Professional Documents
Culture Documents
IV
Mende sýðar iki cahan, men bu cahâna sýðmazam,
Gövher-i lâmekan menem, kövn ü mekâna sýðmazam.
Erþle ferþ ü kâf u nun mende bulundu cümle çün,
Kes sözünü vü ebsem ol, þerh ü beyâne sýðmazam.
Kövn ü mekandýr âyetim zâti durur bidayetim,
Sen bu niþanla bil meni, bil ki, nîþâne sýðmazam.
Kimse güman ü zenn ile olmadý Heqq ile biliþ,
Heqqi bilen bilir ki, men zenn ü gümâne sýðmazam.
Ýki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sýðar,
ancak ben bu dünyaya sýðmam. Mekandýþý olma
cevheri benim, ancak yine de varlýða ve mekana
sýðmam.
Yeryüzü ile gökyüzü ve "kâf" ile "nun"*gibi
bütün herþey bende bulunduðu için, ey bana
akýl vermeye kalkýþan kiþi sesini kes. Çünkü ben,
sözlere ve açýklamalara sýðmam.
* "Kaf" ve "nun" harfleri Allah'ýn "Kün" yani "Var. ol" emrini
ve bütün varlýðý iþaret etmektedir.
Bütün varlýklar ve mekan benim delilimdir. Baþ-
langýcým varlýk sahibi olan Zat'la baþlar. Sen beni
bu iþaretle taný, ama ben bu iþarete de sýðmam.
Hiç kimse zanla, kuþkuyla Hakk'ý bilenlerden ol-
madý. Hakk'ý bilen, benim zanna, kuþkuya sýð-
mayacaðýmý da bilir.
Surete bax u me'nini suret içinde taný kim,
Cism ile can menem, velî cism ile câne sýðmazam.
Hem sedefem, hem inciyem, Heþr ü Sîrat
esenciyem.
Bunca qumaþ u rext ile men bu dükkâne sýðmazam.
Genc-i nihan menem men uþ, eyn-i eyan menem,
men uþ,
Gövher-i kan menem, men uþ, behre ve kâne
sýðmazam.
Gerçi mühît-i e'zemem, adým âdemdir, âdemem,
Dar ile künfekan menem, men bu mekâne
XIV
Zahir ü batin menem, peyda vü hem pünhan menem,
Mezherem, hem müzhirem, hem müzhirin müzhiriyem.
Sâqiyem, hem sâðerem, hem selsebül ü hem sebil,
Mendedir hem hûr ü qýlman, hem anýn meqsûriyem.
Ýç ve dýþ da, açýk ve gizli olan da benim. Görülen
de, gören de benim. Hatta görenin de gö-
reniyim.
Ýçki daðýtan güzel de, kadeh de benim. Cen-
netteki ýrmak da, o ýrmaðýn suyu da benim. Cen-
netteki kadýn ve erkek hizmetçiler bendedir.
Hem de onlarýn kýsaltýlmýþý, küçültülmüþüyüm.
:
Hem münâdî vü nedâim, hem atüfem, hem reuf,
Hem qulam, hem qullarýn rezzâqi vü qeyyûriyem
Hem tellalým, hem de onun sesiyim. Hem ba-
ðýþlayýcý, hem de esirgeyiciyim. Hem kulum,
hem de kullarýn rýzkýný veren ve onlar için gay-
retle çalýþaným.
XV
Yüzün berk-i gül-i terdür gül-i ter
Boyun serv-i semenberdür semenber
Hirman kâmetün büstan-i canda
Sanavberdür sanavberdür sanavber
Senün þem-i cemâlünden vücûdum
Münevverdir, münevverdir, münevver
Hatünden þem-i ruhsârün hemîþe
Mu'anberdir, mu'anberdir, mu'anber
Mana peyveste þol mihrâb-i ebru
Beraberdir, beraberdir, beraber
Zihî devlet ki, vaslün xah dahi
Müyesserdir, müyesserdir, müyesser
Dimaðüm büy-i ýþkundan dem-â-dem
Muattardur, muattardur, muattar
Senin nekþ-i hayâlýn can içinde
Müsavverdür, müsavverdür, musavver
Sanayiden ne sanatdür Nesîmî
Mükerrerdür, mükerrerdür, mükerrer.
XVIII
Sensiz ne yisem qüsse vü qam, derd ile kandur
Gel gel dudaðun þerbetine cânumý kandur
Sensiz olduðum zaman hep keder, gam, dert ve
kan ile doluyum. Sen gel de ruhumu dudaðýnýn
þerbetine doyur.
Vaslundan iraq eyleyeli canýmý takdir
Ýþüm dün ü gün âh ile feryâd u fiqandur
Allah'ýn takdiri, ruhumu sana kavuþmaktan
uzak kýlalý gece gündüz iþim âh, feryat ve að-
lamadýr.
Ýy serv-i revan baþuma lütf eyle kadem bas
Gör kim nice aynumda iki çeþme revandur
Ey selvi gibi salýnan sevgili, lütfedip ayaðýnla
baþýma bas da gözümden akan iki pýnarý gör.
Yaslun dilerem can ü cihan olmasa qam yoh
Âþýklaruný vasl-i ruhun nârýna yandur
Ben sana kavuþmak isterim; caným da, dünyam
da olmasa gam çekmem. Aþýklarýný yanaðýna ka-
vuþmanýn ateþiyle yandýr.
XXII
Dil bazarçýsý yalandýr, varmazam bâzârine,
Gerçek olmaz eðridil, inanmazam iqrârine.
Sâdiq oldur dilini könlü ile bir eyleye,
Eðri dilden nesne gelmez, durmuþam inkârine.
Vâri möhnetdir cahânm, ne umarsan, ey könül,
Le'net olsun bu cahâna, hem cahânm vârine.
Dilberi oldu kimin kim fâni dünyâ âqibet,
Keçdi ömrü, doymadý, iriþmedi dildârine.
Texte çýxmaq istemez Mensur olan, yâ minbere,
Her kim Mensur oldu, çýxdý þâh-i eþqin dârine.
Dil satýcýsý, sözü pazarlayan yalandýr. Ben onun pa-
zarýna gitmem. Yalan söz gerçek olmaz. Onun
kabul edip söylediklerine inanmam.
Doðru kiþi, dili ile gönlünü bir eyleyendir, özü
sözü bir olandýr. Yalancýdan esaslý bir þey gelmez.
Onun söylediklerine karþý gelirim.
Ey gönül bu cihanýn varý mihnet, sýkýntýdýr, ne
umuyorsun? Bu cihana da, onun varma da lanet
olsun.
Fani dünyayý sevgili tutanlarýn ömrü geçti. Ama
sevgiliye ulaþýp doyamadýlar.
Mansur olan tahta veya minbere çýkmak istemez.
Mansur olan aþk padiþahýnýn daraðacma çýkmýþtýr.
Dünyanýn nâz ü neîmi cifedir, yine necis,
Ey könül, tâhirsen âxýr, sunma el murdârine.
Heq bilir iþini, sebr et, fâriq ol, qüsse yeme,
Veqti yetsin bu cahânm qoy ve qatlan kârine.
Hiç gül olmaz dikensiz, heç þâdi qüssesiz,
Derme gülünden ânýn, çün gülü deðmez xârine.
Çün Nesîmînin qeminden Fezl-i Heq vâqifdurur,
Qem deðil, ger kimse olmaz müttele esrârine.
Dünyanýn nazý ve nimeti pisliktir. Ey gönül, sen te
mizsin, onun pisliðine el uzatma.
xxxx
Yanaram eþqinde, axar gözlerimden yaþlar.
Hesretin derdi çýxardý üreyimde baþlar.
Müddeî gör ten edib baþýma qaxar eþxini
Sýnýða vâcib deðildir bunca atmak daþlar.
Qemden inceldi vücûdim, oldu yengi ay gibi,
Gözlerime tûþ olalý ol hilâlî qaþlar.
Zülfüne könlüm dolaþdý, bilmedi aþüfte kim,
Zülfün ucundan ne çox çox yele varmýþ baþlar.
Xeste olalý könül eþqinden, ey cân paresi,
Içerem qem metbexinen dürlü-dürlü aþlar.
Tâqetim tâq oldu gemden, keçdi ömrüm hah ile
Derdime derman ne dersiz, neyleyim, yoldaþlar?
Þöyle yanar eþqin odu yüreðimde, ey senem,
Kim dutuþmuþ þö'lesinden heme quru, hem yaþlar.
Olmuþam derd-i ferâgaýndan zeîf ol hedde kim,
Getirmezler xeyal neqþimi neqqâþlar.
Öldü eþqinden Nesîmî, üste dünyâden geder,
Sen murâd ile cahanda qal, yaþa çox yaþlar.
Aþkýnla yanarý, gözlerimden yaþlar akar. Senin ay-
rýlýðýnýn derdi yüreðimde yaralar açtý.
Ýddiacý sayýp kövüp aþkýný baþýma kakar. Yaralýya
bunca taþ atmak vacip deðildir.
XXXXII
Lebine ehl-i nezer cân dediler, gerçek imiþ,
Aðzýna nüqte-yi pünhan dediler, gerçek imiþ.
Le'line xettin ile sormuþam ervâhe, âný,
Xýzrla çeþme-yi heyvan dediler, gerçek imiþ.
Âdemin suretine secde qýlanlar ki, seni,
Gördüler, sûret-i Rehman dediler, gerçek imiþ.
Dediler qâmetine sidre kemâl ehli, veli
Xalq âný sandý ki, yalan dediler gerçek imiþ.
Suretin münkirine elmle îmân ehli,
Âna kim, div ile þeytan dediler, gerçek imiþ.
Cennet ehli ki, üzün baðine, ey cennet ü hur,
Rövze-yi xüld ile rivzan dediler, gerçek imiþ.
Qelemin sirrini Heqden bilen ol tâyife kim,
Enberin xettine reyhan dediler, gerçek imiþ.
Möhkem ehli ki, yazýsý ilen suretini,
Lövh-i mehfûz ile Qur'an dediler, gerçek imiþ.
Nazar ehli, feraset sahipleri dudaðýna can dediler,
gerçekmiþ. Aðzýna gizli bir nokta dediler, gerçekmiþ.
Yüzündeki ayva tüyleri ile dudaðýný ruhlara sor-
dum; Hýzýr ile hayat çeþmesi dediler, gerçekmiþ.
Âdem'in suretine secde edenler, seni görünce Rah-
man'm görünüþüdür dediler, gerçekmiþ.
Erenler senin boyuna Sidre dediler. Halk bunlar
yalan söylüyorlar sandý, ama gerçekmiþ.
Ýlim ve iman ehli, senin suretini yalanlayana dev-
dir, þeytandýr dediler, gerçekmiþ.
Ey cennet ve huri kadar güzel olan sevgili, senin
yüzünün baðýna, cennet ehli Huld ile Rýzvan cen
netidir, dediler, gerçekmiþ.
Hakk'm lûtfuyla kalemin sýrrýný bilen kiþiler-
amber kokulu hattýna reyhan dediler- gerçekmiþ.
("Reyhan" kelimesi ile sevgilinin yüzündeki ayva
tüylerinin reyhan yazýsýna benzemesi de
kastedilmiþtir).
Kur'an ilminde üstad olanlar, onun yazýsý ile gö-
rünüþünü Levh-i mahfuz ile Kur'an'dýr dediler,
gerçekmiþ.
Ey Nesîmî ki, nezer ehli vücûdun evine,
Lâmekan gencine vîran dediler, gerçek imiþ.
Ey Nesîmî, nazar ehli, feraset sahipleri vücut evine
mekansýzlýk hazinesinin viranesi dediler, gerçekmiþ.
Dâim Ene'Heq söylerem, Heqden çü Mensur olmuþam, Daima "Ene'1-Hak" sözlerini söy
lerim. Hak'tan do-
Kimdir meni berdar eden, bu þehre meþhur olmuþam. layý Hallac-ý Mansur gibi olmu
þum. Beni da-
raðacma asan kimdir ki, bu þehirde de herkes ta-
rafýndan tanýnýr olmuþum.
Çün Enel-Heq eþq ile âlemde bil
Ye'ni ki, Mensur âþiq oluban ber-dâr mest.
Didi zâhid mene kim, sevme xûbu,
Xetâdýr zahidin fikri, xetâdýr.
Riyâ-yi zâhid eyler eþqi inkar,
Belâdýr zahidin zerq ü riyasý,
Madem ki "Ene'1-Hak" daraðacýný isteyen Hallac-ý
Mansur'dur. O halde Mansur gibi olmayan "Ene'l-
Hak daraðacýnda yok olmayý" istemez. ["Ene'l-
Hak", "Hallac-ý Mansur" kelimeleri Hallac-ý Man-
sur'un "Ene'1-Hak" yani "Ben Hakk'ým" dediði için
daraðacýnda idam olayýný hatýrlatmaktadýr.]
Kaba sofu bana "güzeli sevme" dedi. Kaba sofunun
bu fikri yanlýþtýr.
Kaba sofu iki yüzlülük yapar ve aþký inkâr eder.
Kaba sofunun bu hile ve iki yüzlülüðü baþa
belâdýr.
Tuyug