Professional Documents
Culture Documents
ÖZET
Çevre hukukunun demokratikleşmesi konusundaki tartışma, çok düzlemli
hukukta hukukun oluşturulmasına ve uygulanmasına ilişkin güncel sorun-
lar ile ilgilidir. Küresel çevresel sorunların çözümüne yönelik yol gösteri-
ci kararlar, artık ulusal düzeyde değil aksine uluslararası ve Avrupa Birli-
ği düzeyinde alınmaktadır. Ancak demokratik meşruiyet zincirinin uza-
ması, demokratik potansiyelin zedelenmesine neden olmaktadır. Demok-
rasi açığı, uluslararası düzeyde olduğu gibi, Avrupa Birliği ve üye devlet-
lerin demokratik iki düzlemli modelinde de ortaya çıkmaktadır. “Demok-
ratikleşme”, parlamentoların ve bizatihi halkın güçlendirilmesi suretiyle
bu açıkların giderilmesini amaçlamaktadır. Her şeyden önce yurttaşların
çevresel karar alım süreçlerine katılımı, iklim değişikliği ile mücadele 203
amacını taşıyan düzenlemelerde olduğu gibi, etkili bir uygulama açısın-
dan üstlendiği kilit rol nedeniyle her geçen gün önem kazanmaktadır.
“Demokratikleşme” ayrıca, küresel, Avrupa Birliği ve ulusal düzeyde
etkiler doğurarak, demokrasi ve çevre açısından sonuçlar doğuran “ilave”
uluslararası ekonomi hukuku ile de ilişkilidir.1
*
A. GiriĢ
“Çevre hukukunun demokratikleşmesi”, kulağa şaşırtıcı geldiği kadar
kışkırtıcı da gelmektedir. Zira demokratik devletlerin hukuku, mutlaka
Kassel Üniversitesi Öğretim Üyesi
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi.
1
Zeitschrift für Umweltrecht (ZUR) adlı derginin Nisan 2010 sayısında (s. 171-181)
“Demokratisierung des Umweltrechts” başlığıyla Almanca yayınlanan bu çalışma,
esasında Prof. Dr. Silke R. Laskowski tarafından Zeitschrift für Umweltrecht dergisi-
nin 20. yılı kutlamaları çerçevesinde 12.06.2009 tarihinde Berlin’de verdiği bir kon-
feransa dayanmaktadır. Bu makalenin orijinal Almanca metnine www.zur.nomos.de/
fileadmin/zur/doc/Aufsatz_ZUR_10_04.pdf (19.05.2010) linkinden erişmek müm-
kündür. Çeviride mümkün olduğunca orijinal metne sadık kalınmaya çalışılmıştır.
Türkiye Adalet Akademisi Dergisi (TAAD), Temmuz 2010, Yıl: 1, Sayı: 2
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
2
Avrupa Birliği’nin meşruiyet düzeyi uzun zamandır tartışmalıdır. Bu konuda karş.
Stumpf, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2009, Art. 1 EUV N. 24.
3
Bu hususta daha ayrıntılı açıklamalar için bkz. aşağıda D. başlığı.
4
Bir küresel toplum tasavvuru için karş. Fischer-Lescano, Globalverfassung:
Verfassung der Weltgesellschaft, ARSP 88 (292), 348.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
5
German Watch/IndyACT’ın analizlerine göre Suudi Arabistan, BM iklim müzakere-
lerini bloke etmiş ve gelişmekte olan ülkelerin konumunu zayıflatmıştır. Bu konuda
bkz. http://www.germanwatch.org/presse/2009-10-08.htm . Çin ise, veto yetkisini
kullanarak 2009 yılındaki BM İklim Konferansı’nda sera gazı salımlarının azaltılma-
sına ilişkin bir uzlaşıyı engellemiştir. Bu konuda bkz. www.sueddeutsche.de/ poli-
tik/966/498262/text/ .
6
Sachs, in: Sachs (Hrsg.), GG, 5. Aufl. 2009, Art. 20 N. 11.
7
Girdisel ve çıktısal meşruiyet için karş. Scharpf, Regieren in Europa, 1999, s. 16 vd.
nen bir hedef olarak demokrasiyi işaret etmekte, diğer yandan ise bu
amaca ulaşmak için yürütülecek olan süreci ifade etmektedir. Demokra-
tikleşme kavramsal açıdan, otoriter iktidar yapılarını iktidarın “aşağıdan”,
toplumsal katılım, işbirliği ve hür iradi özerklik ile denetlenmesini esas
alan yapılarla ikame etmeyi amaçlayan tüm faaliyetleri kapsamaktadır. 8
Modern demokrasi teorileri göz önünde bulundurulduğunda, bu teorilerin
katılım merkezli demokrasi tipini, yani “katılımcı halk iktidarını” esas
alan katılımcı ve müzakereci demokrasiyi ele aldığı görülür. Bu tarz bir
demokrasi, mümkün olduğunca çok kişinin siyasal katkısını olabildiğince
çok alanda en üst düzeye ulaştırmayı hedeflemektedir. Kamusal iradenin
inşası ve bir sivil toplumun oluşturulması, bu bağlamda en önemli arzu-
lardır.9 Eşit katılım haklarının kullanımının bağlı olduğu kaynakların ve
çevresel kaynakların eşit olmayan bir şekilde paylaşımına ilişkin sorunlar
da, özel bir öneme sahiptir.
Hiç kimsenin yoksun bırakılamayacağı küresel çevresel unsurlarla (örn.
Su, hava, iklim) ilgili siyasal kararların söz konusu olduğu durumlarda,
(küresel) demokrasinin genel yararı güvence altına alan denetim işlevi ön
plana çıkacaktır. Çünkü bu karar küresel ekosistemler üzerinde ve böyle-
likle insanların, hayvanların ve bitkilerin somut yaşam koşulları üzerinde
206 etkiler doğuracak, erişim ve paylaşım adaleti bakımından sorunlar doğu-
racaktır. “Çok düzlemli çevre hukuku” tam bu noktada, aynı zamanda
sosyal adalet sorunları ile bağlantılı olan kolektif çevre koruma menfaat-
lerinin iradi özerkliğe dayalı düzenlenmesi ve hayata geçirilmesi bakı-
mından kilit bir rol üstlenmektedir.10
Uluslararası ve ulusalüstü yasama kapsamında demokrasi açıklarının
ortaya çıkması durumunda ise, ulusal düzlemde etkiler yaratarak burada
çevrenin korunmasına yönelik demokratik parlamenter inisiyatifleri en-
gelleyen ve çevreyi tahrip etmeye elverişli ekonomi hukuku inisiyatifle-
rini teşvik eden kamu yararı ve iradi özerklik açıkları söz konusu olmak-
tadır. Uluslararası düzlemde genel yarar bakımından çarpık bir durum da,
ekonomik açıdan güçlü (demokratik) devletlerin ortak çevresel unsurların
hakça kullanımına ilişkin uluslararası hukuk ilkesini (“equitable
8
Vilmar, Strategien der Demokratisierung, Bd. 1, 1973, 21. Ayrıca karş. Habermas,
Kultur und Kritik, 1973, 11 vd.
9
M. G. Schmidt, Demokratietheorien, 4. Aufl. 2008, 253 vd.
10
Bu konuda Epiney, »Gerechtigkeit« im Umweltvölkerrecht, APuZ 24/2007, 31 vd.;
Santarius, Klimawandel und globale Gerechtigkeit, APuZ 24/2007, 18 vd.; Schlüns,
Umweltbezogene Gerechtigkeit in Deutschland, APuZ 24/2007, 25 vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
11
Bu hususta daha ayrıntılı olarak karş. Laskowski, Das Menschenrecht auf Wasser,
Die rechtlichen Vorgaben zur Sicherung der Grundversorgung mit Wasser und
Sanitärleistungen im Rahmen einer ökologisch-nachhaltigen Wasserwirtschaftsord-
nung, 2010, 297 vd.; Glass, Die gemeinsame, aber unterschiedliche Verantwortlich-
keit als Bestandteil eines umweltvölkerrechtlichen Prinzipiengefüges, 2008, 131 vd.;
Epiney, APuZ 24/2007, 31, 33 vd.
12
www.umweltrat.de/DE/Themen/RechtlicherRegelungsrahmenUndVollzug/rechtliche
rregelungsrahmenundvollzug_node.html . Daha ayrıntılı olarak bkz. Wegener, Die
Zukunftsfähigkeit des europäischen Umweltrechts, ZUR 2009, 459 vd.
13
Bu konuda bkz. Petersen, Demokratie als teleologisches Prinzip, 2009, 83 vd.; Thü-
rer, Das Selbstbestimmungsrecht der Völker, AVR 22 (1984), 113, 115.
14
Bu bağlamda karş. Tomuschat, in: Mehdi (Hrsg.), Démocratisation de l´Etat, 2002,
101 vd.; Farer, in: Newman/Rich (Hrsg.), Promoting democracy, 2004, 32 vd.;
Kokott, Souveräne Gleichheit und Demokratie im Völkerrecht, ZaöRV 64 (2004),
517, 526 vd.; Franck, in: Henkin/Hargrove (Hrsg.), Human Rights, 2004, 75 vd.; ay-
rıca Lang, VN 46 (1988), 195 vd. (»Menschenrecht auf Demokratie«).
15
Franck, in: Henkin/Hargrove (Hrsg.), Human Rights, 2004, 75 vd.
16
Karş. Herdegen, Völkerrecht, 8. Aufl. 2009, § 7 N. 5 vd.
17
Bu konuda bkz. Herdegen, Völkerrecht, 8. Aufl. 2009, § 7 N. 3 vd.; § 8 N. 1 vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
18
Bu hususta bir özet için bkz. Ruffert/Walter, Institutionalisiertes Völkerrecht, 2009,
N. 316 vd.
19
Karş. EP-Resolution zur UN-Reform v. 09.06.2005, www.kdun.org/de/aktuelles/pm
010-ep.php .
20
Ruffert/Walter, Institutionalisiertes Völkerrecht, 2009, N. 631; Sands, Principles of
Environmental Law, 2. Aufl. 2003, 172 vd, 195; Kohout/Mayer-Tasch, Das
ökologische Weltgewissen, APuZ 2002, 15, 18; Willets (Hrsg.), The Conscious of the
World: The Influence of NGOs in the UN System, 1996, 55 vd.
21
Daha ayrıntılı olarak bkz. Herdegen, Völkerrecht, 8. Auf. 2009, § 10 N. 12; Oberthür
u. a., Participation of NGOs in International Environmental Co-operations. UBA,
2002.
22
Karş. Giriş, md. 3a, 5d), 6d), 9, 10, 13, 14 CCD. Daha ayrıntılı bkz. Buck/Verheyen,
in: Koch (Hrsg.), Umweltrecht, 2. Aufl. 2007, § 1 N. 27.
23
Kohut/Mayer-Tasch, APuZ 2002, 15, 20; Höffe, Demokratie im Zeitalter der Glo-
balisierung, 1999, 53 vd.
24
Karş. Abschlußbericht der Enquete-Kommission »Globalisierung der Weltwirtschaft
«, BT-Drs. 14/9200, Kap. 10 »Global Governance«, 415 vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
25
UNECE, Aarhus Convention, http://www.unece.org/env/pp; daha ayrıntılı Brat-
rschovsky, Wissen ist Macht – Auch im Umweltschutz, in: Eisenberger u. a. (Hrsg.),
FS für B.-C. Funk, 2003, 3, 7.
26
Karş. Giriş, md. 1; daha ayrıntılı bkz. Fisahn, Effektive Beteiligung solange noch alle
Optionen offen sind, ZUR 2004, 136 vd.
27
Daha ayrıntılı bkz. Schlacke u. a., Informationsrechte, Öffentlichkeitsbeteiligung u.
Rechtsschutz im Umweltrecht, 2010, 5 vd.
28
Köck/Möckel, Naturschutzrecht im Zeichen des Klimawandels, NuR 2009, 318.
29
Kohout/Mayer-Tasch, APuZ 2002, 15, 22; ayrıca bkz. Altvater/Brunnengräber,
NGOs im Spannungsfeld von Lobbyarbeit und öffentlichem Protest, APuZ 2002, 6, 9
vd.
30
GHF, Human Impact Report: Climate Change – The Anatomy of a Silent Crisis,
2009.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
31
Daha ayrıntılı karş. Santarius, APuZ 2002, 18 vd.
32
Konsolidierte Fassungen d. Vertrags über die EU und des VAEU, ABl. EU Nr. C 115
v. 09.05.2008, s. 206 vd.
214 Demokratik açıdan ortaya çıkan çarpıklık, çevre hukuku üzerinde de etki-
ler doğurmaktadır. Bu durumu, (iklimsel) duyarlılığa sahip çevresel bir
unsur olan “su” vasıtasıyla açık bir şekilde ortaya koyabiliriz. ABÇU-
İA’nın 192. maddenin 1 ve 2. fıkralarında su için farklı yasama yetkileri
öngörülmüştür: Su kalitesine ilişkin tedbirlerin söz konusu olduğu du-
rumlarda, ABÇUİA’nın 191. maddesinin 1. fıkrası ve böylelikle olağan
yasama usulü uygulanacaktır. Buna karşın su miktarının yönetimine iliş-
kin tedbirlerin alınacağı hallerde ise, ABÇUİA’nın 192. maddesinin 2.
fıkrasında öngörülen özel yetki hükmü devreye girmektedir. Konsey tara-
fından oy birliği ile karar alınmasını zorunlu kılan bu hüküm, Avrupa
Parlamentosu’na ise sadece bir görüş bildirme hakkı tanımaktadır.
ABÇUİA’nın 2. fıkrasının b) bendinin 2. cümlesi ise, su kaynaklarının
hem dolaylı hem de dolaysız teminine ilişkin tedbirlerin söz konusu ol-
duğu durumlarda kapsamlı bir şekilde uygulanabilmektedir. Bu hüküm
ayrıca, ABÇUİA’nın 11. maddesi ve 191. maddesinin 1. ve 3. fıkraları
33
Daha teferruatlı bkz. Lienbacher, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl.
2009, Art. 5, EGV N. 38.
34
Bu konuda bkz. Lübbe-Wolff und Pernice, Europäisches und nationales Verfas-
sungsrecht, VVDStRL (2001), 246, 255 vd.; 265 vd.; 148, 155, 159 vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
35
Kahl, in: Streinz (Hrsg.), EUV/EGV, 2003, Art. 175 EG, N. 4.
36
İklim değişikliğinin sonuçları ve yok olan su kaynakları karşısında son zamanlarda
mevcut atık su arıtımının ekolojik-sürdürülebilirlik açısından optimize edilmesi ama-
cıyla yeni atık su konseptlerinin araştırılması talebi dile getirilmektedir. Bu konuda
bkz. von Keitz/Kraemer, in: von Keitz/Schmalholz (Hrsg.), Handbuch der EU-
Wasserrahmenrichtlinie, 2002, 233 vd.; EEA, Climate change and water adaptation
issues, 2007.
37
EuGH v. 30.01.2001, Rs. C-36/98 (»Spanien/Rat«), EuGH, Slg. I-2001, S. 779, N.
46, 49, 55; Käller, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl. 2009, Art. 175
EGV N. 23; Calliess, in: Ders./Ruffert (Hrsg.), EUV/EGV, 3. Aufl. 2007, Art. 175 N.
21; Kahl, in: Streinz (Hrsg.), EUV/EGV, 2003, Art. 175 EG, N. 15.
kalarının bir öğesi olarak şimdikinden daha güçlü bir şekilde ön plana
çıkacaktır, çünkü küresel iklim değişikliği Avrupa’da bulunan su kaynak-
ları üzerinde farklı biçimde etkiler doğurmaktadır. Günümüzde güney
Avrupa başta olmak üzere Avrupa Birliği’nin bazı kesimlerinde şiddetli
kuraklık dönemlerinde sınırlı bir şekilde su temini gerçekleştirilebilmek-
tedir. Doğu Almanya’da da bu tür bölgelerin mevcut olduğunu ifade et-
mek gerekir. Potsdam-Instituts für Klimafolgenforschung adlı kurumun
2005 yılında ve Avrupa Çevre Ajansı’nın 2007 yılında gerçekleştirdiği
güncel iklim araştırmaları, 2030 yılına kadar başta Portekiz, İspanya ve
Güney İtalya olmak üzere Avrupa Birliği topraklarının geniş bir bölü-
münde yağışsız yazların yoğunlaşacağını ve sürekli kuraklık dönemleri-
nin yaşanacağını tahmin etmektedir.38
Potsdam-Instituts für Klimafolgenforschung adlı kurumun 2009 yılında
yayınladığı güncel bildiride belirttiği gibi, Elbe Nehri’nin su seviyesinin
düşük olduğu dönemlerde nehrin kaynağının bulunduğu ve denize dökül-
düğü yerde bulunan ekonomi alanları arasındaki anlaşmazlıklar gün geç-
tikçe artmaktadır ve Tuna nehrine su sağlayan Alp Dağları’nda bulunan
kar kütleleri ciddi düzeyde azalmıştır. Su dengesi açısından ortaya çıka-
cak uzun vadeli sonuçlar, ekolojik ve ekonomik gelişim perspektiflerini
216 birçok yerde derin bir şekilde etkileyecektir. Su kaynakları, günümüzde
bile Almanya’da olduğu gibi diğer Avrupa Birliği ülkelerinde enerji sek-
töründe, tarımda, denizcilikte ve turizmde çok yoğun bir şekilde kulla-
nılmaktadır. Bu noktada farklı sorular akla gelebilmektedir. Örneğin,
iklim değişikliği nedeniyle gelecekte bir bölgede var olan fazla suyun
başka bir bölgeye - misalen Elbe Nehri’nden Tuna Nehri’ne - taşınması-
nın gerekip gerekmeyeceği sorulabilir. Bunun haricinde Avrupa Birliği
Su Çerçeve Yönergesi, yüzey sularının “ekolojik ve kimyasal bakımdan
iyi durumunun” ve yer altı sularının “miktarsal ve kimyasal bakımdan iyi
durumunun” güvence altına alınmasını öngören bir su kaynakları yöneti-
mini emretmektedir. Ancak, yerel bazda su kaynaklarının azalmasına ne-
den olan değişen iklim koşulları altında bu tarz bir yönetim nasıl gerçek-
leştirilecektir?39 Bu noktada, Avrupa su kaynaklarının miktarsal yöneti-
mini de dikkate alacak su yönetimi açısından uygun olan bir çözüme ge-
reksinim vardır.
38
EEA, Climate change and water adaptation issues, 2007, 14 vd.; Schröter u.a./
Potsdamer-Institut, Klimawandel in Deutschland, Vulnerabilität und Anpassungss-
trategien Klimasensitiver Systeme, 2005.
39
Bu sorular, 12.10.2009 tarihinde Potsdam-Instituts für Klimafolgenforschung tarafın-
dan gerçekleştirilen toplantının konusunu oluşturmakta idi, www.pik-potsdam.de .
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
40
Bu konuda bkz. Möckel/Köck, NuR 2009, 318 vd.; Köck, Klimawandel und Recht,
ZUR 2007, 393 vd.
41
Karş. Alcamo u.a., A grand challenge for freshwater research: understanding the
global water system, Environmental Letters 3 (2008), 1 vd.; UN, Water Adaptation in
National Adaptation Programmes for Action. Freshwater in Climate Adaptation
Planning and Climate Adaptation in Freshwater Planning, Dialogue Paper (Björklund
u.a.), 2009
42
Bu hakkın hukuki kökeni ve somutlaştırılması için bkz. Laskowski, Das Men-
schenrecht auf Wasser, 2010. Alman federal Hükümeti de, bu hakkı açık bir şekilde
tanımaktadır, BT-Drs. 17/1120 v. 19.3.2010.
218 Ortak çevresel standartları esas alan bir miktarsal yönetim, ancak bu şe-
kilde Avrupa’daki sınıraşan (tatlı) su kaynaklarını güvence altına alabilir
ve miktarsal aşırı yararlanmayı önleyebilir.43
“Birlik çapında mümkün olabilecek en iyi demokratik çevresel ve kay-
naksal koruma”44 cephesinden bakıldığında, Avrupa ahalisi tarafından
doğrudan meşru kılınan tek organın Birlik ahalisi için hayata önem taşı-
yan meselelerde karar alımına ortak olamaması, bu bakımdan tatmin edi-
ci nitelikte değildir. Olağan yasama usulünün uygulanabilmesi için Ko-
misyon ve Konsey’in bu nedenle, ABÇUİA’nın 192. maddesinin 2. fıkra-
sı çerçevesinde burada oybirliği ile alınmış bir kararı dikkate alması ge-
rekmelidir.
43
Son olarak burada ortak kaynakların uygun kullanımına ilişkin bir sorumluluk da söz
konusudur. Bu hususta karş. Glass, Die gemeinsame, aber unterschiedliche
Verantwortlichkeit als Bestandteil eines umweltvölkerrechtlichen Prinzipiengefüges,
2008, 131 vd.; Laskowski, Das Menschenrecht auf Wasser, 2010, 297 vd.
44
Çevrenin olabilecek en iyi şekilde korunması ilkesi ile ilgili olarak bkz. Kahl,
Umweltprinzip und Gemeinschaftsrecht, 1993; Calliess, Rechtsstaat und
Umweltstaat, 2001, 131 vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
45
Karş. Käller, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl. 2009, Art. 174 EGV N.
46, 52; Calliess, in: Calliess/Ruffert, EUV/EGV, 3. Aufl. 2007, Art. 174 EGV N. 48.
46
Schmalenbach, in: Calliess/Ruffert, EUV/EGV, 3. Aufl. 2007, Art. 300 EGV N. 5.
47
ABl. EG 2005 L 124, 1.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
48
Bu konudaki güncel durum için (14.12.2009) bkz. BMWi, www.bmwi.de/BMWi/
Redaktion/PDF/WTO/
(s. 7 »Handelsliberalisierung für Umweltgüter«).
49
Laskowski, Das Menschenrecht auf Wasser, 2010, 241 vd. Ayrıca karş. Krajewski,
National Regulation and Trade Liberalization in Services, 2003, 49 vd.
50
Osteneck, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl. 2009, Art. 133 N. 44. Ola-
ğan yasama usulünde Konsey ve Avrupa Parlamentosu, aynı zamanda ortak ticaret
politikasının çerçevesinin belirleneceği tedbirleri de ortaya koyarlar (ABÇUİA md.
207 f. 2).
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
51
Kahl, in: Calliess/Ruffert (Hrsg.), EUV/EGV, 3. Aufl. 2007, Art. 95 N. 82.
52
ABA’nın 21. maddesi, Avrupa Birliği’nin değerlerini uluslararası ilişkiler için de bir
model haline getirmektedir. Karş. Bungenberg, EuR 2009 Beiheft 1, 195, 212.
53
Osteneck, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl. 2009, Art. 133 N. 43;
Bungenberg, Außenbeziehungen und Außenhandelspolitik, EuR 2009 Beiheft 1, 195,
215 vd.
54
Karş. Bungenberg, EuR 2009 Beiheft 1, 195, 216.
55
Bu konuda daha ayrıntılı olarak karş. Lübbe-Wolff, Globalisierung und Demokratie.
Überlegungen am Beispiel der Wasserwirtschaft, RuP 2004, 130 vd.
56
BVerfG, NJW 2009, 2267, 2290 N. 375.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
57
Bu konudaki diğer tartışmalar için ayrıca bkz. Laskowski, Das Menschenrecht auf
Wasser, 2010, 250 vd.
58
Karş. Bungenberg, EuR 2009 Beiheft 1, 195, 211.
59
Karş. Terhechte, in: Schwarze (Hrsg.), EU-Kommentar, 2. Aufl. 2009, Art. 300 N. 7
vd.; Schmalenbach, in: Calliess/Ruffert, EUV/EGV, 3. Aufl. 2007, Art. 300 EGV N.
15 vd.
60
Karş. Hohmann, RIW 2000, 88, 93; Cottier/Tuerk/Panizzon, Handel und Umwelt im
Recht der WTO, ZUR 2003, 155 vd.; Buck, in: Koch (Hrsg.), Umweltrecht, 2. Aufl.
2007, § 16 (Umweltschutz und Freihandel).
65
BT-Drs. 15/1317 v. 01.07.2003, 2, 5.
66
Petersmann (Hrsg.), Reforming the World Trading System, 2005, 357 vd.;
Krajewski, Democratic Legitimacy and Constitutional Perspektives of WTO Law,
JWT 35 (2001), 167, 175 vd.
67
Reusch, Die Legitimation des WTO-Streitbeilegungsverfahrens, 2007.
68
Lizbon Antlaşması’nda anayasa teriminin kullanılmasından sakınılmış olması önem
taşımamaktadır. Ruffert, Institutionen, Organe und Kompetenzen - der Abschluss
eines Reformprozesses als Gegenstand der Europawissenschaft, EuR 2009 Beiheft 1,
31, 49; Schroeder, Grundkurs Europarecht, 2009, § 2 N. 31; Fisahn, Bundesverfas-
sungsgericht friert die europäische Demokratie national ein!, KJ 2009, 220 vd. Ayrı-
ca karş. Häberle, Europäische Verfassungslehre, 6. Aufl. 2009, 127 vd.
II. Yasama
Avrupa Birliği’nin yasaması, çevre alanında da, eskiden olduğu gibi
“sözleşmelerin koruyucusu olarak” Birliğin hukuki düzenlemeleri konu-
sunda tek başına inisiyatif hakkına sahip olan Avrupa Komisyonu tara-
fından belirlenmektedir (karş. ABÇUİA md.294, 352).69 Bu nedenle, çev-
resel yasamanın herhangi bir şekilde gerçekleştirilip gerçekleştirilmeye-
ceği ve gerçekleştirilmesi durumunda hangi içeriğe sahip olacağı, Avrupa
Komisyonu’nun basiretine ve takdirine bağlıdır. Lizbon Antlaşması’nın
yürürlüğe girmesinden sonra da Avrupa Parlamentosu herhangi bir yasa
inisiyatifi hakkına sahip olmamıştır, bu nedenle Avrupa Parlamento-
su’nun hala en önemli parlamenter yetkilerden yoksun olduğunu ifade
etmek gerekir. Avrupa Parlamentosu ABÇUİA’nın 225. maddesi uyarın-
ca sadece, “üyelerinin çoğunluk ile vereceği bir karar ile düzenleme ihti-
yacının mevcut olduğuna inandığı hususlarda Komisyon’dan uygun öne-
rileri” sunmasını talep edebilir. Yani ancak Komisyon’un inisiyatif hak-
kını kullandığı durumlarda, Konsey ve Avrupa Parlamentosu oyuna da-
hil olmaktadır; Konsey dolaylı meşruiyete sahip bir organ iken, Avrupa
Parlamentosu ise doğrudan demokratik meşruiyete sahip, ancak oluşumu
tekdüze olmayan bir seçim usulüne ve seçim eşitliği ilkesinin nispi-
228 leşmesine dayanan bir organ niteliğini taşımaktadır.70
ABÇUİA’nın 171. maddesinin 1 ve 2. fıkraları uyarınca tümüyle bağım-
sız bir şekilde “Birliğin genel menfaatlerini geliştirilmek ve bu amaca
uygun inisiyatifleri almakla” mükellef olan Komisyon’a yasama inisi-
yatörü görevinin yüklenmesi, modern demokrasilerde yabancı olduğumuz
paternalist ve anayasa öncesi nitelikler taşımaktadır.71
Avrupa yasama usulü bunun haricinde, ABÇUİA’nın 192. maddesinin 1.
fıkrası ve 289. maddesinin 1. fıkrası ve 294. maddesi bağlamında çevre
hukukunun büyük bir kısmı için Avrupa Parlamentosu ve Konsey’in nis-
peten eşit bir şekilde katılımını mümkün kılan olağan yasama usulünü
öngörmektedir. ABÇUİA’nın 192. maddesinin 2. fıkrasında yer alan dü-
zenleme alanlarında ise Konsey tek başına yasama organı olduğu için,
burada farklı bir durum söz konusudur.
69
Bu konuda bkz. Schroeder, Grundkurs Europarecht, 2009, § 3 N. 47 (Initiativmono-
pol).
70
Ruffert, EuR 2009 Beiheft 1, 31, 39.
71
Bu konudaki eleştiriler görüşler için bkz. Fisahn, Herrschaft im Wandel, 2008, 382
vd.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
72
Ruffert, EuR 2009 Beiheft 1, 31, 44.
73
Komisyon’un yürütme işlevi ile ilgili olarak oldukça eleştirel görüşler için bkz.
BVerfG, NJW 2009, 2267, 2280 N. 297.
74
Bu konuda bkz. Laskowski, Das Menschenrecht auf Wasser, 2010, 600 vd. Komis-
yon’un otonom bir şekilde hukuk oluşturması konusunda ise karş. Thomas, Die
Bindungswirkung von Mitteilungen, Bekanntmachungen und Leitlinien der EG-
Kommission, EuR 2009, 423 vd.
78
Karş. Schoo, EuR 2009 Beiheft 1, 51, 54 vd. Yazar, buna rağmen ulusal parlamento-
ları reformun galibi olarak görmektedir.
79
Everling, Rechtsschutz in der Europäischen Union nach dem Vertrag von Lissabon,
EuR 2009 Beiheft 1, 71, 75. Daha iyimser olarak karş. Ruffert, EuR 2009, 31, 37.
80
Bu bağlamda karş. 46 numaralı gerekçe.
Çevre Hukukunun Demokratikleşmesi- Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
81
Bu konudaki eleştiriler görüşler için bkz. Fisahn, Herrschaft im Wandel, 2008, 349
vd. (“Kungelgremien”).
82
BGBl. 2006 II, s. 1251, 1266.
83
Aynı yönde bkz. Koch, NVwZ 2007, 369, 379; Ziekow, NVwZ 2007, 259; Schlacke,
NuR 2007, S. 8, 13 vd.
84
VerfGH Berlin v. 06.10.2009 – VerfGH 63/08. Daha ayrıntılı Laskowski, Das Mens-
chenrecht auf Wasser, 2010, 795-832.
90
Bu bağlamda bkz. Epiney, APUZ 24/2007, 31, 34; Koch/Mielke, Globalisierung des
Umweltrechts, ZUR 2009, 403, 407; WBGU, Neue Strukturen globaler Umweltpoli-
tik, 2000, 175 vd.
91
Bkz. Fisahn/Viotto, Anforderungen an eine demokratische Europäische Union, ZRP
2007, 198, 199.
92
Daha ayrıntılı olarak bkz. Dahl, On Democracy, 1998. Kozmopolit demokrasi için
bkz. Held, Models of Democracy, 2006, s. 304 vd.. Ayrıca bkz. BVerfG, NJW 2009,
2267; Der Gesetzentwurf der Linksfraktion zur Einführung einer dreistufigen Volks-
gesetzgebung in das GG, BT-Drs. 17/1199 v. 24.3.2010.
93
Karş. Scheyli, Der Schutz des Klimas als Prüfstein völkerrechtlicher Konstitutionali-
sierung?, AVR 2002 (40), 373.
236