Professional Documents
Culture Documents
Uluslararası İlişkilerde Konstruktivist Yaklaşımlar
Uluslararası İlişkilerde Konstruktivist Yaklaşımlar
Sezgin Kaya
Uluda niversitesi
ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi
Aratrma Grevlisi
zet
1990l yllarla birlikte Uluslararas likiler alannda yeni bir teorik yaklamn ortaya kt
grlr. Pozitivist teoriler ile post-pozitivist teoriler arasnda konumlandrlan ve bu nedenle nc yol
olarak nitelendirilen bu yaklam, uluslararas ilikilerin sosyal yanna yapt vurgu nedeniyle sosyal
konstrktivizm olarak adlandrlmaktadr. Disiplinin ana-akmndan birok adan ayrlan konstrktivizmin,
benimsenen epistemolojik pozisyonlarndaki farkllklar nedeniyle deiik trleri bulunmaktadr. Bu
farkllama ilgili yaklamn Uluslararas likiler teorileri iindeki yerini ve dolaysyla nc yol olma
pozisyonunu tartmal hale getirmektedir. Bu yaklamn en ayrt edici yan, uluslararas ilikiler analizlerine
ynelik farkl ontoloji nerisidir. Uluslararas siyasann temel yaplarnn maddi olmaktan ok sosyal
olduunu ileri sren konstrktivizm, normatif olann maddi yaplar zerindeki nceliini savunur. lgili
yaklam, disiplinin ana-akmn oluturan pozitivist teorilerin gz ard ettii kimlik, kltr, sylem ve dil gibi
sosyo-kltrel faktrlerin uluslararas ilikiler analizlerine katlmasn olanakl klmaktadr.
Anahtar Kelimeler: Konstrktivizm, Byk Tartmalar Yaklam, nc Tartma, Oluturucu
Teori, Amil-Yap Tartmas.
84
GR
Uluslararas likiler disiplini, bu alandaki teorik yaklamlarn okluu
nedeniyle nicel anlamda olduka zengin bir grnme sahiptir. Bu durum
byk oranda disiplinin kendi doasndan kaynaklanmaktadr. Dnya
siyasasnn karmak yaps gz nnde tutulduunda, bu alanda her olgu ve
olay aklayabilecek bir teorinin olmasn beklemek de zaten pek mmkn
deildir. Kninin de belirttii zere (2001: 8), disiplin ierisinde bu trden bir
byk teori henz gelitirilebilmi deildir. Disiplinin tarihine bakldnda,
uluslararas olaylarca ynlendirilen bir ritme bal olarak zaman ierisinde bir
takm teorik ykseliler ve inilerin olduu grlr (Kahler, 1997: 41). Belli
dnemlerde, belli olaylara ynelik olarak baz teorilerin dierlerine nazaran
daha fazla rabet grmesi sz konusu olabilmektedir. Bu alandaki teorilerin
genellikle ilk ortaya atldklar dnemdeki aklayclk kapasitelerini zamanla
kaybeden nitelikteki orta-boy teoriler olduu (Ar, 2004: 28) dnlecek
olursa, bu durum daha kolay anlalabilir. Bunun yan sra, teorilerin evrensel
nitelikte, zamandan ve mekndan bamsz eyler olmad gereini de
unutmamak gerekir. Belli bir durumu anlama-aklama abas, yani
teoriletirme sreci, tpk sosyalleme srecimiz gibi iinde bulunduumuz
sosyo-kltrel evreden youn bir biimde etkilenmektedir. Dolaysyla,
herhangi bir teorinin dierlerine kar a priori bir stnlnden sz etmek
doru olmayacaktr (Yurdusev, 2005: 159).
Disiplinin sergilemi olduu bu grnt teoriye duyulan gereksinimi
daim klmakta; bunun pratikteki karl ise doal olarak, birbirinden farkl ve
yarma halindeki ok sayda teorik yaklam olmaktadr. Bu teorik oulluk
durumu bazen bir sorunmu gibi grlse de aslnda kimi sonular asndan
faydaldr. ncelikle, tek bir ablona bal kalmaktansa birbiriyle yarma
halinde olan farkl gr alarna sahip olmak, daha tercih edilir bir durumdur.
84
85
85
86
bir yeri olan amil (agent), kural ve yap ilikileri asndan inceleyeceiz.
Sosyal konstrktivist dnceye ilikin deerlendirmenin ardndan,
konstrktivist yaklamlar kendilerini disiplinin ana-akmndan ayran temel
varsaymlar erevesinde aklamaya alacaz. Bu balamda ilgili
yaklamlarn uluslararas yap, anari, kimlik, kar, egemenlik, gvenlik ve
sylem gibi kavramlara ynelik farkl bak alar ortaya konulmaya
allacaktr. almann son blmnde ise konstrktivist yaklamlarn
trlerine ksaca deinilecektir.
1. ULUSLARARASI LKLER
TASNF
SORUNU
VE
BYK
YAKLAIMI
TEORLERNN
TARTIMALAR
86
87
87
88
88
89
1995: 48). Smithin de dikkat ektii gibi (1996: 11), aslnda yetersiz olan
Paradigmalar-aras Tartma yaklam sadece pozitivist varsaymlarla hareket
eden bu paradigmay kapsamaktadr. Farkl varsaymlara sahip olmalarna
karn, her paradigmann da benimsemi olduklar epistemolojik ve
metodolojik pozisyonlar asndan gerekte pozitivist olduklar sylenebilir.
Paradigmalar-aras Tartmann aslnda modas gemi bir yaklam
olduunu sylemek de mmkndr. nk bu yaklam daha ziyade 1970lere
zg teorileri kategorize etmektedir. Waeverin de iaret ettii gibi,
Paradigmalar-aras Tartma yaklam 1980li yllarda etkinliini yitirmitir.
Bu dnemde realizmin yerini neo-realizmin, liberalizmin yerini ise neoliberalizmin ald grlr. Ayn dnemde sz konusu teoriler arasndaki
ayrmlar da giderek mulklam ve gerekleen yaknlama neticesinde
ortaya kan neo-neo sentez 1980lerin hkim aratrma program halini
almtr. Rasyonalist bir aratrma program benimsemeleri, ortak bir bilim
anlayna sahip olmalar, anariye ncelik veren bir alma biimlerinin
bulunmas ve ibirlii ile kurumlarn geliimi gibi ortak sorunlarla
ilgilenmeleri, Waeverin bu iki farkl yaklam neo-neo sentez kavram ile
tanmlamasnn nedenlerindendir (1996: 163). Dolaysyla, gnmzde nc
tartmann pozitivist kutbunu da aslnda neo-neo sentezin oluturduu
dnlebilir.
Gerekten de neo-neo sentezi oluturan bu teorilerin pozitivist
durular nedeniyle ayn olduklar sylenebilir4. Tpk Uluslararas likilerin
geleneksel teorileri olarak da nitelendirebileceimiz Paradigmalar-aras
Tartmann taraflar konumundaki teori gibi, neo-neo sentez ierisinde
4 Ancak hemen belirtelim ki, sz konusu teoriler arasnda hl bir takm farkllklar
bulunmaktadr. David Baldwine gre neorealizm ile neoliberalizm arasndaki en
nemli farkllklar, alt noktada toplamak mmkndr. Bunlardan ilki, uluslararas
anarinin doas ve sonular zerine benimsenen farkl yaklamlardr. Bir dier
nemli farkllk ise uluslararas ibirliinin olabilirliine dair tartmadr. Bilindii
zere neorealistler, neoliberallere gre uluslararas ibirliini ulalmas daha g bir
hedef olarak grmektedirler. Neorealistlerin karar vericiler asndan nispi kazan
ilkesine yapt vurguya karn, neoliberallerin mutlak kazan ilkesini benimsiyor
olmas da bir dier nemli ayrma noktasdr. Neorealistlerin ulusal gvenlik
meselelerine ncelik veren yaklamna karn neoliberallerin ekonomi politik
meseleleri n plana karyor olmas ve neorealistlerin niyetlerden ziyade kapasiteye
yapt vurguya karn neoliberallerin niyet ve beklentilerin zerinde duruyor olmas
da iki yaklam arasndaki dier nemli farkllklar oluturmaktadr. Son olarak,
uluslararas kurumlarn anarinin olumsuz sonularn giderme konusunda
oynayabilecei role ilikin olarak da iki teorinin farkl varsaymlara sahip olduu
grlmektedir (aktaran Smith, 1997: 23).
89
90
yer alan bu iki teori de pozitivisttir (Smith, 1996: 1112). Yani ngrdkleri
farkl varsaymlara karn, epistemolojik dzlemde tm bu teori gruplar aslnda
pozitivist/rasyonalist izgide yer almaktadr. Bilindii zere bu izgi
Uluslararas likilerin hkim pozisyonunu oluturmaktadr. Smithin de
belirttii gibi (1996: 11), Uluslararas likiler disiplininde son krk yldr, doa
bilimleri metodolojisinin sosyal dnyay aklamak iin de kullanlabileceini
ngren ve bu anlamda btnleik bir bilim anlayna sahip olan pozitivizm5
etkin olmaktadr. Pozitivist aratrma mantnn ise temel ilkesi
bulunmaktadr. Buna gre, pozitif bilgi gzlemlenebilir ve ampirik olmas
nedeniyle metafiziksel veya teolojik bilginin aksine gvenilir bilgidir. Doal
dnyay incelemek iin gelitirilen aratrma metodolojisi, sosyal dnya iin de
ayn derecede uygundur. Bilimsel bilgi, deerden arndrlm bir doaya
sahiptir. Bu ilkenin zne ve nesnenin ayrlabilirlii, doalclk (naturalism)
ve gerek ile deerlerin ayrlabilmesi gibi baz temel varsaymlara
dayandrld grlr (Neufeld, 1995: 3338).
nc tartmann pozitivist kutbunda olduu gibi, dier kutbu
oluturan ve reflektivist ya da eletirel olarak da adlandrlan post-pozitivist
teoriler iin de bir oulluk durumundan bahsedilebilir. Smith, bu kategoride
yer alan teorileri Frankfurt ekolnn temelini oluturduu Eletirel Teori6, postmodernistler, feministler ve post-yapsalclar olarak sralamaktadr (1996: 12).
Tek bir post-pozitivist teorinin bulunmadna dikkat eken Wendt ise bu
kategorinin post modernistleri, konstrktivistleri, neo-marksistleri, feministleri
5 Doa ve toplum, pozitivist dnceye gre birbirlerinden kkl bir biimde farkl
eyler deildir. Bu nedenle herhangi bir olgu ne kadar karmak olursa olsun, bilimsel
olarak allabilecek birimlere ayrlabilir (Kubalkova vd., 1998: 8). Pozitivizmin sz
konusu bu metodolojik monizmi, sosyal bilimler ile doa bilimlerinin ayn olduu
varsaymna dayanr; dolaysyla, bunlar ayn metotlarla allabilirler (Guzzini,
2000:157). Pozitivizmin bir felsefi gr ve metodolojik pozisyon olarak belki de en
ayrt edici yanysa geerli tek bilgi tr olarak bilimi kabul etmesidir. Bu adan,
insan bilgisinin yegne kayna, alglanabilir ve gzlemlenebilir bir ey olan veridir
(Smith, 1996: 15; Ar, 2004: 52)
6 Eletirel Teori, kkleri Aydnlanmaya kadar dayanan ve Kant, Hegel ve Marx gibi
dnrlerin fikirleri ile ilikilendirilen bir Uluslararas likiler yaklamdr. Ancak,
aslnda temelini Klasik Yunan dncesine kadar da geri gtrmek mmkndr.
Bununla birlikte, 20. yy.da teori Frankfurt Ekol olarak da bilinen snrl bir dnce
biimi ile daha yakndan ilikili bir hal almtr. Eletirel teori terimi, hkim sosyal ve
siyasal modernite dzeninin, ikin bir eletirel metod araclyla sorguland bir
felsefi sembol gibi kullanlmaktadr. Horkheimer, Cox, Hoffman, Linklater ve
Habermans gibi nemli temsilcileri bulunan eletirel teori hakknda daha detayl bilgi
iin bkz: (Devetak, 1996)
90
91
91
92
92
93
93
94
94
95
95
96
96
97
97
98
98
99
99
100
101
101
102
103
103
104
105
iliki olduu sonucuna gtrr. Ancak Onufun da iaret ettii gibi, tam
bamszln kullanl bir kurgu, egemenliin ise bir derece sorunu olduunu
aklda tutmak gerekir (Onuf, 1998: 65).
Egemenliin sosyal bir ekilde olutuu ve sjeler-aras bir anlama sahip
olduu ynndeki konstrktivist bak as, gvenlik kavram iin de
geerlidir. Gvenliin bu ekilde yorumlanmas, konstrktivizmin de iinde yer
ald sosyal teorileri klasik pozitivist teorilerden ayran en nemli noktalardan
biridir. Sosyal mantn bir gerei olarak gvenliin savunmaya, tehdit
dengesine ve saldrlara ya da bu trden herhangi bir nesnel ve maddi unsura
indirgenemeyecei dnlr. Gvende olma veya olmama durumu bir ilikinin
nitelii olup, bu ilikinin taraflarnn kimliklerindeki istikrar veya deiimi
yanstr. nemli olan bir dier nokta da gvenliin korunmas gereken
karlarla ilgili bir kavram olduudur (McSweeny, 1999: 101). Aslnda
gvenliin bu eletirel yorumunda Souk Savan sona eriinin getirdii
sonular da etkili olmutur. Bilindii zere, ilgili dnemde gvenliin salt
teknolojik alanna younlalm ve siyasal, sosyal ve kltrel boyutlar gz
ard edilmitir. Ancak Souk Sava sonras dnemde ortaya kan yeni
gvenlik tehditleri bu bak asnn sorgulanmas sonucunu dourmutur. Bu
dnemde gelitirilen eletirel yaklamlarda gvenlik, bireylerle devlet ya da
toplum arasndaki bir iliki biimi olarak alglanmaktadr. Bu bak asndan
gvenlik, sosyal dzenin dayanaklarna ynelik nemli bir kaygnn
bulunmad bir durum olarak deerlendirilmektedir. lgili yaklamlar devlet
gvenlii ile toplum gvenlii arasnda da bir ayrma gitmekte ve devletin
gvenliini
egemenlikle,
toplumun
gvenliini
ise
kimliklerle
ilikilendirmektedir. Gvenlik kltr de daha geni bir perspektifte ele
alnmakta, siyasal ve diplomatik kltr dnda, daha geleneksel ve genel kabul
grm deerleri de ierecek biimde kuramsallatrlmaktadr (Tanrsever,
2005: 118122). Grld zere eletirel yaklam, gvenlik analizlerinde
daha geni bir kapsam ierisinde ve devlet-merkezci yaklamlardan
uzaklaarak hareket etmektedir. Geleneksel ulusal gvenlik sylemini
sorunsallatran eletirel dnce, gvenliin ekonomik ve ekolojik alanlar da
kapsayacak ekilde tanmlanmas durumunda, devletin tek gvenlik salayc
olarak yeterli olamayacan iddia etmektedir (Tickner, 1997: 18).
Burada belirtilmesi gereken bir dier konu da sylemin, konstrktivizmin
uluslararas ilikilere bak asndan ayrcalkl bir konuma sahip olduudur.
ncelikle belirtmek gerekir ki, konstrktivizm asndan sylem her trden
sosyal ilikiyi anlamak iin kilit bir kavramdr. Zira konuma faaliyetleri ve
bunlara verilen yantlar, aslnda insan hayatn anlalabilir klmaktadr. nsanlar
dili, kendi ihtiyalarn hem gstermek hem de gidermek iin kullanmaktadr
(Gould, 1998: 81). Bu nedenle, Onufun da zl bir biimde ifade ettii gibi,
105
106
107
107
SONU
Teorik anlamdaki zengin grnmne karn Uluslararas likiler
disiplini byk oranda pozitivizmin etkisi altndadr. Hem disiplinin klasik
teorileri olarak nitelendirebileceimiz realizm, liberalizm ve marksizm; hem de
1980 sonras dnemde disiplinin ana-akm haline gelen neo-neo sentezin
bileenleri durumunda bulunan neo-realizm ve neo-liberalizm ak bir biimde
pozitivisttir. Bununla birlikte, 1980li yllardan itibaren disiplin ierisindeki
hkim pozitivist teorilerin sorgulanmas biiminde gelien ve uluslararas
ilikileri almak iin post-pozitivizmin daha iyi bir yol olduunu savunan yeni
araylarn sz konusu olduu grlr. Pozitivist teoriler ile post-pozitivist
teoriler arasnda yaanmaya balayan bu tartmaya karn, 1990l yllarla
birlikte konstrktivizmin de iinde yer ald ve amalar bu iki farkl gr
uzlatrmak olan yeni bir takm araylar ortaya kmtr. Gerekte bir
Uluslararas likiler teorisi olmamasna karn, konstrktivizmin ilk
uyguland alanlardan biri de uluslararas ilikiler olmutur.
Disiplin yaznnda konstrktivizm, benimsemi olduu varsaylan
pozitivist epistemoloji ve post-pozitivist ontoloji nedeniyle, genel bir eilim
olarak
pozitivist
teoriler
ile
post-pozitivist
teoriler
arasnda
konumlandrlmaktadr. Bu nedenle ilgili yaklam nc tartma
ierisindeki bir nc yol olarak da grlmektedir. Fakat bu aslnda olduka
tartmal bir durumdur. Bunun en nemli nedeni, disiplin ierisinde tek bir
konstrktivist yaklamn olmaydr. Konstrktivist yaklamlarn bir blm
pozitivizme ve dolaysyla ana-akma daha yaknken, dierleri olduka postpozitivist bir izgi benimsemekte ve reflektivist grlere yaknlamaktadr.
Epistemolojik pozisyonlardaki belirsizlie ramen konstrktivist yaklamlar
Uluslararas likiler teorileri arasndaki nc bir yol olarak grmek ok da
hatal bir tutum olmayacaktr. Zira konstrktivistler ne pozitivist teorilerdeki
gibi maddi yaplar ncelikli gren bir anlaya sahiptirler, ne de ar
108
109
Kaynaka
ADLER, Emanuel (1997), Seizing the Middle Ground: Constructivism in World Politics, European
Journal of International Relations, 3/3: 319-363.
ARI, Tayyar (2004), Uluslararas likiler Teorileri: atma, Hegemonya, birlii, 3. Bask.
(stanbul: ALFA)
BIERSTEKER, Thomas J. / WEBER, Cynthia (1996), The Social Construction of State Sovereignty,
BIERSTEKER, Thomas, J. / WEBER, Cynthia (ed.), State Sovereignty as Social
Construct (Cambridge: Cambridge Uni. Press): 1-21.
CHECKEL, Jeffrey T. (2003). Social Constructivism in Global and European Politics, ARENA
Working Papers, WP 15/03.
DEVETAK, Richard (1996), Critical Theory, BURCHILL, Scot / LINKLATER, Andrew (eds.),
Theories of International Relations (New York: St. Martins Press): 145-177.
FRIEDRICHS, Jrg (2004), European Approaches to International Relations Theory: A House with
Many Mansions (London: Routledge).
GIDDENS, Anthony (1984). The Constitution of Society: Outline of the Theory of Structuration
(Cambridge: Polity Press).
GOULD, Harry D. (1998), What is at Stake in the Agent-Structure Debate?, Vendulka
KUBALKOVA, Vendulka / ONUF, Nicholas / KOWERT, Paul (eds.), International
Relations In A Constructed World (New York: M. E. Sharpe): 79-98.
GUZZUNI, Stefano (2000), A Reconstruction of Constructivism in International Relations,
European Journal of International Relations, 6/2: 147-182.
109
110
KAHLER, Miles (1997), Inventing International Relations: International Relations Theory After
1945, DOYLE, W. / IKENBERRY, G. John (eds.), New Thinking in International
Relations Theory (Colorado: Westview Press): 20-53.
KEYMAN, Fuat E. (2005), Kimlik ve Demokrasi, ERALP, Atila (der.), Devlet ve tesi (stanbul:
letiim): 217-250.
KEOHANE, Robert (1988), International Institutions: Two Approaches, International Studies
Quarterly, 32/4: 379-396.
KUBALKOVA, Vendulka / ONUF, Nicholas / KOWERT, Paul (1998), Constructing Constructivism,
KUBALKOVA, Vendulka / ONUF, Nicholas / KOWERT, Paul (eds.), International
Relations In A Constructed World (New York: M. E. Sharpe): 3-21.
LAPID, Yosef (1989), The Third Debate: On the Prospects of International Theory in a PostPositivist Era, International Studies Quarterly, 33/3: 235-254.
McSWEENEY, Bill (1999), Security, Identity and Interests: A Sociology of International Relations
(Cambridge: Cambridge Uni. Press).
NAVON, Emmanuel (2001), The Third Debate Revisted, Review of International Studies, 27:
611-625.
NEUFELD, Mark A. (1995), The Restructuring of International Relations Theory (Cambridge:
Cambridge Uni. Press).
ONUF, Nicholas (1998), Constructivism: A Users Manuel, KUBALKOVA, Vendulka, / ONUF,
Nicholas / KOWERT, Paul (eds.), International Relations In A Constructed World
(New York: M. E. Sharpe): 58-78.
REUS-SMT, Chris (1996), The Constructivist Turn: Critical Theory After The Cold War,
Canberra: Australian National University, Dept. of International Relations Working
Paper, No. 1996/4.
RUGGIE, John Gerard (1988), What Makes The World Hang Together? Neo-Utilitarianism and The
Social Constructivist Challenge, International Organization, 52/4: 855-885.
SMITH, Steve (1996), Positivism and Beyond, SMITH, Steve / BOOTH, Ken / MARYSIA ZALEWSKI,
Marysia (eds.), International Theory: Positivism and Beyond (Cambridge: Cambridge
Uni. Press): 11-44.
SMITH, Steve (1997), The Self-Images of A Discipline: A Genealogy of International Relations
Theory, BOOTH, Ken / SMITH, Stive (eds.), International Relations Today, 3rd. ed.
3. Bask (Cambridge: Polity Press): 1-37.
SMITH, Steve (1999), New Approaches to International Theory, BAYLIS, John / SMITH, Stive
(eds.), The Globalization of World Politics: An Introduction to International
Relations (Oxford: Oxford Uni. Press): 165-190.
TANRISEVER F. Oktay (2005), Gvenlik, ERALP, Atila (der.), Devlet ve tesi (stanbul: letiim):
107-123.
WAEVER, Ole (1996), The Rise and Fall of The Inter-paradigm Debate, SMITH, Steve / BOOTH,
Ken / ZALEWSKI, Marysia (eds.), International Theory: Positivism and Beyond
(Cambridge: Cambridge Uni. Press): 149-185.
WAEVER, Ole (1998), The Sociology of a Not So International Discipline: American and European
Developments in International Relations, International Organization,52/4, Autumn,
1998: 687-727.
WALT, Stephan M. (1998), Uluslararas likiler: Bir Dnya Binbir Kuram, Foreign Policy: Bilginin
Ufuklar (Bahar 1998) (stanbul: Bilgi ni. Yaynlar) (ev.: Baak al): 14-29.
WENDT, Alexander E. (1987), The Agent-Structure Problem in International Relations Theory,
International Organizations,41/3: 335-370.
WENDT, Alexander (1992), Anarchy is What States Make of It: The Social Construction of Power
Politics, International Organizations, 46/2: 391-425.
110
111
WENDT, Alexander (1994), Collective Identity Formation and The International State, American
Political Review, 88/2: 384-396.
WENDT, Alexander (1995), Constructing International Politics, International Security, 20/1: 7181.
WENDT, Alexander (1996), Identity and Structural Change in International Politics, The Return
of Culture and Identity in IR Theory (London: Lynne Rienner Publisher): 47-64.
WENDT, Alexander (1999), Social Theory of International Politics (Cambridge: Cambridge
University Press).
WIENER Antje (2003), Constructivism: The Limits of Bridging Gaps, Journal of International
Relations and Development, 6/3: 252-275.
YALVA, Faruk (2005) Devlet, ERALP, Atila (der.), Devlet ve tesi (stanbul: letiim): 1551.
YURDUSEV, Nuri (2005), Uluslararas likilere Teorik Bakmak, Uluslararas likiler (Cilt 2. Say
6): 157163.
111