DÜNYA PETROL REZERVLERİNİ VE PETROL FİYATLARINI KİM

KONTROL EDİYOR?

Prof.Dr.Mehmet Erdaş 16.09.2010

Osmanlı İmparatorluğu topraklarında petrol bulunmasaydı, devlet olarak gücünü
kaybetmesine ve aşırı borçlanmasına rağmen, Orta Doğu da yeri
doldurulamazdı, güç boşluğu oluşturmamak için, Osmanlı devletinin yaşamasına
müsaade edilirdi. Ne İngiliz ajanı Lawrence, ne de Fransız ve Alman ajanlar
Arapları sevdikleri için Osmanlı ya karşı kışkırtmamışlardır. Dünya Petrol ve
doğal gaz rezervlerini ele geçirmek, petrol fiyatlarıyla istedikleri gibi oynayarak
dünya finans akımlarına, güç dengelerine yön verebilmek için Osmanlı
topraklarındaki petrol reszervleri bugün bilinen dünya petrol şirketleri tarafından
daha 1900’ lerde, Theodor Herzl in 2 Milyon Altın karşılığında Kudüs ve
Filistin topraklarını Sultan Abdülhamitten satın almak isteyen Yahudilere
satmaması üzerine, paylaşılmıştır. İttihat ve Terakki de bu maksatla
kurdurulmuştur. Buna karşılık olarak Ortadoğu da 1948 yılında kurdurulan İsrail
devletinin güç ve teknoloji, nükleer silah merkezi olması sağlanmıştır. 1983
yılında ABD güvenlik stratejisinde, İsrail in konumu Türkiye den çok daha
önemlidir. Nitekim bu yıllarda görev aldığım F-16 Projesi görüşmelerinde,
Türkiye ye satılan F-16 sayısının İsrail in elindeki F-16 ların sayısının yarısı
kadar olmasına özellikle dikkat edilmiştir.

Herhangi bir üretim faktörünün, işgücü, sermaye, enerji, mal, hizmet ve

hammadde fiyatları yeryüzünde ki bolluk ve kıtlığına, arz ve talep dengelerine,
elde edilme riskine göre normal şartlarda piyasa mekanizması tarafından
belirlenirdi. Günümüzde klasik cephe savaşlarının yerini alan terör ve en son 11
Eylül 2001 saldırılarından sonra, piyasa mekanizmasıda, hukuk ve insan hakları
anlayışı da değişmiştir. 11 Eylül saldırılarıyla, İslam ve terör eşleştirilerek
gerekli olan tehdit ve gerekçe yaratılmış, 1991 de Irak işgal edilmiştir. Saudi
Aramco benzeri, Irak Aramco’ sunu kurmayı hedefleyen Pentagon, ikişnci
körfez savaşıyla Irak topraklarını tamamen işgal ederek bu amacına ulaşmıştır.
2010 yılında Başkan Obama’ nın Irak tan ABD askerlerini çekmesiyle birlikte
Irak, Araplar, Türkmenler ve Kürtler olmak üzere üçe bölünecektir. Bunun
sonucunda da önümüzdeki kasım ayından itibaren Ortadoğu da yeni haritalar,
yeni sınırlar çizilecektir.
Savaşlar ve sınırlar durdukları yerde birilerinin canı istediği için değişmez;,
enerji ve petrol kaynaklarına, temiz hava ve su gibi hayati öneme sahip
kaynaklara, zenginliğe ve güce sahip olmak için değiştirilirler. Tarihte, din ve
etnisitenin savaş gerekçesi yapılması tamamen insan fıratının zaafını,
korkularını, heyecanlarını, benzeşme ve sürü içgüdülerini kullanarak kolayca
ölümü göze alabilmelerini, ölüme gönderilebilmelerini sağlamak içindir.
İspanya’ da Matadorların boğalara arenada salladıkları kırmızı bez ile din ve
etnisitenin savaş gerekçesi olarak kullanılması arasında çok fazla bir fark yoktur.
Maksattan fazla uzaklaşmadan dünya enerji ve petrol rezervlerine, dünya petrol
fiyatlarının kıtlığı yansıtıp yansıtmadığına ve kimler tarafından belirlendiği
konusuna dönelim. Eski Suudi Petrol Bakanı Zeki Yamani’ nin Körfez
savaşlarının nasıl çıktığı hakkında verdiği bilgiler, OPEC reserv verileri ve 12
Eylül 1980 tarihinde Münih te toplanan Dünya Enerji Konferansına katılarak
doktora tezim için topladığım dünya petrol ve doğal gaz rezervleri hakkındaki
veriler kullanılarak aşağıdaki analiz sonuçlarına varılabilmiştir:
1945 yılında, İkinci Dünya savaşının hemen akabinde, Başkan Roosevelt Suudi
kralı ile bizzat Suudi Arabistan da görüşerek Suud petrol rezervlerine, kut-rulan
ARAMCO şirketi aracılığı ile el koymuştu. İki taraflı enerji ve güvenlik
anlaşması imzalandı.
1989 yılına Berlin duvarının çöküşüne gelindiğinde, Sovyetler Birliği tek bir
Amerikan Şirketi General Motors un cirosunun üçte biri kadar az olan toplam
döviz gelirini petrol satışlarından elde etmekteydi. ABD Başkan Danışmanları
film aktörü Reagan’ a akıl verdiler ve yeni senaryoyu yazdılar : Bunlardan
birincisi Yıldız savaşları projesiyle ABD deki talep eksikliği ve atıl kapasite
sorununun askeri araştırma fonlarıyla aşılmasıydı. İkincisi de Dünya petrol
fiyatlarının düşürülerek, Sovyetlerin zaten çok az olan döviz gelirlerinin daha da
azaltılması, böylece Rusların uzay araştırmalarına ve yeni teknoloji
geliştirmelerine kaynak bulamaması, Sovyetlerin çökertilmesiydi. Bu maksatla
Başkan Reagan, Baba George Bush ve Suud Kralı Fahd biraraya gelerek, Suudi
petrol rezervlerinin ve üretim kotalarının şişirilmesi ve OPEC e yanlış
rakkamlar verilerek dünya Petrol fiyatlarının düşürülmesi konusunda anlaştılar.
Suudi Arabistan ı, daha sonra Kuveyt’ in petrol rezervlerini ve üretim kotalarını
şişirerek OPEC e bildirmesi ve böylece dünya petrol fiyatlarının düşürülmesi,
Sovyetlerin döviz gelirlerinin azaltılması sağlandı. Doğu Almanya ile Batı
Almanya’ nın yeniden birleşebilmesi projesi ise döviz darlığına düşen Sovyetler
Birliği’ nin döviz temininde tek çıkar yoluydu. Alman Deutsche Bank
üzerinden, Ruslara ödenen milyarlarca Alman Markı tutarındaki kaynak ise
eskiDeutsche Mark’ dan yeni Avrupa para birimi EURO ya geçilerek yapılan
para operasyonuyla, 2000-2001 yılında Avrupa Para birliği kurularak finanse
edildi. Soğuk savaş döneminde 1960-1985 yıllarında Berlin’ e gelerek Rus
tanklarına Berlin duvarı boyunca etten duvar örmek üzere yerleştirilen Türkler’
e kafa başına her ay 500 Alman Markı ek ödeme yapıldı ve bugünkü Berlin-
Kreuzberg, Sarrazin in Almanya yı batırıyorlar diyerek yakınıp şikayet ettiği
Berlin’ de ki İstanbul, Türk nüfusu çoğunluğu olgusu da yaratılmış oldu.
1991 yılında petrol rezervlerini sahte rakkamlarla yüksek gösteren Kuveyt, İran
ile savaş halinde bulunan ve silahlara çok para harcayan Irak lideri Saddam
Hüseyin in iştahını kabarttı. Bu da önceden planlanmış bir hazırlık
operasyonuydu. Baba Bush ve Reagan döneminde başlatılan ve ABD ye bir yüz
yıl daha enerji ve petrol kaynaklarına el koyacak ve süper güç olma imkanı
bahşedecek, Enerji ve Güvenlik Stratejisini Oğul Bush aynen devam ettirdi ve
2003-2004 yılında Irak ı tamamen işgal ederek Saddam Hüseyin’ i kendi
vatandaşlarına astırdı. Burada uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler kararları
hiçe sayıldı. Avrupalılar pasif davransa da Teröre karşı savaş tezine katıldılar ve
başta İngiltere olmak üzere daha sonra Afganistan işgaline aktif destek verdiler.
Ne yazık ki Türkiye de adeta kendi bindiği dalı keserek, Misak ı Milli
sınırlarında olan Musul ve Kerkük petrollerinden tamamen vazgeçmiş oldu.
Meksika körfezinde, okyanusun 1500 metre derinliğinde İngiliz Petrol şirketi
BP nin açtığı petrol kuyusunda patlama oldu ve ABD kıyılarında etkileri Texas’
a kadar muazzam bir çevre felaketi yaşandı. Kuzey denizi petrol rezervleri
azaldı. Ancak Norveç ve Rusya aralarında anlaşınca çok büyük yeraltı petrol
rezervleri kullanıma açıldı. Brezil ya da kendi kıyılarında den,iz altında çok
büyük petrol rezervleri keşfetti. Karadeniz ve Kıbrıs kıyıları ile Türkiye nin
Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki toprakları, Gürcistan da Batum ve
Azerbeycan da Baküden Musul- Kerkük e senklinal ve antisenklinaller (alçalıp
yükselen dağ kıvrımları) şeklinde uzanan yüksek kaliteli bir petrol denizi
halindedir. Buna rağmen Türk halkı petrole ve elektrik enerjisine, haberleşme
hizmetlerine ve Amerikan dolarına dünya da en yüksek fiyatı ve faizi ödeyen
Ortadoğu nun, 7 Milyon luk İsrail den sonra, en önemli anahtar ülkesidir.

Geleceğin süper gücü Çin, her cephede, deniz de karada havada ve uzayda
yürüttüğü sanayileşme hamlesini beslemek için uzun vadeli bir enerji güvenliği
stratejisi ile ABD etkisi dışındaki, İran, Rusya, Venezuella ve Brezilya başta
olmak üzere diğer Latin Amerika ülkeleri ile ve en önemlisi Afrika petrol
sahalarını nüfuzu altına alarak, parayla satın almış bulunmaktadır. Geleceğin
petrol savaş alanı, ABD ile Çin arasında başta Nijerya olmak üzere tüm Afrika
Asya ve Latin Amerika ülkeleri olacaktır. Avrupa Birliği ve Türkiye ise petrol
ve doğal gaz temininde %80 oranında her bakımdan Rusya ya bağımlı hale
getirilmiştir.

Çin çok daha ileri teknoloji ile tüm dünyada petrol aramaktadır, ancak henüz
bulamamaktadır. Petrol ve su, tüm ekonominin hem tüm üretim hem de tüm
tüketim faaliyetlerinin kilididir. Orta Doğu da petrol çıkarmak ve yaşamak için
gerekli su kaynağı Türkiye de Fırat ve Dicle’ dir, Manavgat çayıdır. ABD 1979
Iran Islam devriminin Ortadogu da kendi kontrolü disinda tekrarlanmamas icin
Erdoğan ın ABD BAşkanı ile birlikte eşbaşkanı olduğunu ilan ettiği BOP projesi
ve Ilimli Islam Fethulleh Gülen hareketi ve AKP yi kullanmaktadır. ABD, BOP
Projesiyle, terörist ilan ederek kullandığı İslam dini ve Müslümanları, bu kez,
kendi kontrolünde Halifelik ihdas ederek savaşmadan uzaktan kumandayla
yönetmek ve Ortadoğu daki petrol ve doğal gaz rezervlerine, Türkiye deki su
kaynaklarına sahip olmak istemektedir. Türkiye hakim olunmadan, Ortadoğu
petrollerine hakim olunamaz ve uzun vadede petrol çıkarmak ve yaşam için
elzem olan gerekli su temin edilemez. Türk halkı, son referandum da verdiği
%58 oranındaki EVET kararıyla, ABD emperyalizmine ve AKP iktidarına,
Türkiye ve Orta Doğu Petrollerine sahip olması ve kendi enerji güvenliğini hiç
savaşmadan sağlaması için adeta açık çek vermiş bulunmaktadır.