You are on page 1of 31

145

OKKLTRCLK YA DA OKULUSLU
KAPTALZMN KLTREL MANTII
Slavoj Zizek

Sosyalist Gerekilik'in eski gzel gnlerini hl hatrlayanlar, "tipik" kavramnn oynad anahtar rolden haberdardrlar: Gerekten ilerici olan bir
edebiyat "tipik durumlardaki tipik kahramanlar" betimlemelidir. Sovyet
gerekliine dair kasvetli resimler sunan yazarlar yalanclkla sulanmakla
kalmyorlard; onlara karfl yneltilen sulama, daha ziyade, Komnizm
dorultusunda ilerlemeye ynelik temeldeki tarihsel eilimi ifade etme anlamnda "tipik" olan olgular zerinde odaklanmak yerine, yoz gemiflin
kalntlarn betimleyerek toplumsal gerekliin arpk bir yansmasn
sunmalaryd. Bu kavram kulaa ne kadar gln gelirse gelsin, bir nebze
doruluk iermektedir ki o da fludur: Her evrensel ideolojik kavram, her
zaman, kendi evrenselliine renk katan ve yaratt etkiyi aklayan tikel
bir ieriin hegemonyas altndadr.
Bekr Anne Neden "Tipik"tir?
rnein, ABD'de de sosyal gvenlik sistemine karfl klrken, sistemin etkisiz olduu fikri, sanki sosyal gvenlik son tahlilde siyah bekr annelere
ynelik bir programmfl gibi, szde-somut bir meflum Afro-Amerikan bekr anne temsili yoluyla destekleniyordu "bekr siyah anne"nin tikel durumu, sosyal gvenliin ve onda yanlfl olan yann "tipik" rnei olarak
grlyordu sessizce. Krtaj karflt kampanyada ise bu kez "tipik" rnek
bunun tam tersidir: Kariyerine, "doa"nn ona verdii annelik grevinden
daha ok deer veren, nne gelenle yatan alflan kadn oysa bu niteleme, krtajlarn byk ounluunun ok ocuklu alt snf ailelerde yaptrld gereiyle bariz biimde eliflmektedir. Bu zgl kaydrma, tikel
bir ieriin evrensel anlayfln "tipik" rnei olarak ne karlmas, evrensel ideoloji nosyonundaki fantazi unsurudur, bu nosyonun fantazmatik arkaplan/dayanadr. Kant'n terimleriyle sylersek, "aflkn flematizm" roln oynayarak, bofl evrensel kavram, "fiili deneyim"imizle dorudan
balantl bir nosyona evirir. Bu fantazmatik zgllefltirme, bu haliyle,
hibir surette nemsiz bir rnekleme deildir: deolojik kavgalar tam da

146

Defter

bu dzeyde kazanlr ya da kaybedilir bir ocukla daha bafla kamayacak byk bir alt snf ailedeki krtaj "tipik" rnek olarak grdmz
anda, perspektif kkten deiflir.1
Bu rnek, "evrensel"in, hangi anlamda bir yarlmadan, "tikel bir kimliin olumsuzlanmasnn bu kimlii tam da kimliin ve tamln simgesi
iinde dnfltrd, kurucu bir yarlmadan kaynaklandn"2 netlefltirir:
Evrensel, ancak tikel bir ieriin onun vekili olarak ifl grmeye
bafllamasyla somut varolufla kavuflur. Birka yl nce ngiliz boyal basn, bte krizlerinden genlerin iflledii sulara kadar modern toplumdaki btn ktlklerin kayna olarak bekr anneleri gsteriyordu. Bu ideolojik meknda, "modern toplumsal Ktlk"n evrensellii, ancak "bekr anne" figrnn bir yandan tikellii iinde kendisi, dier yandan da
"modern toplumsal Ktlk"n vekili olarak kendisi fleklinde ikiye yarlmas sayesinde ifllevsellik kazanyordu. Evrensel ile onun vekili ifllevini gren tikel ierik arasndaki bu ban olumsal olmas, tam da bunun, ideolojik hegemonya iin verilen siyasi bir mcadelenin sonucu olduu anlamna gelir. Gelgelelim, bu mcadelenin diyalektii, standart Marksist versiyonunda olduundan tikel karlarn evrensellik biimine brnmelerinden daha karmaflktr: "Evrensel insan haklar aslnda beyaz, erkek
mlk sahiplerinin haklardr..." Egemen ideolojinin iflleyebilmesi iin, smrlen ounluun, iinde kendi sahici zlemlerini grebilecei bir dizi zellii de bnyesinde barndrmas gerekir. Baflka bir deyiflle, her hegemonik evrensellik en azndan iki tikel ierii, yani hem sahici popler
ierii hem de onun tahakkm ve smr iliflkileri tarafndan arptlmfl
biimini bnyesinde barndrmak zorundadr. Faflist ideoloji, halkn gerek cemaatlere ve acmasz rekabet ve smrye karfl toplumsal dayanflmaya duyduu sahici zlemi elbette "maniple eder"; toplumsal tahakkm ve smr iliflkilerinin srmesini meflrulafltrmak iin bu zlemin dflavurumunu elbette "arptr". Gelgelelim, sahici zlemi bu flekilde arptabilmek iin, nce onu bnyesinde barndrmaldr... Etienne Balibar,
Marx'n klasik formln tersine evirmekte kesinlikle haklyd: Egemen
fikirler tam da dorudan doruya egemenlere ait olmayan fikirlerdir.3 Hristiyanlk nasl egemen ideoloji haline geldi? Ezilenlerin bir dizi ok
nemli motifini ve zlemini kendi bnyesine dahil ederek doruluk, ac
eken ve aflalananlarn yanndadr, iktidar yozlafltrr, vs. ve bunlar
mevcut tahakkm iliflkileriyle badaflacak flekilde yeniden eklemleyerek.

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

147

Arzu ve Eklemlenifli
Burada insann iinden, Freud'un rtk rya-dflncesi ile ryada ifade
edilen bilindfl arzu arasnda yapt ayrma baflvurmak geliyor. Bu ikisi
ayn fley deildir: Bilindfl arzu kendini ancak rya-alflmas [perlaboration] yoluyla, rtk rya-dflncesinin bir ryann belirtik metni haline
evrilmesi sayesinde eklemler, kaydeder. Benzer flekilde, faflist ideolojinin
"rtk rya-dflncesi"nde (sahici cemaat ve toplumsal dayanflma zleminde) de "faflist" (ya da "gerici" vs.) hibir yan yoktur; faflist ideolojiye
faflizme zg karakteri veren fley, bu "rtk rya-dflncesi"nin ideolojik
"rya-alflmas" tarafndan ifllenip, toplumsal smr ve tahakkm iliflkilerini meflrulafltrmay srdren belirtik ideolojik metne dnfltrlmesinde yatar. Gnmzn sac poplizminde de ayn fley grlmyor mu? Liberal elefltirmenler, poplizmin gndermede bulunduu deerleri "fundamentalist" ya da "proto-faflist" olarak adlandrp bir kenara atmakta ok
aceleci davranmyorlar m?
Nitekim, ideoloji-olmayan Fredric Jameson'n en gaddar ideolojide
bile mevcut olan topyac urak adn verdii fley kesinlikle kanlmazdr: deoloji bir bakma, ideoloji-olmayan'n grnfl biiminden, biimsel
arptlflndan/yerinden ediliflinden baflka bir fley deildir. Hayal edilebilecek
en kt rnei ele alrsak, Nazi anti-Semitizmi, sahici bir cemaat hayatna duyulan topyac zlemde, kapitalist smrnn akldfllnn btnyle hakl gerekelerle reddinde temellenmifl deil miydi? Burada sylemek istediimiz flu ki, bu zlemi "totaliter bir fantezi" olarak reddetmek,
yani onda faflizmin "kkleri"ni aramak teorik ve siyasi adan yanlfltr
liberal-bireyci elefltirinin standart yanlfldr bu: Onu "ideolojik" klan, eklemlenme biimidir; bu zlemin, kapitalist smrnn ne olduuna (bu
Yahudi etkisinin, mali sermayenin "retken" sermaye zerindeki nceliinin sonucudur sadece retken sermaye iflilerle uyumlu bir "ortaklk"
kurabilir) ve onu nasl altedeceimize (Yahudilerden kurtularak) dair ok
zgl bir anlayfln meflrulafltrlma biimi olarak ifllev grmesidir.
Nitekim, ideolojik ve siyasi hegemonya mcadelesi her zaman, "kendiliinden" bir flekilde "apolitik" olarak, siyasi snrlar aflan bir fley olarak
yaflanan terimleri sahiplenme mcadelesidir. Dou Avrupa'daki Komnist
lkelerdeki en gl muhalefet hareketlerinden birinin adnn Dayanflma
olmas bofluna deildir: Dayanflma, toplumun imknsz tamlnn gsterenidir; byle bir fley hi varolduysa tabii. Sanki, 1980'lerin Polonyas'n-

148

Defter

da, Laclau'nun efldeerlik mant adn verdii fley u noktaya gtrlmfltr: "ktidardaki Komnistler", toplum-olmayann, bozulma ve yozlaflmann cisimleflmesi olarak hizmet grmfl, aralarnda bizzat hayal krklna uramfl "drst Komnistler"in de bulunduu herkesi kendilerine karfl sihirli bir biimde birlefltirmifllerdir. Muhafazakr milliyetiler
Komnistleri Sovyet efendileri adna Polonya'nn karlarna ihanet etmekle suluyorlard; akllar fikirleri ifl/ticaret yapmakta olan bireyler onlar dizginsiz kapitalist faaliyetin nnde birer engel olarak gryorlard;
Katolik Kilisesi'ne gre, Komnistler ahlaksz ateistlerdi; iftilere gre,
krsal hayat rndan karan vahfli modernleflme gcn temsil ediyorlard; sanatlar ve entelektellere gre, Komnizm baskc ve budalaca
sansrn br adyd; ifliler Parti brokrasisi tarafndan smrlmenin
de tesinde, bunun onlar adna yapld iddiasyla daha da aflalandklarn dflnyorlard; son olarak, hayal krklna uramfl eski solcular rejimi "gerek Sosyalizme" ihanet olarak gryorlard. Btn bu farkl ve
potansiyel olarak uzlaflmaz konumlar arasndaki imknsz siyasi ittifak, ancak, deyim yerindeyse siyasi olan siyaset ncesi olandan ayran snrda duran bir gsterenin bayra altnda mmkn olabilirdi ve "Dayanflma" buna kusursuz bir adayd: Bu terim, insanlar btn siyasi farklarna ramen
birbirine balamas gereken "basit" ve "temel" insan birliine karfllk geldii iin siyasi olarak ifl grebilmiflti.4
Muhafazakr Temel gdler
Btn bunlar bize ngiltere'deki son seimleri fli Partisi'nin kazanmas
hakknda ne sylyor? Sadece, numunelik bir hegemonik ifllemle, "temizlik" gibi "apolitik" kavramlar yeniden sahiplendiklerini deil; ayrca baflarl bir biimde Tory [ngiltere'deki Muhafazakrlara verilen ad] ideolojisinin bnyevi mstehcenlii zerinde odaklandklarn da anlatyor.
Tory'lerin grnr ideolojik aklamalar, daima, glge ikizleri tarafndan,
mstehcen, kamuoyu nnde aka kabul edilmeyen satr aras bir mesaj tarafndan desteklenir. rnein, o nl "temellere dnfl" kampanyalarnn mstehcen ilavesi, "Muhafazakr bilindflnn kirli srlarn iffla etmekten hibir zaman utanmayan"5 Norman Tebbit tarafndan net bir biimde gsterilmifltir: "Geleneksel olarak fli Partisi'ne oy veren birok kifli, bizim deerlerimizi paylafltklarnn farkna vardlar yani insann sadece toplumsal deil, yeryzne ait bir hayvan da olduunu anladlar; bu

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

149

temel kabilecilik ve toprak igdlerini karfllamak gndemimizin bir paras olmaldr."6 Demek ki "temellere dnfl" aslnda flyle bir fley: Medeni burjuva toplumu grntsnn altnda pusuya yatmfl olan "temel"
bencil, kabileci, barbar "igdler"in yeniden ortaya karlmas. Paul
Verhoeven'in Temel gd (1992) filmindeki nl (ve bu n hak eden)
sahneyi hepimiz hatrlarz; polis soruflturmas srasnda Sharon Stone bir
anlna bacaklarn ap apflp kalan polislere orasn gsterir (gsterir
mi?). Tebbitt'in laflar da flphesiz bu hareketin ideolojik efldeeridir,
Thatcher'c ideolojik yapnn mstehcen mahremiyetini bir anlna gzler nne serer. (Bayan Thatcher'n kendisi bu ideolojik Sharon Stone hareketini sk sk dolayszca icra edemeyecek kadar "vakur"du, o yzden zavall Tebbitt onun vekili ifllevini grmek zorunda kalyordu). Byle bir arka planda, fli Partisi'nin "temizlik" vurgusu basit bir ahlaklk vakas deildi daha ziyade, kendilerinin ayn mstehcen oyunu oynamadklar,
laflarnn, "satr aralarnda" ayn mstehcen mesaji iermedii mesajn
vermeye yaryordu.
Gnmzn genel ideolojik kmelenifli iinde, bu jest grndnden daha nemlidir. Clinton ynetimi ABD ordusundaki eflcinsellerin kmazn, "Sorma, syleme!" gibi bir ortayol bularak zdnde yani, yalan syleyip inkr etmek zorunda kalmasnlar diye askerlere dorudan
doruya eflcinsel olup olmadklar sorulmayacakt ve resmi olarak Ordu'da
bulunmalarna izin verilmese de, cinsel eilimlerini kendilerine sakladklar ve aktif bir biimde baflkalarn da iliflki iine sokmaya alflmadklar
srece onlara hoflgr gsterilecekti bu oportnist nlem hakl olarak,
homofobik [eflcinsel dflman] tutumlar onaylamakla elefltirildi. Eflcinsellik dorudan yasaklanmamasna ramen, bu yasan neredeyse eflcinselleri kendilerini gizlemeye zorlayan bir tehdit olarak varolmas, onlarn fiili
toplumsal statsn etkiler. Baflka bir deyiflle, bu zm, ikiyzll
ak ak toplumsal bir ilke dzeyine ykseltmek demek oluyordu, tpk
geleneksel Katolik toplumlarda fahiflelere karfl taknlan tavr gibi eer
Ordu'da eflcinseller yokmufl gibi yaparsak, sanki (Byk teki'nin gznde) fiilen varolmayacaklardr. Eflcinsellere hoflgr gsterilecekti, ama
kimlikleri ile ilgili temel sansr kabul etmeleri kofluluyla.
Tam da sansr ve baflka dfllama edimleriyle, snrlamaya ve zerlerinde hkimiyet kurmaya alflt aflrl yaratan Foucault'nun tanmlad ktidar geri plannn zerine kurulan bu elefltirideki sansr anlayfl,
kendi dzeyinde tamamen hakl olmasna ramen, ok nemli bir nokta-

150

Defter

da yetersiz kalyor gibi: Sansrn, iktidar syleminin zerinde hkimiyet


kurmaya alflt marjinal ya da ykc gcn statsn etkilemekle kalmayp, daha da radikal bir dzeyde, iktidar syleminin kendisini ieriden
bldn gzden karyor. Burada naif, ama yine de ok nemli bir soru sormak gerek: Ordu eflcinselleri saflarna alenen kabul etmeye niye bu
kadar gl bir biimde direniyor? Bunun tek olas tutarl cevab vardr:
Eflcinsellik, Ordu topluluunun "fallik ve ataterkil" libidinal ekonomisini
tehdit ettii iin deil, tam tersine, Ordu topluluunun kendisi askerler arasndaki erkek-bann kilit bilefleni olarak engellenen/kabul edilmeyen bir eflcinsellie dayal olduu iin.
Eski nl Yugoslav Halk Ordusu'nun son derece homofobik olduunu kendi deneyimlerimden hatrlyorum birinin eflcinsel eilimleri olduu keflfedildiinde, Ordu'dan resmen atlmadan nce, bir parya haline getirilirdi ama ayn zamanda, ordunun gnlk hayat eflcinsellik imalaryla aflr dolu bir atmosferdi de. Mesela, askerler yemek iin sraya girdiklerinde, ok sk yaplan kaba flaka, nndekinin kna parmak atp hemen ortadan kaybolmakt, bylece flaflran kurban geriye dndnde,
hepsinin yzlerinde ayn mstehcen srtfl olan askerlerden hangisinin bunu yaptn anlayamyordu. Benim blmde bir asker arkadaflnz selamlarken, sadece "Merhaba!" demek yerine, "Sikimi ye!" (Srpa-Hrvatada, "Pusi kurac!") diyordunuz; bu forml yle standartlaflmflt ki, btn mstehcen anlamn yitirmiflti ve kesinlikle ntr bir biimde, tam bir
kibarlk edimi olarak syleniyordu.
Sansr, ktidar ve Direnifl
Aflr ve fliddetli homofobinin engellenmifl, yani alenen kabul edilmeyen,
"yeralt" eflcinsel libidinal ekonomi ile byle krlgan biimde yan yana varoluflu, askeri topluluun syleminin ancak kendi libidinal temelini sansrleyerek iflleyebileceine tanklk eder. Biraz farkl bir dzeyde, ayn fley
Amerikan Donanmas'nda yeni gelenlere yaplan eziyetler iin de geerlidir st tertipler, Donanma'ya yeni katlanlara trenlerle dayak atar ve
dorudan doruya tenlerine madalya takmak vs. gibi yntemlerle onlar
aflalarlar. Bu uygulamalarn kamuya teflhiri (birisi bunlar gizlice videoya
ekmiflti) byk bir infial yaratt; kamuyu rahatsz eden fley bu eziyet pratiinin kendisi deil, (byle fleyler olduundan herkes haberdard) bunun
herkese teflhir edilmesiydi. Askeri hayatn snrlar dflnda, cinsiyeti ve

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

151

rk nyarglar olan muhafazakr poplizmde de buna ok benzeyen bir


kendi kendini sansrleme mekanizmasyla karfllaflmaz myz? Jesse
Helms'in seim kampanyalarnda, rk ve cinsiyeti mesaj alenen kabul
edilmez kamusal olarak, bazen fliddetle tekzip edildii bile olur, ama
bunun yerine bir dizi lastikli laf ve flifreli anfltrma iinde dile getirilir.
Mevcut ideolojik koflullarda, Helms'in syleminin etkili kalabilmesi iin
bu tr bir zsansr zorunludur. Irk eilimlerini dorudan doruya, alenen dile getirecek olsayd, bu onu hegemonik siyasi sylem iinde kabul
edilmez hale getirirdi; sansrl, flifreli rk mesajlar vermeyi fiilen braksayd, hedef ald semen kitlesinin desteini tehlikeye atard. Nitekim
muhafazakr poplist siyasi sylem, etkililii zsansr mekanizmasna
bal olan bir iktidar syleminin numunelik bir rneini verir: Ancak sansrl kald srece etkili olan bir mekanizmaya dayaldr. Kltrel elefltirilerde son derece yaygn olan, radikal ykc sylem ya da pratiklerin ktidar tarafndan "sansrlenmesi" imajnn hilafna, gnmzde sansr mekanizmasnn daha nce hi olmad lde, ncelikle iktidar syleminin
kendisinin etkililiini artrmak amacyla devreye girdiini sylemek bile
geliyor insann iinden.
Burada kanlmas gereken ayart, "bizim iin, gizlice ve fiilen onaylad fleyi alenen reddeden ikiyzl bir tutuma sahip bir dflmanla uraflmaktansa, (rk, homofobik...) nyarglarn ak ak kabul eden bir dflmanla uraflmak daha iyidir," diyen eski solcu anlayfltr. Bu anlayfl grnty kurtarmann ideolojik ve siyasi nemini fena halde azmsamaktadr: Grnt hibir zaman "sadece bir grnt" deildir; ilgili insanlarn
fiili toplumsal-simgesel konumunu derinden etkiler. Eer rk tavrlar ana
ideolojik ve siyasi sylem iinde kabul edilir hale getirilmifl olsayd, btn
ideolojik hegemonyann dengesi kkten deiflirdi. Alain Badiou kendi alflmalarn alayc bir biimde "iyi terr" diye nitelerken muhtemelen bunu kastediyordu: Gnmzde, yeni rklk ve cinsiyetiliin ortaya kfl karflsnda izlenecek strateji, bu tr szceleri telaffuz edilemez hale getirmektir, bylece bunlar kullanan kimseler otomatik olarak kendi kendilerini diskalifiye etmifl olacaklardr tpk, bizim evrenimizde, faflizmden
olumlu bir biimde bahsedenler gibi. Faflizmin, mesela sahici cemaat zlemleri de ierebileceinden haberdar olunsa bile, "Auschwitz'de aslnda
ka kiflinin ld", "kleliin iyi yanlar", "iflilerin kolektif haklarn ksmann zorunluluu" vs. gibi konular kesinlikle tartfllmamaldr; burada
utanp sklmakszn "dogmatik" ve "terrist" bir tavr taknarak, bunlarn

152

Defter

"ak, rasyonel, demokratik tartflma" konular olmad sylenmelidir.


ktidar mekanizmasnn bu bnyevi yarlm ve zsansrnn karflsna, Foucaultcu bir motif, ktidar ile direniflin i ie gemifllii motifi konmaldr. Sadece direniflin ktidar'a ikin olduu, iktidar ile karfl-iktidarn
birbirlerini dourduklar deil sylemek istediimiz; artk zerinde tahakkm kuramad direnifl fazlasn ktidar'n kendisinin yaratt deil sadece; cinsellik rneinde, tpk tam da travmatik jouissance'la* arasna bir
mesafe koymaya ynelik zorlantl ritellerden libidinal tatmin elde eden
takntl nevrotikte olduu gibi, bir libidinal yatrmn disiplinci "bastrlfl"nn bu bastrma jestinin kendisini erotiklefltirdii de deil yalnzca. Bu
son husus daha da radikallefltirilmelidir: ktidar yapsnn kendisi ieriden
yarlmfltr; yani, kendisini yeniden retebilmek ve teki'sini kontrol altnda tutabilmek iin, kendisini temellendiren bnyevi bir fazlaya dayanmak zorundadr. Hegel'in speklatif zdefllik terimleriyle sylersek, ktidar her-zaman-oktan kendi kendisinin ihlalidir; iflleyebilmek iin bir tr
mstehcen ilaveye dayanmak zorundadr zsansr jesti, iktidarn uygulanmasyla ayn hamurdandr. Nitekim, libidinal bir ieriin "bastrlmas" geri-dnfll olarak "bastrma" jestinin kendisini erotiklefltirir demek
yetmez iktidarn bu "erotiklefltirilifli", nesne zerinde uygulanmasnn
tali bir sonucu deil, iktidarn normal biimde ifllemesi iin grnmez kalmas gereken tekzip edilmifl temeli, iktidarn "kurucu suu", kurucu jestidir. rnein Kubrick'in Vietnam filmi Full Metal Jacket'n (1987) ilk
yarsnda betimlenen askeri talimlerde, askeri zneleri yaratan disiplin
prosedrnn tali bir erotiklefltirilifli ile deil, bu prosedre eklenerek onu
ifller klan kurucu mstehcen ilave ile karfl karflyayzdr.
Sermayenin Mant
fli Partisi'nin son zaferine dnecek olursak, bu zaferin, ounlukla Muhafazakr alana kaydedilmifl olan bir dizi motifi aile deerleri, kanun ve
nizam, bireysel sorumluluk hegemonyac bir biimde sahiplenmekten
ibaret olmad grlebilir; fli Partisi'nin ideolojik hcumu, bu motifleri Muhafazakr alanda onlar ayakta tutmufl olan ve "sularn stne
sert bir tavrla gitme" ve "bireysel sorumluluk" gibi laflarla acmasz bencillie, kurbanlar horgrmeye ve dier "temel igdler"e kurnazca gndermede bulunulan mstehcen fantazmatik altmetinden de koparmflt.
Gelgelelim, sorun flu ki, Yeni fli Partisi stratejisinin de kendi "satr ara-

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

153

larnda verilen mesaj" vard: Sermaye'nin mantn tamamen kabul ediyoruz, ona bulaflmayacaz.
Gnmzde, mali kriz kalc bir durum; mali krizden bahsedilince,
toplumsal harcamalar, sala, kltr ve bilimsel arafltrmaya verilen destekleri kesme, ksacas, refah devletini skp paralama talepleri de meflrulaflmfl oluyor. Peki ama, bu kalc kriz sosyo-ekonomik hayatmzn gerekten de nesnel bir zellii mi? Daha ziyade, "snf mcadelesi"ndeki
dengenin, yeni teknolojilerin artan rol, Sermaye'nin dolayszca uluslararaslaflmas ve buna bal olarak belli asgari gerekleri yerine getirebilen ve
smrye belli snrlar getiren Ulus-Devlet'in rolnn azalmas sonucunda, Sermaye lehinde bozulmasnn etkilerinden biri deil mi? Baflka bir
deyiflle, kriz, ancak ve ancak gittike daha fazla sayda solcu ve liberal
partinin yapt gibi Sermaye'nin bnyevi mant peflin peflin sorgulanamayacak bir ncl olarak kabul edildii takdirde, "nesnel bir olgu"dur.
Nitekim, tekinsiz bir manzarayla, satr aralarnda Sermaye'ye "biz sizin
iin gereken ifli muhafazakrlardan daha da etkili ve acsz bir biimde yapacaz" mesajn vererek iktidara gelen sosyal demokrat partilerle karfl
karflyayz. Sorun, tabii ki, gnmzn kresel sosyo-politik koflullarnda,
Sermaye'nin mantn fiilen sorgulamann hemen hemen imknsz olmasdr: Sosyal demokratlarn, zenginlii Sermaye'nin kabul edebilecei snrn biraz tesinde blfltrmeye ynelik mtevaz bir abas bile, "fiilen"
ekonomik krize, enflasyona, gelirlerin dflmesine vs. yol aar. Yine de,
"neden" (artan toplumsal harcamalar) ile "sonu" (ekonomik kriz) arasndaki balantnn dorudan nesnel bir nedensel balant olmad her zaman aklda tutulmaldr: Bu balant, bir toplumsal antagonizma ve mcadele durumu iinde her-zaman-oktan mevcuttur. Sermaye'nin koyduu snrlara uyulmadnda, "gerekten" bir kriz "kmas", hibir surette,
bu snrlarn zorunluluunun, ekonomik hayatn nesnel bir zorunluluu olduunu kantlamaz. Bu daha ok, Sermaye'nin ekonomik ve siyasi mcadele iinde elinde tuttuu ayrcalkl konumun kant olarak grlmelidir; tpk flu durumda olduu gibi: Gl taraf, eer X'i yaparsan, Y ile cezalandrlacaksn tehdidini savurur ve sonra, sen X'i yapnca, Y de fiilen gelir.
Dou Avrupa'nn eski Komnist lkelerinde, bu dersi ilk alanlarn
"reformcu" Komnistler olmas tarihin bir ironisidir. Bunlarn ou niin
zgr seimlerle iktidara dnmfllerdir? Bu dnfl tam da, bu devletlerin
fiilen kapitalizme girmifl olduklarnn nihai kantdr. Yani, bugn eski
Komnistler neye karfllk geliyorlar? Yeni palazlanan ou da bir zaman-

154

Defter

lar ynettikleri flirketleri "zellefltiren" eski nomenklatura yeleri olan kapitalistlerle kurduklar ayrcalkl iliflkiler sayesinde, her fleyden nce byk sermaye partisidirler; stelik, siyasi adan aktif sivil toplumla yafladklar ksa, ama biraz travmatik deneyimin izlerini silmek iin, istisnasz
hepsi ideoloji alanndan ayrlmay, sivil topluma aktif katlmdan pasif,
apolitik tketicilie ekilmeyi adafl kapitalizme damgasn vuran bu iki
zellii ateflli bir biimde savunuyorlar. Nitekim muhalifler, sosyalizmden
kapitalizme geilen, ama eskisiyle ayn snfn yeni bir kla brnerek ynetime getii yolda kendilerinin "kaybolan dolaymlayclar" roln oynamfl olduklarn keflfedip flaflryorlar. Bu nedenle, eski Komnistlerin iktidara dnflnn, insanlarn kapitalizmden hayal krklna uradklarn ve
eski sosyalist gvenlii zlediklerini gsterdiini iddia etmek yanlfltr. Bir
tr Hegelci "olumsuzlamann olumsuzlamas" yoluyla, sosyalizm fiilen,
ancak eski Komnistlerin iktidara dnmeleriyle birlikte olumsuzlanmfltr
daha ziyade; yani, siyasi analistlerin "kapitalizmden duyulan hayal krkl" diye (yanlfl) algladklar fley, aslnda, "normal" kapitalizmde yeri olmayan bir etik-siyasi heyecandan duyduklar hayal krkldr.7
Biraz farkl bir dzeyde, sibermeknn toplumsal etkisinin temelinde
de ayn mantk yatar: Bu etki dorudan doruya teknolojiden kaynaklanmaz, toplumsal iliflkiler ana, yani dijitalleflmenin zdeneyimlerimizi etkileme biiminin esasen ge kapitalist kreselleflmifl piyasa ekonomisi erevesi tarafndan dolaymlanyor olmasna dayanr. Bill Gates'in sibermekn, kendi deyimiyle "srtnmesiz kapitalizm" imknn aan bir fley olarak grp vdn biliyoruz bu ifade sibermekn kapitalizmi ideolojisinin, maddi ataletin son izinin de silindii btnyle saydam, etervari bir
mbadele arac fikrinin temelinde yatan toplumsal fanteziyi kusursuz bir biimde aktarmaktadr. Burada canalc nokta, "srtnmesiz kapitalizm" fantezisinde bir kenara attmz "srtnme"nin, sadece her trl mbadele srecini ayakta tutan maddi engellerin gerekliine deil, ncelikle toplumsal mbadele meknna patolojik bir damga vuran travmatik toplumsal
antagonizmalarn, iktidar iliflkilerinin, vs. Gerek'ine de karfllk geliyor olmasdr. Marx, Grundrisse elyazmalarnda, bir on dokuzuncu yzyl snai
retim yerinin maddi yerleflim tarznn, kapitalist tahakkm iliflkisini dolaysz bir biimde maddilefltirdiine dikkat ekmifltir ifli kapitalistin
mlkiyetindeki makinelere tbi bir ekten ibarettir; ayn fley, gerekli deifliklikler yapldktan sonra, sibermekn iin de geerlidir. Ge kapitalizmin

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

155

toplumsal koflullarnda, sibermeknn maddiliinin kendisi, otomatik olarak, katlmclarn toplumsal konumunun tikelliinin ortadan kalkt, yanlsamaya dayal, soyut "srtnmesiz" mbadele meknn yaratr.
Sibermeknn egemen "kendiliinden ideolojisi", sibermeknn ya da
nternet'in kendi kendine evrimleflen "doal" bir organizma olduu anlayflna dayal szde "siber-devrimcilik"tir.8 Burada "kltr" ile "doa"
arasndaki ayrmn bulandrlmas ok nemlidir: "Kltrn doallafltrlmas"nn (yaflayan organizma olarak piyasa, toplum) br yz, "doann
kltrlefltirilmesi"dir (hayatn kendisi, kendi kendini yeniden reten bir
veriler kmesi olarak kavranr "genes are memes": genler hafza birimleridir).9 Nitekim bu yeni Hayat anlayfl, doal ve kltrel ya da "yapay" sreler arasndaki ayrm karflsnda tarafsz kalr. Yeryz (Gaia) de kresel
piyasa da, temel yaplar flifreleme ve flifre zme, enformasyon aktarma
srecinin terimleriyle tanmlanan kendi kendini dzenleyen, dev, canl sistemler olarak grlrler. Canl bir organizma olarak nternet fikrine, ounlukla zgrlk grnen balamlarda mesela, devletin nternet'i
sansr etmesine karfl kldnda baflvurulur. Gelgelelim, tam da devletin bu flekilde fleytanlafltrlfl btnyle mulak kalr, zira buna daha ok
sac poplist sylem ve/veya piyasa liberalizmi sahip kar: Asl hedefleri, asgari bir toplumsal dengeyi ve gvenlii muhafaza etmeye alflan devlet mdahaleleridir. Michael Rotschild'in kitabnn bafll, Biyokonomi:
Kapitalizmin Kanlmazl, manidardr.10 Yani, sibermekn ideologlar
artk birbiriyle mekanik bir biimde etkileflen "Kartezyen" bireyler olmayacamz, her "kifli"nin bireysel bedeniyle arasndaki tzel ba koparp
kendini, onun araclyla yaflayan ve hareket eden yeni btnc Zihin'in
bir paras olarak grecei bir sonraki evrim aflamas hakknda hayaller kurarlarken, nternet'in ya da piyasann byle dolayszca "doallafltrlfl" esnasnda, nternet (ya da piyasa ya da kapitalizm) gibi "organizmalar"n
serpilebilmek iin ihtiya duyduklar iktidar iliflkileri siyasi kararlar, kurumsal koflullar kmesi karanlkta braklr.
deolojik Yeralt
Yani yaplmas gereken fley, eski Marksist "fleyleflme" elefltirisini yeniden
gndeme getirmektir: Bugn, szde "modas gemifl" ideolojik ihtiras biimlerine karfl depolitize "nesnel" ekonomik mant vurgulamak, ideolojinin egemen biimidir, nk ideoloji kendini her zaman "ideolojik" di-

156

Defter

ye grlp bir kenara atlan teki'ye karfl mesafe taknarak tanmlar.11


Jacques Rancire, "siyasetin sonu"ndan dem vuran gnmz postmodern
ideologlarn bekleyen "kt srpriz"i etkileyici bir biimde ifade eder:
Sanki bugn Freud'un Uygarln Huzursuzluu'nda dile getirdii tezin,
Eros'un her gndeme geliflinden sonra, Thanatos'un kendini byk bir
fliddetle yeniden gndeme getirdii tezinin nihai dorulanflna tanklk etmekteyizdir. Tam, resmi ideolojiye gre, en nihayet "olgunlaflmamfl" siyasi ihtiraslar ("siyaset" rejimini snf mcadelesi ve dier "modas gemifl" blc antagonizmalar) geride brakp rasyonel idare ve mzakere
rn mutabakatn ne kt "olgun", ideoloji-sonras, pragmatik evreni, toplumsal meselelerin soukkanl idaresinin estetize bir hazclkla ("hayat tarzlar"nn oulculuuyla) el ele gittii, topyac itkilerden arnmfl
evreni kucaklayacamz anda, iflte tam bu anda, menedilmifl olan siyaset,
en arkaik biimiyle (rasyonel hoflgrl tavr btnyle iktidarsz klan,
teki karflsndaki saf, dpedz rk nefret biimiyle) muzaffer bir edayla geri dnmektedir.12 flte tam bu anlamda, adafl "postmodern" rklk, okkltrc ge kapitalizmin semptomudur, liberal-demokrat ideoloji
projesinin bnyevi eliflkisini aa karr. Liberal "hoflgr", tznden
yoksun braklmfl folklorik teki'ye gz yumar mesela gnmz megalopolislerinde birok "etnik mutfak" grlr; gelgelelim, her trl "gerek" teki, "fundamentalizmi" yznden annda reddedilir, nk tekiliin ekirdei, jouissance'nn dzenlenmesinde yatar: "Gerek teki",
hibir zaman ruhani bilgeliklerin ve hofl detlerin teki'si deildir, tanm gerei "ataerkil"dir, "vahfli"dir. Burada Marcuse'nin eski "baskc hoflgr" kavramn yeniden gncellefltirmek geliyor insann iinden; aseptik,
selim formu iindeki teki'ye duyulan bir hoflgrdr bu, teki'nin jouissance'nn Gerek boyutunu daha bafltan devredfl brakmaktadr.13
Emir Kusturica'nn Yeralt (1995) filminde yansd flekliyle Bosna
Savafl'nn dehfletine de, yine jouissance'dan yararlanarak yeni bir flk dflrebiliriz. Bu filmin siyasi anlam ncelikle bariz tarafllnda, Yugoslavya-sonras atflmada saf tutma tarznda bir yanda kahraman Srplar, te
yanda hain, Nazi yanls Slovenler ve Hrvatlar deil, tam da taknd
"depolitize" estetiki tavrnda yatar. Yani, Kusturica, Cahiers du cinma
muhabirleriyle yapt syleflide, Yeralt'nn siyasi bir film deil, bir tr
transvari znel eflik deneyimi, "ertelenmifl intihar" olduunda srar ederken, farknda olmadan gerek siyasi kartlarn masaya sermifl ve Yeralt'nn
Yugoslavya-sonras etnik temizliklerin ve savafl zulmlerinin "apolitik"

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

157

fantazmatik arka plann sahneye koyduuna iflaret etmifltir. Nasl? Balkanlar hakkndaki en yaygn klifle, Balkan halklarnn tarihsel mitlerin fantazmatik girdabna yakalanmfl olduklardr Kusturica'nn kendisi de bu
grfl onaylar: "Bu blgede, savafl doal bir olgudur. Doal afete, ara sra
patlayan bir depreme benzer. Filmimde, dnyann bu kaotik parasndaki
durumu netlefltirmeye alfltm. Bu korkun atflmann kklerini kimse yerli yerine oturtamyormufl gibi grnyor."14 Burada, Edward Said'in "fiarkiyatlk" kavramyla benzer biimde iflleyen "Balkanclk"n numunelik bir
rneiyle karfl karflyayz flphesiz: Bat'nn kendi fantazmatik ieriini yanstt zamandfl mekn olarak Balkanlar. Milche Manchevski'nin
(1995'te en iyi yabanc film Oscar'n neredeyse kazanacak olan) Yamurdan nce'si ile birlikte, Yeralt Batl liberal okkltrcln nihai ideolojik rndr: Bu iki film Batl liberal bakfla, tam da bu bakfln Balkan savaflnda grmek istedii fleyi sunar yoz ve ruhsuz Bat hayatnn
tersine, zamandfl, akl sr ermez, mitik bir ihtiraslar dngs.15
Evrensel okkltrc bakfln zayf noktas "kurunun yannda yafl da
yakmamay" becerememesi deildir: Milliyeti "kuru"yu "aflr" fanatizmi yakarken, "salkl" milli kimlik denen "yafl" kaybetmemeye dikkat
etmek gerektiini, gerekli milli kimlik asgarisini garantiye alan "salkl"
milliyetilik derecesi ile "aflr" milliyetilik arasnda bir ayrm izgisi ekmek gerektiini ileri srmek fena halde yanlmak demektir. Bu trden
saduyuya dayal bir ayrm, tam da "saf olmayan" aflrlndan kurtulmay
amalayan milliyeti muhakemeyi yeniden retir. Bu yzden psikanalitik tedaviyle bir benzeflim kurmak istiyor insan: Bu tedavinin amac, "yafl"
(salkl Ben ekirdeini) emniyette tutmak iin "kuru"dan (semptomlardan, patolojik tiklerden) kurtulmak deil, hastay kendi "kuru"suyla, jouissance'na yap veren semptomlar ve fantezilerle yzlefltirmek iin "yafl"
yakmaktr (hastann Ben'ini askya almaktr). Milli kimlik konusunda da,
milli fiey iinde jouissance' yaplandran fantazmatik destei grnr klmak amacyla "yafl" (milli kimliin tinsel safln) atmaya alfllmaldr.
Yeralt'nn erdemi de, bu "yafl", farknda olmadan grnr klmasdr.
Zaman Makinesi

Yeralt, filmde Titocu Komnist rejimle temsil edilen kamusal, resmi


sylemin mstehcen "yeralt"sn gnflna karr. Filme adn veren "yeralt"nn yalnzca "ertelenmifl intihar"n, zamann askya alnd kamusal

158

Defter

meknn dflndaki bir yerde cereyan eden sonsuz bir ime, flark syleme
ve iftleflme orjisinin alan olmad aklda tutulmaldr: Ayrca, dnyann
geri kalanndan tecrit edilmifl olan ve II. Dnya Savafl'nn hl devam ettiini zanneden klelefltirilmifl iflilerin, gece gndz alflarak, filmin kahraman, onlarn "sahibi", byk Maniplatr, "yeralt" ile kamu dnyas
arasnda araclk yapan tek kifli olan Marko'nun sataca silahlar rettikleri "yeralt" atlyesine de karfllk gelir. Kusturica burada, eski Avrupa peri masallarnn, (ounlukla kt bir byc tarafndan kontrol edilen)
alflkan cceler motifine gndermede bulunur; bu cceler geceleri, insanlar uykudayken gizlendikleri yerden kp ifllerini yaparlar (evi toplar, yemekleri piflirirler); yle ki insanlar sabahleyin uyandklarnda ifllerinin sihirli bir flekilde yaplmfl olduunu grrler. Kusturica'nn "yeralt"s, Richard Wagner'in Das Rheingold'undan (zalim efendileri cce Alberich'in
ynetimi altnda yeraltndaki maaralarda alflan Nibelunglar), Fritz
Lang'n, klelefltirilmifl sanayi iflilerinin egemen kapitalistlere zenginlik
retmek iin toprak yzeyinin altnda yaflayp alfltklar Metropolis'ine
kadar eflitli eserlerde karfllafltmz bu motifin son tezahrdr.
Maniplatif, kt bir Efendi'nin tahakkm altndaki "yeralt" kleleri motifi, iki Efendi figr arasndaki karfltlk fonunda ortaya kar: Bir
yanda, "grlebilir" kamusal simgesel otorite, te yanda, "grnmez" hayalet. zne simgesel otoriteyle donatldnda, tafld simgesel unvann
bir ilavesi olarak hareket eder, yani onun araclyla hareket eden, simgesel kurum, "byk teki"dir: Herhangi bir yargc ele alalm; adam sefil
ve befl para etmez biri olabilir, ama cbbesini ve dier niflanlarn taknd anda, onun szleri Hukuk'un kendisinin szleridir. te yandan, "grnmez" Efendi bunun numunelik rnei, anti-Semitizmin, kamunun
gznden uzakta, toplumsal hayatn iplerini eken "Yahudi" figrdr,
kamusal otoritenin bir tr tekinsiz ikizidir: Glgeli bir yerde, kamunun
gznden uzakta, etrafna hayalet gibi bir kadir-i mutlaklk yayarak hareket etmek zorundadr.16 Kusturica'nn Yeralt'sndaki Marko, klelefltirilmifl iflilerden oluflan grnmez bir imparatorluu kontrol eden kt byc silsilesi iine yerlefltirilmelidir: Kamusal simgesel Efendi olarak Tito'nun tekinsiz bir tr ikizidir. Yeralt'nn sorunu, bu mstehcen "yeralt"n iyicil bir mesafeden sunma fleklindeki sinik tuzaa dflmesidir. Yeralt, flphesiz ok-katmanl ve kendi zerinde dflnen bir filmdir, "dz
anlamyla alnmamas gereken" birok klifleyle oynar (Srplarn, etrafna
bombalar dflerken, sakin sakin yemek yemeye devam eden yiit adam

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

159

miti, vs.) gelgelelim, "postmodern" sinik ideoloji tam da kendisi karflsnda


taknd bu mesafe yoluyla ifller. Umberto Eco, birok yerde tekrar tekrar
yaymlanan nl yazs "Ebedi Faflizm"de (1995) faflist tavrn ekirdeini
tanmlayan bir dizi zellik sayp dker: Dogmatik inatlk, mizah yokluu, rasyonel muhakemeye karfl duyarszlk... nsan ancak bu kadar yanlabilir. Gnmzn yeni-faflizmi gittike daha ok "postmodern", medeni, oyuncudur, kendisine karfl ironik bir mesafe taknr, ama btn bunlara ramen ayn lde faflisttir.
Yani Kusturica Cahiers du cinma'yla yapt syleflide bir bakma hakldr: "Dnyann bu kaotik parasndaki durumu", onun "yeralt"ndaki
fantazmatik dayanan aa kararak, gerekten de bir flekilde "netlefltirir". Bylece farknda olmadan, Bosna'daki etnik katliamn libidinal ekonomisini aktarmfl olur: Szde-Bataille'c aflr harcama trans, srekli lgnca bir ime-yeme-flark syleme-iftleflme ritmi. Etnik temizlikilerin
"rya"s bundan ibarettir, "bunu nasl yapabildiler?" sorusunun cevab burada yatar. Savafln standart tanm, "siyasetin baflka aralarla srdrlmesi"
ise, o zaman Bosnal Srplarn lideri Radovan Karadzi'in flair olmas ylesine bir rastlantdan te bir fleydir: Bosna'daki etnik temizlik "(bir tr)
fliirin baflka aralarla srdrlmesi"ydi.

"Somut" Evrensellie Karfl "Soyut" Evrensellik


O halde, bu okkltrc ideolojik fliir, gnmz kresel kapitalizmine
nasl nakfledilmifltir? Altta pusuda yatan sorun evrenselcilik sorunudur.
Etienne Balibar gnmz toplumlarnda evrensellik dzeyi ayrt etmifltir: Kreselleflme srecinin ve bunu tamamlayan "isel dfllamalar" srecinin "gerek" evrensellii (flu anda, her birimizin kaderinin kresel piyasa
iliflkilerinin oluflturduu karmaflk aa baml oluflu); ideolojik hegemonyay dzenleyen kurmacann evrensellii (znenin dolaysz toplumsal grubuna snfna, mesleine, cinsiyetine, dine gmlmek karflsnda bir mesafe kazanmasn ve kendini zgn bir zne olarak konumlandrmasn
salayan evrensel "hayali cemaatler" olarak Kilise ya da Devlet); bir deal'in evrensellii, ki bunun en nde gelen rnei, mevcut dzene karfl srekli ayaklanmay harekete geiren ve dolaysyla hibir zaman "mutenalafltrlamayan", mevcut dzene dahil edilemeyen koflulsuz bir fazla olarak
kalan devrimci galibert (eflitlik-zgrlk) talebidir.17

160

Defter

Bu evrensel arasndaki snr, tabii ki, hibir zaman istikrarl ve sabit deildir: galibert, bizi tikel toplumsal rolmzle zdeflleflmeye teflvik
eden hegemonik fikir ifllevini de (ben fakir bir zanaatkrm, ama tam da
bu halimle, Ulus-Devlet'imin hayatna eflit ve zgr bir yurttafl olarak katlyorum), her sabit toplumsal dzeni istikrarszlafltran indirgenmez bir
fazla/aflrlk ifllevini de grebilir. Jacoben evrende kesintisiz toplumsal dnflm srecini harekete geiren, deal'in istikrarszlafltrc evrensellii ifllevini gren fley, daha sonra her bireyin toplumsal mekn iindeki kendi
zgl yeriyle zdeflleflmesini salayan ideolojik kurmaca haline gelmifltir.
Hegelce sylersek, burada alternatifler flyledir: Evrensel (somut ierie
karflt olarak) "soyut" mudur, yoksa (kendi toplumsal hayat tarzm, evrensel toplumsal dzene katlmann zgl biimi olarak yaflamam anlamnda) "somut" mudur? Balibar'n dile getirmek istedii, tabii ki, bu ikisi arasndaki gerilimin indirgenemez olduudur: soyut-negatif-ideal evrenselliin aflrl, istikrar bozucu gc, bir "somut evrenselliin" uyumlu
btnne hibir zaman btnyle entegre edilemez.18 Gelgelelim, bugn
daha nemli grnen bir gerilim daha vardr; "somut evrensellik"in kendisinin iki tarz arasndaki gerilim. Yani, gnmzde yaflanan kresel piyasa yoluyla kreselleflmenin "gerek" evrenselliinin de kendi hegemonik
kurmacas (hatta ideali), okkltrc hoflgr, insan haklarna sayg gsterme ve koruma, demokrasi vs. kurmacas vardr; sahip olduu evrensel
zellikler (dnya piyasas, insan haklar ve demokrasi) her zgl "yaflam
tarz"nn kendi tikellii iinde serpilmesine imkn veren bir dnya dzeninin szde-Hegelci bir "somut evrensellii" vardr. Bylece bu postmodern, ulus-devlet-sonras, "somut evrensellik" ile Ulus-Devlet'in daha eski "somut evrensellii" arasnda kanlmaz olarak bir gerilim ortaya kar.
Hegel, modernlie zg ikincil zdeflleflme yoluyla bireyselleflme paradoksunu ilk gelifltiren kifliydi. zne, bafllangta, iine doduu tikel yaflam
biiminin (aile, yerel cemaat) iine gmlmfl durumdadr; kendisini bu
asli "organik" cemaatten koparabilmesinin, onunla balarn kesmesinin
ve kendini "zerk bir birey" olarak ortaya koyabilmesinin tek yolu, temel
balln kaydrmak, kendi varlnn tzn, ayn anda hem evrensel
hem de "yapay" olan, artk "kendiliinden" deil, dolaymlanmfl olan ve
bamsz zgr znelerin faaliyetleriyle ayakta duran bir baflka, ikincil cemaatte grmektir yerel cemaate karfl millet; rakla ustas arasndaki "kifliselleflmifl" iliflkiye karfl modern anlamda meslek (byk bir anonim flirkette alflmak); kuflaktan kuflaa aktarlan geleneksel hikmete karfl aka-

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

161

demik bilgi cemaati. Birincil zdeflleflmeden ikinciye bu flekilde geilirken,


birincil zdeflleflmeler bir tr tz dnflmnden geerler: Evrensel ikincil zdeflleflmenin grnfl biimi ifllevini grmeye bafllarlar szgelimi,
tam da iyi bir aile mensubu olarak, Ulus-Devlet'imin iyi ifllemesine katkda bulunurum. Evrensel ikincil zdeflleflme, dolaysz biimde birincil zdeflleflmenin tikel biimlerinin karflsna yerlefltirildii srece, yani zneyi
birincil zdeflleflmelerinden feragat etmeye zorlad srece "soyut" kalr;
birincil zdeflleflmeleri ikincil zdeflleflmenin grnfl tarzlarna dnfltrerek yeniden entegre ettiinde "somut"laflr. "Soyut" evrensellik ile "somut" evrensellik arasndaki bu gerilim, ilk Hristiyan Kilisesi'nin kararsz
toplumsal statsnde aka grlebilir: Bir yanda, gerek Hristiyan tavrn hkim toplumsal iliflkilerin mevcut mekn ile birlefltirmenin hibir
yolu olmadn dflnen radikal gruplarn fanatiklii sz konusuydu; te
yanda da, Hristiyanl mevcut tahakkm yaps ile uzlafltrmaya ynelik
giriflimler vard; bylece toplumsal hayata katlmak ve hiyerarfli iinde bir
yer iflgal etmek, iyi bir Hristiyan olmakla badaflacakt hatta, zerine
dflen belirli toplumsal rol yerine getirmek, Hristiyan olmakla badaflmann da tesinde, Hristiyan olmaya ynelik evrensel grevi yerine getirmenin zgl bir yolu olarak bile alglanyordu.
Modern ada, "somut evrensel"in egemen toplumsal biimi, tikel
toplumsal kimliklerimizin mecras olarak Ulus-Devlet'tir: (Szgelimi ifli,
profesr, siyaseti, ifti, avukat olarak srdrdm) toplumsal hayatn
belirli biimi, Ulus-Devlet'imin evrensel hayatna katlmamn zgl tarzdr. Ulus-Devlet'in ideolojik birliini garanti altna alan bu dnflm mant karflsnda, Amerika Birleflik Devletleri eflsiz bir istisna rol oynar:
Standart "Amerikan ideolojisi"nin kilit unsuru, kiflinin tikel etnik kklerine ynelik ballnn kendisini, "Amerikal olma"nn bir ifadesine dnfltrme abasdr: "yi bir Amerikal" olmak iin, kiflinin etnik kklerinden
feragat etmesi gerekmez talyanlar, Almanlar, Siyahlar, Yahudiler, Yunanllar, Koreliler "hepsi Amerikal"dr, yani, tam da etnik kimliklerinin tikellii, "ona bal olma" tarzlar, onlar Amerikal klar. Tikel etnik kimliim ile bir Ulus-Devlet'in mensubu olarak sahip olduum evrensel kimlik
arasndaki gerilimin afllmasn salayan bu dnflm, bugn tehdit altndadr: Amerikan Ulus-Devleti'nin evrensel erevesiyle kurulan ackl, vatanseverce zdeflleflmenin pozitif yk ciddi bir erozyona uramfltr adeta;
"Amerikallk", "Amerikal olmak", devasa bir ideolojik projenin "Amerikan ryas"nn paras olma fleklindeki yce etkiyi gittike daha az yarat-

162

Defter

maktadr ve buna bal olarak Amerikan devleti gittike daha fazla, birok
etnik, dini ya da yaflam-tarz cemaatinin bir arada yaflad basit, resmi bir
ereve olarak yaflanmaktadr.
Modernizmin Tersine Dnfl
"Amerikan ryas"nn bu tedrici kfl daha dorusu, tzn kaybedifli, Hegel'in betimledii birincil zdeflleflmeden ikinciye geme srecindeki beklenmedik bir tersine dnfle tanklk eder: "Postmodern" toplumlarmzda, "soyut" ikincil zdeflleflme kurumu, gittike daha fazla, aslnda
balayc olmayan dflsal, salt resmi bir ereve olarak yaflanmaktadr; bu
yzden de gittike daha fazla, "ilksel", ounlukla daha kk (etnik, dini) zdeflleflme biimlerinde destek aranmaktadr. Bu zdeflleflme biimleri milli zdeflleflmeden daha "yapay" olduklarnda bile mesela gay cemaatinde olduu gibi, bireyi dolayszca ve karfl konmaz biimde, zgl "hayat tarz" iinde yakalamak anlamnda daha "dolaysz"drlar, dolaysyla
onun bir Ulus-Devlet'in yurttafl olma sfatyla sahip olduu "soyut" zgrl kstlarlar. Nitekim, gnmzde modernliin bafllarndaki Ulus
infla etme srecinin tersi bir srele karfl karflyayzdr: "Etnik olann ulusallafltrlmas" etnik olann etnikliinden arndrlarak, "afllarak" (Aufhebung) ulusal olana dnfltrlmesi yerine, "etnik kkler" arayflnn (ya
da yeniden inflasnn) yenilendii, "ulusal olann etniklefltirilmesi" sreciyle karfl karflyayzdr. Gelgelelim, burada canalc nokta, zdeflleflmenin
ikincil biimlerinden, "organik" cemaatlerle kurulan "birincil" zdeflleflme
biimlerine yaplan bu "gerileme"nin, oktan "dolayml" olufludur: Bu
"gerileme", dnya piyasasnn evrensel boyutuna verilen bir tepkidir bu
haliyle de, onun topraklarnda, onun fonunda ortaya kar. Bu nedenle,
bu olgularda karfl karflya olduumuz fley, bir "gerileme" deil, onun tam
tersinin grnfl biimidir: Bir tr "olumsuzlamann olumsuzlanmas"yla,
tam da "birincil" zdeflleflmenin bu flekilde yeniden ne karlfl, organik-tzel
birliin kaybnn son kertesine varmfl olduuna iflaret eder.
Bu noktay netlefltirmek iin, postmodern siyasetin belki de en temel
dersi aklda tutulmaldr. Ulus-Devlet, toplumsal hayatn "doal" birlii,
dengeli bir ereve, nceki btn geliflmelerin ona doru yaklafltklar bir
tr Aristocu entelechia olmak flyle dursun, tikel bir etnik fiey'le (vatanseverlik, pro patria mori vs.) kurulan iliflki ile piyasann (potansiyel olarak)
evrensel ifllevi arasndaki epey istikrarsz, geici dengedir. Ulus-Devlet, bir

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

163

yandan organik, yerel zdeflleflme biimlerini "aflarak" evrensel "vatanseverce" zdeflleflmeye evirir; bir yandan da kendini, piyasa ekonomisinin
"i" ticareti "dfl" ticaretten ayran szde doal bir snr gibi koyutlar
bylece ekonomik faaliyet "yceltilir", etnik fiey mertebesine karlr,
ulusun byklne yaplan vatanseverce bir katk olarak meflrulafltrlr.
Bu denge her iki taraftan da srekli tehdit edilir; hem ortadan kalkvermek yerine evrensel kamusal alann dflnda yeralt hayatn srdren eski
"organik" tikel zdeflleflme biimleri tarafndan, hem de "ulusaflr" doas Ulus-Devlet'in snrlarna bnyevi olarak kaytsz kalan Sermaye'nin ikin mant tarafndan. Gnmzdeki yeni "fundamentalist" etnik zdeflleflmeler de, bir tr "yceltimi bozma" [desblimasyon] sreci, "ulusal
ekonomi"nin bu istikrarsz birliini paralayarak onu oluflturan iki bileflene, ulusaflr piyasa ifllevine ve etnik fiey'le kurulan iliflkiye dndrme sreci ierirler.19 Bu nedenle, soyut ticaret biimi ile etnik fiey'le kurulan
iliflki arasndaki (Aydnlanma projesi tarafndan bafllatlmfl olan) yarlma,
ancak bugn, gnmzn "fundamentalist" etnik, dini, yaflam tarz cemaatleri iinde tam olarak gerekleflmektedir: Gnmzn postmodern
etnik ya da dini "fundamentalizmi" ve yabanc dflmanl "geriye ynelik" (regress-ive) olmad gibi, tam aksine, piyasann ekonomik mantnn etnik fiey'e ballktan nihai olarak kurtulmufl olduunun en iyi kantn sunar.20 Toplumsal hayatn diyalektiinin en yksek speklatif abas da burada yatar: lksel dolaymszln dolaymlanmas yani, "yabanclaflmfl" bireyci toplumda organik cemaatin dalmas srecini betimlemekte deil, tam da modernlie zg bu dolaymlanma srecinin, nasl
yeni "organik" dolaymszlk biimleri dourabildiini aklamakta. Bu
yzden, standartGemeinschaft'tan Gesellschaft'a geifl hikyesine, bu cemaatin toplumlaflmas srecinin nasl farkl, yeni, "dolayml" cemaat biimleri yani, "yaflam tarz cemaatleri" yarattna dair bir aklama eklenmelidir.
okkltrclk
O halde, Sermaye evreni, iinde bulunduumuz kresel kapitalizm anda Ulus-Devlet biimiyle nasl bir iliflki kuruyor? Bu iliflkiye verilebilecek
en iyi ad, "kendi kendini smrgelefltirme"dir belki de: Sermaye'nin dorudan okuluslu biimde ifllemeye bafllamasyla birlikte, artk metropolis
ile smrgelefltirilmifl lkeler arasndaki standart iliflki yoktur karflmzda;

164

Defter

kresel bir flirket, deyim yerindeyse, ana-lkesiyle arasndaki gbek ban keser ve kkenlerinin bulunduu lkeye sadece smrgelefltirilecek bir
dier lke muamelesi yapar. Le Pen'den Buchanan'a, floven eilimleri olan
sac poplistleri bu kadar rahatsz eden de budur: Yeni okuluslu flirketlerin, Fransz ya da Amerikan halk karflsnda da, Meksika, Brezilya ya da
Tayvan halkna takndklar tavrn aynsn taknmalar. Bu gndermesi
kendisi olan dnflte bir tr fliirsel adalet yok mudur? Nitekim gnmzn kresel kapitalizmi, ulusal kapitalizm ve onun uluslararas/smrgeci
safhasndan sonra, bir tr "olumsuzlamann olumsuzlanmas"dr yine.
Bafllangta (ideal durumdan bahsediyoruz tabii ki), bir Ulus-Devlet'in snrlar iindeki kapitalizm sz konusuydu, uluslararas ticaret (Ulus-Devletler arasndaki ticaret) de ona efllik ediyordu; ondan sonra smrgeci lkenin smrge lkeyi kendine tabi kld ve (ekonomik olarak, siyasi olarak, kltrel olarak) smrd smrgelefltirme iliflkisi geldi; bu srecin
son ura da sadece smrgelerin olduu, smrgeci lkelerin olmad
smrgelefltirme paradoksudur smrgeci g artk bir Ulus-Devlet deil, dorudan doruya kresel flirkettir. Uzun vadede, hepimiz yalnzca
Muz Cumhuriyeti tiflrtleri giymekle kalmayp muz cumhuriyetlerinde
yaflar olacaz.
Ve bu kresel kapitalizmin ideal ideoloji formu tabii ki okkltrclktr; bir tr bofl kresel konumdan her yerel kltre, smrgecinin smrge halkna bakt gibi detlerini dikkatle arafltrp bunlara sayg gstermek gereken "yerliler" olarak bakar. Yani, geleneksel emperyalist smrgecilik ile kresel kapitalist kendi kendini smrgelefltirme arasndaki iliflki, Bat kltrel emperyalizmi ile okkltrclk arasndaki iliflkinin
aynsdr: Kresel kapitalizm, nasl Ulus-Devlet metropoln smrgelefltirmeden smrgelefltirme paradoksunu ieriyorsa, okkltrclk de
kendi tikel kltrnde kk salmadan yerel kltrlere karfl tepeden bakan
Avrupamerkezci mesafe ve/veya sayg tavrn ierir. Baflka bir deyiflle, okkltrclk tekzip edilmifl, tersine evrilmifl, gndermesi kendinde bir rklk biimidir, "mesafeli bir rklk"tr teki'nin kimliine "sayg gsterir", teki'ni, karflsnda kendisinin, okkltrcnn, ayrcalkl evrensel konumu sayesinde mmkn klnmfl bir mesafe taknd, kendi iine kapal, "sahici" bir cemaat olarak grr. okkltrclk, kendi konumunu her trl pozitif ierikten arndran bir rklktr (okkltrc dorudan doruya rk deildir, teki'nin karflsna kendi kltrnn tikel
deerlerini karmaz), ama yine de dier kltrleri gerektii flekilde takdir

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

165

(ya da tekdir) edebilecei ayrcalkl bofl evrensellik noktasn oluflturan bu


konumu elinde tutar okkltrcnn teki'nin zgllne duyduu
sayg, tam da kendi stnln beyan etme biimidir.
Peki ya, okkltrcnn tarafszlnn sahte olduu, nk konumunun gizliden gizliye Avrupamerkezci ieriklere ayrcalk tand fleklindeki bariz karfl sava ne diyeceiz? Bu muhakeme tarz dorudur, ama yanlfl nedenle. Evrensel okkltrc konumu her zaman destekleyen tikel
kltrel arka plan ya da kkler, onun evrensellik maskesi ardnda gizlenen "hakikati" deildir: "okkltrc evrensellik aslnda Avrupamerkezcidir". Tam tersine: Tikel kklerin dflrd leke, znenin zaten btnyle "kksz" olduunu, gerek konumunun evrenselliin boflluu olduunu gizleyen fantazmatik perdedir. Burada, de Quincey'nin basit cinayet sanat hakkndaki flakasna dfltm flerhi hatrlataym yine: Kimbilir ka kifli masum bir seks orjisine kalkflp da soluu in lokantasnda
yemek paylaflmakta almfltr!21 Bu flerhle, yzeydeki bahane ile gizlenen istek arasndaki standart iliflkiyi tersine evirmek istemifltim: Bazen en zor
fley, grnfl olduu gibi kabul etmektir bir sr fantazmatik senaryoyla ona "derin anlamlar" ykleriz. Birlikte bir in yemei yemeyi reddetmemin altnda yatan "gerek arzum", kafay grup sekse takmfl olmam
olabilir pekl, ama asl nokta fludur ki arzumu yaplandran bu fantezinin kendisi, zaten, mutlak bir zorlamayla kendi yoluna giden "oral" drtme karfl bir savunmadr...
Burada Darian Leader'n verdii rnein, garsondan masa gstermesini isterken "iki kiflilik masa, ltfen!" diyecei yerde "iki kiflilik yatak, ltfen!" diyen adam rneinin tam efldeeriyle karfl karflyayz. Burada standart Freudcu aklamay ("adamn akl oktan, yemekten sonra geirmeyi planlad seks gecesine taklmfl, tabii ki!") tersine evirmek gerekir: Yeraltndaki cinsel fantezinin bu mdahalesi, daha ziyade, aslnda onun iin
seksten daha nemli olan oral drtye karfl savunma ifllevini gren bir
perdedir.22 Marx da, (Fransa'da Snf Mcadeleleri 'nde) 1848 Fransz Devrimi'ni analiz ederken, benzer biimde bu tr ifte aldatmaya rnek verir:
Devrim'den sonra iktidara geen Dzen Partisi, alenen Cumhuriyet'i destekliyordu, ama gizliden gizliye Restorasyon'a inanyordu; cumhuriyet ritelleriyle dalga gemek iin her frsat kullanyor ve mmkn olan her
yolla "gnllerinin nerede olduu"na iflaret ediyorlard.23 Gelgelelim paradoks fluradayd ki faaliyetlerinin hakikati, tek bafllarna kaldklarnda
alay edip horgrdkleri dflsal formda yatyordu: Bu cumhuriyeti form,

166

Defter

altnda kralc arzunun pusuya yatt bir suretten ibaret deildi fiili tarihsel ifllevlerini grmelerini, burjuvazinin cumhuriyeti kanun ve nizamn tesis etmelerini salayan fley, daha ok Kralcla duyduklar gizli ballkt. Marx'n kendisi de, Dzen Partisi mensuplarnn ara sra yaptklar Cumhuriyet aleyhtar "dil srmeleri"nden rnein, parlamentodaki
tartflmalarda Fransa'dan krallk olarak bahsetmekten muazzam bir haz
aldklarndan bahseder: Bu dil srmeleri, onlarn kendi gzlerini yzeyde olup bitenlerin toplumsal gerekliine kapatmalarna yol aacak bir
perde ifllevini gren fantazmatik yanlsamalarn dile getiriyordu.
Hayaletteki Makine
Ayn fley, gerekli dzeltmeler yaplmak kaydyla, hl tikel bir kltrel mirasa bal kalan, onu kendi baflarsnn srr diye adlandran gnmz kapitalisti ay trenlerine katlan ya da bushido koduna uyan Japon ifladamlar gibi ya da Japonlarn baflarsnn zel srrn arafltran Batl gazeteciler iin de geerlidir: Tikel bir kltrel formle yaplan bu gndermenin kendisi, Sermaye'nin evrensel anonimliinin perdesidir. Asl korkun olan kresel Sermaye'nin evrensellii ardnda gizlenen tikel ierik
deil, Sermaye'nin aslnda kr krne kendi yolunu takip eden anonim
bir kresel makine olmas, altnda ona can veren hibir tikel Gizli
Ajan'n/Fail'in olmamasdr. Korkun olan, (l evrensel) makinedeki (tikel yaflayan) hayalet deil, her (tikel yaflayan) hayaletin kalbindeki (l evrensel) makinedir.
Nitekim karlmas gereken sonu, bugn kendini dayatan okkltrclk sorunsalnn eflitli kltrel yaflam dnyalarnn melez biraradalnn, kendi karfltnn, yani evrensel dnya sistemi olarak kapitalizmin
ar mevcudiyetinin grnfl biimi olduudur: adafl dnyann daha
nce efli grlmedik lde homojenleflmesine tanklk eder bu sorunsal.
Toplumsal tahayyl ufku artk bize kapitalizmin en sonunda kecei fikrini besleme iznini vermedii iin baflka bir ifadeyle, kapitalizmin kalc
olduunu herkes sessizce kabullendii iin elefltirel enerji, kapitalist dnya sisteminin temeldeki homojenliine dokunamaynca, kltrel farkllklar adna savaflmay ikame bir kfl yolu olarak grmfltr adeta. Bylece
kapitalizm zafer yryfln devam ettirirken, bizler etnik aznlklarn,
gay ve lezbiyenlerin, farkl hayat tarzlarnn vs. haklar adna SD (siyaseten doru) savafllar vermekteyizdir "kltrel alflmalar" klna brnmfl gnmz elefltirel teorisi, kapitalizmin ar mevcudiyetini grnmez-

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

167

lefltirmeye ynelik ideolojik abaya aktif bir biimde katlarak, kapitalizmin snrsz geliflimine nihai hizmeti sunmaktadr: Tipik bir postmodern
"kltrel elefltiri"de, kapitalizmden dnya sistemi olarak bahsetmek bile,
"zclk"le, "fundamentalizm"le ve dier sularla itham edilmeye yol
aar.
Burada bir semptom yaps sz konusudur. Evrensel bir yaplandrc ilkeyle karfllaflldnda, her zaman otomatik biimde, tam da ilkesel olarak bu ilkeyi olas btn unsurlarna uygulamann mmkn olduu; ilkenin ampirik olarak gerekleflmemesinin, sadece olumsal koflullarla ilgili
bir mesele olduu varsaylr. Gelgelelim, bir semptom iindeki evrensel
ilkenin gerekleflmeyifli olumsal koflullara balymfl gibi grnse de istisna olarak, yani evrensel ilkenin askya alnd nokta olarak kalmak zorunda olan bir unsurdur: Evrensel ilke bu nokta iin de geerli olsayd, evrensel sistemin kendisi kerdi. yi bilindii zre, Hegel, Hukuk Felsefesi'nin sivil toplum hakkndaki paragraflarnda, modern sivil toplumdaki
kalabalk "ayaktakm" (Pebel) snfnn, toplumsal yanlfl ynetimin, yetersiz hkmet nlemlerinin ya da ekonomik flansszln arzi bir sonucu
olmadn gsterir: Sivil toplumun bnyevi yapsal dinamikleri, zorunlu
olarak, sivil toplumun nimetlerinden dfllanan bir snfa, temel insan haklarndan yoksun braklmfl, dolaysyla toplum karflsndaki grevlerinden
de kurtulmufl bir snfa yol aar; sivil toplum iinde, kendi evrensel ilkesini olumsuzlayan bir unsur, bir tr "Akln kendisinin bnyesindeki Akldfl"dr bu snf ksacas onun semptomudur.
Bugn, liberal-demokratik refah toplumunun nimetlerinden bazen kuflaklar boyunca dfllanan bir alt snfn bymesinde, ayn olguyu, hem de
daha gl bir biimde gzlemlemiyor muyuz? Gnmzn "istisnalar"
evsizler, varofltakiler, daimi iflsizler ge kapitalist evrensel sistemin semptomudurlar, ge kapitalizmin ikin mantnn nasl ifllediini, saylarn giderek artrarak srekli biimde hatrlatrlar: Kapitalizme zg topya, gerekli nlemler alnarak (ilerici liberaller iin olumlayc, telafi edici eylem
yoluyla; muhafazakrlar iin ise kendine yetmeye ve aile deerlerine dnme yoluyla), bu "istisna"nn uzun vadede ve hi deilse, ilkesel olarak
"ortadan kaldrlabilecei"dir. "Gkkufla koalisyonu" kavramnda da (ilerideki topik bir anda, btn "ilerici" mcadelelerin gay ve lezbiyen haklar, etnik ve dini aznlklarn haklar iin verilen mcadelelerin, ekolojik
mcadelenin, feminist mcadelenin vs. ortak bir "efldeerlikler zinciri"
iinde birleflecekleri fikrinde) benzer bir topya iflbaflnda deil midir? Ba-

168

Defter

flarszln zorunluluu yine yapsaldr: Mesele sadece, durumun ampirik


karmaflkl yznden, btn tikel "ilerici" kavgalarn hibir zaman birleflmeyecek olmalar, "yanlfl" efldeerlikler zincirlerinin mesela, AfroAmerikan etnik kimlii iin verilen kavgann ataerkil ve homofobik ideolojiyle zincirlenmesi her zaman ortaya kacak olmas deildir; "yanlfl"
zincirlenmelerin ortaya kmasnn tam da gnmzn "efldeerlik zincirleri" oluflturmaya ynelik "ilerici" siyasetinin yaplandrc ilkesinde temelleniyor olmasdr: Yerdeifltirmeleri ve younlaflmalar srekli kayan birok
tikel mcadeleden oluflan alann kendisi, ekonomik mcadelenin oynad anahtar roln "bastrlmas" sayesinde ayakta tutulur mcadeleler oulluu arasnda "efldeerlikler zinciri" oluflturmaya ynelik solcu siyaset,
kresel bir ekonomik sistem olarak kapitalizmin analizinin sessizce terk
edilmesine ve kapitalist ekonomik iliflkilerin sorgulanamaz ereve olarak
kabul edilmesine karfllk gelir.24
Nitekim elitist okkltrc liberalizmin sahtelii, ierik ile biim arasndaki gerilimden gelir ki bu gerilim, hoflgrl evrenselciliin ilk byk
ideolojik projesi olan masonlua bile oktan damgasn vurmufltu: Masonluk retisi (btn insanlarn Akln flna dayal evrensel kardefllii), kendi ifade biimi ve rgtlenifliyle (kabul trenleri olan gizli bir dernek)
aka atflr masonluun tam da ifade biimi ve eklemlenifl tarz, pozitif retiyi yalanlar. Buna ok benzer biimde, kendi etnik kimliinin
snrlarn aflmfl olduunu dflnen (herhangi bir tikel cemaate bal olmayan "dnya yurttafl") adafl "siyaseten doru" liberal tavr da, kendi
toplumu iinde, kendisini aka, kendi dar etnik ya da cemaat snrlar iine kapal kald iin horgrlen sradan insanlar ounluunun karflsna
yerlefltiren dar elitist bir st-orta snf evresi ifllevini grr.
Hukukun Solcu Askya Alnflnn Savunusu
Peki o zaman, okkltrc postmodernizmin bu sahteliinin farknda
olan solcular buna nasl tepki gsterirler? Verdikleri tepki, Hegel'in sonsuz yarg adn verdii fley biimine brnr: Speklasyon yoluyla, birbiriyle kesinlikle badaflmayan iki terimin zdefl olduunu koyutlayan yargdr bu; Hegel'in en tannmfl rnei, Tinin Fenomenolojisi'nde frenoloji
hakkndaki altblmdr: "Tin bir kemiktir". Bu tepkiyi zetleyen sonsuz
yarg ise fludur: "Adorno (en sofistike "elitist" elefltirel teorisyen), Buchanan'dr (Amerikan sac poplistlerinin en bayas)". Yani, Christopher

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

169

Lasch'den Paul Piccone'ye postmodern okkltrc elitizmin bu elefltirmenleri,"arasal Akl"n, yaflam dnyamzn brokratiklefltirilip arasallafltrlflnn her yere yaylmfl hkimiyetine siyasi olarak verilebilecek tek uygun cevabn cemaati yeniden ne karmak, yerel demokrasi ve aktif yurttafllk olduunu savunurken, yeni muhafazakrl onaylama riskine girerler.25 Gnmz poplizmini, modernleflme srecine karfl, bu yzden de
bnyesi gerei paranoyak, ipleri elinde tutan ve bu yzden de modernleflmenin getirdii aclardan sorumlu olan gizli bir fail Yahudiler, uluslararas sermaye, vatantanmaz okkltrc yneticiler, devlet brokrasisi vs.
arayan nostaljik, gerici bir formasyon olarak grp bir kenara atmak kolaydr elbette; sorun daha ok, bu yeni poplizmi, kapitalist modernleflmeye ciddi bir engel oluflturmak flyle dursun, ona zemin hazrlayan yeni bir "sahte fleffaflk" biimi olarak grme sorunudur. Baflka bir deyiflle,
teknolojik ilerlemenin kendisinin, kendilerini tedricen "doallafltran" sanal cemaatler gibi yeni cemaatlere nasl yol atn analiz etmek, yeni
teknolojilerin etkisiyle cemaat hayatnn zlmesine yanp yaknmaktan
ok daha ilgintir.
Bu solcu poplizm savunucularnn grmeyi baflaramadklar fley, gnmz poplizminin, kresel kapitalizme bir tehdit oluflturmak flyle
dursun, onun bnyevi rn olarak kalddr. Paradoksal biimde, gnmzn gerek muhafazakrlar, liberal okkltrcl de fundamentalist poplizmi de reddeden, kresel kapitalizm ile etnik fundamentalizm
arasndaki su ortakln aka gren solcu "elefltirel teorisyenler"dir. Ne
kresel piyasa-toplumuna ne de yeni etnik fundamentalizm biimlerine
ait olan nc bir alana iflaret ederler: Siyaset alan, sivil toplumun, aktif, sorumlu yurttaflln insan haklar, ekoloji vs. mcadelesinin kamusal alan. Gelgelelim sorun flu ki, bu siyasi mekn biiminin kendisi, gitgide kreselleflmenin fliddetli saldrsnn tehdidi altna giriyor; sonu olarak, basite ona dnmek ya da onu yeniden canlandrmak mmkn deil. Bir yanlfl anlamay bertaraf edelim: Gnmz ngilteresi rneinde,
fli Partisi iktidarnn aslnda hibir fley deifltirmediini, bu haliyle de,
bir deifliklik varmfl gibi yanltc bir izlenim yaratt iin Muhafazakr
ynetimin devam etmesinden daha da tehlikeli olduunu savunan eski
"ekonomik zc" yaklaflm falan savunuyor deiliz. fli Partisi hkmetinin yapabilecei birok fley var; geleneksel ngiliz dargrfll flovenizminden (salktan eitime) toplumsal dayanflma unsuru ok daha gl, daha "aydnlanmfl" bir liberal demokrasiye, (kadn haklarndan etnik grup-

170

Defter

larn haklarna ok eflitli biimleri iinde) insan haklarna sayg gsterilmesine geifl srecine birok katkda bulunabilir; fli Partisi'nin zaferi,
galibert mcadelesinin eflitli biimlerini yeniden canlandracak bir teflvik olarak kullanlmaldr. (Fransa'da da seimleri Sosyalistlerin kazanmasyla birlikte, durum daha da mulaklaflmfltr, zira Jospin'in program sermayenin mantyla dorudan hesaplaflmaya ynelik baz unsurlar iermektedir.) Deiflim tzel olmayp sadece yeni bir bafllang grnts tafldnda bile, bir durumun halkn ounluu tarafndan "yeni bir bafllang" olarak alglanmas da bafll baflna, nemli ideolojik ve siyasi yeniden
eklemlemeleri gereklefltirecek bir alan aar daha nce de grdmz
gibi, ideolojinin diyalektiinden kan temel ders, grnfllerin nemli olduudur.
Yine de, sermayenin Ulus-Devlet-sonras mant arka planda pusuya
yatan Gerek olarak kalrken, kreselleflme srecine verilen temel solcu tepki liberal okkltrclk; fundamentalist grnfl altnda "arasal akl"a karfl bir direnifl tesbit ederek poplizmi benimseme giriflimi; siyaset meknn ak tutma giriflimi yetersiz grnmektedir. Son yaklaflm, okkltrclk ile fundamentalizm arasnda bir su ortakl olduuna
dair doru bir tesbite dayal olmasna ramen, flu canalc sorudan kanr:
Gnmzdeki kreselleflme koflullarnda siyaset alann nasl yeniden icat edeceiz? Sermayenin kresel srecini olduu gibi brakan tikel mcadeleler dizisinin siyasilefltirilmesi yeterli deildir belli ki. Demek ki ge kapitalist liberal demokrasi erevesi iinde, kendini ana ideolojik mcadele ekseni olarak dayatan karfltlk "ak" ideoloji-sonras evrenselci liberal hoflgr ile
tikelci "yeni fundamentalizmler" arasndaki gerilim reddedilmelidir. Hukukun stnlne dayanarak kendisini tarafsz ve ideoloji-sonras olarak
sunan liberal merkeze karfl, eski solun, tarafsz Hukuk alann askya alma zorunluluu motifi yeniden gndeme getirilmelidir.
fiphesiz, Hukuk'u daha yksek ya da daha temel bir kar/istem adna askya almaya ynelik olarak Sol'un da Sa'n da kendi tarzlar vardr.
Dreyfus karfltlarndan Oliver North'a sac askya alfl, Hukuk'un lafzn
ihlal ettiini kabul eder ama bunu daha yksek bir milli kara baflvurarak mazur gsterir: Yapt ihlali, Millet'in iyilii iin yaplmas gereken
acl bir fedakrlk olarak sunar.26 Solcu askya alfl konusunda, iki filmi
zikretmek yeterli olacaktr: Atefl Altnda (Roger Spottiswoode, 1983) ve
Watch on the Rhine (Herman Shumlin, 1943). Nikaragua devrimi srasnda geen ilk filmde, Amerikal bir fotomuhabir belal bir amazla karflla-

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

171

flr: Somozaclar, devrimin zafer kazanmasndan hemen nce karizmatik


bir Sandinista liderini ldrmfllerdir, Sandinistler muhabirden, lmfl liderlerini canl gibi gsterecek ve bylece Somozaclarn onun ld iddialarn yalanlayacak bir fotoraf ekmesini isterler bu flekilde, devrimin hzla zafer kazanmasna ve dklecek kann azalmasna katkda bulunabilecektir. Mesleki etik byle bir edimi kesinlikle yasaklar elbette, zira bu edim muhabirliin tarafsz nesnelliini ihlal eder ve gazeteciyi siyasi kavgann bir arac durumuna getirir; yine de gazeteci "solcu" seenei
tercih eder ve sahte fotoraf eker. Lillian Hellmann'n bir oyunundan
uyarlanan Watch on the Rhine'da, bu amaz daha da arlaflmfltr: 1930'larn sonlarnda, Nazi karflt mcadeleye katlmfl Alman siyasi gmenlerinin oluflturduu bir kaaklar ailesi, tam manasyla Amerikan kk kasabalarna zg masals bir orta snf ailesi kurmufl olan uzak akrabalarnn yannda kalmaya giderler; gelgelelim, ksa bir sre sonra Almanlar,
Amerikal ailenin bir tand klna brnmfl beklenmedik bir tehditle karfllaflrlar; adam gmenlere flantaj yapan ve Alman konsolosluundaki balantlar sayesinde Almanya'da bulunan yeralt direnifli mensuplarnn hayatn da tehlikeye atan bir sacdr. Gmen ailenin babas onu
ldrmeye karar verir ve bylece Amerikal aileyi g bir ahlaki amaz iine sokar: Nazizm kurbanlaryla kurulan bofl ahlak dayanflma bitmifltir;
artk fiilen taraf tutmak ve cinayeti rtbas ederek ellerini kirletmek zorundadrlar. Burada da aile "solcu" seenee karar verir. "Sol"u tanmlayan
fley, soyut ahlaki ereveyi askya almaya ya da Kierkegaard'n szlerini
flerh ederek sylersek, Etik olan siyasi olarak askya almaya iflte bu flekilde
hazr olmaktr.
Gelecek(teki) Evrensellik
Btn bunlardan karlan ve Bat'nn Bosna savaflna verdii tepkiyle balantl olarak gncellik kazanan ders, taraf almaktan kamann yolu olmaddr, zira tarafszlk taraf almay ierir Bosna savafl rneinde, Balkanlar'daki etnik "kabile savafllar"ndan dem vuran "dengeli" konuflmalar oktan Srp bakfl asn onaylyordu: nsancl liberal eflit-mesafecilik kolayca
tersine kayabilir ya da onunla rtflebilir ve fiilen olabilecek en fliddetli "etnik temizlii" hoflgrebilir; yani ksacas solcu, liberalin tarafszln ihlal
etmekle kalmaz, tarafszlk diye bir fley olmadn da iddia eder. Liberal
Merkez'in kliflesi, tabii ki, saclarn da solcularn da Hukuk'u askya alfl-

172

Defter

larnn ayn kapya kt, Hukuk'un stnlne ynelik totaliter bir tehdit demek olduklar fleklindedir. Solun btn tutarll, tam tersine, bu
iki askya alfln farkl bir mant izlediini kantlamasna baldr. Sa
kendisinin Etiki askya alfln, evrenselcilik karflt tavryla, her trl evrensel ahlaki ve hukuki standarda galebe alan kendi tikel (dini, milli) kimliine gndermede bulunarak meflrulafltrrken, Sol kendisinin Etiki askya
alfln, tam da gelecek(teki) gerek evrensellie gndermede bulunarak
meflrulafltrr. Ya da baflka bir deyiflle, Sol hem toplumun antagonist karakterini kabul eder (tarafsz bir konum yoktur, mcadele kurucu niteliktedir) hem de evrenselci kalr (evrensel zgrleflme adna konuflur); solcu
perspektifte, toplumsal hayatn kkten antagonist yani, siyasi karakterini kabul etmek, "taraf tutma"nn zorunluluunu kabul etmek, gerekten
evrensel olmann tek yoludur.
Bu paradoksu nasl kavramamz gerekir? Bu ancak, antagonizma evrenselliin kendisine isel ise, yani evrenselliin kendisi, Btn'n ifllevsel
paralara mevcut ayrlfl biimini meflrulafltran "sahte" somut evrensellik
ve "soyut" evrenselliin imknsz/gerek talebi (Balibar'n galibert'si) halinde ikiye blnmflse kavranabilir. Nitekim, en anlaml solcu siyasi jest
(sac "herkese kendi yeri" motifinin tersine), mevcut evrensel dzeni,
semptomu adna (mevcut dzenin bnyesinde bulunmasna ramen,
onun iin de "uygun bir yeri" olmayan para mesela toplumlarmzdaki
yasadfl gmenler ya da evsizler adna) sorgulamaktr. Bu semptomla zdeflleflme ifllemi, soyut bir evrensel kavramn ardnda tikel bir ierik gren
("insan haklarna konu olan 'insan' aslnda beyaz, erkek, mlk sahibi kimsedir") tarafsz evrensellii sahte bularak reddeden standart elefltirel ve ideolojik hamlenin tam ve zorunlu zttdr: Bu ifllemde, bnyevi istisna/dfllama noktasnn, somut pozitif dzenin "sefil"inin, tek gerek evrensellik noktas, mevcut somut evrensellii yalanlayan nokta olduunda heyecanla srar
edilir (ve onunla zdeflleflilir). Mesela, bir lkede yaflayan insanlar "tam"
yurttafllar ve geici gmen ifliler olarak altgruplara ayrmann "tam"
yurttafllara ayrcalk verdiini ve gmenleri sahici kamusal alandan dflladn gstermek kolaydr tpk erkekle kadnn ntr, evrensel bir insanlk cinsinin iki tr olmadn, nk cinsin kendisinin ieriinin kadnn "bastrlfl"n ierdiini gstermek gibi; bunun tersi bir ifllem yapmak,
yani evrensellii dfllama noktasyla zdefllefltirmek, rneimizde "hepimiz
gmen ifliyiz" demek, hem teorik hem de siyasi adan ok daha verimlidir. Hiyerarflik olarak yaplanmfl bir toplumda, gerek evrenselliin l-

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

173

t, toplumu oluflturan paralarn "en alttakiler"le, dier herkes tarafndan ve dier herkesten dfllanmfl olanlarla iliflki kurma biimidir rnein eski Yugoslavya'da evrensellik, dier btn uluslarn tepeden bakt
Arnavut ve Bosnal mslmanlar tarafndan temsil ediliyordu. Son dnemlerdeki heyecanl dayanflma ifadesi "Saraybosna Avrupa'nn baflkentidir" de istisnann evrensellii cisimlefltirdii anlayflnn numunelik bir
rneidir: Aydnlanmfl liberal Avrupa'nn Saraybosna'yla iliflki kurma biimi, kendisiyle, kendi evrensel kavramyla iliflki kurma biimine tanklk
ediyordu.27
Antagonizmann evrenselliinin bu flekilde ne karlmas hibir surette, "toplum hayatnda diyalog diye bir fley yoktur, yalnz savafl vardr"
demeyi gerektirmez. Toplumsal (ya da cinsel) savafltan saclar bahseder,
oysa solcular toplumsal (ya da snfsal) mcadeleden bahseder. Joseph Goebbels'in nl "'kltr' lafn duydum mu, tabancama davranyorum" sznn iki eflitlemesi vardr: Godard'n Mpris'sindeki sinik sinema yapmcs, "'kltr' lafn duydum mu, ek defterime davranyorum," diyordu; solcu Aydnlanmfl versiyon ise "'silah' lafn duydum mu, kltre
davranyorum"dur. Gnmzn neo-Nazi sokak kavgacs "Bat Hristiyan kltr" lafn duyunca, onu Trklere, Araplara, Yahudilere karfl korumak iin silahna davranr ve bylece savunduunu zannettii fleyi tahrip eder. Liberal kapitalizmin byle dolaysz fliddete ihtiyac yoktur: Kltr tahrip etme iflini piyasa ok daha przsz ve etkili bir biimde halleder. Solcu Aydnlanma ise, bu iki tavrn tam tersine, kltrn silaha verilecek etkili bir cevap olduu iddias ile tanmlanr: Kaba fliddet patlamas, kkleri znenin cehaletinde yatan bir tr "harekete geifl"tir bu haliyle ona, brnd ana form kendi zerine dflnen bilgi olan mcadeleyle
karfl konabilir.

eviren: Tuncay Birkan

174

Defter

NOTLAR:
1. Evrensel ile Tikel arasndaki bu ksa devreye verilen bir dier ad da, tabii ki, "dikifl"tir: Hegemonyann iflleyifli, bofl Evrensel'i tikel bir ierie "diker".
2. Ernesto Laclau, Emancipation(s), Verso, Londra 1996, s. 14-15; Trkesi: Evrensellik, Kimlik ve zgrleflme, ev. E. Bafler, Birikim, stanbul 2000.
3. Bkz. Etienne Balibar, La crainte des masses, Paris 1997.
4. mdi, bu sihirli evrensel dayanflma ura bittiinde, baz Sosyalizm-sonras lkelerde toplumun "namevcut taml"nn gstereni olarak zuhur eden gsteren drstlk'tr. Bu
gsteren, Sosyalizmin kfln takip etmesi gereken yeni bir Toplum taml umutlarnn
acmaszca ihanete urad ekonomik ve toplumsal alkantya yakalanan "sradan insanlar"n kendiliinden ideolojisinin odan oluflturur; yle ki, onlarn gznde, "eski gler"
(sabk Komnistler) ve iktidar saflarna katlmfl sabk muhalifler, demokrasi ve zgrlk
bayra altnda onlar smrmek iin el ele vermifllerdi: Hegemonya savafl, flu anda tabii ki
bu gsterene yeni bir dorultu verecek tikel ierik zerinde odaklanmfl durumdadr: "Drstlk" ne demektir? Burada da, atflmann son kertede "drstlk" teriminin farkl anlamlar zerinde dndn iddia etmek yanlfl olurdu: Bu "anlamsal netlefltirme"de yitirilen fley, her konumun kendi "drstlk"lerinin tek "gerek" drstlk olduunu iddia etmesidir: Mcadele, yalnzca farkl tikel ierikler arasndaki bir mcadele deildir, evrenselin kendi iinden kopan bir mcadeledir.
5. Jacqueline Rose, States of Fantasy, Oxford 1996, s. 149.
6. Aktaran a.g.y.
* Lacan'n ngilizce'de "enjoyment", Trke'de ise "keyif" terimleriyle karfllanan
kavram. (.n.)
7. Geriye dnp bakldnda, mahut "muhalefet" olgusunun sosyalist ideoloji erevesinin ne kadar derinlerine gml olduu, "muhalefet"in, tam da (toplumsal dayanflma, ahlaki sorumluluk vs. vazeden) topyac "ahlaklk"yla, sosyalizmin tekzip edilen etik
ekirdeini sunduu fark ediliyor: Belki bir gn tarihiler tpk Hegel'in, Peloponez savaflnn gerek tinsel sonucunun, tinsel Ereinin, Thukidides'in onun hakkndaki kitab olduunu iddia etmesi gibi "muhalefet"in Reel Sosyalizm'in gerek tinsel sonucu olduunu
belirteceklerdir.
8. Bkz. Tiziana Terranova, "Digital Darwin", New Formations, no. 29, Yaz 1996.
9. Bkz. Richard Dawkins, The Selfish Gene, Oxford 1989.
10. Michael L. Rothschild, Bionomics: The Inevitability of Capitalism, Armonk, NY
1992.
11. Bkz. S. Zizek, "deoloji Hayaleti". (Bu makalenin Trkesi Metis Yaynlar
tarafndan yaymlanacak Zizek sekisi iinde yer alyor.)
12. Bkz. Jacques Rancire, On the Shores of Politics, Verso, Londra 1995, s. 22.
13. deolojik zdeflleflme srecinde jouissance'n oynad rol hakknda daha ayrntl bir
aklama iin bkz. Slavoj Zizek, The Plague of Fantasies, Verso, Londra 1997, 2. blm.
14. "Propos de Emir Kusturica," Cahiers de cinma, no. 492, Haziran 1995, s. 69.
15. Bat'nn Balkanlar bir fantezi ekran olarak alglamas konusunda bkz. Renata
Salecl, The Spoils of Freedom, Londra 1995.
16. Bkz. Slavoj Zizek, "'I Hear You with My Eyes'; or, The Invisible Master", Renata
Salecl ve Slavoj Zizek (haz.), Gaze and Voice as Love Objects iinde, Durham, NC 1996.
17. Bkz. Balibar, La crainte des masses, s. 421-54.
18. Bununla Laclau'nun farkllk mant (farklla dayal bir simgesel yap olarak toplum) ile antagonizma mant ("imknsz", antagonist bir yarlma tarafndan engellenen bir
fley olarak toplum) arasnda kurduu karfltln parallellii aktr. Gnmzde, farkllk
mant ile antagonizma mant arasndaki gerilim, liberal-demokratik mzakere evreniyle

okkltrclk ya da okuluslu Kapitalizmin Kltrel Mant

175

"Fundamentalist" yi-Kt mcadelesi evreni arasndaki gerilim biimine brnmektedir.


19. Ulus-Devlet'in bu "snp gidifli"ne tanklk eden kk ama manidar olaylardan
biri de, mstehcen zel hapishane kurumunun ABD'de ve dier Bat lkelerinde yavafl yavafl yaylmasdr: Devlet'in tekeli olarak kalmas gereken fleyin kullanm (fiziksel fliddet ve
zorlama), Devlet ile kr emek amacyla bireylere bask uygulayan bir zel flirket arasnda bir
szleflme konusu haline gelmifltir; burada (Max Weber'e gre) modern Devlet'i tanmlayan
fliddetin meflru kullanm zerindeki tekelin sonuyla karfl karflyayz.
20. Bu aflama (modern-ncesi cemaatler, Ulus-Devlet ve gnmzn yeni ortaya
kan ulusaflr "evrensel toplumu"), Fredric Jameson'n gelifltirdii gelenekilik, modernizm
ve postmodernizm lsne aka uymaktadr: Burada da, postmodernizme damgasn vuran geriye ynelik olgular bizi aldatmamaldr modernlik-ncesinden kopufl ancak postmodernizmle birlikte tamamna ermifltir. Nitekim, bu yaznn bafllnda Jameson'n Postmodernizm, ya da Ge Kapitalizmin Kltrel Mant (ev. N. Plmer, Yap Kredi, stanbul
1994) kitabna zellikle gndermede bulunuyorum.
21. Slavoj Zizek, Enjoy Your Symptom!, New York 1993, s. 11.
22. Darian Leader, Why Do Women Write More Letters Than They Post?, Londra 1996;
Trkesi: Kadnlar Neden Yazdklar Her Mektubu Gndermezler?, ev. N. atl, Ayrnt, stanbul 1997.
23. Karl Marx, "The Class Struggles in France: 1848 to 1850", Surveys from Exile.
Political Writings: Volume 2 iinde, Londra 1973.
24. Bkz. Wendy Brown, States of Injury, Princeton 1995.
25. Bkz. Paul Piccone, "Postmodern Poplism", Telos, no. 103, Bahar 1995. Elizabeth
Fox-Genovese'in edebiyat ve sinema teorisi sorunlar, lezbiyen haklar vs. ile ilgilenen storta snf feminizminin karflsna, sradan alflan kadnlarn gncel sorunlar zerinde odaklanan ve aile iinde, ocuklarla ve iflle birlikte nasl hayatta kalnaca ile ilgili somut sorunlar dile getiren bir "aile feminizmi"ni kartma giriflimi de numuneliktir. Bkz. Elizabeth
Fox-Genovese, Feminism is Not the Story of My Life, New York 1996.
26. Kamusal (hukuki) normlarn sac askya alnflnn en zl formln Eamon de
Valera vermifltir: "Halkn yanlfl yapma hakk yoktur."
27. Rancire'in singulier universel [tekil evrensel] kavram da byle okunmaldr belki
de: Evrenselliin oda olarak, sz konusu evrensellii ayn anda hem olumlayan hem de
tahrip eden tekil evrensel ne karlr. "Hepimiz Saraybosna sakinleriyiz" dediimizde, bariz bir biimde "yanlfl" bir adlandrma, doru jeopolitik yaylm ihlal eden bir adlandrma
yapyoruzdur; gelgelelim bu ihlal, tam da bu haliyle, mevcut jeopolitik dzenin adaletsizliini ifade eder. Bkz. Jacques Rancire, La Msentente, Paris 1995.

You might also like