tek istisnas var. Altn a en ileri ve ge
nellikle gizli bilimsel aratrmay nceki dnemlerin herhangi birinden
ok daha fazla temel alyordu. Bu bilimsel aratrma artk sadece birka
yl iinde pratik uygulama alan buluyordu. Sanayi hatt tarm ilk kez
kesin bir biimde ondokuzuncu yzyl teknolojisinin tesine geti (bk.
blm 18).
Bu teknolojik depremle ilgili ey gzlemciyi artr. Birincisi, zen
gin dnyadaki ve bir lde yoksul dnyadaki gndelik hayatn btnyle
deimesiydi. Yoksul dnyada radyo, transistor ve iyice kltlm
uzun mrl pil sayesinde artk en uzak kylere bile ulaabiliyordu. Bu
307
308
309
sava sonras terhis srasnda dolan rezerv ii glleri ekildi, yeni emek
arz krsal kesimden ve gmenlerden saland ve o zamana kadar igc
piyasasnn dnda tutulan evli kadnlar, artan saylarla pazara girdi. Bu
nunla birlikte, Altn an esinlendirdii ideal, dereceli olarak gerekletiyse de, insansz retim ya da hizmet idi: arabalar monte eden ro
botlar, enerji ktsn denetleyen bilgisayar kmeleriyle dolu sessiz ve
insansz meknlar, srcsz trenler. nsanlar byle bir ekonomi iin
ancak tek bir bakmdan nemliydiler: mal ve hizmet alclar olarak. Esas
sorun burada yatmaktadr. Altn ada bu, tpk Victoria a bilim in
sanlarnn gelecekte evrenin entropi nedeniyle leceine dair yaptklar
uyan gibi, hl gerek d ve uzak grlyordu.
Tam aksine, felaket anda kapitalizmin zerine karabasan gibi ken
btn sorunlarn zld ve ortadan kaybolduu grlyordu. ki sava
aras dnemde ylesine tehlikeli olan, mthi ve kanlmaz snma ve
k evrimi, zeki makro-ekonomik ynetim -ya da artk hkmetlere
danmanlk yapan Keynesi ekonomistler- sayesinde birbirini izleyen yu
muak dalgalanmalar haline geldi. Kitlesel isizlik mi? 1960larda, Av
rupadaki isizlik orannn % 1.5 ve Japonyada % 1.3 olduu bir srada
(Van der Wee, 1987, s. 77) gelimi dnyann neresinde isizlik vard?
Sadece Kuzey Amerikada isizlik henz ortadan kaldrlmamt. Yok
sulluk mu? Kukusuz, insanln byk bir ksm yoksul olmaya devam
etti, ancak sanayi i gcnn eski merkezlerinde, Enternasyonal'in
Uyan, artk uykundan uyan/ Uyan, ey alar dnyas msralar, araba
satn almay ve yllk cretli iznini spanya kumsallarnda geirmeyi d
nebilen iiler iin ne ifade ediyordu? Ve bu insanlar zor zamanlar ge
irseler bile, gittike daha evrensel ve cmert olan refah devleti, hastalk
ve kaza gibi durumlarda, hatt yoksulun dehet verici yallk dneminde
bile, daha nce ryalarnda grmedikleri bir koruma salamyor muydu?
Gelirleri her yl, neredeyse otomatik biimde artmyor muydu ve sonsuza
kadar ykselmeye devam etmeyecek miydi? retim sisteminin salad
mal ve hizmet eitleri ve bunlara ulama olana, daha nce lks olan
pek ok eyi gnlk hayatn paras haline getirmemi miydi? Bu mal ve
hizmet eitleri her yl biraz daha artmyor muydu? Dahas insanlk, baz
lkelerin kayrlan halklarnn yararlanmakta olduklar olanaklarn, dn
yann hl insanln ounluunu oluturan ve kalknma ya da mo
311
313
rinde dolaysz bir etki yaratt (bk. blm 12). Bunlarn kltrel etkileri
fazla gecikmese de biraz ertelendi, nk 1960larn ve 1970lerin Batl
cinsel devrimi ancak antibiyotikler sayesinde -kinci Dnya Savandan
nce bilinmiyorlard- mmkn hale geldi. Antibiyotikler zhrevi has
talklarn kolayca tedavi edilmesini salad ve 1960larda yaygnlaan
doum kontrol hap cinsel ilikinin balca risklerini ortadan kaldrd.
(Risk 1980lerde AIDSle birlikte cinsellie geri dnd.)
Ne olursa olsun, yeniletirici bir yksek teknoloji ksa sre iinde
byk ekonomik snmann ylesine byk bir paras haline geldi ki, onu
tek bana belirleyici olarak grmesek de, her aklamann ayrlmaz par
asn oluturmas gerekir.
Sava sonras kapitalizm, Croslanddan yaplan alntnn da gsterdii
gibi, tartmasz biimde her trl tahminin tesinde reformdan ge
irilmi bir sistem ya da ngiliz Babakan Harold Macmillanm sz
leriyle eski sistemin yeni bir versiyonu idi. Olan ey, sistemin, iki sava
arasnda grlen kanlabilir baz hatalardan, hem... yksek bir is
tihdam dzeyini muhafaza etme(nin) ve hem de... kmsenemez bir eko
nomik byme oranndan yararlanma(nn) normal ortamna dnn
ok daha tesindeydi (H. G. Johnson, 1972, s. 6). Esas olarak bu, eko
nomik liberalizm ile sosyal demokrasi (ya da Amerikan terimiyle, Roosevelti New Deal politikas) arasnda, ekonomik planlama fikrinin n
cs olan SSCBden dn alnan baz kalc unsurlarla gerekletirilen
bir tr evlilik idi.. Teolojik serbest piyasaclarn buna gsterdikleri tep
kinin, 1970lerde ve 1980lerde, bu evlilii temel alan politikalarn artk
ekonomik baaryla korunmad bir srada, bylesine ateli olmasnn ne
deni budur. AvusturyalI iktisat Friedrich von Hayek (1899-1992) gibi
adamlar asla, laissez-fairee mdahale eden ekonomik faaliyetlerin i
lediine ikna edilmeye (gnlszce de olsa) hazr pragmatistler ol
mamlar; bu faaliyetlerin ileyebileceini salam argmanlarla inkr et
milerdir. Bunlar Serbest Piyasa = Kiisel zgrlk eitliine inanan
kiilerdi ve sonu olarak bu eitlikten her sap, Hayekin 1944 tarihli ki
tabnn bal gibi, The Road to Serfdom (Serflie Giden Yol) olarak
mahkm ettiler. Byk k srasnda piyasann safln savundular.
Dnya zenginletike ve kapitalizm (art siyasal liberalizm) karma pi
yasalar ve hkmetler temelinde yeniden gelitike Altn a altn
314
315
316
tpl, kukusuz, bir olguydu. Siyasal eylem iin yaplan bask Washingtondan geldi ve fikirlerle inisiyatiflerin ou Britanyadan gel
diinde ve yeni Uluslararas Para Fonu (IMF) konusunda Keynes ile
Amerikan szcs Harry White* arasnda grld gibi farkl fikirler or
taya ktnda, ABDnin gr ar bast. Gene de yeni liberal eko
nomik dnya dzeninin zgn plan onu yeni bir uluslararas siyasal d
zenin paras olarak grd ve savan son yllarnda Birlemi Milletler
gibi dnd ve zgn Birlemi Milletler modeli Souk Sava iinde
kene kadar de facto ABD siyasetine baml olmayan sadece iki ulus
lararas kurum vard: 1944 Bretton Woods Antlamalaryla kurulan ve
ikisi de hl var olan, Dnya Bankas (Uluslararas mar ve Kalknma
Bankas) ve IMF. Bu kurumlar uzun vadeli uluslararas yatrm bes
leyecek ve uluslararas demeler dengesi sorunuyla ilgilenmenin yan sra
kur istikrarn koruyacakt. Uluslararas programdaki teki maddeler, zel
kurumlar (rn., ilksel emtialarn fiyatlarn denetlemek ve tam istihdam
koruyacak uluslararas nlemler) yaratmad ya da sadece yetersiz biimde
uyguland. neri olarak ortaya atlan Uluslararas Ticaret rgt, ok
daha mtevaz olan Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlamasyla
(GATT), periyodik pazarlk yoluyla ticaret engellerini indirmeyi ama
layan bir ereveyle sonuland.
zetle, cesur yeni dnyann planclar kendi projelerine gereklik ka
zandrmak iin ileyen bir kurumlar seti oluturmaya altka, ba
arszla0uradlar. Dnya, savatan ileyen bir uluslararas ok ynl
serbest ticaret ve demeler sistemi biimini kazanarak kmad ve bunu
gerekletirmek iin yaplan Amerikan giriimleri zaferden sonraki iki yl
iinde ilemez hale geldi. Bununla birlikte, Birlemi Milletlerin aksine,
uluslararas ticaret ve demeler sistemi zgn olarak ngrlen ve ama
lanan tarzda olmasa da iledi. Pratikte Altn a, sava zaman plan
clarnn zihninde, serbest ticaret, serbest sermaye hareketleri ve istikrarl
dviz a idi. Hi kukusuz, bu ncelikle ABDnin ve dolarn yaygn
ekonomik hkimiyetinden tryd. Dolar, ge 1960larda ve erken
1970lerde, sistem bozulana kadar belirli bir altn miktaryla balantl ol
*) Ironik biimde White daha sonra, gizli bir Komnist Partisi sempatizan ol
duu iddiasyla ABD cad avnn kurban oldu.
319
duu iin istikrar salayc bir unsur olarak gayet iyi iledi. u nokta unu
tulmamal ki, 1950de ABD tek bana btn ileri kapitalist lkelerin
btn sermaye stoklarnn % 60n ya da daha fazlasn ieriyor, btn
ktlarn % 60n ya da daha fazlasn retiyor ve Altn an en yksek
noktasnda bile (1970) btn bu lkelerin toplam sermaye stounun %
50den fazlasn hl elde tutuyor ve ktlarnn yaklak yarsn re
tiyordu (Armstrong, Glyn, Harrison, 1991, s. 151).
Bu ayn zamanda komnizm korkusu yzndendi. Zira, Amerikan ka
naatlerinin aksine, ticaretin serbest olduu bir uluslararas kapitalist eko
nominin karsndaki balca engel yabanclarn korumac igdleri
deil, geleneksel ABD yksek gmrk tarifeleri ile Amerikan rnlerinin
ihracatnda byk bir art salama drtsnn bileimiydi. Washingtondaki sava zaman planclar, ihracat, ABDde tam ve etkin is
tihdamn salanmas iin elzem gryorlard (Kolko, 1969, s. 13). Sava
sona erdiinde, saldrgan byme, Amerikallarn zihninde nemli bir yer
igal ediyordu. Onlar gelecekteki rakiplerinin mmkn olduu kadar
hzl bymesine yardm etmenin siyasal aciliyeti konusunda ikna ederek
daha uzun vadeli dnmeye tevik eden Souk Savat. Bu anlamda
unu da ne srmek gerekir ki, Souk Sava byk kresel ekonomik
snmann balca motoruydu (Walker, 1993). Bu belki bir abartmadr,
ancak Marshall yardmnn muazzam cmertlii, yardm alanlarn onu.
amaca uygun biimde kullanmalar halinde -Avusturya ve Fransann sis
tematik olarak yaptklar gibi- modernlemelerine yardmc oldu ve Ame
rikan yardm, Bat Almanya ve Japonyann daha hzl dntrlmesini
belirledi. Hi kukusuz bu iki lke her durumda byk ekonomik gler
haline geleceklerdi. Yenilgiye uram devletler olarak kendi d por
litikalarn belirlememeleri olgusu onlara avantaj salad, nk bu durum
kaynaklarnn ancak ok az bir ksmn ksr askeri harcamalar iin kul
lanmalarna yol at. Bununla birlikte, iyilemesi onun varlndan korkan
AvrupalIlara kalsayd Alman ekonomisine ne olurdu, sorusunu sormamz
gerekir. ABD, Kore Sava iin ve gene 1965ten sonra Vietnam Sava
iin bir sanayi ss olarak Japonyay bizzat ina etmeseydi, Japon eko
nomisi ne kadar hzl iyileirdi? Amerika 1949 ile 1953 arasnda Ja
ponyann imalat ktsn ikiye katlayacak ekilde yatrm yapt ve 196670in, Japon bymesinin en yksek noktaya ulat - yllk en az %
14.6-yllar olmas rastlant deildi. Devletlerin kaynaklan silahlanma ya
320
rma yneltmesinin uzun vadeli ekonomik etkileri zarar verici olsa da,
Souk Savan rol azmsanmamaldr. teki uta yer alan SSCB iin bu
silahlanma yar belki de ldrc oldu. Ne var ki ABD bile artan ekononik zayflk nedeniyle askeri gcn azaltmak zorunda kald.
Bylece ABDnin evresinde bir kapitalist dnya ekonomisi geliti.
ABD, retim faktrlerinin uluslararas hareketlerine Victoria dneminin
ortalarndan beri grlenden ok daha az engel kard. Bunun bir is
tisnas vard: uluslararas g, iki sava aras dnemde yaanan t
kanmadan kmak iin yavalatld. Bu ksmen bir optik yanlsamayd.
Altn am byk ekonomik snmas sadece nceki isizlerin emeiyle
deil, i gn -krdan kente, iftilikten (zellikle topran yetersiz ol
duu yksek blgelerden) ve daha yoksul blgelerden daha zengin bl
gelere- oluturduu muazzam bir dalgayla atelendi. Bylece talyann
gneyinde yaayanlar Lombarcfiya ve Piedmonttaki fabrikalara akn et
tiler ve Toskanadaki drt yz bin ortak yirmi yl iinde mlklerini terk
etti. Dou Avrupann sanayilemesi esas olarak bir kitlesel g sreciydi.
Ayrca, bu isel gmenlerin bazlar fiilen uluslararas gmenlerdi.
Bunun dnda, kendilerini kabul eden lkeye, i arayan kiiler olarak
deil, 1945ten sonraki mthi kitlesel mlteci ve srgn gnn paras
olarak gelenler vard.
Bununla birlikte, grlmemi bir ekonomik byme ve artan i gc
a dneminde ve ekonomide serbestlii benimsemi Bat dnyasnda,
hkmetlerin serbest ge direnmeleri ve denetimi kaybettiklerini fark et
tikleri anda (Karaibler ve yasal olarak ngiliz olduklar iin yerleme hak
kna sahip olan ngiliz Devletler Topluluunun teki sakinlerinin ver
dikleri rnekte olduu gibi) bunu durdurmaya almalar dikkat
ekicidir. Pek ok durumda, ou daha az gelimi Akdeniz lkelerinden
gelen bu trden gmenlerin yerlemelerine sadece koullu ve geici ola
rak izin verildi. Avrupa Ekonomik Topluluunun eitli gmen lkeleri
(talya, spanya, Portekiz, Yunanistan) kapsayacak ekilde genilemesi
bunu zorlatrdysa da, gmenler kolayca memleketlerine iade edilebiliyorlard. Gene de 1970lerin banda yaklak yedi buuk milyon
kii gelimi Avrupa lkelerine g etmiti (Potts, 1990, s. 146-47). Altn
ada bile g siyasal olarak duyarl bir konuydu. 1973ten sonraki zor
on yllarda bu durum Avrupadaki yabanc dmanlnda keskin bir ar
ta yol aacakt.
321
323
324
kmetine katlan Detroitli bir ar zenginin General Motors iin iyi olan
ABD iin de iyidir, szlerinin eskisi kadar geerli olduu sylenemez.
Nasl olabilirdi? Bunlarn lke iindeki faaliyetleri, sz gelimi Mobil
Oilin faaliyet gsterdii yz piyasann biri ya da Daimler-Benzin temsil
edildii 170 piyasann biri kadard. mant uluslararas bir petrol fir
masnn kendi lkesine ynelik stratejisini ve siyasetini Suudi Arabistan
ve Venezuelaya ynelik olanla ayn ekilde hesaplamaya zorlayacak,
yani bir yanda kr ve zarar, te yanda irket ile hkmetin kyaslamal
gc yer alacakt.
Yaplan ilemler ve giriimler -bunlar asla bir ka dev irkete zg de
ildi- sanayi retimine, sanayilemeye ve kapitalist gelimeye nderlik
etmi olan Avrupa ve Kuzey Amerika lkelerinin, nce yava sonra hz
lanarak dna kmaya baladka, geleneksel ulus devletten kurtulma
eilimi daha da belirginleti. Bu lkeler Altn adaki bymenin g
merkezi olmaya devam ettiler. 1950lerin ortasnda sanayi lkeleri ih
racatlarnn yaklak bete n, 1970lerin banda ise drtte n
kendi aralannda yapmlard. Ne var ki tam da o srada durum deimeye
balad. Gelimi dnya kendi rnlerini biraz daha fazla miktarlarda
dnyann geri kalan ksmna ihra etmeye., ancak -daha nemlisi- nc
Dnya da kendi imal edilmi mallarn byk bir lekte gelimi sanayi
lkelerine ihra etmeye balad. Geri blgelerin geleneksel olarak ihra
ettikleri ilksel rnlerde bir gerileme olurken (OPEC devriminden sonra
madeni yaktlar dnda) ayn lkeler, dzensiz ama hzl biimde sa
nayilemeye baladlar. 1970 ile 1983 arasnda nc Diinyann o za
mana kadar yaklak % 5 olan kresel endstriyel ihracat pay iki katn
at (Frbel et al, 1986, s. 200).
Bylece yeni bir uluslararas i blm eskisinin altn oymaya ba
lad. Alman firmas Wolkswagen, Arjantin, Brezilya ( adet), Kanada,
Ekvador, Msr, Meksika, Nijerya, Peru, Gney Afrika ve Yugoslavyada
-genellikle 1960larn ortasndan sonra- araba fabrikalan kurdu. Yeni
nc Dnya endstrileri sadece genileyen yerel piyasalara deil,
dnya piyasasna da aldlar. Bunu, hem btnyle yerli sanayi ta
rafndan retilen ihra kalemleriyle (ou 1970te eski lkelerden ge
limekte olan lkelere g eden tekstil rnleri gibi) hem de ulustesi
bir imalat srecinin paras haline gelerek yapabiliyorlard.
325
*) Erken 1990lara kadar Avrupann ancient devletiklerine -Andorra, Liechtenstein, Monaco, San Marino- Birlemi Milletlerin potansiyel yeleri
gibi davranld.
326
yeni kent devletleri (Hong Kong, Singapur), en son ortaada grlen bir
ynetim biimi ortaya kt; Basra Krfezindeki llerin baz blmleri
kresel yatrm piyasasnda (Kuveyt) nemli oyunculara dnt ve pek
ok ky bankas devlet yasalarndan kurtularak buralara snd.
Bu durum ge yirminci yzyl ulusalclnn ok ynl etnik ha
reketlerini, bamsz bir Korsika ya da Kanarya Adalannn geerlilii
iin ikna edici olmayan argmanlarla donatt. Argmanlar ikna edici de
ildi, nk bamszln aynlarak kazanlmas, bu trden blgelerin
daha nce birletirildikleri ulus devletten ayrlmas anlamna geliyordu.
Aynlk, ekonomik olarak bunlar, bu tr meseleleri giderek belirleyen
ulustesi varlklara daha baml hale getirecekti. okuluslu devler iin
en uygun dnya kk devletlerin oluturduu ya da hibir devletin ol
mad dnyadr.
V
Sanayinin yksek maliyetli yerleim yerlerinden emein ucuz olduu
yerlere, teknik bakmdan mmkn ve maliyet bakmndan etkin olur
olmaz yneltilmesi doald ve beyaz olmayan i gcnn en azndan be
yazlar kadar kalifiye ve eitilmi olduunun (pek srpriz oluturmayacak
ekilde) kefedilmesi, yksek teknolojili endstrilere ek bir imkn sa
lad. Gene de Altn adaki ekonomik snmann eski sanayilemenin e
kirdek lkelerinden bir uzaklamaya neden yol at konusunda yaplan
aklama ksmen ikna edicidir. Bu, kapitalist bir ekonomide tam is
tihdamn salad kitlesel tketimi ve i gcnn hem daha iyi ko
runmasn hem de ona giderek daha iyi para denmesini temel alan zel
Keynesi bileimdi.
Bu bileim, grdmz gibi, siyasal bir yapyd. Bu yap en batl
lkelerde, sa ile sol arasnda etkin bir mutabakat, u faist-an ulusalc
san kinci Dnya Savayla, u komnist solun Souk Savala tasfiye
edilmesini temel alyordu. Ayn zamanda iverenler ile ii rgtleri ara
snda, ii taleplerini, krlan andrmayan, kr beklentisini dev yatnmlan hakl karacak lde ykselten snrlar iinde tutacak kapal ya
da ak bir mutabakat temel alyordu. Bu yatarmlar olmasayd Altn
327
328
*) Ne var ki, btn sol partiler,, byk olanlar bile, semenleri bakmndan
aznlktlar. Bu trden bir partinin ald en yksek oy 1951de ngiliz i
Partisinin kazand % 48.8 idi. Bu seimde, kk bir farkla daha az oy
alan muhafazakrlarn Ingiliz seim sisteminin gariplikleri sayesinde seimi
kazanmalar ironiktir.
329
331
333
10
Toplumsal Devrim: 1945-1990
LILY: Bykannem bize hep Depresyondan sz ederdi. Bu
da bir eyler okuyabilirsin.
konuda
I
nsanlar kendi gemilerinde hazrlanmadklar bir eyle karlatklar
zaman, bilinmeyeni adlandrmak iin el yordamyla szck ararlar. Kar
latklar eyi tanmlayamadklar, hatt anlayamadklar zaman bile bu
byledir. Yirminci yzyln nc eyreinde bu srecin, bir sre kadar
334
335
liyordu? Onlar, altst olsa bile hayat tarzlarn temelli olarak deitirmek
niyetinde deildiler. Deiikliin ne kadar byk olduunu fark edenler,
bu tr dnmlerin meydana geldii sahneleri, aralkl ziyaretlerle d
ardan grenlerdir. rnein, 1980lerin bandaki Valencia, yazarn Is
panyann bu blgesini son kez grd 1950lerin bandaki kent ve bl
geden nasl da farklyd. Sicilyal bir kyl olan Rip Van Winkle -aslnda
1950lerin ortasndan itibaren yirmi yl kadar hapiste kalan yerel bir hay
dut- o srada kent binalaryla tannmaz hle gelen Palermo yresine dn
d zaman, nasl da yolunu kaybetmiti. Bir zamanlar zm balarnn
olduu yerde imdi bir sr palazzi var, diyordu bana, inanmyormu
gibi ban sallayarak. Aslnda deiim ylesine hzlyd ki, tarihsel
zaman daha ksa aralklarla bile llebiliyordu. On yldan daha ksa sre
iinde (1962-71) kent snrlarnn dnda, ou Kzlderilinin hl ge
leneksel giysiler iinde olduu .bir Cuzco (Peru kenti), Kzlderililerin
byk bir blmnn artk cholo, yani Avrupal giysiler iinde olduu bir
Cuzcodan ayrlyordu. 1970lerin sonunda bir Meksika kynn gda pa
zarndaki bir hayvanc, mteri masraflarn, on yln banda oralarda bi
linmeyen cepte tanabilir Japon yapm kk hesap mekineleriyle he
saplyordu.
1950den beri gerekleen tarihi deiimi grecek kadar yal ve ha
reketli olmayan okurlar iin bu deneyimin tekrarlanmas hibir ekilde
mmkn deildir. Bununla birlikte, 1960lardan beri gen.batllar n
c Dnya lkelerine seyahat etmenin hem yararl hem de modaya uygun
o k lu u n u kefettikleri zaman, krese) dnm bir ift ak gzle iz
lemek mmkn olmutur. Gene de tarihiler, ne kadar nemli olursa
olsun imgelerle ve anektodlarla yetinemezler. Ayrntlara girmeleri ve de
erlendirmeleri gerekir.
Bu yzyln.ikinci yarsnda meydana gelen en dramatik ve uzun erim
li ve bizi gemiin dnyasndan koparan toplumsal deiim kylln
lmdr. Neolitik adan beri insanlarn ou toprak ve hayvanclkla
yaad ya da balk olarak denizden yararland. Kyl ve ifti yirminci
yzyla kadar, Britanya dnda kalan sanayilemi lkelerde bile yerleik
nfusun byk bir blmn oluturmaya devam etti. yle ki, yazarn
rencilik yllarnda, yani 1930larda kylln snmlenmeyi red
detmesi hl Kari Marxm onlarn snmlenecei kehanetine kar geerli
336
337
toprakta
alyordu.
dt.
Bu arada, kukusuz, tarmsal Avrupann kylleri de topra ilemeyi
braktlar. 1980lerde ktann dou ve gneydousunda kyl tarmnn
ancient kalelerinde bile iftilikle uraanlar i gcnn te birinden
fazla deildi (Romanya, Polonya, Yugoslavya, Yunanistan) ve bu oran
bazlarnda, rnein Bulgaristanda (1985te % 16.5) nemli lde azd.
Ancak Avrupa ve Ortadou yresinde sadece bir kyl kalesi kald: Tr
338
*)
340
341
342
343
344
*)
346
tesinde olsa da, bu gelime, bir devrim olmaktan uzakt. Bununla bir
likte, 1968, Fransada General de Gaulle dnemini, ABDde ise Demokrat
bakanlar dnemini, komnist Orta Avrupada liberal komnizm umut
larm sona erdirdi ve Meksika siyasetinde (Tlatelolco renci katliamnn
sessiz yan etkilerine ramen) yeni bir an balangcn belirledi.
1968in (1969 ve 1970e kadar srd) devrim olmamasnn ve asla bir
devrim olarak grlmemesinin ve grlemeyecek olmasnn nedeni, sa
ylar ve eylem yetenekleri ne olursa olsun rencilerin tek balarna bir
devrim yapamayacak olmalardr. Siyasal etkinlikleri, daha byk ama tu
tumas o kadar kolay olmayan gruplar iin bir iaret ve ateleyici olma
yeteneklerine dayanyordu. 1960lardan bu yana renciler zaman zaman
bunu yapmay baardlar. Fransa ve talyada 1968-69da muazzam ii
snf grevlerinin kvlcm oldular, ancak tam istihdam ekonomilerinde
cretliler iin o zamana kadar grlmemi bir ilerlemeyle geen yirmi
yln ardndan, proleter kitlelerin akllarna gelecek en son ey devrimdi.
1980lere kadar, in, Gney Kore ve ekoslovakya gibi demokratik ol
mayan ok farkl lkelerde yaanan renci isyanlar, devrimi ateleme
potansiyellerini gerekletirecek gibi grnmedi ya da en azndan h
kmetler tarafndan, Beijingdeki Tienanmen Meydanndaki gibi byk
apta katledilmelerine yol aacak kadar ciddi bir tehlike olarak grlmedi.
1968in byk dlerinin baarszla uramasndan sonra, baz radikal
renciler kk grup terrizmiyle tek balarna devrim yapma gi
riiminde bulundular, ancak bu trden hareketler kamuoyunda byk ilgi
uyandrdysa da (balca hedeflerinden biri de buydu) ciddi bir siyasal etki
yaratmad. Ciddi bir tehdit oluturduklar yerlerde de, yetkililer bir kez ha
rekete gemeye karar verdiklerinde, byk bir hzla bastrldlar: Gney
Amerikadaki kirli savalar"da grlmemi bir vahet ve sistemli i
kenceyle, talyada rvet ve antajla. Yzyln son on yl iinde bu ini
siyatiflerden hl hayatta olan en nemlileri, terrist ulusalc Bask rgt
ETA ve Ayacucho niversitesinin retim grevlileri ve rencilerinin
krsal kesimde yaayan insanlara onlar istemeseler de bir armaan olan
verdikleri, teorik olarak komnist kyl gerilla hareketi, Sendero Luminoso idi.
Bununla birlikte, bu gelimeler bize artc bir soru brakt: altn
an yeni ya da eski toplumsal aktrleri arasnda, sadece rencilerden
347
348
349
350
III
Krsal ve okullu nfusun aksine, endstriyel ii snflar, dikkat ekici
biimde zayflamaya baladklar 1980lere kadar hibir demografik dep
rem yaamadlar. 1950lerden itibaren bir post-endstriyel toplum hak
knda ne kadar ok konuulduu, retimin insan emeinden tasarruf sa
layan, onu atlayan ya da tasfiye eden teknik dnmlerinin nasl da
devrimci olduu ve ii snfn temel alan siyasal partilerin ve ha
reketlerin 1970ten sonra ya da o sralarda nasl krize girdikleri d
nlrse, bu durum artcdr. Gene de eski endstriyel ii snfnn her
naslsa lmekte olduuna dair yaygn izlenim, en azndan kresel lekte
ele alndnda istatistiksel olarak yanlt.
imalat alannda istihdam edilen insan orannn 1965ten itibaren azal
maya balad ve bu azalmann 1970ten sonra ok bariz hale geldii
ABD dnda, endstriyel ii snflar eski sanayi lkelerinde bile* is
tikrarlarn srdrd. Aslnda yirmi bir OECD -en gelimilerin klb- l
kesinin sekizinde, 1960 ile 1980 arasnda bu say ykselmeye devam etti.
Doal olarak bu ykselme Avrupann yakn zamanda sanayilemi (ko
mnist olmayan) kesimlerinde oldu ve 1980e kadar istikrarl kald. Bu
arada Japonyada dramatik biimde artarak 1970lerde ve 1980lerde is
tikrar kazand. Hzl sanayilemeyi gerekletiren, zellikle Dou Av
rupadaki komnist lkelerdeki proleterler her zamankinden daha hzl o
aldlar. Ayn gelime, nc Dnyann kendi sanayileme srelerini
yaayan kesimlerinde de -Brezilya, Meksika, Hindistan, Kore ve di
erleri- gerekleti. zetle, altn yllarn sonunda dnyada eskisine na
zaran mutlak rakamlarla daha ok ii vard ve kresel nfus iinde imalat
alannda alanlarn oran neredeyse kesinlikle daha yksekti. Britanya,
Belika ve ABD gibi birka istisna dnda, byk kitlesel sosyalist par
tilerin ondokuzuncu yzyln sonunda proleter bilin temelinde anszn or
taya ktklar btn lkelerde, iiler, 1970te 1890lara kyasla toplam
nfusun daha byk bir blmn oluturuyorlard, ii snfnda byk
bir azalmann belirtilerini ancak 1980lerde ve 1990larda grebiliriz.
*)
351
*)
352
daimin hkim olduu tek bir kent ya da blge; ok bal bir birim iinde
ama ayr yerlerde tutularak birletirilen yerel ii snf -btn bunlar, kla
sik endstriyel dnemin zellikleri olarak grlyordu. Yeni sanayileen
ve Fordist retim tarzn (bilerek) uygulayan nc Dnya kelerinde ya
da sosyalist sanayi ekonomilerinde ge yirminci yzylda gelien eski en
dstriyel yaplarn, iki sava aras dnemle ya da 1914 ncesi Bat en
dstriyel dnyasyla olan benzerlikleri aka ortadayd. Bu benzerlikler,
byk oto-imalatn (Sao Paulo) ya da tersaneleri (Gdansk) temel alan
byk sanayi merkezlerinde gl ii rgtlerinin oluumu bakmndan
da geerliydi. imdi ABDnin Orta Batsnn pas kua olan yerde,
1937de yaplan byk grevlerden Birleik Oto ileri ve elik ileri
sendikalar kmt. Firma ve byk fabrika otomatlatm ve deimi de
olsa byk kitlesel retim 1990lara kadar yaamn srdrd. Ancak yeni
endstriler ok farklyd. Klasik post-Fordist sanayi blgeleri -rnein,
Veneto, Emilia-Romagna, Kuzey ve Orta talyada Toskana- byk en
dstriyel kentlerden, hkim firmalardan ve dev fabrikalardan yoksundu.
Bunlar, ehir ve krsal kesime yaylm kk iyerlerinden mtevaz
(ama yksek teknolojili) imalathanelere kadar deien bir giriimler mozayii ya da ebekesiydi. Nasl oluyJu da, Avrupann en byk fir
malarndan biri, Bologna gibi bir kentin belediye bakanna, balca fab
rikalarndan birini oraya yerletirmeyi teklif ediyordu? Belediye bakan
neriyi nazik bir biimde reddetmiti.* Bu belediye bakanmm, refah iin
de, inceliklerle donatlm ve tesadfen komnist olan kenti ve blgesi,
yeni tanmsal-endstriyel yapnn yaratt ekonomik ve toplumsal du
rumla nasl baedeceini biliyordu: kendi endstriyel kentlerinin so
runlaryla baa kmak Torino ve Milanonun iiydi.
Kukusuz sonundar -ve ok ak biimde 1980lerde- ii snflan
gzle grlr biimde yeni teknolojilerin kurban oldular. zellikle kit
lesel retim hatlarnda alan, kalifiye olmayan ya da yan-kalifye erkek
ve kadnlar otomat makinelerle kolayca yer deitirebiliyorlard. Ya da
daha dorusu, 1950lerin ve 1960lann byk kresel ekonomik sn
mann yaand on yllar, 1970lerin ve 1980lerin dnya apnda byk
ekonomik zorluklarla dolu dnemine evrilirken, retimde emekten daha
*)
353
354
kitleler iin dayankl tketim mallar reten ekonomi 1914ten nce her
yerde ve iki sava aras dnemde Kuzey Amerika ile Avusturalasya d
nda her yerde onlarn yanndan geip gitmiti. Sava srasnda hem mi
litan hem de refah iinde olan Coventry silah fabrikalarna gnderilen bir
ngiliz komnist rgt hayretler iinde kalmt: Dnebiliyor mu
sunuz, demiti, benim de aralarnda bulunduum Londral arkadalarna,
oradaki yoldalarn arabalar var?"
Onlar ayn zamanda muazzam bir toplumsal ayrmclk, ayn hayat
tarzlar, hatta giyinileri ve frsatlarn azl birletiriyordu. Btn bunlar,
iileri, ekonomik olarak bask altnda olsalar da toplumsal olarak daha
hareketli olan beyaz yakal tabakadan ayryordu. i ocuklarnn ni
versiteye gitme beklentileri yoktu ya da nadiren gidebiliyorlard. ounun
asgari retim yandan (genellikle on drt) sonra okula devam etme bek
lentileri yoktu. Sava ncesi Hollandada on ile on dokuz yanda olan
larn % 4 yksekretim gryordu ve demokratik sve ile Da
nimarkada bu oran daha da kkt. iler farkl beklentilerle, farkl
yerlerde ve bakalarndan farkl yayorlard. Onlarn (ngiliz) en erken ta
rihte niversite retimi grm oullarndan birinin, bu ayrmcln hl
ok belirgin olduu 1950lerde dedii gibi: bu trden insanlarn ayr bir
yerleim biimi vardr...kendilerine ait evlerde deil, kiralk evlerde otu
rurlar (Hoggart, 1958, s. 8).'
Son olarak onlar hayatlarnn merkezi unsuru olan kolektiflik bir
letiriyordu: biz"in ben zerindeki hkimiyeti. i hareketlerine ve
partilerine zgn gcn kazandran ey, iilerin, bu trden insanlarn bi
reysel deil ancak kolektif eylemle, ister karlkl yardmlama, ister grev
ya da oy verme yoluyla olsun tercihan rgtler araclyla durumlarn
iyiletirebileceklerine hakl olarak inanm olmalaryd. Ve te yandan,
cretli kol emekilerinin says ve zel durumu kolektif eylemi kav
ramalarn salyordu. ABDde olduu gibi iilerin kendi snflarndan
zel ka yollan bulabildikleri yerlerde, ne dzeyde olursa olsun snf bi
linleri, sahip olduklan kimlii benzersiz biimde tanmlayan bir zellik
*)
355
*)
357
358
359
rv
Gelimi toplumlarm teki kesimlerinin yan sra ii snfn da et
kileyen bir byk deiiklik, kadnlarn ve zellikle de evli kadnlarn yeni ve devrimci bir fenomen- ii snf iinde arpc biimde daha
byk bir rol oynamalaryd. Aslnda deiim dramatikti. 1940ta kocalanyla birlikte yaayan ve cret karlnda alan evli kadnlar
ABDdeki toplam kadn nfusunun % 14nden daha azn olu*tryorlard. 1980de yardan fazlasn oluturuyorlard: oran 1950 ile
1970 arasnda yaklak iki katma kt. Artan sayda kadnn i gc pi
yasasna girmesi, kukusuz yetji deildi. Ondokuzuncu yzyldan itibaren
bro ileri ve tezghtarlk-ve baz hizmet trleri, rnein telefon balama
ve ocuk bakm, kadnlarca gerekletirildi ve bu nc snf meslekler,
birinci ve ikinci snf olanlar, yani tanm ve endstri karsnda yaygnlat
360
anma hakk (1974) ve daha liberal krtaj yasalar (1981) iin yaplan re
ferandumlar; daha sonra Katolik ahlak yasasnn liberalletirilmesi iin
verdii mcadeleyle tannan bir kadm avukatn, Mary Robinsonun dindar
rlandann devlet bakanlna seilmesi bu isyann dikkat ekici gs
tergelerini oluturuyordu. 1990lann banda pek ok lkede yaplan ka
muoyu aratrmalar cinsiyetler arasndaki arpc siyasal gr fark
llm ortaya koydu. Hi kuku yok ki, politikaclar, zellikle ii snf
bilincindeki zayflama yznden semenlerinin bir ksmndan yoksun
kalan soldaki politikaclar, kadnlarn edindikleri bu yeni bilinci hesaba
katmaya baladlar.
Ne var ki, kadnlk ve onun karlar konusunda edinilen yeni bilincin
genilii karsnda, kadnlarn ekonomideki deien rollerini temel alan
basit aklamalar yetersiz kalr. Her durumda, toplumsal devrim iinde de
ien ey, sadece kadnlarn toplum iindeki faaliyetlerinin nitelii deil,
kadnlara den rollerin ve bu rollerin ne olmas gerektiine dair bek
lentilerin ve zellikle kadnlarn kamusal rolleri ve kamusal nemleri hakkndaki varsaymlarn niteliiydi. Evli kadnlarn i gc piyasasna kitle
halinde girileri gibi byk deiikliklerin, ayn anda ya da sonu olarak
baka deiikliklere yol amas beklenebilirdi. Ancak SSCBdeki ge
limelerin gsterdii gibi, byle olmad. Burada (1920lerin balangtaki
topyac devrimci zlemleri terk edildikten sonra) evli kadnlar, ge
nellikle kendilerini, cinsiyetler arasndaki ilikilerde ya da kamu ve zel
alanlardaki ilikilerde hibir deiiklik olmakszn, hem hane halknn
hem de yeni ilerinin oluturduu ifte yk altnda buldular. Her du
rumda, genelde kadnlarn ve zellikle de evli kadnlarn cretli ilerde a
lmalarnn nedenleri, kadnlarn toplumsal konumlan ve haklaryla ilgili
grleriyle hibir zorunlu balant tamyordu. Bu, yoksulluktan, i
verenlerin daha ucuz ve daha uysal olduklar iin kadn iileri tercih et
melerinden ya da sadece kadnlarn banda bulunduklar ailelerin sa
ysndaki arttan -zellikle baml dnyada- tr olabiliyordu. Erkek
emekilerin, krsal kesimden Gney Afrikann kentlerine, Afrika ve
Asyann eitli blgelerinden Basra Krfezi lkelerine kitle halinde g
etmeleri, kadnlarn ister istemez aile ekonomilerinin bana gemelerine
yol at. Byk savalann 1945ten sonra Rusyada her erkee be ka
dnn dmesine yol aan korkun ve cinsiyet ayrmcs cinayetlerini de
unutmamalyz.
363
365
dan, baka yerlere kyasla ok daha yksek bir oran, neredeyse erkekler
(% 90) kadar ok sayda kadn ieriyordu. Bir ideoloji olarak komnizm
kadnlarn eitlik ve zgrlne cokuyla balyd. Leninin rastgele cin
sel ilikilerden holanmamasna ramen, erotik eitlik de bu zgrle
dahildi.* (Ne var ki, hem Krupskaya hem de Lenin ev ilerinin cinsiyetler
arasnda paylalmasna taraftar olan ender devrimciler arasnda yer al
yorlard.) Ayrca, Narodnklerden Marksistlere kadar devrimci hareket,
kadnlara, zellikle entelektel olanlarna son derece scak davranm ve
onlara olaanst bir faaliyet alan salamt. 1970lerde kadnlarn baz
sol terrist hareketlerde orantsz biimde temsil edilmeleri bu durumun
ak bir gstergesiydi. Gene de, baz ender istisnalar dnda (Rosa Luxemburg, Ruth Fischer, Anna Pauker, La Passionaria, Federica Montseny) kendi partilerinin ilk siyasal saflarnda n planda ya da herhangi bir
biimde yer almadlar** ve hkmette komnistlerin bulunduu yeni l
kelerde kadnlar daha az grlr hale geldiler. Aslnda nc siyasal i
levleri olan kadnlar fiilen ortadan kayboldular. Grdmz gibi, bir ya
da iki lke, zellikle Bulgaristan ve Demokratik Almanya Cumhuriyeti,
kendi kadnlarna yksek renim grerek kamusal hayattane kmalar
iin byk frsatlar salad, ancak komnist lkelerdeki kadnlarn ka
musal konumu, genellikle gelimi kapitalist lkelerdekinden nemli l
de farkl deildi ve farkl olduu yerlerde de, her zaman avantaj sa
lamyordu. Kadnlar, tp mesleinin genellikle kadnlara brakld
SSCBde grld gibi, kendilerine ak bir meslek alanna gir
diklerinde, o meslek stat ve gelir kaybna uruyordu. Uzun zamandr ha
yatlarn cretli almayla kazanan evli Sovyet kadnlarnn ou, Batl
feministlerin kar ktklar, evde oturma ve sadece tek bir i yapma lk
sn hayal ediyordu.
*)
366
367
*)
370
Nadiren de olsa erkeklerin evli olduktan kadnn yeni bir ie girmesi halinde
onu izleme sorunuyla yz yze geldikleri durumlarda sklat. 1990lann ei
tim grm her insan, kendisinin ya da einin tandklan arasnda bu konuda
birka mek bulabilir.
371
11
Kltrel Devrim
Filmde, Carmen Maura ameliyat geirmi transseksel bir adam oy
nuyor. Adam ya da kadn, babasyla mutsuz bir ak maceras yaad
iin erkeklerden vazgeiyor ve bir kadnla (sanrm) lezbiyen ilikiye gi
riyor. Filmde kadn Madritli mehur bir travesti oynuyor.
- Village Voicete film eletirisi, Paul Berman (1987, s. 572)
Baarl gsteriler mmkn olan en ok sayda insan harekete ge
irenler deil, gazeteciler arasnda en byk ilgiyi uyandranlardr. Biraz
abartarak denebilir ki, TVde be dakikalk baarl bir gsteri" ya
pabilen elli tane zeki insan, yarm milyon gsterici kadar byk bir si
yasal etki yaratabilir.
-Pierre Bourdieu (1994)
I
Bu kltrel devrime en iyi yaklam, aile ve. hane halk, yani cin
siyetler ve kuaklar arasndaki ilikilerin yaps dolaymyla salanabilir.
Pek ok toplumda bu yap ani deiikliklere direnmitir. Ancak bu, sz
konusu yapnn duraan olduu anlamna gelmez. Ayrca, aksini gsteren
rneklere ramen, modeller dnya apndayd ya da en azndan ok geni
alanlarda temel benzerlikler vard. Bununla birlikte, sosyo-ekonomik ve
teknolojik zeminlerde Avrasya (Akdenizin her iki tarafm da kapsayarak)
ile Afrikann geri kalan ksm arasnda byk bir farkllk olduu ne s
rlmtr (Goody, 1990, XVII). Nitekim, Avrasyadaki baz imtiyazl
gruplar ve Arap dnyas dnda neredeyse hi olmad ya da ok fazla
olmad sylenen okelilik, btn evliliklerin drtte birinden fazlasnn
okeli olduu sylenen Afrikada gelimiti (Goody, 1990, s. 379).
Bununla birlikte, btn deikenliklere ramen insanln byk o
unluu, iftler iin ayrcalkl cinsel ilikilerle resmi evliliin varl
(evlilik d cinsel iliki evrensel dzeyde bir su olarak grlmtr);
kocalarn karlarna (patriyari) ve ana babann ocuklara, eski ku372
373
374
375
*)
378
382
III
Genlik kltr, tavr ve adetlerde, bo zaman harcama biimlerinde
ve kentli erkek ve kadnlarn soluduklar atmosferi giderek daha fazla
Oluturan ticari sanatlarda, daha geni anlamda bir kltrel devrimin mat
risi haline geldi. st toplumsal tabakalarn halkn iinden kan bir ey
den esinlenmeleri tek bana bir yenilik deildi. St kz roln oynayan
Kralie Marie Antoinettei bir yana braksak bile, romantikler krsal halk
kltrne, halk mziine ve halk danslarna hayran olmulard ve onlarn
jjiper entelektellerinde (Baudelaire) muhayyel bir kentsel nostalgie de la
boue (amur zlemi) vard ve bir Victorial genellikle daha alt ta
bakalardan biriyle cinsel ilikiyi, zevke bal toplumsal cinsiyeti, ola
and biimde dllendiriyordu. (Bu trden duygular ge yirminci yz
ylda tamamen ortadan kalkm deildi.) mparatorluk anda kltrel
tkiler, gerek yeni gelien plebyen sanatlarn gerekse sinemann, kitlesel
ilence piyasasnn gl etkisiyle, ilk kez sistematik biimde yukar talakalara doru hareketlenmeye balad (bk. Age of Empire, blm 9).
Bene de iki sava aras dnemde popler ve ticari elencelerin ou pek
gok bakmdan orta snfn hegemonyas altnda kalmaya devam etti ya da
pnun emsiyesi altna girdi. Klasik Holly wood sinema endstrisi, her ey|en nce, saygdeerdi', onun toplumsal idealleri salam aile deJerlerinin ABD versiyonundan, ideolojisi ise yurtseverlik belgatinden
|eliyordu. Ne zaman bilet kuyruunda, Amerikan hayat tarzm ge
litirdii iin Akademi dl kazanan on be Andy Hardy filminin
(1937-47) ahlaki evreniyle badamayan bir tr kefedildiyse, ki sulular
pealletirme riskini tayan erken dnem gangster filmleri buna bir rhekti, Sinema endstrisi, Hollywood retim Yasasnin (1934-66) gvenli
llerine teslim edildi ve bylece ahlak dzeni ksa sre iinde yeniden
Saland. Bu yasa perdede pme sresini (az kapal olarak pplyordu) azami otuz saniye ile snrlyordu. Hollywoodun en byk za
ferleri -sz gelimi, Rzgr Gibi Geti- az kltrl orta snf okurlar iin
sarlanan romanlar temel alyordu ve Thackerayin Vanity Fair ya da
Idmond Rostandn Cyrano de Bergerac kadar kat kltrel evrenlere
tti. Vodvil ve sirklerden doan film komedisinin anarik ve lgn tr
bu ortasnflatrmaya bir sre direndiyse de, 1930larda, parlak bir bulvar
(rnn, Hollywood lgn komedisinin basks altnda geriledi.
383
384
lak bir tiyatro eletirmeni sikmek szcn bir radyo yaynnda kul
land. Cindirella, peri masallar tarihinde ilk kez, harikulde elbiseler giy
meden balonun en gzel kz oldu.
Bat dnyasnda orta ve st snf genlerin zevklerindeki bu lgnca
dnn, ki Brezilyal entelektellerin samba dknl dikkate alnrsa
nc Dnyada da baz benzer gelimeler vard, orta snf rencilerin
birka yl sonra devrimci siyaset ve ideolojiye akn etmelerinde bir etkisi
olabilir ya da olmayabilir. Moda genellikle gelecei haber verir ve kimse
bunun nasl olduunu bilemez. Moda ve sanatta trend oluturan tek bana
nemli bir homoseksel altkltr, yeni liberalizm iklimi iinde erkek
genlik arasnda neredeyse kesinlikle glendi. Ne var ki, bu lgn tarzn,
fua babalarn oluturduklar kuaklarn deerlerini reddetmenin uygun bir
yolu ya da, daha zel olarak, genlerin kendilerinden yal olanlarn ku
rallarnn ve deerlerinin artk geerli grlmedii bir dnya ile iliki ku
rabilmek iin el yordamyla arayabildikleri bir dilden baka bir ey ol
duunu dnmek belki de gerekmez.
Yeni genlik kltrnn znde ahlak kurallarna kar k, en ak
biimde, entelektel bir ifade kazand zaman ortaya kt. 1968de
J?ariste yaanan Mays gnlerinin mehur afilerinde denildii gibi: Ya
saklamak yasaktr. Ya da Amerikan pop radikali Jerry Rubinin de
yiindeki gibi: bir sre hapisanede bulunmam bir kiiye asla g
venmemek gerekir (Wiener, 1984, s. 204). lk bakta grlenin aksine,
bunlar, geleneksel anlamda siyasal ifadeler deildi -baskc yasalarn or
tadan kaldrlmasn amalayan dar anlamda bile. Onlarn itiraz bu de
ildi. Bunlar zel duygu ve arzularn kamuoyuna ilanyd. Kitlesel bir is
yan andrd ve zaman zaman byle bir etki yarattnda bile, znellik
bunlarn ekirdeini oluturuyordu. zel olan politiktir sz, yeni fe
minizmin nemli bir slogan, radikalleme yllarnn belki de en kalc so
nucu haline geldi. Siyasal balln siyasal motivasyon ve tatminlerden
kaynakland ve siyasal baar ltnn insanlar zerinde yaratt et
kiden ibaret olduu grnn tesinde bir anlam vard bunun. Baz az
larda sadece u anlama geliyordu: beni endielendiren her eye politik
*)
385
derim. Tpk 1970lerde piyasaya kan bir kitabn bal gibi: Fat Is a
Feminist Issue (imanlk Feminist Bir Sorundur) (Orbach, 1978).
Mays 1968in Devrimi dndm zaman sevimek istiyorum,
slogan, sadece Lenini deil, onun saldrd (Zetkin, 1968, s. 28 vd.),
serbest cinsel ilikiyi savunan gen Viyanal komnist militan Ruth Fischeri de artrd. Ama te yandan, 1960larn ve 1970lerin tipik siyasal
bilinli neo-Marksist Leninist radikali iin bile, Brechtin, tpk bir ticari
sat eleman gibi, kafasnn iinde baka sorunlarla sevien (Der
Liebe pflegte ich achtlos -Brecht, 1976, II, s. 722) Komintern ajan, an
lalmaz olacakt. Onlar iin nemli olan, kukusuz, devrimcilerin kendi
eylemleriyle kazanmay umduklar ey deil, ne yaptklar ve bunu ya
parken ne hissettikleriydi. Sevimek ve devrim yapmak birbirinden kesin
izgilerle aynlamyordu.
Kiisel kurtulu ve toplumsal kurtulu bylece el ele gitti; devletin,
ana babann ve komularn gl balarn krmann, yasalar. ve g
renekleri geersizletirmenin en belirgin yolu cinsellik ve uyuturucuydu.
Birincisini, ok eitli biimleriyle kefetmek gerekli deildi. Tutucu a
irin o melankolik Cinsel iliki 1963te balad szyle kastettii (Larkin, 1988, s. 167), bu faaliyetin 1960lardan nce yaygn olmad ya da
kendisinin bunu uygulamad deil, Lady Chatterley davas ve the Beatlesm ilk uzun alaryla birlikte yaplan iin kamusal niteliinin deiim
geirmesiydi. Bir faaliyetin daha nce yasaklanm olduu yerde, eski
davran biimlerine kar bu trden jestler yapmak kolayd. rnein lezbiyen ilikilerde olduu gibi, bir faaliyetin resmi ya da gayriresmi olarak
hogryle karland yerde, bunun eskiye kar bir jest olduu ger
einin zellikle saptanmas gerekiyordu. O zamana kadar yasaklanan ya
da greneklere ters den (bu ekilde sunulan) bir kamusal iliki by
lece nemli hale geldi. te yandan, alkol ve ttn dndaki uyu
turucular, yksek, alt ya da marjinal toplumun kk altkltrleriyle s
nrl olmutu ve serbestlik yasalarndan yararlanmamt. Bunlar sadece
bir isyan jesti olarak, mmkn hale getirdikleri heyecanlarn cazibesi ne
deniyle yaylmad. Bununla-birlikte, uyuturucu kullanm hukuksal bir
tanm olan yasa d bir faaliyetti ve Bat genlii arasnda en yaygn
uyuturucu olan marihuanann muhtemelen alkol ya da ttnden daha za
rarsz olmas olgusu, onu imeyi sadece bir kar k eylemi deil, onu
386
387
yaratt
etkiler
karsnda
hakl
olarak
ardlar
(ara
*)
390
lerde artk onlara bakacak bir cemaat de yoktu. Akraba yoktu. Kimse on
lar tanmyordu. Sadece New York gibi kentlerin, birbiriyle anlap ko
nuan plastik torbal evsiz dilencilerle dolu caddeleri vard. Eer ansl ya
da anssz idiyseler (bu bak asna balyd) sonunda hapisanelere de
fedilmek zere hastanelerden kyorlard. Hapisaneler, ABDde, Ame
rikan toplumunun, zellikle bu toplumun siyah kesiminin toplumsal so
runlarnn balca alcs haline geldi. 1991de, dnyadaki oransal olarak
en geni hapisane nfusunun -her 100 000 kiinin 426s- % 15inin zi
hinsel olarak hasta olduu syleniyordu (Walker, 1991; Human Development, 1991, s. 32, k. 2.10).
Yeni ahlaki bireyciliin en iddetli biimde zayflatt kurumlar ge
leneksel aile ve Batdaki, yzyln son eyreinde dramatik biimde
ken geleneksel ve rgtl Kiliseler idi. Roma Katolik cemaatlerini birarada tutan imento artc bir hzla paraland. 1.960lar boyunca Quebecteki (Kanada) Katolik Ayinlerine katlanlarm oran % 80den 20ye
dt, geleneksel olarak yksek olan Fransz-Kanadal doum oran Ka
nadalI ortalamasnn altna dt (Bernier/Boily, 1986). Kadnlarn kur
tuluu, daha zel olarak kadnlarn krtaj ve boanma hakkn da kap
sayan doum kontrol talebi, Kilise ile ondokuzuncu yzylda temel inan
kayna haline gelmi olan ey (bk.. Age of Capital) arasna belki de en
derin kamay soktu. rlanda ve Papann talyas ve hatt -komnizmin d
nden sonra- Polonya gibi ad km Katolik lkelerde bu durum gi
derek aikr hale geldi. Rahiplik meslei ve dinsel hayatn teki biimleri,
fiilen ya da resmen evlenmeme yemini ederek yaama istei gibi, dikine
dt. zetle, iyi ya da kt, Kilisenin inananlar zerindeki ahlaki ya da
maddi otoritesi, onun hayat ve ahlak kurallar ile yirminci yzyl dav
rannn gereklii arasnda alan bir kara delik iinde kayboldu. Eski
Protestan mezheplerin bazlar da dahil, kendi, yelerini elde tutma ko
nusunda daha az zorlayc olan Batl Kiliseler daha da hzl biimde za
yflad.
Geleneksel aile balarnn gevemesinin yaratt maddi sonular belki
de daha ar oldu. nk, grdmz gibi aile her zaman sadece ken
disini yeniden reten bir aygt deil, ayn zamanda bir toplumsal ibirlii
aygt idi. rnein, aile yerel ve kresel dzeyde hem tarmsal hem de en
dstriyel ekonomilerin devamnda esas olmutu. Bunun nedeni ksmen,
391
*)
392
*)
393
*)
394
395
bir hayatt. A ncak, gen ellik le bu hayat, esk i davran biim lerinin kay
bolduu ve yerini belirsiz bir b olu a brakt g e lim i toplum lardaki
kent hayatnn kapsayc g ven sizliin d en hl yoksundu. Y irm inci y z
yl fin d e s ie c le m n zc paradoksu uydu ki, btn l leb ilir top
lum sal refah ve istikrar kriterlerine gre, toplum sal olarak gerileyen
ancak gelen ek sel olarak yaplanm K uzey rlandada isizlik ve i sava
benzeri bir ey le geen yirm i yln sonunda yaam ak, B irleik K rallkn
byk kentlerinin ounda yaam aktan daha iy i v e fiilen daha g ven liyd i.
km g elen ek v e deerlerin dram, gen ellik le, bir zam anlar aile ve
cem aat tarafndan salanan toplum sal ve k iisel hizm etlerden mahrum o l
m ann m addi dezavantajlarnda deildir. Bunlar, in sanln byk b
lm nn
hl akrabalk,
h im aye
ve
karlkl yardm
dnda
ven eb ilecek leri pek a z e y e sahip olduklar dnyann yok su l k esim lerinde
olm asa da, zengin refah devletlerinde salanabiliyordu (dnyann so s
yalist kesim leri iin bk. bl. 13 ve 16). Dram , hem eski deer sistem lerinin
ve adetlerin, hem de insan davranlarn den etleyen s zlem elerin da
lm asnda yatar. B u kayp h issediliyordu. B u , sorunsal olm ayan esk i bir
farazi dzen ve g v en lik an geri getirm eye alan m ilitanca nostaljik
hareketlerin, k im lik politikalar denilen eyin (g en e bu fen om en in
1 9 6 0 larn sonundan itibaren dikkat ek ici hale geld i i A B D d e) g e
n ellik le etnik/ulusal y a da dinsel y k seliin d e yansyordu. B u trden ha
reketler program savunucular olm aktan o k yardm lk laryd g v en siz bir dnyada m ensup olunacak bir cem aat ars; toplum sal
olarak tecrit ed ilm i bir dnyada m ensup olunacak bir aile; can gld a bir
sm ak ars. H er gerek i g zlem ci v e o u hkm et, suun c e z a ya
salarnn uzun m addelerine gre sulular in faz edilerek ya da caydrlarak
azaltlm adn, hatt kontrol altna b ile alnm adn biliyordu, ancak her
p olitik ac, sradan yurttalarn anti-sosyal alann cezalandrlm as iin ne
srdkleri kitlesel talebin, aklc olsun olm asn m uazzam ve d uygu ykl
gcn d e biliyordu.
B unlar eski top lu m sal dokularda v e deer sistem lerinde m eydana
g elen ypranm a ve yrtlm alarn y o l at siyasal tehlikelerdi. N e var ki,
1 9 8 0 ler ilerled ike, g en ellik le sa f p iyasa egem en liin in bayra altnda,
bunun m uzaffer kapitalist ek on om i iin de bir tehlike oluturduu giderek
a a kt.
396
397
398
12
nc Dnya
Okunacak kitap olmadan, krsal blgelerde [Msrn] akamlar za
mann gemek bilmediini [hatrlyordum]. Bu yzden serin bir ve
randada rahat bir koltuk ve iyi bir kitap hayat ok daha katlanlabilir
hale getiriyordu. Arkadam bir keresinde yle dedi: "Dnebiliyor
kutsun, bir toprak aas akam yemeinden sonra bann zerinde parlak
bir kla verandada senin gibi oturacak ve kimse onu vurmayacak.
Bunt kendim iin de dnebilirdim.
-Russel Paa, 1949
Kydeki konumalar ne zaman karlkl yardm, yardmn paras
plarak da nakit kredi salama konusuna gelse, kyller arasnda i
birliinin azaldndan ikyet eden szler ykseliyordu... Bu trden sz
lere daima, kydeki insanlarn para meselelerine yaklamlarnda giderek
foha hesap hale gelmekte olduklar gereine yaplan deinmeler elik
ediyordu. O zaman kyller, amaz biimde, insanlarn birbirine yardm
ttmeye her zaman hazr olduklar eski gnler dedikleri eyden sz etffieye balyorlard.
- M. B. Abdl Rahim, 1973
I
Sm rgesizletirm e ve devrim yeryznn siyasal haritasn dramatik
jjiimde dntrd. A sy a da uluslararas alanda resm en tannm ba
la n s z d evletlerin sa y s be kat artt. A frik ada, 1 9 3 9 da bir tane olan ba
m sz d evletlerin says im di n ered eyse e lliy e km t. Erken on
dokuzuncu y zy l sm rgesizletirm esin in ardnda yirm i y a da daha fazla
[Latin cum huriyeti brakt Latin A m erik a lkelerinde bile bir dzine lke
lm rgesizletirm e srecine eklendi. N e var ki, n em li olan onlarn sa
c la r d e il, k o le k tif olarak tem sil ettikleri m uazzam v e giderek artan dep ografik arlklar ve bunun yaratt baskyd.
399
400
401
II
Ne var ki, sava sonras ve smrge sonras dnya iinde ortaya kan,
yoksul dnyann ilk kayglar bunlar deildi. Peki bu ilk kayglar nasl
dzenlemek gerekir?
Yoksul dnya devletlerinin, emperyal efendilerinden ya da bir za
manlar onlar fethedenlerden tretilmi siyasal sistemleri benimsemeleri
ya da benimsemek zorunda kalmalar artc deildir. Toplumsal dev
rimden ya da (ayn eye varan) uzun sreli kurtulu savalarndan kan
aznlk byk ihtimalle Sovyet devrimi modelini izleyecekti. Bu nedenle,
teoride, dnya giderek partilerin yart parlamenter cumhuriyetler ola
rak gsterilen eyle, art, tek bir partinin rehberlii altnda bir demokratik
halk cumhuriyetleri aznl ile dolduruldu. (Dolaysyla, sadece ko
mnist ya da toplumsal devrimci rejimlerin, resmi unvanlarnda halk
ve/veya demokratik olmakta srar etmelerine ramen, teoride herkes de
mokratikti.)
Pratikte bu etiketler bu yeni devletlerin kendilerini uluslararas alanda
yerletirmek istedikleri yeri gsteriyordu. Genelde bunlar, Latin Amerika
cumhuriyetlerinin uzun sredir eilim gsterdikleri resmi anayasalar
kadar ve ayn nedenlerle gerek dyd: pek ok rnekte, bu dzeye eri
ecek maddi ve siyasal koullardan yoksundular. Bu durum, komnist tip
teki yeni devletler iin de geerliydi. Ancak bu devletlerin temelde oto
riter yaplan ve tek bir nc parye bal aygtlar onlar Batl bir
geriplam olmayan devletlere, liberal cumhuriyetlerden daha ok yak
latryordu. Nitekim komnist devletlerin sarslamaz ve sarslmaz birka
siyasal ilkesinden biri (sivil) partinin askeriye zerindeki stnlyd.
Ancak 1980lerde, devrimci esinli devletler arasnda yer alan, Cezayir,
Benin, Burma, Kongo Cumhuriyeti, Etyopya, Madagaskar ve Somali *)
402
405
407
III
Devlet denetimi altnda olsun olmasn kalknma kendi besin mad
delerini yetitirerek yaayan nc Dnya sakinlerinin byk o
unluunun dolaysz biimde karna uygun deildi; nk kamu ge
lirlerinin balca bir ya da iki ihra rnne -kahve, muz ya da kakaobal olduu lkelerde ya da smrgelerde bu rnler sadece birka bl
gede younlayordu. Alt-Sahra Afrikasnda ve inin yan sra Gney
ve Gney Dou Asyann byk ksmnda halk kitleleri tarmla ya
amaya devam ettiler. Sadece bat yarkrede ve batl slamn kuru top
raklarnda krsal kesimin dev kentlere ak, bir ka dramatik on yl iin
de krsal toplumlar kentsel toplumlara dntrd (bk. bl. 10). Siyah
Afrikann byk ksm gibi, verimli ve nfusu ok youn olmayan bl
gelerde ou insan, kendilerine kalsa biraz daha iyi yaamay ba
aracaklard. Burada yaayanlarn ounun kendi devletlerine ihtiyalar
yoktu. Bu devletler genellikle fazla zarar veremeyecek kadar zayft ve
fazla sorun karmalar halinde kydeki geimlik hayata geri ekilerek
devre d braklabiliyordu. Birka kta bamszlk ama, ksa sre
iinde elden karlan daha byk avantajlarla balad. Asyal ve Ms
lman kyllerin ou daha da yoksuldu ve en azndan daha kt bes
leniyordu -zaman zaman Hindistandaki gibi umutsuz ve tarihsel olarak
yetersiz biimde- ve yetersiz topraklar zerinde yaayan erkekler ve ka
dnlar ok daha iddetli bir bask altndaydlar., Bununla birlikte, bu du
rumdaki insanlarn pek ou, zm, kendilerine ekonomik kal
knmann grlmemi bir servet ve zenginlik getireceini syleyenlerin
peine taklmakta deil, onlar kendilerinden uzak tutmakta gryordu.
Uzun bir deneyim onlara ve onlardan nce atalarna dardan iyi bir ey
gelmediini gstermiti. Sessizce hesaplamalar yapan kuaklar onlara as
gari risklerin azami krlardan daha iyi bir siyaset olduunu retmiti.
Bu anlay onlar kresel ekonomik devrimin tamamen dnda tutmad.
Bu devrim plastik sandaletler, petrol varilleri, eski kamyonlar ve
ktlarla dolu hkmet brolar biiminde en tecrit edilmi durumda
olanlarna bile ulat, ancak bu blgelerde insanl, yaz ve brolar dn
yas iinde ya da araclyla faaliyet gsterenler ile dierleri arasnda
blme eilimi gsterdi. Krsal nc Dnyann byk ksmnda mer-
408
409
410
raclkla ilgili eitli reformlara kadar akla gelebilecek her eyi kap
sayabiliyordu.
Bu uygulamalar belki de en ok kinci Dnya Savanin sona er
mesini izleyen on yl iinde grlmt, nk btn bir siyasetler yel
pazesi boyunca uyguland. 1945 ile 1950 arasnda insan trnn ne
redeyse yars bir tr toprak reformunun yapld lkelerde yayordu Dou Avrupadaki komnist tipteki lkelerde, 1949dan sonra in de,
eski ngiliz Hint mparatorluunun smrgesizletirilmesinin bir sonucu
olarak ve Japonyann yenilgisi ya da daha ok Amerikan igal siyasetinin
bir sonucu olarak, Japonya, Tayvan ve Korede. 1952 Msr Devrimi Ba
tl slam dnyasnda etkisini hissettirdi: Irak, Suriye ve Cezayir, Kahire
rneini izledi. 1952 Bolivya Devrimi tarm reformunu Gney Ame
rikaya getirdi; 1910 devriminden sonra ya da daha kesin olarak
1930larda bu devrimin yeniden canlanndan itibaren Meksika uzun
sre agrarismo' nun en nde giden savunucusu olmutu. Gene de, konuya
ilikin siyasal deklarasyonlarn ve istatistiksel aratrmalarn bolluuna
ramen, Fidel Castronun Kba Devrimi (toprak reformunu adaya getirdi)
sorunu siyasal gndeme getirene kadar Latin Amerika gerek bir toprak
reformu iin birka devrim ve smrgesizletirme geirmi ya da bu
uurda birka sava kaybetmiti.
Modernlik yanllar iin toprak reformu olay, siyasal (devrimci re
jimler ya da baarsz bir devrim veya buna benzer bir eyi yapabilenler
iin kyl desteini kazanarak) ideolojik (topra ileyenlere vererek) ve
bazen de ekonomikti. Bununla birlikte, ou devrimci ya da reformcu,
topran geleneksel kyllere ve toprakszlara ya da yeterli topra ol
mayanlara sadece datlmasndan ok fazla ey beklemiyordu. Aslnda,
topraktan elde edilen kt, Bolivya ve Irakta bu lkelerde srasyla 1952
ve 1958de yaplan toprak reformlarnn ardndan byk lde dt.
Bununla birlikte, doruyu sylemek gerekirse, kylnn beceri ve ret
kenliinin yksek olduu yerlerde toprak reformu, Msr, Japonya ve
daha arpc biimde Tayvanda grld gibi, pheci kyller ta
rafndan o zamana kadar engellenen retken potansiyelin byk ksmn
ksa sre iinde serbest brakabiliyordu (Land Reform, 1968, s. 570-75).
Geni bir kylln bulunduu durumlarda toprak reformu ekonomik
deildi ve imdi de deildir, nk modern dnya tarihinde tarmsal k
411
413
IV
kinci Dnya Savandan sonra ortaya kan dzinelerce smrge
sonras devletin, Latin Amerikann eski emperyal ve endstriyel dnyaya
baml olan blgelerinin byk ksmyla birlikte ksa sre iinde ken
dilerini nc Dnya olarak gruplam halde bulmalar artc de
ildi -bu terimin 1952de icat edildii sylenir (Harris, 1987, s. 18). Ge
limi kapitalist lkeler Birinci Dnyay, komnist olanlar ise kinci
Dnyay oluturuyorlard. Msr ve Gabonu, Hindistan ve Papua-Yeni
Gineyi ayn trden toplumlar olarak grmenin bariz samalna ramen,
bu snflandrma btnyle akld deildi. nk btn bu lkeler
(gelimi dnyaya kyasla) yoksuldu,* hepsi bamlyd ve hepsinin h
kmetleri kalknma istiyorlard ve hibiri, Byk k ve kinci
Dnya Savann ertesinde kapitalist dnya piyasasnn (yani ik
tisatlarn kyaslamal stnlk doktrininin) ya da lke iindeki ken
diliinden gelien zel giriimin bu sonuca ulaabileceine inanmyordu.
Ayrca, Souk Savam demir zgaras btn yerkreyi kavradnda,
eylem zgrlne sahip olan herkes iki ittifak sisteminden birine ka
tlmaktan kanmak, yani herkesin korktuu nc Dnya Savanm d
nda kalmak istedi.
Bu durum, balantszlkm Souk Savata her iki tarafa da eit de
recede kar olduu anlamna gelmez. Harekete (Endonezyadaki Bandungda 1955te ilk uluslararas konferansndan sonra bu ekilde ad
landrld) esin verenler ve onu vargleriyle savunanlar eski
smrgelerin radikal devrimcileriydi -Hindistanda Javaharlal Nhru, En
donezyada Sukamo, Msrda Albay Cemal Abdl Nasr ve Yu
goslavyada muhalif bir komnist Bakan, Tito: Btn bunlar, eski s:
mrge rejimlerin pek ou gibi, Kamboyadaki kralc Budist sosyalizm
de dahil olmak zere kendi tarznda (yani Sovyet olmayan bir tarzda) sos
yalist idi ya da yle olduunu iddia ediyordu. Hepsi Sovyetler Birliine
sempati duyuyordu ya da en azndan ondan ekonomik ve askeri yardm al*)
414
416
417
V
Ve gene, nc Dnyanin ve onun temel ald ideolojilerin en yk
sek noktada olduu bir srada, konsept kmeye balad. 1970lerde bir
birine gittike daha muhalif bir lkeler setini yeterince kapsayabilecek tek
bir isim ya da etiketin olmad giderek aa kt. nc Dnya terimi
hl dnyann yoksul lkelerini zengin lkelerinden ayrt etmek iin uy
gundu. Genellikle Kuzey ve Gney denilen iki mntka arasndaki
alma gzle grnr biimde geniledike durum aklk kazand. Kal
fanm ve geri dnya (yani OECD lkeleri ile alt ve orta ekonomiler)*
arasndaki uurum kii bana GSMH bakmndan genilemeye devam
etti: 1970lerde birinci grubun kii bana GSMHs ikinci grubun or
talama 14.5 katyd, ancak 1990da bu oran yirmi drt katna kt (World
Tables, 1991, Tablo 1). Ne var ki nc Dnya grld kadaryla
artk tek bir varlk deildir.
nc Dnyay blen ncelikle ekonomik kalknmayd. 1973te
OPECin kazand zafer bir nc Dnya devletleri kurumu retti. Her
trl lte gre genellikle geri ve o zamana kadar yoksul olan bu lkeler,
zellikle eyhlerin ya da sultanlarn (genellikle Mslman) ynettii, n
fusu genellikle az, kumluk ya da ormanlk blgelerde yer alanlar, artk
dnya apnda sper milyonerler haline geldiler. Sz gelimi, her birinde
yarm milyon kadar insann yaad (1975) GSMH paynn 13 000 do
larn zerinde olduu - ABDnin bu tarihteki GSMHsinin neredeyse iki
kat (World Tables, 1991, s. 596, 604)- Birleik Arap Emirliklerini, sz
gelimi, kii bana GSMHsi o sralarda 130 dolar olan Pakistanla ayn
kmede snflandrmak kesinlikle imknszd. Byk nfusu olan petrol
reticisi devletler o kadar iyi durumda deildiler, ama gene de, tek bir ilk
sel emtiann ihracatna baml olan devletlerin, baka bakmlardan ne
kadar dezavantajl olurlarsa olsunlar, kolay kazanlan bu paray sokaa
*)
418
*)
419
420
421
422
*)
423
hatt Belika Kongosu gibi ilk bakta tamamen durgun bir lkede bile,
canlanan bir eyler vard. Burada, hareketsiz geen 1950li yllarda ge
lien popler mzik trnn 1960larda ve 1970lerde Afrikann en ge
erli mzii haline gelmesini baka trl nasl aklayabiliriz (Manuel,
1988, s. 86, 97-101)? Hatt Belikallarn 1960ta Kongoya bamszlk
vermelerine neden olan siyasal bilin dzeyini nasl aklayabiliriz? O za
mana kadar yerli siyasal faaliyetin yan sra yerli eitimin de ayn ekilde
dmanlkla karland bu smrgeyi o srada pek ok gzlemci Meiji
restorasyonundan nceki Japonya gibi dnyaya kaplarm kapatm bir
lke olarak deerlendiriyordu (Calvocoressi, 1989, s. 377)
1950lerdeki canlanma ne olursa olsun, 1960larda ve 1970lerde
byk toplumsal dnm belirtileri Bat yarkresinde bariz biimde,
slam dnyasnda ve Gney ve Gneydou Asyann belli bal l
kelerinde reddedilemez biimde ortaya kt. Bunlar, paradoksal biimde,
sosyalist dnyann nc Dnyaya tekabl eden kesimlerinde, rnein
Sovyet Orta Asyas ve Kafkasyada pek gze arpmyordu. Komnist
devrimin bir konserve makinesi olduu genellikle kabul edilmez. Oysa bu
devrim, hayatn belirlenmi pek ok ynn -devlet iktidar, mlkiyet ili
kileri, ekonomik yap vb.- dntrmeye koyulurken, dierlerini, devrim
ncesindeki biimleriyle dondurdu ya da onlar her naslsa kapitalist toplumlann evrensel dzeyde sreklilik gsteren ykclna kar korudu.
Onun her durumda en gl silah olan devlet iktidarnn insan dav
rannn dntrlmesindeki etkisi, yeni sosyalist insana dair olumlu
retorikten ya da zerinde ok dnlen totaliterlike dair olumsuz re
torikten daha azd. Sovyet-Afgan snrnn kuzeyinde yaayan zbekler
ve Tacikler snrn gneyinde yaayanlardan neredeyse kesinlikle daha
okur yazar, daha sekler ve daha iyi durumdaydlar, ancak adetleri ba
kmndan, yetmi yllk sosyalizmden beklenecek lde farkl ol
mayabiliyorlard. Kan davas, 1930lardan itibaren Kafkasyadaki yet
kililerin zihinlerini megul eden balca sorun deildi (kolektifletirme
srasnda bir kolhozda alan bir adamn harman makinesine kaplarak
lmesinin Sovyet adli kaytlarna girmi bir kan davasna yol amasna
ramen) ancak 1990larn banda gzlemciler een ailelerin byk o
unluu kan davas tipindeki ilikilere srklendikleri iin [eenyada
ortaya kan] bir ulusal kendini yok etme tehlikesi hakknda uyarda bu
lunuyorlard (Trofimov/Djangava, 1993).
426
427
derin kimlik krizi ve daha iyi eitim grm kitlesel bir genlik ta
bakasnn ykselii (Spencer, 1990). G nedeniyle deiim geiren, nakit
ekonomisi nedeniyle zengin ile yoksu arasnda artan farkllklarla b
lnen kyler, eitimi temel alan bir toplumsal eitsizliin yol at is
tikrarszlkla tahrip oldu. nsanlar birbirinden ayran ama ayn zamanda
onlarn konumu hakknda hibir kukuya yer brakmayan kast ve sta
tlerin fiziksel ve linguistik iaretleri siliniyordu. nsanlar ister istemez
kendi cemaatleri iin endieleniyorlard. Bu durum, baka eylerin yan
sra, yeni sembollerin ve birliktelik ritellerinin ortaya kn aklamak
iin kullanlmtr. Bu birliktelik ritelleri de yeniydi, rnein, 1970lerde
hane halknn katld eski zel ibadet biimlerinin yerini aniden cemaat
halinde Budist tapnma biimleri ald; ya da okullardaki spor gsterileri
artk dn alnm teyp kasetleriyle alman ulusal marla alyordu.
Bunlar deien ve kolayca alevlenebilen bir dnyann siyasetleriydi.
Bunlar daha az kestirilebilir hale getiren ey, Batda Fransz Dev
riminden beri uygulanan ve kabul gren ulusal apta siyasetlerin nc
Dnyann pek ok lkesinde asla var olmamas ya da bunlarn ilevlerini
yerine getirmesine izin verilmemi olmasyd. Bir tr kitle tabanna da
yanan uzun bir siyasal gelenein olduu ya da ileri yrten siyasal snflarn meruluunun pasif yurttalar arasnda kabul grd yerlerde,
belirli lde bir sreklilik muhafaza edilebiliyordu. Garcia Marquez
okurlarnn tand KolombiyalIlar, bir yzyldan daha fazla bir sre,
kk liberaller ya da kk tutucular olarak domaya devam ettiler.
Gene de ielerin iindekini etiketlere ramen deitirebiliyorlard. Hint
Ulusal Kongresi bamszlktan bu yana geen yarm yzyl iinde de
iti, blnd ve yeniden biimlendi, ancak 1990lara kadar Hindistanda
yaplan genel seimler -sadece birka kalc olmayan istisnayla- bu r
gtn tarihsel hedeflerine ve geleneklerine hitap eden kiilerce kazanld.
Komnizm her yerde dalm olsa da, Hindu (Bat) Bengalin, yeterli bir
ynetimin yan sra, derin kkleri olan sol gelenei, ngilizlere kar ve
rilen ulusal mcadelenin Gandhi ya da Nehru deil terristler ve Subhas
Bose anlamna geldii bir lkede, Komnist Partinin (Marksist) ne
redeyse srekli olarak hkmet iinde kalmasn salad.
Ayrca, bizzat yapsal deiim, siyaseti, Birinci Dnyann tarihindeki
bilinen ynlere yneltebiliyordu. Brezilya ve Gney Korede, hatt Dou
428
*)
429
13
Reel Sosyalizm
Ekim Devrimi sadece ilk kapitalizm sonras devlet ve toplumu olu
turarak dnya apnda tarihsel bir blnmeye yol amakla kalmad, ayn
zamanda Marksizm ve sosyalist politikalar birbirinden ayrd... Ekim
Devriminden sonra sosyalist strateji ve perspektifler kapitalizmin analizi.
yerine siyasal rnei temel almaya baladlar.
-Gran Therborn (1985, s. 277)
Gnmzde iktisatlar... ekonominin ileyiindeki reel ve bunun kar
sndaki formel tarzlar ncekinden ok daha iyi anlyorlar. kinci eko
nomi hatt belki bir ncs hakknda ve var olmad taktirde hibir
eyin ilemedii kaytd ama yaygn uygulamalarn yol at kargaa
hakknda her eyi biliyorlar.
-Moshe Lewin, Kerblay iinde (1083, s. jodi)
431
*)
432
Bu veri, kesin olarak konumak gerekirse, SSCB ve ona bal devletlere ait
tir, ancak bir byklk ls olarak alnabilir.
433
434
437
438
lerindeki fazlalar yiyip iecek yerde kentlere satmaya tevik edecek pek
az ey vard. NEPi sonunda boacak olan ilmik (makas krizi olarak bi
liniyordu) buydu. Altm yl sonra benzer, ama bu kez proleter bir makas,
Gorbaovun perestroykasm zayflatt. Sovyet iileri, ekonomi yksek
cretlerle satn alabilecekleri mallar retmedii srece, daha yksek cret
almak iin retkenliklerini neden arttrsmlard? Peki, Sovyet iileri ret
kenliklerini arttrmadka bu mallar nasl retilecekti?
Bu nedenle NEPin -yani, her eyi yukardan denetleyen devletin yn
lendirdii bir kyl piyasa ekonomisini temel alan dengeli ekonomik b
ymenin- kalc bir strateji oluturmas asla muhtemel deildi. Sosyalizme
bal bir rejim iin sosyalizme kar olan siyasal argmanlar her durumda
bunaltcyd. Bu durum, bu yeni topluma bal kk gleri, henz y
klan kapitalizmi yeniden canlandracak kk emtia retiminin ve kk
giriimin insafna brakmayacak myd? Ve gene, Bolevik Partisinin du
raksamasna yol aan, alternatif maliyet beklentisiydi. Bu, zor kullanarak
sanayileme anlamna geliyordu: ikinci bir devrim, ancak bu kez aadan
ykselmeyen, devlet iktidar tarafndan yukardan dayatlan bir devrim.
SSCBnin bu dnemin ardndan gelen demir ana hkmeden Stalin,
denebilir ki, benzersiz, vahi, acmasz ve hibir eyden ekinmeyen, ola
anst bir otokratt. Pek az adam bu kadar yaygn bir terr tek bana
ynlendirmitir. Hi kuku yok ki, Bolevik Partisi nderlerinden bir ba
kasnn ynetimi altnda SSCB halklarnn aclar daha hafif, kurbanlarn
says daha az olacakt. Bununla birlikte, SSCBde hzl modernlemeyi
amalayan her siyaset, dnemin koullan altnda amansz olmak ve halkn
byk ksmn kapsad ve onlan byk fedakrlklara zorlad iin bir
lde baskc olacakt. Ve planlar araclyla bu drty ynlendiren
merkezilemi komuta ekonomisi, ayn derecede kanlmaz biimde,
ekonomik giriimden ok askeri harekt andryordu. te yandan, halk
arasnda gerek bir ahlaki merulua sahip olan askeri giriimler gibi, ilk
be yllk planlann (1929-41) kafa gz yaran sanayileme uygulamas da
halka zorla dayatlan kan, ile, gzya ve ter sayesinde gerekletirildi.
Churchillin bildii gibi fedakrlk tek bana harekete geirici olabilir.
Ne kadar zor olursa olsun, bir kez daha serf haline getirilen kylleri top
raa balayan ve ekonominin nemli kesimlerini saylar drt ile on
milyon arasnda deien tutsak i gcne (Gulaglar) baml hale getiren
439
(Van der Linden, 1993) Stalinist sistem bile, kyllerden gelmese de,
byk bir halk desteinden nerdeyse kesinlikle yararland (Fitzpartick,
1994).
1928de NEPin yerini alan be yllk planlarn planl ekonomisi
ister istemez kaba bir ara oldu. Bu ara 1920lerde Gosplann nc eko
nomistlerinin karmak hesaplamalarndan daha, bu hesaplamalar da yir
minci yzyln sonunda hkmetlere ve byk irketlere salanan plan
lama aralarndan daha kabayd. Planlama esas olarak endstri dallarn
ynetmekten ok yenilerini kuracak ve kmr, demir-elik, elektrik, pet
rol vb. gibi her byk sanayi ekonomisinin temelini oluturan ar sanayi
ve enerji retimine ncelik verecekti. SSCBnin hammadde bakmndan
olaanst zengin oluu bu seimi hem mantkl hem de elverili k
lyordu. Bir sava ekonomisindeki gibi -ve Sovyet planl ekonomisi bir
tr sava ekonomisiydi- retim hedefleri maliyet ve maliyet-etkisi dnlmeksizin oluturulabilir ve oluturulmaldr ve maliyetin karlanp
karlanmayaca ve ne zaman karlanaca test edilebilir. Btn lm
kalm mcadelelerinde grld gibi, hedeflere ulamann ve belirli s
relere uymann en etkin yntemi her hamle iin acil emirler vermektir.
Burada kriz, bir ynetim biimidir. Sovyet ekonomisi yukardan gelen
emirlerin yaratt ok etkileriyle neredeyse kurumsallatrlm biimde
sk sk knlan bir dizi rutinle istikrar kazand. Daha sonra Nikita Krucev,
umutsuz biimde, banp ararak tepki gsterme dnda sistemin i
lemesini salayacak bir tarz arayacakt (Kruev, 1990, s. 18). Stalin, n
ceki dnemde, gereki olmayan hedefleri kasten oluturarak insanst
abay tevik eden frtna yaratma uygulamasn ktye kullanmt.
Aynca, bir kez belirlenen hedeflerin i Asyadaki en uzak retim nok
talarna kadar, en azndan bir kuak iinde tecrbesiz, yeterince eitim
grmemi ve makineden ok tahta saban kullanmaya alm yneticiler,
menacerler, teknisyenler ve iiler tarafndan anlalmas ve uygulanmas
gerekiyordu. (1930larm banda SSCByi ziyaret eden karikatr sanats
David Low bir traktrden st samaya alan bir kolektif iftlik kzn
izmiti.) Bu durum, giderek tam merkezilemenin sorumluluunu ta
yan en st kademe dnda incelikli dnebilen son unsurlan da or
tadan kaldrd. Bir zamanlar Napoleon ve kurmaylarnn mareallerin tek
nik bilgi aklann eitim grmemi sava subaylann terfi ettirerek telafi
440
*)
Belli bal her retim grubu ve her retim birimi iin yeterince ak emirler
kanlrsa ve ok kademeli bir planlama yoksa, merkez, muazzam bir i y
knn altnda kalabilir (Dyker, 1985, s. 9).
441
442
Nitekim 1980lerin ilk yarsnda iftiliin geni apta kol ekti fletirildii
Macaristan, Fransadakinin drtte birinden daha kk bir tarm alanndan
Fransadakinden daha fazla ve Polonya, Macaristannkinden neredeyse
kat byk bir tarmsal alandan yaklak iki kat daha fazla (deer olarak) ta
rmsal rn ihra etti. Polonya iftilii gibi, Fransz iftilii de kolektif
deildi. (FAO Production, 1986, FAOTrade, c. 40, 1986.)
443
*)
444
atlm bir aznlk olduu, Rus kitlelerinin karsnda yer ald duygusu
eksilmedi. Sanayi devrimini yukardan balatma karar, belki de Sava
yllarndan daha amansz biimde otorite kullanan bir sisteme otomatik
olarak teslim edildi, nk onun iktidar srekli olarak kullanma me
kanizmas artk ok daha bykt. O zaman, gler ayrmnn son un
surlar, Sovyet hkmetinin partiden ayr olarak sahip olduu mtevaz
manevra alan sona erdi. Tek partinin siyasal nderlii, kendi dndaki
her eye boyun edirerek mutlak iktidar kendi ellerinde toplad.
Bu noktada sistem, Stalinin ynetimi altnda bir otokrasi, yurt
talarnn hayat ve dncelerinin btn ynleri zerinde tam bir denetim
kurmaya alan, onlarn btn varlklarn, yksek otorite tarafndan ta
nmlanan ve belirlenen hedeflere mmkn olduu kadar tabi klan bir sis
tem haline geldi. Marx ve Engelsin tasarladklar kesinlikle bu deildi.
kinci (Marksist) Enternasyonal ve onun partilerinin ounda da byle bir
anlay yoktu. Nitekim, Rosa Lxemburgla birlikte Alman ko
mnistlerinin nderi olan ve 1919da onunla birlikte gerici subaylar ta
rafndan ketledilen Kari Liebknecht, Alman Sosyal Demokrat Partisinin
kurucularndan birinin olu olmasna ramen, Marksist olduunu bile
iddia etmiyordu. Adlarnn da gsterdii gibi Marxa bal olmalarna
ramen Austro-Marksistler, kendi deiken tarzlarm uygularken hibir
kat tutum sergilemediler ve kendi ilerinden kan Eduard Bernstein gibi
biri, revizyonizmi nedeniyle resmen sapma olarak damgalandnda
bile, meru bir sosyal demokrat olarak kabul edildi. Aslnda Bernstein,
Marx ve Engelsin eserlerinin resmi editr olarak grevine devam etti.
Kolektif nderlii ancak bir papada grlebilecek yetkilerle balamak (bu
ilevi tek bir kiinin yerine getirmesi kesinlikle dnlemezdi) yle
dursun, sosyalist bir devletin her yurttan ayn ekilde dnmeye zor
lamas gerektii dncesi, 1917den nce herhangi bir nc sosyalistin
aklndan bile gemezdi.
Marksist sosyalizmin, onu benimseyenler iin olsa olsa kiisel bir
tutku, bir umut ve inan sistemi olduu iddia edilebilir. Bu sistem sekler
bir dinin baz zelliklerini tar (sosyalist olmayan hal gruplarnn ide
olojisinden daha fazla olmasa da). Ve belki daha da tede, bu sistem bir
kez kitle hareketi haline geldiinde, incelikle oluturulan teorik ereve,
kanlmaz olarak en iyi durumda bir kateizm, en kt durumda, tpk se-
446
lamlanmas gereken bir bayrak gibi, bir kimlik ve sadakat sembol haline
Bu trden kitle hareketleri, Orta Avrupal zeki sosyalistlerin ok
nce iaret ettikleri gibi, nderlere hayranlk duyma, hatt onlara tapnma
eilimi gsterdi. Ancak, u da belirtilmelidir ki, sol partiler iinde ok iyi
bilinen tartma ve rekabet eilimi, doal olarak bu tapnma eilimini be
lirli bir denetim altnda tutacakt. Lenin mozolesinin Kzl Meydanda
|na edilmesi ve byk nderin mumyalanm cesedinin burada m
m inlerin sonsuza kadar grebilecekleri ekilde sergilenmesi, Rus devrimci
Jjeleneinden deil, Hristiyan azizlerinin ve onlardan kalan deerli e
yalarn kyllerden oluan geri bir halk iin tad cazibeden, bu halk
Sovyet rejimi iin seferber etme giriimi olarak, tretildi. u da ne s
rlebilir ki, Leninin kurduu Bolevik Partisinde ortodoksluk ve ho
grszlk, bir l de, tek bana birer deer olarak deil, pragmatik ne
denlerle uyguland. Lenin -temelde bir eylem plancsyd- iy i bir general
Orak, parti saflarnda pratikteki etkinlii engelleyecek tartmalar is
tem ezdi. Ayrca, teki pratik dahiler gibi Lenin de, en iyisini bildiine
nanyor ve baka fikirlere pek az zaman ayryordu. Teoride bir ortodoks,
hatt kktenci bir Marksist idi, nk ona gre z devrim olan bir teori
metniyle oynamak kesinlikle uzlamaclar ve reformistleri ce
saretlendirmek olacakt. Oysa pratikte, Marxn grlerini deitirmekte
duraksamad ve ustaya lafzi sadakatini daima savunurken, onu serbeste
yorumlad. Lenin, 1917den nceki yllarn ounda Rus Solunda sava
halinde bir aznla nderlik ve bu aznl temsil etti ve Rus sosyal de
mokrasisi iinde bile muhalefete hogrszlyle tannd, ancak durum
deitiinde, bir zamanlar lanetledii muhaliflerine kucak amakta pek
duraksamad ve Ekimden sonra bile, asla parti iindeki otoritesini deil,
daima argman temel ald. Grdmz kadaryla, Leninin konumu onu
kar klmaz biri haline de getirmedi. Yaasayd, hi kukusuz mu
haliflerini sulamaya devam edecek ve pragmatik hogrszl, i
sava srasnda olduu gibi snr tanmayacakt. Ancak Leninin l
mnden sonra gelitirilen genel ve zorlayc, devlet destekli bir tr zel
dini bizzat kendisinin tasarladn ya da bunu hogryle kar
layabileceini gsteren hibir bulgu yoktur. Stalin de bunu bilinli ola
rak ina etmi olmayabilir. Geri bir kyl lkesi olan Rusyann ana ak
mna ve onun otokratik ve ortodoks geleneine uyum salam olabilir.
Ancak Stalin olmasayd bu sistem muhtemelen gelitirilemezdi ve teki
geldi.
447
448
Boin nnde karlayan bir sekler aziz gibi davranrken, halkla salam
likiler kurdu. Zihinsel olarak onbirinci yzyldaki Batl benzerleri gibi
yaayan kyllerin ve hayvanclarn gznde yeni rejime meruluk ka
andrmann neredeyse kesinlikle en etkili yolu buydu. Bunun yan sra,
Okur yazarlardan oluan ilk kuak iin ideal bir dnce sistemi oluturan
"Marksizm-Leninizmi, basit, niteliksiz ve domatik kateizmlere in
dirgedi.* Stalinin terr de, basite bir tirann snrsz kiisel gcn orSjya koymas olarak grlemez. Bu iktidar gcn, bizzat yayd korkular, yaatma ya da ldrme yeteneini kulland kuku gtrmez.
Onun konumundaki birinin elinin altnda olmas gereken maddi ola
naklara kar tam bir kaytszlk iinde olduu da kuku gtrmez. Ancak,
kiisel psikolojik karmaas ne olursa olsun, Stalinin uygulad terr, te
orik olarak aklc ilevi olan bir taktikti; denetim kuramad yerde ok
jtedbirli davranabiliyordu. Aslnda bu tutum, risklerden kanma ilkesini
tejnel alyordu. Bu ayn zamanda, Leninin aksine, durum de|firlendirmesi yapma (Bolevik jargonda Marksist analiz yapma) ye
tenei konusunda kendine pek gvenmediini ortaya koyuyordu. Dehet
derici kariyeri, topyac bir komnist toplum hedefini, inatla, sarslmaz
|)imde izlemek dnda hibir anlam tamyordu. lmnden nceki
|>irka ay iinde yazd son kitab bu hedefin bir kez daha savunulmasn
Imalyordu.
Bolevikler Sovyetler Birliinde iktidar Ekim Devrimiyle birlikte
*) Sadece bu kadar deil. Sovyet Komnist Partisinin 1939 tarihli Short HisM torysi (Ksa Tarih), ierdii yalanlara ve entelektel zayflna ramen,
pedagojik adan ustaca yazlm bir metindir.
449
451
fusun daha kk bir oran hapisanedeydi (ABDde 100 000 kii bana
426ya karlk, 100 000 kii bana 268) (Walker 1991). Ayrca 1960lar
ve 1970lerde SSCB, yurttalarnn cinayet ve i atma sonucunda ya da
devlet tarafndan kasten ldrlme riskleri, Asya, Afrika ve Latin Ame
rika lkelerindekinden ok daha az olan bir toplum haline geldi. Gene de
bir polis devleti, otoriter ve her trl gereki standarda gre zgr ol
mayan bir toplum olarak kald. Yurttalar ancak resmi dzeyde de
netlenen ve izin verilen bilgilere ulaabiliyorlard -bunun dndaki bil
giler Gorbovun glasnost (aklk) siyasetine kadar yasalarla teknik
olarak yasakl olmaya devam etti- seyahat ve yerleme zgrl resmi
izne balyd, SSCB iinde giderek daha fazla ve bir baka karde sos
yalist lkenin snrn gemek sz konusu olduunda daha da gerek an
lamda kstland. Btn bu bakmlardan SSCB ayrt edici biimde arlk
Rusyasnn bile daha altndayd. Ayrca, yrrlkteki yasalarla ve idari
yetkilerle keyfi hapis ya da lke iinde srgn cezalan yrrlkte kald.
Rusyann demir onyllannn insani maliyetini yeterince hesaplamak
belki de asla mmkn olmayacak, nk varolduu ya da ele geirilebildii lde resmi infaz ve Gulag nfusu istatistikleri bile btn
kayplar kapsayamaz. Bu durumda ok deiik hesaplamalar bunlar ya
panlarn varsaymlarna bal kalmaktadr. Uursuz bir paradoksla, de
nilmektedir, bu dnemde Sovyet hayvanclnda meydana gelen ka
yplar hakknda, idam edilen rejim muhaliflerinin saysndan ok daha iyi
bilgilere sahibiz (Kerblay, 1983, s. 26). 1937 nfus saymnn gizlenmesi
bile tek bana muazzam bir engel oluturmaktadr. Gene de, varsaymlar
ne olursa olsun* dorudan ve dolayl kurbanlarn saysnn yedi deil'
sekiz basamakl saylarla ifade edilmesi gerekir. Bu koullarda, yirmi mil
yon ya da daha byk bir say yerine on milyona yakn lml bir sayy
sememiz ya da semememizin fazla nemi yoktur: hepsi utan vericidir
ve mazeret kabul etmez. unu da yorumsuz olarak eklemeliyim ki,
1937de SSCBnin toplam nfusunun 164 milyon ya da kinci Be Yllk
Plann (1933-38) demogirafik ngrlerinden 16.7 milyon daha az ol
duu sylenmekteydi.
*)
452
453
454
resmi olarak zmleme eilimi gsteren daha ksa mrl eitli Afrika,
Asya ve Latin Amerika rejimleri- iin bu kadar geerli olmad. Bunlarn
hepsinde yksek dzeyde merkezilemi otoriter yaplar olan tek partili
Syasal sistemler; siyasal otorite tarafndan belirlenen resmen ilan edilmi
kltrel ve entelektel dorular; devlet tarafndan merkezi olarak plan
lanan ekonomiler; hatt Stalinist mirasn en aikr kalnts olarak gl
profil veren stn nderler gryoruz. Aslnda Sovyet ordusunun do
rudan igal ettii lkelerde, Sovyet gvenlik servisleri dahil yerel h
kmetler, rnein, gsteri niteliinde mahkemeler, yerel komnistlere ynelik Stalin modeline uygun tasfiyeler rgtleyerek, Sovyet rneini
izlemek zorunda kaldlar. Ancak yerel komnist partiler bu modele ken
diliinden hibir coku gstermediler. Hatt Polonya ve Dou Al
manyada bu partiler, bu yarglama srecinin karikatrlerinden saknmay
baardlar ve hibir nder komnist ldrlmedi ya da Sovyet gvenlik
servislerine teslim edilmedi. Bununla birlikte, Titonun kopuunun bir so
nucu olarak Bulgaristan (Trayko Kostov) ve Macaristandaki (Laszlo
Rajk) nde giden yerel nderler idam edildiler ve Stalinin son ylnda,
nder ek komnistlerinin yarglandklar, dikkat ekici biimde antisemitik renk tayan akl almaz bir kitlesel duruma, yerel partinin eski
nderliini yok etti. Bu olayn, hem fiziksel hem de zihinsel olarak k
tleen ve en sadk taraftarlarm bile tasfiye etmeyi planlayan Stalinin
artan paranoyak davranlaryla bir balantsnn olup olmad bi
linmiyor.
1940lann yeni rejimleri, hepsi Kzl Ordunun zaferi sayesinde ku
rulmu olsa da, tek bana ordu gcne dayanan sadece drt rnek vard:
Polonyada, Almanyann igal edilen blgesinde; Romanyada (buradaki
yerel komnist hareket, ou etnik Romanyal olmayan birka yz kiiden
ibaretti); ve kalc biimde Macaristanda. Yugoslavya ve Arnavutluktaki
rejimler daha ok lke iinden kaynakland; ekoslovakyada Komnist
Partinin 1947 seimlerinde % 40 orannda oy almas o srada bu partinin
sahici bir gce sahip olduunu neredeyse kesinlikle gsterir; ve Bul
garistanda komnistlerin nfuzu bu lkede ok yaygn olan Russeverlik
duygularyla glendirildi. in, Kore ve eski Fransz Hindiinindeki ko
mnist iktidarn -daha dorusu, Souk Savam yol at blnmeden
sonra bu lkelerin kuzey kesimlerinde- Sovyet ordularna hibir borcu
455
456
457
*)
458
459
461
Ksm III
TOPRAK
KAYMASI
14
Kriz On Yllar
Geen gn bana Birleik Devletlerin rekabetiliini sordular. Bu ko
nuda bir ey dnmediimi syledim. NCRde* alan bizler, kendimizi,
tesadfen Birleik Devletlerde karargh kurmu, kresel dzeyde re
kabeti bir takm olarak grrz.
-Jonathan Schell, N Y Newsday 1993
Belirli bir nevraljik dzeyde ortaya kan sonulardan biri (kitlesel i
sizliin) gencin iinde yaad topluma ileri derecede yabanclamas
olabilir. ada aratrmalara gre, bu gen ne kadar zor olursa olsun
hl i bulmak ister ve anlaml bir karyer yapma umudu tar. Daha geni
olarak bakldnda, gelecek on ylda iinde yaadmz toplumun, sa
dece bizi onlardan (kabaca i gc ve ynetimi temsil eden iki
blm) nemli lde ayrmakla kalmayan, ayn zamanda ounluk du
rumundaki gruplarn, igcnn gen ve grece korumasz olanlarla
daha iyi korunan ve daha deneyimli yeler eklinde giderek paraland
bir toplum haline gelme tehlikesi vardr.
-OECD Genel Sekreteri, (lnvesting, 1983, s. 15)
I
1973ten sonraki yirmi yln tarihi, ynn kaybetmi, istikrarszla
ve krize srklenen bir dnyann tarihidir. Buna ramen 1980lere kadar
Altn an temellerinin nasl geri dnlmez biimde paraland ak
deildi. Dnyann bir blm -SSCB ve reel sosyalizmin Dou Avrupas- btnyle kene kadar, krizin kresel nitelii, komnist olmayan
*)
465
gelimi blgelerde itiraf edilmesi bir yana, anlalmad bile. Gene de,
ekonomik sorunlar yllardr resesyon olarak adlandrlyordu. Felaket
an hatrlatan depresyon ya da k gibi terimlerin kullanlmas
yarm yzyldr tabuydu ve bu tabu tamamen krlmamt. 1980lerde ya
anan resesyonlar elli yln en ciddi resesyonlar olsa da, bu sz
ckleri kullanmak ileri kartrabilirdi. O dnemi, yani 1930lar ha
trlatacak ifadelerden dikkatle kanlyordu. Reklamclarn sihirli
dnyasn ekonominin temel bir ilkesine ykseltmi olan uygarlk kendi
hayal mekanizmasna yakaland. 1990larm bana kadar, yaanmakta
olan ekonomik sorunlarn 1930lardakinden daha kt olduuna dair iti
raflar -rnein, Finlandiyadaki gibi- grmeyiz.
Bu durum pek ok bakmdan artcyd. Dnya ekonomisinin daha az
istikrarl hale gelmesinin sebebi neydi? ktisatlarn gzlemledii gibi,
ekonomiye istikrar kazandran unsurlar, ABDde Bakan Reagan ve
Bushunki, Britanyada Mrs Thatcher ve ardlnnki gibi serbest piyasa
hkmetleri bazlarn zayflatmaya alsa bile, artk ncekinden daha
glyd (World Economic Survey, 1989, s. 10-11). Bilgisayarla en
vanter denetimi, daha iyi iletiim ve daha hzl ulam, eski kitlesel re
timin ksa sreli envanter evriminin nemini azaltt. Eski kitlesel re
tim byme zamanlarnda ihtiya duyulduu taktirde muazzam stoklar
retiyor ve daralma zamanlarnda stoklarn tamam satlrken birdenbire
duruyordu. Japonlarn nclk ettii ve 1970lerin teknolojisinin mmkn
kld yeni yntem, envanterlerin ok daha kk olmasn salayacak,
satclar iin tam zamannda ve yeterli miktarda retecek ve her du
rumda ok daha byk bir kapasiteyle talepte meydana gelen de
iiklikleri karlamak iin ksa sre iinde kty eitlendirecekti. Bu
Henry Fordun deil Benettonun ayd. Ayn zamanda hkmet t
ketiminin ve hkmetten salanan zel gelir paynn (sosyal gvenlik ve
refah gibi transfer demeleri11) arl da ekonomiyi istikrarl hale ge
tirdi. Bunlar GSYHnin yaklak te birine varyordu. Kriz dnemlerinde
sadece isizliin maliyeti olarak ykselen emekli maalar ve salk hiz
meti harcamalar srekli art gsterdi. Bu dnem Ksa Yirminci Yz
yln sonunda hl devam ederken, ekonomistlerin kapsaml bir aklama
bulmalar iin, tarihilerin son silah olan, bir durumun nemini ya da ni
teliini daha sonra anlama yeteneini gelitirebilmelerini birka yl bek
lemek zorunda kalabiliriz.
466
*)
468
1960 ile 1975 arasnda on be ile yirmi drt ya nfusu gelimi piyasa
ekonom ilerinde yirmi dokuz milyona kt, ancak 1970 ile 1990 arasnda
bu say sadece alt milyon kadard. Ayrca, 1980ler Avrupasnda gen i
sizliinin oranlan, sosyal demokrat sve ve Bat Almanya dnda artc
biimde yksekti. Bu oranlar (1982-88) Britanya iin % 20den Ispanya
iin % 40a ve Norve iin % 4 6ya kadar deiiyordu (UN World Survey,
1989, s. 15-16).
*)
-
Gerek ampiyonlar, yani Gini katsaysna gre 0.6dan fazla olanlar, gene
Latin Amerikadaki daha kk baz lkelerdi. Eitsizliin llmesinde
uygun bir ara olan Gini katsays, eitsizlii 0 .0 dan -eit gelir dalm1.0a kadar -azami eitsizlik- derecelendirerek ler. Honduras iin bu kat
say 1967-85te 0.62, Jamayka iin 0.66 idi (UN Human Development,
1990, s. 158-59).
469
470
*)
dl 1969da kurumsallam ve 1974ten nce ayrt edici biimde, laissezfaire ekonomileriyle birlikte anlmayan adamlar dllendirmiti.
471
472
lanm iin kan arznn en iyi ekilde, kendi kannn yarm litresini piyasa
fiyatyla satmak isteyen herhangi birinin bu kan elden karmasyla sa
lanabildiini farzedelim. Bu, R. M. Titmussun The Gift Relationshipda
(Titmuss, 1970) ylesine belgatle ve gl biimde ne srd ngiliz
cretsiz gnll donrler sistemi argmann zayflatacak myd? Elbette
hayr. Gene de Titmuss, ngiliz tarz kan vermenin ticari tarz kadar etkili
ve gvenli olduunu gstermiti.* Yurttalarn tanmadklar insanlara
karlk beklemeden yardm etmeye hazr olduklar bir toplum, oumuz
iin, byle eylerin olmad bir toplumdan daha iyidir. 1990lam ba
nda talyan siyasal sistemi bulac rvete kar semenlerin ayak
lanmasyla dald. Bunun nedeni pek ok talyann bu durumdan fiilen
etkilenmesi deil -pek ou belki de ounluu bu durumdan ya
rarlanyordu- ahlaki gerekelerdi. Ahlaki bir la silinip sprlmeyen
yegne siyasal partiler sistemin iinde yer almayanlard. Mutlak bireysel
zgrln ateli savunucular, ekonomik byme olmad zaman bile
(1980lerde Brezilyada olduu gibi) kstlanmam piyasa kapitalizminin
bariz toplumsal adaletsizlikleri nedeniyle hareketsiz kaldlar. te yandan
eitlie ve toplumsal adalete inananlar (bu kitabn yazar gibi), kapitalist
ekonomik baarnn bile, Japonyada grld gibi, grece eitliki bir
gelir dalmna en salam biimde dayal olabileceini ne srme an
sna sahip olduklar iin honutluk duydular.** Taraflarn her biri ayn za
manda temel inanlarn, rnein serbest piyasa fiyatlaryla kaynak tah
sisatnn optimal olup olmad sorununun ikincil olduuna dair
pragmatik argmanlara dntrd. Ama kukusuz her iki taraf da eko
nomik yavalamayla ilgili siyasetler retmek zorunda kald.
Bu bakmdan Altn a ekonomisi savunucular ok baarl de
ildiler. Bunun nedeni ksmen tam istihdama, refah devletlerine ve sava
*)
Bu, 1990lann banda Britanya dnda baz lkelerin kan transfzyon ser
vislerindeki hastalarn HIV/AIDS virs tayan ticari kanla enfekte ol
duklar kefedildiinde doruland.
**) 1980lerde nfusun en zengin %20si en yoksul % 20sinin toplam gelirinin
4.3 katna sahipti. Yoksullarn oran herhangi bir baka (kapitalist) sa
nayilemi lkedekinden, svetekinden bile daha azd. Avrupa Top
luluunun en byk sekiz sanayilemi lkesinin ortalamas alt idi. Ayn
say ABD iin 8.9 kadard (Kidron/Segal, 1991, s. 36-37). Bunu baka bi
imde belirtmek de mmkndr: 1990da ABDde doksan , Avrupa Topluluunda elli dokuz, svire ve Lichtensteinda nemsiz sayda, otuz
kadar dolar milyarderi vard. Japonyada bu say dokuz kadard (ibid.).
473
474
475
476
477
Her durumda insan emeinin maliyeti, herhangi bir zaman sresi iin* in
sanlar kendi toplumlarnda kabul edilebilir olan asgari dzeyde ya da her
hangi bir dzeyde canl tutmann yol at maliyetin altna indirilemez.
nsanlar bir kapitalist retim sistemi iin etkin biimde dizayn edilmezler.
Teknoloji ykseldike retimin insan bileimi mekanik bileimine kyasla
pahallar.
Kriz Onyllarnn tarihsel trajedisi, retimin artk gzle grlr bi
imde insanlar, piyasa ekonomisinin onlara yeni i salamasndan daha
hzl iten atmasyd. Ayrca bu sre kresel rekabetle, en byk ivereni
oluturan -dorudan ya da dolayl olarak- hkmetlerin zerindeki mali
baskyla ve en azndan 1980den sonra o srada hkim olan serbest piyasa
teolojisiyle hzlandrld. Bu teoloji istihdamn en yksek kr salayan i
letme biimlerine, zellikle tanm gerei kendi parasal karlarndan
baka hibir ey dnmeyen zel firmalara transfer edilmesi iin bask
yapt. Bunun anlam, dier eylerin yan sra, hkmetlerin ve teki kamu
varlklarnn son tahlilde patron denilen ey olmaktan kmasyd
(World Labour, 1989, s. 48). Sendikalarn gerilemesi, hem ekonomik dep
resyon hem de neo-liberal hkmetlerin dmanlyla zayflatlmas bu
sreci hzlandrd, nk i gvenlii onlarn en kutsal ilevlerinden bi
riydi. Dnya ekonomisi byyordu, ancak bu bymenin i gc pi
yasasna zel nitelikler tamakszn giren erkekler ve kadnlar iin i ya
ratmasn salayan otomatik mekanizma gzle grlr biimde ilemez
hale geliyordu.
Sorunu baka trl koymak da mmkn. Bilinen tarih boyunca insan
trnn ounluunu oluturan kyllk tarmsal devrimle oalmt,
ancak artk topraa ihtiyac olmayan milyonlarca insan gemite her
yerde i gcne susam meslekler tarafndan zmlenmiti. Bu mes
lekler, sadece alma isteini, krsal becerilerin temel kazma ve duvar
yapma gibi ilere adaptasyonunu ya da ii renme kapasitesini ge
rektiriyordu. Gereksiz hale geldiinde bu mesleklerde alan iilere ne
olacakt? Yaylmaya devam eden enformasyon ann yksek dereceli i
leri iin yeniden eitilebilseler bile (bu ilerin ou giderek daha yksek
eitim gerektiriyordu) ihtiyac karlayacak yeterlilik yoktu. (Technology,
1986, s. 7-9, 335). Dahas hl kendi kylerinin dna taan nc
Dnya kyllerine ne olacakt?
478
479
480
481
482
483
mim terk etmek isteyecekleri hakknda hi bir kukuya yer yoktu. Ancak
pek az (Doudaki reformcularn cazibesine kaplan talyan Komnist
Partisi dnda) bunu aka ifade etmeye hazrd.
Sosyalist dnyadaki reformcularn ounun isteyebilecei ey ko
mnizmi Batl sosyal demokrasi gibi bir eye dntrmekti. Onlarn mo
deli Stockholmdan ok Los Angeles idi. Hayek ve Friedmann Moskova
ya da Budapetede gizli hayranlarnn bulunduuna dair hi bir belirti
yoktu. Onlarn bahtszlklar, komnist sistemlerin yaadklar krizin, ayn
zamanda sosyal demokrat sistemlerin krizi olan Altn a kapitalizminin
kriziyle akmasyd. Komnizmin ani knn bir dereceli dnm
programn hem arzulanamaz hem de elverisiz gstermesi ve saf anlamda
serbest piyasa ideologlarnn kkten radikalizminin kapitalist batda (ksa
sre iin) zafer kazanmas onlar iin daha da byk bir talihsizlikti. Bu
ideoloji post-komnist rejimlerin teorik esini haline geldi, ancak pratikte
bu radikalizmin bu rejimlerde olduu gibi herhangi bir baka yerde de
gerekletirilemez olduu grld.
Ne var ki, Dou ve Batdaki krizler pek ok bakmdan birbirine pa
ralel ve gerek siyasal gerekse ekonomik bakmdan tek bir kresel kriz
iinde birbirine balanm olsa da, nemli baz bakmlardan farklydlar.
En azndan Sovyet alannda esneklikten yoksun ve ikincil olan komnist
sistem iin bu bir lm kalm meselesiydi ve sistem buradan sa
kamad. Ekonomik sistemin yaamas kapitalizmin gelimi lkelerinde
asla bir sorun oluturmuyordu ve onlarn siyasal sistemlerinin tahrip ol
masna ramen bu sistemlerin geerlilikleri de o zamana kadar sorun olu
turmamt. Bu durum bir Amerikal yazarn, komnizmin sona ermesiyle
birlikte insanln gelecekteki tarihi liberal demokrasinin tarihi olacaktr
eklindeki inanlmas g iddiasn, dorulamasa da aklayabilir. Ancak
bu sistemler hayati bir konuda riskliydiler: tekil blgesel devletler olarak
gelecekteki varlklar artk garanti altnda deildi. Ne var ki, erken
1990larda, ayrlk hareketlerin tehditi altnda olan Batl-ulus dev
letlerin bir teki bile fiilen dalmad.
Felaket anda, kapitalizmin sonu yakn grnmt. Byk k,
ada bir kitabn bal gibi, This Final Crisis (Bu Son Kriz) (Hutt,
1935) olarak betimlenebiliyordu. Bir Fransz tarihisi ve sanat taciri, ge
mite kapitalist dnyay ileriye tam olan ABD ekonomisinin artk g
484
485
rilimler, gelecei hakknda pek az kiinin iyimser olduu bir ktada eri
mekte olan lkelerin gerilimleriydi.
Ancak tek bir gvenilir genelleme yaplabilir: 1970ten itibaren bu
blgelerdeki neredeyse btn lkeler derin bir bor batana g
mlmlerdi. 1990da bu lkeler uluslararas borlu devden (60 ile 110
milyar dolar) -Brezilya, Meksika ve Arjantin- her biri 10 milyar dolardan
fazla borlu teki yirmi sekiz lkeye, oradan bir ya da iki milyar dolar
kadar borlu olan daha kklerine kadar sralanyorlard. Dnya Bankas
(konuyu bilmesi iin nedenler vard) izledii doksan alt alt ve orta
gelir ekonomisi arasnda sadece yedisinin bir milyar dolarn altnda d
borcu olduunu -Lesoto ve ad gibi lkeler- ve bu borlarn bile yirmi yl
ncesinin bir ka kat olduunu hesaplad. 1970te 1 milyar dolarn ze
rinde borcu olan sadece on iki lke vard ve hibir lkenin 10 milyar do
lardan fazla borcu yoktu. Daha gereki terimlerle 1980de alt lke fiilen
toplam GSMHleri kadar ya da daha byk bir bor altndaydlar;
1990da yirmi drt lke, blgeyi bir btn olarak ele alrsak alt-Sahra Afrikasnn tamamn da kapsayacak ekilde, rettiklerinden ok daha faz
lasn borlanmlard. Greli olarak en ar borlan yklenen lkeler hi
de artc olmayan biimde Afrikada bulunuyorlard (Mozambik, Tan
zanya, Somali, Zambiya, Kongo, Fildii Sahili). Bu lkeler savalar ya da
ihra rnleri fiyatlarnda meydana gelen k nedeniyle karkla itil
diler. Ne var ki, en ar bor yk altnda kalan, yani borlan lkenin top
lam ihracatnn drtte birine ya da daha fazlasna ulaan lkeler daha eit
biimde daldlar. Aslnda, dnya blgeleri arasnda alt-Sahra Afrikas
bu saynn olduka altnda yer alyordu ve bu bakmdan Gney Asya,
Latin Amerika ve Karaibler ve Ortadoudan daha iyi durumdayd.
Pratikte bu paralarn hi biri muhtemelen geri denmeyecekti, ancak
bankalar faiz almaya devam ettikleri srece -1982de ortalama % 9.6bunu nemsemediler. Erken 1980lerde, Meksikayla balayarak Latin
Amerikadaki borlu lkelerin balcalan artk deyemez hale gel
diklerinde gerek bir panik yaand ve Bat bankaclk sistemi iflasn ei
ine geldi, nk en byk bankalarn bazlar 1970lerde (petro do
larlarn yatrm zorlayarak akt bir srada) kendi paralarn bu trden
yatrmlarda kullandklar iin imdi teknik olarak iflasn eiine gel
milerdi. Bereket, Latin Amerikadaki bor devi lke zengin lkelerin
487
*)
488
Yatrmlar iin teki cazibe merkezi, biraz artc da olsa Msr idi.
489
490
Bu bakmdan A BD devletlerinden ayrlyorlard. 1865 Amerikan Savann sona ermesinden itibaren bu devletlerin Teksas dnda, ayrlma
haklan yoktu.
492
*)
ou kez
493
*)
494
on yllarndakinden daha hzl oaltt. 1980lerin ortasnda 365 hkmetleraras ve 4615 kadar ya da erken 1970lerdekinin iki katndan
daha fazla hkmetler d rgt vard (Held, 1988, s. 15). Ayrca doal
kaynaklar ve evreyi koruma gibi sorunlarda kresel eylemin giderek
acilletii kabul ediliyordu. Ama ne yazk ki bunu gerekletirmenin
yegne resmi ilemi, yani egemen ulus-devletler tarafndan ayr ayr im
zalanacak ve onaylanacak uluslaras antlamalar, Antarktika ktasnn ko
runmas ve balina avnn srekli olarak yasaklanma iin gsterilen a
balarn kantlad gibi, yava, hantal ve yetersizdi. 1980lerde Irak
hkmetinin binlerce yurttan zehirli gazla ldrmesi, bylece gerek
anlamda evrensel bir ka uluslararas szlemeden biri olan kimyasal
silah kullanlmasna kar 1925 Cenevre Protokolunu ihlal etmesi, mev
cut uluslararas aralarn zayfln vurgulad.
Bununla birlikte uluslararas eylemde bulunmann iki yolu vard ve
Kriz Onyllan her ikisinin de kalc biimde takviye edildiini grd. Biri,
artk dnyada tek balarna ayakta duracak kadar gl olmadklarn his
seden orta byklkte devletlerin ulusal iktidar ulustesi yetkililere g
nll olarak terk etmeleriydi. Avrupa Ekonomik Topluluu (1980lerde
Avrupa Topluluu ve 1990larda Avrupa Birlii adn ald) kendi ye dev
letleri zerindeki otoritesini pekitirirken 1970lerde iki kat byd ve
1990larda daha da bymeye hazrland. Bu ifte byme olgusu, gerek
ye lkelerin hkmetlerinden gerekse bu lkelerin kamuoyundan gelen
nemli lde ulusal direnie yol atysa da, tartmaszd. Topluluk/
Birlikin gc aslnda onun Brkseldeki seilmemi merkezi otoritesinin
bamsz siyasal inisiyatif almasnda ve demokratik siyasetlerin basksna
fiilen bak omasndayd. Bununla birlikte (seilmi) ye hkmetlerin
temsilcilerinin periyodik toplant ve grmelerinde ok dolayl biimde
bask yaplabiliyordu. Bu durum rgtn sadece zgl vetolara tbi etkin
bir ulus tesi otorite olarak ilev grmesini salayabiliyordu.
Uluslararas eylemin teki arac daha fazla deilse de eit lde ulus
devletlere ve demokrasilere kar korundu. Bu kinci Dnya Savamn er
tesinde kurulan uluslararas mali kurulularn, esas olarak Uluslararas
Para Fonunun ve Dnya Bankasnn otoritesiydi. Yediler Grubu gibi
belirsiz bir etiket altnda 1970lerden itibaren giderek kurumsallaan belli
bal kapitalist lkelerin oluturduklar oligarinin destekledii bu ku
496
497
15
nc Dnya ve Devrim
Ocak 1974te General Beleta Abebe tefti gezisini srdrrken yo
lunun zerindeki Gode klasnda durduruldu... Ertesi gn Saraya ina
nlmaz bir haber ulat: general askerler tarafndan tutuklanmtr. Askerler onu kendi yediklerini yemeye Aklamaktadrlar. Yemek ylesine
kokumutur ki, bazdan generalin hastalanp leceinden korkarlar. m
parator [Etyopya] generali kurtarmak ve hastaneye yatrmak iin kendi
muhafzlarndan oluan bir hava birliini gnderir.
-Ryszard Kapuscinski, The Emperor (1983, s. 120)
Srlarn [niversitenin deney iftliindeki] ldrebildiimiz kadann
ldrdk. Ancak biz onlar ldrrken kyl kadnlar alamaya ba
ladlar: yazk deil mi hayvanlara, onlan neden byle ldryorsunuz,
onlar size ne yapt? Bayanlar (senoras) alamaya baladklarnda, ah ne
kadar zavallydlar, vazgetik, ama o zamana kadar hayvanlarn yaklak
drtte birini, seksen ba kadarn ldrmtk. Geri kalann da l
drmek istiyorduk, ama yapamadk, nk kyl kadnlar yine alamaya
baladlar.
Orada bulunduumuz srada atl bir adam Ayachucfoya giderek
olanlar anlatt. Bylece ertesi gn La Voz radyo istasyonunun ha
berlerinde yer aldk. O srada dn yolundaydk. Yoldalanmzn bi
rindeki kk radyodan haberleri dinledik ve ok sevindik, yle deil mi?
- Sendero Luminosonun gen bir yesi, Tiempos, 1990, s. 198).
I
Ne var ki nc Dnyadaki deiiklikleri ve bu dnyann aamalar
halinde paralanmasn ve blnmesini, Birinci Dnyadan temelden fark
l olan bir baka adan yorumluyoruz. Bu blge dnya apnda bir dev
rim -gereklemi, tehdit eden ya da sadece bir imkn olarak devrim- ku498
500
*)
501
peryalizm (ABD) idi. leriye gtrecek yol silahl mcadele deil, ulu
sal burjuvazinin ve kk burjuvazinin mttefik olduklar geni bir halk
cephesi ya da ulusal cepheydi. zetle, Moskovann nc Dnya stra
tejisi 1930larn Komintem izgisini Ekim devrimi davasna hyanet ko
nusunda yaplan her trl aklamaya ramen srdrd (bk. blm 5). Si
lahl mcadele yolunu tercih edenleri fkelendiren bu strateji 1960larn
banda Brezilya ve Endonezyada, 1970te ilide olduu gibi, zaman
zaman baarl grnd. Ancak pek de artc olmayan biimde, bu ba
ar noktasna geldiinde, 1964ten sonra Brezilyada, 1965te En
donezyada ve 1973te ilide olduu gibi askeri darbelerle durduruldu ve
ardndan terr geldi.
Bununla birlikte, nc Dnya hl sosyalist devrime inan bes
leyenlerin umut ve inanlarnn balca dayanak noktas idi. Dnyann bu
kesimi infilak etmesi beklenen kresel bir volkan, titreimleri byk dep
remlerin yaklatn haber veren bir sismik alan olarak grlyordu. s
tikrarl, liberal, kapitalist Altn a Batsnda ideolojinin sonunu haber
veren analizci bile, bin yllk dnemin ve devrimci umutlarn bu blgede
lmediini teslim etti. Ne de nc Dnyanin nemi sadece Ekim ge
leneinden eski devrimciler ya da 1950lerin refah sradanlnn ba
yalndan uzak durmak isteyen romantikler iin geerliydi. Hmanizm
yanls liberaller ve lml sosyal demokratlar da dahil btn Solun, sos
yal gvenlik yasalarndan ve ykselen gerek cretlerden daha fazla bir
eye ihtiyalar vard. nc Dnya solun ideallerini koruyabilirdi; ve
byk Aydnlanma geleneinden gelen partilerin pratik siyasetler kadar
ideallere de ihtiyalar vard. Bunlar olmakszn varlklarn sr
dremezlerdi. Aksi halde, devrimci olmayan ilerlemenin kalelerinde, s
kandinav lkelerinde, Hollandada ve ondokuzuncu yzyldaki misyoner
faaliyetinin bir benzerini ge yirminci yzylda yapan (Protestan) Dnya
kiliseler Konseyinde nc Dnya lkelerine yardm etmek iin du
yulan sahici cokuyu nasl aklayabiliriz? Ge yirminci yzylda bu
durum Avrupal liberalleri nc Dnya devrimcilerini ve devrimlerini
desteklemeye ya da glendirmeye yneltti.
502
II
Gerek devrimin gerekse devrimcilerin muhaliflerini artan ey,
1945ten sonra nc Dnyadaki, yani dnyann herhangi bir yerindeki
balca devrimci mcadele biiminin artk gerilla sava olarak grlmesiydi. 1970lerin ortasnda karlan Balca gerilla savalarnn
kronolojisi kinci Dnya Savann sonundan beri otuz iki gerilla sa
vana yer veriyordu. Bunlarn dnda (krklarn sonunda Yunan i
sava, 1950lerde Britanyaya kar Kbrs mcadelesi ve Ulster (1969-))
hepsi Avrupann ve Kuzey Amerikann dnda verilmiti (Laqueur
1977, s. 442). Liste uzatlabilirdi. zellikle dalarda beliren devrim im
gesi tam olarak doru deildi. Bu yaklam solcu askeri darbelerin roln
olduundan az deerlendiriyordu. Bu darbeler, 1974te Portekizde ya
anan dramatik rnee kadar Avrupada imknsz grnyordu, slam
dnyasnda olduka yaygnd ve Latin Amerikada da beklenmedik de
ildi. 1952 Bolivya devrimi madencilerin ve ordu iindeki isyanclarn
birararaya gelmesiyle gerekletirildi; Peru toplumunda yaanan en ra
dikal reform, ge 1960larda ve 1970lerde bir askeri rejim tarafndan ger
ekletirildi. Bu yaklam, kentlerde yaayan kitlelerin eski tarz ey
lemlerin tad devrimci potansiyeli de olduundan az deerlendirdi. Bu
potansiyel 1979 ran devrimiyle ve daha sonra Dou Avrupada ka
ntlanacakt. Ne var ki, yzyln nc eyreinde btn gzler ge
rillalarn zerindeydi. Aynca, gerillalarn izledikleri taktikler Sovyet si
yasetlerini eletiren radikal solun ideologlar tarafndan da gl biimde
yayld. Mao Zedung (SSCByle yollan ayrdktan sonra) ve 1959dan
sonra Fidel Castro ya da onun yolda, yakkl ve gezgin Che Guevara
(1928-67) bu eylemcilerin esin kayna oldu. Gerilla stratejisinin imdiye
kadar grlen en mthi ve baanl uygulayclar olan ve hem Franszlan hem de ABDnin gcn altettikleri iin uluslararas alanda byk
hayranlk uyandran VietnamlI komnistler, solun birbirini krp geiren
deolojik kavgalar iinde taraf tutmalan iin hayranlarn tevik et
mediler.
1950ler nc Dnya gerilla mcadeleleriyle doluydu. Bu m
cadelelerin hepsi, eski smrge glerinin ya da buralara yerleenlerin u
ya da bu nedenle smrgelikten bar yntemlerle klmasna di
503
505
506
Balca istisna Ulsterdeki Blgesel IRA, A BD deki ksa mrl Kara Pan
terler ve Filistinli gerillalar, mlteci kamplar diasporasmn ocuklar gibi
getto gerillas denebilecek hareketlerin eylemcileridir. Sonuncular, zel
likle gettolarn nemli bir orta snf kapsamad yerlerde, genellikle ya da
tamamen okul deil sokak ocuklarndan geliyorlard.
507
508
510
512
Ve gene bu, 1917 kuann anlad gibi bir dnya devrimi deil,
artk varolmayan bir eyin ryasyd; sebep ne olursa olsun sihirli bir
sempatiyle hemen barikatlar kurmak, ou kez oyun benzeri bir dav
rantan baka ey deildi. Zeki muhafazakr Raymond Aron bile 1968
Paris olaylarn, pek de yanl olmayan bir biimde, sokak tiyatrosu ya
da psikodrama olarak betimledi.
Artk hikimse Bat dnyasnda toplumsal devrim beklemiyordu.
ou devrimci, Marxm kapitalizmin mezar kazcs dedii endstriyel
ii snfm artk, ortodoks doktrine sadk kalmama pahasna, temelde
devrimci olarak grmyordu. Bat yarkrede, ister Latin Amerika ar
soluna teorik ballk duyanlar ya da Kuzey Amerikann teorik olmayan
renci isyanclar arasnda olsun, radikalizme dman eski proletarya,
kaynlan bir ii aristokrasisi ya da Vietnam savann yurtsever des
tekisi olarak kmsendi. Devrimin gelecei nc Dnyanm (artk
hzla boalan) krsal kesimlerinde gerekleecekti, ancak burada ya
ayanlarn Castrolann ve Guevaralarm ok uzaktan silahl ayaklanma ha
variliiyle sarslmalar gerektii gerei, Enternasyonal marnda de
nildii gibi, yeryznn lanetlilerine garanti edilen tarihsel
kanlmazln onlarn zincirlerini kracana dair eski inanta belirli bir
zayflama olduunu gsterdi.
Ayrca, bir devrim gereklik ya da bir olaslk olduunda bile artk sa
hiden dnya apnda myd? 1960lann devrimcilerinin umut baladklar
hareketler evrenselliin tam karsndayd. VietnamlIlar, Filistinliler, s
mrge kurtuluunun eitli gerilla hareketleri, sadece kendi ulusal so
runlaryla meguldler. Bu hareketler, d balantlar olan komnistler ta
rafndan ynetildii ya da Souk Sava dnya sisteminin iki kutuplu
yaps otomatik olarak onlann dmanlarnn dmanlarn dostlar haline
getirdii lde kendi dlarndaki dnyayla kapsaml balantlar kur
dular. Eski evrenselci yaklamn ne kadar nemsizletii Komnist in
tarafndan kantland. Kresel devrim retoriine ramen, izledii ben mer
kezci ulusal siyaset 1970lerde ve 1980lerde bu lkeyi, Komnist
SSCBye kar ABD ile ittifak ve hem SSCBye hem de Komnist Vi
etnama kar fiilen silahl atma siyasetine gtrecekti. Ulusal snrlarn
tesini hedefleyen devrim ancak, pan-Afrika, pan-Arap ve zellikle panLatin Amerika gibi blgesel hareketler biiminde varolabildi. Bu trden
513
514
515
516
in) blnm iki gerilla hareketinin artan basks altnda 1976da sona
erdi. 1980de Zimbabve bir gerilla nderinin ynetimi altnda bamsz
oldu.
Bu hareketler kt zerinde eski devrimci 1917 ailesine mensuptular;
gerekte ise, Marx ve Leninin analizlerinin tasarland toplumlar ile s
mrge sonras alt-Sahra Afrikas toplumlar arasndaki kanlmaz fark
llklar nedeniyle, farkl bir tre aittiler. Koullan bu trden bir analize
biraz uygun olan yegne Afrika lkesi ekonomik olarak gelimi ve yer
leik bir sanayi kapitalizmine sahip olan Gney Afrika idi. Burada, sahici
bir kitlesel sendika hareketi rgtnn ve etkili bir Komnist Partinin
yardmyla kabile ve rk snrlarn kesen sahici bir kitlesel kurtulu ha
reketi -Afrika Ulusal Kongresi- ortaya kt. Souk Savan sona er
mesiyle birlikte rk rejim bile gerilemek zorunda kald. Burada bile ha
reket baz Afrikal kabileler arasnda orantsz biimde gl, dierleri
(rn., Zulular) arasnda grece daha zayft. Irk rejim bu durumdan bir
lde yararland. Baka yerlerde, eitim grm ve Batllam kentli
entelektellerden oluan kk ve zaman zaman zayf kadrolar dnda,
ulusal ve dier hareketler esas olarak kabile ilikilerini ya da it
tifaklarn temel alyorlard. Bu durum, emperyalistlerin teki kabileleri
yeni rejimlere kar -en ok Angolada grld gibi- harekete ge-,
irmelerini salayacakt. Marksizm-Leninizmin bu lkelere uygun olan
tek zellii, disiplinli kadro partileri ve otoriter hkmetler oluturmaya
uygun bir reete sunmasyd.
ABDnin Hindiininden ekilmesi komnizmin ilerleyiini g
lendirdi. Artk Vietnamn tamam gl bir komnist ynetim altndayd.
Benzer hkmetler Laos ve Kamboyada da ynetime geldi. Kam
boyadaki hareket Paris tarz cafe Maoculuu, nder Pol Pot ve lkenin
uzak blgelerinde yaayan kyllerin (1925-) caniyane bileiminden olu
an Kzl Kmer partisinin nderliinde kentlerin yozlam uygarln
tahrip etmeye yneldi. Yeni rejim, 1978de insani bir rejimi yeniden
kuran bir Vietnam igaliyle devrilene kadar, yzylmzn standartlanna
gre ele alndnda bile muazzam sayda yurttan katletti -bu stan
dartlarda bile nfusun yaklak % 20si tasfiye edilemezdi. Bundan sonra
-daha zc bir diplomasi olay- gerek in gerekse ABD bloku Pol-Pot
rejiminden arta kalan anti-Sovyet ve anti-Vietnam gerekelerle des
teklemeye devam etti.
517
Bu devrim 1979da tran ahnn devrilmesiydi. Bu, 1970lerin devrimlerinin o zamana kadar yaanan en byyd ve yirminci yzyln en
byk toplumsal devrimlerinden biri olarak tarihe geecekti. Devrim,
ABDnin tam destei ve lkenin OPEC fiyat devrimiyle birlikte 1973ten
sonra deeri artan petrol serveti temelinde ahn gelitirdii mo
dernleme ve sanayileme (kukusuz silahlanma) programna gsterilentepkiydi. Hi kukusuz, muazzam ve korkun bir gizli polisi olan mutlak
hkmdarlar arasnda hep grlen megalomani belirtileri bir yana ah,
Bat Asyann hkim gc haline gelmeyi umuyordu. Modernleme
ahn da grd gibi tarm reformu anlamna geliyordu. Bu reform ok
sayda ortak ve kiracy kentlere g eden ok sayda alt-ekonomik
kk ilerle uraan kiilere ya da isiz emekilere dntrd. Tahrann nfusu 1.8 milyondan (1960) alt milyona kt. Hkmetin des
tekledii sermaye youn, yksek teknoloji kullanan tarm iletmeleri i
gc fazlasn arttrdysa da, 1960larda ve 1970lerde d'gsteren kii
bana tarmsal retimde art salamad. 1970lerin sonunda ran gda
maddesinin byk ksmm dardan ithal ediyordu.
Bu durumda ah giderek petroln finanse ettii, dnya apnda re
kabet yetenei olmayan, lke iinde gelitirilen ve korunan sa
nayilemeye bel balad. Zayflayan bir tarmn, etkin olmayan bir sa
nayilemenin ve muazzam bir ithalatn -silah ithalat dahil- *ve petrol
retimindeki snmann bileimi enflasyona yol at. ou ranlnn dev
rimden nceki yllarda fiilen den hayat standard, muhtemelen, eko
nominin modern sektryle ve/ya da giderek byyen ve gelien kentli s
nflarla dorudan ilintili deildi.
ahn kltr alannda giritii enerjik modernletirme de kendisine
kar iledi. ahn (ve mparatoriesinin) kadnlarn daha iyi bir konuma
gelmeleri iin verdii destein, Afgan komnistlerinin de kefedecekleri
gibi, Mslman bir toplumda rabet grmesi mmkn deildi. ahn ayn
derecede coku duyduu eitim reformu kitlesel okur yazarl arttrd
(ancak nfusun yaklak yars cahil kalmaya devam ediyordu) ve dev
rimci rencilerle entelektellerden oluan geni bir evrenin olumasn
salad. Sanayileme, zellikle petrol endstrisinde ii snfnn stratejik
konumunu glendirdi.
ah 1953te geni bir halk hareketine kar CIAnin rgtledii bir dar
beyle yeniden tahta ktktan sonra, byk bir sadakat ve meruluk bi
520
521
rimci olarak kabul edilen btn fenomenler 1789dan beri Bat dev
riminin geleneini, ideolojisini izlemi ve szln kullanm; daha be
lirgin biimde, sekler solun esas olarak sosyalist ya da komnist dam
gasn tamt. Aslnda geleneksel sol, randa temsil ediliyordu ve faal
durumdayd ve ahn yklmasnda, rnein grevler araclyla oynad
rol hi de nemsiz deildi. Ancak yeni rejim tarafndan neredeyse hemen
tasfiye edildi. ran devrimi kkten dincilik bayra altnda gerekletirilen
ve kazanlan ilk devrim oldu ve aklanan program, .S. yedinci yzyla
ya da slami dnceye gre Kutsal Kuranm yazld hicretten sonraki
duruma ^n anlamna gelen poplist bir teokrasi, eski rejimin yerini
ald. Eski tip devrimciler iin bu, sanki Papa IX. Pius 1848 Roma devriminde nderlii ele alm gibi garip bir gelimeydi.
Buradan, dinsel hareketlerin bundan sonra devrimleri ateleyecei an
lam karlamaz. Bununla birlikte, 1970lerden itibaren bu tip hareketler
slam dnyasnda lkelerin artan nfuslarnn orta snflar ve en
telektelleri arasnda hi kukusuz kitlesel bir siyasal g haline geldi ve
ran devriminin etkisi altnda ayaklanmac bir izgi izledi. slam kk
tencileri 1979-82de Baas Suriyede ayaklandlar ve vahice bas
trldlar, dindar Suudi Arabistann en kutsal yerlerinde frtna gibi estiler
ve Msr Devlet Bakamn katlettiler.* 1789/1917nin eski devrimci ge
leneinin yerini alan tek bir devrim doktrini ya da dnyay ykma yerine
deitirmeyi amalayan tek bir hkim proje yoktu.
Buradan, Sovyet komnizminin d eski gelenei dnyann byk
bir ksmnda fiilen tasfiye etmi olsa da, bu gelenein siyaset sahnesini ta
mamen terk ettii ya d mevcut rejimleri ykma gcn tamamen kay
bettii sonucu da karlamaz. Eski ideolojiler Latin Amerikada etkili ol
maya devam ettiler. Burada, 1980lerin en byk ayaklanmac hareketi,
Perudaki Sendero Luminoso ya da Aydnlk Yol, kendi Maoculuuyla
vnyordu. Bu ideolojiler Afrika ve Hindistanda canlydlar. Ayrca
Sovyet tipi nc partiler Souk Savan beylik klieleriyle yetimi ki
ileri artarak, SSCBnin dnden sonra da, zellikle geri lkelerde
ve nc Dnyada varlklarn srdrdler. Gney Balkanlarda d
rste yaplan seimleri kazandlar, Kba ve Nikaraguada, Angolada,
*) Bu dnemde zemin kazanan, iddet siyasetlerini benimseyen teki dinsel ha
reketler, evrenselci yaklamdan yoksundular ve aslnda bunu bilinli olarak
dladlar ve en iyi durumda, Sri Lankadaki militan Sinhala Budizmi ve Hin
distanda Hindu ve Sih arlar olarak grndler.
522
525
526
Nfusu yarm milyondan az olan mini devletleri bir yana brakrsak, tutarl
biimde anayasal olan yegne devletler, ABD, Avustralya, Kanada, Yeni
Zelanda, rlanda, sve, svire ve Byk Britanyadr (Kuzey rlanda d
nda). ikinci Dnya Sava srasnda ve sonrasnda igal edilen devletler sar
slmaz bir anayasallktan yararlanan devletler olarak snflandmlmanulardr,
ancak gerektiinde, asla askeri darbe ya da i silahl mcadele yaamam
birka eski smrge ya da sorunsuz lke -rn., Guyana, Bhutan ve Birleik
Arap Emirlikleri- devrimcisiz lke olarak grlebilir.
527
16
Sosyalizmin Sonu
Ne var ki, onun [devrimci Rusyann] sal tek bir zorunlu koula
tbidir: bir iktidar karaborsasnn asla almamas (gnn birinde
Churchillin bile bana geldii gibi). Avrupada para ile iktidar arasnda
grlen ilikinin Rusyaya da szmas halinde, belki lke ya da parti deil
ama, Rusya daki komnizm kaybedecektir.
-Walter Benjamin, (1979, s. 195-6)
Tek bir resmi itikadn insanlar eyleme geirmek iin kullanlabilecek
yegne klavuz olarak grlmesi artk doru deildir. Sadece genel ola
rak toplumda deil, ^parti iinde ve nderlik iinde de artk, bir ide
olojiden daha fazlas, dnce kalplarndan ve referans erevelerinden
oluan bir karm bir arada var oluyor... Kat ve kodlanm bir Marksizm-Leninizjn, resmi retorik dnda, rejimin gerek ihtiyalarna yant
veremiyor.
-M. Lewin, Kerblay iinde (1983, s. xxvi)
Modernlemeyi gerekletirmenin anahtar bilim ve teknolojinin ge
limesidir... Bo konumalar modernleme projemizi hibir yere g
trmez; renmek ve personeli eitmek zorundayz... Gnmzde inin,
bilim, teknoloji ve eitimde gelimi lkelerin tam olarak yirmi yl ge
risinde olduu grlyor... Meiji restorasyonu kadar erken bir dnemde
Japonlar, bilim, teknoloji ve eitimde byk bir aba gstermeye ba
ladlar. Meiji Restorasyonu oluum halindeki Japon burjuvazisinin st
lendii bir tr modernleme atlmyd. Proleterler olarak bizler daha iyi
sini yapmalyz, yapabiliriz ve yapyoruz.
-Deng iaoping, Respect Knwledge,
Respect Trained Personnel, 1977.
528
I
' 1970lerde bir sosyalist lke greli ekonomik gerilii nedeniyle zellikfe Endieleniyordu, nk komusu Japonya kapitalist devletlerin en
haarlsyd. in komnizmi Sovyet komnizminin bir alt tr olarak g
rlemeyecei gibi, Sovyet uydu sisteminin paras olarak da grlemez.
Her eyden nce, SSCBden ya da bu konuda herhangi bir baka devletten
ok daha byk nfusu olan bir lkede zafer kazanmtr. in de
mografisinin belirsizlikleri daha az gsterse de yaklak her be insandan
biri in anakarasnda yaayan bir inli idi. (Dou ve Gneydou Asyada
da byk bir in diasporas vard.) Ayrca in, sadece ulusal olarak teki
lkelerin oundan ok daha homojen olmakla kalmyordu -nfusun yak
lak % 94 Han inlilerinden oluuyordu- zaman zaman kesintiye u
ramakla birlikte en az iki yz yllk tek bir siyasal birim oluturuyordu.
unu da belirtmek gerekir ki, u iki bin yllk srenin byk ksmnda in
mparatorluu ve konuya ilikin bir gr olan inlilerin ou, ini
dnya uygarlnn modeli ve merkezi olarak grmlerdi. SSCBden ba
layarak komnist rejimlerin zafer kazand btn teki lkeler kk is
tisnalar dnda, uygarln daha ileri ve paradigmatik merkezine grece
kltrel bakmdan geriydiler ve bunun farkndaydlar. SSCBnin Stalin
yllarnda Batya entelektel ve teknolojik bakmdan baml olmama ve
telefondan uaa kadar btn nemli yenilikleri yerli kaynaklarla retme
konusunda gsterdii srarn katl bu ikincil olma duygusunun ak bir
belirtisiydi.*
in byle deildi. Kendi klasik uygarln, sanatn, abecesini ve top
lumsal deerler sistemini tekiler iin - Japonlar iin deilse de- hakl ola
rak bir esin kayna ve model olarak grd. Ne entelektel ve kltrel
olarak herhangi bir ikincillik duygusu tayordu ne de kolektif ya da bi
reysel olarak inlileri bir baka halkla kyaslyordu. inin kendisini ok
az da olsa tehdit eden hibir komu devletin olmamas ve ateli silahlan
*)
529
530
leneksel bir ideolojiye sahip, rnein 1930 Boxer Ayaklanmas gibi kit
lesel anti-emperyalist hareketler in mparatorluunun sona ermesinden
nce de biliniyordu. inin Japonlarca fethine direniin, inli ko
mnistleri, yenilgiye uram bir toplumsal ajitatrler gc olmaktan
kararak, 1930larn ortasnda btn in halknn nderleri ve temsilcileri
haline getirdii kuku gtrmez. Komnistlerin ayn zamanda inli yok
sullarn toplumsal kurtuluunu istemeleri, yaptklar ary (ounluu
krsal olan) kitleleri ulusal kurtulu ve yenilenme konusunda daha da ikna
edici bir ses haline getirdi.
Bu bakmdan inli komnistler rakipleri olan (daha eski) Kuomintang
Partisi karsnda stnlk saladlar. Bu parti, in mparatorluunun
1911 de devrilmesinden sonra ortaya kan sava aalarnn n
derliindeki dank ynetim birimlerini tek bir gl in cumhuriyeti ha
linde yeniden ina etmeye girimiti. Bu iki partinin ksa vadeli he
deflerinin badamad grlyordu. Her ikisinin de siyasal ss Gney
indeki daha gelimi kentlerdi (Cumhuriyetin bakenti olan yerler) ve
nderlikleri, bir yandan yerli iadamlarna, te yandan kyllere ve i
ilere hitap eden, ayn trden, eitim grm elit kesimden oluuyordu.
rnein her ikisi de, geleneksel toprak aalarndan ve Emperyal inin
elitlerini oluturan bilginlerden ayn oranda destek gryorlard, ancak ko
mnistler arasnda daha yksek batl eitim grm olanlar daha fazlayd
(North/Pool, 1966, s. 378-82). Her iki hareket de 1900lerin anti-emperyal
hareketinden kaynakland ve 1919dan sonra Pekinde renciler ve
retmenler arasndaki ulusal ayaklanmayla, 1 Mays hareketiyle glendi.
Kuomintangn nderi Sun Yat-sen, Sovyet Rusyann -yegne devrimci
ve anti-emperyalist g- tavsiye ve desteine gvenen ve tek partili Bol
evik modeli, benimsedii grev bakmndan batl modellerden daha
uygun bulan bir yurtsever, demokrat ve sosyalistti. Aslnda komnistler
genellikle Sovyet balants sayesinde nemli bir g haline geldiler. Bu
balant onlarn resmi ulusal hareketle btnlemelerini ve 1925te Sunun
lmnden sonra Cumhuriyetin inin denetim dii kalan teki yans ze
rinde hkimiyet kurmak iin balatt kuzeye doru byk ilerleyie ka
tlmalarn salad. Sunun ardl Chang Kay-ek (1897-1975) lkenin b
tn zerinde denetim kurmay baaramad ve 1927de Ruslarla ilikiyi
keserek komnistleri ezdi. Bu srada komnistlerin en byk kitlesel des
tei kentli kk ii snfndan geliyordu.
531
Krsal kesime ynelmek zorunda kalan komnistler bu kez Kuomintanga kar kylleri temel alan bir gerilla sava balattlar. Ancak
bu sava kendi i blnmeleri, karklklar ve Moskovann in ger
eine uzak oluu nedeniyle pek baarl olamad. 1934te komnist or
dular bir kahramanlk olarak anlan Uzun Yryle lkenin kuzey ba
tsndaki en uzak keye ekilmek zorunda kaldlar. Bu gelimeler, uzun
sredir krsal stratejiyi savunan Mao Zedungu Yenandaki srgn s
rasnda Komnist Partinin tartmasz nderi haline getirdi, ancak ko
mnist ilerleme konusunda yakn bir umut grlmyordu. Tam aksine,
Kuomintang 1937de Japon igaline kadar lkenin byk ksm ze
rindeki denetimini srekli biimde arttrd.
Ancak Kuomintangn inlilere kitlesel dzeyde hitap edemeyii, ayn
zamanda bir modernleme ve yenilenme projesi olan devrimci projeyi
terk etmesi, onlar komnist rakipleriyle baa kamaz hale getirdi. Chang
Kay-ek asla bir Atatrk olmad. Bir baka modernlik yanls olan Ata
trk, anti-emperyalist bir ulusal devrime nderlik etmi; yerli ko
mnistleri kendi amalar iin kullanarak ve Chang kadar sert biimde ol
masa da onlardan yz evirerek gen Sovyet Cumhuriyeti ile dosta
ilikiler kurmutu. Tpk Atatrk gibi Changn da bir ordusu vard, ancak
bu ordu, komnist ordularn devrimci ruh haline sahip olmak yle dur
sun, ulusal sadakate bile sahip deildi, sadece karklk ve toplumsal
k zamanlarnda yakay kaptrmamak iin niforma ve silaha sarlan
ve byle zamanlarda iktidarn namlunun ucunda olduunu -Mao Zedungun yan sra- bilenlerin emrine giren ve bylece kr ve servet edinen
adamlardan toplanm bir gt. Chang kentli orta snftan destek g
ryordu ve belki de daha fazlasn denizar lkelerde servet edinen in
lilerden salyordu: ancak inlilerin % 90 ve lkenin neredeyse btn
topraklar kentlerin dndayd. Buralar, silahl adamlar olan sava aa
larndan, Kuomintangla uzlaan soylu ailelere ve emperyal iktidar ya
psnn kalntlarna kadar uzanan yerel kodamanlarn ve iktidar sahibi
adamlarn denetimi altndayd. Japonlar ciddi biimde ini fethetmeye
giritiklerinde, Kuomintang ordular asl glerinin yer ald ky kent
lerinin neredeyse hemen istila edilmesini nleyemediler. inin geri kalan
ksmnda Kuomintang, Japonlara daima potansiyel olarak etkisiz biimde
direnen bir baka toprak ve sava aas rejim haline geldi. Bu arada ko
mnistler igal altndaki blgelerde Japonlara kar kitlesel direnii etkin
532
*)
533
nilgiye uratma, daha sonra uzakta tutma yeteneinin pek etkili olamamasyd. Sanayi ve eitimin gelitirilmesi iin planlama 1950lerin ba
nda balad. Ancak ok ksa sre iinde yeni Halk Cumhuriyeti artk
gl ve rakipsiz Maonun ynetimi altnda, byk kaptann genellikle
keyfi biimde kkrtt felaketlerle dolu yirmi yllk bir dneme girdi.
1956dan itibaren Sovyetler Birliiyle giderek ktleen ilikiler 1960ta
iki komnist iktidar arasnda grltl bir kopumayla sonuland. Bu
sre Moskovadan salanan nemli teknik ve dier maddi yardmn ke
silmesine yol at. Ne var ki bu gelime in halknn iyice armha ge
rilmesine yol at. armhn kolu unlard: 1955-57de kyl ift
liklerinin ar hzl kolektifletirilmesi; 1959-61 de yirminci yzyln
belki de en byk alk felaketine* yol aan, 1958de balatlan sanayide
Byk leri Atlm ve on yl srdkten sonra 1976da Maonun l
mesiyle sona eren Kltr Devrimi.
Kyamet gnn andran bu atlmlar, genellikle kabul edildii gibi,
bizzat Maodan kaynakland. Maonun izledii siyasetler karsnda parti
nderlii ou kez duraksad ve zaman zaman -zellikle Byk leri At
lm srasnda- Maonun ancak Kltr devrimini balatarak stesinden
geldii ak bir mulefetle tepki gsterdi. Ancak bunlar, szcln biz
zat Maonun yapt in komnizminin tad zellikleri bilmeden an
lalamazlar. Rus komnizminin aksine in komnizmi, Marx ve Marskizmle fiilen hibir dorudan iliki tamyordu. Bu hareket, Lenin, daha
dorusu Stalinin Marksizm-Leninizmi araclyla Marxa ulaan bir
post-Ekim hareketiydi. Maonun Marksist teori konusunda kendi bilgisi
neredeyse btnyle 1939 tarihli Stalinist History ofthe CPSU (b): Short
Coursetan** tretilmiti. Ve gene Marksist-Leninist gbrenin altnda ta
mamen inli bir topyaclk vard. Bizzat Mao bu durumun ak bir r
neiydi; devlet bakan olana kadar inin dna kmamt ve en
telektel formasyonu btnyle kendi abalarna dayanyordu. Doal
*)
534
*)
536
madna, deimez sreklilik ve uyum aray gibi bir zaaf olan eski in
toplumundaki zayfln yol at bir duraklamay da nlediine ke
sinlikle inanyordu ve bu, Maonun, Marksist diyalektik olarak okuyup
rendikleriyle destekledii bir baka dnsel ynn oluturuyordu.
Devrim, bizzat komnizm, ancak srekli olarak yenilenen bir m
cadeleyle durgunluk iinde yozlamaktan kurtarlabilirdi.. Devrim asla
sona eremezdi.
Maoist siyasetin zellii, ayn anda hem ar bir batllatrma biimi
ve hem de geleneksel modellere ksmi bir dn olmasyd. Aslnda ge
nellikle bu geleneksel modeller temel alnd, nk eski in m
paratorluu, en azndan imparatorun iktidar gl ve gvenli, dolaysyla
meru olduu zamanlarda, hkmdarn otokrasisi ve tebanm nzas ve ita
atiyle nitelendiriliyordu (Hu, 1966, s. 241). Kyl ailelerinin % 84nn
tek bir yl (1956) iinde kolektifletirilmeye, grne* baklrsa Sovyet
kolektifletirmesinin yaratt sonularn hibiri yaanmakszn sessizce
izin vermi olmalar durumu aklamaya yeter. Ar sanayinin Sovyet mo
deline uygun biimde temel alnmas kaytsz artsz ncelik tayordu.
Byk Atlmn caniyane samalklar, esas olarak, in rejiminin Sovyet
rejimiyle paylat bir dnceden tryd. Bu dnceye gre, tarmn
hem sanayilemeyi desteklemesi hem de kaynaklan sanayi ya
trmlarndan tarm yatrmlarna saptrmadan kendine yeterli olmas ge
rekiyordu. znde bu, maddi teviklerin yerine moral teviklerin ge
irilmesi anlamna geliyordu. Bu da uygulamada, inde var olmayan
teknoloji yerine neredeyse snrsz olan kas gcn kullanmak anlamna
geliyordu. Bu arada krsal kesim, gerilla andan beri hep olduu gibi,
Maonun sisteminin temelini oluturmaya devam etti ve Byk Atlm
modeli, SSCBnin aksine, krsal kesimi ayn zamanda sanayilemenin ter
cih edilmi mahalli haline getirdi. SSCBnin aksine in, Mao y
netiminde hibir kitlesel kentlileme deneyimi yaamad. Krsal nfus
1980lere kadar % 80in altna dmedi.
Ne var ki Maoizmin yirmi ylnn sicili, yani yce nderin dnceleri
adna ortaya atlan iddialarn gerekst samalklarnn yan sra in
sanln hie saylmasn ve cehalet savunuculuunu (obscurantism) bir
letiren sicil, zerimizde ne kadar byk bir ok yaratrsa yaratsn, n
c Dnyamn felaket dzeyindeki yoksulluk standartlarna gre in
537
538
*)
540
542
543
lonya ise (art, daha az bir lde Macaristan) topuun en zayf nok
tasyd. Prag baharndan sonra, grdmz gibi, uydu komnist re
jimlerin blgenin byk bir ksmnda olanca meruluklarn kaybettikleri
akt.* Bu rejimler devlet zoruyla ayakta duruyor, Sovyet mdahalesi teh
didinden destek alyor ya da en iyi durumda -Macaristandaki gibi- kendi
yurttalarna Dou Avrupa ortalamasnn ok zerinde maddi koullar ve
greli zgrlk salayarak tutunabiliyorlard. Ancak ekonomik kriz bu
sonuncusunu srdrmeyi imknsz hale getirdi. Ne var ki, bir istisna d
nda, hibir ciddi rgtl siyasal ya da baka trl kamusal muhalefet bi
imi mmkn deildi. Polonyada etkenin bir araya gelmesi bu imkn
salad. lkenin kamuoyu ezici bir ounlukla sadece rejime duyulan
honutsuzlukta deil, ayn zamanda anti-Rus (ve anti-Yahudi) ve bilinli
olarak Roma Katolik bir Polonya ulusalclnda birleti; Kilise ulus a
pndaki bamsz rgtlenmesini korudu; ve ii snf 1950lerin or
tasndan itibaren aralkl olarak srdrd kitlesel grevlerle siyasal g
cn kantlad. Muhalefet rgtsz olduu srece rejim, manevra alan
tehlikeli biimde daralsa da, st kapal bir hogryle davranm, hatt
geri ekilmiti. Ancak 1970lerin ortasndan itibaren, esas olarak eski
Marksistlerden oluan siyasal bakmdan yetkin bir grup ve ayn zamanda
tarihte ilk kez bir PolonyalInn, Karol Wojtylann (John Paul II) papala
seilmesiyle 1978de byk bir cesaret kazanan Kilisenin artan sal
drganlyla yz yze geldi.
Aslnda kitlesel grev silahyla donanm ulusal bir kamu muhalefet ha
reketi olan Dayanma Sendikasnn 1980de kazand zafer iki eyi ka
ntlyordu: Polonyadaki Komnist Parti rejimi takatinin sonundayd; ama
gene de kitlesel ajitasyonla yklamyordu. 1981de Kilise ve Devlet, Sov
yet mdahalesi tehdidini (o srada ciddiye alnyordu) hem komnist olma
hem de ulusal meruiyete sahip olma iddiasnda bulunabilen silahl kuv
vetler komutannn ynetimi altnda birka yl sren bir skynetimle
boa karmak iin gizlice anlatlar. Polisten ok ordu sayesinde dzen
byk zorluklarla karlalmakszn yeniden saland, ancak ekonomik
sorunlarla baedemeyecek kadar aresiz olan hkmet, ulusal ka
*)
544
muoyunun rgtl ifadesi olmaya devam eden bir muhalefete kar hibir
ey yapamyordu. Ne Ruslar mdahale etmeye karar verdiler, ne de rejim
komnist rejimlerin anahtar konumunu terk etmek ya da devlet partisinin
nc rol altnda tek partili sistemden vazgemek zorunda kald.
Ancak, uydu hkmetlerin geri kalan, kendi halklarnn da ayn eyi yap
masn vargleriyle ve bo yere nlemeye alrlarken, bu senaryonun
uygulanm endieyle izliyorlard. Sovyetlerin artk mdahale ede
bilecek durumda olmad giderek aa kt.
1985te cokulu bir reformcu, Mihail Gorbaev, Sovyet Komnist Par
tisi Genel Sekreteri olarak iktidara geldi. Bu bir rastlant deildi. Aslnda,
lmcl derecede hasta Genel Sekreter ve gvenlik aygtnn eski efi
Yuri Andropov (1914-84) lmeseydi, deiim dnemi bir ya da iki yl
daha erken balayacakt. 1983te Brejnev dnemiyle kesin kopuu fiilen
gerekletiren Andropov oldu. Sovyet yrngesinde olsun olmasn btn
teki komnist hkmetler, yeni Genel Sekreter ne getirecei pek bi
linmese de, byk dnmlerin gndemde olduunu biliyorlard.
Gorbaevin eletirdii durgunluk dnemi ,(zastoi) aslnda Sovyet
eliti arasnda byk bir siyasal ve kltrel mayalanma dnemi olmutu.
Bu elit sadece gerek siyasal kararlarn alnd ya da alnabildii yegne
yer olan Birlik hiyerarisinin zirvesindeki Komnist Parti eflerinden olu
an grece kk grubu deil, eitim grm ve teknik beceri sahibi orta
snflardan oluan grece geni grubu, yan sra, lkenin ilerlemesini sa
layan ekonomik menacerleri, ayrca, akademisyenleri, teknik entelijansiyay, eitli trden uzmanlan ve yneticileri kapsyordu. Gor
baev baz bakmlardan bu yeni ve eitim grm kadro kuan temsil
ediyordu; hukuk renimi grmt, ancak eski Stalinist kadronun (a
rtc biimde hl geerli olan) mhendislik ya da tanm diplomasyla
fabrikadan ynetim aygtna giden klasik yolunu izledi. Bu mayalanmann
derinlii artk ortaya kan muhalifler grubunun -en fazla birka yz kiibyklyle llmez. Yasaklanan ya da yar-yasal olan-eletiri ve z
eletiri ( mehur kaim gazete Novy Mir' inki gibi cesur editrlerin et
kisiyle) Brejnev ynetimindeki metropolitan SSCBnin kltrel ortamn,
parti ve devletin zellikle gvenlik ve d servislerdeki nemli sektrlerini
de kapsayarak, istila etti. Gorbaevin glasnost (aklk ya da ef
faflk) arsna gsterilen muazzam ve ani tepki baka trl ak
lanamaz.
545
*)
549
550
551
554
555
matik bir rnek gerekirse, Leningrad parti efi Gidaspov, kentinde iddetli
bir tahl ktlnn patlak vermesi zerine Kazakistan Partisi efi Nazarbayeve telefon ederek ayakkab ve elik karlnda tahl takas iin
anlama yapt (Yu Boldyrev, 1990). Ancak eski parti hiyerarisinin st
dzey simalar arasnda grlen bu trden ilemler aslnda ulusal datm
sistemini gndemden karyordu. Partiklarizm, otari, ilkel uy
gulamalara geri dn, yerel ekonomik gleri liberalletiren yasalarn
gerek sonulan olarak grlyordu (Di Leo, s. 101).
Fransz Devriminin patlak veriinin ikiyznc ylnda, 1989un ikin
ci yarsnda, dn olmayan noktaya varld. O srada Fransz re
vizyonist tarihileri yirminci yzyl siyasetlerinin Fransz Devrimini
yok saydn ya da ona kaytsz kaldm kantlamakla meguldler. Si
yasal k ayn yln yaznda yeni demokratik ya da genellikle de
mokratik meclisler iin ar yaplmas izledi (onsekizinci yzyl Fran
sasndaki gibi). Ekim 1989 ile Mays 1990 arasnda birka kritik ayda
ekonomik k geri evrilemeyecek hale geldi. Ne var ki, bu srada dn
yann gzleri btn bu olanlarla ilgili ama ikincil bir fenomene ev
rilmiti: Avrupadaki komnist rejimlerin ani ve gene beklenmedik bi
imde zl. Austos 1989 ile o yln sonu arasnda, Polonya,
ekoslovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan ve Demokratik Al
manya Cumhuriyetinde komnist iktidarlar ya ekildiler ya da varlklar
sona erdi -Romanya dnda tek bir el bile ate edilmeden. Ksa sre sonra
Sovyet uydusu olmayan iki Balkan devleti, Yugoslavya ve Arnavutlukta
da komnist rejimler sona erdi. Demokratik Almanya Cumhuriyeti ksa
sre iinde Bat Almanyaya ilhak oldu ve Yugoslavyada i sava ba
lad. Bu sre sadece Bat dnyasnda televizyon ekranlarndan iz
lenmekle kalmad, teki ktalardaki komnist rejimler tarafndan da
byk bir dikkatle izlendi. indeki gibi radikal reformistlerden (en azn
dan ekonomik meselelerde) Kba gibi (bk. blm 15) amansz biimde
eski tip merkeziyeti olanlara kadar saflam olsalar da, bu rejimlerin
muhtemelen hepsi Sovyetlerin snrsz bir glasnost'a batmasn ve oto
ritenin zayflamasn kukuyla karladlar. Liberalleme ve demokrasi ha
reketi SSCBden ine yayldnda, Beijing hkmeti, 1989un or
talarnda, bariz duraksamalarn ve isel sorunlann ardndan en bilinen
yntemle, Fransz Devrimi srasnda halkn cokusunu bastrmak iin or
duyu kullanan Napoleonun biraz barut kokusu dedii eyle, otoritesini
556
yeniden kurmaya karar verdi. Askeri birlikler, kitle halinde gsteri yapan
rencileri belki yzlerce kiiyi bulan -bu kitap yazlrken gvenilir ve
riler yoktu- ar bir can kaybna yol aarak bakentin ana meydanndan te
mizlediler. Tienanmen Meydan katliam Bat kamuoyunu dehete d
rd ve hi kukusuz, in Komnist Partisi, aralannda parti yelerinin
de bulunduu gen inli entelekteller arasnda ne kadar az olursa olsun
sahip olabildii meruluu kaybetti, ancak in rejiminin baarl eko
nomik liberalleme siyasetini, byk siyasal sorunlar olmakszn sr
drmesini salad. 1989dan sonra komnizmin k SSCByi ve onun
yrngesindeki devletleri kapsad (iki dnya sava arasnda in
hkimiyetine kar Sovyet korumasn tercih eden D Moolistan dahil).
Ayakta kalmaya devam eden Asyal komnist rejim (in, Kuzey Kore
ve Vietnam), uzak ve tecrit edilmi Kbann yan sra, btn bu olay
lardan ancak dolayl biimde etkilendiler.
V
zellikle 1789un ikiyznc ylnda, 1989-90da meydana gelen de
iiklikleri, Dou Avrupa devrimleri olarak betimlemek doal kar
lanmaktayd. Rejimlerin tamamen yklmasna yol aan olaylar devrimci
olduklar lde bu devrim szc uygundur, ancak yanl yola sevkeder. nk Dou Avrupadaki rejimlerin hi biri devrilmedi. Polonya
dnda hi biri, rgtl olsun ya da olmasn bu rejimlere ciddi bir tehdit
oluturan herhangi bir isel g tamyordu ve Polonyada gl bir si
yasal muhalefetin varolmas gerei, buradaki sistemin fiilen bir gnden
dierine yklmamasn, ancak mzakerelerle sren, 1975te General Franconun lmnden sonra Ispanyann demokrasiye geiini andran bir uz
lama ve reform sreciyle yer deitirmesini gvence altna ald. Sovyet
yrngesindeki rejimlere ynelen en dolaysz tehdit Moskovadan ge
liyordu. Ancak Moskova 1956 ve 1968deki gibi askeri mdahalelerle bu
rejimleri artk kurtaramayacan ksa srede anlad, nk Souk
Savan sona ermesi bu rejimleri SSCB iin daha az gerekli hale ge
tirmiti. Moskovaya gre bu rejimler eer yaamak istiyor idiyseler, on
lara ancak Polonya ve Macar komnistlerinin liberalleme, reform ve es
neklik izgisini izlemeleri tavsiye edilebilirdi, ancak Moskova, Berlin ve
557
*)
558
Rus yazan Alexander Soljenitsin gibi ateli bir komnizm muhalifi bile, ilk
romanlarnn reformist amalarla yaymlanmasna izin veren/tevik eden sis
tem sayesinde bir yazar olarak kariyer sahibi olmutu.
*)
560
**)
561
Ermeni ulusalcl, Dalk Karaba blgesini Azerbaycandan alarak Birlikin dalmasn kkrtm olsa da, SSCBnin ortadan kalkmasn ar
zulayacak kadar lgn deildi. Sovyetler Birlii olmasayd Ermenistan da
olmazd.
563
564
565
566
570
17
Avangard Kalplar
1950den Sonra Sanat
Bir yatrm olarak sanat, gemii ancak erken 1950lere kadar uzanan
bir kavramdr.
-G. Reitlinger, TheEconomistofTaste, c.2 (1982, s. 14)
Mkemmel byk beyaz eyalar, ekonomimizin ilemesini salayan bu
nesneler -buzdolaplar, frnlar, porselen ve beyaz eya olarak kullanlan
her ey- artk renkleniyor. Bu yeni bir gelime. Pop art bunlarla birlikte
geliiyor. ok ho. Siz portakal suyunuzu almak iin buzdolabnzn ka
psn aarken Sihirbaz Mandrake duvardan stnze doru geliyor.
-Studs Terkel, Division Street: America (1967, s. 217)
I
Toplumun iinde ne kadar belirgin ve derin kkleri olursa olsun, sa
natlarn gelimesini, bir bakma ada balamlarndan aynlabilir insan
faaliyetinin kendi kurallarna tb ve buna uygun biimde yar
glanabilecek bir dal ya da tipi olarak ele almak tarihilerin -bu kitabn
yazan da dahil- iidir. Ancak insan hayatnn imdiye kadar kaydedilen en
byk devrimci dnmleri yaad ada, tarihsel bir inceleme yap
mann bu en eski ve geerli ilkesi bile giderek gerek d hale, gelir.
Bunun nedeni sadece sanat yarats ya da becerisi olarak snflandrlabilen ya da snflandrlmayan ey arasndaki snr belirsizletii ya da tamamen ortadan kalkt ya da fin de siecleda nemli
bir edebiyat eletirmenleri okulunun, Shakespearein Macbethinin Bat
manden daha iyi ya da daha kt olduuna karar vermenin imknsz, il
gisiz ya da demokrasiye aykr olduunu dnmesi deildi. Bunun ne
deni ayn zamanda, sanat alannda olanlar ya da eski tip gzlemcilerin
571
572
573
575
576
577
ilerin devlet bakanl aday (iyi bir romancnn Peruda olduu gibi) ya
da fiilen devlet bakan olmas (komnizm sonras ekoslovakya ya da
Litvanyada olduu gibi), daha erken dnemlerde hem Avrupa hem de
Afrikadaki yeni kurulan devletlerde grlm olsa da, ge 1980lerde
yeni bir modayd. Bu devletler lke dnda tannan az saydaki yurt
talarna, rnein, 1918de Polonyada piyanistlere, Senegalde Fransz
airlerine ya da Ginede danslara hret kazandrmlard. Gene en ge
limi Batl lkelerde, romanclar, oyun yazarlar, airler ve mzisyenler,
entelektel olmalar halinde bile, potansiyel kltr bakan olma dnda
(Fransada Andre Malraux, Ispanyada Jorge Semprun) hi bir durumda
ie siyasetle balamamlard.
Devlet kaynaklarnn ve zel kaynaklarn sanata tahsis edilmesi, g
rlmemi bir refah anda, kanlmaz biimde, ncekinden daha byk
oldu. Nitekim, sanatlar himaye konusunda asla n planda yer almayan
ngiliz hkmeti bile 1980lerin sonunda sanat iin 1 milyar sterlinin
zerinde harcama yapmtr. Bu say 1939da sadece 900 000 sterlin ka
dard (Britain: An Official Handbook, 1961, s. 222; 1990, s. 426). zel
kesimin himayesi ABD dnda bu kadar nemli deildi. Bu lkede, mali
konularda ayrcalklardan yararlanan milyarderler, eitim, retim ve kl
tr baka yerlere kyasla ok daha cmerte destekledi. Bunun nedeni,
ksmen, zellikle ilk kuak taykunlann yksek deerlere sahici bir ilgi
duymas; ksmen de biimsel bir toplumsal hiyerarinin bulunmad ko
ullarda, bir tr Medici stats oluturmann yaplabilecek en iyi ey ol
masyd. Byk paralar deyebilen kiiler giderek sadece ellerindeki ko
leksiyonlar ulusal galerilere ya da kent mzelerine balamakla
(gemite olduu gibi) kalmadlar, lmlerinden sonra isimlerini yaatan
kendi mzelerini ya da en azndan mzelerin kendi koleksiyonlarnn
kendi isimleri altnda tehir edildii zel blm ya da kesimlerini kur
makta srar ettiler.
Sanat piyasasna gelince, 1950lerden itibaren neredeyse yarm yz
yllk bir depresyonun ortadan kalkmakta olduu kefedildi. Fiyatlar, zel
likle de Fransz empresyonistlerinin, post-empresyonistlerinin ve Parisli
en sekin erken modernistlerin fiyatlar inanlmaz biimde ykseldi. Mer
kezi artk Londradan New Yorka kayan uluslararas sanat piyasas m
paratorluk anm en yksek rekorlarna (gerek fiyatlarla) ulamt ve
580
584
delenmeden nce harita zerinde yerini zor bulaca bir lkeydi. Yahudi
romannn eitli lkelerde, daha ok ABD ve srailde kaydettii dikkat
ekici gelime de muhtemelen Yahudi halknn Hitler ynetimi altnda
yaad deneyimin olaanst travmasn yanstr. Yahudi yazarlar do
rudan ya da dolayl olarak bu dnemle hesaplamak zorunda olduklarn
hissettiler.
Yksek sanat ve edebiyatn klasik trlerinin zayflamas kesinlikle ye
tenek yoksunluundan tr deildi. stn yeteneklerin insanlar ara
sndaki dalm ve deikenlikleri hakknda pek az ey bilsek de, bu ye
teneklerin niceliinden ok, bunlarn ifadesini tevik eden ya da bunlarn
ifadesi iin k salayan ya da bunun belirli bir tarzda yaplmasn tevik
eden hzl deiiklikler olduunu dnmek daha gvenlidir. Toskanallarn daha az yetenekli olduklarn ya da Florentine Rnesansna
kyasla daha az gelimi bir estetik duygusuna sahip olduklarn d
nmek iin uygun bir neden yoktur. Sanat alanndaki yetenek eski ifade
tarzlarn terk etti, nk yeni tarzlar mevcuttu ya da cazipti ya da dl
lendiriciydi. yle ki, iki sava aras dnemde, Auric ve Britten gibi gen
avangard kompozitrler bile yayl sazlar kuartetinden ok film mzii
yapmann ayartsna kaplabiliyorlard. Bilinen resim ve izgi, yerini ka
merann zaferine brakt. Bu zafere bir rnek vermek gerekirse, moday
tantan artk sadece kamerayd. ki sava aras dnemde neredeyse ta
mamen ortadan kalkan seri roman televizyon anda bu kez ekrana kt.
Hollywood stdyo sisteminin knden sonra yaratc bireysel yetenee
daha geni bir alan salayan sinema, kitlesel sinema izleyicisinin evinde
oturup rahata televizyon ve daha sonra video seyretmesiyle birlikte, bir
zamanlar romann ve tiyatronun igal ettii yeri ele geirdi. Yaayan be
oyun yazarnn ismine iki oyun uydurabilen her kltrsevere karlk,
artk bir dzine ya da daha fazla ynetmenin btn nemli filmlerini bir
hamlede sralayabilen elli kltr sever vard. Bundan daha doal bir ey
olamazd. Ancak eski tarz yksek kltrle birlikte anlan toplumsal
stat, geleneksel trlerin daha hzl ortadan kalkn engelledi.*
Ne var ki, artk klasik yksek kltr zayflatan daha nemli iki etken
vard. Birincisi kitlesel tketim toplumunun evrensel zaferiydi.
*) Parlak bir Fransz sosyolou La Distinction (Bordieu, 1979) balkl bir ki
tapta kltrn bir snf iareti olarak kullanlm zmledi.
585
586
588
kezlerini uluslararas slubun simgeleriyle doldurarak ABDyi fethetti Mies van der Rohenin Seagram binas ya da Dnya Ticaret Merkezi gibi
(her ikisi de New Yorkta) son derece zarif, yasslatrlm damlaryla
gkyzn fazla trmalamadan dikine duran uzun drtke kutular. Artk
modernizmi Batl deerlerle birlikte tanmlama eiliminde olan Ame
rikan trendini bir lde izleyen eski Ktada, grsel sanatlarda soyutlama
(nonfigratif sanat) ve mimaride modernizm, Britanya gibi durgun g
rnen lkelerde bile yeniden canlanarak, yerleik kltr sahnesinin bir
paras, bazen hkim bir paras haline geldi.
Ancak 1960larn sonundan itibaren modernizme kar dikkat ekici
bir tepki, giderek aa kt ve 1980lerde postmodernizm gibi eti
ketler altnda moda haline geldi. Bu, sanat alannda herhangi bir yarg ya
da deerin yerleik kriterine ya da bu trden yarglarn mmkn olduu
grne reddiye oluturan bir hareket deildi, ilk kez ve gzle grlr
biimde mimaride ifade edilen bu tepki, uluslararas slup teriminin
mucitlerinden Philip Johnson (1906 -) tarafndan ina edildii iin daha
kkrtc olan Chippendale alnlklaryla gkdelenlere stn geldi. Manhattann kendiliinden biimlenen ufuk izgisini bir zamanlar modern
kent alannn modeli olarak gren eletirmenler bilinli bir yaplamas
olmayan Los Angelesin, belirgin hatlar olmayan bir ayrnt lnn, di
lediklerini yapanlarn cenneti (ya da cehennemi) olan bu kentin faziletini
kefettiler. Ne kadar akld olursa olsun estetik-moral kurallar modem
mimariye hkim olmu ve yoluna devam etmiti.
Modern hareketin mimaride kazand baar etkileyici olmutu. Bu
hareket 1945ten beri lkeleri birbirine balayan havaalanlar ina etti, ih
tiya duyulan her yere kendi fabrikalarn, i ve kamu binalarn dikti nc Dnyada bakentler, Birinci Dnyada mzeler, niversiteler ve
tiyatrolar. 1960larda kentlerin muazzam ve kresel biimde yeniden ina
edilmelerini salad, kitlesel binalarn ucuz ve hzl inasn salayan tek
nik bulular sayesinde sosyalist dnyaya bile damgasn vurdu. Ciddi bir
kuku olmakszn denebilir ki, ok sayda gzel binalar ya da aheserler,
bunun yan sra bir ok irkin bina ve pek ok sevimsiz ve insani olmayan
ar kovan retti. Sava sonras resim ve heykelin baarlar, 1950lerdeki
Paris sanatnn 1920lerdekiyle kyaslanmasnn hemen ortaya koyduu
gibi, iki sava aras dnemdeki ncellerinden kyaslanamayacak kadar
589
590
natla hi ilgisi olmayan alanlara yayldn biliyoruz. 1990larda, postmodem felsefeciler, toplumsal bilimciler, antropologlar, tarihiler ve
baka disiplinlerden gelenler vard. Bunlar kendi terminolojilerini avan
gard sanatlardan, bunlarla birlikte anldklarnda bile, dn alma eilimi
gstermemilerdi. Edebiyat eletirisi, kukusuz bunu cokuyla kabul etti.
Aslnda eitli isimler altnda (yapmszclk ya da post-yapsalclk)
nclk eden postmodern modalar, ABDdeki edebiyat blmlerine,
oradan da dier insan bilimleri ve toplumsal bilimlere girdi.
Btn postmodernizmler nesnel bir gerekliin varl ve/ya da akl
c aralarla kabul edilmi bir gereklik anlayna ulama imkn hak
knda znde kukucu olmakta birletiler. Hepsi radikal bir grecelie
eilimliydi. Bu nedenle hepsi, kart varsaymlara dayanan bir dnyann
zne, yani dnyann bilim ve teknolojiyi temel alarak dnmesine ve
bunu yanstan ilerleme ideolojisine meydan okudu. Beklenmedik olmasa
da garip olan bu elikiyi bir sonraki blmde ele alacaz. Yksek sa
natlarn daha snrl alan iinde, eliki bu kadar ar deildi, nk, gr
dmz gibi (Age o f Empire, blm 9) modernist avangard sanat ol
duu iddia edilebilecek eyin (ya da, her durumda, satlabilen ya da
kiralanabilen ya da krl olabilecek baka bir biimde sanat olarak ya
ratcsndan ayrlabilen haslat rnleri) snrlarn sonsuza kadar ge
niletmiti. Postmodernizmin rettii, daha ok, yeni tarzda nihilist sa
malk olarak grdkleri eyden nefret duyanlar ile sanat ciddiye
almann khnemi gemiin bir baka kalnts olduunu dnenler ara
sndaki (genellikle kuaksal) bir kopukluk idi. Mehur Frankfurt
Okulunun son ileri karakolu olan toplumsal felsefeci Jrgen Habermas
o kadar fkelendiren uygarln istenmeyen sprntlerini...plastikle ka
mufle etmek neden yanl olsun, diyorlard (Hughes, 1988, s. 146).
Postmodernizm bu nedenle sanatlarla snrl kalmad. Bununla bir
likte, terimin ilk kez sanat alannda ortaya kmasnn muhtemelen ne
denleri vard. Zira avangard sanatlarn z gemiin terimleriyle ifade
edilemeyecek olann, yani yirminci yzyln gerekliini ifade etme tarz
larnn aratrlmasyd. Bu, yzyln byk ryasnn iki dalndan biriydi,
dieri ise bu gerekliin radikal biim'de dntrlmesi iin allmasyd. Her ikisi de farkl anlamlarda-devrimciydi, ancak her ikisi de
ayn dnya hakkndayd. Her ikisi de, 1880lerde ve 1890larda ve gene
591
593
mzik sesinin yan yana gelmesiyle- ancak bunlar, bir an iin, dikkati be
lirli bir noktada younlatrmakszn periferal olarak almlamyor. Bu
durum uzun sredir, Romantiklerin dneminden beri sanatlarn ve ele
tirmenlerin aina .olduklar, kent halknn sokaklarda yaad tarz, sergi
yerleri ve sirk elencelerinin tarz olmutur. Yenilik, teknolojinin kamu
hayatn olduu kadar zel gndelik hayat da sanata bomasyd. Estetik
deneyimden saknmak asla bu kadar zor olmamt. Sanat eseri, sz
ckler, sesler, imgeler atan iinde, bir zamanlar sanat denilen eyin ev
rensel ortam iinde kayboldu.
Buna hl sanat denebilir miydi? Dnyann gelimi blmlerinde sa
dece tek bir birey tarafndan yaratlan ve o bireyle zdelenebilen eserler
giderek marjinal hale gelse de, bu tr eylerle ilgilenenler byk ve kalc
eserleri hl ayrt edebiliyorlard. Ve bunlar binalar dnda yeniden re
tim iin tasarlanmayan tekil yarat ve yorum eserleriydi. Bu eserler, bur
juva uygarlnn byk gnlerinde bu konularn deerlendirilmesine hk
meden standartlarla yarglanabilir ve snflandrlabilir miydi? Hem evet,
hem hayr. Deerin kronolojiyle llmesi bu sanatlara asla uy
gulanmamt: yaratc eserler asla, Rnesans zamannda dnld
gibi eski olduklar iin ya da avangardn iddia ettii gibi tekilerden daha
yeni olduklar iin daha iyi olmamlard. kinci kriter, sanat eserinin t
ketim endstrilerinin ekonomik karlaryla kaynat daha ge yirminci
yzylda anlamsz hale geldi. Tketim endstrileri krlarn bir tr moda
evriminden, youn ama ksa sre iinde kullanlan mal kalemlerinin
annda kitlesel satyla salyordu.
te yandan, sanatta nemli ile nemsiz, iyi ile kt, profesyonel ile
amatr arasnda ayrm yapmak hl hem mmkn hem de gerekliydi. Her
zamankinden daha da gerekliydi, nk ilgili taraflarn bir ou, deerin
yegne kriterinin sat saylan olduu ya da aynn yapanlann elitist ol
duklar ya da, postmodemizmin ne srd gibi, hibir nesnel aynmn
yaplamayaca- gerekesiyle bu trden aynmlan reddediyordu. Aslnda,
sadece ideologlar ve satclar bu trden anlamsz grleri kamuoyu nn
de savundular ve bunlarn bile ou, kendi zel hayatlarnda iyi ile kt
arasnda aynm yaptklann biliyorlard. 1991de son derece baarl bir n
giliz kitlesel piyasa kuyumcusu, bir iadamlar konferansnda, en ufak bir
beeni tamayan insanlara sama sapan eyler satarak kr ettiini sy
594
595
18
Bycler ve raklar - Doal Bilimler
Bugnn dnyasnda felsefenin bir yeri olduunu dnyor mu
sunuz? Elbette, ancak bilimsel bilgi ve baarnn imdiki durumunu temel
alrsa... Felsefeciler kendilerini bilimden ayr tutamazlar. Bunun nedeni
sadece bilimin hayat ve evren vizyonumuzu muazzam biimde ge
niletmesi ve dntrmesi deildir: o ayn zamanda akln ilemesini sa
layan kurallar da devrimciletirmitir.
-Claude Levi-Strauss (1988)
Gazlarn dinamii hakknda Goggenheim Bursuyla yazlan standart
bir metin, yazar tarafndan, endstrinin ihtiyalarnn dikte ettirdii
forma uygun bir metin olarak betimlenmitir. Bu ereve iinde, Einsteinn genel grelilik teorisinin dorulanmas anlk yerekimi etkilerini
hesaba katarak balistik fzelerin isabet yeteneini " gelitirmeye ynelik
kritik bir adm olarak grlmekteydi. Sava sonras fizik, askeri uy
gulamalar bakmndan geerli olduu dnlen bu alanlarda yo
unlaarak darald.
-Margaret Jacob (1993, s. 66-7)
I
Doal bilimler tarihin hibir dneminde yirminci yzyldaki kadar ok
ve bamsz bir etki yaratmamtr. Gene, Galileonun caymasndan bu
yana, bu etkileme hibir dnemde bu kadar kolay olmamtr. Yzyln ta
rihisinin uramak zorunda olduu paradoks budur. Ancak bu uraya
girmeden nce fenomenin boyutlarn anlamamz gerekiyor.
596
SSCBdeki daha byk say (yaklak 1.5 milyon) o srada muhtemelen tam
olarak bilinmiyordu (UNESCO, 1991, Tablo 5 .2 ,5 .4 ,5 .1 6 ).
1947den beri Nobel dl.
597
ikinci Dnya Savamn sona ermesinden nce sadece bir Asyal Nobel
dl almt (fizikte C. Raman, 1930); 1946dan beri bu trden dller
Japon, inli, Hintli ve PakistanlI isimler tayan ondan fazla kiiye ve
rilmitir. Bu durum Asya biliminin ykseliini olduundan az gsterir;
tpk 1933ten nceki dl dalmnn ABD bilimindeki ykselii ol
duundan az gstermesi gibi. Ne var ki, yzyln sonunda dnyada hl,
mutlak anlamda dikkat ekici biimde, greli anlamda daha da belirgin
biimde az sayda bilimci karan, ou Afrika ve Latin Amerikada bu
lunan blgeler vard.
Ancak bu erefe layk grlen Asyallann (en az) te birinin kendi
lkelerinin adyla deil de ABDli bilimciler olarak anlmalar arpc bir
olgudur. (Aslnda ABDli olup da dl alanlarn yirmi yedisi ilk kuak
gmenlerdir.) Zira, giderek kreselleen bir dnyada, doal bilimlerin
tek bir evrensel dil konumalar ve tek bir metodolojiyle faaliyet gs
termeleri olgusu, bunlarn gelimeleri iin yeterli kaynaklarn bulunduu
grece az sayda merkezde, yani az sayda ok gelimi zengin lkede ve
zellikle de ABDde younlamalarna paradoksal olarak yardmc ol
mutur. Dnyann, Felaket anda siyasal nedenlerle Avrupadan kaan
beyinleri 1945ten beri daha ok ekonomik nedenlerle daha yoksul l
kelerden daha zengin lkelere doru aktlar.* Bu doaldr, nk
1970lerde ve 1980lerde gelimi kapitalist lkeler aratrma ve ge
litirmeye aynlan btn dnya giderlerinin yaklak drtte n har
carlarken, yoksul lkelerin (gelimekte olan) harcamalar % 2-3ten
fazla deildi (UN World Social Institute 1989, s. 103).
Ancak, gelimi dnyada bile bilim nceki dalmm dereceli olarak
kaybetti. Bunun nedeni, ksmen insanlarn ve kaynaklarn yo
unlamasnn -etkinlikle ilgili nedenlerden tr- ve ksmen de yksek
retimdeki muazzam bymenin kanlmaz biimde bilim kurumlan
arasnda bir hiyerari, daha dorusu bir oligari yaratmasyd. 1950lerde
ye 1960larda Birleik Devletlerde doktora yapanlarn yars en prestijlj
*)
598
599
600
azndan
601
1939-46 sava dneminde yaplan aratrmalarn kazandrd deneyim en azndan Anglo-Amerikallara- kaynaklarn younlatrlmas halinde,
en zor teknolojik sorunlarn daha nce dnlemeyecek kadar ksa sre
iinde zlebileceini kantlad* ve sava ya da ulusal prestij (rn., koz
mik uzay aratrmalar) gibi amalar uruna maliyete bakmakszn n
clk yapmay tevik etti. Bu da laboratuvar biliminin, bir ksmnn gn
delik kullanm iin byk bir potansiyel tad grlen teknolojiye
dntrlmesini hzlandrd. Laser bu hza bir rnek oluturmaktadr. lk
kez 1960ta laboratuvarda grlen laser erken 1980lerde kompakt disk
biiminde tketiciye ulamt. Biyoteknolojideki gelimeler daha da hz
lyd. Rekombinant DNA teknikleri, yani bir trden alman genleri bir
baka trn genleriyle birletirme tekniklerinin yeterince uygulanabilir ol
duu ilk kez 1973te kabul edildi. Bundan sonra, yirmi yldan daha ksa
bir sre iinde biyoteknoloji tbbi ve tarmsal yatrmn balca alan oldu.
Ayrca, enformasyon teori ve pratiinde grlen artc patlama sa
yesinde yeni bilimsel ilerlemeler, zaman araln her defasnda biraz
daha klterek nihai kullanclarn nasl olduunu anlamalarn ge
rektirmeyen bir biimde teknolojiye aktarld.
deal sonu, aptallara
kar korunmu bir tular seti ya da bir klavye idi. Bu aracn kendi ken
dine harekete gemesi ya da'gerekli dzeltmeleri yapmas iin uygun yer
lere basmak yeterliydi. Karar alma ilemi, ortalama insann snrl ve g
venilir olmayan becerilerinden ve zeksndan baka bir girdi
gerektirmiyordu. Aslnda ideal olarak ilem, bir yanllk olmadka, hi
bir insan mdahalesi gerektirmeden programlanabiliyordu. 1990larda s
permarket hesaplarnn denetlenmesi insan unsurunun tamamen ortadan
kaldrlmasn simgeliyordu. Yerel banknot ve madeni paralar tanmak ve
tketicinin teklif ettii miktar tulamak dnda insan unsuruna artk
gerek yokty. Otomatik bir tarayc satnalmadaki kodu bir fiyata eviriyor,
btn fiyatlar topluyor, toplam tketicinin verdii miktardan karyor
*)
602
603
605
606
607
N itekim her iki rejim de post-E instein fiziin d en rahatsz oldu. N aziler onu Y ahudi olduu iin, S o v y et id eologlar ise L en in in kulland
anlam da yeterince m ateryalist olm ad iin reddettiler. A n cak her ikisi
d e pratikte onu h ogr yle karladlar, nk m odern d evletler postE insteinc fizik iler olm adan yapam azlard. N e var ki, N a syon al S o s
yalistler Y ahudileri ezerek ve id eolojik m uhalifleri srerek, b y le c e erken
yirm inci y zy l A lm an b ilim sel stnln sre iin d e tahrip ederek,
kta A vrupasnm fizik sel yeten ein d en kendilerini yoksun braktlar. 1900
ile 1933 arasnda fiz ik v e k im ya dallarnda altm alt N o b el dlnn
yirm i beini A lm anlar alm t, ancak 1 9 3 3 ten sonra bu say on a indi. Her
iki rejim in d e b iyolojik b ilim lerle ba ho deild i. N a zi A lm anyasm n
rk politikalar ciddi genetikileri d ehete drd. B unlar -g en ellik le
rklarn insan neslinin gen etik y o lu y la slah ed ilm esi konusundaki c o
kular nedeniyle- B irinci D nya S a v a ndan sonra insan gen eti i p o
litikalaryla (u ygun olm ayanlarn ldrlm esi dahil) aralarna bir m e
safe
unu
N ik o la y
v a n o v i
V a v ilo v
(1 8 8 5 -1 9 4 3 ),
L i-
608
*)
**)
610
imleri, deneycilerin, gzlemcilerin ve giderek model oluturan teorisyenlerin gcn daha ileri dzeyde ve muazzam biimde arttrmtr.
Baz alanlarda, zellikle astronomide bu gelime zaman zaman rast
lantyla, sonraki teorik yenilikleri zorlayan keiflerin gerekletirilmesine
yol at. Modern kozmoloji temelde bu trden iki kefin sonucu oldu:
Hubblem galaksi spektrumlarmn analizini temel alan, evrenin ge
nilemekte olduu gzlemi; ve Penzias ile Wilsonm kozmik geriplan
nmn (radio noise) 1965te kefetmeleri. Her eye ramen bilim teorisyenler ile pratisyenler arasnda bir ibirliidir ve byle olmas gerekir.
Ne var ki, Ksa Yirminci Yzylda teorisyenler src koltuuna ge
milerdi.
Deney duygusu ve ortak duyguyla ilikiyi kesmek bizzat bilimciler
iin, alanlarnn ve metodolojilerinin geleneksel kesinlikleriyle ilikiyi
kesmek anlamna geliyordu. Bunun sonulan en canl biimde yzyln
ilk yarsnda bilimlerin tartmasz kraliesi fizii izleyerek gzler nne
serilebilir. Gerekten de bu disiplin maddenin en kk unsurlaryla,
hayat ya da lmle ve maddenin en geni birlikteliinin, yani evrenin olu
umu ve yapsyla ilgilendii lde, yzyln ikinci yansnda yaam bi
limlerinin giderek artan rekabetine maruz kalm ve 1950lerden sonra
molekler biyolojideki devrimle dntrlm olsa da, yzyln sonunda
doal bilimlerin merkezi dayana olmaya devam etti.
Bilimlerin hibir alan Newton fiziinden daha salam, tutarl ve me
todolojik olarak daha kesin grnmedi. Bu fiziin temelleri Planck ve
Einsteinn teorileriyle ve 1890larda radyoaktivitenin kefinin ardndan
atom teorisinin dntrlmesiyle zayflad. Newton fizii objektifti, yani
yeterince gzlenebiliyordu, gzleme aygtlarnn (rn., optik mikroskop
ya da teleskopun) teknik snrlamalarna tb idi. Ayn zamanda ak ve
kesindi: bir nesne ya da fenomen ya bir eydi ya da bir baka eydi ve
bunlar arasndaki ayrm akt. Yasalar evrenseldi, kozmik ve mikrokozmik dzeyde eit olarak geerMydiler. Fenomenleri birbirine ba
layan mekanizma anlalabilirdir (yani, sebep ve sonu olarak ifade edi
lebilir). Sonu olarak btn sistem ilke olarak deterministti ve laboratuvar
deneyinin amac, onu gizleyen sradan hayatn kompleks kankln
mmkn olduu lde gidererek bu determinasyonu kantlamakt. Ancak
bir aptal ya da bir ocuk, kulann ve kelebeklerin uuunun yerekimi ya
611
salarnn inkr olduunu iddia edebilirdi. B ilim ciler b ilim sel olm ayan
ifadelerin var olduunu g a y et iy i biliyorlard, ancak bunlar b ilim ci olarak
onlar ilgilendirm iyordu.
Btn bu zellik ler 1895 ile 1914 arasnda sorguland. Ik, P lan cn
ardndan E in stein n savunduu gibi, srekli bir d alga hareketi m iyd i
y o k sa ayr paracklarn (fotonlar) bir y a ylm as m yd? B azen biri bazen
de d ieri en iyi aklam a olarak grlyordu, peki bunlar arasndaki ba
lant, eer varsa, nasld? Ik gerekten neydi? B yk E in stein n, b il
m ecen in ortaya kndan yirm i y l sonra bizzat belirttii gib i, T eorik fi
zik ilerin
yirm i
yld r
sren
m uazzam
abalarna
ram en,
itiraf
ed ilm elid ir ki, aralarnda m antksal bir balant olm akszn, her ik isi de
v a zg e ilm e z olan iki k teorisin e sahip bulunuyoruz (H olton, 1 9 7 0 , s.
1017). Artk m m kn olan en kk ve bu n edenle grlem ez m adde b i
rim i d eil d e, daha elem en ter paracklarn karm ndan ibaret karm ak
bir sistem olarak grlen atom un iinde neler oluyordu? lk tahm in, Rutherfordn 1 9 1 1 de M an ch esterda atom ekirdei konusunda yapt
byk kefin ardndan g eld i. B u keif, d en ey sel d gcnn bir zaferiydi
v e m odern nkleer fizi in v e sonunda b yk b ilim haline g elen eyin
tem elini oluturdu. R utherford, m inyatrlem i bir gne sistem i gib i, bu
ekirdein evresindek i yrngelerde elektronlann dndn n e s
ryordu. A n cak tekil atom larn, zellik le M ax P lanckm kuanta s hak
knda bilgisi olan N iels B oh run hidrojenin yap sn k efetm esi, bir kez
daha, atom elektronlarnn ile v i ile -onun s zleriy le- isabetli olarak kla
sik elektrodinam ik teorisi denilen, hayranlk uyandracak kadar tutarl
oluum lar grubu arasndaki derin ztlam ay ortaya kard (H olton,
1970, s .1028). B oh run m o d eli iledi, yani ak layc v e ufuk ac parlak
bir g ce sahip oldu, ancak klasik N ew ton cu m ekaniin bak asndan
tam am en akld ve an lam sz idi ve her durumda, elektron srarken
ya da bir yrngeden d ierin e geerken atom un iinde gerekten neler o l
d uuna ya da birinde k efed ild i i ve tekinde ortaya kt an arasnda
ne olduuna dair herhangi bir fikir n e srm yordu.
A sln d a atom alt d zeyd e m eydana g elen fen om en leri g zlem lem e s
reci bilim in kesinliklerini fiilen deitiriyordu: bir atom alt paracn k o
num unu ne kadar k esin b ilm ek istersek, ayn paracn hz derecesi o
kadar belirsizleiyordu . B ir elektronu gerek ten bulunduu yerde ay
612
615
gelen izgisel olmayan analizi radikal bir yeni atlm olarak grenleri dik
kate almazsak, 1900-27den beri fizik alannda hibir devrim ya
anmad, sadece ayn kavramsal ereve iinde byk evrimsel iler
lemelerin olduu sonucuna varabiliriz. te yandan genellemi bir
tutarszlk vard. 1931de bu tutarszlk kesinliin son kalesini, ma
tematii de kapsad. AvusturyalI bir matematiksel mantk, Kurt Gdel,
bir aksiyomlar sisteminin asla kendisini temel alamayacan gsterdi.
Tutarl kantlama iin, sistemin dndan gelen ifadelerin kullanlmas ge
rekiyordu. Gdel teoreminin nda, elikin olmayan, isel olarak tu
tarl bir dnyann dnlmesi mmkn deildi.
Ispanyada ldrlen kendini yetitirmi gen bir Ingiliz Marksist en
telektelinin, Christopher Caudwellin (1907-37) yazd bir kitabn ba
ln kullanarak diyebiliriz ki, bu fiziin krizi idi. Bu sadece 1900-30
dneminde matematikte denildii gibi (bk. Age of Empire, blm 10) te
mellerin krizi deil, ayn zamanda bilimcilerin genel dnya grnn
krizi idi. Aslnda fizikiler nlerinde yeni alanlar aldnda felsefi so
rulara omuz silkmeyi rendike, krizin bu ikinci yn ok daha zorlayc
hale geldi. nk 1930larda ve 1940larda atomun yaps her yl biraz
daha karmaklayordu. Pozitif ekirdeklerin ve negatif elektron(larn)
basit ikililii kayboldu. Atomlar artk byyen bir elementer paracklar
fauna ve florasnda yer alyorlard. Bunlarn bazlar gerekten de ok il
ginti. 1932de Cambridgeden Chadwick ilk kez elektriksel olarak ntr
olan ntronlar kefetti -ktlesiz ve elektriksel olarak ntr olan ntrinolar
gibi dierleri, teorik zeminde nceden grlm olsa da. Hemen hepsi
ksa mrl olan bu atomdan kk paracklar zellikle byk bilimin
kinci Dnya Savandan sonra elde edilen yksek enerji hz
landrclarnn bombardman altnda oalyorlard. 1950lerin sonunda
bunlarn says yzden fazlayd ve sonu gelmeyecek gibi grnyordu.
Erken 1930lardan itibaren ekirdekleri ve elektronlar birarada tutan
elektriksel glere ek olarak atomun iinde faaliyet halinde olan iki bi
linmeyen ve aprak gcn kefedilmesiyle, grnm daha da karmak
hale geldi. Ntron ile pozitif olarak ykl elektronlar atom ekirdei
iinde birarada tutan ve salam g denilen ey ile zayf g denilen
ey, belirli bir parack trnn zayflamasndan sorumluydu.
Yirminci yzyl bilimlerinin zerinde ina edildii kavramsal enkazn
616
iinde artk meydan okunmam tek bir temel ve znde estetik varsaym
kalmt. Aslnda, btn dierlerini belirsizlik bulutlan sararken, bu var
saym bilimciler iin giderek merkezi hale geldi. air Keats gibi onlar da,
gzellik anlaylar ayn olmasa da, gzel olan dorudur, doru olan
gzel, deyiine inanyorlard. Kendi iinde dorunun ipucunu tayan bir
gzellik teorisi, zarif, ekonomik ve genel olmalyd. O zamana kadar bi
limsel teorinin byk zaferlerinde grld gibi birletirilmi ve ba
sitletirilmi olmalyd. Galileo ve Newton dneminin bilimsel devrimi
yeryznde ve gkyznde ayn yasalarn geerli olduunu gstermiti.
Kimyasal devrim maddenin sonsuz biimlerini sistematik biimde ba
lantl doksan iki elemente indirgemiti. Ondokuzuncu yzyl fiziinin za
feri, elektrik, manyetizm ve optik fenomenlerin ayn kklere sahip ol
duunu gstermiti. Ancak bilimdeki yeni devrim basitleme deil
karmaklama retti, Einsteinn, yerekimini, uzay zamann bklmesinin bir ifadesi olarak betimleyen hayret verici grelilik teorisi, as
lnda sorunlu bir ikilii doaya soktu: bir yanda sahne - bklen uzay
zaman, yerekimi; te yanda aktrler -elektronlar, protonlar, elekt
romanyetik alanlar- vard ve aralarnda hibir balant yoktu (Steven
Weinber 1979, s. 43). Yirminci yzyln Nevvtonu olan Einstein, ha
yatnn son krk ylnda, elektromanyetizmi yerekimiyle birletirecek bir
birleik alan teorisi oluturmak iin aba harcad, ancak baarl ola
mad - ve imdi elektromanyetizm ve yerekimiyle grnr hibir ba
lants olmayan doada daha grnr biimde balantsz olan iki snf
vard. Atomdan kk paracklarn okluu, heyecan verici olsa da,
ancak geici, balang niteliinde bir doru olabilirdi, nk, ayrntda
ne kadar ho olursa olsun, yeni atomda, bir zamanlar eskisinde olduu
gibi bir gzellik yoktu. Hipotezin yegne kriterini onun ilemesinden iba
ret gren dnemin saf pragmatisti bile, en azndan zaman zaman, soylu,
gzel ve genel bir her eyin teorisi ryas iindeydi (Cambridgeli bir fi
zikinin, Stephen Havvkingin deyiiyle). Ancak bunun, 1960lardan iti
baren fizikiler bir kez daha byle bir sentez imknn sezmeye baladlarsa da, uzaklat grld. Aslnda 1990larda fizikiler arasnda
gerek bir temel dzeye neredeyse indiklerine ve elementer paracklarn
okluunun grece basit ve tutarl bir gruplamaya indirgenebileceine
dair yaygn bir inan vard.
Burada-, meteoroloji, ekoloji, nkleer layan fizik, astronomi, ak617
618
daha byk
zaferlerden
baka bir ey
bek
leyem ezd i. Y irm ili yalarnn ortasnda yaptklar alm alar iin N o b el
dl alan insanlar g e le c e k konusunda neden g v en siz olsunlard?* V e
gen e, sarslm ilerlem e fikrinin kendi alanlarndaki g erek liin i ka
ntlam aya devam eden adamlar (v e nadiren kadnlar) iinde yaadklar
kriz ve felaket am a kar nasl b ak kalabilirlerdi.
Kalam azlard v e kalm adlar. B u n edenle F elaket a ayn zam anda
siyasallam b ilim cilerin grece nadir alarndan biriydi ve bunun ne
deni, sad ece rksal v e id eolojik nedenlerle kabul ed ilm eyen bilim cilerin
A vrupann byk mntkalarndan kitle halinde g etm elerinin b i
lim cilerin kendi k iise l dokunulm azlklarnn kesin olam ayacan ka
ntlam as deildi. H er halkrda, 1 9 3 0 larn tipik n g iliz b ilim cisi, ra
dikalizm i, K raliyet D ern e inden N o b el dlne kadar d eien payelere
sahip kdem lilerin g izlen m em i radikal sem p atisiyle . glenen (solcu )
C am bridge B ilim cileri S ava Kart Grubunun bir y esiyd i. Bernal
(kristalograf), H aldane
(genetik), N ed h am
(k im yasal em b riyoloji) ,
B lack ett (fizik), D irac (fizik ) ve m atem atiki D . H. Hardy bu k dem liler
arasnda yer alyorlard. Hardy, yirm inci y zy ld a A vustralyalI kriket kah-
*)
**)
620
1924-28 yllarnn fizik devrimi 1900-2 yllarnda doan adamlar (Heisenberg, Pauli, Dirac, Fermi, Joliot) tarafndan gerekletirildi. Schrdinger, de Broglie ve Max Bom otuzlu yalardaydlar.
Daha sonra inde nemli bir bilim tarihisi oldu.
621
622
623
*)
Bir Ingiliz kuruluunda byle bir greve getirilen (nceleri bar hareketi
yanls, daha sonra komnist) bir biyokimyac arkadan byle bir durumda
yaad skntlar hatrlyorum.
IV
Siyasal v e id eolojik hararette m eydana gelen bu dalgalanm alarn doal
bilim lerin ilerlem esin i etkiledii sylen eb ilir m i? deolojiler v e felsefeler
bir yana, toplum sal ve insani bilim lerde b ile durumun pek b y le olm ad
aktr. D o a l bilim ler ancak am prisist m etodolojinin snrlar iinde ya
ayan y zy l bilim cilerin i yanstabilirdi. B u m etod oloji bir ep istem olojik
belirsizlik anda pratik testlerle kantlanabilir -ya da Kari Popperin,
pek ok b ilim cinin b enim sedii terim iyle yanllanabilir- hipotezlerin
standard haline geld i. B u durum id eolojiletirm eye snrlam alar getirdi..
Ekonom i bilim i, m antk ve tutarlln gereklerine tbi olm akla birlikte bir
teoloji biim i olarak gelim itir -B at dnyasnda belki de sekler te
olojinin en etkili dal olarak- nk bu denetim den yoksun olduu lde
form llendirilebilir v e gen ellik le form llendirilm itir. F izik iin ayn ey
sylen em ez. B y le c e , ekonom ik dncede birbiriyle atan okullarn ve
d eien m odalarn ada d en eyim i v e id eolojik tartm ay dorudan yan
sttn gsterm ek kolayken, ayn ey k ozm oloji iin geerli deildir.
A ncak b ilim d eki baz n em li hareketlerin
endojen
olduu
red
625
627
parasyd.
G en e
m eslek ten
olm ayan
bir g z le m c i
insan
628
V
Ne var ki, 1970lerden itibaren, bilimi temel alan teknolojinin, onun
kresel ekonomik bymeyle oalan gcnn, Dnya gezegeni ya da en
azndan canl organizmalarn yaad bir alan olarak Dnya gezegeni iin
temel ve belki de geri evrilemez deiikliklere yol atnn kefiyle bir
likte, d dnya, laboratuvarlara ve seminer salonlarna daha dolayl ama
ayn zamanda daha gl biimde girmeye balad. Bu, insann neden ola
ca bir nkleer sava felaketi beklentisinden daha endie vericiydi. Bu
beklenti Souk Sava boyunca insanlarn hayallerini ve vicdanlarn ra
hatsz etti. Bir Sovyet-ABD nkleer dnya savandan kanmak mm
knd ve bilindii gibi byle bir savatan kanld. Bilim balantl eko
nomik bymenin yan rnlerinden kanmak bu kadar kolay olmad.
Nitekim 1973te iki kimyac, Rowland ve Molina, ilk kez flo-,
rokarbonlarn (buzdolaplarnda ve yakn zamanda yaygnlaan aerosollerde geni apta kullanlyordu) atmosferdeki ozon tabakasn t
kettiine dikkati ektiler. Buna ok daha nceden dikkat ekilebilirdi,
nk serbest kalan bu trden kimyasal maddelerin (CFC 11 ve CFC 12)
miktar 1950lerden nce krk bin tona ulamamt. Bu maddelerin at
mosferdeki miktar 1960 ile 1972 arasnda 3.6 milyon tonun zerindeydi.*
Ancak 1990lann banda atmosferde byk ozon deliklerinin varl,
meslekten olmayan insanlarn da ulaabilecei bir bilgi haline geldi ve
artk yegne som, ozon tabakasndaki tkeniin ne kadar hzl olaca ve
yeryznn doal yenilenme glerinin tesine nasl geecei idi. Eer
CFClerden kurtulmak mmkn olsa bu yenilenmenin gerekleeceinden
kimsenin kukusu yoktur. Sera etkisi, yani 1970lerde ciddi biimde tar
tlmaya balanan insann rettii gazlarn serbest kalmasyla kresel s
nn denetlenemeyecek biimde artmas, 1980lerde hem uzmanlarn hem
de politikaclarn nemli bir sorunu haline geldi (Smil, 1990); zaman
zaman fazla abartlsa da tehlike gerekti.
Neredeyse ayn sralarda, 1873te biyolojinin, organizmalar ve or
tamlarnn i ilikileriyle ilgilenen bir dal olarak gelitirilen dnya eko-
*)
629
Iojisi gnmzdeki biimiyle yan-siyasal bir anlam kazand (E. M. Nicholson, 1970)* Bunlar sekler ekonomik sper snmann (bk. blm 9)
doal sonularyd.
Bu endieler, siyaset ve ideolojinin 1970lerde neden bir kez daha
doal bilimleri kuatmaya baladn aklamaya yeterli olacaktr. Ne var
ki bunlar bilimsel aratrmaya pratik ve moral snrlamalar getirme ih
tiyac hakknda yaplan tartmalar biiminde bilimin eitli dallarna sz
maya balad.
Teolojik hegemonyann sonundan itibaren bu trden konular asla bu
kadar ciddi biimde ortaya atlmamt. Bunlarn insan yaamm daima
dorudan etkilemi olan ya da etkiledii dnlen doal bilimlerin bir
dalndan, yani genetik ve evrimci biyolojiden karak gelimesi artc
deildir. kinci Dnya Savandan sonraki on yl iinde, canl or
ganizmalarla uraan bilim dal, kaltmn evrensel mekanizmasn, ge
netik kodu ortaya karan molekler biyolojinin kaydettii artc ge
limelerle devrimciletirildi.
Molekler biyolojideki devrim beklenmedik deildi. 1914ten sonra,
hayatn, canl varlklara zg bir nitelikle deil, fizik ve kimya te
rimleriyle aklanmas gerektii ve aklanabilecei neredeyse kesin
kabul ediliyordu.** Aslnda, yeryzndeki hayatn, gne , metan,
amonyak ve suyla balayan muhtemel kkeninin biyokimyasal modelleri
ilk kez 1920lerde (genellikle din kart amalarla) Sovyet Rusya ve Bri
tanyada ortaya atld ve bilim gndeminin ciddi bir konusu oldu. Dine
duyulan dmanlk, geerken belirtelim, bu alandaki aratrmaclara hayat
vermeye devam etti: gerek Crick ve gerekse Linus Pauling bu konu ze
rinde durdular. (Olby, 1970, s. 943). Bilimsel aratrmann balca dr
ts, protein molekllerinin kristalletirilebileceinin anlalmasndan bu
"yana, on yllardr, biyokimyasal ve giderek fiziksel olmu, dolaysyla
kristalografk olarak analiz edilmiti. Bir maddenin, dezoksiribonkleik
*)
**)
630
631
632
Mevcut bilgiler nda edindiim btn izlenim udur ki, Homo Sapiens,
davran etkileyen genetik eitliliin nitelii ve bykl bakmndan,
tipik bir hayvan trdr. Kyaslama doruysa, insanln psiik birlii sta
ts bakmndan bir domadan, test edilebilir bir hipoteze indirgenmitir.
Bu, Birleik Devletlerin imdiki siyasal uyumu iinde sylenmesi kolay
bir ey deildir ve akademik topluluun baz kesimlerinde cezalandrlmas
gereken bir sapma olarak grlr. Ancak, toplumsal bilimler btnyle d
rst olacaklarsa, bu fikirle cepheden hesaplamak gerekir... tyi niyet ta
mayan bir suskunluu srdrmek yerine, genetik davran farkll ko
nusunu incelemek bilimciler iin daha iyi olacaktr (Wilson, 1977,
Biology and Social Sciences, s. 133).
Bu aprak szlerin ak anlam udur: rklar vardr ve genetik nedenlerden
tr bunlar baz ayrt edilebilir zellikleri bakmndan srekli biimde eit
sizdir.
*)
633
635
636
19
Yeni Binyla Doru
Byk gvensizlik, srekli kriz ve her trl statkonun yokluuyla ni
telenen yeni bir an bandayz. Kendimizi, dnya tarihinin, Jacob
Burckhardtn betimledii krizlerinin birinde bulduumuzu anlamalyz.
Krizin stesinden gelmek iin gerekli koullar bugn daha iyi grlse de,
bu kriz, 1945 sonrasnda yaanandan daha nemsiz deildir. Gnmzde,
Dou Avrupa da bile ne galipler ve ne de yenilgiye uram gler var
dr.
- M. Strmer, Bergedorf iinde (1993, s. 59)
Dnyasal sosyalizm-komnizm ideali km olsa da, ortaya att so
runlar hl zlmeyi bekliyor: toplumsal avantajn arszca kullanlmas
ve ou kez olaylarn gidiatn ynlendiren parann ar gc. Ve eer
yirminci yzyln kresel dersi iyiletirici bir alama olarak hizmet et
mezse, o zaman byk kzl girdap kendisini btnyle tekrarlayabilir.
- Alexander Soljenitsin, New York Times, 28 Kasm 1993
devletin sona erdiini grmek bir yazar iin ayrcalktr: Weimar
Cumhuriyeti, faist devlet ve DAC. Federal Cumhuriyetin sona erdiini
grecek kadar uzun yaayacam sanmyorum.
- Heine Mller, (1992, s. 361)
I
K sa Y irm inci Y zy l, z m lerin i hi k im sen in b ilm ed ii, hatt b il
d iini iddia etm ed ii sorunlarla sona erdi. n c bin y la doru g i
dilirken, evrelerin i kuatan kresel sisin iin d en kendilerine bir y o l bul-
637
maya alan fin-de siecle yurttalar gibi, herkes tarihin bir dneminin ka
pandn kesinlikle biliyordu. Bunun dnda pek bir ey bilmiyorlard.
Nitekim, iki yzyldr ilk kez, 1990larn dnyas herhangi bir ulus
lararas sistem ya da yapdan tamamen yoksundur. 1989dan sonra d
zinelerce yeni blgesel devletin kendi snrlarn belirlemek iin herhangi
bir bamsz mekanizmaya sahip olmakszn -arac olarak yeterince ta
rafsz davranacaklar kabul edilen nc taraflar bile olmakszn- ortaya
kmas bu durumu aklamaya yeter. Bir zamanlar kurulmu olan ya da
en azndan tartmal snrlar resmen onaylayan byk gler neredeydi?
Avrupa ve dnyann haritasn yeniden izen, bir yerde snr hattn be
lirleyen, bir baka yerde plebisit yaplmas iin srar eden Birinci Dnya
Savann galipleri neredeydi? (Gemite diplomatlarn ylesine aina ol
duklar, artk onlarn yerini alan ksa halkla iliki ve foto-egzersiz zir
velerinden ok farkl olan uluslararas alma konferanslar neredeydi?)
Gerekten de, binyln sonunda eski ya da yeni uluslararas gler ne
redeydi? Szcn 1914te kullanlan anlamyla bir byk g olarak
kabul edilebilecek yegne devlet ABD idi. Pratikte bunun ne anlama gel
dii tamamen belirsizdi. Rusya onyedinci yzyln ortalarndaki b
yklne indirgenmiti. Bu lke, Byk Petrodan bu yana asla bu kadar
ihmal edilebilir olmamt. Britanya ve Fransa nkleer silah sahipliinin
gizleyemedii saf anlamda blgesel bir statye indirgenmiti. Almanya ve
Japonya kesinlikle ekonomik byk glerdi, ancak ikisi de muazzam
ekonomik kaynaklarn geleneksel tarzda askeri gle destekleme ihtiyac
duymamlard. Bilinmez bir gelecekte ne yapmak isteyebileceklerini hi
kimse bilmese de, byle bir destei salamakta zgr olduklar zaman
bile bunu yapmadlar. Ortak bir siyasal politikay arzu eden, ancak eko
nomik meseleler dnda byle bir politikaya sahipmi gibi davranma ko
nusunda bile grlmemi bir yeteneksizlik gsteren yeni Avrupa Bir
liinin uluslararas siyasal stats neydi? Birka devlet dnda byk ya
da kk, eski ya da gen btn devletlerin, yimibirinci yzyla ulald
srada imdiki biimleriyle var olacaklar bile ak deildi.
Uluslararas sahnedeki oyuncularn nitelii ne kadar belirsiz idiyse
dnyann yz yze geldii tehlikelerin doas da o kadar belirsizdi. Ksa
Yirminci Yzyl, byk gler ya da onlarn mttefikleri tarafndan, sper
glerin nkleer felaketle zirveye ulaan ve sonunda saknlan, giderek
638
640
geirme yeteneinde deil -ideolojik liberalizm bunu pek deneyemedikriz iindeki bir dnyann sorunlarna kalc zmler bulma vaadinde ya
tyordu. Ancak yzyl sona ererken gerekletirmeyi baaramad ey
tam da buydu.
SSCBnin k doal olarak dikkatleri, ncelikle Sovyet ko
mnizminin, yani piyasa ve fiyat mekanizmalarna etkin biimde ba
vurmakszn btn retim aralarnn devlet mlkiyeti altna alnmasnn
ve devletin her eyi kapsayacak ekilde merkezi plan uygulamasn btn
bir ekonominin temeli haline getirme giriiminin baarszlna ekti.
Sosyalist idealin btn dier tarihsel biimleri, btn retim, datm ve
deiim aralarnn (zorunlu olarak merkezi devlet mlkiyeti olmasa da)
toplumsal mlkiyetini ve zel giriim ile rekabeti bir piyasann kaynak
tahsisatnn tasfiyesini temel alan bir ekonomiyi ngrmt. Dolaysyla
bu baarszlk, hi bir rejim ya da hkmet sosyalist ekonomiyi kur
duklarn iddia etmi olmasalar da, Marksist ya da baka trl, komnist
olmayan sosyalizm zlemlerini de zayflatt. Hangi biimde olursa olsun
Marksizm, yani komnizmin entelektel gerekesi ve esini, bir tartma
konusu olarak kalmaya devam edecektir. Ancak aktr ki, eer Marx
nemli bir dnr olarak yaasa da, ki bundan pek kuku duyulamaz,
1890lardan beri Marksizmin siyasal eylem doktrinleri ve sosyalist ha
reketler iin zlemler olarak formllendirilen uyarlamalarnn hi biri bu
tartmay kendi zgn biimleri iinde yapmayacakt.
te yandan, Sovyet modelinin kar-topyas da kantlanabilir biimde
iflas etti. Bu topya, btn kaynaklar snrsz rekabet koullar altnda
hibir ekilde snrlanmam piyasa tarafndan tahsis edilen bir eko
nomiye, sadece azami lde mal ve hizmet retmekle kalmayan, ayn za
manda azami mutluluk ve zgrlk ismini hak eden yegne toplum tr
olduu dnlen bir duruma duyulan teolojik inant. Bylesine saf bir
laissez faire toplumu asla varolmamt. Sovyet topyasnn aksine, ultraliberal topyay pratikte gerekletirmek iin 1980lerden nce ne yazk
ki hibir giriimde bulunulmamt. Bu topya Ksa Yirminci YzyPm
byk bir blmnde hem mevcut ekonomilerin yetersizliklerini ve hem
de devlet iktidar ve brokrasinin bymesini eletiren bir ilke olarak ya
amt. Batda bunu gerekletirmek iin yaplan en srarl giriim, Bri
tanyada, ekonomideki baarszl devrildii srada genellikle kabul edi
642
len Mrs Thatchern rejimi, aamal bir uygulama yapmak zorunda kald.
Ne var ki, Batl danmanlarn tavsiye ettikleri ok terapiler ara
clyla, bu trden laissez faire ekonomilerini ksa sre iinde eski Sov
yet sosyalist ekonomilerinin yerine geirme giriiminde bulunulduunda,
sonular ekonomik olarak korkun ve gerek toplumsal gerekse siyasal ba
kmdan felaket oldu. Neo-liberal teolojinin temelini oluturan teorilerine
kadar zarif olurlarsa olsunlar, gereklikle pek az ilikileri olmutu.
Sovyet modelinin baarszla uramas kapitalizm yanllarnn, hi
bir ekonomi bir borsa olmakszn ileyemez eklindeki kanaatlerini do
rulad; ultra-liberal modelin baarszl ise sosyalistlerin, ekonomi de
dahil insani sorunlarn piyasann insafna terk edilmeyecek kadar nemli
olduu eklindeki daha da hakl kan inanlarn dorulad. Bu ayn za
manda, kukucu iktisatlarn, lkenin ekonomik baars ya da ba
arszl ile lkedeki ekonomi teorisyenlerinin sivrilmesi arasnda gzle
grlebilen hibir ilikinin olmad varsaymlarn da destekledi.* Ne var
ki, karlkl olarak birbirini dlayan zt kutuplar olarak kapitalizm ile
sosyalizmi kar karya getiren tartmann, gelecek kuaklar tarafndan,
yirminci yzyln ideolojik Din Souk Savalarnm bir kalnts olarak
grlmesi pekl mmkndr. Bu tartma onaltmc ve onyedinci yz
yllarda Katolikler ile eitli reformcular arasnda gerek Hristiyanln
ne olduuna dair tartmann onsekizinci ve ondokuzuncu yzyllarda
zmlenmesi gibi, nc bin ylda kaytszlkla karlanabilir.
Ularda yer alan iki kutbun dalmasndan daha ciddi olan, yzyln
en etkileyici ekonomik mucizelerinin gereklemesini salayan aracn ya
da karma program ve politikalar denebilecek eyin ynn kaybetmesiydi. Bunlar, kamu ile zeli, piyasa ile planlamay, devlet ile zel
*)
643
644
*)
645
*)
646
649
rv
Dnya ekonomisinin sorunlar soyutlanarak ele alndnda, bir istisna
dnda o kadar vahim deildi. Kendi bana braklsa bile, bymeye
devam edecekti. Kondratiyef periyodlarnm sylediine gre, bin yln
sona ermesinden nce refaha yol aan bir baka byme a gelecekti.
Bu gelime ancak, Sovyet sosyalizminin dalmasnn sonraki etkileriyle,
dnyann baz blgelerinin anari ve sava iinde kmesiyle ve belki de
iktisatlarn iktisat tarihilerinden daha fazla hayranlkla izleme ei
liminde olduklar kresel serbest ticaretin arya kamasyla bir sre en
gellenebilirdi. Bu arada bymenin genilii muazzamd. Grdmz
gibi, Altn a ncelikle gelimi piyasa ekonomilerinin, yaklak alt
yz milyon insann yaad yirmi kadar lkenin (1960) byk ileri atlmyd. Kreselleme ve retimin uluslararas yeniden datm, dnyann
alt milyarlk geri kalannn ounu kresel ekonomiye tamaya devam
edecekti. Doutan ktmser olanlar bile bunun i dnyas iin tevik
edici bir beklenti olduunu teslim etmek zorunda kaldlar.
650
*)
nc Dnya sanayilemesinin hep sz edilen baarl ihracat rnekleri Hong Kong, Singapur, Tayvan ve Gney Kore- nc Dnya nfusunun %
2 sinden daha azn temsil eder.
651
*)
652
*)
653
654
*)
655
656
657
659
660
661
662
663
664
665
666
Kaynaka
leri Okuma
Burada, daha ok ey bilmek isteyen ve tarihi olmayan kiiler iin
baz nerilere yer verilecek.
Yirminci yzyl dnya tarihinin temel olgular, iyi bir ders kitab olan,
R. R. Palmer ve Joel Coltonun mkemmel bir bibliyografya avantajna
sahip, A History o f the Modem World adl kitabnda (6. bs. 1983) bu
lunabilir. Belirli blgeler ve ktalar hakknda tek ciltlik mkemmel ara
trmalar vardr. Ira Lapidus, A History of Islamic Societies (1988), Jack
Gray, Rebellions and Revolutions: China from the 1800s to the 1980&
(1990), Roland Oliver ve Anthony Atmore, Africa since 1980 (1981) ve
Hames Joll, Europe since 1870 (en yeni bask) yararldr. Peter Calvocoressi, World Politics since 1945 (6. bs. 1991) bu dnem iin m
kemmel bir kaynaktr. Geriplan iin u kitap okunmaldr: Paul Kennedy, The Rise and Fail o f the Great Powers (1987) ve Charles Tilly,
Coercion, Capital and European States AD 900-1990 (1990).
Gene tek cilt olarak yaymlanan, W. W. Rostovvun The Worl Eco
nomy: History and Prospecf ' (1978) tartlabilir ve bir baucu kitab
olmaktan uzak olsa da, konuya ilikin geni bilgi salayabilir. Paul Bairochun The Economic Development o f the Third World since 1900u
(1975) ve teknolojinin ve endstrinin gelimesi konusunda David Landesin, The Unbound Prometheusu (1969) okunmas gereken kay
naklardr.
eitli referans eserleri kaynakada listelenmitir. statistik zetler
arasnda unlar saylabilir: Historical Statistics o f the United States: Colonial Times to 1970 (3 cilt, 1975), B. R. Mitchellsin European His
torical Statisticsi (1980) ve ayn yazarn International Historical Sta
tisticsi (1986) ve P. Floranin, State, Economy and Society in Westem
Europe 1815-1975i (2 cilt, 1983). Chambers Biographical Dictionary'si
kapsaml ve kullanldr. Harita trnden kaynaklar iin: Times Atlas of
World History (1978), Michael Kidron ve Ronald Segal, The New State o f
the World Atlas (4. bs. 1991) ve 1968den beri yaymlanan (ekonomik ve
toplumsal) World Bank Atlas. Saysz atlaslar arasnda unlar saylabilir:
Andrew Wheatcroft, The World Atlas of Revolution (1983), Colin McE667
668
669
Referanslar
Abrans, 1945: Mark Abrams, The Condition o f the Briish People, 1911-1945
(London, 1945)
Acheson, 1970: Dean Acheson, Presem al the Creaiiot: M y Years in the State
Department (New York, 1970)
Afanassiev, 1991: Juri Afanassicv, in M. Paquet ed. Le court vitgtieme sice/e,
preface dAlcxandre Adlcr (La T o u r d Aigues, 1991)
Agosti/Borgese, 1992: Paola Agosti, Giovanna Borgesc, M i pare tn seclo:
R kra tti e parole di centosei protagonisti del Novecento (T urin, 1992)
Albers/Goldschmidt/Oehlkc, 1971: Klassenkdnpfe in H'esteuropa (Hamburg,
1971)
Alexeev, 1990: M. Alexeev, book rcview ,in Journal o f Comparative Eamomics
vol.14, pp. 171-73 (1990)
Ailen, 1968: D. Elliston Ailen, Briish Tastes: At enquiry into the tikes and
dislikes o f the regional consumer (London, 1968)
Amnesty, 1975: Amnesty International, Report on T ortun (New York, 1975)
Andric, 1990: Ivo Andric, Converstion milh Goya: Bridges, Sigts (London,
1990)
Andrew, 1985: Christopher Andrevv, Secret Service: The Alaking o f the Briish
Intclligence Community (London, 1985)
Andrew/Gordievsky, 1991: Christopher Andrevv and Oleg Gordievsky, K G B :
The inside Story o f its Foreign Operalions from Lenin to Gorharhev (London,
1991)
Anuario, 1989: Comision Economica para America Lalina y e! Carihe, Anuario
Estadislico de America Latina y el Carihe: Edicion 1989 (Santiago de Chilc, '
1990)
Arlacchi, 1983: Pino Arlacchi, Mafa Business (London, 1983)
Armstrong, Glyn, Harrison: Philip Armstrong, Andrew Glyn, John Harrison,
Capitalsm Since 1945 ( Oxford , 1991 edn)
Arndt, 1944: H .W . A rndt, The Economic Lessons o f the 1930s (London , 1944)
Asbeck, 1939: Baron F.M . van Asbeck, The Netherlands Indies' Foreign Relations
(Amsterdam, 1939)
Benjamin, 1979: W alter Benjamin, One-W ay Street, and Other JVritings (London,
1979)
Bergson/Levine, 1983: A. 13ergson and U .S. Levine eds. The Soviet Economy:
Tomards the Yetir 2000 (London, 1983)
Bcrman: Paul Berman, 'T h e Face o f Downtown in Dissent autum n 1987, pp.
569-73
Bernal, 1939: J.D . Bernal, The Social Function o f Science (London, 1939)
Bernal, 1967: J.D . Bernal, Science in History (London, 1967)
Bernier/Boily: G erard Bernier, Robert Boily et al., Le Quebec en chiffres de 1850
d nos jours, p. 228 (M ontreal, 1986)
Bernstorff, 1970: Dagmar Bernstorff, Candidates for the 1967 General Election
in H yderabad in E. Leach and S.N. Mukhejee eds, Elit es in South Asia
(Cambridge, 1970)
Beschloss, 1991: Michael R. Beschloss, The Crisis Years: Kennedy and Khrushchev
1960-1963 (New York, 1991)
Bcyer, 1981: G unther Bcyer, T h e Political Refugee: 35 Years L ater in Inter
national Migration Revierv vol. XV, pp. 1-219
Block, 1977: I'red L. Block, The Origins o f Internationa! Economic Disorder: A
Study o f United States International Monetary Policy from World War I I to
the Preseni (Berkeley, 1977)
Bobinska/Pilch 1975: Celina Bobinska, Adrzej Pilch, Emfloymenl-seeking Em'tgrations o f the Poles YVorld-Wide X I X and X X C. (Cracovv, 1975)
Bocca, 1966: Giorgio Bocca, Storia dellItalia Partigiana Settembre 1943-Maggio
1945 (Bari, 1966)
Bokhari, 1993: Farhan Bokhari, Afghan border focus o f regions woes in
Financial Times, 12 August 1993
Boldyrev, 1990: Yu Boldyrev in Literaturnaya Gazeta, 19 D ecember 1990, cited
in Di Leo, 1992
Bolotin, 1987: B. Bolotin in World Economy and International Rtlations No. 11,
1987, pp. 148-52 (in Russian)
Bourdieu,,<1979: Pierre Bourdieu, La Distinclion: Critique Sociale du Jugement
(Paris, 1979), English trs: Distinclion: A Social Critique o f the Judgment o f
(Cambridge M A , 1984)
Bourdieu, 1994: Pierre Bourdieu, H ans Haacke, Libre-Echange (Paris, 1994)
Britain: Britain: A n Official Handbook 1961, 1990 eds. (London, Central Office
for Information)
Briggs, 1961: Asa Briggs, The History o f Broadcasting in the United Kirigdom vol.
1 (London, 1961); vol.2 (1965); vol.3 (1970); vol.4 (1979)
Brown, 1963: M ichael B arratt Brown, A fter Imperialism (London, Melbourne,
T oronto, 1963)
dair
Cmd 1586, 1992: British Parliamentary Papers cmd 1586: East India (Nott-Cooperation), X V I, p. 579, 1922. (Tclcgraphic Corrcspoulcncc regarding the
situation in India.)
Considinc, 1982: Douglas M. Considine and Glenn Considinc, Food and Food
Production Encyclopcdia (New York, Cincinnati ete., 1982). Article in meat,
seetion, Form ed, Fabricated and Restructurcd M eat Products.
Crosland, 1957: Anthony Crosland, The Future o f Socialism (London, 1957)
Dawkins, 1976: Richard Dawkins, The Selfish Gene (Oxford, 1976)
D eakin/Story, 1966: F.W . Deakin and G .R . Storry, The Case o f Richard Sorge
(London, 1966)
D ebray, 1965: Regis D ebray, La revolution dans la revolution (Paris, 1965)
Debray, 1994: Regis Debray, Charles de Gaulle: Futurisl o f the Nalion (London,
1994)
Degler, 1987: Cari N . Degler, O n re-reading T he Worhan in America in
Daedalus, autum n 1987
Dclgado, 1992: M anuel Delgado, La Ira Sagrada: Anticlericalismo, iconoclasia y
antiritualismo en la Espaita contemporanea (Barcelona, 1992)
Delzell, 1970: Charles F. Delzell ed., Mediterranean Fascism, 1919-1945 (New
York, 1970)
Deng, 1984 D eng Xiaoping, Selected Works o f Deng Xiaoping (197S - 1984)
(Heijing, 1984)
Dcsmond/M oore: Adrian Desmond and Jam es Moore, Dar ivin (London, 1991)
Dcstabilization, 1989: U nited Nations Inter-Agency Task Force, Africa Recovery
Programme/Econonic Commission for Africa, South African DestabUization
The Economic Cost o f Fronlline Resistance t o Apartheid (Ne w York, 1989)
Deux A ns, 1990: Ministere de fEducation Nationale:Enseignemenl Superieur,
Deux Ans d Action, 1988-1990 (Paris, 1990)
Di Leo, 1992: Rita di Leo, Vecchi gadri e tuovi politici: Chi commattda
davvero nellex-Urss? (Bologna, 1992)
D in, 1989: K adir D in, slam and T ourism in Annals oj'Tourism Research, vol.
16/4, 1989, pp. 542 ff.
Djilas, 1957: M ilovan Djilas, The Nem Class (London, 1957)
Djilas, 1962: M ilovan Djilas, Conversations m h Stalin (London, 1962)
Djilas, 1977: M ilovan Djilas, Wartime (New York, 1977)
Drell, 1977: Sidney D . Drell, Elemcntary P artid e Physics in Daedalus 106/3,
sufflmcr 1977, pp. 15-32
D ubcrm an et al, 1989: M . D ubcrm an, M. Vicinus and G . Chauncey, Hidden
From History: Redaiming the Gay and Lesbian Past, New York, 1989
D utt, 1945: Kalpara D utt, Chiltagong Armoury Raiders: Reminiscences (Bombay,
1945)
Fontana, 1977: Alan Bullock and Oliver Stallybrass eds., The Fontuna Dictionary
o f Modern Ideas (London, 1977 edn)
l'oot, 1976: M .R .D . Foot, Resistance: A n Analysis o f European Resistance
to Nazism 1940-1945 (London, 1976)
Francia, Muzzioli, 1984: M auro Francia, Giuliano Muzzioli, Cent'anni di cooperazione: La cooperazione di consumo modenese aderente alla Lega dalle origini
aliunificazione (Bologna, 1984)
Frazier, 1957: Franklin Frazier, The Negro in the United States (New York, 1957
edn)
Frecdm an, 1959: Maurice Freedman, T he Handling of Moncy: A Note on the
Background to the Economic Sophistication o f the Overseas Ghinese in M an ,
vol. 59, 1959, pp. 6465
Frieda, 1963: Betty Friedan, The Feminine Mystique (Nevv York, 1963)
Friedman 1968: M ilton Friedman, T he Role of M onetary Policy inAmerican
Economic Reviev, vol. L V III, no. 1, March 1968, pp. 1-17
Frbel, Heinrichs, Krcye, 1986: Folker Frbel, J rg en Heinrichs, Otto Krcye,
Umhruch in der Weltmirtschaft (H am burg, 1986)
Galbraith, 1974: J.K . Galbraitl, The Ne Itdustrial State (2nd edn,
Harmondsworth, 1974)
Gallagher, 1971: M .D . Gallagher, Leon Blum and the Spanish Civil W ar in
Journal o f Contemporary History, vol. 6, no. 3, 1971, pp. 56-64
Garton Asl, 1990: Tim othy Garton Asl, The Uses o f Adversity: Essays on the
Fate o f Central Europe (Nevv York, 1990)
Gatrell/Harrison, 1993: Peter Gatrell and Mark Harrison, T h e Russia and
Soviet Economies in Two World Wars: A Conparativc Vic\v in Economic
History Reviem X LV I, 3, 1993, pp. 42452
Giedion, 1948: S. Giedion, Mechanisation Takes Command (Nevv York, 1948)
Gillis, 1974: John R. Gillis, Youth and History (Nevv York, 1974)
Gillis, 1985: John Gillis, For Beller, For IVorse:Briish Marriages 1600 to the
Preseni (New York, 1985)
Gillois, 1973: Andre Gillois, Histoire Secretc des Franais Londres de 1940 d
1944 (Paris, 1973)
Gimpel, 1992: Prediction or Forccast? Jean Gimpcl itervievvcd by Sanda
M iller in The Nem European, vol. 5/2, 1992, pp. 7-12
Ginneken/Heuven, 1989: W outcr van Ginnckcn and Rolph van der Heuvcr,
lndustrialisat'i'n,' employment and earnings (1950-87): An internatinal
survey in International Lahour Reviem, vol. 128, 1989/5, pp. 57199
Gleick, 1988: James Gleick, Chaos: Making a New Science (London, 1988)
Glenny 1992: Misha Glenny, The Fail o f Yugoslavta: The Third Balkan IVar
(London, 1992)
G lyn, Hughes, Lipietz, Singh, 1990: Andrew G lyn, Alan Hughes, Alan Lipietz,
Ajit Singh, The Rise and Fail o f the Golden Age in M arglin and Schor, 1990,
pp. 39-125
Gomez Rodrigucz, 1977: Juan de la C ruz Gmez Rodriguez, 'Comuidadcs de
pastores y reforma agraria et? la sierra sur peruana' in Jorge A. Florcs Ochoa,
Paslores de putta (Lim a, 1977)
Gonzlez Casanova 1975: Pablo Gonzlez Casanova, coord. Cronologia de la
violencia poltlica en America Latina (1945-1970), 2 vols (Mexico D F , 1975)
Goody, 1968: Jack Goody, Kinship: descent groups in lnlernational Encyclopedia
o f Social Sciences, vol. 8, pp. 402-3 (Ncw York, 1968)
Goody, 1990: Jack Goody, The Oriental, he Ancieni and the Primitive:Systems o f
Marriage and the Family in the Pre-lndustrial Societies o f Etrasia (Canbridge,
1990)
G opal, 1979: Sarvcpalli Gopal, Jawaharlal Nehru: A Biography, vol, II, 19471956 (London, 1979)
G ould, 1989: Steplcn Jay G ould, IVanderful Life: The Burgess Shale and the
Nature o f History (London, 1990)
Graves/Hodge, 1941: Robert Graves, and Alan Hodge, The Long fVeek-End: A
Social History o f Great Britain 1918-1939 (London, 1941)
G rav, 1970: Hugh G ray, T h e landed gentry o f Tclengana in E. Leach and S.N .
Mukherjee eds. Elites in South Asia (Cambridge, 1970)
Guerlac, 1951: Ilenry E. Guerlac, Science and French National Strength* in
Edward Mcade Earfc ed., Modern France: Prohlems o f the Third and Fourth
Repubtics (Priccton, 1951)
G uidctti/Stahl, 1977: M . G uidetti and Paul M. Stahl eds., I! sangue e la terra:
Comunit di villagio e comunit fam iliari nell Europea deli 800 (Milano,
1977)
Guinness, 1984: Robert and Celia Dearling, The Guinness Book o f Recorded
Sond (Enfield, 1984)
Haimson, 1964/5: Lcopold Haimson, T h e Problem o f Social Stability in U rban
Russia 1905-1917 in Slavic Reviem, D ecember 1964, pp. 619-64; March
1965, pp. 1-22
Halliday, 1983: Fred Halliday, The M aking o f the Secod Cold H ar (London,
1983)
Halliday/Cunings, 1988: Jon Halliday and Bruce Cumings, Korea: The Unknomn
W ar (London, 1988)
Halliwell, 1988: Leslie H allm elts Filmgoers' Guide Companion 9th edn, 1988, p.
321
Ilnak, 1970: O te Volksneinung rvdhrend des letzten Kriegsjahres in sterreic/Ungarn in Die Auflsung des Ilabsburgerreiches. Zusammenbruch und
Holman, 1993: Michael Holman, New G roup Targets the Roots o f C orruption
in Financial Times, 5 May 1993
Holton, 1970: G. Holton, T h e Roots of Complementarity' in Daedalus, autum n
1978, p.1017
H olton, 1972: Gerald Holton ed., The Tmenticth-Century Sciences: Studies in the
Biography o f Ideas (Nevv York, 1972)
Horne, 1989: Alistair H om e, Macmillan, 2 vols (London, 1989)
Housman, 1988: A.E. Housman, Collected Poems and Selecled Prose cdited and
with an introduction and notes by Christopher Ricks (London, 1988)
Hovvarth, 1978: T.E.B . Hovvarth, Cambridge Betmeen Tvo IVars (London, 1978)
H u, 1966: C .T. H u, Comm unit Education: T heory and Practice in R. M acFarquhar ed., China Under Mao: Polilics Takes Command (Cambridge M A,
1966)
H uber, 1990: Peter W .H uber, Pathological Science in C ourt in Daedalus, vol.
119, no. 4, autumn 1990, pp. 97-118
Hughes, 1969: H. Stuart Hughes, T he sccond year o f the Cold War: A Mcmoir
and an Anticipation in Commentary, Agust 1969
H ughes 1983: H. Stuart Hughes, Prisoners o f Hope: The Sitver Age o f the Italian
Jems 1924-1947 (Cambridge M A, 1983)
Hughes, 1988: H. Stuart Hughes, Sophisticatcd Rebeh (Cambridge and London,
1988)
H um an Development: United Nations Development Programme (U N D P )
Human Development Report, (Nevv York, 1990, 1991, 1992)
H utt, 1935: Ailen H utt, This Final Crtsis (London, 1935)
Ignatieff, 1993: Michael Ignatieff, Blood and Belonging: Journeys into the Nem
Nationalism (London, 1993)
IL O ,. 1990: IL O Yearbook o f Labour Statistics: Retrospeclive edition on Population
Censuses 1945-1989 (Geneva, 1990)
IM F , 1990: International Monetary Fund, VVashington: IVorld Economic Out
look: A Survey by the S t a f f o f the International Monetary Fund, T able 18:
Selected Macro-economic Indicators 1950-1988 (IM F , VVashington, May
1990)
Investing: Investing in Europe's Future ed. Arnold H eertje for the European
Investment Bank (Oxford, 1983)
Isola, 1990: Gianni Isola, Abbassa la lua radio, per favore. Storia dellascoho
radiofonico nell'Italia fascista (Firenze, 1990)
Jacobmeyer, 1985: Wolfgang Jacobmeyer, Vom Zmangsarbeiter zum heimatlosen
Auslnder: Die Displaced Persons in Westdeutschland, 1945-1951 (Gottingen,
1985)
Jacob, 1993: Margaret C. Jacob, H ubris about Scicnce in Contention, vol. 2, no.
3 (Spring 1993)
Jam m er, 1966: M. Jam m er, The Conceptual Devdopmenl o f Quantum Mechanies
(N ew York, 1966)
Jayavvardena, 1993: Lal Jayavvardena The Polential o f Devclopmenl Contracts and
Tomards sistainable Devdopmenl Contracts, U N U jW ID E R : Research fo r
Action (Helsinki, 1993)
Jensen, 1991: K .M . Jensen ed., Origins o f the Cold War: The Novikov, Kentan
and Roberts 'Long Telegrams o f 1946, United States Institute of Peace (W ashington 1991)
Johansson/Percy 1990: Warren Johansson and William A. Percy ed., Encyclopedia
o f Homosexuality, 2 vols (New York and London, 1990)
Johnson, 1972: H arry G. Johnson, Inflation and the Monetarist Controvery
(Amsterdam, 1972)
Jon, 1993: Jon Byong-Je, Culture and Devdopmenl: South Koreatt experience,
International Inter-Agency Forum on C ulture and Devclopment, Scptcm bcr
20-22 1993, Seoul
Jones, 1992: Steve Jones, revievv of David Raup, Extinction: Bad Genes or
Bad Luck? in London Review o f Books, 23 April 1992
Jow itt, 1991: Ken Jowitt, T he Leninist Extinction in Daniel C hirot ed., The
Crisis o f Leninism and the Decline o f the Lefl (Seattle, 1991)
Julca, 1993: Alex Julca, From the highlands to the city (unpublished paper,
1993)
Kakwani, 1980: Nanak Kakvvani, Income Inequality and Poverly (Cambridge,
1980)
Kapuczinski 1983: Ryszard ICapuczinski, The Emperor (London, 1983)
Kapuczinski, 1990: Ryszard Kapuczinski, The Soccer W ar (London, 1990)
K ater, 1985: Michael K ater, Professoren und Studenten im drilten Rcich' in
Archiv f. Kulturgeschichte 67/1985, no. 2, p. 467
Katsiaficas, 1987: George Katsiaficas, The Imagination o f the New Left : A global
analysis o f 1968 (Boston, 1987)
Kedward, 1971: R.H. Kedvvard, Fascism in IVestern Europe 1900-1945 (New
York, 1971)
Keene, 1984: Donald Keete, Japanese Literatre o f the Modern Era (New York,
1984)
Kelley, 1988: Ailen C. Kelley, Economic Consequences of Population Change in
the T hird W rld in Journal o f Economic Literatre, X XV I, D ccem ber 1988,
pp. 168.5-1728
Kerblay, 1983: Basile Kerblay, Modern Soviet Society (New York, 1983)
Kershaw, 1983: lan Kershaw, Popular Opinion and Political Dissat n the Third
Rech: Bavaria /933- /'V/" (Oxlord, 1983)
K ersha\\, 1993: lan K ershnu. The Wzt Di, t . - " h i f P m prttivt* o f Inttpt'ta
tion, 3rd edn (London, 1993)
La rkin, 1988: Philip Larkin, Collected Poems ed. and with an introduction by
Anthony T hw aite (London, 1988)
Larsen E., 1978: Egon Larsen, A Flame in Barhed Wire: The Story o f Amnesty
International (London, 1978)
Larsen S. et al., 1980: Stcin Ugevik Larscn, Bernt H agtvet, Jan Petter, My
Klebost et. al., IVho iYerc the Fascists? (B ergen-O slo-Trom s, 1980)
Lary, 1943: Hal B, Lary and Associates, The United States in the IVorld
Economy: The InternationaI Transactions o f the United States during the
Inlermar Period, U S D ept o f G )m m crce (VVashington, 1943)
Las Cifras, 1988: Asamhlea Permanenle para los Derechos Humanos, La Cifras de la
Guerra Sucia (Buenos Aires, 1988)
Latham , 1981: A.J.H. Latham , The Depression and the Developing IVorld, 19141939 (London and Totow a N J, 1981)
Lcague of Nations, 1931: The Cotrse and Phases o f the IVorld Depression
(Gcneva, 1931; rcprinted 1972)
Lcague of N ations, 1945: Industrialisation and Foreign Trade (Gencva,
1945)
I .catan, 1988: Jerem y I.eam an, The Political Economy o f West Germany 19451985 (London, 1988)
Leighly, Naylor, 1992: J.E . Lcighly and J. Naylor, Socioeconomic Class Bias in
T u rn o u t 19641988: the voters remain the same* in American Political Science
Kcvcw, 86/3 Septcnber, 1992, pp. 725-36
Lenin, 1970: V.I. Lenin, Selected IVorks in 3 Volttmes (Moscow, 1970: L etter to
the Central Committee, the Moscow and Petrograd Committecs and the
Bolshcvik JVJenbcrs o f the Petrograd and Moscow Soviets, O ctober 1/14
1917, V.I. Lenin op. cit, vol. 2, p. 435; D raft Resolution for the Extraordinary
AlLRussia Congress of Soviets o f Peasant Deputies,, N ovember 14/27, 1917,
V.I. Lenin, loc. cit, p. 496; Report on the activities o f the Council of Peoples
Commissars, January 12/24 1918, loc. cit., p. 546
Lcontiev, 1977: Wassily Leontiev, T h e Significance o f MarJcian Economics for
Present-Day Economic T heory in Atner.Econ. Rcv.Supplement vol. X X V III, I
March 1938, republished in Essays in Economics: Theories and Thetrizing, vol.
l ,p . 78 (W hite Plains, 1977)
Lettere: P. Malvezzi and G . Pirelli eds Lettere di Condannati a morte della
Resistenza europea, p. 306 (T urin, 1954)
Lcvi-Strauss: Claude Levi-Strauss, D idier Eribon, De Pres et de Loin (Paris,
1988)
I.ewin, 1991: M oshe Lewin, Bureaucracy and the Stalinist State unpublished
paper in Gerntany and Russia in the 20th Century in Comparative Perspective
(Philadelphia, 1991)
I.evvis, 1981: A rthur Lcwis, T he Rate of G rowth o f W orld T rad e 1830-1973 in
Sven Grassman and Erik Lundberg eds, The IVorld Economic Order.Past and
Prospecls (London, 1981)
Lewis, 1938: Cleona Lewis, Amcricas Stake in International Invcstments (Brookings Institution, Waslington, 1938)
Lewis, 1935: Sinclair Lcwis, It Can't Happen Here (New York, 1935)
Lewontin, 1973: R.G. Lewontin, The Genetic Basis o f Evolutionary Change (New
York, 1973)
Lewontin, 1992: R.C. Lewontin, T h e Dream o f the H um an G enome in Nem
York Reviem o f Books, 28 M ay 1992, pp. 32-40
Leys,1977: Simon Leys, The Chairman's Nem lothes: Mao and the Ctllural
Revolution (Ncw York, 1977)
L-ieberson, Waters, 1988: Stanley Lieberson and M ary C. Waters, Frorn many
strands: Ethnic and Racia! Groups in Contemporary America (N ew York, 1988)
Licbman/Walkcr/Glazer: Artlur Liebman, Keneth Walker, Myron Glazer,
Latin American University Students: A $ix-nation W y (Canbridgc M A, 1972)
Lieven, 1993: Anatol Lievcn, The Baltic Revolution: Estoia, Latvia, I.ilhuania
and the Patl to Independence (New Haven and London, 1993)
Linz, 1975: Juan J. Linz, Totalitarian and Authoritarian Regimes in F rcd.J.
Greenstein and Nelson W. Polsby eds, Hadbook o f Polilical Science, vol. 3,
Macropolitical Theory (Reading M A, 1975)
L iu, 1986: Alan P.L. Liu, Horv China Is Ruled (Englevvood Cliffs, 1986)
Loth, 1988: Wilfried Loth, The Division o f the IVorld 1941-1955 (London, 1988)
Lu Hsn: as cited in Victor Nee and James Pcck eds, Chinas Uninlerrupted
Revolution: Frorn 1840 to the Preseni, p. 23 (New York, 1975)
Lynch, 1990: Nicolas Lynch Gamero, Los jovenes rojos de San Marcos: El
radicalismo universitario de los anos selenta (Lima, 1990)
M cCracken, 1977: Paul McCracken et al., Tomards Full Employment and Price
Stabltty (Paris, O E C D 1977)
M acluhan, 1962: Marshall Macluhan, The Gtenberg Galaxy (New York, 1962)
M acluhan, 1967: M arshall Macluhan and Quentin Fiore, The Medium is the
Massage
York, 1967)
McNeiIl, 1982: William H. McNeill, The Pursuit o f Potver: Technology, Armed
Force and Society since A D 1000 (Chicago, 1982)
Maddison, 1969: Angus Maddison, Economic Gromth in Japan and the (J S S R
(London, 1969)
M addison, .,1,982: Angus M addison, Phases o f C apt alisi Economic Development
(Oxford, 1V82)
M addison, 1987: Angus M addison, Growth and Slowdown in Advanced Capitalist Economies: Techniques o f Quantitative Assessment' in Journal o f Economic
Literatre, vol. XXV, June 1987
Orbach, 1978: Susie Orbach, Fal is a Feminist Issue: the anti-diet guide to
permancnl veight loss (New York and London, 1978)
O ry,J976: Pascal Ory, Les Collaboraleurs: 1940-1945(Paris, 1976)
Pauckcr, 1991: Arnold Pauckcr, Jevish Resistance in Germany: The Facts and the
Problems (Gedenkstaette Deutscher fViderstand, Berlin, 1991)
Pavone, 1991: Claudio Pavone, Una guerra ivile: Saggio storico sulla moralit
nella Resistenza (M ilan, 1991)
Peierls, 1992: Peierls, Rcview of D .C. Cassidy, Uncertainty: The Life o f Werner
Heisenberg' in Nevn York Reviem o f Books, 23 April 1992, p. 44
People's Daily, 1959: Hai Jui reprim ands the Em peror in Peoples Daily Beijing,
1959, cited in Leys, 1977
Pcrrault, 1987: Giles Perrault, A M an Apar t: The Life ofHenriCuriel (London, 1987)
Petcrs, 1985: Edward Peters, Torture (New York, 1985)
Pctcrscn, 1986: W . and R. Petersen, Dielionary o f Demography, vol. 2, art: W ar
(New Y ork-W estport-L ondon, 1986)
Piel, 1992: G erard Piel, Only One IVorld: Our Omn To Make A nd To Keep (New
York, 1992)
Planck, 1933: Max Planck, Where Is Science Going? with a preface by Albert
Einstein; translated and edited by Jam es M urphy (New York, 1933)
Polanyi, 1945: Kari Polanyi, The Great Transformation (London, 1945)
Pons Prades, 1975: E. Pons Prades, Republicanos Espaiioles en la 2a Guerra
Mundia! (Barcelona, 1975)
Population, 1984: U N D cpt o f International Economic and Social Affairs:
Population Distrihution, Migration and Development. Proceedings o f the Expert
Group, Hammamet (Tunisia) 21-25 March 1983 (New York, 1984)
Potts, 1990: Lydia Iotts, The IVorld Labour Market: A History o f Migration
(London and N ew Jersey, 1990)
Pravda, 25 January 1991.
Proctor, 1988. Robert N. Proctor, Racial Hygiene: Medicine Under the N azis
(Cambridge M A , 1988)
Programma 2000: P S O E (Spanish Socialist Party), Manifesto o f Programme:
Draft fo r Discussion, January 1990 (M adrid, 1990)
Prost: A Prost, Frontieres et espaces du pnve in Hisloire de la Vie Privee de la
Premiere Guerre Motdiale nosjours vol. 5, pp. 13153 Paris, 1987
Rado, 1962: A. Rado ed., Yelthandbuch: internationaler politischer und m rtschaftlichir Almanach 1962 (Budapest, 1962)
Raw, Page, H odson 1972: Charles Ra w, Bruce Page, Godfrey Hodgson, Do You
Sincerely lif ant To Be Rich? (London, 1972)
Ranki, 1971: G eorge Ranki in Peter F. Sugar ed., N ative Fascism in the Successor
States: 1918-1945 (Santa Barbara, 1971)
Schum peter, 1939: Joseph A. Schum peter, Business Cycles (Nevv York and London,
1939)
Schum peter, 1954: Joseph A. Schum peter, History o f Economic Analysis (New
York, 1954)
Schwartz, 1966: Benjanin Schwartz, M odcrnisation and the M aoist Vision in
Roderick M acFarquhar cd., China Under Mao: Poiitics Takes Command
(Cambridge M A , 1966)
Scott, 1985. Jam es C. Scott, tVeapons o f the Weak: Everyday Forms o f Peasant
Resistance (New Haven and London 1985)
Seal, 1968: Anil Seal, The Emergence o f Indiat Nationalism: Competition and
Collaboralion in the later Nineteenth Century (Cambridge, 1968)
Sinclair, 1982: Stuart Sinclair, The IVorld Economic Handbook (London, 1982)
Singer, 1972: J. David Singcr, The tVages o f War 1816-1965: A Statistical
Handbook (New York, London, Sydney, Toronto, 1972)
Smil, 1990: Vaclav Smil, Planetary W arming: Rcalitics and Rcsponscs in
Popttlation and Development Reviem, vol. 16, no. 1, M arch 1990
Sm ith, 1989: G avin Alderson Sm ith, Livelihood and Resistance: Peasants and the
Poiitics o f the Land in Peru (Berkeley, 1989)
Snyder, 1940: R.C. Snyder, Commercial policy as refleeted in Treaties from
1931 to 1939 in American Economic Reviem, 30,1940, pp. 782-802
ocial Trends: U K Central Statistical Office, Social Trends 1980 (London,
annual)
y;
Solzhcnitsyn, 1993: Alexander Solzhenitsyn in Nem York Times 28 November 1993
Somary, 1929: Felx Somiary, Wandlungen der Veltmirtschaft seit dem Kriege
(Tbingen, 1929)
Sotheby: A rt M arket Bulletin, A Sothebys Research D epartm ent Publication,
End o f season review, 1992
Spencer, 1990: Jonathan Spencer, A Sinhala VHlage in Time o f Trouble: Poiitics
and Change in R ural S r i Lanka (New D ehli, 1990)
Spero, 1977: Joan Edclman Spero, The Poiitics a f International Economic Relations
(New York, 1977)
Spriano, 1969: Paolo Spriano, Storia del Partito Comunista Italiano Vol. II
(T urin, 1969)
Spriand, 1983: Paolo Spriano, l comunisti europei e Stalin (T u rin , 1983)
S S S R , 1987: S S S R v Tsifrakh v 1987, pp. 15-17,32-33
Staley, 1939: Eugene Staley, The World Economy in Transition (New York,
1939)
Stalin, 1952: J.V . Stalin, Economic Problems o f Socialism in the U S S R (Moscow,
1952)
Starobin, 1972: Joseph Starobin, American Communism in Crisis (Cambridge
M A , 1972)
Starr, 1983: Frederick S tarr, Red and Hol: The Fate o fJ a z z in the Soviet Union
1917-1980 (New York, 1983)
Stat. Jahrbuch: Federal Republic Gertnany, Bundcsamt fiir Statistik, Statistisches
Jahrbuch fiir das Ausland (Bonn, 1990)
Steinberg, 1990: Jonathan Steinberg, A li or Nothing: The A xis and the Holocaust
1941-43 (London, 1990)
Stevenson, 1984: John Stevenson, Briish Socieiy 1914-1945 fHarm ondsworth,
1984)
Stoll, 1990: David Stoll, Is Latin America Turning Protestant: The Politics o f
Evangelical Gromth (Berkeley, Los Angeles, Oxford, 1992)
StoufTer/Lazarsfeld, 1937: S. Stoufler and P. Lazarsfeld, Research Memorandum
on the Family in the Depression, Social Science Research Council (New York,
1937)
Strm er, 1993: Michael S trm er in 'Orientierungskrise in Politik und Gesellschaft?
Perspektiven der Demokratie an der Schmelle zum 21. Jahrhundert in (Bergedorfer
Gesprachskreis, Protokoll N r 98 Hanburg-Bergedorf, 1993)
Strm er, 1993: Michael Strm er, 99 Bergedorfer Gesprachskreis (22-23 May,
Ditchley Park): Wird der Westen den Zerfall des Ostens berleben? Poiitische
und konomische Herausforderungen fiir Amerika und Europa (H am burg, 1993)
T anner, 1962: J.M . T anner, Gromth at Adolescence, 2nd edn (Oxford, 1962)
T aylor/Jodice, 1983: C .L. T aylor and D.A. Jodice, IVorld Handbook o f Political
and Social ndicalors, 3rd edn (New Haven and London, 1983)
Taylor, 1990: T reyor T aylor, Defence industries in International relations in
Rev. Internat.Studies 16, 1990, pp. 59-73
Technology, 1986: U S Congress, Office o f Technology Assessment, Technology
and Stru ctu ra i Unemployment: Reemploying Displaced Adulls (W ashington
D C , 1986)
T em in, 1993: Peter T em in, lTransm ission o f the G reat Depression in Journal o f
Economic Perspectves, vol. 7/2, spring 1993, pp. 87-102)
Terkel, 1967: Studs Terkel, Dvision Street: America (N ew York, 1967)
Terkel, 1970: Studs Terkel, Hard Times: A n Oral History o f the Great Depression
(New York, 1970)
T herborn, 1984: Gran T herborn, Classes and States, Welfare State Developm ents 1881-1981 in Studies in Political Economy: A Socialist Reviem, no. 13,
spring 1984, pp. 7 -41
T herborn, 1985: Gran T h erb o rn , Leaving the Post Office Behind in M.
Nikolic ed. Socialism in the Tmenty-Jirst Century pp. 225-51 (London, 1985)
T hom as 1971: H ugh Thom as, Cuba or the Pursuit o f Freedom (London 1971)
Thom as, 1977: H ugh Thom as, The Spanish C ivil W ar (H arm ondsworth, 1977
edition)
Tiem pos, 1990: Carlos Ivan Degregori, Marfl Francke, Jose Lopez Ricci, Nelson
M anrique, Gonzalo Portocarrero, Patricia Ruz Bravo, Abelardo Snchez
Lcon, Antonio Zapata, Tiempos de Ira y Amor: Nuevos Actores para viejos
problcmas, D E S C O (Lim a, 1990)
Tilly/Scolt, 1987: Louisc Tilly and Joan W. Scott, IVomen, Work and Family
(second cdition, L ondon, 1987)
Titm uss: Richard T itm uss, The G ift Relationship: From Human Blood to Social
Policy (London, 1970)
Tom linson, 1976: B.R.Tom linson, The ndian National Congress and the R aj
1929-1942: The Penultimate Phase (London, 1976)
T ouchard, 1977: Jean T ouchard, La gauche en France (Paris, 1977)
Tow nshend, 1986: Charles Tovvrishcnd, Civilization and Frightfulness: Air
Control in the M iddle East Between the W ars in C. Wrigley ed. (see
Hobsbawm, 1986)
Trofmov/Djangava, 1993: Drnitry Trofimov and Gia Djangava, Some rejlections
on current geopolitical situation in the North Caucasus (London, 1993, mimeo)
Turna, 1965: Elias H . Turna, Twenty-six Centuries o f Agrarian Reform,: A
comparative analysis (Berkeley and Los Angeles, 1965)
Umbrucl: See Frbel, Heinrichs, Krcye, 1986
U nbruch, 1990: Federal Republic o f Germany: Umbruch in Etropa: Die
Ereignisse im 2. Halbjahr 1989. Eine Dokumetation, herausgegeben vom
Ausmrtigen A m t (Bonn, 1990)
U N Africa, 1989: U N Economic Commission for Africa, Inter-Ageicy Task
Force, Africa Recovery Programme, South African Destabilization: The Econ
omic Cost o f Frontline Resistance to Apartheid (N ew York, 1989)
U N D ept o f International Economic and Social Affairs, 1984: See Population,
1984
U N International Trade: U N International Trade Statistics Yearbook, 1983
U N Statistical Yearbook (anual)
U N Transnational, 1988: U nited N ations Centre on Transnational G>rporations,
Transnational Corporatiorts in IVorld Development: Trenis and Prospects (New
York, 1988)
U N VVorld Social Situation, 1970: U N , D epartm ent of Economic and Social
Affairs, 1970 Report on the W orld Social Situation (New York, 1971)
U N World Social Situation 1985: U N D ept o f International Economic and
Social Affair: 1985 Report on the VVorld Social Situation (New York, 1985)
U N W orld Social Situation 1989: U N D ept o f International Economic and
Social Affairs: 1989 Report on the IVorld Social Situation (New York, 1989)
U N W olds Womei: U N 'S o cial Statistics and Indicators Series K no. %uThe
tVorlds IVomen 1970-1990: Trends and Statistics (New York, 1991)
Wilson, 1977: E.O . W ilson, Biology and the Social Sciences in Daedalus 10(>j4,
autum n 1977, pp. 127-40
W intcr, 1986: Jay W inter, W ar and the Briish Pcople (London, 1986)
Woman, 1964: T h e Woman in America in Daedalus 1964
The IVorld Almanack (New York, 1964, 1993)
WorId Bank Atlas: The IVorld Bank Atlas 1990 (W ashington, 1998)
WorJd Developmcnt: W orld Bank: Wor!d Development Repor (Nc\v York,
annual)
W orld Economic Survey, 1989: U N D ept o f International Economic and Social
Affairs, IVorld Economic Survey 1989: Current Trends and Policies in the IVorld
Econotny (New York, 1989)
W orld Labour, 1989: International L abour Office (IL O ), IVorld Labour Repor
1989 (Gcneva, 1989)
VVorld Resources, 1986: A Repon by the IVorld Resources Insiiiule anl tle
International Inslitute fa r Environment and Development (New York, 1986)
VVorld Tables, 1991: T h e VVorld Bank: IVorld Tables 1991 (Baltimore and
Washington, 1991)
W orlds VVomcn: see U N VVorlds W omen
Zctkin, 1968: Clara Zetkin, Rcminisccnces o f Lenin in They Knew idenin:
Reminiscences o f Foreign Contemporaries (Moscow, 1968)
Zicbura, 1990: G ilbert Ziebura, IVorld Economy and IVorld Polilics I924~I9.1I:
From ReconstructiouJo Collapse (Oxford, Ncw York, M unich, 1990)
Zinoviev, 1979: Aleksandr Zinoviev, The Yavning Heights (H arm ondsfrorth,
1979)
Hobsbawm yaptta 1914'den Sovyet ann sonuna ka d a r yaanan "Ksa Yirm inci
Yzyl" b ir tarihsel perspektif iinde ele alyor.
"Ksa Yirminci Yzyl, yani Birinci Dnya Sava'nn patlam asndan SSCB'nin kne
kadar geen yllar, geriye baktm zda sona erdiini g re b ild i im iz tutarl bir tarihsel
dnem i, nasl anlam landracaz? Arkasndan ne geleceini ve nc bin yln nasl
olacan Ksa Yirm inci Yzyl'n onu biim lendireceinden emin olsak bile bilm iyoruz.
N e var ki 19 8 0 'le rin sonu ile 1 9 9 0 'la rn banda dnya tarihinde b ir an sona erdii
ve yeni b ir an balad konusunda ciddi b ir kuku yok...