You are on page 1of 10

. .

~-"~...

:..11' :
'

ILAHIYAT FAKLTESI DERGISIS (2003), SS.281-290.

~.,.

OKKLTRCLK VE DiN EGiTiMi*


Prof. Dr. Ovey. N. Muhammed

Toronto niversitesi Regis College


eviren: Ar.Gr.lhsan APCIOGLU

Ankara niversitesi llahiyat Fakltesi


Email: icapci@divinity.ankara.edu.tr,

okkltrclk balamnda din eitimi sorununu ele aldmzda, toplumumuzda hem dinin hem de eitimin problematik nitelii ile ilgili baz
konulara iaret etmemiz gerekmektedir. Gemiin homojen toplumlarnda
din, toplumun kurumlarnn ve deerlerinin sembolik temelini ve kutsal me
ruiyetini oluturmaktayd. Dolaysyla, din-eitim ilikisinin sorgulanmas
anlamszd. Eitim; gencin, dini konular da dahil toplum hayatna btnyle
katlmas iin hazrlanmas anlamna geliyordu. nceleri, ounlukla nomojen bir kltre sahip olan toplumumui; artk, btnyle Hristiyan geleneine
bal kalmak yerine, dini oulculua da deer vermektedir. Sonuta, bugn,
Kanada'da din-eitim ilikisinden bahsettiimizde bir takm problemlerle
karlamaktayz. Bu problemler, sadece din ve eitim arasndaki ilikiden
deil, ayn zamanda bu iki kavramn bizzat kendi doasndan da kaynaklanmaktadr. Eitimeiter arasnda eitimin asli amacnn ne olduu sorusu, scak
bir tartma konusudur. Ayrca din, sadece sosyal deime olgusundan deil,
ayn zamanda dnya dinlerinin giderek birbirleriyle daha fazla yilzlemele
rinden kaynaklanan meydan okumalarlada mcadele etmeye almaktadr. 1
Din ve eitim kavramlannn tabiatnda varolan belirsizlikler, "din ei
timi" kavramnda daha karmak bir hal almtr. Bu belirsizliklerin stesinden gelmek amacyla baz kiliseler, kendi inan ve pratiklerini tanmlamak
iin genel olan "dini" kavramndan ziyade daha spesifik bir kavram olan
"Hristiyan Eitimi" kavramn kullanmaktadrlar. Onlar bunu, din eitimi
kavramnn belirsiz bir ibare olmasndan dolay yapmaktadrlar. Neil
McCluskey'in iaret ettii gibi, din eitimi kavram, snrl bir anlama sahiptir. nk, dini eitim veren kilise bu ii yeleri arasnda irtibat salamak
iin yapar. "Balant ve anlamann amalar birletirildiinde, din eitimi
"Multiculturalism and Religious Education", Religious Educatii:m 87 (1),
(Winter 1992): 62-74.
Kr. Harvey Cox, "The Relationship Between Religion and Education", Religior
ad Public Educatior iinde, ed. Theodorc R. Sizer, Boston: Houghton Mifflin
Co., 1967, s. 99.

282

Ovey N. Muhammed, ev. Ar. Gr. lhsan APIOGLU

daha uygun bir yapya kavuturolmu olur." 2 Gabriel Moran bu yargya u


ifadeleriyle katlyor grnmektedir: "Eer bir Katolik kilisesi, mevcut ya da
mstakbel yelerini eitirse, bu yapy ''catechesis"3 olarak simlendirme
hakkna sahip olur. Ancak, Kilise cafechesis kavramn, din eitimi kavramyla deitirme hakkna sahip deildir.'"'
Bu durum, din eitimi ve retiminin birbiriyle ilikili olmad anlamna gelmez. retim, eitimin nemli bir parasn oluturur. Ancak, birey,
sadece kendi inan esaslarn rendiinde yeterli dzeyde eitim alm olmaz. Gnmzde, eitimli birey, insanlarn kltr ve davranlarn ekillen
diren ve ekillendirmeye devam eden baz byk dinler hakknda da bilgi
sahibi olmaldr.
Hindular, Mslmanlar ve Budistlerin Hristiyanlarla ayn haklara sahip
olduu demokratik bir toplumda yaadmzdan dolay bu, makul bir beklentidir. nk, biz oulculua deer veriyor ve onun toplumumuzu olutu
ran deerlerle balantsn kabul edi):.oqz. Eitimli Kanadallar, dini eitli
liin toplumlarnn doasn nasl etkilediini renmek istiyorlar. Daha
zelde, eitimli Hristiyanlar arzuladklar din eitimini bakalar iin de
salama konusunda ciddi bir aba ierisinde olmazlarsa, bu zgrln kendileri iin de geniletilemeyeceini bilmelidirler. nk, zgrlk
blnemez ve inan bundan byle karma bir toplumda yaanmak zorundadr.
okkltrclk balamnda din eitimi sorununu ele aldmda, asln
da problemin mantyla ilgileniyorum. Baka bir ifadeyle, okullarda dini
nasl retmeliyiz sorusu ile ok fazla ilgilenmiyorum. Neyi ve niin ret
meliyiz sorusu ile ilgileniyorum. Ayrca, bir srama noktas olarak, toplumumuzun din eitimi talebinin, ayn inanc paylatmz ya da paylamad
mz insanlara dair kanaatlerimizin anlamlar zerinde dnmemizi zorunlu kldn belirtmek istiyorum. Bu talep dorultusunda, bu makalede, okullarda Hristiyanlk dndaki dinlerin retilme nedenleri, ncelikle eitim
perspektifinden ve ardndan din perspektifinden ele alnacak ve son olarak
ortaya kan bulgular deerlendirilecektir.
Eitim Perspektifinden Din Eitimi
Eitim perspektifinden bakldnda, ok kltrl bir toplum. hayatna
hazrlk olarak, genlerin dini farkllklan anlama, deerlendirme ve bu fark2

Neil G. McCiuskey, S. J., "The New Secularity and Requirements of Pluralizm",


bid iinde, s. 232.
Soru-cevap yntemiyle yaplan ifahi (szlil) eitim anlamnda kullanlan bu
kavram, zellikle Hristiyanlk eitimine hazrlk iin verilen din eitimi anlam
na gelmektedir (ev.).
Gabriel Moran, "From Obstacle to Modest Contributor: Theology in Religious
Education,", Religious Education and Theology iinde, ed. Norma H. Thompson,
Birmingham: Religious Education Press, 1982, s. 49-50.

F.

O. Ilahiyat Fakltesi DergisiS (2003)

283

llklara sayg duymalarna yardmc olmak iin, okullarda Hristiyanlk d


ndaki dinlerin de retilmesi gerekmektedir. "Komularmz ve onlarn
motivasyonlarn anlamay renmek, eitimin bir parasdr ve din eitimi

buna katkda bulunabilir."5 Ayrca, rencilerini dinleyen retmenler bir


sre sonra, onlarn Hristiyan olmayanlarla ilgili n yargh ve son derece
hatal grlerini kefederler. Eer retmenler gerekten bilgisizliin d
man iseler, rencilerine doru bilgi vermek zorundadrlar. Sadece
Hristiyanl retmenin ok kltrl bir toplum bilincinin dini ilkelerini
retmeyi amalayan din eitimi asndan savunulabilir bir yannn olmad
kabul edilmelidir. Dinin retimi, ortak sorulara farkl dinlerin verdii
cevaplar da iermelidir. Aslnda bu sorulara verilen farkl cevaplar, dnya
dinlerini aratrmann pedagojik deerini oluturmaktadr. 6
Hristiyanlk dndaki dinler, okullarda ya da okulun bulunduu blgede o dine inanan hi kimse bulunmasa bile yine de okul mfredatna alnma
ldr. ocuklar televizyon izlerken, radyo dinlerken ya da gazete okurken,
gerek kendi lkelerinde ve gerekse dnyada, yaam tarzlar ve deerleri kendilerininkinden farkl insanlarn varlndan haberdar olurlar. Sihlerin ya da
Mslmanlarn farkl giyimi ere, ibadeti ere, inanlara ve adetlere sahip .olmalan genleri byler ve onlar farkl inanlar hakknda daha fazlasn kefet
meye sevk eder. Bu, dier dinlerinretimini hakl gstermek iin yeterli bir
nedendir. Ayrca, dier dinlerin gerekte ne sylediini; "mntesiplerinin
neye inandn; nasl bir hayat yaadklarn; nasl bir toplum arzuladklarn
ve inanlarnn tatmin edici olup olmadn renmek isteyenler iin bu,
soylu ve yaratc bir grevdir."7 Din eitiminde srekli ihmal edilen genleri
hatrladmzda, eitimcilerin onlarn baz dini konulardaki merak ve ilgilerini doyurmaya almasnn ne kadar nemli olduu daha iyi anlalacaktr.
rencilere dinin kltre katklarn kavratabilmek ve mzik, sanat,
mimari, tiyatro ve edebiyat zerindeki etkilerini gsterebilmek iin de
Hristiyanlk dndaki dinlerin okullarda retilmesi gerekir. Ayrca, dinleri
hakknda bilgi sahibi olmakszn pek ok Kanadalnn kltrn anlamak da
neredeyse imkanszdr. stelik, Kanada'da Avrupa dndaki kltrleri bilmek son derece nemlidir. Aslnda, bir ok eitimli insann Hristiyan olmayanlarn davranlarn anlama konusunda srekli baarsz olma nedenlerinden biri, bu insanlarn dinleri hakknda bilgi sahibi olmamalardr.
5

Evdin Cox, "Educational Religious Education", New Directions in Religious


Education iinde, ed. John Hull, Barcom be: The Fal mer Press, 1982, s. 57.
Kr. Michael Grimmit, "World Religions and Personal Development",
Approaching World Religions iinde, Robert Jackson, London: John Murray,
1982, s. 136-146.
O. R. Johnston, "A Chiristian Approach to the Comparative Study ofReligion in
Schools", ed. John R. Hinnelss, Comparative Religion in Education iinde,
Newcastle upon Tyne: Oriel Press, 1970, s. 69.

284

Ovey N. Muhammed, ev. Ar. Gr. lhsan APIOGLU

Hristiyanlk dnda bilgisi olmayan ou Kanadal, dier kltrleri bir batl


ya da Hristiyan bak asyla deerlendirmektedir.
Hristiyanlk dndaki dinler, sadece milli btnlil salamak iin
deil, ayn zamanda gittike klen bir dnyada uluslar aras anlay geli
tirmek iin de retilmelidir. Dnya dinlerini renen insanlar, baka lkelerde yaayan insanlarn mterek sorunlara nasl bakt konusunda da bilgilenmi olur. Bu nedenle, din eitimi, muhtelif dinlerin baskn olduu lkelerde, dinin iktidar, gda, refah, salk, insan haklan ve adalet gibi konular
zerindeki etkisini incelemeye hazr hale getirilmelidir. Bu konulardan herhangi birini ele aldmzda, farkl dinlerin toplumun yaam tiifzlarn, dinlerin kontrol edici konumunun nasl etkileme pozisyonuna dniltn ve bu
kavramiann ada dnyann yapsn nasl ekillendirdiini gstermemiz
gerekir. zellikle, modem dnyadaki pek ok dini inancn ulusal snrlarn
dna tatn hatrladmzda, btn bunlar ayn bir nem kazanmaktadr.
rnein, Ortadou'nun tarihi srail'de y~yan Yahudilerin yannda Amerika'daki Yahudi toplumu ve yine Ortadou Mslmanlar kadar Kanada'da
yaayan Mslmanlar tarafndan da belirlenmektedir. Dier taraftan, Ortadou'daki tansiyon lkemizdeki etnik gruplar arasndaki gerginlikleri de
etkilemektedir.

Din Perspektifinden Din

Eitimi

Buraya kadar, bu makalede eitim perspektifinden Hristiyanlk dn


daki dinlerin retimine temel tekil edecek birka nokta zerinde duruldu.
Toplumumuzun ok kltrl ve demokratik yaps dikkate alndnda, pedagojik gerekelerle bu konulardan herhangi birine kar klnas mmkn
grnmemektedir. Bu zorluklarn pek ou, dinlerinin dini oulculuk konusundaki tavnn bilen ya da bilmeyen insanlardan kaynaklanmaktadr. Bu
nedenle, din eitimi ile ilgili tespitterimizin sonulanna gemeden nce,
Katolik mezhebinin Hristiyanlk dndaki diniere bakn incelememiz yararl olabilir.
II. Vatikan Konsili'nden nce Katolik Kilisesi'nin dier diniere bak
olumsuzdu. Bugn ise, bu tutum olumludur. imdi her iki tutuma da bir bakalm: Dier diniere kar Hristiyanln olumsuz tavnn kkenleri,
Yahve'nin brahim araclyla srailoullan ile szletii Eski Ahit'de yer
almaktadr. Yahve onlarn Tanrs olacana ve onlar da Tanrnn kullar
olacakianna sz verdiler. Bu balantdan hareketle srailoullar Tanrnn
seilmi halk olduklar sonucuna vardlar. Histiyan Kilisesi, Eski Alidi
Kilise retisinin bir paras olarak devraldnda, bu iddiay da kendi zerine ald. Yeni srail 'olarak Kilise, artk, Tanrnn seilmi halkyd. Bundan
sonra, Tanrnn seilmi halk olarak Kilise mensubu olmayanlar sa'nn
kurtarc ltfunun dnda braktlar ve dier dinleri gnahkarlarn ya da kt
ruhlarn ii olarak nitelendirdiler. Bu bak as u ifade ile zetlendi: "Kilise dnda kurtulu yoktur."

F.

O. Ilahiyat FaklUtesi DergisiS (2003)

285

Bu son derece dlayc tutum, Kilisenin kk bir topluluk olarak varolma mcadelesi verdii ilk yzyllarda tartlmaz bir etkiye sahip deildi.
nk, o dnemde birok Hristiyan ilahiyats, Kilise dndakileri hakikatn bir paras olarak kabul etmeyi amalayan bir teoloji gelitirmiti. Ancak,
milartan sonra 313 'te Hristiyanlk Roma mparatorluu'nun resmi dini olarak kabul edilince, Kilise, bu kapsayc tutumundan vazgeerek kurtulu iin
kiliseye aktif yelii zorunlu klan gr kabul etmeye balad. Bu gr,
"Kiliseye katlmayanlarn sonsuza kadar atete yanacaklanna"8 karar verildii 1442 Floransa Konsili'nde zirveye ulat.
Ancak, byk keif yolculuklan ve 16. yzylda yeni kta ve halklarm
kef ile birlikte Kilise deiime arld. nk; insanlarn pek ounun
Kilise yesi olmad yeni bilgisiyle Tanrnn inayetinin btn insanlan kuatmas gerektii gerei uzlatrlmak zorundayd. 1547 Trent Konsili iki
yeni kavramla bu grleri uzlatrmay baard: Kilise yelerine gre vaftiz,
sadece su (in re) ile deil, ayn zamanda istemekle (in voto) de olabilirdi.
Ayrca, rtl iman, Kiliseninvarlndan habersiz bir hayat srdrmU olan
insanlara, ilerinde tadklar gizli istek sayesinde kurtulu ltfunu kazand-
rabilirdi. Su ile vaftiz ve ak inancn karl olarak vaftiz istei ile rtl
inanc kabul eden Kilise, artk "Kilise dnda kurtulu yoktur" anlayn
srdrebilir ve bylece grnen Kilise dndaki insanlarn kurtuluunu ak
9
layabilirdi. te, 20. yzylda Kilisenin dnce izgisi buydu.
Gnmzde, dier inanlar karsndaki tutumunu yeniden gzden geiren Kilisenin Hristiyanlk dndaki diniere kar tavr son derece olumludur. kinci Vatikan Konsili, Trent Konsili'nde alnan "grnen Kilise dnda
da kurtulu vardr" kararn yeniden onaylayarak, dini oulculuk sorununa
yneldi. Konsil belgeleri, btn dinlerin birer kurtulu arac olduklar grn aka orta6a koymaktadr (Dogmatic Constitution on the Church, no.
9; Abbott, 35). 1 Tanr insanlar her yerde bulur ve onlarla kendi tarihikltrel koullan ierisinde bir takm dinler vastasyla konuur. Aslnda,
Kilise Misyonerlik Faaliyetleri Beyannamesi (Decree on the Missionary
Activity of the Church ), "Tanrnn bir tr gizli grnm olarak" hakikat ve
inayetin tm insanlar arasnda var olduunu dorulamaktadr (no.9; Abbott,
595-6). Ayrca, Kilisenin Hristiyanlk Dndaki Dinlerle likileri Beyannamesi'nde (Declaration on the Relationship of the Church to Non-Chiristian
Religions), sadece "Yahudilerin hala Tanrnn en sevdii halk olduundan
bahsedilmez, Mslmanlar hakknda da, "Kilise onlara saygyla bakmakta8

10

H. Denzinger, The Churcl Teaches, St. Louis ve London: Herder, 1955, s. 7778.
H. Denzinger ve A. Schonmetzer, Enchiridion Symbolorum, New York: Herder,
1963, s. 370 ve 771.
W. M. Abbott, ed. The Documents ofVatican ll, New York: America Press,
1966.

286

Ovey N. Muhammed, ev. Ar. Gr. lhsan APIOGLU

dr" ifadesine yer verilir. Bu beyannamede, Roma Katolik Kilisesi'nin dier


dinlerin sylemlerindeki doru ve kutsal olan hibir eyi reddetmedii, kilisenin kabul ettii dorulardan farkl olsa bile, btn insanlar aydnlatan
hakikatn bir parasn yanstan tUm retilere itenlikle sayg duyulduu
aka ifade edilir (no. 2; Abbott, 662). Din eitimcileri asndan en dikkat
ekici ibarelerinden birinde Konsil, Hristiyanlar, "dier din mensuplan ile
kuracaklan diyalog ve ibirlii sayesinde kendi toplum ve kltrlerindeki
deerlerin yan sra; [tekiler] arasndaki dini ve ahlaki motifleri de kabul
etmeye, korumaya ve yceltmeye armaktadr" (no. 2; Abbott, 662-3).
Bu tr beyanlarla Kilise, kutsal ruhtn kendi tekelinde olmadn kabul
etmektedir. Aslnda Kilise, artk, dier dinler konusunda bUtnyle hatal bir
tutum karsnda doru bir duru sergilemekte ve bundan byle Hristiyanlk
dndaki dini oluumlan eytann ve eytana uyan meleklerin ii olarak deerlendirmemektedir. Grilnen Kilise..dndakilerin de merulutnu ve kurtulutn onlar iin de mmkiln olduunu kabul eden Trent ve IL Vatikan
Konsili'nden bu tarafa, Hristiyan olmayanlarla kurmak istedii diyalog ve
samimi duru, Kiliseyi dier dinlerin sahip olduu hakikaderle ilgilenmeye
yneltmektedir.
te, Konsil'in, eitimcileri farkl dinleri renmeye tevik etmesinin
nedeni budur. Ayrca Konsil, "papazlarn da dier djnlerle ilgilenmeleri gerektiini" aka vurgulamaktadr (Deere e on Priestly Formation, no. I 6;
Abbott, 453). Bylece papazlar, "samimi ve srarl diyalog yoluyla cmert
Tanrnn hazinelerini dnya milletleri arasnda nasl paylatrdn rene
ceklerdir" (Decree on the Church's Missionary Activity, no. I I; Abbott,
597-8). stelik, Hristiyan Eitimi Beyannamesi (Declaration on Chiristian
Education), din eitiminin bireyleri sadece ebedi aleme deil, ayn zamanda
"okkltrl bir toplum hayatna da hazrlamas gerektiini" dile getirmektedir. Beyannamede, "gerek eitim, [bireylerin] yilksek ideallerine saygl
ve toplum yarar iin alan insan ina etmeyi amalar. Byle bir birey,
toplumtn bir parasdr ve ontn bir yetikin olarak stlenecei sorumluluklar vardr" denilmektedir (no. 1; Abbott, 639).
Eitimcileri ilgilendiren bir dier beyanname ise, Dini zgUrlk Beyannamesi (Declaration on religious Freedom)'dir. Bu metinde hakikatn
zgrce aratrlmas ve eitim-retim, iletiim ve diyalog yardmyla uygulanmas gerektii vurgulanmaktadr. Bu srada kefettiimiz ya da kefetti
imizi dndmz hakikatleri birbirimize aklamalyz (no. 3; Abbott,
680- I). Ayrca, Pastaral Constitution on the Church in the Modern
World' da u ifadeler yer almaktadr: "Bizi Kutsal Ruhtn ilhamlarn sadakatle kabullenmeye ve onlara ulamak iin gayretle almaya tevik edecek
zgr bir tartma ortam istiyoruz. Bize gre, byle bir diyalog ... hi kimseyi dlamamaktadr" (no. 92; Abbott, 306). Konsil, reti deiikliinin ortaya karaca "sorunlan zebileceinden de emindir" (Declaration on
Chiristian Education, no. ll; Abbott, 650).

F.

O. Ilahiyat Fakltesi DergisiS (2003)

287

Ayrca, Hristiyanlk dndaki dinler konusunda Kilisenin olumlu bir


gelitirmesini papalk aka desteklemitir. 1964'te Papa VI. Paul,
Hristiyanlk Dndaki Dinler Sekreterliini kurdu. Sekreterliin kuruluu
srasnda Papa, "bu kururnun amac, dier dinlerle diyaloun kapsn aacak
uygun metot ve tekniklerin aratnlmasdr. Kurum dier dinlerin
Hristiyanlar tarafndan doru bir ekilde anlalmas ve Hristiyan olmayanla-

tutum

rn

Hristiyan retisini ve yaamn hakkyla renerek sayg gstermesi iin

alacaktr" demitir. 1 1

II. Vatikan Konsili ve Papa VI. Paul'n izinden giden Il. John Paul,
Redemptor Hominis adl eserinde, dinin, "insanlk tarihiyle yat evrensel bir
kurum olduunu" ve din aratrmalarna hibir kat snrlama getirilmemesi
gerektiini sylemitir. Dahas o, btn dinlerde rastladmz "insanln
muhteem eserlerinden byk bir heyecanla sz etmitir" (no. 12; 22). 12 II.
Paul unlar sylemitir: "Bir ok din, kltrn btnn dorudan etkileyen
ruhaniyetn yceliine tanklk eder. Bunlar tek bir hakikatn eitli yansma
lar ve Kutsal Kitabn kaynaklandr. izlenecek yollar farkl olabilir, ancak
tek bir ama vardr ... Tann ... ve yaamn gerek anlamn kefetmek" (no.
11;20).
Redemptor Hominis'te II. John Paul, dier inanlara ak olmann ncil
asndan zararl sonular dourabilecei, Kilise iinde paralanmalara,
"akidevi ve ahlaki konularda fikir karmaasna" ve hatta ilgisizlie neden
olabilecei ile ilgili kayglarn bilincindedir. Ancak, John Paul ekmenizm
konusunda unlar sylemektedir: "Kilise, bu yeni dnemde, bizden, son
derece bilinli, gl ve sorumluluk gerektiren bir inan istemektedir. Gerek ekmenik faaliyet; aklk, yaknlama, diyalog ve hakikatn birlikte
aratrlmas anlamna gelir" (no. 6; 12). Paul'e gre aklk, "verilen sze
sadakatsizlik deil, inanca ardr. Hristiyanlk dndaki din mensuplarnn
salam inanc -ki bu inan mistik bedenin grnen snrlarnn dnda hareket eden Kutsal Ruh'un da bir grnmdr- Tanrnn vahyettii hakikatlerden phe duyma eiliminde olan Hristiyanlar malcup edebilir" (no. 6; 13).
Il. Vatikan Konsili ve Papaln dier diniere kar olumlu tutumu unu
gstermektedir: Ballk, farkl dini grlere kar n yargl olma ya da
sempati ile baknama anlamna gelmez. Gerekte, inanca ballk, phe
duymamaktr. Bu, yarglama alanndan ziyade diyalog dnyasna ait bir kavramdr. Ayrca Katolikler, konumak kadar dinlemeye de istekli olmaldrlar.
u halde, okkltrl bir toplumda din eitiminin ls dini ballklarmiz
deil, akhktr.

11
12

Aktaran Eugene Hillman, Many Paths, Maryknol\, N. Y.: Orbis, 1989, s. 75.
John Paul II, The Redemption of Man, Boston: Doughters of St. Paul, 1979.

Ovey N. Muhammed, ev. Ar. Gr.lhsan APIOGLU

288

Her ki Perspektiften Din Eitimi


Diyalog, bizi; Hristiyan olmayanlarla birlikte dini oulculuun zenginliklerini kefetmeye anr. Aslnda o, bir mutabakat aray deil, sahip
olduumuz hakikatierin daha iyi anlalnasn salayacak bir yntemdir.
Diyaloun kadim ve soylu bir gemii olmasna ramen, Katolikler asn
dan olduka yeni saylabilecek bir kavramdr. Religious Index to Periodical
Literature adl esere gre diyalog, ancak I960'larda, yani, II. Vatikan
Konsili'nden sonra gndeme gelmitir. Onun kullanm Kilise'nin
ekmenizm tartmaianna katlm ile e zamanldr. Eer senkretizm, anlam
aray iin bir tehdit oluturmu olsayd, Kilise, bu kavramdan uzaklamak
iin kendini dnyadan izole etmek zorunda kalrd. Ne var ki, Kilise, artk,
dier inanlardan kendini tamamen soyutlayarak inan btnln koruyamayacann farkndadr.
Eer diyalow1 amac, ortak inanc..pa.ylatlmz ya da paylamadz
insanlar karsnda, inancmzn anlam zerinde drunemize yardmc
olmaksa, bu durumda diyaloun amac ile din eitiminin amac birbiriyle
uyumludur. Daha dorusu, Kilise, dnyadaki misyonunu gerekletirmek
istiyorsa, din eitimine muhtatr. The Dogmatic Constituion on the
Church'te bu konu ile ilgili u ifadelere yer verilmektedir: "Ruhani bir topluluk olarak Kilise, her zaman kutsala ve arnmla ihtiya duyar" (no. 8;
Abbott, 24 ). Hem eitim hem de din perspektifinden bakldnda, mkemmele ulanaya alan bir topluluun yeleri olarak bizler, gerekte kim
olduumuzu renmek iin 'tekinin' bak asna ihtiya duyarz. Onlarn
ilgin sorulan ve srekli sorgulamalar sayesinde gerekte neye inandmz
daha derinlemesine anlama imkanna sahip oluruz. Ayrca, II. Vatikan
Konsili'nin ald kararlar arasnda "bakalarnn grleri inancn daha
doru ve iselletirilerek anlalnasna katkda bulunur" ifadesi yer almaktadr (Pasoral Constitution on the Church in the Modern World, no. 62;
Abbott, 268).
Kendi geleneimizin uzun sre doruluundan phe duymadmz
hatal ynlerini grebilmek iin, dier dinlerin bak asna ihtiya duyarz.
nk, inancmzn gz ard ettiimiz boyutlarnn farkna varabiirnek iin,
ou zaman onu baka bir inanla karlatrmamz gerekir. Bakalarnn
bak asn bilmek, inandmz deerlerin yaratc ynleri ile ilgili yeni
anlamlara ulamamz salar. Ayrca, inancmz daha etkili bir ekilde
retmemize de yardmc olur. Eitim ve din perspektifinden ele aldmzda,
"din eitimi, aslnda, sonsuzdan gelen sese kulak vermeye alan insanlarn
farkl zaman ve mekanlardaki inan sistemlerinde ifadesini bulan Tanr
"vahyini" karlkl olarak paylamalardr". 13 Baka bir ifadeyle, eer modern dnyada Tanr'nn mesajn duymak istiyorsak, O'nun btn konuma
larna kulak vermeliyiz.
13

Hillman, s. 76.

F.

O. Ilahiyat Fakltesi Dergisi 8 (2003)

289

Gerek eitim ve gerekse din perspektifinden bakldnda. bakalarnn


inanlar zerinde almak, farkl dini alanlarda konumay renmek anlamna gelir. Bu, Tanr'ya balhmzn bir ifadesi, O'na ve kullarna olan
sevgimizin bir belirtisidir. Ayrca bu, nsanln gelecekte daha iyi bir yaam
snnesini arzulayanlarn kaos karsnda yaam savunmas ve rendiimiz
her eyin, aslnda, bir btniin paralar olduunun ak bir gstergesidir.
Btn dini gelenekler ruhun derinliklerinde bulutuu iin, din eiti
minin ie dnk ve ruhani bir boyutu vardr. Kendi inancnzia birlikte ba
kalarnn inancn da inceleyerek insani eitlilik karsnda inancmzn anlamn kefetmeye balarz. Baka bir inan sistemiyle kunnaya altmz
diyalog, bizi, hepimizin Tannnn ocuklar olduumuz sonucuna gtrr.
Eskiden kendimizi, "biz onlardan farkl olduumuz iin 'biziz' eklinde
tanmlarken, artk, btnyle yeni bir 'biz' bilincine sahibiz. nk, biz,
global bir toplumun paras olduumuzun farkndayz. Artk, 'biz' ve 'onlar'
yok. nk, global bilin, "biz" ve "onlarn" gerekte bir btn olduunu
fark etmemize neden oldu. Ayrca, kim olduumuz tecrbesi, bize, kim olabileceimizi retti. Dnya dinlerinin incelenmesi, ite bu yzden tm insan-
lara ynelik bir ardr. Bu, birlie ve kutsala ardr.
Bazen, kiinin yerine getirmedii sorumluluklarla inancn deerlen
dinnenin mmkn olamayaca sylenir. Bu, insanlar anlama konusunda,
samimi bir alaya ihtiya olmad eklinde yorumlanabileceinden dolay,
okkltrl bir toplumun yapsna uygun bir aklama deildir. Son yllarda
bilim adamlarnn youn almalar ya da bu almalarn mevcut kutsal
metinler zerinde odaklanmas sayesinde, bu gn artk, dinler arasnda iyi
niyetli nukayeseler yaplabilmelidir. Ayrca Kilise, sorumluluumuzdaki
insanlara, sadece kendi inanlarn deil, ayn zamanda bakalarnn inanlarn da retmemiz konusunda bizi zorlamaldr. stelik, bu zorunluluun
kabul, znt ve itiraz kayna olarak deil, bakalarnn dorularn ke
fetmek iin iyi bir frsat olarak deerlendirilmelidir.
Din eitiminin eski iyi gnlerini dndmzde, onun, din anlay
henz olgunlamam bireylerin yetimesine katkda bulunduunu syleyebiliriz. Bu duruma are olabilecek bir din eitimine sahip olsaydk, bu tr bir
eitimin bireyin inan-dnce dnyasna hitap etmesi ve bir dizi inanc
iennesi gerekirdi. oulculuun itirazlar sadece eitim sistemimize deil
dir.14 Bu itirazlar, oulcu deerler konusunda geleneksel eitimin bize sunduundan daha derin bir gemie sahip olan uzman bireyler, doktorlar, hemireler, avukatlar, polisler, ksaca, hepimiz asndan gittike daha fazla nem kazanmaktadr. Ayrca Katolikler, kendilerini, sadece okkltrl bir
toplum hayatna deil, ayn zamanda salkl bir Kanada ve adil bir dnyann
oluumuna katlmaya hazrlamaldrlar. nk biz, ayn zamanda, dnya
14

Dennis Starkings, "Pluralizm and Truth in Religious Education", in Jackson, s.

72.

290

Ovey N. Muhammed, ev. Ar. Gr. lhsan APJOGLU

dinlerinin retimi konusunda, sadece kendi inancmzn retiminden


olarak ya da buna ilaveten bir Hristiyan aklclna da sahibiz.

farkl

Sonu
2000'li yllarda dnyay nasl bir gelecein beklediini tahayyl
edemiyorum. Ancak, 1990'1arda okula yeni balayan ocuklarn 21. yzyla
girerken, hala, okulda olacaklarn biliyorum. Eitimciler olarak grevimiz,
onlar, gelecek yzyla hazrlamak ise; kendi inanlarn daha derinlemesine,
bakalarnn inanlarn daha doru renmeleri ve ok daha uyumlu bir
yaam sOnneleri iin onlara yardmc olmamz gerekir. Bu durumda, dnyadaki gelimeler ve okkltrclkle ilgili ada problemler yuma ile boumak zorundayz. Ayrca, sadece kendi inanlarndaki deil, onun tesindeki kutsal bulmalar konusunda d~_o-{l!ara yardmc olmal, inanlar aras
ruhaniyet modelleri gelitinneli ve retimizi ada uluslararas perspektifler ile okkltrclk deneyimine entegre etmeye almalyz. stelik, dier
din mensuplarnn bak alar da nemlidir. nk, kltrel balamda
Hristiyanlk dndaki dinlerin perspektifleri, Kanadallarn daha az rk ve
batc olmalarna katkda bulunabilir.
Btn bu gelimeler, inancmzn normatif esaslarna nasl etki edecektir? Dorusu, bu deerler olduu gibi muhafaza edilinekle kalmayacak, dier
dinlerle kurulacak verimli diyalog sayesinde zenginletirilecektir de. nan
retiminin bir inancn zorla alanmas (indoctrination) anlamnda kullanlmakszn samirniyetle yrtlebileceini vurgulayan II. Vatikan
Konsili'nden bu tarafa, Katolikler arasnda uzlama belirtileri grlmektedir.
Dnya dinleri balamnda dndmzde, kendini gelitirmi ve daha iyi
eitim alm retmenierin yan sra, daha iyi materyallerle birlikte
Hristiyanlk aratrmalarnn zamanla okul mfredatlarnda yer alacan
umut edebiliriz. Hibir Katolik, ne dini ve ne de pedagojik gerekelerle bu
greve katlmakta tereddt etmeyecektir.

You might also like