You are on page 1of 27

EPİLEPSİDE NÖBET TİPLERİ

Mehmet Ünsal BARAK


FOKAL • Basit Parsiyel Motor, Duyusal, Otonom, Psişik
NÖBETLER • Kompleks Parsiyel

(Parsiyel) • Sekonder Jeneralize Nöbetlere Dönüşen Parsiyel Nöbetler

• Absans Nöbetler
• Miyoklonik Nöbetler
JENERALİZE • Klonik Nöbetler

NÖBETLER • Tonik Nöbetler


• Tonik-Klonik Nöbetler
• Atonik Nöbetler

SINIFLANDIRILAMAYAN
EPİLEPTİK NÖBETLER

1981 ILAE EPİLEPTİK NÖBETLERİN SINIFLANDIRILMASI


FOKAL NÖBETLER (Parsiyel)
Beynin sınırlı bir

bölgesindeki
nöronların
aktivasyonudur. (1)
A) Basit Parsiyel Nöbetler
Basit parsiyel nöbetler bilinç bozukluğuna yol açmayan, beynin

deşarj olan bölgesinin fonksiyonları ile uyumlu nöbet bulguları


gösteren fokal kortikal boşalımlar sonucu oluşur. (2)
Basit parsiyel nöbetlerde motor, duyusal, otonom veya psişik

bulgu ve belirtiler olabilir. (*)


 Aynı bulgu ve belirtiler hem basit parsiyel, hem de kompleks

parsiyel nöbetlerde görülebilir. En önemli ayırım kompleks


parsiyel nöbetlerde bilinç bozukluğu görülmesidir. (1)
Motor Bulguları Olan Basit Parsiyel Nöbetler
Kortekste motor alanın etkilenen bölgesine bağlı

olarak bir veya birden fazla vücut bölgesinde (kol,


bacak, yüz) sıklıkla klonik tarzda motor belirtiler
izlenebilir.
Bu nöbetlerden sonra nöbetin izlendiği beden
yarısında dakikalar veya saatler süren geçici
konvülsüyon izlenebilir. (1)
Duyusal Semptomların Eşlik Ettiği Basit
Parsiyel Nöbetler
Korteksin duyu ile ilgili bölgelerinden kaynaklanan
nöbetlerdir ve beden yarısında uyuşukluk, karıncalanma,
iğnelenme veya zayıf elektrik şoku şeklinde hissedilir. (1-2-5)
Göz ile ilgili halüsinasyonlar, kulakta müzik duyar gibi sesler,

burunda kötü koku, metalik, kötü ve acı tat hissedilir. (1-3)


Vertigo nöbetlerinde ise sadece baş dönmesi veya sersemlik

hissi şeklinde belirsiz duygulanımlar olur. (6)


Otonomik Belirti ve Bulguların Eşlik Ettiği
Basit Parsiyel Nöbetler
Basit parsiyel nöbetlere eşlik eden otonomik bulgular

epigastrik duyular, renk solması, kızarma, terleme,


gözbebeğinin genişlemesi, kılların dik dik olması,
bulantı, kusma, borborigmi (mide gurultusu) veya
enkontinans olabilir. (1-3-5-7-9)
Psişik Semptomların Eşlik Ettiği Basit
Parsiyel Nöbetler
Psişik semptomların eşlik ettiği basit parsiyel nöbetler

konuşma bozukluğu (disfazi), bellek bozukluğu


(dismnezi), bilişsel semptomlar, afektif semptomlar,
illüzyon ve yapısal halüsinasyonlardır. (1-9)
Disfazik belirtiler konuşamama, vokalizasyon veya

palilali şeklinde görülebilir. (1-4)


Dismnezik semptomlar bellek bozukluğu, temporal

dezoryantasyon, rüya hali, geri dönüşler, bir olayın daha


önce yaşanmış olması duygusu (dejavu) veya bildik bir
duygunun yeni bir duygu olarak algılanması (jamaisvu)
şeklinde görülebilir. (4-7-11)
Kognitif (bilişsel) belirtiler rüya hali, gerçek olmama

duygusu, zaman algılaması bozukluğu, bölünme veya


depersonalizasyondan ibarettir. (5)
Afektif semptomlar korku, zevk, hoşnutsuzluk, depresyon,

hiddet, öfke, aşırı tepki verme, coşku ve erotizmi içerir. (1-3-5)


İllüzyonlar objelerin deforme olmuş olarak algılandığı algı

bozukluklarıdır. Seslerin yanlış ve bozuk algılanması durumu


da gözlenebilir. (1)
Yapısal halüsinasyonlar görme, işitme, koku alma ve tat alma

duyularını etkileyebilir. (1-3)


B) Kompleks Parsiyel Nöbetler
Kompleks parsiyel nöbetlerin ana özelliği bilinç
bozukluğudur. Bilinç bozukluğu dış uyaranların farkında olma
veya cevap verebilme yeteneğindeki bozulmalar nedeniyle dış
uyaranlara normal yanıt verememe olarak tanımlanır. Cevap
verme ile hastanın basit emir veya amaçlı hareketleri yerine
getirme yeteneği, farkında olma ile ise söz konusu süreçte
hastanın olaylarla ilişkisi ve hatırlaması kastedilir. (1-2-6)
C) Sekonder Jeneralize Nöbetlere
Dönüşen Basit Parsiyel Nöbetler
Şuur etkilenmeden önce, hasta nöbetin geleceğini öncü bir belirti

ile hisseder. Bu belirtilere ‘’aura’’ denir.


Bu özellik nöbetin parsiyel kökenli olduğunun anlaşılmasında

yardımcıdır. (1-10)
Tonik-klonik nöbetlerde başlangıçta belli kasların tonusunda artış

(tonik faz) ve bunu izleyen dönemde ekstremitelerde bilateral


simetrik kasılmalar (klonik faz) oluşur. (1-8)
JENERALİZE NÖBETLER
A) Absans Nöbetler
Aniden başlayıp, aniden sonlanan bu nöbetlerde,

hasta devam etmekte olan aktivitelerini keser ve


anlamsız bakışlarla birkaç saniyeden yarım dakikaya
kadar hareketsiz kaldıktan sonra hiçbir belirti
olmaksızın bıraktığı yerden aktivitesine devam eder.
(1-3-7)
Nöbet sırasında hasta konuşulanlara cevap vermez.

Gözlerde yukarı kayma, başın öne düşmesi şeklinde

belirtiler izlenebilir. (2-8-11)


Absans nöbetler tipik ve atipik olarak ikiye ayrılır. (*-1)
1) Tipik Absans Nöbetleri
Tipik absans nöbetleri her yaşta olabilir, ancak 2 yaş

altı ve ergenlik çağı sonrasında başlaması nadirdir.


Tipik absans nöbetinin en belirleyici özelliği mental
fonksiyonun baskılanmasıdır. Bu baskılanmada
yanıt verme, farkında olma gibi fonksiyonlarda veya
tüm bellekte bozulma olabilir. Nöbet aniden başlar,
aura yoktur. (1-3-7)
Tipik olarak birkaç saniyeden yarım dakikaya kadar

sürebilirse de bazen bir dakikadan uzun da sürebilir.


Devam eden aktivite aniden durur; çocuğun yüz
ifadesi değişir ve donuklaşır. Tipik basit absans
nöbette, çocuk hareketsiz bir şekilde
uzaklardaymışçasına dalar. Nöbet sonunda, genellikle
nöbetten önceki davranış, söz veya diğer aktivitesine
döner. (1-3-7)
2) Atipik Absans Nöbetleri
Atipik absanslar başlangıç ve sonlanması tipik
absanslardaki gibi ani olmayan ve tipik absanslara göre
tonus değişiklikleri daha belirgin olan nöbetlerdir.
Atipik absanslarda otomatizmalar görülür, ancak tipik
absanslar kadar sık görülmez. Atipik absans nöbetleri
genellikle tipik absanslardan daha uzun olup bazen
birkaç dakika sürebilir. (1-3-4-7)
B) Miyoklonik Nöbetler
Miyoklonik nöbetlerde ani, kısa süreli, şok benzeri kas kontraksiyonları

görülür.

Bu kontraksiyonlar jeneralize olabildiği gibi yüz ve gövdeye veya bir ya da

birkaç ekstremiteye hatta tek bir kas veya kas grubuna sınırlı olabilir.(1)

Kollarda olduğunda hastanın elindeki eşyayı fırlatmasına, bacaklarda

olduğunda ise yere düşmesine neden olabilir.

Sıklıkla uyanma sırasında ya da yatağa yatma saatlerinde ortaya çıkarlar.

Arka arkaya tekrarlama eğilimindedirler. (2-3)


C) Klonik Nöbetler
Klonik nöbetler en sık yenidoğan ve küçük çocuklarda oluşur. Atak

bilinç kaybı veya bozukluğu ile başlar, ani hipotoni (kas gerginliğinde

azalma) veya kısa, jeneralize tonik spazm oluşabilir. Bunu, bir veya

birkaç dakika süren, bilateral, genellikle asimetrik ve bir ekstremitede

daha belirgin olan kasılmalar izler. Özellikle 1-3 yaş arası çocuklarda,

kasılmalar atak boyunca bilateral ve eşzamanlıdır. Nöbet sonrasında

postiktal faz kısa süreli olup hızla düzelme olabileceği gibi uzun süren

konfüzyon dönemi (bilinç bulaklılığı) ve koma da gelişebilir. (4-12)


D) Tonik Nöbetler
Tonik nöbetler ekstansör kaslarda ani başlayan tonus
artışı şeklindeki kısa nöbetlerdir. Ayakta duruyorsa
hasta tipik olarak yere düşer. Bu nöbetlerin süresi
miyoklonik nöbetlerden daha kısadır. (12)

Postiktal faz olmaz veya kısa süreli olur. (4)


E) Tonik-Klonik Nöbetler
En sık karşılaşılan nöbetlerdir. ‘‘Grand mal’’ olarak

tanımlanır. Bu nöbetler öncesinde aura olmaz. Ani


tonik bir kas kontraksiyonu ile başlayan nöbetler
sırasında solunum kaslarının kasılmasıyla birlikte
başlangıçta epileptik bir çığlık duyulabilir. (1-9-12)
Tonik fazda: Düşme, yaralanma, kaskatı
kesilme, solunumun durması, dilin ısırılması.

Klonik fazda: Ekstremitelerde istemsiz atmalar,


solunum başlaması, salya gelmesi, koma hali, şuur
açılması, yorgunluk, halsizlik, kas ağrısı ve baş ağrısı.
(4-12-13)
F) Atonik Nöbetler
Kas tonusunda ani kayıp oluşur. Kas tonusu bir grup

kasla sınırlı olabilir; boyun kasları tutulursa kafa


düşebilir veya tüm gövde kasları tutularak hastanın ani
yere düşmesi gözlenebilir.
Bu nöbetler çok kısa sürelidir.

Nöbet sırasında şuur etkilenmeyebilir. (10-11-12)


Kaynaklar
 1-)

 2-)

 3-)

 4-)

 5-)
6-)

7-)

8-)

9-)

10-)

11-)

12-)

13-)
Elektroensefalografi (EEG)
TEŞEKKÜRLER

You might also like