Professional Documents
Culture Documents
Saussure Ve Roland Barthes 1
Saussure Ve Roland Barthes 1
Okul/gelenek Yap salc l k, Semiyotik lgilendikleri Dil bilimi Etkiledikleri Barthes, Lvi-Strauss, Lacan, Althusser, Jakobson, Foucault, Derrida, Laclau, Chomsky]
Ferdinand de Saussure (26 Kas m 1857Cenevre 22 ubat 1913Vufflens-le-Chteau) Cenevre do umlu svireli 20. yzy lda dilbilimde kayda de er geli iminin biro u iin fikirleriyle temel haz rlam dilbilimci. Genellikle 20. yzy l n dilbiliminin babas olarak d nl-mektedir. zellikle yap salc l k ve gstergebilim alan nda ad n duyurmu tur. Ferdinand, do abilimcisi Henri de Saussure ve Louise Elisabeth de Pourtalsin o lu ve Nicolas Theodore de Saussuren torunudur. Ferdinand Almanyan n Leipzig ehrinde niversite e itimi alm t r ve Berlin'de bir dnem Heinrich Zimmer'in yan nda Hint-Avrupa Dilleri zerine al m t r. Leipzig'te doktoras n yazd ktan sonra 1881 y l ndan 1891 y l na kadar Paris'te cole pratique des hautes tudes okulunda ders vermi tir. 1891 y l ndan lmne kadar Cenova niversitesi'inde Tarih ve Hint Avrupa dillerinin kar la t r lmas alan nda profesrlk yapm t r. Ferdinand de Saussure, Cenova niversitesinde 1906 y l ndan 1911 y l na kadar Genel dilbilim zerine dersler vermi tir. Saussuren hreti ya am boyunca Slav dilleri ara t rmac s olarak yapt al malar nda mevcuttur. Mmoire sur le systme primitif des voyelles dans les langues indo-europennes (Memory auf dem primitiven System der Vokale im Indo-Europischen Sprachen/Hint Avrupa Dillerindeki Seslerin lkel Sisteminin Haf zas -1879) isimli eserinde Saussure daha 21 ya nda bir renciyken dilbilgisel yntemleri uygulayarak "Laringeal" kuram n geli tirmi tir. Hint Avrupa ses sisteminin yeniden yap land r lmas srecinde Saussure kaybolan ses katsay lar n n (coefficients sonantiques) varl n kuramsal olarak talep etmektedir. Bu ses katsay lar n daha sonralar Danimarkal dil ara t rmac s Hermann Mller de 19. yzy lda "Laringeal" olarak tan mlam t r. Saussure'n lmnden sonra 1914 y l nda Bed ich Hrozn bu noktada Hint Avrupa dili olarak belirtilen Hititeyi zmlemi tir. Sausuren kendi ses katsay lar n yeniden yap land rd baz durumlarda Polonyal dilbilimci ve Slav dilleri ara t rmac s Jerzy Kury owicz Hititedeki "Laringeal"i bulmu tur. nemli k s tlamalar n hesaba kat lmas na ra men Hititedeki "Laringeal" genel anlamda Saussuren yeniden yap land rmas n n onaylanmas olarak kabul edilmektedir.
Ya am
1857'de Cenevre'de, Sigmund Freud'dan bir y l sonra, Emile Durkheim'dan ise bir y l nce do an Saussure, tan nm bir do abilimcinin o luydu. Ailenin do abilimleri konusunda gl bir ba ar gelene i vard . Saussure' erken ya larda dil bilimi al malar na bir filolog ve aile dostu, Adolphe Pictet yneltti. On be inde, Frans zca, Almanca, ngilizce ve Latince dillerine Yunancay da ekledikten sonra, Saussure genel bir dil dizgesi olu turmaya al t . Ve Pictet iin, tm dillerin kknde iki ya da temel nszden olu an bir dizgenin oldu unu ne sren 'Diller stne Deneme'yi yazd . Pictet bu gencecik aban n a r indirgemeci zelli ine glmsemekten kendini alamam olabilir ama daha okuldayken Sanskrit renmeye ba layan, himayesi alt ndaki bu rencinin cesaretini k rmad . 1875'te Saussure, Cenevre niversitesi'ne girdi. Aile gelene ini izleyerek fizik ve kimya rencisi olarak kay t yapt rmakla birlikte Yunan ve Latin dil bilgisi derslerine girmeyi srdrd. Bu deneyim onu, mesle inin dil incelemesi konusunda olaca na inand rd . nk yaln zca profesyonel bir dil derne ine, Paris Dil Bilimi Derne i'ne kat lmakla kalmay p Cenevre'de ilk y l n n byk lde bo a gitti ini d nerek onu Hint-Avrupa dillerini incelemek iin Leipzig niversitesi'ne yollamalar n n gereklili ine ana babas n inand rd . Leipzig ansl bir seim oldu, nk gen dil tarihileri okulunun Junggrammatiker ya da 'Yeni Dil Bilgiciler'in merkeziydi; Saussure, ilk kez kendi zeks n gnnn en yarat c dilcileri ile kar la t rabiliyordu. Leipzig'deki retmenlerinden biri, Brugmann, Saussure'n birka y l nce ne srd fakat nl dilcilerin varsay mlar na kar t d t nden vazgeti i "genizsil selenliler" (nasal sonans) yasas denen eyi buldu unda, kendi yeteneklerine inanc ku kusuz onayland . Saussure, Berlin'deki on sekiz ayl k bir ara d nda drt y l boyunca Leipzig'de kald ve 1878 Aral k ay nda yirmi bir ya ndayken, bir dilcinin ' imdiye dek yaz l m en yetkin kar la t rmal filoloji yap t ' dedi i Mmoire sur le sytme primitif des voyelles dans le langues indo-europennes (Hint-Avrupa Dillerindeki nllerin lk Dizgesi stne nceleme)sini yay mlad . Bu yap t n en etkileyici yan gen dilcinin tarihsel dil bilimindeki en byk ve en temel soruna el atm ve yntemsel sorunlar n nemini vurgulam olmas d r. nsznde, 'anla lmaz kuramsal sorunlar stne d nceler kurmuyorum; konunun temelini, yoklu unda her eyin ba bo , nedensiz ve belirsiz kalaca temeli sorguluyorum' diyordu. nceleme, birok evrede iyi kar land . Saussure, Berlin Leipzig'e dnd nde, bir profesr ona nceleme'nin yazar , svireli byk dil bilimci Saussure ile uzak yak n bir akrabal olup olmad n sordu. Bununlu birlikte, Saussure, Almanya'y kendine yak n bulmam olmal ki, Sanskrit'te tamlayan durumunun kullan m stne yazd (Summa cum laude ile dllendirilen) doktora tezinin savunmas ndan hemen sonra Paris'e dnd. Fransa'da olduka ba ar l yd . Hemen cole pratique des hautes tudes'de Sanskrit, Gotik ile Eski Yksek Almanca retmeye ba lay p, 1887'den sonra rettiklerini de genel olarak HintAvrupa filolojisini kapsayacak biimde geni letti. Paris'tesi Socit linguistique'de etkin oldu u gibi gen Frans z dil bilimci ku a n n biimleni ini de nemli katk larda bulundu. Ama 1891'de Cenevre'de bir profesrlk nerilince, svire'ye dnmeye karar verdi ve kendinden ya l meslekta lar n n ona Lgion d'Honneur Ni an 'n sunmalar n n onuru bile onu Paris'te tutamad .
Cenevre'de rencileri say ca daha az ve daha geriydiler. Genel olarak Sanskrit ve tarihsel dil bilimi retiyordu. Evlendi, iki o lu oldu; ok az yolculu a kt ; besbelli akl ba nda bir ta ral belirsizli e yerle meye ba l yordu. Git gide daha az, daha ac yla ve isteksiz yazmaya ba lad . Elimizdeki birka a klay c ki isel belgeden biri olan, 1894'de yaz lm bir mektupta, sonunda bir yay mc n n eline b rakt bir yaz s na de inir ve srdrr: ...ama btn bunlar ve dil bilimi konusunda akl ba nda on sat rc k bile yazman n gl can ma yetti. Uzun sredir kafam her ey bir yana dil bilimi olgular n n ve onlara bak a lar m z n s n fland r lmas d ncesiyle dopdolu; dil bilimciye ne yapt n gstermek iin gze al nmas gereken i in llemeyecek denli ok oldu unu git gide daha iyi farkediyorum... Kullan lan terimlerin kesin yetersizli i, bunlar n yeniden gzden geirilmesinin gereklili i ve bunu ba arabilmek iin dilin ne tr bir nesne oldu unu gstermek, (genelde, dilin niteli ini d nmek zorunda b rak lmamak en byk iste im olmakla birlikte) filolojiden ald m tad srekli bozuyor. Bu beni kendi istemim d nda, dil biliminde neden benim iin bir anlam ta yan bir tek terim bile olmad n a klayaca m bir kitap yazmaya itiyor. A k syleyeyim, ancak bundan sonra, i imi b rakaca m yerden srdrebilece im. (4 Ocak 1894 tarihli mektup, 'Letter de F. de Saussure a Antoine Meillet', Cahiers Ferdinand de Saussure 21 (1964) Kitab yazamad . Litvanya dili, ortaa Alman destanlar ve Latin ozanlar n iirlerinde gizlenmi zel isim evriklemeleri stni bir kuramla u ra t . Ama 1906'da, bir profesrn emekli olmas yla, niversite ona genel dil bilimi retme grevi verdi; bylece s ras yla 1907, 1908-1909, 1910-1911 y llar nda, sonunda Course de Linguistique Gnerale olacak dersleri verdi. 1912 yaz nda yata a d t; 1913 ubat' nda 56 ya nda ld. Kaynak: (Jonathan Culler, Saussure, (eviren: Nihal Akbulut), Afa a da Ustalar Dizisi 8, stanbul, 1985, s.13-16.)
karma k ili kisi ierisinde de bulunmaktad r. Bir yandan langue kavram ierisinde parole kavram na dair hibir ey bulunmazken di er yandan da parole kavram n n her bir sosyal retim sayesinde langue olarak adland r lmas mmkndr. Ayr ca parole kavram arac s z gzlemlere ait "langue" kavram ndan uzakla maktad r. Parole kavram insan konu mas n n kuramsal bak a s olarak anla lmaktad r. Langage kavram ise dilsel gstergelerin ve bu dilsel gstergelerin seslerinin olu turulmas n n olu um srecindeki yeniden yap land r lmas olarak ifade edilebilmektedir.
Langue
Langue (frz.: dil, dil sistemi) Ferdinand de Saussuree gre i aretlerin ve dil bilgisi kurallar n n (genel, bireyler st, sosyal) sistemidir ve yine ona gre parole (konu ma) kavram n n kar t d r ve somut ifadelerde langue'un somut, meknsal ve zamansal gerekle mesi olarak tan mlanmaktad r. Langue kavram Saussure taraf ndan "Genel Dilbilimin Temel Sorunlar " (Cours de linguistique gnrale, 1916/dt. 1967) eserinde ele al nm t r. Saussure langue kavram yla dili sistem, sosyal olgu olarak ve bununla birlikte ortaya kan dilsel i aretlerin yerle mesi olarak tan mlam t r. Langue/parole dil kavram ifti tm yap salc ve sonradan yap land r lan dilbilimin dayanak noktas n temsil etmektedir. Langue ve parole ierikli ayr m ve ift kutuplu yakla m konusunda e itli nc, benzeri ve sonraki e itlemeleri vard r; bunlar:
y y
dil olu umu konu ma edimi (Bhler [1934]) register - use (Halliday [1961]) type - token yeterlik/kompetenz edin/performans (Chomsky).
Langue, Saussure'n terminolojisinde Langagedan (bunu ya langue ve parolen st ba l olarak ya da insan ve hayvan n dil yetisinin ayr lmas nda kullan lan facult de langage, yani dil kullanma becerisi olarak dilden) ayr lmal .
Parole
Parole, Ferdinand de Saussuren konu ma, bireysel dil kullan m n (performance, Noam Chomskynin anlay na gre) Frans zca tan m olarak seti idir. John Langshaw Austinin dil edimi kuram da bu terimi kullanmaktad r. Saussuredeki kar t terim langue, -yani ulusal dil- sistem olarak alg lanan langage' n geni letilmi i, insan n dil yetisi. Saussure ile zde le mi yap salc l ktaki langue sosyallik iin, parole ise bireysellik iindir.
aret ve anlam
Yukar da gsterildi i gibi Saussure'e gre anlam mant kl olarak olmas gereken i aret bire iminden ba ka bir ey de ildir, aksine somut olarak sosyal de i imde, i aret bire iminde ortaya kar lmaktad r. Hangi anlam n hangi i aretle ortaya kaca , tan mlayan ve tan mlanan aras nda giderek birbirine benzeyen i ba lant larla belirlenmektedir. aretin iinde belli bir anlam savunabilecek bir kalite bulunmamaktad r. Saussure taraf ndan dil dizgesinin yarg sal (arbitrar) ilkesi olarak adland r lan bu kavram , Trkeye keyfilik olarak evirmek mmkndr. Arbitrar ilkesi i aretin belirli bir tan mlay c i levi bak m ndan zgrce seilmesini kastetmemektedir. Burada kastedilen kendi iinde bulunmayan ve dizge bire imi zelli iyle bir anlama ba l i aretin serbestli idir. Bu hem farkl dillerin farkl i aretleri ayn anlam iin kullanmas n n hem de i aretlerin anlam n n zamanla de i mesinin duruma gre de i ebilece ine gstermektedir. Anlam, i aretin (ontolojik) zelli i de ildir, tam tersine Parolen dilsel ba lamda kald srece dil toplumu taraf ndan dilin kullan m n n bir etkisidir. Ayn zamanda dil i aretlerinin bir dizgenin k s mlar (langue) olmas nda bu etkinin varl ndan bahsetmemek mmkn de ildir. Bir dizgenin iinde bir i aret, di er btn i aretlerden ayr lmaktad r. Dilsel biim ancak anlam dizgesel bir ili ki iinde di er biimleri kastederse anlam kazanmaktad r. Bir i aret ayn zamanda kendi anlam iinde kendinden yola karak olumlu bir anlam edinmemektedir, hatta anlamdaki de i iklik farkl i aretlerle ifade edilmektedir. Saussure ile birlikte anlam "srekli yandan" gelmektedir, hatta di er i aretlere ynelik muhalefet yoluyla ortaya kmaktad r. Burada kendi iinde anlams z olan- i aretin olumsuzlu undan bahsetmek mmkndr (nullit du sme en soi; smenin kendi iindeki s f rl k hali). Saussure anlam n de i im mant na gre belirlenmesinin sistematik a s n valeur, yani i aretin sistemik de eri olarak tan mlamaktad r. Bu i aret belirlemesinin n ko ulu arbitrar ilkesinin yan s ra ses varl n n konu uldu u gibi srdrlmesi, yani bo umlamad r. lk zamansal olarak farkl l k gsteren ard arda dizilme, bo umlamadaki d ncenin yap land r lmas dilsel birli in s n rland r lmas ve farkl la mas iin n ko ul olu turmaktad r. Bununla birlikte ortaya kan di er bir ko ul da, dilsel birli in kimli inin ortaya kmas d r.
Sreklilik ve De i im
Bir tarafta langueun bireysel sz da arc olarak znel ve sosyal karakteri, di er yanda bireysellikten uzak dil kullan m al kanl klar n n sistemi ve bunun kendini diyalog biiminde anlam geli en yer olarak parolenin iinde sa lamla t rmas ndan, Saussure taraf ndan belirlenen dilin zaman iindeki ya am prensipleri sonucu kmaktad r. Bu prensipler ilk ba ta eli kili gibi grnmektedir, yani dilin karakteristik zelli i, onun devaml de i mesi gibi zaman iindeki sreklili idir. Dilin sreklili i, onun belirli bir zaman n belirli bir dil evresindeki anlam nda e zamanl (senkron) dzlem olarak tan mlan rken; artzamanl (diyakron) dzlem dilin zaman ierisindeki de i ikli ini dikkate almaktad r. Yntemsel olarak bu iki dzlemi dilin zaman ierisindeki dilbilimsel uygulamada birbirinden kesin olarak ayr lmaktad r. Gerekten de bu iki kavram olduka i iedir. Dilin sreklilik yn, onu sosyal ve tarihsel bir gereklik olarak adres gstermektedir. Felsefede dilin kkenine, yani dnyadaki do al adland rmalar srecine ynelik s ka sorulan soru Saussure iin bir ey ifade etmemektedir; nk tan mlamalar
6
zerindeki do al bir uzla fikri kavramlarla rl bir dnyay ve bununla birlikte zaten dilin varl n n grmektedir. te yandan dilin sreklili i, e zamanl l kla i ie daima konu an n bilincine belirli zamanlar aras nda zneler aras ayr lm anlam ufuklar ve anlam olu malar na dayanan olas uzla imknlar na ba l d r. Yani dilin sreklili i onun sosyal karakterinin temelini olu turmaktad r. Bu sosyal karakteri, srekli ve ortakla a dili kullanan konu mac lar bu durumu dilin devaml de i imine borludurlar. Dilin hareketi- sistemli konu ulan: ba lant l dil dizgesinin devam eden dzenlemesi, languedurdurulamazd r ve kendi haline b rak lm t r. Bu hareket genelde konu anlar taraf ndan alg lanmamaktad r. Dilin varl bu nedenden tr dil bilimci Christian Stetterin bir sz ile- ak c d r: sabit durmayan ve ayn ekilde srekli de i en maddedir.
Yap tlar
y
Saussure, F. de (1878) Memoires sur le systme primitif des voyelles dans les langues indo-europenes (Memoir on the Primitive System of Vowels in Indo-European Languages), Leipzig: Teubner. Saussure, F. de (1916) Cours de linguistique gnrale, ed. C. Bally and A. Sechehaye, with the collaboration of A. Riedlinger, Lausanne and Paris: Payot; trans. W. Baskin, Course in General Linguistics, Glasgow: Fontana/Collins, 1977. Saussure, F. de (1993) Saussures Third Course of Lectures in General Linguistics (19101911): Emile Constantin ders notlar ndan, Language and Communication serisi, cilt. 12, eviren ve dzenleyenler E. Komatsu and R. Harris, Oxford: Pergamon. Saussure, F. de (1985) Genel Dilbilim Dersleri (eviren: Berke Vardar), Ankara: Birey ve Toplum.
Kaynaka
y y y y y
Culler, J. (1976) Saussure, Glasgow: Fontana/Collins. Ducrot, O. and Todorov, T. (1981) Encyclopedic Dictionary of the Sciences of Language, trans. C. Porter, Oxford: Blackwell. Harris, R. (1987) Reading Saussure, London: Duckworth. Holdcroft, D. (1991) Saussure: Signs, System, and Arbitrariness, Cambridge: Cambridge University Press. Lyons, J. (1968) An Introduction to Theoretical Linguistics, Cambridge: Cambridge University Press.
Roland Barthes
Roland Barthes (Trke: Roland Bart)(12 Kas m 1915, Cherbourg - 25 Mart 1980, Paris), Frans z felsefeci, gstergebilimci, edebiyat ele tirmeni, edebiyat ve toplum teorisyeni.
Hakk nda
Sorbonne'da renim grd. Frans z Bilimsel Ara t rma Ulusal Merkezi'de al t . Collge de France'ta gstergebilim dersleri verdi. Gstergebilimin kurucu isimlerinden birisidir. Ayn zamanda, postmodern d ncenin de kurucu nclerinden say l r. Barthes n d nce evrimini s n fland rmak kolay de ildir. nk onun yap salc l k'tan postyap salc l k'a uzanan d nsel serveni kolayca s n fland rmaya elveri li de ildir. Onu hem postmodern felsefe'nin olu turucular aras nda saymak, hem de bizzat postmodern d ncenin en zgn kuramsal uygulay c lar ndan biri olarak anmak gerekir. D nsel servenini anlamak iin al malar n n seyri izlenebilir. 1950'li y llar Barthers' n yaz n al malar n n ba lang y llar d r. Bu y llardan itibaren, dilbilimle, edebiyatla, mzikle, gstergebilimin bir bilim olarak kurulu uyla u ra acak, giderek boyut de i tiren ve derinlik gsteren bir ynde yap tlar ortaya kacakt r. Barthers, dilbilim'in (Sausaure'c Dilbilim) tezlerini gstergebilimine ta maya al r. nk belli bir noktadan sonra onun iin her ey gsterge dizgeleri olarak okunabilecek bir grnm al r. Gnlk hayattaki rastgele elerden yksek sanat yap tlar na her ey bir gsterge olarak analiz edilebilir ve edilmelidir. Onun gstergebilim anlay bu noktada bu gsterge dizgelerini anlamak, i leyi yap lar n zmek ve dolay s yla anlam dnyas n n yap s n a klamak abas ndan ileri gelir.
Eserleri
y y y y y y y y y y y y y y y
Essais critiques (1981), Editions du Seuil:Paris. Le Degre zero de l'ecriture suivi de Nouveaux essais critiques (1972), Editions du Seuil:Paris. Le plaisir du texte (1973), Editions du Seuil:Paris. Literature et realite (1982), Editions du Seuil:Paris. Michelet (1988), Editions du Seuil:Paris. Mythologies (1957, Seuil:Paris. Oeuvres completes (1993), Editions du Seuil:[Paris]. Poetique du recit (1977), Editions du Seuil:Paris. Recherche de Proust (1980), Editions du Seuil:Paris. S /Z (1970), Seuil:[Paris]. Sade, Fourier, Loyola (1980), .Editions du Seuil:Paris. Sur Racine (1979), Editions du Seuil:[Paris] Systeme de la mode (1967), Editions du Seuil:Paris. "lments de smiologie" (1964), Communications 4, Seuil:Paris. "Prface" (1978), La Parole Intermdiaire, F. Flahault, Seuil:Paris
A Barthes Reader (1982), Hill and Wang, New York. A lover's Discourse : Fragments (1990), Penguin Books:London. Camera Lucida : Reflections on Photography (1981), Hill and Wang :New York. Criticism and Truth (1987), The Athlone Pr.:London. Elements of Semiology (1968), Hill and Wang:New York. Image, Music, Text (1977), Hill and Wang:New York. Incidents (1992), University of California Press:Berkeley. Michelet (1987), B.Blackwell:Oxford. Mythologies (1972), Hill and Wang:New York. New critical essays (1990), University of California Press:Berkeley. On Racine (1992), University of California Press:Berkeley Roland Barthes (1988), Macmillan Pr.:London. The Eiffel Tower, and other mythologies (1997), University of California Press:Berkeley. The Fashion system=[Systeme de la mode] (1967), University of California Pr.:Berkeley. The Grain of the Voice : interviews 1962-1980 (1985), Jonathan Cape : London. The Pleasure of the Text (1975), Hill and Wang:New York. The Responsibility of Forms : Critical essays on music, art, and repre (1985), Basil Blackwell:Oxford. The Rustle of Language (1986), B.Blackwell:Oxford. The Semiotic Challenge (1994), University of California Press Berkeley. Writer Sollers (1987), University of Minnesota Press:Minneapolis. Writing Degree Zero (1968), Hill and Wang:New York.
Anlat lanlar n Yap sal zmlemesine Giri (1988), Gerek: stanbul. Ara Olaylar (1999), Kaf Yay nc l k. Bir A k Syleminden Paralar (1996), Metis Yay nlar . Camera Lucida Foto raf zerine D nceler (2002), Alt k rkbe Yay nlar . a da Sylenler (1990), Hrriyet Vakf : stanbul. a da Sylenler (1998), Metis Yay nlar . Eiffel Kulesi (1996), yi eyler Yay nc l k. Gstergebilimsel Serven (1993), Yap Kredi Yay nlar . Gstergeler mparatorlu u (1996), Yap Kredi Yay nlar . Gstergebilimsel Serven (1999), Kaf Yay nc l k. Gstergebilim lkeleri (1979), Kltr Bakanl :Ankara. Gstergebilim lkeleri (1986), Szce:Ankara. Roland Barthes (1998), Yap Kredi Yay nlar . Roman ve Gereklik Etkisi (2002), Donki ot Yay nlar . (Ian Watt ile birlikte) S / Z (1996), Yap Kredi Yay nlar . Yaz Nedir? (1987), Hil Yay nlar , stanbul. Yaz ve Yorum Roland Barthes'dan Seme Yaz lar (1999), Metis Yay nlar . Yaz n n S f r Derecesi (2003), Metis Yay nlar . Yaz zerine e itlemeler - Metnin Hazz (2006), Yap Kredi Yay nlar . Bir Deneme Bir Ders: Eiffel Kulesi ve A l Dersi (2008), Yap Kredi Yay nlar .
10
2
ba lant sal e (40/b): Relatum (112/a) ba l la k (4/b): Correlative (82/a) ba l la m (54/b), Correlation (122/a) Dizgesel ba nt lara Hjelmslev ba l la m der. belirti (26/b): Index (101/a) e itli yazarlar gsterge yerine belirtiyi kulan rlar. belirtke (3/b) Sginal (81/a) besin (19/b): Food (94/a) Besin bir anlamlama dizgesidir. Betimleme (90/b): Description (152/a) biim ve tz (31/b): Form and substance (105/a) Anlat m ve ierik dzlemine Hjelmslev yeni bir ayr m getirmi tir. Bu ayr ma gre her dzlem biim ve tz denilen iki katman ierir. Biim, dilbilim d hibir ncle ba vurmadan dilbilimin tketici, yal n ve tutarl bir biimde betimleyebilece i olgulard r. Tz ise dilbilim d ncllere ba vurulmadan betimlenemeyecek dilsel olgular n e itli grnmlerinin tmdr. Hjelmslevin bu ayr m yaln z dilbilimde de il gsterge bilimde de gsterge incelemesi iin nemli sonular verebilir. bildiri im (3/b): Communication (81/a) bireysel edim (3/b): Individual act (109/a) birle im (5/b): Combination (82/a) birle imsel de i keler (10/b): Combinative variants (87/a) Birle imsel de i keler buyrultusal niteliklidir. biti iklik (53/b): Similarity (122/a) Dizimsel ba ntalara Jacobson biti iklik der. buyrultusal (43/b): Arbitrary (114/a) Saussure, gsterenle gsterilen aras nda buyrultusal bir ba nt dan szeder.
11
btnce (94/b): Corpus (155/a) Verilen bir dizge iten gzlemlenir. Ne var ki ara t r lan dizgenin s n rlar nceden bilinmedi inden ikinlik ba lang ta trde olmayan bir olgular btnne dayan r; yap s n anlayabilmek iin i lem yapmak gerekir bunun zerinde. Ara t rmac bu btn al xmaya ba lamadan nce belirlemek zorundad r. Belirlenmi btn, btncedir. Btnce incelemecinin ister istemez belli bir buyrultusall kla nceden belirledi i, stnde al aca sonlu say da bir gereler dermesidir. btnleyim (66/b): Catalysis (132/a) Kimi szdizimsel biimlerin kimi ieriklerle doyma olas l vard r. Bu doyma olgusuna btnleyim denir.
3
a r m (3/b): Association (81/a) evrimsellik (47/b): Circularity (117/a) ift eklemlilik (31/b): Double articulation (105/a) Saussureden bu yana dilsel gsterge kuram , ift eklemlilik ilkesiyle vars lla m t r. ift eklemlili in birinci eklemlili in significant units anlaml birimler (szckler) dedi imiz birimler, ikinci eklemlili ini ise biimi olu turan ama do rudan bir anlam ta mayan distinctive units ay r c birimler (sesler) olu turur. rne in Amerika spanyolcas 21 ay r c birimle 100.000 anlaml birim olu turabilir. ift yap lar (12/b): Dublex structures (89/a) Jacobson ift yap lar ad alt nda dzg/bildiri (dil/sz) aras ndaki genel ba nt n n kimi zel durumlar n incelemi tir. D da l m alan (82/b): Field of dispersal (145/a) ki gsteren bir tek gsterilen alt nda topland nda ya da bu durumun tersine rastland nda yans zla ma olgusunun ortaya kt sylenebilir. Bu olguya iki yararl kavram eklemek gerekir. Bunlardan biri da l m alan ya da gvenlik pay kavram d r. Da l m alan n bir birimin gerekle me e itleri olu turur; yeterki bu e itler bir anlam de i ikli ine yol amas n. dayan kl k ba lant s (65/b): Solidarity (131/a) Hjelmsleve gre iki dizimsel birimin biti ik olduklar nda kurabilecekleri tr ba lant vard r. Bunlardan biri birimler zorunlu olarak birbirini gerektirdi inde ortaya kan dayan kl k ba lant s d r. de er (48/b): Value (118/a) Gstergeyi evresi a s ndan ele ald m zda de er sorunu kar m za kar. Saussure bu kavram n nemini hemen kavrayamam ama sonunda de er, Saussurede anlamlamadan daha nemli temel bir kavram olmu tur. De er, szn kar t olan dil kavram yla s k bir ba lant iindedir. Dilbilimi ruh bilimden uzakla t rarak iktisada yakla t r r. Bundan tr de yap sal dilbilimin temelidir. de i tirim (60/b): Commutation (127/a) Dilbilimde sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir. deyi (12/b): Style (88/a) Ki isel kullan m: Bir bireyin kulland biimiyle dil (Martinet) Belli bir anda bir tek bireyin al kanl klar n n tm (Ebeling) Ki isel kullan m kavram n n belirtmeye yarad gerekliklerden biri deyi tir.
4
dil (3/b): Language (81/a) Saussure: Dil,bir bak ma dil yetisi eksi szdr dil dzgs (5/b): Code of the language (82/a) dil sel uygulay mlar (23/b): Logo-techniques (98/a) dil yetisi (3/b): Nature of language (81/a) dizge (15/b): System (91/a)
12
dizgesel dzlem (53/b): Systematic plane (122/a) dizim (56/b): Syntagm (124/a) dizimsel birim (62/b): Syntagmatic units (129/a) d nyap (90/b): Ideology (151/a) D nyap yananlam gsterilenlerinin biimidir. dzanlam-yananlam (87/b): Denotation-connotation (149/a) Yananlamsal gsterge dizgesinde (Hjelmslevde) birinci dizge dzanlam; birinci dizgeyi kapsayan ikinci dizgeyse yananlam dzlemini olu turur. Dzanlaml byk sylem paralar yananlam dizgesinin bir tek birimini olu turabilir. dzenleni (85/b): Arrangement (147/a) Dzenleni kar tl klar nda iki szck ayn zellikleri sunan ama her szckte bunlar n dzenleni i ayr d r. rne in Fr. dur (kat /sert) rude (kaba) dzg-bildiri (11/b): Code-message (88/a) E e retileme (dizge dzlemi) dzde i mece (dizim dzlemi) (54/b): Metaphor (systematic order) metonymy (syntagmatic order) (122/a) Jacobson, e retileme ile dzde i mece kar tl n dild anlat m yntemlerine uygulam t r. Bu gr e gre e retileme dzleminde lirik Rus ark lar , Charlie Chaplinin filmleri, Freudun zde le tirme rn d simgeleri yer al r. Dzde i mece dzleminde ise kahramanl k destanlar , yer de i tirme ya da yo unla t rma yoluyla olu an d sel yans tmalar vard r. eksik eli kar tl k (72/b): Private opposition (137/a) nsan dili ift eklemli oldu undan iki trl kar tl k ierir: Sesbirimler aras ndaki ay r c kar tl klar ve anlambirimler aras ndaki anlaml kar tl klar. Trubetskoy ay r c kar tl klar s n fland rm , J. Cantineau da bu s n fland rmay yeniden ele alarak dildeki anlaml kar tl klara uygulamaya al m t r. Cantineauun elde etti i kar tl k trlerinden biri kar tl k elerinin ba nt s a s ndan s n fland r lan kar tl klard r. Bu gruba giren kar tl klardan biri eksik eli kar tl klard r. Eksik eli kar tl k, elerden birindeki gsterenin br edeki gsterende bulunmayan anlaml bir yan ya da belirtinin varl yla nitelenen her trl kar tl adland r r.
5
e leme (36/b): Isology (109/a) Gsterenleriyle gsterilenlerini dilin ay rt edilemez ve ayr lamaz bir biimde birle tirmesi olay na e leme denir. e sremlilik (48/b): Synchrony (118/a) eyti imsel (6/b): Dialectical (83/a) G gen-dilbilim (16/b): Macrolinguistics (91/a) Sz ile dil aras ndaki kar tl k Lvi-Strauss iin bilgi kuramsal bir de er ta r: Dil olgular n n incelenmesi mekaniki ve yap sal yoruma; sz olgular n n incelenmesi ise olas l klar hesab na (gen-dilbilim) ba lan r. gsteren ve gsterilen (26/b): Signifier and signified (101/a) Saussuren terminolojisinde gsterilen ve gsteren, gstergenin olu turucular d r. gsterge-i lev (33/b): Sign-functions (107/a) Yararc l, i levsel kkenli olan gstergelere gsterge-i levler denir. rne in belli bir anlam aktarmaya da yaramakla birlikte giysi stmz rtmeyi, yemekler beslenmemizi sa lar. gvenlik pay (82/b): Security margin (145/a) ki gsteren bir tek gsterilen alt nda topland nda ya da bu durumun tersine rastland nda yans zla ma olgusunun ortaya kt sylenebilir. Bu olguya iki yararl kavram eklemek gerekir. Bunlardan biri da l m alan ya da gvenlik pay kavram d r. Da l m alan n n s n rlar gvenlik pay n olu turur.
13
ierik (31/b): Content (105/a) Gsterilenler dzlemine ierik dzlemi denir. ierme (65/b): Implication (131/a) Hjelmsleve gre iki dizimsel birimin biti ik olduklar nda kurabilecekleri tr ba lant vard r. Bunlardan birisi birimlerden birinin di erini zorunlu k ld yal n ierme ba lant s d r. ikinlik (94/b): Immanence (155/a) Belirginlik ilkesi incelemeciyi ikinlik durumunda kalmaya zorlar. Verilen bir dizge iten gzlemlenir. Ne var ki ara t r lan dizgenin s n rlar nceden bilinmedi inden ikinlik ba lang ta trde olmayan bir olgular btnne dayan r; yap s n anlayabilmek iin bunun zerinde i l em yapmak gerekir. ikili (3/b): dichotomic (81/a) ilkil (37/b): Primitive (109/a) Srensen, akrabal k belirten szckleri bir ilkiller birle imine indirger: Baba = erkek + bir st ku aktan dolays z ili ki iinde bulunulan ki i i lem (90/b): Operation (152/a)
6
Hjelmslev, stdile a kl k getirirken i lem kavram ndan yararlanm t r. yle ki; bir i lem grgl bir ilkeye yaslanan bir ba ka deyi le eli mesiz (tutarl ), tm kapsay c ve yal n bir betimleme oldu una gre bilimsel gsterge dizgesi ya da stdil de bir i lemdir. i levde lik (70/b): Homology (135/a) Bir kar tl k, ierik dzlemiyle ba nt lar a s ndan de i tirim i lemiyle ilgili olarak her zaman bir i levde lik grnts sunar. K karar verici evre (20/b): Deciding group (95/a) Dil, her zaman karar verici bir evrede olu turulur. kar l kl ierme (6/b):Recipcoral comprehensiveness (83/a) Dil ve sz aras nda kar l kl bir ierme ili kisi vard r. kar tl k (69/b): Opposition (135/a) a r msalbir alan ya da dizideki elerin i dzeni (ba nt lar ) genellikle dilbilimde zellikle sesbilimde kar tl k olarak adland r l r. kavram (35/b): Concept (108/a) Saussure kavram terimini kullanarak gsterilenin anl ksal niteli ini belirtmi tir. rne in kz szc nn gsterileni, hayvan n kendisi de i l, onun anl ksal imgesidir. kesintililik (59/b): Discontinuity (126/a) Dizim bir zincir biiminde gerekle ir; ancak anlam bir eklemlemeden do abilir. Demek ki her dizimde bir zmleme sorunu vard r: Dizim hem kesintisizdir, hem de ancak eklemli oldu unda anlam aktarabilir. Peki dizim nas l blmlenebilir (kesintili olabilir?) rne in ula mdaki belirtke dzenleri alg lanabilmek iin kesintili olmak zorundad r; fakat grntsel dizimlerin blmlenmesi daha gtr. Bunlara eklemli bir sz (resim-alt yaz s ) e lik eder. Bu sz onlara yoksun olduklar kesintilili i sa lar. k lg (6/b): Praxis (83/a) ki isel kullan m (11/b): Idiolect (88/a) konu an topluluk (6/b): Speaking mass (83/a) kullan m (8/b): Usage (85/a) kural (7/b): Norm (85/a) M mobilya (20/b): Furniture (95/a) Dil/sz ayr m n n sa lad bak a lar yla bir nesne dizgesini (mobilya) daha gzlemleyebiliriz. Mobilya anlamsal bir nesnedir; dili hem i levsel olarak zde lik ta yan (ayn trden iki dolap,karyola vb.) ve her biri;
7
biemine gre ayr bir anlama gnderen mobilya kar tl klar hem de oda dzleminde de i ik birimlerin birle im kurallar (mobilya tak m ) olu turur. Burada sz olu turan, ya kullan c n n birimlerden birine
14
getirebilece i nemsiz de i imlerdir (rne in, bir eye ili kin ufak tefek dzenlemeler) ya da mobilyalar de i ik biimlerde yerle tirme zgrl dr. mzik (39/b): Music (110/a) E lemeli dizgelerde gsterilen kendine zg gsteren d nda herhangi bir zdekten yoksundur. Onun iin de ancak bir stdil erevesin e indirgenerek kullan labilir. rne in kimi bireylere szckle tirilmi gsterilenlerden (bunalt c , f rt nal , i karart c vb.) olu an bir dizge sunularak bir mzik paras n nas l anlamland rd klar sorulabilir. Oysa gerekte btn bu szcksel gstergeler bir tek mziksel gsterilen olu turur; bu gsterileni hibir szcksel blmleme ve hibir e retileme iermeyecek bir tek rakamla belirtmek gerekir. N Nedenlilik (45/b): Motivation (115/a) Dilbilimde nedenlilik yaln z bile tirme ve tretmeyle s n rl d r. Nedensizlik (44/b): Unmotivated (115/a) O olay ve yap (15/b): Event and structure (91/a) Dil/sz kavram n n en yetkin geli im toplumbilimde de il, Merleau-Ponty arac l yla felsefede gerekle ecektir. Merleau-Ponty, Saussurele ilgilenen ilk Frans z filozoflardan biridir: Saussuren ayr m n hem syleyen sz (olu um durumundaki anlamsal erek) ve sylenmi sz (Saussuren gmsn hat rlatan, dilce edinilmi varl k) aras ndaki bir kar tl k biiminde yeniden ele alm , hem de her olu un bir dizge gerektirdi ini savunarak kavram geni letmi tir. Bylece, olay ile yap aras nda art k yayg nla m bulunan bir kar tl k kurulmu tur. olgu (6/b): Phenomena (84/a) Tarihsel bak mdan, sz olgular dil olgular ndan daha nce ortaya kar her zaman. (dilin evrimini sz sa lar) olu (15/b): Process (91/a) orant l kar tl k (72/b): Proportional opposition (137/a) nsan dili ift eklemli oldu undan iki trl kar tl k ierir: Sesbirimler aras ndaki ay r c kar tl klar ve anlambirimler aras ndaki anlaml kar tl klar. Trubetskoy ay r c kar tl klar s n fland rm , J. Contineau da bu s n fland rmay yeniden ele alarak dildeki anlaml kar tl klara uygulamaya al m t r. Contineauun elde etti i kar tl k trlerinden biri dizgenin tmyle ba nt lar a s ndan s n fland r lan kar tl klard r. Bu gruba giren kar tl klardan biri orant l ve tekil kar tl klard r. Bu kar tl klarda ayr l k bir rnek biimine brnr. Almanca Mann/Mnner (adam/adamlar) orant l kar tl klard r. Orant l olmayan kar tl klar tekil niteliklidir. Dilbilgisel kar tl klar orant l ; szlksel kar tl klar tekil niteliklidir.
8
ornatma (61/b): Substitution (128/a) Dilbilimde, sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir. De i tirim s namas , yapay olarak anlat m (gsterenler) dzlemine bir de i iklik getirmek ve bunun ierik (gsterilenler) dzleminde de ba l la k bir de i meye yol a p amad n gzlemlemektir. Kimi de i imler kar dzlemde hibir de i ikli e yol amaz. Bundan tr Hjelmslev bir anlam de i ikli i yaratan (Fr. poison zehir/poisson bal k) de i tirimle, ieri i de il de anlat m etkileyen (Fr. bonjour gnayd n/bonchour bonjourun bozuk biimi) ornatmay birbirinden ay r r. e (67/b): Term (133/a) Dizge, insandilinin ikin ci eksenini olu turur. Saussure dizgeyi bir dizi a r msal alan biiminde tasarlam t r. Bunlar n bir blm ses benzerli i ile belirlenmi tir, bir blm de anlam benzerli iyle. Her alan gcl bir eler birikimidir. Saussure dizimsel dzleme ba lanan birim niteli indeki szck bir yana iterek e szc stnde durur; nk, der, szck yerine eyi kullan nca dizge kavram gelir
15
gzmzn nne. rnekseme (3/b): Analogy (81/a) zadl l k (13/b): Autonymy (89/a) Jacobson, ift yap lar ad alt nda Dzg/Bildiri aras ndaki genel ba nt n n kimi zel durumlar n incelemi tir. zadl l k bu zel durumlardan bini me durumuna rnektir. S an szc kendi kendisinin ad olarak kullan l r, bildiri dzgnn stne biner. Bu yap nemlidir nk a klay c yorumlar bir ba ka deyi le dolaylamalar , e anlaml lar ve bir dilden brne yap lan evirileri kucaklar. zdek (3/b): Material (81/a) zde gstergeler (5/b): Identical signs (83/a) P pek ok biime brnme ve karma k olma (3/b): Multiform and heterogeneous (81/a) S sesleme (5/b): Phonation (83/a) s f r derece (74/b): Zero degree (138/a) Eksik eli kar tl k, elerden birindeki gstergenin br edeki gsterende bulunmayan anlaml bir yan ya da belirtinin varl yla nitelenen her trl kar tl adland r r. Eksik eli kar tl klar n ortaya kard sorunlardan biri de belirtisiz e sorunudur. Buna kar tl n s f r derecesi denir. S f r derece, szc n gerek anlam yla bir yoklu u belirtmez, anlam olan bir yokluktur bu. S f r derece, bylece hiten anlam yaratan her trl gsterge dizgesinin gcne tan kl k eder.
9
simge (26/b): Symbol (101/a) Gsterge teriminin oynak bir yer tuttu u kavram alan ndaki bir dizi terimden bir de simgedir. sonsuz betik (60/b): Text without end (127/a) Dilbilimde sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir. sylem (5/b): Discourse (82/a) sylemsel e (13/b): Shifter (89/a) Sylemsel eler; ku kusuz en ilgin ift yap y olu turur. En a k sylemsel e rne i ki i ad l d r. (Ben, sen) syleyi (3/b): Pronuciation (81/a) sz (3/b): speech (81/a) Dil kar s nda sz, dilyetisnin sadece bireysel kesimini (seslemeyi,kurallar n uygulanmas n ve gstergelerin olas birle imlerini) kapsar. szbilim (90/b): Rhetoric (151/a) szdizim (58/b): Syntax (126/a) T taslak (7/b): Schema (84/a) Hjelmslevde taslak, Saussuren dilidir. (langue) trsel gsterge (40/b): Typical sign (112/a) De i ik zdekler (ses ve grnt, nesne ve yaz vb.) ortaya karan karma dizgelerle kar la aca m z gstergebilimde btn gstergeleri ayn ve tek zdek arac l yla ortaya konulduklar lde, trsel gsterge kavram alt nda toplamak yerinde olur: Szcksel gsterge, grntsel gsterge, davran sal gsterge, birer trsel gsterge olu turur. U uyak (85/b): Rhyming (147/a) Uyak, gsterenler dzleminde a r msal bir olu turur. Uyak dizileri vard r. Bu diziler a s ndan uyakl sylem, dizimsel yay l m gsteren bir dizge paras ndan olu ur. uzakl k (66/b): Distance (132/a) Dizimsel zincir boyunca belli say da zde birim vard r. Gstergelerin yinelenmesini zde birimler aras ndaki uzakl k olgular dengeler. rn ve ara (7/b): Product and instrument (84/a) Dil, szn hem rn hem arac d r.
16
stdil (88/b): Metalanguage (150/a) stdil, ierik dzlemi de bir anlamlama dizgesince kurulmu bir dizgedir.
10
Y yananlamlay c (89/b): Connotator (151/a) Yananlam gsterenlerine yananlamlay c lar denir. yans ma (46/b): Onomatopeia (116/a) yans zla ma (80/b): Neutralization (143/a) Bu terim, dilbilimde belirgin bir kar tl n belirginli ini yitirmesini, bir ba ka deyi le anlam aktar c olmaktan kmas n belirtir. yaz ve ki isel kullan m (11/b): Writing and idiolect (88/a) Ki isel kullan m Martinete gre bir bireyin kulland biimiyle dildir. Ebelinge gre ise belli bir anda bir tek bireyin al kanl klar n n tmdr. Jacobson ise bu kavram gerek d bulur. Ki isel kullan m kavram u gereklikleri belirtir: 1. Ba kalar n anlamayan, kendi dilsel rneklerine uygun bir bildiri alg lamayan, sz yitimine u ram ki inin dili; bu dil ar bir ki isel kullan md r. 2. Bir yazar n deyi i: Bu deyi in her zaman gelenekten, bir ba ka anlat mla, toplumdan kaynaklanan bir tak m dilsel rnekler iermesi durumu de i tirmez. 3. Bir de kavram a ktan a a geni letip ki isel kullan m bir dilsel toplulu un, bir ba ka deyi le, btn dilsel szceleri ayn biimde yorumlayan ki ilerin dili olarak tan mlayabiliriz. Bu durumda ki isel kullan m ba ka bir yerde yaz ad alt nda betimlemeye al t m z kavrama yakla k olarak denk d er.
NG L ZCE-TRKE
A
analogy (81/a) : rnekseme (3/b) arbitrary (114/a): Buyrultusal (43/b) arrangement (147/a): Dzenleni (85/b) Dzenleni kar tl klar nda iki szck ayn zellikleri sunar ama her szckte bunlar n dzenleni i ayr d r. rnek: Fr. dur kat /sert /rude kaba association (81/a): a r m (3/b) autonomy (89/a) : zadl l k (13/b) Jacobson, ift yap lar ad alt nda Dzg/Bildiri aras ndaki genel ba nt n n kimi zel durumlar n incelemi tir. zadl l k bu zel durumlardan bini me durumuna rnektir. S an szc kendi kendisinin ad olarak kullan l r, bildiri dzgnn stne biner. Bu yap
11
nemlidir nk a klay c yorumlar bir ba ka deyi le dolaylamalar , e anlaml lar ve bir dilden brne yap lan evirileri kucaklar. C catalysis (132/a): Btnleyim (66/b) Kimi szdizimsel biimlerin kimi ieriklerle doyma olas l vard r. Bu doyma olgusuna btnleyim denir. circularity (117/a): evrimsellik (47/b) code-message (88/a): Dzg-bildiri (11/b) code of the language (82/a): Dil dzgs (5/b) combination (82/a): Birle im (5/b) combinative variants (87/a): Birle imsel de i keler (10/b) Birle imsel de i keler buyrultusal niteliklidir. commutation (127/a): De i tirim (60/a) Dilbilimde sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir.
17
concept (108/a): Kavram (35/b) Saussure kavram terimini kullanarak gsterilenin anl ksal niteli in belirtmi tir. rne in kz szc nn gsterileni, hayvan n kendisi de il, onun anl ksal niteli idir. connotator (151/a): Yananlamlay c (89/b) Yananlam gsterenlerine yananlamlay c lar denir. content (105/a): erik (31/b) Contrast (133/a): Ayk r l k (67/b) a r msal alandaki elerin ba nt lar d r. Correlation (122/a): Ba l la m (54/b) Dizgesel ba nt lara Hjelmslev ba l la m der. correlative (82/a): Ba l la k (4/b) corpus (155/a): Btnce (94/b) Verilen bir dizge iten gzlemlenir. Ne var ki ara t r lan dizgenin s n rlar nceden bilinmedi inden ikinlik ba lang ta trde olmayan bir olgular btnne dayan r; yap s n anlayabilmek iin i lem yapmak gerekir
12
bunun zerinde. Ara t rmac bu btn al xmaya ba lamadan nce belirlemek zorundad r. Belirlenmi btn, btncedir. Btnce incelemecinin ister istemez belli bir buyrultusall kla nceden belirledi i , stnde al aca sonlu say da bir gereler dermesidir. D deciding group (95/a): Karar verici evre (20/b) Dil, her zaman karar verici bir evrede olu turulur. Denotation-connotation (149/a): Dzanlam-yananlam (87/b) Yananlamsal gsterge dizgesinde (Hjelmslevde) birinci dizge dzanlam; birinci dizgeyi kapsayan ikinci dizgeyse yananlam dzlemini olu turur. Dzanlaml byk sylem paralar yananlam dizgesinin bir tek birimini olu turabilir. description (152/a): Betimleme (90/b) diachrony (118/a): Artsremlilik (48/b) dialectical (83/a): Eyti imsel (6/b) dichotomic (81/a): kili (3/b) difference (134/a): Ayr l k (68/b) Saussure: Genellikle bir eyi ba ka eylerden ay ran zellikle onu olu turan zellik aras nda bir ayr l k bulunmas dilin niteli idi r; her gstergebilimsel dizge iin de bu byledir. discontinuity (126/a): Kesintililik (59/b) Dizim bir zincir biiminde gerekle ir; ancak anlam bir eklemlemeden do abilir. Demek ki her dizimde bir zmleme sorunu vard r: Dizim hem kesintisizdir, hem de ancak eklemli oldu unda anlam aktarabilir. Peki dizim nas l blmlenebilir (kesintili olabilir?) rne in ula mdaki belirtke dzenleri alg lanabilmek iin kesintili olmak zorundad r; fakat grntsel dizimlerin blmlenmesi daha gtr. Bunlara eklemli bir sz (resim-alt yaz s ) e lik eder. Bu sz onlara yoksun olduklar kesintilili i sa lar. discourse (82/a): Sylem (5/b) distance (132/a): Uzakl k (66/b) Dizimsel zincir boyunca belli say da zde birim vard r. Gstergelerin yinelenmesini zde birimler aras ndaki uzakl k olgular dengeler. distinctive units (105/a): Ay r c birimler (31/b) Dil gistergeleri dzleminde biimi olu turan ama do rudan do ruya bir anlam ta mayan ve ift eklemlili in ikinci eklemlilik dzeyini kuran birimlere ay r c birimler denir. Bu birimlerden birinin de i tirilmesiyle iinde yer ald anlambirim de anlamca de i ir. (rne in Fr. s sesbiriminin z ile de i tirilmesi poissonun (bal k), poison (zehir)e dn mesine yol aar. double articulation (105/a): ift eklemlilik (31/b) Saussureden bu yana dilsel gsterge kuram , ift eklemlilik ilkesiyle vars lla m t r.
13
18
ift eklemlili in birinci eklemlili in significant units anlaml birimler (szckler) dedi imiz birimler, ikinci eklemlili ini ise biimi olu turan ama do rudan bir anlam ta mayan distinctive units ay r c birimler (sesler) olu turur. rne in Amerika spanyolcas 21 ay r c birimle 100.000 anlaml birim olu turabilir. dublex structures (89/a): ift yap lar (12/b) Jacobson ift yap lar ad alt nda dzg/bildiri (dil/sz) aras ndaki genel ba nt n n kimi zel durumlar n incelemi tir. E event and structure (91/a): Olay ve yap (15/b) Dil/sz kavram n n en yetkin geli im toplumbilimde de il, Merleau-Ponty arac l yla felsefede gerekle ecektir. Merleau-Ponty, Saussure ile ilgilenen ilk Frans z filozoflardan biridir: Saussuren ayr m n hem syleyen sz (olu um durumundaki anlamsal erek) ve sylenmi sz (Saussuren gmsn hat rlatan, dilce edinilmi varl k) aras ndaki bir kar tl k biiminde yeniden ele alm , hem de her olu un bir dizge gerektirdi ini savunarak kavram geni letmi tir. Bylece olay ile yap aras nda art k yayg nla m bulunan bir kar tl k kurulmu tur. F field of dispersal (145/a): Da l m alan (82/a) ki gsteren bir tek gsterilen alt nda topland nda ya da bu durumun tersine rastland nda yans zla ma olgusunun ortaya kt sylenebilir. Bu olguya iki yararl kavram eklemek gerekir. Bunlardan biri da l m alan ya da gvenlik pay kavram d r. Da l m alan n bir birimin gerekle me e itleri olu turur; yeterki bu e itler bir anlam de i ikli ine yol amas n. food (94/a): Besin (19/b) Besin bir anlamlama dizgesidir. form and substance (105/a): Biim ve tz (31/b) Anlat m ve ierik dzlemine Hjelmslev yeni bir ayr m getirmi tir. Bu ayr ma gre her dzlem biim ve tz denilen iki katman ierir. Biim, dilbilim d hibir ncle ba vurmadan dilbilimin tketici, yal n ve tutarl bir biimde betimleyebilece i olgulard r. Tz ise dilbilim d ncllere ba vurulmadan betimlenemeyecek dilsel olgular n e itli grnmlerinin tmdr. Hjelmslevin bu ayr m yaln z dilbilimde de il gsterge bilimde de gsterge incelemesi iin nemli sonular verebilir. furniture (95/a): Mobilya (20/b) Dil/sz ayr m n n sa lad bak a lar yla bir nesne dizgesini (mobilya) daha gzlemleyebiliriz. Mobilya anlamsal bir nesnedir; dili hem i levsel olarak zde lik ta yan (ayn trden iki dolap,karyola vb.) ve her biri; biemine gre ayr bir anlama gnderen mobilya kar tl klar hem de
14
oda dzleminde de i ik birimlerin birle im kurallar (mobilya tak m ) olu turur. Burada sz olu turan, ya kullan c n n birimlerden birine getirebilece i nemsiz de i imlerdir (rne in, bir eye ili kin ufak tefek dzenlemeler) ya da mobilyalar de i ik biimlerde yerle tirme zgrl dr. H homology (135/a): levde lik (70/b) Bir kar tl k, ierik dzlemiyle ba nt lar __________a s ndan de i tirim i lemiyle ilgili olarak her zaman bir i levde lik grnts sunar. I identical signs (83/a): zde gstergeler (51/b) identical units (133/a): zde gstergeler (66/b) ideology (151/a): D nyap (90/b) D nyap yananlam gsterilenlerinin biimidir. idiolect (88/a): Ki isel kullan m (11/b) immanence (155/a): kinlik (94/b) Belirginlik ilkesi incelemeciyi ikinlik durumunda kalmaya zorlar. Verilen
19
bir dizge iten gzlemlenir. Ne var ki ara t r lan dizgenin s n rlar nceden bilinmedi inden ikinlik ba lang ta trde olmayan bir olgular btnne dayan r; yap s n anlayabilmek iin bunun zerinde i lem yapmak gerekir. implication (131/a) erme (65/b) Hjelmsleve gre iki dizimsel birimin biti ik olduklar nda kurabilecekleri tr ba lant vard r. Bunlardan birisi birimlerden birinin di erini zorunlu k ld yal n ierme ba lant s d r. index (101/a): Belirti (26/b) e itli yazarlar gsterge yerine belirtiyi kullan rlar. individual act (81/a): Bireysel edim (3/b) isology (109/a): E leme (36/b) Gsterenleriyle gsterilenlerini dilin ay rt edilemez ve ayr lamaz bir biimde birle tirmesi olay na e leme denir. L Language (81/a): Dil (3/b) Saussure: Dil, bir bak ma dilyetisi eksi szdr logo-techniques (98/a): Dilsel uygulay mlar (23/b)
15
M macrolinguistics (91/a): Gen-dilbilim (16/b) Sz ile dil aras ndaki kar tl k Lvi-Strauss iin bilgi kuramsal bir de er ta r: Dil olgular n n incelenmesi mekaniki ve yap sal yoruma; sz olgular n n incelenmesi ise olas l klar hesab na (gen-dilbilim) ba lan r. material (81/a): zdek (31/b) mental (81/a): Anl ksal (31/b) metalanguage (150/a): stdil (88/b) stdil, ierik dzlemi de bir anlamlama dizgesince kurulmu bir dizgedir. metaphor (systematic order) metonymy (syntagmatic order) (122/a): E retileme (dizge dzlemi) dzde i mece (dizim dzlemi) (54/b) Jakobson, e retileme ile dzde i mece kar tl n dild anlat m yntemlerine uygulam t r. Bu gr e gre e retileme dzleminde lirik Rus ark lar , Charlie Chaplinin filmleri, Freudun zde le tirme rn d simgeleri yer al r. Dzde i mece dzleminde ise kahramanl k destanlar , yer de i tirme ya da yo unla t rma yoluyla olu an d sel yans tmalar vard r. motivation (115/a): Nedenlilik (44/b) Dilbilimde nedenlilik yaln z bile tirme ve tretmeyle s n rl d r. multiform and heterogeneous (81/a): Pek ok biime brnme ve karma k olma (3/b) music (110/a): Mzik (38/b) E lemeli dizgelerde gsterilen kendine zg gsteren d nda herhangi bir zdekten yoksundur. Onun iin de ancak bir stdil erevesine indirgenerek kullan labilir. rne in kimi bireylere szckle tirilmi gsterilenlerden (bunalt c , f rt nal , i karart c , s k nt l vb.) olu an bir dizge sunularak bir mzik paras n nas l anlamland rd klar sorulabilir. Oysa gerekte btn bu szcksel gstergeler bir tek mziksel gsterilen olu turur; bu gsterileni hibir szcksel blmleme ve hibir e retileme iermeyecek bir tek rakamla belirtmek gerekir. N nature of language (81/a): Dil yetisi (3/b) neutralization (143/a): Yans zla ma (80/b) Bu terim, dilbilimde belirgin bir kar tl n belirginli ini yitirmesini, bir ba ka deyi le, anlam aktar c olmaktan kmas n belirtir. norm (85/a): Kural (7/b) O onomatopoeia (116/a): Yans ma (46/b) operation (152/a): lem (90/b) Hjelmslev, stdile a kl k getirirken i lem kavram ndan yararlanm t r. yle ki; bir i lem grgl bir ilkeye yaslanan bir ba ka
16
20
deyi le eli mesiz (tutarl ), tm kapsay c ve yal n bir betimleme oldu una gre bilimsel gsterge dizgesi ya da stdil de bir i lemdir. opposition (135/a): Kar tl k (69/b) a r msal bir alan ya da dizideki elerin i dzeni (ba nt lar ) genellikle dilbilimde zellikle sesbilimde kar tl k olarak adland r l r. P phenomena (84/a): Olgu (6/b) Tarihsel bak mdan sz olgular dil olgular ndan daha nce ortaya kar (dilin evrimini sz sa lar) phonation (83/a): Sesleme (5/b) plane of content (105/a): erik dzlemi (31/b) Gsterilenler dzlemine ierik dzlemi denir. praxis (83/a): K lg (6/b) primitive (109/a): lkil (37/b) Srensen, akrabal k belirten szckleri bir ilkiller birle imine indirger: Baba = erkek + bir st ku aktan dolays z ili ki iinde bulunulan ki i private opposition (137/a): Eksik eli kar tl k (72/b) nsan dili ift eklemli oldu undan iki trl kar tl k ierir: Sesbirimler aras ndaki ay r c kar tl klar ve anlambirimler aras ndaki anlaml kar tl klar. Trubetskoy ay r c kar tl klar s n fland rm , J. Cantineau da bu s n fland rmay yeniden ele alarak dildeki anlaml kar tl klara uygulamaya al m t r. Cantineauun elde etti i kar tl k trlerinden biri kar tl k elerinin ba nt s a s ndan s n fland r lan kar tl klard r. Bu gruba giren kar tl klardan biri eksik eli kar tl klard r. Eksik eli kar tl k, elerden birindeki gsterenin br edeki gsterende bulunmayan anlaml bir yan ya da belirtinin varl yla nitelenen her trl kar tl adland r r. process (91/a): Olu (15/b) product and instrument (84/a): rn ve ara (71/b) Dil, szn hem rn hem arac d r. pronunciation (81/a): Syleyi (3/b) proportional opposition (137/a): orant l kar tl k (72/b) nsan dili ift eklemli oldu undan iki trl kar tl k ierir: Sesbirimler aras ndaki ay r c kar tl klar ve anlambirimler aras ndaki anlaml kar tl klar. Trubetskoy ay r c kar tl klar s n fland rm , J. Contineau da bu s n fland rmay yeniden ele alarak dildeki anlaml kar tl klara uygulamaya al m t r. Contineauun elde etti i kar tl k trlerinden biri dizgenin tmyle ba nt lar a s ndan s n fland r lan kar tl klard r. Bu gruba giren kar tl klardan biri orant l ve tekil kar tl klard r. Bu kar tl klarda ayr l k bir rnek biimine brnr. Almanca Mann/Mnner (adam/adamlar) orant l kar tl klard r. Orant l olmayan kar tl klar tekil niteliklidir. Dilbilgisel kar tl klar orant l ; szlksel kar tl klar tekil niteliklidir.
17
psycho (83/a): Anl ksal (5/b) R recipcoral comprehensiveness (83/a): Kar l kl ierme (6/b) Dil ve sz aras nda kar l kl bir ierme ili kisi vard r. rhetoric (15/a): Szbilim (90/b) Szbilim yananlamlay c lar n biimidir. rhyming (147/a): Uyak (85/b) Uyak, gsterenler dzleminde a r msal bir alan olu turur. Uyak dizileri vard r. Bu diziler a s ndan uyakl sylem, dizimsel yay l m gsteren bir dizge paras ndan olu ur. relation (122/a): Ba lant (53/b) Dizimsel ba nt lara Hjelmslev ba lant der. relatum (112/a): Ba lant sal e (40/b) S schema (84/a): Taslak (7/b) Hjelmslevde taslak, Saussuren dili dir. security margin (145/a): Gvenlik pay (82/b)
21
ki gsteren bir tek gsterilen alt nda topland nda ya da bu durumun tersine rastland nda yans zla ma olgusunun ortaya kt sylenebilir. Bu olguya iki yararl kavram eklemek gerekir. Bunlardan biri da l m alan ya da gvenlik pay kavram d r. Da l m alan n n s n rlar gvenlik pay n olu turur. semantics: Anlambilim (XIV/b) Gstergelerle gsterilen nesneler aras ndaki ba nt lar ele al r. shifter (89/a): Sylemsel e (13/b) Sylemsel eler, ku kusuz en ilgin ift yap y olu turur. En a k sylemsel e rne i ki i ad l d r. (Ben, sen) signal (81/a): Belirtke (3/b) significant units (105/a): Anlaml birimler (31/b) Dil gstergeleri dzleminde anlaml birimlerin (szckler) her biri bir anlamla ykldr ve ift eklemlili in birinci eklemlili ini olu tururlar. signification (113/a): Anlamlama (41/b) Anlamlama, bir olu biiminde tasarlanabilir. Gsterenle gsterileni birle tiren edimdir bu ve edimi gstergedir. signifier and signified (101/a): Gsteren ve gsterilen (26/b) Saussuren terminolojisinde gsterilen ve gsteren, gstergenin olu turucular d r. sign-functions (107/a): Gsterge-i lev (33/b) Yararc l, i levsel kkenli olan gstergelere gsterge-i levler denir.
18
rne in belli bir anlam aktarmaya da yaramakla birlikte giysi stmz rtmeyi, yemekler beslenmemizi sa lar. similarity (122/a): Biti iklik (53/b) Dizimsel ba nt lara Jakobson, biti iklik der. solidarity (131/a): Dayan kl k ba lant s (65/b) Hjelmsleve gre iki dizimsel birimin biti ik olduklar nda kurabilecekleri tr ba lant vard r. Bunlardan biri, birimler zorunlu olarak birbirini gerektirdi inde ortaya kan dayan kl k ba lant s d r. speaking mass (83/a): Konu an topluluk (6/b) Dil yaln zca konu an topluluk iinde eksiksiz olarak ortaya kar. speech (81/a): Sz (3/b) Dil kar s nda sz, dilyetisinin sadece bireysel kesimini (seslemeyi, kurallar n uygulanmas n ve gstergelerin olas birle imlerini) kapsar. style (88/a): Deyi (12/b) Ki isel kullan m: Bir bireyin kulland biimiyle dil (Martinet) Belli bir anda bir tek bireyin al kanl klar n n tm (Ebeling) Ki isel kullan m kavram n n belirtmeye yarad gerekliklerden biri deyi tir. substitution (128/a): Ornatma (61/b) Dilbilimde, sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir. De i tirim s namas , yapay olarak anlat m (gsterenler) dzlemine bir de i iklik getirmek ve bunun ierik (gsterilenler) dzleminde de ba l la k bir de i meye yol a p amad n gzlemlemektir. Kimi de i imler kar dzlemde hibir de i ikli e yol amaz. Bundan tr Hjelmslev bir anlam de i ikli i yaratan (Fr. poison zehir/poisson bal k) de i tirimle, ieri i de il de anlat m etkileyen (Fr. bonjour gnayd n/bonchour bo njourun bozuk biimi) ornatmay birbirinden ay r r. symbol (101/a): Simge (26/b) Gsterge teriminin oynak bir yer tuttu u kavram alan ndaki bir dizi terimden biri de simgedir. synchrony (118/a): E sremlilik (48/b) syntagm (124/a): Dizim (56/b) syntagmatic units (129/a): Dizimsel birim (62/b) syntax (126/a): Szdizim (58/b) system (91/a): Dizge (15/b) systematic plane (122/a): Dizgesel dzlem (53/b) T
22
term(133/a): ge (67/b)
19
Dizge, insan dilinin ikinci eksenini olu turur. Saussure dizgeyi bir dizi a r msal alan biiminde tasarlam t r. Bunlar n bir blm ses benzerli i ile belirlenmi tir, bir blm de anlam benzerli iyle. Her alan gcl bir eler birikimidir. Saussure dizimsel dzleme ba lanan birim niteli indeki szck bir yana iterek e szc stnde durur; nk, der, szck yerine eyi kullan nca dizge kavram gelir gzmzn nne. text without end (127/a): Sonsuz betik (60/b) Dilbilimde sonsuz betikin blmlenmesi de i tirim denilen s namayla gerekle tirilir. typical sign (112/a): Trsel gsterge (40/b) De i ik zdekler (ses ve grnt, nesne ve yaz vb.) ortaya karan karma dizgelerle kar la aca m z gstergebilimde btn gstergeleri ayn ve tek zdek arac l yla ortaya konulduklar lde, trsel gsterge kavram alt nda toplamak yerinde olur: Szcksel gsterge, grntsel gsterge, davran sal gsterge, birer trsel gsterge olu turur. U unmotivated (115/a): Nedensizlik (44/b) usage (85/a): Kullan m (8/b) Sz, kullan m ve taslak aras ndaki belirleyici ba nt lar e it e ittir. Kural, kullan m ve sz belirler; kullan m sz belirler; ama onunla da belirlenir. V value (118/a): De er (48/b) Gstergeyi evresi a s ndan ele ald m zda de er sorunu kar m za kar. Saussure bu kavram n nemini hemen kavrayamam ama sonunda de er, Saussurede anlamlamadan daha nemli temel bir kavram olmu tur. De er, szn kar t olan dil kavram yla s k bir ba lant iindedir. Dilbilimi ruh bilimden uzakla t rarak iktisada yakla t r r. Bundan tr de yap sal dilbilimin temelidir. W writing and idiolect (88/a): Yaz ve ki isel kullan m (11/b) Ki isel kullan m Martinete gre bir bireyin kulland biimiyle dildir. ebelinge gre ise belli bir anda bir tek bireyin al kanl klar n n tmdr. Jacobson ise bu kavram gerek d bulu r. Ki isel kullan m kavram u gereklikleri belirtir: 1) Ba kalar n anlamayan, kendi dilsel rneklerine uygun bir bildiri alg lamayan, sz yitimine u ram ki inin dili; bu dil ar bir ki isel kullan md r. 2) Bir yazar n deyi i: Bu deyi in her zaman gelenekten, bir ba ka anlat mla, toplumdan kaynaklanan bir tak m dilsel rnekler iermesi durumu de i tirmez. 3) Bir de kavram a ktan a a geni letip ki isel kullan m bir dilsel toplulu un, bir ba ka deyi le, btn dilsel szceleri ayn biimde
20
yorumlayan ki ilerin dili olarak tan mlayabiliriz. Bu durumda ki isel kullan m ba ka bir yerde yaz ad alt nda betimlemeye al t m z kavrama yakla k olarak denk d er. Z zero degrre (138/a): S f r derece (74/b) Eksik eli kar tl k, elerden birindeki gstergenin br edeki gsterende bulunmayan anlaml bir yan ya da belirtinin varl yla nitelenen her trl kar tl adland r r. Eksik eli kar tl klar n ortaya kard sorunlardan biri de belirtisiz e sorunudur. Buna kar tl n s f r derecesi denir. S f r derece, szc n gerek anlam yla bir yoklu u belirtmez, anlam olan bir yokluktur bu. S f r derece, bylece hiten anlam yaratan her trl gsterge dizgesinin gcne tan kl k eder. Bibliyografya: 1. Barthes Roland; Writing Degree Zero & Elements of Semiology,
23
London 1984 ev. Annette Lavers ve Colin Smith. 2. Barthes Roland; Gstergebilim lkeleri, Ankara 1979 ev. Berke Vardar Mehmet R fat
------------------------------------------------
24