You are on page 1of 64

insani E D ‹ T Ö R D E N

YARDIM

De¤erli gönüldafl›m›z
Ramazan›n bereketinin dünyay› sard›¤›, kardefllik ve dayan›flma
duygular›n›n pekiflti¤i flu günlerde sizlerin deste¤iyle çal›flmalar›m›za
devam ediyoruz. Madagaskar, Kamerun, Arakan, Açe, Çeçenistan,
Bosna, Filistin… S›n›rlar› aflarak gerek yan› bafl›m›zdaki komflu co¤- ‹NSAN‹ YARDIM
‹HH ‹NSAN‹
rafyalarda gerek binlerce kilometre uzakl›ktaki co¤rafyalarda , savafl, YARDIM
VAKFI
iflgal ve do¤al afetler nedeniyle ma¤dur edilen kardefllerimizin yan›n- BÜLTEN‹D‹R
da oluyoruz. Dünyan›n unutulan topraklar›na, kaderine terk edilen
co¤rafyalara Türkiye’den selam ve umut götürüyoruz. Yeryüzünde
yaflanan adaletsizl

Say›: 28 / 2007
Ocak•fiubat•Mart

‹nsan Hak ve Hürriyetleri


‹nsani Yard›m Vakf› ad›na sahibi
BÜLENT YILDIRIM

Genel Yay›n Yönetmeni


MURAT YILMAZ

Editör
H. ZEHRA ÖZTÜRK

Yay›n Kurulu
AHMET EM‹N DA⁄
OSMAN ATALAY
ENSAR KILIÇO⁄LU
GÜLDEN SÖNMEZ

Kapak ve ‹ç Tasar›m
grataNONgrata

Bas›m
Mavi Ofset
Tel: 0212 549 25 30

Adres
Büyük Karaman Caddesi
Taylasan Sokak
No:3 Fatih - ‹stanbul
Tel: +90 212 631 21 21
Fax: +90 212 621 70 51
info@ihh.org.tr
Kurbanla
dünyan›n
yar›s›na
DOSYA
sayfa / 20

Suriye: tarihin kalbi


fiam sokaklar›nda yürürken ayaklar›m›z›n alt›ndan
insanl›k tarihi ak›yor sanki… Bir yanda Kasyun bir yanda Bilal…
Selam duruyor Hamidiye Çarfl›s› Osmanl›’ya…
Selam duruyor tarih Ramazan coflkusuna…
04
GÖZLEM /

GÖZLEM: GÜNEYDO⁄U ASYA’NIN KAD‹M CO⁄RAFYASI: PATAN‹ 8 GÖZLEM: YOKLUKLAR ÜLKES‹ N


IRAK’A RAMAZAN Z‹YARET‹ 14 GÖZLEM: MÜLTEC‹ ÇEÇENLERE KARDEfi SELAMI 16 MAKALE

FAAL‹YETLER: Türkiye’de Ramazan coflkusu/36 Türkiye’den 47 ülkeye Ramazan kardeflli¤i/38 Pakistan’da depremin birinci
ya ediliyor /45 18 ülkede binlerce ö¤rencinin yüzü güldü/47 SADER faaliyetleri/50 ‹HH stantlar›na yo¤un ilgi/51 Dünyan›n far
‹nsani Yard›m’›n anlam kazand›¤› belde:
AFGANiSTAN ARAfiTIRMA
sayfa / 26

‹slâm co¤rafyas›nda Ramazan ve Bayram


Bereketini yan›nda tafl›yan misafir Ramazan,
‹slam ülkelerinde nas›l karfl›lan›r ve nas›l u¤urlan›r
hepsine olmasa da bir k›sm›na gelin birlikte tan›k,
birlikte konuk olal›m…
6
KÜLTÜR/ 5

N‹JER’DE RAMAZAN 10 GÖZLEM: TAR‹H‹N EMANET‹ KOSOVA’DA RAMAZAN 12 GÖZLEM: KOMfiU


E: KUDÜS, SEN NEDEN BU KADAR SEV‹L‹RS‹N! 30 MAKALE: KORKU VE ÜM‹D‹N PROVASI 32

y›l› doldu/40 Çeçen mültecilere Ramazan deste¤i/42 Bangladeflli yetimlere ‹HH deste¤i /43 Açl›k beldesi Etiyopya ‹HH ile ih-
rkl› bölgelerinden ‹HH ziyaretleri/52 Gönüllü faaleyitleri/54 • Minik kalplerden gelenler/62 Yay›nlar›m›z/63 Bas›nda ‹HH/64
G Ö Z L E M . . .

Suriye:
tarihin
kalbi
fiam sokaklar›nda yürürken ayaklar›m›z›n alt›ndan in-
sanl›k tarihi ak›yor sanki… Bir yanda Kasyun bir yan-
da Bilal… Selam duruyor Hamidiye Çarfl›s› Osman-
l›’ya… Selam duruyor tarih Ramazan coflkusuna…

K
haz›rlayan: MURAT YILMAZ

kim tepe olan Kasyun’a biz de ç›k›yoruz. Geceleri ge-


cekondulardan yükselen ›fl›k huzmeleriyle bir lunapar-
k› and›ran tepe, ayn› zamanda Hz. ‹brahim’in o¤lu ‹s-
ASYUN’DAN DIMEfiK’E: ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n mail’i kurban etmek için ç›kard›¤› ve Hz. Meryem’in
2006 y›l› Ramazan program› çerçevesinde yer alan 48 kuca¤›nda Hz. ‹sa ile s›¤›nd›¤› da¤ olarak da biliniyor.
ülkeden biriydi Suriye. Tatl› bir heyecanla ulaflt›k Suri- EBU NUR’DA TÜRK Ö⁄RENC‹LER
ye’ye ve onun nice devletlere payitahtl›k yapm›fl ka- En uzun s›n›r› paylaflt›¤›m›z komflumuz Suriye, Türki-
dim flehri D›meflk’e. Biz fiam diyoruz ama Arap dün- ye’den e¤itim için oraya giden binlerce ö¤renciye ev
yas› D›meflk diye isimlendiriyor bu kalabal›k ve tarih sahipli¤i yap›yor. Hali haz›rda yaklafl›k 3000 ö¤renci-
kokan flehri. D›meflk “akan kan” anlam›na geliyor. nin bu ülkede bulundu¤u belirtiliyor. Ö¤rencilerin ek-
Büyük ihtimalle Habil ile Kabil’in kavgas›na flahit olan serisi Arapça ö¤renmek için bu ülkeyi tercih ediyor.
Kasyun Da¤›’ndaki ilk cinayetten ötürü bu isim kulla- Zira Suriye inan›lmaz ucuz bir ülke ve bir ö¤rencinin
n›l›r olmufl. Nitekim alt› milyonluk fiam flehrine en ha- geçimi için ayda 100-150 dolar yeterli olabiliyor. Ö¤-
G Ö Z L E M : SUR‹YE: TAR‹H‹N KALB‹ • 04-05
insani
YARDIM

rencilerin ço¤u Ebu Nur Medresesi’ni tercih ediyor. hemen her köflesinde peygamberlerin, sahabelerin
Buray› 30 sene Suriye müftülü¤ü yapm›fl olan Ahmet ayak izlerini tafl›yor. Söylendi¤ine göre 10 bin civar›
Kuftaru açm›fl. Nur Medresesi çevresinde dolafl›rsa- sahabe gelmifl bu topraklara ve bunlardan dokuz bini
n›z mutlaka Türk ö¤rencilere rastlars›n›z. yine buralarda metfun bulunuyor.

fiAM’DA 10 B‹N SAHABE HAM‹D‹YE ÇARfiISI’NDA KED‹C‹KLER‹N BABASI

Ramazan vesilesiyle bulundu¤umuz fiam’dan buram I. Abdülhamit’in yapt›rd›¤› ve II. Abdülhamit’in restore
buram tarih kokan cadde ve sokaklar›, cami ve kalele- ettirdi¤i Hamidiye Çarfl›s›’nday›z. Buras› bizdeki Kapa-
ri, türbeleri ve çarfl›lar› görmeden ayr›lmak olmazd›. l› Çarfl›’n›n bir benzeri ve sa¤l› sollu dükkanlarla dolu.
Biz de Ramazan ay›n›n ilk günlerinde fiam sokaklar›n› ‹flte bu dükkanlar›n aras›nda bulunan bir ebedi istirat-
arfl›nlamaya bafllad›k. Sakin ve temiz fiam sokaklar› gah›, en çok hadis rivayet etmekle ün kazanm›fl bir sa-
bize oldukça s›cak geldi. Bu flehirde içimizi ayr› bir hu- habenin, Ebu Hüreyre’nin, kabrini ziyaret ediyoruz.
zur kapl›yor. Ramazan ay›n›n oluflturdu¤u ayr› bir ma- Buras› o mütevaz› sahabenin -kediciklerin babas›n›n-
nevi atmosfer var o kesin, fakat ondan ötesi bu flehir yaflant›s›na o kadar uygun ki bunu o küçücük mesci-
ezan› befl müezzin taraf›ndan ayn› anda okunuyor. Hz.
Yahya (a.s.), Hz. Hud (a.s) gibi peygamberlerin kabirle-
rini, makamlar›n› ziyaret ediyoruz. Ayn› zamanda bura-
da Peygamber Efendimizin (sav) torunlar›ndan Hz. Hü-
seyin (r.a)’in kabrini de ziyaret imkan› buluyoruz. Anla-
fl›laca¤› üzere Emevi Camii bafll› bafl›na bir tarih.
DÜfiLER‹M‹ZDE B‹LE KUDÜS’LE OLAN
SALAHADD‹N EYYÜB‹
Emevi Camii’nden ç›kt›¤›m›zda bu kez karfl›m›za yeni
bir sürpriz ç›k›yor: Selahattin Eyyubi. Bu büyük insan›n
öyle ans›z›n karfl›m›za ç›kmas›ndan çok mutlu oluyo-
ruz. Selahattin ve Kudüs düfllerimizde bile asla birbi-
rinden ayr›lmayan bir ikilidir. Zira Küdus’ün iflgali kar-
fl›s›nda tebessüm bile etmeyi b›rakan, yemeden, iç-
meden ve uykudan kesilen Selahattin’e, o büyük ko-
mutan’a, Allah yeniden Kudüs’ün fethini nasip ederek
hediyelerin en büyü¤ünü bahfletmifltir. Selahattin Ey-
yübi’ye de bir fatiha okuyarak yan›ndan ayr›l›yoruz.

devam
a r etlerimizi ‹bn-i
a n la r içerisinde ziy
e tle ri’n in , Muhiddin
de girdi¤imizde daha iyi anl›yoruz. Me k rda Haz r olan
z. Ebu De slar›ndan
ettiriyoru lar ›n ka bu z.
EMEV‹ CAM‹‹ BAfiLI BAfiINA B‹R TAR‹H
bi’n in ve yine Haçl› in i z iy a ret ediyoru
Ara kabirle r
Hamidiye Çarfl›s›’n›n bitiminde Emevi Camii’ne var›- Zengi’nin
Nureddin
yoruz. Cami muhteflem yap›s›yla ‹slam medeniyeti-
nin de¤erli eserlerinden biri. Buras› 900’lü y›llarda infla Sonras›nda I. Dünya Savafl› s›ras›nda flehit olan pilot-
edilmifl. Bafllang›çta bugünkü caminin yar›s›n› H›risti- lar›m›z›n kabrini ziyaret ediyoruz.
yanlar di¤er yar›s›n› Müslümanlar kullan›yorlarm›fl. Fa-
kat daha sonra Müslümanlar›n say›s› iyice art›p cami VE HZ. B‹LAL
yetersiz gelmeye bafllad›¤›nda di¤er k›s›m da camiye Birbirine çok yak›n mekanlar içerisinde ziyaretlerimizi
dahil edilmifl. Emevi Camii genifl mermerden avlusuy- devam ettiriyoruz. Ebu Derda Hazretleri’nin, Muhid-
la bize Kabe’nin çevresindeki alan› hat›rlat›yor. Sa¤a din ‹bn-i Arabi’nin ve yine Haçl›lar›n kabuslar›ndan
sola kofluflturan çocuklar camiye ayr› bir hava kat›yor. olan Nureddin Zengi’nin kabirlerini ziyaret ediyoruz.
Bu caminin özelliklerinden birisi de her mezhep için Bu mekanlara biraz daha uzak bir mesafede bulunan
ayr› bir mihraba sahip olmas›. Ayr›ca burada her vakit Hz. Bilal-i Habefli’nin kabrini ziyareti de unutmuyoruz.

BURAM BURAM TAR‹H KOKAN fiAM’I TANIMAYI B‹RKAÇ GÜNE SI⁄DIRAB‹LMEK MÜMKÜN DE⁄‹L.
G Ö Z L E M : SUR‹YE: TAR‹H‹N KALB‹ • 06-07
insani
YARDIM

Hz. Bilal-i Habefli’ye konuk oluyor, o güzel sahabeye


de fatihalar okuduktan sonra yan›ndan ayr›l›yoruz.
H‹CAZ DEM‹RYOLU
fiam’a ün katan bir di¤er fley de tatl›lar›d›r. Fakat Ra-
mazan nedeniyle ancak iftarlarda bu tatl›lar›n lezzetine
varabiliyoruz. fiam Üniversitesi’ni arkada b›rakarak
fiam tatl›lar›n›n sergilendi¤i vitrinlerin önünden geçiyo-
ruz. Yürümeye devam ediyor ve II. Abdülhamit Han’›n
infla ettirdi¤i Hicaz Demiryolu’nun fiam istasyonuna
var›yoruz. Buraya t›pk› bir yolcu gibi girip o büyük padi-
flah› yad ediyoruz. fiam istasyonu flimdilerde kitap fu-
arlar› için kullan›l›yor. Ö¤rendi¤imize göre raylar›n ta-
miri sürmekteymifl. ‹stasyonun önünde 1908 Alman
yap›m› lokomotifi görüyoruz. Sanki o uzun düdü¤ünü
öttürecek ve hemen yola ç›kacak gibi duruyor.
H‹ZBULLAH VE SUR‹YE OMUZ OMUZA
ram›
Sokaklarda yürürken birkaç ay evvel Lübnan’da yafla-
iç in iki iftar prog
fllerimiz eli ve Tür
kiyeli
nan karde
nan büyük felaketin yans›malar›n› da görme imkan›
’d a bu lu an l›, S u riy
buluyoruz. Birkaç arac›n arkas›nda “Suriye’ye Allah fiam Hindist ar
e n le d ik. Afrikal›, a ra ya geldi¤i ift
kefildir!” yaz›lar›n› görüyoruz. Fakat bunlardan da d ü z bir eçti.
n c i k a rd efllerimizin o s fer içerisinde g
ötesi Nasrallah ve Beflflar Esad’›n bir araya getirilmifl ö¤re fl bir at m
foto¤raflar› her taraf› süslüyor. Nereye baksak Suri- o g ra m ›m ›z, çok ho
pr
ye’nin Lübnan ve Hizbullah’a olan deste¤ini ifade et-
mek için as›lm›fl bayrak ve afifller var. Kasyun Da¤›’na AFR‹KALI, SUR‹YEL‹, H‹ND‹STANLI VE TÜRK
do¤ru t›rman›rken evlere, sokaklara as›lm›fl Hizbullah
Ö⁄RENC‹LER ‹HH ‹FTARINDA BULUfiTU
bayraklar› da gözden kaçm›yor. Suriye halk› Lüb-
nan’daki s›k›nt›y› derinden hissetmifl. Bunda Suri- ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf› olarak fiam’da bulunan kar-
ye’ye geçen 300 bin civar› Lübnanl› muhacirin de defllerimiz için iki iftar program› düzenledik. Afrikal›,
önemli etkileri olmufl. Suriyeliler Lübnanl› kardeflleri- Hindistanl›, Suriyeli ve Türkiyeli ö¤renci kardeflleri-
ne bu dönemde çok iyi destek olmufllar. mizin bir araya geldi¤i ilk iftar program›m›z, çok hofl
bir atmosfer içerisinde geçti. Ö¤renci kardefllerimiz
SULTAN VAH‹DEDD‹N fiAM’DAN B‹ZE BAKIYOR söz alarak konuflmalar yapt›. Biz de dilimiz döndü-
Ziyaretimizin flüphesiz en anlaml› u¤rak yerlerinden ¤ünce vakf›m›z›n çal›flmalar›ndan bahsettik. Tüm
biri de son sultan Vahideddin’in ve orada metfun olan kardefllerimiz ‹HH’n›n faaliyetlerini ö¤rendiklerinde
Osmanl› torunlar›n›n kabirleriydi. Sultan Vahideddin bu programa davet edildikleri için teflekkür ettiler.
herhalde Osmanl› padiflahlar› aras›nda en ac›l› ve ke- Programa Ebu Nur Medresesi’nin müdürü de kat›ld›.
derli olanlardan biridir. Bilindi¤i üzere Anadolu toprak- O da programdan çok mutlu oldu. ‹kinci iftar progra-
lar› içerisine s›k›flt›r›lan Osmanl› için can›n› bile feda m›m›z› da yine fiam’›n fakir mahallelerinden birinde
etmekten kaç›nmayan sultan, ömrünün son günlerini gerçeklefltirdik. Suriyeli kardefllerimizle birlikte bir if-
‹talya’da sürgünde geçirmiflti. 1926 y›l›nda ‹talya’da tar daha geçirdik. Bu program›m›za bölgede bulunan
vefat etti¤inde borçlar› nedeniyle ‹talya Hükümeti na- yetim çocuklar da kat›ld›. Onlar›n sevinçleri de görül-
afl›na el koymufl; Suriye valisinin giriflimleriyle naafl meye de¤erdi.
geri al›nm›fl ve Vahideddin’in vasiyeti üzerine vatan Buram buram tarih dolu bu flehri tan›mak birkaç güne
topraklar›na gömülmüfltü. Sultana bak›yorum da yüre- s›¤d›r›labilecek gibi de¤il. Zaten s›¤mad› da. Bütün bu
¤im burkuluyor. Sanki “Neden?” diyor, bir fleyler so- güzellikleri arkam›zda b›rakarak baflka bir programda
ruyor. Gönül dünyamda gözleri yafll› fiam’dan bize ba- buluflmak üzere fiam’dan ve Suriye’den ayr›larak Tü-
k›yor Sultan Vahideddin. riye’ye geri dönüyoruz.
G Ö Z L E M . . .

Güneydo¤u
Asya’n›n kadim
co¤rafyas›:
Patani
Patani “Bab’us-Selam”, yani “Bar›fl Kap›s›”. Sanki

B
bir ‹slam diyar›na giriyoruz Patani’ye ulafl›nca…

haz›rlayan: MURAT UYAR

Halk darbeyi bar›flç›l bir darbe olarak yorumluyor. Dar-


be, kral›n talimat›yla ordu taraf›ndan gerçeklefltirilmifl.
Halk›n ifadelerine göre Baflbakan Thaksin böyle bir
izleri bir k›tadan di¤erine binlerce kilometre ötelere ta- darbenin olaca¤›n› sezinliyormufl. Asl›nda bu darbe
fl›yan kardefllik duygusu ile ç›kt›¤›m›z yolculu¤un ilk krall›¤›n kalkmas›ndan yana olan Thaksin’in yolsuzluk-
dura¤› olan Bangkok’a dokuz saatin ard›ndan ulafl›yo- lar›na karfl› yap›lan bir darbeymifl. Thaksin’in krall›k
ruz. Tayland’›n baflkenti Bangkok’ta hayat günlük ak›- karfl›t› duruflundan ve yolsuzluklar›ndan dolay› darbe
fl› içerisinde devam ediyor. Eski bir flehir olan Bang- art›k kaç›n›lmaz olmufl.
kok’taki ilk izlenimlerimiz “Tayland’da Müslüman yok Bangkok’ta geçirdi¤imiz günün ard›ndan Patani’ye
galiba” diye düflündürtüyor ancak Patani’de karfl›laflt›- gitmek için Hay Yai’ye uçuyoruz. Bir buçuk saat sü-
¤›m›z manzara Bangkok’takinin aksine bir ‹slam bel- ren uçak yolculu¤u ve ard›ndan yine bir buçuk saat
desinde oldu¤umuzu hissettiriyor. süren kara yolculu¤umuz Patani’de teravih vakti son
Güneydo¤u Asya tarihinde en önemli ve kadim krall›k- buluyor.
lardan birine ev sahipli¤i yapm›fl olan Patani’ye hare- Tayland’›n güneyinde bulunan ve Tayland s›n›rlar› için-
ket etmeden önce Bangkok’ta küçük bir flehir turu ya- de yer alan Patani, Budist nüfusa oranla Müslümanla-
p›yoruz. Birkaç ay önce askeri bir darbe yaflanan Tay- r›n yo¤un olarak bulundu¤u bir bölge. Budist yöneti-
land’da, sokak tabelalar› halk›n krala ba¤l›l›¤›n› simge- min hakimiyetinde olsa da kendine has kültürel doku-
leyen “Kral›m›z çok yafla!” ilanlar›yla dolu. Pazarlarda su ve tarihi geçmifliyle öne ç›kan Patani, Tayland’›n di-
krala sevgilerini gösteren t-shirtler sat›l›yor, gençler ¤er bölgelerinden ayr›l›yor. Bizi konuk eden Patanili
bileklerinde “Kral›m›z çok yafla!” bantlar› tafl›yor. dostlar›m›z›n da dedi¤i gibi Patani “Bab’us-Selam”
G Ö Z L E M : GÜNEYDO⁄U ASYA’NIN KAD‹M CO⁄RAFYASI: PATAN‹ • 08-09
insani
YARDIM

PATAN‹L‹ ÇOCUKLARIN “TEfiEKKÜRLER ‹HH” SESLER‹ HALEN KULAKLARIMIZDA YANKILANIYOR.

yani “Bar›fl Kap›s›”. Sanki bir ‹slam diyar›na giriyoruz pekifltirmeliyiz. Size ö¤renci gönderelim orada oku-
Patani’ye ulafl›nca. sunlar, oradaki kardeflli¤i buraya tafl›s›nlar.” diyorlar.
Tuhaft›r ki Bangkok’ta hayat günlük ak›fl›nda devam Patani’de bulundu¤umuz süreç içerisinde krefl ö¤ren-
ederken Patani’de k›sa bir süre önce yaflanan darbe- cileriyle okul merasimlerinde bulufluyor, çocuklara
nin izleri hissediliyor. Herhangi bir engelle karfl›laflma- dondurma da¤›t›yor, balonlar fliflirip ilahiler söyleyerek
m›fl olsak da belli bölgelerde bulunan kontrol noktala- hep beraber an›n güzelli¤ini yafl›yoruz. “Funduk” ad›
r› psikolojik bir bask› unsuru olarak dikkatimizi çekiyor. verilen geleneksel ahflap bar›naklarda dini e¤itim gö-
Uzun süredir ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’ndan baflka yar- ren ö¤renciler bir yandan da resmi e¤itimlerine de-
d›m kuruluflunun bölgeye gelmedi¤ini belirten Patani- vam ediyorlar. Tayland’›n Patanili Müslümanlara uy-
li Müslümanlar bizi coflkuyla karfl›l›yor. Karfl›laflt›¤›m›z gulad›¤› sosyal ve ekonomik bask›lar dolay›s›yla baz›
herkes selam veriyor, uzaklardan gelen kardefllerine temel haklar› ihlal edilen kardefllerimizin e¤itim bina-
kavuflman›n mutlulu¤uyla heyecanla elimizi s›k›yor, lar›na ve araflt›rma merkezlerine ihtiyaçlar› var.
Türkiye’den geldi¤imizi ö¤renince, yerel lehçeleri ile Patanili çocuklar›n “Teflekkürler ‹HH” sesleri halen ku-
“Hofl geldiniz, harika, harika!” diyorlar. laklar›m›zda yank›lan›rken, Ramazan vesilesi ile kucak-
Ço¤u kiflinin varl›¤›ndan haberdar olmad›¤›, ad›n› dahi laflt›¤›m›z Patanili kardefllerimizin samimi karfl›lamala-
duymad›¤› Patani’de geçirdi¤imiz Ramazan program› r›n›, ayn› sofra etraf›nda yenilen s›cak iftar yemeklerini
çerçevesinde, iftar sofralar›nda yaklafl›k 1000 Patanili ard›m›zda b›rakarak Türkiye’ye dönüyoruz. Biliyoruz ki
ile birlikte oluyoruz. ‹ftar›n ard›ndan bafllayan coflkulu ‹slam co¤rafyas›n›n unutulan topraklar›ndan Patani bi-
hasbihal saatlerce sürüyor, kardefllerimiz “Biz sizden zi bekliyor, yine gelece¤iz, Türkiye Müslümanlar›n›n
daha çok fley bekliyoruz. ‹ki ülke aras›ndaki kardeflli¤i selam›n› kardefllerimize yine iletece¤iz…
G Ö Z L E M . . .

i
a-
›rmad›¤› düny

lk es
¤un kimseyi ay ar ülkesinde

r ü
llu

a
su

l
Y ok

Yokluk
Nijer… oklukl
inci ülkesi… Y ;
n›n en fakir ik r olanlar da sadece bir tane
fley yo k, va , tek g›-
birçok ersitesi
yna¤›, tek üniv isi yok…

a n
su ka

z
n tek

a
ülke ni r. Ger

m
k havaalan› va

Ra
da maddesi, te

Nijer’de haz›rlayan: ‹HSAN


ÖZYÜREK

i
jer’deyiz… Yani yoksullu¤un kimseyi ay›rmad›¤› dün-
yan›n en fakir ikinci ülkesi…
Ülkede tek havaalan› bulunuyor… Yokluklar ülkesinde
birçok fley yok, olanlar da sadece bir tane; ülkenin tek
su kayna¤›, tek üniversitesi, tek g›da maddesi, tek ha-
HH ‹nsani Yard›m Vakf› Nijer ekibi olarak saatler süren vaalan› var. Gerisi yok… ‹fl yok, sanayi yok, endüstri
yolculu¤umuzun ard›ndan nihayet Niamey’e iniyoruz. yok, meyve yok, sofralarda ikinci çeflit yemek yok, ço-
Uçaktan iner inmez kavurucu bir s›cak yüzümüze çar- ¤u zaman birinci çeflit de yok… Ülkede üç ay ya¤›fl
p›yor ve bir an nefes alamad›¤›m›z› hissediyoruz. Ni- görülüyor ancak ard›ndan gelen dokuz ayl›k kurakl›k
G Ö Z L E M : YOKLUKLAR ÜLKES‹ N‹JER’DE RAMAZAN • 10-11
insani
YARDIM

dönemi ve ülkeyi sarsan çekirge istilalar› Nijerlinin be-


lini büküyor.
Halk›n %99’unun Müslüman oldu¤u Nijer’de Rama-
zan bir baflka... Evlerin ve iflyerlerinin önünden geçer-
ken radyoda okunan Kur’an tilavetleri duyuluyor. ‹ftar
vakti yaklaflt›¤›nda sokak kenarlar›nda toplanan Nijer-
lileri görüyoruz. Kumun üzerine serilen namazgahlar
üzerine kurulan iftar sofralar›nda Kur’an tilaveti eflli-
¤inde iftar bekleniyor. Kad›nlar çal› ç›rp›yla yakm›fl ol-
duklar› ocaklarda bir fleyler piflirirken, çocuklar ellerin-
de kaselerle dolafl›yor ve birilerinin bir fleyler verme-
lerini bekliyorlar. ‹ftardan sonra teravih için gidilen ca-
milerin etraf› panay›r alan› gibi. Cami etraf›ndaki hare- etmeden herkese yard›m yap›labilir. Biz de ‹HH ‹nsa-
ketlilik geç vakitlere kadar sürerken, camilerde oluflan ni Yard›m Vakf› olarak 1500 aileye g›da da¤›t›m›nda
sohbet halkalar› da gecenin geç saatlerine kadar de- bulunuyoruz.
vam ediyor. Kumanya da¤›t›m› yapt›¤›m›z okulun bahçesi ana baba
Nijer’de her ad›m›m›zda çocuklar yan›m›zda… Kald›¤›- günü, insanlar s›ca¤›n alt›nda saatlerce s›ran›n kendisi-
m›z eve döndü¤ümüzde ise kap›m›z› çalan ve ellerin- ne gelmesini bekliyorlar. Okul içinde da¤›t›mlar devam
de tabakla bizden yemek isteyen çocuklar› görünce ederken d›flar› ç›k›yoruz. Kardefllerimiz Havsa dilinde
flafl›r›yoruz. ‹lk flaflk›nl›¤› üzerimizden att›ktan sonra, bir fleyler söylüyor, iflaretlerle minnettarl›klar›n› belirti-
gece yar›s›na kadar pefli s›ra kap›m›z› çalan çocuklara yorlar. Bahçedeki yüz ifadeleri ile yard›m almak için
elimizde bulunanlardan ikram ediyoruz. Yüzlerindeki içeri girdikleri andaki yüz ifadeleri farkl›. D›flar›da yüzle-
sevinci görmekten, burada olmaktan ve Türkiyeli ri gülenler içeri girip yard›m paketini al›rken biraz mah-
Müslümanlar›n hay›rlar›n› buralara tafl›maktan dolay› cup oluyorlar, bunu hemen hissedebiliyoruz… Ama d›-
mutlu oluyoruz. Yiyecekleri alan çocuklar evin önün- flar› ç›k›nca yüzler yine gülmeye bafll›yor. Ramazan
den h›zl›ca uzaklafl›yor. Bu çocuklar için çok iyi haz›rl›k ay›nda Nijer’de sevimli çocuklarla ve s›cakkanl› Müslü-
yapmal›, yar›nki da¤›t›mlar›m›zda onla- man kardefllerimizle birlikte olabilmenin,
r› en iyi flekilde sevindirmeliyiz diyoruz. bir nebze de olsa onlar›n yaralar›na mer-
Nijer’de ihtiyaç sahibi kimdir diye dü- hem olman›n verdi¤i tatl› huzurla Türki-
flünmek gerekmiyor, karfl›laflt›¤›n›z her ye’ye geri dönerken, dünyan›n en yoksul
kifli her aile her çocuk ihtiyaç sahibi. Ay›rt ülkesinden selam ve dua getiriyoruz.
haz›rlayan: EYÜP TUNCER

Tarihin emaneti Kosova’da


Ramazan
Eski Üskü
p olarak b
ilinen v
Osmanl› e
s e
e
r le
M
r
ü
i
s
il
lü m anlar›n yo
e bezenm
¤un
ifl. Çarfl›
›nda
u¤u k›s›m e r , v akit namazlar
old ›fl cam il doluyor.
o¤unlaflm tamamen
etraf›na y ne re de is e

i
ne savafltan sonra dikilmifl olan devasa haç, beldenin
tarihten gelen dokusuna ve ‹slam kültürüne meydan
okuyor.
Üsküp’te savafl zaman›n›n çok öncesinden beri ‹HH
ile iliflkide olan Arnavut Müslümanlarla bulufluyoruz.
HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n tatl› bir heyecanla seferber Kardefllerimiz özellikle H›ristiyan misyonerlerin ara
oldu¤u bu y›lki Ramazan program›n›n bir dura¤› da Ko- vermeden çal›flt›klar›n› belirtiyorlar. K›sa bir flehir turu-
sova’yd›. Önce Üsküp’e düfltü yolumuz. Türkiyeli olup nun ard›ndan as›l hedefimiz olan Kosova’ya do¤ru yo-
da bu flehirde yabanc›l›k hissedebilmek mümkün de- la ç›k›yoruz. Kosova’daki ilk dura¤›m›z y›llar önce ‹HH
¤il. Üsküp Anadolu flehirlerinin bir prototipi gibi. Eski ve partner kuruluflu ‹yilik Bafla¤› Derne¤i taraf›ndan
Üsküp olarak bilinen ve Müslümanlar›n yo¤un oldu¤u kurulan yetim rehabilite merkezi. Merkezde elde edi-
k›s›m Osmanl› eserleri ile bezenmifl. Çarfl› etraf›na yo- len gelir, yetimlerin masraflar› için kullan›l›yor. Yetim-
¤unlaflm›fl camiler, vakit namazlar›nda nerede ise ta- lerin ailelerinin yan›nda bulunmalar›na özen gösterili-
mamen doluyor. Ama Üsküp’e bakan tepelerden biri- yor; yetimler her y›l belli aral›klarla bu merkezlerde
G Ö Z L E M : TAR‹H‹N EMANET‹ KOSOVA’DA RAMAZAN • 12-13
insani
YARDIM

çeflitli e¤itim faaliyetleri için düzenlenen kamplara ge- mutlu ediyor. Prizren’de düzenledi¤imiz iftar progra-
tiriliyorlar. m›nda S›rplarla ayn› flehirde yaflayan Mitrovitsal› Müs-
Kosova’da bulundu¤umuz ilk akflam, ‹HH olarak bir if- lümanlar misafirimiz oluyor. Mitrovitsal› Müslümanlar,
tar program› düzenledik. Kosova ve Makedonya Müs- savafl zaman›nda S›rplar›n öncelikli olarak Osmanl›
lümanlar›n›n yo¤un kat›l›m› ile çok güzel bir akflam ya- eserlerini ve camileri vurduklar›n›, ve bu eserleri yeni-
flad›k. De¤iflik co¤rafyalardan olmam›za ra¤men ‹s- den ihya etmenin gerekli oldu¤unu anlat›yor, eserlerin
lam’›n kardefllik duygusu ile kucaklaflt›k, dualar ettik. sembolik de¤erini vurguluyorlar. Onlar gerek savafl›
gerek sonras›n› anlatt›kça “Buralarda yap›lacak çok ifl
B‹R ANADOLU fiEHR‹NDEY‹Z SANK‹
var, Türkiye’ye çok ifl düflüyor.” diye düflünüyoruz.
Ertesi gün Prizren’e geçiyoruz. Arnavutlar›n yan› s›ra Son gün baflkent Prifltina’ya geçiyoruz. Prifltina’daki
Boflnak ve Türk nüfusun yo¤un oldu¤u bu flehir de ‹slam Merkezi’ni ziyaret ediyoruz. Yetkililer Müslüman
Anadolu’nun herhangi bir flehri gibi asl›nda. Boflnakla- gençlerin kaynaflmas› için futbol turnuvalar› ve benze-
r›n Türkçe konuflmalar› gezimizi daha zevkli bir hale ri faaliyetler düzenlediklerini, genç cemaatin camiye il-
getiriyor. Osmanl› mezarl›¤›n› ve son savaflta flehit dü- gisinin oldukça yo¤un oldu¤unu belirtiyorlar. Teravih
flenler için yap›lan flehitli¤i görünce duygulan›yoruz. namazlar›nda caminin dolup taflt›¤›n› hakl› bir gururla
Prizren merkezde ‹HH’n›n yap›m›na destek verdi¤i bir bizimle paylafl›yorlar. Bizdeki karfl›l›¤› ‹mam Hatip Lise-
camiyi ziyaret ediyoruz. Bu cami, daha çok kompleks si’ne denk gelen ‹slam okulunu da ziyaret ettikten
olarak tasarlanm›fl bir cami. Çünkü, içerisinde spor sonra dönüfl yoluna koyuluyoruz.
alanlar›, kütüphane, kafeterya ve konferans salonu bu-
lunuyor. Yap›m› tamamlanan caminin kalabal›k bir ce- DÖNÜfi YOLUNDA
maati var, gençlerin cemaate kat›l›m› da oldukça yük- Ve dönüfl yolculu¤u... Herkesin kendi ç›kar› için bir pay
sek. Caminin imam› bize can s›k›c› bir geliflme olan ve kapmaya çal›flt›¤› bu ‹slam beldesi hala yard›m ve des-
alttan altta ifllenmeye bafllanan Arnavut milliyetçili¤in- te¤e muhtaç. Savafl asl›nda yeni bafllam›fl. ‹slami du-
den bahsediyor. Arnavutlar, Boflnaklar ve Türkler, ara- yarl›l›¤› zedelemek için var gücü ile çal›flan misyoner
lar›na sokulmaya çal›fl›lan bu nifaktan haberdarlar ve kurulufllar karfl›s›nda, Kosoval› Müslümanlar destek
bu durum karfl›s›nda onlar› bir arada tutabilecek tek bekliyor. Özellikle Arnavut milliyetçili¤i konusu akl›m›-
gücün ‹slam oldu¤unu biliyorlar. za tak›l›yor. Bu oyun Türkiye’de de oynanm›fl ve binler-
ARNAVUT M‹LL‹YETÇ‹L‹⁄‹ TEfiV‹K ED‹L‹YOR ce masum cana mal olmufltu. S›rplara karfl› omuz
omuza çarp›flan bu insanlar›n bu oyuna gelmeyecekle-
Müslümanlar›n ticari hayatta etkin olmalar› da, Koso-
rini ümit ediyoruz. Kosova gerçekten hem tarihi hem
va’da temellendirilmeye çal›fl›lan Arnavut milliyetçili¤i-
de sosyal olarak bizden çok fleyler tafl›yor. Aç›kças› bi-
ni tetikliyor. Çünkü Müslümanlar›n ticarette söz sahibi
zimle yafl›yor. ‹çinde bulundu¤u psikolojik savaflta, Ko-
olmalar› baz› odaklar› ciddi olarak rahats›z etmekte.
soval› Müslümanlar bizden çok fley bekliyor.
Kosova’n›n büyük konserve fabrikalar›ndan biri Müslü-
manlar taraf›ndan sat›n al›nm›fl. At›l haldeki bu fabrika
yeniden ifller hale getirilmifl, 400 Müslüman bu fabri-
kada çal›fl›yor. Fabrikay› gezerken ticari hayatta varl›k
gösterebilmenin bu co¤rafyada hem maddi hem de
manevi olarak çok önemli oldu¤unu görüyoruz. Art›k
kendi ayaklar› üzerinde durmaya çal›flan Kosova, sö-
mürü düzeni özlemcilerini fazlas› ile rahats›z ediyor.
‹HH ve ‹yilik Bafla¤› Derne¤i iflbirli¤i ile kurulmufl bir di-
¤er yetim evi de Prizren’de bulunuyor. Buray› ziyareti-
miz esnas›nda minicik çocuklar›n okuduklar› Kuran-›
Kerim ve dualar ile gözlerimiz nemleniyor, bu çocuklar
gelece¤e dair ümitlerimizi güçlendiriyor. Prizren’de
Türk Bar›fl Gücü askerlerini gördü¤ümüzde ise bu du-
rumu Türkiye’nin geç de olsa yeniden tarihi miras›na
sahip ç›kt›¤› fleklinde yorumluyoruz ve aç›kças› bu bizi
G Ö Z L E M . . .

Komflu
Irak ’a
Ramazan
ziyareti
Ramazan ay›n› iflgal alt›nda geçiren bölgelerden biri
olan Irak’a, ‹HH görevlisi olarak, Türkiyeli Müslü-
manlar›n ikram› olan kumanya paketlerini da¤›tmak


ve iftar organizasyonlar› yapmak üzere gittik.

haz›rlayan: M. AL‹ BOLAT

ran flehirde benzin s›k›nt›s› hat safhaya ulaflm›fl.


Benzinin litresi, istasyonlarda 250 ile 350 dinar ara-
s›nda sat›l›yor. Petrol istasyonlar›nda kuyruk var. 20
rak, I. Dünya Savafl› ile ayr›lmak zorunda kald›¤›m›z litre benzini alt› dolara yol kenar›nda bir çocuktan al›-
komflular›m›zdan biri. ‹nanc›yla ve kültürüyle Türkiye yoruz. Bir ABD dolar› 1400 dinar civar›nda. Bir YTL
ile kardefl bir ülke. Irak, 1921’de ‹ngilizlerce iflgal afla¤› yukar› 1000 dinar. 500 graml›k bir büyük ek-
edilmifl, ard›ndan sürekli darbeler ve savafllar yafla- mek veya befl küçük ekmek 250 dinar. Bir kg süt
m›fl, en sonunda da ABD iflgaline u¤ram›flt›r. 900 dinar. 1988’de bir çuval pirinç 10 dinar iken flim-
1935’te ba¤›ms›z olan Irak, krall›k sistemi ile yönetil- di 10.000 dinar olmufl durumda. Ayn› tarihte bir kilo
mifl, 14 Temmuz 1958 tarihinde de cumhuriyet sis- fleker alt› dinar iken flu an 1500 dinar. Söylendi¤ine
temine geçmifl. 1968’de Baas rejiminin ülke yöneti- göre, ambargo zaman›nda bir emekli maafl›na ancak
mini ele geçirmesinin ard›ndan 1979 y›l›nda Saddam dört kilo un al›nabiliyormufl.
Hüseyin devlet baflkan› olmufl. 1980-88 y›llar› aras›n- ‹flgalin ilk günlerinden itibaren bölgeye gidip gelen
da ‹ran-Irak savafl› yaflanm›fl, hemen ard›ndan Kör- ‹HH ekipleri ve yerel kardefl kurulufllar, çal›flmalar›na
fez Krizi ortaya ç›km›fl. Körfez Savafl›’ndan sonra aral›ks›z devam ediyorlar. Gezici hastane, binlerce
Irak’a ambargo uygulanm›fl. Mart 2003’te de hala hasta ve yaral›ya hizmet veriyor. Belli aral›klarla erzak
süren ABD iflgali bafllam›fl. da¤›t›m› yap›l›yor ve hastalara ilaç deste¤i devam
Kumanya da¤›t›m› için gitti¤imiz Kerkük’ü çok ba- ediyor. E¤itim kurumlar›na, kitap-k›rtasiye ve di¤er
k›ms›z buluyoruz. Kerkük’ün zengin petrol kuyular› ihtiyaçlar için yard›mlar yap›l›yor. Bu ve buna benzer
sürekli ABD’ye çal›fl›yor. Petrol denizi üzerinde otu- çok say›da faaliyet kardefl kurulufllar nezaretinde de-
G Ö Z L E M : KOMfiU IRAK’A RAMAZAN Z‹YARET‹ • 14-15
insani
YARDIM

vam etmekte. Irak’ta bulundu¤umuz bir haftal›k za-


man zarf›nda kumanya da¤›t›mlar› yap›yor ve cami-
lerde iftar programlar› düzenliyoruz.
Kumanya paketlerimizde, fleker, pirinç, s›v› ya¤, sal-
ça, çay, makarna, bal›k konservesi, kuru fasulye, ku-
ru kay›s› ve peynir. Kumanya yard›mlar›ndan sonra
da 500 ö¤renci için k›rtasiye yard›m› gerçeklefltir-
iyoruz. ‹ftar programlar›m›z› camilerde yap›yoruz.
Ezanla birlikte hurma ve muz ile iftar ediyoruz. Na-
mazlar› cemaatle eda ettikten sonra, çorba, nohut
yeme¤i, pilav üzeri tavuk ve ayrandan oluflan menü
ile yeme¤e devam ediyoruz.
Bölgenin önde gelen radyolar›ndan Sümer FM canl›
yay›n›nda bize yer veriyor, bizimle k›sa bir röportaj
yap›yorlar. Biz de böylece Türkiye halk›n›n selam ve
muhabbetlerini Irakl› kardefllerimize iletme f›rsat›
buluyoruz.
‹HH’n›n gezici hastanesi, köylere ve flehirlerin kenar
mahallelerine giderek hizmet veriyor. Günde 250
hasta muayene ediliyor. Kerkük’te ‹HH’n›n destek
verdi¤i bir hastanenin inflaat› da devam ediyor. fiu
ana kadar ‹HH vas›tas›yla, ülkeye bir buçuk milyon
dolar de¤erinde ilaç yard›m› yap›lm›fl. Bölgeye rönt-
gen cihaz› ve ambulans gönderilmifl.
Ziyaretimiz esnas›nda Irak’taki Ramazan atmosferini
de soluma f›rsat› buluyoruz. Sahurda, özellikle Türk-
menlerin yaflad›¤› bölgelerde eskiden davullar

ylere ve malar› gerekiyor.


ez ici h a stanesi, kö e t ‹stanbul’da serin bir havada oruç tutarken, Irak’ta
‹HH’n›n g izm
lle le rin e giderek h
kenar ma
ha ediliyor. 39 derece s›cakl›kta susuzluktan kavruluyorsu-
flehirlerin 0 h as ta muayene nin nuz. Dudaklar›m çatl›yor. Hayat›nda hiç bu kadar
ünde 25 i bir hasta
ne
veriyor. G te k ve r d i¤ r. s›cakta oruç tutmam›fl biri olarak zorlan›yorum.
kü k’te ‹H H’n›n des a t› da d evam ediyo
Ker infla Yafl›m itibariyle Türkiye’de yaz aylar›nda hiç oruç tut-
mad›m, hep k›fl›n serinli¤inde susamadan, asl›nda
çal›n›rken; flimdi bu uygulama soka¤a ç›kma yasa¤› pek de ac›kmadan iftar etmifltim. Evlerde klimalar ve
yüzünden gerçeklefltirilemiyor. Yasak yüzünden sa- pervaneler sürekli çal›fl›yor. Tavanda as›l› bulunan
bah namaz›na da gidilemiyor. Camilerde ikindi vakti pervanelere Pakta deniyor. Müberrride denen koca-
hadis sohbetleri oluyor. ‹ftara yaklafl›nca sohbetler man serinleticiler de pencerelerden içeri sürekli se-
yerini Kur’an tilavetine b›rak›yor. Kur’an okunmaya, rin hava üflemekte. Irakl› Müslümanlar, iflgal alt›nda
kimi camide akflam ezan›na 30 dakika kala kiminde Ramazan ay›n› yaflamaya devam ediyorlar.
de bir saat kala bafllan›yor. ‹ftar› bir hurma ile aç›yor- Irakl› Müslümanlar kendilerine gönderilen yard›mla-
sunuz. Yan›nda bir de muz verilmiflse ne iyi. Ard›n- r›n maddi faydas›ndan ziyade manevi deste¤ini his-
dan akflam namaz› eda ediliyor. Sonra da as›l yeme- sediyorlar. Bu manevi destek onlar›n morallerini yük-
¤e geçiliyor. Teravih namaz› hatimle k›l›n›yor. Evi ca- seltiyor. Yap›lan tüm yard›mlar için Türkiye halk›na
miden uzak olanlar, sekiz rekat teravihin k›l›n›fl›n›n teflekkürlerini bildiriyorlar. Türkiye’den Irak’a selam
ard›ndan camiyi terk etmek zorunda kal›yorlar. Çün- götürmüfltük. Irak’tan da Türkiye’ye selam getir-
kü soka¤a ç›kma yasa¤› bafllamadan evlerine ulafl- iyoruz. Irakl› kardefllerimizin selam› var.
G Ö Z L E M . . .

Mülteci
Çeçenlere
kardefl
selam›
P›l›m›z› p›rt›m›z› topluyor ve sessizce yola koyulu-
yoruz ‹HH seyyahlar› olarak. En az›ndan ellerinden
tutal›m kardefllerimizin, bir kardefl selam›yla halle-

R
flelim, biraz da hediyeleflelim diye.

haz›rlayan: EMR‹N ÇEB‹

Dünyan›n süper güçleri birçok ‹slam beldesine cehen-


nem solu¤unu üflüyor. Müslümanlar bunlar› ilk kez ya-
flam›yor deniyor. “Mo¤ol iflgallerinden ‹slam dünyas›-
amazan en güzel nas›l de¤erlenir? Hadisler, ayetler, n›n sömürge tarihine kadar çok kez y›k›l›p yeniden di-
Ramazan’›n ibadet, ma¤firet ve bereket ay› oldu¤una rildik deniyor.” “Elimizden gelen bir fleyler olmal›!” di-
dairdir hep. Bir de yoksulun, aç›n, düflmüfllerin derdin- ye düflünüyor insan. Tarihin tekerrürü kural›na s›¤›n›l-
den anlamak için bu ibadet farz k›l›nm›flt›r bizlere. mamal›. Baflka alternatifler bulmal› çekilenlerin s›z›s›n›
‹slam ümmeti olarak zor bir dönemden geçiyoruz. dindirmek için. “Peki, ne yapabiliriz?” sorular› zihni-
mizde, p›l›m›z› p›rt›m›z› topluyor ve sessizce yola koyu-
luyoruz ‹HH seyyahlar› olarak. En az›ndan ellerinden
tutal›m kardefllerimizin, bir kardefl selam›yla hallefle-
lim, biraz da hediyeleflelim diye.
27 Eylül günü ö¤len saatlerinde ‹stanbul’dan havalan›p
Bakü’ye do¤ru yol al›yoruz. Karadeniz ve Gürcistan is-
tikametinde devam eden yolculu¤umuz boyunca y›lla-
r›n mücadelesini düflünüyoruz bize efllik eden bulutla-
r› seyrederken. S›n›r› geçiyoruz… Batum üzerindeyiz.
Kafkasya’da say›l›r›z art›k. Yeryüzünün güzelliklerini bir
de yukar›dan görüyoruz. Ayn› anda yeryüzünde yafla-
nan çirkinlikler de akl›m›zda beliriyor. Bu geçti¤imiz gü-
G Ö Z L E M : MÜLTEC‹ ÇEÇENLERE KARDEfi SELAMI • 16-17
insani
YARDIM

lasa da
erre n b aruttan a¤ .”
z
zel co¤rafyalarda kim bilir hangi insanlar katlediliyor,
y kara toprak, her s an a dön meyece¤iz
kim bilir kimler a¤l›yor? “E flekilde ›’ndan)
h üzünlü bir (Çe ç en Milli Marfl
Yaklafl›k üç saatlik bir yolculuktan sonra Bakü’ye iniyo-
ruz. Kardefl ülke Azerbaycan’day›z. Asl›nda bir taflla iki
kufl vuruyoruz. Çünkü Bakü’ye Çeçen mültecilerle bu- bir arada gerçekleflti. Bu yüzden baya¤› yo¤undu bizler
luflmaya gidiyoruz. Bu arada kardefl ülkeyi de görmek için. Ramazan yard›mlar›n› alan yetim anneleri yan›m›-
nasip oluyor. ‹lk gözlemlerimiz kardefl ülkeye yönelik za geldi birer birer. Bizim gözlerimiz ise ufakl›klar› ar›-
oluyor. Sokaklar, binalar, her fley çok farkl›. Bize en ta- yordu. Sonra birden en yo¤un an›m›zda yan›m›zda si-
n›d›k gelen Azeri Türkçesi. fioför, taksi floförü de¤il yah saçlar›, siyah, iri ve çekik gözleriyle bir melek belir-
derya. Anlat›yor da anlat›yor. Pür dikkat dinliyoruz. Bir di. Babas› flehit, annesi ise Ruslar taraf›ndan kaç›r›lm›fl
taraftan da Azeri lehçesinin kulaklar›m›za getirdi¤i e¤- bu ufakl›¤›n. fiu an ise babaannesiyle kal›yormufl. Böy-
lenceyle doluyoruz. Bir ara arkadafl Ruslardan kalma le bir güzele sahip olmak için neler vermezdi insan. Ne
binalar›n eskili¤inden bahsediyor. Maalesef Azerbay- de¤erliydi o, bir flehidin devam›, belki de iki flehidin…
can’›n tarihi yap›lar› bunlardan ibaret. fioför hemen ara- Sonra anneler… On sekizinde, yirmisindeki genç an-
ya giriyor. “Yok hepsi gözeldir eski de¤ildir. Onun gö- nelerden oluflan dullar ordusu. fiehit olan eflleri de on-
zelli¤i köhneli¤indedir”. Bu laf›n üstüne bize de sohbe- lardan geri de¤il. On sekizinde, on dokuzunda… Ne
ti gözel gözel dinlemek düflüyor. çok yar›m kalan hayat vard› önümüzde. Temiz, genç
ve güzel insanlar›n hayatlar› yar›m b›rak›lm›flt›.
fiEH‹TLER‹N DEVAMI YET‹MLER Bedenen olmasa da o gün zihnen baya¤› yorulduk. Bir
Bu ay Bakü’de Ramazan program› ile yetim yard›mlar› yandan görevimizi ifa etmek, bir yandan da onlar› en
vimlilik vard›. Ö¤retmenleri onlar› yerlerinden kald›rd›
bize do¤ru yöneltti. Sabah güneflinin ›fl›klar› da onlara
efllik etti. Baz›lar›n›n gözü yafll›yd›. Anneleri b›rak›p git-
miflti. Sessiz a¤l›yordu biri. Gözleri ve kafllar› k›pk›rm›-
z› olmufltu. Sar›fl›n bir çocuktu, bu yüzden kafllar›na va-
rana kadar k›zarm›flt›. Durdu¤u yerde, sessiz sedas›z
yumruk yumruk gözyafllar› ak›t›yordu. Yan›na gittim.
A¤lad›¤›n›n fark edilmesini istemiyordu ama gözyaflla-
r›na da hakim olam›yordu. Çeçendi ne de olsa. Guru-
rundan a¤lad›¤›n›n görülmesini istemiyordu. Sonunda
onu rahat b›rak›p uzaktan izlemeye koyuldum. Bu ara-
da da¤›tt›¤›m›z balonlarla odadaki hava birden de¤ifl-
mifl, balonlar onlar›n temiz nefesleriyle büyümüfl ve
her yer onlar›n temiz 盤l›klar›na bo¤ulmufltu. Herkes
hayat›ndan memnundu. Biri hariç. Benim gözüme
kestirdi¤im ufakl›k hala için için a¤l›yordu. Ö¤retmen-
leri onlardan Çeçen dans› yapmalar›n› istedi. Önce yi-
ne güzel mi güzel bir k›z ve erkek çocu¤u süzüldü ara-
lar›ndan. Bir metreye varmayan boylar›yla büyükler-
den farks›z oynad›lar. Ne de güzel yak›fl›yordu. ‹çimiz-
den gidip onlara doyas›ya sar›lmak geliyordu. Sonra bi-
zim sulu gözlüyü kald›rd› hocas›. Görev verilmiflti bir
kere. Hem a¤l›yor hem de bizim için dans ediyordu.
Kartallar gibi ellerini aç›p küçük k›z›n etraf›nda dönü-
yordu. Ayaklar›n› yere öyle sert vuruyordu ki, ufakl›k
bir delikanl› oldu gözümüzde. Görevini ifa etti ve d›fla-

f›nda
›p küçü k k›z›n etra
ç du
tallar gib i ellerini a ö yle sert vuruyor
derin hislerimizle anlamak farziyeti aras›nda koflturup Kar r›n› yere
u. Ayakla u gözümü
zde.
duruyordu zihnimiz. O günün akflam› tercüman›m›z dönüyord ka n l› old
bir deli
olan Çeçen bayan›n evine do¤ru yol ald›k. O da bir fle- ki, ufakl›k
hit efliydi. Yirmi sekizinde ve iki flirin k›z çocu¤u anne-
siydi. ‹ftar için çabucak bir Çeçen mant›s› yapt› bize. O r› ç›kt›. Peflinden gittim. Merdivenlere oturmufl, bafl›n›
akflam iki Çeçen bayan daha bize kat›ld›lar. Birinin efli korkuluklara yaslam›fl, yine a¤l›yordu sessizce. Okulun
flehit, di¤erininki ise dört y›l önce Ruslar taraf›ndan ka- ilk zamanlar›yd› ve bizimki buram buram anne hasreti
ç›r›lm›fl ve bir daha haber al›namam›fl. O akflam kendi çekiyordu belli. Ne kadar isterdim onunla oturup ona
hikayelerini ve baflka baflka hikayeleri anlatt›lar bize. efllik etmeyi. Ama rahat b›rakay›m dedim, gücünü iyi
Ne kadar uzak kalm›fl›z bu kavramlardan, flehitlik, fla- zorlam›flt›k ufakl›¤›n.
hadet, mücahit… Allah için can›ndan, efllerinden, p›r- Oradan ayr›l›p g›da da¤›t›m› yap›lan yere, kalan yetim-
lanta gibi yavrular›ndan geçenler var. O yüre¤i göre- lerin ödemelerini yapmak üzere gittik. Da¤›t›m yine
meden, o cesurlu¤a hayran olamadan, uluslararas› po- tüm yo¤unlu¤uyla devam ediyordu. Bizim iflimiz ise
litik de¤erlendirmelere kapt›r›p gitmifliz kendimizi. azalm›flt›. Yaklafl›k 250 yetime ayl›k da¤›t›mlar›n› yap-
Ertesi gün ise üç Çeçen okulunu ziyaretle bafllad›k ifle. t›k. En son listeleri kontrol ediyorduk. Bir ara masan›n
‹lk olarak bir anaokuluna gittik. ‹çeri girer girmez o dün- üzerine koydu¤umuz foto¤raf makinesini bize yard›m-
ya tatl›s› yüzler karfl›lad› bizi. Oturmufl çizgi film seyre- c› olan bayanlardan birinin o¤lu kapm›fl ve içindeki tüm
diyorlard›. Bizi gördüklerinde ise baz›lar› flaflk›n baz›lar› resimleri silmifl. Bunu fark etti¤imizde beynimizden
endifleli bak›yordu. Ama hepsinde ortak olan bir se- vurulmufla döndük. Ama çocu¤a k›zamad›k tabi ki. An-
G Ö Z L E M : MÜLTEC‹ ÇEÇENLERE KARDEfi SELAMI • 18-19
insani
YARDIM

nesi ise birkaç azarlamadan sonra onu b›rakt›. Anne dan eksik etmesinler.” diyorlarm›fl. Bofl gözlerle ona
sert karakterliydi ama oldukça sab›rl›yd›. Özellikle o o¤- bak›yorum. Hala anlam veremiyorum, “S›rr› nedir?”
luna karfl› sevgisi büyüktü. Bunun nedenini daha son- diyorum kimi dünyaya bu kadar yap›fl›k, kimi ise ötele-
raki günlerde anlad›k. Me¤er bizimki babas›n›n bir kop- rin derdinde. Daha sonra bayan›n eflinin videoya çekil-
yas›ym›fl. Bayan foto¤raflar›n› gösterdi flehit eflinin. mifl görüntülerini seyrettik. Ben görüntülerden çok ka-
Çocu¤una her bakt›¤›nda eflini görüyordu besbelli. O d›na bak›yordum. Sanki efli ordayd›, onu görüyordu
akflam da bizim resimlerimizi öbür tarafa yollayan ufak- karfl›s›nda sanki. O s›rada hem komik hem de ak›l al-
l›¤›n evinde kalacakt›k. Bizi yine en güzel flekilde karfl›- maz bir hikaye anlatt›lar. Görüntülerden birinde o s›ra-
lad› ev sahipleri. ‹ftardan sonra baz› gazileri ve çok zor larda on yedisinde olan bir Çeçen’i gösterdiler bize. fiu
flartlarda yaflayan Çeçen aileleri ziyaret ettik. Fakir de- an hapisteymifl. Kendi hapisteyken han›m› do¤um
mek istemedik onlara çünkü asla fakir de¤illerdi. Kalp- yapm›fl ve bir o¤lu olmufl. Onu görmeyi çok istemifl
leri ve cesaretleriyle dünyan›n en zenginleriydi belki. ama tabi imkans›z bir istek bu. Sonunda Ruslara evin-
ÇEÇEN A‹LELER de silah saklad›¤›n› ve bunu onlara göstermek istedi¤i-
ni söylemifl. Apar topar onu evine götürmüfller. Sonra
Bakü’de bulundu¤umuz süre içerisinde Çeçen ailelere o¤lunu görmüfl ve Rus askerlerine “‹flte benim silah!”
misafir olduk. Önce befl çocuklu bir aileyi ziyaret ettik. diyerek bir de espri yapm›fl. Tekme tokat döve döve
Gözleri görmeyen baba Çeçenistan’a dönemiyormufl. geri götürmüfller. Yafl›yormufl ve hala hapisteymifl.
Küçücük bir odas› olan derme çatma kulübenin tavan›
tepemize düflecek neredeyse. S›¤ar m› buraya kartal AYRILIK B‹R DÜ⁄ÜM BO⁄AZIMIZDA
yürekler? Çocuklarla ilgilendik hep. Çeçen abiden ha- Son günümüzü de yine aile ziyaretleriyle tamamlad›k.
ya ettik. Çünkü kim bilir belki de en a¤›r duygular› ya- Ayr›l›k vakti geldi üç gün sonunda. Zihinlerimizde tarif-
fl›yordu. Birileri evine kadar yard›m etmeye geliyor ve siz bir u¤ultu. Oradan ayr›l›rken arkada bir fleyleri ya-
eline birkaç kurufl s›k›flt›r›yordu. Bu hallere düflecek r›m b›rakm›fl›z gibi bir his kaplad› içimizi. Kaynayan bir
adam m›yd›? Binlerce kez lanet etti belki onu bu hale dünyan›n zihnimizdeki u¤ultusu yavafl yavafl kaybolu-
getirenlere. yordu. Bakü’den havaland›k. Ramazan ise devam edi-
Sonra baflka bir aile. Yine ayn› manzara. Asil bir Çeçen yordu. Bu bereketli ay eflsiz bir vesileydi bizler için Çe-
ve ard›nda han›m›, çocuklar›. Konuflmad›lar bizimle çenlere ve di¤er tüm Müslüman kardefllerimize ulafl-
pek. Biraz geç ziyaret etmifltik onlar›, bu yüzden mi mada. Paylaflarak büyüyen ve kuflatan rahmet ay›,
yoksa yard›m almak zorlar›na m› gitti bilemiyoruz? Bu Müslüman halklar›n ortak arkadafl›… Neyse ki biz terk
Çeçen baba da savaflta gazi olmufltu, aya¤› sakatt›. etsek de o bizim yerimize kald› geridekilerle.
Geri dönmesine mani olan aya¤›n›n durumu de¤ildi. ‹nsan, nesy eden yani unutan. Bir bünyede nas›l bar›n-
Çeçenistan’a girifli yasaklanm›flt› onun da. O da sessiz d›rmal›, hem duyarl›l›¤› hem de unutkanl›¤›? En az›n-
bir flekilde yard›m›m›z› al›p u¤urlad› bizi. dan dua edelim diyoruz istedikleri gibi. Duam›zda göz-
Birkaç aile daha ziyaret ettikten sonra tekrar baflka lerimizin önünden Dudayevler, Mashadovlar, Basa-
baflka hikayeler dinlemek üzere misafir oldu¤umuz yevler ve di¤erleri geçiyor nedense. Gelecek nesiller
eve döndük. Bizi misafir eden Çeçen han›m›n eflinin için dua ediyordu kalbimiz besbelli.
foto¤raflar›na bak›yorduk. Bir foto¤rafta yaklafl›k dokuz
on kifli vard› ve bunlardan sadece biri hayattayd› flu an.
Hepsini teker teker tan›tt›lar ve onlar›n hayat hikayele-
rini anlatt›lar. Ölüm bu kadar kolay bu kadar kabul edi-
lebilir olmufl onlar için. Çünkü ölümleri ölüm de¤il fle-
hadet. “Ne kadar rahat bahsediyorsunuz ölmüflleriniz-
den.” dedik münasebetsizce. “Onlar ölü de¤il!” dedi-
ler. Bu basit cevap balyoz gibi indi tepemize. “Her ha-
lükarda ölmeyecek miyiz? Bari güzel olan›ndan ol-
sun.” dediler. Bu arada oradaki mücahitlere, kendi du-
rumlar›ndan daha çok üzülüyor Çeçen bayanlar. Art›k
bafl bafla kalm›fllar davalar›yla, sanki bu bir tek onlar›n
ifliymifl gibi. “Müslümanlar yard›m etmiyor bari dua-
KURBANLA
AÇE AFGAN‹STAN B‹TL‹S BOSNA C‹BUT‹ Ç‹

Y
olmak için savafllar›n, krizlerin, afetlerin ve yokluklar›n
yafland›¤› kardefl co¤rafyalara uzan›yoruz. Kurban
paylaflmakt›r; bir lokmay› ikiye bölmek, iki elbiseden
birini ensar s›cakl›¤›nda muhacir kardefline sunmakt›r.
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf› 14 y›ld›r baflar›yla gerçeklefl-
eniden Kurban mevsimindeyiz. Allah için feda edebil- tirmifl oldu¤u Kurban çal›flmas›n› bu sene de dünya-
menin, sevdiklerimizden O’nun r›zas› için verebilme- n›n 100 ülke ve bölgesine tafl›yor. Kafkasya’dan Afri-
nin ad› olan Kurban’da, yeryüzünde yeni ve umut do- ka’ya, Balkanlar’dan Uzakdo¤u’ya, Latin Amerika’dan
lu bir seferin haz›rl›¤› yap›l›yor. Ac›lar›, s›k›nt›lar› kur- Ortado¤u ve Orta Asya’ya kadar ‹slam co¤rafyas›n›
ban sevinci ile paylaflmak, yaral› gönüllere merhem bir araya getiriyor. Farkl› ›rklar›n yaflad›¤›, farkl› dillerin
D O S Y A : KURBANLA DÜNYANIN YARISINA• 20-21
insani
YARDIM

konufluldu¤u ve farkl› iklimlerin yafland›¤› co¤raf- lar› sorulacak ihtiyaç sahiplerinin mutluluk ve se-
yalarda bayram›n ayn› coflkuyla, ayn› alg›yla ve vinçlerini flimdiden tahmin etmek mümkün.
ayn› ruhaniyetle yaflanmas› Kurban’› “et bayra- ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf› Kurban çal›flmas›yla dün-
m›” olarak alg›lanmaktan kurtar›yor. yan›n birçok noktas›ndaki misyonerlere karfl› da
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Kurban çal›flmas›yla fizi- mücadele ediyor. Maddi ve manevi anlamda zor
ki mesafeleri gönül co¤rafyam›zda eritiyor. Kar- durumda bulunan insanlar›n ihtiyaçlar›n› istismar
defl olman›n, paylaflman›n ve Allah için adaman›n ederek karfl›l›¤›nda dinlerini de¤ifltirmelerini iste-
ve kurban etmenin manevi iklimiyle tüm ‹slam yen misyonerler, milyar dolarl›k bütçelerle dünya-
dünyas›n› bir araya getiriyor. n›n hemen her noktas›nda çok yo¤un bir çal›flma
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Kurban› vesile tutarak ye- sergilemekteler. Kurban vesilesiyle ulafl›lan co¤-
niden kardeflli¤in alt›n› kal›n çizgilerle çiziyor ve rafyalardaki insanlar›n, misyonerlerin insaf›na terk
çeflitli vesilelerle birbirini unutan, birbirinden uzak edilmemeleri için gerekli çal›flmalar›n altyap›lar›
kalan Müslümanlar› kurbanla buluflturuyor. Ana- oluflturuluyor. Bu çerçevede e¤itim programlar›,
dolu’daki Müslümanlar›n samimi duygular›n›, se- okul ve cami çal›flmalar› üzerinde durularak misyo-
lamlar›n› kardefl co¤rafyalara tafl›yor. nerlere karfl› yeni mevziler oluflturuluyor. Bu an-
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf› uzun y›llard›r mülteci lamda geçti¤imiz y›lki kurban çal›flmas›yla Zim-
kamplar›nda türlü mahrumiyetle birlikte yaflayan, babve’de ‹slamiyetle flereflenen 800 kifli önemli bir
analar›n›, babalar›n›, efl ve çocuklar›n› yoksullukla- örnek oluflturmaktad›r. Vakf›m›z bu seneki kurban
ra, açl›k ve yokluklara ve hepsinden önemlisi ilgi- çal›flmas›nda yar›m milyon Müslüman aileye ulafl-
sizli¤e kurban veren Müslümanlara umut ve ya- may› hedeflemekte ve uzun y›llard›r yaln›z b›rak›l-
flam sevinci oluyor. Müslümanlar›n gündemlerini, m›fl Müslümanlarla Kurban’› gerçek bir bayrama
yaflant›lar›n› ve problemlerini yerinde ve ayn-el- dönüfltürme gayreti içerisindedir.

dünyan›n yar›s›na...
‹N IRAK KENYA PAK‹STAN SOMAL‹ ÜRDÜN

la fiziki
yakin görme imkan› buluyor. Bu problemlerin çözümü
rb a n ç al›flmas›y
f›, K u or.
yolunda yüzlerce projeyi Türkiye’deki hay›rseverlerin
s an i Yard›m Vak ¤r a fy a m ›zda eritiy
‹HH ‹n i gönül c o
mesafeler Allah için
gündemine tafl›yor.
, p ay la flman›n ve tüm
an›n i iklimiyle
Kardefl olm
Kurban, savafllar›n, iç çat›flmalar›n ve do¤al afetlerin n e v
in m a
hüküm sürdü¤ü; insanlar›n siyasi ve sosyal çalkant›lar
ve kurban
etmen etiriyor.
da m an ›n ny a s›n › b ir araya g
ve kaoslar nedeniyle temel insani ihtiyaçlar›n› gidere- a ‹slam dü
medi¤i, bir yudum suya, bir dilim ekme¤e ve bunlar-
dan da öte okullara, hastanelere, su kuyular›na ihtiyaç Bu vesile ile tüm kardefllerimizin Kurban Bayram›’n›
duydu¤u co¤rafyalar› ziyaret etmek için bulunmaz bir tebrik ediyor, ‹slam dünyas›ndaki s›k›nt›lar›n ve mahru-
f›rsat oluflturuyor. Bu vesile ile kap›lar› çal›nacak, hat›r- miyetlerin son bulmas›n› diliyoruz.

dosya: KURBAN • MURAT YILMAZ


Kurban bayram› için
yola ç›karken
B
ayram gelince biz gideriz.
Afrika’n›n bayram girmemifl ormanlar›na gideriz.
Kafkasya’n›n geçit vermeyen da¤lar›ndan afl›p harabeye
dönmüfl flehirlere gideriz.
Ortado¤u’nun cehenneme çevrilen bölgelerine.
Küçük çocuklara, yafll›, durgun, kederli annelere gideriz.
Selam veririz selam al›r›z. Kardefllerimizin gözlerine ba-
kar›z. Gülümseriz birbirimize. Sonra sar›l›r›z onlara. Bir
daha, bir daha...
Bayram gelince siz komflular›n›za ziyarete gidersiniz,
bayram› ço¤alt›rs›n›z.
D O S Y A : KURBAN BAYRAMI ‹Ç‹N YOLA ÇIKARKEN • 22-23
insani
YARDIM

Biz de komflular›m›za gideriz. Ba¤dat’a, Gazze’ye, Asl›nda siz hep yan›m›zdayd›n›z.


Bosna’ya...Uzaktaki kardefllerimize. O çaresiz insanlarla tan›fl›p bir bardak çay içerken, Tür-
Siz bayramlafl›rken biz de ‹stanbul’dan yola ç›k›p iyili- kiye derken, kardefllik derken, gözlerimiz bu¤ulan›r-
¤i, merhameti, kardeflli¤i büyütmeye çal›fl›r›z haritan›n ken, içimiz büyür büyür büyür...
her yerinde. Bir an k›y›m yokmufl gibi, zulüm yokmufl gibi, yeryü-
Kandahar’da bir çocu¤un gülen gözleriyle bulufltu¤u- zünün her yerinde bayram varm›fl gibi hissederiz za-
muz anda sizi hat›rlar›z. Hep yan›m›zda olan sizi. Hak- man›. Çünkü karfl›m›zda bir kardeflimiz vard›r. Aram›z-
kari’de gözleri çukurlaflm›fl bir dedeyle bayramlafl›r- da gelip giden bir selam vard›r. Sevinçle koflup gelen
ken de bize sar›lan bir çocuk vard›r... Bayramlaflt›¤›m›z bir el
Sizin yard›mlar›n›zla gittik dünyan›n neresine gittikse. vard›r. Bayramda ne çok el var, düflündünüz mü?
Bize verdi¤iniz emaneti sahibine ulaflt›rmak için As- Bayramda bir el bir baflka ele, o el bir baflka ele de¤er
ya’n›n, Afrika’n›n, Uzakdo¤u’nun, Kafkasya’n›n, Bal- ve Müslümanlar›n elleri dünyan›n her yerinde dolafl›-
kanlar›n flehirlerine, kasabalar›na, köylerine kadar gi- ma girer. Yaln›zl›¤›m›z azal›r. Böyle anlarda Allah’a
derken... hamdederiz. Onun verdi¤i nimetleri paylaflabildi¤imiz
S›cak bir çorba, taze bir ekmek ve mübarek kurbanl›k- için. Böyle anlarda sofram›z cennet sofralar›ndan bir
lar muhtaç kardefllerimize ulafl›rken... sofra olur. Göklerden bereket iner.
Güney Amerika’da, Ortado¤u’da... Böyle anlarda hep flükrederiz.
Ve art›k dünyan›n her yerinde... ‹nsan oldu¤umuz için. Müslüman oldu¤umuz için. Za-
lim olmad›¤›m›z için.
Kurban bayram›nda kardefllerimizle bizi buluflturan,
kalplerimiz aras›nda adaletten, bar›fltan, iyilikten ve
sevgiden bir köprü kuran, kurduran Rabbimize dua
ederiz.
Dünya ne ki? Geldik gidiyoruz.
Bu dünyay› ve imkanlar›n›z› bizimle bu flekilde paylafl-
t›¤›n›z için size teflekkür ediyoruz. fiimdiye kadar hep
yan›m›zda oldunuz ve çal›flmalar›m›z›n her noktas›nda
içtenli¤inizi, kardeflli¤inizi kalbimizde hissettik. Yola ç›-
karken birkaç ev, birkaç flehir vard› ufkumuzda. fiimdi
ise dünya haritas›n› aç›yoruz önümüze...Ve ‹stan-
bul’dan haritan›n her yerine yola ç›k›yoruz.
‹HH ailesi olarak, dünyadaki bütün kardefllerimiz ad›na
size çok teflekkür ediyoruz. Ve flimdi Kurban bayram›
için cebimize haritay› koyup yeniden yola ç›karken, si-
zi kardefllik, dostluk ve içtenlikle selaml›yoruz.

‹HH ‹stanbul’dan Haritan›n Her Yerine…

dosya: KURBAN • MEVLANA ‹DR‹S


Bir vecibe olarak Kurban
K
ra udhiye denir. Kurban deyince, genellikle, di¤er tür-
leri bir yana b›rak›larak, sadece udhiye kurban› anlafl›l›r.
KURBAN’IN AMACI
Udhiye kurban›, hayat nimetine flükür, Allah’›n, o¤luna
urban, sözlükte “yaklaflmak” anlam›na gelir. F›k›h dilin- bedel olarak koç kesme emrini yerine getiren ‹brahim
de, sözlük manas›na uygun olarak, “Allah’a yaklaflmak (as) peygamberin miras›n› diriltmek, s›rata binit haz›rla-
için kesilen hayvan” anlam›nda kullan›l›r. Kurban keli- mak, günahlar›n aff›, hatalar›n yok edilmesi için kesilir.
mesi, genifl anlamda bütün kurban çeflitlerini, dar an- Kuran’da, her ümmete kurban kesmenin meflru k›l›n-
lamda ise sadece udhiye (bayram) kurban›n› içine al›r. d›¤›, bunun sebebinin de Allah’›n ad›n›n an›lmas› oldu-
Kurban kesmek, zekat, bayram namazlar› ve fitreyle ¤u belirtilir. (Hac: 22/34) Bu da göstermektedir ki kur-
birlikte hicretin ikinci y›l›nda meflru k›l›nm›flt›r. Eyyam-› ban, Allah’›n hat›rlanmas› ve O’nun r›zas›n›n kazan›lma-
Nahir’de (kurban bayram›n›n ilk üç gününde) Allah’a s› için emrolunmufltur. Kurban say›s›z nimetlere bir flü-
yaklaflmak için, ibadet niyetiyle kesilen özel hayvanla- kür vesilesi ve Allah r›zas›n›n kazan›lmas› için bir f›rsat-
D O S Y A : B‹R VEC‹BE OLARAK KURBAN • 24-25
insani
YARDIM

t›r. Nitekim, Kevser nimetine bir flükran olarak kurban KES‹M‹N SAH‹H OLMA fiARTLARI
kesilmesi istenmektedir. (Kevser: 108/1-2) Kurban kesimi, keskin alet kullanarak ve Allah’›n ad›n›
Hakikatte, kesilen kurban›n ne eti ne de kan› Allah’a anarak gerçeklefltirilmelidir. Kurban kesecek olan kifli
gerekli de¤ildir. Allah bu vesileyle sadece mü’minlerin, ehil olmal›, kesilecek hayvanda canl›l›k eseri bulunma-
takvalar›na ve takarrub (yak›nlaflma) hislerine bakmak- l›d›r. Kurban keserken besmele çekilmeli, ve Udhiye
tad›r. Nitekim bir ayette de “Kurbanlar›n ne etleri ne de kurban› Eyyam-› Nahir günlerinde kesilmelidir. Kesilen
kanlar› Allah’a ulaflacakt›r. Allah’a, ancak sizin takvan›z kurban›n sahih olabilmesi ve etinin yenebilmesi için,
ulafl›r. Size olan hidayetine karfl›, Allah’› büyük tan›ma- kan ak›tma rüknünün gerçeklefltirilmesi gereklidir. Kan
n›z içindir ki, O, bunlar› böylece sizin emrinize vermifl- ak›tmak, illeti ak›lla anlafl›lmaz oldu¤undan, bunun ye-
tir. ‹yilik yapanlar› müjdele.” (Hac, 22/37) buyrularak bu rine baflkas›n›, mesela ayn›n› veya de¤erini tasadduk,
gerçek bütün aç›kl›¤›yla ifade edilmifltir. kurban yerine geçmez.
Kurban kesmek, s›rf Allah r›zas› için emredilmifltir. Kurban kesiminin sahih olmas› için kurban kesen kifli
(Saffat: 37/102-109) Bu emre itaatin ödüllendirilece¤i ve kesilen kurbanla ilgili baz› flartlar›n sa¤lanm›fl olma-
vaat edilmektedir. s› gerekmektedir. Kurban kesen kifli, Allah’a yak›nlafl-
KURBAN’IN VAC‹P OLMA fiARTLARI ma niyeti ile kurban kesmeli, kalben niyet etmelidir. Ni-
yetini dil ile ikrar etmesi de uygun olur. Ortaklafla kesi-
Kurban, bir ibadet olmas› dolay›s›yla yaln›z Müslüman- len Kurban’da hisse sahibi olan ortaklar›n hepsi Müslü-
lara vaciptir. Kendisine fitre ödemek vacip olan mükel- man olmal›d›r. Koyun ve keçi, ancak bir kifli için kurban
lefler için kurban kesmek vacip olmaktad›r. Zorluk ve edilebilir. Deve ve s›¤›r, yedi kifliye kadar ortaklar ara-
s›nda kurban edilebilir. Kurban’a ortak olan kiflilerin kur-
ban niyetleri farkl› olabilir (Udhiye Kurban›, flükür hedyi
vb.), ancak her orta¤›n niyeti mutlaka Allah’a ibadet ol-
mal›d›r. Ortaklardan birinin niyeti et veya baflka bir ga-
ye olursa takarrub (ibadet) için kesen dahil olmak üze-
re hepsinin kesti¤i kurban bat›l olur.
VEKALET
Kurban vekalet yoluyla da kestirilebilir. Bu durumda ve-
kalet, kurbanl›k al›m ve kesimini de kapsayabilir. Özel-
likle ülke içinde veya d›fl ülkelerdeki ihtiyaç sahibi böl-
gelerde kurban kestirilmesi için çeflitli vak›f ve dernek
gibi kurumlara vekalet verilebilir. Aranan tek flart, kuru-
mun kurban› her yönüyle amac›na uygun kesen, etleri-
s›k›nt›lar› ortadan kald›rmak için, yolculara kurban kes- ni, derilerini ve di¤er aksam›n› do¤ru yerlere ulaflt›ran
mek vacip de¤ildir; ancak nafile olarak kesmeleri caiz- güvenilir bir kurum olmas›d›r. Böyle durumlarda, veka-
dir. Kurban, Eyyam-› Nahir denen, Kurban Bayram›’n›n letin Kurban Bayram›’ndan önce veya bayramdaki ke-
birinci, ikinci ve üçüncü günlerinde vacip olur. Bu gün- sim günlerinde uygun zamanda verilmesi, taraflar için
ler gelmeden önce kurban kesmek vacip de¤ildir. Va- yararl› ve do¤ru olur. Kesen baflkas› olunca, kurban sa-
kit, Kurban Bayram›’n›n birinci günü fecr-i sad›¤›n do- hibinin aç›k veya delalet yollu izninin bulunmas› gerekir.
¤ufluyla girer ve üçüncü gün güneflin batmas›na kadar Kurban edilecek hayvana gelince, kurban olarak kesile-
devam eder. cek hayvan mükellefinin mülkiyetinde bulunmal›d›r.
Kurban’›n vacip olmas›n›n sebebi vakittir. Vakit tekrar Kurban belli cins ve yaflta hayvanlardan olur. Kurbanl›k
ettikçe, yani bir Müslüman flartlar›n› tafl›d›¤› halde, öm- hayvanlar deve, s›¤›r, koyun ve keçidir. Kurban edile-
rü boyunca Kurban Bayram›’na ulaflt›kça, kendisine cek devenin befl, s›¤›r›n iki, koyun ve keçinin bir yafl›n›
kurban kesmenin vacip olmas› de tekrar eder. bitirip, bir üst yafla girmifl olmas› gerekir. Alt› ayl›k ku-
Gerekli flartlar› tafl›yanlara kurban kesmek vaciptir. Bu, zu da, cüsse itibar›yla büyük ve gösteriflliyse kurban
sünnet-i ayn-› müekkede olarak ifade edilir. Hicretin edilebilir. Difli düflmemifl, yafl›na basmam›fl bir keçinin
ikinci y›l›ndan bugüne kadar bütün Müslümanlar›n kur- (çepifl) kurban olmas› caiz de¤ildir. Zengin Müslüman-
ban kesmeleri, bir icma-› ümmet meydana getirmifltir. lar taraf›ndan Yarat›c›’ya bir kurbet (yak›nl›k ibadeti) ola-
Böylece bayram kurban›, ameli farz (uygulamada farz) rak kesilecek kurban›n her yönüyle kusursuz ve mü-
derecesine yükselmifltir. kemmel olmas› gerekir.

dosya: KURBAN • Prof. Dr. VECD‹ AKYÜZ


des-
p la r ›n Sovyet
i gr u mü-
lke deki ‹slam b a fl latt›klar›
›l›nda ü e karfl
› t-
1978 y avafl a
Hü kümeti’n a ra l›ks›z s l
tekli A
fga n redey s e lar›n o
y
bu yana ne ta n ’d a , savafl
cadeled
en Afganis hal-
r. Afgan
bulunan
A
ARAfiTIRM
rin d e tk iliy o
mosfe ›e .
ok halk yafl›yor
t›¤› d ram en ç ç ›dan y›lg›nl›k
aç nevi a AFGAN
i ve ma faruk ‹STAN
k› madd ça
k›r - um
ut yav
uz

‹nsani Yard›m’›n anlam kazand›¤› belde:


Afganistan
K
tir. Öyle ki ülke nüfusunun sadece %42’sini Afganlar
(Pefltunlar) olufltururken, %24’ünü Tacikler, %12,5’ini
Türkler, %8’ini Mo¤olca konuflan Hazarlar, %4,2’sini
Farisiler (‹ranl›lar), %3,4’ünü Aymaklar, %1,7’sini Be-
luciler ve bunlar›n d›fl›nda kalan kesimi de Paflayiler,
uzeyde Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan, ku- K›z›lbafllar, Nuristanl›lar, Brahuiler, Hintliler ve Ariler gi-
zey do¤uda Do¤u Türkistan, do¤u ve güneyde Pakis- bi gruplar oluflturmaktad›r.
tan, bat›da da ‹ran’la çevrili Afganistan ‹slam Cumhu- Etnik bak›mdan böylesine zengin bir çeflitlili¤in görül-
riyeti, bir ön Asya ülkesidir. dü¤ü Afganistan’da, Pefltuca ve Tacikçe resmi dildir.
Yaklafl›k 25 milyon nüfusu olan Afganistan, etnik ve Nüfusun yar›dan ço¤u Pefltuca, dörtte bire yak›n k›s-
dinsel yap› aç›s›ndan çok zengin bir atmosfere sahip- m› da Tacikçe konuflur. Afganistan’›n resmi dini ‹slam
A R A fi T I R M A : ‹NSAN‹ YARDIM’IN ANLAM KAZANDI⁄I BELDE: AFGAN‹STAN • 26-27
insani
YARDIM

ve halk›n %99’u Müslüman’d›r. Müslümanlar›n yan› YOKSULLUK VE ‹MKANSIZLIK ‹Ç ‹ÇE


s›ra az say›da Hindu, Sih ve Yahudi yaflamaktad›r. Afganistan’da geliflimin önündeki en önemli engeller-
YO⁄UN KIRSAL NÜFUS den biri de co¤rafi özelliklerinden kaynaklanan ulafl›m
problemidir. Arazinin da¤l›k olmas› bu ülkede demir-
Halk›n sadece %16’s›n›n flehirlerde yaflad›¤› Afganis-
yolu a¤› kurulmas›n› zorlaflt›rmaktad›r. Bu yüzden ula-
tan’› bir köy toplumu olarak nitelemek yanl›fl olmaz.
fl›mda daha çok karayollar› kullan›lmaktad›r. Afganis-
Yani di¤er az geliflmifl ülkelerde oldu¤u gibi Afganis-
tan’da ortalama 257 kifliye bir motorlu ulafl›m arac›
tan’da da ülke gelirinin yar›s›ndan fazlas› tar›m ve hay-
vanc›l›ktan elde edilmektedir. Ekonominin büyük ölçü- düflmektedir ki, bu rakam dünya ortalamas›n›n olduk-
de tar›ma ba¤l› oldu¤u ülkede yüzölçümünün %12’si- ça alt›ndad›r.
ni oluflturan ekilebilir arazinin sadece yar›s› sulanmak- Afganistan’›n sosyal ve kültürel dokusunu vuran yok-
ta, bu arazilerde daha çok tah›l, sebze, meyve ve pa- sulluk, do¤al olarak e¤itime de yans›m›flt›r. Ülkede
muk yetifltirilmektedir. Ülke nüfusunun yaklafl›k befl- 560 ilkokul, 820 genel ve 35 meslek okulu olmak üze-
te birini oluflturan göçebe ve yar› göçebe kitleler ise re 855 ortaö¤retim kurumu bulunmaktad›r. ‹lkokul ça-
genellikle hayvanc›l›kla u¤raflmaktad›rlar. ¤›ndaki çocuklar›n sadece %20’si e¤itim imkanlar›n-
Demir, çinko, kurflun, petrol, berilyum ve yakut gibi dan yararlanabilmektedir. Ülkede befl adet yüksek ö¤-
çeflitli yeralt› kaynaklar›na sahip oldu¤u bilinen Afga- retim kurumu mevcuttur. Okuma yazma bilenlerin
nistan, bu kaynaklar› yeterince iflletememektedir. oran› ise sadece %30’dur. K›rsal alanda e¤itim ço¤un-
Hindukufl Da¤lar›’n›n kuzey yamaçlar›nda kömür üre- lukla cami ve medreselerle tasavvufi tarikatlar›n açt›¤›
timi yap›lmakta, kuzey Afganistan’da do¤al gaz üretil- gibi
mekte, orman ürünlerinden önemli oranda yararlan›l- ülke lerde oldu¤u fazlas›
Di¤er az g
eliflmifl
elirinin yar›s›ndan
makta, d›fl desteklerle kurulan baz› sanayi tesislerinde eg
n’da da ülk edilmekte
dir.
üretim yap›lmakta ancak bu faaliyetler genel refah se- Afganista tan e lde
ayvanc›l›k
viyesini art›racak düzeye ulaflmamaktad›r. tar›m ve h

Ortalama yaflam süresinin 44 y›l oldu¤u Afganistan’da çocuk ölümlerinin oran› % 16,4’tür
ve nüfusun % 44’ünü 14 yafl›n alt›ndakiler oluflturmaktad›r.
tekkelerde yürütülür. Bunlar›n baz›lar› devlet deneti- uluslararas› insani yard›m kurulufllar› ve baz› yerel mü-
minde baz›lar› ise ba¤›ms›zd›r. cahit gruplar› da sa¤l›k ve tedavi hizmeti sunmaktad›r.
KANIKSANMIfi SA⁄LIK PROBLEMLER‹ S‹YAS‹ KR‹Z
E¤itimin yan›nda ülkede sa¤l›k da ciddi bir sorundur. Afganistan, 1978 y›l›nda ülkedeki ‹slami gruplar›n
‹statistiklere göre Afganistan’da 70 hastane, 3000 Sovyet destekli Afgan Hükümeti’ne karfl› bafllatt›klar›
doktor, 300 difl doktoru ve 2200 hemflire hizmet ver- savafltan bu yana neredeyse aral›ks›z savafl atmosfe-
mektedir. Ortalama 7000 kifliye bir doktor düflmekte- rinde bulunan bir ülke. Bu sebeple savafllar ve savafl-
dir. Devletin s›n›rl› imkanlar sundu¤u sa¤l›k alan›nda, lar›n yol açt›¤› dram Afgan halk›n›n her bireyinde derin

‹lkokul
ça¤›ndaki
çocuklar›n
sadece %20’si
e¤itim
görmektedir.
A R A fi T I R M A : ‹NSAN‹ YARDIM’IN ANLAM KAZANDI⁄I BELDE: AFGAN‹STAN • 28-29
insani
YARDIM

izler b›rakm›fl. ‹nsanlar gerek psikolojik aç›dan gerek- ¤er yerlerde yak›n zamanda meydana gelen “intihar
se maddi yönden büyük bir y›lg›nl›k içinde. sald›r›lar›”, Amerikan iflgali ve Karzai Hükümeti’ne
1992’den beri iç savaflla bo¤uflan Afganistan’da, ra¤men ülkede fliddetin devam etti¤ini gösteren en
1996 y›l›nda Taliban’›n do¤uflu iç savafl› farkl› bir mec- önemli gösterge.
raya kayd›rd›. Ülke uzun y›llar Taliban’a karfl› örgütle-
MÜLTEC‹L‹K B‹R AFGAN GERÇE⁄‹
nen Kuzey ‹ttifak› ile Taliban aras›nda yaflanan çat›fl-
malar ve bu çat›flmalar›n Afgan halk› üzerindeki etkile- Di¤er yandan, 30 y›ll›k savafl ve iç çat›flmalar sebebiy-
ri nedeniyle dünya kamuoyunun ilgisini çekti. Tam bu le ülke d›fl›nda mülteci konumunda bulunan yüz bin-
çat›flmalar kan›ksanmaya bafllam›flken, 11 Eylül’ü ba- lerce Afganl›n›n geri dönüflleri ülkede istikrars›zl›k
hane eden Amerika Birleflik Devletleri’nin Afganis- oluflturuyor. 1,5 ile 2,5 milyon aras›nda nüfusu oldu-
tan’a girmesi ülkeyi tekrar dünya gündemine tafl›d›. ¤u tahmin edilen Kabil’de mülteciler nedeniyle nüfus
ABD müdahalesinin hedefi haline gelen Taliban, ‹s- h›zla art›yor. Halen Pakistan ve ‹ran’da befl milyonu
lam dünyas› taraf›ndan sahiplenilirken, Kuzey ‹ttifak› aflk›n mültecinin bulundu¤u bildiriliyor. Sa¤l›kl› bir sa-
Taliban’a karfl› ABD ile iflbirli¤ine girdi. Nitekim, Tali- y›m yap›lmad›¤› için net rakamlar bilinmemekle birlik-
ban yönetiminin Kabil’i terk etmesi ve Kuzey ‹ttifa- te geri dönüfl programlar› çerçevesinde birçok mülte-
k›’n›n bu flehri almas› ABD’nin Afganistan’da kontrolü ci ülkesine geri dönmekte. Afganistan’a dönenlerin
ele geçirmesi olarak de¤erlendirildi. karfl›laflt›¤› en büyük problem ise bar›nacak bir yer bu-
lamamalar›. Zira ço¤unun evleri ya yok olmufl ya da
S‹YAS‹ ‹ST‹KRARSIZLIK S‹V‹LLER‹ ETK‹L‹YOR baflkalar›nca mesken edinilmifl.
fiüphesiz yaflanan siyasi kargafladan en çok etkilenen Dönenleri bekleyen di¤er problemlerin bafl›nda ifl bul-
Afgan halk›. Savafl›n neden oldu¤u hasar›n boyutlar›n› ma sorunu, yiyecek ve temiz su temini geliyor. Nite-
görebilmek için da¤lara ç›k›p Kabil’e flöyle bir bakmak kim, kanalizasyonun su kanallar›na boflalt›lmas› nede-
yeterli. Kabil’i çevreleyen da¤lar, yaflanan iç göç sebe- niyle kuyular›n kirlendi¤i ülkede, su s›k›nt›s›, kirlilik ve
biyle gecekondu mahalleleriyle dolmufl. Savafl döne- çöp y›¤›nlar› kolera ve dizanteri tehlikesini art›r›yor.
minden kalm›fl may›nlar›n bir k›sm› imha edilebilirken, Yeterli altyap›n›n olmad›¤› baflkent Kabil’de, birçok
“flüpheli” bölgeler de k›rm›z› boya ile iflaretlenmifl du- yerde su kuyular arac›l›¤› ile temin edilmekte. Ülkede
rumda. Daha sinsi tehlikeler de mevcut: Kabil ve di- flark ç›ban› ise salg›n olarak görülüyor.

AFGAN‹STAN’DA TAMAMLANAN ‹HH PROJELER‹


"Yangi Kala" bölgesi k›z lisesinin yeniden inflas›
Fakir ö¤rencilere k›rtasiye yard›m›
Okul binas› bulunmayan bölgelerde çad›r okullar kurulmas›
Darkad ilçesindeki 8 okula hal› döflenmesi
Bölgedeki 3 okulun tadilat› ve e¤itime uygun hale getirilmesi
Abdul Nazarbeg okulunda okuyan 45 ö¤renciye e¤itim bursu
Carbafl› Ortaokulu’nun su ihtayac›n› karfl›lama için su kuyusu
Afganistan'›n 3 ayr› üniversitesinde okuyan 60 yoksul ö¤renciye e¤itim bursu
4 adet camiye hal› döflenmesi, ibadete uygun hale getirilmesi
NEVABAD Camii inflaat›
550 aileye ramazan g›da yard›m›
3 su kuyusu
10 adet köprü inflas›
Salg›n hastal›k koleraya karfl› sa¤l›k yard›mlar›

AFGAN‹STAN’DA DEVAM EDEN ‹HH PROJELER‹

Ülkeye geri dönen mültecilere g›da ve bar›nma yard›m›


Kabil'de bilim kültür merkezi kurulmas›
Kudüs,
M A K A L E ‹BRAH‹M

sen neden
bu kadar sevilirsin!
KARAGÜL

KUDÜS’TEY‹M.Kudüs ve Filistinliler için ola¤anüstü


bir gün bugün. Çünkü Kadir Gecesi. Filistinliler için di-
ni anlam›n›n yan›nda bir kimlik bilincinin canl› tutulma-
s› ayn› zamanda. Ramazan ay›n›n son cumas›n›n Ku-
düs Günü olmas›, ‹slam dünyas›nda Mescid-i Ak-
sa’ya olan ilginin zirveye ç›kmas›na neden oluyor.
Ama Kadir Gecesi’nde Mesci-i Aksa’da olmak, Filis-
tin halk› için hem dini bir kurtulufl aray›fl› hem de var
oluflun, ayakta kalman›n, direnmenin, yok olmama-
n›n göstergesi.
“Bu akflam en az yüz bin kifli toplan›r.” dediklerinde
inanmad›m. “Belki on bin diyecekken yüz bin dedi-
ler.” diye düflündüm. Ancak ö¤leden sonra Kudüs so-
kaklar›n›n dolup taflt›¤›n›, heyecan ve telafl›n her yan›
kaplad›¤›n›, trafi¤in ifllemez hale geldi¤ini, Mescid-i
Aksa’ya aç›lan kap›lar›n ve darac›k sokaklar›n kilitlendi- z›lan sloganlarda kendini gösteriyor. Hiç de¤ilse bu
¤ini görünce gerçe¤i kavramaya bafllad›m. Kudüs’te akflam, bu gece Mescid-i Aksa’da olmak onlar için
oturanlar sokaklara dökülürken, kentin d›fl›nda kalan- karfl› konulmaz bir tutku ama ulaflam›yorlar iflte. Ka-
lar, otobüslerle flehre ak›n ediyorlar, gelemeyenler ‹s- çak yollardan bir flekilde gelebilenler, ad›m bafl› bekle-
rail’in ördü¤ü utanç duvar›n› zorluyordu. yen ‹srail askerleri taraf›ndan tutulup otobüslere bindi-
Kudüs’ü Filistin’in di¤er bölgelerinden ay›ran duvar› riliyor ve geri gönderiliyor.
görmeye gittik. Kente gelemeyenlerin hikayesini din- Gazze’de, Cenin’de, Ramallah’ta, Beytüllahim’de, El
lemeye. Kontrol noktalar›nda ola¤anüstü güvenlik ön- Halil’de yaflayanlar 18 y›ld›r Mescid-i Aksa’ya gelemi-
lemi alan ‹srail polisi ve askeri, flehre girmeye çal›flan- yor. Fatih’ten Eyüp’e gidememek gibi bir fley bu! Ya
lar› engellemeye çal›fl›yor, ara s›ra göz yaflart›c› bom- da Ayasofya’dan Sultanahmet’e geçememek gibi…
ba sesleri duyuluyordu. Kudüs’ü Bat› fieria’dan ay›ran Duvarlara hapsedilen Kudüs’te yaflayanlar›n rahatl›kla
duvar›n komflular›, aileleri birbirinden kopard›¤›n› ora- girebildikleri bu kutsal mekana e¤er bütün Filistinliler
da tüm ç›plakl›¤› ile görmek ac› verici. Arada sekiz gelebilselerdi ne olurdu kim bilir! ‹ftar vakti yaklafl›nca
metrelik bir duvar, arkas›nda Bat› fieria, bu tarafta Ku- caddelerden, sokaklardan ak›n ak›n Mescid’e giden in-
düs’te adeta aç›k hava hapishanesinde yaflama mah- sanlar›n aras›na kar›fl›p, ‹srail kontrol noktalar›ndan ve
kum edilen Filistinliler. Sadece 60 yafl›n üstündekile- darac›k sokaklardan geçip Mescid-i Aksa ve Kubbet’us
re Kudüs’e girme izni veriliyor. Sahra’n›n avlusuna girebildik. On binlerce insan, ka-
Gençlerin öfkesi, sab›rs›zl›¤› ve Mescid-i Aksa’ya ulafl- d›n, çocuk, yafll› ve genç dev avluyu doldurmufl, yer
mak izin gösterdikleri göz yaflart›c› çaba, duvarlara ya- sofralar›n› kurmufl iftar vaktini bekliyordu.
M A K A L E : KUDÜS, SEN NEDEN BU KADAR SEV‹L‹RS‹N! • 30-31
insani
YARDIM

ham noktas›na ulaflt›¤›n› fark ettik. Bir süre sonra ken-


KUBBET’US SAHRA
dimizi alan› çevreleyen surlardan d›flar› att›¤›m›zda in-
sanlar hâlâ kap›lar› zorluyordu. Çünkü on binlerce in-
san sabaha kadar orada kalacakt›.
Eski kentin labirenti and›ran sokaklar›nda yön duygu-
muzu tamamen kaybetmifl halde ilerlemeye koyul-
muflken bu flehrin yeryüzünde neden bir örne¤inin
bulunmad›¤›n› düflündüm. Peygamberlerin, dinlerin,
medeniyetlerin merkezi bu flehir ve sokaklar, binlerce
y›ll›k tafl duvarlar ve darac›k sokaklar, dehlizleri and›-
ran evler… ‹nsana adres, yön ve zaman kavram›n›
unutturan bir sonsuzluk hissi veren flehir… Att›¤›n›z
her ad›m›n, bast›¤›n›z her tafl›n hikayesini düflündüren
flehir… Neden bu kadar k›skan›ld›¤›n›, neden bu kadar
sevildi¤ini, neden bu kadar sahiplenmek istendi¤ini,
bu flehir için neden bu kadar kan döküldü¤ünü ancak
bu sokaklarda gezerken anl›yor insan!

MESC‹D-‹ AKSA

Kubbet’us Sahra’n›n avlusu kad›nlara ayr›lm›flt›.


Mescid-i Aksa’n›n avlusu ise erkeklere. Ancak ka-
d›nlarla erkekleri birbirinden ay›ran net bir çizgi yok-
tu. ‹ftardan sonra olduklar› yerde namaza bafllayan-
lar›n önünde kad›n gruplar› namaz k›l›yordu. Teravih
vakti gelene kadar avluya insan seli devam etti. Yer
bulmak, ad›m atmak, neredeyse imkans›z hale gel-
miflti. En az 120 bin kifli avluyu doldurmufltu ama,
Mescid-i Aksa’ya aç›lan sokaklardan insan seli gel-
meye devam ediyordu.
A¤lama Duvar›'na yöneldik. ‹zin verilmedi. “Yar›n ge-
lin” dediler. Tam geri dönecekken izin verildi. ‹çeri gir-
dik. Süleyman Mabedi'ni ortaya ç›karmak için yap›lan
kaz› çal›flmalar›n›n devam etti¤i, dehlizlere uzanan de-
mir parmakl›kl› kap›lar›n aç›ld›¤› alanda, 50-100 kiflilik
Musevi grup dua ediyordu. Duvar›n hemen üstünde
ise 250 bin kifli teravih namaz› k›lmaya bafllad›. ‹ki UTANÇ DUVARI
mescidin kubbesini, etraf›ndaki coflkuyu bir de oradan
izledik. Tekrar alana döndü¤ümüzde kalabal›¤›n izdi-
Savafl u¤ram›fl
M A K A L E M E R Y E M

topraklarda korku
ve umidin provas›...
C A F E R

KÜÇÜCÜK bir Ortado¤u ülkesi Lübnan. Ve onun ha-


zin öyküsünün ad›n› flark›larda simgelefltiren Beyrut.
‹srail iflgalci devletinin hemen yan›bafl›nda. Güya s›n›r-
lar› var Lübnan’›n. Güya aras›na s›n›r konulmufl bu ifl-
galci devletle. Bir gün bu s›n›rlar› olan devlete, en vah-
fli, en insani duygulardan ar›nm›fl ve nas›l tabir edile-
ce¤i bilinmeyen ve bu tabir edilmezli¤i devlet olarak
kabul etti¤imiz dünyam›zda, ‹srail al›yor uçaklar›n›, ge-
çiyor s›n›rlar›, al sana al sana…
Lübnan’da ‹srail vahfletini kendi gözlerimizle gördük.
Gördüklerimden sonra gözlerini öldürmek h›rs› bürü-
müfl askerlerin gözlerini hayal edebiliyordum. Yerin-
den f›rlam›fl gördü¤ünü vurmaya hedeflenmifl patlak,
kanlanm›fl gözler. En korkuncuyla hayal ediyorum o
gözleri. Sonra o derece korkmufl çocuk gözleri hayal
ediyorum ne oldu¤unu anlamayan, annesi korktu¤u sesle, sonra tüm h›z›yla tepeme indirilen bir bomba
için korkan, annesi a¤lad›¤› için a¤layan ufac›k gözler hayal ediyorum. Bomban›n delici sesini hayal ediyo-
hayal ediyorum. O masum bak›fllar› gördükçe, öldür- rum. Gözlerimi kapat›yorum, tam tepeme geçecek-
me duygular› kaynayan gözler, daha kafatas› bile ke- ken beynim üflüyor, s›tma uyuflturuyor beynimi der-
mikleflmemifl çocu¤un beynini hedef al›yor ve zafer
ken hayalden vazgeçiyorum. Olmuyor hayallerle pro-
盤l›klar›yla tepesine indiriyor bombalar›n›.
vas› bu iflin Allah’›m diyorum. Sen gösterme diyorum
Art›k bir çocu¤a bakt›¤›mda ölüm düflüyor akl›ma. Ne
ama benim can›m can da görenlerinki can de¤il mi?
çocuk c›v›lt›lar› ne haylazl›klar, ne de yaramazl›klar…
Beyrut ve Lübnan… Savafl ma¤duru aç›k hava müze-
Masumiyeti, flirinli¤i, de¤il ölümü an›ms›yor gözleri-
miz en ufac›k çocu¤unda bile Beyrut’un. Y›k›nt›lar ara- leri. Her binas› yaral› belde... Gözlerim savafl u¤rama-
s›ndan bulup ç›kar›lan ölümü. Bir su birikintisi görün- m›fl bir ev ar›yor. Öncesinde y›llar süren bir iç savafl,
ce, kan gölü düflüyor akl›ma. Çatlam›fl bir bina bir sa- sonra durdu¤u yerde ortal›¤› kana bulayan bir ülkenin
vafl rüzgar› estiriyor beynimde hemen. Uçak sesleriy- sald›r›lar›. Derken bir köye düflüyor yolum, bu dertli ül-
le diken diken oluyor tüylerim. Korkudan yuvalar›ndan kenin köylerinden birine. Aytafl-fiaab. ‹srail iflgal dev-
f›rlam›fl gözlerle hemen bak›yorum gökyüzüne “Bu letiyle s›n›r bir köy. Gidene kadar yollar haz›rl›yor bizi.
gelen ne acaba?” diye. Hemen haz›rlamak için kendi- Y›k›lan yollar, bombalanan köprüler. Hiç atlamam›fllar,
mi, bomba düflürmeden uçaklar, bombalar indiriyo- en ufak geçidi en ufak köprüyü bile bombalam›fl as-
rum zihnimde. Korku provalar› yap›yorum hemen. ‹lk kerler. Vahflilik de¤il, vahflili¤in efllik etti¤i bir psiko-
önce bir uça¤›n geliflini hayal ediyorum düflman bir patl›k. Her neyse iflte. ‹srail iflgal ve psikopat devleti
M A K A L E : SAVAfi U⁄RAMIfi TOPRAKLARDA KORKU VE ÜM‹D‹N PROVASI • 32-33
insani
YARDIM

liyor o an a¤›t› duyunca. Ölü görecekmifl gibi hissedi-


yorum. Dereyi görmeden paçay› s›v›yor gözlerim.
Yavafl yavafl ilerliyoruz. Sessizlik de bizlerle ilerliyor.
Hayalet flehir derler ya hep öyle iflte. Hayalet köy gibi
Aytafl-fiaab. Tafl tafl üstünde kalmam›fl. Y›k›lan evler-
den sarkan y›rt›lm›fl perdeler hafif hafif sallan›yor.
Tanklar›n buldozerlerin y›kt›¤› evlerin içi d›fllar›na ç›k-
m›fl, “Neler yaflad› acaba insanlar, insanlar› nerede bu-
ran›n?” diye soruyorum. Gene provalar yap›yorum zih-
nimde. Gene s›tma tutuyor beynimi. Hava hemen ka-
rar›yor Aytafl-fiaab’ta. Köyü bize göstermek istemez-
mifl gibi, sanki “Nerelerdeydiniz?” der gibi. Utan›yo-
rum gökyüzünden, kararan havadan. Müzede dolafl›r-
m›fl gibi dolaflt›¤›m sokaklarda fark ettirmek istemiyo-
rum kendimi. Y›k›nt›lar üzerinden geçip gidiyoruz ve
köyün sonuna var›yoruz … Karfl›m›za da¤lar ç›k›yor ev-
lerin bitti¤i yerde. Da¤lardaki tek tük ›fl›klar ‹srail s›n›r-
lar›ym›fl. Hemen geriliyorum. Orda dikilip baka kal›yo-
rum. “Acaba beni görüyorlar m›? Hedefte miyim aca-
ba? Acaba bombalarlar m›?”, “Ey insan! Sen neden
vars›n?” diyorum. “Özür dilerim Allah’›m!” diyorum.
Tam bunlar› geçirirken zihnimden Aytafl-fiaab’›n y›k›n-
t›lar› aras›ndan medeniyet gösteriyor bafl›n›. Çocuklar
beliriyor yavafl yavafl. Nereden ç›kt›klar›n› anlam›yo-
ruz. Hemen havas› de¤ifliyor Aytafl-fiaab’›n. So¤uktan
burunlar› yanaklar› k›zarm›fl çocuklar yavafl yavafl bize
yaklafl›yor. “‹nziluuu inziluuuu” (Arapça inin) diyip du-
ruyorlar. “Nereye inelim” diyorum flaflk›n flaflk›n, “Bi-
ze gidelim bize inelim, sizi misafir edelim.” diyorlar.
‹flte medeniyet göründü. Tüm kasvetim da¤›ld›. Tüm
ümitsizli¤im ve dünyaya nefretim. Benim çocuklar›m
diyorum ona art›k. Nerden akl›na geliyor en ufa¤›na iflte. Ümmetimin çocuklar›. Sonra Allah’›n, melekleriy-
kadar y›kmak ve katletmek. Gidiyoruz bir y›k›nt›, gidi- le olan diyalogu geldi akl›ma. “Yeryüzünde bozguncu-
yoruz mermilerin delip geçti¤i evler, gidiyoruz, bomba luk yapacak ve kan dökecek kimseyi mi tayin edecek-
ya¤m›fl asfaltlar. Sonra Aytafl-fiaab görünüyor. ‹çimiz- sin?” dedi¤inde melekler, “Ben sizin bilmedi¤inizi bi-
den bir kad›n a¤›t yak›yor ismini duyar duymaz. “Ya lirim buyurmufltu.” ve Allah insan›na güvenmiflti. ‹n-
Aytafl-fiaab, Ya Aytafl-fiaab…” Hemen a¤layas›m ge- sanlar›n› koru Allah’›m! Düflmanlar›n› da helak et.
Dostluk
M A K A L E G E N C E R

denizi
K›r›m...
T A T A R

fiÜPHES‹Z, dünyan›n en güzel yerlerinden biridir K›-


r›m yar›madas›. Karadeniz’in dalgalar› okflar yamaçla-
r›n›, ac›larla dolu geçen y›llar›n›. Sahile uzanan o koca-
man da¤lar, da¤lar ortas›nda dümdüz ovalar, Osman-
l›’dan kalma o darac›k sokaklar ve ac›larla dolu yaflam-
lar... Bütün ac›lar›na ra¤men yine de bir tutam gülüflü
yüzlerinden eksik etmeyen, bir parça ekme¤i insan
için bin parçaya bölen, komflusu açken tok yatmayan
Tatarlar› görüyoruz K›r›m’da. ‹nsan ister istemez
“Böyleleri hala kald› m›?” diye düflünmekten kendini
al›koyam›yor. Ben bu sorunun cevab›n› K›r›m’da, bu
s›cak insanlar›n yan›nda ö¤rendim.
‹HH olarak alt› gün kald›k bu yeflil adada. Tatarlara öz-
gü çanaklarda ve yine onlara özgü yemeklerle orucu-
muzu açt›k. Kimi zaman evlerinde iftar yapt›k, kimi za-
man da camilerde. O küçücük evlerde çaylar›m›z› iç-
tik. Yard›ma muhtaç olan Tatarlara yard›m da¤›tt›k,
600 yard›ma muhtaç aileye ulaflt›k sizlerin hediyeleri-
ni ulaflt›rmak için, evlerine konuk olduk. Hayat›n›n en
güzel y›llar›n› sürgünde geçiren dedelerle sohbet et-
tik. Onlar›n dertlerini, ac›lar›n› paylaflt›k. Çile içinde ge-

çen y›llar›n›, sürüldükleri yer olan Özbekistan’daki an›-


lar›n› gözyafllar› içinde anlatt›lar. Zorla ellerinden al›nan
de¤erlerinden, kimliklerinden, vatanlar› K›r›m’dan ah
çekerek bahsettiler. Belli ki bu sürgün çok y›pratm›flt›
kendilerini. Çok fley kaybetmifllerdi, en baflta kan ba¤-
lar› olan birinci dereceden akrabalar›n›, çocuklar›n›, efl-
lerini, kardefllerini kaybetmifllerdi. Bir vatan, bir tarih
silinmeye çal›fl›lm›fl al›nmak istenmiflti ellerinden. En
esas haklar› olan millet olma olgusu unutturulmaya
çal›fl›lm›fl, en de¤erli hassasiyetlerinden, dinlerinden
uzaklaflt›r›lmaya çal›fl›lm›fllard›.
M A K A L E : DOSTLUK DEN‹Z‹ KIRIM • 34-35
insani
YARDIM

rin etraf›nda pazar kuruluyormufl ve türbeler de tuva-


let olarak kullan›l›yormufl. Buras› 2006’ya kadar böyle
kalm›fl ve 30 gün süren bir eylemden sonra Tatarlar
türbelerin idaresini geri alm›fl.
“Zincirli Medresesi”, K›r›m’da geçmiflten günümüze
tafl›nabilen nadir eserlerden biri. Ad›n› giriflinde bulu-
nan zincirden al›yor. Zincir yukar›dan neredeyse kap›-
n›n yar›s›na kadar iniyor. Nesilden nesle aktar›lan ef-
saneye göre, bu medreseyi yapt›ran Osmanl› Hane-
dan› “Bu medrese bilim yuvas›d›r ve buraya giren her
insan bafl›n› e¤erek girmek zorundad›r.” diyerek med-
resede ilim atmosferinin canlanmas›n› teflvik etmifltir.
K›r›m’da bulundu¤umuz süre içerisinde bir tarihi me-
kan› daha ziyaret ettik. K›r›m Tatarlar›n›n özgürlü¤ü
u¤uruna y›llarca hapislerde yatm›fl, K›r›m’›n özgürlü¤ü
için savaflm›fl ‹smail Bey Gasp›ral›’n›n ad›n› tafl›yan
müzeyi gördük. Müzeyi gezerken Tatarlar›n mücade-
lesine belgeler ›fl›¤›nda tan›k olduk.
Çocuklu¤umdan beri duyar›m hep: Gökyüzünde mil-
yonlarca y›ld›z varm›fl! Hiçbir zaman inanmam›flt›m
buna. Ayaz bir gecede, so¤uk iliklerime kadar inmiflti,
içimi ›s›tan bir Tatar çay› ve bir tatl› sohbet vard›. Ba-
fl›m› gökyüzüne kald›rd›¤›mda gözlerime inanama-
d›m. Elmas parçalar› gibi par›ldayan milyarlarca y›ld›z!
Bu sonuncuydu art›k. Gördü¤ümüz tüm güzelliklere
tam bir kapakt› desek do¤ru olur.

Osmanl› camilerini, saraylar›n›, türbelerini kaybetmifl-


lerdi. Zorla topraklar›ndan sürülmüfllerdi, döndüklerin-
de ise geçmifllerinden ancak bir iki Osmanl› Camii’ni
ve büyüleyici güzellikteki han saray›n› bulmufllard› sa-
dece. Nice tarihi eserler tahrif edilmiflti… K›r›ml› Ta-
tarlar tarihi yeniden infla etmek için, kaybettiklerini ye-
niden kazanmak için çal›fl›yorlar. Tatarlar, K›r›m’›n flirin
bir kenti olan Bahçe Saray’›n tam ortas›nda yer alan
Azizler türbelerini geri almakla bafllam›fllar ifle. Zama-
n›nda K›r›m’a hükmetmifl Osmanl› hanlar›n›n, sadra-
zamlar›n türbeleri bunlar. Sürgün döneminde türbele-
insani F A A L ‹ Y E T L E R
YARDIM

Türkiye’decoflkusu FAAL‹YETLER • RAMAZ


AN

Ramazan

i
bul, ‹zmir, Uflak, Kayseri, Konya, Manisa, Mufl, Ordu,
Samsun, fianl›urfa, Tekirda¤, Trabzon, Yalova ve
Van’da verilen iftar programlar› ile on binlerce ihtiyaç
sahibine ulaflt›.
Ramazan program›na 24 Eylül 2006 tarihinde ilk dura-
HH ‹nsani Yard›m Vakf› yo¤un bir Ramazan program›- ¤› olan Antep’te bir iftar program› ile bafllayan ‹HH ge-
n› daha geride b›rakt›. Ramazan ay› vesilesi ile hay›rse- zici aflevi, Ramazan boyunca her gün Anadolu’nun
verlerle ihtiyaç sahipleri aras›nda köprü olan ‹HH, gezi- farkl› bir flehrinde Ramazan’›n s›cakl›¤›n› ve bereketini
ci aflevi ile 29 ili dolaflarak iftar sofralar›n› flenlendirdi. ma¤dur ailelerle paylaflt›. Ayr›ca ‹HH ‹nsani Yard›m
“Hoflgeldin Ramazan Seni Bekleyenler Var” slogan›y- Vakf›’n›n Ramazan program› dahilinde, Ad›yaman,
la yola ç›kan ‹HH, Ad›yaman, A¤r›, Antalya, Bitlis, Bin- Adapazar›, Bingöl, Bitlis, Diyarbak›r, Elaz›¤, Erzurum,
göl, Bal›kesir, Bursa, Çanakkale, Denizli, Edirne, Ela- ‹stanbul, Mardin, fianl›urfa ve Van’da fakir ailelere ku-
z›¤, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Gümüflhane, ‹stan- manya da¤›t›m› yap›ld›.
F A A L ‹ Y E T L E R : TÜRK‹YE’DE RAMAZAN COfiKUSU • 36 - 37
insani
YARDIM

AfiEV‹ GÜNLÜ⁄ÜNDEN
Tarihin befli¤i Urfa’day›z
Urfa’da tam anlam›yla Ramazan bereketini yafl›yo-
ruz. Öyle bir kalabal›k var ki… Çocuklar ellerinde kap-
lar› ile t›r›n etraf›nda s›raya girmifller bile. Ezan›n
okunmas›n› bekledikten sonra iftar›m›z› aç›yoruz. Ur-
fa valisinin de kat›l›m›yla iftar s›cakl›¤›n› ATR yay›n›
arac›l›¤›yla tüm Türkiye’ye tafl›yoruz.
‹ftar›n ve namaz›n ard›ndan ekibimize yörenin ünlü
tatl›lar›ndan olan künefe ikram ediliyor. Dilimizde kü-
nefenin gönlümüzde ise yeni dostluklar›n tad› ile bir
sonraki dura¤›m›za ulaflmak için dostlarla vedalafl›p
yola ç›k›yoruz.
Van Gölü’nde yakamoz…
Bitlis’teki ›slak kucaklaflman›n ard›ndan s›radaki il
olan Van’day›z. ‹ftar saati masalar yavafl yavafl dol-
maya bafll›yor. ‹nsanlar kurulan plazmalardan
‹HH’n›n faaliyetleri hakk›ndaki videolar› izliyor ve so-
rular soruyorlar. Çevre illerden göç alan bir flehir
olan Van’daki iftar›m›zda Vanl› olmayan birçok kifliy- “‹ftarda hamsi pilav versenuz olmaz m›?”
le tan›fl›yoruz. Do¤u’nun bu büyük ve güzel flehrin- Ramazan’›n 12. akflam› Trabzon’a gitmek üzere Gü-
den yap›lan canl› yay›nda sunucumuz Ümit Sönmez müflhane’den ayr›ld›k. Ekipteki arkadafllarda yuva
a¤abeyin mikrofonuna konuflanlar tüm dünya Müs- özlemi iyiden iyiye kendisini hissettirmifl durumda.
lümanlar›na selam gönderiyor. ‹ftar›n ard›ndan Karadeniz’in yüksek da¤lar›na t›rman›yoruz. Zigana
Van’›n güler yüzlü insanlar›yla vedalaflarak Van Gö- Geçidi’ni ard›m›zda b›rakarak Trabzon’a ulafl›yoruz.
lü’ne düflen yakomoz eflli¤inde A¤r›’ya do¤ru yol al›- Sahil flerdi boyunca uzanan Trabzon, büyüklü¤üyle
yoruz. bizi flafl›rt›yor.
Ve iftar saati… Karadeniz’in e¤lenceli insanlar› zengi-
Erzurum’u sel ald›
ni fakiriyle, genci yafll›s›yla masalar› dolduruyor.
Erzurum’a yaklaflt›¤›m›z s›ralarda gö¤ü kaplayan dev
Okunan ezanla beraber iftarlar aç›l›yor, canl› yay›n
ya¤mur bulutlar› ile karfl›laflt›k. Ertesi gün iftar prog-
arac›l›¤›yla ‹stanbul’a ba¤lan›yor, Trabzon’daki kar-
ram›n›n gerçekleflece¤i meydana gitti¤imizde mey-
defllik iklimini tüm Türkiye’ye tafl›yoruz.
dan›n ya¤mur sular›yla dolu oldu¤unu gördük. F›n-
d›k büyüklü¤ündeki dolu taneleri mermi gibi üzeri- fiehzadeler flehri Manisa
mize düflüyordu. ‹ftar için çad›r kurmay› düflündük fiehzadeler flehri Manisa bizi tarih kokan s›cakl›¤› ile
ancak, meydan›n yar›m metre derinili¤inde ya¤mur sar›verdi. Spil Da¤› zirvesinden ald›¤›m›z Manisa
suyu ile doldu¤unu görünce çad›r›n da çözüm olma- manzaras›n›n tad› dima¤›m›zda kald›. Öyle ki Or-
d›¤›n› anlad›k. Tren gar›ndaki iç mekan› kullanabile- du’nun Boztepe manzaras›n› unuttuk desek yeridir.
ce¤imiz söylendi¤inde, heyecanla haz›rl›klara baflla- Sultan Camii, mesir macununun keflif hikayesi, Ulu-
d›k. ‹ftar vakti, “Bu hava flartlar›nda gelen olacak park derken Manisa’n›n iftar saati yaklaflt›.
m›?” diye düflünürken, ellerinde kaplar› ve flemsiye- Aflevimizi konuflland›rd›¤›m›z Barbaros Mahallesi,
leriyle fliddetli ya¤murun alt›nda yaklaflan Erzurum- Zafer Meydan›’nda en hareketli, en bereketli ve en
lular› gördük. Erzurum’un so¤u¤unda iftar s›cakl›¤›n› kalabal›k iftarlar›m›zdan birisini daha yaflad›k. ‹ftar-
yaflad›ktan sonra kardefllerimizi geride b›rakarak yol- dan sonra Ayn-› Ali’de ikinci bir sultan çay› fasl›ndan
culu¤umuza kald›¤›m›z yerden devam ettik. sonra ‹zmir’ e do¤ru yola koyulduk.
insani F A A L ‹ Y E T L E R
YARDIM

en 47 ülk eye
Türkiye’d kardeflli¤i FAAL‹YETLER • RAMAZ
AN

Ramazan

i
1,5 milyar Müslümana Ramazan’› ayn› coflku ile yafla-
tabilmek ad›na yola ç›kan ‹HH görevlileri, iflgal ma¤du-
ru co¤rafyalara, mülteci kamplar›na, do¤al afetlerin
görüldü¤ü yerlere, susuzluk ve açl›¤a terkedilmifl top-
raklara ulaflarak 47 ülke ve bölgeyi kapsayan kuman-
ya da¤›t›mlar› ve toplu iftarlar gerçeklefltirdi.
HH ‹nsani Yard›m Vakf› bu Ramazan’da da Afrika’dan ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n bu seneki Ramazan prog-
Asya’ya, Balkanlar’dan Uzakdo¤u’ya dünyan›n dört bir ram› ile yar›m milyon ihtiyaç sahibine ulafl›ld› ve ihti-
yan›ndaki Müslümanlarla bulufltu. Dünya üzerindeki yaç sahiplerinin yüzleri güldürüldü. Ramazan› paylafla-
F A A L ‹ Y E T L E R : TÜRK‹YE’DEN 47 ÜLKEYE RAMAZAN KARDEfiL‹⁄‹ • 38 - 39
insani
YARDIM

rak bereketlendirmek isteyenleri uzak diyarlarda bek- sek, Botsvana, Bulgaristan, Burkina Faso, Çeçenis-
leyenlerin oldu¤unu unutmayan ‹HH ‹nsani Yard›m tan, Da¤›stan, Do¤u Türkistan, Eritre, Etiyopya, Filis-
Vakf›, “Hofl geldin Ramazan seni bekleyenler var” tin, Güney Afrika Cumhuriyeti, Gürcistan, Irak, ‹ngu-
slogan›yla ç›kt›¤› Ramazan yolculu¤unda, her y›l oldu- fletya, Kamerun, Kazakistan, Keflmir, K›r›m, Kabardey
¤u gibi bu sene de, duyarl› insanlar›n teveccühü ile Balkar, Karaçay Çerkes, Kenya, Kosova, Lesotho,
zengin ile fakiri, güçlü ile zay›f› ayn› sofralarda bulufl- Lübnan, Madagaskar, Makedonya, Moritanya, Nijer,
turdu ve mahzun insanlar›n çaresizli¤ine umut oldu. Pakistan, Patani, Preflevo, Somali, Sudan, Suriye,
Ramazan’da ‹HH seyyahlar›n› misafir eden ülkeler ise Svaziland, Ürdün (Filistinli mülteciler), Tacikistan ve
flöyle: Abhazya, Açe, Ad›gey fiaps›¤, Afganistan, Ara- Zimbabve. ‹HH, Türkiyeli hay›rseverlerin katk›lar› ile
kan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bangladefl, Bosna Her- yar›m milyon ihtiyaç sahibine ulaflt›.

‹HH Ramazan program›ndan faydalanan ülke ve kifliler


Abhazya (‹ftar) 200 kifli, Açe (Kumanya) 1500 ki-
fli, Afganistan (Kumanya) 3.000 kifli, Agiday fiap-
s›¤ (‹ftar) 200 kifli, Arakan (Kumanya ve iftar)
6.500 kifli, Arnavutluk (‹ftar) 1500 kifli,
Azerbaycan (Kumanya) 2.000 kifli,
Bangladefl (‹ftar) 14.000 kifli, Bosna
(Kumanya) 750 kifli, Bulgaristan (‹ftar)
500 kifli, Burkino Faso (Kumanya) 500
kifli, D.Türkistan (Kumanya ve iftar)
2.200 kifli, Da¤›stan (‹ftar) 200 kifli, Eritre
(Kumanya) 12.000 kifli, Etyopya (Kuman-
ya) 1.500 kifli, Filistin (Kumanya) 2.000 aile,
G.Afrika (Kumanya) 200 kifli, Gürcistan (Ku-
manya) 1.000 kifli, Irak (Kumanya) 2.000 kifli,
‹ngufletya (‹ftar) 200 kifli, ‹spanya (‹ftar) 300 ki-
fli, Kabardey Balkar (‹ftar) 200 kifli, Kamerun (Ku-
manya) 5.000 kifli, Karaçay Çerkes (‹ftar) 200 kifli,
Kazakistan (‹ftar) 50 kifli, Keflmir (Kumanya)
1.000 kifli, Kosova (‹ftar) 1.000 kifli, Lesotho (Ku-
manya) 200 kifli, Madagaskar (Kumanya) 1.500
kifli, Makedonya (‹ftar) 550 kifli, Mali (Kumanya)
300 kifli, Moritanya (‹ftar) 1.450 kifli, Nijer (Ku-
manya) 8.000 kifli, Pakistan (Kumanya) 3.500 ki-
fli, Patani (‹ftar) 1.000 kifli, Preflova (‹ftar) 100 kifli,
Svaziland (Kumanya) 200 kifli, Somali (‹ftar)
6.000 kifli, Sri Lanka (‹ftar) 1.000 kifli, Sudan (Ku-
manya) 5000 kifli, Suriye (‹ftar) 200 kifli, Ürdün
(Kumanya) 400 kifli, Zimbabve (Kumanya) 200 ki-
fli, Lübnan (Kumanya) 2000 kifli, K›r›m (Kuman-
ya) 200 kifli, Tacikistan (‹ftar) 500 kifli.
insani F A A L ‹ Y E T L E R
YARDIM

’da depremin
Pakistan › doldu FAAL‹YETLER • PAK‹ST
AN

birinci y›l

i
taneyi de hizmete açt›. Yüzlerce hasta ve yaral› bu-
rada tedavi edildi, durumu a¤›r olanlar kiralanan mi-
nibüslerle ‹slamabat’a götürüldü.
Muzafferabat’ta aç›lan merkez kamp›ndan sonra
Mansera ve Aapbara bölgelerinde de çad›r kentler
kuruldu. 5000’den fazla insan bu kamplarda bar›na-
HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n 2005’in Ekim ay›nda dep-
remle sars›lan Pakistan’daki yard›m çal›flmalar› bir y›l-
d›r devam ediyor. Depremin gerçekleflti¤i ilk etapta
Muzafferabat’ta bulunan ‹HH ekipleri acilen tespit
edilen bir araziye bölgenin ilk çad›r kentini kurdular.
2500 kifliye bar›nma imkan› sunan kamp ayn› zaman-
da ‹HH Keflmir çal›flmalar›n›n da merkezi oldu.
Depremin gerçekleflti¤i ilk günlerde, yollar›n tama-
men kapand›¤› köylere saatlerce yürüme mesafesi-
ni aflarak ulaflan ‹HH ekipleri, köylere yard›m malze-
meleri naklettiler; köylerdeki hasta ve yaral›lar› da
s›rtlar›nda merkezimize tafl›d›lar. Türkiye’den bölge-
ye giden gönüllü doktorlar bu kampta bir çad›r has-
F A A L ‹ Y E T L E R : PAK‹STAN’DA DEPREM‹N B‹R‹NC‹ YILI DOLDU • 40 - 41
insani
YARDIM

rak düzenli olarak yemek, e¤itim, sa¤l›k ve giysi yar-


d›mlar›ndan faydaland›lar.
SA⁄LIK YARDIMLARI VE HASTANE AÇILIfiI
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n Muzafferabat kamp›nda
bafllayan sa¤l›k çal›flmalar› ilk günden itibaren geniflle-
yerek devam etti. Muzafferabat’ta MÜS‹AD’›n katk›la-
r›yla yap›lan hastane Keflmir Cumhurbaflkan› taraf›n-
dan Mart ay›nda hizmete aç›ld›. Tam teflekküllü bu
hastane daha çok çocuk ve kad›n-do¤um bölümü
sinde 150 insan›n yaflayabilece¤i bir köyün alt yap›s›
hastalar›na hizmet veriyor. Bunun yan›nda ‹HH, iki t›p
merkezi, alt› ambulans ve Türkiye’den gönderilen bir ve çevre düzenlemesi tamamland›. Bu, depremden
gezici klinikle de bölge insan›na hizmet ediyor. sonra yap›lan ilk toplu inflaat projesiydi.
‹HH’n›n Garido Batta bölgesinde yap›m›n› üstlendi¤i,
KALICI PROJELER HAYATA GEÇ‹R‹LD‹
toplam alan› 1250 km2’yi bulan, iki okul ve bir caminin
‹HH depremi takip eden acil yard›m çal›flmalar› ile bir- inflaat› da tamamland›. ‹HH Bagh bölgesinde de bir
likte bölgede kal›c› projeleri de bafllatt›. Battal bölge- medrese inflaat›na bafllad›.
YET‹MLERE VE DUL KADINLARA
Afi‹YANA’DA ÖZEL ‹LG‹
Pakistan, Keflmir depreminde ‹HH’n›n üstlendi¤i ha-
yati rollerden birisi de depremde yetim kalan çocuklar
için hayata geçirilen projelerdi. ‹HH ekipleri uzak köy-
lere yard›m götürürken buralarda tamamen sahipsiz
kalan yetim çocuklar› tespit ettiler. Pakistan Hüküme-
ti’nden yetim toplama yetkisi al›n›nca sahipsiz çocuk-
lar bulunduklar› yerlerden al›narak Afliyana Merke-
zi’ne getirildi. Afliyana’da yaklafl›k 1000 yetim çocuk
ve dul kad›n bar›nma imkan› buldu. Bir y›ld›r hizmet
vermekte olan Afliyana, bar›nman›n d›fl›nda bir rehabi-
litasyon merkezi olarak da hizmet verdi.
‹HH’n›n deprem bölgesinde yetim çocuklar› gözet-
mek için takip etti¤i bir di¤er çal›flma da Mansera’da
bir çad›r kamp infla etmekti. Kendi bölgelerinden ayr›l-
mak istemeyen 324 yetim çocu¤un halen bar›nmaya
devam etti¤i bu kamp, k›sa zamanda bölgenin en iyi
e¤itim merkezlerinden birisi oldu.
E⁄‹T‹M PROJELER‹ DEVAM ED‹YOR
Bölgede bundan sonraki projeler a¤›rl›kl› olarak yetim
çocuklar için yap›lacak. Bunlardan birincisi Muzaffera-
bat’›n Rara bölgesinde 400 ö¤rencilik yat›l› okul proje-
si. Arsas› al›narak projesi haz›rlanan merkezin temeli
Kas›m ay› içerisinde at›lacak. ‹HH ‹nsani Yard›m Vak-
f›’n›n bölgedeki en büyük projelerinden biri olan Hari-
pur E¤itim Projesi için de gerekli olan 275.000 m2 ar-
sa sat›n al›nd›, proje haz›rlama çal›flmalar›na baflland›.
Okul öncesi e¤itiminden üniversite düzeyine kadar
e¤itim hizmetinin sunulaca¤› merkezde, a¤›rl›kl› ola-
rak yetim çocuklar e¤itim alacaklar.
insani F A A L ‹ Y E T L E R : ÇEÇEN MÜLTEC‹LERE RAMAZAN DESTE⁄‹ • 42
YARDIM

mültecilere
Çeçen deste¤i
EC‹LER
ER N MÜLT

FAAL‹YETL
• ÇE

Ramazan
ÇE

R
okul da ziyaret edildi.
‹HH’n›n ziyaret etti¤i Çeçen mültecilerin ço¤u yar-
d›mlarla geçinmeye çal›fl›yor. Ço¤unlu¤unu kad›n ve
çocuklar›n oluflturdu¤u mülteciler, oldukça zor flart-
lar alt›nda yafl›yorlar. Savafllar›n “sürekli” ma¤durlar›
amazan program› dolay›s›yla Bakü’de yaflayan Çe- ya da savafl›n devam› diyebilece¤imiz kad›n ve ço-
çen mültecilere kumanya yard›m› yapmak üzere yo- cuklar, bir kez daha Bakü’de karfl›m›za ç›k›yor. Dün-
la ç›kan ‹HH ekiplerine, ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf› Ye- yan›n reelpolitik ad›na Çeçen trajedisinin çok uza¤›n-
tim Komisyonu üyeleri de efllik etti. Her ay düzenli da kalmay› tercih etti¤i bir dönemde Çeçen mülteci-
olarak Bakü’de yaflayan yetimlere nakdi yard›mda lerin yan›nda olan, onlar›n ac›lar›n› ellerinden geldi-
bulunan ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Ramazan ay›nda ¤ince dindirmeye çal›flan ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›,
da 250 yetime bayram harçl›klar› da¤›tt›. Program Ramazan’›n ilk günlerinde yapt›¤› kumanya yard›m›y-
çerçevesinde Çeçen mülteci çocuklar›n okudu¤u üç la Çeçen mültecilere destek oldu.
F A A L ‹ Y E T L E R : BANGLADEfiL‹ YET‹MLERE ‹HH DESTE⁄‹ • 43
insani
YARDIM

flli yetimlere
Banglade ¤i FAAL‹YETLER • BANGLA
D Efi

‹HH deste

B
angladefl, bu Ramazan’da da ‹HH ‹nsani Yard›m Vak-
f›’n›n ziyaret program›nda yer alan ma¤dur ‹slam co¤-
rafyalar›ndan biriydi. Do¤al felaketlerin s›k s›k yafland›-
¤› bölgede yafllar› 3 ila 12 aras›nda de¤iflen Bangla-
deflli 250 yetime iftar yeme¤i verildi. ‹ftar program›
esnas›nda bir sunum yapan Bangladeflli yetimler,
söyledikleri marfl ve ilahilerle anne baba özlemlerini
dile getirdiler. Bangladefl’i ziyaret eden ‹HH ekipleri
Arakan’dan gelen yetimlerin yerlefltirildi¤i bir medre-
sede de iftar verdi.
insani F A A L ‹ Y E T L E R : BURK‹NA FASO’DA OKUL AÇILIfiI VE KALICI PROJELER • 44
YARDIM

aso’da okul
Burkina Fkal›c› projeler FAAL‹YETLER • BURK‹N
A FASO

aç›l›fl› ve

A
nan problemlerle bo¤uflan Burkina Faso’nun baflken-
tinde, yap›lan su kuyusu bölge insan› için hayati önem
tafl›yor. ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n, Ougoudougu’ya
250 km mesafedeki Tito flehrinde yapt›rd›¤› “Nasrul-
lah ‹lkö¤retim Okulu” da bölge halk› taraf›ndan se-
frika k›tas›nda 24 ülkede insani yard›m çal›flmalar›n› vinçle karfl›land›. Yerel yöneticilerin ve ‹HH yetkilileri-
sürdüren ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, bu ülkelerin ço¤un- nin haz›r bulundu¤u aç›l›fl törenine, Burkina Faso hal-
da yürüttü¤ü kal›c› projelerle bölgenin kalk›nmas›na k›n›n ilgisi yo¤undu. Yine Tito’da ‹HH taraf›ndan infla
katk›da bulunuyor. ‹HH, faaliyette bulundu¤u di¤er Af- edilmekte olan kad›n do¤um merkezinin de çal›flmala-
rika ülkelerinde oldu¤u gibi, Burkina Faso’da da kal›c› r› devam ediyor. ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n Burkina
projeleri önceliyor. Açl›k, kurakl›k, salg›n hastal›klar, Faso’da oldu¤u gibi faaliyette bulundu¤u di¤er Afrika
misyonerlik faaliyetleri ve zay›f idarelerden kaynakla- ülkelerinde de kal›c› projeleri devam ediyor.
F A A L ‹ Y E T L E R : AÇLIK BELDES‹ ET‹YOPYA ‹HH ‹LE ‹HYA ED‹L‹YOR • 45
insani
YARDIM

esi Etiyopya
Açl›k beldya ediliyor FAAL‹YETLER • ET‹YOP
YA

‹HH ile ih

A
Kofala bölgesinde Ayfle Turgut, Alparslan ve II. Abdul-
hamit su kuyular›n›n aç›l›fl›n› yapt›. Bir su kuyusundan
ortalama 500 kiflinin faydaland›¤› Etiyopya’da, bölge
halk› tüm su ihtiyaçlar›n› su kuyular› arac›l›¤›yla sa¤l›-
yor. Su kuyusunun bulunmad›¤› yerlerde ise insanlar
sadece içmesuyu ihtiyaçlar›n› karfl›lamak için günde üç
d› sözlükte “açl›k” kelimesi için referans verilen ülke
ila befl saat yürümek zorunda kal›yorlar.
olan Etiyopya’da halk, temel g›da maddeleri olan un,
fleker ve ya¤ ihtiyaçlar›n› düzenli olarak tedarik edemi-
yor. Ancak bölgeye transfer edilen yard›mlarla, Rama-
zan ve Kurban döneminde gerçeklefltirilen faaliyetlerle
temel g›da deste¤i alabiliyor.
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Ramazan’da da Etiyopya’y›
unutmad› ve Habura bölgesinde dul ve yetimlerden
oluflan 750 aileye g›da da¤›t›m› yapt›. ‹HH, baflkent
Adisababa’da bulunan fieyh Envar Camii’nde de 500
kifliye iftar verdi.
Ayr›ca, ülkede yap›m› devam eden baz› su kuyular›n›n
aç›l›fllar›n› da gerçeklefltiren ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›,
insani F A A L ‹ Y E T L E R : LÜBNAN YARDIMLARI DEVAM ED‹YOR • 46
YARDIM

ard›m lar›
Lübnan ydiyor FAAL‹YETLER • LÜBNAN

devam e

G
beyl’de de savafl ma¤durlar›na nakdi yard›m yap›ld›.
Bölgede faaliyet gösteren Meryem Yetim Merkezi ve
Yetim Bak›m Cemiyeti’ne (Cemiyet-ü Riayetü’l-Ey-
tam) nakdi yard›mda bulunuldu. Yetimhanelerin ard›n-
dan, Hizbullah direniflinin yafland›¤› bölgelerdeki ailele-
re g›da yard›m› yap›ld›. Lübnan halk›n›n yaralar›n› sar-
eçti¤imiz Temmuz ay›nda ‹srail’in sald›r›lar›yla baflla- mak için takip edilen çal›flmalar›n yan› s›ra, Lübnan’da
yan savafl süreci sona ermifl gibi görünse de, Lüb- bulunan Filistin mülteci kamplar›na yönelik g›da yar-
nan’da iflgalin sosyal hayat üzerindeki etkileri hissedi- d›mlar› da gerçeklefltirildi. Sayda’daki mülteci kamp›n-
liyor. Bu nedenle ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›’n›n Lüb- da yaklafl›k 200 aileye yönelik düzenlenen g›da yard›-
nan’a yönelik yard›m çal›flmalar› sistematik olarak de- m› program›, Türkiye ile Filistin halk› aras›ndaki daya-
vam ediyor. n›flman›n güzel bir örne¤ini oluflturdu. Savafl›n bafllad›-
‹srail’in en büyük sivil katliamlar›ndan birine sahne ¤› 12 Temmuz tarihinden bu yana, ‹HH taraf›ndan böl-
olan Kana’da 200 aileye, yine onlarca kiflinin yaflam›n› geye ulaflt›r›lan yard›mlar›n miktar› 110 t›ra, maddi de-
yitirdi¤i Mervahin’de de 200 aileye g›da yard›m›nda ¤eri ise yaklafl›k 3 milyon dolara ulaflt›. ‹HH’n›n bölge-
bulunulurken, bir bölümü yerle bir edilen Bint Cü- deki çal›flmalar› halen devam etmektedir.
F A A L ‹ Y E T L E R : 18 ÜLKEDE B‹NLERCE Ö⁄RENC‹N‹N YÜZÜ GÜLDÜ • 47
insani
YARDIM

ede binlerce
18 ülk in yüzü güldü L‹YETLER • E⁄‹T‹M
ö¤rencin FAA

D
güldürdü.
Savafl ma¤duru Lübnan, Irak, Filistin ve Afganistan’da
zorlu koflullar alt›nda e¤itimlerini devam ettirmeye ça-
l›flan 4000’e yak›n ö¤renciye okul k›yafeti, k›rtasiye,
defter ve çanta yard›m› yap›ld›.
Afrika’n›n fakir ülkeleri ile Balkanlar’da Müslüman
ünyan›n farkl› co¤rafyalar›na bak›ld›¤›nda, asl›nda bir- az›nl›klar›n yaflad›¤› ülkelerde de e¤itim faaliyetlerine
çok sorunun temelinde yatan problemin e¤itimsizlik özel bir önem veren ‹HH, bu bölgelerde de özellikle
oldu¤u gözlenmektedir. Bu gözlemden yola ç›kan yetim ö¤rencileri önceleyerek çok say›da ihtiyaç sahi-
‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, e¤itim y›l› bafl›nda yine bin- bine ulaflt›. Türkiye, Irak, Makedonya, Ürdün, Filistin,
lerce ö¤renciye e¤itim yard›m›nda bulundu. Lübnan, Pakistan, Keflmir, Yemen, Bosna, Arnavut-
2006-2007 ders y›l›n›n bafllamas› münasebetiyle ulus- luk, Etiyopya, Burkina Faso, Somali, Kamerun, Afga-
lararas› çapta büyük bir e¤itim çal›flmas› yürüten ‹HH nistan, Azerbaycan ve Kosova, ‹HH ‹nsani Yard›m
‹nsani Yard›m Vakf›, baflta Türkiye olmak üzere 18 ül- Vakf›’n›n e¤itim yard›m›nda bulundu¤u ülkeler aras›n-
kede 10 bine yak›n ihtiyaç sahibi ö¤rencinin yüzünü da yer al›yor.
insani F A A L ‹ Y E T L E R
YARDIM

ri gelecek
AÇE habe FAAL‹YETLER • AÇE

HH ‹nsani Yard›m Vakf› bu Ramazan’da


i
F A A L ‹ Y E T L E R : TÜRK‹YE’DEN 47 ÜLKEYE RAMAZAN KARDEfiL‹⁄‹ • 48 - 49
insani
YARDIM
insani F A A L ‹ Y E T L E R : SADER FAAL‹YETLER‹ • 50
YARDIM

SADER ri FAAL‹YETLER • SADER

faaliyetle

G
lunan ailelerin de evine konuk olan misafir ö¤renciler,
bayram›n ikinci günü SADER merkezinde gerçekle-
flen bayramlaflma program›na kat›ld›lar.
Ülke Günleri: SADER (Sosyal Araflt›rmalar ve Kültür-
leraras› Dayan›flma Derne¤i) bünyesinde düzenlenen
“Ülke Günleri” ile yabanc› ö¤renciler kendi ülkelerini
eleneksel SADER ‹ftar›: 59 ülkeden yaklafl›k 600 ö¤- tan›tma f›rsat› bulurken ö¤renciler aras›ndaki kültürel
renci,14 Ekim 2006 Cumartesi günü Edirnekap› Mih- kaynaflma da pekifliyor. 28 Ekim Cumartesi günü ya-
rimah Dü¤ün Salonu’nda gerçeklefltirilen Geleneksel p›lan “Lübnan Ülke Günü” ile Lübnanl› ö¤renci Firas
SADER ‹ftar’›nda bir araya geldi. Ramazan dolay›s›yla el-Ahmed, Lübnan’›n tarihi, kültürel ve sosyal dokusu
ASKON, Ba¤c›lar Birikim Koleji, MUSIAD gibi kurulufl- ile ilgili bir sunum yapt›. Dinleyicilerin soru ve
lar›n iftar davetlerinde de bir araya gelen SADER yö- görüfllerini paylaflarak katk›da bulundu¤u programda,
neticileri ve ö¤renciler, Ramazan atmosferini paylafla- ‹srail sald›r›lar›n›n ülkedeki izleri ve ‹srail’in hezimeti
rak idrak ettiler. Ramazan ay› boyunca Türkiye’de bu- de gündeme getirildi.
F A A L ‹ Y E T L E R : ‹HH STANTLARINA YO⁄UN ‹LG‹ • 51
insani
YARDIM

stan tlar›na
‹HH YETLER • ‹HH
yo¤un ilgi FAAL‹

i
t›ld›. ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Ramazan ay›nda Fes-
hane’de gerçeklefltirilen uluslararas› Ramazan etkin-
likleri ve Fatih’te gerçeklefltirilen geleneksel Rama-
zan etkinliklerine de açt›¤› stantlarla kat›ld›. Bir ay bo-
yunca aç›k olan ‹HH stantlar›n› ziyaret eden kiflilerle
HH ‹nsani Yard›m Vakf›, 05-10 Eylül 2006 tarihleri birebir ilgilenilerek vakf›n çal›flmalar› hakk›nda bilgi
aras›nda düzenlenen CeBIT Eurasia Biliflim Fuar›’na verildi. Vakf›n faaliyetlerine gönüllü olarak katk›da bu-
kat›ld›. Türkiye’nin ve Ortado¤u’nun en büyük biliflim lunmay› dileyen ziyaretçiler de doldurduklar› formlar›
fuarlar›ndan biri olma özelli¤ini tafl›yan CeBIT Eurasi- stant görevlilerine ilettiler. 23-26 Kas›m tarihleri ara-
a Biliflim Fuar›’ndaki ‹HH stand›, ziyaretçilerin yo¤un s›nda düzenlenen MÜS‹AD Fuar›’nda da stant açan
ilgisiyle karfl›land›. Ziyaretçilere, ‹HH faaliyetleri hak- ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, bu fuarda da on binlerce zi-
k›nda bilgi verildi ve çeflitli tan›t›m dokümanlar› da¤›- yaretçi ile bulufltu.
insani F A A L ‹ Y E T L E R : DÜNYANIN FARKLI BÖLGELER‹NDEN ‹HH Z‹YARETLER‹ • 52
YARDIM

n ya n ›n farkl›
Dü n den
r i R
ER

g ele ETLE • Z‹YARE


TL

bö l
tleri FAAL‹Y
‹HH z iy a re

G
eçti¤imiz üç ayl›k dönem içerisinde de dünyan›n farkl›
bölgelerinden kanaat liderlerinin ve sivil kurulufl tem-
silcilerinin ‹HH’ya ziyaretleri devam etti. Ziyaretçileri-
miz geldikleri bölgelerdeki son durum hakk›nda bilgi 10 Eylül’de düzenlenen “Filistin ve Lübnan Dayan›fl-
vererek, ortak çal›flmalar yürütme konusunda ‹HH yet- ma Gecesi” münasebeti ile Türkiye’ye gelen Afrika
kilileri ile fikir al›flveriflinde bulundular. Muslim Agency baflkan› Abdurrahman al Sumeyd
Eylül ay›n›n sonlar›nda ‹HH ‹nsani Yard›m Vakf›, Kefl- (altta) de ‹HH yetkilileri ile görüflerek Afrika’da devam
mir eski Cumhurbaflkan› Serdar Muhammed Abdul- eden projeler hakk›nda bilgi verdi ve yeni projelerle il-
kayyum Han’› (yanda) a¤›rlad›. Abdulkayyum Han, va- gili fikir al›flveriflinde bulundu. ‹HH görevlilerine verilen
k›f merkezinde yap›lan bas›n aç›klamas›nda yapt›¤› ko- e¤itim seminerlerine de kat›lan Al Sumeyd, ‹HH yetki-
nuflmada geçti¤imiz y›l yaflanan deprem felaketinin ar- lileri ile birlikte çeflitli bas›n yay›n organlar›n› ziyaret et-
d›ndan Keflmir’de yard›m faaliyetlerinde bulunan Tür- ti. Tacikistan En-Nahda ve El-Hamadani kurumlar›ndan
kiyeli kurulufllara teflekkür etti ve bölgedeki güncel du- iki yetkili de ‹HH’y› ziyaret ederek, sosyal faaliyet ve
rum hakk›nda bilgi verdi. e¤itim projeleri ile ilgili destek talep ettiler.
F A A L ‹ Y E T L E R : ‹HH BATMAN SEL FELAKET‹ MA⁄DURLARINI UNUTMADI • 53
insani
YARDIM

s el felaketi
an
‹HH Batm r›n› unutmad› FAAL‹YETLER • E⁄‹T‹M

ma¤durla

2
neden olan ‹loh deresi yak›n›ndaki Karfl›yaka, Petrol-
kent ve Seyitler mahallelerinde selden etkilenen 3
bin Batmanl› için s›cak yemek da¤›t›m› yapt›. Daha
sonra Çay Mahallesi, ‹loh, Yeflil Tepe ve Ondokuz
May›s Mahallesi’ne ulaflan ‹HH gezici aflevi, bu böl-
gelerde de selden zarar gören 3 bin kifli için yemek
Kas›m 2006 tarihinde Batman’da yaflanan sel felake- da¤›t›m› yapt›. Ayr›ca 12 tonluk yard›m malzemesi ile
tinde 1900 ev kullan›lamaz hale geldi. 12 bin ev de yüklü bir kamyon da, ‹HH taraf›ndan bölgeye gönde-
selden orta derecede hasar gördü. Meydana gelen rildi. Yard›m malzemelerini tafl›yan kamyon ile nohut,
sel, 60 bine yak›n Batmanl›n›n hayat›n› olumsuz etki- bisküvi, s›v› ya¤, fasulye, mercimek, makarna, bul-
ledi. Afetin gerçekleflmesinin ard›ndan bölgeye hare- gur, pirinç, tahin, pekmez, kuru üzüm, çay ve fleker-
ket eden ‹HH Acil Yard›m Ekibi, gezici afleviyle birlik- den oluflan g›da malzemelerinin yan› s›ra bebek bezi,
te bölgeye ulaflt› ve selden en çok etkilenen yedi böl- temizlik seti ve ayakkab› gibi malzemeler de ihtiyaç
gede çal›flmalar›n› sürdürdü. ‹HH gezici aflevi, sele sahiplerine ulaflt›r›ld›.
‹HH gönüllülerinin hay›r yar
GEÇT‹⁄‹M‹Z ÜÇ AYLIK DÖNEMDE DE ‹HH GÖNÜLLÜLER‹ TÜRK‹YE’N‹N DÖRT B‹R YANINDAK
TAR‹H FAAL‹YET BÖLGES‹ GERÇEKLEfiT‹R‹LEN FAAL‹YETLER

01.09.06 Afyon Filistin kermes ve t›r organizasyonu


01.09.06 ‹zmit Filistin ve Lübnan halk› için kermes ve 100 t›r
yard›m organizasyonuna destek
01.09.06 Bursa Filistin Dayan›flma Gecesi
01.09.06 Eskiflehir ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
01.09.06 K›br›s Foto¤raf sergisi ve ‹HH stand›
02.09.06 Kocaeli-Gebze ve Afyon "Bir günlük gelirim Lübnan'a"
organizasyonuna destek
02.09.06 Osmaniye-Bahçe ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
02.09.06 Van Filistin için g›da kermesi
02.09.06 Yalova Filistin ve Lübnan Dayan›flma Gecesi
02.09.06 ‹stanbul-Esenler Filistin'e Yard›m Gecesi ve fotograf sergisi
02.09.06 Erzurum Filistin konulu konferans
03.09.06 ‹stanbul-Esenler Filistin Gecesi
04.09.06 ‹stanbul-Sar›yer-Kilyos Filistin konulu seminer
04.09.06 Osmaniye Filistin Gecesi ve kermes
05.09.06 Giresun-Görele ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
05.09.06 ‹zmit ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
05.09.06 Kayseri ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
07.09.06 ‹stanbul-Gültepe Filistin ve Lübnan Gecesi
08.09.06 Kanada ‹HH yarar›na kermes
08.09.06 Almanya Spor organizasyonlar›nda ‹HH tan›t›m›
08.09.06 ‹stanbul-Kad›köy Filistin halk› için kermes
09.09.06 ‹stanbul-Ba¤c›lar Filistin ve Lübnan kermesi
09.09.06 ‹stanbul-Fatih Afrika'da su kuyusu için kermes
09.09.06 ‹zmit Filistin Dayan›flma Gecesi ve Kermesi
09.09.06 Gaziantep ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
14.09.06 Diyarbak›r Filistin Dayan›flma Gecesi
15.09.06 ‹stanbul-Ümraniye Filistin yarar›na g›da kermesi
16.09.06 Isparta Filistin Dayan›flma Gecesi
16.09.06 Bursa-Orhangazi Filistin Dayan›flma Gecesi,
kermes ve foto¤raf sergisi
17.09.06 ‹stanbul-Pendik Filistin'e destek amaçl› fliir dinletisi
17.09.06 ‹stanbul-Ümraniye Filistin ve Lübnan'a destek konseri ve kermesi
20.09.06 ‹stanbul-Baflakflehir Filistin Gecesi ve g›da kermesi
21.09.06 Antalya Ramazan stand›
F A A L ‹ Y E T L E R : ‹HH GÖNÜLLÜLER‹N‹N HAYIR YARIfiI DEVAM ED‹YOR • 54-55
insani
YARDIM

r›fl› devam ediyor


K‹ ‹SLÂM CO⁄RAFYASININ UNUTULAN TOPRAKLARINDAK‹ KARDEfiLER‹ ‹Ç‹N ÇALIfiTILAR
TAR‹H FAAL‹YET BÖLGES‹ GERÇEKLEfiT‹R‹LEN FAAL‹YETLER

21.09.06 Bursa ‹HH tan›t›m program›


22.09.06 Kocaeli-Gebze Filistin yarar›na g›da kermesi
22.09.06 Kahramanmarafl-Elbistan ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
23.09.06 ‹st.-Fatih-Haydar Mah Filistin kermesi
25.09.06 Giresun-Görele ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
27.09.06 Kahramanmarafl Kermes ve foto¤raf sergisi
26.09.06 ‹stanbul-Kartal Filistin Dua ve Yard›m Gecesi
28.09.06 Zonguldak ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
29.09.06 Adapazar›-Hendek ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
30.09.06 Konya ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
02.10.06 Adapazar›-Hendek Foto¤raf sergisi ve ‹HH stand›
04.10.06 Tokat-Niksar ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
Ramazan ‹stanbul-Baflakflehir Ramazan boyunca Baflakflehir
Boyunca I.Etap'ta ‹HH stand› ve foto¤raf sergisi

07.10.06 Bolu-Gerede ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›


07.10.06 ‹stanbul-Perpa ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
10.10.06 Adana ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
15.10.06 Adapazar›-Hendek Filistin Gecesi ve foto¤raf sergisi
18.10.06 Trabzon ‹HH yard›m faaliyetlerinin tan›t›m›
18.10.06 Ordu
18.10.06 Manisa
18.10.06 Samsun
19.10.06 ‹stanbul-Ka¤›thane Filistin semineri
‹slâm co¤rafyas›nda
afir Ra
mazan, Ramazan ve
Bayram
a n mis nas›l
ya n ›n da tafl›y arfl›lan›r ve
tini k gelin
Bereke le r in d e nas›l bir k ›sm›na

KÜLTÜR
‹slam
ülke asa da
›r h ep sine olm nuk olal›m…
u¤urlan likte ko
e tan›k, bir BAYR
birlikt demet AM
te
zcan

H
angi co¤rafya, hangi kültür, hangi iklim olursa olsun
hep birlikte teneffüs edilen bir hava, hep birlikte ›s›-
tan, ayd›nlatan bir ›fl›k, hep birlikte saran kucakla-
yan sevgi ve huzur atmosferi Ramazan ay›. Rahmet
bereket, ma¤firet… Af dileme, ba¤›fllanma… Pay-
laflma, bar›flma, kavuflma ay›... Manevi havan›n
zengini-fakiriyle doruk noktada yafland›¤› huzur ikli-
mi. O geliyor diye, ona haz›rlanal›m diye Recep ve
fiaban’›n önceden gelip haber verdi¤i kutlu misafir.
Ufak tefek detaylar hariç Müslüman aya¤›n›n bast›-
¤› her yerde hasretle beklenen 11 ayl›k yoldan hofl
gelip, hoflnutluk getiren kutlu misafir Ramazan…
K Ü L T Ü R : ‹SLÂM CO⁄RAFYASINDA RAMAZAN VE BAYRAM • 56-57
insani
YARDIM

gösterime giriyor. Kimi lokantalar da bir ay boyunca


kapan›yor ve iftar saatinde bile aç›lm›yor Pakistan’da.
Sahurda manilerin efllik etti¤i davul sesleri, iftarda
tekrar yank›lan›yor sokaklarda… Camiler itikafa giren
Müslümanlara ev sahipli¤i yaparken, Ramazan ay› bo-
yunca hatimle teravih namazlar› k›l›n›yor. Bayramdan
bir gün önce “Çand rat” (hilal gecesi) kutlamalar› ya-
p›l›rken, bayram misafirlerini bekleyen eriflte benzeri
“sevinya” sofralarda yerini al›yor. ‹lginç olan Pakis-
tan’da el öpme adetinin olmamas› ve insanlar›n birbir-
leri ile kucaklaflarak bayramlaflmas›.
HABEfi D‹YARI RAMAZAN’A SELAM DURUYOR
Bereketini yan›nda tafl›yan misafir Ramazan, ‹slam ül-
Sahabenin hicret yurdu olan Habeflistan (Etiyopya)’da
kelerinde nas›l karfl›lan›r ve nas›l u¤urlan›r hepsine ol-
%70’lik Müslüman nüfusa ra¤men yönetim H›risti-
masa da bir k›sm›na gelin birlikte tan›k, birlikte konuk
yanlar›n elinde. H›ristiyan halk Ramazan ay› boyunca
olal›m…
içkili mekanlar› kapal› tutarken, Müslümanlar Rama-
“RAMAZAN’DA SANK‹ zan coflkusu ile farkl› bir iklime bürünüyorlar.
MELEKLER GEL‹YOR VE NUR DA⁄ITIYORLAR” Fakirler Ramazan’dan bir ay önce tespit ediliyor ve
Melekler mi inip nur da¤›t›yor, manevi huzur simalar- rahmet ay› boyunca yaln›z b›rak›lm›yor. Ya ikifler üçer
da nur olarak belirerek etrafa m› yans›yor bilinmez gruplar halinde evlere davet ediliyor, ya da durumu iyi
ama Pakistanl›lar Ramazan’› böyle niteliyorlar. ‹slam olan aileler teravih namaz›na giderken götürdü¤ü ye-
co¤rafyas›n›n di¤er bölgelerinde oldu¤u gibi hummal› mekleri fakirlere ikram ediyorlar. M›s›r›n ve “maflula”
bir haz›rl›kla karfl›lan›yor rahmet ay›. Bir ay boyunca denen çöreklerin sofralar› flenlendirdi¤i Ramazan’da,
tüm sinemalar ya kapat›l›yor ya da dini içerikli filmler müezzinin “Sahur vakti gelmifltir, sahurda bereket var
›n›
A rn a vu t halk k›zlar KAYINPEDERDEN BAYRAM Z‹YARET‹
a yaflayan s›k görem
iyorlar.
Karada¤’d ra ö y le Kuzeyinde Boflnaklar›n, güneyinde Arnavutlar›n yafla-
ten so n p›lan
gelin ettik a ile le r a ras›nda ya d›¤› %30 Müslüman nüfusu ile bir Balkan ülkesi olan
de ayram›n
O yüzden a n farkl›l›k; b Karada¤’da, Boflnak ve Arnavutlar›n geleneklerinde
ne ç›k esi.
mede ö evine gelm farkl›l›k görülebiliyor. Komünizmin din üzerindeki bas-
ziyaretlefl in d a m a d ›n
ay›npeder k›s›n›n etkilerinin halen ziyadesiyle hissedildi¤i Kara-
ilk günü k da¤’da, Ramazan maalesef toplumsal bir dayan›flma-
ya dönüflmeden bireysel yaflan›yor.
d›r kalk›n!” diyen ça¤r›s› ile sahura uyan›yor Etiyopya-
Karada¤’da yaflayan Arnavut halk k›zlar›n› gelin ettik-
l›lar. Ramazan ay›nda sabah namazlar›na ra¤bet artar- ten sonra öyle s›k göremiyorlar. O yüzden de aileler
ken, aile reisleri ifllerinden iki saat önce eve dönüyor- aras›nda yap›lan ziyaretleflmede öne ç›kan farkl›l›k;
lar. Kimi aileler kendi evlerinde kimileri de camilerde bayram›n ilk günü kay›npederin damad›n evine gel-
takip ediyor Ramazan mukabelelerini. Kad›n, erkek ve mesi. Damat bayram›n ikinci günü iade-i ziyaret yap›-
çocuklarla beraber k›l›nan bayram namaz›n›n ard›ndan yor. Bir di¤er fark ise el öpme kültürünün olmamas›.
bayramlaflan halk tekbir ve dualarla yürüyerek evlerine
da¤›l›yor. Tabi ki bayram›n vazgeçilmezleri çocuklar ev KAPISI ÇALINMAMIfi EV KALMAZ C‹BUT‹’DE
ev dolafl›p harçl›k topluyorlar. Elin önce d›fl› sonra içi Susuzlu¤un temel problemlerden biri oldu¤u ve yok-
öpülerek bayramlafl›yorlar. Kimi zaman H›ristiyan kom- sullu¤un da büyük ölçüde susuzluktan kaynakland›¤›
flular da bayramlaflma için ziyarete geliyor. Cibuti’de yoksul sofralar›n› flenlendirmek, çal›nmad›k
K Ü L T Ü R : ‹SLÂM CO⁄RAFYASINDA RAMAZAN VE BAYRAM • 58-59
insani
YARDIM

kap› b›rakmamak toplumsal dokunun “KARA BAYRAMIN MÜBAREK OLSUN”


bir parças›. Ba¤›ms›zl›¤›n› daha 17 y›l önce kazanm›fl,
Halk›n %95’inin oruç tuttu¤u, resto- Sovyetler döneminde kimi camilerinin
ranlar›n devlet emri ile kapal› tutuldu¤u spor salonuna dönüfltürüldü¤ü, oruçlula-
Ramazan ay› boyunca, ibadetlere özen r›n tespit edilip zoraki su içirildi¤i, halen
gösteriliyor, Ramazan’la bafllayan din- içkinin su gibi tüketildi¤i, içkisiz dü¤ün
darlaflma süreci daha sonra da etkisini ve e¤lencenin düflünülmedi¤i Azerbay-
koruyor. Cibuti’de iftar daveti gibi bir ge- can’day›z bu kez. Geçmiflte sadece
lenek yok. Çal›flan herkes kazanc›na göre yafll›lar›n oruç tutu¤u, hala kelime-i fla-
zekat veriyor. Bayram› yeni giysilerle karfl›- hadeti bilmeyen insanlar›n oldu¤u ül-
lamaya gayret eden Cibutililer, kad›nlar›n kede iftar daveti gelene¤i yok. Bay-
da ifltirak etti¤i bayram namaz›n› genifl mey- ram için sütlü pilav yap›l›yor. Oruç
danlarda k›l›yor. Cibuti’de bayram tan›d›k ta- tutsun veya tutmas›n bütün yafll›lar
n›mad›k herkesi ziyaret etmek, her kap›y› çal- bayramda ziyaret ediliyor. Oruç tu-
mak ve herkese ikram etmek anlam›na geli- tanlara çok küçük de olsa bir hedi-
yor. Nitekim, her mahalleden bir heyet evleri ye veriliyor. Bayrama eriflemeden
gezerek bayram ziyaretlerinde bulunuyor, çal- vefat eden varsa bayram sabah› cenaze
mad›k kap› b›rakm›yor. evinde toplan›l›yor ve bu toplanmaya “kara bayram”
deniyor. Önceden haz›rlanan “ovma külçe çörek” ce-
RAMAZAN IfiIL IfiIL KENYA SOKAKLARINDA
naze evine götürülüp orada ikram ediliyor.
Nüfusunun yar›s› H›ristiyan olan do¤u Afrika ülkesi
Kenya’da, Ramazan’da sokaklar ›fl›l ›fl›l... Gün içinde “GURBETLERDE VATAN ‹Ç‹N HEP A⁄LARIM
sessizli¤in hakim oldu¤u Kenya, bütün enerjisini iftar- SIZLARIM VATAN BENS‹Z YAfi AKITIR BEN
la bafllayan geceye sakl›yor sanki. ‹ftarlar sokaklarda, VATANSIZ A⁄LARIM”
cami avlular›nda toplu halde yap›l›yor, teravih sonra- Vatans›z bir milletin öyküsüdür onlar›n yaflad›¤›. Yurt-
s›ndaki canl›l›k sahura kadar devam ediyor. Matari de- lar›ndan sürülüp dünyan›n dört bir yan›na da¤›t›lm›fl,
nen kudüm benzeri çalg›lar Ramazan’›n geliflini haber yurtlar› iflgal edilmifl olsa da Ah›ska onlar›n vatan›, on-
verdi¤i gibi, sahurda da halk› uyand›ran nameleri olufl- lar Ah›skal›d›r. Halen vatan onlar için, onlar vatan için
turuyor. 1Kenya’da bayram coflkusu Arefe günü k›na a¤lar. 1944’te Stalin taraf›ndan yurtlar›ndan sürülen
ile konuyor genç k›zlar›n avucuna… Genifl meydanlar- Ah›ska Türkleri halen Asya’dan Avrupa’ya dünyan›n
da k›l›nan bayram namazlar› duygusall›¤›n doru¤a dört bir buca¤›nda bitmeyen sürgünlerini yafl›yorlar.
ulaflt›¤› dualarla nihayet buluyor. Topraklar›ndan kopar›lm›fl, aileleri da¤›t›lm›fl Ah›skal›lar
her fleye ra¤men inançlar›n› korumaya çal›fl›yorlar. de ise Müslümanlar yafl›yor. Kamerun halk› aras›nda
Sürgünde teravih ve iftar baflka bir de¤er kazan›yor on- namaz k›lmayan ve oruç tutmayan Müslüman düflü-
lar için… Bayram ziyareti ise sürgünlü¤ü unutmak için nülemiyor. ‹slam co¤rafyalar›nda nadir görülen bir du-
bir vesile... Bayram öncesi yemek haz›rl›klar› yap›l›yor. rumla Kamerun’da karfl›lafl›yoruz: Sigara içmenin ha-
Biber dolmas›, özel tencerede buharla piflen mant› ve ram say›ld›¤› Kamerun’da sigara içen birisi ile ayn› sof-
Rus mutfa¤›nda da yer alan hinkal… Ah›ska Türkleri- raya oturulmuyor.
nin ra¤bet etti¤i en önemli yemeklerin bafl›nda tabiki Hem ucuz hem çok sevilen et, yemeklerin hemen
içindeki malzemeleri ile üç çeflit yeme¤e denk olan ki- hepsine hakim durumda. Sokaklara kurulan sofralarda
milerinin “vatan pilav›” diye nitelendirdi¤i pilav geliyor. tüm mahallelinin bir arada yapt›¤› iftarlar neredeyse
gece boyu sürüyor. Etli çorba, süt ve tatl› ile bafllayan
HEM ACI HEM TATLI AMA LEZZETL‹ HULUMUR
iftar sofras›na akflam namaz› ile ara veriliyor. Namaz-
Yine bir Afrika ülkesindeyiz. Afrika’n›n en büyük ülke- dan sonra etli pilav gibi ana yemekler yenilip teravih
si Sudan’da… Ramazan ay›na özel haz›rl›klar›n bafl›nda namaz›na gidiliyor. Havan›n s›cak olmas›ndan dolay›
“hulumur” ad› verilen ve bizce adam ak›ll› yanm›fl, kö- özellikle d›flar›da k›l›nan teravih namaz› sekiz rekat k›-
mür fleklinde bir içecek geliyor. Günler öncesinden ha- l›n›yor ve yeniden sofralar›n bafl›na dönülüyor. Bu de-
z›rlanan hamurlar bir sahana iyice yay›l›yor ve atefle
fa salata yeniyor, sütlü yeflil çay içiliyor ve yeme içme
konulup özenle yak›l›yor. Simsiyah olduktan sonra gü-
fasl› böylece tüm geceye yay›lm›fl oluyor…
nefle konulup kurutuluyor. ‹ftar öncesi gündüzden su-
Hamur ifli tatl›lar›n bayramdan bir hafta evvel haz›rlan-
da bekletilen hamurlar bir süzgeçte süzülüp posas› at›-
maya bafllad›¤› Kamerun’da bayram, namaz öncesin-
l›yor ve kalan sulu k›sm›na fleker ilave edilerek dolap-
de koyun veya inek kesimiyle bafll›yor. Bayram nama-
ta so¤umaya b›rak›l›yor ve sonra so¤uk so¤uk içiliyor.
z› ard›ndan camilerde devam eden Kur’an tilavetleri,
“Kelkele” ad› verilen kuflburnu benzeri bitki de Su-
her co¤rafyada oldu¤u gibi kap› kap› gezip harçl›k top-
dan’da bol tüketilen içecekler aras›nda. Zenginiyle fa-
layan çocuklar, sokaklarda tefler eflli¤inde söylenen
kiriyle sofralarda mutlaka befl alt› çeflit yemek bulun-
ilahiler bayram› bayramlaflt›r›yor.
mas›na özen gösterilen Sudan’da Ramazan, kaynafl-
‹slam co¤rafyas›n›n yaln›zca bir k›sm›na gerçeklefltir-
man›n, birlikteli¤in en fazla yafland›¤› günler demek.
di¤imiz konuklu¤umuz burada nihayete eriyor. Zen-
NAMAZDAN ÖNCE, NAMAZDAN gin, fakir, sürgün, mülteci, savaflta, iflgalde sorunlu ya
SONRA, DAHA SONRA... da sorunsuz bir toprak olmas› hiç fark etmiyor, he-
Hiç bitmeyen bir sofra fasl›na dönüflüyor Kamerun’da men her bölge adeta tüm gücünü toplay›p kendince
Ramazan. 1960 y›l›na kadar Frans›z sömürgesinde Ramazan’›n manevi atmosferini kuflan›p, bayrama
kalm›fl Kamerun’un, güneyinde H›ristiyanlar kuzeyin- eriflmenin hazz›n› yafl›yor.
uras› bofl kald› buraya bir haber girelim
B
insani M ‹ N ‹ K K A L P L E R D E N G E L E N L E R • 62
YARDIM

Ad›m, Rabia Sena Öksüzo¤- güveniyoruz. Meryem Afrikal› kardeflim, ben


lu. Yedinci s›n›fa gidiyo- Kayal› Ömer Faruk, yedi yafl›n-
rum. Ben ‹HH’y› geçen day›m. Sizi görüyorum
‹nsanlar aras›ndaki sevgi ve
yaz düzenledi¤i Yetim televizyonda ba-zen. Su-
dayan›flmay› geniflletti¤i
Program›’ndan tan›m›fl yunuz yok, yeme¤iniz
için ‹HH'ya teflekkür edi-
oldum. Böylece ben de yok, çok zay›f kalm›fls›-
yorum. ‹nsanl›¤a yard›m
büyüyünce yetimler için n›z. Bütün dünya bunlar›
ederken gönüllü olarak
iyi fleyler yapabilece¤imi görüyor, sizi çok seviyo-
çal›flan ‹HH’n›n bütün
anlad›m. Hatta büyümeyi rum. Kumbaram› size
çal›flanlar› bana peygam-
beklemeden flimdi de gönderece¤im, üzülme-
beri ve arkadafllar›n› ha-
elimden geldi¤ince bir yin kardeflim.
fleyler yapmaya çal›fl›yo- t›rlat›yor. Bizim de üze-
Ömer Faruk Tafldemir
rum. ‹leride de hem ö¤- rimize düfleni yap›p kü-
çüklerimize örnek olma- Benim tan›mad›¤›m arka-
retmen olup hem de böy-
m›z gerekir. Kübra Nur dafllar›m, ben Eyüp Se-
le fleylerle ilgilenebilece-
Y›lmaz (12) lim Ünlü 8 yafl›nday›m.
¤imi düflünüyorum. Ar-
Sizleri televizyonda hep
kadafllar her fleyi Ad›m, Sena Hafza Tipi. Ben
ac› çekerken tanklara ve
‹HH’dan beklemeyelim. 6 yaflındayım. Bugün.
Bizlerin de yapabilece¤i askerlere tafl atarken gö-
‹.H.H'ya gittik. Orada
çok fley var. Hiçbir fley rüyorum, siz hep ac›
dolafltık. Oradakiler bize
yapamazsak en az›ndan içindesiniz ya, ben de
bir harita gösterdiler. Bir
dua edelim... annem babam halam tey-
yerde yangın çıkmıfl ço-
zem amcam bana harçl›k
Sevgili Filistinli kardefllerim cukların ailesi ölmüfl.
verdiklerinde ben de her
sizin büyüyünce ne ol- ‹.H.H da onlara yemekler
fleyden en fazla bir tane
mak istedi¤inizi çok me- oyuncaklar kitap, defter,
al›yorum, çünkü geri ka-
rak ediyorum. Keflke size silgi gönderiyor. Onlar
lan›n› sizin için biriktirip
yard›m edebilsem. Sak›n da oyuncaklarla oynu-
‹HH’ya veriyorum. Para-
kendinize güveninizi yorlar. Mutlu oluyorlar
lar›m çok oluyor ama ba-
kaybetmeyin. Sizin için gönderdi¤imiz için.
bam hep bütünletip size
dua ediyorum. Melike bir tane olarak gonderi-
Merak etme dualar›mdan
K›zbay yor, asl›nda ben size bir
hiçbir zaman eksik olma-
Sevgili Irakl› kardefllerim, yacaks›n›z. ‹nflallah sizin sürü biriktiriyorum ama
biraz daha sabredin. ‹n- için gönderdi¤im yapa- çok a¤›r olmas›n diye ba-
flaallah ‹HH’n›n yard›m- bildi¤im kadar yard›m- bam öyle yap›yor. Bir de
lar›yla her fley daha iyi lar, size ulafl›yordur. Al- oyun oynarken hep sizin
olacak. Bizler bütün yar- lah her zaman yar ve yar- yerinize de oynuyorum,
d›mlar›m›z› ‹HH’ya veri- d›mc›n›z olsun. ‹nflaallah cennette görü-
yoruz. Çünkü ‹HH’ya Talha Öksüzo¤lu (11) flürüz.
Y A Y I N L A R I M I Z : TANZANYA - AFR‹KA • 63
insani
YARDIM

TANZANYA
Afrika Menekflesi
“Köleli¤in, sömürgecili¤in, ›rkç›l›¤›n ve yoksullu¤un ac›s›y-
la savrulan insanlar›n sesleri ve sessizlikleri, isyanlar› ve
s›rlar›yla yüz yüze gelirken, onlar›n hayatlar›n› izliyor, kültürle-
rinin ayr›lmaz bir parças› olan müzik ve flark›lar›n› anlamaya
çal›fl›yorum. Bir yanda efendilerin ve kölelerin tarihiyle bulu-
flurken, di¤er yanda bizim yaflayamad›¤›m›z bir dünyay› ya-
flamaya gayret eden, dua ve ümidi olan mülayim insanlar›n
hayatlar›n› gözlemliyorum. Her yeni güne “inflaallah bu gü-
nü tok ve sa¤l›kl› geçiririm” diye Rablerine dua ederek bafl-
layan ve ondan baflka yard›mc›lar› olmayan insanlar…
Yine de masmavi gökyüzünü yararak ilerleyen uçaklar› her
gördü¤ümde, engelleyemedi¤im bir s›z›yla gönlüm düflüyor
pefllerine. Uçaklar›n derin maviliklerde süzülürken arkalar›n-
da b›rakt›klar› beyaz bulutlu izleri takip ederken gözlerim, ül-
keme ve özlemini çektiklerime gidiyor düflüncelerim. Ard›n-
dan izler gözden kaybolup giderken, içimdeki ses “Bekle ve
sabret. Allah sabredenleri sever” diyor. Ve düflüncelerim ok-
yanus ötesinden usulca bana geri dönüyor.

A F R ‹ K A M E N E K fi E S ‹ T A N Z A N Y A / A S U M A N K A L U F Y A

AFR‹KA:
Zengin K›tan›n Açl›k Öyküsü
frika… Her 10 saniyede bir çocu¤un hayat›n› kaybetti¤i,
Anüfusunun yar›s›n›n günlük bir dolardan az bir gelirle ge-
çinmeye çal›flt›¤› k›ta…
Açl›k, imkans›zl›k, iç savafl ve salg›n hastal›klarla bo¤uflan
Afrika’n›n çileli tarihi 15. yüzy›lda k›taya ayak basan ilk sö-
mürgecilerle de¤iflmeye bafllad›. Afrika’n›n insan gücü ku-
rulan köle pazarlar› ile Avrupa ve Amerika’ya tafl›nd› y›llar
boyu… Sömürgecilik döneminde uygulanan tar›m politikala-
r› nedeniyle verimli topraklar azald›, halk ellerindeki arazileri
kaybetti. Medeniyet götürme bahanesiyle k›taya ayak ba-
san sömürgeciler, 19. yüzy›l›n sonlar›na gelindi¤inde k›tan›n
%90’›n› iflgal etmifllerdi. II. Dünya Savafl› sonras› dönemde
ise ba¤›ms›zl›k mücadelesi veren Afrikal›lar sömürgecili¤in
çizdi¤i yapay s›n›rlar nedeniyle iç savafllarla yüzlefltiler.
Sömürgecilik ve akabinde gelen yeni sömürgecilik dönem-

A F R ‹ K A : Z E N G ‹ N K I T A N I N A Ç L I K Ö Y K Ü S Ü / ? ? ?
insani B A S I N D A ‹ H H • 64
YARDIM

You might also like