NAİME

You might also like

You are on page 1of 26

T.C.

UAK NVERSTES ETM FAKLTES TRKE ETM BLM

MEHMET KAPLANIN HKYE TAHLLLER ADLI KTABINDAK GERYE DN VE MONTAJ TEKN RNEKLER (Roman ve Hikye Teorisi, Ara Snav Projesi )

Naime Grc 110415024

Danman Yrd. Do. Dr. Arif Ylmaz

Uak 2012

KAPAKTA Sayfa numaras belirtilmez.

NDEKLER
indekiler .............

Etik Beyan 3 alma Sreci Beyan .. 4 A.Tekniklerin Tantm .. 5 Geriye Dn Tekniinin Tantm ....... 5 Montaj Tekniinin Tantm ... 6 B. Tekniklerin rneklerde Gsterimi .... 7 Mehmet Kaplann Hikaye Tahlilleri Adl Kitabndaki Geriye Dn Teknii rnekleri 7 Mehmet Kaplann Hikaye Tahlilleri Adl Kitabndaki Montaj Teknii rnekleri.. 17 C. Tekniklerin Deerlendirilmesi .. 22 Kaynaka 23

ETK BEYAN

Bata, Nazan zen Uak ve Hatice Glen Birincinin Bilimsel Etik ve ntihal adl makalesi [Trk Ktphanecilii 22, 2 (2008) 187-204] olmak zere bu konuda yazlm dier yazlar okudum. Bilimsel hrszln (intihal), sahtekrln ne olduunu biliyorum. Bu nedenle, bakalarna ait satr gemeyen dorudan alntlar trnak iinde yazdm. satr geen dorudan alntlar da ayr bir paragraf halinde, belli olacak ekilde yazdm. Bir cmle trnak iinde verilmemise bunun iki anlam vardr: Birincisi, sz konusu cmle bana aittir. kincisi fikir, hkm bakasna ait olsa da cmle kurgusu ve slup benimdir. kinci durumda sz konusu almay kaynak olarak mutlaka gsterdim. Bilimsel etik kurallarna uygun olmayan bir davranm tespit edildiinde 0 puan alacam ve hakkmda Yksekretim Kurumlar renci Disiplin Ynetmeliinin 9. Maddesinin m bendine gre kopya yapmak veya yaptrmak veya bunlara teebbs etmek sulamasyla hakkmda soruturma alabileceini, bunun sonucunda da bir yaryl niversiteden uzaklatrlabileceimi biliyorum. Ayn zamanda, hazrlam olduum bu almann kendime ait zgn bir alma olduunu, almann planlanmasndan yazmna kadar btn aamalarda etik d davranmn olmadn, bu almadaki btn bilgileri akademik ve etik kurallar erevesinde elde ettiimi, bu almada deerlendirilen, atfta bulunulan btn bilgi ve yorumlara kaynak gsterdiimi ve bu kaynaklar da kaynaklar listesine aldm beyan ederim.

Naime Grc 26.11.2012

ALIMA SREC BEYANI

Tekniklerimin geriye dn ve montaj olarak belirlenmesi ile alma srecim balamtr. ncelikli olarak bu teknikler hakknda detayl bilgiyi bulmak iin kaynak aratrmas yaptm. Mehmet Tekinin Roman Sanat, Nurullah etinin Roman zmleme Yntemi adl kitaplarndan teknikleri tantmak adna yararlandm. Hseyin Gmn Roman Dnyas ve ncelemesi adl kitabnda bu tekniklere yer verilmemi olduunu grdm. 15 Ekim 2012 tarihinden itibaren Mehmet Kaplann Hikye Tahlilleri adl kitabn okumaya ve hikyelerde bulduum geriye dn ve montajlar not etmeye baladm. Yaklak drt hafta kitaptaki geriye dn ve montajlar buldum. Daha sonra bulduum teknikleri tekrar gzden geirdim. Bir haftalk bir zaman diliminde de yazya geirdim. Toplam devi hazrlama srecim be haftadr.

A.TEKNKLERN TANITIMI GERYE DN TEKN


Geriye dn teknii, d zamana, takvime bal olarak devam etmekte olan olaylarn durdurularak, yani zamansal ilerleyi sras bozularak gemi zamandaki olaylara dnp onlar aktarma yntemidir. Geriye dn teknii, okuyucuda kiiler ve olaylarn gemii, ncesi, balangc hakknda beliren meraklarn giderici bir ileme sahiptir. Bu tr geriye dn tekniine eksikleri gidericiliinden dolay tamamlayc dn denir. (etin,2012:191) Kurgusal metinler zaman bakmndan gemi, hl ve gelecee aktr. Kurgusal metinlerde geerli olan zaman imdidir. Sanat, gerek olan imdiden gemie hatta gelecee uzanr. zellikle gemi nemli bir zaman dilimidir. imdi bir anlamda gemie adanm yaantlar manzumesidir ve imdi grecedir. Bir olay sca scana yazsak bile gemii anlatm oluruz. Kurgusal metinler, temel karakteri itibariyle fiziki zamana deil, toplumsal zamana yaslanr. Dolaysyla kurgusal metinleri besleyen zaman dilimi gemitir. (Tekin,2001) Ama ve ilevine bakarak geriye dn tekniinin ekilde uygulandn grrz: Dar anlamda geriye dn Yapc geriye dn zc geriye dn

Dar anlamda geriye dn, olaylar veya kiileri tantmak iin yakn zamana; bir saat, bir gn veya birka gn ncesine dntr. Dar anlamda geriye dn, ksmen alayc ama daha ok destekleyici bir zellik tar. Bazen bu uygulama kapsamnda canlandrlan bilgiler okuyucunun da bilgisi dahilinde olabilir. Dar anlamda geriye dn yntemi roman ve hikaye sanatnn geliiminde nemli rol oynamtr. Kahramanlarn biyografik yaplarnn zlp anlalmasnda romanclar bu yntemden yararlanmlardr. Yapc geriye dn, bir olay veya kahraman hakknda okuyucuyu aydnlatmak gerektiinde bavurulan bir geriye dn tarzdr. Yapc geriye dn uygulamas, eserlerin ilerleyen sayfalarnda gerekletirilir. Bu noktaya kadar olayla ilgili baz ynler okuyucu tarafndan merak edilir. Okuyucunun meraknn younlat anda yazar devreye

girer ve olayla ilgili para para veya blok halinde bilgiler verir. nceleri ok bavurulmutur fakat daha sonra seyreke uygulanmtr. zc geriye dn, genellikle polisiye romanlarnda uygulanan bir yntemdir. Bu tip romanlarn balarnda ortaya atlan bir problemli durum daha sonra geriye dnlerek zlr. Yapc geriye dn ile zc geriye dn arasndaki fark; yapc geriye dn ilk gerilim yaynn nne, zc geriye dn ise her trl gerilim yaylarnn arkasna yerletirilir. (Tekin,2001)

Modern romanda geriye dn teknii farkl bir yaklamla uygulanmaktadr. Modern roman, ileriye doru bir aka sahiptir. Dolaysyla bu romanda anlat sistemi bu aka gre kurulmakta, ak engelleyecek uygulamalara elden geldiince yer verilmemektedir. Geriye dn teknii, salad yararla birlikte ak ksmen kesen engelleyen bir nitelie de sahiptir. Modern romanclar, bilin akm devreye sokarak geriye dn tekniine yeni bir boyut kazandrmlardr. Bu yntem, zamanda ani sramalar, gidip gelmeler anlamna gelen flahsback yntemidir. Bu yntem olaylarn aknn engellenmemesini salar. Flashback yntemiyle yaananlar imdi ile gemi arasnda harmanlanarak yanstlr. Geriye dn tekniinin birka ilevi vardr. Bazlar unlardr: Ya roman kiilerinin en eski hayat dnemlerinden balayarak iinde bulunduklar ana kadarki geliim, deiim ve dnm aamalarn sergilemek, ya romana yeni kiiler katarak kiiler kadrosunu zenginletirmek ya da romann ana olaylarnn daha iyi anlatlabilmesi iin tarihsel bir zemin oluturmak. (etin,2012:191)

MONTAJ TEKN Kurgusal metinlerde tarihsel, psikolojik, felsefi, sosyolojik, pedagojik, antropolojik hatta ahlaki bilgilere yer verilebilir. Kurgusal metinler, sz konusu dallardan kendisine intikal eden bilgileri, yine kendi szgecinden geirerek sanata, sanat balamnda yaantya dntrr. Szgelimi herhangi bir felsefi metin belirli bir amala kurgusal metnin genel dokusuna katlm olsun. Bu metin, kurgusal metnin genel dokusu iinde bildiimiz anlamda bir metin olmaktan kar, genel yapsnn bir paras hatta destekleyici bir paras olur. Yazarlar; tarih, felsefe, psikoloji, iir gibi sanat ve kltr alanlarna ait metinlerden 6

yararlanma yoluna giderler. Bunu gerekletirmek iin de montaj teknii nden yararlanrlar.(Tekin,2001) Modern romann kurgu tekniklerinden birisi de baka trdeki metinlere hazr kalplar hlinde yaptrma biiminde yer vermedir. Buna montaj teknii de denmektedir. Bu uygulama sinemadan alnmtr. Metin ekleme ynteminde nemli olan, baka tr metinlerin bozulmadan olduu gibi, gerek haliyle alnp kullanlmasdr. (etin,2012:212) Bu teknik, bir bakma bizim edebiyatmzda kkl bir gelenei bulunan iktibas sanatn hatrlatmaktadr. ktibas sanat; nesirde ve nazmda fikri kuvvetlendirmek iin baka kaynaklardan veya tannm kiilerden para almaya denir. ktibas sanat, ilevsel dzeyde montaj tekniinden farkldr. ktibas sanatndan beklenen, metnin anlam itibariyle zenginletirilmesi, sslenmesidir. Buna karlk montaj teknii, daha ilevsel bir zellie sahiptir. Bundan beklenen sadece metni, anlam ve estetik dzeyde sslemek, zenginletirmek deildir. Romanclar, montaj tekniinden metnin genel yapsn, kompozisyonunu kurmak iin yararlanrlar. Bu noktay dikkate aldmzda, montaj teknii romann zellikle postmodern romann nemli aygtlarndan saylmaktadr. Dolaysyla montaj teknii, kapsam itibariyle iktibas sanatna benzemekte uygulama dzeyinde ondan ayrlmaktadr. Bu teknik, zellikle gnmz romannda bir yap malzemesi gibi grlmekte ve yazarlarmz tarafndan uygulanmaktadr.(Tekin,2001) Montaj teknii farkl dzeylerde uygulanmaktadr. Bir yazar, eserinin genel yapsnda yer vermek istedii hazr kalp metne orijinal haliyle yer vermek isteyebilir. Bir dier uygulama da montajlanan metnin yeniden yazlarak (dntrlerek) verilmesi ya da sezdirme yoluna gidilmesidir. Gnmz romannda kabul gren uygulama budur ve bir ok romanc, montaj tekniinden bu dzeyde ve frsat bulduka yararlanmaktadr. Montaj teknii uygulanrken zerinde durulmas gereken asl nokta; yazarn aktarmak, yararlanmak istedii metnin u veya bu maksatla kullanlmasndan ok alnan metnin, eserin genel yapsyla btnlemesi eserin genel dokusunda srtmamasdr. nk asl metin (hikaye) ile tanan metin (montajlanan metin) arasndaki uyumsuzluk, eserin genel dokusunu zedeleyerek yazarn vermek istedii mesaja glge drecektir. Bu nedenledir ki, montaj tekniinden yararlanmak isteyen yazarn; neyi, nerede, nasl ve niin kullandn bilmek mecburiyeti vardr. Bu noktada dikkate alndnda montaj teknii bir yazar ve dolaysyla bir eser iin zenginlik olacaktr.

B. TEKNKLERN RNEKLERDE GSTERM GERYE DN TEKN Mehmet Kaplann Hikye Tahlilleri kitabndaki 26 hikayede geriye dn teknii kullanlmtr. Bu hikyelerdeki geriye dn tekniinin rneklerine aada srasyla yer verilmitir. 1. Pandomima, Samipaazade Sezai, s. 21-24

Bu uzak mahallelerin tenha sokaklarnda mtefekkir, mahzun bir surette yoluna devam eden bu adam, halk gldrmek iin gidiyordu. Evinden ktktan yarm saat sonra idi ki Kurun- vusta mesirelerinden olan Yeni Bahe ye vsl oldu. Karsnda, o her avu topra, her yklm ta bir asr- mnhedim olan duvarlarn arasnda, gy birka yz sene evvelki baharn yetitirip hazann o ke-i nisyanda unuttuu soluk, baygn ieklerden birka tane kopararak yine o duvarlarn ortalarnda semaya doru alm mai pencerelerinden sr at-i tayeranyla girip kan krlanglarn, dier tuyrun, ba ucundaki hisarn ta tepesinde kanatlar tutunacak surette uuan kularn Bizanten usul-i musikisini andryor gibi gelen seslerini dinledikten sonra, orada, o harap kalelerin yannda, o asrlarn zr-i p-y azametinde, ince tahtalarla ina edilmi ve yklmamak iin etrafna destekler vurulmu bir binann nne geldi. s. 22

2.

Ecir ve Sabr, Hseyin Rahmi Grpnar, s. 30-36

Komulardan biri: - Sus karde o ocuk deildi, artk bir eydi. Byyeydi aklda Eflatunu geecekti. te yle aklllar yaamaz ki Hani bir gn, elmasm, aklna geliyor mu ? Basma deitirmek iin arya gitti idik. O yavrucaz da beraberdi. Biz bir trl dkkn bulamadk, canna bin rahmet Rahmet ne ya, o zaten cennet kuu; makamna gitti bile. Cemalim basmac Rumu grnce bizden evvel ite anne bu! demedi miydi ? Dier bir kadn Akllyd, akllyd A yok hanm ok akllyd. Aklmdan hi kmaz. Ben bir gn evin kaps nnde kfeciden alfasulyas alyordum; herife eyrek bozdurdum. Nasl oldu bilmem. Hesab kartrdk. Galiba ben heriften yetmi para

istiyordum. O bana doksan para veriyordu: Ayol hiyle etme. Benim senden alacam yetmi para, bana niin doksan para veriyorsun ? diye haykrdm. Fasulyeci de A hanm hi akln yok mu ? Yetmi para ile doksan parann hangisi ziyade ? dedi, benim de zihnim kart; dorusunu birdenbire bulup karamadm. O aralk kapnn nnden yavrum, ah Cemal im (alt yedi kadn hep bir azdan ah Cemalim) geiyordu. Yavrumu ardm. Olum, u herif beni aldatacak. Yetmi para ile doksan parann hangisi byktr ? dedim. O kck gzlerini yzme dikti, biraz dnd. Yetmi para byktr cevabn verdi. Sonra ben de Ben biliyorum zahir, u ocuk olmasa beni aldatacaksn tekdiriyle herifi savdm. s. 31. 3. Ferhunde Kalfa, Halid Ziya Uaklgil, s. 41-47

Sabahlar kalktka yatann iinde oturur ve uzun uzun dnerek dnden beri geen zamann hesabn bulmaya alrd. Kendi kendisine Mevlttan sonrayd, o sene yazn Kadkyne gittik, bir sene de amlcada kaldk, imdi yine yaz geliyor diye seneleri birbirine ekleyerek bir yekn bulmak ister, sonra: sene.. sene olmu nidasiyle hayret ederken birden bir ey kalbini kvrrd: Bir sene de yaz burada geirdik, demek drt sene oluyor. Drt sene! Kk hanm hl yeni gelinliini bilecek! s. 44. 4. Himmet ocuk, Halide Edip Advar, s. 80-84

Yine kamyon hrldad, homurdand, atrdad ve karanla, rzgra dald. Yer olmad iin klavuz Himmet kamyonun basamanda, yannda ayakta duruyordu. Kamyona tutunan kk ocuk elinin zaafn, zavallln grmekle beraber neydeki kklerin alk feryadyla iim dolu gibiydi. Ac ac dnyorum. Bu ka senedir gezindiim sahada kl olan, skkn a ve lmeye mahkum olan kanc kyd. Anadolu hilkat gnlerinin ilk devrelerindeki yoksulluk, harab ve vastaszlk iinde idi. Yeni Trkiyeyi ina edecek millete yine Hazret-i demden sonraki devlere benzeyen kudret ve mesai kabiliyeti lazmd. Evsiz, ekmeksiz meyus bir halk Dnya onlarn zafer destann terennm ederken onlar lmn gzlerinin iine bakyorlard. s. 82

Byk bir gurular on yanda olduunu syledi. Yedi yanda anasz, babasz, ihtiyar bir nine, gen bir kz karde, bir ift kzle kalmt. kzlerle kocasz iki kadnn tarlalarn senelerce srm, ortaklk etmi, ninesini, kardeini beslemi, hatta kz 9

kardeini ere vermiti. Fakat bir gn o havaliye bir hayvan hastal gelmi, iki kz birden lmt. Hikayenin buras kalbimi burdu, sordum: -Ne yaptn ? Sknla omuzlarn silkti. Hi, ne yapacakt. kzsz alm, gndelie gitmi, dul kadnlarn tarlalarn srm, sene alm ve nihayet iki iman kocaman dombay almt. s. 82-83. 5. eftali Baheleri, Refik Halit Karay, s. 92-98

gh Bey dnya ahvalinden habersiz, nazariyatla bym dik bal, kuru zevkli bir adamd. Mlkiyeden ktktan sonra Avrupaya kam, fakat nfuzlulardan birinin tavassutuyla stanbula dnmt. Tam drt ay Zaptiye Nezareti tevkifhanesinde sebepsiz alkonulduktan sonra, nihayet buraya Tahrirat mdrlyle atlmt. s. 93. Eski Tahrirat Mdr gzlerinde ttyordu. Ne apkn bir zmirliydi Kasabaya ilk geldii gece onu bir ziyafete gtrmlerdi. ip iip yle comutu ki parmaklarna tahta kaklar takm, daha yeni tand adamlar arasnda takrdata takrdata saatlerce Adanaly, Konyaly oynamt. airdi de Sabahleyin geceki lemi tasviren kat enden kat matlal gazel yazvermi, mutasarrfn takdirine nail olmutu, hatta kad: Aziz, sen devrin Fuzulsisin! hitabyla onu gzlerinden pmt. s. 94-95. 6. Bir ehit Mezad ,Yakup Kadri Karaosmanolu, s. 108-111

Bu kitaplarn sayfalarnda bu ehre ile byle hasbhal ederken yanma arkada geldi: -Merhum hep bunlar okurdu ve beynini mtemadiyen hayal ile doldurdu. Fakat, son zamanlarda ok deimiti; hakiki bir asker olmutu!.. Dvrken ve lrken yannda idim, tpk bir Anadolulu nefer gibi Allah Allah diyerek dvt ve tpk bir Anadolulu nefer gibi anacm diyerek can verdi. Onu kollarmn arasna aldm zaman, yznde btn okuduklarn unutmu ve yeni yeni srlara gh olmu gibi bir hal vard. s. 107. 7. Uursuzluk, Memduh evket Esendal, s. 112-116

Ve o gece oturup btn bir haftadr bana gelen bu mahcubiyetlerin, bu zntlerin sebebini dnmeye balad; hele birka gndr sa taraftan kalkmadnda 10

hi phe yoktu. Buna dikkat ediyordu. Gece trnaklarn kesmemiti, kendince uursuz sayd trklerden hi birini iitmediine, hatta hatrna bile getirmediine kaildi. O halde bir ey kalmyor. Bir hafta nce yatann yerini deitirmiti. Bu uursuz gelmi olacak!.. Bu kadar gndr nasl olupta bunu dnemediine at. Ve hemen masay, sandalyeyi krp, duvara yaptrd resimlerin yerlerini deitirip yatan eski yerine ekti. Bunlar onca tecrbe olunmu eylerdi, mantk hibir mlhaza bu kanaati sarsamazd. Odasn eski haline koyup her eyi yerli yerine astktan ve taktktan sonra, yarn baht ve talihinin deieceine, bir haftadan beridir onu zen, ldren uursuzluklarn zail olacana kani olarak, byk bir mit, byk bir istirahatla yatp uyudu. s. 116. 8. Avukat, Reat Nuri Gntekin, s. 120-123

Behi Necdet terli alnna yapan kr salarn sert bir hareketle kaldrd. Gzleri canland: -tiraf edeyim ki bu vesikay mahkemeye vermek hususunda ok tereddt ettim. Mvekkilimi kurtarmak benim iin bir zaferdir. Fakat u var ki bu zafer beni ykacak Yirmi be senelik namuskr bir say ile insanlar arasnda kazandm mevkii ve gzel ismi mahvedecek Fakat ne yapalm vazife htiyar kadnn katili mvekkilim Nihat Bey deildir. Nihat Bey o gece sevdii bir kadnn evindeydi. Gece yarsna doru darda grltler iittiler Pencereden sokak balarnn tutulduunu grdler s. 121. 9. Evham, Fahri Cell Gktulga, s. 127-129

Sinir doktorlar da bir tuhaf oluyorlar. Kr ile den a kalkar. Habire bana sorar: Gbek adn ne efendi ? e, Ahmet derim, Peder merhumun gbek ad ? Sleymand. E, byk pederin? Hoppala Ben byk pederi grmedim ki deyince sz evirir: Dn akam ne yediniz ? Efendim, ne yiyeceim, efendime syleyeyim, ekmek, evet, bir ekmek. Sonra efendime syleyeyim, o canm pirzola olacak deil a, ekmekten sonra bakla. Zeytin, yal myd, sa sal myd ? Zkkmn kk diyeceim, ama doktor kap dar edecek. E ben de muzdaribim hani. s. 127. Ama geen gn yle bir ey oldu: Allah insana dert verip de derman aratmasn. Bizim eski ahbaplardan Hseyin Beye rastgelmitim. Gene hastanede doktor beklerken Ben bu zat on senedir grmemitim. Ne fena olmu. ki bklm olmu. Sopaya dm, yani bastonsuz yryemiyor. Baktm fena km. Yanna gidip Gemi olsun birader diyeceim ama baktm ki hali hal deil. Dert dinlemeye mecalim de yok. Neme lazm 11

dedim. Bir kenara ekildim, fakat ne dersiniz, o beni grd, hlaya phlaya yanma yaklat. s. 128 10. Hasan Bouldu, Sabahattin Ali, s. 139-150

Hacer heybeyi tekrar yanna brakarak azck dnd. Bir aralk gzlerini stmde gezdirerek hikyesini ne dereceye kadar alka ile dinleyeceimi, ne kadar anlayabileceimi kefetmek ister gibi beni szd. Gen yznde byk bir ciddilik, iri, siyah gzlerinde dalgn bir hal vard; Bu Hasan, Zeytinlide bahvanm diye balad. Anlatrken nne ve arasra ovaya bakyor, gzel bir delikanl eline benzeyen irice elinin ehadet parmayla topra kartryordu. Bu Hasan Zeytinlide bahvanm Ufack bir bahesi varm; yazn bostan, yeillik eker, kn ev zeytini silkmeye gider, koca anasyla yaar dururmu. Daha da pek gen imi; hani by yeni terlemi. Anasndan baka kadna gz kaldrp bakmaz; dnde bayramda br delikanllar gibi rakya, oyuna katlmaz, kz gibi bir olanm Pazarlara gidip bostan ne satnca da parasn getirir, anasna teslim edermi. Bizim obadan onu bilenler var da onlar sylyorlar Anam daha uncaz ocukmu te o zamanlar bizim Yksekobadan Emine, Edremit pazarnda bu Hasan grm Anam Emineyi bilirdi; sekiz yk ballar varm; babas aa devirip kereste yapar, anasyla Emine de arlara bakarm. Da gibi bir kzm. Danalar inekleri boynuzunda tutunca u yana savuruverirmi. Bu geldiimiz yolu iki saatte iner, saatte karm. ocuklarla da pek oynar, obann kzlarn ardna taknca ormanda koturup terletir, sonra da hepsini bicik bicik yanaklarndan permi s. 144. 11. Bir Gemi Zaman Hikayesi, Abdlhak inasi Hisar, s. 155-159

Nizam Bey benim ocukluk zamanmdaki kozmopolit Bykadann en alafranga Trklerinden biri; ailesinin Nizam caddesindeki imdi bir otel olan- o vakit yeniliinin aaasyla parldayan kk Adann en mehur olanlarndan biriydi. Nizam Bey annemle karde ocuklarnn ocuklarydlar ve ben de her gn onun oullaryla buluur, oynardm. Fakat Nizam Bey kendi evinde bile her zaman ele gemez ve ndiren grlrd. Adann haricinde birok gezermi. Hemen hibir zaman bizimle megul olmaz, ocuklarla konumazd. Onun hakknda bildiklerini ekseriyetle hanmlardan duyardm. Hanmlar aralarnda ondan ok kere bahsederler, Bu scaa kar m dayanr diye servetini israf ettiini anlatrlard. Fakat onu tenkit ettikleri zamanlar bile ondan 12

takdirle bahseder gibiydiler. Paraya kar yle kaytszm ki bir gn kendisine bilmem hangi piyangonun byk ikramiyesi isabet etmi. O gya kitap okuyormu. Bunu mjdeledikleri vakit ban kitabndan bir an iin kaldrarak: Bu parayla irket-i Hayriye hisse senetleri alsnlar! demekle iktifa etmi. Vapurla Karacaahmet mezarlnn nnden geerken servileri grerek lm dnmemek iin mutlaka ban evirirmi. s. 155. 12. Szlm Gn I, lhan Tarus, s. 200-203

Hey Tanrm! Ben hepsini unutmuum. Krk sekiz yllk mrm de, mrmn yardan ounu dolduran memurluk hayatm da unutmuum. Unutmuum bu odadan gelip geenlerin yzlerini, seslerini Ya da anmsamay gerekli grmemiim. Bilmem ki ne iin yle ite. Oysa Yenidoanla Bakanlklar arasndaki uzun yolu, sabahl akaml yrrken, dnecek ey gerekiyor insana. Eski gnleri asfaltn stne ize ize yrdm zamanlar, bir buuk saatte biraz da ok eken yol ksalyor gibiydi. Sabahn serinlii srtmda, kendimi bakanln kaps nnde buluyordum. Demek eski arkadalar, sesleri, konumalarn, kalem tutularn, gllerini unutmamm. Gelgelelim bu beklenmez yarat getirip karmdaki masaya oturttuklar dakikada bunlarn hepsi silindi belleimden. Sanki eski bir betiin ilk cildini kapamm da ikinci cildine hazrlanmm gibi, yle bir ferahlk, mutluluk doldu iime. s. 200. 13. nci iei, Umran Nazif Yiitler, s. 216-221

En mesut gnlerimi talebelikte yaam olduum iin ona benzer hayat kurmak sevdasyla kendim gibi kazazede bir arkada bularak ehrin yeil tepelerinden biri zerinde bulunan bir eve yerlemitik Yalnz olsaydm ve bu eraiti haiz dier bir ev bulmak mmkn olsayd bekli de oturacam evin dier tepelerdeki evler arasnda bulunmasn isterdim. nk oralar daha yksek, daha havadar ve daha gzeldi. Fakat arkadam hastanenin eczacs olup teden beri hafif bir gs anjininden muzdaripti. alt hastane ise bizim tepenin stnde idi. Bu itibarla yokua pek yz bulunmayan arkadamn hatr iin bu amele mahallesine ok yakn bulunan semte yerlemi bulunuyorduk. lk zamanlarda pek memnun kalmamama ramen, burann kymetini takdirde pek mklat ekmedim. Burada candan bir samimiyet vard. yi bir ev sahibimiz ve kafadar kz, kazanlarmzn banda gelirdi. Sonra bu mahallenin adamlar ve kadnlar bizden, yani kalender insanlard. Halbuki karki mahalle yle miydi ? Orada byk ehirlerin parlak, gz alc hayat yaanyordu. Ve hele geceleri orada bambaka bir alem yaanmakta idi. s. 216-217. 13

14.

Mustafa Kemalin Askerleri, Orhan Hanerliolu, s.227-229

Alt yanda idim ama pek iyi hatrlyorum. Beyolunda, Rumeli Hannn caddeye bakan bir dairesinde oturuyorduk. Beyolu yine bugnk gibi dar, kasvetli ve kalabalkt. Ben hemen btn vaktimi odamn penceresinden soka seyretmekle geirirdim. Haftada birka kere, lk yaz sabahlarnda, dadmla beraber Taksim bahesine de giderdik. Ama annem bu gezintilerimize znt ile raz olur, biz yola kmadan evvel dadma bin bir tenbihte bulunurdu. Zira o gnlerde bahelerimiz de, sokaklarmz gibi, bizim deildi. Birbirine benzemeyen eit eit klkl, eit eit dilli bir sr yabanc askerler doldurmutu ehrimizi Zavall anneciim bu dilleri dilimize, huylar huyumuza uymayan gururlu yabanclarn biricik oluna bir ktlk etmelerinden korkard. Bunlarn neler yapabileceklerini baheye bakan penceremizden, hemen her gn gryordu. Geceleri en tatl ryalarmzn iine kadar sokulan sarho naralar ile uyanrdk.. Ne anne, ne babam, ne dadm bu yabanclar seviyorlard. Bana gelince Benim onlarla hibir ilgim yoktu ki Ben, apayr bir dnyada, ocukluk dnyasnda yayordum. s. 227. 15. Hayat Byledir te, Tark Bura, s. 268-271

Ah o karayaz retmen!.. Grcler, sz alma,erbet,kna gecesi O gnler pek de fena deildi: Herkes seninle ilgileniyor, her ey senin iinmi gibi grnyordu. Kumalar, eyalar, altnlar ve kelimeler!.. Ne uultu idi o Seni kendinden nasl ayrm, hatrasz, zleyisiz, esefsiz bir hale getirmiti. Fakat sonra?.. Sonra bir aylk izin bitti ve siz buraya geldiniz Hatralar,zleyiler ve esefler!..Hele esefler!..Onlar insafsz srar ile sen, kck sen nasl boutun? s. 269. Karayaz ilkokul retmeni mi?.. Yoksa onu sen de mi unuttun?.. yle ya, sen nakil emrinin bu kadar gecikmesine ne bakyorsun Yllar su gibi akyor; o gnler ne kadar geride kald. Artk o gnlere ait olan her ey hayal meyal geliyor insana: Annen, baban, kasabanz, sokanz, ocukluk arkadalar ve Yok canm sen de. s. 271. 16. Aklm Arkada Kalacak, Necati Cumal, s. 274-280

Halit ustay, Muall teyzeyi, Ferihay daha uzun hatrlamaya alyorum. Nafile! Halit ustadan ak mavi bir ift gz, yal bir tulum kalm hatrmda. Muall teyzeden bir demet dalgal, siyah sa. Ferihadan pembe beyaz yanaklar,kuru ot kokusuna, 14

yaz akamlar duyulan kokulara benzer bir koku hatrlyorum. Daha aada, pancurlar ak maviye boyal, o beyaz badanal evde Melhat abla. Tek katl evin sokaa bakan odas Melhat ablannd. Sokak pencereleri nnde, bir duvardan bir duvara uzanan, st tek krksz, saaklar dantelli beyaz rtlerle kapl, kenarlarnda Melhat ablann kendi eliyle iledii yastklar dizili minder. Uula uula anmaya yz tutmu prl prl deme tahtalar. Minderin nnde kk, tertemiz bir kilim. Daima taze badanalanm duvarlarda kartpostallar. Melhat ablann ilkokul hatlaralar s. 276-277. 17. Aksz nsanlar, Oktay Akbal, s. 293-294

Uzun zaman aksz yaadm. Bu, mevsimin sonbahar olmas ve havalarn yamurlu gitmesinden deildi. Sadece eski bir sevdadan kurtulmu, bir yenisine balayamamtm. Ak benim iin eski bir itiyatt. Bir zamanlar aksz bir insan nasl yaar, nasl yer, nasl dolar, neler dnr diye merak ederdim. Herhalde bu insan ehrin usuz bucaksz caddelerinde glgesini peine takarak dolamaz. Unkapan kprsnden mavnalar seyretmez, parklarda avarelikten holanmaz, ak filmleri sevmezdi. O, iini gcn bilen, caddelerde daima hzl hzl koan, tramvaylar doldurup taran, ayaklar plak ocuklara sadaka vermeyen bir insand. Yalnz kendi iin yaar, baka bir ey bilmezdi. s. 293. 18. Yksek Gerilim, Adalet Aaolu, s. 298-311

Yan on sekizden byk ve askerliini yapm gsteren bir sahte kimlik kartyla abisinin karsna dikildii gnden bu yana alt ay gemiti. O sabah abisi kendisini kovalamt. Akam, evde dvmt. -Ka kii girdi bu yoldan ie. antiye anlamyor. Anlasa da anlamamazla geliyor. Bilal nasl alyor sanyorsun? diye kar durmutu Hasan yine de. Yumuamad abisi. -Skntdasn ok skntdasn. Bilmiyor muyum ben? dedi Hasan. O zaman iki tokat yedi abisinden. -Sana ne ulan? Benim bileceim i! Okula gideceksin. te o kadar! .. s. 308.

19.

Bebekler, Tahsin Ycel, s. 316-324

Meryemin korkusu sz konusuydu elbette: Meryem varln belli etmeye balad zaman, anas drt torun kucaklamt. Kzlaryla yarmak dncesinde deildi. Yeni bir doumu nlemek iin, bavurmadk ta brakmamt, ama hep bymt karn. Sonra, zorlu sanclar ardndan bir olan dourmutu. Ama sanclar dinmemiti: Meryem gelmiti arkadan. Mkerrem istenmiyordu ya, hi deilse bekleniyordu, stelik de erkekti: 15

Herkese sevildi. Meryeme gelince, doumundan yarm saat nceye kadar beklenmeyen varlndan phe bile edilmeyendi, istenmeyen bir ocuk bile saylamazd, fazladan bir kzd, gereksiz bir nesneydi. Bunun iin anasnn iki memesini de Mkerrem emdi, Meryemi sar inek besledi. Sar inek satlnca, Meryem bakalarnn aznda yumuatlm lokmalarla yetindi. Mkerrem geliti. Meryem bodur kald. Mkerreme yeni fistanlar alnd, Meryem onun eskilerini giydi. Hl da giyerdi. Ama kim giydirirdi, ne zaman giydirirdi, Memedali hatrlayamyordu. Nasl unutmutu kk bacy ? s. 317. 20. Meneveler lmemeli, Mustafa Necati Sepetiolu, s. 328-332

Adam, delikanl saylabilecek bir yatayd. Belki yllarn aslnda pek uzun olmadn yeni anlamt. Bir adm, yllarn ksalmaya balad aa atlmt; teki adm henz uzun yllarn andayd. Admlarnn arasndaki boluk pek uzun deildi; dard daha. Geni yz yumuak, bu yumuaklk iinde derinleen gzleri bilinmeyen yollarda yitmi ocuk gzleriydi. Kalar, gzlerini bsbtn yalnz brakmt. Sanki gzlerden kayordu kalar: Burnuyla alnnn birletii noktada birbirini itiyor, sona doru, yorgun dnyordu. s. 328 21. Gvercin, Erdal z, s. 336-340

Bir keresinde uyuyordu yine tahta sekinin zerinde. Avucunda gizledii bu kadn ieri atld demir parmaklkl kk pencereden bir gvercin girmiti odaya. rpererek frlamt yatt yerden. Gn sona ermemiti daha. Kentin bir sr pisliinin lekeleyip arlatrd kirli cam tavanda tprtlarla balayarak ince bir yamurun az ncesiydi. Bulank kirli camn tesinde puslu bir gn vard. Etli kanatlaryla bann stnden geip kar duvara arpan, duvarn dibine den bir gvercindi. lk sersemliimden syrlnca bu kez de kar duvara vurmutu kendini. Kald bu odaca giren, kendisine hibir ktl dokunmayacak olan bu ilk canly sevinle gzlemiti. Onu rktmemek iin, ayak ucuna toplanm gve yenii beyliini yavaa stne ekip tahtalarn zerine, keye bzlvermi, kprdamadan kuun rpnlarnn dinmesini beklemiti. s. 336-337. Bir insann glkle sabildii, adnn tabutluk olduunu ok sonralar rendii, ama bir tabut kadar bile iine rahata uzanlmayan darack drt duvar arasnda gnlerce kalmt.

16

Yalnz ayakta durabilen, ancak bir insan gvdesi geniliinde, tepede, yksekte belki be yz mumluk bir ampuln gece gndz aralksz yand gzleri yakan, beyni buruturan amansz bir aydnlkta, insann boyuna melmek, ayaklarn yle birazck olsun uzatabilmek iin geberircesine zlem duyduu kck bir ikence odasnda gnlerce kalmt. Ka gn sonra olduunu bilmiyordu, bir gn kap alm, onu o darack odacn dibine kp kalm bir tortu gibi, atlp kalm bo bir uval gibi bulmulard. s. 338. 22. Parasz Yatl, Fruzan, s. 344-348

ocuk o zamanla nc snftayd. nl aark bir kara olmutu. K basmt. Bu, kedeki kmrcden kmr alma gnlerinin balamasyd. Mangal yakmay renmiti. Kapda ilk ray ateleyip kmrleri dikine onlarn zerine yerletiriyordu. Boruyu koyunca trtlar balyor, kk kvlcmlar evreye salyordu. Kmrler kzarp ate olmaya dnnce her eyi arka srada oturmay- Kzlay Kolundan yemek yemeyi ulusal bayramlarda iir okumay- ilk yalazlarn mavilii yitene dek bekliyordu sokak kapsnda. Odalarna mangal aldnda rkt eyler yok oluyor, eski ceviz masalarnda annesinin en onurland eyalaryd- almaya oturuyordu. Mangaln o harl halini ok seviyordu. Annesi korlar kllemenin gerektiini, nk bununla ancak ertesi gne snacak ateleri kalabileceini sylerdi. s. 344. 23. Aile, Rasim zdenren, s. 362-371

Byk gelin, Birinci Byk Sava yllarna dnmtr. Babasn, daha drt yalarndayken yitirmitir. Anas, ikinci kez bir subayla evlenmitir. vey babas ona z kz gibi davranmtr. yle ki, ocuk onu uzun yllar kendi babas sanmtr. Nazl yetitirilmitir. vey babasnn emirerlerinden zengin saylr bir delikanl, kz vey babasndan istemitir. Bu, imdi iinde yaad evin byk oludur. Evleri erkeklerle subaylarla doludur. s. 366. On be on alt yalarndayken ald bu kadn, imdi elli yalarnda, torun sahibidir. Kasaba erafndan birinin kzdr. Daha ocuk yanda geldii bu evi, kendinin, kendi bedeninin etinin bir paras saymaktadr. Evinin atafatl dnemlerinden bugne dein olanca kahrn, skntsn omuzlarnda tamtr. Hibir eyden yaknmamtr. Doal bir kabulleni iindedir. Varln kocasna, evine, evin teki yelerine adamtr. Bu konularda babasndan ald tlere kskan bir ballk gstermektedir. s. 368. 24. Yeniden Bahar Olsa, Sevin okum, s. 378-381 17

Ortala baharn kokusu yaylmt bile. Havada bir baka aydnlk, bir baka esinti vard. Yal kadn, Selmann doacak ocuunu dnd. Elini, sarn bir ba okamak iin uzatt. Uzun enesi titredi, pencere bulutland. Gsz yumruuyla birka kere dizine vurdu. Kedi, ar bir yryle mutfaa doru gidiyordu. Yukar katn baheye bakan odasnda olunu dourduu gn, gznn nnden geti. Yreinde, genliinden kmltlar oldu, yz pembeleti. Salkmlar m, leylaklar m amt ne? Morumsu, gzel kokulu bir gnd. Bahedeki bahar, pencereden grnyordu. ocuk doarken, pencere buuland. ri damlalar yuvarlanmaya balad camdan. Bahe grnmez oldu. Odada, ebenin ve iki komu kadnn konumalarn karanlk ve ok souk bir boluktan duyuyordu. Komulardan biri eilip yzn bir mendile kuruladktan sonra, yamur dindi. Pencere aydnland. Bir ocuk alamas, yeniden balatt hayat. s. 378. smail Efendi, u eski zaman kplerinden yapard. Dnyada sava balad zaman, kplerin srr iin gereken malzemeyi bulamaz olmutu. Yava yava gzlerdeki glmseme silindi. Artk ebelere, komulara sunulacak kadar kahveleri de yoktu mutfaklarnda. Dnyaya gelen bebekler, sar solgun yzlyd. Sava bittikten sonra, smail Efendi yataa dt. O scak yaz gnn hatrlad yal kadn. Olu o sralarda on yedi yandayd. Babasn srtna alm, hastanenin merdivenlerini kyordu ar ar. Ana, arkadan telala onlar izliyordu. Hastann durumu gzden geirildikten sonra, ba hekim bo yatak bulunmadn, bir hafta sonra yeniden gelmelerini sylemiti. s. 379. 25. Eik, Mustafa Kutlu, s. 385-393

Kapc Ademin kapcl otuz seneye yaknd. Bu srenin on be senesi kendisi kendisi ehirde, ailesi kyde gemiti. Byk ehrin byk ehir olmad devirlerde, kenar semtlerde be yz liraya, bin liraya iki arsa satn almt. Ailesini getirmeye niyetlendii zaman ne olur ne olmaz kaydyla hemerilerinden bir ikisini ayarlam, birlikte arsaya bir gecekondu yapmt. O zamanlar bu gecekonduyu hemerilerinden darda kalm birine bakm karl vermi, kendisi ailesi ile birlikte kapcln yapt hann kalorifer dairesindeki aralkta kalmay tercih etmiti. Zamanla ehir genileyip, gecekondulara bir seim zaman tapular verilince, arsalar kymetlendi. Bu arada ocuklar byd. Hann temizliini, katlardaki kiraclarn isteklerini onlara brakt. Kalorifer dairesinde, aralklarda, atda, elden dme, ev, bro, dkkan eyalar biriktirmeye, ayak ii yapmaya,

18

kaak sigara, kiraclardan mahremi olanlarn gizli kapakl ileri ile kapclktan ald cretin kat be kat fazlasn kazanyordu. s. 387. 26. Gelinlik Kz, Selim leri, s. 398-404

ocukken gidilen evler iki trlyd. Annemin setii dostluklar ve gitmek zorunda kald yerler. Annemin gnlnce kurduu dostluklar severdim ben. ou dnyadan elini eteini ekmi kimselerdi. yle yerlere gideceimizde annemin ince kvrmlarla biimlenmi dudaklar sevinle zlyor, ruj, dudaklarda hafife gezinip kzla dntryor krmzsn. Kapdan kedi admlaryla kyoruz. Annem, dikkatle sokak kapsn kilitliyor. Sonra sokak yazsa daha bir i ac serinlikle, sonbahar yayorsak iyicene iliklerimizi stan lk gnele dolard. s. 398 Nuhbe Hanmn eyas yllardr yenilenmemiti. Evin kkeni gibiydi eya. Duvara dayal, parlakl yitirmi pirin topuzlarla bezeli yksek, demirden karyolas; sal sollu, yastklarla tka basa doldurulmu koltuk; zerinde iki byk gaz lambasnn durduu aynal konsol imdi sadece bunlar anmsayabiliyorum. Sonralar Nuhbe Hanmn yanndan ayrmad ncila ablann mevlut ekerlerini bir de. s. 399

MONTAJ TEKN Mehmet Kaplann Hikye Tahlilleri kitabndaki 9 hikyede montaj teknii kullanlmtr. Bu hikyelerdeki montaj tekniinin rneklerine aada srasyla yer verilmitir. 1. Ecir ve Sabr, Hseyin Rahmi Grpnar, s. 30-36

Bu matemzede her valideyi teselli iin Allah ecir sabr versin demeye gelen kadnlarn drt gn arkas kesilmez.Ecir ve sabr kelimatnn medlllerine baklrsa gelenlerin vazife-i taziyeti alayan susturmak olacana phe yokken bilkis girye ve figana tefik edenler grlr; her yeni gelenin taziyet-i cedidesiyle Behiye hanmn ceriha- teessr tazelene tazelene biare kadn bir hafta zarfnda o kadar gzya dker ki artk guded-i ayniyesinde sermaye-i dmu kalmaz. Gzler kurur; fakat gelen kadnlarn tarz- taziyelerine kar alamamak kabil olamayacan, kabil olsa da ayp olacan grr. s. 33. 2. zmc, Ahmet Hikmet Mftolu, s. 53-56

19

Yolun kenarndaki kayann stne kfesini koydu. Ellerini belindeki kzl kuan n tarafna soktu. Ak gs, plak, sert baldrlaryla bir kuvvet abidesi vaziyetinde durdu. Mtekebbir, kaln kalar altnda mtehakkim ar dnen iri gzlerinden frlayan nazarlaryla, Marmarann dalgalarna, karki sahile, mavi g, lacivert deniziyle, altn kp renginde gnein yla mavi gzl, sar sal bir kza benzeyen sevimli, sevgili yurdunun tana, toprana derin derin baktBu baktaki esrar, bu baktaki feryat, memleket iin: Allah! dedim, yataana dayandm; Ben seninin al kanlara boyandm. Beyitinin marur bir meli idi. s. 54. 3. Ban Vermeyen ehit, mer Seyfettin, s. 60-68

Hak budur ki, ol guzztn iinde byle gaziler olmasa, Zigetara bu kadar kurb civarda, cevnib-i erbaa kfir hisar iken, meks ve rm, b-huss byle cenge ikdm ne mmkn idi 4. Peevi,s.355 s. 60.

Miras Kee, Kenan Hulusi Koray, s. 133-136

Hepimiz bir adm geri ekildik. Zaten kaln bir kordon bizi birbirimizden ayryor, aramza, deta denizler, okyanuslar, servetler ve asrlar koyuyordu. Ben biraz eildim ve kee hazretlerinin hemen zerine braklm olan levhay okumaya altm: Dokuzuncu asr mamlatndan (Hicr 1090) Anadolu Seluk zamanna ait s. 136 5. Hasan Bouldu, Sabahattin Ali, s. 139-150

Kenara kadar sokulup aaya baknca insann yzn serin bir buu saryor, ard aras kesilmeyen bir gkgrlts iki yanda ykselen kayalk dalarda uultulu akisler brakyordu. Bu alayandan bahseden bir iirin ilk satrlar hep dudaklarmda idi: Da kokusuyla ykl su Bir kayadan duman duman, On yedi metre atlayan

Akmas tel tel ince sa 20

Dt yerde kula, Mavi su, ak kpkl su!..

Bir kenarda melip gzlerini bir yana, bir Sutvene eviren kz heybesini tekrar srtlad. Dere boyunca, iki dan gittike skan yamalar arasnda, yeniden kmaya baladk. s. 141.

Sonra arkasndaki am aacna srtn dayad, heybesini sa omzundan yere drd, gzlerini yere dikti; hafif, fakat tyleri rpertecek kadar ili bir sesle u komay okudu: Uzaklardan sesin aldm; evreni derede buldum; Nereye gittiin bildim, Hasanm ardndan geldim.

Sar khkll, dal boylum; Saz benizli, ayva tylm; Tatl szl, melek huylu, Hasanm ardndan geldim.

Kyden, obadan koulan, Duru sularda boulan, Toz kpk olup dalan Hasanm ardndan geldim

Sarp dalara getirdiim, 21

Kavumadan yitirdiim, Ak kefensiz yatrdm Hasanm ardndan geldim.

Emineyi yadsl eden, Kerem olup Asl eden, Da ta sesli eden Hasanm ardndan geldim. s. 150.

6.

demle Havva, Ahmet Hamdi Tanpnar, s. 166-172

Sonra Gece ile Gndz nlerine geldi. Birinin ba ucunda beyaz gvercinler uuyordu. brnn gzlerinde bilmedikleri kular tnemiti, belinde yldzlarla ssl siyah bir atlas vard ve vcudu dinlenmenin hazlar iinde gevemiti. Arkasndan din ve kaygsz Genlikle, Muztarip ve biare ihtiyarlk ve daha sonra lm geldi. Onlar mevsimlerin geidi takip etti. Hepsi nlerinde kuaklarn zdler ve onlara sepetlerindeki hediyeleri uzattlar. Bylece her ey, btn hayat teker teker gzlerinin nnden geti. Onlar getike demin aln zntden kryor, acayip bir korku iini saryordu. Fakat Havvann ii gururla dolu idi. Karn sevinten ve gururdan bir gne gibi parlyordu. dem bunu grnce, zntlerini ve korkusunu unuttu. Olula leminin dmn, bu gne parltl imknlar peteini pt ve onu ptke Kaderin aynasna daha emniyetle bakt. Sonra ikisi birden Rabbn sesini duydular. Bu ses demin kalbinde byk bir nar gibi yeerdi ve Havvann yznde gl, karnnda su iei gibi parldad. Rab onlara: -Yolunuz ak olsun, diyordu. nsanoluna ve Topraa bizden rahmet ve selamet Ve ses devam etti: -Hayrn ve errin, hazzn ve strabn, akn ve lmn baheleri sizindir. Rahmet ve selametimiz topraa ve insanoluna olsun. Ve ses devam etti: 22

-Sizi kendi sretimde yarattm. Size arz bahettimAy ve yldz ve gnei bahettim. Sizi hayatn ve lmn efendisi yaptm. Rahmet ve selametimiz topran ve insanolunun zerine olsun s. 170-171 7. Dlger Balnn lm, Sait Faik Abasyank, s. 209-211

Rum balklarnn hrisopsaros Hristos bal- dedikleri bu balk, vaktiyle korkun bir deniz canavar imi. sa domadan evvel, Akdenize dehet salm. Bir Finikeli denize dmeye grsn! Devirdii Kartacal ektirmesinin, beni srail balk kaynn says saylmazm. Keser, bier; dorar, mahmuzlar; takar yrtar; koparr atar; eker, paralarm. Akdenizin en gz pek; insandan, hayvandan, frtnadan, yldrmdan, yamurdan, beldan, ikenceden ylmaz korsan, dlger balnn adndan bembeyaz kesilirmi. sa, gnlerden bir gn, deniz kenarnda gezinirken sandallarn byk bir korkuyla brakp kaan balklar grm. Ne oluyorsunuz? diye sorunca balklara; Aman demiler balklar, elman! Elman bu canavardan! Sandalmz krd, arkadamz paralad. Hepsinden kts, balk tutamaz olduk, alktan krlrz. sa, yalnayak, ba kabak, dlger balklarnn yzlercesinin kaynat denize doru yrm. En kocamann, uzun parmakl elleriyle tutup sudan karm. ki elinin baparma arasnda smsk tutmu, eilmi, kulana bir eyler sylermi O gn bu gndr dlger bal, denizlerin grn pek dehetli, fakat huyu pek uysal, pek zavall bir yaratdr. Birok yerlerinde iviye, kesere, eriye, kerpetene, testereye, eeye, benzer kntlar, kemikle klk aras dikenleri vardr. Dlger bal ad ona bunlardan tr taklm olmal. s. 209-210. 8. Gelinlik Kz, Selim leri, s. 398-404

Bunca eski, yaln eyann ortasnda ay fincanlar harikuldeydi. Bunlar porselendi. Kulplarysa aya eilmi, ay yudumlamaya hazr gm kulard ay itikten sonra ncil abla bize ut alard. ek deveci develeri engine imdi rabet gzel ile zengine diye Gney Anadolu trks sylerdi. Nuhbe hanm , bu trk sylendiinde ncil abla nedense dargn, ksm bakard. Ya da bana yle geliyordu. nk akamn

23

karard saatlerde, kapnn gcrdayarak almayacan bilmek,bende zemediim duygularn balangc saylr. s. 401

9.

mbatla Dol, Kalbim!.. ,Tark Dursun, s. 416-419

Biri ayaklarmzn dibine bo bir ie att. Eilip aldm. Az krlmt yalnzca. Kart bir kadn sesi: Polis arn! dedi arada. Bunlarn hepsi sarho! Sen sus, cad kar! dedi atletli adam. Bize dnd, Batan aln ocuklar! Boverin bu ii gemileri! Ha gayret!.. Kerimin kz ne yapacan armt. Eli azndayd. Ruhumda azap olmayacaksan dedik yzne kar. Ruhumda azap olmayacaksan ardndan Ziya tek bana girdi: Nolaym, ah! yetitirip tamamladk; Ah, nolaym! Atletli adam bizi yalnz brakmad. Gsterme yzn Hadi ocuklar, hep beraber! Hep beraber syledik,Gsterme yznVerme szn s. 415.

24

C. TEKNKLERN DEERLENDRLMES

Mehmet Kaplann Hikye Tahlilleri kitabnda yer alan hikyelerde geriye dn ve montaj tekniklerinden yazarlarmz yararlanmtr. Geriye dn teknii montaja gre daha ok kullanlmtr. nk zaman hikyede nemli bir kavramdr. Geriye dn teknii daha ok u ilevlerde kullanlmtr: Kiilerin en eski hayat dnemlerinden balayarak iinde bulunduklar ana

kadarki geliim, deiim aamalarn sergilemek oluturmak Hikyelerde daha ok dar anlamda geriye dn yaplmtr. Yani, ksmen aklayc ama daha ok destekleyici niteliktedir. Geriye dn tekniine Mehmet Kaplann 26 hikyesinde rastlamaktayz. Montaj tekniini deerlendirdiimizde ise 9 hikyede iki ekilde uygulandn grmekteyiz. Baz yazarlar alntnn orijinal halini bozmadan montajlamlardr. Bazlar da zetleme eklinde hikyenin iinde yer vermilerdir. Montaj teknii daha ok u ilevlerde kullanlmtr. Kurmaca metne gereklik katma dncesi Metne ieriini, iletisinin baka metinlerle pekitirme dncesi Metne biimsel anlamda deiik bir hava katma dncesi. Romana yeni kiiler katarak kiiler kadrosunu zenginletirmek Ana olaylarnn daha iyi aydnlatlabilmesi iin tarihsel bir zemin

Bu yolla eserler zenginletirilmitir. Montaj tekniinin kullanlmas hikyelerin dier edebi trlerle i ie olduunu gstermektedir.

25

KAYNAKA

etin, N. (2012). Roman zmleme Yntemi. Ankara: nc Basmevi. Kaplan, M. (2012). Hikye Tahlilleri. stanbul: Dergh Yaynlar. Tekin, M. (2001). Roman Sanat 1. stanbul: tken Neriyat Yaynlar.

26

You might also like