You are on page 1of 27

C..

ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 75



SRDRLEBLR DEMOKRAS



Ahmet KARADA
*



zet

Demokratikleme srecindeki dalgalanmalar srdrlebilir demokrasinin nemini
ortaya koymaktadr. Krlgan demokrasiler, ayn zamanda eksik nitelikli demokrasilerdir.
Seimli demokrasilerin artmas srdrlebilir demokrasinin nemini de artrmtr. Militan
demokrasi, srdrlebilir demokrasiyi gerekletirebilecek bir yntem deildir. nk,
militan demokrasi bireysel haklar ve sivil zgrlklerin daraltlmas esasna dayanr. Oysa,
srdrlebilir demokrasi konsolide edilmi demokrasidir.
Anahtar Kelimeler :Demokratikleme, Srdrlebilir Demokrasi, Demokratik
Konsolidasyon.


Sustainable Democracy

Abstract

Fluctuations in the process of democratization emphasize the importance of
sustainable democracy. Fragile democracies are also incomplete democracies. Increase in
the number of electoral democracies has increased the importance of sustainable
democracy. Militant democracy is not a method realizing sustainable democracy due to the
fact that militant democracy is based on the restriction of individual rights and civil
liberties. However, sustainable democracy is a consolidated democracy.
Key Words :Democratization, Sustainable Democracy, Consolidation of Democracy.

1. GR
Demokrasinin ok sayda farkl tanmn yapmak olasdr. Diamondn
(1996:21) belirttiine gre Collier ve Levitsky demokrasinin 550 farkl biimini
ortaya koymulardr. Bu kadar farkl demokrasi biiminin olmasnn bir nedeni
siyasal rejimlerin demokrasiye referansla kendilerini merulatrma abas iinde
olmalardr. 1970lere kadar dnya devletleri arasnda demokrasi ile ynetilenlerin
oran %30 iken, gnmzde bu oran %60 am durumdadr. Demokrasilerin
bylesine yaygnlamas farkl tanm ve ayrmalar da beraberinde getirmitir.
Amerikan Siyaset Bilim Derneinin 1995 ylndaki kongresinde David
Collier ve Steven Lavitsky sunduklar Sfatlarla Demokrasi balkl makale ile
farkl demokrasi tanmlarn bir eksene oturtarak ilevsel bir snflandrma yapmaya
almlardr. Collier ve Levitsky siyasal rejimleri drtl bir snflandrmaya tabi

*
Ara. Gr. Dr, nn niversitesi, BF, Kamu Ynetimi Blm.
76 KARADA

tutmulardr. Bunlar; otoriter rejimler, seimli demokrasiler, liberal demokrasiler
ve ileri demokrasilerdir (ongar, 1998).
Otoriter rejimler, seilmemilerce ynetilen rejimlerdir. ayet, lkede
seimler yaplmasna karn, temel hak ve zgrlkler gvence altna alnmamsa,
dier bir deyile vatandalarn ifade ve rgtlenme zgrlkleri
snrlandrlabiliyorsa sz konusu olan seimli demokrasiye dayal bir rejimdir.
Liberal demokrasi, Dahln saptad lte gre tanmlanmaktadr. Bir lkedeki
siyasal rejim, sivil ve siyasal haklar ile adil, rekabeti ve katlm snrlamas
olmayan seimler ltn tam olarak karlyorsa liberal demokrasidir. leri
demokrasi ise, liberal demokrasinin kapsad tm hak ve zgrlklerin geriye
dndrlemez biimde kurumsallat rejimdir (ongar, 1998).
Collier ve Levitskynin belirledii otoriter rejimler, seimli demokrasiler,
liberal demokrasiler ve ileri demokrasiler ayrm bu ekliyle gelimenin ynn de
gstermektedir. leri demokrasiler hari tutulursa seimli demokrasi ve liberal
demokrasiden geriye dn ihtimal dahilindedir. Gerekten, demokrasinin dnya
leindeki geliimi lineer bir nitelik tamamaktadr. 1828de balayan birinci
demokrasi dalgasn 1922deki ters dalga, 1943de balayan ikinci demokrasi
dalgasn 1958de balayan ikinci ters dalga izlemitir (Huntington, 1995:31). 20
yl devam etmi olan birinci ters dalga sresince 17 demokratik lkede demokratik
sistem son bulmutur. kinci ters dalga 14 yl srm ve bu dnemde 6 lkede
demokratik sistem sona ermitir. Giderek ters dalgalarn sresi ve bu ters dalga
dnemlerinde demokratik niteliklerini kaybeden lke says azalmaktadr. Buna
ramen, kimi yeni demokrasiler asndan bir ters dalgann sz konusu olabilecei
ve bu dnemde yeni demokrasilerin demokratik zelliklerinin son bulabilecei
tehlikesinden sz edilmektedir.
yleyse, demokrasiyi bir kez kurmakla i bitmemektedir. nemli olan
kurulan demokrasiyi ters dalgalardan etkilenmeyecek biimde srekli bir duruma
getirebilmektir. Bu konuda uygulanan yntemlerden birisi militan demokrasidir.
Militan demokrasi, bir demokratik rejimin kendini ykmak isteyen hareketlere izin
vermeyerek, bunlara kar gerekli nlemleri almas anlayna dayanr. Bu
balamda militan demokrasinin iki boyutu vardr. Bunlar, dnce zgrl
boyutu ile rgtlenme zgrl boyutudur (Hakyemez, 2000:35). Ancak, militan
demokrasi anlay temelde mevcut demokrasinin snrlarnn daraltlp, znn
ufalanmas ve niteliklerinin eksiltilerek devam ettirilmesi esasna dayanr. nk,
militan demokrasi erevesinde alnacak nlemler ister dnce zgrlne,
isterse rgtlenme zgrlne ilikin olsun, sonuta demokrasinin kendisiyle
tavsif edildii sivil ve siyasal zgrlk ve rgtlenmelerle ilgili demokratik olarak
nitelendirilemeyecek snrlandrmalar sonu verecektir. Bu snrlandrmalar ise, bir
taraftan sivil toplumun gcn kracak ve sivil toplumun siyasal iktidar
snrlandrc zelliini zedeleyecektir. te yandan dnce zgrlne ve siyasal
rgtlenmeye getirilecek snrlamalar halkn siyasal srece diledii biimde
katlmasn engelleyecektir. Dnce ve rgtlenme zgrlne getirilecek
snrlamalarn siyasal kltrde yer edinerek gelecekte de tekrarlanma olasl
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 77

yaratmas ise, militan demokrasi anlaynn demokratik siyasal kltr de olumsuz
etkileyebileceini gstermektedir. Dolaysyla, amalar ve sonular asndan
militan demokrasi anlayn demokrasinin ilke ve deerleriyle badatrmak
gtr. Militan demokrasi yerine kullanlan savaan demokrasi, tetikteki
demokrasi, kavgac veya dven demokrasi ve mcadeleci demokrasi gibi birok
farkl tanmlama bile bu gerei ortaya koymaktadr.
te bu almada kurulmu demokratik bir sistemin devamllnn
salanmas asndan, dier bir deyile demokratik baarm iin militan
demokrasiye alternatif olarak srdrlebilir demokrasi kavram nerilecek ve byle
bir demokrasinin koullarnn

neler olabilecei tartlacaktr. Srdrlebilir bir


demokrasi iin ncelikle adil ve rekabeti bir seim sisteminin kurumsallatrlmas
gerekir. kinci koul, sahip olunan belli bir ekonomik dzeyin devam
ettirilebilmesidir. nc koul demokratik bir siyasal kltre sahip olmaktr.
zgrlk, eitlik, hogr, empati gibi kltrel deerler olmadan demokrasi
devaml olamaz.
Gerekli dier koullar ise yle sralanabilir: Ordunun politikadan uzak
tutulmas, sivil toplumsal kurumlar ile devletten bamsz bir burjuva snf ve
burjuvann organik aydnlar, siyasal iktidar snrlandrc temel hak ve
zgrlkler. Konuyla ilgili literatrde uluslararas ilikiler ile farkl demokratik
rgtlenmelerin etkisi de srdrlebilir demokrasinin koullar arasnda
belirtilmektedir (Przeworski et. al. , 1996a).




Burada demokrasinin koullarndan ama, demokrasinin temellendirilmesi deildir.


Bilindii gibi, demokrasiyi temellendirmek siyasal kuramda tartmal bir konudur. Sosyal
bir uygulama ile ilgili olarak temelcilik kartl, sz konusu uygulamalarn eletiri veya
savunusunun dier mevcut ve muhtemel sosyal uygulamalarla karlatrmayla snrl
tutulmas anlamna gelir. Demokrasinin bir temeli olmasn istemek ise, neden ahlaki ve
siyasal ilgilerimizde dlayc olmaktan ok kapsayc olmamz gerektiini ifade eder
(Rorty, 1996: 334). Demokrasinin temellendirilmesini (1) Var olmalar veya ilevlerini
gereince yapmalar iin demokratik sistemlerin veya rejimlerin ya da hkmetlerin
temellere ihtiyac var mdr? Ve eer varsa nedir bu temeller? (2) Demokrasi kuramnn
temellere ihtiyac var mdr? (3) Demokratik sistemlerin bir temel olarak demokratik
kurama ihtiyac var mdr? biiminde farkl yorumla ortaya koyan Dahl (1996:336-38),
ilk iki sorunun yantnn modern demokrasiler sz konusu edildiinde evet olduunu
belirtirken, nc sorunun yantnn kukulu olduunu ifade eder. Ancak, ilk sorunun
yantna karlatrmal almalarla ulalabilecektir. Bu almada amalanan ise, tarihin
sosyal gelimelerin bir laboratuar olduu gereinden hareketle, demokratik bir sistem iin
gerekli koullarn neler olabileceini ortaya koymaya almaktr. Gerekli koullarn kimi
zorunlu, kimi de destekleyici olabilir. Ancak, konunun bu yn makalemizin kapsam
dnda tutulmutur.
78 KARADA

2. KAVRAM SORUNU: DEMOKRASY KORUMAK MI,
SRDRMEK M?
Kurulmu bir demokratik sistemi devam ettirebilmek asndan kar
karya olunan sorunlardan biri de kavram sorunudur. zellikle militan demokrasi
anlaynn bir yansmas olarak kullanlan demokrasiyi korumak nitelemesi
antidemokratik bir ierii artrmak gibi bir sorunla malul grnmektedir.
Sorun, korumak szcnn ifade ettii anlamdan kaynaklanmaktadr.
Korumak szc Trk Dil Kurumunca (1983:737) yaymlanan Trke
Szlkte rnek cmlelerle beraber yle aklanmaktadr: (1) Bir kimseyi ya da
bir eyi d etkilerden, tehlikeden ya da zor bir durumdan uzak tutmak, muhafaza
etmek: Demirleri yamurdan korumak iin boyadlar. Halk stmadan korumak. (2)
Gl bir kimse ya da kurulu, gsz birini ya da bir eyi her trl tehlikeden
esirgemek, onu desteklemek, himaye etmek: Devlet sanaty deil, sanat korur.
(3) Tehlikeye kar denetimi altnda bulundurmak, savunmak, mdafaa etmek:
Yurdu korumak. (4) Tehlikeli, zararl durumlar nlemek: lala meyveleri korudu.
Milli Eitim Bakanlnca (1995:1740) karlm olan szlkte ise, bu
anlamlara ilaveten yardm ve himaye etmek, kayrmak, gzetmek anlam da
kullanlmtr.
Bu anlamlardan anlald zere, eer iki ey arasnda bir koruma
ilikisinden sz ediliyorsa bu koruma ilikisinin koruyan ve kollanan asndan u
zellikleri tad ortaya kmaktadr:
1. Koruyan gl, korunan gszdr. Bu haliyle korunan ey korunmaya
muhtatr.
2. Koruyan, korunana yardm edecek ve gerektiinde korunann lehine, ona
zarar verenlerin ya da verdii dnlenlerin ise aleyhine olmak zere, onu kayrp,
gzetecektir.
3. Koruyan, korunan srekli denetimi altnda tutacaktr.
Bu ilikiler erevesinden bakldnda demokrasiyi korumak
nitelemesinin yanll daha da berraklamaktadr. Demokrasi, eer gsz olmas
nedeniyle korunmaya alnyorsa, uras kesindir ki, koruma ile ilgili olarak
yaplacak dzenlemeler sonucunda dnce ve rgtlenme zgrl biraz daha
kstlanacak, bu durum demokrasiyi glendirmek bir yana giderek zayflatacaktr.
Alnan nlemler geici bir sre iin olsa bile, demokratik sistemde bir kltrel
zedelenmeye neden olacak ve demokratik sistemde antidemokratik geleneklerin
yerlemesine zemin hazrlayacaktr.
Demokrasilerde esas olan farkl kesimler arasndaki adil bir rekabet
sistemidir. Demokrasiyi korumak sz konusu olduunda ise belli toplumsal-siyasal
kesimlerin tekiler aleyhine desteklenmesi ve himaye edilmesi devreye girecektir.
Bu durum demokrasinin adil rekabete dayal ileyiini bozaca gibi, korunann da
srekli denetim altnda bulundurulmas nedeniyle her geen gn biraz daha
zayflamasn sonu verecektir. Adil rekabet sistemine aykr uygulamalar belli
toplumsal kesimlerin demokrasiye olan inancn zedeleyebilecek ve sistemin
meruiyetinin sorgulanabilir hale gelebilmesine yol aacaktr. Bu nedenlerden
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 79

dolay, bu almada demokratik sistemin bekas asndan srdrlebilir
demokrasi kavram kullanlacaktr.
Srdrlebilir demokrasi kavram, bu almadaki kullanm asndan bir
ilki oluturmamaktadr. Kavram, daha nce Dou Avrupa ve Gney Amerikadaki
yeni demokrasiler balamnda demokratik sistemi destekleyen siyasal ve ekonomik
koullarla ilgili olarak hazrlanan bir raporda kullanlmtr (Przeworski et. al.,
1995). Srdrlebilir demokrasi, anayasal demokrasiden farkl ve ondan daha
kapsamldr. Anayasal demokrasi, siyasal zgrl garanti altna almak kouluyla,
demokratik devletin anayasayla ve anayasaclk teknikleriyle snrlandrlmas
esasna dayanr (Erdoan, 2000:120). Dier bir deyile, anayasal demokrasi, nihai
kamu seicisi olarak bireylerin katldklar seim srecini ortaya karan siyasal
sistemlerin snrlandrlmasn gerektirir (Buchanan, 1986:260). Bu snrlamayla
anayasal bir demokraside iktidar, snrsz bir g olmaktan karlarak, demokratik
merulua dayandrlm olur. Anayasal demokratik bir sisteme sahip olan ABDde
1950 ylnda Gvenlik Yasas, 1954de ise Komnist Kontrol Yasas
karlabilmitir. McCarthy Yasas olarak da bilinen Gvenlik Yasas ile genel
olarak sol dnce mensuplar ve komnistler vatan haini olarak nitelendirilmi,
aklanan dncelerin cezalandrlmasndan da te kafalarda oluan dncenin
bizzat kendisi cezalandrlmak istenmitir. Julien, McCarthycilii faizm ve
nazizm kadar tehlikeli bularak bu dnemdeki antidemokratik uygulamalar
demokrasilerin intihar olarak nitelendirir (Hakyemez, 2000: 87-8). 20. yzyln
ikinci yarsnda ABDde yaanan bu gelimeler, kurulan bir siyasal sistemin
anayasal demokrasi olmasnn bile sistemin demokratik niteliinin korunarak
srdrlebilmesini garanti edemeyeceini gstermektedir. Zira, demokrasiyi
srdrebilmek salt teknik bir sorun deildir; teknik konulara ek olarak demokratik
bir kltr gerektirir. Byle bir kltrde en yksek siyasal ama olan zgrlk,
daha yksek siyasal amaca ulamak iin bir ara olarak grlemez (Hayek, 1995:
74). Demokratik kltrde toplumsal ve siyasal atmalarn barl bir yoldan
gnll tartmalarla zmlenmesi esastr. Otoriter ve totaliter rejimlerden farkl
olarak demokrasilerde hukuk siyasal muhalifleri susturma arac olarak
kullanlamaz. Demokratik toplumlarda gelien koullara paralel olarak toplumsal
deiim de barl yollarla gerekleir. Ayrca, demokrasiler en az zora dayanan
rejimler olduu gibi, dnsel farkllklar kendi iinde bir deer olarak kabul eden
ve siyasal yneticilerin olaan deiimini bar iinde salayabilen rejimlerdir
(Mayo, 1964:186-89).

3. SRDRLEBLR DEMOKRASNN KOULLARI
Przeworski (1991:10) demokrasiyi siyasal partilerin seim kaybettikleri bir
sistem olarak tanmlamaktadr. Baka bir almasnda ise Przeworski (1996a:39)
kendi demokrasi tanmn minimalist olarak nitelemekte ve seimlerin yapld,
muhalefetin iktidara gelme ansnn olduu her rejimi demokrasi olarak kabul
etmektedir. Bir lkede demokratik bir sistemin varl asndan Przeworskinin
tanmnn ve kabulnn doruluu kukusuzdur. Ancak, seimin varl ve
80 KARADA

muhalefetin iktidara gelme ansna sahip olmas, mevcut demokrasinin nasl bir
performans sergileyebilecei hakknda bizlere bir bilgi sunmad gibi, siyasal
sistem iinde iktidarn keyfilie kaymasna da engel olamayacaktr. Hayekin
(1995:75) ifadesiyle demokratik usullerle elde edilen bir iktidarn keyfi
olamayaca dncesini hakl gsterecek hibir sebep yoktur; bir iktidar keyfi
olmaktan alkoyan ey, bu iktidarn kayna deil, snrlardr. Bu nedenle Dou
Avrupa ve Gney Amerikadaki yeni demokrasilerle ilgili olarak yaymlanan bir
raporda demokrasinin varl ile performans birbirinden ayr olarak ele alnm ve
demokrasinin performans asndan demokratik sistemin farkl deikenlerle
ilikisi incelenmitir. Ayrca, Przeworski, Alvarez, Cheibub ve Limongi (1996a)
tarafndan birlikte yaplan almada demokratik sistemin srdrlebilirlii lkenin
refah dzeyi, ekonomik performans, gelir dalm, siyasal bilgi, kurumsal etki ve
uluslararas ilikiler gibi farkl deikenler asndan incelenmitir. O halde
demokratik sistemi kurmakla i bitmemekte; kurulan demokratik sistemi
srdrlebilir hale getirebilmek de gerekmektedir. Bunun iin demokratik sistemi
destekleyip glendiren ekonomik, sosyal, siyasal, kltrel ve hukuksal koullar
saptanmal ve bu koullar glendirilerek devam ettirilmelidir ki, demokratik
sistem geriye dndrlemez biimde glendirilebilsin. Bu amala
gerekletirilmesi gereken ilk koul demokratik bir seim mekanizmasnn
kurumsallatrlmasdr.

3.1. Demokratik Bir Seim Srecinin Kurumsallatrlmas
Siyasal iktidarn kuruluundaki usuller asndan demokratik srecin zn
seimler oluturur. Bu amaca hizmet edecek bir seimin, seme hakknn
demokratik ilkeleri olan eitlik, genellik, bireysellik, gizlilik ve serbestlik ilkelerine
uygun olmas gerekir (Karamustafaolu, 1970: 130-135).
Demokratik siyasal sistemlerde yurttalarn katld en etkin ve en
kapsaml siyasal eylem olan seimin drt amac vardr. Lakeman ve Lambert
(1962:24) bu amalar yle sralamaktadrlar:
a) Semenlerin kanlarna uygun yasamann oluturulmas.
b) Semenlerin istekleri dorultusunda bir yrtme organnn kurulmas.
c) Yrtme ilevine en uygun temsilcilerin seilmesi.
d) Gl ve istikrarl bir hkmetin oluturulmas.
Sralanan bu amalardan anlald gibi seim, ynetenlerle ynetilenler
arasnda siyasal dzlemde kurulan, siyasal nitelikli bir ilikidir. Siyasal nitelikli bu
ilikinin iki farkl ilevi vardr. Seimin birinci ilevi, semenlerle ilgili olup
semenlere u imkanlar sunar:
a) Semenler, seim araclyla hkmet ve/ya hkmet politikalar
arasnda tercih yapabilme olanana sahip olurlar.
b) Seimler sayesinde semenlerle seilenler arasnda periyodik ve
karlkl etkileim salanr.
c) Yurttalarn siyasal rejime ball geliir Rose ve Mossawir (1967:
174).
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 81

Seimin dier ilevi siyasal sistemle ilgilidir. Bunlar; hkmet kararlarn
etkileme ve yneticilerin denetlenmesi ile rejimin meruiyet ve gvenliinin
salanmasdr (Rose, Mossawir, 1967: 177). Seim sayesindedir ki, demokratik bir
siyasal sistem halka dayandrlarak biimsel ynden bir meruiyete kavuturulur ve
siyasal sistem iinde iktidarn barl bir srece dayal olarak el deitirmesi
salanr. Seimin iktidar deiimi salayan bu ilevi zellikle nemlidir. nk,
seimin bu ilevi araclyla demokratik sistem demokratik kurallar erevesinde
srdrlebilir bir nitelik kazanr.
Dahla gre temsili kurumlarn neminin anlalmas, ancak seimin
varlyla mmkndr (Pammett, 1999: 49). Zira, demokrasinin gereklerinden olan
referandum ve vatandalarn kendi kararlarn kendilerinin almas ile demokratik
kurallar erevesinde kamu politikalarn sorgulamalarna imkan veren
parlamentoya dayal bir ynetim ancak seimle var olabilir. Kukusuz, seimin bu
ilevlerini yerine getirebilmesi, kamusal kararlarn alnmasnda semenlere
salayaca performansla yakndan ilikilidir. ayet, seim byle bir performans
salamaktan uzak ise, vatandalar seime ve siyasal sisteme kar kuku ve
dmanlk iinde olabilirler; onlarn gznde sistemin ounluk ynetimine dayal
olduu kural sadece bir aldatmaca olarak kalr.
Bu aklamalara gre seim, demokratik kurumsal srecin ilerliini
salamak asndan olmazsa olmaz bir nitelik tamaktadr. Dolaysyla, kurulan bir
demokrasinin sreklilii seimlerin demokratik zelliinin bozulmakszn
srdrlebilmesine sk skya baldr.
Seime yanl ilevler de yklenilmemelidir. Seim, ekonomik sorunlarn,
mali skntlarn, geliememenin veya yolsuzluk ve suiistimallerin zm deildir.
Ama ekonomik, mali, salk, d politika v.b. ynlerden baarsz olmu bir
hkmetin deitirilmesi, ancak seim sayesinde olur. Demokratik nitelikleri
bozulmam bir seim mekanizmas var olduu srece yurttalar antidemokratik
zmlere bel balamaz, baarsz bir hkmetten kaynaklanan sorunlar rejime
mal etmezler. Baarsz bir hkmetten seim, yani demokratik sistem sayesinde
kurtulabileceklerini bilirler.
Demokratik srecin zn oluturan, semenler ve siyasal sistem asndan
birok nemli ileve sahip olan seimin varl, demokrasi iin zorunlu ama yeterli
deildir. Bugn dnyada saylar 118e ulam demokratik lke bulunmaktadr
(Zakaria, 1999: 7). Ancak, bunlarn byk ounluu tam anlamyla demokratik
olarak nitelendirilemeyen seimli demokrasilerdir. Meksika, Arjantin, Peru, Rusya,
Slovakya, Hrvatistan, Endonezya, Singapur ve Trkiye seimli demokrasilerden
bazlardr.

3.2. Srdrlebilir Bir Ekonomik Gelime Dzeyi
Demokrasi ile ekonomi arasndaki iliki konusunda gerek siyasal bilim
gerekse ekonomi almalarnda olumlu ve olumsuz farkl grler bulunmaktadr.
Olumsuz grn en gl grnen dayana geen yzyln ikinci eyreinin sonu
ile nc eyrei arasndaki zaman srecinde sosyalist lkelerin saladklar gz
82 KARADA

alc ekonomik baarlard. Bu lkelerde ekonomik baar uruna halkn siyasal
haklardan vazgemeleri ngrlerek, demokratik olmayan ortamda merkezi bir
planlama ile ekonomik baar salanmtr. Gupta, Modhavan ve Blee (1998)
diktatoryal rejimlerin ekonomik gelimeyi eitli nedenlerle destekleyici zellik
gsterdiklerini ileri srmektedirler. Buna gre diktatoryal bir ynetim, poplist
davranmamak asndan demokratik bir ynetime gre daha ansldr. nk,
demokratik olmayan ynetimler toplumun acil gereksinmelerini yatrm ak
lehine daha kolay ksabilirler. Ekonomik gelime asndan nemli iki unsurdan
sermayenin verimliliinin sabit kabul edilip, yatrm orannn gelime dzeyini
belirleyecei ileri srldnde demokratik olmayan rejimlerin ekonomik gelime
asndan daha elverili olaca kendiliinden ortaya kmaktadr. Eski sosyalist
lkelerde ksa zamanda yakalanan ekonomik baarnn altnda da bu neden
yatmaktadr. Bu lkelerde kitlesel tketim kstlamas, tasarruf ve yatrmlarn
ulusal gelirin zerinde olumasna neden olmu, bu da daha fazla yatrm ve daha
yksek bir ekonomik byme dzeyi anlamna gelmitir.
Demokrasi-ekonomi ilikisine ait dier olumsuz grler yle
zetlenebilir: Singapur eski Babakan Lee Kuan Yewe atfen Lee Tezi olarak da
adlandrlan ilk gr, demokratik bir sistemin ierdii sivil ve siyasal haklar
nedeniyle ekonomik kalknma ve bymeyi olumsuz etkileyeceini ileri
srmektedir. kinci gr, yoksul insanlara siyasal haklar ile ekonomik ihtiyalar
arasnda tercih yapma hakk verildiinde yoksul insanlarn ikinciyi tercih
edecekleri esasna dayanr. Buna gre, ekonomik yoksunluk ve sefaleti ortadan
kaldrmay amalayan yoksul insanlar, ncelikli hedefleri ekonomik kalknma ve
bymenin nnde engel olan siyasal haklar konusunda fazla srarc olmazlar.
nc gr ise sivil ve siyasal haklara yaplan vurguyu Asya lkelerine uygun
dmeyen, Bat dnyasna zg bir vurgu olarak kabul eder. nk, bu vurgu Asya
deerlerine ters olup, bu deerleri tayan Asya halk, haklara oranla dzen ve
disipline daha eilimlidir (Sen, 2004: 208-9).
Demokrasi-ekonomi ilikine ait dier bir olumsuz gr demokrasinin
erken dnemde sahip olduu ktmser nitelikli mirastr. alar boyunca birok
dnr demokrasiyi yoksul ve mlksz toplumlar iin geerli bir ynetim biimi
olarak ele almtr. rnein, Aristotelese gre demokrasi, zgr yoksullarn
ounluu oluturduklar bir ynetim olup, bu ynetim biiminde ounluun
iradesi geerlidir. Aristoteles, demokrasiyi eitlik ilkesine dayanan bir ynetim
olarak kabul eder. Ancak, Aristoteles toplumun iki tr insandan olutuunu ileri
srer. Bunlar; soylular ya da ileri gelenler ve soylu olmayanlar dier bir deyile
aa tabaka insanlardr. Demokrasi, bu aa snflarn ynetimde olduu bir dzen
olmas asndan, aslnda Aristoteles tarafndan istenilmeyen bir ynetim biimidir.
Eflatuna gre (2001:220) ise demokrasi (a)labildiine zengin olmak isteinin,
doymak bilmez bir mal alnn sonucudur. Eflatunun bu nitelemesini
demokrasinin erken dnem sosyalist bir deerlendirmesi olarak kabul etmek
olasdr. Zaten, Russell, Eflatunun Devlet adl eserini sosyalist bir eser olarak
nitelendirir (Bhagwati, 1996: 47).
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 83

Gnmzde artk demokrasi-ekonomi arasndaki iliki ile ilgili olarak ileri
srlen bu olumsuz grler geerliliini yitirmitir. Sosyalist lkelerin ksa srede
nemli ekonomik baarlar elde ettikleri bir gerektir. rnein, SSCBde 1928 ile
1955 yllar arasnda GSMHnin yllk art hz yzde 4.4 ile 6.6 arasnda olmu,
neredeyse bir kuaktan daha ksa bir srede lke bir sanayi devine dnmtr
(Fukuyama, 1996: 136). Ancak, sosyalist sistemler yakaladklar bu hzl ekonomik
bymeyi srdrememilerdir. Bu baarszln nedenleri eitlidir. ncelikle,
merkezi planlamaya dayal bir ekonomik dzen srekli kamulatrmalar gerektirir
(Berger, 1996: 10). Srekli bir kamulatrma ancak demokratik olmayan bir
sistemde mmkndr. Yani, sosyalist bir sistemde yakalanan hzl bir ekonomik
gelime dzeyini koruyabilmek ancak, sistemin genel anlamda her geen gn biraz
daha otoriterletirilmesiyle olanakl olabilir. Byle bir otoriterleme srecinin uzun
sre devam ettirilemeyecei ise amprik bir gerektir.
kinci olarak, ekonomik gelime asndan sermayenin verimliliinin sabit
olduu varsaym gerek yaamda dorulanmamtr. 1980li yllara gelindiinde
sosyalist lkelerin muhteem kalknma hzlarnn artk mazi olduu ve gelime
srecinde yatrm oran kadar sermayenin verimliliinin de byk etkisi olduu
ortaya kmtr.
nc olarak, ister kapitalist ister sosyalist olsun her toplumda
sanayileme modernlemeyi de beraberinde getirir. Sovyetler Birliinde de durum
byle olmutur. Sanayileme geleneksel toplum yaplarn alt st etmi, bir taraftan
toplumun eitim dzeyinin ykselmesine dier taraftan geleneksel otorite
biimlerinin modern brokratik biimlere dnmesine neden olmutur.
Sanayileme ile modernleme arasndaki bu determinist iliki bir bakma sosyalist
sistemlerin isel krizini oluturmutur.
Drdnc olarak, ekonomik yap, gelime srecinin ilerleyen evrelerinde
giderek daha ok adem-i merkeziyeti bir karar alma srecini gerektirir. Bal
bana karmak bir yap olan ekonomi, gelime sreci ilerledike daha da
karmaklar. Bylesine kompleks bir yapnn insann snrl bilgisiyle bir btn
olarak ve en ince ayrntsna kadar planlanmas, dier bir deyile merkezi planlama
bu kompleks yapnn kimi ynlerinin yanl ngrlmesine kimi ynlerinin de hi
tahmin edilememesine neden olur.
Son olarak, sosyalist ekonomilerde ekonomik hesap olanakszdr. Fiyatlar
piyasa yerine kamulatrlm ekonominin merkezinde belirlenir. Yani, Misesin
de belirttii gibi sosyalist sistemlerde para faktr fiyatlarn temsil etmez. nk,
sosyalist bir sistemde sz konusu olan siyasal kurallara gre yrtlen bir
ekonomik faaliyettir.
Otoriter ve totaliter sistemlerin ekonomik kalknma amacyla sivil ve
siyasal zgrlklerin kstlanmasn zorunlu grmelerine karn, kalknmay geni
anlamda zgrlk temelinde tanmlayan Sen, (2004:17-8) bu balamda demokrasi
ile ekonomiyi amasal olarak birletirmektedir. Sene gre kalknma, zgrl
ortadan kaldran balca nedenlerin, zorbaln, yoksulluun, sistematik toplumsal
yoksunlukla birlikte yetersiz iktisadi frsatlarn, baskc devletlerin
84 KARADA

hogrszlnn ya da arlklarnn yan sra kamusal hizmetlerdeki ihmalin
ortadan kaldrlmasn gerektirir. Bylece kalknma ile sivil ve siyasal haklar da
kart deerler olmaktan karak btnler deerler olmaktadr.
Demokrasinin erken dnemde sahip olduu ktmser mirastan
kaynaklanan olumsuz gr de artk geerliliini yitirmitir. Gnmzde geerli
olan tm insanlarn hukuksal eitlii dncesidir. Artk, demokrasi ile kastedilen
hukuksal ynden eit insanlarn kurduu bir sistemdir; Antik Yunan kaynakl
dncede olduu gibi dk dzeyli, tamahkar ve sradan insanlarn kurduu bir
sistem deil.
Demokrasi ile ekonomik gelime arasnda olumlu bir iliki bulunduunu
ileri sren almalar da olduka youndur. Bunlarn banda Lipsetin almas
vardr. Lipset, (1986: 31-4) ekonomik gstergeler olarak kii bana gelir, kii
bana doktor says, kii bana telefon, radyo ve gazete says ve sanayileme,
eitim ve kentleme ltlerini kullanarak siyasal sistemleri snflandrmtr.
Avrupal ve ngilizce konuan uluslar istikrarl demokrasiler ve istikrarsz
demokrasiler ve diktatrlkler olarak ikiye ayrmtr. Latin Amerikal uluslar ise,
demokrasiler ve istikrarsz diktatrlkler ve istikrarl diktatrlkler olarak
snflandrmtr. Aratrmann bulgularna gre Lipset, ekonomik ynden gelimi
lkelerin demokrasi asndan da istikrarl lkeler olduunu ileri srmtr.
Lipset (1986:43) tarafndan yaplan bir baka aratrmaya gre ise
ekonomik olarak geri toplumlarda otoriter ve totaliter partilerin gelimi toplumlara
oranla daha yksek oy aldklardr. Lipset, bu almasn Fransa, zlanda,
ekoslovakya, Finlandiya, Bat Almanya, Macaristan, talya ve Avusturyadan
oluan sekiz lkede yapmtr. Bu lkelerin 1949daki kii bana den gelirleri
500 dolarn altndadr. Komnist Partisinin bu lkelerdeki oy oran her zaman
yzde 16dan fazla olmutur.
Przeworski, (1996b:66) ekonomi ve demokrasi arasndaki ilikiye ait
istatistiksel almalarla ilgili olarak konjonktre dikkat ekmektedir. 1987
ylndan nce yaymlanm olan 11 almadan sekiz tanesi otoriter rejimler lehine
sonu tarken, 1987den sonra yaymlanan dokuz almann tamam demokratik
rejimler lehine sonular tamtr. Przeworski, bu almalarla ilgili olarak farkl
sonularn farkl dnemlerden kaynaklanamayacana gre istatistiklerin ideolojik
amal kullanldn ileri srmekte ve demokratik sistemle ekonomik gelime
arasnda doru orantl bir gelime olup olmadn bilgimizin bugnk snrlaryla
kesinletirebilecek durumda olmadmz belirtmektedir. statistiksel
almalardaki bu farkl sonular nedeniyle Sen, (2004:210-1) dikkatlerin
ekonomik kalknma ve bymenin ierdii nedensel srelere ynlendirilmesi
gereine iaret etmektedir. Bu balamda rekabete aklk, uluslararas piyasalarn
kullanlmas, yksek dzeyde bir okuryazarlk ve temel eitim, baarl bir toprak
reformu ve yatrm, ihracat ve sanayileme iin kamusal tevik uygulamas
ekonomik kalknma ve byme asndan son derece nemli konulardr. Bu
politikalarn demokrasiyle badamayp, otoriter uygulamalarla badatna
ilikin hibir kant bulunmamaktadr.
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 85

Bu farkl grlerin varl bir vaka olmasna ramen, konumuz asndan
nemli olan bunlar deildir. Bizim iin nemli olan demokratik sistemin
srdrlebilirlii ile sahip olunan ekonomik dzey arasnda bir ilikinin var olup
olmad, ayet varsa bu ilikinin ne ynde olduudur. Huntingtona gre hem
demokrasiye gei hem de demokratik sistemin devamll ile ekonomik durum
arasnda olumlu bir iliki vardr. Huntington, nl nc Dalga adl eserinde
demokrasiye gei iin belli bir ekonomik dzeyin gerekli olduunu vurgular.
Hatta, Huntingtona gre (1993:66) demokrasi iin gerekli bu ekonomik dzey,
almas gereken bir eik konumundadr. Aslnda, Huntingtonn bu dncesini
yanllayabilecek rnekler bulmak olduka kolaydr. Szgelii, Hindistan, Kosta
Rika ve ilk dnemlerinde ABD yetersiz ekonomik koullarna ramen uzunca bir
sre demokrasiyi srdrebilmilerken, gemite Japonya ile Nazi Almanyas,
gnmzde ise in sahip olduklar belli bir ekonomik dzeye karn demokratik
bir ynetim oluturamamlardr. Ayrca, Senin de (1999:6) belirttii zere
demokrasi ile ekonomik kalknma ve byme arasndaki ilikiye ait olumlu ve
olumsuz ynde birok rnek gsterilebilirse de bunlar genelleyebilmek gtr.
Sonularn kesinletirilerek genellenebilmesi iin daha ok ve daha kapsaml
deneysel almalar zorunlu gzkmektedir. Her ne kadar demokratikleme
srecinde antidemokratik ynetimlerin yklndaki nemli faktrlerden birisi
ekonomik kriz ya da knt olsa da, daha nce de belirtildii gibi, Latin
Amerikada birok otoriter ynetim ekonomik krize ramen ayakta kalabilmitir.
Dolaysyla, demokratiklemenin ekonomik teorisinden sz etmek pek kolay
deildir. Bunun yerine yaplmas gereken hangi ekonomik koullarn demokrasiyi
destekleyeceinin saptanmasdr (Haggard, Kaufman, 1999).
Srdrlebilir bir ekonomik dzeyin demokratik sistemin devamllna
katks iki yolla gerekleebilir. Bunlar; mlkiyet haklar ve bireysel hak ve
zgrlklerin kullanmnn ilevselliinin artrlmas ile bireysel zgrlktr.
Konunun birinci yn olan mlkiyet haklar balamnda siyasal sistemin
demokratik olmasnn nemi aktr. Demokratik olmayan sistemlerde birok temel
hak ve zgrlkte olduu gibi mlkiyet hakk da ynetici elitlerin iradesine
baldr. Bu ballk, ou zaman lkedeki sermaye akn engeller. Demokratik
sistemlerde olmas gereken ise kaynaklarn anayasal snrlar iinde kitle temelli
olarak serbeste dalmnn salanmasdr. Ancak bu sayede demokratik lkelerde
yeniliklere aklk mmkn olabilir.
Demokrasi ile ekonomi arasndaki ikinci pozitif eklemlenme noktas
bireysel zgrlktr. Gnmz demokrasileri birey temellidirler ve her geen gn
biraz daha fazla olarak birey zerinden tanmlanmaktadrlar. Byle olmasndan da
doal bir ey yoktur. nk, demokratik sistemin temel znesidir birey. Bu temel
znenin, kendisine tannan hak ve zgrlkler araclyla siyasal sistem iinde
demokratik anlamda katlmc bir rol oynayarak etkin hale gelebilmesi zgr
olmasna baldr. zgr ve srdrlebilir eylemlilik ise kalknmann en nemli
itici gcdr. Senin (2004:19) ifadesiyle zgr eylemlilik kalknmann bizatihi
kurucu bir paras olarak kalmaz, ayn zamanda baka trden zgr
86 KARADA

eylemliliklerin glenmesine de katkda bulunur. Bireyin zgrl konusunda
ise siyasal ve hukuksal nedenlerden ayr olarak ekonomik dzeyin nemli rol
vardr. Bireyin zgrl, bir taraftan tannan haklar ve gsterilen hogr ile
mbadele ve ticari faaliyette bulunma olanann gvence altna alnmasndan,
dier taraftan insan kapasitesinin oluumu ve kullanm bakmndan yaamsal
neme sahip temel salk hizmetlerinden yaralanma ve temel eitim alma gibi
olanaklarn gelitirilmesi amacyla verilen kamusal destekten etkilenir (Sen, 2004:
62). Birey ekonomik dzeyi elverdii lde eitim alabilir, iletiim
olanaklarndan yararlanr ve buna bal olarak rgt kullanma younluu artar.
Fukuyamann (1996:145) deyimiyle toplum daha zengin ve daha gvenli hale
geldike, insanlar da, kendi statleri ve siyasal katlm gibi maddi olmayan
hedeflerin peinde koabilecek lde zgrleirler. Ekonomik yoksunluk
anlamnda isizlik birey asndan zgrlk, inisiyatif ve beceriler zerindeki uzun
vadeli zayflatc etkilerin kaynan oluturur (Sen, 2004: 37). Ayrca, zgrlk
yoksunluunun uygulamalar ve frsatlar olmak zere iki boyutu bulunmaktadr.
Frsatlar boyutu ekonomik temelli olup, bu iki boyut arasnda karlkl bir iliki de
sz konusudur (Sen: 2004: 32). Hatta, bu adan dnldnde bireyin siyasal
katlmnn nemli bir belirleyicisinin bireyin ekonomik dzeyi olduu
sylenebilir. Lipsete gre, (1986: 48) ekonomik dzeyin ykseliine paralel olarak
toplumdaki aa snflarn otoriter ya da totaliter ideolojilere balanmalar zayflar,
ar retilere kar direnci artan toplum, birbirine bal bu apraz etkilerle
demokrasiye daha sk balanr. Ekonomik yapdaki k ise toplumsal
uyumazlklar, siyasal kutuplamalar sonu verirken, ordu ve dier nemli
toplumsal gruplar demokrasiden vazgeme konusunda tevik eder; yapsal
gerginlikler otoriterlemeye, kutuplamalar da demokratik srecin baarszlna
neden olabilir. Ekonomi konusunda demokratik ynetime olan gvenin erozyona
uramas, sadece elitler arasnda deil, ayn zamanda toplumun btnnde otoriter
zmlerin cazibesini artrabilir. Bu srecin ileri aamas ekonomik ke paralel
olarak artan sular, grevler, ayaklanmalar ve deiik siyasal gruplar arasnda oluan
kutuplamalar ile buna bal iddet eylemleridir. Toplumsal dzenin bozulup
kutuplamalarn artmas ise ordunun deiik dzeylerdeki mdahalelerine klasik
bir hakllatrma olabilir (Haggard, Kaufman, 1999).

3.3. Demokratik Siyasal Kltr
Srdrlebilir bir demokrasi iin belli bir ekonomik dzeyin korunmas
gerekli, ama yeterli deildir. Gnmzde ekonomik adan iyi bir gelime dzeyini
yakalam ve yllardan beri de devam ettirme baars gstermi inde
demokrasiye gei asndan herhangi bir gsterge bulunmamaktadr. nk,
demokrasiye gei ve demokrasinin srdrlebilirlii iin elde edilen ekonomik
baarlarn demokratik bir siyasal kltrle desteklenmesi gerekir.
yleyse demokratik siyasal kltr nedir? Demokrasinin devamll iin
gerekli demokratik siyasal kltrn ierdii davransal kodlar neler olabilir?
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 87

Demokratik kltrde gruba kar birey ve bireye gven n plandadr.
zgrlk, otoriteden ncelikli olduu gibi, haklar da sorumluluklardan nce gelir.
Demokratik siyasal kltr, insanlarn bizzat kendilerini haklara ve ifa edecekleri
sorumluluklara sahip vatandalar olarak dnebilmelerini gerektirir. Demokrasi,
farkll kabullenmeyi ve farkl gruplarn birbirlerinin varlna, zgrlne,
meruiyetine ve siyasal eitliine tahamml etmesini ierir (Ylmaz, 2000: 65).
Demokratik kltrn nemli unsurlarndan birisi empatidir. Bir kimsenin
kendisini bakasnn yerine koyabilme yetenei demek olan empati, ada
toplumlarda sosyal sonu olarak hogrye ve demokratik tavrlara veya
kkszle ve dzensizlie gideceini belirleyen dier zel koullarla birlikte
genel bir kiilik karakteristiidir (Lipset, 1986: 42).
Demokraside tm toplumsal kesimler, politika yapmnda kaybetme
olaslklarnn bulunduunu bilmeli ve bu nedenle demokratik pazarlk srecinde
ortaya kan sonucu kabullenebilmelidirler. Byle bir farkndalk ve kabullenme,
asgari bir toplumsal uzlamann varlyla mmkndr. Uzlamann olmamas
durumunda gl kesim ya da kesimler demokratik pazarln sonularn
reddederek sistemi tkayabilirler. Hatta, iktidar ar dzeyde sahiplenmi bir
kesim, sistemi tamamen bozabilir (Ylmaz, 2000: 48). Nitekim, Almanyada
Nazilerin iktidar ele geirerek sistemi bozmalar bu ekilde olmutur.
Demokratik bir siyasal kltrde bireysel ve toplumsal muhalefet anlay
ve gelenei ile farkl toplumsal kesimlerin ve siyasal rakiplerin dman
grlmemesi ikindir. Demokratik siyasal kltr alternatif deer sistemlerine
hogry gerektirdiinden aznlk haklar ile uzlama abasna kar saygy
zorunlu klar. Dinsel fundamentalizm tarafndan tehdit edilen bu deerlerin
korunmas zellikle nemlidir. nk bu deerler sadece yeni demokrasiler iin
deil, her ynyle konsolide edilmemi olsa da belli bir sredir yerleikliini
devam ettiren birok eski demokrasiler bakmndan da tehditlerle yz yze
kalabilmektedir (Przeworski et. al. , 1995: 61-2). Demokratik kltr, direnme
hakkndan dolay protest bir yne de sahiptir. Demokratik toplumlarda bireyler,
antidemokratik uygulamalar yapan iktidarlara kar demokratik kltrn protest
ynn ortaya koyarak, yasal erevede hak ve zgrlklerine sahip karlar. Bu
sahip kmann boyutlar, bazen, sivil itaatsizlik erevesinde iddet iermeksizin
yasa dna bile kabilir.
Demokratik kltrde halk, hkmetle rejimi birbirinden ayrr. Hkmetin
baarsz olmas durumunda halk, hkmet deiiklii ister. Byle bir deiim yeni
politikalar ve yeni umutlar demektir. Demokratik siyasal kltrde otoritarizm,
gl lider ynetimi, kii klt ve total dnce gibi demokratik olmayan kltrel
unsurlar baskn nitelik tamaz. Demokraside amalar hibir biimde aralar meru
klmaz. Demokraside ncelikli hedef insan haysiyet ve saygnlnn korunmas ile
iktidarn istismarnn nlenmesidir.
Ylmazn (2000:144) Almond ve Verbadan aktardna gre demokratik
siyasal sistem yksek dzeyde farkllama ve seklerleme ile alt sistem
otonomisi ve katlmac kltrn sonucudur. Siyasal kltrn seklerlemesi,
88 KARADA

pragmatik pazarlk ve uzlamaya olanak vermekte, bylece sistemle btnleme
salanmaktadr.
Demokrasi bireye gvenen, tekine sayg gsteren ve ibirliini
olumlulayan bir kltrde ilerlik kazanr. Demokrasinin yerlemesi demokratik
kiilikle olabilir. Demokratik kiilik, inisiyatif sahibi, mtekabiliyet esasna inanan,
yanlabilirliini kabul eden, deneyselci zihniyet sahibi, eletirel, esnek ve ak
fikirli, uzlamac, hogrl, gven ve sorumluluk sahibi olmay gerektirir
(Sarbay, 2000: 115).
Kalaycoluna gre (1995:50-1) demokratik kltr u be zellii ierir:
Toplumsal hogr, bakalarna gven ve bakalaryla birlikte hareket,
demokrasinin kurum, kural ve kurulularna gven, siyasal etkinlik ve siyasal ilgi.
Demokrasiyi kurmu lkelerde bu niteliklere sahip bir demokratik kltr
olumadan demokrasinin srdrlebilir bir zellik kazanmas gtr. Kltrel
ortam olumaynca kurulan demokrasi bir elit projesi olarak kalmakta, demokrasiye
ilerlik ve derinlik kazandrma adna jakoben yol ve yntemler devreye
sokulmaktadr. Bavurulan her antidemokratik uygulama, lkelerin siyasal
kltrnde demokrasi d gelenekler olumasna neden olmakta ve kltrde
oluturulmaya allan demokratik dnm sulandrmaktadr.

3.4. Sivil-Asker likilerine Demokratik Bir Yn Vermek
Demokratik bir siyasal sistemde ordu, sivil ynetime ulusal gvenlik
konusunda kurmay hizmeti veren bir kurumdur. Ordu kurumsal olarak kendi iinde
dnldnde hat rgt nitelii tarken, sivil ynetime gre kurmay rgt
niteliindedir.
Demokratik bir siyasal sistemin demokratik zelliinin devamll,
ordunun bu zelliinin korunmasna baldr. 1943 ylnda balayan ikinci
demokrasi dalgas srecinde demokrasiye gemi olan birok lke, ordunun siyasal
alana mdahalesiyle birer birer askeri ynetime teslim olmulardr. Trkiye,
Yunanistan, Filipinler, Peru, Arjantin, Brezilya, ili, Nijerya, Endonezya ve
Uruguay bu lkelerden bazlardr. 1958de balayp 1975 ylna kadar devam eden
17 yllk ikinci ters dalga dneminde 22 lke demokratik niteliini yitirmitir. Bu
konuda ordunun siyasete mdahalesi ba etken olmutur (Huntington, 1993: 11-7).
Filipinlerde 1972 ncesinde ordunun ynetimde fazla bir arl yoktur.
1972de yaplan skynetim ilanyla birlikte durum deimi, Marcos ynetimiyle
birlikte ordu siyasal alann merkezine yerlemitir. Bylece ordu, hkmet
politikalarnda giderek daha fazla belirleyici ve uygulayc olmaya balamtr.
Skynetimle birlikte ordu bir taraftan tutuklamalar ve yarglamalarda bulunurken
dier yandan medya zerinde ar bir bask kurmutur (Amin v.d. 1995: 246).
1972de 60 bin kiilik olan Filipin ordusu sekiz ylda kata yakn bir art
salayarak 1980de 160 bin kiiye ulamtr. stihbarat birimleri bytlerek
Ulusal stihbarat ve Gvenlik Kurulu (NISA) kurulmutur. Polis kuvvetlerinin
denetimi yerel ynetimlerden alnarak Filipinler Jandarma Kuvvetlerine
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 89

verilmitir. 1972de ulusal btenin yzde 0,77si olan askeri bte 1986da yzde
8,66ya ykselmitir (Amin v.d. 1995: 247).
Btn bu saysal ve ekonomik glendirmeler ordunun, Yeni Halk Ordusu
(NPA) ve dier asilerle savamakta olduu gerekesiyle merulatrlmaya
allmtr (Amin v.d. 1995: 247). Dikkat edilirse, 1972de balatlan asker lehine
deiikliklerle ordu bir yandan hat rgt nitelii kazanrken, dier yandan giderek
siyasallamtr.
Ordu iindeki reform yanls bir grup olan Silahl Kuvvetler Reform
Hareketinin (RAM) desteiyle Marcos ynetimi devrilip 1986da Aquino iktidara
gelince, ordunun siyasallamasn nleme asndan bir frsat domutur. Aquino,
bu konuda hem askeri hem siyasal hem de kamusal destee sahip olmasna karn,
ordunun gsterdii biimsel ve zsz diren nedeniyle bu frsat
deerlendirememi; sadece ordu iindeki hiziplemeyi nlemekle yetinmitir.
Sonu olarak alt darbe giriimi yaanm, baarl olmasa da her darbe giriimi
ordunun gcn biraz daha artrmtr (Amin v.d. 1995: 248). nk, darbe
rgtleyebilmek siyasal kararlar, halkn temsilcileri araclyla belirlemek yerine,
namlunun ucuyla dayatmak demektir.
Filipinlerdeki bu gelimelere karn, ikinci ters dalga dneminde askeri
ynetime teslim olan dier bir lke Yunanistandaki gelimeler farkl olmutur.
1967de iktidar ele geiren askeri ynetim Kbrs savanda baarsz olunca 1974
Austosunda yerini Karamanlis hkmetine brakmtr. Demokrasiye geiin bu
ilk aamasnda askeri liderler Karamanlisin baz tank birliklerinin Atinadan
ekilmesi yolundaki isteine uymak istememilerdir. Bunun zerine Karamanlisin
yant u olmutur: Ya tanklar Atinadan ekersiniz, ya da halk sorunu Anayasa
Meydannda halleder. Karamanlisin bu kararll zerine tanklar Atinadan
ekilmitir (Huntington, 1993: 228).
Daha sonraki darbe giriimleri karsnda da Yunan sivil siyasal gleri
demokrasi konusundaki kararllklarn srdrmlerdir. 1975 ylndaki darbe
giriiminden sonra Karamanlis 18 ay gibi ksa bir srede tm sulama ve
yarglamalar sivil mahkemelerde sonulandrmtr (Huntington, 1993: 214).
Bugn Filipinler demokrasisi ile Yunan demokrasisi arasnda Yunan
demokrasisi lehine gzle grlebilir bir dzey farkll bulunuyorsa, bu konuda iki
lkedeki ordunun ynetim iindeki farkl yerinin etkisinin bulunduu sylenebilir.
Filipinler ve Yunanistandaki gerekler demokrasinin srdrlebilirlii
asndan ordunun siyasal arenadan uzak tutulmas gereini ortaya koymaktadr.
Bu amala yaplmas gereken ilk i ordunun profesyonelletirilmesidir. Ordunun
siyasallat, siyasal sisteme sk sk ideolojik ve deer ykl mdahalelerde
bulunduu sistemlerde demokrasinin meruiyet temelleri zayflar. Ordu yeni bir
meruiyet kayna olma yolunda ilerler. Ordunun profesyonelletirilmesi bunu
nleyecei gibi, ayn zamanda ordunun rejime ilikin inanlar oluturma ve
bunlar koruma eilimini de gelitirir (Dahl, 1996: 316). Ordunun
profesyonelletirilmesinde eitli aralardan yararlanlabilir. Huntington
(1993:237) bu aralar arasnda zendirme, demokratik bir doktrin alama, askeri
90 KARADA

okul programlarnn siyasaldan profesyonel amalara doru deitirilmesi, terfi
sistemlerinin yenilenmesi gibi aralar saymaktadr. Bunlardan farkl olarak
ordunun saysal adan kltlp ara-gere bakmndan donanm dzeyinin
ykseltilmesinden de yararlanlabilir.
Orduyu siyasetten uzaklatrmada kullanlabilecek ikinci bir yntem
misyon deiikliidir. Gelimekte olan demokrasilerde ordu genellikle i gvenlik
grevini elinde tutar. Ordunun siyasallamadan arndrlabilmesi iin silahl
kuvvetlerin askeri nitelikte olmayan grevleri, bu arada i gvenlik grevini
brakarak tamamen d savunmay kendine misyon kabul etmesi gerekir
(Huntington, 1993: 238).
nc bir yntem, ordu iindeki kara gcnn arln deniz ve hava
gleriyle dengelemek hatta azaltmaktr. nk, tarihsel olarak kara gcnn fazla
olduu ordulara sahip lkeler ya otoriter olmular ya da otoriterlemilerdir. Sparta
devleti bu konudaki en eski rneklerden biri olup, bu zelliinden dolay garnizon
devlet olarak da nitelendirilmitir (Lipson, 1984: 142).
Son Irak savanda da belirli teknolojik donanmdan yoksun, ama sayca
kabark bir kara ordusuna sahip olmann fazlaca nemli olmad bir kez daha
grlmtr. Sahip olunan niteliksel adan yetersiz nicelik olarak kabark bir ordu
ilev olarak ancak lke iine dnk olmu, lkede otoriter bir rejimin kararlln
salamtr; bir ordudan beklenen yurdu d tehdit ve taarruzlara kar koruma
grevinde ise tam bir baarszlk sergilemitir.
Buna gre, demokratik sistemin korunmas asndan ordunun siyasetten
uzaklatrlmas ve bunun kararllkla srdrlmesi zorunludur. nk, demokrasi
zgrlk, eitlik ve gerektiinde direnme hakknn gerei olarak sivil itaatsizlii
ierir. Oysa, orduda otorite ve bu otoriteye, mantn sorgulamakszn, itaat esastr.
Yani, demokrasinin gerekleriyle ordunun gerekleri eliiktir. Demokrasiyle elien,
ama ordu iin gerekli bu deerlerin siyasal alana egemen olmamas, ancak ordunun
siyasete kartrlmamasyla olanakldr.

3.5. Hukuk Devleti
Hukuk devleti, zsel meruiyetini hukukta arayan, sadece bir hukuk
sistemine sahip deil, ayn zamanda sahip olduu hukuk sistemince snrlandrlm
olan devlettir. Modern siyaset dncesinin rn olan hukuk devleti anlay,
otoriter siyaset anlaynn tersine liberal siyaset anlaynn bir gereidir. Liberal
siyaset anlayna gre devlet, zel kesimce yaplamayan kimi hizmetlerin
yaplmas iin oluturulmu ve snrl sayda grevle ykml bir kurumdur. Bu
kurumun kudreti de hukukla balanm ve snrlandrlmtr. Otoriter siyaset
anlaynda ise devlet zgrle gre ikincil olmak bir yana, bireylerin ve bunlarn
oluturduu toplumun zerinde, akn bir anlama sahiptir. Dolaysyla, topluma
mutlak anlamda hkmetme hakk olan devlet, yasama yoluyla hukukun kaynan
da oluturur. Byle bir anlayn demokratik bir sistemle uzaktan yakndan hibir
ilikisi yoktur. nk, bu anlayn nihai olarak varaca nokta gerektiinde -ki bu
gereklilik, srekli, devletin bekas olarak gsterilse de gerekte devlet bekas gibi
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 91

kulaa ve insan hissiyatna her zaman ok ho gelen, yaldzl ve ou zaman
iitenleri zerinde dnmekten alkoyan, neredeyse dnme melekesini dumura
uratan bir kavramn arkasna gizlenmi yerleik, statkocu karlarn
korunmasdr- en st ulusal ve/ya uluslar aras hukuk kurallarnn hie saylarak
yaplacak eitli biimsel anlamda hukuksal dzenlemelerle sistemi alabildiine
otoriterletirmektir. Bu tr gelimelerin yaanmaya balad durumlarda hukuk,
devlet iktidarn snrlandran bir ara olmaktan karak siyasal iktidarn elinde
kartlarn cezalandrmaya yarayan sfli bir ara durumuna der. Btn ama
yerleik karlar uruna tekini ya dntrmek ya da yok etmektir. Artk geerli
olan zorunluluk kural tanmaz, siyasal yaam, zorunluluk yasalar tarafndan
belirlenir biimindeki Machiavellian mantktr.
Hukuk devleti, bu otoriter anlayn tersine bir siyasal sistemdeki yneten
ve ynetilenlere hukuk gvenlii salamay amalar. Bu amacn gerei olarak bir
hukuk devletinde anayasal ynetim, yasalarn genellii, yasalarn anayasaya
uygunluu ve ynetimin hukuka ballnn yannda baka belli zelliklerin de
bulunmas gerekir. Yukarda da belirtildii gibi, hukuk devleti zsel meruiyetini
hukuka ballkta grmelidir. Bu anlamda devletin tm politika ve kararlarnn
meru bir hukuki dayana bulunmaldr. ahann da (2000:105) belirttii zere,
burada hukukun kaynann ne olaca sorusu nem kazanmaktadr. Demokratik
bir siyasal sistemde hukuk yasama organnca retilir. Ancak, nemli olan yasama
srecine egemen olan mantktr. Eer doal hukuk anlay yerine devlet iradesi ya
da ounluun iradesi anlamnda milli irade hukuka kaynaklk ederse, bir sre
sonra hukukun, devlet iktidarn hukuksal snrlar iine ekerek snrlandrma
zellii kaybolur.
Bir hukuk devletinin tamas gereken ikinci zellik gler ayrm ilkesidir.
Gler ayrm sayesindedir ki, yasama, yrtme ve yarg birbirinden ayr yetkiler
olarak rgtlenir. Bylece, siyasal iktidar istedii gibi yasa karamaz, istedii gibi
uygulayamaz ve istedii gibi yarglama yapamaz.
Hukuk devleti asndan nc zellik temel insan haklarnn anayasal
gvenceye kavuturulmasdr. nsanlar bir kii, bir btn ve kendi eylemlerinin
efendisi olmak bakmndan haklara sahiptirler. Bu hak sahiplii nedeniyle insanlar,
herhangi bir amaca ynelik bir ara olmayp her biri bal bana bir amatrlar.
nsan haklar, insann insan olmas nedeniyle ona borlu olunan eylerdir
(Cranston, 1993: 251).
Erdoana gre (1998:116) insan haklar tr olarak insann en temel iki
varolusal-ahlaki deerinden treyen haklardr. Bunlardan birincisi beeri-ahlaki
bir potansiyel olarak zgrlk, dieri ise btn insanlarn insan olmak bakmndan
ayn deere sahip olduklar anlamnda eitliktir. Bu demektir ki, zgrln bir
gerei olarak bireyin yaamn kendi tercihlerine gre kurma istek ve iradesi,
siyasal iktidar da dahil olmak zere hi kimse tarafndan keyfi olarak
engellenemeyecektir. Ahlaki eitlik asndan ise, etnik kken, din, cinsiyet ve snf
fark gzetilmeksizin btn insanlar eit ahlaki deere sahiptir (Erdoan, 1996:
130). Ahlaki veya doal nitelikleri nedeniyle insan haklarnn geerlilii hukuk
92 KARADA

sisteminden bamszdr (Barry, 2003: 256). Ancak, temel insan haklarnn pozitif
hukukun gvencesine kavuturulmas ve anayasal dzeyde kabul bir hukuk
devleti iin zorunludur. nsan haklarnn pozitif hukukta yer almasyla onlara hem
kullanlma olana verilmi, hem de ihlal edilmeleri eitli yaptrmlarla nlenmi
olur.
Hukuk devleti ilkesi ile demokratik sistem arasnda ift ynl bir iliki de
vardr. Nasl hukuk devleti ilkesi ancak demokratik bir sistemde yaama
geirilebiliyorsa, bir siyasal sistemin demokratik olabilmesi de hukuk devleti
ilkesine uygun rgtlenip ilemesiyle mmkndr. Zaten, bu nedenledir ki,
demokratik ynetim biimi hukuk devletinin dier bir zellii olarak kabul
edilmektedir.

3.6. Gl Bir Sivil Toplum Gelenei
Demokratik sistemin srdrlebilirlii asndan gerekli koullardan bir
dieri gl bir sivil toplumdur. Sivil toplum kavramnn dnsel temelleri Antik
Yunan dnrlerine kadar uzanr. Aristoteles, sivil toplum kavram yerine
politike koinona kavramn kullanmtr. Kulland bu kavram ile Aristoteles,
bireysel karlardan bamsz olarak konulan ve kamunun iyiliini salamay
amalayan kurallara gre ynetilen bir toplumu anlatmak istemitir (Kaldor, 2002:
3). Sivil toplumun premodern veya antik biimi olarak adlandrlabilecek olan bu
eklinde devlet ile sivil toplum birbirine kart rgtlenmeler olarak grlmemi,
hatta ou zaman birbirlerinin yerine kullanlmtr. Sivil toplum ile devleti
birbirinden ayrt etmeyen Antik Yunan kaynakl bu dnce on sekizinci yzyla
kadar hibir kar k olmakszn (Keane, 1988: 48) srmtr. Bu dnmede sivil
toplum, iddet ve kabaln toplumu olmayp, iinde insanlarn birbirleriyle nezaket
iinde anlatklar bir bar toplumu anlamn tamtr (Kaldor, 2002: 4).
Sivil toplum kavramnn modern biimi Aydnlanma dneminde ve Anglo-
Amerikan kkenli olarak ortaya kmtr. Yeni biimiyle sivil toplum artk siyasal
toplumdan ayrdr. Thomas Paine, sivil toplum ile devletin ayr olmak bir yana
kken itibariyle de farkl olduunu belirtir. nk, (t)oplum, bizim isteklerimizin,
hkmet (devlet olarak da okunabilir) ise bizim ktlmzn rndr; toplum,
duygularmz birletirerek pozitif anlamda, hkmet ise ktlklerimizi
snrlayarak, negatif anlamda mutluluumuzu artrr. Biri ilikiye girmeyi tevik
eder, dieri ayrmlar yaratr. Birincisi bir patrondur, ikincisi ise bir cezalandrc
(Keane, 1988: 49).
yilik yerine ktln insan doasnda esas olduu anlayndan hareket
eden Hobbesa gre doa durumu insanlarn birbirini yedii bir haldir. yle ki,
insanlar birbirinin kurdudur. Dolaysyla, doa durumundan kurtulduktan sonra ona
bir daha dmemek iin gl bir devlete gereksinim vardr. Yani, bireyin
atmac ve teki iin dman nitelii tayan karakteri asndan nemli olan sivil
toplum deil, tersine devlettir (Savran, 1987: 24-35).
Hobbesdan farkl olarak Locke insanlarn doasnda iyiliin esas olduu
anlayndan hareket etmektedir. Lockea gre toplum, devlete ncelikli olup, ayn
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 93

zamanda onun temelini oluturur. Doa durumunda kamusal destee sahip, adil bir
yargcn yokluu ve cezalarn uygulanmasna ilikin herhangi bir ltn
bulunmamas nedeniyle insanlarn siyasal topluma gemeyi kabul ettiklerini
belirten Locke, bu felsefi altyapya uygun olarak devletin de sadece snrlandrlan
alanda faaliyette bulunabileceini kabul eder. Bylece Locke sivil alanla siyasal
alan birbirinden ayrr.
Hegele gre sivil toplum gerekte burjuva toplumu demektir. Burjuva
toplumunda zel karlarn atmas esas olduundan bu atmalar nleyecek bir
kurum gereklidir ki, bu da devlettir. Ancak, Hegel, Hobbestan farkl olarak devleti
doa durumuna kart olarak deil, onun korunmas iin gerekli bir ara olarak
nitelemektedir (Erdoan-Tosun, 2001: 38).
Marx da sivil toplumu burjuva toplumu ile eanlaml olarak kullanr. Ama,
Hegelden farkl olarak sivil toplum iindeki kar atmalar iin devletin
varln bir zm olarak kabul etmez. nk, devletin varl kar
atmalarndan bamsz deildir.
Sivil toplum konusunu ele alan bir dier dnr neo-marxist Gramscidir.
Gramsciye gre sivil toplum retim ve ekonomik alan iinde deil, devletin iinde
yer alr. Bu bakmdan devlet=siyasal toplum+sivil toplumdur (Erdoan-Tosun,
2001: 45). Gramsci, sanlann tersine sivil toplumu styapsal alana ait kabul eder.
Zira, sivil toplum bir toplumsal grubun, toplumun btn zerindeki siyasal ve
kltrel hegemonyasn, devletin etik ieriini ifade eder (Bobbio, 1988: 103).
Dolaysyla, iktidar mcadelesi sadece devlet zoru kullanlarak yaplmaz; ideolojik
mcadele de gerekir. Eer ezilen snflarn rzas ideolojik abalarla elde edilirse
zora daha az bavurulur.
Dnrlerin bu grlerinden yola karak sivil toplum konusunda iki
farkl dnce ekseni olduu sylenebilir. Birinci eksen liberal demokrat eksendir.
Buna gre sivil toplum ile devlet birbirinden ayr, fakat yan yana alabilen iki
ayr kurumdur. kinci eksen olan Marksist eksende ise devlet ile sivil toplum
btnleik yaplardr. yle ki, devlet sivil toplumun zerine ina edilmektedir.
Bu almada sivil toplum birinci anlamda ele alnmtr. Bu anlaya gre
sivil toplum demokratik sistemi glendiren bir zellie sahiptir. nk, sivil
toplum devlet iktidarn snrlandrmak ve ounluun neden olabilecei basklar
nlemek amacyla yaygn biimde oluturulmu rgtl bir toplum demektir. Sivil
toplumun bu amac gerekletirebilmesi, devlet iktidarn snrlandrabilecek
oranda gl olmas ve ayn zamanda devletin bar koruma ve farkl toplum
kesimleri arasndaki hakemlik roln oynama grevini yerine getirmeyi
engellememesine baldr (Gellner, 1994: 5).
Sivil toplumun, demokratik sistemin devam asndan salayabilecei
deiik faydalardan sz etmek mmkndr. ncelikle, gl bir sivil toplumun
varl devlet iktidarnn snrlandrlarak iktidarn toplum tarafndan
denetlenmesini, devletle toplumun birbirine yaknlamasn salar. Bu sayede
devlet soyuttan somuta dntrlr; devletin metafizik, akn bir kurum haline
gelip kutsallamas nlenmi olur. Bylece, hem devlet iktidarnn ktye
94 KARADA

kullanlmas engellenirken, hem de sivil toplum rgtlenmesi iinde yurttalarn
ynetim srecine etkin bir biimde katlmas salanr.
ada toplumlarda zgrlkler asndan en nemli tehlike
snrlandrlmam devlet otoritesidir. Sivil toplum, devlet otoritesine hukuksal
snrlamalarn dnda yapsal, derinlikli bir snrlama salar. nk, sivil toplumun
varl, devlet tarafndan mdahale edilemeyecek zel alanlar ve bunlara bal
zgrlklerin kamusal yaama yansyacak biimde kullanm demektir (Karaman,
1997: 271).
kinci olarak, sivil toplum sayesinde demokratik kltre ilikin birok
unsur gl bir biimde gelitirilerek yaama geirilebilir. Bu kltrel unsurlar
arasnda hogr, farklla sayg, uzlama, eletiriye aklk ve ibirliini saymak
mmkndr.
nc olarak, sivil toplumun gelimesi sayesinde siyasete katlmann
siyasal kurumlar dnda farkl yollar alm olur. Dolaysyla, farkl nedenlerle
siyasal kurumlar araclyla dillendirilemeyen eitli sorunlar sivil toplum
kurumlar araclyla ifade edilebilme olanana kavuturulmu olur. Bu durum,
demokratik sistemin sorun zme kapasitesini ykselterek sistemin yurttalar
nezdindeki meruluunu artrr.
Drdnc olarak, sivil toplumun gelimesi geleneksel ballklar
zayflatarak yeni ballklarn oluturulabilmesini salar. Giderek geleneksel
ballklar ile bunlara dayanan dar milliyeti bak alar ve tarihi dmanlklarn
zayflamasyla kltrdeki demokratikleme derinleerek glenir (Ylmaz, 2001:
327).
Sivil toplumun demokratik sistemin srdrlebilirliine nemli
desteklerinden biri de sivil-asker ilikileri nedeniyledir. Sivil toplumun ierdii
medya, hkmet d kurulular, zel think tank kurulular ve deiik bask
gruplarndan oluan formel ve informel ok sayda rgt savunma ve gvenlik
politikalarnn oluturulmas srecine katkda bulunabilirler (Cottey, Edmunds,
Forster, 2002: 47).
Ancak, sivil toplumun, demokratik sistem asndan bu faydalar
salayabilmesi iin siyasal, ynetimsel ve toplumsal adan kimi zelliklere sahip
olmas gerekir.
Sivil toplumun varl ve geliimi, siyasal alann mutlaka snrl olmasn
gerektirir. Bu bakmdan gl bir sivil toplumun varl iin Hobbescu
egemenliin zelliklerini somutlatran merkezilemi siyasi dzenlerin reddi
zorunludur (Barry, 1998: 84). Tocquevillee gre (1994:81) devlet ne kadar
merkezilemise otoritesi o kadar artar. Otoritesi ne kadar artarsa devletin
zgrlkler asndan oluturduu tehlike de o derece byr. Devlet
merkeziletike faaliyet ve denetim alan geniler. Bu durum siyasal, hukuksal ve
ekonomik rantlarn domasna neden olur. Gl bir sivil toplum tarafndan
denetlenmeyen bir devlet, hele bir de poplist politikalar uygularsa retimden
bamsz asalak snflar oluarak ynetim kademelerini ele geirirler. Bir
demokrasi asndan bundan daha byk bir tehlike dnlemez. nk, asalak
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 95

snflar poplist politikalarn devamn, bu politikalar retim ve dolaysyla
ekonomik krizi, ekonomik kriz de siyasal krizi sonu verir.
Demokratik sistemin srdrlebilirlii asndan gerekli grlen bir sivil
toplumun kimi toplumsal zellikler de tamas gerekir. Byle bir sivil toplum,
farkllamann saland, farkllk ve eitlilie saygnn gerekli olduu bir
toplumsal ortam zerinde ykselebilir. Farkllk arttka her farkl kesim aznlk
durumuna der. Bu durum toplumsal kesimler arasndaki bamllk ve
dayanmay artrr. Demokratik sistem iinde ounluk salanmadan herhangi bir
karar gerekletirilemeyeceinden farkl kesimlerden her biri dieri iin zorunlu bir
unsur haline gelir (aha, 1998: 23). Bylece farkl kesimler aras etkileim, diyalog
ve uzlama artar. Ancak, bu srecin ileyebilmesi farkl toplumsal kesimlerin
rgtlenme zgrlne sahip olmalar ve gnll birliktelikler oluturarak,
gerektiinde iktidar zerinde bask grubu faaliyetlerinde bulunabilmelerine
baldr.
Sivil toplumun demokratik sistemi destekleyici olabilmesi iin tamas
gereken bir dier zellik ynetimsel zelliklerdir. Bu adan sivil toplum
kurulularnn rgtsel iyap ve ileyi sreci ile siyasal iktidar zerindeki bask
grubu faaliyetlerinde demokratik bir tarza sahip olmas gerekir. Diamonda gre
(1994:11) sivil toplum, antidemokratik ama ve yntemler benimsemi, uzlama
yanls olmayan kesimleri dlar. Zira, bunlar sivil toplumun karakterine ters
niteliklere sahiptirler. Bu nedenle rgtlenme ve ileyi sreci ile politika retme
srecinde demokratik yntemleri iselletirmemi sivil toplum kurulular,
devletten zerk hale gelmi olsalar da demokratik sistemi konsolide edici faydalar
salayamazlar.

3.7. Burjuvazi ve Burjuvazinin Organik Aydnlar
Burjuva kavram ilk olarak 1007 ylnda Latincede burgensis biiminde
kullanlmtr. Kavram 1100 ylnda Franszcada da kullanlmaya balanlmtr.
Franszcadaki kullanm biimi olan burgeis, bir bourgun, yani kentsel bir
mekann zgr sakini anlamn tamaktadr (Wallaerstein, 1995: 169).
Bat Avrupada burjuva snf bir ara tabaka ya da dier bir deyile ara snf
olarak domutur. Burjuvazi ekonomik durum ve karlar ile sahip olduu sosyal
ve kltrel zellikler asndan serf olmad gibi, aristokrat da deildi. Bilindii
gibi feodal dnemde senyr, vassal ve serften oluan l bir snfsal yap vard.
Bu snfsal yap iinde toprak sahibi olan kimseler kendilerine bal olarak
alanlar zerinde siyasal ve yargsal da dahil olmak zere her tr yetkiye
sahiptiler. Burjuvazi, bu snflarn dnda retim aralarn sermayeye dntren,
cret karlnda ii altran ve rnlerini pazarda satan kimselerden
oluuyordu. Bu haliyle burjuvazi feodal sistemin siyasal, toplumsal ve ekonomik
balarndan kaynaklanan ykmllklerden zgr bir snft.
Feodal dnemde devlet iktidar ve egemenlii de sz konusu deildi (Gze,
1986: 69). Kraln da bir senyr olduu bu dnemde her senyrn kendine bal
alanlar zerinde egemenlikleri ve buna bal yetkileri vard. Burjuvazinin
96 KARADA

ticarete, daha sonra sanayiye ynelmesiyle serflerin ve pazara ynelik olmayan
kk zanaatkarlarn ou yeni sanayi merkezlerinde ii olarak almaya
balamtr. Kentlerin feodal birer kale olmaktan kp ticaret ve sanayi merkezleri
haline gelmesi ve belediye ynetimlerinin olumasyla beraber feodal yap byk
lde deimitir.
Burjuvazi ekonomik olarak glendike siyasal ve hukuksal olarak da
glenme abas iinde olmutur. Bu balamda oy hakknn genelletirilmesiyle
beraber siyasal adan giderek glenen burjuvazi feodal sistemi liberal demokratik
ynde dntrmtr. Ekonomik yapnn deimesi, ticaret ve sanayinin
gelimesiyle balayan sre liberal demokrasinin gerekletirilmesiyle devam
etmitir. Feodal dnemden balayp kapitalist sreten geerek liberal demokratik
bir yapya ulamada gerekletirilen btn siyasal, toplumsal, hukuksal ve
ekonomik sylem ve eylemlerin merkezinde hep burjuva snf yer almtr.
Gnmzde halen burjuvaziyi smrc bir snf olarak grp yerenler olmasna
ramen, artk u bir gerektir ki, devletten bamsz bir burjuva snfnn olmad
toplumlarda demokrasiyi kurup yaatmak pek olanakl deildir. nk, merkezi
devlet gcnden greli olarak bamsz ara kurulularla birlikte burjuvazi
sayesinde devletin veya bir tek zel iktidarn btn siyasal kaynaklara egemen
olmas nlenir. Bylece yurttalarn geni bir blmne dnce zgrl
konusunda elverili ortam salanarak bireylerin siyasete katlmalar ve siyasal
becerilerini ykseltmeleri olanakl hale gelir (Lipset, 1986: 49).
Burjuvazi gerek demokrasinin kurulmasnda gerekse srdrlmesindeki bu
merkezi rolnde her zaman kendi organik aydnlaryla birlikte olmutur. rnein,
liberal demokrasinin ilk kurulu yllarnda ona bilimsel temel salayarak burjuva
snfnn yannda yer alan deiik lkelere mensup Locke, Mill, Montesquieu,
Smith, Hume, Spencer ve Basitat bu aydnlar arasnda saylabilir. Liberal
demokrasilerin ilk kurulu aamasnda burjuvaziye gre aydnlarn rol ikinci
derecede kalmtr. Ancak, demokrasinin srdrlebilirlii asndan gnmzde
aydnlarn rol iki nedenle daha belirgin hale gelmitir. Birinci neden, ekonomi
balantldr. Demokrasinin srdrlebilirlii asndan srdrlebilir bir ekonomik
dzeye sahip olmann gereklilii daha nce vurgulanmt. Bu srete sermayenin
verimlilii nemli bir yere sahiptir. Sermayenin verimlilii artk byk oranda yeni
teknolojilerin devreye sokulmasyla mmkndr. Ayrca, bilgi toplumunda
hammaddeye dayal retimin yerini bilgiye dayal retim almtr. Yeni rnler ve
teknolojiler retebilmek ise aydnlarn bu sreteki nemini eskiye oranla daha da
artrmtr. kinci neden, ok hzl deiimlerin olduu bir ada yayor
olmamzdr. Byle bir ada kurulan bir yapnn ilevsellik sresi eskiye oranla
olduka ksalmtr. Dolaysyla, gerekli deiimlerin yaplmasna toplumsal
kesimlerin ikna edilmesinde aydnlara nemli grevler debilir.
Alkann (1977:6-9) belirttii gibi siyasal yapnn kat olduu ve deiime
direndii lkelerde aydnlarn rol daha da nem kazanmaktadr. Bu tip lkelerde
eski siyasal yapnn temsilcileri ve bunlarn organik aydnlar deiime kar
iddetle direnirler. Burjuvazinin organik aydnlarna den, entelektel dzeyde
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 97

bunlar ikna etmektir. rnein, liberal demokratik dncelerin ortaya konulup
burjuva snfnn mutlak monarileri demokratik bir ynetime doru deiime
zorlad 17. yzylda Sir Robert Filmer, Patriarcha adl eserinde Ademi ilk kral
olarak belirtip Ademin mutlak otoritesi ilkesinden yola karak onun varisleri olan
krallarn da mutlak yetkileri olduunu ileri srm ve bu grn Kitab-
Mukaddese dayandrp mutlak monarileri din araclyla merulatrmaya
almtr. Mevcut sistemin bir organik aydn olan Filmerin bu grlerine
karn, burjuvazinin organik aydn olan John Lockea gre, Filmerin grlerinin
Kitab- Mukaddesle hibir ilgisi bulunmamaktadr. nk, ilahi otorite olarak
hakkn sesi bizlere dier insanlarn da ihlal edilmemesi gereken haklarnn
bulunduunu belirtmektedir. Ayrca, ilahi otorite hi kimseye bir egemenlik hakk
vermemekte, tersine egemenlik ancak insanlarn kendi aralarnda yaptklar
szlemelerden domaktadr (Toku, 2003: 63, 64, 66). Kukusuz, liberal
demokrasiler bugn geldikleri noktaya Filmerin deil, Lockeun gr ve
dnceleri zerinde ykselerek ulamlardr. Yani, liberal demokrasiler asndan
ulalan bu noktada sistemin kurulmas ve srdrlebilirliinin salanmas
asndan modern gerekliin ba mimar pratikte burjuvazi ise teoride
burjuvazinin organik aydnlardr.

4. SONU
Demokrasi, yntemsel ve zsel kurallardan mteekkil bir sistemdir.
Yukarda srdrlebilir demokrasinin koullar olarak aklanan her bir koul
demokratik sistemin bekas asndan byk nem tar. nk, bunlar, kimi
zorunlu kimi destekleyici de olsa, aralarnda karlkl iliki bulunan koullardr.
Ekonominin serbest ve paylamc olmad bir toplumda gl bir sivil toplum
gelenei olamaz. Sivil toplumun gsz olmas siyasal iktidarn pratik olarak
yeterince snrlandrlamamasn ve aydnlarn demokratik srece gerektii biimde
katk yapamamasn sonu verir. Sivil toplum, siyasal iktidarn snrlandrlmas ve
siyasal iktidarn kendi snrlar iinde hukuka uygun hareket etmesini salamaya
ynelik aba gsteren kimselerin snaklar durumundadr. Gl bir sivil
toplumdan yoksun siyasal sistemlerde John Locke gibi aydnlar deil, olsa olsa
idam sehpasn grnce kendi kendini reddedecek kadar entelektel ruhtan yoksun
Galileoler yetiir.
Siyasal iktidarn yeterince snrlandrlamam olmas, hukuk devleti
anlaynn gerekli lde yaama yanstlmasn engeller. Hukuk devleti, insan
haklar, sivil toplum ve doal hukuk anlay ile ilgili kurallar demokrasinin
normatif temelleri arasnda yer alr. Herhangi bir siyasal sistem bu parametrelerden
yoksun olduu halde, salt yntemsel seim kurallaryla demokratik niteliini
srdremez. Seim kimin yneteceini saptar; normatif temeller ise, demokratik
sistemde siyasal iktidarn meru hareket alann belirler. Bu bakmdan, demokratik
bir siyasal sistemde iktidar, sadece normatif temellerin belirledii alanda hareket
edebilir. Bu alan siyasal iktidarn meruiyet alandr. Bu snrlarn dna klarak
yaplacak her hareket veya alnacak her karar, iktidarn meruiyetini zsel olarak
98 KARADA

tartlabilir hale getirecek, sistemin demokratik zelliini de zedeleyecektir.
nk, byle bir durumda hakka kar g gerei n plana karlm, kaba
fizik gcn iktidar hukuka ve ona hayat veren normatif temellere ncelenmi
demektir.
Mevcut demokratik bir sistemin devamll demokratik sisteme hayat
kazandran ve varln glendiren koullarn srdrlmesiyle mmkndr. Bu
koullarn sulandrlmas veya yok edilmesi demokratik sistemi, niteliini
deitirerek krlganlatrr. Demokrasinin tm halka dayanmak yerine belli dinsel
veya rksal kesimleri dlamas durumunda oulculuk yok olacak; bu durum sivil
toplum ve hukuk devletini olumsuz etkileyecektir. Farkl kesimlerin hukuksal
eitliine dayanmayan bir sistem, demokrasi de olsa vesayeti bir demokrasi
olacaktr. Hukukun stnlnn ihlal edildii bir sistemde ise ancak illiberal
demokrasi mmkn olabilecektir. Militan demokrasi erevesinde dnce ve
rgtlenme zgrlnn belli toplumsal kesimler iin kstland durumlarda da
sonu ayndr: demokratik sistem vardr; ama tad kusurlar ve eksikliklerle.
Bundan da te, militan demokrasi balamnda yaplan dzenlemeler demokratik
sistemin demokratik zn yok etmektedir. Bu durum, bir arpan etkisiyle hem
siyasal kltr olumsuz etkilemekte, hem oulculuu yok etmekte, hem de
toplumsal bar zedelemektedir. Demokratik sistem asndan kurumsal
dzenlemeler gvenlik, kamu hizmetleri, kaynak dalm, vatandalk
uygulamalaryla ilgili koullarn yerine getirilmesi vb ynlerden nemlidir
(Przeworski et. al. , 1995: 110). Bu nem, yeni demokrasiler balamnda daha da
artmasna karn, kurumsal dzenlemelerin bir demokrasi iin her ey demek
olduu anlamna gelmemektedir. Eer, demokrasi salt kurumsal dzenlemelerden
ibaret olsayd militan demokrasi anlay bu kurumsal sistemin devamn
salayabilirdi. Ama, demokrasi sadece kurumsal dzenlemelerle oluturulan bir
sistem deildir. Demokratik sisteme geile kurumsal dzeydeki deiikliklerin
yannda siyasal gler aras ilikilerin, ekonomik ve sosyal dzenin deiiminden
yana olanlarla eski dzeni her bakmdan srdrmek isteyenler arasnda bir
mcadele balayabilir. Byle bir srete demokrasinin srdrlebilirlii, temel
siyasal glerin kendi karlarn ve deerlerini sistem iinde savunmak
bakmndan demokrasiyi izlenecek en iyi yntem olarak kabul etmeleri ve bu
kabule uygun davranmalarna baldr (Przeworski et. al. , 1995: 109).
Demokratik sistemin kuruluu ve srdrlmesi normatif temellere uygun
btnlkl bir demokrasiyle mmkndr. Yaylann da (2001:190) belirttii zere,
her siyasal sistem kendi iinde deerlendirilir. Demokratik olmayan bir sistemden
mevcudiyetini srdrmek adna demokratik admlar atmas beklenemeyecei gibi,
demokratik bir sistem de devamlln salamak adna antidemokratik uygulamalar
iine girip hak ve zgrlkleri budayamaz. Zira, imdiye kadar antidemokratik
uygulamalardan hareketle demokratik bir sisteme ulamak ve demokratik
gelenekler oluturmak mmkn olmamtr.

C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 99

KAYNAKLAR
Alkan, Trker (1977), Gelien lkelerde Aydnlar Ve Siyaset, Odt Yaynlar,
Ankara.
Amin, Samir V.D. (1995), Dk Younluklu Demokrasi, (ev. A. Fethi), Alan
Yaynclk, stanbul.
Barry, Norman (1998), Sivil Toplum, Din Ve slam, Liberal Dnce, Gz 98,
Say 12, Ss 84-93.
Barry, Norman (2003), Modern Siyaset Teorisi, Liberte Yaynlar, Ankara.
Berger, Peter L. (1996), Demokratik Kapitalizmin pheli Zaferi, Damond, L.
Ve M.F. Plattner, (Derleyen), Kapitalizm, Sosyalizm Ve Demokrasi: Yeni
Deerlendirmeler, (ev. E. zbudun, L. Kker), Ekin Matbaaclk, Ankara.
Bhagwati, Jaghdis (1996), Demokrasi Ve Gelime, Damond, L. Ve M.F.
Platner, (Derleyen), Kapitalizm, Sosyalizm Ve Demokrasi: Yeni
Deerlendirmeler, (ev. E. zbudun, L. Kker), Ekin Matbaaclk, Ankara.
Bobbio, Norberto (1988), Gramsci Ve Sivil Toplum Kavram, Sivil Toplum Ve
Devlet/Avrupada Yeni Yaklamlar, Ayrnt Yaynlar, stanbul.
Buchanan James M. (1986), Liberty, Market And State: Political Economy n The
1980s, Wheatsheaf Books, Brighton, England.
Cottey, Andrew, Edmunds, Timothy And Anthony Forster (2002), The Second
Generation Problematic: Rethinking Democracy And Civil-Military
Relations, Armed Forces&Society, 29(1), Fall, Ss. 31-56.
Cranston, Maurice (1993), nsan Haklar Nelerdir?, Yayla, Atilla, (Derleyen),
Sosyal Ve Siyasal Teori, Siyasal Kitabevi, Ankara.
aha, mer (1998), Trkiyede Sivil Toplumun Sorunlar, Liberal Dnce,
Bahar-Yaz 98, Say 10-11, Ss 22-36.
aha, mer (2000), deoloji le Hukuk Arasnda Devlet, Dou Bat, Yl 4, Say
13, Ss 87-113.
ongar, Yasemin (1998), Demokradura, Milliyet, 11.05.1998.
Dahl, Robert A. (1996), Demokrasi Ve Eletirileri, (ev. L. Kker), Yetkin
Yaynlar, Ankara.
Dahl, Robert A. (1996), Democratic Theory And Democratic Experience,
Democracy And Difference, Princeton University Press, Princeton, New
Jersey.
Diamond, Larry (1994), Rethinking Civil Society Toward Democratic
Consolidation, Journal of Democracy, 5(3), July 1994, Ss. 3-17.
Diamond, Larry (1996), Is The Third Wave Over?, Journal of Democracy, 7(3),
July 1996, Ss. 20-37.
Eflatun (2001), Devlet, (ev. S. Eyubolu, M. Cimcoz), Trkiye Bankas Kltr
Yaynlar, stanbul.
Erdoan, Mustafa (1998), Liberal Toplum, Liberal Siyaset, Siyasal Kitabevi,
Ankara.
Erdoan, Mustafa (1996), Anayasal Demokrasi, Siyasal Kitabevi, Ankara.
100 KARADA

Erdoan, Mustafa (2000), Demokrasi, Laiklik, Resmi deoloji, Liberte Yaynlar,
Ankara.
Erdoan-Tosun, Glgn (2001), Demokratikleme Perspektifinden Devlet-Sivil
Toplum likisi, Alfa Yaynlar, stanbul.
Fukuyama, Francis (1996), Kapitalizm Ve Demokrasi: Kayp Balant,
Damond, L. Ve M.F. Plattner, (Derleyen), Kapitalizm, Sosyalizm Ve
Demokrasi: Yeni Deerlendirmeler, (ev. E. zbudun, L. Kker), Ekin
Matbaaclk, Ankara.
Gellner, Ernest (1994), Conditions Of Liberty: Civil Society And Its Rivals, Hamish
Hamilton, London.
Gze, Ayferi (1986), Siyasal Dnceler Ve Ynetimler, Beta Yaynlar, stanbul.
Gupta, Dipak; M.C. Madhavan And Andrew Blee (1998), Democracy, Economic
Growth And Political Instability: An Integrated Perspective, Journal of
Socio-Economics, Oct. 98, 27(5), Ss. 587-612.
Haggard, Stephan And Robert R. Kaufman (1999), The Political Economy Of
Democratic Transitions, Anderson, Lisa, Transitions To Democracy,
Columbia University Press, Columbia,
Http://Www.Ciaonet.Org/Book/Anderson/19.07.2004.
Hakyemez, Yusuf . (2000), Militan Demokrasi Anlay Ve 1982 Anayasas,
Sekin Yaynlar, Ankara.
Hayek, Friedrich A. Von (1995), Klelik Yolu, (ev. T. Feyziolu, Y. Arsan), Ldt,
Ankara.
Huntington, Samuel P. (1993), nc Dalga, (ev. E. zbudun), Tdv Yaynlar,
Ankara.
Huntington, Samuel P. (1995), Demokrasinin nc Dalgas, Damond, L. Ve
M.F. Plattner, Demokrasinin Kresel Ykselii, Yetkin Yaynlar, Ankara.
Kaldor, Mary (2002), Civil Society And Accountability, Human Development
Report, Occasional Paper.
Kalycolu, Ersin (1995), Trkiyede Siyasal Kltr Ve Demokrasi, Trkiyede
Demokratik Siyasal Kltr, Tdv Yaynlar, Ankara.
Karaman, Ltfullah (1997), Sivil Toplum-Siyasal Toplum kilemi Ekseninde
Cumhuriyet Trkiyesine Bir Bak, Bilgin, Nuri (Derleyen), Cumhuriyet,
Demokrasi Ve Kimlik, Balam Yaynlar, stanbul.
Karamustafaolu, Tuncer (1970), Seme Hakknn Demokratik lkeleri, A Hukuk
Fakltesi Yaynlar, Ankara.
Keane, John (1988), Despotizm Ve Demokrasi, Sivil Toplum Ve
Devlet/Avrupada Yeni Yaklamlar, Ayrnt Yaynlar, stanbul.
Lakeman, Enid And James D. Lambert (1962), Voting n Democracies, Faber And
Faber, London.
Lipset, Seymour M. (1986), Siyasal nsan, (ev. M. Tunay), Teori Yaynlar,
Ankara.
Lipson, Leslie (1984), Demokratik Uygarlk, (ev. H. Glalp, T. Alkan), Trkiye
Bankas Kltr Yaynlar, Ankara.
C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 7, Say 1, 2006 101

Mayo, Henry B. (1964), Demokratik Teoriye Giri, (ev. E. Kongar), Trk Siyasi
limler Dernei Yaynlar, Ankara.
Meb (1995), rnekleriyle Trke Szlk, Cilt 2, Meb Yaynlar, Ankara.
Pammett, John H. (1999), Elections And Democracy n Russia, Communist And
Post-Communist Studies, 32(1), Ss. 45-60.
Przeworski, Adam (1991), Democracy And Market, Cambridge University Press,
Cambridge.
Przeworski, Adam Et. Al. (1995), Sustainable Democracy, Cambridge University
Press, Cambridge.
Przeworski, Adam Et. Al. (1996a), What Makes Democracy Endure?, Journal of
Democracy, 7(1), Ss. 39-55.
Przeworski, Adam (1996b), Neoliberal Yanlg, Damond, L. Ve M.F. Plattner,
(Derleyen), Kapitalizm, Sosyalizm ve Demokrasi: Yeni Deerlendirmeler,
(ev. E. zbudun, L. Kker), Ekin Matbaaclk, Ankara.
Rorty, Richard (1996), Idealization, Foundation, And Social Practices,
Democracy And Difference, Princeton University Press, Princeton, New
Jersey.
Rose, Richard And Harve Mossawr (1967), Voting And Elections: A Functional
Analysis, Political Studies, June, 15(2), Ss. 173-201.
Sarbay, Ali Y. (2000), Kamusal Alan, Diyalojik Demokrasi Ve Sivil tiraz, Alfa
Yaynlar, stanbul.
Savran, Glnur (1987), Sivil Toplum Ve tesi, Alan Yaynclk, stanbul.
Sen, Amartya (1999), Democracy As A Universal Value, Journal of Democracy,
10(3), July 1999, Ss. 3-17.
Sen, Amartya (2004), zgrlkle Kalknma, (ev. Y. Alogan), Ayrnt Yaynlar,
stanbul.
Tocquevlle, Alexis De (1994), Amerikada Demokrasi, (ev. . Sezal, F. Dilber),
Yetkin Yaynlar, Ankara.
Toku, Neet (2003), John Locke Ve Siyaset Felsefesi, Liberte Yaynlar, Ankara.
Trk Dil Kurumu (1983), Trke Szlk, Cilt 1, Tdk Yaynlar, Ankara.
Wallerstein, Immanuel (1995), 11. Yzyldan 21. Yzyla Kavram Ve Gereklik
Olarak Burjuva(Zi), Irk, Ulus Ve Snf, (Der. E. Balibar, I. Wallerstein), (ev.
N. kten), Metis Yaynlar, stanbul.
Yayla, Atilla (2001), Demokrasiyi Koruma Klavuzu, Liberte Yaynlar, Ankara.
Ylmaz, Aytekin (2000), Modern Demokrasi, Yeni Trkiye Yaynlar, Ankara.
Ylmaz, Aytekin (2001), ada Siyasal Akmlar, Vadi Yaynlar, Ankara.
Zakaria, Fareed (1999), lliberal Demokrasinin Ykselii, Liberal Dnce,
Bahar 99, Say 14, Ss 7-19.

You might also like