Professional Documents
Culture Documents
TRK DL
DERS NOTLARI
MEHMET DOAN
20092010
NDEKLER
Dil ve nsan.......................................3
Dille grlen ler.6
Dil - Mehmet Kaplan...8
Dil ve nsan - Mehmet Kaplan.... .10
iir ve Matematik Mehmet Kaplan13
Dilin Tanm ve zellikleri.14
Dil ve Dnce..15
Dil ve Toplum...19
Dil ve Millet..20
Dil ve Kompozisyon.25
Konuurken 26
Kompozisyon - Mehmet Kaplan27
Anlatmla lgili Teknik Terimler
29
Yazmak - Nuri Pakdil. 30
Edebi Trler 33
Fkra: Kaldrmda Kitap-Drt nsan Tipi
34
Makale: Yeni Bir nsan Tipi- Nesil Fark 35
Deneme: Canm Kitap..39
Hikye: ki Kpek 42
Seme Metinler 47
Anadolu Tebessm - Sezai Karako 47
Atatrkn Fikir Kaynaklar 48
Modern Trkiye.49
Okumaya Dair.. 51
Okuyucu Olmak Sanat 52
Okumak.. 54
Okumak.57
Okuma stne .58
Kitaplar 61
Dilbilgisi 76-91
DL VE NSAN
Dil olmasayd insan olur muydu? Acaba hayat nasl yaanrd? Dnya nasl
grnrd? nsann dier varlklardan ne fark kalrd?
Tabiat deitirip duran, kyler, kasabalar, ehirler kuran, felsefe, ilim, sanat,
eserleri ortaya koyan insan, btn bu baarlarn dil olmadan gerekletirebilir
miydi? Btn bir kinat kefe kan, onun srlarn soruturarak anlamaya alan
ve ondan alabildiine yararlanmak isteyen insan, dil yetenei bulunmasa, dil denen
mucizeye sahip olmasa, bugnk insanlk izgisine ulaabilir miydi?
Btn insan baarlarnn tespit edilip korunmas, tarih iinde nesilden nesile
aktarlmas ancak dil vastasyla olmaktadr.
nsann hayata uyum salamas, hayatn devam ettirmesi, hatta hayatta
kalabilmesi dil ile yaplan eitim ve retimle mmkndr. Nesiller aras bilgi ve
tecrbe al verii, bunun nesiller boyu artarak devam etmesi de bu eitim ve
retimle salanmaktadr.
Canllar iin hayatn temel direi havadr, sudur. Yaarken pek farkna
varamadmz, gzle grp elle tutamadmz, hatta sanki yokmu gibi
yaadmz o hava olmasa, hayat da olmayacakt. Bunun gibi, bir cemiyetin de
temel direi dildir. Hep kullanlan ama hava gibi pek farkna varlamayan u dil
olmasa, insan da, toplum da olmazd.
Yerekiminin yeryz iin oynad rol, toplum iin de dil oynar. Dili
kaldrrsanz, toplumu da ortadan kaldrm olursunuz. Kinat iinde btn varlklar
tabiidir. Yeryz bu tabii varlklarn en renkli sahnelerinden biridir. Bu varlklar
arasnda tabii oluuyla birlikte tarihi olua sahip tek varlk insandr. nsan dier
varlklardan zellikle de maymunlardan ayran en byk zellik budur.
Maymunlarn tarihleri yoktur. nk onlarn insan insan klan dil gibi bir dilleri
yoktur. Varl kavrayan, o kavray kelimeletiren, o kelimeleri kullanarak
dnce reten, bu dnceleri hayata tatbik eden bir zihni yap yeryznde sadece
insanda var. nsan bu dil vastasyla zamann unsuru olan gemii, imdiyi ve
gelecei birbirine balyor. Bu zaman diliminde birden yayor. Bu zaman
dilimini vnleri, pimanlklar, sevinleri, mit ve idealleriyle doldurur. Baar ve
zaferleriyle vnr; baarszlklar ve yenilgileriyle yerinir, piman olur; yapmaya
muvaffak olduklaryla kendine gven duyar, mitlenir; yapacaklaryla da idealler
retir, onlar besler, byk ve parlak hedeflere ynelir, gelecei planlar ve onu
avlamaya kar. Btn bunlar yaparken, gerekletirirken elindeki en gl
vastas dildir. Dil olmasa dnce olmayacak; dnce olmasa, varlk
3
Salkl bir toplum, yeleri arasnda doru anlama kurabilen bir toplumdur.
Bu da ancak zengin ve duru bir dille olur. nk dil yoluyla haberleme ve
anlama sayesinde bir tecrbe bakalaryla karlkl olarak kavranr. Bu karlkl
kavray, ortak davranlar mmkn klar, bir cemiyetin salkl bir bnye
kazanmasna imkn verir.
Toplumda haberleme, yani insanlar arasnda karlkl mana al verii dil
vastasyla olur. Doru ve tam haberleme fertlerin sahip olduklar bilgi, istek ve
tutumlarn ortak oluu lsnde mmkndr. Onun iin haberleme arac olan
dilin anlam birimleri olan kelimelerin haberlemedeki nemi ok byktr.
nsan davranlarnda kelimelerin grevi, maddi nesnelerin grevlerine
benzer. Atlan bir tan, insan bir davrana sokmas gibi, iitilen bir kelime de
insan bir davran iine sokar. Bu durumda her ikisi de bir objedir. nsan, nasl
eyalardan oluan bir dnyada yayorsa, ayn ekilde, kelimelerden oluan bir ara
dnyada yayor. nsann evresini yeni eyalarla deitirmek nasl mmknse,
diline yeni kelimeler sokmak suretiyle zihni ara dnya diyebileceimiz dnyasn
da deitirebiliriz. Bu yzden dil, tutum deimelerinde, istek ve heyecan
uyandrlmasnda ve davranlarda deiiklik meydana getirmede etkili olmaktadr.
Kltr deimelerinde, dolaysyla ferdin veya toplumun dnyasn
deitirmede edebiyatn, sinema ve televizyonun rol ok byktr. Hele
televizyon... Edebiyat, sinemay ve daha nice sanatn gcn de yedeine alan bu
alet, bin bir dilli bir byc gibi topluluklar deiimden deiime sokmaktadr.
Onlarn ryalarn, lklerini, btn hayatlarn ynlendirmektedir.
nsann, varlkla kendi arasnda ve kelimelerle rd o zihni ara dnyaya, o
leme konuarak, yazarak girilir. Anne ocukla konuur. Karde kardele, akraba
akraba ile konuur. Kelimelerle buluup, kelimelerle birbirlerini bularak, hayata ait
duygu, dnce, inan ve deneyimlerini paylar, ortak bir dnya kurarak ona
artlanrlar, balanrlar. Birlikte duymaya, birlikte dnp inanmaya ve birlikte
davranmaya alrlar. Toplum bylece ortaya kar.
DLLE GRLEN LER
Dili kullanmak, varl da kullanmaktr. Bu kullanm, dolayl bir kullanmdr.
Yerden bir ta alp, bir baka insana atabilirim. Bu benim, ta dorudan doruya
kullanmamdr. Bu ta yanmdaki birine yerden aldrp bir baka insana
attrabilirim. Bu da benim o ta dolayl yoldan kullanmam demektir. Bana bu
imkn veren, yanmdaki insanla birlikte kullandmz dildir.
Dil, insana dnyaya hkmetme gc kazandran, ona varl kullanma,
etkileme imknlar veren bir kuvvettir. Birlikte i yapt arkadann ellerini kendi
elleri gibi kullanabilir. Hatta gzn, kulan, burnunu, dilini, ayan bile kendi
organlarym gibi kullanabilir. Bak, dinle, kokla, tat, yr gibi emir veya
6
kelimelerin manas mehuldr. Onda bizim konumamz sadece bir grlt intiba
brakr. Kelime ancak, olduka geni bir kitle tarafndan, muayyen bir eye tekabl
ettii, yani bir mana tad takdirde kelime olur.
Bir kelimenin kelime olarak kymeti sesinde deil, bir topluluk tarafndan
anlalan bir mana tamasndadr. Mana, bir nevi itimai mukaveledir. Bir dil,
muayyen bir topluluun, mterek olarak ayn manay verdii, ayn tarzda telaffuz
ettii ve yazd binlerce kelimeden mrekkeptir. Bu bakmdan yaz ile ses arasnda
byk bir fark yoktur. Aa kelimesini bua veya tuka diye yazarsam
kimse bundan bir ey anlamaz. Yaz, telaffuzun baka iaretler sistemine naklinden
ibarettir.
Her dil renim yoluyla nesilden nesile geer. ocuk, dili, ilkin aile
evresinde, sonra okulda ve hayatta renir. Kltr arttka kulland dil
malzemesi, kelime ve cmlelerin says da artar. Hi kimse bir dilde mevcut btn
kelimeleri bilmez ve kullanmaz. Medeniyete ykselmi cemiyetlerde mterek
dilden ayr, yalnz bir meslee mensup olanlarn tasarrufunda, says olduka
kabark meslek lgati vardr. Bu i blm ve ihtisasn tabii bir neticesidir.
Doktorlarn, mhendislerin, avukatlarn kullandklar tabirleri anlamak iin, tpk
ana dili renir gibi, o sahada da almak ve bir itiyada sahip olmak lazmdr. Biz
yabanc dilleri de byle reniriz. Bir insann anlad ve kulland kelime
kadrosu, iinde bulunduu evreye ve kltr seviyesine gre deiir. Kylnn
bildii ot isimlerini, balknn tand balk isimlerini, ehirli bilemeyecei gibi,
bir ehirlinin hayatta her gn kulland eyalarn adlarn da kyl veya balk
bilmez.
Mterek dil, mterek kltr ve medeniyetin mahsuldr. inde yaanlan
kltr ve medeniyet evresi, bir dilde kullanlan kelimelerin kadrosunu tayin eder.
Bundan dolay fert gibi cemiyetin de kltr ve medeniyet seviyesini, anlad ve
kulland kelimelerin cins ve saysndan karmak mmkndr. nk hayat dile
akseder.
Dilin insan hayatndaki balca rol, bilgiyi bakalarna nakletmek, bylece
bir anlamaya varmaktr. ocuk, rendii itiyatlar ve dil sayesinde ailesinin bir
uzvu haline gelir. Okulda, sokakta rendii kelimeler ve bilgileriyle aile evresini
aarak geni kltr ve cemiyet hayatnn iine girer.
Dil sayesinde bir milletin yzyllar boyunca edindii bilgi nesilden nesile
aktarlr. Konuma dili, tabirleri, ataszleri, nkteleri, tebih ve istiareleri ile ifahi
bir kltr hazinesidir. Bundan dolay okuma yazma bilmeyen insanlar dahi sadece
konuma dilinin iinde tad kltr sayesinde muayyen bir seviyeye ularlar.
Okuma yazma bilmeyen Trk halknn bir saduyuya, bir hayat grne sahip
olmas konuma dilinin zenginliinden ileri gelir.
Fakat yaz dili ve onun mahsul olan kitap, ifahi kltrden ok daha zengin
ve emin bir kaynaktr. Kitap okuyan bir insann bilgisi kadar, konumas da baka
9
trl olur. Kitap okuyanlar, kitaptan hayata bir sr kelime naklederler. Bir
memlekette kitap kltr ne kadar zenginse gnlk konuma da o kadar zengin
olur. lim adam kyl gibi konumaz ve dnmez. Onun dili ve kafas okuduu
kitaplara gre ekillenmitir. Bu bakmdan sadece ifahi kltre sahip olanlarla
kitap kltrne sahip olanlar arasnda, konuma tarznda da kendini gsteren bir
hayat gr fark belirir.
Her kelime maddi veya manevi, mahhas veya mcerret muayyen bir ey
gsterdiine gre, ok kelime bilenin ok ey bilmesi gayet tabiidir. ok ey
bilmek ise insan hayatnda stnlk salar. Fakat sadece kelimeleri bilmek kfi
deildir. Mhim olan, kelimelerin gsterdikleri nesneyi ve bunlar arasndaki
mnasebetleri bilmektir. Mesela bir lgati ezberleyen kimse bu suretle pek ok
eyin adn renir. Fakat bu yoldan kltrl bir adam olmasna imkn yoktur.
Dil, eyadan ayr, kendi iinde bir lem tekil ettii iin, eyaya gidilmezse
sadece kelimelere dayanan sathi bir kltr vcuda gelir ki skolastik denilen ey ite
budur. Kelimelerin neye tekabl ettiini bilmek ilk merhaleyi tekil eder. Asl
kltr ve ilim, kelimelerin gsterdii eyleri ve onlar arasndaki mnasebetleri
bilmekle balar. Fakat bir eyi iyi bilen, ekseriye o eyi anlatan kelimeyi de bilir.
Buna karlk bir kelimeyi bilip de, anlatt eyi bilmeyen pek ok insan vardr.
Bundan dolay, dil kltre tekabl eder, szn yzde yz gerek saymamal, eya
bilgisine daha fazla ehemmiyet vermelidir. nk mhim olan eyadr.
(Prof. Mehmet Kaplan, Byk Trkiye Ryas, sf. 245248)
DL VE NSAN
Alman filozofu Heideggerin dil hakknda derin mnl, gzel bir sz
vardr: Dil insann evidir der. Bundan on yl kadar nce, niversitede drt
arkada bu cmlenin mns zerinde saatlerce konumutuk.
Evin balca zellii, tabiat iinde olmakla beraber, tabiattan ayr, insan iin,
insana gre bir mekn tekil etmesidir. Evin btn yap malzemesi tabiattan
alnmtr. Fakat deitirilmi, yeni bir ekle sokulmutur.
Alain, evin d tabiata, ii insana gredir, der. Bu sz de dorudur. at,
duvar, pencere, temel, sva, pancur d ile ilgilidir. Bunlar da kar ve da gredir.
Evii, denilebilir ki insann kalbdr.
Benzetme daha baka fikirlerin gelitirilmesine de elverilidir. Evler, iklim
eitlerine gre olduu kadar, kavimlerin medeniyet ekillerine, sosyal tabakalara
ve ahslarn servet, zihniyet ve zevklerine gre deiik ekiller arz ederler.
Diller de byle deil midir?
Her millet dilini kendi ihtiyalarna, kltr ve medeniyet seviyesine, zevkine
gre oluturur. Dil, tpk ev gibi bir milletin duygu, dnce ve hayatnn barna,
10
oluundadr. Dil olmasa birbirimizle anlaabilir miydik? Dil olmasa tarih, kltr,
edebiyat ve medeniyet de olmazd.
Fakat dilin vasta olmas, hayatn ekil almasndan hemen hemen farkszdr.
Hayat ald ekilden ayrabilir misiniz? Hayat var olmak iin kendine gre
organlar yaratr. Dil de byledir. Dil de bir bakma hayatn ald bir ekildir. Bir
iir, hikye ve romanda dil, iini dolduran hayat gc ile prl prl parlar.
Bursada bir eski cami avlusu
Mermer adrvanda akrdayan su,
Orhan zamanndan kalma bir duvar
Onunla bir yata ihtiyar nar
Bu msralar okur okumaz gzmzn nnde bir dnya canlanr. Bu sr
kelimelerin kendisinde midir? Yoksa onlarn dizisinde, sralannda, yan yana
geliinde midir? Sray bozmak suretiyle bunun yapdan geldiini kolayca anlamak
mmkndr: nar, ihtiyar, ya, bir onunla, duvar, bir kalma, zamannda, Orhan ilh.
Bu deneme gsterir ki, manay, gzellii vcuda getiren airin kurduu
nizamdr.
A. Kutsi Tecerin Keba adl piyesinden bir para:
St Eh, dnya bu! Dn sabah uradm, stm braktm, adamcaz
sad. Bu sabah uradm stm brakmaya, lm.. Dnya bu! Dokundu iime
hanmefendi
St alan kadn Vah! Vah! Kim acaba?
St Macit Bey.
St alan kadn Sahi mi? Ah, ne iyi adamd!
Burada da bir hayat paras vardr ve bu hayat paras kelimeler dizisine
baldr. Bu paray da sondan baa doru okuyunuz, hibir manas olmayan sama
bir kelimeler yn ile karlarsnz.
Eskiler nesir iin ina derlerdi. Gzel, mnl bir terimdi bu. Yaz, hatta
konuma, tpk ev gibi ina edilir ve bu evin iinde insan oturur.
Dil konusunda en byk hata kelimeleri ayr ayr ele almaktr. Normal dilde,
konuma ve yazda kelime deil cmle vardr. Her cmle bir yapdr.
Dile bu gzle baknca, eskilerin de kendi alarnn malzeme ve slubuna
gre evler ina ettiklerini grrsnz. Eski iirin tabi nitesi beyittir. Beyit
kelimesinin manas ev dir. Gerekten beyit ev gibi ina edilmitir ve o evin
iinde insan oturur.
Ah eylediim serv-i hramann iindir
Kan aladm gonca-i handann iindir
12
Burada nemli olan tek tek kelimeler midir? Yoksa yap, dzen ve
mn mdr? Edebiyattan biraz anlayan ve hakikat duygusu olan herkes itiraf eder
ki, burada, bir insan, bir insann ak, zdrab, bekleyi, mit ve
mitsizliki bahis konusudur. Kelimeler onu anlatmak iindir. Burada k ve
muzdarip Fulidir dile gelen.
Eer btn, mny, insan brakr da tek tek kelimeleri ele alr, hele
onlar ztrke, Arapa, Farsa, isim, sfat, fiil diye ayrmaya kalkarsanz, her eyi
kaybedersiniz. Dili, insandan, tarihten, kltrden ayranlar sanat, kltr ve insanla
ilgisi olmayan yaratklardr. Onlardan korkunuz. Tulalar incelemek iin binay
banza ykarlar.
Dili insanla beraber ele alnca evin scaklna kavumu, btn diller ve
insanlarla dost olmu oluruz.
Mehmet Kaplan
R VE MATEMATK
Erzurumda Atatrk niversitesi ders programlarn hazrlarken
Amerikallarla beraber alyorduk. Son derece iyi, anlayl, yardmsever
insanlard. Kendilerinden ok eyler rendim.
Onlarn teklif ettikleri programda bir ey beni ok etkilemiti. Zira muayyen
bir kredili edebiyat ve kltr derslerine karlk, edebiyatlara mecburi ve tercihli
mspet ilim dersleri koyuyorlard. Btn rencilerin kompozisyon derslerine
devamlar artt.
Bu sonuncusunu anlyor ve btn kalbimle tercih ediyordum. Zira
kompozisyon, bir fikri ak ve seik olarak ortaya koymak, kelime ve cmleleri
doru bir ekilde kullanmak demekti. Bir edebiyatnn olduu kadar bir ziraatnn
da hele Trkiyede buna ok ihtiyac vard. Elimden gelse btn Trk
niversitelerine mecburi kompozisyon dersi koyardm. Zira dile hkim olmadan ve
fikirlerini sraya koymadan ne doru dnmeye, ne de onlar bakasna anlatmaya
imkn vardr.
Yalnz liselerde edebiyat ve mspet ilimleri zet olarak da olsa grm
genlerin niversitede ihtisas yaparken onlar tekrar okumalarna aklm ermiyordu.
Bu sahada bilgisi olan Amerikal Profesr: Bize bunu i adamlar tavsiye ettiler.
Edebiyat ve sanat kltr olan mtehassslar sosyal mnasebetlerde daha baarl
oluyorlarm. Mspet ilimlerden bir veya ikisini biraz derince bilen edebiyatlar da
daha doru dnyorlarm. dedi.
Aradan birka yl getikten sonra niversite seviyesinde bir Hava Harp
Okulu veya Faklte kurulurken ayn mesele tekrar karma kt. Tam bir teknisyen
olarak yetitirilmesi gereken havaclara Amerikallar, matematie eit kredili
13
14
16
18
Varlk-Kavram-Kelime.
Kelimeler, bir ynyle varlklarn zihindeki ses karl, bir ynyle de
dardaki varlklarn isimleri, yani dildeki temsilcileridirler. Bu yzden, bir
kelimenin dardaki varlk karl ile zihindeki kavram karlnn snrlar
deiik olabilir. O, bir varln ad gibi grnrken, zihnimizde daha baka
kavramlarn karl olarak da bulunabilir. Bu yzden bir kelimenin bazen bir, iki;
bazen de daha ok manalar olur. Genellikle cins isimlerle zel isimlerin dndaki
kelimelerin birden ok manalar vardr. Bunlara ok anlaml kelimeler denir: gz
gibi. (ocuun gz, masann gz, suyun gz). lk anlam, temel anlam,
konulu anlam gibi isimlerle anlan gerek anlamn dndaki anlamlara da
kullanm anlam, yan anlam denir. Yan anlam genellikle somut varlklar iin
kullanlr. Temel ve yan anlamlar, ayn zamanda kelimenin gerek anlamdr.
Kelimenin biri gerek, dieri mecaz iki anlam olabilir. Kelimenin szlk
anlamna gerek, ilk, asl manas; benzerlikten dolay ortaya kan ikinci manasna
da yaktrma, ireti, yani mecz mana diyoruz: eker gibi. (Bir eker ver, ne
eker ey) bir kelimenin gerek anlamndan uzaklaarak kazand yeni (soyut)
anlama mecaz anlam denir. Mecaz anlam kazanan kelime baka bir kelimenin
yerini tutar. Aslan ocuk, syleyiinde aslan, cesur kelimesinin yerini tutmaktadr.
Kelime soyut anlam kazanrken gerek anlamdan mecaz anlama doru
kayar. Somut kavramlara yklenen soyut anlamlar, soyut kavramlara yklenen
somut anlamlar ve soyut kavramlara yklenen soyut anlamlar mecaz anlam
olarak kabul ederiz.
Somut anlaml bir kelime, anlam genilemesiyle yeni bir somut anlam
kazanabilir. Gzm kanyor: Gz (somut) bir organ. Masann gz bo: Gz
(somut) ekmece.
Bu tr aktarma(lar)da, kelime somut (gerek) anlam koruduu mddete
yan anlam olarak kabul grr.
Somut anlaml bir kelime, soyut bir anlamda kullanlabilir: Kafam aryorda
kafa (somut) bir organ, Sende hi kafa yok.ta kafa (soyut), dnce anlamndadr.
Soyut bir kelime somut bir anlamda kullanlabilir: Doru insanda doru
(soyut) drst, gvenilir; Bir doru izdim.deki doru (somut) izgi anlamldr.
Baz kelimeler ortak bir ekil, benzer bir biimle de gsterilebilirler. Halbuki
zihnimizdeki kavramlaryla, darda karladklar varlklar ayr ayrdr. te bu
kelimeler de esesli veya sesde kelimeler deniyor: yz (fiil), yz (rakam) gibi.
Kimi kelimeler de ayr ekillerde olmalarna ramen ayn kavramlar veya
varlklar gsteriyor olabilirler. Bu durumdaki kelimelere de e anlaml kelimeler
denir: yz, surat gibi.
Birbirine zt kavramlar karlayan kelimeler de var: scak-souk; beyazsiyah; iyi-kt gibi. Bu tr kelimelere de kart (zt) anlaml kelimeler diyoruz.
19
kullanabilir. Kullanabilir ama yine de anlamann salkl olmas iin dilin tand
imknlarn dna kamaz.
Biyo-psiko-sosyal bir varlk olan insann psikolojik ynn dil vastasyla
toplum oluturur. Dile dkt, tad deerlerle toplum ferde muhteva
kazandrr. Fert de edindii muhtevay toplum ve tabiat ilikileriyle elde ettii yeni
kazanmlar, deerleri toplumuna ilave eder, toplumunu daha da zenginletirir.
Toplumda elde edilen bilim, sanat, felsefe, ahlak, teknik konularndaki yeni
bulular, baarlar, yaz ve konuma yollaryla toplumdan topluma, nesilden nesile
aktarlr. Bunlar da eitim ve retim yoluyla olur. Btn bunlar ise dil ile
gerekletirilir.
Dil, ortak insanlk tecrbelerini tayan, koruyan nemli bir vastadr. Dil ve
yaz olmasayd, insanlar baz konularda hayata sfrdan balamak zorunda
kalacaklard. nsan hayatnn btn tecrbeleri, can alc bulular, dilin salad
imknlarla devam ettirilir. nsanln ilerleme ve gelimesi bu sayede mmkn
olur.
Dil ve Millet
Mill Eitim Bakanlnn hazrlad rnekleriyle Trke Szlk, milleti,
Ayn toprak zerinde yaayan aralarnda din, dil, tarih, tre ve lk birlii bulunan
insanlar topluluu; ulus. diye tanmlyor. Aralarnda tarih kader birlii
bulunduuna inanan, bunun uurunda olan ve ayn topraklarda yaayan insanlar
millet olarak isimlendiriliyorlar. Dil, bu topluluu meydana getiren ana unsurlardan
biridir.
Dil, millet fertlerini birbirine kaynatrarak onlar ortak duygu, dnce,
inan, ahlk, estetik etrafnda toplayan ve o toplulua millet olma vasf kazandran,
onlarn mill benliklerini koruyup devam ettiren ok nemli bir etmendir.
Dil, milleti oluturan tek etmen deildir. Dilin dnda bu oluu belirleyen
treler, detler, tarih, corafya, sanat, ekonomi, hukuk gibi etkenler de vardr.
Btn bunlardan daha da nemlisi millet olmann uuruna ermek, bu uuru
duymaktr. Bu da gl bir eitimi gerektirir. Eitim de bir deerler aktarm
olduuna gre, bu aktarma iini dil yapar. Dil, onu konuan milleti gemiine
balad gibi gelecek olanlara da balar.
Destanlar, masallar, menkbeleri, hikyeleri, trkleri ve iirleriyle birlikte
glen-alayan, birlikte sevinen-zlen nesillerde mill uur var demektir. Btn bu
deerlerin taycs da dildir.
Dil, Kltr ve Medeniyet
Trke szlkte dil, insanlarn dndklerini ve duyduklarn anlatmak iin
kullandklar her trl iaret ve zellikle ses iaretleri dizgesi olarak tanmlanyor.
Kltr ise, bir topluluun tinsel zelliini, duyu ve dn birliini meydana
21
getiren, gelenek halindeki her trl yaay, dnce ve sanat varlklarnn topu.
Gerekli bilgileri edinerek muhakeme, zevk ve eletirme yeteneklerini gelitirmi
olma hali diye tanmlanm. Medeniyet (Uygarlk) da, insanlarn toplu olarak daha
iyi bir halde yaamalar ve tabiata hkmedebilmeleri iin gsterdikleri gayretlerden
kan sonularn topu ki bilim ve kltr halinde belirir, eklinde aklanm.
nsan, kltr ve medeniyetle ilgili btn baarlarn dile borludur. nk
insan bu konularda baarl klan, onun dil kurma yeteneidir. Dil kurma ise,
sembolik dnmedir. Sembolik dnme de insann d dnyay bir takm
sembollerle zihninde temsil etmesidir. nsan kuatan i ve d dnyaya ait eylerin
sembol olan kelimeler, insan zihnindeki o dnyaya ait kavramlarn addr. nsan,
d ve i dnyasn bu kavramlarla kurar, temsil eder. Her zaman ve her yerde,
baka zaman ve yerlerdeki varlklar zihnindeki kavramlaryla, onlarn sembolleri
olan kelimelerle yeniden canlandrr, onlarla istedii gibi oynar; yani dnr.
Zihnindeki semboller arasnda soyut ilikiler kuran insan, sembolik ilikilerin
sonularn kararak hkm verir. Hkmlerinin doru olup olmadn
sorgulayabilir. Semboller arasnda iliki kurma, soyut muhakeme ile hkm verme
ve ulat hkm sorgulayabilme, insana zg bir kapasitenin habercisidir. Demek
ki insan, sembollerle dnmekle kalmyor; sanki kendi dncesinin gerisine
ekilerek onu inceleme altna alyor. nsan, kendi dncelerini dnebiliyor;
onlar bir d gzlem cismini inceler gibi inceleyebiliyor.( Ylmaz zakpnar,
Kltr ve Medeniyet Anlaylar, s.14.)
htiyalarn etkili ve verimli bir biimde karlamak iin insann yapm
olduu aletler, doadaki olaylarla ve kendi kaderiyle ilgili olarak zihninde uyanan
sorulara cevap arama abas iinde gelitirdii mitolojiler, duygularn belirleme
ve ifade etme amacyla meydana getirdii sanat eserleri, birlikte yaamay
mmkn klan ahlak kurallar, bilgileri sembollerle temsil etmeye ve iletmeye
yarayan dil, vahiy kaynakl. bilgilerin kavranmasna dayanan iman, doadaki
olaylarn olu mekanizmasna ilikin varsaymlar tahkik etme metodu olan bilim,
ksacas kltr ve medeniyetle ilikiye getirebileceimiz ne kadar olgu varsa
onlarn hepsi, insana zg bir zihin kapasitesinin eseridir. Kltr ve medeniyetin
nesilden nesile iletilerek srekliliinin ve birikiminin salanmas dil sistemi ile
olmaktadr. Sembolik bir sistem ieren konumay, baka bir sembolik sisteme
nakletmek demek olan yaz, unutma ve arptmalar nleyerek bilgileri olduu gibi
muhafaza eder. Bir toplumun yeleri, davranlarna yansyan kltr ve medeniyeti,
yeni yetimekte olan nesillere etkileim yoluyla geirir. Bir toplumun hayat tarznn
yeni nesillere geirilmesine terbiye denir. Yazl eserlerle muhafaza edilen
birikimden de yararlanlarak formellemi metodlarla ve okul kurumu erevesinde
yeni nesilleri yetitirme srecine eitim denir. Snrlanm konularda belirli
bilgilerin kazandrlmas sreci olan retim, eitimin kapsamna girer.(age.s.19-
22
20) ite btn bu faaliyetler dil vastasyla gerekletirilir. Dil olmadan insann
btn bunlar gerekletirmesi imknszdr.
Dil, insann ruhu; insan da dilin ruhudur. Dil, insan iin vcuttaki kan
hkmndedir. Kan, hem vcudu besler, hem de vcut tarafndan beslenir. Dil de,
hem insan besler, hem de insan tarafndan beslenir. nsan, yapt, yeni bulduu
her eyi dile aktarr. nsan, kendinde ve evresinde olan her eyi dil ile tespit eder.
nsan, kendini ve evresini dile dntren varlktr. Dil, insann zihni, ruhi
kinatdr.
Dil, insanlar aras en kymetli al-veri aracdr. Altn ve elmasla
llemeyecek kadar stn bir aratr. nsann btn serveti, zenginlii dilindedir.
nsan, kinat dile tahvil eden varlktr. Kinat, insanda sese ve sze brnr, dil
diye grnr.
nsan uzviyetiyle tabiat, ahsiyetiyle de toplumu temsil eder. Yani, biyopsiko-sosyal bir varlk olan insann biyolojik yan tabiatn, psikolojik yan da
toplumun uzantsdr. nsan, bir ynyle tabiat, bir ynyle de toplumu yanstr.
Toplumun tabiata katt her ey onun kltrdr. Tabiata ilave edilmi insan
izlerine, eserlerine kltr ve medeniyet diyoruz. Bu, insann tabiatta nasl
yaadn da gsterir.
Tarihiler, antropologlar ve sosyologlar medeniyetle ilgili u ortak
zelliklerden sz ederler: 1 Belirli snrlar olan devlet, 2 Sosyal snflarn
belirmesi; iftilik, ticaret, zanaat ve sna retim gibi ayr i alanlarnn ortaya
kmas, 3 Yaznn kullanlmas, gzel sanatlarn ve fikir eserlerinin ortaya
kmas. (zakpnar, 1997,44)
Her toplumun kltr vardr. Ama medeniyete vcut veren ey, kendi
zihninin bal bana bir imkn kayna olduunu, insann fark etmesidir. Kendi
zihninin adeta dna karak kendi varln ve zihnini tasarmlayabilen, hayatna
anlam vermeye alan, kendi varlna ve hayatna ilikin rasyonel dzeyde yorum
yaparak hayatnn gayesini belirleyen insan topluluklarnda medeniyet ortaya
kyor. Bylece medeniyet, insann, biyolojik zorunlulukla u ya da bu ekilde
yapt fiillerin stne ykselerek, kendi zihninde belirledii bilinli bir ruhi
istikamete gre fiillerini retmesidir. Medeniyet, doaya reaksiyon yapmak deil,
insann, kendi zihin gereinin bilincine vararak, kendi varln, kendi zihnini,
doay, kendinin doayla ilikisini ve hayatnn gayesini belirlemesi ve fiillerini
bilinli olarak retme konumuna gelmesidir. u halde medeniyet, rasyonel bir ruhi
ykseliin bilincidir; o ykseliin belirledii inantr.
Biyolojik ihtiyalarn dorudan gdmne bal kalmadan ve doaya
dorudan reaksiyon yapma dzeyini aarak rasyonel planda problemler grmek,
bilinli tasarmlar yapmak, fiillerini o tasarmlarla tutarl olarak kararlatrmak,
23
25
DL VE KOMPOZSYON
Kompozisyon, sze ve yazya bal bir anlamave anlatma sanatdr.
Bunun iin de rencilerin, gerei grebilme, dnce ve duygular tahlil
edebilme yeteneklerini gelitirmeyi amalar. Onlarn her eyi iyi, doru ve gzel
olarak anlamalarn salayacak yolu gsterir. Bunun tek arac da dildir. Onun iin
dili iyi renmek ve iyi kullanmak zorundayz.
Konfyse sorarlar:
Bir lkeyi ynetmeye arlsaydnz, yapacanz ilk i ne olurdu?
Konfys yle cevap verir:
Hi kukusuz, dili gzden geirmekle ie balardm. Dil kusurlu olursa,
szckler dnceyi iyi anlatamaz. Dnce iyi anlatlmazsa, yaplmas gereken
eyler doru yaplamaz. devler gerei gibi yaplmazsa, tre ve kltr bozulur.
Tre ve kltr bozulursa, adalet yanl yola sapar. Adalet yoldan karsa aknlk
iine den halk ne yapacan, iin nereye varacan bilmez. te bunun iindir ki
hibir ey dil kadar nemli deildir.
Bu sihirli aracn insan ve toplum asndan nemini, Dil Denen Mucize
adyla Trkeye evrilen kitabnda Prof. Dr. Walter Porzg, yle anlatyor: Ve
btn dnyann dili bir ve sz birdi. Ve vaki oldu ki, arkta gtkleri zaman,
inar diyarnda bir ova buldular ve orada oturdular. Ve birbirlerine dediler: Gelin,
kerpi yapalm ve onlar iyice piirelim. Ve onlarn ta yerine kerpileri ve har
yerine ziftleri vard. Ve dediler: btn yeryz zerine dalmayalm diye, gelin,
kendimize bir ehir ve ba gklere eriecek bir kule bina edelim ve kendimize bir
nam yapalm. Ve demoullarnn yapmakta olduklar ehri ve kuleyi grmek iin
RAB indi. Ve RAB dedi: te, bir kavimdirler ve onlarn bir dili var ve yapmaya
baladklar ey budur ve imdi yapmaya niyet ettiklerinden hibir ey onlara
menedilmeyecektir. Gelin inelim ve birbirlerinin dilini anlamasnlar diye, onlarn
dilini orda kartralm. Ve RAB onlar btn yeryz zerine oradan datt ve
ehri bina etmeyi braktlar. Bundan dolay onun adna Babil denildi; nk RAB
btn dnyann dilini orada kartrd ve RAB onlar btn yeryz zerine oradan
datt. (Musann Birinci Kitab, Bap 11,1-9 )
26
27
Modern dil gr, dili, dnyay zihne mal eden, d dnyay ideler halinde
dilin tabiatna eviren kudret, dnyann fikre dnmesi akt olarak anlatrken
kelimeletirme oluumunu da dolaysyla dile getirmi oluyor. Bu gre gre dilin
gayesi varl kelimeletirmektir, yoksa sadece bir anlama arac olmak deildir.
nk dili sadece bir anlama arac olarak dnmek, varlk art olarak dili izah
edemez. Humbolta gre dillerin ortak amac dnyann zihni tablosunu ortaya
karmaktr. Reinerse gre de dnyaya eklini veren dildir. nk dil bizi kelime
gibi belirli kalplar iinde duymaya, dnmeye hatta idrake zorlar. Karlheinz
Daniels de dilin maddi dnyay manevi dnya haline evirdiini ve reel gerek
yannda ikinci bir gerek meydana getirdiini syler.
Dil ve dnce arasndaki ba kavramak olduka zor. Nasl oluyor da
gerek, idrak neticesinde kelimeye dnyor, idrakimiz nesneleri kavrayp
kelimeletirerek dile mal ediyor? Bylece nesneler kelimenin tam anlamyla dilde,
konuurken dnmede, dnrken konumada var oluyor. Yani nesneler gerekte
dil ile dnme oluumunda var oluyor.
nsan, varl dil yoluyla zihni yapya evirip kendine mal ediyor.
Kelimelerden rl dil ayla varl avlyor. Bir insann a ne kadar genise av
da o kadar zengindir. An zerine serpebildii varlk kadar dnyas vardr.
Kavramak, yakalamaktr, avlamaktr. Kelimesiz belirli bir kavram, kavramsz da
net bir dnce olmaz. Dil, dnyay avlama eylemidir.
yi bir eitim, doru renilmi, zengin bir dille mmkndr. Dili
zenginletirenler, geni dil alaryla varl yakalayp en iyi, en gzel ve en doru
biimleriyle onu nmze seren kltr ve sanat iileridir.
Konuurken kullandmz dil, iek tozlar gibi uup gider. Tekrar
yakalamak mmkn olmaz. Kalc olan dil, sanata konu olan, sanata malzeme olan
dildir. Edebiyat rnleri, somutluk kazanm dil yaplardrlar. Kalclk zellii
kazanmlardr. Dil, bu alanda zevk ve heyecan vericidir. Dile bu zellikleri
kazandran, katan da anlatandr. Anlatcnn ortaya koyduu anlatmdr. nsann
ii anlamak ve anlatmaktr. Bunu gelitirmenin yolu ise sanat deeri olan, edebi
anlatm rnlerini bol bol okumaktr.
Dille ilgili zl szler:
nsan, dilinin altnda gizlidir. (Hz.Muhammed)
Dil, insanln kendisidir ve zihni hayatmz onunla vardr.
Bir insan kendi dilini nerde en ok bulursa ordadr. (A.H. Tanpnar)
Dil, yaplmas iin herkesin bir ta koyduu bir ehirdir. (Emerson)
Dilin her kelimesinde tahmin edilemeyen bir hazine sakldr.(J.Guitton)
Dimalar dille oluur. (J.J.Rousseau)
Bana kusursuz, eksiksiz bir dil ver, sana byk bir ulus yarataym. (Leibniz)
Her mesele beni dile gtrr.(P.Valery)
28
Bir dilin gc, kendine yabanc olan eyleri atmakla deil, onlar bnyesinde
eritmesiyle belli olur. (Schiller)
Dil, bir ulusun aynasdr.(Schille)
KONUURKEN
nsan, konuan varlktr. Konuma, duygu ve dncelerin seslendirilmesidir.
Kelimeler ve cmleler halinde seslendirilerek karmzdakilere az yoluyla
duyurulmasdr. Konumay ve onun arac olan dili bize kazandran toplumdur.
Toplumun bize armaan ettii bu zellii, bu deeri eitimle daha da gelitirir ve
zenginletiririz.
Konumada da dile bir biim verme sz konusudur. Dilin anlaml en kk
yap talar olan kelimeleri kullanrz, konuurken. Her kelime bir duygu, bir
dnce, bir davran veya bir varlk gsterir. Konuan insan, bunlarn karln
bulamad kelimeler yerine, baz organlarn kullanmak zorunda kalr. Bunlara jest
ve mimik diyoruz. Bunlar, duyurmak istedii anlam iaret ederken, trl ekillere
girerler. Sanki bylece iimizde doan o anlam da yanstm oluruz.
Dil, iimizin, yani ruhumuzun aynasdr. Konumalarn dzeni, dilin
dzeniyle; dilin dzeni de i dnyann dzeniyle doru orantldr. Bedenimiz, en
kk yap talar olan hcrelerle rl olduu gibi, deta ruh da kelimelerle
rldr. Byk insan Mevlana, nsanolu dilinin altnda gizlidir. Bu lisan can
kapsnn perdesidir. Eer o perde yle bir aralanrsa gz, evin iindeki srlar
grr. Evde inci veya buday m var, altn hazinesi yoksa ylan veya akrep mi var,
onlara vakf olur. diyor. O halde dili dzeltme, insan dzeltme demektir.
dnyann zenginlii, dilin zenginliiyle birlikte artar. Dili onarp dzeltmek, insan
onarp dzeltmek demektir. Dil, dncenin evidir. Dnce de iimizin rn ve
malzemesidir. Bu da insan dille zde klyor. Dil insan, insan da dili belirliyor,
sanki. Ve sanki insan, bir rmcek, bir ipekbcei gibi kendi dil a, dil kozas
iinde yaar; a da koza da canlnn kendi vcuduna aittir.
nsanlar aras ilikilerde konumann nemi tartlmaz. Bakalarn
kendimize onunla balar, bakalarndan yine onunla zlr, koparz. Yunusun
diliyle dersek:
Sz ola kese sava sz ola kestire ba
29
33
aada: hamca,
35
36
ANLATIM
Anlatmla ilgili baz teknik terimler:
Kompozisyon bir anlatm sanatdr. Dile kiisel biim kazandrmaktr.
Anlatmak iini daha iyi kavrayabilmek iin, onunla ilgili baz terimlerin bilinmesi
gerekir. Bunlar, anlamay kolaylatrmak ve yazl bir metni daha rahat incelemeyi
salamak bakmndan nemlidir.
Anlatm, bir dilin kendi zevk ve kurallarna en uygun bir ekilde yazlp
sylenmesi; bir konu hakknda sz veya yaz ile bilgi verilmesidir. Tanmn da
iinde getii gibi anlatmn iki yolu vardr: Sz ve Yaz.
Sz ve yazlarla birer metin oluturulur. Bu metinler, anlatcnn setii
konuya ve maksadna gre anlatm kalplarna dklrler. Birer anlatm ekli
meydana getirirler. Bu ekillerden birine Nazm, dierine de Nesir denir.
Nazmn kmeleni ekli msra denilen diziler halinde ortaya kar. ki, ,
drt, msral kmelere ikilik, lk, drtlk denilir. Bu kmelerin hepsinin genel
ad ktadr. Divan iirinde bunlara beyit, teslis, terbi ad verilir.
Beyit:
..a/a
..a/b
lk:
..a/a
..a/b
..b/a
Drtlk:
..a/a/a
..a/b/b
..a/a/c
..b/b/b
abab apraz, aaab dz, aaaa zincirleme, abba sarma kafiye rgleridir.
Herkese kin gtme / Diken gibi bitme, yarm kafiye;
Ayrl hep zulm bildin / Beni nasl gnlden sildin, tam kafiye;
Glgeler imdi serin / Hakkn iyi verin, zengin kafiye;
Gitme kal dedi / Nefes al dedi, tun kafiye;
Sular akar yar sana / u dalar yarsana, cinasl kafiye trleridir.
Nesrin kmeleni ekli ise paragraflar halinde oluur. Her dizisine satr denir.
Tek cmlelik paragraflar olduu gibi, sayfalar boyu devam eden paragraflar da
olur.
37
Paragraf, iki satr ba arasndaki blmdr. Paragraf, bir fikri anlatan cmle
veya cmleler topluluu olarak da tanmlanr. Bir hkm tamayan, yani fikir dile
getirmeyen tek cmlelik paragraflara, iki ana paragraf arasnda ilgi kuran gei
paragraf denilir.
x
.
x
x
x
Yargl anlatmlar:
Ataszleri: Yazn glge ho, kn uval bo.
Deyimler: At alan skdar geti.
Cmleler: Atlar ok severim.
Bu anlatmlarn birinci ve ikinci trleri kalplam, ncler ise
kalplamam anlatm birlikleri olarak kabul edilir.
Bir metin oluturulurken bu anlatm birlikleri kullanlr. Bu anlatm birlikleri
de yazarn veya konumacnn niyetine, amacna gre farkl anlatm trleri
olutururlar. Bunlar da, hitap, ykleme, betimleme, tartma ve aklama diye
adlandrlr.
Hitap:
Ska kullanlan anlatm trlerinden biridir. Bir kiinin karsndaki birine
veya bir toplulua kar seslenmesi anlamna gelir. Bilgi veren yazlar aslnda bir
kiinin bir veya daha ok kimseye seslenileri olduu iin hitap anlatm tarz
kullanlyor. Nutuk, konferans gibi kompozisyon trleriyle bu hitap anlatm trn
kartrmamak gerekir.
ykleme:
ykleyici anlatm trnde ama, okuyucu veya dinleyiciyi olay iinde
yaatarak dndrmektir. Ele alnan konu, bir yerde, bir zamanda, belli kii veya
kiilerin bandan gemi olarak anlatlr. Bu da anlatmn gc lsnde okuyucu
veya dinleyicinin kendisini olay kahramanlaryla zdeletirmesine yol aar. Olay
yayormu gibi olur. Olayda sevdirilmek istenenler sevdirilir, nefret ettirilmek
istenenler de yerdirilirler. Bu gerekleirse, yazar amacna ulam olur.
Betimleme:
Betimlemede yazarn maksad, okuyucunun veya dinleyicinin hayalinde bir
konunun resmedilmesi, canlandrlmasdr. Bu da kelimelerle resim yapmaktr.
Daha ok kayp ilanlarnda ve tantmlarda kullanlr.
Tartma:
Tartma ise, yazarn bir fikri bakasna kabul ettirme, karsndaki insann
dncesini deitirme amacna yneliktir. Burada da yanl denilen bir fikir ve
doru kabul edilen bir kar dnce vardr. Yanl denilen rtlmek, doru
denilen de ispatlanmak, dorulanmak istenir.
Aklama:
Yazarn veya konumacnn maksad her hangi bir konuda bilgi vermekse,
aklama yoluna gidilir. Daha ok ansiklopedi ve szlk maddelerinde, ilmi
yazlarda tutulan bir yoldur.
Konu:
39
zerinde sz sylenen, yaz yazlan her ey, bir konudur. Konumac veya
yazarn hakknda sz syledii, zerinde durduu olay, dnce ve durumlarn her
biridir.
Konu, anlatmn temelidir. Yazar ne hakknda sz sylyor, neyin zerinde
duruyor, sorusu, konuyu bulmann anahtardr.
Konunun Maddesi:
Konuyu meydana getiren, onu oluturan dncelerin tm, konunun
maddesidir. Konunun ekirdeine, zne de konunun ana maddesi denir.
Bak As:
Konunun maddesi zerinde, hangi bakmdan durulacan gsteren ynne,
bak as denir. Maddeyi snrlayan, evreleyen, bak asdr.
Ana fikir:
Konu araclyla sylenmek istenen asl dnceye ana fikir denir. Yazar
asl yazmaya iten ama ana fikirdir. Yazarn sylemek istediklerinin temeli ve
zdr. Konunun zeti deildir. Konu, anlatlan ey, ana fikir ise, anlatlandan
kan sonutur. Ana fikri ararken, yazarn hangi konuyu ve hangi olaylar yazd
deil, o konu ve olaylarla ne demek istediidir, ana fikir.
Yardmc fikirler:
Ana fikrin daha da anlalmasn salayan, onu aklayan ikinci derecedeki
dncelere, yardmc fikirler denir.
Tema:
Ana fikir, yazar yazmaya iten ama, okuyucuya sunmak istedii asl
dnce idi; tema ise yazar yazmaya iten, onu buna zorlayan temel duygudur.
ekil:
Her tr yaznn d yaps, grndr. Dz yazlarda cmle, paragraf,
blm; nazmda ise msra, beyit, bent, l, kafiye gibi.
Yazlatrma:
Dile biim kazandrmak, bir eyler anlatarak olur, yani dili kullanarak. Dili
kullanmak, ona, bir konuyu, bu konuyla ilgili birtakm duygu, dnce ve hayalleri
yklemek demektir. Dil, bu yklendikleriyle bir ekil kazanr.
Yalnz, dile biim kazandrmak yetmez. Gzel ekillerle iirler, ykler
uydurmak mmkndr. Bunlar, aldatmamal bizi. Yaznn veya anlatmn ekliyle
z uygunluk tamal.
Gramer kurallarna uygun, olduka ssl sz dizileriyle kurulmu bir yazya
bazen gldmz olur. Niin yazlm olabileceini anlayamayz. Kelime
kuyumcular diye adlandrlanlar, ii bo sz demetleri retenlerdir. O tip yazlar,
ii boaltlm veya dolmam, balsz, mumdan petekler gibidir. Ne kadar
ineseniz de aznza bir damla bal gelmez.
40
41
Edebi trler:
Edebi trleri belirlerken u hususlara dikkat edilmelidir: Yazar hangi konuyu
ele alyor? Ele ald konu, bireyle mi, toplumla m; bilimle, sanatla, siyasetle mi
ilgili? O konuyu ele almaktan kast nedir, hangi amala o konu zerinde sz
sylyor? Amac, bilgi retme mi, bilgiyi yayma m; o konuda dndrme mi,
kamuoyu mu yaratma; yoksa elendirme, duygulandrma veya bir sonuca m
vardrmadr? Kulland metot nedir; gzlem, analiz, tme varm, tmden gelim,
karlatrma vs hangisidir? Dil ve anlatm nasl? Kelimeleri daha ok gerek
anlamda m; yoksa mecaz anlamda m kullanyor? Deyim, atasz, terimlerden
hangilerine, ne kadar yer veriyor? slubu nasl; yani yazarn anlatm zellikleri,
dz, sanatl, bilimsel zelliklerden daha ok hangisini gsteriyor?
Fkra:
Bir gazete ve dergi yazsdr. Gazete ve dergilerin belirli stun veya
kelerinde yaymlanr. Gncel, siyasal ve toplumsal sorunlar ele alr. Bunlar
ayrntlara inmeden iler. Grld gibi fkra, gndelik olaylara ksaca (150200
kelimeyle) dokunup geer. Toplumsal, siyasal ve kltrel gerekleri ortaya koyup,
bu yolla kamuoyu oluturmay ve onu ynlendirmeyi amalar. Makalenin kk
kardei denilebilecek ksa yazlardr. Ksa zamanda unutulan gnbirlik yazlardr.
Yaln ve youn bir anlatm vardr. Makale gibi fikri arlkl bir yaz trdr. Konu
yaznn giriinde ortaya konur, sonra kiisel gr asndan ilenir, gelitirilir.
Fkra yazarlar, gncel olaylar ve haberleri kendi dnya grleri dorultusunda
etkileyerek, yerine gre deitirerek kamuoyu yaratmay amalar. Tek kelimeyle
fkra yazar, znel davranr. Konular derinlemesine ilemez. Bu yzden ileri
srdkleri fikirler, her zaman tartmaya aktr. Fkra yazarlar, geni okuyucu
kitlelerine seslendiklerinden dilleri gnlk konuma dilidir.
rnek metin:
43
KALDIRIMDA KTAP
Dn Salahaddin Gngr, Kitap Morgu adl yazsnda, hemen her ke
banda beliren kitap sergilerinden bahsederken, yle deerli, yle aranmakla
bulunmaz kitaplar var ki, diyordu, insan bunlarn bir bardak Hamidiye suyu
pahasna nasl olup da satldna aar.
Trkiyede kitap kadar hakarete urayan hibir mal yoktur. Hamidiye suyu
deil, izmarit, kirli paavra, eski kundura, bo ie, hatta molozlarn iinden
karlan krk tahta veya demir paralar bile, srasna gre, ham maddesinin
tartsndan fazla fiyat ve alc bulurlar; yalnz kitap, kr olas kitap, ad batas
kitaptr ki yerlerde kpek tersiyle bir hizada, altna bir bez paras bile yaylmadan
pazara karlyor. lmine, edebiyatna tabanlaryla bir srada yer veren ve kafasnn
gdasn ayak altnda srndren bir memlekette kitabn, bakkal dkkanlarnda hi
olmazsa bir iki metre ykseklie aslan sprge kadar da haysiyeti kalmam
demektir.
Yeni ve eski harf, byk ve kk muharrir, dou ve bat eseri, telif ve
tercme, yaznn, imzann ve kalitenin her trls ayakaltndadr.
Vatanda! Bu faciada bir dman istilas kadar korkun bir tehlike gizlidir.
Vatanda! Kitab yerde srnen bir milletin btn kalknma hamlelerini byk
felaketler krar. Vatanda! yi, kt, kymetli, kymetsiz, telif, tercme, ne olursa
olsun, bu kitaplardan payna deni al, yorgann sat, fakat al, onlar yerden kaldr!
(Peyami Safa; Tan, 23 Temmuz 1935)
DRT NSAN TP
Hayata verdikleri mana bakmndan insanlar drt tipe ayrmak mmkndr:
1. Keyif adam,
2. Rahat adam,
3. adam,
4. deal (mefkre) adam.
Keyif adam hayatn manasn hayatn kendisinde arar: Yaamak iin yaar.
Maddi ve manevi zevklerin peindedir. Manevi zevkleri gzellie, iyilie, hakikate
gtrdkleri iin deil, zevk iin reddetmez. Keyif verici musikiyi, kaba heyecanlar
verici macera edebiyatn, gldrc ve dalak iirici tiyatroyu tercih eder. ki,
curcuna saz, kaba espri, sohbet, fkra ve hikye anlatmak zevki, kumar, dedikodu,
otomobil ve kotra gezintileri, seyahatler ve ziyafetler hayatn doldurur. Keyif
adam (epikryen) tipi, lsn kendisinde arayan insann bu l dnda
44
45
Krk sene evvel yirmi yana basm, yirmi sene evvel yirmi yana basm,
bugn yirmi yana basm Trk genci tipi arasndaki mthi fark gz nne
getiriniz.
Krk sene evvel, 1899 da yirmi yana basan Trk genci ki bugn altm
yandadr- vatan, millet, efkr- umumiye, hrriyet, adalet, milliyet ilah. Nedir?
Bilmiyordu. Bunlarn gazetelerde yazlmas ve mekteplerde okutulmas yasakt. O
zamann yirmi ya genleri arasnda pek az, Meveret gibi Avrupadan gizli
gelen birka gazetenin sayfalarnda, bu mefhumlar kaak uyuturucu maddeler
gibi koklayabildiler. Aldklar btn milli ve siyasi terbiye bu kadarcktan ibaretti.
Yirmi dokuz yanda, 1980de Merutiyeti idrak eden bu genlik, o terbiyeyi
almakta ok ge kalmt. Aa yaken eilir.
Yirmi sene evvel yirmi yana basan Trk genliiyle o nesil arasnda ne
fark! Yirmi sene evvel yirmi yana basan Trk genci, daha dokuz yanda, yani
sosyal uurunun doduu ada merutiyeti idrak etti. O zamann mektepleri,
gazeteleri, evleri, sokaklar, kulpleri, kahveleri yalnz millet, yalnz memleket,
yalnz inklp heyecanyla savruluyor ve alkanyordu. Merutiyetten Cumhuriyete
kadar tarih, bu nesle, yirmi asrda Trk milletine vermedii dersleri verdi:
Merutiyet inklb, 31 Mart vakas, Bosna-Hersek ilhak, Trablus harbi, Balkan
harbi be senenin iine skt. Arkasndan Byk Harp ve Milli Mcadele.
Bugn yirmi yana basan Trk genci, stiklal harbi olurken, beikte
baparman emiyor ve Cumhuriyet ilan edilirken, drt aya stnde
emekliyordu. Ne baskn, ne ihtilal, ne ilhak, ne de harp grd. Fakat krk sene
evvelki yirmi ya genci gibi kendini milli btne balayan uurdan mahrum deil.
Bilakis, mektep, hayat ve rejim, doduu gnlerden beri onun uurunu bu tek
idealin havas iinde yzdryor. Fakat Arap harflerini bilmeyen bu nesil de,
Babli caddesinin bir kfeyi dolduramayan birka telifiyle tercmesinden baka
okuyacak hibir ey bulamyor, kuru ve yavan mektep bilgisiyle kalyor. Btn
dallar ve kollaryla ne memleketinin tarihinden, ne edebiyatndan, ne din
akidelerinden, ne lisannn tekml safhalarndan, ne Trk, ne Arab, ne Acem, ne
Frenk medeniyet ve kltrlerinden haberi var. nk bunlarn hi biri mektepte
stnkr renilmez.
Bu nesil arasndaki farkn iinde pusu kuran mthi hakikati sezmeden
hibir kltr ve terbiye yaplamaz.
(Yeni Mecmua,5 Nisan 1939)
Deneme:
Herhangi bir konuda, yazarn kiisel gr ve dncelerini, itenlikle
kendisiyle tartt, iddiasz, kesin hkmlere dayanmayan, sohbet diliyle yazlm
bir trdr. Konu snrlamas yoktur. Genellikle sanat, kltr ve felsefe alanlaryla
ilgilidir. Sanat kavramyla, her trl sanat olay ve olgularn; kltr kavramyla da
49
insanolunun hayata ekil vermesiyle ilgili bilgi, eitim, hukuk, ahlak, gelenek,
grenek, din, devlet; retim, tketim, salk, insan, evre ilikileri gibi konular;
felsefe kavramyla da, insan ve onun hayatnn sebepler, amalar ve ilkeler
ynnden ele alnan grler ve dnceler kastedilir.
Denemeci, ne bir dnr, ne bir sanat, ne bir kltr, ne de bir bilim alnn
uzmandr. O, bir dil ve dnce ustasdr. Konusunu ilerken, dnceye nem
verir, konusuna dnce yoluyla yeni boyutlar kazandrmaya alr, baz gerekleri
okuyucusu ile birlikte arar, konusuyla ilgili zt ve eliik fikirleri ortaya koyarak
dncelerin gelimesine, grlerin genilemesine yardm eder. Ksaca
denemelerin konusu hayattr, insandr. Btn bunlar yaparken de dili bir kuyumcu
titizlii ile kullanr.
Denemeci, hayata ve insana kendi yaants (hayat tecrbesi) asndan
bakar. Denemeci, kendi bildiklerini, inandklarn, zevklerini, hatralarn,
gzlemlerini konu edinir; ancak, btn bunlardan, btn insanlara ders verecek bir
ekilde bahseder. Yaadklarndan ve okuduklarndan, aykladklarn uyumlu bir
ekilde btnletirir. Bir insanda btn insanln halleri vardr. eklinde
dnr; kendi hayatndan insanlarn hayatna gider. Bu ekilde zel hallerden
genel hallere ular.
Denemeci konusunu adeta kendi kendine tartr. Onu deiik ynlerden
deerlendirdii iin kesin ve pein hkml deildir. Denemenin amac okuyucuyu
dndrmektir. Onun dncelerini deitirmeye alrken, bir yandan da kendi
dncelerini paylamasn ister. Ona bir nevi beyin jimnastii yaptrarak, onun
hayata bak asn geniletmeye alr. Edebi bir dil kullanr. Anlatm sohbet
diliyle olur. Yazar, dncelerini kendisiyle konuuyor veya birisiyle dertleiyor
gibi anlatr. Anlatmda heyecan cmleleri, zgn bulular, ifadeler bulunur. Bilgi
aktarmaya ynelik trlerde olduu gibi dz bir anlatm yoktur. Dil, gnlk
konuma dilidir; ancak yazar bu dile kendi damgasn vurur.
Grld gibi denemeye zg bir konu yoktur. Her ey denemeye konu
olabilir. Deneme, okurlara hoa vakit geirttii, onlar avutup oyalad gibi,
birtakm gerekleri de retir. Okur bunlarn farkna varmaz. Yaznn itenlii
bunu hissettirmez. Denemeci, sylediklerini kantlama, belgeleme yoluna gitmez.
ne srd tezi, dnceyi kesin sonulara balamaz.
Gven duygusunun kayna sevgidir, bilgidir, saygdr. nsan sevdii,
bildii eylerden korkmaz, onlardan ekinmez, aksine onlara inanr balanr.
Bu duygu her eit faziletin fideliidir... Adalet, samimiyet, saadet, doruluk,
hakikate ballk, hatta iffet gven bahesinde serpilip geliirler. Bu para
konusu, kulland dil ynnden deneme trne sokulabilir.
rnek metin:
CANIM KTAP
50
yakn deildir. Ama bunun ardndan hangi koku gelir derseniz, baskdan yeni
km kitaplarn kokusu derim. Bu koku hangi yazarn iine bir bahar havas gibi
dolmam, hangi okurun hayaline yeni ufuklar amamtr? Ama yalnz koku mu?
Ya sayfalar aarken parmaklarn kda dokunmaktan duyduu o sabrszlkla
kark haz! Peki ya, kendinize o kadar yakn bulduunuz o eski kitaplarn kokusu
ne olacak? Onu nerelerde bulacaksnz? Geri zerlerinden yllar gemesiyle,
yapraklarn rengi gibi kokusu da umutur. O eski tazelikten sadece genzi yakan bir
aclk kalmtr. Ama buna karlk, onlarn arasna serpitirilen notlar, altlar
izilen satrlar ya da unutulmu kuru bir iek, o eski kitaplarn biraz da biz
olduunu gstermez mi? Genlerin yeni, yallarn da daha ok eski kitaplara
dknlkleri, belki de birincilerin mit, ikincilerin de hatra olmalarndan ileri
geliyor. En holanmadm kitaplar, yapraklarn bakalarnn at yeni kitaplarla,
iportaya den eskilerdir. Birincilerde yapraklar amann, ikincilerde hatralar
konuturmann imkn kalmamtr.
Szn ksas kitab her ynyle severim. Anlatlana dalp gitmekten,
yapraklara dokunmaktan, taze mrekkebin kokusunu duymaktan, evrilen
yapraklarn kard hrtdan holanrm. Odamdan darya ktm zamanlar,
yanma kk boyda bir kitap almay hi unutmam. Ne olaca bilinmez ki!
Bakarsnz, kalabalk iinde insana anszn yalnzlk kebilir.
...
12 Haziran l957
(Suut Kemal Yetkin; Denemeler, sf. 95,)
Hikye:
Belli bir zaman veya yerde az sayda insann bandan geen, geree uygun
olaylar ve durumlar anlatan eser. Yaanm veya yaanmas mmkn olaylar,
durumlar ilgi ekici biimde anlatan, okuyucuda heyecan, holanma duygusu
uyandran yazlar. Hikyeyi btn boyutlaryla belirlemek, geerli bir tanma
sokmak mmkn deildir. Hikyeye snr izmek, onu kstlamak, dondurmak
demektir. u tanmlamalar da onun snrlanamayacan gsterir: Hayatn bir
kesitinden insan, insann dramn, sanatn gereklerine uygun olarak yanstan bir
edebiyat tr..., Konusunu insann atmasndan alan, hayatn ksa dilimini
yanstan edebiyat tr..., Hayat kendi dnya grne gre yorumlayarak
anlatma..., Youn ve arpc bir ekilde insann scakln iletme; insan insana
ama, olaylarn, durumlarn en nemli ve en gerekli ynlerini seerek anlatma...,
Tarih ve toplum olaylarnn bilincine vararak, evrendeki, toplumdaki olaylar,
durumlar, nesneleri, insan sarsarak anlatan estetik bir anlatm..., Tabiata ve
insana zgn bir bak; hayatmza yeni anlamlar, yntemler, yorumlar getiren bir
anlatm sanat., nsandaki bilinmeyeni arayan bir bilimsel dnce disiplini; insan
karmaasn konu edinen bilimse bir alma biimi., nsandaki bilinmeyenlerin,
52
Eer, yklediimiz olay, ister tasarlanm, ister gerek olsun, byle bir anlam
tamazsa inandrc olmaz.
Bir olayn ortaya kmas iin ortada bir insan (veya hayvan) esinin
bulunmas gerekir. nsan sz konusu olunca da, zaman ve yer elerinden de
bahsetmek gerekir. Bu kavramlar birbirinden ayr dnlemez; yalnz, hikyede
anlatlan zaman ve yerin niteliinden sz alabilir. Hikyenin yasland her olay,
ya da durum, bir sorunu birlikte getirir. Bu sorun, insann insanla, insann doayla,
insann toplumla, ya da insann kendisiyle atmasndan bir yn ierir.
Gnlk hayat, anlarn toplamdr; hikyeci, bu anlardan olay rgsn
kurar. Yani olay, olaycklardan meydana gelir. Bunlar, kendi aralarnda adeta
organik bir btn olutururlar. Anlatlanlarn hayatla makul llerde ilikisi vardr.
Olay, zaman, yer ve kiiler kadrosunun meydana getirdii birlie aksiyon
denir.
Sanat, gnlk hayat grntlerinden setiklerini, kendi zevkine, dnya
grne, toplumsal artlarla devrinin sanat anlayna, kulland dilin ve hikye
trnn imknlarna gre btnletirir.
Kii ve Kiiler:
Gerek hayattan kaynaklanan roman, hikye, tiyatro gibi eserlerin bir amac
da, olaylar ve durumlar iinde insan insana tantmaktr. Olaylar ve durumlar
belirleyen ve ynlendiren insandr. Olay ve insan arasndaki iliki sreklidir.
Olaysz insan, insansz olay dnlemez. te bu bakmdan genel ller iinde
hikyenin temel esi de insandr. nsan; zaman, yer ve toplumsal evre ile
kuatlmtr. nsann kendisini kuatan bu varlklar arasnda bir konumu, bir
durumu vardr. te bu anlamazlklar, mcadeleler, hikyede olaylarn ak
(dinamizmi) iinde, kii veya kiilerle canllk kazanr. nsanlarn portresi, olaylar
ve durumlar iinde izilir.
nsanolu evresiyle mcadelesini, zihinsel, bedensel ve duygusal gleriyle
yapar. nsann gerek evresiyle ve gerekse kendisiyle olan mcadelesi, hikyelerde
"psikolojik ve sosyolojik"sebeplerle aklanr; yalnz, bu aklama yaplrken
hikayeci, insana bir toplum bilimci, bir ruh bilimci gibi yaklamaz. Hikyeci,
insan bilim adamlarndan daha iyi anlar. nk,onun konusu, (genel olarak insan
deil; (zel) olarak insandr, yani (ahsiyet) ve (fert)tir. Her insan ayr bir dnya
tekil eder. Gzel hikyelerde biz, belli zaman ve meknlarda yaayan, kendine has
dnyas olan gerek insanla karlarz.
Hikyelerde kiiler anlatlrken, d grnleri, ruhsal ve psikolojik
durumlar, zel tavrlar belirtilerek karakterleri izilir. Karakter, olaylar ve
durumlar erevesinde yava yava kendini belli eder. Hikyenin zm,
karakterlerden kendiliinden doar.
Hikyelerdeki kiiler, toplumsal hayattan alnmadr. Bunlar, hikyenin
konusuna, hikayenin ruhsal ve toplumsal olaylara bak asna ve vermek istedii
54
mesaja gre, sradan, nemsiz, kendi halinde normal tipler olabilecei gibi, gerek
hayatta ender rastlanan, insan gerei ile ok az badaan, ar tutkulu veya ar
zverili, maddi ve manevi bakmlardan gl kuvvetli, dengesiz, tutarsz, fanatik,
zetle, bir takm arlklar olan insanlar da olabilir. Birinci gruptaki kiiler
genellikle EHOV teknii ile yazlm hikyelerde, ikinci gruptakiler de
MAUPASSANT teknii ile yazlm hikyelerde konu edilir.
Olaylarla kiiler arasndaki ilikiler ok nemlidir. nsanlar, hikyelerde
toplumsal durumlar, hatralar ve trajedileriyle canlandrlr. nsanlar, yaama
iradelerine, arzularna, mitlerine, isteklerine, cesaretlerine, korkularna,
ihtiraslarna gre hareket ederler. Onlardaki ruhsal davran ve gelimeler, temelde
toplumsal ve ruhsal sebeplere dayanr. te hikyeci, kahramanlarn, bu temel
sebeplerle konuturarak, ya kiiliine uygun adlandrmalar yaparak veya olaylar ve
durumlar iindeki davranlarn vererek izer.
Zaman:
Zaman ynnden hikye, insan hayatndan seilmi anlarn para para
anlatmdr. Hikyede zaman, gerek duygusunu uyandrmak bakmndan nem
tar. Hayatmzda olaylar belli bir zaman dilimi iinde akar. Zaman, varlk
artmzdr. Hikyeci, ayn zamanda hayatn nemli anlarn gren, onu bize
gsteren kiidir. Hikyecinin bize gsterdii zaman, kendi iinde bir btndr.
Hikyede her olay, her karakter bir zaman ak iinde belirir; ancak, bu
zaman baz hikyelerde aka belirtilir, bazlarnda da olaylarn akyla sezdirilir.
Hikyelerde olaylar, ya kronolojik olarak veya boyutlu zaman
dilimleri iinde verilir. Olaylarn kronolojik olarak verilmesi demek, olayn batan
sona doru bir zaman srasn takip etmesi demektir. Bu tr hikyelerde olay ile
zaman eleri arasndaki bant dzenlidir. Anlatmda, giri (serim), gelime
(dm), sonu (zm) blmleri sras bozulmaz. Byle zaman sralamas
MAUPASSANT hikyelerinin temel zelliidir. Olaylarn boyutlu olarak
verildii hikyelerde, imdiki zamandan gemi ve gelecek zamana gidi-geliler
vardr. nsan, imdiki zamanda yayorken, pekl gelecek veya gemi zaman da
dnebilir. EHOV teknii ile yazlm hikyelerde genellikle olay imdi
oluyormu gibi verilir. Bunlarda, anlatma hayatn bir noktasnda girilir, girilen
noktadan ayr bir noktada hikye biter. EHOVa gre; Hikye bir olutur, bir
gelimenin tarihi deildir, zaman iinde byk bir yer doldurmaz, onun doldurduu
zaman, hikyenin anlatt, ou pek ksa olan zamandr. Hikyenin bir ncesi, bir
sonras vardr. O nce de, o sonra da mantn bulaca bir nce ile bir sonradr.
ncesi, anlatlan sahneyi hazrlayan, sonras ise, ondan doacak olaylardr ki
bunlar hikyeci de okuyucu da sezebilirler. Bu hikyelerde zaman ile olay
arasndaki iliki dzensizdir. Bir olayn bir sahnesi aydnlatlr; olayn ncesi ve
sonras bilinmez, okuyucu onlar sezebilir.
Yer:
55
Seme metinler:
ANADOLU TEBESSM
Anadoludan bir yol seiniz; herhangi bir yol. Bir yaz gecesi, ay gkyzn
doldurur ve yerin akllar ayna gibi parlarken, o yolda yryn. Gn douncaya
kadar yryn. Karnza kanlarn yan sra yryen kadnlar ve ocuklar
kacak; gngrm ihtiyarlarla selamlaacaksnz. Sonra alev yapl atlarn srtnda
imekten delikanllar geecek. ok eitli toprak, ok farkl dalar yolunuzu
tutmutur! Bir ylan srnerek geer. Austos bcekleri boyuna ter. ok parlak
ieklerle birdenbire karlaabilirsiniz. Sar gller, zambaklar, lalelerle. ocuklar,
kadnlar, nur yzl ihtiyarlar, kular iekler, atlar, atlarn stndeki kl gibi
genler hep glmser.
Btn haritasyla Anadolu glmseyen bir yzdr.
Ne kahkahayla glmtr var oldu olal. Ne de katla katla alamtr.
Anadolu hep glmser; saadette mesut mesut, felakette mahzun mahzun.
Bu glmsemeyi hibir turistin fotoraf makinesi tesbit edemez. Ne de Elia
Kazann film makinesi ve ne de Duhamelin kalemi bu tebessm zaptedebilir.
Tasvir ve tefsir edebilir.
La Jacondun glmsemesi gibi bir glmsemesi vardr Anadolunun.
Onda, ne sonradan grmln takn sevinlerini, ne de ilkel insanlarn
kendi vcuduna yapt matem ikencelerinin lklarn bulabilirsiniz. En byk
sevinte ve en byk acda o, en asil kimseler gibi, sadece tebessm eder.
57
58
Aman Paam nasl bir kitap bu byle, msaadenizle greyim diye kitaba
uzanacak oldum, beni eliyle durdurdu:
Brak imdi. Kitap nemli deil, yazdklarn sen de ben de biliyoruz. Ama
gzden kardm nemli bir problemi bana hatrlatm oldu, derin derin
dnmeye baladm...
Bir sre sustu ve gkyz gibi gzleriyle yzme bakarak:
-Yaptklarmz tehlikede!.dedi. Ben heyecanla sordum:
-Hangi yaptklarmz?..
-Cumhuriyet dahil, ne yapmsak!...
Aman Paam olamaz. Devletimizin dta ite itibar byk. Asayi
salanm, memleketi onaryoruz. Her ey ilerlediimizi gsterirken yaptklarmz
nasl tehlikede olabilir?...
Biliyorum, biliyorum diye ban sallad. Sonra glmseyerek konumasn
srdrd. Maddi potansiyelimiz yerinde. Ama manevi, manevi potansiyelimizin
bataryalar bo!...
Ben Atatrkn bu szlerinden hibir ey anlamamtm, susup beklemeye
baladm. O anlatt:
1910larda Abdullah Cevdet maskarasnn tihadnda bir yaz
okumutum, hi unutmam. Milliyetlerin maddi ve manevi varlklarndan sz
ediyordu. Bir asker olarak beni ok ilgilendirmiti. Bu, Alman dnr, Ludwig
Bchnerin bir yazs idi. Manevi boluklar doldurulmam, beslenmemi
milletlerin, hangi maddi dzeyde olursa olsun, bir gn keceini anlatyor,
spatlyordu. Bunu ben kolay anlayabilirdim; askerdim, bir ordunun morali
bozulmusa, hangi maddi gc bulunursa bulunsun, sava kazanamazd. Ludwig
Bchner, milletlerin de byle olduunu ispatlyordu. Btn hayatmda bu temel
fikri hibir zaman bir kenara koymadm. Ne yapsam, neye karar versem, maddi
sorumluluklar ve risklerini de tartar, gzden geiririm. Cumhuriyeti ilan ederken
de, apkay giyerken de, Arap harflerini brakrken de dnp tanmmdr, sonra
yapmmdr.
Her neyse, bugn bu kitab okuyordum. Yazar bir yerinde: Tarihten,
zaferlerden, byk adamlardan yoksun milletler, maddi imknlar geni olsa da,
ciddi bir sallantya dayanamazlar, kp giderler diyor. Birdenbire dndm:
Layikiz dedik, dinle iliiimizi devlet olarak kestik. Cumhuriyetiz dedik,
rejimimizi tehlikeye drmemek iin saltanat devrini ktledik, kazanlm byk
zaferleri bile birka satrla geitirmee baladk. Latin harflerini aldk, yeni
kuaklar binlerce yllk gemiinin hazinesinden yoksun braktk.
Biliyorsun, bunlar yapmak zorundaydk biz. Batnn bir paras olmak
gerekti. Ama,ya alan manevi ukurlar?...Bunlar yaptklarmz giderek tehlikeye
drr! Bugnn meselesi deil bunlar elbet... Ama biz yz sene sonrasn
bugnden dnmek zorundayz. Trk soyu ve ulusu ile kvanacamz
59
varlklarmz tarihin tozlu raflarndan indirip ortaya koymalyz. Nasl bir soydan
geliyoruz?. Neler yapmz?. Uygarlmzn dnya uygarlna katks nedir?..
Milli misak snrlar iinde kalan topraklarmzn geirdii tarih dnemleri nelerdir?
Yer altnda ve yer stndeki hazinelerimizin envanteri nedir?.. Yetitirdiimiz
byk adamlarn hayatlar, gerek dnceleri nelerdir?.. Btn bunlar arayp
ortaya koyacak bir messeseye ihtiyacmz var. Bylece milletimizin manevi
temelleri salamlar, morali ykselir, byk hamlelere giriir. Tarihimize ve
dilimize nem vermek zorundayz.
te Atatrkn o gnk bu dncelerinden, Trk Tarih Kurumu ile Dil
Kurumu kt. Her ikisi ile de Atatrk byk bir titizlikle uramtr.(smet
Bozda, Ekim 1974 Milliyet Gazetesi, sf. 5)
MODERN TRKYE
Ankarada her yeri dolatm, birok kimseyle temas ettim, ama daima hayal
krklna uradm. Ziyaret ettiim her ev, sanki rasgele oraya kuruluvermi bir
adr hissini verdi bana. indekileri de sanki benim gibi turistlerdi. Roma ve
Washington da dahil olduu halde belki de dnyadaki hkmet merkezlerinin en
milliyetisi olan bu ehirde, bana, Trkiyede olduumu belirten hibir iarete
rastlamadm. yle ki kadnlarn kendi aralarndaki konumalar bile, insana
Trkiyede olduu intiban vermiyor. Ankaral hanmlar, Parisli, Berlinli hanmlar
gibi konumaya zeniyor... lerinde ahsi, milli olan ne varsa silinip gitmi gibi.
Zaten Ankarann kendisi de ikakovari bir ehir. Gerek yuvalarndan kopmu,
kklerinden sklm insanlarn iindeki manevi derinlii bulmak iin- elbette ki
byle bir derinlikleri var onlarn da- istasyona dnp trene binmek, bu suni
Trkiyeyi terk ederek, gerek Trkiyeyi bulmak lazm... Evet, nerede olursa
olsun, ama gerek Trkiyeyi bulmak gerek!
...
Yeni Trkiyeyi saran en bulac. En kt mikrop, phesiz siyaset mikrobu.
Daha kesin konualm: Szm ona siyaset mikrobu. Gnmzn Trkleri,
kitaplarda okuduklar kimselere benzemek istiyorlar. Bu bakmdan uurlu veya
uursuz olarak, komularnda gerekten yeni olan her eyi kopya etmiler, bilhassa
ilerici olduklarn iddia eden komularndan. Rusya da bunlardan biri. Fransa da...
Tabii ihtilal Fransasn,1793Fransasn kastediyorum...
....
Eski Trkiyeyi medeniyete gtren tek vasta islamd. Gerek bir imanlar
vard. Kadnlar da kendileri gibi mmindi. Toprana, ok eitli ve derin kklerle
bal bir halkn dinini kknden skmeye kalkmann iyi bir ey olduunu iddia
edemeyeceim. Menelerine ok yakn olan bir halkn, i dnyasnn temelini tekil
eden dinini kknden skmeye kalkmann ok ciddi bir ey olduuna eminim.
60
62
66
zorluklar ile karlam. Yeni kitap ald, okuduu yok. Nereden alsn? Eline
geen ka para?
Kitap gnderin o adama. Her yl en aa on kitap gnderin. Ona
mesleindeki yenilikleri bildiren kitaplar, dnyay anlatan kitaplar, tarih kitaplar,
corafya kitaplar, yerli, yabanc romanlar, hikyeler, iirler. Boyuna yenilesin,
tazelesin bilgisini. Tazelenmeyen bilgi sner gider. Milli Eitim Bakanl niin
yapmaz bunu? Yazdrtsn o kitaplar, her birinden birka yz bin bastrp ilkokul
retmenlerine datsn, para da almasn onlardan. Yoksa yitirir o retmenleri.
Romanlara, hikyelere gelince, bugn bu lkede roman, hikye yazan birok gen
var, onlara da yardm etmi olur. Her yl gazetelerde, dergilerde birok yaz kyor,
ilkokul retmenleri onlardan da faydalanabilir. Milli Eitim Bakanl o yazlar
arasndan sesin, bir iki kitap yapsn, onlar da datsn.
Bylece retmenin kitapl kurulmu olur. retmenin kitapl kurulunca
ilkokulu bitirmi olanlarn kitapl da kurulur. Okulda toplanr o kitaplar,
isteyenlere verilir. Hele kylerde ok byk olur bunun iyilii. Okul var, okulun
yannda okumann ne ie yarayacan gsterecek kitaplk da var. Sonra
retmenden, kylleri belli gnlerde toplayp kendilerine o kitaplar okuyup
anlatmas da istenebilir.
Bylece lkede aydnlar snfnn da kurulup genilemesine yardm edilmi
olur.
Yalnz bu yol mu var? Bilmiyorum. Ama kendilerine ilkokulda okuma
retilenlerin sonradan da okumalarn salamaa almak gerektir. Yoksa
ilkokullarn hibir faydas, iyilii olmaz. Bir kimseye keman almasn
retiyorsunuz, ama sonra eline hibir havann, hibir ezginin notasn
vermiyorsunuz, neye yarar onun yay kullanmasn renmesi?
(Nurullah Ata; Araraken, Varlk Yaynlar,st.1954)
OKUMAK
Kltr ok geni, deerli bir dostum geen gn bana diyordu ki:
Artk benim iin yeryznde bir tek elence kald: okumak. Ne ikiden, ne
danstan, ne toplanmalardan; hibir eyden tatl bir duygu alamyorum. nsanlardan
kaan yabani bir mahlk oldum.
Bu duyu, belki sinir bozukluundan geliyor. Yalnz doru bir taraf var ki, o
da bu dostumun her tatl duyguya kar ta gibi donuk ve souk kald halde
okumaktan kendini alamamasdr. Demek kltrl bir insan iin; dnen, anlayan,
renmek isteyen bir kimse iin her elence geebiliyor, hepsi snp gidiyor;
yalnz okumak kalyor.
67
yle ise okumak nedir, nasl bir itir ki byle srekli ve kolay lmeyen bir
tad var?
Yaz, bir trl lm ortadan kaldrmayan insanolunun lme kar
bulabildii tek aredir. Yaz, zeknn fotorafdr. alardan alara, ellerden
ellere gee gee, btn tarihi ap gelir. Onda, insan hayatnn her yapra stnde
gezen gzlerin klar, dnen kafalarn glgeleri bulunur.
Gzel yazlm bir yazy okumak, snp gitmi bir varln fotorafna
bakmak gibidir. Daha dorusu, donup kalm, sessiz bir fotoraf deil; konuan,
dndklerini anlatan canl ve sesli bir sinema. Onun iindir ki yaz, birok
olamamazlklar olur yapmtr. l dirilmez; yz kurua Amerikaya gidilmez; her
byk adam bizimle konumaz. Bu byledir de, en byk yazclarn herhangi bir
kitab pek gzel yz kurua alnr ve bu byk dnc ile ba baa on gn, yirmi
gn, bir ay oturup konuabilirsin. nsanlk iinde, gne gibi, kendinden kan
zeklara yaklamak, biraz yanmak olsa bile, pek ok aydnlanmaktr. Onlar
anlamak, dediklerini kavramak iin dima dediimiz dnme makinesini iletmek
ve onu yormak lazmdr. Hangi varlk yorulmadan iler ve yanmadan parlar. Gne
kendi bile sonsuz karanlklara klarn verebilmek iin bir ate kazan gibi
durmadan kaynamyor mu?
Eski Yunann byk filozofu Sokrat, hi yazmad. Eer yetitirdii Platon
da byle yapsayd, Sokrat, baldran ausuyla deil, yaz yazmamakla kendini
ldrm olurdu. Kendinden byklerin ne dndklerini renmek iin onlarn
yazlarn okumak, retmenlerimizin saysn oaltmaktr. Okulda insann olsa
olsa on hocas olur. Hlbuki kitap okuyan iin her zl yazc bir deerli
retmendir.
yi bilmeliyiz ki, okuduumuz her satr, kafamzn iinde yeni bir dnce
lemi yaratr. Ya eski dncelerimizi yerinden oynatarak onlar canlandrr, ya
yeni bir dnce ile varmz artrr. Kitap, en gerek bir dosttur. Dalgnla
vurmadan okunan gzel bir kitaptan sonra, tpk ok sevdiimiz bir arkadala
konumaktan aldmz tad duyarz. Ona her an davetli gibiyizdir. armasna
gitmezsek bile o yine darlmaz, bkmadan, usanmadan bizi bekler. Biz yanna
gidinceye kadar gzleri gzlerimize tatl tatl gler; amaya ve evirmeye
baladmz beyaz yapraklar sevinten ellerimizi okar.
Okunacak eyin ne deerde olduunu kitapsz, gazetesiz kaldmz zaman
ok iyi anlarz. Hele yalnzlkta... Mtareke iinde ngilizlerin Maltaya srdkleri
yurttalarn pek ou gazetesizlik ve kitapszl yiyecek ve ieceksiz kalmak kadar
ac bulmulardr.
Bir an kendinizi tek banza bir odaya kapatlm olarak dnn. Biraz
ekmek ve su bulduktan sonra ilk arayacanz ey dilinizde n anlayan, konuacak
bir insandr, deil mi? Bu his, iinde yaadnz cemiyetten uzak kalmann verdii
68
atmas gibi deil, tersine Alplere trmanan daclar, cephanelie giren savalar
gibi, kaaklar ve yaamaya isteksiz kiiler deil, tersine iyi niyetli kimselerin
dostlarna ve yardmclarna komas gibi yaklamalyz kitaplara. Byle olmu ya
da olacak olsa, imdi okunan kitaplarn onda birinden pek fazla okunmaz, bizleri de
byle bir durum imdikinden on kat daha fazla sevindirir ve zenginletirirdi. Byle
bir durum kitaplarmzn satn alnmamas sonucunu doursa da biz yazarlarn
imdikinin onda biri kadar az yazmasna yol asa, dnya hi zarar grmezdi
bundan. nk yazmada durumun, okumadakinden daha parlak olduu sylenemez
kukusuz. (Hermann Hesse, ldrmeyeceksin (1911), ev.Kamuran ipal, AFA
Yaynlar, st.1991)
KTAPLAR
ki al veri, (dostluk ve ak) rastlantlara ve bakalarna baldr; biri
aramakla bulunmaz kolay kolay, teki yala solar gider. Onun iin hayatm
doldurup doyuramazd onlar. nc al veri, kitaplarla kurduumuz ilikidir ki
daha salam ve daha ok bizimdir. tekilerin baka stnlkleri vardr, ama bu
ncs daha srekli ve daha kolayca yararldr. mr boyu yan bamda, her
yerde elimin altndadr. Kitaplar yallmda ve yalnzlmda avuturlar, beni.
Skntl bir avareliin basksndan kurtarr, holanmadm kiilerin havasndan
dilediim zaman ayrverirler beni. Fazla ar basmadklar, gcm amadklar
zaman aclarm trplerler. Rahatm karan bir saplanty bamdan atmak iin
kitaplara bavurmaktan iyisi yoktur; hemen beni kendilerine eker, iimdekilerden
uzaklatrrlar. yleyken, onlar yalnz daha gerek, daha canl, daha doal
rahatlklar bulamadm zaman aramama hi de kzmaz, her zaman ayn yzle
karlarlar beni.
Atn yularndan tutup ardndan ekene yrmek kolay gelir derler. Bizim
Jacques, Napoli ve Sicilya kral, o gen, gzel, grbz adam, sedyeyle tatrm
kendini uzun yollarda, ba fukara ii bir yasta dayal, boz kumatan bir giysi ve
takkeyle; ama ahane bir alay gelirmi ardndan: tahtrevanlar, yularndan ekilen
trl trl binek atlar, rtbeli cbbeli kodamanlar, grevliler: Bu ne perhiz, bu ne
turu, dedirtecek gibi. yilemek elinde olan bir hastaya acnmaz. Pek doru olan bu
ataszn ben denemi ve kullanm olarak, kitaplardan grd yarar iin
syleyebilirim. Gerekten ben kitaplar, kitap nedir bilmeyenlerden fazla
kullanmam diyebilirim. Cimriler nasl gnn birinde kullanacam diye hi
dokunmazlarsa definelerine, ben de yle saklarm kitaplarm. Ruhum onlarn
benim olmasyla doyar, yetinir. Savata, barta kitapsz yola ktmz olmaz; yine
de hi kitap amadm gnler, aylar olur. Biraz sonra, yarn, canm istedii zaman
okurum, derim. Zaman yrr gider, beni dertlendirmeden; nk kitaplarmn
72
bilmiyorum; fakat btn bunlardan belki krk, elli nihayet yz tanesi iimde yaar.
brleri.. Elbette onlarn da faydas oldu, onlar da izini brakt. Hi birini
okuduuma piman deilim; hatta fena olduu daha ilk on sahifede anlald iin
attm kitaplar aldma da piman deilim. Ald on kitaptan yalnz bir tanesi iyi
olan adam bahtiyar saylr. Kitap aln, okuyun, beenirseniz devam edersiniz, fakat
bilin ki iyiler fenalarn, fenalar iyilerin sayesinde yazlp neredilir.
Aldanmak... Kariini bile bile aldatan muharrir yok gibidir. En fena yazan bile
eserinin iyi olduuna emindir ve sizi aldatmak istemez. Zavall, kendisi
aldanyordur. Siz aldanp bir buuk lira veriyorsunuz; o aldanp mrn veriyor.
Kim daha ziyanda?
Ben, mecmuanzda nihayet bir sahife yer tutacak bu satrlar ne kadar
zamanda yazyorum? Hi olmazsa bir saatm gidiyor. Siz belki on dakikada, hatta
be dakikada okuyuvereceksiniz. Yalnz bir saatim mi? Hayr, elbette her satrda
btn mrmn, btn okuduklarmn birer hissesi var. Roman yazan bir saatte de
bitirmiyor, haftalarn, aylarn o ie balyor ve kendisi kadar size, ziyade size
hizmet ediyor. Benim yazma veya onun romanna yalnz vakit geirmek maksad
ile bir gz atmak hakknz mdr? Beenmee mecbursunuz demiyoruz; fakat
dikkatle okumaa balayn, bizi okurken ciddi bir i grdnz bilin. Bizim
hakkmzda vereceiniz hkm ar olabilir. Bir para etmez diye elinizden
atabilirsiniz, fakat elenmek iin okumayn, nk ben de, o da sizinle elenmek
iin yazmyoruz.
Sylediklerimizi, yazdklarmz beenirseniz dikkatle okuyun ki
unutmayasnz. Size not aln, kitaplarn altn izin demiyorum; onu ben de
sevmem. Dikkatle, ciddiyetle okumanz kfidir; yani kitap veya mecmua
okuduunuz zaman elinizdeki yaz tuhaf vakalar bile anlatyorsa, ciddi bir i
grdnze inann. nk muharrir sizi gldrmek istedii zaman bile, size
hizmet etmek ister. Ama bu hizmet msavi adamlar arasndaki hizmettir; siz
muharriri kendinizden kk grr, onu ciddiye almaz ve eserlerini ancak vakit
geirmek iin bir vasta sayarsanz, o da size kser ve yazs, size srlarn tevdi
etmez. O zaman kitap okumu olmazsnz; btn yaptnz birtakm karalanm
ktlarla gz yormaktan ibaret kalr.
Not almak da olur; fakat beendiiniz cmle sizi buna icbar etmeli. O zaman
kalkar, kt kalem arar, yazarsnz. Ama acele etmeyin, kitap, mecmua yani
dostunuz yannzda, kamyor, kamayacak... (Nurullah Ata)
(Yedign, nr.53 14 Mart l934,s.5)
KTAP
75
Her toplum bir kitaba dayanr: Ramayana, Neideler Neidesi veya Kuran.
Senin kitabn hangisi?
Dostoyevski, Avrupay kendimizden ok daha iyi tanyoruz, diyor. Biz ne
kendimizi tanyoruz, ne Avrupay. Tarihimiz mhr sklmemi bir hazine.
Sosyologlarmz bir kzlderili kyne kefe gider gibi, alan almalarna
koyuluyorlar. Avrupay, Avrupann istedii kadar tanyoruz.
Ne var ki ihtiyar Bat da hafzasn kaybetmie benziyor. UNESCO, kitap
ylnda, kitap iin yazlm en gzel eseri hatrlayamad: Susam ve Zambaklar.
Susam ve Zambaklar Ruskinin en ok sevilen, en ok okunan kitab. yle
diyor Ruskin: Kendimize dost seeceiz. En iyilerini semek istiyoruz, ama nerde
bulacaz o dostlar? Ka kii tanyoruz? Her istediimizle tanabilir miyiz?
Talihimiz yar olursa, uzaktan grebiliriz byk bir airi, sesini duyabilirsek ne
devlet... Bir bakann odasnda on dakika kalmak, bir kralienin baklarn bir
saniye zerimize ekmek mit edeceimiz bahtiyarlklarn en by. Ama hep
buna benzer mesud tesadfler peindeyizdir. Yllarmz, duygularmz,
kabiliyetlerimizi harcarz bu uurda. Saysz zilletlere katlanrz. Bize her an
kollarn aan bir dostlar topluluundan habersiz yaarz. lerinde hkmdarlar da
vardr, devlet adamlar da. Gnlerce ikyet etmeden iltifatlarmz beklerler. Az
amalarna izin vermeyiz. Filhakika sei hrriyetimizin hudutsuz olduu tek
dnya: kitaplar dnyas.
Ruskin kitaplar ikiye ayrr: Geici olanlar, kalc olanlar. Geiciler faydal
veya tatl birer konuma: Seyahatnameler, hatralar. Bunlar kitaptan ok bir nevi
mektup, bir nevi gazete. Kitap, sohbet deil, yazdr. Birka sayfaya sdrlmak
istenen btn bir hayat. Ebediyete yollanan mesaj. Kimsenin sylemedii ve
syleyemeyecei gerek. Yazar, o birka sayfay kaleme almak iin gelmitir
dnyaya. Mmkn olsa taa kazr fikirlerini.
Ktphane, btn alarn, btn lkelerin lmszleri ile dolu. Bu ulular
bezmine kabul edilmenin tek art: Liyakat. Mabede bayalar giremez. Diriler
naziktir, lmszler titiz. Gerekten severseniz konuurlar sizinle. Bir kitab
okurken ne gzel kitap deriz, yazar da tpk benim gibi dnm. Yanl, yle
dememiz gerekirdi: Bunu daha nce hi dnmemitim ama, galiba doru. Yahut,
belki imdi anlayamyorum, birka gn sonra anlarm. nce teslimiyet, anlamak
cehdi. Sonra hkm. Yazarn gerekten deeri varsa, dncesini, bir hamlede
kavryamazsnz. Sylemek istediklerini btn ile syleyemez yazar, sylemek de
istemez. Gizler, istiarelere bavurur.
Gzel sabahlar kucaklayan sis gibi gzel eserleri saran bu sis de tabii.
Dnceye cazip ve parlak bir biim vermek kltr dnceyi. Byk yazar
iinden gelen sesi olduu gibi haykrandr. Kelimeleri kullanrken avamn houna
gidip gitmeyeceini dnmez. Derin bir dnceyi anlamak, o dnceyi
76
kavradmz anda derin bir dnceye sahip olmaktr. Kendi iine, kendi kalbine
inmektir. Nesneleri bulutlar arkasndan grrz. Dnmek bu sisleri yrtarak
aydnla varmaktr.
Yazar dncesini yardm olsun diye sunmaz. Bir mkfattr bu. Layk
msnz, deil misiniz? Anlamak ister. Tabiat da yle deil mi? Altn neden
topran derinliklerinde? Okurken aratrmaya kacanz maden: yazarn
dncesi veya niyeti. Aralarnz: Zek ile bilgi. Kayay kracak, madeni
eriteceksiniz. nce kelimeyi fethedeceksiniz, sonra heceleri, harfleri.
Bir aydn yabanc dil bilmese de olur, ok kitap okumasna da ihtiya yok.
Yeter ki ana dilini gerekten bilsin. Kelimeleri ecereleriyle tansn. Asil olanlar
adilerinden ayrsn. Karanlk kelimeler vardr, arlar gibi vzldayan kelimeler.
Tadklar hibir dnce yoktur, kimse tarafndan anlalmazlar. Ama yine de
herkesin azndadrlar. Onlar iin yaanr, onlar iin lnr: Hayalimizin rengine
brnrler. Gremeyiz onlar, pusudadrlar. Ve bir atlta paralarlar bizi.
Dilimizin her kelimesi baka bir dilden gelmitir. Nice lkeler dolamtr bize
gelinceye kadar. Ciddi olarak okumak isteyen yunan alfabesini renmeli (Ruskin
ngilizlere sylyor bunu). Her dilden lgatler bulunmal ktphanenizde.
Okuduunuz metinde hibir karanlk kelime kalmamal.
Bykler, bayalar meclislerine kabul etmez. Baya, hissetmeyendir.
Sevmeyen, sezmeyen, anlamayandr. Akl doruyu gsterir; iyi ile kty ayran;
gnl. Byk llerin dostluuna, iyi ile kty birbirinden ayrmak iin de
komalyz. Gerek bilgi, disiplinli ve denenmi bir bilgidir... Gerek heyecan
imtihandan gemi bir heyecan. lk cokunluklar botur, aldatcdr. Kapldnz m
uzaklara srkler sizi. Duygunun asaleti, kuvvet ve isabetindedir. Almas yasak
bir kapy zorlayan ocuun, efendisinin eyalarn kartran uan tecesss
terbiyesiz bir tecesss. nsanln bilgi susuzluunu gidermee alan tecesss,
asil. Bizi bir dedi-kodunun teferruatna zincirleyen alaka, serseri bir alaka; can
ekien bir toplumun aclarna ortak eden alaka, insanca.
ngiliz hodgamdr, heyecanszdr, hissizdir. Bir millet deil, bir yn. Yn
kolayca kandrabilirsiniz, duygular hibir temele dayanmaz. Yn dnmez,
maruz kalr. Nezleye yakalanr gibi tutulur bir fikre. Atei ykselince aslanlar,
nbet geince her mukaddesi unutuverir. Byk bir milletin duygular ll,
dzenli, devamldr.
Okumaktan hangi hakla sz ediyoruz? Okuma terbiyesinden nce, ok daha
mhim, ok daha acil disiplinlere muhtacz. Byle bir ruh haleti iindeki insanlar
nasl, neyi okuyabilirler? Byk bir yazarn tek satrn anlamalar imknsz.
Kendini yn haline getiren bir millet payidar olamaz. Tek kaygs para olan
bir yn yaayamaz. Dnceyi kmsyoruz. Kitaba harcadmz paray, atlar
iin harcadmzla kyaslarsak, yerin dibine girmemiz gerekmez mi? Kitap sevene,
kitap delisi diyoruz. Kimseye at delisi dediimiz yok. Kitap yznden sefalete
77
den grlmemi. At urunda iflas eden edene. ngiliz milletinin ikiye verdii
para kitaba verdiinin ka misli, hi dndnz m? En gzel kitap bir kalkan
bal fiyatna. Alan nerde? Umumi ktphaneler resmi ziyafetler kadar pahalya
mal olsa idi hkmetimizin daha ok iltifatna mazhar olurdu phesiz. Kitaplar
bileziklerin onda biri kadar etse beyefendilerimize hanmefendilerimiz arada bir
okumak hevesine kaplrd belki. Biroklar kitab ucuz olduu iin almaz.
Dnmez ki kitabn tek deeri okunmasndadr. Bir deil birok defalar
okunmasnda, izilmesinde, tannmasnda.
Felaketimizin kayna kltr yokluu. Bizi helak eden ne ahlakszlk, ne
bencillik, ne kafamzn ar ilemesi. Bir renci kaytszl iindeyiz. Hoca
tanmadmz iin yardm grmemize imkan yok.
Hayat anlamadan geip gidiyoruz. Olgunlamak kalbin daha hassas, kann
daha scak, zekann daha ilek, ruhun daha huzurlu olmas demek. lerinde byle
bir canllk, byle bir hayat cokunluu duyanlar dnyann biricik hkimleridir.
Btn dier hkmdarlklar bu saltanatn maddilemesi, fakirlemesidir. Bir nevi
tiyatro krall. Gerek hkmdarlar ebediyen hkmrandrlar. Hazineleri yama
edildike zenginleir.
Meclisten tahl iin kanunlar geirdiniz. imdi bir tahl sz konusu. Daha
nefis, daha besleyici bir ekmek salayacak, bir tahl: Susam. Bu susam, kaplar
aan by. Harami maaralarnn kaplarn deil, hkmdar hazinelerinin
kaplarn: KTAP. Cemil Meri, Bu lke, tken Yaynlar, st. 1979,sf.150155)
NSANLAR
u aa bakyorum da ortalkta eit eit insan gryorum: Marks insan,
Froyt insan, Adler insan, homoekonomikus vs.
Marks insan, ruhu bir muz gibi koparlp atlm, dininin yerini jimnastik
alm, tanrsna madde, kilisesine parti ikame edilmi, dnya hakkndaki btn fikri
laboratuvarlarda imal ve kendisine klieler halinde telkin edilmi, te dnya ve
hesap vermek inancndan habersiz, grnmeyen bir el tarafndan gn gelince
fabrikaya veya savaa srlen, ld gn yarm kilo fosfor veya 2 kilo suni gbre
deeri olan bir insan. deali, vnc ve gece ryalarn para para eden tek esrar:
Aya kmak, korkun bir silah yapmak ve hayvan kadar bile deer vermedii br
insanlar gerektii gn bir anda ve bir rpda yok etmek. Bu tipin turusunu Rusya
kurmutur.
Froyt insan: bu tipe daha ok talyada, Fransada, spanyada raslanr. Yani,
sanki bu teori latin rk iin kurulmutur. Akllarndan geen, hatra defterlerini ve
takvimlerini dolduran, ilerini ayarlayan, gn programlayan hep Froyttur.
Dillerinin altnda hep bir bakla vardr, szleri hep kinayedir. Szlerini hep deiik
olarak anlarlar. nk onlar iin dnyada tek nemli, en nemli ey cinsiyettir.
78
Dnyann mihveri kadndr. Her ey hep onun evresinde dner. Tipimiz de ayn
saaklarda cambazlk yapan bir uyurgezerdir. Eseri kadndr. Sanat kadnda tter.
Her ey bir kadna dorudur. Ve kadn, o, ufukta eriilmeyen vens, serap ve ideal
hayaldir. Bu tip, papazdan ok falcya inanr. Kilise, anne-babann basksyla gnah
kartmaya, bir de gizli evlenmelere yarar.
Bir de homoekonomikus vardr. Mehur iktisadi adam. Klasik, abstre
iktisadn ls. Bu tip, paray tanrlatrm, her yere parann tapnaklarn
datmtr: bankalar, borsalar. Hereyin ls paradr. Akn ve dinin ls bile.
Bu adama gre, merhamet bir hastalktr, insan da eya gibi smrlr. Zek, istila
etmektir. Bu tipin bol bol bulunduu yer Anglosanson lkeleridir. Petrol
krallarnn lkesi. Haftann alt gn para kazanlr, yedinci gn gnah karlr,
Pazar gn, ndeki haftada snrsz, dizginsiz, kaytsz artsz para kazanmak iin
ruhu hazrlamaa yarar. Onda hala gnah duygusu diye atalardan kalma bir vicdan
kalnts ve ac ekme ihtimali varsa, o da, kiliseye birka kuru balanarak
bertaraf edilir.
Ve Adler insan. Adler insan iin en nemli ey, baardr. Eer tipimiz da
dnkse, hayatnn iki safhas var demektir. Birinci safhada iyi bir arkada, iyi bir
cemiyet yesidir. alkandr, i adamdr. Fakat bir kere bir ite baar kazand m
orda durmaz ve hemen evresine tahakkm etmee kalkar. Gcnn yettiine
zulm saar. O zaman anlalr ki, i yapmak, kazanmak onun gayesi deildir.
Onun gayesi, dier insanlar hkm altna almak ve ezmektir. Yok, bu kii, ie
dnkse, bir baarszlkta aya birden srer ve artk kendi fildii kulesine
kapanr. Bu, iinden olgunlalan ve ilerde eser meydana koymak iin kapanlan bir
fildii kule deildir. nsann iinde gittike azald, ld, tkendii bir kule. Bir
homoekonomikus iin gaye paradr, baardr. Bir Adler tipinin ise, para ve baar,
egosunun tatmini iin vastalardr. Bu tipin anayurdu Almanyadr. Almanlarn
zengin ve kuvvetli lke olduktan sonra neden rahat durmadn, faizme ve dnya
hakimiyetine yneldiini ancak bu tiple aklayabiliriz. imdi bu donelerle, bir
Brigitte Bardotnun baarsn Froyt faktryle, bir James Deani Adler faktryl
yorumlayabiliriz.
Bir de ekzistansiyalist tip var. Btn bu modern tiplerin ve klasik tiplerin
inkr ve byk ehrin iinde tabiat yaama tipidir ki, alaydan kar, korkulu bir
alaydan. Kendi felsefesiyle bile ba zayftr. Acayip kyafetlerinin ve yarm
sakallarnn altnda an buhrann en keskin bir izgi halinde gzler nne
sererler.
te bat dnyasnn mcerretten mahhasa giden tipleri. Bat dnyasnn
tipleri bazan bu tiplerden biridir, bazan da birkann veya hepsinin karmas. Bir
batl insanda Marksn, Froydun, Adlerin yer yer kmldadn grmek
mmkndr.
79
80
Her ey, gerekten bir mucize midir? Dikkatle baklnca, gerekten insan
hayran brakan, tabiatst saylacak bir nitelikte midir?
YENDEN BALAYI
Allahm, bakyorum her mahlukun yavrusu..
Yeeren ayrlarda yeni otlayan kuzu,
Toprakta karncalar, kular yuva dolusu.
Dnk kuru dallarda ilk atlyan tomurcuk.
Bir anne kucanda glmsiyen bu ocuk!
Gzlerinde ilk hayret, dudanda ilk hece.
Beri yanda cvlt iinde btn bahe,
Kendiliinden aan gl, doan gn, biten k,
lmlerin iinde bu yeniden balay!..
1946
RABBM, NHAYET SANA
Rabbim, nihayet sana itaat edeceiz...
Artk ne kin, ne haset, ne de yaamak hrs,
Belki bir sabah vakti, belki gece yars,
Artk nefes almay brakp gideceiz...
Ben artk korkmuyorum, hereyde bir hikmet var
Gecenin sonu seher, kn sonunda bahar.
Belki de bir baheyi mjdeliyor u duvar.
Birer aa altnda sevgilimiz, annemiz.
Gece dememi sema, dalga bilmeyen deniz,
En gzel, en bahtiyar, en aydnlk, en temiz
mitler iindeyim, ok kr leceiz...
1941
HER AKAMK YOLUMDA
Her akamki yoluma koyulmu gidiyorum.
Her akamdan vcudum bu akam daha yorgun.
yle istiyorum ki bu akam biraz skun,
Bir cami eiine yatversem diyorum.
Rabbim, urackta sen bari gzlerimi yum!
Sen, bana en son kalan, ben senin en son kulun;
Bu akam, artk seni anmayan stanbulun
Bombo bir camiinde uyumak istiyorum.
81
bana camie gelmi grdm! Berhudar ol olum, gzlerimi kapamadan evvel bunu
grmek beni mteselli etti! dedi.
Hem geldiimi hem de bayramm tebrik etti. Yanndaki eski adamlar da
onun gibi tebrik ettiler. Bu basit hadiseden pek samimi olarak mahzuzdular. O
sabah gnlm her zamandan fazla akt.
*
Biz ki minareler ve aalar arasnda ezan seslerini iiterek bydk. O
mbarek muhitten ok sonra ayrldk, biz byle bir sabah namaznda anne millete
tekrar dnebiliriz. Fakat minaresiz ve ezansz semtlerde doan, frenk terbiyesiyle
yetien Trk ocuklar dnecekleri yeri hatrlayamyacaklar!
Yahya Kemal Beyatl (1884-1958)
MSLMAN SAAT
stanbulu yeniletiren ve yerlisini artan istilalarn en gizlisi ve en tesirlisi
yabanc saatlerin hayatmza girii oldu. Saat den kastmz, zaman len alet
deil, fakat bizzat zamandr. Eskiden kendimize gre yaaymz, dnmz,
giyiniimiz ve kendimize gre, dinden, rktan ve ananeden hayat alan bir zevkimiz
olduu gibi, bu hayat slubuna gre de Saatlerimiz ve gnlerimiz vard.
Mslman gnnn balangcn afan parltlar ve sonunu akamn klar tayin
ederdi. Madenden salam kapaklar altnda sakl tutulan eski masum saatlerin
yelkovanlar yorgun bcek ayaklar tarznda, gnein sema zerindeki hareketiyle
az ok ilgili bir hesaba uyarak, minenin rakamlar zerinde yrrler ve sahiplerini,
zamandan aa yukar bir dorulukla haberdar ederlerdi.
Zaman sonsuz bahe ve saatler, orada aan, kah saa, kah sola meyleden,
gneten rengarenk ieklerdi. Yabanc saati alkanlndan evvel bu iklimde, iki
ucu gecelerin karanliyle simsiyah olan ve srt, eitli vakitlerin krmz, sar ve
lacivert ateleriyle yol yol boyal, byk bir canavar halinde, bir gece yarsndan
dier bir gece yarsna kadar uzanan yirmi drt saatlik gn tanlmazd. Ikta
balayp kta biten, on iki saatlik, ksa, hafif, yaanmas kolay bir gnmz vard.
Mslmann mesut olduu gnler, ite bu gnlerdi; erefli gnlerin vakalarn bu
saatlerle ltler. Geri, astronomi hesaplarna gre bu saat iptidai ve hatal bir
saatti. Fakat bu saat, hatralarn kutsi saatiydi. Alafranga saatin detlerimiz ve
ilerimizde kabul ve alaturka saatin geri safa dp camilere, trbelere ve
muvakkithanelere braklm battal bir eski saat haline gelii, hayata bak
tarzmz zerinde korkun bir tesire sahip olmam deildir.
84
saatleri gece renginde gsteriyor. lde yolunu aranlar gibi biz imdi zaman
iinde kaybolmu kimseleriz.
Ahmet Haim (1885-1933)
DLBLGS
Bir dilin doru ve dzgn konuulup yazlabilmesi iin gerekli kurallar
ortaya koyup anlatan bilgi dalna dilbilgisi denilmektedir.
Bir dili iyi konumak, onun yazl metinlerini anlaml okumak iin baz ses
zelliklerini bilmek, ona gre konuup yazmak, konuurken de vurgulara ve
ulamalara dikkat etmek gerekir.
DLMZDE BAZI SES OLAYLARI
Dil, kalba konup ilenmi sesler sistemidir. Trkemizde krka yakn ses
vardr. Sesler, dilde harflerle gsterilir; yani seslerin dildeki temsilcilerine harf
denir. Dilimizde 29 harf vardr: a, b, c, , d, e, f, g, , h, , i, j, k, l, m, n, o, , p, r,
s, , t, u, , v, y, z. Bunlardan sekizi sesli, dierleri de sessiz harf olarak
adlandrlr.
Kltr dilimizde a, e, g, k, , l harfleri birden fazla sesleri temsil ederler.
Mesela, dalk balardaki ler ile dn dediindeki ler ayn deiller.
Sesli harflerle gsterilen seslerimiz a, e, , i, o, , u, sesleri kaln-ince, dargeni, dz-yuvarlak diye snflandrlr. Kalnlar: a o u, inceler: e i , dzler: a e
i, yuvarlaklar: o u , darlar: i u , geniler: a e o dr.
86
Ses tremesi:
Ev-i grdm derken bir zorluk yaamayz ama sevgi-i grdm derken
zorlanrz. Bu zorluu gidermek iin de sevgi-y-i grdm deriz.
Hepsi-den isterim deil de hepsi-n-den isterim deriz. Bendeki-den al demeyiz
de bendeki-n-den al deriz. E-m bil-m adamdr, E-i-m bil-i-m adamdr
eklinde syleriz.
Ses dmesi:
Adam yere ser-il-di derken bir zorlukla karlamayz ama adam yere deviril-di derken zorlanrz; bu zorluu, adam yere devr-il-di diyerek gideririz.
lerilemek gnln diriliinden ve dzeninden balar demeyiz de ilerlemek
gnln dirliinden ve dzeninden balar deriz.
Topkaps, Topkap; Edirnekaps da Edirnekap olur. (nl dmesi)
Alak-k deil de ala-ck; kk-k deil, k-ck; ast-subay deil
astsubay deriz. (nsz dmesi)
Bugn hastahaneleri hastane, eczaneleri de eczane yaptk. (Hece dmesi)
Ses deimesi:
yle demedim ama deyeceim, derken biraz zorlanyoruz; ama diyeceim
derken rahat sylyoruz, yani diyoruz.
Ses birlemesi:
Stl-amz stla; ne-ise-ne nesne oluyor.
Benzeme:
A-d yerine at; kitap- yerine de kitab demeyi tercih ederiz. Bak- ver
deil de ba ver deriz. la- aldn m deil, ilac aldn deriz.
ofr biz fr, pantolonu da pantolon yaparz.
Elin emsiyei bizde emiye olur. Eczane e ezzane olur.
Penbeler pembe, aranbalar aramba, anbarlar ambar olurken, menbalar
da memba olurlar.
Dinlemeyi dinnemek, canlanmay da cannanmak olarak sylemek daha
kolaymza gider. Atei ataa eviririz.
Anadoluda mahalle mehelle olur, buday da buyday olur.
Ulama: Sonu nszle balayan bir kelimeden sonra, ilk sesi nlyle balayan
bir kelime geliyorsa, bu sesler birbirine balanarak okunur.
Akam olur olmaz eve gel. Cmlesini, ak a mo lu rol ma ze ve gel
eklinde okuruz. Baz kelimeler arasna konan virgller, ulamay engeller:
Aalar, otlar, iekler, evin evresini kuatmlar. Cmlesinde, aralarna virgl
88
89
Yz lira verdi, u koyunu yz diyor, olacak i mi? ( Birinci yz, bir say
bildirirken, ikinci yz, bir eylem bildirmektedir. Bunlar esesli szcklerdir.)
Bu biber tatl, ama u ac. (Buradaki tatl ile ac kelimeleri kart
anlamldrlar.) Aman ne tatl ocuk! Bu cmledeki tatl kelimesinin kart
sevimsiz szcdr.)
Bir sanat, bilim ve meslek dalyla ilgili kavramlar karlayan kelimelere
terim deniliyor: ses, hece, kelime, cmle... Dilbilgisi; izgi, doru, a, dzlem...
Geometri; nazm, nesir, yk, masal... Edebiyat terimleridirler.
Gerek anlamlarndan syrlp baka bir anlama gelecek ekilde kalplaarak
kullanlan kelime gruplar deyim olarak adlandrlr: Yzsuyu dkmek. antada
keklik. Ar bal.
Anlatmda anlam kuvvetlendirmek, pekitirmek iin bir kelime ya iki kez,
ya da kartyla birlikte kullanlr: ri iri elmalar. Koca koca adamlar. De kalka
gittik. yi kt baarm. Aa yukar saat eker. Bunlara ikilemeler deniliyor.
Baz kelimelerimiz de canl veya cansz varlklarn kardklar sesleri
karlayacak ekilde kullanlrlar: cik cik, hav hav; gm, pat, at; fkrmak,
fkrdamak, trdamak gibi. Bu tr kelimelere de yansma kelimeler ad verilir.
Kelimeler, trlerine gre isim, sfat, zamir, fiil, zarf, edat, bala ve nlem
diye snflandrlmaktadrlar.
sim
simler, anlamlarna ve yaplarna gre iki ana guruba ayrlr.
Anlamlarna gre isimler, varlklarn olularna gre (somut isimler ve
soyut isimler ), varlklara verililerine gre ( cins isimler ve zel isimler),
varlklarn saylarna gre ( tekil isimler, oul isimler ve topluluk isimleri)
olmak zere e ayrlrlar.
Yaplarna gre isimler de basit isimler, tremi isimler ve birleik isimler
diye e ayrlrlar.
Be duyu ile kavranlan varlklarn adlar somut isimdir: da, ta toprak,
hava, su gibi.
Varlklarn zihnen kabul ettiimiz varlklar karlayan isimler de soyut
isimlerdir: Allah, akl, adalet, mutluluk, sevin, sevgi gibi.
Bir trden olan varlklarn adna cins isim diyoruz: ev, insan, geyik, da,
nehir, dnce, akl, ordu, gelmek gibi.
Tek varlklar bildiren adlara da zel isim diyoruz: Ali, Aye, Ankara,
stanbul, Sakarya, Kzlrmak gibi.
90
Kelimelerde bir varl veya ekimli eylemlerde bir kiiyi bildiren ekle tekil
denir. oul eki almam kelimelere de tekil isim denilir: kalem, kitap, gl.
oul eki (-ler, -lar ) alm kelimelere ise oul isim deniliyor: kalemler,
kitaplar, gller.
oul eki almadklar halde birden fazla varl bildiren kelimelere de
topluluk ismi deniliyor: millet, aile, ordu, halk, dernek, kurul, kme. Bu isimler de
oul eki alarak oullarlar: ordular, milletler, aileler gibi.
simler, cmlelerde deiik hallerde kullanlrlar. Bu hallerine gre de
cmlede grev alrlar.
Ev Alinindir. ( Hibir ek almam olan ev, cmlede znedir. Bu haline yaln
hali diyoruz. )
Ali evi grd. ( Ev, -i eki alm, buna ismin -i hali veya belirtme durumu
diyoruz. Ev, cmlede nesnedir.)
Ali eve gitti. ( Ev, -e eki alm. Buna e hali veya ynelme durumu
deniyor. Eve cmlede dolayl tmletir.)
Ali evden kmad. ( Ev, -den eki alm. Buna da den hali veya ayrlma
durumu deniliyor. Evden, cmlede dolayl tmle tir.)
sim Tamlamalar
simlerin anlamlarn daha iyi belirtmek iin bir araya getirilip bir grup
oluturmalarna isim tamlamalar deniliyor. Bu birlikler geici birliklerdir.
Kalplam olanlarna ise birleik kelime, deyim, atasz denilmektedir.
Tamlamalarda iki unsur vardr: tamlanan ve tamlayan. Tamlanan unsur,
temel unsurdur. -i, -, -u, -; -(i)m, -(i)miz, -(i)n, -(i)niz, -leri eklerini alr. Sesli
harfle biten kelimelerde, kelime ile ekler arasna s kaynatrma harfi girer.
Tamlayan, tamlad kelimenin kime, neye ait olduunu, neden yapldn, neye
benzediini bildirir. Tamlayan gerekirse in ve im eklerini alr. Bu eklerden nce
sesli harf gelirse araya n kaynatrma eki girer. Bu kural baz kelimelerde
gemeyebilir. Kuyu-n-un dibi tamlamasnda kaynatrma n iken, su-y-un sesi
tamlamasnda kaynatrma eki ydir.
Taksz isim tamlamas: Bu tamlamada tamlayan da tamlanan da ek almaz.
Tamlayan, tamlanann neye benzediini veya neden yapldn gsterir. nci
gerdanlk, altn kpe, yn kazak, l yz.
Belirtili isim tamlamas: Her iki unsurunun da ek ald tamlamaya
belirtili isim tamlamas denir: Kalemin ucu, kitabn kapa, adamn elleri.
Belirtisiz isim tamlamas: Tamlayan ek almayan, ama tamlanan ek alan
tamlamalara denir: Kitap dostu, ocuk kalbi, dost yz.
91
Fiil
Varlklara ait ii, oluu, hareketi, durumlar bildiren kelimelere fiil
denir: Biraz yr, yorulunca otur. Benzin sararm. Kime bakyorsun?
Fiillerin isimlerini bildiren kelimelere mastar denir: Gelmek, gelme, geli
gibi. Bunlar, ahs ve zaman belirtmezler. t almak gerekse, alacaksn; ama,
nasihat alma zamanm geti, diyorsan, alma...
93
Fiillerde, mastar eki veya ekim ekinin olmad ekle fiil taban denir.
Bunlar da kk veya gvde halinde olur: Almak al ; almak al. Basit fiiller
kk; tremi fiiller ise gvde halindeki fiillerdir.
Fiil Kipleri
Fiillerin, zaman, istek ve ahs bildirecek ekilde kullanld biimlere kip
denilir. Bunlar, haber kipleri ve dilek kipleri olarak ikiye ayrlrlar.
Haber kipleri:
Grlen gemi zaman, dier adyla dili gemi zaman kipi: Fiil tabanna
di eki getirilerek yaplr. Oku-du-m, oku-du-n, oku-du, oku-du-k, oku-du-nuz,
oku-du-lar. Okuma iinin ncen ve kesin yapld bildirilir.
Duyulan gemi zaman, bir baka deyile mili gemi zaman kipi: okumu-um, oku-mu-sun, oku-mu, oku-mu-uz, oku-mu-sunuz, oku-mu-lar.
Okuma iinin daha nce gerekletii bildirilir, ama kesinlik yoktur.
imdiki zaman kipi: oku-yor-um, oku-yor-sun, oku-yor, oku-yor-uz, okuyor-sunuz, oku-yor-lar. Okuma iinin imdi gerekletiini, veya srekli yapldn
bildirir.
Gelecek zaman kipi: oku-y-aca-m, oku-y-acak-sn, oku-y-acak, oku-yaca-z, oku-y-acak-snz, oku-y-acak-lar. Okuma iinin bir sre sonra olacan
bildirir.
Geni zaman kipi: oku-r-um, oku-r-sun, oku-r, oku-r-uz, oku-r-sunuz, okur-lar. Okuma iinin her zaman yaplabileceini bildirir.
Dilek kipleri:
stek kipi: bu kip, fiil tabanna e, -a eki getirilerek yaplr: oku-y-a-y-m,
oku-y-a-sn, oku-y-a, oku-y-a-lm, oku-y-a-snz, oku-y-a-lar.
Dilek-art kipi: bu kip de fiil tabanna se, -sa eki getirilerek yaplr: Okusa-m, oku-sa-n, oku-sa, oku-sa-k, oku-sa-nz, oku-sa-lar.
Gereklilik kipi: -meli, -mal ekleriyle kurulan bir kiptir: Oku-mal-y-m,
oku-mal-sn, oku-mal, oku-mal-y-z, oku-mal-snz, oku-mal-lar.
Emir kipi: Bu kipin eki yoktur. Birinci tekil ve oul ahslarn emir ekli
olmaz; nk kii, kendi kendine emir vermez. Bu yzden bu kip, oku, oku-sun,
okuyun, okusunlar eklinde ekimlenir.
Birleik zamanl fiiller:
Basit zamanl fiillerin haber veya dilek kiplerine di, -mi, -se ekleri
getirilerek, bunlarn hikaye, rivayet ve art yaplr: Bil-ir-di-m (Bilmek fiilinin
geni zamannn birinci tekil ahsnn hikayesi.) Bil-ir-mi-im (bilmek fiilinin geni
94
Ek-fiil
sim soylu kelimelerin sonlarna gelerek, onlara olmak, olu anlam katan
eklere ekfiil denilir: Hastaym (Hasta oldum.) rencisin (renci oldun.)
Gzelsin (gzel oldun.)
Ekfiilin mastarnn imek olduu sylenir. Bu fiilin geni zaman, grlen
gemii, duyulan gemii ve art vardr: gzelim, gzelsin, gzeldir, gzeliz,
gzelsiniz, gzeldirler, (Geni zaman). Gzeldim, gzeldin, gzeldi, gzeldik,
gzeldiniz, gzeldiler, (Grlen gemi zaman). Gzelmiim, gzelmisin,
95
96
97
98
-mek eki, mastar ekidir. m soru edat ayr yazlr. y harfi, kaynatrma
harfi olarak da grev yapar. 122, benim okul numaramdr. rnek cmlelerinde
grld gibi, cmle bir ek, bir harf, bir rakamla balarsa, cmlenin ilk harfi
byk yazlmaz.
iirlerde ounlukla msra balar byk harfle balar:
Bak soksan glgeme,
Scack kanm damlar.
Gir de bak lkeme:
Basz basz adamlar...
Mektuplarda ve resmi yazlarda hitaplar byk harfle balar:
Sayn Bakan, Sayn Profesr, Sayn Vali,
Gzel Kardeim,
Can Yolda,
Adreslerde kelimeler hep byk harfle balar:
Sayn Cafer Doan
Betelsiz Mahallesi, Seyitnizam Caddesi, 5. Yol Sokak Nu: 2,
zlem Sitesi, A Blok, Daire 27 Zeytinburnu/STANBUL
Tarihlerde ay ve gn adlarnn ilk harfleri byk yazlr:
Cafer, 1 Haziran 1980 Pazartesi gn, stanbulda dodu. (Belli bir tarih
belirtilmiyorsa gn ve ay adlar kk harfle yazlr: Adanaya 7 temmuzda
gideceiz.), 29 Mays 1453 Sal gn.
Ksaltmalar byk harfle yaplr:
Trkiye Cumhuriyeti (TC), Fatih niversitesi (F). Avukat (Av.).
zel isimlerin hepsi byk harfla balar:
Cihan Okuyucu, Ali Yldz. zel isimlerden nce veya sonra gelen meslek
isimleri, unvan isimleri ve takma isimler de byk harfle balar: Kimyager Necdet
Bey, Hatice Hanm, Yavuz Sultan Selim, Kasmpaal Durdu, Muhibbi (Kanuni
Sultan Sleyman), Yzba Mansur.
Hayvanlara taklan zel isimler de byk harfle balar: Tekir, Kocaba...
Millet, devlet, lke, dil, din-mezhep isimleri ve bunlarn mensuplar byk
harfle balar: Kazaklar, Kazakistanda Kazaka m konuur? Amerikada
Mslmanlk yaylyor, bir ksm Hristiyanlar da mslman oluyor.
Din ve mitoloji kavramlarn karlayan zel adlar byk harfle balar:
Allah, Cebrail, Kibele, Oziris.
ehir, kasaba, ky, mahalle, cadde ve sokak isimleri de byk harfle balar:
stanbulda Fatih ilesinin Draman mahallesinde oturur. Fatihte Akdeniz
caddesinden Fener sokana gir.
Haritalarda ad geen kta, blge, da, deniz, ova, nehir, gl... isimleri
byk harfle balar: Trkiye, Akdeniz Blgesi, Konya Ovas, Frat nehri, Tuz
Gl, Ar Da...
100
Kurum, kurulu ve kurul adlarnn her kelimesinin ilk harfleri byk yazlr:
Trkiye Byk Millet Meclisi, Anayasa Mahkemesi, Fatih niversitesi, Yksek
retim Kurulu.
Kitap, dergi, gazete, tablo, heykel ve hukukla ilgili kanun, tzk,
ynetmelik, ynerge, genelge adlarnn her kelimesi byk harfle balar: Kuran,
ncil, Tevrat, Kendi Gk Kubbemiz, Dirili, Byk Dou, Zaman, Hrriyet,
Dnen Adam (heykel), Son Akam Yemei (tablo), Medeni Kanun, Telif Hakk
Yayn ve Sat Ynetmelii.
Saray, kk, han, kale, kpr, ant vb. yap isimlerinin btn kelimeleri
byk harfle balar: Topkap Saray, Yldz Kk, Horozlu Han, Mara Kalesi,
Boaz Kprs.
Milli ve dini bayramlarn isimleri byk harfle balar: Kurban ve Ramazan
Bayramlar, Cumhuriyet Bayram.
Tarihi olay, a ve dnem adlar byk harfle balar: stiklal Sava,
Malazgirt Sava, lk a, Milli Edebiyat Dnemi.
zel adlardan tretilen btn kelimeler byk harfle balar: Trklk,
Trklk, Trklemek, stanbullu.
Yer ve millet isimleriyle kurulan birleik kelimelerde zel adlar byk
harfle balar: Mara dondurmas, Van kedisi, Japon gl.
Levhalar ve aklama yazlar byk harfle balar: Mdr, Doktor, Giri,
k.
Birleik kelimelerin yazl:
Yeni bir kavram karlamak amacyla kurulan birleik kelimeler, belirtisiz
isim tamlamas, sfat tamlamas, isnat gruplar, birleik fiiller, ikilemeler, ksaltma
gruplar ve kalplam ekimli fiillerden oluur: yer ekimi, hanmeli, ses bilgisi;
beyaz peynir, akgz, toplu ine; eli ak, ayak yaln, gn birlik, srt pek; sz
etmek, zannetmek, hasta olmak; gidebilmek, bakakalmak; oluk ocuk, tt, ev
bark; ba stne, gnaydn; sa ol, atekes, klbast.
Birleik kelimelerin bir ksm bitiik yazlr:
Ses dmesine urayan birleik kelimeler, kayn ana, kaynana; ne asl,
nasl; ne iin, niin; Pazar ertesi , Pazartesi; stl a, stla; biri biri, birbiri.
Arapa kkenli baz kelimeler, etmek, eylemek, edilmek, olmak, olunmak
yardmc fiilleriyle birleirken asllarna uyup ikinci hecedeki nllerini drrler.
Bunlar birleik yazlrlar: emir, emretmek; kayp, kaybetmek, kaybolmak; azil,
azletmek, azledilmek .
Yine Arapa af, his, ret, zan gibi kelimeler yardmc fiillerle birleirken
sondaki sesler asllarna uyarak ift sese dnr: affetmek, hissetmek, reddetmek,
zannolunmak.
101
102