You are on page 1of 21

BUGNK BATI KLTRNDE TRKLERIN

ETKISI VE KATKISI
Prof. Dr. Mbahat TJRKER-IWYEL

XVII. Yzylda, Avrupa'da, Descartes ile ba layan 'Modern Felsefe', XVIII. Yzy lda, kendisine, Kant vastasyla, u sorular sormutur: Neyi bilebiliriz? Nasl hareket etmeliyiz? Ne mit edebiliriz? Bu
soru giderek " nsan nedir ?" sorusuna dn mtr. yleki, XX.
Yzylda, amzda, felsefeye, s rf insan ara tran bir alan gz ile
bakan akmlar bile domutur. `Existentialisme',`Personalisme',`Phdno`Anthropologie Philosophique' (Felsefi Antropoloji) gibi.
Gerekten de, acaba, ' nsan nedir ?'. Isteyen herkes bu soru zerinde zihin yormu ve ona trl trl cevaplar vermi olabilir. Filozoflar
ise. insan, -duruma gre, ona ok e itli alardan bakarak-, birbirlerinden farkl ekillerde tarif etmi lerdir; ona `Anima rationalis' (Akll
canl), `Homo Sapiens' (Bilgi adam) 'Ham Dyonisia' (Coku adam),
`Homo Faber' (Beceri adam ), `Homo economicus' (ktisad adam),
`How) Mecanicus' (Teknik adam)._ v.s. gibi, birtakm isimler
takmlardr.
`nsan nedir ?' sorusuna verilmi olan cevaplardan birisi de ' nsan,
kltr olan bir canldr' cevabdr. Dikkat edilirse, ' nsan, kltrl bir
canhdr' denmemitir. nk, bu iki deyim, biribirinden ayr olan iki
eyi gstermektedirler; "kltr olmak" ba kadr, "kltrl olmak"
bakadr. Duruma gre, hatt bir "kltr kirlenmesi"nden, bir "kltr
kirlilii"nden, "kirli kltr"den, "kirlenmi kltr"den bile bahsetmek mmkn grnmektedir, tpk "evre kirlenmesi", "kirlenmi
evre" kavramlarmda olduu gibi.
Madem ki insan, 'Kltr olan bir canh'd r, o halde, acaba 'Kltr' nedir?
`Kltr'n ne olduu hakknda verilen cevaplar da, neredeyse, saylamayacak kadar oktur; alacak kadar eitlidir. te bu yzden,
`Kltr'n nas l tarif edilecei konusu, tartmal bir konudur. Ama,
`Kltr'n ne olduunu syleyen cevaplar arasnda, yle bir tanesi bu-

MBAHAT TRKERKYEL

lunmaktadr ki, o, tartmasz olarak, herkes taraf ndan kabul edilebilecek bir yapdadr. yle ki: 'Kltr', insann soyaekime, kaltma,
genler araclna dayanmayan, olumlu veya olumsuz her trl zellikleridir; rnleridir; insann maddi ve manevi olarak neyi varsa, iinde
yaad tabiata bu yolla katt klardr: Dil, toplumsal kurumlar, adetler, rfler, gelenekler, bilim, teknik, felsefe, ahlak, din, hukuk, sanat,
iktisat, ticaret... v.s.- Bunlar, `Kltr' olu turan gelerdir, ama, daha
ok olumlu gelerdir-. Bu saylamayacak kadar ok olan katklarn
tmne birden 'Medeniyet' (la civilization) veya uygarl k denir. 'Tekn oloji'nin, uygarln, genellikle, maddi tarafn, "Kltr" n ise manevi tarafn gsterdii kabul edilir. `Kltr'n, bilim, teknoloji ve felsefe ile ilgili ksm ise, 'entellektel kltr' (la culture intellectuelle) adn
alr. -Atatrk'n `har(iset-i fikriye' dedii ite budur'. Toplumlar bir
vagon imi gibi arkasna takp, sanki bir lokomotif imi gibi ekip,
onlar bulunduklar yerden daha ileriye do ru gtren, ykselten kuvvet ite bu entellektel kltrdr. Bu kltrn ana vasf , birikici ve ilerleyici olmasdr, yleki, eer, entellektel kltr olmasayd , insanlar,
belki de, hala Maara Devri'nden kurtulamayacaklard .
Bilindii zere, bilginler, insanlk tarihini, insann tabiat ile olan
ilikisinde kullanm olduu letlere, yani, 'maddi kltr'e gre, bir
takm devirlere ay rmlardr: Kabata Devri, Cilalta Devri, Maden
Devri- imdi ise 'Atom Devri', ' letiim Devri'- gibi. Aletleri kafas n
ve ellerini kullanarak insan yapm tr. Hayvan alet kullanr, ama, alet
yapamaz. nsan konu ur, ama, hayvan konu amaz. Madenler, bitkiler
ve hayvanlar kltr ve medeniyet sahibi de ildir. Hayvann rendikleri hayvanla birlikte yok olup gider. Hayvanda, sadece, ku aktan kuaa genler yoluyla geen taraflar kal r. Bunlar, onun fizyolojik N,asflar ve zellikleridir. Uygarl k ve kltr, kaltm yoluyla devam etmez;
renilir. Eer, bir iki kuak iin, mhendislerimiz, tabiblerimiz, bilim
adamlarmz, okullarmz, retmenlerimiz, fabrikalar mz faaliyetlerine ara vermi olsalar, bugnk medeniyetimiz durur; yeniden, 'Maara Devri'ne dneriz. Kltr, e itim ve retim ile kuaktan kuaa
tanr, aktarhr, korunur, gelitirilir, artrhr, gen iletilir, ilerletilir.
Kltr sahibi olan yaln zca insand r; ve, insan, kltr, genleri yoluy(1) Aydn Sayl, "Atatrk ve Milli Kltr", s. 2; "Atatrk ve Milli Kltrmzn
Temel Unsurlarndan Bilim le Entellektel Kltr ve Teknoloji, s. 115, 124, 125,
126, 129 ("Milli Kltr Unsurlartnnzn zerinde Genel Grler" iinde). Atatrk
Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu-Atatrk Kltr Merkezi Yay n : 46. Ankara,
1990, TTK Mtb.

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

la kaltsal olarak getirmez. nsan, kltr, renme yoluyla ve e itile


rek, doutan hemen sonra, edinmeye ba lar. Bu sreler, ancak bir
toplum ierisinde cereyan edebilirler. Oyleki, imdiye kadar, hibir
aratrma, hibir kalnt, 'kltr olmayan insan' tesbit edebilmi deildir -ama "kltrl olmayan" nice insan tesbit edilebilir-. nsan demek, dousuyla lm arasnda, biyolojik varlna kltr eklenmi
veya eklenmekte ve eklenecek olan varl k demektir. nsann `Zoon
politikon' (toplumsal canl ) olarak tarif edilmesinin nedeni ise, i te
budur. Kltr, insani kurand r, oluturandr, yapandr, ekillendirendir, dokuyandr, yaratandr, varla getirendir. 'Kltrsz insan' demek, hibir kltr olmayan bir insan demek de ildir. Kltrnde birtakm eksiklikler, gedikler bulunan insan demektir. Buna kar lk,
`Kltrl insan' demek, dier insanlara nazaran daha zengin, daha geliik, ileri, stn, i lenmi, parlak, sekin, ince... v.s. bir kltre sahip
olan insan demektir. -Byle bir kltre, eskiden, <tehzib' derlerdi-.
nk, insan deyince, nasl olsa, biyolojik varlna en az derecede de
olsa kltr eklenmi , insan eklindeki canl anlalmaktad r.
nsann bedence ve ruha gelitirilmesine de 'Kltr' denir. Nitekim, topran ilenmesine, srlp ekilmesine de 'kltr' denmi olmasndaki gibi. Demekki, 'Kltr' kelimesi birok anlamlara gelmektedir. Anlamazlklar ite buradan kaynaklanmaktad r. nsan, kltr
ile ilikisi dahilinde tarif edildiine gre, insan klkl biyolojik varl
insan yapmak, adam etmek, adam yerine koymak, adamdan saymak,
adamdan saydrmak, bir kelime ile, "hmanizm"ler arasndaki farklar
da ite, yine buradan do maktadr. "Humanisme" ise, hi durmadan,
"misantropi" (insanlardan nefret etme) nin kar t olan (philantropi" (adamn, kendisinden ba kasn adam saymas, ya da adamdan
saymas, adamlarm biribirlerini adamdan saymas veya adam yerine
koymas, adamlann biribirlerini sevmesi) ve "Humanitarisme" (insanl sevme) ile kartrlmaktadr. Oysa, "Humanisme" baka bir eydir,
"Philanthropie" veya "Humanitarisme" baka bir eydir. Bu ikisi
arasndaki fark anlayabilmek veya hissedebilmek iin, "Humanismus"
(Adamclk. XVIII. Yzyl terimidir. Adamn evrendeki yeri ve anlamn sorgular. u biyolojik olarak insan k lkl varl neler vererek e itmelidir ki adam olsun, adamdan say lsn) ile "Humanitas" (Adamn
genel eitim ve retiminde, Paideia'da, adama, nelerin verilece inin
saylp dklmesidir. Kltr ve uygarln kendisidir, kazan lmak
suretiyle adam edendir) kavram arasndaki fark yakalayabilmi olmak
gerekir. nk, bu iki kavram da biribirlerinden farkl dr. "Humanismus" bitki ve hayvandan farkl olan u insan klkl biyolojik varla

MBAHAT TRKER-KYEL

neler verelim ki, onu neler vererek ve nas l eitelim ki, o, adam olsun?

sorusuna cevap arar. Bu soruyu tart p ona bir cevap verir, karara ba lar. Kararlar biribiilerinden farkl olduklar iin, "Humanismuslar
da eitlenirler. yleki: 1. u biyolojik varla edebiyat verelim ki,
o adam olsun (Humanisme littdraire). nk, ancak dili incelemek
adam adam yapar. Ama, bu sefer, tekrar sormak gerek: Hangi dili
verelim ki adam olsun? Mesele, bu soruyu sormakla yine atalla r:
belli ulusal dilleri verelim de mi yoksa "Klasik Yunanca" ve "Klasik
Latince"yi verelim de mi adam olsun ? 2. "Klasik Ltince ve Yunanca"y verelim de adam olsun (Humanisme classique). 3. Hristiyan
Orta a, dili, "Trivium" (Gramer, Diyalektik, Retorik) arac lyla.
bir adam eden rn sayd . Bu dil, tam olduu anlamlarm ya da
deerlerin hizmetlisiydi Nas l ki Romal, "Trivium"u Tanrlar!, felsefi
ideolojileri, ve siyasal amalar iin kullanyor idiyse. Hristiyan Orta
a da. Romallarn bu dilini, Tanr Logosu'nu anlamakta ara olarak
kulland . -Ltin Dili'nin bu tr kullanl Renaissance ad amma, son derecede, aykr gelmitir.- ( Humanisme mddidvale ). 4. Hristiyan domalarn anlamak iin u var olan diller (Klasik Yunanca ve Klasik Latince) yetmez. "Grammaire spdculatif" yardm ile, yle yeni bir dil
dzenei oluturmal ki, onunla, Hristiyan dogmalar hem anlatlabilsin, hem anlalabilsin. (Humanisme Scholastique). Bu, dil-dnce
arasndaki sk mnasebete dayanarak, dile kar arak, dnceye karmaktr. Bunun temelinde, dil yoluyla varl k yaratmak axiomu bulunmaktadr. (Telkin, propaganda, 'beyin ykama', algya mdahale etme, dil-dnce mna.sebeti bozukluklar ... bu axioma dayan r). Bu,
bazen, "Artes luducrae" (Oyunluk beceri, oyuncu becerisi) ne de dn ebilir. Bu gibi durumlar, insan, felsefe yard myle, felsefe yoluyle, farkeder; tehis eder. 5. Petrarca, 'Adam dedi in, sadece, Italyan diliyle
eitilmi olandr' diyerek Skolastik hmanizma'ya kar kmtr;
bu bakmdan da, o, bir `hmanizm anti-skolastik' temsil etmi tir. 6.
Gerek'i, bu arada 'Insan' denen gerek'i, ussal alanda, usla m alanda, usa girmi alanda, genel kavramda deil de, u iinde yaamakta
olduumuz dnyada aramak, adam n kendi bedeniyle adamlik denen
rnlerin zamanda ln denemekte olmasdr, onu yaamasdr.
Adamn bu yaanm denemesini, batan sona, ancak Edebiyat dile
getirebilir; yoksa, kavramlarla urap duran bir Felsefe dile getiremez.
'Indi, Felsefe, Edebiyatm ta kendisidir. (Humanisme anti rationaliste).
`Yaamak', ancak, Edebiyat ile dile getirilebilecekse, bu, belli bir dilin
hmanizmas olacaktr, elbette 7. 'Adam', Tanrsz olarak da kendi
kendisini kurabilir. Kendi kendisine ayakta dikilebilir; kendi kendisini
,

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

varla getirebilir, var -olmakta- olu turabilir (Humanisme existentialiste). 8. 'Adam olanlar', 'Adamdan say lanlar', yal nzca, dnya i ileridir (Bmanisrne Marxiste). 9. amzda, `adamlk rnler' iletiim yolu ile, tm dnyaya yay lmtr. O halde, artk, btn `adamlk
rnler'i ta tabileceimiz ortak bir dnya dilini d nmenin zamandr (Humanisme mondial). 10. Adam klkl biyolojik varlk, ancak,
ona bilimler verilerek, bilimler retilerek adam edilebilir (Humanisme
scientlfique). 11. Dil, cadamlk rnler'in hepsini ta yabilir ( Humanisme de masse ). 12. nsan klkh biyolojik varlk, ancak, bir din ile
adam olabilir, adam edilebilir (Buddhaclk, Yahudilik, Hristiyanlk,
islmiyet... gibi). O takdirde, seilen dinin hmanizmas sz konusu
olur. 13. Gerek'in de il de, kavramlarn felsefeleri olan felsefeler,
(Var -olmakta- olu uluk, Marxisme, diyalektik materyalizm, stniktralizn...), `adam'n ne olduunu bildiremez. Bunlar, cadam' ldrrntr, Bize `adam'n ne olduunu syleyecek olan, ancak, yeni
bir `Adambilim'dir, bir Antorpolojidir. 14. Bir yap sal -dil- bilimine,
gnmz adamnn, bilim, teknik, sanat bata, rnlerini ta ttrabilecek bir dzenek yaratmal dr. Mesela, Etnolojiye Antropolojinin
anlamlarn tattrmak, Psikolojiye strktral anlamlan ta ttnmak,
Marxizme', Diyalektik Materyalist anlamlan yeniden d ndrtmek
gibi. O takdirde, bir "humanisme d'une linguistique structurak" sz konusu olur.
Acaba, "Humanismus", "Humanitas"n gelerinden birisi midir ?
Eer, 'Evet. elerinden birisidir', denirse, ve bu isbat edilirse, i te
ancak o zaman bunlarn arasnda bir balant kurulabilir. Ama, burada da iler atallat. in ierisine hangi "Humanismus" dahil edilecektir? nk. "Humanitas"ta bir anlama olduu var saylsa bile
"Humanismuslar biribirlerine; aykr olduklarndan, hatta, bazen biri
dierini ortadan kald rdndan, yine mesele zlemez. Belki de, her
tr "Humanismus" iddiasn bir yana brakp, "Humanisrnus" yerine,
"Philantropi"ye dnmek gerekir. Bir artla: Herkes ayn anda! Bu
"Humanismus"lar eitlilii, hatta bazen kar tl nnde, imdilik,
birle tirici yol olarak bir tek "Philanthropi" grnmektedir. Y'nus
ite bu yolu denemi tir. nsan klkl biyolojik varl 'adam' ederken,
acaba, neler verilecek ve bu verilecekler aras nda "Humanismus" da
bulunacak m ? Hangi cinsi bulunacak? sorusu, kar snda git gide,
"Humanismus"u brakp "Philanthropie"yi herkesin ayn anda benimsemesi, imdilik kar yol imi gibi grnrnektedir 2
(2)

Mbahat Trker- Kyel, "Klsik, Skolstik, Modern", s. 29-43, (1. Sitnpozyutn.


Klsik a Dncesi ve ada Kltr" iinde. Ankara, 1977, TTK Bsm).

MBAHAT TRKER-KuYEL

Aratrclar, insanlarn yiyeceklerini temin etme ekillerine gre


de, yine, birtakm kltr devirleri ayrmlard r: Toplayclik, Avclk,
Yerleik Devirler gibi. nsann topraa yerlemesi, onun hem tabiat ile
hem de teki insanlarla olan ilikilerinde. ok kkl deimelere ve gelimelere sebep olmu tur. Balca kltr ve medeniyet evreleri ise iliman kuakta, akarsular n kaynamda ve rmaklarn kenarnda yer almtr; Trk, in, Hind, Iran, nasya, M sr, Girit, kltr evreleri
ite byledir.
Kltr ve medeniyet, kendisini dil ile anlat r, sbitle tirir; ayakta
tutar, korur, saklar, geirir, ta ttrr, gelitirir. Dil, kltr ve uygarl n
en genel ifade eklidir. Yaz ise-dili tesbit eder. Yaz ilk kez, Mezopotamya'da Sumerliler taraf ndan ica.d edilmi tir. Bu icad, insanlk tarihinde, topraa yerlemek kadar byk nem ve deerdedir. Insann
var you, nesi varsa, hemen hemen hepsi yaz dadr. -Bu fikir, Sumerli
kltrde, Hikmet Tanrs Enki'nin "Gksel Levha"s ve "Gksel Ka yk" ile ifade edilmitir. Belki de Platon'un "Idealar Evreni" nin prototipi, "Levh-i Mahfz"un ilk rne i de bu "Gksel Levha" idi.
Yaz, konuma dilini, dil kavramlar yanstr; kavramlar ise varl klar'
gsterirler. Tabii sra ve sra lama budur. Bu sra ve sralamay bozmak,
ruhta tedirginlik, zihinde bulan klk, toplumda ise karga a yaratr.
Dillerin, kltr ve uygarl k yaratmakta, 'tek heeeli', ceklemeli', veya `bilkml' ekillerde bulunmasnn zel bir nemi yoktur. Diller,
eklerinin ve kklerinin durumlarna gre deil, onlar kullanan insanlarn o dilde yapm olduklar bilim, teknik, felsefe, ahlk, din, hukuk,
sanat, iktisat, ticaret v.s. gibi e itli alanlardaki olumlu katk larma,
kltr gelerine ve kltr varl klarna gre de geliirler. imdiye kadar
yaplan ara trmalarda, bilimin ve felsefenin, yaz l tarihte. ilkin, Sumerli dili ile ifade edilmi olduu grlmtr. Sumerce, tpk Trke
gibi, eklemelidir; Trke ile ortak kelimeleri vard r: Tengri veya Dingir
kelimesi bunlardandr. Hatt, dil bilginleri bu durumdan yararlanarak,
Trk dilinin tarihini ve ya n, en az, 5500-8500 yl arasndaki bir eskilikte olduu kansina varmlardr3.
(3) Mbahat Trker- Kyel, "Osman Nedim Tuna'nm Trk Dilinin Eskiligi Konusundaki al malar", Erdem, 5, 15, Eyll 1989, 1991, s. 1035-1042; Kemal Balkan,
"Eski n Asya'da Kut (veya Gut) Halk nn Dili Ile Eski Trke Aras ndaki Benzerlik", ve ngilizcesi, s. 1-125, Erdem, 6,16, Ocak 1990, 1992; Mbahat Trker-Kyel,
"Atatrk'n, ivi Yaz l Aratrmalara Ilikin Katklar Hakknda Tarihsel
Belge Daha", Erdem. 6,16, Ocak 1990, 1992, s. 273-297; Mbahat Trker-Kyel,
"Dil mi? Diller mi?", Trk Yurdu, 11, Kasm 1991, s. 14-23. Kr. Bedrich Hrozny,

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISi VE KATKISI

Biz, burada, kltr ve uygarl birbirlerinden ay rmayaca z;


onlar e anlamda olarak kullanaca z; ve, onlarn, daha ziyade, geleri ile kltr varl klarn gz nnde bulunduraca z. Genelde, kltr denince, insann aklna hep olumlu anlamlar gelir; daha do rusu
olumlu geler, olumlu katk lar, olumlu kltr varlklar gelir. Fakat,
insann kltr ierisinde, bak asna gre, olumsuz anlamlar, olum
suz geler veya olumsuz kltr varl klar da yer alr. te "Kltr kirlenmesi"nin, "kirlenmi kltr"n kkn buralarda aramal dr.
Kltrde, gerek, do ru, iyi, gzel geler olduu kadar, gereksiz,
yanl, kt, irkin., geler, anlamlar ve kltr varl klar da bulunur.
Bu konuda, Homeros, bir taraftan
"Zeus, bylece, krkledi lios Sava'nn zorlu do uunu,
"Azaltmak istiyordu topran ykn lmle Troia ilinde.
"Gp gittiler yiitler; geldi Zeus'un dile i yerine.
(Kypria 6)
diyordu. Hektor ise, di er taraftan,
"Dvsz ve nsz lmekten korkar m ben..." (XXIII, 297)
diyordu. Ama, Zeus.
"Hayret! Nasl da Tanrlar' suland ryorlar insanlar imdi?
"Bizlerden geldiini sylyorlar ktlklerin. Oysa, kendileri
"Kendi budalalklar yznden, ksmetten ok ac lara katlan yorlar" (1,32) (Antik Felsefe, 6)
diye bir cevap veriyordu. Bu arada Hesiodos da,
"Halk eker cezas n beylerin deliliinin; uursuz niyetlerle
"Eri yarglarla ba ka yana hakk evirenlerin (252). (Antik Felsefe, 16) ....
"Balklar, karadaki hayvanlar, uan ku lar, yiyecekler biribirlerini.
"Hak yoktur onlarda nk.
"Zeus ,insanlara ise hakk yollad ; odur nimetlerin en by
"Gle hakk alanlar, ykacaklar biribirlerinin kentlerini
"Ne and na bahla deer verecektir, ne Mile.
Die lteste Geschichte der Vorderasien, 1940, Prag (Franszca evirisi: L'Histoire
de l'Asie Anterieure de l'Hinde et de la Crote, 1947 Paris); Fritz Hommel, Zweihundert
Sumero-trkische Wortvergliechungen als Grundlage zur einen Kapital der Sprachwissenschaft, Mnchen, 1915.

MBAHAT TRKER-KYEL

"Ne de iyiye. Ktlk i leyeni, haddini bilmeyeni


"Daha ok sayacaklar. Hak, kola ;kalacaktr. (Antik Feksefe, 17)
diye bir deerlendirme yapyordu.
in'de Tao, Hind'de Rta, Iran'da Zaratustra'da Ahura Mazda
-Angra Ma inyu, Pithagoras larda "zdlarda birlik", Herakleitos'ta
evrenin kurucu ilkeleri saylan "kartlklar" ve "ayrlkl birlik", Nicolaus Cusanus'a, XV. yzylda, "Corncidentia oppositorum" olarak ula mtr; ve, Hegel'de, Nietzche'de, Hlderlin'de ve Goethe'de yeniden
ve tekrar terennm edilmi tir. Btn bunlar, gerek-gereksiz, var-yok,
doru-yanl, iyi-kt, gzel-irkin... v.s. z dlklarn aklamaya alan
en genel varlk modelleri idi. Bu zdlar ifti, kltre ili kin oldukta, kltrler, bazen, biribirlerini "mlea", "chiang", "dasyu" "Ho", "i
et yiyenler", "evi olmayanlar", "da larn akrebi", "dalarn ylan"
"barbar", "flagellum Dei", "avam", "dar ul-harb", "z mrni", "krhayvan ", "yaban" ... v.s. gibi kategorilere' sokuyor ve de erlendiriyordu. XI. yy da, aa adn veren Beyrani, bu tr de erlendirmelerin farknda idi. nk, o diyordu ki ".... K saca, insanlar, kendilerinden olmayan' kk grrler; ve, onlar birok bakmdan km.ayp sularlar
...Hindlinin inancna gre, yeryznde kendi memleketlerinden ba ka
memleket ve kendi rklarmdan baka rk yoktur; ve, onlar d mda hibir millette bilimle karlalmaz" (Tahkik m l'il-Hind, T, Il, 12).
Kltrlerin, byle, z t kategorilere sokulmas vakas, bir yana braklrsa, grlr ki, kltrler kar la rlar, etkileirler, biribirlerinin
ieric;ine art klar, kalklar, brakarak, tabakala rlar; geriye bile dnerler, zayflarlar veya geliip serpilirler.
Kltrlerin etkileimi trl trl emalara, eit eit modellere
gre aklanmtr. Kltrn douuna ilikin olarak gelitirilen "Difrzyonist" (Kltr bir noktada do mu, oradan dnyaya yay lmtr)
ve "paralelci" (kltr, yer yznde ayr ayr noktalarda do mutur)
modeller yannda. kltrn yay lma eklini hem "Lineer" (kltr kendisini dz bir izgi zerinde aar), hem de "spirai" (kltr bir burgu
yolu izler) ve "cycloid" (kltr, kapal eriler izerek alr) emalar
da dnlmtr. -St. Augustinus'u, bn Haldun'cu, "Tenasuhu,
Dehri eitlemeleri ile-. Kltr yaratan ba etmen olarak, "rk"
model (yle bir kltr yle bir rk yaratmtr), "evrimci" model
(kltr, basitten mrekkebe do ru geliir: Darwin'ci, Hegel'ci, Marx'c ,
Compte'u, Spencer'ci e itlemeler ile), "panbabilonist" model (Kltr gelerini Babil kltrne indirmek esast r), "organik" model (kltr bir canl organizma gibidir), "Ilahi antropolojik" model gibi model.

BATI KLTRNDE TRKLER N ETKS VE KATKISI

ler ve emalar gelitirilmitir. 4 Dahas , kltr, asl, bir sosyal, sosyalpsikolojik, psikolojik ve antropolojik olay olarak laboratuvara sokulmaya allntr; laboratuvarda incelemelere al nmtr. Kltrn
k. yaylmas ve yaratlmag hakkndaki aklama emalar veya modelleri her re olursa olsun, esas olgu, kltrlerin kar lam ve etkilemi olmalardr; bu srelerin yeni birtakm kltrlere varlk vermi
olmalandr.
Kltrlerin kar la malan ve etkilemeleri ok esitli yollarla olur.
Bu yollarn ierisinde, zellikle, entellektel kltrn gei i bakmndan tercme faaliyetleri en a rlkhlar arasnda saylr. yle ki, lman
iklim kltrleri, entellektel kltr dilimlerinde, birbirlerini, diller
arasnda yaplan tercmelerle ta umlardr; biribirlerine tercme yoluyla ulamlard r: Sumerceden Akkadcaya, Asur, Hitit,. Urartu dillerine, Sanskritten Tibet diline. Tibeteden inceye, inceden Trkeye,
Toharcadan, Trkeye, Farsadan Arapaya, Arapadan Farsaya,
eski Yunancadan Sryaniye. Sryaniden Arapaya, Arapadan ya
dorudan ya Katalanca gibi mahalli diller arac l veya brani ile
Ltinceye, Avrupa dillerinden biribirlerine. Trkeye... v.s. Gerekten
de, bir eviri devrini ya am olmak bir kltr evresi iin anslarm en
byklerindendir. Bu suretle hem, t Sumerlilerden beri gelen, tek dil,
tek gnl yolu alm oluyors, hem de entellektel kltr yoluyla
ilerleme yolu klanyor. Kltr tarihileri, Avrupa'n n ortaaelktan kp, modernlemesinde, onu ortaa cllktan kurtar p modernletirmi olan iki hareketine, "Humanisme" ve "Renaissance" hareketine, hareretle dikkati ekip a rlk vermekte hakl drlar.
Bilindii zere, Ortaa , M.S. 395 ile 1453 tarihleri aras na yerletirilebilir. Bu yllar arasnda, "eski otoritelerin" eserlerini, "lecti"
(erh) ve "disputatio" (tartma) dan ibaret olan ynteme gre, incelemeye "skokistik" denmesinden dolay, Ortaaa, tmyle skolastik
(4)

Bk. Benno Landsberger, "nAsya Kadim Tarihinin Esas Meseleleri", II. TT Kurultay, 1937 Devlet Bsm. (Asl Grundfragen der Frhgeschichte Vorderasiens").
(Her iki metin de, Trke ve Almanca Metinler, Kemal Balkan'm Kut=Gut'lara
ilikin olan ve burada not: 3'te zikredilmi bulunan metninde tekrar yer alm t).
Burada, Marr' n, "uva Digat " nsz'ndeki, 1935, katk s ile Rus bilginleri Tolstov ve Trofimova'nn katklar unutulmamaldr (Bk. Mbahat Trker-Kyel),
"Edebiyatmzda Sumerli izleri Var mdr 9" Erdem, 6, 17, Mays 1990, 1992, s. 359.
Kr. Mbahat Trker-Kyel, "Kramer'in Tarih Smerde Ba lar Adl Eserinin Trke Tercmesi", Erdem, 5. 15, Eyll 1989, 1991, 1017-1034.

(5)

"Tek dil tek gnl" veya "Tek dil, tek ak l" fikri, Sumerlilerden beri gelen ok eski
bir ana fikirdir. Bk. "Osman Nedim Tuna'n n...", S. 1041 v.d.

10

MBAHAT TORKERKYEL

nazariy1e bakanlar olmutur. Hatt, bu tarihler aras ndaki bir ksm


"karanhk" sayp, Ortaa.'n atlanmas gerektiine inananlar da olmutur. Dikkat edilecek olursa, Ortaa , insanhk tarihinin ve Bat'nn, yaklak olarak bin yln kaplar. Ortaa ,m bir ksmnda Bat, gerekten,
bir "Karanlk a" idrk etmi tir. Hellen ve Hellenistik Devirlerinden
gelen bilim, felsefe, sanat... v.s. gibi olumlu de erler unutulmu , geriye
birtakm hurafeler kalmtr. Ama, buna karlk, 395 ile 1453 tarihleri
arasnda, Dou'da, Asya'da, nasya'da, ba ka birtakm uygarlklar
parlamaktayd. ite bu yzden, XII. Yz5 ln bana kadar olan devredeki Avrupa'da, kltr olaylar bilinmedike, XII. Yzylda, Avrupa'
da balayan ve o yzyln "XII. Yzyl Rnesasn" adn almasna
sebep olan kltr olaylar nn deerlendirilmesini yapmak, Trklerin,
Avrupa'ya slam ncesi ve sonras devirde doruda doruya veya dolayl olarak yapm olduklar katklarn deerini, parlakl n anlamak
mmkn olmaz.
Ara trclara gre, Trklerin, islam ncesinde ve sonras nda, dnya tarihinde, en parlak dnemleri, kendi kltr tarihlerinde en ileride
ve rakipsiz olarak bulunduklar a, MS y-x. Yzyllar, hatt, V-XII.
Yzyllar ara sdr6. Bu tarihler ise Bat'da, tamamen, "Ortaa " denen
snrlar ierisinde yer al r. Bu durumda, Avrupa'da, "karanl k" olduu
gerekesiyle, atlanmak veya at lmak istenen a, eer, gerekten, atlr
veya atlamrsa, o zaman, Trkler, kltrleriyle birlikte, bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek, iki defa, hatta defa tarih ve
kltr sahasndan iteklenmi, srlp karlm, kovulmu olurlar:
Bir defasnda, islam ncesi parlak ve yksek kltrleriyle, bir defas nda Islma yapm olduklar parlak katkl kltrleriyle, bir defas nda
da islam lemi vastasyla Avrupa'ya XII. Yzylda yapm olduklar
etkiler ve katklarla Oysa, Avrupa'ya, XII. Yzy lda, bilimsel bilgi
formunu, zihinsel formasyonu islam 'alemi vermi tir. slam lemine
ise, Trklerin, bilimde, felsefede ve sanatta yapm olduu katklar ok
byk arlktachr; gz ard edilemez. Ortaa da, Avrupa'da, bir ksm "karanlk" paralar gereke gsterilerek, btn Ortaa 'n "karanlk" olduu genelletirilmesi de yaplamaz. Bir ksm "karanlk"
olan Ortaa, bu gerekeyle bsbtn, tamamiyle atlana naz; atlamaz. Adama ve atma davran bilimsel bir davran deildir; gereklere
de aykrdr. Kald ki, 395-1453 tarihleri aras , Avrupa'nn bile kendi
kltr tarihi asndan, tmce ve mutlak olarak, "karanl k" deildir.
s. 275, (Bilim, Kltr ve retim Dili
Trke" iinde) 1978, Ankara, TTK Mtb., s. 271-375.

(6) Semih Tezcan, "En Eski Trk Dili ve

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

II

yleki, bu a Avrupa'da sanat ve mimaride, Gotik katedralleriyle,


vitraylar ile, yaznalar ile, ilerinde Hellen ve Hellenistik kltrn
saklanm olduu yazmalar koruyan "Manastrlar" ile, "Saray okullar" (palatina) ile, valye ahllayle, yer yer imbik ve son derece
dikkate deer bir adr. te bu yi.izden, ara trclarm byk bir ksm,
bu a, "karanlk" veya "skolastik" yerine, art k, "Inediaevel" (Ortaa) olarak isimlendirrneyi tercih etmi lerdir.
XII. Yzyl, Avrupa'da, bazen hakl , bazen de haks z yergilere
maruz kalm olan ite bu Ortaa hakkndaki incelemelerin youn
lam olduu bir yzyldr. Avrupa'da yaplan bu aratrmalardan yle anlalmaktadrki, IV. Yzylda, Avrupa'da, Rellenistik kltr srdren -ok az say da ve nispeten dk dzeyde de olsa- bilim adamlar
bulunmaktadr: Dou'da, Roma'da, Megale Sntaksis erhi ile Iskenderiye% Theon, koni kesitleri zerinde Serenos, say lar teorisinde Iamblikos, astronomi almalar ile Thebes'li Hephaistion, Aristoteles erhisi Thrmistio, doktor Oribasius.,,, gibi, Avrupa'nn Bat's daha da
zayftr : Ortada, Timaios'u eviren Chalcidius ile tar mc Palladius'dan
baka bir kimse gzkmemektedir. Bu yzy lda, Kilise Babalarfnn
bilim-din atmasna girmi olmalar ise ok talihsiz bir evreyi olu turmaktad r. nk, bu kavga s rasnda, eski Yunan astronomisi yok edilmi, yerine ok ilkel bir kosrnoloji geirilmi tir. Tpda ise `diseksiyon'
yasaklainmtr; yerine, by, sihir ve frklk konmu tur. Imparator Constantin, sanat ne karm, bilime hi de iltifat etmemi tir.
V. Yzylda, Dou'da, Roma'da, Eucleides ve Ptolemaios zerinde alan Proklos, saylar teorisinde Domnios, birinci derece denklemlerinde, Metrodoros ve Hypatia gze arpmaktad r. Bat'da 'Yedi Hr
Sanat' ihtiva eden ansiklopedi sahibi Capella ile Victorinus ve doktor
Marcellus'ten ba ka bir kimse gzkmemektedir. Bu s ralarda Bat
Roma km, bilim tamamen snmtr. VI. Yzylda, Bizans'ta,
Thralles'li mimar Arthemius, Miletos'Iu sidor, Gra.lilei'nin ncs Philoponos, astronom Hesiodoros, doktor Aetius ve Trallesli Alexandros var iken, Bat'da, Boethius ve Cassiodorus'tan ba ka bir kimse yoktur. Atina'da, Akademia'n n 529 da, Justinianus tarafndan kapatl
mas, Simplikius ve Damaskius'un ran'a snmas, bu sralara rastlar. Ama, St. Benedict taraf ndan, Monte Casino Manastr'mn kurulmas da, yine, bu sralara rastlar. VII. Yzy lda, Bizans'ta, doktor Stefanos. Theofilos, Aeginata.'11Paulus'un adlar yla, gramerci Johannes'in
ismi geer. Ama. bu a , Bat'nn tam "karanlk"a gmlm olduu
bir adr. nk, parlak kltr, art k, Avrupahlarca deil, fakat,

12

MBAHAT TRKERKYEL

Mslmanlarca temsil edilir olmutur. Bat'da Sevilyal ansiklopedist


sidor bulunmaktad r; ortada ba ka da bir kimse yoktur. VIII. Yzy l
da Bizans'ta hkmdarn eitim kurumunu yaktrm olduu sylenmektedir. Bat da, sadece Bede'nin ismi gemektedir. VIII. Yzy ln
ikinci yarsnda, Bizans'ta adi an lacak bir bilgin Yoktur. Bat'da Carlus Magnus, Alcuin ile birlikte, kltr kalkndrnaaya almtr IX.
Yzylda, Bizans'ta, saray ve evresinde, Islam rne ine gre bir okul
kurulmutur. Bat'da, Eruigena, ngiltere'de ilk uyananlardand r. Byk Alfred ise Anglo-Sakson diline tercme yapan ve yapt rtan bir
hkmdardr. X. Yzylda Bizaps'ta, lgat Suidas'tan baka bir kimse bulunmamaktad r. Bu arada doktor Nonmus ve mesahac Hero da
saylabilir. Papa Sylvestr abacus ve usturlab zerine yazmtr. Doktor
Donnola ise, Salerno Tb Okulu'nu kurmakta etkili olmu tur. XI.
Yzylda, Bizans'ta, iki tane doktor bulunmaktad r: Psellos ve Smeon.
Aristoteles, Arapadan Latinceye evrilmeye ba lanmtr. Kerne ve
Dimne de evrilmitir. Bat da, Notker Labeo Ltinceden Almancaya
eviriler yapmtr. Abacus ve usturlab zerine slam etkisi gzlenmi tir.
Sale-no Tb Okulu bu yzylda kurulmutur. Afrika'l COD stantin, Ar:stoteles'den Ltinceye eviriler yapm tr. Johannes de Melikryi evirmitir. Btn bunlarla birlikte, XII. Yzy la kadar, yine, ortada hibir
zikre deer kii bulunmamaktadr.
XII. Yzyln, balarndan itibzren, Bat'ya, Avrupa'ya, islam
aleminden yaplan planl ve bilinli tercmeler yoluyla, ok yo un surette bir etki ba lamtr. Bu etki, XII. Yzyln ikinci yarsnda doruuna ulamtr. Avrupa, Ge Ortaa 'a kadar, mrfer it konularda ve
seyrek de olsa, slam ve Trk-slam aleminden etki almaya devam etmitir: Kopernikus'un bn tr'dan, Nasir Tasi'den ve Regiomontanus ile Osmanl merkezi stanbul zerinden Ulu Beg -Semerkand
Rasathanesi evresinden alm olduu etki gibi? ve 1bn n-Nefis'in
kk kan dolamnn etkisi gibi8. ibn Sin'a nin Kann'u, XVI. ve XVII
yzyllarda bile, hala Avrupa tp fakltelerinde okutulmakta idi.
XII. Yzyln balarndan itibaren, islam ve Trk- slam aleminin
Bat 'ya etkisi vakasnda, Trklerin payn iki kademeli olarak deerlendirmek gerekmektedir. Birincisi Trkler taraf ndan slam alemine yaplm olan katklardr. kincisi ise, islam kltr evresine girmi olan
(7)

Aydn Sayl , Copernicus, Unesco Milli Merkezi, 1973, Ankara, 52-53, 92-97; "Islam and the Rise of Seventeenth Century Science", Belleten, 27, 195, s. 353-368

(8)

Aydn Sayl, "Ortaa Bilim ve Tefekkrnde Trklerin Yeri", Erdem, 1, 1, 1985,


s. 170.

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

13

Trklerin slam alemi icrisinden Avrupa'ya yapm olduu katklar


dr. nk, yukar da da sylediimiz zere, XII. Yzylda, Avrupa'da
bilimsel bilgi formasyonunu slam alemi vermi tir. slam alemi, ok
sayda byk insanlar n bir rn olmakla beraber, Farabi, Harezrni,
tbn Sina, Beyr ni gibi Trklerin katklaryla, insanl k kltr tarihinde
ycelmitir. bn Haldn, Islm leminde, Do u'ntut oynam olduu
rol grm ve vurgulam tr. Ama, ibn Haldn, daha ok, ran'n
etkisini ne karmtr. Oysa slam alerninde, Do u'da Trklerin yapm olduu bilim, felsefe ve sanat kltryle boy l ebilecek byklkte, bir baka blge gsterilemernektedir. slam aleminin Do u'sundan gelen k, asl, Orta Asya'dandr; bu da Trklerin anayurdu olan
Trkistan'd r. Harezmiler, tbn Trk'ler, FarabrIer, ibn Sinalar, Beyrni'ler, Cevheri et-Trkrler, gramerci Farabrler, Fergarrler, daha
sonralar , Kagarrler, Yfstf Has Hacibler, Ali ir Nevarler, Mimar
Sinan'lar, Ktib elebrler... gibi. Bilimi ve felsefeyi Rasathane, Ktphane, Hastahane ve Medrese gibi hay r kurumlar ve ara trma ortamlar yoluyla, vakit koruyan, Gazneli, Karahanl , Seluklu Osmanl Trk hkrndarlar, ve vezirleri: Hind etkisini getiren Bermekler,
Feth b. Hakan b. Gartu, damad Ahmed b. Tulun, Srler, Gazneli
Mahmd, olu Sencer, Seluklu Alp Aslan, o lu Melikah, Germiyanhlar gibi Anadolu Beyleri, Timur'un torunu Ulug Beg, Atabcg Nreddin Zengi, Osmanl Fatih, Kanuni...
Yukarda sylerni olduumuz zere, XII. Yzy lda, Avrupa,
slam aleminden programh bir etkileni iorisinde idi. XII. Yzy lda,
zellikle, Arapadan Ltineye yap lm olan tercmeler Avrupa'y
uyandrmtr. Bylece, Trkler, s'In alemine, slam alemi ise Avrupa'ya ve nihayet Avrupa da dnyaya etkisini getirmi , katksn yap
m olmaktadr. Ama, unu da unutnamak gerekir ki, Avrupa, daha
birtakm sebeplerle, slam lemini geride b rakarak, ilerlemesine devam
etmitir. yleki, Avrupa, XVII. Yzylda, bilim, teknoloji, endstri,
ticaret ve askerlikte ezici bir stnl e ula mtr. te, Osmanl Trklerini Bat'ya yakalama ve "Batllama" kararn alm olmas, tam
bu sralara rastlar.
nl bilim tarihisi George Sarton'un `Introduction to the History
of Science' adl kitabnn taranmas yla oluturulan Arapadan Ltinceye yaplm olan tercmeler listesi gzden geirildi incie anlalaca
zere, Islam Aleminden Bat 'ya giden etki, zellikle, cebir, geometri,
trigonometri, mekanik, optik, biyoloji, t p, tbbi mimari, felsefe ve mzik alan ndad r. XII. Yzy ldaki bu etki ierisinde Aristoteles, Hippok-

14

MBAHAT TRKER-KYEL

rates, Galenos, Ptolemaios, Kindi, Farabi, Harezml, Ibn Sina, bn


Rd, Fergani, Cbir, bn ul-Heysem, ... v.s. gibi otoriteler, Bat'da
tannm veya tantlmtr. Medrese, Rasathane, Hastahne ve Ktphane gibi kurumlarn etkisi hibir ekilde unutulmamaldr.
Literatrde cebir dal nda, Mezopotamya, Hnd ve eski Yunan' n
`ve slam aleminin etkileri tarb lmtr. "Cebir" kelimesinin kendisi,
sami bir kelime deildir. Kelime Mezopotamya'dan kalmad r; asl
Sumercedir. M.. 2000 lerde, Sumerlilerde, cebir biliniyor ve kullan lyordu. Arapadaki "al-cabr", Akkadca "Gabrum"dan gelmekte olan
Arami bir kelimenin Arapada tekrar dr. Asurca meneinde, kelime,
eiti, denklemi gsterir. "Gabdm" ise, Sumerce "gabari"den gelir.
Sumerce ideogram "makarum" fiili ve ondan tretilmi olan kelimeleri resim yazsyla ifade etmek iin kullan lr9 . Diofantos'un "Cebir
Kitab", daha Arapaya evrilmezden nce, iki Trk bilgini olan ilkin
Abdul Hamid bn Vasi bn Trk ve biraz daha sonra Muhammed b.
Isa. el-Harezmi, cebiri slam dnyasnda canlandrmtr. nk,Trk'ler. "Katk Denklemleri"yle, Harn Re id zamanna, Harezmi ise, "el-Cebr ve'l-Muk(bele"siyle Memn zamanna rastlar-. Acaba,
cebiri, Arapa olarak, kim ilk kez yazm tr? sorusu nnde, bu iki
bilginin deerleri tarblmtr".
XII. Yzyl Rnesans 'nda, Hrezrni, hem se nbol, hem anahtar,
hem nc say lr. O, Mezopotamya cebirini slam aleminde canland ran adamdr". Harezm', aritmetik ve cebirdeki ba arsn bn Trkler
ile paylar. Halife V.sk, Hazar Kralfna Trke bilen bir Harezmryl
gndermitir. Eer. o gnderilmi olan Harezmi, bu Harezrli ise, onun
Trk olduu kesinlik de kazanm olur. -Nitekim, Beyrni de, ocukluunda, "mumya" getirmi bir ya l Trkmen kocas nn konumasn
iyice anlam bulunuyordu. O halde o da, Trkeyi, ta ocuklu undan
beri bilmekteydi-. Hind'i esas alan, gerek Fergani, gerekse Beyrni
tarafndan eletirilen Harezrnrnin Zic'i, Bat'ya ve bize, Mesleme'nin
Ltinceye yaplm olan evirisi ile ula mtr. Harezmi'nin aritmeti i
de Ltinceye evrilmitir. Bu eserle, Harezmi, Bathl Adelard'n "Arap

(10)

}10yrup, "al-Klwarazmi, Ibn Turk and the Liber Mensuration on the Origin of
Islamic Algebra, Erdem, 2, 5, 1986, s. 445-484. Trkesi: s. 485-526.
Aydn Sayl, Abd ul-Hamid bn-i Trk'n Kat k Denklemleri, 19, TTK.

(11)

Al Khwarazmi Algebra, 1939, Islamabad. bn Vsi bn Trk'n, Ayd n Sayl tara

(9)

fndan yaynlanm olan "Katk Denklemler"inin Ingilizce tercmesi eki ve Ayd n


Sayll'inn 50 sayfal k Giris'i ile, s. 3-54. Tan tm. iin bk. Erdem, 5, 15, 1989, 1991,
s. 997-1011.

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

15

Saylar" dedii saylar ve Hind meneli 10 tabanl konumsal say sistemini hem islma, hem Bat 'ya getirmi oldu. Hrezni. cebirde, analitik geomtriyi lcullanm tr. Hrezmrnir "el-Cebr
Kitab Ltinceye evrildikten sonra, "cebir" kelimesi Avrupa'da, hem,
matematiin bir zel dal, hem de cebir ileminin kendisi; hem de onun
kitab anlamnda kullanlr oldu; kelime Harezrnrnin ad ndan alnd :
algorizm, algoritmi, kitabnn ad ndan alnd : "alObre, algebra gibi.
Ama Warezmi yapt ileme, "Hind hesab" demekteydi.
Ana dili ne Farsa ne de Arapa olan, Harezm'de bir harika ocuk
olarak dnyaya gelen Beyrni, as l, matematik, astronomi ve matematiksel co rafya alannda rn vermi olan bir Trk bilginidir. Bat l teknik anlarndaki "hmanist" vasf n, slm leminde gsteren tek
bilim adam odur. nk, o, Sanskrit dilini renerek, Hind kltrn
incelemi tir. O'nda tabiat ve tarihi bilimsel yntemle ara trma bilinci
prl pr l parlamakta, sonraki bilginlere ve ara trclara rnek olmaktad r12 . O hem XI. Yzyla adn vermitir, hem de Rnesans'a ve XIX.
Yzyln ikinci yarsna yerletirilebilecek ycelikte rnler ortaya koymutur; bilimsel merak o kadar derindir. O'nun bu vasf , bilginin pek
ok yceltilmi olduu Trk toplumuyla btnle mektedir. Nitekim,
Trk toplumunda, bkmdarlardan bile beklenen bu iki vas f, bilge
ve alp olma vasf, insanlk tarihinde, bir tek somut rnek olarak grnen, hem gerek bir bilim adam olan hem de gerek bir devlet adam
olan Ulug Beg'de parlam tr. Beyrfinl, tutulma dzleminin e imini,
Copernicus'a nazaran tam bir isabetle tesbit etmi tir. Kronoloji, geodezi (yeryznn evresi, enlem hesaplar ), takvim zerinde al m,
mikrometre, verniye gibi hassas l aletlerine katk da bulunmutur.
O'nun "taksimath cetvelle", daha do rusu "ap-az izgilerle taksimatlanchrlm yntemi", Tycho Brache'yi etkile' ni olsa gerektir. Eczac
olarak, o, ifal bitkilerle, jeolog olarak kymetli ta larla ve zgl a rlklarla uram, yine bilimsel katklarn yapmtr. Zaten, bu onbirinci yzylda, tarih ara trmalarnda, metin mukabelelerinde 13 aratrma
(12)

Fr. Rosenthal, "Beyreni'nin Bilgi Kuram ve Yntemiyle ilgili Baz nvarsaymlar


zerine", Beyranrye Armaan, s. 157-167, 1974, TTK Mtb. Ingilizce asl , s. 145156. eviren: Mbahat Trker-Kyel.

(13)

Mbahat Trker-Kyel, "Tarih Yntemi Bilinci ve bn us-Salah", VIII. TT Kongresi-1976,1980, ss. 665-677, Ankara. Kr . "Kltr Karlamasma Bir Misal Olarak bn us-Salah", Arat rma, IX, 1971, Ankara, 1973, s. 9-27 (Arapa Metin, Trke eviri, Frans zca eviri); " bn us-Salah Comme Exemple a la Rencontre des Cultures", Actes del V Congreso Internacional de Filosofia Medieval, I-II, Editora
Nacional, Madrid 16, 1979, Universidad de Madrid, Granada, Corcluba. 1972,
1973, s. 1319-1324.

16

MBAHAT TRKER-KYEL

yntemi bilinci ok kuvvetli olan bilim adamlar mevcuttu Bilim adam yetimesinde, Beyrnt, devlet adamlar nn sorumluluklarn, bata
hkmdar olmak zere vurgulamaktad r. Nasl, Trk devlet anlaynda, ranh devlet anlayndan farkl olarak, adlet, hkmdar n halkna bir ltfu deil de bir grevi idiyse, -nk, "Kilfr ile dnya durur,
ama, zulm ile durmaz 14- ite tpk bunun gibi, halkm yksek dereceden
eitmek de hkmdarn grevidir. Nitekim, Orhun Amtlarndan da
anlalan odur. Hkmdar, halkn "bogurur", yani yksek seviyeden
eitir. Beyrnrnin yazm olduu "Harezmi Zic'inin Temelleri" adl
eseri, XII. Yzylda, Abraham ben Ezra tarafndan ibrniceye evrilmi tir. O'nun, XV. Yzylda, Ben Ezra zerinden Levi ben Gerson
yoluyla Avrupa'y etkilemi olmas mmkndr' 5.
Trkler arasnda bilime verilen yce de er ve hkmdarlarm, devlet adamlarnn halkn yksek seviyeden eitme sorumluluu, Medresenin Trkler tarafndan kurulmasna, oradan da Avrupa'da gemesine
sebep olmutur16.
Kk Msr'da ,olan Kimya da, Avrupa'ya MI. Yzy l Rnesans
srasnda Arapadan Ltinceye yap lan tercmelerle girmitir. Kimya,
islam iklemincle Cbir ibn Hayyn ile grnmt. Cbir'ir, zellikle
iksir'i ile, Iran ve in etkisini yans tt ileri srlmtr. "Niadr"
(14)

Nizm ul-Mullc'un Siyaset Nme'sinin ana fikri. Bu fikir, aslen, Kutadgu


de ana fikridir. Kk Orhun Amtlar ndan, yani, Tukyu'lardan, a Hyung Nulara
'Tengricilik' veya 'Gk inanc ' yoluyla varr. Demekki, Trklerin, kk, tarihlerinin
derinliklerinde bulunan, ana felsefi gr leridir. Bu fikir, "Nizam-1 lem", "Nazm-
lem", Trklerde daima tekerrr edecektir. Mesela eyholu (XIV. yy. Germiyanl
hizmetlisi) Kenz ul-Kberd's nda, bu fikri, Hoca Dehhari'ye atfen, yeniden ne kar r: "al-Mulk yabka mac al-Kufr bi'l-cAdl wa la yabka mac 'I-iman bi'z-ZulmPadiahlk haki olur kfr-ila adi ol calc, ve illa bald olmaz iman-ila zulrn ohcak", 71 b.
(8:107), Kemal Yavuz Ne ri, Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu-Atatrk
Kltr Merkezi Yayn : 39, Ankara, 1991. Koi Bey de Arz Tezkirelerinde ayn fikre
atfta bulunmutur: J.P.Roux, cmlenin evirisini u ekilde vermi tir ve ondeki Trk
havasn sezinlemitir: "Le monde peut vivre dans l'incroyance, pas dans l'irjustice"
(Bk. Histoire des Tures, s. 186, Arteme Fayard, 1984, Paris). (J.P. Roux'nun, Eseri
"Trklerin Tarihi" ba lyle Trkeye evrilmi tir Milliyet. Yaynlar , 1989, Istanbul). En byk Osmanl hkmdar Sultan Sleyman'n sanrm "Kanfni" olduunu da hatrlayahm. Kann-Adalet fikrini Nabi, Nedim, inasi terennm etmitir.
Bursal Ahmet Paa, "Gne" redifli kas1desinde Fatih'e ayn duygularla vgler
dzenlemitir. Kutatg; Bilig'teki Kntogd tipi, Gne'i, adleti temsil eder.

(15)

Aydm Sayl, "Doumunun 1000. Ylnda Beyrtml", s. 14, S. 12 "Beyrni ve Bilim


Tarihi ", s. 67-81, (Beyrtini'ye Arma ai iinde, 1974, TTK Bsm)

(16)

Aydn Sayl , "Higher Education in Medieval Islam", Ankara niversitesi Y ll,


cilt: 1, 1948, s. 30-'71.

BATI KLTRNDE TRKLER N ETKISI VE KATKS

17

kelimesi ise, ne Farsa, ne ince, ne de Soutadr, fakat aslen, Trke


"atur"'ile ilgilidir. Ama, literatrde, kelime ranllara mledilrnek istenmitir. inliler, ayard = M ver n-Nehr'deki, Kirmandaki,
Buhar'daki Trklerin bu maddesine "Nao-Se" demekteydiler. Uygurlar, bu "Nao-Se" yi, in saray na hediye olarak takdim ederlerdi. inli gezgin Wang-Yen-Te, Uygurlarm lkesine bir sefaret ile gitti inde,
iinde "beyaz duman"larn kmakta olduu bir da dan ve ak havada sertleen bir "mavi amur"dan bahsetmi tir te o daa taban ksele pabularla girildi inde, ksele taban yan yordu. Bu sebeple, o daa, taban tahta pabula gidilmekteydi. Bu beyaz dumanlar, herhalde,
amonyakla kark niadr buharlar olmalyd- Bu ayni gezgin, Seyhat
Nme'sinde, yolda grm olduu Uygurlarn yanlarna muhakkak
srette sazlarm da aldklarmdan bahsetmi tir 17. Bu cihet, bize Fr'b'i
et-Trkrnin niin ayn zamanda, Orta a larn en byk ve rakipsiz
mzik teorisyeni oldu u hakknda bir ipucu da vermektedir. Uygur
saraynda, yln 365 gn, her birinde ayr ayr bir "k (y) alnd ,
ama, zel gnlerde, daha byk bir "k(y)" alnd bu yzden,
ona, "ulug k(y)" denildii hakknda kaynaklarda kayt dlm bu
lunmaktadr". Nitekim, Orhun Antlarfnda, Ulu Tengri'nin Trklerin "at, k's" "yok bolmasm tiyin", Trk hkmdarma "kut" vermi olduunu iitiyoruz. Peeneklerin asil boyundan (Ertim, ur,
Yuka) birisinin ba buunun adnn "Kyel" olduunu tarihler kaydetmitir19 . Kk Sumerlilerde bulunan hayvan hikyelerinde, Hind'in
Panca Tantra'smda, eski Yun,a,n' n Aesope'sinde, Ortaa m "Roman
du Renard"mda, La Fontaine'in Fab/e'lerinde, Orwel'in "Hayvanlar
iftlii"nde gzlemlenen olgu, Trklerde "Sazlar Mnzaras"20 olarak ortaya kmtr. imdiye kadar, henz, ba ka bir rneine rastlanmam olan bu olgu, Mzik Tarihi bak mndan' olduu kadar, tenkit
tarihi bakmndan da anlamldr. Nadr yoluyla Cbir ibn Hayyn
Kimysma etki etmi olan Trklerin, bu bilgin yoluyla, onun eserlerinin Ltinceye evrilmi olmas vklasndan dolay, Avrupa'y etkilemi
olduklar da ok byk bir ihtimalle sz konusu edilebilir 21 . Trklerin
(17) zkan ligi, in Elisi Wang-Ye-Te'nin "Uygur Seyahat Nme'si", 1989, TDK yaynlar , Ankara
(18j Emel Esin, Trk Kltr El Kitab , s. 1978, stanbul.
(19) Mbahat Trker-Kilyel, " bn Sin'da al-cAk1 al-Fa'alin Kkleri", s. 660, bn Sina
Armaan, 1984, TTk. Mtb. (Harmatta:) "Kzn kg yedi", Erdem. 3,7,1987, s. 18
(20) Gnl Alpay, "Sazlar Mnazaras ", Aratrma, X, 1972 (1974); Kemal Erarslan,
Ahmedi", Trk Dili, 415-416, A. Ey. 1986, s. 628-629.
(21) Laufer, Sino-banica, s. 503-508; Chicago, 1919; Clauson, Dictionary, s. 40, Oxford,
1972, Kr. Aydn Sayl, "Ortaag Bilim ve Tefekkrnde Trklerin Yeri", Erdem,
1, 1.

18

MBAHAT TRKERKYEL

kat ima latnda ve matbaan n icadnda oynam olduklar rol, esasen,


yaygm surette bilinmektedir2 2.
Ktphanelerin olu turulmasnda, kitap toplamakta, Trk devlet adam, kumandan Feth b. Hkan ile damad , Ahmet b. Tflun ve
Sl ailesi kaynaklar tarafndan zikredilmitir23.
Hastahanelere gelince: slamda. hastahaneler, bilimsel t bbn kaleleridir. "Tp eserleri, zellikle de bn Sina nn tb eserleri, Arapadan
Latinceye, evrilmitir. slamda beinci hastahaneyi yine bir devlet adam Feth b. Hakan, altnc hastahaneyi ise damad . Ahmet bn Tflun
yaptrmtr.
Msr ve Mezopotamya'da, dinsel-sihirsel tb ile bilimsel tb yanyana yaamaktayd. Oysa, Mezopotamya'dan ok yarar grm olan
eski Yunan tbbi bilimsel karakterliydi. (Msl. Askleipos'a ve Apollon'a
adanm Asklepion'lar, Asklepiadlar). Hristiyanl kta, bu din adamlar nn yerini sa almt. Bizans'ta, hmanist ve filantropik vas fl xenochlocia (misafirhane), ptochia (yoksullar evi), orphanotropia (yetimhane)
ve ferontocomia (dknler evi) ve nosocomiurn (hastane) ler mevcuttu.
Roma'da ise, kleler ve gladyatrler iin valetudinarius, askeri hastahane, ve czzaml larn sna, kurucusu St. Basillus'a izafeten Basiliad
lar vardr. Btn bunlara ra men, slamda, hastane sihirsel-dinsel de il
fakat, bilimsel tbba dayanan, uzmanla m ve yardmsever, bilimsel
kurumlardr. Orada, iyile en hastalar taburcu edilmekteydiler. Modern
hastanelerin protoptipini, i te X. Yzylda doruuna ulam olan bu
hastaneler oluturmutur. Cundi apur'a belki Hind etkisi gelmi olabilir ise de bu merkez, asl nda, Bizans kltrnn bir uzants mesabesinde idi. Velld'in amdaki hastanesinde, Budist etkiyi getiren, Belh'
teki Nevbihar'n (Yeni Vihra, Nova Vihara) hamisi Bermek ve o lu,
Buhtyu'u Halife Hartin'a tavsiye eden Hamid ve topunu Yahy, bunlar Heftalit =Akhun Trklerinden olup, bilgileri Asoka zaman na indirgenernemektedir. Iskenderiye t bbnn ise Antakya zerinde, Harran'
a, am'a ve Badad'a ulam olduu anlalmtr. Bermeklerin. Hind
ustruta'smn evrilmesinin istedii de bilinmektedir, ama, Hind b
(22)

Farsa ve Arapa'da kullan lan "Kaz" sznn, inceden deil, Trke "Kaga"
(Aa kabuu) tan geldigi hk. Bk..Laufer, Sino-lranica, s. 556-559. Uygurlarn "Kegde" dedikleri kat yapma hk: Bk. Franke, Geschichte der Chinesischen Reiches,
111 s 392, Berlin 1925; Gabain, Die alttrkischriftuns, 5, SDAN, Berlin, 1948;
Kr. E. Esin, Trk Dnyas , E.K. s. 155-56 259. 208: 82
,

(23)

J.P. Roux, Histoire des Turcs'n de, Trklerin karakterlerinin sayarken, onlar n at._
iv zevkinden, ktphane kurma sevgisinden hayranl kla bahsetmektedir. Bk. s. 19.

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

19

maristanlarm n bir kurumdan ziyade bir depo vasfnda olduu da gzden kamamtr. Ahmet bn Tlun'un hastanesinde kad n ve erkek hastalar iin ayr ayr hamam, cretsiz tedavi, cretsiz ila, yatak, yemek
usul, deliler kouu, ktbhane, dispanser, acil servis, ilk yard m, elbise teslim mahalli... v.s. mevcut idi. Islam'da hastaneler, tamamen bilimsel tbba dayah, deneysel ve uzmanla m klinikleri bulunan kurumlar idi. Islam lemindeki bu klinik, seriri, bilimsel kurumlara sahra
hastanelerini de eklemek gerektir. Gerek sahra hastaneleri gerekse bilimsel tbbn lcaleleri olan bu hastanelerin mimarisi Avrupa'ya gemi tir. Atabeg, Trk Nurettin Zengrnin am'daki hastanesi bilinle kurulmu klinikler topluluu olan bir messese olup, tesadfl sebeplerle kurulmu olan Adudrninkine hi benzemezdi 24. Islam lemindeki bu hastaneler, olumlu vasflanyla ve bilimsel t b retimiyle, uzmanla m tedavi ve vakf kurulular olarak ilkin Padova'ya, oradan Hollanda-Leiden'a, oradan da Avrupa'ya ve dnyaya yay lmtr. yleki, XVI.
ve XVII. Yzy llarda, Avrupa Tp Fakltelerinde, hala, bn Sanrnn
Arapadan Latinceye evrilmi olan eserleri okutulnaktayd .
Aratrmalarn ortaya koymu olduuna gre. Trkler arasmda
pek ok astronom yeti mitir. Trk Amacurlar ailesi kendi rasatlar n kendi imal:atlar olan rasat aletleriyle yapmakta. idiler. lk yedi-sekiz
rasathaneden be ini Trkler kurmulardr, nitekim ilk on hastaneden
yedi-sekizini Trklerin kurmu olmasndaki gibi. Annesi Trk olan
Memun, emmasiye ve Kasiyun Rasathanesini, Buveyhli Ba dad Rasathanesini, Melik ah sfahan Rasathanesini ,Ulug Beg Semerkant
Rasathanesini, Hulag l Meraga Rasathanesini, Gazan Han Tebriz
Rasathanesini, III. Murat ise Istanbul-Tophan'e Rasathanesini kurmu tur25.
Yukarda, halkn yksek seviyeden e itmenin hkmdar n ltfu
deil, gre,vi olduu hakknda, Trklerde ok a k bir bilin bulunduuna iaret edilmitir.
te, yine bu bilinle Trklerin, (Seluklu Trkleri ir) medreseler
kurmu olduunu grmekteyiz. Bu kurumu, tarihte, ilk kez Seluklu
Trkleri tesis etmitir: Niapur'da Nizaraiye Medresesi. Yksek tahsil
diplomas veren bu drt y llk yksek tahsil kurumlar , Avrupa'daki
niversitelerin prototipini olu turmutur.
(24)

Aydn Sayl, "Central As en Contribution to the Earlier Phases of the Hospital


Buildings Activities in Islam", Erdem, 3, 7, Ocak 1987, s. 149-161, Trke si: 135
147.

(25)

Aydn Sayl , The Observatory in Islam, 1969, TTK yaynlar , Ankara.

MBAHAT TRKERKYEL

Felsefeye gelince: Islam felsefesinin kurucusu olan, yani, slam


leminde ilk felsefi terkibi yapan ve orjinal bir felsefe sistemi ortaya
koyan kii Fal-abi el-Trkrd ir. O, "Mant kwyat-Ryaziyyat-Tabiiyatilahiyyat" zerinde yazm tr; bu yzden "Muallim-i Sani" ad n almtr. -"Muallim-i Evvel" Aristoteles'tir. -Far'abi et-Trki, Ortaa larn en byk ve rakipsiz mzik teorisyeni oldu u gibi, ilk defa "Siyaset Bilirni"ni de kura O'dur26. Farabrye gre, Tanr asl gerek, asl
doru, asl gzel ve as l iyidir. Tanr'da bunlarn hepsi birdir. Tanr
varlkta sonsuzdur, as l varlk O'dur; Tanr var olmamazl k edemez.
O'nda z ,-tzdr. I te Gilson'un Farabryi tarihte bir an olarak tavsif
ettii ciheti budur27 . Felsefe ve bilim, \ gerek, do ru, iyi ve gzeldir.
Din de yledir. Gerek gere e, doru doruya, aykr olamaz. Tanr '
dan kp gelen a kllar arasnda. Hep Etkin Ak l, gereklerin, dorularn. iyilerin ve gzellerin yeri olmakla, birletificidir. O, insan aklm
en son gyesidir. nsan saadetinin en sonda ula aca yerdir; en son saadettir. nsan bu akla, bu mutlulua ancak "erdemli toplum" da ula abilir. ibn Sina, metafiziki, ancak Farabryi okuduktan sonra anlayabilrni tir. Farabi, bu fikirleriyle felsefe ve din aras nda, insanlarn yararna
uzun vadeli bir uzla trma gerekletirmitir.
bn Sina'nn metafiziki de Farnrninkine benzer. O, slam ilemini (Suhreverdi, ibn Bce, ibn Tufeyl) ve XII. Yyz lda, ArapaLan
Latinceye evrilmi olan eserleriyle de XIII. ve XIV. Yzylda, Bat'y,
dolaysyla Rnesans' , Modern a (Descartes, Spinoza, Leibniz),
ve annz etkilemitir. Ama, ibn Sina, etkisini gtrm olduu her
yere Farabrnin de etkisini gtr ntr. Farabrnin nemli eserlerinin
Latinceye evrilmi olduu da bilinmektedir.
.

slam dininin temellerini ykmak isteyenlere kar Nizamiye Medreselerinde sava mtr. Gazali, filozoflarn Ilahiyat konular nda apodeiktik delilleri olduuna inanarak, slam dininin vecibelerini
yerine getirmek istemeyenlere kar da yazm olduu "Filozoflarm Tutarszhklar " ve filozoflarn fikirlerini serimlemi oldui "Filozoflarm
Amalar " adl eserleriyle, bir taraftan filozoflar n Ilahiyat alannda tutarszlklarn gsterebilmi, bir taraftan da bu eserleri Ltinceye evril(26)

Muhsin Mandi, Al-Frbl and the Foundation of Islamic Philosophy", s. 37-54, ,


Essays on Feirdbi University of Tahran, 1-3 February, 1975, Ed. by I. Afshar, Tahran 1976.

(27)

Etienne Gilson, La Philosophie au Moyen Age, 1944, Paris, Payot.

BATI KLTRNDE TRKLERIN ETKISI VE KATKISI

21

mi olmakla, Avrupa'da felsefe ve ilaliyatla u raan evreleri derin ve


srekli ekilde etkilemitir. yleki, filozoflarn, hi phesiz olarak Riyaziyatta tamamen, Tabiiyatta haneli apodeiktik delilleri vard r, ama,
hiyatta. yoktur 28.

(28) Mbahat Trker, Tehdfid Bakumndan Felsefe ve Din Miinasebeti, Doktora Tezi, 1956 DTC Fakltesi yay nlar , TTK Mtb.; "Le Rapport entre la Philosophic et
la Religion Suivant les Trois Tahfots", Etudes Mediterrannes, Edition de Minuit, Automme, no. 2, Paris, 1957 s. 7-22. Bu makalenin Arapaya evirisi: "al'Alaka Bayna'l-Falsafa wa'd-D n Hasaba Kutub al-Tahfut al-Salsa" eviren:
'Allal al-Fsi, (Fas "Kurtulu Partisi" Bakan) Da'wat al-Hakk, Rabat, 8, 1958,
s. 4-11.

You might also like