You are on page 1of 13

Devletsiz ve kendi kendine ileyen bir piyasa fikri tamamen illzyondur.

Karl Polanyi'ye gre, laissez-faire'ci ekonomik dzen ngiliz klasik iktisatlarnca oluturuldu ve devlet gc ile kurumsallatrld. ileri, iverenlerin nerdii istihdam koullarn kabul etmeye zorlayan "zgr" emek piyasalar, alk ya da hapisten beter olan yoksul evleri ile cezalandrma tehdidi ile yasalat ve uyguland. Kendini sendikalaarak savunmak isteyenler cezalandrld. Bu yaklam, gnmz Trkiyesine ya da in'e uyguladmzda da devlet eliyle bir piyasa toplumu inasn grrz. Belki asl snav sorusu su olmal: Toplum mu piyasann kurallarna tabi olacak, piyasa m toplumun kurallarna? Bu soru/sorun, kresel piyasann tahrip edici sonular karssnda sadece solcular degil kresel piyasann nimetlerinden yararlananlar da kayglandryor.

Piyasa ekonomisi biri iyi dieri kt iki tip zgrlk getirir. Ktler; kiinin bakalarn smrme zgrl, topluma elle tutulur bir hizmet sunmadan fahi kazanlar salama zgrl, toplumun urad felaketleri bile kra dntrme zgrl. yiler ise, dnme, dncesini aklama, toplanma, rgtlenme gibi son gnlerde Orhan Pamuk, Hrant Dink davalar nedeniyle hal garantiye alnamadn anladmz, bilinen zgrlkler. Piyasa ve ekonomisi Piyasann varl eski alara dek uzanr. Ancak tm ekonomik ve dier toplumsal ilikilerin de piyasa yasalarna gre dzenlenmesi ilkesi, monderniteye zg bir yaklamdr. Polanyi modernite ncesinde ekonomik ilikileri belirleyen balca kurumdan sz eder. Bunlar karlklk (reciprocity), yeniden leim (redistribution) ve oikos (household) ilkeleridirler. Bunlardan oikos ilkesi ancak belirli bir uygarlk aamas sonrasnda ortaya kt. Oikos retimin belirli bir birim ve zel ihtiya iin yapld bir retim tarzdr. Ge orta alarda ise serbest kentlerin tarih sahnesine ktn grrz, ancak henz ulusal bir pazardan sz etmek olas deildir. Ulusal pazar, ancak gl territoryal devletlerin ortaya kp, serbest kentlerin ekonomik gcn krmas ve uyguladklar korumacl ykmasndan sonra kurulacaktr. Ancak ulusal pazarn, siyasi mdahaleye kapal olmas gereken bir etkinlik alan olarak tasavvur edilmesi ve fiyatlarn piyasa mekanizmalarnca belirlenmesi ilkesi ise ancak sanayileme sreci ile birlikte belirir. Piyasann zerklii ve sanayileme Sanayileme, maliyeti yksek retim meknlarn ve dev yatrmlar gerektirdiinden, hibir ey devletin/siyasi erkin inisiyatifine braklmak istenmez. Gelien burjuvazi iktisadi alann zerkliinde srar eder; fiyatlar piyasa mekanizmalarnca belirlenmeli, emek ve sermaye arasndaki szlemeler "zgrce" yaplmaldr. Sonu itibaryla iktisadi giriimcilik ve kr amal retim insann doasndan deil, belirli bir snfn ihtiyalarndan kaynaklanr. Polanyi, iktisadi alann piyasa mekanizmalarnn egemenliine girmesinin 19. yzylda at toplumsal sorunlar gzler nne sermekle kalmaz, brokratik merkeziyetiliin de kar yol olmadn ileri srer. Gerekesi ise bu ikisinin bnyesinde toplumsal kontrolden kma eilimini taddr. Bunu 19. yzyl Britanya ve dnya iktisat tarihi analiziyle temellendirir. Ancak belirli ekonomik srelerin siyasi denetimden kmas ve nesnelemesi kapitalist retim ilikilerinin getirdii bir zorunluluk deildir. Karl Marx'dan farkl olarak, bu

eilimi liberal dnce ve onun balca tayclar olan burjuvazinin ve mttefiklerinin siyasi iradesi ve zerklik talepleriyle aklar. Bu 'denetimden kma' yine de tam anlamyla gerekleemez, bandan itibaren kendi antitezini dourur: Sosyalizm ve onun toplumsal tayclar olan ii snf ve sendikal hareket tarih sahnesine karlar. Polanyi, fiyat mekanizmalarnn egemenliine ve brokratik merkeziyetilie normatif bir ilkeden hareketle kar kar: Bireylerin toplumsal sreler ve retim/tketim ilikileri hakknda tam bir akla sahip olmas gerektiini savunur, bunun da demokratikleme ve zgrlkle gerekleebileceini ne srer. Polanyi, neoliberal anlaytan farkl olarak zgrlkten tketici zerkliini anlamaz, onu farkl bir biimde kavramlatrr. zgrlk, bireylerin toplumsal srelere bilinli bir biimde mdahale edebilmesidir. zgrlk kavram iki farkl anlam ierir: Bir, ideal bir durumun tanm (topik yaklam). ki, bireylerin sorumluluk ierisinde hareket edebilecekleri bir alann savunulmas ve geniletimesi srecinin tanm (realist yaklam). Polanyi'nin ortaya koyduu kuramsal ereve gnmz globalizmini anlamak ve tetkik etmekte bizlere ne gibi olanaklar sunuyor? Bir, Polanyi'nin 'fiktif' metann gerek anlamda bir metaya dnmesini tetkik etme yntemine gnmzde bilginin metalamasn tetkik ederken bavurabiliriz. 'Fiktif' metadan kastedilen udur: rnein emek ve toprak meta deildir, nk pazar iin 'retilmezler'. Ancak kapitalist ilikilerin gelimesi ile birlikte gerek igcne gerekse topraa meta muamelesi yaplmas ve toplumda kabul grmesi sonucu bu 'fiktif' metalar fiktif olmaktan karlar. ki, Polanyi byk transformasyonun analizi ile piyasann ve ekonomik alann toplumdan zerklemesinin tm abalara ramen gereklemediini ve gereklemesinin de mmkn olmadn gsterdi. Dolaysyla gnmzdeki dereglasyonun reglasyon olgusunu ortadan kaldrmasnn sz konusu olamayacan, uzun vadede yeni bir reglasyon modelinin ortaya kmasnn kanlmaz olduunu ne srebiliriz. nk Polanyi liberallemenin kendi antitezini yarattn, tasfiye edilen toplumsal dayanma biimlerinin ve kurumlarn yerlerini baka dayanma biimlerine ve kurumlara braktn son derece detayl bir biimde sergiler. Bu perspektiften baktmzda, iktisat/siyaset ilikisindeki temel soru "reglasyon mu yoksa dereglasyon mu?" sorusundan ok, "nasl bir reglasyon?" sorusudur. , tarihsel srelerin ve aktrlerin daha temel bir g tarafndan (ekonomik altyap) kesinkes belirlenmediini ve bunun da mmkn olmadn ortaya koyar Polanyi. Gelecein ak olduu dncesine dair gl gerekeler bulabiliriz onun yazlarnda. zetle, gnmz global kapitalist sistemini ve neoliberal hegemonyay Polanyi'den yola karak tetkik etmek ve yorumlamak bize kuramsal birok olanak sunacak, farkl politik almlar beraberinde getirecektir. Polanyi'nin gstermek istedii, tarihsel olarak dizginlerinden boaltlm serbest piyasa sisteminin, hibir zaman var olmad ve olamayacayd. Serbest piyasa sistemi bu anlamda tamamen bir topya idi ve byle bir sistemin insan ve toplumun doal zn yok etmeden yaamas imkanszd. Tamamen var olmas halinde insanolu iin vahetten baka bir ey retmesi de beklenemezdi. Fakat toplum bu sistem karsnda kendisini koruyacak nlemleri ald, bu nlemler

alndka kendi kendini dzenleyen piyasa sisteminin (serbest piyasa sistemi) almas da engellendi. te tam bu noktada Polanyi'nin nl "ifte hareket" tezi devreye girer. "Bir yandan serbest piyasa sistemi kendisini dayatarak toplumun yapsna saldrr, dier yandan ise toplum mevcut felaketlerden korunmak iin diren oluturur. Bu diren de serbest piyasa denilen sistemin kurulmasn hibir zaman mmkn klmaz." Zaten bu sistemin kurulmas ayn zamanda toplumun intihar etmesi, zlmesi ve dalmas anlamna gelir. Bu anlamda, serbest piyasa sistemi tamamen bir topyadr ve toplumsal dinamikler bu sistemin kurulmasna izin vermez. Polanyi'ye gre toplumun yaps ve doas gznne alnmakszn, sistemin zorla dayatlmas felaketten baka bir ey getirmeyecektir. Polanyi'ye gre serbest piyasa sistemi her ne kadar teorik anlamda vgy hak eden bir sistem olsa da, toplumsal pratie dnmesi, i elikilerinden dolay imkanszdr. Peki bu i elikiler nelerdi?

Ekonomik Kriz ve Avrupa'da Ykselen iddet: Avrupa in "Polanyi An" m?


Mustafa Kutlay

(27.09.2011)

Dnya ekonomisi, 2008den bu yana devam eden krizden henz kabilmi deil. Son olarak Standart&Poors, ABDnin kredi notunu bir kademe drerek yeni ekonomik alkantlara kap aralad. Byk Depresyondan bu yana yaanan en derin ekonomik sarsnt olduu konusunda pek ok uzmann ittifak ettii son buhran, yerleik sistemin parametrelerini alabildiine zorluyor. Bilinen iktisat teorilerinin zm retmekte aresiz kald, retilen zmlerin ise ulus-devletlerin hkimiyetindeki uluslararas sistemde siyaseten uygulanabilir olmad gnmzde, Stiglitz gibi Nobel dll iktisatlar, iktisat kitaplarn yeniden yazmay dahi neriyor.[2] Bunun yan sra, yabanc dmanl ieren pratikler ve dlayc siyasal retorik de krizle birlikte, zellikle Avrupada, ykselie gemeye balad. Bu bakmdan Austos aynda ngilterede yaanan iddet olaylar, ekonomik krizin sosyal yansmalar asndan bir nsz mahiyetindeydi. Avrupa hkmetleri, finansal krizin etkisini hafifletmek ve iflasn eiine gelen bankaclk

sistemlerini ayaa kaldrabilmek iin kapsaml kurtarma paketlerini tereddt etmeden devreye soktu. Ancak bu hamlenin bedeli, Avrupa genelinde artan bte aklar ve kamu borlar oldu. Bugn AB yeleri arasnda salam kamu maliyesine sahip lke bulabilmek neredeyse imknsz. Gelinen noktada devasa bir bor yk ile yzlemek durumunda kalan bu lkeler, bte aklarn ve kamu borlarn ynetilebilir seviyelere ekebilmek iin kapsaml yapsal reformlar yapmaya zorlanyor. Yani, Avrupa halklarnn daha ok kemer skmas gerekiyor. Zira ekonomik bymenin neredeyse durma noktasna geldii Avrupa ktasnda, vergi gelirlerini arttrarak bte aklarn kapatabilmek mmkn gzkmyor. Bu nedenle bte aklarn makul seviyelere ekmenin yolu harcamalarn kslmas... Bunun anlam da sosyal devlet anlayndan feragat ederek, halk daha ok fedakrla mecbur brakmak. imdiden deiik Avrupa lkelerinde salk, eitim ve ulam harcamalarnda kesintiler yaplmaya baland bile. Kriz nedeniyle isizlik artarken, isizlik yardmlar da kesintiye uruyor. Yani krize kar en korunaksz snflar, bir de klen sosyal devlet nedeniyle darbe alyor. Bu durum ise Avrupa genelinde yoksulluk ve sosyal dlanma ile kar karya olan milyonlarn huzursuzluunu arttrarak sokaa dklmelerini tetikliyor. Karl Polanyi ve ifte Hareket Kavram 20. yzyln nde gelen siyasi iktisatlarndan Karl Polanyi, Byk Dnm isimli etkileyici almasnda konuya ilikin analizleriyle ekonomik sistemin toplumsal kkenleri hakknda bilgimizi byk lde arttrm bir entelektel. Ona gre kapitalizmin gelime aamalar dikkate alndnda bir ifte hareketten (double movement) bahsetmek gerekiyor. Polanyiye gre kapitalist sistem bidayetinden bu yana asla kendi dinamikleriyle gelimi ve serpilmi bir sistem deil. Hatta eer kendi bana braklm olsa idi, srf mbadele esasna dayal bir ekonomik sistem hibir zaman ortaya kmayacakt.[3] Tam tersine, toplumsal balarndan koparlm ve kendi bana bir ama haline getirilmi bir ekonomik sistem olarak piyasa ekonomisi, bilinli politikalarn ve siyasi mdahalelerin sonucunda gerekleti. Kapitalist sistemin merkez lkelerinden olan Byk Britanya bata olmak zere pek ok Avrupa lkesinde piyasa ekonomisinin kurumsallamas, bilinli devlet mdahalesi, bir dizi hukuki dzenleme ve can yakc tedbirler kanalyla mmkn klnd. Polanyiye gre laissez-fairein hibir doal yan yok[tu]. ler oluruna braklm olsa, serbest piyasalar hibir zaman ortaya kamazd.[4] Dolaysyla toplumsal yaplardan kopuk ve kendi dinamikleriyle ileyen bir piyasa sistemi en bandan itibaren politik bir tasarmd. Ancak bu tasarm z itibariyle bir topyayd. Zira byle bir kurumun toplumun insani ve doal zn yok etmeden uzun sre yaamas mmkn deil[di].[5] Polanyinin bahsettii sistemin, zellikle 19. yzyln ikinci yarsndan Birinci Dnya Savana kadarki dnemde youn bir ekilde uygulanmaya alldn biliyoruz. Bir yandan ei grlmemi finansal btnleme, dier taraftan uzak corafyalarn ticaret ve retim kanalyla sisteme dhil edilmesi, bu dnemin temel politikalaryd. Ancak piyasalar toplumsal btnlnden koparp ayr bir piyasa sistemi yaratmak ynnde atlm her adm, kendi dmanlarn da yaratyordu. nk toplum, Polanyiye gre, kendini koruma mekanizmalar gelitirme yolunu tutmutu. Bu sayede, Polanyinin ifte hareket dedii mekanizma ortaya km oldu. Liberal politikalarn ar ulara tanmas, toplumun tepkilerinin de ar ulara tanmasna neden oldu. Birinci Dnya Savan takip eden yllarda liberal sistemin vaat ettiklerini gerekletirememesi ve toplumsal refahn artaca ynndeki sylemin reel zeminde karlk bulmamas, kitlesel huzursuzluklar beraberinde getirdi. Kitleler, gzel gnler uruna derin aclar yaam ve ekonomik fedakrlklarda bulunmutu ancak karln

alamamt. stelik kendilerinden, sava ortamnda daha fazla fedakrlk yapmalar isteniyordu. Bu durum, kanlmaz olarak kitlesel huzursuzluklar ve alternatif araylarn beraberinde getiriyordu. Bu alternatif araylarnda zirve noktasn ise 1929daki Byk Depresyonun yaratt ekonomik kriz oluturdu. Esasnda kriz, o gne kadar tesis edilmi olan kontrol mekanizmalarnn ve ileri ynetme biiminin -yani allm yntemlerin- sorunlar zemedii noktadr. Bir baka deyile kriz kelimesinde somutlaan, yerleik problem zme yntemlerinin ie yaramamas durumudur.[6] Hatta bylesi durumlarda -krizlerin doasna gre- eski sorun zme mekanizmalar problemleri daha da iinden klmaz hale getirebilir. Krizin ekonomik alandan tap, sosyal ve politik maliyetler dourmaya balamas ise yeni bir yaklamn ve anlayn gerekliliinin kendisini tamamen hissettirmeye balad andr. Avrupa iin bylesi bir an, Byk Depresyon ertesinde yaanmt. Liberal politikalarn beklenileni verememesi, kitlelerin alternatif arayna girmesine neden olmu; bu aray, faizmin Avrupada ykseliine zemin hazrlamt. Bu adan bakldnda kitleler kendilerini korumaya alrken baka bir amazn iine dmler, sz konusu sosyo-politik ve ekonomik zemin, Hitler ve Mussolini gibi liderlere ortam oluturmutu. Bylece, neredeyse btn bir sistem, iki sava aras dnemde iflasn eiine gelmiti. Liberal parlamenter demokrasiler hzla gzden dmeye balam, her taraftan demokrasi krizi -hatta felaketi- szlerinin duyulduu bir dneme girilmiti.[7] te bu tecrbedir ki kinci Dnya Sava ertesinde ABDnin liderliinde Batl devletleri, bir yandan kapitalist sistemin devamn salayacak aralar retmeye, dier taraftan ise ifte hareketin toplumsal ayan kontrol altnda tutacak tatmin aralarn gelitirmeye itti. Sonu, lke rnekleri farkllamakla birlikte, sosyal devlet anlay merkezli ilitirilmi liberalizm uygulamasyd. Teorik olarak Keynesci politikalarla desteklenen bu felsefe, Bretton Woods ad altnda 1970lere kadar Batnn ban ektii hkim politik ekonomi paradigmas haline geldi.[8] Avrupa iin Polanyi An: ngiltere rnei Ancak 1980 sonrasnn dnyas, neoliberal politikalarn tekrar ykselie getii bir dnem oldu. ngilterede Margaret Thatcher, ABDde ise Ronald Reagann ba ektii neoliberal politikalar, devletin ekonomiden el ayak ekmesini salk veriyor; krizlerden k yolu olarak zelletirme, finansal liberalleme ve sosyal devlet anlayndan ricat neriliyordu. Neoliberal politikalarn toplumsal yapy zedeleyip sosyal zlmelere neden olabileceine dair uyarlar reddeden Thatcher, bu grn toplum yoktur, yalnzca bireyler ve onlarn aileleri vardr diyerek ortaya koyuyordu. Sonuta otuz yllk bir dnm srecinden geen Avrupa ekonomileri gittike sosyal devlet anlayndan uzaklaan bir zellik sergileyerek, bireyciliin n plana kt bir sosyo-ekonomik yap retmi oldu.[9] Bu yeni paradigma ierisinde finansal sermaye ve finansallama kilit kavramlardan biri haline gelmiti. Bu srete finansal piyasalar, neoliberal sistemde ekonominin retim ayandan her geen gn daha ok uzaklat. Finans, endstriyel retime payanda olmaktan karak kendi iinde bir amaca dnt. Bu durumda, finansal trevler, kredi kartlar, borsa hareketleri ve trl finansal mhendislik rn sentetik aralar temel getiri kapsna dnt. Finansallaan ekonomik sistemin iki temel boyutu bulunuyordu. lk olarak finansallama yoluyla geni kitleler tketim arklarna dhil edilerek ek talep yaratld.??????? kincisi, artan gelir adaletsizlii bu kanalla ksmen maskelenmi oluyordu. Zira kredi yoluyla tketime zendirilen

ve buna imkn bulan geni kitleler, iine dtkleri bor sarmalnn farknda deildi. stelik bu sistem, eskiye kyasla nispi bir rahatlama etkisi dahi yaratyordu. Ancak neo-liberal dnemde gerekleen, esasnda, sermayenin yeniden ikamesi ve finansal sistemin karlar erevesinde yeni bir rejimin kurulmas idi. David Harveyin belirttii gibi nceden General Motors iin iyi olann ABD iin de iyi olaca tezi, yerini, neoliberal finansallama dneminde Wall Street iin iyi ise, gerisi nemsizdir anlayna brakt.[10] Finansallama, Polanyinin perspektifinden bakldnda ekonominin daha ok metalamas demekti ve finansal arklarn iine dhil edilen milyonlarca insan da bu metalama srecinin aktif paras haline getiriliyordu. Ancak, 1980 sonras dnemde yeniden inasna giriilen piyasa topyas daha nce de olduu gibi kart hareketin tohumlarn da ekmeye balamt. Konuya Polanyi perspektifinden yaklaldnda, bir ifte hareketin devrede olduu sylenebilir. Bir taraftan son otuz ylda uygulanan neoliberal politikalarn kitleleri yoksullatrmas ve krizle birlikte bu srecin doruk noktasna ulam olduu gerei; dier taraftan ise gndelik hayatta birok pratik kanalyla dlanan kesimlerin kriz ann da frsat bilerek kar bir taarruza gemi olmas Dolaysyla bu perspektiften ngilteredeki olaylar, basit bir yama hadisesi olmann tesinde, yapsal sorunlardan malul bir sistemin alarm vermesi olarak okunmal. stelik sadece ngiltereye zg olmamas nedeniyle de dier Avrupa lkelerini telalandrmal. nk kresel krizden k uzadka, sz konusu kesimin zerine daha ok yklenilecek. Mevcut borlanma seviyeleriyle zaten limite ulam olan pek ok Avrupa ekonomisi iin mali genileme yoluyla toplumsal huzursuzluklar bastrma ve kitleleri tatmin etme gibi bir yntem de uygulanabilir gzkmyor. Tam tersine krizin uzamas daha az sosyal devlet ve daha ok kesinti demek 2011 ylnda ngilterede ortaya kan ve muhtemelen dier Avrupa lkelerinde de greceimiz ayaklanmalar daha nceki benzer olaylardan bir farkllk oluturuyorsa, bu farkll sistemin limitlerine ulam olmasnda aramak yerinde olur. Dolaysyla Avrupa iin Polanyi an yaklam grnyor. Tm bu sreci Avrupa asndan daha da riskli hale getiren ilave bir unsur bulunuyor: Avrupann siciline ilenen ve etkileri yapsallaan rklk tecrbesi. Ekonomik yeniden yaplanma sreleri ve toplumsal sorunlar, her corafyada Avrupada yaratt etkiyi yaratmyor. Bunun bir nedeni sistemik ise dier nedeni de toplumsal zgllkler ieriyor. Avrupa ktasnda bu zgllk, dlayc pratikler eklinde tezahr ediyor. Gerard Delantynin vurgulad zere Avrupa sylemi, daima birleme ve bnyesine dhil etme ile ilgili olmayp, ayn zamanda, dlanma ve dlanma normlarna dayanan bir grnm arz ediyor.[11] Tarihin her dneminde Avrupa kurgusu deise ve bu anlamda Avrupa yeniden icat edilse de, deimeyen temel unsur, Avrupa fikrinin dlayc bir motife sarlmas oldu. Modern Avrupa kimlii ina edilirken, teki vurgusunun temel dayanak noktas alnm olmas ve bu noktadan hareketle biz bilincinin kodlanmas, Avrupann rklk konusundaki zgn tecrbesini oluturuyor. Modern Avrupa tarihinin bir rklk ve rklkla mcadele tarihi olduunu bilenler iin bu karmn ierdii rktc armlar ak olsa gerek. Zira kriz zamanlar, Avrupada yapsal bir sknt olan rklk ve yabanc dmanln su yzne kartyor.[12] stelik stn bir siyasi demagoji yeteneiyle birletirilen bu dlayc pratik, yapsal sorunlarn zerine al rterek, meseleyi kanunu korumaya alanlar ve kar kan etevari yaplanmalar dikotomisine hapsediyor. Oysa ngilteredeki yamalama olaylarna katlanlar konuya tamamen baka bir perspektiften yaklayor. rnein bir eylemciye gre, bankerler milyarlarca sterlini yamalarken, be dkknn szn etmemek gerekiyor.[13] Kltrel ve kimlik olarak dlanmlk hissine kaplan kitleler, kriz zamanlarnda daha da kesifleen bu pratiin karl olarak kendi yaptklarn rvanist bir mantkla merulatrma

yoluna gidiyor. Sonu olarak Avrupa, kriz temelli btnleme serveninde nemli bir krlma noktasna gelmi durumda. Bu nemli kavakta, bugne kadar doruluundan phe edilmeyen ekonomik sistem de ate hattna girmi bulunuyor. Avrupann en nemli toplumsal harlarndan olan sosyal devlet anlay gn getike daha ok eriyor. Bu durum ise mevcut iddet olaylarn kapsaml bir krizin trevleri olarak okuma zorunluluunu douruyor. Eer yukardaki analiz doruysa, Avrupallar, yeni bir Polanyi an iin hazrlansalar iyi olacak.

[1] Mustafa Kutlay: Uluslararas Stratejik Aratrmalar Kurumu. [2] Joseph Stiglitz, Rethinking Macroeconomics: What Went Wrong and How to Fix It, Global Policy, Vol. 2, No. 2, 2011, pp. 165175. [3] Karl Polanyi, Byk Dnm: amzn Siyasal ve Ekonomik Kkenleri, eviren: Aye Bura, stanbul: letiim Yaynlar, 2002. [4] Ibid, s. 201. [5] Ibid, s. 36. [6] Bob Jessop, The Future of the Capitalist State, Cambridge: Polity Press, 2002. [7] Alntlayan Mark Mazower, Karanlk Kta: Avrupann 20. Yzyl, stanbul: stanbul Bilgi niversitesi Yaynlar, 2003, s. 1. [8] John G. Ruggie, International Regimes, Transactions, and Change: Embedded Liberalism in the Postwar Economic Order, International Organization, Vol. 36, No. 2, 1982, pp. 379415. [9]Yeri gelmiken belirtmek gerekir ki Avrupa ekonomileri ve Avrupadaki sosyal devlet anlay, lke gruplarna gre farkllk gsteriyor. Avrupada, Gsta Esping-Andersenin snflandrmasyla Liberal, Korporatist ve Sosyal Demokrat olmak zere (daha sonra Akdeniz de eklenmitir), Kapitalizmin eitleri (Varieties of Capitalism) tartmasna gre ise en az iki eit ekonomik yap ve sosyal devlet anlayndan bahsetmek mmkn. Dolaysyla, tm Avrupa lkelerini ayn kefeye koymak analitik bir hata olur. Ancak her bir kategorinin de son otuz ylda, neoliberal sisteme gittike daha ok yaklaan bir dnm sergilediini belirtmek gerekir. Kapitalizmin eitleri tartmas iin bkz. Peter Hall ve David Soskice (der.), Varieties of Capitalism: Institutional Foundations of Competitive Advantage, Oxford: Oxford University Press, 2002. [10] David Harvey, A Brief History of Neoliberalism, Oxford: Oxford University Press, 2005, p. 33. [11] Gerard Delanty, Avrupann cad: Fikir, Kimlik, Gereklik, stanbul: Adres Yaynlar, 2004, s. 1. [12] Fatma Ylmaz, Avrupada Irklk ve Yabanc Dmanl, Ankara: USAK Yaynlar, 2008. [13] Ergin Yldzolu, Sokaklar ve Piyasalar, Cumhuriyet, 15 Austos 2011, s. 13.

GEtiimiz 20 sene iinde hzla liberalleen piyasalar, bir yandan akllara durgunluk veren bir ivme ile byrken, dier

yandan piyasalardaki aktrlerin karlar ulus-devlet ve toplumun ncelikleriyle akp kanlmaz bir gerilimi de beraberinde getiriyor.
EVREN TOK Arivi

Tavsiye et

Tweetle 0 0

Getiimiz 20 sene iinde hzla liberalleen piyasalar, bir yandan akllara durgunluk veren bir ivme ile byrken, dier yandan piyasalardaki aktrlerin karlar ulusdevlet ve toplumun ncelikleriyle akp kanlmaz bir gerilimi de beraberinde getiriyor. O halde toplumsal nceliklerin ve piyasa temelli karlarn bylesine ters dt paradoksal bir sistemde istikrar ve meruluu salayan kaynaklar nelerdir? Bu sorunun cevab iin ncelikle, neoliberal teorinin altyapsn oluturan 'serbest piyasann otomatik olarak refah maksimize edecei' iddiasn yeniden ele alp sorgulamamz gerekiyor. Neoliberal iddiann aksine, piyasann ileyi ve meruluunu korumas sadece 'laissez-faire' prensiplerinin devlet ve zel giriimciyle salanmasna deil, "toplumsal bir dinamie" de baldr. Bu toplumsal yap, piyasann iinde bulunduu topluma gre ald formu, dier bir deyile toplumsal karakteristiklerin piyasa zerindeki yansmalarn da belirler. Daha ak bir ifadeyle, piyasa yalnzca doal, kendi kendine dengesini bulup ileyen ekonomik bir yapdan ibaret deil, ayn zamanda toplum iine gmlm/yerlemi sosyal bir yapdr. Bu balamda bir toplumun sosyal, ekonomik, siyasi ve kltrel yaps, kendine zg ikilemleri ve paradokslar piyasa zerinde eitli yansmalar yapar. Yapt sosyolojik ve antropolojik almalar nda 'sosyal gmllk' (social embeddedness) kavramn iktisat tarihine kazandran Karl Polanyi bu durumu yle aklyor; "'sosyal gmllk' ekonominin toplumdaki yeriyle ilgilidir ve ekonomi/piyasa toplumdaki sosyal ilikiler a iine gmldr. Neoliberalizmin ngrd ekilde bu durumu tersine evirmeye almak toplumsal doku zerinde ciddi gerilim ve basklar yaratr. Dier bir deyile, toplumun piyasa mekanizmasna teslim edilmesi, toplumun ekonomik parametreler tarafndan ynlendirilmesi anlamna gelir". Bylesi bir durumda Polanyi'ye gre ekonomi toplumdan kopmaya balar, sosyal ilikiler piyasa mantna ba eer duruma gelir. Polanyi bu durumun imkansz olduunu iddia eder. Zira ekonomi ve piyasa toplumun iine yerleti mi toplum byle bir duruma asla tepkisiz kalamaz. Sadece ekonomik amalara hizmet eden piyasa, toplumsal dokuyu bir arada tutamaz. Polanyi'nin belirttii ekilde buna izin vermek toplumun kyle sonulanr. Uluslararas finans

O halde Polanyi'nin 'ekonominin toplumdaki yeri' ve 'sosyal gmllk' kavramlar zerine yapm olduu vurgu kresel neoliberalizmin yaand gnmzde ne anlam ifade eder? ncelikle, Polanyi piyasay, ekonomiyi ve toplumu ulus-devlet merkezinde ele alyordu. Dolaysyla ulusal ekonomi ait olduu topluluk iine yerlemiti. Bu balamda piyasa-toplum ilikisi/gerginlii ulus-devlet leinde yryor ve zmleniyordu. Bu anlay gnmze uyarlarsak, artk ulusal ekonomiden ziyade kresel-uluslararas-ulus tesi piyasalardan ve topluluktan bahsediyoruz. zetle, Polanyi'nin bizlere sunduu almlardan yola karak diyebiliriz ki, gnmzn kresel ekonomisi ve uluslararas finansal yaps kendi gibi uluslararas bir toplum iine gmld, yerleti ve uluslararas finansal mimari bu toplumun dinamikleri tarafndan ekillendiriliyor. Bu piyasalar her ne kadar eitli krizlere ve daha da nemlisi toplum-piyasa arasnda gerginlie neden olsa da, bu gerginliini azaltan toplumsal bir dinamik mevcuttur. Peki bu toplumsal dinamii ynlendiren aktrler kimlerdir? Bu noktada ikili bir snflandrma yapmak mmkn. lki uluslararas finans evresinin iinden geliyor. Her ne kadar, bugnk piyasa sisteminin liberallik seviyesinin yeterli olmadn savunan kesimle yakndan ilintili olsa da, nemli lde onlardan farkl bir anlaya sahiptir. Uluslararas finansn iindeki bu kesim sistemin devam, istikrar ve krllnn srmesi amacyla liberallemenin nne eitli snrlamalarn ve dzenlemelerin getirilmesini istiyor. Bylece neoliberal dzenin madurlarnn sistem iinde yabanclamas ve marjinallemesinin nne geilmek isteniyor. Bu oluuma gre, ulus-devletin artk ulustesi, kresel bir nitelik kazanan finansal piyasalar regle edememesi nedeniyle, bu piyasalar kendi iinde bir kontrol mekanizmas gelitiriyor. Finans piyasas iindeki aktrler devlet otoritesinden bamsz olarak, enformel kanallar araclyla aralarnda ibirlii yapyor, bilgi alverii gerekletiriyor ve en nemlisi kriz ynetimi konusunda stratejiler gelitiriyor. kinci toplumsal dinamik ise, uluslararas finansal mimarinin dnda gerekleiyor ve genel olarak, uluslararas finansal piyasalarn sosyal adalet temelinde radikal ekilde yeniden dzenlenmesini istiyor ve bu balamda 'Tobin Vergisi' gibi scak parann dolamn regle edecek kurumsal dzenlemeleri destekliyor. Bu toplumsal hareketin en arpc rneklerini ise Seattle, Cenova, Davos ve Nice' de gerekletirilen Dnya Ticaret rgt toplantlar srasnda yaanan kreselleme kart eylemler oluturuyor. Uluslararas finansn iinde ve dndaki bu iki toplumsal hareketin ok farkl ncelikleri ve zellikleri var. rnein, uluslararas finans evresinin iindeki sosyal dinamik iin ncelikli olan, sistemin istikrar ve krllnn devamyken, sosyal adalet ikincil derecede nemlidir. Uluslararas finansn dnda mobilize olan kitlesel protesto hareketinin nemli lde rgtlenme ve kolektif bilin oluturma konusunda ciddi problemleri bulunuyor. Bunlarn da tesinde bu hareketin hedefleri konusunda ciddi gr ayrlklar ve kmazlar mevcut. Polanyi'nin ngrd ekilde bu iki oluum da ekonominin-finansn toplum iindeki yerini ekillendiriyor ve serbest ileyen piyasalarn toplumsal/sosyal dokudan kopmasn ve bu alan domine etmesini engelliyor. ki dinamiin farkl ncelikleri de olsa, ortak noktalar, dizginlerinden boalm ekilde liberalleen piyasalara kar oluan toplumsal bilinci simgelemeleridir. Bu iki dinamikten greli olarak baarl olan yakn gelecekteki toplum-piyasa ilikisinin doasn da belirleyecektir.

Yaar Aydn'n geen hafta Radikal ki'de yaynlanan yazs,

zerinde dnlmeyi hak eden nemli bir konuyu Polanyi'den yola karak ele ald. Polanyi'nin 'Byk Dnm' kitab 1944 ylnda yaymlanmasna ramen, hak ettii ilgiyi ancak son zamanlarda grmeye balad.
LATF YILMAZ Arivi
0 T w

Tavsiye et

e
e t l e

Yaar Aydn'n geen hafta Radikal ki'de yaynlanan yazs, zerinde dnlmeyi hak eden nemli bir konuyu Polanyi'den yola karak ele ald. Polanyi'nin 'Byk Dnm' kitab 1944 ylnda yaymlanmasna ramen, hak ettii ilgiyi ancak son zamanlarda grmeye balad. zellikle ekonomistik bak asnn ve neoliberal ekonomik politikalarn tartlmaz olduu bir dnemde, Polanyi'nin almas ciddi bir eletiri mevzii olarak ortaya kt. Polanyi kitabnda, temel olarak kendi kendini dzenleyen piyasa sisteminin nasl kurulduunu ve bunun nasl olup da baarszlkla sonulanp kitleleri sefalete srklediini anlatr. Dahas bu dogmatik dnce ve sonrasnda gelen politikalar, hem Avrupa'daki faizmin ykselmesini hem de iki nemli dnya savan beraberinde getirdi. Serbest topya Polanyi'nin gstermek istedii, tarihsel olarak dizginlerinden boaltlm serbest piyasa sisteminin, hibir zaman var olmad ve olamayacayd. Serbest piyasa sistemi bu anlamda tamamen bir topya idi ve byle bir sistemin insan ve toplumun doal zn yok etmeden yaamas imkanszd. Tamamen var olmas halinde insanolu iin vahetten baka bir ey retmesi de beklenemezdi. Fakat toplum bu sistem karsnda kendisini koruyacak nlemleri ald, bu nlemler alndka kendi kendini dzenleyen piyasa sisteminin (serbest piyasa sistemi) almas da engellendi. te tam bu noktada Polanyi'nin nl "ifte hareket" tezi devreye girer. "Bir yandan serbest piyasa sistemi kendisini dayatarak toplumun yapsna saldrr, dier yandan ise toplum mevcut felaketlerden korunmak iin

diren oluturur. Bu diren de serbest piyasa denilen sistemin kurulmasn hibir zaman mmkn klmaz." Zaten bu sistemin kurulmas ayn zamanda toplumun intihar etmesi, zlmesi ve dalmas anlamna gelir. Bu anlamda, serbest piyasa sistemi tamamen bir topyadr ve toplumsal dinamikler bu sistemin kurulmasna izin vermez. Polanyi'ye gre toplumun yaps ve doas gznne alnmakszn, sistemin zorla dayatlmas felaketten baka bir ey getirmeyecektir. Polanyi'ye gre serbest piyasa sistemi her ne kadar teorik anlamda vgy hak eden bir sistem olsa da, toplumsal pratie dnmesi, i elikilerinden dolay imkanszdr. Peki bu i elikiler nelerdi? Her ey satlk ncelikle serbest piyasa sisteminin tam olarak almas, her eyin alnp satlabilen metalar haline gelmesi ile mmkn. zellikle emek, toprak ve para, dier metalar gibi piyasada serbeste alnp satlmadka sistemin ilemesi olas deil. Sorun da tam burada ortaya kar, nk sz konusu e piyasada alnp satlmak ii retilen eyler deildirler. Emek ve toprak, btn toplumlar oluturan insanlardan ve toplumun iinde yaad doal evreden baka bir ey deildir. Emek bu anlamda yaamn yannda yer alan insan faaliyetine verilen addr; saklanamaz ve iletilemez. Toprak ise doann baka bir addr ve insan tarafndan retilmedi. Paraya gelince ise o, satn alma gcnn devlet tarafndan dzenlenmi halidir. Sonu olarak, Polanyi'ye gre bunlarn hibiri klasik anlamda meta saylamaz; bunlar hayali metalardr. Bunlarn bir defa piyasa sistemine dahil edilmesi beraberinde felaketi de getirir. Byle bir sistemde insann yaamn srdrmesi tamamen piyasaya braklm olur, doa tamamen kapitalist manta kurban edilir, insann satn alma gc ise tamamen parann deerindeki oynamalara braklr. Sonuta insan serbest piyasa sistemi iinde kendi bann aresine braklr. Polanyi "Speenhamland (1795-1834) yasasndan" yola karak insanlara, almalarndan bamsz bir gvencenin salanmasn da zm olarak grmez. almalarna baklmakszn herkesi kapsayacak ekilde getirilen bu yasa zamanla kitlelerin verimsizlemesine, tembellemesine neden olarak baka bir sefaleti beraberinde getirir. Bu yasann neden olduu sorunlar sonucu, insanlar emein piyasada serbeste alnp satlmasn tek yol olarak grmeye balarlar. Bu da yasann kaldrlmasn ve ngiltere'de serbest bir emek piyasasnn olumasn beraberinde getirdi. Ancak anlattmz gibi bu da zm olmaktan ziyade var olan sefaleti daha da artrr. Bundan sonras, fabrikalarda kle gibi altrlma, korunmaszlk, yabanclama ve insanlktan uzaklamadr. Polanyi btn bunlar toplum ve ekonomik yap arasndaki etkileim ve ilikiyi akla kavuturmak iin anlatr. "Antropolojik olarak insan davranlarnn sadece kk bir ksm ekonomiktir" der Polanyi. Hatta daha da ileriye gidip daha nceki dnemlerde ekonominin topluma ikin olduunu, dolaysyla ekonomik yapy belirleyen eyin toplumsal ilikiler olduunu syler. Bu durum serbest piyasa sisteminin belirmesiyle beraber tam tersine dner, ve toplumsal yaantmz ekonomik manta gre ekil almaya balar. Ekonomist yanlg Polanyi'nin bak as, Yaar Aydn'n dile getirdii neoliberalizme eletiri getirmekten daha ileri bir noktaya gidiyor. Esas olan toplumsal deiimi anlarken, ekonomistik yanlgdan kurtulmaktr. Polanyi bu anlamda popler Marksizme de

kar durur. Hatta biraz daha ileri gidip klasik iktisatlar ile Marksistleri ayn kefeye koyar. Sebep aktr; her iki bak as da toplumsal dinamikleri ekonomistik bak asyla ele alr. Klasikler her eyin serbest piyasa ekonomisi ile dzeleceini vaat ederken, Marksistler btn ktlklerin kayna olarak kapitalizmi ve onun uzants emperyalizmi grr. Sonuta her iki bak as da referans olarak ekonomiyi alr. Marksist bak asna gre smrgelerin temel sorunu Bat tarafndan ekonomik olarak smrlmeleridir ve dnyadaki gelir adaletsizliinin kayna da eitsiz mbadeledir. Ancak Polanyi olaya ok daha farkl bakar ve esas sorunu serbest piyasa ekonomisinin geleneksel toplumlarn toplumsal yapsn bozmas olarak grr. Bu yeni ekonomik mantk, farkl yaplarla rlm ekonomi ve toplum ilikisini zerek yerine yenisini koymakta baarsz olur (ki baarl olsa bile sonucun ne olacan syledik) ve bir anda insanlar btn koruma alarn yitirmi, savunmasz ve yabanclam olarak ortada kalrlar. Sorun sadece neoliberalizme eletiri getirmek deildir. Daha nemlisi btn sosyal ilikilerimizi belirleme durumunda olan her trl ekonomik sisteme eletiri retebilmektir. Yabanclama, zlme, sefalet, hayattan kopma ve dahas insana ait olan birok eyi kaybetme, asl tehlike bu (Fred Klemen'in 'Alacakaranlk' ve Jean-Luc Godard'n 'Herkes Bann aresine Baksn' filmleri bu konuda ok eyi anlatyor sanrm). Toplumsal hayatmz ekonomik gerekliliklere kurban edildike bu tehlikelerin hibirinden kaamayz. nsan olarak hem evremizdeki insanlarla paylamda bulunacamz hem de bizi saran doamz ile uyum iinde yaayacamz bir dnyann yollarn aramaktan baka bir aremiz yok. Bunun yolu da her eye ramen dzenlemeye olan inancmz kaybetmememize bal. Ne her eyin kontrolden kmas ne de kontrol altna alnmas zm. zm bu iki kartln dnda reteceimiz alternatiflerde. LATF YILMAZ: Maliye Bakanl AB ve D ilikiler Dairesi AB Uzman Yrd. ODT, yksek lisans

Karl Polanyi ve Trkiye

Toplumsal honutsuzluk ve protesto devletten bamsz deil, devletin yrngesinde gerekleiyor

25/06/2006 (1531 defa okundu)

EVREN TOK (Arivi) Radikal ki'de son dnemde Karl Polanyi'nin tarihi yeniden yorumlay ve kurduu kuramsal ereveye ilikin yazlar, Polanyi'nin Trkiye balamnda nemini ve daha iyi anlalmas gerektiini gsteriyor. Polanyi'nin tarihsel saptamalarndan zellikle biri Trkiye zelinde ilgimizi ok ekiyor: Hem (neo)liberal hem de ona kar oluan korumac hareket (evvelki haftalarda bahsedilen ifte hareket tezi) nemli lde devlet mdahalesi ieriyordu ve devlet destei olmadan serbest piyasa mekanizmasnn bu derece etkili bir ideoloji olmas imkanszd. Polanyi bu saptamas ile piyasa egemenliini doal bir sre olarak alglayan ve mdahale edilmedii takdirde piyasann tm dengeleri 'doal' olarak

salayacan ve salkl bir yap oluturacan savunan liberallere kar bir pozisyon sergiledi. Polanyi'ye gre serbest piyasa mekanizmasnn douu devlet tarafndan ilklendirilen ve organize edilen bir sreken, yani planlyken, serbest piyasa mekanizmasna kar oluan hareket doaldr, yani kendiliinden oluan bir sretir ve tek gayesi toplumsal dokuyu korumaktr. Trkiye'nin 1980'lerin ortalarndan beri sregelen neoliberal dnemine baktmzda Polanyi'nin "ifte hareket" tezinin Trkiye'nin neoliberal deneyimini yeniden deerlendirmede ve yorumlamada ne kadar yol gsterici olduunu gryoruz. Polanyi ve "ifte hareket" Polanyi bayapt olan 'Byk Dnm'de "ifte hareket" tezini aklarken mekanik almlardan ziyade, dinamik srelere gnderme yapar. Dier bir deyile, "ifte hareket" iki ynl bir srece iaret eder. "ifte hareket"in ilk blmnde piyasa genileme eilimindedir ve serbest piyasa ruhu sadece ekonomik kurumlarn deil, sosyal ve kltrel kurumlarn da iine szmaya alr. Toplumsal dokuyu kendi parametrelerine gre yeniden tanmlamaya alr ve dntrmek ister. "ifte hareket" tezinin ikinci safhasna gre ise serbest piyasa sisteminin bu nlenmesi g ilerleyii dorusal bir sre deildir ve bu sreci kstlayan, ona kar koyan bir dinamik daha mevcuttur ve bu da Polanyi'nin deyimiyle kar harekettir. Toplumun korunmas iin ortaya kan bir rezistans ve emniyet sbabdr. "ifte hareket"i bu ekilde ele aldmzda kanlmaz bir eliki gzmze arpyor. Piyasalarn genilemesine kar oluan sosyal honutsuzluu mobilize eden nedir? Serbest ileyen piyasa karsnda dimdik ayakta duran ve Polanyi'nin tabiriyle kar hareketi oluturan sreci ynlendiren ve ekillendiren aktrler kimlerdir? Toplumsal gerginlii azaltan Polanyi'ye gre devlettir. Serbest piyasa koullarna kar bunalan ve dayanamayacak duruma gelen toplum sisteme kar gelse de, onlar mobilize eden ve piyasaya 'kar hareketi' gerekletiren yine devlettir. Burada ok ilgi ekici bir eliki gzkyor. Zira devlet ve kurumlar hem serbest piyasa sisteminin yerlemesi iin gerekli kurumsal altyapy hazrlyor ve 'laissez faire' ilkelerini bir bir yerine getiriyorken, piyasay geri ekilmeye zorlayan ve toplumda yaanan buhran zen yine devletin kendisidir. Dier bir deyile, Trkiye'de Polanyi zerine nemli almalar yapan Aye Bura'nn belirttii gibi, toplumsal honutsuzluk ve protesto devletten bamsz deil, devletin yrngesinde gerekleiyor. Polanyi bu durumu Bat Avrupa lkerinden verdii ampirik rneklerle ok baarl bir ekilde ortaya koyuyor. Trkiye Polanyi'nin ifte hareketinin hangi safhasndadr? Trkiye, 1980'lerden beri uygulamakta olduu neoliberal politikalarla, Polanyi'nin son haftalarda Radikal ki'de yaymlanm yazlarda da belirtilen metalama srecini yaamaya balad. Neoliberal reformlar getirdikleri ekonomik krizlerin yan sra sosyo-ekonomik ve kltrel alanlarda da pek ok deiime ve dnme neden oldu. Gelir gruplar arasndaki uurum keskinleti. Yeni ortaya kan tketim kalplar ile beraber toplumsal travmalar yaanmaya balad. Trkiye'nin neoliberal dneminin ilk safhalarndan itibaren yumuak bir dnm yaamasn salayan enformel sektrn de sonuna gelindi, zellikle yabanc sermayenin basks ile enformel mekn metalamaya balad, artk toplumsal btnleme vazifesi gremez oldu. Tm bunlar zellikle stanbul genelinde yaplan saha almalar ile birlikte Trkiye'de yoksullugun deien yzne iaret ediyor ve yeni yoksulluk olarak tabir edilen bu duruma gre, artk ba edilmesi daha zor, kuralsz ve sosyal dlanma tehlikesinin daha youn olarak hissedildii bir yoksulluk tr gryoruz. Tm bunlar Polanyi'nin perspektifi ile okuduumuz zaman gryoruz ki, toplumsal olarak hl "ifte hareket"in ilk basaman yayoruz, belki de sonlarna yaklam durumdayz. Kesin olan ey ise devletin sosyal politika alannda resmi olarak daha etkin olmas gerektii ve toplumu yoksullukla ve serbest piyasann negatif etkilerine kar artk kendi haline brakamayacadr. Polanyi'nin dedii gibi, sosyal, ekonomik ve kltrel btnln salanmasnda, piyasa-toplum-devlet geninde, modern zamanlarda devlete nemli bir grev dyor. EVREN TOK: Carleton ni., doktora

You might also like