You are on page 1of 580

Sevgili rencilerimize...

TRKYE
EKONOMS
Yakup

KEPENEK

O D T retim yesi

Nurhan

y en t r k

T retim yesi

12. Basm

R E M Z K TA B EY

Byk Fikir Kitaplar Dizisi: 99


t rk ve ekonomisi

/ Yakup Kepenek - Nurhan Yentrk

is b n 975-14 -0717-6

ODT, 1 9 8 3
Remzi Kitabevi, Eyll, 1 9 9 4
KNC b a s i m : Kasm, 2001

BRNC b a s im :

ALTINCI b a s im :
on

Remzi Kitabevi A., Selvili Mescit Sok. 3, Caaloglu 34440, stanbul.


Tel (212) 513 9424-15. 513 9474-75. Faks (212) 522 9055
w e b : http://www.remzi.com.tr e - o s t a : post@remzi.com.tr
Remzi Kitabevi A.. tesislerinde baslmtr.

BRNC BASKIYA NSZ

Bu alma, Trkiye Ekonomisini tarihsel gelime sreci iinde incelemeyi amalyor.


Ekonominin tmyle ilgili gelimeler, ekonomik olgu ve sorunlar deiik toplum ke
simlerini giderek daha ok etkiliyor. Bu gelimeye kout olarak, ekonomik konularn da
ha youn biimde aratrlmas ve yeni yorumlarn getirilmesi kanlmazdr. Bununla
birlikte, ekonominin yeterince incelendii sylenemez. Dilimizde, ekonominin tmne
ilikin yaptlarn says bir elin parmaklan kadardr.
Kukusuz, bu kendimizi bilmemenin, ayrca incelenmeye deer, ilgin ve nemli ne
denleri bulunmaktadr. Bu nokta bir yana, ekonominin yeterince incelenmemesi sonucu,
bilimsel tartma ve yaklamlarn yerini, teki zmler, bundan da te inanlar alyor.
Oysa, inanlar tartlamaz ve ekonomik ve toplumsal gelimelerin inanlarla alglanmas,
yorumlanmas ok eski dnemlere zgdr.
Ek olarak, ekonominin yeterince incelenmemesi, bu ile ilgilenenlerin, ekonomiyi
yorumlamalarn ve daha da nemlisi kuramsal bilgilerini kullanmalarm gletiriyor.
Kopukluk ve yabanclama yaratyor. Yanl yorumlar, yanl sonu karmalar birbirini
izliyor. Yllar nce denenmi ve tkenmi yaklamlar, yeni bulgular gibi, heyecanla stl
yor ve uygulanmak isteniyor.
Ekonominin incelenmesi konusunda, saylan ve daha da saylabilecek olan eksiklikle
rin bu almayla giderildiini sylemek, gereksiz bir abartma olur; yanl olur. alma
nn nitelii hzl bir deiim geiren ekonomik ve toplumsal yapnn temel belirleyici e
lerini saptamay, bunlar karlkl etkileimleri iinde zmlemeyi ve bunu yaparken sa
ysal verilere olabildiince bal kalmay ieriyor. Bu erevede, almann derleyicizmleyici olmas kanlmaz oluyor. Yalnz iktisatlara ynelik teknik bir alma yeri
ne, retim yapsnn evriminin nedensellik ilikileri erevesinde incelenmesine zen gs
teriliyor. alma, bir baka deyimle, Trkiye Ekonomisine bir giri zellii tayor.
Ekonomiye giriin, dnyay uzaktan, uzaydan seyreder gibi, temel belirleyici etmen
leri grmeye engel olmamas gerekiyor. Bu nedenle, ekonomik ve toplumsal gelimenin
balca belirleyici nitelikleri su yzne karlmak isteniyor. Bu srete, ek olarak ekono
mi biliminin toplumsal olduu gereinden hareket ediliyor. Yasal ve kuramsal dzenle
melere, eitim ve retim alanndaki gelimelere, bir lde de olsa, yer verilmesi yoluna
gidiliyor. Yaklam, yalnz ekonomik deil, toplumsal genileme ve daralmalarn, kararl
gelime ve bunalmlarn da nedenlerini aklayc eler tayor.
Ekonominin tmyle ilgili bir zmlemenin gerek gl, alt kesimlerinin, de
yim yerindeyse hcrelerinin, yeterince incelenmemi olmasndan kaynaklanyor. Sorun,
yalnz btnn grlmesi olmuyor, zn, belirleyici alt elerin de doru saptanmas bir
zorunluluk oluyor. Saysal ve dier verilerin yardm, bu ilikiyi saladklar lde geerli
oluyor.
Ekonom ik ve toplumsal gelimenin, kendine zg nitelikleriyle incelenmesi, dene
yim lerinin belirlenmesi, yalnz varolan durum un anlalmasnda deil, yeni zm lem e
ve yorum lar iin de bir n kouldur. Toplumsal bilimler alannda, lkemizde, gerekli ve

VI

yeterli bilgi birikiminin varl, almann itici gc oluyor. Ekonomide olduu gibi, bi
limsel aratrma ve yaynlarda da yerli retimin artrlmas gerekiyor.
almada, Trke szcklerin kullanlmasna zen gsteriliyor. Dilimizin dier bi
lim dallarnda olduu gibi, toplumsal bilimlerde de ilenmesi gereklii kans bu yakla
mn nedenidir. Ayrca, blmlerin balklarnda, zl szlere yer veriliyor. Bunlarn or
tak zellii, kendi kltr birikimimizin rn olmalar, Anadolu insannn dnce ve
zlemlerini yanstmalardr.

almann hazrlanmasnda, ok kiinin katklar var. Bunlardan yalnz br blmn


belirteceim.
ODTnde kendileriyle birlikte olmaktan her zaman yararlandm retim yeleri
Cahit Arf, Tosun Terziolu, adi Cindoruk ve Ersin Tlunaya, dolayl katklar iin te
ekkr ediyorum.
lenen konularn bir blmn derslerinde kullandm, soru ve yorumlaryla kat
kda bulunan, tm rencilerime teekkr borluyum. almann deiik blmlerini
okuyarak gr ve nerilerini belirten retim yesi arkadalarm (alfabetik srayla) Halis
Akder, Fikret Grn, Ergin Gne, Selim lkin, Kutlu Somel, Fikret enses ve Ilhan Tekeliye yardmlar iin teekkr ediyorum, retim yesi Oktar Trele almay tmyle
okuduktan sonra gerekli grd dzeltme nerileri iin ayrca teekkr ediyorum.
almann dzeltme iinde, nce, renci asistanlar Murat Soycengiz ve Selda Ustabay, son aamada da rencilerim, Serpil Maktavl ve Nevin akar ok emek verdiler,
kendilerine teekkr ediyorum. Dizin iinde yardmn grdm rencilerim llyas
Hokkac ve Gne Akmana, ilk daktilo iini baanyla yrten Sekreter Mevhibe Kayabana elleriniz dert grmesin diyorum.
almann d ekonomik ilikilerle ilgili blmleri, 1981-1982 ders ylnda salanan
Trkiye-Amerika Birleik Devletleri Kltrel Deiim (Fulbright) Bursu ile gerekletiril
di. Bu kuruluun yetkililerine, bata genel sekreter Hsn Ersoy olmak zere teekkr
ediyorum.
almann baslmasnda deerli yardmlarn grdm Orta Dou Teknik niversitesinin yneticilerine teekkr ederim.
almann izimlerini yapan rencim Avni Demirciye ve bu konuda yardmlarn
grdm TEMAT Limited irketine ve bu kuruluun yneticisi Mehmet Merie teek
kr borluyum.
Bask iini titizlikle yrten Beyda Basmevinin sahipleri, Ali, Nuri ve smail Kl
kardelerle, matbaann tm alanlarna ve zellikle Zeki Korkmaz, Ziya Demir ve Ah
met Agne teekkr ediyorum.
Son olarak almann skntlarn benimle paylaan, her zaman yardmc olan eim
ve ocuklarma teekkr ediyorum.
Ve geleneksel sz: Tm bu yardmlardan sonra, kalan eksik ve yanllarn sorumlusu
yalnz benim.

Yakup KEPENEK
Ankara, 28 ubat 1983

ALTINCI BASKI IN

Trkiye Ekonomisinin bu altnc basks birok ynyle nceki basklarndan farkldr.


nce, almann kapsam geniletilmi toplam blm says on drtten yirmiye
karlmtr.
Bu erevede, planl dnemin Tarihsel Gelime kesimine aktarlmas yoluna gidil
mekte; kinci Kesimi oluturan Ekonomi Politikasnda Kkl Dnm bal altnda
esas olarak makroekonomi politikalar zetleniyor ve ek blm alarak, da ak
byme, para, kamu mliyesi, d ekonomik ilikiler ve sermaye kaynaklarnn kullan
m konulan ele alnmaktadr. nc Kesim, eskiden olduu gibi, tarm, sanayi ve hiz
metler, yani sektrlere ayrlmaktadr. Gelimenin Toplumsall balkl Drdnc (ve
son) Kesimde de yine blmn eklenmesiyle, nfus ve igc, alma yaam, ulu
sal retim ve blm, ekonominin genel dengesi, dnya ekonomisi iinde Trkiye
ve uzun dnemde gelime konulan ilenmektedir.
Sonra, her blmn sonuna, Notlar ve Daha Fazla Bilgi in ksmlanndan baka
bu kez Balca Aklayc Kavramlar eklenerek ilgili blmn iskeletini oluturan kav
ramlarn ne karlmas yoluna gidilmektedir.
Bu basknn bir yenilii de kimi saysal verilerin izim ile de gsterilmesidir. Ge
rek izimlerde gerekse bunlara kaynaklk eden saysal veriler konusunda, en son ve g
venilir verilerin kullanlmasna zen gsterildii vurgulanmaldr.
Tm bu yeniliklerden beklenen, aktr ki, konunun anlalmasn kolaylatrmak
tr. Denilebilir ki olabildiince eksiksiz bir almann retilmesi iin tm olanaklar de
erlendirilmitir.
Trkiye Ekonomisi bu kez iki yazarla hazrlanmtr. almann olabildiince ek
siksiz bir ders kitab olmas amacnn gereklemesi, zellikle yeni blmlerin eklenme
si iin bu tr bir genileme zorunluydu. almann kapsam esas olarak iki dorultuda
geniletildi. Bunlardan birincisi emek piyasas ve alma yaam gibi ekonominin top
lumsal ynlerine, kincisi de da almaya kout olarak ekonominin dnya ekonomi
sindeki yeri ve retim teknolojisi gelimelerine ilikindir, nmzdeki yllarda bu iki
alann gelime srelerinin daha da nem kazanaca anlalmaktadr.

Bu basknn bir baka yenilii yayncsnn deimesidir, nceki basklara olan byk
katklar nedeniyle srekli teekkr hak eden yaync Dr. Erhan Gkselin yayncl
brakmas, Remzi Kitabevi ile ibirlii sonucunu verdi. Remzi Kitabevinin bata sahip
leri Erol ve mer Erduran olmak zere, Zeynep Atayman, Mzeyyen Ate, ehnaz zkal ve br alanlarnn olaanst destei ve katklan iin teekkr yeterli deildir.
Ksaca yayncmz iin olaanst yardmc ve ayn lde dayankl denilirse, yanl ol
maz. Bu kitabn olumasndaki katklar iin Friedrich Ebert Vakf ile altmz OD
T ve IT deki arkadalarmza saladklar alma ortam iin teekkr ederiz.
Son olarak, ailelerimizin zverili kalklan iin de teekkr borluyuz.

V III

Trkiye ekonomisinin ok devingen bir yapda olduu, konuya ilgi duyan tm kesim
lerce, belirtilmektedir. Bu nedenle almann zellikle ders kitab olarak kullananlar ta
rafndan eletirel bir yaklamla deerlendirilmesi, gelitirilecek gr ve nerilerin bizlere iletilmesi, en byk dileimizdir.
15 Austos 1994
Yakup KEPENEK
Nurhan YENTRK

O N U N C U BASKI N
Trkiye Ekonomisinin dokuzuncu basksnn iki yl gibi ksa bir srede tkenmesi,
yaygn kullanmnn bir gstergesidir. Teekkr ederiz.
almann onuncu basks bir ksm yenilikleri ieriyor.
nce, saysal verilerin olabildiince gncelletirilmesi salanm; gerektiinde
gemi yllara ilikin yeni ve doru veriler eskilerinin yerini almtr.
Sonra, kullanclardan gelen istekler de gz nnde tutularak, yaptn zellikle i
ve d parasal gelimelere ilikin blmleri geniletilmitir.
nc bir yenilik de gemiteki gelimelerin daha doru kavranmas amacyla
kimi tarihsel blmlere eklenen Bellek Kutusu bal altndaki alntlardr.
Bu yeniliklerin yaplmasnda pek ok retim yesi arkadalarmzn ve renci
lerimizin neri ve katklar oldu. Tmne teekkr ederiz.
Bir kez daha bu almann tm kullanclarna teekkr ediyor ve daha da geliti
rilmesi iin yapacaklar nerileri beklediimizi belirtmek istiyoruz.
26 Ekim 1999
Yakup KEPENEK
Nurhan YENTRK

NDEKLER

N otlar..............................................................54
Bellek Kutusu..................................................57
Daha Fazla Bilgi i in ...................................... 58
Balca Aklayc Kavramlar.......................... 59

TABLOLAR.................................................. xn
ZMLER..................................................... xv
KISALTMALAR....................................
xv

i. Giri
N otlar................................................................3
Daha Fazla Bilgi in........................................ 4
Balca Aklayc Kavramlar............................5
B R N C KESM

TARHSEL GELME

rv. Devletilik ve Sonras


A. GR............................................................. 60
B. DEVLETLK UYGULAMASININ
NEDENLER.................................................. 60
Gelimeler...................................................61
D Etmenler...................................................62
C.

. Osmanl'dat Kalan
A. GR............................................................... 9
B. TARIMA DAYALI RETM YAPISI
13
C. TARIM-DII KESMLER............................. 14
Madencilik.......................................................14
Geliemeyen Sanayi.........................................16
Hizmetler........................................................19
D. ULUSAL RETM.........................................24
E. KURUMSAL DZENLEMELER................. 25
N otlar..............................................................26
Bellek Kutusu................................................. 28
Daha Fazla Bilgi iin...................................... 29
Balca Aklayc Kavramlar.......................... 31

m . Kurulu Yllan
A. GR..........................................................*'32)
B. LKELERN BELRLENMES..................... .12
Trkiye ktisat Kongresi: zmir (1923)..........32
Lozan Bar Anlamasfnn Ekonomik
I lkmleri.......................................................34
Yenilemenin Btnl............................... 36
C. SERMAYE KAYNAKLARI............................37
D. RETM SEKTRLERNN GELM
42
Tarm.............................................................. 42
Sanayi............................................................. 44
E. HZMET KESMLER...................................46
D Ticaret...................................................... 47
Eitim..............................................................49
F. ULUSAL RETM.........................................51G. YASAL VE KURUMSAL
DZENLEMELER......................................... 33

DNEMN SERMAYE HAREKETLER


63
Para-Kredi Alannda Gelimeler.................... 65
Kamu Mliyesi................................................65
D. DEVLETLK UYGULAMASI...................67
Devleti Sanayileme...................................... 68
Devleti Sanayilemenin Niteliksel
Ynleri - Bir Soru...........................................69
E. ALT SEKTRLERDE GELMELER
70
Tarm...............................................................70
Madencilik vc Enerji
............................... 72
Sanayi..............................................................74
F. DI TCARET............................................... 76
G. ULUSAL RETM........................................ 78
H. TOPLUMSAL GELMELER.......................78
Notlar..............................................................81
Bellek Kutusu..................................................85
Daha Fazla Bilgi in ...................................... 86
Balca Aklayc Kavramlar.......................... 88

v. Toplumsal Dnm
Hz Kazanyor

'N.
A. GR..............................................................89
B. EKONOM POLTKALARININ
BMLENMES.............................................90
lke i Gelimeler..........................................91
D Etmenler...................................................93
Bileim.............................................................94
C. SERMAYE KAYNAKLARI........................... 95
Genel Olarak...................................................95
Sermayenin I Kaynaklan.............................. 95
D Sermaye Kaynaklar................................100
Sermaye Birikimi: Yatrmlar........................104

D. SEKTRLERN GELMES.......................105
Tarm............................................................ 105
Sanayi........................................................... 109
Madencilik ve Enerji....................................113
Hizmet Kesimleri.........................................115
E. DI TCARETN EKONOMK
GELMEYE ETKS ARTIYOR..................118
Birinci Devalasyon ve Sonras....................118
Bunalmn Devalasyonu.............................121
F. GCNN GELM............................123
G. ULUSAL RETM....................................... 127
H. ETM VE BR KISIM TOPLUMSAL
GELMELER.............................................. 129
N otlar........................................................... 132
Bellek Kutusu............................................... 137
Daha Fazla Bilgi iin .................................... 138
Balca Aklayc Kavramlar........................140

Fiyatlama Sreci............................................198
Da Alma Sreci........................................ 203
Yabana Sermaye Beklentisi..........................205
Makroekonomi Politikalar..........................206
Dnmn Niteliksel Ynleri....................208
D. e k o n m 1 p l It k^ in d X T89
DNM............................................. 211
Dnmn Balca zellikleri................... 211
t Finansal Serbestlik ve
Makroekonomik Dengeler...........................212
D Finansal Serbestlik ve
Makroekonomik Dengeler...........................215
Notlar............................................................ 220
Daha Fazla Bilgi in.....................................224
Bahca Aklayc Kavramlar........................225

v . Parasal Politika ve
Gelimeler
a l t

v. Planl Gelimenin
Dayanaklar

A. GR................................................ .:....^ r 226


B. MERKEZ BANKASI BLANOSU
^226

A. GR.............................................................141
B. NEDENLER VE NTELKLERYLE
KALKINMA PLANLARI.............................141
Neden Planlama?.......................................... 141
Kalknma Planlarnn Nitelikleri ve
Amalan....................................................... 143
C. PLANLI DNEMDE SERMAYE
BiRtKMiNtN KAYNAKLARI....................154
Sermaye Kaynaklar..................................154
Sermayenin D Kaynaklar..........................166
D. SERMAYE KAYNAKLARININ
KULLANIMI................................................ 174
Giri.............................................................. 174
Planlarda Yatnm-Gelir likisi....................175
Yatrmlarn Sektrel Dalm.....................179
N otlar........................................................... 182
Bellek Kutusu............................................... 187
Daha Fazla Bilgi i in ....................................188
Balca Aklayc Kavramlar
......... 189

C. PARASAL BYKLKLER...................... 23
D. PARA PROGRAMLARI..............................234
E FlNANS PYASALARINDA
GELMELER............................................... 236
\F a iz Oranlar
236 '
Yasal Karlklar............................................238
Banka Kredileri ve Mevduat........................239
Sermaye irketlerinin Finans Yaplar
240
Notlar............................................................ 241
Daha Fazla Bilgi iin.....................................242
Bahca Aklayc Kavramlar........................242

K N C KESM

EKONOM POLTKASINDA
KKL DNM
v. Da Ak Byme
A GlRl............................................................ 193
B. EKONOMK BUNALIM VE POLTKA
ARAYILARI................................................ 193
C. EKONOM POLTKASINDA 1980
DNM ............................................ 196
Dnmn Balca zellikleri...................196

x. Kamu Kesimi
Ekonomisi
A. GR........................................................... 243
B. TOPLAM KAMU........................................ 244
C. BTE GELMELER............................... 247
D. BTE DII KAMU................................... 250
Yerel Ynetimler........................................... 250
KT................................................................ 251
Fonlar............................................................ 251
E KAMUNUN ANA GELR KAYNAI:
VERGLERDE DURUM..............................253
F. BORLANMA............................................ 259
Borlar...................................................... 259
D Borlar.................................................... 260
G. BR ARA BALIK, KAMU MLKYET
TARTIMASI: ZELLETRME.................263
Trkiyede zelletirme...............................266
Notlar............................................................ 268
Daha Fazla Bilgi in.....................................270
Balca Aklayc Kavramlar........................271

XI

x. Ekonominin D Dnyas
A. DI EKONOMK LKLERDE
ETLENME..............................................272
Giri.............................................................. 272
ABD ve SSCB ile likiler..............................273
AB (AET, AT) e likiler............................ 277
nc Dnya.............................................280
Planlarda D Ticaret Politikalar................ 282
Dviz Kurunun Geliimi..............................284
B. DI TCARET VE CAR LEMLER
289
DI SERMAYE HAREKETLER................. 296
D. DIA DUYARLI OLUUMLAR.................300
N otlar...........................................................302
Daha Fazla Bilgi in....................................304
Balca Aklayc Kavramlar........................306

x. Sermaye Kaynaklarnn
Kullanm
A. GR........................................................... 307
B. YATIRIM ELMLER.............................308
Saysal........................................................... 308
Niteliksel....................................................... 312
C. ZENDRMELER (TEVKLER)
315
Yatrm zendirmeleri.................................315
Dsatm zendirmeleri...............................318
D. YABANCI ZEL SERMAYE......................320
N otlar..................................
324
Bellek Kutusu...............................................325
Daha Fazla Bilgi in....................................326
Balca Aklayc Kavramlar........................327
NC KESM

SEKTREL GELMELER
Xu. Tarm nemini Koruyor mu?
A. GR............................................................ 331
B. TARIM TOPRAKLARININ
KULI ANIMI................................................333
Genel............................................................ 333
letme Byklkleri....................................334
C. GRD KULLANIMI, RETM VE
VERMLLK................................................ 336
Girdi Kullanm............................................336
retim......................................................... 339
Verimlilik.................................................... 341
D. TARIMSAL DESTEKLEME........................343
Genel Olarak................................................343
Tarmsal Fiyatlar..........................................344
E.

SONU........................................................354
N otlar........................................................... 35$
Daha Fazla Bilgi iin ............................... 359
Balca Aklayc Kavramlar...............
'60

XIII. Sanayileme Ray


Deitiriyor
A. SANAYLEME POLTKALARI............... 361
thal kameci Sanayileme Stratejileri
361
Dsatma Ynelik Sanayileme
Stratejileri...................................................... 363
B. MALAT SANAYNN RETlM VE
YAPISI.......................................................... 365
C. MALAT SANAYNDE MALYETLER
VE KRLAR................................................ 370
D. SANAYLEMENN NTELKSEL
YNLER..................................................... 373
Sanayide Yeniden Yaplanma.......................373
Sanayide Yeniden Yaplanma ve Trk
Sanayii........................................................... 375
Nasl Bir Sanayileme Politikas?................. 377
E MADENCLK VE ENERJ..........................380
Madencilik.................................................... 380
Enerji............................................................. 382
Notlar............................................................ 385
Daha Fazla Bilgi tin.....................................386
Balca Aklayn Kavramlar........................387

xv. Hizmetler Dengesiz


Geliiyor
A GtRl........................................................... 388
B. GCNN NTELKSEL
GELMNE ZG HZMETLER
390
Eitim........................................................... 390
Salk............................................................. 392
C. TOPLUMSAL GEREKSNMLERN
KARILANMASINA
YNELK HZMETLER..............................393
Ulatrma ve Haberleme.............................393
naat ve Konut Sahiplii..............................395
D. MAL VE SERMAYE PYASALARININ
LERLN SALAMAYA YNELK
HZMETLER................................................ 397
Ticaret ve Turizm ......................................... 397
Mali Hizmetler ........................................398
Daha Fazla Bilgi in..................................... 399
Balca Aklayc Kavramlar........................399
D R D N C KESM

GELMENN TOPLUMSALLII
xv. Nfus ve gc
A GR........................................................... 403
B. NFUS POLTKA VE GELMELER
- Z E T ......................................................... 404
C. F.MF.K PYASASI......................................... 407

XII
Veriler........................................................... 408
nemli Bir Kavram: tKO (gcne
Katlma O ran)............................................. 416
D. GCNN NTELKSEL
GELM..................................................... 418
N otlar........................................................... 421
Daha Fazla Bilgi in....................................423
Balca Aklayc Kavramlar........................424

xv. alma Yaam


A. GR..................................................
425
B. CRETLER.................................................. 425
Genel O larak....................................
.425
Veri Sorunu.................................................. 426
cret Gelimeleri .....................................427
C. TOPLUMSAL GVENLK.........................433
D. SENDKALAMA VE SENDKAL
HAKLARIN KULLANIMI...........................436
N otlar........................................................... 440
Daha Fazla Bilgi in....................................442
Balca Aklayc Kavramlar........................443

xv. Ulusal retim ve


Blm
A. GR............................................................ 444
B. EKONOMK BYME..............................445
Genel Olarak................................................ 445
Kii Bana Gelir........................................... 450
C. GELR BLM....................................451
Genel............................................................ 451
Sektre! Gelir-alan Oranlar...................454
Verilerle Blm........................................ 456
N otlar........................................................... 466
Daha Fazla Bilgi in....................................469
Bahca Aklayc Kavramlar........................470

w i n . Ekonominin Genel
Dengesi
A
B.
C.
D.

GR............................................................ 471
ZMLEMENN NEM.......................472
GENEL DENGE ELMLER....................473
EKONOMNN BRNC GNCEL
SORUNU: ENFLASYON.............................477
( Ey 1994 KRZ, 5 NSAN KARARLARI VE
SONULARI............................................... 484
Nedenleri...................................................... 484
Uygulamann erii.................................... 485
Yapsal Dzenlemeler...................................486
5 Nisan 1994 Sonras....................................488
N otlar........................................................... 489

Daha Fazla Bilgi in.....................................490


Balca Aklayc Kavramlar........................490

xx. Dnya Ekonomisinde


Trkiye
A

GRi...........................................................491

B.

TEMEL GSTERGELERN
GSTERD............................................. 492

C KAYNAK KULLANIMLARI........................494
Sermaye Birikimi..........................................494
Emek Verileri................................................ 496
Kaynak Kullanmnda Kamu Kesimi
499
D.

DI DNYA LE BTNLEME
501
D Ticaret Gstegeleri................................501
D Bor Gstergeleri....................................504

E YAPISAL REKABET GC........................505


Daha Fazla Bilgi in.....................................507
Balca Aklayc Kavramlar........................508

xx. Uzun Dnemde


Gelime
A GR..............,............................................. 509
B. 1920X1 YILLARDAN 1980Ll YILLARA.... 509
'C ) 1980 VE SONRASI.......................................513
Ala Giri................................................... 513
Bir Bunalmdan Dierine.............................515
D. DNYA NC BNYILA NASIL
GRYOR?..................................................... 520
zgrlk Ortam.......................................... 523
Kurumlama Gerei.....................................523
Uygulamalarn Bilimsellii...........................524
Devletin Snfsal Konumu............................525
Nitelikli ve Drst Kamu Brokrasisi
525
Kresel Ortamda Birikimin ve retimin
Ulusall....................................................... 526
E. UZUN DNEML GELMENN
DAYANAKLARI.......................................... 527
Uluslararas Byk Yar: Teknoloji
527
Stratejik Girdi Olarak Bilgi...........................528
amzn Teknolojik Devrimi:
Mikroelektronik........................................... 528
Teknoloji retiminde
Yeni-Merkantilizm....................................... 530
Nasl Bir Gelime?......................................... 531
Notlar............................................................ 532
Daha Fazla Bilgi iin..................................... 533
Balca Aklayc Kavramlar........................534
K ADLARI DZN..................................535
KONU DZN............................................. 539

TABLOLAR

Osmanl mparatorluunda Ya
bana Sermaye Yatrmlar....__ ...... ...12
Osmanl Toprak Dalm (1913).... ... 14
11.2
Seilmi Yllarda Osmanl Maden
11.3
retiminin Dalm....................... .... 15
11.4.a. Osmanl Sanayiinin Sektrel Du
rumu (1915).................................... .... 18
U.4.b. Anadolu Sanayiinin Durumu
(1921)....................... ...................... .... 18
U.S. Osmanl D Ticareti Verileri.......... ....21
11.6. Seilmi Yllarda Osmanl Ulusal
Geliri............................................... ....24
II1.1. Kamu Mliyesi Verileri, Toplam
Krediler ve Toptan Eya Fiyatlar
(TEF) ndeksi (1923-1932)..................39
111.2
Ziraat Bankas Kredileri (19231932).............................................. ....43
II1.3. D Ticaret Verileri (1923-1932)..... ....48
111.4. D Ticaret Fiyat Oranlar (19231932)..............................................
III.5. renci Saysnda Gelime (19231934)............................................... ....50
I1I.6. retim Kesimlerine Gre Katkl
Ulusal Gelir (1923-1932)............... .... 52
IV. 1
Sermaye Hareketleri ve TEF (19331945)..............................................
IV.2. Toprak Mlkiyetinin Dalm
(1937)............................................. ....71
IV.3. Ziraat Bankas Kredileri (19331945)..............................................
TV.4. Balca Madenlerin retiminde
73
Gelime (1933-1945).....................
IV.5. Sanayii Tevik Yasasndan Yararla
nan yerlerinin Bir Ksm zellikler..................................................

....75
IV.6. D Ticaret Verileri (1933-1945).... ....77
IV.7. retim Kesimlerine Gre Katkl
Ulusal Gelir (1933-1945)............... ....79
V.l. Para Sermayesinin t Kaynaklar
(1945-1962).................................... ....96
V.2. Seilmi Yllarda Banka Kredileri
nin levsel Dalm....................... ....97
V.3. D Sermaye Kaynaklar (19461962).............................................. ..102
Sabit Sermaye Yatrmlar (1950V.4.
1960)..............................................
Balca Tarmsal Girdilerin Saysal
V3.
Geliimi (1945-1962)..................... ..106
V.6. Tarm letmelerinin Dalm
(1950 ve 1963)................................
V.7. Seilmi Yllarda BUytlk Snai
(etmelerin Yaps......................
V.8. Kimi Madenlerin retiminde tie
114
lime...........................................
11.1

Seilmi Yllarda Katkl Ulusal Ge


lirin Sektrel Dalm ve Hizmet
Alt Kesimleri.................................... .116
v.o. D Ticaret Verileri (1946-1962)..... 119
V .ll. Sivil gcnn Sektrel Dalm
(1955 ve 1960).................................
V.12. retim Kesimlerine Gre Katkl
Ulusal Gelir ve Kii Bana Gelir
(1946-1962)---------------------------- .128
V.13. renci Saysnda Gelimeler------- .132
Vl.l. Kesimlere Gre Merkez Bankas
Kredileri (1962-1978)..................... , 156
VI.2. Banka Kredilerinin Dalm
(1962-1978)..................................... 160
VI.3. Kamu Mliyesi Gstergeleri (19621978)...............................................
V1.4. Plan Dnemlerine Gre Sermaye
nin D Kaynaklan.......................... .167
VI.5. 6224 Sayl Yabana Sermayeyi Te
vik Yasasndan Yararlanan Ortaklklann Sektrel Dalm (1980).... ,169
VI.6.a. D Borlar (1964-1980)_________ ,172
VI.6.b. D Bor Gstergeleri (1973-1979)....174
VI.7.a, Planlarda Yatrm Oranlar.............. , 178
VI.7.b. Toplam Sabit Sermaye Yatranlar
nn Gerekleme Durumu............... 178
VI.8. Sabit Sermaye Yatranlarnn Sek
trel Dalm.................................. 180
( VIII. l.aJ Merkez Bankas Analitik Bilano
v __
(Seilmi Yllar)............................... 778
VIII.l.b. Bilano Oranlar (Seilmi Yllar).... ,230
VIII. 2.a. Parasal Byklkler (1978-1998).... .232
VIII. 2.b. Parasal Byklkler (1980-1998) .... ..7.33
VTII.3. Devalasyon, Enflasyon, Faiz
Oranlar........................................... ,737
VIII.4. Mevduat Bankalar Mevduat ve
Kredileri (1978-1998)..................... ,,739
VIII. 5. 500 Byk Sanayi Kuruluunun Finansal Oranlar............................... 741
IX. 1. Kamu Ekonomisi Toplam Verileri
(1978-1997)..................................... 745
i
IX.2. Konsolide Bte Gereklemeleri
(1978-1997)..................................... ,,747
IX.3. Vergi Gelirlerinin Geliimi (19781997).............................................. 754
IX.4.a. Konsolide Bte Uygulamas
(1988-1997)............................... .... .,756
IX.4.b. Karlatrmal Vergi Yk (19881996)...............................................
IX.5. Devlet Borlar (1979-1997)........... 758
1X.6. D Borlarn Grnm (19881997)..............................................
X.I. Dviz Kuru (TU$) (1923-1998).... 287
V.9.

XIV
X.2.

Dalm, Dsatm, D Ticaret A


(1963-1997)................................... 290
X.3. Seilmi Yllarda Dalm ve Dsa
tmn Bileimi.................................... 290
X4. Seilmi Yllarda Dsatmn Da
lm Karlama O ran........................ 292
X.5. D Ticaretin lkelere Dalm
(1978-1997).......................................294
X.6. Cari lemler Dengesi (1978-1997)....295
X.7. demeler Dengesi Sermaye
Hareketlerinden Seilmi
Kalemler (1978-1997)................ 297-298
X.8. Uluslararas Rezervler.........................301
XI. 1. KU inde Yatrmlarn
Geliimi (1973-1997)........................ 308
XI.2. Yatrmlarn Sektre! Dalm
(1979-1998).......................................311
XI.3. Yatrm zendirmeleri (19791997)..........................................
316
XI.4, Dsatm zendirmeleri (19801997)................................................. 319
XI.5.a. zin Verilen ve Gerekleen Yaban
c Sermaye Girii (1980-1997)........... 321
XI.5.b. Yabanc Sermayenin Sektrel Da
lm (1980,1992,1994 ve 1998)..... 322
XII. 1. Tarm letmelerinin lei (1980
ve 1991)..............................................334
XII.2. Seilmi Yllarda Balca Tarmsal
Girdilerin Geliimi............................ 338
XII.3. Seilmi Yllarda Tarmsal retim
Gelimeleri.........................................340
XII.4. Seilmi Yllarda Tarm rnlerin
de Verimlilik......................................342
XII.5. Ticaret Oranlar (1963-1998)......... 347
XH.6.a. Seilmi Yllarda Tarmsal rn
Destekleme Fiyatlar...............-........ 349
XII. 6. b. Seilmi Yllarda Tarmsal rnle
rin Destekleme Fiyatlarnda Geli
meler................................................. 350
XII.7. Alan ve demeleriyle 1994 Sonras
Destekleme Kapsamndaki rn
ler (1993-1997)........................
353
XIII. 1. Seilmi Yllarda malat Sanayii
Katma Deeri ve Ulusal Gelir in
deki Pay.............................................365
XIII.2. malat Sanayiinin Sabit Sermaye
Yatrmlarndan Ald Pay(19731996)
366
XIII.3. Seilmi Yllarda malat Sanayiin
de Katma Deerin Sektrlere ve
Yllara Gre Deiimi........................367
XIII.4. Seilmi Yllarda malat Sanayii
Katma Deer ve stihdamnn Ka
mu ve zel Kesim Arasnda Dal
m .......................................... -..........368
X1II.5. malat Sanayii Katma Deerinin
Kamu ve zel Kesimde Sektrel
Dalm! (1980 ve 1995)....................368
XIII.6. malat Sanayii Sektrleri Katma
Deerinin Kami Kesimi ve zel
Kesim Aras Dalm (1995).............369
XIII.7. Seilmi Yllarda malat Sanayiin
de alan Bana Katma Deer......... 369
XIII.8. Seilmi Yllarda malat Sanayiin
de Maliyetler ve Mark up Oranlar....371

X1II.9.

Seilmi Yllarda malat Sanayii Alt


Sektrnde Maliyetler ve Mark-up
Oranlar..............................................372
XIII. 10. Madencilik Alt Kesimlerinde Yap
sal Durum (1995).............................. 381
XIII. 11. Madencilik Sektr retimi ve Sa
bit Sermaye Yatrmlarndan Ald
Pay, Seilmi Yllar..............................381
XIII.12. Ham Petrol retimi ve Dalm
(1991,1993,1995):............................ 382
XIII. 13. Enerji Sektrnn retimi ve Sa
bit Sermaye Yatrmlarndan Ald
Pay......................................................383
XIII. 14. Seilmi Yllarda Elektrik Enerjisi
retim ve TUketimi............................384
XIII. 15. Seilmi Yllarda Elektrik Enerjisi
retiminin Kaynaklarna Gre Da
lm...................................................385
XTV. 1. Hizmet Sektrnde Katma Deer
ve Yatrm Oranlar (1973-1997)....... 388
XIV.2. Seilmi Yllarda Hizmet Sektr
Alt Kesimlerinin Ulusal Gelire Kat
ks (% )...............................................389
XIV.3. Okullama Oranlar, Seilmi Yl
lar........................................................391
X1V.4. Seilmi Yllarda niversite ve
Yksekokullarda renci ve re
tim Eleman Saylar ..........................392
XIV.5. Seilmi Yllarda Salk Personeli
Alannda Gelimeler...........................393
XIV.6. Yk ve Yolcu Tamaclnn Alt
Sektrlere Gre Dalm (1997)....... 395
XIV.7. Seilmi Yllarda Kullanma Amac
na Gre Yaplar.................................. 396
XIV.8.
Seilmi Yllarda I Ticaret Kesimi
nin Ulusal Gelire Katks....................397
XV. I .a. GNS Sonularna Gre Nfus........... 405
XV. 1.b. Saym Yllarnda Blgelere Gre
Nfus Deiimi (1190 ve 1997)......... 406
XV.2. Nfusun Ya Gruplarna Dalm
(1990,1995 ve 1997).......................... 407
XV.3. ve ii Bulma Kurumu Verileri
(1950-1998)........................................409
XV.4. Yatrmlar, Byme ve bulma
(stihdam) (1971-1997).....................411
XV.5.a. Seilmi Yllarda Emek Piyasas.........413
XV.5.b. Seilmi Yllarda igcnn Sekt
rel Dalmnda Gelime....................414
XV.6. HlA Sonularyla Kurumsal Olma
yan Sivil gc (1988-1998)............. 415
XV.7. gcne Katlma Oranlar (KO)
(1970-1998)........................................ 417
XV.8. gcnn Niteliine Gre Sekt
rel Dalm (1970, 1990 ve 1997)...... 419
XVI. 1. cretlerin ve Maalarn Geliimi
(1963-1988)........................................ 428
XVI.2. Maa ve cretlerdeki Gelimeler
(1990-1997)........................................432
XVI.3. Seilmi Yllarda igcnn Top
lumsal Gvenlikten Yararlanma
Dzeyi.................................................434
XVI.4. Balca alma Verileri (19631997).................................................. 439
XVII.J. Planlarda Byme Hz, Ama ve
Gereklemeleri................................. 445

XV
XV1I.2.
XVII.3.
XVII.4.a.
XVII.4.b.
XVII.5.a.
XVII.5.b.
XVII.6.
XVII.7.
XVII.8.
XVII.9.
XVII.10.
XVII.11.

Katkl Ulusal retim, Gelime H


z ve Sektr Paylar (1968-1997)........ 448
Kii Bana KUG (1976-1998)........... 450
alan Bana Katma Deer
(1989-1997).......................................455
alan ve Katma Deer Oranlan...... 455
Hanehalknn Beli Ayrmna Gre
Hanehalk Gelir Paylar......................457
Yllara ve Hane Gelirlerinin
%20lik Dilimlere Gre Dalm...... 458
Toplumsal Kesimlere Gre Gelir
(1973)................................................ 459
Hanehalk Bireylerinin teki Du
rumlarna Gre Elde Ettikleri Top
lam Kullanlabilir Gelir (1987).......... 460
Hanehalk Bireylerinin Esas teki
Durumlarna Gre Gelirleri ( 1994)....462
Esas teki Gelirlerin Kent-Kr Ay
rm (1994).........................................463
Katkl Yurtii retim ve Bl
m...................................................... 464
Hanehalk Saysnn ve Kullanlabi
lir Gelirin Blgelere Gre Oransal
Dalm (1994-1997)........................ 465

XVIIl.l.a. Seilmi Yllarda Ekonominin Ge


nel Dengesi........................................ 474
XVIII. 1.b. Ekonominin Genel Dengesi (19881997).......,...................................... 476
XVIII.2.a. Fiyat Deiimi Gstergeleri (19631981)..................................................479
XVIII.2.b. Fiyat Gstergeleri (1982-1988)..........481
XVIII.3. Toptan Eya Fiyatlar (1988-1998)....482
XVIII.4. Tketici Fiyatlar (1988-1998)...........483
XIX. 1. Temel Gstergeler.............................493
X1X.2. Yatrm ve Tasarruflarn GSMH'ya
Oran..................................................495
X1X.3. Emek Piyasas Verileri.......................497
XIX.4. Beli Ayrma Gre Dkten Yk
see Gelir Dalm............................ 498
XIX.5. Kamu A ve Harcamalarn Da
lm (1995)......................................... 499
XIX.6. Kamu Gelirlerinin Dalm (1995)... 500
XIX.7. D Ticaret Gstergeleri.................... 502
XIX.8. Dsatmn Sektrel Dalm
503
XIX.9. D Bor Gstergeleri........................ 504
XIX. 10. Yapsal Rekabet Gc Gstergeleri
(1995)................................................ 506

ZMLER

11.1.
111.1.
IV. I.
v . .

VI. 1.
VI.2.
VIII.l.
VIII.2.
IX. I.
1X2.
X.I.
X.2.
X.3.
XI.1.

Sanayi retiminin Sektrel Dal


m (1915)..............................................18
Dsatmn Dalm Karlama
Oram ve D Ticaret Hacmi (19231932).................................................... 48
Dsatm-Dalm Fark (19331945).................................................... 77
Katkl Ulusal Gelirin Sektrel Da
lm...................................................116
Banka Kredilerinin Dalm(1962
ve 1978).............................................. 160
Sabit Sermaye Yatrmlarnn Sek
trel Dalm..................................... 180
Parasal Byklkler (1980-1998)...... 233
Mevduat Bankalar Mevduat ve
Kredi Stokunda Byme....................240
Kamu Gelirleri, Giderleri ve Ak
larnn Ulusal Gelire Oran (19781997)
246
Devlet Borlarnn Ulusal Gelire
Oran (1979-1997)............................. 258
Nominal ve Reel Dviz Kuru
(1987-1997)....................................... 288
Dalmn Bileimi (1976-1997)........ 291
Dsatmn Bileimi (1976-1997)...... 291Yatrmlarn Yllk Deiim Oran
lar (1980-1997)................................. 309

XI.2.
XI.3.
XII. 1.
XIII.1.
XIII.2.
XIV. 1.
XV.1.
XVI. 1.
XVII. 1.
XVII.2.
XVIII.1.
XIX.
X1X.2.

Yatrmlarn Sektrel Dalm...........312


izin Verilen ve Gerekleen Yaban
c Sermaye Girii (1980-1997)...........321
Ticaret Oranlar (1969-1998)......... 347
malat Sanayii Katma Deerinin
Sektrlere ve Yllara Gre Deiimi.. 367
imalat Sanayiinde cret (W/VA)
ve cret D Maliyet (C/VA) Pay
larnn Geliimi..................................371
Hizmet Sektrnn Katma Deer
ve Yatrm Paylar (1973-1997).........389
Yatrmlar, Byme ve istihdamn
Yllk Art Oranlar (1971-1997)......412
Gerek cret ve Maalarn Gelii
mi (1963-1988)..................................429
Katkl Ulusal retimin Gelime
Hz (1969-1997)...............................449
Sektrlerin Katkl Ulusal Gelir ve
gc Paylar.................................... 449
Yllk Fiyat Deiimleri (TEF)
(1963-1998)....................................... 484
1. 1996 Ylnda En Yksek Enflasyon
Oranna Sahip lkeler....................... 4%
Toplam D Borcu En Yilksek Olan
lkeler (1995)....................................505

KISALTMALAR

AB
Avrupa Birlii
(AET, AT) (Avrupa Ekonomik
Topluluu, Avrupa
Topluluktan)
AER
American Economic
Review
age, agm Ad geen eser; makale
AR-GE
Aratrma-Gelitirme
BBYSP
Birinci Be Yllk
Sanayileme Plan
EF
iftinin Eline Geen
Fiyatlar
F
iftinin dedii
Fiyatlar
DM
Dvize evrilebilir
Mevduat
DDB
Dsatma Dayal
Byme
DESYAB, Devlet Sanayi i
TKB
Yatrm
Bankas-Trkiye
Kalknma Bankas
DE
Devlet statistik
Enstits
DPT
Devlet Planlama
Tekilat
DTS
D Ticaret Sermaye
irketleri
EM
Avrupa Para Birlii
EMS
Avrupa Para Sistemi
EPU
Avrupa demeler
Birlii
ERM
Avrupa Para Deiim
Oran Mekanizmas
Fa.Fs
Dalm ve dsatm
fiyatlan
GAP
Gneydou Anadolu
Projesi
GATT
General Agreement on
Tariffs and Trade
(Gmrk Tarifeleri ve
Ticaret Genel
Anlamas)
GNS
Genel Nfus Saym
GTB
Garantisiz Ticari
Borlar
GTS
Genel Tarm Saym
HA
Hanehalk gc
Anketleri
HDTM
Haj&)e ve D Ticaret
Mstearl
IBRD
Dnya Bankas

ICP

International
Comparison
Programme (UN)
IFC
International Finance
Corporation (Dnya
Bankas)
ILO
Uluslararas alma
rgt
IMF
Uluslararas Para Fonu
IS1C
International
Standard Industrial
Classification
(Uluslararas Standart
Sanayi Kollar
Snflandrlmas)
BK
ve i Bulma
Kurumu
KO
gcne Katlma
Oran
IMKB
stanbul Menkul
Kymetler Borsas
ISO
stanbul Sanayi Odas
IFD
stanbul niversitesi
ktisat Fakltesi
Dergisi
ITO
Ticaret Oram,
stanbul Ticaret Odas
KEB
Karadeniz Ekonomik
birlii Blgesi
KKBG
Kamu Kesimi
Borlanma Gerei
KOI
Kamu Ortakl
daresi
KP
Kalknma Plan, Be
Yllk, genellikle Ibirinci,
II- ikincL.gibi
rneklerle kullanlyor
KY
Kalknma ncelikli
Yreler
KUG
Katkl Ulusal Gelir
(Gayri Safi Milli
Hasla-GSMH)
MB, TCMB T.C. Merkez Bankas
METUSD Middle East Technical
University, Studies in
Development
ODTGD Orta Dou Teknik
niversitesi Gelime
Dergisi
OECD
(OEEC) Kalknma
in birlii rgt
OPEC
Petrol Dsatm
Yapan lkeler rgt

OYAK

Ordu Yardmlama
Kurumu
H
zel ekme Haklan
(SDR)
(Special Drawing
Rights)
SBFD
Ankara niversitesi
Siyasal Bilgiler
Fakltesi Dergisi
SSK
Sosyal Sigortalar
Kurumu
TCES
Trkiye Cumhuriyeti
Emekli Sand
TDB
Toplam D Bor
TEF
Toptan Eya Fiyatlan
TEK
Trkiye Elektrik
Kurumu
TS
Toplu Szlemesi
TSK
Trkiye veren
Sendikalan
Konfederasyonu
TY
Trkiye istatistik
Yll (DE)
TMO
Toprak Mahsulleri
Ofisi
TMMOB Trkiye Mhendis ve
Mimar Odalan Birlii
TOB
Trkiye Odalar Birlii
TBTAK Trkiye Bilimsel ve
Teknik Aratrmalar
Kurumu
TF
Tketici Fiyatlar
Endeksi
TSAD Trkiye Sanayicileri ve
adamlan Demei
UNCTAD United Nations
Conference on Trade
and Development
(Birlemi Milletler
Ticaret ve Kalknma
Konferans)
UNESCO United Nations
Educational, Scientific
and Cultural
Organization
(Birlemi Milletler
Eitim, Bilim ve Kltr
rgt)
YDK
Yksek Denetleme
Kurulu
YG.Y Yurtii Gelir, retim
YK
Yksekretim
Kurumu
YUED
Yeni Uluslararas
Ekonomik Dzen

I.

Giri
lim kendin bilmektir.
Y unus EM RE

alma, ekonomiyi bir btn olarak ve tarihsel gelime sreci iinde incelemeye
yneliktir. Var olan ekonomik yapy ortaya karan etmenlerin nedensellik ilikile
ri iinde sergilenmesi almann temel yaklamdr. Bu srete verilerin herhangi
bir kuramsal ereveye oturtulmas yerine btncl-zmleyici bir yaklam izlen
m ektedir.^
Ekonomik yapnn incelenmesinde kullanlacak yntemin iki temel esi var
dr. Birincisi, ekonominin toplumsal bir ilim olduu gereinden yola karak eko
nomik olgular toplumsal gelimenin btn iinde ele almak; kincisi de bunlar,
bir kesit olarak deil, tarihsel geliim sreleri iinde zmlemek.
Bir toplumsal bilim dal olan ekonominin balca be ura alan vardr; bunlar
retim bata olmak zere, blm, deiim, tketim ve yeniden retim ya da byme
ve gelime sreleridir. Toplumsal retimin ve dier ekonomik olgularn nitelii ve
dzeyi bir yn ile mlkiyet yapsna, dier yn ile de igc ve sermayenin geli
milik dzeyine baldr. gc ve sermayenin gelime dzeyi ise retim teknolojisi
nin bir gstergesidir. Ekonomik olgularn bu tr bir btnlk iinde ele alnmalar,
bunlarn karlkl etkileiminin zmlenmesi ve bunlarla ilgili dier i ve d geli
meler ekonomik yapnn aklanmasnda anahtar ilevi grr. lke iinde kurumsal
ve yasal dzenlemeler, dta Trkiye ile iliki iinde bulunan lkelerdeki gelimeler,
ekonomik yapya ve bunun evrimine etkileri asndan, deinilmesi gerekli yan ko
nulardr.
Ekonomik yapnn tarihsel geliim sreci iinde zmlenmesi gerektii gr
iki sorunu gndeme getirir. Sorunlardan biri, zmlemede kullanlacak saysal ve
rilerdir. kinci sorun da zaman iindeki deiimlerin niteliksel ynlerinin yakalan
masdr.
Ekonomi ile ilgili saysal veriler, bir lde de olsa, son yllarda oalmtr.
Bununla birlikte, birok alanda ve zellikle 1960 ncesine ilikin veriler ya tm ile
yoktur ya da eksiktir. Daha da nemli ve artc olan, baz durumlarda, ayn ko
nuda farkl verilerin bulunabilmesidir; kamu kurulularnca yaymlanan saysal ve
riler bile ou kez birbiriylc uyumamaktadr. ok daha kts, 1980 sonrasnda
hkmetin bir ksm istatistiklerin yaymlanmasn yasaklam olmasdr.
Saysal verilerle ilgili bir baka mrnli .sorun, bunlarn kapsam ve derleniiyle

TUKYI'. l.KONOMS

ilgilidir. Saysal veriler gelimi ekonomiler iin oluturulan yntemlerle derlen


mektedir. Bu nedenle gerei yanstma dereceleri bu snrlama iinde dnlmeli
dir.(2)
alma olanak lsnde saysal verilere dayal olacaktr. Bununla birlikte, en
son ve doru verilerin kullanlmasna zen gsterilmitir. Gerekte saysal verilerin
eksik ve fazlasyla bir btnlk iinde sergilenmesi bu alandaki boluklarn saptan
masna yardmc olabilir (mi?).
Aktr ki, ekonominin incelenmesi, salt saysal verilerin sraland bir istatistik
blteni ile gerekletirilemez. Ekonomik olgularn aklanmasnda saysal veriler ni
tel zmlemeler iin kant olabilirler, daha fazla deil. Bu nedenle olgularn ak
lanmasnda yukarda zetlenen yaklam erevesinde tutarl bir nedensellik ilikisi
nin kurulmas zorunludur. Byle bir iliki kurulmas baanlabilmise, birok saysal
veri, ya da saysal eilimler aklk kazanr, bunlarn nedenleri belirlenir.
Ekonomik ve toplumsal gelimenin nedensellik ilikilerinin belirlenmesinde,
sermaye birikiminin i ve d kaynaklan ve bunlarn kullanm biimi temel aklayc
deiken ilevi grr. Yeniden retimin dorultusu ve dzeyi, igc ve dier kay
naklarn harekete geirilmesi, yalnzca, sermaye kullanm ekseninde saptanabilir/3*
Bu varsayma dayal olarak almada izlenen yaklam ya da temel yntem, her alt
konunun balangcnda ilgili dnemin sermaye birikimi srelerini zetlemektir.
Bu yaklamn bir yana brakld tek blm, ilkelerin belirlenmesinin her eyden
ncelikli olduu Kurulu Yllan blmdr.
almann izlenmesini kolaylatrmak amacyla, dipnotu, izelge gibi aralann
kullanm olanak lsnde snrl tutulmaktadr. Bu eksii bir lde gidermek
amacyla her blmn sonunda daha fazla bilgi iin bavurulabilecek kaynaklar ve
rilmektedir. Bu konuda semeli davranlmam, rencilere ve aratrclara yar
dmc olmak amacyla kapsam geni tutulmaya allmtr. Kald ki bu tr bir
yaklam, ekonomiyi yorumlama farkllklarn ve bunun zaman iinde evrimini
gstermeye, dolayl da olsa bir katkda bulunacaktr/4*
alma, bir ekonomi tarihi aratrmas deildir. Tarihsel Gelime baln ta
yan Birinci Kesimde konular, daha sonraki gelimeleri ve bugnk ekonomik yap
y belirleme ltne gre ncelenmektedir. Bu adan baklnca, almann tm
nn tarihsel olduu sylenebilir. Dolaysyla, ekonomik gelimeyi belirleyen, retim
ve yeniden retim srelerini oluturan etmenlerin zaman iinde giderek genile
yen biimde ele alnmas yoluna gidilmektedir. zmleme, on yllk ayrma dayal
gibi grnyorsa da, kesinlikle bu tr bir yaklamdan kanlmaktadr. Bir baka
deyile, ilgili dnem in belirleyici zellii vurgulanmakla birlikte, bunun daha nce
ki gelimelerin bir uzants olduu gerei gz nnde tutulmaktadr. Bu srete,
deiimi belirleyen etmenlerin saptanmas nem kazanmaktadr. Her dnemin in
celenmesinde nce, sermaye birikiminin i ve d kaynaklaryla ekonominin bt
nne ilikin ekonomi politikalar ele alnmakta, bunu sektrel gelimeler izlemekte
dir. Ek olarak d ekonomik ilikilere, igcnn geliimine ve kurumsal ve yasal
dzenlemelere de yer verilmektedir.
Belirtilen bu genel ereve, daha sonraki dnemin incelenmesinde de izlen

cilul

mektedir. Nitekim, kinci Kesim 1980 sonrasnn ekonomi politikalarnn belirlen


mesi, sermayenin i ve d kaynaklar, d ekonomik ilikiler ve kaynak kullanmna
ayrlmtr. Denilebilir ki, ekonominin makro (genil) deikenleri bu kesimin ko
nusudur.
Ekonominin alt sektrlerinin gelimesi, nc Kesimde ncelenmektedir. Bir
baka deyile, tanm , sanayi, madencilik ve enerji gibi retim kesimleri ve hizmet
alt kesimlerinin son on be yllk geliimi bir btn olarak ele alnmaktadr.
Nfus, igcnn gelimesi, ulusal gelir ve blmn konular; gelimenin
toplumsal ynleri, ekonominin genel dengesi ve uzun dnemli gelimenin daya
naklar Drdnc Kesimde ncelenmektedir. Buradaki zmlemelerin en nemli
eksii verilerin yetersizliidir.
Ksaca belirtilen bu genel ereveden de karlabilecei gibi, ekonomi, tarihsel
geliimi iinde kaynaklar ve bunlarn retim ve hizmet kesimlerinde kullanm, bu
nun gelir, blm ve yeniden retim srelerine yansmas ve kurumsal dzenle
meler sralamasna gre incelenecektir. Ancak, bu sralamann tek ynl, ya da
dorusal olmad bilinmelidir. Karlkl etkileim konusunda ekonominin pek ok
deneyimi vardr.t5)
Yukarda belirtilen yaklamn bir uzants olarak, ilgili blmlerde zetlenen
makro ekonomi politikalar, ekonominin btnyle ilgili ilke ve kurallar, byk l
de resmi olan, uygulanmasna allan grlerdir. Bir baka deyile ekonominin
nasl gelimesi gerektii konusundaki deiik neri ve grlere resmiletikleri l
de yer verilmektedir. Bu konuda, nceleri daha ok bireysel, 1960l yllardan
sonra da siyasal parti ve rgtler araclyla ekonomi politikas nerileri gelitiril
mitir.<6) lgin olmakla birlikte bu almada bunlarn ayrca incelenmesi yoluna
gidilemiyor; kanlmaz olarak, yalnzca uygulanan politikalara yer veriliyor.
almann nemli saylabilecek eksii, ekonominin doal kaynaklarn ayrca
ve ayrntl biimde ele almamasdr. lkenin corafi konum unun, topografik yap
snn, yer alt ve yer st doal kaynaklarnn ekonomik ve toplumsal gelimeye et
kisi olduu aktr. Bu konular baka almalarda zellikle Sar ve Cillovun yapt
larnda iyi ilenmilerdir. Dolaysyla bu almada doal kaynaklar veri alnmakta
dr.
NOTLAR
(1) almada, ekonomi szc baka trl nitelendirilmedike Trkiye Ekonomisi anla
mnda kullanlmaktadr.
(2) Bu konuda en iyi rneklerden biri isiz tanmdr. Ekonomi ders kitaplarndaki tanmy
la isiz, piyasada geerli cret karl almak istedii halde i bTamayan kimsedir. Oysa, isizli
in yaygn ve i bulma olanaklarnn snrl olduu, Trkiye"ve benzeri lkelerde i bulma um udu
olmadndan aka i aramayan ve b u "nedenle de isiz saylmayan ok geni bir kitlenin varl
yadsnamaz.
(3) Bu almann birinci basksnn yayn zerine yaplan deerlendirmelerden birinde
Trkiye Ekonomisinin nasl zmlenmesi gerektii zerinde duruldu (Dr. Fahrettin Yac,
Cumhuriyet, 4 Austos, 1983).

T R K I YII l ' . K ONOM S

Dr. Yac, ekonominin zmlenmesinde, kendisinin Trkiye Snai Kalknma Bankas-Dnya Bankas iin hazrlad ekonometrik modeli lt olarak alyor. Be-on deikenli bir m ate
matiksel ilikiden gidilerek ekonominin aklanabileceini, politika nerileri retilebileceini ve
stne stlk, snfsal ilikilerin belirlenebileceini ne sryor.
Dr. Yacnm alglad biimiyle ekonometrik modeller olduka dzenli ileyen gelimi
ekonomilerde belirli ekonom ik deikenlerin eilimlerini aklamada 1970lere kadar yaygn kul
lanm alan buldu. Ancak, bunlarn:
() eliik bir tutum la sermaye konusuna deinmeden kapitalist ekonomiyi aklamak isteme
leri, (b) gelimenin toplumsal ynlerini gzard etmeleri, geerliliklerinin balca snrlamalardr.
Daha zelde ise, (c) bu t r modellerin, ekonomi-d etmenlerin ekonomik karar mekanizmalarn
ok sk etkiledii azgelimi ekonomilerde, gelimi ekonomilerde gsterdikleri bu ok snrl ak
layc zellikleri de yok olmaktadr. Trkiye ekonomisinin btnyle aklanmasnda, gelimemi
bir ekonomi iin bilim-kurgu bile olmayan model tuzana dlmemelidir. Bu t r modellerin iyi
bir eletirisi Kemal Dervi, Jaime de Mello and Sherman Robinsonun General Equilibrium Model
for Development Policiy (Cambridge: Cambridge University Press, 1982) adl yaptlar zerine T.
N. Srinivasann kitap eletirisinde bulunabilir: Economic Journal, (June 1983) ss. 441-442.
Buna karlk, matematiksel modellerin kimi sektrel zmlemelerde ve snrl bir lde
aklayc zellikler tadklar da gz ard edilmemelidir.
(4) Ekonomi, 1970li ve 1980li yllarda Birlemi Milletler yaynlarnda yer alan uluslararas
sralamada gelimekte olan piyasa ekonomisi ya da, yar sanayilemi lke grubunda yer al
maktayd. 1990h yllarn sonlarnda Dnya Bankas, Trkiyeyi st orta-gelir grubundaki lkeler
arasnda sayyor; lt olarak da kii bana gelirin, ylda bin ABD dolan ya da satn alma g
c edeeri olarak 6 500-7 000 dolar olmasn alyor. Bu konudaki kavramsal tartmalar bir ya
na, ekonominin aklanmasnda kullanlacak kuramsal erevenin, yalnz ders kitaplarnda yer
alan egemen ekonomi kuram olamayaca aktr. Doum yerinde bile srekli evrim geirdii
halde yeterince aklayc bulunmayan egemen ekonomi kuram nn "gelimekte olan bir alana
uyarlanmas ayr bir tartma konusudur.
(5) Osmanl slahatmn; Atatrk Devrimlerinin; 14 Mays 1950deki ynetim deiiklii
nin; 1960 ak devriminin, 1961 Anayasasnn yalnz birer sonu deil, yeni birikim sreleri
nin balangc olduklar yadsnamaz. Ayn yarg, 1970lerde ve zellikle 1980lerde yasal hak ve
zgrlklerin snrlandrlmas iin de geerlidir.
() Osmanhy kurtarm a almalarnn (Koi Bey Risalesi) bir uzans olarak Cumhuriyet
dnem inde de bireysel neriler gelitirildii; hatta millete kalknma davamz gibi ilgin yasa
tasarlar verildii; 1960larda Milli Birlik Komitesine dilekeler yazld grlmektedir. Bu bi
reysel giriimler doal olarak, Anadolu halknn deyimiyle kzn altnda buza aram a olarak
kalmtr. Bunlardan baka, politik rgtlenmelere bal ekonomik gelime modelleri oluturul
m utur. almada, bu gr ve nerilere, resmi ekonomi politikasna dntkleri lde yer
verilecektir.

DAHA FAZLA BLG N


Trkiye Ekonomisini btnyle inceleyen balca Trke yaptlar unlar: Sar, m er Cell, T rki
ye Ekonomisinin Genel Esaslar, stanbul: 1. Akgn Matbaas, 1949; Hatibolu, Zeyyat, ktisat lmi
ve Trkiye ktisad, stanbul: Hsn Tabiat Matbaas, 1979; Cillov, Haluk, Trkiye Ekonomisi, s
tanbul ktisat Fakltesi, 1972 (4. basm); Aktan, Reat, Trkiye ktisad, Ankara: SBF, 1978 (3. ba
sm); Salam, Dndar, Trkiye Ekonomisi, Ankara: AlTA, 1979; Zeytinolu, Erol, Trkiye Eko
nomisi Dersleri, stanbul: Kutulmu Matbaas, 1970; Yaa, M em duh (yaynlayan), Cum huriyet
Dnemi Trkiye Ekonomisi, 1923-1978, stanbul: Akbank Kltr Yayn, 1980; Kuyucakl, Nazif,
Trkiye ktisad, stanbul: Kan Datm ve Yaynclk, 983; Khbay, Ahmet, T rk Ekonomisi, An

G R

kara: Bankas Kltr Yayn, 1985; Boratav, Korkut, Trkiye ktisat Tarihi 1908-1985, stanbul:
Gerek Yaynevi, 1988; Hi, Sreyya, Trkiye Ekonomisi (iki cilt) stanbul: M en ta Kitabevi, 1988,
1990; Oyan, Ouz, Trkiye Ekonomisi Nereden Nereye? Ankara: maj Yaynclk, 1998.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Ekonomik yap zmlemelerinin ana deikenleri

BRNCt KESM

Tarihsel Gelime

II. OSMANLIDAN KALAN


III. KURULU YILLARI
IV. DEVLETLK VE SONRASI
V. TOPLUMSAL DNM HIZ KAZANIYOR
VI. PLANLI GELMENN DAYANAKLARI

II.

Osmanhdan Kalan
Dmek etraf grmemektendir.
Tevfik FK R ET

A. GR
Ekonominin bugnk yaps ve sorunlar, tarihsel gelime sreci iinde aklanabi
lir. Ekonomik gelimeyi belirleyen i ve d etmenlerin saptanmas, bunlarn zaman
iinde evrimi, temel yntem olarak benimsendiinde, zmlemeye, Osmanl eko
nomisiyle balamak gerekmektedir.
Cumhuriyet dnemindeki ekonomik gelime, im paratorluktan devir alman bir
yap zerinde olumutur; onun bir uzantsdr. Bu durum , yalnz retim yaps
iin deil, ekonomik gelimenin dier eleri iin de geerlidir. Bu nedenle bu b
lmde, Osmanl ekonomik ve toplumsal yapsnn son dnemlerine, ksaca deini
lecektir.
Osmanlda retim ok byk lde tarma dayaldr. Sanayi geliememi, bu
na karlk zellikle ticaret, ulatrma ve bankaclk gibi hizmet kesimleri im para
torluun son 50-60 ylnda nemli sermaye birikimine konu olmutur. Ancak, bu
kesimler ok byk lde aznlk ve yabanc sermaye egemenliindedir.
'
Etkin ve ileri saylan Osmanl yapsnn, sanayileme ynnde dnm sa
layamamas, kapitalist yoldan geliememesi, deiik i ve d etmenlere balanmak
tadr. Bunlarn greli nemlerinin belirlenmesi yerine, ksaca sralanmalar, bu a
lma iin bir zorunluluktur.
On altnc yzyln sonlarnda im paratorluk yeni toprak kazanmnn sonuna
gelmi ve bu yoldan salanan gelirler kesilmitir. Bununla eanl olarak dnya ticareti Akdeniz limanlarnn dna kaymtr. Altn ve gm miktarnn, Yeni Dnyann sunumu sonucu artmas para-fiyat dengesini sarsmtr. Bu srada Ingilte
rede balayan yeni retim biimi ve teknolojik gelime karsnda OsmanhruTpazarn yabanc snai rnlere, da amas, var olan sanayii ykma srklemitir.
Neredeyse sreklilik kazanan savalar, merkezi ynetimin elinde toplanan tarmsal
artn yeniden retime dnmesine olanak vermemektedir. Ayrca Osmanhda
bu dnm salayacak yeni rgtlenme sreci ortaya kmamakta; deiik etnik
gruplardan oluan toplumsal yap bir anlamda ekonomik iblmne dayanmakta
dr: Tarmsal retimde Trkler, sanayi ve hizmetlerde aznlk ve yabanclar ege
mendir, ounluktadr. mparatorluun deiik etnik gruplar siyasal bamszlk

10

O h k Iy i ' i k o n o m Is I

istemektedir ve bu giriimler dnemin byk devletlerince aktan desteklenmekte


dir. Dnemin byk devlederinin tersine Osmanl, sermaye birikimi iin deil, var
lm srdrmekTmTsrekli savamak durumundadr. Sonuta, bu savalar ka
zansa da kaybetse de, kaybetmektedir.
Osmanlnm son 50-60 ylnda sermaye kaynaklarnn ilgin bir grnm var
dr; hkmet, kamu mliyesini, d ticareti ve para sunum unu denetieme yetkile
rinden bile yoksundur. Kamu gelirlerinin giderleri karlamamas sonucu ar ko
ullarla d borlanmaya gidilmektedir. Tarmsal rn fazlas sanayie aktarlamaz
ken, sanayi ve hizmet kesimlerini ellerinde bulunduranlar krlarn yeniden retim
de kullanmamaktadr. Bu olguda o dnemin uluslararas sermayesinin nitelii ve
Osmanlya gvensizlik etkili olmutur denilebilir. Trde olmayan toplumsalekonomik yap, bir yandan kitle retimine dayanan yabanc snai mallarn pazar
durum una gelmi, dier yandan da Bat Anadolu tarmyla tm hizmet kesimlerini
yabanc sermayeye amtr. Bu ekonomik ve toplumsal yap m akro-eko-nomi po
litikalarnn lke iinde oluturulmasna olanak verm em ektedir^
nce, mparatorluk ekonomiyi tmyle dzenleyecek m aliye politikas arala
rndan yoksundur. Aznlk ve yabanclara tannan ayrcalklar kamu gelirlerinin ok
byk lde tarmdan salanmasn zorunlu klmaktadr. rnein kamu gelirlerinin 1909-1910da yaklak yzde 40 aar ve hayvan (anam) vergilerinden olu
maktadr. Ec olarak, arazi, bina, ttn, ipek ve tuz gibi mallardan alman vergiler
de dikkate alnrsa, kam u gelirlerinin yarsndan fazlasnn krsal kesimden salanC
d sonucuna varlr. Buna karlk krsal kesime yaplan kamu harcamas ok az
dr. Dier ynden, tm yabanclar, aznlk gruplar (askerlik bedeli olan ve
1909dan sonra kaldrlan cizye dnda) vergi vermemektedir. Ayrca tccar, sana
yici gruplar, serbest meslek sahipleri ve mparatorluun son yllarna kadar stan
bul halk vergi verm em ektedir/1* Bu konudaki yeniden dzenleme giriimleri etki
siz kalmtr. Osmanlda toplam vergi yk ar saylmazsa da bunun ok eitsiz
dald aktr. Kald ki, tarmdan alnan vergilerin de, katkl (gayrisafi) retim
deerleri zerinden (masraflar karlmadan) alnmas sonucu, retim zerine etki
si olumsuzdur.
kinci olarak, Osmanlnn para durum u da denetim d bir zellik tajr. Para
dzeruTeiik madeni paralar ve Osmanl Bankasnm kard banknotlara da
yanm aktadr Bununla birlikte, birok yabanc para da kullanlmaktadr. Hkmet
para konusunda sk sk yeniden dzenlemelere gitmise de bu giriimler etkili ola
mamtr. Madeni paralar, 1881de altn lirann 7,216 gram altn karl olarak ta
nmlanmas (bu 18 ngiliz ilini ya da 4,40 ABD dolarna eitti) ve bunun 100 ku
ru saylmasyla yeniden belirlendi. Gm mecidiye 20 kuru karl olarak ta
nmlanyordu. Ancak gmn deer kaybetmesi ve bakr mecidiye baslmas, Os
manlIda biri altn (gerek, sa kuru) dieri de gm (rk kuru) olmak zere
ikili para yapsna yol at. Para birimi farkllklar, madeni paralarn eritilerek yeni
lerinin karlmasna neden oluyor, ayrca para zerinde speklasyona yol ayor
du. Osmanl Bankas banknot karmn i ve d piyasa koullarna gre dzenli
yordu. I. Dnya Sava srasnda hkmet banknot karma yetkisini zerine ald

O N M A N I . I D A N KAI . AN

11

vc banknot miktarn yaklak 1,5 milyondan 160 milyon dolayna kard. Bu uy


gulama yalnz enflasyonu krklemekle kalmad, altn liray da kullanmdan kaldr
d; "kt para iyi paray kovdu.
Osmanlda sermayenin d kaynaklar nemli ve belirleyicidir. Bunlar, d
borlar ve yabanc sermayedir. D borlar da zel kaynaklardan salandndan,
d sermayenin kaynak fark yoktur.
Osmanl d borlar lkenin kaynaklarn yabanclara aktarmann bir arac ni
telii tam; alman borlar yeniden retimde kullanlamamtr. Daha ok h k
metin cari giderlerinde kullanlan d borlar, bir yandan birikimli olarak artm,
dier yandan da kamu gelirlerinin nemli bir ksmna yabanclarn dorudan el
koymasna yol amtr. Osmanlnm deme olana kalmadn bildirmesi zerine
IHHlde Muharrem Kararnamesiyle kurulan ve yabanc ve Osmanl temsilcilerin
den oluan Dyun-u Umumiye daresi d bor anapara ve faizlerini karlamak
zere vergi gelirlerine el koyabiliyordu.
Sermayenin ikinci d kayna yabana sermaye yatrmlardr. Eldeki verilere
gre, yabanc sermaye, ok byk lde bankaclk ve sigortaclk ve ticaret gibi
hizmet kesimleriyle, ulatrma, yani demiryollar ve elektrik ve su gibi altyap alan
larnda younlamtr (Tablo: II. 1). Yabanc sermayenin ad geen sektrleri se
mesinin nedenleri arasnda, ad geen sektrlerde ksa dnem krlarnn ykseklii
kadar yabanc sermayenin kendi nitei de saylabilir. XIX. Yzyln ikinci yarsn
da, yabanc sermayenin gelimekte olan lkelere daha ok bu alanlarda gittii g
rlmektedir. zetle o yllarda yabanc sermaye gelimekte olan lkelerde sanayi
retimine ynelmiyor. Kald ki o yllar dayankl tketim rnleri sanayilerinin do
um yllardr ve kendi i pazarlarnn gereksinmelerinin karlanmas, doal ola
rak, nceliklidir.
Yabanc sermayenin kaynak lkelerine gre dalm Osmanlnn d ekono
mik ilikileri konusunda bir fikir verebilir. Yabanc sermayenin yzde 44 dolaynda
bir blm Fransz, yzde 34 gibi bir ksm Alman ve yzde 17 dolaynda bir bl
m de ngiliz kkenlidir. Kalan ise Belika, ABD gibi lkelerden kaynaklanmtr.
D borlarn lke kkenleri olduka farkldr:Yzde 53,8 Fransz, yzde 11,2 ngi
liz, yzde 10,4 Alman ve yzde 24,5 dierleri.
Yabanc sermaye yatrmlarnn ok byk bir blm, yzde 68 gibi bir ks
m, demiryollarna yaplmtr. Bunun da yaklak yzde 63nn imdiki snrlar
iinde kald ne srlyor (Eldem, 1973). Demiryolu yapmnn o dnem de eko
nomik gelimenin bir gstergesi sayld gz nnde tutulursa, Osmanhnm bu
alanda belli bir abaya girdii sonucuna varlabilir. Ancak bu sreci besleyecek re
tim dnm salanamamtr. Demiryollarndan sonra gelen ikinci nemli alan
bankaclk ve sigortaclktr. Bu durum Osmanlda para ticaretinin ok krl oldu
unu, ek olarak da sermayenin gvence aradn gsterir.
Yabanc sermaye yatrmlarnn, yllk net getirisinin sektrel dalm ilgin
ipular vermektedir. Getiri oram bankaclk ve sigortaclkta yzde 10dan fazladr
ve bunu yzde 8,7 ile devlet borlar izlemektedir. Ksaca Osmanl Devletine bor
verme yabanclar iin en krl yatrm alanlarndan biridir. Yabanc sermayenin yl-

TRKYE EKONOMS

12

lk getirisi, ayrca, lke dna kaynak aktarlmasnn da bir gstergesidir. Nitekim


yabanc sermaye yatrmlar ve devlet borlar karl olarak denen miktar ylda
16 milyon Osmanl lirasndan fazladr. Buna 8 milyon dolayndaki d ticaret a
nn eklenmesiyle 24-25 milyon Osmanl lirasna ulalr. Ayn yllarda Osmanl top
lam yurtii ulusal gelirinin 203,69 milyon Osmanl liras olduu dnlrse, bu
nun yzde 12si gibi bir blmnn yurtdna aktarld sonucuna varlr.

TABLO: II. 1. Osmanl m paratorluunda Y abana Sermaye Yatrmlar


(Bin Osmanl Liras Olarak)

Yatrmlar

T u ta n (l)

Yllk Net
Getirisi(2)

Getiri Oran
(2/1). 100

Demiryollar
Elektrik, Tramvay, Su
Liman ve Rhtm
Sanayi (Reji dahil)
Ticaret
M adenler
Banka ve Sigorta
Devletin dedii demiryolu km gvencesi
Toplam
Devlet Borlan (D)
Genel Toplam

53 310
5 700
4 710
6 500
2 660
3 580
8 200
84 660
149 480
234 140

1 040
170
160
560
230
890
420
3 370
13 000
16 370

1,95
2,98
3,40
8,61
6,42
10,85
3,98
8,70
6,99

Not: Veriler I. Dnya Sava ncesine aittir.


Kaynak: Yerasimos, S., Azgelimilik Srecinde Trkiye, c. 2, stanbul: Gzlem, 1975, s. 949.

Ksaca zetlenen sermaye kaynaklar ve bunlann kullanm, O sm anlda belirli


bir ekonom ik gelime politikasnn dzenlenemeyeceini gsterir. Bu sonu alt sek
trlerin incelenmesiyle daha da aklk kazanacaktr. Ancak bu yarg, O sm anl'da
ekonomiyi btnyle yeniden dzenleme ya da ekonom ik gelime politikas olu
turm a dorultusunda aba harcanmad anlamna gelmez, zellikle m paratorlugun son on ylnda bir ulusal sermaye birikimi abasna girildii grlyor (Top
rak, 1984). Burada vurgulanmak istenen, sermaye- mlkiyetinin ve sermayenin kul
lanmnn bir ekonom ik gelime politikas oluturmaya uygun olmaddr. Bir ba
ka deyile Osmanl ynetimi ile sermaye birikiminin kaynaklan arasnda uyumaz
lk vardr. Bu uyumazl, yabanc sermayeye ve onunla ibirlii iine giren yerli
sermayeye salanan ayrcalk ve gvenceler de giderememitir.
Osmanl ekonomisinin greli olarak en gelimi kesimi olan hizmetlerde ege
men olan yabanc sermaye, k lkesinin ekonomik konum una uygun bir ibl
m yapmtr: Ticaret kesiminde ngiliz, bor verme ve para ilemlerinde Fransz
ve demiryollarnda Alman sermayesinin greli stnl. Yabanc sermaye doal
olarak, ekonomik ynden grece gelimi olan, belirli bir sermaye birikimine sahip
aznlk gruplaryla ibirlii iindedir.

o sm a n m 'd a n

k ai.an

13

I. I ARIMA DAYALI RETM YAPISI


( ).sm;ul trnparatorluunda retimin esas olarak tarma dayal olmas, toprak,m l
kiyetini ve bunun evrimi konusunu ne karr.
Osmanl toprak dzeni, uzants olduu eski uygarlklarn karmak ve ilgin
li bileimidir. mparatorluun geni yaylma alannda farkl nitelikler gstermekle
mlikte tarm iin kullanlan topran mlkiyeti, nceleri, kural olarak devlete aittir
(ri arazi). Dirlik ya da tmar dzenlemesi ile, mlkiyeti devlete ait olan tarm
.a/si, yllk gelirine gre has, zeamet ve tmar olarak ayrlr ve kullanm, balca
ilevleri vergi toplamak ve asker salamak olan kam u grevlilerine braklrd. Bu
le Osmanl retim yapsnda devleti belirleyici bir e durum una getirir. Devlet
m belirleyici konum unu temel retim arac olan topran plak mlkiyetini (rekahcsii) elinde tutmakla salar. Osmanl toprak dzeni tmar kurum u ile merkezi
ynetimin retim ve blm gibi belirleyici ekonomik faaliyetleri denetimi altnda
tnmas ilkesine dayanr.[2) remiaieretleyen ve artk rne el koyma yetkisine
'..lp olan devlet tmyle^fikonomik.yaam da.Biimlendirme olanana sahipti,
t tsmal tmar dzeni devlet ile tm ekonomik faaliyetleri btnletiren dikey bir
rgtlenme biimidir.
Daha nce ksaca belirtilen nedenler Osmanl dzeninin giderek etkinliini yi
tirmesine yol anca,, tarmsal mlkiyet yaps da deiiklie urad/fvlerkezi yne
lim, gelirlerini artrmak iin, miri topraklan ya dorudan sata karmak ya da
hmlarn zerinden vergi toplama iini zel giriimcilere (mltezim) brakmak gibi
yntemlere bavurmak zorunda kald. ltizam usul denilen bu uygulamann, toptak mlkiyetinin zellemesi ynnde ok nemli bir adm olduu sylenebilip
Mltezimlerle birlikte merkezi hkmetin sivil-asker grevlileri zellikle merkezin
gcn ve etkinliini yitirmesiyle, nce miri nitelikte olan topraklar zerinde fiili
bir zel mlkiyet oluturdular. Nitekim, 1858 tarihli Toprak Yasas (Kanunname-i
At.izi) ilke olarak zel mlkiyeti benimsiyordu.
Toprak mlkiyetinde zellemeyi hzlandran bir baka etmen ekonominin ya
banc snai rnlere ve sermayeye almas sonucu zellikle Bat Anadoluda pazar
i retimin giderek yaygnlamasdr. Ttn, pamuk gibi snai bitkilerin retimi
nin yaygnlamas, merkezi ynetimin etkisiz olduu bir dnemde topran zel
mlkiyete geiini hzlandrmtr, denilebilir.
Osmanlda toprak mlkiyetinin dalm ile ilgili veriler yok denecek dzeyde
dir. Gvenilirlii kukulu da olsa Tablo: 11.2. bu konuda bir fikir verebilir. Tablo
dan toprak mlkiyeti dalmnn byk lde eitsiz olduu sonucu kmaktadr.
imparatorluun son dneminde bugnk Trkiyeyi oluturan tarm arazisi 5.4
milyon hektar dolaynda tahmin edilmektedir. Bu miktarn yzde 80 dolaynda bir
blmnde tahl; yzde 7sinde sebze; yzde 7sinde sanayi bitkileri ve yz
de 4nde de meyvecilik retimi yaplmaktayd. Doal olarak, tarmsal retim bl
gelere gre farkllklar gsteriyor ve yllara gre de nemli lde deiebiliyordu.(3)
Osmanl dneminde ayrca, zellikle d pazar iin retilen pamuk, ttn gibi
snai hammaddelerin retiminde dnemine gre ileri saylabilecek yeni tekniklerin

T R K YE EKONOMS

14

(rnein buharl pulluk) kullanld anlalmaktadr. Tarmsal kredi alannda,


1863te kredi kooperatifleri oluturulmas ve bunun 1888de Ziraat Bankasna d
ntrlmesi snrl oranda da olsa, nemli katklarda bulunm utur. Ek olarak h
kmetin, Konya ovasmm sulanmas, tarm teknii okullar almas ve rnek ift
likler kurulmas gibi giriimlerle tarmsal gelimeye nem verdii anlalmaktadr.*4*
TABLO: II.2. Osmanl Toprak Dalm, 1913
Aile Says (Bin)
Derebeyi
Toprak aas
Orta ve az toprakl kyl
Topraksz kyl
Toplam

10
40
870
80
1000

ifti Ailesi Yzdesi

Toprak Yzdesi

1
4
87
8
100

39
26
35
oo

-------------

Not: Aile bana ortalama 5-6 kii bulunduu varsaylrsa, verilerden toplam kyl nfusun 5-6
milyon olduu gibi bir sonu kmaktadr. Bu sonu toplam nfusun 15-16 milyon tahmin edildi
i ve bunun en az yzde 80inin kyl olduu dnlrse, gerei yanstmamaktadr. Saylarn
nasl elde edildii ve blgesel kapsam ise bilinmemektedir.
Kaynak: DE. Trkiyede Ekonomik ve Toplumsal Gelimenin 50 Yl, Ankara: 1973, s. 24.

C. TARIM-DII KESMLER
imparatorluun, zellikle Tanzimat sonras dneminde, ekonominin alt sektrleri,
dengesiz ve birbiriyle bamtsz bir gelime gsterdi. El sanatlar ve kk lekli
retim biimindeki sanayi, lkenin dalm mallarna almas sonucu, gelimesi bir
yana, ykma urad. Buna karlk, ticaret, bankaclk-sigortaclk ve bir lde de
madencilik ve enerji alt sektrleri yabanc sermayenin de nemli katklaryla hzla
gelitiler. Ayn olgu d pazar iin retim yapan tarm rnleri iin de geerlidir.
Sermaye birikimi ve yerli retim, yabanc sermaye yatrmlarna bal olarak, bu alt
sektrlerde ar saylabilecek bir dengesiz gelime srecine girdi.
1. Madencilik
Osmanl dneminde, madenciliin aznlk ve yabanc sermayenin giriimleri sonu
cu nemli gelimeler gsterdii anlalmaktadr. Takmr bir tarafa braklrsa,
maden retiminin daha ok dsatm iin yapld sylenebilir. Maden retimiyle
ilgili dzenli veriler bulunmamaktadr. Salt bir fikir vermek zere, 1911de km r
retiminin ylda 904, krom retiminin 17,5, boraks retiminin 13,5 ve simli kur
un retiminin de 11,5 ton dolaynda olduunu belirtelim. Ek olarak bin ton dola
ynda da bakr retilmektedir.
retimin sermaye mlkiyetine gre dalm (Tablo: 11.3.) madencilik alann
daki gelimeler konusunda nemli bilgiler vermektedir. Buna gre toplun retimin
ounluu yabanc ve aznlk sermayesinin^ elindedir. Ayrca, hkmetin, 18901911 dneminde verdii maden karma yetkileri toplamnn 270 olduu, bunun
102sinin Trklere, 101inin yabanclara ve 67sinin de aznlklara verildii bilin-

O N M A N I . I H A N KALAN

15

inektedir. Ancak naden retiminde yerli sermayenin pay Tablodan da grlecei


gibi giderek azalmtr. Bir baka deyile hkmetin Trkler destekleme politikas
retime yansmam, baarl olamamtr.
Madencilik alannda Fransz kaynakl sermayenin pay dier lkelerin sermaye
sinden ok daha fazladr: 1914te yzde 80. Bunu yzde 14 bir payla ngiliz ve yz
de 6 orannda da Alman sermayesi izlemektedir. Fransz sermayesi zellikle kur
un, kmr, inko ve manganez; ngiliz sermayesi krom ve boraks, Alman serma
yesi de krom ve madenkmr alannda younlamaktayd/5'

TABLO: II.3. Seilmi Yllarda Osmanl Maden retiminin Dalm


(Madenkmr dnda; parasal deere gre; yzde)

1902
1905
1907
1909
1911

Trk

Aznlk

Yabana

Toplam

43
33
38
23
20

7
2
2
5
5

50
65
60
72
75

100
100
100
100
100

Kaynak: kn, G. XX. Yzyl Balarnda Osmanl Maden retiminde Trk Aznlk
ve Yabanc Paylan, Abadana Armaan iinde Ankara: SBF, 1969, ss. 803-892.

Yabanc sermayenin madencilik kesimine akn zerine, geen yzylda bir dizi
nade yasas karld. Ama retimi ve hkmet gelirlerini artrmakt. Bu konuda
ilk olarak karlan 1861 Maden Yasasyla en ok on yla kadar maden iletme izni
(ruhsat) veriliyor ve toplam gelirin (krn deil) drtte birinin hkmete denme
si ngrlyordu. Yabanclarn srekli ikyeti zerine, hkm et 1810 tarihli Fran
sz Maden Yasasn rnek alarak, 1869da yeni bir maden yasas kard. Bu yasa ile
ladcn dsatm vergisi retimden alnan verginin iki katna karld; ayrca hk
met gerekli grdnde maden karma iznini yok sayabilecekti. zin kaldrmadaki
belirsizlikleri gidermek amacyla karlan 1886 yasas da yabanc sermayenin istek
lerini karlamaktan uzakt. Bununla birlikte bu tarihten sonra yatrmlar ve retim
aitti. Uzun grmelerden sonra yabanc sermayenin isteklerine daha uygun bir
yasa 1906da karld. Bununla izin sresi en ok 99 yl olarak ngrlyordu. H
kmet az bir toprak kiras ve maden trne gre deien bir miktar alacakt; k
mr, bakr, kurun ve benzeri madenlerde retimin yzde 1-5ini, krom, boraks ve
petrol gibi madenlerde de yzde 10-20sini. Bu dzenlemeler sonucu m aden reti
mi arttysa da bundan yararlanan daha ok yabanc sermaye oldu/6'
zetle sylemek gerekirse, Osmanl dneminin sonlarnda madencilik retimi
nemli lde artmtr. Madencilik alannda daha ok yabanc ve aznlk serma
yesi egemendir. Osmanl ynetiminin madencilik konusunda getirdii yeniden d
zenlemeler, srekli olarak yabanc sermayenin yaranna olmutur. Hkm etin yerli
sermayeyi destekleme, maden gelirlerini vergileme ve maden dsatmn snrlama
dorultusundaki giriimleri gctcl olarak baarsz kalmtr.

16

T R K Y K K K O N O M S t

2. Geliemeyen Sanayi
Sanayi deyimi gerek anlamnda, hammaddelerin ilenerek yeni nesnelerin yapm
(mTty lrlc^Imrsa - almada bu tanma TjaT' kalnacaktr - Osmanlda sana
yiin geliemedii bilinmektedir. Aslnda, sanayilemede ileri bir dzeye ulalmas
ekonomik gelime ile eanlaml sayldndan, tek bana bu durum , Osmanlnn
ekonomik azgelimiliini aklamaya yeterlidir. Bir baka deyile Osmanlnn eko
nomik ynden geliememesini sanayileme srecine bal olarak aklama olana
vardr. Sorun bu durum da sanayilemenin neden baarlamadna indirgenebilir.
Bata ngiltere olmak zere, Avrupada kapitalist sanayilemenin balad yl
larda, Osmanl im paratorluunda sanayiin genellikle kk lekli retim birimle
rinden olutuu, yakn pazar iin retimde bulunduu ve hemen tmyle tketim
mallar reten bir nitelik tad bilinmektedir. Krsal kesimde, tarm retimi iin
gerekli ara ve gerelerin yapm, el tezgh biimi dokuma, deirmencilik gibi
alanlarda grlen snai retim, kent ve kasabalarda ncelikle dokumaclk ve giyim,
gda, madeni ev eyas ve yap gereleri gibi alanlarda younlayordu. Kent ve ka
sabalarda snai retimin nicelik ve. nitelik ynnden denetimi nceleri lonca biimi
bir rgtlenme ile salanmaktayd/7*
Lonca biimi rgtlenme, esnafn (snflarn), snai retim ile ticari faaliyetlerini
birletiren zelliini yanstr. Daha ok yerel gereksinmeler iin retime ynelik olan
bu snai yap Osmanl pazarnn kapitlasyonlar ve liberal d ticaret anlamalar ile,
Batda gelien kitle retimine almas sonucu byk bir knt geirdi, ykma u
rad. Bu k hzlandran en nemli etmen, Tanzimat Ferm amndan bir yl nce
imzalanan Trk-ngiliz TicaretAnlamasdr. Anlama, ngiliz sermayesine tand
dier ayrcalklar yannda, Ingiliz snai rnlerinin yzde 5 dolaynda bir gmrk
vergisi ile dalmna olanak yeriyordu. Ayn kolaylk ksa sre iinde dier lkelere
de tannd. Oysa ayn yllarda Osmanl lkesi iinde bir ilden dierine snai rn satf yzdeITorannda bir i gmrk vergisi demeyi gerektiriyordu. Ksaca, i pazan s
nrl ve biraz sonra deinilecei gibi retim teknolojisi ilkel olan Osmanl sanayii, ya
banc mallar karsnda korumasz ve gsz kald. Yabanc snai rnlerin Osmanl
i pazarna serbeste giriiyle yerli retimin gerilemesi sonucu, esnaf rgtlenve ge
dikler datld. YabanclaraOimanh .hkmetlerini bu rgtlerin datlmas konu
sunda bask altnda tutmalarnn gerekesi ilgintin esnaf rgtlerinin birer tekel
oluturduklar ve bunun serbest ticaret ilkesine ters dt. Dolaysyla, serbest tica
retin ya da daha doru deyimiyle rekabetin stnl Ingiliz tekellerince Osmanhya benimsetiliyordu. Bu gelimeler sonunda iyerleri kapatld, retim dt ve i
sizlik artt, imparatorlukta yeniden dzenleme (bir baka deyimiyle Batllama) giri
imleriyle yerli sanayiin belirtilen srele ykma uramas ayn yllara rastlar. Bu ol
gunun, yenileme abalarnn geni kitlelerce benimsenmesini olumsuz ynde etkile
yen nedenlerden biri olduu sylenebilir/8*
On dokuzuncu yzyln ikinci yarsnda sanayii dzenleme abalar grlr.
Ayn yllarda ordunun giyim ve silah gereksinmelerini karlamak iin devletin bir
ksm snai giriimlerde bulunduu bilinmektedir. Merutiyetin Han ile birlikte i
gmrkler kaldrlm ve 1913te sanayinin teviki iin bir yasa karlmtr. Yasa

OS M A N I . 1 D A N K A L A N

17

lir, snai kurululara gerekli arazinin karlksz salanmas, makine ve ara-gere


vegisi bakl, vergilerin taksitle denmesi gibikolaylklar getiriliyordu. Yerli sa
nayinin gelitirilmesi iin giriilen bu ve benzeri nlemlerin mparatorluu kurtar
ma abalarnn bir uzants olduu sylenebilir, zellikle 1901-1915 dneminde
n/el sanayi giriimciliinde belirli bir kprdanma olduu anlalmaktadr.w
Osmanl sanayii ile ilgili saysal veriler 1913 ve 1915 yllarnda yapdan saymlala dayanmaktadr. Saymlar, yalnz, sanayinin youn olduu Bat Anadoluyu ve 10
v- ilaha fazla kiinin alt iyerlerini kapsamaktadr. Dolaysyla blgeseldir ve
yapsal adan snrl deerlendirmeye olanak verir.
Bununla birlikte veriler Osmanl sanayi yapsnn niteliklerini izleme olanan
vr inektedir, nce, sanayiin tmyle (dayanksz) tketim mallar retimine ynel
dii ve kk lekli olduu aktr. Osmanl sanayiinin dayankh..tjketim^ ara ve
yaltm mallan alannda geliemedii, var olan snai retimin de madencilik ve ta1 sl retimle bir btnlk oluturacak dzeye ulaamad sylenebilir.
Sayma konu olan snai iletmelerin yzde 55i stanbul ve evresinde, yzde
) ) 's zmirde ve geriye kalan yzde 23 de dier blgelerde bulunmaktayd. Bu
dunum la var olansajayiin Bat Anadoluda younlat sonucu kmaktadr.
Kurtulu Sava srasnda, 1921de yaplan bir baka sanayi saymnda, stanbul,
l/ir, Adana ve Bursa gibi sanayi merkezleri dnda kalan tm iyerleri kapsan
mm Bir bakma Anadolu sanayiinin o gnlerdeki durum unu gsteren bu say
mn sonular Tablo: II.4.b.de zetienmektedir.
Anadolu sanayiinin genellikle ok kk birirplerden olustuu aktr. yeri ba|ila ii saysnn ortalama iki dolaynda olmas, retimin her eyden nce, ilkel tek
nolojiyle yapldnn ve ok snrl bir evre pazarna yneldiinin gstergesi sayl
maldr. Bunlara ek olarak var olan snai retim giriimlerinin ayn maln ticaretini
dr stlendikleri ve sanayi-ticaret btnl Biiminde bir srecin var olduu ne s1tllrlsilir.
Lt zellikleriyle snai retim, yerli tketimi, i talebi karlamaktan uzaktr,
negin 1911-1912de dokuma dalm deer asndan makine ve ulam aralar
dalmnn on bir kat dzeyinde olmutur. Benzer bir durum dier tketim mal
im 1 i de geerlidir.(n)
Osmanl sanayiinin tablolarda grnmeyen bir baka zellii snai iletme m l
kiyetinin hemen tmyle aznlklarn ve yabanclarn elinde olmasdr.*1 Sanayi ke
simindeki mlkiyetin etnik nitelii salt ekonomi kuram asndan nemsiz saylabill Ancak, hukuk, askerlik, eitim ve benzeri konulardaki ayrcalklarnn da yard
myla aznlklarn sanayi sermayesini ellerinde tutmalar birikim srecini tkayan, en
gelleyen bir nitelik gstermektedir. Bir baka deyile burjuvalaabilecek kesim Trk
halknn dndayd.(,2) Toplumun byk ounluunu olutrarf kesimle btnlernemiti; kendisini gvencesiz ve siyasal karar mekanizmasnn dnda gryordu.
Bu durum Osmanlnm neden sanayileemediini ya da ekonomik gelimesini sala
yamadn aklayc etmenlerden biridir. Daha nce deinildii gibi, Osmanl eko
nomisinde bir tr etnik iblm vardr. Ivkonominin deiik kesimleri arasnda,
sermayenin geiini, organik btnln salayacak bir sre oluamamaktadr.

18

TRKYB EKONOMS

TABLO: II.4.&. Osmanl Sanayiinin Sektrel Durumu, 1915


(Byk yerleri)

Sektr
Gda
Dokuma
Deri
Krtasiye
Kimya
Aa
Toprak
Toplam

iyeri
Sayts

Toplam
alanlar

yeri Bana
al. Ort. (2/1)

Sanayi retiminin
Sektrel Dalm (%)

75
73
13
51
11
24
17
264

3 916
6 763
1270
1267
131
377
336
14 060

52
93
98
25
12
16
20

70,3
11,9
8,3
6,1
2,2
0,8
0,3
100,0

53

Kaynak: kn, Gndz (yayna hazrlayan) Osmanl Sanayii, 1913-1915 Yllan Sanayi Istatistiki,
Ankara: SBF, 1970, ss. 18-19, Tablo VI.

ZM: II.l. Sanayi retiminin Sektrel Dalm, 1915


% 70,3

% 11,9

Kaynak: Tablo: 11.4.a. ile ayn

TABLO: II.4.b. Anadolu Sanayiinin Durumu, 1921


Sektr

yeri Says

i Says

yeri Bana
Ortalama i Says

20057
5 347
5 273
1273
704
337
33 058

35 316
17 964
8 021
4 493
3 612
802
76058

1,76
3,36
1,52
332
5,13
2,38
2,30

Dokuma
Deri ileme
Madeni Eya
Gda
Aa ileri
Kimya
Toplam
Kaynak: Eldem. 1973, age, s. 44.

<

OSMANLI'DAN KALAN

19

Sanayiin kendisi ve btnletii aznlk ve yabanc ticaret sermayesi Osmany


veri almamakta, ona gvenmemektedir. Kendi ulusal bamszlnn peindedir.
( Mianl ise, tm yasal yeniden dzenlemelerine, Bat rnei bir kurumsal yap
oluturma abalarna karlk bu ayr eleri bir kapta eritecek etkinlikte deildir.
Ksaca Osmanlnn farkl etnik gruplarnn bir ortak paydas, birletirici esi yok
tur Vc sermaye her zaman olduu gibl rkektir. ^
Kald ki, Osmanlda retim d faaliyetler, ticaret, bankaclk, ulam, arsa ve
kout speklasyonu daha krldr ve yatrlabilir kaynaklan ekmektedir. Gerekte
bu olgu, Osmanlnn para ve maliye politikalann oluturmada, Kapitlasyonlar ve
d borlanma nedeniyle doan bamllk sonucu yetersiz kalmasyla da ilikilidir.
() gnlerin uluslararas ekonomik ilikileri, Osmanly serbest piyasac bir tarm l
kesi brakmaya yneliktir. Hkm et lke sanayiini d rekabete kar koruyacak
gte deildir. Dnemin sonlarnda Almanyaya yaknlamann da katksyla bir
ulusal sanayi gelitirme srecine girilmek istenmise de bu abalar, savalann da
katksyla, yetersiz kalmtr. Eski el sanatlarna dayal sanayiin dnm n, geli
mesini salamak bir yana, yok olmasn nlenememektedir. rgtl bir sanayi kre
disi yaps gelitirilememi, bu ve benzeri konulardaki yeniden dzenleme giriim
in i, abalan baansz kalmtr. Osmanl hkmetlerinin sanayilemeyi ama edin
dikleri son dnemlerde ise artk ge kalnmtr.
belirtilen bu noktalar, kukusuz, Osmanlnm neden sanayileemediini tmyle
iiklayamaz. Bir baka deyile, sanayileememenin nedenleri yalnz bu etmenlere indi genemez. Ancak bunlarn da bu konuda etkili olduunu belirtmek gerekir.
zetlemek gerekirse, byk lde el sanatlarna ve esnaf biimi rgtlenm eye'
dayanan Osmanl sanayii, sanayi devrimine kout dnmleri gerekletirememi,
irisine da almann katksyla ykma uramtr. Var olan sanayiin mlkiyeti de
a/nlklann ve yabanclarn elindedir. Bu grup kendini toplumsal yapnn ya da si
yasal karar mekanizmasnn dnda saymakta, retimini artrma konusunda g
vensizlii sonucu olumlu giriimlerde bulunmamaktadr. Hizmet kesimlerinin g1eli krll, sanayie kaynak akmn engellemektedir. Osmanlnn kamu giriimci
lii yoluyla ve askeri gereksinmeleri karlamak zere sanayi iletmeleri kurmas, sa
nayiin gelimesini salayacak nlemler almas ve son yllarda sanayii zendirici
(tevik) giriimlerinde bulunmas da sanayilemede baard olmaya yetmemitir.
Osaldan Cumhuriyete, sanayi olarak, sanayileme zleminden baka bir ey
kalmamtr, denilebilir. O sm anlInn son dnemlerinde lkede bir sanayileme z
lemi, sanayileme gerektii dncesi egemen olmutur.
V Hizmetler
bilindii gibi, dorudan retim faaliyetlerinin yrtlmesine yardmc olan iler,
hizmet bal altnda toplanmaktadr. Osm anlInn son dnemlerinde yabanc ve
./nlk sermayesinin katksyla zellikle ulam, bankaclk ve ticaret gibi hizmet ke
simleri hzla geliti ve sermaye birikiminde belirleyici bir nitelik kazand.
Alt kesimlere gemeden belirtilmesi gerekli bir nokta var: Osmanl hizmet ke
simlerinin hzla gelimesinin ve sermaye birikiminin bu kesimlerde younlamasnn

20

T R K YE EKONOMS

bir sonucu olarak cretli iilik ya da iileme daha ok bu kesimlerde yaygnla


mtr. Bu srecin bir sonucu, hizmet kesimlerindesendika faliyetlerinjn yaygnla
mas ve dnem in sonlarnda yer yer grevlere gidilmesidir. Sendikal almalar, zel
likle, demiryolu ve liman hizmetleri ile madencilik sektr iileri iin sz konusu
d u r /145
a. Ulatrma
incelenen dnemde ulam alanndaki en nemli gelime, daha nce deinildii gi
bi byk lde y abana sermaye yatrmlaryla gerekletirilen demiryollardr. Ya
banc ortaldklara kr garantisi verilerek ve uzun yllar iin (genellikle 70-100 yl)
iletme hakk tannarak oluturulan demiryollarnn uzunluu C um huriyetin ku
rulduu yl drt bin kilometrenin stndeydi. mparatorluun son yllarnda, de
miryolu yatrmlarnda, yzde 57 bir payla Alman sermayesi egemendi; bunu yz
de 23,5 bir payla Fransz sermayesi izliyordu ve Ingiliz kkenli sermayenin pay da
yzde 20ye yaklayordu, imparatorluun o dneminin sermaye birikimine dam
gasn vuran, zellikle Alman kapitalizminin gelimesinde belirleyici rol olan, de
miryolu yapmna nem verildii sylenebilir.
Demiryolu yapmnn ekonomik etkileri iki grupta toplanabilir; yapm iin ge
rekli hammaddenin, zellikle dem ir-eligin retimini artrmas ve gtrld bl
genin pazara almasn salamas. Osmanlda birinci ilevin yerine getirilmesi ola
na yoktu. nk demir-elik sanayii kurulamamt. Dolaysyla demiryollarna
ncelik verilmesi, Almanya rnei bir sanayileme salamad. Gerekte ama bi
linli bir sanayileme yerine, tarmsal retimin jjazara almas ye ekonominin bu
yolla gelismesiydi. Osmanl tarmsal retiminin, zellikle Bat Anadoluda d paza
ra alm olmas bu erevede dnlmelidir.
Dier ynden, geleneksel Osmanljulamn oluturan denizyollar da yabanc
sermayenin egemeniindeydi. Yerli denizcilik, yabanclara Kapitlsyonlarla sala
nan kabotaj hakk nedeniyle korumaszd. Kara ulamnda ise dnem sresince
nemli bir gelime grlmez. Son olarak Osmanlda olduka ileri dzeyde bir telg
raf sisteminin kurulduu belirtilmelidir. Ayrca Osmanl posta dzeninin yannda
yabanclarn kendi posta dzenlemeleri bulunmaktayd.
b. Bankaclk
Geleneksel olarak Osmanl banka hizmetlerini, aznlklarn oluturduu Galata bankerleri yrtyordu. Da alma dneminde birka baarsz yerli giriimden sonra,
1856dajngiliz sermayesiyle, Londrada Osmanl Bankas kuruldu ve 1863te Fransz
sermayesinin de katlmas ve adnm Osmanl Imperial Bankas olmasndan sonra, dier banka ilemlerinin yannda banknot karma yetkisiyle de donatld. Daha sonra
ki yllarda yabanc sermayeli bankalarn says hzla artt. yle ki Osmanl ile ticaret
ilildsi olan hemen tm lkelerin bir ya da birka bankasnn Osmanlda ubeleri
vard. Ticaretin ve zellikle para ticaretinin ok krl olduu bir ortamda, yerli sermayenin geliememi olmas yabanc bankalarn yaygnlamas sonucunu verdi.
Yerli sermayeye dayal ve kalc bir bankaclk giriimi, Mithat Paann 1863te

o .n m a n i . i ' d a n

k a la n

21

kurduu tarm kredi kooperatiflerinin (1888de) Ziraat Bankasna dntrlm esi


dir, Kredi faizlerinin serbest piyasada yzde 100e ulat bir ortamda Ziraat Bankasnn snrl bir lde de olsa yzde 6 faizle kredi salamas tarm kesiminin ya
rarna bir olgudur. Ek olarak XX. yzyln balarnda, zellikle ttihat ve Terakki
dneminde, ulusal bankacln gelitirilmesi ynnde abalar harcanrn~ve blge
sel bankalarn gelitirilmesine allmsa da bu giriimler snrl kalmtr.
r. Dif Ticaret
( ismanl d ticaretinin ilgin zellikleri var, rnein, Osmanl d ticaret politikas
tun geleneksel olarak, dsatm snrlama ve dalm artrm a anlayna dayand
n ve bunun yabanclar arttn iktisat tarihileri belirtiyor.(15) Bu politikann
pazarda mal sunum unu artrarak ekonomik kararll, zellikle fiyat kararlln
alamay amalad sylenebilir.(,6) Ancak XIX. yzylda bir yandan kamu gelirleri
ni artrmak, dier yandan da (dnemin sonlarna doru) yerli retimi d rekabete
kar korumak amacyla d ticaretin, zellilde dalmn vergilendirilmesine all-'
tr.
TABLO: .5. Osmanl D Ticareti Verileri
(Bin Osmanl Liras Olarak)

1840larn
ilk yllar
1873-1877
1900 dolay
1910-1912

Dalm

Dsatm

7 845
22 356
20 822
36436

5 899
16 402
12 202
19 967

Dsatm/
Fark
Dalm
(Ak)
Oran

ndeks
Fiyat
DD
Fa Fs
alm satm 1880 =100

1 946
5 954
8 620
16 739

100
280
270
460

75,3
73,3
58,6
54,1

100
280
210
380

120
126
84
92

111
114
73
83

D T.
Fiyat
Oram
Fs/Fa

923
90,5
86,9
90,2

Not: Fa = Dalm Fiyat, Fs = Dsatm Fiyat


Kaynak: Issavvi, (1981) age, s. 82. Tablo 3ten.

Bu srete, daha nce sz edilen ve Osmanly ak pazar durum una getiren


1838 Trk-lngiliz Ticaret Anlamasnn deitirilmesine allm ve 1869da da
lm vergi oran yzde 8 olarak belirlenmitir. Ayrca dsatm vergisi de her yl yz
de 1 orannda azaltlacakt. Daha sonraki yllarda dalm vergisinin yzde 20ye
karlmas ve miktar zerinden deil, deer zerinden alnmas ynndeki Osmanl
nerileri yabanclarca srekli olarak reddedildi. Dyun-u Umumiye iin kullanl
mak zere, dalm vergisinin yzde 3 artrlmas konusunda 1907de anlama sala
nabildi. D gler, dalm vergisinin 1914t yzde 15e karlmasn benimsediler.
I. Dnya Savann balamasyla hkmet, kapitlasyonlar kaldrdn tek tarafl
olarak duyurdu. Gm rk (dalm) vergilerini de deer zerinden ve yzde 15-16
olarak yeniden saptad. Tm bu dzenlemelere karn Osmanl d ticaretinde da
lm ve dsatmda serbesti anlaynn egemen olduunu sylemek yanl olmaz.
Osmanl d ticaretiyle ilgili veriler snrl ve danktr. Eldeki verilerden d ti-

ONMA NI . I I M N KAI . AN

23

( Ku.nl okullar ve (c) geleneksel tslami eitimi srdren okullar. Eitimin, top
lan nfusun ok snrl bir blmne ak olabildii bir dnemde bu ok bal ya
p, toplumsal sorunlar yaratacak boyutlardadr.
lU yapda, nce yabanc ye aznlk okullarnn yaygnjjiikkat ekicidir. XX.
yzyln banda im paratorlukta 30 kadar ngiliz, 435 Amerika BirleUT Devletleri
(Altl)) ve 80 dolaynda da Fransz okulu bulunmaktadr. Bu okullarda daha ok
/lk gruplarnn ocuklar okumaktadr. Mslman renci saysnn az oldu
u, rnein I. Dnya Savandan nce stanbuldaki Fransz okullarnda bin kadar
Mslman bulunduu belirtilm itir/17* Toplam renci says ayn yllarda, ngiliz
okullarnda bin, ABD okullarnda 20 bin ve Fransz okullarnda 22 bin dolayn
dayd. Burada Osmanl kltr yaamnda Fransz kltrnn etkili olduu sonucu
na varlabilir. Konu d da olsa bir noktay daha belirtelim: Yabanc rgtler salk
alannda da faaliyet gstermektedir.
( tsmanl eitim dzeninin ikinci boyutu Bat rnei eitim kurum larnn gid rrk yaygnlamasdr. Askeri ve sivil yksekokullarn kurulmasn, daha sonra ilkogetim (sbyan) ve ortaretim (rtiye ve idadi) okullarnn almas izlemitir.
Ayca mparatorluun son yllarnda mesleki ve teknik okullara nem verildii g
ndr. mparatorluun son yllarnda bir niversite oluturulmas ynnde abalar
glm; Dar-l Fnun (szck anlamyla Bilimlerevi) birka deneyden sonra
IHOda alabilmi ve bu kurum a yzyln banda, 1900de de ilk kez kz renci
lnmasna izin verilmitir. adalama abalarnn bir paras olarak, Avrupaya
/rllikle de Fransaya ok sayda renci gnderilmekteydi/
nc olarak.Osmankda geleneksel medrese^retiminin varln srdrd
ldirtilmelidir. Daha ok slam dini renimine arlk veren medrese eitimi
nin, yukarda belirtilen gelimeler karsnda giderek geriledii, bir baka deyile
adalama ynndeki gelimelerin dnda kald ve bu nedenle de niversite
kurulmas giriimlerine kar kt sylenebilir.
mparatorluun son dneminde okur-yazar orannn yzde 10 dolaynda oldu
u tahinin edilmektedir. Belirtilen l yaps da gz nnde ttlrs~eitimin bir
btnlk iinde olmad ve yaygnlamad sonucuna varlabilir. Ekonomik ve
toplumsal yapnn bir rn olan Osmanl eitiminin, basn ve yayn alan da dik
kate alndnda, yalnz kendi iinde deil, toplumun geni kitlesiyle de btnle
memi olduu grlr. Bu durum yalnz yabanclarn ekonomik ve kltrel etkile
nilin artmas, karlarnn gzetilmesi sonucunu vermekle kalmam, Osmanl top
lununum deiik kesimlerinin birbiriyle yabanclamasna yol amtr.
Nfusun ok snrl bir kesimini iermesine karlk, eitim kendi iinde nite
liksel adan byk bir farkllama gstermektedir. Bu durum , geleneksel OsmahT
brokrasisinin ayann, eski deyimlerle adliye, ilmiye ve askeriyenin oluu:
nn ve yapsn etkilemitir. Eitim kadrolamas, bir yandan kendi iinde, zel
likle medrese eitiminde beik ulemas deyimiyle belirlenen babadan oula gei
srecini yaarken, dier ynden de bir lde de olsa dikey geilere, ykselmelere
olanak vermektedir. Bu eliik durum un sreklilii, sz edilen kesim arasnda
ki ilikilerin dengeli olmasna dayanmaktadr.

O S M A N L I' D A N KALAN

23

( hmal okullar ve (c) geleneksel lslami eitimi srdren okullar. Eitimin, top
lam nfusun ok snrl bir blmne ak olabildii bir dnemde bu ok bal ya
p, toplumsal sorunlar yaratacak boyutlardadr.
It yapda, nce yabanc ve aznlk okullarnn yavgmhg_dikkat ekicidir. XX.
yzyln banda im paratorlukta 30 kadar Ingiliz, 435 Amerika Birleik^Devletleri
(Alil)) ve 80 dolaynda da Fransz okulu bulunmaktadr. Bu okullarda daha ok
aznlk gruplarnn ocuklar okumaktadr. Mslman renci saysnn az oldu
u, rnein 1. Dnya Savandan nce stanbuldaki Fransz okullarnda bin kadar
Mslman bulunduu belirtilmitir.*17* Toplam renci says ayn yllarda, Ingiliz
1kullarnda bin, ABD okullarnda 20 bin ve Fransz okullarnda 22 bin dolayn
dayd. Burada Osmanl kltr yaamnda Fransz kltrnn etkili olduu sonucu
nu varlabilir. Konu d da olsa bir noktay daha belirtelim: Yabanc rgtler salk
alannda da faaliyet gstermektedir.
Osmanl eitim dzeninin ikinci boyutu Bat rnei eitim kurum larnm gid rrk yaygnlamasdr. Askeri ve sivil yksekokullarn kurulmasn, daha sonra ilkogetim (sbyan) ve ortaretim (rtiye ve idadi) okullarnn almas izlemitir.
Ayca mparatorluun son yllarnda mesleki ve teknik okullara nem verildii g
ndr. mparatorluun son yllarnda bir niversite oluturulmas ynnde abalar
grlm; Dar-l Fnun (szck anlamyla Bilimlerevi) birka deneyden sonra
IHOda alabilmi ve bu kurum a yzyln banda, 1900de de ilk kez kz renci
alnmasna izin verilmitir. adalama abalarnn bir paras olarak, Avrupaya
zellikle de Fransaya.ok sayda renci gnderilmekteydi.
~ .....
go belirtilmelidir. Daha ok slam dini renimine arlk veren medrese eitimi
nin, yukarda belirtilen gelimeler karsnda giderek geriledii, bir baka deyile
"adalama ynndeki gelimelerin dnda kald ve bu nedenle de niversite
kurulmas giriimlerine kar kt sylenebilir.
mparatorluun son dneminde okur-yazar orannm yzde 10 dolaynda oldu
u tahmin edilmektedir. Belirtilen l yaps da gz nnde ttlurs_eifimih bir
btnlk iinde olmad ve yaygnlamad sonucuna varlabilir. Ekonomik ve
toplumsal yapnn bir rn olan Osmanl eitiminin, basn ve yayn alan da dik
kate alndnda, yalnz kendi iinde deil, toplumun geni kitlesiyle de btnle
memi olduu grlr. Bu durum yalnz yabanclarn ekonomik ve kltrel etkile
nilin artmas, karlarnn gzetilmesi sonucunu vermekle kalmam, Osmanl top
lununum deiik kesimlerinin birbiriyle yabanclamasna yol amtr.
Nfusun ok snrl bir kesimini iermesine karlk, eitim kendi iinde nite
liksel adan byk bir farkllama gstermektedir. Bu durum , geleneksel Osmarili
brokrasisinin ayann, eski deyimlerle adliye, ilmiye ve askeriyenin oluu:
nn ve yapsn etkilemitir. Eitim kadrolamas, bir yandan kendi iinde, zel
likle medrese eitiminde beik ulemas deyimiyle belirlenen babadan oula gei
srecini yaarken, dier ynden de bir lde de olsa dikey geilere, ykselmelere
olanak vermektedir. Bu eliik durum un sreklilii, sz edilen kesim arasnda
ki ilikilerin dengeli olmasna dayanmaktadr.

THKYK EKONOM S

24

Bu arada belirtilmesi gerekli bir baka nokta Osmanl okumularnn gele


neksel anlaylarn ve ekonomik azgelimiliin bir sonucu olarak, retimden ok
kamu hizmetlerinde altklardr. Bir baka deyile, devlet kapsnda is bulma ya
da m em ur olma, renimin tem el amacdr. Kamu kaynaklarndan daha ok pay
almak iin dnce akmlarnn birbirini d a n saymas, giderek hainlikle ittham etmesi bir bakma doal sonu o lu y o rd u k u gelimelerin bir de aznlk grup
larnn bamszlk istekleri, srekli savalar gibi mparatorluun dalmas srecin
de ortaya kt gz nnde tutulmaldr. Kar olunan dnce hain saylnca,
bunun mantksal sonucu hainler yok edilmeli anlaynn egemen olmasdr. Osmanlda anayasal dzenlemelerin, ok partili siyasal ortam a gei abalarnn baa
rsz olmas bu erevede alnnca aklk kazanmaktadr. Ksaca Osmanlnm ei
tim deneyimi, dnce dmanlnn nedenleriri ve ykc sonularn gstermesi
asndan da ilgintir.
D. ULUSAL RETM
OsrQanli lnsal retimiyle ilgili saysal veriler sonradan yaplan tahminlere dayanmakadlI,. Buna gre, Osmanl ulusal geliri 1890 izleyen eyrek yzylda ylda or
talama yzde 2 artmtr. Yzde 2 dolayndabirekonom ik byme_oranL dnemin sreklilik kazanan sava yllar olduu gz nnde tutulursa,, olduka yksek
tir, Ulusal gelirin, rnein 1913teki sektrel dalmna gre (Tablo: II.6.) yzde
47si tarm, vzde 12si sanavi ve yzde 28i de bata ulatrma ve ticaret olmak
zere hizmet kesimlerinde yaratlmaktadr.
TABLO: II.6. Seilmi Yllarda Osmanl Ulusal Geliri
(Cari Fiyatlarla, Milyon Lira)

Tarm, ormanclk, balklk


Madencilik
Sanayi
naat
yiatrma
Ticaret
Mali kurulular
Kamu hizmetleri
Ev kiralar
Serbest meslek hizmetleri
Yurtii gelir
D dnya
Ulusal gelir
Katksz (net) ulusal retim
Amma-eskime
Katkl ulusal retim

1907

1913

1914

113,9
1,7
22,3
6,2
6,9
18,9
2,2
13,7
7,4
10,2
203,4
- 1,5
201,9
210,0
9,2
219,2

104,2
1.6
25,5
6,4
7,3
21,7
2,7
17,7
6,6
10,2
203,7
- 1,0
202,7
212,4
9,1
221,4

130,6
1,1
24,4
4,4
6,8
18,3
2,6
18,8
6,6
11,3
225,0
- 1 ,0
223,9
231,6
9,5
241,1

Kaynalc DE, Trkiyede Toplumsal ve Ekonomik Gelimenin 50 Yl, Ankara, 1973, s. 21.

OSMANLI DAN KALAN

25

gcnn sektrel dalm bilinmediinden, gelir dalm konusunda bir ey


sylenemez. Ancak dolayl vergilerin toplam katkl ulusal gelir (bundan sonra KUG
ol,rak ksaltlacaktr) iinde yzde 4 gibi dk saylabilecek KFdzeyde olduu ve
buradan kamu gelirlerinin daha ok dorudan vergilere dayand sonucu kmakta
dr.
Osmanl ulusal gelirinin tketim ve yatrm gibi kullanm biimleri bilinme
mektedir. Ancak kamu hizmetlerinin Tablo 11.6da belirlenen greli bykl, ge
linil tketilmeyen ksmnn nemli bir blm nn kamu eliyle kullanldnn bir
gstergesi saylabilir.
Konumuz asndan bir baka nemli nokta d ticaretin ulusal gelir iindeki
yetidir, rn ek alman 1913 ylnda d ticaret hacmi (dsatm+dalm): Toplam
ulusal gelir iinde d ticaretin pay, yzde 30 dolayndadr. Dalmn orannn
y/dc 19, dsatm orannn da yzde 11 olmas ve d ticaret ann ulusal gelirin
yzde 8i gibi bir dzeye ykselmi bulunmas, ekonominin, dnemine gre son
derece da ak olduunun bir gstergesidir.
I'. KURUMSAL DZENLEMELER
t Umanlnn son dneminde, geleneksel ynetim yapsnn giderek sarslmas ve et
kinliini yitirmesi, yeniden dzenleme giriimlerine yol at. Balangtakii Sened-i
llllak (1808) dzeUemesinTkdaha kapsaml olan Tanzimat (1838) ve Islahat
( IH(>7) Fermanlar ve bu erevede gerekletirilen yasal ve kurumsal yeniletirme
ler izledi. Bu giriimlerde, Kta Avrupas lkelerinin, zellikle Fransa ve bir lde
de Almanya ve talyann rnek alnd sylenebilir. Ingiliz yasal sisteminin uygun
bulunmamas, geleneksel olarak Osmanlnn Latin kltryle i ie olmasna ba
lanabilir. Denilebilir ki, Osmanl dneminde aile ve miras ilikileri dnda kalan
Kim konularda (ticaret, ceza, yarglama usulleri ve bakalar) Bat rnei ysalaY lUtld.
Yasal dzenlemelerin balc amalan, bir taraftan aznlk ve yabanclarn iirkli ikyet konusu ettikleri farkhlklan gidermek, onlara daha fazla gvence
vrnek, dier taraftan da - belki daha nemlisi - bu yolla ekonomik ve toplumsal
gelimeyi salamakt. Bu dorultudaki tm abalar bilindii gibi her iki konuda da
baarsz oldu. Gerekte bu abalarn yerli sanayiin k ile birlikte geldii ve ek
nl.u.k da o gnn toplumsal koullar (okur yazar oran, ii says, kentli nfus,
vb ) dnlrse dar bir aydn evresinde kald, geni kitlelere ulamad ko
lay a anlalr.
Ayn dorultuda, yeni kamu kurum lan oluturuldu. Bakanlklann rgtlenme
li, Dantayn kurulmas ve nce 1876de sonra da 1908de anayasal dzene geme
vahalar bu giriimlerden bazlardr.
Kkonomik ve toplumsal yapnn daha nce belirtilen nitelikte olmas, srekli
savalar ve bunlarla gelen siyasal zlme, yasal ve kurumsal dzenlemelerin baansz kalmasna neden olduu ne srlebilir. Bir baka adan baklnca, Osmanl
l i r i z m i n in , salt yasal ve kurumsal dzenlemelerle ekonomik ve toplumsal dn

26

TRK YE EKONOM S

m n salanamadn kantlad aktr. Yasal ve kurumsal dzenlemelerle eko


nomik ve toplumsal yapnn btnlemesi ve buradan baarl bir biimde eko
nom ik ve toplumsal yapnm ilerlemesi salanamamtr. Bu yapsal uyumsuzluk ya
da ters dme, zamanla kanlmaz olumsuz sonulan da birlikte getirmi; Osmanly ykma srkleyen isel nedenlerin ban^g gelen eski-yeni atmalarna daynaklk etmitir.
Yeniden dzenleme giriimlerinin tm aynntlan, geliimleri ve etkilerinin bu
rada incelenmesi olana yoktur. Osm anlInn son dnem inin dnce akmlar
grupta toplanabilir: slamc, Batc ve Ulusalc (Milliyeti). Snflama, eitim dze
ninin l yapsn yanstyor. Bir baka dorultuda, merkezci, adem-i merkeziyeti
grler gelimitir.
/
Salt bir fikir vermek zere bu alanda egemen lan gre ksaca deinilmelidir.
Bu srete egemen gr nitelii kazanan ve ttihat ve Terakki evresinde siyasal
gce dnen dnce akm Ziya GkalpYn yazdklarnda bulunabilir.. Merkezci
zm yeleyen ve Fransz pozitivist felsefe okulunun A. Comtc ve E. Durkheim
gibi nclerinin grlerinden esinlenen. .Gkalgr Batt kltrnn jdeil uygarl
nn alnmasndan yanadr. Devlet toplumu (ulusu) gelitirmekiin zel aba Jiarcamaldr. Diniye devlet ileri ayrdmal ve dinin kiisel bjr .konu olduu kabul edil
melidir. Eitim ada okullarda birletirilmelidir ve eitimde teklik ilkesi nemli
dir. Dil, stanbulda konuulan Trke dorultusunda sadeletirilm elidir. *Aydn "in
nclne nem veren Gklp, ii ve kyl kesimlerinin karlarnn korunm a
sndan yana; toprak aalan ve dier varlkl kesimlere kardr. Bu gr ve neri
lerden ve ayn yllarda gelitirilen dnce ve tartmalardan Cumhuriyetin oluu
m una ok ey kaldn sylemek yanl olmaz.(18)

NOTLAR
(1) Bu yapsyla Osmanl vergi dzeni, Fizyokratlarn tek vergi nermesi gibi, yalnzca ta
rmsal art vergileyen bir nitelik tamaktadr. Geleneksel Osmanl ynetiminin bir uzants olan
bu uygulamann, Fransadan alndn gsteren bir kayt, bildiimiz kadaryla yoktur. Kald ki
Fizyokratlarn nerilerinin arkasnda bu fazlann sanayie aktarlmas yatar. Osmanlda bu tr bir
aktarma sreci gereklememitir. Osmanl toplumsal-ekonomik dzeni, vergilerin nc kayna o l
duu tarm da ne de sanayide, yeniden retim iin kullanlmasna olanak verdi.
(2) Osmanl mlkiyet yapsnn bu nitelikleriyle merkezi feodalite mi yoksa Asya retim
biimi mi olduu tartmaldr. Burada bu tartmalara deinilmeyecektir. Blmn sonunda
verilen kaynaklara baklabilir.
(3) Eldem, age, s. 73.
(4) Issawi, (1981), age, s. 204.
(5) DlE, Trkiyede Toplumsal ve Ekonomik Gelimenin 50 Yl, s. 34.
(6) Issawi, (1981), age, s. 273.
(7) kn, G. (yaymlayan) Osmanl Sanayii, age, s. v-x.
(8) Ekonomi kuram nda d ticarette serbesti anlaynn bir yansmas olan ve D. Ricardonun karlatrmal stnlkler nermesine dayanan bu yaklamn gelimekte olan lkelere
hemen her zaman ve zellikle son yllarda uluslararas finans rgtlerince benimsetilmeye all
d grlr. Bu konuda sayl iktisatlardan Joan Robinson yle diyor:

OSMANLI DA N KALAN

27

"Kliniklerin serbest ticaret anlaynn ve gnm z ders kitaplarnda buna dayandrlan g1 Hilelin - yanltc zellii tmyle duraan olmalardr. O yaklam veri alnan kaynaklarn tam
Itilldt yu da kullanm durum undaki verimliliini, ticaret olsun ya da olmasn, karlatrma
Mu'inu dayanr. Ricardo ngiltere ile Portekiz arasndaki ticareti rnek ald. ngilterenin Porteki'den ur.p dalmna izin vermesi, dokuma retimini ve dsatmn, bunu deyecek kadar,
aiuukt. Uicardo, olaya ngiltere asndan bakyordu ise de, zmleme tam amen simetriktir;
turna gre Portekiz de arap zerine uzmanlar ve dokuma dalmna giderse gnenci artrma
lk mumlun kazanl kacakt. Gerekte, Portekize serbest ticaretin benimsetilmesi um ut verici
dlmnu aayiini ldrd ... ngiltere iin de dokum a dsatm birikim, makineleme ve sanayii
d v mimin hzla bymesi sonucunu verdi. Aspects of Development and U nderdevelopm ent,
Id: (.anbridge University Press, 1979, s. 103.
Kull ki, dier sanayileen lkeler de kendi pazarlarn korum ular ve serbest ticareti Robinu'u dedii gibi bakalar iin istemilerdir.
(9) llt yasa, 1909da kanlan ilk tevik yasasnn kapsamn geniletiyordu.
I, gmrkler aamal olarak kaldrlmtr. Bunlarn sonuncusu 1909da kaldrlan, yzde 2
m .duk tehizat- askeriye ianesi adl i gm rk vergisidir. Bkz. Toprak, Zafer, Trkiyede
Milli ktisat", age: s. 100.
( III) Stcinhaus, age, s. 65.
(II)
Alman ileri Bakanlnn 1913te saptadna gre sanayiciler arasnda Trkler yer
sluuktuyd" (Steinhaus, s. 63). Ayn yazar, Osmanl sanayiinde, 1914te kapitalist ve iilerin
ynlr I 'n Trk olduunu belirtiyor.
( I.) Steinhaus, age, s. 31.
11*111111111 hkmetleri incelendiinde, zellikle ekonomiyle ilgili bakanlklarn st ynetimine
mlk kkenlilerin getirildii grlr. Ancak bu yaklamn da Osmanl aznlk sermayesine (ve
yabam 1 sermayeye) gvence salamad ya da bunun btnlemeyi salamaya yetmedii anlaluklud. Yjklak yzyl sonra ise, yabanc sermayeye gven verilmesi amacyla, Dnya Bankas
kuytitld yu da ABDde eitimli olan Trklerdcn yararlanlmaktadr.
(14) Issawi, (1981), age, s. 15.
( 15) Issawi, (1981), age, s. 74.
(Ih) Ders kitaplarnda toplam gelir eitlii istem (talep) asndan yazldnda dalm eksi
g o . iek gerekmektedir. Oysa ayn konuya toplam sunum (arz) asndan baklabilir, bu d u
nundu dsalm, lkeden mal kt iin eksi olacak, buna karlk dalm da lkeye mal girdii
iin l olacaktr. Sz konusu olan hesap oyunu deil, bak biimidir.
l / ) Ycrasimos, age, s. 948. Ayrca bkz. Kocabaoglu, Uygur. Kendi Belgeleriyle Anado
ludaki Amerika, 19. Yzylda Osmanl m paratorluundaki Misyoner Okullar, stanbul: ARBA
Yaynlar 1989.
(IH) Bir baka deyile, Osmanl aydn, m paratorluun giderek yabanc denetimine girmesi,
yan lOiurgc oluu karsnda rahatsz olmu ve bunun giderilmesi iin aba harcamtr. Bu
rii'Vt'dc ltihat-Terakki hareketinin dnda kalabilen ilgin ve zgn bir rnek iin bkz. Georl|im, l'rnois (1996) T rk Milliyetiliinin Kkenleri Yusuf Akura (1876-1935) (eviren Alev
l ). Ulubul: Tarih Vakf Yurt Yaynlar, 2. Bask.
I'k olarak, Osmanl mlkiyet ve sermayesinin etnik farkllamasnn ulusalc gelimelere yan
ld Oylcncbilr. lke sanayii, ticareti ve ulamn elinde tutan ve lke d glerle yalnz ekonik deil, zellikle savalar srasnda aka siyasal btnlemeye giden aznlklara kar bir tu
lumun gelimesi kanlmazd. Kurtulu Sava srasnda doruk noktasna ulaan, Mustafa Kemal
Atatrkn deyimiyle emperyalizme ve kapitalizme kar tavr aln ve anlayn, izleyen ylla
nl uygulamasnda aznlklara da yneldii sonucuna varlabilir.

28

TRKYE EKONOMS

BELLEK KUTUSU
B A T I SERMAYES GELYOR
Trkiye ak pazarna akan Bat emtiasn, Bat sermayesi izledi. Avrupa sermayedar
lar, Galata bankerlerine zenerek, devlete bor vermek iin yara girdiler. Bylece istik
razlar dnemi balad.
Sermayedarlar, tehdit ve rvetle, Trk devlet adamlarn borlanmaya zorluyorlard.
Blaisdellin yazdna gre, Osmanl Hazinesinin yeni bir istikraza m uhta olduu iddia
sn kabul etmeyen bir sadrazam Mr. Palmer drm , yeni gelen sadrazam istikraz
mukavelesini imzalamtr. nl Times gazetesi de, BabIlinin bir istikraz, Fransz se
faretinin zorlamas zerine akdettiini yazmaktadr. Zrla borlandrma kampanyas kz
nca, birtakm nazl devlet ileri gelenleri, komisyonlarn almadka istikraza yanama
y reddetmilerdir. Nfuz kullanmadan istikraz tekliflerini kabul ettirm ek gt. Bunun
iin sadrazamla anlamak, yumuak yzl bir maliye bakan bulm ak lazmd." Ltfi T ari
hine gre, ol vaktin diliceleri, istikrazlardan ok ey kemirmilerdir. Hele Zarifi ve
Hiristaki gibi, birinin Sakzdan stanbula yapt, dierinin ayanda arkla kasap ra
olduu zaman bilenler henz eksik olmamak gerektir. Vakanvis Ltfinin anlaya
mad, Zarifi ve Hiristaki tipi Galata bankerlerini himaye eden ve istikrazlar tervice
gayret eden baz evliya-i um urun edindikleri servetin ortada grnmeyiidir. Ltfiye
gre bu kiiler, istikrazlardan edindikleri serveti, takmyle Avrupa bankalarnda uyuma
ya yatnp, gizlice tutmular idi.
Sadk Paa gibi baz Maliye Nzrlar da, bu istikraz lgnl iinde, devlet adna borsada oynamaya kalkmlard! ki yazara gre, Sadk Paa, Forvino adl Rusyal bir ban
ker ile akd-i irket eylemi, kr olursa kendi ceplerine, zarar olursa devlete yklenmek
zere, Hazine adna borsa oyunlarna girimilerdi. Hazine bu yzden birka yz binleri
kaybetmi, onlar ise kazanmlard.
1875 ylna kadar sren bu ilk borlanma lgnl, sermayedarlar ve araclar iin son
derece krl bir faaliyet olmutur. stikrazlarn ortalama ihra fiyat yzde 58 idi. Bundan
yzde 6 ila 7 oranndaki komisyonlar dm ek gereklidir. Yani 100 borlanlyor, ama ele
50 lira geiyordu.
Blaisdell, borlandr, kazan ticaretinin sermayedarlar asndan tablosunu yle iz
mektedir: 1865-1875 yllar arasnda stanbulda, srf hkm ete bor para vermek iin
ok sayda kredi kurum lan kuruldu... (s. 60-61.)

BORAKSTN HKYES
Petrol gibi, gnn belli bal politik konularndan biri haline gelen boraksn hikayesi
de ilgi ekicidir. Yabanc kii ve firmalar, lkemizdeki bor mineralleriyle XIX. yzyln
ikinci yansndan itibaren ilgilenmeye balamlardr. 1865te Balkesirdeki bor madenleri
Compagnie Industrielle des Mazures adl bir Fransz firmasna 20 yl sreyle verilmi
tir. Balkesir Valisi Mehmet Reat Paann 1882 ylnda maden ileriyle uraan Ticaret
ve Ziraat Nezaretine gnderdii uyarya gre, firma, 1880 ylnda 200 bin dnm bir
arazi iin arama imtiyaz almtr. Vali, irketin kanuni sre iinde arama yapmadn,
elindeki ruhsatn hkmsz olduunu ileri srmekte ve madenler Trk vatandalara ver
rilsin demektedir. Fransz irketi ise, stanbulda nizami srede aramalar balandn id
dia ederek, 99 yl sreli yeni bir imtiyaz elde etme abasndadr. Fransz firmasnn kar
snda gl rakipler de vardr. Herhalde eitli eliliklerden gelen basklar zerinedir ki,

O S M A N L I 'D A N KALAN

29

Abdlhamit, maden ihra ve naklini 1883 ylnda yasaklamtr. Fakat yasak ok ksa sr
mtr ve nihayet 1887 ylnda bor kaynaklarn, Trkiyede bugn de eitli entrikalar
eviren ngiliz firmas ele geirmitir. Halen lkemizde Trk Boraks Madencilik Anonim
irketi adiyle faaliyet gsteren Borax Consolidated Limited, 1890 ylma kadar bu m aden
leri ilemitir. Dnya bor madenlerine el koyan bu byk irket, 1890 ylndan sonra a
lmalarn Gney ve Kuzey Amerikaya yneltmitir. Memleketimizde ise, bir yandan
lxr madeni alanlarn kapatmaya alrken, te yandan retimi drm tr. retimi
11 bin tondan 3 bin tona indirm i(tir)...
Boraks, cevhere el koyup iletilmeyiin rneidir. Yabanc firmalar, madenleri ilettik
leri takdirde dahi, kaynaklarn harap olmasna aldr etmeden, az yatrmla, ksa srede
a/ami k ir salama peinde komulardr. Franszlarn Erelideki km r iletmesi, buna
bir rnek tekil edebilir. Emlak-i ahaneden olan Eregli km r, 1848den balayarak,
brdcl karl, kii ve kumpanyalara iletmek zere verilmitir. kartlan km rn ta
mam, belli fiyatla Bahriyeye satlmaktayd. 1882de ksmi bir sat serbestisi salandktan
tnadr ki, yabanc firmalar Havzaya gelmilerdir. Bunlarn en nemlileri, Fransz
"I regli irket-i Osmaniyesi ile talyan T rk Kmr Madenleri Anonim irketidir. Ya
lnn sermayenin girmesiyle, retim, 100-140 bin tondan 900 bin tona kadar ykselmi
tir
Fransz irketinde alan iinin durum u hakknda Hseyin Avni anda u bilgiyi
m m rkledir:
1 iler ounlukla cam bile olmayan barakalarda elbiseleriyle yatarlar, ertesi sa
bah gne doar domaz ocaklara girerler.
2
Beslenme ktdr. iye scak yemek vermek iin bir mutfak kurulmamtr.
inin barakalarda hazrlad gnlk yemei, zeytinyada kavrulmu msr unu ile
soandr.
t Salk tekilat yetersizdir. i, ancak kazada yaralanrsa, doktora ve hastahaneye
gnderilmektedir. Stma, baars gibi hastalklar, ocaklarda alma esnasnda
ayakzeri geitirilmektedir.
4 Hasta iiler ocakta az alrken, Fransz mhendisleri, bunlar tembel sanarak
azarlamakta, hatta dvmekte ve cretlerini kesmektedir, (s. 76-77.)
(

kaynk: Avcoglu, Doan, Trkiyenin Dzeni (Dn-Bugn-Yarn), Bilgi Yaynevi,


Atalk 1968.

DAHA FAZLA BLG N


1 lrlyct ncesinin ekonomik ve toplumsal gelimeleri, Osmanl tarihiyle ilgili yaynlarda b u
lunabilir. Osmanl belgelerinin yeterince incelenmedii ve Osmanl iktisat tarihinin yazlmad
ltiivvl, s.l) ne srlmekle birlikte son yllarda bu konudaki aratrma ve yaynlarn artt gtlHirktcdir. BAOnun (Babakanlk Osmanl Arivi) kullanma almasnn da katksyla, OsiimiiIi ekonomi tarihi aratrmalarnn says son yllarda hzla oalyor.
( imanl iktisat tarihinin son yzyln yorum ve belgelerle bir btn olarak inceleyen nem
li bir alma: Issawi, Charles, The Economic History o f Turkey 1900-1914, Chicago: The Univi filly of Chicago Press, 1981, Issawi zellikle toplumsal yap, ticaret, tarm , sanayi, ulam ve
al konular, daha ok ngilizce dnda kalan kaynaklara dayanarak ve bunlardan geni alntlar
yaparak, incelemektedir. Yapt, Osmanl iktisat tarihi ile uraanlar iin vazgeilmez niteliktedir.
Bu noktada zellikle Pamuk, evket, 100 Soruda Osmanh-Trkiye Tarihi, stanbul, Gerek,
HMD, belirtilmelidir. Ayrca, zel konularda, rnein ipekilik, bankaclk, demiryolu ve benzerle
ri ti/ernc yaynlar bulunmaktadr. Ek olarak Osmanl'dan C um huriyete gei dnem inin top

30

T R K Y'. I' . KONOMtSl

lumsal ve ekonomik durum unu konu alan yar belgesel an ve rom anlar yaymlanmaktadr. Bun
larn iinde zellikle M ithat Cemal Kuntayn stanbulu (stanbul: Remzi Kitabevi) saylabi
lir.
m paratorluun gelime dnem inde toplumsal ve ekonomik yapnn ayrntl zmlemesi
iin bkz. Akdag, Mustafa, Trkiyenin ktisadi ve timai Tarihi 1243-1559, 2. cilt, stanbul: Ceiri
yaynevi, 1974 ve ayn tarihinin T rk Halknn Dirlik ve Dzenlik Kavgas, Celli syanlar, An
kara: Bilgi, 1975, zlme srecini incelemektedir. Ayn konuda Tim ur, Taner, K urtulu ve Yk
seli D nem inde Osmanl Toplumsal Dzeni, Ankara: T urhan Kitabevi, (2. bask), 1979 saylabi
lir. Ayn dnem in sermaye birikimi iin bkz. nalck, Halil Capital Form ation in the O ttom an
Empire loum al o f Economic History, C. 29, No: 1 (1969) s. 97-140.
Osmanl ekonomik ve toplumsal gelimesini btnyle ele alan yaptlar arasnda, Akin, Si
na (Yay.) (1988) Trkiye Tarihi III, stanbul: Cem Yaynevi Yerasimos, Stefanos, Azgelimilik
Srecinde Trkiyenin (stanbul, Gzlem, cilt) ilk iki cildi belirtilmelidir. Bu aratrma daha
ok Franszca kaynaklara dayanmakta ve saysal verileri geni olarak iermektedir. Ayn dorultu
da, fakat geri kalmln zl bir zmlemesi iin Cem, smail, Trkiyede Geri Kalmln Ta
rihi, stanbul: Cem, 1982ye bavurulabilir. Ayrca Berkes, Niyazi, Trkiye ktisat Tarihi (stan
bul: Gerek 100 soruda dizisi, 2 cilt) Osmanl ekonomik ve toplumsal dzenini aklamaya yne
liktir. Osmanl toplum dzeninin Asya Tipi olduu ynndeki grler iin bkz. Divitioglu,
Sencer, Asya Tipi retim Biimi ve Osmanl Toplum u, stanbul: Ar yayn, 1982. Bu konuda g
nm ze dek uzanan bir btncl zmleme iin bkz. Kkmer, dris, Dzenin Yabancla
mas Batllama, stanbul: Ant, 1969.
Osmanl toprak dzeninin ayrntl zmlemesi, Barkan, m er Ltfnn almalarnda
bulunabilir: Trkiyede Toprak Meselesi, Toplu Eserleri 1 ad altnda toplad, stanbul: Gzlem
Yaynlar, 1989. Ayn konuda bkz. Cin, Halil, Miri Arazi ve Bu Arazinin M lk H aline D n
m , Ankara: H ukuk Fakltesi, 1969; daha yeni bir alma iin bkz alar, Keyder ve Tabak, Fa
ruk (1998) O sm anlda Toprak Mlkiyeti ve Ticari Tarm , stanbul: Tarih Vakfi.
malat sanayii ile ilgili saysal veriler ve ksa bir deerlendirme iin: Osmanl Sanayii, 1913,
1915 yllan Sanayi Istatistildne baklmaldr (Yayma hazrlayan: G ndz kn, Ankara; SBF,
1970). Osmanl Sanayiinin son dnemi, Sar, m er Cell, Tanzim at ve Sanayiimiz, stanbul:
Maarif Basmevi, 1940ta incelenmitir.
Osmanl ekonomisinin d ilikilerinin gnmze dek en ayrntl incelemesi iin bkz. Pa
muk, evket; O smanl Ekonomisinde Bamllk ve Byme (1820-1913), stanbul: Tarih Vakf
Yurt Yaynlar, 1994. Osmanl ekonomisinin da almas sreleri, son yllarda, iki nedenle ye
niden aratrma ve tartma konusu oldu. Nedenlerden biri, merkez-evre kuram nn giderek
artan etkisi, dieri de lkede 1980 srasnda uygulanan da alma politikasdr. Osmanl d
borlar zerine olduka ayrntl bilgi bulunmaktadr. Bunlar arasnda, Parvus Efendinin T rki
yenin Mali Tutsakl (yaymlayan M uam mer Sencer) Ankara: Bilgi, 1977; Yeniay, 1. H. Yeni
Osmanl Borlan Tarihi, stanbul: 1964, Suvla, Rcfi kr, Tanzim at Devrinde Osmanl Borian , stanbul: 1940 ve Blaisdeil, Donald C. European Financial C ontrol in The O ttom an Empire,
New York: 1929 (1979da Dogu-Bat Yaynevince Trke yaymlanmtr), Thobie, Jacques
(1977) Int^rts et Imprialisme Franais dans LEmpire O ttom an, 1895-1919, Paris: Sorbonne
ve son olarak da Kray, Emine (1993) Osmanlda Ekonomik Yap ve D Borlar, Istanbul: ileti
im Yaynlar saylabilir. Kurmu, O rhan, Emperyalizmin Trkiyeye Giriinde (Ankara, Sava
Yaynlar, 3. bask, 1982) ekonominin da baml durum a gelmesi ve bunun yerli retim gle
rine etkisini Ingiliz sermayesinin Bat Anadoluya girii erevesinde zmlemektedir. Ayn ko
nuda bkz. avdar, Tevfik, Osmanl m paratorluun u n Yan Smrge Oluu, stanbul: Ant.
1970. Aynca bkz. Rathmann, Lothar, Berlin-Badat Alman Emperyalizminin Trkiyeye Girii
(Haz. Ragp Zarakolu), stanbul: Belge Yaynlar, 1982. Osmanlda zlme srecinin dnce
ve ahlak ynleri iin bkz. lgener, Sabri F. (1951) ktisadi nhitat Tarihim izin Ahlak ve Zihniyet
Meseleleri, stanbul: l.. ktisat Fakltesi Yaynlar.

O S M A N L I D A N KA I . AN

3i

mparatorlukta yenileme hareketleri ounlukla Cumhuriyet dnemindeki gelimelerle birit> r|c alnmaktadr. Bu konuda zellikle Kuran, Ahmet Bedevi, Osmanl tm paratorluunda ve
lkiye Cm huriyetnde nklp Hareketleri, stanbul, 1959 ve Lewis Bernard, The Emergence
ut Modern Turkey, Oxford. 2nd. ed. 1968e baklabilir. Ayrca bkz. Steinhaus, Kurt, A tatrk
Hi 11 nil Sosyolojisi (Trkesi, M. Akta) stanbul: Sander, 1973, s. 15-65, Yapt Alman kaynakla
n n dayanmaktadr. Yenileme dnem inin dnce alanndaki gelimeleri iin bkz. M ardin, erif
1 |"'ifi) Yeni Osmanl Dncesinin Douu, stanbul: letiim Yaynlar, Ramsaur, Jr., Ernest E.
|m I lirkler ve 1908 htilli (eviren: N uran lken), stanbul: Sander 1982, (2. bask): Ahmad,
I
Illlhat ve Terakki (1908-1914) (eviren: Nuran lken) stanbul: Sander 1971; Petrosyan,
' ' Sovyet Gzyle Jn Trkler (Trkesi: Mazlum Bayhan, Aye Hachasanolu) Ankara: Bil
en Iv/4 mparatorluun son yllarnn egemen dnce akm Ziya Gkalpin yaptlarnda so
mutlat Trkln Esaslar ve Trklemek slamlamak Muasrlamak, bunlarn bahcalarl 1 htnanl m paratorluundaki yeniden dzenleme abalar iin bkz. Berkes, Niyazi, Trki di* adalama, Ankara: Bilgi Yaynevi, 1973. Ayrca bkz. Parla, Taha, Ziya Gkalp, Kema
lim i vr Trkiyede Korporatizm, stanbul: iletiim, 1985.
t Unal mparatorluumda ekonomik dncenin evrimi iin bkz. M ardin, erif, TrkiK Ik liu d i Dncenin Geliimi (1838-1918) Ankara: SBF Trk ktisadi gelimesi Aratrma
t'n.j i (teksir).
Son olarak, Eldem, Vedat, M tareke ve Milli Mcadele Yllarnda Osmanl m paratorluu
I I mmmlsi, Ankara; Hacettepe niversitesi Trk ktisat Tarihi Semineri, 1973te mparatorluun
"i vlla n ekonomik durum unu saysal verilerle aklamaktadr. m paratorluun son yllarn
d dii-adi gelime konusundaki grlerin ve politikalarn ok ayrntl ve derinliine bir incele
nil o i\t bkz. Toprak, Zafer, Trkiyede Milli ktisat (1908-1918), Ankara: Yurt Yaynlar,
l in,' n p rak 'n (1995) Ittihat-Terakki ve Devletilik, stanbul: Tarih Vakf Yurt Yaynlar devlet. uygulamalar ele alyor. Ayn konuda bkz. avdar, Tevfik; Trlyede Liberalizmin Douu,
l-ulul; Uygarlk Yaynlar, 1981. Ayrca bkz. Boratav, Korkut; k n , G ndz ve Pamuk, ev
ki 1 'Osmanl cretleri ve Dnya Ekonomisi, 1839-1913, Yapt, 4, 1984, s. 62-75; Eldem, Ed
in m i 1997) "stanbul 1903-1918:A Quantitative Analysis of a Bourgeoise Boazii Journal, Re
view nl Social, Economic and Administrative Sciences, 11/1-2, ss.53-98; Kazgan, Haydar (1997)
1 iiimtiilTdun Cumhuriyete Bankaclk Tarihi, Istanbul: Trkiye Bankalar Birlii belirtilmelidir.
t isn.ml ekonomisinin son dnemlerine ilikin saysal veriler, evket Pam ukun yaymcl
( diolgl) altnda DE tarafndan yaynlanyor. DlEnin 1995te balatt bu Tarihi statistikler
*'i 1 , veri eksikleri ve gvensizlii ortamnda, ok olumlu bir katk saylmaldr. Aralarnda OsIII mil Dcvlctinin lk statistik Yll 1897nin de yer ald (DE,1997) bu dizide Osmanlnn d
o. ui'l (evket Pamuk), sanayi (G ndz kn), nfis (Cem Behar) ve tarm istatistikleri (Tev
lit itli an) yaymlanmtr.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Asya Tipi retim Biimi
Osmanl toprak dzeni, toprak mlkiyeti, topran kullanm biim leri
ve bunlarn evrimi
Osmanlda y a b a n a zel sermayenin kullanm
Osm anl eitim dzeni

III.

Kurulu Yllan
Istikll-i tm iin u dstur var:
Hkimiyet-i Milliye, hkimiyet-i iktisadiye ile
tarsin edilmelidir. Bu kadar byk gayeler, bu
kadar mukaddes, azametli hedefler(in)... tahakkuk-u tmmnt temin iin yegne kuvvet, en
kuvvetli temel iktisadiyattr.
M . Kem al A TA T R K

A. GR
Osmanhdan Cmhuriyete gei, Birinci Dnya ve Kurtulu Savalar sonucu oldu.
Bu blmde, gei dneminin ve Cumhuriyetin ilk on ylnn ekonomik gelimele
ri ve bunlara ilikin yan konular ele alnacaktr. Kurulu yllan dediimiz bu d
nem, zellikle ekonomi politikasnn balca ilkelerinin belirlenmesi ve yeni kurum
sal ve yasal dzenlemeleriyle daha sonraki gelimeleri belirleyici niteliktedir. Olaa
nst koullarda, ekonomik ve toplumsal deimenin hz kazand, mlk edinme
ve sermaye birikimi srelerinin deiik boyutlar ald ve bu gelimelerin yeni ku
rumsal dzenlemelerle tamamland bu dnem, ileri dzeyde bir yeniden dzenle
me ya da yaplanma dnemidir.
Bu nedenle almann yntemi bakmndan bu blmde bir deiiklie gidil
mektedir. b r blmlerde sermaye kaynaklan Giriten hemen sonra ilk sray
alrken, yalnzca bu blmde, ilkelerin belirlenmesi alt blm ne yer verilmekte
dir. nk bu ilkeler, dnemin ve sonrasnn gelimelerini belirleyici niteliktedir.

B. LKELERN BELRLENMES
1. Trkiye ktisat Kongresi: zmir - 1923
Kurtulu Savann banda, Erzurum ve Sivas Kongrelerinde, ekonomik bam
szlk zlemi dile getirilmi, Mustafa Kemal yapt konumalarda ayn konuyu i
lemiti. Kurtulu Savandan sonra ekonominin alaca biim ve yn, Lozan Bar
grmelerinin kesintiye urad bir dnemde, ubat 1923te zmirde toplanan
Trkiye ktisat Kongresinde temel nitelikleriyle belirlendi.
^
ktisat Kongresinin balca iki amala topland sylenebilir. JBirincir, tccar,
ifti, sanayici ve ii kesimlerinin kendilerine zg sorun ve isteklerinT'bir btn-

K UKl l l . l J YU, I . AH

33

lik ifdc belirlemek; bu isteklerin siyasal ynetim tarafndan bilinmesini salamak.


kincisi de> yabanc sermaye evrelerine ekonominin gelecekte alaca biimi ya da
nitelii aklamak. Bir baka adan bakldnda, kongre ile ynetici kadronun i
v d sermaye kesimlerine gvence vermek istedii sonucuna varlabilir.
ktisat Kongresinde ulusal btnleme anlaynn ekonomik alanna tanmas
kr-.inkcs egemendir. Denilebilir ki/Ekonomide ulusalclk br gr ve nerilerin
(nitelini oluturan tek belirleyicidir/fcongre, kararlarndan da anlalabilecei gibi,
l'.i'ln ein ekonomisinde tek e olarak, szce, rk bir ierik yklendiine ilikin
m belirti olmamakla birlikte, Trk alr. Baka bir deyimle, iktisat Kongresinde
Kt t tk Savan gerekletiren elerin ulusal kimlii, ekonomik alanda da so
mutlatrlmak istenmitir. Kongrede benimsenen Misak- ktisadi Esaslar (Ekono
mik Anlamann lkeleri)nda Trkiye halknn tutum ve davranlar konusunda
g ve ilkeler yer almaktadr. Kongrenin 1135 delegesinin mttefikan tespit ve
kabul ettii ilk 12 maddede Trk ulusunun bamszl, egemenlii, meclis ve h
kmetine ball vurgulanmaktadr. Trklerin ok alt, kendi rettiini (yerli
m,l) kulland; bilimsel ve teknik gelimeleri benimsedii, alkan ve drst, nlih artndan yana olduu; doal kaynaklarn kendi kar iin kullanmak istedii;
yabanc sermayeye lkenin yasalarna uyduu srece kar olmad; arac ve tekel
ine k.r kt; ve farkl snf ve mesleklerde bulunanlarn birbirlerine sevgi ile
bal olduklar dile getirilmektedir.(1)
Kongreye, tccar, ifti, sanayici ve ii kesimlerinin delegeleri katlmtr. An ak delegelerin seiminde belli bir l ya da kural gzetilmemi, birok sivil-asker
bookat delege olarak kongreye anlmtr. rnein yazar Aka Gndz, kongreye
tys Kongre Bakanlna seilen General Kzm Karabekir de sanayici temsilcisi
ol..k katlmt.
Drt grup arasnda kongreye en hazrlkl ve rgd biimde katlan tccar
gbydu. Kongreden nce stanbulda bir Milli Trk Ticaret Birlii kurulmu ve
ivll raporlar hazrlayarak grlerini oluturmutu. Ticaret grubunun kongrece
benimsenen ilkeleri (134 madde) balca u noktalarda toplanyordu:
I lkmetin de ortak olaca bir ticaret ana bankas kurulmas; kambiyo ve
Hirsa ilerinin dzeltilmesi, Cuma gnlerinin herkes iin resmi tatil gn ol
mas; madenler ve ormanlarla ilgili yasalarn; deniz ticaretinin, ticaret ilerinin
ve gmrk ilemlerinin yeniden dzenlenmesi; tekellerin kaldnlmas; ticaret
odalarnn dzenlenmesi; d ticaretin, ortaklklarla ilgili yasa hkmlerinin
dzeltilmesi; iktisat eitimine nem verilmesi ve gelir vergisi, ulatrma ve ha
berleme alanlarnda ticari ilemlere kolaylklar salanmas.
Ticaret grubu ayrca yabanc sermayenin hangi koullarda kabul edileceini be
lli u n ilkeler gelitirmi ve bunlar kongrece benimsenmiti; yabanc sermayeye ka
nisiz kalnamazd; ancak bunun lke yasalarna bamll salanmalyd. Bir ba
la deyile yabanc sermayeye ayrcalk tannmamalyd. Kongre ayrca hangi koul
lanl yerine getirilmesiyle yabanc ortaklklarn Trk saylacam belirliyordu.
II I

34

T RKY E EKONOM S

ifti grubunun (96 madde), tccar grubu gibi rgtl olmamakla birlikte lke
nfusunun, o gnlerde yzde 80 dolaynda bir blm n temsil ettiklerinden, say
sal arlklar fazlaydk iftiler aarn ve ttn tekelinin (Reji) kaldrlmasn; tarm
kredisi olanaklarnn artrlmasn; gvenlik sorununun zmn istiyordu. Aynca
ulam, ormanclk, tarm, makine ve., aralar ve eitim konusunda kendi karlar
dorultusunda jstem lerdebulunuyordu.
Sanayi Grubu (24 madde) gmrkler yolu ile sanayiin d rekabetten korun
masn; makine ve ara dalmnda vergi bakl salanmasn; Sanayiin Teviki
Yasasnn yeniden dzenlenmesini; sanayi bankas kurulmasn; sanayi eitimi ve
.sanayi odalarnn dzenlenmesiyle ilgili ilkeleri dile getiriyordu.
ii (o gnlerde Arapa amele szc kullanlmaktayd) Grbu (34 madde)
ile, gnlk alma sresinin 8 saatle snrlandrlmas; cretli izin; toplumsal g
venlik nlemleri; hastalk, doum, evlenme yardm ve sigorta salanmas; i gven
lii; yeni alacak tm ilerin Trldere verilmesi; 1 Mays gnnn ii bayram ol
mas g ib f dzenlemeler istiyordu. Aralarnda kadnlarn da yer ald i Grub u nun, zellikle cretlere ve alma koullarna ynelik istemleri tccar ve sanayi
c i gruplarnca benimsenmedi.
Sonu olarak, ktisat Kongresinde zel giriimciliin canlandrlmas ve bunun
iin, kredi olanaklarnn ve eitim, ulatrma, haberleme gibi altyap ve teknik hiz
metlerin hkmete salanmas; gerekli yasal dzenlemelerin yaplmas ngrl
yordu. Btn bu istemleri her grup kendi karlar asndan dile getirmiti. Ksaca
ktisat Kongresinde, Osmanldan devir alnan ekonomik yap, ulusalc bir anlay
la onaylanyor ve ekonomik faaliyetlerin etkinlik kazanmas iin yasal ve kurumsal
dzenlemeler ngrlyordu.

2. Lozan Ban Anlamasun Ekonomik Hkmleri


Lozan Bar Anlamas, da bamll daha nce belirtilen ekonominin d iliki
lerinde yeni dzenlemeler getiriyordu. Lozanda Trkiyenin amac siyasal ve eko
nom ik bamszl tm eleriyle salamak biiminde zetlenebilir. Lozan Bar
Anlamasnn Ekonom ik ve mali hkmlerinin olaanst bir biimde Trki
yenin yararna dzenlendii deerlendirmesi, o gnn koullarnda bir abartma
saylmamaldr.
Lozanda zerinde durulan ekonomiye ilikin balca konular unlardr: 1. Kapitlasyonlarm kaldrlmas, 2..Yabanclara verilen ayrcalklar sorunu, 3. Osmanl
borlar, 4. Gm rk dzenlemeleri, 5. Sava zararlar, 6. Nfus deiimi, 7. Musul
sorunu.
Osmanl mparatorluunun kuruluundan balayarak, yabanclara tannan
ekonomik, ticari ve yasal ayrcalklarn tm ne kapitlasyonlar denilmekteydi. Bi
rinci Dnya Sava banda Osmanl Devleti kapitlasyonlar tek yanl olarak kal
drdn duyurmutu. Lozanda kapitlasyonlar uzun tartmalardan sonra tm y
le kaldrld. Yabanc uyruklu ortaklklar ve kiiler, lkenin yasalarna gre faaliyet
gsterecek, yasalar da yeniden dzenlenecek ve zellikle yarg gvencesi salana
cakt.

K U I U M . U Y I I.I.A It I

35

Yabanclara tannm olan bir baka yetki de kabotaj hakkyd ve Lozanda kalln llj/l tkiyede deniz ulam yetkisi yalnz Trk gemilerine tannd. Bunun so
mu nlaak bir taraftan ulam olanaklarnn yetersizlii tama cretlerinin art
m y al, dier taraftan da yabanc sermayenin lkeyi terk edii hzland/3] /
l/.da Osmanl kamu d borlarnn, mparatorluun Sava ncesi toprakr
lt at.snda oransal dalm ilke olarak benim sendi/4* Lozan Anlamasnm yiilgr girdii tarihte toplam bor 129,4 milyon lirayd. Bunun da 85,6 milyprti
Itlkyf'i payn oluturacakt. Trkiye ylda 5,809 milyon lira deyecekti. Lozan
Al.>asna gre deme 1929da balayacakt. Ancak daha sonra, 1928de Uluslar
|n|i|ulgu (Cemiyet-i Akvam) aracl ile Trkiyenin bor demesi yeni ilkelere
lililliud: Trkiye, Osmanl borlarndan 1912 ncesi olanlarn yzde 62sini; 1912
iii.isi doanlarn yzde 79unu deme durum unda brakld. Grmeler, 1933
ylm kadar srd. Sonunda Trkiyenin 8 milyon altm Hra (ylda 700 bin lira ol
mak tl/ere) demesi karara baland. Trkiye bu borlar 1954 ~Maysnda tam a
myla demi bulunuyordu/5*
t iirk tarifeleri, Lozanda en nemli tartma konularndan biriydi. Sonun
da, I kiye, Osmanl lm paratorluunun 1 Eyll 1916 tarifesinin be yl sreyle y lllikle kalnas grn benimsemek durum unda kald. Bunun sonucu olarak
lalm ve dsatmda, baz olaanst durum lar dnda herhangi bir dzenlemeye
gidilemeyecekti.
Ntlls deiimi, Trkiye ve Yunanistan arasnda nemli bir sorun oldu. Anla
maya gre 10 Ekim 1918de, stanbulda yaayan Rumlarla Bat Trakyada yaayan
I ikle dnda kalan Rumlar Trkiyeyi, Trkler de Yunanistan terk edeceklerdi.
*mm,iti 1 milyon 300 bin dolaynda Rum Yunanistana, 400 bin Trk de Trki
ye'ye g etti. Bu durum , kentli nfusun azalmasna; ekonominin nitelikli igc
m myla karlamasna neden oldu.
Musul Sorunu, znde, petrol karlar ile ilgiliydi ve Lozanda bir sonuca baIrtiiMia<l. Daha sonra 0 9 2 6 da) Uluslar Topluluunun aracl ve Ingiltere'nin
hnk-.yl. Trkiyenin yllk petrol gelirlerinin yzde 10unu 25 yl sreyle almas
biimimle bir anlamaya varld.
lklis.it Kongresi kararlar Lozanda elde edilen sonularla birletirildiinde eko
nomik gelimenin Cumhuriyet dneminde alaca biim ya da ekonomi politikas
nn ilkrleri aldk kazanmaktadr. Daha sonraki yllarda gerekletirilen ve hemen
lamam Handan alnan yasal dzenlemelerle ekonomi politikasnn yasal ya da kumiil erevesi tamamlanacaktr.
huriyetin kuruluundan balayarak geen ilk on ylda, genel ekonomi po^
nikasnn ktisat Kongresinde alnan kararlar ve Lozanda belirlenen snrlamalar
iy ve.sinde kald sylenebilir. Bu dnemde, genellikle liberal bir ekonomi po
litikas izlendii gr yaygn olmakla birlikte, bunu klasik anlamda, devletin ekoII.miye dorudan karmamas anlamnda deil, dier dnemlerle karlatrldn
da va ila greli olarak geerli saymak daha doru olur. Gerekten, snai rnlerin
dalm ve ticareti alannda kurulan tekeller, sanayii tevik giriimleri ve zellikle
I. myollar bata olmak zere yrtlen yaygn kamulatrma ilemleri, bu d-

36

TH K Y I ! K K O N O M S

/nem de de hkm etin ekonomiye etkin bir biimde kartn gstermektedir. D' nemin i ve d koullar ve yeniden dzenleme giriimleri dnlrse bu politi^ kann bir zorunluluk olduu anlalr.
\

3. Yenilemenin Btnl(6)
Cumhuriyet dneminin ekonomi politikalarnn anlalmas iin dneme damgas
n vuran kkl deiim ya da devrim giriimlerine deinmek gerekiyor. C um huri
yet, gerekte, yllarca bir varolma sava veren toplum un gelecei nasl olacaktr so
rusunun anlaml ve olumlu yantdr, denilebilir. Ar bunalmlara kar gsterilen
toplumsal tepkiler, ya eskiye dn zlemi biiminde ya da daha ada ve ileriye
ynelme biiminde olur. Cumhuriyet ileriye doru deiimi simgeler.
Cumhuriyetin yenileme anlaynn btncl olmas iki anlama geliyor. Birin
cisi, Cumhuriyet, zellikle eitim ve yarg alanlarndaki uygulamasndan da kolayca
izlenebilecei gibi, Osmanlnm tersine, eski ve yeni yaplar birlikte yaatma gibi
bir tutum sergilemez, yeni ve ada olan daha da gelitirerek uygular. kincisi, ye
nileme, toplam adr, yani ekonomik ve toplumsal yaamn tm elerini ierir.
Cumhuriyeti yenileme anlay, yeni harflerden giyim kuama, tart ve l ara
larndan saat ve takvime, dil birlii ve tarih bilincinden kltr ve sanata, insan ya
ratcln ve ilikilerini ieren tm alanlar kapsar.
lk bakta Cumhuriyeti yenilemenin kaynann d dnyadaki gelimeler
karsnda alnan nlemler olduu grlr. Gerekten de Osmanldaki yenileme
giriimleri de bir nlemler dizisidir. Ancak, Cumhuriyet ile birlikte niteliksel bir
byk farkllk sz konusudur: d basklara kar k ilk kez ulusal bir ereveye
oturtulmaktadr. Bu nokta, 1940lara dek sren dnemin ekonomi politikalarnn
anlalmasnda kilit ilevi grr.
Cumhuriyetim ulus devleti, azgelimi bir ekonomik yap zerinde oluturul
maktayd. Bu nedenle de, ncelikle giderilmesi gereken ekonomik yetersizliklerdir.
Yenileme sreci, ekonomik gelimeyi salamak zere, yasal, kurumsal ve kltrel
ynleriyle tastamam olmalyd. Sermaye birikimi sreleri; igcnn geliimi, ya
sal dzenlemeler ve bunlarla birlikte kuramlarn oluturulmas bir ulusal btnlk
iinde yrtlmeliydi.
Cumhuriyet ekonomisinde, kurumlama, insana nem verilmesi ve retimin
ulusall ana dayanak noktalardr.
Kurumlama, yalnz kamu ynetim birimlerinin yeniden yaplanmas deil,
bunlara bal ya da zerk kuramlarn oluturulmas; rnein, meslek oda ve birlik
leri, Merkez Bankas, sonralar Hfesshha Enstits ve Halkevleri, Dil ve Tarih
Kuramlar vb. yenileme gereksiniminin zorunlu kurum landr. Cumhuriyet iin
ada, nitelikli insan nemlidir; yasalar karsnda kadn-erkek eitliine, zellikle
de seme ve seilme gibi siyasal katlma ve eitime verdii nem, znde, yaratc,
bamsz dnm e becerisine sahip, retken ve kendine gvenen insan zleminin
bir yansmasdr, denilebilir. Toplumsal ve bireysel zgven, retimle, giderek daha
nitelikli retimle kazandr. Bu nedenle Cumhuriyet ekonomisi, znde ulusal re
time ve yerli rnn kullanmna dayal bir dnsel temelden yola kar. Zorunlu

K U K U I . U Y U . 1.AKI

37

ululadka yabanc sermayeye ve tketim mallarnn satn alnmasna olumlu bakl


ma/
t amluriyet dneminin ekonomi politikas anlaynn ok nemli bir esi de
devirtin toplumsal snflar karsndaki konumudur. Devlet, kendini her trl kar
uluma ya da snfa eit uzaklkta tutmaya zen gsterir; byk toprak sahipleri
nin, it, ve d ticaret ya da bir baka sermaye kesiminin kuatmas altnda kalmaz;
lumlaulan olabildiince ayr ya da kendiliinden ileyen (otonom ) bir zellik tar.
oplmsul snflar arasnda dayanmay veri alan bu devlet anlay, ekonomi polillkftli gnlk karlardan ok uzun dnemli ve retimi artrc zellikler tatum. olanak verir. Bir sonraki blmde ele ahnacak olan devleti sanayileme ahat d. bu erevede alglamak gerekir.
t mhriyet ekonomisinin, sonralar ou kez gzard edilen bir zellii de,
Mumoni politikas uygulamalarnn (ve br kurumlamalarn) olabildiince en
llcl bilimsel ve teknolojik incelemelere dayandrlmasdr. Hemen her ekonomik
V* k timsal yenileme, dneminin en ileri bilimsel hazrlklarna ya da yaplabilir
lik slt>nalarna dayandrlm, uygulamaya bundan sonra geilmitir. Bu zenin
gnlet ilmesi, yalnz ekonomik etkinlik asndan deil, kurumlama ve uzun d
nemli gelime asndan da nemlidir. Ulusal gelime iin, tam bir kiilikli ve ba5Iiiinu yaklamla ve hibir nyarg ya da yanl tutum alnmadan olabildiince tm
iiliimcl ve teknolojik olanaklar kullanlmtr. Gerektiinde ABDli uzmanlar allllif, kimi zaman Sovyet ya da Alman ya da Fransz teknik ve bilim insanlarndan
yut'i lulm; ayn anlayla, ok zorunlu ya da kanlmaz durum larda bor ahnllltyl Oiversitenin Nazi Almanyasndan ayrlmak zorunda kalan bilim insanlalu a kurulmas bunun somut rneklerinden biridir.
lkelerin belirlenmesi balamnda bir noktaya daha deinilmelidir. Cumhuriyet
ynetimleri, ulusal retime y a d a yerli mal kullanmna nem verirken, ulusal tu
lum yu da tasarrufu da zendirmeyi balca amalar arasnda saymaktadrlaj/Ekonmk byme ve gelime iin ulusal retimin~olabildiince byk bir blm n
tMai l etmek, sabit sermaye yatrmna dntrerek yeniden retim amacyla
lullumak, ekonomi kuramnda bile ok ak-seik biimde egemen gr zellii
kullanmadan nce, Cumhuriyet ynetimlerince nemle vurgulanm ve uygulama
i* dorultuda olmutur.
amhuriyetin zerinde dnlmesi gereken ilkesel zelliklerinden biri de barif Hitamnn srdrlmesi abalardr. Yllar sren lm-kalm savalarndan sonra
Ifl onyllarda, barn korunmas ve zellikle de eskiden dm an olan komu lkelrle tmyle bar ilikilerin kurulmu olmas, toplumsal, siyasal, ekonomik ve
kltrel alanlarda gerekletirilen devrimlere altyap hizmeti grmtr, denilebilir.

( i. SIRMAYE KAYNAKLARI
mluriyetin kuruluuna kadar geen on yl sava yllardr. stelik bu, sradan
bu vva dnemi deil, bir var olma kavgasdr. Savalar retimi olumsuz ynde et
kilemi, retim kaynaklarnn azalmasna neden olmutur. Ayn srete speklasyo

THKYI' . I KONOM S

na dayanan kazanlar hzla artmtr. Bu durum retimin ve dalmn azalmasnn


doal sonucudur.
Sava srasnda altn ve dviz fiyatlar yzde 700 artmtr. Ayn durum dier fi
yatlar iin de geerlidir. Geinme indeksi 1914 _= 1.00 alnrsa,. 1920de 14(16;
1922de de 999 olm utur.(7) Ayn dnemde^konom im n-helkem iini oluturan ta
rmsal retim yar yarya azalmtr. Tarmsal retim dleri, bir ksm dsatm
mallar ve hayvanclkta daha fazladr. retim dlerinin madencilik ve sanayide
de grld sylenebilir.(8) Sava ncesi be ylda (1909-1913) toplam 113 ano
nim ortaklk kurulduu halde, 1914-1918 yllarnda toplam 123 anonim ortaklk
kurulmu olmas ve bunlarn byk ounluunun ticaret alannda faaliyet gster
mesi dnemin ekonomik koullarnn ilgin bir gstergesidir.^
Sava dneminde nemli bir gelime de, ticaret ve sanayi alannda, Trklerin
giderek artan oranda aznlklarn yerini almasdr. stanbul Ticaret Nezaretinde
(Bakanlnda) grevli bir Macar memur, Trklerin, savatan nce ticaret ve sana
yiye katlma orann yzde 10un altnda tahmin etmi; sava sonrasnda ise sava
milyonerlerinin byk bir yzdesini Trklerin meydana getirdiini, nceleri bo
oturan birok kimsenin hkmet himayesi altnda ticarete atlp zengin olduklar
n^ belirtmitir.00) Sava srasjnda, zellikle sivil-asker memurlarla bir ksm byk
toprak sahibi Trklerin, ticaret alannda aznlk ve yabanclarn yerinPatmalar,
ulusal ticaret sermayesinin geliimini hzlandrm ve milli tccar rgtlerinin
kurulmasna yol amtr.
Sava gereksinimlerini karlamak iin, vergiler artrlm ve yeni vergiler konm utuj/B ununla birlikte, kamu gelirlerinin nemli bir blm - kaldrlncaya ka
dar - aar ve tuz, ttn gibi tekel mallar gelirlerinden olumaktayd.01) Kurtulu
Sava srasnda, olaanst nlemlere bavurularak halktan para ve rn topland
bilinmektedir. Ek olarak, Osmanl Dyun-u Umumiyesinin gelirlerine ve Reji
idaresinin ttnlerine el konulmu ve Osmanl ve Ziraat Bankalarnn her birinden
bir buuk milyon lira alnmt. Kurtulu Sava srasnda Sovyetler Birliinden si
lah, ara-gere ve bir milyon (altn) lira salanmtr. Hindistan Mslmanlarnn
yardm olan 300 bin altn lira geici olarak mliyeye devredilmi, daha sonra bu
parann 250.000 liras I Bankasnn kurulu sermayesinin nemli bir ksmn olu
turmutur.
ava yllarnn a<=l nemli ykm insangc alannda oldu. Savalar (zellikle
anakkale ve Sakarya) lkem n eitdmirinsangcnn byk lde kaybna yol
at. Ayn durum dier alanlar iin d e geerlidir. Ek olarak savalar srasnda ve
sonras dnem de aznlklarn lkeyi byk lde terk etmek zorunda kalmalar ve
nfus deiimi, nitelikli igc sorununu daha da arlatryordu.
Kurulu yllarnn sermaye birikimi konusundaki gelimeleri, daha ok kararl
bir ortam- yaratma ye bunun gerektirdii kurumsal dzenlemeleri salama, biim inde zetlenebilir. Nitekim hkmet, para miktarn artrmam, kamu harcama
larn gelirlere eit tutmaya alm ve zellikle bu konuda kesin denetim biimleri
gelitirmitir.02) Yabanc sermayenin de giderek artan biimde lkeyi terk ettiyd
nlrse, C um huriyetin ilk on ylnn sermaye birikimi ynnden az hareketli ol-

KU K U I . U Y I L L A RI

39

dl omaa varlabilir. Bu erevede, kamu mliyesi ve para ve bankaclk koMtl'i imLki gelimelere ksaca deinilmelidir.
Vi'i ilet snrl olmakla birlikte, kamu mliyesi alanndaki gelimeler Tablo
III l'lr izlenebilir. Buna gre, dnemin kamu mliyesine egemen olan anlay(
"iMik bile" amacna ulalmasdr. Ve giderek bu sonuca ulald grlmektedir.
Kamu gelirleri alannda nemli bir nitelik deimesi dikkat ekicidir. Kamu geIIU'I lule dolayl vergiler arlkl durum dadr. Gelimede, aarm kaldrlmas etkili
Hmof'i da bu nemli bir vergi politikas deiimidir. Dnem srasnda, 1929a kaU gmrk vergilerinin de snrl kald gz nnde tutulursa, kamu geWlerinin
l, mum, eker gibi temel tketim mallarnn satndan saland, ya da bu mal
Itlll kullanclarna yklendii sonucuna varlabilir.
Illcnin ulusal gelir iindeki pay giderek artmakla birlikte, ak harcamaya gi
dilmediinden genel fiyat dzeyi kararl kalmtr.
TABLO : III.l. Kam u Mliyesi Verileri, Toplam Krediler
ve Toptan Eya Fiyatlar (TEF) ndeksi, 1923-1932
(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)

Ccncl Bte
Gerekleen
Gelir
Gider

Ak(-)
Fazla(+)

Bte
Gideri
Dolayl Dorudan KUG
Vergiler Vergiler Oran

TEF
Toplam ndeksi
Krediler 1914 = 100

|9M
|9J4
mn
|97h
1**27
l'i.H
I9J9
19 K
|9 I |
19 1J

111,3
138,4
170,7
180,2
201,6
223,7
224,2
217,5
185,5
214,4

Nnllar :

1. Meller, Kari, (Trkiyede Nakit stikraz ve Bir Merkezi hra Bankas Tesisi Hakknda MUtalaaname, Tekeli ve lkin, 1929 Dnya Buhrannda... a.g.e. iinde, s.
594tc) 1922-1930 dnemini kapsayan bte saylar vermektedir. Ancak orada be
lirtilen saylar, bunlardan olduka farkldr.
2. Dolayb vergiler yerel ynetimlerce alnan vergileri de kapsadndan vergi toplamla
ryla bte saylan arasnda tam bir uyum bulunmamaktadr.

Kaynak:

Genel Bte: Maliye ve Gmrk Bakanl Bte Kesin Hesap Kanunlar, c. I. Ankara,
1992.
Vergiler, Ulusal Gelir ve Fiyatlar: Bulutay, Tezel, Yldrm, Trkiye Milli Geliri (1923
-1948), Tablo 8.4Ave9.10.
Krediler Akg, ztin, Cumhuriyet Dneminde Bankaclk Alannda Gelimeler, An
kara, 1971, ss. 69-71.

105,9
131,6
202,3
172,5
199,1
200,8
212,8
210,1
207,5
212,0

+ 5,4
+ 6,8
-3 1 ,6
+ 9,1
+ 2,1
+ 22,9
+ 11,4
+ 7,4
-2 2 ,0
+ 2,4

90,6
117,3
130,6
143,0
157,4
172,0
179,4
166,8
138,4
132,4

8,1
8,6
12,3
12,8
15,1
15,6
15,3
13,8
17,6
34,4

11,1
12,9
13,3
10,4
13,5
12,3
10,3
13,3
14,9
18,1

27,9
63,5
54,4
95,2
105,1
129,1
124,1
120,0
123,3

1278
1 343
1 413
1 465
1452
1 491
1 513
1 152
987
848

Kumu giderleri iinde zellikle milli savunma, haynrlylk (demiryollarnn yalumul.rdan satn alnmas ve yeni demiryolu yaptrlmas) v t i ve (1929dan son
ra) d bor demelerinin nemli bir yer tuttuu anlalmaktadr1'3^. Gerekten de

40'

TRKYE EKONOMS

yllarda bteden yaplan bayndrlk harcamalar, ylda yzde 10-15 dolaynda


deien bir pay ile devlet borlar ve savunma harcamalarn izlemektedir. Bu olgu,
Kurulu yllarnda bayndrla, daha dorusu altyapya verilen zel nem in bir
gstergesidir. Genel bte harcamalannn ilevsel adan cari, yatrm ve transfer
harcamalar olarak ayrld ve verilerin var olduu 1927 ve sonras dnemde, bun
larn srasyla, 65-75, 15-17 ve ljO-15. dolaynda olduu grlmektedir. Sermaye te
kili ve transfer harcamalar olarak adlandrlan son kesimin ok nemli bir bl
m n i bor demeleri oluturm aktayd/14)
Bte yatrm harcamalarnn nemi bunlarn yapld kesimde ve buna ba
ml alanlarda ekonomik gelimeye olan etkisiyle orantldr. Dnem sresince,
zellikle demiryollarna nem verildii, yeni demiryolu yapmna gidildii bilin
mektedir. Ancak demiryolu yapm yabanc ortaklklarca yrtldnden, yaplan
demenin yzde 50 gibi bir ksmnn yurtdna aktarld ne srlm tr/15) Bir
baka deyile, kam u yatrm harcamalar bayndrlk, inaat ve benzeri altyap alan- i
larna yapldnda bile bunun malzeme ve insangc girdileri yerli salanamad j
lde lkenin kaynak kayb kanlmazd.
I
zetlemek gerekirse, Cumhuriyetin ilk on ylnn kamu mliyesi alanndaki,1
gelimeleri, kamu gelir ve giderinin denkletirilmesi ve bunlarn denetiminin kesin
kurallara balanmas ilkelerine dayanmtr. Gelirlerin iinde dolayl vergilerin pay
artmtr. Harcamalarnsa, i ve d bor demeleri, demiryollar, merkezi yneti
m in oluturulmas ve buna bal alanlara yapld sylenebilir.
Savan yaratt kaynak sorunu, altn para yerine kt parann kullanm so
nucunu dourmutu,/Ancak kt parann karl olan altnlarn, Almanya ve
Avusturya-Macaristann elinde bulunmas ve bunlarn anlamalarla ngiltere ve
Fransaya devredilmesi sonuc/ ^ u m h uriyet hkmeti karlksz kt parann kul
lanld bir ortam buldu. Buna karn Cumhuriyetin ilk on ylnda para miktar
artrimad; bir oranda azaltld: 1923te 161 milyon TL olan para miktar 1925te
161. 1927de 153 ve 1929da 159 milyon TL dolayndayd/16) Bu durum da para
nn deeri, hkm et karmad lde, i ve d piyasa koullarnca belirleniyor
du. O dnemde, altn ve gm de para olarak kullanldndan parann i payasada madensel paralar karsnda deeriyle yabanc paralar karsndaki deerinin
korunmas gerekliydi. Hkmet para deerini koruyacak yasal yetkilerden yoksun^du ve bunu piyasa koullarna brakmak durum undayd. D ticaretin. ak vermesi
sonucu. h.ULdnem de T L n ia yabanc paralarla deiirn deeri ylda yzde 4 ora
nnda bir azalma .gsterdi. Ayrca, TLnin deiim deeri dalm ve dsatmn
mevsimlik durum una gre yl iinde yzde 30 dolaynda bir dalgalanma gsterebi
liyordu. Ek olarak dnem banda, ylda ortalama yzde 4 dolaynda bir fiyat art
o ld u /,7)
Para konusunda^ hkmetin gerekli yetkilerle donatlmas, 15 Haziran 1930da
1715 sayl yasa ile Merkez Bankasnn kuruluu sonucu saland/18) Bankann ser
mayesi, 10,5i denmi 15 milyon TLsyd. Hisseleri, A (hazine), B (Kamu Banka
lar); C (dier banka ve irketler) D (zel ve tzel kiiler) gruplarna ayrlmt ve
tmyle yerli sermayeden olumaklayd. Banka, banknot miktarn dzenleme, faiz

KU K U I . U Y I LLA RI

41

vr skonto oranlarn saptama, para piyasasn denetleme ve parann kararlln


lit/c ve hkmetle birlikte salama gibi ilevleri stlendi. Bankann bir grevi de
dviz denetimiydi. Bankann ilevleri 1938de yasada yaplan bir deiiklikle kamu
km ullarnn finansmann salayacak biimde geniletildi.
.. . <D
Ayn dnemde karlan Trk Parasn Koruma Kanunu, iki ynyle nemlidlt Birincisi, TLnin yabanc paralar karsndaki fiyat, yani^dviz kuru, hkmet
malndan saptanacakt.. kincisi de, dalm (ithalat), tmyle hkm etin iznine
bal olacakt. Bu ikili koruma nlemi aslnda birbirini tamamlyordu ve Byk
Bunalm nedeniyle pek ok gelimi lkenin de bavurduu nlemlerdi. Kald ki,
yunann dalm izne balayan hkmleri, yerli sanayiin d rekabet karsnda ko
nulmasn da salayacak bir temel oluturuyordu. Trk Parasn Koruma Kanunu
|9HI)li yllarn ortalarna dek yrrlkte kald; bu yasa erevesi iinde karlan
"tebliler ile dviz ve dalm ilemlerine ilikin politikalarn dzenlenmesi yoluna
gidiliyordu.
Bankaclk alannda nemli bir gelime Osmanl dneminde olduu gibi blgeW bankalarla birlikte, uzmanlama ilkesine dayal, devlet desteinde ulusal ban k a-1
Unu kurulmas ve geliimidir. Bu sre bir yandan dank sermaye kaynaklarnn
Itpltamasna dier yandan da ynetim dzeyinde siyasal kadrolarla tccar, ta
nm 1 ve sanayici kesimlerin bir araya gelmesine olanak vermekteydi.
Bu dnemde banka kredilerinin toplam miktarna ait veriler bulunm am akta
dr. Baz tahminlere dayanlarak bunun 200-225 milyon TL dolaynda olduu syMifhilirse de bu alanda daha ayrntl aratrmalara gereksinim vardr.(l9) nem li
uli, kredi miktarndan ok, Cumhuriyetin ilk on ylnda bankacln da ulusal
Mitku lk ynnde gelimesidir. Srecin o dnemdeki en baarl rnei T.
ttllkiMdr.(20)
tinluriyet kurulduu nda, daha dorusu 1924te, yabana sermayenin denetipilitl' yedi demiryolu ortakl, alt maden karma yetkisi, 23 banka, 12 sanayi gjrllb.u, 35 ticaretle uraan ortaklk ve 11 belediyelere hizmet veren ortaklk olduu
iip srlm tr/21
)
Bu noktada ayrca dnem sresinde yabanc sermaye sorununa deinilmesi gelakiyt'icnel kannn tersine incelenen dnemde lkeye bir lde de olsa yabanc
? uye girileri olduu anlalmaktadr. Ancak Osmanl dneminden farkl olarak
yalmn sermaye girileri bamsz deil, Trk vatandalar ile ortaklklar kurularak
gglVckletirilmitir/Yaban sermayenin, 1920-1930 yllar arasnda kurulan 201
I lk anonim irketinden 66snda yer ald saptanmtr. Yabanc sermayeli ortak
lktn t toplam sermaye (73 milyon) iindeki pay yzde 43. {31,5 milyon TL) dola
yndadr. Yabanc sermayeli ortaklklar, sanayiin, dokuma, gda, imento, elektrik
vr havagaz kollarnda younlamtr.(21b)
Dnemin sermaye kaynaklar ve bunlarn kullanmna ilikin politikalar, ok
nemli oluumu ya da uygulamay da birlikte getiriyor, ikinci Dnya Sava
imasna dek uygulanan bu politikalara l denge de diyebiliriz. Bunlar, denk
I>1111,0, para miktarnn artrlmamas ya da kararl tutulmas abas ve d ekono
mik ilikiler dengesinin .salanmasdr

42

T R K YE EKONOMS

D. RETM SEKTRLERNN GELM


1. T anm
Tarmsal retimin artrlmas iin zellikle vergi, kredi ve toprak mlkiyeti konula
rnda hkm et nemli saylabilecek nlemler ald. Toprak zerinde zel mlkiyeti
yaygnlatrmak zere yasal dzenlemelere gidildi. Ek olarak baz tarm rnlerinin
retiminin zendirilmesi ve sulama, gbre, tohum luk salama ve teknik eitim ko
nularnda kamu yardm nlemleri gelitirildi.
Tarmsal vergi konusunda en nemli gelime, kukusuz, ubat I925te aarn
.kaldrlmasdr. Bununla geleneksel olarak tarm vergilendiren bir yaklam sona
eriyordu/221 Dier yasal dzenlemelerin banda svire Medeni Kanununun baz
deiikliklerle alnmas yoluyla topran zel mlkiyeti konusunun ada yasal bir
ereveye oturtulmas gelir. Ek olarak 1927 ve 1929da karlan yasalarla topraksz
kyllere t o p r ^ datLmasyoluna gidilmitir. Bu uyglimyla, devlete ait (miri)
topraklarn topraksz ve gmen ailelere verilmesi srecinde 1923-1934 dnem inde
711 bin hektar arazi datlmtr/231 Buna karlk Cumhuriyetin ilk on be ylnda
devlete ait meralarn 40 milyon dnm azald ve meradan toprak kazanmasnn
asl orta ve byk mlkler tarafndan yapld ne srlm tr/241 Toprak ml
kiyetinde var olan eitsizlik, miri topraklarn zel mlkiyete gemesi ile genileye
rek bu dnem de de devam etmitir. Uygulama, toprakta zel mlkiyetin yaygnla
masna katkda bulunmu olmakla birlikte, mlkiyet yapsn byk toprak sahipli
inin genilemesi ynnde deitirmemitir. Ancak, ayn uygulamalarn, zellikle
Dou ve Gneydou Anadoluda varolan dengesiz toprak dalmna ve buna bal
olarak ok sayda kyn bir kiiye ya da ailesine ait olmas gibi bir feodal/yar feo
dal yapya dokunmad, daha dorusu, Mustafa Kemalin Meclisi a konumala
rnda vurgulamasna karn dokunamad, vurgulanmaldr. Kalan blgeler iin ta
rmda orta ve kk lekli retim birimlerinin yaygnl bu dnem iin de geerlidir. Barkann tahminlerine gre 125 hektardan kk mlk topraklar toplamn
yzde 99,7si gibi bir orandadr.
Tarmsal yapy belirlemek amacyla yaplan 1927 Tarm Saym, toprak mlki
yetinin dalm konusunda bilgi vermemektedir. Ancak saym sonularndan ifti
ailesi bana den ekili alan miktarnn ortalama 25 dnm dolaynda olduu; bu
miktarn 40,5 dnm ile Akdeniz Blgesinde (4. Blge) en yksek 14,9 dnm ile
Karadenizde (7. Blge) en az dzeyde bulunduu anlalmaktadr. Saym sonular
na gre toplam ekili arazi 43 638 bin dnm dolayndadr ve tm lke alannn yz
de 4,86s kadardr; oysa yaplan tahminlere gre lkenin ekilebilir arazisi toplamn
yzde 32sidir. Ekili alan ekilebilir topraklarn yedide biri dolaynda kalmaktadr.
Ayn yl (1927) yaplan ilk nfus saymna gre tarm mesleinde alanlar 4 mil
yondan biraz fazladr ve toplam mesleklerin yzde 81,6sn oluturm aktadr/251
Tarmsal retim teknolojisi ilkeldir. Tarm saymna (1927) gre traktr, ayr
makinesi, trmk, harman makinesi, tnaz makinesi ve bierbalar, vb. tarm maki
neleri topltun 15 700 dolayndadr. Tarm[ makinelerinin bata Ankara olmak ze
re Gney v Bat Blgelerinde topland anlalmaktadr. Hkmetin deiik yn-

KU K U I . U Y I L L A RI

43

rinlerle zendirmesine karn makineleme yaygnlamamtr/26* Tarmsal retim


byk lde ifti ailesi bana ortalama 1,9 olan ift hayvan ile yaplmaktadr.
relim sermayesinin bu snrl dzeyi tarmn belirleyici zelliidir. Ulam olanak
ln n var olduu blgelerde ve snai bitkilerde pazar iin retim yaplmakta ise de
l sal retinVok byk oranda geimlik dzeyde klmaktadp^ meri Erzin ida rnn ancak yzde 2*sT pazara srlm ektedir/27* '<j !J
Dnem sresince tarm rnleri fiyatlar ok byk lde piyasa koullarnca
belirlenmekte ve retim miktarna, blgelere ve mevsimlere gre nemli dalgalanma
kt gstermektedir. Bu durum her eyden nce, nfusun ok byk bir blm nn,
bala gelirleri olmak zere, ekonomik adan, belirsiz ve kararsz bir ortam da buluns anlamna gelir. Kararszlk, yresel fiyat farkllamalarndan izlenebilmektedir.
Oncin, 1., 2., 3., 4. ve 9. blgelerde, 1927de buday fiyatnn en az-en ok oran
yzde 75 dolaynda olduu halde bu oran 6. ve 8. blgelerde yzde 33e dmektedir.
Il durum, pazara alan retimin de ok snrl bir evre iin yapldn gsterir.
Geimlik retimin yaygn olduu durumda, tarmda sermaye birikiminin kayitg devlete alan kredilere ve dzensiz kredi piyasasna dayanmaktadr. Dzensiz
tied i piyasasnn ok yaygn olduu ve faiz orannn blgelere gre deimekle bir
likle ylda yzde 900 gibi bir dzeye ykseldii belirtilmitir/28* Dzensiz kredi piyuusnn en nemli yn, borcun denmemesi durum unda ipotek edilen arazinin
ilu akliya (tefeciye) devredilmesiyle, mlkszlemeyi hzlandrmasdr.
Bununla birlikte dnem sresince dzenli kredi alannda nemli gelimeler ol
mutur. nce, Ziraat Bankasnn yeniden dzenlenmesi ve kredi olanaklarnn arl lnas belirtilmelidir (Tablo: III.2.).
TABLO: III.2. Ziraat Bankas Kredileri, 1923-1932
(Cari Fiyatlarla, Bin TL)

1923
1924
1925
1926
1927
1928
1929
1930
1931
1932

Z. B.
Kredileri

Yllk
Art
Yzde

8 037
17 040
19 937
20 492
20 376
26 806
27176
35 713
34 634
33 629

112,0
17,0
2,8
-0 ,6
31,6
1,4
31,4
-3 ,1
-3 ,1

TL B. Kredileri
Toplam Krediler
Oram Yzde

_
61,1
31,4
37,7
21,4
25,5
21,4
26,6
28,9
27,3

Kaynak: Bulutay, T. Tezel, Y. S. Yldrm, N. Trkiye Milli Geliri 1923-1948, Ankara:


SBF, 1974, Tablo EK. 40.

Tablodan Cumhuriyetin ilk iki ylndaki byk tarmsal kredi genilemesinin


daha sonraki yllarda devam etmedii anlalmaktadr. Ek olarak, belli koullara

44

TRKYH

I'.KONOMtSl

bal olan bu kredi genilemesinden, byk iletmelerin daha ok yararland sy


lenebilir.
Tarmsal kredi konusunda bir baka^]ID_1929iJa kabul edilen bir yasa ile
ta n m kredi koo p eratiflerinin Jcurulmasdr. Hkmet, tarmsal gelimeyi salamak
zere ayrca, tarm teknii okullar am ve rnek iftlikler, deney istasyonlan gibi
yntemlerle retim teknolojisinin gelitirilmesine yardmc, olmaya alm tj^Tan m sat kooperatifleriyle de retimin deerlendirilmesine allmtr.
Xm bu giriimlere Karn, dnem sresince tarmsal retim yapsnda kkl
bir deime olmamtu^Tanmsal retim miktar olarak yzde 58 orannda artm
tr/29* Ancak serbest piyasada oluan rn fiyatlar, ekonomik bunalmn da etki
siyle 1929u izleyen yllarda dmtr. Tarm ve sanayi rnlerinin fiyat oran (i
ticaret fiyat oranlan ya da kimi zaman kullanld terimlerle fiyat makas) dnem
boyunca tanm n zararna gelimitir. Tarmsal retim, genellikle pazara kapal, or
ganik gce dayal ve hava koullarna baml niteliktedir.
2. Sanayi
Cumhuriyetin ilk on ylnda snai gelimenin salanmas iin 1923 ktisat Kongre
sinde alnan kararlar dorultusunda nlemler alnd. Alman nlemlerden en
nem lileri Sanayi ve Maadin Bankasnn kurulmas 1925).ve Sanayii Tevik Yasasnm (1927) karlmasdr. Bunlara ek olarak dsatma ynelecek sanayilerin dalm girdilerinin yergiden balanmas ve esnaf ve sanatkrlarn rgtlenmesi ve ilgili yeni dzenlemeler saylabilir. Denilebilir ki, siyasal bamszln kazanld ve
i gvencenin saland bir ortamda bu dzenlemeler zel kesim araclyla ola
bildiince sanayilemeyi ngrmekteydi. Yerli sanayiin d rekabet karsnda ko
runmas, JJ^ 9 ^aj$ _ m r k sap tam a serbestisinin kazanlmasyla salanabildi.
* Sanayi ve Maadin Bankasnn kurulu amac, zel sektre kredi salamak, zel
kesimle ortaklklar kurmak ve devlete ait olan sanayi kurulularn geici olarak i
letmek ve zamanla bunlar zel kesime devretmekti. Banka kamu kesiminin zel
kesime kaynak aktarmas srecinin balang dzenlemesi ya da kurumlamas ola
rak alnabilir/30* Banka 1932 ylna kadar faaliyette bulunmu, devlete ait iletmele
ri zel sektre devretmemi fakat 16 zel sermayeli giriime ortak olmutur. Ancak
bu giriimlerin zel sektr ortaklar, ounlukla sermaye taahhtlerini yerine geti
remedikleri iin banka ilevlerini baaramamtr/31*
Sanayii Tevik Yasas (1927), 1913 tarihli ayn adl yasann kapsamnn geniletilmesine ynelikti. Yasaya gre, tevik nlemlerinden yararlanacak giriimler kul
landklar beygir gc, alan kii says ve yllk alma sresi ltlerine gre
drt gruba ayrlmaktayd.
zendirm e nlemlerinin ve baklklarn en nemlileri unlardr:
a) Uygun grlen giriimlere 10 hektara kadar karlksz arazi verilmesi,
b) Kazan ve gmrk vergilerinden ve harlardan baklk,
c) Haberleme (telefon ve telgraf) balantlarnn ve m otorgcnn hkm et
e, karlksz salanmas,

M U M M U Y11.1.ARI

45

d) Giriimin kuruluunda yurtdndan salanan ara ve gerelerin devletin


elindeki demir ve denizyollarnda yzde 30 indirimli olarak tanmas,
c) Yllk retimin yzde 10una ulaan hkm et destei,
0 Kamu kesiminin (yerel ynetimler dahil) ve bu yasadan yararlanan kuru
lularn, tevik gren giriimin retimi nicel ve nitel olarak yeterli ise ve fi
yat yzde 10dan fazla deilse, dalm mallan yerine bu mallarn satn aln
mas zorunluluu,
g) Bir ksm kamusal tekel maddelerinin bu kurululara indirimli olarak satl
m as/32
Yasann nemli hkmlerinden biri de zendirilen giriimlerde kural olarak
Trklerin altrlmas gerektii ve yalnz ynetici ve muhasebecilerin yabanc uyklu olabilecei; nitelikli igc gerektii durumlarda lke dndan, ksa sreli ve
l Urklere ayn ii retmek koulu ile yabanc ii getirilebileceiydi.
lkenin sanayi retiminin yaps, 1927 Sanayi Saym sonularndan izlenebilir,
'.nym kapsamna giren 65 bin dolaynda iletmenin yzde 43,59u tarm (tarm
m nlerini ileme, deirmencilik, vb.), yzde 23,88i dokuma ve yzde 22,61i maden
mayii, makine yapm ve onarm grubundan olumaktadr. Toplam 256 855 ala
nn yzde 43,Oli tarm, yzde 18,70'i dokuma sanayiinde toplanmtr. letmelerin
yzde 35,74 tek kiilik, 35,76s ise 2-3 kiiliktir. Be kiiden daha fazla ii altran
letmelerin oran yzde 8,94; 100 kiiden fazla altranlar ise yzde 0,23 dolaynda
dr Anlald kadaryla ocuk iilii yaygmdr: 9 ve daha ok kii altran iyerle
rinde alan toplam 147 128 kiinin yzde 15,4 on drt yandan kktr. Bu
n,n 2-3 kii altran iletmelerde daha yksek olduu sylenebilir, iletme bana
alan says ortalama 2,5 kiidir/33
Toplam snai iletmelerin yalnz yzde 4,28i evirici g kullanmaktadr. Kul
lanlan hammaddenin yzde 12,62si dalm yolu ile karlanmaktadr. Toplam
gidim in yzde 65i tarm, yzde 18i dokuma sanayiinde olum aktadr/34
Bu durum da dnem sresince sanayiin, tarm rnlerini ileme, madencilik ve
dokuma alannda younlat ve bu nitelii ile sanayilemenin ilk aamasnda ol
duu, sylenebilir. Snai retimin, evirici g bakmndan byk lde organik
enerjiye dayand; iyeri bana alan kii ortalamasnn ok dk olduu, daha
dorusu, sanayiin ok ilkel teknoloji ile alt, sonucuna varlabilir.
Snai retim. temel Jjjketim .^ereksim derioi karlamaktan, uzaktr, rnein
yerli eker retimi toplam tketimin yzde 14,5 gibi bir ksmn karlamakta; yz
de 85,4 dalmla karlanmaktadr. Benzer bir durum dier temel tketim malla iin geerlidir. Dokuma ve giyim dalm, toplam dalmn, 1928de yzde 41,48
lir, cn yksek ksmn oluturm utur/35
Temel tketim gereksinmelerinin ok byk bir blm nn dalmla kar
lanmas, dalm yerine yerli retim (ithal ikameci sanayileme) politikas dorultuMida grler oluturulmasna yol amtr. Daha sonra ayrntl olarak ele alna
ca gibi bu srete siyasal bamszln ekonomik bamszlkla tamamlanmas
gr etkili olm utur/36

T RK YE EKONOMS

46

, - zetle sylemek gerekirse, Cumhuriyetin ilk on ylnda sanayi alannda zen


dirme, snrl bir korumaclk ve kamu ortaklklar gibi yntemlerle zel sanayiin
gelitirilmesine allmsa da bu alanda nemli bir gelime salanamamtr. D
nem bir bakma, deiik sanayileme politikalarnn koullara gre denenmesine ta
nklk etmitir. lkenin sanayilemesi gerektii gr varlm srdrmtr.
E. HZMET

k e s im l e r i

Cumhuriyetin ilk on yl kamu hizmetlerinin yeniden dzenlenmesi asndan ok


nemlidir. Yeniden dzenleme, kam u ynetimi yapsnn oluturulmas, rgtlen
mesi ve kamu hizmeeriyle ilgili ilkelerin, kurallarn saptanmas bata olmak zere
ekonomik ve toplumsal yaamn tm ilikilerini ierir. Bu yndeki yasal ve kurum
sal dzenlemelere ilerde deinilmektedir. Bu alt kesimde, ulatrma ve ticaret gibi,
dnem sresince nem kazanan bir ksm hizmet alt kesimleriyle, d ticaret ve
kkl deiikliklere konu olan eitim zerinde durulacaktr.
'
Cumhuriyet dneminin banda ulam politikasnn esasn demiryollarnn
kamulatrlmas ve yenilerinin yaplmas oluturur. karlan eitli yasalarla, ya
banclarn elinde bulunan demiryolu ann satn alnmas ve yenilerinin yaplmas
n h k m ete yetki verildi ve u ygu lam a da bu ynde oldu.(37)
Cumhuriyetin kuruluunda hkmetin elinde 1 734 km ve yabanc ortaklkla
rn elinde de 2 352 km olmak zere toplam 4 086 km demiryolu vard. On be yl
sonra ise bir taraftan yabanclarn elindeki demiryollarnn hemen tamam millile
tirilmi, ek olarak da toplam uzunluk, 2 714 km, yani yzde 66,4 artrlarak 6 800
km yi am tr/38' Ayn yllarda deniz ulamnn tm liman ve karasularndan ya
rarlanma haklan, kabotaj .hakk (19 Nisan 1926 tarih ve 815 sayl Yasa ile), yalnz
Trk vatandalarna tannyordu.
Demiryollarna ok nem verilmesine karlk, denizyollar kamu yatrmlar
ynnden gerekli ilgiyi grmedi./Karayollar ve buna bal otomobil-otobs-kamyon kullanm da ok snrl dzeyde kaldy Ulatrma alannda salt demiryollarna
dayah bir tekil zm yoluna gidildi.
\
Osmanl dnemiyle ilgili olarak belirtildii gibi demiryollar yapm, retim gir
dileri yerli olduu lde sanayileme iin dorudan bir itici g olabilirdi. Cum
huriyet dnem inde bu salanamad. Demiryollarnn ekonomik gelimeye dolayl
etkisi, krsal kesimin pazara almas da snr kald. Bununla birlikte demiryolu po
litikasnn (a) yapmyla ve (b) ucuz yk tamas olanaklaryla yerli ticari sermaye
birikimine nemli katklar olduu belirtilmelidir.
Ticaret alanndaki dzenlemelerin en nemlisi bata ttn, kibrit, alkol ve ispirto. petrol ve eker olmak zere baz mallarn dalmnn ve ticaretinin tekellere
braklmasdr. Burada sz konusu olan tekelci yap, retimden sata uzanan dikey
btnlemeye ve sermaye younluuna dayah, ksaca gelimi ekonomilere benzer
bir tekelci yap deildir; tmyle alm-satm yetkisi verilmesinin bir rndr. Te
kel yetkisi esasnda hkmete braklmakla birlikte, bu yetki ksmen ya da tam a
men yerli ve yabanc zel anonim ortaklklara devredilebilecekti. retimden ok

M I K U I . U Y M A U I

47

lalm tekeline dayanan ni dzenleme, fiyat istikrarna ek olarak kamu gelirlerini


artrmay da am alyordu/391 zel tekellere daha sonraki yllarda giderek son veril
di; bunlarn yerini, yerli retime dayanan kamu tekelleri ald.
Dnemin balarnda ayrca i ticareti rgtleme amacyla ticaret odalar ve bor..l.r konusunda yasal dzenlemeler getirildi. Borsalar belli il merkezlerinde yrenin
lann rnlerinin alm-satmna ynelikti. Bu dzenlemelerle i piyasada fiyatlarn
mevsimlik dalgalanmalarnn nlenmesi ve daha kararl olmalar amalanyordu.
I. D Ticaret
( umhuriyetin ilk be ylnda lkenin gmrk tarifelerini saptama ve d ticareti
dzenleme yetkileri ok snrlyd. D ticareti dzenleme yetkisi Lozan Anlamas
le konulan srenin sonunda, yanil929da, karlan bir yasa ile saland. Yeni d
zenlemenin temel amac, yerli retimin, zellikle snai retimin d rekabete kar
kuunmasyd/401 Yer retimin artrlmas ynndeki genel politikaya uyumlu
l. bu dzenlemenin bir sonucu olarak, Osmanlnn son onyllan dahil, ilk kez
l licaret fazlas elde edildi.
D ticaret alanndaki gelimeler Tablo: III.3.te verilmektedir. Dsatmn dnem
Inlurnda nemli artlar gstermesine karlk daha sonraki yllarda giderek azalma
lnn nedeni, Trkiye'nin dsatmnda nemli yeri olan lkelerde grlen ekonomik
bunalmdr. Dalmda ise, 1929a kadar azalma eilimi grlmemektedir. Ek olarak
ayn yl, d ticaret ann en fazla olduu yldr. Yeni gmrk dzenlemeleriyle d
alma snrlama getirilecei beklentisi dalm talebini ve stok yapma eilimlerini arI initir/41' Daha sonraki yllarda dalmda grlen azalma, gm rk tarifeleri ala
nnda getirilen snrlamalar ve bir lde de olsa ekonomik bunalma balanabilir.
Dsatm-dalm verilerinden ve Tabloda ayrca belirtilen bunlarn katkl uluiil gelir iindeki paylarndan da anlalabilecei gibi dnem rasnda, lkenin d
1laeti giderek daralmtr. Bu eilimin nedenleri iki. grupta toplanabilir. Birincisi
d\ ticareti dzenleme yetkisini elde eden hkmetin gm rk vergilerini, salk
.lzemesi ve dier yasalarda tannan vergi bakl dnda kalan tm dalm
mallarnda yzde 16dan yzde 40'a karmasdr. Ama kamu gelirlerini artrm a:
tesinde, yerli retimi koruma ve OsmanlInn dt d bor tuzana d
memekti. D ticaretin daralmasnn ikinci nedeni, byk bunalm ya da dnya
bunalm denilen ve zellikle gelimi kapitalist ekonomilerde grlen bunalm
rdeiyle d ticaretin smrlandrlmasdr. Nitekim, 1929dan sonra birok lke
kuomik bunalma zm iin d ticaretlerini snrlama yoluna gitmilerdi. T r
kiye'nin de benzer snrlamalara gittii, dalmda kota uygulamas ve TLnin d
deerini korumak zere alnan nlemler ile d ticareti snrlad grlr. Ksaca
tlke 1930larm banda i ve d koullarn etkisiyle giderek daha ie dnk ya da
ekonomisinin da bamll daha az bir noktaya gelmitir.
iclime, ekonomik bunalm ortamnda dier lkelerde izlenen kendi kendine
yeterlilik ya da d ticareti snrlama ynndeki uygulamalarn lkemize de yansd= gsterir/421 ncelenen dnemde grlen en nemli gelime d ticaretin fazla
* n e s i, dsatm-dalm orannn olumlu geliimidir. Bu durum , daha sonraki yl-

T KK YR KKONOMS

48

TABLO: III.3. D Ticaret Verileri, 1923-1932


(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)

Dsatm

Dalm

Fark (-)/
Fazla (+)

Dsatm/
Dalm
Oran

Dsatmn
KUGe
Oran (%)

Dalmn
KUGe
Oran (%)

D Ticaret
Hacmi
24,1

1923

85

145

-6 0

58,5

8,9

15,2

1924

159

194

-6 0

82,1

13,2

16,1

20,3

1925

241

-4 9

79,6

16,6

15,8

28,4

1926

192
187

235

-4 8

79,4

11,3

14,2

25,5

1927

158

211

-5 3

74,9

10,7

14,3

25,0

1928

173

-5 0

7 7,6

10,6

13,7

24,3

6 0.6

7,4

13,3

20,7

9,6

9,3
9,0

18,9

7,3

15,9

1929

155

223
256

1930

151

147

-1 0 1
+ 4

193 f
1932

127

126

+ 1

m
L
100,5

101

86

+ 15

117,8

9,1
8,6

18,1

Kaynak: Bulutay, T., Tezel, Y. S. ve Yldrm N., age. Tablo 9.5. ve 8.4A.

ZM: III.1. Dsatmn Dalm Karlama Oram ve


D Ticaret Hacmi, 1923-1932

Kaynak: Tablo: 111.3. ile ayn.

larda izlenen devleti sanayileme politikasnn, fiyatlar ynnden kararl bir or


tamda yrtlmesini salayan etmenlerden biri olmutur, denilebilir.
D ticaret konusundaki gelimelerin incelenmesinde bnemli bir gsterge d
dsatm ve dalmn greli fiyatlarnn eilimidir. Dsatm fiyadan dalm fiyatla
nna gre d ^ a j&jamyorsa, bu durum lkenin kaynak kayb anlam m agelir. Bi
baka deyile lkenin ayn miktar dalm rn iin giderek daha fazla yerli r:
vermesi demektir. Dnem sresince bu alandaki gelimeler Tablo: III.4.te veril
mektedir. Bu konuda iki ayr veri bulunmaktadr. Her iki veri dizisinin de orta
yan dnem sresince d ticaret oranlarnn Trkiyenin zararna gelitiidir.

49

K U R U L U YIL1.AKI

Dnem sresince dalm mallar fiyatlar dmse de dsatm fiyatlarndaki


d daha fazla olmutur. Ancak, dalm fiyatlar derken bunlarn iinde maki
ne dalm fiyatlarnn dnem sresince deimemesi ilgintir.(4) Yatrm mallar
nn greli olarak daha pahallamas ve ayn miktar yatrm iin daha fazla kaynak
kullanm anlamna gelen bu durum zellikle gelimekte olan lkelerde yatrm
inallar dalmla karlandndan ekonominin gelimesini belirleyici ya da snrla
yc nitelik gsterir.
Dnem srasnda dalm ve dsatmn ieriinde kkl bir deime grlme
mektedir. Geleneksel dsatm rnleri, pamul, findik ve kuru zm, retim ve d
talep koullarna bal olarak dsatm konusu olmulardr. Dalm rnleri ise ge
nellikle snai rnlerdir ve dokuma-giyim, ekej gibi temel tketim mallar dalm
inde nemli yer tutmaktadr.
TABLO: III.4. D Ticaret Fiyat Oranlar, 1923-1932
Fs/Fa<) (a)
1923
1924
1925
1926
1927
1928
1929
1930
1931
1932

1,53
1,68
1,50
1,11
1,19
1,20
1,150,96
0,96
0,76

ndeksi

Fs/Fa (b)

ndeksi

100
126
1 13
83
89
90
86
72
72
57

0,79
0,91
0,88
0,63
0,69
0,86
0,88
0,85
0,56
0,45

100
1 15
1 11
80
87
109
1 11
108
71
57

(*) Fs = Dsatm; Fa = Dalm Fiyatlar ndeksi.


Kaynak: Fiyat ndeksleri a) Bulutay, T., Tezel, Y. S. ve Yldrm, N., age, Tablo 52. b) Ticaret Ba
kanl, Ticaret Bakanl ve 50 Yl, s. 48 vd. (Ton bana ortalama fiyat verilerinden).

' Ksaca, dnem srasnda d ticaret alannda kkl deimeler olmutur. Bir ta1 itilan hkmetin gm rk saptama yetkisini elde etmesiyle getirdii dzenlemeler,
lger taraftan da lkenin d ekonomik ilikilerinde nemli yeri olan lkelerde glcn ekonomik bunalm, d ticaret hacminin giderek daralmasna neden olmult. Dnem sonunda ekonominin daha ie dnk bir nitelik kazand sylenebilir.
Ih durum daha sonraki yllarda genel ekonomi politikalarnn saptanmasnda d
l liretin daha az etkin olmas sonucunu verecektir. Ek olarak dnem srasnda d
lnret fiyat oranlar lkenin zararna bir gelime gstermitir.
I. Eitim
Kurulu yllar ve bunu izleyen 1930larda eitim ve retime zel bir nem veril
mitir. Bu dnemde eitim toplumsal ve ekonomik gelimenin en nde gelen belir
leyici etmeni olarak alglanmaktadr. Bir baka deyile, ekonomik ve toplumsal ge
limenin eitimin bir sonucu olduu gr egemendir.
Cumhuriyetle birlikte giriilen devrimler, yeniden dzenlemeler, bunlan yrb -ck kuaklarn varlyla sreklilik kazanabilirdi. Cumhuriyet, kendi brokrasisini
III 4

T R K YE EKONOMS

50

oluturmak durumundayd. Ek olarak, srekli savalar ve aznlklarn ayrlmalar


sonucu doan nitelikli igc a da eitimin nemsenmesini zorunlu klyordu.
Nitelikli igc, yalnz retim alannda deil, kamu ynetimi bata olmak zere
ekonomik ve toplumsal yaamn tm iin gerekliydi.
Atatrk Devrimlerininznde, geleneksel ve eski deer llerinin, davran bi
imlerinin yerini akk ve ada olanlarn almas ilkesine dayand dnlrse ei
lim e ncelik verilmesinin nedenleri daha da a j ^ 'k a ^ i r . T iE K e f e ^ i l 'v e nesnel
(objektif) dnce, eitim yoluyla toplum kesimlerine yaylabilirdi. Yaklamn doal
sonucu olarak^ eitim ve retimin ayn nitelikte olmas gerekliydi. Bu amaca ulala
bilmesi iin dinsel egitjme_ncelik veren okullar ve medreseler kapatTdr yinrda
yalnz stanbul'da var olan niversite yeniden dzenlendi; kamu brokrasisiyle ilgili
yksekokullar.ya_ Ankaraya ajndj ya da yenileri kuruldu. Saylar azalm bulunan
yabanc dilde egjtim yeren okullarn zerindeki denetim artrld.
Cumhuriyet dneminde gerekletirilen en nemli yasal dzenlemelerden biri
eitim-retim alanndadr. Osmanl'da grlen eitim dankln gideren ve tek
dzende toplayan retim in Birletirilmesi (Tevhid-i Tedrisat) Yasas (1924) laik
ve^iida ~ertune~^rrrT?asam^ ta niteliindedir. Eitim alannda daha sonra
getirilen yeni dzenlemelerle birlikte Eitimin Birletirilmesi Yasas o yllarda temel
gr niteliinde olan nce eitim anlayndan kaynaklanmaktayd. Dinsel e
lerden arndrlm ada bir eitimin yaygnlatrlmas, toplumsal ve ekonomik
gelimenin bir n koulu saylmaktayd.
Eitime ynelik bu dzenlemelerin ekonominin insangc gereksinmelerinden
ok, toplumsal ve siyasal gelimeden kaynakland sylenebilir. Bununla birlikte,
Cumhuriyetin ilk yllarnda egemen olan nce eitim anlaynn daha sonraki
yllarn ekonomik ve toplumsal gelimesini etkiledii ve ekonomik gelime iin ge
rekli nitelikli igcn bir bakma nceden salad yadsnamaz.
TABLO: III.5. renci Saysnda Gelime^ 1923-1934
(Bin olarak)

1923
1924
1925
1926
1927
1928
1929
1930
1931
1932
1933
1934

lk

Orta

Lise

Mesleki Teknik

Yksek

341,9
390,4
406,8
235,6
462,0
477,6
469,1
489,3
523,6
567,4
591,2
643,4

5,9
10,1
11,6
15,6
19,4
23,2
25,4
27,1
30,3
36,1
42,3
45,8

1,2
2,2
2,7
3,1
3,2
4,2
4,7
5,7
6,9
7,9
9,6
9,8

6,5
7,1
6,8
6,3
7,7
8,5
8,2
9,1
9,2
7,0
7,7
8,2

2,9
3,5
3,9
3,5
3,9
3,8
3,6
4,2
4,7
5,3
5,9
6,6

Kaynak: DE, Trkiyede Toplumsal ve Ekonomik Gelimenin 50 Yl, Ankara 1973, s. 456 vd. ve
Milli Eitim statistikleri (deiik saylar).

KURULU YILLARI

51

Eitim ve retim alanndaki gelime yllara gre renci saylarndan izlenebilir.


Tablodan da anlalabilecei gibi ilkokullarla mesleki ve teknik okullarda ren
ci saysnda nemli bir art grlmemektedir. Buna karlk ortaokul ve liselerde
renci says sras ile yzde 676,2 ve 716,7 arasnda art gstermitir. Yksekretim
de art yzde 127,6 olmutur. lgin nokta, Cumhuriyetin ilk yllarnda yksek
retimdeki renci saysnn lisejerdekinden fazla olmasdr. Bu olgu uzun sren sa
va yllarnn yaratt koullara balanabilir. Mesleki ve teknik okullardaki renci
saysnn ayn kalmas, ekonominin genileme ve gelimesinin bu alan fazla zorla
mad biiminde yorumlanabilir. _Q yllarda, ekonomik ve toplumsal gelimelerin
bir sonucu olarak nitelikli igc byk lde kamu kesiminde i bulmaktadr. Ge
rek gelir dzeyi ve gerekse salad dorudan ve dolayl yararlar devlet m em uru ol
may ekici klmaktayd. Eitim toplumsal yapda konum deitirmenin, ykselme
nin temel aralanndan biriydi. Dzenli eitim alanndaki kkl deiikliklere ek ola
rak Arapa harfler yerine Latin alfabesine dayal, yeni harflerin kabul edilmesinden
sonra alan Millet Mektepleri ile baarl bir okuma-yazma seferberlii yrtld.
Eitim retim alanndaki dzenleme ve uygulamalarn asl etkisi ve yaran da
ha sonraki yllarda grld. Ekonomi, belli bir sre ar bir nitelikli igc darbo
azyla karlamad denilebilir. Ek olarak, o dnem iin, genellikle etkin saylan bir
kamu ynetimi .oluturuldu.
V. ULUSAL RETM
Dnem sresince ulusal retimin geliimi Tablo: Ill..da verilmektedir. Daha son
ra yaplan tahminlere dayanan bu verilerden ulusal gelirin ok kararsz, inili-kl
bir eilim gsterdii anlalr. Bu durum byk lde tarmsal retimdeki dei
meler ve tarmsal rn fiyatlarnn i ve d piyasa koullarnca belirlenmesiyle
alklanabilir. Ek olarak tarmsal retimin o yllarda, sonraki yllara oranla, daha
fazla hava koullarna bal olduu hatrlanmaldr.
Tablodan da anlalabilecei gibi tarmsal retimin durum u tm dier sektr
lerdeki gelimeleri belirleyici niteliktedir. Tarmsal retimin iyi olmas, dier sek
trlerde canlla yol amaktadr. Tarmsal gelirin toplam katkl gelir iindeki pay
yzde 40-50 arasnda deimektedir. Tarmdan sonra en byk pay hizmetler kesi
mi oluturmaktadr. Gerekten, ticaret ile birlikte alnrsa, hizmetlerin, toplam ulu
sal gelirdeki pay 1927den sonra, ounlukla, tarmsal gelirden daha fazladr.(44)
Dnem srasnda, igcnn sektrel dalmyla ilgili veriler, tarm dnda,
yoktur. Daha dorusu, 1927 Nfus Saymna gre nfusun yzde 81 dolaynda bir
blm tarm kesimindedir. Bu durum da gelir blmnde tarmn greli pay
nn, ulusal gelir iinde yzde 45-50 olmasndan hareketle, dier sektrlerden daha
.1/. olduu sonucuna varlabilir.
Dnem srasnda fiyatlarn ortalama yzde 4 gibi bir oranda artt gz nnde
tutulursa, gerek gelir artnn - yllara gre byk deimeler gstermekle birlikte
zellikle dnemin ilk yllarnda yksek olduu sylenebilir. Ancak gelir art,
ekonomik bunalmn da etkisiyle donemin sonlarnda ayn dzeyde olmamtr.

'T.

ti

'S.

Cl

VJ

VJ

5 ON
w

8 S

VJ

Vi ^
00

w ON

8
to

On
S

O *>
S k>

vj vj
oo -v j

vj

N4*
Vj

N
NO
Jl
U
<T

v
iv g
v j

vj

vj 00
*.
w SO

vj

v j

Tv

>

>

S &

v
si V
>

00

S ?

NO
N>
On

*
3
H
r1

v j

00
A X*

N 'V
n>

OO
O
N

-rs

00

NO
NJ

00
>> NJ
O
*v
v>
O

VJ
w

1N>
N>

ON VJ
VJ

VJ

00

I s

s V*I
S e

|k

00
o
Tv

On

2
Vj

S to

32 iv

NO

2 3v
3 K

tn *

to

vl 2
to 00

On
VI

iv

3
lo>

*5*

NO
N)
NO

TABLO: III.6. retim Kesimlerine Gre Katkl Ulusal Gelir, 1923-1932

Not; Parantez iindeki saylar sektrlerin yzde paylarn gsterir.

Kaynak: Bulutay, T. Tezel, Y.S. Yldnm, N. age, Tablo: 8.2A.

N
5'
o
S5*

KUKUI.U Y ILLA R I

53

G. YASAL VE KURUMSAL DZENLEMELER


( Aimhuriyetin kuruluundan hemen sonra gerekletirilen yasal dzenlemeler ve
oluturulan kurumlar, daha sonraki ekonomik ve toplumsal gelimeyi belirleyici
bir ilev grmlerdir.
Kurtulu Sava yllarnda beliren siyasal rgtlenmelerle yeni ynetimin temel
ilkeleri belirlendi. Bu erevede karlan ilk Anayasa (21 Ocak 1921) lkeyi Millet
Mcclisinin yneteceini dile getiriyordu. Cumhuriyetin kurulmasndan sonra
karlan 20 Nisan 1924 tarihli Anayasa ile yeni yasal ereve oluturuluyordu.
Yasal dzenlemeler, Avrupa lkeleri yasalarnn (Medeni, Ceza, Ticaret, Yarg
lama Usulleri vd.) ok ksa srede ve baz deiikliklerle alnmasyla gerekletirildi.
Bunlarla, yasal dzen dinsel elerden arndrlyor, laik-ada bir ereveye otur
tuluyordu. Bu dzenlemelerle, yalnz, aznlklarn ve yabanclarn srekli ikyet
konusu ettikleri bir uyumsuzluk giderilmiyor, bundan da nemli olarak gelecein
ekonomik ve toplumsal geliiminin yasal erevesi iziliyordu. Bunlara, zellikle ya
z, tart, takvim, giyim ve kadn haklar gibi alanlarda getirilen yasal dzenlemeler
de eklendiinde, yasal deiikliklerin geni kapsaml boyutlar aklk kazanr. OIuiulan yasal yap, zel mlkiyeti ve giriim serbestisini esas alan gelimi kapitalist
(ilkelerin dzenlemelerine d a y a n y o r d u . ~ | rQ^'Yr,T ? _u<r'-i/i
Q ' 1,1
Konumuz asndan nemli olan dier yasal dzenlemelere (sanayiin zendiril
mesi, eitimin teklii ilkesi gibi) daha nce deinilmiti. Ek olarak, etkin bir eko
nomi politikas uygulayacak ve gerekli verileri salayacak kurumsal dzenlemelere
gidildi. statistik Genel Mdrl 1926da^'kuruldu ve 1927de nfus, tarm ve sa
thiyi saymlarn gerekletirdi. Ayrca hkmetin atayaca ve ticaret ve sanayi oda
lar ile dier meslek rgtlerinin seecei on iki yeden oluan bir li (Yksek) k
tisat Meclisi (1927de) kuruldu. Meclisin ana ilevi, hkm et ile i evreleri arasn
da bilgi akn salamakt. Ayrca, 928de ktisat Bakanl; 1929da da toplumda
tutumu ve yerli mal kullanmm yaymak amacyla bir Milli ktisat ve Tasarruf Ce
miyeti kuruldu. Bu dnemde ayrca ekonomi srekli olarak yerli ve yabanc uz
manlara inceletildi, bunlarn gr ve nerileri alndu .
zmir ktisat Kongresine ayr bir grup olarak arlmasna karlk o yllarda
(lrctli ii says snrldr. O koullarda iilerin, ii haklar konusunda bir istem
ya da bask oluturmalar snrl kalmak durumundayd. Bununla birlikte hkmet,
I >21de Zonguldak km r madenlerinde alanlarla ilgili baz dzenlemeler getir
di. Ayn konuda 1924 dzenlemesi, 8 saatlik i gnn ilke olarak benimsemekle
birlikte, haftada 60 saat almay gerektiren durum lara arlk veriyor, yine de a
lna koullarnn iyiletirilmesi ynnden hkmler tayordu.
Itier ynden, Anayasaya da yansyan, dnemin temel yaklam, ulusu snflal.t dayal saymyor, oulcu bir yapy benimsemiyordu. Kyller, iiler, esnaf ve
.atkrlar, serbest meslek sahipleri, sanayici ve tacirler ulusal btnln eleri
.aylyor, bunlarn arasnda kar atmas deil, dayanma isteniyordu. Ayn sre
m i bir sonucu olarak, ok partili siyasal dzenlemeye gidilemedi, bu alandaki de
neyimler baarsz oldu.

54

T R K Y K l. K O N O M S

Ksaca zetlenen bu yasal ve kurumsal gelimelerin toplumun tm kesimlerine


yansmas, geleneksel dnce alkanlklarnn yerini almas, daha sonraki yllarda
sermaye birikimindeki gelimelerle oldu. Bu adan, denilebilir ki, gerekletirilen
yasal ve kurumsal dzenlemeler ekonomik ve toplumsal gelimeden nce, bunu
salamak zere ortaya kt.(45) Bu durum ekonomik ve toplumsal gelime srecin
de daha sonra bir ksm uyumsuzluklara neden olduysa da genellikle kalc oldu.

NOTLAR
(1) kn, A. Gndz, Trkiye ktisat Kongresi, ... age. s. 387-389. Kongrede delegeler
den birinin Latin harflerinin benimsenmesini nerdii ancak
bunun bykbir tepkiylekarlan
d belirtilmitir. Berkes, N. Trkiyede adalama, s. 486.
BuolguKongrenin dnsel yap
snn hi de adalamadan yana olmadnn ok ak bir gstergesidir.
(2) Hershlag, Z. Y. age. s. 16.
(3) Hershlag, Z. Y. age. s. 19.
(4) Meray Seha L. Lozan Bar Konferans Tutanaklar, Belgeler, Ankara: SBF, 1971 bu ko
nuda temel kaynak niteliindedir.
(5) Bu aklama Maliye Bakannn 1955 mali yl Bte Konumasna dayanmaktadr. Tr
kiyenin d borlarn deme srecinin, zellikle Birinci Dnya Savanda yenik den dier l
kelerle karlatrmal bir incelemesi, bildiimiz kadaryla yaplmamtr.
(6) Bu blm esas olarak, Yakup Kepenekin Cumhuriyet Ekonomisi-Bir Kavramlatrma
Denemesi 1998de ODTde toplanan Uluslararas Kongreye sunduu bildiriye dayanmaktadr.
Bkz. Bilano 1923-1998 Trkiye Cumhuriyetinin 75 Ylma Toplu Bak Tarih Vakf Yurt Ya
ynlar, 1999, c.2, ss. 9-20.
(7) Eldem, age. s. 12, 14.
(8) Bu konuda veriler ok snrl olmakla birlikte, rnein takmr retiminden durum
izlenebilir: 1913te 826 bin ton olan retim, 1917de 146, 1919da 531 ve 1923te de 597 bin ton
olmutur (Steinhaus, 76, Eldem, 39).
(9) Toprak, Zafer, age. s. 57-58.
(10) Steinhaus, K. age. s. 75.
(11) Eldem, age. s. 19.
1928 Austosunda TBMMne sunulan hkmet programnda bu konuda ilgin bir deer
lendirme yer almtr; ayrnt iin Bellek Kutusuna baknz.
(13) Tekeli vc lkin, 1929 Dnya Buhrannda... age. s. 601.
(14) nder, zzettin, age. s. 163.
(15) Meller, K. (Tekeli ve lkin, age. iinde) s. 605.
(16) Dolamdaki toplam parann 5 milyon dolaynda bir blmn ufaklk denilen madeni
paralar oluurmaktayd.
Dier lkelerde, zellikle 1929 sonras ekonomik bunalmyla birlikte kt para kullanmna
geildii dnlrse, Trkiyenin bu geii bir bakma zorunlu olarak yapan ilk lkelerden biri
olduu anlalr.
(17) Para verileri iin bkz. Hershlag. Z. Y. age. s. 52, Tekeli ve lkin, 1929 Dnya Buhrann
da, age. s. 47.
(18) Merkez Bankasnn kuruluu ile ilgili ayrntl bilgi iin bkz. Tekeli, lhan (ve) lkin, Se
lim, Para ve Kredi Sisteminin Oluumunda Bir Aama Trkiye Cumhuriyet Merkez Bankas,
Ankara: T. C. Merkez Bankas, 1981.
(19) Bu saylar Rist (M. Charles) vermektedir: Mali Durum ve demeler Dengesi zerine
Trkiye Cumhuriyeti Hkmetine Rapor, Paris, 1930. Aktaran, Tekeli ve lkin S. 640. Oysa Ti-

KUKUI.U YILLA IU

55

iaret Bakanl ve 50. Ylda (Ek Tablo 19, s. 416) toplam kredilerin 1924te 25,1 ve 1935te
123,7 milyon lira olduu belirtilmektedir.
Hu konuda son yllarda yaplan bir baka aratrmada kredilerin ylda milyon lira olarak;
I*i24,tc 28, 1925te 63,5, 1926da 54,4, 1927de 66,5, 1928de 95,2, 1929da 105,1, 1930da 129,
1MI'dc 124,1 ve 1932de de 120 milyon lira olduu belirtilmektedir: Demirkan, Uar, Trkiyede
Uygulanan Maliye Siyasalar ve Sanayileme, Ankara; Maliye Tetkik Kurulu, 1979, s. 64-67.
(20)
Ulusal bankaclk alannda 25 Austos 1924te Bankasnn kurulmasyla nemli bir
yln atlm oldu. Bankas, 250 bini denmi, bir milyon lira sermaye ile kuruldu. Atatrkn
de ortak olduu (hisseleri daha sonra CHPne, bunlarn getirisi de Trk Dil ve Tarih Kurumlar. brakld) Bankas, kuruluundan balayarak siyasal ynetim ve i evreleri arasnda nemli
m ba oluturdu. Devletilik uygulamasnda eker, ie-cam gibi alanlardan balayarak nemli
ai yatrmlara giriti.
Ayn dnemde, yabanc sermayeli bankalarn da - saylar giderek azalmakla birlikte - faali
yet gsterdikleri bilinmektedir.
Oknn bulgularna gre, 1920-1930 dneminde stanbulda alt, Ankarada ve dier
kentlerde toplam 24 banka kurulmutur, kn, Gndz, 1909-1930 Yllan Arasnda Trki
ye'de Bankaclk Alannda Kurulan Anonim irketler, Ankara: Hacettepe niversitesi, 1973.
(21a) Timur, Taner, Trk Devrimi ve Sonras, Ankara: Doan Yaynevi, s.80 ve (21b) k tl, A. Gndz, 1920-1930 Yllan Arasnda Kurulan Trk Anonim irketlerinde Yabanc Ser
maye, Ankara: SBF, 1971.
(22) Aarn kaldrlmas, kukusuz, iftilerin ktisat Kongresinde de belirttikleri temel istek
ler ne dayanyordu. Ancak konunun tartmal olduu belirtilmelidir. Tarmsal artn zellikle sa
nayie dorudan aktarlabilecei bir yntem olarak aarn yararl olaca sylenebilir. Bununla bir
likle, uygulamada bu aktarma salanamamtr. Dier ynden uygulamann etkin olmay ve daha
tk kk reticilerin zararna bir durum yaratmas sonucu tarmsal retimi olumsuz ynde etki
ledii ne srlebilir. Bu konuda Bkz. Cumberland, s. 396-397, Hershlag, s. 45 ve Cem, s. 256.
(23) Barkan, . L-, 1944-1945, agm.
(24) Aksoy, S. age. 60; Cem, 1. age. s. 257.
(25) Gnmzde de tarm istatistikleri dokuz blge zerinden yaymlanmaktadr. Dokuz
blge ayrm, 1925-27 yllar arasnda Trkiye tarm zerinde incelemeler yapan P. Zhuknvsky'nin nerilerine dayanmaktadr: Trkiyenin Zirai Bnyesi, ev. Cell Kpak, Haydar
I t/urhan ve Sabir Trkistanl, Ankara: Trkiye eker Fabrikalar A. . yayn No: 20, 1951. Zhuknvsky'nin incelemesi toprak yaps ve bitki trlerine dayanr. Bu blgeler srasyla yle: I. Orta
k/cy, II. Ege, III. Marmara, IV. Akdeniz, V. Kuzey Dou,VI. Gney Dou, VII. Karadeniz, VIII.
t illa Dou, XIX. Orta Gney.
Saym sonularna gre, ekilen alann yzde 89,4i tahl, yzde3,9u baklagiller ve yzlr 6,(s snai bitkiler retimine ayrdmtr. Buna karlk retim deerinin yzde 69,6s tahl,
y/,2h's snai bitkiler ve 3,14 de baklagillere aittir.
(26) O gnlerde tarmn makinelememesinin retim ilikilerinin bir sonucu olduu ne
l lmtr. Osmanlda retimin pazara almas i dinamiklerden deil, d ekonomik ilikiler
den kaynaklanmt. Tarmda derebeylik ve ortaklk ilikileri egemendir ve emek ucuzdur. snBil llsreve gre: Teknik vastalarn girdii baz mntkalarda ve ticari ziraat yapan sermaye
dar iftliklerde makine ile kol kuvvetinin rekabeti vardr. Kol kuvvetinin bu ucuzluu tekniin zi aatr giriine mani olan amillerin mhimlerinden biridir. Ky iktisadiyatnda Teknik inklp
Kadro s. 2, ubat 1932, ss. 15-21.
(27) Bu konudaki saylar, blgesel olmakla birlikte, tm blgeleri iermemekte, birer rnek
nitelii tamaktadr. Kr. Tekeli ve lkin, s. 38 ve DE, Trkiyede Toplumsal ve Ekonomik Ge
limenin 50 Yl, Ankara: 1973, s. 86.
128) (Tkin) smail Hsrcv, Ky ktisadiyatnda Borlanma ekilleri Kadro, Sa 3, Mart
l'H2, . 25 34.

56

T RK YE EKONOMS

(29) Brand, Orhan, s. 130, Hershlag, s. 50. Miktar zerinde de olsa bu tr karlatrmalar,
tarmsal retimi belirleyen koullan sabit ald iin anlaml saylmaz.
(30) Bu durum yasann gerekesinden aka anlalmaktadr; gerekede ilerlemi lkelerde,
mteebbislere yol gsterecek bilgi ve sermaye salayacak rgtler bulunmaktadr. Memleketi
mizde ise Hkmet kapsndan baka bavurulacak yer yoktur denilmektedir. 50. Ylda Trk
Sanayii, Ankara: Sanayii ve Teknoloji Bakanl, 1973, s. 4. Bu szleri yoruma gerek yok.
(31) bid, s. 4-5. Daha sonra, 1932de Bankann yerini almak zere devlet Sanayi Ofisi ve
Trkiye Sanayi Kredi Bankas kurulmutur. Bu kurulularn da baarsz olmas zerine 1933te
bunlarn yerini Smerbank almtr. Ancak, daha sonra deinilecei gibi Smerbank devleti
uygulamann temel rgt olarak ilev grmtr.
(32) Sanayi ve Teknoloji Bakanl, 50. Ylda Trk Sanayii, Ankara, 1973, s. 5.
(33) DE. Trkiyede Toplumsal... age. s. 151.
(34) Bu dnemde ar sanayi zlemi de vardr; karlan bir yasa ile devlete demir sanayii
kurma yetkisi verilmi ve'bu i iin drt ylda harcanmak zere bteden 18 milyon TL ayrlmas
ngrlmt. Resmi Gazetede, 29 Mart 1926, Kanun No: 786. O gnlerde bir Demir Sanayii
Genel Mdrl kurulmusa da 1928de kaldrlmtr. Aydemir, evket S., kinci Adam, stan
bul. Remzi Kitabevi, 1965 c. 1, s. 409.
(35) ktisat Vekili akir (Kesebir), ktisadi Vaziyetimize Dah-Rapor, Ankara: TBMM Mat
baas, 1930, Tekeli ve lkin, age. s. 508-509.
(36) Ayn raporda: thalatn azaltdmas hususunda devlete tevecch eden vazifeden biri de it
halat eyasnn yerine kaim olacak yerli mevat istihsalini (mallarn retimini) bir program dahilinde
almaktr. bid 508. Burada, aka sylenmese de, devletilik eiliminin varlndan sz edilebilir.
O yllarda dalm yerine yerli retim, otomobil gibi dayankl tketim mallarnda da denen
mi ancak baarl olamamtr, rnein 1929 sonunda stanbulda (Tophane) gnde 25 otomo
bil retecek bir fabrika almtr. Cumhuriyet 8 Aralk, 1929, s. 1. Bu tr giriimlerin o zaman
baarsz olmasnn balca nedenleri arasnda i pazarn yeterli genilikte olmamas ve byk
ekonomik bunalm saylabilir.
(37) Demiryollar ile ilgili balca yasalar unlardr; 22 Nisan 1924 tarih ve 506 sayl hk
mete Haydarpaa-Ankara ve Arifiye-Adapazar hatlarnn satn alnmas yetkisini veren yasa; 31
Ocak 1928 tarih ve 1375 sayl Mersin-Tarsus-Adana hatt iin ayn yetkinin verilmesi ile ilgili ya
sa. Ayrca 23 Mays 1927 tarih ve 1042 sayl Yasa ile Devlet Demiryollar ve Limanlan ldare-i
Umumiyesi ad ile Bayndrlk (Nafia) Bakanl na bal bir rgt kurulmu ve 30 Mays 1929
tarih ve 1483 sayl Yasa ile rgt yeniden dzenlenerek Devlet Demiryollar ve Limanlar
Umum Mdrl adn almtr. Ayrca bkz. 3 Mart 1924 tarihli Demiryolu Siyaseti Yasas.
(38) Politique des ehemins de fer en Turquie Republicaine. Direction Generale de Presse au
Ministere de LInterieur, Ankara 1938, s. 19, Aktaran Hershlag, s. 232. DE. statistik Yll 192445. s. 490. O yllarda yalnz Suriye snrna yakn 434 kmlik Fransz hatt henz milliletirilmemiti.
(39) Tekel yetkisi verme srecinde, kibrit tekeli bir Belika ortaklna, patlayc maddeler
Fransz-Belika sermayeli bir ortakla ve petrol tekeli de ABDnin Standart Oil Ortaklna veril
miti. Daha sonra bu tekeller devlete satn alnd.
Bu konudaki yasal dzenlemeler asndan daha ayrntl bilgi iin bkz. Boratav, Korkut, 100
Soruda Trkiyede Devletilik, stanbul: Gerek Yaynevi, 1974, s. 109 vd. Bu yllarda grlen
tekel olgusunun gmrk konusunda hkmetin yetkilerinin snrl olmasnn bir sonucu oldu
u ne srlmtr. Bilindii gibi Lozan Anlamasna gre Trkiye ilk olarak, 1929a kadar
gmrklerini dzenleme yetkisine sahip deildi. Ancak bu ilke baz mallar iin bu arada tekel
konusu mallar iin geerli olmayacakt. Cumhuriyetin ilk yllarnda grlen tekel verme eilimi
nin gmrk vergilerini artrma amacndan kaynakland ne srlebilir. Tekeli ve lkin, 1929
Buhrannda... age, s. 68.
(40) 8 Haziran I929da kabul edilen ve 1 Temmuz 1929da yaymlanan 1499 sayl Gmrk
Tarife Kanununun Hazrlanmasnda, ktisat Vekaletince kurulan bir komisyon, stanbul Ticaret

K UHUl.U Y I L L A R I

57

vc Sanayi Odas gmrklerin pek artrlmamasn savunmusa da, yasa korumay isteyenlerin
grlerine uygun olarak hazrlanmtr. Bu konuda ayrntl bilgi iin bkz. Tekeli ve lkin, age. s.
67-74.
Bu durum Oda ynetiminde tccar grubunun daha etkili olmasndan kaynaklanabilir.
(41) Tekeli ve tikin, 1929 Buhrannda... age. s. 90.
(42) Ekonomik bunalmn lkemizdeki ilk gstergesi TLnin hzl deer kayb oldu. Bkz. Te
keli ve lkin, age. s. 789; 1447 sayl (Mays 1929) Menkul Kymetler ve Kambiyo Borsalar Kanu>nun yetersizlii grldnden, 20 ubat 1930da 1567 sayl Trk Parasnn Kymetini
Koruma Hakknda yasa karld. Getirilen bu yasalar dviz denetimi iindi. Ek olarak, d tica
ret ile ilgili baka snrlamalara da gidildi.
Ayn yllar yani 1929 sonras dnya ticaretinin de miktar ve zellikle deer olarak giderek
darald yllar olmutur. Bkz. Ticaret Bakanl, Ticaret Bakanl ve 50 Yl, Ankara 1973, s. 52.
D ticareti snrlama ynndeki nlemler arasnda, belli lkelerle kliring anlamalar yapl
mas da vard. Kliring bir lkeden yaplan dalmn o lkeye yaplan dsatmla karlanmas an
lamna gelir. Bu yntemle, o yllarda Almanyann Trkiye d ticaretinde etkin bir kontrol sagla* dg ne srlmtr. Hershlag, age. s. 67.
(43) Bu konuda bkz. Bulutay, Tezel, Yldrm, age. Tablo Ek. 52.
(44) Bir baka aratrmaya gre, toplam ulusal gelirde tarmn pay, 1927dc yzde 57,6dr.
Hizmetler yzde 36,7, sanayi de yzde 5,6 paya sahiptir. Yenal, Aysel, Trkiyenin ktisadi Geli
mesi (1927-1960) (Baslmam Doentlik Tezi), Aktaran, Tekeli ve tikin, age. s. 36.
(45) rnein Medeni Kanunun evlenmeye ilikin dzenlemesinin 1950de bile yzde 50 d o
laynda uyguland ne srlmtr. Tim ur, Taner, T rk Devrimi Tarihi Anlam ve Felsefi Te
meli, Ankara: SBF, 1968, s. 34. Toprak mlkiyelinde tapu uygulamas bugne dek tmyle ger
ekletirilmemitir. Bunun gibi hkm et, kylden ar faiz alan tefecilere kar bir dzenleme
getirememitir. Steinhaus, age, s. 130

BELLEK KUTUSU
B T E ...
nce bir alnt;
Her trl slahat tasavvurlarna girimezden evvel nazar- dikkatimizi evvelemirde
vaziyet-i maliye zerinde atfetmek faideli olur. nk yeni Trkiye Devleti teekkl
edinceye kadar bu bedahetler (aklar) maalesef nazar-i dikkate alnmam veya hi btesiz memleket idare edilmi ve varidat- devlet (devlet gelirleri) gelii gzel israf edilerek
erbab-t istihkakn (hak sahiplerinin) maalar verilememi ve bu yzden muntazam idare
tesis olunmam veya varidat- devletle gayrimtenasip (uygunsuz) yaplan masarifat ha
riten yaplan istikrazlarla (borlanmalarla) kapatlm ve bugnk neslimiz bu istikrazaln faizleri yznden gayet ar bir bar- mali (mali yk) altnda braklmtr. ztrk,
Kzm, Trkiye Cumhuriyeti Hkmetleri ve Programlan, stanbul: Ak Yaynlar, 1968,
s. 31-32.
Bte uygulamasnn, yani devletin yllk gelir ve giderlerine ilikin kestirimlerle bun
larn gerekleme sonularnn, yasama organnca denetimi kesinhesap yasalaryla olmak
ladr. Kesinhesaplar, hkmetin daha dorusu yrtme erkinin aklanma aracdr.
Gerek, 1924ten balayarak tm anayasalarla, gerekse ilgili yasalarda, bte uygulama
lnn ve kesinhesaplarn, belli sreler iinde Trkiye Byk Millet Meclisine (TBMM)
sunulmas gerektii belirtilmitir. Ancak, anayasa ve yasalarda, kesinhesap taanlarnn
TBMM'de grlmesi vc yasalamamasyla ilgili herhangi bir dzenlemeye, 1982 Anayaasna dek, yer verilmemiti.

TRKYIt HKONOMS

Sonu olarak, 1967-1982 yllarn kapsayan dnem iinde hibir yln genel bte
kesin hesap kanun tasars kanunlaamamtr... bu dneme ait katma bte kanun tasa
rlar da TMMMde grlp kanunlatrlamamtr. (Ancak)... kanun tasarlar
TBMMye sunulmutur...
Bunun sonucu olarak, 1967-1982 dnemini kapsayan yllarda, bte kanunlar ile
yasama organnca yrtme organna verilen gelir toplama ve gider yapma yetkisinin ke
sin hesap denetiminden gemediini sylemek mmkndr...
Genel ve katma bteli idarelerin kesinhesap kanunu tasarlarnn 1983 ylndan iti
baren dzenli olarak TBMMde grlp kanunlat grlmektedir.
Maliye ve Gmrk Bakanl (1992) Bte Kesinhesap Kanunlar (1924-1941) c. I;
s. IX-X1 alma ile lgili Genel Aklamalar

DAHA FAZLA BlLG tN


Dnemin ekonomik durumunu inceleyen yaynlar, Atatrk'n 100. doum yl nedeniyle olduk
a artt. Ancak bu konudaki aratrma ve yaynlar daha pk bir sonraki blmde incelenecek
olan devletilik dnemine ynelik olduundan orada sz kp'nusu olacaklardr. Ancak, Tezel, Yah
ya S. Cumhuriyet Dneminin ktisadi Tarihi (1923-1950); (Ankara, Yurt, 1982) bu dnemi de
ayrntl olarak ele almaktadr.
Kurtulu Sava dneminin ekonomik koullar iin bkz. Eldem, Vedat Mtareke ve Milli
Mcadele Yllarnda Osmanl mparatorluu Ekonomisi, Ankara Hacettepe niversitesi, Trk
ktisat Tarihi Semineri, 1973. Selek, Sabahattin, Anadolu htilali, stanbul, Cem, 1973. avdar,
Tevfk, Milli Mcadelenin Ekonomik Kkenleri, stanbul, Kz Yaynlar 1974, Mderrisolu,
Alptekin, Kurtulu Savann Mali Kaynaklar, Ankara: Maliye Bakanl 50. Yl Yayn, 1973.
Trkiye ktisat Kongresi, 1923-zmir iin en iyi kaynak bu balk altnda haber, belge ve yo
rumlar ieren, kn, A. Gndzn derlemesidir. Ankara: SBF 1968.
Lozan Anlamasnn ekonomik hkmleri iin bavurulacak temel kaynak, Meray, Seha L.
Lozan Bar Konferans, Tutanaklar Belgeler, Ankara: SBF, 1971 olabilir. Kurulu yllarnn ve
sonrasnn ekonomi anlaynn zgn bir irdelemesi iin bkz. Kuru, Bilsay, Mustafa Kemal D
neminde Ekonomi, Ankara: Bilgi Yaynevi, 1987.
Cumhuriyetin ilk on yl ile ilgili saysal veriler son yllarda ayrntl aratrmalara konu ol
du. Bunlarn banda, Bulutay, Tuncer; TezeL, Yahya S. ve Yldrm, Nuri: Trkiye Milli Geliri
1923-1948, Ankara: SBF, 1974 gelir. Ayrca DtE Trkiyede Toplumsal ve Ekonomik Gelimenin
50 Yl, Ankara: 1973 ile T. C. Ticaret Bakanl Ticaret Bakanl ve 50 Yl, Ankara: 1973, Sanayi
ve Teknoloji Bakanl, 50 Ylda Trk Sanayii, Ankara: 1973 saylabilir. Bu son iki derlemeden
birincisi i ve d ticaret, bankaclk ve sigortaclk; kincisi de sanayi alanndaki saysal verileri
iermektedir. Aktr ki saysal veriler DEnin 1927 tarm ve sanayi saym sonularndan da sa
lanabilir.
Maliye ve para konusunda, zellikle saysal veriler iin, bavurulabilecek ve resmi saylabile
cek iki kaynak son yllarda yaymland: nal, Fikret; Tra, Muzaffer ve Kkrer, Zafer (derleyen
ler), 1920-1929 Bte Kanunlar, Ankara: Maliye Siyasalar ve Sanayileme, Ankara: Maliye Tet
kik Kurulu, 1979 ve ayn yazarn, Cumhuriyetin lk Elli Ylnda Vergisel Yapmz, Ankara: Mali
ye Bakanl Ellinci Yl Yaynlarndan. Bkz. nder, zzettin, Aarn Kaldrlmas, Toplum ve Bi
lim, 13, 1981, s. 740-808.
Dnemin ekonomik geliiminin derli toplu, bol kaynak ve belgelere dayal bir incelemesi
Tekeli, lhan ve lkin, Selim, 1929 Dnya Buhrannda Trkiyenin ktisadi Politika Araylar,
Ankara; ODT. Trkiye Belgesel ktisat Tarihi (c). 2. 1977de bulunabilir. Tarmsal yapnn ay
rntl incelemesi (Tkin) smail llsrevin Kadronun 2. ve 3. saylarndaki yazlarndan izlenebi
lir. Ayrca bkz. Aydemir, evket Sreyya. Cihan ktisadiyatnda Trkiye, Ankara 1931, Kesebir,
akir, ktisadi Vaziyetimize Dair Rapor, Ankara: 1930 (Tekeli ve lkin, age, Ek. ss. 227-559) daha

KIJIIUI.U VII.I.AKI

59

ok tarm kesimini incelemektedir. Zhukovsky P. Trkiyenin Zirai Bnyesi ev.: Cell Kpak,
I laydar Huzurhan ve Sabir Trkistanl, Ankara, Trkiye eker Fabrikalar A. . Yayn No: 20,
1951, daha ok toprak-bitki ilikilerini inceleyen teknik bir aratrmadr.
Sanayiin geliimini aratrmak iin bavurulabilecek balca kaynaklar; Tkin, smail Hsrev,
ktisadi ve timai Trkiye: c. III. Trkiyede Sanayi. Ankara: 1946, saym sonularna ek olarak
balca kaynaktr. Ek olarak daha nce sz edilen Sanayi ve Teknoloji Bakanl 50 Ylda Trk
Sanayii, Ankara 1973, Tayan, Tun. Sanayileme Srecinde 50 Yl, stanbul Milliyet: 1973c ba
klabilir.
D ekonomik ilikiler konusunda ayrntl ve kuramsal bir alma Keyder, alarndr:
Dnya Ekonomisi inde Trkiye 1923-1929, Ankara: Yurt Yaynevi, 1982.
Ayrca bkz. Tezel, Y. S. Birinci Millet Meclisinde Yabanc Sermaye Sorunu-Bir rnek
D ia/, SBF Dergisi, c. 25 No: 1, Mart 1970, s. 239-251 ve Birinci Byk Millet Meclisi AntiEmperyalist miydi-Chester mtiyaz, SBF Dergisi, c. 25, No: 4, Aralk 1970, s. 287-318.
1929 gmrk tarifelerinin 1916 tarifeleri ile karlatrmal bir incelemesi iin bkz. Kurmu,
Orhan. 1916 ve 1929 Gmk Tarifeleri zerine Baz Gzlemler. ODTGD, 1978 zel Says:
Trkiye ktisat Tarihi zerine Aratrmalar iinde (s. 182-209). Para, banka ve maliye konusun
da Bkz. Keyder, alar, 1916-1929 Dneminde Para ve Kredi, ODTGD 1978 zel Says:
"Trkiye ktisat Tarihi zerine Aratrmalar, s. 210-250; Kkl, Aziz, Trkiyede Para Meseleleri
1915-1946 Devresinde Para Siyasetimiz ve Parann Kymeti, Ankara: Milli Eitim Bakanl ve
SBO (SBF) yayn 1947, H. Tahsin ve R. Saka, Sermaye Hareketi, stanbul: Ahmedi Matbaas,
1930, Saka R. Sermaye ve Kredi Hareketleri, Ankara: Tecelli Matbaas, 1933. Ayrca dnemde
bankaclk konusunun iyi bir incelemesi, Silier, Oya 1923-1935 Dneminde Trkiyede Bankalar
ve Bankaclk, Ankara: Hacettepe niversitesi, Trk ktisat Tarihi Semineri (teksir) 1973tc bulu
nabilir. Ayrca bkz. Ulutan, Burhan. Bankacln Tekml, Ankara: 1957. Merkez Bankas ile
ilgili olarak bkz. ilkin, Selim, Trkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasntn Kuruluu, Ankara: Ha
cettepe niversitesi Trk ktisat Tarihi Semineri, 1973, nder, zzettin, Trkiyede Kamu Harca
malarnn Seyri: 1927-1967, stanbul ktisat Fakltesi, 1974. Selik, Mehmet, Trkiyede Yabanc
zel Sermaye, 1923-1960, Trk ktisadi Gelimesi Aratrma Projesi No: 5, Ankara SBF, 1961.
llulutolu, Kenan: 100 Soruda Trkiyede Yabanc Sermaye, stanbul Gerek Yaynevi, 1970. D
nemle ilgili olarak zellikle bkz. kn, Gndz. 1920-1930 Yllan Arasnda Kurulan Trk Ano
nim irketlerinde Yabanc Sermaye, Ankara: SBF, 1971.
Dnemin siyasal gelimelerinin Osmanl balam iinde ayrntl bir zmlemesi iin Kar|!ul, Kemal, Turkeys Politics, The Transition to a Multy Party System, Princeton, N. Princeton
University Press, 1959a ve Tunay, Mete, Trkiye Cumhuriyetinde Tek-Parti Ynetiminin Ku
rulmas (1923-1931), Ankara: Yurt yaynlar, 1981.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


^ i Misak- iktisadi Esastan (Ekonomik Anlamann tikeleri)
v*' zmir ktisat Kongresi 1923e katlan toplum kesimleri ve bunlarn
istemleri
I Lozan Anlamasnm ekonomik hkmleri
Yasal ve kurumsal yeniden yaplanmann ana eleri
Yenilemenin btnl

IV.

Devletilik ve Sonras
En serbest zannolunan bir sanat veya ticaret, mreffeh olabilmek iin mutlaka
devletin yardtmna ve mdahalesine ihti
ya gstermektedir.
S uyun banda olduumuz iin bu
ihfryact her yn gryorum ve sonra da
Serbest meslekin 'devletilik "e rham
iin ayn mevzulann delil olarak ztkrolunmastna ayorum.
'
~
smet NN

A. GR
Ekonominin bugnk yapsn belirleyen balca gelimelerden biri, kukusuz,
1930larda uygulanan devleti ekonomi politikasdr. Devleti ekonomik gelime
kendine zg toplumsal ve ekonomik koullarn bir sonucudur. Bununla birlikte,
ekonominin daha sonraki geliimini etkilemi ve srekli tartma konusu olmutur.
Devletilik tartmalar, zellikle zelletirme konusunda olmak zere, gnmzde
de varln srdrmektedir. Bu bK\mde nce devletilik uygulamasnn nedenleri
zerinde durulacak, daha sonra da ikinci Dnya Sava sonuna kadar olan ekono
mik gelimeler incelenecektir.
B. DEVLETLK UYGULAMASININ NEDENLER
Douu zerinde deiik yorum ve tartmalar olmakla birlikte, devletilik, denile
bilir ki gcn esas olarak uygulamadan alr.(l) Bir baka deyile devletilik kuram
sal tartmalarn ya da nceden belirlenen siyasal grlerin rgtlerinin lke yne
timine gelmeleri sonucu uygulanan bir ekonomi politikas deildir. Bir bakma so
m ut koullarn zorlamas sonucu domutur. Ancak kendine zg nitelikleriyle
dnyadaki benzerlerinden ayrlr; bir bakma zgndr denilebilir.
Devletilik uygulamasnn eer genel bir erevesi aranacaksa bu Osmanl-Trk
toplum yapsnn devlete ncelik veren zelliklerinde bir lde de olsa bulunabi
lir. lkenin genel durum undan, toplumun refahndan devleti sorumlu tutan an
layn kkleri eskiye gider. Osmanl yenileme hareketinde ve zellikle ittihat-

I V 1 I T I K V I . S 0 N K A S I

61

Terakki dneminde beliren devlet nclnde ekonomik ve toplumsal gelime


anlay bu gelenein bir uzants saylabilir. Daha nce, deinildii gibi ktisat
Kongresinde tm gruplarn kendi karlaryla ilgili istek ve nlemleri devletten
beklemeleri bir rastlant deildirTm bu toplumsal ve tarihsel etmenlere ek olarak ya da bunlarla birlikte,
1930larn banda beliren zgl i ve d koullar devleti uygulamay zorunlu kl
mtr. Bu zgl nedenler zerinde daha ayrntl durulmaldr.

1. Gelimeler
Cumhuriyet ynetimi kurumsal-yasal dzeyde kkl deiiklikleri de birlikte getirdi.
Bu hzl kurumsal dzenlemeler Cumhuriyetin ilk on ylnda bunlara kout ekono
mik deime ve gelimeyle tamamlanmamt. Atatrkn iktisat Kongresini a ko
numasnda belirttii ekonomik bamszlk ve hzl kalknma ilkeleri 1930lara
gelindiinde gerekletirilememitir. ok partili bir siyasal ortama giri iin balat
lan Serbest frk a (1930) denemesi, geni halk kitlelerinin ekonomik honutsuzluu
nun bir gstergesi olm u tur, zel kesime ncelik veren 1920lerin sanayileme politi
kas, 1930lara gelindiinde, braknz sanayi retimine derinlik kazandrmay bir ya
na, en temel snai tketim mallarnn yerli retimini bile salayamamtr.
Bir nceki blmde belirtilen verilerden de anlalabilecei gibi ilk on yln so
nuna doru ekonominin balca sektrlerinde retim ve gelirler dmektedir. T r
kiyenin dsatmnda nemli yeri olan lkelerin iinde bulunduklar ekonomik bu
nalm dsatm gletirmi ve tarma dayal olan geleneksel dsatm mallarnn
sat azalmtr. Dsatmdaki bu tkanma, dviz ktlna ve buradan retim iin
gerekli hammadde ve ara gere dalmnda glklere yo[ amtr. Gelime, lke
iinde fiyat ve retim dlerine, isizlie v genel olarak ekonomik durgunlua
neden olm utur/2* Ekonomiye canllk kazandrmak, zel sermaye araclyla salanamyordu. Yabanc sermayeye kar olunmad vurgulanm olsa da, ar bu
nalm koullarnda girii sinirli kalmak durumundayd. Ayrca yabanc sermayenin
Cumhuriyet ynetimine gven duyduu da sylenemez.
Varolan koullarda, ekonomiye canllk kazandrmak iin dsatm konusu ol
masna karn Byk Bunalm nedeniyle dsatm yaplamayan rnlerin yerli s
nai kurulularda ilenmesi ve bunu gerekletirmek iin dorudan devletin snai
krulular oluturmas gerekliydi. Ek olarak, dviz darl nedeniyle dalm gle
en temel tketim rnlerinin ve snai yar-ilenmi rnlerin, ucuz ve kolay sa
lanmas iin de bunlarn yerli retimine ncelik verilmeliydi.
Cumhuriyetin ilk yllarnda uygulanan ekonomi politikasnn en az baarl ol
duu alan^ retimin, zellikle smai retimin artrlmasyd. Ticaret, bankaclk ve
benzeri alanlarda elde edilen krlarn ya da tanmsal rn fazlasnn snai retime
lntrlememesi balca sorun niteliindeydi. Ksa dnem krlarnn ykseklii
ya da bir an nce kr beklentisi, uzun dnemli deerlendirmeleri gerektiren sanayi
ye yatrm yaplmasna olanak vermezdi. Daha dorusu zel giriimcilik yoluyla sa
nayileme olana ok snrlyd. Bu durum da hkmet sanayileme dorultusunda
nlemler almak durumundayd.

62

T RK YE EKONOMS

Ekonomik bunalmn lke ii etkileri, ya da i koullar, devletin ekonomiyi ha-_


rekete geirmesini ve bunun sanayi alannda olmasn zorunla klyordu. nce, bu
tr bir zorunluluk veri alndnda, devletin ekonomiyi harekete geirebilecei tek
alan sanayi olabilirdi. retim yaps nedeniyle tarma ncelik verilerek ksa dnemde
sonu alnamazd. Ulam alannda, demiryollarna ncelik verilerek olduka yol
alnmt. Bir baka deyile, ekonominin en az gelien kesimi sanayiydi. Daha da be
lirleyici olarak, Osmanldan bu yana temel gr, sanayileme gereiydi. nk,
doru bir yaklamla ekonomik ve giderek toplumsal gelime ile sanayileme ean
laml tutuluyordu. Ynetici kesimde ekonomik bamszln salanmas iin sanayi
leme gerei veri almyordu. mparatorluun knn, ya da baz imparatorluklar
gibi kalc biritelik kazanmamasnn nedeni sanayilememi olmak biiminde alg
lanrsa durum aklk kazanr. Ayrca, kazanlan siyasal bamszln ekonomik ba
mszlkla tamamlanmas ngrlyordu. ekerini,, dokumasn dardan alan bir
Trkiye nasl bamsz saylabilirdi?*3* Kukuz burada amalanan soyut dzeyde
Jjir ekonomik bamszlk deil, yerli retim Olanaklarnn glendirilmesidir.
zetle sylemek gerekirse, tarihsel ve geleneksel etmenlere ek olarak 1930larn
banda lke ii ekonomik ve toplymsal koular kam u yatrmlaryla snai retimin
artrlmasn zorunlu klmaktayd. Bu durum yalnz lke ynetiminin isteklerinin
deil, varolan ekonomik yapnn iinde bulunduu olaanst koullarn bir sonu
cu oluyordu.

2. D Etmenler
Cumhuriyetin kurulu yllarnda geri kalm lkeler bir yana braklrsa dnyada
iki, farkl nitelikte ekonomik yap vardr; gelimi kapitalist lkeler ve bir sosyalist
lke, Sovyetler Birlii. Devletilik uygulamasnda her iki ekonomik dzendeki geli
melerin etkileri olmutur, denebilir.
nce, kapitalist lkelerde f929da padak veren ve byk olarak nitelenen
ekonomik bunalm, kanlmaz olarak Trkiyeyi de etkiledi. Bunalmn balca
zellikleri fiyat dleri, retimin kapasitesinin ok altnda yaplmas ve isizliktir.
retimin ve fiyatlarn birlikte d, istem ya da talep yetersizlii sorununu gn
deme getiriyordu. Bu gereklilik, ekonominin btn iin etkin toplam talep bii
minde algland. Byle olunca da, Bunalma zm olarak, hkmetlerin ekonomi
ye, zellikle kamu harcamalarn artrarak ya da para politikasyla dorudan kar
mas kuramsal dzeyde ngrlyor ve uygulama da bu ynde geliiyordu.^ Ksa
ca, toplam etkin talep retim olanaklarna gre devlet eliyle ayarlanabilirdi.
Ekonomik bamszlk ve hzl kalknma ilkelerini benimsemi olan Trkiyede,
o yllarda yaygn kan, sanayilemi lkelerin aralarndaki btn iktisadi ve siyasi
mnazaalara ve itilflara ramen ziraat memleketlerin piyasalanna hkim olmak
davasnda mttefik olduklaryd.(3) Bu yarg znde sanayilemi lkelerin nitelii
ni aklyordu. Ancak gelimi kapitalist dzen bunalm iindeydi ve Trkiye gibi
gelimekte ojan lkelerin sanayilemesini engelleme gleri en azndan snrl kal
yordu; bundan yararlanlabilirdi. Trkiyenin gereksinimi olan makine ve gerele
rin uygun koutlarda (ucuza) salanmas olana domutu.

III!VI I I I . K VK SO N KA S I

63

Gerekten o yllarda grlen bunalm, ar liberal ekonomi yanllarn bile, ser


lri piyasalarn oluumu, ileyii ve yaratt sonular konusunda, en azndan ku
kuya dryordu. Kapitalist ekonomiler bunalmdan k iin hkmetlerin daha
lkn rol oynamasn benimserken, ayn srecin, Trkiyede, ekonomik, toplumsal
vr tarihsel koullar nedeniyle farkl nitelikte de olsa, ortaya kmas, bir bakma kaiulmazd.
n
l'k olarak bunalm nedeniyle dsatm mallarnn dnya piyasasnda fiyatlar
jlllike dyordu. Bu durum da Trkiye darya satmad rnleri ilemeliydi:
I ikye ekonomisini korumak ve bunalmdan yararlanarak sanayileme alannda
olumlu admlar atmak gerei ortaya kyordu.^ Bu, ancak, lkenin dsatm rnIr lke iinde ilenmesi sonucu gerekletirilebilirdi.
. () yllarda, I. Dnya Sava sonlarnda kurulan Sovyetler Birlii planl bir eko
nomi politikas uyguluyor ve sanayileme alannda hzl bir gelime salyordu. Bel
ki l.la da nemlisi, ekonomik bunalmla karlamadan bu gelimesini srdrm e
li, Trkiye ynetici kesimince, Kurtulu Sava yllarnda balayan Sovyetlerle ya
knlamann da katksyla, ilgiyle izleniyordu. O yllarda, kurumsal dzenlemeler
dim bazlarnn rnein, li ktisat Meclisi, Planlama Komiteleri gibi, Sovyet dene
yiminden esinlenilerek gerekletirildii sylenebilir.(7> Daha sonra deinilecei gi
bi. devletilik uygulamas srasnda Sovyetler Birliinden salanan kredi ve teknik
yHidmlnr bu yargy dorular.
Burada belirtilen d etmenlerin, devleti uygulamann oluumunu etkiledikleri
yudu namaz. Ancak, Trkiyeyi ynetenler, hemen her firsatta, devletiliin kendi
koullarmzdan doduunu, kapitalizme ya. da sosyalizme benzemediini hakl olaltk belirtmilerdir. Bir baka deyile, devletilik, kendine zg nedenleri ve nitelik
lin lyle incelenirse daha kolay anlalr.<8)

I.. I NEMN SERMAYE HAREKETLER

t
tn elenen dnemin kamu mliyesi, para ve kredi alanndaki gelimeleri iki yar alt
lre ayrlabilir: (a)' 1938e kadar grlen kararl-gelime_ye (b) ikinci Dnya
Snv. yllarnda ortaya kan, bir bakma zorunlu, parasal genileme.
Devleti dnemde kamu harcamalarnn artrlmas yoluyla nemli snai yat
lndan!.! bulunulmasna karlk, bunun ekonomik kararllk ortamnda gerekleti1 ilmek istendii sylenebilir. Bir baka deyile, devleti sanayileme ak finans
man denilen ve para miktarn ve bte aklarn artrarak deil, gerekli i ve d
kaynaklar baka yollardan salanarak gerekletirildi. Gerekten de incelenen dne
min seaye hareketlerini biimlendiren ynl bir denge politikasndan sz edikhll bunlardan birincisi, para sunum udur; dnem boyunca dolamdaki para
llkia hemen hi artrlmad; parasal denge korundu, i k n a si, bte dengesidir^
ylte donem boyunca yani 1940lara dek, devlet btesinin gelir-gider dengesinin
konulmasna alld. ne de d ticaret dengesidir. Cumhuriyet hkmetleII, l'MOlu yllarda d ekonomik ilikilerin gelir-gider ynyle dengeli olmasna
n/rn gsterdi; bunu salad. l dengenin en byk yarar, enflasyon ve d ak

>1 -<
-> n O VO AO-* ON ui
rA

00 O ' O o o o f s r ^ ^ O N i n ^ *

TT

W. ^y N,

11

rs ^
<s

tC

fA OQ^ 00

lA t Is 00
* ^N
N -t \o

f2

f i t i i

rf d

oo o

NO VO
m rs
lA

to N

OO so N

^ J ^

> (5

os <0 ON

~ lA- N, p O
- N 00
.' N
r W
S so N
"o o o ' H N * - t ' 0
_fAmm_ s<vo,-^
o orN
|A j^ r4 rs)<4<nv&'0

, q N O A A
se ^n tn so noos* n
n n
<N| poH

5J om 2

f-l

* *

r S

1/^ 00 f s

O PN NO

*->

fo

vo N

un

>*

lA -

I -f

NO <N

}^ tt4

e?

n
^ o n co N N
n oe on m o ^ *9* no
0
(N
lT
l'O
rl-<
O
S
'^
N N N <H_fA OA (A IA

& b

U,

G
o

in n

Os rj 00 O A A N
00 H s O N ON oo" N
O
N sj N -H N oo m-

o 'O

oo rC roln

ro 00 /
o\ o o/m 5
v

.3
c

#
55
4/

fA <A 00 O

'C
<L>
O

n no Tf NO n NO n f_ (A ON
NO NO +
1 n
+ + +
+

i /

/ 00 lA AJ 1

J fA 00 On
rt oo *n

N N N r t ^ r t i n s f l ^ O O

Vv

r^oooNCN^^oofnoooNfANjj
t*-
f+
<3
Ol

1
e

T3
/>

"o

oo oo o

oo in in rs n

- H - N H N f O N f i A N O O O,Os

on oo a a n rn ^ od
' OooN O t Vf '1H
OANfsfr^H
~6 (filn f. lr>T

(t
m
CTn

T f m >o n oo Os
m m m m m m
On ^ ^s ON ON On

j*

5 e

nnvt

rtuiik

sonkasi

sorunlaryla karlamayan bir ekonomik ortam n salanmasdr, istikrarl ekono


mik ortam, 1933-1939 yedi ylnda, ulusal retimin yllk yzde 9un zerinde bir
l/.la bymesini olanakl.klmtr (Kr. Aada Tablo: 1V.7). Bu byme oran
lke ekonomisinin en yksek byme orandr.
Sava yllarnda, kararl bir ekonomik ortam koruyucu para-kredi ve bte po
litikalar izlenemedi. Bu durum daha sonra grlecei gibi, ekonominin alt kesim
lerinin farkl geliimini dorudan etkiledi.

1. Iara-Kredi Alannda Gelimeler


t amhuriyet hkmeti Merkez Bankasnn kurulmasyla birlikte, 1930/dan sonra,
para sunum unu tam olarak denetimi altna alm oluyordu. Bununla Birlikte, Tab
lo: IV. 1.den izlenebilecei gibi, para sunumu 1939a kadar hemen hemen hi artlmad: 1930larm banda 160 milyon dolaynda olan dolamdaki para miktar,
1938de 219 milyon lirayd. Bu miktar on yl boyunca, yalnz ylda yzde 0,5 gibi
ok az bir art anlamna gelir. Bu durumda, ylda sabit fiyatlarla, yzde 5-6 ora
nnda artan toplam ulusal gelire gre para sunum unun ok az artt grlmekte
dir. Bir baka deyile, para sunumu, bu anlamda ekonomiyi daraltc nitelikte ol
mutur, denilebilir. Uygulamann bir sonucu, fiyatlarn, toptan eya fiyatlar (TEF)
<>tneftinde grld gibi, sava yllarna dek artmam olmasdr. Hkm et para
arzn ve enflasyonu snrl tutm ak amacyla banka mevduat yasal karlklarn
ykseltmekle yeniyordu.
Buna karlk sava yllarnda para sunumu, nceki dneme kyasla olaanst
saylabilecek boyutlara ulat. stelik bu durum , sava yllarnda insangcve dier
kaynaklarn retimde daha az kullanlmas sonucu gerek retim dleriyle bir
likte oldu. Bu olgunun bir yansmas fiyat artlarnda grld. Sava yllarnda para
smmu yzde 483,3 oramnda artt, buna yakn bir art da TEFde grlmektedir.
Benzer bir durum , kredi verilerinden izlenebilir. Devleti uygulama yllar diye
bileceimiz 1933-38 dneminde kredi art ok snrl bir dzeyde kald halde,
sava yllarnda, para sunum una bal olarak, nemli lde artt. Kredi genileme
sinin vurgulanmas gerekli yn, artan kredilerin retim iin deil, tanmaz mal
alm satm, ticaret gibi ksa srede kr getiren alanlarda kullanlmasdr.
2. Kamu Mliyesi
Devleti dnemde kamu mliyesinin nemi, kamu sanayilemesi giriimlerinin i
kaynann genel bte oluudur. Bir baka deyile, devleti sanayilemenin i fi
nansman bu kanaldan karlanmtr. Dolaysyla bte gelir ve harcamalarnn art
m olmas doaldr (Tablo: IV. 1.). Nitekim kamu harcama ve gelirleri, 1933-38
dneminde dzenli bir biimde artmtr. Kamu gelirleri, daha nceki dnemden
balayarak, yzde 70ten fazla bir oranda dolayl vergilerle karlanmaktadr. H k
met tekel yetkisinT zerine ildii, tiz, eker, kibrit ve benzeri tketim mallarn ver
gileyerek buradan elde ettii kayna snai yatrmlarda kullanmaktadr.
Sanayileme giriimleri nedeniyle ek finansman gerekmesine karn, kural ola ak ak bte uygulamasndan kanlmtr. Tersine Bte her yl artan oranda
II s

66

O h k Iyi

i .k o n o m

Is I

fazla ile kapanmaktadr. Kukusuz bu durum hzinenin daha gl olmas sonucu


nu verir. Ksaca, izlenen maliye politikas, ekonomik kararllk amacna - sanayiin
finansman gereksinmelerine karn - uygun yrtlmtr, denilebilir. Ancak, bu
kararl tutum , sava yllarnda srdrlememitir.
Ulusal gelirin hkm et tarafndan kullanlan blm, yani genel bte harcamalar-toplam ulusal gelir oran, kamu kesiminin ekonomideki arlnn nemli
gstergelerinden biri saylr. Kukusuz harcamalar kadar, devlet gelirleri ve bunla
rn kaynaklan da nemlidir. Devleti dnemde, bte-ulusal retim oran nceki
yllardan fazla olmutur. Daha sonra grlecei gibi bu olgu kamu yatnm harca
malarndaki arta balanabilir. Bu oran savan ilk ylnda yzde 19-20 dolayna
ykselmekle birlikte daha sonraki yllarda nemli lde azalmtr. Oysa, maliye
kuramnda genellikle benimsendii gibi ekonomi gelitike kamu kesiminin pay
da artar; Trkiye 1930lardan sonra bu art eilimini srdrememitir.
Dnem sresince dolayl vergiler saysal olarak artmakla birlikte bunlarn bte
harcamalar iindeki pay nemli lde dmtr. Bu olgunun balca nedeni,
dolaysz vergilerin artrlmasdr. Sava yllarnda olaanst koullarn kaynak gereksinmelerini karlamak zere, bir taraftan vergi oranlan fiyatlara kout olarak
artrlrken, _dier . taraftan da yeL.dotudan vergiler kondu. Yeni vergilerin en
nemli ve tartmal olanlar Varlk Vergisi ile Toprak Mahsulleri Vergisidir.*9* Bu
gelimelerin ulusal gelire etkisine daha sonra deineceiz. Ancak burada iki nemli
olgu vurgulanmaldr.
nce, devletilik, daha dorusu devleti sanayileme uygulamas, sava yllarn
da, yerini hkm etin ekonomiye olaanst koullarn etkisiyle daha fazla kanmasna brakmtr. Hkmet, piyasa ileyiini olaanst nlemlerle dzenlemek
te, dorudan ve dolayl vergileri^ artrarak, ulusal gelirin nemli bir blm ne el
koymaktadr. Anak bu durum kamu kesimi retiminin artrlmasna deil, zel ti
cari sermaye birikiminin gelimesine yol amtr, denilebilir. Bu olgunun balca
gstergesi, hzla byyen kamu harcamalarnn, yatrmlara deil, btenin cari ve
sermaye transferi harcamalarna gitmesidir. Denilebilir ki, hkmetin ekonomiye
en ar boyutlarda kart bu sre, zel sermaye birikiminin de hzla genileme
sine yol amtr. Olaanst koullarda zel ticaret sermayesinin birikimine yol
aan etmen, hkm etin ya da genel olarak kamu ynetiminin artan harcamalar
nn niteliidir.
Sonra, olaanst koullarda beliren mal darlklarnn piyasa sunum-istem (arztalep) dengesine olumsuz ynde etkisinin sonucu hzl fiyat artlardr. Bunu nle
mek zere getirilen (Milli Korunma Kanunu gibi) yasal dzenlemelerin, fiyatlama
srecine pek de etkili olmad grlmektedir. Kamu harcamalarnn artna kout
olarak retim dleri ve dalm glkleri sonucu oluan mal darlklar da fiyatla
r artrc etki yapm ve bu durum zel ticari sermaye birikimini hzlandrmtr.
D sermaye kayna kullanmna gelince, sava yllarna kadar alman d borla
rn nemli boyutlara ulamad grlr. ABDden salanan 10 milyon dolar Merkez
Bankasnm kuruluunda; Sovyetler Birliinden salanan 10,5 milyon liralk kredi
sanayilemede, zellikle dokuma sanayiinde ve ngiltereden salanan 16 milyon n-

Ill VI I T1 .K V K SO N RA SI

67

giliz Sterlini de Karabk Demir-elik Fabrikasnn (daha sonraki adyla Kardemir)


yapmnda kullanlmtr. Ayn yllarda Almanyadan da kredi ve yardm alnmtr.
Buna karlk sava yllarnda nemli oranlarda i borlanmaya gidildii anlal
maktadr. D borlanmann, bor alabilecek kaynaklar snrl olduundan, snrl
kalmasna karlk i bor miktar nemli boyutlara ulamaktadr.(,0) ncelenen d
nemde, toplam 50 milyon liraya ulaan i borlanma - ki kolayca grlebilecei gi
bi, yllk btenin yaklak drtte biri dolayndadr - da byk lde demiryolu
yapmnda kullanlmtr.
ncelenen dnemde yabanc zel sermaye girileriyle ilgili veriler elde edileme
di. Bununla birlikte yabanc sermaye yatrmlarnn yok saylacak kadar az olduu
nu sylemek yanl olmaz.
Dnemin para-kredi ve maliye politikas uygulamalarndan ilgin bir sonu
kmaktadr. lke dnem in ilk yarsnda, ekonomik kararllk ortam nda bir hzl
sanayileme programn baaryla uygulamtr. Dnemin ikinci yansnda, II. Dpya Savana girilmemesine karn, makroekonomik dengesizlikler, retim dleri
vc zorunlu olarak izlenen para ve maliye palitikas ar bir enflasyon ortam olu
turmutur. Bu durum , daha sonra grlecei gibi, d ticaretin ak deil, fazla ver
dii bir ortam da grlmektedir. Enflasyonun olumasnda biraz nce deinilen
btenin ak finansmannn ve buna bal olarak para miktarndaki artn etkisi
varsa da, yalnz bunlarla enflasyon olgusunu aklama olana yoktur. Bunlara ek
olarak, zellikle retime, bunun sektrel gelimelerine ve piyasa yapsna, daha
dorusu datm ve sat srelerine bakmak gereklidir. Para sunumu-fiyat art
arasnda, ou kez olduu gibi, birebir iliki bulunmas, enflasyonu aklamada ye
terli olmayabilir. Belirtilmek istenen nokta budur.
Bu gelimeler sonucu, lke dnemin sonuna enflasyonla ulat. Varlk Vergisi
sonucu sermaye mlkiyetinde aznlklar zararna bir gelime olduu sylenebilir.
Ancak dnem sonuna damgasn vuran, ticaret kesiminin hzla genilemesidir. Var
jla ticaret kesimi, bu dnemde, bir ksm byk toprak sahipleri ve brokratlarn
*l. katlmasyla geniledi. Ksaca, Sava yllarnda asl byme daha nce deinildii
gibi, ticari sermaye birikiminde oldu.
D. DEVLETLK UYGULAMASI
Hkmet, 1930 yl banda, ekonomik bunalma kar baz nlemler ald. Bu n
lemler iki amaca ynelikti:
a) Kam u harcamalarm kamu gelirlerine uygun olarak dengelemek.
b) Dalma snrlamalar getirerek,, d. karetin ak deil, fazla vermesini sajamak.
Sz edilen nlemler, snrlayc ve d uraan nlemlerdi. Bunlar ekonomiyi ge
niletici, dinamik ve olumlu admlarn atlmas izlemeliydi. Ekonominin canland
rlmas devletilik uygulamasyla saland.
Devletilik uygulamas iki dzeyde-incelenebilir. Bunlardan, birincisi ve daha
nemli olan^devletin snai retim alanndaki yeni giriimciliidir. Dieri de, buna

TRKYI'. KK O N O M S

68

bal olarak ekonom inin dier sektrlerinde yaplan dzenlemeler ve salanan geli
melerdir. Her iki geliimin ortak yn, bunlar uygulamak iin bir dizi yasann ka
rlmas ve dier n hazrlk almalarnn yaplmasdr, nem i ve daha sonraki ylla
ra damgasn vurmas nedeniyle nce devleti sanayileme zerinde durulacaktr.

1. Devleti Sanayileme
Devletilik uygulamasnn somut dzeyde balangc, z, 1930la n n ja nda Birin
ci Be Yllk Sanayileme Plannn benimsenmesi ve uygulanmasdr. Bu durum da
devletilik uygulamasnn kesin olarak, ekonomik gelimede sanayie ncelik veren
bir nitelik tad sylenebilir.
Sanayilemeye ncelik veren bir yaklam zorunlu olarak biimsel ve niteliksel
sorunlar da gndeme getiriyordu. Biimsel sorun, sanayi giriimlerinin teknik yn
leriyle ilgiliydi. Bu sorunun zm iin nce, ekonominin ayrntl olarak incelen
mesi gerekliydi. Nitekim, daha nce de deinildii gibi, bunalm srasnda ekonom i
nin deiik ynlerini inceleyen aratrmalar yaplm, neriler gelitirilmitir/111 An
cak bunlarn bir kalknma program erevesinde somutlatrlmas gerekliydi. Bu
nun iin Ekonomi Bakanlnca gerekli hazrlklar yaplm ve Birinci Be Yllk Sa
nayileme Plan (BBYSP) hazrlanm tr/12* BBYSPnin balca amalar unlardr:
vV a) Yerel, ya da blgesel tarmsal retime ve doal kaynaklara dayal snai re
tim birimleri kurulmas;
b) zellikle dalm konusu olan temel tketim mallarnn yerli retimine
(zellikle dokum a sanayiine) ncelik verilmesi;
c) Sanayi iletmelerinin kurulu yerlerinin hammadde ve igc kaynaklarna
yakn olmas.
Denebilir ki BBYSP amalarnn temel niteliine gre salt bir sanavi plandr:
t myle ekonomiye ynelik amalar iermez; bu nedenle bir makro plan niteliin
de deildir. Buna karn Planda, ele alnan kurulularn insangc ve dier girdi
gereksinmelerine ilikin ngrler yer almtr.
BBYSP ile kurulmas tasarlanan sanayi be ana grupta toplanmaktayd:
1)
2)
_3)
J)
5)

Dokuma (pamuk, kendir, yn)


Maden ileme (demir-elik, bakr, kkrt)
Kt
Kimya (yapay ipek, glya, fosforik asit, sperfosfat)
Ta, toprak (cam, imento)

lk kestirimler, bu giriimlerin yapm iin plan dnem inde yaklak 45 milyon


TL gerektiini gstermekteydi. Ancak daha sonraki yllarda bu miktar nce 65,
sonra da ljOO milyon TLna karld. Planda ngrlen yatrmlarn en byk b
lm (yzde 36s) dokuma ve (yzde 23) demir-elik sektrlerine ayrlmt.
^ Plann finansman, Sovyetler Birliinden (tamam dokum a sanayiinde kullanlmak zere ve toplam 10,5jnilyon TL) alnan kredi ve her yl bteden ayrlacak 6
milyon TL ile karlanacakt. ngrlen 44 milyon TL yatrmn, 41,6 milyon TLs
Smerbank, kalan 2,4 milyon TLs da t Bankasnca karlanacakt. Smerbank

lll'V I U TI.K V E vSONKASl

69

bte ve d kredi kullanmn stleniyordu. Bankas da cam ve bir ksm kimya


sanayii kesimlerine yatrm yapacakt.
\
Devletilik uygulamasnn ilk ve baarl blm BBYSPdir. BBYSP ile gerekletirilmesi ngrlen snai retim, dnemin toplam dalmnn yzde 44 g ib i bir
blm n oluturuyordu/13' Daha sonra yeniden de|inifecegTgibi. devleti sanavileme politikasnn temel amalarndan biri ve en nemlisi, dalm konusu olan
mallarn yerli retimini salamakt. Ek olarak BBYSPmda snai yatranlarn ham
madde kaynaklarna yakn olmas ve blgesel dalmnda bir denge gzetilmesine
allmtr.
BBYSPnn uygulanmasna 1934 yl bamda baland. Uygulamann baaryla
yrmesi zerine 1936dan sonra kinci Be Yllk Sanayileme Plan (BYSP) ha
zrlklarna giriildi. BYSP, ilk plann aksine ara ve yatnm mallar retimine nce
lik veriyor, aynca elektrifikasyon, madencilik ve limanlar gibi altyapsal gelimeyi
dikkate alyordu. BYSP, gda, kfmya, makine ve deniz ulam, vb. alanlarnda yak
lak 112 milyon TLlik yatrm ngryordu/14' Bu nitelikleri ile iBYSPnin bir ba
kma kendine yeterlik ilkesine nem verdii ve Birinci Planm doal bir uzants
olduu sylenebilir. Ancak kinci D nya Sava nedeniyle uygulanamad.

2. Devleti Sanayilemenin Niteliksel Ynleri - Bir Soru


BBYSPnin uygulanmasyla oluturulan snai iletmelerinin finansman, retim tek
nolojisi, zel giriimle ilikileri ve sektrel dalm gibi konular sanayilemenin ni
teliini aklayc bir ilev grebilirler.
Devleti sanayileme program, byk lde bteden ayrlan kaynaklarla y
rtld. Bu srete, i ve d bor yk artrlmad gibi, ak finansman yoluna
da gidilmedi. Finansman kayna, byk lde temel tketim mallar zerine ko
nulan (dolayl) vergilerdi.
Sanayi birimlerinin, o gnn koullarnda, genellikle dnemin en ileri teknolo
jisiyle kurulduklar sylenebilir. Bir baka deyile, gerek retim kapasiteleri gerekse
rn nitelii ynleriyle, etkin teknolojik dzeydeydi. Bu olgu, retim maliyetlerinin
dk olmasn salayan temel etmendir. Ek olarak ii haklarnn da snrl olduu
o gnk koullarda, ok dk bir maliyetle retim olana douyordu. Sonuta,
kamu kesiminin sermaye birikimini artran bir sre oluuyordu.
Devletilik uygulamasnn zel kesime destek olaca, onun gelimelerini sala
yaca, BBYSPnm ana belgesinde ok ak olarak belirtilmektedir/15' Uygulama
nn, zel kesimi destekleyici, onu tamamlayc olmasna srekli olarak zen gste
rilmitir. Bununla birlikte kamu giriimcilii, zel kesimle ilikileri ayrntl biimde
ele alnmadan, incelenmeden srekli tartma konusu olm utur/16' Bu noktaya da
ha sonra yeniden deinilecektir.
Devletilik uygulamasnn neden sanayilemeye yneldii, yukarda i etmenler
bal altnda incelenmiti. Ancak burada akla gelebilecek temel bir soru deyleti_
sanayileme uygulamasnn neden yatrm mallan retimine deil de temel tketim
(ve bir ksm ara) mallar retimine yneldiidir. Bu sorunun yant birka noktada
irdelenebilir.

70

TKKYH

EKO NO M S

nce, devletiliin bilimli bir ithal ikameci sanayileme niteliinde olmasn


belirleyen i ve d koullar dikkate alnmaldr. O koullarda, sanayilemenin genel
olarak yatrm mallarna, zl olarak da makine yapmna ynelmesi olana yoktu.
Dnemin koullarna elk olarak, makine yapm sanayiinin niteliinden doan
snrlamalara deinilmelidir. Makine yapm, gerek retim girdileri ve gerekse re
tim teknolojisi asndan, tketim mal sanayimden farkldr. Nitelikli igc, maki-"
ne ve aralar kadar, dier aira girdilerin de salanmasn gerektim. Ekonominin o
yllardakrgermilirdzeyio EunTann tm nn dardan salanmasn zorunlu k lar3. Yerir ufetT m m ^irdrolarak deerlendirilmesi bir yana, dardan girdi sala
m ann glkleri vard. Kald ki makine yapm sanayii, srekli teknolojik yenilen
me gerektirir; teknolojik definim iinde olmaldr.
Ayrca, yerli retilecek yatrm mallarnn etkin bir biimde kullanm bir sorun
olabilirdi. O yllarn bunalm ortamnda dsatm snrl kalacandan, yatrm malla
r, yalnz i pazarda kullanlabilirdi. Bunun iin de devleti sanayileme uygulamas
nn snrl ya da ksa dnem li bir bunalmdan k hareketi deil, ok daha uzun d
nemli, kapsayc bir ekonomik gelime program biiminde olumas gerekirdi.
zetle, devletilik uygulamasnda yatrm mallarnn yerli retiminden balaya
rak kkl bir dnm salayacak nesnel koullar bulunmamaktadr.
Sonu olarak, yatnm rriallan retiminin, ne ekonomik ve toplumsal ne de tek
nik n koullan, nesnel tenrieli vard. Bu erevede dnlrse, devleti sanayile
menin yanl noktadan balad iddialar bolukta kalmaktadr. Denebilir ki,
devleti uygulama ithal ikameci sanayilemeyi zel kesimin balayaca noktadan
alm ve yrtmtr. Yukarda vurgulanan nemli nitelik farkllklar bir tarafa b
raklrsa, zel serm aye, eer sanayie~Tnelecek dzeyde olsayd, ayn sektrlere yatnm yapard.(,7) Salt bu adan devletiliin, zel kesimin yapamadn devlet yapar
kuralna uygun olduu sylenebilir.
Sanayileme program kural olarak dalm konusu olan temel tketim malla
rnn yerli retiminin salanmasna ynelikti. Ayrca, kt ve imento gibi, o d
nemde nceik verilen eitim, retim ve yap ileri alanlarna dorudan girdi sa
layan alt sektrlerin dikkate alnmas doaldr. Bu erevede, olaanst saylabile
cek bir giriim belki, demir-elik iletmesinin kurulmasdr. Bu giriimi yalnz ulu
sal bamszln bir simgesi saymak yanl olur. Demir-elik retimi yerli maden
kaynaklarnn deerlendirilmesine katkda bulunuyor ve ekonominin dier kesim
lerine, zellikle yerli savunma sanayiine girdi salyordu.

E. ALT SEKTRLERDE GELMELER


1. Tarm
Devleti uygulama dneminde ve bunu izleyen yllarda toprak mlkiyetiyle ilgili
bir yasal dzenleme grlmez. Daja ok devletin elinde bulunan miri topraklarn,
topraksz kylye ve gmenlere datm devam etmitir. Ancak 1923-1934 dne
minde 711 322,5 hektar toprak bu yolla datld halde Haziran 1934-Mays 1938
arasnda datlan toprak miktar 299 892,5 hektar ile, bunun yzde41i dolaynda

D EVLETLK

VE SONRASI

kalntr.(l8) Datlan topraklar gmenlerde aile bana ortalama 4, topraksz ve


nz toprakl kyllerde 3,1 ve gebelerde 1,7 hektar olmutur ki bu miktar, dat
lan arazinin kuru olduu dnlrse, geimlik arazi miktarnn ok altndadr.
Eldeki veriler kk lekli toprak mlkiyetinin yaygn olduunu gstermekte
dir.
TABLO : IV.2. Toprak M lkiyetinin Dalm, 19 37
Toprak Bykl
12 hektardan (ha.) az
12-32 ha. kadar
32-64 ha. kadar
64-320 ha. kadar
320 ha. ve daha fazla

Toprak Sahipleri - Yzde Olarak

V
>.
-

37,8
27,3
17,5
11,1
6,0

Kaynak: Turkish Information Office. Facts of Turkey, New York (ta


rihsiz; aktaran Hershlag, Z. Y. age, s. 79.)

'

Bununla birlikte dnem sresinde lke topraklarnn toplam iinde ilenen


la oran ykseldi; 1927de yalnz yzde 4,86 olan bu oran 1934te yzde 10,2ye
,vc 1940ta da yzde 12,25e kmt, ilenen alann iki buuk katndan fazla art,
larm girdilerinde makine, ara ve gerelerde grlmez. Bununla birlikte, dnem
sresince Ziraat Bankasnca alan tanmsal kredilerin faiz oran drld kredi
ilemleri kolaylatrld ve tarm kredi kooperatiflerinin geniletilmesine alld.
Ancak tanmsal kredi miktarnda dnem sresince nemli bir art olmad. Tarm
sal krediler 1934-1939 dneminde yzde 30 artmtr. Savan son iki ylnda gr
len artlar da bu dnemde fiyat artlanmn yksek olmas nedeniyle gerek anlamtja bir art yanstmaz. Daha dorusu tarm kredileri gerek fiyatlarla art deil
azal gsterir.
Tarm alanndaki nemli bir gelime, 1932 ylnda Ziraat Bankasna bal ola
rak kurulan ve 1938de bamsz bir kamu kuruluu olarak Toprak M ahsulleri Ofisi (TMO) adn alan kurumsal dzenlemedir. Balangta yalnz buday iin des
tekleme fiyat saptayan ve alm ilemi yapan kurum un yetkileri daha sonraki yllar
da giderek geniledi.
Dnem sresince, genellikle piyasa koullarna braklan tanmsal rn fiyatlan
retim miktarna bal olarak dalgal bir yol izledi. Ancak, i ticaret oranlarnn ta
rm kesiminin zararna iledii ve bu kanalla, yani fiyat mekanizmasyla, tarm dan
dier kesimlere kaynak aktarld sylenebilir. Aarn kaldnlmas sonucu vazgei
len tarmsal fazla, krsal kesimin satn ald snai rnlerin vergilendirilmesiyle,
dolayl yoldan alnmaktayd, denilebilir. Bu sre sava yllarnda beliren olaans
t nlemlerle birletiinde, kyl efendimizdir szne karlk uygulamann ta
rm kesiminin byk bir blmnn zararna iledii sonucuna varlabilir. Bir
sonraki dnemde ok partili siyasal ortama geildiinde, krsal kesimin byk l
de dnemin hkmetine kar tutum almas, bu erevede aklk kazanr.

T RK YE EKONOMS

72

Dier ynden bir btn olarak alndnda, tarmsal retimin art oran, n fus

.art oranna yaknd. retim ve datm srelerinin sava yllarnda byk lde
aksamas fiyat artlar ve speklasyona yol at. Ancak, tarmsal retimin hk
mete alnmas zorunlu nlemleriyle birlikte bu gelimelerin krsal kesimde ger
ek gelirin azalmasna neden olduu sylenebilir. Ancak lke, genel ya da kitlesel
bir alk sorunuyla kar karya kalmad, denilebilir.

TABLO : IV.3. Ziraat Bankas Kredileri, 19 33-19 4 5


(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)
Tarm
Kredileri
Miktar
1933
1934
1935
1936
1937
1938
1939
1940
1941
1942
1943
1944
1945

34,2
32,9
31,9
35,3
41,5
40,6
44,6
50,7
57,4
66,1
78,3
88,3
112,7

Yllk Art
Yzdesi
-1 .7
-3 ,8
-3 ,3
10,7
17,6
- 2,2
-9 ,9
13,7
13,2
15,2
18,5
12,8
27, 6-

Tarm Kredileri
Toplam Krediler
Oran

23,5
25,2
20,4
20,3
16,8
14,7
18,0
19,0
17,3
15,5
16,5
23,1
28,4

TF.F = 100
1938 = 100
80,4
83,2
91,1
100,1
105,1
100,0
101,3
126,6
175,3
339,6
590,1
459,8
444,3

Kaynak: Buluay, T Tezel Y.S. ve Yldrm, N , age. Tablo: Ek.40


Toptan Eya Fiyatlar (TEF) ndeksi: T.C.T.B. Ticaret Bakanl ve 50. Yl, Ankara:
1973, s. 399, Ek Tablo 4.

2. Madencilik ve Enerji
Cumhuriyet hkmetinin madencilik konusuna bu dnemde greli olarak fazla
nem verdiini sylemek yanl olmaz. Gerekten, bir taraftan devleti sanayileme
politikasnn uygulanmas, zellikle dorudan tarmsal hammaddeye dayal olma
yan sanayiin gelitirilmesi; dier taraftan da dviz gereksinmeleri, madencilie
nem verilmesini zorunlu klyordu. Ek olarak, yerli zel sermayenin yetersizlii ve
^yabanc sermayenin var olan koullarda isteksizlii, kamu giriimciliini n plana
karyordu.
Madencilik alannda kamu giriimcilii, uygulamada, 1935 ylnda, MTA ve
Etibankm kurulmasyla byk bir ivme kazand. MTA,'maden arma. bununla il
gili jeolojik ve jeofizik aratrmalar yapma, laboratuvarlar kurm a ve personel eiti
mi salama gibi ilevleri stleniyordu. Etibank da, madenlerin iletilmesi; bununla
ilgili her trl ileme, alm-satm, ruhsat ve benzeri faaliyetleri yrtecek, ek olarak
olaan bankaclk ilemleri yapacakt.
Madencilik alanndaki kamu faaliyetleri iki ynde yrtld: nce, takmr

D U V IH T IIK VH S O N R A SI

TABLO: IV. 4. Balca M ad en lerin re tim in d e G elim e, 1933-1945


(Bin Ton/Yl)

1933
1934
1935
1936
1937
1938
1939
1940
1941
1942
1943
1944
1945

Takmr

Linyit

Krom

1 852
2 288
2 340
2 299
2 307
2 589
2 696
3 019
3 019
2 509
3 165
3 559
3 719

29,7
52,8
73,4
95,2
73,4
95,2
116,4
145,7
160,0
229,2
301,4
390,4
624,8

75,4
119,8
1503
160,4
192,5
213,8*
183,51
169,8
135,7 ~
116,3-w
154,5
182,1
146,7

Bakr

Demir

_
-

0,4
0,5
5,9
8,9
10,5
8,3
9,7
11,1
9,9

76,5
239,0
130,3
59,2
19,0
90,4
90,4
124,8

Kaynak: Buiutay, T., Tezel, Y.S. Yldrm, N., age, Tablo Ek. 31.

vc bakr madenlerinin iletme yetkisi, srasyla Fransz (Societe Heraclee) ye Alman


(Deutsche Bank) ortakflTrifllm '1936% satn alindT Sonra da kamulatrmalarla
birlikte,Jcrom ve demir bata olmak zere, madenlerle ilgili retim ve arama al
malar yaygnlatrld.
~
Madencilik retimi verilerinden, retimin yllara gre nemli deimeler gs
terdii ve zellikle sava yllarnda azald grlm ektedir/19*
Petrol bulunmas konusunda yaplan srarl aratrma ve almalar sonucu ilk
kez 70 N isan 1940*13 Ramanda bir kuyu ald ve gnlk 10 ton dolaynda retim
saland/20*
( Tm bu nemli gelimelere karlk, sektrde kii bama verimin, sermaye ve
teknoloji yetersizlii nedeniyle, dier lkelere gre dk olduu ve bu durum un,
linyit ve benzeri alanlarda faaliyet gsteren zel giriimler iin daha ok geerli ol
duu belirtilmelidir. Madencilikte o yllarn da temel sorunu retim sonras made
ni zenginletirme ve ileme Faaliyetlerinin geliitirilememesi ve bata krom olmak
zere darya ilenmeden satlmalardr.
Dnemin enerji retimiyle ilgili verileri, zel snai projelerin gereksinmeleriyle
ilgilidir. Ancak, dnem bu konuda rgtlenme ve ilk giriimler asndan nemli
bir balang zellii gsterer. Etibank, elektrik enerjisi retimi, ulam ve datyla ilgili tm faaliyetleri yrtecekti. Ayrca, elektrik enerjisi retimi ve kullan
myla ilgili malzemeyi ve makineleri de retecekti. Bu dzenlemelere karn, elekt
rik enerjisi retimi, dnem boyunca, yerel dzeyde ve ok snrl kald. lgili ilet
me ya da kent, kendi elektriini retiyor ve kullanmn dzenliyordu. Bu durum
enerji maliyetinin yksek olmas anlamna gelir. Enerji retimi ve kullanmyla ilgi
li sorunlar, daha sonraki dnemlerde nem kazand; ya da enerji ekonomik ve top
lumsal gelimenin nemli sorunlarndan biri durum una bu dnemde deil, daha
sonra geldi.

74

TKKYH KKONOMS

3. Sanayi
Dnem sresince sanayi retimi .nemli gelime, gsterdi. Devletilik uygulamas
nn somut dzeyde sanayilemeye ynelmesi bu dnemde ilk meyvelerini vermeye
balad. Temel t k etim in allaru m jerli retiminin salanmas byk lde ger
ekletirildi. Pek ok maln - o gnk koullarda da olsa - varolan i talebinin yer
li retimle karlanmas, balbana bir baan saylmaldr. Ekonomik ve toplumsal
gelimiliin bir gstergesi saylan i pazarn byklnn, gelir dzeyi, kentle
me, vb. gstergelerden anlalabilecei gibi snrl olmas, i talebin snrl bir yerli
retimle karlanmasna olanak veriyordu.
Sanayi alannda en nemli gelime dokuma sanayiinde saland.<21) Bu alt sek
trde, daha nce sz edilen kamu giriimlerine ek olarak ukurova ve Ege blge
lerinde zel giriim iletmeleri kuruldu. Bu gelimelerin bir sonucu olarak
1930larn sonunda, yerli retim i talebin yzde 80 gibi bir blm n karlayacak
dzeye gelmiti. Kurulan drt ana retim birimi, 1935ten sonra eker dalmn
Tona erdirecek dzeyde retim yapmaktayd. imento retimi, zel giriimlerin ka
mulatrlmas (1938) ve yeni iletmeler kurulmas sonucu, 1927de ylda 14,4 bin
tondan, 1935te 220 bin tona ykseldi. talep fazlas, 90 bin ton, da satld.
-Cumhnriyet-hkm etleri iin demir-elik retimi bir bamszlk simgesio lmutu. Uzun aratrma ve incelemelerden ve Ingiliz-Alman rekabetinden sonra sa
vunma sorunu da gz nnde tuularak ilk. demir-elik tesisinin ,bir JngiHz firmasnca Karabkte kurulmas 1939'da gerekletirildi.
Sralanan balca elerinin dnda, bu dnemde sanayiin sektrel geliimi, i
letmelere ait verilerden izlenebilir (Tablo: IV.5.). Madencilik ve sanayLretim d e
erlerinin yzde 90dan fazlasn salayan bir blm Tevik Yasasndan yararlan
mtr. Bu nedenle snai retim yapsnn aklanmasnda bu oran, veri olarak, ye
terli saylmaldr. Ek olarak Tevik Yasasnm uygulanmasnda kamu-zel ayrm
olmadm; tevikten her iki kesimin de yararlandn belirtelim.
Sanayii Tevik Yasasndan 1932de 1473 iletme yararlanmaktayd. Bu miktar
dnem sresince srekli olarak azalm ve 1939da 1144e, yasann son uygulama
yl olan 1941de 1052ye dmtr. Bu d anketlere verilen yant saysnn
azalmasndan kaynaklanmtr. Ancak tevikten yararlanan kamu kurulularnn sa
ysnn giderek artt anlalmaktadr. Bununla birlikte, toplam iinde kam u ilet
mesi says, ok azdr: 1922de 31, 1935te 56 ve 1936da 86.(22) zel iletmelerin
yarya yakn bir blm nn tek kiinin mlkiyetinde, yzde 17sinin adi irket;
yzde 13nn kolektif irket ve yalnzca yzde 6snm anonim irket olduu anla
lmaktadr. Buradan tevikten yararlanan sanayi giriimlerinin kiisel mlkiyete
dayand, ortaklk olgusunun ok snrl olduu ya da sermaye birikiminin ku
rumlama ayann bir gstergesi olan anonim ortaklklarn yaygnlamad, sy
lenebilir.
Tablodan, snai iletmelerin yzde 44j>ibi birjjlm nn tarma dayal sanayi
ve yzde 23nn de dokuma sanayiinde topland anlalmaktadr. Sanayiin belir
leyici nitelii temel tketim' mal retimine ynelmi olmadr. Karlatrma a
sndan nemli bir gsterge saylmas gereken iyeri bana retim deeri, sektrler

oo n
in

t s in N

in

in

H lO IN
TO< f n m
CM

ffi N
cm

V Ot V OV N 0 \
Tf eo oo
r s pm

so cjs

rr\

CM

N O

oo To*
m
m

S* -

2MT
>O
*

I
|.H c
-

S a IT'3
f^ JSu s a3

ob c E

. s

._

3 u
to
.3
>-.- 3* C0

p S>
^ *o
a
3 .**
S ,3

P C T3 .

a
2. .p-3
p
*o
fcsxTO"
* sO*
ti
:=* E o

tt-S- -C g

p
2
Ui x .2"*S
o* ti
a 8 - -a -S

R u 3 S 5
2
S S 4? '*0
{S
5b </*/>
00
~* i >b to vy

- a toX-1
^C *TP3 ._
T
O tC X2 <-0
2
JM
8 ,3
o

eo
aj S
r rg

S s !
a
-g - i

b -3.S

c9 Q *3 TO
.5
m *
vy

3 o3-
0-
C - 5

- 2 2 ^ p o
2 E S o f* o a
SL *y Zy -to J i oo

to to

TO

to 5b

TOfmCm
C
= i f ^*b

'&.s
3a
e

i -

2
Ji
w e8
*3 _p

-3 o -.S to

,2 a

a -

jj e
*3
TO x< E

E c -o v E
a S -.S "g J S

(3

I ^to
Cl,

c *
>Sb.
p eb

OO (S
PM ON

*3 ._<

3 2 a ,

^
w O

tf&a

S S 4>>00

*8 00
E TO.

O
E E *E "03 -r*

* ^
e .y
c -cp p-C4)-a*3 .
S3 p a E .is
5 E S
P %.
P u.
p 3to P>
c P >
1 p >s
^
TO >O t/i$ &
&
T
Z?J2~
W O
cOXp^-^O ^ O* SP J2-J2--D SC O - J r J J o &
"to' JO
CO X o' 3 'p G
9T c
S' S tj S o S ' b S ' u o c

a -g o

S a 2 E -2

*C E E

3 |
fc I: fc<5 3 0 to. u TJ p G
Cu
o

(p|

in

ifi f s

ift pi

\o

SO

N SO

CO O SO TO* [M <
s OO SO
TO*
m
i

o s -H o

fM

Tf

TO*
PM

TO* O >
PM PM *

in

m o o \ N f

I f
PM OS

<n t s
so

<' PMTO4 *>


i s m v h

tv o
Os o

in

, so rr

- TO*

pm

in

in

COPM
PM
-

io
-m o

pm

co t v
rM
in
Ospn
m os
-H
MM

o tn

-m

f i

n o s oo m oo
< t v TO* PM ?n TO*

in m

fiZ

rr*ot s<n
- m o~o tv
i

SO

SL

T
5O
^
CO
uT

I CL >TO

a to
s.
-2

E o **Sb.S
Z, i b

S
oo
c *b
p

JS

TO c Cu

c Cl.
ob S

'Sf g .

T3 cto P
-S "
p I :
*a
p
P c *6 m > .3 c
T
O T2 I
.5 c-a W5T 381 v
>
\S
2 -3
p
G* to
tr to*" p- E
i 'S - S 'C e
:3 p . 'C . 5
u--c - o
TO cTO 0
P ^h *c
h = = if pabO 3 ^ >
1W-O
l >Ji# a60
5- S' 3 - 0
TO^ T
D
3 S S U ; 1 - &
q 2 -_

:0

p 'E E *C 3 E - r

Ji

TO M . 3 & i l l
2 'to S >u "O 7> G

H "to 2

^ I l |

tl

u.

S S t f *>a

_S p QQ
K, IK
*?. ItW
f?
to toT3 ^w.w? X I -D C
P
E *C
p&
P

E 3

p p^8 T3gOL
5P

J2*J2*0 ^ (j*

TO X

**3
72 .
ob -o
y ^ ob

fE
u u

^ >3 w E Jg
-2 p
2
E a -a p 6
i S . . s * s ^
^ -5 y-.S 2
5 U ;= .a -g
TO TO P

TO_

s.
TO 5

u 3 'u C

TO

E TJ
3E
C
TO "O rt
<3
w

p p- J c
_ ' pTO
. t:
.8
X
Sj _ TO P TO
S E 5f E

a S-sf-o s
Q 3 -0 S -
C

'C X -3 X S ->
V p P P

! t 1 IO

*o-

O *to"X p *3 y? G

^ Cu ;cx
3 C c
2 O >'5b
0g p
} j= p
JS p rt

1 a *3
:> Xa .Su -

55 g S SP
5^ S' S-w
3 2 B
X -3
^ - ^ . S
3 M> 6>
a00------ - JT O

u bfl

s-g

Kaynak; DE, Trkiyede ... age. s. 166 vd. Bulutay, Tezel, Yildmm, age. Ek Tablo; 53.

76

TKKYK

l'.KONOMS

arasnda nemli farkllk gstermektedir, zellikle maden karmnda, iyeri ba


na retim deeri dier sektrlerden fazladr. Ayn sektrde, evirici gcn yksek
olduu ve bu nedenle sermaye ve teknoloji ynnden daha stn bulunduu ne
srlebilirse de, retim deerinin bir fiyatlama olgusu olduu dikkate alnmaldr.
retim yapsn belirlemede kullanlabilecek nemli bir gsterge, iyeri bana
alan miktardr. Verilerin gvenilirlii bir sorun olmakla birlikte, maden kar
m dnda kalan alt sektrlerden, iyeri bana alan saysnn 1933te ortalama 47
kiiden, 1939da 84 kiiye ykselmi olmas dnem boyunca retim leinin artt
biiminde yorumlanabilir.'23)
Gelir blm nn bir gstergesi olan retim deeri ya da katma deer iinde
alanlara yaplan demenin pay, sektrler arasnda nemli farkllklar gstermek
tedir. Nitelii gerei maden karma bir yana braklrsa, dier sektrler iinde re
tim jinde emein paynn, en yksek olduu sektrler srasyla orm an rnleri, dokuma ve bina inaat alt sektrleridir. Bina inaat dnda kalan bu iki sektrde,
gnlk cret, en dk dzeydedir. Katma deer iinde cret pay ise, maden
rnleri, kt-karton, kimya ve bina inaatnda dier sektrlerden daha fazladr.
Sz konusu sektrlerde gnlk cret grece dier sektrlerden daha fazladr.
iyeri bana evirici g ortalamas, bir lde de olsa, retim teknolojisinin
bir gstergesi sayhr..TablpilV.5.in verilerinden, devleti sanayileme programnn
uyguland alt sektrlerde evirici g miktarnn nemli lde artt grlmek
tedir. Bu durum , kt bata olmak zere, dokuma, maden rnleri, tarma dayal
sanayi ve dier sanayi kollar iin geerlidir. Bu sektrler, dnemin sanayileme
sinde belirleyici olmutur.
F. DI TCARET
Devletilik uygulamas srasnda d ticaret alannda belirli dzenlemelere gidildi.
Dnemin d ticaret politikasnn balca amac ticaret andan kanmadr. Bu
amaca ulalmas iin d ticaret byk lde ikili anlamalarla yrtlmtr.
Trkiyen in mallarn satn alan lkelerden mal alnmas, yerli retimi yaplan
mallarn dalmnn snrlandrlmas^ ve ikili anlama konusu olan mallarn dahmnda serbesti, uygulanan politikann balca eleridir. Bu srete bata Almanya
olmak zere birok lke ileTdifmg anlamalar yaplm, dsatm karl dalm
yaklam uygulanmtr. Bu alandaki dzenlemeler 1934te kurulan D Ticaret
Ofisi araclyla yrtlm, ayrca 1936dan sonra d ticaret bteleri hazrlan
mas yoluna gidilmitir. Tm bu dzenlemelerin d ticaret a konusunda kesin
ve kararl bir tutum un gstergesi olduu aktr. Nitekim d ticaretin 1937de kli
ring anlamalarndan kurtarlarak daha serbest olmas ynndeki giriimler
1938de d ticaretin ak vermesi zerine terk edilmi, yeniden snrlamalar getiril
mitir. Sava boyunca d ticaretin snrlanmas politikas srmtr, izlenen politi
ka sonucu, d ticaret, 1938 yl bir tarafa braklrsa srekli fazla vermitir, zellik
le sava yllarnda lkenin -rettii tarm rnlerine ve bata krom olmak zere m a
denlerine olan gl d istem, dsatmn srekli artna yol amtr. Ancak d-

nrvrrTt IK v k s o n u a s i

77

TABLO: IV.6.D Ticaret Verileri, 1933-1945


(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)

'1933
1934
1935
1936
1937
1938
1939
1940
1941
1942
1943
1944
1945

Dsatm

Dalm

Ak (-)
Fazla (+)

96,2
92,1
95,8
117,7
138,0
144,9
127,4
111,4
123,1
165,0
257,2
232,5
218,9

74,7
86,1
88,8
92,5
114,4
149,8
118,2
68,9
74,8
147,7
203,0
164,9
126,2

+21,5
+ 5,3
+ 7,0
+ 25,2
+23,6
- 4,9
+ 9,2
+42,5
+48,3
+ 17,3
+ 54,1
+67,6
+92,8

D
Ticaret
Hacmi

Dsatm/
Dalm
Oran

Dsatm Fiyat/
Dsatm Fiyat
Oran

15,0
14,7
14,1
12,4
14,0
15,6
11,9
7,5
6,6
5,0
5,0
5,9
6,3

128,8
106,1
107,9
127,2
120,6
96,7
107,8
161,7
164,6
111,7
126,7
141,0
173,4

67,1
69,8
79,5
92,9
89,0
90,6
89,5
84,6
98,3
109,3
78,5
65,1
70,9

Kaynak : D Ticaret Verileri: Ticaret Bakanl, Ticaret Bakanl ve 50. Yd, age, s. 52. vd.
Ulusal Gelir: Bulutay, Tezel, Yldrm, age, Tablo 8.4A.

tZtM: IV.l. Dsatm -Dalm Fark, 1933-1945


(Cari Fiyatlarla, Milyon TL.)

Kaynak: Tablo: IV.6. ile ayn.

nem sresince tketim mallan dalmna getirilen snrlamalar, d ticaret hacmi


nin giderek daralmasna yol amtr. D ticaret hacmi, dnem sresinde yzde 15
dolayndan yzde 5 dolayna dmtr. Bir baka deyile, d ticaret ulusal gelir
den daha az bir oranda artm ve ekonomi iindeki greli nemi giderek azalm
tr. Sonuta ekonominin, daha kendi kendine yeterli ya d a kapak bir nitelik kazan

TOKKYI'. I'.KONOMtSl

d sylenebilir. Bu da kapal durum a gelme sreci uygulanan polilk.la l. birlik


te sava koullarnn bir sonucudur.
D ticaret verilerinden karlabilecek bir baka sonu, d. ticaret oranlarnn,
JJ242..yl dlmda, srekli olarak lke zararna olduudur. Bu srete, lkenin kay
nak .kaybettii aktr.
Dnem boyunca d ticaretin 1938 dnda srekli fazla vermesi altn ve dviz
stoklarnn artna yol at. Altn stoku, 1932-1945 dneminde 14,5 tondan 210,8
tona ykseldi. Yalnz sava yllarnda lke, 260 milyon dolarlk dviz ve altn rezer
vi ve 60 milyon dolarlk da evrilemez yabanc paraya sahip bulunuyordu.(24) Ksa
ca lke, dnemi d ticaret ynnden gl bir biimde geirdi; d ak vermedi.
G. ULUSAL RETM
Dnem sresince toplam ve sektrlere gre ulusal gelirin geliimi Tablo: IV.7.de
verilmektedir. Sava yllarna kadar ulusal gelirin, 1935teki yzde 2,4 azalma bir ta
rafa braklrsa, sabit fiyatlarla srekli artt grlmektedir. Ylda ortalama yzde 9'a ulaan bu hzl bymenin, zellikle sanayi kesimindeki gelimeden kaynak
land, anlalmaktadr. Ksaca, ekonomi Sava ncesi dnemde hzla bym ve
byme sanayilemeden kaynaklanmtr.
Bu gelimenin bir sonucu olarak sanayiin toplam ulusal gelirdeki pay 1933te
yzde 16,7den 1939da yzde 18e ykselmi ve 1945te durum unu korumutur.
Tarm kesiminin pay 1933te yzde 37,20, 1939da yzde 39,6 ve 1945te yz
de 35,9 olmutur. Veriler, 1933-1939 dneminde yani sava ncesinde tarm ve sa
nayiin, retken kesimlerin gelitiini buna karlk, sava yllarnda, hizmetlerin gi
derek genilediini ve gelirin yarma yaknnn bu sektrde olutuunu gstermek
tedir. Denilebilir ki, 1939^45 dnemi, enflasyon ile birlikte hizmetlerin de genile
mesine tank olmutur.
Sava yllarnn bir baka nemli grnm sabit fiyatlarla toplam ulusal geli
rin, 1942 dnda, srekli azalmasdr. Byk lde tanm ve sanayideki retim
azalmalarnn sonucu olan bu. olgu; savadnem inde insang kaynaklarnn ret
ken sektrlerde tutulamamas; bu sektrlere kredi olanaklar salanamamas gibi et
menlere balanabilir. Ancak, en nemli nedeninin hzl fiyat artlar dneminde,
yatrlabilir kaynaklarn byk lde ksa dnemde ok kr getiren hizmet kesimletinde kullanlmas olduu sylenebilir. Bu dneme-ait gelir blm verileri bu
lunmamaktadr. Ancak sava yllarnda cret ve maa gelirlerinin fiyat artlarna
kout bir gelime gstermedii ve gelir blmn daha da eitsiz durum a getirdi
i sylenebiliri251 Ayn sre, tarmda, kk reticiler iin de geerli saylmaldr.
H. TOPLUMSAL GELMELER
Devletilik uygulamas ve onu izleyen sava yllar, toplumsal alanda nemli giri
imlere tanklk etmitir. Daha nceki dnemde balayan eitim ve retim alann
daki genileyici politika yeni boyutlar kazanarak srdrlmtr. Buna karlk ii

<N
O

Tl*

en
as
it

Os
00

as
n
rs
so

sO
so
en
O

Q\

so

so

rs

<S

es
es
n
as

<S

SO vO

it
rC

rC

en
en
00
r*

<n rs
it
rT
a s en
os
as
it
en
oo

av
it
1-1
en

f-s CS
en

*
rs
r-C
rs
en

o
rs
K
<

Os

so oo
as

tS oo

OS tv

<S
00
O
00

OS
es
00

rs

rs

es
so
rs

rs
SO
rs

as
a\

^
oo

" l
?
en
00

SO

en

<S

so

as
en
f-s rt*
fN

so
it
sO
"t

Tf
rn
o
m

it
rC

t
rs
en
m

S
o

<S
en
as m

it

as

as t"v
*-<

o
en
n
Tt

n
es
en
en

so
n
oo

rs
as

<t o

Os
a
s

<n
rT
t^.
en

m
o
r*
m

sO
n
SO
1

00
vo
fN
SO

S s

it
rs

Tf
rT

en

en

fN SO
es

rs

so
en
<N

so
n
es

a.
rC
n
es

00
<N

(S

<S

n
as

n
os

00 00

<n o

m
o
r-T e n
as r s

en
00
so i f

t-s

as
m

SO (N

O it

<N <n

r ^
en

rs

'S

n
os
*-1

es

(Cari = C ve Sabit = S; 1938 Alc Fiyatlar ile, Milyon TL)

TABLO: IV.7. retim Kesimlerine Gre Katkl Ulusal Gelir, 1933-1945

en

00 00
e^-T r-C
so

<S
OS

00 hs

it

en
<N
m
SO
O

m
<
-T

m
O' n
oo
vO
s

sO

o oo
o rt

m
it

t-h

as

O
>
<
O

so O

cn

>

-H as

c
6
Tl
><

U cn

GO

S
cn
S.

fc y
E
o
Q

E
S.
o sD

H Ui

CQ

SU J2
i
e

N -S

&

oo
haklan ve genel olarak hak ve zgrlkler alannda snrlayc tygl.m. vatln
srdrm tr. Ek olarak, toplumsal hareketliliin snrl kald; nls kr kent
ayrmnda nemli bir deiiklik olmad, sylenebilir.
Nfusun 1935te yzde 16,6s, nfusu 10 binden fazla olan yerlerde yaamak
tayd; bu oran 1945te 18,4e ykselmitir. Toplam nfus 16,2 milyondan 18,8 mil
yona ykselmi; sava ncesi dnemde yllk yzde 1,17 olan nfus art oran sa
va srasnda ylda yzde 0,11e dmtr. Buradan, dnem sresince ehirleme
nin ok snrl kald, nfus artnn nemli bir sorun olmad sylenebilir.
Nfus asndan nemli gelime, okur-yazar orannn, 1935te yzde 20,4ten
1945te 3,2ye ykselmi olmasdr.(26) Denilebilir ki ilgili dnemde toplumsal a
dan en nemli gelime, okuma-yazma bilenlerin ylda yzde 8,2 gibi bir art gs
termesidir. Gerekten eitim-retim ynnden 1935-45 dneminde nemli geli
meler salanmtr.
Eitim-retim alannda salanan en byk gelime ilkokul saysnn yzde
100den fazla artmas ve bu artn tam am nn ky okullar alannda olmasdr. Ay
n oran renci saysnda da grlebilir. Eitim alannda grlen bir baka nemli
gelime orta dereceli mesleki ve teknik okullardaki renci saysnn 1935-36 ders
ylnda 9,2 binden 1945-46 ders ylnda 54,2 bine ykselmi olmasdr. Denilebilir
ki, Cumhuriyet hkmeti, ekonominin nitelikli insangc gereksinmesine nem
vermi ve bu eksii gidermeye almtr. Ayn dnemde yksekokul ve niversite
lerdeki renci art yzde 165 dolaynda olmutur.
Daha nce tek biimde birletirilen eitim iki ilevi birlikte yrtmeyi amal
yordu: (a) olabildiince ok sayda kiiyi okur-yazar durum a getirmek ve bu yolla
ada yaam biimlerini yaygnlatrmak; (b) ekonomik ve toplumsal gelimenin
gerektirdii nitelikli igcn salamak. Bu dorultudaki abalarn Ky Enstitleri
nin kurulmasyla krsal kesime de bir btn olarak yaygnlatrlmak istendii sy
lenebilir. Bir baka deyile Ky Enstitleri krsal kesimde bu iki amacn birlikte sa
lanmasna ynelikti. Trkiyenin oluturduu bu kendine zg zm daha son
raki dnemde terk edildi.(27) Bu arada, Milli Eitim Bakanlnn giriimiyle yaban
c dillerden eviri almalarnn nemli boyutlara ulamas ve Almanyadaki faist
ynetiminin basksndan kaan birok bilim adamnn lkemize gelmesi, kltr ve
eitim alanna olumlu katklarda bulundu.
Toplumsal alandaki nemli dzenlemelerden" biri (8 Haziran 1936 tarih ve
3008 sayl) Yasasnn karlmasdr. Yasa, haftalk alma sresini 48 saat ola
rak saptyordu. Sendika kurma, toplu i szlemesi ve grev gibi haklar benimsemiyor, i uyumazlklarnn zmnde zorunlu hakem dzenlemesini ngryor
du. Kadnlarn ve 16. yandan kk olanlarn alma koullaryla ilgili olumlu snrlamalar getiren Yasa, yajnz on ve dalya fazla kii altran yerlerde uygulanabi
lecekti. Bu durum da, sanayide alanlarn ancak ok kk bir blm Yasa kap
samna girecekti. Yasann i gvenlii ve toplumsal gvenlik alanndaki hkmleri
1940larm ikinci yarsna kadar uygulama alan bulamad.
incelenen dnemde isizlik durum u ilgin zellikler tamaktadr. Sanayi ilet
melerinin srekli ii bulmakta glk ektikleri anlalmaktadr. Bu durum yalnz

ni'.v i'i(, :l I k

vh so n iia si

8l

nitelikli igc asndan deil, genel anlamda igc eksii ya da ii bulunam a


mas gibi bir durum yaratmaktadr. Prof. Sarn o yllara ilikin gzlemi yle:
Hele kylnn grleri maddilemi olmaktan uzaktr. iftimizin kaide
olarak, topra banda kalmay, refah seviyesini ykseltmeye tercih ettii
sylenebilir. Trl incelemelerden, kyde hayat artlan gletii; mesela
toprak sknts ba gsterdii takdirde dahi, iftinin arazisinden ayrlmak
istemedii, yksek cretlerin onu devaml surette fabrikaya celbedemedii
neticesi kmaktadr. (s. 274).
Bu durum toplumsal gelimedeki farkllamay ya da eliik yapy gstermesi
ynnden ilgin saylmaldr. Dnem boyunca, kurumsal yenileme srdrlm
ve bunu sanayileme ynndeki devleti giriim izlemitir. Ancak bu gelime gele
neksel krsal toplumsal yapnn zlmesine yetmemitir. Kurumsal yenilemenin
hareketliliiyle toplumsal duraanlk i iedir. Uyumsuzluk daha sonraki dnemde
belirgin durum a gelerek aklk kazanacaktr.
Bir baka adan bakldnda incelenen dnemin bir toplumsal birikim dne
mi olduu sonucuna varlabilir. Ynetim yaps ve yasal ereve yeni ilkelere otur
tulmu, eitim alannda etkin bir gelime salanmtr. Bu gelimeler, ekonomik ve
toplumsal deimenin nnde, onlardan nce salanmtr. Bu ncelik, daha
sonraki dnemde bir ynyle gelimeyi ve toplumsal deimeyi hzlandrc, onu
kolaylatrc etkiler yapacak; dier ynyle de uyumsuzluklar, terslikler yaratacak
tr. Kurumsal ve yasal elerin kalcl, bu durum da, ekonomik ve toplumsal de
imeye uyumlarna baml olacaktr.
NOTLAR
(1) Daha nce deinildii gibi, zellikle Ziya Gkalpin yazlarnda ekonomik gelimenin
salanmas iin devletin nclnden sz edilmekteydi. Bu egemen gre karn, devleti uy
gulamann kuramsal yorum ve tartmalardan ok gncel gereksinmelerin bir sonucu olduunu
sylemek yanl olmaz. Ek olarak, ar devletilii savunan Kadro dergisinin de konunun kuram
sal ynne katksnn ok snrl kald aktr. Kadro yayna baladnda devletilik program
gelitirilmi bulunuyordu. Devletilik konusunda ayrntl bilgi iin bkz. Boratav, Korkut. T rki
yede Devletilik, Ankara Sava Yaynlar, 1982.
(2) Bu konuda saysal veriler bir nceki blm de verilmiti. Ekonomik bunalmn lkenin
ekonomi politikasn yrtenler iin bir ekonomi politikalar aray dnemi olduunu syle
mek gerekir: bkz. Tekeli ve lkin, 1929 Dnya Buhrannda ... age. Bu yarg geerliyse, devletili
in, bu araylar sonucu doduu sonucuna varlabilir.
(3) Siyasal bamszln ancak ekonomik bamszlkla salanabilecei gr o yllarn y
netiminin egemen grdr. lgin olan, bu grn, devletiliin en ileri dzeyde savunulduu
Kadro dergisinde som ut rneklerle ele alnmasdr. Kadrocu grn nde gelenlerinden evket
Sreyya (Aydemir)nn bir makalesi bu konuda bir gsterge olabilir: eker stiklali ve 160 000
to Trk ekeri Kadro, say: 11, (1932) s. 5.
(4) Kuramsal gelime, bilindii gibi, Keynes Devrimi diye adlandrlan ve zel giriimcili
e dayal ekonominin kendi kendine ilerliini salamamas durum unda, hkm etin kam u
harcamalarn ve toplam etkin talebi artrarak ekonomiyi canlandrmasn ngren yaklamdr.

it: 6

82

Ok

Iyu

h ko nom

IsI

Bu gr, 1970li yllarn bana kadar egemen nitelikteydi. Herhangi bir nakro ekonomi ders ki
tabnda ayrntlaryla izlenebilir.
Uygulama, Fransada gdml (dirigiste) ekonomi; ngiltere ve ABDde kamu harcamalar
nn artrlmas biiminde oldu. talya ve zellikle Almanyada faist ynetimlerin bu dnem de
grlmesi bir rastlant deildi
(5) Ekonomi Bakanl, Snai Tesisat ve Vekalet Tekilatna laveler Hakknda Raporlar, An
kara: Devlet Matbaas, Birinci Kanun (Aralk 1933) Seri 1, No: 1, (Yayn Yl: 1935), s. 6-7, Ra
porlarn yazan hakknda ayrntl bilgi yoksa da dnem in Ekonomi Bakam olarak devletilik uy
gulamasn yrten Celal Bayara ait olduu sylenebilir, n e m li olan, bu szlerle sanayileme
zleminin dile getirilmesi, bunun ekonomik gelime ve siyasal bamszlkla zde grlmesidir.
(6) Burada ilgin bir bileim sz konusudur. Trkiye iin sorun yalnz var olan ekonomiye
canllk kazandrlmas deil, retim yapsnn sanayileme ynnde deitirilmesiydi. Ekonomi
nin bunalmn etkilerinden korunmas yalnz ve ancak bu yaklamla salanabilirdi.
(7) Bu konuda bkz. Hershlag, age. ss. 63-65. O yllarda Trkiye ile SSCB arasnda siyasal ve
teknik dzeyde ibirlii olduu, Sovyet bilim adamlarna eitli incelemeler yaptrld bilinmek
tedir. Bu konuda daha ayrntl bilgi iin bkz. Tekeli, lhan ve lkin, Selim. Uygulamaya Geer
ken Trkiyede Devletiliin O luum u, Ankara: ODT, 1982.
(8) Devletilik alt ilkeden biri olarak nce CH Pnin programna daha sonra da (1937de)
Anayasaya girdi. Devletiliin nitelikleriyle ilgili olarak ayrca bkz. Derin, Haldun. Trkiyede
Devletilik, stanbul, 1940; Okyar, Osman, The Concept o f Etatism Economic Journal, c. 75,
1965, ss. 99-111.
Devletilik konusuna deinen hemen her yaynda farkl yorumlarla karlaabilirsiniz. Genel
likle yzeysel ve o lde de bilim d saylabilecek olan bu nitelemeler, ou kez bilinli bir k
tlemenin amalanmasna dayanr, rnein devletiliin, "merkantilizmin ada bir biimi
(William Halee gre, aktaran, Suna Kili, Kemalizm, stanbul: Boazii niversitesi, 1969, s. 97);
Sosyalizmin gelimi biimi (eski Babakan kr Saraoluna gre, aktaran Kemal Karpat,
Turkeys Politics, age. s. 87); pragmatik sosyalizm Maxwell Fry, Finance and Developmentt
Planning in Turkey, Leiden: E.J. Brill, 1972, s. 11 sermayenin byk lde devlete saland
kt ynetilen bir kapitalizm (Thornburg ve dierleri, age. s. 39)dir. Bunlarn tesinde geree
yakn gr devletilik politikasn yrten Celal Bayara aittir; buna gre devletilik zel serma
yenin st anas (William Hale, The Political and Economic Development o f M odem Turkey,
New York: St. M artins Press 1981, s. 56)dir.
Bu konuda en ayrntl almalardan birini yapan Korkut Boratava gre, devletilik, geli
m ekte olan lkeler iin, kendi kaynaklarna dayal sanayileme modelidir; bir bakma nc
yoldur. Kapitalist merkez ile balarn zayflamas sonucu, d rekabete kar korumac nlem le
rin alnabilmesi ve devlet nclnde sanayileme modelin balca eleridir. Sonuta ulusal
kapitalizm yaratlabilecektir. Bu konuda bkz. Trkiyede Devletilik, age. s. 10 ve Kemalist eco
nom ic policies and etatism Ali Kazancgil and Ergun zb d u n (eds.) A tatrk Founder o f a Mo
dern State, H am den (Connecticut): Archon Books, 1981, iinde ss. 165-190 ve zellikle 186-189.
Devletiliin Osmanl-Trk dnce yapsyla balantlar ve bu srete yerli sermayenin ko
num u ayrntl olarak Faroz Ahmad tarafndan incelenmitir: The Political economy o f Kema
lisin, Kazancgil ve zb u d u n , age. iinde, ss. 145-163.
Sonu olarak, devletiliin ilgin bir uygulama deneyimi olduu; bu anlamda bir ilk giriim
saylmas gerektii aktr. Bu tr toplumsal deneyimlerin belli som ut koullara bal, onlarn bir
sonucu olduu dnlrse konu daha iyi anlalr; baka yer ve zamanlarda uygulama olana
bulunup bulunm ad da, bu nedenle, bireysel isteklerin dnda bir olgudur.
(9) Dorudan vergi alannda getirilen nlemlerden en ok tartlan Varlk Vergisi olm utur.
11 Kasm 1942 tarih ve 4305 sayl Varlk Vergisi hakkmdaki yasa ile, olaanst koullardan d o
an sermaye kazanlanmn vergilendirilmesi ngrlyor; vergi tabann ve orann saptama yetki7
si takdir komisyonlarna braklyordu. Bu yaklam byk lde keyfiliklere neden oldu. Daha

n u v i ;l I k v ; s o n h a s i

ok aznlklara uygulanan Varlk Vergisi ile 1942de genel btenin yzde 45i orannda ve 315
milyon TI. topland anlalmaktadr. Varlk Vergisi uygulamas 1943te snrlandrld ve 1944te
kaldrld. Varlk Vergisi yoluyla toplanan parann yzde 53n aznlklarn, yzde 36,5ini mslmanlarn, yzde 10,5unu da yabanclarn dedii ne srlmtr. (Singer, age. s. 12-13).
Ayrca, 18 Ocak 1940 tarih ve 3780 sayl Milli Koruma Yasas ile, hkmete, olaanst ko
ullarda ekonomiye, fiyat saptama, mlkiyete el koyma, zorunlu altrma gibi aralarla doru
dan karma yetkisi verildi.
\
Benzer bir uygulama 1942den sonra tarmsal retim in yzde 10 orannda vergilendirilmesi
dir. Bu Toprak Mahsulleri Vergisi, 1 Haziran 1941 tarihlidir. ki yl sreyle, tarmsal retim in
yzde 10unun alnmas biiminde uyguland. Bu niteliiyle bir bakma aarn yeniden uygulan
masyd. Bkz. Bulutolu, Kenan, Trk Vergi Sistemi (Deiik ve Geniletilmi beinci basl) s
tanbul. Faklteler Matbaas. 1976, ss. 55-56.
(10) Devleti uygulamann hazrlklar srasnda, Ivar Kreuger topluluuna bal olan American-Turkish Investment C orporationdan, 1930da yzde 6,5 faizli ve 25 yl sreli 10 milyon
(altn) dolarlk bir bor saland ve Merkez Bankasnn kuruluunda kullanld. H km et 10
milyon dolar ve yllk 1,75 milyon TL hzineye deme yaplmas karlnda irkete kibrit ve
akmak tekelini veriyordu. Fakat birka yl iinde bu alanda devlet tekeli kurularak borcun den
mesi yoluna gidildi. Bu gelimeye Kreuger ortaklnn iflas da yardmc olmutu. Toplam ka
musal borlar 1939 verilerine gre 347 milyon TL i ve 187 milyon TL d olm ak zere 534 m il
yon TL dolayndayd. borlarn 166 milyonu ksa, 181 milyonu da uzun sreliydi. Merkez
Bankas Aylk Blteni Kasm 1955, aktaran Hershlag age. s. 338.
(11) Ekonomik durum a ilikin aratrma ve raporlarn nemli bir blm iin bkz. Tekeli
ve lkin, 1929 B uhrannda... age. Ayrca Ekonomi Bakanl tarafndan, Hines, Rearick, D oor ve
H ammond (New York) firmasna (Walker D. Hines ve Prof. Edwin W alter Kemmerer bakanl
nda bir heyete), 1933-34 yllarnda ayrntl bir rapor hazrlatlmtr: Trkiyenin ktisadi Ba
kmdan U m um i Bir Tetkiki, Ankara: Ahmet hsan Matbaas 1936, (3 kitap, 7 cilt 1668 sayfa).
Ancak snai yatrmlar konusunda bu raporun nerilerinden yararlanlmad anlalmaktadr.
rnein, Hines-Kemmerer raporunda demir-elik tesisinin Erelide kurulmas nerilmi, uygu
lamada tesis Karabkte kurulmutur.
(12) Ekonomi Bakanl, Snai Tesisat ve letme ve Vekalet Tekilatna laveler Hakknda
Raporlar (Aralk 1933) Seri 1, No 1, Ankara Devlet Matbaas. Raporlar genel kannn tersine,
plan hazrlanmadan nce ayrntl almalar yapldn gstermektedir. Bunlar arasnda, sanayi
leme iin gerekli nitelikli igcnn yetitirilmesi, Jeoloji Enstits kurulmas ve Ekonomi Ba
kanlnda D Ticaret Ofisi, Standardizasyon Brosu, vb. birimler kurulmas ile yeniden rgt
lenme de saylabilir.
Birinci Be Yllk Sanayileme Plannm ayrntlar iin bkz. Derin Haldun, age. s. 95. nan,
Afet, Devletilik lkesi ve Trkiye C um huriyetinin Birinci Sanayi Plan, Ankara: T rk Tarih
Kurumu, 1972.
(13) Raporlar, age. ss. 12, 143-145.
(14) T.C. ktisat Vekaleti, Sanayi Tetkik Heyeti, kinci Be Yllk Sanayi Plan, (Proje halin
de hazrlanmtr), Ankara: Bavekalet Matbaas, 1935, ss. xviii-xix.
lgin olan kullanlan dilin srekli deimesidir: Ekonomi Bakanl iki yl iinde ktisat Ve
kaleti olm utur. Ksa bir sre sonra yeniden z Trke szckler kullanlmaya balanm ve bu
durum 1950lerin bana dek srmtr. Dil konusundaki bu gidip-gelmeler son yllara dek varl
n srdrm tr. Ancak bu srete nemli bir aama saland da yadsnamaz.
(15) Bkz. RAPORLAR, op. cit., s.10.
... ana sanayi hususi teebbs ve sermaye erbabna da daha ok geni ve faideli Industrie im
knlar bahedecektir. Devlet teebbs ile kurulacak Ana demir sanayii hususi mteebbislerin ye
niden tesis edecekleri makine, tel, ivi, dkm, boru, cvata, vida ve saire fabrikalarna ve sanayie

84

T RKYI! KKO NO M S

ucuz ve kolay tedarik edilir yar mamul emtea verecektir. Yeni bez dokum a sanayiimiz, mevcut
milli fabrikalarmzn inkiaflarna bir pay brakt gibi pamuk, ip ve halat, kadife, pel, kordele,
erit, pasm anteri eyas ve pamuk rm e sanayiine de yeni faaliyet imknlar bahedecektir. Bunlar
gibi etrafnda hususi teebbslerle takviye edilebilecek ve memleketin snai inkiaf ile m tenasip
olarak ykselip kuvvetlenecek birok sanayi uabat doacaktr ki, bunlarm hakk hayatlar da b u
gnk artlar altnda teesss eden mmasiillerine kyasen daha ziyade taht emniyette olacaktr.
Kamu giriimleri esas olarak zel kesime ucuz girdi salayacakt. Buna pazar yaratma ve
br desteklerle gven salama da eklenebilir.
Nitekim, 1938de Merkez Bankasnn yetkileri, KITlerin hzinece desteklenen bor senetleri
karl deme yapabilecei biimde deitirildi H km et KtT fiyatlarn, piyasa fiyatnn ya da
maliyetin altnda tuttuu lde grev zarar deyecekti. KITlerin hazine desteine dayanan
borlan, 1938de 30 milyon TLden 1950de 770 milyon TLna kt, bu gerekte kam u kesimin
den zel kesime bir sermaye aktarmasyd.
(16) Bununla birlikte, i ve zellikle d evrelerde bunun tersine bir kannn yaygn olduu
sylenebilir, zellikle bkz. Thornburg, Max Weston, ve dierleri, Turkey, An Economic Apprai
sal, New York: Twentieth Century Fund, 1949. s. 35, Ete, Muhlis, State Exploitation in Turkey,
Ankara: General Directorate o f Press-Broadcasting and Tourism, 1951, ve ok daha yeni bir r
nek iin bkz. Walstedt, Bertil. State M anufacturing Enterprise in a Mixed Economy, The T ur
kish Case, Baltimore: John Hopkins University Press and the W orld Bank, 1980.
(17) Devletilik konusundaki kuramsal-ideolojik tartmalara yer verilmeyecektir. Ancak,
Kadro olayna ksaca deinilmesi, yalnz o gnn gelimelerinin daha iyi anlalmas iin deil,
daha sonraki bir ksm dnsel gelimelerin anlalmas iin de gereklidir.
Kadro izgisi, Trkiye gibi azgelimi lkelerde snf farkllamasnn belirgin olmad, te
mel elikinin sanayilemi lkelerle azgelimi lkeler arasnda olduu, siyasal bamszln ka
zanlmasyla gelecein snfsz toplum una gei iin, devletin, aydn kesimlerin, belirli kadrolarn
nclnde ekonomik gelimeyi salayabilecei gibi grlere dayanr. Bu snflar st kadrolar
bilinli bir gelimenin ncs olabilir.
Kadroda ne srlen grlerin iki adan zerinde durulmaya deer, n c e, Kadroda tar
tlan grlerin, II. Dnya Sava sonrasnda ekonomi yaznnda ele alnan gelimilikazgelimilik, buna bal olarak ekonomik kalknma ya da gelime; daha sonra kuramsal
dzlemde ele alman evre-merkez; kimilerince corafya zelliiyle Kuzey-Gney; nc D n
ya ve benzeri kuramsal tartmalardan ok nce, ve ilk kez lkemizde tartma konusu olm alar
dr. Bu ynyle Kadroda ne srlen grler nc niteliindedir.
kinci nokta, Kadrocu yaklamn lkemizde daha sonra bir ksm dnrlerce zaman za
man ne srlmesidir, zellikle 1960l yllarn banda, aydn kesimlerin nclnde geli
meyi salayacak ynetim oluturm a anlay ne srld. Ancak bu, topik gr olarak kald.
Kadrocu yaklamlarn genel azgelimilik kuramlar erevesinde bir zmlemesi iin bkz. Glalp, Haldun. Gelime Stratejileri ve Gelime ideolojileri, Ankara: Yurt Yaynlar, 1983. zveren,
Eyp (1996) Intellectual legacy o f the Kadro m ovem ent in retrospect METUSD 23 (4) s.565576da hareketin dnsel kaltn inceliyor. Bu konuda bir baka aratrma iin bkz. Ertan, Ti
muin (1994) Kadrocular ve Kadro Hareketi Ankara: Kltr Bakanl.
(18) Barkan, m er L. La loi sur la distribution de terres aux agriculteurs et les problemes .
essentials d une reforme agraire en Turquie (Trkiyede tarm reform unun nemli sorunlar ve
tarmsal topraklarn datm yasas). Revue de la Faculte des Sciences Economiques de
lUniversite dIstanbul Oct. 1944-1945.
(19) Cum huriyetten nce ve Cumhuriyetin ilk yllarnda yabanc ortaklklarca iletilen ba
kr retim i giderek azalm ve 1930dan sonra tam amen durm utu. Demir ise ilk kez 1930larda
bulundu ve 1938den sonra retildi, ancak retimi ok dalgal bir gelime izledi.
(20) DE, Trkiyede Ekonomik ve Toplum sal... age. s. 382.
(21) Bilindii gibi dokuma sanayii, retim ine olan talebin ykseklii, tarmsal hammaddeye

n i ' v i 1.t

I i.k

vh sonkasi

85

dayal olmas, igc younluunun grcl fazlal ve srekli teknolojik gelimeye konu olmas gibi
nedenlerle, zel kesime dayal sanayilemenin ilk adm saylr. Devleti sanayilemenin zn ba
langta dokum a sanayiinin oluturmas bu yn ile de ilgintir. 1930lann sonunda dokum a reti
mi, toplam talebin yzde 80ini karlayacak bir gelime gstermiti (Hershlag, age. s. 101 -102).
(22) D E Trkiyede Toplum sal... age. s. 166 v.d. Bulutay, T. Tezel, Y.S., ve Yldrm, N.
age. Tablo Ek 53. DE.age. s. 167. 1936 sonras iin kamu-zel ayrmna ve yasal durum a ilikin
veri yoktur.
(23) yeri bana alan miktar 1932-1934 yllar iin ii, teknisyen ve ynetim m em uru
ayrm iinde verilmitir. Ancak, 1935ten balayarak, alan miktar yerine yllk ign says
olarak verilmitir. Buradan alan miktarn elde etmek iin tarma dayal sanayide yllk ign
saysnn 150; dier sektrlerde 300 olduu varsaym yaplm ve buradan sektrel ii miktarlar
elde edilmitir.
(24) Burada evrilemez szc, ngilizce inconvertible anlamna kullanlmaktadr; bir
ksm yabanc paralarn, dierleriyle deitirilemeyecei anlamna gelir. Saylar iin bkz. D E ista
tistik Yll 1953, Aktaran, Cillov, H. age. s. 406 ve Singer, Morris The Economic Advance o f
Turkey 1938-1960, Ankara, Turkish Economic Society, 1977, s. 110.
(25) 1938-43 dnem inde stanbulda cretlerin yzde 114 artmasna karlk geinme harca
malarnn yzde 247 artt belirtilmitir. 6 Ekim 1945 tarihli Tan gazetesinden aktaran Slker,
Kemal, 100 Soruda Trkiyede ii Hareketleri, stanbul: Gerek 2, bask, 1976, s. 57.
(26) DlE. Trkiyede Toplumsal ve... age. s. 77 vd.
(27) Ky Enstitleri, bir baka adan bakldnda, Cumhuriyet hkm etinin uygulad
kkl kurumsal deiimin krsal kesime gtrlmesi abas olarak alnabilir. Ancak bu noktada
nemli bir farklla deginilmclidir. Ky Enstitleri, retim e de ynelikti; aklc, ada laik d
nce krsal kesime yaylrken, ilkel retim yntemlerinin yerini yenileri almalyd. Enstit girii
mi, Halk Evleri ve Halk Odalar gibi kltr ve sanata ynelik abalarla birlikte alnrsa yaklam
daha da aklk kazanr. Ky Enstitleri ve benzeri giriimlerin, daha sonra, kurucular, daha
dorusu Kemalizmin siyasal rgt tarafndan reddedilmesi, zerinde durulmaya deer bir ko
nudur. Bu giriimlere kar kanlar bundan yararlanan kyller deil, krsal kesimin uyanndan
rken bir ksm byk toprak sahipleri ve kasaba erafyd. Genellikle yenileme hareketine de
kar olan ve dinsel eleri ne karan bu kesimlerin basks, ok partili siyasal ortam a geilme
siyle artt ve Enstitler retmen okullarna dntrld. Devletilik gibi, Ky Enstitleri konu
su da tartmaldr ve deiik yorumlara aktr. Tannm bir romancmz, Kemal Tahir, bunlar
faizan nitelikte bulurken, bkz. Bozkrdaki ekirdek; birok yazar, zellikle uygulamadaki ba
arya dayanarak ileri, devrimci nitelikte sayar. Ky Enstitleri konusunda zellikle bkz. Kirby,
Fay. Trkiyede Ky Enstitleri, Ankara: imece Yaynlan, 1962 ve Tongu, Engin. D evrim A
sndan Ky Enstitleri ve Tongu, stanbul: Ant Yaynlar, 1970.

BELLEK KUTUSU
DL M ADDES
szlememin 2. Maddesinin 3 numaral hkm , aynen yleydi:
Profesr, nc yldan sonra derslerini Trke vermek iin elinden geleni yapm ak
la ykm ldr.
Yabanc uzmanlarla yaplan i anlamalar asndan byle bir hkm tamamiyle yeni
bir eydi. Osmanl m paratorluu zamannda da uzman olarak saysz yabanc altrl
mt, ama onlardan hibir zaman Trkeyi renmeleri ve kullanmalar istenm em iti...
(s.249)

THKVI'. K K O N O M S

86

Kolektif bir birim olarak her halkn, gururla ya da i burkuntusuyla dnp bakabile
cei, ama bunu yaparken de varln srdrm e ve ilerleme midini kaybetmeyecei, bir
gelenee ihtiyac vardr. Kemalist Devrim, slam gelenei ve Osmanl tarihiyle olan bala
r kesip koparm ve bertaraf etm iti... (Bunlarn) yerine konacak bir ey aramak gereki
yordu. te A tatrk tarafndan bizzat kurulm u... olan iki kurum , bu amaca hizm et et
mitir: Trk Tarih Kurumu ve Trk Dil Kurumu. H er iki kurum da ada T rk dilini
ve tarihini, en eski ve en derin z Trk kaynaklarna ve atlarna dayandracakt
(s.346)...
(B unlardan)... sz etme gereini duymam, Atatrkn, kendi kopard slam gelene
i balan yerine, milli uurun zerinde ykselebilecei ve dini retilerle hanedan gelene
inden arndrlm, kkleri insanlk tarihine dayanan bir temel yaratmak iin, bizzat na
sl aba gsterdiini kantlamak iindir... bu ideoloji en gzel ifadesini Atatrkn C um
huriyetin ilannn 11. yldnmnde (29.10.1934) Ankarada bizzat at antn zerin
deki u szlerinde bulur: Trk, n, al, Gven.
Bu ant benim zerimde ylesine byk bir etki yapmt ki, daha sonralar Anka
rada profesrlk yaptm yllarda, kendini ezik hisseden Trk hanm asistanm alp bu
antn nne gtrdm - ve baarl oldu! (s.347-48)
Ernst E. Hirsch, Hatralarm, Ankara: Banka ve Ticaret H ukuku Aratrma Enstits,
1985.

ZGRLK, ETLKt
DEM OKRATK ETM
Hoca geliyor, sylyor, ocuklar ezberliyor. Bu, ocuklar kleletirme eitimidir.
Kle olan, kle yapmaya alr. nsanlar her yerde byle yetitirildike bar olmaz. Biz
Ky Enstitleriyle eitime, yaayarak ve yaratarak katlmtk. Byle bir eitime doru gi
dilseydi dnyada sava olmazd. nk o, doayla, gkyzyle, eyayla birlikte gelien
gerek insan olurdu. 20 yzylda Trklerin yaratt ve insanla armaan ettii en byk
itir Ky Enstitleri. Ben eyle vnmesini isterim Trkiyenin: Atatrkn gerekle
tirdii kendine dn ve bamszlk politikas, Hakk Tonguun gerekletirdii dem ok
ratik eitim. Ve Nzm Hikmetin gerekletirdii insancl, ulusal iir... az katk deildir
bunlar insanla, atom icat etmekten daha byk katkdr... nk atom u insanlar l
drm ek iin kullanyorlar.
Yaar Kemal
K uruluunun 50. Ylnda Ky Enstitleri, Eit-Der Yaynlar, 2; Ankara,1990, s.9.

DAHA FAZLA BLG N


Bu dnem de ekonom inin durum u, doal kaynaklar, nfus alanndaki gelimeler ve zellikle ya
sal dzenlemeler ve zihniyet ya da ekonomik anlay konularnda iyi bir zmleme iin, bkz.
Sar, m er Celal, Trkiye Ekonomisinin Genel Esaslar, stanbul: 1. Akgn Matbaas, 1949. D
nem in ekonom ik gelimeleri Usmanl ve kurulu yllar balam iinde ve daha ayrntd olarak
Tezel, Yahya S.nin Cum huriyet D nem inin ktisadi Tarihi 1923-1950de ncelenmektedir. A n
kara: Yurt Yaynlar, 1982.
Devletilik ncesi ve balang yllarnn ekonomi politikalar iin bkz. Kuru, Biisay, Belge
lerle Trkiye ktisat Politikas, c. I (1929-1932); c. II, (1933-1935), Ankara: ASBF, 1988 ve
1993.
Devletilik konusunda, saysal verilere de dayanan bir ilk deerlendirme iin bkz. Derin,

D l ' V I . H . l l . K V l t S O N R A S I

87

I laldun, Trkiyede Devletilik, stanbul: ituri Biraderler, 1940. Bu konuda ayrntl bir deer
lendirme Boratav, Korkut. Trkiyede Devletilik, Ankara, Sava? Yaynlan 1982de bulunabilir.
Ayrca ayn yazarn Kemalist economic policies and etatism adl makalesine baklmaldr: Ali
Kazancgil and Ergun zb u d u n (eds.) A tatrk Founder o f a m odem State, Ham den (C onnecti
cut): Archon Books, 1981, ss. 165-190. Bu kitap politik ve ekonomik ynleriyle Atatrk d
ncenin bilimsel bir deerlendirmesidir. Bu nedenle, iindeki makaleleri belirtmekte yarar var:
F.nver Ziya Karal The principles o f Kemalism; Ali Kazancgil The O ttom an Turkish State and
Kcmaiism; Dankwart A, Rustow A tatrk as an institution builder; Ergun zb u d u n , The n a
ture o f the Kemalist political regime; Vladimir I. Danilov, Kemalism and world peace; S. N.
Eisenstadt, The Kemalist revolution in comparative perspective; Faroz Ahmad, The political
economy o f Kemalism; erif M ardin, Religion and secularism in Turkey ve Takeshi Hayashi,
The modernisation o f Japon and Turkey: some comparisons.
Sanayi Planlar, nan, fet tarafndan yaymland: Devletilik lkesi ve Trkiye Cum huriyetinin Birinci Sanayi Plan ve Trkiye Cum huriyetinin kinci Sanayi Plan, Ankara: T rk Tarih
Kurumu 1973. Bu konuda ayrca bkz. Gne, Ergin, Early Planning Experiences in Turkey, l
kin, S. ve nan, E. Planning in Turkey Selected Papers iinde, Ankara: ODT, 1967, ss. 1-27 ve
tikin, Selim, "Birinci Sanayi Plannn Hazrlannda Sovyet Uzmanlarnn Rol, ODTGD,
1979-1980 zel Says, ss. 257-288. Tekeli, lhan ve lkin, Selim (1982) Uygulamaya Geerken
Trkiyede Devletiliin Oluum u Ankara: ODT Trkiye Belgesel ktisat Tarihi 3de, dnem in
ekonomik gelimelerinin deiik alardan yorum u; ekonomiye ilikin saysal veriler; tarm , sana
yi ve d ticaret konusunda alman politika nlemleri; maliye, para-banka dzenlemeleri ve zel
likle de alt sektrler konusunda uzman raporlar yer almaktadr. Coar, Nevin (der.) (1995) T r
kiyede Devletilik, stanbul: Balam adl derlemede, devletilik konusunda, taraf olanlar-kar
kanlar dengesini gzeterek kimi yazlara yer veriyor.
Kemalist ideolojinin toplumsal yapya yansmas konusunda bkz. Kongar, Emre, T rki
yenin Toplum sal Yaps, stanbul: Cem Yaynevi, 2. bask, 1978 ve Tim ur, Taner, T rk Devrimi
ve Sonras, Ankara: Doan Yaynevi, 1971. Bu konuda ayrca bkz. Aydemir, evket Sreyya, Tek
Adam ve kinci Adam, stanbul: Remzi Kitabevi, er ciltte Atatrk ve nn anlatlmaktadr.
Ayn yazarn nklap ve Kadro adl eseri (Kadro Neriyat 1, 1938) yeniden yaymland: Ankara:
Bilgi Kitabevi, 1968. D nemin siyasal gelimeleri iin ayrca bkz. Koak, Cemil, Trkiyede Milli
ef D nem i (1938-1945), Ankara: Yurt Yaynlar, 1986.
Ankara ktisadi ve Ticari limler Akademisi (yeni adyla Gazi niversitesi) Kadro dergisinin
tpkbasmn cilt halinde yaymlad, Ankara: 1980-1981. Kadro, o dnem in yalnz ekonomik
durumuyla ilgili deil, genel olarak dnce dzeyi ve toplumsal yapsyla ilgili olarak da ok de
erli bilgileri iermektedir, zellikle ekonomik gelime kuram nda 1960lardan sonra tartlmaya
balayan birok konunun Kadroda incelendii grlebilir.
Dnemin tanm alanndaki gelimeleri iin bkz. Silier, Oya, Trkiyede Tarm sal Yapnn
Geliimi 1923-1938, stanbul: Boazii niversitesi, 1981.
Yasas ile ilgili olarak kapsaml bir alma iin bkz. lkin, Selim, Devletilik D nem inin
lk Yllarnda i Sorununa Yaklam ve 1932 Kanunu Tasars ODTGD, 1978 zel Say.
Bu konuda ayrca bkz. Slker, Kemal. 100 Soruda Trkiyede i Hareketleri, stanbul: Gerek
Yaynevi, 2. bask, 1976.
O dnem in nemli bir kurumsal gelimesi niversitenin kurulmasdr. Bu konuda baka
almalar yannda Hatipolu, M. Tahir (1998) Trkiye niversite Tarihi 1845-1997 yasal d
zenlemeleri yenilemeci bir yaklamla inceliyor. Bu konuda ve dnem in ilgin bir yabanc gz
lemcisinin grleri iin bkz. Hirsch, Emst (1985) H atralarm .
Ankara: Banka ve Ticaret H ukuku Aratrma Enstits; zellikle s.241 vd. Bu yapt, TB
TAK tarafndan yeniden yaymland.
Sava yllarnn ekonomik durum u saysal verilerle birlikte Morris Singerde bulunabilir: The
Economic Advance of Turkey 1938-1960, Ankara: Turkish Economic Society, 1977. Bu konuda

88

T R K YE EKONOMS

bir rnek, olay iin ayrca bkz. Tekeli, Ilhan ve tikin, Selim, Savamayan lkenin Sava Ekono
misi: retimden Tketime Pamuklu Dokuma ODTGD, 14,. (1), 1987, ss. 1-48. Ayrca bkz.
Tekeli, Ilhan, "11. Dnya Sava Srasnda Hazrlanan Sava Sonras Kalknma Plan ve Programla
r, ODTGD, 1979-1980 zel Says, ss. 289-328.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Devletiliin hazrlk almalarnn balca zellikleri
Devleti sanayilemenin ithal ikameci nitelii
Sanayilemenin planlanmasnn ana nedenleri
, Sanayilemenin finansman kaynaklan
j

Sanayi retim teknolojisi

. Ekonominin i ve d dengeleri
Trkiyede 1940-45 dneminde sava ekonomisi uygulamas

V.

Toplumsal Mnm
Hz Kazanyor
Neler yapacamz bu toprak haykr
yor bize, medeni bir lkede olanlar
dan eksik ne varsa hepsini, hepsini s
rasyla yapacaz.

Adnan MENDERES

A. GR
Ekonominin daha sonraki gelimelerinin anlalmasnda, bugnk yapsnn ve so
runlarnn daha ak kavranmasnda ikinci Dnya Savann sonrasnda izlenen
ekonomi politikalarmn zel bir yeri ve nemi vardr, inceleme konusu olan 1946 1960 dnem ine bu nitelii kazandran olgu, zel sermaye birikiminin yeni kaynak
larla da beslenerek, hzla genilemesi ve bunun toplumsal ve ekonomik gelimeyi
daha da ak bir biimde belirlemesidir. Sava yllarnda ileri boyutlara ulaan ser
maye birikimi, zellikle ticaret sermayesi, dier i ve d etmenlerin de katksyla
ekonomik ve toplumsal gelimede nceki dnemlerle kyaslanamayacak lde et
kinlik kazand. Bu sre, krsal kesimin pazara almas, hzl kentleme ve buna
bal olarak yeni birikim olanaklar yaratt. ok partili siyasal ortam a geilmesi ve
ekonominin d yardm ve yabanc sermayeye almas, yeni tketim kalplaryla
birlikte zel sermaye birikiminin ileri boyutlara ulamasn salad. Siyasal ynetimi
de yanma alan sermaye birikiminin, ekonomik ve toplumsal gelimeyi tmyle
kavrayc bir nitelik kazanmas srecine giriliyordu.
Dnemde, tarm kesimi, hzl makineleme, zellikle traktr kullanmndaki ar
t; rn fiyatlarnn desteklenmesi ve yeni alanlarn retime almasyla, kkl de
iime urad. Bu srete, krsal kesimin pazara almas ve hzl kentleme belli
bal sonulardr. Sanayide, temel tketim mallarnn yerli retimi, zel kesimin de
katlmasyla yeni bir ivme kazanyor ve dayankl tketim mallarnn retimi zle
mi balyordu. Ksaca, dalm yerine yerli retim srecinin birinci aamas tam am
lanyordu. Ancak asl genileme, karayollarna dengesiz bir biimde ncelik veril
mesi sonucu ulam ve dier hizmet kesimlerinde oldu.
Krsal kesimin zlmeye balamas i pazarn genilemesinin yollarn da a-

90

T R K Y I ! 1 K O N O M S

yordu. Pazar genilemesi, bir ynyle, hzl kentlemenin dorudan sonucuydu.


Kentlileen nfusun yalnz gda, giyim, eitim, salk gibi alanlardaki tketim ei
limleri deimekle kalmyordu, buna ek olarak - o yllarda kylerin elektrikten
yoksun oluu nedeniyle krsal kesimde grlemeyen elektrikli ev aralar rneinde
olduu gibi - dayankl tketim rnleri istemi de canlanmaya balyordu.
Gerekte i pazarn genilemesi krsal kesim iin de geerliydi. Bu yllardan
balayarak izlenen tarmsal destekleme politikalar, krsal kesimin ekonomik ili
kilerinin aamal bir biimde de olsa, hzla parasallamas sonucunu verdi. Tarm
sal retimin iinde pazar iin retimin pay hzla artt. Bunu salayan bir yanda
tarmsal girdileri kullanan gda, iki-ttn ve dokuma gibi sanayilerin genilemesi,
dier yanda da genileyen dsatm olanaklaryd. Gerekte krsal kesimin parasal
lamas i pazarn genilemesiyle eanlaml saylmaldr.
pazarn genilemesine katk yapan bir gelime de, kinci Dnya Sava sonra
snda dnyada esen tketim rzgrlarnn lkemize yansmasdr. Yerli tketim ka
lplarnn byk lde deimesine neden olan bu sre, 1950yi hemen izleyen
yllarda getirilen dalm kolaylklaryla da glendi. Yeni tketim biimleri yalnzca
tketimin saysal artn deil, niteliksel deiimini de birlikte getiriyor; ekonomi
kuramnda gsteri tketimi denilen eilim, zellikle dayankl-dayanksz lks
tketim rnlerinin istemini artyordu.
Kentlileme ve tketim patlamas, zellikle byk kentlerdeki konut, ulatrma,
eitim ve salk gibi altyap ve hizmet alanlarnda, yine giderek artan bir oranda,
sunum ya da arz yetersizliklerine yol at. Giderek younlaan sunum-istem denge
sizlii yeni oluumlara gebelik etti. O yllardan balayarak, byk kentlerde gece
kondu tr konutlar dodu, kent ii ulamda dolmu uygulamas yaygnlat. Var
olan eitim ve salk kurumlarnn artan istem karsnda yetersiz kalmas, bu hiz
metlerin niteliinin azalmasna ve giderek bozulmalarna neden oldu.
Uygulanan ekonomi politikalarnn ve bunlarn yol at toplumsal gelimele
rin ilk sonucu, fiyat artlar, d deme glkleri ve isizlikle beliren ekonomik bu
nalm oldu. Dnem, ekonomik bunalmn siyasal bunalma dnmesiyle kapand.
/

B. EKONOM POLTKALARININ BMLENMES


Sava sonras dneme lke yeni ekonomi politikas araylaryla girdi. Ekonomi po
litikas araylarnda, yalnz lke ii gelimeler deil, d etmenler de,, belki daha faz.la etkili oldu. Dolaysyla ekonomi politikas araylarn i ve d nedenleriyle birfikte ele almak gerekir. Ancak hemen belirtilmelidir ki, ou kez, i ve d etmenler,
i ie olmu ya da zdelemitir. Bununla birlikte, ekonomi politikasnn biimle
niini bu ayrm erevesinde inceleme zorunluluu vardr.
Ekonomi politikas zmlemesine gemeden zerinde durulmas gerekji nem
li bir nokta vardr. Genellikle Trkiye ekonomisiyle ilgili incelemelerde, kkl eko
nomi politikas deiikliinin 1950den sonra balad gr egemendir. Oysa biraz
sonra ayrntlaryla deinilecei gibi, bu tr bir dnemlendirme yanltr; 1950 sonra
s, ncesi be yln yaklamlarnn bir uzantsdr. Bir baka deyile, 1950 1960 dne-

TOIM.UMSAI

D N M 111/. K A / . A N I Y O H

91

mide uygulanan ekonomi politikalar byk lde, bundan nceki be-alt ylda
somutlamtr. Uygulama 1950-60 dneminde doal sonularna gtrlmtr.

1. lke i Gelimeler
Sava yllarnda abnan olaanst nlemler, zellikle Milli Korunma Yasas ve Varlk
Vergisi uygulamalar, zel sermayeyi rktc nitelikteydi. Tanm kesimi de olaa
nst vergileme, sava hazrlklarnn yol at insangc kayb gibi nedenlerle
nemli retim azalmalar ve bunun sonucu gelir kaybyla karlamt. Hkmet,
daha Sava yllarnda, 1944 yaznda, ilerinde Kadro dergisi yaynclarndan evket
Sreyya Aydemir ve smail Hsrev Tkinin de bulunduu bir komisyona ekono
minin sava sonras koullara uyumuyla ilgili almalar yapmas grevini verdi. Bu
Bakanlklararas Komisyon (a) Trk sanayiinin Harb zamanndan Sulh zamanna
intikali ve Sulh zamannn muhtemel yeni artlarna intibak devresinde korunmas
ve gelimesi ile ilgili Genel Problemler Hakknda Rapor (b) Bu Raporun teknik k
smlarnn hlasas ile, jeopolitik mahiyette Um um i Grleri ihtiva eden z Rapor
(c) Ele alman konulardan Smerbank ve Etibanka ait olanlar zerinde etrafl Prog
ramlar, Planlar hazrlad ve hkmete sundu. Hkmet bu nerileri uygulamad;
yalnz bunlardan Smerbank ve Etibankn projeleri demetinden oluan be yllk bir
vedili Plan, benimsendi. Bu planda ngrlen harcamalarla ilgili tartmalar s
rerken, hkm et 1947 ubatnda daha ok zel kesim yanls brokratlardan oluan
bir komisyona, daha sonraTcoinlsyon bakannn adyla Vaner .Plan diye anlan 1947
Trkiye ktisadi Kalknma Plamn hazrlatt. Tm bu deiik plan hazrlamalarda, i
ve zellikle yardm verecek olan d sermaye kesimlerinin istekleri etkili oldu.(1)
Plana ve d yardmlara gemeden, dier gelimeler zerinde ksaca durulm al
dr. Sava izleyen yllarda, zel sermayenin daha hr bir ortam zlemi, i ve zel
likle d siyasal gelimelerle btnleince, siyasal yapnn ok partili bir ileyie ge
mesini zorunlu klyordu. Toprak reformu tartmalaryla balayan siyasal eitlen
me, hak ve zgrlklere konmu olan snrlamalarn bir lde de olsa yumuatlma
syla, yeni partilerin kurulmasna yol at. Kurulan birok siyasi parti iinde, ncl
n ynetimdeki partiden ayrlanlann yapt, zel giriimcilii savunan, d politi
kada ve o gnlerde hkmetin eitim politikasn destekleyen siyasal partiye gelime
olana saland.(2) Ya da i ve d koullar, bu tr snrl bir ok partili ortam zo
runlu kld. Siyasal rgtlenmenin snrl tutulmas, gerekte, dnce ve anlatm z
grl zerindeki kstlamadan kaynaklanyordu. Bu demokrasi topall daha
sonraki siyasal sreleri biimlendirdi. Konumuz asndan nemli olan, ok partili
ortama geilmesiyle, ekonomi politikas tartmalarnn younluk kazanmasdr.
Ekonomi politikas tartmalar, siyasal gelimelerde somutlat zere, kanl
maz olarak ekonomik yaamda kamu kesiminin yeri ve rol noktalarnda toplan
yordu. Tartmalar, hkmetin devletilik ilkesini, yeni koullara uygun biimde
tanmlamasna yol at.(3) Yeni devletilik anlayna gre, hkm et zel giriimcili
i aka desteklemeh, ynetim, gvenlik ve kamu hizmetlerinden baka ekonomi
nin planl kalknmas iin nlemler almal ve bu srete gelimenin yerli ve yabanc
ozcl elerine gerekli nemi vermeliydi.(4) Devletilik uygulamasndan yeni devlet

92

TKKYU

l'.KONOMtS

ilik tanmna giren, ekonominin genel olarak planl ve programl gelimesi gr


yd. Ancak incelenen dnem sresince planl bir uygulamaya gidilmedi.
Bu durum da ekonomi politikas, hkmetin zel kesime nasl destek olaca
dzlemine indirgeniyordu. Seimlerden sonra 1950de ynetime gelen hkmet,
yalnz kredi ve kamu mliyesi olanaklarn deil, var olan kamu ekonomik kurulu
larn da bu dorultuda kullanmay amalyordu. Bu uygulamann erevesi daha
1938de KITlerle ilgili yasa ile hazrlanmt.(5)
Bu gelimelere ek olarak, d yardm evrelerinin istekleri dorultusunda hazr
la n a n 1947 Kalknma Plan, dnem boyunca uygulanan ekonomi politikalar konu
sunda ilgin noktalar iermektedir. Plann balca zellii, ulatrma, tarm ve ener
ji gibi alt yap yatrmlarna ve krsal kesime ncelik vermesidir. Zel kesin lin tam
bir gvenlik iinde ve istedii sektrde alabileceini ngren Plan, madencilik,
enerji, dem ir-etrve demiryollar dnda kalan ekonomik_giriimlerin zamanla
zel kesime devrini, yani zelletirmeyi ngryrdm Dolaysyla, ynetimde bulu
nan siyasal parti (CHPJ, d yardrn evrelerinin ve en gl muhalefet partisinin
(DP) grlerini benimsiyordu. Daha sonra deinilecei gibi bu zelletirme
nerisi ya da zlemi bu yndeki szlere karn uzun yllar uygulanamad.
Planm 1948-1952 dnemi iin ngrd toplam harcamalar, cari fiyadarla
yaklak 3,7 milyar TLna ulayordu. Bunun yzde 44e yaklaan bir blm ulatr
ma ve haberleme, yzde 8i sanayi, yzde 16s enerji ve yzde 16 gibi bir blm
de tanm kesimine yaplacakt (s.5I-52). En byk paya sahip olan ulatrma yat
rmlar, o yllarda salanan d yardmlara da bal olarak, karayolu yapmna yne
likti. Bu noktada, Cumhuriyet dneminin temel ulam politikas olan demiryollar
bir yana braklyor ve karayollarna ncelik veriTyordu. Ancak karayollarna ncelik
verilmesi, dem ir ve deniz ulam ile bantl deildi; dzenli bir ulusal ulam poli
tikasnn bir paras olarak uygulanmad. Gncel ama, krsal kesimin ksa srede
pazara almasyd.
Planm finansman ile ilgili ngrleri de ilgintir. Plana gre yatrmlarn yz
de 49 gibi bir blm d kaynaklardan yani d yardm ve kredilerden salanacakt.
Bu durum yalnz olabildiince d yardm salama abasnn bir gstergesi deil, ay
n zamanda gelimenin finansman konusunda o zamana kadar izlenen temel poli
tikann da terk edilmesi anlamna gelir. Anmsanaca gibi o tarihe kadar izlenen
politika, yatrmlarn, ilke olarak ya da olabildiince lke ii kaynaklardan karlan
masdr. Plan ile, ok kkl bir ekonomi politikas deiikliine gidilmektedir.
Cumhuriyetin kuruluu yllarnda ve devletilik uygulamas srasnda, d borlar
ve yabanc sermayeyi snrl tutan, bunlar kukuyla karlayan ynetim anlaynn
geldii nokta, ekonomi politikasnda kesin dnm n bir gstergesi saylmaldr.
Dorudan uygulanmamakla birlikte, 1947 Kalknma Plannn ngrd ge
lime anlay dnemin egemen ekonomi politikas oldu. Hkm etin grlerini
yanstan Plan, zellikle d yardm evrelerinin ve ynetime aday siyasal partinin
grlerine uygun nlemleri de ieriyordu, zel kesime ncelik veriyor, kam u kesi
mini, ulatrma bata olmak zere altyap faaliyetleriyle snrlyor ve d finansmana
dayanyordu.

TOIM.UMSAI. D N M

111/ K A Z A N I Y O R

93

2. D Etmenler
Trkiyenin Sava sonrasnda d yardm arayan konum a gelmesi yalnz ekono
mik nedenlere balanamaz. Sava ncesi yllardan balayarak lke, d ilikilerinde
giderek Ingilitereye yaklamt. Sava sonrasnda, Ingilterenin yerini ABDnin
(Amerika Birleik Devletleri) almas ve SSCB (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Bir
lii) ile ilikilerin giderek bozulmas, lkeyi ABDne daha ok yakmlatrd. JTrkiye-ABD yaknlamas, Trkiyenin ekonomi politikasnn olumasnda ABDnin
belirleyici rol oynamas sonucunu da birlikte getirdi. Daha sonraki gelimelerin
akla kavumas iin bu nokta zerinde daha ayrntl durulmaldr.
ABD, 1947 ve sonrasnda, Trum an Doktrininin uygulamas ve Marshall Plan
erevesinde Trkiyeye birok inceleme uzmanlar gnderdi. Uzman raporlar,
ekonomiyi salkl. bulmakk..bMikte^jzenmekte olan ekonomi politikasn id
detle eletiriyor ve bunlarn yerine farkl ekonomi politikalar neriyordu. Eletiri
ler, zellikle, zel giriime yeterli serbestinin verilmedii, i ve d ticarette serbest
piyasa koullarnn yeterince uygulanmad ve Trkiyede Jkamu kesiminin ekonomiye egemen olduu, onu denetimi altnda tuttuu noktalnndT toplanyordu.
Trkiyenin ABD yardmlarndan .yararlanmas ve zellikle Marshall Plan kapsam
na alnmas iin, ekonomi politikasnda kkl deiiklikler yapmas gerekliydi.
Ekonomide kam u giriimcilii daraltlmak ve zel kesime daha hzl gelime olana
salanmalyd. Ek olarak, Trkiyede ar sanayi (demir-elik, ar kimy^a, zellik
le kimyasal gbre ve selloz kt) kurujmamah; tarm rnlerinin ilenmesi, hafif
metal, inaat malzemesi, deri, orm an rnleri, seramik ve el sanatlarna dayal sa
nayilemeye nem verilmeliydi. Trkiye ekonomisi, yeni uluslararas iblmn
de bu nitelikleriyle yer alabilirdi. Ekonomik gelime iin yerli ve yabanc zel ser
mayeye salanan olanaklar artrlmalyd.
Sava srasnda ykma uramam olan Trkiyenin Marshall Plan kapsamna
alnmasnn balca nedeni, lkenin Avrupann yeniden inasna, tarm rnleri ve
^adencilik~ttretimiyle-kaflada bulunabilecei grnn d yardm evrelerinde"
egemen-olm asdir^nlaysyla, ABD yardm uzmanlarna gre, Trkiye tarmnn
pazara almas ve tarmsal retimin artrlmas gereklydTBi amaca ulamanri"yor "'
lu da r^ rim T n ~ m a k in plernesi ye karayojlar yapmna ncelik verilmesinden gei
yordu. Dnem boyunca izlenen traktr salama politikasn ve karayollar ypimTn
bu erevede dunm ek gerekir/

BI noktada, ABD ekonomik yardmlarnn nitelii zerinde durulmaldr.
ABDnin ekonomik yardm vermesi, ilke olarak, belli ekonomi politikalannn uy
gulanmasna, dorudan ya da dolayl olarak, balanmaktadr. Trkiyenin i koul
larnn ya da ekonomik ve toplumsal yapsnn basksyla, ABDnin istedii ekono
mi politikalarnn tam olarak uygulanamamas, daha sonra grlecei gibi, iki lke
arasnda anlamazlklara yol amtr. ABD politika nerilerinin bir dier zellii,
bandan beri belirli, tutarl ve belli amalara ynelik olmas, bunun zaman iinde
hemen hi deimemesidir. Bir baka deyile, ABD ekonomik yardmnn dayand
ekonomi politikas istekleri, yani yardm kurallar, daha sonraki dnemlerde de
hemen hibir deiiklie uramadan, tutarl bir biimde ne srlecektir.

94

T H K IY I

I.KONOM S

D yardm ve kredilerin yukarda ksaca zetlenen ekonomi politikas erile


rine balanmas, bir dier nitelik sorununu gndeme getirir. Dardan alnan yal
nz belli ekonomi politikas deil, deyim yerindeyse, zellikle o gnler iin bt
nyle bir yaam biimidir. Sava sonras yllarnda lke, dviz bolluu sonucu d
almn kolaylamasyla, dalmla salanan dayankl tketim mallarna olabildiin
ce ald. Bu srete, yeni tketim kalplarnn ve bunlara bal istemlerin doma
mas dnlemezdi. Bu sre, hzl kentleme ve para-kredi ve kam u mliyesi ala
nnda izlenen genilemeci politikalarla desteklendiinde, birikimli bir nitelik kazan
d. Yaygnlaan tketim biimlerinin yarar - ya da zarar - ayr bir inceleme
konusudur. Ancak tartmal olmayan, bu srete yaratlan talebin yerli retimle
karlanamamas - ve dalm glklerinin var olmas - durum unda d deme
glne ve ekonomik bunalma yol amasdr.
Ekonomi politikasnn belirlenmesinde ABD, bu dnem iin tek etmen zellii
tamaktadr. Bununla birlikte, Dnya Bankas, IMF ve Marshall Planm yrtm ek
le grevli OEEC (1961den sonra OECD) gibi uluslararas kurulularm ayn dorul
tuda nerilerde bulunduklar belirtilmelidir. Nitekim, 1950lerde siyasal ynetim
henz deimeden kurulan Trkiye Snai Kalknma Bankas (TSKB) Dnya Banka
snn bu alanda ilk deneyim idir/11) Benzer bir uygulama ukurova Elektrik Ortak
l ile saland: Dnya Bankas, zel giriimcileri, sermayelerini bir kamu hizmeti
giriimine yatrmalar ynnde zendiriyordu.
Parasal boyutlar yksek olmasa da, d etmenlerin genel anlamda bir anlay
deiikliine yol at sylenebilir. Bir baka deyile, d etmenlerin, yalnz soyut
politika nerileri ya da d yardm ve krediler lsnde dnlmesi dar kapsaml
ve yetersiz kalr. Uzun dnemli gelime asndan, bunlar kadar nemli olan, nite
liksel etkileimdir. Bir nceki blmde, Prof. Sara gnderme yaplarak belirtilen
zihniyet sorununun, zellikle d etmenlere bal olarak, hzl bir deiime konu
olduu sylenebilir. Bu srete ortaya kan, en ksa yoldan zel birikimin salan
mas anlaydr. Doal olarak bireysel dzeyde bunun gerekletirilmesi iin reti
min artrlmas zorunlu bir nkoul deildir, zellikle ekonomik yapda var olan
bozukluklar ve datm tkanklar, retim-d kazan yollan oluturur. Dnemin
ekonomik gelimelerine damgasn vuran bu sre, byk lde ticari sermayenin
genilemesi, krsal kesimin pazara almas ve kentleme ynnde olmutur.

3. Bileim
ve d gelimelerin ksaca zeenmesinden kolayca anlalaca gibi, ekonomi poli
tikasnda kesin dnm 1940larn sonlannda byk lde tamamlanmtr. Bu
politikann temel zellikleri, i ve d ticarette serbest piyasa koullarnn egem en klnmas - ya da bu dorultuda aba harcanmas - zel giriimciliin her dzeyde des
teklenmesi, gelitirilmesi; genel olarak devletiliin ve zellikle sanayide kam u yat
rmlarnn snrlandrlmas; tarmda makinelemeye ve karayolu ulamna ncelik
verilmesi; kam u yatrmlarnn karayolu ulam ve enerji gibi altyap alanlarnda yo
unlamas ve yabanc zel yatrmlarnn zendirilmesi, olarak belirtilebilir.
Bu temel politika eksenleri zerinde, lke iinde siyasal ynetim ve a n a muha-

T O I M . U M S A I , D N O O M 111/, K A Z A N I Y O K

95

lefet partisi anlay birlii iindedir. Ve d yardm evrelerinin istekleri de ayn


dorultudadr, bunlarla uyumludur.
Ekonomi politikasnn uygulamada nasl bir yol izledii, sermaye kullanm ve
sektrlerle ilgili alt blmlerde ele alnmaktadr. Ancak, burada nemli bir farkl
lama noktas vurgulanmaldr: ABD yardm evrelerinin srarla istemelerine ve
1950de ynetime gelen hkmetin bu ynde kesin olarak sz vermesine karlk, o
yllarda KTnin, tamamnn ya da bir blm nn, .zel kesime aCTfedaffi^."pP
ekletirilemedi. Aksine, KIT geniletilerek, bunlardan sermaye birikimi ve ekono
mik gelime ynnde daha ok yararlanlmas yoluna gidildi. B zorunluluu der
tle ayrca inceleyeceiz.
C. SERMAYE KAYNAKLARI

1. Genel Olarak
ncelenen dnem in ekonomik gelimelerine damgasn vuran sermaye alanndaki
genilemedir. Temelde, sermaye kaynaklan, iki adan ele alnabilir. Bunlardan bi
rincisi, sermayenin parasal yn ya da para sermayedir. kincisi de, retimde kulla
nlan fiziksel mal varlklan, makine, ara-gere ve yaplardr. Bu anlamda sermaye,
bilindii gibi, stoktur. Sermayenin, kimi zaman sabit ya da gerek sermaye de de
nilen bu ikinci ynyle ilgili saysal veriler hi yoktur. Gerekte, deil uygulamada,
ekonomi kuramnda bile bu anlamda sermayenin llmesi ve tam olarak tanm
lanmas, tartmal bir konudur ve gnmze dek geerli bir zme kavuturula
mamtr. Dolaysyla, burada, sermayenin zorunlu olarak parasal ynleri ve bir
akm saylan yatrmlar zerinde durulacaktr.
Sermayenin parasal yn, para arz, kredi genilemesi ve kamu harcamalarndaki
gelimeler olarak alnabilir. Ek olarak, bu i parasal sermayeye, bu dnemde balaya
rak nem kazanan yabanc sermaye, d borlanma ve yardmlar da eklemek gerekir.
' Para-sermayenin incelenmesinde, saysal genileme bunun kaynaklan ve eko
nominin hangi sektrlerinde kullanld nem kazanmaktadr. Bu tr bir incele
me, yalnz para sermayenin saysal boyutlarn deil, niteliksel ynlerini de akla
kavuturacaktr. Bu sreten, sermayenin, retim ve retim d alanlarda kullan
m aklk kazanacak ve buradan ekonomik gelimenin eksenleri belirlenebilecektir.
Ek olarak, sermaye birikiminin aamalar ve farkl sermaye kesimlerinin grece ge
limesi, bunlarn karlkl etkileimi izlenebilecektir. Ekonomik gelimenin ve buna
bal olarak toplumsal deiimin anlalmasnda, para-sermayenin evrimi temel be
lirleyici deiken olarak alnmaktadr.
2. Sermayenin Kaynaklan
Para-sermayenin i kaynaklan, para m iktannn ve kredilerin genilemesi ve kamu
mliyesi alannda grlen eilimlerle aklanabilir. Bu alandaki saysal veriler Tab
lo: V .l.dedir.
Dnem sresince para sunumu, burada yapld gibi dolamdaki banknot
miktar olarak alndnda, zellikle 1950den sonra srekli olarak artmtr. Bilin-

cn i-* m
1 + +

l
*<5&
S
cn
m

NO ~

1 ^
+

00

rs

NO m
rs rs

r-v r s
cn
+ +

Tp
+

*4*

O N ' C N O HOCNO\
^ N O OONO^^fO'
Q H O O ' l fO^Nf^'
l O N O \t l' <y5
O
OODOOO'

On

v
.SI g TT

oo n
On cn

j B-!

\q oo
cq o ^ n o
oo n" d n 'O oo ia n
h

rl; '

(N

OO K i

o 'O

to o (S vo i/ r n oo
mrsi nNom-xf' vO' -i rsr-.
^oooNi n' S' oo^P
+ +
+ +
I * I l 1 I I i

c
E
</*

(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)

TABLO: V.l. Para Sermayesinin t Kaynaklan, 1945-1962

N N ^ M i-*
h O)
04 n 0^ \ 0 \ iA OO n O

0> t
2 <
&
>-
<
O

...

O 00 Nf , .. . .

N ' O C O N f O N ^ O O O
n ' f m < N ( N i n i t

c4>

00 O m n 11
rs r-T 00 O rs 00
NO hs rs rs 00
< O' r-s cn c n 1
On
-* v o N

O
a

PQ

o n o
X

ov

O 00 m 00 ^ 00 vo i1 00 cn oo 00
0 0 0 ^ vo n cn
n cn cn rC

rH
fA N
^ m
>
35 rs
rs 00 cn cn
o> 00 cn <7N ON o
^ V0 rs rs m *-<
- ' - N N N f O M
f n
Ov
NO NO o

0 0 On

00 00 00 vo
vo r-. ^ o

. 00

On o
ON
rx r s r s
n NO rp n
-x r s m

rs
NO
O
m

\p

ON

00 Tp
00 00

cn
r-,

00

h
O
H
^
m
n no
ON

5b

'O O '
VO ON
m
m

o o

4>
>*s

</>1-'-3
eb
<

^ H, N. o ,

KI vo" oC
/
j

oo

co

ph

^
n

cn

oo^
rs

rs

'On
.-.

-- nn
n h oCvo

o\o

3
^ ti nSo^oSr s' O
mrOs bOxcTPv
n i nN
mo NTpoo
r' fsos^vconn^Nr
f nOf
&. On oo On oo
oo o
sonoO
o Nr as vi O
oovm

I^T ^' O-N^TpTt


O O '- O
- ' Mn^n
I n
' iAn' n
ON
OO
nO '^ N
nLn
n on
nvovovo

lT^ff>^OsO\ 00' O ONO\ 0\0' Oi ONOi O' ON

eo

TOIM.UMSAI D N M III/. KA /.A NI YO H

97

ilii gibi parann ekonomiye girii Merkez Bankas ilemleriyle olmaktadr; Bte
(ve dier kamu) giderlerinin kamu gelirleriyle karlanamamas o yllarda Merkez
Bankasnn karlksz para karmasna yol amtr. Bu sre zellikle on yln
ikinci yarsnda younlamtr.02'
Sava izleyen yllarda, zel giriimin nclnde hzl bir banka kurm a abas
vardr. Ziraat Bankas ve I Bankas dnda kalan drt byk banka bu dnemde
kuruldular, zel bankaclk alanndaki bu gelime, kukusuz bir nceki dnem in
ticari sermaye birikiminin bir sonucudur.03'
H kmet, 1951de ticari banka faizlerini yzde 12*den yzde 8.5a indirdi. Bu
nun kredi genilemesine katkda bulunduu kukusuzdur. Bununla birlikte, kredi
genilemesini salt faiz-oranlaryla aklama olana snrldr. Faiz orann deitire
rek kredi miktarn istenen dzeyde tutma olana, sermaye piyasasnn yapsal ak
saklklar nedeniyle snrl kalr. Kredilerin genilemesi byk lde krllk koul
larna baldr. Bu kural, tarm ve konut gibi belli kesimlere kredi salamakla y
kml kamu bankalar iin daha az geerlidir.
ncelenen dnemde grlen byk kredi art hangi sektrlerde younlam
tr? B u ^arunun yant, para-sermayenin akmn Jcrllk ilkesinin belirledii varsayma dayal olarak, dnem sresince hangi sektrlerin dahaTcrT oldu konusun
da bir fikir verecektir. TabloTV^.Men aka anlalabilecei b,"kredilerin drtte
nden fazlas, tarm ve sanayi kesimlerinin dnda kullanlmtr. Bir baka deyi
le, kredi gpnilpmpsf liretim kesjnlgrine degil, bata ticaret olmak zere, ulatrma
ve konut gibi hizmet kesimleri yararna olmu, bu alanlarda younlamtr.
Bu olgu, dnem sresince ekonominin hizmet kesimlerinin gelimesini, ya da
ekonomide grlen hizmetlemeyi aklayc niteliktedir. Kukusuz, hizmet kesim
lerinin genilemesinde, dier politika nlemlerinin de katks vardr. Ancak, belirle
yici etmenin, para-sermayenin bu alana ak olduu sylenebilir.

TABLO: V.2. Seilmi Yllarda Banka Kredilerinin levsel Dalm


(Yzde Olarak)

1950
1955
1960

Tarm

Sanayi

Dier

Toplam

31,67
30,78
24,81

2,73
2,31

68,33
66,49
72,88

100
100
100

Kaynak: Tablo: V .lin ayn.

Burada sz konusu olan tavuk-yumurta ksrdngs deildir. Para-sermaycnin ksa dnem krn enoklatrma eiliminde olmas doas gereidir. Sorulmas
gerekli soru, neden retim-d kesimlerin daha krl olduudur. Bu konuda, azgeli
miliin yapsal durumuyla ilgili birok neden sralanabilir. Burada ksaca belirtilme
si gerekli nokta parasal genileme ile retken yatrmlarn hemen tmyle farkl et
kenlerden kaynaklanmasdr. Para istemini belirleyen nesnel ve znel nedenler ile ya
trmlar belirleyen kr beklentisi rtmez. Parasal genileme, bu durum da, fiyat

98

T R K Y E EKONOM S

lara yansr ve retimi deil deiimi daha krl klar. Bu srece pazar yaps aksaklk
lar da eklenmelidir. Ancak toplam etkin isteme dayanan bu yaklam, sorunu ks
men aklar, zn bir tarafa brakr. Temelde sorun, para-sermaye genilemesinin
kullanm biimiyle, hangi kesimlerden ekonomiye aktarldyla ilgilidir.
Para-sermayenin genilemesine bir baka nemli katk, genel bte aklarn
dan kaynaklanmtr. Kamu gelirlerinin, harcamalar miktarnda toplanamamas, ya
da toplanmamas, bu duruma yol amaktadr. Genel bte, 1950 ve 1952 ve sonra
s yllarnda srekli ak vermi ve ak miktar giderek artmtr.
Bte aklarnn balca nedeni, etkin bir vei]gi dzeninin oluturulmamasdr.(14) Hkmetin, Mays 1950de hkmet programnda aka belirtilmesine kar
lk, dorudan vergileri artrmamas, tersine, tarmdan alnan dorudan vergileri
de kaldrmas bu sonucu dourmutur. Nitekim bte gelirleri iinde dorudan
vergilerin pay, 1950de yzde 34ten dnemin sonlarnda yzde 27-28 dolayna
dm tr.(,5) Ksaca kamu giderlerini karlayacak miktarda vergi alnmamas,
aktan harcamalara ve bu yolla para-sermayenin genilemesine yol amtr. Bu
srete sz konusu olan, gerekte iki ynl kaynak aktarmasdr. Bir taraftan, gelir
sahiplerinden vergi alnmayarak onlara kaynak braklmakta; br taraftan d a, ge
lirlerden fazla harcama yanlarak aktan parasal kaynak aktarm yaplmaktadr.
Bu noktada kam u btesinin harcama biimi zerinde de ksaca durulmaldr.
Genel bte harcamalarnn ortalama yzde 50-60 gibi bir blm cari; yzde 2530 dolaynda bir blm transfer ve kalan da yatrmlara gitmitir. Kamu yatrm
larnn, bina yapm, dayankl malzeme alm gibi alanlar ierdii gz nnde tu
tulursa, bte harcamalarnn sanayi, tarm gibi retken sektrlere yaplmadka
retime dorudan bir katksnn olamayaca anlalr. Dolayl katk da, kamu mal
ve hizmet talebinden kaynaklanacaktr.
Dnem sresince kamu eliyle para-sermaye oluturulmas ve bunun kullanm
biimiyle ilgili bir baka gelime kamu ekonomik-kurululanyla ilgilidir. Kamu eko
nom ik kurulular araclyla kaynak kullanm iki dzeyde gerekletirilmitir: (a)
Kamu mal ve hizmetlerinin fiyatnn, maliyetin altnda tutulmas. Bu yolla oluan ve
ilgili Yasada grev zarar olarak adlandrlan ak Merkez Bankas araclyla para
sunum u artrlarak karlanmtr, (b) Kamu + zel ortaklklar kurulmas. Sermaye
alanndaki gelimelerin akla kavumas iin bu noktalara ksaca deinilmelidir.
Dnem sresince ve zellikle 1953ten sonra KTe ayr bir nem verildi.
KITlerin sermayeleri artrld, var olan KTten ayrlarak ya da tmyle yeni KT
kuruldu. Ksaca zel kesime ncelik veren ekonomi politikasnn egemen olduu
bir. dnemde kamu kesiminin nicel ve nitel olarak gem^fflmesTyruna idildi. Ka
m u kurulularnn, hkmet programnda belirtildii gibi zel kesime devri yerine
bunun tamamen kart bir politikann izlenmesi yalnz KITleri satn alacak zel
sermayenin bulunmad gibi yzeysel nedenlere balanamaz. Temel neden, hk
metin ekonomik gelimeyi KT araclyla salamak zorunda kalmasdr. Sermaye
nin parasal genilemesi sonucu byyen etkin talebi ya da daha fazla retim ve
hizmet isteklerini karlamak, zel kesime braklmayacak kadar ncelik kazanyor
du. Kald ki zellikle o yllarda, zel giriimciler devlet desteini, kamu olanaklarn-

T O I M . U M S A I . I I I I N l i O M 111/. K A / . A N I Y O U

99

lan yararlanmay, onun yerini almaya tercih etmek durumundaydlar.*16* Basit bir
benzetmeyle, eer komunuzun ineinin st size veriliyorsa, inei satn almann
anlam yoktur. Ek olarak, demokratik bir ortamda, mal ve hizmet sunum u kadar,
ibulma da nemli bir sorundu ve siyasal ynetim, kamu kurulularm elinde tu t
makla, yeni ibulma olanaklar yaratabiliyordu.
Dnem sresince kamu kesimi mal ve hizmetlerinin fiyat, ou kez genel fiyat
dzeyinin ve maliyetin altnda tutulm utur. Hkmete saptanan kamu mal ve
hizmet fiyatlarnn maliyetin altnda tutulmasyla, bir yandan genel fiyat dzeyinin
kararll salanyor, dier yandan da bu yolla KIT rnlerini girdi olarak kullanan
zel kesime kaynak aktarlyordu. Kamu retimi mallarn ticareti, bu dnemde,
nce tmyle zel kesime braklmtr. Devlet ticaret yapmaz gibi bir anlayla,
bata Smerbank sat maazalar olmak zere, kamuya ait sat birimleri kapatl
mtr. Mal darlklar ve karaborsa ilemlerinin 1955 sonrasnda yaygnlamas ze
rine, bir ksm kamu sat birimleri yeniden almsa da, kamu mallarnn ticareti
kural olarak zel kesime braklm ve bu durum zel ticari sermaye birikimini ar
trc bir zellik gstermitir.
Kamu kesiminden zel kesime sermaye aktarlmasnn ikinci yolu ortaklklar
oluturulmasdr. Bu yntem, bir ksm yasal boluklardan yararlanlmasna daya
nr. zel sermayenin, en az yzde 51 paya sahip olduu bu tr ortaklklara kamu
kurulular ortak edilmektedir. Ticaret Yasasna gre, ortaklar taahht ettikleri ser
mayenin drtte rn demek durum undadr. Bu srete, kamu kurulular taah
ht ettikleri sermayenin tamam n demektedir. Krn bllmesi, taahht edilen
sermayeye gre olduundan, kamu sermayesiyle alan ve ynetimi zel kesimde
olan ortaklklar zel kesime sermaye aktarmaktadr.
Bu t r KT-zel sermaye ortaklklarnn says 1962de 72ye ykselmitir. Bunlar
dan yalnz , tamam bankaclk alannda olmak zere, 1946 ncesinde kurulm u
tur. Dnem boyunca, zellikle gda, dokuma, madencilik, ulatrma ve bankaclk
sigortaclk alanlarnda bu tr ortaklklarn yaygnlat grlmektedir. ou kez kamu-zel ortaklk srecine, yabanc zel sermaye de katlmaktadr.*171 Uygulamada,
zel kesime bu yolla ne kadar sermaye aktarldnn saptanmas iin, ortaklklarn ku
rulularndan balayarak yllk bilanolarnn incelenmesi gerekir. Bu arada, o yllarda
kurulan birok ortakln baansz kalarak kapatld da gz nnde tutulmaldr.
zetle belirtmek gerekirse, incelenen dnemde, d yardm (zellikle ABD'
evrelerinin nermelerine ve hkmetin balangtaki tm szlerine karlk kam
ekonomik kurulularnn snrlanmas ve bunlann zel kesime devri politikas ger
ekletirilememitir. Kamu ekonomik kurulular say ve sermaye ynnden dahi
da geniletilmi ve bunlardan zel kesime sermaye aktarlmas ynnde yararlanl
ntr. Bu srete, kam u mal ve hizmetlerinin fiyatlandrlmas, ticareti ve ortaklk
lar kurulmas balca yntemlerdir. Gelimekte olan zel sermaye, geleneksel olaral
srdrd kamu kesiminden yararlanma srecini bu dnemde de ileri boyutlard
gerekletirmektedir. Kukusuz bu yntemlerin uygulanmasnda, hkmete vaknlk belirleyici olmaktadr. Trkiyenin ekonomik gelimesini anlamada, kilit nokta
krdan biri bu olgudur.

100

Oh

k yi

ik o n o m

Is I

3. D Sermaye Kaynaklar
Sermayenin d kaynaklan, daha nce deinildii gibi, d borlanma, yardmlar vc
yabanc zel sermaye yatrmlandr. incelenen dnemde, sermayenin d kaynaklar
asndan, gerek bunlarm miktan ve gerekse ilgili ekonomi politikas asndan
kkl deiiklikler olmu, bu sre dneme ve sonrasna damgasn vurmutur.
Cumhuriyet dneminin ilk yirmi ylnda, ok snrl dzeyde d borlanmaya
gidilmi ve Osmarilf dndcatan dborlarn tasfiyesine allmtr. D bor ve ya
banc zel sermaye konusundaki Osmanl deneyimi b u konuda duyarl davranlmas sonucunu vermitir. Sava yllarnda, d bor miktarnn artmasna karlk
altn ve dviz stokunun da artmas sonucu lke Sava sonrasna d borlar bak
m ndan net borluluu sfir bir biimde girmitir.(,8)_Bu durum , incelenen dnemde tmyle deimitir.
Dnem sresince sermayenin d kaynaklarnn geliimi Tablo: V.3te verilmek
tedir. D borlanmada balca kaynak, o yllarda. ABD olmnstpr Trum an Doktri
ni, MarshalTPIn ve AID ve PL 480 gibi dzenlemeler bu srecin biimleniidir.
Saylarn incelenmesinde bir nokta dikkat eldcidir: 1950ye kadar ABD yardm
bor verme biiminde olduu halde, 1950-1960 d neminde^ bali a r arlkl
olmutur. Bu farkllk siyasal iktidarlarn, ABD karsndaki tutum una balanabilir.
ABDden salanan d borarn bir blm ayr bir zellie sahiptir. PL 480e
gre ABD tarm rnleri fazlasndan Trkiyeye gnderilen miktarn karl TL
olarak Merkez Bankasnda ayr bir hesapta tutulmakta ve ikili anlamalara gre
kullanlmaktayd. Bu kaynan Trkiye tarafndan kullanlan blm bte ve KlT
finansmannda, ABD tarafndan kullanlan blm de ABDnin Trkiyedeki zel
ortaklklarna kredi verilmesi biiminde kullanlmaktayd. ncelenen dnemde,
1962ye kadar bu kanaldan salanan kaynak toplam 351,2 milyon ABD dolardr.*19*
Ek olarak, dalm glklerinin younlat 1954 sonras dnemde lkeye giren
birok dalm malnn bedeli denememi ve bunlar.denmesi gecikmi d bor du
rum una gelmitir. Bu tr borlar, 196^ta 376,6 milyon dolar dolayndayd.*20*
Toplam d borlar dnem sresince, TL olarak yzde 750, dolar olarak da
yzde 410 orannda artmtr. Oran fark, 1958 devalasyonuyla TLnin greli de
er kaybndan gelmektedir. Sonu olarak d borlarn ulusal gelir iindeki pay gi
derek artmtr. Bir baka deyile^d horlar, ulusal gelirden daha hzl bir oranda
bym tr,. Ana para ve faiz toplam olarak d bor yk, dnem sonunda, dsatmn yzde 33ne ulamtr.
Yabanc zel sermaye girii, incelenen dnemin belirleyici zelliklerinden biridir.
Yabanc zel sermayenin giriini kolaylatran ilk nlem kambiyo ilikilerini dzenle
yen Trk Parasnn Kymetini Koruma Hakknda Kanuna (25 ubat 1930 gn ve'
1567 sayl) dayanlarak karlan, 22/4/1947 tarih ve 13 sayl Kararla alnmtr. Ka^
rarda, yabanc .sermayenin dviz olarak getirilmesive tarm, sanayi .ulatrma, turizm
gibi aladara yatrdrna.ngrlmekteydi. Hkmet, yabanc zel sermaye yatrmn
yurdun kalknmasna yararl grr ve dsatm artrc nitelikte bulursa krnn uy
gun bulaca bir blmnn yurtdna aktarlmasna izin verebilirdi. Yabanc zel
sermaye evreleri, bu karan belirsiz ve hkmetin takdirine dayal buldular; va da ye-

T O P I.UM SA T D N M

III/. K A / . A N I Y O H

101

terincc zendirici saymadlar. Bununla birlikte, bu karara ve ayn dorultuda 1962de


karlan 17 sayl karara dayal birok yabanc zel sermayeli ortaklk kuruldu.121*
Yabanc zel sermaye girileri zerine, ikinci tr dzenleme ve asl gelime,
1950 M artndan balayarak karlan yasalarla saland. Bunlarn iinde 1980lere
kadar yrrlkte olan 18/1/1954 tarih ve 6224 sayl Yasa ayr bir yer tutmaktadr.
ABD uzmanlarna hazrlatlan bu yasaya gre, yabanc zel sermaye, yerli zel ser
mayeye ak tm sektrlere girebilecekti. Ek olarak yabanc sermayenin, yalnz para
olarak deil, makine ve paralan, lisans, patent ve marka hakk gibi nesnel olma
yan haklar biiminde de gelebilecei kural benimseniyordu. ncelenen dnemde
gelen yabanc zel sermaye zerine yaplan bir aratrmada yabanc zel sermaye
nin drtte gibi bir blm nn makine ve paralardan olutuu, yalnz yzde 17
dolaynda bir blm nn para sermaye olduu saptanm tr/22*
Yabanc ,sermaye girilerinin nc yolu 18 Mart 1954 tarih ve 6326 sayl
Petrol Yasadr. Yabanc sermayeyi zendirme ve ayn yllarda hazrlanan Maden
Yasas gibi ABDli uzmanlara hazrlatlan Petrol Yasas, lkede petrol bulunmas ve
karlmasnda yabanc sermaye ve teknolojiden yararlanlmasn amalyordu. El
deki verilere gre, Petrol Yasasna dayal olarak, 1954-1965 dneminde lkeye 1
850 milyon TL tutarnda yabanc sermaye girm itir/23* Bu miktar Yabanc Sermaye
Yasasyla, ayn dnemde gelen miktardan fazladr; ancak lkenin yerli petrol reti
mini, daha sonra belirtilecei gibi nemli lde artrd sylenemez.
Son olarak, dnem sresince, (a) ksa dnemli ve yksek faizli yabanc zel
sermayeden d ticaretin finansmannda yararlanlm, (b) ayrca zel keime uzun
dnemli d kredi salanmtr. Bunlardan ksa dnemli yabanc kredilerin, dnem
boyunca toplam yabanc sermaye akmnn yarsndan fazlasn oluturduu dikka
te alnrsa, yabanc zel sermayeden daha ok d ticaretin finansman alannda ya
rarlanld sylenebilir. Bir baka deyile bu tr sermayenin, retimi dorudan ar
trc bir nitelii yoktur. Dalm girdi olarak kullanld lde retime dolayl
katksndan sz edilebilecektir.
zel kesime alan uzun dnemli proje kredileri toplam, dnem sresince,
463,15 milyon TL dolaynda olmutur. Ayn dnemde, Ereli Demir-elikin fi
nansmannda kullanlmak zere 1 474,3 milyon TL d kredi salanmtr.
Bu durum da, biraz nce sz edilen yabanc sermayeyi zendirme yasasna g
re gelen yabanc sermaye, toplam yabanc sermaye girilerinin sekizde biri dolayn
dadr. Bu erevede gelen yabanc sermaye, yalnzca iki yl, 1957 ve 1960 yllar bir
tarafa braklrsa, srekli olarak artm olmakla birlikte, Yasann bekledii dzeyde
olmamtr. Artma eilimi, verilen izinler iinde gerekleme oranlarndan da izle
nebilir. Yabanc zel sermayenin, ekonomik ve siyasal kararszlk (belirsizlik) d
nemlerinde ekingen davrand verilerden anlalmaktadr.
Yasa uyarnca gelen yabanc sermayenin nitelikleri, o dnem in ekonomik geli
mesini aklayc eler tamaktadr. Dnem sresince gelen yabanc sermayenin
yzde 95 gibi bir blm sanayi kesimine yatrlmtr. Bu miktarn, 1951-1965 d
neminde yzde 26s plastik-kauuk, yzde 25i kimya, yzde 13 elektrikli ev
aralar ve yzde l l i de gda-iki alt sektrlerine gitm itir/24* Bu durum , i pazarn

T R K V I' E K O N O M S

102

genilemesiyle, yabanc sermayenin bu sektrlerde retimi krl bulmasndan kay


naklanmaktadr. Kimya sanayiine yaplan yabanc sermaye yatrmlarnn ok b
yk lde ila alt kesiminde younlat dnlrse, bu sonu aklk kazanr.
Sanayiye yaplan yabanc zel sermaye yatrmlar, genellikle kendisinin kat
dolaynda yerli zel sermaye ile ortaklk iinde almaktadr. Bu durum , ilgili or
taklklarn yerli sermayenin denetiminde olduu anlamna gelmezse de bir baka
adan nemlidir. Yabanc sermaye, Msuaye yatrmalarna yn verici, onu belli
alt sektrlere srkleyici bir ilev g rm e k te d ir
TABLO: V .3. D Sermaye Kaynaklar, 1946-1962
(Cari Fiyatlarla)
ABD Ekonomik Yardmlar
Bor
1946-48
1949
1950
1951
1952
1953
1954
1955
1956
1957
1958
1959
1960
1961
1962
Toplam
Notlar

45,4
33,8
40,0
u

Ba

Toplam

25,5
25,0
25,1
23,2
972
26,5
131,0
102,5

31,9
49,8
58,4
58,6
78,7
83,8
104,3
62,3
90,4
107,0
99,0
89,8
81,6

45,4
33,8
71,9
49,8
69,6
58,6
78,7
109,3
129,3
87,4
113,6
204,2
125,5
220,0
184,2

586,4

995,6

1 582,(1,

Dier
Yardm
Kurulular
5,0
80,4
35,2
20,0
3,8

Gerekleen
Yabanc
zel
Sermaye
_

Gerekleme
Yzdesi
70,8

37,0
161,7
15,0

3 400
2 993
1 148
2 598
8 002
21 605
10 531
15 068
19 825
18 711
43 056
87 246

70,8
11,1
6,3
2,4
16,3
32,3
24,6
26,1
28,5
38,2
48,9
65,3

497,1

234 233

32,8

13,5
125,5
-

1. Yabanc zel sermaye bin TL dierleri milyon ABD dolar olarak. zin verilen ya
banc sermaye toplam 714,999 bin TLdir.
2. Bunlara ek olarak; 1954-1963 dneminde, 1 533 157 T l (182 248 dolar) tutarnda
yabanc sermaye petrol alanna gelmitir. Bu toplamn yzde 57,1 i arama ve kar
ma, kalan artmada kullanlmtr.
3. Gerekleme yzdesi izin verilen yabanc sermaye toplamnn fiilen yatrma dn
en blmdr.
4. Dier kredi kurulular, Dnya Bankas (IBRD), Uluslararas Kalknma Birlii (IDA),
Uluslararas Para Fonu (IMF), Avrupa demeler Birlii (EPU), Kalknma in bir
lii rgt (OECD) ve bir lke: Bat Almanyadr.
5. Ayn dnemde, ayrca 2 023,8 milyon dolar askeri yardm alnmtr. Harris, G.S. age.
s. 155.

Kaynak: ABD ba ve kredileri: Harris, George S. Troubled Alliance, age. s. 182.


Dier Kurulular: Bulutoglu, Kenan 100 Soruda Trkiyede Yabanc Sermaye, age, ss.
118-119.
Yabana Sermaye: US AID. Economic and Social Indicators, Turkey, August 1973, An
kara: 1973, s. 38.
Petrol alanndaki yabanc sermaye: US AID, age, s. 39.

TOI M. U MS AI

H N O M 111/. KA/. ANI YOH

103

Sanayiye yaplan zel sermaye yatrmlarnn bir baka zellii, kurulan retim
leinin, ada teknolojik verilere gre etkin saylan dzeyin ok altnda olmas
dr. Teknolojik etkinlikten uzak retim lei, hemen her ekonomiye giri kitabn
dan renilecei gibi, yksek maliyet anlamna gelir. Ancak i pazarn, yabanc
rnlerin rekabetine kar gmrk duvarlaryla korunmas, yksek kr salanmas
na yol amaktadr. Yabana sermaye, korunan bir ortamda, ticari sermayeyle ibirli
i iinde, yksek maliyete karn; krl alabilmektedir. Kukusuz burada zm,
yerli sanayiin korunmasndan bamsz olarak, snai retim birimlerinin etkin tek
noloji ile kurulmasnn salanmasdr. Bu soruna daha sonraki dnemin incelen
mesi srasnda yeniden dnlecektir.
Sanayiye yaplan yabanc zel sermaye yatrmlarnn bir zellii de, retimde
dalm girdi kullanlmasdr. Dalm girdi kullanmnn yaygnl iki sorunu gn
deme getirmektedir. Sorunlardan biri, sanayilemenin, geriye doru balant yoluy
la yerli retimi canlandrma etkisinin, bu nedenle eksik kalmas, gereklememesidir. ikinci sorun da, zellikle dalm glklerinin var olduu durumlarda, snai
retiminin girdilerini dardan salama zorunluluu nedeniyle, retimde bulunanamasdr. Dnem sresince giderek artan d ticaret ana bu gelimenin nem
li katks olduu kukusuzdur.
Yabanc zel sermayenin nce sanayi kesimine ynelmesinin sonra da sanayiin
belli alt sektrlerde younlamasnn ekonomik nedenleri zerinde ksaca durulm a
ldr. Bu konuda belirleyici olan, yasal dzenlemeler ve o yllarda i pazarn yaps
ve geniliidir. I pazarn bykl, ila, gda (zellikle alkolsz ya da az alkoll
iecekler), lastik-plastik gibi alanlarda yerli retimi krl klacak dzeye ulamtr.
Bu nokta i pazar gelimeleriyle dorudan ilgilidir. Dier ynden, yine o yllarda,
yabanc sermaye sanayi retimine ynelmektedir. Osmanl dneminde olduunun
tersine finans ya da hizmet alanlar yerine, daha dorusu bunlarla birlikte, dayank
sz tketim mallar sanayiini de krl bulmaktadr. pazarn genilemesiyle, sana
yiye yaplan yabanc sermaye yatrmlar, dayankl tketim mallar retimine yne
lecektir.
Yabanc sermayenin k lkelerine gre dalm, dnemin ekonomik geli
mesinde ABD kkenli sermayenin nemini gstermektedir. Nitekim bu dnemde
gelen yabanc sermayenin yzde 40 dolaynda bir blm ABD ortaklklarna aittir.
ABDyi Bat Almanya, svire ve Hollanda her biri yzde 10 dolaynda bir payla iz
lemektedir. Bu drt lke kkenli yabanc sermayenin pay, toplam gerekleen ya
banc sermayenin yzde 85i dolayndadr.
Ksaca zetlemek gerekirse, dnemin ekonomik gelimesine damgasn vuran
balca etmenlerden biri, bu dnem in yabanc zel ser mayeye yeniden al sim
gelemesidir. Yabanc zel sermayenin retime ynelen pay, toplamnn sekizde Biri
olarak, ok azdr. Sanayi retimine ynelen yabanc sermaye ise, ilkel teknoloji ve
dk lekle retimde bulunmakta, dalm girdi kullanmaktadr. Bu durum ,
uzun dnemde yerli snai retimin gelimesinde olumsuzluklar yaratmtr. Bu
nunla birlikte, snai retimin krl olmas, i pazarn genilemesi ve dalmn ya
saklanmas (koruma ile) salanabilmektedir. Yabanc sermaye asndan incelenen

104

Ok

Iy i'

i ko n o m

Is I

dnem bir balang dnemi olmusa da bu durum , gelen yabanc sermayenin, d


nem boyunca yzde 30,8 orannda bir blm nn kr olarak yurtda aktarlma
sna engel olmamtr.(25)

4. Sermaye Birikimi: Yatrmlar


Sermaye kaynaklarnn yukarda belirtilen saysal bymeleri ekonomik gelime ya
da retim olanaklarnn genilemesi asndan anlaml birer gsterge saylamaz.
Para ve kredi genilemeleri, kamu mliyesi ve d sermaye girileri, yalnz ve ancak
yatrmlara dntkleri lde retim olanaklarn geniletmi saylr. Yatrm
kavram bu bakmdan ekonomik gelimede byk nem tar.
incelenen dnemin sabit sermaye yatrmlarna ilikin olarak gvenilir veriler
yoktur. DPTnm bu konuda yapt bir hazrlk almasnn sonulan ise Tablo:
V.4.te verilmektedir.
Toplam yatrm verileri, nce, yatrmlarn 1956ya dek art eilimi gsterdii
ni, 1956-58 ylnda azalma eilimine girdiini ve dnemin son iki ylnda da bir
srama ile yzde 15in zerine trmandn gsteriyor. O yllarda d sermaye kay
naklarndan doan yatnmlar ulusal gelirin yzde biri ile arasnda deitiine
\
gre, yerli yatrmlarn ulusal gelir iindeki pay yzde 9-13 arasnda deimitir,
X^denilebilir.
TABLO: V.4. Sabit Sermaye Y atn m lan , 1950-1960
^
(Cari Fiyatlarla, Milyon TL.)
^ ,>
T. Yatrmlar
Makine ve
K. Ulusal Gelir
Donatm
Toplam
OV*'' %
%
naat
%
1950
1951
1952
1953
1954
1955
1956
1957
1958
1959
1960
Toplam
Yzde Dalm
Ortalama

325,0
497,6
791,7
718,3
750,6
847,9
864,5
886,4
1 375,4
2 389,0
2 875,0

32,5
39,5
43,1
34,4
29,8
28,2
27,4
22,1
27,3
34,2
37,0

12 321,4
i1

675,0
762,8
1 044,1
i 1 369,4
! 1 767,0
2 158,2
2 395,8
3 130,6
3 667,4
4 600,0
4 904,0

67,5
60,5
56,9
65,6
70,2
71,8
72,6
77,9
72,2
65,8
63,0

26 474,3
31,8

1000,0
1 260,4
1 835,8
2 087,7
2 517,6
3 006,1
3 260,3
4 017,0
5 042,8
6 989,0
7 779,0

9,63
10,27
12,82
12,41
14,71
14,27
13,40
13,16
13,97
15,63
15,89

38 795,7
68,2

100,0

Kaynak; DPT, Birinci Be Yllk Kalknma Plan 1963-1967, Ankara: 1963, s. 16.

Yllara gre deimekle birlikte, dnem boyunca yatrmlarn ortalama olarak


yzde 32si makine ve donatma, kalan yzde 68i de inaata ayrlmtr.
Yatrmlarn sektrel dalmna ilikin veriler bulunmadndan o erevede
bir deerlendirme yapma olana bulunmuyor.

T O I M . U M S A I . I I N O OM I I I / K A / . A N I Y O K

105

I). SEKTRLERN GELMES


Ekonomi politikasnn kkl deiimi ve buna bal olarak geniletilen i ve d
sermaye olanaklar, ekonominin alt kesimlerinde deiik etkiler yapt. Ekonominin
btnyle hareketlilii ve buna bal olarak toplumsal deime, bu dnemde, n
ceki yllarla karlatrlamayacak kadar ileri boyutlara ulat. Krsal kesimde, gele
neksel retim yapsnn, makineleme ve ulam alanndaki gelimelere kout ola
rak zlmesi, yalnz, tarm kesimini deil, kentlemenin hz kazanmas nedeniyle
dier sektrleri de etkiledi. Bu srete, genileyen i pazarn uyarmasyla snai re
tim ve ibulma arttysa da asl genileme, hizmet bal altnda incelenen alt ke
simlerde grld.

1. Tarm
Sava sonras dneme toprak mlkiyeti zerine tartmalarla girildi. Bununla bir
likte, dnem sresince toprak mlkiyetine ilikin yasa tartmalar giderek etkisini
yitirdi; topraksz ve az toprakl kylye toprak salanmasnda nemli bir yol aln
mad. Ancak, kredi olanaklarnn genilemesi, traktr saysnn hzla artmas, ka
rayolu ulamnn gelitirilmesi ve tarm rnleri fiyatlarnn nceki yllara gre
daha yaygn ve etkin desteklenmesi sonucu, tarmda deiim hzland. Tarm ke
simi, yalnz ilenen toprak alan ya da traktr saysnn artyla deil, rn doku
su ve retim tekniinde grld gibi niteliksel olarak da kkl bir deiime
urad.
Dnemin banda byk tartmalar sonucu, karlan (11 Haziran 1945 tarih
4738 sayl) iftiyi Tojraklandrma Yasas, kamu mlkiyetinde olan ancak kulla
nlmayan, ky ve mahallelerin ortak kullanmnda bulunan fakat hkmete gre
gereinden fazla olan, sahibi bilinmeyen topraklarla zel mlkiyette olup da kam u
latrtacak olan topraklarn, topraksz ve az toprakl kylye datlmasn ngr
yordu. zel mlkiyette bulunan tarm arazisinin, sulak yerlerde 200 ve kurak yer
lerde 500 dekardan fazlas kamulatrlacakt. O yllarda bir ya da iki milyon dola
ynda ifti ailesinin topraksz ve az toprakl olduu tahm in ediliyordu.
iftiyi topraklandrma uygulamas daha ok kamu mlkiyetindeki topraklarn
datm biiminde oldu. Gerekten de, Yasada 1950 banda yaplan deiikliklerle
zel mlkiyete braklan en yksek toprak miktar geniletiliyordu. Dnem sresin
ce, bata o yllarda Bulgaristandan gelen gmenler olmak zere bir ksm toprak
sz ve az toprakl kylye toprak datm yapld. Toplam 350 bin dolaynda aileye
yaklak 18 milyon dnm toprak verildi.<26) Yasann, kooperatifleme, topraksz ve
az toprakl kylnn retimini artrma ve benzeri nermeleri ise byk lde
gerekletirilemedi.
Dnemin tarmsal gelimesine asl damgasn vuran olgu; traktr saysnn hz
la artmasna bal olarak ilenen toprak miktarnn genilemesidir. Tablo V.5ten
de izlenecei gibi, tarm da ilenen alan, 1945te 12,7 milyon hektardan 1962de
23,2 milyon hektara ykseldi. Yaklak yzde 83 orannda artt, ilenen topraklarn
genilemesi, byk lde ya tmyle kamu mlkiyetinde olan, ya da ky birimle-

TUKKI YR KKONOMS

rinin ortak kullanmnda bulunan arazinin zel kiilerce ilenmesi biiminde oldu.
Bir baka deyile, tarm topraklarnda zel mlkiyet, byk toprak sahiplerinin, da
ha dorusu traktr sahibi olabilen iftilerin yararna olarak ve elkoyma yntemiyle
geniledi.
Ayn yllar, yine Tablo: V.5.ten izlenebilecei gibi, traktr miktarnn da hzla
artt yllardr. Gerekten tarmda bir traktr ateinden sz edilebilir. Yabanc
zel sermaye ortaklyla hkmetin nclnde kurulan ilk smai giriimlerden
birinin yerli traktr yapm olmas, bu anlayn bir gstergesidir.(27) Bununla bir
likte traktr saysnn hzl art ilk yllardaki dzeyini, dnemin ikinci yansnda
koruyamad. Bunun balca nedeni, dalm glklerinin belirmesiyle traktr par
alarnn dalmnda ortaya kan darboazd. Ancak, belirtilmesi gerekli dier s
nrlayc etmenler de vardr.
TABLO : V.5. Balca Tanm sal G irdilerin Saysal Geliim i, 1945-1962
lenen Alan
Bin Hektar
1945
1946
1947
1948
1949
950
1951
1952
1953
1954
1955
1956
1957
1958
1959
1960
1961
1962

12 664
13 093
13 575
13 900
13 264
14 542
15 272
17 361
18 812
19 616
20 998
22 453
22 161
22 765
22 940
23 264
23 076
23 215

Art Oran
(Yzde)

Traktr
Says

Art Oram
(Yzde)

^ llS j
1 356
1 556
1 756
9170
16 585
24 000
31 415
35 600
37 743
40 282
43 727
44 144
42 525
41 896
42 136
42 505
'4 3 2 4 >

17,3
14,7
12,9
422,2
80,9
44,7
30,9
13,3
6,0
6,7
8,6
1,0
-3 ,7
-1 ,5
0,6
0,9
2,9

3,4
3,7
2,4
4,6
9,6
5,0
13,7
8,4
4,3
7,0
6,9
1,3
2,7
1,0
1,4
- 1,0
1,0

Tarmsal Kredi Art Oran


(Milyon TL)
(Yzde)
113
176
243
236
337
412
646
1067
1213
1 497
1 558
1 888
2 108
2 161
2 313
2 392
1 682
1953

_
55,8
38,1
-2 ,9
42,8
22,3
56,8
65,2
13,7
14,0
4,1
21,2
11,7
2,5
7,0
3,4
-2 9 ,7
16,1

Kaynak: lenen alan ve traktr says: DE, TY 1968, s. 165.


Krediler: 1945-48, Buiutay, Tezel, Yldrm, age,, Tablo Ek 40. 1949-1962.
Ziraat Bankasnn verdii krediler: DE, Trkiyede Toplumsal... age, s. 361.

nce, traktr kullanm konusunda yeterli teknik hazrlk yaplmad, gerek


srcler, gerekse traktr bakm ve onarm konularnda gerekli yan hizmetlerinsalanmad belirtilmelidir. Bu durum un traktrden salanabilecek birim bana
verimi azaltt aktr. kinci olarak, traktr, dengesiz bir biimde miktar artrlan
girdi nitelii gsterdi. Traktrde verimin artrlmas iin, biraz nce belirtilen nite
likli igcnden baka, gbreleme ve sulama gibi konularda da buna kout geli
melerin salanmas gerekirdi. Bu nedenle traktr saysnn artmas, dier girdiler en
uygun (optim um) nitelik ve oranda artrlamad iin, snrl bir verim art sala-

TOI'l UMSAI

D n O O M III/. K A / A N I YOU

107

yabilli. Bir baka deyile, tarmsal retim, ekonomi kuramnn nl azalan ve


rim yasasna konu oldu. Bu arada traktr ekim gcnden, zellikle o yllarda,
yk ve ii tamasnda yararlanld belirtilmelidir.
Dnem boyunca, toplam ilenen alan iinde traktrle ilenen alann oran
1950de yzde 9dan 1962de yzde 15e ykseldi. Kimyasal gbre kullanm 194647 mevsiminde 0,23 bin tondan, 1951-52de 16,7 bin tona ve 1961-1962de 51 bin
tona ykseldi. Sulanan alan miktar ise daha az oranda artt: Dnemin sonunda i
lenen alann yalnz yzde 4 dolaynda bir blm sulanyordu/28'
Tarmsal kredi zellikle 1949-55 dneminde, nemli art bir gsterdi ve
1959da on yl ncesinin on katna ykseldi. Byk lde ksa dnemli iletme
kredisi niteliinde olmakla birlikte, tarmsal kredinin genilemesi, krsal kesimin
pazara almasn besleyici bir etmendir; geleneksel blm ve deiim ilikilerinin
zlmesi, para kullanmnn yaygnlamas, kredi genilemesinin dorudan sonu
lar olarak alnabilir.
lenen alan, traktr ve kredi miktarlarnda grlen bu genilemeler tarm
rnleri fiyatlarnn belli bir dzeyde tutulmas, daha dorusu desteklenmesi politi
kas ile tamamland. Bununla birlikte 1946-58 dneminde i ticaret fiyat oranlar
nn tarm kesiminin zararna gelitii anlalmaktadr/29' Genileyen tarm kesimin
de yaratlan artn tarm d sektrlere aktarlmas sreci, zellikle 1955 sonras
dnemde hz kazand.
Bu gelimeler sonucu tarmsal retim, zellikle snai girdiler alannda nemli
lde artmtr. Toplam tarm retimi iinde tahllar, bata buday olmak zere
ilaha nce olduu gibi en byk paya sahip olma durum unu korumu, ancak e
ker pancar, pamuk, ay gibi snai bitkilerin retimi nemli oranda artmtr. Bu
day retiminin iki katna yakn bir artla, dnem banda ylda ortalama 4 milyon
tondan 1961-1962de 7,8 milyon tona ykselmesi, lkede, ou gelimekte olan l
kelerde grlen alk sorununun ortaya kmasna engel olm utur/30' Ek olarak,
pazara alma srecinin yaygnlamasyla, tahl d kesimlerde, meyve ve sebze re
timinde nemli artlar grlmektedir. Bununla birlikte, mera olarak kullanlan
topraklarn bitkisel retimde kullanlmas sonucu, hayvanclk alannda retim ar
t, dier kesimlerden az olmutur. Bu durum zellikle et ve st gibi temel tke
tim rnlerinin salanmasnda darlklar yaratmtr. Hkmetin Et ve Balk Kurumnu 1952de kurmas da bu alandaki sunum yetersizliini gidermeye yetmemi
tir/31'
Tm bu deime ve gelimelere karlk tarm kesiminde retim birimi yaps,
nemli lde deimemitir. Tarm iletmeleri, esas olarak kk lekli birim
lerden olumaktadr ve dnem boyunca bu konudaki deimeler eldeki verilere
gre snrl kalmtr. Tablo: V..dan izlenebilecei gibi, tarm iletmelerinin,
1950de yzde 83,5i ve 1963te 86,8i 100 dekardan az topraa sahiptir. Ayn
grup, ilenen topraklarn 1950de yzde 37sini, 1963te yzde 48,l ini kullanmak
tadr. En kk iletmelerin toprak orannda grece bir dzelme varsa da, iletme
bana toprak verilerinden de grld gibi, hane halk bana ortalama toprak
azalmtr.

OH

O h k Iv i' i k o n o m Is I

letme bana ortalama toprak miktarnda grlen azalmann bir baka nede
ni, dnem sonunda, daha dorusu 1960 sonrasnda, toprak reformu tartmalar
mn yeniden younluk kazanmasdr. Bu noktada ilgin bir gzlem verilerin kar
latmlmasyla yaplabilir: 1962de ilenen alan miktar yukarda belirtildii gibi 23,2
milyon hektardr. Oysa 1963 Tarm Saym sonularna gre bu miktar 16,7 m il
yon hektardr. Bu durum birok byk toprak sahibi iftinin saym srasnda top
rak reformundan zarar grecei kaygsyla toprak miktarn eksik bildirimde bulun
masndan domaktadr, denilebilir.(32)
letmelerin dalmndan - ki ou kez hane halk anlamna kullanlmaktadr tarm kesiminde cce ve kk iletmeciliin yaygn olduu sonucuna varlabilir,
Eldeki veriler snrl olmakla birlikte, bu dalmn, gerek girdi kullanm ve gerekse
retim ve gelire yansyaca aktr. Bir baka deyile, dnem srasnda, traktr ve
gbre kullanmnda grlen genileme, tarmsal kredi olanaklarnn artmas, des
tekleme almlar ve taban fiyatlar yoluyla tarmsal retimin desteklenmesinde ilet
m e byklklerine dayal olarak deiik ltler gelitirilmemitir. Bu durum da ge
lir blmyle toprak dalm arasnda, dier koullar veri alnrsa, dorudan bir
bamllk ilikisinin varl ve bunun incelenen dnemde daha da belirginletii
ne srlebilir.
TABLO: V.6. Tarm letmelerinin Dalm, 1950 ve 1963

Toprak
Dilimi
(Dekar)
1-50
51-100
101-200
201-500
501Toplam
Miktar

1950
---------- ----------letme
Toprak
Yzdesi Yzdesi
61,7
21,8
10,5
4,4
1,6
(100,0)
2 512 800

18,9
18,8
19,1
16,9
26,3
(100,0)
20 750 591

letme Bana
Ortalama
Toprak Miktar
(Dekar)
(25)
(71)
(150)
(317)
~ ( 1357,4)
-

1963
---------------------letme
Toprak
Yzdesi Yzdesi
68,7
18,1
9,4
3,2
0,6
(100,0)
3 100 850

24,3
23,9
23,7
17,0
11,1
(100,0)
16 734 335

letme Bana
Ortalama
Toprak Miktar
(Dekar)
(19)
(71)
(136,1)
(286,1)
(1041,7)
-

Kaynak: 1950 Tarm Saym Sonulan: Keten, Mustafa, Tarm letmelerinin Yaps, Ankara:
DPT, s. 76; 1963 DPT, 1963 Genel Tarm Saym rnekleme Sonular, Ankara, s. 13.

zetle belirtmek gerekirse, 1945-1962 dneminde, tarm kesimi nemli bir de


iim srecine girmitir. Bata Traktr, olmak zere ada girdi kullanm artm,
b u durum ncelikle ilenen alann genilemesi ve igc fazlasnn kentlere akn
sonucunu vermiir. Tarmsal retim hem saysal olarak artm, Kem de dsatm ve
sanayilemeye bal o larak nitelik deiimine girmitir. Bitkisel retimde grlen
hzl byme, hayvanclk ve balklk gibi alt kesimlerde gereklememitir. Tarmn tmyle vergi d tutulmas, kredi olanaklar ve destekleme fiyadaryla tarm
da sermaye birikimi sreci hz kazanmtr. Aym gelimeler pazara alma ya da i
pazarn genilemesi yoluyla dier kesimlerdeki - sanayi, ulatrma, ticaret, vd. - ge-

TOI'I.UMSAI. D N M

I I I/. K A / A N I Y O U

109

meleri etkilemi ve uyarmtr. Tm bu kkl deiime karlk, tarmsal iletme


biirm nernli lde deimemi, cce ve kk iletmelerin oran yzde 85 gibi
yksek dzeyini korumutur. Belirtilen deiimin, toprak mlkiyetine bal olarak,
daha ok, byk toprak sahiplerinin yararna olduu sylenebilir. Bir baka deyile,
dnem boyunca uygulanan tarm politikas, tarm bir btn olarak alma anlay
na dayanm, iletme byklne, blgesel drm 'ya da baka b ir lte gre
farklTitriIicak gelime politikalar izlenmemitir.

2. Sanayi
Dnem sresince sanayi kesimi tarmsal deiime ve kentlemeye bal olarak i
pazarn genilemesi sonucu canllk kazand. Dnemin temel zellii, snai retim
de dalm yerine yerli retim (ithal ikameci) tr sanayilemenin birinci aamas
nn, temel ya da dayanksz tketim mallarnn yerli retimi srecinin tamamlan
masdr^ Tamamlanmasdr diyoruz nk bu alanda byk bir atlm devletilik
uygulamasyla gerekletirilmiti. Bu dnemde bir yandan kamu sanayi retiminin
artrlmas zorunluluu dodu, dier yandan ve daha nemli olarak zel sanayi
bu dorultuda hzla geliti. Bu niteliiyle dnem, bir bakma zel sanayiye gei
dnemi saylabilir. Devleti sanayileme dneminde balatlan temel tketim malla
rnn yerli retimi giriimi bu dnemin sonunda ok byk lde tamamlanm
tr.
Temel tketim mallarnn (dokuma, giyim, gda, iki-ttn) yerli retimi, bi
lindii gibi, dalm yerine yerli retime dayanan sanayilemenin birinci ya da ko
lay aamas olarak alnmaktadr, jDnemin balarnda, zel giriimcilie dayanan
ekonomi politikasna kout olarakTbu alanda zel kesimin retimde bulunmas
ngrlmekteydi. Ancak 1950li yllarn ikinci yansnda, zel snai retimin geni
leyen i pazarn istemlerini karlayamamas sonucu, kamu kesimi de bu ynde
iletim ini geniletmek durum unda kalmtr. 1Ksaca, dalm yerine yerli retimin
birinci aamas, bu dnemde, zel ve kamu kesimlerinin birlikte gelimesiyle sa
lanmtr.
ncelenen dnemde zel sanayi retiminin zendirilmesine ilikin yasal dzen
leme yoktur. Tevik-i Sanayi Yasasnn 1942de sresini tamamlamasyla, 1963e
kadar yasal zendirme yoluna gidilmemitir. Ancak biimsel olarak zendirme ol
mamasna karn genileyen i pazara bal olarak snai rn isteminin art, zel
snai yatrmlar uyarc bir etkide bulunmu, yabanc zel sermayenin de katlma
syla, snai tketim mallar retimine ynelen yatrmlar artmtr, zendirmesiz
dnem, bir bakma, tketimin artmas sonucu, doal zendirme dnemi olmu
tur. Kald ki 1950lerin ikinci yarsnda dviz darl nedeniyle dalm glkleri
domu ve mal darlklar bir doal koruma ya da zendirme ortam oluturm u
tur.
i zel sanayiin bu dorultuda gelimesine bir baka katk, 1950de Trkiye Snai
Kalknma Bankas (TSKB)nm kurulmasdr. (jDnya Bankasnn istemiyle az geli
mi lkeler iin oluturulan sanayileme yaklamnn ve bir ilk deneyi niteliin

no

TOKKIYI. I'KONOMS

de olan TSKBnin amac zel sanayiye i ve d kredi salamaktr]' 11 li.mkamn ser


mayesi, zel ticari bankalar (yzde 75), ticaret ve sanayi odalar ve borsalar (yz
de 15) ve zel snai kurulu ve kiilerin (yzde 10) sermayelerinden olumaktadr.
Banka, sermayesine ek olarak, bor senedi (tahvil) sat yapabilir, salayaca d
kredileri ve devlete kendisine salanan kaynaklar kullanabilir. Hkm et ayrca
banka ortaklarna yllk yzde 6 kr garantisi veriyordu. Ek olarak Banka dalm
kotalarndan belli pay kullanabilecekti.
; TSKBnin amalar dnemin sanayileme politikasnn bir gstergesidir: Bunlar
(a) zel sanayiin kurulmasna ve genilemesine yardmc olmak, (b) Yerli-yabanc
ortakl biimindeki snai kurulular zendirmek ve (c) Pay senedi ve tahvillerin
zel mlkiyete gemesine ve zel mlkiyette kalmasna yardm etmek,| biiminde
zetlenebilir. Banka, orta ve uzun dnemli sanayi kredisi aarak, iletmelere ortak
olarak ya da baz durumlarda dorudan kendi kaynaklaryla yeni giriimler kurarak
bu amalarn gerekletirir. TSKB 1950-1962 dneminde 500 milyon TL dolaynda
kredi datmtr ki bu da toplam banka kredilerinin onda biri gibi azmsanmaya
cak bir tutardr. Bankann kredileri, byk lde temel tketim sanayilerine veril
mi; kredilerin blgesel dalmnda M armara Blgesi ncelikli olmutur. Bu du
rum, devleti sanayilemenin aksine, zel sanayiin blgesel dalmnda daha sonra
ki yllarda giderek belirginleen bir sonu yaratm, zel sanayiin bu blgede yo
unlamasna yol amtr.
Dnem sresince sanayiin gelimesine katkda bulunan bir baka etmen, altya
p olanaklarnn, zellikle ulatrma, enerji ve haberleme alanndaki gelimelerin
salad dsal ekonomilerdir. Altyap olanaklarnn giderek daha kolay ve ucuz
salanmas, br koullar veri alnrsa, snai retimin kr orann artrc bir etki
yapar. pazarn mutlak byklnn genilemesiyle birlikte alndnda, altyap
kolaylklarnn bu yndeki katks kolay anlalr. Nitekim zel sanayi yatrmlarn
belirleyen en nemli etmenlerden birinin kamu yatrmlar olmas, bu bantnn
bir gstergesidir.(34)
zel sanayiin gelimesine, bu dnemde giderek yaygnlk kazanan kamu-zel
ortaklklar yoluyla sermaye aktarlmasnn ve kamu snai retimi olan girdilerin fi
yatnn maliyetin altnda tutulmasnn byk katklar vardr.
Bu dnemde rgtlenen balca snai Kamu iktisadi Teebbsleri (KT), Maki
ne Kimya Endstrisi Kurumu (MKEK) (1950), Gbre, Et ve Balk Kurumu (EBK)
(1952), Trkiye imento, Azot (1953), Trkiye Petrolleri Anonim Ortakl
(TPAO), Devlet Malzeme Ofisi (DMO) (1954), Selloz ve Kt (SEKA) (1955),
Demir-elik (1955), ve Trkiye Kmr letmeleri (1957)<hmEt ve Balk ve Azot
dnda kalanlar, daha nce, Smerbank ve Etibanka bal kurulularn yeniden
rgtlenmesiyle oluturulmutur. Bankaclk ve ulam alannda da yeni kamu giri
imleri oluturulmu ve KITlerin sermayesi artrlmtr. Ek olarak, daha nce sz
edilen ve o dnemde kurulup bugn faaliyette bulunan zel kesimin egemenliin
deki kamu-zel ortaklklar da kamu kesiminin bir genilemesi biiminde alnabilir,
zel kesime ncelik verilen ekonomi politikasnn egemen olduu bu dnemde ka
mu kesiminin geniletilmesi iki temel nedene balanabilir.

TOIM U M S A I

D n O OM III / K A / A N I YOU

111

! Bu dnemde kamu ekonomik genilemesinin nedenlerinden birincisi, zellikle


dnemin ikinci yarsnda, zel kesime dayal sanayiin genileyen i istemi karlaya
cak lde geliememesi sonucu artan snai rn tketiminin karlanmak istenme
sidir. Hkmet, bu durum da dorudan ve hzb zm, var olan kamu kesimine
ncelik vermekte bulmutun] Daha sonra grlecei gibi dalm glkleri de i i
lemin karlanmasn snrlam ve fiyat art orannn ykselmesine neden olmu
tur. zetle, ksa dnemli ekonomik zorunluluklar, daha dorusu sunum ya da arz
yetersizlikleri, kamu kesimine ncelik verilmesine yol amtr.
kinci neden, kamu kesiminin zel kesimin gelitirilmesine olabilecek katks
dr. Geleneksel olarak daha nceki dnemlerde biriken ve bu dnemde de genile
yen ticaret sermayesinin istemlerinin karlanmas gerekmektedir. Ek olarak yeni
kurulmakta olan zel sanayi, girdi gereksinimi iindedir ve girdilerin dalmla
salanmas olanaklar snrldr. Ayrca ok hzl yapsal bir dnm srecine soku.-l.n tarm kesimi, retim ve yatrm girdileri ve kredi istemektedir. Tm bu istemle
rin karlanmas iin var olan kamu kesiminin gelitirilmesi tek kar yol olmutur,
zel kesimin bu deiik gruplarndan gelen ekonomik baskya, genel oyla ibanda
bulunan hkmetin, siyasal ve toplumsal istekler karsndaki durum u da eklenme
lidir. Bir baka deyile, dnemin siyasal ve toplumsal gelimeleri, rnein hzl
kentlemeden doan ibulma istei, ykselen dier toplumsal istemler de kam u ke
siminin geniletilmesini gerekli klmtr.
Belirtilen gelimelere kout olarak, dnem sresince sanayiye yaplan kam u ya
trm oran artmtr: Toplam snai yatrmlar iinde kamu pay 1950de yzde 57,
1955te yzde 60 ve 1962de yzde 78 olmutur.(3^ J
Dnemin snai retim yapsyla ilgili veriler, yalnz DEce (o gnlerde) byk
olarak tanmlanan (10 ve daha fazla ii altran veya 10 ve daha fazla BG olarak
evirici g kullanan) iyerleri iin vardr. Veriler kamu kesiminin tamamn kap
sar. Dnemin sanayi verilerine gre, kamu kesimi retim lei zel kesimden da
ha yksektir. Bir baka deyile, eer byk lein ileri teknoloji ierdii varsaym
yaplrsa, retim teknolojisi kamu kesiminde daha ileridir. Bu durum , zellikle al
an bana katm a deer verilerinden izlenebilir (Tablo: V.7.). Kamu kesimi iyerle
rinde iyeri bana alan miktar, dnem sresince azalma eilimi gstermekle bir
likte, rnein 1962de zel kesimin on kat dzeyindedir. Genel olarak kamu ilet
melerine^ bu yllardan balayarak politik nedenlerle ii almmasna karlk kamuzel katma deer farknn giderek artmas, iki kesim arasndaki teknoloji farkndan
kaynaklanmaktadr, denilebilir. Kald ki, katma deer bir fiyatlandrma olgusudur
ve kamu retim ve hizmet fiyatlar, hkmete, genellikle, maliyetinin altnda ya
da dnya fiyatlarna gre, dk tutulmaktadr. letmelerde, alan kii bana c
ret, retim deeri ve yatrmlar ynnden de kamu kesiminin zel kesimden nde
olmas, kamu kesiminde verimliliin, teknolojiye bal olarak, zel kesimden daha
lazla olduunu gsterir. Verimlilik, toplu i szlemesi ve grev haklarnn bulunm a
masna karn, kamu kesimi cretlerine yansmtr.

112

TKKtYl! KKONOMS!

TABLO : V.7. Seilmi Yllarda Byk Snai letmelerin Yaps


(K = Kamu, = zel)
yeri Bana
alanlar
1950 K

1955 K

1960 K

1962 K

738,2
35,6
605,6
34,9
584,4
32,8
556,6
52,4

Yllk cret retim Deeri


Katma Deer
Yatrmlar
(alan Bana Bin TL Olarak Cari Fiyatlarla)
1,840
1,070
3,028
1,962
6,507
4,718
7,826
5,412

12,229
12,013
21,674
20,792
54,368
44,050
56,471
50,171

5,629
3,419
9,915
6,495
27,388
14,004
27,961
15,984

0,561
0,407
2,351
1,054
2,810
1,601
8,952
1,628

Kaynak: DE Trkiyede Toplumsal ve..., age. ss. 206-207den hesaplanmtr.

Tablo: V.7.nin iyeri bana alan saylarnn kamu kesiminde giderek azalma
eilimi gstermesi, bu dnemde kurulan kamu snai iletmelerinin nitelii konu
sunda aklayc olabilir mi? Eilim, ibulma isteklerinin yaygnlat, daha doru
su kentsel ak isizliin ortaya kt bir dnemde grldne gre, igc sunu
m undan kaynaklanamaz. Daha nce belirtildii gibi, kamu iletmelerinde gerein
den fazla alan bulunduu sav da gz nnde tutulursa, bu dnemde kurulan
kamu snai iletmelerinin, daha nce kurulanlara oranla kk lekli olduklar so
nucuna varlabilir. Dnem boyunca kamu sanayi yatrmlarnn daha da ok temel
tketim ve bir ksm ara mallarnn retimine yneldiine gre, bu sonucun geerli
olduu sylenebilir. Bununla birlikte, kamu kesiminin zel kesime oranla, daha
sermaye youn, yani ileri teknoloji kullanan nitelii deimemitir.
Dnem sresince sanayi kesiminde temel tketim mallan retimi, gerek retim
deeri ve gerekse iyeri ve alanlar miktar ynnden greli nemini korum utur.(36)
Byk iyerleri iinde, tketim mal reten sektrlerin, bata dokuma ve gda ol
mak zere, toplam katma deer iindeki paylar, 1950de yzde 73, 1960ta yz
de 65 dolaynda olmutur. Benzer bir durum alan saysnda grlmektedir. Ksa
ca dnem in sanayilemesinin belirgin zeli, tketim mallar retimidir.
Ara mallan reten alt sektrlerde (imento, ila bata olmak zere kimya, yap
malzemesi ve lastik-plastik, bunlarn iinde zellikle saylabilir) nemli retim ar
tlar salanmtr. Kamu kesiminin rettii snai ar mallarda retim kapasiteleri
nin geniletilmesi yoluna gidilmitir. Bu gelimelerin sonucu olarak, ara mallar alt
sektrlerinin katma deer iindeki oran artmtr.
jD nem sresince dayankl tketim mal ve yatrm mallar reten alt sektrle
rin greli durum u deimemitir. Bu sonu, madeni eya, elektrikli ve dier maki
neler ve tat aralar alt sektrlerinden oluan grubun dnem sresince nemli bir
gelime gstermedii anlamna gelir. Ksaca, snai retimin genilemesi, byk l
de, tketim ve bir ksm ara mallar alt sektrlerinde gereklemitir.
Byk sanayi iyerleriyle ilgili yatrm verileri ilgin eilimler gstermitir. Yat
rmlar, byk oranda tketim ve baz ara mallar alt kesimlerinde younlamakla

T o i m . u m s a . i i n O m

h iz

. k a z a n iy o k

113

birlikte, zaman iinde farkl dzeyde gereklemitir. Bu noktada, zel sanayi yat
rmlarnn eilimi zerinde durulmaldr. zel sanayi yatrmlar, 1956y izleyen
yllarda, cari fiyatlarla alndnda bile, mutlak olarak azalmtr. Bu gelimenin te
mel nedeni, o yllarda, ylda yzde 20-25 dzeyinde olan fiyat artlarnn, sanayie
gidebilecek kaynaklan ticaret ve benzeri ksa dnem krlarnn yksek olduu alan
lara ekmesidir. Dnemin retim yaps, yllk yzde 20 dolaynda bir fiyat art
karsnda, snai yatnmlarn azalmasna yol aacak durumdadr. Oysa, daha nce
deinildii gibi, fiyat artlar dnem boyunca srekli olarak vardr. Burada sz ko
nusu olan, belli bir dzeyin stndeki fiyat artlarnn, snai yatrmlar olumsuz
ynde etkilemesi, uygun ya da optim um olmamasdr.(37)
Toplam yatrmlarda grlen bu azalmaya karlk, ara ve yatnm mallar alt
sektrlerinde zel yatrmlarn, 1956 sonrasnda da hzla artt izlenmektedir. O
yllarda grlen dalm glkleri, yatrm ve ara mallar salanmasnda darlklar
, yaratmtr. Bu durum , bir ksm yatrm ve ara mallarnn yerli retimini, ticari
speklasyonlar kadar (belki daha fazla) krl klmtr, zellikle ulam aralar ve
dier makine paralarnn atlye bile saylamayacak retim birimlerinde retilmesi
ok kr getirebilmektedir. Dalm olanakszlklarnn yaratt sunum tkankl,
bu alanda snai yatrmlar uyarc bir ilev grmtr. Burada, korum a ve enflas
yonun birleiminden doan bir dalm yerine yerli retim ortam sz konusudur.
Bu ortam da oluturulan sanayi iletmelerinin, ilkel teknolojiyle retim yapan k
k birimler olaca aktr. Gerekte, i pazarn snrl genilii de gz nnde
tutulursa, zel sanayi yatrmlarnn kk lekli retimi yelemelerinin nedeni
anlalr. D rekabete kar korunan i pazar, ilkel teknoloji kullanan ve ok kk
birimlerden oluan smai retime olanak vermektedir.
zetlemek gerekirse, incelenen dnemde lke, temel ya da dayanksz tketim
inallarnn yerli retimini artrm ve dalm yerine yerli retim srecini, bu anlam
da tamamlamtr. Snai gelimede, tm zel giriimci syleme karn, zel kesim ka
tlar v belki ondan daha fazla, kamu giriimcilii etkin olmutur. Kamu kesiminin,
retim teknolojisinin etkinlii ynnden var olan greli stnl srmtr, zel
sanayi yatrmlar, belli bir dzeyin stndeki enflasyon orannn varlnda azalma
eilimi gstermitir. Ancak salanmasnda glkle karlalan bir ksm ara ve yat1 n mallan sektrlerinde bu kural geerli olmam, enflasyon dneminde de yatrm
lar artmtr. Dalm gl ve karaborsa kimi sanayi dallarnda krl retim orta
m yaratmtr. Bu durumda, zel sanayi yatranlar iin, alt sektrlerde farkl sonu
lar vermekle birlikte, bir en etkin ya da optim um enflasyon oranndan sz edile
bilir. Kukusuz, deiik ekonomik yapda bu etkin enflasyon oran da deiecektir.
Bu nokta daha sonraki gelimelere ilikin olarak, yeniden ele alnacaktr.

.1. Madencilik ve Enerji


ncelenen dnem de madenciliin gelitirilmesine zel bir nem verildii sylene
mez. Bununla birlikte, bir taraftan kam u giriimciliine dayal iletmelerin maden
retimi artarken, dier taraftan da getirilen yasal dzenlemelerle zel kesimin ma
den retimindeki yeri ve rol artrld. Daha nce de sz edilen Petrol Yasa

U4

TO R K IY K EKO NO M S

sndan baka, 1954te karlan Maden Yasas madencilik alannda O/.cl giriimcili
e ncelik veriyordu. Bununla birlikte, dnem sresince, geleneksel olarak retime
konu olan madenlerden yalnz linyit retiminde nemli bir srama saland, blis
ter bakr retimi de iki kat artt (Tablo: V.8.).

TABLO: V.8. Kimi Madenlerin retiminde Gelime


(Bin Ton/Yl)*

Takmr
Linyit
Manganez
Demir /
Blister Bakr
Krom
Ham Petrol

1950

1955

(Bin Ton/Yl)*
1960

2 832
1204
32
12

3498
2 416
25
479
24
312
179

3 653
2 991
25
598
26
221
362

18

* Ayklanm, ykanm veya konsantre edilmi.


Kaynak: TOB, ktisadi Rapor 1965, DPT = 1964 Ydl Program ve DE, TY 1968, s. 188
vd.

\
ilgin retim art, yabanc sermayenin de katksyla, ham petrol retiminde
de grlmektedir. Bu artla TPAOnun (Trkiye Petrolleri Anonim Ortakl) KlT
biiminde rgtlenmesi nemli katkda bulunmutur. Nitekim dnem sonunda,
TPAOnun ham petrol retimindeki pay yzde 60n stndeydi. TPAOnun ara
ma yetkisi alannn, toplam yetki datm yaplan 5 milyon hektar dolayndaki ala
nn yalnz yzde 30 dolaynda bir blm n oluturduu belirtilmelidir. O yllar
da, biri yerli zel dierleri yabanc sermayeli olmak zere, TPAOdan baka 13 or
taklk petrol retimi yetkisine sahipti.
Ham petrol retiminde grlen bu artla TPAOnun etkin olmas, yabanc
sermayeli ortaklarn, arama ve retim faaliyetlerini, krl bulmamalarnn sonucu
dur. Yabanc ortaklklarn baka lkelerde daha ucuza rettikleri petrol lkeye sa
tarak krlann enoklatrmalar doaldr. Trkiye ise, zellikle dnem in sonlarn
da grlen dalm glkleri karsnda yerli retirnini artrmak zorundayd. Bu
dnem de balayan sz konusu kar farkllamas, sonraki dnemlerde, zellikle
1974 sonrasnda, petrol fiyatlarnn hzla artmasyla birlikte daha da nem kazana
caktr.
Bu dnem de zel bir ncelik verilen kesim enerji olmutur. Hzl kentleme vc
sanayileme abalarna kout olarak enerji isteminin artmas, enerji sektrne n
celik verilmesini gerektirmitir. Elektrik enerjisi retimi, 1950-1960 dnem inde
yzde 350 orannda artm ve 3 560 milyon KW saate ykselmitir. Artta zellikle
hidrolik enerji retimi alanndaki kamu yatrmlar belirleyici olmutur. Toplam
elektrik retiminde hidrolik elektrik retiminin pay 1950de yzde 3,8den 1962de

TOIM.UMSAI IINO O m H IZ KA ZA NI YOK

yzde 31,6ya kmtr. Ulusal enerji ulam i balant dzeni oluturulmu, re


tim vc datm ilerinde etkinlik salanmtr. Sanayiin kendi kaynaklarndan elekt
rik retimi, toplam kullanmnn 1950de yzde 60 dolaynda olan bu pay 1960ta
yzde 20nin altna dmtr.(38)
Bir btn olarak alndnda ekonomide kullanlan enerji kukusuz yalnz
elektrik enerjisi deildir. Ayrca enerji kullanmnn alm-satma konu olmayan,
odun, tezek gibi bir blm vardr. Bu ayrma dayal veriler yalnz dnem sonu,
1962 iin, bulunmaktadr. Bu verilere gre toplam enerji tketimi iinde, almsatma konu olan enerjinin pay 46,8dir. Alm-satma konu olan bu payn kendi
iinde kaynaklarna gre dalm ise yle: Petrol rnleri 18,9 puan; takm r
18,6 puan; linyit 7,2 puan ve hidrolik enerji 2,1 puan.(39) Birincil enerji kaynaklar
olarak tanmlanan bu grubun iinde petrol rnlerinin paynn ykseklii dikkat
ekicidir. zellikle dalmla saland lde, petrole dayal enerji retiminin d
almda deme glklerinin bulunmas durum unda bunalm artrc bir zellik
tayaca sylenebilir.

4. Hizmet Kesimleri
Incelenen dnemin temel zelliklerinden biri, hizmet kesimlerinin hzla genileme
si ve ekonominin, gelir yaratma asndan tarm da geride brakarak bir numaral
kesimi durum una gelmesidir.(40) Krsal kesimden kentlere nfus akmnn dier et
menlerle de birleerek oluturduu bu hizmetleme sreci, dnemin ekonomik ge
limesinin belirleyici niteliidir ve toplumsal ve siyasal gelimelere de giderek artan
oranda damgasn vuracaktr. Bata karayolu ulatrmas, konut yapm ve ticaret
olmak zere tm hizmet kesimleri bu dnemde hzl bir saysal ve niteliksel geli
me srecine girmitir.
Hizmet kesimlerinin incelenmesinde deiik yaklamlar izlenebilir. Her alt ke
sim, nicel ve nitel ynleriyle ayr ayr ele alnabilir ya da burada yaplaca gibi,
ulusal gelir iinde hizmetlerin pay bir btn olarak ele alnr. Ancak burada, ne
mi ve verilerinin bulunmas nedeniyle ulatrma alt kesimi ayrca incelenecektir. Ek
olarak, igcnn gelimesiyle ilgili alt blmde eitim hizmeti zerinde durula
caktr.
Dnem sresince hizmet kesimlerinde yaratlan gelir Tablo: V.9.da verilmekte
dir. Dnem boyunca, hizmet kesimlerinin toplam katkl ulusal gelir (KUG), iin
deki pay yzde 39,3ten yzde 45,6ya ulamtr. Hizmet kesimi bir btn olarak
dier kesimlerden ve ulusal gelirden daha fazla bymtr. Tablonun son stu
nundan izlenecei gibi, hizmet kesimleri iinde en ok byyenler, ticaret, ulatr
ma ve inaattr. Bunlara, bankaclk ve sigortacln oluturduu mali kurulular
ila eklenmelidir. Hizmet alt sektrlerin geliimi, dnem sresince ekonomik geli
menin, ayn anlamda, sermaye birikiminin dorultusunu gsterir. Kukusuz, alt
kesimlerin byme oran, ara yllarda, ilgili yln ekonomik koullarna gre dei
iklik gstermektedir, zellikle, mal ve hizmet darlklarnn artan sistemin sunum
dan fazla olduu ya da arzn talebi karlamad 1955-1956 sonras yllarda ticaret
kesimi daha hzl bymtr.

TOKKYI' KKONOMS

TABLO : V.9. Seilmi Yllarda Katkl Ulusal Gelirin Sektrel I luln vc


Hizmet Alt Kesimleri
1946
Tarm
Sanayi
Hizmetler
naat
Ticaret
Ulatrma-Haberleme
Mali Kurulular
Konut Gelirleri
Devlet Hizmetleri
Dierleri

. 45,8
15,2
39,0
8,2
17,4
11,7
3,9
27,8
17,9
13,1

1950

1955

1960

41,7
14,6
43,7
; 8,7
! 16,2
11,4
3,0
23,8
19,8
17,1

39,0
16,0
45,0

37,9
17,2
44,9
12,4
17,4
13,3
4,7
17,6
18,0
16,6

10,8
20,4
15,6
5,3
13,1
16,8
18,0

Not: U ana sektrn toplam yze eittir, hizmet alt kesimlerinin paylan, yalnzca hizmetler top
lam iin geerlidir.
Kaynak: 1946-47: Bulutay, Tezel, Yldrm, age., Tablo: 8.2A.; 1948-62: DE, Trkiye Milli Geliri
ve Harcamalan, 1948-1973, Ankara, 1973, Tablo: 6.

ZM: V.l. Katkl Ulusal Gelirin Sektrel Dalm


50

40

30

20

10

1946

1950

1955

1960

Kaynak: Tablo: V.9. ile ayn.

Hizmet alt kesimlerinin niteliksel ynleriyle ve ayrntl incelemesi veri yoklu


u nedeniyle snrl kalmaktadr. Bununla birlikte, incelenen dnemde ekonomik
gelimenin hizmetler dorultusunda olduu, daha ak bir deyimle hizmetlerin
ekonomik gelimeyi srkledii ya da belirleyici bir durum a geldii sonucuna va
rlabilir.
Dnem sresince ulatrma alanndaki gemeler, hizmet kesimlerinin nitelii
ni aklayc ilgin bir rnek olabilir. Bu nedenle konu ksaca ele alnacaktr. Daha
nce deinildii gibi, ABD yardm evrelerinin de nerisiyle, karayolu ulamna
ncelik verilmesi, dnemin temel ekonomi politikalarndan biridir. Karayollar, ka-

TOIM.UMSAI

D N M I I I /. K A / . A N I Y O K

117

n giriimcilii biiminde ve d teknik yardmlar da kullanlarak gelitirildi. Bu


yalnnlar sonuct, her mevsim kullanlabilen, sert yzeyli yollarn uzunluu,
I950de 1700 kmden, 1955te 3500 km ye ve 1965te 10 750 km ye ykseldi. Ayn
donemde, devlet karayollarnn toplam uzunluu, 24 bin km den yaklak 35 bin
kye kt. Ar karayolu tutkusu, demiryollarnn tmyle bir yana braklmasy
la birlikte sergilendi. Dnem boyunca sisteme yalnzca, balanm yollarn tam am
lanmasyla, 224 km demiryolu eklenerek toplam demiryolu uzunluu 7895 km ye
lat.(4l)
Deniz ticaret filosu, 1950-1960 dneminde yzde 70 artt. Byme daha ok
zci sermayenin d ticarette kullanlan deniz ulatrma aralarn satn almasyla
gerekleti. Buna ek olarak, Denizcilik Bankas ve Deniz Nakliyat Anonim Ortakl
KtT olarak rgtlendi. Tm bu abalara karn, deniz ulamndaki gelimeler s
nrl kald. Hava )asmnda ise. THY (Tprk Hava Yollar) KT biiminde yeniden
rgtlendi. Ancak, dnem sresince ikiye katlanmakla birlikte havayollaryla yolcu
ve yk tanmas toplam ulam iinde yzde 1 gibi ok nemsiz bir dzeyde kald.
zlenen ulam politikas ve bu gelimeler sonucu, karayollarnn yolcu ve yk
l.n masndaki pay hzla artt. Karayollar, toplam yolcu tamaclnda, 1950d e
yzde 46 dolaynda, yk Tamaclnda ise yzde 17 dolaynda bir paya sahipti.
1960ta bu oranlar srasyla yzde 67 ve yzde 37ye ykseldi. Bu srete asl azal
ma, demiryollarnda grlmektedir.<42) Planl dnemin banda, 1963te, toplam e
hirleraras yolcu tamaclnda, karayollarnn pay yzde 73, demiryollarnn pay
yzde 24 ve denizyollarnn oran da yzde 3 dolayndayd. Havayollarnn yolcu
oran yzde l den azd. hatlarda yk tamaclnda ise, karayollar, yzde 43,
demiryollar yzde 40 ve denizyollar yzde 17 dolaynda bir paya sahipti.(43)
Bu gelimeler, dnem sresince karayollarna zel bir nem verilmesinin bir
Minucudur. Karayollarna nem verilmesi, var olan ulam dzeniyle bantl yr
tlmemi, dengesiz bir gelime gstermitir. Ulam yapsnda beliren bu dengesizlijt, yalnz bu kesimde kaynak kullanm asndan deil, genel olarak ekonomik ve
toplumsal gelime, i gler, blgesel gelime alarndan da yeni sorunlar ve ola
naklar birlikte getirmitir.
Karayollarna, dier ulam olanaklaryla bantl olmayan, uyumsuz ve egdnsz bir biimde nem verilmesi, kendi iinde, kaynaklarn verimsiz kullanl
masna rnek olabilir. Bir kent ya da yerleme birimini dierlerine balayan dem ir
yolu varsa, karayolunun bunu tamamlayc bir biimde yaplmas, daha etkin kay
nak kullanm salayabilir. Ek olarak, yapm srasnda karayollarnn TL/km olarak
daha ucuza mal edilmesi, uzun dnemde, demir ve zellikle deniz ulamnn bi
lim yolcu ya da yk bana daha ucuza ulam salayamayaca anlamna gelmez.
Tm bu noktalar, izlenen ulatrma politikasyla dorudan ilgilidir.
Karayollarna, br ulam trlerini bir yana brakarak, nem verilmesinin,
ekonominin dier sektrlerine ve toplumsal yapya etkisi ayrca zerinde durulm a
ya deer nemdedir. Karayollarna nem verilmesi, yalnz otom otiv rnlerinin
(i./ar olanaklarnn bir boyutu olduundan deil, bakm, onarm ve benzeri hiz
metlerin yaygnlamas, yedek para, yakt gereksinmeleri, ekonomik gelimeyi

TIKYI! l'KONOMK

uzun dnemde etkiler. Ya da bu mal ve hizmetlerin saglanm.tsiml.tki glkler,


yalnz karayolu ulamn deil, buna bal olarak dier kesimleri de etkiler.
Karayollarna ncelik verilmesinin dorudan bir uzants, ulamda zel oto
mobil kullanmm ve bu yndeki istemi artrmasdr. Bu srete demiryolu, deniz
yolu ve zellikle kent ilerinde yeralt rayl toplu ulama nem verilmemesi, yalnz
ekonomik deil, toplumsal sorunlar da yaratmaktadr. zellikle byk kentlerde
yaanan trafik tkankl ve bunun neden olduu kayplar; yaya yollarnn park ye
ri yaplmas ulam dzensizliinin gncel olumsuzluklardr. Ksaca, ekonominin,
dengesiz bir biimde karayollarna ncelik veren bir yeni gelime dorultusuna gir
mesi dnem in belirleyici zelliklerinden biridir.

E. DI TCARETN EKONOMK GELMEYE ETKlS ARTIYOR


Ekonomi politikasndaki kkl deimeye ve bunun uygulanmasna bal olarak d
ticaret, daha dorusu ekonominin d ilikileri bu dnemde etkinlik kazand. D ti
carette 1946 devalasyonunu izleyen yllarda, 1953e kadar greli bir serbesti politi
kas izlendi. D deme glklerinin belirmesi zerine nce dalm snrlamalarna
gidildi, sonra da 1958 devalasyonu yapld. ncelenmekte olan 1946-1960 dnemi,
devalasyonla balad ve devalasyonla sona erdi, denebilir. Ancak, iki devalasyon
aras yllarda izlenen ekonomi politikas sonucu, ikinci devalasyonun nitelii birin
cisinden ok farklyd; kincisi, ekonomik bunalmn bir gstergesiydi.

1. Birinci Devalasyon ve Sonras


incelenen dnem in hemen balarnda 7 Eyll 1946da yaplan devalasyon, gerek
nedenleri ve gerekse zamanlamas ynnden Trkiye ekonomisinde yaplan birinci
devalasyondur. Bu tarihte, bir ABD dolarnn TL fiyat, 1,30 TLden 2,80 TLye
karld; TL yzde 115,4 orannda devale edildi; deer yitirdi. Devalasyon, sava
sonras dnem in serbest piyasa koullarna ve yeni ekonomi politikalarna uyum
salamaya ynelikti.rAma, zerinden fiyat ve miktar snrlamalar kaldrlacak olan
dalmn artn snrl tutmak ve darya satlmakta olan rnlerin dolar cinsin
den fiyatnn drlmesiyle, dsatm artrmakt. Sava yllarnn enflasyonu, gele
neksel dsatm rnlerinin fiyatn dnya fiyatlarnn stne karmt? Ek olarak,
Sava srasnda bu mallarn stoku yaplmt ve dsatm gerekliydi. Ayrca hk
met, biriktirdii altn ve dvizin deerini ykselterek i borlarn gerek deerini
drm ek eilimindeydi. Bir baka nemli etmen de, o yllarda (Dnya Bankas ile
birlikte) yeni kurulan IMFye (Uluslararas Para Fonu) katlmmas sonucu deval
asyon yapma yetkisinin kstlanacak olmasyd. Gerekten de Bretton W oods dze
ni denilen uluslararas para dzeni, o yllarda lkelerin tek balarna devalasyon
yapmalanna olanak vermiyor; yzde 10un zerindeki devalasyonlar, IMFnin
iznine balyordu.
Birinci devalasyon geni tartmalara konu oldu. Gerekte, lkenin dsatm
konusu olan rnlerini sat sorunu yoktu. Sava sonras yllarnda Avrupa lkeleri
bu mallan zellikle satn alabilirdi. Ek olarak, devalasyon, d borlarn TL karl

TOIM.UMSAI DNM H I/. KA/.ANIYOK

119

artrarak bor ykn arlatracakt.' Bu durumda devalasyon yaplmasnn


ana nedenleri olarak, dalma serbesti getirilmesinin douraca sakncalar gider
mek ve IMFye katlma karar kalmaktadr.^
' Ksaca, birinci devalasyon, dviz skntsnn olmad bir ortamda yapld.
Dalm ve dsatmda serbest piyasa koullarnn ilemesi srecinde kararllk sala
mak ve IMFye katlmayla kstlanacak olan bir yetkinin nceden kullanlmas
alnalarna dayanyordu. ^

TABLO: V.10. D Ticaret Verileri, 1946-1962


(Cari Fiyatlarla, Milyon TL)

Dalm
1946
1947
1948
1949
1950
1951
1952
1953
1954
1955
1956
1957
1958
1959
1960
1961
1962
N o t:

223,9
685,0
770,1
812,3
799,9
1 125,8
1 556,6
1 491,1
1 399,4
1 393,4
1 140,6
1 112,0
882,3
1 310,0
2 213,7
4 585,1
5 599,8

Dsatm
432,1
625,2
551,0
693,9
737,6
879,4
1 016,2
1 109,0
937,8
877,4
854,0
966,6
692,4
990,6
1 721,2
3 120,7
3 430,8

Ak (-)
Fazla (+)
+ 208,2
-219,1
- 118,4
-62,3
-246,4
-540,4
-382,1
-401,6
- 516,0
-286,6
- 145,4
- 189,9
-325,4
-492,5
- 1 464,4
- 2 169,0

Dsatm/
Dalm
Oran
1,93
0,91
72
79
92
78
65
74
70
63
75
87
78
75
78
68
61

Fa/Fs

0,91
1,01
U4
1,04
1,09
1,10
1,05
1,04
1,16
1,10
1,00
0,95
0,89
0,91
0,99

D Ticaret
Hacmi
9,6
17,4
13,9
16,6
15,9
17,7
19,2
16,7
14,3
11,9
9,5
7,1
4,5
5,3
8,4
15,6
15,7

i9 6 0 y ln n ilk sekiz ay iin dolar 2.80 TL daha sonraki aylan iin 9.00 TLden h esap
lanm tr.

Kaynak :

D alm -dsatm verileri iin: DE, T Y 1968 age, s. 309.


Katkl ulusal gelin DE, Trkiye M illi Getirt v e Harcam alar 1948-1972 Ankara: 1973,
ss. 30-31.
D Ticaret Fiyat Oranlar (Fs/Fa) Konjonktr Serisi, (Laspeyres indeksine gre) akta
ran, Serin, N ecd et, Kalknma ve D Ticaret: A zgelim i lkeler v e T rkiye Y nn den,
Ankara: 1972, s. 203.

Devalasyon sonrasnda, dalm ve dsatmn geliimi Tablo: V.tO.dan izlene


bilir. lk grlen, bir nceki dnem in aksine d ticaretin srekli ak verdiidir. Getrk dalm ve gerekse dsatm hzla artmsa da, asl byme birincisinde olmutur.
i Dnemin balarnda, dalm zerinden, fiyat ve miktar snrlamalarnn byk
lde kaldrlmasyla, dalm hzla artt. Dalm mallarna olan talebin bu hzl
i t , iki nemli nedene dayanmaktadr. Bunlardan birincisi, Sava sonras yllarda,

120

Ok

Iyi-

iko n o m

Is I

zellikle 1950 sonrasnda, yabanc sermaye ve d yardmlarla birlikle "alnan yci


tketim biimlerinin tketim mallar istemini krklemesidir. Genileyen para se
mayenin yaratt gelir art ve hzl kentleme, dalmla karlanan tketim malla
rnn talebini artrd. kinci, daha nemli ve ekonomik gelimeyi belirleyici olan ne
den, izlenen ekonomik gelime politikasnn, dalm girdi kullanmna dayanmas
jlr, j Dalm mallarna talebi belirleyen bu iki etmenin ortak zellii, bu yllardan
balayarak etkinlik kazanmalardr. Bunlarn karlkl etkileimi ve birikimli bir ni
telik kazanmalar ekonomik gelimede belirleyici olmutur. Bu nokta zerinde ksa
ca durulmaldr.
I Dalmn mal trlerine gre dalm incelendiinde tketim mallar orannn
azald grlmektedir. Nitekim, 1948de dalmn yzde 28ini makine ve aralar,
yzde 36sn hammaddeler, yzde 25ini tketim mallar ve yzde 1l ini de inaat
malzemesi oluturmaktayd. Dnem boyunca, tketim mallan ve inaat malzemesi
nin pay srekli azalarak, 1962de srasyla, yzde 7 ve yzde 5 oranna dt. Buna
karlk, hammadde ve makine-aralar gruplarnn her birinin kendi pay yzde 4045i dolayna ykseldLGerekte, salt bu oranlara bakarak dalmn nitelii konu
sunda sonuca varmak yandtc olacaktr. nk 1950li yllarn ikinci yarsnda d
alma snrlamalar getirilmesi sonucu, var olan yksek talep, bir ksm tketim
mallarnn yerli retimini krl klm ve bunlarn lkede retilmesi sreci balan trjTek bana alndnda bu olumlu bir gelimedir. Ancak, retim iin gerekli
girdi ve makine ve aralarnn dardan salanmas, yerli retimin dalma bal
olmas anlamna gelir\Tketim mallarnn dalmyla bunlarn retimi iin girdi
dalm arasndaki nitelik fark nemlidir; nk ikinci durum da tketim rnlaerinin yerli retimi gereklemi demektir. Tketim mallar dalmnn, deme g
lkleri nedeniyle kstlanmas en ok, bu mallar tketen kesimlerin, tketici z
lemlerinin karlanmasn engeller. Oysa, retimin girdileri nedeniyle dalma ba
mll, dalm yaplamamas durum unda, retim azalmalarna, isizlie ve bun
lara bal ekonomik ve toplumsal bunalmlara yol aar. Ekonomi incelenen d
nemde hzla bu srece girmitir.
[ Dalmn hzl art 1953e kadar srd. Bu yla kadar ticaretin srekli ak
vermesine karlk, nceden birikmi olan altn ve dvizin kullanm ve bu dnem
de balayan ve hzla byyen d yardm ve borlanma, dalmn kstlanmadan
srmesini salad. Ancak bu yllarda, bir taraftan dsatm gelirlerinin azalmas, di
er taraftan da borlanma dahil, d finansman kaynaklarnn snrna gelinmesi,
dalmn snrlandrlmas zorunluluunu dogurdu^44^
Dalmn zerindeki snrlamalar, dviz durum una gre deien biimlerde
uyguland. Dalmclar ancak belli miktarda ve dalm karl garanti demesi
yaparak (1953te dalmlarn yzde 4, 1958de yzde 20si orannda) dalm ya
pabilirdi. Ayrca mal dzeyinde farkllama yapld; bir ksm mallar d kredi kar
l getirtilebilirdi. Ek olarak, TLnin dalm deeri, baz ilemlerde yzde 25-27
orannda drld, dviz kuru oklu bir nitelik kazand. Dalmn kstlanmas
ynndeki nlemler etkili oldu, dalm miktar azald. Ancak dsatm da azald
ndan d ticaret a devam etti.

TOI M. UMNAI

I I N M 111/ K A Z A N1 Y OU

121

Dsatm, Avrupann yeniden yapm ve Kore Savann salad olumlu or


tamda hzla arttr. Ancak, daha sonraki yllarda bu olumlu d koullar sona erdi. Ek
olarak, tarmsal retim, 1954te kt hava koullar sonucu az oldu. Bunlara i fi
yat artlarnn olumsuz etkileri de eklenmelidir. Ayn rnn, lke i fiyatlarnn
dsatm fiyatlarnn zerinde olmas izlenmekte olan genileyici para politikasnn
bir sonucuydu. Ayrca hkmetin, dsatm gelirlerini kararl tutmak ve dviz kara
borsasn engellemek amacyla dsatm fiyatlarn saptama yoluna gitmesi, dsat
m olumsuz ynde etkiledi.
l'm bu nlemlere karlk d deme ann srmesi zerine, hkm et oun
luu sosyalist lkeler olmak zere baz lkelerle ikili kliring anlamalan yapt. Bunun
sonucu olarak, d ticaretin yzdeJ dolaymda bir blm, 1955te kliring anlama
laryla yaplr bir durum a geldi. Ayrca, bir ksm Avrupa lkesiyle ikili anlamalar ya
plarak, bu lkelerin Trkiyeden alacaklar rnlerin dviz karlnn bir blm
nn, bu lkelerden yaplan dalmn karlanmasnda kullanlmas yoluna gidildi.
Tm bu karmac ya da dzenleyici uygulamalar, toplam d ticaretin daral
masn ve buna kout olarak ekonominin bunalma girmesini engelleyemedi. Uy
gu lamalarn, belki tek olumlu saylabilecek sonucu, d ticaret oranlarnn bu yllar
da ekonominin yararna bir gelime izlemesidir/455
D ticaretin bu yllardaki geliimi, daha nce deinilen ekonomi politikasnn
dorudan bir uzants ya da sonucudur. Dalm ve dsatm konusundaki beklenti
ler gereklememi, bunun yerine ekonomik gelimenin nitelii etkin olmu, d
ilikilerdeki gelimeyi belirlemitir. Uygulama devalasyon ya da miktar ve fiyat s
nrlamalaryla dalmn snrl tutulamayacan gstermitir. retim ve hizmetle
rin giderek dalm girdi kullanr durum a gelmesi, dalma, ekonomik gelimede
olmazsa olmaz bir konum kazandrmtr. Dier ynden, dsatm konusundaki
beklentiler de belli bir noktadan sonra gerekleememitir. Esasen hzl kentleme
ve artan gelir, i pazar genilettiinden dsatm konusu mallarn yerli tketimi de
artmtr. Ama dsatm asl snrlayan etmen, d talep koullarnn giderek olum
suz ynde gelimesi olmutur. Dsatm, bilindii gibi, geleneksel tarm rnlerine
dayanmaktadr. Bunlarn d talep esnekliinin, smai rnlere gre, daha dk ol
duu bilinmektedir. Sonuta ekonomi^ dalm talebinin hzla artmas ve dsatmn
ay lde artrlamamas srecine girmitir.

2. Bunalmn Devalasyonu
D demelerin 1953ten balayarak sorun durum una gelmesi zerine alman n
lemlere giderek yenileri eklendi. Hkmet, 1956da turist ve benzeri dvizlerde
Tl.nin bir dolar karsndaki fiyatn 2,80 yerine 5,25-5,5 TL olarak saptad.
II.Dnya Sava yllarnn hkmete ekonomiye karma konusunda olaanst
yetkiler veren Milli Korunma Yasas yeniden yrrle konarak fiyat denetimleri
artrld; ticari banka kredileri snrlandrld ve faiz oranlar ykseltildi. Bu nlem
lerin iki yl uygulanmas sonucu, d ticaret a bir lde azaldysa da, daha nce
grld gibi fiyat art oran ykseldi, mal darlklar ve karaborsa ilemleri yay
gnlat. Bu durum d demeleri daha da ar bir sorun durum una getirdi.

122

t h k

I y i ' i' k

o n d m

Is !

Bu srada, lkeye d yardm salayan d evrelerin, zellikle ABI >nn yardm


larnn azalmas ilgintir. D yardm evreleri, bata IMF olmak zere, 1954te
sonra srekli olarak, devalasyon yaplmas ynnde hkmete bask yapyorlar
d.(46)
Bu gelimeler sonucunda hkm et 4 Austos 1958de bir dizi ekonomik karar
llk (istikrar) nlemleri almak durum unda kald. Kararllk nlemleri, balca u
noktalar ieriyordu: [(a) TLnin devalasyonu, (b) dalma yeniden serbesti getiril
mesi, (c) para sunum u ve bte harcamalarnn kstlanmas, (d) KT retimi ve
hizmetlerinin fiyatnn ykseltilmesi. Bu nlemlerin karl olarak, Trkiyenin d
borlarn demesine kolaylklar getirilecek ve d kredi salanacakt. f
[Uygulamada, dorudan devalasyon yerine, tm dviz atmlarnda bir dolar
iin 6,22 TL vergi denmesi yoluna gidildi. Bu durumda, dalm, sermaye ve dier
dviz ilemlerinde bir dolar karl (2,80+6,22=) 9,02 TL denecekti. Karar izle
yen iki ylda dviz kuru farkllklar aamal olarak kaldrld ve 1960 Austosunda
devalasyon tm boyutlaryla benimsendi.<47)!
Kararllk programnn bir uygulamas olarak dalm aylk programlara ba
land. Ara mallar ve hammadde dalmna ncelik verildi. Dalm izni verilmesi
ve igili ilemler kolaylatrld. Benzer kolaylklar dsatm alanna da getirildi. Ksa
ca d ticarette yeniden greli serbestiye dnlyordu. Bunun sonucu olarak, dsa
tm deilse bile dalm, 1959dan sonra yeniden hzla artt.
Kararllk programnn uygulanmas srasnda, para sunumu bir yl snrl tutul
du, daha sonra yeniden byk bir hzla artt. Kamu harcamalar da gelirlerinden
fazla artt. Ancak bte a, balangta para sunum u artrlamadndan i bor
lanmayla karland. Kararllk programnn kamu harcamalaryla ilgili bir noktas
na ayrca deinilmeye deer. Buna gre kamu harcamalarnn bir kalknma progra
m erevesinde yaplmas ngrlyordu. Hkmet, kamu kesiminin sabit serma
ye yatrmlarnda egdm salamak zere ilgin bir rgtlemeye gitti. Bir Koor
dinasyon Bakanl kuruldu. Daha sonra, 1960lann banda planl kalknma uygu
lamasna geite, yatrmlarda egdm nerisi ve yeni bakanlk rgdenmesi bir
ekirdek ilevi grdler.
Dnem sresince d ticaret uygulamasndaki karklk (dalmn ksa sreli
kredilerle karlanmas, dsatmn bir blm nn bu tr borlara karlk tutulm a
s, vb.) d borlan bilinmez durum a getirmiti. Nitekim bir ksm Bat Avrupa
lkeleri gazete ilanlaryla Trkiyeden alacakl olan yurttalarn saptama yoluna
gitti.(48) Bu ortamda tahmin edilen bor miktar 1958de 3 550 milyon TL karl
yd ve ayrca 644 milyon TL dolaynda deme sresi gemi d bor vard. D
ticaret verileriyle karlatrlrsa d borlarn o gnlerde ne derece yksek olduu
anlalr. D borlar, katkl ulusal gelirin yzde 10unu, sresi gemi borlar da
yzde 12sini ayordu ve bu son miktar o yln toplam dsatm deerine yaknd.
Kararllk program grmeleri sonucu, uzun dnemli d borlar 422 milyon do
lar olarak saptand. Ve bir deme planna baland. Ayrca yzde 3 olan faziler de
yllk deme programna balanyordu.(49)
Kararllk nlemleriyle birlikte salanan d krediler de artrlyordu. Toplam

T O I M . U M S A I . I I N O O M 111/. K A / A N I Y O K

123

D9 milyon dolar kredinin 75 milyonunu OEEC (OECD), 25 milyonunu IMF ve


kalann da ABD salayacakt.
Kararllk programnn ekonomik gelimeye uzun dnemli etkileri nelerdir? Bu
torunun yant, 1958 sonras ekonomik gelimelerinin incelenmesiyle aklk kaza
nabilir. Ancak, belirtilmesi gerekli nokta, programn, sonulan henz belirmeden
hkmetin 1960 Maysnda askeri bir hareketle drlmesi sonucu farkl bir or
tamda uygulanddr. Farkl siyasal ortamda ortaya kan ekonomik gelimelerin
ne lde programn sonucu olduklarn saptama olana yoktur, zellikle o yllar
da, sermaye birikiminin dzeyi, siyasal gelimelerin nitelii ve bunlarn karlkl et
kileimi ekonomik gelimeyi belirlemitir. Kald ki, siyasal deime, yeni ekonomi
politikalarm da gndeme getiriyordu. Dolaysyla, 1958 kararllk programnn so
nularnn deerlendirilmesinde de bu etmenlerin gz nnde tutulmas gerekir.
Ancak, dnem srasnda ekonomik gelimenin ald yn, kazand nitelik, genel
olarak ekonominin, zelde de retimin dalma daha baml durum a gelmesine
yol ayordu. Bu nedenle de, d kaynak sorununu, d ticarette fazla verecek bir bi
bimde kalc olarak zme kavuturmadka, alnan nlemlerin kalc bir karar
llk salamas ok gt.
zetle, dnem, izlenen ekonomi politikasna bal olarak, d ekonomik ilikiIcde nceki dnemden ok farkl bir yaklama tanklk etti. Dnemin, yani 1946
mirasnn d ticaret uygulamas serbesti, denetim ve yeniden serbesti sralamas
n izledi. Daha da nemlisi, uygulama, d ekonomik ilikilere ekonomik gelimede
l.ta belirleyici bir etmen nitelii kazandrd, zellikle retim ve hizmet sunum u
nun dalma daha baml durum a gelmesi, d ticaret ile ekonomik gelime ara
snda birebir bir ilikiye yol at. Dnem srasnda biriken borlar, ekonomiye ayr
hr yk getiriyordu. Dnem sresince, daha fazla d kaynak kullanlmasnn, ku
kusuz retim ve gelir artna, ekonomik ve toplumsal dnme olumlu katks
nllu. Ancak, ekonominin d kaynaklarn varlna daha duyarl ya da baml duupa gelmesi, zellikle retimin d kaynak salanmas kouluna balanmas bu
dnemin temel zelliklerinden biridir.
I'. GCNN GELM
ncelenen dnem in nemli zelliklerinden biri de, igcnn saysal ve niteliksel
deiiminin hz kazanmasdr. Uygulanan ekonomi politikas ve sermaye alannda
ki gelimelere kout olarak, cretli ii miktar artm, yeni alma alanlar olu
mu ve bu sre kentlemeyle birlikte dnm etkilemitir. Nfus art, iileu e alanndaki gelimeler bu erevede zerinde durulmas gerekli alt konulardr.
lke nfusu, 1950-1955 dneminde ylda ortalama binde 27,27 ve 1955-1960
dneminde de binde 28,53. orannda artmtr. Burada sz edilen art oranlar
d.la nceki ve sonraki dnemlerden fazladr. Bu gelime sonucu, 1945te yaklak
l> milyon olan toplam nfus 1960ta 27,5 milyona ykselmitir. Nfus patlamas
diyebileceimiz bu olgu, kararl bir toplumsal ve siyasal ortam da hzl ekonomik
gelimeye balanabilir. Buna, salk koullarndaki dzelmenin lm oranlarn

124

O k k v r k o n o m Is I

azaltmas da eklenmelidir. Kald ki, dnem srasnda nfus artm tevik cde yalfl
kaldrlm, nfus artnn snrlanmas politikas da henz ortaya km am t/50* \
Kentleme, dnemin en nemli nfus olaydr. Toplam nfus iinde kentli n <
fus oram 1945te yzde 18den, 1960ta yzde 25e ykselmitir. Kentleme hz yh
da yzde 5 dolayndadr. Kentlemenin bahca nedeni, krsal kesimin pazara a h
mas ve traktr kullanm sonucu igcn itmesidir. Denilebilir ki kentleme sr
ci, kentlerdeki i olanaklarnn geliimine, kentlerin igcn ekmesine baml
bir olgu deildir. Bunun en ak gstergesi, Ankaradr. Ankarada kent nfusumu]
art hz, Karabk bir yana braklrsa o yllarda tm kentlerden daha yksek ol*
mutur. Ankarann ibulma ynnden tek ekicilii ise kamu hizmetlerinin ba*
da toplanm olmasdr.
Bu dnemde ortaya kan ve daha sonraki yllarda da devam eden kentlein!
olay, yalnz ekonomik deil, toplumsal sorunlar da birlikte getirdi. Bju dnemcl]
oluan kentlemenin ana zellii, gecekondu biimi yerlem edir/51* Gecekondu,
krsal kesimden gelenlerin kent evresinde, yasal snrlamalar ve yasaklar karsn!]
bir zorunluluk olarak, ou kez bir gecede yaptklar konuttur. Genellikle kan
arazisi zerine yaplan bu evlerin nitelii ayr bir sorun olmakla birlikte, bunla m
elektrik, su ve ulam gibi temel gereksinmelerin salanmas gerekirdi. Ek olarak,
gecekonduda yaayanlarn, eitim, salk ve i bulma sorunlar vard ve krsal kei]
me gre deien tketim biiminin de karlanmas gerekiyordu. Ulam ise bil j
yk kentlerde dolmu ad verilen ilgin bir bulu ile olduka kolay, ancak ekoi
nomik etkinlii tartmal bir zme kavuuyordu. Bu olanaklarn krsal kesim!
gtrlememesinden doafn gecekondu olgusu, bu dnemde izlenen ekonomi poli \
tikasnn bir sonucudur. Kukusuz, gecekondu yaam, tm olumsuzluklarna kar
n, ky yaamna yeleniyordu. Ayrca, uzun dnemli bir kentleme politikasnn
oluturulmamas, bu olguyu giderek arlaan ve birikimli bir nitelik kazanan bil
sorun durum una getirdi. Bir baka deyile, znde bir sonu olan gecekondu, z.u
manla, ekonomik ve toplumsal sorunlarn bir nedeni ya da nemli nedenlerinden
biri durum una geldi.
Hzl kentleme, konut sunum unun ayn hzla artrlmamas nedeniyle, byiik
kentlerde, konut skntsna, kiralarn ykselmesine yol at. Gelirler ayn zamand
ve oranda artrlm adndan, kira giderleri, kentli gelirlerinin byk bir blmn
oluturmaya balad. Ek olarak, konut speklasyonu, ksa srede kazan salamn
nn bir yolu olarak geliti. Bu durum, retime gidebilecek kaynaklarn retim-d
faaliyetlerde kullanlmas sonucunu verdi. Giderek byyen kentlerde, altyap sa*
lanmas bir sorun durum una geldi. Kentlerin kendi ynetim gelirlerinin nfus arl >
na kout olarak artrlamamas karsnda, kent yerel ynetimlerinin bu gelimeleri izlemekten baka yapacaklar bir ey kalmyordu.Gecekondulama, gerekte, ge
nel ve yerel kam u ynetimlerinin izledii, bir bakma kendiliinden ya da doal bit
sre zellii tayordu.
Dnem iiieme alamnda nemli bir gelimeye tank olmusa da bu kon
daki verilerin gvenilir olmaktan ok uzak olduu belirtilmelidir/52* Bununla bir
likte, bu yllarda balayan ve ii Bulma Kurumu (IlBK) uygulamalar kimi gz-

TOIM.UMSAI. D N O d M

125

III/ KA/.ANIYOH

It'inlcre olanak vermektedir. Geekten de, igc piyasasn sunum ve istem yn


leriyle kayda alan llBKna 1950lerde ok youn bir bavuru yaplm ie yerletir
me oran da sonraki yllarla karlatrlamayacak kadar yksek olmutur (Kepenek,
19%; 41). Toplam nfusun 1955 saym sonularna gre 24 milyon, kentli nfu da bunun yzde 34,3 yani 7 milyon olduu gz nne alnrsa, ylda 600 bin
dolaynda i bavurusu, greli olarak ok yksek saylmaldr. Kald ki ie bavu anlarn iinde kadnlarn oran ok yksektir. isteyenlerin yzde 87den fazlas
nn ie yerletirilmesi de dnemin ok hzl bir ekonomik ve toplumsal dnm e
lak olduunu kantlar.
Dnemin son yllarnda, 1955 ve 1960 yllar iin, sivil igcnn retim ve di
er kesimlere dalm ve bu alandaki gelimeler Tablo: V .ll.de verilmektedir. Bu
donemde sivil igcnn toplam yzde 7 dolaynda artt anlalmaktadr ki bu
ylda yaklak yzde 1,4 bir art anlamna gelir. Dolaysyla ibulma art oran, nls artndan azdr. Ancak bu be yln, ekonomik durgunluk yllar olduu gz
**nnde tutulmaldr. bulma konusunda nemli nokta, art orannn hizmet ke
dililerinde, yzde 26 ile, en ok olmasdr. Toplam igc iinde hizmetlerin pay,
yzde 12,3ten be ylda yzde 14,5e ykselmitir. Burada byk lde krsal ke
limden yeni ayrlanlarm hizmet kesimlerine ylmas sz konusudur.
TABLO : V . l l . Sivil gcnn Sektrel Dalm , 19 55 ve 1960
(Bin Kii)

Tarm
Madencilik
Sanayi
linerji
I lizmetler
toplam

1955

Yzde
Dalm

9 446
63
726
16
1 444
11 695

(80,8)
(0,5)
(6,2)
(0,1)
(12,3)
(100,0)

1960

Yzde
Dalm

Be ylda
Yzde
Art Oran

9 737
77
885
15
1 820
12 534

(77,7)
(0,6)
(7,1)
(0,1)
(14,5)
(100,0)

3
22
22
-7
26
7

Kaynak: OECD: Labor Force Statistics, 1957 - 1968, Paris 1970, s. 185.

retim kesimlerinden sanayiin toplam igc oran, be ylda yzde 7den yz


de 8e kmtr ki bu durum , dnem sresince sanayide ibulmann ok snrl kal
dn gsterir. Tarm kesiminde igc oran, azalmakla birlikte, toplam igc
nn yzde 78 gibi bir blm n oluturmaktadr. Hzl kentlemeye karn, tarm
da alanlar mutlak sayToTarak az da olsa artmtr.
gcnn bu saysal gelimesine ve siyasal haklarn yaygnlamasna kout olat.k, sendikal rgtlenmesi ve iilerin sosyal haklar alannda kimi gelimeler grl
d. Dnemin hemen banda alma Bakanlnm kurulmas, ve i Bulma
Krtmunun oluturulmas, bu konuya hkmetin verdii nemi gsterir. Bu yasal
dzenleme sreci, 1947de Sendikalar Yasasnn karlmas ve bir yl nce karlan
Kazalar, Meslek Hastalklar ve Analk Sigortas Yasas ile srdrld. htiyarlk
Sigortas ise, 1950 Nisamnda yrrle giren 54417 sayl yasa ile uygulama alanna

i Un h i

i t i ii m i m I s I

kondu. Daha sonra karlan drl* y,r.. v kttiir.elerlc sosyal gvenlik nlem
leri gerek i kollar ve gerekse blgesel dl <ydr geniletildi, yaygnlatrld. Sigortal
ii says da 1950-1960 dneminde yi/de 75 inannda artarak, 1962de 611 hm#
ulat.(53) Bu durumda, tarm-d igcnn yalnz yzde 20 dolaynda bir blm
sosyal haklardan yararlanabiliyordu. Programmla yer almasna karn, (m. 7)
1950de lke ynetimine gelen Demokrat Parti de iilere toplu i szlemesi v#
grev hakk vermedi. Bu yndeki istekler bo szlerle geitirildi. Bu yasal snrlama
lara karn, igcnn sendikal rgtlenmesi yine de hzl bir saysal gelime gster
di. Sendikal ii says, 1949da 75 bin dolayndayd; bu miktar 1960ta 283 bin#
ykselmiti; tarm-d ii kesiminin yaklak yzde 10u sendikalyd.
Grld gibi, igcnn, gerek rgtlenmesi ve gerekse sosyal gvenlik kap
samna alnmas ynnde nemli saylabilecek saysal gelimeler salanmtr. Bu
nunla birlikte, dnemin hemen banda gerekletirilen yasal dzenlemelerin, ii
lerin isteklerinden ok hkmetlerin ii sorunlar karsnda nceden nlem altn
abalarndan kaynakland sylenebilir. O dnemde, kamu kesimi dndaki ili e
tim birimlerinin lei, igcnn okur-yazarlk dzeyi ve siyasal haklar konusun
daki snrlamalar dikkate alnrsa, bu gelime doal karlanr. Bu noktalara, iile
me dzeyi, iileenlerin krsal kesimle balarn srdrmesi gibi etmenler de ekle
nebilir. Yine de zellikle 1946 ve izleyen ilk yllarda iilerin rgtlenme istekleri
nin ok ileri boyutlar kazand sylenebilir.
i cretleriyle ilgili saysal veriler, ok snrldr ve yalnz sendikal iilerin bir
blm iin bulunmaktadr. Bu verilere dayal cret-fiyat karlatrmalarna ge,
dnem sresinin zellikle 195jS*y izleyen yllarnda, cret art fiyat artlarnn ge
risinde kalm, gerek cretler azalmtr. Bu durum zellikle, 1958-1960 dnemi
iin geerlidir. Genellikle sanayide alan sendikal iileri kapsamna alan cret
verilerinden gidilerek sonu karlmas anlaml saylmazsa da, bu kesim dnda
kalan iilerin cretlerinin gerek anlamda daha az olduu sylenebilir. Ksaca, bu
dnem de grlen hzl ekonomik bymeden, ii kesimi, gerek anlamda giderek
daha az bir pay almtr.
Gerek cret artnn snrl kalmas ya da cretlerin fiyatlar dzeyinde artma
snda igc alanndaki gelimelerin ve yasal dzenlemelerin etkisi vard. Bu d
nemde de yrrlkte kalan 1936 tarihli Yasas, ii-iveren uyumazlklarnn
zmnde, hakem usuln ngryordu. Toplu i szlemesini iveren isterse yapa
bilirdi. Hakem usulndeyse, uyumazln zm, son aamada hkm ete kah
yordu. Yaklam, hkmetin, emek ve sermaye arasnda tarafsz hakem olduu
varsaymna dayanyordu.
zetlem ek gerekirse, incelenen dnem, iileme ynnde nemli gelimele
birlikte getirdi. Hzl nfus art ve kentleme, gerekte, cretle alma ynndeki
istekleri artryordu. Krsal kesimin zlmesi ve buna bal olarak oluan gecekon
du olgusu, bu gelimenin temelini oluturdu. ileme hzland ve yasal haklarn
snrl olmasna karn, sendikalaan ii says artt. Ayrca, toplumsal gvenlik yay
gnlat. Bu saysal genileme, giderek byk boyutlara ulat. Bu arada belirtilmesi
gereken nokta, bu dnemde, ilk kez kentlerde ak isizliin ortaya kmasdr. K

TOIM.UMSAI

UNPOM

HIZ K AZANIYO R

1 27

.ua igc sunumu, isteminden fazla artt. Buna karlk saysal genileme, nitelik
l i bir dnm , bu dnemde salamad. Gerek cretler dnemin ikinci yarsn
da azald. Ksaca, bu dnemde igc konusunda ortaya kan snrl niteliksel ge
lime ve byyen saysal birikimdi, denilebilir.
(i. ULUSAL RETM
t llsal gelir konusunda ilk dzenli almalar bu dnemde yapld ise de, dnem in
ulusal gelir verileri, daha sonra saysal kestirimlere dayanmaktadr.*54*
Dnem sresince ulusal gelirin geliimi konusunda u gzlemlerde bulunulabi
lir nce, ulusal gelir sabit fiyatlarla ylda yzde 5-6 dolaynda ortalama bir by
me gstermitir. Byme hz 1950lerin ilk yansnda ok yksektir, ikinci olarak
ulusal gelir iinde tarm kesiminin greli pay azalm, buna karlk sanayi, ye zel" lklc hizmetlerin pay nemli oranda artmtr. Bu sektrn Katkl Ulusal Gelir
(KUG) iindeki pay 1946da srasyla, yzde 46, yzde.15 ve yzde 29 iken, 1962de
(6, 18 ve 46 olmutur. nc bir nokta, ulusal gelirin cari-sabit fiyat ayrmnda
zellikleJ954jpnra dnemde byk farkllklar grlmesidir. Daha doru bir de
yimle gerek retimden ok fiyatlarn hzl art geerli olmutur. Ulusal gelir ko
nusunda drdnc bir gzlem kii bana gelirin geliiminde izlenebilir. Gerek an
lamda kii bana gelir dnem sresince ylda ortalama yzde 2,5 dolaynda artm
n. Gerek kii bana ulusal gelirin art hz dnemin nfus patlamas olgusu ile
mlikte dnlrse, baar saylmaldr.
Dneme zg gelir dalm verileri yoktur.*55* Bununla birlikte, sektrel dzey
de, igc-gelir verilerinden gidilerek, retim deerinin sektrel dalm, ok genel
dzlemde incelenebilir. Tarm kesimi, toplam alanlarn yzde 78lik bir blm
n iermekte; buna karlk ulusal gelirden, yzde 35-40 bir pay almaktadr. Dier
ynden, sanayiin igc oran yzde 10, ulusal gelirdeki pay yzde 16-17 dolaynda
dr. Hizmetlerde ise, alanlarn yzde 15 dolayndaki bir blm yer almakta buna
karlk toplam gelirden yzde 40-45 dolaynda pay almaktadr. Buradan, krsal kesi
min gelir paynn grece ok az olduu, buna karlk hizmetlerin gelir paynn greli
tl,rak ok fazla olduu sylenebilir. Sanayi ise ahan-gelir oranlarnn birbirine en
yakn olduu kesim grnmndedir. Aktr ki toplam gelirin ve nfusun sektrel
dalm bir genellemedir; zellikle de gelirin sektr-ii dalmn vermez. rnein
(armda toprak aas ile topraksz ifti tarm nfusunun eit paralardr.
Dnem sresince, zellikle 1955ten sonra grlen hzl fiyat artlarnn, cret
ve maa gibi sabit gelirlerin greli olarak azalmasna yol at sylenebilir. Bu du111111, zellikle kamu alanlar iin geerli olmutur. Nitekim daha sonra yaplan
bir taliminde, 1950-1960 dneminde, kii bana ortalama gerek gelirin yzde
(8,6 dolaynda artmasna karlk, kamu kesimi alanlarnn ortalama gelirinin
.mcak yzde 9 orannda artt ve buradan kamu alanlarnn toplam gelirden al
dklar payn azald belirtilmitir.*56* Bu durum u^ kamu brokrasisini hkmete
k. bir tutum a srkledii sylenebilir.
Gelir dalm konusunda veriler snrl olmakla birlikte, bu dnemde, gelir

Tablo: 6, ss. 36-37.

Kaynak: 1946-1947 yllar iin Bulutay, T.; Tezel, Y.; Yldrm, N. age, Tablo 8.2A, 8.1.1948 sonras iin DE, Trkiye Milli Geliri ve Harcamalar 1948-1972 Ankara: ss. 30-31,

(Cari ve Sabit 1968 Fiyatlaryla)

TABLO: V.12. retim Kesimlerine Gre Katkl Ulusal Gelir ve Kii Bama Gelir, 1946-1962

T O P I. UM S A I I I n O M III/, K A / A N I YOU

12 9

farkllklarnn giderek arttn sylemek yanl olmaz. Bu gelime, zellikle dne


min ikinci yarsnda geerlidir.
Ulusal gelirin kullanmyla ilgili veriler snrldr. Toplam tketim ve tasarruf
konularnda veriler ya yoktur ya da tmyle anlamszdr. Bununla birlikte, daha
nce belirtilen gelimelerden, tketim eiliminin artt, ya da, marjinal tketimgelir orannn ykseldii sylenebilir. Belki daha nemli bir nokta, bu dnemde,
tketim kalbnn deimesidir. Bir yandan da almann, dier yandan da hzl
kentlemenin katklaryla, tketim, temel mallardan dayankl tketim mallan do
rultusunda genilemi, gsteri tketimi yaygnlamtr. Bu gelimelerin, yerli snai
retimi ya da bu alana yatrmlar uyard sonucuna varlabilir.
Son olarak zerinde durulmas gerekli nokta, bu dnemde, kolay kazan yol
larnn yaygnlamasdr. Dnemin ikinci yansnda mal darlklarnn ba gstermesi
m eilimi daha da krklemitir. Kentlerdeki arsa ve konut darlnn yaratt ko
lay kazan ortamn da bu adan vurgulamak gerekir. Sonuta, salt mal deiimine
dayal yksek kazan olanaklan artm, bunlarm vergilendirilmesi salanamamtr.
Bu durum , retim d faaliyetlerde sermaye birikimini salamsa da, yeni ekono
mik ve toplumsal sorunlar yaratmtr.
11. ETM VE BR KISIM TOPLUMSAL GELMELER
I lnemin siyasal ve toplumsal gelimeleri, kukusuz, baka almalarn konusudur.
Ancak, ekonomi alanndaki gelimelere kout siyasal ve toplumsal eilimlere dei
nilmesi, daha sonraki ekonomi politikalarnn nedenlerini aklamada yardmc
olacaktr. Kald ki ekonomik gelime ynnden nitelikli igcnn salanmas balbana nemli bir sorundur ve bu olgu eitim alanndaki gelimelerin zetlenme
sini kanlmaz klar.
Dnemin banda, 1946dan balayarak ynetimde bulunan partinin karsnda
yeni siyasal partilerin kurulmas, i ve d gelimelerin bir sonucuydu. ok partili
yaama geite, yerli sermaye birikiminin dzeyi, ynetimde bulunan partinin tutu
mu ve zellikle, lkenin Birlemi Milletler yelii ve ABD yardm salanmas gibi
imenler, i ve d koullar belirleyici oldu. Ancak, dnemin koullarnda, hak ve
zgrlklerin genilemesi snrl kald. Dncenin aklanmas ve rgtlenme ze1 indeki snrlamalar varln srdrd. Gerekte, ynetimdeki partiden ayrlanlann
kurduu Demokrat Partinin gelimesine, bir bakma izin verildi; olanak tannd.
Bu gelimelerin bir sonucu olarak, 1950ye doru, Demokrat Parti, lkeyi eyrek
yzyl boyunca tek bana yneten Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ynetimine
kar olan tm eilimleri temsil eden bir kar g olarak belirdi.
Bununla birlikte, bir tek parti iktidarnn, genel oyla ynetimden uzaklamas,
,ok olumlu saylmas gereken, nemli siyasal ve toplumsal bir olaydr. Seim yasa
snn dayand ounluk sistemi, ynetime gelen partiye, ald oy orannn ok
stnde milletvekili karma olana verdiinden Demokrat Parti (DP), parti ii si
yasal kavgalara ve ayrlmalara karn, Mays 1960a dek Meclisteki ounluunu
korudu ve ekonomi politikasn uygulama olana buldu.

IU K K .IT I'. n m i N t l M l . l l

Demokrat Parti ynetimi, hak ve zgrlklerin gelimesi, daha dorusu dal.


da geniletilmesi ynndeki seim ncesi szlerinin ok az bir ksmn yerine getir
di. zellikle, on yllk ynetimin ikinci yansnda ekonominin gelimesinde darbo
azlar belirdiinde var olan hak ve zgrlkleri daha da snrlamak istedi. Bu s
rete, aka tartlmasa bile, ynetimdeki partinin, ekonomik gelimeye ncelik
verdii, hak ve zgrlklerin geniletilmesini zamansz bulduu sylenebilir. Ih
baka deyile Demokrat Parti yneticileri, muhalefet yllarndaki grlerinin tersi
ne, ekonominin gelimesine ncelik veriyor, demokrasinin ancak ondan sonra sa
lanabileceini ngryorlard. Onlara gre, demokratik hak ve zgrlkler, ancak
gelimi ekonomik koullarda varolabilirdi.
Sorun znde, ekonomik gelimenin demokratik bir ortamda salanp salam
mayacayla ilgilidir ve kuramsal dzeyde tartmaldr. Ancak hemen belirtelim ki,
o gnn snrl hak ve zgrlkler ortamnda, bu konu tam bir aklkla tartlma
d. Gerekte, hak ve zgrlklerin snrl olduu yerde bu ve benzeri konularn sa
lkl tartmasnn yaplamayaca da ok aktr. Ancak DPnin ekonomik skntla
rn artna kout olarak demokratikleme srecini tersine evirme ynelmesi ve
Meclisteki ounluuna dayanarak hak ve zgrlkleri daha da snrlandrmak is
temesi, basnn, niversitenin ve muhalefet partilerinin, hak ve zgrlkleri nce
likli tutmalar sonucunu dourdu. Bir baka deyile, zellikle 1955 sonras dnem
de, ynetime kar temel ura hak ve zgrlklerin geniletilmesi ynnde veril
di.
DP ynetimi, kamu brokrasisinin en st kesimi dnda kalan blm ne do
kunmad. Bununla birlikte, brokrasinin bu kesimleri, DPnin yerel yneticile
karsnda ou kez, hkmeti yannda bulamad. Kamu grevlileri yerel parti r
gtlerinin basks altnda kald. Hkmet, yine ou kez, parti rgtnn grleri
dorultusunda davrand. Esasen fiyat artlar nedeniyle gelir dzeyi sarslan ve
ekonomik konum unu byk lde yitiren kamu brokrasisi, bu politik gelimele
karsnda etkinliini kaybetmeye balad. Bu srece, ksa srede kazan salanmas
olanaklarnn yaygnlamas da katkda bulundu.
Tm bu gelimeler, esasen snrl bulunan zgrlk ortamnda, ekonomik so
runlardan ok hak ve zgrlklerin tartlmas sonucunu dourdu. Yasal dzenle
melerin, hak ve zgrlklerin geniletilmesinin, hemen tm sorunlara zm ola
ca kans yaygnlk kazand. Tarihsel adan bakldnda da, yasal dzenlemeler,
birok alanda, ksa bir sre iin de olsa, belirleyici olmutu. Ksaca zetlenen bu
gelimelerin, 1960 sonrasnda, gerekten demokratik bir Anayasanm oluturulma
sim salad ve br demokratik yasal dzenlemelere gidilmesi sonucunu dour
duu sylenebilir. Hak ve zgrlklerin 1960l yllarda genilemesinde bu biriki
min katks yadsnamaz. Ekonomik gelime konusunda ise, bir sonraki dneme
devredilen soyut bir planlama kavram ve kararllk (istikrar) oldu.
Burada zerinde durulmas gerekli bir konu, dnem sresince eitim alannda
ki gelimelerdir. Konu, yalnz ekonomik gelimenin nitelikli igc gereksinmeleri
asndan deil, uzun dnemde toplumsal gelimeye etkileri ynnden de nemli
dir.

TOIM.UMSAI

I l N O O M I I I /. K A / . A N I Y O K

I3 I

Daha nce belirtildii gibi, Cumhuriyet dneminde eitim ve retime zel bir
nem verilmi, ada bir eitim anlayyla Eitimin Birlii salanm, ekonomik
ve toplumsal gelime, eitim alanndaki gelimeye balanmt. Dneme zg ko
ullardan kaynaklanan bu uygulama sonucu olarak, incelenen dnemde, ekonomi
ve kamu ynetimi nitelikli igc sorunuyla karlamad denilebilir. Ancak, incele
nen dnemde eitim alannda ok olumsuz gelimelerin temelleri atld; ada
eilimden uzaklalarak yeni ynler belirdi. Daha nce deinilen eitimin teklii
ilkesi bir tarafa brakld.
Krsal kesimin pazara almasnn ve genel oy yoluyla hkmeti etkileme ola
naklarnn sonucu olarak bu dnemde, geni kitlelerin eitim-retim istemi yay
gnlat, ya da daha belirgin bir durum a geldi, nce, geleneksel olarak kamu kesi
minde bir ibulma arac olan eitim, ekonomik ilikilerin yeni boyutlar kazanma
syla, yeni ibulma olanaklar iin de gerekliydi. Kald ki, eitim, Osmanldan bu
yana, toplum un dikey hareketliliini salayan birinci eydi, bireysel ykselme
nin, giderek snf deitirmenin en etkili aracyd. Ek olarak, ekonomik gelime ve
kentleme, eitimin ekonomik ve toplumsal gerekliliini artryordu. Hkm etin
yerel istekleri de gz nne alnarak, zellikle ilk ve orta dereceli eitime ncelik
vermesi sonucu, bu alanlarda hzl bir saysal art saland (Tablo: V.13.). Okur
yazar oran, a nfusu iinde, 1945te yzde 30dan 1960ta yaklak yzde 10 ar
tarak, yzde 39,5e ykseldi. Ancak okul ve renci saysnda grlen bu hzl ar
ta kout niteliksel deime salanamad. Ortaretimde, retmensiz, arageresiz okul ama olgusu yaygnlat. Bu durum , genel olarak eitimin kalitesini
drd.
Ders programlannda, retimin ieriinde, insan haklan ve kii zgrlkleri
nin yaygmlatnlmas ya da bunlara sayg gibi, greli de olsa daha demokratik olan
dnemin koullarna uygun eitim salanmas ynnden hemen hibir aba har1 .jnmad.
Dnemin eitim alanndaki gelimesinin iki zel yn zerinde de ksaca dulmaldr. Bunlardan biri, bu dnemden balayarak, kamu eliyle slam anlamnda
dinsel eitimin yaygnlatrlmas, dieri de, yabanc dilde (ngilizce anlamnda)
ritim yapan okullarn yaygnlatrmasdr.
Anayasamn laiklik ilkesi bir tarafa braklarak dinsel eitim veren okullar ka
mu eliyle ald. Bu yaklam, dinsel eitime kamu denetimini getirmeyi amal
yordu. Ancak, dinsel eitime, ada eitimle btnleme yerine, ondan ayr ve
kopuk bir gelime dorultusu verildi. Bu durum , eitilen kesimlerin birbirine "ya
banclamas sonucunu verdi. Dinsel eitimin kurum lan, daha ok, kasaba ve ky
evrelerinde, ya da daha ok ada eitim toplumsal ve ekonomik nedenlerle ken
dilerine kapal olan kesimlerde, yaygnlk kazand. Eitim isteminin ve buna bal
olanaklannn snrl kalmasnn da bu sreci etkiledii sylenebilir. Vurgulan
mak istenen, dinsel eitim ve dier eitim kuramlarnn btnlk iinde yrtle1netliidir.

O h k Iyu

I'Ko n o m Is I

TABLO: V.13. renci Saysnda Gelimeler


(B in Kii)
lk

Orta

Lise

M eslek

m am H atip

Yksek

1 358

66
68

6
22

54
53

_
-

25

133
291

33

73

2,5

37

2 867

76

4,5

65

7,4

22,7

12,8

108
6,7

16,0

26,7

1 617
1987
.si (Y llk)

13

am Hatip Okullar, 1950 ncesi almaya baladysa da; bunlarla ilgili veriler, ilk kez,
ders ylnda, ortaokul dzeyinde 876 renci olarak grlmektedir. m am Hatip Ortaon renci says 1952-1955 yllar arasnda, srasyla, 1 191; 1 642 ve 2 048 olm utur,
sonra, m am Hatip Liseleri de aldndan 1960 says, orta-lise toplam n vermektedir.
DE. M illi Eitim Hareketleri 1942-1972, Ankara, s. 13, 25, 28, 31, 59.

minin da almasna kout olarak, yabanc dilde eitim yapan kurum


nlamas, dnemin eitim dzeninin bir baka zelliidir, zellikle re*
lojisine, tketim ve hizmetlerdeki gelimelere bal olan bu sre, eitilen
:, yalnz dil bilmeye dayal bir nitelik farkllamas yaratt. ngilizce bilme, '
e gelir farkllamasnda bir e oldu. Daha dorusu, yalnz yabanc dil
ayal bir nitelik farkllamas yaratld. Toplumun bireylerinin yetenekleri
cen, nitelik farkllamas yaratlmas doaldr. Burada belirtilmek istenen,
ann yeteneklere deil, yalnz yabanc dil bilmeye dayanmasdr. Bu sre:n kesimler arasnda, zHikle ibulma olanaklarnn snrl olduu drt*
uyumsuzluklar yaratmas kanlmazd.
, bu dnemde (ve sonrasnda) Cumhuriyetin ilk yllarnda byk bir ye
llimi olarak gerekletirilen Eitimin Birlii ilkesi yklm, bu alanda, bi
smanhnn son dnemini andran bir l yap domutur. Bu durum,
simin deiik gruplar arasnda yabanclama, kopukluk ve zaman zaman
anlk yaratmtr. Deiik toplum kesimlerinin gelir farkllklarn da
itim olana farkllamas, birikimli bir zellik kazanmaktadr. Oysa, geeitimin, gerekse yabanc dil eitiminin, temel eitimin birer yan esi
a onunla birlikte yrtlmesi ve buna kout olarak, hak ve zgrlklerin
rlmas gerekirdi.

konuda daha ayrntl bilgi iin bkz. Tezel, Yahya s. Cumhuriyet Dneminin... a.
lemir, evket Sreyya, kinci Adam (nn) c. II - s. 395-418; Boratav, Korkut, Tr
letilik, ss. 360-61 ve Tekeli, Ilhan ve lkin, Selim, Sava Sonras Ortamnda 1947
isadi Kalknma Plan, ss. 1-14.
rntl bilgi iin bkz. Karpat, Kemal, Turkeys Politics: The Transition to a Multi
m, Princeton: Princeton University Press, 1959, passim ve Erogul, Cem. Demokrat
i ve deolojisi,-Ankara: Siyasal Bilgiler Fakltesi, 1970, passim,
vletilik konusunda yeni tanmlamalar olduka erken balad denilebilir. 14 Austos
diste okunan Hkmet Programnda:

T O I M . U M S A I . U N O O M I I I /. K A Z A N I Y O R

"Devlet teebbsleriyle hususi Sermaye arasnda ibirlii salamak, Devlet iletmelerinin h u


susi teebbslerle baarlabilecek sahalara yaylmasn nlemek ve buna aykr durum lar gider
mek kararndayz (Bravo sesleri) denilmekteydi.
te yandan seimlerden sonra kurulan yeni hkm etin 22 Mays 1950de okunan H km et
Programnda da:
ktisadi ve mali grlerimizin esas bir taraftan devlet mdahalelerini asgariye indirmek, di
er taraftan iktisadi sahada devlet sektrn m m kn olduu kadar daraltm ak v e... hususi teeb
bs sahasn m m kn olduu kadar geniletmek diye ifade olunabilir... Bundan byle amm e ka
rakterine haiz olmayan sahalarda iletmecilie gemeyeceimiz gibi muhtelif sebepler altnda kurul
mu olan iletmeleri amm e hizmeti gren ve ana sanayiine talluk edenler hari, muayyen bir plan
dahilinde ve elverili artlarda peyderpey hususi teebbse devretmeye alacaz (soldan bravo ve
alklar), deniliyordu. Gerekte yaplmak istenen, ABD nerileri dorultusunda bir zelletirme
giriimiydi ve dnyada kapsaml bir ilk deneyim olacakt; ancak o yllarda bunun tersi oldu.
(4) Yeni Devletilik tikeleri 1948de stanbulda toplanan ktisat Kongresinde belirlendi. Bu
nunla birlikte, ynetimde bulunan Cumhuriyet Halk Partisinin programnda, 1947de yaplan
deiiklikle olduka yol alnmt. Bu kkl politika deiikliinin bir baka tartma alan o yl
la rd a toplanan bir Trkiye ktisat Kongresi oldu. Bu konuda ayrntl bilgi iin bkz. Kldaroglu,
Kemal (1997) Trkiye ktisat Kongresi 1948, Ankara: Sermaye Piyasas Kurulu (SPK) yayn.
(5) Kamu ktisadi Teebbsleri Yasas, (Haziran 17, 1938 tarih ve 3460 sayl Yasa) kamu
kurulularnn rgtlenmesine ynelikti. Ancak Yasa, KTnin zel kesimle ortaklk kurm alar il
kesini benimsiyordu, (m. 26). zellikle 1950 sonras dnem de bu yndeki uygulama yaygnlat
rld ve bu, kam u kesiminden zel kesime dorudan kaynak aktarlmasnn yollarndan biri oldu.
(6) Trkiye-ABD ilikileri tarihsel olarak hibir zaman ok yakn olmamt. Nitekim Lozan
Anlamas, uzun tartmalardan sonra, 1927de ABD Senatosunca onaylanmad, reddedildi. D ip
lomatik ilikiler, Dileri Bakanlarnn karlkl nota vermeleriyle saland. Bu konuda ayrntl
bilgi iin Trask, Roger R. The United States Response To Turkish Nationalism and Reform
1914-1939, Minneapolis: University o f Minnesota Press, 1971.
(7) Trkiyeye gelen ilk yardm heyeti General Lunsford Oliver bakanlmdayd ve daha
ok "askeri yardmla ilgiliydi. Heyet Trkiyenin be yl sre ile ABD yardmna gereksinimi ola
can, ondan sonra kendi kendine yeterli durum a geleceini belirtiyordu.
Ekonomik yardm konusunda incelemeler Thornburg ve arkadalar tarafndan yapld. Bu
nu, dierleri izledi.
(8) Trkiyeye nerilen ekonomi politikalarnn ayrnts iin zellikle Thornburg (ve dierle
ri) An Economic Appraisal, New York: Twentieth Century Fund, 1949, ss. 205-255 ve International
Hank for Reconstruction and Development (Dnya Bankas) The Economy of Turkey An Analysis
mid Recommendations For a Development Program, W ashington, D. C. 1951, ss. 27-100.
Burada ilgin bir noktay belirtelim. Mason ve Ashere gre, age. s. 303:
...Trkiye (Dnya Bankasndan) inceleme heyeti isteyen ikinci lkeydi. Yanl bir grup
gnderildi. Heyet bakan, gelime sorunlarndan anlamayan bir Amerikal i adamyd.
(9) Bu konuda daha ayrntl bilgi iin bkz. Hershlag, age. ss. 31 ve devam. Nitekim, Trki
yenin Marshall Plan kapsamna alnmasyla ilgili Temmuz 1948de imzalanan anlamayla hk
met, rekabeti snrlayan, pazarlara ulalmasn engelleyen ve tekelci nitelikte olan uygulamalar
dm kanacakt. Ek olarak i ve d ticarette engelleri kaldracan belirtiyordu. Bu politikann
benimsenmesine kar, sac ve solcu olarak nitelenen evreler benzer eletirilerde bulundularsa
d., bu eletiriler etkisiz kald.
(10) Trkiye-ABD yaknlamasnn ilk belgesi saylan Trum an Doktrini ile ilgili grmeler
de, Trkiyeye yaplan ekonomik yardmn bir ksmnn demiryollarnn yenilenmesinde kullan
laca belirtilmitir. Ancak bir yl iinde, ABD Kamu Karayollar Dairesi kinci Bakan H. E.
Ililtsin verdii raporda, karayollarna ncelik verilmesi ve bunun ABD yardmyla salanmas
ngrlyordu. Bkz. U.S. D epartm ent o f State Bulletin, May 4, 1947, s. 842. Hilts Raporu k o n u

134

Oh

yi'

i ko n o m

IsI

sunda daha ayrntl bilgi iin bkz. leaf, II. M. and Franck, P. C. (cd.) I hindi A n m Frontiers,
Leiden, 1955, ss. 367-368. Aktaran Hcrshlag, age. s. 235.
(11) Mason and Asher, age. s. 166-67, Snai Kalknma Bankasna daha sonra deinilecektir.
(12) Para sunum u (arz) kuram ve uygulamada deiik biimde tanmlanmaktadr. Dola
mdaki banknot ve ufaklk denilen madeni para, bankalardaki sresiz ticaret birikimi ya da va
desiz ticari mevduat ve Merkez Bankasndaki serbest birikim toplam para sunum u olarak alnr.
Bazen bunlara, sreli tasarruf birikimi de eklenir. Birinci grup, M ve kincisi de M2 olarak al
m aktadr genellikle ve bu ikisinin toplam para sunum unu verir. Burada para sunum unun bir
gstergesi ve balca esi olarak bilfiil dolamdaki banknot miktar alnmaktadr.
(13) Dnem sresince, belirli kamu kurulular erevesinde ok sayda kam u bankas ku
rulm utur. rn e in Raybank bu t r bankalardan biridir. Daha sonraki yllarda bu alandaki geli
m e snrl kald. Bu konuya ilerde ayrntl olarak deineceiz.
(14) Dnemin balarnda, Haziran 3, 1949da karlan 5421 sayl Gelir Vergisi Yasasyla l
kenin vergi sistemi yeniden dzenlendi. Yasaya gre, her trl kiisel ve ortaklk gelirleri, tarm
ve kk esnaf kesimiyle, maden suyu, balklk ve avclk, yayn ve her trl sanat faaliyeti d
nda kalan gelirler vergiye balanyordu. Aile byklne gre yllk gelirin 540-1 440 TLlik
ksm vergi d kalabilecekti. Yllk en dk gelir dilimi olan 2500 TL yzde 15 orannda vergi
lendiriliyordu. lgin nokta, 100 bin TLna kadar olan gelirlerin kademeli olarak yzde 45e kadar
vergilendirilmesine karlk, 100 bin liray aan gelirler iin yzde 35 bir vergi uygulanacakt. Ay
n gnlerde karlan ortaklklarla ilgili vergi yasasnda da kooperatif ve kk sermayeli ortaklk
larda yzde 35e ulaan net kr vergilendirilmesi ilkesi getirildi.
Tarm n genellikle vergi d tutulmasnn yannda o yllarn vergi dzenlemesinde grlen
balca eksiklik, etkin bir denetim ve vergi toplama yapsnn oluturulamamasdr.
(15) Bu konuda ayrntl saysal veriler iin bkz. IKP s. 18. Azalma eilimi 1959a kadar geerlidir.
(16) Belirtilen eilimin ilgin rneklep iin zellikle Vehbi Koun anlarna baklmaldr:
Hayat Hikyem, stanbul: 1973.
(17) Maliye Bakanlnca 1970li yllarda yaymlanan Kamu ktisadi Teebbsleri ve tirak
leri Yllklarnda bu tr ortaklklarn bir listesi bulunmaktadr: rnein 1977 Yll ss. 522-24.
Aktr ki burada belirtilen ortaklklar 1977ye kadar varlm srdrebilenlerdir.
(18) Bkz. Bulutoglu, Kenan, 100 Soruda Trkiyede Yabanc Sermaye, stanbul: Gerek Ya
ynevi, 1974, s. 142.
(19) USAtD. Economic and Social Indicators-Turkey, Ankara: 1973, s. 58-59.
1969dan sonra P.L. 480 yoluyla salanan kaynan karlnn deitirilebilir dviz olarak tu
tulmas yoluna gidildi. ABD hkmeti, bunun yzde 50sini, istediinde, Trkiyedeki resmi harca
malarnda kullanabilecek, kalan da ilk on yl demesiz 40 yl sreli kredi biiminde kullanlacakt.
(20) Bulutoglu, K. age. s. 147.
(21) Resmi Gazete, 11 Austos, 1962.
n ce, 1/3/1950 tarih ve 5583 sayl Hzinece zel Teebbslere Kefalet Edilmesi ve Dviz
Taahhdnde Bulunulmasna Dair Kanunla yabanc zel sermayeye kr aktarmas yetkisi verili
yordu. Daha sonra karlan 1/8/1951 sayl Yasa yabanc sermayenin darya kr aktarmasna
belli kolaylklar salad. Ancak birka yl iinde bu kolaylklarn yabanc sermayenin istekleri a
sndan yetersiz olduu anlald.
(22) Tuncer, Baran, Trkiyede Yabanc Sermaye Sorunu, Ankara: SBF, 1968, s. 80.
(23) Tuncer, Baran, age. s. 80.
(24) USAID. Economic and Social Indicators-Turkey, Ankara: April, 1965.
(25) Yabanc Sermaye girilerinin beklenen dzeyde olmamas hkmetleri srekli olarak
yeni olanaklar salamaya yneltmitir. Nitekim, 15 Ocak 1957de ABD ile yaplan zel bir anla
mayla bu lkeden kaynaklanan zel sermaye yatrmlarna yeni olanaklar tannmaktayd. T rki
ye, ABD sermayesinin ve bunlardan doan krlarn tmyle darya aktarlmasn garanti edi

T O I M . U M S A I . D N M I I I /. K A Z A N I Y O R

135

yordu. Ayrca ABD zel sermayesi, kamulatrma ve para deerindeki deimelere kar I.C.A.
(International Coopration Administraation) dzeyinde sigorta edilecekti. Kr. U.N. Economic
Developments in the Middle East, 1955-1956, New York: 1957 s. 42. Hershlag, age. s. 153-154.
Bununla birlikte, hkm et, Austos 1958 devalasyonu ile ilgili nlemler iinde, yabanc
ernaycli ortaklklarn tasfiyesinden kaynaklanan fonlarn darya aktarlmasna, petrol yatrm
lar dnda, snrlamalar getiriyordu.
(26) Yasann zellikle Gneydou Anadoluda uygulamas iin bkz. Tarakl, D uran (1976)
iftiyi Topraklandrm a Kanunu ve Uygulama Sonular, Ankara: ODT; U.N. Economic Deve
lopm ents... age. s. 20 ve U.N. Progress in Land Reform, New York: Report II, 1956, s. 28, DE
statistik Yll 1962, Ankara Kr, Hershlag, s. 158 ve orada belirtilen kaynaklar.
(27) Ankarada 1954te bir ABD ortaklyla ilk yerli traktr retim ine geildi. Byk l
de, yurtdndan getirilen paralarn birletirilmesi (m ontaj) biiminde olmasna karlk giriim
dnemin tarm a ncelik veren politikasn yanstr.
(28) Bu konuda Hershlag (s. 162) u kaynaklan vermektedir. Maliye Bakanl, AnahatlaryIn Bte, 1955, s. 73, Snmez, N. Existing Land Ownership and Land Use Conditions in T u r
key,, Ankara: Ankara niversitesi Basmevi, 1964 ve T oprak Reformu Kanun T asans ve Gerek
esi, Ankara 1965.
(29) Bkz. Keyder, N ur. Trkiyede Tarmsal Reel Gelir ve Kylnn Refah Seviyesi, O D
TGD, Sa. I. (1970), ss. 33-52.
(30) Hershlag, age. s. 351.
(31) Saysal veriler snrl olmakla birlikte, et fiyatlarnn greli olarak hzla art bu konuda
bir gsterge saylabilir.
(32) Saysal verilerin bu durum u, gerek nfus ve gerekse retim ynnden ekonomide be
lirleyici bir yere sahip olan tarm kesiminin yeterince bilinmediini gsterir.
(33) Mason, Edward S. and Asher, Robert E. The W orld Bank Since Bretton W oods, W as
hington, D. C. Brookings Institution, 1973, s. 166-167.
(34) Kepenek, Yakup. zel Sektr Yatrmlarn Belirleyen Faktrler C um huriyetin 50.
Ylnda Trkiyede Sanayileme ve Sorunlar Semineri, Ankara: SBF, 1975, s. 62-80.
(35) DE, Trkiyede Toplum sal... age. s. 176-207. Veriler zel kesimin byk iyerlerini
vc kamu kesiminin tam am n kapsamaktadr.
(36) Sanayi alt kesimlerinin iki basamakl snflamasna dayanlarak, DPT, bunlar, genel
likle tketim , ara ve yatrm mal reten sektrler olarak alt gruba ayrmaktadr. Buna gre,
gda, iki-ttn, dokum a ve giyim, tketim; orm an rnleri, kgt-basm, deri, lastik-plastik,
kimya, petrol rnleri, metal d madenler, demir-elik ve metal rnleri ara ve m adeni eya,
makine, elektrik makineleri ve tat aralar ise yatrm mal reten sektrler saylmaktadr.
Kolayca anlalaca gibi, bu ayrm ierii belirsiz bir genellemedir; genellikle diye belirtil
mesi bu durum dan kaynaklanmaktadr. Snflamaya ilikin olarak basnn ara mal saylmasn
dan, tra makinesinin yatrm mal saylmasna kadar, bir dizi anlamszlk sralanabilir. Kald ki,
I iPTnin kendi yaynlarnda da bu konuda bir tutarllk yoktur. Kr. 1967 Program.
(37) Bkz. Kepenek, Yakup, T rk Sanayiinde Yatrm lar zerine Bir Deneme; age. s. 34.
(38) DE, Trkiye Toplum sal v e... age. s. 395.
(39) Kr. age. s. 401.
(40) Hizmetler bal altnda incelenen ekonomik faaliyetler, dorudan retim kesimleri
olan tarm ve sanayi dnda kalan tm kesimlerdir. Hizmet kesimlerinin balca zellii retim
Maliyetlerine dolayl katkda bulunmalardr. Dolayl katkda bulunm a nitelii hizmetlerin, re
tim kesimlerine baml gelimelerini gerektirir. Daha dorusu hizmet kesimleri, tarm ve sanayi
deki gelimeye kout bir gelime gstermelidirler. Ancak dier azgelimi-gelimekte olan lkeler
de olduu gibi, Trkiyede de bu bamllk, incelenen dnem de ve sonrasnda, kopm u bulun
maktadr. Bir bakma, retim artndan bamsz bir hizmetleme sz konusudur. Ekonomik ya
pnn ileyiini anlamak iin bu olguyu bilmek gereklidir.

136

TOHKYK KKONOMS

Bamsz hizmetlemenin nedenleri kr esi bata olmak zere, ekonomik ve toplumsal e t


menlerle aklanabilir. Trkiyenin bu dnemdeki ekonomik gelime dinamikleri bir btn ola
rak zmlendiinde, hizmetlemenin nedenleri de aklk kazanacaktr. Gelimede zellikle hzl
kentlemenin katks byktr.
(41) DIE. Trkiyede Toplumsal v e ... age. s. 412, vd.
(42) Ibid.
(43) DPT. IKP (Kalknma Plan birinci Be Yl 1963-1967), Ankara: 1963, s. 378.
(44) Nitekim 1951-1955 dneminde ylda 400 milyon TLnn stnde olan d ticaret a
nn yzde 80 dolaynda bir blm d yardmlarla karlanmtr. OEEC (OECD) Economic Si
tuation in Turkey 1959, Paris: 1960, s. 30.
Dalmn ksa dnemli dalm kredileriyle karlanmas daha 1952de d borlarn den
mesini bir sorun durum una getirmitir. Bu gelimeler sonucu Trkiye, IMFdcki kotasndan faz
lasn kullanan ilk ve deme zaman geldiinde de srenin uzatlmasn isteyen ilk lke ol
m utur. Bkz. Horsefeld, Keith, The International M onetary Fund 1945-1965, W ashington, D.
C. International Monetary Fund, 1969, s. 347.
(45) H km etin, ekonomi ile ilgili konularda, d ticareti balca ura alan olarak almak
durum unda kalmas ve bu yndeki srekli dzenlemelere karlk, dier lkelerin Trkiye ile ,
olan ticaret verilerinden, gerek dalmn ve gerekse dsatmn, olduundan az gsterildii sap
tanmtr. Ylda yaklak yzde 10-15 dolayna ulaan bu kaaklk kukusuz, dier lkelerin
kaytlarna gemeyen ilemleri gstermemektedir. Kr. Krueger, Anne O. Foreign T rade Regimes
and Economic Development; Turkey, National Bureau of Economic Research, Distributed by
Colum bia University Press, New York, 1974, s. 54, vd.
(46) H km et, ayn yl, bir Dnya Bankas heyetinin enflasyonu tartma konusu yaparak
lkenin i ilerine kart gerekesiyle geri arlmasn istedi. Krueger, age. s. 69.
ABD hkm etinin, 300 milyon dolar ek yardm verilmesi ynndeki isteini reddetmesi
zerine, Trkiye, Sovyctlcr Birliine yardm iin bavurduysa da, grmeler sonusuz kald. Bu
nun zerine Trkiye ile ilgili ilgin yorumlaryla tannan ngiliz The Economist Dergisi, Onlar ,
(Trkler) kendi evlerini dzene koymadka yardm alamayacaklarn anlamaya balayabilir d i
yordu, 19 Nisan 1958, s. 152, Kr. Krueger, age. s. 70.
Ksaca lke, d deme kskacndayd ve hkm etin tm direnmelerine karn devalasyon
yaplmas bir zorunluluktu.
(47) Dsatmdan salanan dvizin fiyatnn dk tutulmasnn nedenleri tartmaldr. T a
rm rnlerinden salanan yksek Tl. denmesi, devalasyonun Austosta yapld dikkate alnr
sa, reticiden ok tccarn yararna olabilirdi. Kald ki, tarm rnlerinin i fiyatlar, esasen dnya
fiyatlarnn stndeydi ve bunlarn i fiyatlarnn ykseltilmesi enflasyonu daha da krkleyebilirdi.
Madenler konusunda ise benzer gerekeler bulm ak daha da gtr. Ayrca bkz. Krueger, age. s. 75.
(48) Krueger, age. s. 31.
(49) Maliye Bakanl, 1962 Yl Bte Tasars Gerekesi, s. 61.
(50) Trkiye ktisat Kongresi (1923)nden sonra nfus artn tevik bir hkm et politikas
oldu. karlan Yol Vergisi Yasas, kyl ailelerinin, ya nakdi demede bulunm asn ya da yol ya
pm nda almasn ngryordu. Ancak, en az be ocuk sahibi olanlar yol vergisi demeyecek
ti. Parasal gelirin snrl olduu bir ortamda, ocuk sahibi olma, baka nedenlerle de yeleniyor
du. Yasa, 1950de kaldrld ve bu dnem de hkm etin belli bir nfis politikas olmad. Veriler
iin bkz. DlE, Trkiyede Toplumsal v e ... age. s. 71.
(51) Kr. Kongar, Emre, Trkiyenin Toplum sal Yaps, stanbul: Cem 2. bask, 1978; Kele
Ruen, 100 Soruda Trkiyede ehirleme, K onut Gecekondu, stanbul: Gerek 2. bask, 1978 ve
Karpat, Kemal. The Gecekondu: Rural M igration and Urbanisation, London: Cambridge U ni
versity Press, 1976.
~
(52) lkemizde her be ylda bir, kiiler evlerine kapatlarak tek tek saylmak sretiyle nfus
saymlar yapld halde, igc ve alma konularnda veriler ya hi yoktur, ya da gvenilir ol

TOIM.U MSAI

I > O n ( ) O M 111/ K A Z A N I Y O R

137

maktan u/.aktr. rnein, igcnn niteliklerine gre yresel dalm, ya da belli bir kentte belli
bir /.amanda alma durum u, isiz miktar ve benzeri konularda saysal veri bulm a olana yok
tur. Itu durum aratrma yapmak isteyenler iin olduu kadar, ekonomi politikasyla uraanlar
in de sorun olmalyd.
(53) SSK (O yllarda i Sigortalan Kurumu) 1962 Yl ve Faaliyet statistikleri, Ankara:
l% 3, s. Tablo: 6.
(54) Ulusal gelire ilikin ilk almalar, 1928de statistik U m um M dr olan Camille Jaci|U.rt adl Belikal uzman tarafndan yaplmak istendi; ancak yeterli veri toplanamadndan bu
giriim baarsz kald. Bundan ksa bir sre sonra, Konjonktr Dairesi uzmanlarndan Dr. Franz
l'ppenstein, statistik U m um Mdrl verilerini kullanarak, 1927 ve 1934-1936 yllar iin ulu
sal geliri hesaplad.
Sava sonras dnemde, ilki 1947 ylnda, iktisadi kalknma plan almalar erevesinde,
statistik U m um M drl 1942-1944 yllar iin ulusal gelir tahminleri yapt. Ayrca, efik Bilkr, efik inan ve Vedat Eldem, kiisel aratrmalar yaptlar ve sonularn yaymladlar.
statistik U m um Mdrlne, 24 M art 1950 tarih ve 5629 sayl yasa ile, srekli olarak ulu
sal gelir tahminleri yapma grevi de verildi. Bu erevede hazrlk yapmak zere, Uluslararas Ge
lil ve Servet Aratrma Kurum u Bakan Richard N. Stonea bir rapor hazrlatld ve onun neri
leri dorultusunda bir ulusal gelir alma grubu oluturuldu. Bu grubun almalarnn sonucu,
DE tarafndan, Trkiye Milli Geliri 1938, 1948-1951 adyla, 1954te yaymland. Bu almann
yaymland srada, OEEC (OECD) statistik ve Ulusal Hesaplar Direktr M ilton Gilberte bir
tapor daha hazrlatld: The Organisation o f National Statistics in Under-Developed Countries:
A Report on Turkey Review o f the International Statistical Institute, c. 21, No: 1-2, 1953.
Ulusal gelirle ilgili ilk dzenli veriler, ancak, 1960tan sonra DPTnin kurulmasyla yaymlan
maya balad. Ancak, 1971 ylna dek, DE ve DPT ayr seriler yaymlandlar, iki kum a kuruluu
nun farkl gelir tahm inleri yapmalarndaki anlamszlk sonunda 1971de anlald ve o yl, bu e
nler birletirildi. Ulusal gelir hesaplama iini de tmyle DE stlendi. Bu nedenle, ulusal gelir
vergilerinin kullanmnda, yayn yl dikkate alnmaldr.
(55) Burada Prof. Enosun 1960 yl iin yapt gelir dalm almasndan sz edilebilirse
de, bu alma, daha sonraki dnemde bu alanda yaplan aratrmalarn bir balangc olarak ele
alnacaktr.
(56) DPT, Kalknma Plan Birinci Be Yl 1963-1967 Ankara: 1963, s. 49.

BELLEK KUTUSU
DEM OKRAT VE DRST
Tek tek bireylerden kurumlara, giderek toplum a uzanan bir dzlemde, dem okrat ve
drst olm ann ayr bir anlam ve nem i vardr. Bunlar, ekonomi ile bire bir balantl ol
mayan gelimilik gstergeleridir. znel ve nesnel deerler bu kavramlarda kesiir ve top
lumsal dokunun salamlnn bir gstergesi olur.
Deneyimli kiilerin yaam ykleri, itenlikli ve drst yazldklar lde toplumsal
bellein olumasna katkda bulunur. Bu trn en sekin rneklerinden biri, Piraye Bigat
Cerraholunun yazd Dem okrat Parti Masal adl yapttr (Milliyet Yaynlar, 1996).
Yazar, demokrasinin yerletirilecei umuduyla, 1946da kurulan Demokrat Partiyi
tm gleriyle destekleyenlerin, sonralar, zellikle de siyasal nderlerin, dem okrat ve d
rst olmayan tutum lar yznden, adm adm nasl dlandn, giderek ezildiini ve si
yasal olarak yok edildiini, bunlardan biri olmann grg tankl gcyle sergiliyor. Bunu
yaparken nesnellikten uzaklamyor; bilim adam yanszlyla gsteriyor.

138

Ou

Iyu

i '.k o n o m

Is I

Komnizm tehlikesinin bir bask arac olarak nasl kullanld; irtican (gericiliin, yo
bazln) nasl beslendii; milletvekillerinin kredi olanaklar ya da haklarnda dosya tutm a
yntemeleriyle nasl satn alndklar tam bir aklkla anlatlyor. Tarikatlar aka destekle
yen siyasal nderleri; gerek olmayan ya da uydurm a istatistiklerle yrtlen ekonom i poli
tikalarn; m em ur maalarnn aylk 100 lira olduu bir ortamda, bir dinci gazete yayncs
na 150 bin lira verilerek hkmeti eletirenlere saldrtma yntemleri zenle kantlanyor.
Bigat, lke ve parti kar gerekesiyle, parti ii demokratik srelerin yok ediliindeki
acmaszl ya ndere kul olursun balyla ve yaplan insan kymlar rnekleriyle sergili
yor. Bunlar, yasa ve tzk tanmyan parti kongresi oyunlar rnekleri izliyor. Parti ii
hiziplemeler ve giderek toplum un vatan cephesinden olanlar-olmayanlar olarak bln
mesi, bu srecin som ut sonular oluyor. Tm bunlar, Meclisten baskc yasalarn ka
rlmasnda yaplanlarla tamamlanyor.
ok partili siyasal yaama geildii srada yaplan yanllar daha sonraki yllarda b
yyerek, arlaarak ve demokrasinin nn kesecek biimde sregeldi.

DAHA FAZLA BLG N


Ekonomik ve toplumsal deimenin hz kazand bu dneme zg saysal veriler ve aratrmakt
nceki dnemlere oranla daha fazladr. Dnem, nitelii gerei yabanc aratrmaclarn ve ulusla
raras kurulularn Trkiye ekonomisine ilgi duymalar ve lke iinde de zel kesimci-devleti sa
nayileme tartmalar ile ilgin bir nitelik kazanmaktadr.
Sava sonrasnn genel ekonomik durum u iin Tezel, Yahya S. Cum huriyet D nem inin Ikt
sadi T arihi (1923-1950), Ankara: Yurt Yaynlar 1982nin ilgili blmlerine baklmaldr. Bu ko
nuda ayrca, Aydemir evket, Sreyya. kinci Adam (nn), c. II; stanbul: Remzi Kitabevi,
1967, ss. 395-418 ve Sava Sonras O rtam nda 1947 Trkiye ktisadi Kalknma Plannda bilgi
bulunabilir. (Tekeli, lhan ve lkin, Selim. Trkiye Belgesel ktisat Tarihi I) Ankara: ODT,
1974. Dnem ekonomisinin yabanc gzyle ilgin bir deerlendirmesi ve gelime nerileri iin,
International Bank for Reconstruction and Development (Dnya Bankas). The Economy ol
Turkey an Analysis and Recommendations for a Development Program. W ashington, D. (),
1951 ve Thornburg, M. W., Spry, G., Soule, G., Turkey, An Economic Appraisal, New York: The
Twentieth Century Fund, 1949a baklabilir.
Dnem sresince ekonominin geliimi ayrca Devlet Planlama Tekilat (DPT) tarafndan
hazrlanan Birinci Be Yllk Kalknma Plannda zetlenmitir, Ankara: 1963.
Devletilik konusundaki tartmalarda tek ynl ilgin bir deerlendirme iin bkz. Ete,
Muhlis, State Exploitation in Turkey Ankara, General Directorate o f Press-Broadcasting and T o
urism 1951. Kewin Robert W. Etatism in Turkey The State and Economic Growth, Aitken,
Hugh G. J. (ed.) New York: Social Science Research Council, 1959 iinde ss. 237-254.
H km etin ve kamu kurulularnn mali durum u ile ilgili saysal veriler iin Devlet istatistik
Enstitsnn u yaynna baklabilir.
Land, James W. (Director o f Projetc and Author). Economic Accounts o f G overnm ent i
Turkey 1938, 1948, 1950, 1953, 1963 - Economic Accounts of Nonfinancial Public E n terp rise
in Turkey 1939-1963 ve Economic Accounts o f Public Enteprises in Turkey 1939-1963. Ankara:
Devlet istatistik Enstits, 1968-1969.
Maliye Bakanl Hazine Genel M drl ve MT Genel Sekreterliinin yaymlad Kamu
ktisadi Teebbsleri ve itirakleri Yll, 1977 ve 1978de kamu-zel ortaklklar ile ilgili ayrnt
h bilgi bulunabilir. Bu konuda ayrca Babakanlk Yksek Denetleme Kurulunun KT Raporlar
na baklabilir.
zel sanayi kredisi alanndaki gelime iin bkz:
Industrial Development Bank of Turkey. Industrial Development Bank o f Turkey, 19501959. Istanbul Doan Karde Yaynlar A. . Basmevi 1960: Ayrca Ticaret (Malar, Sanayi Oda

TOIM.UMSAI

IINM HIZ KAZANIYOR

139

lr ve Ticaret Borsalar Birliinin ('I'C)B) yllk ktisadi Raporlarnda saysal veriler ve deerlen
dirmeler yer almaktadr.
Yabanc Sermaye konusunda nemli aratrmalar yaplmtr: Bulutoglu, Kenan 100 Soruda
Trkiyede Yabanc Sermaye, stanbul: Gerek Yaynevi, 1970: Tuncer, Baran, Trkiyede Ya
banc Sermaye Sorunu, Ankara: SBF 1968; Selik, M ehmet, Trkiyede Yabanc zel Sermaye
(1913 -1960), Ankara: SBF, Trk ktisadi Gelimesi Aratrma Projesi No: 5, 1961. Versan, Va
kur, vd. Joint International Business Ventures in Turkey Joint International Business V entu
res, Friedmann, Wolfgang, G. and Kalmonoff, George (editors) iinde Country Studies, No: 8
(July 1959). United States Agency for International Development, Turkish Mission in Ankara,
liconomic and Social Indicators Turkeyin eitli saylarnda zellikle d yardm ve krediler ko
nusunda saysal veriler bulunm aktadr. Ayn durum , OECDnin Trkiye ile ilgili yllk yaynlar
iin de gecrlidir.
Tarm alanndaki gelimeler iin bkz:
Aktan, Reat. Analysis Assessment o f the Economic Effects Public Law 480 Title I Program,
Turkey, Ankara: 1965.
Hirsch, Eva. Poverty and Plenty on the Turkish Farm: A Study o f Incom e D istribution in
Turkish Agriculture. New York: The Middlie East Institute o f Columbia and Columbia Univer
sity Press, 1970. SBF. Economic and Social Aspects o f Farm Mechanisation in Turkey. Ankara:
1954. Aktan, Reat M echanization of Agricultire in Turkey Land Economics No: 33 (1957) ss.
273-285. Problems o f Land Reform in Turkey The Middle East Journal, No: 20, (1966), ss.
>17-334. Zirai stihsalde Makine Kullanlmas, SBFD, (1954), ss. 11-44.
Sanayiin dnem sresince geliimi iin bkz:
The Governm ent o f Turkey, the European Productivity Agency o f the OF.EC and Internati
onal Cooperation Administration o f the U. S. Individual Reports o f State Economic Enterprises
In Turkey, 3 cilt, Ankara: Yeni Desen Matbaas, 1961, A Study on the O peration o f the State
Economic Enterprises in Turkey. Ankara: Gzel Istanbul Matbaas, 1961, Yldrm, Nuri, Neoklasik ktisadn Teknolojik Gelime Yaklam, Ankara, SBF, 1973.
zel Sanayiin evrimi ve nitelikleri iin ilgin bir okuma, Ko, Vehbi, H ayat Hikyem, stan
bul: Apa Ofset Basmevi, 1973 olabilir. Toplu saysal veriler iin bkz. DE, Trkiyede Toplum sal
ve Ekonomik Gelimenin 50 Yl, Ankara: 1973.
gcnn saysal geliimi ve rgtlenmesi ile ilgili olarak bkz. Ko, Yldrm (1998) 100 So
ruda Trkiye i Snf ve Sendikaclk Hareketi stanbul: Gerek yaynevi ve yine Kou n daha
ayrntl ve rnek olaylara yer veren bir almas iin bkz. Trkiye i Snf ve Sendikaclk T ari
hi Olaylar-deerlendirmeler, Ankara. T. Yol-t Sendikas, 1996. Ikl, Alpaslan. Sendikaclk ve
Siyaset (3. basm) stanbul: Birikim Yaynlar, 1979 ve Slker, Kemal, 100 Soruda Trkiyede i
I lareketlerine (stanbul: Gerek, 3. Bask, 1976) bavurulabilir. Bunlardan birincisinde dnya
aedikaclnn geliimi zerine iyi bir zet yer almaktadr. Sosyal Sigortalar K urum u (SSK)nun
1950den bu yana yaymlanan statistik Yllklarndan sigortal ii saysnda ve cretlerdeki geli
meler sektrel dzeyde izlenebilir. ve i Bulma kurum u (tBK) da igc piyasasna ilikin
ayrntl saysal verileri yaymlyor, igc verilerinin daha sonraki denmleri de ieren bir deer
lendirmesi iin bkz. Kepenek, Yakup (1996) Kullanc Gzyle Trkiyenin gc piyasas Ve
rileri ODT Gelime Dergisi v.23, (1), ss. 35-57. Kentleme konusunda Kele, Ruen, 100 Soru
du Trkiyede ehirleme K onut ve Gecekondu, stanbul: Gerek (2. bask) 1978e bavurulabi
lir. Ayrca bkz. m ar ve iskn Bakanl Mesken Genel Mdrl Aratrma Dairesi: 13 Byk
ehirde Gecekondu. Ankara 1965. Tmertekin, Erol, Urbanization and U rban Functions in T u r
key, stanbul: stanbul niversitesi, 1973. Yavuz, Fehmi, ehirlerimizin Bymesi ve Blge
llncl kinci skn ve ehircilik Haftas Konferanslar, Ankara: SBF. 1958. Ayrca bkz. Karpit, Kemal. The Gecekondu: Rual Migration and Urbanisation, London: Cambridge University
Press, 1976. Kentleme konusunda uygulamal ve zgn bir alma iin bkz. Kartal, S. Kemal,
Ekonomik ve Sosyal Ynleriyle Trkiyede Kentlileme, Ankara: Yurt Yaynlar, 1983.

140

Ou

Iyi'

ik o n o m

IsI

lgili dnem de ulusal gelirin geliimi verileri daha sonra yeniden dll/rlcilir. Hu nedenle
DE, Trkiye Milli Geliri Kaynak ve Yntemler, Ankara: 1973e bavurulmaldr.
Dnem sresindeki politik gelimeler iin bkz. Erogul, Cem, Demokrat larti Tarihi, deolo
jisi, Ankara: SBF, 1970, Karpat, Kemal Ti., Trk Demokrasi Tarihi, stanbul: stanbul Matbaas,
1967 ve Turkeys Politics The Transition to a M ulti-Party System. Princeton, N.
Princeton
University Press, 1959. Ayrca bkz. Aydemir, evket Sreyya, M enderesin Dram, stanbul: Rem
zi 1976. Agaoglu, Samet, Demokrat Partinin Dou ve Ykseli Sebepleri Bir Soru, stanbul: Ba
ha Matbaas, 1972; - Arkadam Menderes, stanbul: Baha Matbaas, 1967. Weiker, Walter, P.,
The Turkish Revolution 1960-1961, (Aspects of Military Politics) W ashington D. C. The Broo
kings Institution, 1963. Bayar, Celal, Bavekilim Menderes (Derleyen: smet Bozdag) stanbul:
Baha Matbaas, (tarihsiz). Tunaya, Tark Zafer. Trkiyede Siyasi Partiler: stanbul Doan Kar
de, 1952, - Trkiyenin Siyasi Gelimeleri, stanbul: Baha Matbaas 1970. 1961 Anayasas iin
bkz: Aybay, Rona, Karlatrmal 1961 Anayasas, 1963 ve Soysal, Mmtaz, 100 Soruda Anaya
sann Anlam, stanbul: Gerek Yaynevi, 1974.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Ekonomik, toplumsal ve siyasal dnmn bahca d ve yerli
etkenleri
Marshall Plan
Yeni devletilik
Sermayenin i ve d kaynaklan, bunlarn saysal ve niteliksel
gelimeleri
Tarm kesiminin zl ve kentleme srerinin hz kazanmas,
bunun ana nedenleri
Ekonominin i ve d dengesizlikleri ve bunlarn sonulan
Yasal ve kurumsal dzenlemelerin tutucu nitelii
Ekonomik gelime-demokratikleme ikilemi ve yaratt sonular

VI.

Planl Gelimenin Dayanaklar


Gle gu ettiremez yok yere blbl inler,
Varak- mihr- vefay, kim okur, kim dinler?

Mehmet KMI

A. GRl
Ekonominin 1960 sonrasnda, 1980in bana dek geliimi, kalknma planlar ere
vesinde incelenebilir. Yaklak yirmi yln genel ekonomi politikalar ve uygulama
programlar kendine zg bir zellik tayor. Bu zellik, dnemin dalm yerine
yerli retim (ithal ikamesi) yntemiyle sanayilemenin bilinli bir uygulamasna ta
nklk etmesinden kaynaklanyor. stelik, 1950li yllarn sonunda yaanan ekono
mik ve siyasal bunalmn sonrasnda uygulamaya konulan planl kalknma yakla
m, 1970li yllarn sonunda daha ar bir ekonomik ve siyasal bunalmla sona eri
yor. Mantksal olarak bunalm planlanamayacagna gre (bunun tersi belki intihar
rdecekler iin dnlebilir), bu yirmi yln gelimelerinin ok daha ayrntl bir bi
imde irdelenmesi gerekiyor. Bu blmde nce ekonomik kalknma planlarnn ge
liri erevesi, daha dorusu ekonomi politikalar ele alnacak, sonra da sermayenin
ve d kaynaklan ve kullanmlar irdelenecektir.
I

t, NEDENLER VE NTELKLERYLE KALKINMA PLANLARI


I. Neden Planlama?
n teki blmde incelendii gibi, 1950li yllarn sonunda ekonomi, d deme
gl ve enflasyon biiminde grlen bir bunalma srklenmiti. Bir ynden
llclim iin gerekli dalm girdileri salanamyor, br ynden de yllk yzde 25
dolaynda enflasyon sermaye kaynaklarnn kullanmnda yeni dzenlemeleri gereklriyordu. Daha dorusu ekonominin kararl (istikrarl) bir izgiye oturtulmas gerkiyordu.
Ekonominin kararl bir durum a getirilmesi ya da bunalmdan klmasnn ba
la , iki yolu olabilirdi. Bunlardan biri sermaye kullanmm fiyat gstergelerine, ser
best piyasa koullanna brakmak; kincisi de planl ve programl sermaye kullan
mna ynelmek. ve d koullar, etkenler ve gelimeler, ikinci yntemin seilme
line neden oldu.
Sermaye kullanmnn bir plana balanmas, o gnlerde sivil-asker brokrasi-

142

i u n m n

iM u m u m u

nin zlemlerine uygun dyordu. Ekonomik bunalm nedeniyle, brokrasi gre


celi olarak gelir kaybna uram, maa ve cretlerin alm gc azalmt. Ek ola
rak, 1950li yllarda glenen sermaye kesimlerinin, zellikle de byk toprak sa.
hiplerinin ve ticaret sermayesinin, siyasal ynetimdeki etkinliklerinin artm olm a
s, geleneksel brokrasiyi tedirgin etmekteydi. Ekonominin planlanmasyla, brok*
rasinin hem ekonomik hem de siyasal konum u glenecek, etkinlii artacakt. ()
yllarda ok daha trde olan ve 27 Mays 1960ta DP hkmetinin drlme
sinde etkili olan brokrasinin zlemleri, ekonominin planlanmasn gerektiriyordu.(1)
G erekte, planlama daha genel bir egemen grn bir alt esiydi. O yllarda
ekonomik ve toplumsal yapnn yeni yasal dzenlemelerle daha ileri bir aamay.
gelecei, sorunlara zm bulunaca kans yaygndr. Ekonomik bunalm yllarn;
da younlaan siyasal baskdan kurtulmann, hak ve zgrlkleri geniletmenin yo j
lu demokratik bir Anayasa ve yasal dzenlemelerden geiyordu. Ayn sre, ekono j
mide planmay gndeme getiriyordu.
Ek olarak, sermaye kaynaklarnn kullanmndaki belirsizlik, deiik sermay<|
kesimlerini farkl biimde etkiliyor ve bu konuya aklk getirilmesi istemlerini g |
lendiriyordu. nceki dnemde tarma ncelik verilmi, ticaret kesimi de hzla g c |
nilemiti. Enflasyon ticari kazanlar artrm, sermayenin sanayi yatrmlarna y i
nelmesini engellemiti. Sermayenin en rgtl ve etkili, ancak zellikle o yllarda
en az gelimi kesimi olan sanayi sermayesi, daha ok sermaye kayna istiyord|
Yerli sanayi sermayesinin daha olT kaynak istemesi, dalm glkleri nedeniyl^
yeterli biimde karlanamayan tketici taleplerine de uygun dmekteydi.

Genilemi ve d rekabete kar korunm u bir i pazar, kararl bir ortamda^


krl snai retime olanak salayabilirdi. Kald ki sanayiin bymesi, dalm yeri i
ne yerli retim politikasyla yrtlrse, yerli retim artrlarak d deme glkf
leri de giderilebilecekti. Bu noktada brokrasinin zlemleriyle yeni gelien sanayi |
in zlemleri akyordu. Bu etken, planlamay gndeme getiren ikinci nemli
noktayd.
Planlama srecine geii, ilgintir, Trkiyeye d bor salayan evreler de is >
tiyordu. D evreler, zellikle kam u harcamalarnn, bata yatrmlarnn, belirli
bir kalknma programna balanmasn nermilerdi. Ekonominin belirli prog
ramlara gre dzenlenmesi gerek d borlanma, gerekse yabanc sermaye asn i
dan daha gvenilir ve ak bir ortam oluturacakt. Her bor veren gibi, d bor
veren evreler de verdiklerini fazlasyla geri alma gvencesini dnm ek zorunday
d .^
j
Tm bu som ut olgulara, nedenlere karn, planlama konusunda gerek brok v
rasinin, gerekse sanayi kesiminin, hazrlkl olduu sylenemez. Planlama, bir bak >
m a tm ekonomik ve toplumsal bozukluklar dzeltecek bir sihirli denek bii i
ininde alglanyor, nitelii ve boyutlar ayrntl almalara konu olmuyordu, zel <
likle brokrasi ve sanayicilerin bir blm planlama istiyor ve bununla kendi z
lemlerinin gerekleeceini umuyordu. Plan uygulamasna, 27 Mays 1960 askeri
hareketinden sonra yaplan yasal ve Anayasal dzenlemelerle geildi.

M. AN I .I (IIM MI ' . N N I 1 A Y A N A K I . A R I

143

2. Kalknma Planlarnn Nitelikleri ve Amalar


. G e n e l O l a r a k
Planlarn nitelikleri ve amalan iki dzeyde zmlenebilir. Birincisi, planlar, dier
lkelerin planlarna ya da nceden saptanan bir ltler dizisine gre deerlendir
mek olabilir. kincisi de planlann salt kendi iinde incelenmesi, ilevsel ynlerinin
vc ama deikenlerinin belirlenmesine dayanabilir. Burada ikinci yol izlenmekte
dir. Bunun ana nedeni planlama olgusunun belli ekonomik ve toplumsal koulla
rn rn olmas ve bu koullan veri almak durum unda bulunmasdr. Ksaca z
gl niteliidir.
Daha nceki deneyimlerden (Devletilik uygulamasnn sanayi planlar ve l
doan 1947 ktisadi Kalknma Planndan) farkl olarak *1963 sonrasnda hazrlanan
kalknma planlar ekonomik ve toplumsal gelimenin tm ynlerini ierir, daha b
tncl niteliktedir. Ek olarak, 1980e dek yaplan drt kalknma plan, ekonomik ve
toplumsal gelimenin uzun dnemde alaca biime ynelik nermelere yer verirler?
Planlarn, ekonomik ve toplumsal gelimenin tm ynlerini ierdii gr ge
nel dzeyde ya da makro zmlemeleriyle ilgilidir. Bir baka deyile bu zellik
rkonominin makro byklkleri arasndaki ilikilerin belirlenmesine dayanmakta
dr. Ulusal gelir, toplam sermaye kaynaklan ve bunlarn kullanmnn, retim, i
bulma ve d ekonomik ilikilerle btnlk iinde ele alnmas anlatlmak isten
mektedir?3' Bu dorudan ekonomik deikenlere, eitim, salk, bilim, sanat kl
tr gibi toplumsal ve ulam gibi altyap ve benzeri alanlardaki dzenlemeler de ek
lenebilir.
Sz edilen kapsayc nitelik byk lde saysal veriler ve deikenler arasn
daki ilikilerin saptanmasyla ilgilidir. Kalknma planlar, kamu kesimi iin em re
dici, zel kesim iin de yol gsterici nitelikte olduklarndan, ekonomik gelime
yi etkilemeleri de bu erevede snrl kalmak durum undadr. Kamu mliyesi ve ka
muya ait ekonomik kurulularla plan uygulamas arasnda, yasalarca da ngrlen
dorudan bir bamllk ilikisi vardr, zel kesim ise, zendirme nlemleri, destek
leme fiyat uygulamas, semeli kredi salanmas gibi yollarla ynlendirilebilir. K
lca, planlama asndan, zel kesimi bir dolayh etkileme geerlidir. Ancak kamu
1harcamalarnn dzeyi ve yapld sektrler, zel kesim yatrmlarn etkiler ve uyatr; kamu kesimi ekonomik gelimede bu nedenle saysal byklnn zerinde
belirleyici rol oynar.
Ancak bu sonu, kamu harcamalarnn (ve gelirlerinin) tmyle bamsz sap
land anlamna gelmez. ou kez gncel siyasal istem ve basklar kamu yatrmla n nceliini saptamada etkili olur. Bu nedenle kamu kesiminde de plan amalayla bunlarn gereklemeleri arasmda byk farkllklar doar. Ksaca, kam u kesi
mi de baml deikendir.
Buna karn, uygulamaya konulan planlarn, belli zlemleri yansttklar syle
nebilir. Genelikle ekonomik ve toplumsal yapnn belli bir srede almas istenen
yeni dzey bu zlemlerle belirlenir. Plan amalar, bunlarn bir gstergesi saylrsa,
uma-gerekleme farklar da bu adan anlam kazanmaktadr.

144

T H K Y I l'K O N O M S

Kalknma planlarn ayr ayr incelemeden nce bunlarn orlak zelliklerine k


saca deinilmelidir. lk drt plann ortak zellikleri, (a) tm yeniden dzenleme (re
form) szlerine karn retim yapsn veri almalar, (b) ekonominin her yl belli
bir hzla bymesini temel ama edinmeleri, (c) sanayilemeye ncelik vermeleri
ve (d) belli bir uzun dnem stratejisinin bir paras olmalardr.1'
Kalknma planlarnn ortak zelliklerinden birincisi, ekonomik ve toplumsal
yapy veri almalardr. Bu yarg, IKP (I. Kalknma Plan) ve IIIKP gibi, bir ksm
reform nermeleriyle hazrlanan planlar iin de geerlidir. IKPnn toprak ve ver
gi reformlar tartmalar iinde doduu, ayn durum un IIIKPnda toprak ve ta
rm reformu iin geerli olduu belirtilmelidir. Ancak, bu neriler byk ltle
kt zerinde kalm, uygulanamamtr.
Planlarn ikinci ortak zellii, ekonomik bymeyi ve bunun yllk art oranm
temel belirleyici deiken almalardr. Bilindii gibi byme nicel (ya da saysal) bi
olgudur, buna kar gelime ya da kalknma ayn zamanda niteliksel deimeyi de
ierir. Bu nedenle ekonomi kuramnda, azgelimi/gelimekte olan lkelerin geli
meinden, gelimilerin dierlerinin de bymesinden sz edilir. Ekonominin by
me hzn temel belirleyici alan planlar, bu nedenle gelimeyi, yani niteliksel deii
mi, bymenin bir uzants, bir sonucu biiminde alglamaktadr, denebilir. Bu ara
da belirtilmelidir ki, 1990h yllarda, gelimi ekonomilerin de teknolojik gelime ba
lamnda gelimesinden sz edilmektedir; gelime azgelimilere zg deildir.
Kalknma planlarnn nc ortak zellii, sanayilemeye ncelik vermeleri
dir. Genellikle, ekonomik gelimeyle sanayilemenin zde tutulmasnda, eer sam
yileme kavramyla ileri teknoloji kullanm ve etkin retim anlalrsa, kuramsal
dzeyde bir yanllk yoktur. Tartlan, sanayilemenin nasl salanaca ve nitelii
gibi sorunlardr. IIKPndan balayarak, planlarda, sanayiin hangi sektrlerine nce
lik verilecei konusunda genel dzenlemelere gidildii grlmektedir. Ancak, sam
yilemede, lek ve teknoloji seimi sorunlarna planlarda belirli, ak bir yaklam
la yer verilmemektedir. Bu eksiklik daha sonra sanayi ile ilgili blmde ele alnac
gibi, zaman iinde ekonominin gelimesini olumsuz ynde etkileyen ya da snr
layan srelere yol amtr.
Plan uygulamasnn, drdnc ortak zellii, ilk yirmi ylda uzun dnemli
planlama gereksinimini karlamak, zere uzun sreli gelime stratejileri hazrlan
masdr. Bunlarla, uzun dnemli planlama gereksinimi karlanmak isteniyor. Be
yllk olarak hazrlanan kalknma planlarnn, ilk ikisi on be yllk birinci, dier iki
si de 22 yllk ikinci uzun dnemli strateji kapsamna girmektedir. Genellikle bizde
plan deyimi, orta dnemi kapsayan bu be yllk planlar iin kullanlmaktadr. Ay
rica her yl, plan uygulamasyla ilgili yllk programlar dzenlenm ektedir/3* Plan
dzeni giderek bozuldu, rnein 1978de balatlmas gereken IVKP ekonomik bu
nalm ve siyasal belirsizlik nedeniyle bir yl gecikmeli olarak uygulamaya konulabil
di. ki yl sonra gelen ^4 Ocak 1980 "kararllk nlemlerinin ncelik kazanmasyla,
plan uygulamas var oln etkinliini de iyice yitirdi. Yirmi yl nce tek zm yo
lu olarak alglanan planlamann yerini, um ut konum una getirilen kararllk n
lemleri ya da yeni bir tek zm yolu ald.

M A N I I l l ' l M I ' N N D A Y A N A K L A R I

145

b . O n B e Y l l k B a k Afisi ve B i r i n c i B e Y l l k
K a lk n m a P la n 1 9 6 3 -1 9 6 7 (IK P )
Birinci Be Yllk Kalknma Plan 1963-1967 (IKP) daha nce de deinildii gibi bir
ekonomik ve siyasal bunalm sonrasnda hazrlanmtr. Bu nedenle, IKP, temelde
kararl ve dengeli bir gelime yaklamn benimsemitir. IKP, ek olarak toplumsal
ve ekonomik gelimeyi on be yllk bir erevede dzenlemeyi amalamtr. lk
plan bu zelliiyle ksa ve orta dnemli gelimeyle uzun dnemli gelimeyi birlikte
dzenlem ektedir, denilebilir.
Uzun dnemli planlamann ekonomik ve toplumsal yapnn gelime ynleri
ni belirleyecei, dnem planlan arasnda sreklilii ve btnl salayaca, yan
l karar alnmasn nleyecei ve gelimenin amalaryla kaynaklar arasnda ba
lant salayaca ngrlmektedir.
Uzun dnemde ulalmas istenen amalar konusundafK Pde On be ylda
ulalacak hedefler Trkiyenin kalknmas iin gerekli olan her sahada yeter sayda
ve stn nitelikte ilim adam ve teknik mtehasssn yetitirilmi olmas, yzde 7lik
bir gelime hznn salanmas, istihdam meselesinin zlmesi, d deme dengesi
ne ulalmas ve bu hedeflerin sosyal adalet ilkelerine uygun olarak gerekletirilme
si eklinde zetlenebilir denilmektedir (s. 33; vurgulamalar benimdir. Y.K.).
IKPnda uzun dnemde gelime amalarnn banda nitelikli igc sorununa
deinilmesi ilgintir. Yaklam bir ynyle geleneksel brokrasinin genileme ei
limlerine balanabilir. Cumhuriyetin adalama ve yenileme dnem inin temel
gr olan toplumsal ve ekonomik gelimenin ilk koulunun ada eitim ve
retim olduu biimindeki egemen gr burada uzun dnemli ama olarak plan
lanmaktadr. Bu konuda dier bir nemli etmen de o yllarda ekonomik gelime
kuramnda nitelikli igc gereinin nemle vurgulanmasdr. IKP bu genel yakla
ma uygun bir dzenleme getirmektedir.(4)
Uzun dnemli amalarn kincisi ekonominin yllk yzde 7 byme hzna
ulamasdr. Byme hz yalnz uzun dnem dzenlemesinin deil, be yllk plan
larn da, saysal verilerle zm arad temel saysal amatr. Be yllk planlarn
amalar ve teknik zmleri incelendiinde grlecei gibi yllk byme hz,
planlarn dier amalarnn baml olduu ana deikendir; amalarn belirleyicisi
olarak alnmaktadr. Bu olguya dayanlarak, plann tek amal olduu ne srlebi
lir.
Uzun dnem in amalarndan biri de ibulma (istihdam) sorununun zme
kavuturulmasdr. Ancak ibulma sorununun nasl zme kavuturulaca konu
sunda gelitirilen neri ilgintir:
... bu dnem iinde istihdam meselesini zmeyi hedef tutan planmzda bu
konuyla ilgili zel tedbirler yer almaktadr... tedbirlerin ana ilkesi, ekonomik ve
sosyal maliyeti ok yksek olan ak isizliin nlenmesi iin ehirlere akmn yara
tlacak yeni i alanlaryla dengeli olmasn salamak ve tarm blgesinde tarm d
laaliyet imknlarn artracak programlar hazrlamaktr (s. 36).
Hzl kentleme srecinin ters dndrlmesini amalayan bu dzenlemenin
gerekletirilmesi iin ne tr zel nlemler alnaca belirsizdir.
II II)

146

TOHKVI' I

Krsal kesimde tarm d i olanaklar yaratlarak kentlemenin (ve k isizli


in) nlenmesi, IKPnda ngrlenlerin tesinde ok kkl nlemlerle desteklen
medike uygulama olana olmayan soyut bir neri niteliindeydi. Planda ayrca
bulm a sorununun zm iin somut neriler getirilmemi, rnein yatrm ll
leri ve yatrmlarn zendirilmesinde ibulmaya ilikin noktalara yer verilmemiti
Denebilir ki, bu neri bir tarafa, dier amalar gibi ibulma da, byme hznn bir
sonucu ya da baml deikeni olarak alnmtr.
IKPnda, ibulma politikasnn bir uzants olarak nfus art sorununa ve bt
nunla ilgili aile planlamasna geni yer verilmitir (s. 67 vd.). Plan nfus konusunu
salt uzun dnemde ibulma asndan deil, kii bana gelir, eitim, salk, vb. top
lumsal gelime elerinin bir paras olarak da ele almaktadr. O yllarda, kuramsal
dzeyde, kalknmann en nemli sorunlarndan biri saylan nfus sorununa
Planda geni yer verilmesi doald.
Uzun dnem de ulalmas istenen amalardan biri de d demelerde dengeye
ulalmasdr. Bunun sonucu olarak lkenin kendi olanaklaryla gelimesi salanm
olacakt (s. 41). D demelerde dengeye ulalmasnn temel arac, hzla, dalm
konusu olan mallarn yerli retiminin (ithal ikamesinin) gerekletirilmesidir. Da
hm yerine yerli retim, plan ncesi dnemlerin, zellikle 1930larn temel ekonomi
politikasyd. Planl dnemde, dnemin zgl gereksinmelerine uygun bir biimde
dalmla salanan mallarn yerli retimi gerekletirilecek ve bunun sonucu olarak
d ticaret a kapatlacak, ekonominin dalma bamll azaltlacakt. Yakla
m, daha sonra deinilecei gibi, ekonominin da bamll konusunda amala
nann tersi sonular vermekle birlikte yerli retimin artrlmas, dnem in ekonu
mik politikasnn ana eksenini oluturur.
IKPnda, sralanan bu amalarn sosyal adalet ilkelerine uygun bir biimde
gerekletirilmesi istenmektedir. Bu balamda, gelir dalmndaki eitsizliklerin
azaltlmas, sosyal gvenliin ve frsat eitliinin yaygnlatrlmas ve blgeleraras
ekonomik ve toplumsal gelime dengesizliklerinin giderilmesi gibi nerilere yer ve
rilmektedir (s. 47-54). Kukusuz sosyal adaleti nerilere yer verilmesi bunlarn uy
gulanaca anlamna gelmiyor. Bu nerilerin altyapstnt oluturacak kimi reform
nerilerinin daha iin en banda nasl gndemden karld bilinmektedir.
Sektrel gelime konusunda ise uzun dnemli bak as: O n be yllk hedef
lerimiz tarm ve sanayi arasnda dengeli bir gelime esasna dayanmaktadr de
mektedir (s. 39). Bunu hemen izleyen tmcede Trkiyenin uzun sreli gelimesi
daha ok sanayileme ynnde olacaktr denilmekteyse de sanayiin gelimesinin
tanm da belirli ve ileri gelimeye bal olduu vurgulanarak dengeli bir sektrel
gelime politikas benimsenmektedir. Bununla birlikte be yllk planlarda sektrel
byme hz amalarnn aka sanayie ncelik veren bir anlay yanstt grl
mektedir.
Sektrel gelimenin dengeli olmas nerisi bir ksm nedenlere balanabil
Planl dnemin balarfnda, denilebilir ki, daha nceki dnem in tarm a ncelik vc
ren ekonomi politikasndan kesin bir dn yelenmemitir. Nfusun o yllarda
yzde 77 gibi bir blmnn dorudan geim kayna olan tarm ikincil dzeyi

M. ANI . I (.11 M I ' N N H A Y A N A K I . A 111

147

lilemezdi. Kald ki, toplumun beslenme gereksinmelerinin karlanmas; tarm dan


sanayie kaynak aktarlmas zorunluluu; dsatmn byk lde tanmsal retime
dayal olmas ve zellikle i pazarn bytlmesi gerei gibi etmenler de, tarmsanayi balamnda dengeli byme yaklamnn benimsenmesini gerektiriyordu.
Plan, ksa dnem uygulamalar srasnda (be yllk planlar ve ylk programlar
da) bu amalarla elien durum lann ortaya kabileceini batan kabul etmekte,
yukarda sralanan amalarn on be yl sonunda gerekletirileceini zellikle vur
gulamaktadr. Dolaysyla ksa dnemde bir ksm fedakrlklar yaplmas, abala
rn uzun dnemde bu amalarn gerekletirilmesine ynlendirilmesi istenmekte
dir.
Uzun dnem zmlemesi bundan sonra yukarda sralanan amalara nasl
ulalaca; on be yl sonunda ulusal gelir, kii bana gelir, nitelikli igc, igc
nn sektrel dalm ve bir ksm mal ve hizmetlerde retim dzeyleri ile ilgili sa
ysal verilere yer vermektedir.
Birinci Be Yllk Kalknma Plan 1963-1967 (IKP), ilk uzun dnemli gelime
yaklamnn birinci basamadr. IKPnn birincil amac, ekonominin ylda yzde 7
bymesini salamaktr.
Byme hznn yzde 7 olabilmesi iin, IKP iin kullanlan Harrod-D om ar
byme modelinin iki deikeni nem tar; bunlar marjinal sermaye-getiri katsa
ys ve toplam tasarruf-yatrm orandr. Teknolojik durum a ya da retim teknolo
jisine gre belirlenen sermaye-getiri katsays 2,6 alndna gre, ama alnan b
yme hznn elde edilebilmesi iin toplam-ulusal gelirin yzde 18,4nn yatrm
lara ayrlmas gerekir. IKPnn tm ekonomiyi ilgilendiren br deikenleri bu te
mele oturtulmaktadr. Ekonominin btnyle yzde 7 orannda yllk byme h
zna ulamas iin, tarm sektrnn ylda ortalama yzde 4,2; madenciliin yz
de 9,3, imalat sanayiinin yzde 12,9, enerjinin yzde 13,0 ve ulatrmann yz
d e 10,5 bymesi ngrlmektedir. Burada byme hz, sabit fiyatlarla, katma
dder art olarak tanmlanmaktadr. Bilindii gibi, katma deer art oran ya da
byme hz, her zaman retim deeri artna eit olmaz, aralarnda ara girdi kul
lanmndaki deimeden doan - az da olsa - bir farkllk olabilir. (IKP, s. 140141).
Planda ayrca uygulamaya ynelik, ou dilekler niteliinde, grler yer al
maktadr. rnein blge planlamas, vergi dzenlemeleri, fiyat politikas vb. alan
larda genel, yaptrm gc olmayan dzenlemelere gidilmitir. Bunun gibi, bir i
sizlik sigortasnn kurulmas ya da tarm iilerinin ve iftilerinin sosyal gvenlik
dzeni iine alnmas imknlar aratrlacaktr (ss. 111-112) gibi zlemlere yer ve1 ilmektedir.
Sektrel zmlerle ilgili olarak zerinde durulmas gerekli nemli nokta, say.al byklklere arlk verildii, buna karlk nitelik sorununun ok byk l
de bir tarafa braklddr. Bunun en ilgin rnei imalat sanayiidir. IKPna gre,
be ana sektr iinde en yksek byme hzlarndan birine ulalmas ngrlen
bu alt kesimin, retim teknolojisi, iletme lei ve rgtlenmesi gibi zellikleriyle
nasl geliecei belirsizdir. Plan, yerli sanayiin korunmas gerektiini zamanla d

148

T R K Y! I ' K O N O M I S I

pazarlarda rekabet edecek durum a geleceini ya da korunm ann snrl ve geici ol


mas gerektiini vurgulamakta, buna karlk sanayi teknolojisi, retim lei gl
uzun dnemli gelimeyi belirleyen konulara yer vermemektedir.(7)
c. k i n c i B e f Y t l l t k K a l k n m a P l a n 1 9 6 8 - 1 9 7 2 (I 1 K P )
Birincisinde olduu gibi IIKPnm temel ekonomik hedefi katkl ulusal gelinil
ylda ortalama yzde 7 bymesidir (s. 66 vd). IIKPnda ekonomik gelimenin t
dier eleri, rnein ibulma; tasarruflarn artrlmas; ekonominin da bamll
nn azaltlmas, vb. byme hzna baml olarak ele alnmaktadr. Denebilir d
I1KP, IKPndan daha ak, belki de ar saylabilecek bir biimde byme hzn te
mel belirleyici ama saymaktadr.
Bununla birlikte, IIKP, sz konusu amaca nasl ulalaca konusunda bir k
sim farkl yaklamlar iermektedir. Gelime sorununa bak as ynnden IIK*
birincisinden, zelikle iki noktada farkldr: Ekonomik bymede sektrlere verile
cek ncelik ve kentleme sorununa yaklam. Bunlara srasyla ksaca deinelim.
IIKPnda tanm ve sanayi sektrlerinin dengeli bymesi ilkesi terk edilmekle
ve sanayi sektrnn ekonominin srkleyici sektr olmas ngrlmektedir
(s. 3 ve 67). Bununla birlikte her iki planda, amalanan sanayi sektrnn byme
hzlar karlatrldnda aralarnda nemli bir fark olmad grlr. stelik,
IKPnda sanayi kesiminin yllk byme hz yzde 12,9 olarak planlanm
IIKPnda ise bu oran 11,1 olarak saptanmtr (srasyla s. 205 ve 294). Ancak
IIKPnn ilke olarak sanayilemeyi ekonomik gelime ile zde tutan somut yakla
m, sanayi sektrnn saysal bymesinin tesinde niteliksel eleri de iermekle
dir. IIKP, zellikle kamu kesiminin ara ve yatrm mallar retimine ynelmesini,
kaynak kullanmnda sanayi kesimine ncelik verilmesini, ekonominin ve giderek
toplumsal gelimenin sanayilemeye dayandrlmasn ngrmektedir. Ek olarak,
sanayileme iin zendirme nlemleri gelitirilmesi ve zel kesime ncelik veri me m
nemle vurgulanmaktadr.
IIKP dneminde bir yandan, dalm yerine yerli retim tr sanayilemenin
dayankl tketim mallan retimine ynelen ikinci aamas tamamlanmak istenmi,
dier yandan da ara mallar retimi nem kazanmtr. Dayankl tketim mallar
retimini zel yerli ve yabanc sermaye, ara ve yatrm mallan retimini de kann
kesimi stlenmitir.^Bu st kapal iblmnn nedenleri, zel sanayi sermayesi
nin olumasnda aranmaldr.
kinci plan sanayie ncelik vermekle birlikte, retim teknolojisi konusunda l>
rincisinden farkl deildir. Bir baka deyile herhangi bir sanayi malnn yerli rdi
mi nemlidir, bunun nitelii, maliyeti ve uzun dnemde gelimeye etkisinin /r
rinde durulmaya demez gibi bir anlay IIKPnda da egemendir. Ya da IIKP, IKP
gibi bu konularda herhangidir lt getirmemitir.
IIKPn birincisinden ayran ikinci nemli fark kentleme sorununa yaklam
dr. IIKPnda "ehirleme desteklenecek ve ehirlemeden ekonomiyi itici bir g
ve bir gelime arac olarak yararlanlacaktr, denilmektedir (s. 263). Bu nedelr,
ilk iki plann kentlemeye bak alar tam anlamyla birbirinin tersidir, denebilt

M. AN I . I il' .l M I ' . N N D A Y A N A K T A K

149

Ekonomi kuramnda ve politika nermeleri iinde aka savunulamayan bu yakla


m, lIKPmn kendi mant iinde tutarl ve cesur bir neridir. Hzl kendemenin
bir ynden kentlerde ucuz igc arz salayaca, dier ynden de geni kideleri
daha ileri bir dzeyde tketici olarak piyasa ekonomisine sokaca, i pazar geni
letecei dnlrse, yaklamn nedenleri aklk kazanr.
Bununla birlikte emein ucuza getirilmesinin de snrlar vardr; rnein, cret
en az geimlik dzeyin altnda olamaz. Ek olarak igcnn toplu i szlemesi ve
grev haklarna sahip olduu bir ortam da geerli cret dzeyini, yalnzca igc su
num ve istemi belirlemez; sendikalarn pazarlk gc, siyasal koullar ve iletmele
rin ekonomik olanaklar cret saptanmasnda etkilidir. Bunlarla birlikte igc faz
lasnn ya da yksek oranda isizliin, crederin genellikle dk tutulmasna yol
at bilinmektedir.
Kentlemeyle ilgili dier sorun, byk kenderde konut, ulam, salk, eitim
gibi temel hizmetlerin youn biimde salanmas zorunluluudur. Bu alanlarda
karlalan tkanklklar yalnz toplumsal ve siyasal sorunlar yaratmakla kalmaz. K
sa dnemli yksek kazan olanaklarn artrarak ya da rant yaratarak kaynaklarn
retken alanlara yatrlmasn engeller.
lIKPnda bu nemli noktalara ek olarak ekonomik gelimeyi snrlayan bir k
sm sorunlara deinilmekte, zellikle tasarruf, d deme gl ve bir ksm ku
rumsal glklere yer verilmektedir (ss. 40-42).
IIKPna gre, dk gelir dzeyi dk tasarruf ve yatrma, bu da sonuta ye
niden dk gelir dzeyine yol amaktadr. Ekonomik gelime kuramnda ok vur
gulanan bu ksrdng yaklamnn IIKPna yansmas ilgintir, j
Tasarruf azlnn nedenleri olarak ... tasarruf yaratc mteebbisler grubunun
henz yeterli g ve genilie ulamam ve tasarruflar krl olarak kullanma ala
nnn kstl olmas belirtilmektedir, znde her iki gr de geerli saylamaz.
"Mteebbislerin glenmi olmas sermaye birikiminin sonucu olabilir; eksiklii
nin nedeni deil. Daha nemlisi, krl yatrm alanlarnn yokluundan yaknlabilmesidir. Kr oranlan incelendiinde bu gzlemin hi de gerekleri yanstmad
kolayca anlalr. Sorun znde, gelirin tketilmeyen ksmnn kullanl biimiyle
ilgilidir. Ekonomide temel sorun birikim azl deil, bunun konut, arsa almsatm, ulam ve ticaret gibi retime oranla ksa dnemde daha ok kr salayan
Oretim-d alanlarda kullanlmasdr. IIKP, var olan ekonomik yapnn birikim
darboazn vurgularken anlalan retime ynelik yatrmlar anlatmak istemitir.
Trkiye ekonomisinin yapsal sorunu tasarruf azl deil, biriktirilen kaynaklarn
retim-d kullanlmasdr^
IIKPna gre, d ticaret a ksrdngnn ikinci halkasn oluturmaktadr:
I halm snrl olunca buna bal olan yerli retim de snrh kalmakta ve dsatm
.rtrlamamaktadr, sonu yeniden dalmn artrlamamasdr. Gerekte, yatrmlar
konusunda olduu gibi, burada da duraan bir betimleme yaplmaktadr.
IIKP, ksrdnglerden, zel giriimcilii zendirme yoluyla kurtulunabilecei
grndedir. Daha dorusu, IKP ile balatlan yatrmlarn ve dsatmn zendi
rilmesi politikas, IIKP ile ok daha da ileri dzeye gtrlmektedir. zendirme

150

Oh

k Iyu

I'.k

o n o m

Is I

nlemleriyle yatrmlarn greli krll yksek tutulacak ve bu durum yatrndan


uyaracaktr. Burada belirtilmesi gerekli nokta, zendirme nlemleri yaklamnn,
salt serbest piyasa koullaryla sanayilemenin gerekleemeyecei varsaymnn, s
t kapal bir biimde de olsa, benimsenmesi anlamna geldiidir.
zel giriimi zendirme politikas, yatrm iin gerekli dalmda vergilerin t
myle ya da bir blm nn balanmas, yatrm indirimi, dsatma prim veril
mesi ve hzlandrlm amortisman yntemlerinin uygulanmasn ierir. Yaplmak
istenen zel yatrmlar ve dsatm daha krl durum a getirmektir (s. 116). Yal
rm mallar ve hammaddelerinin her trl dalm vergisinden balanmas; yatr
ma gidecek kazanlarn, enok yzde 80 orannda, vergi-d tutulmas (yatrm in
dirimi); amortisman oranlarn artrarak giriimcilerin z kaynaklarnn geniletil
mesi, tevik uygulamasnn balca biimleridir. Ek olarak, yetki yasas ile genel vr
katma btelerden dn verme biiminde transferler yapmak amacyla fonla "
oluturulmas ngrlyordu.
Uygulamada zendirme nlemlerinin nasl bir gelime gsterdii ilgili sektrle
rin incelenmesinde ele alnacaktr. Burada belirtilmesi gereken, zendirme nlemle
rinin, toptanc niteliidir. Olumlu saylabilecek bir yaklamla, Yllk Prog
ram larda il ve ilelerin ekonopik ve toplumsal gelimilik dzeyine gre farkl te
vik oranlan ngrlyordu. Ancak, bunun dnda zendirme nlemleri, retim
teknolojisi, iletme bykl ya da retim lei ve yatrmn yarataca ibulma
olanaklan gibi konularda bir alt aynma dayanmyordu. Byle olunca da sanayiin
alt kesimleriyle ilgili ncelikler anlamn yitiriyordu.
d . n c B e Y tlltk K a lk n m a P la n 1 9 7 3 -1 9 7 7 (IIIK P ) v e
Y e n i B ir U z u n D n e m P la n la m a s
IIKPnn uygulanmas srasnda beliren toplumsal ve siyasal bunalm, 12 Mail
1971de yeni bir askeri harekete neden oldu. Bu ortam da hazrlanan IIIKP, birok
ynyle ilk iki plandan ayrlr.C9) nce, IIIKP ile birlikte yeni bir uzun dnemli gc
lime stratejisi saptanm; daha nce IKPnda ngrlen on be yllk gelime er
evesi, sresini henz doldurmadan bir tarafa braklmtr. Sonra IIIKPnda, bira/
sonra deinilecei gibi, genellikle ya da ilk iki plana gre, niteliksel bir gelime an
lay egemendir.
IIIKPnda yeni bir uzun dnem planlamas gerektiren nedenlerin banda eko
nom ik gelimeye yeni bir ivme kazandrma istei ve zellikle de AET (Avrupa Eko
nom ik Topluluu; 1990larn sonunda ye lke saysn artran ve ad Avrupa Birli
gine dnen oluum) ile ilikiler gelmektedir. AET iinde rekabete hazrlanma"
gereinin yatrmlarn byk lekli giriimlere yaplmasn zorunlu kld ve bu
nedenle yeni dzenlemeye gidildii Vurgulanmaktadr. Bir baka deyile gerek ne
den, yalnz ulusal gelirin bymesinin, Trkiyenin gelimi lkelerle arasndaki
ekonomik, sosyal ve kltrel gelimilik farklarn kapatmasna yeterli olmayaca"
grdr (s. 127).
IIIKPnda, AET ilikilerinden doacak sorunlarn, yeni bir uzun dnemli gcli;.
me stratejisiyle zm, belirli niteliksel amalara belli bir siir de ulalmasna

PI,A N I .I til l M'.N N D A Y A N A K L A R I

balanmaktadr. Burada sz konusu edilen belli bir sre AET ile 1970te imzalanan
Katma Protokola gre belirlenmitir. Protokol, Trkiyenin 1995e kadar AET ile
gmrk birlii gerekletirmesini ngrmektedir. IIIKPnda: Bu gelir dzeyine ve
ekonomik yapya 22 ylda erimek iin ekonominin tm nn ve ana sektrlerinin
hangi hzlarla byyebilecei deil ne hzla bymesinin gerektii tespit edilmi
tir... (s. 128). Bunun iin de Trkiyenin 1995te AET lkelerinden birinin o gn
k, yani 1970lerdeki gelir dzeyine ve ekonomik yapsna ulamas amalanmak
ladr.
Burada sz konusu olan AET yesi lke talyadr. IIIKPnda uzun dnem ge
lime stratejisinin zn bu benzetme zlemi oluturmaktadr. Soyut olarak ben
zeme zleminin yanl olduu sylenemez. Ancak toplumsal ve ekonomik gelime
yi belirleyen etmenler, ou kez bu zlemlerin bolukta kalmasna neden olmakta
dr. Bunun farknda olan IIIKPnn, AETye tam yelii salamaya ynelik bir
uzun dnem stratejisi gelitirirken, isel etmenleri ayn ama dorultusunda hare
kete geirmek zere bir ksm reform nerilerine ya da yeniden yaplanma anla
mnda kkl deiiklik istemlerine yer verdii grlmektedir.
Uzun dnem yaklam, Qinai retim yapsn deitirerek hzl bymenin sa
lanmasnda kamu kesiminin ncln vurgulamaktadr, zel kesim ise daha
ok zendirilecektir.^ Anlalan uzun dnemde gelimenin yrtc gc kamu
kesimi olacak, ancak bu, kesinlikle zel kesime kar bir nitelik tamayacaktr. Ek
olarak IIIKP amalarnn gerekletirilmesi iin ... ksa dnemde baz iktisadi ve
sosyal haklarda zne dokunulmakszn ciddi ve disiplinli fedakrlklarn benim
senmesini zorunlu grmektedir (s. 980). Bu zlemin planda AET ile ilikilerin ge
tirdii ykmllkler blmne sktrlmas ilgintir. IIIKP, Trkiyenin ekono
mik ynden gelimi Bat Avrupa kapitalizmi ile btnlemesini amalarken, eliik
bir tutumla ayn dzenin demokratik ve sosyal ynn, geici bir sre iin de olsa,
bir tarafa brakmakta, zgrlk ortamnn daha da snrlandrlmasn planlamak
tadr. Unutulmamas gereken, IIIKPnn 12 Mart 1971 askeri ynetimi tarafndan
hazrlatlm olduudur. Denebilir ki Planl dnemin banda ii kesiminin elde
ettii toplu i szlemesi ve grev haklarnn ve br ekonomik ve sosyal haklarn,
zel sermaye birikimini snrlandrd ynndeki ikyetler on yllk bir uygulama
dan sonra Plana yansmaktadr.
IIIKPnda ayrca bir ksm reform nerilerine yer verilmektedir. Bunlarn
iinde adalet, eitim ve kamu kesimi reformlar!, ekonomik gelimenin gereklerine
uygun bir etkinliin salanmasn amalamaktadr. Toprak ve tarm reformu ile
maden ve petrol reformlar, doal kaynaklarn ve tarm kesiminin ekonomik geli
me iin yeniden dzenlenmesine ynelikti, zel siyasal koullarda ortaya kan bu
yeniden dzenleme giriimleri daha nerildiinde uygulama ansndan yoksundu.
(ll) Ancak bu nokta, geleneksel brokrasinin bir yandan reform zlemlerinin sona
ermediini, dier taraftan da bu kez hak ve zgrlklerin snrlanmasyla denge
lenmek istendiini gstermesi asndan ilgintir. IIIKPnda, ekonomik gelimeyle
demokratiklemenin birliktelii ikilemi zmsz kalmakta; daha dorusu ikinci
linden vazgeilmesi ynnde bir adn atlmaktadr.

152

THKYI! KKONOMS

Genel yaklam belirten lIIKPnn uzun dnemli amalar iki ana grupta ele
alnabilir: (1) saysal; (2) niteliksel amalar.
Saysal amalarn banda katkl ulusal gelirin (KUG) bymesi gelmektedir,
ilk iki planda olduu gibi byme hz tutkusu IIIKPnda da varln srdrmek*
tedir. IIIKPnda KUGin ve sektrlerin byme hzlar nceki planlarda ngrle
nin ok stnde tutulmutur. Byme hznn nceki dneme oranla daha yksek
ngrlmesi dier genel deikenlerin de bu amaca uyumlu olarak dzenlenmesini
zorunlu klmaktadr. IIIKP zellikle i tasarruflarn artrlmasn ve marjinal tasar
ru f eiliminin yzde 38 olmasn ngrmektedir. Bunun sonucu olarak, 1972da
yzde 19,6 olan ortalama tasarruf oran 1977de yzde 25,4e ulaacaktr. Daha n
ce, IIKP ile ilgili olarak belirtildii gibi, tasarruflarn artrlmas zorunluluu, by
meyi temel belirleyici ama alan planlar iin, kanlmazd. Ancak, tasarruflarn na
sil artrlaca bolukta braklmaktadr.
IIIKPnin niteliksel amalarnn temeli snai retimde ara ve yatrm mallaj^
retimine ncelik vermesinden kaynaklanmaktadr. AETna tam yelik iin ng
rlen retim yaps ancak bu tr bir deiimle salanabilirdi. IIKPnda amalanan
sanayi kesiminin ekonominin srkleyici sektr olmas, IIIKPnda, nasl bir sana
yileme sorununa yant getirmeyi amalayan bir ereveye oturtuluyordu. IIIKP bu
zelliiyle IIKPn mantksal sonularna gtrmektedir.
e. D r d n c B e Y lltk K a lk n m a P la n 1 9 7 9 -1 9 8 3 (IV K P )
D rdnc Plan ar bir ekonomik ve siyasal bunalm dneminde ve bu nedenle ,
olacak bir yl gecikme ile, 1978 yerine I979da uygulamaya konuldu. Ekonomik
bunalm d deme gl ve enflasyon gibi geleneksel gstergeleriyle, fakat nce
ki bunalmlardan daha ar bir nitelik tayordu. Ham petrol fiyatlarnn 1974 ba
nda ve izleyen yllarda srekli olarak ykselmesi art Trkiyenin youn ekono
mik iliki iinde bulunduu lkelerde ekonomik durgunluk ve enflasyonun birlikte
grlmesi, kanlmaz olarak, lkenin d demeler durum unu sarst. Dalmn
demelerinin hzla artmasma karlk dsatm snrl kald. Buna yurtdna igc
gnderilmesinin hemen tmyle durmas da eklenirse ekonomik bunalm n d et
menleri aklk kazanr.
Bununla birlikte Trkiye ekonomisinin bunalma srklenmesinin ana neden
leri retimin yapsnda aranmaldr. On be yllk plan uygulamas sonunda, lke
ibulma bata olmak zere temel sorunlarn zme kavuturmak bir yana, bunla
rn giderek arlamasna tank oldu, imalat sanayiinin retim yaps, gerek nitelik
gerekse fiyat bakmndan bu rnlerim'dsatmn, daha dorusu rekabet olanakla
rn snrlamakta, buna karlk, sanayi retimi iin giderek artan oranda dalm
gerekmektedir. Dalm glkleri yerli sanayi retiminin azalmasna neden oldu;
buna enerji alannda grlen darboaz da eklenebilir. Bu durum fiyat art oran
nn ykselmesine ve IVKP'nn hazrland yl (1978 sonu), yllk yzde 52,5e ula
lmasna neden oldu.
Bu durum da IVKP, ekonominin bunalmdan kn, kararl bir durum a gel
mesini salamay ve bununla eanl olarak ekonomik bymeyi gerekletirmeyi

M . A N I , I (i l ' . l M I ' N N I 1 A Y A N A K I . A H I

153

amalamak zorundayd. Stratejide sz konusu edilen dinamik istikrar zlemini


ni erevede alglamak gerekir.
nceki planlarn byme hz tutkusunun mantksal bir uzants olarak
lVKPnda, byme hznn ylda ortalama yzde 8,2 olaca ngrlmektedir
(s.206). Bir bunalm dnemi plan iin bu byme hz gerek d bulunabilirse
de, IV Plan, dmemek iin bisikleti daha hzl srmeyi gerekli grmektedir.
Genel nitelikleri ve amalaryla IVKP doal olarak ilk plann bir uzantsdr,
rnein, hzl byme iin gerekli yatrmlarn byk lde kamu kesimince sa
lanmas; snai retimde dalm yerine yerli retim politikasnn srdrlmesi
IVKPnn da balca amalar arasndadr. Bununla birlikte IVKP dsatmn ylda
yzde 18den fazla artn amalamakla da alma zlemini de tamaktadr.
IVKPnda dsatmn artrlmas, dnemin d deme glkleri ortamnda, somut
bir ama nitelii kazanmtr. Ekonomik bunalmn nedenleri arasnda dviz dar
boaznn yeri dnlr ve Trkiyenin toplam d ticaretinin benzer lkelere k
yasla azl gz nne alnrsa dsatm artrma amacnn nedenleri aldk kazan
maktadr.
Dsatm artrmay balca amalar arasnda saymakla birlikte IVKPnn IIIKP
n tersine AETna yelik kaygsyla hazrlanmad anlalmaktadr. IVKP d tica
rette oklu ilikilere ynelmeyi, gelimekte olan lkelerle ekonomik ilikilerin art
rlmasn, buna karlk AET ile ilikilerin bir sre dondurulmasn ngrmekte
dir (s. 269).(,2)
IVKPm n amalanan sektrel byme hzlar (tarm yzde 5,3, sanayi yz
de 9,9 ve hizmetler yzde 8,5) bu dnemi ieren uzun dnem planndan az da olsa
bir sapmay gstermektedir. Tarm kesiminin byme hz daha yksek tutulmu,
sanayiin byme oran ise greli olarak azaltlmtr. Bunun nedenleri arasnda o
yllarda tarm kesiminin grece daha hzl bir dnm gstermesi ve ekonomik
bunalmn daha ok sanayi kesimini etkilemesi saylabilir. Niteliksel adan IVKP,
tarmn alt kesimlerinden hayvanclk, su rnleri ve ormanclk rnlerinin; sana
yide de ara ve yatrm mallar retimlerinin daha hzl bymesini ngrmektedir.
IVKP sanayide yapsal deiimi ve dnm gerekletirmeyi (s. 206) amala
maktadr. Dolaysyla IIKPnda balatlan ve IIIKPnda somudatrlan retim yap
snn deitirilmesi amac IVKPnda da srdrlmektedir, denilebilir.
IVKPnn ncelik verdii ilk alt sektr madencilik ve enerji retimidir. M aden
cilik retiminin ylda ortalama yzde 16 artmas planlanmakta, enerji yatrmlar
nn IIIKP dnemine gre iki buuk kat artmas ngrlmektedir. Bir yandan d
satm artrm ak dier taraftan da ar enerji darboazn gidermek durum unda
olan Planm bu amalar, doal olarak hazrland dnemin sorunlarnn arlkl
bir yansmasdr.
IVKPnn nemli amalarndan biri de ekonomik bymenin, daha eitliki bir
gelir blmyle birlikte salanmasdr. Bu amala IVKP kylye ynelik politika
lar gelitirmeye almakta, kooperatifleme ve yaygn halk giriimcilii gibi nlem
lerle bir yandan krsal kesimin ekonomik etkinlie kavuarak pazara almasnn ta
mamlanmasn, dier yandan da snai mlkiyetin yaygnlatrlmasn, uzun d

154

TOUKYI'. I'K O NO M S

nemde gelir blmndeki ar eitsizlii dzeltici politikalar olarak benimsemek


tedir.
Son olarak IVKPnda d ticaret ve bankaclk kesiminde oluan birikimin st
nayiye aktarlmas amacyla para ve kredi politikalarnn yeniden dzenlenmesi On
grlmektedir. Ancak bu alanda somut politika nlemleri gelitirilecek yerde klasik
para politikas aralarna deinilmektedir.
Ekonomik bunalmdan k ve bunun siyasal bunalma dnmeden almas
m, bir ynden hzl ekonomik gelimeye, dsatm artrmaya ve snai retimde ya
psal deimeye, dier ynden de giderek genileyen demokratiklemeye balayan
IVKP bu nedenle ok ynl bir nitelik tamaktadr. Enflasyon, isizlik, d deme
gl gibi, ekonominin geleneksel sorunlanna altyap yetersizlii, snai retimde
lek ve teknoloji sorunlar ve sanayiin dsatma almas gibi ar ve deiik trlr
ekonomik sorunlar eklenmitir. Ayrca, eitsizlikler (toplumsal, blgesel, vb.) ziu
rinden oluan toplumsal sorunlar zm beklemektedir. IVKP, sorunlar sergile
mekte ve zm nerileri gelitirmek istemektedir. Doal olarak sorunlarn belirtil
meinde gsterilen baar, olaanst koullar nedeniyle, zm nerilerinin olu
turulmasnda gsterilememektedir. IVKP bu ok sorunlu yapy, demokratikleme
sreciyle birlikte dntrmeyi ngrmektedir. IVKPnn en nemli ve olumlu
yn demokratikleme srecini ekonomik gelimeyle eanl bir biimde yrtmeyi
ngrmesidir.
C. PLANLI DNEMDE SERMAYE BRKMNN KAYNAKLARI
1. t Sermaye Kaynaklan
Ekonomik gelimenin planlanmas, retimde kullanlan kaynaklan ngrd
amalar iin harekete geirdii lde, kendi iinde, baarl saylr. Kaynaklarn,
zellikle sermaye kaynaklanmn retim iin ne lde kullanld, genel olar.k
ekonomi politikalannn da baar lt saylr. Bu nedenle, bu alt blmde, planl
dnem in sermaye hareketleri ana izgileriyle ele alnmaktadr.

a. P a r a v e K r e d i G e li m e le r i
Dolamdaki para, TCMBnin (Trkiye Cumhuriyet Merkez Bankas ya da yal
mzca Merkez Bankas), ve bankalar sisteminin ilemleriyle belirleniyor. Dorusu,
bankaclk kesiminin dnda kalan kesimlerin ellerinde bulunan para, dolamdaki
para saylyor. Bankaclk kesimi ilemleri bunun miktann belirliyor. Bu erevede,
dolamdaki para m iktannn art kkdar, Merkez Bankasnn ve br bankalarn
kredilerinin miktan ve hangi alt sektrlerde kullanldklar, konum uz asndan,
byk nem tayor.^13'
Fiilen dolamdaki para miktan, 1962de 4,5 milyar liradan 1967de, 8,7,
1972de yaklak 16 ve 1977de 63 milyar lira dolayna ykselmitir. Plan dnemle
rine gre art oranlar, IKP iin yzde 93,3, IIKP iin yzde 83,9 ve IIIKP iin
yzde 294 dolayndadr. Para miktarnn art, retim miktarnn artna ve buu
bal ilemlere kout bir gelime gstermemi, tmyle retim d etmenlerdi n

M A N I . 1 ( I M M I ' . N N O A Y A N A K I . A K I

155

kaynaklanmtr. Doal olarak bu durum da, ilk plan dneminde, zellikle IIIKP
dneminde, izlenen para politikasnn planlarda ngrlen kararl bir ekonomik
gelimenin gereklerine uygun olmad sonucuna varlabilir.
Sermaye birikimi, daha dorusu para-sermayenin oluumu asndan nemli
olan TCMB kaynaklarnn genilemesi ve bunlarn kullanm biimidir. TCMB kre
dilerinin saysal geliimi ve sektrel dalm, para-sermayenin oluum unu ve eko
nomiye giri yollarn da aklayc niteliktedir. Bankann br ilemleri, kredileri
lsnde bu ynden etkili deildir. Bu sre, ek olarak, banka kredilerinin de
nemli bir esini oluturduundan, ayr bir nem kazanm aktadr/H)
Dnem sresince TCMB kredilerinin sektrel dalm Tablo: V l.l.de veril
mektedir. MB kredilerinin kamu-zel ayrm iinde incelenmesinden karlabile
cek en nemli sonu her ikisinin de 1970Ii yllarda nceki dnemle kyaslanama
yacak oranda arttdr. Bu yllara kadar her iki kesime alan MB kredileri iinde
mutlak say olarak da, kamu pay daima fazla olmakla birlikte, birbirine yakndr.
Ancak, 1970li yllarda, MBnin kamu kesimine at krediler, zel kesimden daha
byk bir oranda art gstermitir. Dolaysyla, 1970lerde, ekonominin btnyle
ve zellikle kamu kesiminin MB kredilerine youn bir biimde bavurduu ya da
MB kaynaklarn zorlad ok aktr. Bu durum , kamu kesiminin gelir kaynaklar
nn, zellikle vergilerin artrtm am asndan domaktadr.
Toplam TCMB kredilerinin, IKP dneminde yzde 38, IIKP dnem inde de
yalnzca yzde 92 orannda artmasna karn, IIIKP dneminde art oran yzde
528,9 olm utur ki bu hangi lye vurulursa vurulsun ar saylabilecek bir tutar
dr. lgin olan ya da konumuz asndan nemli olan, TCMB kredilerindeki bu
ar genilemenin, gerek retim artna deil, parasal elere bal olduudur. Bu
parasal genilemenin, fiyat hareketlerini ve buradan, yatrm, retim gibi temel
ekonomik deikenleri etkiledii aktr.
Kamu kesimine alan TCMB kredileri gruba ayrlmaktadr: (a) hzineye
bte gereksinmelerini karlamak iin verilen ksa sreli avans, (b) Tekele alan
krediler ve (c) KlT finansman iin salanan TCMB kredileri, nem leri nedeniyle
bunlarn daha yakndan incelenmesi yararl olacaktr.
TCMB Yasasna gre (m. 50) Banka, cari bte deneklerinin yzde 15ine
kadar hzineye ksa sreli avans verebilir. Uygulamada, incelenen yllarda, ksa s
reli olma deyimi bir tarafa braklmakta, hemen her yl btenin yzde 15i TCMB
kaynaklarndan karlanmaktadr. Ek olarak, yl iinde karlan yasalarla genel bt
e deneklerinin ykseltilmesi durum unda yzde 15in hesabnda yeni deneklerin
loplam esas alnmakta ve avans miktar yl iinde ayrca ykseltilebilmektedir. Oy
sa ayn madde, avans orannm, Maliye Bakanl ile TCMB arasnda, ekonomik d u
rumuna gre saptanmasn ngrmektedir. Uygulamada, yalnz en yksek orann
sreklilik kazanmas deil, ayrca artrlmas yoluna gidilmitir. Hzineye verilen k
sa sreli avans, btenin ak finansmannn bir gstergesidir. zellikle II. ve III.
Plan dnemlerinde hzla artan hazine avans, bte gelirlerinin giderlerini karla
mamas; vergilerle ilgili dzenlemelerin yaplmamas ve genel bte giderlerinin
ekonomiyi kararl bir dzeye getire ek biimde dzenlenmemesi gibi nedenler^ da-

cm ia

co

' l

o N t

* f> ^ h

'O f l O O 'f l f O ' 'O ' f l O


N ' 2 N 'O
N f ? 1 0 ^ OH'
\N
..
&
NMO\
n<NAcooO'
0'.85
ao
M* co o

rf* '

GO * ^

in N N

<

vO

o ,

O ),

o r

CMCM- * 0 0 00CMO' M*f AV0*- ^

Fiyatlarla, Milyon

TL)

a e
1

i6in'O'6)iflNON00a>^NNQmH
m - * Qo o Qa \ o o t ' v r - . r 4 U" > o v ' ' Ot * * * <
O N l O N S ' t Nt j *t t C O ' O N N N O m
0f0 l CM
^
^ pm co
vO

OO^OV

35

o\

vO
VO PA
Ov Ov

vor ^^c^ooccvoocMoo^vOvo^r i
rC

ca

in

vo VO
r > VO CM r-v
OS OV Ov vO
IA
CM CM <a

M- ON 00
ca
ia

10

00 m

tA

h*.

00

in

M*

(<

00 Ov O
-

(<i

in
vo

K
a

^
r-.

f<)
oo

on
cm

CM CM rA
CM IA M1 ' &
cA Ov 00
>*h CM CA v o

VO
CM
vO
VO
CM

IA
CM

T~*

c**.

ia

(A
VO

(Cari

TABLO: VI.l. Kesimlere Gre Merkez Bankas Kredileri, 1962-1978

r Cr t ^' i t J ' H( N- <( Af nt O' Cl ( N / ) i n( S

'
CA CM 3
vo *-

ia

r>

- ^

la

rA
pa

a
X

r - . o v i A i A r A O v t - v v o ^ o o c M o o
' O V H N N M n o O N N ^ N O l O
ov- t a
o o o o f l N O N O i ^ H N t c ^ n n

<a

<a
cm cm
t j<

r-*

IA

CM C'* t v

IA

Ov
IA

O
rv

Is- CM CM
-H CM CM CM

o\ ot ci ONi "*HNat
ooo
r^lAOOOliOOl'
f O N O i / l o O r O OrflO'
n ^ f O OO
^ 00 M* N H 1 6
' NNf M' O^l
-H mCl^ ' O
n

fM t o
VO M?

OVov O'O*_'

iA v o
VO v
O'

tv
VO _
O ' Ov

........

O' O
N
M
u_" r > . C N , c x N | v
O' 0 ' 9 ' 0 ' 0 ' 9 ' 9 ' 0 ' 9 ' 9 '

Kaynak: DE, TY 1968, s. 243; TY 1974, s. 273; TY 1977, s. 254 ve MB, Yllk Rapor 1979, Ankara: 1980, s. 163; MB, Yllk Rapor 1981, Ankara: 1982, s. 131.

1*1.A N I . I <I'.I M P . N N H A Y A N A K 1 . A HI

157

yanmaktadr. Hzineye alan kredilerin genel bte harcamalar iinde nasl kulla
nldn ayrca belirleme olana yoktur. Hazine avansnn orannn yksek olduu
ve ekonomide kararll saamaktan ok bte an gidermeyi amalad ak
tr.
Kamu kesimine alan kredilerin ikinci esi katma bteli idarelerden Tekele
zellikle ttn almlar iin alan kredilerdir. Taban fiyat politikasna bal olarak
Tekele alan TCMB kredileri de zellikle 1970li yllarn sonlarnda yksek oran
larda artmtr.
TCMBnn kamu kesimine at kredilerin nc esini KTe alan kredi
ler oluturur.
Bu kesimin balca alt alanlar T. eker Fabrikalar ve TMO (Toprak Mahsulle
ri Ofisi)dir. Ek olarak 1974ten sonra Devlet Yatrm Bankas ve dier kam u ekono
mik kurulular da nemli lde TCMB kaynaklarna bavurmulardr, znde,
fiyat ve stok dzenlemesi amacna ynelik destekleme almlar iin verilen bu kre' diler, aynca KITlerin grev zararnn karlanmas, yatrm ve dier finansman
gereksinmeleri iin de verilmektedir, zellikle 1974ten balayarak, yeni bir uygula
mayla bte yasalaryla KTlere TCMB kredileri salanmas yoluna gidilmesi bu
kredilerin tutarm_ nemli lde artrmtr.
Denebilir k i / 1974 sonras TCMBnca KITlere verilen kredilerin hzla genile
mesi ekonomik gelimenin bata gelen parasal kaynan oluturmaktadr. Ancak
hu kredi genilemesinin, KT yatrmlarndan ok cari giderler iin kullanld
tylenebilir. KTler zerinde 1970li yllarda younlaan tartmalarn znde bu
lada ele alnan parasal genileme yatm aktadrj Bununla birlikte KITlerle ilgili so
nullar salt burada belirtilen gelimelerle aklama olana yoktur.
KITlere alan kredilerin, krsal kesime gidenler (eker fabrikalar ve TMO) d
nda kalan ve zellikle 1974ten sonra genileyen kesimi, kamu mlkiyetindeki sa
nayi ve ulatrma kurulularnn finansman gereksinmelerinden kullanlmtr.
' TCMB kredilerinin KTce kullanlmas ilgin bir bantnn bir halkasdr. H
kmetlerin dorudan ilerine karmasyla, KlT mal ve hizmetlerinin maliyetinin
altnda fiyatlandrlmas, aradaki farkn yani yasal deyimle grev zarannn bteden
karlanmasn gerektiriyor. Ancak kamu gelirlerinin yetersiz kalmas sonucu zel
likle 1970li yllarda KT aklar, TCMB kaynaklarndan, daha dorusu para mikta11 artrlarak karlanmtr. Halkann dier ynnde ise KITin mal ve hizmetleri
nin, neden maliyetlerinin altnda saptanan bir fiyatla satldklardr. Bu tr fiyatlanann nedeni, temelde bu mal ve hizmetleri kullanan zel kesimin retim maliye
tini dk tutm ak ya da kr orann artrmaktr, denilebilir. Ek olarak, fiyat artlat snrl tutm a isteii de KlT fiyadamasmda olmaktadr.
TCMB kredilerinin ikinci grubunu Devlet Yatrm Bankas ve Smerbank d
nda kalan kam u bankalaryla tm zel bankalara at zel krediler oluturur.
Il.kalar sistemi araclyla ve yeniden iskonto (reeskont) ve senet zerinde avans
biiminde balanan bu tr kredilerin balca esi tarmsal ve ticari kredilerdir.
Ozol krediler, 1971 dnda, her yl art gstermitir. Merkez Bankasnm emisyon
rtn kstlama politikas izlemesi ve bankalarn Merkez Bankas kaynaklarna da

58

TOII X IV r ! O n O MI S I

ha az gereksinme duymalar 1971in zel hit durum gstermesine neden oll


Dier yllarda Merkez Bankas kaynaklar Tarm Sat Kooperatiflcrine alan kc
diler, dier tarm kredileri ve ticaret kredileri alanlarnda, dizginsiz ve denetimsiz
bir biimde kullanlmtr. Denilebilir ki, Merkez Bankas kaynaklarnn hzla geni
letilmesi krsal kesime ve ticaret alanna para pompalanmas grnmndedir, ll
gelimenin tanm retimini olumlu ynde etkiledii, tarmda traktr, gbre vc ilu
gibi ada girdi kullanmn hzlandrd aktr. Ancak asl gelimenin ticaret ke
siminde grld de bir gerektir.
TCMB kredilerinin art yalnz ilgili yln ekonomik geliimine baml bir t
telik gstermez. Toplumsal ve siyasal gelimelerin de kredi genilemesini etkiledii
bilinmektedir.
Ksaca belirtilen bu gelimelerden, incelenen dnemde TCMB kaynaklarnn
kararl bir para politikas ilkesine bal olarak kullanlmad sonucuna varlabilir
Belki bundan da nemli olan, TCMB kaynaklarnn, dorudan retim i artrc hl
imde kullanlamamasdr. Sonuta, bu gelime, retim-d ekonomik faaliyetin m
daha krl bir durum a gelmesi ve bu nedenle, sermaye kaynaklarnn retimde kul
lanlmasn snrlayan ya da engelleyen bir konum kazanmaktadr. Bir baka deyi
le, sre, yalnz retim ve ibulmann artmamasma deil, uzun dnem de bunlarl,
ki artn engellenmesine de yol amaktadr. Ekonomiye sunulan parann daha ok
retim-d alanlarda younlamas ve bunun birikimli art, bu alanlar, daha kl
kldndan, dier yatrlabilir kaynaklarn retimde kullanlmas olumsuz ynde el
kilenmektedir. TCMB kredilerinin kullanmnda, niteliksel bir ayrm yaplamad
gibi, saysal genileme de snrl tutulamamtr.
Bankalarn kaynaklarnn balca esi deiik toplum kesimlerinin bankalada
biriktirdii para (mevduat) ve TCMB kredileridir. Bunlara ek olarak, kendi z sn
mayeleri ve dviz hesaplarnn TL karlklar saylabilir. Planl dnem boyu im
banknot emisyonunun srekli artna karlk, zellikle IIIKP dneminde fyatla
hzla ykselmesi sonucu, bankalara m evduat yatrma eilimi azalmtr. Bu durum
tasarruf mevduatnda daha belirgindir.
Mevduatn, vadeli-vadesiz ayrmnda uygulanan faiz oran farknn etkisi hu
lunmakla birlikte, zellikle fiyat artlarnn fazla olduu yllarda bu etkinin azald
ya da banka kaynaklar iinde vadesiz mevduatn paynn ykseldii sylenebilir.
Bankalar, kuramsal olarak TCMBdan saladklar kredilerin tamamn, topla
dklar mevduatn da yasal karlklar, dnda kalan blm n kredi olarak vercbi
lir. Bankalarn bu srete zincirleme kredi yaratma olana bulunmakla birlikle,
uygulamada kredilerin getirisi ve geri denmesi bata olmak zere bir dizi etmen
kredi datmnda etkili olur.(I5)
Bankalarn kaynaklar arasnda mevduata ek olarak, zellikle 1972 yl sonra
smda DM (Dvize evrilebilir Mevduat) uygulamas sonucu dviz karlklarnn
TL olarak kullanm belirtilmelidir. Dviz durum una bal olarak bu konuda getiri
len dzenlemelerin de katksyla DMm banka kaynaklarna dorudan katks
1975ten sonra yzde 20yi am, bu sre geri demelerin artmasyla 1977de
sonra azalmtr (IVKP, s. 108).

M. ANI . I ( U I . t M U N N D A Y A N A K L A HI

159

incelenen dnem boyunca banka kredileri giderek byyen oranlarda artm


tr. Art oran, IKP ve IIKP dnemlerinde yzde 130, IIIKP dneminde yzde 100
dolaynda olmutur. Bu srete bankalarn kredilerinin toplam iinde kendilerinin
topladklar kaynaklarn pay giderek azalm ve yzde 60n altna dm tr
(IVKP, s. 111). Dolaysyla, TCMB kaynaklarna bavurma daha da yaygnlamtr.
Banka kredilerinin art oran, tpk para politikasnda olduu gibi, ekonominin
kararl gelimesini salayacak biimde olmam, retim kesimlerine daha ok kay
nak aktarlmasnda kredilerdeki arttan planl bir biimde yararlanamamtr.
Kaynak kullanm asndan nemli olan banka kredilerinin ekonominin alt ke
simlerine dalmdr (Tablo: VI.2.). Banka kredilerinin yaklak yzde 10u kamu
kesimine almakta, kalan zel sektre verilmektedir. Tablodan da anlalabilecei
gibi, zel kesime alan banka kredilerinin yaklak yzde 60 ticari kredilerdir. Sa
nayi, tarm gibi retim kesimlerine alan kredilerin toplam iindeki pay planl d
nem sresince nemli bir deiim gstermemitir. Bu durum , yatrlabilir kaynak' l.rn kullanm asndan ilgintir ve zerinde nemle durulmaya deer.
Gerekten bankalar sisteminin toplam kredilerinin dalmnda tarm kesimi
yaklak yzde 20 ve sanayi ise yzde 4 dolaynda bir paya sahiptir. Bu durum yl
lara gre nemsiz baz deiiklikler gstermekle birlikte Planl dnemde pek dei
memitir. Tarm kesimine alan kredilerin ksa dnemli iletme kredileri olduu
ve dorudan retime ynelmedii dnlrse, retim iin kredi olgusunun ok
snrl kald yargs aklk kazanr. Bu nokta doru olmakla birlikte, bu tr deer
lendirmelerde, zellikle sanayi ve ticaret giriimlerinin btnl ya da birliktelii
gz nnde tutulmaldr. Sayfann bir de teki yz vardr. Banka kredileri banka
larn ksa dnem krlarn enoklatrdklar alana, ticaret kesimine gitmektedir. Bu
kredi yaps, piyasa koullan, datm, pazarlama ve benzeri yapsal bozukluklarla
birletiinde, ticareti en krl ekonomik faaliyet konum una ykseltmitir. Ticari
kredilerin fazla oluu, ticari sermayeye byk kolaylklar salamakta, stoklama ve
katabrsa yaratma olanaklann artrmaktadr. yle ki on be yllk planl kalknma
dnem sonunda, ekonomi yine bir ticaret cenneti nitelii tayordu.
Banka kredilerinin, ksa dnem krlann enoklatracak biimde kullanmalar,
kendi alarndan doaldr. Ancak, bankalar sisteminin TCMB bamll ve yaygn
bir kamu bankalar sisteminin varl bu alanda etkin dzenlemeler getirilmesine
olanak vermekteydi. Ancak, kamu kesiminin ve zelde hkmetlerin de bu konuda
etkin dzenlemeler getirmedikleri grlmektedir. Bir baka deyile, incelenen d
nemde retime ynelik etkin bir kredi politikas oluturulamamtr.
Sonuta, retim-d faaliyetler, zellikle ticaret kendi kendini besleyen bir nite
lik kazanmtr.
Bu sonu eliik bulunabilir. Ticaretin genilemesi iin zerinde ticaret yaplat ak mal ve hizmetlerin salanmas gerekir, denilebilir. Dolaysyla retilen mal ve
hizmetlerle ticaret hacmi arasnda bir bant olmaldr. Kendi iinde doru gibi
grnen bu mantk sreci, var olan ekonomik ve toplumsal koullarda geerli ol
mamaktadr. Hzl kentleme, deien tketim kalplar, datm ve pazarlama d
zensizlii ve benzeri etmenler ticarete hzla gelien bir faaliyet nitelii kazandrm-

6o

TRKIY1
. KKONOMS

TABLO:: VI.2., Banka Kredilerinin Dalm, 1962-1978


(Sektrel Yzdeler ve Toplam)

zel Kesim
Tarm
Sanayi
Esnaf
Konut
Ticaret
Kamu Kesimi
Toplam
(Milyar TL,
Cari fiyatlarla)

1962

IKP
1963-67

IIKP
1968-72

IIIKP
1973-77

1978

18,8
3,2
1,8
10,9
51,2
14,0
100,0
14,4

22,0
3,8
2,1
9,5
49,0
14,8
100,0
85,0

22,0
5,1
2,9
5,9
54,8
9,3
100,0
196,6

21,5
3,9
3,3
2,8
58,3
10,0
100,0
726,0

16,8
4,5
4,7
2,4
62,5
9,3
100,0
294,4

Kaynak: DE, TY 1968, s. 245; TY 1973, s. 295; TY 1979, s. 266.

ZM: VI. 1. Banka Kredilerinin Dalm, 1962 ve 1978

TARIM

SANAY

ESNAF

KONUT

TCARET

KAM U

Kaynak: Tablo: VT.2. ile ayn.

tr. Ticarette greli yksek kr olanaklarnn varl bu sonucu kanlmaz klmak


tadr.
Banka kredilerinin dalm sorunu retim yapsndan kaynaklanmaktad.
Gerekten, tarm, sanayi ve esnaf kesimine, bu alanda uzmanlam bankalar, sra
syla Ziraat, Trkiye Snai Kalknma ve Halk Bankalar kredi salamaktadr. Bun
lardan yalnz Snai Kalknma Bankas, daha nce de belirtildii gibi zel sermaye
egemenliindedir, dierleri kamu bankalardr. Ancak sorun kamu-zel ayrmnn
tesindedir.
Kredilerin retim-d alanlarda kullanlmasnn temel nedeni, belli bir dzeyin
stndeki enflasyon orannn genel olarak retimi krl olmaktan karmasdr. Ol
kemizde sanayi sermayesinin ana kayna ticaret sermayesi olduundan, ticaret sc

HI.A N I . I ( i l l L M N N D A Y A N A K L A R I

l6 l

mayesinin sanayie ynelmesi iin snai retimin greli krllnn yksek olmas
gerekir. Ancak burada vurgulanmak istenen sanayi-ticaret btnlnn ileri bo
yutlarda olduudur. Kredilerin sektrel damnda bu nokta gz nnde tutulm a
ldr.
Ek olarak, planlarn uygulamas srasnda, kredilerin kullanmnda sektrel d
zeyde dzenlemeler snrl kalmtr. Kredi faizi farkllatrmalar ok da anlaml
boyutlarda deildir. Kredi talebinin ok yksek olduu ve zellikle bankalar sistemi
l nda ayr bir kredi piyasas bulunduu da dikkate alnrsa az oranl faiz farklla
t rinalarnn kredileri, belli, istenen alanlara ekemeyecei noktas aklk kazanr.
Kald ki bu farkllatrma srecinde de, retim lei, kullanlacak teknoloji gibi
konularda belli ltler gelitirdii sylenemez.
Kredilerin art ve sektrel dalm verileri, planl dnemde de sermaye kay
naklarnn ne derece az bir oranda retime yneldiinin bir gstergesidir. Belki da
ha da nemli olan, bu tr kaynak kullanmnn retken faaliyetlerin kaynak sala
masn daha da gletirdii ya da retime gidebilecek kaynaklarn baka alanlara
gitmesini daha da kolaylatrddr. Bu durum , sermaye kaynaklarnn kullanm
nn bir bakma kendi haline braklmas anlamna gelir. Oysa belli sektrlerin geli
mesini ngren planlarn bu konuda da belirli yeni dzenlemeler getirmeleri gere
kirdi.
zetle, para arz ve kredi artlarnn, zellikle incelenen dnem in ikinci yar
snda ok yksek oranlara ulat grlmektedir. Bu genilemede en nemli et
menler kam u kesiminin finansmannda TCMB kaynaklarna byk lde bavu
rulmas ve bankalar sisteminin ticaret kesimine at kredilerin genilemesidir.
Kredilerinin kullanm, sermaye kaynaklarnn byk lde, retim-d alanlara
gitmesine yol amtr. Ek olarak, retim kesimlerinde kredi kullanmnda da, re
timin nitelii, kullanlacak teknoloji ve benzeri alanlarda, dzenlemelere gidilmep i, zendirme nlemleri, daha sonra deinilecei gibi, yetersiz kalmtr. Hzla
genileyen parasal kaynaklar retim iin kullanlamam, para-sermayenin, retim
sermayesine dnm salanamamtr.
b. Kamu Mliyesi
Kamu gelirlerini ve harcamalarn konu alan kamu mliyesinin planl bir ekono
mik gelime politikasnda ayr bir yeri ve nemi vardr. Kamu gelirlerinin toplu
mun hangi kesimlerinden alnd ve bunlarn hangi kanallardan ekonomiye yeni
den aktarld planl gelime politikasnn uygulanmasnda kilit ilevi grr. Eko
nomik gelimenin planlanmas, gerekte, kam u kesiminin yalnz altyap ve bir k
sm temel hizmetlerin grlmesinde deil, planlanan amalara ulalmasnda da et
kin bir ilev grmesini zorunlu klar.
Yatrlabilir sermaye kaynaklarnn oluumunda, kamu gelirleri, zorunlu kay
nak saylr; zel tasarruflarn gnll olmasna karn, kamu eliyle tasarruf, ya
ni vergiler, kii ve ortaklklarn seimlerine braklmaz. Kamu harcamalannm kul
lanm biimi de sermaye birikimi, retim ve ibulma ynleriyle byk nem ta-

162

I OI I K I V I' l ' K O N O M N

Belirtilen ekonomik ynlerine ek olarak, siyasal vc toplumsal /elliiyle, kat


mliyesi, var olan devlet anlayn da simgeler. Kamu gelirlc inin alnd toplum
kesimleriyle bunlarn aktarld kesimler belli bir siyasal anlaya gre belirlenir.
Bu nokta, kam u gelir ve harcamalarnn yaps ve ileyiiyle siyasal gcn oluumu
arasnda dorudan bir ilikiyi gndeme getirir. Vergi tartmalarnn ve kamu har
camalanm n halkn setii temsilciler eliyle denetimi, konunun, siyasal, daha doru
su demokrasiyle ilgili boyutunu verir.
-Kamu gelirlerinin artrlmas kalknma planlarnn balca amalarndan biri sa
ylm, bunun iin de vergi yknn artrlmas ngrlmtr. Dnem boyunca
vergi yk srekli artm olmakla birlikte, bu art, planlanan dzeyde gerekle
memitir. Kamu gelirlerinin planlanan dzeyde artrlmamasnm bahca nedeni,
vergileme iin ngrlen yasal dzenlemelerin yaplamamasdr.062_\
Kamu gelirlerini artrma amacyla, 1960l yllarn banda ve 1970te yaplabi
len yasal dzenlemeler, byk lde, dolayl vergilerin artrlmas biiminde oldu.
Akaryakt, bir ksm tketim mallar zerindeki vergiler artrld; d seyahat harca
malan, dalm damga resmi, motorlu kara tat vergileri kondu. Bilindii gibi do
layl vergiler, en adaletsiz, bu ynyle olumsuz vergi tr saylr. nk gelire ya
da ekonomik gce gre artan Oranl deillerdir.
zellikle kamu personeli maa ve cretlerinin artrlmasyla beliren kaynak ge
reksinmelerini kardamak zere 1970te (318 sayl bir dizi) Finansman Yasas ka
rld: Baz mallann satndan ve hizmet iletmelerinin cirosundan alnacak iletme
vergisi; m otorlu kara tadarmm el deitirmesinden alnacak tat alm vergisi; bir
ksm speklasyon kazanlarn vergilemeyi amalayan gayrimenkul (tanmaz) mal
kymet art ve bina yapm vergileriyle, spor-toto vergisi.
Bu dzenlemelerle vergilerin temel niteliinin kazanlar yerine ilemler ol
masnda bir deiiklik getirilmemitir.
Ayrca, uygulanan vergi dzenlemeleri de kank, belirsiz ve etkinlikten uzak
olmutur. Bir baka deyile vergi yasalarnn, kaynainda vergilenen maa ve cret
ler dnda kalan gelirlere etkin bir biimde uyguland sylenemez. Bu gelimeler
sonucu incelenen dnemde vergi yk bir lde de olsa artm olmakla birlikte,
bu yk esas olarak credi ve maaldarn om uzunda kalm ve kamu gelirlerinin
ulusal gelir iindeki pay da planlanan dzeyde artnlamamtr.071
Nicel olarak planlanan dzeyde gerekletirilemeyen kamu gelirleri, nitelik ola
rak da nemli bir deiime uramarptr. rnein tarm gelirlerinin, lks konut,
arsa vb. tanmaz mallarn alm satmndan doan kazanlarn vergilendirilmesi s
nrl kalmtr. Gelir ve kurumlar vergisinin alnmasnda etkinlik salanamamas,
gelir vergisinin byk lde maa ve cret gelirlerinden alnmas sonucunu do
urmutur. Gerekten vergi gelirlerinin 1970li yllarda yzde 60a yakn bir bl
m gelirden salanmaktadr. Gelir vergisinin de yaklak yzde 70i cret ve maa
llardan alnmaktadr. cret ve maa gelirleri vergi orannn yksek olduu; vergi
yapsnn alanlar zararna dengesiz iledii aktr. Fiyat artlar sonucu cretlilc
kesiminin gerek geliri azalrken gtr usule gre vergi deyenler, vergi karabi
lenler daha az vergi demilerdir.081

I'l A N I I til l M H N N D A Y A N A K L A R I

63

Sz edilen vergi yaps gerekte, sermaye birikimini hzlandrmak amacyla


sermaye kazanlarnn daha az vergilenmesinden kaynaklanmaktadr. Yaklamn
geerlilii, vergilenmeyen kazanlarn yeniden retimde kullanlmasna baldr.
Oysa vergilenmeyen gelirin tketilmeyen kesiminin yatrma dnmesini salaya
cak bir kendiliinden ileyi geerli deildir. Bu yalnz bir beklenti olabilir.
Sonu olarak, ilk plan uygulamas sonunda, kamu gelirleri etkinlik ynn
den planlarda ngrlen dzeyde olmamtr. Bu durumda, maliye politikasnn
gelir ynnn (gelir dalmndaki eitsizliin azaltlmas, daha etkin ve toplum
sal kaynak kullanm iin daha fazla gelir ayrlmas vb. konularda) etkinlikten uzak
kald sonucuna varlabilir. Ekonomik ve toplumsal gelime ile birlikte toplam
ulusal gelir iinde kamu paynn giderek artmas genel eilimdir. lkemizde zel
likle planl dnem de bu ynde bir gelimenin olmamas ayrca ilgintir. Cari fiyat
larla toplam ulusal gelir iinde vergi gelirlerinin pay (vergi yk), bu konuya en
ok nem veren ve ortalama vergi ykn yzde 23,1e karmay planlayan IIIKP
dneminde bile yzde 17,6 dolaynda kalm; artmamtr. I. Plan dnem inde yz
de 13-14 dolaynda olan vergi yk 1969-74 dneminde yaklak yzde 15 olmu
tu. Bu durum da toplam vergilerin planlanan dzeyde gereklemedii kolayca sy
lenebilir (Tablo:VI.3).
Kamu gelirlerinin azl vergilenebilir kaynaklarn yokluu gibi bir gerekeye
de dayandrlamaz. Gelir arttka verginin ayn oranda artmas, genel anlamda ver
gi yknn giderek azaldn gsterir. Bununla birlikte, ayn olgu, varolan vergi
dzeninin etkin ilemediini ve vergi karlmasna olanak verdiini gsterir. Kald
ki, ayn vergi dzeninin, gelien ekonominin hzla deien koullarnda etkin olma
s beklenemez. Daha dorusu vergi dzenlemelerinin uzun yllar deitirilmemesi,
ekonomik ve toplumsal yap hzla deitiinden, vergilemeyi etkisiz, temel amala
rndan uzak bir durum a getirm itir/19)
Kamu harcamalarnn dzeyi ve nitelii ekonomik gelimede belirleyicidir. Ka
mu eliyle kaynak kullanm, bu kaynan ekonomiye hangi kanallardan girdii, ser
maye birikimini ve zel kaynak kullanmn belirleyici niteliktedir, zellikle planda
ngrlen retim, ibulma, fiyat dzeyi gibi alanlardaki amalarn gereklemesin
de kamu harcamalan dorudan kullanlabilen etkin bir ara ilevi grebilir.
Geleneksel olarak kamu harcamalar cari, yatnm ve transfer olmak zere
gruba ayrlr. Aktr ki bunlarn iinde yalnz yatrmlar retim ve ibulmay do
rudan etkiler. Dierlerinin retim zerine etkisi dolayldr. Ancak kamu harcamala
r kimileri iin gelir olduundan, harcamalarn nitelii nemlidir. Bu olgu yalnz,
kamu harcamalaryla elde edilecek retim ya da hizmetin bir baka retim ve hiz
metten vazgeilmesi anlamna geleceinden deil, bunlarn niteliinden kaynakla
nr.
Planl dnem sresince kamu harcamalarnn iinde yatrmlarn pay Tablo;
VI.3.te (son iki stun) verilmektedir. Veriler toplam kamu harcamalan iinde yatm lann paynn dnem boyunca ok snrl bir art gsterdiini kantlyor. Ger
ekte bu grnt yanltcdr; 1978de yatrm oran, plan ncesinin dzeyine in
mitir. Ancak 1978in bir ekonomik bunalm yl olduu da unutulmamaldr.

164

T R K Y I ! l'.KONOMS

TABLO: VI. 3. Kamu Mliyesi Gstergeleri, 1962 I97H


(P-Planlanan, G-Gereklcen, Yzde Olarak)
Kamu Gelirleri/
Ulusal Gelir

1962
IKP 1963-67
IIKP 1968-72
IIIKP 1973-77
1978

Vergi Yk

Ek Finansman/
Kamu 1larcamalar
Kamu Harcamalar inde Yatrmlar

21,6
23,1
25,6
23,7
26,0

13,6
13,2
15,2
17,6
19,1

_
2,6
4,6
5,9

0,5
2,3
6,6
21,6
13,7

16,8
18,6
23,1
24,9

39,7
39,6
43,8
33,8

31,4
35,3
34,7
38,8
31,6

26,7
28,2
27,0
27,5

Kaynak: DPT, Yllk Programlar.

Kamu yatrmlarnn planlanan dzeylerde gereklememesinin temel nedeni,


bunlarn yaklak yzde 40-45 gibi blm n oluturan KT yatrmlarnn finans
man glkleridir. KlT finansman gl, znde, dier sorunlar yannda, KT
mal ve hizmetlerinin maliyetin altnda fiyatlanmasndan kaynaklanmtr. Sonula.
KTnin yeni yatrm giriimleri du kez uzun yllar bitirilemeyen ya da yllar son
ra, balangta ngrlen maliyetin enflasyona gre birka katma bitirilebilen bit
nitelik kazanmtr.
Kamu harcamalarnn kamu gelirleriyle karlanamamas ek finansman ge
rektirir. Ek finansman gereksinimi planl dnem boyunca giderek artan bir eilim
gstermitir, zellikle 1974te balayarak, gerekleen harcamalarn yzde 20-25 gi
bi bir ksm ek finansmanyla karlanmtr. Bu durum kamu mliyesinde, gelir
harcama dengesinin byk lde yitirildiinin bir kantdr.
Kamu harcamalarnn, incelenen dnemde, en byk ksm cari harcamalar
dr. Kamu hizmetlerinin karlanmasnda gnlk denilebilecek gereksinmeleri
ieren cari harcamalarn iinde zellikle, maa ve cretlerin pay yksektir. Kann
hizmetlerinin merkezi nitelii planl dnemde de korunmu ve ekonomik gelime
ye kout olarak kamu brokrasisi yaygnlamtr. Ancak, belirtilmelidir ki, ou
kez, kamu personeli saysmn artmas, yalnz hizmetlerin genilemesine ya da nite
liinin glenmesine baml bir olgu deildir; siyasal iktidarlar, kimi zaman oy
kayglan ya da salt kiisel kar hesaplanyla kamu kesimine yandalarn yerletirc
bilmektedir.
^
Kamu giderleri iinde yaklak yzde 20 bir paya sahip olan transfer harcama
larnn en belirgin zellii plan amalanndan fazla gereklemeleridir. Transferle
rin, zorunlu deme art gibi, nceden kestirilemeyen nedenlerle yl iinde art
olaan saylabilir. Ancak bu fazlaln yzde 30-40 gibi bir dzeye ulamas, kant
giderlerinin planlanamadnm bir gstergesi saylmaldr. retim ve hizmet kar
l olmayan transfer harcamalarnm bykl kamusal kaynaklarn kullanmn
da etkinlikten uzaklaldnm belirtisidir.
Kamu gelir-gider fark olarak beliren ek finansman gereksinimi balca kay
naktan karlanabilir: a) i borlanma, b) d borlanma, c j b t e n i n yllk yzdr

l I . A N I I ( i l i l L M N N D A Y A N A K L A R I

165

15ini gememek zere, TCMB kaynaklarnn kullanlmas ki bunun geliimi Tab


lo: V l.lin ilk stununda verilmektedir. Kamu giderlerinin, kam u gelirleri ve
TCMB kaynaklarndan da karlanamamas durum unda kar yol borlanmadr.
Bteden denecek olan i borlarn byk blm, her yl Hazinece karlan ha
zine bonolarnn satndan domaktadr. Ek olarak, zellikle 1977 ve sonras d
nemde belediye borlarnn artt grlmektedir. Bte d kamu kesimi borlan
ln hemen tm Devlet Yatnm Bankasnca KTin finansman iin karlan bor
senetlerine dayanmaktadr.
Hazine borlanmas zellikle, incelenen dnemin son yllarnda nemli artlar
gstermitir. Hazinenin lke iinden borlanmas, serbest piyasa koullarnda, faiz
leri ykseltir ve ekonomi bunun sonularyla karlar. Ek olarak Hazineye bor
veren kesimlerin sermayelerini kullanmada bavurabilecekleri, tketim, yatnm vb
dier seeneklerden vazgemelerinden doabilecek sonular da gz nnde tutulmaldr(20). Hazinenin ald borlarn btedeki cari, yatrm ya da transfer harca
mas biiminde kullanmna gre ekonomik ve toplumsal sonulan olaca da ak
tr.
Genel bteden denecek borlarn oran dnem boyunca giderek azalmtr.
Bu eilim, kamu borlarnn hangi kaynaklardan saland belirli olmadka an
laml zmlemelere olanak vermez. borlanma zel tketime ayrlan kaynaklar
dan karlanyorsa, toplam tketimi azaltc bir etki yapacaktr. Dnemin i bor
lanmasnn asl belirleyici biimi olan uzun dnemli hazine tahvillerinin yarya
yakn bankalar tarafndan satn alnmaktadr. Bankalar yzde 30 dolaynda bir
payla kam u ekonomik kurulular izlemektedir. Bu durum da zel kii ve ortaklarn
[>ay yzde 20 dolayndadr. Kamu borlanm n zel yatrma ayrlabilecek kaynak
lardan karlanmas durum unda, bu miktar kamu yatrmna dnmezse, yatrm
lar azalr. Dolaysyla kamu borlanmasnn etkin talep zerine etkisi, alnan bor
cun kullanm biimine bamldr. Kamu harcamalan iinde bir e oluturan
borlanma, cari, yatrm ya da transfer harcamalar biiminde ekonomiye dner.
Bu durum da borlanma sonucu elde edilen kam u geliri, kullanl biimine gre
sermaye birikimine katkda bulunur.
Kamu i borlar verilerinden, 1970li yllarda, zellikle bte d kam u kesimi
borlanmasnn hzla artt grlmektedir. Bu durum, bir btn olarak kamu ke
siminin normal yollardan kaynak salanmasndaki glklerden domaktadr. Bir
baka deyile, kamu borlanmas belli bir borlanma politikasndan ok gncel
gereksinmelere dayal olarak yaplmaktadr. Kuramsal olarak i borlanmaya bal
ca iki amala bavurulabilir: Ya ekonomide ar istemi snrlayarak fiyat artlarm
kararl (istikrarl) tutm ak ya da belli yatnm projelerinin gereklemesini, baka
kaynak bulunamyorsa, salamak. Ak bir borlanma politikasnn yokluu, kamu
borlanmasnn bu anlamda hangi amala yapldn belirsiz brakmaktadr. Bu
durumda, byyen kamu i borlarnn belirli yatnm projelerinin i finansmann
karlamay amalad sylenebilirse de eldeki veriler bu konuda bir yorum yap
maya izin vermiyor. Ekonomi kuramnda, genel ilke olarak kamu borlanmasyla
salanan kaynan getirisinin bor fa/den yksek olmas gerektii vurgulanr. Bu

166

Oh

k Iyi

i k u n o m

Is I

durum , bir baka adan, kaynaklarn kamu eliyle daha etkin" kullanld varsay
mna dayanr. I borlarn eiliminden bu konuda da bir sonuca varma olana
bulunmamaktadr. Oysa ak ve demokratik srelerle ileyen bir devlet yaps bu
tr verilerin aklanmasn ve deerlendirme olana bulunmasn gerektirir.
2. Sermayenin D Kaynaklan
a. Genel Olarak
Planl dnem ncesinde, d kaynak gereksinimi artm ve d deme glkleriyle
karlalmt. Genel anlamda, bu durum planl dnemde varln srdrd; sc mayeninl d kaynaklan geniledi; yeni boyutlar kazand. Bir baka anlatmla, Planl
Dnemin banda amalanan d parasal kaynaklara bamlln azaltlmas, ger
ekletirilemedi. Ekonominin d kaynak gereksinmesi artarken, sermayenin d
kaynaklarnn bir baka esi olan zel yabanc sermaye yatnmlar beklenen d
zeyde gereklememitir, ilk be yllk plan uygulamasnn sonunda ekonominin
d deme glklerinin ar saylabilecek boyutlara ulat grlmektedir.
Planl dnem in banda ve kalknma planlannda ekonominin d kaynaklara
bamllnn azaltlmas ekonomi politikasnn temelini oluturmaktayd. Bi
baka deyile, planlama olgusu, ekonominin d kaynak gereksinmelerini gidermek
iin bir kar nlem olarak dodu, denilebilir, zellikle yeni snai giriimlerin c
kadar dviz tasarrufu salayacaklar, snai yatrmlarda neredeyse tek lt olarak
alnyordu. Bir bunalm sonrasnda balayan plan uygulamasnn, bu nedenle d
kaynak gereksinmelerinin azaltlmasna ayr bir nem vermesi doald. Doal ol
mayan, plan uygulamas sonunda, ekonominin d kaynak gereksinmelerinin bu
kez daha ileri boyutlarda ya da daha ar bir biimde varln srdrmesidir. Ih
oluum un nedenleri, dier blmlerin konusudur. Bu blmde nce, sermaye ha
reketleri bir btn olarak ele alnacak, daha sonra da, zel yabanc sermaye ve d
borlanma zerinde durulacaktr.
incelenen dnemde lkenin d ekonomik ilikilerinde nemli saylabilecek de
ime, ABDnin yerini gerek zel sermaye yatrmlar gerekse borlanma ynnde
AETnin almasdr. Gerekten, dnem in ekonomi politikalarnn belirlenmesinde,
AET ile ilikiler etkili olmutur.
Dnem sresince, bir nceki dnerpde ok bavurulan d kaynaklarn kullanm
azalm, bunun yerine yeni tr d sermaye kullanm balamtr. Bu durum zellikle
altyap yatrmlar dahil sermaye hareketlerinden izlenmektedir. NATO tarafndan
salanan altyap yatrmlar IIKP dneminde azalm, IIIKP dneminde az da olsa
artmtr. Buna karlk, ABDnin tarm rnleri fazlasndan oluan PL.480 ve karl
g TL olarak ABDnin Trkiyedeki kurulularnca kullanlan yardmlar IIIKP dne
minde hi kullanlmamtr. Nedeni, ABD ilikilerinde 1970l yllarda grlen za
yflamadr. IMF ve EMA (Avrupa Para Birlii) kredilerinin kullanlmamasnn ne
deni ise IIIKP dneminde, daha dorusu 1975e kadar lkenin dviz skntsyla
karlamamasdr.

M.ANI.1 Ol'.l MI' . NN D A Y A N A K L A R I

167

Sermaye hareketleri iinde proje ve program kredilerinin geliimi ilgin bir


farkllama gstermi, bunlardan birincisi artarken kincisi nemli lde azalm
tr. Bir baka deyile kredi salayan kurulular daha ok belirli projeleri destekle
milerdir. Bu eilim, kredi salayan kaynaklarn deiimine de baldr. Genellikle
sosyalist lkelerden salanan krediler proje kredisi niteliindedir.(21)

TABLO: VI.4. Plan Dnemlerine Gre Sermayenin D Kaynaklan


(Milyon Dolar)
Sermaye leminin Tr"'
Grnmeyen lemler:
D Bor Faiz demesi (-)
Kr Transferleri (-)
Proje Kredileri Hizmet demesi (-)
Turizm (+, -)
i Dvizi Girii (+)
Dier Grnmeyenler (+, -)
Grnmeyenler" Dengesi
Altyap (NATO) (Enfrastrktr,
Off-shore) (+)
Dier Sermaye Hareketleri
D Bor Ana-para demesi (-)
zel Yabanc Sermaye (+)
Proje Kredileri (+)
Program Kredileri (+)
Bedelsiz Dalm (+)
US. PL 480 (+)
IMF, EMA Kredileri (-, +)
Sermaye Dengesi
Rezerv Hareketleri ( - art)*
zel ekme Haklan (SDR)
Kullanm (+)
Ksa ve Orta Sreli
Krediler (+, - )

IKP

IIKP

IIIKP

163
74
27
-65
287
2
488

234
168
130
55
1732
15
2334

862
342
131
74
5886
1002
8042

161

62

95

508
115
317
723
38
165
213
1063

616
183
921
516
142
197
225
1568

714
362
1931
181
444

87

-1139

783

87

39

472

-1 2 1

413

4375

1204

* Rezerv (altn, dviz) harekeden dnda, (-)ler sermaye kn; (+)lar da sermaye giriini gs
terir. Rezerv harekederinde bu durum tersinedir.
Kaynak: Maliye Bakanl, Ekonomik Rapor 1978, s. 42. DPT, IIIKP, s. 52 ve IVKP, s. 71.

MBnn altn ve dviz ilemlerinin bir sonucu olan rezerv miktar IKP ve zel
likle IIIKP dnemlerinde azalm, buna karlk IIKP dneminde artmtr.
IIIKP dnem inde yeni bir d kredi arac zel ekme Haklar (H, ngilizce
siyle Special Drawing Rights, SDR) kullanmdr. IMFnin uluslararas demeleri
kolaylatrmak amacyla 1960lann sonlarnda gelitirdii bu ara, IIIKP dnem in
de yaygn bir biimde kullanlmtr.
IIIKP dneminde asl sermaye hareketleri ksa ve orta sreli kredi kullanmn

168

T R K Y E EKONOMS

da grlmektedir. Dvize evrilebilir Mevduat (DM) olarak adlandrlan ksa s


reli krediler byk boyutlara ulamaktadr. Sonuta orta ve ksa vadeli kredilerin
kullanm, IIIKP dneminde bir nceki plan dneminin on katndan fazla olmu
tu.<22>
Ksaca belirtilen bu gelimelerden ekonominin planl dnemde ve zellikle IIIKI
dnem inde d kaynak gereksinmelerinin an boyudara ulat sonucuna varlabi
lir. D demelerin dsatm gelirleriyle karlanamamasnn doal bir uzants olan
d kaynak gereksinmeleri, kullanmn niteliine bal olarak ekonomik gelimede
giderek daha belirleyici olmutur.
D deme hesaplannda lkeye gelen her trl d kaynak art, lkeden kan
sermaye de eksi deer alr. Bu nedenle, Tablo: VI.4.te rnein, d borlanma ya
da krediler art iaretlidir. Oysa bunlar, uzun dnemde faiz ve anapara olarak ge
ri denm ek durum undadr, yani eksi saylr. Dolaysyla, d sermaye hareketleri
ni, bu erevede deerlendirmek gerekir.
Bu adan bakldnda lke, planl dnemde sermaye kndan ok giriine
konu olmusa da, bu durum, d borlarn artyla gereklemitir. Bir baka deyi
le, planl dnem de flaha ok d sermaye kayna kullanlabilir olmas d borlarla
salanmtr. D kaynan sermaye birikimine dorudan katks, ise, MBnn ekle
ettii dviz kaynaklarn kullan biimine gre belirlenecektir. Bu durum , yinele
mek gerekirse belli proje kredileri ve retim arac biiminde getirilen yabanc ser
maye iin geerli deildir. Sonu olarak, sermaye hareketlerinin iki temel esi var
dr: D borlanma ve zel yabanc sermaye yatrmlar.
b. Y abana zel Sermaye
Toplam yabanc zel sermaye girii, ilk plan dneminde, srasyla 115, 183 vc
362 milyon dolar (ABD) olarak grlmektedir (Tablo: VI.4.). Buradan yabam
zel sermayenin ekonomiyi giderek daha ekici ya da krl bulduu sylenebilit.
Nitekim ayn Tabloda verilen kr transferleri yabanc zel sermayenin krllnn
arttn gstermektedir. IKP dneminde 64, IIKP dneminde 168 milyon dolar
kr transferi yaplmasna karlk, IIIKP dneminde bu miktar 346 milyon dolara
kmtr. Dolaysyla kr transfen/getirilen yabanc sermaye oran giderek artm
tr: IKP dneminde yzde 55,7, IIKP dneminde yzde 91,8 ve IIIKP dnemimle
yzde 95,6. Yabanc zel sermaye giriine yakn miktarda darya kr transferi ya
plmas, yabanc zel sermayenin lkenin sermaye birikimine net saysal katksnn
giderek azald ya da ortadan kalkt anlamna gelir. Bununla birlikte yabanc zel
sermayenin saysal byklnden ok nitelii, kullanld alt sektrler, harekete
geirdii yerli sermaye ve kullanlan retim teknolojisi, ekonomik gelime asn
dan ayn lde nemlidir.
Yabanc zel sermayenin toplam iinde, Yabanc Sermayeyi Tevik Kanunu
(yrrlkte olan 18 Ocak 1954 tarih ve 6224 sayl) erevesinde gelen yabanc ser
maye gerek miktar ve gerekse nitelii asndan nemli ve belirleyicidir. Bu neden
le burada, nce Tevik Yasasndan yararlanan yabanc zel sermaye zerinde dt
rulacaktr.(23)

I I . A N I . I t i l ' . I . I M H N N D A Y A N A K L A R I

1(>9

TABLO: VI.5. 6224 Sayl Yabanc Sermayeyi Tevik Yasasndan


Yararlanan Ortaklklarn Sektrel Dalm
(31 Aralk 1980)

SEKTRLER
1. SANAY
Gda, ki ve Ttn
Dokuma ve Giyim
Kt
Lastik
Plastik leme
Kimya
Cam
Tat Aralar
Maden Eya
Makine
Tarm Alet ve Mak.
Elektrik Mak. Elek.
imento
Yap aralar
Sanayi Toplam
II. TARIM
III. MADENCLK
IV. HZMETLER
Turizm
Bankaclk
Aratrma-Danma
Sanayi-d Toplam
GENEL TOPLAM

Sektrel
Dalm

Toplam
Sermaye*

Top. Ser.
inde
Yab. Ser.
Yzde*

1116
374
49
532
4
954
226
1740
435
337
18
2391
84
154
8414
1
20

11,6
3,9
0,5
5,5
_*

0,2

1915
499
87
1008
10
1281
2150
5460
4345
764
70
5510
280
525
23931
2
20

58,3
75,0
56,0
52,7
38,4
74,5
10,5
31,9
10,0
44,1
25,0
43,4
30,0
28,0
35,2
50,0
100,0

7
5
2
16

385
809
14
1229

4,0
83
0,1
12,9

679
3724
34
4459

56,6
22,0
40,0
27,8

100

9643

100,0

28390

34,0

Ortaklk
Says

zinVerilen
Yab. Ser.
(Mil. TL)

7
1
1
3
1
21
2
8
12
6
1
17
1
3
84
1
1

9,9
2,3
18,0
4,5
3,5
0,2
24,8
0,9
1,6
87,3
__*

* Toplam sermaye iinde oransal payn binde birden az olduu durumlar alnmamtr.
** DPTnn yaynlarnda, bu oranlar, sektrn toplam sermayesi iinde yabana semaye pay ola
rak verilmektedir. Oysa belirtilmek istenen ilgili sektrn deil, yabanc sermayenin katld
ortaklklarn toplam sermayesi iinde yabana sermayenin paydr.
Kaynak: DPT, 1981 Yl Program, s. 69.

Yabanc zel sermaye verileri buradaki biimiyle belli bir yla aittir, yani bir keit zellii tamaktadr. Bununla birlikte gerek younlat alt sektrler ve gerekse
kaynak lkeye gre dalm belli bir zmlemeye olanak verir. Bir nceki dne
min, 1960 ncesinin, verileriyle karlatrldnda, balca iki farkllama grl
mektedir. Bunlardan birincisi planl dnemde yabanc zel sermaye yatrmlarnn
iderek daha fazla oranda dayankl tketim mal retimine yneldikleri; kincisi de
frna saysnn giderek azalmas ya da sermaye younluunun artmasdr.
zel yabanc sermaye, genetikle sanayide younlamtr. lk iki plan dneminde,
yabanc zel sermayenin yzde 83, nc Plan Dneminde ise yzde 86,5i sana
yie girmitir. lk iki plan dneminde yabanc sermayenin yzde 22,8i ila, yzde 19,8i
kauuk, yzde 17,5i elektrik ve elektronik ve yzde 11,5i madeni eya ve makine alt

170

T K K Y I ! UKONOMS

sektrlerine yatrlmtr. Gda sanayiinin pay yzde 7,2, tat araklarnn ise yzde 3,S
dolayndayd. Oysa nc Plan dneminin sonunda yabanc zel sermaye iinde ta >
t aralarnn pay yzde 27,9a ulamtr. Tat aralarn srasyla (ila dahil) kimya
(yzde 18,90), elektrik makineleri ve elektronik (yzde 12,8) ve kauuk (yzde 9,00)
sektrleri izlemektedir. Bu durumda, yabanc sermaye yatrmlarnn, planl dnemde
giderek dayankl tketim mallan retiminde younlat sonucuna varlabilir.
Yabanc zel sermayenin alt sektrlere dalmnda, gda ve ila gibi dayanksz
kullanm mallarndan dayankl tketim mallarna ynelii deiik nedenlerle ak
lanabilir. n ce dorudan ya da dayanksz tketim mallarnn talep yaps, bu mal
larn retim ve satn daha az krl klmaktadr. Ancak ekonomik gelime ile bir
likte tketicinin geliri arttka dayankl tketim malna olan talebi de artar.
retimin nitelii gerei, yabanc sermaye, greli olarak emek youn deil, se
maye youn teknoloji kullanmaktadr. Ancak kullanlan teknoloji, etkin retim l
einin ok altndadr. Buna karn, sermaye younluu sonucu yabanc sermayeli
ortaklklarn gerek kii bana katma deer, gerekse toplam sat miktarnn benzet
yerli ortaklklara gre daha fazla olduu anlalmaktadr.
Trkiye planl dnemde dayanld tketim mallarna olan talebin artt bit
retim-gelir yapsna ulamr. Ek olarak tketim mal reten dier sektrlerde ya
kam u tekeli ya da retim kapasitesi fazlas vardr. Bu durum da yabanc sermaye
yatrmlar daha krl olan dayanld tketim mallar retimine ynelmitir. Yaban*
c zel sermayenin niteliklerine, sanayi sektr incelenirken yeniden deinilecektir.
Bu arada, yabanc sermaye yatrmlarnn dier niteliklerine ksaca deinelim.
Dnemin sonlarnda gelen yabanc sermaye miktarnn artmasna karn ortaklk
says artmam, tersine snrl bir lde de olsa azalmtr (1973te 118, 1978de
97 firma). Buna karlk getirilen sermaye miktarnda art olmas sermaye youn
luunun artt biiminde yorumlanabilir. Ancak bu olgu, yabanc sermayeli ortak
lklarn etkin teknoloji ve etkin lek ile retimde bulunduklar gibi bir sonuca va
rlmas iin yeterli deildir.
Yabanc zel sermaye-yerli sermaye btnlemesi de, incelenen dnem in son
yllarnda deiiklie uramaktadr. Yabanc sermayeli ortaklklarda, toplam serma
ye iinde yabanc sermaye pay-oftalama olarak 1973te yzde 45,2den 1977tlr
yzde 40,5e, 1978de yzde 35,5e dmtr. Bu oran 1978de, gda ve ikide yz
de 57,81, dokuma-giyimde yzde 76,06, ktta yzde 56, kauukta yzde 58,85,
kimyada yzde 47,41 ve tat aralarnda yzde 35,81 olmutur. Dolaysyla, yaban
c sermayenin giderek daha az miktarda yerli sermayeyi kendisiyle ortaklk biimin de harekete geirdii sonucuna varlabilir. Bu olgu balca iki nedene balanabilir.
Yerli sermaye, birok yeni giriim iin yabanc sermaye ile dorudan btnleme
gereini duymayacak kadar gelimi olabilir. Ya da yeni yabanc sermayeli giriim
lerin nitelii daha az miktarda yerli sermaye gerektirebilir. Kanmzca, lkemize ge
len yabanc sermaye iin bu ikinci neden, dier koullar veri almrsa, daha fazla geerlidir. Bunlara ek olarak, yabanc-yerli ortak giriimlerinin nedenlerini aklama
da yalnz ekonomik etkenler yeterli olmayabilir; brokrasi ile ilikiler, dil, kltr
vb. noktalar bu erevede gndeme gelebilir.

M A N I t ( i l I L M N N D A Y A N A K 1 . A U I

17

Yabanc sermayenin 1973-1977 dneminde kimya, tat aralar, elektrik maki


neleri ve elektronik ve bankaclk kesimlerinde art eilimi gstermesi, yabanc ser
mayenin dayankl tketim mal reten sektrlerde younlama eiliminde olduu
nun bir belirtisidir. Kimya (ila dahil) ve bankaclk ise, ksa dnem krlarnn ennklatrld alanlardr.
Belirtilen gelimelerden, yabanc zel sermayenin lkede izlenen gelime politi
kalarna bal bir yatrm sreci izledii anlalmaktadr. lkeye gelen yabanc ser
mayenin ilk plan dneminde ngrlen dzeyde olmad konusunda 1980lerin
banda beliren grlere daha sonra deinilecektir.
Trkiyede faaliyet gsteren yabanc sermayenin ikinci kanal, Trk Parasnn
Kymetini Koruma Hakkndaki Kanuna dayal olarak planl dnemin hemen ban
da karlan 17 sayl Karardr. Karara gre, Yabanc Sermayeyi Tevik Kanunu ile
Petrol Kanunu dnda lkenin ekonomik kalknmas iin lzumlu ve faydal g
rlecek alanlarda i yapmak veya ticari bir ortakla katlmak isteyen yabanc ger
ek ve tzel kiiler yapacaklar iin gerektirdii z sermayeyi dardan dviz ola
rak getirmek zorundadr (m. 17). Bununla birlikte Karara (m. 51.) gre bunlann,
lanr-tanmaz mal almsatm, kr, faiz ve benzeri sermaye ilemlerinden doan
kazanlar blokedir, yani lkede tutulur ve kullanlmas yasaktr. Bu durum da,
kural olarak, yabanclarn 17 sayl Karar erevesinde hibir ticari veya snai yat
rm ve hizmet giriiminde bulunmamalar gerekirdi.(24)
Bununla birlikte 17 sayl Karar erevesinde faaliyet gsteren ve Osmanl m pa
ratorluu dneminden balayarak deiik zamanlarda faaliyete gemi olan
( 1975te) 97 ortaklk vardr. Bunlann alma alanlar sigortaclk (18i), gemi acental-turizm ve ila-kimya (11 er); mmessillik, sat (9), ttn alm (8), madenci
lik (7), inaat-taahht ve mmessillik, dalm (6ar); dalm-dsatm mmessillik
(5); elektrik-gaz (4); gda-yem (3) ve kitap dergi dalm ve sat (2)dir. Bu ereve\ l o alan yabanc sermayeli ortaklklarn 10u retimde bulunmakta ve yurtii paza nemli bir blm n ellerinde tutmaktadr. Ayrca bu ortaklklarn ok yaygn
bir biimde dier yerli ve yabanc ortaklklarla ortak olduklar anlalmaktadr.
17 sayl Karar kapsamna giren yabanc sermaye ortaklklarnn krlar, kural
olarak bloke edilir. Ancak uygulamada gerek hkmetin deiik yllarda ald ka
tarlar sonucu; gerekse lkede kambiyo snrlamas balamadan nce kurulanlarn
atklar davay kazanmalar ile, bu kural nemli lde geersiz kalmtr. 24 Ocak
1980den sonra hkmetin ald bir dizi ek kararla bu ortaklklarn dviz ilemleri
ok kolaylatrlmtr.
r. D Borlanma
l'.koomik gelimenin d kaynak gereksinmelerini karlamada ikinci nemli e d
borlardr. Plan ncesi dnemde balayan borlanma sreci planl dnemde de ge
nileyerek sregelmi ve zellikle 1975 sonras dnemde byk boyutlara ulamtr,
icline srecinde d borlanmann nitelii de deimekte, uzun dnemli proje kre
dilerinin yerini, d ticaret an kapamaya ynelik gnlk diyebileceimiz bor
lanma biimi almaktadr.

T R K Y K KKONOMS

172

Planl dnem sresince borlarn geliimi Tablo: Vl..a.'da verilmektedir.^'1


D borlar, genelde, deme biimine gre, dvizle ve TL olarak ayrlmaktadr. I)
vizle denecek d borlarn art zellikle 1975 sonras dnemde byk oranlur.
ulamaktadr. Bunlarn byk blm yabanc hkmetler, Avrupa Para Piyasas
ve yabanc firmalardan; bir blm de uluslararas kurululardan salanmtr. I)
vizle denecek d borlarn nemli bir blm belli projelerin d finansman g e
reksinmelerini karlamaya yneliktir. Kalan da d ticaret ann giderilmesinde
kullanlmaktadr.
Belirli projelerin d finansmannda temel sorun, kaynak salayan kuruluun;
projeyi benimsemesi ya da, dier bir adan projenin plan ve programlara uygun
saylmasdr. Bu konuda, kredi neren kurulula Trkiye arasnda uyum salanma \
s gerekir. Bu yaplmadnda, projenin i finansman iin gerekli kaynaklar plan
amalar dnda kullanlm olacaktr.

TABLO: Vl..a. D Borlar, 1964-1980


I. Dvizle denecek olanlar
(Milyar ABD dolar)
- Kamu Kesimi
- zel Kesim
Toplam

IKP
Dnemi

IIKP
Dnemi

IIIKP
Dnemi

1978

1979

1980

3,6
1,0
4,6

9,1
0,6
9,7

15,0
1,8
16,8

5,4
0,8
6,2

8,5
0,7
9,2

10,8
0,5
11,3

6,4
3,4
9,8

11,2
6,9
18,1

10,5
6,9
17,4

2,4
1,6
4,0

2,8
2,1
4,9

5,3
4,3
9,6

II. TL ile denecek olanlar


(Cari Fiyatlarla, Milyar TL)
- Kamu Kesimi
- zel Kesim
Toplam

Not: Dvizle denecek d borlar 1SJ64 yl ve sonrasn, TL ile denecek olanlar da 1965 yl ve
sonrasn kapsar.
Kaynak: DE, TY 1968, s. 339; UY 1973, s. 391; Maliye Bakanl Yllk Rapor 1979, s. 160 ve
DE, TY 1981, s. 394.

Kamu kesimine alan uzun dnemli proje kredileri, genellikle altyap, sanayii
ara mallan retimi, tanm ve kentleme alanlarnda kullanlmaktadr, zel kesim
kredileriyse zel yatmmlarn d kaynak gereksinmelerini karlar. Bunlarn yabam
sermayeye oranla daha fazla yerli sermayeyi harekete geirdikleri ve belli retim ve
hizmet alanlannda kullandklar sylenebilir. Bu kredilerin saysal boyutu ve niteli
i yerli zel sermayenin kullanmn da belirler.
Hzla borlanma srecine giren gelimekte olan lkelerin temel sorunu bor
tuza denilen ve giderek arlaan bor ykdr. Trkiye, zellikle 1975 sonras
dnem de bu tr bir srece girmi saylabilir. lkenin, 1978-80 dnem inde d de
me glklerinden doan bunalm gidermek zere bavurduu devalasyonlar,

M A N I I ( i l M M ' , N N D A Y A N A K ) . A K I

73

uygulad cret, para-kredi ve fiyat politikalar, planl dnemde izlenen borlanma


politikasyla petrol fiyatlarnn krkledii d kaynak gereksinmelerinin dorudan
sonucudur.
Burada bir sapma yaparak, ksa ve uzun dnem d borlarn ilikileri zerinde
durulmaldr. Uzun dnem borlann faiz ve anaparalarnn zamannda denm e
mesi durum unda, ksa dnem borlan artmakta ve durum bor faizlerinin yksel
mesi ve ortalama deme sresinin ksalmas gibi olumsuz gelimelere yol amakta
dr. Bu gelime zellikle IIIKP dneminde younlamtr. IIIKP dnemi banda
yok denecek dzeyde olan ksa dnem borlan 1977de 6,6 milyar dolarla toplam
l borlann yzde 60 dzeyine ykselmiti. Ayn srede, orta ve uzun sreli d
borlann ortalama deme sresi 22,1 yldan 12,7 yla dt. Faiz yk ise yzde
4,4den yzde 7,6ya ykseldi. Bor veren hkmetlerin ba blm yksek
olan alacaklarnn oran da IKP dneminde yzde 75ten IIKP dnem inde yzde
63e, IIIKP dneminde yzde 18 gibi bir dzeye indi. D kaynak tkankl ile,
1977den balayarak, d borlar deyememe sorunu ve bunu izleyen bir dizi
bor erteleme grmeleri gndeme geldi. Bu gelimelerin ilk sonucu, daha sonra
ele alnacak olan, ekonomide 1980 dnm dr.(26)
Ksa sreli d borlanma alannda bir baka gelime 1977-78de uygulamaya
konan dalm konusu olan mallarn satclarnn 60 gn sreli kredi aabilmeleri
dir. ou kez yurtiindeki ortaklklarnn girdi gereksinmelerini karlamaya yne
lik olan bu krediler Merkez Bankas deme yapamad durum da bile varlklarn
srdrd ve bu yoldan 1977de 1508, 1978de de 1167 milyon dolar d kredi sa
land. Bu durum , zellikle yabanc sermayeli kurulularda retimin srdrlmesine
yardmc olmakla birlikte, dviz denetiminin Merkez Bankasnm elinden kmas
na yol at ve daha sonra hkmete snrlandrld.
D borlann arl ya da yk, deiik oranlarda gsterilmektedir. Bu deix keler bor yknn 1973-79 dneminde nasl ykseldiinin bir kant saylabilir.
Bor yknn bu derece artnn sonucu, lkenin uluslararas bor veren kesimler
karsnda kredisinin azalmas, daha dorusu bor alma koullannn giderek da
ha da arlamasdr. Nitekim, 1979da lkenin kredi derecesi; New Yorkun Ku
rumsal Yatrmclar (Institutional Investors)na gre 93 lke iinde on zerinden
1,48di. Bu dzeyde, Trkiye kredi derecesi en dk sondan beinci lke duru
m undayd/2^
retim yapsmm bir uzants olan d ticaret ann kanlmaz bir sonucu
olan d borlar, zellikle IIIKP dneminde i ve d koullarn da zorlamasyla
ekonomik gelimenin kaldramayaca boyutlara ulat. Sonuta bir yandan d
borlanma sreci daha kt koullarda daha fazla d borlanmay gerektirir duru
ma geldi. Dier yandan da, ekonomik bunalmn arlamasndan dorudan etkile
nerek ekonomi politikalarna yeni bir biim verilmesinde etkili oldu.

T R K Y K KKONOMS

TABLO: VI.6.b. D Bor Gstergeleri, 1973-1979


1973

1974

1975

1976

1977

1978

1979

Bor Karlama Oram*


Kamu-Garantili

6,7
6,8

7,2
6,7

8,2
7,3

9,6
8,1

11,8
10,2

13,2
10,7

13,9
12,9

zel-Garantisiz
Faiz Karlama Oran*

2,6

0,5
2,8

0,9
3,5

1,5
4,3

1,6
5,2

2,5
4,9

1,0
5,6

Toplam Bor/Katkl Ulusal


Gelir Oram (yzde)

13,6

10,6

8,9

9,2

9,8

12,9

20,0

Toplam Bor/Dsatm
Oram (yzde)

97,8

91,2

99,7

100,0

133,8

107,5

232,2

125,9

137,6

234,0

262,8

390,1

412,9

428,3

Toplam Bor/Dviz Kaynaklan


Oram (yzde)

* Karlama oranlar, d bor anapara ve faiz dem elerinin toplam dsatma orandr.
Kaynak: Dnya Bankas, W orld D ebt Tables, age., 1980, s. XXVII.

D. SERMAYE KAYNAKLARININ KULLANIMI


1. Giri
Ekonomik gelime, yeniden retime ayrlabilecek kaynaklarn miktarna ve bunla

rm kullanl biimine bal bir sretir. Geni anlamda retimde kullanlacak kay <
naklar igc ve sermaye olarak ikiye ayrlr. Bunlara, genellikle girdi denilen
hammaddeleri ve ara rnleri de eklemek gerekir.
Bununla birlikte, genel olarak ve zellikle gelime srecinde, sermaye kaynakla >
rm n ekonomik gelimeyi belirleyici olduu gr egemendir. Bir baka deyile,
dier kaynaklarn kullanm dzeyi ve biimi, sermaye kaynaklarna bamldr. Bu
nedenle tketilmeyen kaynaklarn retken yatrmlara dntrlmesi sreci ve bu
nu belirleyen etkenler ekonomik gelime kuramnda zerinde nemle durulan hit
konudur. Ayn varsaymdan gidijerek, burada da kaynak kullanm deyimi, sermaye
kaynaklarnn kullanm anlamnda alnmaktadr.
Sermaye kaynaklarnn kullanmnda bunlarn dzeyi, mutlak bykl k a
dar, kullan biimi ve nelerin retiminde kullanld da nemlidir. Pek ok du
rum larda kullan biimi, ya da yatrmlarn nitelii, gelimenin temel belirleyicisi
durum undadr. Bu belirleme, yalnz yeniden retimin artnda deil, ayn zaman
da, zaman iinde gelime dorultusunda da geerlidir. Dolaysyla kaynak kullann
m nda mutlak byklk kadar, gerekte ondan da fazla nemli olan, kaynaklarn
kullanl biimidir.
Bu blmde nce, Kalknma Planlarnn temel yaklam izlenerek yatrm-geli
ilikisi zerinde durulacak, daha sonra da yatrmlarn sektrel dalm incele ite
cektir. Ancak bu noktalara gemeden nce yatrm kavram zerine ksa bir akla ma zorunludur.
Yatrmlar, toplumsal retimin yeniden retimde kullanlan ksmdr. Bu a n
lamda, sermaye stokuna belli bir zaman iinde yaplan eklemeleri ierir; kendisi

M. ANI I ( i l l M I ' . N N D A Y A N A K L A R I

175

retilmi olan ve yeniden retimde kullanlan, makine ve dier ara ve gerelerle


bina ve benzeri donanm aralar yatrm saylr. Bu erevede, hammaddede ve ara
mallar alm, igcne yaplan demeler, para-sermayenin yeniden retimde kulla
nm olduklar halde, sabit sermaye yatrm saylmaz; dar anlamda yatrm sayl
maz.
Yatrmlar, ou ekonomik deikenler gibi, fiziksel miktarlar olarak deil para
birimiyle gsterilir. Yatrmlarn nitelik ynnden farkll bunu zorunlu klar. Do
laysyla yatrm olgusu, para sermayesinin retken sermayeye dnm anlamna
gelir. Yatrmlarn akm, buna kar sermayenin stok olmas bu dnm ger
ekletii lde anlam kazanr ya da geerlidir.
Yatrmlarla ilgili, ek olarak u noktalara deinilmelidir. Yatrmlar, amortis
man ve anma-eskime paylar dnda kalan sermaye stoku art (net) olarak al
nabilecei gibi, bunlar ieren biimde, katkl (gayrisafi) da alnabilir. Ayrca, reti* in satlamayan blm ya da stok miktarndaki art da ulusal gelir hesaplarnda
yatrm biiminde tanmlanmaktadr. Ek olarak, yatrmlar, piyasada istemin art
na bab olarak yaplrsa uyarlm, buna dorudan bal olmadan gerekletirilir
se kendiliinden saylr. Kabaca birincisinin zel yatrmlar iin, kincisinin de
kamu yatrmlar iin geerli olduu varsaym yaplrsa da, bu varsaym mutlak an
lamda gereki saylmaz. Bir baka deyile, kamu yatrmlarnn bamsz olarak be
lirlendii anlamna gelmez.

2. Planlarda Yatnm-Gelir likisi


Kalknma planlarnn amalan ve nitelikleri yeniden retimle dorudan bantl
dr. Ekonomik ve toplumsal yeniden retimin yaps ve nitelii, bir ynden kalkn
ma planlarnn amalarn ve niteliklerini belirler, dier ynden de onlar tarafndan
^ belirlenir. Bu nedenle, elde edilen gelirden yeniden retim iin ayrlabilecek miktar'n saptanmas ve bunun nasl kullanlaca kalknma planlarnn temel ura ala
ndr.
Kiisel dzeyde olduu gibi ulusal dzeyde de gelirin tketilmeyen blm ta
sarruf ya da artnm olarak tanmlanr. Artrmlar, yatrma dnt oranda ser
maye birikimine ve retim artna katkda bulunur. Bu nedenle planlarda, ulusal
gelir, tketim, artnm , yatnm vb. harcama biimleriyle ilgili zmlemeler nem
kazanr. Planlarda yer alan makro dengeler bu deikenlerin birikimle olan iliki
sini aklamay amalar.
Gelirin kullanm biimlerini, dalm, gelir sahiplerinin eilimleri, vergiler, ar
trmn zendirilmesi gibi kurumsal ve davransal olgular belirler. Yeniden reti
min kayna artnm lar ve bunlann yatrmlara dntrlmesi olduundan bun
larla ilgili byklkler gelimenin bata gelen gstergesi saylr.
Yatrmlarn kayna, gelirin tketilmeyen ksmdr. Bununla birlikte incelenen
dnemin ulusal gelir hesaplarnda, toplam artrm verileri bulunmuyor. Kamu yat
rmlar kestirimlerinden gidilerek ve zel yatnmlar iin yaplan anketlere dayanla
rak elde edilen miktarlar, bir muhasebe zorunluluu olarak varsaylan yatrm-

176

T R K YK EKONOMS

tasarruf eitliine indirgenmektedir. Bu nedenle, yatrm gelir oranlarn bu ere


vede deerlendirmek gerek.(28)
1980 ncesinin planlarnda, katkl ulusal gelirin (KUG, eski deyimiyle gayrisal
milli hasla, GSMH) ylda yzde 7 (IKP ve IIKP) ya da yzde 7,2 ve 8,2 (IIIKP ve
IVKP) gibi belli bir hzla bymesi ngrlmektedir. Daha dorusu, belli bir bil
yme hz, planlarda, temel belirleyici ama nitelii tamakta, dier amalar, buna
gre dzenlenmektedir.
Bu amacm, veri alnan teknik koullarda gerekleebilmesi iin, KUGin belli
bir orannn yatrmlara ayrlmas gerekir. Yineleyelim, bu sonu, belirli bir yatrn
miktaryla ancak belirli bir gelir elde edilecei, yani retim tekniinin, yatrn
getiri orannn ve retim kapasitenin veri alnmasndan kaynaklanmaktadr. Bi
baka deyile, retim teknolojisi ve kapasitesi deimez saylrsa, byme hznn
artrlmasnn tek yolu, yatnm orann yksek dzeyde salamaktr. Yatrm tutan,
ekonomi politikalaryla saptanabilecek tek deikendir. Planlann tasarruf ve yatrn
miktar konusuna ayn bir nem vermelerinin nedeni budur. Bu erevede, planlat
yalnz yatrm miktar zerine nerme gelitirebilir, ngrde bulunabilir.
Ekonomik byme kuramnda Harrod-Domar modeli olarak bilinen bu iliki,
geleneksel olarak,

biiminde gsterilir. Burada g, KUGin byme oran, s tasarruf ve buna eit say
lan yatnm-gelir oran ve k da yatnm-getiri orandr. Bir baka anlatmla, Yt t d
nemi ulusal geliri ise, Yt-Yt-l/Yt-1 t yl byme orandr; toplam tasarruf = yal
rmlar, S olarak alnrsa, S/Y belli bir yln s orann, I/Y de yatrm gelir oran
dr.Eer planda KUGun yzde 7 bymesi ngrlyorsa, k veri alndna grr,
snin belli bir oranda olmas gerekir. Burada k, retim kapasitesi sabit ise, birim
bana yatrm-gelir orandr; yani IKPnda ngrld gibi 2,7 TL yatrm 1 Tl
kadar gelir yaratyorsa knn 2,7 olduu sylenir. Kukusuz, tm bu saylar, retim
le ilgili ortalamalardr; zellikle knn retim sektrlerinin arlkl ortalamas oldu
u belirtilmelidir/29*
Bu aklamadan sonra planlarda ngrlen yatrm oranlarna deinebilin/
(Tablo: VI.7a). IKPnda, KUGin byme hz, ylda ortalama yzde 7 alnm vr
bunu salamak iin, yatnmlarn toplam ulusal gelirdeki paynn yzdel8,3 olmiM
ve bu orann 14,8nin i kaynaklardan, 3,5inin de d kaynaklardan salanmas n
grlmtr. Gerekleme ise, yzde 14,2 i ve yzde 1,8 d olmak zere toplam
yzdel.O dolaynda olmutur. I tasarruflarda plan hedefine nemli lde yakla
ld halde, d kaynaklar ngrlen lde gereklememitir.
IIKP dneminde, ayn byme hzna ulamak iim, sabit sermaye yatrmlar
nn KUGin yzde 21,3ne ulamas ngrlm, gerekleme yzde 16,1 olmu
tur. zellikle i kaynaklar ynnde beklenen dzeye ulalamam, yzde 19,4 yen
ne yzde 15,5 bir yatrm oran salanabilmitir.
IIIKP dneminde, KUGin yzde 21,9unun sabit sermay yatrmlarna ayrl

M. ANI I I M M I 1 N N D A Y A N A K I . A K I

177

n.s planlanm, gerekleme oran yzde 20,2 olmutur; bu amalanana en yakn


gerekleme orandr. Ancak, ilgin olan, i kaynaklarn, planlanan yzde 21,1 yeri
ne yzde 16 olarak gereklemesidir. kaynaklarn yetersizlii, daha nce ayrntl
olarak ele alnd gibi, yatrmlarn giderek d kaynaklara baml durum a gelmesi
sonucunu dourmutur.
Yatrmlarn saysal bykl de plan ngrleri dzeyinde gerekleme sa
lanamadn gstermekte, bu durum yalnz zel kesim iin deil kam u kesimi iin
ile geerli olmaktadr. Bu adan bakldnda, IKP ve IIIKP dnemlerinde zel ke
simin planlarda ngrlenden daha fazla yatrm yapt, buna karlk IIKP dne
minde, planlanan dzeyin altnda olmakla birlikte kamu kesiminin plan ngrle
rine daha yakn bir yatnm dzeyi salad grlmektedir.
Toplam yatrmlarn gerekleme oran, IKP dneminde yzde 90,6, IIKP d
neminde yzde 91,39 ve IIIKP dneminde yzde 90,5 olduuna gre, yatrm ger
eklemeleri IIKP dneminde plan amalarna daha yakndr. Dier ynden, IIKP
dneminin, IKPnin yzde 75,6 ve IIIKPmn yzde 82 olan kamu yatrm oranla
rna karhk yzde 91,4 dolaynda bir gerekleme salamas, IIKP dnem inin bir
k.mu yatrmlar dnemi olduu sonucunu vermektedir, zel yatrmlarn gerek
leme oranysa ilk plan dneminde srasyla, yzde 102,9, 90,36 ve 101,47 ol
mutur. Yalnz, IIKP dneminde zel yatrmlar beklenilen dzeyde gerekleme
mitir.
Oysa, zellikle ikinci Plan dnemi zel snai yatrmlarn zendirilmesi ile ilgili
nlemlerin yaygnlat bir dnemdir. Bu durum da Birinci ve nc Plann zel
yatrmlar ynnde daha uygun bir ortam yarattklar gibi bir sonuca ulalabilir.
Ayn olguya bir baka adan baklabilir, ikinci Planda zel yatrmlarn kamu yat1 unlarndan daha hzh bir art gsterecei beklenmi ancak bu beklenti, gerekle\inenitir. Ancak, yatrm verileri sabit fiyatlarla incelendiinde ilk olasln daha
geerli olduu, Birinci ve zellikle nc plan dneminin zel yatrmlar iin da
ha elverili bir ortam oluturduklar anlalmaktadr.
Verilerden kolayca anlalabilecei gibi, ilk plan dneminde toplam sabit
sermaye yatrmlar (a) planlanan dzeyde gereklememitir, yani yaratlan gelir
den yeniden retim iin ayrlan miktar planlarda ngrlen dzeyde olmamtr;
(b) daha nemlisi yatrmlarn i kaynaklardan karlanan blm nn toplam gelir
iindeki paynn artnlamam olmasdr; (c) buna karlk, zellikle nc Plan
dneminde yatrmlar iinde d kaynaklarn nemli bir paya sahip olduklar anla
lmaktadr. Bu sonu yalnz i tasarruflarn yetersiz kalmasna balanamaz. Bu dum daha sonra grlecei gibi, yatrm olgusunun giderek daha ok d kayna
gerektirmesine dayanmaktadr.
Sonu olarak i kaynaklar bakmndan, Planl Dnemde, toplam yatrmlar
ulusal gelir orannn artrlamad aktr. Salt saysal byklk olarak bile, planla
rn tm ngrlerine karn, yatrmlar beklenen dzeyde gerekletirilememekctlir. Bu sonu kukusuz salt planlama sorunu deil, retim, ibulma gibi ekono
minin temel sorunlarnn zmndeki baar derecesi biiminde alglanmaldr.
Il IJ

T R K I YU K K O N O M S

78

TABLO: VI.7.a. Planlarda Yatrm Oranlar


(Katkl Ulusal Gelirin Yzdesi Olarak)

Planlanan (P) ve Gerekleen (G)

Sabit Sermaye Yanmlar


KUG Oranlan
I Kaynaklar
D Kaynaklar

IIIKP

IIKP

IKP
P

18,3
14,8
3,5

16,0
14,2
1,8

21.3
19.4
1,9

16,1
15,5
0,6

21,9
21,1
0,8

20,2
16,0
4,2

Not: Veriler, ilgili plan dneminin ortalamalardr.

TABLO: VI.7.b. T oplam Sabit Sermaye Y atrm larnn


Gerekleme D urum u
(Milyar TL)*
IIKP

IKP

Kamu
zel
Toplam

IIIKP

G/P

G/P

G/P

35,7
23,9
59,6

27,0
24.6
51.6

75.6
102,9
90.6

58,6
52,9
11,5

54,1
47,8
101,9

92,30
90,35
91,39

158,4
122,7
281,2

129,9
124,5
254,4

82,0
101,5
90,5

* I. Plan 1961; II. Plan 1965; III. Plan 1971 ve IV. Plan 1978 Fiyatlaryla
Kaynak; DPT, IIIKP, s. 29-30; IVKP, s. 36.

I.
Planda bilinli bir biimde toplam yatrmlar iinde d kaynak oran yksek
planlanmtr. Ancak gereklemeler istenen dzeyde olmam bunun zerini'
planlanan d kaynak oran IIKP!pda azaltlmtr. Buna karn IIIKP dnemimle
d kaynak oram planlanann be kat olarak gereklemitir. Bu olgu zellikle d
ekonomik gelimelerin bir zorlamas sonucudur; tmyle plan d bir gelime
dir.
Yatrmlarn planlarda ngrlen dzeyde gereklememesinin nedenleri iki
dzeyde zmlenebilir. Bunlardan biri konuyu gelirin tketilmeyen blm y
nnden almaktr, dieri de var olan tasarruflarn retken alanlarda kullanlmas so
runudur.
Ekonomik gelime kuramnda, genellikle azgelimi lkelerde tasarruf yetersiz
lii, yatrmlarn azlna dayanlarak ve bu ikilinin zorunlu olarak eit olduu gil
bir varsaymdan gidilerek, vurgulanr. Daha nce de deinilen ksrdng ve
benzeri yaklamlarn temelinde bu varsaym yatar. Bu yaklam, ancak, tm tasar
ruflarn yatrma dnt gibi bir zdelik kurulursa geerli olabilir.
Yatrmlarn, planlarda ngrlen dzeyde gereklememesinin asl nedeni, gc
lirin tketilmeyen ksmnn retken alanlarda kullanlmasnn salanamamas, t

M. A N . I ( i l I M U N N D A Y A N A K L A R I

179

ketimde kullanlmayan gelir paynn retken yatrmlara dnmemesidir. Gelir sa


hipleri, gerek ve tzel kiiler, tasarruflarn mutlaka yeniden retimde kullanrlar
diye bir kural ya da gereklilik yoktur. Gelirin tketilmeyen ksmnn kullanm (ki
isel) ya da davransal bir olgudur ve davranlar belirleyen bir dizi etken bu
lunmaktadr.
Gerek kiiler, gelirlerinin tketimde kullanmadklar blm n ya kendileri
(tarm ve sanayide kk reticilikte olduu gibi) yeniden retimde kullanrlar ya
da tasarruf mevduat olarak bankaya koyarlarsa, bankalar sistemi araclyla bu bi
rikimler retken alanlarda kullanlabilir. Bu gizil yatrm kaynann nasl dald
na daha nce deindik. Ksaca, bireylerin tketimde kullanmadklar gelir blm
n yeniden retimde kullanmalar, gelecekle ilgili beklentileri, varlk dzeyleri, iin
de bulunduklar ekonomik ve toplumsal konum ve benzeri etmenlere bal olacak
tr.
Tzel kiilerin, krlarn kullanmalarnda da benzer bir durum geerlidir. Kr
larn yeniden retimde kullanmn, ncelikle kr beklentileri belirler. Tanmaz
mallarn alm-satm, dier alm-satm ve hizmet faaliyetleri daha krlysa, tzel ki
ilerin paralarn bu alanlarda kullanmalar doaldr, varlklarnn nedenidir. Bu
durum ise, tmyle retim yapsndan kaynaklanmaktadr.
Yatrmlarn toplam miktarnn planda ngrlen dzeyin altnda olmasn do
uran nedenler, bunlann alt sektrlere dalm incelendiinde daha da aklk ka
zanmaktadr. Bir ksm sektrler, plan ngrlerinden daha ok yatrma konu
olurken, dierlerinde yatrm beklentileri gereklememektedir. Bu nokta daha ya
kndan izlenmelidir.
.1. Yatrm larn Sektrel Dalm
\T oplam yatrmlarn greli bykl, ekonominin bir btn olarak bymesinde,
a/.'nce deinildii gibi, belirleyici rol oynar. Bununla birlikte, uzun dnemde ge
limenin nitelii ve bymenin sreklilii asndan yatrmlarn mutlak bykl
nden ok bunlann hangi alt sektrlere yapld nem kazanr. Yatrmlarn yo
unlat sektrler, dier koullar veri alnrsa, ekonomide egemen durum a gelir
ve gelimenin niteliini belirler. Bir baka deyile, yatrmlarn alt sektrlere dal
m, znde bir retim yaps, bir nitelik sorunudur.
Sektrel yatrunlann ekonomik bymeye katks, ilgili sektrn toplam ulusal
gelir iindeki greli payna baldr, ona gre belirlenir. Ancak, sektrlerin ekono
mik gelimeye katksnn anlalmasnda, yalnz ulusal gelirle ilgili hesaplarda yer
ilan katma deerlerinin deil, hangi alt sektrlerden retimleri iin girdi saladk
larnn ve hangi alt sektrlere girdi verdiklerinin gz nnde tutulmas gerekir.
Yatrmlarn sektrel dalm Tablo: VI.8.de verilmektedir, ncelikle belirtil
mesi gereken, Tabloda gsterilen yatrm plan ve gereklemelerinin ok fazla topllatrlm olduudur. Baka bir deyimle, dalm yalnzca ekonominin on altsektre ayrlm durum una ilikindir. Daha ayrntl sektrel dalmn aklayc
gc daha fazla olabilirdi.

THKlYH l'.KONOMS

8o

TABLO: VI.8. Sabit Sermaye Yatrmlarnn Sektrel I )glm


(P = Planlanan G = Gerekleen, Yzde)
I. Plan

Sektrler
Tarm
Madencilik
Sanayi
Enerji
Ulatrma
Turizm
Konut
Eitim
Salk
Dier Hizmetler
Toplam

II. Plan

III. Plan

IV. Plan

P.

G.

P.

G.

P.

G.

P.

17,7
5,4
16,9
8,6
13,7
1,4
20,3
7,1
2,3
6,6
100,0

13,9
5,6
20,4
6,5
15,6
1,3
22,4
6,6
1,8
6,0
100,0

15,2
3,7
22,4
8,0
16,1
2,3
17,9
6,7
1,8
5,9
100,0

11,1
3,3
26,8
9,0
16,0
2,1
20,1
4,7
1,5
5,4
100,0

11,7
5,8
31,1
8,5
14,5
1,6
15,7
5,0
1,4
4,7
100,0

11,8
3,7
28,2
7,4
20,6
1,0
16,9
3,3
1,1
6,0
100,0

12,2
6,1
27,4
10,6
16,3
1,2
14,6
4,8
1,4
5,5
100,0

Kaynak: DPT, IIIKP s. 30; IVKP ss. 34, 214.

ZM: VI.2. Sabit Sermaye Yatrmlarnn Sektrel Dalm


(Gerekleen, Yzde)

I. PLAN

II. PLAN

III. PLAN

Kaynak: Tablo: VI.8. ile ayn.

Sektrel yatrm dalmnn planlanan-gerekleen deerleri planl dnem sil '


resince nemli bir deime gstermemitir. Tablo: VL8.in en nemli gstergelerin
den biri planlanan yatrm oranlarnn bir nceki plan gereklemelerine yakn o l'
masdr. IIKPndan balayarak, planlanan yatrm oranlan, plan gereklemelerim
yakn tutulm utur. Bu durum , daha ok blnm alt sektrler incelendiinde da
ha da belirgindir. Dolaysyla, planlann yatrm dalm gibi en temel, belirleyici
konuda ekonomiye yn vermedii, ekonominin kendi kendine geliimini izledii

M. A N . I ( i l . I M I ' . N N D A Y A N A K I . A K I

l8l

ktr. Sonu olarak, yatrm pl.ulamas ynnden planlar ekonomiye deil, eko
nomi planlara yn vermektedir. ok toplulatrlm biimiyle bile, yatrm planla
rnn saysal geliimi bu yargy dorulamaktadr.
Planl dnem sresince, yatrm gereklemelerinin srekli olarak plan hedefle
rini at sektrler, ulatrma ve konut alt sektrleridir, zel kesimin egemen ol
duu ve ksa dnemde krlarn enoklatnld bu sektrlerin yatrmlar iin ekici
olmas kendi mant iinde doaldr. Ek olarak her iki alt sektr, toplam iinde
yatrm pay en yksek sektrler arasndadr. Tm bu olgular planl dnem de yat
rmlarn hizmet kesimlerinde younlatnn da gstergesi saylmaldr.
Temel retim sektrlerinden sanayide, yatrmlarn ilk iki plan dnem inde
plan hedeflerini at nc Plan dneminde ise plan hedeflerine ulaamad
anlalmaktadr. Tarm kesimi yatrmlar ise, ilk iki plan dneminde plan hedefle
rinin altnda gereklemi; nc Plan dneminde de plan hedefine ulamtr.
Planlanan tarm yatrmlar oran, srekli olarak azaltlmtr.
Dier iki nemli sektrden madencilikte yatrmlar yalnz Birinci Plan, enerji
sektrnde de yalnz kinci Plan dneminde, az da olsa plan hedeflerini amtr.
Temel hizmetler saylan eitim ve salk hizmetlerinde o dnem de kam u kesi
mi egemendir ve bu sektrlere giderek azalan oranda yatrm ayrlmasna karn,
hemen hibir plan dneminde plan hedeflerine ulalmamtr. Planlarda, nitelikli
ifgc sunum unu artrmaya nem verileceine ilikin szler de bu yatrm verile
riyle tam anlamyla bolukta kalmaktadr. Eitim ve sala, izleyen her plan dne
minde oransal olarak daha az kaynak ayrlmakta, uygulamada bu bile gerekletirilmemektedir. te yandan dier kamu hizmetlerine ayrlan yatrm oranm n
nc Plan dneminde plan hedeflerini amas ilgintir. Bu olgu kamu ynetimi
nin yeniden yapland ya da etkinlik kazand anlamna gelmiyor. Gncel ya da
temel olmayan kamu hizmetleri, yatrmlardan daha byk bir pay almaya bala
mlardr.
Yatrmlarn sektrel dalmnn planlanmas kamu yatrmlar iin daha geerlidir. Kamu yatrmlar kuramsal olarak, ncelik verilmek istenen herhangi bir
.lt kesimde younlatrlabilir. Ancak bu olguyu abartmamak gerekir. Kamu yat
rmlar da var olan ekonomik yapnn belirledii ilevleri stlenmek durum unda
dr. Kamu yatrmlarnn bir blm enerji, eitim, salk, ulatrma ve haberleme
gibi temel hizmetlerin yaygnlatrlmasna yneliktir. Konumuz asndan asl
nemli olan kamu snai yatrmlardr. Kamu snai yatrmlar da ekonomik geli
menin niteliine ve istemlerine uygun alanlara yaplabilir. Planl dnem de zellikle
aa mallar salanmasnda ekonominin karlat glkler; kam u snai yatrmla
rnn bu alt sektrlerde (kt, petro-kimya rnleri demir-elik gibi) younlama
sna neden olmutur.
zetlemek gerekirse, planl dnemde yatrmlarn sektrel dalm oranlar
nemli saylabilecek farkllklar gstermemektedir. Ulatrma ve konut gibi hizmet
niteliindeki alt kesimlerde gerekleen yatrm oranlan plan hedeflerinin stnde
olmutur. Tarm kesiminde plan hedeflerine ulalmam; sanayide ise nc
Plan dnem inde yatrmlar plan hedeflerinin gerisinde kalmtr. Genel anlamda

182

'1*0K K I Vl l . K O N O M S

planlarn, yatrm planlamas ynnden ekonominin bir bakma "kendiliinden"


olan geliimini izledikleri, ayn anlama gelmek zere, yatrmlar ynlendiremedik
leri sonucuna varlabilir. Bu sonu, sektrlerin gelimesinin izlenmesiyle daha da
aklk kazanacaktr.
NOTLAR
(1) Plan uygulamasna geilmeden nceki on ylda kamu kesiminde alanlarn greli geli
azalmt (IKP, s. 49). Sorun znde greli kaybn tesinde geleneksel brokrasinin etkinliini y
tirmesiydi. Dnem sresince, eitim dzeyi ok dk ya da ancak okur-yazar olan bir grubun
ticaret ve sanayi alannda byk sermaye birikimi salamas ve buna kout olarak siyasal etkinli
ini artrmas, geleneksel olarak siyasal gidii belirlemede etkin olan brokrat kesimi rahatsz el
mekteydi, denilebilir. Kukusuz bu konunun ayrntl aratrlmas gerekir.
O yllarda kamuoyunda yaygn olan kan planlama ile her soruna zm bulunaca bi!
mindeydi. Belki bazlarnca, bunun da tesinde, plan, dzeni deitirmenin, ya da ekonomik ve
toplumsal yapya yeni bir biim vermenin tek arac gibi alglanyordu.
Yaklam znde brokrasinin geleneksel eilimlerine uygundu. Nasl yasal dzenlemelerle
bir ksm devrimler gerekletirildiyse, ayn biimde planlamayla da ekonomik yap deitirileli!
lirdi. Ancak, ekonomik yapnn nasl planlanaca, planlarn niteliklerinin ne olaca gibi konulur
somut biimde tartlmad. Kavram, mistik niteliini, 1960l yllarn ikinci yarsna kadar koru
du. Bununla birlikte o yllarda yaymlanan Forum dergisinde planlama konusunun ilendiini,
Hrriyet Partisinin bir plan hazrladn ve nnnn bu konuyu ilediini belirtelim, lsmel
nn, daha 1955te: Muhalefetin, btenin, d demelerin gerekte denkletirilmesi, Trk pu
rasnn istikrarl olmas ve bu sonular elde etmek iin dzenli bir plan ve programda srarl ol
duunu belirtmiti. Erdemir, S. (derleyen), Muhalefette smet nn 1950-1956, s. 33, Aktaran,
Snmez, A. The Reemergence of the Idea of Planning and the Scope and Tragets of the 19fv>
1967 Plan Planning in Turkey Selected Papers iinde lkin, S. ve nan, E. (editiors) Ankara,
ODT, 1967 s. 33.
Bu konunun daha ayrntl ve karmak bir zmlemesi iin bkz. Kk, Yaln Trk
yede Planlama Kavramnn Geliimi zerine ODTGD 1981 zel Says, ss. 79-115 ve Gc,
Ergin, Trkiyede Planlamanm Dn-Bugn-Yarn Planning in Turkey iinde, ss. 117-132.
(2) D yardm evreleri, daha 1950Ji yllarn bandan balayarak plan ve program konu
sunda srarl oluyordu. Bu konuda ilgin^ rnek, Chenery, Hollis B. (ve dierleri) tarafndan la
zrlanan Turkish Investment and Economic Development adl, 1953 tarihli teksirdir. Daha sonra,
OEEC (OECD) bu konuyu, kararllk program erevesinde yeniden gndeme getirdi. Sonu da
ha nce deinildii gibi, hkmetin bir Koordinasyon Bakanl kurmas ve daha da nemlisi, la
nnm iktisat J. Tinbergeni uzman olarak davet etmesi oldu. Bu hazrlklarn daha sonra
plan uygulamasna geite ekirdek oluturduu yadsnamaz.
(3) Bilindii gibi ekonomik planlar ngrlen zaman kesitine gre, uzun (10-20 yl) oria
(4-6 yl) ve ksa (1-2 yl) sreli olarak snflandrlr. lkemizde kalknma plan denilince genel
likle be yllk planlar anlalrsa da, bunlarn 1980den nce hazrlanan ilk drd uzun dnem
gelime stratejisinin en azndan kt zerinde eleridir. Her yl hazrlanan Yllk Programlat
da ksa dnem uygulamasn salar. Ksaca kalknma planlar, yukarda sz edilen zaman kesil
lerinin tmne ilikin dzenlemeleri iermektedir.
IIKPnn nszn de yazan zamann Babakan Sleyman Demirci, 3 Kasm 1965te oku
dugu Hkmet Programnda, plan anlayn ak bir biimde ortaya koymutu: ... Demokratik
bir dzende ve piyasa mekanizmasna dayanan bir iktisadi bnye iinde planlama zel sektr
iin yol gsterici, aydnlatc ve tevik edici olmaldr. Emredici plann demokratik ilkeler ve Ana
yasa dzeni ile badamas mmkn deildir. Plan ancak, u -.kiMii ,.,111 balayc ve emre

I I . A N I . I ( i l l M U N N D A Y A N A K L A R I

183

dici bir nitelik kazanabilir. ktisadi planlamay ekonominin eitli sektrleri arasnda karlkl
mnasebetleri daha iyi grmek ve takip edebilmek, elimeleri nlemek, btn milli ekonomi
iin, rakam, istatistik ve hesaba dayanan ilmi tahlillerden faydalanmann bir vastas olarak mta11a ediyoruz, ztrk, Kzm, Hkmet Programlar, age. s. 628.
(4) OECD, Forecasting Educational Needs for Economic and Social development, Paris
1962; UNESCO, Conference of African States on Development of Education In Africa Final Re
port, Paris, 1961. Bu konuda ayrca IKPnm hazrlanmasnda bir uzman grubu ile alan ve
I960 ncesi hkmetinin de danman olan Tinbergen, J. Quantitative Adaptation of Educati
on to Economic Growth Kyklos, 1962 ve dier iktisatlarn yaynlar da dikkate alnmaldr.
(5) "Sosyal adalet 60h yllarn yeni ve mistik deyimlerinden biriydi. Sonralar - 1971de
ksa bir sre dta tutulursa - aza alnmaz oldu. Trkiyede planlarn dili ya da kalknmann
semantii bal bana aratrlmaya deer bir konudur.
(6) IKP ile eanl olarak reform nerisinin gelitirildii, bunlarm Yksek Planlama Kuruluna sunulduu ve orada reddedildii bilinmektedir. Bunlar, toprak ve tarm reformu; KtTin ye
niden dzenlenmesi ve vergi reformu nerileriydi. Bunlardan zellikle ncs, N. Kaldorun
nerileri dorultusunda tarmn bir lde de olsa vergilendirilmesiyle, plann finansmann ng
ryordu. Reddedilen nerilerin bir zeti iin bu blmn sonundaki Bellek Kutusuna baknz.
Kaldorun tarmn vergilendirilmesiyle ilgili raporu ilgin nerileri iermektedir. Bu konuda
bkz. Toplum ve Bilim, Gz 1981-K 1982, ss. 90-115.
(7) IKP ve IIKPnn sanayilemenin nitelii konusuna aklk getirmemeleri izlenen sana
yileme politikasyla aklanabilir. Bu nokta, ilerde sanayi ile ilgili blmde ele alnmaktadr. Bu
rada belirtilmesi gereken, bu dnemde dalm yerine yerli retim politikasnn ikinci aamasnn
uygulanddr. Ayrca, planlarn yerli retime ncelik verdikleri, bu dnemde zellikle snai da
yankl tketim mallarnn yerli retiminin istendii ve zendirildii sylenebilir.
Bu anlayn en ilgin rnei Devrim otomobili deneyidir. Ak Devrim olarak adlandrlan
27 Mays 1960 askeri hareketinden hemen sonra, Eskiehir cer atlyesinde iki otomobil yaptrld.
O gnk piyasa dalm mal yeni ve lks bir otomobilin yaklak on kat fiyatna mal edilen
Devrim, Devlet Bakann birka kilometre bile gtremedi, arza yapt. Daha sonra da bir
mzeye kaldrld. Bu rnei vermemizinin nedeni, o yllarn nasl olursa olsun ama yerli rete
lim gibi zetlenebilecek olan sanayileme anlaynn geerli olduunu belirtmektir. Yalnz daya
nld tketim mallarnn retiminde deil, genellikle sanayi retiminde nitelik, retim lei ve
maliyet gibi konularn nemleri lsnde planlarda yer almadklar sylenebilir.
(8) Tevik nlemlerinin yasal dayanaklar 28.7.1967 tarih ve 933 sayl Kalknma Plannn
Uygulanmas Esaslarna Dair Kanun ile bu yasaya dayanlarak karlan 1968 Programnn Uy
gulanmas, Koordinasyonu ve zlenmesine Dair Karardr. Bir yanl anlamaya yol amamak iin
belirtelim ki, 14.5.1964 tarih ve 474 sayl Yasann ikinci maddesi ile gmrk bakl,
28.2.1963 tarih ve 205 sayl Yasa ile hzlandrlm amortisman nlemleri daha IKP dneminde
uygulamaya konmutu. IIKP dneminde bu nlemlerin boyutlar geniletildi.
(9) Kamuoyunda 12 Mart olarak adlandrlan giriimin ekonomik nedenleri ve sonular
nn yeterince aratrld sylenemez. Konunun siyasal ve toplumsal ynleriyle iyi bir incelemesi
iin bkz. Gevgilili, Ali. Trkiyede 1971 Rejimi. Tarm toplumundan sanayi toplumuna gei
aamas, stanbul; Milliyet Yaynlar, 1973. Ayrca bkz. Cem, smail, 12 Mart Cilt I (Yazlar) ve
Tarih Asndan 12 Mart, Cilt II (Tarihteki Yeri ve Sonulan), stanbul; Cem Yaynevi, 1973 ve
1977.
(10) Geleneklere uygun olarak dnemin Babakannca yazlan IIIKPn sunu yazsmda
"Yeni stratejide zel kesime ok byk bir yer verilmitir. Mteebbislerimizin her sektrde yo
un bir yatrm faaliyeti iine girmesini bekliyoruz. Makine, madeni imalt, kimya sanayileri kur
mak isteyenleri zellikle tevik edeceiz. Tecrbeli ve baarl mteebbislerimizin zellikle kk
tasarruf sahiplerinin birikmi paralarn sanayi alannda deerlendirmesini istiyoruz (s. VI) de
nilmektedir.

184

T R K YK KKONOMS

Bu arada belirtelim, babakanlarn planlara nsz yazma gelenei IVKPnda izlenmedi.


(11) Byle bir yorum iin bkz. Cem, smail, age. c. I, ss. 149-163. Anayasann hak ve <>/
grlklerin kstlanmas ynnde deitirildii bir ortamda hazrlanan IIIKPnn, kukusuz b
eilimleri yanstmas beklenirdi. Reform nerilerinden en ok tartlan yine toprak zerineydi
Sonu, Toprak ve Tarm Reformu Yasasnn (25 Haziran 1973 tarih ve 1757 sayl) karlmam
dr. Ayrca IIIKP bu amala 10 milyon TL ayrlmasn ngryordu (s. 914). Ancak Yasann uy
gulanmas, Anayasa Mahkemesinin yasay "biim ynnden iptaliyle durdu (E. 1973/43 ve K
1976/48 sayl karar). Ek olarak 1973te karlan 1702 sayl Petrol Reformu Kanunu ile pclrl
retiminde kamu kesimine ncelik veriliyordu.
(12) Buna karn, Drdnc Planm daha ikinci uygulama ylnn banda (1980) hkmet
bu yl iinde AETye tam yelik iin bavuracan aklamtr. Ancak bu haber AET evrelerim e
tebessmle karlanmtr (Basn).
(13) Trkiye gibi gelimekte olan lkelerde para konusundaki zmlemeler genellikle,
enflasyon olgusuyla balantl olarak ele alnr. Bu tr lkelerde neredeyse sreklilik kazanan rul
lasyonun nedenleri zerinde kuramsal dzeydeki tartmalar srmektedir. Parasalc ve yapsal
olarak gruplandrlan enflasyonu aklamaya ynelik kuramlara ve bunlarla ilgili uygulamal al
malara burada deinilmeyecek, ancak enflasyon konusu ayrca daha sonra ele alnacaktr. Bu an
da, para miktar-fiyat ilikileri konusundaki grleri iin, makro ekonomi ya da para konusu
ileyen herhangi bir kitaba baklabilir.
Ufaklk denilen maden paralar TCMBnca deil, Hazinece ekonominin gereksinimine
gre dolama srlr. Yasal olarak madeni parann miktar snrldr. lkemizde, kimi madnl
paralarn iindeki maden deerinin parann stnde yazl deerden fazla olduu durumlarda
bunlarn eritildii basma yansmtr. Asl nemli olan, enflasyon nedeniyle ufaklk kullanmnn
ou kez ok snrl kalmasdr; stelik para birimi bir lira dolamdan tamamyla kalkmn
Milliyetilii/ulusalcl siyasal dzlemde ar saylabilecek bir biimde vurgulayan bir anlayn,
temel para biriminin kullanlmad bir ekonomik durum yaratmas gerekten ilgintir.
(14) ncelenen dnem iinde, 14 Ocak 1970 tarih ve 1221 sayl Yasa ile Merkez Bak.
snm yetkileri, para politikasn daha etkin klacak biimde geniletildiyse de, Bankanm ynrll
minde hkmetin kesin belirleyici olmas, para politikasnn hkmetlerin daha ok gncel su
runlara dayanan eilimleri ynnde kullanlmasn kanlmaz klyordu.
(15) Bankalarn kredi yaratma olana birikim iin yasal olarak tutmak zorunda oldukla
karlklara gre belirlenir. Yasal kkrlk, bankalarn, mevduatn belli bir yzdesini Merkez Bn
kasnda tutma zorunluluu anlamna gelir. 18 Mays 1961 ve 301 sayl Yasa, yasal karlk oran
snrlarn vadeli mevduat iin yzde 10-35; vadesiz mevduat iin ise yzde 20-45 olarak belirir
mitir. Uygulamada, bu oranlar koullara gre deitirilmektedir. Bankalar sistemi, yasal karlk
oranna bal olarak, zincirleme kredi yaratabilir. arpan diye bilinen geometrik dizide, yasal ku
ln miktarna gre, yaratlabilecek kredi l/yasal karlk oranna eittir, rnein yasal karlk
yzde yirmi ise, banka mevduatnn 5 kat, yasal karlk yzde otuz ise (1/0,30) mevduatn 3, M
kat kredi yaratabilecektir.
(16) Daha nce deinildii gibi IKPnn hazrl srasnda vergi reformuna ayr bir yer vc
rilmiti. Kaldorun nerileri dorultusunda tarmn vergilendirilmesi siyasal ynetimce benimsen
medi. Kaldorun nerisi, tarm arazisinin doal verim gcne gre indekslenmesine dayanr. Son
be yllk tarmsal retim ortalamas elde edilerek toprak verimi indeksiyle arplrsa, arazinin
retiminin potansiyel deeri elde edilir. Bu deer, retim yaplmasna baklmakszn, vergiye (c
mel (matrah) alnr. Vergi bu temel deer zerinden sabit ya da oransal olarak alnabilir. Top a
n ileyemeyenler de vergiyi deyecekleri iin ya ilemek ya da satmak gibi iki seenekle kar
karyadrlar. Ayrca, hesaplanan retimden fazla retenlerin vergi yk azalaca iin bu da vc
rimliligi artrc bir etki yapabilir. Bu konuda bkz. Kazgan, Glten, Tarm ve Gelime (2. bask)
stanbul: ktisat Fakltesi, 1977, s. 526-527 ve Nicholas Kaldor, Report on the Turkish Ta*
System Ankara: DPT. 1962.

M A N I I ( I I I M I ' . N N D A Y A N A K I . A K I

185

Bu Raporun Trke metni, maalesef 20 yl sonra yaymland, nder, zzettin, Nicholas


Kaldor ve Trk Vergi Sistemi zerine Rapor Toplum ve Bilim, Gz 1981-K 1982, ss. 90-93
ve 94-115.
Bu konuda bkz. Bulutoglu, Kenan, Trk Vergi Sistemi {Deiik 5. Basl) stanbul: Faklte
ler Matbaas, 1970 s. 58 vd. Bulutoluna gre Cumhuriyet dnemi vergi politikasndaki temel
elime, sanayilemeden nce sanayilemi toplumlara zg vergi sistemlerini kabul etme abas
olmutur age. s. 63-64.
(17) lgin olan bu konuda vergi verenlerin yerine Maliye Bakanlgnn ikyeti olmasdr.
(18) zgirgin, Nurgl, Trkiyede cretlilerin Vergi Yk (yaymlanmam yksek lisans
tezi; Ankara: ODT, 1979da cret gelirlerindeki dolaysz vergi yknn 1964-1970 yllan ara
snda yzde 18-20 dolaynda olduu, 1970lerde ise yzde 38e dek ykseldii hesaplanmtr (s.
92). Bunun bir sonucu olarak, toplam gelir vergisi iinde cretlilere den pay 1967-1977 dne
minde yzde 59dan yzde 66ya kmtr (s. 93).
Bu konuda aynca bkz. TOB, ktisadi Rapor 1980, Ankara: 1980, s. 347de ayn gr dile
getirilmektedir.
Vergi Yk konusunda bkz. Anl, Halk, Trkiyede Vergi 1950-1970, Ankara, ATA,
1973.
(19) Aydemir, O. Devlet Gelirlerindeki Gelimeler ve Gelir Vergisi Kayb Ankara: Maliye
Bakanl Tetkik Kurulu, yayn No: 192 1973, s. 67; Sermaye geliri sahiplerinin 1972de 12,2;
1973te 13,6; 1974te 30,0; 1975te 38,4 ve 1976da 49,0 milyar TL gelir vergisi kardklarn be
lirtmektedir. Karlan vergi miktar yllara gre tahakkuk edilen gelir vergisinin kat dolayn
dadr (s. 64).
(20) Yurtdnda alan iilerin oradaki toplam birikimleri konusunda bir ksm tahminler
yaplmsa da bunlann kesin miktar bilinmemektedir. Ayrca yurda gnderilen ii birikimleri
nin ok byk bir blmnn, ya yaknlarnn tketiminde ya da arsa ve konut gibi tanmaz
allann almnda kullandklar grlmektedir. Ekonomik bunalmn younlamas srasnda,
1970li yllann ikinci yarsnda, ii birikimlerinin yatrmlara yneltilmesi konusunda hkmet
DESYAB (Devlet Sanayi ve i Yatrm Bankas) araclyla baz dzenlemeler getirmi ve bu
nun sonucu olarak bir ksm snai giriimler kurulmas yoluna gidilmitir. Bu konuda bkz. let
meler Bakanl, Halk Giriimleri Anket Sonular, Ankara: 1979.
( (21) Proje kredileri, balcalar kamu kesiminde olmak zere belirli giriimlerin (altyap,
enerji, turizm, sanayi gibi) yapm iin, gerekli d kaynaklar (makine ara-gere mhendislik ve
mavirlik hizmetleri gibi) karlamaya yneliktir ve yalnz bu ama iin kullanlabilir. Buna kar
lk program kredileri Trkiyeye yardm konsorsiyumunca belli bir program erevesinde sala
nr ve bu kredilerin kullanm daha serbesttir.
(22) Burada DM (Dvize evrilebilir Mevduat) uygulamasna ksaca deinilmelidir.
DM, TLnin yabanc paralar karsnda deer kaybndan doacak zararlarn MBnca karlanau g garanti edilerek yabanclarn Trkiyenin ticari bankalarnda belli sreli birikim hesab a
malar anlamna gelir, zellikle yurtdnda alan iilerin tasarruflarn ekmeyi amalayan
I >M olgusu, uygulamada faiz oranlarnn Eurodolar piyasasndan yksek olmas nedeniyle ya
banc bankalar iin uygun bir yatrm alan oldu. Nitekim bu kanaldan salanan krediler (ana pa
ra olarak) 1973te 225, 1974te 145, 1975te 999, 1976da 1781, 1977de 2268 ve 1978de de 3103
milyon dolard. Bu miktarn yzde 90 250 yabanc bankaya aitti, dem e glklerinin belirmeiyle 1978in banda garanti miktarlarna getirilen tavan sonucu DM bymesi durdu. DM
alayan bankalar da IMF koullarnn benimsenmesini istiyorlard.
(23) Tablo: VI.4.te verilen yabanc sermaye girii, bal olduu yasaya gre ayrm yaplma
dan, tm yabanc sermaye girilerini ierir. Daha nce belirtildii gibi lkemize yabanc zel ser, ayc girii yasal dzenleme erevesinde olmaktadr: (a) 18.4.1954 tarih ve 6224 sayl Yaban(i Sermayeyi Tevik Yasas, (b) 18J.19S4 tarih ve 6325 sayl Petrol Yasas ve (c) Trk Parasnn
Kymetini Koruma Yasasna dayal 17 .iyili Karar (ve bunun sonraki deiiklikleri). Bunlarn

186

T H K Y U l. K O N O M S

iinde Yabanc Sermayeyi Tevik Yasasna gre gelen sermaye miktar dierlerinden ok fazlad
Yabanc sermaye ile ilgili yaymlanm veriler, ounlukla Tevik Yasasna gre gelen sermayeyi
ilikindir. 17 sayl Karara gre gelen yabanc sermaye ortaklklarnn alma alanlar ve saylan
yle: Bankaclk, sigortaclk (18), ila-kimya (11), gemi acental (11), ttn alm (8), mu
sillik-sat (9) gibi alanlarda faaliyet gsterdikleri, 1973te toplam sermayelerin 40,7 milyon 11
dolaynda olduu anlalmaktadr. Bu durumda 17 sayl Karara gre gelen yabanc sermayenin
daha ok sat-mmessillik gibi hizmet alanlarna girdii, miktarnn grece ok az olduu so
cuna varlabilir. Sz konusu azln nedeni 17 sayl Kararda yabanc sermayenin kr transferim
ile ilgili snrlamalardr.
(24) Uras, T. Gngr, 17 sayl Karara Tabi Yabanc Sermaye, Trk Paras Kymetini Kn
ruma Mevzuatna Gre Yatrmlar TSAD, 1975 Ylnn Sonunda Trk Ekonomisi, stanbul
Aralk, 1975, s. 127 vd.
(25) Tabloda verilen miktarlar yalnz yl ve daha fazla sreli borlarn anapara olarak tu
tandr. Ksa sreli borlar, genellikle, dviz darboaznn youn olduu yllarda ve zel sektrn
mal karl dalm, DM ve kabul kredileriyle kamu kesimine salanan banker kredileri, petol
alm iin alman krediler vb.den olumaktadr. 1978de toplam 1530,6 milyon dolar; 1979da da
4079 milyon dolar bor ertelenmesi salanm, daha dorusu sresi dolan borlar uzun sreli
bir nitelik kazanmtr (DPT. 1980 Program, s. 38-39).
(26) Bor snflandrmasnda, alman borcun yzde 25 veya daha fazlas ba niteliindeyse
ayrcalkl (concessional) olarak adlandrlr. Dierlerine de ayrcalksz denir. Bu ayrm yalnz
yabanc hkmetlerden salanan borlar iin yaplmaktadr. Kr. The World Bank, World Debt
Tables, Volume I, External Public Debt of Developing Countries, Washington, D.C.: Novcmbn
15, 1980, s. 11.
lke, yalnz ba ve bor alma olanaklarnn azalmasyla deil, para piyasasndan da d
kaynak salayamaz duruma geldiinde, OECD Konsorsiyumu (Mays 1978) IMF ve ticari bank
larla borlann ertelenmesi ve yeniden kredi verilebilir konuma gelinmesi iin bir dizi grme
ler yapld. Sonuta lkenin ekonomisine eki dzen vermesi istendi ki bu ekonomi politikas
nn, plandan ayr bir biimde yeniden belirlenmesi anlamna gelir. Bu konunun tarihsel geliini
sreci iinde ve siyasal bir zmlemesi iin bkz. Doan, Yaln, IMF Kskacnda Trkiye, Istn
bul: Toplum, 1980.
(27) ABD Senatosu, Turkey, Greece, and NATO The Strained Alliance, A Staff Report in
the Committee on Foreign Relation Washington, D.C. (March) 1980, s. 34.
(28) DtE. Trkiye Milli Geliri ve Harcamalar 1964-1972, Ankara: 1973. Bir muhasebe />>
runluluu olarak ulalan yatrm-tasarruf eitliinin ne derece geerli olduu tartmaldr, t uerli ekonomi kuram zmlemeleri en azndan ikisi arasna bir zaman farkllamas girdii, yu
da yatrmlarn ancak belli bir zaman aralyla tasarruflar izledii yaklamn benimsemektcdi
rnein Ackley, Gardner, Macroeconomic Theory, New York: McGraw-Hill 1967. Gelimekti'
olan ekonomilerde ise, gelirin tketilmeyen ksmnn tmyle yatrmlara dnmedii gr
daha yaygndr: Baran, Paul, The Political Economy of Growth, New York: Manzini and Munscl,
1957 ve Dasgupta, Ajit K. Economic Theory and Developing Countries, New York: St. Marlin'
Press, 1974, s. 35 vd.
DE ancak 1992-93 yllarnda ulusal geliri harcama biimlerine gre de hesaplamaya bala
mtr.
(29) Sermaye-getiri oran, ortalama olabilecei gibi, en son birim sermayenin daha dogrs
yatnmn getirisi (marjinal) olarak da alnabilir. Planlarda, marjinal katsaynn kullanld anlal
maktadr. Bununla birlikte, IKP dnemi iin bu katsaynn nasl 2,6 olarak saptandna dair, plan
hazrl yllarnda bir yayma rastlan m amaktadr. DPT, daha sonra bu konuda iki aratrma yay
lad: Kk, Yaln ve Canalp, Gler, Trkiyede Sermaye Hasla Katsays, Ankara: 1966 vc Yayn
Sevin ve Uras, Nevin, nc Kalknma Plan Dneminin Marjinal Scrnaye-rctim likiler.
Ankara: 1971. Bu konuda ayrca, ekonomik gelime ile ilgili ders kitaplarn baklabilir.

P L A N I ! (K l $ M I ! N N D A Y A N A K L A R I

18 ?

BELLEK KUTUSU
YENDEN YAPILANMA (REFORM)

Birinci Be Yllk Kalknma Plan (1963-67)nn hazrlklar srasnda, bir dizi yeniden
yaplanma nerisinin gelitirildii bilinmektedir. Ancak bu yeniden yaplanma nerileri,
dnemin siyasal ynetimince benimsenmemi, reddedilmilerdir. Siyasetin ksa dnem
karlarna kurban edilen bu nerilerin iinde zellikle , daha sonraki yllarda karla
lan sorunlar da gz nne alnrsa, ok byk nem tayor. Sz, konunun uzman ve
o yllarda DPTnin Ekonomik Planlama Dairesi Bakan Atilla Snmezin:
Birinci konu Plan Stratejisinde yer alan Tarm Reformu ile ilgilidir. DPT (Devlet
Planlama Tekilat) tarafndan hazrlanan taslak, bakanlardan oluan YPKda (Yksek
Planlama Kurulu) grlmedi bile; nk Kurul yesi bakanlar kar kyorlard. FAO
(Birlemi Milletler Gda ve Tarm rgt) tarafndan hazrlanan bu taslak toprak ml
kiyetine bir st snr getiriyordu. st snr, blgelere, sulama olanaklarna ve topran
br zelliklerine gre deiecekti. Tarm Reformu nlemlerini uygulamaya koymak ze
re bir komisyon kurulacakt. Dier ynden taslak, toprak kullanmnn iyiletirilmesini,
makine ve gbre kullanmn ve tarm kooperatiflerinin glendirilmesiyle genel olarak
tarmsal rgtlenmeyi ieriyordu.
Strateji Tasla ve ald son biim arasndaki ikinci uyumazlk noktas KTin (Ka
mu ktisadi Teekklleri) yeniden yaplanmasna ilikindir.Taslak, devletin geleneksel
(devleti) faaliyetleri ile retici faaliyetleri arasnda bir ayrm yaplmasn neriyordu. Bu
ilkeye gre btn KlT, genel iletmecilik ve yatrm politikasnn denetimi ve bunlarn e
gdm iinde almalarn salamak zere bir merkezi otoriteye balanacakt Merkez or
gan, finansal denetimin yannda oluturaca kadrosu ile yeni rgtlenme yntemleri,
personel ynetimi vb. konularda yenilikler yaplmasn salayacakt. Dier ynden her
KlT ynetiminde ve gnlk ileyiinde serbest braklyordu. Merkezi ynetim, siyasal ve
zel kesimin mdahelelerinden uzak tutulacakt. En byk uluslararas ortaklklarn yap
lanmasnn neredeyse ayns olan bu yeniden yaplanma ilkesi de YPK tarafndan reddedildi ve metinden karld.
nc ve byk olaslkla ksa dnemde en nemli farkllk finansman konusundayd. Bu balamda belirtilmelidir ki, tartmann kkeninde, yalnz Planm finansman
deil finansman yntemi de vard. Fakat 1963 Programnm onaylanmasyla sorun teke
indirildi; fnasman tutar biimini ald. nk IKPnin onay ile, ekonomik ynden sa
lkl ve dengeli finansman yntemi oktan reddedilmi oluyordu.
En bata, hkmet finansal amalar saptamaya hazr deildi, rnein, Trk vergi sis
teminin, gemite gerekleen otomatik artlardan daha ok vergi geliri elde etmek iin,
daha esnek olmas gerektiinin Planda yer almas, yanl bulunuyordu. ... giderek vergi
gelirlerinin tm artlarnn gerekletii Planm son ylnda Trkiyede vergi yk geli
mi lkelerdeki orann altnda olacaktr trnden yumuak szler bile ar ve zel ser
mayeyi korkutucu saylyordu.
(The Reemergence o f the Idea o f Planning and the Scope and Targets o f the 1963-1967
Plan, lkin, S. and nan, E. Planning in Turkey iinde, ss.40-42, serbest eviri)

88

TKKYI! KKONOMS

DAHA FAZLA BLG N


Birinci Be Yllk Kalknma Plamnn hazrlanmas sreci, ilgili model ve yntemlerin olduka .y
rntl incelemeleri Planning In Turkey, Selected Papers (lkin, S., and nan, E , ed. Ankam
METU 1967)de bulunabilir. ney, Erden, ktisadi Planlama (Ankara: SBF, 1977)da planlarda
kullanlan modellerin zmlemeleri bulunmaktadr. Bu konuda ayrca, DPTnin yaymlad
model almalarna baklmaldr. Ek olarak IIKP ve IIIKPnn teknik ynleri Uluslararas kol
lokyumlarda tartlmtr, tik planm modellerinin ayrntl zmlemesi ve be sektrlil M
model nerisi iin bkz. Yac, Fahrettin, Turkish Planning Experience and Methodology Sim*
1963 and Construction o f a Five-Sector Plan for 1963-77, Ankara: DPT, 1979. Kk, Yaln,
100 Soruda Planlama, Kalknma ve Trkiye, stanbul: Gerek 1971 (ya da daha sonraki baskl)
r)nda ekonomik gelime ve planlama sorununu Sovyet plan deneyiminden balayarak geni l
erevede ele almaktadr. Planlama olgusunun yasal ynleri iin Tan, Turgut, Planlamann II
kuki Dzeni (Ankara: TODAE 1976)ne baklmaldr.
Planl gelime anlaynn egemen olduu 1960l yllarda, 1930lu yllarn kadro harekelim'
benzeyen bir oluum Yn dergisinin yaymlanmasdr. Bu konuda bkz. zdemir, Hikmet, Kal
knmada Bir Strateji Aray; Yn Hareketi, Ankara: Bilgi Yaynevi, 1986. Ayrca bkz. Avcogl,
Doan, Trkiyenin Dzeni, Ankara: Bilgi Yaynevi, 1968.
Kalknma Planlarnm nitelikleri ilgili plann hedef ve stratejisi belgesinden ve yllk prg
ramlardan izlenebilir.
.
Trkiyede para konusunu neoklasik kuram erevesinde en iyi zmleyen aratrma Key
der, Nura aittir: Pazar Arz ve Talebi, Ankara: ODT, 1977. Ayn yazarn Para, Teori, Politika,
Trkiye zerine Bir Uygulama, Ankara: Verso, 1988, son bask, 2000 ve Money Stock Detem
nants in Turkey 1970-1984 , ODTGD, 12, (1-2), 1985, ss. 1-25. Bu konuyu enflasyonla ilikisi
iinde ve bir nceki dnemle bantl olarak Akyz, Ylmaz incelemitir: Money and Inflation in
Turkey. 1950-1968, Ankara: SBF, 1973. Bu konuda ayrca bkz. Fry, Maxwell J. The Mory
Supply Mechanism in Turkey ODTGD, No: 21, Gz 1978, ss. 49-66.
Planl dnemde ekonominin balca ynlerinin deiimini para arz erevesinde ele alan l
alma iin bkz. Kzlyail, Hsn, Trkiye Ekonomisindeki Gelimelerin Parasal Faktrl- I*
Aklanmas, stanbul: Boazii niversitesi, 1977.
Gelimenin gerek (reel)-parasal ynlerden geliimi iin bkz. Celasun, Merih, Real ml
Monetary Aspects in the TurkishTsconomic Planning ODTGD, 7 (1-2), 1980, ss. 1-3 1.
Kredilerin saysal geliimi Merkez Bankai Bltenlerinden izlenebilir. Blgesel dalnl.
iin bkz. Ertuna, zcan, Planl Dnemde Toplam Mevduatn ve Toplam Kredilerin Blgesel I >
glrru, Ankara: DPT. 1976, Hassan ., Tarmsal Kredi Sorunlar zellikle Tefecilik SBF Dergi
si, C. XXV, No: 4, Aralk 1970, Fry. M.J. ve Uygur, E. Sectoral Investment and Credit Polcr
in Turkey ODTGD No: 2, ilkbahar 19 71, ss. 179-197.
Maliye Bakanlnn her yl yaymlad Bte Gerekesi, ilgili yln ve nceki yln, gelir gl
der saylarn iermektedir. Bu nedenle kamu mliyesi zerine uygulamal almalar iin bir kay
nak saylrsa da, bte kesin hesaplar bu konuda en gvenilir verileri ierir.
Kalknmann finansman ve genellikle finansman dzeni iin bkz. Fry, M. J., Finance and
Development Planning in Turkey, Ankara: USAD, 1970, Durda, Mete, Some Problems of De
velopment Financing A Case Study o f The Turkish Five Year Plan 1963-67, Dordrecht: Rcidell.
1973. Yaer, Betty S., Trk Mali Sistemi zerine Bir nceleme (ev. Ylmaz ineti), Ankara
DlE 1969 iinde.
O yllarn vergi yaps, yasal dayanaklar ynnden, Bulutoglu, Kenan, Trk Vergi Sistemi,
stanbul: Faklteler Matbaas, 19 71de incelenmitir. Ayrca bkz. Kzlyail, H. Trk Vergi Siste
minin Ekonomik Analizi, Ankara: SBF, Maliye Bakanl Tetkik Kurulu bu konuda yararl li
bibliyografya yaymlad: Vergi Yaynlar Bibliyografyas 1928-1978, Ankara' 1979.
Kamu kesiminin ortaklklar yolu ile zel kesime kaynak .klum**! M livv Bakanl Ha/im

PLANI,! ftllI.IMI'.NN D A Y A N A K L A R I

189

Genel Mdrl vc Milletleraras ktisadi birlii Tekilat Genel Sekreterliince yllk olarak
yaymlanan Kamu ktisadi Teebbsleri ve ftiraklerinden izlenebilir. Ayn konuda ve bir btn
olarak kamu ekonomik kurulularnn bir deerlendirmesi iin Babakanlk Yksek Denetleme
Kurulunun denetimine giren Kamu ktisadi Teebbsleri Yllk Genel Raporlarna bavurulmal
dr. Hu konuda ayrca bkz. Kepenek, Yakup, 100 Soruda Trkiyede Kamu ktisadi Teebbsleri
(KT), stanbul: Gerek Yaynevi, 1990.
Sermayenin d kaynaklan saysal olarak d demeler dengesi verilerinden izlenebilir.
Sermayenin d kaynaklarndan yalnz yabanc sermaye yatrmlaryla ilgili ekonomik
zmlemeler vardr: Bulutolu, Kenan, 100 Soruda Trkiyede Yabana Sermaye, stanbul: Ger
ek. 1970; Tuncer, Baran, Trkiyede Yabanc Sermaye Sorunu, Ankara: SBF, 1968; Gymen,
Korci ve Tzn, Grel Foreign Private Capital in Turkey ODTGD, s. 1 1 , Spring 1976, ss. 55
HO. ISADTN 1975 lkbaharnda Trkiye Ekonomisinde 6224 sayl Tevik Kanununa gre
gelen yabanc sermaye ve 1975 Ylnn Sonunda Trk Ekonomisinde de 17 sayl Karar ereve
limle gelen yabanc sermaye (T. Gngr Urasm aratrmas) konularnda ayrntl ve ilk kez ya
ymlanan bilgiler bulunmaktadr (stanbul: 1975).
Sermaye kaynaklarnn nasl kullanld, yatrmlarn sektrel dalm verilerinden - yalnz
bunlarn gereklemesi durumunda - izlenebilir. Bu veriler, 1963-1969 dnemi iin ayrntl b i
imde, DPT 19 7 1 Yl Programnda yer almaktadr. Daha sonraki yllar iin de yine DPTnin
Yllk Programlarna baklmaldr.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Planl kalknm ann ekonomik nedenleri
Tek sektrl bym e kuram
tik be yllk kalknma plannm am alarnn karlatrm ak
incelenmesi
IIIKPnm niteliksel ynleri
, Planl dnem de serm ayenin yerli kaynaklarnda gelime
Kalknma politikalarnn niteliksel ynleri ve b u n lan n gerekleme
d urum u
Plandan bunalm a gidiin i ve d etm enleri ve b u n la n n karlkl
etkileimi
SANl kurulular

KNC KESM

Ekonomi Politikasnda
Kkl Dnm

DIA AIK BYME

VIII. PARA VE FNANS PYASALARI


IX. KAMU KESM EKONOMS
X. EKONOMNN DI DNYASI
XI. SERMAYE KAYNAKLARININ KULLANIMI

VII.

Dta Ak Byme
This policy was programmed, nurtured and
closely watched in Washington",
The Economist,
6 Kasim 1984

A. GR
Trkiye ekonomisi 1970li yllarn ikinci yansnda, yeniden, .d deme glkleri
vc yksek oranda fiyat artlar biiminde grnen ar bir bunalma srklendi.
Ekonomik bunalmn, giderek, toplumsal ve siyasal boyutlar kazanarak daha da
arlamas zerine 24 Ocak 1980den balayarak bir dizi yeni ekonomi politikas
kararlar alnd, nceleri, ekonomik istikrar nlemleri olarak nitelenen bu kararlar,
ayn yln siyasal gelimeleriyle de tamamlanarak, uzun sreli bir nitelik kazand.
Sz konusu ekonomik istikrar nlemleri 1989 ylnda geilen konvertibilite ile bir
likle daha geni bir boyut kazand. Bu blmde, nce 1980 dnm ne giden sc ksaca zetleniyor ve 1980-1988 aras da alma olarak tanmlanabilecek eko
nomi politikalarnn belirleyici zellikleri ele alnyor. Daha sonra 1989 sonrasna
damgasn vuran ve d finansal serbestlik olarak tanmlanabilecek ekonomi politi
kalar deerlendiriliyor.

H. EKONOMK BUNALIM VE POLTKA ARAYILARI


I >ala nce belirtildii gibi, ekonomide planl kalknma dnemi, bir ekonomik ve
siyasal bunalm sonrasnda balamt. Planlamadan beklenen ama, byme oran
vc benzeri saysal amalarn tesinde, kararl - bunalmdan uzak - bir ekonomik
vc toplumsal gelime salamakt. Bu nedenle, planl ekonomi uygulamasna karn,
ekonominin yeniden bunalma srklenmesi znde plan-d bir olgudur, doru
su eliik bir durum dur. eliki, ekonomiye planlarn deil, planlara, i ve d eko
nomik gelimelerin yn vermesinden kaynaklanmtr, denilebilir.
nc Be Yllk Kalknma Plan 1973-1977 dneminde arlaan ekonomik
bunalmn temel zellii, saysal ve niteliksel olarak, nceki bunalmlardan daha
"ar olmasdr, rnein, o gnlerde ar ekonomik bunalm yllar saylan 1957W de enflasyon oran, ylda yzde 20-25 dolayndayd. Yllk d ticaret a, 300400 milyon dolard. Oysa 1970li yllarn ikinci yarsnda, bu saylar, srasyla birinl it

194

Ok k I y i

i kiinum

KI

iinde e, drde katlanyor, kincisinde de 7 8 kat dolayna kyordu, zetle, n*>


reli olarak, 1970lerin sonundaki ekonomik bunalm, daha ard. Ayn dum I*
sizlik konusunda da geerliydi ve bu olgu, ekonomik bunalm, toplumsal ve syabil
boyutlara tamaktayd. O lde ki, younlaan iddet eylemleri her gn bts<(
kiinin yaamn yitirmesine yol ayordu.
ilk plan uygulamas sonunda grlen ekonomik bunalmn nedenleri, n<
tim yaps bata olmak zere, ekonominin i ve d gelimeleriyle ve deikenin yh
aklanabilir. Bu noktalar zerinde ilgili blmlerde ayrntl olarak durulmakta*!"
Ancak bu i etmenlere, o yllarda ortaya kan, tmyle beklenmedik ya da ftm *
den grlemeyecek nitelikte olan bir ksm d etmenler de eklenmelidir. Bu d
menler unlard: (a) OPECin ham petrol fiyatlarn 1974 banda be katn st timle
^artrmas, (b) Kbrs olay ve (c) Trkiyenin youn ekonomik iliki iinde blurnln
Lu lkelerde, isizlik ve enflasyonun birlikte grld ar ekonomik bunalm
(
Her biri ayr bir inceleme konusu olan bu gelimeler zerinde ayrntl nl.ak
durulmayacaktr. Bununla birlikte, petrol fiyatlarndaki artn, girdi ve enerji m.ll
yetlerini ykselttii, Kbrs sorununun savunma harcamalarn artrd ve savmt
alannda d yardim lannjzalm asina yol at belirtilmelidir. lkenin youn <l*n
nom ik iliki iinde bulunduu lkelerde grlen ekonomik bunalmn da, d n
tim , parann (TL) d deeri ve yurtdna ii gnderilmesi konularnda olunum
gelimelere neden olduu vurgulanmaldr. Dalm mallarnn fiyatlar hzla a i m
ken, dsatm istenen dzeyde gerekleemedi. Bunalm sonucu birok lkenin p.
ralarnm d deerini dalgalanmaya brakmalar, TLnin d deerini beli/llft**
itti. Yurtdna fi" gnderilmesinin dirma noktasna gelmesi de var olan isizlik
sorununu daha da arlatrd.
r
Ekonomik bunalm, en genel anlamda, ekonominin, retimden tketime vn
yeniden retime uzanan tm srelerinde olaan d gelimeler demektir, Tn
' mal ve hizmet piyasalaryla, pra piyasalarn etkileyen bunalm, deiik konumlu
da saptanabilirse de, bunalmn gstergeleri olarak, fiyat art oranlar, isizlik om
nnn artmas ve d ticaret a ve buna bal olarak d deme glkleri alnr
lgili blmlerde akland gibi, ekonomik bunalmn bu gstergeleri, planl
dnem boyunca, srekli olarak vardr. Ancak, saysal boyutlar ve bu nedenle rlm
nom ik ve toplumsal yapy etkilemeleri ok daha snrldr. Dolaysyla, bunalmn
gstergelerinin varl deil, belli bir dzeyin zerinde olmalar, ekonominin ilevi
ini olanaksz klmakta ve bu durum bunalm biiminde tanmlanmaktadr.
Ekonomik bunalmnn bu gstergelerini kendi ilerinde bir nem sralamasna
gre ayrmann anlam yoksa da, d deme glnn greli neminin daim
yksek olduu sylenebilir. Kald ki, bu gstergelerin saysal boyutlar baml dn
ikenlerdir, birbirlerinin ve br ekonomik ve ekonomi-d gelimelerin sot*,!*!
rdr.
Ekonomik bunalmn ilk yllarnda ya da 1970lein ikinci yarsnda, hkm* t
ler, bir ynden kalknma planlannda ngrlen geleneksel sanayileme yaklamm
srdrme, br ynden de bir dizi kararllk nlemiyle bunalmdan k yollan
arama gibi iki dayanakl bir politika izledi. Bir baka deyile, 1980e dek, sanayile-

d i a

(,; i k

iiO y m

195

if (utkusuyla kararllk nlemleri birlikte yrtlmek istendi. Deyim yerindeyse,


dmemek iin bisikleti daha hzl srme yolu seildi.
Geleneksel dalm yerine yerli retim tr sanayileme politikas, 1970li ylla
n l ikinci yarsnda, iki ayr dorultuda geniletilmek, doal sonularna gtrl
mek isteniyordu. Bunlardan biri, ara ve zellikle yatrm mallarnn yerli retim in
de belirli aamalara ulamak, br de snai mlkiyeti yaygnlatrmakt.
Dalm yerine yerli retimde daha ileri aamalara ynelinmesi yatrm ve ara
mallarnn da yerli yapmn amalyordu. Yaklam kendi iinde tutarlyd, gelenek*el sanayileme politikasnn doal sonularna gtrlmesiydi. Bu erevede, var
ulan KT dzeninin dna klarak, SANl kurulular oluturuldu ve ara ve yatrm
mallar retiminin gelitirilmesi istendi. Tmyle kamu sermayesiyle kurulmalarna
karn, SANl kurulular, KT biiminde deil, zel hukuk hkmlerine gre ala
cak biimde rgtlendi. SANl kurulularla, lkemizde, elektronik, elektromekanik,
makine ve motor, takm tezghlan ve nitelikli demir-elik retimi amalanyordu,
ek olarak da bu kurulularn Anadolunun deiik yrelerinde kurulmas sonucu,
mayiin blgesel dalmnn daha dengeli bir durum a getirilmesi isteniyordu.(1)
SANl kurulular birok nedenden dolay baarsz oldu. nce, yeterli n al
na ve gerekli hazrlklar yaplmadan kuruldular. Gerek altyap (ulam, enerji ve
bllr girdiler) gerekse finansman ynnden, yaplabilirlik sorunlan zme kavu
turulmadan kuruldular. Var olan i ve d genel koullar da bu kurulularn ger
ekletirilmesine olanak vermiyordu.
e-,
koullarn banda kamu kesiminin finansman geliyordu. SANl kurulula
rn oluturulduu yllarda, KITler nemli oranda ak veriyor ve bu ak devlet
btesinden karlanyordu. Kendi mali durumlar bir sorun olan KITlerden bu
ynde bir destek beklenemezdi. Bundan da nemli olarak zel kesim SANl kuru
lulun istihza (alay) ile karlad, zel kesimin tutum u yalnz bu konuda hazrlk
tr/ olunmasndan ya da KITlerin bu yk kaldramayacandan deil, kendi z
lemlerinden kaynaklanyordu. Trkiyede dayankl tketim mallarn zel snai kuHillar rettiine gre bunlarn m otorunu da zel kurulular yapabilirdi. GeniIryr i pazar, traktr rneinde olduu gibi, artk etkin lekli m otor retimine
nbak vermekteydi. Nitelii gerei, m otor reten kurulu zellikle d rekabete
kar korunacak bir ortamda, ekonominin geleceine damgasn vurabilecekti. O
yllarda zel kesimin motor retimi konusunda kendi iinde ve kam u kesimiyle ba
m aka atmaya dnen bir savam verdii sylenebilir.
D koullar da SANI kurulularn olumasna elverili deildi. D deme
yll ortamnda, d bor veren kurulularm bata gelen koulu, ekonomiye e
ki dzen verilmesiydi: Yatrmlarn kslmas, TLnin devalasyonu ve benzerleri,
k ald ki, lkenin youn ekonomik iliki iinde bulunduu lkeler ve uluslararas
klular, planl dnemde de hemen hibir temel (ara mallarna ynelik) sanayi
yu ikilinin d finansmanna yardmc olmamlard.
I'm bu olumsuzluklara karn, SANl kurulularn oluturulmas, bata denil
dii gibi, gelime dorultusuyla tutarsz deildi. Bu konuya, daha sonra, ekonomi
nin gelecekteki gelime dorultusuyla ilgili olarak yeniden dnlecektir.

196

t iik

Iyh

h k o n o m Is

Daha nce deinildii gibi IVKP mlkiyetin yaygnlatrlmasn temel yakla


mlardan biri olarak benimsemekteydi, zellikle yurtdnda alan iilerin biri
kimleriyle kurulacak ii ortaklklar, kooperatif biimi giriimler ve ky-kent tipi
uygulamalar bu amaca ynelikti. Krsal kesimde tarm-d retim olanaklarnn ge
litirilmesi gibi IKP dneminde balayarak sz edilen bir politika som ut dzeyde
ele alnmak isteniyordu. Nitekim IIIKPnda kamu ve zel kesim yannda sosyal ta
sarruf kurumlarndan, vakf ve derneklerden teekkl eden nc bir sektr belir
lenmektedir (s. 954) denilmekte ve bu konudaki dzenlemelerin yllk program
larda yaplaca belirtilmekteydi.
IVKPnda son 10-12 yl iinde gerek gelir dzeyindeki artlar gerek kk bl
gesel giriim koullarnn olgunlamas ve gerekse de yurtdnda alan iilerin ta
sarruflar yoluyla yaygn ve ok ortakl halk giriimcilii ortaya kmtr denilmek
tedir. IVKP, bu gelimenin kendiliinden olduu, belirli bir kalknma potansiyeli
tamasna karn yeterince desteklenmedii grndedir. Bu grten yola kla
rak, nce, ok ortakl halk giriimciliinin sorunlar dile getirilmekte sonra da b u n
larla ilgili ilkeler ve politikalar belirlenmektedir. Sorunlarn banda eksik sermaye
ve yetersiz bilgi saylmaktadr. Yaygn halk giriimciliinin ok ortakl irket nite
liinde rgtlenmesi; kk tasarruf sahipleri, alanlar ve bunlann rgtleri, yurtdnda alan iiler, kooperatifler ve bunlann birlikleriyle yerel ynetimlerin biri
kimleriyle olumas, finansman vb. alanlardaki eksiklerin Devlet Sanayi ve i Yat
rm Bankas (DESYAB)nca tamamlanmas ngrlmektedir (IVKP, s. 312-316).
Drdnc Plan, yaygn halk giriimciliini, yalnz daha etkin kaynak kullanm
ynnden deil, bununla eanl olarak, ynetime katlma ve demokratikleme y
nnden de etkin bir biimde gelitirmeyi amalamaktadr. Yaygm halk giriimcilii
yoluyla mlkiyetin yaygplamas, ekonomik dzeyde, kaynaklarn retimde kulla
nm n artracak bir ara saylmaktadr. Sermaye ve igcnn ekonomik ltler
iinde daha ok retime yneltilmek istenmesi, var olan retim yapsnn daha et
kin almas iin de gerekli grlmektedir. Var olan retim yapsnn tekelci du
rum undan doan sakncalar giderilebilecek; kamu kesiminin sektr kurum lan bii
m inde yeniden rgdenmesi ve temel ara ve yatnm mal retimine ynelmesi ve
yaygn halk giriimciliinin bunlan tamamlamas sonucu daha etkin bir retim ya
psna ulalabilecektir. Yaklamn ekonomik yn ksaca budur.
Uzun dnemli bir gelime stratejisinin ekirdeini oluturan mlkiyeti yaygn
latrma yaklam, gerekli toplumsal ve ekonomik dayanaklar, destekler salanama
dan yeterince hazrlk yaplmadan ve daha da nemlisi, bir ekonomik bunalm
dnem inde uygulanmak istenince, baarsz bir n-deney olarak kald.

C. EKONOM POLTKASINDA 1980 DNM


1. Dnmn Bahca zellikleri
Ekonomik bunalmn younlamas ve 1977-78 yllarnda alman kararllk nlemle
rinin yetersiz kalmas zerine hkmet, 24 Ocak 1980den balayarak yeni bir eko
nom i politikasn uygulamaya koydu, nceleri geici bir kararllk nlemleri dizisi

DIA A IK IIYM

197

ya ila zgn deyimiyle istikrar tedbirleri sanlan bu politika dzenlemesi, giderek


kalc bir nitelik kazand; yeni elerle tamamlanarak uzun dnemli bir ekonomi
politikasna dnt. Bu nedenle, kamuoyunda 24 Ocak kararlan olarak da bilinen
bu politikann, dayand kuramsal ereveyi ve balca niteliklerini ayrntl bir bi
imde incelemek gerekiyor.
24 Ocak 1980 sonrasnda uygulamaya konulan ekonomi politikasnn belirleyi
ci zellii, ekonomiye ilikin karar srelerinde piyasann kendi ileyiine gre olu
acak fiyatlarn tek yol gsterici olmalardr. Her mal ve hizmet iin, arz ve talebe '
gre oluacak fiyatlar, tm ekonomik ilemlerde geerli olmaldr. Bu yntemle
oluacak olan fiyatlar, tketim, yatnm ve yeniden retim kararlarn belirleyecek,
retici ve tketiciler davranlarn fiyatlara gre dzenleyecek ve en yararl ya da
krl bulduklar giriimleri serbeste yapacaklardr. Denge fiyatlarndan sapmalar
uzun dnemde piyasa kendii dzeltecektir.
Genel ekonomi kuramnn iki yzyla yaklaan gelimelerini bilenler iin bu
nermelerde yeni hibir ey yoktur. Ekonomiye giri kitaplar bu anlayn eitle
meleriyle doludur. Bu politikann o yllarda Trkiyeye yeni, tek yol, tek seenek gi
bi sunulmas, Trkiyenin 1930lu yllardan balayarak 1980e dek srdrd ve
bata sermaye kaynaklarnn kullanmnda kamusal karmalar da ieren politikala
ra gredir.
Yaklama gre, zel giriimcilie dayal ekonomilerde fiyatlarn, arz ve talebe
gre belirlenmesi kuraldr. Bu kuraln, istisnalar olmas, temel ilke olmasna engel
deildir. Fiyat serbestisi, egemenlii, yalnz lk e iinde deil uluslararas tiarefte-'
de geerli olmaldr. ve dta tam serbesti, yalnz, bireyin kaynaklarn en etkin
kullanmasna, Imutluluunu enoklatrmasma yol aacaktr. ivi iviyi sker rneBu anlaya gre hkmetin temel grevi, para sunum unu ve kamu harcama
larn, etkin talebi, retim (arz)den ok artrmayacak dzeyde tutmaktr. Para mik
tar ve kamu harcamalar buna gre ayarlanmaldr. Hkmetler ekenomiye ne ka
dar az karrsa ya da piyasann ileyiine karmazsa, ekonomi doal gelimesini, fi
yat gstergelerinin nda ve zel giriim nclnde, salayacaktr.
Kkenleri ekonomi kuramnn oluum yllarna giden ve 1930lara kadar geer
liliini uygulamada da koruyan bu yaklam o yllarda grlen byk bunalm s
rasnda etkinliini yitirdi. Daha sonraki yllar, 1970lere kadar, gelimi de olsa,
ekonomik yapnn kendiliinden dengeye gelemeyecei, hkm etin gelir ve har
camalar ile en uygun ya da etkin bymeyi salayabilecei grnn kuram ve
uygulamada egemen olmasna tanklk etti. Ancak bu yllarda, |970lerde grlen
ve enflasyon ve isizliin birlikte yaanmas biiminde ortaya kanekonom ik bu
nalm parasal deikenlerin yeniden nemsenmesine yol at. Hkm etin ekono
miye maliye deil para politikasyla karmasnn, daha etkin olaca gr ekono
mi kuramnda yeniden egemen ya da geerli bir konuma ykseldi.
Neoklasik kuramn ekonomiye hkmetin karmamas grnn ilk dne
minde uygulamada altn para vard. Kt para dneminde nemli olan para
sorununun zmyd. Yaklamn tek yenilii bu noktadadr. Bir baka deyile,

198

Oh

Iyu

hkonom

IsI

para konusunun kuramn kilidi olmas altn yerine kt parann kullanlmasndan


kaynaklanmaktadr. Para talebi konusundaki kuramsal gelimeler bu nedenle nem
kazand. Serbest piyasa koullarnn egemenliini baka bir dzeyde yeniden savn
nan iktisatlar da bu nedenle parasalc olarak adlandrld.
Parasalc grn politika nerileri serbest piyasann ileyiini salamaya daya 1
^jnr. Enflasyon varsa, yaplmas gereken, para ve kredi sunum unun kslmas, bty#
[ ann giderilmesi ve benzeri toplam talebi azaltc nlemler Hnmasidr.
Dier ynden, kinci Dnya Sava sonrasnda, ekonomik gelime kuram
nel ekonomi kuramnn bir alt blm olarak gelitiinde, iktisatlar arasnda it*
mel tartmalardan biri, gelimi ekonomilerde, tmyle farkl ekonomik ve t o p *
lumsal koullarda oluan kuram ve politikalarn gelimekte olan ekonomilerde gv>
erliliiydi. Genellikle ekonomide tmyle serbesti taraftarlar ekonomi kuramnn
her zaman-her yerde geerli olduu grnden hareketle bunun olanakl olduu 1
nu ne srdler. Bunlar iin, aslnda gelime ekonomisi diye bir alt-dal olamazd,
ekonomi kuram bir btnd. Dier bir ksm, iktisatlar ise egemen ekonomi k 1
ramyla az gelimi lkelerin ekonomilerinin zmlenemeyeceini ne srerler.
/
Az gelimi ekonomilerin bunalmla karlamas durum unda, IMF, d kinli
/salayan hkmetler ve zel bankalar ilgili lkeden bir dizi nlem almasn isterle 1.
S Bu kararllk politikas nerilerinin saysal ierikleri, lkeye gre deimekle blikte, nitelikleri deimez. lgili hemen herkesin artk ezberledii bu nlemler pa*
ve kredi sunum unun, bte harcamalarnn kslmas, devalasyon; temel mallarn
fiyatnn ve faiz orannn ykseltilmesi ve cret artlarnn snrlandrlmas olarak
sralanabilir. lgili lkenin bor alabilmesi, kredi deerini kantlamas bu nlem
leri almasna baldr.
Trkiye 1970lerin soaunda kimi isteksizce deneylerden sonra bu nlenileli
1980in Ocakndan sonra uygulamaya balad. Bu nlemler en genel hatlaryla aa
da ncelenmektedir.

2. Fiyatlama Sreci
Ekonomi politikasnda 1980 dnm nn en nemli ve belirleyici elerinden
biri fiyatlama srecinin, piyasa koullarna braklmasdr. Fiyatlama, piyasada set
hpste nlaak kollarca belirlenmeli, arz ve talebe bal olmaldr. Fiyatlandrma
politikasnn deiik piyasalara nasl yansd, ekonomi kuramndaki ayrma gr*
incelenebilir: (a) mal ve hizmet, (b) retim faktrleri piyasalarnda; ve (c) TLm
d deeri. Bu noktalar zerinde daha ayrntl durulmaldr.

Js

a f M a l ve H i z m e t P i y a s a s n d a
yunalm dneminde;, ^Uikle 1978de .sonra birok snai rnn iki fiyat vard
Piyasada geerli fiyat vekaraborsa fiyat. Bu ikili fiyat yaps, mal stoku ve ticaretim
olaanst krl klyordu; daha dorusu bir rant oluturuyordu. H km et nce, li
yat denetimine, ilgili komisyonu kaldrarak son verdi. Daha da nemlisi kamu kesi
minin retimi olan mal veTnzmetTenri fiyatn yzde 100-400 arasnda deien oran
larda artrdktan sonra, temel mallarn kapsamn snrlad. Yeni karara gre, kmt,

I 1 I A A I K I I Y M K

199

gbre, (ferrokrom ve alminyum retiminde kullanlan) elektrikjle dem ir ve deniz


yolu yk tamacl dnda kalan iiim kam u mal ve hizmetlerin fiyatn Tgili ka
mu kuruluu serbeste saptayabilecekti. Ancak bu serbesti biimseldir; Hkmet,
KT yonetirmni saptadna gre, fyatlama srecine her zaman karabilecektir.(3) '
Mal ve hizmet fiyatlarm kural olarak piyasa koullarna brakmann ilk sonucu
ikili fiyat olumasn nlemesidir. Ancak konu daha yakndan incelenmelidir. KlT
mal ve hizmetlerinin fiyatnn ilgili kurulua saptanmas, bu kurumlarn karlat
byk miktardaki grev zararn ortadan kaldracak, KTe bteden kaynak ak
tarlmasn nleyecekti. Ancak birok KTin tekel durum u, bu kurulularn yksek
lyatlama sonucu krl grnmelerine olanak verir. Bu tr bir krllk, KTin tek
nolojik ya da ekonomik etkinliine dayal olmayacaktr. Ksaca, fiyatlama serbestisi,
KITin birok kkl sorunundan yalnzca biridir.
Benzer bir durum dier mal ve hizmetler iin de geerlidir. Salt fiyat serbestisi
rl kin kaynak kullanm, ve kararl bir .fiyat dzeyi iin yeterli deildir. Tekelci ve ya
r tekelci uygulamalarn var olduu durumlarda kaynak kullanmnn etkinlikten
tr/ak olaca neoklasik ekonominin temel nermelerinden biridir. Gelimekte olan
ekonomilerde, tekelci uygulamalara ek olarak retim teknolojisinden girdi kullan
mna ve datm sistemine uzanan tkanklklar, salt fiyat serbestisine dayal bir d
zenlemenin yetersizliini dahat da artrmaktadr.
Fiyat saptama serbestisinin etkin kaynak kullanm salamas bu koullarda
beklenemeyecei gibi, retimin artmasn salayacak "kendiliinden bir mekaniz
ma oluturmas da beklenemez. Dolaysyla yaklamn temel sorunu, i retimin
snrl kalmas sonucu yeni fiyat artlarna yol amas olasldr.
Fiyat serbestisinin bir uzants da, bir maln yerli retiminin i talebi karlanad ya da fiyatnn dnya fiyatlarnn stnde olmas durum larnda ilgili maln
dalm yoluna gidilmesidir. Yerli retimde, teknolojik ve ekonomik etkinliin ve
kkl yapsal deiikliin salanmas iin i pazarn dalm mallarna almasnn
gerekli ve zorunlu olduu, 24 Ocak programnn temel nermelerinden biridir. D
pazarlarda rekabet edebilir retim, bu politikaya gre yalnz ve ancak bu tr bir
"eitimle salanabilir.
Bu zm yolunun, d demelere getirecei ek yk bir yana, yerli retimin ya
plmamasna; isizlii daha da artrarak toplumsal sorunlara yol aaca aktr.
Fkoomik gelime dzeyi ne olursa olsun, bu nedenle, pek ok lke yerli retimi
ni, u ya da bu biimde korum a .yolupa gitmektedir. Ek olarak dnya fiyatlarmn
elkin kaynak kullanmm salayaca, nceden kuramsal olarak sylenemez. Bu
noktaya ksaca deinelim.
nce, dnya fiyatlar deikendir. Bu durumda, rneim belli yllarda dnya
eker fiyatlarnn dmesi Trkiyenin eker retimi maliyetini dnya fiyatnn s
tne karabilir ve bu nedenle de, lkenin eker retiminde karlatrmal stn
l olmad, eker retiminden vazgemesi gerektii sonucuna varlabilecektir.
K.ld ki zaman iinde, yerli retimin maliyeti drlerek ve dsal ekonomilerin
de katksyla herhangi bir maln retiminde etkinlik salanamayaca gibi bir gr
vr nerme, en azmda bilimsel saylmaz.

200

I 0 It K I Y I I K O N O M S

kinci nokta, dnya fiyatlarnn saptanmasyla ilgilidir. Birok rnn uluslara


ras piyasa fiyatlar, okuluslu ortaklklarn tekelindedir. okuluslularn fiyatlama
srecinde, krllk, yeni pazarlar edinme, teknolojik stnlk salama gibi ekono
mik ve siyasal etmenler etkili olabUIr Dolaysyla, dnya piyasa fiyatlar lt alna
rak yerli retimi d rekabete am ann yerli kaynak kullanmnda etkinlik sala
yaca ne srlemez.
Belirtilen noktalar ne pahasna olursa olsun yerli retim ve onun korunmas"
anlaynn da tutarsz ve yanl olduunun belirtilmesine engel deildir. Yerli re
timde teknik etkinliin salanmas ve d pazarlarda rekabet edebilir retim iin i
pazar dalm mallarna amann gerekli ve zorunlu olduu gr ne derece ger
ek dysa maliyeti ne olursa olsun yerli retim anlay da o derece yanltr. Yerli
retimde etkinlik salanmas, bata retim lei, kullamlanjeknoloji olmak zere,
retim ve sat srelerinin yapsna baldr. Bu etmenlere dier girdilerin uygun
koullarla salanmas da eklenebilir. Ekonomi politikas, yerli retimin teknolojik
ve ekonomik etkinlikte yaplmasn salayacak yaptrm gcn iermelidir. Planl
sanayileme srasnda yeterince nemsenmeyen bu durum , 24 jO cakprogram nn
da en zayf ve_tartmal halkasn oluturmaktadr.
b. Temel retim Etmenleri (gc ve Sermaye) Piyasasnda
24 Ocakm belirleyici zelliklerinden biri de igc ve sermaye gibi temel retim fak
trlerinin fiyatnn (cret ve faizin) piyasa koullarna gre belirlenmesidir. Gerek
ten, piyasa koullar veri alndna ve fiyatlar sunum ve isteme bal olarak belirlen
diine gre yaklam oyunun kurallarna uygundur, onun mantksal bir uzantsdr.
(/) Maa ve cretler
^__
24 Ocak program erevesinde igc fiyatnn dk tutulmasnn balca
/ amac olduu sylenebilir: (a) kr oranlarn artrarak yatrmlar uyarmak - dk
, cret dier koullar veri alnrsa yksek kr anlamna gelir - (b) yerli retimin ma
. liyetini drerek dsatm yaplan mallarn rekabet gcn artrmak, (c) i istemi
^ kstlamak ve i pazarda alnamaz durum a gelen mallarn dsatmn artrmak.
s zetle emein fiyat dk tutularak, bir yandan yksek kr orannn yatrmlar
6 uyarmas, dier yandan da maliyet-i istem eleriyle dsatmn artrlmas ama
lanmaktadr.
Bu amalara, cretlerin dk tutulmasyla ulalaca en azndan tartma g
trr. Birim retim maliyeti iinde igcnn pay sektrlere gre deimekle birlikte sanayide yzde-15-20.dolayndadr. Dolaysyla cret dklnn maliyete
etkijeri bu oranlarda s n r l kalacaktr. Eer yerli retimin maliyeti gerekten d
rlmek isteniyorsa, bata retim j dcnolji^bp Im ak zere, retimin rgtlenmesi vc
benzeri etkinlik konulannda yeni dzenlemeler getirilmeliydi.
Emein ucuza getirilmesi, salt neoklasik ekonomi kuramnn fiyat-arz mikl.
r ilikisi erevesindeki aklamalarna uygun bulunabilir. Buna gre gelien bi
ekonomide .arz isteminden fazla olan igcnn fiyatnn dk olmas doaldr.
Ancak, uygulama bu derece kolay deildir.

I l I A A I K I 1 YM1 !

201

nce, cret dzeyinin genel olarak dk tutulmas sonucu, gelimekte olan


lkelerin nitelikli igc daha ok gelir elde edebilecei gelimi lkelere gitmekte
dir. Oysa nitelikli igc salanmas, daha nce belirtildii gibi ekonominin temel
sorunlarndan biridir. Ucuz emek politikas bu nedenle, daha ar sorunlarn do
masna yol amaktadr. Ayn srecin bir alt esi, eitilmi igc gdr. Ge
nellikle kamu eitim kuramlarnda yksek maliyetle elde edilen eitilmi igc
nn gelimi lkelere g, gelimi lkelere kaynak aktarmasndan baka bir ey
deildir. Eksilen bu eitilmi igc yerine, lke, ok yksek cretle, bu kez dar
dan, ou kez uluslararas rgtlerden uzmanlar getirtmek durum unda kalmakta
dr.
kinci olarak, daha nce deinildii gibi, cretleri dk tutm ann bir en az s
nr vardr. cretler, emek gcnn varln srdrmesi; yeniden retim iin belli
bir dzeyin stnde olmaldr. Kald ki, srekli cret dklnn, alanlarn
verimliliini azaltarak retim maliyetlerini olumsuz ynde etkileyecei, ekonomi
kuramnn temel nermelerinden biridir.
Son bir nokta, i pazarn belli bir alm gcne sahip olmas iin cretlerin sekli drlmemesi gerektiidir. pazarn daraltlmasnn da snrlan vardr. Bu
lumla birlikte 24 Ocak nlemleri gerek cretleri drerek bir .ynden i pazar
daraltmay ve buradan dsatm artrmay, br.ynVe de gelir blm n zel
srraye birikimini artracak biimde deitirmeyi amalyor denilebilir.
(21 b'aiz Oranlar
Mantksal kurgusu serbest piyasa koullannn egemen klnmas olan bir progra
mn faiz oranlarm da trtjyle.sebest piya.sa koullarma.hrakmas gerekir. Ancak
kuramsal dzeyde geerli grnse de uygulamada faiz serbestisinin salanamad
bilinmektedir. Konunun bu nedenle deiik yolteriyleirdelenmesi gereklidir.
t Faiz orannn dzeyi sermaye sunum ve istemine baml bir nitelik gsterir.
Bankalar sisteminin birikimlere salad faizi artrmas mevduat artna, banka
kaynaklarnn ve buradan yatrlabilir kaynaklarn genilemesine yol aar. Salt ban
ka birikimlerini artrma asndan faiz oranlarnn ykseltilmesi olumludur. Ancak
lorunun bir dier yan, bunlarn kullanm vardr. Bankalarn kredi faizi getirileri,
dier koullara veri alnrsa, mevduat iin dedikleri faizlerden yksek olmaldr.
It durum banka sisteminin krl almasnn n kouludur.
Kredi faiz oranlar, kredi kullanmnn krllyla belirlenir. Bir baka deyile,
kedi kullanm alanlarnn, retim, ticaret ya da dier hizmet kesimlerinde, faiz
olanlarnn stnde bir krllkla almalar gerekir. Bu noktada, sermayenin fiyat
aylan faiz oran, yatrm kaynaklarn ve iletme sermayesi giderlerini etkiler, ya
da onlar belirler.
Yksek faiz oranlar genellikle yatrmlarn daha az sermaye kullanan alanlara
yaplmasna neden olur. Gerekte, 24 Ocak Programnn yatrmlarn daha az ser
maye youn olmasn amaladn sylemek yanl olmaz. Emek fiyatnn, cretl>n dk tutulmasyla ikame edilebildii lde, retimde daha ok igc, daha
m sermaye kullanlacaktr. Amalanan bu sernaye-emek bileiminde deime, ger

202

Oh k y i - r k u n o m I nI

ekte, grnd kadar kolay deildir. ( iiiiiiia Io snai retimin ok byk bir
blmnde emek-sermaye bileimi hi de esnek, kolayca deitirilebilir nitelik
termiyor.
Dolaysyla, kredi kullanm asndan, faiz oranlarnn ykseltilmesinin ii ette
yapsn daha emek youn alanlara yneltecei ya da daha az sermaye kullunu !&
durum a getirecei sylenebilir. znde, emek-sermaye esnekliinin dk oldjfB
sermaye youn retim birimlerinin kurulmasndan dolayl olarak vazgeildii
nucuna varlabilir. Bu tr bir eilimin, ileri teknolojileri kullanan, sermaye yogim
sanayiin kurulmamas gibi bir sonucu olacak demektir. Uzun dnemli gelime
smdan hi de olumlu olmayan bir sonu ya da sanayilemeden vazgeilmesi, t}Q
durum dan kaynaklanmaktadr.
Yksek faiz politikasnn bir baka amac, yabanc banka sermayesinin, laij
oran dier lkelerden yksek olduu lde, lkeye geliini salamak olabilir. Ym
banc sermayenin faiz kazanlarn serbeste yurtdna karma olana varsa yttit*
sek faiz iin gelmesi beklenir. Ancak, yabanc banka sermayesinin kullanmn t
lirleyen zellikle gvence aray gibi, dier etmenler vardr.
r Sonu olarak, Programn, faiz oranlarn tmyle serbest brakmasa bile yit
/ekilmesini amalamas, bir taraftan banka kaynaklarn ve buradan yatrlabilir
j(kaynaklar artrmaya ve bununla eanl olarak, mal ve hizmet talebini kstlatl.vj
Vyneliktir. Dier taraftan da yksek faiz uygulamasnn yatrmlarn ve iletme y ft
jaayesinin maliyetini artraca ve retimin daha az sermaye youn bir nitelik kfci
zanmasm salayaca sylenebilir. Bu durum , retimde, sermaye-emek bileimi M
nek olmad oranda, sermaye youn, ileri teknoloji kullanan retim srelerini^
yaplmamas anlamna gelir. Bu son nokta, uzun dnemli gelime, sanayileme aqn
sndjm olumsuz saylmaldr*.
\
x ^c. TLtitt Deiim Deeri
Fiyatlama serbestisinin nc esi TLnin yabanc paralar karsndaki fiyatlm
belirlenmesidir. Programn uygulanmas srasnda, TLnin ABD dolar karsndaki
fiyat nce yzde48,62 orannda drlerek, 1 dolar TL karl, 47,80 Tl.lrt
71,40 TLye ykseltildi. IJTemmuz 1981den sonra da her gn yeniden ayarlanma
ya baland. Bu yeniden ayarlamalar, TLnin fiyatnn drlmesi ya da devalla*
yon biiminde oldu.<4)
/~
Dviz kurunun srekli deitirilmesiyle amalanan, ksa dnemde, TLnin n
' mi ve karaborsa fiyatlar arasndaki fark azaltmak, dardan bor alabilmek b
y durum IMFnin nermesidir - ve yurtdnda alanlarn daha fazla dviz gndc
ilmelerini salamaktr. Srekli devalasyonlar, uzun dnemde de dsatm rlci
nin fiyatn drerek, dsatm artrma etkisi yapacaktr. Daha dorusu, yakl.
mn temel beklentisi budur.
/'
Dviz kurunun hesaplanmasnda, i piyasa fiyatlarnn deiimi, yabanc pata
/ larn uluslararas piyasalardaki fiyat ve bunlar karsnda TLnin alm-gc etkili
olmaktadr. Bu durumda, denilebilir ki, dsatmn yabanc paralar cinsinden d.lu
ucuza gelmesi iin TLnin fiyat i fiyat artlarndan dal. fazla oranda drlm r

111 ^ A A(,:iK 11YM1

203

lulii. Ancak bu uygulamayla, yabanclar ayn miktar mal iin daha az para deye1 ekler ve bu durum dsatm artracaktr.
Devalasyonlarn sreklilii, ya da TLnin fiyatnn drlmesi sonucu dsat
mn artrlmas, dsatm yalnz fiyatlara bal bir olgu almakla olasdr. Bir baka
deyimle, eer dsatm yalnz fiyatlara bal olsayd, dsatm mallarnn yabanc pa.l.r trnden fiyatnn srekli drlmesiyle artrlabilirdi. Oysa dsatm yalnz
li fiyat olay deilir. Baka deikenlere de baldr, bu konu ilerde incelenecektir.
Devalasyonlarn dalm zerindeki etkisi de, bunlarn fiyat artm olacan
dan, olumsuz ynde olacaktr. lkenin dalm byk lde ara ve yatrm malladan olutuu srece, dalm mallan fiyatnn artmas, maliyet artlann kanl
maz durum a getirir. Maliyet artlar, fiyatlara yansd lde, dsatm da olumz ynde etkiler. Ksaca devalasyon, bu durum da, kendi amacn yok eden ya da
kendi nedenini yeniden yaratan bir nitelik kazanmaktadr. Sreklilii de bu olummiz ynn erteleme amacndan kaynaklanmaktadr.
zetle, srekli bir zellik kazanan devalasyonlar, ksa dnem de dviz girileri
ni artrsa da, uzun dnemde dsatm artrc etkide bulunmalar, daha ok dalm
gidi kullanmayan yerti"retim iin geerli olabilir. Dalma bal retim ve snai
yatrmlar, bu durumda, devalasyonlardan olumsuz ynde etkilenecektir. Progra
mn retim yapsn, daha ok tarm ve dier igc youn alanlara ekmesi bu
noktada da grlmektedir.

D.la nce deinildii gibi d deme glkleri bunalmn en temel elerinden


bilidir. Bu nedenle, kararllk politikasnn temel amalarndan biri, d ticaret a
m gidermektir. Bunu gerekletirmek iin dsatmn artrlmasna zel bir nem
verilmelidir.
Yukarda sz edilen fiyatlama sreci, zellikle devalasyon ve makro politika
lar, dsatm artrmaya yneliktir. Gerek fiyatlama (devalasyon dnda) sreci geckse etkin talebi ksmaya ynelen para ve maliye politikalar dolayl olarak dsat
m artrmay amalar. Bir yandan rn fiyatlarnn ykselmesi dier yandan da
ck gelirinin greli azalmas yerli retimi alnamaz, kullanlamaz durum a getire1 ek, dolaysyla retilen mallar da satlacaktr.
Srekli devalasyon ise, dsatm mallarnn yabanc paralar cinsinden fiyatnn
.1/,lnas anlamna gelir. Ucuzlayan rnler da satlabilecektir. Srekli de olsa, de
valasyon sonucu d ticaretin dengeye getirilmesi olasl, dsatm-dalm fiyat
esneklii toplamnn l den byk olmasna baldr.(5) Oysa lkenin snai rnleri
ne olan d talep, bu rnlerin nitelii dkse fiyat deimelerine uzun dnemde
o k fazla duyarl olmayacaktr. Kald ki, daha nce deinildii gibi, devalasyon,
gdi fiyatlarn artrarak maliyet ve retim fiyadarn artrmakta ve bu durum da
lm girdi kullanan mallarn dsatmn olumsuz ynde etkilemektedir.
Dsatm artrmak zere bavurulan bir dier yntem dsatm zendirme
nlemlerinin geniletilmesidir. Gerekten, 1963ten balayan ve giderek artrlan

204

tO m k

v i.

I'Konom IsI

dsatmn zendirilmesi nlemleri 1980 sonrasnda ok daha ileri boyutlara gi


rld.
nce, dsatmclarn dviz tutm a yetkisinin (kazandklar dvizin yit/
de 50sini kendileri ya da dier reticilerin girdi dalmnda kullanma olana)
kapsam geniletildi. Ek olarak, dsatm iin retimde kullanlacak girdiler, dalm
vergisinden bak tutuldu. Dsatmclara, ayrca, kredi sbvansiyonu salaml. ()
yllarda zellikle sanayi rnlerinin dsatmn artrmak zere vergi iadesi ad al
tnda parasal destekler saland. Dsatm artrmak zere, serbest blge ve gmrk
sz antrepo kurulmas, ilemlerin kolaylatrlmas ve benzeri nlemlerin alnman
yoluna gidildi.
Tm bu kolaylklarn, dsatm zendirme nlemlerine ek olarak getirildii
belirtilmelidir.
Grld gibi, dsatm, zellikle snai rn dsatmn artrm ak zere get
len nlemler, tmyle parasaldr. Ksa dnem nlemleridir. Oysa, snai rn dsa
tm, fiyat kadar belki ondan da nemli olarak bir maliyet ve nitelik sorunud,
retim teknolojisiyle dorudan ilikilidir.
/
Programn serbest piyasa kpullarnn egemen klnmas anlay, zorunlu ola
rak, dalmn da serbest braklmasn gerektirir/Daha ak bir deyimle, yerli oll
m in d rekabete kar korunmamas yoluna gidilmelidir.
Yerli retimin d rekabete kar korunmamas gerei temelde ya da eliik bi
ngryle, yerli retimin d rekabet gcn artrma amacndan kaynaklanmakta
dr. Dalm yoluna gidildiinde, yerli retim gerek nitelik, gerekse maliyet ytt
den kendisine eki-dzen verecek, eitilmi olacaktr. Bu srete, rekabet edebilen
etkin bir kaynak kullanm ve maliyet yapsna sahip olan iletmeler ya da karla
trmal stnle sahip olan retim birimleri, varln srdrecek, dierleri de tlc
timden vazgeecektir. Bu durum bir taraftan kaynak kullanmnda etkinlik salat
ken bir taraftan da tketiciler korunm u olacaktr.
Bu mantksal kurgunun tm olumlu grnm ne karn, kimi eksiklikl- i,
ierdii belirtilmelidir. Bir kez, yerli retimin gerek kalite gerekse maliyet yni
den dzeltilmesi, etkinlik kazanmas iin dalm tmyle ve tek aamada serheu
brakmak, zorunlu ve gerekli deildir, nce, i rekabet, tketicilerin uyarlmas ve
benzeri isel yntemler uygulanarak bir hazrlk dnemi geirilebilir. Bir baka de
yile, zellikle yerli snai retimin niteliini dzeltmede etkin yollar nce lke iin
de bulunabilir. Hibir sanayilemi ekonomi, yerli retimi tmyle dalm kolay
lklaryla eiterek sanayilememitir; tarihsel adan da yaklam geerli bir uygula
ma deildir. Dalmn serbest braklmasyla var olan retim olanaklar azalabil
ve buna bal olarak, isizlik artabilir.
Belirtilen noktalar, d ticaret yaklamnda, dalm yerine yerli retim da
alma ikileminin tmyle birbirini dlayan nitelikte olmadklarn gsterir. ( !c
ekte her iki yaklam da, var olan retim yapsn veri almakta; bunlardan birim isi
retim olanaklarnn geniletilmesini i pazara, kincisi de dsatma balamaktad
Bu iki nermenin tmyle birbirinin kartym gibi alnmas, tartmalarn k
ramsal gzellii ne olursa olsun, yzeysel bir yaklamdr. Toptanc yaklamla ye

IM^A A IK II Y M H

205

m r, dinamik bir sre iinde sektrel retim yapsna dayal zmlemeler gere
kir. Unutulmamas gereken bir nokta da, gnmzde d ticarette serbesti savnn
beii olan lkelerde bile yerli sanayiin en azndan bir ksmnn korunm as gerekti
inin savunulduu ve uygulanddr. Bu t r deerlendirmelerde temel lt, yerli
retim olanaklarnn hangi uygulamayla geniletilebilecei olmaldr.
Hk olarak belirtilmelidir ki da almac politikann en nemli amalarndan
biri de yabanc zel sermaye girilerini artrmaktr. nk, yabanc sermaye zel
likli
igc olanaklarndan yararlanmak isteyecektir.
4</Vabanc Sermaye Beklentisi
24 Ocak program, ekonomik bymeyi, d kaynak salanmasnn bir sonucu, t
revi aldndan yabanc zel sermaye yatrmlarna ayr bir nem verir. Programn
uygulanmaya balamasyla, yabanc zel sermayeyi daha ok zendirmek amacyla
ynetimsel ve yasal dzenlemelere gidildi.
Yabanc sermayeyi zendirme amacyla karlan Yabanc Sermaye ereve Ka->
iarnamesi, ncelikle, bu konudaki brokratik ilemleri en aza indirmeyi amala^
maktadr. ricelerTErolc Bakanlk ve DPT tarafndan yrtlen hizmetler, Baba
kanla bal Yabanc Sermaye Dairesince yrtlecektir.
Kararnamede, yabanc sermayeli ortaklklarn toplam sabit yatrm tutarnn'
l 50 milyon dolar olabilecei belirtilmektedir. Ayrca bir ortakla yabanc sermaye
katlm paynn en az 1 milyon dolar ve oransal olarak da yzde 10-49 olmas n
grlmektedir. Belirlenen yatrm tutar snrlar iinde retimde byk lek ilke-/
sinin n planda tutulduu sylenemez. Denilebilir ki 1980in maliyet-fiyat koulla-\
tnda 2-50 milyon dolar snrlan iinde yatrm, cce iletme anlamma gelir.
nc olarak, kararnamede, bir ksm sektrlerde yabanc sermaye yatrm
sonucu elde edilecek retimin belirli bir (en az) oranda darya satlmas koulu
^ getirilmektedir. Bu oran, gda sanayiinde yzde 30; dokumada yzde 50; orm an
rnlerinde yzde 60; otobste yzde 40; kamyonda yzde 25 ve madeni eyada
yzde 30dur. Dsatmn artrlmasn amalayan bu yaklam kendi mant iinde
tutarldr.
Kararda ayrca, slm Kalknma Bankas ve IFC ve benzeri uluslararas kuru
lularn yatrmlarnda, 2-50 milyon dolar yatrm miktar snrlamas getirilme
mekte ve retimin belirli oranda dsatm koulunun aranmayaca belirtilmektelr.

Kk olarak da, ran ve petrol reten Arap lkelerinin bu lkelere ve Ortadou


lkelerine dn ve Ortadou lkelerine dsatm potansiyeli tayan yatrmlarn
da yatnm miktar ve oranlaryla ilgili snrlamann dikkate alnmayaca hkme
balanmaktadr. Kararda ayrca belirli nitelikte turizm yatranlarnda da yukarda
belirtilen snrlamalarn dikkate alnmayaca belirtilmektedir.
Yabanc Sermayeyi Tevik Yasas (6224 sayl) ve ereve Kararnamesi dorul
tusunda daha sonra karlan kararlarla, zellikle bankaclk alannda yabanc ser
maye izni verildii anlalmaktadr. F.k olarak, yabanc sermayenin tarm bata ol
mak zere, turizm ve dier hizmet kesimlerine girii de kolaylatrlmtr.

2 0 6

Oh

I y i : i .k

o n o m

Is I

/
Yabanc zel sermaye ile ilgili nemli dzenlemelerden biri de petrol aramaln
konusundadr. Buna gre, tamamen ya da ksmen yabanc sermayeli ortaklklar i
kardklar petroln yzde 35ini da satabileceklerdir. Ek olarak, tartmal olan kn
yTB fiyatnn dnya fiyatlarna gre saptanmas yoluna gidilecektir.
Ksaca, kararllk program yabanc sermayenin giriiyle ilgili kolaylklar geni
letmi; faaliyet alanlarn yaygnlatrm ve ok daha zendirici davranmay ama
lamtr. Program, yabanc sermayeyi demeler dengesi a, tasarruf yetersizlii
ve teknoloji transferi sorunlarnn salkl zmn salayacak ok nemli bi
ara olarak grmektedir (DPT. 1981 Yl Program, s. 67).
5, M akroekonom i Politikalar
a. K amu Kesiminin StntrJandnlmas
Ekonomide toplam arz-talep dengesinin salanmasnda kullanlan klasik aralar
para ve maliye politikalardr. Kararllk programnn temel elerinden biri part^
arzn ve kamu harcamalann snrl tutarak toplam etkin talebi snrlamak ve gcn l
dengeye ulalmasn salamaktr. Asl ama, enflasyonu, talebi ksarak snrlamak I
tr.
\
Para miktarn snrlayarak enflasyonla mcadele, parasalc yaklamn zi"
oluturur. Bu yaklamn ne srlen, vurgulanan temel nitelii genel olmas,
ekonominin tm kesimleri karsnda tarafsz grnmesidir. Ancak bu tarafszlk
grntdedir ve parasal kaynaklarn kullanm var olan kurumsal dzenlemelere v*
parann ekonomiye giri biimine baldr.
Enflasyon orann drmek iin para-maliye politikalarnn daraltc biimde
dzenlenmesi, fiyat artlarnn talep fazlasndan kaynakland varsaymna day.
nr. Bu varsaymn dier yz,1ttz olanaklarnn var olduudur. Bir baka deyii*
yaklam, mal ve hizmet arzn veri almaktadr. Oysa, gelimekte olan bir ekonom i
de, asl zerinde durulmas gereken, arzn (retimin) artrlmasdr.
Gerekte para arz ve kamu harcamalar, retim art ynnden tarafsz ya
da etkisiz deildir. Daha nce deinildii gibi, para arz artnn yatrmlara dn
t lde retimi ve ibulmay olumlu ynde etkileyecei aktr. Dolaysyla pa
rasal snrlamann para arznn hangi alt kalemlerinde yapld nem kazanmakla dr.
Kamu harcamalarnn azaltlmas para arz snrlamasndan farkl bir nitelik t.
maktadr. 24 Ocakn temel yaklam, genel olarak kamu kesiminin, zelde de
KITlerin faaliyetlerinin snrlandrm asdr. Bu yaklamn dayand varsaym, k.
m u kesiminin daha fazla genilememesi ve giderek etkinliini yitirmesi sonucu zel
kesimin daha hzla gelieceidir. Oysa, bu tr bir zorunlu balant anlaynn ne
kuramsal ne de uygulamal bir dayana bulunmamaktadr.
Trkiye ekonomisinde kamu kesimi, kkleri tarihsel-toplumsal olan somut zo
runluluklarn sonucu olarak gelimitir. Yaplmak istenen bu srecin, ekonomik
gelimede kamu kesiminin rolnn snrlandrlmasdr. Yeni politika bu nedenle
de daha nce uygulanan ekonomi politikalarndan tam anlamyla hr vazgemeyi,

KIA AUK I1YMI

2 0 7

dnm simgelemektedir. Ekonomi, artk tmyle zel kesime dayal gelimelilir, anlay egemen klnmaktadr.
Trkiyede kamu kesiminin yeri ve roln burada yineleme olana ve gerei
yk. Ancak, temel sorun, ekonomik gelimenin, bundan sonra kamu ekonomik ke
simini var olduu dzeyde tutarak ve giderek tasfiye ederek nasl salanacadr.
Ozcl giriimciliin gelime dzeyi, uluslararas sermaye ile btnleme durum u bu
konuda belirleyici olacaktr. Ancak bunun, lkenin hzla sanayilemesini salayp
alayamayaca en azndan belirsizdir.
/. En Uygun Fiyat Art Oram
.'.-t Ocak Program, fiyatlar temel aldna gre, fiyat artlarnn dzeyi, yalnz
programn nitelii asndan deil, makroekonomi politikalar asndan da nem
kazanmaktadr.
Uygulama dneminde fiyat art oranlar aa ekilmi, azaltlmtr. Bununla
birlikte programn yllk yzde 20 dolaynda bir fiyat artn amalad, ya da en
azndan veri ald, belli bir dzeyde fiyat artna dayand anlalmaktadr. Bura
da belli bir yzdeden ok, programn en uygun (optimum) bir fiyat art oran ara
y iinde olmas nemlidir. Fiyat gstergelerine yklenen ilev dikkate alnrsa,
yaklamn, retim artn salamay ya da yatrmlarn krlln, bu etmene ba
lad anlalr. Para ve maliye politikalaryla etkin talep ve fiyat dzeyi belli bir
oranda tutularak krllk ve buradan yatrmlarn retim iin uyardmas gerekleti
rilmi olacaktr.
Bu mantksal kurgunun ilerlii her eyden nce, retim-d ekonomik faali
yetlerin retimden daha az krl olmasna baldr. Bu srete, piyasa yaps ve da
tm olanaklar belirleyici olacaktr. Bir baka deyile, en uygun fiyat art oran
nn yatrmlar krl klarak retimi artraca beklentisi ancak, ok sayda retim
biriminin bulunmas ve etkin bir datm srecinin varlyla gerekleebilir. lke
mizde, zellikle tarm d kesimlerin retim ve piyasa yaps, daha nce deinildii
gibi, datm ve sat faaliyetlerini daha krl klacak niteliktedir. Bu nedenle, en uy
gun saylan fiyat dzeyinin retim yerine bu faaliyetleri daha da krl klmas ve fi
yatlarn yeniden trmana gemesi olasl nem kazanmaktadr.
Da almac politikann fiyat kararll anlay para ve maliye politikalaryla
ctki talebi snrl dzeyde tutmaya ve bu dzeyde fiyat artlarnn retimi salaya
ca anlayna dayanmaktadr. Dsatm olanaklarn bir tarafa brakrsak, yerli re
tim, cn uygun fiyat dzeyinin bir fonksiyonu ya da ona bal bir sonu olmaktadr,
t >ysa bunun tersi de geerli saylabilir; fiyatlarn retim ve piyasa yaps koullarna
baml olduu ne srlebilir. Eer bu ikinci varsaym geerliyse, kararllk prog1.11111 en temel amalarndan birini, fiyat artlarn snrl tutm a amacn bile gerckletiremeyebilir. Ksaca, kararllk programnn i-mantksal kurgusu, enflasyo
nun yeniden trmann engellemekten uzak grnmektedir.
Ksaca, Trkiye gibi gelimekte olan bir lkenin retim ve piyasa yaplar, de
vingen bir ortamda, en uygun iiyt dzeyini yakalama olasln ok azaltyor.

208

i Oh k I y i . i k o n o m I s !

6. D nm n Niteliksel Ynleri
a. Dier AG it Deneyimleri
zellikle Gney Amerika lkelerinde 1950lerden bu yana uygulanan ve zerindi
ok tartlan ekonomik kararllk sorunu 1970li yllarda dier gelimekte oLul^
lkelerde de ncelik kazand. Petrol fiyatlarnn ykselmesiyle, gelimekte olan eko
nomilerin esasen var olan d deme glkleri su yzne ktm bunu enflasyon vt
d borlanma sreleri izledi. Bu sorunlar, sanayilemi lkelerdeki ekonom i!^
durgunluk ve bunalm, gelimekte olan lkelerin dsatmn snrlayarak daha da
arlatrd. Bu ortamda temel sorun, uluslararas ticaretin srmesi iin, uluslar.nam :
sermayenin gelimekte olan ekonomilere aktarlmasyd. Ancak bunun salanmal ;
iin, gelimekte olan ekonominin kendine eki dzen vermesi gerekirdi. M1,
ye lkelerin kararllk programlarn yrtmelerinde bu dzeltme koullarn helirleyen bir ilev grd.
Bu arada IMFnin kararllk koullarnn ok kat olduu biimindeki gelimek- :
te olan 24 lkenin ikyeti zerine, kurulu (IMF), kurallarn, daha esnek bir du
rum a getirdi; lkelerin kotasn artrd.
Belirtilmesi gerekli nokta, kararllk programlarnn baarl olup olmadd,
IMFnin kendi aratrmalarna gre, kararllk programlarnn byme oram rtl
olumlu ya da olumsuz bir etkisi yoktur. Ayn durum enflasyon iin de geerlidifj .
IMF kararllk koullarnn uygulanmas fiyatlar u ya da bu dorultuda etkilenil-
mektedir. Aratrmaya gre, d deme durum u, lkelerin drtte nde olumlu ;
ynde gelime gstermise de bunlarn ancak drtte birinde istatistiksel yulcrt
kayda deer bant kurulabilmitir. IMFnin yaptrd bir baka aratrmaya g'i re, kararllk programnn uygulanmasyla gelir dalm da etkilenir. Programn go ;
lir dalmna etkisinin sonucun^ byk lde farkl sosyal gruplarn politik g(W(l'
belirleyecektir. Ancak kararllk uygulamasnn, temel mallarn fiyatnn ykseltil
mesi; maa ve cretlerin alm gcnn azaltlmas ve dier nlemler sonucu, az v | ;
sabit gelirlilerin zararna olduu sonucuna varlabilir.(9) Kararllk programnn uy*
gulanmas sonucu dsatm artarsa i bulma da artabilecektir, Sonuta kararllk '
programnn d deme gln bir sre iin ertelemenin ve lkeyi bor aluh lir konum a getirmenin dnda ekonomik gelimeye olumlu bir katksnn olduu
IMFce de bulunamamtr. Bir baka deyile kararllk programnn zmn
amalad sorunlan da zemedii sonucuna ulalmaktadr.

b. Trkiyeden stenen
lkenin sanayileme stratejisinin nasl olmas gerektii konusunda Dnya Banka*
snn daha 1950Ierin banda beliren grlerine, daha nce deinilmiti. Dny*
Bankas zetle, Trkiyenin ar sanayiye gemesini sakncal buluyordu. Bu e i
nin dayand kuramsal temel her lkenin karlatrmal stnlkler ilkesine g*
re retimde bulunmasdr. Trkiye, emek ve sermaye kullanmnda daha bol olan
retim gitdisini kullanan emek youn retim tekniklerini benipscmeliydi. Ancak

IUA A I K IlYMH

209

m durum da retim maliyetleri d pazarda rekabet edebilirdi. Yerli snai retim


l rekabetten korunmamal ve bu yolla etkin almas salanmalyd. Doal ola
rak, kamu snai giriimciliinden vazgeilmeliydi. nk kamu kesiminin birok
nemli giriimi, rnein demir-elik, selloz ve kt, gbre ve petrokimya, yat1 unlarn getirisi ynnden hi de ekonomik deildir.(10)
Bu nerilerin bilimsel erevesi Dnya Bankas ve IMFde alan ya da ayn
grleri paylaan iktisatlarca izilmitir. Bu konuda bir ilgin rnek yeterli ola
caktr.
Trkiyenin 1950-1970 dnemindeki sanayileme politikasn yakndan incele
yen Anne O. Kruegere gre, lke farkl bir yatrm stratejisiyle daha fazla byme
vc ibulma salayabilirdi/1 Kruegerin zmlemesi ksaca yle: Eer lke snai
yatrmlarn ya (a) 1963teki sermaye stokunun sektrel dalmna ya da (b) ayn
yldaki sektrel katma deerin dalmna gre yapsayd ibulma ve byme ne
olurdu? Ar sanayiin greli paynn az olduu bir dnem iin yaplan bu hesaba
gre, eer birinci yol izlenseydi, igc ve sermaye katsaylarndan gidilerek yaplan
hesaba gre, IKP dneminde (uluslararas fiyatlarla) katma deer yzde 26,8, ibul
ma yzde 80, IIKP dneminde de katma deer yzde 16,5 ibulma da yzde 50
planlarla ulalan sonulardan daha fazla olacakt (ss. 259-261). Ayn hesaplamann
doal bir sonucu olarak Trkiyenin dalm gereksinmeleri daha az olacak, d ti
caret dengeye gelebilecekti. Verilerin sonucu kltt dikkate alnrsa, by
menin maliyeti daha da yksekti. Dsatma ynelik strateji lkenin, o dnemdeki
ad ile, AETye katlma isteine ve sanayileme amacma uygun olacakt.
Krueger, snai rnlerin dsatm olanann bulunup bulunmadn aratr
myor, bunu veri alyor. Gerekte, Trkiyenin snai rn dsatmnn dnya snai
lr dsatmndaki greli yeri dnlrse, bunun artrlabilecei sonucuna var
labilir. Ancak AETnin pamuk iplii ve dokuma alannda getirdii snrlamalarn da
gsterdii gibi, bu olanak alc lkelerin tutum una baldr ve veri alnamayacak
kadar nemlidir.
Krueger tipi yaklamn asl belirleyici nitelii, retim ve dsatm konusu olauk olan mallar nitelik farklarna gre ayrmamasdr. Yaklama gre, ekonomik
gelime asndan, kilim dokumakla elik retmek arasnda fark yoktur. Hatta, dal. ok dolar geliri salarsa, kilim retimi tercih edilmelidir. Doallkla, ayn
mantktan giderek, lkenin Osmanl dnemindeki sermaye stoku veya katma dee1111 sektrel dalmna gre yatrm yapmasyla, daha byk oranda katm a deer
v e ibulma salanabilecei gibi ilgin sonulara ulalabilir.
Sonuta 24 Ocak 1980 sonras istikrar nlemleriyle, lkenin daha nce 1958 ve
1970te uygulad kararllk nlemlerinden farkl bir program benimsendii grl
mektedir. ngrlen uzun dnemli kalc bir ekonomik gelime programdr.
I '/.un dneme ynelik yapsal ama noktada toplanmaktadr. Kamu kesiminin
daraltlmas, sermaye-emek piyasalarnn arz ve talep koullarna braklmas ve i
ve zellikle d piyasada serbesti koullarna daha ok yer verilmesi. Srekli deval
asyonlarla birletiinde bu nlemlerle, ekonomik gelimenin piyasa koullarna b1.kld sylenebilir.
II

ti

210

Ou

k Iy i' h k o n o m Is

Bu seenein uzants sanayilemenin ya da kaynaklarn sanayilemede kullan


minin piyasa koullarna braklmasdr. Sorun ekonominin bu tr bir seenek c
evesinde sanayilemesi olanann bulunup bulunmaddr. Gelimekte olan bi
ekonomide yalnz fiyat serbestisiyle etkin kaynak kullanm ve sanayileme salau
bilir mi? Tarihsel gelime deneyimleri bunun olanakl olmadn sylyor. Ama la
rih her zaman tekerrr etmeyebilir. Kald ki sorunun bir de igc fiyatndan ve
buna bal noktalardan kaynaklanan toplumsal-siyasal yn bulunmaktadr.

c. K onunun Toplumsal Ynleri


Bir ekonomi politikasn salt bir ksm tekniklerle belli bir matematiksel-mantksal
ereveye oturtm a olana ne olursa olsun, toplumsal etkilerini ayrca belirtmek gc
rekir. Toplumsal etkiler iki noktada zetlenebilir: (a) gelir blm, (b) yeniden
retim ve uzun dnemde gelime olanaklar. Bunlar srasyla ele alalm.
Fiyatlandrma srecinin serbest piyasa koullarna braklmasnn doal sonucu,
greli olarak bol olan igc fiyatnn, yani cretlerin dk tutulmasdr. cret
dkl greli bir kavramdr ve burada ayn mal reten dier lkelerin, zellik*
le sanayilemi lkelerin cret dzeyi dikkate alnmaktadr, rnein buzdolab re
ten bir nitelikli ii, ayn mal reten bir sanayilemi lke iisine gre ok az bi
cretle almak durum undadr.
cret dkl genelde bir lde retim teknolojisine ve verimlilie bal
saylabilir. Ek olarak gelimekte olan bir ekonomide gda, giyim ve konut gibi ig
c girdilerinin greli daha ucuz olduu ne srlebilir. Bu durum alm gc eitli1
i kavramyla kii bama gelir hesaplarna girmitir. Bu ve benzeri faktrler i v
d cret farkllklarn aklamada gz nnde tutulmaldr. Ancak, 24 Ocak trll
politikalarn uygulamasnda genellikle, cretlerin dk dzeyde tutulmas iin ku
rumsal-siyasal yeni dzenlemeler, ekonomi-d etmenler gerekmektedir, zellikle
iilerin sendikal haklarnn snrlandrlmas politikann kanlmaz bir sonucu ol
maktadr.
Dk cret politikasnn bir dier sonucu, ilgili lkenin nitelikli igc kayb
dr. Burada, gelimekte olan lkelerden gelimilere doru olan beyin g zeri
ne sylenenleri yineleme gerei yok. Bilinen, bu srele, gelimekte olan ekonomi
lerin bir kaynak kaybna uradklardr.
Dolaysyla, igcnn salt bir retim faktr gibi alnmas ve fiyatnn (cret
lerin) piyasa koullarna gre belirlenmesi kuralnn geerli olmas yalnz ekonomil
deil toplumsal ynleri de olan ve uzun dnemli gelimeyi etkileyecek bir uygl.
madr. Uygulanan ekonomi politikasyla ilgili deerlendirmelerde bu nokta nemli
dir ve gz nnde tutulmaldr. Bu yaplmazsa, uygulanan politikann maliyeti ze
rinde gereki sonulara varlamaz.
Uygulanan ekonomi politikasnn ikinci temel dayana dnya fiyatlarnn ils
tnde bir maliyetle retilen yerli retimin yerine dalma gidilmesi, bu rnleri
yerli retiminden vazgeilmesinin ngrlmesidir. Kuramsal dzeyde ok eki
grnen bu yaklamn yerli retim olanaklarnn geniletilmesine olumsuz etki*
dikkate alnmamaktadr, rnein, eker maliyetinin dnya fiyatnn stnde olma

MI'.A Al, I*

ii Oy u m i '.

Zil

-.i durum unda, Trkiyenin eker retmemesi gerektii nerilmektedir. Ayn man
tk ileri teknolojinin alnmasnda da geerli olacaktr.
Herhangi bir dnemin dnya fiyatlarna gre saptanacak maliyet zmlemek*
i, kesit ya da duraan niteliktedir. Zaman iinde retim girdilerinin niteliindeki
deiime kout olarak lke, belli bir dnemde karlatrmal stnle sahip olma
d bir maln retiminde bir baka dnemde stnlk salayabilir.
Sorun uzun dnemde gelime olanaklaryla ilgilidir. Ekonomik gelime konu
sundaki kuramsal ve uygulamal aratrmalar, gelimekte olan ekonomilerde var olan
yapsal aksaklklar sonucu fiyat serbestisiyle etkin kaynak kullanmnn salanmad
n gstermektedir. Bu yapsal farkllk gerekte gelime ekonomisinin varlk nedeni
dir. Bu durum , konunun burada ayrntlaryla incelenmesine olanak vermemektedir.
Bununla birlikte, uzun dnemli gelime sorununa son blmde deinilmektedir.
zetle, da almac ekonomi politikas, gelimeyi, dviz getirisi eksenine ba
lamaktadr. Dier lkelerin deneyimleri, salt dviz olanaklarnn varlyla ekono
mik gelimenin salanamadn; dviz kolaylklarnn ekonomik gelime iin yeter
li olmadn kantlamaktadr. Yaklamn bu temel yanlgsna ek olarak uzun d
nemde d bor ykn ok daha artrmas ve bunun ekonomik gelime olanakla t daha da snrlamas olasl vardr.(12)
1). EKONOM POLTKASINDA 1989 DNM
I, D nm n Balca zellikleri
1989 ylndan sonra aada aklanaca gibi, yapsal uyum politikalarnda bir yeni
deiiklie daha, giderek d fioansal-serbestHk kafanrVt ald.. D finansal serbestlik
hr yandan sermaye hareketlerinin serbest kahnasmar -diec yandan-yurinde yer
leik kurum ve bireyler arasndaki iktisadi ilemlerin yabanc paralar cinsinden ya
plabilmesine olanak tand.
1989 ylndan sonra geilen d finansal serbestlik uygulamasndan hemen son
la, daha nceki yllarda d finansal serbestlie gemi birok gelimekte olan lke
gibi, Trkiyeye de ar bir yabanc sermaye girii yaanmtr. 1980li yllarn ba
nda zellikle Latin Amerika lkelerine ynelen ar yabanc sermaye 1990h ylla
tn banda yeniden gelimekte olan lkelere ynelme gstermitir. Gelimekte olan
lkelerin sermaye hareketleri fazlas 1987 ylnda 48,7 milyar dolar iken 1993 yln
da 162,9 milyar dolar miktarna ulamtr.(,3)
Bu ynelmenin bir nedeni gelimi lkelerde ortaya kan ekonomik konjok
tr nedeniyle faiz oranlarnn dmesi ve gelimekte olan .lkelerde faiz oranlarnn
uluslararas faiz oranlarnn zerinde seyretmesidir. lkelerdekiJaiz.oranlar arasn
daki fark finansal sermayeye bir arbitraj olana dourmaktadr.
Dier yandan sermaye akmlarnn neredeyse otonom hareket ettikleri bir ha
yatlarnn oluunu ne sren yaklamlar da vardr. Bu otonom hayat sayesinde,
ar sermaye akmlan arbitraj olanaklarnn olmad lkelerde de dviz kurunu
drp faiz orann ykselterek kendine arbitraj olanaklar yaratmaktadr.*14
Bundan sonraki blmlerde, ar sermaye giriinin makroekonomik dengeler,

212

TOHKYI' IK O N O M S

greli fiyatlar ve gelir dalm zerindeki etkileri incelenecektir. Bu incelemeye gri,


m eden nce 1980Ii yllarda uygulamaya konulan ve faiz orannn serbest brakl
mas anlamna gelen ity finansal serbestliin makroekonomik dengeler zerindeki
etkileri ele alnacaktr.
2. Finansal Serbestlik ve M akroekonom ik Dengeler
finansal serbestlik ve faiz oranlarnn ykseltilmesinin en temel etkisi tasarrllir
ve yatrmlar zerinde ortaya kar. Bu konularda iktisat yaznnda nemli tat
malar ve ampirik almalar yer almaktadr. Bu almalara aada deinilecekl
a. Faiz Oram ve Tasarruflar
Yukarda belirtildii gibi kararllk nlemlerinin en nemli uygulamalarndan biri
faiz oranlarnn serbest olarak belirlenmesidir. Faiz oranndaki serbestlemein l,
sarruflar artraca, sermaye kan engelleyecei ve byme iin gerekli kayuV*
lan artraca beklenmektedir.
Bu yaklama ynelik birok nemli eletiri vardr. Bunlarn banda gelen bir
eletiriye gre, sz konusu yaklamn geerli olmas iin ncelilde ikame etkisinin
(gelecekteki tketimin imdiki tketimi ikame etmesi) gelir etkisini (gelecekteki g*
lirin imdiki tketimi artrmas) bastrmas gerekmektedir. Bir dier eletiri latl
oranlanndaki ykselmenin kamu ve zel kesim tasarruflarm farkl ynde etkileye
cei konusundadr. Bu eletiriye gre, faiz orannn ykselmesi -kamu borcum#
yksek olduu gelimekte plan lkelerde zel kesim tasarruflarm ykseltirken, kgm u tasarruflarn azaltaca iin ortalama tasarruflarn artmasn .beklemek yersin
dir. Birok gelimekte olan lkede faiz oranlarnn ykselmesi toplum un ortala.l
tasarruf orann ykseltmeyecektir nk faiz orannn ykselmesi ile birlikte ol.
ya kacak olan deime, fonlarf enformel sektrden formel sektre kaymasdr.
Bu kayma sonucu ise toplam tasarruflarda bir art olmas beklenm emelidir/151
Bunun dnda, yksek faizler, irketlerden (tasarruf eilimi yiikgk Resimlerden) rantiyelere (tasarruf eilimi dk kesimlere) bir gelir trapsferi yaratarak ot.lama tasarruflarda bir dmeye neden olmaktadr. Faiz orannn artmas ile birlik
te, hanehalklarnn tasarruflarnn artmas, irketlerin tasarruflarnn azalmas sade
ce gelimekte olan lkelerde deil, gelimi OECD lkelerinde de geerlidir. Geli
mekte olan lkelerde enflasyonda art ve gelirde hzl dmelerin yaand kararl
lk nlemlerinin balang dnemlerinde faiz orannn ykselmesi, parasal yanlg
nedeniyle reel (hatta nominal) faiz gelirinin tketilmesine neden olabilmekte ve
toplam tasarruflarn azalmas gibi bir sonucu ortaya karabilmektedir/16'
Faiz oranndaki artn tasarruflar ne ynde etkilediine ilikin yaplan ampiik
almalar olduka deiik sonular vermektedir. Gelir art gelinekte-olat lkelr
rin tasarruflarn etkileyen en nemli fakttolarak belirtilmekte ve^aizjjraonn tu
sarruflar artrdna dair son derece silik belirtiler_nlduu_one srlmektedir/ 1^
Gelimekte olan lkelerde faiz oran ile tasarruflar arasnda pozitif bir iliki ol
duu konusunda en ok rnek verilen G. D. Asya lkeleri ve i/.ellikle G. Korede or
taya kan tasarruf artlannn rekabet ve finansal serbestli-)im ilc ilgili olmad ileri

DIA AIK IIVMI

213

uttrlmektedir. G^Korede tasarruf orannymkselmesindedevktm-fiflansal kuram


lara, tketime ynelik kredilerin maliyetini .ykseltmeleri-ynndc. yapt m dahaIrin ok nemli etkisi olduu ne srlmekte ye G-Korede tasarruflarda ortaya
kan artn faiz oranndan ok gelir artna bal olduu belirtilmektedir/18*
Latin Amerika lkeleri iin faiz oran ile tasarruflar arasndaki ilikiyi inceleyen
ampirik almalar, tasarruflarn daha ok gelire bal olduu nermesini dorula
maktadr. Bu almalar, faiz oran ile tasarruflar arasnda kuvvetli bir ilikinin ol
mad sonucuna ulamlardr. Dier yandan fnansal derinleme olurken tasarruf
larn dme eilimi gsterdiini; faiz oran artna bal bir tasarruf artndan ok,
tasarruflarn enformel sektrden formel sektre kaydn gsterm ektedirler/19*
Trkiye ekonomisinde faiz oran-tasarruf ilikisini ele alan almalar konuya
k tutacak niteliktedir. Trkiye iin yaplan birok almaya gre zel tasarruf
manini belirleyen deikenler, faiz dnda, srekli ve arazi geici gelirdir/20*
h. Faiz Oram ve Yatrmlar
faiz oram ile tasarruflar arasndaki tartma kadar faiz oranndaki ykselmenin ya
n unlar nasl etkileyecei, finansal serbestlik sonras artan tasarruflarn lkenin reel
yatrmlar zerindeki etkisinin neler olaca dikkatle zerinde durulmas gereken
bir konudur. McKinnon ve Showa gre, faiz oranlarnn artmas ile tasarruflarn
zerindeki fraslntpn kakm as fin^nsa| jralm artrr, finan.^ derinleme salar ve
llasal sektre..etkinlik-getirir. B yandan kaynakdahm mm etkinlemesi ile. seklrel getiri oranlart-bk&rine-yaklar, dieryandan tasarruflarn ykselmesi ile fon
maliyetleri der veyatrmlar-artar.
Finansal derinlemenin etkinlik yaratabilmesi ve faiz oranlarnda bir artn ge
limekte olan lkelerde reel yatrmlara dnebilmesi konusundaki tartmalar
balk altnda zetlenebilir:
' Faiz oranndaki gjrt_
- maliyetleri artryor,
- riskleri artrp speklatif yatrmlar tevikediyor,
- selektif sanayileme politikas uygulamalarn engelliyor.
1)
Faiz oranlarnn artmas ilk-dde yatrn maliyetlerini attrr ve bundan dola
y cflasyonist etki yaratabilir. Faiz oranlarnn artmasyla beraber yatrmlarda bir
a/almann ortaya kmas birok gelimekte olan lke iin geerlidir. Ayrca makrorkoomik dengesizliklerin olduu ortamlarda ve irketlerin mali yaplarnn gsz
olduu gelimekte olan lkelerde faiz oranndaki hzl artlar enflasyonist etkiyi
dilu da glendirecektir.
Faiz oranndaki artn maliyet ykseltici, etkisi zellikle eksik rekabetin hkim
olduu ekonomilerde kendini daha gl hissettirmektedir,-nk dar i pazarn
vr tekelci yaplan varlndan yararlanan ticarete konu olmayan mallar reten sek
trlerde faiz oranlarnn ykselmesi, hemen an fiyat artlarnn yaplmasna ne
den olacaktr. Faiz oranlarnn ykselmesi d pazarlara ynelik sektrlerde ise kr
oranlarnn azalmas eklinde kendini gsterecektir. nk faiz oranlannm yksel

214

I Ol IK Y ' I K O N O M S

mesi.dviz kurunun deer kazanmas gibi rekabet gcn drc etki yapacak
tr. Bu nedenle dsatma ynelen birok GO faiz oranlarnn bu olumsuz etkisini
ortadan kaldrmak iin dsatma tercihli krediler verme ynne gitmilerdir.
2) Neoklasik yaklam eletiren kaynaklara gre, ncelikle finansal derinleme
nin etkinlik yaratabilmesi iin bunlarn retken yatrmlara dnmesi gerekmekte ,
dir.(2,)
Finansal derinlemenin olmas finansal aralarn oalmas tasarruflar .l
menkul kymetlere ynlendirebilir ama tasarruflarn rantiyelerin eline gemeline
neden olarak speklatif frsatlar da artrabilir. Tasarruflarn ak veren sektrlel*
fazla veren sektrler arasnda (rnein devletle rantiyeler arasnda) yer deitirme
Faiz oranndaki artn finansal sektrlere etkinlik getirdii de olduka tart
mal bir konudur. Gelimekte olan lkelerde, faiz oranlarnn artmas ile bcrabc
kaynak dalmndaki etkinliin bozulmas sz konusudur. nk bu lkelerde gc
ri dnmeyen borlarn ve bor deyememezlik oranlarnn artmas sz konusu o l
maktadr. Artan faiz oranlar ve gelecekteki faiz oranlarnn belirsizlii bankalarn
risklerini artrmakta ve araclk maliyetlerini ykselterek yatrmlar zerinde cayd
rc bir etki yaratabilmekte ve daha az riskli yatrmlar da yksek fon maliyeti ne
deniyle riskli hale getirmektedir.
3) Faiz oranlarnn belirlenmesinde -sektrlere- dor udan-ve-tercihlklcredi uygt
lamas yaplamamasnn geliznekte oian lkelerin sanayilemeleri zerinde, alm
suz etkileri olacaktr. G. D. Asya lkeleri, zellikle de G. Kore zerine yaplan al
malar, finansal kurumlarn sanayileme hedefinde ok nemli bir ara olarak kull.
nldm gstermektedir. Bu lkelerde tercihli, uzun dnem li .ucuz kredilerin, te
vikli finansmann bir rant_datm amacna hizmet-etmekten -ok-sanayileue_ lc
deflerine uygun olarak kullanlmas, baar koullarna yakndan bal olmas ve bu
baar koullarnn esas olarak uluslararas pazarlardaki rekabet gcne dayandrl
mas ve etkin kullanlp kullanlmadnn srekli kontrol bircokJhebek sanayi mn
geliip uluslararas rekabet gcne ulamasnda nemli katklarda bulunm utur/22
Faiz oran ile yatrmlar arasndaki ilikiyi inceleyen ve eitli lkeler iin yap,
lan ampirik almalar McKinnon ve Shovvun grlerini destekler nitelikte deil
dir. rnein eitli almalarda banka kredilerinin reel maliyetinin kullanc asn
dan ykselmesinin yatrmlar zerinde olumsuz bir etkisi olduu sonucuna varl
maktadr.(23)
Faiz oranndaki artn yatrmlar ve etkinlik zerindeki etkilerini Trkiye ii
uygulamal olarak inceleyen baz almalarn sonularna gre, finansal serbestlikli
birlikte sektrlerin getiri oranlar birbirine yaklamamakta ve zel kesim finaust
kredileri, borluluk ve risk oran yksek kamu teebbslerine ynelmektedirler. Fa
iz oran-yatrm ilikisi, Trkiye asndan baka birok almada ele alnm ve c
el faizlerle zel yatrmlar arasnda negatif ve anlaml bir iliki bulmutur.<24)
zetle, artan faiz orannn gerek tasarruflar gerekse yatrmlar zerinde oluml
etkisi olaca konusundaki yaklam gelimekte olan lkeler ve Trkiye zerine ya
plan almalar tarafndan dorulanmaktan olduka /ak in .

I H n A AI.IK II Y M '

215

2. D Finansal Serbestlik ve Mkrockoomik Dengeler


D finansal serbestlik, yapsal uyum politikalarnn d ticaretin serbestlemesinden
sonra izlenmesi nerilen ekonomi politikalar demetini iermektedir. Dorudan ya
banc sermaye girilerinin dnda, ksa dnemli speklatif sermaye ve portfy yat
rmlarnn girilerinin de serbest braklmas d finansal serbestliin en nemli ba
samadr. Dier yandan lke iinde yerleik birey ve kurum alar arasndaki ilemle
rin yabanc para cinsinden yaplabilmesine de yol amaktadr.
Bu blmde yapsal uyum politikalarnn bir aamas olan d finansal serbest
lik ile ortaya kacak makroekonomik gelimeler konusunda neoklasik teorinin
beklentileri ve bu beklentilere ynelik eletiriler ele alnacaktr. Kapsam ok geni
olduu iin d finansal serbestliin, kamu dengesinden d dengeye, yatrmtasarruf dengesinden para piyasas dengesine kadar uzanan etkileri vardr. Bu b
lmdeki tartmalar ile bu konulara deinilmesi amalanmaktadr.
a. Neoklasik Beklenti ve Eletiriler
Neoklasik teoride, yirti tasarruflarn yetersiz kald durum larda yabanc tasar
ruflarn yurtii yatrmlar ve byme iin nemli bir kaynak oluturaca kabul
edilmektedir. Sermaye hareketlerinin serbestletirilmesi (d finansal serbestlik) ta
.sarruflarm sermayedarboaz eken lkelere akmasna neden .olacaktr* yani isteni
len byme hzna ulamak iin yurtii tasamflan-yeterii olmayan, gelimekte olan
lkelerde faiz oran ykselecek, tasarruf fazlas olan lkelerixL.tasarruflar bu lkeleoran dzeyine-inene-kadar. devara.gdecektirGlobal tasarruf oranlar faiz oranna
kar ne kadar duyarl iseler bu sre o kadar hzl ileyecektir.
Sermaye hareketlerinin serbestlemesini neren, yaklam, sermaye, hareketleri
nin serbestlemesi ile gelimekte olan lkelerde baz sorunlarn, ortaya kmamas
iin nce kamu. ye_para_piyaasj_ dengesinin-salanm olmas gerektiim belirt
mektedir. Bu gre gre fiyatlarda ve mali sektrde reformlar tamamlanmadan,
makroekonomik denge oluturulmadan ve parasal politikalar zerinde kaybolacak
olan otonomiyi telafi edecek aralar yaratlmadan finansal serbestlie gitmek yan
ltr. Bu gr, tahm in edilebilecei gibi, d finansal serbestlikten nce,.kam u.t
ketiminin ve yatrm harcamalarnn kslmas, sbvansiyonlara son yerilmesi, ka
mu teekkllerinin zelletirilmesi, a ra tevik eden, retimi daha rekabeti hale
getiren ve sermaye, kam., engelleyen bir vergi reformu yaplmasn nermek'tedir.(25)
Neoklasik yaklam eletirenlere gre, bu gr iki temel varsaymdan yola k
inaktadr. Bunlardan birincisi ( l j finansal pazarlarn etkin altnn kabuldr.
kincisi ise (2) finansal serbestlemenin tasarruflarn dnya leinde dalmn
dzenleyeceinin ye.faiz orann lkeler arasnda eitleyeceinin kabuldr.<26)
1)
Finansal pazarlarn etkin almamas, finansal piyasalarn tasarruf ve
rmlardan bamsz hareket etmesi gnmz piyasalar iin daha geerlidir. Ayrca,
gelimekte olan lkelere akan semi.iye mk.r anlka yatrmlarn getirisi gelimi

216

TOmt l VH KKONOMUI

\
lkelerin dzeyine inmcmcktc, lkeler arasnda yaliiimlaim getirisi bir yaknlama
eilimine girmemektedir.
2)
zellikle an d borlanma, kamu aklarnn artt ve kam unun faiz y
knn ok ykseldii ekonomilerde sermaye akmnn yaratt bor yk nedeniy
le, faiz orannn ykselmesine neden olabilmekte ve kamunun tasarruflarn d
rerek ortalama tasarruflarn faiz oranndaki deiikliklere duyarsz kalmasna neden
olabilmektedir.
Faiz orannn dmemesinin bir dier nemli nedeni, yabanc sermaye akmla
rnn gelimekte olan reel yatrmlara ynelmemi olmas, daha ok speklatif yat
rmlara ynelmi olmasdr. Sadece ksa dnemli kazanlara ynelik olduklar iin,
speklatif sermaye girii reel yatrmlara dnmemekte ve yatrmlarn getirisinin
azalmas ynnde bir gelime ortaya kmamaktadr. Bu nedenlerle, sermaye hare
ketlerini serbestletiren gelimekte olan lkelerde, yatrmlarn getirisi uluslararas
getiri oranna inme eilimi gstermemektedir.
Ayrca, i finansal serbestlik sonucu artan faiz orannn etkilerine benzer bir e
kilde, speklatif sermaye akmnn, rantiyeler tarafndan yaplan ksa dnemli yat
rmlar olarak kalmas ve buna bal olarak faiz orannn ok ykselmesi, gelimekte
olan lkelerde reel yatrm kararlarn olumsuz ynde etkilemekte ve yatrm karar
lan iin nemli bir ara olan faiz oran kullanlabilir bir politika arac olmaktan :
kmaktadr.
b. Dt Denge
Sermaye girii sonucu demeler dengesi zerinde ortaya kan gelimelerin banda
cari aklarn artmas gelmektedir. Bilindii gibi, net sermaye giriinin rezerv artla
rina gitmeyen ksm carKa klan finanse etmekte kullanlmaktadr. Bir dier deyile,
sermaye girilerindeki art cari an artmasna olanak vermektedir. nk serma
ye girilerinin ykselmesi sonucu bir yandan dviz bulunabilirlii bir kst olmaktan
kmakta, dier yandan ise yerli parann deerlenmesi nedeniyle ihra mallarnn fyat uluslararas fiyatlara gre ykselmekte, ithal mallar ise ucuzlamaktadr.
Artan net sermaye giriinin dorudan yatrm, portfy yatrm ve ksa dnemli
yatrmlar arasndaki dalm incelendiinde portfy yatrmlarnn ve ksa dnem li sermaye giriinin Trkiye iin 1990 ylnda srama gsterdii grlmektedir. Ge
nellikle scak para olarak adlandrlabilecek ksa dnemli sermaye girileri gelimek
te olan lkelerde nemli sorunlar yaratmaktadr. Bu sorunlarn banda ar ser
maye girii sonucu yerli parann yabanc paralar karsnda deer kazanmas gel
mektedir.
Trkiye, Latin Amerika ve baz Gney Dou Asya lkelerinde yerli parann de
erlenmesi sreci 1990*11 yllarla birlikte ortaya kmaktadr. Yerli parann deerlen
mesinin d ticaret zerindeki etkileri ok nemlidir, zellikle ihracat sektrlerin
rekabet gc ve d ticaret dengesi zerinde nemli olumsuz etkileri olmakta, ith.
lat hacmi ve ekonominin dalma bamll artmaktadr. Trkiye dahil olmak
zere birok gelimekte olan lke uluslararas rekabet gcn teknolojik gelime ve
verimlilik gibi yapsal faktrlere oturtamamlardr. Bu lkelerde fiyata dayal bir

.
;

I 1I A A I K 1 I Y M H

217

rekabet gc hl ok etkilidir, zellikle bu gruba giren lkelerde yerli parann de


erlenmeye balamas uluslararas rekabet gcn olumsuz etkileyen temel faktr
lerdendir.
Dier yandan ar sermaye giriinin eitli sektrler zerinde farkl etkileri ol
maktadr. Ekonomideki sektrleri temel iki balk altnda gruplandrabiliriz. Birin
cisi da ak ve uluslararas ticareti yaplabilen tarm, imalat ve madencilik gibi
sektrleri kapsar (bu sektrlere iktisat yaznnda ticarete konu olan sektrler den
mektedir). kincisi ise konut, ulatrma gibi uluslararas ticareti olmayan ve daha
ok ie dnk olan hizmet sektrlerini kapsar (bu sektrlere iktisat yaznnda tica
rete konu olmayan sektrler denmektedir). Yerli parann yabanc paralar karsnda
reci olarak deer kazanmas, bir anlamda ticarete konu olan ve olmayan mallarn
greli fiyatlarnn kincisi lehine deimesi demektir. Bu olgu ticarete konu olm a
yan sektrlerde krllk ve yatrm artn beraberinde getirmektedir. Bunun nem
li bir sonucu uluslararas rekabet gcnn azalmas ve genellikle da ak bir sek
tr olan imalat sanayinin olumsuz etkilenmesi ve hizmet ile ticaret sektrnde i
menin ortaya kmasdr.(27)
Yerli parann reel olarak deerlenmeye balamas gelimekte olan lkelerin da
dnk byme ve dsatm artrma abalar ile elimekte, bir baka deyile d fi
nansal serbedik uygulamalar ile dsatm gelitirme uygulamalar taban tabana zt
sonular yaratmaktadr.
r. Kamu Dengesi
Genellikle speklatif amal olan ar sermaye girii sonucu gelimekte olan l
kelerde kamu borlanma oram ykselmekte, kamu kesimi gelirlerinin nemli bir
ksmn bor faiz demelerine ayrmak zorunda kalmaktadr. Birok gelimekte
olan lkede olduu gibi Trkiyede de 90l yllarda kamu harcamalar iinde en
'nemli paya faiz demeleri sahip olmaya balamtr. Ar borlanma giderek daha
yksek faiz oram ile borlanma eilimini ve bor faiz demelerini gerekletirebil
mek iin yeniden d bor kullanma gereini beraberinde getirmekte ve kamu den
gesine ulamakta engel tekil eden bir ksrdng ortaya kmaktadr.
D finansal serbestlik sonucu artan faiz oranlar, deerlenmi yerli para olgusu
ile birleince speklatif sermayenin kazanc ykselmeye balamaktadr. Yksek faiz
oranlar nedeniyle gelimekte olan lkelere kayan speklatif sermaye, yatrm yap
lan kamu kdnn vadesinin sonunda, nemli bir faiz geliri elde etmektedir. Bu
faiz geliri yeniden yabanc paraya evrildiinde, yerli parann vade dnemi iinde
deer kazanmas durum unda, ek bir kazan salayabilmektedir. Bu ekilde elde
edilen kazanca arbitraj kazanc denilmektedir. Gelimekte olan lkelerde ortaya
kan ve sreklilik arz eden yksek faiz oran ve deerli dviz kuru speklatif serma
ye akmlarna arbitraj olanaklar salamaktadr.
Arbitraj oran = (l+ i/l+ e )-l olarak hesaplanabilir.
i, dnem ierisindeki faiz orann;
e, dnem ierisindeki devalasyon orann gstermektedir.

2.18

I O II t> Y

IKONOMS

Bir dier deyile arbitraj oram devalasyon oran ile dzeltilmi (deflate edilni) faiz oranm vermektedir. Gelimekte olan birok lkede olduu gibi Trkiyrl*
de d finansal serbestlik sonucu speklatif sermayeye kazandrlan arbitraj o.
dnya ortalamalarnn ok zerindedir.*28*
Yabanc speklatif sermayeye salanan bu tr arbitraj olanaklarnn neden ol>
duu speklatif sermaye girii yeniden yksek faizle borlanma ve dviz kurumla
deerlenmeye neden olmakta ve yeni bir ksrdng yaratmaktadr. Faiz orann
gittike ve kanlmaz olarak artran bu sre, kamu an daha da artrmaktadu,
yle ki, bu olgu kamu birincil dengesinin (faiz d denge) saland lkelerde da *
hi kendini gstermektedir.*29*
d. Yattrtm -Tasarruf Dengesi
Faiz oranlarndaki artn yatrmlar ve tasarruflar zerindeki etkisi yukarda geni
olarak tartld. Burada an sermaye giriinin yatrm tasarruf dengesi zerindeki
dier etkileri ele alnmaktadr, rnein ar sermaye girii ile birlikte, gelimekti''
olan lkelerden nemli oranlarda sermaye ka yaanmaktadr, zellikle artan c.ui
ak ve kamu a nedeniyle ortaya kan devalasyon beklentileri ve belirsizlik sc
maye kann en temel nedenlerini oluturmaktadr. Bir anlamda, ar borlanma*
sermaye kann taycs olmakta, yurtii tasarruflar kovarak lkenin tasarrul yf
yatrm dengesinin kurulmasnda ve yatrmalarn artmasnda olumsuz etkide bulun
maktadr. Ayrca belirsizlik ve makroekonomik dengesizliklerin artaca beklentijj
dorudan yatrmlara ynelik sermaye giriini de olumsuz etkilemektedir.
Artan yabanc sermaye giriinin yaratt ar borlanma ve ar bor yk,;
yurtii tasarruflarn nemli bir orannn, yatrmlara dnemeden yurtdna k,i'j
nak transferi iin kullanlmasna neden olmakta, tketici kredisi ve tketim .l
dalmn kamlayarak yurtii tasarruflar kovucu etki yapmaktadr. Youn spek
latif sermaye girii, gelimekte olan lkelerde yurtii harcamalar artrarak i talebi
iirmektedir. Artan i talebin yatrmlar zerinde olumlu bir etki yaratabilmesi ise,
yerli parann deerlenmesi sonucu artan tketim mal ithalat ile ortadan kalkmak
tadr.
e. Para Piyasas Dengesi
Merkez Bankas bilanolarnda dengesizlik kayna olan bir olgudan sz etmek ge
rekmektedir. Merkez Bankas bilanosunun aktifinde grlen net d varlk art
ok hzl olmakta, yksek d varlklar parasal taban geniletmekte ve enflasyon f1
hzlandrmaktadr.
Merkez Bankas bilanolarnda dengesizlik gsteren balantl bir dier olgu
dviz cinsinden mevduatn toplam mevduat iindeki paynn hzla artmas ve 90*1^
yllarn ortalarnda yzde 50 civarna ulamasdr. Dviz cinsinden mevduatn o i .p
nm da grlen bu hzl art birok gelimekte olan lkede merkez bankalarnn bM
para program uygulayabilme ansn azaltmaktadr. Ayrca, bu olgu yerli paraya
olan gvensizliin bir gstergesidir ve buna bal olarak faiz orannda ykselmenin
temel nedenlerinden biri olmaktadr.

IHA A I K II Y M K

219

D finansal serbestlikle birlikte gelimekte olan lkelerde zel bankaclk sektgrlen dddi bir dengesizlik unsurundan daha sz etmek gerekmektedir.
I'.rasal otoritenin denetiminin zayf olduu gelimekte olan lkelerde zel bankala1 varlklar ile alacaklarnn vadesi arasnda nemli bir uyumsuzluk ortaya k
makta ve ak pozisyonla alma bir kural haline gelmektedir. Ak pozisyonla a
lma, kredi stokundaki bymenin mevduattaki bymeden ok daha hzla art
masna neden olmaktadr. Bu ekilde ortaya kan kredi genilemesi, tketici kredi
sini ve zel tketimi genileterek i talebi ve i talebe dnk genilemeyi tevik et
mitir. Bu olgu dsatm artn sekteye uratan bir dier gelimedir.
liiK e

f. Dnmn Toplumsal Ynleri


I>89 ylnda balanlan d finansal serbestin makroekonomik dengeler zerinde
yukarda aklanan etkilerinin dnda, gelirin eitli kesimler zerinde dalmn
etkileyen sonular da ortaya kmaktadr.
rnein, Trkiyede 1994 ylma gelindiinde, bte harcamalar iinde finans
kesimine yaplan faiz demeleri en yksek orana sahip olmaya balam, bu neden
le, krizden sonra personel harcamalarnda nemli bir azaltlmaya gidilmitir. Bir
baka deyile, sabit gelirlilerden rantiyelere doru ciddi bir transfer yaanmtr.
Sermaye hareketlerinin serbestlemesi ile ortaya kan i transfer sorununu Trkiye
., sndan inceleyebilmek iin kriz ncesi ve kriz sonras olarak iki dnem e ayrmak
gerekmektedir.
Kriz ncesi dnemin kamu harcamalar asndan zellii, speklatif sermaye
girii ile birlikte, 1989 sonrasnda personel harcamalar ve faiz demelerinde bir ar
tn olmasdr. Faiz demelerinde bir art, yukarda belirtildii gibi, finansal ser
bestliin doal ve birok gelimekte olan lkede gzlemlenen sonucudur. Ancak
k.nu personel harcamalarnda bir artn ortaya kmasnn finansal serbestlikle
ilikisi incelemeye deerdir. Trkiyede ortaya kan bu gelimenin lkeye giren s .k parann ynetiminde uygulanan politikalarla yakndan ilgisi vardr:
lkeye giren yabanc sermayenin ithalat hacmini artrmasn ve yerli parann
deerlenmesini bir lde de olsa nlemek iin merkez bankalarnn uluslararas
le/crv biriktirmeleri, gerek Trkiyede gerek dier gelimekte olan lkelerde sz
konusu olmutur. 1990 ylndan itibaren Trkiyede uluslararas rezervler hzla art
mtr. Daha nce de tartld gibi bunun parasal taban geniletmesi gibi olum
suz sonular olmutur. Parasal tabandaki genilemeyi emmenin yani bunun eko
nomide enflasyonist bir genilemeye neden olmamasnn yntemi, bu genilemenin
Merkez Bankasnn piyasaya srecei ktlarla sterilize edilmesidir. Trkiyenin
uygulad yntem bir yandan faiz oranlarnn artmasna neden olurken bir yandan
ellasyonist genilemeyi ortadan kaldrmamtr. Bu yntem parasal tabandaki ge
nilemenin Merkez Bankas tarafndan sterilize edilmesi yerine, byk oranda hzi
nenin ktlaryla likiditenin kam u tarafndan kullanlr hale getirilmesidir. Bu ol
gu, kam unun harcamalarn artrmak iin kamu gelirlerinin artrlmas gereini do
u rmakszn, bir baka deyile vergi reformu yaplmakszn personel harcamalar
nn ykseltilmesi olanan dourmutur. Nitekim 1990 ylndan sonra finansal ke

220

TOHKYI' IKO NO M S

simden ve sanayi kesiminden alman vergilerde nemli bir art yaplmazken, kamu
kesiminde cretler artrlabilmitir. Bir baka deyile yeni bir i kaynak yaratlmak
szn cretlerde art yaplma yolna gidilmitir.
cret artlarnn zel sektre yansmas ise biraz daha farkldr: 1989 ylndan
sonra kam uda ortaya kan cret artlarnn belirli bir oranda zel kesim cretlerine
de aktarlabilmesi ve bunun krlar ok drmeden yaplabilmesi iin, sanayi kei
m inin cret d maliyetlerinin drlmesi yoluna gidilmitir. Gerekten de, cret
lerin katma deer iindeki paynn artt 1989 sonras dnemde ise dier maliyetle
rin pay dmektedir. 1989 ylndan sonra krlln artt sektrlerde cretlerle tl
ger maliyetler arasnda ters bir iliki (iktisadi deyimiyle trade-off) kmaktadr.(30)
zellikle i pazara ynelik ve dalma bamll yksek olan sektrlerde cret
d maliyeder dandan alman girdi maliyetleri olmaktadr. Bu maliyetlere yans
yan en nemli unsur reel dviz kurudur. Dolaysyla bu trade-off genellikle cret
lerle dvizin maliyeti arasndadr denilebilir. Bir anlamda 1980 ncesi ve 1989 son
rasnda deerli kur politikas ile yksek cretler arasnda, 1980 ile 1989 arasnda ise
dk crederle devalasyonlar arasnda bir trade-offtzn sz etmek mmknd)
Sabit kur politikalarnn uygulanamad 1989 sonras dnemde yabanc sermaye
girii dvizin maliyetinin drlmesinin tek yntemidir.
Dolaysyla, scak para girii bir7yandan faiz demelerinin artmasna ve fna*
kesimine bir transfer yaplmasna neden olmu, dier yandan kamu iin kullanla
bilir kaynak yaratarak ve girdi maliyetlerini ucuzlatarak krlln azaltlmadan ve
vergiler artrlmadan reel crederin ykseltilmesine elvermidr. Her kesim nezdi
de srdrlen bu poplarite artrm a giriimi 1994 ylnda lke ekonomisini krize
srkleyebilecek altyapy oluturmutur.
Kriz sonras dnemde ilk ortaya kan gelime, gerek kamu personel harcama
larnda gerek zel kesim reel cretlerinde hzl bir dtr. Dolaysyla, krizden
sonraki dnemde kam u harcamalar iinde personel harcamalarnn pay ve yal
rm harcamalarnn pay derken, faiz demeleri en yksek paya sahip olmu ve
finansal serbestlik sonrasnda uygulanan yanl politikalar nedeniyle Trkiye eko
nomisinde i transfer tm kesimlerden finans kesimine ynelen tek ynl bir yap
haline dnmtr.
Tm bu gelimeler, bundan sonraki blmlerde ayrntl olarak ele alnmakta
dr.
NOTLAR
(1) SANLI kurulu terimi bu kurulularn adlarnn sonundaki sanayi ksaltmasndan gd
yor. Bu kurulular: Trk M otor Sanayi ve Ticaret Anonim irketi (TMOSAN), Takm Tezgh
lan Sanayii ve Ticaret Anonim irketi (TAKSAN), Trkiye Elektromekanik Sanayii ve T itan
A nonim irketi (TEMSAN), Trkiye Elektronik Sanayii Ticaret A nonim irketi (TESTAT) vr
Gerede elik Konstrksiyon ve Tehizat Fabrikalari Sanayi ve Ticaret Anonim irketi ((it i*
KONSAN)dir.
(2) Ekonomi kuram ve azgelimi lkeler konusunda bir ilk yaklam iin bkz. Mrydal.
G unnar, Ekonomic Theory and Underdeveloped Regions, London: M ethuen, University, Papn

I > I $A A I K I I Y M H

221

backs, 1957. Ayrca bkz. Dasgptu, Ajil K. Economic Theory and the Developing Countries,
New York: St. M artins Press, 1974.
IMFnin kararllk nlemlerinin ierii ve saysal boyutlar lkelere gre deiebilirse de bu
farkllk ok snrldr. Bunlar ieren m ehur consulting papers (danma belgeleri) basnda
ksmen tartlrsa da, IMF savunucusu iktisatlara bile gsterilmez: Kr. Krueger, Anne O. Fore
ign Trade Regimes and Economic Development: Liberalisation A ttem pts and Consequences,
New York: National Bureau o f Economic Research, 1978, s. 122.
IMFnin ilevi kendi olanaklaryla kredi salamaktan ok ilgili lkeyi benimsetecei ekono
mik nlemlerde, bor verebilen lkeler ve zel kredi kurulular karsnda bor verilebilir ko
numa getirmektir. Bir baka deyile, uluslararas (kamu ve zel) borlanma, ancak IMF koullar
nn uygulanmasna balanmaktadr.
(3) 1964 tarihli KT Yasasna gre (440 sayl Yasa, m. 24), KT retimi mal ve hizmetlerin
fiyatlar kural olarak ilgili kurum ca saptanr; hkm et yalnz temel sayaca mal ve hizmetlerin
fiyatlarn saptayabilir ve fiyat maliyetin altndaysa aradaki fark grev zarar olarak ilgili k u ru
n u der. Ancak, uygulamada, 1980e kadar bu kural tersine ilemi, hkm et (genel fiyat dzeyi
ni dk tutmak, zel kesime ucuz girdi salamak gibi) ekonomik-toplumsal nedenlerle, KT
rnlerinin ok byk bir blm n temel mal sayarak fiyatn saptama yoluna gitmiti.
(4) Bu tr oransal deiim hesaplarnda farkl yzdelerle karlaabilirsiniz. Farkllk basit
bir aritmetik oyununa dayanr, eer rnein yeni deer-eski deer/eski deer gibi bir yol izlerse
niz yzde 93; eer yeni deer-eski deer/yeni deer gibi bir yol izlerseniz yzde 46,6 bulursunuz.
statistikte genellikle kullanlan doru forml: d t - d t- l/d t- ldir. Burada da bu yaklam benim
senmi, ek olarak da mutlak saylar verilmitir.
(5) Marshall-Lerner koullar denilen bu durum un aklamas herhangi bir uluslararas ikti
sat kitabnda bulunabilir, rnein bkz. Chacholiadcs, Miltiades, Principles of International Eco
nomics, New York: McGraw-Hill Book Company, 1981, ss. 381-82; 387-88.
(6) IMF New Guidelines Issued o n Fund Conditionality Survey, M arch 19.1979. ss. 82H .t.

(7) Rcichmcn, Thomas and Stillson, Richard, Experience W ith Programs o f Balance o f
Payments Adjustment: Stand-by Arrangements in the Higher Credit Tranches, 1963-1972
IMF Staff Papers, v. 25, June 1978, ss. 293-309.
(8) Johnson, O m otunde and Salop, Joanne, Distributional Aspects o f Stabilization Progims in Developing Countries IMF Staff Papers, v. 27, March 1980, ss. 1-23.
(9) Bu konuda bkz. Cline, William R. and W eintraub, Sidney (ed), Economic Stabilization
In Developing Countries, W ashington, D.C.: The Brookings Institution, 1981, s. 7.
(10) Walstedt, Bertil, State M anufacturing Entreprise in a Mixed Economy: The Turkish
t ase, Baltimore and London: The John Hopkins University Press for the W orld Bank, 1980, s.
: I 9.

(11) Krueger, Anne O. Froeign Trade Regimes and Economic Development: Turkey, New
York: Columbia University Press, 1974. Aratrmacya gre 1950lerde uygulanan sanayileme
l.tejisi sonucunda lke byk bir olaslkla 1960lardan daha ok kayba uramtr. Ancak veri
yokluu nedeniyle 1960l yllar denenmitir, s. 245-247.
(12) Bu konuda ilgin rneklerden biri Meksikadr. Meksika, nemli petrol dsatmcs l
kelerden biri olmasna ve bu nedenle gerek dviz gelirleri gerekse enerji retim konularnda
19/0'lerin ekonomik bunalmndan kuramsal olarak etkilenmemesi gereken bir lke durum unda
bulunmasna karn, bunalm yllarnda gerek d borlar, gerekse enflasyon ve isizlik sorunlar
, sndan, Trkiyeden ok daha g durumdayd.
(13) Bkz. Corbo, V. and Hernandez, L. (1996) Macroeconomic A djustm ent to Capital Inf
lows: lessons from recent Latin American and East Asian Experience, The W orld Bank Resc
an li Observer, vol. 11, no 1, pp. 61-85.
(14) Gelimekte olan lkelere yabanc sermaye giriinin 1990 ylndan itibaren hzlanmas

222

T R K I Y H l ' . K O N O M S

nn d nedenleri iin bkz. Calvo, G. Leiderman, E. ve Rcinharl, C. Gupitl Inflows and Real l,x
hange Rate Appreciation in Latin America, IMF Staff Papers, vol 40, no 1, s. 108-151, 93. Ilium
tmyle redetmeyip vurguyu daha ok sermaye hareketlerinin otonom davranlarna koyan yak
lam iin bkz. Akyz, Y. Financial Liberalization: The Key Issues, UNCTAD Discussion Ppn
no, 56,1993.
(15) Formel ve enformel sektr arasndaki iliki iin bkz. Somel, C. Finance for Growth!
Lessons from Japan, UNCTAD Discussion Paper, no 44., 1992; Wijnbergen, S. Interest Rate M
nagement in LDCs, Journal of Development Economics, vol 12, no 3, s. 433-452, 1993.
(16) Faiz oranlan ile tasarruf ve yatrmlar arasndaki ilikilerin tartld Trke bir kay
nak olarak bkz. nder, I. Trel O. Ekinci, N. Somel, C. Trkiyede Kamu Mliyesi, Finansal Ya
p ve Politikalar, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, stanbul. 1993, II. Kesim, blm 1 ve 2.
(17) Bu konuda bkz. Schmidt-Hcbbel ve Webb, Public Policy and Private Saving, Corho,
V. Ficher, S. vc Webb, S. Adjustment Lending Revisited, A W orld Bank Symposium, Washing
ton DC.1992 iinde; Aghevli, B.B. vd. The Role o f National Savings in T he W orld Economy,
IMF Occasional Paper, no 67, W ashington DC, 1990.
(18) Gney Korede faiz oran tasarruf ilikisini inceleyen almalar iin bkz. Amsde, A.
Asias Next Giant: South Korea and Late Industrialization, Oxford University Press, 1989; Am
den, A. ve Euh, Y. Republic of Koreas Financial Reform: W hat are the Lessons?. UNCTAD 1>u
cussion Paper, no.30, 1990; Wesphal, L. Industrial Policy in an Export-Propelled Economy: l.r*
sons from South Korea Experience, Economic Perspectives, vol 4, no 3, 1990, s. 41-59. Ayn kn
nunun Japonya asndan incelenmesi iin bkz. Somel, C. Finance for Growth: Lessons from lit
pan, UNCTAD Discussion Paper, no 44.,4992.
(19) Ampirik almalarn kaynaklar iin bkz: Frenkel, R. Fanelli, J.M. ve Rozenvurcel, ti
Growth and Structural Reforms in Latin America: W here W e Stand, UNCTAD Discussion I.
pers, no 62, 1993; Akyz, Y. ve Kotte, J. Financial Policies in Developing Countries: Issues ml
Experience, UNCTAD Discussion Paper, no 40, 1991; UNCTAD Trade and Development Re
port, Cenevre, 1991.
(20) Trkiyede lasarruf-faiz oran-gelir ilikisini inceleyen ampirik almalarn kaynak!
iin bkz. Wijnbergen, S. vd. External Debt, Fiscal Policy and Sustainable G rowth in Turkey,
Johns Hopkins University Press, Bljimore, 1992; Akyz, Y. Financial System and Policies In
Turkey in the 1980s, Ancanl T. ve Rodrik, D. The Political Economy o f Turkey, Macmillan,
Londra, 1990 iinde; Celasun, M. ve Tansel, A. Distributional Effects and Saving-Investmcnl II#
haviour in a Liberalizing Economy: The Case o f Turkey, ODT Gelime Dergisi, 20(3) 1991,
269-298; Trel, O. 1980-1992 D nem inde Trkiyede Finanal Yap ve Politikalar, nder, I. 'I
rel O. Ekinci, N. Somel, C. Trkiyede Kamu Mliyesi, Finansal Yap ve Politikalar, Tarih Vakl
Yurt Yaynlar, stanbul. 1993, iinde.
(21) Finansal serbestlik ve etkinlik konusunda bkz. Akyz, Y. Financial Liberalization: I I#
Key Issues, UNCTAD Discussion Paper no, 56, 1993; Frenkel, R. Fanelli, J.M. ve Rozenvurn1,
G. Growth and Structural Reforms in Latin America: W here W e Stand, UNCTAD Discus m
Papers, no 62, 1993; Villanueva, D. ve Mirakhor, A. Strategies for Financial Reforms: In trin l
Rate Policies, Stabilization and Bank Supervision in Developing Countries, IMF Staff P a p n t
37(3), 1990.
(22) Gney Dou Asya lkelerinde uygulanan selektif politikalar ve bebek sanayinin geliil
rilmesi giriimlerin tartan kaynaklar iin (17) nolu notun kaynaklan kullanlabilir.
(23) Faiz oranndaki artn yatrmlar zerindeki maliyet etkisini gsteren almalar , m
bkz. Melo, de, J. ve Tybout, J. The Effect o f Financial Liberalization on Saving and Inveslnri
in Uruguay, Economic Development and Cultural Change 34(2), 1990; Greene, J. ve Villatirvii,
D. Private Investment in Developing Countries: An Empirical Analysis. IM F Staff Papers, 3H( 11,
1991, s. 33-58; Server, L. ve Solimano, A. Stiving for Growth: The Role o f Capital Formalin,
Dnya Bankas, 1993.

IHJA

A( , : i K I I Y M H

223

(24) (23) Trkiye iin yapln; yatrm faiz oran ilikisini inceleyen almalar:
( iclasun, M. ve Tansel, A. Distributional Effects and Saving-Investment Behaviour in a Liicr.ilizing Economy: The Case of Turkey, ODTGD, 20(3) 1993, s. 269-298; Trel, O. 1980lW2 D nem inde Trkiyede Finansal Yap ve Politikalar, n d e r, I. Trel O. Ekinci, N. Somel,
\ Trkiyede Kamu Mliyesi, Finansal Yap ve Politikalar, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, stanbul.
1993, iinde; Conway, P. The Record on Private Investment in Turkey, Arcanl ve Rodrik, The
Inlitical Economy of Turkey, Macmillan, Londra, 1990 iinde; Conway, P. Im plications o f RelaIvc Price U ncertainty for Private Investm ent in Turkey, Mimeo, University of N orth Carolina,
IHI I; Rittenberg, L. Investment Spending and Interest Rate Policy: The Case o f Financial Libeulisation in Turkey, Journal of Development Studies, vol 27, no 2, 1991, s.151-167; Annad, R.
id. External Balance and O utput Growth in Turkey, Arcanl ve Rodrik, The Political Ecoimny of Turkey, Macmillan, I-ondra, 1990 iinde.
(25) D finansal serbestlikle ilgili neoklasik grn tartld kaynaklar iin bkz. D ornu.sh, R. Panel Discussion on the Southern Cone, IMF Staff Papers, vol 30, no 1, 1983; Fise
ler, B. ve Rcisen, H. Towards Capital Account Convertibility, Policy Brief, no 4, OECD, Devenpment Centre, 1992; Reisen, H. ve Fischer, B. Financial Opening, OECD, Paris, 1993; Dnya
linkas, Private Capital Flows to Developing Countries, Dnya Bankas, 1997.
(26) Bu konudaki neoklasik yaklam eletiren kaynaklar iin bkz. Akyz, Y. Financial Lirralization: The Key Issues, UNCTAD Discussion Paper no, 56, 1993; Akyz, Y. ve Helds, G.
;lnnnce and the Real Economy, Issues and Case Studies in Developing Countries, ECLAC/
INCTAD/UNUAVIDER, 1993; Banuri, T. ve Schor, J. Financial Openess and N ational Autoinmy, Oxford, Claredon Press pour WIDER, 1992; UNCTAD Trade and D evelopment Report,
lencvre, 1992; Vos, R. Prospects o f Financial Flows to Developing Countries in th e 1990s: The
llobal Macroeconomic Trade-Offs, International M onetary and Financial Issues for the 1990s,
INCIAD, vo. II, 1993.
(27) D finansal serbestliinin greli fiyatlar ve talep ikinlii araclyla ticarete konu ol.yan sektrlerin krlln artrdn ileri sren almalar iin bkz. Jourmard, J. ve Reisen, H.
teal Exchange Rate Overshooting and Persistent Trade Effects, The W orld Economy, vol 19, no
I, 1992, s.373-388; Corbo, V. De Melo, J. Lessons from the Southern Cone Policy Reforms, The
A/or Id Bank Research Observer, vol 2, no 2, 1987; Uygur, E. Trkiyede Ekonomik Kriz: O luu
nu, Seyri, Gelecei, letme ve Finans, yl 9, no 100, 1994, s.42-54; Yentrk, N. 1980 Sonras
1'.trm Politikalar: Krlerin Yry, Gr Dergisi, say 25, Nisan-Mays 1996, s. 41-44.
(28) 1990 sonras dnem de eitli gelimekte olan lkelerin arbitraj oran hesaplamalar iin
>k/. Boratav, K, Trel, O. ve Yentrk, N. Adjustment, D istribution and Accumulation, Aratr
n Raporu, UNCTAD, 1996; Calvo, G. Leiderman, E. ve Reinhart, C. Capital Inflows and Real
xchange Rate Appreciation in Latin America, IMF Staff Papers, vol 40, no 1, 1993, s. 108-151;
cuczynski. P.P. International Capital Flows to Latin America: W hat is the Promise? Proceedings
if the W orld Bank Annual Conference on Development Economics, 1992; Sak, G. Public Polici1 towards Financial Liberalization, Sermaye Piyasas Kurulu, yayn no: 22, Ankara, 1995; Yel
lim, E. Azgelimi lkelere Ynelik Ksa Vadeli Sermaye Akmlarnn M akroekonom ik Etkileri
l/erine Gzlemler, Bilkent niversitesi, 1996.
(29) Bu konuda bkz. Calvo, G. Leiderman, E. ve Reinhart, C. Capital Inflows and Real Excmngc Rate Appreciation in Latin America, IMF Staff Papers, vol 40, no 1, 1993, s. 108-151;
INCTAD Trade and Development Report, Cenevre, 1992; Balkan, E. ve Yeldan. E. Financial Licralization in Developing Countries: The Turkish Experience, Discussion Papers, June 1996,
lilkcnt University; Yentrk, N. (1995) Short-Term Capital Flows and Their Im pact on Macroeonomics Order: A Comparison Between Turkey and Mexico, Boazii Journal, vol: 9, no: 2,
995, s. 67-84.
(30) cret cret d maliyetlerin arasndaki trade-off iin bkz. Yentrk, N. Short-Term Calal Flows and Their Impact on Macroeconomics Order: A Comparison Between Turkey and

224

O h k I y i ' I' K u m u m I !

Mexico, Boazii Journal, vol:9, no:2, 1995, s.67 84; Bor.l.v, K. Tlcl, t). Ycldan, F,. Distrihilo*
nal Dynamics in Turkey under Struclural A djustm ent of the 1980s, New Perspectives on l uf*
key, Fall 1994, 11, s. 43-69.
j

DAHA FAZLA BLGN


Ekonomi politikasnda kkl dnm konusundaki ilk almalardan biri Kazgan, Glten'inllft
Ekonomide Da Ak Byme, stanbul; Altn Kitaplar, 1985. Bu konuda iyi bir ilk derlemi
Cline, William R. and W eintraub, Sidney (ed). Economic Stabilisation in Developing Count rla^
W ashington, D.C.; Brookings Institution, 1981dir. Trkiyenin bu politikalara girii kominin
da bir saptama iin bkz. W orld Bank, Turkey; Policies and Prospects for Growth, A W orld H.mi;
C ountry Study, Washington, D.C. 1980. Gerekten, Dnya Bankas ve IMF (Uluslararas Paff
Fonu)nun "serbestletirme (liberalization) istemleri yeni deildi, kr. Krueger, Anne O. Foreign
T rade Regimes and Economic Development: Turkey, New York: Colum bia University
1974. Bergsman, Joel, Growth and Equality in Semi-industrialized C ountries, W orld lUflf
Staff W orking Paper, No: 351, W ashington, D.C.: 1979.
1980 sonrasnn ekonomi politikalarnn, nceki dnemlerin politikalarna gre aratrm i
lardan daha ok ilgi grd ve inceleme konusu yapld sylenebilir. Bu ilgi, nedenleri bir ya
na, hi kukusuz olum ludur. Bu konudaki ilk zmlemeler iin bkz. enses, Fikret, S lm i|
Term Stabilization Policies in a Developing Economy: The Turkish Experience in 1980 in 1 .0 ^
Term Perspective METUSD, 8, (1-2) 1981, ss. Snmez, Mustafa, Trkiye Ekonomisinde Hun*^
lm, stanbul: Belge Yaynlar, 1982 ve Boratav, Korkut, Keyder, alar ve Pamuk, evket, Krfc
Gelir Dalm ve Trkiyenin A lternatif Sorunu, stanbul: Kaynak Yaynlar, 1984 ve Aklidjj
Okan H., Baysan, Tercan, Trk Ekonomisinin Dnya Ekonomisine Entegrasyonu: Liberasyefy
Karlatrmal stnlk ve O ptim um Politikalar, ODTGD, 12, (1-2), 1984, ss. 45-106. Uygula
m ann bir ilk deerlendirmesi iin Yeldan, A. Erin 1979-1983 Trk Yapsal Uyum Politikasn^
Bir Genel Denge Modelinde Snanmas Toplum ve Bilim, 46/47 Yaz/gz 1989, ss. 57-82 t
n i, Ziya, Stabilisation and Growdi in a Semi-industrialized Economy: An Evaluation ol lig
Recent Turkish Experiment, 1977-lW 4, METUSD, 13 (1-2) 1986, ss. 7-28. Tekeli, lhan v.t
(der.) Trkiyede ve Dnyada Yaanan Ekonomik Bunalm, Ankara: Yurt Yaymevi, 1984 ve k
ru, Bilsay, v.d. Braknz Yapsnlar Braknz Gesinler, Ankara: Bilgi Yaynevi, 1985, Kepenek,
Yakup ve Trel, Oktar, Trkiye Ekonomisinin 1980li Yllar ve Gelecei, Yapt, 47/2, 1983-84, m ,
7-35. Akgr, Teoman, Trkiye ve Bat, 1789-1989: ktisadi Etkileim ve Siyasi Yansma, Ankut)
Verso Yaynclk, 1990. Ekonominin 1980 sonras geliiminin bir ilk yorum u, Hershlag, Z.Y. I h>
C ontem porary Turkish Economy, London: Rautledge, 1988.
Ekonomi politikasnn da almac bir eksene oturtulmas, bu konudaki aratrma ve y
ynlara da dorudan yansmtr, denilebilir. Bunun da tesinde 1970lerin son yllarnn ter y
1980li yllarn bask, iten karma ve yldrma ortamnda yabanc lkelere beyin gnn lm
kazand, bu konuda yurtdnda yaplan aratrmalarn hzla artndan izlenebiliyor. Ek olaajl
bu dnem in Trkiye ekonomisi incelemelerinde model yapmann egemen bir konum a geldiji
sylenebilir. Model ekicilii, sonralar, belki yaplan modellerin gerei yanstmada ne llld
yetersiz kaldnn grlmesi zerine, konum unu yitirdi.
Trkiye ekonomisi gibi, bu konudaki aratrmalarn da da almasnn rnekleri olarak
zellikle bkz. Arcanl, Tosun and Rodrik, D. (eds.) The Political Economy o f Turkey: Debt, Aik
justm ent and Stability, London: Macmillan, 1990, Nas, Tevfik F. and Odekon, M ehmet (eds j
Liberalization and the Turkish Economy, Westport, Conn.: Greenwood Press, 1988 ve (aym dei
leyenlerin), Economics and Politics of Turkish Liberalization, Bethlehem: Lehigh Univerut*
Press, 1992; Celasun, Merih and Rodrik, Dani, Debt, Adjustment and Growth: Turkey, (. tk
Sachs and S. M. Collins (eds.) Developing C ountry Debt and Economic Performance, C o u n ty

I >I A A I K I I Y M I !

225

Studies Vol: 3, Chicago: NBR and University o f Chicago Press, 1989. Baysan, T. and Blilzer, C.
"Turkey D. Papaglorgiou, M. Michaely and A. M. Choksi, Liberalizing Foreign Trade, Vol: 6
London: Basil Blackwell for the W orld Bank, 1991.
F.konomiye m odel yaklamnn rnekleri olarak bkz. Yac, Fahrettin, A Macroeconomic
Model of the Turkish Economy METUSD, 10 (1), 1983, ss. 1-44. ve Celasun, Merih, A Gene
ral Equilibrium Model o f the Turkish Economy, METUSD, 13 (1-2), 1986, ss. 29-94.
Ekonomi politikasna ilikin yasal dzenlemeler (yasa, ynetmelik, tzk, tebli vb.), ncele
ri DPT tarafndan Ekonomik stikrar Tedbirleri ad altnda yaynlanyordu, GEME ayn balk
altnda zellikle d ticaret ve yatrmlar konusundaki yllk zendirme (tevik) nlem lerini yayn
lamaktadr. Ek olarak da TCMB Yllk Raporlarnda, bata para piyasasna ilikin dzenlemeler
olmak zere, yasal dzenlemelerin dkm n veriyor.
Finansal serbestlikle ilgili ek bilgi kaynaklar iin 15-30 aras dipnotlardaki kaynaklara bak
labilir.
1994 krizi ve 5 Nisan kararlar ile ilgili olarak n i, Z. Globalization and Financial Blow
ups in the Semi-periphery. Perspectives on Turkeys Financial Crisis o f 1994, New Perspectives
on Turkey, no 15. Fall 1996. Yeldan, E. T rk Ekonomisinde Krizin Oluum u: 1990-1993- Bir
, Genel Denge Analizi, Trk Harb-t Sendikas yaynlan 1994. Ersel, H. The Tim ing o f Capital
Account Liberalization: The Turkish Experience, New Perspectives on Turkey, no 15. Fall 1996.
Ozatay, F. The Lessons from the 1994 Crisis in Turkey: The Public D ebt (M is)M anagement and
Confidence Crisis. Yap Kredi Economic Review, 7(1), Haziran 1996. Yentrk, N. Capital Inf
lows and their Im pact on Macroeconomic O rd e r A Comparison Between Turkey and Mexico,
: Boazii Journal, 9(2), 1995.
Finansal serbestliin gelir dalmna etkileri iin Boratav, K. Trel, O. Yeldan, E. D istributi
onal Dynamics in Turkey under Structural A djustm ent of the 1980s, New Perspectives on
Turkey, Fall 1994, 11, s. 43-69.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Tm ekonomik kararlarda fiyatlar tek ve gerek yol gsterici alan
anlay ve bunun yansmalar
Da ak byme
En uygun (optimum) enflasyon oran
Sermaye kaynaklanln deiimi
Dsatm zendirmelerinin sonulan
D finansal serbestlik
Scak para
Arbitraj oram
Faiz oran-gelir-tasarruf ilikisi
Faiz oram-yatnm ilikisi
TLnin an deerlenmesi
Dolarlama

TF. 15

VIII.

Parasal Politika ve Gelimeler


Altn haline geldik artk
Sen altna ksn
Altn benim rengime k.
M EVLANA"

A. GR
Trkiye ekonomisi 1980 sonrasnda genel olarak bir hzl parasallama srecine ko
nu olmutur. Dnem srasnda parasal ilemlerin trleri byk lde oalm ve
para zerine ilemler toplumun geni kesimlerine yaylmtr. Denilebilir ki, 1980
sonrasnn ana zelliklerinden biri de para ticaretinin, daha dorusu kazan ama
cyla her trl parann ve para benzerlerinin alm satmnn, giderek yaygnlamas
dr. Ekonominin parasallamas asl bu noktadan domaktadr.
Parasal genilemenin nemli bir boyutu da yabanc para kullanmnn giderek
artan bir oranda yaygnlamasdr. Bu olgu, gerek Merkez Bankas bilanolarndan
gerekse, mevduata yansd lde, para arz verileri kapsamnda izlenebilir.
Yukarda belirtilen gelimelerin incelenebilmesi amacyla, bu blmde nce
Merkez Bankas Bilanolar ve bilano oranlar analizine yer verilecektir. Daha son
ra parasal byklklerin geliimi ve uygulanan para politikalarna deinilecektir.
Son olarak faiz oran, mevduat art, kredi stoku gibi finans piyasalarndaki digc
nemli gelimeler ele alnacaktr.

B. MERKEZ BANKASI BLANOSU


7 Merkez Bankasnm temel ilevlerinden biri piyasadaki likitideyi denetlemektir. Bu >
nu salamak iin Merkez Bankas bankalara bor vermek ya da bor almak, hazi
neye bor vermek ya da bankalara dviz satmak gibi yntemlere bavurur. Bir b
ka ifadeyle, Merkez bankas ekonominin likiditesini lke paras cinsinden al
kredilerin miktarn yani net i varlklarn deitirerek ya da piyasalarda dviz alp
satmak suretiyle yani net d varlklarn deitirerek dzenler. Ayrca, Merkez Ban
kas ak piyasa ilemleri ile (API) bankalara repo yapar.
'v Merkez Bankasmn ekonominin likiditesini dzenlemek amacyla yapt bu i

Gnmzde yazsayd, Mevlana altn yerine dolar yazard.

I A K A S A I

l'OI T K V E G E L M E L E R

227

lclnler bilanosundaki i ve d varlklar kalemlerinde kendini gsterir ve bunlar


azaltmak ya da artrmak eklinde ortaya kar, rnein Merkez Bankasnm at
kredilerin artmas varlklarn ykseltir. Bu ise ykmllklerinin de artmasn ge
rektirir. Varlk artn finanse etmek iin temel olarak Merkez Bankas Paras (MBP)
yaratlr, nk emisyon likidite yaratmann sadece bir ksmn oluturmaktadr.
Bilindii gibi Bankanm toplam varlklar d varlklar ve i varlklarndan olu
ur. D varlklar bankann dviz ve altn rezervlerinden oluur. I varlklar kamu
kesimine ve bankalara alan kredileri kapsar. Kamu kesimine alan kredilerin
iinde Hazineye, Toprak Mahsulleri Ofisine ve Kamu ktisadi Teekkllerine a
lan krediler yer almaktadr. Varlklarn dier bir kalemi deerleme hesabdr. De
erleme hesabmda TLnin yabanc paralar karsnda deerinin deimesi nedeniyle
MBnin d varlk ve ykmllklerinin yeniden deerlendirilmesi sonucunda orta
ya kan kur farklar yer almaktadr.
Ykmllklerinin ana esi rezerv paradr. Rezerv para (RP), bankalarn
TCMBnda tutmak zorunda olduklar mevduat, TCMBdaki fon hesaplan ve banka
d kesimin mevduat ile emisyondan oluur. Merkez bankalan devlet adna bank
not basma yetkisine.sahiptirler. Dolaysyla merkez bankalar varlklarn finanse et
mek iin banknot basabilirler ve bu ekilde ekonominin likiditesini artrabilirler.
Bu amala Merkez Bankas piyasadan dviz satn alr veya TL cinsinden kredi aa
bilir. Bu durum da bankann varlklar artacaktr. Bu varlk artn finanse edebil
mek iin banknot arz ederse varlklarn bymesi ykmllklerde emisyon art
olarak ortaya kacaktr.
Rezerv paraya ak piyasa ilemleri sonucu doan ykmllkler ve kamu
mevduat eklendiinde Merkez Bankas Parasna ulalmaktadr. Bu toplam TL ola
rak i ykmllkleri verir. Ak piyasa ilemleri, TCMBnn piyasadan deerli k
tlar satn almas ya da bunlar piyasaya satmasdr. Eer Merkez Bankas piyasa
daki para miktarn azaltmak istiyorsa bankalara yksek faizle repo teklif eder, b u
nu Devlet Borlanma Senetleri (DBS) araclyla yapar ve piyasalardan para
ekmi olur. Merkez Bankas piyasalara para srmek istiyorsa dk faizle bor ve
rir, yani ters repo yapar. Bunu piyasalardan DBS alarak gerekletirir bylece piya
salara para srm olur.
Bunlara dviz cinsinden i ve d ykmllklerin eklenmesiyle toplam y
kmllklere ulalr. D ykmllkler ii dvizleri ve IMFye olan borlan kap
sar. Dviz cinsinden i ykmllkler ise, byk lde, yerleiklerin bankalara a
lklar dviz mevduat hesaplarnn zorunlu karlk oranlarndan olumaktadr.
Analitik bilanonun kalemleri incelendiinde (Tablo: VHI.l.a.) varlklarda en
arpc gelime d varlklarn paynda ortaya kan olaanst gelimedir. D fi
nansal serbestlikle birlikte, 1989 ylndan itibaren grlen art Merkez Bankasnn
yaratt ykmllklerin esas olarak d varlklardan kaynaklandn gstermekte
dir. Merkez Bankasnm kamuya at kredilerin oran 1989 ylna kadar olduka
yksek dzeylerde iken 1989 ylnda bu kredilere bir snr konulmas sonucu bir
d gstermi, ancak 1994 krizi ncesi ve sonrasnda bu eilim korunamamtr.
Dier yandan Merkez Bankas nn bankalara at kredilerde ciddi bir gerileme g-

Q O O -H<NfNfO-H

S ^O ^ f N*~i r i
^ o n , n.
n

eo

2^

f j oo n

c?

2 >0
<rl rsx
vit t,''i - f'rl ci
0.,l ' ,Q.frl
^ -h" m*
co o d n r

n oo u* m > M H

<

o o\q<Nc^n5rsrs<--^ON
o o
M
, m 2 ^N ^n h<3 >N^ oN ^ l^

g m( S 'CO nU ) da OO t/)<N g\ 1 2
id v <n cn
.
V^> \

<s

O. h*

0 N oo en
m rC NO rC
* rs cs >

ON O

on

^ ^ en oo
N
o"

S*

n n

o ~ ~

cs CS o 0 0
rs rs rC
S* rs en

rs
cs

t O N N nV"
8 ^NO fo
o 'o n. Tnf
PN -O M
ON

n tf UN A N (N IT
n
n c K 'o ^ n c f ' o

8 ON ri 0O N N N M

2 5

H o s q M S ^ tn ^ -o o
rn rs ^ eo ^ N o o ' o o
"NO N
U) N (S N

1*
^mm" n
md

- ON NO lf\
s ft
t ff) N
V ) T * fO

oo s

NO

Tf t m
en rn
NO n ^-

<N
I *

NO
NO n
m
m

N 00 ^ O O Nf

n
Tf

n
n
00

NO
rn rn

oo n rs

00

100

^ 00 * 00N 00, >0, t


^ t'0 h,
^ f ^ '-t
.
2H <s
n ^^ n o rS
m
2^ Tof 'o
-HN
'
f OC' -o' i
n ^ M--rs-<
-H
-H

ON ON
r s rs

c>

O Ft
1

r>.
\

Nf

-H

* *

Os

NO

oo

r j

sistemi (www .tcm b.gov.tr)

O'

8 m m '

on

On rs o

Kaynak: TCMB, elektronik veri datm

Tf
ON

(% dalm)

TABLO: VlII.l.a. Merkez Bankas Analitik Bilano, Seilmi Yllar

'O rs

8 3 ^
On

PAHASAI

P O I . T K VH GHI . MKI .HR

22 9

r(ilmektedir. Bu kredilerin nemli blm nn tarm kesimine ynelik olduu d


nlrse, etkin bir sanayileme politikas uygulanmasnda nemli yeri olan bir
aracn kullanlmad grlmektedir.
Deerleme hesab Bankann dviz ykmllklerinin dviz varlklarndan da
ha fazla olduu dnemlerde, 80li yllardan 90l yllarn ortalarna kadar, TLnin
deer kaybetmesi sonucu TCMBnin dviz ilemlerinden zarara uradm gster
mektedir. zellikle deerleme hesabnn toplam varlklar iindeki paynn yz
de 40lara vard yllarda MB bilano bykln denetleyebilmesi asndan cid
di bir engel oluturmutur.
Ykmllkler hesabnda d ve yerleiklere olan dviz ykmllkleri hzla
artmtr. Yerleiklere olan dviz cinsinden ykmllklerin hzla artmas TLnin
yabanc paralarla ikame edildiinin bir gstergesidir. Toplam dviz ykmllkleri
Merkez Bankasnm dorudan kontrolnde olmayan bir kalemdir ve bunun bilan
oda yksek bir orana sahip olmas para politikasnn uygulanmasn gletirmek
ledir. MBPsmn ve emisyonun paynn d ykmllklere oranla daha yksek ol
mas para hacminin kontrolnde Merkez Bankasna bir esneklik salar. Ancak tab
lodan grld gibi, Merkez Bankas varlklarnn finansmannda MBPna giderek
dk oranda bavurmaktadr, zellikle 1990 ylndan sonra Banka para program
larnda belirttii lde MBP yaratamam ve istediinden daha fazla d ykml
lk yaratmtr.
APlnin negatif olmas Bankann piyasaya TL verdiini gstermektedir. APlnin
ksa dnemli likidite ayarlama arac olmas gerekmektedir. Bu nedenle uzun d
nemde sfra eit olmaldr. Yani uzun dnemde MBPnn RPya eit olmas ama
lanmaktadr. Ancak APlnin 1990, 1997 ve 1998 yllarnda negatif kald grl
mektedir. 1990, 1997 ve 1998 ylnn kamuya alan kredilerin olduka ksd yllar
olduu yine tablodan grlmektedir. Bu durum da APlnin ekonominin ksa d
nemli likiditesini ayarlama ilevinden ok, bankalara verilen srekli bir kredi ilevi
grd sylenebilir. Bu olgu, Hazinenin ksa dnemli avanslarn snrlanmas so
nucu fon ihtiyacn piyasalardan borlanarak karlamak zorunda kaldn ve ban
kalarn Hazineye APt ile borlanarak bor verdiklerini gstermektedir. Bir baka
deyile, bankalar dviz bozdurup Hazineye bor vermek yerine AP ile Merkez
Bankasna borlanarak Hazineye bor vermektedirler. Hazine, Merkez Bankamndan dorudan ksa vadeli avans alamamakta, API araclyla Merkez Bankam'ndan borlanan bankalardan borlanmaktadr. Bunun sonucunda, Hazine bu
dnemlerde TCMBye verdiinden daha yksek bir faizle bankalardan bor alarak
lo ihtiyacn karlamaktadr, denebilir.
Merkez Bankasnn bilanosunda ortaya kan gelimeleri kimi oranlara bavu
rarak izlemek mm kndr. Bu oranlardan nemli olanlar Tablo: V lII.l.bde g
rlmektedir.
D varlk/i varlk oran Merkez Bankasnm yaratt ykmllklerin hangi
varlklardan kaynaklandn gstermektedir. Bu orann 100e eit olmas hedeflen
mektedir. Ancak Tablo:VIIl.l.bden grld gibi, bu oran ok hzla ykselmekte
ve d varlklara bamlln 1994 ylndan sonra hzla artt grlmektedir. De

T O K K Y P EKONOMS

230

erleme hesab/toplam bilano orannn drlmesi amalanmaktadr. Daha ike


de belirtildii gibi bu oran kur farkndan doan zarar gstermektedir. Nitekim
orann hzla azalmakta olduu grlmektedir. Bunun nedeni dviz varlklarnn
dviz ykmllklerinden daha hzl artmas ve TLnin deerlenmesi nedeniyle km
riskinin ortadan kalkmasdr. D varlk/d ykmllk oran kur riski orann ve
rir. Deerleme hesab/toplam bilano orannn gsterdii gibi, kur riski oran, l
varlklar d ykmllklerin altna dt zaman ortaya kar. deal olan d v.
lklarn d ykmllklere eit olmasdr. Yani kur riski orannn 100e eit o I i i i m m
hedeflenmektedir. 1990 ylndan nce bu oran OOn altnda kalarak bir kur riski
olduuna iaret etmektedir. Bu orann 1990h yllarla beraber 100n zerine k
mas TLnin ar deerlenmesi sreci ile yakndan ilikilidir. Byle bir gelimelim
para piyasalar ve ekonominin dengeleri zerindeki olumsuz etkileri daha nceki
blmlerde tartld.

TABLO: VTII.l.b. Bilano Oranlan, Seilmi Yllar (%)

D varlldar/i varlklar
Deerleme hesab/toplam bilano
D varlklar/d ykmllk
Toplam dviz ykmllkleri/MBP
dviz ykmll/toplam bilano
Emisyon/toplam bilano
MBP/toplam bilano

D varlklar/i varlklar
f
Deerleme hesab/toplam bilano
D varlklar/d ykmllk
Toplam dviz ykmllkleri/MBP
dviz ykmll/toplam bilano
Emisyon/toplam bilano
MBP/toplam bilano

1987

1988

1989

1990

1992

1993

27
44
41
247
19
13..
29

42
45
63
224
22
12
31

58
43
87
164
20
17
38

72
43
98
156
18
23
39

75
20
123
102
16
21
50

82
II
115
125
16
22
44

1994

1995

1996

1997

1998

114
19
95
259
16
17
28

179
3
118
281
19
16
26

325
0
144
317
23
15
24

1 335
-5
170
629
32
15
14

- 2 451
-6
168
1 064
29
18
9

Kaynak: Tablo VIII. I.a. ile ayn

Toplam dviz ykmllkleri/MBP ykselmesi istenmeyen bir orandr. nk


bu orann ykselmesi MBPnm varlklan finanse etmekteki rolnn azaldn g
terir. Tablo:VIII.l.bden grld gibi, bu oran 90l yllarn banda bir dme
eilimi gsterse de 1994 krizi ile birlikte ok hzla ykselmektedir. dviz ykm
ll/toplam bilano oran yerleiklere olan dviz ykmllklerinin geliimini
gsterir bu orann drlmesi amalanrken zellikle 1996 ylndan sonra ciddi
bir ekilde art gstermitir. Emisyon/toplam bilano oran ile MBP/toplam bila
o orannn dmesi Merkez Bankasm n para hacmini kontrol etmekte zorland
m gstermektedir, zellikle ayn dnemlerde dviz ykmllklerinin ok artman

I A K A S A I

l'O I.TK VH tiII.lMl.KK

23i

Merkez Bakasnn ekonominin likiditesini ayarlamak ve para politikasn yrt


mek konusunda nemli sorunlarla karlaacan gstermektedir.
zetle, Merkez Bankas bilano analizlerinden ortaya kan sonulardan biri,
Bankann d finansal serbesdikle birlikte artan dviz ve altn rezervleri nedeniyle
varlk artnda byk lde d varlklara bal kalmas ve giderek varlklar ze
rindeki hkimiyetini kaybetmesidir. Yine d varlklarn d ykmllklerden daha
'hzl artmas nedeniyle para politikas dviz kurunu kontrol etmeye endekslenmilir. Bankann yaratt ykmllklerin iinde dviz ykmllklerinin ok hzl
artmas para ikamesi sorunun piyasalarda yaanmakta olduunu gstermektedir.
Ayrca Merkez Bankasnn dorudan kontrolnde olan MBP ve emisyon ile para
yaratma ansnn giderek dt sylenebilir. Merkez Bankasnn kamuya verdii
ksa dnemli avanslarda ksntya gitmesi konusunda gsterilen baar, zellikle son
yllarda, Hazinenin fon ihtiyacnn bankalarn AP ile Merkez Bankasndan bor
lanarak Hazineye bor vermesi yntemi ile glgelenmektedir.
O. PARASAL BYKLKLER
Parasal gstergelerin geliimi Tablo: VIII.2.a.da verilmektedir. Burada belirtilmesi
gereken kullanlan deikenlerin toplulatmlm olduklardr, rnein vadeli, vade
li/. ya da dviz mevduatnn trleri toplam olarak alnmakta ya da kendi ilerinde
alt blmleriyle verilmemektedir.
Tablo:VIII.2.ada geleneksel para arz byklkleri olan M l, M2 ve M3e yeni
bir kavram daha eklenmektedir. O da yerleiklerin dviz tasarrufu hesaplarna yer
verilmesidir. Bu durum TCMB uygulamasna uygun olarak, M2Y ve M3Y biimin
de verilmektedir.
TCMB para arz tanmlar ile ifade edersek:
M 1 = Dolamdaki para + Vadesiz mevduat (resmi hari)
M2 = M + Vadeli mevduat (resmi hari)
M2Y = M2 + Dviz tevdiat hesaplar
M3A = M2 + Mevduat bankalar resmi mevduat
M3 = M3A + Merkez Bankas dier mevduat
M3Y = M3 + Dviz tevdiat hesaplar
Tablo:VIII.2.b. kimi parasal byklkleri GSMH yzdesi olarak vermektedir.
izim: VIII.Tden de grlebilecei gibi, dolamdaki parann GSMHya orannda
yllar itibariyle bir art grlmemektedir. Buna paralel olarak ve vadesiz mevduat
tutma eiliminin azalmas ile birlikte M lde bir azalma eilimi gze arpmaktadr.
M 1 ile M2nin arasndaki fark vadeli mevduat tutm a eilimi ile ilgili bilgi vermek
tedir. 1980li yllarn banda bu eilimde bir art grlse de 1990 ylndan sonra
bir azal trendi iine girilmitir. Vadeli mevduat tutm a eilimindeki bu gelime
1980li yllarn banda reel faiz orannn vadeli para tutmay tevik eder nitelikte
olduunu gstermektedir.

1 S y S i? 8 i 3 5 i S S a

U s
O l, CX.n&

O O2 H

cn tn O'

00
S
ON UN
oo

CN <N
c-n
O 00

S s

m
N4
00

00
%
3
oo fN. S R

VO

r-N

CN

fN

UN

O ' ON
N 1 fN.

fN

O'

fN.
CN

O'

ON

O'

N*
00

00
fN
M*

O'

fN

CN

CN

%
SI
a l&h f3

S JCs s

ON

1 i
3
S
00 3 s s $
oo
UN

ON
ON
CN
2

00
pj

Ov

O'

tN
O

S
G

.
CN

ON

fN
p.

fN,

o
fN

O'
CN
Tf-

t" .

<N

Tf

587

un

ov

856

959

CN
Ov
ON N< -H fN ON
018

732

488

tN
UN

00
ON
oo

UN

O'
O'
CN

fN
00

S
00
>o
CN
fN

(fl N t (N
ON UN

vo

vO

-(N^,incO-'jONinvDN

222

li
JJ

00

90

UN

I-^
O -4 O
H

Ov
N"

fN

319

r*.
UN

CN vo CN
N in -H

ON N*
N
fN.
S S O
O'
ON vO CN fN ON
fN N* N* O oo
fN
N*

oo

un

t-o 2 00

N
t

V
UN

Os is O ^

N
(N
OO VO

N 00
UN s

j t

13
*S

1
1- 2
1-

&

10

ON

fN

UN

00

r.

< fN UN O N3
fN UN 00

S
c

ON

0
CN
ff

ON
VO
(fi

<

-h - h
un eo

<- ft N
UN UN ON
f O X
fN ON N" f'w

VO fs on
N*
UN

UN fN
VC ON
O' ON

S'S
O

fN /r> .
/O N

ON
UN
V

2
O

ON vo o ***
O
O ON
CN
r<N

CN

VC

fN

$
3
OO Tf<

fN

3
r-

NO
ON
00
CN

-s O
ON
ON

UN
N"

o
N* fN

ON
oo

N*

fN

O'
VO

UN

CN Q

* v $ on
n

o
m
fN UN O
ON
N*
Ov
O'
00
ON

ON
ON

O
ov 3 00
3 30 I

f i ( N N N ' f f ^ r s \ m N c o f ^

i n r ^ f N U N f t N ' C U N U N f N t N

N (N in N N N o
3 \ - A N i c K ' ^ a o t ^
fN N* O 00 fN \C ON '0 o" N
(flN(fllnlO(f| pNN' T'
N ?o I
fN. N
C hN* Nno
p- - h <N
N
-

ill
2<a|
312 3 ,

T3

"O

S_13 S

s fc a > s

=3
1

s a -a -

fN

ON

'O<NN
V0
NfN^*

f Nf ONN
NOCt Nf N

UNNO^*

(N

O'

N*

r>

- ON

00 'C
N* -H
00 (N
O
^
(N <N
* UN UN
* On rN
t CNON U N U N> V O f N O O O O V <VC
f N O N V C O O O O N O N
rr vo -H

O'f t N*
^ n<N00
#<Na VO nQONON
N N
^
if l
S
-

00 J ^ 3 3
0C UN UN
f> n
Ov
Ov O
VO tN
UN 00 CN CN UN ON
N1 O N- 'O
N WN N
ON UN VO o m 00

00 O' O CN
^ in <6 n a 5
fNfN.cooooocoocwooocoooo
O' Ov 0N On Ov on
O' On O' O' 5N

on

m o

ov

m
ON

un

'O

3! .* S

rs
vo

on

sistemi (w w w.tcm b.gov.tr)

Cj
H

00

{ t 'f C N X
00
Is- tN
i f<N un
oo i<n-h fN
#
o
f
irt s
UN
(N
(N)

TCMB, Elektronik veri datm

I s '

00
hs
ON

Kaynak:

P A K A A I. P O I T K V K G K L M E 1 . K R

TABLO: VIII.2.b. Parasal Byklkler, 1980-1998


(GSMHya oranlar)

1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

Dolamdaki
Para

M2

0,042
0,036
0,040
0,041
0,035
0,032
0,032
0,035
0,030
0,032
0,031
0,029
0,028
0,027
0,027
0,025
0,022
0,021
0,021

0,123
0,102
0,115
0,120
0,089
0,076
0,082
0,084
0,072
0,079
0,069
0,064
0,061
0,058
0,055
0,047
0,051
0,043
0,042

0,153
0,170
0222
0,219
0,218
0,214
0,209
0,193
0,186
0,201
0,173
0,175
0,162
0,134
0,155
0,152
0,176
0,172
0,199

DTH

_
_
0,013
0,022
0,032
0,054
0,058
0,048
0,047
0,072
0,096
0,119
0,138
0,130
0,173
0,185
0,159

M2Y

0,242
0,247
0,244
0,249
0,220
0,247
0,258
0,254
0,293
0,282
0,349
0,357
0,358

Kaynak: Tablo VIII. 2.a ile ayn

ZM: VIII. 1. Parasal Byklkler, 1980-1998


(GSMHya oranlar)

Kaynak: Tablo: VL2.a. ile ayn.

1990 ylndan sonra, zellikle d finansal serbestlikle beraber, dviz tutm a TL


lluaktan daha cazip hale gelmeye balamtr. M2 ile M2Y arasndaki fark bu ol
guyu aka ortaya koymaktadr1'). Gerekten de, izim: VIII.Tden grld gibi
M2Y, 1990 ylndan sonra hzl bir art gstermektedir. Bu olgu, daha nce neden
lerinin tartld gibi, ekonomide yaanmakta olan dolarlama eiliminin en iyi
gstergelerinden birisidir.

23 4

TUKYI! KKONOMS

D. PARA PROGRAMLARI
Merkezi para organ olan TCMB^1715 sayl yasa ile kurulmu ve 3 Ekim 1930 tan
hinde fiilen almaya balamtr. TCMBnin temel grevleri arasnda para politi
kas oluturarak fiyat istikrarn salamak para arzn dzenlemek bulu n m ak tad r'^
Trkiyede para politikas uygulamalarnn tarihsel geliimine bakldnda, 1986 y
linin dnm noktas olduu grlmektedir. 1986 ylndan nce sistemde, pnr. at
zn kontrol mekanizmas zel kesim ve kamu kesiminin portfy yaplarn ve la
camalann dorudan etkilemeye ynelikti. Bu dneme kadar kam unun finansman
gerei MB kaynaklarndan dorudan karlanyordu, zel kesimin kredi talebi i*
ticari bankalardan ve reeskont sistemi ile karlanmaktayd'3'. 1986 ylndan sount
kam u aklarnn finansman iin dorudan MBna bavurulmamas amalanyor
du. Bu nedenlerle birok kurumsal dzenleme 1986 ylnda yapld. Bunlarn ban
da, kam unun ihaleli bono ve tahvil sat yapmas, MB bnyesinde bankalar.na*
para piyasasnn kurulmas, MKBnin almas gelmektedir. TCMB 1987 ylndm
sonra, yukarda belirtilen amalara ulamak iin ak piyasa ilemleri uygulamaya
balamtr. 1989 ylnda para programlarna etkisi olan en nemli nokta, MB il*
Hazinenin kendi aralarnda Hazinenin MBden alaca ksa vadeli avanslara snr
lama getiren bir anlamaya gitmeleridir. MB i varlklarna bu ekilde kstlama g r
tirince, para yaratmann tek yolu olarak d varlk edinilmesi kalmaktadr. Nitekim,
1989 yaznda 32 sayl kararname ile zel kesime d borlanma yolunun alma*
ve sermaye hareketlerine serbestlik getirilmesi, yukarda da belirtildii gibi, yerleik
lere olan dviz borlarnn hzla artmasna neden olmutur. 1989 ylndan son.M
para programlan dviz borlarm azaltmaya ynelik hale gelmilerdir.
Bir dier deiiklik, 1990 ylndan itibaren Merkez Bankasnm para program
kamuoyuna aklanmaya balandk990 banda oluturulan para programyla, MI,
M2 ve daha geni tanml parasal byklklerin deil, Bankann kendi bilano b
yklnn denetim altna alnmas amalanmaktayd. Daha dorusu par.nal
program parann d ve i fiyatm, dviz kurunu ve faiz orann kararl tutarak pi
yasann likidite (nakit) gereksinimini karlamaya ynelikti.
Parasal program, Merkez Bankas bilanosundan seilen drt deikene ilikin
nicel ya da saysal byklklere dayanmaktayd, n em srasna gre Merkez Bankan
Paras, Toplam I Varlklar, Toplam Ykmllkler ve Merkez Bankas bilanu
sunun bykldr. Banka 1990da bu deikenlerin gerek trilyon TL olarak, gc
rekse yllk yzde deiim olarak belli snrlar iinde kalmasn amalyordu, c
in en nemli deiken saylan Merkez Bankas Parasnn 1989 sonunda 18,5 nil
yon 1990da program gerei 25-27,5 trilyona ykselmesi amalanyordu. Sonuta
gerekleme Merkez Bankas Parasmn 23,5 trilyon ile amalarn altnda kald,
toplam i varlklarn ve yine toplam i ykmllklerin program amalarnn snr
lar iinde kalmas ve bilanonun da amalarn zerinde bymesiyle sonulanm
tr. Merkez Bankas parasnn amalanan oranda artrlamamasnm temel nedeni,
Bankanm yurtiindeki yerleiklere olan dviz borlarn azaltamamas ya da bir ba
ka anlatmla yurtiinde amalanan miktarda dviz satamamasndan kaynaklanyor.

l A H A S A I

I ' O I T K V I ! ( KI . t MI l . l ' . K

235

Merkez Bankasnn 1990da uygulad para programna karn, 1991de, i ve


l koullar, Kfez Sava ve erken genel seim karan sonucu, bir para program
yrrle konulamad. Sonuta 1991de, faiz oranlan ve dviz kurlan kararsz bir
gelime gsterdiyse de Merkez Bankas Parasnn olabildiince dviz satn alnarak
yaratlmas politikas, zenle srdrld. Ancak, Bankann i varlklarndaki geni
leme, 1991de kamuya alan nakit kredilerin yzde 37 gibi olaanst art nede
niyle, denetim d kald.
Bunu izleyen 1992de TCMB orta sreli amalara dayal yeni bir para program
ayklad. Program, enflasyonun yzde 43, konsolide bte ann 43 trilyon ve
tin kamu kesiminin Merkez Bankasndan salayaca kaynan da 11 trilyon
11,'yi amayaca varsaymlarna dayanyordu. Ancak Hazine, daha yln ilk aylarn
da Merkez Bankasndan kullanabilecei kaynaklarn snrna gelmi ve bunun bir
sonucu olarak da para programnn amalarndan yln ikinci ayndan sonra
kapmalar balam ve yl sonunda program amalarnn dna klmtr, zetle
T( ;MB para program uygulamasn srdrememitir. nk kamu kesiminin yo
un bir borlanma srecine girmesi programn uygulanmasn olanaksz klmtr.
Maka parasal genilemenin olumsuz etkilerini gidermek amacyla bir yandan ak
piyasa ilemleriyle piyasadan nakit ekme, br yandan da dviz satarak dviz pi
yasasn kararl tutm a yollarna bavurmutur, te yandan, Hazine, ksa sreli
avans hesabnn yasal snrna yaklatnda i piyasadan borlanmaya arlk ver
mekte ve bu durum da faiz oranlarn ykseltici bir etki yapmaktadr.
1993 ylnda para piyasasna yansyan nemli bir uygulama yln ikinci yarsn
dan sonra Hazine ve KITlerin Merkez Bankasna olan borlar silinmi ve Hazine
kulland krediler karlnda Merkez Bankasna bono vermemeye balamtr.
Bu olgu, Merkez Bankasnm ak piyasa ilemleriyle hazine bonosu vererek piyasa
dan nakit ekme gcn ortadan kaldrm ve 1994 bunalmnn nedenlerinden bi1 /i oluturmutur.
1994 ylnda MB para politikas 5 Nisan ncesi ve sonras olmak zere iki drne ayrlabilir. 1994 ylnn banda, daha nceki konularda deinildii gibi, ka
munun i borlanma mekanizmas km, d ak nedeniyle devalasyon beklen
tim ykselmitir. Yln ilk aynda ak piyasa ilemleri yolu ile para arz kontrol
altnda tutulmaya allrken yln geri kalan blmnde sk para politikas uygu
lanmaya ve eriyen dviz rezervleri artrlmaya allmtr. Nitekim 1995 ylndan
itibaren tekrar net d varlk artna dayal para yaratma patikasna dnlmtr.
Auak baz yeni dzenlemelere gidilmitir, rnein MBnin Hazineye aaca
avansn limitleri drlm, mevduat munzam karlklar ve disponibilite sistemi
deitirilmi, karlksz repo yaplmasnn nne geici nlemler alnmtr. 1995
ylnda IMF ile yaplan anlama erevesinde, tek parasal byklk hedefi Net
Vatlklar kalemidir. 1995 ylnn ilk dokuz aynda konulan mitlerin altnda kaln
mas baarlmsa da 1995 yl sonundaki erken seimler ekonomideki belirsizkleri
atimtr. 1996 ylnda ise gerek Net I Varlklar gerek Net D Varlklar art
dlermi ve MB para programnn temeli belirsizliklerin azaltlmas ve ksa sreli
vr hzl fiyat deiikliklerinin nlenmesi hedefine kilitlenmitir. 1997 ylnda para

236

T KK YI! KKONOMS

program uygulamalar Net Varlklarn azalma trendine girmesini salam tw


Bunda en temel etken ksa vadelj avanslarn fiili olarak durdurulmasdr. IVH
lnda para politikasnn en temel amac enflasyonu yzde 70in altna drmek
mu ve tm aralar bu ama dorultusunda gelitirilmeye allmtr. Tcdd<|
1997 para programnda olduu gibi, i varlk art snrlandrlarak sadece d vii#^
lk artna dayal para yaratmaya devam edilmektedir.
Merkez Bankasnm orta ve uzun dnemli para politikasnn amalan ar.stdl
sayd bilano iinde Merkez Bankas Parasnn paynn giderek artrlmas, y 4
bilano iinde yer alan bankalar zorunlu ve serbest mevduatndan oluan banlcl#
mevduatnn orannn artnlmas, 19.80U yllarn ikinci yarsndan balayarak uga
verilmesine karn, baarlamyor.>Para programlar, balad yerde bitiyor.
Bu olgunun nemli nedenlerinden biri olarak bir noktann alt izilmelidi, Bil
da Merkez Bankasnn hkmete ok baml klnm olmasdr. Oysa T rk iy e !^
tam yelik iin bavurduu ve 1995te gmrk birlii salayaca Avrupa Bu ljg
Avrupa Merkez Bankasnn zerkliine, Alman Merkez Bankas (Bundesbank) Af
neinden giderek, byk nem vermektedir. Trkiye kararl bir para politika&UUfti
izlenebilmesi ve bata enflasyon ve buna bal faiz ve dviz kuru gibi deikeni^
olmak zere bir dizi konuda olumlu gelimeler salanabilmesi iin, kamu fim* 1
man yannda Merkez Bankasnm yasal konumu, daha dorusu hkmete bagH
llk ya da zerklik derecesi gibi kurumsal dzenlemelere de ak olabilmeliduTlU
azndan bunlann tartlmasnda yarar vardr.
*'
.0
E. FNANS PYASALARINDA GELMELER
1. Faiz O ranlan
1980 sonras liberalleme politikalaple birlikte faiz oranlarnn greli olarak piyM|
koullarna daha ok brakld sylenebilir. zellikle mevduat faiz o ra n la rn ^
zerinde ok oynanan bir politika deikeni durum una geldii grlmektedir.
1981 ve ncesinde negatif olan reel faiz oram 1982de pozitife dnmtr. I'li;
oranlanndaki ykselme 1980lerin sonuna kadar faiz oranlarna bir istikrar gelil;
memitir. 1980lerin banda faiz oranlar byk bankalarn kendi aralarnda anfalfr,
malar sonucu belli bir dzeyde tutulmu, tmyle serbest piyasa koullarna InM*
klmamtr. Bankalarn anlamas banka sisteminin oligopolistik yaps kada|.;
dzenlemenin yalnzca vadeli mevduat faizlerini serbest brakmas ve kredi l d |
oranlarndaki deiikliklerin alt ay ncesinden bildirilmesi zorunluluunun gettltt!
meinden kaynaklanyordu. Bu durum da biri bankalarn saptad, br de Mf*
best piyasada oluan ikili bir faiz yaps olutu. Bu ikinci fiyat banker faizi, bu
yapanlar da banker olarak adlandrld. Ancak bankerlerin hzla oalmas ve topl*
dklar birikimlerin bankalar sarsacak boyutlara ulamas bankalar harekete gcH
di ve 1983te bankerlik tasfiye edildi, bu arada g durum da kalan be bak. d
kurtarld.
Faizlerin saptanmasnda daha sonra bankalar ve TCMB, snama-yanlma
temlerini kullanarak belirli bir uygulama biimine ulamlardr. Bu nedenle

I A I I A N A I

I ' O I T K Vli G IU.M IU.H H

237

1*>87 dnemine kontroll faiz politikas dnemi denebilir. 1986 ylnda enflasyonda
ki d ile birlikte, faiz oran da bir gerileme eilimine girdi ise de 1987 yava, 1988
ylnda hzla ykselmitir (Tablo:VIII.3). 1987 ylnn seim yl olmas nedeniyle g
rece gevek bir para politikas uygulanmas faiz artn dk dzeylerde tutmu,
I988 ylnda ise seim sonras sk para politikas faiz oranlarn ykseltmitir.

TABLO: VTII.3. Devalasyon, Enflasyon, Faiz Oranlan


Devalasyon
Oran
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989 '
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

150,8
43,3
45,7
40,2
62,1
40,7
29,8
27,3
67,1
47,5
23,2
61,9
64,2
60,0
169,6
51,2
77,5
86,6
71,8

Enflasyon
Oran

1 Yl Vadeli
Faiz Oran

115,6
33,9
21,9
31,4
48,4
45,0
34,6
38,8
73,7
63,3
60,3
66,0
70,1
66,1
106,3
93,6
80,4
85,7
84,6

33,0
50,0
50,0
45,0
45,0
55,0
48,0
53,6
83,9
58,8
59,4
72,7
74,2
74,8
95,6
92,3
93,8
96,6
94,6

Hazine Bonosu
Faiz Oran

Scak Para
Getirisi*

_
-

_
-

43,7
50,2
53,6
48,1
64,3
58,8
52,9
79,5
86,5
87,6
164,4
121,8
135,2
126,7
123,1

- 5 ,9
12,8
20,7
16,2
- 7 ,9
25,0
28,9
10,9
15,7
17,2
-2 ,1
46,8
32,4
21,5
29,9

Scak para getirisi (arbitraj oran) = (1 + i/l+ e ) - 1; i = dnem in en yksek faiz oran;
e = devalasyon oran
Kaynak: TCMB, A ylk Bltenler, eitli saylar.

Daha nce deinildii gibi, 1990l yllarda faiz orann belirleyen koullarda
nemli deiiklikler ortaya kt. Uluslararas finansal serbestleme ile faiz oranlan
^ uluslararas para hareketlerinin etkisi altna girdi. Trkiyede bunun etkisi zellikle
1992-1993 yllarnda grld. Kamu fon talebi ve reel bymenin uyard yksek
nz oran, ayn dnemdeki yava devalasyon ile birleince, speklatif scak para
nn Trkiyeye girmesi sreci hz kazand ve sermaye talebinde uzun dnemli ret
ken yatrmlardan ok ksa dnemli speklasyonlar belirleyici oldu. Speklatif scak
purann getirisi, yksek faiz ve yava devalasyon nedeniyle 1989-1994 arasnda do
lar baznda yzde 10 ile yzde 28 arasnda deiti (Tablo:VIII.3). Uluslararas dze
ye oranla ok yksek olan bu getiri Trkiyeye daha ok scak para girmesine ve
geliri orannn buna bal olarak daha ok ykselmesine neden oldu(4). D finansal
ne bcstlikle birlikte, para ikamesinin krlmasnda bir ara olarak faiz oranna daha
k bavurulmaya baland. Yani, TL cinsinden varlklarn dviz tutmaya oranla da
ha cazip hale getirilmesi iin faiz oranlar ykseltilmek zorunda kalnd. Bylece fa

23

THKYI'. K K O N O M S

izler TL-dviz arasndaki tercihlerin belirlenmesine baml hale geldi ve yatrmAf


reel yatnmlar iin bamsz bir politika arac olarak kullanlamamaya baland.
Ayrca, faiz oranlarnn yksek olmasnn bir sonu olduunun unutulmam.*
gerekir. Nedeni ortadan kaldrmadan sonula uramak dengesizliklere yol aabiliri
Nitekim, 1994 banda Hazine, artan bor yk nedeniyle, kendi ksa dnemli fon
talebini dremeden faiz oranlarn drmeye kalknca 1994 bandaki yerli d
viz talebini artrm ve hzl devalasyona yol aarak bunalm ortam yaratmtr.
Faiz oranlarndaki yapay bir drme abasnn 1994 Hazirannda ok daha yk
sek bir faiz oram ile sonulandn biliyoruz. 1996 ylnda azalma eilimine girin
faiz orannn 1997 seim atmosferi ile yeniden ykseldii ve 1998 ylnda ise tekrar
yavaladn gryoruz.

2. Yasal Karlklar
Bankalarn kredi yaratma olanaklarn belirleyen nemli politika deikenlerinden
biri de bilindii gibi yasal karlklar ya da kimi zaman kullanld gibi mevduat
munzam karlk oranlardr. Bankalar sistemi yasal karlk orannn byklm
bal olarak zincirleme kredi yaratabilir. Zorunlu karlk oranlarnn azaltilin.i-n
para sunum unun ya da oaltannn bymesine, art da azalmasna neden olm.
ncelenen 1980 sonras dnemde yasal karlklar, 1982 sonuna dek vadesi*
mevduat iin yzde 35, vadeli mevduat iin de yzde 30 olarak uygulanm, O.lt
1984ten sonra da yzde 25 olarak tek oran uygulamaya konm utur. Ancak uygl*
mada kullanm, istisna ve yatrlma srelerine ilikin sapmalarla bu oranlarn dm
klmasnn yaratt sorunlar 1985te yeni bir dzenlemeye gidilmesine, gerek tn
rmsal finansman gerekse zel finansman amacyla kullanlmasndan kanlmas*-*
yol amtr. Sonuta 1965ten balayarak tarmn, 1974-83 yllarnda da yatrm vt
dsatm finansmannda deiik oranlarda (toplamda yzde 1-yzde 40 arasnda)
kullanlan karlklar 1985 sonrasnl kuUamlmamaya balam ve TCMBna yal
rlma sreleri de alt aydan iki aya indirilmitir.
Getirilen snrlamalar yzde 25lik tek orann aamal bir biimde azaltln.m
olanan vermi ve oran Eyll 1988de yzde 14 dzeyine indirilmitir. Bu tarihten
sonra vadesiz mevduat iin yzde 25e karlan ve vadeli mevduat iin de yn
de 14n korunmasyla ikili yapya yeniden dnlmtr. Daha sonra her iki kalk orannn aamal bir biimde azaltlmas uygulamas srdrlm tr. Austo*
1993 tarihli TCMB Aylk statistik Blteni (s. 50) yasal karlk orannn vadesi*
mevduat iin yzde 16, bir yl sreli birikimler iin de yzde 7,5 olduunu, bu
oranlarn da Eyll 1991den sonra uygulandn belirtiyor. Bu oranlar 1995 yln
kadar korunm u olup 1995 ylnn ubat aynda vadesiz mevduat iin yzde 17, va
deli mevduat iin yzde 8,5e ykseltilmitir.
Bankalar yukarda belirtilen yasal karlklardan baka, aldklar mevduat ge
rektiinde karlamak zere disponibl deerler (para ya da kolayca paraya evrilebi
lir deerler) tutmakla ykmldrler. Zaman iinde gerek disponibilite oranlarnn
gerekse bunlara temel olan ykmllklerin kapsamnn deitirilmesi yoluna gi
dilmektedir.

P AKAMA1 P O l t l ' K V K U H I . MR . I ' . K

239

3. Banka Kredileri ve Mevduat


ncelenen dnem sresince banka kredilerinin toplam ve sektrel dalm olarak
geliimi, denilebilir ki ok byk lde izlenen ekonom i politikasnn bir aynas
dr.
Toplam banka kredilerinin, parasal genilemeye kout olarak hzla art olaan
Saylabilir. Ancak, toplam kredi stoku ile ilgili nemli bir gelime 1990 ylndan
sonra ortaya km ve kredi stoku art hz m evduat art hzndan daha yksek
olm utur. Bu olgu kredi kaynaklarnn m evduattan koptuunu ve m evduat d
kaynaklardan (Varla Dayal M enkul Kymetler) ya da dviz borlanarak finanse
edildiini ortaya karmaktadr.

TABLO: VIII.4.Mevduat Bankalar Mevduat


ve Kredileri, 1978-1998
(Cari Fiyatlarla)
M evduat

1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

264
409
667
1 235
2 142
2 786
4 511
7 136
10 076
13 859
22 722
40 926
59 928
96 860
155 087
228 617
522 703
1 060 403
2 480 485
4 964 560
9 907 102

Krediler

274
386
656
l 187
1 587
2 187
2 785
4 223
7 517
12 191
17 214
27 987
50 185
76 938
137 695
266 772
480 602
1 149 305
2 682 827
6 250 171
10 236 307

Kaynak: TCMB, Aylk blten, eitli yllar.

Kredi hacminin mevduatlardan daha hzl artmasnn en temel sonucu tketi


mi krklemesidir. Bu olgu sermaye hareketlerinin serbestlemesi ile olanak tan
nan mevduat bankalarnn dardan borlanabilmesi ile yakndan ilikilidir. izim:
VIIl.2de grld gibi, 1989 ylndan sonra Krfez krizi yl olan 1991 ve ekono
mik kriz yl olan 1994 dnda btn yllarda mevduat bankalar kredi stoku art
mevduat artnn zerinde olmutur.
Mevduat bankalarnn kredilerinin sektrlere gre dalm 1991 ylna kadar

i O mu I v i

240

KKONOMS

ZM: VI11.2. M c v iIu m I llunlutlnr Mevduat ve


Kredi Stokundu ItyUmc

Kaynak: Tablo: VIII.4 ile ayn

elde edilebilmektedir. Daha sonra bu dalm kurumsal sektrlere gre ayrlarak


verilmektedir. 1978-1991 yllar arasndaki kredilerin sektrel dalm incelendiin *
de artn i ve d ticaret ile inaat kesimlerinde ortaya kt, sanayi kesimine ve
rilen kredilerin paynda ise nemli bir azalma grld sylenebilir. 1991 yln*
dan sonra verilmeye balanan kurumsal sektrlere gre ayrm incelendiinde /el
giriimlere verilen kredilerde ve tketici kredilerinde bir art olduu grlmekle
dir.
4. Sanayi irketlerinin Finans Y aplan
irketlerin finansal yaplannn incelenebilmesinde ilk adm eitli krllk oranlan na baklmasdr. Bu amala Tablo:VHI.5te 500 byk sanayi kuruluunun iimle
zel kurulu olanlarnn satlarnn krll, varlklarnn krll ve zsermayei
karll verilmektedir. Her krllk oranlannda 1994 ylma kadar grlen art
1994 krizinden sonra azalma eilimine girmitir.
zel firmalarn faaliyet d gelirlerinin krlar iindeki pay ise art gstermek*
tedir. Sanayi firmalar, zellikle yksek faiz oranlar ve belirsizlikler karsnda re
tim den kr etmekten ok finansal aralara yatrm yaparak kr etm e yoluna git
inektedirler. Bu tutum sanayi sektrnn retken kapasitesini ve retim olanakla
rn olumsuz etkilemektedir.
Dier yandan toplam katma deerin cret, faiz demeleri, kira ve krlar arasn
daki dalmn incelemek firmalarn yapsna ilikin nemli ipular verecekti
Tablodan grld gibi, katma deer iinde cretlerin pay 92-95 aras azalmak
tadr. zellikle 1995 ylnda bu azalma olduka ciddidir. Faiz demelerinin pay ise
krizden sonra artmaktadr. Krlar, 1991 yl hari, olduka sabit bir oran koru*
maktadr. cretlerin drld 1995 ylndan, yani ekonomik krizden hemen
sonra krlarda bir art grlmektedir.

FARAAI

l'OI.TK VK GKLMKI.RK

24i

TABLO: VIII.5.: 500 Byk Sanayi Kuruluunun Finansal Oranlan


(zel Sektr)
1988

1989

1990

1991

1992

9 ,7 8
15,12
66,28
25,40

8,77
14,25
57,23
31,00

9,29
16,05
54,14
33,30

7,28
12,82
44,81
51,10

8,50
16,85
68,56
38,90

31,80
38,40
0,50
29,30

39,10
30,40
0,50
30,00

48,50
24,80
0,50
26,20

50,30
25,40
0,80

100

100

100

55,80
30,70
10,00
12,50
100

0,73
0,55
1,24

0,71
0,56
1,26

0,72
0,60
1,48

0,74
0,58
1,40

Krllk
Bilano
Bilano
Bilano
Faaliyet

kr/satlar
kr/net varlklar
kr/zsermaye
d gelirler/bilano kr

Katma Deerin D alm


cretler
Faiz dem eleri
Kira
Krlar
Katma deer
Bor Yaps
Ksa dnem li bor/toplam bor
Toplam bor/toplam varlklar
T oplam bor/zsermaye

23,50
100

1993

1994

1995

1996

Krllk
Bilano kn/satlar
Bilano kn /net varlklar

10,37
19,27

12,09
20,50

10,32
18,94

9,75
16,86

Bilano kr/zsermaye
Faaliyet d gelirler/bilano kr

80,85
40,70

91,77

75,45
46,50

66,20
52,90

Katma D eerin Dalm


cretler
Faiz demeleri
Kira
Krlar
Katma deer

48,00
24,80
0,90
26,40

42,20
28,10
1,00
28,70

39,00
29,60
0,90

100

100

30,50
100

40,20
33,60
0,90
25,30
100

0,66
0,61
1,55

0,71

0,78
0,54
1,15

0,78
0,55
1,24

Bor Yaps
Ksa dnem li bor/toplam bor
Toplam bor/toplam varlklar
Toplam bor/zserm aye

54,60

0,56
1,26

Kaynak: ISO, 500 BUytlk Sanayi Kuruluu yaynlar, eitli yllar.

Sanayi firmalarnn ksa dnemli borlannn oran incelenen dnem iinde olika sabit kalmtr. Firmalann ekonomik krizle birlikte ykselen faiz oranlar ve
clirsizlik nedeniyle varlklarna oranla daha az borlanmaya aba gsterdikleri ve
iunsman ihtiyalarnda toplam bor/zsermaye orann drecek ekilde daha
;ok kendi kaynaklarna bavurduklar grlmektedir.
NOTLAR
(1)
Parasal byklklerdeki gelimelerle ilgili olarak bkz. Ekinci, N. Trkiye Ekonomisinde
tym e ve Kriz Dinamikleri, Toplum ve Bilim Dergisi, yaz 77, 1998. Ayrca, n d e r, . vd. T r
kiyede Kamu Mliyesi, Finansal Yap ve Politikalar, Kesim III, Tarih Vakfi Yurt Yaynlan, 1993.

242

T H K Y I l'K O N O M St

(2) TCMBnin kuruluu, grev ve yetkileri konusunda bkz. Keyder, N. Para: Teori vc loll
tika, ODT, Ankara.
(3) Para politikalarnn tarihsel geliimi iin bkz. Kesriyeli, M. 1980 Ylndan G nm t/
Para Politikas Gelimeleri, TCMB, yayn no 97/4, 1997, Ankara. Ayrca, para politikalarnn yl
lk uygulamalarnn iyi bir zeti Bankann her yl yaynlanan Yllk R aporlarnda verilmcktcd
(4) Speklatif sermaye giriinin faiz orann artrc ve yerli paray deerlendirici etkileri VII
Konuda tartlmt.

DAHA FAZLA BLG N


Para politikasn her iki ynyle, kuramsal ve uygulamal eleriyle en iyi inceleyen alna N
Keyderindir: Para, Teori, Politika, Uygulama, Ankara: (kendi yayn) (4. Bask, 1993) alna,
1970-1992 dnemini kapsadndan ekonom i politikasnda 1980de gerekleen kkl dnll
m n ncesini ve sonrasn birlikte deerlendirme olana vermekte, ek olarak da yasal d /rn lr
meleri ekonometrik zmlemelerle destekleyecek btnletirme baarsn gstermektedir.
Akyz, Ylmazn bu konudaki ilk nemli almas, Money and Inflation in Turkey 19!S(l
1968 (Ankara: SBF, 1973) daha sonra yazarn ayrntl bir almasyla tamamland: Trk F.koo
misinde Mali Yap ve likiler (stanbul: TSKB, 1984) ekonominin deiik kesimleri arasndaki
para akmn ayrntl bir biimde inceliyor ve ayn yl Yaptta yaynlanan Para ve Enflayui
zerine Say: 6, Agustos-Eyll, ss. 17-43 makalesi nemli bavuru kaynaklardr. TCMB, Flm
cial Liberalization in Turkey, Ankara, 1993,
Konuya ilikin olarak bkz. Akaln, Uur Seluk, Faiz Politikas ve Kredi-Mevduat Yapt
1977-1985, stanbul: Marmara niversitesi, 1986, Aydemir, Ouz, Batk Bankerler Olay vc Hu
yutlar Maliye Yazlan, Agustos-Eyll 1986, Ertugrul, Ahmet, Kamu Aklan, Para Stoku v*
Enflasyon, Ankara: Yap ve Kredi Bankas yayn, 1982 ve Ekzen, Nazif 1980 Stabilizasyo l'.kc
tinin 1958, 1970 ve 1978-1979 Paketleri ile Karlatrmal Analizi lhan Tekeli v.d. (der.) Tkl
yede ve D nyada Ekonomik Bunalm, Ankara: Yurt Yaynclk, 1984 iinde ss. 165-187.
Trkiyede izlenen para politikalar ve sonular ile ilgili olarak. Ekinci, N. Trkiye E kom
m isinde Byme ve Kriz Dinamikleri, Toplum ve Bilim Dergisi, yaz 77,1998. Aynca, n d c , I
vd. Trkiyede Kamu Mliyesi, Finansal Yap ve Politikalar, Kesim III, Tarih Vakf Yurt Yaynla
r, 1993. Dier yandan TCMB konu ile-ilgili bir ok aratrma raporu vardr. rnein Altke
m er, M. vd. Merkez Bankas Bilanosu, Parasal Byklkler ve Aralarndaki likiler; Scrdcgr
ti, S. TCMB Vaziyeti ve Anlam; Ers, B.F. Merkez Bankas Bilanosunun ncelenmesi ve Y
rum lanm as bunlarn balcalardr. Sz konusu aratrma raporlar ve TCMB yllk rapolt
w w w .tcmb.gov.tr adresinden elde edilebilmektedir/ Para programlarnn ve MB bilanolarnn
yorum lanm asnda Yap Kredi, Q uarterly Economic Bulletinler son derece yararl kaynak ol
turmaktadrlar. Aynca, stanbul Mlkiyeliler Vakf tarafndan yaymlanan Merkez Bankas llili
olannn rdelenmesi, 1991, stanbul balkl kaynak son derece nemlidir.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR

Para stoku deikeni olarak M2Y ve M3


Banka kredileri ve mevduatlarndaki gelimeler
Para politikasnn balca aralarnn kullanm
D varlklar ve d ykmllkler
Merkez Bankas paras ve rezerv para
Ak piyasa ilemleri

IX.

Kamu Kesimi Ekonomisi


Devletli gz, perdeli olur.
Trk Atasz

A. GR
Ekonominin, 1970li yllarn sonunda karlat bunalmdan k iin alnan po
litika nlemlerinin en nemlilerinden biri de yeni kamu ekonomik kesimi yak
lamdr. Gerekten, dsatma dayal byme politikasnn bir gerei olarak, eko
nominin btnnde kamu kesiminin ekonomik arlnn azaltlmas, bu yakla
mlarn ana eksenidir. Ancak, kamu kesiminin saysal klmesi ynndeki bu
nermenin, sermaye kaynaklarnn kullanmnn niteliini etkileyecei de ok ak
tr. Blm, kam u kesiminin saysal ve niteliksel ynleriyle irdelenmesini amal
yor.
Kamu ekonomisini deiik ynleriyle ele almadan nce bu konudaki kimi ku timsal dzenlemelere deinilmelidir. zellikle 1980li yllarn ortalarndan bala
yarak, merkezi ynetim birimlerinin ve yerel ynetimlerin yeniden dzenlenmesi,
bte d fonlarn saylarnn ve parasal olanaklarnn hzla artrlmas ve ekonomi
nin zellikle bankaclk, sanayi ve ulatrma sektrlerinin nemli elerini olutula Kamu ktisadi Teebbsleri (KlT)nin zelletirme srecine sokulmalar, bu
dnemde, kamu ekonomisine bakn ana izgileridir, denilebilir.(1)
Dsatma dayal byme politikasnn bir gerei olarak, sz edilen kurumsal
yaklamlar, kamu gelir ve giderlerinin yapsal deiimiyle tamamland. Vergi yap
cnda kkl deiikliklere gidildii gibi, kamu kaynaklarnn kullanm biimleri de
deitirildi. Vergilerin olabildiince sermaye kazanlarnn dna kaydrlmas polilikas, kamu yatrmlarnn ve zel sermaye teviklerinin, srasyla, altyap ve dsat
ma yneltmesiyle birlikte yrtld. Kamu ekonomisinin niteliksel yaps byk
deiime urad.
Dnem boyunca kamu gelir ve giderlerinin eilimi, denilebilir ki, ekonomide
kau kesiminin kltlmesi zlemiyle, lkenin nesnel koullarnn buna kar
" koymasnn bir bilekesidir. Gerekten 1990larn banda, saysal adan var
lan nokta, kamu gelir-gider farknn giderek almasndan baka bir ey deildir.
Ih srecin nitelik deiimlerine yol amas kanlmazd.
Tm bu noktalar, kamu ekonomisine ilikin toplam verilerin ve bata bte ol
mak zere bunun ana elerinin incelenmesiyle aklk kazanacaktr.

244

TO

K VI - I K O N O M S

B. TOPLAM KAMU
Kamu ekonomik kesiminin tmyle ya da bir btn olarak ekonomideki yeri, 9 0
ve giderlerinin (ve bunlar arasndaki farkn) toplam katkl ulusal gelire (KUG, )
da eski deyimiyle gayrisafi milli hasla, GSMH) oranlarndan izlenebilir. Ek oUndf
da toplamlarn yllk art oranlan, yllk enflasyon oranyla karlatrlrsa, eilim*
lerin parasal/gerek ayrm iinde izlenmesi olana vardr.
Tablo: IX .l.de toplam kam u gelir ve giderleri, kamu aklan ve bunlarn ltlM
gelire oranlar verilmektedir.
Veriler, kamu ekonomisinin genel eilimlerinin iki zelliini su yzne ikMt*
yor. Bunlardan birincisi, kam u kesiminin kltlmesi nermesinin uygul.uiti4|
beklendii lde baarl olmaddr. kincisi de, tm brokratik yeniden y*|HM|*
m a giriimlerine ve KTin zelletirilmesi abalanna karn, kam u gelir-gidc d#};
gesinin salanamad, tam tersine gelir-gider farknn giderek genilediidir. Mt
noktalar zerinde daha ayrntl olarak durulmaldr.
Ekonomide kamu kesiminin kltlmesi politikasnn uygulamada c l^k*
de baarl olduu kamu giderlerinin greli byklnden izlenebilir. I)ala dtir
rusu kam u giderleri toplamnn katkl ulusal gelire orannm yllara gre deiim)
bu konuda en doru saysal gsterge olarak alnabilir; nitelik bakmndan h irffjf
aklamaz. Giderlerin gelirden daha ok olmas nedeniyle, incelenen dnem IgM
kam u kesiminin greli bykln, bu oran gsterecektir.
Gider/ulusal gelir orann geerli lt aldmzda, Tablo: IX .l.den dcnt
gelimeleri izlenebilir. Grlen, 1980li yllarn ilk yansnda ulusal gelir iindeki UP
m u paynn birka puan azalmasna karn 1986dan balayarak hzla artt;4lf
Gerekten de ekonomide kam unun pay, genel ve katma bte, KT, yerel yOltt
timler, dner sermayeler ve fonlarn, giderlerinin toplamnn katkl ulusal geliff
oran olarak tanmlandnda, 199lann banda yzde 40lara yaklamaktad.
Kamu giderlerinin 1980lerin ikinci yarsnda yeniden art eilimine girntu^
biraz sonra bte harcamalarndan daha ayrntl izlenebilecei gibi, esas olarak, H |
ana nedenden kaynaklanmaktadr. Bunlardan birincisi, bu dnem de kam unun
giderlerinin, zellikle personel giderlerinin hzla artdr. Ekonomik bunalm Vf
bunu izleyen 12 Eyll askeri darbesi ortamnda gelirlerinin alm gc dntlmflj)
bulunan kam u alanlar, 1986 sonrasnda seim srelerine de bal olarak giriliR
greli demokratik bir ortamda, sz konusu kayplarn giderme abasna giriiiflf
dir. Bu olgu hak ve zgrlklerin varlyla zlk haklan arasndaki olumlu iliki
nin ok som ut bir rneidir. M em ur ve iilerin gelirleri aada ilgili blmde ift
celenmektedir.
Kamu giderlerinin hzla artnn ikinci ana kayna kam unun sermaye tran sta
ri giderlerindeki hzl arttr. Kamu kesiminin giderlerini karlayacak dzeyde g>*
lir elde edememesi, ilgili verilerden de izlenebilecei gibi, gelir-gider farknn, gltife
rek genilemesi sonucunu vermektedir. Bu genileme i ve d borlarn art inN
mma gelir. Ancak borlanma ve buna bal anapara ve faiz demeleri, transfet gk
derlerinin artm birikimli bir srece sokuyor.

KAMU K l'.Nt M t KKONOMS

245

TABLO: IX. 1. Kamu Ekonomisi Toplam Verileri, 1978-1997


(Cari Fiyatlarla, Milyar TL)

Gelirler

Giderler

Fark

(D

(2)

(3)

Ulusal Gelire Oranlan (%)


---------------------------------

(D

(2)

(3)
1.3
0,8

1978

283

299

16

17,1

19,1

1979

442

464

22

15,7

16,5

1980

779

833

54

14,5

15,5

1,0

1 960

2 025

65

24,3

25,2

0,9

2 229
2 831

2 385
3 159

156

20,8

22,2

1,4
2,3

4 567

20,1
18,0

22,4

3 997

328
570

6 888
11 628

8 153
13 495

1 265
1 867

19,1
22,3

20,1
22,7

2,1
3,6

16 967
28 753
48 329
80 264
115 320
202 181
377 644
836 753
1 624 084
3 285 000
6 834 600

21 552
34 979
60 491
110 349
180 691
318 973
611 635
1 142 419
2 049 660
4 606 400
9 070 300

25,9
28,3
26,7
26,0
27,9
29,0
28,9
31,7
29,4
26,1
30,8
30,9

3,6
6,0
5,7
5,3
7,6
10,5
10,6
12,1
7,9
5,4
8,8
7,6

1981
1982*
1983
1984
1983
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Notlar:

4 585
6 226
12 162
30 085
65 371
116 792
233 972
305 666
425 576
1 321 300
2 235 700

22,3
22,0
20,7
20,3
18,5
18,3
19,6
21,5
20,7
21,9
23,3

* 1982de mali ylba Mart ay yerine Ocaka alnmtr.


1.

T oplam U lusal Gelir verileri olarak, DE'nin 1993 ortalarnda kullanm a sunduu yeni" seri
ler alnmaktadr.

2.

Bu yeni serilerin, geriye doru yalnzca 1968e dek bolm yaynlanmtr. Ancak DPT genel
denge hesaplarnda ulusal gelirin yeni serilere gre deerinden yaklak % 30 dolaynda eksik
olan eski serileri, 1994n bana dek, kullanlmtr. Bu nedenle karlatrmalarda dikkatli
olunmaldr.

3.

Kamu mliyesinin toplam" deerlerinin yllara gre tanm farkllklarndan" kaynaklanan


uyumsuzluklar bulunmaktadr. Bunun en arpc rnei 1980li yllarn ortalarna dek, kamu
an kapamak iin alnan d borlarn kamu gelirleri iinde saylmasdr. DPTnin aada
belirtilen kaynaklan 1984ten balayarak d borlann ayn alndn, daha dorusu gelir sayl
madn, gsteriyor. Tabloda bu konuda gerekli uyum salanmtr, d borlar gelir saylma
mtr.

Kaynak: Gelir/Gider: Maliye Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor (deiik yllar).


1978-83,
DPT, V. Be Yllk Kalknma Plan D estek almalar IV. Be Yllk Kalknma Plan
n cesin d e Gelimeler 1972-1983 (Ekonomik ve Sosyal Gelimeler), Ankara: Ocak
1985, s. 96 ve 100.
1984-87,
D PT, VI. Be Yllk Plan ncesinde Gelimeler 1984-1988, s. 76.
1988-89,
DPT, 1991 Yl Program, s.; 85.1990-91, DPT, 1993 Yl Program, s. 37;1992-93,
DPT, 1995 Yl Program, s. 52. DPT, 1997 Yl Program, s.154; 1996-97 DPT 1999
Yl Program, s.199;
K. Ulusal retim Deeri (GSMH): DE, TY 1990, s. 496 ve TY 1993, s. 676-677, (KUG [GSMHJ
Alc Fiyatlaryla).

246

T KK YU KKONOMS

ZM: IX. 1. Kamu Gelirleri, Giderleri ve Aklarnn


Ulusal Gelire Oran, 1978-1997
(%)

1978 1979 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997

Kaynak: Tablo: IX. 1. ile ayn.

Bor-faiz art sreci, 1980li yllarda i faiz oranlarnn yksek tutulmasndan


kaynaklanyor. Bir nceki blmde deinildii gibi, hkm etin yksek faizle bor
lanmas, incelenen dnemin en belirleyici zelliklerinden biridir. Ek olarak i vc <li|
borlarn anapara ve faiz demeleri, ksaca bor servisi, ou kez, yeni borlanma
larla kapatlmaktadr. Bu olgu, kamu giderlerinin transferler blm n daha da .11
tryor ve sonuta toplam kamu giderlerinin greli oran artyor.(2)
Uygulanan ekonomi politikalarnn bir gerei olarak, incelenen dnemde, kn
m u yatrm harcamalar, greli olarak azalyor. Bir baka anlatmla kamu kesimi *..
bit sermaye yatrmlar ynyle, kltlyor.
Kamu ekonomik kesiminin en nemli sorunu gelir-gider farkdr. Gereklen
toplam kam u aklarnn katkl ulusal gelire oram, 1990l yllarda, yeniden ekom
mik bunalmn doruk noktasna ulat 1970-80 yllarnn yzde 12-13 dolayuli
bulunan orann yakalam, bunun da tesine sramtr.
Genellikle kamu kesimi borlanma gerei (KKBG, ya da ngilizce szckleri
nin ba harflerinden alnarak PSBR, public sector borrowing requirements) olarak
adlandrlan bu oran, 1990l yllarda da, denilebilir ki, ekonominin en nemli mi
runlarndan biridir. Dier yandan, bu orann bu kadar yksek olmas nedeniyle,
ortaya kan ek kaynak gereksinimi, i ve d borlanmaya yol amaktadr. Sorun
burada bitmiyor, kam unun ek kaynak gereksinimi, kanlmaz olarak, faiz oraln
rnm enflasyona gre ok ykseklere trmanmasna neden olmaktadr. Yksek faiz
le borlanan kam u bu zincirleme srece girmekte ve yaratt bor kapanna d
mektedir. Bu sre, ekonominin, speklatif sermaye hareketleri karsnda giderek
ok daha duyarl bir zellik kazanmasna neden olmaktadr. Bu konuda iki 01
nek, 1994te ve 1999da yaanan ve ulusal retimle ilgili blmde incelenen buna
lmlardr.

kam u

KimlM

h k o n o m Is

247

C. BTE GELMELER
I )evlet btesi kamu ekonomik kesiminin ana esidir. Devlet btesi, daha nce
belirtildii gibi, konsolide bte denilen, genel ve katma btelerin toplamdr.
"Bte denildiinde kamuoyunca anlalan ou kez, genel btedir. Yllara gre
deimekle birlikte, katma bte gelirler ynnden konsolide btenin yaklak
yzde 2-2,5 gibi bir blmn, harcamalar ynnden de yzde 18,0 gibi bir bl
mn oluturmaktadr.(3)
Konsolide bte giderlerinin ulusal gelire oran 1980li yllarn ortalarnda be
lirli bir azalma srecine girmekle birlikte, 1986dan balayarak yeniden ykselme
eilimi gsteriyor ve 1990l yllarn banda 1980 ncesinin oranlarnn zerine
km bulunuyor. Gelirler ise ayn oranda artrlamyor. Sonuta, konsolide bte
gelir/gider farknn, daha dorusu bte ann ulusal gelire oran da artm bulu
nuyor. Gerekten, ekonomik bunalmn en ar olduu yllarda, 1977-80 dnem in
de konsolide bte a ulusal gelir oran yllk ortalama yzde 3-5 dolayndayd,
bu oran 1990 sonrasnda ylda yzde 8-9 dolaylarna ykselmi bulunmaktadr.

TABLO: IX.2. Konsolide Bte Gereklemeleri, 1978-1997


Gelirler

Giderler

Ak

(Cari Fiyatlarla, Milyar TL)


1978
1979
1980
1981
1982*
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

308
513
915
1 452
1 457
2 329
2 854
4 608
7 154
10 445
17 587
31 369
56 573
99 085
178 070
357 333
751 615
1 409 250
2 727 958
5 815 099

335
597
1 078
1 516
1 602
2 613
3 784
5 395
8311
12 791
21 447
38 871
68 355
132 401
225 398
490 438
902 454
1 724 194
3 961 308
8 050 252

27
84
163
64
145
284
930
787
1 157
2 346
3 860
7 502
11 782
33 316
47 328
133 105
150 839
314 944
1 233 350
2 235 153

Gelirler
(1 9 8 7

Giderler

Ak

Sabit Fiyatlaryla, Milyar TL)

9 625
9 500
8 632
9 680
7 668
9 704
7 928
8 378
9 668
10 445
10 225
10 401
12 166
13 555
15 263
18 111
17 644
17 704
19 265
22 434

10 469
11 056
10 170
10 107
8 432
10 887
10 511
9 809
11 231
12 791
12 469
13 000
14 700
18 112
19 281
24 720
21 184
21 160
27 975
31 058

844
1 556
1 538
427
764
1 183
2 583
1 431
1 563
2 346
2 244
2 509
2 534
4 557
4 018
6 709
3 540
3 956
8 710
8 263

Gider/KUG
(% )
25,9
27,1
24,3
18,3
22,6
18,5
16,7
15,0
16,0
16,8
16,4
16,7
17,3
21,3
21,0
25,4
23,2
22,0
26,4
27,4

Notlar: * 1982 yl verileri o n ay iindir. D lE nin Katkl Ulusal Gelir (KUG ya da G SM H ) verileri
1983 sonras yllar iin yeni serilerden alnmtr; bu nedenle giderler/KUG oranlarnda bu duru
m un gz n nde tutulm as gerekir.
Kaynak: 1978-82: Maliye Bakanl, Yllk Ekonom ik Rapor 1987, ss. 83-84. 1983 ve sonras, age,
1991, s. 57 ve 1994, s. 59; GSM H DeflatrU: DE, TY 1991, s. 598, DE, TY 1993, s. 676, DPT,
Ekonom ik ve Sosyal Gstergeler, . 3 (GSM H DeflatrU); Maliye Bakanl, Yllk Rapor 1998, s.
85., DPT, Tem el Ekonom ik Gstergeler, I la/ran 1999 s. 84.

24

T U R R i r n WTONOMI . SI

Bu noktada, bor-faiz uygulamasnn yaratt bir olumsuzluk, ayrca vmguMI*


maldr. Bilindii gibi, faiz demeleri bir yana braklarak ulalan konsolide lull##
gelir-gider fark, maliye kuramnda, birincil bte a olarak adlandryor. Bu l<
mm erevesinde bakldnda btenin rnein 1992 ann GSMHya orannn
yzde 6,1 deil, yaklak bunun altda biri dzeyinde yzde 0,9 olduu grlmekte,
dir. Biriken borlan ve bunlann faizlerini demek iin yksek faizle yeniden Imt
lanma gerei, yalnz bte an ykseltmekle kalmyor, an bymesine ve bil*
yyerek kalclk kazanmasna da neden oluyor. Byle olunca da toplam bte
yla birincil bte a arasndaki fark giderek artyor. Ak-bor-faiz ksrdng'
s, asl bu nedenle, olumsuz gelimelerin kayna oluyor.
\
Konsolide bte giderlerinin sektrel dalm ya da niteliksel ynleri, incel#*
nen dnem in ekonomi politikalarn, saysal byklklere gre ok daha somut Mf
biimde, yanstmaktadr.
Geleneksel olarak, 1980 ncesinde konsolide bte giderlerinin sektrel dal*
m, belli bir dzenlilik gstermekteydi; cari harcamalar btenin yaklak yO#*
de 45ini, yatrm harcamalan yzde 20-25ini, transfer harcamalar da kalan yu**
de 30-35lik blm n, almaktayd. Bu geleneksel eilim 1980 sonrasnda ok <le|*
ik bir izgi izlemektedir, nce, cari giderlerin greli pay, az nce belirtilen neti, ti
lerle, dnem in ortalarnda personel harcamalarnn azalmasnn bir sonucu o|#<
rak on puan dolaynda azalm, daha sonra da yeniden eski konum una ykselmi
tir. Bu adan cari giderlerde bir balang noktasna, ya da oransal adan 1980 n
cesine dn sz konusudur, denilebilir. Eilim deiiklii ise, gider kalemlerinin
kalan ikisi, yatrm ve transfer harcamalar iin geerlidir.
Konsolide bte giderleri iinde yatrmlarn pay, 1970li yllarn ikinci yarsn >
dan balayarak, incelenen dnem boyunca, dzenli bir biimde azalmakta ya d#
azaltlmaktadr.
Ekonomik bunalm srasnda yatrmlarn paynn azalmasnn nedenleri belli >
dir, d deme glkleri ve enflasyon, kamu kesiminin yatrmlarn azaltmasn
gerektirir. Daha dorusu bunalmdan k iin talep ynnden bir katk salayac#
varsaymyla, istikrar nlemleri balamnda bte kaynakl kam u yatrmlar d*
azaltlm olabilir. Bu doaldr. Doal olmayan, bunalmdan k iin ksa st eli
olarak uygulanmas ngrlen ekonomik istikrar nlemlerinin yatrmlar s/ Unnusu olduunda kalc ya da uzun dnemli bir ekonomi politikasna dnmesidir,
Konsolide bte giderleri iinde yatrmlarn greli paynn dzenli bir biim di
azaltlarak yzde 20-25 dolayndan bunun yarsna, yzde 12-13 dzeyine ekilin*
sinin ana nedeni bu ekonomi politikas deiikliidir. Devlet, bte yoluyla yatnn
yaplmas anlayndan hzla uzaklamaktadr.
Konsolide bteden yatrmlara aynlan kaynaklarn paynn azaltlmas olgusu,
imalat sanayii yatrmlar sz konusu olduunda ayr bir zellik gsteriyor. Kom*
lide bte yatrmlar iinde imalat sanayiin pay 1980 ncesinde yaklak yzde 5 ft
dolayndan 1990lann banda yzde 0,1 dzeyine ekilmitir.
Konsolide bteden aynlan yatrmlara ilikin olarak bir noktann daha alt
nemle izilmelidir. Bte kaynakl sabit sermaye yatm m lannn azaldna kar bir

K A M O K S M I UKONOM.S

249

gr olarak, 1980li yllarn ikinci yarsndan sonra, bte d fonlarn da yatrm


yaptklar ve bunun kamu yatrm saylmas gerektii, ne srlebilir.
Bte d fonlarn toplam yllk giderleri iinde sabit sermaye yatrmlarnn
pay yllara gre inili-kh bir eilim gsteriyor, rnein 1988de toplam fon gi
derlerinin yzde 17,6s yatrmlara ayrlrken ki bu oran 1987-92 yllarnn en d
k orandr, 1989da yzde 27,4 oluyor. Bu da incelenen dnem in en yksek ora
ndr. (4)
Bu noktalar bir yana, fonlarn yllk yatrmlarn konsolide btenin ilgili yl
nn yatrmlarna ekleyerek yaplan bir hesaplama, olduka dzenli bir yllk yatrm
uranlar sonucunu veriyor. Konsolide bte+bte d fonlarn yatrmlar topla
mnn konsolide btenin toplam giderleri iindeki pay ylda yzde 19-21 dolayna
ykseliyor. Yine de bu yatrm oranlan 1980 ncesinin dzeyine ulamyor. Yani
Imlarn yatrmlarnn katlmasyla ulalan yatrm oranlan, kamu yatnm lannn
i/.tllld gereini bir lde yumuatsa da, esas olarak, deitirmiyor. Kald ki bu
tr bir hesap yaplacaksa bunun fonlarn toplam giderlerinin konsolide btenin
luplam giderleriyle toplanmasna dayal olmas gerekir. Bir nokta daha var, fon yallar byk lde altyap alanna yneliktir.
Konsolide bte giderlerinin nc sradaki esi transfer harcamalardr. Yu
kardaki aklamalar transfer giderlerinin toplam iindeki paynn giderek art ei
limi gsterdii sonucunu verir. Gerekten de bu olgu 1980li yllarn ikinci yarsnl. ok daha belirgindir. O kadar ki, rnein 1988 ylnda konsolide btenin yak
lak yars, yzde 49,6s transfer harcamalarna ayrlmtr. Bunu izleyen yllarda
rl bir azalma eilimi grlse de durum deimiyor.
'transfer giderlerinin ieriine de ksaca deinilmelidir. Transfer demeleri,
lorudan mal ve hizmet alm karlnda yaplmaz. Bu nedenle ekonominin re
nin ve ibulma gelimeleri zerindeki etkileri de dolayldr. Daha a, sermaye
kaynaklarnn el deitirmesidir. Bu adan niteliksel ynleri nem tar.
Transfer harcamalar, i ve d borlarn anapara ve faiz demeleri, kamulatr
ma bedelleri, KTe ayrlan kaynaklar ve ekonomik ve sosyal amal demelerden
oluuyor. Transfer giderlerinde zellikle 1980lerin ikinci yarsndan sonra balayan
trman, byk lde borlann anapara ve faiz demelerinden kaynaklanmakta
dr.
Transfer demeleri 1980li yllann ortalarna dek borlarn anapara demesi
irlkl bir yapdayd, bu tarihten sonra, zellikle 1986dan balayarak, faiz deme
lim in toplama orannn hzla artt grlmektedir. Toplam transferlerin 1984te
yzde 23,3 faiz, yzde 33 de bor demelerine gidiyordu, daha sonraki yllarda
toplam transferler iinde bor demelerinin oran azalrken faiz demelerinin pay
l/la artt; 1993te ise toplam iinde faiz demelerinin oran yzde 51,2, bor de
melerinin oran da yzde 10,3 dolaynda bulunmaktayd. Bu gelime, 1980 sonra
n ula, gelir-gider farknn artndan da izlenebilecei gibi, kamu giderlerinin gidelek artan bir oranda, i ve d borlarla karlanmasndan ve yine ayn dnem de iz
lenen yksek faiz politikasndan domaktadr.
Sonu olarak konsolide bte giderlerinin, incelenen dnemde, cari ve transfer

250

r O u k l v i ' I KONOMS

harcama arlkl bir konuma geldii, ba karlk yatrm harcamalarnn gtcll


neminin azald grlmektedir. Denilebilir ki salt bte kaynakl kamu yatrmla
r ynyle devletin kltlmesi dorultusunda bir deiim gereklemitir.
Konsolide bte gelirlerinin vergilere dayal zellii, sryor. Bununla birlikle
1980li yllarn ikinci yarsnda vergi gelirlerinin toplam gelirler iindeki paynn
azalma eilimi gsterdii, buna karlk fonlarn kaynaklarnn giderek artan bi
oranda bte geliri biiminde kullanld ve bu durum un zellikle siyasal geliine
lerin de katksyla, 1990h yllarda hzland aktr.(5) zetle, konsolide bte h
ykl asndan, 1980 sonrasnda uygulanan dsatma dayal byme politika m
dorultusunda devletin kltlmesi amacna ulald sylenemez. Yalnzca I9H0
yllarnn balarnda, ekonomi d etmenlerin, zellikle siyasal ortam n da katksy
la, geici olarak ve birka yl iin, ulusal gelir iinde btenin greli yeri kltl
mtr, denilebilir.

D. BTE DII KAMU


Konsolide btenin dnda kalan kamu ekonomisinin balca eleri, yerel ynetim
ler, KT, dner sermayeli ve sosyal gvenlik kurulular ve fonlardr. Kukusuz bu al
elerin burada ayrntlaryla incelenmesi sz konusu olamaz. Yalnzca, kimi byk
lklerinin katkl ulusal gelire oranlarna dayal bir zmleme yoluna gidilecektir.

1, Yerel Ynetimler
Yerel ynetimler, bilindii gibi, belediyeleri, il zel idarelerini, ller Bankas vc Su
ve Kanalizasyon idarelerini kapsar. Bu birimlerin her birinin ekonomik yaps vr
ileyii deiik olmakla birlikte, bunlarn gelir ve gider toplamlarndan gidilerek in
m nn saysal bykl, aklanabilir.
Bu kesimlerin toplam gelirlerinin KUG iindeki pay, 1970li yllarn ikinci y.
rsnda ylda ortalama yzde 1,5-2 dolayndayd. Yerel ynetimler gelirlerinin y.
ya yakn bir blm n vergilerle karlyorlard. Daha sonra, zellikle 1980li yllat
da yaplan yasal dzenlemelerin bir sonucu olarak, yerel ynetimlerin gelirlerinin
ulusal gelire oran yzde 3n zerine kmtr. Bu artn balca iki kayna v
dr, bunlardan birincisi yerel ynetimlere kimi vergileri toplama yetkisinin verilme
si, kincisi de genel bte gelirlerinden yerel ynetimlere, nfuslarnn byklm*
bal olarak, yaplan aktarmalardr.
Yerel ynetimlerin giderleri de gelirlerine benzer bir eilim gstermekte, ulmal
gelir iinde giderek artan bir paya sahip bulunmaktadr. Bununla birlikte, gider .
tlar zellikle 1986 sonrasnda gelir artlarndan fazladr. Bu durum yerel ynr
timlerin de finansman a vermesine yol amtr. Gelir gider farknn ulusal grl
re oran, eksi ya da ak olarak, 1986da yzde 0,34; 1987de yzde 0,59, 1988'le
yzde 0,46, 1989da yzde 0,22, 1990da yzde 0,28, 1991de yzde 0,57 ve 1992'd
yzde 0,35 olmutur. Bu oranlar nemsiz grlebilirse de, yerel ynetimlerin i v*
byk kentlerde d borlaryla, gelecekte nemli deme sorunlaryla karlamak*
r, kanlmazdr.

K A M I ) KI'NMt KK O N O M S

25 i

Yerel ynetimlerin gelir ve giderlerinin yukarda aklanan byklkleri ada


hizmetleri etkin bir ileyile karlayan bir yerel ynetime olanak verir mi? Bu soru
nun yant var olan koullarda kanlmaz olarak, olumsuzdur. Yerel ynetimlerin
bir ynden gelir kaynaklarnn bytlmesi, br ynden de ilevlerinin geniletil
mesi, zerinde allmas gereken bir konudur.
2. KlT
Kamu ktisadi Teebbsleri (KlT)nin ekonomideki yeri, kullanlan lte bal
olarak, yllara ve zellikle de ekonominin alt sektrlerine gre nemli lde farkl
lklar gsterir. Kald ki 1986dan sonra girilen KTi zelletirme srecinde de bu
greli byklk nemli lde deiiklie uramtr, denilebilir, zelletirme ko
nusu sonraya braklarak, KTin ekonomideki yeri zerinde durulacaktr.
nce, yurtii katkl retim deeri iinde KlT katma deerinin pay nemli sa
ylabilecek bir gstergedir. Her ne kadar katma deer bir fiyatlama olgusu oldu
undan KT fiyatlarnn yksek tutulduu yllarda bu oran yksek karsa da, bu
durum retime katk ltnn kullanlmamasn gerektirmez. Bu lte gre
Trkiye ekonomisinde KITin yeri, rnein 1977de yzde 12, 1987de de yz
de 17,8 olmutur.(6)
Ancak bu genel toplamn yanltc olmamas gerekir. KlTin pay, 1987de ma
dencilikte bu sektrn katma deerinin yzde 76sna, mali kurulularda yz
de 54ne, enerjinin yzde 52sine, ulatrma ve haberlemenin yzde 26sna ve
malat sanayiinin de yzde 18ine ulayordu. Ayn yl KlT yatrmlar toplam yat1 unlarn yaklak yzde 24n oluturuyordu. Toplam igcnn de yzde4,4
KlTte almaktayd.
Ekonomide KTin arl 1987den sonra byk lde deiime uramtr,
denilebilir. Kimi KTin zelletirilmesi, Smerbank ve Petkim gibi en byklerinin
1988de zelletirilmek zere KT konum undan karlmas, bu srece her geen
gn yeni KITin katlmas sonucu bu kurulularn rnein toplam katma deerinin
ulusal gelire oran byk lde azalmtr.
KlT konusunda al sorun bu kuramlarn zarar etmesi ve bu zararn Hazine
tarafndan karlanmasdr. KT toplam dikkate alndnda bu kurulularn zarar
rtii yllar 1970li yllarn ikinci yarsyla 1990 sonras yllardr. Burada nemle
vurgulanmas gereken bir nokta da KlT zararlarnn ou kez yanya yakn, hk
metin bu kurululara verdii zel grevlerden kaynaklanan grev zarardr.(7>
KlT finansman aklarnn, 1990larn banda toplam ulusal gelirin yaklak
yzde 1-2 gibi bir blm n oluturmas bu kurulularn zelletirilmesini, dnya
daki gelimelere de kout olarak, gndeme getirmektedir.
t. Fonlar
lnlar btelerin kat kurallarndan kanmak amacyla yaplan kamu gelir ve har1 uma dzenlemeleridir, denilebilir. Uygulamada belirli kam u gelirlerinin belirli
amalar iin kullanlmas ilkesine dayanan fon anlaynn ou kez parlamento de
netiminden kanma amacna dayand da sk vurgulanan bir noktadr.t8)

252

h k

Iyh

h k o n o m

Is I

Kuramsal dzeyde fonlarn kimi kamu hizmetlerine olan toplumsal istemin ge


rektirdii harcamalarn karlanmasnda kolaylk salayaca ne srlmcktoll
Buna gre belirli vergiler belirli harcamalara ayrldnda, bu vergileri verenler h>n
camalar da izleyecek ve denetleyebilecektir. Bu sonuca ulalabilmesi iin vegl
harcama ilikisinin aldnn ve toplumsal denetiminin salanmas, daha doumu
/toplum adna parlamento denetimi gerekir. Bu erevede fonlar arasnda ak.t tim
yaplmamas da bir zorunluluktur.
Bu koullar yerine getirilse de fon yaklamnn belirli glkleri ve sakncaln
vardr. Bunlardan birincisi vergi-kullanm ilikisi konusunda hailem yeterli bilgiyi'
sahip klnmasdr. kinci ve nemli sorun ise vergi veren hizmetten yararlanr an
laynm, toplumdaki gelir dalm eitsizliine bal olarak, douraca olumsu/
luktur. Gelir dalm eitsizliinin byk olduu yaplarda vergi veremeyecek gol
kesimlerin ilgili hizmetten yararlanmamas gibi bir sonu doar ve eitsizlik mi
kimli durum a gelir.(9)
Trkiyenin fon uygulamas, bu konudaki temel kuramsal yaklamlara ynm
maktadr.
Bte d fonlar nceleri ok snrl olarak var olmakla birlikte asl yaygnlk
kazanmalar 1980 sonrasdr. Fonlann balcalar kamuya ait iletmelerden sorumlu
olan Kamu Ortakl Fonu ile esas olarak kentsel konut retimini amalayan Toplu
Konut Fonudur. Bunlara ek olarak nemli fonlar arasnda Destekleme ve Fiyl U
tikrar, Kaynak Kullanm Destekleme, Akaryakt Fiyat stikrar ve Savunma Sanayii
ni Glendirme Fonlar saylabilir.(10)
nem le vurgulanmas gereken bir nokta da bte d fonlar araclyla gide
rek byyen oranlarda vergi kaynana el konulmasdr. O lde ki, fonlarn vcgl
zelliindeki gelirleri, belediyeler, il zel ynetimleri ve ky ynetimlerinin vrgi
gelirleri toplamyla, bu toplama konsolide bte vergilerinden ayrlan paylarn el
lenmesiyle oluan toplamdan daha dorusu tm yerel ynetimlerin vergi kaynakla
rm dan daha da fazladr.
Bte d fonlann bykl, kamu kaynaklarnn denetimsiz kullanmnn
bir rnei olarak, eletiri konusu yaplmaktadr. nk vergi verenlerin verdiklni
vergilerin nasl kullanldm denetlemeleri, siyasal demokrasinin en temel ilkelci n
den biri saylr.
Ek olarak fon kavramnn dourabilecei yanl sonulara deinilmelidir. mi
kavram zel gelir (vergi)-zel kullanm anlayna dayanr. Bu sre zaman i-lu
kimi ok nemli kamu hizmetlerinin zel giriimlere braklmasnn yan kapnn
aralamaktadr. Gelimi ekonomilerde yalnz eitim, salk ve toplumsal gvenlik
alanlarnda deil, sradan gvenlik ilerinin de zel giriimlere braklmas, lkemi
ze de yansyor. Bu sre, esasen sosyal devlet nitelii kazanamadndan, geln
gruplar arasndaki uurumu daha da derinletiriyor.
Fonlann toplam kaynaklar ve bunlarn kullanm 1995 sonrasnda bte den*
timine alnmtr ve dnem boyunca ulusal gelirin yzde 4 dolaynda gelir v<
yzde 5i dolaynda gider byklne ulatklan ve kimi yllarda da yzde 1 dolu
ynda finsansman a verdiklerinin alt izilmelidir.

K A M U K SM l'.KONOMS

253

I'.. KAMUNUN ANA GELR KAYNAI: VERGLERDE DURUM


kanu gelirleri, byklk ve nitelik ynleriyle etkili ekonomi politikas aralarndan
biridir. Gelirlerin, toplum un hangi kesimlerinden alnd ve kam unun giderlerini ne
lde karlad, yalnz ekonomik deil, toplumal ve siyasal ynleriyle de nemlidir.
ncelenen dnemde bu noktalara ek olarak iki deiik etmen kam u gelirleri
yaklamnda belirleyici olmutur. Bu etmenlerden birincisi ekonomik bunalmdan
k iin uygulamaya konulan kararllk (istikrar) nlemleridir. kincisi de kamu
krsiminin ekonomideki arlnn kltlmesini ngren yaklamn bu yllarda
etkinlik kazanmasdr.
Ekonomik bunalm yllarnda giderek byyen dengesizliklerin vergi alanna
yansmas da kanlmazd. Yksek oranl enflasyon, vergilerle ilgili yasal dzenle
melerin ilerliini tmyle yitirmesi sonucunu dourmutu. Vergi yaps dorudan
vergilerin greli paynn artmas eilimi gstermekteydi. Ancak bu durum , gerek
kiilerin dedii gelir vergisinin artmasnn bir sonucuydu. Kurumlar vergisinin
greli arl ok azalmt. Gelir vergisi dilimlerinin ve vergi d tutulan en az ge
lilin 1961den sonra deitirilmemi olmas, kaynakta kesilme yoluyla vergilenen
ve gelir vergisi verenlerin yaklak bete n oluturan m em ur ve iilerin vergi
ykn ok arlatrm bulunuyordu.
Bunalma zm araylar erevesinde oluturulan nlemlerin vergileme b
lm, doal olarak, bir yandan yerli talebi snrlamay, br yandan da zel serma
ye evrelerinde tedirginlik yaratmamasn amalyordu.
Ocak 1981den balayarak yaplan bir dizi vergi dzenlemeleriyle, nce vergi
d tutulan gelirin tutar gncelletirildi ve gelir dilimleri yeniden dzenlendi,
t lnlu saylmas gereken bir yaklamla cret ve maalarn zerindeki vergi yk
./iltlmak isteniyordu. Ancak yzde 25 orannda vergilenen en alt gelir diliminin
kapsam, vergilerin gelir byklne gre ykseklii ilkesini yanstyordu, denile
mez; nk o yllarda yzde 25lik vergi dilimine giren gelir, ok deiik byklk
lerdeydi. Sonra, gtr ve beyan ilkelerine gre vergi deyen serbest meslek sahip
len, kk reticiler ve ticaret kesiminin vergi oranlar artrld ve kimi durum lar
da vergi taban geniletildi. Gelir vergisi baklklar, yeniden dzenlendi.
Kurumlar vergisinde yaplan yeni dzenlemelerle, ortaklklar pay senedi kar
malarnn zendirilmesi ve dsatm yapanlara zel indirimler getirilmesi yoluna gi
dildi. Ek olarak da kiisel giriimlerin sermaye ortaklklarna dnmesini kolayla
madk yasal dzenlemeler yapld. Bunlardan baka, tanmaz mallarn ve dayankl
tketim mallarnn alm satm vergileriyle, yllk vergilerinin artrlmas yoluna gi
dildi. Ama, toplam talebi ve buradan enflasyonu snrl tutmakt. Kamu gelirleri
nin temelini oluturan vergilerin dorudan-dolayl ayrmnda incelenen 1980 son
lum dnem boyunca nemli bir deiim grlyor. Toplam vergi gelirleri iinde
dnl.yl vergilerin pay artyor; dorudan vergilerin pay da azalyor. Bu olgu, vergi
lemenin temel ilkeleriyle, zellikle de vergilerin ekonomik gce gre olmas ilkesine
I 10 dyor. Aslnda bu eilimin somut bir yansmas da, yine dolayl vergi zellii
n j y a n ve dnem sresinde yaygn h r biimde kullanlan fon kesintileridir.

THK VI ' KKONOMS

TABLO: IX.3. Vergi Gelirlerinin Geliimi, 1978-1997


(Cari Fiyatlarla, Milyar TL)
Konsolide Bte Vergileri
-------------------------------------------------Yerel
Toplam
Yzde Dalm
Ynet*
(1)
1978
247
1979
407
1980
750
1 191
1981
1982
1567
1983
1938
1984
2 376
1985
3 843
1986
5 991
9072
1987
14 250
1988
1989
25 572
1990
45 431
78 734
1991
1992
141 797
1993
264 435
1994
588 058
1995 1 084 941
1996 2 245 290
1997 4 749 102

Gelir Kurum KDV Dig.


44
47
52
48
46
45
45
35
35
34
34
39
41
42
42
40
31
30
30
32

7
5
5
10
13
11
11
12
16
15
15
14
10
9
7
7
8
10
8
8

_
-

29
31
31
25
28
30
30
31
31
34
35
34

49
48
43
42
41
46
46
53
20
20
20
22
21
19
21
21
30
26
27
26

(2)
12
15
31
90
130
168
308
625
1042
1503
2 379
3880
7 419
12 230
23 104
38 374
80 587
164 487
316 102
652 926

Fonlar

KY
De.

Vergi
Yk"*

(3)

(4)

(l+2+3)/4

_
-

75
363
1 193
1695
3 347
5 887
11 342
16 185
33 906
57 610
69 822
135 049
217 952
526 621

1275
2 156
4 328
6414
10 580
14 084
22 545
35 720
51558
75 736
130 910
230 024
391 218
618 249
1 061 642
1 913 150
3 868 429
7 762 436
14 772 140
28 835 883

19,9
19,5
18,0
20,0
16,0
14.9
12,2
13.5
15,8
16,2
IS,3
15.4
16,4
17,3
18,4
18,8
19,0
17,8
18,8
20,5

* Yerel Ynetimlerin 1992 ve 1993 verileri geicidir.


** Vergi yknn hesaplanmasnda, 1990 ve ncesinde Yllk Ekonomik Raporlar, katkl yurtii
retim deeri (KY, gayrisafi yurtii hasla) deil, katkl ulusal geliri (GSMH) alyorlard. Bura
da, serilerde uyumu salamak amacyla, yurtii retim kullanlmtr. Vergi gelirleri toplam olarak
konsolide btenin yerel ynetimlerin ve fonlarn vergi nitelikli gelirleri alnmaktadr.
Kaynak: Maliye (ve Gmrk) Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor 1987, s. 85; 1989, s. 92; 1990, s.
75; 1991, s. 68 ve 1994, s. 63, 74. Vergilerin yzde dalm; 1978-81: Maliye Bakanl, 1982 Ma
li Yl Bte Gerekesi, s. 70 ve 1982-85: 1987 Mali Yl Bte Gerekesi, s. 61, Ekonomik ve Sos
yal Gstergeler (1950-1998), s. 86, s. 94.

Vergiler konusunda en nemli yeniliklerden biri, 1 Ocak 1985te yrrle k t


nulan Katma Deer Vergisi (KDV)dir. KDV, mal ve hizmet alm-satmlaryla l.'
lmlarda, ilem tutarnn belli bir orannda, toplanan vergidir. Bilindii gibi, kaln*
deer, maln retiminde, hizmetin sunum unda salanan fiyat-maliyet farkdr, de
er artdr. KDV ile amalanan yaratlan ek deerin vergilendirilmesidir. KDV
oranlar uygulamada, ilgili rn ve hizmetin nitelii ve esas olarak bunlar kullanan
toplum kesimlerinin, ekonomik ve siyasal durumlar gibi etmenlere gre saplan
maktadr.
KDVnin belirleyici zellii tketimi vergilendirmeyi amalamasdr. Bu adan,
dolayl vergilerin genel sakncalarn tamaktadr. Ek olarak da, KDV ile ekonomi
nin kayt d blm nn kltlmesi gibi ok olumlu bir amacn gerekleti!I

K A MI I K N M l ' K O N O M S t

255

inek istendii, ancak, az sonra deinilecei gibi, on yllk bir uygulamann sonunda
ekonominin aklanmas gereken, DE Bakam gibi kimi yetkililerin kestirimlerine
gre ulusal gelirin yzde 50si dzeyine ulaan byklkte bir kayt d ksmnn
varolduu, belirtilmelidir. Yine de ekonomik ilemlerin giderek artan bir oranda
belgeye balanmasnda KDV uygulamasnn katklar yadsnamaz.
Vergi dzenlemeleriyle, ek olarak, kimi vergi ve harlarn Hazine yerine belli
tonlara aktarlmas ve yerel ynetimlere ayrlan vergi paylarnn artrlmas yoluna
gidildii, belirtilmelidir.
Vergilerin saysal eilimlerinden karlabilecek ilk sonu, ou yllarda ulusal
gelir orannda artmadklardr. Bilindii gibi bu eilim, vergi esneklii kavramyla
ayklanmaktadr. Vergi esneklii, vergi gelirlerinin yllk art orannn katkl yurtii
ulusal retimin yllk art hzna ya da byme oranna orandr. Her iki deike
nin byme oranlar, ayn yl iin alnabilecei gibi, daha gereki bir yaklamla
bir yllk bir zaman aralyla da alnabilir. lkemizde esneklik 1980li yllarn ba
nda ve 1988de l den az olmu, vergiler gelirler orannda artmamtr. Son on yl
boyunca, yani 1988-1997 dneminde, yalnzca toplam gelir ve kurum lar vergileri
.lnr ve br deikenler bir yana braklrsa, vergi esnekliinin 1990 ve 1992de
lc eit; drt yl, 1988, 1993, 1994 ve 1995te l den az ve kalan yllarda da l den
lazla olmutur.
lkemizde vergilerin uluslararas durum u vergi yk verilerinden karlatr
mal olarak izlenebilir.
Vergilerin yapsal geliimi de ilgin bir eilim gstermektedir. Dnem boyunca
dolayl vergilerin greli pay artarken, dorudan vergilerin greli pay azalmaktadr.
I olayl vergiler, vergilemenin temel ilkeleri olan etkinlik, verimlilik, gelir blmndeki ar dengesizlikleri trpleme noktalarnda dorudan vergilere oranla
adaletsiz saylr; rnein benzin zerindeki vergi artrldnda, yoksul varsl ayrm
olmaz; tm kullanclar bu vergiyi der. Kald ki dolayl vergilerin bir de yansmam" yani kolayca bakalarnn zerine yklmas gibi bir sakncas vardr. Yeniden
benzinden alnan vergiye dnersek bunun, benzini, retim ve hizmet ilerinde girdi
olarak kullananlarn sat fiyatlarna yanstmalar olana vardr; oysa son tketicile n bu olana yoktur. ncelenen dnemde Trkiyede vergilemenin bu olumsuz
dorultuda yrtld sylenebilir.
Vergilerin olumlu-olumsuz ynleri yalnzca bu kiliye, yani dorudan-dolayl
vergi ayrma bal deildir. Ek olarak, gelir ve kurum lar vergilerinin kimlerden
alnd da ayrca ok nemlidir. lkemizde, toplam ulusal retim iinde cretli ve
maallarn gelir pay yzde 25 dolayndadr; oysa gelir vergisinin 1990l yllarn orlalarnda, yzde 50den fazlas cretliler tarafndan denmektedir. Bu durum vergi
adaletsizliinin ok somut bir gstergesidir.*11*
Vergilere ilikin saysal gelimeler, 1980 sonrasnda izlenen ekonomi politikas
nn tam anlamyla bir yansmasdr.
nce, vergi dzeni, sermaye gelirlerinden olabildiince az vergi alnmas ilkesi
ne dayaldr. Bilindii gibi vergiler zorunlu tasarruf aracdr; daha dorusu zora da
yanr. Oysa dsatma dayal byme anlay, zorunlu tasarrufun yerine gnll

256

T ItH Y1 l'K O N O M S

tasarruflar yelemektedir. Gnll tasarruflarn ilke olarak benimsenmesi, bunt


gereinin yerine getirilmesini gerektirir. Bu gereklilik faiz oranlarnn yksek tutul
mas, daha dorusu tasarruflara art reel faiz salanmas demektir. zlenen politik.
nm yksek faiz yaklamnn ana nedeni budur.
Oysa yksek faiz iki ucu keskin bak gibidir, b r olumlu-olumsuz zelliklctl
yannda en byk sakncas, sabit sermaye yatrmlar, zellikle de retken yatrmla!
zerinde yapaca olumsuz etkidir. Uygulanan ekonomi politikasnn asl ikilemi dr
bu noktada balyor. Tasarruflarn artrlmas iin faiz oranlann yksek tutm a yakla
m, br ynyle yatrmlar azaltc bir etki yapyor. Eer, rn ve hizmet retimin
den faiz orannn zerinde bir kr getirisi salanamyorsa, sermayenin retken yat
rmlara ynelmesi amacna ulalamaz, zetle sermaye kazanlarn olabildiince ve
gi d tutan bir politika bunu yksek faiz ortamnda uyguluyorsa, yatrm beklentili
gerekleemez, ekonominin retim ve ibulma olanaklarnn genilemesi snrl kalr
Sonra, konsolide bte uygulamasnn 1988-96 gstergeleri vergi gelirleri/toplam
giderler orannn srekli saylabilecek bir biimde azaldn, 1988de yzde 67,7drn
1993te yzde 54,5a gerilediini, izleyen iki ylda da srasyla, yzde 65,5, yzde 6.1,4
olduunu ve 1996da da yeniden yzde 57,0a gerilediini gsteriyor. br koullar
veri alnrsa, bu olgu, bte ann giderek bymesi sonucunu veriyor.
Tablo: IX.4.a.dan izlenebilecek olan, konsolide btenin vergi d gelirleri ora
nnn arttdr. Vergi d gelirlerin bir blm olaan gelirler olarak da bilinen
kam u mlkiyetinin gelirleridir. Bu gelirlerde incelenen dnemde nemli bir oran
sal deime grlmyor. Buna karlk, konsolide btenin zel gelir ve fonlar ie
ren gelirleri, greli olarak byk artlar gstermektedir. Ancak bu gelimenin a.
nedeni kimi fon gelir ve giderlerinin Ortak (Mterek) Fon hesabna aktarlmam,
ksaca, fonlarn bteletirilmesidir.

TABLO: IX.4.a. Konsolide Bte Uygulamas, 1988-1997


(Katkl Ulusal Gelirin Yzdesi Olarak)
1988

1989

1990

1991

1992

1993

1994

1995

1996

1997

Bte Gelirleri
Vergiler
Vergi D

13,4
10,9
2,5

13,5
11,0
2,5

14,3
11,5
2,8

15,6
12,4
3,1

16,1
12,8
3,3

18,5
13,7
4,8

19,3
15,1
4,2

182
13,8
4,1

20,6
15,0
3,2

21,1
16,9
3,7

Bte Giderleri
Personel
Dier Cari
Yatrm
Transfer
Bte A

16,4
3,9
1.8
2,7
8,0
3,0

16,7
5,4
1,8
23
7,0
32

17,3
6,7
1,7
2,5
6,3
3,0

20,9
7,8
1,8
3,0
8,3
5,3

20,4
8,5
1.8
3,0
7,1
4,3

25,4
18,8
1,9
3,0
11,8
6,9

23,2
7,0
1,9
2,0
12,3
3,9

22,0
6,4
1,8
1,3
12,4
4,0

26,4
6,5
2,1
1,7
16,2
8,2

27,8
8,6
1,2
1,4
16,5
6.7

Gelir/Gider Oran

82,0

80,7

82,8

74,8

79,0

72,9

23,3

81,7

68,9

75,8

Vergi Gelirleri/Giderler

66,4

65,8

66,5

59,5

62,9

53,9

65,2

62,9

36,7

62,9

Kaynak: Maliye Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor 1994, s. 59; DPT (1997) Ekonomik ve Sosyal
Gstergeler (1950-1998), s. 80; Maliye Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor 1998, s. 89.

K A M U K SM KK O N O M S

TABLO : IX.4.b. Karlatrm al Vergi Yk, 1988-1996


1988

1989

1990

A lm anya

23,4

24 ,3

2 3 ,8

D anim arka

50,0

48 ,7

47,2

253
22,5

2 6 ,3
22,2

1992

1993

1994

2 3 ,4

24,0

23,9

23,9

2 3 ,8

22,6

47,4

4 7 ,6

48,7

50,1

4 9 ,7

50,6

2 6 ,6

28,8

30,0

28,7

28,2

28,5

22,4

2 2 ,8

21,7

21,9

21,7

21,6

353
24,7

25,9

1991

talya

24,7

Ispanya

21,1

sve

4 1 ,6

41,4

41,2

38,1

36,0

36,4

37,0

Portekiz

25,3

25 ,9

25,1

23,1

24,9

2 3,0

24,3

1995

1996

36,5

Y unanistan

24 ,0

22 ,8

26,1

26,6

27,3

26,4

27,0

27,4

28,1

O E C D O rtalam as

29,2

29,3

2 9 ,5

27,8

2 7 ,4

27,5

27,8

27,6

2 7 ,9

AB O rtalam as

29,1

28,6

293

2 9 ,7

29,7

2 9,6

30,0

29,6

30,2

TRKYE

15,3

15,4

16,4

17,0

18,1

18,4

19,3

18,1

19,2

Notlar: 1.
2.
3.
4.

Trkiye verileri 1990 sonras iin "geici nitelikte olduundan, karlatrma o yla
kadar yaplmtr.
Vergi gelirlerine sosyal gvenlik katlmlar eklenmemitir; bu adan uyum salanm
tr.
Veriler katkl yurtii retim in (KY, ya da eski deyim le gayrisafi yurtii haslann,
GSYH) yzdesi olarak gsterilmitir.
Trkiyenin yurtii retim serileri, DF.nin yeni serileridir.Eski serilerde vergi yk,
ulusal retim daha az grnd iin, 3 -S puan daha yksektir. Ancak bu olgu genel
durum u kkl bir biim de deitirmiyor.

Kaynak: Maliye Bakanl, 1993 Yllk E konom ik Rapor, s, 70 ve 72.


M aliye Bakanl, 1998 Yllk Ekonom ik Rapor, s. 99 ve 100.

Vergi yknn uluslararas karlatrmal durum u zet olarak Tablo: IX.4.b.de


verilmektedir, ncelikle belirtilmesi gereken kimi OECD ve bunun iinde Avrupa
birlii (eski adyla Avrupa Ekonomik Topluluu sonraki adyla Avrupa Topluluklar)
(lkelerinde vergi yknn Trkiyeye gre ok yksek olduudur, nem le vurgu
lanmas gereken bir baka nokta da, Tabloda ok ak grnmese de son on-on be
yl boyunca, tm devleti kltme szlerine karn, ngiltere ve ABD de dahil olmak
tl/ere, hemen tm OECD lkelerinde, vergi yknn, daha dorusu vergiler ve har amalar bakmndan kamu kesiminin ekonomideki yerinin, ykseldiidir.
Buna karlk Trkiyede vergi yk, esasen dk olmasna karn 1980li yl
lm la daha da azaltlm ve 1990l yllarn banda da eski dzeyini yakalayamam
tr. Vergi yknn, retim yaps lkemize daha ok benzerlik gsteren Gney Av
rupa (ilkelerinde de yksek olmas, Trkiyede vergi yknn artrlabilecei sonu unu verir mi?
Bu sorununun yant deiik alardan irdelenmelidir. ncelikle belirtilmesi ge
mken, Trkiye ekonomisine ilikin verilerin gvenilir olmad, bu nedenle salkl
bir karlatrmann yaplmasndaki glktr. Ek olarak ekonomik gelimeyle bir
likle artan gelirin daha yksek oranda bir blm nn vergilenebileceidir. Bu nokImla iki nemli konuya deinilmelidir. Bunlardan birincisi hzl kentlemenin yaal t rantlarn vergilendirilmesidir. kincisi de ekonominin parasallamasna kout
olarak artan sermaye ilemleriyle yaratlan gelirin vergilenmesidir.
Kentleme zellikle arsa ve kout fiyatlarnn kimi durumlarda ortalamann ok
II 17

T R K YE EKONOMS

258

TABLO: IX.5. Devlet Borlan, 1979-1997


D Borlar
(Milyon Dolar)
14 234
16 227
17041
| 17 619
' 18 385
20 659
25476
32 101
40428
40 722
41 751
49 035
50 489
55 592
67 356
65 601
73 278
79 767
82 166

1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Borlar (Cari Fiy.)


(Milyar TL)

D
19,4
23,4
23,7
26,8
29,2
33,4
36,9
41,3
45,7
44,2
38,5
32,7
34,0
36,1
38,7
48,8
43,4
43,9
42,6

455
813
1 101
1435
3 197
4 219
6 445
9 866
16484
27 473
40 496
56 052
90 178
189 344
321 139
792 755
1 284 337
2 944 436
4 816 813

Devlet Borlar/Katkl
Yurtii retim Oran
Toplam

16,4
15,5
13,9
13,6
22,7
18,7
18,0
19,0
21,8
21,0
17,6
14,3
14,3
17,3
16,8
20,5
16,5
19,9
16,7

35,8
38,9
37,6
40,3
51,9
52,1
54,9
61,3
67,5
65,2
56,1
47,0
47,9
51,3
55,5
69,3
59,9
63,8
59,3

Notlar:

1.
2.
3.

Yurtii Katkl retim Deeri, DEnin Austos 1993te kard (yeni, en son) verilerdir.
D borlarn TLna dntrlmesinde, yllk ortalama dolar kurlar kullanlmtr.
Eer toplam ulusal ya da yurtii gelirin DEnin yaynlad eski serileri alnrsa, ya da
DPTnn 1994 Yk Programnda (s. 22) belirtilen deerlerine gre ilem yaplrsa, d borlar/
GSMH (ya da GSYH) oran daha yksek kmaktadr, rnein, Maliye Bakanl Yllk Eko
nomik Rapor 1993te (s. 150) ve Hazine ve D Ticaret Mstearl (HDTM ) kaynaklarnda
D Borlar Blteni, 1992 (s. 23) eski serilere dayal oranlar yaynlanm, ad geen oran,
1985'te % 48,1; 1986'da % 55,5; 1987de % 5 8 ,8 ,1988de % 57,5; 1989da % 52,0; I990da %
44,5; 1991de % 46,5 ve 1992de de % 49,1 olmutur.

Kaynak:

D Borlar: 1979-91, DPT Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), s. 31 ve 1992, Maliye


Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor 1994, s. 149.
Borlar Maliye Bakanl Bte Gerekesi 1990, s. 104 ve Bte Gerekesi 1995, s.98;
DE: Trkiye IstatistSc Yll 1997, s. 640

ZM: IX.2. Devlet Borlarnn Ulusal Gelire Oran, 1979-1997


(Yzde)

Kaynak: Tablo: DC.5. ile ayn.

K A M U K ' , S M K K O N O M S

259

zerinde artmas sonucunu vermektedir. ou kez kamu altyap yatrmlarnn bir


sonucu olarak ortaya kan, daha dorusu ekonomi kuramnda dsallk denilen
yararlanma srecinden doan bu deer artlarnn en azndan bir blm nn, ver
gileme yoluyla kamuya aktarlmas, yalnz ekonomik deil, toplumsal ve siyasal bo
yutlaryla da, byk nem tamaktadr. Deer art kamu yatrmlarnn bir sonucu
ise, vergilemenin bir de hakl taraf vardr. Konunun olumsuz bir ekonomik yn
de kentsel rantlarn birikimli bir biimde sermaye kaynaklarnn ekim oda olmas
vc retken yatrmlarn bu nedenle snrl kalmasdr. Vergi yapsnn kentsel rantla1 m toplum karna yaygnlk kazanmasn salayacak esneklikte olmas gerekir. Yerli
vc yabanc para ilemlerinden, daha dorusu sermaye hareketlerinden doan gelirle
rin vergilendirilmesi de tpk kentsel rantlar gibi, vergilendirilmesi g bir alandr,
bununla birlikte vergilemenin bu yn de bir yana braklmayacak nemdedir.
Vurgulanmas gereken bir baka nokta, vergi ve denetim konusunda kamu b1okrasisinin, saysal ve niteliksel yetersizliidir/12' Trkiyenin vergi yapsnn, top
lumsal, siyasal ve ekonomik srelerin ve gelimelerin bir bilekesi olduu ne sitlcbilir. Vergi deme alkanlnn yerlemesi gerekte toplanan vergilerin nasl
kullanldnn izlenebilmesinin de bir trevi saylmaldr. Daha dorusu, vergi
alnmasyla kullanm arasndaki ileyi gz ard edilemeyecek lde nemlidir.
Vergi yapsnn bozukluklar, sonuta, 29 Temmuz 1998 tarih ve 4369 sayl
Vergi Yasasnn karlmasna yol at. Vergi Yasas, esas olarak, ekonomiyi kayt
iine almay amalyor; emek-sermaye gelirleri arasnda varolan byk vergi den
gesizliini, neredeyse olduu gibi koruyordu. Burada ekonomiyi kayt iine alma
srecinde, alanlarn sigortal ve sendikal olmalarn zendirecek ya da iverenleri
parasal olarak destekleyecek dzenlemeler yer alyordu. Yasa, mali milat adyla sap
lanan bir gnde kayt dnda kalm olan para ve deerli varlklarn bankaya ya
trlmasyla, nereden buldun sorusuyla karlalmadan, ekonominin kayt altna al
nabileceini ngryordu. Ancak uygulama hi de byle gitmedi; Vergi Yasasnn
esasen ileriki yllara yaylan yrrlk tarihleri, Yasa daha bir yama basmadan,
1999 ortalarnda, yaanmakta olan ekonomik bunalm gereke gsterilerek, yeni
den ertelendi; kimi nemli hkmleri de tmyle bir yana brakld. Trkiye eko
nomisi, gerekten ok snrl bir vergi reformunu bile istemedi. Hkm et, bu yak
lamla, yani kayt d ekonomiye gz yumarak, sermaye birikimini hzlandrabile rgi gibi bir beklentiye giriyordu/13'
I . BORLANMA
K.u gelir-gider fark, bilindii gibi, borlanmayla karlanr. Kamu borlanmas
es.s olarak i ve d borlanma olarak ikiye ayrlabilir.
I. Borlar
IKrlar, Hazinenin demek durum unda olduu borlarla, denmesine kefil
olduu bono ve tahviller tutarlarnn toplamdr. borlarn balca alt blmleri,
(ahvil ve bono satlar ile kur (arklardr. Bilindii gibi tahvil, bir yl ve daha fazla

260

T H K Y K l'.KONOMS

sreli, bono da esas olarak bir yldan ksa sreli, ou kez aylk olarak belirtilen,
borlanma senetleridir. Bu nedenle, tahvil orta ve uzun sreli, bono da ksa sreli
borlanmann gstergesi saylr. Geleneksel olarak i borlanma tahvilleri, bonolara
oranla daha arlklyd; 1986 sonrasnda bono yoluyla borlanmann greli pay gi
derek artmaktadr.
borlanma tahvilleri esas olarak, ilgili yln btelerine dayanlarak ve bte
aklarn kapamak zere karlr. Bunlarn dnda zel amal ve kamu kurulula
nn n borlarm! tahkime balanmas nedeniyle bu kurululara Hazinenin verdii
tahkim tahvilleri sz konusudur.
lkemizde ihale yoluyla tahvil satlarna 1985te balanlm, balangta ban
kalara, borsa bankerlerine ve tzel kiilere, 1986dan sonra zel kiilere ve 1992de
de dorudan halka sat aamalarna geilmitir.
borlanmamn en nemli elerinden biri de kur farklardr. Kur farklar
TLnin deiim fiyatnn (dviz kurunun) deitirilmesinin bir sonucu olarak
TCMBnin aktif ve pasifindeki altn ve dvizlerin yeniden deerlendirilmesinden
doan yasal kayplardr. TCMB verileriyle, i borlanmann, zel Amal Tahville,
Tahkim Tahvilleri, kraz Tavilleri ve Dvize Endeksli Tahvillerin kur farkndan
oluan nakit d blm nn 1995ten sonra oransal olarak bir lde de olsu
azalma eilimi gsterdii, 1995te toplam i bor stoku iinde yzde 30,1dcn,
1996da yzde 27,2ye, 1997-98de yzde 20ler dolayna dt grlmektedir
(Yllk Rapor, 1997, s. 43; 1998, s. 55).
2. D Borlar
Trkiyenin d borlar, 1970li yllarn ikinci yarsndan balayarak, saysal yy^
le hzla artm, ek olarak da nemli niteliksel deiimlere uramtr, zellikle 1974
Kbrs olay ve ayn yl yaanan petrol fiyatlarndaki hzl art sonrasnda ekonomi
nin girdii d deme glkleri ve bunlara kout olarak lkenin youn ekonomik
iliki iinde bulunduu lkelerde yaanan ekonomik durgunluk, lkeyi bir bo
bunalmna sokmutur, denilebilir. Trkiye 1978 ve 1979da uygulamaya koydutf
ekonomik kararllk (istikrar) nlemlerinin d deme sorununu zmeye yetme
mesi karsnda, 24 Ocak 1980de ve sonrasnda ok daha kkl ve kalc bir kar. llk programn uygulamaya koymutur. D borlanma alanndaki gelimeler, a n
cak bu erevede, dsatma dayal, ya da da ak byme politikalar erevesinde
aklanabilir.
Gerekte, d borlanma, ekonomi politikasnn dorudan sonucudur; belirlcyl
ci olan ekonomi politikasdr. Bir baka anlatmla, uygulanan ekonomi politikalar
nn bir sonucu olarak d deme glkleri domu ve d borlanmaya gidilmii i,
rnein, 1980 ncesinde girilen ekonomik ve siyasal bunalm nce kararllk nlemlerinin uygulanmasn zorunlu klm, sonra da bunu d borlanma olanakln
nn genilemesi izlemitir. Trkiye ancak da ak byme politikasn uygulamay
koyduu lde d bor bulabilir bir konuma gelmi; uluslararas evrelerde gve
nilirlii ykselmitir.
Bu gelimeler sonucu, 1974te, tamam orta ve uzun dnemli olmak zere 2,9

K A M U K M l'.KONOMS

2 6 i

milyar dolar olan d borlar, 1979 sonunda 13,4 milyara ulam bulunuyordu.
Eklenmelidir ki 1977 ve 1978 yllarnda toplam d borlarn yarsndan fazlas ksa
sreliydi. Toplam d borlar, Tablo: IX.5ten de izlenebilecei gibi, 1990da 49,0,
dolard; bunun yzde 19,4 ksa, kalan yzde 80in zerindeki blm de orta ve
uzun sreliydi, 1990lar sona ererken d borlar bu on ylda saysal olarak ok art
m, ikiye katlanmtr (TCMB 1998 Yllk Raporu, Eyll 1998 itibariyle d bor
stokunu 101 milyar dolar olarak veriyor s. 235); ksa sreli borlarn toplama oran
da yzde 25lere trmanmtr.
D borlarn bu saysal art ve buna bal niteliksel deiimleri, yeni kurum
sal dzenlemelere gidilmesine neden oldu. IMFden alman teknik yardmla, H M na
(I lazine Mstearl) bal bir d bor veri taban sistemi, 1985 ortalarndan son
ra, almaya balamtr. Daha sonra yaplan dzenlemelerle de bir yldan ksa s
reli kredilerin TCMB, bir yldan uzun sreli kredilerin de HM tarafndan izlenmesi
yoluna gidilmektedir. D borlarn niteliksel deiimi, sre, faiz ve kullanm ama
larna bal olarak deiim gstermektedir.
D deme glklerinin younlat 1980 ncesi yllarnda ksa sreli d
borlann oran yksekti. Bu olgu, hemen tmyle kamu borlanmasnda yaanan
glklerden kaynaklanyordu. Ana neden uzun dnemli borlanma glyd.
Oysa 1980li yllarn ortalanndan balayarak ve zellikle 1990l yllarda grlen k
sa sreli d bor art, tmyle farkl nedenlere dayanyor. Son yllarda ksa sreli
d borlarn artnda zel kesimin etkinlii yksektir, zel kesim, iletme serma
yesi ve speklatif amalarla d borlanmaya gitmektedir. Bu eilimin ana nedeni,
i ve d faiz oranlar arasndaki olaanst farkllamadr. letme kredilerinde bir
yl olan sre snrlamasnn 1991 ortalarnda kaldrlmas ve iki yldan uzun sreli
kredilere uygulanan Kaynak Kullanm Destekleme Fonuna yaplan yzde 6 kesin
imin kaldrlmas, iletme kredisi kullanmn artrmtr, zel sektrn stlendii
l bor stoku, 1997de toplamn yzde 20sini ayordu.
Ek olarak i ve d faiz oranlar arasndaki byk fark ve buna kout olarak
Tl.nin deiim fiyatnn (dviz kurlarnn) enflasyonun altnda ya da ona yakn bir
eilim gstermesi d kredi kullanmn doal olarak artrmaktadr, zellikle 1990
sonrasnda grlen ksa sreli d borlarn artnn ana nedeni budur.
D borlanma alannda nemli saylabilecek bir gelime de tam finansal serbostlemeyle birlikte 1988 sonrasnda uluslararas tahvil piyasalarna klmasdr,
balangta ABDnin savunma amal kredilerine tannan yeniden finansman ola
nayla balayan d piyasalarda tahvil sat giderek yaygnlamtr. D borlar ko
nusunda giderek nemini yitiren bir noktaya deginilmedir. Trkiye 1960l yllar
da ve ncesinde ABDden, Marshall Plan, Kalknma Bor Fonu (DLF) ve tarmsal
kredilerden (PL 480 olarak bilinen) uygulamalarla Trk Liras ile denecek D
borlar almt. Son yllarda TL ile denecek d bor kalmam gibidir; (1993 orlalarnda) bu tr d borlarn toplam yaklak 14 milyon dolara inmitir.
Bu gelimeler sonucu d borlarn 1988 sonras yllardaki zet grnm Tab
lo: lX.6.da verilmektedir.
Saysal gelimelere gre, d m alarn ulusal retim deerine oran 1990da

f'i NOV

CN

vo

VO < U*V

th

^ ^ o
00 VO CN

00

VO

OV ts ^ If) -H D

cN

VO Ov n

cn o\ cn
o v 'O cn

^ ^

co

\Q

O v 00

*
(Milyar ABD Dolan)

TABLO: IX.6. D Borlann Grnm, 1988-1997

CN ov c> ov

00 vo

OV VO CO

00 O

OV Tf

5 S

CN vO

NON

O 00

CN CN
n ^ *-

av cn

n rp

av

'"t
n
ov cn

o n n
O' av ov
t cn

rv oo

o q

t*

vo n
cn

vo

oo n
CN "H

CN CN

-h 00 O O

o r-T ^ n
n
t

(Ci oo in

cn

N* n5

VO

vo <N VO ^ CN

ov
o mn om n
^ n m

N Tf ^

rC -t

(N un

od n vo vf n

av r

N
. H t s N^ ^N N.
v f oC
cn 00

CN

CN CN

n \o cn ov oo

cn oC ' f 'O vo* oo

cn o

cn

cn

cn

c-i cn
n
oo

cn vo
cn vo cn
cn

av

tN ^ fN

CN N*
tN N-

cn

cn

^
av
-h

OO CN Ov OV 0 0

oo n cn oo
cn
cn oo cn
cn -

oo cn oo vo oo
n o n n
^ cn
O -"t
r-1 rn -l
CN

X
S
in

jt
tn

.-J

'dO
9r 3<3_vn

o
S h O

ea O

S
e*
PJ
oo
O
oi
O
PQ
yy

ctf
&
,
9

0
1

O
o
m
:! -S
i Q
<3
Q
K -C

t
4i "S
tOr s4>
v>
O 'E S COQ
#9 <3 X 00 ^3
a * <_3 SyC a- .S
aaaf
o.
5^Q S < t*- <
H f- S

K A M U KI'.SM K K O N O M S

263

yzde 32,2 gibi olduka dk bir dzeye inmise de bu eilim srdrlememi ve


d borlann ulusal retime oram yeniden trmanmtr, b r gstergelerin ya de
imedikleri ya da olumsuz bir eilim sergiledikleri grlyor. Bu gelimenin yara
taca sonu lkenin d borlanma koullarnn yeniden glemesi ya da ayn an
lama gelmek zere uluslararas piyasalardan borlanmada skntya dmesidir.
Bu erevede da alma ile birlikte gelen ilgin bir uygulama var. Uluslararas
lke deerlendirme kurulular denilen ve birkann ba ektii (ikisi ABDde biri
de Japonya olmak zere) zel kurulular, dnya para piyasalarndan borlanan lke
lerin kredi notunu saptyorlar; A, B, C gibi bir sralama izleyen bu notlar, giderek
artan bir oranda kredi aan ortaklklarca nemseniyor. Deerlendirmeye alman l
kenin d borlar gstergeleri ve "d demeler dengesi ile birlikte br ekonomik
ve siyasal gelimeleri de kredi notunun saptanmasnda gz nnde tutuluyor; b u
nunla birlikte bu tr deerlendirmelerin znel ya da sbjektif eler ierdii de yad
snamaz bir gerektir. Trkiye, 1990l yllarda, kredi gvenilirlii notunun drl
mesi ilemiyle karlamtr. Kukusuz d borlanma olana asndan temel belir
leyici etmenler, dviz rezervleri, d ticaret ve cari ilemler aklarnn durum udur.
D bor stoku iinde, yllara gre deimekle birlikte, ABD dolarnn pay yz
de 50ler dolayndadr. Dolar yaklak yzde 30-35 gibi bir pay ile Alman Mark,
yzde 10 dolaynda bir payla da Japon Yeni izliyor. Bu tr dviz kuru bileiminin
en nemli yn ya da etkisi, bu paralar arasndaki kur deimelerinin Trki
yenin borcunun tutarn deitirmesidir, rnein dolarn br paralar karsnda
deer yitirmesi, d borlan artnc etki yapyor; kukusuz bunun tersi de geerlidir. Bu arada iki kurumsal gelimeye deinelim. Bor ynetimi, bte uygulamas
srasnda i ve d alacak-bor ilikilerinin dzenlenmesini anlatr. H km et 1980li
yllarn ikinci yarsmdan sonra bu tr bir kurumsal yaklam uygulamaktadr.
lumlu saylmas gereken bu kurumsal yaplanmann ne lde etkin alt ayn
bir konudur. Aynca HM nin, 1996 sonras iin yeni bir d bor serisi yaymla
maya balad belirtilmeldir.

G. BR ARA BALIK - KAMU MLKYET TARTIMASI: ZELLETRME


Trkiyenin da ak byme srecine girdii yllarda dnyada sermayenin mlki
yeti asndan iki ok byk deiim olgusu yaand, daha dorusu yaanyor. Bun
lardan birincisi mlkiyeti kamuya ait olan ekonomik kurulularn zel kesime akta
rlmas ya da yaygn deyimiyle zelletirmedir. Bu sre, Ingiltere bata olmak ze
re gelimi kapitalist lkelerle kimi azgelimi/gelimekte olan lkelerde uygulama
alan buldu, b r mlkiye deiimi ise ok daha sarscyd; zelletirmeden de te,
siyasal ve toplumsal boyutlanyla anlam kazanyordu; bu da SSCB ve Dou Avru
pada retim aralarnda kamu mlkiyetini esas alan dzenin kdr.
Dnyadaki bu byk deiimlerin Trkiyenin ekonomi politikasna somut
yansmas, kukusuz yalnz KITin zelletirilmesi srecinin balatlmas deildir,
zelletirme, devletin ekonomik yaama karmasn en aza indirmeyi amalayan
dsatma dayal byme politikasnn dnsel temellerine de tam anlamyla uy-

264

r O U K Y I ! KKONOMS

gun dyordu. Yani Sovyetlerin dalmasndan nce de gndemdeydi. 1990l.nlrt


dnyada balayan sre, ekonomik yaplan sarst kadar, toplumsal, siyasal vo lt
nsel dnyada da bir byk depremdi. Kreselleme de denilen bu yeni sot**
aada yeri geldike deinilmektedir. Burada ksaca vurgulanmas gereken, dyn
daki gelimelerin Trkiyede srarla ve inatla uygulamaya konulan zelletirme mi
recine ivme kazandrd ve onu dnsel dzlemde ok glendirdiidir.
Trkiye 1980den balayarak ekonomik bunalmdan k amacyla uygulad
ekonomik istikrar, nlemleri erevesinde zelletirmenin altyapsn olutuauik
politikalar izlemeyi de srdrd. Bu amala zellikle sermaye piyasasnn kurum
latnlmas ve glendirilmesi; parasal ilem trlerinin gelitirilmesi ve yaygnlat
rlmas; yeni mali aralarn uygulamaya alnmas ve banka ilemlerinde etkinlik
salanmas bu dorultuda bavurulan giriimlerdir.
zelletirme kamuya ait mal varlnn, ya da para ile llebilen kamu k.y
naklarnn zel mlkiyete aktarlmas anlamna gelir. Bir baka anlatmla, zellcti
me kamulatrma ve milliletirmenin kartdr, zelletirme dar anlamda bir k.m
giriiminin mlkiyetinin zel gerek ve tzel kiilere satlmasdr. Geni taumla
ise, kamu giriimlerinin ynetimlerinin ya da kr paylarnn, srasyla iletme lakl
rnn ve gelir ortaklnn, zel kesime verilmesi sz konusudur, zelletirmenin
kuramsal amalar olarak, tmyle ekonomik kavramlar sralanr. Bunlar rekabe
tin glendirilmesi, devletin mali yknn azaltlmas, sermaye sahipliinin yaygn
latrlmas ve kaynaklarn etkin kullanm biiminde zetleme olana vardr.1H)
zelletirmenin rekabeti artraca gr kamu ekonomik giriimlerinin tekel
ci/yar tekelci piyasa ortam nda altklar varsaymna dayanr. Kukusuz tekeli. I
piyasa yaplar zel giriimler iin de geerlidir. Aslnda, kam u giriimlerinin nem
li bir blm nn tekel nitelii ekonomi kuramnda doal tekel olarak adlandrlan
durum lardan kaynaklanr, zellikle, kent suyu, telefon ve elektrik gibi altyap ku
nularmda geleneksel anlamda rekabeti piyasa yaplarna ulama olana, en a/
dan varolan teknik koullarda, olduka snrldr; ya da yoktur. Ek olarak bir ml*
tann daha alt izilmelidir. Uluslararas dzlemde rekabet edilebilmesi iin, iletim1
bykl ve kullanlan teknoloji nemli deikenlerdir. Gelimekte olan bir lke
nin zel sermayeli giriimleri kk lekli olduklarndan, d pazarlarda byk
kam u giriimleri etkinlik kazanabilir. talya ve Fransann gl KTi bunun
nekleridir. Benzer biimde, i pazarn yabanc tekellere almas srasnda yerli r
tim temelinin ykma srklenmemesi isteniyorsa, KlT yerli retim glerini geli
tirdii lde, bu dorultuda ilev grebilir.
zelletirmenin amalar arasnda saylan devletin mali yknn azalmas g
r kam u giriimlerinin zarar ettiklerini veri ald iin doruluk derecesi tart
maldr. Gerek lkemizde, gerekse br lkelerde pek ok kamu giriiminin krllk
ve verimlilik ynnden zel giriimlerden geri kalmad kantlanmaktadr. Ek nl.
rak verimli ve krl alan kam u giriimlerinin devlete mali yk olmalar bir yaut.
deyecekleri vergilerle byk bir gelir kayna olacaklar da aktr.
zelletirmenin amalar arasnda sralanan bir nokta da sermaye sahipliinin
geni toplum kesimlerine yaygnlatrmasdr. Kukusuz bu yaklam gerek goli

K A M U K M K K O N O M S

265

bltimne olumlu etkisiyle ekonomik, gerekse toplumsal yaamn katlmc, de


mokratik elerini glendirecei iin siyasal alardan olumlu bulunabilir. Ancak
ni ama ya da neri, uygulamada genellikle bir zlem dzeyinde kalyor. nk,
gelir dzeyi dk olan toplum kesimleri bu olanaktan yararlanamyor; sermaye
piyasasnn gelimedii ortamlarda halka sat etkin olarak yrtlemiyor ve daha
ila nemlisi bu konularda gelimi ekonomilerde bile, belli bir sre sonra ortaklk
paylarnn belli ellerde toplanmasnn nne geilemiyor, rnein ngilterede bile
snai mlkiyetin tabana yaylmas amacnn tam anlamyla baarsz olduu, pek
o k ortaklk paynn sattan sonraki birka yl, hatta ay iinde balangtaki saynn
bete birine dt grlyor.
zelletirmede ok nem verilen asl ama ya da zelletirme gerekesi de kay
naklarn etkin kullanmnn salanmasdr. Bu yaklama gre mlkiyet yansz ola
maz; yalnzca zel mlkiyet varsa, kaynaklar etkin kullanlr. Kamu mlkiyetinde
etkin, hzl ve verimli karar sreleri iletilemez. nk kamu m lknn sahibi so
mut bir biimde belli deildir. Gerekte, burada yaplan akl yrtme znel ele1 in esnelletirilmesidir. zel mlkiyet ve buna dayanan kr drts tmyle z
nel (sbjektif) kavramlardr. Etkin ve verimli kaynak kullanm gibi nesnel srele1111 salt bu sbjektif elere dayandrlmas, kendi iinde tutarl saylamaz. Kiilerin
yalnzca kendi mlkleri olan kaynaklan etkin kullanacaklar, bakalannm, burada
kamunun mlk sz konusu ise ayn zeni gstermeyecekleri varsaymnn, her
/.an ve her yerde geerli olduu ve olaca da en azndan tartma gtrr. Bir
baka nokta daha var; zellikle gelimi ekonomilerde ortaklklann pay sahipliiyle
pofesyonel yneticiler yllardr ayndr; ya da mlkiyet ile ynetimin ayr ellerde
olduu da bilinen bir gerektir. Profesyonel ynetici iin, byk ortakln sahibi
ya da sahiplerinin kimlii, etkin ve verimli almann temel belirleyicisi saylamaz.
Kaynaklarn etkin ve verimli kullanlmasna ilikin yaklamlar ou kez serma
ye birikiminin tarihsel evrimini bir yana brakrlar. Bir baka anlatmla genel olarak
kesit zmleme zellii tarlar. Gnmzde, kapitalistleme anlamnda gelimi
(ilkelerin, sermaye birikimi srelerinin, lkeye ve dneme gre deien biimlerde
de olsa, kesinkes bir devlet desteine dayand bilinmektedir. Kald ki, imdilerde
gelimekte olan ekonomilerde geleneksel olarak var olan zel mlkiyet olgusunun
etkin ve verimli kaynak kullanmn salayamadnn kant, bu lkelerin kendileri
dir. Eer salt zel mlkiyet etkin kaynak kullanmn salamaya yeterli olsayd, zel
mlkiyetin egemen olduu az gelimi lkelerde, etkinlik ve buradan eknomik ge
lime salanabilirdi. Oysa durum bunun tam tersinedir.
Ekonomik gelimenin tarihsel eleri gz nne alndnda, devletin retici
olarak ekonomiye neden kart da aklk kazanyor. ou br lkelerde oldu
u gibi Trkiyede de kamu ekonomik kurulularnn douu, bunlarn yaygnla
mas ve bymelerinin nedeni de gerekte, etkin kaynak kullanmn salamaktan
baka bir ey deildir. Bir baka anlatmla kamu ekonomik kurulular, 1980li yl
larda neden ortadan kaldrlmalar gerekiyorsa, ayn nedenlerle kuruldular; bu du
rum, yalnzca zel mlkiyetin etkinlik ve verimlilik salayaca trnden yaklam
larn her zaman ve her yerde geerli olmadn da kantlar.

266

T R K YK KKONOMS

Uzun dnemli gelime asndan kamu/zel mlkiyet tartmasnn ok nemle


irdelenmesi gereken ynleri bulunuyor; tmyle kamu mal olan, bunun cn w
vimli rnei deniz fenerleridir rn ve hizmet elde edilmesi; evre salnn"
korunmas; insangcne, yeni enerji, ulam gibi alanlara yatrm ve retim tekim
lojisinin yaratlmas ve evriminde devletin yeri bunlar arasndadr. Kr drtsn
gre davranan zel sermayenin, sonulan yllar sonra alnacak olan ileri tekolo|l
alnmas, kullanm ve yeniden retiminin gerekli olduu sektrlere yatrm yapm
s doal olarak beklenemez. Gerekte kamu ekonomik kurululanm n dou cde
lerinden biri de bu uzun dnemli gelime kaygsdr.

1. Trkiyede zelletirme
Trkiyede zelletirme tartmalar ilgintir, br lkelerde olduu gibi son on on
be yln rn deildir. Devletilik uygulamasna bir tepki olarak 1950li ylknla
da kamu hizmeti gren ve ana sanayie ait bulunanlarn dnda kalan kamu gl
imlerinin bir plan dahilinde ve elverili koullarla zel kesime aktarlmas yolm
gidilecei bir hkm et politikas konum una gelmitir. Ancak o yllarda ve somu
snda, 1980li yllarn ikinci yansna dek kamu kurululanmn zel sektre ak.m
mas yoluna gidilememitir. Tam tersine gerek 1950lerde, gerekse onu izleyen on
yllarda, tm zel giriimci gr ve nerilere karn, kamu ekonomik kurululu
gelitirilmi ve yaygnlatrlmtr.
lkemizde zelletirme uygulamasna 1980li yllarn ortalarnda geilmiin
Uygulamaya geilmeden de bu konunun nasl yrtleceine ilikin olarak bir d/l
hazrlk almas yaptrlmtr. Bunlarn en nemlisi ve daha sonraki gelimeleri be
lirleyici olan Morgan Guaranty Banka hazrlatlan zelletirme Ana Plamdr.(r'1
Denilebilir ki lkemizde yrtlen zelletirme uygulamalarnda byk lt
de Morgan Plan esas alnmaktadr. Bu nedenle de Planm temel nermelerinin
ksaca zetlenmesinde yarar vardr. Plan, zelletirmenin genel erevesini, ana
larn, kamu kurulularnn alma koullarn (yasal durumlar, igc ve sem.t
ye yaplar, muhasebe ilemleri, devletle ilikileri vb.), bunlann her birinin nasl vr
hangi aamalardan getikten sonra zelletirileceini, ok kapsaml bir biilin r
sergiliyor.
Kamu ekonomik kurulularnn, yaygn ksaltmasyla KTin zelletirilmesinde
izlenebilecek yntemler, en genel dzeyde ikiye ayrlyor.
zelletirme yntemlerinin bir blm kamu mlkiyetinin aktarlmas bal
altnda toplanabilir; bir baka grup zelletirme biimleri de mlkiyetin dcvnl
gerektirmeyen yntemler olarak adlandrlyor. Bu kiliden asl izlenmesi gereken,
baarl olabilecek yntemin mlkiyetin devri olduu, hemen satlamayacak"
KTne de br zelletirme yntemlerinin uygulanmas, yabanc danmanlk k
rulularnm ortak grdr.
Kamu mlkiyetinin zel ellere aktarlmas, alclarn durum una gre e ay
rlabilir. Bunlar, kamu giriiminin alanlar (iileri ve/veya yneticileri), pay m*
nedi alabilecek gerek ve tzel kiiler, ncs de sata karlan KITin ya da bu
blm nn tam am n yerli ve/veya yabanc ortaklklarn satn almasdr. Bu so

K A M U Kl ' .S Mt K K O N O M S

267

nuncu yntem kamuoyunda blok sat olarak biliniyor. Bu lnn deiik bi


leimleri retilebilir.
Trkiyede cretlilerin alm gcnn yeterli olmad; nitelikleri nedeniyle satn
aldktan sonra iletmeyi etkin ve verimli ynetemeyecekleri gibi nedenlerle, alanla
ra devir yolu ile zelletirme, Karabk Demir elik (Kardemir) ve birka yerel tar
ma dayal iletme dnda, esas olarak uygulanmyor. KTin aznlk paylarnn sat
nda ise pay senetlerinin dorudan ya da araclar eliyle sat yoluna gidiliyor. En ok
kullanlan yntem olarak geriye blok sat yntemi kalyor. Hkmete KT duru
mundan karlan iletmeler, ya da iletme birlikleri (holdingler) Bye balanyor
ve zelletirmeye hazrlk srecine sokuluyor. Sre konusunda bir snrlama bu
lunmamas, 1988den bu yana Smerbank ve Petkim rneklerinde olduu gibi, ou
KTnin uzun yllar belirsizlik iinde kalmalar, doru-drst bir alma program
yapamamalarna neden oluyor ve giderek gnlk karar almada bile ok ekinceli
davranmalar gibi, iletmecilik asndan ok sakncal bir sonu douruyor.(,6)
Kamu mlkiyetinin devir edilmesi sonucunu vermeyen zelletirme biimleri
de kendi iinde alt alt-ynteme ayrlyor. Bunlar, gelir ortakl senetlerinin sat
(lkemizde, kimi kpr ve baraj gelirlerinin satyla 1980lerin ortalarnda balat
lan ilk zelletirme rnekleridir), kiralama, ynetim szlemesi, hizmet szlemesi,
yava zelletirme ve hkmetin ban zayflatmas, yntemleridir. Yava zelle
tirmede byk lekli bir kamu yatrmna zel sermayenin katlmas sz konusu
dur. Sonuncuda da, kimi alanlarda devlet tekelinin kaldrlmas ve buna kout ola
rak ilgili kam u giriimlerine devlet desteinin ve salad ayrcalklarn azaltlmas
ya da kaldrlmas, uygulamasna gidilir. lkemizde ya ay yapranm ilenmesin
de ve sigara yapmnda benzer bir uygulamaya gidilmitir.
zelletirme konusunda ana sorun ya da zmszlk noktas olan alan,
satlacak kamu iletmesinin fiyatnn saptanmasdr. Gerekten de zelletirmenin
kuramsal dayana olan ve kimi zaman neo neoklasik olarak adlandrlan kuramsal
yaklam, sermayenin llmesi, daha dorusu miktarnn saptanmas konusundaki
tartmalar, zme kavuturamamtr. Burada bir yanl anlamaya yol almamaldr. Kukusuz her ekonomik kuruluun bir sermayesi vardr. Ancak bu serma
ye kuruluun sat fiyat anlamna hi gelmez. Bir u-rnek verelim. 1992de
TCMB sermayesinin 25 milyar lira olmas, bu miktarn Bankamn sat fiyat oldu/u anlamna gelemez. Bu nedenle de iletmelerin retim, maliyet, kr gibi konular
da durum u zerinde duruluyor; ancak sermayeleri konusu zerinde durulmuyor.
( ienii (makro, ekonominin tm ne ynelik) dzeyde ise, rnein bir lkenin ser
mayesi u kadardr gibi bir tmceyle karlalmaz.
Kuramsal dzeyde yaplabilen, sermayenin deerini, getirisi ve geerli faiz ora
nyla ilikilendirmektir. Getiri, sermaye ile retilen maln ya da hizmetin fiyatna
gre belirlenir; faiz oranlar da deikendir. Genellikle ders kitaplarnda imdiki
deer olarak adlandrlan yntemi, Morgan Raporu indirgenmi gelir ak ynte
mi olarak Trkiyeye nermitir. Buna gre satlacak KTin fiyat:
(.

(G t/(l+r)

2 6 8

T R K Y H l ' . K ON OM . N

ilikisiyle saptanacaktr. Burada, iletmenin belli bir (t) dnemindeki gelirini, (r) d*
geerli faiz ya da indirgeme orann gsterir. likide (t) dnemi geliri, iletme l..l
yetinin krndan, yatrm, vergi ve borlann karlmas ve alacak ve stoklarn cl<
lenmesiyle elde ediliyor, indirgeme oran (r) ise, devlet tahvillerinden elde edilen
gelir-eksi-enflasyon oranna, risk primi olarak belirli bir puann eklenmesiyle bl
nuyor. Bu erevede rnein ABDde yzde 10 olan indirgeme orannn, Tk
yede 5 puanlk risk paynn eklenmesiyle yzde 15 alnmas gerektii belirtiliyor.
Yukardaki eitlik, iletmenin byme oran, faiz ve vergi uygulamalarna bal
olarak daha karmak bir durum a getirilebilir. Hesaplamalarda, sre (t) genellikle
on yl olarak almyor.
Trkiyede zelletirmenin balad 1986dan 1998 Eyllne dek, toplam 1,1
milyar ABD dolarnn zerinde bir sat gerekletirilmitir. Bu satn, yaklak
yzde 45i blok sat; yzde 16s uluslararas sunum; yzde 15i halka sunum; yll/
de 12si MKBde sat ve kalan yzde 12si de Tesis/V arlk sat biiminde gerdek
letirilmitir.(17)
zelletirmenin ana amalarnn, KOl tarafndan, ekonomide rekabeti glen
dirmek, devlet btesinin zerinde KlT zararlarndan doan mali yk azalluik,
sermaye piyasasn yaygnlatrmak ve derinletirmek ve kaynak kullanmnda rt
kinlik salamak olduu biiminde zedenmektedir. Buna karn, uygulamada,
Trkiyede zelletirme uygulamalarnda etkinliin ve verimliliin artrlmas au.
c geri plana itilerek zelletirme stratejisi bte aklarn finanse edecek bir du
rum almtr, gr dile getiriliyor.*18)
NOTLAR
(1) incelenen dnem de kamu ekonomik kesiminin ierii deimitir. Kamu ekonomik kr
simi denildiinde geleneksel olarak, merkez ynetiminin tm parasal ilemleriyle, KT, yerel y
netimler ve dner sermayeli kurulularn mali durum lar anlalrd. Bu geleneksel tanm 1iHO
sonrasnda iki yeni kavram ile geniletilmi bulunuyor. Bu kavramlardan birincisi sosyal gvenlik
kurulular, kincisi de bte d fonlardr. Bu nedenle kamu kesimi genel dengesi verilerinin l
celenmesinde bu tanm deiikliinin gz nnde tutulmas gerekir.
(2) Transfer harcamalar, sermaye ve cari transferler olmak zere iki ana gruba ayrlr. Se
maye transferleri, kam unun ortaklklarna katlma pay ya da sermaye salamas ile kamulaln
m a bedellerini, yani kam unun kaynak aktarmn ierir; bunlara servet vergileri de kamuya akm
biiminde katlr. Cari transferler de bunlann dnda kalan tm ekonomik, toplumsal ve panm!
demeleri, rnein vergi iadesi ya da bor faizleri demelerini ierir.
(3) Katma bteli birimler yasa ile tanmlanan ve zgn gelir kaynaklar bulunan kimi gr
nel mdrlklerle YK ve bteden katk alan niversitelerdir. Genel m drlklerin balcali ,
Genlik ve Spor, Karayollar, Devlet Su leri, Vakflar, Sosyal Hizmetler, O rm an ve Ky I Ii/.ci
leridir.
(4) Fon Dengesi verileri DPTnn Yllk Programlarnda bulunabilir.
(5) Fonlarn bte kapsamna alnmas dorultusunda 1991 sonrasnda balayan genci cg
lim, 1994 Btesi de dikkate alnrsa yllk uygulama sonunda baarl olm utur, denilemez.
(6) KTin ekonomideki yeri katma deer (ulusal gelir iindeki pay), istihdam ve yatrmla
rn toplam iindeki paylar olarak gsterilebilir. Hangi adan incelenirse incelensin, lkem/l
KTin rnein talya, Fransa, spanya gibi pek ok Avrupa lkesindeki kam u giriimlerinin ag

K A M U KI'SM HKONOMS

269

lna sahip olmad grlr. Hu konuda bkz. Kepenek, Yakup, 100 Soruda Trkiyede Kamu
ktisadi Teebbsleri (KT), stanbul: Gerek Yaynevi, 2. Bask 1993, s. 78.
(7) Grev zarar KTne ilikin dzenlemelere 1964 sonrasnda girmitir. Buna gre h k
met bir KTin rn ya da hizmetinin fiyatn maliyetinin altnda saptarsa aradaki fark izleyen
yln btesine konulacak denekle karlamak zorundayd. Ek olarak bir KTe zel grev verdi
inde de bu nedenle doacak zarar demekle ykmldr.
Fiyatlamadan doan grev zarar uygulamas, 1983 sonrasnda, hkm etin yalnz maliyetliyit farkn deil, maliyetin yzde 10 fazlasn demek zorunda braklmas biiminde deitiril
di. Bu konuda ayrntl bilgi iin bkz. Kepenek, Y. age. s. 126. Grev zararlarnn kurum lara gre
dkm Babakanlk Yksek Denetleme Kurulu (YDK)nun Yllk Raporlarnda bulunabilir.
(8) lkemizde fonlarn bu denli yaygnlamasnda asl amacn kamu harcama sisteminin
uygulamadaki boucu kalplarndan kurtulm ak deil, uygulamay Meclis denetimi dnda tu t
mak" olduu ne srlmektedir. Bkz. nder, zzettin v.d. Trkiyede K amu Mliyesi, Finansal
Yap ve Politikalar, stanbul, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, 1993, s. 38.
(9) Temel kam u hizmetleri, zellikle eitim, salk, sosyal gvenlik harcamalar, genellikle
toplumun varlkl kesimlerinden yoksul kesimlerine kaynak aktarlmas anlamna gelir. Bu hiz
metlerin karlnda para alnmas, alman para yoksul kesimlerin ayn hizmetten yararlanmasn
alama amacyla kullanlmadka, znde fon yaklamnn bir yansmasdr.
(10) Bte D Fonlarn rnein 1992de toplam kaynaklan 46,8 demeleri de 56,6 trilyon
liradr. Bu durum da toplam kaynak a 9,8 trilyon liraya ulamaktadr. Bunlarm iinde Destek
leme Fiyat istikrar Fonu yaklak 11,5 trilyon ile cn yksek gelire sahiptir, bunu yaklak 10,1 tril
yon TI. ile Kamu Ortakl Fonu izliyor. Ancak, birincisinin yaklak 12 trilyon harcamas ve 0,5
trilyon a bulunmasna karlk, Kamu Ortaklgnn demeleri, 21,1 trilyonu amakta ve bu
Ion 11 trilyondan fazla ak vermi bulunm aktadr. Bu konuda ayrntl bilgi, DPT, Ekonomik ve
Sosyal Gstergeler (1950-1992), Ankara Mays 1993, s. 48 v.d. verilmektedir.
(11) Temizel, Zekeriya, (1996) ada Vergileme tikeleri ve Trk Vergi Sistemi Trkiye
111. Vergi Kongresi, Trk Vergi Sisteminin Uluslararas Boyuttan, stanbul stanbul Yksek Ticai'l vc M armara n. iktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Mezunlar Dernei iinde, s. 38. Ek olarak
lya, Ouz (1998) Trkiye Ekonomisinde, ulusal gelirin iinde igc demelerinin ulusal geliII- oranyla cretlilerden alman gelir vergilerinin toplam gelir vergileri iindeki payn 1988-1996
yllar iin hesaplyor ve buradan emek ve sermaye gelirleri zerindeki gelir vergisi basks bulu
yor.
(12) Vergi yknn benzer gelimilik dzeyindeki lkelerle karlatrlmas Trkiyede de
vergilerin artrlabilecei grn glendiren bir edir. Bu durum da asl sorun yasal ve kumsal dzenlemelerin yeterlilii sorunudur. Kukusuz bu erevede asl zerinde durulmas gerken nokta lke ekonomisinin, genellikle kayt d ekonomi denilen blm n olabildiince
() doru saptamak, (b) kaytl durum a getirecek sreleri bulmaktr. Bu adan 1980li yllarda
kaytl al-veri uygulamas ok olum lu bir adm olmakla birlikte yetersizdir.
j
(13) Vergi Yasas (29 Temmuz 1998 tarih ve 4369 sayl) zerinde daha ayrntl bilgi iin
/ bk/. Oyan, Ouz (1998) Trkiye Ekonomisi Nereden Nereye, Ankara: maj Yaynevi, III. Blm
Vergileme ve Emek Kesimi, ss.107-154.
(14) zelletirmenin kuramsal ynlerinin bir zeti iin bkz. Bs, Dieter, Privatization A
Theoretical Treatm ent, Oxford: Clarendon Press, 1991. zelletirmeyi deiik ynleriyle ele alan
kapsaml bir alma iin bkz. Arolu, Ergin (Yaymlayan) (1994) D nyada ve Trkiyede z e l
letirme, Ankara: Trkiye Maden iileri Sendikas ve Yarrow, G. (1999) A Theory o f Privatiza
tion or Why Bureaucrats are Still in Business W orld Development 21 (1) pl57-168.
(15) Trkiyede zelletirme giriiminin temeli ve konuyu, ekonomik, yasal ve toplumsal
ynleriyle en aynntl biimde inceleyen balang almas, The Morgan Banka aittir: Privatiza
tion Master Plan, 1986. alma, Devlet Planlama Tekilat (DPT) adna ok az sayda, ngilizce
" Trke oaltlm ve kamuoyunda geni bir tartma alan bulamamtr; gerekte o yllarda

270

I O i l ! Y I' I K O N O M S

ekonomiye ilikin pek ok kararn, yasal vc kurumsal yeniden dzenlemelerin ok da tutal,


dam ve ilkelere uygun olmadna daha nce deinilmiti.
(16) zelletirm e ilemlerini Babakanlk Kamu Ortakl daresi (KOI) yrturm du
1995te bu birim zelletirme idaresi adn ald; kimi zaman zelletirm e daresi Bakanlg'mUn
gidilerek B diye ksaltlyor...
Bu arada zelletirme uygulamalarnn bir zetinin DPTnn Yllk Program laryla, MaliyiBakanlnn, Yllk Ekonomik R aporlarnda bulunabileceini belirtelim.
(17) Maliye Bakanl 1998 Yllk Ekonomik Rapor, Ankara, s.101-103.
(18) Kjellestrm, Sven B. Privatization in Turkey, W orld Bank W orking Paper, Washing
ton, D. C. 1990. TSAD, Trkiyede zelletirm e Uygulamalar, Istanbul; 1992, s. 110.

DAHA FAZLA BLG N


Kamu ekonomik kesiminin KlT dnda kalan blm nn kuramsal ve uygulamal yleyl hl
incelemesi, n d er, izzettin, Trel, Oktar, Ekinci Nazm, Somcl, Cem, Trkiyede Kamu Mail#
si, Finansal Yap ve Politikalar, stanbul, Tarih Vakfi Yurt Yaynlar, 1993te bulunabilir. , >l
mada parasal gelimeler ve azgelimi lkelerde fnans politikalar zerinde de durulm a! Ml
Kamu kesiminin 1980 sonrasnda saysal arlkl bir deerlendirmesi iin bkz. Trel, ( ku
(1999) Restructuring in the Public Sector in Post-1980 Turkey: An Assaament.
K onunun kararllk (istikrar, stabilizasyon) nlemleri balamnda irdelenmesi iin, Ai,
Tuncay, T rk Mali Sistemi 1980-84, Bilsay Kuru v.d. Braknz Yapsnlar Braknz Ceysltbu
iinde, Ankara, Bilgi Yaynevi, 1985, Kepenek, Yakup ve Trel, Oktar Trkiye Ekonomisinin
1980li Yllar ve Gelecei Yapt, 1983/4, ss. 7-35. Arcanl, Tosun ve Rodrik, Dani (de.) h *
Political Economy of Turkey: Debt, A djustm ent and Stability, London: Macmillan, 1990 vr Nat,
Tevfk ve Odekon, M ehm et (eds) Economics and Politics o f Turkish Liberalization Bcllililuiii
Lehigh University Press, 1992ye baklmaldr. Bu arada Gazioglu, aziye, Government Dilli 11,
Consum ption and Inflation in Turkey, METUSD, 13 (1-2), 1986 ss. 117-134te kamu akln mm
etkilerini ele alyor.
incelenen dnem in d bor gelimeleri, Dnya Bankas, Turkey D ebt Management ami
Borrowing Strategy under Macroeconomic Adjustment, 1990da ayrntl olarak ele alm.k
dr. Bankann bu konuda kapsaml bir almas da daha nce yaynlanmt; Turkey: I xli'iiml
Debt, Fiscal Policy and Sustainable Growth, W ashington D. C., 1988. K onunun tarihsel gcliyiml
iinde bir zmlemesi iin bkz. Ceyhun, Fikret, Turkeys Debt Crises in Historical Por*|'iil
ves: A Critical Analysis METUSD, 19 (1) 1992, ss. 9-49.
Fonlara ilikin kapsaml bir alma Oyan, Ouz ve Aydn, Ali Rza, istikrar Program'mla
Fon Ekonomisine, Ankara: Teori, 1987dir. Ayrca, TOBB, Trkiyede Fon Sisteminin Ktm ht
simi iindeki Yeri ve Ekonomik Etkileri, Ankara: 1991.
Devlet borlarnn saysal geliimiyle uraacaklar iin bir not:
Borlar, 1924-1942 yllar arasnda D yun-u Umumiye, 1943-1963 yllan arasnda DcvU
Borlar ad altnda genel bte iinde ayr bir bte olarak, 1964 ylndan 1983 ylma kada Ma
liye Bakanl btesi, 1984 ylndan itibaren de Hazine ve D Ticaret Mstearl btesi ilinle
yer almaktadr. Maliye Bakanl Bte Kesin Hesap Kanunlar (1921-1941) c. 1, Ankara: I
s. 11.
Kamu ekonomik giriimleri konusu, zellikle 1986 sonrasnda giderek younlaan ft/rlk
tirm e giriimleri erevesinde geni bir tartma alan buldu. Bu konuda yukarda 14 nu.iil
notta verilen kaynaklara ek olarak bkz. KITin tarihsel gelime sreci iinde bir incelemesi K p
nek, Yakup, 100 Soruda Trkiyede Kamu iktisadi Teebbsleri (KlT), stanbul: Gerek, 2. HnA
1993. KlT ve zelletirme konusunda ok sayda yayn vardr. Bu konuda rnein, Kanta). 1
Public Economic Enterprises in Turkey: Reform Proposals, Pricing and Investment Policies, Ml'
TUSD, 13, (1-2), 1986, ss. 135-170. ilkin, Selim (1994) Privatization and State Econonn. I u
terprises M. Heper and A. Evin (eds.) Politics in the Third Turkish Republic, Boulder ' 1

K A M U K K.HM K K O N O M S

27i

Wcslvicw Press. Konuyu sanayileme" balamnda ele alan bir alma iin bkz. Boratav, Korkut
vc lrkcan Ergun (eds) (1993) Trkiyede Sanayilemenin Boyutlar ve KTler, stanbul: Tarih
Vakf Yurt Yaynlar. zelletirme uygulamalar ve bunlarn kimi sonular asndan bkz. Boralav, K Kepenek, Y., Taymaz, E., Bali, T Ertugrul, A., liter N. ve Candan, M. Ali (1998) Trk
KIT Sisteminin ktisadi Deerlendirmesi: Nicel rdeleme, zelletirme Sorunlar ve Politika Se
enekleri. Ankara: KtGEM (Kamu iletmeleri Gelitirme Merkezi), Kilci, M. (1998) Trkiyede
zelletirm e 1984-98, Ankara: DPT Trk-l (1999) Kamu ktisadi Teebbsleri ve zelletirm e,
Ankara: Trk-t Aratrma Merkezi. Kimi zel alanlardaki zelletirme uygulamalarn ele alan
Ulatrmalar da yaymlanyor, rnek olarak Baaran, F: ve zdemir, . (1998) Telekom nikas
yon Sektrnde zelletirm e, Ankara: KGEM, Ayrca bkz TMMOB (1997) (Trk M hendis ve
Mimar Odalar Birlii) Kamu Giriimcilii, Ankara: stanbulda yaplan bir uluslararas toplant
bildirileri; Dartan, Muzaffer (1996) Privatisation in the UK and Turkey with particular reference
to the coal sector, Istanbul, Marmara University.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR

Kamu ekonomik kesiminin kltlmesi


Bte d fonlarn saysal ve niteliksel geliimi
KDV ve vergi yaps
Vergi yk
Kamu i ve d borlanma sreleri
zelletirme

X.

Ekonominin D Dnyas
Siyasetin kam servet, hayat satvettir
Zebunk Avrupa bir hak tanr ki kuvvetin
Mehmet kif l'.KMt

a . d i e k o n o m ik l i k il e r d e e it l e n m e

1. Giri
Planl dnemin d ekonomik ilikileri bir nceki dnemden devir alman genel y
evede srdrlmtr. Genel ereve veri alnmakla birlikte, dnem in zel koul
larna bal deiiklikler grlmektedir. eitlenme deyimiyle anlatlmak istenen b
zel gelimelerdir.
Dnemin hemen banda 1940larda balayan ve giderek younlaan, AH h
yaknlama yeni bir nitelik kazanmtr. Ayn yllarda o dnemdeki adyla AL I d
ekonomik ilikilerde yeni bir e olarak belirmektedir. Bu srete, o dnemdi D
adyla SSCB ile teknik yardm ilikileri gelitirilmitir. Daha sonra, petrol olaynn
da katksyla, nc Dnyanm d ekonomik ilikilerde giderek nem kazand
grlmektedir.
D ekonomik ilikilerin yeni boyutlar kazanmasnda d gelimelerin nemli
bir belirleyici yn olduu aktr. lkenin youn ekonomik iliki iinde bulundu
u lkelerin ekonomik durum u, yeni sermaye birikimi odaklarnn belirmesi ve y
ni gelimekte olan lkelerin uluslararas rekabet gc kazanmaya balamas d,
ekonomik ilikileri biimlendirmektedir.
D ekonomik ilikilerin incelenmesinde d dnyadaki deimelerin veri .ln
mas gerekmektedir. Dier yandan d ekonomik ilikilerin i gemeleri etkiledii
belirtilmelidir, rnein incelenen 1980 ncesi dnemde lkenin gelime politikam
nm eksenini, sanayileme oluturmaktadr. Dalm yerine yerli retimin, ithal k.
meci sanayileme gerekletirilmek istenmektedir. Bu programn gerektirdii dt
zenlemeler, yerli retimin d rekabete kar korunmas ve d kaynak gereksinim
lerinin karlanmasdr. Bu srete, kamu kesimine de ara mallarnn yerli retimi
nin salanmas grevi dmektedir.
1970li yllarn sonunda bir taraftan Trk ekonomisinin d kaynak gereksin
meleri younlam, dier taraftan 1970lerin ortasndan itibaren gerek gelimi Ol
keler arasndaki youn rekabet ortam, gerek uluslararas para dzeninin sarsln. .
gerek petrol krizi d kaynak bulma olanan olduka kstlamtr. 1978-1979 yll

I'K O N UM N N DI DNYASI

273

rnda yaanan dviz darboaz ekonominin bundan sonra izleyecei gelimenin


dorultusunu belirlemitir. Sanayileme politikalar bal altnda daha sonra dei
nilecek olan kararllk nlemleriyle birlikte da alma tartmalarnn younla
mas bir anlamda d ekonomik koullara uyum amacn tamaktadr: Ekonomi
nin dsatm kapasitesini ve rekabet gcn artrarak dviz kazanmak ve d ticaret
an kapatarak d kaynak gereksinimini snrlamak. Bundan sonraki blmlerde
ekonominin d dnya ile ilikileri incelenerek bu amalara ne oranda ulald in
celenmeye allacaktr.

i. ABD ve SSCB ile likiler


ncelenen dnemde Trkiye-ABD ekonomik ilikileri deiik aamalardan gemi
tir. nce, ABD ekonomik yardmlarnda ba yerine bor vermenin geerli olduu
grlmektedir. kinci aamada, baz ekonomi-d gelimelerin de katksyla ABD
ekonomik yardmlar tmyle kesilmi, dnemin sonlarndaysa, bir baka dzlem
de, yeniden balamtr.
ABD, 1960l yllarda, Trkiyeye dorudan yardm yerine, OECD yardm kon
sorsiyumu kanalyla kredi verme yolunu seti. Daha nce, 1958 kararllk nlemle1 inin d finansman, ABDnin perde arkasndan gl desteiyle kurulan OECD
y.rdm konsorsiyumu araclyla karlanmt.(,) ABDnin amac, Avrupa lkeleri
nin, zellikle Bat Almanyann yardm ykn stlenmesini salamak, durgunluk
iindeki ABD ekonomisinin ykn hafifletmekti. Bu srete, Trkiyenin AET ile
"Ortak yelii gerekletirildi.
Planh dnemin balamasyla, ABD ile Trkiye arasnda Trkiyenin kalknma
stratejisi temel anlamazlk konusu oldu. ABD hkmetince Trkiye ekonomisini
ncelemekle grevlendirilen tannm Cambridge iktisats Kenneth Berrilin rapo1 una dayanarak ABD, Kalknma Plannda ngrlen yllk yzde 7 byme hzn
"gerekst ve yksek buluyordu. Daha da nemli olan, ekonomik gelimenin
/el giriimcilie, i ve d piyasada daha ok serbestiye dayandrlmas ve KTin
snrl tutulmas ve tasfiyesi ynndeki ABD istekleriydi. Oysa Trkiyenin o yllar
daki gelime eksenleri, daha nce deinildii gibi, ekonomik bymeyi ve bunun
korunan bir ortamda sanayileme yoluyla gerekletirilmesini gerektiriyordu. Eko
nomik gelimede, KTin belli ilevleri vard.
Sz edilen asl ve temel anlamazlk dnem sresince varln srdrd. Ger
ekte bu istekler, ABDnin 1947 sonrasndaki yardm koullar arasnda da belirtil
mekteydi. Bu anlamda, ABD politikas kendi iinde tutarl saylmaldr.
Trkiye-ABD ekonomik ilikileri, 1962 Kba Bunalm sonrasnda iki ek siyasal
gelimenin etkisiyle daha da bozuldu. Olaylardan biri, 1964te ABDden alnan si
lahlarn Kbrsa kar bir askeri harekette kullanlamayacann ABD Bakan tara
lndan bir mektupla Babakan nnye bildirilmesi oldu. Nitekim, daha sonra,
1974te Kbrs Bar Harekt nedeniyle ABDnin yardmlar tmyle kesildi. Olay
lardan kincisi, haha retiminin tmyle durdurulmas ynndeki ABD istekletydi, Bu yndeki srarl istekler sonucu, haha ekimi, 20den fazla ilde yaplrken,
14/Ulerin banda drt ile indirildi. Marl 1971 Askeri Harektndan sonra kurulan

274

THKYI' I KON OMS

hkmet haha retimini tmyle yasaklalysa da, 1974te seimle gelen hkiHi
yasa kaldrd.(2)
Planl dnemin balarnda, ABD yardm yetkilerinin Trkiyeye yardm konu
sunu belli bir zamana balama eiliminde olduklar anlalmaktadr. Yardm, belli
bir sre sonra kesilmeliydi. Genellikle ngrlen, 1973te IIKP uygulamas sonun
da Trkiyenin ABD yardmna artk gereksinimi kalmayacayd. Kukusuz bu n
grde, ABDnin zellikle Gney Asyada ve dnyann dier yerlerindeki batl.
n etkiliydi. Gerekte, yardm uygulamas bu zamanlamaya gre yrtld dcu
lebilir.
ABD ekonomik yardm, IKP dneminde toplam 832,2 milyon dolardr vc bu
nun 712,8 milyon dolar bor verme, kalan 119,4 milyonu da ba biimindcd
Oysa plan ncesi, daha dorusu 1960 ncesi dnemde bu oranlar tamamen teiM
nedir. IIKP dneminde ise, ABD ekonomik yardmlar toplam 412 milyon dolarla,
bir nceki dnemin yars kadardr. Ancak, bor-ba oran ayn kalm, toplamn
yzde 80den fazla bir blm bor olarak salanmtr.
ABD ekonomik yardmnn azalmasna kout olarak, ABD kaynakl yabam
sermayenin dnem sresince ncelii Avrupa kaynakl yabanc sermayeye brak g
ve ayn yllarda, lke ticaretinde ABDnin paynn azalma eilimi gsterdii belitll
melidir. Kukusuz, bunlar arasnda belli bir iliki vardr.
Ksaca, incelenen dnemde ABDnin Trkiye ile olan ekonomik ilikisi gidccl
zayflam, bir baka deyimle glklerle karlamtr. Ekonomik yardm, b.j
yerine bor verme biimine dnm ve bu srete OECD yardm konsorsiyumu
arachk etmitir. ki lkenin ekonomik ilikilerinde temel anlamazlk noktas Tn
kiyenin izledii sanayileme politikas olmutur.
ABD-Trkiye ekonomik ilikilerinde nc aama, IIIKP dnemi sonlann la
bir kurtarm a ilemi olarak balamtr. lkenin 1970li yllarn ikinci yarsnda
karlat ekonomik bunalm, d demelerin yaplamamas gibi bir sonu vcdi
inde, Trkiye ekonomisinin d finansman iin ABDnin ncl gerekmiin
lkenin uluslararas kredi dzeyi, 10 zerinden 1,48 gibi toplam 93 lke arasnda
en dk 5 lkenin arasna indiinde, bir kurtarma ilemi gerekli grlmn
Yardmn yeniden balamasnn, ABDnin yaamsal (hayati) ulusal gvenlik k.
lanyla dorudan ilikili olduu ABD yetkililerince vurgulanmaktadr.
Kurtarma ileminin balca yn bulunmaktadr, nce, IMF kararllk
lemlerinin uygulanmas gereklidir. kincisi, d demelerin yaplmas iin OE< 1
araclyla acil kredi verilmelidir. Son olarak da, birikmi d borlarn denmcl
yeni zamanlamaya balanmaldr.
Kurtarma ilemi 1978de yeniden balamaktadr. lemin belirleyici esi M
kararllk nlemlerinin uygulanmasdr. ABD Dileri yetkililerinin Senatodaki lir
yanlanna gre, IMFnin tavsiyeleri ve bunlann Trkiye tarafndan uygulanmam,
OECD yardm lannm ve bor ertelemelerinin salanmasnda kilit niteliindedir
Bir baka deyile yalnz ABD ekonomik yardm deil, zel bankalarn kredi vcm ir
si de IMF programnn uygulanmasna balanmaktadr. ABD ekonomik yardm
nn IMF nerilerinin uygulanmasna balanmas iki bakmdan ilgintir. Bul.n

I'K O N O M NN DI D N YASI

275

lan birincisi, bu tr bir ilikinin, daha nce kurulmad, IMF nerilerinin olmaz
sa olmaz biiminde yardmla ve zel kredilerle bantl olmaddr. kinci nokta
la, ABDnin dier lkelere (srail, Msr vb.) yapt ekonomik yardmlarn bu tr
bir n koula balanmaddr, yle anlalmaktadr ki IMF nerileriyle, yalnz bir
kararllk program uygulamas deil, uzun dnemli bir sanayileme-gelime strate
jisi ngrlmektedir.
Trkiye, 1978 ve 1979da IMF nerilerinin bir blm n uygulama dorultu
sunda nlemler alm, daha sonra 1980in banda bunlan tmyle yrrle koy
mutur. Ocak 1980 nlem paketi, IMF (ve ABD) yetkililerince srprizle karla
nacak kadar IMF istekleri dorultusundadr, ya da onlarn tesine gemektedir. Ni
tekim kurtarma ileminin ilk iki ylnda toplam 446 milyon dolar salanm ve bu
nun 321 milyonu bor olarak verilmiken, 1981 ve 1982de salanan 500 milyon
lolarn 300 ba biiminde salanmtr. Ksaca, toplam ABD yardmlar iinde
balar yeniden yzde 66 dolaynda bir orana ykselmitir. ABD yetkilileri bu yarlnn gelecek 3-5 yl srdrlmesi gerektiini ve miktarnn IMF nlemlerinin
uygulama baarsna bal olacan vurgulamaktadr.
Ksaca zetlenen ABD-Trkiye ekonomik ilikilerinin genel erevesi bu iliki
lerin niteliindeki deimeleri de gstermektedir, nce, ekonomik ilikilerin siyasal
vc askeri boyutu ve bu gelimelerden etkilendii belirtilmelidir. Bu genel ereve
veri alndka ve buna uyumlu davranldka Trkiyenin izledii sanayileme poli
tikasnn ayrnts nemli saylmayabilir; daha dorusu bu zelde ekonomik yard
mn yaplmamas ya da bor biiminde yaplmas ynnde olabilir. Kbrs olaynda
olduu gibi, ekonomik yardm tmyle kesilebilir de. ikinci nokta, kurtarma ile
minin de gsterdii gibi, ekonomik yardm uluslararas finans kurulular (IBRD
vc IMF) ve zel kredi kurulularnn (bankalarn) kredileriyle birlikte dnlm ek
le, bunlarla btnlemi bulunmaktadr. Bu nokta, yardmn niteliinin anlalma
snda nemlidir. nc olarak belirtilmesi gereken, ABD yardmnn belli bir eko
nomik gelime programnn uygulanmasna baml olduu, onu bir n koul ola.k alddr. D finansman olanaklarnn ve bu arada ABD yardmlarnn, IMF
kararllk nlemlerinin uygulanmasna balanmasnn anlam budur. Belirtilmesi
gerekli son bir nokta, Trkiye ekonomisinin ar ekonomik bunalma girmesi so
nucu balatlan kurtarma ileminin bu zelliklerinin sralanmas, ekonomik bunal
mn nedenlerini aklamaz. Belki sonularnn bir ksmn gsterir.
Planl dnemde SSCB ile olan ekonomik ilikiler konusunda ayrntl bilgi sa
lama olana snrldr. D ticaret ilikilerine daha sonra deinilecektir. Burada k
saca belirtilecek olan sanayilemede kullanlan SSCB kredileridir.
Sovyet kredisi salamada lke uluslararas konjonktrden yararlanmtr, IIKP
uygulamas srasnda souk savan yerini alan ABD-SSCB yaknlamas ve bunun
sunucu olan detant lkenin SSCBden belli sanayi projelerini gerekletirmek
tzcre, d teknik yardm salanmasna olanak vermitir. Burada d teknik yardm
leyiminin kullanlmas, ilgili snai kurulularn yapmnn SSCB tarafndan gerek
letirilmesidir. Bu snai iletmeler KlT erevesinde kurulmutur. Bunlarn iinde
en bilinenleri, skenderun I Jcmr (,.clk, Seydiehir Alminyum ve Petkimin Aliaa

276

T K K Y H KONOMS

tesisleridir. Bu proje kredilerinin, 1970-1980 dneminde bir milyar dolar dolaynda


olduu ABD kaynaklarnca belirtilmektedir/4* Ayn yllarda, dier sosyalist lkeler
den, zellikle Polonya ve Romanyadan enerji retim birimleri ve petrol rafinerisi
yapmnda d teknik yardm saland belirtilmelidir. IIIKP dnem inde ekonom i
nin d kaynak gereksinmelerinin ok byk bir blm nn bu kanaldan saland
sylenebilir.
Bununla birlikte, veriler, SSCB teknik yardmlar konusunda bir deerlendirme
yaplmasna olanak vermemektedir. Genel olarak, SSCB kredilerinin dk faizli ve
uzun deme dnemine bal olduu; ou kez deme biiminin rn dsatmna
dayand belirtilmelidir.
1990l yllar, Dou Avrupa ve SSCBinde kkl deiimlere sahne oldu. Siyasal
ve yapsal zlme ve knt, ekonomide merkezi planlamann yerini piyasa ko
ullarna brakmas sonucunu verdi, SSCB dald ve buradan ok sayda C um huri
yet ile birlikte (ki bunlann alts Trk Cumhuriyetleri olarak adlandrlyor) Rusya
Federasyonu dodu. Trkiyenin eski Sovyet dnyas ile ilikileri de yeni bir ere
veye oturtulmak durumundayd.
Yeni ereve, esas olarak dnyadaki iki gelimenin etkisiyle olutu, denilebilir.
Bunlardan birincisi kreselleme sreciydi; kincisi de ekonomik btnleme ei
limlerinin glenmesiydi. Trkiye, bu ikili etkileim iinde Karadeniz Ekonomik i
birlii Blgesi (KElB) nerisini gelitirdi, n eri, Yunanistann katlmyla ve 25
Haziran 1992 tarihli stanbul Deklarasyonu ile yaama geirildi/5*
KElB ile ye lkelerde ekonomik gelimenin salanmas, yaam dzeylerinin
ykseltilmesi, i bulma olanaklarnn gelitirilmesi, ileri teknoloji ile retim ve ev
re korunmas amalanmaktadr. KElB ilikileri ncelikle Helsinki Nihai Senedi, Av
rupa Gvenlik ve ibirlii Konferans (AGK) ve Paris art gibi siyasal bir dzleme
dayandryor. Sonra da altyapdan biliime (enformatik) uzanan hemen tm eko
nom ik konularda ibirlii yaplmasn ve ortak dzenlemelere gidilmesini ngr
yor.
Trkiye ile Dou Avrupa ve Rusya ile arasnda, 1990l yllarn ikinci yarsnda
younlamak zere bavul ticareti olarak adlandrlan bir ticaret ilikisi ortaya k
maya balad, zellikle, Trkiye ekonomisinin 1996 ylndan sonra bavul ticareti
kayda deer bir girdi haline gelmitir, rnein 1996 ylnda 8,8 milyar dolar, 1997
ylnda 5,8 milyar dolar bavul ticaretine dayal dsatm yapld hesaplanmaktadr.
Bu rakamlar TCMB tarafndan yaplan bir anket almas ile hesaplanmaya ba
lanmtr. Anket almasna dayal olan yntemde bavul ticaretine ynelik ortala
ma harcama miktar saptanmakta ve bavul ticareti yapan kii says ile ilikilendirilerek ticaretin boyutu belirlenmektedir. Sz konusu dsatmn en nemli blm
eski Sovyetler Birlii vc I lou Avrupa lkeleri ile gereklemektedir.
naat ve nakliyat alanlarnn yan sra Trkiye ile Rusya ekonomik ilikilerinde
dier nemli bir gelime doal gaz konusunda ortaya kmtr. Trkiye 1996 yln
da Rusyann doal gaz pazarnda 11. srada iken 1997 ylnda 6. sraya kmtr,
imzalanan 13,5 ilya dolarlk yeni anlamalar erevesinde Trkiye 2000 ylnda
Rusya'nn Almanya tla sonra ikinci byk doal gaz pazar ular aktr.

R K O N O M fN N DI D N YA S I

277

3. AB (AET, AT) ile likiler


D ekonomik ilikiler ynnden planl dneme damgasn vuran gelime, dne
min hemen banda o dnemki ad ile AET ile bir Ortaklk Anlamas imzalan
masdr.*6' AET-Trkiye ilikileri yalnz d ekonomik ilikilere etkisi ynnden de
il, sanayileme programlarna ve yurtdna ii gnderilmesi gibi ekonomik ve
toplumsal yaamn dier ynlerine etkisi bakmndan da nem kazanmaktadr.
AET Ortaklk Anlamasnn amac (m.2) Trkiye ekonomisinin gelimesini,
Trk halknn yaam koullarm ve ibulma dzeyini ykseltmeyi dikkate alarak ta
raflarn ticari ve ekonomik ilikilerini srekli ve dengeli bir biimde glendirmektir. Bu amaca ulalmas iin, AET ile gmrk birliine ilke olarak aamal geil
mesi ve bu srada, Trkiyenin ekonomi politikalarn AETnin ekonomi politikala
rna yaknlatrmas ngrlmektedir. Trkiye, hazrlk, gei ve son dnem olarak
adlandrlan dnemlerin sonunda AETye tam ye olabilecektir.*7'
AET ilikilerinin ekonomik gelime programlarna etkisi, zellikle IIIKPde n
grlen yeni stratejiyi belirledii, planlarn nitelikleriyle ilgili blmde belirtilmi
tir. AET ile d ticaret ilikilerine de bir sonraki blmde deinilmektedir. Burada
AET ile ilikilerin ksa bir tarihesi verilecektir.
Hazrlk dnemi balangta 5 yl olarak ngrlyordu, gerektiinde 5 yl da
ha uzatlabilecekti. Ve uzatld. Bu dnemde, Trkiyenin geleneksel dsatm r n
lerinin, ttn, zm, fndk ve kuru incirin, AET kontenjan artnlyordu, bu
rnleri AET belli bir oranda almay garanti ediyordu. Ayrca AET, Trkiyenin
alt-yap bir ksm snai giriimleri iin kredi salayacakt.
Hazrlk dneminin uzatmal biimde sona ermesiyle, 1 Ocak 1973te yrrl
e giren Katma Protokol gei dnemi koullarn dzenlemektedir. Katma Pro
tokol, gm rk vergilerinin indirilmesini, bunun niteliklerini ve zamanlamasn;
mallarn serbest dolamn; iilerin serbest dolamn ve ekonomi politikalarnn
yaknlatrlmasn dzenlemektedir.
Katma Protokola gre, anlamann ticari hkmlerinin yrrle girdii 1 Ey
ll 1971de Topluluk Trkiyeden ald snai mallara uygulad gm rk vergileri
ni tmyle kaldryor, ancak baz petrol rnleri pamuk iplii, pamuklu dokuma
ve (yn) makine hallar zerindeki vergiler bu kuraln dnda tutuluyordu.
Trkiye, AETden ald snai rnlerin gmrk vergilerini aamal bir biimde
indirecekti. AETden dalmn yzde 50sini oluturan, kimyasal gbre ve dier
kimyasal maddeler, kurun, inko, bakr, nikel ve bunlarn trevleri, lastik rnleri
ve elektronik mallar (Birinci Liste) zerindeki gmrk vergileri 12 ylda kaldrla
cakt. Dier dalm mallar zerindeki gmrk vergilerinin de 22 ylda kaldrlmas
ngrlyordu.
Birinci Listeye giren mallar zerindeki gmrk vergilerinin yzde 10, ikinci
Listeye girenlerin gmrk vergilerinin de yzde 5 orannda indirilmesi 1 Ocak
1973te gerekletirildi. Her iki Liste iin ayn oranda ikinci tur gm rk indirimle
ri, 1 Ocak 1976da saland. Bunlar, Ocak 1978den sonra yllk indirim uygulama
s izleyecekti. Ancak, Ocak 1976dan sonra gmrk indirimi uygulamas durdurul
du.

278

T R K Y K IKONOMS

Tarm rnlerinde ise AET, daha snrlayc bir tutun izleyebilecekti. Kr


zm ve ttn dnda kalan tarm rnlerine yzde 50-60 dolaynda bir gmrk
vergisi ve ayrca miktar snrlamas (kota) uygulanabilecekti.
Benzer biimde, iilerin serbest dolam ve ekonomi politikalarnn yaknlat
nlmas da, 12 ve 22 yllk bir takvime balanyordu.
Katma Protokoln ayrntsna girmeye gerek yok. Trkiye ekonomisinin buna
lma girdii yllarda hazrlanan IVKP, AET ile ilikilerin, daha dorusu Trkiyenin
ykmllklerinin bir (sre dondurulmasn ngrmektedir. te yandan,
IVKPnm daha ikinci yli balamadan hkmet 1980 banda o yl AETye tam
yelik iin bavurulacan aklamtr. Ayn yl, ii dolamnn daha da serbest
olmas bir yana AET lkeleri, Trk vatandalar iin vize uygulamas getirmilerdin
Ksaca, ilk yllarn balay dnemi sona ermi, Trkiye-AET ilikileri belirsizlie
girmitir. Bu sonuta, Trkiyenin olduu kadar, belki ondan da fazla, AET lkele
rinin iinde bulunduu ekonomik bunalm etkili olmutur, denilebilir. Tam yelik
konusunda ise, Trkiyeden ok AETnin tutum u belirleyici olacaktr.
Gei dneminde, zellikle 1977den sonra, Trkiye-AT (AT gnmzde AB Avrupa Birlii olarak adlandrlyor) ilikileri byk sorunlarla karlamtr, nce,
Trkiye 1977den sonra gmrklerini indirme konusundaki ykmllklerini,
1980li yllarn ikinci yansna dek, ertelemek zorunda kalmtr. kinci olarak, Top
luluk, Trkiye kl kimi rnlere miktar kstlamalar ve anti-damping vergi uy
gulamalar getirmitir. nc olarak da, Trkiyeden giden iilere Topluluk lke
lerinde serbest dolam hakk verilmemektedir.
Trkiye, gmrk birlii konusunda Katma Protokolde ngrlen ykmlerini
tam olarak yerine getirmemekle birlikte, dalmn zellikle 1984ten sonra giderek
serbest braklmas ve uygulanan gmrk vergisi oranlanm n byk lde indiril
mesi yoluna gidilmitir. Topluluun, Trkiye kl pam uk iplii, pamuklu doku
ma ve makine hallarna koyduu gmrk vergilerinin Katma Protokoln yrrl
e girmesini izleyen 12 yl iinde aamal olarak kaldrlmas ngrlmtr. Top
luluk gmrk vergilerinde gerekli indirimleri yapmakla birlikte, bunlarn yerine
koyduu anti-damping vergiler ve miktar snrlamalaryla, Trkiye kl tekstil ve
demir-elik rnlerinin dalmn snrlama yoluna gitmitir. Gerekte, Toplulu
gun 1970li yllardan balayarak birok Akdeniz lkesine ve gelimekte olan lkele
re salad ticari olanaklar, Trkiyenin Katma Protokol erevesinde elde ettii
dnleri byk lde andrmtr. te yandan, Katma Protokole gre 1 Aralk
1986da Trk iilerinin topluluk yesi lkelerin iilerine tannan tm haklardan
yararlanmas gerekirken, Topluluk bu uygulamaya gemekten kanmaktadr.
Trkiye-AT ilikilerini olumsuz ynde etkileyen nemli bir gelime de 12 Eyll
1980 sonrasnda Trkiyenin demokrasiden uzaklamas olmutur. Nitekim Ortak
Ik Konseyi, Eyll 1986ya kadar toplanamamtr. Trkiye-AT ilikilerinin dzelme
srecine girmesinin bir sonucu olarak, Trkiye 14 Nisan 1987de tam yelik iin
bavuruda bulunm utur. Bavuru sreci ilemekle birlikte, Topluluun Trkiye
ekonomisinin gelimesi iin vermeyi ngrd mali yardm gereklememitir
Tam yelik konusu 1990Iarn sonunda henz sonulanmamtr.

I M IN O M N N DI DNYASI

279

AB ile ilikilerde son gelimeler u ekilde zetlenebilir:


Trkiyenin beklenmedik bir biimde tam yelik bavurusunda bulunmas ze
rine AT Komisyonu bu konuda kapsaml bir raporu 18 Aralk 1989da AT Konseyine sunmu ve The Turkish Economy, Structure and Developments adl bu a
lma 5 ubat 1990da Konsey tarafndan benimsenmitir. Ekonomik, toplumsal ve
siyasal durum un ayrntl bir biimde incelenmesinden sonra varlan sonu, Trki
yenin gelecekte tam yeliine bir engel bulunmad ve taraflarn bu ama dorul
tusunda ibirliini glendirmeleri gerektii biimindeydi. AT Komisyonu bu
amala oluturduu birlii Programn 6 Haziran 1990da Konseye sunmutur.
birlii Programnn ana blmleri, (a) Trkiye ile AT arasnda 1995 ylnn so
nuna dek gmrk birliinin tamamlanmas, (b) ekonomik btnlemeyi kolay
latrmak amacyla, ibirliinin sanayi, teknoloji ve bilim alanlarnda younlatrl
mas, (c) 600 milyon ECU tutarndaki Trkiyeye yardm protokolnn uygulama
ya konulmas ve (d) iki taraf arasnda zellikle siyasal ve kltrel alanlarda ibirlii
nin gelitirilmesi, olarak zetlenebilir.
Bu tarihten sonra AT ile ilikilerin hzlanmas sz konusu oldu. 30 Eyll
1991de Ortaklk Konseyi 1986 ylndan sonra ilk kez topland. 1992 yl iinde
Trkiye ile AT arasnda bir teknik ibirlii program hazrland ve gmrklerle ilgi
li teknik sorunlarn zm iin kurulmu olan ve 1982 tarihinden beri toplanm a
yan Gm rk ibirlii Komitesi topland. 1993-1995 yllar arasnda Gm rk Birlii
Karan erevesinde gerekli teknik koullarn yerine getirildii ve bir dizi toplant
nn yapld sreten sonra Trkiye 22 yl sren Gei Dnemini 31 Aralk 1995
tarihinde tamamlayarak, sanayi rnlerinde ve ilenmi tarm rnlerinde salanan
Gmrk Birliini gerekletirmi oldu.
Trkiye asndan bakldnda, gerek genel anlamda ibirlii, gerek Gmrk
Birlii nemli glklerle doludur. Gmrk Birlii ncesinde Trkiyenin zellikle
sanayi sektrnn bir gm rk birliinden olumlu etkilenebilmesi ile ilgili ayrntl
almalar yapld ve bunlara dayal politikalar gelitirildii sylenemez. Gmrk
Birlii asndan Trkiyede gerekli gmrk indirimleri, ortak gm rk tarifesine,
topluluun ticaret politikasna ve rekabet politikasna uyum konusunda nemli
mevzuat ahmalar yaplmtr. Ancak pek ok konuda Trkiyenin gerekli al
malar, egdm iinde ve belli bir program erevesinde yrtt sylenemez.
zellikle gmrk mevzuat ve gm rk tekilatnn reorganizasyonu bu eksikliklerin
banda gelmektedir. Dier nemli bir konu ise Ortak Ticaret Politikas kapsamn
da Meclisten geirilmesi gereken uyum yasalardr. Bu yasalarn eksiklii nedeniyle
Trkiye birok anti-damping soruturmas ile kar karya kalmaktadr.
Trkiyenin ABne tam yelik srecinde her iki tarafn iinde bulunduu z
gl koullarn etkili olduu yadsnamaz. AB asndan bakldnda, Avrupa Topluluunun XX. Yzylm sonuna dek ekonomik, parasal ve siyasal birlie dnm e
sini esas alan Maastricht ya da Avrupa Birlii Anlamasnm onaylanmas srecin
de bir ok olumsuz gelime yaand bilinmektedir. rnein, Topluluun isizlik,
teknolojik gelime ve teknolojiye dayal rekabet konularnda karlat byk so
runlar bunlarn banda geliyordu. Uzun uralardan sonra Birlik Anlamasnn

20

T H K Y ! K K O N O M S

gecikmeli de olsa onay gerekletirildi ve Anlama Kasm 1993 banda yrrle


girdi. Ancak bu olgu, Avrupa Para Sistemi (EMS)nin 1992 ve 1993de byk sm
smtlar geirmesini engelleyemedi. Para bunalm, 1993 Austos aynda Alnan
Mark ve Hollanda Florini dnda kalan tm AB lkeleri paralarnn birbirleriyle
deiim oranlarnn (Exchange Rate Mechanism, ERM) geniletilmesini zorunlu
kld.(9)
Parasal Birliin ikinci aamasnda Avrupa Para Enstitsnun kurulmas vc Pa
rasal Birliin tamamlanmas ile birlikte bu kurum un Avrupa Merkez Bankasa
dnerek Topluluk para politikasn ynlendirmesi ngrlmtr. Ancak Ingilte
re ve Yunanistan merkez bankalarna gerekli zerklii salayamam bulunmakta
dr. 1 Ocak 1999 tarihinde ise, 2002 ylma kadar srecek olan Parasal Birliin nihai
amac olan Euroya gei takvimi almaya balamtr.
Kendi ierisinde nemli deiimler ve gei sreci yaayan Avrupa Birlii
1990l yllarda ortaya kan siyasi gelimelerden de byk oranda etkilendi. Bunla
rm en nemlisi Dou Avrupa ve Eski Sovyetler Birliinde ortaya kan siyasi geli
meler sonucu ek Cumhuriyeti, Slovak Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya, Sloven
ya, Romanya, Bulgaristan, Litvanya, Estonya ve Kbrs Rum Ynetiminin tam ye
lik iin bavurmalar gelmektedir.
Trkiyenin ABye tam yelii asndan deerlendirildiinde ABde yaanan
tm bu gelimeler son derece etkili olmaktadr. Ancak en temel sorun ise Trk i
yenin iinde bulunduu ekonomik durum dan kaynaklanmaktadr. Temel hak vc
zgrlkler, demokratikleme srecinde var olan eksiklikler de en az ekonomik so
runlar kadar tam yelik srecini olumsuz etkilemektedir. Nitekim uzun yllar bit
trl benimsenmeyen Trkiyenin aday saylmas, 1999 sonunda gerekleecek
gibi grnmektedir.

4. nc Dnya
Trkiyenin d ekonomik ilikilerine nc Dnyann girii 1970li yllarn o
talarna rastlar. Bu konuda balca iki gelime etkili olmutur, denilebilir. Gelime
lerden biri, ham petrol fiyatlarnn hzla artmas, dieri de Trkiyenin d ekono
mik ilikilerinde yeni eksenler arama zorunluluu duymasdr. Bu noktalara ksat.
deinilecektir.
Ham petrol fiyatlarnda srama, 1960larm banda kurulan OPECin (Petrol
Dsatm yapan lkeler rgt) varil (yaklak 159 litre) bana fiyat, 1 Ocak
1974den sonra (1,80 dolardan nce 10 dolarn stne, 1977de de 13,66 dolara)
ykseltmeleriyle balad. Bu ilk petrol okunun etkisi doallkla nce, d deme
ler zerine oldu. Petrol tketiminin yaklak te ikisini dalmla karlayan Trki
ye dviz gelirlerinin byk bir ksmn petrol almna ayrmak durum undayd. Ay
rica, petrol girdi olarak kullanan yerli retim fiyatlar da ykseliyordu. kinci pet
rol oku 1979 banda geldi ve ham petrol fiyadar 35 dolar dolayna ykseldi. Bu
srete Trkiyeyi ilgilendiren asl sorun petrol dalm iin d kaynak salanma
siydi.
Petrol fiyatlarndaki artn dtaki boyutu, zellikle baz Arap lkelerinin elin

I 'K O N O M N N DI D N Y A S I

de olaanst bir d kaynak birikimine yol amasyd. Trkiye bu olanaktan yarar


lanabilir miydi?
Arap lkelerinin dolar birikiminden trl yararlanlabilirdi, nce, bunlar
dan d kredi salanabilirdi, ikinci olarak, bu lkelerin altyap ve dier yatrmlar
na mhendislik hizmetleri sunulabirdi; ncs de bu lkeler snai rnler iin
bir pazar oluturabilirdi. Kukusuz bu olanaklarn bir de maliyeti vardr: Trkiye
genel olarak d ilikilerinde yeni bir tutum taknabilmek, nc Dnya ile daha
yakn ibirlii yapabilmeliydi.
Burada belirtilmesi gerekli nokta, ayn yllarda, petrol dolarnn kullanm ko
nusunun youn bir biimde tartlddr. Yeni Uluslararas Ekonomik Dzen
(YUED) ve Kuzey-Gney Diyalogu konularnn ayn yllarda oluturulmasnn
amac kaynak dalmn yeniden dzenlemekti.
Ayn yllarda yaygn bir kan da, Trkiyenin nitelikli igc salayarak, Bat
teknolojisiyle Arap sermayesinin snai retim iin bir araya gelebileceidir. Ancak
younlaan d ekonomik bunalm ve zellikle Arap sermayesinin kullanm biimi
bu t r bir uygulamaya olanak vermiyordu. Bu deikenli denklemde asl unutu
lan, teknoloji ve sermayenin herhangi bir lkenin ucuz igcnden yararlanma
srecine girmeden, nceden btnlemesi gerektiiydi.
Trkiye ekonomisi bu gelimelerden bir lde de olsa yararland denilebilir,
nce, baz Arap lkelerinden kredi saland. Ek olarak, bu lkelere mhendislikmteahhitlik hizmetleri sunum unda belirli bir gelime grld. Ekonomik buna
lm nedeniyle AET lkelerinin yurtdma giden iilere kapanmasnn da katksyla,
Arap lkelerine igc akn artt. Son olarak da bu lkelere snai rn dsatmn
da belli bir art saland.
IVKPnda ngrlen d ekonomik ilikilerin ... o k ynl bir uluslararas
ekonomik ibirlii erevesinde ele alnmak istenmesinin (s. 265) uygulamas bu
dzeyde kald. Gerekte, IVKPnda dile getirilen bu amacn, yalnz ekonomik deil,
siyasal ve toplumsal etmenlerin de bir bileimi olarak ve ancak uzun dnemde sa
lanabilecei belirtilmelidir. Genel olarak d ilikiler ve zelde d ekonomik iliki
ler, yllarn birikimi sonucu geldikleri noktadan ancak i ve d glerin elverdii
lde deitirilebilir. Bununla birlikte, Trkiye dsatmnn ve mteahhitlik hiz
metlerinin, snrl bir dzeyde Ortadou pazarna girebilecekleri aktr. Sonucu be
lirleyecek olan, yalnz Trkiyenin yapabilecekleri deil Arap lkelerinin elde ettik
leri petrol gelirlerini nasl kullanacaklardr.
Ksaca, d ekonomik ilikilerde nc Dnya esi, bir ksm Arap lkeleriy
le ticari ilikilerin gelitirilmesi, hizmet ve igc verilmesi ve kredi salanmas bii
minde gelimitir, ilikilerin bundan sonra alaca dorultu, iki tarafn ekonomik
durum una bal olacakt.
Trkiyenin, 1976dan sonra ilgi duyduu slam Konferans Tekilat ve bunun
erevesinde kurulan Ekonomik ve Ticari birlii Daimi Komitesine 1980li yllar
da ok etkin bir biimde katlmaya balamtr, zellikle Irak-tran Sava yllarnda
artan slam lkelerine dsalm, Trkiyenin dsatm iinde bu lkelerin payn
1980e gre 1987de iki katna yakn bir artla yzde 40 dolayna ykseltmitir. An

2H2

T H K Y I ! I '. KONOMS

cak lran-Irak savann sona erinesi ve sonrasnda 1991 Krle/ Bunalm ve Irak'a
kar uygulanan uluslararas yasaklamalar (ambargo) sonucu slam lkelerine dsa
timin yzde 30lardan yzde 20lere dt grlyor. slam lkeleriyle ok tarafl
kliring birlii kurulmas, dsatm kredi sigortas sisteminin gelitirilmesi, ye lke
ler arasnda standartlarn uyumlu klnmas, ticari bilgi a kurulmas ve tercihli ti
caret sistemi oluturulmas dorultusunda kararlar alnmtr. Trkiye, ran ve Pa
kistan arasndaki Ekonomik ibirlii Tekilat da varln, zellikle bankaclk vc
bir ksm snai projeler alanndaki etkinlikleriyle srdryor.

5. Planlarda D Ticaret Politikalar


D ticaret politikas, genel gelime politikasnn bir uzantsdr. Bir btn olarak
alndnda ilk -plan dneminin ekonomik gelime politikasnn temelini, ulusal
gelirin bymesi ve bunu salamak zere hzl sanayileme ilkesinin oluturduu
belirtilmiti. Dalm yerine yerli retim biimi sanayileme, doal olarak dalm
gereksinmelerini azaltacakt. Sonuta d ticaretin dengeye ulamas ve ekonominin
d kaynak gereksinimi olmadan gelimesi salanabilecekti. Bu amaca ulalmas,
dier amalarda olduu gibi, ekonominin bymesinin doal bir uzants saylmak
tadr. Denilebilir ki bu genel yaklam ilk -plamn d ticaret konusundaki dzen
lemelerinin dayanak noktas olmutur.
IKPnda d ticaret siyasetinin temel ilkesinin uluslararas uzmanlama ve i
birlii olanaklarndan en yksek lde yararlanmak olduu belirtilmektedir (s.
41). Ancak, bunun, daha ok d yardm salamak iin yazlan bir ssleme tm
cesi olduu aktr. Nitekim IKPnda genel olarak ekonominin d rekabetten ko
runmas bu korunm ann zamanla azaltlmas ve yeni doan sanayileri korum ak ve
gelitirmek iin ok selektif bir zel korumann gereklilii vurgulanmaktadr (s.
521). Plan, korumay dinamik bir erevede nermekte ve bir retim dal yara
bilir hale geldiinde koruma ortadan kalkmaldr ilkesini benimsemektedir (s.
522). Ksaca temel yaklam, dalm yerine yerli retimin salanmasdr.
Dsatm alanndaysa, IKP, zendirme nlemleri getirmekte, zellikle snai
rnlerin dsatmnda maliyete giren tm dolayl vergilerin gm rk kapsnda
dsatmcya geri verilmesi; kredi, pazarlama vb. konularda tam bir kamu destei
nin salanmas ngrlmektedir (s. 523).
Ksaca zetlenen bu nlemlerin sonucu olarak uzun dnemde (1970li yllarn
sonunda) d deme dengesine ulalaca; ekonominin II. Plan dneminin sonla
rndan balayarak yardm eklindeki istisnai finansman kaynaklarna muhta ol
madan geliebilecek hale gelmesi olanakl grlmektedir (s. 41).
IIKPnda, d ekonomik ilikilerde temel amacn ekonominin hedef alman ge
lime hznn kendi kaynaklaryla salanabilmesi olduu belirtilmektedir (s. 1 S
l i 9). Bunu salamak zere, IKPnda ngrlen nlemler daha somut bir biimde
dzenlenmi, zellikle snai rn dsatmnn artrlmas; yedi-yabanc snai yat
rmlarn dsatma ynelik olmas, dalm yerine yerli retime ncelik verilmesi ve
korum a ve zendirme nlemlerinin gelitirilmesi gibi ilkeler benimsenmitir. Bu
son noktayla ilgili bir nlem ilgintir. IIKP "... korumann yksek fiyatlara ve te

I'K O N O M N N DI D N YASI

28 3

kellere yol amamasna dikkat edileceinden sz etmektedir (s. 122). Ancak bir
ok dzenlemede olduu gibi bunun nasl gerekletirilecei belirsizdir.
IIIKPnm d ticaret politikas ilk iki planda ngrlen amalarn gerekleme
mesinden kaynaklanmaktadr. Yeni bir kalknma stratejisi ngren IIIKP, AETye
kar ykmllkleri de dikkate alarak, snai rn dsatmnn artrlmasn, snai
rnlere d rekabet gc kazandrlmasn; dalmn, sanayileme politikas do
rultusunda planlanmasn temel ilkeler olarak saptamaktadr (s. 892). Aktr ki bu
ilkelerin, ilk iki plan dneminde ngrlenlerden niteliksel fark d ekonomik ili
kilere daha fazla arlk vermesidir. Denilebilir ki IIIKP ile, d ticarette d etmen
ler daha belirleyici bir konum a ulamaktadr.
IVKPm n hazrland yl(lar) da ekonomi bunalm iindedir. Plan, bir yl ge
cikme ile uygulamaya girmi, bu nedenle 1978 plan d bir yl olmutur. IVKPnda
daha nce deinildii gibi, AETye kar ykmllklerin bir sre dondurulm as ve
d ekonomik ilikilerde ok ynl uluslararas ibirlii ngrleri bir bakma bu
nalmdan k araylardr. Yaklam, bir taraftan d kredi olanaklar salamaya,
dier taraftan da snai rnlere yeni d pazarlar bulmaya yneliktir. Bu srete, te
mel sanayileme politikas, yani dalm yerine yerli retim terk edilmemekte, bu
nun daha ileri aamasnn gerekletirilmesi ngrlmektedir. Ek olarak da, zellik
le smai rn dsatmnn artrlmas ve buradan yllk dsatmn byme hznn
yzde 18-19 gibi yksek saylabilecek bir dzeye ulamas ngrlmektedir.
Genel izgileriyle belirtilen planl d ekonomi politikalarnn d ticaretle ilgili
uygulamalarna bir sonraki blmde deinilecektir. Ancak, d ekonomik ilikilerin
bir gstergesi olan dviz kuru deimeleri ayrca incelenmelidir.
VKP (1985-89) ve VIKP (1990-94)nda, d ticaret politikasna ilikin dzenle
me, 24 Ocak 1980 sonrasnda izlenen dsatma dayal byme politikasnn bir
gstergesi oluyor. Bu planlarda, Trkiyenin daha nce izledii d ticaret politikas
tmyle terk ediliyor ve onun yerine yeni bir yaklam getiriliyor.
Bu yaklama gre, dsatma dayah byme anlay, dsatmn ve br dviz
kazandrc faaliyetlerin olabildiince zendirilmesini, desteklenmesini gerektirir.
Bu t r faaliyetlerin parasal zendirmelerle desteklenmesi, bir baka anlatmla, ser
maye kaynaklarnn kullanmnda dsatm artrmann esas alnmas, bu politika
nn nemli bir zelliidir. Yaklamn, ikinci nemli zellii, dviz kuru politika
snda grlyor. 24 Ocak 1980 sonrasnn yksek oranl devalasyonunu daha son
ra gnlk kur saptamas izledi. Bu olgu, dviz kurunun piyasa koullarna gre
saptanmas amacna ynelikti. Dviz alm satmna getirilen kolaylklar, bankaclk
sisteminin dviz ilemlerinde Merkez Bankasnn ilevlerinin bir blm n stlen
mesi ve benzeri uygulamalar sonucu, TLnin yabanc paralar karsndaki fiyatnn
serbeste saptanmas ya da tam konvertibl olmas dorultusunda atlan admlar
d. D ticaret politikasnn nc nemli aya, d ticaret rejiminin, daha doru
su dalmn, giderek serbest olmasdr. Ekonominin daha rekabeti bir ortam a ge
irilmesi ve bu yntemle verimliliin artrlmas; i piyasada fiyat artlarnn snrl
tutulmasyla tketicinin korunmas dalmn serbestletirilmesinin bahca nedenle
ri olarak gsterilmekledir. Bunlara ek olarak, Trkiyeye d kredi veren kurulula

284

T H K Y U I '.KONOMS

rn, zellikle IMFnin 1980 sonras planlarnda belirtilen d ticaret politikalarnn


oluturulmas iin bask yaptklar da bilinmektedir.
VII. plan (1996-2000) dneminde d ticaret alannda en nemli sorun TLnin
1994 devalasyonundan sonra yeniden reel olarak deerlenmeye balayan TLnin
uluslararas rekabet gc zerindeki etkisidir. Dsatmn yavalamas dalmn ise
artmas gibi sregelen soruna gm rk birlii srecinin neden olduu dalm art
da eklenmitir.
D dnya ile ilikiler vp d ticaret politikalar erevesinde VII. plan AB ile
gm rk birlii ilikileri ve mevzuat uyum almalarn tarafndan belirlenmitir.
Ortak ticaret politikalar, rekabet kaninu, fikri ve sinai mlkiyet haklan bunlarn
bamda gelmektedir.

6. Dviz Kurunun Geliimi


kinci Dnya Savandan hemen sonra oluturulan dnya para dzeni 1960l
yllarn sonlannda sarsnt geirmeye balad. O yllarda, temel dviz birikim arac
olan ABD dolarnn, ABDnin d ticaretinin srekli ak vermesi ve dier d har
camalar sonucu altma evrilebilirliinin kukuya dmesi, uluslararas demelerde
yeni aralar aranmas sonucunu dourdu. Bu sre nce, H (zel ekme Hak
la rn n oluturulmas sonucunu verdi. Daha sonra da, ABDnin tek tarafl olarak
dolarn altna balln kaldrmas (Austos 1971) ve dolan altna kar devale et
meye balamasyla, var olan uluslararas para dzeni tmyle kt.(10)
O zamana kadar geerli olan dnya para dzeni, lkelerin srekli devalasyon
yaparak uluslararas demeleri belirsizlie itmelerini nlemek amacyla altnla birlik
te dolar da kilit para olarak sayyor ve lkelerin devalasyon yetkisini snrlyordu.
Bu sabit kur ancak, ilgili parann serbest piyasa deeriyle resmi deeri arasnda byk
ve srekli farkllk durum unda byk oranl devalasyonla deitirilebilirdi.
IMFnin kurulmasnn ve dviz kurlarnn dzenleme yetkisiyle donatlmasnn ama
c buydu. eyrek yzyl yrrlkte kalan para dzeni, 1970lerin banda sona erdi.
Dnya para dzeninin yeniden kurulmas (reformu), yine o yllarda yaygn tar
tma konusu oldu, zellikle ABD, paralarn d deerinin serbest piyasa koullar
na braklmasn, tmyle esnek olmasn savunurken, zellikle gelimekte olan
lkeler buna kar kmaya altlar. Denilebilir ki 1970li yllar bu reform urala
ryla geti. Sonuta, altnn uluslararas demedeki rol azaltld. Ve daha da nem
li olarak, dviz kurlarnn serbest piyasa koullarna braklmas, dalgal kur ya da
esnek kur dzeni kabul edildi. Bu, pek ok gelimekte olan lke temsilcilerinin be
lirttii gibi, dzensizlik demekti.
Uluslararas para dzenindeki gelimeleri ksaca zetlememizin nedeni, planl
dnem de ve sonrasndaki dviz kuru deimelerinin d nedenlerini akla kavu
turm aktr. Kukusuz, TLnin d deerini belirleyen yalnz bu d gelimeler deil,
genel olarak lkenin d demelerinin durum udur. Bununla birlikte, 1970li yllar
da balayan parann d deerinin ok ksa srelerle ayarlanmas ve daha sonra da
bu ayarlamalarn gnlk yaplr durum a gelmesi, dnya para dzenindeki deiikli
e ve bunu Trkiyenin tmyle benimsemek durum unda kalmasna baldr.

E K O N O M N N DI D N YASI

285

D ticaret an kapamak ve bunu zellikle snai rnlerin dsatmn artra


rak plan amalar dzeyinde gerekletirmek amacyla 1970te, TL, yzde 66 orann
da devale edildi ve bir ABD dolarnn TL fiyat 9,08den 15,15 TLna ykseltildi.
Devalasyonu izleyen yllarda, zellikle smai rn dsatmnda plan hedefleri
nin almas saland. Ek olarak yurtdnda alan iilerin gnderdikleri dviz
artt ve o dnemdeki adyla AETde grlen ekonomik byme sonucu, dsatm,
bu arada dokuma sanayii d istemi ve fiyatlar 1970 devalasyonundan sonra ilk
yl dolar cinsinden, ykseldi. Baka bir deyimle dolar olarak dsatm rnleri
devalasyon sonucu ucuzlamamtr. Dsatm mallarnn uluslararas fiyatnn yk
selmesine karn 1971-1974 dneminde dsatm nemli lde artmtr. Ksaca
dsatmdaki bu gelime yalnz devalasyona balanamaz. Denilebilir ki, Trki
yenin dsatm, devalasyon oranndan ok uluslararas piyasada oluan arz ve ta
lep koullarna gre belirlenmektedir.
O dnemde, dsatm yaplacak rn stoku yoksa devalasyonun dsatm ar
trmas retim artna baldr ve geleneksel dsatm mallarnn retimini artr
mak iin en az bir yl gereklidir. Snai retim, yaps gerei dalma baml oldu
undan, devalasyon snai rn fiyatlarn artrmakta ve bunun sonucu olarak s
nai rn dsatm glemektedir.
Devalasyonu izleyen yllarda dviz kaynaklarnn varl ve ABD dolarnn
uluslararas piyasada deer kaybetmesi sonucu, dolarn TL karl drld. Bu
sre TLnin d deerinin esnek tutulmas anlamna gelir. Ve 20 Eyll 1974ten
sonra dolarn TL karl ykseltilmeye baland. Ylda birka kez yaplan bu
"ayarlamalar srekli devalasyon izlenimi yaratarak TLnin d deerini belirsiz
durum a getirdi. Gerekte TLnin d deerini srekli olarak ayarlamaktan ama,
deeri dalgalanmaya braklan yabanc paralar arasndaki deer farkllklarn izle
mek ve bundan doacak speklasyonu nlemekti. TLnin d deeri esnek kur sis
temine gre belirleniyordu.
Ancak ham petrol fiyatlarnn hzla art ve giderek byyen d ticaret a
lkenin 1970 sonras elde ettii dviz stoklarnn hzla erimesine ve bir dviz dar
boaz ile karlamasna yol at. Bu gelimelerin sonucu bavurulan ksa dnemli
borlanma (DM) yollarnn da tkenmesiyle, kredi salayan uluslararas kurulu
lar (ve zel bankalar) yeni bir devalasyon isteminde bulundular, zellikle
IMFnin basksyla nce 1979 Nisannda yzde 30 ve ayn yln Temmuz aynda ye
niden yzde 88,4 (primli) oranna ulaan devalasyonlar yapld. TLnin dolar kar
sndaki deeri 1970e gre yzde 210,89 orannda drld. Dolarn TL fiyat
almlarda 47,20 ve satlarda 47,80 olarak belirlendi. Bu son devalasyon kararn
dan sonra da esnek kur uygulamas srdrld.
Yksek oranl 1979 devalasyonlarndan hemen sonra TLnin d deeri yeni
den yzde 33 orannda drld.
Dviz kuru politikas, 24 Ocak 1980 sonras ekonomi politikalarnda ok
nemli bir politika arac saylyor. TLnin yabanc paralar karsndaki fiyatnn
gnlk saptanmas ve bu srete srekli drlmesi, bir ynyle dsatm artr
may amalyor; br ynyle de sermaye hareketlerini canlandrc, zellikle dvi

286

thk

Ivi'

i m i

Nm

I nI

ze dayal ilemleri artrc bir etki yapyor. Tl.i Uyuttum drlmesiyle, br


koullar veri alnrsa, ucuzlayan Trkiye kl mallanl fiyat dm olacandan,
bu yntemle dsatmn artrlaca sylenebilir. Ancak, bi durum da, dalm ve d
almla karlanan girdi fiyatlar da artacandan bu durum maliyetlere yansyacak
ve devalasyon yoluyla d a kapama politikas etkisiz olacaktr. Nitekim Trki
yede 1980 ylndan sonra devalasyon gerek dsatm gerek dalm artrmtr.
1988 ylna kadar dsatmn art hz dalmn art hzndan daha yksek olduu
iin d ak bir lde azalm ancak 1988den sonra d ak yeniden giderek b
ymtr. Ek olarak, devalasyon ile dsatm artrma bir bakma kendi kendini
besleyen bir sre olur; srekli devalasyonlar kanlmaz durum a gelir. Bu durum
zellikle dsatm iin yeni sektrlerin rekabet gcnn gelitirilemedii, srekli
birka sektr zerinde uzmanlald durum lar iin geerlidir. Trkiye de yeni
rnlerle d pazara alacak bir yapsal dnm yaayamad iin, devalasyo
nun dsatm zerindeki etkinlii azalmtr. Bu olgu 1985 ylndan sonra kendini
gstermektedir. TLnin fiyatnn drlmesi, d borlann TL karlnn artmas
sonucunu da vereceinden, aynca olumsuz saylmaldr.
Bununla birlikte zellikle d bor salamada, devalasyon, IMF tarafndan bir
nkoul saylmakta ve istenmektedir. Trkiye 1980li yllarda bu olguyu yaam ve
TLnin fiyatn, dviz kurunu byk lde serbest piyasa koullanna brakan bir
srece girmitir.
Planl dnemin balannda OECDnin Grnmeyen lemlerin Liberalletiril
mesi Kodu erevesinde gerekletirilen kolaylklar, 1970lerin ikinci yarsnda
dsatmclara elde ettikleri dvizin yarsn retimleri iin dalmda kullanma hak
k verilmesi izlemise de kambiyo rejiminde asl serbestletirme 1980 sonrasnda
salanmtr.
Bu yllarda kimi kurumsal dzenleme ve kolaylklar dviz kurunun
TCMBnca 1 Mays 1985 sonrasnda gnlk saptanmas izlemi, daha sonra 1983
ve 1984te karlan 28 ve 30 sayl kararlarla serbestleme ynnde nemli admlar
atlm; zellikle bu sonuncusuyla, Temmuz 1984ten sonra, TLnin yabanc paralar
karsndaki fiyatnn saptanmas TCMBna, dviz tahsis ve transfer ilemleri ban
kalara braklm ve bankalarn dviz olanaklar bankaclk ilkeleri iinde kullanma
lar serbest braklmtr.
Bireylerin yanlarnda dviz bulundurmalarnn su olmaktan karlmas, TL ve
TL ile demeyi salayan belgelerin dalmnda ve ilenmi deerli talarn d tica
retinin yasallatrlmas ve ilenmemi kle altn dalmnda TCMBnin yetkili k
lnmas yoluna gidilmitir. Ek olarak, dsatm karlklarnn yzde 20sinin ve g
rnmeyen ilemlerle ilgili dvizlerin tamamnn kullanmnn ilgililerin serbest kul
lanmna braklmas bu kararla gerekletirilmi ve Trkiye Nisan 1986da OECD
Liberasyon Kodlarna katlmtr.
Kambiyo rejiminin serbestlemesi ynnde atlan son nemli adm, 11 Austos
1989 tarihli Resmi Gazetede yaymlanan Trk Paras Kymetini Koruma Hakkn
da 32 Sayl Karar ile gerekletirilmitir. Karar, kamuoyuna sermaye hareketleri
zerindeki kstlamalarn kaldrlmas biiminde yanstlmsa da, esas olarak kon-

I'KONOMNN DI DNYASI
TABLO: X.I. Dviz Kuru (TL/S), 1923-1998
(yl sonunda efektif al)

1923-1945 (ortalamas)
1946-1959 (sabit kur)
1960-1970 (ortalamas)
1971-1975 (ortalamas)
1976-1979 (ortalamas)
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986

1,55
2,80
8,01
14,47
23,53
89,25
132,30
184,90
280,00
442,50
574,00
755,90

1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

1 018,35
1 813,02
2 311,37
2 927,13
5 074,83
8 555,85
14 458,03
38 687,00
61 054,00
106 662,00
204 750,00
310 680,00

Kaynak: 1980 ncesi: DE, statistik Gstergeler, 1923-1990, ss. 290-91.


1980 sonras: TCMB, Aylk Blten, eitli saylar.

vertibiliteye geiin byk adm daha ak bir anlatmla ad konulmam t:


konvertibilite karar saylabilir.
Karara gre,
(a) Trkiyede yerleik kiilere bankalar, yetkili kurulular ve zel finans kurumlanndan istedikleri kadar dviz satn alma ve bunu yurtdna aktar
ma izni verilmitir.
(b) danda yerleik kiilerin borsada ilem gren Trk menkul kymetlerini
Trkiyede Sermaye Piyasas Kanununa gre faaliyet gsteren bankalar ve
arac kurumlar araclyla satn almalar, satmalar, bu kurumlar aracl
yla transfer ettirmeleri ile Trkiyede yerleik kiilerin bankalar ve zel
finans kurumlan araclyla yabanc borsalarda ilem gren menkul ky
met satn almalar ve bu kymetlerin al bedellerini transfer ettirmeleri,
serbest braklmtr.
(c) Trkiyede yerleik kiilerin yurtdndan her tr (ayni, nakdi ve gayrinakdi) kredi almalanm ve Trk bankalarnn dviz kredisi amalarn dzen
leyen esaslar liberalletirilmitir.

Kararla ek olarak, kambiyo dzenlem elerinin ierdii kstlamalar byk lde yumuatlmt (TCMB, Yllk Rapor 1989, s. 40). Deerli ta ve eyalarn dal
m ve dsatm serbest braklm, grnm eyen ilemlerden elde edilen dvizlerin
kullanm, b u konuda yurtdna yaplacak demelerin TL ile yaplabilmesi, TL ile
dsatm ve dsatm sonucu yurda getirilmesi zorunlu payn mal bedelinin yz
de 70ine indirilmesi, Trkiyeye gelecek yabanc sermayeye yeni kolaylklar getiril
mesi ve Trkiyeden gelecek yerli sermayenin esas olarak serbest braklmas yoluna
gidilmitir.

288

T R K Y K KKONOMS

Liberalizasyon dzenlemeleri sonunda, Trkiyenin OECD Sermaye Hareketle


ri Kodundaki ekince (ya da yaygn kullanmyla rezerv) says tan 16s snrl
olmak zere toplam 19a dmtr. Trkiyenin sermaye hareketlerinin liberalle
tirilmesi kodu karsnda, yabanclarn, sigortaclk, madencilik, petrol karm ve
ilenmesi, bankaclk alanndaki yeni yatrmlar ile yerlilerin yerli menkul kymetle
ri yurtdna satm, ve yabanc menkul kymetlerin Trkiyede piyasaya srlmesi,
kimi ksa sreli kredi trleri konularnda tam ya da snrl ekinceler koymutur.
Trkiye ek olarak, tamaclk ve sigortaclk gibi bir ksm grnmeyen kalemlerde de ekinceler koymu bulunuyor. Trkiye bu durumuyla, 1990lara, OECD
Kodlar karsnda, Yunanistan (28), Norve (23), Portekiz (32) ve Ispanya (24)
dan daha liberal bir konumdadr. Bu nemli bir elikidir. 32 sayl karar ile sa
lanan finansal serbestleme, 90l yllarda dviz kurunun mal ticaretinden ok, ksa
dnemli sermaye hareketlerine duyarl olmas sonucunu dourdu ve dviz kuru
ana ilevinden kopmaya balad. Bu olgu, mal ticaretinde nemli bir rekabet gc
kazanmam ve yksek enflasyona sahip olan Trkiyede dviz kurunun bir ekono
mi politikas arac olarak kullanlmasn zorlatrd.
Dier yandan yurtii ve yurtd faiz fark ve kur beklentisi 1990l yllarnda,
baz istisna yllar dnda, sermaye giriini zendirecek ynde olmu ve bu sermaye
girii TLnin reel olarak deer kazanmasna yol amtr (izim X.1).
1987-1993 yllarnda reel olarak deer kazanan TL, 1994te ekonomik krizin et
kisiyle TL reel olarak deer yitirmitir. Uzun yllar, dviz kurunun dk tutulm a
s, bir yandan ksa dnemli sermaye hareketlerini tevik ederek, ekonomide ret
ken yatrmlar yaplmasn ikinci plana itti, dier yandan dsatm art hznda bir

lZM: X.l. Nominal ve Reel Dviz Kuru 1987-1997

1987

1988

1989

1990

1991

1992

1993

1994

Not: Reci dviz kurundaki azalmalar deerlenmeyi gstermektedir.'1,1


Kaynak: TCMB, Elektronik ver: datm sistemi (www.tcmb.gov.tr)

199S

1996

1997

I KO N O M NN DI D N YASI

289

yavalama dalmda ise bir patlamaya neden oldu. Sonuta, 1994te yksek oranl
bir devalasyon zorunluluu dodu. TCMB de kur belirlemeden vazgeerek on b
yk bankann ortalama kurlarna dayanan bir yntemi benimsediyse de daha sonra
dviz kurunu IMF nerilerine uygun tutmak zere alm-satm ilemlerini srdr
d. Ancak, daha nce incelendii gibi 5 Nisan kararlan kalc ve yapsal iktisadi
nlemleri iermedii iin, 1995-1997 yllar speklatif sermaye girii yeniden yk
seldi ve TLnin reel olarak deerlenmesi bu yllarda da devam etti.
B. DI TCARET VE CARI LEMLER
D ticaret 1980 ylma dek uygulanan ithal ikameci sanayileme politikasna uygun
bir anlayla, 1980 ylndan sonra ise dsatma ynelik sanayileme anlayna gre
yrtlmtr. Kitabn sanayileme politikalan ile ilgili blm nde de belirtildii
gibi, her iki sanayileme stratejisi, d ticaret ve ekonominin d ilikileri zerinde
belirleyici rol oynamaktadr.
thal ikameci dnem boyunca daha nce dardan alman baz mallarn yerli
retimine geilerek dviz tasarrufunda bulunm a ve yerli retimin d rekabete kar
korunmas en temel amalar olarak karmza kmaktadr. Dalm, planl dne
m in banda liberasyon ve kota biiminde yrtlmtr. Liberasyon ilke olarak,
dalm serbest olan mallar iermekteydi ve genellikle yurtiinde retilmeyen ya
da yerli retimin i talebi karlayamad mallardan olumaktayd. Kota sistemin
de ise, belirli mallar iin belirli bir d kaynak ayrlmas ilkesi geerlidir. Yllara gre
deimekle birlikte, 1980li yllara dek, dalmn yzde 80 gibi bir blm liberas
yon ve kota kapsamnda kald, ithal ikameci dnem boyunca, dalma getirilmi
bu snrlamalarn yannda, gm rk vergileri ve br resim ve har uygulamalaryla
dalm snrl tutulmaya gayret edildi.
Buna karlk bu dnem sresince dayankl tketim mallarnn yerli olarak
retilmeye balamas ve baz ara mallarnn retimine geilmesi yeterli dviz tasar
rufuna neden olamam, hatta tam tersine dalm ihtiyacn yksek oranda artr
mtr. 1970li yllarn sonuna gelindiinde d ticaret ann milyar dolar dola
yna ykseldii grlmektedir (Tablo: X.2.). D ticaret anda ithal ikameci d
nem de asl sramann ham petrol fiyatlarnn artt 1974 ylndan sonra ortaya
kmaya balad ayn tablodan grlmektedir. Bu gelime yalnz i fiyat dengeleri
ni bozmakla kalmam, retim ve sat srecinde tkanklklara ve giderek ar bir
ekonomik bunalma yol amtr.
ithal ikameci dnemde dalmn bileimi incelendiinde 1974 ylna kadar
yaklak ayn oranlara sahip olan ara ve yatrm mal dalmnn bu yldan sonra
ara mal orannn lehine artt grlmektedir. Bu dnem boyunca yerli sanayile
meye ve dalm yasaklarna kout olarak tketim mal dalmnn paynn da s
rekli azald anlalyor, ithal ikameci politikalarn uyguland dnem boyunca,
izlenen an deerli kur politikas ve lkenin retim yapsnn zellikleri nedeniyle,
dsatm son derece yava bir art gstermi ve tarm rnleri dsatm toplam
dsatm iinde ok byk bir paya sahip olmutur (Tablo: X.3.).

T R K Y E EKONOMS

TABLO: X.2. Dalm, Dsatm, D Ticaret A, 1963-1997


(Milyon Dolar)

1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980

Dalm

Dsatm

688
537
572
718
685
764
801
948
1 171
1563
2 086
3 778
4 739
5 129
5 796
4 599
5 069
7 909

368
411
464
491
522
496
537
588
677
885
1317
1532
1401
1960
1 753
2 288
2 261
2 910

Dalm

D Tie. A
-320
-126
-108
-227
-163
-286
-264
-360
-495
-678
-769
-2 246
-3 338
-3 169
-4043
-2 311
-2 808
-4 999

1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Dsatm

D T ie A

4 703
5 746
5 728
7134
7 958
7 457
10 190
11 662
11625
12 959
13 593
14 715
15 345
18 106
21 636
23 225
26 261

-4 230
-3 097
-3 507
-3 623
-3 385
-3 648
-3 968
-2 673
-4 167
-9 343
-7 4 5 4
-8 1 5 6
-14 084
-5 164
-14 073
-2 0 402
-2 2 298

8 933
8 843
9 235
10 757
11 343
11 105
14 158
14 335
15 792
22 302
21047
22 871
29 429
23 270
35 709
43 627
48 559

Kaynak: DE, TY 1993, ss. 541-542, 1993 ve sonras iin TCMB, Aylk Blten, eitli saylar.

TABLO: X.3. Seilmi Yllarda Dalm ve Dsatmn Bileimi


DIALIM - Yzde

1963
1968
1973
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Yatrm

Ara

Tketim

45,8
48,0
48,1
43,7
38,9
34,6
31,5
20,0
24,7
26,3
25,1
24,7
22,9
31,3
27,0
27,8
24,3
26,5
28,7
29,6
32,5
29,6
29,3
23,8
22,8

483
473
476
533
58,0
623
66,6
77,9
73,3
71,6
72,3
70,9
69,1
60,1
64,8
64,4
66,8
60,4
57,5
57,4
53,5
58.4
58.3
65.9
65.6

5,4
4,7
4,3
3,0
3,1
2,9
1,9
2,1
2,0
2,1
2,6
4,4
8,0
8,6
8,2
7,8
8,7
12,9
13,7
13,0
14,0
11,9
12,4
9,8
11,0

DISATIM - Yzde

1963
1968
1973
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Tanm

Sanayi

Maden

77,2
81,9
633
64,0
59,4
67,4
59,5
57,4
47,2
37,3
32,8
24,5
21,6
25,3
183
20,1
18,2
18,4
20,0
15,4
15,5
13,6
10,7
10,6
103

19,8
12,9
32,5
30,4
33,4
27,2
34,7
36,0
48,7
59,7
63,9
72,1
75,3
71,4
79,1
76,7
78,2
79,0
77,8
82,8
82,9
84,9
87,4
87,2
88,1

3,0
53
4,3
5,6
7,2
5,4
5,8
6,6
4,1
3,0
3,3
3,4
3,1
3,3
2,7
3,2
3,6
2,5
2,1
1,8
1,6
1,5
1,9
1,6
1,5

Kaynak: 1963-1988 yllar iin DE, statistik Gstergeler, 1923-1990 s. 297; 1988-1992 yllan iin
DE, TY 1993, s. 561, 1993 ve sonras iin TCMB, Aylk Blten, eitli saylar.

EKONOMNN P DNYASI

29i

Dsatmn artnn ok yava olmas dalmn ise hzla artmas sonucu dsat
mn dalm karlama oran dnem boyunca srekli klm ve 1977 ylnda d
nemin en dk dzeyi olan yzde 30 dolayna inmitir (Tablo: X.4). Ayn dnem
boyunca, zerinde durulmas gereken ok nemli bir olgu, d ticaret fiyat oranla
rnn eilimleridir. Dsatm mallarnn fiyat indeksi 1968=100 alndnda 1972 ve
73 yllar dta tutulursa srekli 100n altnda kalnd bilinmektedir.
Trkiye ekonomisinin 1970li yllarn sonunda karlat ar dviz darboaz,
o yllara kadar nemsiz bir dviz kayna olarak kalan dsatmn artrlmas y
nndeki araylar n plana kartt. Dsatm artrmak konusunda seilen almak,
ZM: X.2. Dalmn Bileimi, 1976-1997

Kaynak: Tablo: X.3. ile ayn.

ZM: X.3. Dsatmn Bileimi, 1976-1997


(Yzde)

Kaynak: Tablo: X.3- lc ayn.

T R K Y K KKONOMS

292

daha nce incelenen ve uluslararas kurulular tarafndan nerilerek destek grc


da ak byme anlaynn bir parasyd.
stikrar nlemleri erevesinde 1980 ydnda dsatm artrmak iin ncelikle
devalasyon uygulamasna bavuruldu. Bir dier uygulama ise dsatmn zendiril
mesi iin parasal desteklerin verilmesi ve dsatm fiyatlarnn drlmesi iin i
gc cretlerinin azaltlmasyd. Bu uygulamalar zellikle ithal ikameci dnemde
kurulan ve korumaclk nedeniyle dnya fiyatlarndan daha yksek fiyatlarla re
tim yapan kimi sektrlerin hzla dsatma ynelmesini salad.
Gerekten de, 1980 ylndan sonra dsatm ok nemli bir art gsterdi. Bu
nun dnda ok kkl bir deiim dsatmn bileiminde ortaya kt ve imalat sa
nayi rnlerinin dsatmnn toplam dsatm iindeki pay yzde 80 dolayna kt
(Tablo: X.3.). Ancak, bu imalat sanayi dsatmn alt sektrler itibariyle inceledii
mizde gda, dokuma-giyim ve bir lde de demir-elik arlkl olduu grlmek tedir.
TABLO: X.4. Seilmi Yllarda Dsatmn Dalm Karlama Oram
1963
1965
1969
1974
1977
1978
1980
1982
1983
1984
1985
1986

53,5
81,1
67,0
40,6
302
49,7
36,8
65,0
62,0
66,3
70,2
67,1

1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

72,0
81,4
76,3
58,1
64,6
64,3
52,1
77,8
60,6
532
54,0

Kaynak; Tablo: X.2 ile ayrt.

Dier yandan, 1980lerin son yllarndan balayarak dsatm artnda bir ya


valama dikkati ekmektedir. Burada en temel sorun imalat sanayi dsatmna yeni
rn ve sektrleri katamamaktan kaynaklanmaktadr, denebilir. Dsatm gerek
letirilen imalat sanayi alt sektrleri itibaryla nemli bir deiim salanamamakta
dr.
Ayn ekilde, dsatmn dalm karlama orannn 1988 ylnda yzde 80 do
layna eritikten sonra giderek azalma eilimi gsterdiini Tablo: X.4.ten grmek
olanakldr. Bu orann, dmesi iki ynldr; dsatm art hznn dmesinden
kaynaklanabilecei gibi, dalmn art hznn artmasndan da kaynaklanabilir.
Gerekten de dalm 1980 ylndan sonra hzl bir art gstermi 1980li yllarn
sonlarna doru ise art hznda bir yavalama grlmektedir. Aslnda devalasyon
uygulamasyla bir yandan dsatm artrlmak istenirken dier yandan da dalm
azaltlarak d ticaret ann kapatlmas istenmitir. Ancak 1980 ylndan sonra
devalasyona ramen dalmda gzlemlenen bu art olduka nemlidir.

I'K O N O M NN DI D N YASI

293

Bunu daha yakndan inceleyebilmek iin dalmn bileimine bakmak gerek


mektedir. Dsatmn artna neden olan mal gruplarndan bir tanesi tketim da
lmdr. Dalmn serbest braklmasyla birlikte, tketim mal dalm 1980 yln
dan sonra hzl bir art gstermitir. Ayn ekilde gerek ara mal dalm gerekse
yatrm mal dalm srekli olarak artmtr. Ancak ara mal dalm hzla artar
ken, yatnm mal dalmnn art hz ok daha dktr (Tablo: X.3.).
Ara mallar dalmnn 1970li yllarda balayan toplam iindeki paynn art,
1980 ylnda daha kkl bir art gstererek yzde 80lere ykselmi yatnm mal
nn dalm ise yzde 20lere kadar dmtr (Tablo: X.3.). 1980lerden sonra
nemli bir yerli yatrm mal sanayii kurulmad gz nne alndnda, yatnm
mal dalmnn paynn azalmas ve ara mal dalmnn paynn artmas, dsatm
artnn yeni teknolojilere ve yeni rnlere dayal olmaktan uzak olduunu gster
mektedir. Ancak 1990 ylndan itibaren yatrm mal dalmnn paynda yeniden
bir art grlmeye balamtr. Bunun en temel nedeni kurulu kapasitelere dayal
bir dsatm artnn artk gerekleememesidir. nk, bir yandan imalat sanayi
inde byk atl kapasiteler kalmam ve dsatm art iin yeni kapasitelere gerek
duyulmaktadr, dier yandan da yeni ve kaliteli rnn d talebinin artt gn
mzde, yeni yatrmlarn ve teknolojilerin dsatm artrmaktaki nemi giderek anlalmaktadr.
1980 ylndan sonra art hz duraksayan yatrm mal dalmnn, 80li yllarn
ikinci yansnda hzlanarak artmas, toplam dalm artrmaktadr. Bylece bir yan
dan dsatmnn artnda duraklama, dier yandan toplam dsatmda grlen art
ma, d ticaret an 19801i yllarn sonunda da giderek artrmtr (Tablo: X.2.).
Gnmzde Trk ekonomisinin d ticaretinin en temel sorunlanndan biri bu
noktada yatmaktadr. Bir yandan dsatm art iin yeni teknolojilere ve girdilere
artan oranda gereksinim duyulmakta, dier yandan bu dsatm gerekletirmek
iin gerekli olan ara ve yatrm mal dalm art d ticaret an bytmekte
d i r ^ . Yatrm mal dalmnn artna, zellikle tketim mal dalmnda ortaya
kan art da eklendiinde dalmdaki hzlanan art anlamak daha da kolayla
maktadr.
1990 ylndan sonra grlen ciddi d ticaret a, yukarda iaret edilen yap
sal sorunlarn dnda, d finansal serbestlie paralel biimde TLnin reel olarak de
er kazanmas ile ilgilidir. Gerekten de, 1990 ylndan gnmze bir yandan dsa
tm yavalamas, dier yandan, dalmda patlama yksek deerli TL ile yakndan
ilgilidir. Bunun sonucu hzla byyen ve 1993 ylnda rekor dzeye erien d ak
tr (Tablo:X.2). Yerli parann reel olarak deerlenmeye balamas, birok gelimekte
olan lkede olduu gibi, Trkiye ekonomisinin da dnk byme ve dsatm
artrm a abalan ile eliki gstermektedir.
Dier yandan yerli parann yabanc paralar karsnda reel olarak deer kazan
mas, ticarete konu olan ve olmayan mallann greli fiyatlannn kincisi lehine de
imesi demektir. Bir baka deyile TLnin deerlenmesi, d pazara ynelik ve da
lm ile rekabet eden sektrlerin rekabet gcnde azalmaya neden olmaktadr. Bu
olgu ticarete konu olmayan sektrlerde krllk ve yatrm artn beraberinde ge

T R K Y E KKONOMS

294

tirmekte, genellikle da ak bir sektr olan imalat sanayiini olum su/ etkilemekte
ve hizmet ile ticaret sektrnde imenin ortaya kmasna neden olmaktadr.
Artan dalmn, retim potansiyelini artrc ksmnn olumlu etkisinden sz
edilebilir; ancak, Tablo:X:3ten grlebildii gibi, 1990dan sonra en hzl artan da
lm, tketim mal dalmdr. 1994 ylnda, daha nce sz edilen nedenlerle birlikte
artan d ticaret ann etkisi ile ortaya kan yksek oranl devalasyon dsatm
da bir arta neden olduysa da dalmda olaanst bir hzlanma yaratarak d tica
ret an, bavul ticareti hari, 20 milyar dolarn dzeyinin zerine kartmtr.
TABLO: X.5. pi Ticaretin lkelere Dalm, 1978-1997
i

(%)

Dsatm

1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Dalm

AB

Dier
OECD
EFTA

slam

Dier

AB

Dier
OECD
EFTA

slam

Dier

47,6
48,6
42,7
32,0
29,8
35,1
38,3
39,4
43,7
47,8
43,7
46,5
532
51,8
51,7
47,5
47,7
51,1
49,7
46,6

18,2
15,4
15,0
16,2
13,6
12,7
14,1
122
13,8
15,5
13,8
15,2
19,8
13,3
11,9
11,6
11,7
9,9
10,0
10,6

10,5
11,5
18,9
38,5
47,9
40,3
37,0
35,0
35,0
30,3
30,2
24,7
19,2
20,1
18,9
18,3
16,8
15,1
15,2
13,4

23,7
24,5
23,4
13,3
8,7
11,9
10,6
6,4
7,5
6,4
12,3
13,6
12,8
14,8
17,6
22,6
23,8
23,9
25,2
29,4

40,7
36,0
27,9
28,2
27,9
28,1
27,7
31,3
41,2
40,0
41,1
38,4
41,8
43,0
43,9
44,0
46,9
47,2
53,0
51,0

19,8
22,1
16,4
19,7
22,3
20,4
24,0
24,8
24,7
23,8
23,3
24,5
22,0
23,0
23,5
23,8
18,9
18,8
15,9
17,6

31,6
32,7
39,5
38,9
43,0
39,5
36,2
32,9
19,2
22,2
20,4
18,5
17,3
15,2
14,9
11,9
14,5
12,1
12,1
10,2

7,9
9,2
16,2
13,2
6,8
12,0
12,1
11,0
14,9
14,0
15,2
18,7
18,9
18,0
17,6
20,3
19,7
21,9
19,0
21 a

Kaynak: Maliye ve Gmrk Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor, eitli yllar.

Dsatmn ve dalmn lkelere gre dalmnda dnemlere gre kkl bir


deiiklik ortaya kmam ve gerek dalm gerekse dsatmda AB en nemli paya
sahip olmay srdrm tr (Tablo: X.5.).
dem eler bilanosunun mal ve hizmet ticareti ile birlikte karlksz transferler
kalemlerini kapsayan blm ne cari ilemler dengesi denmektedir. Tablo: X.6.dan
da izlenebilecei gibi, 1987 ylna kadar srekli olarak bir cari ilemler a vardr.
1988 ve 1989 ylndaki cari ilemler fazlasn, hemen bir sonraki yl, 2.6 milyar do
larlk bir ak izlemitir. 1990 ylndan sonra da cari ilemler dengesi asndan ol
duka istikrarsz bir gelimeden sz edilebilir.
Cari ilemler dengesinde grlen gelimeler, d ticaret dengesindeki gelime-

TABLO: X.6. Cari lemler Dengesi, 1978-1997


(Milyon Dolar)

hracat f.o.b.
ihracat
Bavul Ticareti
Transit Ticaret
thalat f.o.b.
thalat c.i.f.
Altn thalat
Transit Ticaret
Navtun ve Sigorta
D Ticaret Dengesi
Dier Mal ve Hizmet Gelirleri
Turizm
Faiz Gelirleri
Dier
Dier Mal ve Hizmet Giderleri
Turizm
Faiz demeleri
Dier
Toplam Mal ve Hizmetler
Karlksz Transfer Girileri (zel)
Gmen Transferleri
i Gelirleri
Dier
Karlksz Transfer klar (zel)
Karlksz Transferler (Resmi): Net
i Gelirleri
Dier (*)
Cari lemler Dengesi

1978
2288
2288
0
-4369
-4599
0
0
230
-2081
533
234
0
299
-816
-71
-489
-256
-2364
1103
0
983
120
-17
13
0
13
-1265

1979
2261
2261
0
-4815
-5069
0
0
254
-2554
708
281
0
427
-1377
-83
-1010
-284
-3223
1818
0
1694
124
-19
11
0
11
-1413

1980
2910
2910
0
-7513
-7909
0
0
396
-4603
762
326
0
436
-1738
-104
-1138
-496
-5579
2166
0
2071
95
-13
18
0
18
-3408

1981
4703
4703
0
-8657
-8933
0
0
366
-3864
1316
380
0
936
-1946
-103
-1443
-400
-4494
2559
0
2490
69
0
-1
0
-1
-1936

* Trkiyenin yurtdna yapt hibe ve yardmlar iermektedir.


Kaynak: TCMB Elektronik veri datm sistemi (www.tcmb.gov.tr)

1982
1984
5890
7389
5746
7134
144
255
-8518 -10332
-8843 -10757
0
0
-112
-193
437
619
-2628 -2942
2038
2366
373
548
110
146
1555
1672
-2639 -2945
-149
-277
-1S65 -1586
-925 -1082
-3229 -3521
2189
1901
0
0
2140
1807
49
94
0
-16
88
197
47
74
123
41
-952 -1439

1986
1988 1989
1990
1991 1992
1993
1994
1995 1996 1997
7583 11929 11780 13026 13667 14891 15611 18390 21975 32446 32647
7457 11662 11625 12959 13593 14715 15345 18106 21636 23225 26261
8842 5849
267
155
74
284
126
67
176
266
339
537
379
-10664 -13706 -15999 -22581 -21007 -23082 -29771 -22606 -35187 -43028 -48005
-11105 -14335 -15792 -22302 -21047 -22872 -29428 -23270 -35709 -43627 -48559
-94
-32 -1058 -1532 -1161 -1430 -1881
-480 -1322 -1672 -1867
-161
-251
-105
-76
-46
-64
-229
-301 -347 -492
-151
640
822
927
1299
1265 1371
1767
1395 2145 2618 2913
-3081 -1777 -4219 -9555 -7340 -8191 -14160 -4216 -13212 -10582 -15358
3338
6026 7098 8933
9315 10451 11788 11691 16094 14628 21273
950
2355 2557 3225
3959 4321 4957 5650 7002
2654 3639
341
374
1135
890
684
917
935 1012
1488 1577 1900
3297 3857 4791
6694 6480 9649 7401 12371
2047
5726 5800
-3646 -4812 -5476 -6496 -6816 -7262 -7829 -7936 -9717 -10930 -13419
866
-313
-358 -565
-592 -776
-934
-911 -1265 -1716
-520
-2134 -2799 -2907 -3264 -3430 -3217 -3574 -3923 -4303 -4200 -4588
-1199 -1655 -2004 -2712 -2794 -3269 -3321 -3147 -4503 -5465 -7115
-3389
-461 -6835 -6884 -7504
-563 -2597 -7118 -4841 -5002 -10201
1718
1846 3171
3374
3035 2709 3425 3892 4552
2879 3147
0
0
0
0
0
0
0
0
23
0
0
1634
1776 3040 3246
2919 2627 3327 3542 4197
2819 3008
355
82
98
350
84
70
108
60
116
128
139
0
0
0
-36
0
-15
-19
-25
0
0
-25
555
314
221
332
1144
912
733
383
1071
423
2245
32
37
38
48
62
98
82
44
89
79
66
282
507
159
689
1033
243
32S
1065
846
346
2163
-1465
1596
961 -2625
258 -943 -6433 2631 -2339 -2437 -2638

296

T R K Y K KKONOMS

lerle son derece paraleldir. 1990 ylndan sonra yksek harcamalar ve dk oranl
devalasyonlarla dalm talebinin iirilmesi cari a 1992de 950 milyon dolan
ve 1993 ylnda 6,4 milyar dolara ykselmitir. 1994te ise yksek oranl devalat
yon ile birlikte, 2,6 milyar dolar cari fazla olumutur. Ancak bu gelime 1995 y
lndan sonra bozulmu ve cari ak bu yllarda ortalama 2,5 milyar dolar civarnda
gereklemitir (Tablo: X.6).
Cari ilemler gelirleri iinde turizm gelirleri hzla artarken ii dvizi gelirini
nin giderek azalma eilimi gsterdii anlalmaktadr. Bu arada, turizm gelirlerinin
hesaplanmasnda 1985 sonrasnda farkl bir ngr yntemi uygulandn, gelen
turistlere gre bunlarn belirli bir miktar dviz harcayaca varsaymyla bir katsay
uygulayarak, turizm gelirlerinin hesaplandn belirtelim, ii dvizlerinin gelii ise
kur ayarlamalarna ve dier kullanm olanaklarna gre belirlenmektedir.
Bunun dnda, cari ilemler dengesinin en nemli gider kalemi olarak d ho
faiz demelerinin giderek artt grlmektedir. Gerekten, 1980 ylnda 1.1 milya
ABD dolar olan d bor yllk faiz demelerinin 1994 ylnda 4 milyar, 1994 yln
dan sonra 5 milyar ABD dolarna yaklat grlmektedir. Bu durum cari ilemler
dengesini olumsuz ynde ve giderek artan arlkta etkilemektedir (Tablo:X.6).
C. DI SERMAYE HAREKETLER
Da almac byme politikasnn uyguland 1980 sonras dnem de d sermaye
hareketlerinin younlamas doaldr. Bu erevede, yerli parasal byklerin l
esi olan dviz tevdiat hesaplarna ve yabanc zel sermaye konusuna daha nce,
ilgili blmlerde, deinilmiti. Burada demeler dengesinin cari ilemler dengesi
dnda kalan blmlerinin, zellikle de sermaye hareketlerinin daha yakndan it
delenmesi sz konusudur.
dem eler dengesi kapsamndaki sermaye hareketlerinin incelenmesinden iki
genel nokta saptanabilir. Bunlardan birincisi, sermaye harekederinin saysal olarak
ok byk boyudara ulatdr; kincisi de 1980 ncesinde olmayan, uygulama ala
m bulunmayan sermaye giri-k biimlerinin, kullanlmaya balanddr. B
ikinci nokta konunun niteliksel ynlerine ilikindir.
Gerekte, d sermayenin harekediliinin saysal art, alt eleri gz ntulr
tutulduunda, byk farkllklar gstermektedir. TCMBnin 1980li yllarn ikim
yansndan sonra d demelerin ierdii kavranlan yeniden tanmlamasnn yaral
t farkllamalar bir yana brakr ya da veri alrsak, Trkiyenin d sermaye hare
kedilii 1980 sonrasnda, giderek ykselen bir art gsteriyor. Bu srete sermaye
nin kimi alt kalemlerinde azalma grlmesi, ya da kimi elerin ortadan kalkmas
ya da tmyle yeni olarak kullanma girmesi bu gerei deitirmiyor. Bu olg,
Tablo: X.7de izlenebilir. Sermaye harekederindeki canlanma zellikle, 1989 yln
dan sonra finansal serbesdik ile iyice gze arpmaktadr. 1991 ylnda, Krfez Sava
nedeniyle 1994 ylnda ise yaanan ekonomik kriz nedeniyle eksi olan sermaye
hareketleri bu iki yl dnda art olmu ve yksek miktarlara ulamtr.
Sermaye harekederi srelerine gre uzun ve ksa dnemli olmak zere ikiye ay-

<N
VO O
vN
ca ca

ON

ON

ON
s

on

NO
o
rs

ON
O
l-H

co

ro 00 rs
oo
ON
N
NO IA

VO

0
0 00 0 0
rs *-< CA

CA 3

IA

00

t?

Tt- On
^ H n rr ss oo o

On Is

co o

rs

ca

N
1A
N
f tS
CO
SNA ICO
fl H
cco
o

ON
tJ*

tA

00 vo

ON
vo

O n NO
r s <a
CA IA

oo

NO

A
ON
IA
rs

tA
On

oo r s
NO IA
vo

OK

ON

9
CA
vo

rs
NO ON
3 rs
00 S*

rs
cA

vo
00
O
-4

O OnA CS

OO
rA

ON N
A CA
o \ vo
<S

NO

ON
Tf

VO
OO
S*

tA
tA
rs

Ov
vo
CA

rs

* v o
tA

nJ1 ON
Nf

00
On
^

VO ts
ov
oo

rs
rs

o
tA
A

Nf On ^ N IA VO -H
' 00 ON O n IA rA ON
N
tf A N h (T| ^
l A O O C S l A t A O O c A 'NDNO
LA CS NO cO ' fS (A Ol O n ON
n
rj ^ n
oo rs rs

S
rs

v3

On rs
oo O' r^> O rs
ca t On
Ov vo tp oo
S'

oo
H

N IA l/) H

^ (S vo N

co O
CA
N

rN S Ar H O Qc A
t A i A lOA t^A^i ^A O
rf Tf
vo

s5

on

tS NO
*

rs

00 o o

vo

(
1 rs
00 CA
cs

CA
On
CA
*

LA
rs

o o

rs

00 CA o tA
Tf 9
vo
s
* CA
ON
rs
CA

tA
VO

CA
IA

vo

u
Tf

-2757

vo

s rs
IA IA

NO
tA
tA

N OO O h

vo

tA
s*
t

ts
NO

vo

rs

-2328

s rs rs

O O O O O v O O ' C S r s r s O

H (O
rA

-2718
-1365

^
-
<s

IA

-894

5*
rA
no

-639

N
IA
m

-405

00

(Milyon Dolar)

rs vo vo vo O
S* tA IA IA
rs cA cA cA
rs

IA
Tf

IA LA m

5*

E
3
X

i
00
e

D Bor Anapara demeleri

TABLO: X.7. demeler Dengesi Sermaye Hareketlerinden Seilmi Kalemler, 1978-1997

N
CS

-1129

co
< c o

ca

-135

m
st vo

-1673

cArscscAOt-'.tArA
os 0*1
N I N N O N O O O
s
tv*3
r-.c^Lnc*i'-cK
<> < s

cs

no

cs 0m0

-1543

12

-1729

S?

O !>.
9

r>
cA

i s g i m

<N

r>v
O n 00
cn m

OO
NO

cn

-4 0 9
Tp
00

00
CN

NO

CN

NO

r-

o
N*

cn
O

NO

cn

tp

oo

ON
00
CN

00

CN

m -
t rf

O
\5

cn

n 0 0 0 0
TP r c o
n cn TP
On

oo r>.

n n

rO

P's

CN
<t

*< Q
m

oo -H

cn

tp tp

n
Tp O
o
* n<n n

*- m

cn

5 3

*p

'

Tf m on o

cn

00

cn
tp

CO

CO

CN
O

O
CN

m n

1363

s
00 N
-5 6 7

1014

cn

O O O On CN

cn
Ov

' NO

<n
cn --H

ON

CN

cn tp m

NO

t* oo n
ON O
oo cn

1034

cn

-123

ON 00 <

rv

3409

On
00
<N

O If
n. H
vo

n o o o

cn

On
CN

<n

rv
o
\ o -H r f
'o
m
c
oh m

^ Tf

on

cn

NO
'

t". cn
NO Tp

O
m
cn

cn
*-*
<n

oo
o

n
*P
cn

-5005 -4545 -3316


-5032 -4545 -3316
27
0
0
-546
-625
79

00 ^ O O O
m

m n f-
tji

-308
-314
6

<-H NO

tP

361

<

cn

2 048

r>

-1484
-1484
0

I I

cn

Ov

3 3
O P
's
-H ( S

1029
1054
-25

S a

-2510 -1255
-2524 -1141
14
-114

n
in

r->

i*

tp

-5 9

1061

n
cn

a rc

-421
-588
167

o o
S
rr> R S g -n $

Nf

. .
fN

00
>

CN

00
Ov

cn
N
on

n n
N Nf oo
'

cn o
n

t"x

cn

oo
cn

cn

204
863
-659

cn

. . .
no

\o

cn

l O N N O ^ C S ' ' O
00 N
ON ^
h
(N
CN < m
-H
I

N
CO
CN

O ' O
NO

O N
NO

t O

^
t

n
oo

m
r ^
00 00
1

Tf

-i

c N
N

O
H

-263
-263
0

O N N o o o oo om
ino
c n cn

sm mfN m> o<

O
o

'

o m
m
oo
CN CN

m
m

( ^ O ^ ^ON O O
O N ^CNO 0C0 N
O O CMS ^N N
< n
CN
CN
N

i-n
On

On

r-H
CN
o
tp

N O

'

on

I OO m

C h ' O O
i * > o o n
<
tp

tP rt

<

- ' <
o
m
<

} < O
n

-301
-301
0

00 -i Tp

c n ' O O C N C N O O O
c n C N 1 C N V N O N
cn
cn n
Pv en cn

TT

m m

n f
m
cn

S O
o
m

-513
-513
0

102
107
-5

cnn
e n fN

-187
-180
-7

cn

-545
-349
-196

CN

Tl

M%
3

Resmi Rezervler
Dviz
Altn

E K O N O M N N DI D N Y A S I

299

rlr. Uzun dnemli sermaye hareketleri dorudan yatrmlar ve portfy yatrmlar


ile dier uzun dnemli sermaye bal altnda kamu kesiminin, ticari bankalarn ve
br kesimlerin sermaye ilemlerinden oluuyor. Ksa sreli sermaye hareketleri de
varlklar ve ykmllkler yani, alacaklar ve borlar olmak zere iki ana alt gruba
ayrlyor. Sermaye hareketleri dengesi, bu durumda, dorudan yatrmlar + portfy
yatrmlar + uzun + ksa dnemli hareketlerin toplamn verir. Bu nedenle, serma
ye dengesi verilerinin yorumlanabilmesi iin alt elerine baklmas gerekir.
ncelenen dnemde, inili kl bir eilim gsterse de dorudan yatrmlar s
rekli art deerdedir. Ancak ulalan dorudan yatrmlar miktar ok yava art
gstermi, zellikle 1990 ylndan sonra ksa dnemli sermaye girilerine oranla ok
dk dzeylerde kalmtr. Trkiyeye gelen dorudan yatrmlar birok gelimek
te olan lkeninkine oranla da ok dk dzeylerde seyretmektedir. Bu arada bu
radaki dorudan yatrmlarn daha nce sz edilen yabanc zel yatrm verilerini
bire-bir yanstmadn, bunun yasal tanm farklarndan kaynaklandn, belirte
lim.
Dorudan yatrmlar dnda, tahvil dsatm ya da tanr deerler (menkul
kymetler) alm satm portfy yatrmlar olarak bilinir. Portfy yatrmlarnn
nemli bir alt esi de uluslararas sermaye piyasalarndan salanan kredilerdir; an
cak bunlar demeler dengesi hesabna ayr bir kalem olarak girmiyor.
br uzun sreli sermaye hareketleri iinde kamu kesiminin ticari bankalarn
ve dier sektrlerin kredi kullanmlar sermaye giriini, her birinin d bor anapa
ra demeleri de sermaye kn gsteriyor. Kamu kesimi 1983ten sonra kredi
mektuplu dviz tevdiat hesab almas yoluyla d kaynak salyor. Ticari bankala
rn kredi kullanmas da 1982 sonrasnm bir uygulamasdr. Dier sektrlerin kredi
kullanm 1990l yllara dek yalnzca proje kredileri biimindeydi. Bu tarihten ba
layarak finansal kiralama da bavurulan bir yntemdir. Portfy yatrmlarnda
1980li yllarn sonuna doru ciddi artlar yaanmtr (Tablo: X.7).
Krfez Sava nedeniyle 1991 yl bir yana braklrsa, ksa dnemli sermaye gi
rii 1989 sonrasnda, konvertibilite ile birlikte artmtr. Kriz yl olan 1994te
nemli bir ksa dnemli sermaye k yaanmtr. Ancak krizden sonraki yllarda
ksa dnemli sermaye girilerinde daha hzl artlar gze arpmaktadr.
Ksa vadeli sermaye hareketlerinin varlklar blmnde grlen yurtdna ve
rilen krediler 1983ten sonra, ticari bankalarn rezervleri de 1984ten sonra uygu
lanmaya balanmtr. Ykmlkler blmnde de TCMB ticari bankalar ve dier
sektrlerin ilemlerinden doan borlanmalar yer alyor. TCMB kredi mektuplu
dviz tevdiat hesabndan, DMlerden doan borlarn, srasyla azaltm ya da
tmyle tasfiye etmitir. Banker kredilerinin doan borlan nce ykselmi, sonra
da azalmtr. Ticari bankalarn en nemli ykmll dviz tevdiat hesaplanndan douyor. Bu uygulamaya daha nce deinildii gibi 1984 ve sonrasnda gidil
mektedir. Ayn yllarda bankalarn d kredi almalar olana da getirilmitir ve
bankalar 1980lerin ortalarnda ve zelikle 1990 sonrasnda giderek artmtr.
Cari ilemler ve sermaye hareketleri toplamlarn, yabanc sermaye kaynann
girii ve kna gre dengeleyen alt kesim vardr. Bunlar, eitlendirme ilevi g

T R K Y K KKONOMS

3<)0

ren net hata ve noksan, demeler dengesi finansman ve karlk kalemlerindeki de


imelerdir.
Net hata ve noksan, doal olarak art ve eksi deerler alabilir. Sermaye hareket
leri verilerine ilikin olarak 1980li yllarda yaplan nemli bir deiiklik vardr.
1985 ylma dek demeler dengesinin finansman ayrca gsteriliyordu, bu yldan
sonra d demelerin finansmanna ilikin veriler br kalemler iinde yer alyor.
Son olarak yurtd ilemlerden doan karlk kalemlerinin de d demelerin ge
nel dengesinin bir paras olduunu belirtelim.
dem eler dengesi sonucu, lkelerin resmi altn ve dviz kaynaklar (rezervle
ri) artyor ya da eksiliyor. Resmi rezervlerle ilgili verilerin tablolarda - art - deer
almas lkeden kaynak kn - eksi - deer almas da kaynak giriini gsterir
(tm br kalemler iin durum tersinedir). Gerekte sermaye hareketleri, rezerv
hareketlerinin dnda kalan sermaye akmlarnn saysal fotorafdr.
zetle, d sermaye hareketlerine ilikin saysal veriler, 1980 sonras boyunca;
(a)
(b)

(c)

portfy yatrmlardan kaynaklanan uzun dnemli sermaye girilerinin


nemli artlar gsterdiini
d bor anapara demelerinin art, uzun dnemli kredi kullanmlarnn
ayn oranda artmas nedeniyle, dier uzun dnemli girilerinin, zellikle
1987 sonrasnda azaldn, daha dorusu eksi deerler aldm kantla
maktadr.
Konvertibilite ile birlikte, ksa sreli sermaye hareketlerinin, yine 1989
sonrasnda byk bir srama gsterdii sonucuna varlabilir.

D. DIA DUYARLI OLUUMLAR


Ekonominin d dnyasyla ilgili saysal veriler, ekonominin bir btn olarak d
gelimelere ok daha duyarl bir ynde gelitiini gstermektedir. Bu noktay dei
ik ynleriyle irdelemek gerekir.
Ekonominin d gelimelere duyarll, ncelikle, TLnin yabanc paralar kar
sndaki deerinin srekli deiiminden kaynaklanmaktadr. TLnin deeri, dviz
kuru, sonuta bir fiyattr, bir gstergedir. Dolaysyla bu fiyat belirleyen dei
kenler, nemlidir. Bu adan, i ve d fiyat hareketleri, dsatm ve dalm gelime
leri, kam u mliyesindeki gelimeler ve dier d demeler etkili olmaktadr.
kinci olarak, retimin giderek dsatma gre belirlenmesi zorunluluu, dsa
tm olanaklar ve pazar sorununu gndeme getirmektedir. Trkiye d pazar payn
artrmada, zellikle Ortadou lkelerinde, etkili olmutur. Ancak, petrol fiyatlar
nn dmesi ve dier siyasal gelimeler, bu pazar ok kararsz, belirsiz bir durum a
getirmektedir. Pazar belirsizlii, dsatm olanaklarnn ve yabanc para girilerinin
de belirsizlii anlamna gelir. Bu srece kout olarak, lke ii ekonomik gelimeler,
belirsiz bir ortam da srdrlmektedir. Belirsizliin en olumsuz yn, sermaye kay
naklarnn yeniden retim iin harekete gemesini engellemesidir, zel kesimin yl
lardr retken yatrmlara ynelmemesinin nemli nedenlerinden biri budur.

301

I'K O N O M NN DI D N YASI

Ekonomik yapnn d gelimelere duyarll, zellikle, dviz gelirleri yl iinde


denecek d borlar balantsnda, sermaye hareketlerine neden olmaktadr. Daha
geni erevede, d gelirler-d demeler arasndaki uyum, ya da uyumsuzluk, ser
maye hareketlerini etkilemektedir. 1989dan sonra da lkeye sermaye giri ve k
larnn byk lde serbestlemesi sermaye hareketlerini etkilemitir, zellikle
1990 yl ile birlikte gelimi lkelerde ortaya kan ekonomik daralma uluslararas
speklatif sermayenin faiz oran yksek gelimekte olan lkelere doru kaymasna
neden olmutur. Trkiyede de yerli paranmn deerlenmesine neden olan bu s
re yukarda deinildii gibi, d ticaret ann bymesi ile sonulanrken dviz
kuru i ekonomik politikalardan bamsz, d oluumlara dayal bir gelime gs
termeye balamtr. Uluslararas rekabet gc yapsal nedenlere oturm aktan ok fi
yat hareketlerince belirlenen Trkiyede dalm ve dsatmn fiyatn etkileyen en
temel ara olan dviz kuru uluslararas konjonktrn etkisi altna girmitir.
Sermaye hareketlerindeki bu gelimelerin lkenin toplam dviz rezervlerinin
artmasna olanak verdii belirtilmelidir. Gerekten de TCMB da 1991 sonunda 1,5
milyar dolar altn 4,9 milyar dolar da evrilebilir dviz olmak zere toplam 6,4
milyar, zel bankalarda 5,8 milyar olmak zere toplam dviz kaynaklar 12,2 mil
yar dolard. TCMB dvizlerinin 1,2 zel bankalarn dvizlerinin de 1,8 milyar do
lar artmas sonucu, 1992 sonunda toplam dviz kaynaklar 15,2 milyar dolara,
1993 ylnda ise 17,8 milyar dolara 1997 ylnda 27,1 milyar dolara ykselmi bulu
nuyor (Tablo:X.8).
Uluslararas rezervlerdeki olaanst art, 90l yllarda, yurtii faiz orannn
yksek olmasndan yararlanmak zere Trkiyeye gelen sermayenin cari ilemler
ann zerine ktn gstermektedir. Bu durum , d dengesizlikten baka, daha
nce sz edilen i dengesizliklerin de d kaynaklarla dzeltilmeye alldn
gstermektedir.

TABLO: X.8. Uluslararas rezervler


(Milyon Dolar, net)
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988

1 209
1 658
1 979
2 093
3 482
3 279
4 347
5 212
6 428

1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

9 283
11 387
12 150
15 252
17 761
16 514
23 923
24 966
27 138

Kaynak: TCMB, Aylk Blten, eitli saylar.

Ayrca, yksek faiz oranlan ve dk oranl devalasyonlar speklatif amala


gelen yabanc sermayeye yksek krlar salamtr. Belirli bir dnem iin verilen en
yksek faiz orannn ayn dnemde yaanan devalasyon ile dzeltilmesi yabanc
sermayenin sz konusu dnemdeki getirisini gsterir. Bu ekilde hesaplandnda,

T R K Y K KKONOMS

302

Trkiyeye giri yapan speklatif sermaye 1991 ve 1994 yllar dnda uluslararas
oranlarn ok zerinde getiri elde etmitir*l3).
Dsatma dayal byme politikasnn nemli bir olumsuzluu uzun dnelinle
yerli retim yerine dalma gidilmesi ve bunun uzun dnemli bir dnm iin
yarataca olumsuz etkilerdir. Yatnm mal retim ve tketimde yerli retim yerine
dalm mallarnn kullanmnn yaygnlamas, dviz sknts doduunda, retim
ve tketim piyasalarnda ok olumsuz gelimelere ve fiyat artlanna neden olabilir.
Sonu olarak, Trkiye ekonomisi, 1980 sonrasnda d ekonomik ilikilere ok
daha baml bir srece girmitir. lkenin dsatm-dalm fiyat oranlarnn olum
suz gelimesi bir yana, lkeye gelen yabanc sermayenin de retim yerine, hizmet
sektrlerinde younlamas ve speklatif amal loa dnemli sermaye giriinin art
mas, lkenin retim olanaklarnn genilemesini engelleyen gelimelerdir. Dic
yandan, iinde bulunduumuz youn uluslararas rekabet konjonktrnde, yc
yatrm ve retim olanaklarna dayal olmayan bir dsatm art uzun soluklu ola
mamaktadr. Dsatm artnda tek en nemli aralardan olan dviz kurunun d
sermaye hareketlerine bal hale gelmesi rekabet gcnn srekli ucuz emek zeri
ne kurulu olmasn gerektirmektedir. Bu ise, uzun dnemde, gerek ekonomik ge
rek sosyal olarak srdrlebilir bir politika deildir.
NOTLAR
(1) Bkz. Harris, George S. Troubled Alliance, Turldsh-American Problems in Historcul
Perspective; 1945-1971, W ashington, D. C.: American Enterprise Institute For Public Policy Re
search and Stanford: Hoover Institution on W ar, Revolution and Peace, 1972, s. 100.
Bir ABD Dileri grevlisi olan Harrisin Trkiyede de yllarca kald ve resmi kaynaklara
ok yakn olduu belirtilmelidir.
(2) Haha konusundaki ABD istekleri, bu lkede uyuturucu madde kullanm nn yaygn
tamas zerine, "sorunu kaynanda kurutm a anlaynn egemen olmasyla 1960l yllarn o r
talarnda balad. ABD ekonomik yardmlar, eer haha retim i tmyle durdurulmazsa kesile
ekti. Konu, ABD ekonomik yardmlarnn niteliini gstermesi bakm ndan ilgintir.
(3) U. S. Senate Report, age. s. 35.
Bu konuda bir komisyon tutana aklayc niteliktedir. 15 Mays 1979da ABD Kongresi
Dileri Komisyonu, Avrupa ve Ortadou Alt Komisyonu Bakan H. H am ilton ile Dileri Ba
kanl Ekonomi ve letme leri Bakan Yardmcs Robert H ormats arasnda geen konuma:
Hamilton
H ormats
Hamilton
H orm ats
H am ilton
H ormats

Ham ilton
Hormats

Dolaysyla yardmmz zel sermayeye ne olacana bal deil mi?


Bana kalrsa bunlann ikisi de Trklerin IMF ile anlamalarna bal.
IMF anlamas tetiktir.
Evet.
Anlama ne zaman imzalanr ya da reddedilir dersiniz?
Size doru bir yant vermeyiisterdim. u anda IMF yetkilileri Ankarada
Trklerle grme halindedir. Bir anlamaya varacaklarm umuyorum.
Bu noktada, grmelerin hangi aamada olduunu syleyecek durum da
deilim.

stediin ekonomik yardmn, IMF anlamas yaplncaya kadar verilmeye


cegi gvencesine sahip miyiz?

Evet.
(15 Mays 1979, saat 15.00 Oda H. 236. the captol).

I K o n o M N N 1)1$ D N Y A S I

303

Bu tutanak iki konuyu aklayc niteliktedir. ABDnin yardmlar ve yabanc zel sermaye
yatrmlar birbirine baldr. Ancak bunlar, znde her eyden nce IMF ile anlama yaplma
sna baldr; IMF ile anlama yaplrsa verilir. IMF anlamalar da belli ekonomi politikalarnn
benimsenmesini ierir. Sre ile ilgili olarak bkz. U. S. Senate Report, age. s. 40.
Bu tutanak iki konuyu aklayc niteliktedir. ABDnin yardmlar ve yabanc zel sermaye
yatrmlar birbirine baldr. Ancak bunlar, znde her eyden nce IMF ile anlama yaplma
sna baldr; IMF ile anlama yaplrsa verilir. IMF anlamalan da belli ekonomi politikalarnn
benimsenmesini ierir. Sre ile ilgili olarak bkz. U. S. Senate Report, age. s. 40.
(4) U. S. Senate Report, age. s. 40.
(5) KEB Anlamasnn ya da Istanbul Deklerasyonunun tam metni iin bkz. Maliye Ba
kanl, Yllk Ekonomik Rapor, 1992, ss. 177-179.
(6) Trkiye AETye yelik iin, rgtn kurulmasndan iki yl ve Yunanistann bavuru
sundan bir ay sonra, 31 Temm uz 1959da bavurmu ve ortaklkla Ankara Anlamas 12 ubat
1963te imzalanm, 1 Aralk 1964te de yrrle girmitir.
(7) Anlamann ayrntl incelenmesi ve bunun 1838 Trkiyc-lngiltere Ticaret Anlamasyla
ilgin benzerlikleri iin bkz. Kazgan, Glten, 100 Soruda O rtak Pazar ve Trkiye, stanbul: Ger
ek Yaynevi, 1970.
(8) Yaplm ve yaplmakta olan mevzuat almalar ile ilgili ayrntl bilgiler
www.foreigntrade.gov.tr adresinden elde edilebilir. Bu konularda ayrntl bilgi ve yaplmas gere
kenlerle ilgili olarak bkz. Karluk, R. Avrupa Birlii ve Trkiye, 1998, Beta, stanbul.
(9) Avrupa Birlii konusunda karlalan ekonomik btnleme ve zellikle bunlarn para
sal glkleri iin bkz. Kepenek, Yakup, Avrupa Topluluunda Ekonomik Btnleme Sorunu
ODTGD, 20 (1-2) 1993, ss. 113-130.
(10) Bilindii gibi uluslararas para dzeni ulusal para birimlerinin piyasa koullar ve h
kmetlerce belirlenen d deiim fiyatlaryla uluslararas deme kaynaklarnn dzenlenmesini
ierir. Planl dnemde geerli olan dnya para dzeni, kinci Dnya Sava sonrasnda Bretton
Woods Anlamalaryla oluturulmutu. Bu dzenlemeye gre, uluslararas demelerde altn esas
olmakla birlikte, dolar (ABD) ve ngiliz Sterlini, altn yerine kullanlan kilit paralar oluyordu.
Dier lkelerin para birimleri dolar ya da sterline gre sabit bir fiyatla ilem grecekse, lkelerin
paralarnn d fiyatn deitirmesi IMFnin iznine bal olacakt. IMF paralarn d deme fiyat
n kararl tutm ak zere, ksa dnem kredi salamas gibi ilemleri yapacakt.
Bu sistemin ilk sarsntlar, ABD dolarnn bu lke dnda ok fazla birikmesi ve ABDnin
bu birikim karsndaki altn stoklarnn azl ile balad. Dier lkelerin merkez bankalarnn
dolar altna evirme ilemi yapmamalar ve ak piyasada dolar alm satm yoluyla soruna
zm aramalar baarsz kald. H bu koullarda, uluslararas demeleri kolaylatrmak amacy
la oluturuldu. Ancak, 1967de H nn kullanlmaya balanmas da dolar zerindeki basky
azaltmaynca, ABD, 15 Austos 1971de dolarn alnla deitirilmesi ilemini durdurduunu ve
dalma yzde 10 vergi koyduunu aklad. ABDnin amac, d ticaret an gidermek ve d
satmn ve buradan ibulmay artrmakt. Bu konuda bkz. Bergsten, C. Fred, The New Econo
mics and U. S. Foreign Policy Foreign Affairs, January 1972, ss. 199-222.
Gerekte 1970lerin banda yaplan bir eskiye dnt. Birinci Dnya Sava sonrasnda
oluturulan ve o zaman sterline dayanan dnya para dzeni, ngilterenin ekonomik bunalm
nedeniyle, sterlini altnla deitirmeyeceini ilan etmesi zerine ulusal paralarm d deeri ser
best piyasa koullarnca belirlenmeye balamt. Ancak, 1930larda, lkeler devalasyon yarma
girerek dsatmlarn artrm a ve gm rk vergilerini ykseltme yoluna gittiler. ktisatlar da, p i
yasa koullarnca belirlenen, dalgalanmaya braklan oranlarn, kararl bir para dzeni yaratm ad
sonucuna vardlar. Bretton W oods, bu gelimelerin sonucuydu. Bkz. Triffin, Robert, The Evo
lution o f the International M onetary System: Historical Reappraisal and Future Prospects,
Princeton: University, International Finance Section, Studies in International Finance, No: 12,
1964.

304

T KKYI'. KKONOMS

(11) Reel dviz kuru nominal dviz kuru Almanya vc AHU tketici fiyat indekslerinin ili
arlkl ortalamalar ve Trkiye tketici fiyat indeksi ile deflate edilerek hesaplanmtr (T< .Mil,
Ylk Rapor, 1997, s.50).
(12) Dsatmn neden olduu dalmn, 1979-1985 aras nasl bir gelime gsterdiini I>
ontief girdi-kt modeli yardmyla inceleyen N urhan Yentrkn 3. zmir ktisat Kongrcm'nlsunulan almasna gre 1979 ylndan 1985 ylna gelindiinde dsatmn dalma bamll
yzde 63 artmtr. Bkz: Yentrk, N . , 1980 sonras Trkiye Ekonomisinde hracatn Yapsnl (#
fiimi, 3. zm ir ktisat Kongresi, Bildiri Kitab, No. 3,1992.
(13) Speklatif sermayenin Trkiyeye gelerek elde ettii getiri oranna arbitraj oran dcl1
bilir. Arbitraj oran = (l+ i/l+ e )-l form lnden hesaplanabilir formldeki i dnem in en yks-k
faiz orann, e dnemin devalasyon orann gstermektedir. Bu hesaplamalar iin bkz. Boraiav.
K. Trel, O. and Yeldan, E. (1995) The Turkish Economy in 1981-1992: A Balance Sheet, Prnb
lems and Prospects, METUSD, vol, 22, no 1; Ekonom, Yentrk N. Short-Term Capital Illmvt
and Their Impact on Macroeconomic Order: Turkey in the 1990s, Developing Economies, vol
XXXVI, no 1, 1999. Ayrca, arbitraj ofan (scak parann getirisi) kavram ve hesaplanmas VIII
Konuda gsterilmitir.

DAHA FAZLA BLG N


AB ile ilgili yaplm ve yaplmakta olan mevzuat almalar ile ilgili ayrntl bilgiler
www.foreigntrade.gov.tr adresinden elde edilebilir. Bu konularda ayrntl bilgi ve yaplmas gee
kenlerle ilgili olarak bkz. Karluk, R. Avrupa Birlii ve Trkiye, 1998, Beta, stanbul; fckalc, I
G m rk Birlii ve Metal Sektr, Birleik Metal-l Sendikas, 1996, stanbul, G m rk Birlii >0
recinin metal sektr zerindeki etkilerini deerlendirmektedir. Rusya ile ekonom ik ve siyasi ili
kileri deerlendiren bir alma iin bkz. TSAD, Trkiye-Rusya likilerindeki Yapsal Sorun
lar ve zm nerileri, 1999, stanbul.
Trkiyenin d ekonomik ilikilerinde en ok incelenen konu AET ile ilikilerdir. Bu ko
da zellikle bkz. Kazgan, Glten, 100 Soruda O rtak Pazar ve Trkiye, stanbul: Gerek Yaynevi,
1970. Bu konuda bir ilk yaklam iin bkz. stnel, Besim, Avrupa M terek P azann m Trkiy*
Ekonomisi zerine Muhtemel Tepkileri, Ankara: Odalar Birlii, 1982 ve Cillov, Halk, Avrupa
Ekonomik Topluluu Karsnda T rk Sanayii, stanbul: 1st. Ticaret Odas, 1967. ktisadi Kalk
m a Vakfi (KV) Trkiye-AET likileri konusunda genel ve sektrel almalar yaynlamakladr,
bunlar arasnda, Sava, Vural, Sanayileme Asndan Trkiye AET likileri, stanbul: 1976 say
labilir. Trkiye-AET ilikileri aynca kalknma planlarnda ilgili dnem asndan deerlendiril
mektedir. Ek olarak bkz. Cornelisse, Peter, A., Akn, Bahadr, An Economic Appraisal of l
Association Agreement Between European C om m unity and Turkey, METUSD 13, (3-4), 1VHi>,
ss. 259-273. ktisat Dergisi, Avrupa Topluluu ve Trkiye zel Says, no 271-172, Temu/
1987. Kuruluundan 1990a kadar AT ile ilgili gelimeleri zetleyen bir alma iin bkz. Denirin,
J. F. ve Druesne, G. Ortak Pazar, Cep niversitesi, O rtak Pazar, 1990. AT karsnda rekabet git
c incelemeleri iin IKV, Avrupa Topluluu Karsnda Trk Sanayiinin D urum u, Yayn no: 11,
stanbul, 1985. DPT, T rk Sanayiinin AT Karsnda Rekabet m knlar, lK Raporu, Yayn im
2141, Ankara, 1988. zkale, Lerzan, Trkiyenin Uluslararas Rekabet Gc ve AT yelii Soru
nu, Friedrich Ebert, stanbul, 1992.
Trkiye-ABD ekonomik ilikilerinin balangcndan IIKP dnem i sonuna kadar dnem i ii
ren zeti Harris, George S. Troubled Alliance, Turkish-American Problems in Historical IVis
pective, 1945-1971, Washington, D. C.: American Enterprise Institute for Public Policy Researili
and Stanford: Hoover Institution on W ar, Revolution and Peace, 1971. Bu konuda ABD kaynak
larnda konunun yalnz ekonomik deil, siyasal ve askeri ynleri de ncelenmektedir. U. S. Sca
te, A Staff Report to the Comm ittee on Foreign Relations: Turkey, Greece and NATO: The Stra
ined Alliance, W ashington, D. C.: U. S. Government Printing Mfu-, 1980 ve U. S. Congo

E K O N O M N N DI D N Y A S I

305

I louse, Comm ittee on Foreign Affairs, Subcommittee on Europe and the Middle East, Supple
mental Aid Requests for Fiscal Years 1979 and 1980 for Turkey and O m an, Hearings, May 15,
II 1979, Washington, D. C.: U. S. Government Pringting Office, 1979.
Trkiyenin Ortadou lkeleriyle ekonomik ilikileri konusunda bkz. Yaa, M em duh (Yayn
layan) Cum huriyet Dnemi Trkiye Ekonomisi 1923-1978, stanbul: Akbank Kltr Yayn,
1980, ss. 395-403.
Trkiyenin d ticaretinin saysal verilerle deiik alardan zmlemeleri iin bkz. Alkin,
Erdoan, Uluslararas Ekonomik likiler, stanbul: t. . ktisat Fakltesi, 1978 ve Serin, Necdet,
Kalknma ve D Ticaret: Azgelimi lkeler ve Trkiye Ynnden, Ankara: SBF, 1972 ve D
I ca ret ve D Ticaret Politikas; 1923-1973, Ankara: SBF, 1975. Togan, Sbidey, Olgun, Haan
vc Akder, Halis, External Economic Relations o f Turkey, Istanbul, Tiirktrade, 1987. Tansel, Aysit
vc Togan Sbidey, Price and Income Effects o f Turkish Foreign Trade, Wcltwirtschaftliches
Archiv, September 1987. Trkiyenin ihracatn etkileyen faktrlerin incelenmesi iin Yentrk,
Nurhan, Industrialization Strategies, Foreign Trade Regimes and Structuaral Change in T u r
key, 1980-1988, Fontaine, J. M. Foreign Trade Reforms and Development Strategy, iinde, Roullcdge, Londra, 1992. D ticaret verilerindeki tutarszlk iin Tokdemir, Ertugrul, Trkiyenin
svire D Ticaretinde Baz Eilimler (1970-1983), ODTGD, 14 (1), 1987.
D ticaret politikas ve ekonomik gelime ilikilerini neoklasik kuram veri alan ve da al
man bir erevede inceleyen yaynlarn banda Krueger, Anne O. Foreign T rade Regimes and
Economic Development: Turkey, New York: Columbia University Press, 1974. Ayn dorultuda
bir inceleme iin bkz. Dervi, K. and Robinson, S. The Foreign Exchange Gap, G rowth and In
dustrial Strategy in Turkey W orld Bank Staff W orking Papers, No: 306, W ashington, D. C.:
World Bank, 1978, Trkiye ekonomisinin da nasl kapal olduu ve bu durum un dsatm
nasl engelledii konusunda bir yorum iin bkz. Akat, Asaf, Sava, Trkiyenin D Ticareti ze
rine Gzlemler Toplum ve Bilim, No: 12, K 1980, ss. 72-112.
Trkiyenin dsatm konusunda deerlendirme ve yaynlar daha ok saysal dzeyde de ol., GEME tarafndan yaplmaktadr, rn e in bkz. Klkaya, E. ve lbrahimhakkolu, N., T rki
yenin hracat Yaps, Ankara: GEME, 1978. Sektrel dzeyde rekabet gc incelemeleri iin
lk/.. DPT, Da Alma Srecinde T rk Ekonomisinin Rekabet Gc, 1990. MM O, Trkiye Sa
nayiinin Rekabet Gc ve Stratejisi, 1993 Sanayi Kongresi Bildiriler Kitab, Cilt 1, Ankara, 1993.
Ticarete katk endeksi yardm ile imalat sanayiinin alt sektrler itibaryla karlatrmal stn
lklerinin incelendii bir alma iin Tuncer, Nihal ve Kirmanolu, Haan, Trkiyede Sanayi
lemenin Yeni Boyutlar ve KITler, Boratav, Korkut ve Trkcan, Ergun (yaymlayan), iinde,
Kesim I, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, 1993, stanbul.
Girdi kt tablolaryla ihracatn yapsal analizini yapan almalar iin bkz. Ersel, Haan ve
Temel, Adil, Trkiyenin Dsatm Baarmnn Deerlendirilmesi, Toplum ve Bilim Dergisi no
27, 1984. enesen, mit, Trkiye Ekonomisinde Dalma Bamllk, Boazii niversitesi,
Ekonomi ve dari Bilimler Dergisi 4 (1) 1990. Yentrk, N urhan, 1980 Sonras Trkiye Ekono
misinde hracatn Yapsal Geliimi, III. zmir ktisat Kongresi, Bildiri Kitab, Cilt 3. Geliimi, III.
zmir iktisat Kongresi, Bildiri Kitab, Cilt 3.
D ticaret ilikilerini sanayileme stratejileri erevesinde inceleyen almalar iin Olgun,
1 I lasan ve Glalp, H aldunun ODTGD 7 (1-2, 3-4) ve 8 (3-4)teki tartmalarna baklabilir. Pa( nk, evket, thal kamesi, Dviz Darboazlar ve Trkiye, Boratav vc dierleri, Kriz, Gelir
'Dalm ve Trkiyenin A lternatif Sorunu iinde, Kaynak Yaynlan, 1987. stanbul. Korum,
Uur, T rk malat Sanayiinde thal kamesi: Bir Deerlendirme, Ankara, SBF, 1977. Dnya
bankas, Turkey Industrialisation and Trade Strategy, W ashington, D. C. 1982. Berksoy, Taner,
A/gelimi lkelerde hracata Ynelik Sanayileme, stanbul, Belge Yaynlar, 1982. Milanovi,
II Export Incentives and Turkish M anufacturing Exports, 1980-1984, W orld Bank Staff W or
king Papers no: 768, W ashington, D. C. 1986. Moldihi, A. hracat Rejimi ve Uygulamas,
IIDTM, Ankara, 1985. Boa, A. hracat Tevikleri, D T , 1987.

T R K Y K KKONOMS

Ekonominin d dnya ile btnlemesinin deerlendirmeleri iin Dnya Bankas'nn


(IBRD) Trkiye ile ilgili yaynlarna bavurulmaldr, rnein, Policies a Prospects for Growth,
1980; Industrialisation and Trade Strateji, Washington, D. C. 1982 bu gei srecini inceliyor.
Bu konuda, Avrupa Topluluklar Komisyonu, The Turkish Economy: Structure and Develop
ments, Brksel: 1989, adl alma sorunu AET ile ilikiler erevesinde ele alyor. Ayrca, Kopits,
G. Structural Reform, Stabilization and Growth in Turkey, Occasional Paper, no: 52, IMP,
W ashington D. C. 1987, Arcanl, T. ve Rodrik, D. An Overview o f Turkeys Experience With
Economic Liberalization and Structural Adjustment, W orld Development, 18 (10) October
1990. Nas, Tevfik ve Odekon, Mehmet, Economics and Politics o f Turkish Liberalization, Beth
lehem University Press, Londra, 1992. Krueger, A. O. ve Aktan, O. H. Swimming Against the Ti
de. Turkish Trade Reform in the 1980s, San Fransisco: International Center for Economic
Growth, 1992. Bilginsoy, Cihan, Inflation, Growth and Im port Bottlenecks in the Turkish Ma
nufacturing Industry Journal o f Development Economics, 42 (1993) ss. 111-131. Akyz, Yl
maz, Financial Liberalization: The Key Issues, UNCTAD, Discussion Papor no 56. March, 1993.
Akyz, Ylmaz, Ekonomide Liberallefne ve Sanayileme: Latin Amerika Deneyimi, Mlkiyeliler
Birlii Dergisi, Cilt XVIII, no. 165, M art 1994.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


D ticaret ile d siyasetin ilikisi
thal (dalm) ikameci sanayileme ve dsatmn srkledii byme
politikalar dnemlerinde demeler dengesinin karlatrlmas
Avrupa Birlii (nceleri Ekonomik Topluluu, Topluluklar) ile
ilikilerin tkanmasnn nedenleri
Dsatmn dalm karlama oram
D sermaye hareketlerinin 1980 ncesi ve sonrasnn ekonomi
politikalar erevesinde karlatrlmas
D borlanmann niteliksel evrimi
Deiik ekonomi politikalar dnemlerinde dsatm ve dalmn
bileimindeki deimeler
Uluslararas rezervler
Nominal ve reel dviz kuru

XI.

Sermaye Kaynaklarma Kullanm


Bunun keyfiyeti tabir olunmaz, zevke dairdir.
Yahya NEVt

A. GlRl
Kaynak kullanm, bir ekonomi politikasnn niteliini aklayc deikenlerin sra
lamasnda ilk srada yer alr. nk, ekonomi politikalarnn baanm lt, kural
olarak, retim etmenlerini harekete geirme derecesidir. Bu nedenle Trkiyenin
ekonomi politikasnda kkl dnm olarak adlandrdmz 1980 sonras politi
kalarnn gerek zelliklerinin kavranmasnda kaynak kullanm biimleri temel
gstergeler saylmaldr.
Kaynak kullanmnn genel anlamda alt blm olduu bilinmektedir. Bun
lar, igc, sermaye ve bunlarn dnda kalan retim girdileridir.
Sralanan bu kaynaklar iinde yatrmlarn ayr bir niteliksel nemi ya da n
celii vardr. nk yatrmlar, br retim etmenlerini harekete geirme ilevi
grr. Bu nedenle de ekonomi politikalarnn deerlendirilmesinde yatrmlarn ni
telii ve dzeyi doru bir yaklamla, kilit saylr. Bu blmde sermaye kaynakla
rnn kullanm ele alnmaktadr. Ana retim etmenlerinden igc daha sonra ele
alnacaktr, b r girdilerin kullanm da sektrel incelemelerle aklk kazanacak
tr.
Sermaye kaynaklan denildiinde, yerli ve yabanc sermaye anlalr. Burada ele
alnaca biimiyle sermaye stokunun deiimi ya da sabit sermaye yatrmlar, ser
maye kaynaklarnn kullanmnn gstergesi saylmaktadr. Geleneksel olarak ser
maye stoku bir su havuzuna benzetilir, yatrmlar, su akm gibidir; yatrmlar
/eer art ise sermaye stoku artmakta, eksiyse de eksilmektedir. Bu noktalar, retim
olanaklarnn genilemesi anlamnda, nemlidir.
Yatnmlarn saysal bykl, her yl ulusal retimin ne lde yeniden re
tim iin ayrlabildii, kukusuz nemlidir. Ancak, uzun dnemli gelime asndan
ay lde, belki daha ok, nemli olan, yatrlabilir kaynaklarn nasl deerlendi
rildii ya da hangi sektrlere gittiidir. Bu nedenle yatrmlarn sektrel dalm
olabildiince ayrntl olarak incelenecektir.
Son yllarda her trl parasal satn almalar, altn, dviz ya da deerli kt
.lmlar yatrm saylmaktadr. Bu nedenle, buradaki anlamyla yatnm kavram
na aklk getirilmelidir. Sz konusu olan retim olanaklann artrmak amacyla

T U K Y K KKONOMS

308

sermaye stokuna yaplan eklemelerdir. Bu adan bakldnda tekil anlamda, ya da


bireylerin parasal olanaklarn deerlendirmeleri, bankaya koymalar, deerli kt
ya da dviz almalar trnden yatrmlar konumuzun dndadr.
Ek olarak sermaye stokuna yaplan eklemeler, tekil ya da iletmeci gzyle de
il, genil (makro, ekonominin tm ne ynelik) dzlemde ele alnacaktr, nem li
olan sabit sermaye yatrmlar da denilen toplam yatrmlarn saysal ve niteliksel
geliimidir. Tanma ilikin bir noktaya daha deginilmelidir. O da bu anlamdaki tek
bana yatnm szc, kamu ve zel kesimin rnlerindeki stok deimelerini
de ierir. ncelediimiz yatnm verilerinde stoklar bir yana braklmakta ve sabit
sermaye yatnmlarna ilikin saylar gz nnde tutulmaktadr. Sabit sermaye yat
rmlarnn alt ayrm, bina yapm ve makine ve aralar biiminde olabilir. Burada
yatnmlar o ayrnt dzeyinde ele alnmyor.
Bu blmde sabit sermaye yatnmlar, kaynaklarn zendirme amacyla kulla
nm ve yabanc zel sermaye zerinde durulacaktr.
B. YATIRIM ELMLER
1. Saysal
Sabit sermaye yatrmlannn ulusal gelir iindeki paynn yllk gelimeleriyle kamu,
zel ve toplam yatrmlarn yllara gre deiim oranlar Tablo: X l.lde verilmek
tedir. Ksaca Tablo: XI. 1. saysal byklklere ilikindir.
TABLO: XI. 1. Katkl Ulusal retim inde Yatmmlann Geliimi, 1973-1997
(K = Kamu, = zel, T = Toplam)
Sabit Ser. Yat/
Katkl Ulusal

1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985

Sabit Fiyatlarla
Yllk Deiim Oranlar

Gelir

20,4
19,0
21,5
24,6
25,9
22,6
21,0
19,6
18,7
18,0
18,9
17,9
20,0

13,4
17,0
34,0
18,3
11,0
-13,6
4,6
-3,7
9,4
2,2
1,7
0,6
23,1

12,9
1,6
16,0
22,0
-1,5
-6,1
-11,6
-17,3
- 8,7
5,5
4,8
5,4
8,2

13,1
8,1
24,2
20,2
4,6
-10,0
-3,6
-10,0
1,7
3,4
2,9
1,8
16,9

Sabit Ser. Yat/


Sabit Fiyatlarla
Katkl Ulusal Yllk Deiim Oranlar

1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Gelir

23,1
24,0
24,0
22,3
22,4
22,6
21,6
25,1
24,5
24,6
25,6
25,3

7,5
-3,4
-13,7
-5,8
5,0
33
1,1
5,6
-41,1
-0,6
28,5
26,3

O
16,4
18,6
13,5
3,3
18,8
-3,4
1,4
26,8
-4,9
11,4
9,0
11,4

T
11,0
5,5
-1,3
-1,0
13,9
-0,4
1,3
20,0
12,2
9,3
12,3
14,7

Kaynak: 1. stun iin: DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), Ankara: Mays 1993, s. 12.
Yllk deiim oranlar iin: 1973-1983; DPT V. Be Yllk Plan almalar, V. Be Yllk Kalkn
m a Plan ncesinde Gelimeler 1972-1983, Ankara: DPT, Ocak 1985. 1984; DPT 1985 Program ,
s. 22. 1985-1987; DPT VI. Be Yllk Plan ncesinde Gelimeler 1984-1988, Ankara, 1990. 19881992; Maliye Bakanl, Yllk Ekonomik Rapor 1991, s. 12 ve 1994, s. 15. DPT, Tem el Ekonomik
Gstergeler Nisan, 1999 s. 36; DPT, Ekonom ik ve Sosyal Gstergeler 1950-1998 s. 23.

SI'HMAYIt K A Y N A K L A R I N I N K U L L A N I M I

309

tZM: XI.I. Yatrmlarn Yllk Deiim Oranlan, 1980-1997

80

81

82

83

84

85

86

87

88

89

90

91

92

93

94

95

96

97

Kaynak; Tablo: XI. 1. ile ayn.

Tablodan karlabilecek ilk sonu toplam ulusal gelir iinde yatrmlarn pay
nn, genel olarak ekonominin koullanna, zel olarak da ilgili dnem in ekonomi
politikasna bal olarak, deitiidir. Ekonominin d deme gl ile karlat
yllarda yatrmlarn greli olarak azalmas, yatrmlar makine ve aralar ve re
tim girdileri salamada karlaacaklar zorluklardan kaynaklanyor. Bu olgu ekono
mi politikalar balamnda dalm glklerinin youn olduu 1980 ncesi iin
zellikle geerlidir.
zel yatrm eilimlerini etkileyen nemli etmenlerden biri de kamu yatrmla
rnn durum udur. Gerekten de kamu yatrmlarnn yksek olduu yllar, kural
olarak zel yatrmlarn da artmasna tanklk ediyor, denilebilir. Bilindii gibi, eko
nom i kuramnda zel yatrmlar genellikle piyasa ya da istem eilimleriyle uyarl
m buna karlk kamu yatrmlar da kendiliinden (otonom ) saylr. Kukusuz
kamu yatrmlarnn da ekonomik, toplumsal ya da siyasal uyarclar bulunm akta
dr; ancak ekonomi kuramnm uyarlm - kendiliinden yatrmlar ayrm da gz
nnde tutulmaldr. Yatrm eilimleri, Trkiyede zel yatrmlarn kamu yatrm
lar tarafndan uyarldn ya da kamu yatrmlarnn zel yatrmlar belirleyen
nemli etmenlerden biri olduunu kantlamaktadr.
Yatrmlarn KUGa oran 1970li yllarn ikinci yansnda ve iki yl iin (1976 ve
1977de) verilerin elde edilebildii yllarn, srasyla yzde 24,6 ve yzde 25,9 ile, en
st dzeyine ykselmektedir. Bu gelime zellikle kamu yatm m lannm artrlmasn
dan kaynaklanmaktadr, denilebilir. Ekonomi politikalan ve sanayileme blmle
rinde akland gibi bu yllar Trkiyenin dalm yerine yerli retime dayal sanayi
lemenin nc aamasna gei iin byk lde kamu eliyle ura verdii yl
lardr. O yllarda zel yatnmlarn iki zellii dikkati ekiyor; birincisi zel yatrmlar
1970li yllarn ikinci yansnda yllk art hzlar asndan olduka inili kl bir g
rnt veriyor; kincisi de ayn yllarn zel yatrmlar eksi deerler alyor; yani zel

3io

t h k

I y i ; I '. KONOMS

sektr varolan sermaye stokunu tketiyor. Yaklak on yl sonra dalgal gidi ve eksi
deer alma sras kamu kesimine gelmitir; bir farkla ki kamu kesimi incelenen d
nemde sabit semaye yatrmlarnn yllk art orann dzenli bir biimde azaltyor.
Ulusal retimden yatrmlara ayrlan payn 1980 sonrasnda azald ve yz
de 18 dolayna dt grlmektedir. Bu azalmann yalnzca ekonomik bunalm
dan kaynakland sylenemez. Azalma eilimi, ekonomi politikasnda yaplan b
yk deiikliin bir yansmas biiminde alglanmaldr. Kamu yatrmlarnn snrl
tutulm ak istenmesi ve nitelik deitirerek altyapya ynelmesi, zel yatrmclarn
belli bir sre, 1980li yllarn ikinci yarsna dek, kararszlk iinde kalmasna nede
olmutur, denilebilir.
Kamu yatrmlarnn 1980li yllarn ikinci yarsnda artrlmamas, bunun da
tesinde yllk art oranlarnn azaltlmas, ekonomide kamu kesimini kltme
politikasnn dorudan sonucudur. Ancak bu durum , kam unun brakt yatrn
ann zel sektr tarafndan doldurulduu anlamna gelmemektedir. Nitekim
1987 ve 1988de yllk yzde 24 pay ile 1978 sonrasnn en yksek dzeyine kan
yatrm/KUG oran, daha sonraki yllarda yeniden bir d srecine girmitir.
Burada sorulmas gerekli nemli bir soru var: zel sabit sermaye yatrmlar
kam u yatrmlarna ne lde bamldr? Kamu yatrmlarnn zel yatrmlar
uyaraca, uzun dnemde onlarn nn aaca ve bu nedenlerle aradaki olumlu
ilikinin ok gl olmas gerektii ne srlebilir.
zerinde nemle durulmas gereken bir nokta da 1980lerin ikinci yansndan
balayarak, ekonominin bir d deme gl ile karlamad bir ortam da sabil
sermaye yatrmlarnn duraan ve azalan eilimler gstermesidir. Bu durum 1980
ncesinde, yatrm kararlarnda dalm ve d deme glklerinin varlnn ok
etkili olduu ortamdan ok farkldr. Bir baka anlatmla 1980lerin ikinci yarsn
dan sonra sabit sermaye yatrndan iin dalm glkleri yok denecek dzeydedir.
Bu durum da yatrm kararlarnda belirleyici olan etmenlerin baka noktalarda
aranmas gerekir.
Uygulanmakta olan dsatma dayal byme politikasnn doal bir sonucu
olarak, zel sektrn yatrm kararlan, br ekonomik kararlar gibi, tmyle i ve
d piyasa koullarna braklmaktadr. Bu nedenle yatrm eilimlerinin incelenme
sinde piyasa koullarnn ya da fiyat hareketlerinin belirleyiciliinin 1980 sonrasn
da daha yksek olduu, vurgulanmaldr. Yatrmlarn saysal bykl piyasa ko
ullar erevesine oturtulduunda zerinde durulmas gereken, ekonomik gelime
sorunudur. Fiyatlar gsterge alan bir yatrm sreciyle ekonomik gelime, ya da
ayn anlama gelmek zere retim olanaklarnn genilemesi salanabilir mi?
Bu nemli sorunun, zellikle fiyat ve piyasa hareketlerinin kararsz (istikrarsz)
olduu ortamlarda ok daha canalc bir zellik kazanaca yadsnamaz. Piyasa ve fi
yat belirsizlikleri ortamnda, yatnm iin gerekli getiri hesaplarnn yaplmasnn
gl ortadadr. Kald ki, enflasyon orannn ykseklii, krlar hesaplamann
glne ek olarak bir baka olumsuzluk yaratr. Enflasyon, retim d faaliyetleri,
zellikle de yerli ve yabanc para, tanmaz mal ya da deerli ktlarn alm satmn
ksa dnem de ok daha krl klabilir. Sonuta sermaye kaynaklar sermaye sto-

SI'HMAYIt K A Y N A K I.A R I N IN K U M .A N IM I

3H

TABLO: XI.2. Yatrmlarn Sektrel Dalm, 1979-1998


(Yllk Yzde: K = Kamu, = zel, T = Toplam)
Tar.

Ma.

m. Ener.

Ula.

Tur. Kon.

Eg.

Sa.

Dig.

T.

IV. Plan:
1979-83

8,7
11,8
10,0

8,6
0,7
5,4

23,9
28,0
25,6

255
0,7
15,3

13,8
16,7
18,0

0,5
0,8
0,6

1,9
35,7
15,8

4,0
0,2
2,4

1,9
05
1,1

6,6
5,1
6,0

100
100
100

1984+
V. Plan:
1984-89

8,6
7,2
7,9

6,2
1,5
4,0

8,9
28,5
18,0

23,4
1,1
13,6

29,3
14,0
21,9

15
3,6
2,4

2,1
39,0
20,1

4,7
0,4
2,6

1,6
0,5
1,1

12,3
4,0
8,4

100
100
100

1990

9,5
4,8
6,9

3,3
1,2
2,2

4,5
27,5
17,5

21,4
1,6
10,1

34,1
12,7
22,0

1,3
6,2
4,0

4,0
41,1
25,1

7,0
0,6
3,4

2,8
0,9
1,7

12,1
3,4
7,1

100
100
100

1991

11,3
4,3
7,5

3,5
1,3
2,3

5,1
27,7
17,3

17,0
1,5
8,6

37,0
13,1
24,1

1,5
6,1
4,0

2,1
40,7
23,0

6,5
0,7
3,4

2,5
1,3
1,9

13,4
3,4
8,0

100
100
100

1992

9,1
3,8
6,2

3,5
1,2
2,3

5,5
26,5
16,9

14,9
1,0
7,3

37,1
16,7
26,0

1,5
5,0
3,4

2,5
40,6
23,2

7,6
0,7
3,8

3,2
1,4
2,2

15,1
3,1
8,6

100
100
100

1993

10,0
3,2
5,2

2,6
0,9
1,4

3,3
23,6
17,8

12,5
0,5
3,9

39,0
18,8
24,5

1,9
2,4
2,2

2,4
44,9
32,8

9,8
0,8
3,3

4,0
1,3
2,1

14,6
3,7
6,8

100
100
100

1994

10,2
2,6
4,1

2,6
1,2
1,5

3,1
23,6
19,6

11,6
0,6
2,8

38,4
11,5
16,9

1,9
2,3
25

1,7
51,8
41,7

7,4
0,8
2,1

4,8
1,5
25

18,4
4,0
6,9

100
100
100

1995

11,8
3,9
5,3

1,9
1,1
1,2

5,5
25,4
21,9

12,9
0,5
2,7

33,3
15,8
18,9

25
2,4
2,4

1,4
45,1
37,3

8,4
0,7
2,0

4,0
1,2
1,7

185
4,0
6,5

100
100
100

1996

10,3
4,5
5,6

1,7
0,9
1,1

4,5
25,7
21,7

125
0,9
3,1

32,4
16,2
195

2,5
2,3
2,3

0,8
43,1
35,0

10,7
0,7
2,6

4,6
1,7
2,2

20,2
3,9
7,0

100
100
100

1997

10,9
1.6
5,8

1,6
1,1
1,2

2,5
22,8
18,2

12,8
3,9
5,9

33,6
21,4
24,1

0,8
2,5
2,1

15
36,4
28,5

12,6
1,1
3,7

4,4
2,9
3,2

19,2
3,8
7,2

100
100
100

1998

7,7
4.6
5,3

1.7
1,2
1,3

3,1
21,1
16,8

15,7
3,1
6,1

36,1
22,6
25,8

0,7
3,4
2,8

1,7
34,9
27,0

10,6
0,7
3,1

3,8
4,4
45

18,9
4,0
75

100
100
100

Notlar:

1. Bilindii gibi 1984, 1978 gibi plan d bir yldr. Bununla birlikte ayr ele alnma
m VKPna katlmtr.
2. 1984-1989 dnemi verileri yllk ortalamalarn altya blnmesiyle elde edilmi sra
dan ya da aritmetik (arlkl olmayan) ortalamalardr.
3. Yalnzca 1979-1983 dneminin verileri sabit 1983 fiyatlanyladr, 1984-1989 ve
1990-1992 yllarnn ortalamalar cari fiyatlarla" verilmektedir.

Kaynak: 1979-83 IV.KP Dnemi: DPT, V. Be Yllk Plan Destek almalan: 1, V. Be Yllk Kal
knma Plan ncesinde Gelimeler 1972-1983 (Ekonomik ve Sosyal Gelimeler) Ankara: Ocak
1985, s.34. 1984-89 Dnemi: DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), Ankara: Mays
1993, s.14,15 ve 16daki Tablolardan hesaplanmtr. 1990: DPT, 1992 Yl Program, s.29, 1991:
DPT, 1993 Yl Program, s.29,1992: DPT, 1994 Yl Program, s.34. 1995 Yl Gei Program, s. 30,
DPT, 1997 Yl Program, s.l37; DPT, 1999 Yl Program, s. 182.

T R K Y U I '.K O N O M S

312

ZM : XI.2. Toplam Yatrm larn Sektrel Dalm

1978
%48,4

1998
% 70,5

Kaynak: 1978; DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), Ankara: Mays 1993, s. 14.
1998: Tablo: X1.2. ile ayn

kuna katk yerine baka alanlarda kullanlacak ve sabit sermaye yatrmlar artnla
mayacaktr.
Sermaye kaynaklannn kullanmnda zel ile toplumsaFn her zaman zde
tutulamayacann en nemli noktalarndan biri budur. Gerek ve tzel kiiler gelir
lerinin tketimde kullanmadklan blm n, getiri ya da ek gelir amacyla, deer
lendirirler. Piyasa koullan ve fiyat hareketleri bu deerlendirmelerde birer gsterge
ya da bavuru noktas olabilir. Ancak bu zel deerlendirme ya da yatrm giriimle
rinin toplanmalar sonucunda lkenin retim olanaklarnn geniledii ya da ser
maye stokunun artt gibi bir sonu kmaz. Gelimekte olan ekonomilerin en te
mel sorunlannn banda, yatrmlar konusundaki bu zel-toplumsal elikisi gel
mektedir. Bu nokta bizi yatrmlarn niteliksel ynlerinin incelenmesine getirir.
2. Niteliksel
Sabit sermaye yatrmlarnn niteliksel ynleriyle incelenebilmesi hangi alt sektrlere
yapldklar ve bunun da tesinde retim srecine soktuklar teknoloji konularnda
ayrntl verilerle olanakldr. Tekonolojinin gstergesi olarak lkemizin sanayi ista
tistiklerinde yalnzca kullanlan beygir gc verileri yer alyor. Bununla birlikte son
yllarda, daha dorusu 1992 sonrasnda aratrma-gelitirme istatistiklerinin de ya
ymlanmakta olduunu belirtelim. Bu nedenle sektrel dzeyde retim teknolojisi
konusunda, kimi varsaymlarla, beygir gc saylar teknolojinin bir gstergesi ola
rak alnabilirse de teknoloji konusunda niteliksel bir yorum yapabilmek iin tekil
dzeyde ve ok ayrntl verilere gereksinim vardr. Bu durum da yatrmlarn nite
liksel ynden incelenmesi, yalnzca, sektrel dalmlar ve bunlann deiimi ere
vesinde yaplabilir.
Yatnmlarn sektrel dalm Tablo: XI.2.de verilmektedir, ncelikle belirtelim

NH I M A Y I '

K AY N A K I . A K I N I N

K i l l . I. A N I M l

313

ki burada verilen sektrel dalmlarda, incelenen dnem in ekonomi politikasnn


zellikleri de gz nnde tutularak, kamu ve zel ayrmna da yer verilmektedir.
Tablodaki sektrel dalmlara gemeden nce bir bantya deinilmelidir. Bu
rada verilen IVKP dnemi dalm gerekleen yatrmlara gredir. Eer daha nce
verilen IVKPnn planlanan sektrel yatrm dalmlaryla karlatrlrsa, buradaki
oranlarda nemli bir deiiklik ya da sapma grlmemektedir. Yalnzca tarm ve
imalat sanayii iin planlanan yatrm oranlan ikier puan daha az gereklemi, buna
karlk enerji ve ulatrmann greli paylan artrlmtr. Unutulmamas gereken
IVKPnn ekonomik ve siyasal bunalm koullar nedeniyle esasen uygulanamad
dr. Bu adan 1980 balarnn kararllk nlemleri ile girilen yeni ve kkl dn
m n etkilerinin yatrmlarn sektrel dalmna hemen yansmad sylenebilir.
Ancak daha sonraki yllarda keskin dnm tm plaklyla ortaya kmaktadr.
nce, yatrmlarn sektrel dalm, kamu kesiminin imalat sanayii yatrmla
rndan hemen tmyle el ektiini kantlamaktadr. Gerekten de, 1980 ncesinde
toplam kamu yatrmlarnn yaklak drtte biri imalat sanayiine yaplmaktayd,
1980li yllarda bu oran srekli olarak azaltlm ve yaklak yirmide bir dzeyine
drlmtr. Bu ok kkl ve keskin bir politika deiikliidir. Trkiye, kamu
yatrmlar yoluyla sanayiini gelitirme politikasndan tmyle vazgemitir, denile
bilir.
Burada ilgin bir noktaya deinilmelidir. Kamu kesiminin sanayi yatrmlarn
dan vazgemesi, bu boluun zel kesim tarafndan doldurulduu anlamna gelme
mektedir. Nitekim, 1980 sonrasnda hibir yl, az sonra ele alnacak zendirmelere
karn, zel sektr yatrmlarndan sanayie aynlan pay 1980 ncesinin yllk dzeyi
ne ulamamaktadr. Bir baka anlatmla, kamu sektr gibi, zel sektr de sanayi
lemeyi bir yana brakm grnmektedir.
Sonra, eer tanm , madencilik ve imalat sanayii ekonominin dorudan retim
de bulunan sektrleri olarak alnrsa, bu lye yaplan yatrmlarn oran da eko
nominin uzun dnemli gelecei ya da retim olanaklarnn geniletilmesi bala
mnda, nemli bir gsterge saylmaldr. Bu retim lsne yaplan yatrmlarn
toplam, ele aldmz dnemde yle bir gelime gsteriyor. Ekonomik bunalmn
en youn olduu 1979-1983 be ylnda bu sektre yaplan yatrmlar toplamn
yzde 41i dolayndadr. Gerekten de bunalm yllarnda salanan bu oran planl
dnemin ortalamalarna ok yakndr; sektre ayrdan yatrmlar 1963-67 dne
minde yaklak yzde 40, 1968-72 dneminde de yaklak yzde 41 ve 1973-77 yani
IIIKP dneminde de yaklak yzde 44 olmutur.
Tablodan kolayca izlenebilecei gibi retim sektrnn yatrmlar, srekli
azalarak, 1984-89 dneminde yzde 29,9a iniyor. Sonraki yllarda bu oran da tutturulamyor, 1992de yzde 25; daha sonraki yllarda da durum deimiyor,
1997de de yzde 25,2 dolaylarna indiriliyor (DPT, 1999 Yl Program, s.182).
Burada indiriliyor yorumu ar bulunabilir mi? Tartlmas gereken ana soru
budur. Trkiye tarm, madencilik ve sanayi alanlarna yatnm yaplmasn salama
dka, salt ulatrma, konut ve bir lde de turizm yatrmlarn artrarak, ekono
mik ve toplumsal gelimesini gerekletirebilir mi?

3M

T U K K v e.

h k o n o m

IsI

Soru, znde ekonomik gelime kavramnn ieriinden ne anlalmas gerekti


i ve bunun nasl salanacadr. Eer geleneksel olarak benimsenen ekonomik ge
limeyi sanayileme ile zde tutan gr bir yana braklrsa, yatrmlarn sektrel
dalmnn bu deiimi, doal bulunabilir.
Bu noktada vurgulanmas gereken, yatrmlar artan sektrlerin yarataca talep
artnn sanayi ve tarm yatrmlarn uyaraca dncesinin bir beklentiden
teye anlam tamayacadr. Kald ki dalmn serbestlemesine kout olarak bu
sektrlerin girdileri de byk lde lke dndan karlanmaktadr. Ulatrmahaberleme, konut ve giderek turizm sektrlerinin retim girdilerini yurtdnda
karlamalar durum unda, bu sektrlere yaplan yatrmlarn artmas, geri balant
etkisi ile dalm girdilerin artmasna neden olacaktr.
Kimi zmlemelerde ekonominin retim sektrleri olarak yukarda sralanan
lye enerji sektr de katlmaktadr. Yatrmlarn sektrel dalm drtl re
tim sektrleri ayrmyla da benzer bir sonu veriyor. Tarm, madencilik, imalat ve
enerji sektrlerinin toplam yatrmlar iindeki pay geleneksel olarak yzde 50 ve
artdr. ncelenen dnemin balarnda enerji sektrne, dnem in koullar gerei
daha byk bir nem verildiinden bu sektrlerin yatrmlarnn toplam iindeki
pay 1979-83 ortalamas olarak yzde 56dan fazladr. Ancak daha sonraki yllarda
enerji yatrmlar yzde 7-8lik olaan izgisine ekildiinde drt sektrn yatrm
pay toplamn yzde 33ne dyor, zede, retim sektr yaklamna gre
1979 sonrasnda, 1992ye dek 16 puanlk, drtl ayrma gre de yaklak 23 puan
lk bir d sz konusudur ve farkllk enerji yatrmlarndan kaynaklanmaktadr.
Yatrmlarn sektrel dalmnn nemli zelliklerinden biri de eitim ve salk
gibi igcnn niteliini dorudan etkileyen sektrlerin durum undan izlenebilir.
ncelenen dnemde bu iki sektre yaplan yatrmlar toplam yatrmlarn giderek
artan bir blm n alyor; 1979-83 ortalamas yzde 3,5ten sonra srekli ykselen
bir eilimle 1992de yzde 6,0a ; 1997de de 6,9 oluyor (DPT, 1999 Yl Program,
s. 182). Ancak bu eilim iki noktann gzden uzak tutulmasna yol amamaldr.
lk olarak, eitim+salk yatrmlar incelenen dnemde hibir yl IKP 196367 ve IIKP 1968-72 dnemlerinin dzeyine ykselmemitir. Anmsanaca gibi iik
iki plan dneminde eitim+salk yatrmlar toplam yatrmlardan srasyla yzde
8,4 ve yzde 6,2 gibi bir pay almlard, ikinci olarak eitim ve salk yatrmlarnn
kayna deiiyor, incelenen dnemin banda bu iki sektre yaplan zel sektr
yatrmlar, zel sektr yatrmlar toplamnn yzde 0,4 dolayndayd. Dnem
boyunca bu sektrlere zel yatrmlar srekli olarak artyor ve 1997de zel sekt
rn toplam yatrmlarnn yzde 4 gibi bir blm iki sektre gidiyor. Bu olgu hi
de kmsenmeyecek bir art gsterir.
Eitim ve salk alanlarndaki yatrm gelimeleri bu iki temel kamu hizmetinin
de giderek zel kesime braklmakta olduu izlenimini veriyor. Eitim ve salk asl
belirleyici olan sermaye ynyle kamu hizmeti olmaktan karlyor; kr amacna
oturtuluyor. Byle olunca da esas olarak paras olanlarn yararlanabilecekleri hiz
metler zellii kazanyor. Oysa eitim ve saln ilke olarak kamu hizmeti biimin
de verilmesi zel giriimciliin ikincil tutulmas yoluna gidilebilirdi. Ek olarak, zel

SI K M A Y I ' K A Y N A K L A R I N I N K U L L A N I M I

315

sermayenin etkinletii bir eitim hizmeti etkin ileyen bir burs sistemiyle, salk
da paras olmayanlarn da eriebilecei bir destek mekanizmasyla dengelenmeli ya
da tamamlanmalyd. Trkiyede 1980 ve 1990lardaki uygulamayla, bu kamu des
teiyle dengeleme salanmadan, ikincil olmas gereken birincil tutuluyor. Bu olu
um, br olumsuz toplumsal sorunlarn yamnda, insangcne yatrm ad altnda
ayn yllarda dnyada gelimekte olan eilime nemli bir ynyle ters dyor.
nk, kukusuz bu sre, eitimde frsat eitlii, ekonomik ve toplumsal gelime
nin gerektirdii nitelikli igc sunum unun salanmas, gelir blm eitsizlikle
rinin trplenmesi ve uzun dnemli toplumsal ya da btncl gelime ynleriyle
dzenli ve programl yrtlemez. Bu konularda gerekli kamusal dzenlemeler ya
plmadka, iine girilen zel eitim, zel salk uygulamas, bu sorunlarn zm
bir yana, yeni sorunlar yaratabilecektir.
zetle yatrmlarn sektrel dalmndan kan ilk sonu retken sektrlere ya
plan yatrmlarn greli paynn srekli olarak azalddr. Bu durum un ana nedeni
kam unun imalat sanayii yatrmlarndan tmyle vazgemesidir. Ancak br re
tim sektrlerinde de kam u ve zel yatrmlarda genel bir azalma eilimi olduu da
aktr. retimden uzaklaan yatrmlar eitim ve salk gibi insan gcnn niteli
ini gelitirici alanlara da yaplmyor; bu olgu zellikle kam u kesimi iin geerlidir
ve bu iki temel kamu grevi giderek zel ellere braklmaktadr. Yatrmlardan as
lan payn ise konut, ulatrma ve haberleme ile bir lde de olsa turizm kesimle
ri alyor. Bu niteliksel eilimlerin ekonominin retim olanaklarn geniletmede
ok snrl kalaca, aktr.
C. ZENDRMELER (TEVKLER)
Sermaye kaynaklarnn kullanm konusunun doru alglanmasnda zendirme uy
gulamalarnn ayr bir yeri vardr. Sermaye kullanmna salanan parasal ve br
tr olanaklarn dzeyi ve nitelii, gerekte uygulama dneminin ekonomi politika
larn yanstr; bunlarn bir aynas saylr.
zendirm e konusu, bilindii gibi, 1942ye dek yrrlkte kalan 1927 tarihli
Sanayiin Teviki Yasas bir yana braklrsa, 1963 sonrasnda planl gelime ile bir
likte yeniden uygulama alan bulmutur. Ancak, zendirmelerin younluk kazan
mas, byk lde dsatma dayal byme politikasnn uyguland 1980 sonra
snda grlmektedir. Bu dnemde zendirmeler, beklenecei gibi, dsatm arlkl
bir zellik kazanmtr. Bununla birlikte gerek zendirme trleri, gerekse salanan
olanaklar bakmndan Trkiyenin uyumlu, tutarl ve uzun dnemli gelime do
rultularn da ieren bir zendirme politikas izledii, sylenemez.
1. Yatrm zendirmeleri
Yatrm zendirmelerinin be ana sektr aynm erevesindeki dalm ve cari fi
yatlarla toplamlar Tablo: XI.3.te verilmektedir.
Tablodan karlabilecek ilk sonu yatnm zendirmelerinin ok kararsz ya da
dzensiz bir egilin gsterdiidir. Daha dorusu zendirmelerin dalmnda ve yl-

thk

316

I y h h k o n o m Is I

lara gre geliiminde belirli bir tutarllk grlmemektedir, rcgin 1980den sonra
ok snrl llerle zendirilen enerji sektrnn zendirme paynn o yl iin
nedeni ne olursa olsun, yalnzca 1985te yzde 42,8 gibi bir orana kmas, szn
ettiimiz kararszhn en somut gstergesidir. Bunun gibi hayvanclk sektrnn
zendirilmesi gerei duyulmas 1990da tarm desteinin orann ykseltmektedir.
kinci olarak zendirme olanaklarnn sektrel dalmnn, doal olarak, 1980
sonrasnda izlenen ekonomi politikalarn yanstt vurgulanmaldr. Bu dorultu
da ncelikle imalat sanayiine verilen teviklerin greli pay dnem in banda, suya
dal yapan yzc rnei, hzla drlmtr. Orann, ilk iki ylda yzde 90 do
layndan yzde41lere indirilmesi, sanayilemeden vazgeme deil de nedir? malat
sanayii zendirmelerinn 1985te dnem in en az oranna dtkten sonra ykselme
eilimine girdii ve 1990,l yllarda yzde 65 dolayna ykseldii grlm ektedir/1*
nc nokta ekonomi politikas-zendirmeler ilikisinin alt sektr dzeyinde
de srdrlddr. Bu erevede imalat sanayiinin kimi alt sektrleriyle bir ksm
hizmet alt kesimlerinin zendirme paylarn artrdklar saptanabilmektedir. Bu
kapsamda imalat sanayiinde dokuma ve giyim, demir d metaller, tat aralar,
hizmet kesimlerinden de d ticaret, turizm, ulatrma, salk ve eitim belirli yllar
da byk tevikler almlardr.

TABLO: XI.3. Yatnm zendirmeleri, 1979-1997


(Sektrel Dalmlar: Yzde; Toplam: Cari Fiyatlarla, Milyar TL.)

1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Tarm

Madencilik

malat

3,2
13,3
4,4
4,7
3,8
2,0
1,1
0,7
2,3

1,8
1,8
2,9
2,7
5,4
19,4
3,9
6,0
7,6
2,0
2,7
2,7
1,6
2,9
2,9
2,1
0,6
1,2
1,6

90,2
78,0
48,1
41,0
47,4
50,4
26,0
38,7
37,5
49,2
48,3
48,3
62,6
66,3
69,8
59,9
87,6
73,1
61,0

1,1
2,6
10,5
1,5
1,2
1,0
1,1
0,4
1,7
0,8

Enerji
_

1,9
0,5
2,3
42,8
4,0
9,4
9,3
1,9
1,9
4,3
2,2
6,3
5,0
2,3
3,2
6,7

Hizmetler
4,8
6,6
43,5
50,1
42,9
21,4
26,2
50,6
43,2
38,4
44,4
44,4
28,1
27,3
20,0
32,0
9,1
20,8
29,8

Toplam
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100

114
2070
1046
513
571
1 105
3 531
5 130
5 830
11 653
19 376
22 684
38 131
51 393
247 054
208 862
2 232 828
2 110 691
3 476 611

Kaynak: 1979-1988, DPT, VI. Be Yllk Kalknma Plan n c e sin d e G elim eler 1984-1988, Anka
ra: 1990, s.34. 1989-1992, Maliye Bakanl, 1990 Yllk Ekonom ik Rapor (YF.R), s. 13 ve 1994
YER, s. 17; 1997 YER s.31; 1998 YER s.31.

S I'It M A Y I ! K A Y N A K L A R I N I N K U L L A N I M I

317

Son olarak zendirilen yatrmlarn toplam yatrmlara orannn, az nce belir


tilen kararszlk nitelemesine tam anlamyla uyduu belirtilmelidir. Gerekten de
geleneksel olarak toplam yatrm tutarnn drtte biri dolaynda bulunan zendiri
len yatrmlarn bu oram 1981de yzde 84n zerine karak olaan d bir dze
ye ulam daha sonraki yllarda azalmakla birlikte 1985-89 dneminde yeniden
ykselmitir. Bunu izleyen yllarda belirli bir azalma eilimi yeniden saptanabilmektedir.
Yatnm zendirmelerine ilikin nemli bir nokta da bunlarn blgesel dalm
dr. Ancak zendirmelerin blgesel dalm konusuna deinmeden nce bir nokta
belirtilmelidir. Planl dnemin bandan bu yana her yl DPTnin Yllk Prog
ram larna kalknmada ncelikli yreler (DPT yaynlarnda kimi yllarda KY
biiminde ksaltlyor) bal altnda, kimi yllar bunun da birinci ve ikinci olarak
derecelendirilmesi de yaplarak bir blm ekleniyor. KY zendirmeleri, genel
olanlara gre daha byk destekler salyor. Bununla birlikte, yatrm zendirmele
rinin blgesel dalm verileri, M armara Blgesinin srekli olarak ak bir farkla
nde olduunu kantlyor. ncelenen dnemin balarnda ylda yaklak ortalama
yzde 50 pay alan Blge daha sonraki yllarda 1992nin yzde 55,5 oranna dek bu
pay orann koruyamamakla birlikte, ortalama yzde 40 dolaynda zendirme pay
n korum utur. M armara Blgesini, Anadolu, Ege ve Akdeniz Blgeleri yllk o r
talama yzde 10-15 dolaynda bir tevik pay ile izlemektedirler. Bu dalmda kimi
yllar Akdeniz, kimi yllar da Egenin ikinci ve nc sray paylatklar grl
yor.
Bu durum da zendirmelerin blgesel dalmnda en alt srada bulunan blge
ler, yzde 2,5-5 arasnda deien yllk paylarla Dou Anadolu ve yzde 5-6 dola
ynda yllk paylarla Karadenizdir.
Gneydou Anadolu Blgesi 1979-80e yzde 1-2 dolaynda bir tevik orany
la dnemin banda en alt srada yer almaktayd, ancak GAP uygulamas ereve
sinde olmal, 1981den sonra Blgenin tevik pay 1983deki yzde 10 ve
1988deki yzdel2 ve 1990daki olaan d saylabilecek yzde 22,6lk yksek
oranlar bir yana genellikle yzde 5in zerinde bulunuyor. Bu arada, zendirme
verilerinin 1987den balayarak yukarda sz edilen tek tek blge ayrmna ek
olarak blgesi belirsiz ya da birden ok blgeyi kapsayan tevikleri de ierdii
grlmektedir. Ancak bu ayrmn verileri ok inili-kl bir eilim gstermekte
dir.(2)
Yatrm zendirmeleri ile yatrmlarn blgesel dalm arasnda dorudan bir
olumlu iliki bulunduu yadsnamaz. Ancak bu bir sonutur. Eer tevikler yat
rmlarn blgesel dalmnda etkili olsayd, bata KY zendirmeleri olmak zere,
salanan desteklerin bu amac gerekletirmesi gerekirdi. Oysa sonu yatrmlarn
geleneksel olarak younlat Marmara Blgesine daha dorusu stanbul, Bursa,
Kocaeli genine yldn kantlamaktadr. Bir baka anlatmla zendirmeler,
sermaye kaynaklarnn harekete geirilmesinin nemli aralarndan biri olmakla
birlikte, yatrmlarn blgesel dalmnda denge salamaya yeterli olmamaktadr
lar.

318

T R K Y E EKONOM S

2. Dsatm zendirmeleri
Sermaye kaynaklarnn kullanm asndan dsatm tevikleri de, uygulanan eko
nom i politikasna bal olarak, byk nem tar. ncelenen dnem bu adan il
gin zellikler gstermektedir. nk dsatm ya da son yllarn deyimiyle dvi/
kazandrc faaliyetleri zendirmek amacyla byk olanaklar saland ve ok dr
iik trde zendirme aralarnn uygulamaya konularak ou kez bu alanda tam
bir kargaaya yol ald, verilerin incelenmesiyle aklk kazanmaktadr. Denilehi
lir ki ekonomi 1980 sonrasnda bir dsatm zendirme tarlas ya da pl yapl
mtr.
Gerekten de 1980 sonrasnda toplam on trde dsatm zendirilmesi nle
mi uygulanm, ancak bunlarn iinde dalm kolaylklar ve dviz kullanm ola
na tannmas deiik biimler alarak sreklilik kazanmtr, denilebilir. Bunlarn
dnda kalan zendirme nlemlerinden hibiri kesintisiz olarak uygulamada kal
mamtr. zendirm e nlemleri iinde en uzun sre yrrlkte kalan vergi resim
ve har bakl (istisnas)dr ve 1985 dinda her yl uygulanmtr. Dsatm
zendirmelerine 1988 ve sonrasnda konut fonundan baklk, 1990 ve sonrasn
da da enerji indirimi ya da bakl eklenmi, vergi, resim ve har bakl, d
alm kolaylklar ve dviz kullanm yetkisi bunlara ek olarak, 1990h yllarn zen
dirme aralar zellii kazanmtr.
Dsatm zendirme nlemlerini iki ana gruba ayrma olana vardr. Bunlar
dan birincisi, kimi vergi ve benzeri demelerden balanmalar olarak adlandrl;!
bilir; kincisi de yerli ya da yabanc para trnden salanan olanaklardr. Yerli pa
rasal olanaklar vergi iadesi ve uygun koullarda kredi verilmesidir; yabanc parasal
olanaklar da esas olarak u ya da bu biimde dviz kullanma olanaklardr.
Trkiyenin 1980 sonrasnda uygulad dsatm zendirmelerini iki ana dne
me ayrma olana vardr. ok sayda tevik trnn uyguland, TL destek ar
lkl ve 1980li yllarn ortalarna dek sren ilk dnem saylmaldr.
kincisi de temel yaklam olarak dviz kullanmnn benimsendii sonraki yl
lar kapsar. Bu dnemleme DPTnn dviz kazandrc faaliyetleri tevik konu
sundaki yasal deiikliklere dayal ve buna bal olarak verileri dzenlemesine da
yanmaktadr.
Dalm zendirmelerinin ok nemli kurumsal zelliklerinden biri de yllk
dsatm belli bir miktarn zerinde olan ve kendilerine d ticaret sermaye irket
leri (ya da ksaca DTS) denilen rgtlenmelere gidilmesidir. Dsatm byk ser
maye ortaklklar eliyle yrtmenin temel amalan arasnda Trk dsatmclarn
d pazarlarda kendi aralarnda rekabete girerek, zellikle fiyat indirimleriyle, lke
nin dviz kazanmas zerindeki olumsuz etkilerini azaltmak ve ek olarak da ulusla
raras pazarlarda rekabette byk lekli olmann olanaklanndan yararlanmak, sa
ylabilir.
Bu tr ortaklklara, kredi, dviz kullanm yetkisi ve zellikle de 1983 sonrasn
da yzde 10 ek vergi iadesi verilmesi bykler eliyle dsatm artrmtr. Gerek
ten de 1980li yllann ikinci yarsnda toplam dsatmn yaklak yzde 40-45 gibi
bir blm n d ticaret sermaye ortaklklan gerekletirmitir.*3*

Sl'HMAVl K A Y N A K L A R IN IN K U L L A N IM I

319

TABLO: XI.4. Dvize Dayal Dsatm zendirmeleri, 1980-1997

1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Dviz
Kullanm
(Milyon $)

Dsatm
Yklencesi
(Milyon $)

Dviz Ktll./
Dsatm Yklencesi
(%)

186,4
424,8
585,7
905,1
1 395,9
2 054,1
2 815,6
2 971,1
3 146,4
3 479,4
3 897,6
4406,0
4 911,0
6220,0
7 052,0
11 148,0
5 391,0
8 108,0

1810
3 303
3 957
5 205
4 318
4 937
7 567
6 903
7 751
9 331
12 044
12 761
13 253
16 296
14,934
20 765
12 892
20 328

103
12,9
14,8
17,4
32,3
11,0
37,2
43,0
40,6
37,3
32,4
34,3
37,0
38,2
47,2
53,7
43,5
40,0

Notlar: I.

2.

3.

4.

5.

1980-1984 dneminde, o giinkil fiyatlarla - ylda ortalama 335 milyar


toplam 1 673 milyar TL kredi kullandrlmtr. Krediler, selektif kredi
ve ihracat tevik fonundan salanan kredilerin toplamdr. Kimi yllar
bu kaynaklara snrl bir lde garantisiz ticari borlar ve dsatm sa
ylan sat ve teslim karl demeler de eklenmektedir.
1980-1988 dneminde, asl younluu 1982-1986 dneminde olmak zere ylda orta
lama yzde 12,1 oranda vergi iadesi salanmtr. Vergi iadesi zellikle sanayi rnle
rinin dsatmndan elde edilen dvizin belirli bir orannda TL olarak yaplan deme
lerdir. i ler yl, bazen yl iinde birka kez ve rn trlerine gre yeniden dzenlenir.
Dviz kullanm yetkisinin iki ana esi vardr, bunlar gmrk vergisi bakl dviz
tahsisi vc geici ithafdir. Birincisinin ok daha byk oranda ortalama yzde 95
geici ithalatnda yzde 5 arlkl olduu belirtilmelidir.
Dsatma salanan olanaklarn her birinin ayr ayr karlnda, bir dviz kazanm
istemi ya da beklentisi vardr. Daha dorusu kendisine olanak salanan dsatma
bunun karlnda lkeye belli bir miktar dviz kazandrmaldr. Buna alman taah
ht ya da ayn anlamda dsatm yklencesi diyoruz.
1996 ve 1997de dviz kullanm iinde geici ithal kalemi yer almyor; yklence ya
da taahht kalemi de ihracat taahhd ve dviz geliri taahhd olarak iki alt
blme ayrlyor; bu ikinci, yani dviz geliri taahhd, vergi, resim ve har istisnas
karlnda taahht edilen dviz gelirlerini gsteriyor ve toplamn yzde 30 dola
ynda bir blmn oluturuyor.

Kaynak: DPT, VI. Be Yllk Kalknma Plan ncesinde Gelimeler 1984-1988, Ankara: 1990, s. 36
v.d. DPT, 1992 Yl Program, s. 35 ve 1994 Yl Program, s. 40; 1995 Gei Program, s. 34, DPT,
1999 Yl Program, s. 186.

Dsatm zendirmelerinin baar derecesi nedir? Kukusuz bu sorunun yant


dsatm saylaryla karlatrma sonucu aklk kazanr. Bu erevede dsatmn
1980 sonrasnda hzla art, hemen tmyle, zendirmelerin bir sonucudur, deni
lebilir. Gerekten d ticaret l>lmnde incelendii gibi dsatm 1980 ncesinde

320

r K K Y H KKO N OMt N

ylda yaklak 2,3 milyar dolardan 1987de 10 milyar dolarn zerine km ve art
esas olarak zendirme konusu olan sanayi rnlerinin dsatmnn artmasndan
kaynaklanmtr.
Bu nokta doru olmakla birlikte, Tablo: XI.4.n son stununda dviz kulla
nm hakknn/getirilecek dvize (yklenceye) orannn srekli olarak artt grl
mektedir. Bir baka anlatmla birim dolar dviz geliri iin giderek artan miktarda
dviz kullanm yetkisi verilmektedir. Buna karn dsatm ayn oranda artmamak tadr. Dviz kullanm yetkisi/gerekleen, dsatm dviz geliri oran giderek daral
maktadr.
Denilebilir ki 1990l ydlann banda Trkiyenin dsatm zendirmeleri, dsa
tm arrm ada yetersiz kalmakta ya da dsatm art bir duraklama geirmekte
dir. Dsatmn zendirilmesindeki saysal ve niteliksel deimelerin ve snrlamala
rn ana nedenleri olarak hayali ihracat konusundaki i tartmalar ve zellikle de
uluslararas anlamalardan kaynaklanan datm desteine snrlama getirme zo
runluluklar, belirtilebilir.
D. YABANCI ZEL SERMAYE
Ekonomi politikasnda kkl dnmn j nemli saylabilecek boyutlarndan biri
de d sermaye kaynaklarna bavurunun giderek artmasdr, denilebilir. D serma
ye kaynaklarnn balca alt blmleri, d borlanma, yabanc zel sermaye ve ksa
dnemli d sermaye girileridir. Bunlardan d borlanma kamu ekonomisi bl
mnde ele alnmt; ksa dnemli sermaye girileri demeler dengesi bal altnda
ncelenmektedir. Yabanc zel sermaye yatrmlar sermaye kaynaklarnn kullan
mn konu alan bu blmde yer alyor. Bu arada kam u borlanmasnn nemlice
bir blm nn kimi yllarda yatrm amacyla kullanld, belirtilmelidir.
Dsatma dayah byme politikasnn temel yaklam yabanc sermayenin ola
bildiince zendirilmesine dayanr. Gerekten de yaklak eyrek asr uygulanan
br lkelerin ayn konudaki yasalaryla karlatrldnda ar saylabilecek l
de zendirici bulunan 1954 tarih ve 6224 sayl Yabanc Sermayeyi Tevik Yasas,
1980 sonrasnn ortamnda, yetersiz bulundu.
Yabanc zel sermayeyi zendirme amacyla,
(a) yabanc sermayenin alma alanlar olabildiince geniletildi; zellikle ta
rm, madencilik ve bir dizi hizmet alt kesimlerine yabanc zel sermayenin girii
kolaylatrld;
(b) toplam 500 milyon dolar aan garantisiz ticari borlarn yabanc sermaye
yatrmna dntrlmesine olanak tannd;
(c) sermaye giri klarnda serbestletirmeye gidilerek ve br nlemlerle ya
banc sermayeye gven verici bir ortam yaratld;
(d) serbest blgeler oluturularak yabanc sermayenin yerli snrlamalarn d
nda almalasna olanak yaratld.
Tm bu nlemlere ek olarak siyasal anlamda sermaye yanls bir tutum sergi
lenmesi, yabanc sermaye iin gvenceli bir ortam oluturuyordu. Tablo: XI.5.a. ve

U M M A Y I ! K A Y N A K I . A H N N KU1.I.AN1MI

321

TA 1)1.0 : XI.5.a. zin Verilen ve Gerekleen


Yabanc Sermaye Girii, 1980-1997
(Cari Fiyatlarla, Milyon Dolar)
zinlerin Sektrlere Dalm
malat
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
Toplam

Tarm

Mad.

Hizm.

Yllk

Birikimli

4
1
1
6
12
47
40
19
12
6
61
9
27

8
89
65
14
79
81
153
347
297
541
534
810
493
502
336
849
3 123
768

97
338
167
103
271
235
364
655
821
1 512
1861
1 967
1820
2 272
1 478
2 938
3 837
1 678

235
228
325
663
830
933
1 204
1439
1 803
2 458
3 279
4 791
6 652
8 619
10 439
12 711
14 189
17 127
20 964
22 642

248

9 089

22 413

24 320

89
247
99
89
186
143
194
294
491
950
1214
1096
1274
1727
1 107
1 996
641
872

6
6
17
13
27
9
66
22
34
31
28
32
64
12

12 709

369

1
1

Toplamlar

1
2

Gereklemeler
Kesin

Oransal

_
-

35
141
103
87
162
158
170
171
387
738
789
910
912
797
830
1 127
934
1 032

36,1
41,7
61,7
84,5
60,0
67,2
46,7
26,1
47,1
48,8
42,4
46,3
50,2
35,1
56,2
38,4
24,3
61,5

9 484

42,3

Not: 1- Kimi istatistik yaynlarnda gerekleen (fiilen gelen) yabanc sermaye tutarndan yurt d
na kan yabanc sermaye karlmakta vc net sermaye girileri verilmekteyse de, son be yln yllk
ortalamas olarak lkeden k yapan yabanc sermaye miktar ylda 90 milyon dolar dolayndadr
ve ayrca dikkate alnmamaktadr. Kukusuz gelecek yllarda sermaye klar daha byk boyutlar
kazandnda bu olgunun da ayrca incelenmesi gerekir.
2- Oransal gerekleme kesinleen girilerin yllk olarak verilen izinlere orandr.
Kaynak: DPT, 1995 Yl Program, s. 4; DPT, 1999 Yl Program, s. 195.
ZM : X I.3. zin Verilen ve Gerekleen Yabanc Sermaye G irii, 1980-1997
(Milyon Dolar)

Kaynak: Tablo Kl.S.a ile ayn.

T H K Y K I'.KONOMlSl

TABLO: XI.5.b. Yabanc Sermayenin Sektrel Dalm,


1980,1992,1994 ve 1998
Sektrler

1980

1992

1994

1998

MALAT (Toplam)
Gda, ki, Ttn
Dokuma-Giyim
Kt
Lastik
Kimya
Cam
Tat Aralan
Madeni Eya
Makine
Elektrik-Elektronik rnleri
Dierleri
TARIM
HZMETLER (Toplam)
Ticaret
Turizm
Bankaclk
Dierleri
TOPLAM (Ana Sektrler)

87,3
11,6
3,9
0,5
5,5
9,9
2,3
18,0
4,5
3,7
24,8
2,6
0,2 \
12,9 '

52,1
12,1
3,1
2,3
3,2
7,7
0,6
8,9
0,5
2,3
4,0
7,4
2,9
43,6
8,4
13,0
16,8
5,4
100,0

55,4
15,0
1,8
0,5
1,8
8,0
0,5
11,7
0,4
3,4
8,3
4,0
1,4
42,3
10,8
8,7
17,2
5,6
100,0

39,3
9,7
1,6
2,0
2,5
6,3
0,4
8,7
3,0
0,3
2,9
2,0
0,3
59,2
13,9
7,2
19,7
18,4
100,0

4,0
8,5
0,4
100,0

Not: Alt sektrlerin paylar toplam yabanc sermaye iindeki yatrm oranlann gstermektedir.
Kaynak: 1980 iin, DPT, 1981 Yl Program, s. 69 ve 1992 iin TCMB, Yllk Rapor 1992, s. 238.

XI.5.b.den de izlenebilecei gibi, ekonomi, yabana sermaye girileri ve bunlarn


nitelii alarndan nceki dnemlerle karlatrlamayacak kadar deiik bir srece
girdi.
ncelikle yabanc zel sermayenin gerek izin istemleri, gerekse bunlarn ger
ekleme miktarlar, 1980 sonrasnda Trkiyenin nceki dnemlerle kyaslanmaya
cak lde bir yabanc sermaye eken zellik kazandn, ya da bir yabanc ser
maye patlamas yaadn kantlamaktadr. 1980 ve sonrasnn yabanc sermaye gi
rileri nceki eyrek yzyln birikimli toplamn gerek anlamda katlamaktadr
ki hangi lye vurulursa vurulsun bu kendi iinde ok byk bir art gsterir.
Ancak bu "saysal byme, sra "nitelie geldiinde, uzun dnemli gelime
ya da retim olanaklarnn geniletilmesi asndan hi de olumlu bir tablo iz
miyor. Yabanc sermaye retim den kayor. Gerekten de, yabanc sermayenin
niteliksel durum unun yalnzca snrl bir gstergesi olan sektrel dalm bunun
ak kantdr ve izlenmekte olan ekonomi politikasnn bir yansmadr, denilebilir.
Yabanc sermayenin niteliinin nemli bir gstergesi, lkeye getirdii teknoloji"
olabilir; ancak bu konuda yeterli veriler ve bunlara dayah karlatrmal aratrma
lar bulunmuyor.
Gerekten de 1980 sonrasnn yabanc sermayenin sektrel dalm oranlar
karlatrldnda, toplamn iinde imalat sanayiin greli paynn hzla azald ve

SI K M A Y I ' K A Y N A K I . A K I N I N K U M . A N I M I

323

yzde 87nin zerinden I998de yzde 40m altna dt grlmektedir. Sanayi


in yerini hizmet alt sektrleri almakta, bunlarn iinde de, bankaclk, yatrm fi
nansman, sigortaclk ve ticaret sektrleri aslan paym almaktadr. Tablo: XI.5.b.de
grlen alt sektrn, ticaret, turizm ve bankaclk kesimlerinin yabanc zel ser
maye yatrmlarna giderek artan bir oranda konu olduklar grlmektedir.
Yabanc zel sermayenin hizmet alt sektrlerinde younlamasnn yannda
yaygnlk kazand da grlmektedir. Bu alanda, zellikle kara, deniz ve hava ta
macl, zel eitim ve salk, sinema ve br elence faaliyetleri, danmanlk ve
mhendislik hizmetleri saylabilir.
Ek olarak yukardaki tablolarda yer almayan, ancak yabanc zel sermayenin
niteliklerinin aklanmasnda nemli bulunan bir noktaya deinilmelidir. Yabanc
zel sermaye ilke olarak belirli bir miktarda yerli sermaye ile ortaklk kurarak gelir,
nceleri, 1980 ncesinde yabanc zel sermaye yerli zel sermaye ile ortaklk kur
makla yetinmiyor, gvence salama amacyla, yerli kamu sermayesinin de bu sre
ce katlmasn, daha dorusu l bir ortakl, durum a gre, yeliyordu. ncele
diimiz 1980 sonrasnda zel yerli ve yabanc ortakl sryor.
Birlikte oluturulan ortaklklarda yabanc sermayenin pay, 1980e gelindiinde,
toplam birlikte yatrmlarn ortalama te biri dolayndayd. Bir baka anlatmla,
yabanc zel sermaye kendisinin kat dolaynda bir yerli sermayeyi harekete ge
iriyordu. Bu durum 1980 sonrasnda tmyle deimi bulunuyor. En son 1994
verilerine gre, yabanc+yerli ortaklklarnda yabanc sermayenin oran yaklak
yzde 34ten yaklak yzde 60 dolayna ykselmi bulunmaktadr. (TCMB 1998
Yllk Rapor, s.238) Bunun anlam yabanc zel sermayenin yaklak 40 puanlk
miktarda bir yerli sermaye ile ibirlii yapt, onu harekete geirdiidir. Yabanc
yerli ibirliklerinde, yabanc sermayenin genellikle, madencilik ve hizmet kesimle
rinde ounluk paylarn elinde tuttuu buna karlk tarm ve imalat sanayiinde
yzde 50nin altnda bir sermaye pay ile yetindii grlmektedir. Kukusuz bu ya
planmada yaplan iin ya da yatrm nitelii belirleyici olmaktadr.
Yabanc sermaye giriinin nemli bir niteliksel yn de kaynak ya da k l
kesidir. Geri, sermayenin uluslararaslamasnda grlen hzl gelimeler ve ok
uluslu ortaklklarn i ielii sermayenin kaynak lkesini aramay anlamsz klyor
grnmektedir. Yine de yabanc sermayenin hangi lkeden geldii zerinde durul
maldr.
Trkiyeye gelen yabanc sermaye, esas olarak, OECD lkeleri kaynakldr. Yl
lara gre deimekle birlikte svire, Almanya, ABDnin srekli olarak yabanc ser
maye toplam iinde yzde 15-20erlik bir paya sahip olduklar grlyor. Petrol
fiyatlarndaki srama ile balayan 1970lerin ikinci yarsnn petro-dolar dnem in
de Arap lkeleri kkenli sermayenin paynda belirli bir art grlmekteyse de
1980li yllarn ikinci yarsndan balayarak yabanc sermayenin kaynak lkeleri ye
niden tmyle denecek bir oranda OECD lkeleri oluyor.f4)
Daha sonra, zellikle 1980li yllarn sonlaryla 1990l yllarn balarnda,
OECD lkelerinin toplam yabanc sermaye izinleri iindeki oran yzde 85-90
dolayna ulayor. Ancak bu srete, Avrupa Birlii (eski AET, AT) lkelerinden

32 4

TURKIYI'. EK O N O M S

Fransa, Hollanda, ngiltere ve talya kkenli sermayenin pay hzla artyor: Avrupa
Birlii dnda kalan OECD lkelerinden biri olan Japonya sermayesi de belirli bit
pay art salam bulunuyor.
Sonu olarak, sermaye kaynaklarnn kullanmnn yalnzca yatrmlar, zendir
meler ve yabanc sermaye alt balklaryla incelenmesi, yeterli saylmaz. Blmn
ya da buradaki konularn aklk kazanmasnda, nceki iki blm n para politikas
ve gelimeleriyle kamu ekonomik kesimi blmlerinin de bu kapsamda alglanma
s, ok yararl olacaktr. Gerekten de gerek parasal genileme, gerekse kam u gelir
ve giderleri, sermaye kaynaklarnn kullanmnn nemli ayaklardr.
kinci olarak zerinde durulmas gereken sermaye kaynaklarnn kullanmnn
niteliksel ynlerinin, her ikisi, i ve d sermaye alarndan ve doal olarak uygula
nan ekonomi politikasnn dorudan sonucu olduudur. Dsatma dayal byme
ve sermayenin serbestlemesi temellerine dayanan ekonomi politikas kaynak kulla
nmn da bu dorultuda ynlendirmitir.
zerinde durulmas gereken nc ok nemli nokta yukarda zetlenen ser
maye kullanm biimlerinin ekonominin retim olanaklarn geniletmede ok
yetersiz kalddr. Yatrmlarn sektrel dalm, sermayenin giderek retimden
uzaklatn ya da, yeniden, retken sermayeden ticaret sermayesine dnmekte
olduunu gstermektedir. Bu olgu zellikle sanayi sermayesi iin geerlidir.
Ek olarak vurgulanmas gereken, ekonominin parasallamasna kout olarak
para ve para benzerlerinin ticaretinin giderek yaygnlatdr. ou kez yeterli ku
rumsal dzenleme yaplmadan ve ekonomik ve toplumsal ynleri gz ard edilerek
girilen bu para-sermaye ticareti srecinin, kimi ekonomik ve toplumsal sorunlar
yaratmas kanlmazdr.
Sermaye kaynaklarnn kullanm ayrntl olarak incelendiinde ya da bunun
tekil (mikro) eleri zerinde durulduunda grlen, uygulamann tutarl bir orta
ve uzun dnemli ekonomik ve toplumsal gelime stratejisinden ok uzak olduu
dur. Bu durum gerek yatrmlarn, gerekse dsatmn zendirilmelerine ilikin d
zenlemelerden kolayca izlenebilmektedir.
NOTLAR
(1) Yatrm zendirmelerinin ierii zerinde ayrca durulm uyor, zendirm e belgeleri, (1)
tm yle (komple) yeni, (2) geniletme (tevsi) (3) tamamlama, (4) yenileme, (5) modernizasyon
(6) tama (nakil), (7) kalite dzeltme, (8) darboaz giderme, (9) birleme/btnleme (entegras
yon), (10) finansal kiralama, (11) onarm (restorasyon), (12) rn (m am l) eitlendirme vc
(13) aratrma gelitirme (AR-GE) olarak niteliklerine gre snflandrlmaktadr.
Dzenli verilerin bulunmay bu konuda yorum yaplmasn glcndirmektedir. Bununla
birlikte tmyle yeni yatrm zendirmelerinin yani birinci grubun toplamn iindeki paynn
giderek azalma eilimi gsterdii, belirtilmelidir.
(2) Yatrm zendirmelerinin yllara gre geliimi iin bkz. DPT, VI. Be Yllk Kalknma
Plan ncesinde Gelimeler, 1984-1988, s. 33 v.d.; 1989-1990 yllar iin DPT, 1992 Yl Progra
m, s. 34 ve 1991-1992 iin DPT, 1994 Program, s. 39.
Blgesi belirsiz zendirmelerin toplam iindeki pay 1987de yzde 25,7 gibi yksek bir
oranda bulunuyor, ancak 1988de yzde 24 1989da yzde U ,3 olduktan sonra 1990da yz

MI' MM A V I K A Y N A K I . A R I N I N K U I . I . A N I M I

325

de 0,4, 1991dc yilzde 7,1 ve I992'dc yzde 1,9 gibi bir dzey tutturuyor. Bu dalgal pay oranla
rndan bir sonu karlamaz. Ek olarak, kimi yllar Gneydou Anadolu Blgesinin zendirm e
lerinin nitelii gerei ok blgeli grupta yer ald sylenebilir.
(3) D ticaret sermaye ortaklklar konusunun geliim ve bu konudaki gncel tartmalarn
iyi bir zet-degerlendirmesi iin bkz. lkin, Selim, 1980 Sonrasnda Byk hracatlarn rgt
lenmesi ve Trkiye D Ticaret Demei ODTGD, 19 (2), 1992, ss. 145-180.
(4) Yabanc sermayenin kaynak lkelere dalm konusundaki veriler ok dzensizdir. Da
lmlar, kimi zaman verilen izinlerin lkelere gre dalm biiminde, kimi zaman da gerekle
en, fiilen gelen ya da faaliyette bulunan kurulularn kaynak lkeleri biimindedir. Ek olarak da
veriler, kimi yllar, yalnzca ilgili yln, kimi yllar da birikimli toplamlar kapsamaktadr. ki farkl
yaklamn rnekleri olarak bkz. DPT, VI. Be Ylllk Kalknma Plan ncesinde Gelimeler
1984-1988, Ankara: 1990 ve T.C. Babakanlk Hazine ve D Ticaret Mstearl (HDTM ), Bal
ca Ekonomik Gstergeler, Elam 1993, s. 47 ve DPT, Trkiye Temel Ekonomik Gsteriler, Aus
tos, 1993, 63.

BELLEK KUTUSU
Kprye, siyah/beyaz T V ye hayr, im di de imtiyazda tahkime hayr
Ben 1962-1974 yllarnda DPTde altm. Kprye ve TVye hayr diyenlerdendim.
Hatta yabanc sermayeye ve hatta otom obile de hayr diyenlerden biriyim.
N ormal bir insan du ru p dururken, kprye hayr, yabanc sermayeye hayr, otomobil
fabrikasna hayr der mi? Ben diyordum. Baz arkadalarm diyordu.
Baknz biz neden hayr diyorduk:
- O zamanlar nceliimiz stanbul Nazm Plan idi. Nazm plan olm adan, stan
bulda yerleim dzenlemeden, geliigzel yaplacak bir kprnn, ehri rezil hale getire
ceini, her kprnn bir dier kpry douracan, kpr projeleriyle birlikte ele aln
mas gerektiini savunuyorduk.
Plana, programa alnmadan, Karayollar btesi iinde balatlan kpr yapld. Kad
ky, stanbulun yatakhanesi oldu. Milyon insan sabah kprden geip Avrupa tarafna
almaya gidiyor. Akam uyumaya dnyor. ki yeni kpr de yapsanz bu trafii nle
yemezsiniz.
- Dnyada TV denilen bir teknoloji geliirken, biz Trkiyeye en iyisini getirelim. H an
gi sistemi seecek isek o sisteme dayal TV tp ve gstericisi retimine geelim. Ortaya
kacak byk i pazar talebine dayal olarak d pazarda da rekabet ansmz olur diyorduk.
Planda, programda olmamasna ramen, Alman hkm etinin hediye ettii vericilerle
yalap-alap bir TV yayn balatld. Almanyadan akn akn getirilen hurda TV gsterici
leri piyasay doldurdu. Siyah beyaz teknoloji ile TV yayn balad. Hayr diyen Planclara
inat, siyah beyaz TV tp fabrikas, TV fabrikalar kuruldu.
Bir sre sonra renkli TVye geildi. Siyah beyaz tp yapan, TV gstericisi reten fir
malar batt. Evlerdeki milyon adet siyah beyaz TV gstericisi pe gitti.
Trkiye renkli tp ve renkli TV gstericide dnya pazarma gm br gm br girme
ansn kaybetti.
- Dnyada otomativ sanayiinde yeni oluumlar izliyorduk. Trkiye iin Planlamada
otomativ sanayii stratejisi oluturuyorduk. nemli olan, byk lekli, dnya pazarna d
nk retime geebilmekti. Devlet Planlama Tckilatnda bu almalar yaplrken, Sanayi
Bakanlm n izni ile Anadolun retimi balad. Anadol ile o zamanlar ok kimse iftihar et
ti ama Anadol Trk otom ativ sanayiinin bugnk gsz yapsnn nedeni oldu.

326

T R K tY H IKONOMS

- Dnyada yabanc sermaye akm yeni balamt, n em li olan ok uluslu irketlerle


belli pazarlklara dayal biimde ekonomik boyutta yatrmlara ynelmekti. Sadece i pa
zara dnk yabanc sermaye gelir ise, korum a duvar kalktnda bunlarn ekonomiye ya
ran olmaz diyorduk. Bu nedenle her gelene izin vermek yerine, aktif yabanc sermaye
politikas ile istediimiz kurulutan biz davet edelim, seici olalm, abur cuburlar gelir
ise, ciddiler gelmez diyorduk.
O zaman yabanc sermayeye hayr diyenlerin neden hayr dedikleri dikkate alnsa idi,
bugn Trkiyede yabanc sermayenin ciddi yatrmlar olurdu.
- K prnn gelirinin satna hayr diyenler, sat gelirinin nerede kullanlacan, fai
zinin nasl deneceini soruyorlard. Kpr gelirinin satnn faturas, bugnk i bor
ykdr. Bugnk 40 milyar dolarlk i bor ve bunu evirmek iin denen yzde 110
faiz, kpr sat ve benzer yollardan toparlanan ve cmerte ona buna datlan parala
rn mirasdr.
- hracat teviklerine de hayr dedik... nk her eyi tevik etmek, hibir eyi tevik
etmemektir diye anlatmaya altk. Kontrolsz tevik sistemi, hayali ihracat gibi belalar
bamza saryor dedik. Bu demek deil ki, ciddi, seici ve etkin bir tevik politikas olm a
sn... Tam tersine yatrmda, retim de, ihracatta etkin, sonu verecek tevikler olmaz ise,
gelime stratejisi dorultusunda bir ekonomik yap oluturamayz.
Gelgelelim en son hayra... Tahkim e... Ilu k u k sisteminin nemli bir blm olan
tahkime hayr demek m m kn deil. Hayr diyenler imtiyaz szlemelerinde tahkime
hayr diyor.
mtiyaz szlemesinde bir taraf alyor, bir taraf veriyor. Alan kr etm ek iin, 30 yl
iin, 40 yl iin alyor. Veren ne kadar iin iktidarda kalaca belli olmayan politikac. Ve
rip gidecek... Verip gittii ey, bu halkn, kam unun mal. yi niyetli olsa da hata yapabi
lir. Eer kt niyetli ise, bile bile verebilir... Ne olur bir kurum un bu szlemeyi yaplr
ken incelemesinde? Dantayn kamu adna szlemeyi gzden geirmesinde? nk ve
ren kendi maln vermiyor. K am unun maln, halkn maln veriyor. Bir kere iin de ver
miyor. Verdii imtiyaza dayah olarak kam unun veya halkn cebinden otuz yl, krk yl s
re ile para kacak. Bu uzun sre iin devlet taahht altna girecek...
Hayr diyenlerin neden hayr dediklerini kimse dikkate almad. Kpr yapld. s
tanbulun bugnk dzeninden m em nun musunuz? Ulam sistemi hounuza gidiyor
mu? ki kpr yetiyor mu? TV yayn siyah-beyaz balad. Sonra tm sistem ve gsterici
ler pe atld. Fabrikalar batt. Anadolun yapm ile kurulmaya balayan binek otom obi
li sanayii bugn kriz iinde, ihracat tevikleri kapann elinde kald. Kpr geliri sat ile
balayan i borlanma Trkiyenin nn tkad. Hl yabanc sermaye kendiliinden ge
lecek diye bekleiyoruz.
Demek ki "hayr diyenlerin neye hayr dediklerini dinlemekte yarar var. Hayr de
nilen eylerin yaplmas sonucu Trkiye bu durum a dt. Bu durum iyi ise, hayr di
yenler, kt ise hayr dinlemeyenler yanl yapmtr, yapmaktadr.
G ngr Uras, Milliyet, 31 Tem m uz 1999

DAHA FAZLA BLG N


Sermaye kaynaklarnn kullanm konusunda, genel olarak, birikim ve byme konusundaki
almalara baklmaldr.
Daha zel olarak, ISO (stanbul Sanayi Odas) Trkiye zel Kesim im alat Sanayiinde Fir
ma Davran Kalplan ve Yatnm Kararlan, stanbul: 1991, Rittenberg, L. Investment Spending
and Interest Rate Policy: The Case o f Financial Liberalisation in Turkey journal o f Develop-

HI! It M A Y II K A Y N A K L A R I N I N K U L L A N I M I

32 7

m cnt Studies, 1990, 12, s. 151-167. Uygur, Ercan, Price, O utput and Investm ent Decisions in
the Turkish M anufacturing Industry, Ankara: Central Bank o f the Republic o f Turkey, 1989 ve
Aknc, Ahmet, ktisatta Yatrm Davran ve Trkiyede zel Sektr Y atnm lann Etkileyen
Faktrler (Ekonometrik Bir Analiz Denemesi), Ankara: Trkiye Kalknma Bankas, 1993.
Dsatmn zendirilmesi konusunda bkz. Kozanolu, L hracat Tevik Sistemini Deer
lendirme, Ankara: Eximbank, 1989, Uysal, S. Trkiyede Tevik Sistemi ve Etkinlii, Ankara:
Trkiye hracat Kredi Bankas, 1989 (teksir), etin, B. Soygun: Hayali hracatn Boyutlar, An
kara: Bilgi Yaynevi, 1988, Wolff, P. Stabilization Policy and Structural A djustm ent in Turkey:
1980-1985, Berlin: Germ an Development Institute, 1987, ni, Ziya, Organization o f ExportO riented Industrialization: The Turkish Foreign Trade Companies im Comparative Perspective!,
Nas, Tevfik F. and Odekon, Mehmet, (eds.) Economics and Politics o f Turkish Liberalization,
Bethlehem: I.ehigh University Press, 1992, iinde, ss. 73-100.
Yabanc sermaye yatrmlar konusunda, incelenen dnem in balarnda yaynlanan iki al
ma unlardr: Erdilek, Asm, Direct Foreign Investment in Turkish M anufacturing Tbingen:
Institut fur Weltvvirtschaft an der Universitt Kiel, 1982 ve Karluk, Rdvan, Trkiyede Yabanc
Sermaye Yatrmlar, stanbul: 1982. Bu arada serbest blgeler konusunda kapsaml bir derleme
iin bkz. Tekeli, lhan ve lkin, Selim, D nyada ve Trkiyede Serbest retim Blgelerinin D o
u ve D nm , Ankara: Yurt Yaynlar, 1987.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


* Sabit sermaye yatrmlarnn niteliksel evrimi
* Yatrm ve dsatm zendirmelerinin srasyla retim ve dsatm
artna katklarnn saysal zmlemesi
* Yabana zel sermaye giriini belirleyen etmenlerin zaman iinde
evrimi

N C KESM

Sektrel Gelimeler

XII. TARIM NEMtNt KORUYOR MU?


XIII. SANAYLEME RAY DETRYOR
XIV. HZMETLER DENGESZ GELYOR

XII.

Tarm nemini Koruyor mu?


Bettim sadk yrim kara topraktr.
k VEYSEL

A. GR
Blmn bal, allagelmiin tesinde, bir sorudur. Gerekten de 1990l yllara
gelindiinde geleneksel olarak lke ekonomisinin belkemii olan tarm kesiminin
bu konum unu ne lde koruduu tartmaya deer. Ancak bu blm n konusu
tarmn ekonomi iindeki yerini tartmakla birlikte asl yapsal deiimini irdele
mektir.
Tarmn ulusal gelir iindeki pay 1960larda yzde 30un zerindeydi; bu oran,
1970lerde yzde 25-30 arasnda, 1980lerde de yzde 20-25 arasnda bulunuyordu;
1990larda ise nce yzde 20nin altna dt, daha sonra da yzde 15 dolaynda ol
duka kararl ya da duraan bir dzey kazand. Ayn oranda olmamakla birlikte,
toplam igc iinde tarmsal igc orannn da hzla azalmakta olduu grlyor.
Tarmsal igc, Planl Dnemin banda, 1962de yzde 77 dolayndayd, bu oran
iki plan dnemi sonunda on puan bir azalma ile 1972de yzde 67ye, 1970lerin so
nunda da yzde 60 dolayna inmiti. Tarmsal igcnn azalma eilimi 1980lerde
de srd; yine on puanlk bir azalma sonucu yzde 50lerin altna dt. Tarmsal
igc oran 1990lar sona ererken toplamn yzde 40 dolayndayd.
Tarm sektrnn ekonomideki arl yalnzca toplam ulusal retim iindeki
pay ile belirlenemez. Tarmn ekonomiye katklarnn ok nemli niteliksel yn
leri bulunmaktadr.
nce, tarmdan ekonominin br sektrlerine kaynak aktarlmas, byk
nem tar. Kaynak aktarlmas da igc, sermaye ve retim girdileri olarak
ana kesime ayrlr. Sonra, tarm sektr ekonominin br sektrlerinin i pazar
olarak ilev grr; ek olarak da onlarn temel gereksinmelerini karlar. nc
olarak da tarm, 2000li yllara girilirken de igcnn yaklak bete ikisinin iidir;
dorudan geim kaynadr. Bu nedenle de tarmn ekonomik durum unun top
lumsal etkileri ok arlkldr. Bu noktalar ksaca zetleyelim.
Ekonomik gelime srecinde tarm kesiminin igc fazlas yaratmas ve bu
fazlay kentlere gndermesi, kanlmazdr. lkemizde krsal kesimin zlmesi,
daha nce deinildii gibi kinci Dnya Sava sonrasnda, zellikle de 1950den
sonra balam ve sreklilik kazanmtr. Kentlere gn snrl tutulmas, IKP

332

T K K Y K I '. KONOMS

(1963-1967) rneinde olduu gibi kimi zaman ngrlmse de kentleme kesin


tisiz srmtr. Bu olgunun kentlerde altyap hizmetleri, konut, eitim ve salk gi
bi alanlarda yetersizlikler yaratmasna kout olarak, i pazarn genilemesine ve
zellikle de igc sunum u fazlas yaratarak cretlerin snrl bir dzeyde kalmas
na neden olduu da vurgulanmaldr. Kentleme srecinin tarm kesimi asndan
ise yaratt olumsuzluklar az deildir; sektr kentlemeyle, esas olarak nitelikli
(eitilmi) ve gen igcn darya gndermektedir. Bu gelimenin tarm sekt
rnde yarataca ekonomik ve toplumsal olumsuzluklar ok aktr.1
Tarmdan ekonominin br sektrlerine sermaye aktarlmas deiik biimler
alabilir. Kimi tarmla uraanlarn sermaye birikimlerini kentlerde yatrma dn
trmeleri, dorudan sermaye aktarmann en plak biimidir. Tarmdan br sek
trlere sermaye aktarlmasnn ikinci nemli mekanizmas, fiyatlamadr. Eer tarm
rnlerinin fiyat bilinli olarak br sektrlerin fiyatlarndan dk tutulursa, fi
yat makas denilen bu farklla bal olarak krsal kesimden kentlere sermaye akta
rm sz konusudur. Bunun bir biimi ucuz gda yoluyla igc maliyetinin dk
tutulmas, br biimi de tarmsal rnleri girdi olarak kullanan sektrlere ucuz
girdi yoluyla kaynak aktarlmasdr. Kukusuz bunun tersi de dorudur. Tarmsal
girdilere sbvansiyon verilmesi de tarma sermaye aktarlmas anlamna gelir. Ta
rma ilikin fiyat politikas bu nedenle uygulanan ekonomi politikasn yanstmak
tadr, denilebilir. nc olarak tarm rnlerinin dsatmndan elde edilen d
sermaye kaynaklan br sektrlerin gereksinmelerini karlamada kullanld l
de tarm kesiminden bir sermaye k vardr.
Daha nce de deinildii giibi toplam nfusun yaklak yzde 40mn doru
dan geim kayna olan tarm sektr, son yllarda ulusal retimin yalnzca yz
de 15 gibi bir blm n retiyor. Toplamlar dzeyindeki bu olgu, zellikle tar
mn ana retim girdisi olan topran, niteliklerine ve dalmna; makine, ila ve
sulama gibi girdilerin kullanmna ve igcnn niteliine bal olarak blgesel ya
da yerel dzeyde ok byk rn/gelir farkllamalar biimine dnmektedir. So
nuta bu tarmsal yap, ok dk bir gelir dzeyi ve ar eitsiz gelir blm ile
yalnz ekonomik deil, toplumsal ve siyasal sorunlara da neden olmaktadr.
Tm bu noktalar tarm sektrnn, ekonomi d gelimelerden, zellikle de
siyasal gelimelerden, br sektrlere gre daha fazla etkilenmesi sonucunu ver
mektedir. Siyasal etkinliklerin askya alnd askeri darbe yllarnda tarm kesimi
nin genel olarak gelirlerinin azald, ya da tersi, sylenebilir. Ayn dorultuda,
1980de balayan dsatma dayal byme politikasnn tarmsal retim yapsn da
etkiledii vurgulanmaldr. Tarm kesiminde etkinliin 1980lerin sonu ve 1990h
yllarda duraan bir izgi izledii gzlenmektedir. Fiyatlama politikasndaki 1980
sonrasnn kkl deiikliklerinin burada etkili olduu aktr. Son olarak, yine
1980 sonras dnemde giderek daha ok ncelik alan Gneydou Anadolu Projesi
(GAP)nin zellikle sulama aya ve salayaca ngrlen retim artyla, tarm
kesimini dorudan ilgilendirdii belirtilmelidir.
Bu noktalar, toprak kullanm, girdi, verim, retim gelimeleri ve fiyatlama ko
nular erevesinde irdelenecektir.

TAMIM A

n i

.M N K O K U Y O R M U t

333

B. TARIM TOPRAKLARININ KULLANIMI


1. Genel
Tarm topraklarnn kullanmnn iki yn vardr. Bunlar mlkiyet ve iletme yn
leridir. Toprak kullanmna ilikin veriler Genel Tarm Saym (GTS) sonularyla
salanyor.
lkenin tanmsal toprak varlnn 1991 GTS verilerine gre yaklak 211 mil
yon dekan, ya da yzde 31,9u tanmsal amala ilenen alandr. Geriye kalan ksmn
dalm da yle: koruluk ve ormanlklar toplamn yzde 29, Tini; srekli ayr ve
otlaklar yzde 18,7sini, tarma elverisiz topraklar yzde 17, Tini ve kalan yzde
3, Ti de tarma elverili olmasna karn kullanlmayan topraklar oluturuyor.
Toplam ilenen alanlarn da yzde 68,8i tarla alan olarak kullanlyor, nadasa
braklan alanlar toplamn yzde 17,3ne ulayor, meyveler yzde 1 1 ,1 ve sebzeler
de toplamn yzde 2,8i dolaynda bir toprak payna sahip bulunuyor/ 25
GTS 1991 sonularna gre tarmla dorudan uraan toplam hanehalk says
4,09 milyona ulamaktadr. Bu say 1980 GTSna gre yzdel9 oranmda bir art
anlamna geliyor. Hanehalk bana den ortalama toprak miktar ya da ilenen
alan ise 1980de 57,5 dekardan 1991de 51,6 dekara inmitir. lenen alandan yarar
lanan hanehalk saysnn artmas, ya da hanehalk bama ortalama toprak byk
lnn azalmas, br koullar veri alnrsa, lke tarmnn yaygn tarm dan yo
un tarma ynelmekte olduunun bir gstergesi saylabilir.
Saym sonularna gre yalnz kendi topran ileten tarm iletmelerinin sa
ylar toplam iletme saysnn yzde 92,6sna ulayor. Bu iletmeler toplam top
raklarn da yzde 89,3n kullanyor. nceki 1980 GTS sonularna gre iletme
oran yzde 90,5, toprak oran da yzde 86,7 dolayndayd. Sonuta 1980-90 onylnda, gerek yalnz kendi topran kullananlarn, gerekse bunlarn topraklarnn
miktarlannda art grlmektedir/35
Yalnz kendi topran iletenlerin dnda kalan iletmelerin toplam iindeki
oran yzde 7,4e bunlarn iledikleri toprak miktar da yzde 10,7ye ulamaktadr.
Bunlarn iinde 1991 Saymnda yer alan bakalarndan arazi tutup bakasna ara
zi vermeyenler kesimi, yzde 5,8 iletme ve yzde 9,8 toprak oranyla en byk
blm oluturuyor. Bu iletme trnn ya da toprak kullanm biiminin, zellik
le kinci ve nc Blgelerde, yani Ege ve M armarada daha arlkl olduu g
rlmektedir.
Buna karlk yalnz kira ile toprak kullanabilen iletmelerin toplam iindeki
pay yzde 1,18dir. Bu grubun kulland toprak oram da yzde 0,58 dolayndadr.
Yalnz ortak olarak toprak ileyenlerin oran saym sonularna gre ok daha s
nrldr, bu grupta, iletmelerin yzde 0,31i topraklarn da yzde 0,26s toplan
yor. Yalnz kiraclk tr iletme biimi, ikinci, Drdnc ve Altnc Blgelerde,
Ege, Akdeniz ve Gneydou Anadoluda, daha yaygndr. Yalnzca kira ile toprak
iletenlerin orannn 1980de toplamn yzde 1,7i dzeyinde olduu gz nnde
tutulursa, 1980 sonrasnda toprakszlama srecinin yaygnlat sonucuna varla
bilecektir/45

T U R K IY R RKONOMISI

334

2. letme Byklkleri
Trkiye tarmnda, zellikle 1946 sonras dnemde hzl bir para ekonomisine ge
i" sreci yaand bilinmektedir. Tarmsal retim, giderek artan oran pazar iin
yaplmaktadr. Bu sre, kyllkten ifilige gei biiminde de yorumlanabilir.
Ancak tm bu pazar iin retim srecinde retim birim i, ezici ounluuyla, hl
hanehalkdr; bu nedenle burada kullanlan tarmsal iletme deyimini hanehalk
ile eanlaml almakta bir saknca yoktur.
Tarm iletmelerinin kullandklar topran greli bykl, topran kendi
nitelikleri, doal yaps ve iklim koullan veri alnrsa, ekonom ik olarak nemli bir
retim ve gelir gstergesidir. Bu adan iletme byklklerinin ve bunlann zaman
iinde deiiminin tarmsal yapy aklamada nem i yadsnamaz. Bu nokta geerli
olmakla birlikte, tan m topraklarnn zelliklerinin yreden yreye byk deiik
likler gsterdii de bilinmektedir. Bu nedenle lke toplam na ilikin iletme byk
l saylann, bu snrlama iinde yaplm toplulatrm a sonular olarak algla
m ak gerekir.
T anm iletmelerinin ve toplam byklklerinin, bir baka deyile iletme l
eklerinin son iki saymn sonularna gre durum u, Tablo: XII. Tde verilmekte
dir. Burada nce GTS 1991in sonular irdelenecek, daha sonra da bunlarm 1980
GTS sonularyla karlatrlmas yoluna gidilecektir.
GTS 1991 sonulanna gre tarmsal iletmelerin farkl bir biim de byk o
unluu, yani yzde 32den fazlas, 20-49 dekar bykl kuam dadr. Bu let-

TABLO: XII.1. Tanm letmelerinin lei, 1980 ve 1991


(Yzde Dalmlar)
letme Bykl
(Dekar)

1980

1991

letme

Toprak

5ten az
5-9
10-19
20-49
50-99
100-199
200-499
500-999
1000-2400
2500-4999
5000+

7,23
6,70
14 ,13
32,56
21,07
11,99
5,46
0,77
0,007

020

0,01
0,001

0,69
2,96
15,69
21,42
23,98
22,73
8,04
1,59
0,55
2,16

Toplam

.100,0

3,43

Miktar
(Milyon Hektar)

letme
6,34
9,61
18,96
32,13
17,98
9,66
4,38
0,61
0,26
0,05

Toprak

0,01

0,28
1,07
4,28
16,49
19,94
20,99
19,82
6,39
5,91
2,79
2,04

100,0

100,0

100,0

199,0

4,09

211

Kaynak: DE, Austos 1993te Trkiye Ekonomisi statistik ve Yorumlar, Ankara, 1993, s. 10.

I A HI M NI' .MN K O K U Y O R M U t

335

me okluunu yaklak y/.le 19 bir pay ile 10-19 dekar grubu izlemektedir. Eer
daha kk lekli iki grubun iletme oranlar da eklenirse 1991de iletmelerin
yzde 67den ounun 50 dekardan daha az bir iletme byklne sahip olduu
ve tm iletme topraklarnn yalnzca yzde 22,1 gibi bir blm nde iftilik yapt
sonucuna varlr.
Eer ayn grup 1980 GTS sonularyla karlatrlrsa, iletme orannn 60,6,
toprak paynn da yzde 19,5 olduu grlr. Bu durum da 1980 sonrasnda hem
iletme oran, hem de toprak pay bakmndan bir art sz konusudur. Ancak hanehalk art toprak artndan daha yksektir ve sonuta, 1980de iletme bana
ortalama toprak miktar 18,7 dekardan 1991de, yaklak iki dekarlk bir azalmayla,
16,9 dekara gerilemitir.
Verilerden iki sonu kmaktadr. Bunlardan birincisi tarmda kk lekli
reticiliin egemen olduu, kincisi de 1980-91 dneminde kk reticilikte ilet
me byklnn daha da azalddr.
te yandan toprak paynn en yksek olduu kuak yzde 20,99 ile 100-199
dekar kuadr. Bu olanaa sahip olan hanehalk oran yzde 9,66 dolayndadr.
Her iki oranda da 1980 verileriyle karlatrldnda bir azalma olduu gzlemlen
mektedir. Ancak toprak pay hanehalk oranna gre daha ok azaldndan, ilet
me bana ilenen alan ortalamas, 116 dekar dolayndan 11 2 dekara dmtr.
Gerekte benzer bir ortalama iletme byklnn gerilemesi, ayn dnemde 5099 dekar grubu iin geerlidir ve yaklak 59 dekardan 57 dekara bir azalma sz
konusudur.
Toprak orannn yksek olduu bir byklk kua da 200-499 dekar bl
m dr. Topraklarn yaklak bete biri bu kuaktadr; ancak hanehalk oran topla
mn yaklak yirmi bete biri dolayndadr. GTS 1991e gre bu grupta ortalama i
lenen toprak hane bana 233,4 dekardr ve 1980in 241,5 dekarlk ortalamasna g
re 8 dekarlk bir azalmay vermektedir.
GTS 1991e gre 500 art dekar byklkte toprak ileyen iletme oran topla
mn yzde birinden azdr (0,93) ve iledikleri toprak miktar, toplamn yz
de 17,13 gibi olduka byk bir blm n oluturmaktadr ve hanehalk ortala
mas 950 dekarn zerindedir. En byklerin bu durum u 1980 verileriyle karla
trlrsa, iletme bana ortalama ilenen toprak artm, 908,5 dekardan bu miktara
kmtr.
letme byklklerinin blgesel dalmna da ksaca deinmekte yarar vardr.
En kk lekten balarsak, be dekardan az toprak kullanan iletmelerin yzde
23,3 Egede (II. Blge), yzde 18,4 Akdenizde (IV. Blge), yzde 16,9u Kara
denizde (VII. Blge) ve yzde 10,4 de Ortagneyde (IX. Blge) bulunmaktadr.
letme bykl 5-9 dekar olan iletmelerin yzde 25,4 Karadeniz, yzde
24,6s Ege ve yzde 13,8i de Akdeniz yresindedir. Benzer bir durum 10-19 dekar
bykl iin geerlidir. Ad geen blgelerde kk lekli tarm iletmelerinin
egemen olduu, topran blge ii dalmndan da anlalyor. Karadeniz, Ege ve
Akdeniz blgelerinde toplam iletmelerin, srasyla yzde 27,9, yzde 22,4 ve yzde
21,3 10-19 dekara sahiptir.(5)

T R K I Y ! I K O N O M 1st

Byk lekli iletmelerin blgesel dalm bu lde bile yaygnlk gsterini


yor, esas olarak bir blgede younlayor. Gerekten de, lke toplamna gre,
2500-4999 dekar kuanda bulunan ve 5000 dekardan byk iletmelerin srasyla
yzde 92,4 ve yzde 91,8i Gneydou Anadoluda (VI. Blge) bulunmaktadr. Bu
nunla da kalmyor, bir alt byklkte yani bir nceki, 1000-2499 dekar diliminde
bulunan iletmelerin de yzde 66,9u ayn blgede bulunmaktadr. Bu tr iletme
lerin yzde 10,4 Ortagneyde (IX. Blge) yer alyor, tm br blgelerde yzde
0.4-8,1 arasnda deien bir paya sahip bulunuyor. Toprak byklnn daha alt
dilimlerine inmeyi srdrelim, 500-999 dekarlk dilimde Gneydou yzde 36,8
pay ile yine ba ekiyor; tm bu kuaktaki iletmelerin, yzde 16,8i Ortagney
(IX) ve yzde 15,6s da Ortakuzey (I. Blge)de yer alyor.
Gerekten Gneydou Anadoluda (VI. Tarm Blgesi) iletme-toprak byk
lklerinin dalm lke ortalamalaryla karlatrlamayacak lde, istatistiksel da
lm yorumlarnda kullanlan deyimle, bir sapma gsteriyor. Blgede toprak da
lm iller dzeyinde alndmda da byk farkllklar vardr, rnein Diyarba
krda hanehalknm yzde 1,8i 2500-4999 dekar toprak ileyen grupta yer alabili
yor ve toplam tarm topraklarnn yzde 21,9unu kullanyor. Siirtte ise ayn ilet
me bykl kuanda hanehalknm yalnzca yzde biri yer alyor, ancak bu il
deki tarm iletmelerinin yzde 34,7sinde tarm yaplyor.(6)
Sonu olarak, tarmsal iletme byklkleri incelendiinde lkemizde kk i
letmeciliin egemen biim olduu grlmektedir. Ek olarak da iletmelerin byk
lklerine gre dalmnn zellikle kimi blgelerde ok eitsiz olduu grlmekte
dir. Ancak daha nce deinildii gibi ilenen topraklarn nitelik farkllklar ilet
me bykl ile verimlilik ve retim konularnda birebir bir bamllk ilikisi ku
rulmasna olanak vermiyor. Toprak dalm ile gelir dalm arasndaki yakn ili
ki, topran nitelii, kullanlan teknoloji ve ada girdiler, rn dokusu ve pazar
koullaryla biimleniyor.

C. GRD KULLANIMI, RETM VE VERMLLK


1. Girdi Kullanm
Tanm n temel retim etmenlerinin, yani igcnn ve topran dnda kullan
lan balca retim girdileri, makine, yapay gbre, sulama, ilalama ve kredilerdir.
Bu alt blmde sz edilen bu tarm girdilerinin saysal geliimi zerinde durulu
yor. Bunlara ek olarak, a, serum, yapay tohumlama gibi teknolojik gelimelerin
olanakl kld girdilerden sz edilebilirse de bunlara ilikin dzenli verilerin bu
lunmamas ve kullanmlarnn snrl oluu gibi nedenlerle burada ele alnmalar
yoluna gidilmeyecektir.
gcnn, temel retim etmeni olarak, tarm retiminde nemli bir yeri ol
duu bilinmektedir. Ancak ekonomik gelimeye kout olarak tarmla uraan ig
cnn toplam igc iindeki orannn da, toplam saysnn da azalmas doal
dr. Trkiyede bunlarn birincisi gerekleiyor; kincisi yani tarmsal igcnn sa
ysnn azalmas ise gereklemiyor, denilebilir. Tarmsal igc, 1960l yllarda 9

t AHIM N I 'M N K O R U Y O K M Uf

337

milyonun zerindeydi; b say neredeyse sabit denilebilecek bir dzeyde drt onyl,
yani 1990lar sonlarna dek sryor. Ancak, lkenin nfusu ve toplam igcnn
says arttndan, tarmsal igcnn toplama oran ayn dnemde yzde
75lerden yzde 43lere dm bulunuyor.
Bu olgunun iki sonucu nemlidir. Birincisi tarm kesimi, nfusunun yalnzca
artan (byyen) blm n sektr dna gndermektedir; ve byk bir olaslkla
gen ve greli olarak eitilmi igcn, br sektrlere vermektedir. kinci olarak
da 1960 sonrasnda tarmsal retimde nemli artlar salandna gre, tarmda
alan kii bana verimin artt da bir gerektir.
gcne saysal anlamda ok benzeyen bir durum ana retim girdisi olan top
rak iin geerlidir. Gerekten de, tarmda ilenen alann 1960b yllarn bandan
bu yana yaklak 24 milyon hektar ile, neredeyse sabit kald grlmektedir. Bir
baka anlatmla, Trkiyede zellikle 1950lerde yaanan ve yaygnlaan traktr kul
lanmnn olanakl kld ilenen alan genilemesinin yine o yllarda sonuna ge
linmitir. ki temel girdi, toprak ve igc saysal olarak sabit kaldna gre, ta
rmsal retim artlarnn, igcnn niteliksel gelimesinin dnda, 1960 sonrasn
da topran niteliinin iyiletirilmesinin ve ada girdilerin kullanmnn yaygn
lamasnn bir sonucu olduu aktr. Bu adan youn tarm a gei ynnde bir
gelime sreci yaand belirtilebilir. Nadasa braklan arazinin miktarnda
1980lerin ikinci yarsndan sonra balayan azalma eilimi de ayn srecin bir sonucudur.(7)
Bu noktalara deindikten sonra kimi girdilerin saysal geliimi zerinde durula
bilir. Tablo: XII.2.de girdi gelimeleri yer alyor.
Girdi kullanmndaki hzl artn asl nemi, tarmda retim teknolojisi deii
minin gstergesi olmasdr. Denilebilir ki yol ve elektrik gibi altyap olanaklarnn
krsal kesimde yaygnlamasna kout olarak hzla deien retim teknolojisi, bir ta
raftan krsal kesimin pazara almasn ve buradan dnm n tamamlamasn
salamakta; dier taraftan da olduka kararl bir tarmsal retim tabannn olutu
rulmasna yol amaktadr.
Bu arada bir noktaya deinilmelidir. Kukusuz tarmsal ara gere ya da tarm
da makine kullanmn yalnzca traktr olarak gsterilmesi yeterli saylmayabi
lir. Bu nokta doru olmakla birlikte ok sayda tarm ara ve gerecini sralamak ye
rine bunlarn bir ortak gstergesi olarak traktrn alnmasnn ok da yanl olma
yaca dnlmtr. Kald ki traktr, ekim, ekim ve tama gibi ok ilevli ola
rak kullanld gibi, krsal kesimde, enflasyona kar bir korunm a ya da birikim
arac olarak da grlmektedir. Ek olarak kolaylkla saptanabilecei gibi, tarmsal
ara ve gerelerin karasaban, dven gibi eski olanlarnn saylar zaman iinde
azalmakta, buna karlk artan oranda tarmsal ilemin makine ile yaplmasn sa
layan bir gelime, zellikle 1980 sonrasnn dalm kolaylklar ortamnda, izlen
mektedir.
Tablodan da izlenebilecei gibi tarmsal girdilerin art, dnemlere gre, farkl
oranlarda olmutur, rnein traktr saysnn art 1972-77 dneminde yani IIIKP
yllarnda yzde 172 gibi bir art gstermitir. Buna karlk gerek gbre kullanm,
TK 22

T R K Y E l'.KONOMS

3 3

TABLO: XII.2. Seilmi Yllarda Balca Tarmsal Girdilerin Geliimi

1963
1967
1972
1977
1982
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Traktr
(Bin)

Yapay Gbre
(Bin Ton)

Sulama
(Bin Ha.)

51
75
136
370
489
637
655
672
692
704
726
746
758
777
807
875

426
1 538
3 284
7 474
7 452
8 977
8 372
9 070
9 509
8 981
9 735
11 150
,7 516
8 556
9 005
9 166

177
565
926
1 520
2 052
2 558
2 674
2 759
2 850
2 949
3 034
3 116
3 195
3 306
3 394
3 499

Milyar TL. Olarak Krediler


(Cari Fiyatlar)
(1987 Sabit Fiy.)
2,3
5,1
9,8
64,2
336,9
2 714,9
4 439,5
7 284,7
12 669,3
17 787,1
38 769,2
58 486,6
119 650,5
325 615,8
666 195,7
1 499 587,8

1 400
3 057
1 173
2 715
2 581
2 436
2 725
2 433
3 316
2 947
2 867
5 655
7 583
11 429

Notlar; 1. Traktr toplam, tm trleri (iki tekerlekli, drt tekerlekli ve palei) ierir. Aktr ki
toplamn yzde 99dan fazlas drt tekerleklidir.
2. Gbrenin, yllara gre deimekle birlikte yaklak yzde 60 azotlu; yzde 38i fosfatl
ve yzde 2 gibi bir blm de fosforludur.
3. Sulanan alan verileri, yalnzca kamu sulama sistemi saylandr. Ek olarak da 1988 sonra
snn verilerine, her yl iin gerekleen sulanan alan miktarlanmn eklenmesiyle ulal
mtr. DPTnin Yllk Programlar, 1988 sonrasnda, Toprak ve Su Kaynaklan al
malar bal altnda tarla ii gelitirme, toprak muhafaza, takn koruma ve
drenaj ve kurutma alanlanndaki gelimelere de yer vermektedir.
4. Krediler yllk datlan kredileri deil, toplam tarm kredileri "stokunu verir.
Kaynak: Sulama dnda kalan tm veriler DE TtYlerde bulunmaktadr; sulama verilerinin
1963-87 dnemi iin bkz. DPT VI BeYllk Kalkma Plan ncesinde Gelimeler,
1984-1988, Ankara: 1990, s. 125. Daha sonraki yllar, DPT Yllk Programlarnn Tarm
Toprak ve Su Kaynaklar alt blmlerinden alnmtr. Bu arada VII Be Yllk Plan
(1996-2000) dneminde sulanan alana be ylda toplam 735 bin hektar eklenecei ve bi
rikimli toplamn Plan dnemi (2000) sonunda 3 996,2 bin hektara ykselecei ngrl
mtr.
OSM Deflatr: DE, TY 1991, s. 598. TY 1993, s. 676 ve DPT Ekonomik ve Sosyal Gstergeler
(1950-1998) s. 3; 1994 sonras verileri: DE TY 1998 s. 298, 311, 312.

gerekse sulanan alan bakmndan 1960l yllarn ikinci yarsnda salanan oransal
artlar, daha sonraki yllarda yakalanamamtr.
Tabloda yer alan tarmsal girdilerin art 1980li yllarda belli bir kararllk ya
da doyumluluk noktasna gelmi grnmektedir. Bu gelimenin nedenleri iki alt
grupta toplanabilir. Bunlardan birincisi fiyatlama sreci, kincisi de kimi teknolojik-yapsal deiikliklerdir, izlenen ekonomi politikasnn ve askeri darbe gibi eko
nomi d koullarn bir sonucu olarak 1980li ylarda tarm girdilerine devletin ver
dii parasal destekler ya byk lde azaltlm ya da tmyle kaldrlmtr. Bu
nun gibi tarmsal kredilerin de reel olarak nemli bir art gstermedii sylenebi
lir. Bu durum , girdi talebini de olumsuz etkilemitir. Fiyatlamanm br yn az

I AUIM NI'.MN K O K U Y O R MU?

339

sonra ele alnaca gibi tarm rnleri fiyatlardr ve bu yllarda greli olarak azaltl
mtr.
Ekonominin 1980li yllarda dsatm ok krl klan politikalar izlenmesinin
etkileri tarm kesimine de yansm ve tarmsal ara gere, tohumluk, ambalaj vb.
alanlarda en son teknolojilerin alnmas eilimi glenmitir, zellikle d pazar
iin retim yaplabilmesi, igc giderlerinin azaltlmas ve d pazarlarda rekabet
edilebilmesi bu eilimi besleyen ana nedendir. Sonuta, yukarda sralanan girdilere
yenileri eklenmitir, denilebilir.

2. retim
Tarmsal retim deerinin yaklak bete ya da yaklak 60 dolaynda bir bl
m bitkisel retimden kaynaklanyor. Yine yaklak yzde 30 dolaynda bir bl
m hayvanclk rnlerinden oluuyor. Orman rnleri toplam tanmsal retimin
yzde 7-8 dolaynda bir blm n veriyor; kalan yzde 1-2lik pay da su rnlerinindir. Yllara gre incelendiinde bu oranlarn byk deiiklikler geirmedii g
rlyor; ancak son yllarda su rnlerinin paynda az da olsa bir art gzleniyor.
Kukusuz buradaki retim oranlan toplam ulusal retime katk anlamndadr, yani
esas olarak sektrel katma deerlerdir ve ilgili yln koullarna gre zellikle bitki
sel retimden, bunun iinde de tahllardan kaynaklanan, 3-5 puanlk bir farkllk
doabilir.
Sektrn yllk byme oranlar incelendiinde, Planl Dnem dediimiz 1960
-80 dneminde tanmsal retimin bir btn olarak ve sabit fiyatlarla ylda ortalama
yzde 3,3 oranmda artt grlmektedir. Geri bu oran planlarda ngrlen yz
de 4,2-4,5 dolayndaki byme oranlarnn altndadr; ancak yine de baarl bir so
nu saylmaldr. Bununla birlikte tanm sal retim, bu dnemde, yllara gre inilikl durum u srm, retim 1973te bir nceki yla gre yzde 7,8 gerilemi, bu
na karlk 1976da yzde 7 bymtr. ada girdi kullanm alanndaki tm
gelimelere karn, tarm sektrnn retiminin bu dalgal zellii srmektedir, de
nilebilir.
Tanmsal katma deer art oran 1980-89 dneminde yllk ortalama yzde
0,66dr. Bir lde art gstermekle birlikte, tarmsal rn katma deeri 1990
sonrasnda da yalnzca yllk ortalama yzde 1,64 artmtr. Bu saylann kantlad
durum , tarmsal retimin art hznn 1980 sonrasnda Planl dnemle karlatr
lamayacak kadar dtdr. Tek bana bu, ekonomik gelime asndan bir
"olumsuzluk gstergesi saylmaldr. Burada bir noktann daha vurgulanmas gere
kiyor. 1980 sonrasnda tarm sektrnn yllk byme oran nceki yllarla kyas
lanamayacak lde inili-kh ya da dalgal bir eilim gsteriyor; rnein
1988de art yzde 7,8 onu izleyen 1989da da bu kez eksi yzde 7,6 orannda bir
tarmsal byme hz sz konusudur; bunun gibi 1996da art yzde 4,4 1997de
eksi yzde 2,8 byme hz izliyor.(8)
Bitkisel retimin byk blm n oluturan rnlerin 1960lardan bu yana
retim mikarlar ya da gelimeleri, Tablo: XII.3.te verilmektedir.
Tahl retiminin en temel gstergesi olan buday, lkemizde de tarmsal re-

T R K tY! K K O N O M S

TABLO: XII.3. Seilmi Yllarda Tanmsal retim Gelimeleri


(Bin Ton/Yl)
Sanayi Bitkileri
Buday
1963
1967
1972
1977
1983
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996

10 000
10 000
12 200
13 585
13 322
18 900
20 500
16 200
20 000
20 400
19 300
21000
17 500
18 000
18 500

Pancar
3 281
5 253
5 896
8 995
12 970
12 717
11 534
10 929
13 986
15 474
15 126,
15 62<
12 944
11 171
14 543

Ttn
132
188
180
248
233
182
219
270
296
241
334
334
187
204
225

Pamuk Baklagiller Yal Toh. Sebze


258
396
544
575
522
537
650
617
654
559
573
580
628
851
784

608
610
665
802
1 364
2 059
2 316
1 673
2 184
1 963
1 818
1 946
1 679
1 849
1 826

898
1 066
1 535
1 517
1 694
2 300
2 462
2 529
2 174
1 898
2 015
1 873
1 949
2 336
2 166

_
8 946
10 150
12 640
15 222
15 446
15 283
16 457
17 438
17 468
16 819
17 779
18 944
20 216

Turung

_
545
728
1 147
1 299
1 343
1 445
1 473
1 174
1 696
1 674
1737
1 878
1 782
1 433

Notlan 1. Tanmsal retimin veri kaynaklan esas olarak DEnin yaynlad Trkiye statistik Yl
lk (TlY)lardr. Enstit, kimi yllklarnda, rnein TY 1971 s. 182 v.d. bitkisel retim
rn trlerine gre ve bunlann toplam biiminde verilmekteydi. Daha sonraki yllar
da, sebze retimi dnda bu uygulamadan vazgeildi. Ancak serilerin srekliliini sa
lamak iin, burada baklagiller, yal tohumlar ve turungillerde, retim toplamlar aln
maktadr,
2. Sebze retimi verileri 1971den sonras iin vardr.
2. Baklagiller retiminde nohut, mercimek ve kuru fasulye ls ve yal tohumlarda
iki rn, ayiei ve iit (pamuk tohumu), retimin tmne yaknn oluturacak
lde bir arla sahiptir.
Kaynak: DE, TY 1971, s. 182 vd.; TY 1979, s. 175 vd.; TY 1989, s. 191 vd. ve TY 1993, s. 308 vd;
UY 1994, s. 314 vd.; TY 1998, s. 299 vd.

tim gelimelerinin simgesi saylabilir. Trkiyenin bu nemli rnn yllk retimi


ni, 1960-1988 dneminde ikiye katlamasna karn, bu tarihten sonra retimin
duraan bir zellik kazand, giderek azald grlmektedir. Ancak unutulm a
mas gereken lke nfusunun da 1960larn bandaki yaklak 28 milyonluk dze
yine gre 1990larda ikiye katlanm olduudur. Bu adan bakldnda lkenin
buday retimi-nfus art kilisinde durum unu koruduu ancak 1990larda ayn
baary gsteremedii gibi bir sonu domaktadr.
Sanayi bitkileri iinde pancar ve zellikle ttn retiminde de budaya benzer
bir eilim saptanabilir. Ttn retiminin bir de zel durum u var; 1980li yllarda
sigara dalmnn hzla artrlmas yerli ttn istem ve retimini ykma uratm
ve daha sonra da ttn retimine snrlama getirilmitir. Sanayi bitkileri iinde
dzenli saylabilecek retim art, pamuklu dokuma ve giyim sanayilerinin dsa
tma dayal bymesinin etkisiyle, pamukta grlyor.
Baklagillerde retim art, 1980 sonrasnda yksek oranlara ulamaktadr. Bu

I AHIM NH M N K O K U Y O R MU?

341

gelimenin ana nedeni, bu yllarda zellikle nohut ve mercimek dsatmnn art


masdr. D pazar iin retimin en nemli rnei bu sektrde grlmektedir. Yal
tohum larda da ayiei retiminde nemli artlar saland sylenebilir. Tm
br alt sektrlerde tarm retiminde ya ok snrl oranlarda retim artlar sa
lanm bulunmakta ya da tmyle bir duraanlk gzlenmektedir.(9)
Burada sralanan veriler tarmsal retimi aklamaya yetmez; Tablo: XII.3.te
tarm sektrnn yalnzca bitkisel retim blm, o da ok snrl bir biimde ele
alnmaktadr. Buna ek olarak, hayvanclk ve su rnleri retiminin de incelenmesi
gerekirse de burada ayrntya girilmeyecektir. Gerekten de eldeki veriler, 1980li
yllarn ortalarna dek byk ve kkba hayvanlar ieren hayvan stokunun b
yk lde deimediini, 1970-1981 dneminde 50-60 milyonu kkba olmak
zere toplam stokun 87 milyonun zerine ktn gsteriyor. Bu tarihten sonra,
dzensiz ve denetimsiz dsatm nedeniyle, hayvan stoku 1984te 68,5 milyona d
m ve DE TlYnda hayvan stoku verilerini yaynlamay durdurm utur. Trki
yede geleneksel hayvanclk Dou ve Gneydou Anadoluda greli olarak daha
youndur. Bu blgede 1985 sonrasnda yaanan siyasal alkantlarn, dzensiz canl
hayvan dsatmna ek olarak, hayvan varln olumsuz etkiledii sylenebilir. Nite
kim 1991 GTS sonularna gre hayvan stokunun yaklak 15 milyonu bykba,
61 milyonu da kkba olmak zere, toplam 76 milyon dolaynda bulunduu an
lalmaktadr. Buna kout bir eilim yllara gre hayvan says verilerinden de izle
nebilir; buna gre 1990da toplam 65,1 milyon olan stok, izleyen yllarda hzla azal
m ve 1996da 56,3 milyon ile 1990m yzde 81,4 dzeyine inmitir.<10)

3. Verimlilik
Verimlilik, retimde kullanlan girdi bana elde edilen rn miktardr. ou kez
para ile gsterilmesine karlk anlaml bir verimlilik zmlemesi nesnel ya da fi
ziksel birimlere dayanmaldr. Tarmsal rn verimlilii, belli bir ylda toprak biri
minde elde edilen rn m iktan olarak llmektedir. Aslnda geleneksel olan bu
yaklam dier girdilerle ilgili veri salanmasndaki glklerden kaynaklanmakta
dr. Dier ynden krsal kesimde verimlilik genellikle ekilen tohum birimi miktar
na gre bire be, bire yedi gibi tanmlanr.
Tarmda verimlilik gelimelerini yukarda zetlenen girdi kullanmyla ilikilendirmek, araya baka etmenler girdii iin, hi de kolay deildir. Baka etmenlerin ba
nda, girdi ve kt fiyatlar ve zellikle ksa dnemde i ve d pazar olanaklan etkili
dir. Ancak uzun dnemde, iletme yaps ve igcnn nitelii byk nem tayor.
letme yaplar ve iin rgtlenmesi zerine, kk reticiliin ve cretsiz
aile iisinin yaygnl dnda ok ey bilinmiyor. gc ise ayr bir konu. Ger
ekten de uzun dnemde ya da br sektrlerle kyaslandnda, tarm kesiminde
greli verim dkl ya da verimliliin artmamasnm en nemli etmenlerinden
birinin, bu kesimde nitelikli igcnn ok snrl kalmas olduu sylenebilir. Da
ha doru bir yorumlamayla, incelenen yllarda terim kesiminde igcnn nitelii
ada girdi kullanmna kout olarak artrlamam; deyim yerindeyse geri kal
mtr. Gerekten en son 1990 Genel Nfus Saym sonularna gre tarm ke

T K K Y K KKONOMS

342

simindeki igcnn yalnzca yzde 0,18i yksekokul ve faklte; yzde 1 ,6s da li


se ve dengi okul bitirmitir. Ortaokulu bitirenler yzde 2,3, ilkokulu bitirenler yz
de 57,8, diplomasz okur-yazar olanlar yzde 7,1 dzeyindedir. Tarm alanlar
nn yzde 31,0 ise okuma-yazma bilmemektedir. Ek olarak tarm alanlarnn
ok byk oranda sosyal gvenlikten yoksun olduklar belirtilmelidir
Hektar bana retim miktar, genel bir ortalamadr. Dier girdilerin deiimi
ni dikkate almad gibi, rnn ve topran tamamyla trde, yani ayn nitelikte
olduu varsaymna dayanr. Tm bu eksiklerine karn, eldeki verilere gre bavu
rulabilecek tek gstergedir.

TABLO: XII.4. Seilmi Yllarda Tarm rnlerinde Verimlilik


(Kg/Hektar)

1963
1967
1972
1977
1982
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996

Buday

Arpa

Msr

Pirin

1 273
1 250
1 397
1 787
1 944
2 035
2 188
1 759
1 116
2 118
2 010
2 143
1 786
1 915
1 979

1 504
1 394
1 472
1 813
2 040
2 092
2 189
1 351
2 179
2 260
2 006
2 152
2 000
2 128
2 192

1 477
1 556
1 669
2 181
2 345
4 215
4 014
3 929
4 078
4 208
4 234
4 545
3 814
3 689
3 636

2 364
2 333
2 392
2 847
2 715
3 113
3 090
3000
2 604
3 077
3 000
3 010
2 963
3 000
3 063

Fasulye Pamuk . Pancar Ttn Ayiei


1 266
1 311
1 500
1 553
1 557
1 167
1 199
1 090
1 229
1 202
1 190
1 255
1 104
1 324
1 333

410
551
715
740
822
916
878
851
1 021
935
900
1 038
1 080
1 125
1 054

24 376
35 122
39 441
36 133
34 198
32 476
36 512
32 169
36 819
38 558
37 784
36 907
31 417
35 774
34 423

561
637
510
897
1 008
896
924
948
924
855
855
1 009
823
974
952

925
1 070
1 131
1 220
1 132
1 419
1 534
1 630
1 200
1 409
1 550
1 365
1 263
1 538
1 357

Kaynak DE, TY 1965, s.169 vd.; TY 1973, s.190 vd.; TY 1977, s.166 vd.; TY 1979, s.174 vd.;
TY 1981, s. 177 vd.; TY 1987, s. 99; TY 1993, s.308 vd; TY 1994, s.314 vd.; TY 1998, s.299 vd.

ada girdilerin verimi artracak biimde kullanlmas znde nemli bir so


rundur. Daha dorusu retim teknolojisinin bir gstergesidir. Planl dnemde,
traktr, gbre, sulama ve ila gibi girdilerin saysal art hznn retim artna
yansmamas baz etkenlere balanabilir. Girdi kullanmnda nemli olan bir ya da
birka girdinin saysal art deil, verimlilii artran girdi bileiminin salanmas
dr. Etkin girdi bileiminin elde edilmesinde igcnn nitelii ve zellikle de iin
rgtlenmesi ya da iletme yaps nemli bir etkenlerdir. Krsal kesimdeki eitim
dzeyi yksek ve nitelikli igcnn tarm-d kesimlere (bu arada yurt-dma)
gittii gznnde tutulursa, sorun aklk kazanr, zellikle gbre ve bierdver
kullanmnda teknik bilgi yetersizliinden gelen yanl uygulamalar olduu, tarm
makinelerinin bakm ve kullanmnn gerekli biimde yaplmad bilinmektedir.
Girdi-verimlilik ilikisinde ikinci ve belirleyici etken iletme bykldr,
zellikle makine kullanmnda bu iliki nem kazanr. Dala nce belirtildii gibi

I AltIM O n

iim

I n ! KOHUYOK MUt

343

tarmsal iletmelerin yzde 70ine yakn bir blm nn iletme bykl, 50 de


karn altndadr. Bu miktarda tanm arazisi baz rnlerde verim artnc girdi bilei
mine olanak verse bile, tm rn trleri iin ayn sonu geerli saylamaz. Ksaca,
tarmda verimli girdi kullanmn snrlayan bir etken de toprak mlkiyeti yapsdr.
Son olarak, zellikle, tahllar, baklagiller ve yal tohumlarda, retimin hava
koullarna ve dier doal etmenlere bal olduunu belirtelim.
ncelenen 1960 sonras dnemde, tanm kesiminin verimlilii ilgin bir eilim
gsteriyor. ou rnlerin verimliliinde 1970 ve giderek 1980lere dek balangta
daha yksek oranda daha sonra da azalan oranda bir art sz konusu oluyor; n
ce artan sonra azalan oranda bir art grlyor. Bu genel eilimi Tablo XII.4te
de izlenebilecei gibi iki rn bozuyor; gerekten de fasulye ve ayieinin ve
rimlilii neredeyse duraan ya da ayn kalyor; artmyor.
Verimliliin art eilimi, 1980 sonrasnda genellikle duraan bir durum ser
giliyor; artmyor. Sra 1990lara geldiindeyse verimlilikte, yine genellikle, azalma
eilimi gzleniyor. Bu olgu, ana rn trleri olan buday ve eker pancar r
neklerinde ok aktr. Yaygm bir rn olmayan msr da bunlara katlabilir. Pa
mukta verimlilik, son yllarda, yaklak bin kg dolaynda kararllk gsteriyor. D
satma dayal gelime politikasnn en ar vurgununu yiyen tarm rn sayla
bilecek olan ttnde ise verimlilik, 1990lann ortalarnda, azalma eilimine giri
yor.
Tarm kesiminde etkinlik zerine yaplan bir aratrma, bu kesimin 1981 ylna
dek teknik etkinlik asndan olumlu bir izgi izlediini, daha sonra dsatma da
yal byme politikasnn uyguland yllarda etkisizliin arttn saptamaktadr.
Aratrmaclar bunun nedenleri olarak, ksa dnemde girdilerin blnmezlii, ig
cnn kesimleraras hareketliliinin az oluu ve zellikle ya da ana neden olarak
girdi kalabalklamasna balyorlar. Ayn aratrmada tarmdaki etkinlik dle
rinin raslantsal olmad, 1980 sonrasnda uygulanan ekonomi politikalarnn tar
ma uygulanan girdi ve kt desteklemelerinde anlk dler yaand ve sekt
rn net olarak vergilendirilmeye baland vurgulanyor.(ll)

D. TARIMSAL DESTEKLEME
I. Genel Olarak
Tanr retiminin temel gereksinmeleri karlama zellii bu sektre her dnemde
ve yerde ayr bir nem verilmesini gerektirir. Trkiyede bu genel gereklilie, bu
blmde ve ilgili konularda deinildii gibi, varolan kendine zg ek nedenler de
tarmn desteklenmesini zorunlu klmaktadr. Ekonomik ve siyasal koullara, i ve
d gelimelere bal olarak, ou kez somut olmayan, dank ve dzensiz de olsa,
hemen her yl ve rn iin deien dzey ve ierikte bir tarmsal destekleme sreci
yaanmaktadr. Aslnda buna destekleme sreleri demek daha doru olur; nk
ok sayda destekleme tr bulunmaktadr. Ancak 1980 ve zellikle de 1990 sonra
snda giderek egemen klnan devletin ekonomideki yerinin snrlandrlmas, ser
best piyasa koullarnn geerli klnmas ve kreselleme sreci, hemen her lkede

344

t kk

I y h h k o n o m Is I

olduu gibi lkemizde de, tarmsal desteklemeleri en azndan youn bir biimde
tartmal bir durum a getirmitir.
Tarmn desteklenmesinin balca iki yn ya da biimi vardr: (a) retime fi
yat destei (b) maliyeti azaltc destekler. Kukusuz bunlara, (c) i ve d ticaret po
litikalar, damm snrlandrlmas ve dsatmn desteklenmesi (d) aratrma, a
lama, denetleme ve korum a nlemleri gibi hizmetlerle (e) yol, elektrik, sulama,
toprak ve su kaynaklarnn korunmas gibi altyap olanaklar da eklenebilir.
Tarmn desteklenmesi, toprak kullanm biimleri; bitkisel retim; hayvanclk,
su rnleri ve ormanclk alt dallarnda bir btnlk iinde dnlmelidir. Tarm
arazilerinin tanm d amalar iin kullanlmamas, erozyonun nlenmesi ve tarm
topraklarnn doal niteliklerine ve hava koullarna en uygun rn/retim trle
riyle deerlendirilmesi planl bir arazi kullanm yaklamn gerektirir. Buna, top
rak mlkiyetinin etkin retime olanak vermeyecek biimde dalm - dalm,
ister iletmelerin ok kjc, ister ok byk ve ilkel olmas biiminde olsun verim dklne yol aabilecektir. Benzer biimde bitkisel ve hayvansal rnler
le su rnlerinin elde edilmesinde, beslenme ve pazar olanaklar balamnda den
geli bir srecin yakalanmas da yine bir dzenlemeyi gerektirir. Bunlara, gelime
iin orm an varlnn yeterli bir dzeyde olmas da eklenebilir. Tm bunlann teI sinde tarmsal igcnn nitelii ve kurumlama sorunlar, tanm sal destekle
menin ya da desteklememenin balca ayaklardr.
Trkiye tarmnn bu tr btncl bir politikaya konu olduu sylenemez. Ta
rmsal destekleme esas olarak retime verilen fiyat destei ve girdi sbvansiyonu
biiminde grlmekte, politikalar da bu eksende yrtlmektedir.(12) Bu alt b
lmde tarm kesimi fiyatlama sorunu ve destekleme almlar ele almyor.

2. Tanmsal Fiyatlar
Tarm rnleri fiyatlarnn oluumu, ekonomi kuramnn ve ekonomi politikas
uygulamalarnn en tartmal konularndan biridir. Bu tartmal durum un neden
leri salt ekonomik deil, ayn zamanda, toplumsaldr.
Bir tarafta tek tek pazara kan satc ya da retici saysnn okluu, br ta
rafta da tketici olan alc saylar bakmndan tarm, denilebilir ki, serbest piyasa
koullarna greli olarak en yakn sektrdr. Bu pazar yaps tarmsal fiyatlarn re
kabeti bir ortam da olumasna neden olur mu? Bu sorunun yant kk reti
ci, snrl bir sre ve yine snrl pazar ya da sat noktalan iin geerli olabilir.
Ancak genellikle ya da ou durum da tanm fiyatlar da serbest piyasa koullarmda
olumaz.
Tarmsal fiyadar, nce, ou rn iin belirli bir zaman diliminde ya da nok
ta retim ile srekli tketim ortam nda belirlenir. Son yllarn hzl teknolojik ge
limeleri, seracln yaygnlamas ve zellikle genetik mhendisliinde elde edilen
baarlar, birok rnde, retimin mevsim ve doa koullarna bamllktan kurta
rlmasn olanakl klmaktaysa da, tarmsal fiyatlarn kararllnn salanmas dei
ik ynleriyle bir sorun olma zellii tayor.(l3)

I AKIM A

n i

.MN KO KU Y O R MUf

345

Tanmsal fiyatlar tartmal yapan yalnzca sunum (arz) dzensizlikleri deil


dir. Tarmsal fiyatlar, bu sektrdeki reticilerin geliridir. Bu nedenle eer tarmda
alanlarn belirli bir gelir dzeyinde olmalar isteniyorsa, fiyatlar yksek tutula
caktr. Tanm da alanlarn gelirleri, i pazarn genilemesi gibi ekonomik neden
lerle ya da salt toplumsal ve siyasal nedenlerle ykseltilmek istenebilir. thal ikame
ci sanayileme politikasnn ikinci aamasnn uygulanmas 1960lardan sonra lke
mizde i pazarn genilemesini gerekli klyordu ve bu durum tarmsal rn fiyat
larna, en azndan destekleme alm fiyadarna yansd; tarm fiyatlar greli olarak
yksek tutuldu; tarmsal retim fiyatlama yoluyla desteklendi.. Ek olarak da rne
in oy kaygs gibi ekonomi d nedenlerle de tarmsal fiyatlar yksek tutulm ak is
tenebilir.
Konu kentsel adan tmyle bunun tersidir. Tarm, kentlerde yaayanlarn te
mel tketim gereksinmelerini karlar. Bu nedenle, yksek tarmsal fiyat, igc
nn maliyetini artracaktr. gc maliyetinin artmas da sanayi ve hizmet kesim
lerinde birim retimin maliyetini ykseltici bir etki yapacaktr. Bu olgu, yalnzca
lke iinde fiyatlarn kararl tutulmas asndan deil, tarm d sektrlerde kr,
yatrm ve retim srelerini etkileyecei gibi, d pazarlarda rekabet konusunda da
etkili olacaktr.
Tarm d maliyetler asndan nemli bir alan da tanm rnlerini girdi olarak
kullanan alt sektrlerin durum udur. nk yksek tarmsal fiyat bu sektrlerde
yksek maliyet anlamna gelir. Bu adan baklnca tarmsal fiyatlarn kimi sanayi
sektrlerine ilikin politikalarn nemli bir esi olduu, yadsnamaz bir gerektir.
gc ve girdi maliyetleri kilisi esas alndnda, ekonomi politikas bu kanal
larla tarm d kesimlere kaynak aktarlmasn amalyorsa, tarmsal fiyatlar dk
tutacak, tersine bir yaklamda da tanmsal fiyatlar yksek tutulacaktr.
Tanmsal fiyatlamada bu iki ynl ve genel sorunun tesinde, retici ve rn
trlerine zg koullar ve bunlara dayal fiyat politikalar geerli olabilir, rnein
1970lerin ikinci yarsnda yal tohumlar, 1980lerin sonlannda da hayvanclk alt
sektrlerinde, retimi canlandrmay amalayan destekleyici fiyat politikalar sergi
lenmitir.
rnlere zg bir durum da dsatm alannda olabilir. Dsatm konusu olan
kimi tanm rnlerinde dnya fiyatlar, lke ii fiyatlarn saptanmasnda da gz
nnde tutulur. Trkiyede zellikle 1980lerin ikinci yansndan sonra tanm rn
leri fiyatlannn saptanmasnda dnya fiyatlan daha sk kullanlan bir kavramdr.
Ancak yerli fiyatlar - dnya fiyatlan uyumazlnn gerek AB (Avrupa Birlii) ge
rekse DT (Dnya Ticaret rgt, ya da ngilizcesinin ilk hargfleriyle WTO) uy
gulamalar balamnda hi kolay zme kavumad, kimi lkelerin korumac
davranlarn srdrdkleri belirtilmelidir/14*
Tanmsal fiyadar konusunda bu genel noktalara deindikten sonra, lkemizde
ki gelimelerin daha yakndan incelenmesi gerekir. Trkiyede tarmsal fiyatlarn
incelenmesi, genel anlamda, iki dzlemde olabilir. Dzlemlerden birincisi, fiyat ar
tlaryla belirginleen tarm fiyadarmn greli durum udur ki i ticaret oranlar,
(kimi zaman TO, kimilerince de eski deyimiyle TH yani i ticaret hadlerinin ilk

346

t k k

y u

h k o n o m

IsI

harfleri biiminde ksaltlyor) olarak adlandrlr. Her iki serinin ieriinde des
tekleme almlar kapsamna giren rnlerin fiyatlar da bulunmaktadr. Bu nedenle
bu ikili destekleme fiyatlarnn kapsamna bal olarak snrl bir lde de olsa i
iedir. Yine de ayn ayr incelenmeleri yoluna gidilecektir.

a. t Ticaret Oranlan
ticaret oranlar tarm rnleri fiyatlaryla tarm d sektrlerin belli bir dnem
de fiyat indekslerinin blnmesiyle elde edilir.
ticaret oranlarnn elde edilmesinde balca ynteme bavurulmaktadr.
Bunlar, toptan eya fiyatlar (TEF) iinde tarm/tarm d fiyat indekslerinin oram;
ulusal gelirin iinde tarm ve tarm d sektrlerin indirgeyicilerinin oran; nc
s de iftinin eline geen fiyatlar (EF)m iftinin dedii fiyatlar (F)a ora
olarak belirtilebilir. lkemizde kimi yllarda EF ve F serileri bulunmakla bir
likte, bunlar dzenli olmadndan, burada yalnzca ilk iki yntem kullanlarak ula
lan sonular zetlenmektedir.(,5)
ticaret oranlarnn geliimi, Tablo: XII.5te verilmektedir. Tablodan kanla
bilecek en nemli sonu, her iki yntemle elde edilen sonuca gre, ortalama tarm
rnleri fiyatlarnn, dnem boyunca genel olarak sanayi rnleri fiyatlarna gre
daha az bir oranda art gstermi olduudur. Bu olgu her iki serinin de ortak
zellii olmakla birlikte TEF indeksinde ok daha belirgin ve sreklidir. Daha do
rusu, TEF indeksinin tarm/sanayi fiyat makas, gerek 1970li yllarn balarnda, ge
rekse 1980lerin on ylnda, ok byk saylabilecek llerde almaktadr. Buna
karlk tmyle 1960lar ve 1970lerin ikinci yarsnda makas, tarm yararna geli
mitir; benzer bir sonu 1995 sonras iin de geerlidir.
ticaret fiyat oranlannn eilimleri ekonomi politikalaryla ve siyasal gelime
lerle iliki kurularak, irdelenebilir mi? Bu sorunun yant daha derinlemesine ara
trmalar gerektirirse de, biraz sonra ele alnacak olan "destekleme almlar uygula
masna da baklarak, bu konularda kimi gzlemler yaplabilir.
Gerekten de tarmsal fiyatlarn greli olarak yksek olduu yllarn byk l
de demokratik srelerin iledii yllar olmas, makasn yalnz ekonomik et
menlerle aklanamayacan, kantlyor. Geri ayn yllar, ekonomi politikasnn i
pazarnn genilemesine arlk verdii yllarsa da, burada siyasal srelerin varl
yadsnamaz. ncelenen dnemin tarm rnleri fiyatlar, zellikle askeri rejim ylla
rnda, sanayi fiyatlarnn altnda bir art gsteriyor. Ancak ayn yllar, zellikle
1970lerin sonu ayn zamanda ekonomik bunalm yllardr ve o yllarda grlen
halk (ya da poplist) olarak nitelenen siyasal gelimeler tarm fiyatlarnn art
nda etkili olmutur, denilebilir.
Da almac politikalarn uyguland 1980 sonrasnda ise i ticaret makas
nceleri tarmn zararna olmak zere byk lde genilemi, 1990larda da g
reli olarak bir daralma srecine girmitir. Bu oluumda, ekonomik olduu lde,
belki ondan da fazla, siyasal gelimelerin ya da greli demokratik siyasal ortamn
katksnn bulunduu belirtilebilir.

I A K I M ONI ' . m I N K O K U Y O R M U f

TABLO: XII.5. Ticaret Oranlan, 1963-1998


TEFe
Gre

1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980

97,6
102,3
103,7
101,4
98,1
100,0
91,8
88,4
83,4
85,1
95,0
112,3
110,8
107,9
94,2
74,8
69,5

Not: 1.
2.

Ulusal Gelir Fiyat


ndirgeyicilerine Gre
97,3
96,1
95,6
97,3
94,7
96,3
100,0
104,1
97,6
105,2
122,2
121,1
126,1
134,8
125,3
120,7
102,2
91,5

1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

TEFe
Gre

Ulusal Gelir Fiyat


ndirgeyicilerine Gre

75,0
69,8
65,1
74,0
70,0
66,6
67,5
79,3
84,3
97,9
95,1
96,9
110,0
75,6
114,8
125,7
130,0
152,7

90,8
833
81,1
83,5
79,0
79,8
82,6
85,3
95,5
112,7
107,1
99,2
114,2
102,9
135,5
130,0
131,8
155,3

1988 sonrasnn TEFe Gre serileri DIE TEF 1987=100 verilerinin tanm sektr fiyat
indeksinin/imalat sanayii sektrnn fiyat indeksine blnmesiyle elde edilmitir.
Ulusal Gelir erevesinde de, 1988 sonras iin DEnin 1987=100 esas alnarak dzen
ledii yeni katkl ulusal retim (KUG ya da GSMH) serilerinin, tanm sektr indirge
yicisi (defiatr)/sanayi sektr (madencilik, imalat ve enerji alt sektrleri birlikte) in
dirgeyicisi oran, kullanlmaktadr.

Kaynak: 1. DE, Toptan Eya Fiyatlar (TEF) indeksi 1963=100de, gda maddeleri ve yemler fi
yat indeksinin sanayi hammaddeleri ve yan mamtleri indeksine oran; yalnzca 1988 yl iin,
1981=100 indeksine gre; 2. Ulusal gelirin sabit fiyatlara dntrlmesinde temel alman
1968=100e gre tanm kesimi/ tm tanm-d kesimleri fiyat oranlar ve 1988 sonras iin: DE,
UY 1991, s. 600 ve TY 1993, ss. 600-601, 676 vd.; DE Haber Blteni, 31 Mart 1995; 1995-1998
www.die.gov.trden (14.10.1999) hesaplanmtr.

ZM: XII. 1. Ticaret Oranlan, 1969-1998

Kaynak: Tablo: XI 1.5. ilr ayn.

3 4

riKYH

h k o n o m

Is I

b. Destekleme Altmlart ve Fiyatlar


Tanmsal rn fiyatlarnda grlen bu genel eilim tarm rnleri iin uygulanan
yksek taban ya da destekleme fiyatlarndan kaynaklanmaktadr, denilebilir. Planl
dnemde tarmsal destekleme fiyatlarnn geliimi rn dzeyinde Tablo XII.6.da
verilmektedir.*I6)
Verilerden tarmsal rn fiyat desteklenmesinde iki olgu izlenmektedir, nce,
destekleme almlarna konu olan mallarn says hzla artmtr. lk -plan dne
minde ve zellikle dnemin son yllarnda fiyat desteklemesine konu olan tarmsal
rn says hzla oaltlmtr. Planl dneme kadar yalnz on bir tr rnde des
tekleme alm uygulanrken, planl dnemde buna on be yeni rn tr daha ek
lenmitir. Ancak 1980 sonrasnda rn tr saysnda azalma grlmektedir;
1990larda ise destekleme uygulamas, nceki dnemlere gre deiik bir ereveye
oturtulmutur. Denilebilir ki destekleme uygulamasnda 1980, uygun deyimle, mi
lattr. Bu tarihten nce, al amacn, tarm reticilerinin gelir dzeyini yksek tut
mak, i pazar geniletmek Ve reticiyi fiyat dalgalanmalarna kar korumak olduu
sylenebilir. Buna bir ksm mallarda, i-d piyasa fiyat farkn gidermek; bir ksm
rnlerin retimini kararl bir dzeyde tutmak; bir ksm rnler yerine dierleri
nin retimini salamak gibi nedenler eklenebilir. Tm bu ekonomik gerekelere,
krsal kesimin oy gcnden yararlanmak gibi siyasal nedenler de katlabilir. Aktr
ki, tm bu etkenlerin destekleme almma konu olan mallarn saysn artrmada az
veya ok katks vardr. Buna karlk 1980 sonrasnda asl ama, tarmsal alm g
cn olabildiince dk tutarak, igc maliyetini ve tarmsal girdi kullanan sana
yi rnlerin maliyetini azaltarak dsatm rnlerinin da satmn kolaylatrmak;
art, i pazar daraltarak sanayi retim fazlasnn da satlmasn salamaktr.
Tarmsal rn destekleme atmlarnda ikinci bir olgu, destekleme alm fiyatlar
nn bir ksm dnemlerde gelir, fiyat gibi ekonomik deikenlere baml bir eilim
gstermemeleridir. Bu konuda dikkati eken bir nokta destekleme fiyatlarnn, (12
Mart) 197 Ti izleyen yllarda artrlmamasna karlk, 1973ten sonra ve zellikle
1974te ve 1979da byk sramalar gstermesidir. Benzer bir fiyat sramas 1969
-70 yllar iin sz konusu olmutur. Ayn anlayla 1980li ve 1990l yllarda da, il
gili Tablolardan izlenebilecei gibi, destekleme fiyat art oran ile genel fiyat art
oran ya da krsal kesim tketici fiyatlar art oram birbirine yaknlk ya da
uyum gstermemektedir. Dolaysyla tanmsal rn destekleme fiyat artlarna
ekonomik nedenler kadar, toplumsal ve politik nedenlerin de etkili olduu sylene
bilir. Benzer bir eilim olumsuz ynde olarak 1980 sonras yllarda geerlidir. Des
tekleme fiyatlarnn ve rn trlerinin artrlmas, destekleme almlar iin gerekli
kam u kaynaklarnn hzla genilemesi sonucunu dourmutur. Ancak bu konuda
asl eksiklik, tanmsal desteklemenin kurumlaamamasdr. Kurumlama denildiin
de yalnz alm-satm kurum lan ve bunlarn etkin ileyii deil, i ve d piyasadaki
gelimelerin gz nnde tutulmas, buna kout olarak stoklama ve tantm srele
rinin iletilmesi, sigorta sisteminin glendirilmesi gibi bir dizi ada kurumlama
gerekletirilmemitir. Byle olunca da desteklemenin ekonomiye bir yk olduu
gr kamuoyunda kolayca egemen klnmtr.

1 1S

2 8( f l 8N

S S S

2 8r s

fA

sm
2

s rs
s

Al

oo

rA

' '

ca
fA

r*>

Al
Al

i s

o S I
N n T sf

a -3

Al

O
OS |

8
1 S
88
Al
IA IA tA

s
rf IA
-m r
00

rA

VO tA

(S tf

VO
n

00
oo
Ov

(A
n

IA
As

00
Al
VO

O
VC

00 fA

<
sj*

a;

A
l OAs vOvO
fA A l A l
00

Al

C C t A A | l A c A
* v O ' CO N
N

s | O Q
tA

rA

iE
6

8
VO8O ' Svo

tO

IA
A

O
g ^s iAsA\CAPA1A
e O O O sOOA
OQO
OvovOA
viAlA
5f A5OAalO
1 OXA^. I
fA
00
^
OO A l
l Al

tA

TSj*f tm s o o v cA il At Ap
,* * cA rl s | toA
00
Al

00

lA

fA

IA

Al

Io Icu
-sr
Al
. tA

Ov
s*

3 t

I
1

| |

| | |

fA

S.
<c

Sf

nN 8 K
8 080 8VV
8C 8n 8A2VO 1 1 O
g 1 1
M o? ^ 8'O8 O3 *8 A8l A

*sj. A l
*
Al - n N
o

00 *-j
10* bO
&

1 O
O 0tA
0

(A V0
h VO

f
5E 'ouo-

N
A

3 fi i 8 S S
^ A. O

Ov

O v
N
Al

Ot
Al

I I <N I | I I I I o I |

<A Ov VC
oo
fA

1 fA 8O 8A l 1 IA
S

Ov

*
V
fA

Ov

(1977ye dek kuru/kg; sonras TL/kg)

TABLO: XII.6.a. Seilmi Yllarda Tanmsal rn Destekleme Fiyatlan

S\ rs
S ts.

n
A

5f

-a So

5 .3 2

O
00
^**

a S 2

Al

-2 3
S 8S3 E

i -

1 H
8 2
X
IA rA

1 R
1 8 1
Al

>&>
e

..............................

a -3 3 *3t>

J V
*'Q>=
vo>

s 2 ff
02 < U* < H u . O * & n 0- O - * < < H > 1 1
AfAVtAVCA^odOv AfA'VlA'OrsOCOvCS
>S

b.

.S

H
H s
> >

Al

3,8- I s
a
1 --o
ca
2 2

i ^
1 * J f c
o 1

^ *
S

la ov
<9 O

* 2

TABLO: XII.6.b. Seilmi Yllarda Tanmsal rnlerin Destekleme Fiyatlarnda Gelimeler


O rtalam a Alm Fiyatlar (TL/Kg)

rnlerler
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
U.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.

Buday (2)
Arpa (2)
avdar (2)
Msr (2)
Yulaf (2)
Pamuk (3)
Ttn (2)
eker pancar (2)
Ayiei
Fndk
Kuru incir
ekirdeksiz kuru zm
Zeytinya
Tiftik
Antepfst
Soya fasulyesi
Haha kapsl(2)
eltik
Yer fst
Ya koza
pl krmzbiber
Zeytin
Gliegi
Krmz mercimek
ay

1990

1991

1992

1993

503
389
416
442
417
2 268
7 707
142
862
3 466
2 195
2 466
5 199
10 630
14 000
841
2 488
2 960
11 898
4 822
5 343
1 200
1 320
958

754
628
601
737
588
3 561
10 870
218
1 512
5 639
3 317
4 025
10 513
15 405
16 499
1 383
3 001
1 664
3 931
11 851
4 719
6 847
1 750

1 156
988
923
1 185
924
6 029
25 715
356
2 582
9 673
6 164
7 081
14 723
23 402
25 001
2 600
4 700
3 010
5 681
20 015
7 592
9 772
2 400
3 610
2419

1 843
1 615
1 517
1 600
1 185
9 096
32 615
556
4 016
19 719
12 521
10 357
22 373
39 605
40 017
4 161
9 000
4 755
9 040
34 900
14 874
16 906
3 701
4 523
3 545

1436

Yzde Art

1995

1996

1997

1991

1992

1993

1994

1995

1996

1997

3 532
7 433
2 729
5 423
2 754
5 414
2 974
6 769
2 744
25 427 40 440
53 093 100 963
1 032
2 750
9 529 18 001
56 284 81 800
26 504 64 200
21 352 38 502
62 411 148 621
67 745
82 086
9 497 15 001
18 683 24 485
24 232
19 071 38 493
71 927 198 896
21 994
44 503 94 259
15 001 35 014
7 994 24 148
6 127 12 271

22 093
15 115
13 460
16 862
14 094
68 142
188 173
4 775
37 969
206 248
84 770
81 311
302 572
221 346
309 200
41 395
73 718
43 548
63 413
382 571
210 227
154 052
84 019
24 989

35 141
25 488
26 796
29 502
26 986
138 916
385 621
12 128
67 728
531 435
195 285
165 474
287 131
460 000
450 093
58 003
157 739
85 557
142 079
772 735
250 226
249 891
120 023

49,9
61,4
44,5
66,7
41,0
?7,0
'41,0
53,5
75,4
62,7
51,1
63,2
102,2
44,9
179,9
64,5
20,6
32,8
28,1
45,8
49,9

53,3
57,3
53,6
60,8
57,1
69,3
136,6
63,3
70,8
71,5
85,9
75,9
40,0
51,9
51,5
88,0
56,6
80,9
44,5
68,9
60,9
42,7
37,2
68,5

59,4
63,5
64,4
35,0
28,2
50,9
26,8
56,2
55,5
103,9
103,1
46,3
52,0
69,2
60,1
60,1
91,5
58,0
59,1
74,4
95,9
73,0
54,2
25,3
46,5

91,6
69,0
81,5
85,9
131,6
179,5
62,8
85,6
137,3
185,4
111,7
106,2
179,0
71,1
105,1
128,2
107,6
111,0
106,1
47,9
163,2
305,3
76,7
72,8

110,4
98,7
96,6
127,6
59,0
90,2
166,5
88,9
45,3
142,2
80,3
138,1
58,0
31,1
101,8
176,5
111,8
133,4
202,1
100,3

197,2
178,7
148,6
149,1
68,5
86,4
73,6
110,9
152,1

59,1
68
99,1
75,0
914

1994

50421

32
11U

103
-

1034
1044
154

78,4
157.7
130,4
1834

1*7J
45

176

40,1

2014

114
964
124,1
102,0

79,7

64,7
924
63,4
140,0
103,6

Not:
(1) Devlet Destekleme Almlar kapsamndaki rnler yllara gre deiiklik gstermekte olup, 1994 ylndan itibaren sadece bu rnler desteklem e kapsam ndadr.
Kaynak: DPT 1999 Y i Programa. v241. TY 1994. 199a s. 579

19

624
424
101

T A I I I M NI' .MN K O K U Y O R M U f

351

Destekleme almkr, 1980 sonrasnn ekonomi politikalar uygulamasnda b


yk lde ikincil durum a getirilmitir, nce, destekleme konusu olan rnlerin
says hzla azaltlm, ay ve ttn rneinde olduu gibi, kimi tarm rnlerinin
ilenmesinde devlet tekeli kaldrlmtr. Sonra da, pek ok tarm rnnde, piyasa
koullarm geerli klma gerekesiyle devlet, destekleme almlar yapmaktan tm y
le vazgemitir. Bu durum , nitelii gerei, tarm kesiminde fiyat artlarnn genel
fiyat artlarndan daha az olmas sonucunu vermitir. Destekleme yoluyla yaplan
toplam demeler artm olmakla birlikte, gerek rn fiyatlarnn artrlma oran,
gerekse toplam demelerin art oran, enflasyon orannn altnda kalmtr. So
nuta, tanm kesiminin ulusal gelir iindeki pay azalmakta, gelir blm tarm
kesiminin zaranna olumaktadr.
Ek olarak, zellikle 1979dan sonra, demeler ou kez ok gecikmeli yapl
m, reticinin rnn teslimiyle kendisine deme yaplmas arasnda bazen bir
yla varan, kimi zaman da bir yl aan sreler girmitir. Fiyat artlarna kout ola
rak ya da enflasyon orannn ve buna bal olarak faiz oranlarnn ok yksek ol
duu dnemlerde, gecikmeli demenin reticinin alm gcn, gerek anlamda
azaltt; bunun da tesinde zarara uratt ok aktr. Yksek enflasyon-faiz ks
kac, tarmsal kredi olanaklarnn daralmasna da bal olarak, zellikle kk reti
cilerin, ksa sreli ve yksek faizli borlanmalarna, giderek tefeci piyasasna d
melerine neden olmaktadr. Tm bu gelimeler nda, 1980 sonras yllarda krsal
kesime gerek alm gc anlamnda bir gelir aktarmas yapld sylenemez. Bu
nunla birlikte krsal kesimin greli gelir paynn belli bir dzeyde tutulmasnda
destekleme almalarnn olumlu katks olduu aktr.
Destekleme almlar uygulamasyla, bir btn olarak krsal kesimin gelir dze
yini yksek tutma, bir ksm rnlerin retimini artrma ve dsatm fiyatlar baz
yllarda belirleyici etmenler olmutur. Buradan, tarmsal rn destekleme fiyatlar
nn, uzun dnemli belirli bir ekonomi politikasna dayanmad sonucuna varlabi
lir. Baz yllarda, daha nce belirtildii gibi, siyasal etmenlerin etkisinden sz edile
bilir.
Tarmsal rn destekleme fiyatlar, kamu eliyle krsal kesimi ynlendirme ya
da planlamann zayf bir aracdr. Destekleme almlan ve fiyat uygulamasyla, ta
rmsal retimin sunum ve istemini yllara gre dengeleyecek, reticinin gelirini ka
rarl tutacak bir politika gelitirilmemitir, zellikle, destekleme alm fiyatlarnn
tarmsal iletme byklklerine gre farkllatrtmamas, uygulanan yntemin gelir
dalmnda eitsizlii azaltc bir dorultuda kullanlmasn engellemektedir. Ek
olarak Planl dnemde bir ksm rnlere verilen yksek taban fiyat, ya ay rne
inde olduu gibi, bu rnlerin teknik adan doal saylabilecek alanlarn dnda
retilmesine ve verimin dmesine yol am, devlet eliyle verilen izinlerin yksek
maliyeti 1980 sonrasnda reticiye yklenmitir. Ayrca, d fiyatlarn yksek oldu
u dnemlerde verilen yksek taban fiyat, d fiyat dlerine bal olarak indirilememekte ve bu durum reticinin gelirini artrmakla birlikte, hkm etin elinde
ar stoklarn birikmesine neden olmaktadr.
Tanmsal destekleme fiyatlaryla krsal kesime salanan parasal genilemenin

Ok

I y k HKONOMN

enflasyonu artrc etkisinden sz edilir. Bi gr gecll olmakla birlikte, tarm


sal rn destekleme fiyat ve almlaryla, krsal kesimin pazara almas sreci
nin giderek tamamland aktr. Eitliin dier tarafnda, krsal kesimin snai
retim iin giderek byyen bir pazar oluturmas vardr. Sanayilemenin, i pa
zar iin retime dayal zellii, tarmsal rn desteklemesini gerekli klmtr, de
nebilir.
Destekleme fiyat ve almlarnn ilk -plan dneminde giderek yaygnlatrl
masna karlk, tarm kredilerinin etkin ve dengeli datlmamas ve bunun srd
rlmesinin; art, zellikle de 1980 sonrasnda yaanan yksek faiz politikasnn
bir sonucu olarak zellikle kk ve orta iletmelerde deme glkleri domakta
dr. Bu durum rnn, tccar tarafndan nceden, destekleme ve piyasa fiyatnn
altnda bir fiyatla satn alnmasna yol amaktadr. Bir ynyle bankalar sistemi d
nda oluan rgtlenmemi diye adlandrlan - tefeci piyasasna dayanan bu s
re kk reticileri kskacnda tutmaktadr (IVKP, s. 124). Bu durum destekleme
fiyat ve almlarnn amacna uygun ilemedii anlamna gelir.
Destekleme almna konu olan rnlerin trleri ya da saylan 1980li yllarda,
olabildiince azaltlmtr. Genel olarak, tarmsal fiyatlarn, zelde de destekleme fi
yatlarnn uygulanan ekonomi politikasnn bir gerei olarak dk tutulmas, des
teklenen rn trlerinin azaltmasyla tamamlanmtr. Ancak 1990larm balannda
girilen greli daha demokratik siyasal ortamda desteklenen rn says yeniden
atrlnsa da bu uygulama srdrlmemi, destekleme kapsamna alman rnle
rin says azaltlm; destekleme kapsam daraltlmtr. Bu daraltma, devletin eko
nomideki yerini daha da kltme anlaynn; kamu aklarnn ve Dnya Bankas
ve IMFnin istikrar nlemleri alnmas isteklerinin belirleyici olduu ok aktr.
Oysa OECD lkeleriyle yaplan karlatrmal aratrmalar, Trkiyenin tanmsal
destekleme orannn toplam rn deerinin yzde 14 dolaynda kalmasna karlk,
OECD ortalamasnn yzde 40lara ulamakta oluudur.*17' Burada konu d da ol
sa, yakn ilikisi nedeniyle bir noktaya daha deinilmelidir. yaklak ayn oranlar
OECD lkelerinde devlet btesinin ulusal gelirden ald pay ile Trkiyede vergi
lerin ulusal gelire oran iin de geerlidir.
Tarmsal destekleme konusunda 1990larda yaplan politika deiiklii, 1980
sonrasnn uygulamasnn bir uzantsdr. Bu erevede, tarmsal destekleme, olabil
diince snrl tutulmaktadr. Nitekim 1994te balatlan bir uygulamayla, yalnzca
drt rn destekleme kapsamnda kalmtr; bunlar, tahllar, ttn, eker pancar
ve haha kapsldr. Tahllar toplam be rndr; budaya ek olarak, arpa,
avdar, msr ve yulafi ierir. Bu rnlere ilikin destekleme uygulamasnn sonu
lar Tablo: XII. 7de verilmektedir Yukarda Tablo XII.6.ada verilen destekleme
almlar, esas olarak Tarm Sat Kooperatifleri Birliklerinin (TSKB) almlardr.
Ancak, Birliklerin 2000li yllara girilirken bile, ynetimlerinin zerk olmad
n yani siyasal gce baml olduunu ve bundan doan, etkinlikten uzak, verim
siz ve kimi zaman zararl olmak gibi byk eksikleri iinde tadn ve uygulama
da son sz yine hkmetin sylediini vurgulamak gerekir.
Ekonomik gelime asndan, destekleme olgusuna ilikin temel sorun, kaynak

I AHIM O N H M I n I KORUYOR M U f

353

larn retimde kullanmdr. Bir btn olarak alndnda, tarm kesiminin zellikle
1970li yllarda, destekleme fiyat ve almlaryla, yksek oranda bir kaynak aktarma
sna konu olduu grlmektedir. Tanm-sanayi fiyat makas bu yllarda tarm ya
rarna bir eilim gstermitir. Kukusuz bu kaynak aktarmas, tarmn yapsal dei
imine katkda bulunmu, yine bir btn olarak, bu kesimin retim kapasitesini
artrmtr. Ancak makro dzeyde geerli olan bu sonu, iletme ve rn tr d
zeyinde tmyle geerli saylmaz. Bir baka deyile, mikro dzeyde, tarma aktar
lan kaynaklarn, esas olarak etkin kullanld sonucuna varlmaz. Ksaca, tarmsal
destekleme fiyatlar uygulamasnn, gerek retim, gerekse gelir ynnden olumlu
etkileri olmakla birlikte, uygulamann her iki konuda da etkinlik iinde yrtld
sonucuna varlamaz.(18>

TABLO: XII.7. Almlar ve demeleriyle 1994 Sonras


Destekleme Kapsamndaki rnler, 1993-1997
Almlar (Bin Ton)

Buday
Arpa
avdar
Msr
Yulaf
Ttn
eker pancar
Haha kapsl

1993

1994

1995

1996

1997

2 671
1058
57
482
1

1356
1 100
28

41
74
2
49
-

632
623
28
239
-

3435
1841
66
500
6

217

273

113

105

124

12 814

10 721

8 820

11 414

14 908

12

25

11

demeler (Milyar TL Cari)

Buday
Arpa
avdar
Msr
Yulaf
Tln
eker pancar
Haha kapsl
Toplam demeler
demelerin art yzdesi
Krsal yerler TF 1987=100

1993

1994

1995

-1996

1997

4 922
1709
86
771
2

4 787
3 002
78
-

302
403
12
333
-

13 972
9414
383
4 036
-

20 718
46 922
1764
14 757
6

7 084

14 509

11 409

19 805

47 798

16 083

11 070

24 247

233

613

54 502
349

85 749

45
20 702
-

33 690
62,7

110,6

1 727

37 319 102 464 319 287


1,8
174,6
211,6
89,5

74,1

82,0

Kaynak: DPT 1997 Yl Program , s. 196 ve 1999 Yl Program , s. 242 Krsal TF, DE, TY 1998,
s. 576.
TE 23

354

TU K K IY K HKONOMISI

Genel anlamda tanmsal retimin desteklenmesi ile ilgili noktalara da yer ve


rilmelidir. rn alm ile ilgili fiyat saptanmas bir yana, demeler, olduka dzenli
bir uygulama ile yrtlmektedir. Bu alanda mlkiyet yapsndan doan eitsizlie
ek nemli bir aksama da fiyat saptamasnn rn maliyetini etkileyen tm girdileri,
bunlarn fiyat deimelerini ou kez tam olarak yanstmamasdr. Taban fiyatlar
nn saptanmasnda tutarl, ak, bilimsel yntemlerin varlndan sz edilemez. Bu
na ek olarak, girdi salanmas da etkinlikten uzaktr, zellikle gbre, ila ve traktr
salanmasnda talep dengesizlikleri olumaktadr.
E. SONU
Tarmn sektr olarak gelimelerini zetlemek gerekirse, planlarda ngrlen d
zeyde olmasa bile, dnem sresince tanmsal retimin nemli lde artt, b u
nunla birlikte ada girdi kullanmnn hzla artnn verimlilie tmyle yans
mad sylenebilir. Toprak mlkiyetinin daha da eitsiz durum a gelmesi, kiracl
n yaygnlamas ve topraksz ifti aileleri saysnn art dnem sresince tarm
sal gelimenin dier nitelikleridir. Bununla birlikte tanm rnleri fiyatlarnn des
tekleme sonucu, i ticaret oranlarnn, 1980e kadar tanm yararna gelitii ve bu
nedenle tarm kesiminin nemli gelimeler gsterdii yadsnamaz.
Planl dnemde, srekli tartma konusu olmasna karn, toprak reformu ger
ekletirilememitir. Gerekletirilememesi, toprak reformu konusunun yeniden
gndeme gelemeyecei anlamna gelmez. Bununla birlikte planl dnemde de bir
nceki dnemde olduu gibi tanm destekleme politikasnn izlenmi olmas top
rak mlkiyeti sorunun zmn ertelemeye olanak vermitir.
ada girdi kullanmnn yaygnlamas, greli gelir artlar ve benzeri olumlu
gelimelere karn tarm kesiminin geleneksel eksikliklerini srdrd sylenebilir.
Bunlar, iletme byklklerinin etkinlikten uzak olmas; iletme topraklarnn da
nkl, ada girdi kullanmnda yanllklar ve ii-iveren ilikilerinin dzenlenmemesidir. Bu son noktaya ek olarak, krsal kesimde yerleme birimlerinin da
nkl ve toplumsal ya da kamusal hizmetlerin salanmasndaki glkten sz edil
melidir. Tarm kesimi, var olan insan-doa ve insan-insan ilikilerine, ada tek
noloji kullanm ve hzh gelir (para) artnn eklemlenmesinden doan, karmak
bir grnm kazanmaktadr. Bu karmaklk yeni sorunlarn tohum larn da ta
maktadr.
Tarm kesimi 1980li yllarn sonunda da nfusun yansnn dorudan geimi
ni salyor. Verimliliin dkl ve i ve d pazar dzensizlikleri, geim koul
larn gletiriyor. Krsal gnenci (refah) artrc politikalar bir btnlk iinde
uygulanamyor. Serbest piyasa koullanna terk edilen tanm kesimi giderek k
yor.
Tarmsal retim, destekleme kapsamnn daraltlmas ve alm fiyatlannn dk
tutulmas, gbre ve tohum luk gibi girdilerde devlet desteinin kaldrlmas ve zel
likle kredi faizlerinin yksek olmas gibi nedenlerle, byk sorunlarla kar karya

TAK IM NM N K O R U Y O R M U f

355

dr. Tarmsal retimin artrlmas konusunda 1980li yllarda Gneydou Anadolu


Projesine (GAP) byk um utlar balanmaktadr. Projenin gerekletirilmesiyle, 1,8
milyon hektar alan sulanabilecek ve ylda 22 milyar kws enerji retilebilecektir.
Trkiyenin tanmsal retimini katlayaca vurgulanan GAP iin en nemli so
run, sulamaya alacak tarm arazisinin mlkiyetidir. GAP topraklannn ncelikle
yre halknn ada tarm retimine geecek biimde kullanmnn salanmas, ya
da byk yerli-yabanc tekellerin kullanmna braklmas, geleceini de belirleye
cektir. Yaplmas gereken tanm reticilerinin rgtlenerek piyasa mekanizmasn
dan yararlanmalarn salamak ve bunu ekonomik ve toplumsal eleri dikkate ala
rak program lam aktr/l9)

NOTLAR
(1) Kentleme ve kentlileme szcklerine genellikle ayr anlam ykleniyor; birincisi kr
sal kesimden kente g ieriyor, kincisi de kent yaamyla btnlem e anlam nda kullanl
yor. Bu nokta gerekte, kentsel ve krsal kesimlerin yaam biimi farkllamalarna yansyor;
daha derinlemesine, kltrel olanak ve davranlar, tketim kalplar, eitim ve salk olanaklar
nn uurum saylabilecek ldeki farkll vb elerle tamamlanyor.
(2) DE Aylk olarak yaynlad Trkiye Ekonomisi statistik ve Yorumlarda, rnein Ka
sm 1993te (yorum blm , ss. 11-13) ve ayrca tarm istatistikleri blm nde (bu yaynlarda
her alt blme kendi iinde ayr sayfa numaras verildiinden burada sayfa gsterilemiyor) to p
ran kullanm biimleri zerinde ayrntl saylar bulunmaktadr. Bu kaynaa ek olarak burada
DlEnn, 25 Aralk 1992 tarihli ve 27 Mays-15 Ekim 1991 Tarihleri Arasnda Uygulanan Genel
T an m Saym Hanehalk (Tarmsal letme) Aratrmas Geici Sonulan balkl H aber Blteni
aklamasndan yararlanlmtr.
(3) Tarm da ilenen alann kullanm biimlerine ilikin istatistik biligiler 1991 GTSnin 3-4
yl gibi olduka ge saylabilecek ve de ksm ksm aklanmas nedeniyle salkl ve btncl
yorum lara olanak vermemektedir.
Eski GTS sonularnda m lk topraklarn byklklerine gre hanehalk arasndaki dal
m yledir:
1963
Toprak Dilimi
(Dekar)
1-20
21-50
51-100
101-200
201-500
501- +
Toplam Oran
Miktar
(toprak bin hektar)

1970

1980

Hane

Toprak

Hane

Toprak

Hane

Toprak

40,7
28,1
18,1
9,4
3,2
0,5
100,0
2 965,2

11,3
17,7
22,2
22,2
15,9
10,7
100,0
15 961,8

44,2
28,7
15,6
7,8
3,1
1,2
100,0
3 059,0

10,4
16,8
21,0
19,6
19,6
11,2
100,0
17 065,0

28,1
33,1
20,8
11,9
5,4
0,9
100,0
3 493,8

4,1
16,0
21,3
23,9
22,5
12,1
100,0
22 357,4

Not: Hane = iletme bin, toprak, bin hektar olarak.


Kaynak:

1963: DPT IVj KP. s . 12; 1970-1980: Yukarda Tablo: X ll.rd e verilen kaynaklar. Bu konuda
aynca bkz. Varier, Oktay, Trkiye Tanmnda Yapsal Deime Teknoloji ve Toprak Bl
m, Ankara: DPT, 1978, s. 44.

356

h k

Iyh

h k o n o m

Is I

(4) Gneydou Anadolu Projesi (GAP) zerine yaplan bir aratrmada, "topraksz aile
miktarnn toplam iletmelerin Diyarbakrda yzde 45,1, Siirtte yzde 44,6, anlurfada yz
de 42,1, M ardinde yzde 41,3ne ulat belirtilmektedir. Topraksz aile oran, Gaziantepte
yzde 28,6 ve Adyamanda yzde 21,2 olarak verilmektedir (Sencer, 1992-1993, Blm I, s.
121).

Bu toprak dalm verileri 1978 tarihlidir, yani olduka eski saylr, bununla birlikte Blgede 1985 sonrasnda yaanmakta olan terr eylemlerinin ailelerin topraksz kalma srecini daha
da hzlandrd sylenebilir.
(5) Ayrntl iletme bykl verileri DEnin 1991 Genel T an m Saym Sonularna ili
kin 25 Aralk 1992 tarihli H aber Blteninde bulunmaktadr.
Bu noktada tan m blgelerinin kapsamndaki illeri belirtelim:
1. Blge (Orta-Kuzey): Ankara, Bilecik, Bolu, ankr, orum , Eskiehir, Krehir, Ktahya,
Uak, Yozgat, Krkkale;
2. Blge (Ege): Aydn, Balkesir, Burdur, anakkale, Denizli, zmir, sparta, Manisa, Mula;
3. Blge (M armara): Bursa, Edirne, |stanbul, Krklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirda, Yalova;
4. Blge (Akdeniz): Adana, Antalya, Gaziantep, Hatay, el, Kahramanmara, Kilis, O sm ani
ye;
5. Blge (Kuzey-Dou): Ar, Artvin, Erzincan, Erzurum, Kars, Ardahan, dr;
6. Blge (Gney-Dou): Bingl, Bitlis, Diyarbakr, Hakkari, M ardin, Mu, Siirt, anlurfa,
Van, Batman, mak;
7. Blge (Karadeniz): Giresun, Gmhane, Kastamonu, O rdu, Rize, Samsun, Sinop, T rab
zon, Zonguldak, Bayburt, Bartn, Karabk;
8. Blge (Orta-Dogu): Adyaman, Amasya, Elazf, Malatya, Sivas, Tokat, Tunceli;
9. Blge (Orta-Gney): Afyonkarahisar, Kayseri, Konya, Nevehir, Nide, Aksaray, Karaman.
(6) Gneydou (VI. Tarm Blgesi)da iletmelerin dalm yledir:
letm e BUyklUU
(Dekar)

Hanehalk Oran
Yzde

Toprak Oran
Yzde

5 ten az

6,4

0,1

5-9

4,3

0,2

10-19
20-49

11,4
23,0

4,8

1,0

50-99

20,2

9,0

100-199

17,9

15,2

200-499

11,4

20,7

500-999

2,8

11,9

1000-2499

2,1

18,4

2500-4999

0,5

12,4

5000+

0,1

6,4

100,0

100,0

Toplam

Tablo, VI. Btge'de, hanehalklannn % 83ten ounun topran yalnzca % 30,3 gibi bir blmnden
yararlanabildiim, kalan % 17 dolaynda bir blmnn de ileme olana bulduunu gsteriyor.
Kaynak: DE, Haber Blteni, 25 Aralk 1992, s. 14, Tablo: 7.

(7)
GTS sonularnn ilenen alan miktar konusundaki deiik sonularnn nedenleri ay
r bir inceleme konusudur. Saymlarda kimi bilgileri gizleme, kamulatrma, vergi vb. kayglarla,
davranlar geerli olabilir, ilenen alan miktarlarna ilikin olarak, bkz. DtE, TY 1968, s. 165,
DlE, TY 1993, s. 305, DE, T an m statistikleri ze ti 1991, s. 2 ve DE, TlY 1998, 296. Bu arada
1982 sonrasnda uygulanan topran daha srekli kullanm politikasnn bir sonucu olarak, na-

t AHIM N E M N K O R U Y O R M U f

357

tlasa braklan topraklarn orannn yaklak yzde 25ten 7-8 puan azalarak 1990larda yzde 1617'ye dm olduu belirtilmelidir.
(8) Byme hzlarnn tarihsel geliimi iin bkz. DPT Ekonomik ve Sosyal Gstergeler
(1950-1998) s.4 Kr. DPT, 1992 Yk Program, s. 17.
(9) Tarmsal retim in bu genel gelimeleri, belirli olaand dnemlerde kimi rnlerin ve
dolaysyla reticilerin darbe yemesine engel olmuyor. Trkiye, 12 M art 1971 askeri darbesin
den sonra kurulan ve beyin hkm eti olarak adlandrlan hkm et dnem inde haha ekimi
nin yasaklanmas olayn yaam, bu yasak daha sonra 1973te seimle gelen hkm et tarafn
dan kaldrlmtr.
Benzer bir durum 12 Eyll 1980 askeri darbesinden sonra ya ay yapra retim inde g
rlmtr. Askeri ynetim, o yllarda tekel durum unda olan ay Kurun ilemek zere ald ya
ay yapran, 1979un 555 bin tondan 1981de, bunun yaklak te biri dzeyine, 34,6, 192 bin
tona indirmitir. Devleti kurtarm ak zere darbe yapanlar, yine devletin resmi izni ile retilen ay
yapran almamak yoluna gidebilmilerdir. DE, TY 1983, s. 222. Bunun gibi, bilimsel aratr
ma sonular YK emriyle gzard edilerek 1986 ernobil nkleer kazasndan sonra radyasyon
lu olan ayn halk tarafndan iilmesinin zararl olmad devletin en st dzey yetkililerince
televizyonlardan aklanabilmitir.
(10) Kr. DlE TY 1993, s. 342 ve DE, TY 1998 s. 306, Tablo: 185. Ancak burada verilen
hayvan saylar, Saym sonularyla uyumlu deildir
(11) akmak, Erol H. -Zaim, Osman (1992) Trkiyede Tarm kesiminde Etkinlik O D
TGD 19 (3) 305-316. Benzer sonularn daha genel bir erevede zmlemesi iin bkz Kazgan, Glten (1992) C urrent Trends and Prospects in Turkish Agriculture ODTGD 19 (3)
337-360.
(12) Tarm kesimine 1993-1997 dnem inde yaplan toplam demeler yle:
(Yzde Dalmlar ve Toplam)
deme Tr

1993

1994

1995

1996

1997

Bteden Tarmsal KITe *


Tazminat**
Destekleme Almlar***
Girdi Sbvansiyonu ****
Hayvanclk zendirme*****
Toplam
demeler Toplam
(Trilyon TL)
KUG/GSMHye Oran-YUzde

18,6
72,0
8,2
1,2
100
42,9

4,5
8,2
69,0
16,4
1,9
100
53,4

4,9
7,4
68,7
18,1
0,9
100
67,7

3,5
7,8
56,0
32,7

100
160,8

5,4
4,5
71,2
18,7
0,2
100
534,2

2,15

1,37

0,86

1,09

1,84

* Grev zarar ve Sermaye artrm" alt blmlerinden oluuyor; grev zarar yalnzca 1993 ve 19%da
sz konusudur; br yllarda yoktur.
** Tazminat" 1994ten sonra ttnde miktar snrlamas=kota uygulamas nedeniyle; ya ay yapra
nda" da verimi artrmak zere kesim lerin karl olarak yaplan demelerdir.
* * Destekleme almlar, yalnzca tahllar (TMO); ttn (TEKEL) ve eker pancar (TF) amlarn gs
termekledir.
**** Girdi sbvansiyonunun ana kalemini gbre oluturuyor.
***** Hayvancln destei, cte verilen primi, proje desteklerini, hayvancln gelitirilmesi ve
"belgeli hayvanclk desteklemelerini iermektedir.
Bu verilere Tarmsal krediler de eklenebilir 1993te 23,1; 1994te 39,3; 1995le 108,0; 19%da 281,5 ve
1997de de 590,6 trilyon TL kredi, iftilere ve tarm kredi kooperatiflerine verilmiitir. Buradaki tanm
kredileri tanm farkll ya da kapsam farkll nedeniyle yukarda verilen kredi toplamlaryla ayn deildir.
Kaynak: Hazine Mstearl verilerinden, Kasnakolu, Haluk ve akmak, Erol H. (1999) The Fiscal
Burden and Distribution o f Costs and Benefits o f Agricultural Support Policies in Turkey"
(Baslyor).

35

Oh

Iyi'

h k o n o m Is

(13) Kimi tarm rnlerinin, zellikle gda maddelerinin talep rneklii ok dktr. Bu
nedenle arzn esneklik durum una gre fiyat dalgalanmalar kanlmazdr. Bilindii gibi bu olgu
fiyat kuram nda rm cek A (Cobweb) Kuramnn gelitirilmesine neden olmutur.
(14) Kr. DPT, Turkish Agriculture and European C om m unity Policies Issues, Strategies
and Institutional Adaptation, Ankara: DPT, 1990 ve Eraktan, Glcan, Trkiyede Tarm Kesimi
ne Ynelik Politikalar ve AT Karsndaki D urum u, Ankara: Alkar Matbaaclk, 1988; ayrca bkz.
Kazgan, Glten (1992) yukarda not l l de agm.
(15) iftinin eline geen fiyatlar (EF) serileri 1961-1989 yllan iin DE, statistik Gster
geler, 1923-1990 s. 322-329. Seriler, toplam 29 bitkisel rnn fiyatlarnn bu rnlerin toplam
retim deerleri iindeki arlklarna gre elde edilmektedir. Bu seri toplam bitkisel retim de
erinin yaklak yzde 66sn kapsamaktadr (age. s. 313).
(16) Tarmsal rnlerde fiyat desteklemesi 1932 ylnda ekonomik bunalm nedeniyle oluan
fiyat dalgalanmalarna kar bir nlem olarak, Ziraat Bankasna buday almlar iin yetki veril
mesiyle balar (3.7.1932 tarih ve 2056 sayl Yasa). Daha sonra 1938de kurulan TM O ile (3491
sayl Yasa) hkm et budaydan baka hububat, bakliyat, yal tohum lar v e... gerekli grlecek
dier tanm rnlerinin de TMO tarafndan alnmasn salayabilecekti (m. 2/c). Bu yasaya da
yal olarak ofis, buday, arpa, avdar ve yulaf (1938den bu yana srekli), afyon sakz (19381971, 1975 sonras), msr (1941-1959, 1970-1975) ve eltik (1944-1946, 1958, 1967) rnlerinde
destekleme almlar yapmtr. TM Oden baka, Tekel Genel M drl ttn (1940dan sonra)
ve (1940-1971 aras) ay; T. eker Fabrikalar Anonim Ortakl (1956da karlan 6747 sayl
Yasa ile) pancar; Smerbank pam uk ve TSKB (Tarm Sat Kooperatifleri ve Birlikleri) de kendi
alma alanlarnda tarmsal rn alannda bulunmaktadr. TSKBnin destekleme alm grevi
1994ten sonra ok daha nem kazanmakla birlikte, (a) bu kurulularn yapsal ya da krumsal
olarak bu ie hazr olmamalar; bu konudaki yasal dzenlemelerin yaplmamas; (b) destekle
m e politikasnn derli toplu, planl-programl bir durum a getirilecek yerde bu politkalarn bir
yana braklmas gerektii trnden oluturulan tmyle yanl kamuoyu, bu kurulularn ba
ar olasln azaltyor.
(17) Tarm rnleri destekleme fiyatlarnn geliiminde, krsal kesimin oy potansiyelinin
de etkili olduu sylenebilir. Bu grn ayrntl bir incelemesi iin bkz. zbudun, Ergun ve
Ulusan, Aydn, Political Economy o f Income D istribution in Turkey, s. 169, vd.
Ancak, zellikle kam u aklarnn bymesi, enflasyon ve IMF isteklerine uygun olarak, l
keyi yneten siyasetiler ve brokratlar da kolayca, destekleme politikasna kar kabiliyorlar,
rnein, DPT 1999 Yl Program Srdrlen tarm politikalar, salanan desteklerin reticiye
yeteri kadar yansmamas nedeniyle sosyal amalarn gerekletirilememesi yannda kam u kay
naklarna nemli lde yk getirmesi bakmndan da olum suz etkilere sahiptir (s.57) denil
mektedir. Oysa tarm a salanan tm destekler ve bu arada destekleme almlar bakmndan
Trkiye, OECD lkeleri arasnda uzak ara en az destek salayan lkedir. Kr. Kasnakolu, Haluk
(1992) Producer and Consumer Subsidies in Agriculture: The Case o f Turkey im Relation to
OECD Countries O DT GD, 19 (3) 317-336.
(18) Destekleme uygulamalarnn, etkinlik ve verimlilik, gelir blm , teknoloji kullanm
vb ynleriyle baarsz olduklar ynnde eletirilerin, byk lde gerei yansttklar syle
nebilir. Ancak, asl eksikliin destekleme politikalarna ilikin kurumsal altyap yetersizlikle
rinden kaynakland da yadsnamaz. Tarmsal arazi kadastrosunun yaplmad, toprak kulla
nm plannn bulunmad; rn trleri seeneklerinin bilimsel bir yaklama oturtulmad;
desteklemenin rnn nitelii, iletmenin bykl vb. zelliklerine gre farkllatnlamadg,
yani kk reticilerle ile byklere ayn biimde uyguland bir ortrm da baarszlk kanl
mazdr. Baarszlk, desteklemeyi ortadan kaldrmay, yani ykm deil, onan m gndeme getir
melidir.
(19) GAP ile ilgili toplu bir n deerlendirme iin bkz. A.. Ziraat Fakltesi, Gap Tarmsal
Kalknma Sempozyumu Ankara, 1986. Ayrca bkz. akmak, H.E. vc Ocakl, H. GAP ve Trkiye

I A k im On u m In I KOKUYOR MUf

359

Tarm nn Gelime Dorultusu TMMOB, Ziraat Mhendisleri Odas, 1993. Tarakl, Duran, G
neydou Anadolu Projesi (GAP), stanbul: TSES, 1993 (oaltma) GAP konusunda ok ynl
ve kapsaml bir aratrma iin bkz. Sencer, Muzaffer, GAP Blgesinde Toplumsal Deime (2
cilt), Ankara: 1993. TMMOB Ziraat Mhendisleri Odas, 1993.

DAHA FAZLA BLG N


Tarm konusundaki yaynlarn ayrntl ve eksiksiz bir listesi Grn, Gler ve Somel, Kutlu, Bib
liography by Economics o f Agriculture in Turkey (ESA W orking Papier No: 1, Middle East
Technical University, 1979, Ankara) de bulunabilir.
Tarmsal Yap ve retim , DE tarafndan yllk (ya da iki yllk) olarak yaynlanmakta ve bi
rinci elden saysal verileri iermektedir. Varler, Oktayn T rk Tarm nda Yapsal Deime, Tek
noloji ve T oprak Blm, Ankara: DPT, 1978 tanmsal mlkiyet yapsnn iyi bir zmlenme
sidir. Bu konuda ayrca Boratav, Trkiye Tarmnn 1960lardaki Yaps ile lgili Baz Gzlem
ler SBFD, Do. Dr. Cem Sara Armaan, Cilt XXVII, No: 3, ss. 771-813e baklmaldr. Saysal
bir ilk zmleme iin bkz. Keten, Mustafa, T an m letmelerinin Yaps, Ankara: DPT, 1971e
bavurulabilir.
Neoklasik ekonomi kuram na dayal bir tarm ekonomisi ve bunun Trkiye verileriyle des
teklenen ekonomik gelime sorunuyla ilikisi, Kazgan, Glten, Tarm ve Gelime, stanbul: Filiz
Kitabevi, 1993 de bulunabilir. Ayn konuda daha ok Trkiyeye zg bir zmleme iin bkz.
Akaln, Gneri, Tarm m zn Sosyo-Ekonomik Yaps, Vergileme ve Gelime, Ankara: SBF, 1975.
Trkiyede tarmsal gelimenin bir btn olarak zmlemesi iin bkz. Aresvik, Oddvar, The Ag
ricultural Development o f Turkey, New York: Preager, 1975. Ayn dorultuda ve bol saysal veri
lere dayal bir inceleme iin bkz. The W orld Bank, Turkey, Agricultural Sector Survey (2 volu
mes) W ashington, D. C. 1978, Report No: 1684-TU.
Uras, N. T an m Sektrnde retim ve Verimlilik ilikileri, Ankara: DPT, 1971. 1970 sonra
sn iermedii iin eskimi saylmaldr. Son yllarda zellikle buday retim inde teknolojinin
geliimi incelenmitir: M ann, Charles K. The Impact o f Technology on W heat Production in
Turkey METUSD, s. 14, 1977 ss. 30-40. Somel, Kutlu, Orta Anadoluda Buday retimindeki
Teknolojik Gelimelerin Ekonomik Deerlendirmesi ODTGD, s. 15, 1977, ss. 70-109.
Youn aratrmalara konu olan tarm ekonomisi alam destekleme fiyatlardr. Bu konudaki
almalarn dzenli bir deerlendirmesi iin bkz. Somel, Kutlu, Agricultural Support Policies in
Turkey, A. Survey o f Literature Ankara: METU, ESA W orking Paper, No: 12, June 1980. Ayrn
tl zmleme iin bkz. DPT. Devlet Adna Yaplan Destekleme Atmlarn inceleme ve Deer
lendirme, (2 cilt) Ankara: DPT yayn No: 1564, 1977. Tarm ve Toprak Reformu tartmalarnn
1970lerin banda yonulamas zerine DPT kaynakl almalar oald: DPT, T anm sal Des
tekleme Politikasnn Esaslan, 1976 ve Karayaln, M urat ve Arat, Zeynep, Krsal Refah indeksi,
1968-1972. Ankara: 1975. Bu konuda ayrca bkz. DlE (Matarac, Bedia), Bitkisel retim M iktar
lar ve retim Fiyatlar, 1948-1972, Ankara: 1974, Aruoba, elik, T anm da Geleneksel-Geimlik
Kesim SBFD, 1973, C: 28, No: 3-4, ss. 191-210. Tarmsal rn fiyatlarnn greli durum u konu
sunda aynca bkz. Varler, Oktay, Trkiyede Ticaret Hadleri, Ankara: DPT, 1978 ve Tokdemir, Ertugrul, Trkiyede Ticaret Hadleri zerine, stanbul Teknik niversitesi, 1982. Celasun, Merih, Income Distribution and Domestic Terms o f Trade in Turkey, 1978-1983, ME
TUSD (13), 1-2, 1986, ss. 193-216.
Buday ve pam uk retim inin fiyat deimelerine duyarll konusunda uygulamal alma
lar iin bkz. Ekmekiolu, . ve Kasnakolu, H. Supply Response in Turkish Agriculture: Preli
minary Results on W heat and Cotton, 1955-1975 METUSD, No: 24/25, 1979, ss. 113-141. Imrohoroglu, Selahattin ve Kasnakolu, Haluk, Supply Response in Turkish Agriculture: Further
Results on W heat and Cotton, 1948-1977 METUSD, No: 24/25, 1979, ss. 327-339. Trkiye tar
mnn Avrupa Topluluu karsndaki durum u iin bkz. Akder, Halis, Reflections on Turkish

36 o

TfiUKlvr: M tM tM ll

Agriculture and Com m on Agricultural Polity" Ml'. I USD, 1/ (1 4), IW t, s. 343-351. Bugday
verimlilii konusunda bkz. Bayr, T.Y. ve Purt.m, W .ll. "An lu m o m li Analysis of Technological
Change in the Spring W heat Region o f Turkey", MI'.TUSI), 14 (4), 1987, ss. 281-313.
Tarm konusundaki saysal gelimelerin tmyle ve iyi bir deerlendirmesi iin bkz. Grbz,
Mahir (haz.) Trkiye Tarm 1993, Yap, Geliim, Sorunlar, zmler, Rapor, Ankara: TMMOB
Ziraat Mhendisleri Odas, ubat 1993 ve yine ayn odann 2000li Yllara Doru Trkiye T ar
m, Ankara: 1992 ve 1991de yaplan 1980-1990 Trkiye Tarm Sempozyum unda, dnyadaki
gelimeleri de dikkate alan grlere yer verilmektedir.
En, Oya, Bolat, mer, Avrupa Topluluu Karsnda Trk Tarm nn D urum u, stanbul:
IKV, 1986. Ayn konuda bkz. Eraktan, Glcan Trkiyede T an m Kesimine Ynelik Politikalar ve
AT Karsndaki D urum u, Ankara: Alkar Matbaaclk, 1988. Akder, Halis; Akay, lhan; Buckwell,
Alan; Erturul, Cemil; Kasnakoglu, Haluk; Mcdland, John; Young, Nick, Turkisch Agriculture
and European C om m unity Policies Issues, Strategies and Institutional A daptation, Ankara:
DPT, 1990. akmak, H. Erol, Tarm Kesiminde Politika Analizine Ynelik Matematiksel Prog
ramlama Modelleri ve Onaylama Yntemleri, ODTGD, 19, (3), 1992, ss. 267-287, akmak,
H. Erol, Zaim, Osm an Trkiyede Tarm Kesiminde Etkinlik ODTGD, 19, (3) 1992, ss. 305
-316, Kasnakoglu, Haluk, Producer and Consumer Subsidies in Agriculture: The Case o f T u r
key in Relation to OECD Countries, METUSD, 19, (3), 1992, ss. 317-336; Kazgan, Glten,
C urrent Trends and Prospects in Turkish Agriculture, METUSD, 19, (3), 1992, 337-360; M ut
lu, Servet, Credit in Turkish Agriculture: Its Quantity, Distribution and Triple Bias METUSD,
19, (3) 1992, ss. 361-396; Teberler, Metin, Dawson, Phil J. An Econometric Analysis o f Marke
ting Marginsfor Sunflower Seed in Turkey, METUSD, 19, (3) 1992, ss. 397-412.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Tarmda mlkiyet ve iletme byklkleri, bunlann evrimi ve
blgesel durumu
Tanmsal girdilerin kullanmndaki artn verimlilie yansmas
Tanmsal destekleme ve evrimi
Tarm-tanm d fiyat makasnn geliimi

XIII.

Sanayileme Ray Deitiriyor


Makinalamak istiyorum.
Nzm HKMET

A. SANAYLEME POLTKALARI
Trkiyenin sanayileme politikalar incelendiinde 1960l yllardan bu yana uygu
lanan iki temel stratejiden sz edilebilir. Bunlardan birincisi 1963-1980 aras uygu
lanan ithal ikameci sanayileme stratejileri, kincisi ise 1980den sonra uygulanan
ihracata ynelik sanayileme stratejileridir. Bu stratejiler, eitli farkllklarla da olsa,
birok gelimekte olan lkede yaklak ayn dnemlerde, ayn srayla ve ayn ama
larla uygulanmlardr. Buradan da anlalabilecei gibi, her iki strateji de dnya
konjonktr ile uyumlu stratejilerdir.
Bu blmde nce sanayileme stratejileri ksaca ele alnacaktr. Daha sonra ve
rilere dayanarak imalat sanayiinin yaps incelenecektir. Ayrca gnmzde sanayi
lemenin niteliksel ynlerine deinilerek gelecekte uygulanabilir bir sanayileme
stratejisinin genel erevesi izilmeye allacaktr.

1. thal kameci Sanayileme Stratejileri


ithal ikameci sanayileme stratejilerinin amac daha nce dardan alnan mallarn
lke iinde retilmesine elverecek biimde yerli sanayilemeyi salamaktr. Trki
yede, dier gelimekte olan lkelerde olduu gibi, nce tketim mallarnn yerli
retimi salanmtr. thal ikameci dnemin ilk yllarnda gda, dokuma, giyim gibi
rnlerde yerli sanayii dnem in i talebini karlayacak dzeye gelmitir.
Birinci aama denilen tketim mallarnn yerli retimini amalayan aamadan
sonra, Trkiyede dayankl tketim mallarnn retimini salayan ikinci aama da
yaanmtr, zellikle tarm kesiminin bymesi ve pazara almas, kendeme ve
I tketim kalplarnn deimesi dayankl tketim mallarnn retimine olanak vereI cek talep koullarn da oluturmutu. Planl ya da 1960 sonras dnemde, zel ke
sim genellikle tketim ve dayanld tketim mallarna ynelirken, kamu kesimi Ka
mu ktisadi Teekklleri araclyla ara mal retiminde younlamaya balamt.
Trkiyede 1963 ylndan sonra uygulanan, planlarda da ngrlen ithal ika
meci sanayilemeye elveren politikalar u balklarda toplanabilir: a) pazarn d
ardan gelecek rekabet karsna korunmas; b) sanayi yatrmlarnn zendirilmesi;
c) gelir ve cret politikalaryla i talebi glendirme; d) ar deerli kur politikas.

3^2

T K K Y I l ' . K O N O M N

Trkiyede ithal ikameci dnem boyunca uygulanan korumaclk mutlak ola


rak nitelendirilebilecek bir korumaclktr. Mutlak korumaclk, yerli retimin lke
ii talebi karlamas durum unda ilgili snai rnn dalmnn, fiyat ve kalite far
kna baklmakszn, tmyle yasaklanmasdr. Baz rnlerde ise, gm rk vergisi ve
kota ile snrlama yolunun tercih edildii greli korumaclktan sz edilebilir.
Sanayileme politikasnn ikinci esi zendirme nlemleridir. Yaplan yatrm
larn sonucunda salanan mali olanaklarla retim maliyetinin drlmesi ve kr
olanaklar salanmas amalanmtr. Bu zendirme nlemlerinin banda yatrm
indirimi ve vergi bakl gelmektedir.
Dalma konu olan mallarn yerli retimine geite i pazarn belirli bir b
ykle ulamas kanlmazdr. thal ikameci sanayileme boyunca cret ve maa
larn yksek tutularak satn alma gcnn artrlmasna allmtr. Kitabn cret
gelimeleri blm nde de deinildii gibi ithal ikameci stratejilerin uyguland d
nem boyunca gerek cretlerin artrlmasna allmtr.
thal ikameci politikalarn uyguland dnem boyunca teknoloji ve ara mal
elde edilebilirlii sanayi retimini dorudan etkileyen bir edir. Ar deerli kur
politikas, zellikle yurtiinde retilmeyen, bu nedenle dalm gm rk duvarlar
na ve kstlamalara tabi olmayan yatrm mal ve ara mal rnlerinin yerli sanayi
ciye ucuza salanmas iin elverili bir ortam yaratmtr.
ithal ikameci sanayileme stratejisi ile Trkiyede dayanld tketim mallarn
dan ara mallarna uzanan bir sanayileme hamlesi yaanmtr. Birok sektrde d
ardan alnm teknolojileri kullanarak oluan bir renme etkisi ortaya km, bir
bilgi birikimi salanm ve sanayi iisi kesimi olumutur. Hatta baz mekanik ve
elektrikli yatrm mallar retimi de gereklemitir. Nitekim, 1970lerin ikinci yan
snda oluturulan SANl kamu kurulularnn amac baz tezgh ve motorlarm yer
li retilmesiydi. zel kesimde de balangta montaja dayal da olsa baz basit tek
nolojilerin retilmesine geilmitir. Ancak bu retim, yerli sanayinin yatrm mal
gereksinimini karlamaktan uzaktr.
Yukanda belirtilen politikalarn yardmyla oluan imalat sanayiinin olduka
byk sorunlar da olmutur. Bunlarn banda mutlak korum ann ve i rekabetin
eksikliinin neden olduu verimsiz ve uluslararas fiyatlardan yksek fiyatlarla re
tim yapan bir sanayinin ortaya km olmas gelmektedir. Gerekten de imalat sa
nayii rnlerinin tm , satn alma gc ykseltilmi i pazara ynelik retilmekte,
korum ann srekli olaca ynndeki beklentilerle birlikte verimlilii ve kaliteyi ar
trmaya ynelik bir aba grlmemektedir.
Sadece i pazara ynelik bir sanayilemenin dier nemli sorunu, retim le
iyle ilgilidir. Trkiyede ithal ikameci sanayileme stratejileri ile kurulan birok
retim birimi maliyetleri drecek bir optimum lekte olmam ve dk le
in neden olduu yksek fiyat imalat sanayiinin en nemli zellii durum una gel
mitir. Birok sektrde yaplan yatrmlar atl kalm ve belirli bir retim seviyesine
ulalamad iin teknoloji youn yatrmlar pahal kabul edilerek emek youn ya
trmlar n plana kmtr.
ithal ikameci sanayileme stratejileri daha nce ithal edilen baz rnleri yerli

I* A N A V 11 l ' . $ M It R A Y D I ' f t l T R Y O K

3^3

retmeyi amalarken dviz talebini azaltmay gz nne almtr. Ancak d tica


retle ilgili blmde de belirtildii gibi, Trkiyede ithal ikameci sanayileme strateji
sinin uyguland btn dnem boyunca tketim mallan dnda kalan dalmn
giderek artt grlmektedir. Yerli birok sanayi kurulurken ve alrken, bunlarn
ayakta kalmalar iin kanlmaz olan baz yatrm ve ara mal girdilerinin dalm
yolu ile karlanmas d ticaret an srekli artrmtr.
D ticaret an artran dier bir e ise ar deerli kur politikas sonucu
dsatmn ekonomik anlamda cezalandrlm olmasdr. Gerekten de dnem bo
yunca snai dsatm yeterli art gstermemi ve byk bir ksm tarm mallarn
dan olumutur. Bu nedenle, bir yandan tarm sektrnden sanayi sektrne bir
kaynak transferi olmu ancak, dier yandan giderek byyen d ak lkeyi ar
bir d deme sorunu ile kar karya brakmtr. D yardm, d bor, daha son
ralar da ii dvizleriyle kapatlmaya allan d ticaret a, 1978-1979 dnem in
de nemli bir dviz darboaz ile sonulanmtr. Bu yllarda sanayi retimi iin
her trl ithal girdi, gnlk tketim maddelerinin ve enerjinin kstland bir kriz
ve ktlklar dnemi yaanmtr.
Bu olgu Trkiyede yeni bir sanayileme stratejisi arayn hzlandrm ve bu
olgu dnya konjonktrndeki gelimelerle de birleince, birok gelimekte olan l
kenin, dviz kazanmak amacyla uygulad ihracata ya da dsatma ynelik sana
yileme stratejilerine gei olmutur.

2. Dsatma Ynelik Sanayileme Stratejileri


Dsatma ynelik sanayileme stratejileri, 1970lerden sonra nemli dviz darboa
z yaayan gelimekte olan lkelere sanayilemelerini d pazarlara ynelik srdr
melerini neren bir stratejidir. Trkiye 1978-1979 yllarnda yaad nemli dviz
darboazndan sonra bu stratejiyi izleme durum unda kalmtr. Bu politikalar as
lnda, 1980li yllarda yaanmaya balanan dnm n bir parasdr.
Ekonomik istikrar nlemleriyle balayan 1980den sonra uygulanmaya konan bu
sanayileme stratejisiyle nemli bir dsatm art salanmtr. Bu artn ve daha
ok imalat sanayii rnlerinde younlat, d ticaret ile ilgili blmde de grlebi
lir. Ancak, Trk ekonomisinin sanayilemesinin incelenecei bu blmde, dsatm
art ve sanayileme arasndaki ilikinin ncelikle ele alnmas gerekmektedir.
Trkiyede 1980den sonra salanan dsatm art esas olarak retim kapasite
sini artrma ynnden nemli sanayileme atlmm birlikte getirmemitir. Uygula. manm ilk on ylnda, yani 1980li yllarn sonlarna kadar, daha ok 1980 ncesi d
nemden devir ahnan sanayi kapasitesi daha etkin kullanlarak ve eitli politikalarla
' retim maliyetinden ok dsatm fiyatlar drlerek bir dsatm art salanm
tr. Bu nedenle bu politikalar ihracata ynelik sanayileme statejisi olarak adlandr
maktan ok ihracat artrm a politikalar olarak adlandrmak daha dorudur.
Gerekten de, 1970lerin sonunda yaklak eit oranlara sahip olan yatrm ve
ara mal dalmnn toplam dalm iindeki paylan, 1980lerden sonra yatrm ma
l dalm iin yzde 20lere dm, ara mal dalm iinse yzde 78lere kadar
kmtr. Bu dnem iinde yerli yatrm mal sanayinin ithal ikamesi yoluyla ku-

364

Om kIyi

i k u n iim

UI

rulnad gz nne alndnda, snai dsalm alm yeni yatrm kapasiteleri


ne dayal olmaktan ok ara mal dalm art ile kapasite kullanm orannn art
rlmas sonucu olduu eklinde yorumlanabilir.
Trkiyede, 1980 ylndan sonra uygulanmaya balanan dalm artrma politi
kalarnn dayand uygulamalar temel olarak drt balk altnda toplanabilir: a)
devalasyonlarla parann deerinin drlmesi; b) i talebin ve igc maliyetleri
nin drlmesi; c) gmrk duvarlar ve korumacln azaltlmas; d) dsatma
salanan dorudan parasal destekler.
Bu uygulamalar ayr ayr incelendiinde, 1980den sonra grlen dsatm art
nda etkili olan faktrlerden biri devalasyonlardr. Devalasyonlarn en nemli
etkisi ar deerli kur politikasnn dsatm zerindeki olumsuz etkisini ortadan
kaldrm olmasdr, zellikle talebin fiyat esneklii yksek olan birok imalat sana
yii rnlerinin dsatmnn hzla artabilmesi bu politikaya yakndan baldr.
Dsatm artnda rol oynayan en nemli faktrlerden birisi de i talebin ksl
mas ve buna bal olarak retimin i pazar ve talepten d pazar ve talebe kayma
sdr. Bunun dnda, igc maliyetlerinin toplu pazarlklarn askya alnmasyla
drlmesinin dsatm maliyetlerinin azaltlmas ve d pazarlarda fiyat rekabeti
bakmndan nemli etkisi olmutur. Uygulama srasnda, gm rk duvarlar indiri
mi ve korumaclktan vazgeilmesi nemli oranlarda salanmtr. Bu, zellikle AB
(AET, AT) ve GATT ile gerekletirilen anlamalarn sonucu olarak daha da glen
mitir. Ancak gm rk duvarlar ve korumaclk, AB ile gm rk birliine gei tarihi
olan 1995 ylna kadar sanayicilerle hkmet arasnda en nemli pazarlk noktalarn
oluturmaya devam etmitir.
Deinilmesi gereken en temel konu da vergi iadelerinin dsatm art zerin
deki etkisidir. Bu tr parasal destekler, dsatma ynelmeyi amalayan birok geli
mekte olan lkenin d pazarlarda fiyata dayal rekabetini artrmak iin bavurduu
bir ilk-deneyim uygulamasdr. Trkiyenin de 1980den sonra youn olarak ba
vurduu bu uygulama, zellikle ilk yllarda, imalat sanayii dsatm artna olumlu
etki eden faktrlerin banda gelmektedir. Ancak dsatmn parasal desteklerle te
viki, yapay bir rekabet gc oluturur. Uzun dnemli bir rekabet gc ise i ve d
fiyat farknn yapsal nedenlerinin ortadan kaldnlabilmeine baldr. Trkiye,
1990larm ortalarna dek yapsal bir rekabet gc kazanmak iin gerekli politikalar
uygulamaya koyamam ve ksa dnemli sonu veren parasal teviklerde srarl dav
ranmtr. zellikle, 1987 ylndan sonra imzalanan uluslararas anlamalar nede
niyle bu tr parasal desteklere bavurulmas son derece glemitir.
Uygulanan ihracata ynelik sanayileme politikalar sonucu, sanayi rnleri
dsatmnda nemli bir art salanmtr. Uluslararas rekabet Trk sanayicisinin
gndemine girmi, verimlilik ve kalite anlay gelimitir. Uluslararas pazarlar iin
retim yapma ve uluslararas pazarlama anlay yaygnlamtr.
Sanayileme asndan ele alndnda, 1980 ylndan sonra imalat sanayiine ka
mu kesimi yatrmlar yaplmad grlmektedir. Ancak, dsatmn artrlabilmesi
iin kam unun haberleme ve ulatrma ana yapt yatrmlar nemli boyuttadr.
Yatrmlarn incelendii blmde de ele alnd gibi imalat sanayiine yaplan yat

S A N A Y HM K A V D E T R Y O R

365

rmlarn pay oldukla duraandr, zel kesimde de yatrm art hz duraklam,


ve retim art hznn srekli gerisinde kalmtr. Uluslararas piyasa gelimelerine
gre, 1990h yllarda dsatm art iin, gittike daha ok yeni yatrmlar ve sanayi
lemeyle elde edilebilecek, deiik rnlere gerek duyulmaktadr.
Btn dnem boyunca, d ticaret an kapamak amacna ulalamam ve
1980den sonra uygulanan dsatm artrma politikalar etkisini kaybetmitir. Bu
durumda, Trk sanayiinin uzun dnemli yapsal bir rekabet gc art iin yeni
sanayileme stratejileri oluturulmas 1990l yllarda gndeme gelmektedir.
Ancak 1990h yllar ayn zamanda, daha nce deinildii gibi, d finansal serbest
lie gei yllan olmutur. Trkiyenin 1989dan sonra uygulamaya balad finansal
serbestliin imalat sanayiine eitli nedenlerle olumsuz etkileri vardr. En nemlileri,
kamu hesaplarndaki bozulma nedeniyle, kamu alt yap yatrmlarnn durmas, faiz
oranlarnn hzla ykselerek imalat sanayii sektrlerine yaplacak yatmmlar olumsuz
etkilemesi, yksek enflasyonla sonulanan dengesizliklerin ortaya kmas ve TLnin
deerlenmesi nedeniyle imalat sanayii rekabet gcnn azalmasdr.
s.
B. MALAT SANAYNN RETM VE YAPISI
Her iki strateji dneminde imalat sanayii katma deerinin ulusal gelir iindeki pay
nemli bir art gstermitir. Tablo: XIII. 1.den de grlebilecei gibi imalat sanayii
katma deerinin ulusal gelir iindeki pay 1970te yzde 15,3ten 1980 ylnda
17,1e km ve 1980li yllarn sonuna doru yzde 20lere ulamtr. 1996 ylnda
imalat sanayii katma deerinin ulusal gelir iindeki pay yzde 21,1 dzeyindedir.

TABLO: XIII.1. Seilmi Yllarda malat Sanayii Katma Deeri


ve Ulusal Gelir indeki Pay (%)
1970

15,3

1984

1971

15,8

1985

18,3

1972

16,5

22,2
21,8
2 3 ,0

18,1

1973

16,7

1986
1987

1974

15,8

1988

1975

15,8

1989

23,1

1976

16,9

1990

22,0
22,2

1977

16,6

1991

1978

16,5

1992

21,6

1979

18,7

1993

20 ,8
22,1

1980

17,1

1994

1981

19.4

1995

22,6

1982

20 ,0
19,1

1996

21,1
21,2

1983

1997

Not: malat sanayii katma deeri zel ve kam u kesim i toplamdr. zel
kesim imalat sanayii katma deeri 10 ve daha ok ii altran iyerleri
ni, kamu kesimi ise tm iyerlerini kapsamaktadr.
Kaynak: DPT, Ekonom ik ve Sosyal Gstergeler, (1950-1996), Ankara,
1997 (tvww.dpt.gov.lr).

t h k

Iy h

h k o n o m

Is I

TABLO : X III.2. malat Sanayiinin Sabit Sermaye Yatrm larndan


Ald Pay, 1973-1996
Toplam

Kamu

zel

1973

35,0

23,8

39,5

1975

37,6

27,2

43,3

1978

31,1

19,8

36,9

1979

2 7 ,0

24,1

28,7

1980

28,5

26,3

30,0

1981

2 8 ,6

21,9

34,1

1982

27,3

18,9

33,6

1983

25,5

15,8

32,9

1984

2 5 ,0

14,0

32,9

1985

23,1

12,6

31,9

1986

2 2 ,0

9,8

31,8

1987

17,6

6,5

25,2

1988

16,1

5,9

2 1 ,4

1989

14,8

4 ,6

19,9

1990

19,5

4,5

26,2

1991

18,9

5,0

24,3

1992

18,4

5,4

2 3,6

1993

18,0

3,2

23,8

1994

19,6

26,2
26,3
24,5

1995

2 2 ,6

3,1
5,7

1996

21,8

4,1

Kaynak: D PT , Ekonom ik ve Sosyal Gstergeler (1950-1996), Ankara,

1997 (www.dpt.gov.tr).

malat sanayii retiminin art gsterdii 80li ve 90l yllarda bu sanayiye ya


plan sabit sermaye yatrmlarnn toplam iindeki pay giderek azalmtr (Tablo:
X11I.2). Buna ek olarak, ayn yllarda yatrm mal dalmnn pay da azalmtr.
Bylece 1980li yllarda imalat sanayii katma deerindeki art, sanayinin kapasite
kullanm oran artrlarak ve i talep bastrlarak salanabilmitir.(2)
Bu blmde, imalat sanayii retiminin sektrel ve kamu, zel kesim arasndaki
dalm ele alnacak ve alan bana katma deerin yllar ve sektrler itibaryla
dalm incelenecektir13*.
malat sanayiinin sektrlere ve yllara gre evrimi incelendiinde, tm sektr
lerde 1970 ylndan 1995 ylna gelindiinde bir katma deer art yaand grl
mektedir (Tablo: XIII.3.). Bunlarn arasnda en hzl art kimya, petrol sektrnde
(ISIC 35) grlmektedir. kinci hzl art ise metal eya ve makine sektrnde
(ISIC 38) grlmektedir. nc srada dokuma, giyim sektr (ISIC 32) drdn
c srada ise gda, ttn sektr (ISIC 31) bulunmaktadr.
malat sanayii katma deerinin kamu ve zel kesim arasnda dalm incelen
diinde, kamu kesiminin katma deerinin 1975 ylndan nce yzde 50 dzeyinde
olduu, 1980 ylndan sonra ise yzde 30 dolayna dt grlmektedir (Tablo:
XIII.4. stun 1). zel kesimin katma deerinin pay ise 1995da yzde 77e kadar
ulamtr (Tablo: XIII.4. stun 3).

NANAYI.IIMH HAY D K f t l T K Y O K

367

TABI,O: X III.3. Seilmi Yllarda malat Sanayiinde Katm a Deerin


.Sektrlere ve Yllara G re Deiimi
(1987 Sabit Fiyatlaryla, Milyar TL)

31 Gda
32 Dokuma
33 Orman
34 Kt
35 Kimya
36 Toprak
37 Anametal
38 Makine

1970

1980

1990

1995

1 263
702
56
215
1 134
454
813
619

1 368
1 137
92
208
2 069
508
739
1 316

2 953
2 739
178
628
5 416
1 481
1 241
3 575

4 007
4 211
277
817
7 147
1 713
1 686
4 974

Not: Sektr tanmlar dipnot 3te verilmektedir.


Kaynak: DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar.

Ayn yllar iin imalat sanayii istihdamnn kamu ve zel kesim arasnda dal
mna bakldnda ise kam unun istihdam paynn zel kesimin istihdam payndan
daha dk olduu grlmektedir (Tablo: XIII.4. stun 2 ve 4). Buradan kamu ke
siminin, her dnemde, istihdam oranndan daha yksek bir oranda katma deer
yaratt sonucuna ulalabilir. Bu olgu, kam u sektrnn daha sermaye youn
sektrlerde younlatn gsterebilir.
Gerekten de, bu olguyu Tablo: XIII.5.ten izlemek olasdr, rnein, 1980 y
lndan 1995 ylma gelindiinde, kamunun katma deerinin kimya, petrol ve petrol
rnleri sektrn hari tm sektrlerde pay kaybetmitir. Kamu katma deerinin
yzde 66snn kimya, petrol ve petrol rnleri sektrnden elde edildii grlmek
tedir (Tablo: XIII.5. stun 1 ve 2). Alt sektr olarak tabloda grlmese de bu oratZM : X III.1. malat Sanayii Katma Deerinin Sektrlere ve
Y llara Gre Deiim i
(1987 Sabit Fiyatlaryla, M ilyar TL)

E3

'970

1980
I l 1990
M
1995

Kavnak: Tablo: X III..1. ilr w

368

T R K Y E EKONOMS

nn iinde en nemli paya petrol rnlerinin sahip olduunu belirtmek gerekmek


tedir. zel kesimin katma deerinin kendi iinde sektrler aras dalmnda ise,
1980 ylndan 1995 ylna, nemli bir deiiklik olmamtr (Tablo: XIII.5. stun 3
ve 4).

TABLO: XIII.4. Seilmi Yllarda malat Sanayii Katma Deer ve


stihdamnn Kamu ve zel Kesim Arasnda Dalm
Kamu Kesiminin Pay

zel Kesimin Pay

Katma Deer
%

stihdam
%

Katma Deer
%

stihdam
%

53
54
48
33
38
32
23

44
36
35
36
30
26
17

47
46
52
67
62
68
77

56
64
65
64
70
74
83

1963
1970
1975
1980
1985
1990
1995

Kaynak: DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar.

TABLO: XIII.5. malat Sanayii Katma Deerinin Kamu ve


zel Kesimde Sektrel Dalm, 1980 ve 1995
Kamu Kesimi

31 Gda
32 Dokuma
33 Orman
34 Kt
35 Kimya
36 Toprak
37 Anametal
38 Makine

zel Kesim

1980
%

1995
%

1980
%

1995
%

25
5
1
3
41
3
15
7
100

16
2
0
3
66
1
9
4
100

14
22
1
3
19
10
6
25
100

16
21
1
3
18
9
6
25
100

Not: Sektr tanmlar dipnot 3te verilmektedir.


Kaynak: DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar.

Kamu kesimi ile zel kesimin katma deerlerinin hangi sektrlerde younlat
n incelemek iin, kam u kesimi katma deeri ile zel kesim katma deerinin ken
di ilerindeki dalmnn dnda, her sektrdeki katma deerin ne kadarnn kamu
ve ne kadarnn zel kesim tarafndan yaratldna baklabilir. 1995 ylnda, kamu
kesiminde pay yzde 30un zerinde olan iki sektr vardr: Bunlar kimya, petrol
ve rnleri sektr (ISIC 35) ile ana metal sektrdr (ISIC 37). Birincisinde ka
m u kesiminin pay yzde 53 kincisinde yzde 30dir (Tablo: XIII.6.).

SANAYLEM E RAY DBTRYOR

369

TABLO: XIII.6. malat Sanayii Sektrleri Katma Deerinin


Kamu Kesimi ve zel Kesim Aras Dalm, 1995
Kamu Kesimi
%

zel Kesim
%

22
3
6
18
53
4
30
4

78
97
94
82
47
96
70
96

31 Gda
32 Dokuma
33 Orman
34 Kt
35 Kimya
36 Toprak
37 An ametal
38 Makine

100
100
100
100
OO
100
100
100

Not: Sektr tanmlan dipnot 3te verilmektedir.


Kaynak: DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar.

Buradan da anlalaca gibi 1990 ylnda sanayiin yapsna ve bunun kam u ve


zel kesim arasndaki dalmna bakldnda, kamu kesiminin ara m allan reten
sektrde, zel sektrn ise tketim mal ve yatrm mal reten sektrlerde younla
t grlmektedir.
alan bana katma deer verileri (Tablo: XIII.7.) verimliliin bir gstergesi
saylabilirse de bu nokta tartmaldr. nk katma deer bir fiyatlama olgusudur
ve fiyatlamada deiik etmenlerin varl bilinmektedir. Kamu kesiminde fiyatlar
hkmete saptanmaktadr ve fiyatlar maliyetlerin altnda olabilmektedir, zel ke
simde ise ticaret sermayesiyle btnlemi olmaktan doan pazar yapsnn salad
olanaklar, zendirme nlemleri, dalm ve satmla ilgili dzenlemeler fiyatlann
bir verimlilik gstergesi olarak alnmasn engellemektedir.

TABLO: XIII.7. Seilmi Yllarda malat Sanayiinde


alan Bana Katma Deer
(1987 Sabit Fiyatlaryla, Milyar TL/ bin kii)
1970

1980

1990

1995

KESMLER:
KAMU
ZEL

14
7

10
9

23
16

34
24

SEKTRLER:
/31 Gda
1 32 Dokuma
33 Orman
( 34 Kt
' 35 Kimya
36 Toprak
37 Anametal
38 Makine

10
5
5
10
28
10
16
6

7
6
6
7
28
9
10
8

16
9
9
17
54
19
15
16

24
13
14
23
78
26
26
25

N ot Sektr tanmlar dipnot 3te verilmektedir.


Kaynak: DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar

T R K Y K KKONOMS

370

Kii bana katma deer verileri kamu ve zel kesim arasnda olduu gibi imalat
sanayii sektrleri arasnda da nemli farkllklar gstermektedir. Sektrler itibaryla
karlatrmalar yapldnda alan bana katma deerin en yksek olduu ve bu
nun da hzla art gsterdii sektr kimya, petrol ve rnleri sektrdr. Bu sekt
rn zellikle sermaye youn olduu ve ara retim aamalarnda da emek kullanl
mayan proses sanayilerinden olutuu bilinmektedir. Bu olgu alan bana katma
deerin dier sektrlere oranla daha yksek olmasnn temel nedenidir. Yukarda
grld gibi kamu kesimi de, alan bana katma deerin yksek olduu bu sek
trde younlamtr. Bu olgu kamu kesiminde alan bana katma deer rakamla
rnn zel kesiminkinden daha yksek kmasn byk oranda aklamaktadr.
C. MALAT SANAYNDE m a l iy e t l e r

v e krlar

Bilindii gibi, oligopolistik yaplarn hkim olduu gelimekte olan lkelerde krlar
mark-up fiyatlamas (maliyet eki) temelinde ifade edilebilir. Krlar, cret d mali
yetler ve cretlerin toplamnn zerine eklenen toplam maliyet ile orantl bir mali
yet eki oranna dayandrlarak bulunmaktadr. Dolaysyla mark-up fiyatlama c
retler ve cret d maliyetlerle piyasa fiyatlarn (ya da satlar) birbirine bala
maktadr.
Bu ilikiler u denklemle ifade edilebilir:
P = (C+W )+r(C+W )
Mark-up fiyatlamas varsaym erevesinde talep deiimleri, fiyatlar etkileme
mekte arz miktarn etkilemektedir, zellikle oligopolistik piyasalarn varl bu tr
fiyatlamay olanakl klmaktadr. Dolaysyla, Trkiyede yaygn olan mark-up fiyat
lama, cretler ve cret d maliyetlerle sat haslatn aada ifade edildii gibi
birbirine balamaktadr.
r
Q
C
W
r

=
=
=
=
=

(Q/(C+W )] - 1
satlar (kt)
cret d maliyetler (girdi)
cretler
mark-up

Satlarn artmas ya da cret ve cret d maliyetlerin dmesi mark-up ora


nn artrmaktadr. cret artlar orannda ortaya kan bir girdi maliyetlerindeki
azalma mark-up oranlarm sabit tutabilmektedir. Eer cret d maliyetlerdeki
azalma cretlerdeki arttan daha bykse, cret artlar ile m ark-up oranlarndaki
art ayn zamanda gerekleebilir.
Tablo XIII.8de grld gibi, Trk imalat sanayiinde m ark-up oranlar s
rekli denilebilecek bir art gstermektedir, zellikle dikkat ekici olan cretlerin
hzl bir art gsterdii 1990-1993 dneminde mark-up oranlarnn ykselmeye
devam etmesidir. izim: XIII.2. imalat sanayiinde cret ve cret d maliyetlerini
evrimini gstermektedir. 1974 ylndan gnmze imalat sanayiinde cret ve cret

RANAYI.HMK RAY D E T R Y O R

37i

TABLO: XIII.8. Seilmi Yllarda malat Sanayiinde


Maliyetler ve Mark-up Oranlan

1974
1977
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986

W/VA

C/VA

0,34
0,35
0,28
0,28
0,26
0,26
0,24
0,23
0,18

2,28
1,78
1,74
1,93
1,88
2,08
2,24
2,26
1,97

0,25
0,31
0,36
0,33
0,34
0,32
0,31
0,31
0,38

1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995

W/VA

C/VA

0,17
0,17
0,20
0,22
0,24
0,21
0,19
0,14
0,15

1,99
1,93
2,02
1,70
1,58
1,54
1,47
1,49
1,61

0,38
0,40
0,36
0,41
0,42
0,45
0,49
0,53
0,49

Not: W/VA = cretlerin katma deere oram;


C/VA = cret d maliyetlerin katma deere oran;
r = mark-up oranlan.
cret d maliyetler iin girdiler, mark-up orannn hesaplanmasnda kullanlan satlar iin kt
lar alnmtr.
Kaynak; DE, Yllk malat Sanayii statistikleri, eitli yllar.

d maliyetler arasnda sk bir ters iliki grlmektedir. cretlerin yksek olduu


1980 ncesi ve 1989 sonras dnemde girdi maliyetleri dk dzeylerde seyretmi
tir. zellikle 1989 ylndan sonra girdi maliyetlerindeki dn hz m ark-up
oranlarn ykseltecek kadar gl olmutur.
Trk imalat sanayiinde cretler dndaki maliyetlere yansyan en nemli unsur
reel dviz kurudur. Girdi asndan dalma bal olma olgusu byle bir sonucu
dourmaktadr. Dolaysyla bu trade-off genellikle cretlerle dvizin maliyeti ara
sndadr denilebilir. Bir anlamda 1980 ncesi ve 1989 sonrasnda deerli kur politi-

ZM: XII 1.2. malat Sanayiinde cret (W/VA) ve cret D


Maliyet (C/VA) Paylarnn Geliimi

Kaynak: Tabla: XIII.H. ite ayn.

T R K Y K EKO NO M S

TABLO: XIII.9. Seilmi Yllarda malat Sanayii Alt Sektrnde


Maliyetler ve Marlc-up Oranlan

W/VA C/VA

W/VA C/VA

1973
1977
1983
1988
1992
1993
1994
1995

GIDA
GIDA
GIDA
GIDA
GIDA
GIDA
GIDA
GIDA

0,56
0,29
0,21
0,15
0,18
0,16
0,12
0,11

8,58
3,06
2,83
2,49
1,95
1,81
1,91
1,71

0,05
0,21
0,26
0,32
0,38
0,42
0,43
0,49

DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA
DOKUMA

0,34
0,34
0,29
0,21
0,22
0,22
0,14
0,17

1,81
1,58
1,96
1,86
1,65
1,63
1,79
1,82

0,31
0,34
0,31
0,38
0,42
0,42
0,45
0,42

1973
1977
1983
1988
1992
1993
1994
1995

ORMAN
ORMAN
ORMAN
ORMAN
ORMAN
ORMAN
ORMAN
ORMAN

0,28
0,28
0,31
0,18
0,20
0,20
0,18
0,10

1,87
1,32
2,30
2,16
1,80
1,69
1,97
1,43

0,33
0,45
0,27
0,35
0,40
0,43
0,38
0,59

KAIT
KAIT
KAIT
KAIT
KAIT
KAIT
KIT
KAIT

0,29
0,31
0,25
0,16
0,19
0,12
0,10
0,13

1,20
1,30
1,46
1,57
1,35
1,34
1,25
2,16

0,48
0,43
0,43
0,48
0,52
0,60
0,67
0,38

1973
1977
1983
1988
1992
1993
1994
1995

KMYA
KMYA
KMYA
KMYA
KMYA
KMYA
KMYA
KMYA

0,30
0,35
0,22
0,13
0,19
0,17
0,13
0,14

1,72
1,84
2,42
2,18
1,38
1.14
1.17
1,31

0,35
0,30
0,29
0,38
0,52
0,64
0,67
0,59

TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK
TOPRAK

0,36
0,38
0,26
0,16
0,22
0,17
0,13
0,14

1,12
0,74
1,04
0,87
0,73
0,65
0,70
0,73

0,43
0,55
0,57
0,82
0,82
1,01
1,04
1,00

1973
1977
1983
1988
1992
1993
1994
1995

ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL
ANAMETAL

0,30
0,32
0,22
0,13
0,16
0,14
0,08
0,11

2,86
2,14
3,04
3,02
2,44
2,44
2,30
3,09

0,22
0,28
0,24
0,28
0,32
0,33
0,39
0,28

MAKNE

0,31
0,39
0,29
0,18
0,22
0,20
0,17
0,17

1,79
1,67
1,78
1,64
1,45
1,44
1,29
1,59

0,33
0,29
0,35
0,45
0,46
0,48
0,57
0,47

m a k in e

MAKNE
MAKNE
MAKNE
MAKNE
m a k in e

MAKNE

Kaynak: Tablo: XIII.8. He ayn

kas ile yksek cretler arasnda, 1980 ile 1989 arasnda ise dk cretlerle deval
asyonlar arasnda bir trade-offtan sz etmek m m kndr. Sabit kur politikalarnn
uygulanamad 1989 sonras dnemde yabanc sermaye girii dvizin maliyetinin
drlmesinin tek yntemidir.
1989 ylnda sermaye hareketlerinin serbestlemesinden sonra, Trkiyeye giren
speklatif sermaye, TLnin yabanc paralar karsnda reel olarak deer kazanmas
na neden olmutur. Reel dviz kurunun 1987 ylnda 100 olan indeks saysnn
zellikle 1989 ylndan itibaren azalmaya balad yani TLnin dolar karsnda de-

NANAYl.ltMH R AY D E T R Y O R

373

ger kazanmaya balad bilinmektedir. Bu ekilde mark-up oranlar, cretlerdeki


arta ramen, ykselme gsterebilmitir.
Dier yandan imalat sanayii alt sektrleri itibariyle mark-up oranlarnn nasl
bir evrim gsterdiini incelemek yerinde olacaktr. nk byle bir inceleme ihra
cat ve ie dnk sektrlerin mark-up oranlarnda bir farkllk olmadm gstere
cektir. Ayn ekilde younlamann yksek olduu ve oligopolistik yap gsteren
sektrlerde mark-up oranlarnn geliimi incelenebilecektir.
Tablo: XIII.9. imalat sanayii alt sektrleri itibariyle cretlerin, girdi maliyetleri
nin ve sektrel mark-up oranlarnn nasl gelitiini gstermektedir.
Yukardaki tablodan grlebilecei gibi arlkl olarak ie dnk sektrlerde
m ark-up oranlar artmaktadr. rnein bunlarn banda Toprak, Makine ve Kt
sektr gelmektedir. Toprak sektr zellikle inaat sektrne girdi veren ve i piya
saya dnk nitelik tayan bir sektrdr. Ayn ekilde Kimya sektr i piyasa iin
aramal girdisi oluturmaktadr. Makine sektrnde yer alan elektrikli makine ve ta
t aralar alt sektrleri de arlkl olarak i piyasaya ynelik firmalardr. Bu sektr
ler ayni zamanda Trk imalat sanayiinde yksek younlama gsteren sektrlerdir.(4)
i
D. SANAYLEMENN NTELKSEL YNLER
eyrek yzyl, 1950 yllarndan 1970 yllarna kadar daha nce benzeri grlmemi
bir byme yaayan dnya iktisadi sisteminin 1970in ikinci yansndan bu yana,
bir gei dneminde olduu iktisatlar arasnda yaygn bir kandr. Bu gei dne
mi sanayilemenin niteliinde nemli deimeleri beraberinde getirmekte, dnya
iktisadi iblmnden retim sisteminin zelliklerine kadar birok yapy deitir
mekte ve rekabet gcn artrmak iin sanayide nemli bir yeniden yaplanma s
recini n plana karmaktadr. Bu alt blmde nce, sanayi yapsnda ortaya kan
yeni gelimelerin nedenlerine ve zelliklerine deinilecektir. Daha sonra ortaya
kan yeni gelimeler karsnda, Trk sanayiinde yaanan deiimler ele alnacaktr.
1. Sanayide Yeniden Yaplanma
Sona ermekte olan 20. yzyln balarnda sanayi retiminde verimlilii artracak
nemli gelimeler saland, zellikle makinelerin aletlerin yerini almasyla balayan
teknolojik deiimi, igc ve ynetim anlaynda ortaya kan deiimler izledi,
nceleri Fordun otomobil fabrikasnda uygulanmaya konulan Fordist retim sis
temi yirminci yzyln sanayileme anlayna ve sanayi yapsna damgasn vurdu.
Fordist retim sistemi Taylorist bilimsel ynetim olarak adlandrlan ayrntl
iblm esasjua gre rgtlenmi, her iinin dar anlamda tanmlanm, sradan
bir ii srekli olarak yapt bir ileyi ile verimlilik art salamaya ynelmitir.
Son derece zel, tek amal makineyen ve eitimsiz, niteliksiz igc kullanarak
retimin srekli kayan bir retim hatt zerinde yaplmas sz konusudur. Makine
ile ii arasnda sabit bir ilikinin kurulduu bu hat, farkl ritim ve farkl ilemleri
koordine ederek ktnn standartlamasna elvermekte, bu da kitle retiminin tek
nik koullarn salamaktadr. Bu nedenle de byk lekte retim yapan atlyeler

374

O h M Y M H O N O M I s I

temel birimler olmaktadr, ii bana ii'timm, aytl ill ve standart mal


retimi ile artrlmas amalanm, rekahri cmu ayn maldan ok sayda ucuza
retmek zerine kurulmutur.
Fordist sistemin verimli ileyiini salayan l> fiziksel vc teknolojik zellikleri
ile egemen bir retim mekanizmas haline gelmesi bir yandan standart tketim ka
lplarnn olmasna, dier yandan geni ve istikrarl pazarlarn varlna baldr.
nk pazarlar hem byk miktarlarda retilmi standart mallarn yutulmasna el
verecek kadar geni olmal hem de byk lekli yatrmn amorti olabilmesine ye
tecek sre iin istikrarl olmaldr. Gerek ulusal, gerekse uluslararas boyutta geni
ve istikrarl pazarlarn olabilmesi II. Dnya Savandan sonra ortaya kan kon
jonktrde salanm ve nveleri 1930lardan beri grlen Fordist sistemin gelime
ve yaylmas iin talep koullan salanmtr. Ancak 1970li yllarla beraber istikrar
sz ve kk pazarlann hkim olmaya balamas, talebin deiken olmas ve stan
dart ucuz maln yerini kalite ve deiken rnn almas Fordist retim sisteminin
yaam koullarn sarsm ve yeni bir retim sistemi arayn dourmutur.
Talep ve pazar yapsnn deimesi dnda yeni bir retim sistemi araynn
bir dier nedeni, Fordist retim sisteminin atlye ii ileyiindeki baz zelliklerden
dolay sermayenin deerlenmesini engelleyen eitli darboazlann ortaya kmaya
balamasdr, rnein ar stokla alma ilkesi, hatal ve kalitesiz rn oranndaki
art, ar makineleme eilimi, makinelerin bo kalma sresindeki art gibi fak
trler Fordist retim sistemi gelitike, verimlilik artn ve sermayenin yeterince
deerlenmesini olumsuz etkileyen faktrler haline gelmilerdir.
Bu bakmdan, post-Fordist diye adlandrlabilecek yeni retim sistemi arayla
r, bir yandan kk ve istikrarsz pazarlara ve deiken tketici tercihlerine uyum
salayabilecek; dier yandan sermayenin verimliliini dren kstlar, tkanklkla
r aabilecek bir verimlilik ve krllk artrm a araynn ifadesidir. Henz herhan
gi bir lkede ya da sektrde tmyle kristallememi olan bu aray, Fordist ilkeler
de kkl bir deiimi gerekli klmayacak eleri iinde barndrmaktadr; bunlan
drt balk altnda toplamak mmkndr:
a . M ik r o e le k tr o n ik T e k n o lo jile r i
Tek amal makineler yerine genel amal, programlanabilir otomasyon teknolojile
riyle donanm; deiik rnleri tanma, deiik operasyonlar art arda yapma yete
neine sahip mikroelektronik teknolojiler n plana kmaktadr. Bu teknolojiler,
an makinelemeden tasarruf eden, makinelerin bo durm a zamann azaltan ve
rn esnekliine elveren teknolojilerdir. retim hzm ve kaliteyi de artran bu tek
nolojilerinin salad esneklik ve verimlilik art, yeniden yaplanma srecinin en
temel zelliklerinden biridir.
b . g c n n N ite li i
Fordist sistemden en temel kopulardan biri emek sreci ve iinin nitelii konu
sunda ortaya kmaktadr. retim srecinin btnne ilikin bilgi sahibi olan,
mikroelektronik teknolojileri kullanabilen, rn yenileme, kalite art ve bulu s

S A N A Y I'. $ M t HA Y D I i f t t T H I Y O R

375

recinde etkin katkda bulunabilecek kapasitedeki nitelikli igc yeni bir verimlilik
art iin temel ihtiya olarak ortaya kmaktadr.

c. Y e n i O r g a n i z a s y o n Y a p t s
retim tarihinde ilk kez post-Fordist yaplanma srecinde rn tasarm, stok kont
rol, pazarlama, finans, yan sanayi ilikileri gibi ynetim ve kontrol fonksiyonlar
otomasyon uygulamalarnn kapsamna girmitir. Sz konusu gelimeler sadece
tasarm, ynetim/koordinasyon ve icraat/retim birimlerinin ayr ayr otomasyonu
deildir. Bunun yan sra birbirinden ayr olarak kabul edilen bu birimlerin, i ie
gemi karlkl etkileimlerini ve annda bilgi akn ngren, sistemik integrasyonu amalayan bir organizasyon yaps, yeniden yaplanma srecinin dier bir kritik
deiimidir.
d . Y e n i Y n e tim T e k n ik le r i
Post-Fordist sistemde bir dier gelime yeni ynetim tekniklerin gelitirilmesi ko
nusunda ortaya kmaktadr. Bu teknikler esas olarak Fordist sistemin ar hatal
ve kalitesiz rn retmesi, ar stoklarla almasndan doan verimsizlikleri orta
dan kaldrmay amalamaktadr. Toplam Kalite Ynetimi (TQM), hatal ve kali
tesiz rn ortaya kmadan nlemeye ynelik yeni ynetim tekniklerinin biridir.
Ayrca, Toplam Bakm (TM) teknii ile iinin bilgilendirilerek retim in yan s
ra tamir/bakm fonksiyonlarn yapar hale getirilmesi ve makinelerde arza ortaya
kmadan nleme ve Tam Zamannda retim (JIT) sistemi olarak adlandrlan
stoksuz alma ilkesi yeni ynetim tekniklerinin dier felsefeleridir.
retim sisteminde ortaya kan deiiklikler sanayilemekte olan lkelerin dn
ya iktisadi iblmndeki konumlarn deitirebilecektir. Gerek retim srecinde,
igcnn niteliinde ve kullanlan teknolojilerdeki deiim, gerekse kaliteli mal
retme, yenilik yapma ve sfr stokla alma ilkeleri gelimekte olan dnya ticare
tindeki paylarn, retim ve yatrm oranlarn ve istihdamlarn drr nitelikte
dir. Bu adan Trk sanayiinin, uluslararas rekabet koullarn batan aa deiti
ren yeniden yaplanma srecine ayak uydurmas gnmzde yaamsal nem ka
zanmaktadr.

2. Sanayide Yeniden Yaplanma ve Trk Sanayii


Sanayide ortaya kmaya balayan yeniden yaplanma srecine uyum konusunda
Trk sanayiinde adlmlar izlenmektedir. Ancak ortaya kmakta olan yap, yapsal
bir rekabet gcnn kazanlmasnda yeterli olamayacak dzeydedir. Burada nce
Trk sanayiinin retim Sistemindeki yeni gelimelere nasl ayak uydurduu ince
lendikten sonra, uzun vaideli sanayileme politikalar ele alnacaktr.
Trk sanayii mikrolektronik akaml yeni teknolojileri kullanmann rekabet
glerini artrmaktaki yaamsal nemini fark etmitir. Ancak konvansiyonel maki
nelerin eskimesi nedeniyle yerine mikroelektronik akaml teknolojilerin alnmas
(pasif yeniletirme) daha yaygn bir yatrm karan trdr.
Ayrca, eitli sanayiler bu teknolojilerin kullanmn selektif bir anlayla sr

376

t k k

Iy i!

h k o n o m

Is I

drmektedir. Yani retim sisteminin tmyle bu teknolojilerden oluturulmasn


dan ok, retimin eitli kritik noktalarna, yeni teknolojilerin birbirinden kopuk
ekilde (selektif otomasyon) yerletirilmeleri sz konusudur. Birok sanayide, yeni
yatrmlara mikroelektronik teknolojiler ilave edilerek herhangi bir esneklie sahip
olmayan otomasyonlu Fordizm denilebilecek bir ara sistem uygulanmaktadr.
Bu t r bir ara zmn bata gelen nedeni doal olarak iinde bulunulan is
tikrarsz makroekonomik ortam n sanayileri yatrmlardan uzak tutmasdr. Bu
nun yarn sra bu teknolojilerin dourduu yeniden rgdenme gerei ve yatrm
maliyetinin emek maliyetine oranla yksek olmas yaygn kullanmlarn nlemek
tedir.
Birok Trk firmasnda bu teknolojilerin tm fonksiyonlarnn gerektii gibi
iletilebildii bir tam kapasite kullanmdan sz etmek olanakl deildir. Bunun en
temel nedeni bu konuda baarsz olan firmalarn Trkiyede gl bir temsilcisi
olmayan markalar tercih etmi olmalardr. Bu seim, teknolojik danmanlk ve
bakm-onarm iin yurtdndan gelecek uzmanlarn beklenmesi, yksek yedek
para stoku tutulmas, eksik ve yanl kullanm gibi verimsizliklere yol amakta
dr.
Trk sanayiinde mikroelektronik akaml teknolojilerin kullanlmasnda temel
ama olarak kalite ve gvenlii artrma, enerji/hammaddeden tasarruf bata gel
mektedir, rn esneklii elde etme olduka ikincil bir ama olarak grlmektedir.
Ayrca, yeni rn gelitirmeye, birok sektrde CAD (Bilgisayar Destekli Tasarm)
kullanm artmasna ramen, tasarmc ve yazdmc eksiklii, yksek maliyet ve ARGE gerektirmesi ve sk mteri ilikisine dayal olmas gibi nedenlerle, ok az
nem verilmektedir.
Trk sanayiinde yeni ynetim tekniklerinin uygulanmasna ise otomasyon
teknolojilerinin kullanlmasndan daha az rastlanmaktadr. rnein stoksuz al
m a ilkesi, Trk yneticileri arasnda bilinen fakat uygulanmas olanaksz kabul edi
len bir sistemdir, zellikle ithal girdi kullanan firmalarda yksek stok ok yaygn
dr ve yksek tam pon stok tutm a yaklamndan vazgeilememitir. Toplam Kalite
Ynetimi ve Toplam Bakm sistemlerinin yerine tam tersi uygulamalara rastlanmakta rnein, retimin belirli aamalarnda kalite kontrol yaplmas, bitmi r
nn kalite kontrol sistemlerinde incelenmesi, zel bakm onarm ekiplerinin olmas
gibi. Bunlar hata olmasn engellemekten ok hatal rn tespite ynelik uygula
malardr.
Sistemik entegrasyonun en temel uygulamas olan tasarm, retim ve dier bi
rimler arasndaki dorudan ilikiyi amalayan Bilgisayar Btnleik malat
(CM) uygulamas Trk sanayiinde yaygn deildir. Birimler aras ilikide izim,
teknik resim, izelge, malzeme/fiyat listesi, i emirleri gibi daha ok kda dayal
bir yntem izlenmektedir. CM uygulamasna ilgi zellikle retimde uzaktan kont
roln nemli olduu proses sanayilerinde (demir-elik, kimya, ila) ortaya kmaya
balamtr.
Pazarlama ve sat sonras iliki ann talebin ve tketici tercihlerinin ngrl
mesinde kullanlmas, retimin buna bal olarak ayarlanmas yerine, retimin ya

N A N A Y I I . HM K HAY D E T R Y O R

377

plp sonra pazitrlnmtyu allmas yaygn bir yntemdir. Bu yapsal eksiklikler,


zamannda uygun pazara ynelinmesini engellemekte ve deien talebe olan duyar
ll azaltmaktadr. Yan sanayi-ana sanayi ilikileri asndan da Trk sanayiinde il
gin rnekler grlmektedir. Ancak birok sektrde kk lekli yan sanayinin
teknolojik donanmlarnn ok eksik olmas kaliteli ve hzl retimi engellemekte ve
rnlerde eitleme ynndeki deiime hzla ayak uyduracak esneklie sahip g
rnmemektedir.
Trk sanayiinde hem yeni teknolojilerin kullanmnn hem de yeni ynetim
tekniklerinin uygulanmasnn snrl olmasnn nedenlerinin banda nitelikli ele
man eksiklii gelmekte ve kritik darboaz mhendis, programc, tasarmc, ynetici
gibi yksek renimden gelen igcnde ortaya kmaktadr. Bu darboaz niver
site sanayi ibirlii, staj olanaklar, yurtdmdaki uzman firmalara eleman gnder
me, yurtdndan uzman getirme gibi uygulamalarla aabilen firmalar vardr. g
c niteliinde gerekli deiimleri salamak iin youn firma ii eitim gerekli ol
makta ve bu t r eitimleri uygulayan firmalar olduka baarl sonular almakta
drlar. Ancak, Trk sanayiinde henz rn ve retime ilikin neriye katlma oran
ve grup alma anlay dk dzeylerdedir.

3. Nasl Bir Sanayileme Politikas?


Yeniden yaplanma srecinde Trk sanayii yukarda zetlenmeye allan eitli
sorunlarla karlamaktadr. Trk sanayiinin byme ve yatrm hzm artrabilmesi
ve birka imalat sektrde kazand rekabet gcn yapsal bir temele dayandrp
baka sektrlere de yayabilmesi iin sanayileme politikalarnda nemli deiiklikle
re gerek vardr. Bunlarn en nemli drt tanesine deinmek mmkndr:
o. ve D Rekabet Ortam
Trk sanayii kurulduu gnlerden 80li yllara kadar, a) d rekabete kar hemen
tmyle korunmu, b) birok sektrde sadece birka firmann bulunduu, i reka
betin eksik olduu bir ortam da gelimitir. Gerek i talebin yksek tutulduu ithal
ikameci dnem de gerekse byk desteklerle dsatmn artrlmaya alld 1980
sonrasnda ekonominin temel aray verimlilik ve rekabet ynnde olmam, rant
arayc faaliyetler ekonominin ve sanayinin gelime izgisini oluturmutur. Sanayi
nin bir dinamizm kazanmasnda ve verimlilik kayglarnn faaliyetlerin omurgasn
oluturmasnda rekabet ortam m n gelitirilmesinin ok nemli etkisi vardr. Ancak,
youn uluslararas rekabetin dinamizm kazandrabilmesi sanayinin dzeyi ile ya
kndan ilgilidir. Dinamizm kzanabilen lkeler sanayileri iin salam verimlilik te
mellerini hazrlam olan lkelerdir. Trk sanayiini rekabete hazrlamak iin uygu
lanabilecek olan ksa vadeli politikalar 1980den beri tketilmitir. 1980 sonrasnda
uygulanan politikalarla ksa dnemli bir dsatm art salanrken uzun dnemli
yapsal rekabet gc iin kaynak ayrlmamtr ve gmrk birlii ncesinde elimiz
de dolayl tevikler ve tarife d engeller kalmtr.
Gerek dolayl teviklerin gerekse tarife d engellerin rekabet gcn gelitir
mede nemli katklar olabilir, zellikle Trk sanayii gibi dsal zararlar iinde al

378

T H K Y I ! I K O N O M S

an bir sanayi iin bunlann kaldrlmas ile rekabet edilecek lkeler karsnda bir
tr eit dzeye getirilmesi, ve dsal yararlar (eitim, AR-GE, teknolojik danman
lk, uluslararas pazarlama, enerji-haberleme maliyetleri vs. gibi yollarla) yaratarak,
sanayinin uluslararas pazarlarda varln srdrmesi iin tevik edilmesi ok
nemlidir. Aynca tarife d engeller ise AB dahil birok gelimi lke tarafndan
yerli sanayinin ithal mallar karsnda korunmasnda kullanlmaktadr. Trk sanayii
de uluslararas rekabet alrken, imdiye kadar hi uygulanmayan, bu tr engelleri
uygulamay mutlaka gndeme almaldr.
b. Mikroelektronik Teknolojilerinin K ullam mt
ve Ulusal Teknoloji Politikas
Mikroelektronik akaml yeni teknolojileri kullanmann nemi Trk sanayiinde
fark edilmi olmakla birlikte, yukarda sz edilen kimi sorunlar ortaya kmakta
dr. Bu sorunlar amak iin sanayileme politikalarnda yeni teknoloji kullanmna
ve uzun dnemde retimine ynelik yaklamlara gereksinim vardr.
ncelikle teknoloji, sanayici iin ok kolay ve uluslararas girdi fiyatlaryla el
de edilebilir olmaldr. Ancak teknoloji transferini dier mallarn ithalinden farkl
klan ulusal bir teknoloji transferi politikasnn varl ok nemlidir. Bu politika
nn amac teknolojinin sadece makine ve tehizat olarak deil ama retim/
kullanm bilgisi ve sat sonras hizmetleriyle birlikte ithal edilmesinin salanmas
dr. Bunun ksa dnemde yerine getirilebilecek en temel koulu teknoloji reten
firmalarn Trkiyede gl temsilciliklerin kurulmasn teknolojinin transferi iin
n art olarak kabul etmektir. Bu art, kullanm ncesi ve sonras hizmetlerin
gl bir teknik kadro ile sunulmasn, yanl ve eksik kullanm, bakm, yedek
para gibi sorunlarn hzla ve kolayca zlmesini beraberinde getirecektir. Trki
ye gibi kendi teknolojisini retmeyen lkelerde nemli sorun olarak ortaya kan
teknoloji reticisi ile teknoloji kullancs arasndaki kopukluk bir lde azalabilecektir.
Gnmzde, uluslararas rekabet gcn artrm ve yeniden yaplanmay ba
ar ile srdren lkelerde ayn zamanda mikroelektronik ve enformasyon teknolo
jilerinin retiminin de yapld grlmektedir. Bu sektrlerinin gelimi olmas,
bu teknolojileri kullanarak retim yapan sektrlerde verimlilik ve rekabet gcn
artrmaktadr. Bu durum da teknoloji ithaline engel olmadan ve uluslararas fiyat
lardan kopmadan bu sektrn lke iinde kurulmas ve glenmesi nem kazan
maktadr. Bu ancak uzun dnemli bir ulusal teknoloji politikas ile salanabilir.
Uzun dnemli teknoloji politikasnn amac, teknoloji retimi konusunda uzm an
lam yabanc firmalarn Trkiyede tercihan yerli ortakla yatrm yapmasn sala
maktr. Bunu salamakta etkili olan faktrlerin banda yerli ya da blgesel tekno
loji talebinin yksek olmas yani lkenin hzl bir yatrm art iinde olmas gel
mektedir.
Buradan da anlalabilecei gibi teknoloji retiminde yetkin firmalarn Trki
yede retimde bulunmalarn salamakta en nemli faktr bu mallara olan talebi
azaltan makroekonomik dengesizlikleri ve yatrmlar engelleyen yapsal bozukluk-

*1A N A Y 11 l > M t. HAY DHI T R YOR

379

lari ortadan kaldrm,kl. I)u nedenle uzun vadede enflasyonla mcadele, parann
deerinin istikrara kavumas gibi konular ulusal teknoloji politikalarndan ayr d
nlemez.
c. Nitelikli gc htiyac ve Kurumsal Altyap
Yksekeitim sisteminin gnm zn gelimelerini dikkate alarak batan aa de
itirilmesi kanlmaz bir giriim olarak karmzda durmaktadr, zellikle yksek
teknik ve iletmecilik eitiminin yeni teknolojilerin kullanmna gre yeniden d
zenlenmesi, yeni teknoloji bilgisi ve yazlm temellerinin kuvvetlendirilmesi nemli
bir gereklilik olarak ortaya kmaktadr.
Trkiyede sektrel temelde rgtlenmi AR-GE kurum lan ve niversite-sanayi
ibirlii yeni rekabet koullarnda eksiklii en ok hissedilen kurumlardr. Bu sekt
rel AR-GE kurum lan, devletin ynlendiricilii altnda sektrn katks ve katlmy
la oluturulmas gereken kurumlardr. Birok lkede rekabet gcnn artnlmas
nemsenen sektrlerde devletin ynlendirmesiyle bu tr stratejik ortaklklarn ku
rulduu ve aratrma gelitirme abalannn finansmannn ve koordinasyonunun
saland bilinmektedir. Bu kurum lar kendi sektrlerinde ortaya kan teknolojik
deimeleri izlemek, bu teknolojileri gerekirse lke koullarna gre gelitirmek ya
da uyarlamak amacm gtmektedirler. Bylece yeni teknolojiler konusunda bilginin
biriktii, insan kaynann gelitii merkezler oluabilmektedir. Bu merkezler sekt
rn teknolojik problemlerini zmek, sektrde yaplacak yabanc evliliklerde yerli
sermayedarlara yardmc olmak ilevini yerine getirebilirler.
d. Kk lekli Firmalar
Yeniden yaplanma srecinde kk lekli firmalarn zel bir nemi ortaya k
mtr. Birok sektrn tamamen kk lekli rgtlenmeleri gerei doarken,
byk lek gerektiren baz sektrlerde ise eskiye oranla bir klme n plana k
maktadr. lek sorunu sektrel ayrma girilmeden ele alnabilecek bir konu deil
di, rnein hazr giyim sektrnde uluslararas rekabet kk atlyeler baznda r
gtlenmeleri verimli klarken, otomobil sektrnde 250 bin otomobil retimine
doru bir klme sz konusu olmaktadr. Bu nedenle lek konusunda sektrler
aras ortak kriterlerin konulmas m m kn deildir. Trkiyede uzun seneler sadece
byk lekli yatrmlar tevik edilmitir. inde bulunduumuz yllarda ise kk
lekli firmalarn da kredi teviklerinden yararlanmalar ok nemlidir.
Yeniden yaplanma srecinde'rekabet gc kazanan kk lekli sektr ve fir
malar, Trkiyede olduu gibi, tknoloj kullanmayan, ucuz el emeine dayal, si
gorta ve i hukuku kapsam dnda kalan firmalar deildir. Tam aksine yeni tekno
lojiler kullanan, modern organizasyon ve ynetim esaslarna dayal dinamik ve es
nek firmalardr. Bu gelimelerin nda, Trkiyede birok sektrde youn olan
kk lekli firmalarn, zellikle yeni teknolojilerin edinilmesi/ kullanlmas ve ye
ni organizasyon yaplarna gei konusunda finansman ve danmanlk destekleri
grmeleri nemlidir.

3o

t k k

Iy

h k o n o m

Is I

E. MADENCLK VE ENERJ
Madencilik ve enerji alt sektrleri, farkl nedenlerle de olsa, gerek planl dnemde
gerekse onu izleyen 1980 sonrasnn da almac dneminde nem verilen alt sek
trlerdir. Madencilik doal kaynaklarn en nemli blm n oluturduundan,
planl dnemde, enerji de 1970li yllarda dnyada grlen ve lkemize de yans
yan petrol bunalm ve ona bal gelimelerin bir sonucu olarak, bu tarihten sonra
nem kazanmlardr. Bu nedenle madencilik ve enerji sektrndeki gelimelerin
ayr ayr incelenmesi gerekiyor.
Madencilik ve enerji genel snflandrmalarda, imalat sanayii ile birlikte, sanayi
sektrn oluturuyor. Ek olarak, doal kaynaklarn kullanmndaki ya da deer
lendirilmesindeki baar ve enerji kullanmnn dzeyi ve yaygnl, ekonomik ge
limenin bir gstergesi saylyor. Bu nedenle ekonomi politikalarnda madencilik ve
enerji kesiminin ayr bir nemi olduu sylenebilir.

1. Madencilik
lkenin doal kaynaklarnn deerlendirilmesi, kaynak sorununu nde tutan kal
knma planlan iin ncelik tayan amalardan biriydi. Elde edilmeleri iin byk
lde aratrma ve yatrm yaplmas gerekmekle birlikte, madencilik sektr olarak
iyi deerlendirilirse, nemli bir sermaye birikimi kayna saylr.
Planl dnemde bu sektrn geliimi incelendiinde, IKP dnda, planlarda
ngrlen retime ulalamad ortaya kyor. Bunun nedenleri olarak yasal ve
kurumsal dzenlemelerin yetersiz kalmas, ve buna kout biimde bilinli ve tutarl
bir madencilik politikasnn izlenememesi gsterilebilir.
Gerekten 1980 ncesinde maden retimiyle ilgili olarak mlkiyet tartmalar
nn ne kt sylenebilir. Doal kaynaklarn mlkiyetinin topluma-devlete ait ol
duu ilgili yasalarda belirtiliyor. Mlkiyet konusundaki tartmalar, 1978 ylnda
karlan bir yasa sonucu uygun grlen kimi maden iletmelerinin kamulatrlmas
ile sonuland. Kamulatrma zellikle linyit ve demir iletmelerinde oldu. Ancak
kamulatrma gerekli n aratrmalar yaplmadndan gerekletirildii iin retim
dlerine yol at. Daha sonra, 1980 ylnda hkm etin ald bir karar ile maden
iletmelerinin eski sahiplerine verilmesi kararlatrld. Madencilik retim inin bu
kamu-zel ya da karma yaps 1980 ylndan sonra da srd.
Madencilik kesiminde iyeri saysnn byk bir ksm zel kesime aittir, iyeri
saysna ilikin bu dalm madencilik retiminde arln zel kesimin elinde ol
duunu gstermiyor. nk iyeri bana alan says ve satlar asndan ince
lendiinde kam unun madencilik kesiminde hkim olduu grlyor (Tablo: XIII.
10 ).

zel kesimin madencilik sektrnde birok krl iletmeyi altrmasna ra


men, kamu sektrnn sermaye younluu ve greli olarak teknoloji stnln
den sz etmek mm kndr. Ancak kamu kesiminde iyeri bana ii saysnn
yksek oluunun etkin bir retim iin gerekli olandan fazla ii altrlmasnn bir
sonucu olduu, tartmaldr.

38]

A N A Y I KMK KA Y D K T R Y O R

TABLO: X III.10. M adencilik Alt K esim lerinde Y apsal D u ru m , 1995

yeri Says
Toplam
Madencilik
K

Linyit
K

Demir
K
0
Krom
K

Takmr
K

yeri Bana
alanlar Ortalamas

Katma Deer
(Milyar T L Cari Fiyat)

526
1 130

117
18

78 362
34 062

37
191

683
43

36 431
5 402

5
12

391
18

2 502
519

12
55

52
39

1 178
6024

5
-

4 521

4 167

Kaynak: DE, Maden statistikleri, 1995.

TABLO: X IU .11. M ad en cilik S ek t r retim i ve S abit Serm aye


Y a trm la rn d a n A ld Pay, Seilm i Y llar
retim
(1987 Sabit Fiyat.,
Milyar TL.)
1973
1976
1980
1983
1985
1987
1989
1991
1993
1995

439
436
590
1088
1258
1475
1 590
1 620
1 521
1 423

Sabit Sermaye Yatrmlar


iindeki pay (%)
Kamu
zel
6,3
7,2
7,6
8,8
9,8
4,1
3,2
3,5
2,5
2,1

0,6
0,6
0,5
1,1
1,2
1,3
1,2
1.0
1,2
1,1

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelimeler, 1997.

Maden sektrnn retimi 1970li yllarda olduka sabit kalm, 1980li yllarn
banda nemli bir art gereklemi, daha sonraki yllarda ise olduka duraan bir
izgi izlemitir (Tablo: XIII. 11).
retimdeki bu gelime, byk oranda yatrmlardaki gelimeyle aklanabilir:
Tablo: X III.II.den de grlebilecei gibi, 1970li yllarda m aden sektrnn sabit
sermaye yatrmlar iindeki pay kesim kesiminde yzde 2 ile yzde 10 arasnda
oynamaktadr, zel kesimde ise bu oranlar yzde 0.5 ile yzde 1.3 arasndadr.

T K K Y I ! I'.KONOMS

32

retimin art gsterdii 1980li yllarla birlikte bu sektrn yatrmlar iindeki pa


y gerek kamu kesiminde gerek zel kesimde art gstermitir. 1985 ylndan sonra
ise sabit sermayedeki pay olduka azalmtr. Yatrmlarda azalma grlen bu yl
larda retimin artnn da olduka sabit kald ya da kapasite kullanmna bal
bir deiim gsterdii sylenebilir.
Yeralt kaynaklarnn deerlendirilmesinde, ham petrol retiminin zel bir yeri
vardr. lkemizde ham petrol retimi, toplam tketimin, yllara gre deimekle
birlikte, yaklak yzde 20 dolaynda bir blm n karlyor. Yerli retimin yakla
k yarsn Trkiye Petrol Anonim Ortakl gerekletiriyor. Petrol karmada,
yerli ve yabanc firmalarn serbeste alabilmelerine karn, yerli petrol retiminin
artrlamad, bir lde de olsa son yllarda azalma eilimi gsterdii ve yllk
drt milyon ton retimle kararl bir durum a geldii gzleniyor. Bu olgu, her ey
den nce, petrol konusunda lkenin gereksinimlerinin byk lde dalmla kar
lanmas, bu alanda da baml olunmas sonucunu veriyor {Tablo: XIII. 12.).

TABLO: XIII.12. Ham Petrol retimi ve Dalm, 1991,1993,1995


(Bin Ton)

Toplam retim
Toplam dalm
Toplam

1991

1993

4 451
17606
22057

3750
21250
25101

1995
3 516
23 605
27 121

Kaynak: D PT, Ekonom ik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelim eler, 1997.

Ham petrol dalmnn giderek artmas, bu rnn fiyatnn hzl artyla birleince nemli tkanklklar ortaya kyor, zellikle 1970lerin ikinci yarsnda ba
layan petrol fiyatlarndaki hzl art, Trkiye gibi petrol reticisi olmayan lkelerde
nemli dviz darboazlarna neden olmutur. Trkiyede de dalmn snrlandrl
d dnemlerde retimde nemli dler ortaya kmtr. 1980 yllarndan sonra
ise, petrol girdi olarak kullanan mal ve hizmetlerin i ve d fiyatlarndaki artlar
varolan enflasyonun gittike daha byk boyutlara ulamasnda etkili olmutur.

2. Enerji
Gelime srecinde enerjiyi sorun haline getiren, retim-talep uyumsuzluudur.
retimde, ulatrma ve haberlemede, dier hizmetlerde enerji kullanmnn yay
gnlamasn ve kentleme ile birlikte evlerin snma ve aydnlanmasnda enerji kul
lanmnn artmasn ngrerek talebi karlayacak yatrmlarn yaplmas gerekmek
tedir. Ek olarak, krsal kesimde de enerji kullanmnn nitelii deimektedir. Dola
ysyla enerji retimi, sanayiden hizmetlere yaamn tm alanlarn kapsayan faali
yetler iin nemli bir etmendir.

N A N A Y .H M H KAY D I l A t T K Y O K

33

Enerji ile ilgili zmlemeler genellikle enerji kaynaklarna gre yaplr. Enerji
kaynaklar da kullanm aamasna bal olarak, birincil ve ikincil olarak adlandrlr.
Bu durum da birincil enerji kaynaklar takmr, linyit, ham petrol, doal gaz, su,
rzgr ve nkleer enerjidir, ikincil enerji kaynaklar ise bunlarn trevleri olan
elektrik, kok ve havagazdr. Bunlara ek olarak odun, hayvan ve bitki atklar da
enerji kayna olarak kullanlyor.
Planl dnemde enerji sektrnn dier sektrlerden daha hzla bymesi n
grlm, IIIKP plan dnemi dnda ngrlen amacn gerekletirilmesi sz ko
nusu olamamtr. retim amalarna ulalamamas, ncelikle planlanan yatrmla
rn gerekletirilememesinin bir sonucudur. Bununla birlikte gerek enerji retim in
de kaynak kullanm, ve gerekse retilen enerjisinin datm ve kullanm ile ilgili
almalarn egdm ierisinde yrtlememesinin de bu yetersizlikte etkisi var
dr. Amalanan dzeylere ulalamamasma karn enerji retiminde yllar itibaryla
bir art grlmektedir (Tablo: XIII. 13.).

TABLO: XIII. 13. Enerji Sektrnn retimi ve Sabit Sermaye


Yatrmlarndan Ald Pay
retim
(GWh)
1970
1980
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

8 623
23 275
27 347
30 614
34 219
39 694
44 353
48 049
52 043
57 543
60 220
67 342
73 727
78 322
86 341
94 862
103 206

Eneji Yatrmlarnn Sabit Sermaye


Yatrmlar iindeki pay (%)
Kamu
zel
Toplam
17,2
21,3
25,4
24,0
22,0
24,3
22,9
26,9
29,8
21,7
17,0
14,5
12,0
11,6
12,3
13,0
12,8

0,4
0,4
0,5
0,5
0,4
0,8
0,6
0,9
1,2
0,8
0,6
0,5
0,6
0,5
1,8
1,8
3,9

17,6
21.7
25,9
24,9
22,4
25,1
23,5
27,8
31,0
22,5
17,6
15,0
12,6
12,1
14,1
14,8
16,7

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelimeler, 1997; Temel Ekonomic Gstergeler, Nisan 1999, s. 35.

1990 ylndan sonra enerji sektrne yaplan yatrmlarn paynda bir dme
gzlenmektedir. 1990 ylndan nce enerji sektr kamu kesimi, sabit sermaye yat
rmlarnn ortalama yzde 25ini gerekletirirken 1990l yllarda bu oranda bir
azalma grlmektedir (Tablo: XIII.13.).

384

t OhkIvi mkonomUI
TABLO: XII1.14. Seilmi Yllarda l'Jektrlk l'.nar(UI retim ve Tketim i

(CSwh)

1970
1975
1980
1985
1990
1992
1993
1995
1996
1997

retim
(Toplam, Brt)

(Toplam)

8 623
15 623
23 274
32 219
57 543
67 342
73 727
86 341
94 862
103 296

7 308
13 492
20 632
29 709
46 820
53 985
59 237
67 394
94 789
105 517

Tketim
(Kii Bana)
205
334
461
591
835
921
989
1 078
1 538
1 688

Kaynak: DE, TY, deiik yllar, DPT, 1999 Yl Program, s. 131.

Birincil enerji kaynaklanndan takmr, linyit, ve ham petrol konusundaki


gelimelere madencilik sektrnde deinildii iin, burada elektrik enerjisi retim i
zerinde durulacaktr. Trkiyede, 1992 ylnda kurulu g kapasitesi 18 716
Gwhtir. Bunun 16 797 Gwhlik ksm TEKin kapasitesidir. Kapasitenin dnda
elektrik enerjisi retimi ve tketimi miktarlar incelendiinde her ikisinin de artt
ve retim miktarnn tketim miktarn karlad grlmektedir. Kii bana tke
tim rakamlarnda da hzl bir art grlmektedir (Tablo: XIII. 14.).
Elektrik enerjisi retiminin kaynaklara gre dalm ilgin bir gelime gster
mektedir. Termik santrallerde kullanlan takm rnn pay hzla azalm, buna
karlk dalmla salanan petrole dayal retimin pay 1980lere kadar en nemli
paya sahip olmutur. 1990l yllarda petrole dayal retimin pay azalm ve Rus
yadan ithal edilen doal gaz zellikle byk kentlerde grlen hava kirliliini
azaltmak asndan nem kazanmtr. Termik santrallerde, 1990l yllarda kullanl
maya balanan bir kaynak doal gazdr. Elektrik enerjisi retiminde linyitin pay
olduka kararl bir gelime gstermitir. Petrol dalmnda karlalan glkler ve
varolan hidrolik elektrik enerjisi olanaklar, 1990 ylma kadar, bu kaynaklara ba
vurulmasn artrmtr (Tablo: XIII.15.). Hidrolik enerji, kurulu maliyetinin yk
sek ve zaman alc olmasna karn, uzun dnemde ucuz ve evre sal asndan
en yararl enerji kaynadr. Trkiyede elektrik enerjisi retiminin yaklak yz
de 40 bu kaynakla gerekletirilmektedir.
TEKin yapt talep aratrmalarna gre orta dnemde (1993-97) ortalama ta
lep art yzde 8.8 olacaktr. Bu durum da 1996 ylndan itibaren yeni retim tesis
lerinin devreye girmemesi durum unda elektrik enerjisi a doabilecektir. Uzun
dnemi kapsayacak ekilde yaplan plan almalarnn sonularna gre, 1996 y
lndan 2010 ylna kadar, aralarnda iki nkleer santral olmak zere baz termik ve
doal gaz santrallerinin devreye girmesi nerilmektedir. Ayn almaya gre re
timde hidrolik santral paynn 2010 ylnda yzde 25e dmesi ve ithal yakt pay
nn yzde 45e kmas beklenmektedir.

A N A Y I l'.Ml! K A Y D I ' . T K Y O K

TABLO: XIII.15 Seilmi Yllarda Elektrik Enerjisi


retiminin Kaynaklarna Gre Dalm
(%)
1970

1980

1990

1997

TERMK
Takmr
Linyit
Akaryakt
Doal Gaz

64,8
16,0
16,7
32,1
0,0

51,2
3,9
21,7
25,6
0,0

59,8
1,1
34,0
6,9
17,9

61,5
3,2
29,6
7,2
21,5

HDROLK

35,2

48,8

40,2

38,5

Kaynak: DPT, VI. Be Yllk Kalknma Plan, E konom ik ve Sosyal Sektrlerdeki


Gelim eler, 1993, ss. 28-29.; DPT, 1995 Yd Gei Program D estek almalar
(E konom ik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelimeler) N isan 1995, s. 130-131; 1999 Yl
Program , s. 133.

Trkiyede retilen enerjinin kullanm yerlerine gre dalm yllar itibaryla


olduka sabittir. rnein resmi dairelerde ve sokak aydnlatmasnda kullanlan
elektrik yllar boyu sabit bir pay korumu ve srasyla yzde 3 ve yzde 2 dolayn
da olmutur. Ev ve ticarethanelerde kullanlan elektrik, 1970 ylnda yzde 19luk
bir paya sahipken, 1990da yzde 25e kmtr. Sanayide kullanlan elektriin pay
ise 1970 ylnda yzde 75 iken 1990 ylnda yzde 70e dmtr.
Elektrik enerjisi kullanmnda grlen bir baka gelime, bunun krsal kesimde
yaygnlamasdr. 1972 ylnn sonunda drt bin dolaynda ky elektrie kavumu
tur. 1978 ylnn sonunda bu say 13 bin dolayna km ve toplam kylerin yz
de 35i elektrie kavumutur. 1992 ylnda ise elektrie kavuan ky says 36 bin
olmu ve bylece toplam kylerin yzde 99u elektrik hizmetlerinden yararlanabilir
durum a gelmitir.
NOTLAR
(1) Burada sanayi szc dar kapsaml olarak, yalnzca imalat sanayii anlam nda kullanl
maktadr. Sanayi geni tanmyla imalat sektrne ek olarak madencilik ve enerji sektrlerini de
ierir. Kimi zaman yapld gibi "turizm sanayii, salk sanayii gibi kavramlarn burada kullan
lan anlamda sanayi szc ile bir ilgisi yoktur.
(2) Katma deerin igc ve sermaye arasndaki blm de ilgin sonular ortaya koyu
yor. Girdi-kt tablolarndan yararlanlarak hesaplandnda, igcnn greli paynn 1979 y
lndan 1985 ylna gelindiinde nemli lde azald anlalyor. Sermayenin paynn artm as
nn beklenen sonucu kr oran art iin yatrmlarn artmasdr. gcnn paynn azalmasnn
beklenen sonucu ise istihdamn artmasdr. Trk sanayiinde 1980 ylndan bu yana beklenen her
iki gelimenin de tam olarak gereklememesi sanayinin nemli bir sorununu ortaya karyor:
Sermaye gelirlerinin yatrma dntrlememesi. Bu zmleme iin bkz: Kepenek, Y. Trk
m alat Sanayiinin retim Yaps 1985, stanbul: Friedrich Ebert Vakfi, 1991.
(3) Burada iki basamakl ISIC snflandrmasna bal kalnacaktr. Buna gre; 31: Gda, iki
ve ttn sanayi 32: Dokuma, giyim eyas ve deri sanayii 33: O rm an rnleri ve mobilya sanayi
34: Kt, kt rnleri ve basm sanayi 35: Kimya, petrol, kmr, kauuk, plastik ve rnleri

386

T d M f Y

l > <i n i M S

sanayi 36: Ta vc topraa dayal sanayi 37: Mrtal ana sanayi <H: Melal eya, makine vc tehizat,
tat aralar, ilmi vc mesleki lme aletleri sanayi 39; I ir malat sanayi.
(4) Bir sanayide faaliyet gsteren balca firmalarn klk bir grup tarafndan kontrol edil
mesi olarak tanmlanan sanayide younlama, 1990 yl iin Kaytaz vc dierleri tarafndan hesap
lanmtr. Bu almada, sat haslat ile hesaplanan younlama oranna gre, kimya, petrol ve
rnleri (ISIC 35) birinci, metal eya ve tat aralar (ISIC 38) ikinci, gda, iki, ttn (ISIC 31)
nc, dokuma giyim (ISIC 32) drdnc ve anametal (ISIC 37) beinci sray almaktadr
(Kaytaz, M. Altn, S. ve Gne, M. Trkiye im alat Sanayinde Younlama, TMMOB, MMO,
1993 Sanayi Kongresi Bildiriler Kitab, Cilt 1. Ankara, 1993. Younlama konusunda konusunda
DE, T rk im alat Sanayinde Younlama balkl bir istatistik yaymlamaktadr.
(5) Yeniden yaplanma sreci karsnda Trk sanayiinin gsterdii uyum ile ayrntl bilgi
ler iin bkz. Duruiz, L ve Yentrk, N. Facing The Challange Ford Foundation, stanbul, 1992.

DAHA FAZLA BLGl N


Planl sanayileme politikalar esas olarak IKP, 1963-67; IIKP, 1968-72; IIIKP, 1973-77 ve IVKP,
1979-83te bulunabilir. Ek olarak Alpar, Cem, Planl Dnem de im alat Sanayiini Koruyucu D
Ticaret Politikas, Ankara, ATtA, 1974 ve ayn iktisatnn, okuluslu irketler ve Ekonomik
Kalknma, Ankara, ATA, 1976 konuyu daha ok d ticaret politikalar erevesinde inceler.
Benzer bir yaklam iin bkz. iller, Tansu, Trk Sanayiinin Bymesindeki Kaynaklar, stan
bul, Boazii niversitesi, 1981. Celasun, Merih, Source of Industrial Growth and Structural
Change, the Case of Turkey, W orld Bank Staff W orking Papers no: 614, Washington, D.C. 1983.
tthal ikameci sanayileme stratejileri iin Olgun, Hasan ve Glalp, H aldunun ODTGD 7
(1-2, 3-4), 1980 ve 8 (3-4) 1981deki tartmalarna baklabilir. Ayrca Singer, H. W. ithal ikamesi
ne Yeniden Bak, iktisat Dergisi, no: 259-261, 1986, stanbul. Pamuk, evket, ithal ikamesi, D
viz Darboazlar ve Trkiye, Boratav ve dierleri, Kriz, Gelir Dalm ve Trkiyenin Alternatif
Sorunu iinde, Kaynak Yaynlan, 1987, Istanbul. Krueger, Ann O. Foreign Trade Regimes and
Economic Development in Turkey, National Bureau o f Economic Research, 1974, New York.
Uygulanan sanayileme politikalarn girdi kt zmlemeleriyle uygulamal olarak deer
lendiren bir alma iin bkz. Korum, Uur, Trk im alat Sanayiinde ithal ikamesi: Bir Deer
lendirm e, Ankara, SBF, 1977. Ayrca Kepenek, Yakup, T rk im alat Sanayiinin retim Yaps
1963-1973, Ankara, ODT, 1977 ve T rk im alat Sanayiinin retim Yaps-1985, Friedrich Ebert
Vakf, stanbul, 1991.
NeoJdasik kuram n teknoloji yaklamnn Trk sanayiinin 1970lere kadar geliimine yne
lik bir uygulama iin bkz. Yldrm, Nuri, Neoklasik ktisadn Teknolojik Gelimeye Yaklam,
Ankara, SBF, 1974. Ayrca teknoloji konusunda bkz. Trkcan, Ergun Teknolojinin Ekonomi Po
litii, Ankara, AlTlA, 1981. Sanayi retim yaps ile ilgili almalar iin 1964, 1973, 1991 ve
1993 Sanayi Kongreleri byk lde teknoloji tartmalarna ayrlmtr.
Sanayide younlama konusunda bir ilk alma iin bkz. Tekeli, Ilhan; Aksoy, Ataman; il
kin, Selim ve Kepenek, Yakup Trkiye m alat Sanayiinde Younlama, ODT 1981. DE, T rki
ye m alat Sanayiinde Younlama 1985-1989, Ankara, 1993 ve Kaytaz, M. Altn, S. Gne, M.
Trk malat Sanayiinde Younlama Ankara; TMMOB, M M O, 1993 Sanayi Kongresi Bildiri
ler Kitab C ilt 8, Ankara, 1993. Erlat, Gzin Is There a Meaningful Relationship Between Ex
ports and Industrial Concentration? The case studies from the Turkish manufacturing Industry,
METUSD, 20 (1-2), 1993, ss. 43-61. Yeldan, E., Kse, A. Ve Gne, M. (1997) m alat Sanayiinde
Younlama, Ekonomik Yaklam, 8(26), Sonbahar, 1997.
Trk sanayiinin ihracata ynelik sanayileme stratejileri erevesinde incelenmesi iin bkz.
Dnya Bankas, Turkey Industrialisation and Trade Strategy, W ashington, D.C. 1982. Berksoy,
Taner, Azgelimi lkelerde ihracata Ynelik Sanayileme, stanbul, Belge Yaynlar, 1982. Mila
novi, B. 1984, W orld Bank Staff W orking Papers no: 768, W ashington, D.C. 1986. Kazgan, Gl

NA N A Vf I MI HA Y n i ' . f i T HI Y O K

37

ten, Da Ak Byme, Altn Yaynlar, stanbul, 1985. Boratav, Korkut, Stabilization and Ad
justm ent Policies and Programmes, C ountry Study: Turkey, WIDER, Helsinki, 1990.
Finansal serbestliin imalat sanayi zerindeki etkileri konusunda Trkiye ile ilgili almalar
iin bkz Yentrk, N. Finansal Serbestliin M akroekonomik Dengeler zerindeki Etkileri, ktisat
Dergisi, no 366-367, Nisan-Mays 1997, stanbul; Boratav, K. Trel, O. Ve Yeldan, E., The T u r
kish Economy in 1981-1992: A Balance Sheet, Problems and Prospects, METU Studies in Deve
lopment, 22(1), 1995; Yeldan, E. Azgelimi lkelere Ynelik Ksa Vadeli Sermaye Akmlarnn
M akroekonomik Etkileri zerine Gzlemler, Ekonom, Eyll 1996. Boratav, K. ve Trkcan, E
Trkiyede Sanayilemenin Yeni Boyutlar ve KITler, Tarih Vakf Yurt Yaynlar, stanbul, 1993
sanayileme politikalar, eitli alt-sektrlerin teknolojik sorunlar ve sanayici KITler ile ilgili ge
ni bilgiler sunmaktadr.
Sanayileme stratejileri konusundaki tartmalar iin bkz. Tayan, Tun, Sanayileme Sre
cinde 50 yl, stanbul, Milliyet, 1973. Trkcan, Ergun, Sanayileme Srecinde Trkiye:
1980lerde neredeyiz, Kuru, Bilsay, Braknz Yapsnlar Braknz Gesinler iinde, Bilgi Yayne
vi, 1985, Ankara. Trkiye Kalknma Bankas, Sanayi Yll, 1993, Ankara. enses, Fikret, T rki
yede Sanayileme, Verso, Ankara, 1989. enses, Fikret, Turkeys Stabilization and Structural
Adjustment Program in Retrospect and Prospect, The Developing Economies, 29 (3), 1991, ss.
210-34. 1990l yllar iin sanayileme politikalar tartmalar asndan bkz. Boratav, Korkut ve
Trkcan, Ergun, Trkiyede Sanayilemenin Yeni Boyutlar ve KTler, Tarih Vakfi Yurt Yaynla
r, 1993, stanbul. Bunun dnda ktisat Dergisi ve ODTGDnin sanayileme saylarna bakla
bilir: ktisat Dergisi, no 344 ve 345, ODTGD 20 (4), 1993. Sanayileme ve toplum konusunda
bkz. Barkey, H , The State and the Industrialization Crises in Turkey, Bowlder, C.O, Westvicw
Press, 1990. TSAD, Sanayilemede Ynetim ve Toplum sal Uzlama, stanbul, 1992.
M ark-up oranlan ve imalat sanayii alt sektrlerine gre yaplm son incelemeler iin bkz.
Boratav, K. Trel, O. and Yeldan, E. D istributional Dynamics in Turkey under Structural Ad
justm ent o f the 1980s, New Perspectives on Turkey, Fall 1994, 11, 1994; Yentrk, N. T rk m a
lat Sanayinde cretler, stihdam ve Birikim, 1997, Friedericht Ebert Vakf, stanbul; Eser, U. Ve
Eser, K. Trkiyede Sanayi Sektrnn Yaps ve Gelime Eilimi, Trk Harp-l Sendikas, 1995,
Ankara; Kse, A. Yeldan, E. Turkish Economy in the 1990s: An Assesment of Fiscal Policies, La
bor Markets and Foreign Trade, New Perspectives on Turkey, no 18, Spring, 1998.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR

Sanayileme stratejilerinin dnemsel zellikleri ve bunlann


kardatnlmas
Finansal serbestlik ve reel sektre etkileri
malat sanayiinde yatrm ve retim ilikisi
malat sanayiinde kamu ve zel kesimin durumu
Trkiye sanayiinde verimlilik
Trk imalat sanayiinde cret ve cret d maliyetlerin ilikisi
Trk imalat sanayiinde mark-up oranlan
Sanayide yeniden yaplanmalm alt eleri
Teknolojiye dayal rekabet
Doal kaynaklarn gelime iin kullanm
Enerji retiminin kaynaklan

XIV.

Hizmetler Dengesiz Geliiyor


Bir yiit gurbete dse
Gr bama neler gelir.
Halk Trks
A. GRl
Planl dnem boyunca, hizmetler bal altnda toplanan alt kesimlerin hzl fakat
dengesiz gelime gsterdii sylenebilir. Hizmederin yaygmlamas 1970li yllardan
sonranemli boyudara ulam, ancak olduka dengesiz olmutur. Hizmet sektr
nn, nitelii gerei, ekonomik ve toplumsal gelimeye bal ya da kout bir gelime
gstermesi beklenir. Ancak bu genelleme hizmet alt kesimleri sz konusu olduun
da, bunlann birbirlerinden bamsz ve dengesiz gelime gstermesine engel deil
dir. Nitekim 1970li yllarda yaanan hizmet sektrndeki hzl bymedeki denge
sizliin nedeni, bu bymenin daha ok retime bal olmayan bir nitelikte olma
sndan kaynaklanmaktadr. Bu dengesizlik, daha byk oranda 1980 ylndan sonra
da srmtr.
TABLO: XIV. 1. Hizmet Sektrnde Katma Deer
ve Yatnm Oranlan, 1973-1997
Hizmet Sektrnn Pay %

1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985

Ulusal Gelir
inde

Top. Yatmmlar
inde

44,9
43,9
53,7
45,5
47,9
47,7
48,6
48,4
47,7
48,1
55,0
56,1
55,9

47,4
46,2
44,4
44,8
46,2
48,4
50,0
47,2
42,2
43,5
44,9
47,5
51,6

Hizmet Sektrnn Pay %

1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Ulusal Gelir
inde

Top. Yatrmlar
inde

51,1
52,9
52,6
52,4
52,2
53,9
54,0
58,3
58,1
57,9
59,1
61,0

54,6
60,9
61,3
62,7
63,3
64,4
64,3
71,7
72,0
68,0
67,0
68,9

Kaynak: Ulusal Gelir: DE, TY, deiik yllar. Yatrmlar: D PT, Ekonom ik ve Sosyal G stergeler,
1997; M aliye Bakanl 1997 Yllk Ekonom ik Rapor, s. 27; 1998 Yllk Ekonom ik Rapor, s. 27.

Ill/.M K T I.ItK D E N G E S Z G11I.YOR

ZM: XIV.I. Hizmet Sektrnn Katma Deer ve Yatnm Paylan, 1973-1997

Kaynak: Tablo: XIV. 1. ile ayn.

Hizmet sektrnn ulusal gelir iindeki pay art gstermi ve 1980li yllarda
yzde 50nin zerine kmtr. Ayn dorultuda, bu sektre nemli yatrmlar ya
plm ve yatnmlar iindeki pay 1985 ylndan itibaren yzde 50nin, 1990l yllar
da yzde 60n zerine kmtr. inde bulunduumuz yllarda tarm ve sanayi ke
siminde yatrm paylan derken hizmet sektrnn pay art gstermektedir
(Tablo: XIV.I.).

TABLO: XTV.2. Seilmi Yllarda Hizmet Sektr Alt Kesimlerinin


Ulusal Gelire Katks (%)
1973

1982

1992

1995

1998

naat ve Konut Sahiplii


Ticaret
Ulatrma ve Haberleme
Mali Kurulular
Serbest Meslek ve Hizmetler
Devlet Hizmetleri

8,4
11,6
8,2
2,2
4,6
10,4

8,2
16,0
9,7
1,8
5,1
7,8

11,7
18,3
12,3
3,9
3,6
4,6

8,6
20,2
12,5
4,1
3,7
7,9

9,0
19,5
13,5
6,0
3,7
9,0

Toplam

45,4

48,6

54,4

58

60,7

Kaynak: DE, TY 1978 (cep) s. 208, 1989 s. 421, TY 1994,


www.die.gov.tr

s. 689, TY 1997,

s. 650,

Hizmet sektrnn eitli alt kesimlerinin retimlerinde de yllara gre nemli


deiiklikler ortaya kmaktadr. Bu alt kesimlerin retimdeki paylar incelendiin
de devlet hizmetleriyle, serbest meslekler ve hizmetlerde bir azalmann ortaya kt

T H K Y I ! I'. KONOM S

390

grlmektedir. Ulusal gelirdeki pay en ok artan alt kesim ise turizm hizmetle
rini de ieren ticaret sektrdr (Tablo: XIV.2.).
Hizmet sektrnn incelenmesinde ilevsel bir aynma dayanlacaktr. Buna g
re hizmetler a) igcnn niteliksel geliimine zg hizmetler: Eitim ve salk; b)
Toplumsal gereksinimlerin karlanmasna ynelik hizmetler: inaat ve konut sahip
lii, ulatrma ve haberleme; c) Mal ve sermaye piyasalarnn ilerliini salamaya
ynelik hizmetler: Ticaret ve mali hizmetler olarak alt balkta incelenecektir.
ilevsel ayrmdan da kolayca anlalabilecei gibi insan esini ve toplumsal
ynleri temel alan bir zmleme yaplmas amalanmaktadr. Hizmet kesimleri
nin balca zellii, retim sonras ekonomik faaliyetleri kapsamas ve bu nedenle
de toplumsal ynlerinin varldr. Bu durum zellikle eitim ve salk hizmetleri
iin geerlidir, dier yandan konut, ulatrma ve haberleme gibi hizmetler iin de
benzer zellikler yakalanabilir.

B.

i g c n n n it e l ik s e l g e l i im in e z g h iz m e t l e r

igcnn niteliksel geliimine zg hizmetler, temel gereksinimlerden balayarak


bir dizi hizmeti ierir. Beslenme, barnma ve giyim gibi temel gereksinimleri kar
lama biimi niteliksel ve fiziksel gelimede nemlidir. Koruyucu ve iyiletirici salk
hizmetlerinin niteliksel ve fiziksel gelimeyle balants aktr. Eitim ve retim
sreci, dzenli kurumsal eitimden, ibanda eitime; sanat, kltr ve spor gibi
genel yeteneklerin gelitirilmesine kadar uzanr. Genel olarak ekonomik gelime bu
hizmetlerle i iedir, bu hizmetlerin yerine getirilmesini salamaldr; ya da salad
oranda baarldr.

1. Eitim
Hizmet sektrnn genel olarak sabit sermayeden ald payn 1985 ylndan bu
yana artmasna karn eitim hizmetlerine yaplan yatrmlarn paynn bir art
gstermedii bilinmektedir. DPTnin Yllk Program larndan izlenebilecei gibi,
toplam sabit sermaye yatnm lan iinde eitimin pay 1968 ylnda yzde 5,6 iken,
bu oran 1978 ylnda yzde2,4e dmtr. Bu yldan sonra yani 1978 yl ile
1988 yl arasnda eitimin yatrmlardan ald pay ortalama yzde 2,5 dolaynda
kalmtr, 1988 ylndan beri de ortalama yzde 3 dolaynda durmaktadr.
Eitim ve retim toplumsal gelimenin ve bireysel ykselmenin bir arac say
lr. Byk lde kam u giriimciliine dayanan ve ilke olarak herkese ak olan,
eitim ve retim 1950lerden balayarak ve giderek atan bir oranda zel giriimci
liin youn olarak ilgi duyduu bir alan olmaya balamtr. Bu, byk oranda ka
m unun nitelikli eitim talebini karlayamamasmdan kaynaklanmaktadr, ilkre
timden yksekretime kadar bu deiim kendini gstermektedir.
zellikle 1980 ylndan sonra genel bte iinde eitime aynlan payn azaltl
mas ve buna kout olarak yatrm tevikleri kapsamna zel okullarn da alnmas
sonucu zel eitim anlay yaygnlamtr.
Okullama oran asndan incelendiinde ilkretimde tam bir okullama sa

M l/M I'IT.K K D E N G E SZ OEI.YO R

391

lanm, latta hu uran bazen yzde yzn zerine karak, ilkokul ann zerin
deki okuma yazma bilmeyenlere de bu hizmet gtrlmtr. lkretim dnda,
ortaretim ve yksekretimde okullama oranlar 1990h yllarda artmasna ra
men, henz ok dktr (Tablo: XIV.3.).

TABLO: XIV.3. Okullama Oranlan, Seilmi Yllar


lkokul
1950-51
1960-61
1970-71
1980-81
1983-84
1985-86
1987-88
1989-90
1991-92
1993-94
1994-95
1995-96
1996-97

69,5
81,1
99,7
97,7
103,9
101,2
103,8
102,1
102,0
97,3
104,4
103,5
100,0

Ortaokul ve Dengi
4,8
15,8
30,7
40,6
46,6
50,3
55,2
58,8
60,1
65,1
65,6
65,2
64,3

Lise ve Dengi
5,2
13,2
20,1
28,4
27,9
31,7
34,3
36,6
41,7
47,7
53,0
55,0
54,7

Yksekretim
1,3
3,1
5,7
6,4
8,0
10,7
11,7
14,5
16,4
22,2
22,1
22,4
23,2

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler, (1950-1996), Ankara, 1997, www.dpt.gov.tr.

lkemizde gelimenin nndeki en nemli engellerden biri nitelikli igcndeki eksikliktir. inde bulunduumuz ekonomik koullarda, gerek teknik gerek sos
yal, her trl alanda, uluslararas rekabet nitelikli igcnden gemektedir. Hzla
deien ve amza damgasn vuran mikroelektronik teknolojileri, niteliksiz ig
cne olan gereksinimi giderek azaltmakta ve eitim altyaplar gl olmayan bir
ok sanayilemekte olan lkeyi ekonomik adan baarszla srklemektedir. Ay
rca, rn gelitirme ve teknolojik bulular uluslararas rekabet iin en nemli e
halini almaktadr. Bu gelime nitelikli igcne olan ihtiyac artran dier bir fak
trdr. Bu gelimeye ek olarak, 1990l yllarda uluslararas anlamalarn en nemli
konusu fikir ve patent haklar olmutur, rnein 1994 ylnda kesinleen GATT
anlamasnn en yeniliki maddesi bu konudadr. Bu gelimeler bilgi ve buluun
gittike nem kazandn gzler nne sermekte ve uluslararas rekabette bilgi ve
bunu reten insann nemini n plana karmaktadr. Bu nedenlerle, eitim siste
minde nicelik kadar nitelikte de byk atlmalar ve yeni yatrmlar yaplmas gere
ken bir dnemde, sistemin kendi haline braklmas uzun dnemde gelimenin
nnde en nemli engellerden birini oluturabilecektir.
Eitimde nemli nitelik kayb olduunun en somut gstergesi yksekrenim
de retim yesi bana den renci saysnn giderek artmasdr (Tablo: XIV.4.).
Bu olumsuz gelime, ilkokul dnda orta ve lise eitiminde de grlmektedir.
Gerek niteliksel gerekse niceliksel boyutta ortaya kan bu gelimelere 1980 son
rasnda yksekretimde oluturulan merkezi model de eklenmitir. Bu model, yk-

lOlIKVt' CKONlIMlftl

T A B L O : X I V .4 . S e ilm i Y llm U O ii Iv v m Iv v e Y k se k o k u lla r d a


r e n c i v e r e l i n E lem a n S aylar

retim Eleman

1970
1975
1980
1985
1990
1992
1993
1994
1995

8 295
12 654
20 699
21949
32 029
35 132
38 483
42 475
44086

renci
(Bin)

retim Eleman
Bana renci

147
262
270
398
645
759
859
1 083
1 107

17,7
20,7
13,0
18,1
20,1
21,6
22,3
24,5
25,1

Kaynak: DE, TY 1994, s. 162., TY 1997, s. 183.

sekretimde bilimsel zerklii, eitim programlarnn esneklii ve yenilenmeye


yatknl gibi, gnm z iin kanlmaz eleri ortadan kaldrc dzenleme getir
mitir.
Yksekeitim dnda lise dengi teknik eitimin nemi ok artmaktadr. En
dstri meslek liselerinin programlarnda yeni teknolojik gelimelere uyumlu dei
iklikler yapmak gerekmektedir. Bu niteliksel deiimin yan sra, VIKP (19891994)nda belirtilen ve endstri meslek liseleri iin hedeflenen sayya ulalamad
grlmektedir. VIKPnn hedefledii gelime sadece imam hatip liseleri asndan
almtr.

2. Salk
Salk hizmetleri, beslenme sorunlarndan evre salna uzanan geni bir alan
kapsamna alr. lkemizde salk hizmetleri genel olarak kamusaldr. 1980 ylndan
sonra karlan bir yasa ile kamu salk kurumlarnn da para hizmet vermesi yo
luna gidilmitir.
DPT verilerine gre, hizmet sektrnn genel olarak sabit sermaye yatrmlar
iindeki pay hzla artarken, salk sektrnn paynda nemli bir art grlme
mitir. Yalnzca 1991 ylndan sonra zel kesimin salk hizmetlerine yapt yat
rmlarda art grlmektedir, rnein 1984 ylma kadar zel kesimin salk sekt
rne yapt yatrmlarn toplam iindeki pay yzde 0,2 iken 1992 ylnda 1,3e,
1996 ylnda yzde 2,5e ykselmitir.
DlE, TlYlerinden izlenebilecei gibi, 1970li yllardan 1990l yllara gelindiin
de hastane yata saysnda art grlmektedir. Ancak yatak bana nfus says 20
yl boyunca 400 dolaynda sabit kalmtr. Buna karlk, doktor bana nfus 1970
ylnda 2 572 iken 1990 ylnda 1 080e 1995te 888e kadar dmtr. Hastane ve
yatak says, personel says asndan salk hizmetlerinin illere ve blgelere gre
dalmnda dengesizlik srp gitmektedir, rnein, 1995 ylnda uzman doktor
bana den nfus Tuncelide 1 302 iken, Gmhane'de 1 167, stanbulda 604,

H Z M E T L E R D E N G E S Z G E L Y O R

393

Ankarada 465tir. Salk hizmetleri talebindeki gelimeler arzm karlayamamakta


ve ortaya kan dengesizlik kendi kendini besleyen bir zellik kazanmaktadr, r
nein koruyucu salk hizmetlerinin etkin olarak yrtlememesi, iyiletirme ku
rum lan zerindeki yk artrmaktadr.
Salk personeli asndan dier nemli bir sorun personel piramidinin gerekletirilememesidir. Uzman doktor-pratisyen doktor-hemire ve salk teknisyeni sa
ylarnn gittike genilemesi, etkin hizmet salamann bir kouludur. Genellikle be
nimsenen lt bir uzman doktora karlk pratisyen doktor ayn ekilde bir
doktora kar hemire ve salk teknisyeni biimindedir. Oysa lkemizde bu
oranlar neredeyse tmyle tersine dnm tr (Tablo: XIV.5).
Yukarda grlen durum hizmetlerde aksamaya yol amakta, doktorlarn etkin
ve verimli almasn aksatmaktadr. Hemire ve salk teknisyeni yetitirmenin
doktor yetitirmeye oranla daha ucuz olduu dnlrse, bu aksakln dzeltil
mesinin toplumsal maliyeti yksek olmayacaktr. Aynca, eitim ve salk gibi do
rudan winsana ynelik hizmetlerin parasal gce gre salanr bir zellik kazanmas
yalnz toplumsal sorunlar yaratmakla kalmamakta, ek olarak ekonomik ve toplum
sal gelimeyi snrlayc bir etmen olmaktadr.

TABLO: XIV.5. Seilmi Yllarda Salk Personeli Alannda Gelimeler


1963
Uzman Doklor
Pratisyen Doktor
Toplam Doktor
Hemire

6 422
4 809
11 231
4 736

%
57
43
100

1978
15 446
9 784
25 230

%
61
39
100

29 966

1987

1995

30 000
17 418
38 829

63 41 563
37 39 503
100 81 066

34 855

64 243

%
51
49
100

Kaynak: DE, TY 1968, s. 84; TY 1979, s. 87; TY 1997, s. 155.

C. TOPLUMSAL GEREKSNMLERN KARILANMASINA


y n e l ik h iz m e t l e r

1. Ulatrma ve Haberleme
Ulatrma hizmetleriyle insan ve mal akmnn etkin bir biimde salanmas, eko
nom inin ilerlii iin bir n kouldur. Gelimekte olan bir ekonominin pazara al
mas, blgeleraras fiyat farkllklarnn giderilmesi ve retim yaplabilmesi ulatr
ma alanndaki gelimelere dorudan bamldr. Ulatrmann temel ilevi eitli
hizmet biimleri arasnda uyum salamak ve bunu toplumsal ve ekonomik geli
menin gerektirdii dzeyde ve etkinlikte gerekletirmektir. Daha ak bir deyimle
bir taraftan farkl ulam biimleri arasnda dier taraftan ekonominin geliimiyle
ulatrma hizmetleri arasnda etkin bir btnlk oluturulmas gerekir.
Ulatrma ve haberleme kesiminin sabit sermaye yatrmlar iindeki pay gi
derek ykselmektedir. Hizmet sektrlerine yaplan sabit sermaye yatrmlarndaki

394

I O n e v i

i m i n i i m

InI

art esas olarak bu sektrdeki yatmltiul.m kaynaklanmaktadr. DPT verilerine


gre, rnein 1973 ylnda ulatrma vc Im ImtIciiic sektrlerinin toplam sabit ser
maye yatrmlar iindeki pay yzde 14,1 iken 1983 ylnda bu oran yzde 19,8,
1996 ylnda ise yzde 20,9 olmutur.
Trkiyede 1960l yllardan sonra ulatrma hizmetlerinin geliimi incelendi
inde yk ve yolcu tamaclnda karayolunun giderek daha egemen bir konum a
geldii anlalmaktadr, rnein VIKPnda planlanan kamu ulatrma-haberleme
yatrmlarn yzde 80i karayollar ve haberleme yatrmlarna ayrlmtr, zellikle
otoyol projeleri ulatrma sektrndeki alt sektrler arasnda en nemli paya sahip
tir. Karayolu dnda kalan ulatrma biimlerinde, deniz ve zellikle demiryolu ta
maclnn greli payn koruyamad, giderek nemsizletii grlmektedir. H a
vayolu tamacl ise inili kl bir gelime gstermektedir.
Karayollarnn geliimini incelemek amacyla karayollar andaki artlara bak
labilir. rnein 1950de 47 080 km olan karayollar ann 1996da 60 160 km ye
ulat grlmektedir. Devlet yollarnda zellikle nitelik iyiletirilmesine nem ve
rilmitir. Karayollar andaki temel gelime ise ky yollarnda ortaya kmtr.
1950 ylnda 41 735 km olan ky yollarnn 1996 ylndaki uzunluu 320 055
km dir (DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler, 1950-1997, Ankara).
Demiryollar ile ilgili gelimeler olduka snrl dzeyde kalmtr. Demiryolu
a 1950 ylnda 7 671 km iken 1996 ylnda 8 607 kilometre olmutur. Deniz tica
ret filosunda yolcu gemisi saylarnda bir azalma grlrken yk gemisi ve tanker
saylarnda nemli artlar olmutur. Ayrca, deniz yollar tatlarnda gros ton ola
rak da bir art yaanmtr.
Havayollarnda uak says asndan nemli bir gelime grlmektedir. 1950
ylnda 33 olan uak says 1980 ylnda 21e dm 1996 ylnda ise 65e yksel
mitir (DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler, 1950-1997, Ankara). 1980 ylndan
sonra ortaya kan bir gelime boru hatt ile ham petrol ve doal gaz tamacl
dr. Ancak 1991 Krfez Bunalm, Sovyetler Birliinin dalmas boru hatt tama
cln olumsuz ynde etkilemitir.
Karayolu tatlarnda ortaya kan art ok dikkat ekici bir boyutta olmutur.
Kamyon, kamyonet, otobs, minibs retiminde ok hzl bir art olmutur. Kam
yon ve kamyonet retim endeksi 1960 ylnda 100 iken 1996 ylnda 7 378e yksel
mitir. Otobs, minibs retim endeksi ise 1960 ylnda 100den 1996 ylnda 970e
kmtr. Kamyon ve kamyonetle yk tamacl ve otobs minibs ile yolcu ta
macl Trkiyede en yaygn kk iletmecilik alan haline gelmitir. Karayolu ta
tlar arasnda en hzl retim artlarndan biri binek otomobilinde ortaya km
tr. 1960 ylnda retim endeksi 100 iken 1992 ylnda 7 247, 1996 ylnda 6 557 ol
m utur (DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler, 1950-1997, Ankara). Bu gelimeler
karsnda karayollarnda nemli yetersizlikler ve an younluklar ortaya kmakta
ve trafik kazalanndan lm oran hzla ykselmektedir.
Ulatrma sektr yolcu ve yk tama esasna gre incelendiinde karayolu
nun arl tekrar ortaya kmaktadr. Tablo: XIV.6.nn kaynana gre, 1992 y
lnda km bana tanan yolcu verileri incelendiinde, denizyolu ile 76, havayolu ile

11 I/ M It TI. HIt n i ' N G H S l / H I . Y O I I

395

6 167, demiryolu ile 6 228 ve karayolu ile 195 500 milyon yolcu tand grl
mektedir. Yk tamacl verilerine gre ise 1997 ylnda km bana, demiryolu ile
9 331 milyon ton, denizyolu ile 8 400 milyon ton ve karayolu ile 139 789 milyon
ton yk tanmtr. Bu olgular karayollanndaki younluu bir kez daha gzler
nne sermektedir.
TABLO: XIV.6. Yk ve Yolcu Tamaclnn Alt Sektrlere Gre Dam, 1997
(Yurtii Verileri)
Yk Tamacl
Milyon ton-km
Demiryolu
Denizyolu
Havayolu
Karayolu

9 331
8 400
139 789

Toplam

160 536

%
5,8
5,2
87,0

Yolcu Tamacl
Milyon Yolcu-km

5 770
590
3 037
180 967

3,0
0,3
1,6
95,1

201 184

Kaynak: D PT, 1999Yl Program , s. 139.

Haberleme hizmetlerinin niteliksel gelimesi ve yaygnlatrlmas planlarda n


grlen dzeylerde gerekletirilememitir. Ancak, haberleme hizmetleri de ulatr
ma hizmetleri gibi 1980li yllarla beraber ok yksek oranlarda sabit sermaye yatr
m nn gerekletirildii kesim olmutur. Bu yatrmlar telefon kullanmnn yaygn
lamasn, otomatikletirilmesini salamtr, rnein, DE verilerine gre, 1973 y
lnda toplam abone says 500 bin dolayndayd, bu miktar 1983 ylnda 1,5 milyon
ve 1996 ylnda 14 milyon dolayna erimitir. Telefon aboneliindeki art en youn
olarak krsal kesimde grlmtr. 1970 ylnda 3 882 ky ile telefon irtibat sala
nabilirken 1996 ylnda telefon irtibat olan ky says 47 000e ykselmitir.
Dijital santrallere yaplan yatrmlarla ada haberleme dzeyine erimek iin
gerekli altyap hazrlanm ve bu santrallerle yeni haberleme aralar Trkiyede
hzla kullanlmaya balanmtr, zellikle uluslararas haberlemede salanan kolay
lk, d ekonomik ilikilerin gelimesine olduka katkda bulunm utur. Ancak he
nz lkemizde birok haberleme hizmeti uluslararas fiyatlarn olduka zerinde
bir fiyatla satlmaktadr.
Radyo ve televizyon yaynlarnn 1990l yllarda ok art gsterdii bilinmek
tedir. Her iki yayn tr iin de ok sayda kanal devreye girmitir. Ancak, bu say
sal gelimenin yayn kalitesinin de ayn oranda gelimesini salad sylenemez.
Yaynlardaki gelimelere kout olarak televizyon alcs talebinde ve retiminde ok
nemli artlar olmaktadr, rnein 1982 ylnn renkli televizyon retim endeksi
100 iken 1996 ylnda 4 252 olmutur.

2. naat ve Konut Sahiplii


Konut, yerleme ve barnmann temel aracdr. Gelimekte olan lkelerde kr-kent
ayrmnn bir lde de olsa giderilmesi ve hzl kentlemeden doan baz sorunla

I dllKlvl' IMINOMN

3 9 ft

ra cevap bulunmas konut sorununun /lmeM tic yakulan ilgilidir. Gecekondu


olgusunun devam etmesi bu sorunun /.lcmedigiin ya da yanl zldnn
bir gstergesidir.
DPT verilerine gre, btn bu sorunlar devam ederken inaat ve konut reti
minin toplam ulusal gelir iindeki pay 1970 ylndan itibaren art gstermitir.
Yatrmlar iindeki pay ise 1973 ylnda yzde 25,2 iken 1988-1996 yllar arasnda
ortalama yzde 35lik bir sabit sermaye payna sahip olmutur. Yatrmlardaki ve
retimdeki bu artta 1980lerde yeni kurumsal dzenlemelere gidilmesinin katkla
r olmutur.
Konut retimi inaat hizmetlerinin sadece bir ynn oluturmaktadr. Konut
dnda ticari, snai ve sosyal amal yap retiminden sz etmek m m kndr. Bu
deiik amal yaplarn retimlerinde, ticari yap dnda, tm nde 1970li yllar
dan 1990l yllara bir art grlmektedir.
TABLO: XIV.7. Seilmi Yllarda Kullanma Amacna Gre Yapdar

1970
1975
1980
1985
1990
1992
1994
1996
1997

Konut

Ticari

Snai

Sosyal

56 113
59 134
61 849
61 793
89 217
100 090
95 469
99 257
100 446

74,3
76,0
88,9
86,0
94,4
95,0
95,5
94,7
94,4

10 067
13 224
4 247
4 865
621
2 487
2 257
2 822
3 150

13,3
17,0
6,1
6,8
2,8
2,4
2,3
2,9
3,0

1 777
1 744
1 908
1 837
1 077
1 282
937
1 303
1 502

2,4
2,2
2,7
2,6
1,1
1,2
0,9
U
1,4

333
329
255
601
1 574
1 434
1 330
1 394
1 308

0,4
0,4
0,4
0,8
1,7
1,4
1,3
1,2
1,2

Kaynak: DE, statistik Gstergeler, 1923-1995, Ankara, 1995, s. 210; DE TY 1998, s. 388.

Konut retimi toplam yap retimi iinde yzde 90lk bir paya sahiptir. Bu
nedenle konut retiminin zelliklerinin iyi incelenmesi gerekmektedir. Konut re
timi, altyap ve dier hizmetlerin saland alanlarda yaplabilir. Byk kentlerin
evresinde bu tr konut alanlarnn oluturulamamas iki arpk gelimeye neden
olmaktadr. Bunlardan birincisi kent iinde yk-yap modeli ile konut retiminin
egemen olmasdr. Bu olgu byk oranda arsa speklasyonuna neden olmakta ve
rant gelirlerini artrmaktadr. Rant dzeyinin ykseklii yatrlabilir fonlar iin bir
ekim alan oluturmaktadr.
Ortaya kan ikinci arpk gelime gecekondularla ilgilidir. Aslnda gecekondu
olgusunu salt bir konut sorunu olarak grmemek gerekir. Byk kentlerin evre
sinde oluan gecekondu biimi yerleme, bir zorunluluun sonucudur. Bu zorun
luluk hzl kentleme srecinde kente gelenlerin kiralayabilecekleri ya da satn ala
bilecekleri konut bulunamamasmdan kaynaklanmaktadr. Bu zorunluluu olutu
ran iktisadi ve toplumsal etmenler dzeltilmedike, salt yasal engellemelerle gece
kondulamann nlenmesi beklenemez. Gerekten de gecekondu olgusu genileyc
rek srmekte, ou zaman ya da yrede siyasal amalarla kullanlmakta ve tapu
datm trenleriyle yasal bir nitelie brnmektedir.

I l l / M l'TI.I'.H D I'.N G H S Z I 1U . Y O K

397

Konut sorunu kr-gecekondu-kent btnl iinde dnlmelidir, zellikle


krsal kesimde ve gecekondu yrelerinde konutlarn salk koullarndan ok uzak
ve altyap hizmetlerinden yoksun olduu bilinmektedir.
Konut retimini nemli klan bir baka neden, retim yetersizlii sonucu kira
giderlerinin gelir iindeki paynn ok yksek olmasdr. Kalknma planlarnda da
belirtildii gibi, zellikle byk kentlerde, bu oran yzde 25-50 arasnda bulun
maktadr. Bankalar tarafndan konut yapmna ynelik tketici kredileri uygulama
sna balanmas, kiralarn da yksek olmas olgusuyla birleince, retim-talep den
gesizlii giderek bymtr. Byk kentlerde altyaps olan arsa yetersizliinin de
katksyla konut speklasyonu ve gayrimenkul fiyatlar hzla artmaktadr.

D. MAL VE SERMAYE PYASALARININ LERLNt


SALAMAYA YNELK HZMETLER
Ticaret ve mali hizmetler, mal ve sermaye piyasalarnn ilerliiyle dorudan ilikili
dir. Bu hizmetlerin nitelii ve deiimi yalnz piyasa koullarnn deil, bunlann
arkasndaki gerek etmenlerin kaynak kullanm ve yeniden retimi gibi temel eko
nomik elerin de nasl olduunu gsterir. Bu blmde i ticaret ve mali hizmetler
alanlarndaki gelimeler incelenecektir.

1. Ticaret ve Turizm
Milli gelir hesaplarnda, ticaret alt sektrnn iinde toptan ve perakende satlar
dnda, otel ve lokanta hizmetleri de bulunmaktadr. Bir baka deyile, mal ve hiz
met ahm satmyla birlikte rnein turizm hizmetleri de ticaret hizmetleri arasnda
saylmaktadr.
TABLO: XIV.8. Seilmi Yllarda Ticaret Kesiminin Ulusal Gelire Katks
Katma Deer
1987 Sbt. Fiyat
Milyar TL

GSMH
iindeki pay (%)

Byme
Hz (%)

1975

7 251

15,7

0,1

1980

8 279

16,3

-0 ,2

1985

11 904

18,6

0,5

1990

16 868

19,9

12,3

1993

19 975

20,4

11,6

1996

22 413

21,1

8,9

Kaynak DE, statistik Gstergeler, 1923-1992; s. 422-425; TY 1997, s. 652-653.

Ticaret kesiminin ulusal gelire katks tm hizmet kesimleri arasnda en hzl


art gstermitir. Bir baka deyile i ticaret hizmetleri dier hizmetlerden daha
stn bir gelime gstermektedir (Tablo: XIV.8.). Toptan ticaret yapan iyerlerinin
en nemli ksm gda maddeleri ticareti yapan iyerleridir. kinci srada dokuma,
giyim eyas ve mobilya ticareti yapan iyerleri, nc srada kereste ve yap mal

39

T lt fc V I I K O N O M S

zemesi ticareti yapan iyerleri varlr, IVakeule ikarel yapan iyerlerinde de bu s


ralama deimemektedir.
DPT kaynaklarnda belirtildii gibi, tri/.n hizmetlerinin sabit sermayeden ald
pay 1970li yllar boyunca yzde l den dk olmutur. 1984 ylndan sonra bir
art gstererek yzde l in zerine km ve 1989 ylndan sonra yzde 4 dolayna
ykselmi, 1996 ylnda ise yzde 2,1 olarak gereklemitir. Yatrmlardaki artla
birlikte, 1990l yllarda, yllarda ortalama 500 dolaynda turizm iletmesi kurulm u
tur.

2. Mali Hizmetler
Trkiyede mali kesim, T.C. Merkez Bankas, mevduat bankalar, yatrm bankalar,
mali hizmet kurulular ve bunlarn dnda kalan mali kurululardan oluuyor.
Merkez Bankasnn para politikasn yrtmek, para arzn dzenlemek, ban
kalara kredi vermek, para politikas aralarn oluturmak, dviz kurlarm belirle
mek gibi grevleri vardr. 1986 ylndan sonra ortaya kan en nemli deiiklik,
para arzn dzenlemek zere Merkez Bankasnn ak piyasa ilemlerine balam
olmasdr. Ayrca, Merkez Bankas bnyesinde oluturulan nemli piyasadan
sz etmek gerekir. 1986 tarihinde Bankalararas Para Piyasas, 1988 ylnda Dviz
ve efektif piyasalar, yine 1988 tarihinde dviz karl altn piyasalar oluturul
mutur.
Trkiyede mevduat bankalar kamu ve zel bankalar dnda yabanc banka
lardan olumaktadr. Kamu bankalar genellikle zel amal kurulmu bankalardr.
T.C. Ziraat Bankas, T. Emlak Bankas gibi. Bankalar Birlii verilerine gre, Trki
yede 1996 ylnda be adet kamu bankas vardr.
Trkiyede 1996 ylnda 34 adet zel yerli sermayeli banka vardr. Bunlarn o
unluk hisseleri zel kesimin elindedir. 1980 ylndan sonra grlen bir gelime ya
banc sermayeli bankalarn saysndaki arttr. Trkiyede hizmet veren yabanc
sermayeli bankalar da ikiye ayrmak gerekiyor. Bunlarn birincisi Trkiyede kurul
mu yabanc sermayeli bankalar, kincisi ise yabanc bankalar olup Trkiyede ube
aan bankalardr. Trkiyede kurulmu yabanc sermayeli banka says 1996 ylnda
7dir; ube aan yabana banka says ise 10dur. Yabanc bankalarn arasnda faiz
demesi yerine kr pay anlayyla alan slam bankalar da vardr.
Mevduat bankalar dnda arac ilevi gren mali hizmet kurum lan vardr. Bu
kesim Trkiyede pek gelimemi, hatta olduka arpk gelimitir. Bunlarn ban
da Menkul Kymeder Borsas gelmektedir. Yeni karlan tahvil ve hisse senetleri
nin satld birinci piyasa ve en az bir kez el deitiren menkul kymetlerin ilem
grd ikinci piyasadan sz etmek gerekiyor. stanbul Menkul Kymetler Borsas
(MKB) Trkiyedeki ikincil piyasadr.
Trkiyede arac mali kurumlar arasnda bankerlerin zel bir yeri vardr,
zellikle mevduat bankalarnda faiz oranlannn negatif deer almaya balad
1975 ylndan sonra bu kurulularn ilemleri yaygnlamtr. Bankerlerde toplanan
mevduatn artmas ve bu kurulularn taahhtlerini, riskli ve yanl yatrmlara
ynelmi olmalarndan dolay, yerine getirememeleri sonucu bu kurulular 1981

I l l / M l I I l it IM '.N d ltS lZ ( U I . YO U

399

ylndan sonra balinaya balamlardr. Bunda mevduat bankalarnn 1980 ylndan


sonra faiz oranlarn ykseltmeleri etkili olmutur.
Mevduat bankalar ve borsalar dnda kalan bakaca mali kurumlar da vardr.
Bunlarn en nemlisi mevduat kabul etmeyen yatrm ve kalknma bankalardr.
Yatrm ve kalknma bankalarn da kamu ve zel sermayeli bankalar olarak deer
lendirmek gerekmektedir. 1980 ylndan sonra kamu yatrm ve kalknma bankac
lnda ortaya kan nemli bir gelime vardr. Bu bankalarn, ihracata ynelik sa
nayileme politikalar uyarnca, ilevleri yeniden dzenlenmitir. Bu zellikle KT
finansmann karlamak zere kurulan bankalar iin geerlidir. rnein 1964-1987
yllan arasnda KlT finansman amacyla alan Devlet Yatnm Bankas, 1987 y
lndan sonra d ticaretin finansmann amalayan Trk Eximbanka dntrl
mtr. 1996 ylnda adet kamu sermayeli yatrm ve kalknma bankas vardr.
zel sermayeli yatrm ve kalknma bankalarnn says 1996 ylnda 10dur ve
bunlarn arasnda Trkiye Snai Kalknma Bankas ve Snai Yatnm ve Kredi Bankasn saymak gerekir.
Bakaca mali kurulular olarak kredi kooperatiflerini, sigorta irketlerini say
mak olanakldr. Sigorta irketlerinin says 1981 ylnda 36 iken 1992 ylnda 50ye
ulamtr. Bunlarn 35 tanesi Trk irketi kalan ise yabanc irketlerdir. Bunlarn
dnda Trkiyede 1981 ylnda oluturulan Menkul Kymetler Yatrm Fonu ve
1986 ylnda oluturulan Menkul Kymetler Yatrm Ortaklklarndan sz etmek
m mkndr. Bunlarn ama menkul kymet portfy iletmektir.

DAHA FAZLA BLG N


Hizmet kesimlerini ekonomik ve toplumsal gelimenin btn iinde inceleyen bir alma yok
tur. Bu nedenle, her alt kesim iin yaplm bulunan zel aratrmalara bakmak gerekmektedir.
Bu arada DPTnin, hizmetlerin alt kesimleri zerinde yaynlar bulunmaktadr. Banka kesimi ile
ilgili bilgiler iin Trkiye Bankalar Birliinin her yl yaynladklar Bankalarmz balkl yayn
larna baklabilir. Hizmet kesimlerinin saysal gelimeleri iin DEnin TYlerinc bavurulabilir.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Hizmet alt sektrlerinin yatran paylan
Hizmet alt sektrlerinin gelime dorultular
Eitim ve salk hizmetlerinin niteliksel evrimi
Ulatrma altyapsnn uyumlu gelimesi ve ekonomik gelime
Konut retimini besleyen arz ve talep etkenleri
Ticaret sermayesinin gelime ynleri

D RD N C KESM

Gelimenin Toplumsall

XV. NFUS VE GC
XVI. ALIMA YAAMI
XVII. ULUSAL RETM VE BLM
XVIII. EKONOMNN GENEL DENGES
XIX. DNYA EKONOMSNDE TRKYE
XX. UZUN DNEMDE GELME

XV.

Nfus ve gc
G vakti gelir de lem uyanr
uul, uul eder yollar sabahtan.
Kul MUSTAFA

A. GRl
Nfus konusu, ekonomi kuramnda olduu kadar politika uygulamalarnda da, de
iik ynleriyle, nemlidir. Ekonomi kuramnn en nde gelen alma alanlarn
dan biri olan kaynak kullanm srecine, nfus, iki ynl; kaynak reten ve kaynak
tketen zellikleriyle, girer. Bu ikili zellik, nfusun, beslenmeden doal evreye
uzanan ok geni bir yelpazede tartlmasna, ve buradan bir en uygun (optimum)
nfus art oran araylarna yol ayor. Bu nedenle nfusun saysal ve niteliksel
gelimelerinin bu almann ieriine uygun bir biimde, incelenmesi gerekiyor/'*
Nfis, ncelikle, igcnn ya da ekonomik etkin nfusun, eski deyimiyle, iktisaden faal nfusun, kaynadr; daha dorusu havuzudur. Ekonomik gelimenin
insan kayna olarak ilev grd gibi, gnencinin artrlmas ynyle de geli
menin en azndan kuramsal ya da ilke dzeyinde amac konumundadr.
Saysal ve niteliksel ynleriyle nfus, sermaye kaynaklarnn kullanmn, zel
likle de yatrmlarn dalmn ve bir lde de dzeyini, etkiler, zellikle eitim,
salk, barnma ve ulatrma yatrmlar bu erevede dnlmelidir. Doum,
lm ve g gibi nfus gelimelerinin yatrmlarn dalmn etkilemesi, br yn
den de gelime iin gerekli nitelikli igcn salayan yn, kimi zaman nfusun
yatrmlara e bir nem kazand grne yol am aktadr/2'
Toplam igc sunum u (arz) ve buna bal uzun dnemli ekonomi politikala
rnn oluturulmasnda nfis eilimleri, birincil deikendir. Ek olarak nfusun i
ve d glerle grlen devingenlii ve bunlara bal gelimeler, kentlileme ve ya
ratt ek sorunlarn aklanmasnda zm nerileri gelitirilmesinde, byk nem
tar.
Uluslararas ekonomik ve toplumsal karlatrmalarda kullanlan kavramlarn
ou, nfusa ilikindir; daha dorusu nfusa gre tanmlanr, rnein, kii bama
gelir, igcne katlma oran ya da buna kout olarak bamllk oranlar, bu ere
vede saylabilir. Daha ikincil dzeyde de kii bama kimi tketim rnlerinin, r
nein otomobil, kt, imento vb. tketimi, karlatrmal zmlemelerde yarar
lanlan deikenlerdir.

404

I O h VI

1' H l l N U M H

Son olarak, nfusun niteliklerinin gidiimi, 0/rlliklc de nfusun nitelikleriyle


igc verimlilii arasndaki iliki de nfusun ekonomik ynnn bir baka esi
dir.
Blmn asl konusu, igc ya da emek piyasasdr. gc sunum u ve istemi
ve bunlarn fark olan isizlik, ekonominin toplumsal ynnn temel gstergeleri
dir. Bu nedenle, veri kaynaklarn da ierecek biimde, emek piyasas zerinde ayrntd olarak durulacaktr. Bu saysal zmlemenin de igcnn niteliksel gelii
mi konusuyla tamamlanmas, doaldr.
Emein fiyat cret ve alma yaamna ilikin br konular, bir sonraki bl
m n konulandr.
B. NFUS POLTKA VE GELMELER - ZET
Trkiyenin izledii nfus politikalannn ayn zellikler tayan dnemi olduu
sylenebilir. Bunlar srasyla nfus artnn zendirildii, ak bir politikann b u
lunmad ve art orannn snrl tutulmak istendii dnemlerdir.
Cumhuriyet hkmetleri uzun sren savalar sonrasnda devir aldklar ortam
da lke nfusunun artrlmasn salamay ama edinmilerdir. Uygulanan nfus
artrma politikasnn yasaklayc ve zendirici olmak zere iki yn bulunuyordu.
Bunlarn birincisiyle ocuk drmeyi kolaylatran ya da ocuk yapmay engelle
yen ara ve gerelerin dalmnn 1920lerde yasaklanmas, ek olarak da kastl ola
rak ocuk drme/drtme eylemlerinin su saylmas ve 1936da gebelii nleyi
ci bilgilerin yaynlanmasn engelleyici yasal dzenleme yaplmasdr. kincisiyle de
krsal kesimde doumlarn zendirilmesi yoluna gidilmi, bu amala, en az be o
cuk sahibi olanlardan, 1950lerin bana dek, Yol Vergisi alnmamtr.
Bu tarihten sonra ve 1960h yllarn balanna yani Planl Dneme dek, lkenin
ak-seik bir nfus politikas olduu sylenemez. Doumu nleyici ara gere ve
yntemler konusundaki yasaklarn srdrlmesine karn, hkmetlerin bu d
nemde nfus art konusunda yansz davrandklar sylenebilir. Bununla birlikte,
zellikle ikinci Dnya Sava sonrasnda tp alannda elde edilen baarlar, lm
oranlarnn hzla dmesine neden olmu ve bu olgu sava sonrasnn br olumlu
koullaryla birlikte, nfusun hzla artmasna yol amtr, zede, resmi bir nfus
politikasnn bulunmay, 1950lerde lkenin bir nfis padamas yaamasna engel
olmamtr. Tam tersine Trkiye, 1950-55 dneminde ylda binde 27,75 ve zellikle
de 1955-60 dnem inde ylda binde 28,53 orannda nfus artlaryla verilerin elde
edilebildii yllarn en yksek nfus art oranlarna bu yllarda ulamtr (Tablo:
XV. 1.a).
Trkiyede hzl nfis artnn bir sorun olarak grlmesi, denilebilir ki,
1960h yllarda, Plan uygulamasyla balar. IKP (1963-1967), aka bir aile plan
lamas yaklamn gndeme getirmekte, nfis art hznn, yzde 2,5 dolaynda
bulunmasnn, doal olarak yzde 7lik yllk ekonomik bymeyi, yzde 4,5a d
rdn belirtmekte ve dourganlk orannn azaltlmasnn zaman alacan bu
nun iin de gerekli dzenlemelerin yaplmasn ngrmektedir. Bununla birlikte ai

N I'U S v h

loc

i'A lil.O : XV. 1.a. GNS Sonularna Gre Nfus


Nfus
(Milyon)
1927
1935
1940
1945
1950
1955
1960
1965
1970
1975
1980
1985
1990
1997

13,6
16,2
17,8
18,8
20,9
24,1
27,8
31,4
35,6
40,3
44,7
50,7
56,5
62,9

Yllk Art Oran - Binde Olarak


---------------------------------------------------------------Toplam
Kent
Kr

21,10

17,50
26,72
15,10
22,47
55,67
49,21
39,71
47,33
41,75
30,47
62,61
43,10
28,27

19,59
10,59
21,73
27,75
28,53
24,62
25,19
25,00
20,65
24,88
21,71
15,08

25,82
17,35
9,12
21,49
17,48
19,53
17,14
12,51
13,79
13,29
- 10,58
- 5,56
- 6,57

Kaynak: DE, TY 1993, s. 52 ve son iki stun iin; s. 55; www.die.gov.tr

le planlamas uygulamas kurumsallaamad ve yaygmlatnlamad gibi gebelik


ve doumu snrlayc nlemler de 1980lerin ortalarna dek, varln srdrm
t r /3)
Ayn dorultuda IIKP (1968-1972), yukarda belirtildii gibi nfus konusunu
yatrmlarla edeer tuttuktan sonra, bu konudaki amacn, art hzn ekonomik
gelimeyi gletirmeyecek lde azaltmak olduunu vurguluyor.
Tm planlarda gelecee ynelik nfus ngrleri yaplyor; ilk iki planda, do
urganlk oranlan, yksek, orta ve dk biiminde e ayrlarak gelecee ilikin
nfis kestirimleri yaplmas yoluna gidiliyor. Bunlarn zerinde durmayacaz. An
cak IIIKP (1972-77)de nfusa ilikin tanmlardan hareketle, kimi saysal amalara
yer veriliyor. Bu erevede, igcne katlan her bin kiinin kendisi dnda bak
makla ykml olduu kii saysn gsteren bamllk orannn 1990lann orta
larnda binde 700 dolayna decei, gelimi lkelerde bu orann binde 550 oldu
u vurgulanyor. Bu amaca ulalmas iin de, kadnn i olanaklarnn artrlmas;
ocuun bir igcne katlmasnn deil, eitime ynelmesinin salanmas, vurgu
lanyor/4*
Denilebilir ki bundan sonra yapdan planlarda da nfis konusuna bu tr genel
ilkeler ve saysal ngrler biiminde yakladd. Somut ve uygulamaya ynelik bir
nfis politikas, ok snrl kalan ae planlamas dnda, yaama geirilmedi, szde
kald/5*
Tablo: XV.l.a.dan de izlenebilecei gibi, lkenin nfis art hz, 1975 sonra
snda, snrl bir lde de olsa azalma eilimi gstermektedir. Azalma, zellikle
1990 sonrasnda hzlanmtr, denilebilir. Toplam nfusun 1990-97 dnem inde yl
lk binde 15,1 dolaynda artm olmas, ekonomik ynden gelimi lkelerin binde
10 dolayndaki ortalamasna ok da uzak deildir. Gemite, gerekleen nfus

406

T K K Y K EKONOMS

art hzlar, plan amalarnn genellikle stndeydi.*** 1990'lar bu bakmdan da


olumlu bir gidii gsteriyor, denilebilir.
Genel ortalamann kent ve kr ayrm erevesinde ierii, nfusun bu kiliye
gre art hzlarnn ne lde inili kl olduunu kantlyor. Gerekten de 19271935 aras bir yana braklrsa, kent nfusunun art oran kr nfusunun art ora
nnn, srekli olarak, zerindedir. Bununla birlikte kentleme orannn, dnemlere
gre ok farkl dzeyde olduu, grlmektedir.
Verilerin niteliinin ayn olduu varsaym yapldnda, 1950ler ile 1980-85
dnemlerinin, kentli nfus art orannn, br dnemlere gre ok yksek olduu,
zellikle de bu sonuncunun bir rekor krd, aktr. Daha ak bir anlatmla 198085 dneminin kentli nfus art hz, binde 62,61 ile tm dnemlerin en yksek
orandr. Ayn be yln ok nemli bir zellii daha vardr: Bu yllarda krsal nfis,
incelenen dnemde ilk kez, saysal olarak da azalm; ya da art oran eksi olmu
tur. Bu olgu gz nnde tutulursa, 1980-85, kent-kr nfis art hzlar farknn
da en geni olduu dnemdir. Denilebilir ki ekonomik ve siyasal nedenlerle 1980
sonras eknte g hzlandrmtr. Ekonomik nedenlerin banda 1980 sonrasnda
uygulanan dsatma dayal byme politikasnn esas olarak sanayii desteklemesi
nin ya da krsal kesimi greli olarak yoksullatrmasnn etkisi vardr. Siyasal ortam
ise baskc askeri ynetim nedeniyle krsal kesimde yaam gletirmitir ya da g
vence aray krsal kesimin kentlere akmn hzlandrmtr, denilebilir. lke nfis
tarihinde ilk kez bu dnemde balayan krsal kesim nfusunun m utlak say olarak
azalmas, izleyen saym dnemlerinde de srmektedir; ancak 1985 sonrasnda krsal
nfis azalma oranlar, 1980 sonras be ylnn dzeyini tutturamyor.

TABLO: XV.l.b.Sayim Yllarnda Blgelere Gre Nfus


Deiimi 1990 ve 1997

Blgeler
A kdeniz
D ou A nadolu
Ege
G n ey d o u A nadolu
A nadolu
K aradeniz
M arm ara
T rk iy e

1990
7
5
7
5
9

026 489
346 208
594 977
159 464
913 306
8 136 984
13 295 607
56 473 035

%
12,4
9,4
13,5
9,1
17,5
14,3
23,6

100,0

1997

8 058 311
5 614
8 452
6 128
10 580
7 843
16 186
62 865

907
087
973
657
966
673
574

%
12,9
8,9
13,4
9,7
16,8
12,4
27,8

100,0

Yllk N fu s A rt H z
(binde)
19,27
6,90
15,04
24,31
9,16
-5 ,1 6
27,67
15,08

Kaynak-' DE, www .die.gov.tr. 8.8.1999.

Kendeme oran ile ekonomi politikalar arasnda her zaman bire bir iliki kur
mak g ise de, kentleme olgusunun 1980lerin banda gsterdii sramann,
1980 sonrasnn krsal kesimi yoksullatran uygulamalarnn bir sonucu olduu
yadsnamaz.
ncelenen dnem de kentleme benzeri bir nfis olay da yurtdna ii g-

NI'US VK GC

407

diir. zellikle 1960larn ikinci yarsnda youn bir biimde ve bata Almanya, ol
mak zere, Avrupa lkelerine, 1970li yllarda da az bir oranda Kuzey Afrika ve O r
tadou lkelerine g olgusu vardr.(7)
Kendemenin hz kazand 1950 sonrasnda, nfusun kimi blgelerde greli
ya da oransal olarak azalmasna karlk kimi blgelerde de artmas, kanlmazd.
Bu durum , DlEnin be blge ayrmnda, aka izlenebilir. Gerekten de 1950-90
arasnda, M armara Blgesinin toplam nfus iindeki pay, yzde 26,9dan yzde
32,8e ykselmi, yaklak alt puan artmtr. Nfusu artan br blge Akdenizdir
ve blgenin toplam nfis pay ayn yllarda yzde 11,1den yzde 13,9a kmtr.
Kalan blge nfis veren durumdadr; Anadolu Blgesinin nfis oran yz
de 25,1den yzde 22,7ye; Dou ve Gneydou Anadolu Blgesinin nfis pay
yzde 21,8den yzde 20,0a dmtr. En ok nfis kayb Karadeniz Blge
sindedir; nfis oran yzde 15,0dan yzde 10,6ya inmitir.(8)
Konumuz asndan nfusun nemli bir saysal zellii de ya gruplarna gre
dalmdr. Ya dalm, Tablo: XV.2.de verilmektedir.

TABLO: XV.2. Nfusun Ya Gruplarna Gre Dalm, 1990,1995 ve 1997


(M ilyon Kii)
1990
Ya Kesiti

N fus

1995
%

N fus

35,7

20,0

65+

20,3
33,9
2,4

60,0
4,2

38,8
2,9

T o p lam

56,6

100,0

61,6

0-14
15-64

1997
%
32,3
63,0

N fus

19,9

31,2

4,7

40,6
3,2

63,8
5,0

100,0

63,7

100,0

Kaynak: DPT, V1KP 1990-1994, s. 286, V1KP 1996-2000, s. 27.

Ya dalm verileri, nfusun, yzde 63ten fazlasnn 15-64 yalarnda bulun


duunu ve bunun giderek arttn, 1990da 33,9 milyondan 1997te yaklak 7 mil
yona yaklaan bir artla 40 milyonun zerine ktn gsteriyor. Bu ya grubu,
DPT yaklamna gre alma a nfisunu verir.(9) Buna kout olarak, Trkiye
nfusunun, 0-14 ya kesimi oran olarak az da olsa azalyor. Bu olgu, nfus art
oranndaki azalmaya balanabilir. Buna karlk, 65+ ya grubu ise hem say, hem
de oran olarak artyor.
C. EMEK PYASASI
Ekonominin insan kaynann somut biimi, bilindii gibi, igcdr. gc nfu
sun ekonomik etkinlii olan blmdr. Ekonomik etkinlik, retim ve hizmet s
relerine dorudan katlmann ya da katlma isteinin bir sonucudur. Nfus gelime
lerine baml olan toplam igc sunum u (arz) ve ekonomik koullarn bir sonucu
olan igc istemi (talebi), emek piyasasnn iki ayan oluturur. Sunum ve istemin
fark, ekonomik ve toplumsal alardan ok nemli bir sorun olan isizlii verir.

408

I IIVK I ' X I M i l M l N l

1. Veriler
Emek piyasasnn nemine uygun hr ccvcde incelenebilmesi, her eyden nce
doru ve gvenilir verilerin varlna baldr. Bu nedenle igcnn saysal geli
melerini, veri kaynaklarna ve bunlann zelliklerine gre ele almak bir zorunluluk
tur. nk, ekonominin zellikle toplumsal ynlerine ilikin pek ok konuda ol
duu gibi igc piyasas konusunda da salkl veriler elde edilmesi, bal bana
bir sorundur.
igc veri kaynaklar genel dzeyde drde ulayor. Bunlar Genel Nfis Say
m (GNS), I ve ii Bulma Kurumu (1BK), DPT ve DE'nin Hanehalk gc
Anketleri (HlA)dir. Olduka ok sayda veri kayna bulunmas, ou kez, salkl
inceleme yaplmasn snrlayan boyutlara ulayor. Emek piyasas, veri kaynaklar
na bab olarak ele alnyor.<l0)
a. GNS
lkemizde Genel Nfus Saym (GNS) her be ylda bir yaplyor. GNSler doru
dan saym yntemiyle uygulandndan, igc konusunda en doru verilerin
bu kaynaktan salanabilecei beklenir. Ancak elde edilen sonular hi de bu bek
lentiye uygun dmyor, rnein 1990 GNS sonularna gre, igcne dahil
olanlarn toplam 24,7 milyon, istihdam edilenler de 23,4 milyon dolayndadr ve
bu durum da i arayanlarn says 1 345 bin kiidir ve isizlik oran da yalnzca yz
de 5,4 olmaktadr.*1"
b. 1BK ( ve i Bulm a Kurumu)
gc piyasasnn aklanmasnda IlBKnun zel bir yeri vardr. nk, lke
mizde, en azndan yasal olarak, igc piyasas kamu tekelindedir ve bu konu
da yetkili kurum da IlBKdur. Yasal diyoruz nk IlBK dnda oluan ancak
kesin boyutlar kestirilemeyen bir igc piyasas olduu, bunun zellikle kaytd ekonominin varlna kout olarak 1990l yllarda byd sylenebilir.
Bu gzle bakldnda IlBK verileri snrl kalmaktadr. Gerekten de IlBK i ara
yanlarn niteliklerine uygun olarak kaytlarm tutar ve bunlar ii arayanlarn is
temleriyle uyumlu klar; yani igc sunum ve isteminin bulutuu yerdir. Yasal
olarak tek yetkili olmasna karn Kurumun verileri kendisine ulaan sunum ve
istem ile snrldr.
Kurum eliyle ibulma eilimleri, Tablo: XV.3.ten de izlenebilecei gibi, ekono
mik, siyasal ve toplumsal gelimeleri, nemli lde yanstmaktadr, denilebilir.
Gerekten de IlBK yoluyla i bulma giriimlerinin, kentlilemenin hz kazand
1950lerde hzla artt, o yllarn toplam ve kentli nfusunun srasyla 25 ve 7
milyon dolaynda bulunduu gz nnde tutulursa ya da bunlara oranlanrsa, son
raki yllara gre ok yksek bir dzeye ykseldii, grlmektedir. Verilere gre,
1955-1959 dneminde kentli nfusun yaklak her on kiisinden birinin ya da ig
c arznn yaklak yzde 5,4'nn llBKna i iin bavurduu anlalyor. U nutul
mamas gereken ayn yllarda ie yerletirme orannn da ok yksek olduu, ba
vuranlarn yaklak onda dokuzunun ie yerletirildiidir.

NI'US VK GC

40 9

TABLO: XV.3. ve i Bulma Kurumu Verileri, 1950-1998


Bavurular*
(Bin kii/Yl)

e Y erletirm e
O ran-Y zde

E konom ik
B ym e H z

1955-59
1960-64

603

87,4

569

74,0

5,1

1965-69
1970-74

491

61,5

6,2

600

64,4

7,2

1975-79

753

43,6

4,5

5,5

1980

505

32,3

- 1,1

1981

618

26,0

4,2

1982

639

23,6

4,6

1983

649

24,4

1984

684

26,0

33
5,9

1985
1986

513
580

30,8
44,7

8,1

1987

482

52,5

7,5

1988

400

62,8

3,6

1989

553

48,3

1.9

1990

672

42,1

9,2
6,5

5,1

1991

691

39,0

1992

815

36,6

5,9

1993

547

48,8

7.6

1994

363

66,9

- 6,1

1995

336

78,6

8,0

1996

411

59,1

7,1

1997

468

57,2

6,0

1998

430

35,8

3,5

Not: *Her yl yaplan bavurulan gsterir, birikim li toplam vermez.


Kaynak: 1BK, 1950-1989; DE; statistik Gstergeler 1923-1990, Ankara, 1991, s.115.
1990-1993: TCMB- Yllk Ekonom ik R apor 1994 s. 159. Byme Oran: DPT, Ekono
m ik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), 1993, s. 5, DE TY 1994, s. 691; TCMB Yllk
R apor 1998, s. 204.

Daha sonraki yllarda, i arayanlar-ie yerletirilenler ilikisi, 1960 ncesinin sa


ylarna ulasa bile, oranlarn yakalayamyor, zellikle 1980li yllarda siyasal olu
umlarn da katksyla, llBKna bavurular ve ie yerletirmeler, nfusun artm,
ekonominin belirli bir gelime dzeyine ulam bulunmasna karn, mutlak say
olarak da ok azalmtr. I isteyenlerin m iktan 1970li yllann ikinci yarsnda art
yor; 1980 sonrasndaysa, zellikle 1984, 1989, 1992 gibi genel ya da yerel seimlerin
yapld ya da seim yllann hemen izleyen ylda byk bir art gsteriyor. Ancak
ie yerletirmeler ayn eilimi yakalayamyor. Denilebilir ki, seimlerden sonra yerel
ya da genel ynetimlerdeki brokratik kadrolarn deiimi, 1BK verilerine byk
lde yansyor.
Verilerin kantlad bir baka gerek de, IlBKnin igc piyasasnda hzla ko

4 io

Oi i k I yi

i ' Mi N i i Mh l

num unu yitirdiidir. Gerekten de i i O u m i i i ikiye k.ll.ulg, kentlemenin artt


1990l yllarda, IBKna bavurularn 1970'li yllarn ikinci yarsndaki miktarn
yars dzeyinde kalmas bunu kantlyor. Kimi siyasal olaylardan kaynaklanan
bavuru artlar da bu azalma eilimini tersine evirecek gte deildir.*12)
c. D P T Serileri
DPTnin igc verileri retimi, 1960larn banda, kurulmasyla birlikte, balar.
Kurumun, kendi zgl serileri, 1963-1988 dnemini kapsyor. nk bu tarihten
sonra DPT, DEnin Hanehalk igc Anket (HlA) sonularn esas alyor. Yalnz,
DPT DEnin bu verilerini, kendi geleneksel yaklamna uyduruyor; yani HAlarn
12+ ya yaklam yerine 15+ ya kesimini alyor.
DPT serilerinin ilgin yn, igc istemine ya da i bulmaya ilikin ngr
gelitirme isteinden kaynaklanmalar ve bu amala gelitirilen yntemleridir. DPT,
esas olarak, 1980lerin sonuna dek ekonominin igc talebini, retim ve hizmet ge
limelerinin, daha dorusu ekonomik bymenin bir fonksiyonu ya da dorudan
bir sonucu olarak alyor. Proje ve sektr zmlemelerinden gidilerek, sonuta, yat
rmlarn ve ulusal gelirin bymesine baml bir ibulma art oranna ulalyor.
DPTye gre istihdam art hz yani ibulmanm bymesinin/ ulusal gelirin
byme hzna oran, ulusal gelir artnn istihdam (ibulma) esnekliini verir:
E _ AL/L
AG/G
ilikisinden, yllk istihdam art oran DL/L = (DG/G) x Edir. ilikide L ve G sra
syla igcn ve ulusal geliri, D da bunlarn deiimini verir
Buradaki nemli olan, byme oranna (DG/G) ve zellikle de istihdam esnek
liine (E) ilikin gerekleebilecek ya da geree yakn ngrlerin yaplmasdr.
Eer ekonomik byme, sektr dzeyinde, igc youn bir zellik gsterirse, i
bulma esneklii de yksek olacaktr. Nitekim, VKP 1984-1989da, ekonomi politi
kalarnn 1980 sonrasnda deiimine kout olarak, daha dorusu emek youn re
tim ve hizmet sektrlerine daha ok yatrm yaplmasyla, ibulma esnekliinin
nemli lde artaca varsaym yaplyor. Bu yaklam, gerekte ibulmay ekono
m inin bymesine baml bir deiken alan DPTnin makroekonomi politikas
anlayna uygundur.(13)
DPTnin sz edilen yaklamlarla elde ettii emek piyasas verileri ve istihda
mn ekonominin alt sektrlerine dalm, Tablo: XV.5.a.da ve XV.5.b.de veril
mektedir. Veriler, ncelikle, igcne katlma orannn (IKO) azald ya da azala
ca varsaymna dayanyor. KO konusuna aada deiniliyor. Ancak KOnun
neden azald aklanmadan ulalan isiz says azl ve isizlik orannn dkl
, gvenilir saylmyor. Dier ynden, IKO oran, rnein 1972deki yzde 40,4
olarak alnrsa, 1990larn sonlarnda igc toplam 23 milyonun deil 25 milyo
nun zerinde olacak, byk bir olaslkla, isiz says da 1,5 milyon deil, 3,5 mil
yon kii olacakt.

411

n O i 'u s v n g c

TABIX): XV.4. Yatrmlar, Byme ve bulm a (stihdam ), 1971-1997


(Yllk A rt O ranlar)
S. Serm aye
Y atrm lar

Bym e
H z

gc Talebi

DPT1
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
Notlar:

7,9
3,9
2,9
-0 ,4
- 1,1
4,2
4,6
3,3
5,9
5,1

11,00

8,1

5,50
- 1,6 0
-1,0 0
13,90
-0,40
1,30

7,5
3,6
1,9
9,2
0,5
5,9
7,6
-6,0

20,0
- 12 ,2
9,3
12,3
14,7
1.
2.

10,2

3,40
10,50
13,01
8,14
24,18
20,16
4,58
-9,96
-3 ,6 1
-9,99
1,70
3,45
2,89
2,80
16,90

7.4
5,4
7,4

8,0

1,177
1,401
1,574
1,487
1,562
1,647
1,225
0,846
-0,079
-0,039
0,899
0,644
0,711
1,278
1,135
1,8 11
0,887
0,858
2,366
-0,643

DPT2

DPT3

-0,639
-0,555

1,456
1,235
0,850
1,057
0,974
1,497
4,603
- 1 ,1 0 0
2,219

2,121
2,037
1,777
2,526
2,275
3,140
2,989
1,433

0,121
0,498
-0 ,16 3

8,0
7,1
8,3

DPT1 1988 says geiddir.


DPT3 1985 art oran yanl bask olabilir. Kaynak gsterilen Bulutay serilerinden
gidilerek art oranlan 1985i iin 0.443, 1986da da 2.996 olarak hesaplanabilir. DPT
15 + ya serilerine ulamak iin HA sonularnn 12 + ya verilerinin ortalam a ola
rak % 95,775ini alyor.

Kaynak: Sabit Sermaye Yatrmlar 1973-1983: DPT, V. Be Yllk Plan Destek almalar 1. V.
Be Yllk Kalknma Plan ncesinde Gelimeler 1972-1983, Ocak 1985, s. 42. 1971 ve
1972 yatrm artlar DPT 1972 ve 1974 Yl P rogram (lar)m dan, srasyla, s. 13 ve s. 45.
1984: TCMB. Yllk R apor 1985, s. 61.
1985-1991: Maliye ve G m rk Bakanl Yllk Ekonomik Rapor 1992, s. 11.
Byme Hz: DPT Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1962) Ankara, Mays 93, s. 5.
gc Talebi: DPT1 (eski seriler):
1971-1983 Destek alm alan age, s. 335.
1983-88 DPT. T rkiyede gc Piyasas Verileri (Ynetim ve Deerlendirme) Kasm
1989.
1989-1993, DE. H anehalk gc Anketi Sonulan Nisan 1994, s. 7, Toplam istihdam
edilenler, a) H lA larn Ekim/Ekim sonularndan; b) HA aritm etik ortalam alanndan el
de edilen oranlardr.
DPT2 (yeni seriler): DPT, VI. Be Yllk Kalknma Plan ncesin d e Gelimeler, 1984-1988,
Ankara, Yayn No: 2190, s. 361.
DPT3 (en yeni seriler): DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1992), Mays, 1993,
I. 92; DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1998), s. 4, s. 26.

412

TOHKYI' HMINOMN

ZM: XV.1. Yatrmlar, BUyUmc ve NtlIulun Yllk Art O ranlar, 1971-1997

Sabit Sermaye Yatrmlar

Byme Hb

ktihdam

Kaynak: Tablo XV.4 ile ayn, gc talebi iin DPTI.b alnmtr.

zede, Tablo: XV.4.ten karlmas gereken ana sonu, gerek yatrmlar, gerek
se de byme oran ile ibulma art arasnda, dorudan ve srekli olarak bir
olumlu iliki kurulmasnn ok g, giderek olanaksz olduudur. Bu t r bir ei
lim yaknl 1979-80 bunalm yllarnda grlmekteyse de, buradan bir genelleme
ye ulamann olanaksz bulunduunu, saylar aklyor. Sonu olarak, zellikle es
neklik katsaylarndan gidilerek ibulma kestirimleri yaplmas, varolan ekonomik,
toplumsal ve siyasal koullarda, ou kez salkl sonu vermeyebilir. Buna karlk
ibulma orannn yllk artnda ekonomik olmayan nedenlerin varl ayrca ara
trlmaldr.
d. Hanehalk gc Anketleri (HA)
lkemizde igc piyasas verilerinin istatistik yntemleriyle ve dzenli bir biimde
saptanmasna 1988de balanlmtr. HlA, her yln Nisan ve Ekim aylarnda, kent
sel ve krsal yerleim yerlerinden alnan rneklerle, gerekletiriliyor.0 4)
HAlann teknik zellikleri ayr bir inceleme konusudur. Bu nokta bir yana,
HlA serilerinin, giderek, gerek DPT vb. kamu ynetimi birimlerinde, gerekse de
genel kamuoyunda, geerli ya da egemen olan tek veri kayna konum una gelmek
te olduu, sylenebilir. Bu nedenle, 1988 sonrasnda, igcne ilikin ok sayda ve
dank veri kaynaklarnn teke indirilmi olmas, olumlu bir gelimedir, nem li
olan verilerin gvenilir olmas iin gerekli nlemleri almaktr.05*
gcnn HlAne yansyan genel eilimleri, ksaca, yle zetlenebilir. Tablo:
XV.6dan izlenebilecei gibi, 1988 sonrasnda, gerek igc sunumu, gerekse igc

TABLO: XV.5.a. Seilmi Yllarda Emek Piyasas

N fus
gc S u n u m u
K atlm a O ram (% )
gc stem i
sizlik
- Krsal
- Kentsel
- sizlik O ran
N otlar:

1962

1967

1972

1977

1983

1988

1992

26 655
13 133
44,3

32 724
13 868
42,4

37 132

42 078

47 864

15013
40,4

13 238

13 917

17 763
37,1
15 577

54 176
18 350
33,9

12 643

16161
38,4
14 726

16 550

18 600

950
490

1050
830

900
1 096

740
1 435

655
2 196

5,3
13,3

4,9

11,0

12,1

13,3

13,5

12,4

8,7

1993

1994

58 584

59 869

20 196
34,5

20 232

59 632
22 137
50,7

2,1
8,1

33,8
18 702
4,5
4,7
7,8

20 397
5,0

12,0
8,2

1995

1996

60 641

61 933
23 030

1997

1996

62 865

63 636
23 048
48,0

22 900
50,6
21 378

49,9
21 698

22 359
47,4
20 815

4,2
10,4

3,4
9,3

3,7
9,5

10,0

6,6

6,1

6,4

6,3

21 594
3,0

1.
2.

E m ek piyasas verileri, 1988 ncesi yllar iin, 15+ya sivil igc toplam n, 1988 ve sonras iin de 12+ya g ru b u n u ierir.
K atlm a o ram , igc su n u m u n u n toplam nfusa o ram olarak alnm aktadr. Bir baka yaklam , igc arznn a n fu su n a o ram b iim inde olabi
lirdi.

3.
4.

sizlik, 1988e dek say ve o ran olarak, 1988 ve sonrasnda yalnz o ra n la r olarak verilm ektedir.
Son yllarda krsal kesim deki isizlik saylan Yllk P rogram larda ayrca verilm iyor. G erekte igc arzyla ilgili ok farkl b ir yaklam n sergilendii
grlyor. Bu k o n u y a isizlikle ilgili alt b l m d e yeniden deiniliyor.

Kaynak: DE, TY 1979, s. 29; TY 1981, s. 29; DPT, IVKP, s. 26; VKP, s. 128 ve 1990 Program , s. 336; DE, TY 1994, s. 53 ve DPT, 1994 Yl Program , ss. 171-172; DE,
TY 1998, s. 256, 257.

vo

<n

on

cn

00

^^

O' ><

00
oo cn
O VO CN CN
ON cn
NO
f-H
CN
CN

-_ ^n

r-s

cn cn oo r** on

io h

oCvo \o
cn

<n

o
o
c

N
H0 O
O
N0
O'
no cn o

'
00

*E

Os
VO
cn

CN

ON
VO

oo

cni

On O n
* OnA
ri \ n n v
N
N
H
H
r-H CN

vo

tn

VO
cn
tJ*

7,2

5,0

''l . n

S
U

^ H i n o o o o v - H c n h s
iHM-HlftUN'0
<SONN
O
CN
_n

00 VOVO
VO CNn
CN

on
S
H oo h
Ov

vo

*'

cn

cn CN 00
cn NO

N
tn
m

VO N
on c n
vo

00
oo
**

vo n cn
^ cn rC

t
O
4
n
v o cn

NO O
T On

tv

cn

ON

CN CN vo

_ .
S
**

ON
On
cn

!
cn vn
m

00
On

N
00

cn

cs

r-'s

cn
cn

E-i
JE
C X
QJ t
3 t

vo
n

vo
r-C

<n

n
rn

CN ON 00

r-l

t-.

VO CN
n CN
m CN
On
CN

Nf rM
^ N vo
N
s cn W
H (N

OO
cn

vn

25

cn ^

cn

O n cn

tv cn n

s -a

NO vS

cn

cn

cn

3.

7,9

VO
ON

ON

8 E
4J

cn

On

CN
f-s
On

tx

o
H

Kaynak; DPT. IVKP, s. 26 1985 Program, s. 280; 1988 Program, s. 336.; 1995 Yl Gei Program, s. 139; DPT, Temel Ekonomik Gstergeler, s. 131

in
O N
!0
o
a
<N nO h> _*
O' cn oo
n vH VONO
O vo m n C
F-l r-tN cn n
n n O
N
cn
N
00

Hizmetlerin 1993 ylnn istihdamnn alt sektrlere dalm, DE, HA ortalam a sonulandr; (TY, 1994, s. 251) ve 12+ya grubunu kapsar bu nedenle, ak
sektr toplamlar sektrn genel toplamndan 82 bin kii fazladr.

<
n<
ms
m
in vo

0\

0 0 fN
t-

N 00

n
r-s
vo

fN v o
vo m
00 c n

v o 00 ov
u n m
v o m vo

fN O
O
CO hv

vO O

v o t'*

I 1

m<
n
<N

hs.

s;

vo n

n
c4

c^c

00 fn
m
fn m
Ov Ov

-H

0 OV
S#* fN
fN

00 c
Ifl* 3
t/5

00
00
00

N*
r>
n
Ov
p-l

4* 4*

hv

0
fN

O Ji

00 00

'7

fN
Ov
N*
OV
1"H

vo
O
-1
OV

fN 00
r- . f N
r-4 n
Ov

Ov

N*" rn
*-4

OV
Ov
<N
Ov
>>4

00
cn
m
Ov

N*
00 OV
r>. m
Ov 0
f i fN

n t-V 00 fN Ov VO fN m
m
rv Ov r>. Ov n
c n VO CJ
cn
n VO N 00 00 m
fN
fN
1

cn
cn

co

00
r*.
cn

CN <N

<N fN

0
0
0
fN

VOn
r>. V
nOvo
N* m
s <n
M
0
0
fN fN <N <N fN CN

fN

is
s

n1n 00
Ol
^
fN fN
*. LT)

1 cfN

<
I I

<n n

a*

:S
E
:3
3

CQ

;3

10

<N 0 0
VO f N
fN O
*-1 1

VO O
NO n

4
-4

00
Ov
m
1
fN fN

vo
*-4

n
O
fN
fN

co
O
fN

O VO VO
O m OV 00
C
0
fN
1
1

rvV V
rN
***. S N O
OVO VOO Ov O m
Ov
v 00
n fO * S m
00
00 O
nn n
m
0 <
0
0
O
fN fN fN fN m fN fN
(N fN fN <N fN fN fN fN <N fN fN fN

0 0 VO
fN
CN
*-4

m 0

vq

^4

CN

00 fN
<N VO
Ov

M
w-i

cn O
rn rn

cn n
-H

m fN
n v q
^_T
r-4

F-4

t^. 00
VO
00 - t

O
OO
cn n
CN Ov
fN

fN

VO
rn
fN

rr

fn

m 0

00 0
0 4
4

00
Ov
O

t>m

m VO
fN
VO 14
n s 00
m fn

&
m

VO
00
n

00

00
m

fn

vo
fn

m
00
0
TT
Ov OV
m fn

O
0
hs N *
Ov N *
Ov
<n 9

H
Ov
O

vo
0
N*

f-4

TT N*

m
00

4*

tn

n m
v o ov
m *-h

m
00
0

m
ov

tn

r f n
N*

<N
ofN. <
n
<n

1.
2.

s2
AS

w Z u Z

Z w Zw

Z u Z w

Zw

'
n
<N
m m
3 3 n m
O
'v
O
' Ov
Ov' O
Ovv O
Ovv 5^^
Ov Ov ^Ov ^Ov O'Ov
OvO
o

Z yj

Notlar

>0

r-s O
NfN
_ ON

N Nisan, E de Ekim aylarn gsterir.


Deiim oranlan, nfis almalarnda binde olarak alndndan o uygulamaya bal kalnmtr.

(Ekim 1988-Ekim 1993, Bin Kii)

TABLO: XV.6. HA Sonularyla Kurumsal Olmayan Sivil gc, 1988-1998

&

DE, HA Sonulan Nisan 1993, s. 7 ve Haber Rnhrni, Say IHFD/G/, 45, 5 Mays 1994, s. 6; DE, HlA Sonulan, Nisan 1994, s. 7; DE, TY 1998 HlA sonulan.

m ov
c n <n
Ov

00

Kaynat

n
m

416

T O M * IV I* I K O N O M l l t l

istemi, alt aylk deiim oranlar bakmndm, iki ortak zellie sahiptirler, zellik
lerden biri, her iki deikenin de ok inili kl bir eilim gstermesidir. kincisi de
ilgin bir biimde sunum ve istemin birbirlerine kout bir gelime daha dorusu ay
n eilimi gstermeleridir. Bu noktalarn daha yakndan izlenmesi gerekiyor.
ncelikle 12+ ya nfusun miktar ve oran olarak art, 1990 yl bir yana bra
klrsa, bir baka deyile 1990 sonrasnda, dzenli bir izgi izliyor. Deiim oran
binde 11,5-12,2 arasnda deiiyor. Bu olgu her alt aylk dnemin 12 yl ncesinin
doum ve bunu izleyen lm oranlarnn bir sonucudur ve buradaki zmleme
ynnden veri alnmak durumundadr.
gc sunum u ve isteminin en azndan ksa dnemde tmyle farkl etm en
lere dayand bilinmektedir. Birincisi nfus artnn ve bunun igcne katlma
srecinin bir sonucudur. kincisiyse, bata sabit sermaye yatrmlar olmak zere,
esas olarak, ekonomik koullarca belirlenir. Bu nedenle, sunum ve istemin ayn ei
limi gstermeleri, yalnzca, rastlantsal olabilir.
Oysa hemen tm anket sonulan, igc arz ve talebinin alt aylk art oranla
rnn kural olarak, ok az byklk farklaryla, kout gittiklerini gstermektedir. Bu
olgu, HAnin daha salkl yrtlmesi ynndeki istemlere g katmaktadr.*165
gc isteminin dnem boyunca ne lde yatrm ve byme eilimlerine
baml bir dorultu izledii, yukarda, Tablo: XV.4.ten izlenebilir. bulmanm ge
rek, Ekim-Ekim, gerekse yllk aritmetik ortalamalara gre geliimiyle, yatrmlar ya
da byme oranlar arasnda yakn bir bamllk ilikisi kurulamyor. Gerekte,
1989 ve sonrasnn istihdam artlarnn o yllarda yaanan siyasal gelimelerle, ye
rel ve genel seimlerle ilikisi olamaz m? Bu sorunun yantnn ayrca aratrlmas
gerekir. Burada vurgulanan, HlAnin istihdam art sonularnn, yatrmlar ve b
yme gibi salt ekonomik deikenlerle balarnn kurulmasnn kolay olmaddr.
Emek piyasas verilerinin asl sorunlu blm , igc sunumu ya da arzna
ilikin saylardr.
nce, HlA sonularna gre igc sunum unun mutlak say olarak gelimesiy
le a nfusunun art arasnda bir ba kurulamyor. Nfusun artmasna karn,
igc piyasasna kanlarn says azalyor. Bunun karl, igcne katlmayanla
rn saysnn hzla artdr. Sonra, var olan ekonomik koullarda, ya da gelir dzeyi
ortamnda, kentlerde bu lde az kiinin igc piyasasna kmasnn nedenleri,
aynca incelenmelidir. Burada yalnzca igcne katlma oran (KO)na ilikin genel
eilimler ele alnacaktr.*175

2. nemli Bir Kavram: KO (gcne Katlma Oram)


gcne katlma oran, bilindii gibi, nfusun, igc olan blm nn, ya toplam
nfis ya da a nfusu iindeki paydr. Nfisun igcne katlmayan blm nn
igcne oran ya da miktar da, bamllk orann verir. Bamllk oran, kimi
zaman alma ya, rnein 15-64 ya dnda kalan nfusun toplam nfis iin
deki pay; kimi zaman da toplam nfustan istihdam edilen kiilerin karlmas ve
bunun istihdam edilen kii saysna blnmesi olarak tanmlanyor. Bunlardan bi
rincisine yaa dayal bamllk, kincisine de ekonomik bamllk deniliyor.*1*5

N F U S V I! G C

TAIH.O: XV.7. gcne Katlma Oranlar (KO), 1970-1998


ag Nfusuna Gre
DPT
1970
1975
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993

71,8
65,5
63,1
62,5
61,5
60,8
59,1
58,2
58,5
57,8
58,0
57,9
57,6
55,4
54,2

Toplam Nfusa Gre

DE/HA
1988E
1989N
1989E
1990N
1990E
1991N
1991E
1992N
1992E
1993N
1993E
1994N
1994E
1995N
1995E
1996N
1996E
1997N
1997E
1998N
1998E

54,9
55,5
54,8
52,5
54,8
53,9
52,5
52,2
52,4
50,9
50,7
51,0
50,4
50,4
50,8
50,0
49,9
48,4
47,4
47,5
48,5

1970
1975
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994

OECD
Ortalamas

AB
(AT)

Trkiye

42,9
43,6
45,0
45,4
45,3
45,6
45,9
46,1
46,4
47,2
47,2
47,4
47,6
47,6
46,8
46,6
46,9

41,8
41,7
42,6
42,8
43,0
43,2
43,5
43,7
43,9
44,7
44,7
44,8
44,9
45,2
43,3
45,0
45,2

40,5
39,7
39,3
38,3
37,7
37,4
37,0
36,5
36,7
36,9
36,7
36,5
36,2
35,4
34,9
35,8
36,2

Kaynak: D PT serileri:
1970-83: DPT, D estek almalar, age, s. 335
1984-87: OECD, 1992.
1989-92: DPT, Ekonom ik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelimeler, Ankara, Kasm 1992, s. 127;
1993 DPT, 1995 Yl Gei Program, s. 139.
kinci stun: DE, HA Serileri.
Son stun: OECD, Labor Force Statistics, 1970-1990, 1992, ss. 24-25; 1972-1992,
1994, s. 24-25; toplam nfusun iinde emek piyasasna kanlarn pay olarak.
DPT, Ekonomik ve Sosyal Gstergeler; 1990-1998, s. 154.

Kuramsal dzlemde KOnn ekonomik ve toplumsal koullarn bir rn ol


duu sylenebilir. Genellikle, nfusun ya yaps, okullama oranlar, emeklilikle il
gili dzenlemeler ve br ekonomik ve toplumsal etmenler tKOyu belirler.
KO gelimeleri, OECD (toplam nfusa gre), DPT ve DE (a nfusuna g
re) verileri erevesinde, Tablo: XV.7.de verilmektedir.
ncelikle belirtilmesi gereken KOnun, DPTnn varsaymlarnn tersine OECD
lkelerinde azalmad, arttdr. Buna karlk, Trkiyenin igc veri kaynaklar
nn tm , nedenlerini aklama gerei bile duymadan, KOnun azald ya da azala
ca varsaymyla hareket ediyor. Gerek DPT serilerinde, gerekse HlAnde krsal ke
simin kadn igc KO artt iin bir yana braklrsa, KO azalyor.*195
Ek olarak nfusun ya yapsnda ok kkl deiimlerin varlndan sz edile
mez. Gerek DE, gerekse DPT verilerine gre srasyla 12+, ya da 15+ ya grubu
nun toplam iindeki oran, yine srasyla, yzde 71 ve yzde 60 dolaynda neredeyT E 27

418

T H K Y I! ItK O N O M S

se duraan bir izgi izliyor. stne stlk, alma a nfusu oransal olarak uzun
dnemde de art eilimi gsteriyor. Bu nedenle KOun azalmas a nfusun
dan kaynaklanmyor, denilebilir.
Nfusun kent-kr ayrmnda, KO byk farkllklar gsteriyor. Gerekten de
KO, genel olarak kentlerde, zellikle de kentli kadnlarda, ok dktr. Kentler
toplamnda 1990larn sonlarnda, a nfusunun yzde 40lar dzeyine den
KO, kentli kadnlarda yzde 15 dolaynda bir oranla ad ya da ilkel bir dzey
dedir. Birok kez vurguland gibi, ekonomik koullar, kentli kadnn almasn
zorunlu klar; kald ki kentli kadn eitimi ve ekonomik ynden zgrleme
zlemi gibi nedenlerle de igc piyasasna kmak ister. Kentli kadnlarn igcne
katlma orannn dkl, yalnz ve ancak, ekonomik ve toplumsal nedenlerle
aklanabilir. Bunun kant, 1BK verilerinin tarihsel durum udur. 1BK verilerine
gre 1960 ncesinde toplam bavurularn bete ikisi kadnd, daha sonra bu oran
hzla azalm, 1980lerin sonlarnda bete bire dm; 1990larda ise bir lde de
olsa yeniden artmtr. Bu saysal gelimelere kout bir anlay Planda grlyor.
DPT V.KP 1984-1989da kadn igc arznn tm Plan dneminde bin kii olaca
m ngrmektedir. Anlalan 1980li ve 1990l yllar, isiz erkek dururken kadna
i verilmez anlaynn yaygn olduu yllardr.
lgin olan, HlAlarda Trkiyenin kentsel nfusu iin elde edilen 12+ ya n
fusun KOnn OECD ve AB (AT) ortalamas olarak toplam nfis iin elde edi
len KOnn altnda kalmasdr. Bir baka anlatmla, Trkiye kentlerinde, alma
andaki nfusun alanlara bamllk oran, OECD ve AB lkelerinde toplam
nfusun bamllk oranndan daha yksektir. Bu olgu, bamllk orannn ok
yksek olduu anlamna gelir. almayann alana bamllnn, br baml
lklar da iinde tad ok aktr. Bir baka ilgin nokta krsal KOdur. Krsal
kesimde KO, toplam olarak yzde 60larda ve erkekler iin yzde 75, kadnlar iin
de yzde 45 dolayndadr. Bu oranlar, AB lkelerinin ounun KO gstergelerine
ok yakndr. Oysa gelimi ekonomilerle benzerlik gstermesi gereken ya da bekle
nen yerler, kentlerdir. Kentlere ilikin igc sunumu verilerinin, her ynyle daha
salkl bir durum a getirilmesinin gerekli olduu sonucuna varlabilir.
Kentlerdeki KO konusunda asl sorun kadn igcne ilikindir, denilebilir.
nk, igc sunumunda kadnlarn pay srekli azalmaktadr ve bu eilim istih
dama katlyor grnen krsal kesim kadnnn, kentleme sonucu, igc piyasa
sndan ekilmesine balanmaktadr. Ksaca, IKO verileri, igc sunum u konusu
nu n ok daha ayrntl ve teknik anlamda salkl incelemelere konu olmas gerekti
ini ortaya koyuyor.
D . GCNN NTELKSEL GELM

gcnn niteliine ilikin zmlemeler, ekonomik geme kuramnda, insangc ya da insan kaynaklar bah altnda da incelenir ve yaplan i ile ilikisine ba
klmakszn tm alanlar ierir. Burada her iki terim e anlaml olarak kullanla
aktr.

N I'U S V R G C

TAB.O: XV.8. gcnn Niteliine Gre Sektrel Dalm, 1970,1990 ve 1997


Yzde Dalmlar
Sektr

igc
Okur-Yazar
(Bin) Olmayan Diplomasz

lk

Orta

Lise Yksek Top.

1970
1990
1997

10 231
12 578
8 219

59,8
31,0
20,8

10,9
7,1
6,0

28,4
57,8
65,8

0,5
2,3
6,7

0,2
1,6
1,3

0,2
0,2
0,3

100
100
100

MADENCLK 1970
1990
1997

111
131
176

25,6
4,0
0,6

18,5
2,5
1,7

49,1
70,8
69,3

3,0
8,3
18,8

2,3
10,6
6,8

1,5
3,6
2,8

100
100
100

TARIM

MALAT

1970
1990
1997

1 288
2 782
3 602

9,8
3,9
2,5

17,4
1,5
1,6

60,6
67,4
62,0

7,3
10,7
21,2

3,7
12,2
7,5

1,2
3,8
5,1

100
100
100

ENERJ

1970
1990
1997

15
80
111

11,7
0,9
-

10,1
0,9
-

53,1
44,2
24,3

9,0
13,4
41,4

11,7
30,5
9,0

4,4
10,1
24,3

100
100
100

NAAT

1970
1990
1997

431
1 184
1 323

25,7
8,2
6,5

17,9
3,9
4,1

51,0
71,0
67,3

2,8
8,6
14,9

1,6
6,1
3,2

1,0
2,2
4,1

100
100
100

TCARET

1970
1990
1997

603
1 854
2 916

15,0
4,1
3,1

15,0
2,6
3,1

56,8
57,2
52,1

7,9
13,2
30,2

3,9
16,5
5,3

1,4
5,7
6,2

100
100
100

ULATIRMA

1970
1990
1997

360
775
926

9,7
1,7
1,4

9,9
1,4
1,9

65,2
62,9
59,0

9,6
14,7
26,2

4,5
15,6
6,6

1,1
3,8
4,9

100
100
100

MAL KUR.

1970
1990
1997

146
542
516

2,3
0,6
0,6

4,4
0,5
0,2

24,5
16,0
10,1

19,2
11,7
35,3

30,0
39,4
18,0

19,6
31,7
35,7

100
100
100

TOPLUM HIZ. 1970


1990
1997

1 557
3 344
3 024

9,1
2,5
2,1

8,5
1,3
1,0

47,1
40,9
31,9

9,7
10,6
26,5

17,7
22,8
11,4

7,9
21,9
27,1

100
100
100

15 118
23 382
20 815

44,4
18,4
9,7

13,3
4,4
3,6

35,8
56,3
56,3

2,6
6,7
17,8

2,6
8,9
5,2

1,3
5,3
7,3

100
100
100

GENEL TOP.

Notlar:

1970
1990
1997

1. Orta ve lise renimi saylan bunlann dengi meslek okullarm bitirenleri de ierir.
2. yi tanmlanmam ilerde alanlara yer verilmemitir.

Kaynak: DE, TY 1979, s.48 ve TY 1993, s. 82; www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/ISGUCU/


14.10.1999.

420

i O i H I v

kNoMls!

Eitim, igcnn niteliinin gOslrgrsid Eitim alanndaki gelimelerle ig


cnn niteliksel geliimi arasnda dorudan hr ba vardr. Bununla birlikte, ig
cnn niteliini, yalnz biimsel eitimle zde tutmamak gerekir. Alman biimsel
eitimin dnda, daha dorusu diploma ile aklanmayan beceriler de nemlidir,
zellikle i banda eitim, kullanlan teknoloji ve edinilen deneyimlerin, igc
nn nitelii asndan nemi yadsnamaz. Ancak igcnn niteliinin lmnde
ya da saylara aktarlmasnda, eitim dzeyi en kolay bavurulan ve yaygn kullan
lan kaynaktr.
Verilere gemeden nce bir noktann daha alt izilmelidir. Nitelie ilikin
olmakla birlikte, igcnn eitim durum una ilikin veriler ok nemli bir nite
liksel eksii iinde tayor; yalnz diploma durum unu veriyor. Alman eitimin ni
telii ve ierii konusunda hibir bilgiyi iermiyor. Oysa lkemizde eitimin tm
basamaklarnda, ilkretimden niversiteye giderek niversite sonrasna dek, ok
byk nitelik farklar olduu bilinmektedir. Ek olarak, eitim dzeninin giderek
olanak eitlii ilkesine ters iledii, paral bir zellik kazanmakta olduu da yads
namaz. Tm bu eksiklik ve bozukluklarn, eitilmi igcnn kendi iinde de so
runlar yarataca sylenebilir.
GNS sonularnn iinde igcnn eitim durum u ve bunun ekonominin
sektrlerine dalm verileri de bulunmaktadr. Karlatrma olana vermek am a
cyla burada son GNS sonular birlikte verilmektedir. (Tablo: XV.8) Uzun say
labilecek bir zaman aralyla da olsa, verilerin ortak yn, alan nfusun eitim
dzeyinin esas olarak ilkretime dayanddr. Geri 1970 ylnda, okuma yazma
bilmeyenlerin toplam ilkokulu bitirenlerden oktur, ancak bu olgu ilkretimin
egemen alnmasna engel saylmaz. Gerekten de okur-yazar olmayanlarn orannn
azaltlarak, eyrek yzyl sonunda da olsa yzde 10un altna indirilmesi, dnem
iinde elde edilen en byk deimedir, denilebilir.
Verilerin ikinci nemli ortak zellii, genellikle eitim dzeyi yksek olanla
rn retim d sektrlerde ibulduklar; younlam olduklardr. Gerekten
de, mali kurulular ve toplum hizmetleri sektrleri, yksekretimi bitirenlerden
aslan payn almaktadr. Buna karlk en bata tarm olmak zere, madencilik ve
imalat sanayii sektrlerinin alanlar iinde yksekretim grenlerin oran, genel
ortalamann altnda kalmaktadr. Nitelikli igc eksii, tarm sektr asndan
gerekten kayg vericidir ve bu sektrde yksekretim grm olanlarn oran
yzdelerle deil bindelerle gsterilebilmektedir. Yksekretimin tek bana aln
mas ya da ortaretimle birlikte incelenmesi durum unda da ok belirgin olarak
grlen, nitelikli igcnn retim sektrlerinde deil, kimi hizmet alt sektrlerin
de younlatdr.
Tarm, madencilik, sanayi, enerji ve bir lde de inaat sektrlerinde alan
nitelikli igcnn azl kullanlan retim teknolojisinden kaynaklanmaktadr, de
nilebilir. Ekonominin bu retici sektrlerinde kullanlan teknoloji ok byk l
de dardan satn alnmaktadr. Bunun sonucu olarak, iletmelerin ok byk
ounluunun kendi AR-GE (aratrma-gelitirme) birimleri bulunmamaktadr. Bu
durum da gereksinim duyduklar eitilmi igc says da azalmaktadr. ou kez

N I'U S V II G C

421

diploma kadar hit yabanc dil bilmek de yeterli olmaktadr. Daha ayrntya girme
den belirtilebilir ki, eitim-retim ya da nitelikli igc sunum u ile retim tekno
lojisi birbirine bamldr ya da i iedir. Denilebilir ki, kimi alt sektrlerde retim
teknolojisi ve retimin yapsal rgtlenmesi, nitelikli igc kullanmna olanak
vermemektedir. Bu durum genel olarak kaynak kullanmnn etkinlikten uzak ve
verimlilik dzeyinin dk olmas sonucunu dourmaktadr. Sonuta, dk kalite=dk verim=dk cret ve gelir=dk verim ksrdngs knlamyor.
gcnn nitelii asndan belirtilebilecek nemli bir sonu da, genellikle
teknik personel gereksiniminin yeterli dzeyde karlanmaddr. Bu adan i
gc piramidi, byk olumsuzluklar tamaktadr. Gerekten de bir retim ya da
hizmetin gerekletirilmesinde, igc yaps belli bir uzmanlk sralamasna gre
dir. rnein yksek mhendis, teknisyen ya da uzman doktor, pratisyen doktor,
hemire ve salk teknisyeni dalmlar ya da oranlar, rnein mhendisteknisyen ya da doktor-hemire oran, en uygun (optimum) biimde olmaldr.
Trkiyede retim ve hizmet rgtlenmelerinde bu tr ltlerin ya da normlarn
gelitirilmi olduunu ve bunlarn ilerlik kazandn sylemek olas deildir.
igcnn burada sz edilen niteliksel durum u, yalnz birim verimin dk
l sonucunu vermemekte, buna ek olarak iin rgtlenmesi, cret farkllklar ve
iyerinin genel ileyii gibi noktalarda, olumsuz gelimelere de neden olmaktadr.
NOTLAR
(1) Nfusun ekonomi kuram nda bir sorun olarak alglanmas, ekonominin biliminin doum
yllarna giderse de, konu, esas olarak, kinci Dnya Sava sonrasnda, geri kalm/az gelimi lkelere
ynelik olarak oluan ekonomik gelime incelemeleriyle gncellik kazanmtr, denilebilir.
(2) Bu tr bir yaklam iin bkz. DPT, IIKP 1968-1972, s.47.
(3) Gerekten, IKP 1963-1967 (s. 73) nfus planlamasna ok yumuak yaklama gerei
duymu, bunun bir devlet mdahalesi deil ailelerin istedikleri sayda ve istedikleri zamanda
ocuk sahibi olmalarn kolaylatran demokratik bir usul olduunu vurgulamtr. Bu dorultu
da 1965te karlan Nfis Planlamas Yasas, dzenleme iini Salk Bakanlgna veriyordu. Uy
gulama buna karn ok snrl kald.
(4) Kr. IIIKP 1972-1977, s. 106.
(5) Ekonomi politikasnn kkl dnm geirdii ve buna kout olarak toplumsal devin
genliin ve deiimin hz kazand 1980lerde hazrlanan VKP 1985-1989 ve VIKP 1990-1994te
de aile planlamas, daha dorusu nfis art hznn drlmesi konusunda som ut neriler
gelitirildii sylenemez; kr, srasyla, s. 125 vc 163.
(6) rnein IKP 1963-1967 ngrd 1985 ylnda nfusun alak dourganlk oranyla
51,3 milyon olacan belirliyor; Tablo: X V .lden izlenebilecei gibi gerekleme, 50,7 milyon ol
mutur. Kukusuz, sre azaldka ngrlerin gereklemelere yaknl da artyor.
(7) alma Bakanl, Yurtd ii Hizmeeri Genel M drl, 1991 Yl Raporu, Ankara:
1992, 2.1-2. Bu konuda olduka kapsaml bir alma, en, Faruk ve Koray, Sedef, Trkiyeden
Avrupa Topluluuna G Hareketleri, Kln, nel-Verlag, Ankara: Elit, 1992.
(8) Bkz. DlE, Kasm 1993te Trkiye Ekonomisi istatistik ve Yorumlar, s. (Sosyal), 19. DlE,
lkeyi be blgeye ayryor, Aydn, Balkesir, Bursa, anakkale, Denizli, Edirne, stanbul, zmir,
Krklarcli, Kocaeli, Manisa, Sakarya ve Tekirda, Birinci; Adana, Antalya, Burdur, Gaziantep, H a
tay, sparta, el, Mula, ikinci; Afyon, Ankara, Bilecik, Bolu, ankr, orum , Eskiehir, Kayseri,
Krehir, Konya, Ktahya, Nevehir, Nide, Tokat, Uak, Yozgat, Aksaray, Karaman, Krkkale,

422

T * I v

i' K i i n u m

Is I

nc; Amasya, Artvin, Circsn, Kisl,mt, O nlu, Iti/.e, Samsun, Sinop, Trabzon vc /oi|{ul
dak, D rdnc; Adyaman, Ar, Bingl, Blls, Diyarbakr, Hla/.g, Erzincan, Ezuru, Gmim
ne, Hakkari, Kars, Malatya, Kahramanmara, Mardin, Mu, Siirt, Sivas, Tunceli, anl Urfa, Van,
Bayburt, Batman ve rnak da Beinci Blgeyi oluturuyor.
DE, nfus zmlemelerinde, net g ve net g hz kavramlarn kullanyor. Net g "bi
yerleim yerinin ald g ile verdii g arasndaki fark; net g hz da iki genel nfus saym
gn arasmda g edebilecek her bin kii iin de net g edenlerin saysdr DlE. TY 1997, s.62 ta
nmlar; s. 98-99 da saylar veriyor. Buna gre, 1985-1990 saymlan, yani, iki saym arasnda en
yksek ge konu olan, Karsta net g -105 b in .n et g hz da b in d e-1 6 4 tr. Kars Tunceli ( 20
bin; binde -154); Gm hane (-22,3 bin; binde -135) vb. izliyor. G alan iller ise, stanbul, 650,/
bin nfus art ve binde 108 net g hzyla ba ekiyor; bu ili Kocaeli, 83,3 bin nfus art ve yine
binde 108 art g hz; Antalya da 82,7 bin nfus art ve binde 90 g hzyla izliyor.
g gelimeleri, 1990-97 saymlannda da ayn eilimleri gsteriyor; nemli bir farkla k,
bu dnem de, Adyaman, anlurfa ve bir lde de Diyarbakr iki etkenin katksyla, yrede ya.
nan siyasal alkantlar ve zellikle de GAP yatrmlar ya da beklentileri sonucu, yksek oranda
g alan iller kesimine katlyor. Kr. DlE, TY 1998, s. 75.
(9) Bilindii gibi DPT igc piyasasna giriin en az ya snr olarak 15i alyor ve toplam d.
15+ ya biiminde tanmlyor. lkemizde bu konuda yerleik bir uygulama, 1990larn ortalarnda
da, yoktur; bilindii gibi DEnin igc piyasas ya snr 12+ ya biimindedir; Avrupa Birlii (eski
AET, ya da AT) lkeleri de bu ikisinin arasnda bir ya, 14 yan balang yl olarak alyorlar. Gerek
DPT, gerek DE verilerinde bir st snr belirtilmiyor; Avrupada st ya snr 65 olarak grnyor.
lkemizde temel eitimin sekiz yla karlmasnn (1998) bir sonucu olarak, DEnin de
igc piyasasna giri yan zorunlu ve de doru olarak ykseltmesi beklenir.
(10) Burada saylanlar, deyim uygunsa, genel veri kaynaklardr. Bunlarn dnda, SSK, ;
lma Bakanl alma Genel M drl, Emekli Sand, Ba-Kur ve Devlet Personel Dairesi,
kendi konularnda igc verileri yaynlyorlar.
(11) DlE, alma statistikleri, 1992, s. l l de 1970 sonrasnn tm GNSnm sonularn,
karlatrmal olarak veriyor. Ancak, GNS sonularnn igcne katlanlar ve ibulanlar toplam
lar, gerek DPTnin, gerekse DEnin verileriyle uyumuyor.
Bu uyumazl DPT, zellikle isizlik konusunda Genel Nfus Saymlarnn yeterli oldu
unu sylemek m m kn deildir. Genel Nfus Saymlar dikkate alndnda lkemizde tam is
tihdam durum u (yzde 5ten az isizlik durum u) ortaya kmaktadr biiminde yorumluyor,
Bkz. DPT, Trkiyede gc Piyasas Verileri (Yntem ve Deerlendirme), Ankara: 1989, s.l.
(12) Veriler, BK ie yerletirmeleriyle ekonomik byme arasnda bir bamllk ilikisi ku
rulmasma olanak vermiyor. Ayrca, zellikle 1980 sonras dnem de ve giderek yaygnlaan bir bi
imde, lBKnun igc piyasasndaki tekelci konum unu yitirdii, buna kout olarak da zel vc
kimi zaman taeron denilen ibulma yntemlerine bavurulduu, belirtilmelidir.
(13) DPT, gerekte IKP 1963-1967den balayarak bu ynteme dayah igc talebi ngr
leri yapyor (bkz. IKP, s. 443). Ancak VKP 1984-1989da bu konuda saysal bir zmlemeye,
Planda, aka yer veriliyor. Plan dneminde, esnekliin, 1984te 0,17den dnem in sonunda,
1989da 0,29a ykselecei varsaymyla, ibulmann uygulanan ekonomi politikasna bal olarak,
artaca ne srlyor, Kr. DPT, VKP, s. 131.
(14) DlE, HA uygulamasna ilk kez 1966da balamsa da, krsal ve kentsel yerler iin dei
ik yllarda yaplan uygulamalardan sonra, ilk kez 1985de yeni bir dzenlemeyle krsal ve kentsel
yerleimler bir arada anket yaplmtr. Dzenli uygulamaya 1988 Ekiminde geilmitir.
DlE Ekim 1988de balatt anket uygulamasnda, kurumsal olmayan sivil igc kavram
n, nceki anketlerden, rnein 1985 Anketinden farkl tanmlyor, bu nedenle de 1988 sonras
sonularnn ncekilerle karlatrlamayacan, doru olarak, vurguluyor. HAlarda kurumsal
olmayan sivil igc temel alnyor. Kurumsal olmayan nfus, okul, yurt, otel, ocuk yuvas, h u
zurevi, hastane, kla ya da orduevinde kalanlar ile yabanc uyruklularn dnda kalan nfustur.

N O n i S V I! g

423

(15) HA almalarnda, rnek yerleiklerin seimi ve zellikle de rnek lei konularnda


belirli eksikliklerin bulunduu, sylenebilir. Kr. Kepenek, Yakup, (1996) Kullanc Gzyle T r
kiyenin gc Piyasas Verileri ODTGD, 23 (1), s. 35-57. Kald ki Anket Sonularnn uygu
lamadan yaklak alt ay sonra Haber Blteni olarak yaynland, yaklak bir yl sonra da kitap
biiminde kullanm a sunulduu, ksaca ok gecikmeli olduklar da eletiri konusu olmaktadr.
(16) DPT, Yllk Program larnda bu konuya yer veriyor. Kr. rnein, 1994 Yl Program ,
Resmi Gazete oaltmas, 30 Ekim 1993 tarihli (s. 171) Yzde 7,2 olarak grnen... isizlik o ra
nnn, yntem asndan dzeltme almalar srdrlen Hanehalk gc Anketlerinin yeni
sonular alnncaya kadar ihtiyatla kullanlmas gerekmektedir, diyor. Benzer grler nceki
yllarn programlarnda da yer alyor.
Bunun gibi, Avrupa Parlamentosunun, Topluluun 22 Mays 1992 tarihli Resmi Gazetesinde (s. 23) yaynlanan Trkiye Raporunda yle denilmektedir: Komisyon, Trkiyenin ista
tistiksel verilerini yeniden dzenlemesinin, ve sosyal konular, istihdam ve alma koullan konu
larnda karlatrmalan kolaylatracak biimde AT ile uyumlu klmasnn bu lkeye nerilmesi
gerektiini vurgular.
(17) lkemizde igc arznn saysal geliimi alt dnem e ayrlyor. Birincisi, 1978 nce
si, kincisi 1978-1988 dnem i ve ncs de 1988 sonrasdr. Daha dorusu, igc verileri,
1978de ve 1988de nceki yllarn verilerinden, kesin bir kopma gsteriyor Kr. OECD, Labor
Force Statistics, 1970-1990, Paris, 1992. ss. 434-435.
DE, 2000 ylnda HAnn kapsam, uygulama skl, soru kd, referans dnem i rnek b
ykl ve tahlil boyutunun geniletildiini, sonularn er aylk dnem ler itibariyle verileceini,
ayrca yllk olarak yedi corafi blge ve 9 bamsz il merkezi iin tahm in yaplacan aklamtr.
Daha nceki uygulamalarda, 12 ve daha yukar yataki nfus iin verilen tahm inlerin, 2000
ylndan itibaren 15 ve daha yukar yataki nfus iin de verilecei belirtilmitir.
DlE H aber Blteni 03.08.2000.
(18) Bamllk oran kavramna aklk getirilmelidir. Bamllk oran denildiinde, alan
nfusun kendisi dnda bakmakla ykml olduu nfus miktar anlalr; yani BT = N-NE/
NEdir; burada BT toplam bamllk orann, N toplam nfis, NE de istihdam miktardr.
Oysa DPT, rnein VIKP 1989-1994 (s. 286), bamllk orann, a nfusu dnda kalanla
rn, yani 0-14 ya grubu ile 65 + ya grubu nfus toplamnn, 15-64 ya grubunda bulunan nfu
sa oram x 1000 olarak alyor. Byle olunca da DPT, 1992 iin bamllk orann 652 olarak bulu
yor (!), F.ger 1992 yl toplam istihdamm 19,5 milyon olarak alnrsa, bamllk oran birinci yak
lama gre 2036 olacaktr. Bu sonuca gre, DPT, her bin kiinin 1992de 652 kiiye bakmak d u
rum unda olduunu ne sryor; eer yalnz alanlar dikkate alnrsa, her bin alann kendi
sinden baka 2036 kiiye bakt gibi bir sonu douyor. Yalnz kentli nfus alnrsa 1992de nfu
sun 36,2 milyon, kentlerde istihdamn da 10,5 milyon oluundan bamllk oran 2448e ulayor.
(19) Kr. DPT, IIIKP 1972-1977, s. 659.

DAHA FAZLA BlLGt N


Geleneksel olarak dorudan saym biiminde yapld iin GNS sonulan nfis konusunda en
geree yakn bilgileri iermektedir, denilebilir. Bunlara ek olarak, DEnin ve zellikle DPTnin
nfus konusunda deiik yllarda yaynlad almalar vardr, rnein, DlE, 1989 Trkiye Nfis
Aratrmas, Ankara: Kasm 1991 ve DPT, Trkiyede ehir ve Ky N fusunun Ya ve Cinsiyet
Yaps, Ankara: M art 1992 ve Nfus Yapmz, Sorunlar, Politika ve Tedbirler (Tuncer Kocaman)
Ankara: Ocak 1991.
Hacettepe niversitesi Nfus Etdleri Enstits de esas olarak nfus konusunda aratrm a
lar yapmaktadr. Bunlar arasnda rnein Toros, Aydn, (ed.) Population Issues in Turkey, Po
licy Priorities, Ankara 1993, bu konuda makalelere yer vermektedir. Nfis konusunda ayrca
bkz. Shorter, Frederic ve Macura, Miroslav, Trkiyede Nfus Art (1935-1975), Ankara: Yurt

I ( HKVI

424

I KONOMS

Yaynlar, 1983. Ayrca bkz. KAtiha, g<l-, ln, Aile vr Kltr, stanbul: Remzi Kitabevi,
1981.
gcnn saysal geliimi konuumla e ayrntl bilgiler, zcllikle 1983 sonras iin
DlEnn Hanehalk gc Anketi sonularnda bulunabilir. Ekim 1988 sonrasnda artk her yln
Nisan ve Ekim aylarnda yaplan bu anketlerin sonular yaklak bir yl sonra kitap olarak yayn
lanyor. Bu konuda ayrca bkz. Bulutay, Tuncer, A General Framework for Employment in T u r
key, Ankara: DlE, 1992 ve ayn aratrmacnn Trkiyede sizlik zerine Genel Bir Deerlen
dirme, Ankara: DE, 1993. DEnin alma statistikleri 1992 derlemesi geni kapsaml ve say
sal veriler arlkldr. Ek olarak bkz. Merhan, Farhad ve zel, M. Hakk, Assesment o f Employ
m ent and U nem ploym ent in Turkey, Ankara: DlE, 1992. Bulutay, Tuncer, DtE-ILO ibirlii er
evesinde bu konuda ayrntl aratrmalar yapyor; bunlar arasnda (1995) Employment,
U nem ploym ent and Wages in Turkey, yine ayn yl derledii Investm ent and the Labor Market
in Turkey: Proceedings o f a Seminar Held in Ankara, bunun iinde zellikle ss. 1-33; (1996) da
derledii Education and the Labor Market in Turkey: Proceedings o f a Seminar Held in Ankara,
saylabilir. Somel, Cem (1996) Global Issues in Employmentte konuyu kreselleme eilimleri
balamnda irdeyor: DE alma statistikleri 1996 iinde, ss. 124-155.
gler konusunda, Tekeli, lhan ve Erder, Leilla, Yerleme Yapsnn U yum Sreci Olarak
Gler, Ankara: Hacettepe niversitesi, 1978e bavurulmaldr. Bu konuda aynca Karpat, Ke
mal, The Gecekondu: Rural Migration and U rbanization, London: Cambridge University Press,
1976ya ve Gnensay, Emre, sizlik, Durgunluk ve Enflasyon, stanbul: Boazii niversitesi,
1978e baklabilir. Bu konuda aynntl bir zmleme iin bkz. Kartal, Kemal, Ekonomik ve Sos
yal Ynleriyle Trkiyede Kentlileme, Ankara: Yurt Yaynlar, 1983.
Yurtdna ii g ile ilgili olarak bkz. Aker, Ahmet, i G, stanbul: Sander, 1972.
Abadan-Unat, Nerm in, Turkish W orkers in Europe 1960-1975 A Socio-Economic Reappraisal,
Leiden: Brill 1976, Paine, Suzanne, Exporting W orkers, The Turkish Case, London: Cambridge
University Press, 1974. Varler, Oktay, Y abana lkelere i G nn Yapsal Nedenleri ve Etki
leri zerine, Ankara DPT. 1975. Gkdere, Ahmet, Y abana lkelere gc Akm ve T rk Eko
nomisi zerine Etkileri, Ankara: Bankas Yaym, 1978. Ek olarak bkz. Gitmez, Ali S., Dg
yks, Ankara: Maya, 1979 ve ayn aratrmacnn Yurtdna ii G ve Geri Dnler, s
tanbul: Alan Yaynclk, 1983 ve en, Faruk, Koray, Sedef, Trkiyeden Avrupa Topluluuna
G Hareketleri, Kln, nel-Verlag, Ankara: Elif, 1992.
DPTnin genel yaynlarnda igc verilerine doal olarak yer veriliyor. zel olarak ise T r
kiyede gc Piyasas Verileri (Yntem ve Deerlendirme) Ankara: Kasm 1989a baklmaldr.
Saysal verilerin uluslararas karlatrmalar iin bkz. OECD Labor Force Statistics, 19701990, Paris OECD 1992. enses, Fikret, Trkiyede gc Piyasalar, sizlik Profili Etkileimi:
ktisadi Bir Yaklam, ERC, Ocak 1991 (oaltma). Kepenek, Yakup, stihdam Politikalar, s
tanbul: TSES 1990. ocuk iilii konusunda ayrntl ve yeni bir aratrma Koksal, Sema Erder
ve Lordolu, Kuvvet, Geleneksel raklktan ocuk Emeine: Bir Alan Aratrmas, stanbul: Fri
edrich Ebert Vakf, 1993.
sizlik konusunda ayrca bkz. Hansen, B. Unemploym ent, M igration and Wages in Turkey,
1962-1985, W orld Bank Working Paper, 230, W ashington D.C. 1989 ve TSAD, Trkiyede
sizliin Boyutlar, stanbul: 1988.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Nfis art ve ekonomik gelime ilikisi
Emek piyasas verilerinin nitelii
KO

XVI.

alma Yaam
Seni, anlatabilmek seni
yi ocuklara, kahramanlara
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmez,
Kahpe yalana
Ahmed ARF

A. GtR
alma yaam, ya da ayn anlama gelmek zere i ilikileri, emek piyasasnn, en
bata parasal boyudan olmak zere, tm ynlerini ierir. Bu kapsamda, cretler,
toplumsal gvenlik, i gvencesi, iyerinin koullar, igcnn rgtlenmesi vb. s
ralanr. Ksaca, iinin ivereniyle ve iiyle ilgili her konu, alma yaamnn konu
sudur.
Nitelii gerei, alma yaam, yasal dzenlemelere dorudan bamldr ve
ekonomik, siyasal ve toplumsal elere sahiptir. Daha dorusu tm bu sralanan
gelimelerin etkileim yeridir; ya da bir bakma kesime noktasdr. Bu nedenle, a
lma yaamnn incelenmesinde, yalnz ekonomik deil, br etmenlerin de gz
nnde tutulmas, bir zorunluluk saylr. Bu nokta geerli olmakla birlikte, burada
konunun, ekonomi arlkl bir biimde ele alnmas da, doal karlanmaldr.
ilikilerinin birincil esi cretlerdir. Tm br eler bu zn trevleridir.
Bu nedenle nce bu konu incelenecek, daha sonra da toplumsal gvenlik ve sendi
kal gelimeler zerinde durulacaktr.
B. CRETLER
1 . Genel Olarak
Bilindii gibi cret, igcnn fiyatdr. Tarihsel olarak igcnn fiyatnn, tm
br piyasalarda olduu gibi, sunum ve isteme (arz ve talebe) ne lde bal ola
ca, ekonomi kuramnda tartmaldr, igc sunumu nfis gelimelerinin bir
sonucudur; buna karlk istemi genel olarak ekonomik koullara, zelde de iinin
niteliine ya da retime katksna, yani verimliliine bamldr.
Piyasas tartmal olunca, fiyatn yani cretin nasl belirleneceinin de tart
mal olmas kanlmazdr. Tartmann bir kanadnda, cretlerin de tm dier

426

I Oil VI

I MI NMM N

rnler gibi, piyasada serbestle oluacak m i i i i i i i i vr isteme gre kendiliinden belli


olmasn isteyenler yer alyor. Bunlar savlann, serbest piyasann en uygun fiyatn
bulunmasn salayaca varsaymna dayandryor. Sendikalamann tekelci bir t
turn olduunu belirtiyor ve cretlerin sunum ve istem eliyle zmn ngryor.
Serbest piyasada, cretin retime katk ya da ayn anlamda verimlilie baml"
olaca bu yaklamn temelidir.
Tartmann br kanadnda yer alanlar, piyasa serbestliinin, ekonominin
br alanlarnda da esasen geerli olmadm ne sryorlar. Bu kesimin bir bl
m , cret artlarnn igcnn verimliliini de artraca grn savunuyor,
yani serbestlik yanllarnn bamllk ilikisini tersine eviriyorlar. Bu gr, senna
yenin younlamas karsnda igcnn de rgtlenmesi gerektiini vurgulamas
ve insan esini de nemseyerek emein korunmas gerektiini esas alyor.
Kuramsal tartmalar, uygulanan ekonomi politikasna yansdklar ve de siya
sal ortam yansttklar lde cret politikalarnda da belirleyicidirler. Daha somut
bir anlatmla, eer bir lkede demokratik sreler iler ve i pazarn genilemesine
ynelik ekonomi politikalar izlenirse, cret dzeyi serbest piyasa koullarna bira
klmayacaktr. O koullar yoksa da bunun tersi olacaktr.
Trkiyede ve kimi gelimekte olan lkelerde cret eilimleri bu genel ereve
iinde incelenebilir. Demokratik srelerin iledii, sendikal rgtlenme ve hak
arama yollarnn ak bulunduu ve ekonomi politikas olarak da i pazarn geni
lemesine dayal ithal ikameci sanayileme politikasnn izlendii dnemlerde cret
ler artmaktadr. Buna karlk, zellikle dsatma dayal byme politikasnn aske
ri darbe ile tamamland 1980lerin balarnda (ve br bask dnemlerinde) ger
ek cretler daha dk dzeyde kalyor.

2. Veri Sorunu
cret konusunun hi kukusuz en nemli sorunu, gvenilir ve dzenli verilerin
eksiklii, daha dorusu, yokluudur.
Tarihsel olarak cret verileri, 1950lerden bu yana, Sosyal Sigortalar Kurumu
(SSK)nm statistik Yllklarnda yer almaktadr. Ancak, SSKnn cret serilerini ya
ynlamas, nedenlerini kamuoyuna aklama gerei bile duyulmadan, 1985te yasak
lanm; daha sonra 1988de yeniden balamtr. Bu nedenle 1985-87 yllar iin
SSK cret serileri bulunm am aktadr!1*
cret verilerine ilikin asl nemli eksikler SSK cret saylarnn kapsamna ili
kindir. SSK, yalnzca kendisinin toplad sosyal sigorta primine esas olan cret ve
rilerini yaynlyor. Bu nedenle, SSK cret verilerinin iki nemli eksii olduu ak
tr.
Eksiklerin en by ya da birincisi, sosyal sigorta kapsamna girmeyen al
anlarn cretlerinin eldeki cret saylarna yansmaddr. Yllara gre deimekle
birlikte, verilere gre sigortal ii says toplam olarak drt milyon dolayndadr ve
toplam igcnn bete birinden de azdr. Gemi yllara gidildike sigortal ii sa
ys daha da azalmaktadr. Eer SSK kapsamna girmeyen iilerin cretlerinin si
gortal ii cretlerinden az olduu varsaym yaplrsa, bu kapsam snrllnn so

A I.I M A Y A A M I

427

nucu, verilere yansyan cretlerin, gerekte varolan cret ortalamasn yukar ekti
i sonucuna varlabilecektir. Bu varsaym belki ocuk iiler ve kimi blge ya da
sektrler iin de yaplabilir.
SSK cret verilerinin ikinci byk eksii, kimi iverenlerin, byk lde zel
kesim iverenlerinin, sigorta primi yklerini azaltmak amacyla, SSKya geerli ola
nn, gerekten dediklerinin altnda bir cret bildiriminde bulunmalar olasldr.
Bu durum da da SSK verileri gerei tam olarak yanstmayacaktr. Bu gr geerli
olduu lde ise SSK cret verileri, istatistiklere gerekleen cretlerden daha az
olarak girecektir.
Sz edilen SSK verilerinin bu iki eksiinden biri cretleri artrc, br de
azaltc etki ettiine gre, sonuta bunlarn birbirini gtrd sylenebilir mi?
Bu sorunun yant ancak kapsaml aratrmalarla verilebilir.
Tm bu eksiklerine karn, SSK cret verileri, gerek sre, gerekse ierik olarak,
lkemizde elde edilebilen en kapsaml verilerdir/21
Dar anlamda, ya da gnlk ortalama cret verilerine ilikin bu eksikler, igc
nn dier deme biimleri, maalar ve en az (asgari) cret iin geerli deildir.
M emur maalar devlet btesinden kaynakland iin bilinmektedir. Buradaki ve
ri sknts, kadro dereceleri ve ek demelerden doan maa farkllamalarnn d
zenli bir ortalamaya indirgenmesidir. Asgari cret de, zaman iinde biimsel an
lamda deimi olmakla birlikte, kesin olarak bilinmektedir.

3. cret Gelimeleri
cretlerin aklanmasnda balca iki deiken kullanlr. Bunlar, parasal (nominal)
ve gerek (reel) ayrm erevesinde ortalama ve en az (asgari) cret kavramlardr.
Bunlara ek olarak, kam u alanlarnn aldklar maalar da benzer bir gsterge sa
ylmaldr. Genellikle bu l ayn eilime sahipse de, kimi dnemlerde nemli
farkllklar gsterirler.
cret gelimeleri iki basamakta incelenecektir. lk olarak 1963-1988 dnemi ele
almyor; kincisi de 1988-sonrasnn yllarn kapsyor. Bu ayrma gidilmesinin ne
denleri olarak unlar sylenebilir. lk dnem, dalm yerine yerli retim (ithal ika
meci) ve 1980 sonrasnda da da almac ekonomi politikalarnn, her ikisinin de
uygulama sonularnn, cretlere ve maalara nasl yansdn gstermektedir. Bu
adan kendi iinde bir btnl vardr, denilebilir. Ek bir neden tekniktir; verile
re ilikindir. Gerek SSK cret verilerinin 1985-87 dneminde kesintiye uram ol
mas, bunun da tesinde Tketici Fiyatlan ndeksinin 1987=100 esasna gre yeni
den dzenlenmi bulunmas, 1988 sonrasnn ayrca ele alnmasn gerektiriyor.
a. Planl Dnem ve Sonras
(1) cretler, Maalar
Kolayca kavranabilecei gibi, zellikle ilk planlarda, o gnlerin sosyal adalet anla
yna da uygun olarak, ii cretlerinin artrlmas, eit ie eit cret denmesi ve
gnencin yaygnlatrlmas ilkeleri yer almaktadr. Dnem banda toplu i szle
mesi (kimi zaman TS olarak ksaltlyor) ve grev haklarnn yasallamas, cret d

428

T lt K Y I ! l'K O N O M S

zeyini ykseltici bir etki yapmaktayd. F.k olarak, 1960lar sonlarnda en az (asga
ri) cret uygulamasna geilmesi, cret gelirlerini artrc bir etki yapmtr, denile
bilir. Kald ki, yukarda deinildii gibi, uygulanmakta olan i pazarn genilemesi
ne dayah ekonomi politikas da, genel bir eilim olarak cretlerin artrlmasn, ge
rektiriyordu.
gcne yaplan demelerin tarihsel geliimi, Tablo: XVI. 1.a.da (cret ve ma
a) ve XVI.l.b.de (asgari cret) verilmektedir.
TABLO: XVI. 1. cretlerin ve Maalarn Geliimi, 1963-1988
(Ortalama gnlk TL, parasal ve gerek)
M em ur Maalar
Parasal
1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
Notlar

33,3
33,3
33,3
33,3
33,3
33,3
33,3
59,8
59,8
59,8
59,8
72,9
84,1
92,9
120,1
163,5
271,3
380,5
490,6
620,9
800,1
1 151,9
1 552,1
2 067,6
3 002,2
4 188,1

Gerek
33,3
32,4
30,4
28,8
27,6
26,5
25,1
40,3
33,5
28,7
24,8
26,2
25,4
24,1
25,4
22,6
23,1
16,1
15,5
15,3
15,0
14,7
13,6
13,5
14,0
11,3

cretler

Yzde Art

.
-2 ,7
-6 ,2
-5 ,3
-4 ,2
-4 ,0
-5 ,3
60,6
-1 6 ,9
- 14,3
- 1 3 ,6
5,6
-3 ,0
- 5 ,1
5,4
- 11,0
2,2
- 30,3
-3 ,7
- 1,3
-2 ,0
-2 ,0
-7 ,5
-

3,7
- 19,3

Parasal
17,9
19,5
21,6
23,3
25,8
28,2
32,1
35,3
39,3
43,9
54,4
68,3
85,6
115,3
146,5
207,9
294,3
427,0
543,8
691,0
944,4
1 307,0
1 714,5
2 407,3
3 249,9
4 809,8

Gerek
17,9
19,0
19,8
20,2
21,4
24,5
24,2
23,8
21,8
21,1
22,3
24,5
25,8
32,1
31,0
28,7
25,1
18,1
17,2
17,0
17,8
16,7
14,6
15,0
14,5
12,4

Y zde Art

_
6,1
4,2
2,2
5,9
14,5
- 1,2
- 1,7
-8 ,4
- 3 ,2
5,7
9,9
5,3
24,4
- 3,4
-7 ,4
- 12,5
-2 7 ,9
- 5 ,0
- 1,1
4,7
- 6 ,2
- 12,6
2,7
- 3 ,3
- 14,5

1. Ortalama gnlk cret, SSK Yllklarnda verilen ve prin demeye esas olan brt cretlerdir.
Hkmet, 1985'ten sonra SSKnn cret serileri yaynlamasn yasaklamtr. Bu tarihten son
raki veriler iin Petrol-l Sendikasnn yaynlad veriler kullanlmtr.
2. Maa ve cretlerin gerek deerleri, Ankara Tketici Fiyatlar indeksi 1963 = 100 ve 1978
= 100 kullanlmtr. Hesaplama maa ya da cret indeksinin/fiyat indeksine orannn ba
lang maa ve cretleriyle arplmas biiminde yaplmtr.

Kaynak: SSK, statistik Yllk(lan) 1963-1985, Petrol-i Yll, 1986, ss. 93 vd; 302 vd. ve 1988, ss. 219
vd., 387 vd. Ankara TF, DIE, TY ve Aylk istatistik Bltenleri, deiik saylar.

nce, crederin parasal olarak srekli artt aktr. Ancak, fiyat artlar orta
mnda cretlerin parasal olarak art deil, gerek (reel) ya da alm gc ynn
den durum lar nemlidir. Bu adan baklnca, asgari cret ve maalarn geliimi
bir yana, cretlerin eilimi ilgin bir izgi gsteriyor.

,AI . I MA Y A A M I

429

ZM : X V I.I. Gerek cret vc M aalarn Geliim i, 1963-1988


TL/Gn

Kaynak: Tablo: XVI. 1.a. ile ayn.

ilk olarak gerek cretler, kimi yllarda azalsalar da, 1981e dek 1963 dzeyinin
altna dmyor. Bu nokta ekonomi politikalar ayrm erevesinde, nemli bir
gsterge saylmaldr, ikinci olarak gerek cretler 1969-1972 yllarnda, snrl bir
lde de olsa, azabyor. Bu dnemde, zellikle 1971de yzde 8,4 ve 1972de de
yzde 3,2 dolayndaki gerek cret dlerinin, yalnz ekonomik deil, 12 Mart
1971 askeri darbesi baglammda, siyasal nedenlerden de kaynakland, ne srle
bilir. nc olarak gerek cretlerin 1973-1976 dneminde yeniden ve zelikle
1976da incelenen dnemlerin en yksek dzeyinde bir arta konu olduudur.
Aktr ki 1977-1980 ekonomik bunalmnn en ar yansmas yaklak yzde 28e
ulaan gerek cret dnde grlmektedir.
Ekonominin zellikle 1970lerin ikinci yarsnda girdii ekonomik bunalm s
rasnda, cretlere ilikin tartmalar giderek younluk kazanmtr. Tartmann bir
boyutunda, retim artnn zerindeki bir cret artnn enflasyona yol at ve
bu nedenle snrl tutulmas gerektii vardr; br boyutunda da, buna bal olarak,
gerek anlamda cret artyla verimlilik art arasnda bir ba kurulmas bulun
maktadr.
Younlaan tartmalar, zellikle gelimi ekonomilerde olduu gibi bir verimlilik-cret ba kurulmas nermeleri ortamnda girilen siyasal bunalm, 12 Eyll
askeri darbesiyle noktaland.
Gerek cretlerin geliimi 1980 sonrasnda, ekonomi politikasna tam anlamy
la uygundur, denilebilir. Gerek cretler 1980lerde o lde azaltlmtr ki, eer
1976nn en yksek dzeyi=100 alnrsa, 1988de elde edilen gerek cret bunun
yzde 38,6s dolayna dm; eer kendisi de bir bunabm yl olan 1979 gerek
cret dzeyi=100 alnrsa, 1988de varlan nokta bunun yzde 49,4 dzeyindedir;
yani alm gc olarak, on yl ncesinin yarsndan da azdr.
Veriler, 1980 sonras gerek cret gelimelerinin ulusal gelirin bymesiyle bir
bann bulunmadn gstermektedir. Gerekten de, incelenen yllarda, 1979 ve

430

l O l U Y

I KONOMS

1980 dnda hibir yl katkl ulusu! Urrlimit (CSMH) art oran, yani byme h
z eksi olmamtr. Oysa Tablo: XVLl.a.Man grld gibi, 1980-1988 dne
minde yalnzca bir yl, 1986Ma, gerek cretlerin yzde 2,7 orannda artt grl
mektedir. Bu olgu, ok sz edilmesine karlk, cret-verimlilik artlar bann,
olanak bulunduunda dikkate alnmadn kantlyor.
Kald ki, ilk bakta ekici gelen cret-verimlilik balants gr, znde b
yk eksiklikler de tayor, nce, creti verimliliin bir trevi, ya da sonucu almak
kadar, bunun tersi de geerli olabilir; yani eer cretler yksek tutulursa bunun ve
rimlilii de artraca, gl bir biimde ne srlebilir. kinci olarak, igc ve
rimliliinin az olmasnn sorumluluu, yalnzca iilere yklenemez. gc verim
liliinin dk olmas, sermaye birikimine, retim teknolojisine ve retimin rgt
lenmesine, ksaca bir dizi emek d etmene baldr. Son olarak da, lkemizde,
ada retim teknolojileri kullanan, ileri nitelikli retim yapan kurulularda, cret
dzeyi, ayn ii yapan gelimi ekonomilerin iilerinin, ou durum da, 5-10da bi
ri dzeyindedir. Tm bu noktalar, cret-verimlilik ilikilerinin karmak olduunu,
bu konuda yzeysel yaklamlardan kanlmas gerektiini gsteriyor.
M em ur maalar, incelenen dnem boyunca bir iki yl dnda srekli olarak
alm gc yitirmi, bu sre 1980 sonrasnda ayrca hz kazanmtr. Gerekten de
1988e gelindiinde maalar, reel olarak, 1979 dzeyinin yarsndan azd.
(2) Enaz (Asgari) cret
Planl dnem in cretler asndan bir baka nemi, enaz (asgari) cret uygulamas
na geilmesidir. Daha nce snrl ve blgesel bir dzeyde uygulanmakta olan enaz
cret saptanmas ya da uygulamasna, tm ekonomi iin ilk kez Haziran 1969da
geilmitir. ller, gelimilik dzeyine gre alt gruba ayrlm ve enaz gnlk cret
o gnn koullarna gre 15,50-19,50 TL olarak saptanmtr. Enaz cret, deiik
blge ve kesimlerde emei ile geinenlere edeer satn alma gc salayacak bir
politika arac olarak grlmektedir.
Enaz cret dzeyi hzl enflasyon dnemleri hari, iki ylda bir saptanmaktadr.
Uygulamada, blge says daha da azaltlm, tanm ve tarm d sektrlerde ayr bir
enaz cret saptanmas yoluna gidilmitir.
Enaz cret, ii, iveren ve hkm et temsilcilerinden oluturulan bir komisyon
taralndan saptanmaktadr. Ancak iveren dnda kalan kesimlerin bu konuda ge
rekli bilimsel verilerle donandklar sylenemez. Ayrca komisyonun almalarn
belli bir srede bitirmesi de zorunlu deildir/45
Enaz cret uygulamasnn zellikle iilerin rgtsz olduu i kollarnda cre
tin saptanmasnda bir alt snr, bir gsterge olduu sylenebilir. ilerin byk b
lm en az cretin stnde bir cret kazanmakla birlikte, toplu i szlemesi g
rmelerinde enaz cretin temel bir gsterge sayld kukusuzdur. Enaz cret uy
gulamasnn nemli bir etkisi de m em ur konum unda alanlarn maalarnda
grlr, zellikle katsay izelgesinin alt basamaklarnda bulunan ve toplam me
murlarn yzde 20-25 gibi bir blm n oluturan kesim enaz cret artlarndan
yararlanmaktadr.

<,:AI.IMA Y A A M I

431

Enaz cret uygulamas birok sorunu da gndeme getirmektedir, nce, enaz


cretten vergi alnmaktadr ve bunun oram ortalama 1999da yzde 20 dolaynda
dr. Bu durum enaz cret kavramyla badamaz; anlamsz ve eliik bir tutum dur.
Kald ki enaz cretin saptanmasnda temel alman gstergeler - aile yaps, tketim
kalplar - srekli deimekle birlikte, gerekten enaz olarak saptanmaktadr: Kalori
gereksinmelerine gre iinin gda tketimi saptanmakta ve bunun belli bir yzdesi
eklenerek einin ve ocuklarnn tketimi hesaplanmaktadr. Genellikle gda d t
ketim gereksinmeleri dikkate alnmamaktadr. Fiyat art orannn yksek olduu
bir ortam da iki ylda bir saptanan enaz cretin, cretlilerin alm gcne katks da
snrl kalmaktadr. Nitekim enaz cretler de, ortalama cretler gibi, gerek anlam
da azalmtr.
Enaz cretle ilgili bir baka sorun isizliin ok yaygn olmas nedeniyle enaz
cretin altnda bir cretle alma zorunluluu durum udur. DPTnn 1973te yapt
bir anket tm (cret ve maal) alanlarn yzde 39unun enaz cretin altnda
bir gelirle altklarm gstermektedir/5* Ksaca enaz cret uygulamas, isizliin
byk boyutlara ulat bir ortamda baarl olamamaktadr. Enaz cret uygula
masnn baars, zelde, gerek gereksinmelere gre saptanmasna, hzl fiyat dei
meleri karsnda esnekliine ve vergiden bak tutulmasna baldr. Genelde ise
ibulma sorununun zmyle dorudan ilikilidir.
Yasal asgari cret, belirli aralklarla saptandnda, gerek olarak, byk iniklar gsteriyor, 1987 ve 1988de yapld gibi her yl saptandnda ise daha ka
rarl bir eilim gsteriyor. Yasal asgari cretin 1980 sonrasnda kararl tutulmas,
asgari cretin zerinde bulunan cretlerin alm gcnn dmesi karsnda bir
anlam tayor. Hkmetler, gnlk cretlerin alm gcnn dmesinden ok
enaz cretin alm gcn ar biimde drmemeye zen gsteriyor. Bu durum
zellikle 1987 ve 1988 iin geerlidir. Bu yllarda gerek enaz cret, 1969daki dze
yinin zerine karlyor; benzer bir eilim, gnlk br cretler iin geerli deil
dir.
b. 1 98 8 S o n ra s
gcne yaplan demeler bakmndan 1988 sonrasnn gelimeleri, Tablo:
XVI.2.de verilmektedir.(6)
Buna gre 1988 sonrasnda, saylara yansd lde tm kesimlerin gerek
cret gelirlerinin, ya da alm glerinin, 1988 dzeyinin altna dmedii sonucu
na varlabilir. Bununla birlikte yine tm kesimlerin 1992 gerek gelirlerinin bir n
ceki yla gre azald anlalmaktadr. cret-maa art oranlarnn incelenen yl
larda en byk srama gsterdii yl 1991dir. Bu yln yksek oranl cret artla
rnn nedeni, bir nceki yl (1990), sabit sermaye yatrmlarnn yzde 14e yakn
ve olaanst art ya da byme orannn yzde 9,2yle son 20 yln en yksek
dzeyini yakalamas olabilir mi? Eer gelir blm nn bir yl gibi bir zaman
aral ile ekonomik sreleri izledii varsaym yaplrsa, sorunun yant da olum
lu olacaktr.

Oil K VI'

IK O N O M S

TABLO: XVI.2. Mnu vc Ocrrllcrtlt ki (iclimclcr (1990-1997)


Bin TIVAy
1990

1991

2 026
1 878
1 229
304

4 920
4 536
2 118
575

B. Net cretler

1990

1991

1992

Kamu Kesimi i creti


zel Kesim i creti
Memur Maa
Asgari cret (2)

1 052
925
697
195

2 427
2 072
1 241
365

4 486
3 684
2 400
677

A. gc Maliyeti
Kamu Kesimi i creti
zel Kesim i creti
Memur Maa
Asgari cret (2)

1992

1993

1994

1995

8 737 15 610 30 589 44 579


7 791 12 995 20 653 33 325
3 854 6 439 9 861 18 062
1 071 1 886 3 056 5 603
1993

1994

1995

1996 1997(1)
61 591
61 989
36 237
12 023

156 519
116 592
76 279
24 688

19961997(1)

8 033 16 575 25 697 35 970 86 674


6 194 10 742 18 645 34 398 64 681
4 072 6 557 12 092 23 464 50 769
1 190 2 061 3 728 7 966 16 223

Kaynak : DPT (1997) Ekonomik ve Sosyal Gstergeler (1950-1998), s. 153


Notlar : (1) Asgari cret hari dierleri tahmindir.
(2) Yllk ortalama (I6+Ya)

Bu nokta ayrca aratrlmaya deer. Ancak 1991in iki ek zellii, cret artlar
nn nedenlerinin aklanmasnda, nemlidir. Bunlardan birincisi 1980lerin sonla
rnda, zellikle 1989 yerel seimlerinden sonra, sendikal haklarn kullanmnn gide
rek yaygnlamasdr. Gerekten de 1989da grevlerde kaybolan ign toplam, bir
nceki yla gre yzde 54 dolayndan daha fazladr. kinci olarak, 1991in bir genel
seim yl olduu da, cret-maa artlarnn aklanmasnda gz ard edilmemelidir.
Son olarak incelenen 1988 sonras be ylnda, sz edilen tr emek geliri
nin, (a) ortalama ve (b) enaz cret ile (c) maalar arasnda greli dengenin, daha
ak bir anlatmla, bunlann birbirlerine orannn byk lde korunduu, syle
nebilir. Bununla birlikte, 1992de asgari cretin, gemi yllarda olduu gibi, bir tr
snma ilevi grd ya da hkmetin asgari cretin alm gcn korumaya
zen gstermek istedii de verilerden izlenebilmektedir.
c. cret Farkitlklan
Kuramsal dzlemde cret farkll iki nedenden kaynaklanr. Bunlardan birincisi
igcnn nitelii ve buna bal olarak retime katksnn, br koullar veri ise,
farkllamasdr. kinci neden de yaplan iin greli gldr; genellikle madenci
lik, ar hizmetler ve kimi inaat ileri ikinci kapsamda saylabilir.
Uygulamada cret farkllamas nedenleri, kuramn belirlediinden ok dei
iktir. cretler, toplumsal, siyasal ve baka bir dizi nedenle farkllaabiliyor; farkl
lamada, sendikalamann saysal ve niteliksel etkisini de gz nnde tutm ak gere
kiyor. Bu erevede zellikle cinsiyete ya da kadn erkek ayrmna, sektrlere ve
blgelere gre cret farkllamalar, yaygn bir biimde grlmektedir.
nce, ekonom inin alt sektrlerinde grlen cret farkllamalar byk boyut
lardadr ve cret farkllklar, kimi sektrlerde cretlerin srama yapmasna karn,
zaman iinde trplenmiyor, geniliyor. Genellikle ham petrol karlmas, petrol

A l.I M A Y A A M I

433

rnleri sanayii alt sektrlerinde cret dzeyi ortalamann ok zerindedir, buna kar
lk, mobilya, ta, kil ve kum ocakl, deri eya ve kiisel hizmetlerde cretler orta
lamann ok altndadr. Bu genel durum yllara gre kukusuz deiiklik gsteriyor.
cret farkllklar, kamu sektr-zel sektr ayrm erevesinde de ok belirgin
dir ve esas olarak kamu kesiminde zel kesimden yksektir. Seimle gelen siyasal y
netimlerin sendikalarn istemlerini karlamada gsterdikleri uyum bu noktada b
yk nem tayor. Siyasal ynetimler, ou kez, ilgili kamu kuruluunun deme g
cnn ok zerinde bir cret artn, kendi siyasal karlar nedeniyle, kolayca yeri
ne getirebiliyorlar. Byle olunca da cret farkllamas, ekonomi-d etmenlere ba
lanmaktadr. Kamu-zel cret farkllamas, 1980 sonras dnemde giderek genile
mi; SSK cret verilerinin yeniden yaynlanmaya balad 1988 sonrasnda, kamuzel cret makas almtr. Gerekten de 1980lerin ikinci yansnda zel kesimin
ortalama cretleri kamu kesimi ortalamasnn yzde 77si dzeyinde bulunmaktay
d; 1990larm ilk yarsnda ise bu fark on puan aan bir azalma ile yzde 66,5 dze
yine gelmitir.<7) Kamu ve zel kesim arasndaki cret makas daha da almtr.
Kamu ve zel sektr crederinin farkll, tmyle SSK bildirimlerinden
kaynaklanabilir, zel sektrn az prim deme dncesiyle, SSKna bildirdii cre
ti, gerekte denen cretin altnda tutmas, olasdr. Bu nemli etmene ek olarak,
kamu kesiminin a) sennaye youn ve byk lekli iletmelerden olutuu ve bu
nedenle yksek verim ve cret uygulamas yapabildii; b) sendikalamann ve sen
dikal haklarn kullanmnn kamu kesiminde daha etkili oluunun cretleri olumlu
etkiledii ve c) seim dnemi gibi siyasal nedenlerle kimi dnemlerde kamu sekt
r cretlerinin hkm et tarafndan ekonomi-d nedenlerle yksek tutulmas ola
sl, cret farkllamasnn nedenleri olarak vurgulanmaldr. 1980lerin ikinci ya
rsndan sonra kamu-zel cret farknn genilemesi, 1980 sonrasnda, sendikalar
zerindeki basklarn azalmas nedeniyle, cret kayplarnn kamu kesiminde daha
hzl giderilmesine balanabilir.
C. TOPLUMSAL GVENLK
alma yaamnn cretlerden sonra ikinci, ancak kesinlikle ikincil saylmamas
gereken nemli alan, toplumsal gvenliktir. Toplumsal gvenlik, dar anlamyla, i
ilerin ve memurlarn alamama durumlarnda kendilerine ve yaknlarna belir
li bir gelir salanmasn ierir. Burada sz konusu olan gelir, ekonomi kuram n
da igcnn varln srdrmesi, ya da kendi kendini yeniden retmesi kavra
myla, asgari cret ve isizlik sigortasyla birlikte, sz konusu olan gelirdir; daha
dorusu olduka geni kapsamldr.
Toplumsal gvenliin derinlii ve yaygnlyla ekonomik gelime dzeyi ara
snda bir koutluk bulunmaktadr. Bu genel doru, az sonra deinilecei gibi, lke
miz iin de geerlidir. Ancak, toplumsal gvenliin gelime dzeyini ve niteliklerini
yalnzca ekonomik etkenlerle aklama yolunu semek, yanltc olabilir. Tpk
cret eilimlerinde olduu gibi, siyasal gelimelerin, zellikle de hak ve zgrlkle
rin yaygnlamasnn, toplumsal gvenlii olumlu ynde etkiledii, belirtilmelidir.
T i:

I Oltllvr

434

I K O N O M S

lkemizde toplumsal gvenliin ()<, an> cai ya da aya vardr. Bunlar kamu
grevlilerini, iileri vc esas olarak kendi adna alanlar sosyal gvenlik iine al
makla grevli kurumlardr ki srasyla T.C. I'.ckli Sand (TCES), Sosyal Sigorta
lar Kurumu (SSK) ve Esnaf ve Sanatkrlar ve Dier Bamsz alanlar Sosyal Si
gortalar Kurum u (Ba-Kur)dur. Emekli Sand, Osmanldan balayan ve C um
huriyet dneminde deiik aamalardan geen uygulamalarn 1950de balayan bir
srete bugnk biimini almasyla; SSK, 1946 sonrasnn snrl uygulamalarnn
esas olarak 1965ten sonra yaygnlk kazanmasyla ve Ba-Kur da 1972den sonra
uygulamaya konmulardr.(B)

TABLO: XVI.3. Seilmi Yllarda gcnn Toplumsal Gvenlikten


Yararlanma Dzeyi
(Bin Kii)

1962
1967
1972
1977
1983
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
Notlar:

TCES
(D

SSK
(2)

Ba-Kur
(3)

Toplam
1+2+3=4

489
594
635
1 175
1 355
1 460
1 550
1 550
1 600
1 730
1 812
1 896
1 880
1 878
I 994

710
1 069
1 525
2 191
2 327
3 140
3 271
3 447
3 598
3 797
3 976
4 203
4411
4 624
5 067

1 199
1 663
2 160
4 328
5 083
6 505
6 764
6 964
7 186
7 436
7 790
7 938
8 072
8 269
8 934

962
1401
1 905
1 943
1 967
1 990
2 038
2 002
1 839
1 781
1 767
1 873

Tanmd
gc
5

Toplam
Nfus
6

4/5

4/6

2 797
3 799
5 140
5 575
6 126
8 353
9 694
9 871
9 962
10 684
10 471
11 049
11 053
11 682
11 594

28 933
32 750
37 132
41 768
47 864
53 715
54 893
56 473
57 326
58 584
59 869
61 100
62 171
63 221
64 266

42,9
43,8
42,0
77,6
83,0
77,9
69,8
70,6
72,1
69,6
74,4
71,8
73,0
70,8
77,1

4,0
5,1
5,8
10,4
10,0
12,0
12,2
12,3
12,5
12,6
13,0
13,0
13,0
13,1
13,9

1. TCES, SSK ve Bag-Kur dnda kalan, zel sandklarda sigortal kiiler de bulun
maktadr; bunlann toplam, 1988 sonrasnda, 80 bin dolayndadr.
2. Burada belirtilen sigortal saylar, aktif sigortallar ierir, bunlann dnda, aylk
alanlar ve bagmhlar da genel anlamda sigortal kapsamna girer. Bunlara ek ola
rak 1990larn balarnda, SSK kapsamnda yaklak 300 bin, Ba-Kur kapsamnda da
100 bin dolaynda istee bal aktif sigortal bulunmaktadr. Tanm kesiminde al
an ve SSK kapsamnda sigortalananlarm ayn yllarda 100 bin, Ba-Kur kapsamnda
sigorta olanlann da 750 bin dolaynda bulunduu grlmektedir. Tm bu sigortablann toplam, 44,5 milyona ulamaktadr ki, bu da toplam nfusun yzde 75,5 gibi
bir blmnn sosyal gvenlik kapsamna girdiini gsterir. Bununla birlikte, rne
in, salk hizmetleri bakmndan toplam nfusun sigortah blm, 1992de yzde
58,3 dolaynda bulunmaktadr.
3. gc verileri 1988 ve sonras iin DlE kaynakldr ve 12+ ya istihdamna dayanmak
tadr; nceki yllar iin zorunlu olarak (veri yokluundan) DPTnin verileri kullanl
maktadr.

Kaynak; DPT, IIKP 1967-1972, ss. 129-130; IVKP 1979-1983, s. 133; 1993 Yl Program, ss. 102-103
ve 1994 Yl Program, s. 179. DPT. 1995 Gei Program, s. 146 ve Toplam Nfus, DlE.
UY 1994, s. 53
Tarm-d igc verileri, DE, alma statistikleri, s. 27 ve Hanehalk gc Anket
Sonulan, Ekim 1992, s. 25ten, her yln iki alt aylk verilerinin aritmetik ortalamas
olarak, elde edilmitir.

(,'A II M A Y A A M I

435

Toplumsal gvenlik dzeninin saysal gelimeleri, ncelikle byk bir kapsam


yetersizliinin gstergesidir. Gerekten de igcnn yarma yaknn oluturan ta
rmsal igcnn sigorta kapsam dnda bulunmas, bunun bir kantdr.
Toplumsal gvenlik dzenine ilikin asl sorun uygulama farkllklarndan kay
naklanmaktadr. Her kamu sosyal gvenlik uygulamas, gerek parasal kaynakla
r, gerekse saladklar olanaklar bakmlarndan, tmyle farkl durumdadrlar, r
nein, T.C. Emekli Sand keseneklerinin yansndan fazlas devlet btesinden ge
liyor; ancak TCESde devlet katksn iveren olarak yapyor. Bir baka deyile, T r
kiyenin sosyal gvenlik sisteminde zellikle Avrupa lkelerinde uyguland gibi,
devletin, alana ve altrana ek olarak, nc taraf biiminde parasal destek
vermesi uygulamas yaplmyor. Trkiyenin sosyal gvenlik sistemi, iki ayakldr.
Ancak devlet, hibir parasal katkda bulunmamasna karn, TCES ve SSKnin
ynetimini esas olarak saptamakta ve zellikle de kincisinin parasal kaynaklarn,
kendince, rnein bte aklarn kapatma amacyla, kullanabilmektedir. Bunun
gibi, hkmet, emeklilik yan aa ekme-yeniden ykseltme uygulama ve tar
tmalaryla, sosyal gvenliin etlldnlikten uzaklamasna yol aabilmektedir.
SSK kesenekleri, az nce deinildii gibi, yalnzca ii ve iveren tarafndan sa
lanyor; Ba-Kurun kaynaklar da yalnzca yelerinin dentilerinden olumaktadr.
Kaynaklar gibi, sosyal gvenlik emsiyesinin kapsamnda da byk farkllklar var
dr. rnein, TCES sigortals salk hizmetini dardan satn alabilmekte, buna
karlk SSK kendi salk hizmetini vermeye uramaktadr/9
Sigorta kesenekleri de yllara gre deimektedir. Bu konuda 1991-98 dnem i
nin uygulamasn zetlemek yeterli olacaktr. TCES emeklilik kesenei olarak me
murlardan maalarnn yzde 15i kesiliyor, buna kurum pay olarak da (burada
devlet) maan yzde 20si kadar katk yapyor. Bu oranlar 1970-80 dnem inde s
rasyla yzde 8 maa, yzde 14 de devlet pay biimindeydi; 1981-86 yllarnda, me
m ur katks yzde 10a, devlet katks da yzde 18e karld. Bu tarihten sonra
bunlar birer-ikier puan artrlarak, 1998de yzde 15 ve yzde 20 noktasna gelin
di.
SSK kesenek oranlan ise, 1981-1998 dneminde ayn kalyor; iinin aylk c
retinin yzde 14 kesiliyor iveren katks da yzde 19,5-25 arasnda deiiyor. Bu
oranlar 1975-80 dneminde yzde olarak srasyla 12 ve 16-2l di; daha nceki ylklarda da daha dk oranlar uygulanyordu. Sosyal sigorta kurum lannm kaynak
kullanm ynnden iki temel sorunu vardr: birincisi topladklar keseneklerin kul
lanmna hkmetin karmas, kincisi de zellikle SSK rneinde iverenlerin
prim borlarn zamannda Kuruma yatrmamalardr. Yksek faiz ortamnda bu
olgu, iverenin dk maliyetle kredi kullanma olana bulmas; SSKnin da tril
yonlar bulan borlanma zorunluluudur. Bu arada, aynca O rdu Yardmlama Ku
rum u (OYAK)nun yzde 10 kesinti yaptn; yzde 5lik MEYAK (M emur Yar
dmlama Kurumu) kesintilerinin de kaldrldklar 1982 ylma dek uygulandn
belirtelim /10
Toplumsal gvenlik konusu, kurumsal yaps, ileyii ve kapsamyla srekli tar
tma konusu olmaktadr.

436

rOlIKVI

IKONOMS

D. SENDKALAMA VE SENDKAL HAK ARIN KULLANIMI


lkenin sanayi ve hizmet sektrlerinin gelimesine kout olarak ii rgtleri olan
sendikalarn gndeme gelmesi, doaldr. Osmanldan Cumhuriyete gei yllarn
da grlen ok snrl kimi ii hareketleri bir yana braklrsa bu alandaki asl geli
meler kinci Dnya Sava sonrasnda, ok partili siyasal ortama geile birlikte ba
lamtr, denilebilir.
Sendikal haklar ve bunlarn kullanmna olanak veren sendikalama, lkemizde
1960h yllardan balayarak nem kazanmtr. Her ne kadar iilerin sendika kur
ma haklar 1940l yllarn ikinci yarsndan sonra gereklemi ve ilk byk ii
sendikalar konfederasyonu Trk- 1952de kurulmusa da, sendikal haklarn,
zellikle de bunun gerek znn ya da nedenini oluturan TIS (toplu i szle
mesi) ve grev haklarnn, kullanlmas 1960 sonrasnn yasal dzenlemeleriyle ola
nald klnmtr. Bu nedenle, sendikalama srecinin 1960l yllarn demokratikle
me srecinin rn olduunu sylemek yanl olmaz. Demokratik 1961 Anayasas,
siyasal haklarn iini doldurma amacyla, ekonomik ve sosyal haklar da iermek
teydi. 1961 Anayasasndan sonra 24 Temmuz 1963te yaymlanan 274 ve 275 sayl
yasalar, srasyla sendikalan ve toplu i szlemesi, grev ve lokavt haklarn dzenli
yordu.(u) Daha dorusu, sendikalama olgusu, TIS ve grev haklarnn yasalam a
syla anlam kazanmtr. Nitekim sendikal haklarn geerlilik kazand 1961 tarihli
Anayasanm yrrle girdii gnlerde sendikal ii says 300 bin dolayndayd;
bu miktar sendikal haklarn askya alnd 1980 ylnda 5,7 milyona ykselmi bu
lunuyordu. Bu say, o gnlerin yasal koullarnda, ayn iinin birden ok sendika
ya ye olabilmesi nedeniyle ok yksek grnse de, iilerin sendikalama abalan
nn nemli bir gstergesi saylmaldr.
Sendikalama, ilk -plan dneminde siyasal gelimeye kout bir eilim gster
mektedir. Sendikalama, yalnz ii rgtlerine tannan yasal haklardan deil, Anayasann oluturduu demokratik ortam dan da etkilenmitir. Dnemin bu adan
en belirgin zellii, en byk ii sendikalar konfederasyonu olan Trk-lin ABD
sendikacl rneinden giderek partilerden bamsz sendikacl yelemesi kar
snda nce bir grup sendikann bu konfederasyondan ayrlarak ubat 1967de Dev
rimci i Sendikalar Konfederasyonu (DSK)i kurmalar, sonra da, dnsel ya
da ideolojik zellikler tayan yeni konfederasyonlarn kurulmasdr. Ksaca, bu d
nemde, siyasal-toplumsal gelimelere bal olarak sendika st rgtleri de oald.
Toplumsal ve ekonomik yapnn siyasal iddeti beslemesi ve siyasal yetersizliklerin
sonucu dokusunun paralanmas, sendikaclk alanndaki gelimelere de olumsuz
olarak yansd.
lkemizin ekonomik gelimesine daha dorusu retim yapssna ve siyasal
ortam a kout olarak, TlSten yararlanan ii says snrl bir dzeyde kalmakta
dr. rnein IIIKP dneminde toplu i szlemesi yapan ii says ylda ortalama
434 bin dolayndadr ve bu miktar tanm-d istihdamn yzde 8inin ve iktisaden faal nfusun yzde 3nn altndadr. Toplu i szlemesi yaplmas sendikal
rgtlenmenin bir gstergesi olarak alnrsa on be yllk uygulamann bu hakkn

. Al IIMA Y A A M I

437

kullanlmasndaki yaygnlk acsndan baarl olmad sonucuna varlabilir. 1980


ncesinde grevlerin belli bir eilim gsterdii sylenemez. Grev yapabilme dne
mi olan 18 ylda, yalnz, 1967, 1974, 1975, 1979 ve 1980 yllarnda grev says
100n zerindedir. Grevlere katlan ii says, grev sresi ve bu nedenle kaybo
lan ign miktar arasnda bir bamllk yoktur. Bununla birlikte, grev nedeniy
le kaybolan ign miktarnn incelenen dnemin son yllarnda artt sylenebi
lir.
Grevin bir kart nlemi olarak dzenlenmi olan lokavt yetkisi zellikle IIKP
dneminden balayarak yaygn uygulama alan bulmutur. Buna kout olarak, lo
kavt nedeniyle kaybolan ign oran ve bundan etkilenen ii says da giderek
artmtr. Lokavt uygulamasnn yalnzca zel kesim iletmelerinde yapld belirtil
melidir.
ii sendikalarnn hzla genilemesine kout olarak, incelenen dnemde, ive
ren sendikacl da gerek saysal gerekse nitelik ynnden nemli gelimeler gs
termitir. incelenen dnem in sonlarnda, ye toplam 12514 olan 118 iveren sen
dikas ve bunlarn oluturduu iki federasyon ve bir konfederasyon bulunmaktadr.
verenler ayrca dernek ve konsey biimi rgtlere sahip olduklar gibi, ayr yasa
larla kurulmu bulunan oda biimi rgtlere de sahiptir. Bu rgt eitliliine kar
lk, iverenlerin iilere oranla st rgtleri dzeyinde daha fazla ibirlii ve daya
nma saladklar sylenebilir.
iveren sendikacl konusunda tartmal olan, kamu iverenlerinin iveren
sendikalarna yeliidir. Dnemin ilk on ylnda harcanan srekli abalar sonucu
bu ibirlii salanm, ancak, 1978de imzalanan Toplumsal Anlama bu katlmay
snrlayan dzenlemeler getirmitir. Bununla birlikte, Madeni Eya Sanayicileri Sen
dikas (MESS) bir tarafa braklrsa, o dnemde de iverenlerin toplu i pazarlkla
rnda birlikte hareket ettiklerini syleme olana zayftr, ibirlii daha ok, genel
ekonomi politikas oluturulmas, bu amala hkmetin elde tutulmas ve top
lumsal ynden, kamuoyunu etkileme alannda grlmektedir.
lkemizde ii sendikacl, 1980-1993 dneminde, 12 Eyll rejiminin uygula
malarnn bir sonucu olarak zellikle sendikal haklarn kullanm asndan, t
myle kesintiye urad. 12 Eyll rejiminin, genel olarak hak ve zgrlkler konu
sunda getirdii snrlamalar, siyasal partilerin kapatlmas, sendikal haklarn kulla
nmn da doal olarak ortadan kaldryordu. Buna ek olarak, DlSK bata olmak
zere, sendika yneticilerinin tutuklanmas, sendikalarn mal varlna el konulm a
s, esasen ok g koullarda ve yeni gelimekte olan sendikacl ykma srkledi.
Bu uygulamalara kout olarak yaplan yasal dzenlemelerle sendikal haklar byk
lde snrlandrld. Daha nce alanlar ve iverenler sendikal rgt kurabilir
ken, 1980 sonras yasal dzenlemeleriyle yalnzca iiler ve iverenlerin sendika
kurabilecekleri, ii saylmayan alanlarn, yani memurlarn, sendika kuramaya
caklar, sendikal olamayaca hkm getirildi. Ek olarak, lokavt bir anayasal hak
konum una ykseltilirken, grev hakk da olabildiince snrlandrld. Grev yapabile
cek alt sektrlerin says azaltld; grev yapmann, iyiniyet kurallarna aykr olama
yaca gibi sbjektif dzenlemelere gidildi. O kadar ki, sendikal haklarn kullan-

4 3

I d IIK V I' I ' M I N O M I S

n n a ge tirile n b u sn rla m a k t, T k y iM in Ultisl.ir.irast a l m a r g t (1LO) t a


r a f n d a n k a ra listeye a l n m a s n a n c d c old.*m

Sendikal haklarn kullanmna ilikin snrlamalar, sendika yesi olabilen, hat


ta grev hakk bulunanlar iin de geerli oldu. Sendika yesi ve yneticisi olma
belli koullara, alma srelerine ve youn brokratik ilemlere baland; bunun
gibi grev hakknn kullanm da ayn biimde bir ksm n ilemlerle gletiril
di.*1
Sendikal haklarn kullanmna getirilen bu snrlamalar, iilerin ve sendikala
rn youn istemlerine karn 1980li yllarn sonlarnda da varln srdrd.
Tm bu snrlamalara karn, bir ynden Tablo XVL4.te grld gibi grevler
1987-1991 dneminde, 1980 ncesinde bile grlmeyen bir younluk kazanm
olduu gibi ii eylemleri artarken, br ynden de sendikal ii says yaklak
1,1 milyonu kamu, 1,4 milyonu da zel kesimde olmak zere (Temmuz 1993te)
2,5 milyon dolayna ykselmi bulunuyor. Bu durum da toplam igcnn yzde
12,8inin sendikal olduu bunun tarm-d istihdamn yaklak yzde 24, aktif
SSKllann da yaklak yzde 66sm oluturduu anlalyor. Bu oran sanayilemi
lkelerin, zellikle Avrupa lkelerinin, sendikalama oranna gre gerekten ok
dktr.
Bu arada belirtelim ki, 12 Eyll rejimi dneminde iilerin sendikal haklar
zerine getirilen bu bask ve snrlamalar iverenler iin hibir biimde geerli ol
mam; iveren sendika, dernek ve birlikleri etkinliklerini artan bir biimde srdr
mlerdir.
Sendikalama olgusuna 12 Eyll dneminde getirilen bir baka snrlama da
kamu iletmelerinde uygulamaya konulan szlemeli personel altrlmasdr. Sz
lemeli personel doal olarak sendikalara ye olamyor.
En son (1998) verilere gre, Trkiyede 97 ii, 53 de iveren sendikas vardr.*141
Sendikal iilerin yaklak yzde 73 Trk-l Konfederasyonuna bal sendikala
rn; yaklak yzde 12si DSKe; br yzde 12si de Hak-Ie bal sendikalarn,
kalan yzde 3,0 de bamsz sendikalarn yesidir. Bu veriler, lkemizde ii sen
dikalarnn, Trk-in greli byklne karn, gerek bir birlikten yoksun ol
duklarn gsteriyor. Bu durum zellikle bir ksm ikollarnda ok sayda sendika
bulunmasyla da kendini gsteriyor, zetle, lkemizde, ii sendikalarnn gelimesi
ve sendikal haklarn kullanm konularnda daha ok yol alnmas, kanlmaz g
rlyor.
Dnyann, 1990l yllarda su yzne kan byk ekonomik ve siyasal dn
m igc piyasalarna da yansmaktadr. Yansma bir ynyle, deiimin temelini
oluturan teknolojik gelimelerin, daha dorusu retim teknolojisinin esnek re
tim dorultusunda evriminin emek piyasasna yansmas biiminde grlyor.*1
Beyin emeinin artan oranda glenmesi, geleneksel sendikal rgtlenme biimini
de zayf dryor. kinci etki alan da emein ekonomik alkantlar ya da buna
lmlar karsnda devlet eliyle korunmas srecinin zayflamas ya da daha genelde
sosyal devlet anlaynn eski alcln yitirmesidir.

A LI M A YA A M I

439

TABLO: XVI.4. Balca alma Verileri, 1963-1997


Toplu t Szlemesi
Katlan i Says (Bin)

1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Grevler

Kamu

zel

Toplam

Says

Katlan
i
(Bin)

'3,5
263,8
121,8
159,4
110,0
254,0
98,1
334,7
188,6
254,4
249,9
427,3
91,3
204,4
369,3
230,1
93,0
215,4
357,8
727,8
174,3
147,2
647,6
348,6
641,2
248,2
631,2
278,6
630,8
269,9
733,8
85,9
508,7
281,2
62,7

6,0
172,9
50,1
175,0
78,7
163,7
136,4
216,2
154,0
153,8
193,4
174,5
209,0
209,3
220,8
155,7
278,3
63,9
107,5
442,1
88,0
192,9
272,2
358,6
281,8
381,1
198,1
205,3
548,7
181,0
334,5
141,9
257,2
234,6
215,8

9,5
436,8
171,9
334,4
188,7
417,7
234,5
550,9
342,6
426,4
443,3
601,8
200,3
413,7
590,1
385,8
371,3
279,3
465,4
1 169,8
261,3
340,0
919,8
707,2
923,1
629,3
829,3
483,9
1 089,5
451,0
1068,3
227,8
765,9
515,8
841,5

7
81
43
39
91
59
82
111
97
14
22
45
90
105
167
175
190
127

1,4
6,6
5,5
10,4
8,2
8,1
23,2
26,0
20,0
7,2
12,3
21,0
25,4
32,9
59,9
27,2
39,9
46,2

Lokavtlar
Kaybolan
gn
Miktar
(Bin) Says
12,2
192,8
240,5
409,8
203,8
192,2
357,8
260,3
296,0
147,6
479,9
470,1
1 102,7
1 768,2
5 778,2
1 598,9
2 217,3
5 408,6

2
52

i
Says
_

608
1 051

Kaybolan
gn
(Bin)
_

13,2
22,1

71
1
4
3
10
10
5
6
30
12
8
15
21

1 317
10
1 389
2 064
3 239
3 278
1941
1 750
1448
1981
987
968
8 288

14,4
0,2
98,2
95,7
145,4
90,6
171,0
62,4
245,4
303
52,2
141,8
653,1

4
21
21
307
156
171
458
398
98
49
36
120
38
37

0,6
2,4
7,9
29,7
30,1
39,4
166,9
165,0
62,2
6,9
4,8
199,9
5,5
7,0

4,9
194,3
234,9
1 961,9
1 892,7
2 911,4
3466,6
3 809,4
1 153,6
574,7
242,6
4 838,2
274,3
181,9

3
-

221
112
7
41
25
11
9
4
5
3
4

184
-

10 384
13 729
10 770
58 439
60 936
2 284
1437
552
4 047
3 761
4 083

13,7
-

484,6
1 085,0
190,8
1 188,1
1 188,7
158,5
286,8
104,9
162,5
160,4
62,2

Kazalar
Oran*
11,14
10,57
10,27
11,20
11,45
11,46
11,90
11,07
10,62
10,54
10,75
10,03
10,03
9,80
9,14
8,82
8,66
7,26
7,44
6,52
6,26
6,28
5,70
5,39
5,54
5,49
4,90
4,55
3,65
3,71
2,78
22,2
20,2
19,1
19,6

* kazalar toplam nn sigortal ii toplamna oran.


Kaynak:

T oplu Szlem esi:1965-1972: DE, TY 1973, s. 177; 1973-1978: TY 1979, s. 167; 1978-1980:
TY 1983, s. 207; 1980-1984: U Y 1985, s. 201; 1985-1992: TY 1993, s. 271, TCM B, Yllk Rapor
1993 s. 162.
Grevler: 1965-1972: D lE, TY 1973, s. 178; 1972-1977: TY 1979, s. 168; 1977-1980: TY 1983, s.
208; 1985-1992: TY 1993, s. 271, TCMB, Yllk Rapor 1993, s. 162; Yllk Rapor 1994, s. 160.
Kazalar: 1963-1969: D lE, TY 1973, s. 182; 1970: TY 1975, s. 160; 1971-1978: TY 1979, s. 170;
1978-1982: TY 1983, s. 210; 1982-1984: TY 1984, s. 204; 1985-1992, TY 1994, s. 280.
Lokavtlar: 1963-1971: alma Bakanl, alma Dergisi, 1972, c .l, n o 2, s. 191.; 1972-1975: TOB,
ktisadi Rapor 1977, s. 80; 1976: alma Bakanl, alm a Dergisi, Ekim 1978- s. 195; 1977-1980:
TCMB Yllk Rapor, 1981, s. 123; 1985-1992: TY 1993, s. 271, TCMB, Yllk Rapor 1994, s. 160;
alma Hayat statistikleri 1997, alma ve Sosyal Gvenlik Bakanl, s. 37, 38, 59, 60, 67, 68;
D lE TY, . 288, 289, 291.

440

l OltK Y' t ' KMN O M S

NOTLAR
(1) Bu gerei DE yle dile getiriyor: 1985 1987 yllarna ait Ortalama Gnlk Kazan"
bilgileri mevcut deildir Kr. DlE alna statistikleri, 1992, s. 57.
(2) rnein DPT, 1992 Yl Program, (s. 341 vd.) kamu kesimi iin YDK (Yksek D endir
m e K urulu)nu, zel kesim iin de TSK (Trkiye veren Sendikalar Konfederasyonu'n) kay
nak gstererek, 1980 sonras iin cret serileri oluturm u bulunuyor.
Bu cret serileri a) ou durum da yalnzca byk iyerlerini kapsadklar iin ok snrl k,tl
makla birlikte, esas cretin dnda b) sosyal yardmlar, ikramiye ve benzeri demeleri dc ayrm
gsterdiklerinden toplam igc maliyeti kavramna daha yakn, zellikler tayorlar.
(3) Enaz cret ilk kez 1936 tarihli Yasasnda yer almsa da, uygulamas 1951de karlan l
ynetmelikle yerel ynetimlerin oluturacaklar komisyonlara braklmt. lk uygulama ukurova
Blgesinde tarm iileri iin yaplmtr. Bu yerel uygulama, gerekli toplumsal ve ekonomik kol
larn dikkate alnmamas ve dzenli aralklarla yaplmamas gibi nedenlerle baarl olamamtr.
(4) Asgari creti saptama komisyonlarna katlan sendika temsilcilerinin, geinme indeksini
ya da hayat pahall konularnda daha gvenilir veri retilmesini ilgili kamu birim lerinden isle
meleri gerekir, bu salanamyorsa, sendika konfederasyonlar birlikte dzenli veri elde etm e yolu
na gidebilir.
(5) IBRD (Dnya Bankas) Turkey Policies and Prospects for Growth W ashington, D.C
1980, s. 139.
(6) DPT maa serilerine ilikin olarak 1992 Yl Program, s. 343te yle deniliyor: Aile
yardm, Olaanst Hal Tazminat, Kalknmada ncelikli Yrelerde denen Ek Tazminat, en
yksek devlet m em uru ayl zerinden denen maktu fazla alma cretleri ve Gelir daresi ( ir
litirme Fonundan yaplan demeler dahil deil, Lojman Tazminat dahilidir.
Bu yazlanlar, gerekte, mem urlar arasnda maa farkllamasnn ok byk boyutlar kazan
dn kantlyor.
Alm gcnn hesaplanmasnda parasal art oranlar, 1988=100 temeline gre alnm ve
bu oranlar, TF indeksine blnm ve sonu 100 ile arplmtr:

R= reel art, DP parasal art oranm ve TFde Tketici Fiyatlar ndeksindeki art oran
larn gsteriyor.
(7) DlE alma istatistikleri 1996, s. 422den hesaplanmtr.
Kamu ve zel sektrlerin ortalama maa farkllamasnda bir nokta nemle vurgulanmaldr.
ou DPT yaynlar, rnein DPTnin 1991, 1992 ve 1993 Yllk Programlarnda, TtSK (Trkiye
veren Sendikalar) verileri kullanlarak, zel sektrde cretlerin kam u sektrnden daha yksek
olduu ne srlyor, ncelikle belirtilmesi gereken TSK aratrmasnn zel olduudur; ek ola
rak da TSK kaynaklarnda yalnz parasal plak cretin deil tm sosyal yardmlarn, ikramiye,
prim ve benzeri demelerin, yani toplam igc maliyetinin dikkate alnddr (kr, DPT 1992
Yl Program , s. 341 vd.)
(8) Trkiyenin ada anlamda ilk sosyal gvenlik kuruluu, emeklilik hakkn salayan,
1866 tarihli Askeri Tekat Sanddr. Bunu, sivil m em urlar iin ayn bir sandn 1881de kurul
mas ve iki sandkl yapnn 1930lara dek srmesi izlemitir. Kesenek esasna dayal uygulama
1930da 1683 sayl yasa ile bir yana braklarak, sivil ve asker, emekli, dul ve yetim aylklarnn
bteden denmesi esas getirilmitir. Genel vc katm a bte ile snrl kalan bu dzenleme, kamu
kurulular, zel idareler ve belediyelerin zel sandklar kurmalar sonucunu vermitir. Uygula
mada grlen danklk ve deme glkleri, nce 1946da 1683 sayl yasa kapsamna giren me
m uriardan emeklilik kesenei alnmas, sonra da 1950 banda TC Emekli Sandtnn kurul
masyla noktalanmtr.

(, A l l $ M A Y A A M I

441

SSK uygulamas 1946da ilk kc/, i kazas, meslek hastalklar ve analk sigortas ile balam,
bunlar 1950de ihtiyarlk ve 1951de de hastalk sigortalarnn eklenmesi izlenmitir. Daha sonra,
1957de ihtiyarlk sigortas, maluliyet (i gremezlik), ihtiyarlk ve lm sigortalar biiminde ge
niletilmitir.
SSK kapsam, balangta 3008 sayl yasasna bal ve 10+ kii altran iyerlerini,
I952de basn mesleinde alanlar ve yine ayn yldan balayarak 50 bin ve daha fazla nfuslu
yerlerdeki 4-9 kii altran iyerlerini vc 1954te de gemi adamlarn, iermekteydi. M art 1965
banda yrrle giren 506 sayl SSK Yasas ile en az kii snrlamas tmyle kaldrlm ve
kapsam geniletilmitir. Yasa ile belirtilen alanlar dnda, bir hizmet szlemesiyle alan tm
kiiler sosyal gvenlik hakkna sahip, saylmtr. Bu dzenlemeye gre, tarmda alanlar, kendi
hesabna alanlar ve yasa ile kurulmu bir sosyal gvenlik kurum una bal olanlar, SSK kapsa
m dndadr. Bununla birlikte, Yasa, ehir ve kasabalarda belediye snrlar iinde drt, bunlarn
dndaki yerlerde sekiz kiiden az kii altran iyerleri iin sigorta uygulamasnn salk ve ben
zeri dzenlemelere bal olarak balatlmasn ngrmekteydi.
Bag-Kurun yasal kapsam ise yle tanmlanyor: SSK dnda kalan, bir iverene bal olm a
dan, kendi adna ve hesabna alan, mesleini srdrebilmesi iin yasa ile kurulu bir meslek k u
ruluuna girmesi zorunlu bulunan esnaf ve sanatkarlar, kolektif ve limited irket ortaklar, adi
komandit irketin her tr orta, sermayesi paylara blnm komandite irketin kom andite o r
taklar, donatm a irketleri ortaklar, anonim irketlerin kurucu ortaklaryla ynetim kurulu yesi
olan ortaklar. Kr. DlE, TY 1993, s. 204 vd.
(9) Gerekten de sigorta kapsam, lkemizin ana toplumsal kurum una gre deiiklik
gsteriyor. Tm nde ortak olan emekli aylklarnn dnda, TC Emekli Sand, grev yapamazlk (malllk), dul ve yetim ayl balyor; lm yardm, evlenme ikramiyesi veriyor, gerektiin
de de toptan dem e ve kesenek iadesi yoluna bavuruyor.
Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), i kazalar ve meslek hastalklar, hastalk, analk, i yapa
mama (malllk), yallk ve lm sigortalar yapyor. SSK 1980lerin balarna dek, belli bir sre
alm olan sigortallarna konut kredisi vermekteydi.
Bamsz alanlar Sosyal Sigortalar Kurum u (ksa adyla, Ba-Kur) da i yapamama (m a
lllk), yallk, lm ve salk sigortalan, salyor.
(10)Maliye Bakanl 1999 Mali Yl Bte Gerekesi, s. 90-91.
(11) Sendika kurm a ve toplu szleme vc grev haklar ilk kez 1961 Anayasasnda (m. 46,
47) yer ald. 1961 Anayasasnda (m. 47):
alanlar ve iverenler, nceden izin almakszn, sendikalar ve sendika birlikleri kurm a
bunlar serbeste ye olma ve yelikten ayrlma hakkna sahiptirler.
i nitelii tamayan kamu hizmeti grevlilerinim bu alandaki haklar kanunla dzenlenir.
Sendika ve sendika birliklerinin tzkleri, ynetim ve ileyileri demokratik esaslara aykr
olamaz. biiminde bir dzenlemeye gidilmiti. Anayasada 20 Eyll 1971 tarih ve 1488 sayl Ya
sa ile yaplan deiiklikle ayn madde: alanlar yerine iiler ve iverenlerin sendika kurabi
lecekleri biimde dzenlendi. zetle, 1961 Anayasasnda 1971de yaplan deiiklikle dier al
anlarn, zellikle m em urlarn sendika kurm a hakk kesinlikle yasakland (m. 119).
7 Kasm 1981de halkoyu ile benimsenen (2709 sayl Kanun) Trkiye Cumhuriyeti Anaya
sas m. 51 sendika kurm a hakk m dzenlemektedir:
iler ve iverenler, yelerinin alma ilikilerinde ekonomik ve sosyal hak ve menfaatleri
ni korum ak vc gelitirmek iin nceden izin almakszn sendikalar ve st kurulular kurm a hak
kna sahiptirler. Ayn maddede sendika yeliinin serbest olduu; ii ve iverenlerin ayn za
manda birden fazla sendikaya ye olamayacaklan; bir iyerinde almann sendikaya ye olm ak
veya olm ama kouluna balanamayaca; ii sendika ve st kurulularnda ynetici olabilmek
iin, en az on yl ii olarak alm olmak gerektii ve sendikal kurulularn tzkleri ynetim
ve ileyilerinin Anayasada belirlenen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik esaslara aykr
olamayaca belirtilmektedir.

442

Ou

yu

hko n om

Is I

12 Eyll Dnemi Anayasasn bu dzenlemesine karn kamu alanlarnn da sendika k


rabilccekleri, Anayasada ve konuya ilikin yasalarda bu konuda boluk bulunduu, 1980lcrn
sonlarnda giderek arlk kazanm ve bata belediyelerde alan memurlar ve eitim i kolu a
lanlar olm ak zere m em ur sendikalar kurulmas yoluna gidilmitir.
(12) Uluslararas alma rgt, ii-iveren ilikilerine uluslararas zmler getirmek
zere Birinci Dnya Savandan hemen sonra kuruldu. Trkiye, 1932den bu yana ILO yesidir,
Ancak, rg t n sendikal hak ve zgrlkleri dzenleyen, rnein 87 sayl szlemesi, 1948'd<
yaplm olmasna karn, Trkiye taralndan 1990lara dek onaylanmamtr. Bu arada ILOn,
ii sendikalar, iveren rgtleri ve hkm et temsilcilerinden olutuunu yani l bir yaps
bulunduunu, belirtelim. Trkiyenin, sendikal haklar snrlamas nedeniyle kara listeye alnmas
1988de gndeme geldi; hkmet bunun zerine ILO szlemelerinden bir blm nn onayla
nacan aklad.
Bu erevede, kimi maddelerine ekince koymakla birlikte Trkiye, 1992-1993 dneminde
bata ILOnun 87 sayl sendika zgrlne ve rgtlenme hakknn korunm asna ilikin szle
m c olm ak zere, 59 sayl sanayi iyerlerine alnacak ocuklarn asgari ya snrn belirleyen ulus
lararas alma szlemesi, 135 sayl iletmelerde ii temsilcilerinin korunm as ve onlara sala
nan kolaylklar hakknda szleme, 142 sayl insan kaynaklarnn deerlendirilmesinde mesleki
eitim ve ynlendirm enin yeri hakknda uluslararas alma szlemesi; 144 sayl alma norm
lar uygulamasnn gelitirilmesinde l danma hakknda uluslararas szleme ve 151 sayl
kam u hizm etinde rgtlenm e hakknn korunm asna ve istihdam koullarnn belirlenmesi yn
temlerine ilikin szlemeyi onaylamtr (DPT, Ekonomik ve Sosyal Sektrlerdeki Gelimeler,
1994 Yl Program Destek almalar, Ankara: 1993, s. 207.
(13) lkemizde grev yasa kapsamna giren sektrlerin ok geni tutulduu aktr. Bu ko
nudaki 5 Mays 1983 tarih ve 2822 sayl yasaya gre, rnein, su, elektrik, havagaz, km r, d o
al gaz, petrol retimi, artm ve datm ve banka hizmetlerinde alanlarn grev hakk yoktur.
Ek olarak greve gidilmesi de youn brokratik ilemlere balanmaktadr.
(14) alma ve Sosyal Gvenlik Bakanl alma H ayat statistikleri 1998, No: 17, Mays
1995, s. 81.
(15)D uruiz, Lale ve Yentrk, N urhan (1992) Facing the Challange: Turkish Automobile,
Steel and C lothing Industries Responses to the Post-Fordist Restructuring, Istanbul, Ayhan
Matbaas; enses, Fikret (1996) Structural Adjustment Policies and Employment in Turkey
METU ERC W orking Paper 1996/01; Somel, Cem (1996) Dnya stihdam Sorunlar alma is
tatistikleri, 1996, DE Ankara, ss. 46-74.

DAHA FAZLA BLG N


alma yaam zerine yaynlar, zellikle de sendikalarn yaynlar, son yllarda hzla oalyor.
Dank olmakla birlikte bu t r yaynlrn oalmasnn aratrmaclarn gereksinmelerine yardm
c olacaktr.
Son yllarn yaynlar arasnda etik, Mete ve Akkaya, Yksel (1999) Trkiyede Endstri
ilikileri, Istanbul: Friedrich Ebert Vakf ve Tarih Vakf, konuyu, 1990larn kuramsal gelimele
rini de ierecek biimde ele alyor. Sektrel cret verilerinin en dzenli kayna, SSK statistik
Yllklardr. Asgari cret, DPTnin Yllk Program larnda; m em ur maalar da Maliye Bakanlgnn Bte Gcrckelcrindc bulunabilir.
cretlere ynelik zmlemeler daha ok sektr dzeyinde bulunm aktadr; rnein, Aksoy, Ataman Trkiye malat Sanayiinde Younlama, Krllk ve cret likileri ODTGD, 10,
(1-4), 1983, ss. 367-386. Boratav, Korkut, im alat Sanayiinde cret, Ankara: DE, 1995. Ek ola
rak, DEnin 1994 yl iin yapt 1994 istihdam ve cret Yaps bu konuda imdiye dek yapl
m en ayrntl almadr. Aratrmann bulgularna gre, kadnlarn saat creti ya da yllk o r
talama brt kazanc erkeklerin cretinin yzde 60 dolaynda kalyor; TS kapsamnda olup ol -

(,:AI I M A Y A A M I

443

inama ise ok daha byk Ucrcl farkll yaratyor: Sanayi toplamnda (madencilik, imalat vc
elektrik, su) norm al alma karl saatlik cret, dorudan ya da dolayl TS kapsam nda b u
lunan iiler iin 81,5 bin buna karlk TS kapsamnda olmayan iiler iin de 35,9 bin TL ile
bunun yzd 44,0 dzeyinde kalyor kam u zel ayrmnda da benzer bir durum var: 1994te,
kamu kesimi saat creti ortalamas 95,7 bin TL, zel kesim saat ba cret ortalamas da 49,8 bin
TL ile kam u kesiminin yzde 52,0si dolayndadr.Kr. D lE alma statistikleri 1996, s. 349 vd.
Toplumsal sigortalarn ekonomik adan bir incelemesi iin bkz. Dilik, Sait, Trkiyede Sos
yal Sigortalar, ktisadi Adan b ir Tahlil Denemesi, Ankara: SBF, 1971. Ayn konuda bkz. Tala,
Cahit, Sosyal Politika, Ankara: SBF, 1972 ve Izveren, Ali, Sosyal Politika ve Sosyal Sigortalar, (2.
Basm), Ankara: 1970. Ayrntl bir kaynak listesi iin bkz. Ko, Yldrm Trkiyede ilere, i
Hareketine ve i Sendikalarna likin Kitap ve Brorler (1980-1981) ODTGD, 8 (1-2),
1981, ss. 577-646 ve c. 8, 3-4, 1981, ss. 795-872. Ayn aratrmacnn bu konuda yabanc dillerde
ki yaynlar derleyen bir makalesi Sources on the Laborers in Turkey in Foreign Languages
METUSD, 9 (1-2), 1982, ss. 99-128.
Ayrca bkz. Ikl, Alpaslan, Sendikaclk ve Siyaset, Istanbul: Birikim, 1979 ve Slker, Ke
mal, 100 Soruda Trkiyede ii Hareketleri, stanbul: Gerek, 1968, Miller, D uncan R. (ed.) Es
says on Labor Force and Employment in Turkey, Ankara: 1971. Tanyeri, Ibrahim, Trkiyede is
tihdam ve sizlik Sorunu, Ankara: Hacettepe niversitesi, 1975. Esin, Pars, Trkiyede veren
Sendikacl, Ankara: SBF, 1974. Mhcolu, Cemal, Trkiyede Kamu Personeli Sendikalar, An
kara: SBF, 1968. Trel, Oktar, (1993) Ekonomik Byme, stihdam ve Sendikalar: U zun D ne
me Bak, ODTGD, 20 (1-2) ss. 229-250, Slker, Kemal, Trkiye Sendikaclk Tarihi 1, stan
bul: Bilim Kitabevi, 1987de sendikalarn geliimini inceliyor; bu konuda ayrca bkz. Batrk, A b
dullah, Yarg nnde Savunma, stanbul: ada Yaynlar, 1986 ve Ko Yldrm, T rk-l,
1980-1989, stanbul: Ama Yaynclk, 1989. Sendikaclk konusu 1980lerin sonlarnda m em ur
sendikacl kapsamnda yeniden ve daha ok yasal boyutlaryla gndeme geliyor. Glmez, M e
sut, Trkiyede M em urlar ve Sendikal Haklar, Ankara: TODAlE, 1994. Gzel, M.. (1996) T r
kiyede i Hareketi (1908-1984) stanbul: Kaynak Yaynlar; Ko, Yldrm (1998) Trkiyede
Sendikaclk H areketi ve ii Snf, stanbul: Gerek Yaynevi, 100 Soruda Dizisi;
Sendikal almalar ve yetki, cret ve TS uygulamalaryla ilgili saylar, alma Bakanl
lama Genel M drlnn son yllarda dzenli bir biimde yaymlamaya balad alma
Hayat statistiklerinde bulunabilir, zkaplan, N. (1994) Sendikalar ve Ekonomik Etkileri, s
tanbul: Kavram Yaynlar, TlSK (1995) G m rk B irliinin Sosyo-Ekonomik Etkileri ve Trk
alma Hayat, Ankara: Yayn No: 13; Kutal, G. ve Bykuslu, A.R. (1996) Endstri likileri
Boyutunda ok Uluslu irketler ve nsan Kaynaklar Ynetimi (Teori ve Uygulama) stanbul:
Der yaynlar; Yentrk, N urhan (1997) T rk malat Sanayiinde cretler, stihdam ve Birikim,
stanbul: FES (Friedrich Ebert Stiftung) Yaynlar; Taymaz, Erol (1998) T rk malat Sanayiinde
Teknolojik Deime ve stihdam DlE, Teknoloji ve stihdam , iinde.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Emek gelirlerini belirleyen etmenler
Enaz (asgari) cret
cret-verimlilik ilikisi
Toplumsal gvenliin saysal ve niteliksel boyutlarnn geliimi
Sendikalama, sendikal haklarn kullanm ile cret gelimeleri ilikisi

XVII.

Ulusal retim ve Blm


Ekin ektik, ekin bitik
Dedim ki gel blelim
Kendi ald bal bal
Bana verdi, sile sile.
k VELt

A. GRl
Ekonominin btnne ilikin kavramlarn en nemlisi ve yaygn olan ulusal re
tim ya da gelirdir. Ulusal retim deeri, sektrlerde yaratlan katma deerlerin top
lamdr; anma ve eskime paylarn da ierir ve bu nedenle katkl ulusal gelir,
(KUG), eski szcklerle gayrisafi milli hasla (GSMH) olarak bilinir.(1)
Katma deer anlamnda ulusal retim deeri, bilindii gibi retime katks bulu
nan ana retim etmenlerinin (faktrlerinin) yani emek ve sermayenin gelirine dn
r. Gelirler de ya tketilir ya da biriktirilir; tasarruf edilir. Bu nedenle de KUG bi
imde alglanabilir ya da hesaplanabilir: (a) toplam retim deeri, (b) toplam gelirler
ve (c) toplam harcamalar; bu l, ayn kavramn deiik g r n m le r id ir .* 2)
Ulusal gelirin yllk art orannm, ya da bununla eanlaml olarak ekonominin
byme hznn, belirli bir dzeye ulamas, 1980li yllara dek, Kalknma Planlarnn temel amacyd, denilebilir. Ekonomik ve toplumsal gelimenin, dsatmdan
ibulmaya uzanan tm br deikenleri, bymenin bir uzants ya da trevi say
lyordu. Bu nedenle, en az yzde 7 orannda byme hzna ulalmas, dnem in
ekonomi politikalarnn belirleyici amacyd.*3)
Dsatma dayah bymenin esas ekonomi politikas yapld 1980 sonrasnda
da byme hz, plan ve programlarda gstermelik bir biimde de olsa yer alyor;
ancak eski tek ama konum unu yitirmi bulunuyor. Bu kkl politika deiiklii,
ekonomik gelimenin, zellikle de sabit sermaye yatrmlarnn giderek daha byk
lde piyasa koullarna braklmasnn ve daha da nemlisi da almac byme
politikasnn doal bir sonucudur, denilebilir.
Bu blmde nce, ulusal gelirin bymesi, bymenin sektrel kaynaklar ve
1960larn sonrasndaki geliimi ele alnmaktadr. Daha sonra da gelir blm
konusu ncelenmektedir. Sonuta, ekonominin bymesinin yalnz saysal ynleri
deil, niteliksel elerinin de aklk kazanmas amalanyor.*4)

tlltH AI

(HI'.TM V K L M

445

B. EKONOMK BYME
1. Genel Olarak
Ekonomi politikalarn, ekonomik bymeye bak, 1980 ncesinde ve sonrasnda
ok farkldr. Ska vurguland gibi, Planl dnem dediimiz 1980 ncesinde, eko
nom ik bymenin yllk yzde 7 olmas temel belirleyici amatr; 1980 sonrasn
daysa dsatmn bymeyi belirleyecei beklenmektedir. Politika farkllamas, ka
nlmaz olarak byme hzlarna yanm aktadr. Bu erevede kalmak kouluyla,
planlarnda yer alan byme hz amalaryla bunlann gereklemeleri zerin
de durulmas ve ekonominin byme srecinin yorum u bu alt blm n konusu
dur.
Tablo: XVII.lde, plan dnemlerine bal kalnarak, ekonomik bymenin
planlarda ngrlen, ya da amalanan (P) oranlar ile bunlarn gerekleen duru
mu (G), toplam ve alt sektr dzeyinde verilmektedir.
TABLO: XVII. 1. Planlarda Byme Hm, Ama ve Gereklemeleri
KUG (GSMH)

Sanayi

Hizmetler

G.

G/P.

P.

G.

P.

G.

7,0
6,6
7,0
7,2
7,4
6,5
2,9
6,1
8,0
2,1
5,0
5,6
6,5
5,0
7,0
5,7
9,2
5,9
0,3
5,5
5,9
5,0
7,3
4,5 (-)6,0
4,4
8,0
5,5
7,5
7,1
4,0
8,3

0,98
1,03
0,88
0,48
0,26
1,12
0,77

4,2
4,1
3,7
4,1
5,3
3,5
3,6
4,1
4,7
3,5
3,0
3,0
3,0
2,5
2,9
2,8
3,0

3,4
3,7
4,0
2,4
2,2
4,0
2,6

12,3
12,0
11,2
8,0
9,9
7,6
7,5
8,1
6,9
5,9
6,3
6,0
5,4
4,9
6,0
5,9
4,5

10,9
8,7
9,9
3,8
1,7
8,9
6,3

P.
IKP 1963-67
IIKP 1968-72
IIIKP 1973-77
1978
IVKP 1979-83
1984
VKP 1985-89
VIKP 1990-1994
1990
1991
1992
1993
1994
1995
VIIKP-1996-2000
1996
1997

Tarm

1,61
0,08
1,07
1,46
-1,33
1,82
-

0,95
2,08

11,4
(-) 1,2
3,7
(-) 3,6
(-) 0,3
2,0
-

4,4
(-)2,3

9,0
2,7
5,8
8,2
(-) 5,7
12,1
-

7,1
10,4

P.

G.

6,8
7,3
6,3
7,9
7,7
73
6,1
3,6
8,5
2.3
4,8
5,2
6,4
4,8
6.7
5,6
8,6
5,5
0,9
5,2
5,9
10,1
43
4.8 (-) 7,7
4,3
6,3
5,1
6,8
7,6
4,0
8,6

Kaynak: DE, DPT, IIKP, s. 6; IVKP, s. 8, s. 206 ve 1990 Yl Program , s. 11; 1991 Yl Program , s.
12; 1992 Yl Program , s. 17; 1993 Yl Program , s. 12 ve 1994 Yl Program , s. 20; 1995 Yl Gei
Program s. 19, DE, H aber Blteni, 31.3.1995; DPT, 1997 Yl Program , s. 125; DPT, 1999 Yl
Program , s. 171; D PT VII.KP, s. 217.

n ce planl dnemde hedef alnan byme hz, ilk iki plan dnem inde yllk
yzde 7dir; bu oran IIIKP 1972-1977 iin yzde 7,4e, bir ekonomik ve siyasal bu
nalm dnem inde hazrlanan IVKP 1979-1983 iin de yzde 8e karlmtr. Plan
lanan bu byme hzlarna karlk elde edilen sonular, doal olarak ilgili plan d
nem inin koullarn yanstyor. Yalnz IIKP 1967-1972 dneminde amalanan b
yme hznn zerinde bir gerekleme salanm, tm br planlarda, gerekle

446

rOHKV

I KONOMS

meler amalardan daha az olmutur. Kolayca anlalabilecei gibi planlanan


gerekleen fark, IVKP 1979-1983 dneminde en byk dzeydedir, yzde 8 (P)'*
karlk yzde 2,1 (G) elde edilmekle; G/P oran 0,26 ile be yllk dnemlerin enaz
byme orann yanstmaktadr. Bu yllar, yalnz ok ar bir ekonomik bunalm
deil ayn zamanda kkl bir siyasal bunalm ve buna bal olarak ekonomi polili
kas deiiklii olan yllardr.
Ekonominin uzun dnemli gelimesi ve bunun nitelii asndan sektrel b
yme hzlar ok nemlidir.
Ekonominin ana alt sektrnn byme hzlarnn gereklemeleri incelen
diinde, hizmetlerin kesin denilebilecek bir stnle sahip olduu, grlmektedir,
ilk plan dnemi boyunca, IIIKP dneminin tarm sektr bir yana braklrsa,
yalnz hizmetlerin gerekleen byme hz planlanann zerinde olmutur. Bu ol
gu, IIKPden balayarak sanayilemeye ncelik verme amacnn, uygulamaya yans
madii biiminde yorumlanabilir. Gerekten de ilk plan dneminin sektrel b
yme hzlar asndan ilgin bir zellii de her yeni plan dneminde, nceki pla
nn gerekleme hzlar dikkate alnarak, dk oranl hedef saptanmasdr. Tarm
ve zellikle sanayi sektrlerinin planlanan byme hzlar, sonraki yllarda nceki
gereklemelere bal olarak dk tutulmutur. Bu olgu plan uygulamas asn
dan ilgintir. Denilebilir ki, kalknma planlar zaman iinde ekonomiye yn ver
me ya da uzun dnemli gelime dorultusunu belirleme zelliklerini byk l
de yitirmi, yalnzca sektrel gelimeleri izleyerek bunlar kt zerine dken bir
zellik kazanmtr.
Bununla birlikte, ilk plan dneminde, ekonominin bymesinin hangi sek
trlerden kaynakland, ekonomi politikas zmlemeleri balamnda, nemlidir.
Bu dnemde planlanan byme hz az da olsa azaltlmakla birlikte, sanayi sekt
rnn bymesi, ekonomik bymenin belkemii olarak alglanmaktadr, denile
bilir. Gereklemeler ynyle de sanayi sektr ilk plan dneminde yzde 10
dolaynda ortalama byme hzna ulamtr. Sonu, zel olarak sanayileme, ge
nel olarak da byme hz bakmndan, baar saylmaldr.
Byme hz ynnden 1980 sonrasnn gelimeleri, nceki yllardan byk l
de farkldr. Her eyden nce bu dnemde hazrlanan VKP 1985-1989 ve VIKP
1990-1994 ve VIIKP 1996-2000in, planlanan yllk ortalama byme hzlan, nce
ki planlarla karlatrlamayacak lde dk tutulmutur. Belki daha da nemli
si, byme hznn dk tutulmasnn, esas olarak sanayiin byme hznn azal
tlmasndan domasdr. Bu sanayi byme hzlan, aka sylenip yazlmasa da
sanayilemeden vazgeildii biiminde yorumlanabilir.
Ekonomik bymenin dsatma baml bir durum a getirilmesi bu deiimin
esasdr. Bununla birlikte, yaklam farkllnn iki boyutuna deinilmelidir.
Birincisi, ekonomik bymenin ama olmaktan karlmas, bunun yerine d
satmn artrlmasnn birincil ama durum una getirilmesidir. Planl dnem de b
ymenin ama edinilmesi, kanlmaz olarak, sabit sermaye yatrmlar konusunda
kam u kesiminin etkin klnmasn gerektiryordu; nk byme sabit sermaye ya
trmlarna bamldr. Oysa 1980 sonrasnn ekonomi politikas, yatrm kararlar

U IIIM I

O lt l T M V I! T M

447

nn esas olarak zci srkoe ve piyasa koullarna braklmasn ngrr. Bu neden


le, 1980 sonrasnda byme hznn belli bir dzeyde olmasnn amalanmas ve
zellikle de bunun sanayileme temeline dayandrlmas, uygulanan ekonomi politi
kasnn bir gerei deildir. nk ekonominin bymesi esas olarak dsatma ba
ml alnmaktadr.
ikinci nokta, 1980 sonrasnn dsatmnn artrlmasna ilikin politikalarnn,
ok byk lde sanayi rnlerinin dsatmna dayandrlmasdr. Dsatmn
canlandrd sanayileme, nceki yllarda yaratlan retim kapasitelerinin daha
yksek oranda kullanmyla salanmtr. Bu gelimenin bir sonucu olarak Tablo:
XVU.2den de izlenebilecei gibi, sanayi retiminin toplam iindeki pay, yani eko
nomik bymeye katks artmtr, zetle, 1980 sonrasnda bu tr bir dolayl sana
yileme yaklam sz konusudur.
Da almac byme politikasnn byme hz zerindeki etkilerine dner
sek, ilk gzlem, byme hznn 1980 sonrasnda, ok inili kl bir zellik kazan
ddr. Byme hznn dalgal bir zellik kazanmas, zellikle 1990l yllarda
ok belirgindir; art yzde 9 ile eksi alt arasnda deimektedir. Byme hznn bu
lde dalgalanmasnn bir tek anlam vardr: ekonomik istikrarn bulunmay.
Gerekten de 1990h yllarda, almann ilgili blmlerinde incelendii gibi, fiyat
art ve faiz oranlar, deil kendi ekonomi tarihimizde, baka lkelerde de o yllar
da grlemeyen ykseklikte ve neredeyse kalclk kazanmtr, denilebilir.
Ek olarak, bu an dalgal byme hz, uygun deyimiyle, plansz ve program
szdr; daha ak deyile, ekonominin byme hz ile plan-program ngrleri
arasnda hibir ba ya da iliki yoktur. ou yllar, 1995 rneinde grld gibi,
gerekleen byme planlanan bymenin neredeyse iki katma ulamaktadr. Ksa
ca, byme asndan, ekonominin planlama ile balar iyice kopmutur.
Ekonominin 1990h yllarda dalgal bymesi, ok genel bir yaklamla, plan
sz kalmasna balanabilir. Gerekten de, ekonominin byme hznn, 1980 son
rasnda dsatma dayal ya da baml klnmas, kanlmaz olarak, ekonomiyi i
ve d piyasa koullarna ve buralardaki dalgalanmaya brakma anlamna gelir. Bir
ekonominin, piyasa sarsntlar karsnda da en azndan belli bir dzeyde by
mesi beklenir. Trkiye ekonomisi, zellikle 1990l yllarda, bu enaz ya da belli alt
dzeyde bymeyi salayamyor. Byme hznn tavanda yzde 8lere kmas
da bu erevede baklnca kksz kalyor. Dalgal bymeye hangi gelimenin ya
da sektrn nclk ettii yantlanmas gereken bir soru olmakla birlikte, i ve
d pazar istem (talep) gelimelerinin; faiz oran yksekliinin ve kimi yllarda ta
nmsal destekleme ve maa-cret gelimelerinin bu srete pay olduu sylenebilir.
Sektrel byme hzlan da, genel olarak toplam bymenin eilimlerini yans
tyor. Bir farkla ki, incelenen yllarda, tarm sektrnde, br iki sektrle karlat
rlrsa, ok inili-kl bir byme hz grlyor. Sanayi ve hizmetler greli ola
rak istikrarl bir byme sergiliyor. Sonuta, Tablo XVII.2nin de gsterdii gibi,
katma deere katk bakmndan, 1990l yllarn sonunda, tarmn yzde 15, sanayi
in yzde 25 ve hizmetlerin de yzde 60 bir pay ile, olduka dzenli bir konum ka
zanm olduklar sonucuna vanlabilir.

S 3 3 5 S a s 3 3 3 a a s 3 3 a ^ 3 3 3 3 s a s 3 S }

*3
<0

^ n o v ^ c n ^ ^ ^ \o o ^ o o v c n o o M ^ O v ovi''oon,<roovovent''srN-*H

iE

' o C o d o d o v ^ ^ ^ < M c n < M < N < M c n r n M r ^ 3 t n i n i n v d v d r ' r v d v d ^ f ,' r f * N g t f

--.-cNcMeMeMcMCMCMcMCMcMrMeMeMcMcMcMeNCNeMcMeNrMeMrMS

^ h . ^ r ^ ^ O BN O , ,* o o o \ O f O f O ' - ^ r\

rs o\

oo tn cs

K (O ^
^ m>-f t*
O fOO00MIANIA
N n
NNN
f S N N N(ftM NNf So_ ^ ^ r C o o r C ^ o ^ o ^ o V n ' < |2j2j'

sF"<
S8
ON
-H

!3
s:0

.2

<N N

<H V

N VO ^

' nr -' -ToooC nvd n

n n n n n n n

Tf n COTP fO N Tj< ov
o C o C O 0 0 OV Q N
m tnnn'ifin'O
v

\J5 N

1
0k<

:0

X
2

fO'OrA-~<f^O'\OCOO\Art*r^O

O rn o M* O oo

r^ r^ r^ r^ o o t^ -r^ r^

ifl C\

vo n n n T* ^

(A

n en

u
E
r
$ S

oo oo -H av
tninrvenM ^en^cqenvocqt'*^
o. H, ^ h, P ,N
o os ^ - I -H r^" (f) o ' o " o " K n M N o os' o\' ~tCvdhCnMnnM<nen
'tl'lir itO ^ ^ irK T K O W K lN N N N N N H H

_** rta

s
V

S t

%
S
JC
O

P . ^

P_ o

(N

cq

er\0 oCco <-* d N ^ fO

ts Os

<n ao oo n 'O ^

fM

r f

I 1

v o o C H

^
oC d

o . >h

vo d \o

0 0 P>

.2 O
S 2
g
*3
J d .
25cE

CN vO v q vt
n cm o o f N
en o
v o Ov
00
VO o
-M m
VO
m
en en en

<N
Ov

O CM
n en t n
m cn f>V
CM vo CN
o cm en VO
m 1 rt-

t-.

O
00
cn

<n

cn

' ' f cm
00
Ov n
*< CM
n n

<N
M*
CM
m
CM
n

Ov 0 0 CM
o C v d en
VO
V
00 c n Ov
o cn
n n n

o
ov
r-v
CM
r>.
n

oo _<
Ov Ov
00
m Ov
-r -H
t cf nO
VO vo

Ov
M 5*
<n
c O
CO
vO

o o o

o o o oo oo o -*
~ *> NO 00 g g g
) ON v p

l A 'O

N f ' t O

- H

' O

s o v o ^ ^ ^ r ^ o 6 coa\<>.ov

<1f*
^

*-*

ON m ' C (O O . N i n \ q N
f< n o " N ^ oo" UN N
r t - t M N N f r i N N N

...............

C J3
13
3

>ft 00 ^
00 ^
^

- *

o t j < o o *-< r ' - . o o m


rn cn cC
ov rC - oo oo vd
' O O O 'O ^ f f 't O C ^ 'O O '?

- H r M c M m m n v c o - v o

m
vd
|-v
00
CM

(O

rn

O
cn
o
cn
n

r>
CM
CM
O
00

Ov
>>H
^4
VO

o
cn
m

cn

ov

-L,

o\ o

-* m

i f t oo >c N

i 't

O , O , ift O

t -H / r o
^ n* en
-N cn
- OS
m- ON
m- ^m* \Tct*
-N oo*
- rN o C^ -N
O O a O ^ Jv

VONOOO'O'HNfn

. .
Ov
-......................................
-O ' "Ov Ov Ov ^N t Ovs N OvN fOl ' OOvO OOvO OvO OOVO Ov

fs m
r-C o
vo n
m
CM n
CM c n

oo

o
OV n
r*s
S
O
w -t m Ov
n t ^ CM

00
CM
Ov
cn
r
v
<*
O
m Ov e n
CM c n v o
o
hs
cn

O
00

o
n
o
VO
cn
o

VO
CM
CM
cn
rx

M3'
o
00
cn
Ov o

ov

ov

l-M -

cn

t-%t^ vesO
oo
00 'p
O <N
T
oo
rn
m0* O
nv O
0
rn'
N 2 S

tn'ONoaOHM^^n'N

O- .O C O O O O O O O O C T v O ' O v O v O ' O v v O '


O
Ov' Ov Ov Ov Ov Ov Ov Ov Ov Ov O ' Ov O

U l.U S A l. R R T M V K B I.O M

449

ZM: XVII. 1. Katkl Ulusal retimin Gelime Hz, 1969-1997


(1987 Sabit Fiyatlaryla)

Kaynak: Tablo: XVII.2. ile ayn.

ZM: XVII.2. Sektrlerin Katkl Ulusal Gelir ve gc Paylan

KatkkUusal Cer

TADIM SANAY HZMET

1972

TADIM SANAY HZMET

1983

Not: Son dnem igc paylar 1998 yl verileridir.


Kaynak: Tablo: XVI1.2. ve Tablo: XV.5.b. ile aynt
TE 29

SIS

IjgcijPay

TADIM SANAY HZMET

1993

TADIM SANAY HZMET

1997

TORKYU MCONOMISI

450

2. Kii Bana Gelir


Kii bana katkl ulusal gelir (KBG) KUGun yl ortas nfusa blnmesiyle
elde edilir. KBG, gerek ekonominin zaman iinde geliimi asndan, gerekse ulus
lararas karlatrmak almalarda ska bavurulan bir kavramdr. Kukusuz
KUGa bal olarak, parasal olabilecei gibi, gerek (reel) de alnabilir.
Kii bama gelirin bir baka nemi de yllk nfus art ile byme hz arasn
daki ilikiyi aklayc zelliidir.

TABLO: XVII.3. Kii Bana KUG, 1976-1998


Nfusu
(Bin Kii)
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

40 915,0
41 768,0
42 640,0
43 530,0
44 438,0
45 540,0
46 688,0
47 864,0
49 070,0
50 306,0
51 433,0
52 561,0
53 715,0
54 893,0
56 098,0
57 064,0
58 812,0
59 706,0
60 614,0
61 644,0
61 536,0
62 510,0
63 451,0

Cari Fiyatlarla

1994 Fiyatlaryla

GSMH
Kii Bana GSMH
(Milyar TL) (Bin TL) (Dolar)

GSMH
Kii Bama GSMH
(Milyar TL) (Bin TL) (Dolar)

868,0
21,2
26,5
1 108,0
38,6
1 646,0
2 877,0
66,1
119,3
5 303,0
176,2
8 023,0
227,3
10 612,0
13 933,0
291,1
451,8
22 168,0
35 350,0
702,7
995,2
51 185,0
1 427,3
75 019,0
129 175,0
2 404,8
4 196,7
230 370,0
7 080,1
397 178,0
634 393,0 11 117,3
1 103 605,0
19 050,3
1 997 323,0 33 961,1
3 887 903,0 65 117,0
7 854 887,0 129 588,0
14 978 067,0 243 403,3
29 393 262,0 470 217,0
53 012 781,0 735 391,0

1 338,0
1 488,0
1 604,0
1,760,0
1 570,0
1 598,0
1 412,0
1 299,0
1 238,0
1 356,0
1 487,0
1 668,0
1 693,0
1 979,0
2 715,0
2 666,0
2 766,0
3 091,0
2 192,0
2 835,0
3 000,0
3 105,0
3 224,0

2 137 703,0
2 201 547,0
2 228 580,0
2 217 646,0
2 156 010,0
2 259 718,0
2 329 496,0
2 427 645,0
2 600 178,0
2 712 038,0
2 895 377,0
3 179 533,0
3 225 677,0
3 278 196,0
3 585 235,0
3 597 753,0
3 828 122,0
4 139 808,0
3 887 903,0
4 197 095,0
4 495 959,0
4 868 692,0
5 090 448,0

52 247,4
52 708,9
52 265,0
50 945,2
48 517,3
49 620,5
49 985,0
50 719,6
52 989,2
53 910,8
56 294,1
60 492,2
60 051,7
59 719,8
63 910,2
63 048,2
66 080,4
70 390,4
65 117,0
69 242,6
73 062,2
77 886,6
80 226,4

1,759,0
1 774,0
1,760,0
1 715,0
1 633,0
1 670,0
1 680,0
1 708,0
1 784,0
1 815,0
1 895,0
2 037,0
2 022,0
2 010,0
2 152,0
2 123,0
2 225,0
2 370,0
2 192,0
2 331,0
2 460,0
2 622,0
2 701,0

Kaynak: DE, TY 1991, ss. 45 ve 598; TY 1993, ss. 51 ve 678 ve TY 1998 ve D PT T em el E kono
m ik G stergeler (aylk) yl ortas nfus ve katkl ulusal retim serilerinden hesaplanmtr.

En genel anlamda, lkenin geliiyor olmasnn ya da toplumsal gnencin (refa


hn) ykselmesinin bir gstergesi olarak, nfus art orannn zerinde bir byme
hz elde edilmelidir. Bir baka anlatmla, nfus art oranyla ekonominin byme
hz ya da retimin art oran karlatrldnda, bu kincinin birincisinden b
yk olmas gerekir. Yine bir genelleme olarak, tketim olanaklarnn, zellikle de
beslenme, barnma, i bulma, salk ve eitim vb. ana gereksinmelerin bir nceki

U LU S A L R E T M V E B L M

451

yla gre daha yksek say ve nitelikte karlanmas salanm olacaktr. Gerekten
de ekonomik gelimenin sorunsal budur. Ekonomik gelime, kimi zaman, byme
hzyla-nfis art oran arasndaki fark olarak alglanyor; ya da gsteriliyor. An
cak bunun yeterli bir gsterge olmad da genellikle benimsenen bir grtr.
KBG, her zaman ve her koulda, ekonomik ve toplumsal gelimiliin bir gsterge
si saylamaz, rnein, Kuveyt ya da Birleik Arap Emirliklerinde kii bana geli
rin, sve ya da ABD dzeyine yakn olmas, o lkelerin gelimiliklerinin bir gs
tergesi olamaz. Bu tr bir karlatrma, ok yzeyseldir ve giderek anlamsz kalr.
Bu nedenle, byme oranlar fark gibi salt saysal gstergeye ek olarak, Birlemi
Milletler Kalknma Program insan gelime dizini denilen ve yaamn niteliinin
bir gstergesi olan yaam beklentisi, eitim ve salk hizmetlerine eriim, kii ba
na gelir, bunlann balcalandr; bunlara temiz su kullanm, alnan kalori ya da et
tketimi, spor ve evre sal gibi ek etmenler katlmaktadr.(5)
Kii bana gelir zerine deinilmesi gereken ikinci nokta, "alm gc edeeri
(AGE)dir. Alm gc edeeri, bir deiim orandr; bir dolarn Trkiyedeki
alm gcnn ayn dolann ABDdeki alm gcne evrilmesiyle elde edilir. AGE
tr kii bama gelir, sradan kii bana gelirden yksektir. nk, Trkiyede ve
br azgelimi/gelimekte olan lkelerde, kimi kolayca ticaret konusu olmayan
mal ve hizmetlerin fiyatlan uluslararas fiyatlann, ya da gelimi lke fiyatlarnn al
tndadr. Bu lkelerde cret ve maalar, diyelim ABD dolar karl ynnden az
olmakla birlikte alm gc ynnden, kimi mal ve hizmet fiyatlannn dkl
nedeniyle, daha gl olabilirler. Bu erevede yaplan hesaplama sonucu, Trki
yenin retim deeri olarak toplam retimi KUG ya da GSMHsi, 1997de, 199,5
milyar ABD dolandr. Eer AGE alnrsa bu tutar, iki katndan fazla, yani, 409,7
dolar oluyor. KBG de bu durumda, 3 130 dolardan 6 430 dolara ykseliyor/6*
C. GELR BLM
1. Genel
Gelir, retim ve hizmet srelerinin sonucu olarak, gerek ve tzel kiilerin elde et
tikleri parasal (ya da nesnel) kazammdr. Mal ve hizmet retiminde kullanlan tm
girdilerin giderleri ile ara ve gerecin anma paylar sat fiyatndan karldnda
geriye kalan fazlann, yani net katma deerin, srece katlan iilere ve sermaye sa
hiplerine den blm, onlarm gelirini oluturur. Bu alt blmde genel ve saysal
ynleriyle, bu fazlann retime katlanlar arasnda nasl blld ele alnacaktr.
Mal ve hizmet retimine katlan igc ve sermayenin, bu srete yaratlan de
er artn kendi aralarnda nasl blecekleri, teknik, ekonomik, toplumsal ve si
yasal boyutlar olan, ok ynl ve karmak bir konudur. Bu nedenle, gelir blm nn ya da ayn anlama gelmek zere kullanlan gelir dalmnn, ekonominin
temel aklayc kavram olduu gr bir gerei anlatmaktadr, denilebilir/7'
Neoklasik ekonomi kuram, ekonomiye giri kitaplarnda da anlatld gibi,
emek ve sermayenin retim fazlasndan alacaklar payn, bu etmenlerin katklarna
ya da marjinal verimliliklerine gre belirlenmesini ngrr. Eer emek ve sermaye

45 2

I O l ( K Y ' l ' K O N O M S

nin fiyat, srasyla cret ve faiz, bunlarn yarattklar deerden fazla ise, bu ana c
tim etmenleri satn alnamaz ve mal ve hizmet retimi srdrlemez. Ancak bu
kusursuz saylabilecek zmleme, tam rekabet koullarnn bulunduu varsaym
na dayanyor. Tam rekabet koullar, yalnzca ulalmas amalanan bir d zellii
tadndan, teknik zellii ar basan neoklasik yaklam, gelir blm n ak
lamada, yetersiz kalyor. Bu olgu zellikle, piyasa ileyii srelerinin yaygn ol.
d ya da mal ve hizmet retiminde ileri teknolojilerin kullanlmad ve retim
rgtlenmelerinin etkin klnmad, azgelimi/gelimekte olan lkelerde, ok daha
belirgindir.
Gelir blm bu nedenlerle, ekonomi ve ekonomi-d etkenlerin, toplumsal
ve siyasal oluumlarn arpt, karmak bir grnm kazanyor.
Gelir dalmn sorun durum una getiren ikinci etmen, birikim ve yeniden re
tim sreleriyle dorudan ilikisidir. Gelirin tketime mi, yoksa yatrmlara m gi
decegi gelir sahiplerince belirlendiine gre, gelir dalmyla yatrmlar arasnda
dorudan bir iliki kurulabilmektedir. Bu nokta, ekonomi politikalarnn niteliini
belirleyen en nemli edir.
Bu noktalara daha ayrntl olarak, deinilmelidir. Toplumsal gelime srecinde,
bireylerin yasalar nnde eitlii ilkesini, her bireyin insanlk onuruna uygun bir ya
am dzeyine kavumas; kendisine yeteneklerini gelitirmesi iin olanak yaratlmas
gibi eitliki kurallar izlemitir. Toplumsallamann ya da toplumsal dokunun ana
iplikleri, bireylerin hak ve zgrlklerinin iinin doldurulmas, ekonomik ierie
kavuturulmu olmalardr. Kendi kltrel gelimemizde, Atatrkn belirttii
Kyl Efendimizdir sznden, 1936 Yasasnda yer alan asgari cret kavram
na kadar bir dizi rnekte, daha eitliki gelir dagm anlaynn izleri bulunm akta
dr. Dnce dzeyindeki daha eitliki anlaylar, toplumsal ve ekonomik gelime
nin som ut koullarnca belirlenir. Nitekim asgari cret uygulamas, daha nce belir
tildii gibi, ancak 1960l yllarn sonunda snrl uygulama alan bulabilmitir.
Gelir farkllnn temel belirleyici nedeni, retim aralarnn mlkiyeti ve bu
nun zaman iindeki evrimidir, rnein tarmsal gelirle toprak mlkiyeti arasnda,
br koullar veri alnrsa, birebir bir ilikinin varl kolayca saptanmtr, b r
koullar, burada, topran nitelii, kullanlan girdiler, retimin tr ve fiyat vbdir.
Benzer bir yarg, ekonominin dier kesimleri iin geerlidir.
Gelir dalmn dorudan etkileyen bir baka etmen, kamu hizmetlerinin d
zeyi ve bunlarn dalmdr. Uygulanan ekonomi politikasna bal olarak, kamu
gelirlerinin kaynaklar ve bunlarn kullanl biimi, gelir dalmn dorudan etki
ler. Devletilikle ilgili olarak deinildii gibi, Osmanl-Cumhuriyet bantsnda en
belirgin e, ekonomik ve toplumsal gelimede devletin etkin yeri ve belirleyici ro
ldr. Bu durum ok partili siyasal ortam a geilmesinden sonra da, bu kez baka
bir dzeyde, siyasal bask gruplarnn da katlmyla varln srdrm tr. Temel
kam u hizmetleri olan eitim ve salk ile ulatrma ve haberleme gibi kamu altya
p hizmetlerinin yaygnl ve salanma biimi, gelir blm n dorudan etkiler,
rnein, herkese kam u eliyle eitim ya da salk hizmeti verilmesi eitliki bir b
lm anlayn simgeler.

U LU S A L R E T M V E B L M

453

Ekonomik gelime srecinde, gelir dalm kalplar da hzla deiir. Hzl fiyat
artlar dnemleri, sabit gelirlerin, zellikle maa ve cretlerin art ayn oranda
olmad lde gelir farkllamasn daha da artrmaktadr. Bu sre, daha nce
deinildii gibi, 1950li yllarn ikinci yans, 1976 sonras; 1980in ikinci yars ve
tm 1990l yllarda ar saylabilecek boyutlara ulamtr.
Gelir dalmnda deiiklik yaratan nemli bir e de igcnn yatay ve di
key hareketlilii olanaklandr. Varolan koullardan k yolu aray bir taraftan
krsal kesimden kentlere ve lke dna ii aknna, dier taraftan da zellikle re
nim yoluyla ykselme abalarna yol aar. lgili blmde de belirtildii gibi, eiti
min geni kitlelere yaygnlamas sonucunda daha eitliki eilimlerin olumasna
karlk, eitim dzeninin varolan yapsyla gelir eitsizliklerini azaltmaktan ok ar
trd, yaplan aratrmalardan anlalmaktadr. Bu olgunun nedeni, gelir dzeyi
nin eitim olanaklarndan yararlanmada belirleyici olmasdr.
gcnn yatay hareketliliinde kentleme ve yurtdna ii g balca de
ikenlerdir. Kamu hizmetlerinin kentsel alanda younlamas sonucu, kentsel-krsal gelir farkllamasnn birincilerin yararna bir gelime gsterdii anlalmaktadr.
Buna ek olarak, gecekondu biimi yerleimin; daha dorusu ev edinmenin yasal sa
ylmas, gelir farklarn azaltc bir etmen olarak alnabilir. Yurtdna ii g de,
i ve d cret farkllamasna bal olarak gelir dalmn etkilemektedir.
Son olarak gelir dalmnn siyasal katlma sreciyle dorudan ilikili olduu
belirtilmelidir. Siyasal gcn genel oy sonucu belirlenmesi, kamu ekonomik faali
yetlerinde bu etmenin gznnde tutulmasn gerektirir. Deiik toplum kesimleri
nin siyasal g zerindeki etkisi, siyasal katlma biimleriyle belirlenir. Gerek ka
m u yatrmlarnn blgesel dalm, gerekse kamu mal ve hizmetlerinin fyatlanmasndan tarmsal rn taban fiyatlarna kadar bir dizi alanda genel oy kaygsnn
etkili olduu saptanabilmektedir. Buna karn, rgtl ve byk zel sermaye ke
simleri de zellikle yatrm ve dsatmda deiik parasal destekler salayabilmekte
dir.
Siyasal katlma srecinin bir alt esi ii haklar ve bunlarn kullanm ola
naklardr. Nitekim sendikal haklarn kullanm sonucu 1963 sonras dnemde ii
cretleri greli olarak artmtr. Benzer durumlar, demokratik srelerin greli
olarak daha iyi iledii yllarda, rnein 1970lerin ikinci yans ile 1989-1993 aras
yllarda grlmektedir. Bunun gibi, kam u kesimi cretlerinin zel kesime ve sen
dikal ii cretlerinin sendikaszlara gre daha yksek olduu da saylardan kolay
ca izlenebilmektedir. (Olduka eski bir aratrma, sendikal ii cretlerinin sendi
kaszlarn cretlerinden yzde 30 daha fazla olduunu gstermektedir; Aksoy, Ata
man agm.).
Gelir dalmnn zaman iinde evrimi, giderek daha eitsiz durum a geldiini
gstermektedir. Kapitalistleme ya da sermaye birikiminin ilk ve orta dnemlerin
de, krsal kesimin zlmesiyle, gelir dalmnn daha eitsiz durum a gelmesi ka
nlmazdr. Aada grlecei gibi, veriler, krsal kesimde gelirin daha eite dal
makta olduunu gsteriyor. Kukusuz, gelir dalmn dzeltici politika uygulama
lar olmasayd, farkllama daha da fazla olacakt. Bu nokta bir yana, Trkiyenin

454

T r i l l K V ' K K O N O M S

1980den sonra uygulad ekonomi politikalar U ynyle gelir blmn? gi


derek daha eitlikten uzak bir zellik kazandryor.
Ynlerden biri, retim etmenlerini fiyatlama srecidir. 1980 sonrasnda uy
guland gibi, cret ve faiz serbest piyasa koullarnda saptandnda, cretimin
azalmas, faizlerin de artmas kanlmazd. Nitekim, 1980 sonras yllarda bu sre
yaanmakta ve bu durum sermaye gelirlerini greli olarak artrmaktadr, tkiui
nokta kamu hizmetleri ile ilgilidir. Dsatma dayal byme politikas, devletin
ekonomideki yerini olabildiince azaltmay amalyor. Byle olunca da, devlet, cgi
tim, salk toplu tam ve konut bata olmak zere temel gereksinmelerin karlan
masnda ya ok yetersiz kalyor ya da bu alanlardan tmyle ekiliyor. Sonuta lu
hizmetleri satn alamayan bireyler bunlardan yararlanamyor; eitimsiz ve salksz
kalnca da birbirini besleyen bir srece, dk gelir ya da yoksulluk ksrdngs
ne giriyor; bu ksrdngy kramyor. ncs, i pazarn yabanc rnlcc
almas ve zellikle de tanmsal desteklemeden devletin elini ekmesidir. I pazarn
almas, ilkel teknoloji ve kk lekli retim birimlerinin yabanc rnler kar
snda rekabet etmesini nlyor; bunlar, rn ve hizmet reticisi olmaktan uzak
layor; tasfiye oluyor. Destekleme yokluu da tanmsal geliri azaltyor.
Gelir dalmndaki eitsizlikleri giderici politikalann ekonomik gelimeyi c
ynde etkileyecei, ekonomi kuramnda tartmaldr. Konunun toplumsal-siyasal
gelimelere etkisi bir yana, salt ekonomik adan da, daha eitliki gelir dalmnn,
lke ii talebi canlandrarak retim art ve buradan ekonomik gelimeyi salaya
ca sylenebilir. Dier ynden, cret gelirlerinin byk lde tketimde, cret
d gelirlerin de daha yksek oranda biriktirmede kullanlaca varsaym yaplrsa,
cretlerin snrl tutulmas istenecektir. Bu yaklamn eksik yn, gelirin tketil
meyen ksmnn retken yatrmlara dneceini veri almasdr.
Tm bu sylenenler, gelir dalmnda, toplumsal, siyasal ve ekonomik ilikile
rin kesitiini gstermektedir. Bu nitelii nedeniyle olacak, gelir dalm, lkemiz
de zerinde en az durulan konulardan biridir.

2. Sektrel Gelir-alan Oranlan


Yurtii gelirin ve alanlann sektrel dalmlar, gerekte, gelir blm nn ok
genel bir erevesini verir. Sektr gelirlerinin ilgili sektrde alanlara oran zn
de iki boyutu bulunan nemi bir gsterge saylmaldr. Bunlardan birincisi igc
nn, sektr dzeyinde, greli, katma deer yaratma durum u ya da verimlilii; ikin
cisi de gelirden aldklar pay, daha dorusu blm konusudur.
Tablo: XVU.4.ten de izlenebilecei gibi, Yurtii Katkl retim toplamnn ve
ana sektrdeki miktarnn, srasyla toplam ve sektrel istihdam saylarna b
lnmesi, alan kii bama katkl katma deerden baka bir ey deildir. Bu du
rum da herhangi bir yln Trkiye ortalamasyla, tarm, sanayi ve hizmetler "genel
lemesi iinde alan KBG ortalamalarna ulalmakta ve bunlar karlatrlmak
tadr. Grld gibi tarm-d sektrlerde alan kii bana ortalama gelir, ta
rm kesiminin ortalama alan bana gelirinin yaklak drt-be kat dolaynda
dr.

U LU S A L R E T M V E B LM

TABLO: XVII.4.a. alan Bana Katma Deer, 1989-1997


(1987 Sabit Fiyatlaryla, Bin TL)

1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997

Toplam
(Ortalama)

Tanm

Sanayi

Hizmetler

4 146,2
4 446,5
4 466,3
4 688,3
5 000,0
4 486,2
4 638,1
4 863,5
5 361,3

1 452,8
1 530,8
1 508,9
1 677,1
1 618,8
1 548,4
1 445,5
1 551,7
1 674,2

7 080,8
7 735,2
7 723,9
7 635,8
8 741,6
5 550,6
6 318,2
6 319,1
6 702,8

6 509,6
6 959,3
7 099,0
6 917,5
7 491,2
7 932,5
8 326,5
8 5243
9 012,0

TABLO: XVII.4.b. alan ve Katma Deer O ranlan


(Toplam ve Sektrel Yzde Dalmlan)

1989
alanlar
Yurtii r.
1990
alanlar
Yurtii r.
1991
alanlar
Yurtii r.
1992
alanlar
Yurtii r.
1993
alanlar
Yurtii r.
1994
alanlar
Yurtii r.
1995
alanlar
Yurtii r.
1996
alanlar
Yurtii r.
1997
alanlar
Yurtii r.
Notlar:

Tanm

Sanayi

Hizmetler

18,8
78 016,6

100,0
100,0

48,5
16,9

15,4
26,3

36,1
56,8

19,1
85 131,9

100,0
100,0

48,4
16,7

15,1
26,2

36,5
57,1

19,3
85 994,2

100,0
100,0

48,3
16,3

15,4
26,5

36,3
57,1

19,4
90 7193

100,0
100,0

44,8
16,0

16,4
26,7

38,8
57,3

19,3
97 647,0

100,0
100,0

45,8
15,7

15,6
27,0

38,6
57,3

20,4
91 321,0

100,0
100,0

45,7
15,3

21,9
24,3

32,3
60,4

21,1
97 888,0

100,0
100,0

47,6
14,4

20,8
27,7

31,6
57,9

21,5
104 745

100,0
100,0

45,8
14,0

21,7
27,7

32,5
58,3

21,0
112 631

100,0
100,0

42,4
12,7

23,3
28,1

34,3
59,4

1. Tablonun (b) blmnde, alanlar miktar milyon kii, retim deeri de milyar
TL olarak alnmtr.
2. alan saylar, her yln Nisan ve Ekim verilerinin aritmetik ortalamasdr.

Kaynak: DE, TY 1993, s. 245 ve ss. 678-679; DPT Temel Ekonomik Gstergeler (aylk) Mart
1995, s. 13 ve DlE HA Haber Blteni. 29.08.1994.

456

T O M k I y I' K K O N O M S

Tarm ve tarm d kesimler arasndaki l byk gelir farkllamas, kks/.


retim teknolojisi, retimin rgtlenmesi, kullanlan girdilerin nitelii ve tarmsal
fiyatlarn eilimleri gibi nedenlerden kaynaklanmaktadr. Ksaca bu farkllama re
tim yapsnn bir yansmas saylmaldr. Aslnda benzer bir durum , br gelimek
te olan ekonomiler iin de geerlidir.
Tablo: XVII.4.n ikinci ksmnda, sektrlere gre, alan ve katma dee
oranlar verilmektedir.
Oranlar, gerekte, gelir blm konusunda birer gsterge olarak alnabilir.
Eer nfusun bamllk orannn sektr dzeyinde deimedii varsaym yaplrsa,
rnein 1992de nfusun yzde 44,8inin gelirin yzde 16,0 gibi bir blm n al
dg, buna karlk, yzde 16,4nn, gelirin yzde 26,7sini; yine nfusun yzde
38,8nin de gelirin yzde 57,3n almakta olduu, sonucuna varlabilir.
Sektrel retim-alan oranlar, sanayi sektrnn, 1990lann ortalarna dek
greli olarak gelirden daha yksek bir pay aldn gsteriyor; ancak 1994ten sonra
hizmetlerin alan kii bana geliri, br koullar veri alnrsa, sanayiden yksek
tir. Son olarak, sektrel gelir/alan ilikilerinin deerlendirilmesinde, bir noktann
alt nemle izilmelidir. O da bu gstergelerin ok genel ve toplulatrlm olduk
landr. Bir baka anlatmla, tarmda ortak toprak aasyla, sanayide, dz ii hol
ding sahibiyle, hizmetlerde de diyelim armatr macyla ayn yerde ilem gryor;
alanlar toplam iinde birlikte yer alyor.
3. Verilerle Blm
Gelir blm, burada ele alnaca biimiyle, toplam gelirin elde edilmesine kat
ks bulunanlarn bu gelirden aldklar payn saysal zmlemesidir denilebilir.
Gelir blm, bilindii gibi, iki adan incelenebilir. Bunlardan birincisi geli
rin ilevsel anlamda blm, kincisi de gelirin kiisel adan dalmdr. levsel
dalm, gelirin elde edilmesine katks bulunan retim etmenlerinin, yani emek ve
sermayenin ve bunlarn alt biimlerinin aldklar paylan ele alr, ilevsel ayrm, ge
lir blm kavramna ok daha yakndr. Kiisel dalm ise gelirin, kii ya da ai
le gruplarna, bunlarn ekonomik ilevlerini gz nnde tutmadan, nasl dald
n inceler ve gelir dalm kavramna daha yakndr.
Burada, gelir blmnn nce kiisel sonra da ilevsel ynleri zerinde
durulacaktr.
a. Kiisel Gelir Dalm
Kiisel gelir dalm, hanehalknm yzde dalmyla, gelirin yzde dalmm kar
latrma esasna dayanr. Burada hanehalknm toplum un hangi kesimlerinden
olutuu belirsizdir. Kiisel dalm bu nedenle de snfsal adan yansz saylr. Hanehalknm yzdelere ayrlmas, ya da dilimlenmesi, veri elde edilebildii lde, is
tenildii gibi yaplabilir. Bununla birlikte, beli ayrm olarak adlandrlan, yzde
20lik blmleme, en yaygn bir biimde kullanlan yaklamdr.
Tablo: XVII.5.ann incelenmesine gemeden nce bir uyarda bulunulmasn

U t.U S A l. N T M Vli B I . M

457

da yarar vardr. Tabloda yer alan sonular, kapsam, yntem ve tanmlar bakmla
rndan tmyle farkl nitelikteki aratrmalardan elde edilmilerdir. Bu nedenle de
birbirleriyle dorudan karlatrlmalar yanltc sonular verebilir.
Bu snrlama iinde deiik gelir dalm aratrmalarnn sonular, Trkiye'de
gelirin blmnn zaman iinde evrimi konusunda kesin bir sonuca varlmasna
olanak vermiyor. Bir baka anlatmla, Gini eitsizlik katsaysnn zellikle 1987de
nemli lde dm grnmesine karn, zellikle 1980li yllarn bir almas
(Celasun 1983) en dk ve en yksek gelir paylar arasndaki akln, en dk
beli dikkate alnrsa, genilediini gsteriyor. Gerekten de bu aratrmann bulgu
larna gre, en dk gelir pay yzde 2,6 ile tm sonular arasnda en az dzeyde
dir.<>
TABLO: XVII.5.a. Hanehalknm Beli Ayrmna Gre
Hanehalk Gelir Paylan
Hanehalk
Yzdeleri

DPT
1963

BUL.
VD

DPT
1973

CEL.
1983

DlE
1987

I. % 20den az
II. % 20
111. % 20
IV. % 20
V. % 20den ok
Toplam= 100
Gini katsays

4,5
8,5
11,5
18,5
57,0

3,8
7,0
10,0
20,0
60,0

3,5
8,0
12,0
19,5
56,5

2,6
6,9
12,6
21,4
55,9

5,2
9,6
14,1
21,2
49,9

0,55

0,56

0,51

0,52

0,43

Notlar;

DE
1994
4,9
8,6
12,6
19,0
54,9
-

Almanya
1989
9,0
13,5
17,5
22,9
37,1
-

spanya
1990
7,5
12,6
17,0
22,6
40,3
-

1. lkemizde 1987 ncesinde yaplan gelir dalm arattrmalarnn karlatrmal bir


zeti, DlE, Gelir Dalm 1987de, s. 16 vd., verilmektedir. Orada TStADm
1986da bir gelir dalm aratrmasndan sz edilmekle birlikte, rnek says gelir
dalm aratrmalar iin yeterli dzeyde grlmemektedir denilmekledir (s. 3) Bu
nedenle TSAD 1986 buradaki Tabloya alnmamtr.
2. BUI. VD: Bulutay, Tuncer, Timur, Serim ve Ersel Haan, Trkiyede Gelir Dalm
1968, Ankara: A . Siyasal Bilgiler Fakltesi, 1971.
3. CEL: Celasun, Merih, Income Distribution and Domestic Terms of Trade in Tur
key, 1978-1983 METUSD. 13, (1-2) 1986, ss. 193-216.

Kaynak:DE, Gelir Dalm 1987, Ankara, 1990, s. 16 ve Dnya Bankas, World Development
R ep o rt 1992, s. 277.

te yandan lkemizde gelir dalm konusunda yaplan en ayrntl ve teknik


adan yeterli saylabilecek iki aratrm a, D P T -1973 ve D lE -1987nin ok farkl so
nular verdii belirtilmelidir. DPT sonularna gre nfusun en yoksul yzde 40t
toplam gelirin yzde 11,5 gibi bir blm n ahrken, DE-1987de bu oran yzde
14,85e ykselmi grnyor; ancak nfusun yzde 40lk blm bu konum unu
koruyamyor, DlE 1994te pay yeniden yzde 13,5e dyor. Benzer bir durum
en ok gelir elde eden kesim iin geerlidir; D PTye gre toplam gelirin yzde
56,5ini alan en ok gelir elde eden yzde 20lik kesimin pay DE-1987 verilerinde
yzde 49,94 oluyorsa da DlE 1994te bu pay yzde 54,9a ykselerek, gelir bl-

T H K Y I' I K O N O M S

458

m nn giderek daha eitsiz bir durum a geldiini gsteriyor. Sonu olarak greli
bir eitlik ynnde dzelme sz konusu olsa bile, Trkiyede gelir dalmnn ben
zer ya da gelimi lkelere kyaslanrsa, yine de daha eitsiz olduu, belirtilebilir.
Byle bir karlatrma amacyla, Tablo: XV11.5.a.nn son iki stununda Al
manya ve Ispanyann, beli ayrma gre gelir dalm oranlar verilmektedir. Ko
layca izlenebilecei gibi Avrupa Birliinin biri en gelimi br de Yunanistan vc
Portekiz bir yana braklacak olursa en az gelimi bu iki lkesinde gelir blm
lkemize gre ok daha dengelidir. Bu olgu, zellikle Almanya iin geerlidir.(,)

TABLO: XVII.5. b. Yllara ve Hane Gelirlerinin %20lik Dilimlere


Gre Dalm (%)
Hanehalk

Trkir e ..

^L

Yzdeleri

1987

1994

1987

1994

1987

1994

Birinci %20
kinci %20
nc % 20
Drdnc % 20
Beinci % 20

5.2
9,6
14,1
21,2
49,9

4,9
8,6
12,6
19,0
54,9

5,4
9,3
13,6
20,7
50,9

4,8
8,2
11,9
17,9
57,2

5,2
10,0
15,0
22,0
47,8

5,6
10,1
14,8
21,8
47,7

Gini Katsays

0,44

0,49

0,44

0,52

0,42

0,41

Kaynak: DE

b. Gelirin levsel Dalm ya da Bllmesi


Hanehalknm, ekonomik etkinliinin karl olarak elde ettii gelire ilikin
zmlemeler, gelir blmnn bir baka ynn oluturur.
Ekonomik etkinlie dayah gelirler, en genel dzlemde, emek ve sermaye ke
simlerine gre, ayrlr. Emek kesimi cret ve maa alr; sermaye ise kr, faiz ve
rant getirisi elde eder. Ancak bu tr bir zmleme, retim srecinde, emek ve
sermayenin ayrma derecesiyle doru orantldr. Genellikle bu ayrmann belir
gin olduu gelimi ekonomilerde, toplam gelirin bu ayrm erevesinde ele aln
mas, ayrmann snrl kald gelimekte olan/azgelimi ekonomilere oranla ok
daha kolaydr. Bu nedenle olacak Trkiye ekonomisinde gelir blm n incele
yen aratrmalarda, gelirin ilevsel dalm verilerinin elde edilmesinde glkler
grlmektedir.
levsel dalm konusunda iki aratrmann sonulan ksaca zetlenecektir;
bunlar DPT 1973 ve DlE 1987 ve yine DlE 1994 gelir dalm verileridir. Ancak
son yllarda DEnin kanmzca ok olumlu bir tutum u yurtii retimin ilevsel da
lmn her yl iin yaymlamasdr. Bu verilerle ilevsel blm n yllar iinde
karlatrmal bir biimde incelenmesi olanakl klnmaktadr. Yine de vurgulamak
gerekir ki, bu verilerin tanm, kapsam ve yntem farkllklar salkl bir karlatr
maya olanak vermez. Burada nce 1973, 1987 ve 1994 verileri ayr ayr ele alnacak
sonra da DEnin 1987 sonras iin gelitirdii seriye yer verilecektir.

U I.U S A L URRT1M V B n o i.U U M U

(1) Blm-1973
Gelirin toplum kesimlerinin ekonomik ilevlerine gre blmn en ayrntl bir.
biimde inceleyen almalardan ilki DPTnin 1973 Gelir Dalm aratrmasdr.(,0>
Tablo: XVII.6.dan de izlenebilecei gibi, 1973te toplam hanehalknm yzde
37,0si salt emek geliri elde etmekte ve bunlar toplam gelirin yaklak yzde 32sini
almaktayd. Sermaye sahipleri, saysal veriler bunlar ayr bir toplumsal kesim ola
rak belirleyecek biimde elde edilemediinden, ya da edilmediinden, serbest mes
lek sahipleriyle birlikte ele alnyor ve toplam hanehalknm yaklak yzde 1 1 ini
oluturuyor, elde ettikleri gelir de toplamn 35inin zerindedir.
Veriler, ncelikle kk reticiliin ok yaygn olduunu gsteriyor. Bu olgu,
temel retim etmenlerinin yani emek ve sermayenin ayrmasnn ne lde snrl
kaldnn da bir kant saylmaldr. Kk esnaf ve zanaatlarla kk ve orta
iftiler olarak tanmlanan kk reticilik, kapsad hanehalk bakmndan topla
mn yarsndan fazlasn (yzde 52,3) oluturuyor.
Tablo: XVII.6.da toplum kesimleri hanehalknm ortalama gelirleri ve bunlann
Gini katsaylar verilmektedir. Trkiye ortalamasnn 19,8 bin TL olduu, sermaye ve
serbest meslek sahiplerinin ortalama gelirinin bunun drt katnn zerinde bulundu
u, anlalmaktadr. Bu arada, salt bir fikir vermek amacyla, ayn yl (1973) hazrlanan
Toprak ve T anm Reformu Yasas, o yl iin 12 bin TL yllk hanehalk gelirini, enaz
geimlik dzey ya da yoksulluk snr olarak tanmlamaktayd. Ortalama gelir veri
lerinden zellikle kk reticilikle uraanlann byk bir blm nn bu snrn al
tnda kald grlmektedir. Ek olarak, DEnin en son serilerine dayal bir hesapla
mayla, 1973 ylnn kii bama ortalama gelirinin 10,2 bin TL olduunu, belirtelim.

TABLO: XVII.6. Toplumsal Kesimlere Gre Gelir, 1973


Ortalama

cretliler
Sermaye ve Serbest
Meslek Sahipleri
Kk reticiler
Toplam

Hanehalk
Yzdesi

Gelir
Yzdesi

Gelir
(Bin TL)

Gini
Oran

37,0

31,9

21,3

0,39

10,7
52,3
100,0

35,2
32,9
100,0

81,5
15,5
19,8

0,41
0,43
0,51

Notlar: cretliler Dz iiler, nitelikli iiler. teknisyenler, tarm iileri, memurlar, beyaz yakallar
ve bro personelini ierir.
Byk tccar ve sanayiciler, serbest meslek sahipleri, ticaretle uraanlar, byk iftiler ve ranti
yeler, sermaye ve serbest meslek sahipleri kesimini oluturmaktadr.
Kk reticiler grubuna, kk esnaf ve sanatkrlarla kk ve orta iftiler girmektedir.
Kaynak: D PT , Gelir D alm 1973, age. ss. 195-196.

Gelir blm-1973e ilikin olarak iki noktaya daha deinilmelidir. Bunlar


dan birincisi toplum kesimlerinin gelirlerinin kaynadr. DPT verileri cretlile
rin toplam gelirlerinin yalnzca yaklak yzde 75inin salt cret geliri olduunu,
kalan yzde 25inin baka kaynaklardan salandn gsteriyor. Kk reticiler de

46 o

THKYH KKONOMS

gelirlerinin yalnzca yzde 76,5ini kk reticilikten elde etmektedir. Buna kar


lk sermaye ve serbest meslek sahiplerinin gelirlerinin yaklak yzde 92si, kr, niz
ve rant yani sermaye gelirlerinden olumaktadr.
kinci nokta gelirin her toplum kesiminde eitsizlik durum unun nasl olduu
dur. Verilere gre cret gelirleri en dk Gini katsaysyla greli olarak daha eit
bir dalm gsteriyor; kk reticilikte eitsizlik en yksek dzeydedir; sermuyc
ve serbest meslek sahipleri de gelirin kendi aralarnda ya da toplumsal kesim olarak
kendi ilerinde dalm ynnden bu ikisinin arasnda yer alyor.

(2) DlE-1987
Gelir blm zerine 1980li yllarn en kapsamh almas, DEnin Gelir Dal
m 1987 adyla yaymlanan aratrmasdr. alma esas olarak hanehalknm kulla
nlabilir gelirini saptamaya dayanyor.
Verilere gre, hanehalk toplam kullanlabilir gelirinin, gelir trlerine dalm
yledir: toplam n, yzde 24,1i cret ve maa gelirleri; yzde 51,5i (giriimci) m
teebbis gelirleri; yzde 1 1 ,8i kira gelirleri dahil tanm az (gayrimenkul) gelirleri;
yzde 1,8i de faiz gelirlerinden oluuyor. Toplam kullanlabilir hanehalk gelirinin
bunlarn dnda kalan yzde 10 ,8lik blm de karlksz gelirler olarak nitelen
diriliyor (s. 29).

TABLO: XVII.7, Hanehalk Bireylerinin teki Durumlarna Gre


Elde Ettikleri Toplam Kullanlabilir Gelir, 1987
(Milyon TL)
Gelir Getiren Kii

Gelir T r

-----------------------

Yllk

teki durum

Says

Oran

Esas

Dier

Toplam

cretli
veren
Kendi Adna
Dier

7 513,7
734,5
5 667,1
9 148,2

32,6
3,2
24,6
39,7

9 607,8
5 105,0
14 795,1
3 943,2

3 671,2
871,2
2 632,4
35,3

13 279,0
5 976,2
17 427,5
3 978,5

32,7
14,7
42,9
9,8

1 767
8 136
3 075
435

23 063,5

100,0

33 451,1

7 210,0

40 661,1

100,0

1 763

Toplam
N otlar

Oran

Ortalama

1. Esas iteki gelir olarak, cretli ve maallann bu tr gelirleri; iveren ve kendi adna
(hesabna) alanlarn giriimci gelirleri, dier kiilerin de tanmaz rantlan, faiz ge
lirleri ve karlksz gelirleri alnmtr.
2. creilerin toplam kullanlabilir gelirlerinin % 26,7si asl ilerinin dnda dier
kaynakl gelir olarak elde edilmitir; oran ve mutlak say olarak bu br gruplarn
dier gelirinden fazladr.
3. teki D urum un Dier ad altnda yer alan kiileri, cretsiz aile alanlarn da
kapsar.

Kaynak: DlE, Gelir Dalm 1987, ss. 30 ve 31, Tablo 11 ve 12.

Gelir trleri iinde ilgin olan, toplamn yarsndan fazlasn oluturan giriimci
ya da eski deyimle mteebbis gelirleridir. Giriimci gelirlerinin, 22,8 puanlk bl
m tarm; 13,1 puanlk blm ticaret, 8,2 puanlk blm tarm d retim yani

U I . U S A I t ) M T M V I! B L M

46i

madencilik, imalat sanayii ve enerji, kalan 7,3 puanlk blm de hizmetlerde olu
uyor. Ancak bu gelir trlerini kullanan ya da elde eden toplum kesimleri saysal
olarak belirtilmediinden kullanlabilir gelirin ilevsel dalmn bu ayrnt dze
yinde ele almak olanakl deildir.*111
Aratrma hanehalk fertlerinin iteki durum unu ve elde ettikleri kullanlabi
lir gelir miktarlarn iermektedir. Bu durumda, ar toplulatrlm bir biimde
de olsa, gelirin ilevsel blmne aklk getirilebilir.
Hanehalk bireylerinin gelir getirici ilerdeki dalm, gerekten ok dengesiz
bir yapy yanstyor, denilebilir. Dalm, cretsiz aile alanlarn (istatistik yayn
larnda bunlara yanl olarak cretsiz aile iisi deniliyor, oysa ii szc yalnzca
cret karl alan iin kullanlr) da ieren dier alan/iilerin yzde 39,7
ile toplamn en byk blm n oluturduunu gstermektedir.
cretliler, yzde 32,6 ile ikinci srada yer alyor ve bu olgu lkemizde, cretli
ve maal kesimin toplam iindeki yerinin ne lde snrl kaldnn ayn bir kan
t saylmaldr. Bu yzde 32,6 oran, DPT 1973 verilerinde varolan cretle geinen
hanehalk oranndan (yzde 37) daha azdr ve bu durum lkemizdeki iileme s
recinin yetersizliinin ayr bir gstergesidir.
ilemenin yetersizlii cretsiz aile alanlar kesimiyle birlikte dnlmeli
dir. Kukusuz, gelimi ekonomilerde de aile alan (iisi) kavram kullanlr; r
nein, AB (eski AET, daha sonra AT) ortalamas olarak, bu oran, 1990da yzde
2,7 dolayndayd. Ancak lkemizde bu oran toplam istihdam edilenlerin yani i bu
lanlarn yaklak yzde 30una ulamaktadr, zellikle krsal kesimde ve kadn al
anlar iin bu olgu geerlidir.*121
Tek bama bu oranda cretsiz aile alannn varl, gelir dalmn ok daha
eitsiz bir durum a getirecek bir etkendir. alanlarnn yaklak yzde 30unun
cretsiz olduu bir ekonomik ve toplumsal yap, gelir blm ynnden, esa
sen, bu nitelii nedeniyle an dengesiz, ya da arpk, saylmaldr. Toplam gelir el
de edenlerin yaklak yzde 40n oluturan bu kesim, toplam gelirin, yzde
10undan daha az bir blm n alabilmektedir.
Burada lke ortalamalar zerinde durulmaktadr. Eer bu oranlar kent-kr ay
rmna gre incelenirse, dengesizlik ok daha byk boyutlara ulamaktadr. rne
in krsal kesimde cretsiz aile alanlarn ieren kesim, krsal kesim istihdam
olan 13,9 milyonun yzde 51,5ini oluturmakta, ancak bu kitle krsal kesimin top
lam gelirinin, yalnzca yzde 1 ,8ini alabilmektedir.*131
Ortalama yllk gelirin alanlarn iteki durum una gre byklkleri de gelir
blm ynnden nemlidir. cretlilerin ortalama geliri, kendi hesabna al
anlarn yaklak yars, iverenlerin ortalama gelirlerinin de yaklak bete biri
(yzde 2 1,66s) dolaynda kalmaktadr.
Tanm farkllklar nedeniyle ortalama gelir oranlarndan gidilerek DPT 1973
sonularyla buradaki DE 1987 sonularnn karlatrlmas yaplamyor. Ancak
yukardaki veriler, gelir eitsizliklerinin 1987de, 1973e gre, Gini katsaysnn
0,51den 0,43e dm grnmesine karn, daha da azaldn kantlayc bir zel
lik de tamyor, denilebilir.

lO lt K Y K K K O N O M S

462

(3) DIE 1994


DEnin 1994 gelir dalm verileri, tketim harcamalar anketi kapsamnda olan
26 256 rnek haneye uygulanm olan bir aratrmann sonularna dayanyor. Bu
nedenle de, DE 94, nceki iki alma ile karlatrlamayacak kadar dar kapsaml
ve snrldr. Yine de bu verilerin incelenmesi, ekonominin gelir dalm konusun
da bir fikir vermektedir (Tablo: XVII.8).
TABLO: XVII.8. H anehalk Bireylerinin Esas teki
D urum larna G re Gelirleri, 1994
Esas i

Hanehalk
(Yzde)

creti i/Maal
Gndeliki
Kendi Hesabna
veren
cretsiz Aile isi
Toplam

27,8
93
24
3,7
35,1
100
24 557,4

Gelir Ortalama Gelir


(Yzde) (Milyon TL)
35,1
5,8
37,0
21,1
-

100
1 462,9

75,3
38,1
93,5
336,0
-

100
59,6

Kaynak: DE, TY 1998, s.663

Hanehalk bireylerinin yaklak yzde 28i cretli/maal, yzde 9u da gndelik


i olduuna gre, toplam 24,5 milyon kiinin yzde 37den ou cretli saylt
n ce bu orann 1973 oranna ok yakn 1987 cretli payndan da olduka yksek
olduu belirtilmelidir. cretli oranlar, sra gelir payna geldiinde, deiik bir sre
sz konusudur; cretli ve maallarn gelir pay saysal oranlarnn zerindedir; yani
cretli ve maallar greli olarak daha yksek gelir alyor. Buna karlk gndelikile
rin gelir pay saysal oranlarnn neredeyse yarsnda, yzde 5,8de kalyor. Gndelik
iler, 38,1 milyon ortalama gelir ile, en dk gelire sahip bireyleri oluturuyor. Ge
ekten de gndelikilerin gelir ortalamas lke ortalamasnn yzde 64, iveren ge
lir ortalamasnn da yaklak dokuzda biri dzeyinde kalyor.
Burada zerinde nemle durulmas gereken kesim cretsiz aile iisi ya da al
andr. Veriler, 1994te alanlarn yzde 35ten ounun hibir gelir elde edeme
diklerini gsteriyor. cretsiz aile iisi, ad stnde, birilerine baml olarak .
lmaktadr. Burada sz konusu olan ekonomik bamllktr. Ancak bu ekoo
mik bamllk, kapitalist retim biiminin esasn oluturan cretli emek-sermaye
ayrmasna dayanmyor. Burada ayrma deil, btnleme ya da balanma v.r
Bu balanma, kanlmaz olarak, ekonomi-d bamllklar (siyasal, dinsel, cinsel
vb.) da birlikte getiriyor. Trkiyenin yalnz ekonomisinin deil, toplumsal ve siya
sal yapsnn, gelenek ve kltr deiimlerinin aklanmasnda, almasna karn
gelirden alaca pay belli olmayan ya da gelir pay olmayan bu kesimin incelenmesi
kilit ilevi grr.
Gelirin kent-kr ayrm (Tablo: XVII.9) blm konusunda ok daha akla
ycdr. Veriler, esas i durum una gre olduundan HA (Hanehalk gc An
keti) sonularyla uyumlu deildir; buradaki kent ve kr alan oranlar, HA su

U L U S A L K H T M VK B L M

TABLO: XVII.9. Esas teki G elirlerin Kent, Kr A ynm 1994


Yzde Dalmlar ve Ortalamalar
Trkiye Toplam
i olan birey (bin kii)
Gelir (milyar TL)
Kii bana ortalama gelir (milyon TL)

Kent

Kr

24 557,4
1 462 928,9
59,6

100 =
100 =

41,2
64,5
93,2

58,8
35,5
36,0

6 826,1
514 209,2
75,3

100 =
100 =

76,2
79,9
78,9

23,8
20,1
63,8

Gndeliki (yevmiyeli) (bin kii)


Toplam gelir
Ortalama gelir (milyon TL)

2 292,9
87 256,6
38,1

100 =
100 =

66,2
74,6
42,9

33,8
25,4
28,6

Kendi hesabna alan (bin kii)


Toplam gelir (milyar)
Ortalama (milyon TL)

5 901,2
552 041,2
93,5

100 =
100 =

30,0
34,1
106,9

70,0
65,9
87,9

veren (bin)
Toplam gelir
Ortalama gelir

920,8
309 421,8
336,0

100 =
100 =

82,3
90,1
368,0

17,7
9,9
187,5

10,2

89,8

cretli/maal (bin kii)


Toplam gelir (milyar)
Ortalama gelir (milyon)

cretsiz aile iisi

8 616,5

Kaynak: DE, TY 1998, s.663


Not: Tanr, tanmaz mal gelirleri ile devletten ve yurtdmdan karlksz (transferler) gelirleri
iermez. Bu nedenle de toplam KYlGden farkldr.

nulannn tersidir. Bu noktay belirttikten sonra vurgulanmas gereken, KBGin


kentsel yerlerde krsal yerlerin 2,59 kat olduudur. Bu genel ya da ortalama so
nu, daha somut dzeyde, enaz-enok ortalama gelirlerden izlenebilir. En dk
ortalama gelir, krsal gndeliki ya da DlEnin kulland deyimle yevmiyelinindir: 28,6 milyon TL. Buna karlk en yksek ortalama geliri alan kentsel ive
renin ortalama geliri 368 milyon TL ile gndeliki gelirinin 12,87 katdr. Yine
unutulmamas gereken, toplam 8,6 milyon olan cretsiz aile iisinin yzde 90 gi
bi bir blm nn krsal kesimde alt ya da altrlddr.
(4) Yurtii retimin Blm - 1987 Sonras
Yurtii retimin katkl ya da gayrisafi yani net olmayan biimi (KY), sermayenin
anma ve eskime pay ile retim ve dalmdan alnan vergileri ve sbvansiyonlan
da ierir. KYin bu yapsyla nasl blld Tablo: XVII.lOda verilmektedir.
Gerekte bu seri, gelirin ilevsel blm konusunda kimi aratrmaclarn yapt
tarm, cret+maa ve tm kalntlar yaklamyla oluturduklar serilere benzerlik
gstermekteyse de Tablo: XVII.lOdaki veriler ve dzenleme ok daha aklaycdr.

i
?n

rs
N

(S

rs
r

o
O

^i o ^^ - h'H
r-H ^

m
\C

^
O '*

ov
O

r |
^

'O

^
N

rt

r-

O
O

hs
r-s

9;
1 t ^u? 9.
K t00
0< tn to
oC
^ oo

00

s
m

!5 2

rs

fS

on

<0

< \ o

n Tf
<0 ^

on

oo

00 r s

0 n

'

3 2 3

vo

r-s

o\

lO -<-'*; o

9
I

On

N
t"
tn m*
rs
*- -H

Ov n \o

1
o
s.
r>.

.s
M5
^

vo o

^s? o
^ oo

o\

~ E

o
s
Jt
<0

O vco o voh^C^oO^rSNOO
rt

rs

^ h c s n o

00

vo

rC

= -s
H i10

rs^ *?< 00

00 ^

co ^

- J o d c o r C t sC o d o f nvof O^O N Oo
rs
r ^ N O ' - ^ O - ^ O O N r s r - ^ n o

O
f1 ^0 > 0o
rs o d r~S t sC o d O N O ^
nof ' ,S

rs

ON
rs

h*

^
t*'

(2) retim yntemiyle.

TABLO: XVII.10. Katkl Yurtii retim ve Blm

on <n r>. fN ro rs o\ -> ^ 00 o

465

U I. U N A I U H K T I M V H O L U U M U

Verilerin konumuz asndan nemi, igc demeleri ile iletme art denilen
kira, faiz ve kr gelirlerini yani sermayenin payn vermesidir, igcne demeler
ve iletme art aslnda gelirin ilevsel dalnn bir gstergesidir. Bu ikili arasnda
ki farkllama ters ynldr; br koullar veri ise, biri artarsa dieri azalr. gc
nn pay 1990-1993 dneminde br yllara gre daha fazladr. Buna karlk ser
mayenin pay da, 1987-89 ylnda ve 1995te yzde 60n zerine kmaktadr.
Verilerin gsterdii gibi, 1989 sonrasnda, kamu igc demeleri, greli olarak
zel igc demelerinden yksektir; 1989 sonrasnda toplam yurtii gelir iinde
igcnn paynn ykselmesi, esas olarak, kamu kesiminden kaynaklanmtr, de
nilebilir.
letme art, tarm kesiminde ok dktr ve giderek azalma eilimi gster
mektedir. Bu durumda, tanmsal fazla, tmyle yeniden tarmsal sabit sermaye ya
trmna dnse bile, bu sektrde sermaye birikimi ve retim art bakmndan
olumsuz sonular dourabilecei belirtilebilir. Ekonomi politikalarnn bu noktay
gzden uzak tutmamas gerekir.
Son olarak, eer sermayenin anma eskime paylan ile vergileri bir yana bra
krsak, geriye kalan yurtii retim toplamn ortalama yzde 85 gibi bir blm n
oluturuyor. Bu net gelir, yine ortalama olarak, yzde 30 dolaynda emein pay ve
yzde 70 dolaynda da sermayenin pay olarak bllyor. Oysa ekonomik geli
me ile birlikte bu oranlar emek yararna deiiyor, giderek, emein pay yzde 6070lere trmanyor; kalan da sermaye alyor.
(5) Blgesel Gelir Dalm
Daha nce deiik biimlerde illerin KUG ya da GSMHs verilerini yaymlayan
DlE, 1994 sonrasnda, bu kez yllk olarak, kullanlabilir gelirin hanehalk arasnda
ki dalmn vermektedir. Burada yalnz, 1994 ve 1997 yllar karlatrmal olarak
ele alnacaktr.

TABLO: XVII. 11. Hanehalk Saysnn ve Kullanlabilir Gelirin


Blgelere Gre Oransal Dalm, 1994,1997
Trkiye

Mar.

Ege

Akd.

Ana.

K.dcniz D. Anadolu

G.D.Anad.

1994
Hanehalk Pay 100
Gelir Pay
100

26,6
38,6

15,7
13,9

12,5
11,0

17,9
15,4

12,8
10,9

7,1
5,7

7,4
4,5

16,8
15,3

12,5
9,0

8,6
3,3

9,7
5,3

1997
Hanehalk Pay 100
Gelir Pay
100

25,7
38,1

13,4
16,8

12,8
12,1

Kaynak: DE, 1994 Hanehalk Gelir Dalm Anketinin Blgesel v e Seilm i 11 Dzeyindeki S o
nular, H aber Blteni, 27.01.1997 ve 1997 Yl ller tibariyle Gayrisafi Yurtii Hasla Sonulan,
Haber B lteni, 07.10.1998 ve N fusun Blgesel Dalm D lE verileri.
T E 30

400

T U R K I Y I l IIK O N O M S t

Tablo: XVII. 11den de izlenebilecei gibi, 1994te yalnzca Marmara Blge


sinde, gelir pay nfus payndan oktur; tm br blgelerde, blgenin nfus ora
n gelir orannn zerindedir. Fark ya da nfus-gelir a Gneydou Anado
luda puana yakndr; bunu izleyen Anadolu Blgesinde de 2,5 puandr.
1997ye gelindiinde, Marmara Blgesinin durum unu esas olarak korumas
sz konusudur; ancak Ege Blgesi byk bir k salam bulunmakta ve M arma
rann dnda, gelir payn nfis paynn zerine karmay baaran ikinci blge ol
maktadr. Bu olumlu gelimeye karn, br blgelerde nfus-gelir oranlarnn ara
s 1994e gre ok daha almtr. Oransal aklk, Dou Anadoluda 5,3 puana
ykseliyor, bu blgeyi 4,3 puanla Gneydou ve 3,5 puanla da Karadeniz izlemek
tedir. Bu iki yln blgesel gelir dalm verilerinin kantlad gerek, zellikle
blgenin, Gneydou, Dou ve Karadeniz blgelerinin bu dnemde greli olarak
yoksullatdr.

NOTLAR
(1) Bu noktada toplam ulusal retime ilikin temel kavram lann anmsanmas yararl olacak
tr.
Ekonominin alt sektrlerinin katma deerlerinin toplamna devlet hizmetlerinin ve dalm
vergilerinin eklenmesiyle, katkl yurtii retim deerine (KY ya da eski deyimiyle gayrisafi
yurtii haslaya (GSYH) ulalr. Bu toplama d dnya (lem) net faktr gelirlerinin eklenme
siyle de katkl ulusal gelir KUG ya da GSMH elde edilir.Burada elde edilen KUG alc fiyatlary
la olarak tanmlanr; bunun nedeni, toplamn iinde dolayl vergilerin bulunmasdr; eer dolay
l vergiler bu toplamadan karlrsa, sonu retici fiyatlaryla KUG ya da GSMHdr.
Bir baka kavram, ulusal (milli) gelirdir. Ulusal gelir, retim faktrlerinin elde ettikleri yurti
i gelirle, lke dndan salanan net ii demeleri ve yine d dnyadan elde edilen net m lki
yet ve mteebbis gelirleri toplamdr. Bu toplam, faktr fiyatlaryla ulusal gelir olarak adlandr
lr. Bu toplama dolayl vergilerin eklenmesi ve sbvansiyonlarn karlmasyla, alc fiyatlaryla
katksz (safi ya da net) ulusal gelire ulalr.
N et ulusal gelirle sabit sermaye tketimi, ya da sermayenin anma ve eskime paynn top
lanmas sonucu, alc fiyatlaryla, KUG ya da GSMH elde edilir.
Ulusal gelir ya da retim daha ok kuramsal yaklamalarda kullanlyor; saysal almalarda
yaygn olarak kullanlan ve kamuoyunca bilinen kavram, KUG ya da GSMH ile bunlarn yurti
i biimleridir.
(2) Ulusal retim ya da gelirin doru hesaplanmas hi de kolay deildir ve dnyada da Keynesin btncl ekonomi kuramnn bir sonucu olarak 1930larda balayan ve kinci Dnya Sava
sonrasnda da giderek ncelik kazanan bir olgudur. Bu genelleme Trkiye iin de geerlidir.
Bilindii gibi katma deer, retim ve hizmet srelerinde salanan deer artdr; sat fiya
tndan retim de kullanlan mal ve hizmet giderlerinin (maliyetlerin) karlmasyla elde edilir,
daha dorusu sektrleraras mal ve hizmet akmn yani girdi-kt ilikilerini iermez. Ulusal
gelirin, sektrlerin toplam katklarndan gidilerek elde edilmesi, retim yntem i olarak adlan
drlr. Katma deerden anma ve eskime paylarnn dlmesiyle katksz (net) katm a deere
ulalr. Net katm a deer, esas olarak emek ve sermaye arasnda bllr, birincisi, cret ve m a
a alr; kr, faiz ve rant da ikinci grubu oluturur. Net katma deer, emek ve sermaye kesimleri
nin geliridir. Ulusal gelirin bu yntemle elde edilmesine gelir yntem i denir. Son olarak da
em ek ve sermaye kesimlerinin harcamalarnn toplanmasyla ya da harcama yntem iyle ulusal
gelire ulalr.

I l l UN A I. O lU '.T lM V I ' L M

467

Trkiyede ulusal gelirin hesaplanmasnda tarihsel olarak retim yntem inin bir ncelii b u
lunmaktadr. Sonralar gelir ynteminin de kullanlmas yoluna gidildi; en son 1993te DE, h ar
camalar yntemiyle de ulusal geliri hesaplamaya balam bulunmaktadr.
Ulusal gelirin hesaplanmas konusunda genel ve kusursuz saylabilecek bir deerlendirme
iin bkz. Seers, Dudley, The Political Economy o f National Accounting Caincross, Alec and
Puri, H ohinder (eds.) Employment, Income D istribution and Development Strategy: Problems
o f the Developing Countries Essays in H onour of H. W. Singer, New York: Holmes and Meier
Publishers, Inc. 1976 iinde, ss. 193-209. DE, Gayrisafi Milli Hasla, Kavram, Yntem ve Kay
naklar, Ankara, Kasm 1994, lme konusunu olduka ayrntl olarak inceliyor.
Ulusal gelirin hesaplanmasnn gerei yanstma derecesi, genellikle kayt d ekonom i de
nilen kavramla dorudan ilgilidir. Son yllarda bu konuda giderek artan sayda aratrma yapld
grlyor. Bu konuda rnein, bkz. Kasnakoglu, Zehra, Monetary Approach to the M easure
m ent o f U nderground Economy in Turkey, METUSD, 20, (1-2) 1993, ss. 8 7 -lll.v
(3) Ulusal gelir, cari fiyatlarla gsterilebilecei gibi sabit fiyatlarla da gsterilebilir.
Aktr ki, cari ve sabit fiyatlarla toplam ya da sektrel retim deerleri arasndaki farkllk,
tmyle, fiyat artlarndan (daha doru bir anlatmla, fiyatlann azalabileceim de dlersek, fiyat
deiimlerinden) kaynaklanyor. Ulusal gelirin parasal (cari) vc gerek, (sabit, reel) deerleri ara
sndaki fark, bilindii gibi, KUG ya da GSMH indirgeyicisidir. Bu kavram kam uoyunda ou kez
deflatr olarak adlandrlyor, indirgeyicinin genel ve sektrel dzeydeki eilimleri, toplam ve
sektrel fiyat artlarna kouttur; bir bakma onlarn bir yansmasdr. Bu nedenle DPTnin Yllk
Program larnda, indirgeyici, yllk enflasyon orannn bir gstergesi saylmakta ve belli bir dzey
de tutulmas, ilgili yln ekonomik hedefleri arasnda yer almaktadr.
Byme hz, ulusal gelirin cari fiyat biimiyle anlatlabilirse de, esas olarak sabit fiyatlarla
art orandr ve herhangi bir (t) yl iin, g (t)= G t-G t-l/G t-l ilikisiyle gsterilir.
(4) Ekonomik byme-ekonomik gelime kavramlar ayrm bu noktada balar. Bunlardan
birincisi nicel bir gsterge kincisi de niteliksel deimeleri ieren bir kavramdr. Ancak gelime
nin niteliksel ynlerini yakalamak iin ekonom inin alt sektrlerinin bymesine bakmak yeterli
saylamaz. I bulma, retim teknolojisi, gelir blm, retilen mal ve hizmetlerin nitelii ve
dalm vb. eleri dikkate almak gerekir. Bu nedenle gerek gelime kuramyla uraan iktisat
lar, gerekse Birlemi Milletlere bal kurulular toplumsal ve ekonomik gelimenin gstergeleri
nin bir listesini hazrlamay yelerler. rnein UNRISD (Birlemi Milletler Sosyal Gelime Ara
trm a Enstits) C ontents and M easurement o f Socio-Economic Development, Geneva, 1970 s.
63te ocuk lm oran, kentleme oran, gnlk kii bana protein kullanm, okullama oran,
bin kii bana gazete yayn, igcnn sektrel dalm, elektrik tketimi vb. sosyo-ekonomik
gelimenin bahca gstergeleri saylmaktadr. Bu t r listeler salt byme hzna gre daha a n
laml saylabilir. Ancak bu yaklam da indeksleme glnn, bunlara verilecek arlk sorunu
nedeniyle, bahca eksikliklerini tar.
(5) Kr. UNDP (United Nations Development Program) H um an Development Report, de
iik yllar; bu kurulu iin Trkiye Ekonomik ve Sosyal Etdler Vakfi (TESEV)(1998)de T rki
ye nsani Gelime Raporu 1997yi yaymlad.
Dnya Bankas (1999) W orld Development Report 1998/99, Knowledge for Development,
s. 191 ve aklamalar iin s. 234. AGEyi (Alm Gc Edeeri) bulm ak iin, Dnya Bankasnm
ulusal para-dolar deiim deerini bulmak iin yllk ortalamalar ald ve Atlas yntem i de
nilen bir istatistik yntem ini kulland belirtilmelidir. Bu aratrmann 118 lkeyi kapsayan ve
1993 temel alan ilk aamasnn 1996da tamamlandn belirtelim. Ahm gc edeeri, (rne
in) bir ABD dolarnn bu lkede alaca mal ve hizmet sepetini (diyelim) Trkiyede alabilecek
TL miktar, biiminde tanmlanabilir. Bu ilem tm lkeler iin yaplrsa, elde edilen dolara
uluslararas dolar denilmektedir ve uluslararas rgtler bu kavrama dayah almalar yapmak
tadr. Olaan gelir hesaplaryla Trkiye 1997de, en zengin lkeden balayan dnya gelir srala
masnda 48. uada yer alyor, ancak AGEne gre sralamadaki yeri 43.le ykseliyor. Bu arada,

T H K Y K K K O N O M S

468

birinci tr hesaba gre ABDnin AGline gre ile Singapur'un birinci srada olduklarn belirle
lim.
AGEnin, DlE bunu satnalma gcU paritcsi (SGP) olarak ksaltyor, hesaplama ynlenil
zerine bir aklama, DlE TY 1998, s. 684te bulunabilir.
(7) Ekonomi kuram nda Klasikler diye bilinen okulun nclerinden David Ricardoya gre
ekonomi politiin temel sorunsal blm yasalarn saptamaktr. The Principles o f Political
Economy and Taxation, London: Everymans Library, 1965; (ilk basks 1817), s. 1. Bu konudaki
kuramsal gelimelerin zl bir zeti iin bkz. Dobb, Maurice, Theories o f Value and Distributi
on Since Adam Smith, Ideology and Economic Theory, Cambridge (London): Cambridge U ni
versity Press 1973. Dilimizde konuyu en ayrntl inceleyen zmleme Korkut Boratavn al
masdr: Gelir Dalm, stanbul: Gerek Yaynevi, 1968 ve zb u d u n , Ergun ve Ulusan, Aydn,
(eds.) The Political Economy o f Income Distribution in Turkey, New York: Holmes and Meier
Publi-shers In c 1980 ve orada yer alan makaleler.
(8) Bilindii gibi Gini oran, ya da katsays, Lorenz erisiyle kegen arasnda kalan alann,
kegen altnda kalan alana orandr ve

-y Z IY r

Yk |f(Yj)f(Yk)

G = ---------------------2Y
ilikisiyle gsterilir. likide, Yj ve Ykler gelir saylarn, f (Yj) ve f (Yk)lar bu gelir saylarnn
okluklarn, N ilem konusu olan terim saysn ve Y gelirlerin ortalamasn gsterir. Kr. Bulu
tay ve dierleri, age., s. 7; DPT, age, s. 289.
(9) Gelir dalm eitsizliini doru alglamak gerekir. Kimi ok yoksul lkelerde, rnein Af
rika ya da Asya lkelerinin bir blm nde ok daha eit bir blm geerli olabilir. Gerekten de,
Dnya Bankasnn kaynakada sz edilen 1992 Raporuna gre, Bangladede 1985-86da nfu
sun en dk gelirli yzde 20si gelirin yzde 10unu; en yksek gelirli yzde 20si de gelirin yzde
37,2sini almaktayd. Buna karlk Brezilyada (1983), en az gelirli yzde 20nin ald pay yalnzca
yzde 2,4tr; buna karlk en st gelir dilimi, toplam gelirin yzde 62,6sna el koymaktadr.
Benzer bir eitliki durum Trkiyede "blgesel gelir dalm verilerinin Dou ve Gney
dou verilerinden izlenebiliyor. Gerekten de, Gini eitsizlik oran 1994te M armarada 0,56 ile
en yksektir; yani Marmara gelirin en eitsiz dald blgedir, buna karlk Dou Anadolu 0,37
Gini katsaysyla, gelir dalmnn daha eite olduu blgedir. Nitekim, M arm arada nfusun
Birinci (enaz gelirli) yzde 20si gelirin yzde 4,3ne, en yksek gelirli yzde 20 de gelirin yzde
61,1ine sahip oluyor. Bu oranlar Dou Anadoluda srasyla, yzde 6,3 ve 43,1dir; DlE, 1994
Hanehalk Gelir Dalm Anketi Geici Sonular, H aber Blteni, 27.01.1997, s. 2.
(10) DPTnin 1973 Gelir Dalm almas, Hacettepe niversitesi Nfis Etdleri Enstitsnn yaptrd bir nfis anketinin gelire ilikin verilerine dayanmaktadr. Ancak aratrmada
ulalan toplam kullanlabilir gelir, ulusal gelir hesaplaryla elde edilen gelirin yzde 85,2si kadar
dr. Bu farkn, eksik bildirimden ve verilerin yl ortasna ait olmasna karlk ulusal gelir verile
rinin yl sonuna ait olmasndan kaynakland belirtilmitir (s. 13). Sonuta, t m lke iin, 6 895
bin dolaynda aile (hanehalk) iinden 4 658 hanenin yantlar ve toplam 170 269 milyon TL.
kullanlabilir gelirin dalm ncelenmektedir.
(11) DlE, Gelir Dalm 1987, Ankara: 1990, s. 29.
(12) Eurostat, Labor Force Survey Results, 1990, Luxemburg, 1992, s. 54. Bu arada AB c
retli ve kendi hesabna alanlarn toplamnn ortalama yzde 81,5 dolaynda bulunduunu; c
retsiz aile alanlarnn paynn da Yunanistanda yzde 12,9, Ispanyada da yzde 5,9 dolayna
ykseldiini, ekleyelim. Trkiye iin DlE, Hanehalk gc Anket Sonularna ya da TY 1993,
s. 250ye baklabilir.

U I.U N A I. O l t l ' T M VI'. H I . M

469

Bu arada, Commission o f the European (Communities, Trends and D istribution o f Inco


mes, Brussels, 1989da gelir blm igc piyasasn gelitirme erevesinde ve ok ynl ola
rak, ele alnmaktadr.
(13)
DE, Gelir Dalm 1987, age. s. 225. Bu grubun, toplam alanlar iinde yzde
28,5ini kendi hesabna alanlar, yzde 1,1ini iverenler ve yaklak yzde 19unu da cretliler
oluturuyor. Bu kesimlerin toplam krsal gelirden aldklar pay da srasyla, yzde 70,2, yzde 5,4
ve yzde 22,6 dolayndadr.

DAHA FAZLA BLG N


Ulusal gelir alanndaki almalarn ksa bir tarihesi ve bu konuda 1950lerde balayan ve sonra
ki yllardaki gelimeleri de belirleyen yntem ve yaklamlar iin Bkz. Bavekalet statistik U m um
M drl, Trkiye Milli Geliri 1938, 1948-1951, Ankara: 1954. (DE tarafndan 1962de ngi
lizce evirisi yaymlanmtr). Bu konuda ayrca Lay, Hasan, Milli Muhasebe Sistemi (M etodolo
jik nceleme), Ankara: DE, 1966ya baklabilir. Ulusal Gelirin hesaplanmasnda DPT ve DEnin
iki ayr seri hazrlayacak kadar ayr bulunm alar 1972 ylma kadar srm tr. 1972de toplanan
iki Milli Gelir Ulusal Kollokyumu sonunda bu yntem farkllklar giderilmi ve bu tarihten
balayarak DE tarafndan tek seri yaymlanmaya balanlmtr. DlE tarafndan yaymlanan Milli
Gelir Ulusal Kollokyumu toplant tutanaklar hesaplamada kullanlan yntemleri izlemek iin
nem li kaynaklardr. Ayrca bkz. DlE bu tarihten sonra Trkiye Milli Geliri ve H arcam alar
1962-1973 (Ankara: 1974) ve Trkiye Milli Geliri Kaynak ve Yntemler 1948-1972 (Yeni Milli
Hesaplar Sistemine Gre Gelitirilmi Seri), Ankara: 1973. Son olarak DlE, Erdoan ztnn
abalaryla yurtii geliri illere gre hesaplanmaktadr. nce yalnz stanbul iin yaplan bu tr a
lma daha sonra tm iller iin gerekletirilmitin Trkiye Gayrisafi Yurtii Haslas (ller tiba
ryla) Kaynak ve Yntemler (1975, 1976 ve 1978) Ankara: 1980 ve Trkiye Gayrisafi Yurtii H a
slasnn ller tibaryla Dalm 1979-1986, stanbul: stanbul Sanayi Odas, 1988.
Ulusal gelirin elde edilme yntemlerinin tarihsel geliiminin ok daha ksa bir zeti DtEnn
Trkiye statistik Yllklarnda bulunabilir; rnein TY 1993, s. 674, o tarihe kadar olan dei
imleri anlatyor. Ayn konuyla ilgili olarak, ayrca bkz. DlE, Dnem ler tibaryla Gayrisafi Milli
Hasla Sektr Hesaplarna likin Aklamalar, Ankara: M art 1993.
Gelir dalmyla ilgili aratrma ve Trke yaynlar olduka snrldr. Trkede konunun
kuram sal bir zmlemesi iin bkz. Boratav, Korkut, 100 Soruda Gelir Dalm, Kapitalist Sis
tem de, Trkiyede ve Sosyalist Sistemde, stanbul: Gerek Yaynevi 1969 (ve sonraki basklar).
Trkiyede gelir dalmn inceleyen ilk almalar teksir ve oaltma olarak kalm; yayn
lanmamtr. Bunlar arasnda Prof. J. L. Enosun An Analysis o f the Turkish Five Year Plan
1963-67, Ankara: USAID, 1963 almas ve DPTnin (Tolgay avuolu ve Yusuf H am urdanin
hazrlad) Gelir Dalm Aratrmas 1963, Ankara: 1966 (teksiri) saylabilir.
DPTnn bu aratrmasyla ilgili iki deerlendirme iin bkz.: Sar, m er Celal, Devlet Planla
m a Tekilatnn Gelir Dalm Aratrmas, stanbul: ktisadi Aratrmalar Tesisi, 1969 ve Bora
tav, Korkut, Trkiyede Kiisel Gelir Dalm ve Devlet Planlama Tekilatnn Aratrmas SBF
Dergisi, Aralk 1966, s. 45-102.
lkemizde gelir dalm konusunda ilk kapsaml aratrma ve yayn, Bulutay, Tuncer, Ti
m ur, Serim ve Ersel, Hasanm, Trkiyede Gelir Dalm-1968, Ankara: SBF, 1971 adl kitaptr.
almada, kullanlabilir gelirin, gelir bykl, toplumsal-ekonomik kesimler ve corafi blge
lere gre dalm, Hacettepe niversitesi Nfus Etdleri Enstitsnn 1968 rnekleme sonula
rna dayanlarak ncelenmektedir.
Trkiyede gelir dalm konusunda 1971e kadar yaplan almalarn bir zet deerlendir
mesi iin bkz. Snmez, Atill, Literature on Income Distribution in Turkey METUSD G z
1971, No: 3, ss. 543-550. Hacettepe Nfus Etdleri Enstitsnn 1973 rnekleme sonular, bu
kez DPT tarafndan Gelir Dalm, 1973, Ankara: 1976 adyla 3500 adet basld. almada kul

T O IIK V I' K K O N O M S

470

lanlabilir gelirin gruplarna, corafi llgrlcrr, yerleim tabakalarna, gelimilik gstergelerine:


tarm -tarm d ayrmna, sektrlere, mesleklere, sosyal kesimlere ve gelir trlerine gre dalm
ele alnmaktadr.
Trkiyede gelir dalmn ele alan kapsaml almalardan biri de ngilizce yaynlanan O/.budun, Ergun ve Ulusan, Aydnm derlemesidir: The Political Economy o f Incom e D istribution
in Turkey, New York, London: Holmes and Meier Publishers Inc. 1980. Derlemede deiik a
lardan gelir dalmn inceleyen makalelere yer veriliyor. Gelir dalmnn 1970Ii ve 1980li yl
lardaki gelimeleri iin bkz. Celasun, Merih Income Distribution and Domestic Terms o f Trade
in Turkey, 1978-1983, METUSD, 13, (1-2) 1986, ss. 193-216 ve zmucur, Sleyman, Milli Geli
rin Aylk D nemler itibaryla Tahm ini Dolarla fadesi ve Gelir Yoluyla Hesaplanmas, stan
bul: stanbul Ticaret Odas, 1987.
Trkiyede gelir blm konusunda gnmzde yaplan cn kapsaml istatistik aratrm a
larndan biri iin bkz, DlE, Gelir Dalm 1987, Ankara: DlE Aralk 1990.
Gelir dalm konusunda ek olarak bkz. Kazgan, Glten; nder, izzettin; Kirmanoglu, H a
an; Tuncer, Nihal, Trkiyede Gelir Dalmn Bozan Etkenler ve iyiletirilmesine likin Poli
tikalar, Ankara: TOBB- Ankara 1992 ve zm u cu r, Sleyman, Pricing and D istribution in an
Economy with an Im portant Public Sector, (Aratrma Raporu), Istanbul, 1992. The W orld
Bank, W orld Development Report 1992, Washington, D.C.: The W orld Bank and Oxford U ni
versity Press. Karlatrmal bir alma iin bkz. Hansen, Bent, The Political Economy o f Po
verty, Equity and Growth: Egypt and Turkey, W orld Bank Comparative Studies, Oxford: Oxford
University Press, 1991.
Ek olarak, 1992 Petrol-I, 1992 Yll, Istanbul 1993te gelir blm nn, sendikal, yasal
ve siyasal ynleri zerinde olduka ayrntl bilgiler yer almaktadr ve OECD Economic Surveys
Turkey 1991/1992, Paris: OECDde de zellikle KlT ve vergi konular ncelenmektedir.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Ekonomik byiime-ekonomik gelime ilikisi
Bymenin saysal ve niteliksel ynleri
Kii bama gelir
Gelirin ilevsel blm ve kiisel dalm

XVIII.

Ekonominin Genel Dengesi


Yneticiler bulunduu mevkii frsat ve frsat ni
met bilip, memuriyetlerin ounu rvet ile ehli
yetsizlere verir oldular.
Koi Bey Risalesi

A. GR
Ekonomi kuramnda ve uygulamada genel denge ve dengesizlikler yaygn alma
ve aratrma konulardr. Kald ki denge kavram, giderek younlaan bir biimde
doal dengenin korunmasn da ierecek boyutlar kazanm bulunmaktadr. Ek
olarak, dengeli gelime deyimi yalnz sektrel deil, blgesel gelime farkllklarnn
giderilmesini de ierir.
Burada ele alnacak olan bir btn olarak Trkiye ekonomisinin saysal veri
ler ya da uygulama dzeyindeki genel dengesi ve bu erevede kimi sorunlardr.1'*
Ekonomi politikas uygulamas anlamnda ekonominin genel dengesi, iki ayr
dzlemde incelenebilir. Bunlar, girdi-kt sistemine dayal zmlemeler ve katma
deer-son kullanm ilikisini esas alan yaklamlardr. Burada ele alnacak olan ikin
iidir.
Bilindii gibi girdi-kt sistemi ekonominin tm sektrlerini, retici ve alc
olarak, her iki zelliiyle ele alr. Sektrlerin retimde bulunmak iin satn ald
mal ve hizmet toplam, toplam girdileri verir. Sektrn rettii mal ve hizmetin sa
t fiyatyla kulland ara girdiler iin yapt demeler arasndaki fark, o sektrn
katma deerini oluturur. Katma deer de, retime katks bulunan emek (igc)
ve sermaye dediimiz birincil girdiler, ya da retim etmenleri arasnda bltr
lr; onlann geliridir.
Girdi-kt sisteminin br ynnde sektrlerin retimden satlar yer alr.
rettiklerinin bir blm ara girdi olarak kullanlr; ara girdi olarak kullanlmayan
blm de son kullanm olarak toplulatnlan, tketim, yatrm ve dsatm ol
mak zere alanda deerlendirilir.
Ekonominin genel dengesi denildiinde anlalmas gereken genil (makro) dz
lemde, gelir ve harcama ilikileridir. Bilindii gibi bu ilikinin bir yannda toplam
arz ya da ulusal retim ve lke dndan salanan mal ve hizmetler, br yannda
da toplam talep, yani, tketim, tasarruf (ve yatrm) ve dsatm yer almaktadr.
Girdi-kt sisteminde, sektrel ara girdi kullanm art katma deer, toplam

472

T l H l K I V I ' l K O N O M t S

retimi verdii gibi, bi retimin nt talep art .sonuncu talep toplam da doal ola
rak, bu retim deerine eittir.(>
Ekonominin genel denge zmlemeleri, ara girdi ya da kullanm elerini tie
ieren bu erevede yaplabilir.
Bu blmde girdi kt sistemine dayal bir inceleme yaplmayacaktr. Genellik
le be ylda bir yaplan ve bu nedenle bir kesit zellii gsteren girdi-kt verileri
yerine bu konuda sreklilik salayan, katma deer-son kullanm ilikilerine daya
l bir denge zmlemesi yoluna gidilecektir.
b . z m l e m e n in n e m

Genel denge zmlemesi, buradaki biimiyle yani yalnzca son kullanm konusu
olan toplam sunum ve toplam istem, bir ynyle toplam katma deer, br y
nyle de tketim, tasarruf ve dsatm toplamna ilikindir. Bilindii gibi toplam
katma deer kavramnn somut biimi ulusal gelirdir, yani denklemin bir tarafnda
ulusal gelir ya da retim deeri vardr; br taraf da, tketim, tasarruf ya da yat
rm ve dsatm lsnden olumaktadr. Genil ekonomik zmlemelerin esa
sn oluturan bu iliki
Y=C+S+(X-M)
biiminde gsterilir. Burada Y toplam sunumu, yani ulusal retimi, C tketimi, S
tasarrufu, X dsatm ve M dalm olmak zere istem ya da kullanm biimlerini
gsteriyor. Bu ilikinin boyutu konumuzla dorudan ilgili olduundan, ok ksa
olarak ele alnacaktr.
n ce kuramsal anlamda, tasarruf=yatrm eitliinden, yukarda (S)nin yerine
(I) konulabilir. Sonra, tketim, tasarruf ve yatrm eleri, genellikle zel ve kamu
olarak iki alt balk altmda incelenmelidir. Ek olarak da stok deimeleri dikkate
alnmaldr. Ancak byle yaplrsa, genel dengeyi bozan, dengesizletiren alt etken
ler daha yakndan izlenebilir. nc olarak da, toplam sunuma ulamak iin yerli
retim+dalm toplam alnmaldr. Bu uzantlaryla genel denge eitlii
Y+M=C+Ck+I+Ik+s+X
biimini alr. Burada C ve Ck srasyla zel ve kamu tketim harcamalarn, I ve
Ik, zel ve kamu yatrmlarn, s de her iki kesimin stok deimelerini gstermekte
dir.
Ekonominin btnne ilikin olan bu deikenlerin saysal gelimeleri, gerek
te uygulanan ekonomik politikalarn saylara yansyan sonularn bir btnlk
iinde gsterir.
Konunun nemi de, ncelikle, bu nedenden kaynaklanyor. nk genel den
ge verileri, bir bakma ekonomi politikalarnn baar ltdr; ayrca hangi alan
larda eksikler ya da yetersizlikler bulunduunu da saptamaya yarar.
Ek olarak, genel denge zmlemeleri, ekonominin alt birimlerindeki temel
dengesizliklerin irdelenmesi olana verir, zellikle geil dengesizliklerden kaynak-

E K O N O M N N G P .N E I . D E N G E S

473

laan kimi nemli gncel sorunlarn, rnein enflasyonun aklanmasnda da kilit


ilevi grrler.
Ekonominin btnne ilikin bu deikenler, gerekte, alt-dengelerin birer
uzantsdr. Bilindii gibi ekonominin alt ya da tekil dengelerinin balcalar, d
denge, finansman dengesi, kamu dengesi biiminde sralanabilir. Sz edilen bu alt
dengeler, mal ve hizmet piyasalarndaki gelimelerin birer uzantsdr ve srasyla,
d ekonomik ilikiler, para ve kamu mliyesi blmlerinde incelenmilerdi. Genel
denge bir anlamda tm bunlarn ortak sonucu ya da daha doru bir anlatmla,
zetidir, denilebilir.
Son olarak genel denge zmlemeleri yalnz ekonomi politikalarnn zgemiini aklama ve yorumlama olana vermekle kalmaz. Buna ek olarak, bu poli
tikalarn ierii, ileyii ve hepsinden nemlisi, ekonominin gelecei ve biimlenii
zerinde de yeni politikalar retilmesine olanak hazrlar; bunun alt yapsn olutu
rur.

C. GENEL DENGE ELMLER


Ekonominin genel denge byklklerinin geliimi iki ayr aamada ele alnacaktr;
bunlar, be plan dnemini kapsayan aama ile 1988 ve sonras yllardaki durum
dur. Bu dnemleme, Planl Dnem iin genel dengenin balca byklklerinin
planlanan ve gerekleen ynleriyle ele alnmas ve daha sonrasnn, yakn ylla
rn gelimelerini de ok daha ayrntl inceleme amalarna dayanyor.
Bu ayrma dayal saysal veriler, Tablo: XVIII. 1.a ve bde zetlenmektedir.
ncelikle, toplam tketim ve yatnm verilerinin planlanan (P) ve gerekle
en (G) oranlar, yalnz ekonominin temel byklklerinin eilimlerini vermiyor,
buna ek olarak, bu toplamlarn plan amalarndan sapmalarn da, gsteriyor. Top
lam tketim gereklemeleri, zellikle 1970li yllarn ikinci yarsndan sonra, plan
beklentilerinin zerinde bulunuyor. Buna kout bir gelime doal olarak yatnn
larda grlyor, toplam sabit sermaye yatrmlar, hemen tm dnemlerde plan
amalarna ulaamyor.
Tketim ve yatrm byklklerine zel ve kam u kesimleri ayrm erevesinde
bakldnda, P/G farkllamasnn zel tketim harcamalarnda ok daha byk
boyutlar kazand, anlalmaktadr. Denilebilir ki IIKP 1968-1972 dnem i dnda,
planlanan ve gerekleen zel tketim farkll, giderek artan oranda, genilemitir.
Ulusal gelirden yatrmlara ayrlan payn plan hedeflerinin altnda kalmas,
planl dnemde yatrmlara verilen nemle birleince, k yolu d kaynaklara ba
vurmakt. Nitekim, zellikle 1970lerin ikinci yarsnda balayan dnem, ekonom i
nin d kaynak gereksinmelerinin artmasna yol amtr, denilebilir.
Tablo: XVIII. l.a.da kamu ve zel kesimlerde tasarruf eilimleri bulunm am ak
tadr. Bununla birlikte kamu tasarruflarnn kam u yatrmlarn karlamadn,
buna karlk zel sektrn de tasarruflarnn tamamn yatrmlara dntremediini, belirtmekte yarar vardr.

T U M K I Y n WK(1N(' )MIH1

4 7 4

TABI.: X V III.I.a. Seilmi Yllrdn Ekonominin (iencl Dengesi


(Katkl Ulusal Gelirin Yllaxlcii Olarak, 1* llanlanan, G Gerekleen)
1967
G

1972
P

1977

1983
P

1988

1963

Tketim
- zel
- Kamu
Toplam

71,8
15,2
87,0

67,9
15,5
83,4

70,5
12,3
82,8

71,4
11,8
83,2

71,4
11,8
83,2

63,3
12,7
76,0

70,4
14,2
84,6

61,8
15,8
77,6

73,0 70,7
10,4 9,5
83,4 80,2

65,0
8,6
73,7

Yatrm
- zel
- Kamu
Toplam

6,7
10,3
17,0

8,0
11,4
19,4

8,0
9,2
17,2

7,6
7,7
15,3

7,6
7,7
15,3

10,7
13,0
23,7

10,2
12,4
22,6

10,2
13,6
23,8

9,6 8,8
11,3 11,5
20,9 20,3

13,0
11,0
24,0

D Ak

4,0

2,8

1,0

0,6

8,0

0,6

4,1

1,5

2,3

Not: Stoklar dikkate alnmadndan, tketim + yatrm - d ak toplam 100e eit olmayabilir.
Kaynak: DPT, Kalknma Planlan ve Yllk Programlar.

Gerekte, ekonominin sermaye kaynaklarn yatrmlara dntrm e srecinde


plan dnemlerinde de yetersiz kalnd, ikinci olarak da yine ayn dnemde, eko*
nom inin d kaynak gereksiniminin artt sonucuna varlabilir. Bir baka anlatmla
ekonomi, yeniden retime kaynak ayrma ve d sermaye gereksinimi gibi iki ok
nemli konuda, geleneksel eksiklerini 1980lere, daha da arlam bir biimde ta
mtr, denilebilir.
Ekonominin genel dengesinin 1988-1992 gelimeleri, Tablo: XVIII. l.b de veril
mektedir.
Genel toplamlardan gidildiinde grlen, toplam kaynaklarn, katkl ulusal
retim+d ak toplamnn iinde d ak paynn nceki dnemlere oranla ol
duka snrl kalddr. Dnemin ilk iki yhnda darya kaynak aktarlmas olmu,
1990da ise ulusal gelirin yzde 2,4ne ulaan bir d kaynak girii gereklemitir;
daha sonraki yllarda bu konuda nemli bir gelime sz konusu deildir.
ncelenen dnemin toplam kaynaklarn kullanm asndan en belirgin yn,
sabit sermaye yatrmlarnn katkl ulusal retim iindeki paynn, yllk ortalama
yzde 22,5 gibi oranla, gerekten sabit bir dzeyde kalmas; artmamasdr. Toplam
yatrmlarn zellikle 1990da ulusal gelirin yzde 26,0s gibi olduka yksek bir
dzeye kmas ise, esas olarak o yl yaanan ve toplam yzde 3,6 oranna ykselen
stok artlarndan kaynaklanmaktadr.
Yatrmlarn bu duraanlna karlk toplam tketim harcamalarnn katkl
ulusal gelir iindeki pay srekli denilebilecek bir art eilimi gsteriyor, zellikle
1991-92de yllk ortalama yzde 78 dolaynda bulunan ve artma eilimi gsteren
toplam tketim, bu durumda, ekonominin makro byklkleri iinde, denilebilir
ki, ok kararl bir gelime gstermektedir.(3)
Toplam tketim bakmndan ilgin gelimeler, bunun kamu-zel ayrmnda in

l ' K O N O M N N Cil' .NIll, D l ' N C S

475

celenmesiyle, izlenebilir. Gerekten de, 1989-1992 dneminde genel kannn tersi


ne, zel tketimin toplam iindeki oram azalma eilimi gsteriyor; yzde 65 dola
yndan, yaklak yzde 61 dolayna dyor. Bu durum da, greli olarak, tketim
genilemesinin kayna, kamu kesimidir, denilebilir/4*
Kamu tketim harcamalarnn toplam ulusal retim iindeki pay 1988de yz
de 8,6dan, srekli olarak artma eilimi ile, 1992de iki katnn zerine, yzde
17,5e ulam bulunmaktadr.
Kamu tketim harcamalarndaki bu hzl art, tasarruflarn azalmasyla btn
leince, bu yllarda, byk bir dengesizlik doduu ya da dengesizlik kaynann
varl grlebilir. Bu yllarda, kamu tasarrufunun toplam gelir iindeki pay hzla
azalarak, 1988de yzde 8,8den, 1991de yzde 0,7ye; 1992de de yzde (-) 1,4e
dmtr. Bu gelime kamu harcanabilir gelirinin kamu tketimini bile karlaya
maz bir durum a geldiini, bu an ve kam unun zorunlu altyap yatrmlarnn,
borlanlarak yaplabildiini gsterir.
Sonuta kamu kesiminin tasarruf-yatrm fark, daha ak bir anlatmla kamu
a nm, katkl ulusal gelir oran olarak bykl, 1988de yzde 2lerden
1992de yzde l l lere ykselmektedir. Kamu kesimi aklar, ekonominin parasal
dengelerini olumsuz ynde etkilemekte ve enflasyona neden olan ok nemli bir
etken konum una gelmi bulunmaktadr.
zel kullanlabilir gelirin dalm da genel denge zmlemelerinin temel e
lerinden biridir; nk buradaki anlamyla katkl ulusal gelirin yaklak yzde
83, zel kullanlabilir gelirdir.
Dnem boyunca zel kullanlabilir gelirin tasarruf edilen blm, byk l
de artmtr, zel tasarruflarn artmas, ekonominin btn asndan olumlu
karlanmaldr; bir koulla ki, tasarruflar, sabit sermaye yatrmlarna dnsn.
Tablo: XVIII.l.b.den da izlenebilecei gibi, incelenen dnemin zellikle son iki y
lnda, zel tasarruflarn, oransal olarak, yaklak yars yatrma dnmektedir. Bu
dnemde, zel tasarruf-yatrm fark toplam ulusal gelirin yaklak yzde 5i dola
yndan, yzde 10u dolayna ykselmi bulunmaktadr.
zel tasarruf-yatrm farknn bu lde genilemesinin br yznde kamu
aklarnn karlanmas vardr, denilebilir. Bir baka anlatmla, kam u kesiminin
borlanma gereksinmelerinin art, zel tasarruflarn bu alanda deerlendirilmesi
ne neden olmutur.
Genel denge zmlemelerinden karlabilecek, biri ksa, br de uzun d
nemli, iki nemli sonu vardr. Bunlardan birincisi, kamu kullanlabilir gelirinin,
kam u tketim ve yatrmlarn karlamada ok yetersiz kalmasdr. Bu olgu kamu
kesimi borlanma gereksinmelerini (KKBG) artrmakta, daha dorusu kam unun
parasal kaynaklara bavurmasna, yani borlanmasna ve bunun bir sonucu olarak,
artan kam u kredi talebinin ve buradan faiz oranlarnn ykselmesine ve enflasyona
yol aan gelimelere neden olmaktadr.
Sonu, enflasyonun, yksek bir dzeyde, yzde 60-70 dolaylarnda, 2000lerin
balarna dek, kalc ya da srarc bir zellik gstermesidir. Enflasyon konusu aa
da ele alnmaktadr.

o oo oo 'e ^ *h q /),

vo
85

rs ^ o oj,

m i

'O. ^ fH

_N
O' h*

* " r t o

....

O) N

sh

r i O N N f O O j N ^ ' j ' t N O t t n ' ' - ' 0 0 0 ' i n } ' n n

o\ n
'

o
,

00 O IA ) V) If); O 0 O fO

3
85

85

fT

K o
t'-

oC d
,

(N

T f VO OO N

<N

CN

(N

^ fO (S O' N ^ O

m o eo n ^
. CK ^ M N

^ *0 h \ N ^

m oo h
n os r r t h n oC d
5
, <* CS C
M
I J , ^
-

<N O

(Cari Fiyatlarla)

TABLO: XVlII.l.b. Ekonominin Genel Dengesi, 1988-1997

.rs

t-* r-

tt od rf

H, 9i ^

t o ' ^ is o
I K *> fM -

-m

oC <

o.
*
, t N H* H n^ OO
^ O ^N ^M ^fl\* N
^ co N ^
O O
O N N O N O O H
O i n O f f m fl\

(N CM< r-<

r-. 0O \0 <N

N OO N 'O
o o\ r n
,

O r o| O OJ ^f 'O
r d O
O|s CO
cn '~ N~ r*-
o"
O' (N N -<
*
^
t
h

^ ' t C ^ S N vo ) fn ^
O N O O ^ n n O O O 'O
O N r
> N O -t
N fO N h \fl 00 ^
o rs ( s
O

OONflOHtO^N(S(N^N' OK)nO' ' 0 ^

O N N *>

g 8 7

po hs o o
' t
O

fS

sc

b *3

Js o
S
c

3 &"

a sS
S
f 72.
t/>
cn r
O O

ir D

'o 3 * u ^ v o r v ^ ' o o o r ^ ' - ^ ' > o o n r ^ ^


M N i O d W S oo oo O N r Ift N (p)
h

oo

*-

Kaynaklar T.C. Merkez Bankas, Yllk Rapor 1992, s. 159 Tablo 1; DPT, 1993 Yl Program, s. 16, Tablo 8; DPT, 1994, Yl Program, s. 26, Tablo 9^ DPT
Gei Program, s. 16; T.G Merkez Bankas Yllk Rapor 1988, s. 195ten hesaplanmtr.

1995

H K O N O M N N (JK N I' .I. D H N O I'S

477

Genel denge zmlemelerinden karlmas gereken uzun dnemli sonu ise,


ekonominin btnnde kaynak kullanm sorunudur. Konunun niteliksel ynleri,
yani yatrmlarnn sektrel dalm bir yana, ekonominin en byk sorununun,
gerek 1980 ncesinin Planl dneminde, gerekse da alma politikalarnn izlendi
i 1980 sonrasnda, sermaye kaynaklarn yatrmlara dntrmedeki yetersizlii
dir. Bu olgu zellikle zel kesimin tasarruf-yatnm farkndan ok daha ak grl
mektedir. zetle ekonomi politikalar, retim olanaklarn geniletmede yetersiz
kalmaktadr, denilebilir.
D. EKONOMNN BRNC GNCEL SORUNU: ENFLASYON
Trkiye ekonomisinin gnlk kamuoyunda en ok tartlan sorunlar, tartma s
rasna gre, enflasyon, isizlik ve d deme gldr. Bu sorunlarn zaman iin
de greli nemi deise de sreklilik kazandklar bir gerektir. Bir baka deyile s
z edilen sorunlar, Trkiye ekonomisi iin srekli olarak vardr; ancak bir ksm
yllarda, zellikle enflasyon ya da d deme gl, dzeylerinin ykselmesine
kout olarak, daha nemli saylabilmektedir. sizlik sorunu ise ou kez szde kal
makta, ya da zm kendi haline braklan bir zellik gstermektedir. Enflasyo
nun dnda kalan gncel sorunlara ilgili blmlerde deinildi. Burada enflasyon
konusu ele alnmaktadr.
Trkiye ekonomisinde enflasyon, daha nce deinildii gibi 1950li yllarn
ikinci yarsyla 1970li yllarn ikinci yansnda nemli ve zm gerekli bir sorun
nitelii kazanm ve bunun bir sonucu olarak, ekonomi politikalarnda kkl d
nmlere gidilmesi zorunluluu domutur. Bu nokta doru olmakla birlikte, ge
nel olarak fiyat art anlamnda alnrsa, Trkiyede enflasyon zellikle 1950ler ve
sonrasnda srekli saylabilecek bir biimde her zaman vardr. Ancak fiyat artlar
bir ksm yllarda ok daha yksek boyutlara ulamaktadr.
Enflasyon-ekonomik bunalm ilikisinde vurgulanmas gereken bir baka nok
ta, zaman iinde ayn enflasyon dzeyinin farkl biimde alglanmasdr, rnein,
1957-58 dneminde enflasyon oran ylda yzde 25 dolayndayd ve bu oran byk
bunalm gstergesi saylyordu. Oysa, 1980li ve zellikle 1990l yllarda yzde 25
dolaynda yllk fiyat art oran ulalmas gereken bir ama konum una geldi. Ben
zer bir alglama fark d ticaret a iin geerlidir. Bu alglama farknn, ekono
mik byklklerin dnem sresince geliiminden kaynakland sylenebilirse de,
bu yarg yeterli olamaz. zerinde durulmas gerekli olan enflasyonun nedenleridir.
Yllara gre fiyat art gelimelerini ele almadan nce enflasyonun nedenleri
zerinde ksaca durulmaldr. Trkiye gibi gelimekte olan ekonomilerde enflasyo
nun nedenleri zerinde yaplan almalar iki ayr yaklamn gelitirilmesine yol
amtr, denilebilir. Bunlardan biri, enflasyonu para miktarnn deiimine bala
yan ve parasalc denilen yaklamdr; br de enflasyonun ekonomik yapdan
kaynaklandm ne sren yapsalc anlaytr. Kuramsal dzeyde bu iki yaklamn
kaynaklar, srasyla, serbest piyasa ekonomisi ve karmac, ya da karma ekonomi
yaklamlardr.

478

I (1II K I Y I' I K O N O M S

Parasala yaklama gre enflasyonun nedeni para sunum unun (arznn) re


tim artna baml olmayan bir biimde artrlmasdr. Para miktarndaki deime
ile enflasyon arasnda bire-bir bir iliki vardr. Hu bamllk, uygulamal aratrna
larla da kolayca desteklenmektedir. Bununla birlikte, para miktar-fiyat art iliki
sinin retimi de dikkate alan zmnde para sunum unun rn sunum unu ksa
dnemde olumsuz ynde etkiledii grlmekte ve bu nedenle, para-fiyat ilikileri
nin ok daha karmak olduu sonucuna varlmaktadr.
Parasalc gr, yapsal aksaklklarn, darboazlarn varln kabul etmekte an
cak bunun nedenim, hkmetin i ve d piyasaya karmasna balamaktadr. H
kmet lke iinde fiyat denetimlerini kaldrr, fiyat desteklemelerinden vazgeer,
d demelerde de gerek parann deime fiyatm (dviz kurunu) gerekse mal
alm-satmn serbest brakrsa bu yaklama gre enflasyon olmaz.
Enflasyonun nedenlerini ekonomik ve toplumsal yapya balayan yapsalc g
rlerse, ekonomik byme srecinde, piyasa aksamalarnn sunum-istem denge
sizliklerine ve fiyat artlarna yol atn vurgular. Genellikle bu yapsal darbo
azlarn gda maddeleri sunum-fyat ilikisinin esnek olmamas; sanayi rn fi
yatlarnn belli bir kr oran zerinden saptanmas; d deme glkleri ve son
olarak da hkm etin finansman glkleri olduu ne srlmektedir. Kentleme
sonucu gda maddeleri isteminin artmas bunlann fiyatlann artnr ve bu durum
cret art istekleriyle sonulanr. cret artlar da snai rn fiyatlarn ykseltir.
Benzer bir durum d deme sorunundan doar. Devalasyon sonucu dsatmn
artmas kesin bir zorunluluk deildir. Devalasyon, girdi fiyatlarn ve buradan s
nai rn fiyatlarm ykseltir. reticiler bundan doacak talep dlerine kar,
fiyatlan deil retimi ksarlar. Bu dorultuda yaplan uygulamal almalarda
Trkiyedeki enflasyonunu yapsalc yaklamla aklanabilecei sonucuna varl
maktadr.
ki yaklam arasndaki nemli fark bunlann zm nerilerinde grlmekte
dir. Parasalc yaklam, para sunum unun kslmas, srekli devalasyonlar ve kamu
harcamalarnn snrlandrlmas gibi yntemlerle serbest piyasa koullarnn ege
men klnmasn enflasyonu nlemenin yolu olarak grmektedir. Yapsalc gre
gre ise enflasyonun nlenmesi bu yntemle olanakl deildir; girdi, mal ve hizmet
piyasalarnda var olan yapsal aksaklklar bu tr bir sonuca ulalmasn nler. Enf
lasyon olgusu gelime sorunuyla dorudan ilikilidir. Ekonomik gelime ve yap
sal deime ekonominin kendi kendine gelimesini salayacak biimde ve dzeyde
olmadka enflasyon kanlmazdr. Fiyat art orannn geici bir sre iin d
gstermesi, bu sonucu deitirmez. Dier ynden, i ve d piyasada fiyat serbestisi,
yalnz, retim ve ibulmann dmesiyle sonulanr. Enflasyon, retim dleri
nedeniyle yeniden ortaya kar.
Yapsalc grn, yalnz para sunum unun dizginlenmesi ve kur ve fiyat ser
bestisinin salanmasyla enflasyonun nlenemeyecei gr tutarldr ve rnekle
riyle kantlanmtr. Ancak, yapsalc grn kendi iinde bir mantksal tutarsz
lk olduu da sylenebilir. Ekonomik gelime sonucu retim yaps kendi kendini
besleyen bir byme salayacak dzeyde gelimise, o zaman azgelimi sayl-

eko n o m in in g en el dengesi

479

TABLO: XVIII.2.a. Fiyat Deiimi Gstergeleri, 1963-1981


Yurtii Gelir
ndirgeyicisi
(KY, GSYH)
1968=100

TEF
(Toptan Eya Fiyatlan)
(Yllk Deime)

1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981

Genel

Gda

aua
Ham
maddeler

4,2
1,2
8,1
4,8
7,6
4,6
6,0
5,6
17,0
18,0
20,5
30,0
9.9
15,7
23,9
50,8
64,8
107,6
36,8

4,2
0,2
10,1
5,4
6,6
3.8
5,6
4,1
12,9
15,2
21,6
35,6
17,4
15,1
22,8
30,7
49,6
101,7
43,8

3,8
2,7
5,0
4,1
9,0
4,0
5,2
6,2
23,5
22,1
19,0
21,9
-1 ,2
16,6
26,3
63,9
89,7
114,8
31,3

Ankara
vjyuuc
ndeksi
1963=100

Toplam

Tarm

Tarm
D

100,0
102,7
109,5
115,5
120,6
125,6
132,7
148,3
180,7
208,3
241,2
278,4
331,4
385,9
472,8
724,8
1 174,0
2 365,0
3 168,2

80,50
82,19
84,57
85,51
96,47
100,00
104,51
116,59
137,28
159,67
196,72
251,87
292,85
342,28
433,95
604,95
1 030,06
2 081,18
3 085,64

83,02
83,22
85,10
92,92
97,19
100,00
106,20
119,90
136,93
164,00
225,09
294,30
342,50
412,10
510,97
697,38
1 047,68
1 944,17
2 914,14

78,93
81,57
84,29
90,07
96,12
100,00
103,80
115,57
137,15
157,09
187,56
237,96
276,29
319,50
407,86
577,87
1 025,09
2 124,75
3 137,54

Kaynak: DE, statistik Gstergeler 1923-1990, s. 342; Ankara Geinm e ndeksi s. 358 ve Yurtii
Gelir (eski seriler) s. 406 vd.

maz. te yandan gelimi ekonomilerde de nitelii ve nedenleri farkl da olsa enf


lasyon grlmektedir. Ksaca enflasyon yalnz azgelimi yapnn sorunu deil
dir.
Enflasyon konusundaki kuramsal ve uygulamal aratrmalarn sonucunda bir
nokta kesinlik kazanmaktadr. Enflasyonu zgl ekonomik-toplumsal koullara,
retim yapsyla ilgili noktalara deinmeden aklama ve nleme olana yokturr" 4
Bu nedenle de, dier lkelerle ilgili zmlemeler alnarak herhangi bir lkedeki
enflasyon aklanamaz; hele, soruna zm bu yaklamla getirilemez.
Enflasyonun ekonomik etkileri iki ana grupta toplanabilir: (a) deiik toplum
kesimlerinin gerek gelir dzeyine ve (b) kaynak kullanm srelerine etkileri.
Enflasyonun bu etkilerini incelemeye gemeden nce, nemli bir noktaya dei
nilmelidir. Enflasyonun saysal boyutlar kadar iinde bulunulan ekonomik yap da
niteliksel ynlerini belirler. lkenin ekonomik yaps, 1950li yllarn ikinci yarsn
da ylda yzde 20-25 dolaylarnda bir fiyat artna dayanamad; ar bir bunal
ma srklendi. Oysa 1980li yllar ve sonrasnda yzde 20-25 dolaynda bir enflas
yon oran, kararllk programnn temel amacdr. Bir baka deyile, ekonomi iin
yzde 20-25lik bir fiyat art oran en uygun bulunmaktadr. Bu nokta ekonomi

480

TOMKVI I KONOMS

iin bir optim um enflasyon oam olup olmad ve bunun deiken nitelii
yatrmlarn nitelii ve dzeyiyle ilikisi asndan 1980 sonras izlenen kararllk
programyla ilgili zmlemelerde aklk kazanacaktr.
Enflasyon, znde deiik toplum kesimlerinin gelirden daha fazla pay alna
urasnn gstergesidir. Mal ve hizmet retenler, daha fazla kazan salamak
amacyla piyasa koullar uygun olduu oranda fiyatlarn artrrlar. Tarm, sanayi
ve hizmet alt kesimlerinde, retim ve sat piyasalarnn yaplar fiyat artrma ola
naklann da belirler. Bu durum da kaybedenler fiyatlarn artramayanlardr. Bu kr
simin banda da salt emeiyle geinenler arasnda gelirlerini (cret ve maalarm)
artramayanlar, yani sabit gelirliler gelir. Bu grubun gelirleri fiyatlar kadar artn
yorsa, ya da fiyat artlarn belli bir zaman aralyla izliyorsa, sonuta gelir bl
m nden daha az pay almalar kanlmazdr.
Enflasyon, 1970li yllarn ikinci yarsndan sonra gelir blm n sabit gelir
lerin zaranna deitirmitir. Bu kesimin gelirleri, gerek cretlerin fiyadar orannda
artmamas sonucu, azalmtr. Bu anlamda enflasyon dolaysyla alm gc azalan
lar, rgd olmayan, crederini artrmak zere bask yapamayan credilerle, ne
murlardr.
lkemizde cret-fiyat ilikisini akla kavuturacak veriler gvenilir olmaktan
olduka uzaktr. Geinme indeksleri 1970li yllarn sonuna dek rnein kira gider
lerini iermiyordu. Kira giderlerinin cretin ou kez yarsndan fazlasn gtrd
bir ortamda, bu giderler dikkate alnmakszn hazrlanan geinme indeksi, ger
ei yanstmaktan uzak saylmaldr. cret gstergesi olarak da sigortal iilerin
gnlk ortalama creti alnmaktadr. Bunun, cret ve maa ile geinenlerin gelirle
rinin ortalamasndan yksek olduu kolayca sylenebilir.
Gerek cretlerin dmesi, igcnn alm gcnn azalmas ya da yaam d
zeyinin gerilemesi anlamna gelir. Unutulmamas gereken, burada sz konusu edi
len sendikal ve ou kez toplu i szlemesi ve grev haklarna sahip iilerin cret
lerindeki gerilemedir. Denilebilir ki, gelirleri ortalama ii cretleri orannda artm a
yan ok geni bir ii-memur kitlesinin ve dier dar gelirlilerin am gc daha da
ok azalm olmaldr.
Gerek cretlerin azalmas, ulusal gelirin byme hznda ayn oranda bir
azalma olmadan grlebilmektedir. Daha ak bir deyimle ekonomik bunalmn
en ar ykn cretliler ekmekte, ulusal gelirin byme hz dtnde gerek
cretler ok daha byk lde azalmaktadr. Oysa normal koullarda gerek c
retlerin bu durum da azalmamas, en azndan eski dzeyini korumas gerekirdi.
nceki deneyimlerin de gsterdii gibi gerek cretlerin azalmas, yalnz bir eko
nom ik bunalm sorunu deil, ayn zamanda bir toplumsal-siyasal gelimilik soru
nudur.
Enflasyonun dar ve sabit gelirliler iin ar bir dolayl vergi niteliinde olduu,
ancak bu verginin kamu gelirlerini deil ticari ve spekaltif kazanlar artrd vc
kaynaklarn retken alanlara gitmesini engelledii bilinen gereklerdir. Gerek c
retlerin azalmas i talebi azaltacandan buna dayal retimi olumsuz ynde etki
ler.

48i

E K O N O M N N G E N E L D E N G E S

TABLO: XVIII.2.b. Fiyat Gstergeleri, 1982-1988


(Toptan Eya Fiyatlarnda Yllk Deime, Yzde)

Genel

Tarm

Maden

malat

Enerji
45,7

Tketici
Fiyatlan
(Trkiye)

1982
1983
1984
1985

27,0

24,5

49,3

30,5
50,3
43,2

31,2
57,5

20,5
41,6

26,5
31,2
46,5

25,7
75,3

21,9
31,4
48,4

37,4

63,9

41,9

97,6

44,9

1986

29,6

1987
1988

32,0
68,3

25,3
29,7
51,0

6,5
35,7
70,0

32,6
33,6
77,7

35,6
23,4

34,6
38,9

40,2

75,4

Not: TEF: 1981 = 100; TF: 1978-79 = 100.


Kaynak: DE, statistik Gstergeler 1923i-1990, s. 333 vd. Trkiye TF, s. 356.

Enflasyon sonucu cret ve maala geinenlerin alm gcnn azalmas mal ve


hizmetlere yerli istemi azaltr. Bu srete geni kitlelerin kulland mal ve hizmet
lerin retimi azalrken, yksek gelirli kesimlerin istemine konu olan lks tketim
maddelerinin talebi artar. Yatrmlarn ve retimin talebe gre belirlendii durum
larda enflasyon, retim yapsnn bu dorultuda deiimine yol aacaktr.
Bu nokta bizi enflasyonun ikinci nemli etki alanna, yatrlabilir kaynaklarn
kullammma gtrr.
Yatnm verileri, fiyat art orannn yksek olduu yllarda reel yatrmlarn
azaldn gstermektedir. Bu adan, yatrmla, belli bir dzeyin stnde fiyat art
arasnda ters bir ilikinin varolduu sonucuna ulaabilir. kinci olarak, yatrmlarn
azalma eilimi, tarm ve sanayi gibi temel retim kesimlerinde dier alt sektrler
den daha fazladr. Bir baka deyile, belli bir dzeyin stndeki fiyat artlar, yat
rlabilir kaynaklarn ekonominin retim d kesimlerinde kullanmna yol amakta
dr. Yatrmlarn azalma eilimi, tanm ve sanayide daha nce balamakta, bunlar
fiyat artlarna bal olarak ulatrma, konut gibi zel sermaye yatnm lannn yo
un olduu hizmet kesimleri izlemektedir. Sonu olarak enflasyonun belli bir ora
nn stnde olmasnn yatrlabilir kaynaklarn retim-d alanlarda kullanlmasna
yol at aktr.
Belirtilen yatnmlar-fiyat artlan ilikisi kukusuz, enflasyon sonucu, ksa d
nem krlarnn retim-d alanlarda artndan kaynaklanmaktadr. Enflasyon s
recinde, tamr-tammaz mal alm-satm ve para ilemleri ok daha krl bir duru
ma geldiinden kaynaklar daha ok bu alanlarda kullanlr. Ancak, yatrm azalma
larn, yalnz enflasyona balama olana yoktur. Vurgulanmak istenen enflasyo
nun, dzeyine bal olarak yatrmlar olumsuz ynde etkilediidir. Genel anlamda,
1950li yllarn sonunda yzde 20-25; 1970li yllarn sonunda da yzde 56-60 dola
ynda bir enflasyon oran, gerek yatrmlarn-retici sektrlerde kalmasna neden
olmutur.
Son olarak, enflasyon sonucu, eer dviz kurlar ayn oranda deimiyorsa, d
satm rnlerinin fiyat artacandan, dsatmn olumsuz etkilenecei sylenebilir.
T E 31

I O lIK Y K K K O N O M S

482

Ancak bu sonu br koullar veri alnrsa geerlidir. Dsatm yalnz fiyatlara bal
bir olgu deildir; te yandan devalasyonun, dalm fiyatlarn artrarak retim ve
yatrmalar drmesi de sz konusudur.
Enflasyonun, 1980li yllarn ikinci yarsnda uygulanan serbest piyasa politikala
rmn beklentilerinin tersine, azalmad grlyor. Gerek toptan eya fiyatlan, gerek
se tketici fiyatlar indeksleri, bu yllarda, ar bir bunalm yl olan 1979daki dzey
lerinin zerine km bulunuyor. Bu sonu, enflasyonun gerek nedenlerinin yap
sal elerde aranmas gerektiini gsteriyor. Piyasa yapsndan kaynaklanan aksaklk
lara ek olarak, 1980 sonrasnda izlenen gelir politikalannn, zellikle yksek dzey
deki sermaye gelirlerinin vergilendirilmemesinin bu sonucu dourduu sylenebilir.
Trkiyede enflasyonun 1988-1993 dneminde, yksek saylabilecek bir dzey
de seyrettii en azndan bu sre iin kahc bir zellik kazand grlmektedir. B
yllarda, tm hkmetlerin enflasyonu azaltma ynnndeki istem ve beklentileri,
gereklememitir. Fiyat artlarnn gstergesi olarak ister enflasyon, istenirse kat
kl ulusal gelir indirgeyicisi (ya da GSMH deflatr) alnsn, bu olgu deimiyor.
Bu yllarda enflasyon oran, srarla, beklentilerin zerine km, DPTnin Yllk
Program larnda ngrlen oran az ya da ok ancak srekli olarak, am bulun
maktadr.

TABLO: XVIII.3. Toptan Eya Fiyatlan, 1988-1998


(Yllk Ortalama Deime)

1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

Genel

Tarm

Maden

malat

Enerji

KUG
nd.

70,4
63,9
52,3
55,4
62,1
58,4
120,7
86,0
84,5
76,0
93,4

44,0
71,7
70,6
50,8
62,7
62,2
97,8
107,8
86,5
86,9
86,8

64,0
65,1
48,7
63,3
60,3
57,9
132,8
85,6
89,3
76,2
48,6

81,5
61,6
46,9
55,3
59,7
56,6
129,4
81,0
70,4
80,6
66,7

40,9
69,1
56,6
75,1
97,7
67,8
102,3
56,4
101,7
71,8
71,8

69,7
75,5
57,6
59,2
63,5
62,5
114,2
872
78,0
83,0
64,0

Notlar: DEnin 1981 ylndan bu yana geen sre iinde indeksi oluturan sektrlerin paylan ve
madde arlklannda meydana gelen deimeler nedeniyle oluturduunu aklad bu seri, 640
madde grubu iinde 2 938 maddeyi kapsamaktadr.
Madde gruplarnn 1-74 tanm, 75-101i madencilik, 102-638i imalat ve son ikisi de enerji sek
trlerini oluturmaktadr.
TEF: 1987 = 100 alnmtr.; KUG ndirgeyicisi yeni serilere gredir. Kr. Yk. Tablo: XVII.2.
Kaynak: DE, TY 1993, ss. 600-601 ve 1993 iin: DE, Haber Blteni, 4 Ocak 1994, s. 3.; DPT,
Temel Ekonomik Gstergeler (Aydk) Mart 1995, s. 110, DPT, 1950-1998, Ekonomik ve Sosyal
Gstergeler, s. 3; KUG iin TCMB, 1998 Yllk Rapor, s. 92.

ncelenen yllarda grlen enflasyonun nemli saylabilecek bir zellii, toptan


eya fiyatlan (TEF) ve tketici fiyatlan (TF) farknn giderek almasdr. Gerek
ten de 1980lerin sonrasnda ok az olan bu ikili arasndaki farkllk, 1990 ve sonra

I K O N O M N N (I'.N M . D E N G E S

483

snda, yaklak on puan gibi bir dzeye kmaktadr. Bu byk farkllamann ana
nedeni, 1990larda grlen ve tketici kredilerinin genilemesiyle de kout gelien,
tketim patlamas diyebileceimiz, sretir. Tketici piyasasnn yaps, daha doru
su ekonomide varolan ve retimden son kullanma uzanan piyasa yaplar, tketim
patlamasnn geriye doru ve annda yansmasna olanak vermemitir, denilebilir.
Kukusuz zaman iinde bu ikilinin, TEF ve TFn yaknlamas beklenmelidir.
TABLO: XVIII.4. Tketici Fiyatlar, 1988-1998
(1987 = 100; Kentsel Yerler)

1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998

G enel

G da

G iyim

Ev E.

Salk

Ula.
H ab.

73,7
63,3
60,3

83,2
69,3
64,3
67,1
71,3
72,7

123,2
67,6
59,7
57,3
60,1
65,3
111,5
100,7
82,6
74,9
79,6

68,3
66,9
55,4
55,4
61,7
70,1

82,3
71,7
56,3
83,5
70,4
76,4
113,3
75,5
94,0
87,3
102,7

78,7
64,5
68,3
75,1
74,5
63,6
105,2
84,7
97,2
93,6
76,4

66,0
70,1
71,1
106,8
89,0
80,4
85,7
84,6

110,0
92,3
72,2
92,5
82,3

122,2
82,6
65,1
71,8
81,6

K ltr
Eitim
71,7
62,3
53,6

68,6
76,3
72,7
102,3

K onut

38,2
45,0
54,8
69,8
76,9
74,4

86,0

86,2
86,8

84,5
76,0
93,4

85,4
82,2
90,3

Notlar: ndeks toplam 347 maddeyi kapsyor; bunlann 1-132si gdalar; 133-194 giyim eyalar
(ayakkab dahil); 195-247si ev eyalar; 248-276s salk ve kiisel bakm harcamalar, 277-299
ulatrm a ve haberleme, 300-332 kltr, eitim ve elence ve 333-347 de konut ile ilgili harcam a
larla elerinden olumaktadr.
Kaynak: DE, TY 1993, s. 603 ve 1993 iin: DlE H aber Blteni, 4 Ocak 1994, s. 5.; H aber Blteni
4 Ocak 1995, s. 6, TCMB, 1998 Yllk R aporu, s. 92.

TEFnin sektrel gelimelerinin incelenmesinden, 1989a dek imalat sanayiinin


yllk fiyat art orannn tarmsal fiyatlarn zerinde olduu, daha sonraki yllarda
ise 1992 bir yana, tanm-sanayi fiyat makasnn tarmn yararna iledii sonucuna
varlabilir. Bu oluumda, daha nce deinildii gibi, tanmsal desteklemenin, byk
lde siyasal gelimelerin bir sonucu olarak yeniden canlandrlmasnn katks
bulunduu, yadsnamaz. Saysal byklkleri ve buradan genel fiyat dzeyini etki
leme dereceleri esasen snrl bulunan madencilik ve enerji sektrlerinin fiyat ei
limleri de, bu alanlarda dnya fiyat gelimelerine de kout olarak, dnem boyunca
inili-kl bir eilim gstermitir, denilebilir. Bu arada, dnya ham petrol fiyatla
ryla yerli piyasada perakende petrol rnleri, rnein benzin fiyadannn, ayn
dorultuyu izledikleri sylenemez.
Tketici Fiyatlar ndeksi (TF) saylarnn eilimleri, ekonomi kuram nda ne
srlen istem-fiyat ilikilerini dorular zellikler tayor. Gerekten de tketici a
sndan vazgeilmez bir zellik tayan gda mallar fiyatlarnn art oran, incele
nen tm yllarda, genel ortalamadan fazladr. Ksaca gda maddelerinin talep esnek
liinin dk olmas, denilebilir ki, fiyatlara da yansmaktadr.

4 84

Oh k Iv i r

konom

Isl

ZM: XVIII.l. Yllk I'lynl Icgllmlcri (TEF), 1963-1998

Kaynak: Tablo XVIII.2.a, 2.b ve 3 ile ayn.

TFden izlenebilecek ikinci nemli eilim, zellikle dnemin sonlarna doru,


salk ve eitim alanlarndaki fiyat artlarnn, giderek ykselmi olmalardr. T r
kiyede 1980lerin ikinci yarsndan sonra artan bir younlukla, eitim ve salk hiz
metlerinde bir zelletirme sreci yaanmaktadr. Devlet, byk parasal desteklerle,
eitim ve salk alannda zel giriimcilii zendiriyor. Eitim ve salk konularn
da, birincisinde doal bir zorunluluk, kincisinde de ekonomik ve toplumsal koul
larn basks sonucu oluan yksek talep, indekslerin de kamad gibi, fiyatlara
yansmaktadr, denilebilir.

' E 1994 KRZ, 5 NSAN KARARLARI VE SONULARI


1. Nedenleri
Ekonominin, 1994n balarnda yeni bir bunalma srklenmesinin nedenleri da
ha nce yazlanlarda ele alnmtr. Yine de kimi nemli noktalara deinmek gere
kiyor. 1994 ylnn bana gelindiinde, Cumhuriyet tarihinin en byk cari a
ve kamu a makroekonomik dengesizliklerin boyutu grmek asndan yeterlidir. O rta-uzun dnem de srdrlemeyecek olan bu yap ve politikalar 1994 yl
Nisan aynda iine dlen ar iktisadi krizin oluumundaki nedenlerdir. Dier
yandan kriz sinyallerinin alnmaya baland 1993 ylnn son aylar ile 1994 yl
nn Nisan ay arasnda geen srenin incelenmesi krizin ynetimi asndan da ol
duka yanl uygulamalara bavurulduunu gstermektedir.
Ar speklatif sermaye giriinin ekonomik dengeler zerindeki olumsuz etki
lerini Trkiye kadar ar yaam olan baz gelimekte olan lkelerde krizin ortaya
kmasyla birlikte alnan nlemler ile krizin daha hafif atlatlmas m m kn olmu

K K O N O M N N G I'N K l. D KN G KS

4 5

tur. Ancak Trkiyede bavurulan uygulamalar ve iktisadi kararlar krizin boyutunu


artrc etki yaratmtr denilebilir. Bir baka deyile, 1993 sonu ve 1994 ban kap
sayan dnemde Trkiye kriz ynetiminde de baarsz olmutur.
1993 yhnn ortalarnda siyasi otorite kam unun faiz yknn ok yksek oldu
unu ve ksa dnemde uygulanacak politikalarn faiz oranlarn drm e amacn
tayacan aklamaya balad. Bu aamada ekonomiye likidite enjekte edilmeye
baland. Ancak yksek likidite ve dmesi beklenen faiz oranlan dviz talebini
hzla artrmaya balad. Dier yandan yksek cari ak da devalasyon beklentileri
ni kamlamakta ve dviz talebini artrc ilev grmekteydi.
Siyasi otorite dvize olan talebi yksek dviz rezervlerini satarak snrlamann
m m kn olaca, bu ekilde piyasada dolaan parann MKBna ynlendirilebilece
i varsaym ile hareket etmekteydi. Bu varsaymlar iki nedenle geerli olmad.
Bunlardan birincisi byk bankalar yksek bir devalasyon olaca bilgisi ile hare
ket etmekteydiler. Dolaysyla piyasaya srlen dviz talebi krma ilevini yerine ge
tirmekten uzak kalmakta ve piyasaya srlen dviz giderek artan fiyatta alc bul
maktayd. Dier yandan MKB o dnem iin 52 milyon dolar gibi dar bir ilem
hacmine sahipti ve piyasada dolaan speklatif sermayeyi mas etme kapasitesine sa
hip olmaktan ok uzakt.
Sonu olarak Ocak 1994te dviz kuru 19 000 TL/$, Merkez Bankas rezervleri
7 milyar dolar iken Nisan 1994te dviz kuru 38 000 TL/$a karken, uluslararas
rezervler 3 milyar dolara dt.
5 Nisan 1994te hkmet dengeleri yeniden kurmak amacyla yeni kararllk
nlemleri paketini ilan etti. Dvize olan akm kesmek ve ksa dnemli kam u bor
larn deyebilmek iin Mays 1994 tarihinde yzde 400 faizli borlanma ktlarn
piyasaya srmek zorunda kald. Dengeleri dzeltmeden yapay yolla faiz oranlarn
drme abas faiz oranlarnda ok daha yksek oranda bir sramaya neden ol
mutu.
Sonu, cretlerin drlmesi, isizlikte art, yksek bir devalasyon ve ba
samakl enflasyon dneminin almas olarak kendini gsterdi.

2. Uygulamalm erii
istikrar Program, enflasyon oranm azaltma, TLna kararllk kazandrma, dsat
m artrma ve bunlar gerekletirerek, srdrlebilir bir ekonomik ve toplumsal
gelime srecini elde etmeyi amalamaktadr. Bu amalara ulalmas, bata kamu
kesimi aklarnn azaltlmas ve bir dizi yapsal yeni dzenlemelerle gerekletirile
cektir.
Yaklam temel ilke olarak retim yapan, sbvansiyon datan bir devlet ya
psndan, ekonomide piyasa mekanizmasnn tm kurum ve kurallaryla ilemesini
salayan ve sosyal dengeleri gzeten bir devlet yapsna gemeki almaktadr. (T.C.
Babakanlk, Ekonomik nlem ler Uygulama Plan, 5 Nisan 1994, s.6)
Uygulamann ayrntlarna gemeden bir noktann alt nemle izilmelidir. Bu
rada ele alnan ve 5 Nisan Kararlar olarak bilinen dzenlemelerin bir lde de
olsa IMF ile yaplacak anlamalar (ki bunlara stand-by anlamalar deniliyor) ere

486

iO hkIyi

I1. k o n o m 1s t

vesinde deiiklie urayaca acktr, hu edcle uygulama programn hu snrla


ma iinde deerlendirmek gerekiyor.
Uygulamada ncelii, kamu gelirlerinin artrlmas ve harcamalarnn azaltl
mas alyor. Aamal bir yaklamla, 1994n ikinci eyreinden Nisan-Hazira (t,
ayndan balanarak, bir yandan kamu giderleri azaltlrken, bununla ezamanl ola
rak kamu gelirleri de artrlacaktr. Sonuta, 627 trilyon TL gelir, yaklak 819 til
yon TL gider ile balanm olan 1994 Konsolide Btesinin, gelirlerinin 65 trilyon
TL artrlmas, giderlerinin de 31 trilyon TL azaltlmas istenmektedir. Gelir-gidr
dzenlemeleri gerekletiinde de yaklak 192 trilyon TL olarak ngrlm olan
konsolide bte a, yar yarya azalacak ve 96 trilyon TLna decektir. Gelir at
tlan esas olarak akaryakt ve tekel rnleri bata olmak zere alnacak dolayl
vergilerden karlanacak, bunu, belli bir dzeyin zerindeki gelir vergilerini artrc
ve dk oranl bir tr servet vergisi alnmas dzenlemeleri tamamlayacaktr
1994 yl iin yaklak 51 trilyon TL vergi gelirleri artnn salanmas, 13,5 trilyon
zelletirme gelirleri bata olmak zere zel gelir ve fon gelirleri art istenmekte,
0,9 trilyon da vergi d normal gelirlerden beklenmektedir. Konsolide bte gidc
lerinde de transfer harcamalarnn 19,6 trilyon, yatrmlarn 8,4 ve dier cari gidc
lerin (krtasiye yakt, ara gere alm) de 3 trilyon TL azaltlmas ngrlmekle
dir.
Konsolide btenin 1994te yarya yakn, yzde 48,2sini, bata i faizler olm.k
zere, transfer denekleri oluturmaktayd. Bu nedenle en byk kesintinin translc
giderlerinde yaplmas doaldr. Doal olmayan esasen btenin yzde 11,1i dol.
ynda ngrlen yatrmlarn 8,4 trilyon azaltlmasdr, te yandan konsolide bt
enin 1994te yaklak yzde 32,4n oluturan personel giderlerinde bir azaltma
yaplmayaca anlalyor. Ancak kamu alanlarnn says azaltlmayacak olsa bile,
fiyat artlar nedeniyle, alm glerinin ya da reel gelirlerinin azalaca kesindir.
Uygulama Program, ek olarak, dviz kurunun fiyat artyla uyumlu klnmas
m, TCMBnn giderek zerk bir yapya kavuturulmasn ve salkl bir para poli
tikas dzenlemesini, sermaye piyasasnda speklatif ilemlerin snrlandrlmasn
ve dsatmn ve yabanc sermaye girilerinin artrlmasn (bu konularda somut
neriler gelitirmeden) ngrmektedir.
3. Yapsal Dzenlem eler
Hemen her istikrar program yapsal dzenleme bal altnda nlemler ierir. o
u kez bunlann gerekleme yzdesi ok dk kalrsa da, 5 Nisan Kararlarn
yapsal dzenlemelerinin ksaca zetlenmesi gerekiyor.
Kararlar yapsal dzenleme bal altnda snrl bir vergi yasas deiikliini
belirttikten sonra, konunun zne geliyor. Yapsal dzenlemenin z, kam u eko
nom ik kurululannn (KT) zelletirilmesidir, zelletirme ile ilgili yasal ve ku
rumsal dzenlemelerin bir an nce gerekletirilmesi, sonra da 1994 sonuna kadar,
Erdemir, Tpra, Petrol Ofisi, Petkim, THY, Turban, Hava, D.B. Deniz Nakliyat
ve Ditam ksmen veya tamamen zelletirilmesi ngrlmektedir. Ek olarak.
1995te de PTT ve TEKin zelletirilmesi PTTnin k.blolu TV ve cep telefonu yet

E K O N O M N N G E N E I. D E N G E S

487

kilerinin satlmas yoluna gidilecektir. Bankaclk alannda ise, yine 1994te Smer
bank ve Etibankn bankaclk hizmetlerinin zelletirilmesi ve Emlakbankm halka
almas salanacaktr.
KlT konusunda nemli bir yaklam bunlann tammazlannn, dinlenme tesis
leri ve lojmanlannn satlmasdr. Ancak bunun da tesinde byk bir tasfiye ile
mi, zelletirilmelerine imkn bulunmayan KITin kapatlmalan yoluna gidilme
sidir. Bu kapsamda, Smer Holdingin yedi iletmesi, Petkim7Yanmca, Petlas, Testa/Aydn, kimi tersane ve oteller yer alyor. Bu arada, Karabk Demir-elikin yl
sonuna dek zelletirilmesi ya da olmazsa almalarnn durdurulmas, T. Ta K
m r Kurum unun Zonguldak yresindeki ocaklanndan bir blm nn kapatl
mas ve bu kayplar gidermek zere blgeye yeni yatrmlar yaplmas, Programda
yer almaktadr.
Programm KlT konusundaki bu zelletirme ya da tmyle kapatma yakla
m nn iki nemli eksii bulunmaktadr. Bunlardan birincisi, zelletirme-kapatma
ilemlerinin Trkiye ekonomisinin sanayileme, teknolojiye dayal d rekabet ve
uzun dnemli gelime dorultularn tmyle gz ard eden bir anlay sergileme
sidir. Bunalm ortamlarnda bu konularda salkl kararlar verilemeyecei ok ak
tr. kinci olarak da, zelletirme-kapatma ilemlerinin yrtlmesinde, sat bii
mi, yerli yabanc sermaye ayrm, sat sonucu elde edilecek gelirlerin nasl kullan
laca gibi noktalarda ilke ve kurallarn konulmam olmasdr. Gerekte yaplmas
gereken, bu ilke ve kurallarn, bata ii ve iveren rgtleri ve meslek oda ve bir
likleri olmak zere kamuoyunda tartlarak oluturulmasdr. Bu nedenlerle KT
konusundaki dzenlemeler, eksik ve yetersizdir, denilebilir.
Yapsal dzenlemelerin nc aya sosyal gvenlik konusundadr. Sosyal g
venlik alannda yaplmak istenen, znde, kamu yknn, daha dorusu bte
zerindeki ykn azaltlmasdr.
Bu erevede, tazminat demelerinin emekli kesenei tabanna katlmas,
SSKda prim denen gn saysnn artrlmas, prim oranlarnn artrlmas, SSK
emekliliinde yeni bir katsay dzeni ve iyeri denetimlerinin artrlmasyla SSK ge
lirlerinin ykseltilmesi, Ba-Kurun da yeni bir akterya dengesine kavuturulmas
amalanmaktadr.
zel salk ve emeklilik sigortasnn tevik edilecei de yeni bir neri saylmal
dr.
zede, Kararlar lkenin toplumsal gvenlik konusunu yeniden dzenlemekten
ok uzaktr. Kurumlarm yapsal farkll ve buna bal olarak ileyilerinde ve sa
ladklar hizmederdeki byk farkllklarn giderilmesi konusunda bir yenilik geti
rilmemektedir. Yaplan, snrl bir gelir artrc yaklamdr. Oysa daha nce al
ma Yaam blm nde de belirtildii gibi Trkiyenin toplumsal gvenlik dzeni,
varolan yapsyla, tam bir dzensizlik iindedir.
Yapsal dzenlemelerin son blm tarmsal desteklemeye ilikindir. Destekle
me fiyadarnm dnya fiyatlarnn stnde tutulmasnn ekim alanlarn ar geni
lettii ve rn fazlas olumasna neden olduu vurgulandktan sonra bu uygula
madan kanlaca belirtiliyor.

488

T I I K Y I ' l'K O N O M S

n ce devlet tarafndan yaplan desteklemenin kapsamnn, tahllar (hububat),


ttn ve eker pancarna indirgenmesi ngrlmektedir. Daha da nemlisi destek
leme fiyatlarnn maa ve cretlerle tutarl olmasnn amalanmasdr. Bu a.u.
nasl ulalaca sorusu bir yana, destekleme altnlaryla ilgili olarak daha nce Ta
rm blm nde belirttiklerimize gnderme yaplmas gerekmektedir.
Tarmsal destekleme konusunda lke ekonomisi asndan tmyle yeni bit
yaklam, arz fazlas olan rnlerde ekim alanlarn ve retimi azaltc nlenildin
alnacann vurgulanmasdr. Bir ilk uygulama olarak ttn ekiminin gelecek yl
220 bin ton ile snrlandrlmas ve elde bulunan 250 bin ton ttnn yok edilmesi
yoluna gidilecei aklanmaktadr. Kukusuz bu yeterli deildir, rn fazlasnn "is
tenmemesi durum unda yaplmas gereken, retmemenin karln demek vc bu
amala gerekli kurumsal ve yasal dzenlemeleri yapmaktr.
Getirilen nemli bir yenilik de tarmla ilgili kamu kurulularnn ve tarm sat
kooperatifi birliklerinin dorudan ya da dolayl olarak TCMB tarafndan finansu
nna izin verilmeyeceidir. Bu erevede prim kapsamnda alnan rnler iin de
birliklere reeskont kredisi verilmeyecei gibi birliklere devlet tarafndan salanan
kaynaklar da sanayi iletmelerinin finansmannda kullanlamayacaktr. Ek olarak da
birliklerin sanayi kurulularnn ipotek, haciz ve tasfiye yasa dnda tutulmas
salanacaktr denilmektedir.
Yapsal dzenleme kapsamnda kamu kesiminde merkezi ve yerel ynetimlerde
personel saysnn azaltlmas ve personel kullanmnda etkinlik ve verimlilik sa
lanmas ngrlmekteyse de bu nermelerin daha nce benzerlerinde olduu gibi
kt zerinde kalmas olasl yksektir.
Sonu olarak Trkiye ekonomisi 1994n banda bunalma srklenmi ve bi
dizi istikrar nlemi alnmasn gerektirecek bir durum a gelmitir. Alnan nlemle
beklenen sonulan verdi mi sorusunu cevab aada aranacaktr.
4. 5 Nisan 1994 Sonras
Mays 1994ten sonrasnn incelenmesi 5 Nisan kararlarnn demeler dengesi, d
viz kuru, kamu dengesi, faiz oran ve parasal byklkler zerindeki etkisinin ol
duka snrl olduunu gstermektedir.
D ticaret dengesi incelendiinde 1994 ylnda yksek devalasyon nedeniyle
bir dsatm art ve bir dalm yavalamas yaand grlmektedir. Ancak
1996da eilim yeniden deimi ve d ticaret a olaanst bymtr. Dier
yandan 1995-1996 dnemi boyunca ksa dnemli sermaye girii 1994 ncesine
oranla daha da artm ve TLnin reel olarak deerlenmesi srmtr. yle ki arbit
raj orannda bir dme salanamamtr.
1994 Nisannda dvize ynelimi durdurm ak iin faiz orannn ykseltilmesi
gereinin ortaya ktna deinilmiti. Bu art 1996 ylna kadar srm, 1996 yl
nn ikinci yarsndan sonra dme eilimine girmitir. Ancak yksek bte a
kriz sonrasnda da Trkiye ekonomisinin en byk problemini oluturmaya de
vam etmektedir. 1996 ylndan sonra faiz demelerinin konsolide bte harcamala
r iindeki pay yzde 50nin zerine kmtr. Byle yksek oranda bir faiz de

E K O N O M N N G E N I1 I , D E N G E S

489

mesi kam unun yatnm harcamalarndan neredeyse tmyle vazgemesine ve dier


cari harcamalarn kslmasna neden olmaktadr.
Kriz ncesinde Trkiyenin en temel sorunlarndan biri olan ekonomideki dolarlama eilimi srmektedir. 1995 yhna kadar art yavalayan dolarlama olgusu
1996 ylnda artan bir ekilde ortaya kmtr.
zetle kriz ncesi etkili olan birok dengesizlik kriz sonrasnda da kendini gs
termektedir. Bu olgu 5 Nisan kararlarnn baars konusunda tereddtleri artrr
ken ekonominin yle bir dengesizlik srecinden nasl kabilecei sorusunu da
gndeme getirmektedir.
NOTLAR
(1) Genel denge konusu, zellikle ekonomik bymeye ilikin olarak kuramsal zmleme
lere youn biimde konu olmutur. Bu kapsamda bkz.
Trkede en ayrntl bir ilk alma Bulutay, Tuncer, Genel Denge Kuram, Ankara: A
SBF Yayn, 1979 ve Akyz, Ylmaz, Fiyat Mekanizmas ve Makroekonomik Dengesizlikler An
kara Yurt Yaynevi, 1984.
(2) Planl dnem in balamasyla birlikle, 1963te nce 8 sektrl olarak hazrlanan girdi-kt tablolar, daha sonra, 19, 37, 50 ve 75 sektr ayrmnda olmak zere, yaklak be ylda bir,
plan dnemlemesine uyumlu bir biimde hazrlanmaktayd. Sonralar, 1980 sonrasnda da be
ylda bir yaplyor; ancak ok gecikmeli yaymlanyordu. Bu erevede 1985 Girdi-kt Tablosu
1990larn banda yaymland; 1990 Tablosu da 1994te yaymland.
Girdi kt zmlemeleri konusunda bkz. Korum, Uur, Input-O utput Analizi, Ankara:
A SBF Yayn, 1970 ve Kepenek, Yakup, Trkiye m alat Sanayiinin retim Yaps (1963-1973),
Ankara: ODT, 1977 ve Miller, R.E, Blaer, P.D. Input-O utput Analysis, Foundation and Extentions, New York: Prentice-Hall, 1985.
(3) Genel denge verileri, lkemizde, kural olarak, DPT tarafndan hazrlanyor ve kullanma
sunuluyor. K urum un hl planlarla urat dikkate alnrsa, bu, doaldr.
Doal olmayan DPTnin 1994c dek, katkl ulusal gelire ilikin DE verilerini esas almakla
birlikte, bunlar, bir nceki blm n katkl ulusal gelir verileriyle karlatrldnda kolayca an
lalabilecei gibi, deitirerek kullanmasdr. Bu uygulamann bir sonucu, burada verilen Genel
Denge Tablosunda, zel ve kamu kesimlerin kullanlabilir gelirleri toplamnn katkl ulusal
gelire ya da DPTnm GSMHsna eit alnmasdr. Oysa gerek kuramsal dzeyde gerekse saysal
almalarda, katkl (gayrisafi) gelir ile kullanlabilir gelir, farkl kavramlardr. Bu olguya zm
lemede dikkat edilmelidir.
(4) Tablo: XVIII.l.b.de, Katkl Ulusal Gclir+D Ak=Toplam Kaynaklar olduunu, bu
eitliin br tarafnda da, toplam yatrmlar ve toplam tketimin bulunduunu, Tablon u n an
lalmas iin yinelemekte yarar var.
Ek olarak da kamu+zel harcanabilir gelir toplamlarnn KUG ya da GSMHya eit olduu
ve bunlarn her birinin kendi iinde, tasarruf ve yatrm ayrmyla ilem grmesi gerektii belirtil
melidir. Ksaca:
Kamu Kullanlabilir Geliri, Ydk=ICk+Skdr; yani kam u tketim ve tasarruf toplamna eittir.
Ayn zamanda Ydk=Ck+Ik+(Sk-Ik) ilikisi, dikkate alnmaldr ki kullanlabilir gelirin, hem
tasarruf hem de yatrm ynleri aklk kazansn. Benzer bir iki eli eitlik ilikisi, kukusuz zel
kesim iin de yazlabilir.
(5) lkemizde fiyat istatistikleri derleyen ve buna sreklilik kazandran iki kurulu vardr;
bunlardan biri DEdir ki fiyat istatistikleri derleme yasal grevidir; kincisi de stanbul Ticaret
Odas (lT O )dr. nceleri, 1940l yllarda Ticaret Bakanlna bal Konjonktr ve Yayn M -

1O l I K Y I ' I K O N O M S

490

diirlg (1983 sonras, Babakanlk Mazine vc D Ticaret Mstearl Deerlendirme Dairesi


Bakanl) tarafndan toptan eya ve tketici liyut endeksleri yaynlanmaktayd; 1988 ylnn,
rasyla ubat ve Ocak aylarnda, bu endeksler yayndan kaldrlmtr.
Fiyat istatistiklerinin tarihesinin tm saysal gelimelerinin iyi bir zeti iin bkz. DF., 1st*
tistik Gstergeler 1923-1990, Ankara, 1991, s. 313 vd.

DAHA FAZLA BLG N


Ekonominin genel denge verileri, DPTnin Kalknma Plan ve Yllk Program larndan izlcnebili
Trkiye ekonomisine ilikin hemen tm m odel zmleri bu konuya da yer vermektedir. Ko
nu zerine ayrntl bir alma iin bkz. Celasun, Merih, A General Equilibrium Model o f t hr
Turkish Economy METUSD, 13, (1-2) 1986, ss. 29-94.; Yeldan, A. Erin, A General Equilibri
um Investigation o f The Optimality O f Turkish Structural Adjustment, 1979-1983, METUSD, 17
(1-2) 1990, 25-71. Ekinci, Nazm Kadri, Macroeconomic Developments in Turkey; 1980-1988",
METUSD, 17 (1-2) 1990, 73-114.
Kzlyall, H sn, Trkiye Ekonomisindeki Gelimelerin Parasal Faktrlerle Aklanmas,
stanbul: Boazii niversitesi, 1978. Akyz, Ylmaz, Money and Inflation In Turkey 1950-1968,
Ankara: SBF, 1973; zer, lhan, 1970 Sonras Enflasyonun Nedenleri, Sonulan nleme Yn
temleri, Ankara: Maliye Bakanl, 1979. Aksoy, Ataman, Structural Aspects o f Turkish Inflation
1950-1979 (Draft Paper, The W orld Bank, 1982), Enflasyon konusunun d deme ve para arz
vc talebiyle ilikileri iin bkz. Olgun, Haan, Trkiyede demeler Dengesi, Para ve Enflasyon
1963-1976, Ankara: ODT, 1982. Gnensay, Emre, sizlik, D urgunluk ve Enflasyon, stanbul:
Boazii niversitesi, 1978. Ertugrul, Ahmet, Kamu Aklan, Para Stoku ve Enflasyon, stanbul:
Yap ve Kredi Bankas, 1982, 1970-80 dnem ini incelemektedir.
Enflasyon konusunda ayrca bkz. Fry, Maxwell J. Turkeys Great Inflation METUSD, 13,
(1-2), 1986, ss. 95-116 ve Gaziolu, aziye, Government Deficits, Consm uption and Inflation in
Turkey.
Enflasyon konusunda bkz. ni, Z. ve zm ucur, S., Trkiyede Enflasyon, Istanbul: TO,
1987. iller, T. ve Kaytaz, M. Kamu Kesimi Aklar ve Enflasyon, Istanbul: TO, 1989. Rodrik,
D. Prem ature Liberalization-Incomplete Stabilization: The zal Decade in Turkey, NBER
W orking Paper, 1990. akmak, A , F.rtel, N. ve Katrcolu, E., Trkiye zel Kesim m alat Sa
nayiinde Firm a Davran Kalplar ve Yatrm K ararlan, stanbul: TO, 1991. Akat, A.S., Kronik
Enflasyon ve zm nerileri, Ekonomi Forum u, Friedrich Ebert Vakf, 1992. Ertel, N. ve lnscl,
A., Trkiyede Kronik Enflasyon Sreci ve Antienflasyonist Politikalarn Etkinlii, 1981-1991,
ODTGD, 20(3) 1993, 299-312.

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


Ekonominin genel dengesinin balca alt eleri ve bunlann
birbirleriyle ilikileri
Enflasyonu besleyen parasal ve gerek etkenler, bunlann karlkl
etkileimi
TEF ve TF eilimlerinin ilikisi
Sektrel fiyat artlarnn arz ve talep bakmndan irdelenmesi
Ekonominin parasallamas
5 Nisan rneiyle bunalm/nlem sorunu

XIX.

Dnya Ekonomisinde Trkiye


Dvlmeye, svlmeye, kovulmaya billah
Hep razym amma ki efendim senin olsam.
NEDM

A. GR
Bir lkenin ekonomisini tek bana incelemek, i ie gemi bir dnya ekonomik
ileyiinin geerli olduu gnmz koullarnda olduka gtr. Gerek izlenen sa
nayileme politikalar ve uygulanan istikrar nlemleri, gerekse enflasyondan d
borlanmaya kadar yaanan bir dizi ekonomik sorun, gelimekte olan birok lke
iin ortak izgiler ve koutluklar gstermektedir. Bu olgu, dnya ekonomik kon
jonktrnde ortaya kan gelimelerden bamsz hareket etme ans olmayan lke
lerin tek tek ekonomilerini incelerken, dnya ekonomisindeki gelimelerle ilikile
rin irdelenmesini gerektirmektedir.
Bu bamllk ilikisinin yan sra, eitli ekonomik sorunlar ya da lkenin eko
nom ik zellikleri incelenirken, bunlarn ancak greli olarak ele alndnda doru
yorumlanabilecei gz nne alnmaldr. Szgelimi Trkiyenin dsatm eilimi
nin artt ya da yatrm eiliminin azald bir dnemi iyi yorumlayabilmek iin
ayn dnem de dier gelimekte olan lkelerin ekonomilerinin eilimlerinin nasl
olduunu dikkate almak gerekmektedir. Bu blmde, ekonomik gelimelerdeki g
reliliin nem ini gz nnde bulundurarak, daha nceki konularda incelenen ve
Trkiye ekonomisi iin son yllarda nemi yksek olan eitli ekonomik gstergele
rin kimi lkelerle karlatrmal olarak incelenmesi amalanmaktadr.
Bu noktada iki temel seimle kar karya kalmaktayz. Bunlardan birincisi
karlatrmann hangi lkelerle yaplaca, kincisi ise karlatrmada hangi gster
gelerin dikkate alnacadr.
Trkiye ekonomisi ile karlatrma yaplacak olan lkelerin, gm rk birlii
ncesinde, gelimilik farknn yksek olmasna karn arlkl olarak AB (Avrupa
Birlii) lkeleri arasndan seilmesi akla en yatkn olandr. Burada Almanya ve
talyann yan sra, ABnin kii bana geliri en dk lkeleri, srasyla Yunanistan,
Portekiz ve Ispanyaya yer verilecektir. Bu lkeler dnda AB ile corafi olarak ya
kn olan ve eitli ticaret anlamalar yapm olan lkelerin de karlatrmaya konu
olmas yararl olacaktr. Bu nedenle kimi Kuzey Afrika ve O rta Avrupa lkeleri de
karlatrmann kapsamna alnmtr.

492

I O llK lY I

I KU N O M S

AB dnda, dnya ekonomisinin nde gelen iki blgesinde yer alan lkelc <l<*
karlatrmaya dahil edilecektir. Bunlarn arasnda bir yanda ABD, Meksika, Brc/ilya
ve Arjantin, dier yanda Japonya, G. Kore, Filipinler, Tayland ve Malezya yer alacak
tr. Bylece hem blgelerin gl lkeleri hem de bu gl lkelerin evrelerinde k
melenmi gelimekte olan lkelere bir lde de olsa yer verilmi olacaktr. Bu ere
vede, Gneydou Asya iin dk nfuslu ehir-lkelerinden zellikle kanlmn.
ncelenecek konularn seiminde Trkiyenin en temel ekonomik sorunlarnn
ele alnarak yukarda belirtilen lkelerle karlatrlmas yaklam benimsenmitir.
Karlatrma konular drt balk altnda toplanabilir: Temel gstergeler, kay
nak kullanmlar, d dnya ile ilikiler ve yapsal rekabet gc.
Temel gstergeler kapsamnda uluslararas uygulamalar izleyerek nfus, kii
bana gelir, ekonomik byme, okur-yazarlk ve enerji tketimi alnmaktadr.
Kaynak kullanmlar erevesinde ncelikle temel retim kaynaklar olan set
maye ve igc ele alnmaktadr. Sermayeye ilikin olarak tasarruf, yatrm ve faiz
oranlar zerinde durulmaktadr. Emek piyasas ilgili olarak igcnn sektrel da
lm ayn zamanda ekonomik gelimiliin niteliksel bir esi olarak ele alnmak
ta, blme ilikin eitli veriler emek piyasas verilerini izlemektedir. Kaynak kul
lanmlar erevesinde ikincil e olarak kam unun gelir ve harcama dengeleri ince
lenecektir.
D dnya ile ilikiler erevesinde d ticaret, dsatmn sektrel yaps ve d
borlanma alnmaktadr. Yapsal rekabet gc erevesinde ise lkelerin bilimsel ve
teknolojik altyaplarna ilikin bir karlatrmaya gidilmi ve aratrma gelitirme
abalarna ilikin baz gstergelere yer verilmittir.
B. TEMEL GSTERGELERN GSTERD
Nfis asndan orta byklkte bir lke olan Trkiye gerek 1980-1990 dnem in
de gerekse 1990-1995 dneminde nfusu en hzl artan lkeler arasnda bulunuyor,
Avrupa lkeleri ile karlatrldnda Trkiyenin nfus art hznn stnde art
hzna ulaan lke yoktur. Avrupa evresindeki lkeler ile karlatrldnda ise
Trkiye Kuzey Afrika lkeleri ile benzerlik gsteriyor (Tablo: XIX.1.).
Ayn dnemler iin ekonomik byme oranlar incelendiinde Trkiye dahil
birok gelimekte olan lkenin gelimi lkelere gre yksek oranl bir byme h
z gsterdikleri grlmektedir. Latin Amerika hari dier iki blokta 1980-1990 d
nemi iin gelimekte olan lkelerin byme hz olduka yksektir. Aynca 19901995 dnem inde Gney Dou Asya lkelerinin byme hzmda nemli bir sra
ma grlmektedir. Ancak nfis art hz dikkate alnp deerlendirildiinde geli
mekte olan lkeler iin bu byme hznn nemi azalmaktadr. nk bu lkele
rin nfis art hz da gelimi lkelerin nfis art hznn ok zerindedir.
Dnya Bankasnm kii bana gelir verilerinden yola karak yapt snflan
drm a lkeleri e ayrmaktadr; bunlardan birincisi dk, kincisi orta, ncs
ise yksek gelir grubu lkeleridir. Ancak ikinci grup alt-orta ve st-orta gelirli lke
ler olarak kendi iinde ikiye ayrlmaktadr. Trkiye alt orta gelir grubuna girmekte

D N YA l'.KONOMSNDB T R K Y E

493

dir. Karlatrmaya aldmz lkeler arasnda gelimekte olan lkelerden bir ksm
ise Trkiye ile birlikte alt-orta, bir ksm ise st-orta gelir dzeyi grubunda yer al
maktadr.
Karlatrmaya dahil edilen lkelerin kii bana ulusal gelirlerinin 1976 ve
1995 yllar arasndaki deiimi de ilgin sonular vermektedir, rnein, 1976 y
lnda kii bana geliri Trkiye ve Latin Amerika lkelerinden dk olan Gney
dou Asya lkeleri 1995 ylna kadar bu lkelerin tm nn olduka nne gemi
lerdir. Trkiye gerek Gneydou Asya lkelerinin gerekse Latin Amerika lkeleri
nin gerisinde kalm ve greli olarak gelimilik konum unu yitirmi, yalnzca Ku
zey Afrika lkelerinin nndeki yerini koruyabilmitir, te yandan, AB yesi olan
Portekiz, spanya ve Yunanistan kii bana gelir asndan 1976 ylnda da Trki
yenin nnde yer almaktayd. Ancak, bu fark 1995 ylnda iyice almaktadr.
TABLO: XIX.1. Temel Gstergeler
Nfus
(Milyon
Kii)

Nfis Art
Oram

GSMH
Byme Oran

1995

1980-90 1990-95

1980-90 1990-95

0,1
0,1
0,5
0,1
0,4
2,3
0,7
-0 ,3
2,5
2,5
2,2
0,3

ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin

263
92
159
35

laponya
G. Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

125
45
69
20
58

Kii
Ban*
Enerji
Tketimi

1976

1995

1995

1994

27 510
19 020
8 210
9 740
13 580
2 780
2 790
4 120
790
1 820
1 110
23 750

4 128
2 707
2 260
1 827
2 458
957
2 401
2 383
600
595
327
5 723

2,0
1,9
2,0
0,6

2,2
2,4
1,4
2,9
- 3,2
5,3
1,9
1,6
5,0
3,3
4,2
2,3

1,0
1,1
0,8
1,1
3,2
2,4
-0,1
1,3
3,9
1.2
-0.1

7 380
3 050
2 590
1 690
2 920
990
2 860
2 280
280
840
540
8 670

0,9
2,3
2,0
1,5

1,0
1,9
1,5
1,3

3,0
1,0
2,7
-0 ,3

2,6
1,1
2,7
5,7

7 890
1 090
1 140
1 550

26 980
3 320
3 640
8 030

0,6
1,2
2,4
2,6
1,7

0,3
0,9
2,2
2,4
0,9

4,0
9,4
1.0
5,2
7,6

1,0
7a
2,3
8,7
8,4

4 910
670
410
860
380

39 640
9 700
1 050
3 890
2 740

0,6
0,2
0,6
0,1
0,2
1,7
0,3
O
1

82
57
11
10
39
61
39
10
58
9
27
9

Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas
sve

Kii Bana
Gelir (Dolar)

Okuma
Yazma
Bilmeyen
Oran

*
*
18

49
33
56
*

10
17
4

*
5
17
6

7 819
1 561
718
1 504
3 856
2 982
316
1 699
769

* UNESCO kaytlarna gre okuma yazma bilmeyen oran % Sten az.


Nfus: Milyon kii; okuma yazma bilmeyen oran a nfusuna oranldr; kii bana enerji tketi
mi petrol edeer kg olarak verilmitir.
Kaynak: Dnya Bankas, World Development Report 1978, s. 76-77; 1992, ss. 220-221, 268-269;
1993, ss. 238-241, 288-289, ve 1997, ss. 214-214, 220-221, 228-229.

494

I IIK Y I K O N O M S

Temel gsterge olarak lkelerin gelimilik dzeyini temsil ettii dnlen kl


veri grubu daha incelenmitir, bunlar a nfusu iinde okuma yazma bilmeyen
oram ve kii bama enerji kullanmdr. Her iki gsterge asndan Trkiye esas ola
rak yalnzca Kuzey Afrika lkelerinden daha iyi bir konuma eriebilmekte vc bi
lkelerin gerisinde kalmaktadr.

C. KAYNAK KULLANIMLARI
1. Sermaye Birikimi
Sermaye kaynaklarnn kullanm bilindii gibi dar anlamda sabit sermaye yatrn
lannn bykl ve nitelikleriyle ele alnabilir. Yatrmlarn GSMHya oran eko
nom ik byme ile yatrmlar arasndaki bamllk ilikisi dikkate alnrsa, nemli
bir gstergedir. Dnyada sermaye birikiminin niteliksel ynleri ile ilgili geliclr
dikkate alndnda en nemli deiikliin sermayenin genel olarak retken yal
rmlardan ksa dnemli sermaye hareketlerine ynelmesi olduu gzlemlenebilir.
Trkiyede 1980lerden sonra sermaye birikimi ile ilgili gelimeler incelendiin
de ortaya kan en temel zellik kam unun paynn azaltlmas ve zel kesiminin ya
trm eiliminde bir duraklama grlmesidir. Yaplan yatrmlarda tanm ve sanayi
in oran azalmakta hizmetlerin oran ise artmaktadr. Sermayenin retken yatrn
lara ynelmemesi ok nemli bir sorun olarak varln srdrmektedir. Trk i
yenin bu durum u gelimekte olan lkelere zg olan sermaye birikimi tkankl
m byk lde yanstmaktadr.
Trkiye yatnm lann ulusal gelirdeki pay asndan uluslararas sralamada or
talarda yer almaktadr. Trkiye bu adan son yllarda Pasifik Blgesi lkelerinin,
1970li yllarda da Avrupa lkelerinin ok gerisinde kalmaktadr. Daha nceki ko
nularda tartlan yatrmlarn sektrel dalm dikkate alnrsa 1995 ylnda yzde
25 oranndaki yatnm lann nemli bir oran hizmet sektrlerine ynelik yatrmla
olduu anlalabilir. Yatmm oranlannda en arpc gelime 1995 ylnda yaklak
yzde 40 oranna ulaan Gney Kore, Malezya ve Tayland ortaya kmaktadr.
Sermaye kaynaklarnn kullanmn karlatrmal olarak incelerken ele alnabi
lecek olan bir dier gsterge tasarruf-yatrm ilikisi ile ilgilidir. Genel olarak bir s
nflandrma yapmak gerekirse Gneydou Asyann gerek gelimi gerek gelimekte
olan lkelerinin tasarruf oranlarnn yatrm oranlarndan daha yksek ya da ayn
oranda olduklar grlmektedir. Dier gelimi lkelerde de genellikle bir yatrn
tasarruf denkliinden sz edilebilir. Dier gelimekte olan lkelerde ise bir tasarrul
a sz konusudur. Bu durum da olan Trkiye d tasarruflar kullanmak zorunda
kalan Msr, Tunus ve Fas gibi gelimekte olan lkeler arasnda yer almaktadr.
Bu alt blmde incelenmeye allan dier iki gsterge enflasyon ve faiz oran
landr. Nominal faiz oranlan mevduat ve kredi faiz oranlar olarak ayr ayr icc
lendiinde Trkiye asndan nemli bir farkllk ortaya kmaktadr. Trkiye Tab
loda incelenen tm lkeler arasnda mevduat ve kredi faiz oran arasndaki farkn
en yksek olduu lkelerden biridir, rnein, 1995 ylnda mevduat faiz oran 76.1

DNYA EKONOMSNDE TRKYE

49 5

iken kredi faiz oran 102,6dr. Mevduat ve kredi faiz oram arasndaki farkn bu l
de yksek olmas kredi maliyetini artrmas nedeniyle dk yatrm ve yksek
fyatlamann da bir nedenini oluturmaktadr.
Genel olarak kaynak kullanmnda, zel olarak sermaye kullanmnda enflasyon
belirleyici bir etkendir. Bu nedenle enflasyon oran bu blmde incelenmitir. Tab
loda yer verilen lkeleri, 1985-1995 dnem i enflasyon oran asndan karlatrd
mzda Trkiye, Brezilya, Arjantin ve Polonyann arkasndan gelmektedir (Tablo:
XIX.2.).
Ancak, birok lkenin 1985-1995 dnemi enflasyon ortalamalar 1996 yl ile
birlikte nemli bir deiim gstermitir. 1996 ylndan beri Latin Amerika lkeleri
ve Dou Avrupa lkeleri enflasyonla mcadelede Trkiyeyi geride brakmlardr.

TABLO: XIX.2. Yatnm ve Tasarruflarn GSMHya Oran

Yurtii
Yatrmlarn
GSMH
indeki Pay

Yurtii
Yatrmlarn
GSMH
indeki Pay

Mevduat

Kredi

Yllk Ortala
ma Enflasyon
(GSMH
Deflatr)
1985-1995

Nominal Faiz
Oranlar

1970

1995

1970

1995

1995

1995

Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas
sve

28
27
28
26
27
20
34
14
21
18
25

21
18
19
28
21
25
17
23
17
24
24
14

30
28
2020
26
17
31
9
17
15
24

23
22
7
18
22
20
19
21
6
20
13
19

3,9
6,4
15,8
8,4
7,7
76,1
26,8
26,1
10,9

10,9
12,5
23,1
13,8
10,0
102,6*
33,5
32,6
163

ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin

18
21
21
22

16
15
22
18

18
19
20
22

Japonya
Gney Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

39
25
21
22
26

29
37
23
41
43

40
15
22
27
21

6,2

10,0
11,1

6,0
15,4
11,2
6,3
64,6
91,8
19,9
15,7
6,0
4,8
5,5

15
19
21
18

5,9
39,2
52,2
11,9

8,8
17,8

3,2
36,7
875,3
255,6

31
36
15
37
36

0,7
8,8
8,4
5,9

3,4
9,0
14,7
7,6

1,4
6,7
9,8
3,3

* Trkiye iin Kredi Faiz oran verisi DPTden alnmtr.


Kaynak: Dnya Bankas, World Development Report 1993, ss. 254-255 ve 1997, ss. 216-217, 234235, 238-239.

r O l l K V I ' I '. K O N O M S

496

ZM: XIX.1. 1996 Ylnda lin Yksek Enflasyon O ranna Sahip lkeler
(Tketici Fiyat ndeksi)

100

Kaynak; Dnya Ekonomik Forumu, World Competitiveness Report 1997, ss. 205.

Bunun yan sra izim: XIX. 1. 1996 yl iin, lkeleri enflasyon oran asndan s
ralamaktadr. Bu izimden de grld gibi Trkiye sz konusu dnemde enflas
yon hz asndan en bata gelen 2. lkedir.

2. Emek Verileri
igcne ilikinin zmlemelerin Trkiye ve gelimekte olan lkeler bakmndan
balca sorunu verilerin yetersizliidir. Abartsz denilebilir ki, ekonomik, toplumsal
ve siyasal gelime ile igc verilerinin ya da istatistiklerinin gvenilirlii arasnda
olum lu bir bamllk ilikisi vardr. Bu nedenle emek zerindeki karlatrmalarn
bu snrlama iinde yapld ncelikle vurgulanmaldr.
Ekonomik gelime-igc ilikisi daha somut dzeyde igcne katlma ve zel
likle de tanm d i bulma verileriyle incelenebilir. Gerekten de bir lkenin ekono
misi, toplam nfusunu, bu arada kadn nfusunu mal ve hizmet retimi srelerine
katt ve bu katma iini tarm-d sektrlerde baarabildii lde gelimi saylr.
Trkiyede igcne katlma konusu ilgili blmde, AB ve OECD ortalamala
ryla karlatrmal olarak ele alndndan bu konuya burada yer verilmiyor. ze
rinde durulan, igcnn sektrel dalm oluyor. gcnn sektrel dalm ile
ekonomik gelime arasndaki iliki iki boyutta irdelenebilir. Boyutlardan biri tarm,
br de hizmetlerdir. Gelime srecinin nemli bir esi tarmdan tarm d sek
trlere igc akmdr. Bu akmn konut, ulatrma, eitim ve salk gibi hizmet
sorunlarn arlatrmasna ek olarak isizlik sorununu aa karmas da sz ko
nusudur.

D N YA E K O N O M S N D E T R K Y E

497

TABLO: XIX.3. Emek Piyasas Verileri


gcnn Sektrel Dalm
1985-1990* (%)
Tarm

Sanayi

Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan**
Msr
Tunus
Fas
sve

4
9
25
18
12
50
26
19
41
26

40
32
28
34
34
20
38
44
22
34

Katma Deerin %si


Olarak cretler

Hizmetler

1970

1990

56
59
47
48
54
30
36
38
38
40

46
41
32
34
52
26
24
28
54
44

42
41
40
36
39
19
17
40
35

29

68

52

35

ABD
Meksika**
Brezilya
Arjantin**

3
37
24
13

26
29
23
34

71
34
52
53

47
44
22
28

36
20
20
16

Japonya
Gney Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

4
18
45
31
66

34
35
15
22
11

58
47
40
47
22

32
25
21
29
25

33
31
23
27
28

* 1985-1990 yllar arasnda veri bulunabilen ilk yla ait verilerdir.


** 1979-1984 yllar arasnda veri bulunabilen ilk yla ait verilerdir.
Kaynak://k stun: ILO, Le Travail Dans Le Monde, 1992, ss. 106-107. Son iki stun: Dnya Ban
kas, World Development Report 1993, ss. 250-251.

Emek piyasasna ilikin gelimelerin ikinci boyutu hizmetler kesimi ile ilgilidir.
Trkiye ve birok gelimekte olan lkenin en belirgin zellii ibulmann hizmet
kesiminde younlamasdr. Ticaret, kk lekli alm-satm gibi alanlarda ou
kez gereinden ok igc almaktadr. gcnn tarmdan hizmetler kesimine
aknnn br yz imalat sanayiinde ibulma olanaklar yaratlamam olmas ile
ilgilidir.
Bu bilgiler nda eitli lkelerin igcnn sektrel dalm incelenebilir.
Tablo: XIX.3.ten grld gibi, igcnn tarm, sanayi ve hizmetler arasndaki
dalmnda tarmn pay yzde 50nin zerinde olan iki lke vardr; bunlardan biri
Tayland dieri ise Trkiyedir. gcnn imalat sanayi sektrndeki pay asn
dan bakldnda da Trkiye Taylanddan sonra en dk paya sahip olan lkedir.
Tablo: XlX.3.teki veriler 1985-1990 yllan arasnda veri bulunabilen ilk yla ait ve
rilerdir. Trkiyenin 1990l yllarda tarmdaki igcnn pay yzde 45lere d
m, hizmetlerin pay da yzde 40lara trmanmtr.

TUKKIYIt ItKONOMl.Ml

49

Emek konusundaki gelimelerin nemli bir esi de gelir blmUdr. Bu


erevede emein katma deer iindeki pay en nemli gstergedir. Tablo:
XDC3.n son stunundan da grld gibi yer verilen tm lkeler arasnda T r
kiye cretlerin katma deer iindeki pay Arjantin ve Polonyadan sonra en dk
dzeyde olan lkedir.
Emein katma deer iindeki paynn yan sra lkeler arasnda gelir dalm
karlatrlmas yaplabilmesi amacyla Tablo: XIX.4.teki Gelir Dalm tablosuna
yer verilmitir. Bu tablo beli ayrma gre dkten yksee doru gelir dalm
asndan lkeleri karlatrmaktadr. Tablodan da grld gibi, Trkiye Avrupa
ve evresindeki lkeler arasnda gelir dalm asndan en kt durum daki lke
dir. rnein bu lkeler arasnda, en dk yzde 20nin gelirden ald pay yzde
5,2 ile en dk olan lke Trkiyedir. Ayn ekilde en yksek gelire sahip yzde
10un gelirin yzde 34n ald grlmekte, bu da sz konusu grup iinde en k
t gelir dalmn temsil etmektedir.
Latin Amerika ve Gneydou Asya lkeleri asndan karlatrmalar yapld
nda, Trkiyenin bu gruptaki gelimekte olan lkelerden ok az da olsa daha eit
liki bir gelir dalmna sahip olduu grlmektedir.

TABLO: XIX.4. Beli Ayrma Gre Dkten


Yksee Gelir Dalm
Birinci
% 20

kinci
% 20

nc
% 20

Drdnc
% 20

Beinci
% 20

En yksek
% 10

17,8
16,7
17,3
14,1
17,9

24,1
23,5
23,2

38,7
41,0
40,0
49,9
36,1

23,4
25,3

Almanya
talya
spanya
Trkiye
Polonya
Tunus

1984
1986
1980-81
1987
1989
1990

6,8
6,B
6,9
5,2
9,2
5,9

12,7
12,0
12,5
9,6
13,8
10,4

153

23,0
22,1

Macaristan
Fas
sve

1989
1990-91
1981

10,9
6,6
8,0

14,8
10,5
13,2

18,0
15,0
17,4

22,0
21,7
24,5

ABD
Meksika
Brezilya

1985
1984
1989

4,7
4,1
2,1

11,0
7,8
4,9

17,4
12,3
8,9

25,0
19,9
16,8

673

393
513

Japonya
Filipinler
Malezya
Tayland

1979
1988
1989
1988

8,7
6,5
4,6
6,1

13,2
10,1
8,3
9,4

173
14,4
13,0

23,1
21,2
20,4
20,3

37 3
47,8
53,7
50,7

22,4
32,1
37,9
35,3

133

21 a

K a y n ak D n y a B ankas, W o rld D e v elo p m en t R e p o rt 1993, as. 296, 297.

463

243
34,0
21,6
30,

34,4

20,8

463
36,9

30,5
20,8

41,9
53,9

25,0

D N YA E K O N O M S N D E T R K Y E

499

3. Kaynak Kullanmnda Kamu Kesimi


Trkiyede kamu gelir-gider dengesi kaynak kullanmnda saysal ve zellikle de ni
teliksel boyutlaryla nem tar. Kamu a ve bunun karlanmasnda bavurulan
aralarn tm (borlanma, para basm vb.) bata fiyatlar olmak zere tm eko
nom ik deikenleri etkilemekte ve en ok para-kredi piyasalar olmak zere birok
makroekonomik byklklere yansmakta ve istikrarszl artrc bir etken olmak
tadr.
Kaynak kullanmnda kam unun yeri aa yukar her dnemde ve her ekonomi
kuram nda tartlagelmitir. Trkiyede de zellikle 1980li yllardan sonra kam u
nun yerinin yeniden tanmlanmas gndeme gelmektedir. Ancak bu tanmlama ka
m unun ekonomideki yerinin niceliksel olarak klmesi anlayna indirgenmekte
dir. Oysa, Avrupa lkeleriyle karlatrldnda Trkiyenin kamu harcamalarnn
GSMHya oran dktr (Tablo: XIX.5.). Asl elikili durum kamu harcamalar
nn dalm ile ilgilidir. Trkiyede kamu, kimi olmas gereken alanlarda hi yok
ken kimi alanlarda da varl ar derecede yksektir.
TABLO: XIX.5. Kamu A ve Harcamalarn Dalm, 1995
Kamu

Kamu

Kamu

Harcamalar

Harcamalarnn Dalm

GSMH

GSMH
*

Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas
sve

-0 ,2
-8 ,4
- 14,4
-3,4
-4 ,9
-2,4
-0,8
6,5

32,5
49,6
60,0
43,3
34,0
30,4
54,7
39,6
34,6
44,2

16,9
7,7

2,4
6,5
3,0
0,5

12,0
17,5
17,8
7,3

10,4
14,1
6,1
50,1

9,4
5,5
14,3
5,6

65,8
56,4
58,8
36,4

ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin

-1.4
2,4
- 13,3

25,3
18,1
35,1
13,1

16,9
3,0
5,9
2,2

1,8
23,7
3,5
7,0

28,5
21,0
30,6
47,5

19,3
3,8
2,8
6,8

33,6
48,6
57,3
36,4

15,8
17,3
19,1
30,6
15,5

1,5
1,1
3,8
5,6
7,6

6,2
18,8
15,7
20,4
21,3

37,5
10,0
2,7
5,9
3,6

4,4
20,0
10,5
11.7
15,6

50,3
50,1
67,3
56,3
51,8

Japonya
Gney Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

6,0
2,0
7,3
8,1

Salk

6,2
3,0
-

Eitim
1,8
8,2
-

4,4
16,1
-

Sosyal
Gvenlik
28,5
-

14,2
-

39,0
3,1
-

%
Savunma
19,3
8,6
-

3,7
10,0
-

Dier

33,6
-

61,8
-

46,7
67,8
-

* 1991 yl verileridir.
** Dier; faiz demelerini ve baka yerde belirtilmeyen harcamalar kapsamaktadr.
Kaynalc Dnya Bankas, World Development Report 1993, ss. 258-259 ve 1997, ss. 198-199, 216-217.

500

O h KVI' K K O N O M S

Tablo: XIX.5.ten Trkiyenin harcamalarnn dalm incelendiinde e


nemli harcamann faiz demelerini ieren dier harcamalar olduu grlmekte
dir. Trkiye tabloda grlen lkeler arasnda en yksek dier harcamalara sahip
olan lkedir.
Sosyal harcamalarn (konut dahil) oran ise yine yer verilen lkeler arasnda cn
dk olandr. Trkiyede devlet sosyal harcamalarnn orann ok dk tutmak
ta, bylece ok nemli bir ilevini yerine getirememektedir. Savunma harcamalar
nn ise dier lkelere gre olduka yksek bir paya sahip olduu grlmektedir,
Kamu ann ulusal gelire oran asndan Trkiye Tablo: XIX.5.te gsterilen Ul
keler arasnda n sralarda bulunmaktadr.
Merkezi hkm et gelirlerinin ulusal gelire oram asndan karlatrlma yapl
dnda Trkiyenin Avrupa ve Kuzey Afrika lkelerinden olduka dk bir orana
sahip olduu grlmektedir (Tablo: XIX.6.).
Kamu ekonomisinde dengesizlik kam unun gelirlerinin giderlerini karlayama
mas biiminde ortaya kmaktadr. Trkiyede vergi gelirlerinin dk olmas ve
TABLO: XDC6. Kamu Gelirlerinin Dalm, 1995
Vergi D
Gelirler

Vergi Gelirlerinin Dalm %


Gelir, Kr
ve Sermaye

Kamu
Gelirinin
GSMHya
Oran**

Sosyal
Gvenlik

Mal ve
Hizmet

D Ticaret ve
Uluslararas
likiler

Dier

47,7
29,2
1,1
25,0
38,2
24,7

25,2
28,8
66,5
35,2
21,5
35,4
28,0

1,5
0,0
0,1
0,2
0,6
4,1
8,1

30,6
39,9
32,2
36,6
32,0
20,7
55,6
35,4
30,0

Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas
sve

15,5
36,6
29,6
24,7
31,2
37,0
27,6
20,6
13,6
22,6
8,9

10,5
12,3
3,8
36,0

12,8
23,2
39,9
31,6

10,4
28,4
18,0
0,8

8,1
2,9
6,4
11,8
8,1
20,1
10,4
36,0
17,8
12,0
15,8

ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin

50,9
34,2
16,3
2,6

34,5
17,9
30,1
45,9

3,9
50,2
19,2
26,6

1,5
7,1
1,9
7,9

8,1
9,0
27,2
9,1

19,8
14,7
67,9
13,7

Japonya
Gney Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

38,7
31,6
29,2
34,3
28,4

25,6
6,9
1,0
1,1

13,9
33,6
26,7
22,0
40,7

1,2
6,9
28,1
14,1
17,6

15,4
12,1
12,2
24,6
9,1

14,5
17,4
17,0
28,1
20,5

'Sosyal Gvenlik Vergisi: i ve iverenlerin sosyal gvenlie katklarndan olumakladr.


**1991 yl verileridir
Kaynak: Dnya Bankas, World Development Report 1993, M. 200, 201 ve 1997, M. 190-1997.

44,4

D N YA E K O N O M S N D E T R K Y E

501

bunun daha ok cretli kesimin omuzlarna yklenmesi, kamu harcamalarnn ise


geni kesimlere kamu hizmeti sunmaktan yoksun olmas bata gelen sorunlardr.
Tablo: XIX.6 incelendiinde grld gibi, Trkiyede vergi gelirleri, retim
faktrlerinden alman vergi gelirleri ile mal ve hizmetten alnan vergi gelirlerinde
younlamaktadr. Trkiyede cretlilerden alman gelir vergisinin dier faktrler
den alman vergilerden daha byk bir paya sahip olduu bilinmektedir.
i, iveren ve kendi iine sahip olanlarn sosyal gvenlie katklarn ieren
sosyal gvenlik vergisi Trkiye iin sfr gzkmektedir. Bu tr vergi geliri Avrupa
ve evresindeki lkelerde olduka yksek bir paya sahiptir. Bu farkllk Trki
yenin sosyal gvenlik uygulamasndan kaynaklanmaktadr. Emekli Sand dn
da kalan sosyal gvenlik kurumlarna devlet btesinden bir pay ayrlmamaktadr.
Ek olarak 1980li yllarn ortalarna dek sosyal gvenlik kurum lan kamu ekonomi
si kapsamnda saylmyordu. Bu tarihten sonra sosyal gvenlik kurumlarna kamu
kesimi genel dengesi iinde yer veriliyorsa da bu konudaki Trkiye verileri yeter
sizdir.

D. DI DNYA LE BTNLEME
1. D Ticaret Gstergeleri
Dnya ticaretinde iki temel ve elikili eilim gelimelere damgasn vurmaktadr.
Bir yanda, II. Dnya Sava sonrasnda balayan ticarette serbestleme eilimleri ve
bunun 1980li yllardan sonra hz kazanarak 1994 ylnda imzalanan olan GATT,
Uruguay grmeleri ile olduka nemli bir ivmeye kavuaca beklentisidir. Dier
yandan 1980li yllardan sonra zellikle ABD, Japonya ve AB arasnda yaanan sal
drgan rekabet koullarnn neden olduu bir bloklama eilimi ve zellikle geli
mi lkelerin tarife d engellerle d rekabete kar korunma eilimlerinin artmas
n plandadr. Dnya ticaretini serbestletirmek ynnde nemli bir adm olaca
beklenen GATTm 18 ve 24nc maddeleri sreli de olsa korumaclk uygulamala
rna ve gm rk birliklerine izin vermektedir.
Ayrca, ucuz emee dayal rekabet gleri olan gelimekte olan lkeler gn
mzde gelimi lkelerin uyguladklar tarife d engellerden olumsuz etkilenmek
tedirler. Bu tarife d engeller gelimekte olan lkelerin ihra etmek istedikleri r
nn nitelii ile ilgili olmann dnda, bu lkelerdeki kt alma koullan gibi
sosyal konulardan evre ile ilgili konulara kadar uzanmaktadr. GATT anlamalar
nn Uruguay grmeleri sonunda karara balanan fikri mlkiyet hakk, yalnzca
rn ve teknoloji gelitirmeye ynelik AR-GE desteklemelerinin sbvansiyon sayl
mamas gibi kimi hkmleri, gelimi lkelerin dnya ticaretindeki rekabet gleri
ne g katacak niteliktedir.
D ticaret dengesizlii ve bu dengesizliin giderek artmas Trkiye ekonomisi
nin nndeki en nemli sorunlardandr. 1980 yllarndan sonra da alma sreci
ne girilmi ve bu yaklam dsatmn artmas ile sonulanmtr. Daha nce ince
lendii gibi bu art uzun dnemli nlemlere dayandnlamam ve dsatm art
1980li yllarn sonunda hz kesmitir.

502

O h KVI' K KO N O M S

TABI.O: X1X.7, D Ticaret Gstergeleri


Dsatmn
BUyUnei
(Yllk Ortalama %)
70-80
Dnya

5,0

Dalmn
Bymesi
(Yllk Ortalama %)

80-90

90-95

70-80

80-90

90-95

4,7

6,0

3,1

4,9

5,8

Almanya

5,0

4,6

4,9

6,0

4,3

2,2
6,0

2,8

talya

0,7

5,3

10,9

5,1

11,9

3,2

5,8

12,8

Portekiz

12,2

0,5

1,0

9,8

2,4

spanya

9,1

6,9

11,2

1,9

10,1

5,3

Trkiye

4,3

12,0

8,8

5,7

11,3

11,2

Polonya

5,4

4,8

3,9

5,8

1,5

26,4

Yunanistan

M acaristan
M sr

3,8
-

2,6

2,9
-

1,7

3,0

1,8

2,0

0,7

7,9

0,2

1,0

7,8

- 0,7

-2 ,9
6,4

Tunus

7.5

6,2

7,7

12,5

1,3

Fas

3,9

4,2

0,8

6,6

2,9

1,7

sve

2,5

6,0

3,3

-0 ,2

4,9

-6 ,7

ABD

6,5

3,6

5,6

4,3

7,2

7,4

Meksika

13,5

14,7

5,5

18,7

Brezilya

8,5

12,2
6,1

6,6

4,0

- 1,5

8,5

Arjantin

7.1

3,1

-1 ,0

2,3

- 8 ,6

45,8
4,0

Japonya
G n ey Kore
Filipinler

9,0

5,0

0,4

0,4

6,5

23,5

13,7

7,4

11,6

11,2

7,7

6,0

2,9

10,2

3,3

2,4

15,2

6,0
12,1

12,7

M alezya

4,8

11,5

17,8

3,7

Tayland

10,3

14,3

21,6

5,0

15,7

Kaynak: Dnya Bankas, World Developmet Report 1993, s. 264-265 ve 1997, ss. 242-243.

Trkiyenin d ticaret gstergelerini seilmi lkelerin gstergeleriyle karla


trdmzda ilgin sonular ortaya kyor, rnein 1980-1990 dnem i iin dsat
m n yllk ortalama bymesi asndan bir karlatrma yaptmzda Trkiye se
ilmi lkeler arasnda beinci sraya ykselerek dsatm hzl byme gsteren
lke olmaktadr. Bu dnemde, Avrupada AB yesi olan Portekiz, dier lkelerde
ise G. Kore, Tayland gibi Gneydou Asyadaki gelimekte olan lkeler ve Meksi
ka Trkiyeden daha yksek bir dsatm bymesine ulamlardr (Tablo:
XIX.7.).
Trkiyeden farkl olarak, bu lkelerin Portekiz dnda tm, 1970-1980 dne
m inde de hzl bir dsatm bymesi gstermilerdir. Bir baka deyile dsatm
baarmalarn 1970li yllardan bu yana 20 yllk bir dnem boyunca srdrm ekte
dirler. Bu adan Trkiyenin 1990l yllarda da dsatmnn bymesini srdr
mesi durum unda, uluslararas apta bir baardan sz edilebilir.

DNYA EKONOM SNDE TRKYE

503

TABLO: XIX.8. Dsatmn Sektrel Dalm

A lmanya

Hammadde
Maden

Dier lksel
rnler

Makine ve
Tat Aralan

1970

1991

1970

1991

1970

47

49

7
14

10
51
31
37
83
9
26.
68
35
57
18

8
33
13
17
26
16
28
20
11
29
9

37
1
8
20
0
36
32
1
0
0
40

1991

Dier
malat

Tekstil ve
Hazr Giyim*

1970

1991

43
46
33
56
34
9
25
35
26
19
9
35

41

38
4
19
41
6
26
22
1
7
3
43

52
48
63
35
61
38
42
40
61
48
42

13
7
25
6
5
6
8
19
2
4
3

5
12
26
30
4
36
5
9
27
33
20
2

32
20
38
21

2
3
1
1

2
2
4
2

talya
Y unanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
M acaristan
Msr
T unus
Fas
sve

5
10
8
20
7
5
46
33
8

3
15
5
7
7
20
8
40
21
20
6

ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin

9
19
11
1

6
41
16
8

21
49
75
85

14
14
28
64

42
11
4
4

48
24
18
7

28
22
11
10

Japonya
G. Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

2
7
23
30
15

1
3
9
17
2

5
17
70
63
77

1
4
20
22
32

41
7
0
2
0

66
38
14
38
22

53
69
8
6
8

31
55
57
23
45

1970

11
36
1
1
1

1991

2
21
9
6
17

* Tekstil ve hazr giyim dier imalatn alt grubu olarak verilmitir.


Kaynak: Dnya Bankas, World Development Report 1993, ss. 269, 270.

Bu nedenle 1990-1995 dsatmn bymesi rakam larna bakldnda T rki


yenin yedinci sraya dt grlmektedir. Trkiye 1980-1990 yllan arasnda
dsatm asndan gsterdii baary 1990 yllanndan sonra gsteremem itir (Tab
lo: XIX. 7).
Dier bir karlatrma dalmn yllk ortalama bymesi asndan yaplabilir.
D an kapanmasnda, dsatmn bymesinin hzl olmas kadar, dalmn b
ymesinin yava olmas da katkda bulunabilir. Bu adan karlatrmalar yapld
nda, Gneydou Asyadaki gelimekte olan lkelerin tm nn dalm art hz
nn dsatm art hzndan dk olduu grlmektedir. Ayn durum ksmen Latin
Amerika lkeleri ve Kuzey Afrika lkeleri iin de geerlidir. Dolaysyla yer verilen
gelimekte olan lkeler arasnda Trkiyede 1970-1980 ve 1990-1995 dnem lerinde
dalm byme hz dsatm byme hznn zerindedir (Tablo: XIX.7.). Bu ise
Trkiyedeki d deme dengesizliinin en nemli nedenlerindendir.
Trkiyenin dsatm asndan kar karya kald en nemli sorun 1980li

THK IV ! I K O N O M S

504

yllardan bu yana deiik sektrleri dsalma yneltecek politikalar uygulamam


olmasdr. Tablo: XIX.8.den grlebilecei gibi dsatmnn yzde 36s tekstil ve
hazr giyimden olumaktadr. 1991 ylnda baka hibir lkenin dsatm bu sek
trde bu kadar younlamamt. 1970 ylnda dahi tekstil ve hazr giyim sekt
rnde bu kadar younlam bir lke yoktur.
Bu sektrdeki younlama dnda, dsatm iindeki dier nemli pay ilksel
maddelere aittir. Dier yandan Trkiye makine ve tat aralar dsatm pay a
smdan sadece Yunanistan, Msr ve Fas geebilmektedir. Trkiyenin dnya tim
reti iinde pay en ok artan sektrler olan elektrikli ve elektronik aygtlar ve tek
nolojiler asndan uluslararas rekabet gc olmamas uzun dnemde d ticaretin
deki en nemli sorun olacaktr.
2. D Bor Gstergeleri
Uluslararas ekonomik ilikilerde 1980li yllar mal ticaretinden ok uluslararas ser
maye hareketlerinde bir serbestlemenin ortaya kt yllardr. Yksek enflasyonlu
yaayan gelimekte olan lkeler bu gelimelerden geni apta etkilenmiler ve fi
nansal serbestleme ile birlikte nemli istikrarszlklar birlikte yaamaya balam
lardr.

TABLO: XIX.9. D Bor Gstergeleri


Toplam D Bor
/GSMH (%)

D Bor Servisi*
/Dsatm (%)

1980

1995

1980

1995

Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas

27,4
44,8
89,2
41,6
50,7

44,1
36,1
72,8
44,6
57,3
71,0

28,0

13,4
14,8
33,4

27,7
12,2
39,1
14,6
17,0
32,1

Meksika
Brezilya
Arjantin

30,5
31,2
35,6

69,9
24,0
33,1

44,4
63,3
37,3

24,2
37,9
34,7

Filipinler
Malezya
Tayland

53,7
28,0
25,9

51,5
42,6
34,9

26,6
6,3
18,9

16,0
7,8
10,2

* D Bor Servisi: D bor ana para ve faiz demelerini kapsamaktadr.


Kaynak: Dnya Bankas, World Development Report 1997, ss. 246-247.

Bu gelimeye ek olarak, d borlanma gelimekte olan ekonomilerin d kay


nak kullanmalarnn nemli elerinden biri olmutur. Aynca, bir lkenin d
borlann deyebilmesine uluslararas dzeyde duyulan gvence, ilgili lkenin d
ekonomik ilikilerini belirleyen en byk etkenlerden biri olmutur.

DNYA EKONOMStNDE T RK YE

tZM: XIX.2.1995 Yl En Yksek D Borca Sahip Olan lkeler


(Milyar $)

Meksika
8rezilya
Arjantin
Trkiye
Tayland

50

100

150

200

Kaynak: D nya Bankas, W orld D evelop m ent Report, 1997, ss. 246-247.

Gelimekte olan lkelerin ekonomilerinin bunalma srklenmesi ou kez d


borlarn m iktan ve d bor deme gleriyle ilikilidir. 1980 ylnda d borcunun
ulusal gelire oran yzde 27,4 olan Trkiye dier gelimekte olan lkeler arasnda
Kuzey Afrika ve Orta Avrupa lkelerinden daha dk bir orana sahiptir. 1995 y
lnda Trkiyenin d borcunun ulusal gelire oran yzde 44e ykselmitir. D
bor servisinin dsatma oran asndan incelendiinde Trkiyenin dier geli
mekte olan lkelere gre nemli bir sorunu olduu ortaya kmaktadr. Trki
yenin d bor servisi, yani bir yln d bor anapara ve faiz demesi toplamnn
ayn yln dsatm gelirine oran, Macaristan, Brezilya ve Arjantin dnda, tm l
kelerden daha yksektir.
Trkiyenin d dengesizliinin karlatrmal olarak incelenmesinde bavurula
bilecek bir dier gsterge toplam d borlaryla ilgilidir. Toplam d bor hacmi
asndan Trkiye, Latin Amerika lkelerini izlemektedir. (izim: XIX.2.).
E. YAPISAL REKABET GC
amzda bir lkenin uluslararas rekabet gcnn ilgili lkenin sahip olduu sta
tik faktr donanm ile kstl olmad bilinmektedir. Faktr donanm denildiin
de genellikle emek, sermaye ve doal kaynaklar gibi niceliksel byklkler anlal
maktadr. Ancak gnmzde, lkenin teknolojik altyaps, teknoloji retme ve ye
nilik yaratma kapasitesi ve bilgisi daha stratejik bir etmen haline gelmi ve lkele
rin uzun dnemli yapsal rekabet gcn temsil etmeye balamtr.

T O iU V M K K O N O M S

506

Sz konusu yapsal rekabet gcn artrma amacyla zellikle geliini? lke


lerde gerekten ba dndrc bir ileri teknoloji vc bilgi retme yar srmekle
dir. Birbirleriyle youn rekabet iinde bulunan ABD, AB, Japonya gibi lkeler ve
lke kmeleri, rn ticareti asndan birbirlerine stnlk salamaktan ok yel
bilgi ve teknoloji retmek asndan stnlk salamak peindedirler. nk n
mzda, en basit gibi grlen imalat sanayi rnlerinden, tarmsal rnlere k>t
dar tm mal ve hizmet retiminde en temel ve stratejik girdi, bilgi ve teknoloji
olmutur.

TABLO : X IX. 10. Yapsal Rekabet Gc Gstergeleri, 1995


ARGE
Harcamalan Patent
/GSYH
Says
(%)
/1000 ii
Almanya
talya
Yunanistan
Portekiz
spanya
Trkiye
Polonya
Macaristan
Msr
Tunus
Fas
sve
ABD
Meksika
Brezilya
Arjantin
Japonya
Gney Kore
Filipinler
Malezya
Tayland

2,27
1,13
0,60
0,63
0,91
0,44
-

1,50
1,64
2,11
0,39
1,29
0,14
0,24

2,68
2,45
0,35
-

0,37
2,90
2,71
0,09
-

nternet
Kullancs
/I milyon
kii

Telekomnikasyon
Yatnmlar
/Top. yatrm (%)

18 322
5 233
7 643
9 072
3 826
800
6 475
10 770
341

4,3
3,3
4,5
2,5
3,2
2,0
3,7
5,5
4,0

5,63
0,78
1,00
0,04
0,18
1,24
0,57
0,21
0,07

35 551
38 006
1 525
1 238
1 445
7 188
6 466
296
1 987
-

2,9
2,4
3,4
3,6
5,2
2,1
3,2
3,0
5,7
-

Kaynak: Dnya Ekonomik Forumu, World Competitivness Report, 1997, ss. 262, 275, 276, 279.

Trkiye yukarda sz edilen yapsal rekabet gcn kazanmak konusunda


nemli bir darboaz yaamaktadr. Daha nce grld gibi, imalat sanayii reti
mi iinde yatrm mallar, makine ve tat aralar retimi ve dsatm dier geli
mekte olan lkelere oranla olduka dk dzeylerdedir. Uluslararas karlatrma
larda bilim ve teknoloji konusundaki kullanlan AR-GE harcamalar, alnan patent
ler Tablo: XIX.10da verilmektedir.
Veri bulunabilen lkeler arasnda Trkiye, Filipilcr, Meksika ve Arjantin gibi
lkelerle birlikte en dk aratrma gelitirme harcamas oranna sahip lkeler

D N YA E K O N O M S N D E T R K Y E

5 0 7

dendir. Dier yandan, bir milyon kii bama internet kullancs asndan bakld
nda tablodaki lkeler arasnda Trkiye sondan nc sradadr ve Latin Ameri
ka lkelerinin de gerisine dmektedir. Ayn ekilde, telekomnikasyon yatrmlar
nn toplam yatrmlara oran bakmndan incelendiinde Trkiye, Msr ve Filipinlerden daha dk bir oranla en son srada yer almaktadr.
DAHA FAZLA BLG N
Uluslararas karlatrmalar yalnz vc ancak ayn yntemlerle elde edilen istatistiklerle yaplabilir.
Bu nitelikteki yaynlar, esas olarak Birlemi Milletler ve br uluslararas kurululardan salan
maktadr. Ek olarak belirli lkelerin ye olduklan uluslararas kurulular, rnein OECD, yalnz
ye lkeleri ilgilendiren verileri yaynlamaktadr. Son olarak DEnin Trkiye statistik Yllkla
r n n ve Maliye Bakanlnn Yllk Ekonomik R aporlarnn sonlarnda kimi lkelerin ekonom ik
ve toplumsal verileri yaymlanmaktadr.
Blmde ele alnan alt balklar ynnden nde gelen bavuru kayna, Dnya Bankasnn
yllk olarak yaymlad W orld Development Report adl yaynn sonunda yer alan W orld
Development Indicators (Dnya Gelimilik Gstergelcri)dir. Bu yaynda dzenli bir biimde,
lkelerin nfusu, yzlm, ulusal retimi, byme oran, enflasyon oran, okur-yazarlk d u ru
m u gibi temel gstergeler verildikten sonra, retim , i talep, kamu mliyesi, para, uluslararas ti
caret, d finansman ve d borlar, insan ve doa kaynaklar, gelir blm ve kentleme gibi
ok sayda veri yer almaktadr.
Dnya Bankasnm yukarda sz edilen Gelime Gstergeleri, aralkl yllar ya da dnem ler
iin verileri iermektedir. Buna karlk, yine Dnya Bankasnn W orld Tables (Dnya Tablola
r) her lke iin ayr ayr ve srekli olarak her yl iin retim, d ticaret, emek piyasas, dviz k u
ru, ulusal gelir indirgeyicisi, kamu dengesi, rezerv hareketleri gibi verileri yaymlamaktadr.
Dnya Bankasnn yllk olarak yaymlad W orld Debt Tables d borlarla ilgili birok
bilgiyi iermektedir. 1997 ylndan itibaren bu yllk Global Development Finance ad altnda
yaymlanmakta ve d bor dmda birok sermaye hareketini ierecek ekilde geniletilmi b u
lunmaktadr.
Dnya ticaretiyle ilgili en ayrntl bilgiler UNCTAD, H andbook of International T rade and
Development Statisticste bulunmaktadr. Ayrca, GATT International Trade zellikle eitli m al
lar temelinde ayrntlandrlm yllk ticaret verileri iin ok iyi bir bavuru kaynadr.
IMFin International Financial Statistics isimli yayn para piyasas verileri asndan olduk
a zengindir. Birlemi Milletlerin Industrial Statistics Yearbooku, zellikle alt sektrler itibariy
le lkelerin retim , retim indeksi, alan ii says, sabit sermaye yatrmlar gibi verileri bul
m akta kullanlabilir. Eurostat, AB lkeleri iin, ticaretten aratrma gelitirmeye kadar birok ko
nuda karlatrmal veriler yaynlamaktadr.
Birlemi Millctlerin, Demographic Yearbook isimli istatistikleri nfus konusunda, N atio
nal Accounts Statistics Milli Gelir konusunda, nemli kaynaklardr.
Bilimsel ve Teknolojik gelimelerle ilgili veriler iin en iyi yaynlarn banda OECDnin ya
ymlad, Science and Technology Indicators gelmektedir. Bunun dnda Eurostat, G overnm ent
Financing of Research and Development, AB lkeleri iin birok bilim vc teknoloji verisi sun
maktadr.
Trkiyenin TBTAK tarafndan 1993 ylnda yaymlanan Trk Bilim ve Teknoloji Politikasnda bu konuda baz lkelere ilikin veriler bulunmaktadr. Bunun dnda birok kltrel
gelime ile ilgili veriler iin, UNESCO, Statistical Yearbooka baklabilir. Uluslararas rekabet g
c karlatrmalar iin ise Dnya Ekonomik Forumu tarafndan her yl yaymlanan W orld
Competitiveness Reporttan yararlanlabilir.

508

T O H K Y I! K K O N O M S

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR


igc ve sermayenin serbest dolam
Uluslararas ticarette eilimler
D bor sorunu ve gelimekte olan lkeler
Teknoloji yar ve yapsal rekabet gc

XX.

Uzun Dnemde Gelime


Paa bademine tenbih eylesin
Kolum ekip elim balamasnlar.
Pir Sultan ABDAL
A. GR
Bu blm n amac, nceki blmlerde derinlemesine incelenen eitli dnemlerin
ekonomi politikalarnn lkenin retim olanaklarn gelitirmesi asndan btn
cl bir deerlendirilmesinin yaplmasdr. Cumhuriyetle balayan ve gnmze ka
dar uzanan yllarn ekonomik gelimeleri gibi ok geni bir konunun zetlenerek
de olsa ele alnabilmesi iin semeci bir yaklam zorunludur. retim olanaklarnn
genilemesini esas alan bir yaklam, kanlmaz olarak sermaye ve igcnn evri
mini, i ve d ekonomik, siyasal ve toplumsal gelimeler bilekesinde incelemeyi
gerektirmektedir. Amalanan, gemiin devingenliinden, gelecein ana dorultula
rn yakalayacak bir genel erevenin kurulmasdr.
Cumhuriyetin ekonomi politikalarnn geliimini temel olarak dnem e da
yal olarak incelemek olanakldr: 1980 ncesi, 1980-1994 dnemi ve 1994 sonras.
Burada 1980 ncesi, iinde barndrd birok farklla karn, bir btn olarak ele
alnacaktr. Buna karlk 1980 sonrasnn ekonomi politikalar bir yandan gnm
ze, dier yandan ise gelecee ilikin belirleyici zellikleri nedeniyle daha kapsaml
olarak, iki alt blmde deerlendirilecektir. Bunlardan birinci dnem d ticarette ve
ulusal sermaye piyasalarndaki serbestlemeyi temel politika olarak uygulayan 1980
-1988 dnemi, kincisi ise bunlann yannda uluslararas finansal serbestlemenin ana
ekseni oluturduu 1989 sonras dnemdir. Konunun son blm, Trk ekonomisi
nin uzun dnemli gelimesinin dayanaklarnn deerlendirilmesine aynlmtr.
B. 1920L YILLARDAN 1980Ll YILLARA
Cum huriyetin devrald, yalnzca uzun yllar sren savalarn sonucu olan ykm
ve ilkel retim teknolojisi deildir; uluslararas sermayenin at oynatt ve da ba
mlln egemen olduu bir ekonomik yapdr. Cumhuriyetin kuruluu ile bala
yan yllarn ana sorunu toplumun deiik kesimleri arasnda dayanmay salamak
ve ok byk zveri ve bedel karlnda salanan siyasal bamszl ekonomik
bamszlkla talandrmaktr. Bunu salamann yolu da yerli sanayii kurm ak ve
gelitirmekten gemektedir. Kurulu yllarnn kesinlikle egemen olan ekonomik
gr, sanayilemedir.

5io

I O IIKVI1 I KO NO M S

Kamu ynetiminin, ekonomik, siyasal ve toplumsal tm ilikilerin yeniden d)


zenlenmesi daha dorusu yeni bir yasal vc kurumsal yaplanma, znde ekonomik
gelimenin altyapsn oluturuyordu. Dnemin ada eitim anlay, yalnz igll
cnn niteliini gelitirmenin deil, ayn zamanda ekonomik, toplumsal ve siyasal
gelimelerin de en nemli dayanayd.
Lozan Bar grmelerinin kesintiye urad bir srada ubat 1923te topla
nan zmir iktisat Kongresi yalnz tccar, ifti, sanayici ve ii kesimlerinin ekon
mik ve toplumsal gelime iin somut nerilerini sergilemelerine olanak vermekle
kalmyor, ekonomik gelimenin ulusal nitelikte olmas gerektiini de zenle v
guluyordu. Yabanc sermaye, ancak yerli sermaye ile eit koullarda gelebilirdi.
Cumhuriyetin ilk on yl, ekonomik onarm ve kurum lann oluturulmas dne
midir. Yabanclarn elinde bulunan demiryollarnn milliletirilmesi, Ttn Reji
sinin ve Aar Vergisinin kaldrlmas ve karasularnda ulam (kabotaj) hakknn el
de edilmesini, Smerbankm ncs olan Sanayi ve Maadin Bankasnn kurulmas
ve Sanayiin Teviki Yasasnn karlmas izledi. Trkiye Bankasnn kuruluu bi
bakma kamu-zel sermaye birikimi ibirliinin ilk somut rneiydi. Cumhuriyet
ynetiminin ok nemli ekonomi politikas yaklam, kamu mliyesi kuramnda
altn ilke denilen kurala uymasdr. Buna gre devlet btesi ak vermemeliydi.
Gerekten de Kurulu Yllarndan balayarak yaklak eyrek yzyl byk bunalma,
devletilik uygulamasna ve II. Dnya Sava koullarna karn, 1950ye dek denk
bte yaklam srdrlmtr. Amalanan, enflasyona yol amayacak kararl bir
ekonomik ortamdr. Benzer bir durum para politikasnda grlmektedir. Cumhuri
yet hkmeti 1930da Merkez Bankasn kurm utur ve Sava yllarna dek dolam
daki para miktarn kararl bir dzeyde tutmu, ekonomiye para pompalama yoluna
gitmemitir. ncs d demeler konusudur. 1950lere dek d ticaretin ak ver
memesine byk nem verilmitir. Gerekte uygulanan denk bte politikas ve d
denge anlay da bu dengeli para politikasnn izlenmesinde yardmc olmutur.
izlenen ekonomi politikalar Cumhuriyetin ilk on ylnn greli olarak libe
ral saylmas sonucunu vermitir. Bununla birlikte tek partiye dayal siyasal ortam,
devleti, belirleyici bir konumda tutm utur, denilebilir. Cumhuriyetin kendi gm
rklerini zgrce saptama olanan elde ettii 1929da kapitalist dnya byk bu
nalmla karlar. lke, bata pam uk olmak zere tarm rnlerinin dsatmnda
byk glkler ekmektedir. Bunun doal sonucu, o yllarda tamamna yakn d
almla salanan eker ve dokuma gibi temel tketim rnlerinin salanmasndaki
glklerdir, te yanda bunalmdan etkilenmeyen ve planl bir yaklamla hzl bir
sanayileme gerekletiren Sovyetler Birlii vardr.
Bu ortam da ve ok ayrntl teknik almalardan sonra lke devletilik uygu
lamasna gemitir. Trkiye, rettii hammaddeleri ileyerek temel tketim ve k
t, imento, demir-elik gibi yaamsal ara rnleri reten sanayii devletilik politi
kasyla kurm utur. Ana ama bu rnleri yeterli lde yerli reterek da baml
l olabildiince azaltmaktr. Dalm yerine yerli retim biiminde sanayileme de
nilen bu yaklam ile Trkiye daha sonraki yllarda siyasal bamszlklarna kavu
an lkelere rnek olmu ya da nclk etmitir. Burada iki noktann alt izilmeli

U Z U N D N E M D E G E L M E

511

dir. Bunlardan birincisi, devleti sanayilemenin ok az miktarda d kredi kullan


larak ve de d ticaret ve bte a verilmeden gerekletirilmi olduudur. lke,
bu politikalar sonucu olarak o dnemde daha sonraki on yllarn sreklilik kaza
nan hastal olan enflasyon olgusuyla ve d deme gl ile karlamamtr.
kincisi de genel kannn tersine, devletiliin zel kesime kar olmaddr.
Ekonomi, II. Dnya Savann sanayilemeye getirdii kesintiyi, sava sonrasn
da ok farkl bir niteliksel deiimle birlikte srdrmtr. ABDnin d yardm ve
kredileri, nceki yllarda birikmi dviz kaynaklar, bunlar tamamlayan kam u gelir
ve giderlerinin artrlmas ve buna bal parasal genileme, ekonomide, ticari ser
mayeye dayal bir byk dnm balatmtr. Sre, sava koullarnda sermaye
birikimini artran ve 1946da ok partili yaama geilmesiyle siyasal etkisini artran
yerli ticari sermayenin zlemlerine uygundur.
Sava sonras dnm, demiryolu politikasnn bir yana braklarak karayolla
rnn ana ulam arac yaplmas tr dengesiz bir ulam anlay; traktrn tanm
kesimine hzla girii ve bunlar izleyen kendileme frtnasyla i pazarn genileme
sinin ve sonraki yllarn ekonomik, siyasal ve toplumsal gelimelerinin, giri kaps
zellii tamaktadr.
1950lerin Demokrat Parti ynetiminin bu toplumsal talep dalgasna ekonomik
yant, kam u ekonomik kurulularn zel kesime sataca szleriyle ynetime gel
mesine karn, bunun tam tersi bir politika izlemek zorunda kalmasdr. Devleti
sanayileme sonucu i talebi karlayacak lde yerli retilen nl beyaz, un,
eker ve dokuma, 1950lerde artan i talebi karlayamaz olmutur. Ek olarak, k
t, imento ve demir-elik rnlerinde ok ar arz yetersizlikleri yaanmaktadr.
Dalm glkleri ortamnda ynetim bu rnlerin yerli retimine ynelir. Kamu
ktisadi Teebbsleri (KlT) yeniden sanayilemenin itici gc yaplr.
Gerekten 1950li yllar, zel sermaye birikimine dorudan KlT katklarnn
balangcdr. KT, zel sermaye ile ortaklklar kurmaya bu dnemde balamtr,
zel kesime dk fiyatia girdi salama ya da rn vererek zel ticaret krlarn ar
trma yntemlerine ek olarak, KT-zel giriim ortaklklar kurarak sermaye biriki
mine katk yolu almtr. Yzlerce rnei iinde, Trkiye ekerin Tat Konserveye, TEKin anakkale Seramike, Makine Kimyanm, Tofaa ve o yllarda kuru
lan Devlet Malzeme Ofisinin Arelike ortak edilmeleri rnek olarak verilebilir.
Demokrat Parti ynetimi, sava sonrasnda ABD ve Dnya Bankas evreleri
nin nerdii, demir-elik, ar kimya, kt ve petro-kimya tesisleri kurulmamas
ynndeki nerilere kout bir sanayilemeyi de srdrmeye almtr. Ancak d
nemin ikinci yansnda arlaan d deme glkleri, piyasa dengesizlikleri ve b u
na bal fiyat artlan, devalasyona gidilmesini ve IMFnin istikrar nlemlerinin
uygulanmasn gerektirmitir.
Demokrat Parti ynetiminin toplumsal istemler karsndaki siyasal yant ise
tmyle olumsuzdur. Hkmet, ekonomik gelime-demokratikleme ikilemi var
masna, bunlardan birinciyi yeledi, demokratiklemeyi askya ald; snrlandrd.
Ekonomik bunalmn arlamasyla birleen siyasal bask ortam, 1960ta C um hu
riyetin ilk askeri mdahalesi sonucunu verdi.

12

rOlIK Y' I K O N O M S

Ekonomik ve siyasal bunalmdan k amacyla I960 sonrasnda benimsenen


temel yaklamlar, ekonomide planl gelime, siyasette de daha demokratik bir o
tamdr. Trkiye 1960l yllara geldiinde, sanayilemede temel tketim rnlerinin
yerli retimini gerekletirmitir. Gndem, yerli retime dayal sanayilemenin
ikinci aamasn gerekletirmek; otomobil, buzdolab, amar makinesi ve TV al
cs gibi dayankl tketim rnlerinin lke iinde retimini salamaktr. Bu ilevi
nceleri, bu rnleri dardan getiren zel sermaye stlenir. Yabanc sermayeyi ve
KTi de yanma alan zel ticari sermayenin d rekabet karsnda korunan bi
ortam da sanayi retimine ynelmesi salanr. Sanayileme srecinde KTin ilevi,
yabanc kredilerden de yararlanarak petro-kimya, alminyum, demir-elik gibi aa
mallarn retimini stlenmektir.
Ekonomi, 1960h yllarda sendikal haklarn ilerlik kazand bir ortam da l/l
bir byme gsterdiyse de, i ve zellikle haha sorunu gibi d etmenler nl
demokrasi-ekonomik gelime ikilemini yeniden gndeme getirdi ve 1971de yem
bir askeri mdahaleyle hak ve zgrlklerin snrlandrlmas yoluna gidildi.
Trkiyenin ekonomi politikalarn simgeleyen hzla sanayileme zlemi 197()'l
yllarda yeni bir nitelie brnd. Daha 1950lerin sonunda bavurulan ve 1963lc
ortak ye olunan Avrupa (Ekonomik) Topluluuna 1995te tam ye olunmas
1970lerin banda belirleyici ama konum una ykselmitir.
thal ikameci sanayileme diye tanmlanan ve 1960-1980 arasndaki dneme
byk lde damgasn vuran strateji, yerli sanayinin kurulmasnda olduka
olumlu katklarda bulundu. Ar deerli kur politikas bir yandan dalm kstlan
mayan ara ve yatrm mallarnn sanayiciye olduka ucuza verilmesini salarken,
dier yandan negatif reel faiz oranlar ucuz kredi olanaklar yaratyordu. Btn
bunlar dnem boyunca, ar deerli kur politikas nedeniyle, tek dsatm a sektr
olan tarm sektrnden sanayiye kaynak transferinde bulunulmas ve kam u harca
malaryla yksek tutulan i talep olgusu ile birleince yatrm ve retim iin olaa
nst uygun koullar ortaya km oluyordu.
Bylece, dnem boyunca, olduka nemli bir fiziki yatrm kapasitesi ve saa
yileme kltr olumu insan kayna ortaya kyordu. Ancak ar ve srekli ko
rumaclk ile kurulmu olan sanayinin gerek verimlilik ve maliyet asndan gerekse
kalite ve rn eitlilii asndan uluslararas rekabet gc yok denecek dzeyler
deydi. Sadece i talebe ynelik ve korumaclk ile olduka yksek krl almaya
alm bir sanayi yaps, retim olanaklar asndan deerlendirildiinde Trki
yenin temel sorunlarndan birini oluturmaya balad.
Ancak unutulmamas gereken dier nokta, btn bu sanayileme srasnda d
aklarn byk oranda d lke ve kurulular tarafndan kolayca finanse edilebildi
i bir ortam da ortaya kmasdr. Bu konjonktr Trkiyeye, dier birok gelimek
te olan lke iin olduu gibi, dsatm kaygsna dmeden sanayileme iin gerekli
dalmn yaplabilmesi olanan salyordu.
Bu durum ithal ikameci sanayilemeyi d etkenlere ar duyarl klyordu. Ni
tekim ekonomi 1970li yllarn ortalarnda birok i ve d etken nedeniyle sarsnt
ya urad, sonra da ar bunalma srklendi. D etkenlerin banda II. Dnya Sa

U Z U N O N K M O K G K I. M I'.

5*3

vandan sonra Amerika Birleik Devletlerinin egemenliinde oluan ekonomik


yapnn sarsntya uramas, uluslararas para sisteminden, uluslararas finansman
kurulularna kadar tm kurumsal yaplarda deiikliin ortaya kmas gelmekte
dir. Bu gelimeyle Trkiyenin youn ekonomik ilikide bulunduu lkelerde dur
gunluk, enflasyon ve isizliin birlikte grld bunalm dnemi yaanmaya ba
lanm, buna ham petrol fiyatlarnn 1974 OPEC tarafndan hzla artrlmas ve
Kbrs sorunu eklenmitir. Btn bu d etkenler, artk, Trkiyenin srekli d ak
vererek sanayilemesini srdrmesine olanak tanmyordu.
D etkenlerden kaynaklanan ekonomik bunalma karn, 1970lerde de Trki
yede ekonomik etkinlik ve verimlilik aray egemen olamad. Bunda, yksek kr
larla almaya ve mutlak korumacla ahm sanayinin etkisi ok yksek oldu.
Trkiyede ekonomik aklcln yerini her zaman alm olan ksa dnem rant ara
yc anlay, 1970lerin sonunda iyice younlat. IMFnin istikrar nerileri de yeter
li olmad, younlaan siyasal bunalmla birlikte yaanan d deme glkleri ve
enflasyon, 1980 askeri mdahalesiyle sonuland.

C. 1980 VE SONRASI
Yukarda deinildii gibi 1980 sonras dnem iki alt balkta ele alnacaktr. Bunlar
dan birincisi 1980-1988 dnemi, kincisi ise 1988 ve sonrasdr.

1. Ala Giri
1980-88 dnemi gerek d denge, gerek kamu mliyesi ve para piyasalarndaki den
geler asndan nemli admlarn atld, kkl deiikliklerin yaand yllar ola
rak deerlendirilmelidir. Ancak ilgili blmlerde incelendii gibi bu yllara yakn
dan bakldnda alnan nlemlerin ekonomiyi yeniden dengesizliklere gtrecek
zellikler tad da yadsnamaz.
1980 ylndan sonra Trkiye nemli bir dsatm art gerekletirmitir. Dsa
tm art hz dalm art hznn zerinde olmu, bu olgu dsatmn dalm kar
lama oranm ykseltmi ve d ticaret ann greli olarak azalmasna yol am
tr. D ticaretle ilgili bu gelimeler 1988 ylma kadar geerlidir. Daha sonraki yllar
da ise d ticaret a hzla artmaya ve dsatmn dalm karlama oran dm e
ye balamtr. Bu gelimelerin nedenleri genel olarak 1980-1988 aras uygulanan
politikalarla aklanabilir. 1980 ylndan sonra dsatm art byk oranda deval
asyonlardan ve parasal desteklerden etkilenmitir. cretlerin drlmesi, bir yan
dan maliyetleri drrken, dier yandan i talebin daralmasyla d pazarlarda bir
rekabet gc kazanlmas olanakl hale gelmitir.
Bununla birlikte, 1980 ylndan sonra dsatm art salayan imalat sanayii
nin hemen tm 1980 ncesi kurulmu olan retim kapasitelerine dayanan dokuma-hazr giyim, demir-elik, gda, bir lde de dayankl tketim mallarndan
olumaktayd. Aradan 8 yl getikten ve 1988 ylna varldktan sonra bu bileimde
nemli boyutta bir deime olmad. Dsatm, retimde yeni kapasiteler yaratmak
tan ok, kapasitelerin daha etkin kullanlmas ve i talebin kslmas yoluyla artnlabildi.
T P VK

5>4

T O m KYI

IKONOM S

Bu zelliklere sahip, bir baka deyile ksa dnemli nlemlerle salanan dna
tim artn srdrmede nemli sorunlarn ortaya kmas kanlmazdr. Bu m u i i i i
lar dsatm art hznn yavalad 1988 ylnda kendini gstermeye balamn
rnein, dsatmda rn eitlemesine, yeni sektrlerin dsatma almasna ula
nak verecek retim ve kapasite art konusuna nem verilmemi ve devalasyonla
rn srekli ayn sektrler zerinde ayn etkinlikte dsatm artrc etkisi kalmamaya
balamtr. Bir baka deyile, Trkiye darya satt mallarn miktarn, fiyatln
srekli dk tutarak artrmann snrna gelmitir.
Dier yandan, dnem boyunca uygulanan parasal desteklerin, maliyet diin
mek ve uluslararas yapsal bir rekabet gc yaratmak gibi bir etkisi olmamn
nk bu parasal destekler maliyeti drmekten ok, yapay olarak dsatm fiyat
n drmekte etkili olmutur. zellikle 1980 ylndan sonra uygulanan ve belll
bir dsatm hacmine ulaan byk d ticaret irketlerinde younlaan dsatm ,t
tmn olumlu etkisinin reticiye byk lde yansmad bilinmektedir. Bu e
denle dsatm yapan sektrlerde nemli bir yapsal deime, teknolojik yenilenilir,
kalite ve verimlilik artna dayal bir rekabet gc gelimemitir. Nitekim bu para
sal desteklerin verilmesinden zellikle uluslararas anlamalar nedeniyle vazgeilme
sinden sonra, dsatmn art hznda nemli bir duraklama ortaya kmtr.
ncelenen dnemde, dalmn art hz dsatmn art hzndan dk olmu
tur. Dalmn bileimi ele alndnda bunun nedenleri ortaya kmaktadr. Dnem
boyunca dalm art hzndaki yavalamann yatrm mallarnn art hzndaki ya
valamadan kaynakland grlmektedir. Bir baka deyile 1980-88 arasnda dsa
tim art, yeni kapasitelerin yaratlmasna bal olmaktan ok, kapasite kullanm
orannn artrlmas nedeniyle, ara mal dalmndan kaynaklanmaktadr. Bu du
rum , dsatm artrmak iin yeni teknolojilere ve kapasitelere gereksinim duyulma
ya balanan 1980li yllarn sonunda dalm art hznda nemli bir sramaya e
den olmu ve d ticaret a hzla bymeye balamtr.
Btn bu gelimeler, 1980-88 aras byk baarnn gerekletirildii belirtilen
d dengede nemli sorunlarn olduunu gstermektedir. Ayrca incelenen dnem
de d borlarn drt katndan fazla artmas d dengeden sz edilmesini olanaksz
hale getirmektedir.
Para ve sermaye piyasasna gelince, 1980 ylndan sonra mal ticaretinin ser
bestlemesinin yan sra, sermaye piyasasnda da serbestleme ynnde nemli ge
meler olmutur. Bunlarn banda ticari bankalarn faiz oranlarnn serbest bira
klmas gelmektedir. Ancak bu srada bankalarn kendi aralarnda anlaarak (oligo
polistik piyasa yaps nedeniyle) faiz oranlarn sabit tutmaya altklar bilinmek
tedir.
Dier bir gelime dviz kuru rejimiyle ilgili yaplan deiiklikler ve ar deerli
kur politikasndan vazgeilmesi, bireylere dviz bulundurm a serbestisi getirilmesi
dir. Bu gelimeler gerek Trk liras gerekse dviz cinsinden mevduatta nemli bir
art olmasn salad. Ancak dier yandan, gerek faiz orannda gerekse dviz kurla
rnm belirlenmesinde piyasaya braklmayan birok uygulamaya gidildi.
Dnem boyunca, kredi faiz oranlarnn ykseltin i , yatrmlar azaltc etken ol

U Z U N D N E M D E G E L M E

515

mutur. Bu, lkenin retim olanaklarn da olumsuz etkilemi, yeni teknolojilerden


ok, emek-youn retim yntemleri zendirilmitir. Yksek faiz nedeniyle retim
den kaan banka sermayesi esasen yksek olan tketici talebine ynelmitir. Bu du
rum enflasyonu ve dalm krklemitir.
Para piyasasnda, zel olarak lkenin retim olanaklaryla ilgili bir gelime,
kredilerin dalmnda grlmektedir. Bata imalat sanayii olmak zere retken
sektrlerin pay giderek dmtr. Buna kout olarak borsa dahil, yeni finansal i
lem aralarnn yaygnlamas ortaya kmtr.
Mal ve hizmet retiminden uzaklaan ve giderek artan bir oranda kendi i d
nm ne ynelen para sermayenin fiyat artlarna neden olmas kanlmazdr.
Nitekim Trkiye ekonomisi, 1980li yllarda, 1980 ncesinin en nemli sorunlarn
dan biri olan enflasyonu, bu kez sreklilik kazanm bulunan niteliiyle ve ok
daha yksek oranyla yaamtr. Ksaca, uygulanan ekonomi politikas enflasyona
yenik dmtr.
Finansal piyasalara 1980den sonra getirilen serbestlemenin ilk sonularn
dan biri faiz oranlarna ilikin olarak yaand. Faizler, bankaclk sisteminin dnda
ve bankerlik olarak nitelenen serbest piyasa srelerine konu oldu. Ancak, mev
duatn bankaclk kesiminin dna kmaya balamas, bankalarn kendi aralarnda
anlamalar ve bankerlik olgusunun olduka sarsntl bir biimde sona ermesiyle
noktaland. Dnemin, yani 1980lerin ortalarndan balayarak parasal ilem arala
rnn oald, ilemlerin artt, ksaca ekonominin parasallamas srecinin hz
kazand belirtilmelidir.
Kamu ekonomisinde kaynaklarn yetersizlii giderler de snrl tutularak kar
land. Gerekten de kamu kesiminin gelir gider fark, daha dorusu kam u kesimi
nin borlanma gerei, 1980-1990 onylnn ilk yansnda ulusal gelirin, nceleri yz
de bir, sonra ise yzde ikisi dzeyinde bulunuyordu. Bu sonu esas olarak kamu
gelirlerinin artrlmasndan deil, harcamalann reel olarak kslmasndan, zellikle
de sabit sermaye yatrmlannn azaltlmasndan kaynaklanmaktayd.
Kamu harcamalarndaki bu ksntya karn dnem boyunca kam u dengesinin
saland sylenemez. Tam tersine, 1988de yumuak, 1994te de olduka sert bir
istikrar politikalar kmesinin yrrle konmu olmas da, zellikle kamu gelir gi
der dengesinin salanmasna yetmemi olduunun gstergesidir.
Genelde kamu ynetimi; eitim, salk ve gvenlik gibi temel hizmetleri yapa
cak etkinlikten ok uzaktr. Ancak etkinliin tesinde bir sorun var, o da Trki
yenin ada, ekonomik kurallara gre ileyen bir vergi dzenine sahip olmad
dr. Trkiyede ulusal gelirin yaklak yzde 22si vergi olarak alnmaktadr. Avrupa
Birlii ortalamas ise bunun iki kat, yani yzde 44 dolayndadr. zetle Trkiye,
ncelikle vergi yapsn dzeltmek durum undadr.

2. Bir Bunalmdan Dierine


1980 ylndan beri balayan ticari ve finansal serbestlemenin dier bir boyutu,
1989 ylnda 32 Sayl Karar ile Trk parasnn tam konvertibl (yabanc paralar kar
snda snrsz deitirilebilir) durum a getirilmesidir. Bu kararla en genel olarak

516

Oiik y i

i m in o m

IsI

firma ve kurulularn dvizle borlanmalarna tlaak salayan bir uluslararas li


nansal serbestleme dnemine de girilmi oldu.
Daha nce etkileri tartld gibi, d finansal serbestlik sonucu Trkiye'ye
akan scak para faiz orann ykseltici ve TLyi deerlendirici sre balatmn.
Yksek faiz oran ve TLnin yabanc paralar karsnda deerlenmesi lke iine m
cak para giriini hzlandrmtr. Faiz oranlarnn yksek, devalasyon orannn dt
k olmas ile scak paraya, uluslararas sermaye piyasalarndan daha yksek gcti
(arbitraj) elde etme olana tannm oldu. Bu ekilde lke, yatrmlara dnme
yen, yksek getiri elde edip ksa srede yurtdma kaan speklatif bir sermaye ak
m na urad. Buna bal olarak incelenen dnem boyunca, yksek borlanma, yk
sek kam u a, yksek tketim, yksek dalm gibi sorunlar ortaya kt ve ckoo
mideki dengesizlikler daha da pekiti.
Ayrca, esas olarak mal ve hizmet d ticaretini etkileme ilevi olduu dn
len dviz kuru, finansal serbestleme ile birlikte, uluslararas ksa dnemli para ha
reketlerinin karsnda ar duyarl hale geldi. Dier yandan, 1980 ylndan soma
ulusal dzeyde gerekletirilen finansal serbestleme ile faiz oranlarnn serbest n
raklmasmn amac, tasarruflar zendirmek, etkin kaynak kullanm salamakt.
Ancak uluslararas dzeyde finansal serbestlemeye bal olarak faiz oran spekUl.t il
para hareketlerini etkilemeye balamtr.
1989 sonrasnda uygulanan ekonomi politikalarnn, d denge, kamu dengesi,
para piyasas dengesi ve reel sektr dengesi zerine aada ele alnacak olan ciddi
etkileri olmutur. D denge asndan incelendiinde, en temel sorun cari denge ile
ilgilidir. 1988 ylnda art olan cari denge, 1989 ylnda bozulmaya balam ve
1990dan itibaren eksi olmaya ynelmitir. 1990 ylndan sonra scak para giriinin
etkisiyle reel olarak deerlenmeye balayan TLnin, bu olumsuz gelimedeki rol
ok byktr. D pazarlarda uluslararas rekabet gcn azaltan ve yurtii paza
larda yerli reticilerin dalm ile rekabet ansm dren bu olgu nedeniyle Trk
yenin d a 1993 ylnda rekor seviyeye ulam, 1994 devalasyonundan som ,
ise hzla artarak her yl rekorunu yenilemitir.
D finansal serbestleme ile birlikte dviz kurunun lkenin ekonomik dengele
rinden kopmas, uygulanan da alma politikalarnn etkinliini azaltmtr, zel
likle Trkiye gibi retken kapasitenin yllardr glenemedii, uluslararas rekabete
ak olan sektrlerin artmad ve eitlenmedii, emek verimliliinin dk kald
bir lkede ulusal dzeyde ekonomi politikalarnn etkinliklerini kaybetmeleri,
nemli ekonomik sorunlara yol amtr. Ayrca, faizlerin ykselmesinin lkenin
retim olanaklar zerinde olduka olumsuz etkileri vardr, ncelikle yeni sabit
sermaye yatrmlarndan kanlmas, yeni teknolojilerin izlenememesine yol am
tr. Bylece uluslararas rekabet gcnn artrlmasnda, yalnzca ucuz emek kulla
narak retim yapan sektrlere dayanlmaktadr.
Trkiyenin yeni bir d dengeye kavumas, dsatma ynelik sektrlerin yel
pazesini gelitirecek ve dsatm gerekletiren sektrlere girdi salayan dalma
bamll azaltacak ekilde yatrmlarn tevik edilmesinden ve scak parayla etkin
bir mcadelesinden gemektedir.

U Z U N D N K M D R G H I. M H

517

Para piyasas dengesi asndan 1989 sonras dnem incelendiinde, ncelikle


Merkez Bankas bilanolarnda dengesizlik kayna olarak iki makroekonomik ol
gudan sz etmek gerekmektedir. Bunlarn birincisi, artan sermaye girilerinin cari
a finanse etmekte kullanlmayan blm nn oluturduu uluslararas rezervler
dir. Net uluslararas rezervler hzl art sonucu 1990-96 arasnda 125 milyar dolar
civanna ulamtr. Brt olarak deerlendirildiinde durum daha dikkat ekici bo
yutlara ulamaktadr nk 1990 ylndan sonra giri yapan brt scak para ayn
dnem in sanayi retimini amaktadr.(1)
Dier yandan yksek d varlk girii, parasal taban geniletmekte ve enflasyo
nu hzlandrmaktadr. TCMBnin buna karlk piyasadaki para miktarn azaltmak
iin bavurduu sterilizasyon yntemi, i-d faiz farknn yksek olmas nedeniyle
ak verilmesinde ve gittike daha yksek faiz oranna trmanlmasnda rol oyna
mtr. Uluslararas rezervlerdeki ykselme 1994 krizinden sonra da devam etmek
tedir. Trkiye zellikle gelimi lkelerde ortaya kan faiz dmeleri karsnda, k
sa dnemli sermaye akmlarna uramamak iin sterilizasyon dnda birtakm n
lemlere bavurmak zorundadr. Bu nlemlerin banda ilide ve birok G.D. Asya
lkesinde uygulanan scak parann getirisini azaltc vergi uygulamalar gelmekte
dir.
Merkez Bankas bilanolarnda dengesizlik gsteren balantl bir dier olgu,
dviz cinsinden mevduatn M2Y iindeki paynn hzla artmas ve 90l yllarda
yzde 50 civanna ulamasdr. Dviz cinsinden mevduatn orannda grlen bu
hzh art, Merkez Bankasnn bir para program uygulayabilme ansn azaltmak
tadr. Ayrca, bu olgu TLye olan gvensizliin bir gstergesidir ve buna bal ola
rak faiz orannda ykselmenin temel nedenlerinden biridir. Gerekten de, 1990h
yllarn banda, gerek mevduat faiz oranlan gerek Hazine bonosu faizleri ciddi
bir trman iindedir; 1994 krizi ve sonras yllarda ise yzde 100lerin civarnda
dolamaktadr. Faiz oranndaki bu ykselme kredi maliyetleri ve beklentiler yoluy
la enflasyonu etkilemekte ve 1980lerde yzde 40, 1988de yzde 70 platosuna yer
leen enflasyon, 1994 yl sonrasnda yzde 90 platosuna tum anm bulunm akta
dr.
zel bankaclk sektrnde grlen ciddi bir dengesizlik unsurundan daha sz
etmek gerekmektedir. Parasal otoritenin zayf denetimi nedeniyle 1990 ylndan
sonra zel bankalarn varlklar ile alacaklarnn vadesi arasnda nemli bir uyum
suzluk ortaya kmtr. Ak pozisyonla alma bir kural haline gelmi ve kredi
stokundaki bymenin mevduattaki bymeden ok daha hzla artmasna neden
olmutur. Bu ekilde ortaya kan kredi genilemesi, tketici kredisini ve zel tke
timi genileterek i talebi ve i talebe dnk genilemeyi tevik etmitir.
TCMBnin otoritesinin glenmesi ve zerk bir kurum haline gelmesi, gerek
para programnn yrtlmesinde gerek zel bankalarn denetiminde vazgeilmez
bir gereksinim olarak, Trkiyenin gndeminde durmaktadr.
Trkiye ekonomisinde toplam kam u dengesinin gstergesi olarak bakabilecei
miz KKBG, 1980li yllarda ortalama yzde 5 civarnda iken 1990l yllarda ortala
m a yzde 10 civarna kmtn. Toplam kamu harcamalan iinde en nemli paya

518

T H KV'

I KO NO M S

sahip olan konsolide bte a, 1980'li yllarda y/.dc 3lerdc iken 1990l yll.tdn
yzde 7lere trmanmtr. 1996 yl ile beraber, KKBG yzde 18.4 vc bte a
yzde 8 ile kamu kesiminde ciddi tehlike sinyalleri vermektedir.
Kamunun gerek i bor stoku gerekse d bor stoku asndan geldii dzey
sonucu, son yllarda, konsolide bte iersinde faiz demeleri en nemli paya salp
olmutur. Trkiyede kamu, borlarn deyebilmek iin bor alma gereksinimi ile
kar karyadr. Bu olgu giderek daha yksek faiz oranlarn douran bir ksr dn
g yaratmtr. Kamu kesiminin iine dt dengesizlik iki nemli yapsal zellik
tamaktadr. Bunlardan birincisi, borlanmann ksa dnemli Hazine bonosuna
dayal olmasdr. kincisi ise d borlanmann yerini i borlanmann almasd,
Bunun esas anlam, kamunun, giderek daha fazla oranda dardan bor alan i
ajanlardan borlanmaya balamasdr.
1990 ylndan itibaren lkeye giren youn ksa dnemli speklatif sermaye, 11.
zinenin ktlar kullanlarak kam u tarafndan kullanlabilir fon haline getirilmi
tir. Bu olgu, kam unun harcamalarn artrmak iin gelirlerini artrmas gereini do
urmakszn, bir baka deyile vergi reformu yaplmakszn, personel ve faiz harca
malarnn artrlmas olanan salayarak kam u an ykseltmitir. Trkiyede
faiz gelirinden ve finans sektrnden alman vergiler olduka dktr. Kurumla
vergisinin toplam vergiler iindeki pay 1990 ylndan sonra azalma gstermektcdi,
Dier yandan vergi karma ve vergilendirilememe orannn ok yksek olduu bi
linmektedir. Siyasi iktidarlar kam u dengesine ulalmasnda belirleyici olan bu ya
psal sorunun zerine siyasi poplarite hesaplar nedeniyle gitmemiler ve kamu
harcamalarn artrmak iin ok yksek maliyetli olan ancak kolay elde edilen scak
paray kullanmay tercih etmilerdir.
Trkiyede, 1989 ylndan sonra scak parann getirisi dnya ortalamalarnn
ok zerinde seyretmitir. Siyasi iktidarlar poplarite artrma uruna bu yksek
orana raz olmulardr. Kald ki kamu aklarn ok artran ksa dnemli sermaye
girii faiz demeleri ve cari harcamalar araclyla tketim hacmini artrmakta vc
reel yatrmlara dnmeyerek lkenin retim olanaklarnn gelimesine katkda
bulunmamaktadr. Gelir ve harcama politikalarnn siyasi poplarite hesaplarnn
bir kenara braklarak belirlenmesi, vergi reformu ve faiz demelerinin vadelerinin
uzatlmas, kamu dengesi iin kanlmazdr grnmektedir.
Reel sektrde 1980 ylndan beri grlen en belirgin istikrarszlk GSMH by
me hzlarnda ortaya kmaktadr. Neredeyse her hzl byme dnemini duraan
bir dnem izlemektedir. Bu istikrarszlk yapsal dnm n hl sanc ekmekte
olduunun bir gstergesidir. Bu sanclardan en belirgin olan reel sektrde ve yat
rmlar konusunda ekilmektedir.
1980 ylndan sonra yaanan dsatm art dier yandan dsatmn bileimin
de de bir deiiklii beraberinde getirmitir. Toplam dsatmn yzde 80i imalat
sanayii ihracatndan olumakta, ihracatn dier blmleri ise tarm ve maden sek
trnden kaynaklanmaktadr. Ticarete konu olan sektrler olarak adlandrlan bu
sektre zel sektrn yapt yatrmlar ise 1980 ylndan sonra azalma gster
mekte, zel sektr yatrmlar finans, konut gibi tic.uete konu olmayan sektrlere

U Z U N D N E M D E G E L M E

519

kaymaktadr. Yatrmlarn dalmndaki bu gelime 80li yllardan beri uygulanan


da alma politikalarndan beklenenin tersinedir. nk beklenen, yatrmlarn
ticarete konu olan sektrlerde younlaarak dsatm ekili bir bym enin yaan
masdr. Ancak Trkiyede da alma politikalaryla birlikte, da ak sektrlerde
kr beklentileri ie dnk sektrlere gre azalmakta ve yatrmlar ticarete konu
olmayan ie dnk sektrlerde younlaarak kendi varlk koullarm tketmekte
dir.
Birok gelimekte olduu gibi Trkiyede de maliyetlerin belirli bir kr marj
eklenerek fiyatlara yanstlmas anlamna gelen mark-up fiyatlama yaygndr. Trk
imalat sanayiinde birok sektrde ithal girdi ve cretler en temel girdi maliyetlerini
oluturmakta, ithal girdilerin maliyeti cretlerin oluturduu maliyetlerin olduka
zerinde kmaktadr. Trk imalat sanayinde 1980-88 aras yksek devalasyonlar
sonucu artan ithal girdi maliyetleri dk cretlerle telafi edilirken, 1989 sonras
ykselen cretler TLdeki deerlenme sonucu den girdi maliyetleriyle telafi edil
mitir. Bu nedenle, Trk imalat sanayiinde 1980-90l yllar boyunca, olduka sabit
hatta az da olsa artan bir krllk sz konusu olmaktadr. Ancak bu krllk imalat
sanayiinde yatrmlara dnmemekte, bir anlamda Trk imalat sanayiinde yat
rmlara dnmeyen bir krllk sz konusu olmaktadr.
Bu gelimenin en nemli nedeni finansal sektrde ya da daha genel olarak tica
rete konu olmayan sektrlerde yksek krlln olmasdr. 1990 ylndan sonra
imalat sanayiinde krllk unsurunu oluturan en nemli kalem finansal krlardr.
Finansal sektrdeki hzl byme ve faiz oranlarnn olaanst ykselmesi reel
sektrde elde edilen gelirlerin finansal sektrde deerlendirilmesine neden olmakta
dr. 500 byk sanayi firmasnda, incelenen dnem boyunca, finansal krlar/bilano
kr oran ykselme gstermitir. Finans sektrnn bymesinin kendi iinde bir
ama olmaktan ok, retim olanaklarnn ve yatrm hacminin gelimesi iin ve re
el sektrn dengelerini yapsal/uzun soluklu klmak amacna ynelik olarak yap
landrlmas gerekmektedir.
1993 ylnn ikinci yarsnda, gerek kamu alannda, gerekse de d ekonomik
ilikiler ve para piyasalarnda ortaya kan dengesizlikler ve gelimeler nedeniyle
ekonomide yeni politika araylar ortaya kt. Gerek enflasyonla mcadele edebil
mek gerekse kamu bor ykn azaltabilmek iin faiz oranlarn dk tutmay
amalayan bu yeni politika araylar, dviz talebinin hzla artmasyla sonuland.
Bu sre uzun zamandan beri yaanan ekonomik dengesizliklerin 1994 ylnn ba
larnda bunalmla noktalanmasna ve 5 Nisan Kararlarna gidilmesine yol at.
Ekonominin uzun dnemli gelimesine ciddi darbeler indiren 1994 krizi sonrasn
da uygulamaya konulan 5 Nisan kararlarnn demeler dengesi, dviz kuru, kam u
dengesi, faiz oran ve parasal byklkler zerindeki etkisinin olduka snrl oldu
u daha nceki konularda gsterilmitir.
zetle 1980 ylndan sonra ekonomi politikalarnda yaanan deiimler, incele
diimiz dnem boyunca, ekonominin dengelerinin bozulmasnn, ekonominin re
tim olanaklarnda ve retken kapasitesinin gelimesinde nemli darboazlar yaan
masnn nne geememitir, rnein, 1980 ylndan sonraki dsatma dayah b

520

r O u K l v r I KONOM S

yme, yeni retken kapasiteler yar '(lnasn layaiiGinirr.azkcn, 1989 ylndan son
ra, zellikle uluslararas finansal serbestlemenin sonucu, ksa dnemli yatrm
alanlarna ve speklatif etkinliklere kaytmas n plana kmtr.
Dier yandan, Trkiye eko no, /isinin te el sorunu, fiyat dengesizlikleri, kamu
borlan, d ak gibi ksa ve orta dnemli sorunlarn zme kavuturmak, bun
lann ban ektii bunalmlardan kurtulmak deildir. Ekonomi uzun dnemli ge
lime sorununa da zm bulmak durum undadr. Bu soruna nasl yaklalmas ge
rektiinin ana hatlar aada, iki alt balkta ncelenmektedir.
D. DNYA, NC BNYILA NASIL GRYOR?
Bir yandan Sovyetler Birliinin dalmas, br yandan de kimi Uzakdou ekono
milerinin hzl bymesi, 1990h yllardan balayarak ekonomik gelime kuramlar
nn sorgulanmasna neden oluyor. Ekonomik byme ve gelime kuramlarnn
gerei aklama gc tartdyor; gerekilii sorgulanyor. Ulusal ekonomilerin,
tarihsel olarak, gelime ve k sreleriyle bunlarn arasnda uzanan onlarca de
iik lke rnei yeni yorumlara yol ayor.
Bu erevede ulalan ilk sonular ana noktada zetlenebilir. Birinci sapta
ma, yalnz sermaye birikimi ve igcnn geliiminin, ekonomik byme ve geli
meyi aklamada yeterli olmaddr. Bu kiliye ek olarak, yasal ve kurumsal dzen
lemelerin, kamu ynetiminin etkinliinin, toplumsal sermaye ve kltrel deerlerin,
evre duyarllnn ve zellikle de bilimsel ve teknolojik gelimelerin ekonomik geli
meye nemli katklar yapt grlyor. Gelime anlam deitiriyor; yalnz yatrm
tutar, retim miktar, ii says gibi saysal eleri iermiyor, bunlarla birlikte, ni
teliksel konular da ieriyor. Gnmzde ekonomik ve toplumsal gelime, tpk
Cum huriyetin Kurulu Yllarnda yaplmak istendii gibi btncl yenileme anla
yna dayanyor.
Ancak bu btncl yaklam iinde de bir etken ya da deiken ne kyor: bi
lim ve teknoloji, zellikle teleiletiim alanndaki gelimeler ve bunun mal ve hizmet
retim ve tasarm alanlarna uyarlanmas, bu sreleri kkten deitiriyor. Ekono
minin btn olarak temel sorunu artkdeerin gerek kayna ve artrlmasdr. Ku
ramsal ve uygulamal aratrmalar, ekonomik zmlemelerde odak noktas olan
artkdeerin bilgi ve teknik yeniliklerle daha hzla bydn kantlyor. Ekono
mik kalknmada, saylarla llmeyen etkenlerin byk pay olduu gerei, giderek
bir egemen gr biiminde benimseniyor; bilgi toplumuna gei bu erevede vur
gulanyor.(2)
kincisi, neoklasik byme kuram, azgelimi/gelimekte olan uluslarn, piya
sa mekanizmasnn serbeste ileyii ve bunun salayaca tam rekabet ortamnda,
nde giden ya da gelimi uluslara yetieceklerini ne srer. Azgelimi/gelimek
te olan lkelerin yapmas gereken, serbest piyasa koullarnn ilerliini salamak
tr. Neoklasik ekonomi kuramnn bu nermesi IMF uygulamalarnda da esas al
nyordu. zellikle 1980lerden sonra ABD ve Ingilterenin nclnde gdlen
ekonomiye devletin karmasn enaza indirme politikalar, azgelimi/gelimekte

U Z U N N E M D E G E L M E

521

olan lkelere de bir anlamda dayatld. Oysa almann br blmlerinde de


vurguland gibi, Trkiye de dahil, gelimekte olan lkelerde ulusal gelir iinde
vergilerin paynda ve de eitim, salk ve sosyal gvenlik harcamalarnda, devletin
yeri, gelimi ekonomilere gre ok snrl kalmaktadr, rnein Trkiyede, ver
gilerin dolayl olmas, adaletsizlii gibi noktalar bir yana, toplam vergi gelirlerinin
ulusal gelir iindeki pay OECD ortalamasnn yars dolaynda kalyor. Daha
dorusu devletin ekonomideki yeri esasen ok snrldr ya da greli olarak kk
tr.
Kald ki yeni byme kuramlar, gelimekte olan lkelerin gelimi lkelere ye
time ya da yaknlamasnn yle kendiliinden gerekleemeyeceini kantlyor.(3) Bu
durum da gelimekte olan lkeler, eer nde giden lkelerin retim dzeyini yaka
lamak istiyorlarsa bu konuda zel bir aba gstermeleri nesnel bir zorunluluk olu
yor. Ekonomik ve toplumsal gelimeyi salama amacyla tm toplumsal ve ekono
mik gleri harekete geirecek ulusal politikalarn oluturulmasnn gereklilii yads
namaz bir gerektir.
nc nokta, kreselleme srecine nasl tepki verileceidir. Ulusal gelime ye
terliliinin ya da bilim ve teknoloji yeterliliinin ileri dzeye geldii lkelerde kre
sellemeye olumlu tepki verilebiliyor. Daha a, kreselleme srecinin zgl ko
ullarnn ulusal yarara dntrlmesinin yntemleri aratrlyor. Burada kresel
leme tartmalarnn ayrntsna girmeye gerek yok. Ancak, son onyllarda mal ve
hizmetlerin, bilginin ve zellikle de para sermayenin uluslararas dolamnn hzla
artmasnn kreselleme olarak nitelendirildii belirtilmelidir. Aktr ki igc esas
olarak kreselleemiyor. Bu durum da ulusal ekonomi politikas yaplmasn zo
runlu klyor. lkenin demokratikleme derecesine bal olarak hkmetler ulusal
politika oluturmak zorunda kalyor. zellikle gelimi lkeler, kresellemeden daha
ok ulusal yarar salamak amacyla ulusal yenileme politikalar oluturuyorlar. n
k uluslararas dzlemde rekabet edebilmenin nkoulu becerilerin ve teknolojik
yeterliliklerin gelitirilmesidir ve bu da ancak btncl bir ulusal gelime yakla
myla gerekletirilebilir. Her lke kendi toplumsal ve tarihsel gelime srecine, fi
ziksel olanaklarna ve kltrel koullarna bal olarak kendi ulusal yenileme prog
ram ve politikalarn (UYP) biimlendiriyor.(4)
Ulusal ekonomi politikas anlaynn tarihsel evrimi incelendiinde, bu sre
cin, yalnz nesnel ya da maddi temellere dayanmad, bunlarla birlikte elle tutulup
gzle grlmeyen eleri de ierdii aka grlyor. Ulusal retimin artrlmas
amacyla yerli igc ve sermaye kaynaklarnn harekete geirilmesi ve bunun bir
egdm iinde gerekletirilmesi nemlidir. Ancak bunlar kadar, aslnda uzun d
nemli kalknma asndan ok daha kalc etkileri bulunan, kltr, sanat ve bilim
alannda ulusal yeterliliin glendirilmesidir. Gemite Ingiterenin gerekletirdii
sanayi devrimi karsnda bu konuda ge kalan lkelerde, zellikle ABD ve Alman
ya ile balayan, sonra da Japonya ve bir lde de Gney Korenin srdrd
yntemlerde, btncl yaklamn ok belirgin izleri bulunmaktadr. Sovyetler Bir
lii, kresel kapitalizme btncl tepkinin hi kukusuz ok farkl nitelikte bir ba
ka rnei saylamaz m?

I ( ) I t K I V I1 I K O N O M S

522

U n u tu lm a m a s g e re k e n b ir g en ,ek var: g e m ite , hibir e k o n o m ik g e lilm e , k


tk sz se rb e st piyasa k o u lla r o rta m u lii ya d a d e v le tin u ya d a b u b i im d e kalk
o lm a d a n g e r ek lem em itir.

Ulusal yenileme politikas, gnmzde bilgi ve teknoloji arlkl bir yeni dil/
leme tamyor ve bu alanda da tam bir btnsellik gsteriyor. Birikimin, bilini v
teknoloji boyutunu ne karyor; byle olunca da fiziksel sermaye kadar, belki on
dan da nemli olarak emein niteliksel geliimine, yani ada eitime zel bu
nem verilmesini gerektiriyor, zellikle, mesleki ve teknik eitime ncelik verilme
si ve zorunlu eitimin daha uzun bir sreyi kapsamas, bireyin yeteneklerinin ve y<
ratclnn olabildiince gelitirilmesi, ulusal bir ama konumuna ykseliyor. Bul.
la da yetinilmiyor, esnek ve devingen kurumlarn oluturulmas; ekonomik birim
ve iletmelerin en yeni retim tekniklerini kullanmalar; teknolojinin dalmyla
yerli kullanm arasnda uyum salanmas ve lke iin en uygun teknolojinin
transferi; evreye ve tketiciye duyarl retim; kamu kurum ve kurulularnn cl
kinlik, verimlilik, yanszlk ve drstlk ilkeleriyle yeniden yaplandrlmas; eilim
ve kltr kurum lannn bu srece etkin bir biimde katlm, ksaca ulusal yapnn
tm birimleriyle yenilemesi ngrlyor. Yeni bir dzlemde ve konum da sergilen
mekle birlikte, btncl ulusal yenileme, 1990 sonras uygulamalarnn esasn
oluturuyor.
zetle, kreselleme, ulusal gelime politikalarn nemini azaltmyor, tam tersi
ne artryor. Ancak ulusal gelime politikalar deiik bir dzleme kayyor; ok boyut
lulayor; gleiyor; sanayileme kavram, bilim ve teknoloji ile yepyeni bir ierik ka
zanm bulunuyor. Gnmzde kimi anahtar teslimi byk sanayi tesisleri kurmak
yeterli olmuyor, teknoloji yeterliliini glendirmek gerekiyor. Ek olarak bu lkelerin
ynetimleri, okuluslu ortaklklarn dnyay sard bir ortamda kendilerini seimle
ibana getiren insanlarn, yani ulusun karlarnn korunmasna nem vermek zo
runluluunu duyuyor. nk, 1980li yllarn sonlarnda hzla kuramlatnlan kre
selleme sonucu ulusal kalknmacln artk neminin kalmad gr zayflyor;
buna bal olarak gelimeci devlet kavram, toplumun bilim ve teknoloji alannda
glenmesine dayal yeni bir dzleme tanyor. Gelinen noktada, zellikle gelimi
lkeler iin btncl bir ulusal kalknmaclk geerlidir. Bu politikann dayana,
ulusal bilgi ve teknoloji yeterliliini glendirmektir. nk, ekonomik artn asl
kaynann ileri teknolojilerin zmsenmesi ve yenilerinin yaratlmas olduu, eko
nom ik byme kuramlarnn son yllardaki en nemli vurgusu ya da buluudur.
Trkiyenin uzun dnemli ekonomi politikalarn olutururken bu gelimelerin gz
ard edilmemesi gerekir.[5>
Gelimi lkelerin ak ya da kapal bir biimde uygulad ulusal yenileme
politikalarnn gelimekte olan lkeler iin de ncelikli olduu, o lkelerde ekono
mi politikas ile uraanlarca benimsenen ortak grtr. Trkiyede ise yenileme
politikalarnn daha deiik nitelikli olmas kanlmazdr. Trkiyenin nde giden
lkelere yetimesi ya da onlar yakalamas eer yaamsal bir nemde saylrsa, bu
nun doal sonucu ulusal politikalar yapmaktr. Ulusal yenileme politikasnn ser
best piyasa mantyla uyumu, gelimi ekonomilerde kolayca salanabiliyor. nk,

U Z U N D N E M D E G E L M E

523

o lkelerde gelimenin ekonomi-d altyaps, kurum lan, kltr, sanat ve zellikle


de bilim ve teknoloji yeterlilikleriyle, nceden oluturulmu bulunuyor. Srecin te
melini oluturan imana yatrm ve bu balamda bireyin yaratclnn nndeki
ekonomik ya da ekonomi-d tm engellerin toplumsal dzenlemelerle kaldrlm
olmas, o lkeler iin, hi kukusuz byk bir n kazanmadr. Yenilemenin temeli
ni oluturan toplumsal ve bireysel yaratclk gizilgcnn erevesi izilmitir. Ulu
sal yenileme, bilim ve teknoloji eksenine kolayca oturtuluyor. Oysa Trkiyede ve
benzeri gelimekte olan lkelerde, yenilemenin gerekletirilmesi iin ok daha
kkl politikalar gereklidir. Trkiye, asl bu nedenle btncl bir yenileme prog
ramm oluturmak zorundadr. Byle bir programn balca eleri, ana balklary
la, yle sralanabilir:

1. zgrlk Ortam
Salkl bir ulusal gelime, insan beyninin yaratclnn nndeki tm engellerin
kaldrlmasn gerektirir. Hibir ayrm yapmadan her konuyu nyargsz ele alabil
me, irdeleme, aratrma ve gerekirse eletirme alkanlklarnn yalnz kimi eitim
kurumlannda deil, tm toplum kesimlerinde, siyasal ve rgtlerde, kamu ve zel
kurumlarda da egemen olmas, vazgeilmez bir temel ama olarak alnmaldr.
Bireyin zgrlemesinin, hi kukusuz en nemli dayana ekonomik olanakla
rdr. Ancak, dinsel elerin, geleneklerin ve yerleik yaam biimlerinin dn
dnyasn youn bir biimde etkiledii ya da bask altna ald ortamlarda, dn
ce zgrl zerindeki snrlamalarn kaldrlmas, yasal olarak salansa bile uygu
lamada hi de kolay olmuyor, rnein, 2000li yllara girilirken Trkiyede krsal
kesimde be milyondan fazla kadnn cretsiz aile iisi olduu grlmektedir.
Kentlerde ise, ibulma olanaklar ok snrl olduundan a nfusu kadnlarn yal
nzca yzde 15i ya da yaklak yedide biri alabiliyor. Bu koullarda, evrensel in
san haklar belgeleri ya da yasalar, kadn-erkek eitliini salamaya yetmiyor. st
ne stlk byle koullarda, zgrlklerin, kolayca eskiye dn zlemine dnt
rld de bilinmektedir. Bu nedenle, bu almada laiklik zgr dnm enin bir
nkoulu ya da nesnel dayana saylmaktadr.
2. Kurumlama Gerei
Ekonomik ve toplumsal gelimede kurumlamann yeri ve nemi son yllarda gide
rek aklk kazanmaktadr. Kurumlar, bir ekonomik gelime srecini, kiiye ballk
tan kurtarr, onun kalcln salar.
Burada anlatlmak istenen, yalnzca niversiteler, ziraat, sanayi ve ticaret odala
rnn rgtlenmeleri ve aratrma gelitirme laboratuarlar gibi yalnz ekonomi po
litikasna ynelik kurum lar deildir. Kurumlama, yenilemenin arac olarak tm
alanlar kapsar, rnein, Cumhuriyetin ikinci onylmda kurulan Hfesshha Enstitsn ya da Halkevlerini alalm. Bunlardan birincisi gda ve ila denetimi, kincisi
de tiyatrodan resime, konserden iire sanatn tm dallarnda halkn katlmyla ya
ratc etkinlik salama amacyla kurulmulardr, ilk bakta bunlann ekonomik geli
meyle dorudan bir ilikisi kurulamaz. Ancak, ekonomik gelimede fiziksel ve ruhsal

524

TI1KYI' l ' K ON O M S

salyla insann yeri ve nemi gz nnde tutulursa, bu bag kolayca yakalanabl


nsana yatrm ve bireyin yaratclnn nndeki tm engellerin kaldrlmas gt
nm zde gelimenin temelini oluturuyor. Trkiye, nce Halkevleri ve Halk Odu
larn, Ky Enstitlerini kendi elleriyle bodu; Dil ve Tarih Kurumlarn ykma
srkledi; Maden Tetkik ve Arama Kurumu, Elektrik ileri Etd idaresi ve Atom
Enerjisi Komisyonu gibi kurumlarn etkin ve verimli altramyor. Tm btlu
insan gcne yatrmn, sanatn, kltrn, aratrma ve gelitirmenin balca day.
naklar olmalyd.
Kurumlarn insan ezen bir zellik tamamalar, tam tersine insan kiiliinin
glenmesine katk yapmalar ilke olmaldr. Insan-kurum ncelii kendi iinde e
likili bulunabilir. Ancak, salkl bir yaklam bu ikilinin birbirlerini tamamlad
m, insann zgrlemesiyle kurumlamann birlikte salanabildiini, dil, din ve rgi
tim kurumlarnm bu anlay tamalar gerektiini vurgulamaldr. Sylemeye ge
rek yok ki, kadn-erkek eitlii zgrleme srecinin nemli elerinden hirid
amzn insan kesinlikle Ortaa karanlnn banazla boulmu insan ol.
d gibi, dikta rejimlerinin tek kalptan km insan da deildir; tam tersine, yan
tclt ve kltr ile yeniliklerin insandr; oklu kltrle yorulmal, uzmanlamal
ve daha da nemlisi beynini banazlk kalplarnda bomamak, bamsz dnme
nin erdemini yakalamaldr.
insan anlaynn toplumsal boyutu da nemlidir. Bu boyut, insann, bireysel
olarak da toplumsal olarak da ezilmilik duygusundan kurtulmas ve kendine gve
nin nesnel koullarnn salanmas, zm gereken ve nemli toplumsal bir sorun
dur. Toplumsal zgven, bilimden sanata, eitimden ekonomiye her alanda daha
ileri nitelikli retimle kazanlr. zgvenin, retime dayal zgvene dntrlmesi
byk nem tamaktadr.
3. Uygulamalarn Bilimsellii
Mal ve hizmet retimine bilimsel yaklamn ana aya vardr. Birincisi, makine,
ara ve gerelerin en ileri teknolojiyi iermesi ve bu alandaki teknolojik yeniliklerin
izlenmesi; kincisi, igcnn niteliinin okul ve ibanda eitimle srekli olarak
ykseltilmesi ve ncs de fiziksel sermaye ile igcnn bir araya gelilerinin
teknik ve ekonomik bakmlardan en etkin olmasnn salanmasdr. Bilimsellik, le
iletme biriminin olabildiince aratrma ve gelitirme almalar yapmasn da zo
runlu klar. Mlkiyet tartmalarna, kamu-zel mlkiyet ayrmna girmeden cc
yaplmas gereken, ekonomik ve teknolojik etkinlii ne karmaktr.
Uygulamalarn bilimsellii balamnda ncelikle vurgulanmas gereken yapla
cak iler konusunda n hazrlklarn ya da yaplabilirlik almalarnn eksiksiz yapl
mas ve bunlann en ileri bilimsel ve teknolojik bulgulara dayandrlmasdr. Gerek
kurum larn oluturulmasnda gerekse bayndrlk ya da sanayi tesislerinin kurul.
snda bu ilkeden uzaklalmasnn, ekonomik ve toplumsal maliyeti gerekten ok
yksek olmaktadr.
Bu erevede teknoloji transferi ayr bir nem tamaktadr. Trkiye iletmeleri
teknolojiyi esas olarak dardan satn alyor. Ancak gnmze dek, teknoloji dal

U Z U N D N E M D E G E L M E

525

m, ekonominin ve toplum un koullarm ve uzun dnemli gelimeyi gz nnde


tutarak, somut, bilimsel ve teknolojik verilere dayal bir politikayla yrtlmemitir. Bu eksikliin byk parasal ve dier kayplara neden olduu yadsnamaz.
Son olarak, iletmelerin aratrma-gelitirme (AR-GE) anlaylarnn kkl bir
deiime uramas gerektii vurgulanmaldr, Trkiyede belki birka byk girii
m in dnda, AR-GE geleneinin yerletii ne srlemez. letmeler AR-GE al
masna ynelmedike, teknoloji srekli olarak dalmla karlanacaktr. Oysa son
yllarda teknoloji uygun deyimiyle ba dndrc bir hzla gelimektedir. Teknolo
ji giderek pahal durum u gelmekte ve nclerine ok byk krlar brakmaktadr.
Trkiye giriimcisi, rn fazlas elde etmenin en salkl ve kalc yolunun AR-GEden
getiini anlamak ve tm abasn buna younlatrmak zorundadr. Bu bilin yer
lemedike ekonomik ve giderek toplumsal gelimeden sz edilemez. AR-GE gerek
liliinin anlalmas ve bunun yaygnlamasyla tanm , sanayi ve hizmet kesimlerin
de gerek bir yenileme srecinin tohumlar atlm olacaktr.
4. Devletin Snfsal Konumu
Gnm zde gelimeci devlet, ekonomik ve toplumsal ilerlemeye bilinli politika
larla nclk eden devlet olarak alglanyor. Ekonomide gelimeci devlet, her bir
kar grubuna eit uzaklkta kalmaya zen gsterir. Devlet ynetimi, kendini byk
toprak sahiplerinin ya da ticaret sermayesinin kuatmas altnda tutmaz; bamsz a
lan (otonom ) bir konum da olmaya nem verilir. Bu zellik, baarl olabilen ge
limeci devlet anlaynn temelini oluturmaktadr. Ekonomi politikasn bir to p
lum kesiminin ksa dnemli karlarnn tutsa yapmamak, tersine dayanmac
bir anlayla uzun dnemli toplumsal kar ne karmak bu anlayn temelidir.
Azgelimi lke durum undan kp gelimi ekonomileri yakalamann yolu, ekono
mi politikalarnn, kimi sermaye gruplarnn gnlk karnn tutsa olmas yerine,
uzun dnemli bir program ile toplumsal retkenliin bilinli bir biimde artrlma
sndan gemektedir.
Devletin deiik kar kesimlerine eit uzaklkta olmas, gelimeci ya da ulusal
gelime politikalar oluturmasna engel deildir. Tam tersine, ulusal politika olu
turm ann bir nkouludur. UYD tr bir btncl politika, ekonomik ve toplum
sal gelimenin salanmasnn bir nkouludur ve bunda ulusun ortak kar vardr.
5. Nitelikli ve Drst Kamu Brokrasisi
Brokrasi, devletin kurumlamasnn insan yndr. Siyaseti geidir; brokrat ka
lcdr. Devlet olanaklarnn kullanmnda, brokratn, toplum yarar, halka hizmet
ile siyasetiye yaranma arasnda skmadan alabilmesi gerekir.
Bu erevede, nitelikli ve drst ileyen bir kamu brokrasisi, toplum un siyasal
rgt olan devletin ilevlerini etkin ve verimli bir biimde yerine getirmesini sa
lar. Bu nedenle ulus devletlerin doum undan balayarak kamu hizmeti grenlerin
yeterli ve becerili olmalanna zel bir nem verilir. Toplumlar, hakl olarak, vergile
riyle yaayan brokrasinin kendilerine hizmet etmesini ister. Topluma hizmetin ilk
koulu da brokrasinin drst ve nitelikli olmasdr. Cumhuriyet, eitimsizliin

526

I H im Y I K O N O M S

ok yaygn oldug ilk yllarndan balaya.k, bu gereksinmeyi grm ve kam bil


rokrasisii nitelikli kiilerden oluturmaya /.el bir nem vermitir dcnilebl ha
m u grevlilerinin ykselmelerinin olabildiince nesnel ltlere balanmas; kamu
da zel kar salama olanaklarnn aka snrlandrlmas ve zellikle de kan
ekonomik birimlerinin (genellikle KlT ve zelde de kamu bankalar) ynet lei
nin, siyasal yandala deil baar ve yeterliliklerine gre saptanmas ve grevin mi
srdrmeleri bu yaklamn balca zellikleridir. Ancak, zellikle kurumlama ge
leneinin yetersizliinin de katksyla, ok partili yaamn siyasal alkatla, b
rokrasiye yansyan siyasi gr ayrlklar ve yllarca sren enflasyon ortam, kamu
brokrasisinin ileyiini ok byk lde bozmutur. Trkiye, ivedilikle ve ptog
raml bir biimde bu soruna zm bulmak durumundadr.
6. Kresel O rtam da Birikimin ve retim in Ulusall
Ekonomi kuram, ulusal dzeyde, yurttalarn gelirlerinin bir blm n tketilir
yip bankalara koymalarn ekonomik gelimenin nkoulu sayyor. Buradaki ama
ok aktr; ekonomik bymede ana belirleyici olan ulusal tasarruflarn toplam gc
lire orann olabildiince ykseltmek. Uzakdou lkelerinin kaplanlamasnda, zel
likle de Japonya ve Kore rneklerinde ulusal gelirin biriktirilen paynn ykseklii
nin etkisi zerine elde edilen bulgular, tasarruflar artrma yaklamnn ne kada
doru ve geerli olduunu kantlar. Trkiyenin 1980 sonrasnda izledii ekoomk
bymeyi birikimde deil tketimde arayan anlayn, srekli enflasyon, bte a tg
ve yerli sermaye yetersizliinden doan ar d borlanma sonucunu verdii vc bu
ekonomik olumsuzluklarn siyasal alkantlara neden olduu yaanan gereklerdi)
Birikimin ulusallnn doal uzants retimin ulusalldr. Burada yerli tnd
kullanmal yaklam nemlidir. Her gelimi lkede halkn ve yneticilerin belir
inde bu vardr ve satm alma politikalarna da olduu gibi yansr. Kreselleme m
tamnda yaanan dalm kolaylklar ve yabanc sermaye akmlarnn serbestlemedi
sreci, yerli mal kullanlmal anlayn, ulusal bilinci olan lkelerde ortadan k.!
drmyor.(6) nk, yerli mal kullanlmasnn, sektrel bamllklar ya da girdi s.
tn alnmas yoluyla, yerli retimi canlandraca bilinir. Konuyu yalnzca bireylerin
tketim davranlarna indirgemek yanl olur. Gnmzde, bata ABD vc ITav
olmak zere, gelimi ekonomilerde devletin satn alma politikasnn yerli teknolopy
gelitirmenin ok etkin bir arac olarak kullanld bilinmektedir.
Sonu olarak burada saylan eler nemlidir; bunlara yenileri eklenebilir. So
ru, bugn neler yaplabileceinde dmleniyor.
Ekonomik ve toplumsal gelime, gnmzde bu konudaki aratrmalarn ka
ntlad ulusal bilim ve teknoloji yeterliliinin gelimesi ekseninde ve ona bal gidi
yor. Kreselleme ulusal gelimecilik anlayn yok etmemi, tam tersine bm
nemini daha da artrmtr.
Trkiyenin bundan sonraki geliiminin etkin ve sonu alc olmas amacyla
ulusal bir yenileme program (UYP) uygulanabilir. Aratra-gelitirmeyi esas
alan bir retim ve hizmet anlaynn tm sektrlerde geerli klnmas ve bu bag
lamda gelimi ekonomileri yakalamay salayacak ili n teknoloji reten bir izgide

U Z U N D N E M D E G E L M E

527

sanayileme bu programn esasn oluturmaldr. Cumhuriyetin temel deerlerini


gz nnde tutacak olan byle bir program, insan gcne yatnm, kurumsal yeni
leme, bilim ve teknoloji yeterliliinin gelitirilmesi ve bunlarn uzun dnemli altyap
sn oluturan dil, kltr ve sanatn tm yaratc dallarndaki atlmlar ierecek bir
zellik tamaldr.
E. UZUN DNEML GELMENN DAYANAKLARI
Trkiye ekonomisinde uzun dnemli gelime sorunu yukarda sz edilen ksa ve
orta dnemli sorunlar zmek iin uygulamaya konulan ekonomi politikalaryla
gittike daha kmaza girmektedir. 1980 ylndan beri hi deimeyen gstergeler
den birisi enflasyonsa, bir dieri de retken yatrmlarn azalma eilimidir. Unutul
mamaldr ki ekonomik ve toplumsal gelimenin en genel anlamda lt, nele
rin, nasl retildiidir. Belli bir sre iinde daha yksek nitelikli ve ok sayda re
tim, yaam kolaylatrc aralarn gelitirilmesi ve toplumsal gnencin artrlmas
tm toplumlarn ortak amacdr.
Bu amaca ulama derecesini gnm z koullarnda ok ak bir biimde belir
leyen retim teknolojisidir. retimde kullanlan teknoloji ise gerekte, bu srece
katlan emek ve sermayenin gelimilik dzeylerinin bir gstergesidir, bu nedenle
toplumsal bir boyut da iermektedir. nc binyla girerken teknolojik gelimele
rin nemine yukarda deinilmiti. Burada teknoloji retiminin genel ve Trkiyey e
zg boyutlanna deinilecektir.
1. Uluslararas Byk Yar: Teknoloji
Gnmzde, uluslararas dzlemde rktc bir teknoloji yanndan sz edilebilir.
Dnya uluslar, teknoloji retimini az ya da ok yakalayanlar, daha dorusu tekno
loji retebilenler ve retemeyenler olmak zere ikiye ayrlmakta ve teknoloji reti
mine dayal yepyeni bir iblm domaktadr. Teknoloji retebilen lkeler ne
yin, nasl retilebileceini gerekletirdikleri teknolojik yeniliklerle belirlemekte ve
bu sayede rekabet glerini srekli ve gl klabilmekteler.
Sanayilemi lkelerde teknoloji, gemite olduunun tersine sanayileme sre
cinin baml bir deikeni olarak alnmamakta; kendisi sanayileme politikalarm
belirlemektedir. Teknoloji, sermayenin devinimini, dinamiini belirleyen etmen
durum una gelmitir. Yeni retim teknikleri oluturulduklar anda ve bunu izleyen
belirli bir sre tekel nitelii tamakta; dolaysyla byk oranda tekelci kr sala
maktadr. Ek olarak, igcnn verimliliinin artmasyla retim srecine de top
lumsal bir boyut kazandrmakta ve lkeyi dier lkeler karsnda gl klmakta
dr. Teknoloji retiminin bu toplumsal niteliidir ki, gelimi lkelerin ulusal eko
nom i politikalarn teknoloji eksenine oturtmalarn zorunlu klmaktadr. Ulusal
teknolojilerin gelitirilmesi ve tam bir kskanlkla korunmas byk nem tayor.
Teknolojiyi kendileri bir lde de olsa retmeyen lkeler gerekli teknolojiyi
dardan alrlar. Satn almann parasal karlnn bykl bir yana, eski teknik
lerin alnmas ve kullanmyla ilgili yeterli bilgiye sahip olunamamas, retim ve sa

528

I 0 It K I Y r I K O N O M S

tla ilgili s n rla m a la r c m l so l. y a ra tm a k ta d r. Kk o la ra k , te k n o lo jiy i sa tn


a la n lk e le rd e n te k n o lo ji re te n lk ele re b ey in g d e b ir b ak a k a y n a k a k ta m
y o lu o lm a k ta d r.

Uluslararas ilikilerin teknolojiye bal nemli bir boyutu da d ticaret alann


da grlmektedir. rn deiimi srekli olarak teknoloji retenlerin yararna bi
fiyatlama sreci getirmektedir; bir birim dalm iin teknoloji retmeyen lkelr
retenlere giderek daha ok miktarda dsatm rn vermek zorunda kalmaktadr
D ticaret fiyat farkllamasyla az gelimi lkelerden gelimilere doru srekli bi
kaynak aktarlmas geerli olmaktadr. Son olarak, tm bu olgularn, gelimekte
olan lkelerden gelimi lkelere sermaye akmna yol at da vurgulanmaldr.
2. Stratejik Girdi Olarak Bilgi
Teknoloji retmenin en temel rekabet gc haline geldii, teknoloji retme bilgisi
ne sahip olmann n plana kt gnmzde, bilgi retimi de ekonomide gittike
nemli bir yer tutmaya balam, bilgi her sektr iin (tarm, sanayi, hizmetler) git
tike artan oranda, en nemli girdi ya da retim faktr haline gelmitir.
Tarm toplumundan sanayi toplumuna gei incelendiinde grld gibi, t.
rmsal retim azalmam ama tanm sal retimde gitgide daha ok sanayi rnleri
girdi olarak kullanlmaya balanmtr. Bir baka deyile tarmsal retim sanayile
mitir. Tarmsal retimde ve verimlilikte art olmutur. Benzer ekilde, sanayile
me anlaynda da bugn ortaya kan deiikliklerin anlam gerek tarmsal retim
de gerekse sanayi retiminde bilginin gittike artan oranda temel girdi olarak
kullanlacadr/7*
Bilgi temeli ngrlmeden gnmzde ve gelecekte hibir sektrde yaplan
yatrm rekabet gcn artrmaya katkda bulunamayacaktr. Sanayide de buna
bal bir kkl bir yeniden yaplanma sreci yaanmaktadr. Bu yeniden yaplanma,
temel olarak, bilginin ve bilgi ile kullanlan (enerji yerine) teknolojilerin (mikroe
lektronik, enformasyon, komnikasyon), firmalarn rgtlenme anlaylarnda bil
ginin, bilgi ak ve iletiimin n plana kmas ile tanmlanmaktadr. Sanayide yeni
den yaplanma bakmndan ortaya kan kkl deiimleri en hzl ve etkin olarak
baaran lkeler rekabet glerini korum a ve artrma ansna sahip olacaklardr.
3. amzn Teknolojik Devrimi: Mikroelektronik
Genel olarak teknolojiden gnmzde ortaya kan somut teknolojik gelimelere
getiimizde, 1980li yllara damgasn vuran zellik, mikroelektronik ve enformas
yon teknolojilerindeki gelimeler ve bunlarn hzla yaygnlamasdr, diyebiliriz.
Mikroelektronik teknolojiler birok mekanik makinenin yapt ii bir tek m a
kinede toplamak, retim sresini ve girdi kullanmn azaltmak gibi zelliklere sa
hip teknolojilerdir. Bu teknolojiler, bylece emek ve sermayeden tasarruf etmekte
ve verimlilii artrmaktadrlar. Ayrca mikroelektronik teknolojilerin sanayide kul
lanlabilir hale gelmesi rn eitlemesi ve kalite artnda da etkili olmakta, byle
ce 80li yllarn tketici tercihlerine daha iyi uyum salamaktadrlar. Mikroelektro
nik teknolojilerle retim srecinin btnne ilikin bilgi sahibi olan, rn yenik

U Z U N D N E M D E G E L M E

529

me, kalite art ve bulu srecinde aktif katkda bulunabilecek kapasitedeki nitelikli
igc ihtiyac artmaktadr. Ayrca sz edilen yeni teknolojilerin etkin olarak kul
lanlabilmesi ve kullanm amalanna ulalabilmesi iin emein niteliinin ok yn
l olmas gerekmektedir.
Yukarda sz edilen bu teknolojik deimeler, daha nceki blmlerde de de
indiimiz gibi, 1980li yllarda ortaya kmaya ve sanayide yeniden yaplanma s
recinde anahtar rol oynamaya balamlardr. Sanayide yeniden yaplanma, yeni re
kabet koullar gelitirerek gnmzde dnya iblmn etkileyecek gce de sa
hip grnmektedir.
rn gelitirme, rn eitliliine ulaabilme, kalite anlaynn yaygnlamas
gelimekte olan lkelerin sahip olduklar ve ucuz rne dayal uluslararas rekabet
gcn zayflatmaktadr. Emekten tasarruf eden mikroelektronik donanml tekno
lojilerin kullanlmaya balanmas, ncelikle, emek youn blgelerin iblmndeki
paylarn azaltacak niteliktedir. Ayrca, bu teknolojilerinin nitelikli igcne olan
ihtiyac artrmas ile nitelikli igc asndan fakir olan sanayilemekte olan lke
ler, iblmnde nemli bir avantajlarn kaybetme durumundadrlar.
Nitelikli igc ihtiyac teknik eleman eitiminden ynetici eitimine kadar her
alanda yeni ve gl bir eitim sistemine duyulan gerei artrmakta ve gelimekte
olan lkelerin yeni rekabet gcne erimelerinde nemli bir altyap eksikliini orta
ya karmaktadr. Eitim sistemi dmda, aratrma gelitirme yapan, teknoloji re
ten, teknolojik danmanlk ve yazlm/program reten birok kurumsal yapnn
eksik olmas yeniden yaplanma srecinde gelimekte olan lkelerin en nemli de
zavantaj olmaktadr. Mikroelektronik teknolojilerinin yurtiinde retilmedii geli
mekte olan lkelerde, sat sonras hizmetlerde, uyum ve kullanm sorunlar ortaya
kmakta, eksik kapasite ve verimsiz kullanmlar grlmekte, bakm /onanm ve ye
dek paralar iin beklemeler olmaktadr.
Mikroelektronik teknolojilerin yaygnlamasyla gelimekte olan lkeleri bekle
yen sorunlardan biri istihdam azalmas olacaktr. Bu azalma sadece emekten tasar
ru f eden teknolojik gelimeler ve niteliksiz emee olan ihtiyataki azalma nedeniyle
deildir. Gelimekte olan lkeler yeni mikroelektronik donanml teknolojilere olan
taleplerini, bu rnleri kendileri retmedikleri srece dalm yoluyla karlamakta
drlar. Bu, yeni teknolojilerin kullanlmas ile ortaya kacak olan istihdam azalma
snn teknolojilerin retilmesi yoluyla bir lde karlanmas olasln da ortadan
kaldrmaktadr. Tam tersine gelimekte olan lkelerin bu teknolojilere olan talep
art gelimi lkeler iin bir istihdam yaratacaktr. Kendi rettikleri geleneksel tek
nolojilere olan talebin azalmas da gz nne alndnda yeniden yaplanma sreci
gelimekte olan lkeler iin gelimi lkelere oranla daha hzl ve nemli bir istih
dam azalmasna neden olabilecek niteliktedir.
Bu olumsuzluklarla karlamamak iin bu teknolojilerden kanmak, emek yo
un ya da eski teknolojilere ynelmek uluslararas rekabet gcnn tmyle kay
bedilmesi ve dnyadaki gelimelerden kopulmas anlamna gelmektedir. Bu neden
le teknoloji retimi politikalar birok gelimekte olan lkede nemli bir tartma
konusu olmaktadr.
tt:

xa

5 3

I OlIKVI'

I KO NO M S

4. T e k n o lo ji re tim in d e Y eni M e rk a n tiliz m

Gnm zde doal faktr donanmlarndan ok, uluslararas ortaklklar vc IM c


rin ortak stratejileri, karlatrmal stnlkleri ve uluslararas iblmn hrlnlr
mektedir. lke kaynaklarnn ve firmalar aras stratejik birlemelerin yapld, g
rek AR-GE abalar gerek bilgi ve nitelikli insan sermayesi ihtiyalarnn tek lke v
firmalarn omuzlarndan, birka lke ve firma omuzlarna yaylmas ynne gidil
dii bir iktisadi ortamda, rekabetin artk allmn dnda yeni aralara dayand
rlmak istendii aktr. Uluslararas rekabet ortamnda ortaya kan btn bu g*
melerin sonucunda hkmetler giderek nemli bir rol oynamaya balamlad.
nk gerek gelimi lkelerde gerek gelimekte olan lkelerin birounda bilim v<
teknolojinin vazgeilmez ve en nem bir silah haline geldii, yeni bir ileri tekim
loji "yeni-merkantilizminden sz etmek m m kndr/8*
ABD, Almanya ve Japonyada, ulusal gelirin yaklak yzde 2,5-3, aratrna ve
gelitirme (AR-GE) harcamalarna ayrlmaktadr. Bu l, teknolojinin her alannda,
temel bimlerden biliim teknolojilerine, genetikten uzay teknolojisine, akll otoyol
lardan ok amal televizyona uzanan tm alanlarda varolan teknoloji snrn zola
maktadr. Ancak teknoloji retimine ya da AR-GEye kaynak ayrlmasnda, kamu ke
simine yakn bir oranda, zel kesim de katkda bulunmakta; bu konuda ok nemli
bir ilev grmektedir, zetle, bilim ve teknoloji alannda atlm iin, lkeler, kamu vr
zel giriimler ile niversite ve aratrma kurumlarnn etkin bir ibirlii iinde al
malarn salama ura vermektedir. Uzun dnemli ekonomik=teknolojik geliimpolitikalar kamu+zel sektr+niversite ibirliine dayandrlmaktadr/9*
Bu teknolojik yeni-merkantilizm, gnmz konjonktrnde ortaya kan tica
bloklama eiminde de grlmektedir. Bloklamada, blok pazarna blok iinde
retim yapma, kendi hiyerarisini blok iinde kurma n plana km ve bloklum
ras bir ticari korumaclk kendini gstermeye balamtr.
Para sermayenin uluslararas dzlemde dolamnn giderek serbesdemesic
karlk, retken sermaye, pazar neredeyse retimin orada yaplmas yaklamm
benimsemekte ve retim ve yatrmlar blok iinde kalan lkelerde younlamakta
dr. Bu gelime 1970li yllarn klasik yabanc sermaye anlayn da batan aay.
deitiriyor/10*
Bu durum da, blok dnda kalan lkeler bir yandan ticari korumaclk nlemle
riyle kar karya kalacak ve ihracata dayal bir sanayileme stratejisi uygulamaya
caklar, dier yandan nemli bir yatrm ve istihdam azalmas ile yz yze kalabile
ceklerdir. Trkiye gibi lkelerin sanayilemeleri ise bloklar iinde yer alabilmelerine
dorudan bal olacak ve blgesel btnleme stratejileri n plana kacaktr.
Blgesel stratejilerin gelitirilmesi ve ticaret bloklarnn birinin iinde kalnmas
Trkiyenin sanayilemesini srdrebilmesi iin de kanlmazdr. Burada sz edi
len ticari bloklar bilgi-teknoloji-insan gc asndan kendi kendilerine yeterli,
blok iinde kendi paralarnn egemen olduu ve kendi i hiyerarilerinin kurulu ol
duu bloklardr. Trkiye iin Avrupa lkeleri ile kurulacak ticari ortaklklar ve
gmrk birlikleri ok nemli olmakta ve AB Trkiyenin dahil olabilecei tek olas
blok olarak karmza kmaktadr.

U Z U N D N E M D E G E L M E

531

Bunun yan sra, dnya ticaretini kurala balamay amalayan ok tarafl ulus
lararas bir anlama olan GATTtan sz etmek gerekiyor. GATTm temel amac
uluslararas ticareti serbestletirmek ve gvenli bir temele oturtmaktr. Dier taraf
tan, temel ilkelerin yan sra ok sayda istisna dzenlemeleri vardr. Genel Anla
m ann 24. maddesiyle gmrk birlikleri ve serbest blgelerin kurulmasna izin ve
rilmekte, 18. maddesi ise, dalmn an boyutlara ulamas ve yerli retimi tehdit
etmesi durum unda dalm kstlamasna gidilebileceini belirtmektedir.
Bunun dnda, GATTm Uruguay grmelerinin maddelerine yakndan ba
kldnda teknolojik gelimeleri de ilgilendiren iki nemli yenilik var. Bunlardan
birincisi fikri mlkiyet haklannn anlama erevesine alnarak yenilik ve bulu s
recini korum a altna almay salamaktadr. kincisi ise GATTn engellemeye alt
sbvansiyon verilmesi konusunda tek ayrcaln teknolojik aratrma gelitirme
harcamalar konusunda olmasdr. AR-GE iin yaplan harcamalara ynelik sb
vansiyon, damping soruturmasnn dnda tutulmu, bu hkm AR-GE alma
larnn gl niversiteler ve devlet kurum lan desteiyle srdrld gelimi l
kelere nemli bir dsal yarar salamtr. Bylece GATT Uruguay grmeleri ile
gelimi lkeler teknoloji ve yeni rn gelitirmeye dayal rekabet glerini artr
m ak iin gerekli olan destei salamlardr.
5. Nasl Bir Gelime?
Trkiye ekonomisinin gelime dorultular nceki blmlerde ele alnm bulunu
yor. lkenin varolan nesnel koullar ve gelimilik dzeyi, uzun dnemli gelime
sinin sanayileme ve zellikle uzun dnemde teknolojinin yerli retim ine geilmesi
dorultusunda olmasn zorunlu klyor.
nce, Trkiyenin, nfusu, doal kaynaklar ve i pazarnn bykl, salt ta
rm ve hizmetlere dayal bir gelimeyi kaldramayacak kadar byktr. Trkiye
tarm nda varolan igc miktar azaltlmaldr; hizmet kesimlerinde alabilecek
igc miktar da snrldr. Kald ki, lke insannn retim srelerine ok daha
youn bir biimde beyin gcyle katlmas gelimenin en nemli basamaklarndan
saylmaldr. Bu nedenlerle an koullarna uygun bir sanayileme Trkiyenin
nnde duran ncelikli hedef olmaldr.
kinci olarak Trkiye, sanayileme ynnden, uygun deyimiyle yolun yarsmdadr. lke, nemli lek, kalite ve verimsizlik sorunlar bulunmasna karn tke
tim mallarnn retiminde nemli saylabilecek bir birikim noktasn yakalamtr.
Trkiye sanayii, retim girdilerini byk lde, teknolojisini de hemen tmyle
dardan almaktadr. Girdilerini ve teknolojisini bir lde de olsa kendisi retm e
yen bir snai retim yaps, uzun dnemde varln srdremez. Hzla deien tek
nolojik devrim karsnda srekli kendini yenilemeyen bir snai yap, rekabet ede
bilme bir yana, varolan retim olanaklarn bile koruyamaz, zetle Trkiye sanayii,
varln srdrebilmek iin uluslararas teknoloji yarma katlmak zorundadr.
nc olarak, ister Trkiyenin sanayilemesi gerektii gr benimsenme
sin, istenirse, kimilerinin son yllarda dsatm iinde snai rnleri paynn yksek
liine dayal olarak ileri srdkleri gibi, lkenin sanayilemi olduu ne srlsn,

532

I OlIKYI! I K O N O M S

Trkiyenin uzun dnemli gelimesinin esasm teknolojinin yerli retimi olut


maldr. Bir baka deyile, Trkiyenin sanayilemesi teknolojinin lke iinde llet
mine dayanmal ve bu ilke bir ulusal politika olarak egemen olmaldr. Teknoloji
nin lke iinde retiminin bir ulusal politika olarak benimsenmesi yaklam,
znde mlkiyet tartmalarn bir yana brakmay gerektirir. Kitabn daha nceki
blmlerinde ayrntl olarak incelendii gibi, ulusal bir bilim ve teknoloji politika
s, makroekonomik dengesizliklerden, eitim sistemine ve yabanc sermaye kam
nundan d ticaret politikalarna, aratrma gelitirme kurumlarndan teknoloji
transferi politikalarna kadar birok alana yaylan ok geni bir yelpaze iinde ele
alnm aldr/11>
Kendisini bir bilim ve teknoloji topluluu olarak tanmlayan ABye aday ye
lik srasnda, teknolojik altyap ve teknoloji gelitirme/retme dzeyinin ykseltil
mesi, Birlik ile uzun dnemli bir uyum sorununun ortaya kmamas iin de ge
reklidir.
Son olarak, bu almann kurgusuna uygun olmakla birlikte konu ile dorudan
ilgisi bulunmayan bir noktann alt izilmelidir. lkenin uzun dnemli gelimesinin
dayanaca ortak toplumsal payda demokratiklemedir. Demokrasinin derinleip
yaygnlamas, ekonomik ve toplumsal gelimede insan esini ne karmay,
onun tm yaratc yeteneklerini hibir snrlama getirilmeden ya da tam bir zg t
lk iinde gelitirmesini ve retim srelerine katksnn enoklatrlmasm icri.
Aileden, eitim ve retime, yerel ynetimden i ilikilerine ve genel ynetime dok
tm toplumsal ilikilerde bireyin yeteneklerini zgrlk iinde gelitirmesinin yolla
r almaldr. Teknolojinin yerli retimine geile tamamlanacak bu sre, toplum
sallamay, kltrel ve sanatsal gelimeyi de birlikte getirecektir, nem li olan ada
gelimeleri yakalayan bir ulusal bilinle bu dorultuda aba harcanmasdr.
NOTLAR
(1) Balkan, E. Ve Yeldan E. (1996) Financial Liberalization in Developing Countries: 'I lt*
Turkish Experience, Bilkent niversitesi, Discussion Papers no:96-5.
(2) Ekonomik bymenin saylara dklemeyen blm zerine ok sayda aratrma ya
plmtr. Bunlarn toplu bir bir zeti Rosenberg , N athan, Landau, Ralph and Mowery, David (
(eds.) (1992) Teknoloji and the W ealth o f Nations, Stanford: Stanford University Pressde (s.2t>)
bulunabilir.
(3) Byme oranlarnn farkllamasnn nedenlerinin kuramsal ve uygulamal ayrnts k<>
nusunda son yllarn ders kitaplar zet bilgi veriyor Barro, R.J. and M artin, X.S. (1995) Kcom*
mic Growth, New York: McGraw-Hill ya da Aghion, Philippe and Howitt, Peter (1998) Endngc
nous G row th Theory, Cambridge, Mass. The MIT Presse baklabilir. Teknolojinin deiik yn
lerden nem i konusunda olduka dengeli ve kapsaml bir rnek OECD (1992) Technology nl
Economy Key Relationships, Paris: OECDdir.
(4) Ulusal yenileme program (UYP) konusunun tarihsel gelimesinin iyi bir zeti iin bk/
Freeman, Chris (1995) "The National System o f Innovation in Historical Perspective Cambriil
ge Journal o f Economics, 19, 5-24; lke rnekleri de Nelson, Richard (1993) National Innovul!
o n Systems A C om parative Analysis, Oxford: Oxford University Pressde bulunabilir. Bu err
vede gelitirilen toplumsal sermaye kavram iin bkz, Coleman, James S. (1988) Social Capital in
the Creation o f H um an Capital American Journal of Sociology, v. V4 (Supplement) ss. 9 5 -1.'0,

U Z U N D N K M D K G R I. M R

533

(5) Bu konuda bkz. Kepenek, Yakup (1999) Cumhuriyet Ekonomisi-Bir Kavramlatrma


Denemesi Bilano 98, stanbul; Tarih Vakfi, c. 2, s. 9-19
(6) Krelleme konusuna yeniden dnm ek gerekmiyor. Konu tartlyor. Ancak, kreselle
me srecinin ulusal ya da blgesel gelime giriimlerinin hzlandrd da ne srlyor. Bu ko
nuda son bir rnek iin bkz. Kleinnecht, Alfred and Wengel, Janter (1999) The M yth o f Econo
mic Globalisation Cambridge Journal o f Economics v.22, ss. 637-647.
(7) ABDyi 1960-70li yllarda en nemli tan m reticisi yapan olgu sanayi rnlerinin ta
rm da en youn olarak kullanld lke olmas iken, bugn hl ABDyi en byk tarm reti
cisi yapan olgu, biyoteknoloji ve gen mhendislii konusunda yaplan aratrmalar sonucu orta
ya kan bilgi birikiminin tarmda kullanlarak olaanst bir verimlilik art salanm olmas
dr.
(8) Robinson, Joan, The New Mercantilism Collected Economic Papers, vol. IV, New
York: Humanities Press, 1973 iinde ss. 1-13, Cambridge niversitesinde 15 Ekim 1965te veri
len Al Dersi olan bu yazda Robinson, yeni merkantilizmi, dnya pazarnn bymesi herkese
yetecek lde olmadndan, her hkm et kendi halknn yarar iin buradaki payn artrm a
amac gder, biiminde tanmlyor.
(9) Teknoloji politikasnn nasl ulusal bir nitelik kazandnn gnmzdeki en ilgin r
nei ABD Bakan Clinton ve yardmcs G oreun "Technology for Americas Economic Growth,
New Direction to Build Economic Strength adl raporudur. Bu rapor ABDnin Japonya ve AB
karsnda rekabet gc azalan her sektr ve r n iin gelitirdii devlet destekli teknoloji ve ARGE programlarn iermektedir.
(10) Bunun en iyi rnei ABD ile Japonya arasnda 1984 ylnda yaplan gnll ihracat
kstlam alarndan sonra Japon sermayesinin ABD pazar iin ABDde retim yapm ak amacyla
buradaki yatnm lann artrmasdr.
(11) Sanayileme ve teknoloji politikalar iin XIII. Blmdeki tartmalara baklabilir.

DAHA FAZLA BtLG tN


U zun dnemli gelimeler konusunda bkz. Commission o f the European Comm unities, The T ur
kish Economy: Structure and Developments, Brksel, 1989. TUStAD, 21. Yzyla D oru Trki
ye: Gelecee D nk Bir Atlm Stratejisi, stanbul, 1991. n i, Z. The East Asian Model o f Deve
lopm ent an d the Turkish Case: A Com parative Analysis, METUSD, 19 (4), 1992, 495-528.
Teknoloji politikas konusundaki son tartmalar iin iki nemli derlemeden sz edilebilir.
Dosi, G. ve dierleri, Technical Change and Economic Theory, Pinter Pub, 1990; Freeman, C. ve
Soete, L New Explorations in the Economics o f Technical Change, Pinter Pub, 1990, Londra.
Ayrca Evanson, R. ve Ranis, G. Science and Technology, Intermadiate Technology Pub, 1990
Londra; Ernst, D. ve OConnor, D. Technology and Global Com petition, OECD, 1989.Freeman
Chris, The System of Innovation in Historical Perspective, Cambridge Journal o f Economics
vol. 19, 1995, s.5-24; Temple Jonathan (1999) The New Growth Evidence, Journal o f Economic
Literature, vol 37, M art 1999, s.l 12-156.
Trkiye iin TBTAK, T rk Bilim ve Teknoloji Politikas, 1993, Dnya Bankas, Turkey:
Inform atics and Economic M odernization, 1993, Aykut Gker, Serbest Pazar Ekonomisi lkele
rinde Sanayileme-Teknoloji Politikalar ve Devletin Rol, MMO, yayn no 152, 1993. Boratav,
Korkut ve Trkcan, Ergun, Trkiyede Sanayilemenin Yeni Boyutlar ve KTler, Tarih Vakfi
Yurt Yaynlar, 1993, stanbul. N urhan Yentrk, T rk Sanayiinde Yeniden Yaplanma iin T rk
Ticaret ve Teknoloji Politikalar, ODTGD 20 (4), 1993. OECD, Reviews o f Science and Tech
nology Policy: Turkey, Paris 1995. TBTAK, Trkiyenin Bilim ve Teknoloji Politikas, 1997 ve
1999, Ankara. OECD Technology and Economy: The Key Relationships, 1992 Paris. Baker, D.;
Epstein Gerald ve Pollin R. Globalisation and Proressive Economic Policy, 1998 Cambridge
University Press.

r O u t Ivi ' i'.k o n o m I nI

534

BALICA AIKLAYICI KAVRAMLAR

Gelimenin tarihsel dinamikleri


Dnyada neler oluyor? Kuram ve uygulama
retim olanaklarnn genilemesi
Ticaret bloklan ve yeni korumaclk
Ulusal teknoloji politikalar
Uzun dnemli gelime ve devletin etkinlii

K ADLARI DZN

A
A badan-U nat, Nem rin, 424
Ackley, G ardner, 186
Aghevli, B., 222
Aaolu, Samet, 140
A hm ad, Faroz, 31,82,87
Aitken, H ugh G. J., 138
Akaln, G neri, 359
Akaln, Uur, 242
Akat, Asaf Sava, 305,490
Akay, lhan, 360
Akdag, Mustafa, 30
Akder, Halis, 305,359,360
Aker, A hmet, 424
Akg, z tin , 39,64,96
Akgr, Teom an, 64,224
Akn, Bahadr, 304
Aknc, Ahmet, 327
Aksoy, A tam an, 386,442,453,
490
Aksoy, Suat, 55
Aktan, O kan, 224,306
Aktan, Reat, 4,139
Akta, M., 31
Akyz, Ylmaz, 188, 222, 223,
242,306,489,490
Alkin, Erdoan, 305
Alpar, Cem, 386
Altn, S., 386,387
Amsden, A., 222
And, Halk, 185
Arat, Zeynep, 359
Aresvik, O ddvar, 359
Arcanl, Tosun, 222, 223,
224,270,306
A rtun, Tuncay, 270
Aruoba, elik, 359
Asher, Robert E., 133,134,135
Atatrk, Mustafa Kemal, 4,
2 7 ,3 1 ,3 2 ,4 2 ,5 0 ,5 5 ,5 8 ,6 1 ,
82,86,87,452
Avcoglu, Doan, 29

Aybay, Rona, 140


Aydemir, evket S ., 56,58,81,
87,91,132,138,140,185
Aydemir, Ouz, 242
Aydn, Ali Rza, 269,270

B
Banuri, T., 223
Baran, Paul, 186
Barkan, . L , 30,42,55,84
Barkey, H., 387
Batrk, Abdullah, 443
Bayar, Celal, 82,140
Bayhan, M azlum, 31
Bayr, T. Y., 360
Baysan, Tercan, 224,225
Bergsman, Joel, 224
Bergsten, C. Fred, 303
Berkes, Niyazi, 30,31,54
Berksoy, Taner, 305,386
Bilginsoy, Cihan, 306
Bilkur, efik, 137
Blaer, P.D., 489
Blitzer, C., 225
Boa, A., 306
Bolat, m er, 360
Boratav, Korkut, 5 ,3 1 ,5 6 , 81,
82, 87, 132, 223, 224, 225,
270,304,305,359,386,387,
442,468,469,533
Bs, Dieter, 269
Brand, O rhan, 56
Buckvvell, Alan, 360
Bulutay, Tuncer, 39, 43, 48,
4 9 ,5 2 ,5 7 ,5 8 ,6 4 , 72,73,75,
77, 79, 85, 106, 116, 128,
411,424,457,468,469,489
Bulutoglu, Kenan, 59,83,102,
134,139,185,188,189

c
Caincross, Alec, 467
Calvo, G., 222,223

Camille, Jacquart, 137


Canalp, Gler, 186
Celasun, M erih, 188, 222,
223,224,225,359,386,457,
470,490
Cem, smail, 30, 31, 55, 58,
183,184
Cerraaholu, Piraye Bigal,
137
Ceyhun, Fikret, 270
Chacholiades, Miltiades, 221
Chenery, Hollis B., 182
Choksi, A.M., 225
Cillov, Haluk, 3 ,4 ,8 5 ,3 0 4
Cin, Halil, 30
Cline, W illiam R., 221,224
Clinton, W illiam J., 533
Collins, S. M ., 224
Comte, A., 26
Corbo, V .,2 2 1 ,222,223
Cornelisse, Peter, A., 304

akmak, A,, 490


akmak, H. Erol, 357, 358,
360
avdar, Tevfik, 30,31,58,353
avuoglu, Tolgay, 469
etin, B., 327
iller, T., 386,490
ineti, Ylmaz, 188

D
Danilov, Vladim ir I., 87
Dankwart, A. Rustow, 87
Dasgupta, Ajit K., 186,221
Dawson, Phil J., 360
Demirkan, Uar, 55
D eniau, J. F., 304
Derin, H aldun, 82,83,86
Dervi, Kemal, 4,305
Dilik, Sait, 443
Divitioglu, Sencer, 30

K ADI.Alt D/.N

536
Dobb, Maurice, 468
D oan, Yaln, 186
D om bush, R., 223
Dosi, G., 533
D ruesne, G .,304
Durda, M ete, 188
D urkheim , E., 26
D uru iz, Lale, 386,442

E
E isenstadt,S.N .,87
Ekinci, N azm, 222, 223, 241,
242,270,490
Ekmekioh, ., 359
Ekzen, Nazif, 242
Eldem, Vedat, 11, 18, 26, 31,
54,58,137
En, Oya, 360
E n o s,J.L , 137,469
Eppenstein, Franz, 137
Eraktan, Glcan, 358,360
Erdemir, S., 182,486
Erder,Leilla,424
Erdilek, Asm, 327
Erlat, Gzin, 386
Ernst, D., 533
Ernest, E., 31
Erogul, Cem, 132,140
Ersel, Haan, 225, 305, 457,
469
Ertel, N., 490
Ertugrul, Ahmet, 242, 270,
490
Ertugrul, Cemil, 360
Ertuna, zcan , 188
Esin, Pars, 443
Ete, M uhlis, 84,138
Evanson, R 533

F
Fanelli, J. M ., 222
Fischer, B., 223
Fischer, S., 223
Fontaine, J. M ., 305
Franck, P. C., 134
Freem an, C., 532,533
Frenkel, R., 222
Friedm ann, Wolfgang, G., 139
Fry, Maxwell I., 82,188,490
Furtan, W .H .,360

G
Gazioglu, aziye, 270,490
Gcvgilili, Ali, 183
Gitmez, Ali S., 424
Gore, Albert Jr., 533
Gkalp, Ziya, 26,31,81
G kdere, Ahmet, 424
Gker, Aykut, 533
Gnensay, Emre, 424,490
G rn, Gler, 359
G ymen, Korel, 189
Greene, J., 222
Glalp, H aldun, 84,305,386
Glmez, M esut, 443
G ne, Ergin, 87,182
Gne, M ., 386
G rbz, M ahir, 360

H
Hachasanolu, Aye, 31
Hale, William, 82
H am ilton, H., 302
H am urdan, Yusuf, 469
H ansen, B., 424,470
Harris, George S., 102, 302,
304
Hassan, ., 188
Htiboglu, Zeyyat, 4
Helds, G., 223
Hershlag, Z. Y 5 4 ,5 5 ,5 6 , 57,
71,82, 83,85,133,134,135,
224
Hi, Sreyya, 5
H ilts.H .E., 133
Hines, W alker D., 83
Hirsch, Ernest, 86,87
Hirsch, Eva, 139
H orm ats, Robert, 302
Horsefield, Keith, 136
H uzurhan, Haydar, 55,59

I
Issawi, Charles, 21,26 ,2 7 ,2 9
Ikl, Alpaslan, 139,443

tbrahim hakkolu, N 305


lkin, Selim, 39, 54, 55, 56, 57,
58, 59, 81, 82, 83, 87, 88,

132,138,182,187, 188,2711,
325,327,386
m rohoroglu.Sclalm tliu, IV*
nalck, I lali), 30
nan, Afet, 83,87
nan, efik,137
nan, E., 8 7 ,1 8 2 ,1 8 7 ,18H
nn, smet, 87, 132, 118,
182,273
nsel, A., 490
Izveren, Ali, 443

J
Johnson, O m otunde, 221

K
Kgtba, idem, 423
Kaldor, Nicholas, 183, 184,
185
Kalmonoff, George, 139
Karabekir, Kzm, 33
Karal, Enver Ziya, 87
K arata,C .,270
Karayaln, M urat, 359
Karluk, Rdvan, 303,304,327
Karpat, Kemal, 59, 82, 132,
136,139,140,424
Kartal, S. Kemal, 139,424
Kasnakoglu, Haluk, 357, 358,
359,360
Kasnakoglu, Zehra, 467
Katrcolu, E., 490
Kaytaz, M., 386,490
Kazancgil, Ali, 82,87
Kazgan, G lten, 31, 184, 224,
303,304,357,358,359,360,
386,470
Kele, Ruen, 136,139
Kemal, Yaar, 86
Kemmerer, Edwin W alter, 83
K enneth, Berril, 273
Kepenek, Yakup, 54,125,135,
139,189,224,269,270,303,
385,386,423,424,489,533
Kesebir, akir, 56,58
Keten, M ustafa, 108,359
Kewin, Robert W ., 138
Keyder, alar, 30, 59, 135,
188,224
Keyder, N ur, 242

K A D L A R I D Z N

Keynes, J. M., 81,466


Klbay, Ahmet, 4
Klkaya, E., 305
Kpak, Cell, 55,59
Kzlyail, H sn, 188,490
Kili, Suna, 82
Kirby, Fay, 85
Kirmanoglu, Haan, 305,470
Kjellestrm, Sven B., 270
Kocabaoglu, Uygur, 27
Kocaman, Tuncer, 423
Ko, Vehbi, 134,139
Ko, Yldrm, 139,443
Koak, Cemil, 87
Kongar, Emre, 87,136
Kopits, G., 306
Koray, Sedef, 421,424
Korum , U ur, 305,386,489
Kozanolu, Hayri, 327
Kkl, Aziz, 59,191
Kksal, Sema Erder, 424
Kreuger, Ivar, 83
Krueger, Anne O., 136, 209,
221,224,305,306,386
Kuran, Ahm et Bedevi, 31
Kurmu, O rhan, 30,59
Kuru, Bilsay, 58, 86, 224,
270,387
Kuyucald, Nazif, 4
Kk, Yaln, 182, 186, 188,
379,459
Kkrer, Zafer, 58

L
Land, James W., 135,138,139
Lay, Hasan, 469
Leiderman, E., 222,223
Lewis, Bernard, 31
Lordoglu, K uw et, 424
Lunsford, Oliver, 133

M
M acura, Miroslav, 423
M ann, Charles K., 359
M ardin, erif, 31,87,356,422
M ason, Edward S., 133, 134,
135
M atarac, Bedia, 359
M edland, John, 360
Mello, Jaime, 4
Meray, eha L., 54,58

M erhan, Farhad, 424


Mtholu, Cemal, 443
Michaely, M., 225
Milanovi, B., 305,386
Miller, D uncan R., 443,489
Milton, Gilbert, 137
M ithat Paa, 20
M oldihi,A .,306
Myrdal, G unnar, 220
M utlu, Servet, 360
M derrisoglu, Alptekin, 58
Meller, Karl, 39,54

N
Nas, Tevfk F 224, 270, 306,
327

O
Ocakl, H ., 358
O G ounor, D., 533
Odekon, M ehm et, 224, 270,
306,327
Okyar, O sm an, 82
Olgun, Haan, 305,386,490
Oyan, Ouz, 5,269,270

k n , A. Gndz, 15,18,26,
30 ,3 1 ,5 4 ,5 5 ,5 8 ,5 9
nder, zzettin, 54, 58, 59,
185,222,223,241,242,269,
270.470
n e y , Erden, 188
ni, Ziya, 224,225, 327,490,
533
zbudun, Ergun, 82, 87, 358,
468.470
zdem ir, Hikmet, 188,
zd em ir, ., 271
zel, M. Hakk, 424
zer, lhan, 490
zgirgin, N urgl, 185
zkale, Lerzan, 304
zm ucur, Sleyman, 470,490
ztn, Erdoan, 469
ztrk, Kzm, 57,183

P
Paine, Suzanne, 424
Pamuk, evket, 29, 30, 31,
224,305,340,342,386

537
Papaglorgiou, D., 225
Parla, Taha, 31
Parvus Efendi, 30
Petrosyan, Y. A., 31
Puri, H ohinder, 467

R
Ramsaur, Jr., 31
Ranis, G., 533
R athm ann, Lothar, 30
Reichmen, Thom as, 221
Reinhart, C., 222,223
Reisen, H., 223
Ricardo, David, 26,27,468
Richard, N. Stone, 137, 221,
532
Rist, M., 54
Rittenberg, L , 223,326
Robinson, Joan, 26,27,533
Robinson, S., 4,305
Rodrik, Dani, 222, 223, 224,
270,306,490
Rozenvurcel, G., 222

s
Sachs, J. D., 224
Salam, D ndar, 4
Saka, R., 59
Salop, Joanne, 221
Saraolu, kr, 82
Sar, m er Celal, 304,305
Sava, Vural, 304,305
Seers, Dudley, 467
Selek, Sabahattin, 58
Selik, M ehm et, 59,139
Sencer, M uam m er, 30
Sencer, Muzaffer, 356,359
Serin, Necdet, 119,305
Server, L., 222
Shorter, Frederic, 423
Silier, Oya, 59,87
Singer, H .W ., 386,467
Singer, M orris, 8 3 ,85,87
Soete, L., 533
Solimano, A., 222
Somel, Cem, 222, 223, 270,
424,442
Somel, Kutlu, 359
Soule, G., 138
Soysal, M m taz, 140

K y l A l AH i H / . N

53
Snmez, Atill, 182, 183,187,
469
Snmez, N., 135
Snmez, Mustafa, 224
Spry.G ., 138
Srinivasan, T. N., 4
Steinhaus, Kurt, 27,31,54,57
Stillson, Richard, 221
Suvla, Refii kr, 30
Slker, Kemal, 85,87,139,443

9
en, Faruk, 421,424
enesen, m it, 305
enses, Fikret, 224, 387, 424,
442

T
Tahir, Kemal, 85
Tahsin, H., 59
Takeshi, Hayashi, 87
Tala, Cahit, 443
Tan, T urgut, 85,188
Tansel, Ayst, 222,223,305
Tanyeri, brahim , 443
Tarakl, D uran, 135,359
Tayan, Tun, 59,387
T eaf.H . M., 134
Teberler, M etin, 360
Tekeli, Ilhan, 39, 54, 55, 56,
57, 58, 81, 82, 83, 87, 88,
132,138,224,242,327,386,
424
Temel, Adil, 305
Tezel, Y.S., 39,43, 48, 49, 52,
5 7 ,5 8 ,5 9 ,6 4 ,7 2 ,7 3 ,7 5 ,7 7 ,
79, 85, 86, 106, 116, 128,
132.138
T hornburg, Max W eston, 82,
84.133.138
Tra, Muzaffer, 58

'11111111, 8611111, 457,469


T im ur, Taner, 30, 55, 57, 87,
457,469
Tinbergen, J 182,183
Togan, Sbidey, 305
Tokdem ir, Ertugrul, 305,359
Tongu, Engin, 85
Tongu, t. Hakk, 86
Toprak, Zafer, 27,31,54
Toros, Aydn, 423
Tkin, smail Hsrev, 55, 58,
59,91
Trask, Roger R., 133
Triffin, Robert, 303
Tunaya, Tark Zafer, 140
Tuncer, Baran, 134,139,189
Tuncer, Nihal, 305,470
Tunay, Mete, 59
Tm ertekin, Erol, 139
Trel, O ktar, 222, 223, 224,
225,270,304,387,443
Trkcan, Ergun, 270, 305,
386,387,533
Trkistanl, Sabir, 55,59
Tzn, Grel, 189
Tybout, J., 222

V
Vakur, Versan, 139
Varler, Oktay, 355,359,424
Villancva, D., 222
Vos, R 223

W
W ebb, S., 222
Weiker, W alter F., 140
W eintraub, Sidney, 221,224
W ijnbergen, S., 222
Wolff, P., 327

U lusan, Aydn, 358,468,470


U lutan, Burhan, 59
Ura, G ngr, 186,189,326
Ura, Nevin, 359
Uygur, Ercan, 27, 188, 223,
327
Uysal, S., 327

Yac, Fahrettin, 3, 4, HH,


225
Yaa, M em duh, 4,305
Yaer, Betty S., 188
Yavuz, Fehmi, 139
Yayn, Sevin, 186
Yeldan, A. Erin, 223, 224,
225, 304, 386, 387, 490,
532
Yenal, Aysel, 57
Yentrk, N u rh an , 223, 225,
304, 305, 386, 387, 442,
443,533
Yerasimos, Stefanos, 12, 27,
30
Yldrm, N uri, 3 9 ,4 3 ,4 8 ,4 9 ,
5 2 ,5 7 ,5 8 ,6 4 ,7 2 ,7 3 ,7 5 ,7 7 ,
79, 85, 106, 116, 128, 139,
386,443
Young, Nick, 360

lgener, Sabri, F., 30


lken, N uran, 31
nal, Fikret, 58
stnel, Besim, 304

Zaim, O sm an, 360


Zarakolu, Ragp, 30
Z eytinoglu,Erol,4
Zhukovsky,
P., 55,

59

KONU DZN

A
AB (AET, AT), 150, 151,152,
153,166,184,209,257,272,
273,277,278,279,280,281,
283,284,285,294,303,304,
306,323,345,358,360,364,
378,417,418,422,423,461,
468,491,492,493,496,501,
502,506,507,530,532,533
ABD, 4, 10, 11, 2 3 ,2 7 ,3 7 , 56,
66, 82, 93, 94, 95, 99, 100,
116,118,122,129,133,166,
168,172,186,202,257,261,
268,272,284,285,296,302,
323,436,451,467,492,497,
506,511,520,521,526,530,
533
ABD ekonom ik yardm, 93,
274
ak finansm an, 63,69
ak isizlik, 112,126,146
ak pazar, 21,28
ak piyasa ilemleri, 226,227,
234,235,398
ak pozisyon, 219
adalet, 151,183
AGK, 276
AG .208
ar kimya, 93,511
ar sanayi, 56,93,208
aile planlamas, 146,404,405,
421
aile yaps, 431
akaryakt, 486
Akdeniz Blgesi, 42,317, 333,
335,356,406,465
aktif sigortallar, 434
alc fiyatlar, 466
alm gc, 142, 201, 208,210,
244,267,348,351,428,429,
430,431,432,451,480,481
alm gc edeeri, 451
alm gc eitlii, 210
alkol, 46 !

Alman, 11, 12, 15, 20, 27, 30,


3 1 ,3 7 ,7 3 ,8 0 ,2 3 6 ,2 6 3 ,2 8 0 ,
325
Alman sermayesi, 12,15,20
Almanya, 19, 20, 22, 25, 40,
5 7 ,6 7 ,7 6 ,8 2 ,1 0 2 ,1 0 3 ,2 5 7 ,
273,276,304,323,325,407,
457,458,491,497,498,499,
500,502,506,521,530
alt sektrler, 3, 12, 14, 70, 74,
76, 87, 101, 102, 103, 112,
113, 115,153,154,168,169,
170,179,180,181,251,292,
305,312,316,323,341,345,
347,373,380,387,394,397,
399,410,414,420,421,432,
433,437,445,446,466,467,
481,507
altn, 9, 10, 11, 35, 38, 40, 78,
83, 100, 118, 120, 167, 197,
198,227,231,260,286,300,
301,303,307,398,510
altn ilke, 510
altn lira, 10,11,35,38
altn para, 40,197
altn piyasalar, 398
altn ve dviz kaynaklar, 300
altn ve dviz stoklar, 78,100
altn ve dvizin kullanm , 120
Altnc Be Yllk Kalknma
Plan (VIKP), 283,392,394,
407,421,423,445,446
altyap, 11, 34, 37, 40, 90, 92,
94, 110, 124, 143, 154, 161,
166,172,185,195,243,249,
259,264,281,332,337,344,
358,395,396,397,529
altyap yatrmlar, 166,259
altyap yetersizlii, 154
alm inyum , 199,512
A merican-Turkish
Invest
m ent C orporation, 83
am ortism an, 150,175

ana metal, 368


ana para, 185,504
Anadolu sanayii, 17
analk sigortas, 441
Analk Sigortas Yasas, 125
anapara ve faiz demeleri,
174,244,246,249,505
Anayasa, 53, 82, 130, 131,
142,182,184,436,441,442
anayasal dzen, 24,25
anonim ortaklk, 38,46,74
anti-dam ping, 278,279
AP, 226, 227, 229, 231, 234,
235,398
ara mal, 135, 289, 293, 361,
362.363.364.514
ara mal dalm, 293, 363,
364.514
ara mal retim i, 361
ara ve yatrm m allar, 17,69,
113,135,148,152,153,195,
196,203,289,293,512
arac mali kurum lar, 398
Arap sermayesi, 281
Arap lkeleri, 280,281,323
arbitraj oran, 218, 223, 237,
304,488
Arelik, 511
AR-GE, 324, 376, 378, 379,
420,501,506,525,530,531,
533
AR-GE destekleme, 501
AR-GE harcam alan, 506
A rjantin, 492, 495, 497, 498,
499, 500, 502, 504, 505,
506
arsa speklasyonu, 396
arsa ve konut darl, 129
artk rn, 13
arz fazlas, 488
arz-talep dengesi, 206
asgari cret, 428, 431, 432,
433,452

540
askeri mdahale, 511, 512,
513
askeri rejim yllan, 346
askeri yardm lar, 102
Asya retim biimi, 26
aar, 10,38,39,42,55,83
anm a, 444, 451, 463, 465,
466
A tatrk Devrimleri, 4 ,3 1,5 0
avans, 155,229
Avrupa Birlii Anlamas, 279
Avrupa dem eler
Birlii
(EPU), 102
Avrupa Para Birlii, 166
Avrupa Para Piyasas, 172
Avrupa Para Sistemi (EMS),
280
Avusturya-M acaristan, 40
ayiei, 340,341
Aydn, 26,356,421,487
azgelimilik, 84
aznlk sermayesi, 14, 15, 19,
27
aznlklar, 9 ,1 0 ,1 2 ,1 4 ,1 5 ,1 9 ,
22,23,2 4 ,2 5 ,2 7 ,3 8 ,2 6 7

B
bamllk oran, 405, 418,
423,456
bamsz alanlar, 525
ba, 100, 102, 173, 186,273,
274,275
Ba-Kur, 422, 434, 435, 441,
487
bakr, 10, 14, 15, 68, 73, 84,
114,277
balklk, 24,108,134
Banglade, 468
banka, 20, 40, 41, 44, 55, 59,
65, 96, 97, 110, 155, 158,
159,184,201,202,214,227,
236,239,264,398,442,515
banka hizmetleri, 20,442
banka kaynaklan, 158, 201,

202
banka kredileri, 41, 96, 110,
155,159,214,239
banka sermayesi, 202,515
bankaclk, 9, II , 19, 20, 29,
3 9 ,5 5 ,5 8 ,5 9 ,6 1 ,7 2 ,9 7 ,9 9 ,

M iN i nl/N

115,114, 171,186,205,243,
282,281,286,288.323,487,
515,517
bankaclk vc sigortaclk, 11,
58
bankalar mevduat, 65,184
bankalar sistemi, 201,236
banker kredileri, 186
bankerlik, 236,515
banknot, 1 0 ,1 1 ,2 0 ,4 0 ,9 5 ,9 6 ,
134,158,227
banknot karm a, 10,20
banknot m iktar, 11, 40, 95,
96,134
barnm a, 390,403,450
basm, 4,139,385
Bat A nadolu, 10, 13, 17, 20,
30
Bat kltr, 26
Batllama, 16,30
Belika, 11,56
beslenme, 147,344,392,450
Beinci Be Yllk Kalknma
Plan (VKP), 283,311,410,
413,421,422,445,446
beygir gc, 44,312
beyin g, 210,224,528
beyin gc, 531
bilano kr, 241,519
bilano oranlar, 226
bilgi, 2 ,5 3 , 132, 196,374,375,
391,506,520,522,528,530,
532,533
bilgi birikimi, 362,533
bilgi retim i, 528
Bilgisayar Btnleik malat,
376
Bilgisayar Destekli Tasarm,
376
bilim, 1, 37, 80, 82, 137, 143,
279, 506,507, 520,521,522,
523,526,527,530,532
bilimsel ve teknik gelimeler,
33,520
vd.
bilimsel ynetim , 373
biliim teknolojileri, 530
Birinci Be Yllk Kalknma
Plan (IKP), 104, 134, 136,
138,144,145, 146,147,148,
149,150,154,155,159,160.

164,167,168,172,173,176,
177,178,182,183,184,186,
187,188,196,209,274,282,
314,331,380,386,404,421,
422,445
Birinci Be Yllk Sanayileme
Plan (BBYSP), 68,69,83
Birinci Devalasyon, 118
Birinci Plan, 69,181
birincil enerji kaynaklar, 38.1
birincil girdiler, 471
Birleik Arap Emirlikleri, 4 5 1
Birlemi Milletler, 4, 129,
187,451,467,507
bitkisel retim , 107, 339, 340,
341,344,358
biyoteknoloji, 533
blok sat, 267,268
bloklama eilimi, 501
bono, 234,235,259,260
boraks, 14,15,28
bor, 11,12,28,35,37,67,8.1,
84, 100, 110, 119, 122, 142,
165,172,173,186,198,202,
208,214,216,217,218,221,
226,227,229,231,238,241,
246,249,260,261,263,268,
273,274,275,296,326,504,
505,507,508,518
bor erteleme, 173,274
bor faizi, 165
bor senedi, 110
bor servisi, 246,505
bor stoklar, 260,261,263
bor tuza, 172
bor yk, 119,172, 173,216,
218,238
borlanm a, 28, 67, 120, 165,
166,168,171,172,173,217,
218,221,235,244,248,26(1,
261,285,320,435,475,485,
499,515,516
borlanma senetleri, 260
borsa, 28,33,260,515
boru hatt, 394
blge planlamas, 147
blgesel gelime, 117, 471,
533
blm, 1, 3, 13, 107, 452,
454,462.468

K O N U D Z N

Bretton W oods Anlamalar,


118,135,303
Brezilya, 468, 492, 495, 497,
498,499,500,502,504,505,
506
buday, 43, 71, 107, 339, 340,
343,358,359
Bulgaristan, 105,280
bulu sreci, 374,529,531
bunalm , 4 7 ,6 1 ,6 2 ,6 3 ,6 8 ,7 0 ,
141,142,152,153,166,193,
194,208,221,238,244,248,
253,281,283,313,412,429,
477,480,482,513
bunalm koullar, 61
Bundesbank, 236
brokrasi, 142,170
brokratlar, 33,182,525
bte, 39, 40, 57, 58, 63, 64,
65,6 6 ,6 9 ,9 8 ,1 0 0 ,1 2 2 ,1 5 5 ,
157,165,188, 198,219,235,
243,244,247,248,249,250,
252,256,260,263,268,435,
486,487,488,510,511,517,
518.526
bte a, 122,157,198,235,
247,248,256,486,488,511,
517.518.526
bte bykl, 250
bte d fonlar, 249,252,268
bte d kam u, 165
bte gelir/gider fark, 247
bte gelirleri, 65, 98, 155,
247,248,250
bte giderleri, 155, 247, 248,
249,486
bte harcamalar, 40, 66, 98,
198,219,244,488
bte denekleri, 155
bteden denecek borlar,
165
btenin ak finansman, 67,
155
byk bunalm , 47, 197, 477,
510
byk lekli yatrm, 374,
379
bym e, 1, 3 7 ,6 5 ,67,78,108 ,
115,119,127,144,145,146,
147,148,.152,153,176,189,

193,208,209,212,215,217,
225,243,255,268,273,293,
296,302,306,320,322,324,
326,339,373,377,410,412,
416,430,431,444,445,446,
447,450,451,454,467,478,
480,492,502,503,507,512,
518,519,520,521
bym e hz, 144, 145, 146,
147,148,152,153, 176,215,
273,339,410,430,444,445,
446,447,450,451,467,480,
492,503

c
cari ak, 216,218,296,485
cari harcam alar, 164, 248,
489,518
cari ilemler, 263, 294, 296,
301
CHP, 55,82,92,129
cizye, 10

a nfusu, 131, 413, 416,


417,418,423,493,494,523
alan bana katm a deer,
111,366,370
alanlar, 29, 44, 45, 76, 85,
99, 111, 112, 126, 171, 183,
185,196,209,264,285,337,
366,370,377,398,399,420,
423,434,441,442,454,456,
461,462,463,507
alma Bakanl, 125, 421,
422,439,443
alma koullar, 34, 53, 80,
266,423,501
alma sresi, 34,44,80
alma yaam, 404,425
anakkale, 38,356,421,511
anakkale Seramik, 511
ay, 107,267,351,357,358
ay Kur, 357
ayr, 42,333
EF, 346,358
evirici g, 45,76,111
evre, 17, 43, 122, 266, 276,
384,392,451,501,520
evre sal, 266, 384, 392,
451

541
ktnn standartlam as, 373
iftiyi T opraklandrm a Ya
sas, 105
im ento, 41, 68, 70,112, 403,
510.511
ocuk iiler, 45,427
ocuk lm oran, 467
ok ortakl irket, 196
ok partili siyasal ortam , 24,
71,85,436,452
okuluslu ortaklklar, 200,
522
F, 346
ukurova, 74,94,440
ukurova Elektrik Ortakl,
94

D
dalgal kur, 284
damping, 531
Dantay, 25,326
dayankl tketim mal, 112,
169,170,171
dayanma, 53
DM, 158,168,185,186,285,
299
deflator, 467
deerli talar, 286
deiim deeri, 40,467
deiim oram , 451
dem ir d metaller, 316
dem ir sanayii, 56,83
demir-elik, 2 0 ,6 8 ,7 0 ,7 4 ,8 3 ,
92, 93, 135, 181, 195, 209,
278,292,376,510,511,512,
513
D em okrat Parti, 126, 129,
130.132.137.140.511
dem okratik ortam , 436
dem okratik sreler, 138,
166,346,426,453
demokratikleme, 130, 154,
196,280,436,521
dengeli byme, 147,148
dengesizlikler, 117, 218, 219,
388,392,393,461,475,489,
500,517,518
Deniz Nakliyat A nonim O r
takl, 117
deniz ticareti, 33

542

KIINII H l/N

4 1 , 4 9 ,! ? , 6., 123. 143, 166,


d teknik yardm, 117, 275,
276
272, 277,280, 281,282,283,
Denizcilik Bankas, 117
d ticaret, 10, 12, 16, 21, 22,
302,304,395,473,504,519
denk bte, 39,41,510
2 5 ,2 6 ,3 1 ,3 3 ,3 7 ,4 6 ,4 7 ,4 8 ,
d etm enler, 9, 63, 89, 90, 94,
4 9 ,5 7 ,5 8 ,6 3 ,6 7 ,7 6 ,7 7 ,7 8 ,
DESYAB (Devlet Sanayi ve
152, 189, 194,283,512
87, 93, 94, 101, 103, 117,
i Yatrm Bankas), 185, d faiz oranlar, 261
118,119,120,121,122,123,
196
d finansm an, 92, 120, 172,
133,136,146,149,153,154,
destekleme alm, 348,349
195,273,274,507
171,172,173,193,194,203,
destekleme fiyat, 71,143,348
d fiyatlar, 300,303, 351,364,
204,205,209,215,216,225,
devalasyon, 118, 119, 121,
382
240,263,273,277,282,283,
122,136,198, 202,203,217, d gler, 403
284.285.286.289.291.292,
218,235,237,284,285,286,
d kaynak, 2 ,6 3 ,9 2 ,1 0 0 ,1 2 3 ,
293,294,301,303,305,316,
289,292,294,296,301,303,
140,166,168,171,172,173,
318,319,344,363,365,386,
304.485.488.516
176.177.178.185.186.189,
398,399,477,488,492,502,
devlet borlar, 11,12,40
205.272.273.276.280.281,
504,507,509,510,511,513,
Devlet Malzeme Ofisi, 110,
282,289,299,301,473,474,
514.516.528.532
511
504
d ticaret a, 12, 22, 25,47,
devlet tahvilleri, 268
d kaynak gereksinimi, 166,
76, 103, 120, 121, 136, 146,
devlet tekeli, 83,267,351
273.282.474
149,171,172,173,193,194,
devlet yaps, 166,485
d kredi, 69, 101, 110, 120,
203.273.285.289.292.293,
Devlet Y atnm Bankas, 157,
122.167.173.198.261.281,
294.301.303.363.365.477,
165,399
283,299
488,513,514
devleti sanayileme, 37, 63,
d deme, 90, 94, 121, 136,
d ticaret bteleri, 76
65, 66, 68, 69, 70, 72, 76,
141,142,145,146,149,152,
d ticaret gstergeleri, 502
110,511
153.154.166.172.182.189,
d ticaret hacmi, 25 ,49,77
devletilik, 56, 58, 60, 63, 66,
193,194,199,203,208,248,
D Ticaret Ofisi, 76,83
6 7 ,6 8 ,7 0 ,8 1 ,8 2 , 87,91,92,
260,263,274,280,282,284,
d ticaret oranlar, 2 2 ,4 8 ,7 8 ,
109,140,510
296,300,303,309,310,363,
121
devlete ait iletmeler, 44
4 77,478,490,503,510,511,
d ticaret politikalar, 21, 76,
d ak, 63, 78, 235, 286, 293,
513
283.284.344.386.532
363,474,512,513,520
d dem e a, 121
d ticaret sermaye ortaklkla
d bor, 1 0 ,1 1 ,1 9 ,2 2 ,3 0 ,3 5 ,
r, 318
39, 47, 54, 66, 92, 95, 100, d dem e dengesi, 145, 282,
503
d ticaretin finansman, 101,
118,122,136, 142, 164,166,
d dem e gl, 94, 141,
398,399
168,171,172,173,174,195,
149,152,154, 194,208,309, d varlklar, 218, 226, 227,
208,211,216,217, 221,234,
310.477.511
245,250,258,260,261,263,
229,230,231,234,235,236,
d
pazar, 13,14, 20,147, 200,
270,274,286,296,299,300,
517
209,213,264,283,286,293,
301,320,363,491,492,504,
d yardm, 89, 91, 92, 93, 94,
300,318,325,339,341,345,
505,507,514,518,526
95, 99, 120, 122, 136, 139,
354,363,364,447,513
d bor anapara demeleri,
194,282,511
d rekabet, 19, 21, 34, 41,44,
299,300
da ak bym e, 260, 263,
47, 82, 142, 195, 200, 204,
d bor servisi, 505
292
209,272,282,283,289,377,
d bor veri taban, 261
da alma, 19, 30, 129, 132,
487.501.512
d bor yk, 100,211
153,193,205,211,224,263,
d sermaye, 11, 33, 91, 104,
d deiim fiyatlar, 303
273.305.380.427.444.477,
105, 166,168,296,300,302,
501,516,519
d denge, 88, 140, 215, 301,
320.324.332.474
473.505.510.513.514.516
dalm, 14, 21, 22, 25, 27, 35,
d dnya ile ilikiler, 273,492
d talep, 49,121,203
4 0 ,4 1 ,4 4 ,4 5 ,4 7 ,4 8 ,4 9 ,5 6 ,
d ekonom ik ilikiler, 2 ,3 ,1 1 ,
d talep esneklii, 121
6 6 ,6 8 ,6 9 ,7 0 ,7 6 , 89,90,94,

d e n iz u la m , 35, 46, 6 9 , 92,


117

K O N U D Z N

100,103,106,109,110,111,
113.114.118.119.120.121,
122, 136,141,142,146,148,
150,152,153,162,171,173,
183,186, 195,199,200,203,
204.209.277.282.283.286,
289.292.293.294.296.300,
301,302,306,309,310,314,
318.337.363.369.427.472,
482, 503,513,514,516,526,
528.531
dalm art hz, 503, 513,
514
dalm fiyatlar, 48,49,482
dalm girdi, 44, 103, 120,
121,141,203,314
dalm glkleri, 66,94,100,
103,106,109,111,113,114,
142,309,310
dalm kstlamas, 531
dalm kolaylklar, 90, 204,
318,337,526
dalm kotalar, 110
dalm talebi, 47,121,296
dalm rnleri, 48
dalm ve dsatmda serbesti,
21
dalm vergisi, 21,150,204
dalm yerine yerli retim,
45, 56, 89, 109, 113, 141,
142,148,153,183,195,204,
282,283,309,427
dalmn bileimi, 289, 293,
306
dalmn vergilendirilmesi, 21
dsal ekonomiler, 110,199
dsal yararlar, 378,531
dsal zararlar, 377
dsatm, 1 4 ,1 5 ,21,22,25,2 7 ,
3 8 ,4 8 ,4 9 ,6 1 ,6 3 ,7 0 , 76,90,
108.118.119.120.121.122,
149,152,168,194,202,203,
204, 208,209,238,253,273,
276.277.281.282.285.286,
287.288.289.292.293.300,
302,306,315,318,319,320,
327,341,345,348,351,363,
364.365.377.447.471.472,
481,491,501,502, 503,504,
505.512.513.514.528.531

dsatm fiyatlar, 49,121,292,


351,363,514
dsatm geliri, 505
dsatm karl, 76
dsatm kredi sigortas, 282
dsatm kredileri, 282
dsatm olanaklar, 90,300
dsatm zendirmeleri, 318,
320,327
dsatm rnleri, 49, 63,118,
202,277,285,348,481,528
dsatm vergisi, 15,21
dsatma dayal byme, 243,
250,255,263,283,310,315,
332,340,343,406,426,520
dsatma ynelik sanayile
me, 289,363
dsatm-dalm fiyat esnek
lii, 203
dsatm-dalm fiyat oranla
r, 302
dsatm artrm a, 118, 153,
154,201,202,203,283,285,
286,292,293,320,365,485,
514
dsatm snrlama, 21
dsatmn bileimi, 292
dsatmn bym e hz, 283
dsatmn dalma baml
l, 304
dsatmn dalm karlama
oran, 22,291,292,513
dil, 85
dinam ik istikrar, 153
dinam ik ve esnek firmalar,
379
dinsel eitim, 50,131,132
disponibilite oranlar, 238
disponibl deerler, 238
Dita, 486
Diyarbakr, 336,356,422
doal gaz, 276, 383, 384, 394,
442
doal kaynaklar, 3, 33, 68, 86,
151,380,505,531
dorudan vergiler, 25, 66, 98,
253,255
dorudan yatrmlar, 216,
218,296,299

543
Dou A nadolu, 317,406,466,
468
Dou ve G neydou Anadolu
Blgesi, 407
dourganlk oran, 404
doktor bana nfus, 392
dokum a, 1 6 ,1 7 ,2 2 ,2 7 ,4 1 ,4 5 ,
6 6 ,6 8 ,7 4 ,7 6 ,8 4 ,8 5 ,9 0 ,9 9 ,
109,112,135,209,277,278,
285,316,340,361,366,386,
397.510.511
d okum a-giyim ,49,292
dolam daki para, 63,65, 154,
231,510
dolayl tevikler, 377
dolayl vergiler, 25, 39,40, 65,
66, 162, 253, 254, 255, 282,
466,480,486
dolaysz vergiler, 66,185
dolm u, 90,124
D rdnc Be Yllk Kalkn
m a Plan (IVKP), 144, 152,
153,154,158,159,167,176,
178,180,184,196,278,281,
283,313,349,352,386,413,
414,434,445,446
dviz, 38, 41, 61, 72, 78, 94,
100,109,119,153,158,166,
171,173,186,202,211,213,
216,220,226,227,229,230,
231,233,260,261,263,273,
280,283,291,296,299,300,
301,318,319,320,363,371,
372,382,478,481,485,486,
488,508,511,514,516,517,
519
dviz borlar, 234,239
dviz darboaz, 153, 186,
273,285,291,363
dviz fiyatlar, 38
dviz geliri, 319,320
dviz hesaplar, 158
dviz karlklar, 121, 158,
398
dviz kaynaklar, 168, 285,
291.301.511
dviz kazandrc faaliyetler,
283,318
dviz kredisi, 287
dviz kullanm yetkisi, 318

544
dviz kuru, 41, 120, 122,211,
213,217,218,220,231,234,
236,260,263,283,284,286,
288,289,300,301,302,304,
371,372,478,485,486,488,
507,516,519
dviz m evduat, 231
dviz olanaklar, 211,286
dviz piyasas, 235
dviz rezervleri, 235,263,301,
485
dviz sknts, 119,166,302
dviz stoklar, 285
dviz tahsis ve transfer ilem
leri, 286
dviz talebi, 238, 363, 485,
519
dviz tasarrufu, 166,231,289
dviz tevdiat hesab, 299
dviz tutm a yetkisi, 204
Dvize evrilebilir Mevduat,
158,168,185
Dnya Bankas, 4,27, 94,102,
109, 118,133,136,138,174,
208,209,222,223,224,270,
305,306,352,386,440,457,
467,468,492,493,495,497,
498,499,500,502,503,504,
505,507,511,533
dnya iblm , 529
dnya para dzeni, 284,303
dnya pazarlar, 325,533
dnya ticareti, 9, 57, 375, 501,
504,531
D yun-u U m um iye, 11, 21,
38

E
efektif, 287,398
Ege, 55,74,317,333,335,356,
406,465,466
eitilmi insangc, 38
eitim, 17, 22, 23, 24, 26, 31,
34, 3 6 ,4 6 ,4 9 ,7 0 , 78,80,81,
86, 90, 91, 115, 124, 129,
143,145,146, 149, 151,181,
201,252,314,315,316,332,
342,355,377,390,403,420,
496,510,515,521,522,529,
532

K O N U n t / .N

e|(ilim ve salk yatrmlar,


314
eitimde frsat eitlii, 315
eitimde teklik ilkesi, 26, 53,
131
ek finansman gereksinimi, 164
ekim alanlar, 487,488
Ekonomi Bakanl, 68,82,83
ekonom i kuram , 4 ,1 7 ,3 7 ,9 0 ,
95, 107, 144, 186, 197, 198,
201,259,264,309,344,359,
403,421,425,433,451,454,
466,483,499,520
ekonom i politikalar, 2, 3, 4,
3 2 ,3 5 ,3 6 ,4 9 ,5 3 ,6 0 ,6 1 ,6 3 ,
81 ,8 6 ,9 0 ,9 8 ,1 0 0 ,1 0 9 ,1 1 0 ,
118,121,123,133,141,146,
154,173,176,193,196,206,
210,211,215,224,246,248,
253,255,256,260,263,277,
283.285.288.303.307.309,
313,315,318,322,332,343,
351,426,437,444,446,452,
454,472,473,477,509,510,
512,515,519,521,525,527
ekonom i-d etm enler, 4,
210,433
ekonom i-d nedenler, 433
ekonom ik bamszlk, 32,45,
61,62,81,509
ekonom ik bunalm, 44,47,49,
5 1 ,5 4 ,5 6 ,6 1 ,6 2 ,6 3 ,6 7 ,9 0 ,
94, 118, 144, 152, 153, 163,
173,193,194,196,197,221,
246,247,253,259,264,274,
275.278.281.289.303.310,
346,358,429,446,480,513
ekonom ik btnlem e, 276,
279,303
ekonom ik byme, 24, 126,
144,152,153,179,205,273,
285,404,410,422,445,446,
447,478,489,492,494,520,
522,526
ekonom ik etkin nfus, 403
ekonom ik etkinlik, 37, 200,
513
ekonom ik gelime, 2, 4, 9, 11,
16, 1 7 ,2 2 ,3 2 ,3 5 ,4 0 ,4 6 ,4 9 ,
6 0 ,6 8 ,7 0 ,8 1 ,8 4 ,8 6 ,9 4 .9 5 ,

98, 103, 104, 115, 120, 129,


136,143,148,154,155,157,
161,163,168,170,173,178,
181,186,188,193,198,206,
211,257,273,275,276,277,
282,300,305,310,314,336,
339,359,380,390,393,399,
405,418,421,424,433,436,
444,451,454,465,467,491,
496,509,520,522,523,526
ekonomik gelime program ,
70,275
ekonom ik istikrar, 193, 248,
264,447
Ekonomik birlii Tekilat,
282
ekonomik kararllk, 63, 66,
67,122,208,260
Ekonomik ve Ticari birlii
Daimi Komitesi, 281
ekonom ik ve toplum sal geli
me, 3, 2 2 ,2 5 ,2 9 ,3 0 ,4 9 ,5 0 ,
51, 53, 54, 61, 73, 80, 89,
117,131,143,146,193,313,
315,324,388,393,399,452,
485,510,520,525,527,532
ekonom ik ve toplum sal yap,
10, 26, 93, 142, 143, 144,
145,163,182,194,461,478
ekonom ik yardm , 93, 133,
273,274,275,302
ekonom inin genel dengesi, 3,
471
ekonom inin parasallamas,
257,324,515
el sanatlar, 19,93
el tezgh, 16
elektrifikasyon, 69
elektrik, 11, 41, 73, 114, 115,
124,135,169,170,171,199,
264,337,344,383,384,385,
442,443,467
elektrik enerjisi, 73,115,384
elektrik tketim i, 467
elektrikli ev aralar, 90,101
elektromekanik, 195
elektronik, 169,170,171,195,
228,277,504
KMA, 166, 167
emein fiyat, 200

k u m u

emein pay, 76,465


emek, 55, 126, 170, 201, 202,
203,208,269,302,357,362,
370,374,376,404,407,410,
417,425,430,432,438,444,
451.456.458.459.465.466,
471,492,496,505,507,516,
527,528,529
em ek geliri, 203,432,459
em ek maliyeti, 376
em ek piyasas, 404, 407, 410,
417,425,438,492,507
em ek politikas, 201
em ek sreci, 374
em ek verimlilii, 516
emek youn retim teknikle
ri, 208
emek?, 430,529
Emekli Sand, 422,434,435,
440,441,501
emek-sermaye esneklii, 202
emisyon, 157,227,231
en dk gelir pay, 457
en uygun (optim um ) fiyat ar
t, 207
enaz (asgari) cret, 430, 431,
432
enaz geimlik dzey, 459
enerji, 3, 14, 73, 92, 94, 110,
114,115,152,153,181,185,
194,195,221,266,276,313,
314,316,318,347,355,376,
380,382,383,384,385,420,
461,482,483,492,493,494,
528
enerji indirim i, 318
enerji kaynaklar, 115, 383,
384
enerji kullanm , 115, 380,
382,494
enerji maliyeti, 73
enerji tketim i, 115,492,493
enerji retim i, 73, 114, 115,
153,382,383
enerji-haberleme maliyetleri,
378
enflasyon, 63, 67, 78, 99, 113,
141,152,160,184,193,197,
208,221,225, 236,244,248,
253.310.351.358.430.467,
T E 35

n /.n

477,478,479,480,481,482,
485,494,495,496,507,511,
513,517,526
enflasyon oram , 113,160,193,
225,244,310,351,467,477,
479,480,481,482,485,495,
496,507
enformasyon, 378,528
enform el sektr, 212,213,222
Ereli Demir-elik, 101
Erzurum , 32,356
eskime, 444,463,465,466
esnaf, 16, 19, 44, 53,160,441,
459
esnek kur, 284,285
esneklik katsaylar, 412
eit ie eit cret, 427
Et ve Balk K urum u, 107,110
Etibank, 72,73,91,110,487
etkin enflasyon oran, 113
etkin kaynak kullanm, 117,
196,199,210,211,265,516
etkin lek, 170,195
etkin talep, 62,165,207
etkinlik, 34,89, 115, 118, 120,
162,163,181,199,200,204,
213,214,222,253,255,264,
265,268,343,353,358,407,
488,522,523
etnik iblm , 17

F
faaliyet d gelir, 240
faiz, 40, 43, 57, 71, 97, 100,
121,158,161,168,171,173,
185,198,201,202,211,212,
213,214,215,216,217,218,
219,220,222,223,226,234,
235,236,237,238,240,241,
242,246,248,249,256,261,
267,268,288,296,301,304,
326,351,352,365,398,399,
435,447,452,454,458,460,
464,465,466,475,485,488,
492,494,495,499,500,504,
514,515,516,517,518,519
faiz fark, 288,517
faiz gelirleri, 212, 217, 460,
518
faiz oran, 43, 71, 158, 198,

545
201,202,211,212,213,214,
215,216,217,218,222,223,
226,234,237,238,242,256,
267,301,304,447,488,494,
495,514,516,517,519
faiz demeleri, 217, 219, 220,
240,248,249,296,398,488,
499,500,504,518
faiz yk, 216,485
faktr donanm , 505
Fas, 494, 497, 498, 499, 500,
502,504,506
feodalite, 26
fikir ve p atent haklar, 391
fikri mlkiyet, 501,531
fikri mlkiyet haklar, 501,
531
finansal ilem aralar, 515
finansal serbestleme, 212,
215,237,261,288,504,509,
515,516,520
finansm an, 65, 66, 88, 157,
164,187,188,195,196,234,
241,250,261,275,282,379,
473,478,513
finansman a, 250
finansman dengesi, 473
finansman glkleri, 164,
478
Finansm an Yasas, 162
fiyat, 2 1 ,4 0 ,4 3 ,4 7 ,4 9 ,6 1 ,6 5 ,
71,78, 83, 90, 99, 111, 113,
118,126,127,130,141,147,
152,155,157,163,165,173,
193,194,197,203,206,210,
213,221,234,235,236,283,
291,300,304,310,312,318,
332,344,351,358,362,364,
376,393,428,431,447,453,
467,477,483,486,489,511,
515,520,528
fiyat art, 40, 111, 113, 152,
194,207,447,477,479,481,
486
fiyat dalgalanmalar, 348,358
fiyat deimeleri, 203, 354,
359,431
fiyat denetim leri, 121, 198,
478
fiyat dengesizlikleri, 520

KONU n i / .I N I

fiyat desteklemeleri, 348, 358,


478
fiyat dleri, 62,351
fiyat dzeyi, 99,163,199,207
fiyat farkllklar, 393
fiyat gstergeleri, 141,197
fiyat hareketleri, 155, 301,
310.312
fiyat istatistikleri, 489
fiyat kararll, 21,207
fiyat makas, 44,332,346,353,
360
fiyat politikalar, 147, 157,
173,332,345
fiyat rekabeti, 364
fiyat serbestisi, 199, 210, 211,
478
fiyat ve m iktar snrlamalar,
118,119
fiyat ve m iktar snrlamalar?,
121,278,357
fiyat ve piyasa hareketleri, 310
fiyat ve piyasa hareketleri?,
155.301.310.312
fiyatlama, 66, 76, 198, 199,
200,203,251,332,338,344,
369.370.454.519.528
fiyatlama sreci, 66,198, 199,
200.203.338.454.528
fon gelirleri, 256,486
fonlar, 213,214,227,229,231,
237,238,249,251,252,253,
256,269,486,518
Fordist retim , 373,374
Fransa, 22, 23, 25, 26, 40, 82,
264,268,324,526
Fransz, 11, 12, 15, 20, 22, 23,
26,2 8 ,2 9 ,3 7 ,5 6 ,7 3
Fransz sermayesi, 15,20

G
G. Kore, 212, 213, 214, 492,
502
Galata bankerleri, 20,28
GAP, 317, 332, 355, 356, 358,
359,422
garantisiz ticari borlar, 319,
320
GATT, 364,391,501,507,531
gecekondu, 90, 124, 126, 396,
397,453

gecikmeli dene, 351


geimlik m /i, 71
gelir, i , 22, 24, 27, 33, 42, 48,
5 1,57,65, 7 3 ,7 8 ,8 5 ,9 1 ,9 8 ,
103,108, 112,115, 120,123,
125,127, 130, 132, 134,137,
142,143,146, 149, 151,153,
161,168,175,184,196,200,
205,208,210,212,225,244,
250,251,252,255,264,267,
268,285,300,305,312,315,
323,326,332,334,336,345,
348,351,358,361,365,388,
397,403,410,416,418,421,
431,433,444,447,451,456,
470,475,479,480,482,486,
492,498,501,507,515,521
gelir blm , 51, 78, 108,
153,154,201,210,255,264,
315,332,351,358,431,444,
451,452,454,456,457,458,
461,467,469,470,480,498,
507
gelir dalm, 25, 127, 137,
146,163,208,212,225,252,
336,351,451,452,453,454,
456,457,458,461,462,466,
468,469,470,498
gelir dzeyi, 51, 74, 130, 149,
151,196,265,332,345,348,
351,416,453,479,493
gelir eitsizlikleri, 453,461
gelir farkllklar, 127,132
gelir ortakl, 264,267
gelir trleri, 460,461,470
gelir ve cret politikalar, 361
gelir vergisi, 33, 162,185,253,
255,269,501
Gelir Vergisi Yasas, 134
gelir yntem i, 466,467
gelir-harcama dengesi, 164
gelirin ilevsel blm , 461,
463
gelime ekonomisi, 198,211
gelime hz, 145,282
gelimekte olan lkeler, 11,
2 6 ,4 9 ,6 2 ,8 2 ,1 0 7 ,1 4 4 ,1 5 3 ,
172,184,201,208,210,223,
263,272,278,284,293,299,
301,361,370,426,451,484.

491,498,501,512,520,522,
528,530
gelimilik farklar, 150,491
gemi acentalg, 171,186
gen mhendislii, 533
genel bte, 5 8 ,6 5 ,6 6 , 83, 98,
155,157,247,250,390
genel denge, 206, 245, 268,
300,471,472,473,474,475,
490,501
genel denge zmlemeleri,
472,473,475
genel denge verileri, 472,490
genel fiyat dzeyi, 22, 39, 99,
221.483
Genel N fus Saym (GNS),
405,408,420,422,423
Genel T arm Saym (GTS),
333,334,335,341,355,356
genetik m hendislii, 344
gerek cret, 126, 201, 362,
426,429,430,431,480
geri balant etkisi, 314
GERKONSAN, 220
gda, 16, 22, 41, 69, 90, 99,
103,109,112,135,170,205,
210,292,332,347,358,361,
366,386,397,431,478,483,
513,523
gda m addeleri, 22, 347, 358,
397.478.483
gda sanayii, 205
gda tketim i, 431
gda-iki, 101
giderler, 58,60, 248, 250,252,
296,486,515
Gini eitsizlik katsays, 457
girdi, 14, 68, 70, 82, 90, 99,
101,103,106,108,111,120,
147,158,173,174,179,194,
199,203,220,237,255,276,
280,286,322,332,337,341,
354,370,373,378,382,386,
471,478,511,516,519,526,
528
girdi bileimi, 342,343
girdi dalm, 120,204
girdi fiyatlar, 203, 286, 378,
478
girdi gereksinimi, 111

K O N U D Z N

girdi kullanm , 103,108,147,


158,199,339,341,343,354,
471,528
girdi maliyetleri, 220, 345,
370,371,373,519
girdi talebi, 338
girdi-kt sistemi, 471
giriimci gelirleri, 460
giyim, 16, 22, 36, 45, 53, 90,
109,135,210,316,340,361,
366,385,386,390,397,483,
513
g alan iller, 422
grev zarar, 84, 98, 157, 199,
221.251.269.357
grnm eyen ilemler, 286,
287
grev, 80, 111, 126, 149, 151,
427,436,437,438,441,442,
480
grev hakk, 126,437,438,442
grev sresi, 437
grev ve lokavt haklar, 436
grev yasa, 442
GSM H deflatr, 482
gbre, 42, 107, 108, 158, 187,
199.209.337.342.354.357
gm rk bakl, 183
gm rk birlii, 151, 236, 277,
278,279,284,364,377,491,
532
gm rk duvarlar, 103, 362,
364
gm rk ilemleri, 33
gm rk tarifeleri, 47,59,279
gm rk vergileri, 16, 39, 44,
47, 56, 277, 278, 289, 303,
319,362
gm rksz antrepo, 204
Gney Amerika, 208
G neydou Anadolu Blgesi,
317,325
G neydou Anadolu Projesi
(GAP), 317, 332, 355, 356,
358,359,422
Gneydou Asya, 492, 493,
494,498,502,503
gnlk ortalam a cret, 427,
480
gvenlik, 34, 91, 92, 252, 274,
43 3 ,4 3 5 ,441i 487,501,515

H
haberleme, 33, 34, 92, 110,
181.315.364.390.393.394,
395,452,483
hak ve zgrlkler, 4, 80, 91,
129,130,132,142,151,184,
244.280.433.437.452.512
hakem usul, 126
H ak-, 438
Halk Bankalar, 160
H alk Evleri, 85
halk giriimcilii, 153,196
Halk Odalar, 85,524
ham petrol, 114, 194, 280,
285.289.382.383.384.394,
432,483,513
ham m adde, 61, 68, 69, 120,
122
hanehalk, 333, 334, 335, 355,
459,460,461,465,468
hanehalk geliri, 459,460
Hanehalk gc Anketleri
(HA), 408, 410, 411, 412,
414,415,416,417,418,422,
423,424,434,455,462,469
hanehalk says, 333
H arrod-D om ar m odeli, 176
has, zeamet, 13
hastalk sigortalar, 441
haha, 273, 274, 302, 352,
357.512
haha ekimi, 273,357
haha retim i, 273,274,302
hava kirlilii, 384
Hava, 486
hayali ihracat, 320,326
hayvan stoku, 341
hayvanclk, 107, 108, 153,
316,339,341,344,345,357
hazr giyim, 379,503,504
hazine, 40, 41, 84, 155, 165,
235
hazine avans, 155
hazine bonolan, 165,235
hazine tahvilleri, 165
hzineye ksa sreli avans, 155
HDTM , 258,306,325
Helsinki Nihai Senedi, 276
hzlandrlm
am ortism an,
150,183

547
hidrolik elektrik, 114,384
hizm et, 3 ,9 ,1 9 ,2 0 ,2 4 ,4 1 ,4 6 ,
7 8 ,8 6 ,8 9 ,9 7 ,1 0 3 ,1 0 5 ,1 1 1 ,
115,123,125,135,162,164,
171,179,181,186,194,197,
201,205,214,217,249,254,
255,256,266,267,281,294,
302,316,320,323,388,391,
397,407,410,420,441,451,
4 66,471,473,478,480,494,
4 96,506,515,520,524,525,
526.531
hizm et kesimleri, 3, 9 ,1 0 ,1 1 ,
19, 20, 24, 78, 89, 97, 115,
116,125,135,181,201,205,
316.323.397.481.497.531
hizm et rgtlenm eleri, 421
hizm et piyasalar, 194, 473,
478
hizmetleme, 115,135
Hollanda, 103,280,324
hususi teebbs, 83,84,133
H rriyet Partisi, 182

I
I.C.A, 135
IFC.205
ILO szlemeleri, 442
IMF, 94, 102, 118, 119, 122,
123,136,166,167,185,186,
198,202,208,209,221,222,
223,224,227,235,261,274,
275,284,285,286,289,302,
303,306,352,358,485,507,
511,513,520
ISIC, 366,368,385,386

I A nadolu, 317,406,407,466
I Anadolu Blgesi, 407,466
i borlanm a, 67, 122, 164,
165.235.260.326.518
i borlar, 40, 67, 118, 122,
164.165.235.260.326.518
i fiyat, 121, 136, 202, 234,
289
i gm rk vergisi, 16,27
i kaynaklar, 95,176,177,220
i pazar, 1 1 ,1 6 ,2 1 ,5 6 ,7 0 ,7 4 ,
89, 90, 101, 103, 105, 108,

54
109,113,121,142, 147,149,
195,199,200,201,204,213,
220, 264,325,326,331,332,
345,346,348,352,362,364,
426,428,454,511,531
i pazarn genilemesi, 89, 90,
103,108,109,332,345,426,
428,511
i piyasa fiyatlar, 202
i rekabet, 204,362,377
i talep, 366,507,512
i tasarruflar, 152,177
i ticaret oranlar, 71,345,354
i varlklar, 226,227,230,234,
235
i ve d bor yk, 69
i ve d borlar, 40, 69, 244,
246,249,259,271
i ykm llkler, 227,234
iki-ttn, 90,109,135
GEME, 225,305
htiyarlk Sigortas, 125
kinci Be Yllk Kalknma Pla
n (IIKP), 144, 148, 149,
150,152,153,154,155,159,
160,164,166,167,168,172,
173,176,177,178,180,182,
183,188,209,274,275,282,
304,314,386,405,421,434,
437,445,446,473
kinci Be Yllk Sanayileme
Plan (BYSP), 69
kinci Dnya Sava, 41, 60,
63,6 9 ,8 9 ,9 0 ,1 9 8 ,2 8 4 ,3 0 3 ,
331,404,421,436,466
kinci Liste, 277
KO (gcne Katlma O ra
n), 410,416,417,418,424
iktisaden faal nfus, 403,436
iktisadi ve sosyal haklar, 151
iktisat tarihi, 29
KV, 304,360
ila, 102, 103, 112, 158, 169,
170, 171,332,342,354,376,
523
ila-kimya, 171,186
ilalama, 336
ileri teknolojiler, 69, 111, 112,
144,202,211.266,276,452,
506.522,524,526,530

KO N U Z N

ilkretim, 23
imalat ianayii, 147, 248, 251,
293,294, 305,313,315,316,
322,323,347,361,362,363,
364,365,366,367,370,371,
373,380,385,387,420,461,
483,506,513,515,518,519
imalat sanayii yatrmlar, 248,
313,315
imalat sanayiinin yllk fiyat
artlar, 483
im am hatip liseleri, 392
MKB, 234,268,398,485
indirgem e oran, 268
indirgenm i gelir ak, 267
indirgeyici (deflator), 467
ngiliz, 10, 11, 12, 15, 16, 20,
23, 25, 29, 30, 67, 74, 136,
303
ngiliz sermayesi, 15, 16, 20,
30
ngiltere, 9, 16, 22, 27, 35, 40,
66, 82, 93, 257, 263, 265,
280,303,324,520
insan kaynaklar, 379, 407,
418,442,512
insangc, 38, 40, 50, 65, 68,
78,80,91,418
inaat, 40, 93, 120, 240, 373,
396,420,432
ran, 205,282
skenderun Demir-elik, 275
slam bankalar, 398
slam Konferans Tekilat,
281
spanya, 257, 268, 288, 457,
458,468,491,493,497,498,
499,500,502,506
srail, 275
statistik Genel M drl,
53
istem, 27, 53, 62, 76, 90, 125,
143,309,340,408,426,447,
482
istihdam, 27, 145, 268, 367,
408,410,411,414,416,422,
423,442,454,529,530
istihdam art oran, 410
istihdam azalmas, 529,530
istihdam esneklii, 410

istihdam m iktar, 423


istikrar nlem leri, 193, 209,
248,363,488,491,511
istikrarl pazar, 374
sve, 257, 451, 497, 498, 499,
500,502,506
svire, 42,103,305,323
i arayanlar, 408,409
Bankas, 5, 38, 41, 55, 68,
69,97,424
i banda eitim, 420
i gremezlik, 441
i gvencesi, 425
i gvenlii, 34,80
i ilikileri, 425,532
Kanunu, 87
i kazalar, 441
ve i Bulma K urum u, 124,
125,408,409
Yasas, 80,87, 126,440,452
birlii Program , 279
iblm , 12,373,374,527
ibulma (istihdam ), 27, 99,
105,111, 112,124,125,131,
132,143,145,146,148,150,
152,161,163,177,209,249,
256,268,277,367,408,410,
411,412,414,416,422,423,
431,442,454,497,523,529,
530
ibulma esneklii, 410
ibulma olanaklar, 99, 131,
132,150,256,497,523
ibulma oran, 412
ibulma politikas, 146
ibulma yntem leri, 422
ii, 17, 25, 26, 32, 33, 34, 45,
53, 69, 78, 80, 81, 85, 107,
111,123,126,151,185,194,
196,210,227,277,278,296,
363,365,373,380,406,408,
424,426,427,430,435,436,
437,438,439,441,442,453,
456,461,466,480,487,506,
507,510,520
ii bayram, 34
ii birikimleri, 185
ii dolam, 278
ii dvizi, 296
ii haklar, 53,69,78,453

KONU DZN

ii ortaklklar, 196
ii rgtleri, 436
ii ve iveren rgtleri, 487
i Yatrm Bankas, 185
ii-iveren ilikileri, 354,442
ii-iveren
uyumazlklar,
126
iileme, 20, 123, 124, 126,
461
ie yerletirme oran, 125,408
igc, 1, 2, 50,68, 70, 81, 85,
108,112,125,126,127,136,
139,145,149,152,174,200,
201,203,209,210,266,269,
281,292,307,331,332,336,
337,339,348,364,373,385,
403,404,407,408,409,410,
412,413,416,417,418,420,
421.422.423.424.430.434,
438,440,451,465,469,471,
492,496,497,521,529,531
igc fazlas, 108,149,331
igc giderleri, 339
igc istemi, 407,410
igc maliyetleri, 332, 348,
364,440
igc piyasas, 125,139,408,
409,412,416,418,422,469
igc sunum ve istemi, 149,
408
igc sunum u, 112, 127,332,
403.407.412.416.418
igc ve sermaye katsaylar,
209
igc verileri, 281, 404, 410,
417.422.423.424.430.434,
496
igc yaps, 421
igc younluu, 85
igcne katlm a, 403, 405,
410,416,418,496
igcne katlma oran, 403,
410.416.418
igcne katlmayanlar, 416
igcnn eitim durum u,
420
igcnn fiyat, 200,425
igcnn maliyeti, 345
igcnn nitelii, 314, 332,
341,342,344,375,420,432,
510,524

igcnn rgtlenm esi, 425


igcnn sektrel dalm,
51,147,467,492,496,497
igcnn verimlilii, 426,
527
ilenen alan, 71,105,107,108,
333,337,355,356
iletme, 17, 20, 73, 74, 107,
108,109,147,150,159,162,
201,202,205,261,264,267,
268,333,334,335,336,341,
342,343,353,354,355,356,
360,465,524
iletme bana ilenen alan,
335
iletme bama ortalam a to
prak, 335
iletme bykl, 109, 150,
2 64,334,335,336,342,343,'
356
iletme hakk, 20
iletme kredileri, 107,159,261
iletme sermayesi, 201, 202,
261
iletme vergisi, 162
iletmecilik eitimi, 379
isizlik, 16, 80, 147, 154, 194,
204,221,279,404,408,410,
413,422,423,433,477,496
isizlik sigortas, 147,433
iveren sendikacl, 437
iverenler, 126, 430, 435, 437,
438,442,460,462,501
iyeri bama alan, 45, 76,
111,112,380
iyeri bam a retim deeri,
74,76
iyeri says, 380
talya, 25, 82, 151, 257, 264,
268,324,491,497,498,499,
500,502,506
ithal ikameci sanayileme, 45,
70, 272, 289, 361, 362, 363,
426,512
TO, 345,490
ttihat ve Terakki, 21,26,31
vedili Plan, 91
zm ir ktisat Kongresi, 53, 59,
304,305,510

549

J
Japonya, 222, 263, 324, 492,
497,498,499,500,501,502,
506,521,526,530,533
Jeoloji Enstits, 83

K
kabotaj hakk, 2 0,35,46
kadn alanlar, 461
kadm igc,417,418
kadn nfus, 496
Kadro, 5 5 ,5 8 ,8 1 ,8 4 ,8 7 ,9 1
kt, 40, 54, 70,76, 144, 181,
182,198,209,307,308,385,
403,446,488,510,511
kt para, 40,54,198
kalite, 204,324,362,364, 374,
376,421,512,514,528,529,
531
kalite art, 374,528,529
kalknma bankalar, 399
Kalknma Bor Fonu, 261
Kalknma Plan, 91, 92, 132,
136,137,138,143,145,186,
245.273.308.311.316.319,
324,325,385,411,490
kalknma planlar, 137, 141,
143,144,162,166,175,182,
183,189,194,304,380,446
kalknma program , 68, 122,
142
kalknma stratejisi, 273,283
kalknmada ncelikli yreler,
317
kambiyo, 33, 100, 171, 286,
287,514
kambiyo dzenlemeleri, 287
kambiyo rejimi, 286,514
kamu, 1 ,1 0 ,1 3 ,1 9 ,2 4 , 25,36,
4 1 ,4 6 ,5 0 ,6 2 ,6 7 ,6 9 ,7 2 ,7 4 ,
8 1 ,8 4 ,9 1 , 97,98, 104, 109,
117,122,124,126,127,130,
133,138,142,143,148,151,
153,155,157,161,170,175,
177,181,187,195,206,207,
209,212,214,227,234,243,
257,259,263,272,282,299,
300.308.309.310.313.320,
323,326,338,348,351,352,

550
358,361,362,364,380,382,
383,387,390,392,394,398,
408,412,427,433,434,435,
437,438,440,452,465,472,
473,475,478,480,484,501,
507,510,511,512,513,515,
519,520,522,523,525,526,
530
kam u aklar, 216, 218, 234,
244,245,246,270,352,358,
475.484.516.518
kam u bankalar, 97,134, 157,
159.160.398.526
kam u bor yk, 519
kam u borlanmas, 165, 261,
320
kam u borlar, 165, 217, 261,
320,485,519,520
kam u brokrasisi, 50, 127,
130.164.259.525.526
kam u dengesi, 215, 217, 473,
488,507,515,516,517,518,
519
kamu ekonom ik kesimi, 207,
243,247,268,324
kam u ekonom ik kurulular,
92, 98, 99, 157, 165, 189,
265.266.486.511
kam u finansman, 236
kam u gelir ve giderleri, 40,
243.244.324.511
kam u gelir-gider dengesi, 244,
499
kam u gelir-gider fark, 243
kam u gelirleri, 10, 11, 21, 25,
38, 39, 40, 47, 67, 97, 157,
161,162,163,164,165,219,
243,244,245,251,253,324,
452,480,486,499,511,515
kam u giderleri, 98, 164, 244,
246,249,486
kam u giriimcilii, 19, 69, 72,
93.113.117.390
kam u giriimleri, 19, 69, 72,
74, 93, 110, 113, 117, 264,
266.267.268.390
kam u harcamalar, 10, 38,62,
63, 65, 66, 81, 82, 95, 122,
142,143,162,163,197,206,
217,219,220,269,478,499,
501.512.517.518

KONU n l / N

kant li/rilrri, 22, 24, 25,


46, 91, 94, 124, 181, 252,
266,269,314,441,442,452,
454,501,525
kam u iletmeleri, 74,111,112,
267,438
kam u iverenleri, 437
kam u kesimi, 44, 51, 66, 69,
84, 91, 92, 93, 98, 99, 109,
110,111,112,122,126,127,
131,133,135,143,148,151,
153,155,157,159,161,164,
165,177,181,182,184,185,
186,195,196,198,206,207,
209,217,220,227,234,235,
243,244,246,248,253,257,
268,272,299,310,313,315,
361,364,365,366,367,368,
369,370,380,382,383,433,
440,443,446,453,465,475,
485,488,501,515,518,530
kam u kesimi borlanm a ge
rei (KKBG), 246,475,517,
518
kamu kesimi mal ve hizm et
lerinin fiyat, 99
kamu kesimi sabit sermaye ya
trm lar,>246
kam u kesimi cretleri, 111,
453
kam u kesimini kltm e, 310
kam u kesiminin finansman,
161,195
kam u kesiminin tasarrufyatrm fark, 475
kam u kesiminin retim i, 198
kam u kredi talebi, 475
kam u kullanlabilir gelir, 475
kam u mliyesi, 10, 39, 40, 63,
65,92,94, 95,104,161,162,
164,188,300,473,507,510,
513
kamu mevduat, 227
kamu mlkiyeti, 105, 157,
256,263,266
Kamu Ortakl Fonu, 252,
269
kam u sermayesi, 99,195,323
kam u snai giriimcilii, 209
kam u snai retim i, 110

kamu tketim i, 215,475


kamu yatrmlar, 40, 46, 62,
66, 94, 110, 111, 114, 143,
165,175,177,181,243,246,
248,249,250,259,267,309,
310,313,399,453,472,473
kam u ynetim i, 4 6 ,5 0 ,5 1 ,6 6 ,
131,181,412,515,520
kam ulatrm a, 35, 135, 249,
264,268,356,380
kam unun katm a deeri, 367
kamu-zel ortaklklar, 99,
110,138
kamu-zel cret makas, 433
kamusal kaynaklar, 164
kapasite, 364, 366, 376, 382,
514,529
kapitalizm, 82
kr, 20, 28, 29, 61, 65, 78, 97,
103,104,110,113,134,136,
149,157,160,168,171,179,
186,200,213,240,256,264,
265,267,310,314,326,345,
362,385,398,458,460,464,
465,466,478,519
kr beklentileri, 61,179,519
kr hesaplar, 310
kr oran, 110, 157, 200, 385,
478
kr pay, 398
kr transferi, 168
karaborsa, 99, 113, 121, 159,
198,202
Karabk, 6 7 ,7 4 , 83, 124,267,
356,487
Karabk Demir-elik, 67,
487
Karadeniz Blgesi, 407
Karadeniz Ekonom ik ibirlii
Blgesi (KElB), 276,303
kararl gelime, 159
kararllk (istikrar), 119, 122,
123,130,144,182,193,194,
195,196,197,198,203,206,
207,208,209,212,221,236,
248,253,260,270,273,274,
275,313,338,343,352,363,
4 79,480,485,486,488,491,
511,513,515
kararllk (istikrar) nlem leri,

KONU DZN

144,193,194,195,196,209,
212,221,248,260,273,274,
275,313,363,485,488,491,
511
kararllk politikas, 203
kararllk program , 123, 182,
206,207,208,260,275,479,
480
karm a ekonom i, 477
karlatrmal
stnlkler,
26,208,305,530
karlk kalemleri, 300
karlksz gelir, 460
katlm a oran, 38,377,416
katkl ulusal gelir (GSMH,
KUG), 176, 231, 233, 244,
245,247,248,254,258,347,
357.397.430.444.445.451,
465,466,467,482,489,494,
495,499, 500,504,518
katkl ulusal gelir (KUG,
GSMH), 25, 47, 115, 122,
148,152,176,244,246,250,
254,444,450,466,474,475,
482.489
katkl ulusal gelir (KUG,
GSMH), 25, 39, 48, 115,
127, 152,176,178,244,245,
247,250,309,310,347,357,
444,445,450,451,465,466,
467.482.489
katkl ulusal retim , 347,430,
450,474
katkl yurtii retim , 254,
257,466
katm a bteler, 58, 150, 157,
244,247,440
katm a deer, 76,111,112,147,
179,209,220,240, 251,254,
268,339,365,366,367,368,
369.370.371.444.447.451,
454,456,466,471,472,498
Katma Deer Vergisi (KDV),
254,255,271
katm a deger-son kullanm,
471,472
kauuk, 169,170,385
kaybolan ign, 432,437
kayt d ekonom i, 259, 269,
467

kaynak aktarlmas, 12, 99,


133,147,159,199,269,331,
332,345,474,528
kaynak kullanm , 3, 49, 98,
117, 148,161,163,174,199,
200,204,265,268,307,324,
383,397,403,421,435,477,
479,495,499
Kaynak Kullanm Destek
leme Fonu, 261
Kemalizm, 31,82
kendine yeterlik, 69
kent nfusu, 124,406
kentleme, 74, 89, 94, 114,
120,121,124,126,131,140,
145,148,159,172,332,361,
382,396,406,418,453,467,
507
kentlem e), 148
kentli nfus, 25, 35, 124, 125,
406,408,423
kentlileme, 355,403,511
kentsel rantlar, 259
Keynes Devrimi, 81
Kbrs, 194,260,273,275,280,
513
kr nfusu, 406
krsal kesim, 10,46,71, 72,80,
85, 89, 90, 92, 94, 107, 124,
125,126, 127,153,157,158,
331,332,337,341,348,351,
352,354,355,358,382,385,
395,397,404,406,413,417,
418,453,461,463,523
krsal nfus, 406
ksa dnem borlar, 173
ksa dnem uygulamalar,
147,182
ksa dnem li d sermaye, 320
ksa dnem li sermaye hare
ketleri, 288,494
ksa sreli avans, 155,235
ksa sreli borlar, 260,261
ksa sreli d bor, 261
ksa sreli kredi, 122, 168,
261,288
ksrdng, 518
kymet art, 162
kibrit, 4 6 ,56,65,83
kil, 433

551
kimya, 69, 76, 101, 112, 135,
170,171,183,366,367,368,
370,376,386
kimyasal gbre, 93,277
kira gelirleri, 460
kira giderleri, 124,397,480
kira giderlerinin gelir iindeki
pay, 397
kiraclk, 333
kii bama gazete, 467
kii bana gelir, 4, 127, 146,
147,210,403,451,456,491,
492,493
kii bana katm a deer, 170
kii bana ulusal gelir, 127,
493
kii bama verim, 73,337
Kiisel Gelir Dalm, 456,
469
KlT, 84, 92, 95, 98, 99, 100,
110,114,117,122,133,138,
155,157,164,165,183,187,
189,195,199,206,221,227,
235,243,244,249,250,251,
263,264,266,267,268,269,
270,273,275,305,357,361,
387,399,470,486,487,511,
512,526,533
KlT finansman aklar, 251
KT finansman, 100, 155,
399
KlT yatrm lar, 157,164,251
kitle retim i, 10,16,373
KT-zel sermaye ortaklklar,
99
kliring anlamalar, 57, 76,
121
kliring birlii, 282
kontrol fonksiyonlar, 375
konut, 19, 90, 97, 115, 124,
149,162,181,185,210,217,
252,257,313,314,315,318,
332,390,396,397,441,454,
481,483,496,500,519
konut speklasyonu, 19, 124,
397
konut sunum u, 124
konut retim i, 252,396
konvertibilite, 193,299
Konya ovas, 14

ko n u

552

kooperatifleme, 105,153
Koordinasyon Bakanl, 122,
182
korum aclk, 46, 292, 362,
364,501,512,534
koruyucu salk hizmetleri,
393
km r, 14, 15, 29, 53, 198,
385,442
Krfez Bunalm, 282,394
Krfez Sava, 235,296,299
Ky Enstitleri, 80, 85, 86,
524
ky yollar, 394
ky-kent, 196
kredi, 14,21,28,34,41,42,4 3 ,
4 4 ,6 3 ,6 5 ,6 6 ,6 7 ,6 8 ,7 1 ,7 8 ,
92, 95, 97, 100, 102, 104,
105,107,108,110,111,134,
138,154,157,158,159,160,
161, 167,172,173,184,186,
198,201,202,204,214,219,
221,226,227,229,234,236,
238,239,263,273,274,277,
281,282,285,287,299,300,
303,318,319,354,357,379,
398,399,435,494,495,512,
514,517
kredi art, 65,97
kredi derecesi, 173
kredi faiz oranlan, 236, 494,
495.514
kredi gvenilirlii, 263
kredi kaynaklar, 239
kredi kooperatifleri, 14,399
kredi kullanm , 161, 167,201,
202,299
kredi kurulular, 102
kredi maliyeti, 495
kredi piyasas, 43,161
kredi politikas, 159
kredi stoku, 219,226,239,517
kredi sbvansiyonu, 204
kredi talebi, 234
kredi yaratm a, 158,184,238
krom , 14,15,73,76
kullanlabilir gelir, 460, 461,
465,468,469,470,475,489
kur politikas, 220, 289, 361,
362.363.364.371.512.514

1>I/.N

kur riski, 230


kuramsal, 1, 4, 59, 60, 62, 81,
84, 130, 144, 146, 158, 181,
184,197,198,199,201,204,
206,208,211,221,242,252,
264,267,269,270,403,442,
466,468,469,472,479,489,
532
kurum lam a, 36, 37, 523 ayr
ca bkz. yasal /kurum sal
dzenlemeler kurun, 14,
15,277
Kurtulu Sava, 17,27,32,33,
38,53,58,63
kurum sal dzenleme, 3, 25,
2 6 ,3 2 ,3 4 ,3 8 ,4 6 ,5 3 ,5 4 ,6 1 ,
63, 71, 140, 206, 234, 236,
261,269,286,324,380,396,
486,520
kurum sal
olmayan
sivil
igc, 422
kurum sal sektrler, 240
kurum sal ve yasal dzenle
meler, 1,2,32,488
Kurumsal Yatrmclar (Insti
tutional Investors), 173
Kuveyt, 451
kuyu ba fiyat, 206
Kuzey Afrika, 407, 491, 492,
493,494,500,503,505
kk esnaf, 134,459
kk iletmecilik, 394
kk lek, 1 4,16,17,42,71,
107,112,113,264,335,377,
379,454,497
kk tasarruf sahipleri, 183,
196 .
kk reticiler, 55, 78, 179,
253,335,341,344,351,352,
358.459.460
kk reticilik, 179, 335,
459.460
kltrel ve sanatsal gelime,
532
kreselleme, 276, 343, 424,
521,522,533

L
laik ve ada eitim, 50
laiklik ilkesi, 131
lastik-plastik, 103,112,135

latin Amerika, 211, 213, 216,


306,492.493,495,498,503,
505,507
liberal ekonom i, 63
liberasyon, 289
likidite, 227,229,234,485
limanlar, 20,46
linyit, 73, 114, 115, 380, 383,
384
lokavt, 437
lonca, 16
Lorenz erisi, 468
Lozan Bar Anlamas, 34
Luxemburg, 468

M
M , 134,231,233,234
M 2,134,231,233,234
M 2Y,231,233,242,517
M3Y, 231
maalar, 127, 142, 162, 164,
208,428,435,440,453,458,
463,466,488
M acaristan, 280, 497, 498,
499,500,502,504,505,506
maden aram a, 72
maden dsatm, 15
maden iletme izni, 15
maden sanayii, 45
m aden sektr, 381,518
maden retim i, 14, 15, 22,
113,380
maden rnleri, 76
M aden Yasas, 15,101,114
madencilik, 3, 14, 15, 17, 20,
38, 45, 69, 72, 92, 93, 99,
114,153,171,217,288,313,
314,320,323,347,380,384,
385,420,432,443,461,482,
483
madencilik retim i, 15, 93,
380
m adeni eya, 112, 135, 169,
205
M adeni Eya Sanayicileri Sen
dikas (MESS), 437
madeni eyalar, 112,135,169,
205
madeni para, 10,54,134,184
makine, 34

K O N U D Z N

m akine ve aralar, 34
m akro byklkler, 143,474
m akro zmlemeler, 143
m akro dengeler, 175
m akro plan, 68
m akro politika, 203
makroekonom i, 207,410
m al ve hizm et fiyatlar, 99,
451
mal ve hizm etlerin nitelii,
467
mal ve hizm etten alman vergi,
501
mal ve sermaye piyasalar, 397
Malezya, 492, 494, 497, 498,
499.500.502.504.506
mali hizm etler, 390,397,398
mali kurulular, 115,251,398,
399,420
m ali yardm , 278
Maliye Bakanl, 58,155
maliye politikas, 10, 66, 67,
163
maliyet, 103, 183, 203, 204,
211,213,222,267,345,370,
376,512,514
maliyet-fiyat, 205,269
maliyet-i istem, 200
m arjinal sermaye-getiri kat
says, 147
m arjinal tasarruf, 152
m arjinal tketim -gelir oran,
129
m arka hakk, 101
m ark-up, 370, 371, 373, 387,
519
M arm ara Blgesi, 110, 317,
407,466
M arshall Plan, 93, 94, 100,
133,140,261
M arshall-Lerner
koullan,
221
M edeni Kanun, 42,57
medrese retim i, 23
Meksika, 221, 492, 497, 498,
499.500.502.504.506
m enkul kymetler, 214, 287,
288,299,398,399
M erkez Bankas kaynaklar,
157,158

Merkez Bankas Paras (MBP),


227,229,230,231,234,235,
234,236,242
Merkez Bankas'nn zerklii,
236
meslek hastalklar, 441
meslek liseleri, 392
meslek oda ve birlikleri, 36,
487
mesleki ve teknik okullar, 23,
51,80
metal eya, 366,386
m evduat, 134, 158, 201, 218,
226,227,231,235,236,238,
239.398.399.494.517
m evduat bankalar, 239, 398,
399
m evduat faiz oranlan, 236,
494.517
meyve ve sebze retim i, 107
Msr, 494,497, 499, 500, 502,
504
mikroelektronik, 374, 375,
376,378,391,528,529
m ikroelektronik teknolojiler,
374,376,391,528
m iktar sm rlam alan, 278,357
Millet Mektepleri, 51
Milli Birlik Komitesi, 4
Milli ktisat ve T asarruf Ce
miyeti, 53
Milli Korunm a Yasas, 91,121
milli tccar, 38
Milli T rk Ticaret Birlii, 33
Misak- ktisadi Esaslar, 33,
59
M ithat Cemal Kuntay, 30
MKEK.110
mobilya, 385,397,433
M organ G uaranty Bank, 266
M organ Raporu, 267
m otor retim i, 195
MTA, 72
M uharrem Kararnamesi, 11
m unzam karlk oranlar, 238
M usul sorunu, 34
m hendislik hizmetleri, 281,
323
m lk topraklar, 42,355
mlkiyet, 1, 13, 42, 265, 284,

553
333,354,359,360,380,466,
524,532
mlkiyet tartm alar, 380,
532
mlkiyet yaps, 1, 13,42,354,
359
mlkiyetin yaygnlamas, 42,
196
mltezim, 13
mmessillik, 171

N
NATO, 166,167,186,304
neoklasik ekonom i, 199,200
neoklasik kuram , 188,305
net hata, 300
nitelikli eitim, 390
nitelikli igc, 22, 35, 38,45,
50, 51, 80, 81, 83,106, 129,
130,131,145,147,181,201,
210,281,315,341,342,375,
391,403,420,421,529
niteliksiz igc, 373,391
noksan, 300
Norve, 288
nfus, 31, 33, 38, 42, 53, 72,
80, 86, 115, 123, 124, 125,
126,127,135,136,146,392,
403.404.405.406.407.415,
416,418,421,422,423,425,
450,451,466,468,492,507
nfus art, 33, 80, 124, 125,
126.136.146.404.406.416,
421,422,450,451
nfus gelimeleri, 403,425
nfis ngrleri, 405
nfis patlamas, 127,404
nfis planlamas, 421
nfis politikalar, 136, 404,
405
nfus saymlar, 42,136,422
nfusun nitelikleri, 404
nfusun ya yaps, 417
nkleer, 357,383,384

O
OECD, 9 4 ,1 0 2,123,125,136,
137,139,182,183,186,212,
223,257,273,274,286,288,
294,323,324,352,358,360,

K M N tl D Z N

554

417,418,423,424,470,496,
507,521,532,533
okullama oran, 467
o kur yazar oran, 25
O n Be Yllk Bak As, 145
OPEC, 194,280,513
organizasyon yaps, 375
orm an rnleri, 76, 93, 135,
205
orm anclk, 24,34,153,344
O rta Avrupa, 491,505
orta ve ksa vadeli krediler,
168
orta ve uzun sreli d borlar,
173
O rtadou, 205, 281, 300, 302,
305,407
O rtadou pazar, 281
Ortagney, 335,336
ortak, 333,456
Ortaklk Anlamas, 277
ortaklk olgusu, 74
ortaklklar, 38, 41, 74, 101,
102,114,133,134,170,171,
265,323,511
ortalam a gelir, 127, 454, 459,
461.462.463
ortalam a gelirler, 127, 454,
459.461.462.463
ortalam a toprak miktar, 108,
333
ortalam a cretler, 431,433
ortaretim , 23,391
O sm anl, 4, 9, 10, 11, 12, 13,
1 4 ,1 5 ,1 6 ,1 7 ,1 8 ,1 9 ,2 0 ,2 1 ,
2 2 ,2 3 ,2 4 ,2 5 ,2 6 ,2 7 ,2 8 ,2 9 ,
3 0 ,3 1 ,3 2 ,3 4 ,3 5 ,3 6 ,3 8 ,4 1 ,
46,47, 50,55,58, 59,60,62,
85, 86, 100, 103, 131, 132,
171,209,434,436
O sm anl Bankas, 10,20
Osmanl brokrasisi, 23
Osm anl ekonom ik ve to
plumsal yaps, 9
Osm anl mlkiyet ve sermaye
si, 26,27
O smanl sanayii, 16,17,19,27
O smanl toprak dzeni, 13,
30,31
O smanl ulusal geliri, 24,25

Omul ve /.iraat Bankalar,


38
otobs, 394
otom asyon, 374,375,376
otom asyonlu Fordizm, 376
otom obil, 56, 118, 183, 325,
373,379,403,512
otoyol projeleri, 394
OYAK, 435

renci saylar, 23, 51, 80,


131,132,391
retim, 51, 70, 78,. 145, 390,
391
lek, 144,154,205,379,531
lm sigortalar, 441
rm cek a, 358
z Rapor, 91
zel bankalar, 157, 198, 219,
274,285,301,398,517
zel birikim, 94
z el ekme Haklar (H),
167,284,303
zel eitim, 315,323,390
zel finansm an, 238
zel gelir, 252,256,486
zel giriim, 13, 34,61, 69,73,
74, 81, 91, 93, 94, 97, 98,
109,113,114,149,197,240,
252,264,266,273,314,390,
484.530
zel harcanabilir gelir, 489
zel kesim, 44, 69, 70, 84, 85,
89, 91, 92, 93, 95, 98, 99,
101,109,110,111,112,113,
133, 135,138,143, 148,151,
155,157,159, 177, 183,187,
188,195,196,206,207,212,
214,220,221,234,261,263,
264,266,308,313,314,361,
366,367,368,369,370,380,.
382,387,392,398,427,433,
437,438,440,443,453,473,
477.489.494.511.530
zel kesim cretleri, 220
zel kesimin tasarruf-yatrm
fark, 477
zel kredi kurulular, 221,
275

zci mlkiyet, 13, 42, 53, 105,


106, 110,264,265,266
zel sanayi, 17, 46, 109, 110,
111,113,148
zel sanayi sermayesi, 148
zel sanayi yatrm lar, 110,
113
zel sektr, 44, 159, 182, 186,
220,266,309,310,313,314,
369,433,440,447,473,519,
530
zel sektr yatrmlar, 313,
314,519
zel sermaye, 44, 61, 66, 70,
72, 82, 89, 91, 98, 99, 100,
101,102,103,106,117,134,
135,151,160,166,168,169,
170,172,187,201,205,206,
243,253,264,266,267,302,
314,320,323,327,399,453,
481,511,512
zel sermaye birikimi, 66, 89,
151,201,511
zel sermaye yatrm lar, 102,
103,134,166,481
zel tasarruflar, 161,213,475
zel tasarruf-yatrm fark,
475
zel ticari sermaye, 66, 99,
512
zel yabanc sermaye, 166,
168
zel yatrmlar, 94, 113, 150,
165,172,175,177,214,299,
309,310,314,315
zelletirme, 60, 92, 133, 243,
251,264,265,266,267,268,
269,270,271,484,486,487
zel-toplumsal elikisi, 312
zendirm e nlem leri, 143,
148,150,203,204,282,318,
362,369
zendirmeler (tevikler), 315,
316,317,324,326
zgrlkler, 130,151,532
zsermaye, 241

P
Pakistan, 282
pamuk, 1 3 ,2 2 ,4 9 ,6 8 ,8 4 ,1 0 7 ,

K O N U D Z N

209,277,278,340,358,359,
510
pam uk iplii, 209,277,278
para, 1 0 ,1 9 ,2 8 ,3 8 ,3 9 , 58,62,
95, 97, 98, 100, 107, 118,
120,134,135,154,161,175,
184,186,188,194,197,198,
203,206,207,215,225,226,
227,229,230,231,234,242,
259.263.264.269.272.280,
284,303,324,326,334,341,
354,398,473,477,481,486,
490,499,507,510,513,515,
519.521
para arz, 65, 95, 161, 188,
206,226,231,234,235,398
para deeri, 40,135
para hareketleri, 237,516
para ilemleri, 12,481
para m iktan, 38, 40, 41, 63,
67, 95, 154, 157, 184, 227,
477.478.517
para piyasalar, 41, 186, 194,
215,225,230,234,235,263,
507.513.516.519
para politikas, 62, 121, 154,
155, 158,159,184,197,229,
231.234.235.236.237.280,
324,398,486,510
para program , 218, 234, 235,
236.517
para sermaye, 95, 101, 120,
175.515.521
para sunum u, 10, 63, 65, 95,
98,122,134,197,238,478
para sunum u ve bte harca
m alar, 122
para ticareti, 11,20,226
para ve kredi sunum u, 198
para ve maliye politikalar, 19,
203,206,207
para-kredi, 65, 67, 94, 173,
499
parasal byklkler, 226,231,
234.235.488.519
parasal destekler, 204, 292,
338,364,435,453,484,513,
514
parasal genileme, 63, 97, 98,
155,157,235,239,324,351,
511

parasal kaynaklar, 98, 161,


166,206,435,475
parasal olanaklar, 243, 308,
318
parasal zendirm e, 283
parasal taban, 218,219,517
parasal cretler, 480
parasalc, 198,206,477
parasallama, 226
para-serm aye ticareti, 324
Pasifik Blgesi, 494
patent, 101
pazar iin retim , 13, 16, 43,
334,341
pazar sorunu, 300
pazar yaps, 98,344,369,374
pazar yaratm a, 84
pazara alma, 20, 46, 89, 92,
93, 94, 107, 108, 124, 131,
153,337,352,361,393
pazarlama, 159,282,364, 375,
378
personel giderleri, 244,486
personel piram idi, 393
Petkim, 251, 267, 275, 486,
487
Petkim /Yanm ca, 487
Petlas, 487
petro-kim ya, 181,511,512
petrol, 1 5,35,46,56,101,102,
114,115,135,151,152,173,
184,186,194,205,206,221,
260,272,276,277,280,281,
288,300,366,367,368,370,
380,382,385,386,433,442,
483,493
petrol dalm, 280,382
petrol fiyatlar, 114, 152, 173,
194,260,280,300,382
petrol gelirleri, 35,281
Petrol Kanunu, 171
Petrol Ofisi, 486
petrol reformlar, 151
petrol oku, 280
petrol retim i, 101, 114, 184,
382,442
petrol rnleri, 115, 135, 277,
367,433,483
Petrol Yasas, 101,113,185
petrol yatrmlar, 135

555
petrole dayal retim , 384
piyasa ekonomisi, 4,149
piyasa fiyat, 84,348,352
piyasa ileyii, 66,452
piyasa koullar, 10, 40, 43,
51, 71, 159, 198, 199, 200,
201,209,210,236,276,283,
284.303.310.344.351.354,
397,444,447,480
piyasa mekanizmas, 182,
355,485,520
PL, 100,166,167,261
plan amalar, 143, 164, 172,
177.285.406.473
plan anlay, 182
plan uygulamas, 143, 144,
152,163,166,182,194,446
planlama, 130, 142, 143, 144,
166,177,182,188,447
Planlama Komiteleri, 63
planl dnem , 154, 159, 161,
163,164,166,168,169,170,
171,173,180,181,194,195,
277.284.289.313.348.354,
380.445.473
planl ekonom i, 193
planl gelime, 161,315,512
plastik-kauuk, 101
politik gelimeler, 130,140
Polonya, 276, 280, 495, 497,
498.499.500.502.504.506
Portekiz, 27, 257, 288, 491,
493.497.499.500.502.506
portfy yatrm lar, 296, 299,
300
post-Fordist, 374,375
proje kredileri, 101, 167, 168,
171,172,276,299
proses sanayileri, 370,376
protein kullanm , 467
PTT, 486

R
Raman, 73
rantlar, 149, 198, 214, 259,
3 77,396,458,460,466,513
Raybank, 134
reel faiz, 214, 231, 236, 256,
512
reeskont kredisi, 488

556
rekabet, 148, 152, 199, 200,
204, 209,212,213,214,216,
217, 264,272,273,279,284,
286, 288,293,301,302,304,
305,325,339,345,361,364,
365,373,375,377,378,379,
387,391,452,454,492,501,
504,505,506,507,512,513,
514.516.520.521.527.528,
529,530,531,533
rekabet gc, 200, 204, 213,
214,216,217,272,273,284,
286,288,293,301,302,304,
305,364,365,373,375,377,
378.379.492.504.505.507,
512.513.514.516.528.529,
533
rekabet koullan, 375, 379,
452,501,529
rekabeti piyasa, 264
rekabete hazrlanm a, 150
rekabetin glendirilmesi, 264
repo, 226,227,235
resim ve har bakl, 318
rezerv (altn, dviz) hareketle
ri, 300,507
rezerv para, 227,242
Romanya, 276,280

S
sabit gelirler, 127, 208, 219,
453,480
sabit kur, 284,287
sabit sermaye tketim i, 466
sabit sermaye yatrndan, 37,
104,122,175,176,177,248,
249,256,307,308,310,312,
366,381,383,390,392,393,
394,395,416,431,444,446,
465.473.474.475.494.507,
515,516
salk, 23, 47, 90, 123, 124,
143, 146,149,181,252,269,
314,315,316,323,332,355,
385,390,392,393,397,399,
403,421,434,435,441,450,
451,452,454,483,484,487,
496,515,521
salk hizmetleri, 181, 390,
392,399,434,435,451,452,
484

K M N I f l l l /. N

salk kotllrtr, 123,397


Sakarya. 38,356,421
sanayi, 3, 9, 13, 14, 17, 19, 24,
2 9 ,3 1 ,3 4 ,3 8 ,4 1 ,4 4 ,5 3 ,5 7 ,
5 8 ,6 1 ,6 2 ,6 8 ,7 4 ,7 6 ,7 8 ,8 3 ,
84, 87,92,97, 103, 108,127,
135.138.142.146.148.152,
153,157,159,160,170,182,
183,185,195,204,220,240,
243,275,279,292,312,319,
320,324,345,361,373,377,
378,380,382,385,389,420,
436,442,446,454,456,478,
480,488,497,506,512,517,
519.521.528.533
sanayi bankas, 34
sanayi iisi, 362
sanayi iletmeleri, 19,113,488
sanayi kesimi, 78, 101, 103,
109.112.142.148.152.153,
220,240,389
sanayi kredisi, 19,110,138
sanayi kurulular, 44, 240,
488
sanayi odalar, 34,53,110
Sanayi Ofisi, 56
sanayi sektrleri, 148, 170,
240,279,345,347,363,380,
446,456,497
sanayi sermayesi, 17,142,160,
324
sanayi teknolojisi, 148
sanayi toplum u, 183,528
sanayi retim i, 11, 45, 61, 74,
103.109.152.183.362.363,
373,447,512,517,528
sanayi rnleri, 44, 204, 279,
292.319.320.346.348.364,
447.478.506.528.533
sanayi ve hizm etler, 9,10,345,
436,454,480,497,525
Sanayi ve M aadin Bankas, 44,
510
sanayi yatrmlar, 112, 113,
142,313,361
sanayici, 1 0 ,3 2 ,3 3 ,3 4 ,4 1 ,5 3 ,
378,387,510
sanayide yeniden yaplanma,
529*
sanayide younlama, 386

Sanayii Tevik Yasas, 44, 74,


75
sanayiin blgesel dalm,
195
sanayileme, 9, 16, 19, 20, 46,
4 8 ,6 1 ,6 7 , 6 9 ,8 1 , 109, 110,
114,138,144,146,148,152,
183,194,200,202,208,209,
210,213,221,229,270,272,
277,282,283,289,305,309,
314.345.361.373.375.377,
386,398,399,446,447,487,
491,510,522,527,528,530,
531
sanayileme m odeli, 82
sanayileme zlemi, 19, 82,
512
sanayileme politikalar, 46,
48, 61, 110, 183, 195, 209,
213,229,274,275,283,289,
345.361.364.375.377.378,
386,387,398,399,491,527
sanayileme stratejisi, 208,
221,289,361,362,363,530
sanayilemede temel tketim
rnleri, 512
sanayilemenin nitelii, 69,
183,373
sanayilemi lkeler, 4 ,6 2 , 84,
208,210,438
sanayi-ticaret btnl, 17,
161
SANh kurulular, 189, 195,
362
sat biimi, 487
sat fiyat, 267,451,466,471
sat sonras hizm etler, 378,
529
sava ekonom isi, 88
sava sonras koullar, 91
savunm a harcam alar, 40,194
savunm a sanayii, 70
Savunma Sanayiini G len
dirm e Fonlar, 252
saysal ama, 145,193,405
saysal veriler, 1 ,2 ,1 7 ,2 4 , 30,
31, 58, 81, 86, 87, 95, 126,
134,137,138,139,143,145,
147,300,305,359,424,459,
471,473

K O N U D Z N

SDR, 167
sebzeler, 13,340
semeli kredi, 143
SEKA, 110
sektrel bym e hz, 146
sektrel retim , 205,467
selloz kt, 93
sendikal haklar, 210,432,433,
436,437,438,442,443,453,
512
sendikalama, 436,438
senet zerinde avans, 157
serbest blgeler, 204,320,327,
531
serbest dolam hakk, 278
Serbest Frka, 61
serbest meslek sahipleri, 10,
53,253,459,460
serbest m evduat, 236
serbest piyasa, 19, 21, 44, 63,
93, 94, 118, 119, 141, 150,
165,198,201,204,210,236,
284,286,303,343,344,426,
454,477,478,482,515,520,
522
serbest piyasa koullar, 93,
94, 118, 119, 141, 150, 165,
201,204,210,236,284,286,
303,343,344,426,454,478,
520,522
serbest ticaret ilkesi, 16
serbesti, 26, 76, 118, 119, 122,
123,198,199,205,209
serbestletirme, 224,286
sermaye, 2 ,4 ,9 ,1 0 ,1 4 ,1 5 ,1 9 ,
22, 3 0 ,3 2 ,3 3 ,3 7 ,4 1 ,4 3 ,4 6 ,
5 4 ,6 3 ,6 6 ,6 9 ,7 3 ,7 4 ,7 6 ,8 2 ,
83, 84, 89, 95, 97, 99, 108,
110,112,115,120,122,126,
141, 148, 154,158, 161,163,
165,174,182,185,189,196,
200,215,237,239,242,249,
253,259,264,272,283,296,
299,307,308,310,312,317,
320,331,367,370,380,385,
390,393,396,403,430,433,
446,451,453,458,465,466,
471,474,477,482,486,492,
494,504,509,524,530,532
sermaye akm , 101, 216, 326,
516,528

sermaye aktarlmas, 99, 110,


332
sermaye birikimi, 2, 9, 10, 12,
1 9 ,2 0 ,3 0 ,3 2 ,3 8 ,4 3 ,4 6 ,5 4 ,
67, 69, 74, 89, 95, 97, 108,
115,123,129,149,161,163,
165,168,175,182,259,265,
272,380,430,453,494,510,
511.520
sermaye k, 167, 168, 299,
332
sermaye dengesi, 299
sermaye gelirleri, 255, 269,
326,454,482
sermaye hareketleri, 63, 154,
166,167,168,211,215,216,
222,234,239,259,285,286,
288.296.299.300.301.306,
372,504,507
sermaye kaynaklar, 10, 12,
32,41,6 6 ,9 5 ,1 4 1 ,1 4 2 ,1 43 ,
154,158,161,174,197,243,
249.259.283.299.300.307,
310,317,320,324,403,474,
477.521
sermaye kazanlar, 82, 163,
243,256
sermaye piyasas, 97, 264,265,
268,486,514
Sermaye Piyasas Kanunu,
287
sermaye sahiplii, 264
sermaye stoku, 174, 175, 209,
307,308,310,312
sermaye transferi, 66,244
sermaye younluu, 46, 169,
170,380
sermaye-emek bileimi, 201,
202
sermaye-emek piyasalar, 209
sermaye-getiri katsays, 147
sermayenin d kaynaklar, 11,
100,166
sermayenin fiyat, 201,451
sermayenin i ve d kaynakla
r, 3, 141
sermayenin
serbestlemesi,
324
sermayenin
younlamas,
426

557
servet vergisi, 486
Seydiehir A lm inyum , 275
scak para, 216, 219,220, 237,
304,516,517,518
sfir stok, 375
snai bitkiler, 13,43,55,107
snai dsatm, 363,364
snai girdiler, 107
snai giriimler, 16, 106, 166,
185,277
snai mlkiyet, 153,195,265
smai retim , 16, 17, 47, 61,
62, 67, 68, 69, 74,103, 105,
109,110,111,112,113,129,
142,151,152,153,154,161,
202.204.209.281.352.531
snai retim yaps, 74, 111,
151.531
snai r n dsatm, 204,209,
281,282,283,285
snai r n fiyatlar, 285,478
snai r n tketim i, 111
snfsz toplum , 84
sigortaclk, 171,186,288,323
sigortal ii says, 139,426
Siirt, 336,356,422
sivil igc, 125,413,423
siyasal bamszlk, 9 ,8 2 ,5 1 0
siyasal bunalm , 90, 141, 145,
150,152,154,193,260,313,
429,445,446,512,513
siyasal gelimeler, 50, 59, 87,
91, 115, 123, 158, 193, 250,
263,273,300,332,346,416,
433,436,483,496,510
siyasal haklar, 125,126,436
siyasal katlma, 453
siyasal partiler, 3, 91, 92, 129,
437
son kullanm , 471,472,483
sosyal adalet, 145,146,427
sosyal devlet, 252,438
sosyal gvenlik, 126,147,250,
257,268,269,342,434,435,
440,441,487,501,521
sosyal gvenlik kurulular,
250,268,440
sosyal haklar, 125, 126, 151,
436,441
sosyal sigorta prim i, 426

55
Sosyal Sigortalar Kurumu
(SSK), 137, 139, 422, 426,
427,428,433,434,435,438,
441,442,487
sosyal tasarrufkurum lan, 196
speklasyon, 162
speklatif sermaye, 215, 216,
217,218,219,246,289,301,
302,372,484,485,518
spor-toto vergisi, 162
Standardizasyon Brosu, 83
standart tketim , 374
stand-by anlamalar, 485
sterilizasyon, 517
stok deimeleri, 308,472
stoksuz alma, 375,376
stratejik girdi, 506
su rnleri, 153,339,341,344
sulama, 42,106,187,332,336,
338,342,344
sunum -istem dengesizlikleri,
90,478
sbvansiyonlar, 332,485, 501,
531
Smer Holding, 487
Smerbank, 56, 68, 91, 99,
110,157,251,267,358,487,
510
srekli tketim , 344

eker, 22 ,3 9 ,4 5 ,4 6 ,4 9 ,5 5 ,6 5 ,
74, 107, 157, 199,210,211,
343,352,357,488,510,511
eker Fabrikalar, 55, 59, 157,
358
eker fiyatlar, 199
eker pancar, 107, 343, 352,
357,488
eker retim i, 45,199

T
tahllar, 13,55,107
tahvil piyasalar, 261
takm tezghlar, 195
TAKSAN, 220
talebin fiyat esneklii, 364
talep aratrmalar, 384
talep koullar, 209, 285, 361,
374
tam konvertibilite, 287

KON) Ol/N

tan scrbctl, 197


Tam Zam annda retim, 375
Tanzim at Ferman, 16
tarm , 3, 13, 19, 2 9 ,3 1 ,3 4 ,4 2 ,
4 3 ,4 4 ,4 5 ,4 7 ,5 1 ,5 3 ,5 5 ,5 8 ,
5 9 ,7 1 ,7 8 ,8 4 ,8 7 ,9 2 ,9 7 ,9 8 ,
100,105,121,127,134,144,
151,153,158,166,172,179,
181,187,203,217,229,278,
279,289,313,316,320,331,
361,363,389,420,430,440,
446,454,456,459,463,465,
4 81,482,488,494,510,518,
525,528,531,533
tarm arazisi, 13, 105, 184,
343.355
tarm blgeleri, 145,356
tarm alanlar, 342
tarm d kesimler, 207, 345,
456
tarm d retim , 460
tarm gelirleri, 162
tarm girdileri, 71,336,338
tarm istatistikleri, 31,55,355
tan m iletmeleri, 107, 333,
335,336
tan m kesimi, 21, 51, 59, 71,
89, 92, 105, 107, 108, 111,
127,135,151,153,159,229,
331,332,337,339,341,343,
344, 347,351,353,354,361,
454,465,511
tarm kesiminin ulusal gelir
iindeki pay, 351
tarm kredi kooperatifleri, 21,
4 4.71.357
tarm kredileri, 21, 34, 44,71,
158.338.352.357
tarm makineleri, 42,342
tarm politikas, 109
tarm reform u, 84, 144, 151,
183
tarm sat kooperatifleri, 488
tarm sektr indirgeyicisi,
347
tarm retim i, 16, 107, 158,
336.341.355
tarm rnleri, 14, 22, 42, 43,
4 5 ,4 7 ,7 6 ,9 3 ,1 0 0 ,1 0 5 ,1 0 7 ,
121,136,166,278,279,289,

332,339,343,345,346,348,
351,354,358,510
tarm yatrmlar, 181,314
tarm a dayal sanayi, 74, 76,
85
tarmsal finansm an, 238
tarmsal fiyatlar, 344, 345,
346,352,456,483
tanm sal gelir, 51,452,454
tanm sal gelime, 14, 44, 105,
354,359
tanm sal girdiler, 9 0,337,338,
348
tanm sal igc, 331,336,337,
435
tanm sal iletme byklkleri,
336.351
tanm sal kredi, 43, 71, 107,
108.261.338.351
tarmsal rnler, 51, 61, 71,
332,339,345,348,351,352,
358,453,506,528
tanm sal yap, 332,334
tanm -sanayi fiyat makas, 483
tarife d engeller, 377, 378,
501
tarla alan, 333
tasarm , 375,376
tasarruf, 37, 129, 134, 149,
152.158.161.175.176.178,
179.206.212.213.215.218,
222.225.374.376.444.471,
472.473.475.489.492.494,
528.529
tasarruf eilimleri, 212,473
tasarruf yetersizlii, 178,206
tasarruflar, 37, 129, 134, 149,
152.158.161.175.176.178,
179.206.212.213.215.218,
222.225.374.376.444.471,
472.473.475.489.492.494,
528.529
tasarruf-yatrm ilikisi, 494
tasarruf-yatrm oran, 147
tanr deerler, 299
tat alm vergisi, 162
tat aralan, 112, 135, 170,
171,316,373,386,504,506
takm r, 54, 72, 115, 383,
384

k o n i

Tat Konserve, 511


Tayland, 492, 494, 497, 498,
499,500,502,504,506
TCMB, 36, 40, 54, 59, 65, 66,
8 3 ,8 4 ,9 7 ,9 8 ,1 0 0 ,1 3 4 , 154,
155,156,157,158,159,161,
165,167,168,173,184,185,
188,218,219,225,226,227,
228,229,230,231,232,234,
235,236,237,238,239,242,
260,261,262,267,276,280,
283,286,287,288,289,290,
295,296,298,299,301,304,
322,323,349,398,409,411,
439,476,482,483,485,486,
488,510,517
TCMB kredileri, 155, 157,
158,299
tefeci piyasas, 351,352
TEK, 384,486,511
tek vergi, 26
tekel, 16, 38, 45, 56, 65, 199,
264,357,486,527
tekelci kr, 527
tekelci piyasa, 264
teknik bilgi, 342
teknik eitim, 42,392,522
teknik etkinlik, 343
teknik personel, 421
teknoloji, 45, 73, 76, 103, 111,
113, 144,154,161,170,200,
206,264,279,281,312,322,
325,336,354,358,362,378,
386,420,454,501,505,520
teknoloji bilgisi, 379
teknoloji gelitirme, 501,532
teknoloji kullanm , 354, 358,
378
teknoloji retim i politikalar,
529
teknoloji yar, 527,531
teknolojik altyap, 492, 505,
532
teknolojik aratrm a geli
tirm e, 531
teknolojik danmanlk, 376,
378,529
teknolojik deiim, 373
teknolojik donanm , 377
teknolojik gelimeler, 9, 85,

) nl/.lNl

144,216,279,336, 344,438,
520,527,528,529,530,531
teknolojik stnlk, 200
teknolojik yenilenme, 70,514
teknolojinin yerli retim i,
531,532
teknolojiye dayal rekabet, 279
tekstil ve hazr giyim, 504
telefon kullanm , 395
temel bilimler, 530
temel girdi, 337,519,528
temel gstergeler, 307, 339,
404,507
temel mallar, 129, 198, 208,
221
TEMSAN, 220
tercihli ticaret sistemi, 282
ters repo, 227
tevik, 19, 27, 35, 44, 45, 124,
136,150,182,183,213,215,
219,225,231,288,317,318,
319,326,378,379,487,516,
517
tevik nlem leri, 44
tevik uygulamas, 150
tevik yasas, 27
Tevik-i Sanayi Yasas, 109
THY, 117,486
tm ar dzeni, 13
ticaret, 9 ,1 1 ,1 4 ,1 7 ,1 9 ,2 7 ,2 9 ,
3 3 ,3 8 ,4 4 ,5 3 ,6 0 ,6 5 ,7 6 ,8 9 ,
97, 99, 107, 108, 122, 134,
136,142,149,158,182,198,
201,216,253,275,279,282,
289,294,305,323,345,363,
369,390,394,397,451,460,
488,491,501,507,511,513,
523,525,528,530
ticaret a, 76, 285, 289,294,
363,513
ticaret bloklar, 530
ticaret fiyat oranlar, 44, 49,
107,346
ticaret krlar, 511
ticaret kesimi, 67, 115, 142,
158,159,161,253
ticaret kredileri, 158
ticaret odalar, 33,47,523
ticaret sermayesi, 19, 38, 66,
89, 111, 142, 160, 324, 369,
525

5S9
ticarette serbestleme, 501
ticari bankalar, 97, 110, 121,
185,186,234,299,514
ticari bloklama, 530
ticari korum a, 530
ticari krediler, 157,159
TSK (Trkiye veren Sen
dikalar Konfederasyonu),
440, 443
TMO, 71,157,357,358
TOB, 114,139,185,439
toplam girdiler, 471
toplam istihdam , 423,461
Toplam Kalite Ynetimi, 375,
376
toplam talep, 62,471,472
toplam tketim , 45,165, 382,
473,474,489
toplam ulusal gelir, 5 1,57,65,
66, 78, 163, 176, 179, 251,
309,396,475
toplam yatrm lar, 177, 178,
251,308,314,317,489,507
toplam ykm llkler, 227
toplu i szlemesi (TS), 80,
111,126,149,151,427,430,
436,442,443,480
Toplu K onut Fonu, 252
toplum hizmetleri, 420
Toplum sal Anlama, 437
toplum sal deime, 32, 81,
105,138
toplum sal dnm , 25, 123,
125
toplum sal gelimeler, 1,2, 54,
6 2 ,8 1 ,8 9 ,9 0 ,1 1 1 ,1 2 9 ,1 3 0 ,
143,146,148,163,390,408,
444,509,511,521,523,525,
526
toplumsal gvenlik, 34, 80,
126,252,425,433,487
toplum sal talep, 511
toplum sal yap, 9, 19, 23, 25,
2 6 ,2 9 ,5 1 ,8 1 ,8 7 ,1 1 7
toprak dalm, 42, 108, 336,
356
toprak kullanm , 187, 332,
344,358
Toprak Mahsulleri Ofisi
(TM O ), 71,157,357,358

KONU lll/lNt

5<So
toprak mlkiyeti, 13, 31, 42,
70, 71, 105, 109, 187, 343,
344,354,452
toprak oran, 107,333
toprak reform u, 108,354
Toprak ve T arm Reformu Ya
sas, 459
Toprak Yasas (Kanunname-i
Arazi), 13
topraksz aile, 356
toptan eya fiyatlar (TEF), 39,
6 4 ,6 5,72,96,346,347,47 9 ,
481.482.483.484.490
traktr, 42, 89, 93, 105, 106,
107,108,124,135,158,195,
337,342,354
traktr atei, 106
traktr kullanm , 89, 106,
124,337
traktr says, 105,106,337
traktr retim i, 135
transfer, 40,98, 163, 164,165,
219,220,244,248,249,287,
486
transfer giderleri, 244, 249,
486
transfer harcamalar, 40, 164,
165,248,249,486
T rum an D oktrini, 93, 100,
133
Tunus, 494, 497, 498, 499,
500,502,504,506
T urban, 486
turizm , 100, 185, 205, 296,
313,314,315,316,323,385,
390,397,398
tuz, 10,38,39,65
tccar, 10, 32, 33, 34, 41, 57,
352,459,510
tketici
fiyatlar
endeksi
(TF), 353, 428, 440, 481,
482.483.484.490
tketici kredileri, 218, 219,
240,397,483,517
tketici tercihleri, 374, 376,
528
tketim , 1, 11, 16, 17, 22, 25,
3 7 ,3 9 ,4 5 ,4 9 ,5 6 ,6 1 ,6 5 ,6 8 ,
69, 70, 74, 77, 89, 90, 94,
103,107,109,110,112,113,

120, 124, 129, 132, 135, 148,


159, 162, 165, 170, 175,183,
195, 197,218. 253,289,293,
294,302,345,355,361,362,
363,369,384,403,431,450,
462,471,472,473,474,475,
481,483,489,510,512,513,
516.518.526.531
tketim biimleri, 90,94,120,
124
tketim eilimleri, 90,129
tketim harcam alan, 462,
472,473,475
tketim kalplar, 89, 90, 94,
159,355,361,431
tketim mallar, 16,17,22,37,
3 9 ,4 5 ,4 9 ,5 6 ,6 1 ,6 5 ,6 8 ,6 9 ,
70, 74, 77, 89, 94, 103, 109,
112,113,120,129,148,162,
170,183,195,218,253,289,
293,294,361,362,363,369,
513.531
tketim patlamas, 90,483
TMOSAN, 220
Trk Dil ve Tarih K urum lan,
55,86
T rk Paras Kymetini K oru
m a Hakknda 32 Sayl Kar
ar, 286
T rk-l, 271,436,438,443
Trkiye Emlak Bankas, 398
Trkiye im ento, Azot, 110
T rkiye I Bankas, 510
Trkiye Kmr letmeleri,

110
Trkiye
Petrolleri
A.O.
(TPAO), 110,114
Trkiye Sanayi Kredi Bankas,
56
Trkiye Snai Kalknma Ban
kas (TSKB), 4,94,109,110,
242,352,358,399
Trkiye-ABD ekonom ik ili
kileri, 273,304
TSAD, 186, 189, 270, 304,
387,424,457
t t n , 10, 13, 22, 34, 38, 39,
46, 157, 171, 186, 277,278,
340,351,352,357,358,366,
385,386,488
TV alcs, 512

U
ucuz emee dayal rekabet,
501
ucuz girdi, 84,221,332
ucuz igc, 149,205
ulam, 17, 19, 20, 29, 34, 35,
46, 89, 92, 105, 110, 113,
117,118,124,143,149,195,
266,393,510,511
ulam biimleri, 393
ulam dzeni, 117
ulatrma, 9 ,1 1 ,2 4 ,3 3 ,3 4 ,4 6 ,
90,92,9 7 ,9 9 ,1 0 0 ,1 0 8 ,1 1 0 ,
115,116,117,157,181,217,
243,251,313,315,316,364,
382,390,393,394,395,403,
452,481,483,496
ulatrma politikas, 117
ulatrma-haberleme, 394
ulusal bankaclk, 41
ulusal gelir, 3, 12, 25, 39, 51,
66, 77, 78, 100, 104, 115,
119,127,137,140,147,150,
162,163,175,176,177,179,
186,244,245,247,250,251,
252,255,268,269,282,308,
331,346,352,365,389,397,
410,429,444,466,467,468,
472,474,480,489,494,500,
505,507,515,521,526,530
ulusal gelir indirgeyicisi, 467,
507
ulusal gelir oram , 177, 244,
247,255
ulusal gelir verileri, 127, 468,
489
ulusal politika, 521,522,532
ulusal sermaye, 12,509
ulusal teknoloji politikas, 378
ulusal retim , 24, 36, 37, 51,
6 5,246, 255,257, 261,263,
307,331,332,339,444,466,
471,472,475,507
Ulusal Yenileme Program
(UYP), 521,523,524
ulusalclk, 33
Uluslar Topluluu (Cemiyet-i
Akvam), 35
Uluslararas alma rg t
(ILO), 438,442,497

rv v n u u r^ n

Uluslararas Kalknma Birlii


(IDA), 102
Uluslararas Para Fonu (IMF),
94, 102, 118, 119, 122, 123,
136,166,167,185,186,198,
202,208,209,221,222,223,
224,227,235,261,274,275,
284,285,286,289,302,303,
306,352,358,485,507,511,
513,520
uluslararas rezervler, 219,
485,517
un, 3, 4, 22, 2 7 ,3 1 ,3 5 , 38, 57,
65, 84, 86, 118, 125, 134,
137,139,173, 176,183,184,
185,213,214,234,260,286,
288,302,305,325,326,331,
341,354,357,368,372,373,
386,403,408,420,435,436,
441,450,460,468,469,486,
487,498,511,516,525,531,
533
UNCTAD, 222,223,306,507
U ruguay grmeleri, 501,
531
US AID, 102
uyarlm-kendiliinden yat
rmlar, 309
uzun dnem stratejisi, 144,
151
uzun dnem li amalar, 145,
152
uzun dnem li gelime, 3, 37,
145, 147,148,150,202,210,
211,266,307,315,322,446,
487,509,519, 520,525,527,
531,532
uzun dnem li planlama, 144
uzun sreli krediler, 261

cret, 3 ,7 6, 78,111,1 26 ,12 7 ,


149,162,173,185,198,200,
201,210,220,223,240,253,
362,370,387,404,421,425,
426,427,428,429,430,431,
432,433,440,442,443,451,
452,453,454,458,459,460,
461,463,466,478,480,481
cret artlar, 126, 198, 220,
TE 36

370,426,429,430,431,432,
433,478
cret d maliyetler, 220,223,
370,387
cret dzeyi, 149, 201, 210,
426,427,429,430,433
cret eilimleri, 426,433
cret farkllklar, 210, 421,
432,443
cret gelirleri, 162, 185, 428,
454,459,460
cret politikalar, 210,426
cret serileri, 426,428,440
cret ve maa gelirleri, 78,460
cret verileri, 126, 426, 427,
433,442
cret-fyat ilikisi, 480
cretsiz aile alanlar, 460,
461,468
cret-verimlilik
balants,
430
nc Be Yllk Kalknma
Plan (IIIKP), 144,150,151,
152,153,154,155,158,159,
160, 163,164, 166, 167,168,
172,173,176,177,178,180,
183, 184,188,189,193,196,
274,276,277,283,313,337,
383,386,405,421,423,436,
445,446
niversite sanayi ibirlii, 377
retim , 1, 2, 3, 9, 16, 19, 22,
2 9 ,3 7 ,3 8 ,4 2 ,4 9 ,5 4 ,6 1 ,6 5 ,
69, 7 3 ,7 6 ,7 8 ,8 2 ,8 5 ,8 8 ,9 1 ,
95, 97, 98, 103, 107, 111,
120,125,129,132,135,141,
143,144,146, 147,150,152,
153, 154, 157, 158, 163,168,
170,172,175,176,177,179,
181,183,194, 196,221,240,
249,254,263,276,282,285,
289,292,294,302,307,309,
322,324,327,331,339,340,
345,348,353,358,362,370,
373,380,382,386,390,393,
407,410,420,429,436,438,
444,447,451,454,462,463,
465,471,477,480,481,482,
485,492,501,507,509,512,
518,519,526,530

501
retim aralar, 263,452
retim art, 107, 114, 135,
155.175.206.207.285.332,
340,342,429,454,478
retim biimi, 9,14,462
retim deeri, 55, 76, 111,
112,127,147,339,444,451,
455,472
retim d faaliyetler, 19,
129,310
retim faktrleri, 198, 200,
210,466,501,528
retim fiyatlar, 203,345
retim girdileri, 46, 70, 208,
211.307.309.314.331.332,
336.337.531
retim iin kredi, 159
retim kapasitesi, 170, 176,
353.363
retim maliyetleri, 69, 157,
200.201.209.362.363
retim olanaklar, 62,69,104,
196,204,210,240,302,307,
310,312,313,315,322,324,
477,509,512,514,515,516,
518.519.531
retim lei, 76, 103, 111,
148,150,161,170,183,200,
362
retim sektrleri, 176, 181,
313,314,315,420
retim sistemi, 373, 374, 375,
376
retim sreleri, 202, 345,
531,532
retim sresi, 528
retim teknolojisi, 1, 16, 42,
4 4 ,6 9 ,7 0 ,7 6 , 88, 111, 113,
132,147,148,150,168,176,
199,200,204,210,266,312,
337,342,420,421,430,438,
456,467,509,527
retim yaps, 9, 13, 44, 82,
105,113,144,152,153,160,
179,194,196,202,203,204,
257,289,332,386,456,478,
479.481
retim -alan oranlan, 456
retim -d alanlar, 149, 158,
160.161.481

562
retim -d kazan, 94
retim in rgtlenmesi, 200,
430,456
retim in pazara almas, 20,
55
retim -talep dengesizlii, 397
retken kapasite, 240, 516,
519,520
retken sektrler, 78, 98, 315,
515
retken sermaye, 175, 324,
530
retken yatrmlar, 97, 174,
179,214,237,256,259,288,
300,454,494,527
rn, 10, 16,38,44,48,69,8 9 ,
105,109,203,209,254,256,
266,269,276,285,292,319,
324,332,336,340,341,343,
348,351,358,374,375,376,
377,391,454,478,487,488,
501,506,511,514,525,528,
531,533
r n eitlilii, 512,529
r n esneklii, 374,376
r n fazlas, 10,487,488,525
r n gelitirme, 376,391,531
r n nitelii, 69
r n trleri, 319, 340, 343,
345,348,352,353,358
rn/gelir farkllamalar, 332

KONU PI/.INI

431, 470, 481., 500, 501, 515,


517. 518.521

vergi bakl, 34,47,362


vergi d gelirler, 256
vergi dzenlemeleri, 134, 147,
162,163,253
vergi esneklii, 255
vergi gelirleri, 11, 162, 163,
187,250,252,253,255,256,
486.500.501.521
vergi iadeleri, 204, 268, 318,
319,364
vergi karlmas, 163
vergi oranlar, 21,66,162,253
vergi paylar, 255
vergi politikas, 39,185
vergi reformlar, 144, 183,
184,215,219,259,518
vergi yaps, 162, 163, 188,
259,271,515
vergi yk, 10, 162, 163, 184,
187,253,255,257
vergileme, 15, 91, 162, 253,
259
vergilenmeyen kazanlar, 163
veri kaynaklar, 340, 404, 408,
412,422
verimlilik, 216, 255, 264, 265,
336,341,343,358,364,369,
373,374,375,377,378,387,
421,429,488,512,513,514,
522,533
verimlilik-cret ba, 429

vadeli mevduat, 184,231,238


vadesiz m evduat, 158, 184, Y
231,238
yabanc dilde eitim, 50,132
vakf, 196
yabanc ii, 45
V aner Plan, 91
yabanc krediler, 101,512
Varla Dayal Menkul Ky yabanc menkul kymetler,
m etler, 239
288
Varlk Vergisi, 66, 67, 82, 83, yabanc ortaklklar, 33,40,46,
91
84,171,266
varlklar, 234,235
yabanc zel sermaye, 31, 67,
vergi, 1 0 ,1 1 ,1 3 ,2 1 ,2 6 ,3 4 ,3 9 ,
93, 99, 100, 101, 102, 103,
4 2 ,4 7 ,6 6 , 82, 98, 108, 122,
109,134,168,169,170,171,
134,144,147,162,163,183,
185,205,296,303,308,320,
184, 185,187, 188,204,215,
322,323
219,250,252,253,254,255, yabanc paralar, 10,40,41,78,
256,257,259,268,271,278,
85, 185, 202, 203,211,215,
303,318,319,356,362,364,
216,217,226,227,229,259,

2 8 3 ,2H5,286,293,300,310,
318,372,515,516
Yabanc Sermaye ereve Ka
rarnam esi, 205
Yabanc Sermaye Dairesi, 205
yabanc sermaye pay, 170
Yabanc Sermaye Yasas, 101
yabanc sermaye yatrmlar,
11, 12, 14, 20, 67, 102, 103,
170,189,205,320
yabanc sermayeli bankalar,
20,55,398
Yabanc Sermayeyi Tevik Ka
nunu, 168
yabanc ve aznlk okullar, 23
yal tohum lar, 340, 343,345,
358
yan sanayi, 375,377
yapay gbre, 336
yap malzemesi, 112,397
yapsal darboazlar, 478
yapsal deime, 154,478,514
yapsal dzenleme, 486
yapsal rekabet gc, 377,
492,505,506,508
yapsalc, 184,477,478
yardmlar, 17, 67, 91, 92, 93,
94, 95, 110, 116, 122, 133,
136,182,185,272,273,274,
275,279,282,304,362,363
yasal dzenlemeler, 34, 35,
3 6 ,4 2 ,4 7 ,5 0 ,5 3 ,5 6 ,6 6 ,7 0 ,
86, 87, 103, 109, 113, 125,
126,130,142,162,182,185,
205,225,242,250,253,358,
404,425,436,437
yasal karlk oran, 184,238
yallk, 441
yatak bana nfus, 392
yatrlabilir kaynaklar, 19, 78,
158,159,201,202,307,481
yatrm bankalar, 398
yatrm beklentileri, 179,256
yatrm dalm, 180
yatrm dzeyi, 177
yatrm eilimi, 491,494
yatrm eilimleri, 309, 310,
491,494
yatrm gereklemeleri, 177,
181

K U N U U I Z .I I N I

yatrm harcamalar, 40, 215,


220,248,250,489
yatrm indirim i, 150,362
yatrm kaynaklar, 179,201
yatrm mal dalm, 293,
363,366
yatrm mal sanayii, 293
yatrm maliyeti, 376
yatrm mallar, 49, 69, 70,
112, 135, 195,213,293,362,
363,366,369,376,506,514
yatrm oranlar, 163, 176,
180.181.249.313.322.375,
494
yatrm zendirmeleri, 315,
317
yatrm planlamas, 181,182
yatrm tevikleri, 390
yatnm ve ara m allan, 113,
195,363
yatrm verileri, 104, 112, 177,
181,308,473
yatrm /, 310
yatrm-gelir ilikisi, 174
yatrm-gelir oran, 176
yatrm lar, 11, 25, 40, 49, 61,
69, 104, 111, 135, 146, 149,
155,157,163,171,174,180,
185,187,195,197,201,205,
209,213,220,238,240,248,
256,266,268,293,302,307,
310.320.362.369.375.376,
380,387,389,390, 398,410,

416,446,453,471,481,489,
491,506,512,514,519,523,
527,530
Yeni Devletilik, 133
yeni teknolojiler, 293, 375,
376,377,378,379,392,514,
516.529
Yeni Uluslararas Ekonomik
Dzen (YUED), 281
yeniden iskonto, 157
yeniden retim , 1, 2, 3, 9, 10,
11, 26, 37, 163, 174, 175,
177,179,194,197,201,210,
266,300,307,397,452,474
yeniden yaplanma, 36, 59,
151,187,244,373,374,375,
378.387.528.529
yenileme, 36,523,524
yeni-merkantilizm , 530
yerel ynetimler, 39, 45, 124,
196, 243,244,250,251,252,
254,255,268,440,488,532
yerli mal, 33,37,53,526
yerli sanayi, 16, 25, 41, 103,
147,152,205,289,361,362,
378,509,512
yerli sermaye, 12, 15, 20, 40,
82, 102, 129, 168, 170, 172,
287,323,379,398,510,526
yerli retim , 14,16,21,30,47,
61, 62, 68, 74, 76, 89, 94,
103,109,113,120,142,146,
148,183,195,199,203,204,

503
205,207,210,264,272,280,
282,289,302,361,362,472,
5 10,512,526,531,532
yerli retim in maliyeti, 199,

200
yllk program lar, 144, 188,
196
yoksulluk snn, 459
Yol Vergisi, 136,404
Yol Vergisi Yasas, 136
yolcu ve yk tanm as, 117
ynetim szlemesi, 267
ynetim teknikleri, 375, 376,
377
ynetim e katlm a, 196
Yunanistan, 35,257, 276,280,
288,303,468,491,493,497,
499,500,502,504,506
yurtii katkl retim deeri,
251
yk tamacl, 117,394
yk ve yolcu tama, 394
yksek gelir grubu, 492
Yksekretim, 391
ykm llkler, 151,227, 242,
299

z
Ziraat Bankas, 14, 21, 43, 71,
72,97,106,358,398
Zonguldak, 53,356,422,487
zorunlu hakem, 80
zorunlu karlk, 227
zorunlu tasarruf, 255

You might also like