DÜNYA DA SERMAYE AKIMLARI , ZAMAN İDRAKİ, TEKNOLOJİ VE

PARASAL SÖMÜRÜ MEKANİZMALARI

Prof.Dr.Mehmet Erdaş Berlin

Dünya sermaye birikimi ve teknoloji üretimi, tarih boyunca insanlığın

sosyoteknik gelişimini değer değişimlerini de açıklamaktadır. Enerji,
Telekomünikasyon ve Bankacılık sektörleri başta olmak üzere askeri
teknolojilerin üretilebilme kabiliyeti, ülke ekonomilerinin gerçek gücünü ifade
etmektedir. Parasal büyüme köpük misali geçici ve aldatıcı olmakta, gerçek
fiziki sermaye birikimini toplumun zaman idraki, zaman hassasiyeti, sorgulama
ve yüksek teknoloji üretim kabiliyeti sağlamaktadır. Örnek olarak İsviçre dünya
da küçücük bir ülke olmasına rağmen, araştırma geliştirme, saat teknolojisi,
savunma konseptleri ve topyekun hayat kalitesi, hava su temizliği, tarım da
kendi kendine yetebilme, sağlıklı beslenme ile en yüksek hayat standardına
sahip ülkelerden biridir. İsviçre’ nin tüm dünyaya sermaye ihracı ve tüm dünya
dan tasarrufları çekmesi rekor düzeydedir. Londra, New York ve Frankfurt ile
birlikte Zürih dünya para ve sermaye hareketlerinin yönlendirildiği
merkezlerdir.

Dünya da zaman ölçmek ve saat yapmak, ilk önce Almanya da

Schwarzwald(Karaormanlar) ve Thüringen’ de gerçekleştirildi ama saatcilik
ekonomik olarak isvicrede yogunlaşıp uzmanlaşti. Japon chiplerinin üretimi ile
de saatler cok ucuzladı. Almanya da tüm zaman mesafe ve diger fiziki ölçme
standardları Braunschweig da PTB(Physikalisch Technische Bundesanstalt) de
bulunmaktadir.

Zaman ölçmek o kadar önemli ki tüm diger fiziksel ölçmeler ve yeni teknolojik
ürünler zaman ölçme hassasiyetinin arttigi oranda gelişebiliyor. Geçtigimiz yıl
nobel ödülü verilen fizikçiler zaman ölçme hassasiyetini 1000 kat artırdiklari
icin ödül aldılar. Bunun askeri ve sivil haberleşme ve yer tesbit teknolojileri için
anlamı, yer tesbitinde eskiden 40 metreye kadar uzaktan kumanda ile
kıtalararası hedefler vurulabilirken, şimdi cm. sapma ile nokta hedeflerin
binlerce km. uzaktan tam isabetle vurulabilmesi saglanmış oldu. Ancak
Türkiye’ de düşen bir helikopterin kaza yerinin koordinatlarının tam tesbitinin
dahi bir hafta boyunca yapılamaması; sonunda kazada ölenlerin cesetlerinin
köylüler tarafından bulunması, teknolojik geriliğin ve kurumsal altyapı
yetersizliğinin, ülkenin çok kötü idare edilmesinin, çağdaş teknolojilerin
anlaşılıp kullanılamadığının ifadesi
değil midir?
Cep telefonları ile iki abone konuşmak istediğinde, bir uçtan diğer uca hat
bağlantısının kurulabilmesi içi n arka plandaki haberleşme şebekesini yöneten
yazılım sistemlerinde, ortalama 4000 kez zaman ölçümü (clock signal)
yapılmaktadır. Elektronik devreler, aslında sinyallerin ve istenen işaretlerin
rastgele zaman değişimlerini, matematik olarak gerçekleştiren kontrol
modelleriyle, cok ince ayarla istendiği gibi maksada uygun olarak kontrollü
hale getirmek için tasarlanırlar.. Eskiden Tüplerle, Transistörlerle, Diyotlarla
gerceklestirilen daha çok yer kaplayan elektronik kumanda ve kontrol devreleri,
bugün artik iyice minyatürüze olmuş, tirnak ucu kadar chiplere milyonlarca
diyot, transistor ve mantik devrelerinin sığdırılabilmektedir. Elektronik
cihazların boyutları ve enerji tüketimleri gittikce minyatürleşip azalmakta, hiz
artmakta, mesafeler küçülmektedir.

Çagdaş toplum olmak demek zaman idraki artmis, teknolojideki hizli gelismeye
ayak uydurmuş, yüksek eğitimli, üreten ve sağlıklı yaşayan toplum olmak
demektir. Tokyo da randevular 11: 43 a.m, 11.47 a.m. gibi dakika mertebesinde
hassasiyetle verilmektedir. İstanbul da ise saatler hatta günler, bugün git yarın
gel, mertebesindedir.

Üretimde tüm mamüllerde minyatürizasyon, daha hızlı, daha hafif, daha az ve

temiz enerji tüketen, tamamen bilgisayar veya veri tabanı hafızasına kaydedilmiş
yazılım kontrollü teknolojiler kullanılarak, hiç insan eli değmeden üretim
yapabilen tam otomatik fabrikalar kurulmaktadır. New York - Istanbul arasının
ucakla yarım saate inmesinden, uzay yolculuklarının günümüz uçak
yolculuklarına dönüşmesinden bahsedilmektedir. Böylesine hedeflerin
gerçekleştirilebilmesi için bugün bilinen zaman ölcme hassasiyetinin bir milyon
kez daha artırılması ve 7000-8000 dereceye dayanan, Kobalt gibi fiyatı dahi
gizli olan askeri stratejik metallerin yüzey kaplamasında hem askeri hem de sivil
amaçlarla yaygın olarak kullanılması anlamına gelmektedir. Kobalt in %97 si
Zaire de %3 ü de Türkiye deki Çayeli Murgul Ergani Bakırlarında
bulunmaktadır.

Yaşanan küresel finans krizi sonucunda, gerek otomotiv sektöründe gerekse

havacılık ve denizcilikte kullanılan, araba, uçak ve gemi yapım teknolojileri
adeta yeniden keşfedilecektir. Çevre kirliliği ve iklim değişimi, temiz
yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı zorunlu olacak, bu maksatla tüm
elektromekanik motor ve teçhizat, elektrik ve ısı devreleri hibrid hale
getirilecektir. Kaynak verimliliğini artırabilen, iş zekası yöntemlerini kullanarak
mukayeseli rekabet kabiliyetini artırabilen, daha etkin teknolojiler üreterek vergi
tasarrufu ve teşviklerle, enerji, haberleşme ve faiz maliyetlerini azaltabilen,
emek/sermaye yoğunluğunu sürekli artırabilen fert-firma- sektör ve ekonomiler
yaşayacak, zamana ve hızlı teknolojik gelişmeye ayak uyduramayanlar yok
olacaklardır.
Osmanlı imparatorlugu zaman ölçümünün, teknoloji üretiminin, petrol ve doğal
gaz reservlerinin önemini vaktinde kavrayamadığı için tarihe gömüldü. Türkiye
Cumhuriyeti’ni yönetenler, her yıl atılan boş nutuklar yerine, sağlıklı bir eğitim-
gençlik ve istihdam stratejisi, çağdaş bir bilim ve teknoloji stratejisi, üretimde
kalıcı yapısal dönüşümü sağlayacak yeni enerji –telekom-savunma ve ulaşım
teknolojilerinin sadece pazarı olmak yerine, yerli üretime geçerek, kaynak
verimliliği ve planlaması yapmalı, yönetim de şeffaflık ve gelir gider dengesi
ilkesiyle, vatandaşlarına çağdaş yaşam kalitesini ve hukuk güvencesini bir an
önce sağlamalıdır. Türk ekonomisi kurulduğundan beri dünya tekellerine sadece
pazar olmaktadır. AB ile 1996 da imzalanan Gümrük Birligi anlaşmasi
kesinlikle Türkiye aleyhine işlemektedir. Genç işsizlerin sayısı çığ gibi artarken,
AB görüşmelerinde serbest dolaşım hakkından hiçbir istisna getirmeksizin
vazgeçmek gaflettir, ihanettir. Avrupa ülkeleri Çin ve Hindistan dan yazılım
konusunda uzman olanları, SAP ORACLE MICROSOFT, 3G,4G Haberleşme
teknolojilerinin standardlarını ve şebekelerini bilen mühendislere hemen Yeşil
kart, oturma ve çalışma müsaadesi vereceğini vaat ediyor; ancak onlar Avrupa
ya gelmiyorlar, Amerika ya gidiyorlar. Bu bilgilere sahip Türk Mühendislerine
de, AB ye üyelik görüşmelerinde istisnai bir düzenleme yapılarak yeşil kart
uygulaması, oturma ve çalışma müsaadesi ile serbest dolaşım imkânı
sağlanamaz mıydı?

Türk ekonomisi parasal bazda sadece ithalatçı ekonomi olarak ve kaynak

açıgıyla hızla yüksek faizle borçlanarak, adeta kolonileştirilerek, kalıcı yüksek
teknolojik bilgi birikimini transfer edemeden, sadece parasal olarak
büyümektedir. Parasal olarak degil de fiziki ölcülerle, kurulu MW gücü olarak
kiyaslandiginda, enerji sektöründe kapasite artışı, talep artışını karşılayamaz
durumda oldugu icin Türkiye enerjide %73-%81 oraninda dışa bagımlıdır,
gercek fiziksel ve kalıcı büyüme, yüksek teknolojik bilgi ve sermaye birikimi
sağlanamamıştır.

Çağdas, zengin ve uygar bir ülke olabilmek için Türkiye nin Güneydoğu ve
Doğu Anadolu daki yeraltı ve yerüstü zengin Petrol ve Doğal Maden
kaynaklarına mutlaka ihtiyaci vardır. Ülkemizin bölünme tehdidi ile karşı
karşıya bırakılması, tarihi ve maksadı ‘böl ve yönet’ olan cok uzun vadeli üniter
devlet yapısını, Yugoslavya misali ortadan kaldıracak, sinsi ve uzun vadeli bir
emperyalist planın uygulanmaya konması değil midir?. Ermeni Soykırımı ve
PKK tehdidi, Kıbrıs ın elimizden Güney Kıbrıs AB üyesi yapılarak, Kuzey
Kıbrıs ın Türkiye den koparilmak istenmesi hep aynı sinsi emperyalist böl ve
yönet Planının uygulama safhaları değil midir?.

Özet olarak, fiziki ve kalıcı kalkınma demek Enerji Telekom ve Bankacılık

sektörleri ile askeri teknolojileri üretmek kabiliyeti kazanmak demektir. Türkiye
sadece pazarını kullandırarak, pazarlayıcı yönetici ve mühendisleri ile bu
kabiliyeti kazanamaz. Ölçmeden ve ihtimal dağılımlarından, güç kavramından,
teknoloji üretimi ve sermaye birikiminden, zaman idrakinde hassasiyetten ve
disiplinden yoksun, dünyadan habersiz geniş halk kitleleri tüketim ve parasal
büyüme ile kandırılmakta, adeta uyutulmaktadır. Din iman palavraları ile
kolayca kandırılabilen, neye inandığını sorgulamayı bilmeyen Türk toplumu
ancak köklü bir matematik eğitimi ile çağı yakalayabilir ve teknoloji üretme
kabiliyeti kazanabilir. Hala Afrika ve Arap ülkelerinde bile görülmeyen bir
körlük ve vurdumduymazlıkla, SAP gibi Yüksek Yazılım teknolojilerine yarı
Türkçe yarı İngilizce yarı Almanca menülerine rağmen milyonlarca Euro lisans
ücreti ödeyen başka bir ülke var mı dünyada?
Nerede bu acınacak ithalat cinnetine dur diyecek, fiziki sermaye birikimini
sağlayacak Türk Mühendisleri, Profesörleri, İş Adamları? İnsan sermayesi,
Enerji Telekomünikasyon ve Finans sektöründe, yüksek Askeri teknolojilerin
üretiminde, uzayın fethinde dünya sermaye hareketlerinde biz de varız diyecek
iddialı gençler nerede? Yahudilik ve Siyonizm
Dünyaya, dünya sermaye hareketlerine ve teknoloji üretimine yön verirken, ‘one
minute’ tiyatrolarından öteye gidemeyenlere Türkiye topraklarını da
bırakmayacaklardır.