Professional Documents
Culture Documents
Bizim Mizanımz Ve Onlarn Mizanları-Ebu Muhammed El-Makdisi
Bizim Mizanımz Ve Onlarn Mizanları-Ebu Muhammed El-Makdisi
info
www.sehadet.info 1
www.sehadet.info
senin değerini artırır. Bunun sonucunda sen onların nazarında kendisinden memnun kalınan, her
türlü yardım ve desteği hak eden aydın görüşlü ilerici bir kimse olursun. Şayet onların ölçütlerinin
dışına çıkarsan seni kınanmış bir bid'atçi, alim düşmanı, hatta insan olarak dahi vasıflandırılamayacak
bir şekilde nitelendirirler.
Bazıları birden fazla mizan kullanır. Onların menfaatlerine uygun olan ölçü her türlü suç, büyük
şirk ve günah dahi olsa mübahtır. Ölçüleri menfaatlerine ve isteklerine göre değişir. Dostlarını ve
taraftarlarını değerlendirmek için bir mizan, düşmanlarını ve muhaliflerini değerlendirmek için ayrı
bir mizanları vardır. Ölçüleri hassastır, bilerek yada bilmeyerek şaşmaz. Eğer onların mizanlarına
uymayan bir şey olursa habbeyi kubbe yaparlar. Lisanı halleri ile "hoşgörü gözümüz kördür. Ancak
öfke ve gazab gözümüz açıktır" der gibidirler. Allah (sb) şöyle buyurur:
"İnsanlardan, kendileri bir şeyi ölçerek aldıkları zaman tam alan; ama onlara bir şeyi ölçüp
tartarak verdiklerinde eksik tutan kimselerin, vay haline! Bunlar, büyük bir günde tekrar
dirileceklerini sanmıyorlar mı?" (83, Mutaffifin/1-5)
Ahmed ve Hakim'in sahabenin sabah namazında bu sureyi okuduğunu duyunca Ebu Hu-
reyre'nin kendi kendisine şöyle dediğini rivayet etmişlerdir:
"Filanın babasının vay haline! Onun iki tane ölçeği vardı. Kendisi ölçüp aldığında tam olanla
ölçüp alır, fakat başkasına ölçtüğünde eksik olanla ölçerdi."
İşte onların ölçüleri bu şekildedir.
İşte onların ölçüleri budur.
Ancak tevhid ehline, onun yardımcılarına, dostlarına ve havarilerine gelince… Onların kesinlikle
değişmeyen, kendi nefsi arzularına göre şekillenmeyen, menfaatlerine göre değişmeyen tek bir ölçüleri
vardır. O da Allah'ın kitapla beraber indirdiği mizandır. Bu ölçünün kıstaslarını Rasulullah (s)
kıyamete dek sabit kılmıştır. Asla hata yapmayan, onu ölçü edinenlerin asla hataya düşmedikleri bir
mizan…
Bu ölçü La İlahe İllallah'tır. Bu mizan tevhid mizanıdır. Kim tevhidi gerçekleştirirse bizim
dostumuz ve yakınımızdır. Helakten kurtulan kimse de tevhidi hakkıyla gerçekleştirenlerdir. Allah'ın
kulları üzerindeki en büyük hakkı olan tevhidi hakkıyla ikame ettiği sürece bu süreçte yaptığı hatalar
şirk olmadıkça kendisinden mazur görülür. Çünkü tevhidin nuru tevhidin muhalifi olan şirk hariç
bütün günahların ateşini söndürür. Allah (sb)'nın kitabında haber verdiği gibi…
"Gerçekten, Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanı ise, dilediğini
bağışlar." (4 ,Nisa/48)
İmam Ahmed, Tirmizi ve İbn-i Mace'nin Abdullah b. Ömer (rhuma)'dan rivayet ettikleri bir
hadiste Rasulullah (s) şöyle buyurur:
"Kıyamet gününde, herkesin gözü önünde (duyacağı bir şekilde) ümmetimden bir kişi
çağrılacak. Onun karşısına her birisi gözün uzanabildiği kadar uzanacak doksan dokuz kayıtlı sicil
yayılacak. Sonra, şanı yüce ve mübarek olan Allah şöyle buyuracak:
"Bunlardan herhangi bir şeyi inkar ediyor musun?" O "Hayır Rabbim" diyecek. Yüce Allah
soracak: "Benim koruyucu yazıcılarım (meleklerim) sana zulmetti mi?" O "Hayır" diyecek. Sonra Allah
(sb) şöyle buyuracak:
"Senin ileri sürecek bir mazeretin var mı? Senin bir hasenen var mı?"
Adam korkacak ve "Hayır" diyecek. Bu sefer yüce Allah şöyle buyuracak. "(Durum) sandığın gibi
değil. Senin Bizim nezdimizde iyiliklerin var. Bugün senin aleyhine zulüm sözkonusu olmaz" ve ona,
üzerinde "Eşhedü en lâilahe illallah ve enne Muhammeden Abduhu ve Rasulühü" diye yazı bulunan bir
belge çıkartılacak. O da "Rabbim bu kâğıt parçacığının bunca sicillere karşılık kıymeti ne olabilir ki?"
www.sehadet.info 2
www.sehadet.info
diyecek. Yüce Allah "Şüphesiz sana zulmedilmeyecek" diye buyuracak ve bütün o siciller bir kefeye
konulacak, (şehadet kelimesinin yazılı olduğu) o kâğıt parçası da diğer kefeye konulacak. Bütün o
siciller (in bulunduğu kefe) havaya kalkarken, o kâğıt parçası ağır basacak."
İşte bizim mizanımız budur. Tevhid ehlinin ve onun yardımcılarının mizanı da budur. Biz bütün
yazılıp çizilenleri, kitapları, makaleleri, alimleri bu ölçüye göre değerlendiririz. Şirkten kaçınmak ve
tevhidi gerçekleştirmekten başka hiçbir önceliğimiz yoktur.
Kim bunu hakkıyla yerine getirirse o bize yakındır. Eğer hata yapar ya da yanlış anlamalara
düşerse ehli sünnet menheci usulünce onu uyarır ve kendisine nasihat ederiz.
Bu prensipleri bozan, sağlam bağı çözen kimseler insanların en önde gelenleri dahi olsa bu asla
onun uyarılmasına bir engel teşkil etmez.
İşte bizim Allah katından indirilmiş olan mizanımız budur. Ve bundan başka hiçbir ölçtümüz
yoktur. Velev ki başka ölçüler insanların nazarında daha yüce, daha büyük ve daha heybetlide olsa…
Şayet bizim mizanımızın yüceliğini anlamak istersen bu mizanın neticesinde ortaya çıkan
meyvelere bir bak. Sonra da onların mizanlarına bir göz at. Bu sana yeter…
Allah’a andolsun ki O doğruyu söyler ve doğru yola ulaştırır.
www.sehadet.info 3