Professional Documents
Culture Documents
Namık Kemal - İntibah
Namık Kemal - İntibah
Ne efsunkr imisin
ah ey didr- hrriyet Esr-i akn olduk geri
kurtulduk esaretten.
Namk Kemal;
iir, maketle, tarih, eletiri, biyografi, romgn, esefler
verir; bunlar toplumun uyanp gelimesiiin_g]rac olarak ku|Ianr. Tiyatro^ bir elencedir; takat
elencelerin en. faydalsjdr gryle yazlan tiyatrolar; ulusun
tozulan moralini kurtarmak amaciyle Vatan, yahut Silistre 1873) den
sonra sevmediklerile zorla evlendirilenMrin bahtszln Zavall ocuk
(1873); en kahraman bir kocaya bile ihanet edebilen bir kadnn dramn
Akif Bey (1874); zalim bir sancak beyine kar halkn isyann Gfilnihal
(1875); nsznde tiyatro grn yanstan, konusunu Hrzemahlar
dnemindeki Trk tarihinden alan Cellettin Harzemah (1885):
Hindistan'da Baburlular zamannda-ki bir olay ileyen Karabel (1910) en
tannm oyunlardr. Romanlar; kt bir kadnn istiras ve
entrikalarna kaplan bir gencin felketini anlatan tre roman Son
Pimanlk yahut sansrden sonraki adiyle intibah (1876); islm Birlii
lksyle yazlan tarihsel roman Cezmi (1880); Eletirileri: Tahrib-i
Hrbat (1874, basl, 1885);, Takip (1875, basl, 1885); Kenan Mdaaanamesi (yay. Kprl, 1962). Namk Kemal, Hayat ve iirleri (yay.
Seyit Kemal Karaaliolu, 1984). ROMANLARI : JNTamj k. Kemal'in elinizde
bulunan NTBAH la birlikte iki roman var : <-ntibah ve Cezmi.
Trk Edebiyat'nm tand, Bat anlaynda ilk _
yaznsal___omanlarmz, ikisi de romantik zel^ likler tar. Olaanst
olgular, duygusal davranlar, gerek ya-amd~"gorulmeyen olaslklar
yaam glerini azaltr. Namk Kemal, eitli yazlarnda, zellikle
Idukddime-i Cell de, , jroman iin aa yukar u grtedir:
Romandan ama, gerekte olmamsa bile gemesi olabilir bir olguyu,
ahlk, duygular ve olaslklara ilikin her eit ayrntlaryla birlik
betimlemektir. Romanlara, seyrek de olsa insanst, imgesel varlklarn
kartrld olur.
................ - .........
Namk Kemal, edebiyatmzn en byk eksii olarak roman _rd,,
jin, Magosa srgnnde, Sergzet-i Ali yazar (1876). Eski meddah
hikyelerimizden Hanerli Hanm dan esinlenerek kaleme alnan bu romann konusu
yledir: Ali Bey, zengin bir ailenin tek ocuudur, yi bir renim
grr, on yana gelinceye kadar birka dil lrenlr. Ancak ald
bilgilerin kiiliinin gelimesinde etkisi olmaz. YjrmLjgaglarnda iken
babas
lnce, keyfine gre yaamaya kaplr. Camlca'da bir ge-zintL srasnda,
gzel bir kadnla tanr, iffetli sand bu kadn,
vosmamrr'bTridi^__Mg_rjggj]ter'dir' afo- Surjye^e irlcn ler yaparak
zengin olmu Abdullah Efendi isimli yetmi yalarnda", iek" 'bozuu
'kia bu ihtiyarla Jusl tdir"' UTun'n" byle uygunsuz- -birkadma
.masaa..,zlen annesT.'~AirBev'in'~mutluluu iin, ev
sup adnda gzel bir cariye alr. Yine de olunu bu kadnn
ker'i,..evde_by.Iarnaz; kadn, dostu Abdullah Efendi ile bulumaya.
gitrpi^jr, PC'tn Cppp bpkior, ortppj ^b^h yalya~Ho-nen. Mehpeyker'le
kayfa edpr. Ayrlrlar. Ali Bpy, ..giin..^p-tike Dilubja snmaya
balar. Mehpeyker, hereyine gz yuman ihtiyar dostu Abdullah Efendi ile
bir plan hazrlar. Kjz hamamda gFen kadnlardan vcuaunaaKi benler
hakknda " Fni^eTjmTrr-^tt^ate e4s^^
Bey 'e duylryrJ__Al_,jtiey kzgnlkla Jllaub'u dverTken-disi de.
hastalanarak yataa der. Kz bir esirciye satarolur? Bahar mevsiminde ise yeryznn her taraf yeillenir.
(Hatt, kendilerini insan zanneden, gerekte ise bitkide farklar, sadece
istedikleri zaman istedikleri yere gidip gelebilmekten, yani, kendi
istekleriyle yer deitirebilmekten ibaret bulunan birtakm beylerimiz de
tede beride Tasladklar hanmlara yeillenmeye alrlar.)
37
Herkes bilir ki, bu tip kadnlarn yzlerindeki yamak, mesire yerlerinde
ss iin^pllanlr ve deta kabarm dzgn demektir. Vazifesi yz
rtmekten ziyade sslemek, balca zellii de, hercay gnl, kt akl
ve yalanc nezaket gibi, saklanmak istenen eyleri ortaya koymaktan
ibarettir.
Gnlerden, gecelerden beri Ali Beyin kafasn ve gnln dolduran sevgili
ite. nihayet karsndayd. Delikanl susuyor, fakat ok strap ektii
her halinden belli oluyordu. Ayn zamanda iinde byk bir tereddt de
vard. Nihayet btn cesaretini toplyarak ban yukarya kaldrd. Yar
ak, yan kapal gzleriyle bakn--ca karsnda ne grsn: Boyu bou
dzgn, siyahms .samur sal, incerek dz kal, noktal yeil gzl,
siyah uzun kirpikli, hafif sar zerine, dalgal koyu al yanakl, irice
ekme burunlu, ufack azl, ehvet ifade -eden kor dudakl bir fet
karsnda durmuyor mu?
Karsndakini kucaklayacakm gibi vcudu hafife ne doru eilmi,
sanki kalbine girecekmi gibi, derin baklarla Ali Beyin yzne tatl
tatl bakyordu.
Utanga tabiatl bir gen, kannn en iddetli kaynad alarda, ilk
rastlad ve gnln kaptrd kadnla byle ilk bulumasnda
armaktan ve alamaktan baka ne yapabilir? Ali Bey de ite byle bir
durumda ve byk bir aknlk iindeydi. Kadna bir eyler sylemek
istiyor, beceremiyor, biteviye dudaklarn srp duruyordu... Meramm
hi deilse hasret dolu baklarla anlatmak istiyor, gzlerine dolan
yalar buna mni oluyordu.
Kadn gerekten sanatnn ehliydi. Bakt ki Ali Beyde i yok. aresiz
kendi konumaya balad.
Yaktn et te-zen-i aram yanm gnlm Nev-heves kldn u kendinden
usanm gnlm
Ey sabr ve karar yakc sevgili, zaten yank olan gnlm bir defa da
sen yaktn. Kendi hayatndan bile usanm olan gnlm birtakm yeni yeni
arzularla doldurdun...
Kadnn ad Mehpeyker'di. Terbiye ve ahlk bakmndan Ali Beyin tamamen
zddyd. Alak ve namussuz bir aileden yetimi; daha on drt, on be
yama gelmeden rezaletin her eidini renmi; kendini bu yolda
yetitirenleri fersah fersah geride brakmt. On beini bitirdii zaman
artk profesyonel bir aifteydi. Biraz okuyup yazma rendii ve hemen
btn vakitlerini stanbul'un tannm aifteleriyle geirdii iin
eytan zeks ok gelimiti. Periler kadar gzel, Haccc20 kadar
dirayetli bir eytan yaradlm olsayd, istedii adam elde edip ona
keyfinin istedii ekilde tahakkm etmekte ancak bu yosma kadar maharet
gsterebilir veya belki de gsteremezdi.
Son derece ehvet dkn olduu iin holand erkekleri bin bir
cilveyle hkm altnda tutmak ister ve bu ii de hemen daima ustalkla
becerirdi.
39
Gzel erkekleri gerekten severdi; fakat ylan bir iei nasl severse
bu da yle severdi; ylan bir adama nasl sarlrsa bu da yle sarlmak
isterdi; mezar bir vcudu nasl kucaklarsa bu da yle kucaklamaya
alr; onun yalnz kendisine mahsus olmasn ister, zavallya artk
dnya yz gstermezdi.
Ali Bey ise zevk sahibi kadnlar en ateli sevdalara drecek kadar
yakkl bir delikanlyd. Mahpeyker de daha ilk iaretini ald gn,
kendini zaptedemiye-cek derecede gnln ona kaptrmt. Hem ylesine
kaptrmt ki, o gne kadar mnasebet kuraca her erkein, ilk i
olarak, mal durumunu incelemek deti olduu halde Ali Bey hakknda byle
bir incelemeye lzum bile grmemi, fakir ve kt huylu bir gen bile
olsa vuslatn yine de kendisinden esirgememeye kesin ekilde kararl
olarak o gnk bulumaya gelmiti.
dklvermeye msait grnce, o parlak baklarn bsbtn mahzunlatrd. Emelleriyle pimanlk duygular arasnda gya neye karar
vereceini bilemiyor ve bundan dolay strap ekiyormu gibi, gzlerini
yere dikerek, hazin ve kinayeli bir eda ile szlerine devam etti:
yle ya! Biz sanki buralara beyefendinin musallat olmasndan kendimizi
kurtarmak iin geldik!... Kendisiyle grmek istemesek sanki arabamzn
penceresini kapyamazdk... Kendinden uzaklamak istesek gidecek baka
mesire mi bulamazdk?... Yanna kadar sokuluyoruz; Beyefendi dut yemi
blbl gibi azn
45
ap bir kelime sylemiyor... Mecburen lkrdy biz ayoruz Lf olsun
diye Peimde niin dolayorsunuz? diye sormak da su saylyor... Her
eyin bir usul erkn vardr. Birdenbire Beyefendi, siz bana tutkunsanz, ben de sizi ldrasya seviyorum... Btn varlmla sizinim...
Emredin, kalbimi ayaklarnzn ucuna ataym!... dememizi mi
bekliyorsunuz? Kadn ldrasya sevse bile birden bu kadar alabilir
mi?... Benimle eleniyorsunuz!, dediniz. Ben de Hayr, bilkis siz
benimle eleniyorsunuz!... diyecek oldum... Beyefendilerle hi byle
aka yaplr m?... Baksanza, kyametler kopuyor...
Mehpeyker, bu eda ile daha bir hayli konutu; uzun uzun sitemler etti...
Sevgilisi konuurken zavall Ali Bey, renkten renge giriyor; kh zr
dilemeye, kh yalvarmaya hazrlanyor; fakat azn ap bir ey
sylemeye muvaffak olamyordu... Mehpeyker konuurken gzlerini yere
dikmi olduu iin, kendisine hal dilince olsun bir ey anlatamyor,
lkrdsn kesmeye de cesaret edemiyordu...
Konuma bu mecraya dklnce Mehpeyker, gya gnl ile mcadele ediyormu
gibi, bir iki dakika durdu. Sonra birden gzlerini yerden kaldrarak
gayet kane bir bakla muhatabnn yzne bakt... Kendisini
kucaklyacakm gibi, zerine doru eilerek:
te syledim. Gnlnz oldu mu? te kalbimi atm; iinde neler varsa
nnze serdim... Bana kadnlm da, terbiyemi de unutturdunuz...
Elvermedi mi?... Bir kere daha syliyeyim mi? te sizi seviyorum... Ne
yapaym, canmdan, dnyamdan ve ahretimden daha ok seviyorum...
cmleleriyle konumasn bitirdi... Seviyorum kelimesini azndan her
kta, dudaklar ismet kadar gzel, ehvet kadar tatl bir renk
alyordu.
46
Yetmez mi tem-yi ceml el de sunarsn Ey k- mihnet-zede bulduka
bunarsn
Gzellii doya doya seyretmekle yetinmiyor, bir de elini uzatyorsun. Ey
bin bir belya uram kederli k, sen artk bulmu da bunuyorsun.
Kadnn bu, gnl avlayc davran karsnda zavall toy k,
kendinden gemi, deta dili tutulmu, tek kelime syliyebilmek yle
dursun, kln kprdatacak hali kalmamt. Kalbi gsnden frlayp
kacakm gibi, hzl hzl arpyordu. Hayatnda ilk defa duyduu bu
heyecann iddetini anlyabmek, ancak kalbinin iine girmekle mmkn
olabilirdi.
Delikanl nihayet kendim biraz toplayabildi. Teekkrlerini, akn ve
saadetini anlatabilmek iin kadna bir eyler sylemek istiyor, fakat bir
trl iki cmleyi bir araya getiremiyordu..,
Mehpeyker'e gelince: Felein emberinden geen ve dnyada ehvetten baka
bir ey tanmayan bu ateli kadn, Ali Bey'i kalbiyle deil, vcudu ile
sevmiti. Bu gen, yakkl din erkee kar duyduu iddetli arzunun
karlksz kalmadn grnce sevincinden ne yapacan bilemiyor;
delikanly kendisine daha iyi
47
balayabilmek iin, diller dkerek ivelendike iveleni-yor; birtakm
kane tavrlar taknarak adamcaz da-.a beter aztyordu.
Bulunduklar yerin gzellii, sessizlii ve bilhassa tenhal iinde bir
iki saat ifte kumrular gibi byle tatl tatl sevitiler. Birbirlerine
Fakat imdi de ncekinden daha byk bir kusur iliyeceim. Onun iin
peinen affnz rica ederim. Bunu her halde
iyi
niyetime
balyacanz umarm...
Ali Bey, onun szn keserek merak ve heyecanla sordu :
Ne gibi?
imdi Atf Bey kardeimizden iittim... Demin arabasna yaklap laf
attm
kadn seviyormusu-nuz... yle mi?
Seviyorsam seviyorum... size ne?...
Sinirlenme, evladm! Ayp deil. Genlikte bunlar olaan eylerdir.
Herkesin bana gelebilir. u kadar var ki, kadn gayet ciddi bir akla
seviyormusu-nuz... Hatta daha baka tasavvurlarnz da varm...
Ali Bey, srrm aa vurduu iin, arkadana hakaret ve hiddet dolu bir
bakla dik dik bakt. Sonra Mesut Efendiye dnerek:
64
Sizin ne vazifeniz? Herkesin kel khyas msnz?
Az kavgas yeni batan kzacaa benziyordu. Fakat Mesut Efendi buna
meydan vermedi, sakin ve ar bir sesle devam etti:
Ltfen sinirlenmeyiniz! ihsan buyurunuz! nsan olana insanca davranmak
herkesin vazifesidir... O kadnla istediiniz kadar gnl elendirir,
vakit geirebilirsiniz. Buna kimse bir ey diyemez... Benden size baba
nasihati, aabey nasihati: i sakn yanlp da evlenmeye kadar
gtrmeyiniz! Namusunuza ok yazk olur... Tela etmeyin, msaade
buyurun, szm bitireyim. Sonra ne isterseniz syleyin! stediiniz
ekilde hareket etmek de daima,kendi elinizdedir... Fakat bir kere beni
dinleyin!... O kadnn ad Mehpeyker'dir, deil mi? Hani Boazii'nde, u
ufak krfezin kenarndaki pembe yalda oturur. stanbul'un hovardalk
lemlerini bilenlerden kime isterseniz sorun! Mesel en yakn arkadanz
Atf Bey ite karnzda duruyor... Szlerine inanrsanz o kadnn ne
mal olduunu size etra-fiyle anlatsn... Mehpeyker denilen bu aifte o
derece mehur bir fahiedir ki, koca stanbul'un iinde, koynuna
girmedii, sizden baka bir gen kalmamtr diyebilirim.
Zavall Ali Beyin az amasna meydan brakmadan teden Atf Bey atld:
Daym ok
doru sylyor.
Vah kardeiim, vah! Bunca zamandr
ektiiniz zntler bu kadn iin miydi? znt ekmeye deer mi hi? Ne
zaman isterseniz iki altn karlnda emlinize nail olabilirsiniz...
sterseniz hemen bu gece... diyerek Mesut Efendi'nin szlerini teyit
etti.
Ali Bey, arkadann asla yalan sylemiyeceini mteaddit tecrbeleriyle
gayet iyi biliyordu. Mesut Efen65/5
di'nin syledii eylerin doru olmamasn kalben ok arzu ediyor, fakat
arkadann kesin ifadesi karsnda buna muvaffak olamyordu... Hem
kendisine yalan sylemeye ne mecburiyetleri vard?
En kutsal emellerle gnl verdii Mehpeyker'in iffetsiz bir kadn
olduuna nihayet o da inanmak zorunda kald...
Duyduu ac hakikatin basks altnda beyni karncalanyor, kalbi
skyor, eziliyor, eziliyordu... Buna ramen metin grnmeye ve
strabndan renk vermemeye alt, hislerini iinde hapsetti. Souk bir
kaytszlkla:
Ben onu namuslu bir aile kz olarak tanm ve sevmitim, meer
yanlmm. Bugnden itibaren yzne bakarsam namert olaym...
djyjergk_Sn- szn syledi veJaahsLJEapatt. cj*?**\ Me*^
Konuma mevzuu deitikten sonra bir mddet de havadan sudan bahsettiler.
Mesut Efendi, msaade isti-yerek onlardan ayrld, arkadalarnn yanna
gitti. Ali Bey'le Atf Bey yalnz kaldlar.
Utanma korkusuyla riyakrla tenezzl insan iin ne garip bir
noksanlktr. nsan bazan bir yalan uydurur; karsndakini buna
inandraym derken ok defa kendi yalanna kendisi de inanr. te Ali
Bey de, vaziyeti kurtarmak iin, syledii yalana kendi de inanm,
Ali Bey, adeta mum alevine tutulmu bir pervane gibi, ak ateleri
iinde, biraz sonra iskeleye yanat.
Btn bir geceyi iinde geirecei ak ve saadet yuvas gya kendisini
karlamaya hazrlanyormu gibi, ite karsnda duruyordu. Mehpeyker'in
tarifine gre, yalnn bahe kapsna varmak iin, hi bilmedii baz
sokaklardan gemek gerekiyordu. Ay nn da yardmyla hepsini kolayca
buldu ve geti. En son sokan nihayetindeki ke ban dnnce ilk
gelen bahe kapsnn aralk olduunu grd. Kapya yaklat, aralktan
ieri bakt. Sevgilisi, srtn aaca dayam, duruyor; gz kamatrc
gzelliiyle tpk bir melek portresini hatrlatyordu. Yz kapdan
tarafa olmad iin, Ali Bey, ancak profilini grebiliyordu. Zavallnn
heyecan son haddine varmt. Vcudunun her zerresi ayr ayr titriyor,
damarlarn yakan seyyal bir alevin tesiriyle yz renkten renge
giriyordu.
Yabanc gzlerin tecesssnden ekinerek sokan her tarafn dikkatle
gzden geirdi. Grnrde kimsecikler olmadna iyice kanaat getirdi ve
kapnn aralndan sratle ieri atld.
Mehpeyker, gya geldiini grmemi de birden kac81/6
sma kverince yrei oynam gibi, bin bir naz ve ive iinde koarak
Ali Beyin kollar arasna atld; ban omuzuna koydu. Uzun ve dalm
salar delikanlnn boynuna ve gsne yaylmt. Yine o, gnl ekici
manl baklariyle t gzlerinin iine bakarak, imdat ister gibi, elini
hafif hafif skt. Sonra birden kendini toplayarak ne dt. ki taraf
sk aalkl bir yoldan ve titiz bir zevkle tertiplenmi iekliklerin
arasndan dolatrarak misafirini kk kke gtrd.
Gen, gzel ve shhatli bir kadn teninin rengi gibi gayet pembeye
boyanm olan bu kk rf'ler27, ev-ket'ler28 grseydi, sahile
yaslanm bir deniz melikesine ve nndeki krfezin sularn da,
kenarlar beline sarl--m, ortas hafif olduu iin suyun yzne
yaylm bir ipek petemala benzetebilirdi.
Esmekte olan hafif ve tatl
rzgrn tesiriyle, kkn eteinde hsl olan ufak ufak su kabarcklar
da o petemaln etrafna ilenmi inciler, mcevherler gibi prl prl
parldyordu.
Binann ortasna raslayan byk pencere, nurlu bir kadn gsne, bunun
iki yannda darya knt tekil eden iki kk pencere de iki
tomurcuk memeye benzetilse, hayal biraz Acemvar olmakla beraber pek an
mbalal saylmazd.
Hele kkn kucaklya-cakm gibi zerine
sarlan salkmst ile yapraklarnn arasndan szlmekte olan mehtabn
nurlar iin de hasret yk altnda beli bklm bir sevdaldr ki,
ayaa kalkarak sevgilisinin gzel yzn ve perian salarn yabanc
gzlerden saklamaa alyor; mehtap ise vuslat gecesinde sevgilisinin
perian salarn elmastan bir tarakla taryor denilse hi de yersiz
olmazd.
Oda takm, beyaz zemin zerine pembe iekler ilemeli canfesten
yaplmt. Yerdeki kymetli hal da oda takmyle ayn renkteydi.
Yalnz, pembe iekler ye82
rine az daha koyu pembe renkte birtakm dallar ilenmiti. Odann
duvarlarn kaplayan ktlarn ise, bilakis zemini pembe, iekleri
yaldzla kark beyazd. Tavan, aldan gayet sanatkrane yaplm gl
demetle-riyle ve papaanlarla sslyd.
Kara tarafndaki duvarn ortasna, yani biraz nce tarif edilen
pencerenin karsna raslayan kapdan girilince saa isabet eden duvar
penceresizdi. Bu duvarn bahe tarafndaki kesinde, ince beyaz tlle
rtl zarif bir karyola gze arpyordu. Karyola ile pencerenin arasnda
birka sandalye, byk pencerenin nnde endam aynas ve ifte fanuslu
alar saatiyle gzel bir vazo bulunuyordu. Sola den ve baheye bakan
iki penceresi bulunan duvarn deniz tarafndaki kesine bir kanape ile
birka sandalye, kap tarafndaki kesine aynal bir gardrop
96
Mehpeyker olmasa hemen bir grte meftun olacak derecede beenmiti.
Lakin daha merdiveni kmadan nce, Mehpeyker'in gzelliini, bilhassa o
vuslat gecelerinin doyulmaz ve unutulmaz lezzetlerini hatrlad;
Dilb'a kar gnlnde beliren hafif meyil, iddetli bir frtna nnde
yaklmak istenen mum gibi birden snverdi. Hatta, biraz nce dnp
biare kzn yzne bakn bile sevgilisine kar byk bir vefaszlk
sayd ve nefsini sulandrd.
Annesinin yanna girdii srada ise iitecei sitemlere zihninde cevap
hazrlamakla meguld. Fakat hayret!. Annesi gya hibir ey yokmu ve
olunun halinde hibir deiiklik olmam gibi, kendisini kkten-beri
alt efkatli pleriyle ve anne kucaklay ile gayet normal
karlaynca Ali Beyin ii biraz ferahlad:
Kadncaz, bu gz yumma ile de yetinmeyerek, olunun yznde apak
okunan zntleri bsbtn gidermek iin:
Ali'ciim, dedi. Dairendeki ilerine byle drt elle sarldka busen
ne kadar memnun oluyorum. Bu alkanln inallah ykselmene sebep
olur. Fakat mirleriniz biraz insaf etseler de hep byle istidatl ve
gayretli memurlarna, hi deilse iki gnde bir annelerini grmek iin
izin verseler ne olurdu?..
Annesinin en kk bir sitemde bulunmamas ve gya hibir eyden haberi
yokmu gibi byle sakin konumas, Ali Beyin gnlndeki elem, yakc
ilalarla kapanmaya yz tutan yaralar gibi, ac bir teselli ile sknet
bulmaya balad.
Ana, oul akamn bu birka saatim havadan sudan konumalarla geirdiler;
yemekten sonra biraz da bahede elendiler. Beraber bulunduklar mddete
Di-lb da yanlarndan hi ayrlmyor; hizmete hazr vaziyette
duruyordu. Delikanl bir yandan annesiyle ko97/7
nuuyor; bir yandan bu gzel kz dikkatli baklarla szyordu. Fakat
baklar, stad elinden km bir kadn portresini temaadan ileri
geemiyordu; Mehpeyker' in nazenin hayaline esir olan kalbinde, gzel bir
eyi takdirden baka his uyandrmyordu.
Mamafih annesi, delikanlnn
kalbinden geenleri sezebilecek durumda
olmad ve esasen btn dikkatini Dilb'un olu zerinde yapaca
tesire kaptrd iin maksadn daha imdiden gereklemi sayarak
seviniyordu. Ali Bey ise bir haftalk yorgunluunu giderebilmek iin
mmkn mertebe erken yatmaktan baka bir ey dnmyor, bir an nce
yatana uzanmak iin deta frsat gzetliyordu... Saat iki buua
gelince annesi vcudunda bir krklk bahane ederek ve olunun da
dinlenmeye ihtiyac olduunu syleyerek odasna ekildi. Ali Beyi soyup
yatrmaya da Dilb'u memur etti. Delikanl hizmet etmek iin kendisiyle
birlikte yatak odasna gelen gen kza, gya vcudu bile yokmu gibi, bir
kere bile dnp bakmad; kendi kendine soyunup yatana girdi; urad
souk muameleden donup kalan biare kz da kapy iyi ek! emriyle
odadan uzaklatrld... Birka dakika geer gemez deliksiz bir uy*
kuya dald...
Hanmefendinin bir mddetten beri ektii straplar ve geirdii
fenalklar yznden sinirleri ok bozulmutu. Bunlara ilveten bir
haftadr hasretini ektii oluna kavumann sevin ve heyecan da
kendisini bsbtn sarsm ve odasna ekildii vakit biare kadn deta
rahatszlanmt. Bu durum karsnda, olunun Dilb'a kar taknd
donuk tavn kendisine sylemeye cesaret edemediler. Halbuki kadncaz bu
ie olmu bitmi nazaryla bakt iin neticesini sormaya bile lzum
grmemiti...
Zaval kadn, gece hayliden hayli iddetli bir n98
bet geirmi, ge vakitlere kadar gzne bir damla uy-ku girmemiti. Gece
yarsndan sonra biraz dalar gibi
oldu.
Acayip bir huy peydan etmisin... Eskiden byle olmayacak ilere hatr
filan kartrmazdnz...
Konuma bu ekle dklnce ve srarlarnn hibir fayda vermediini
grnce kadncaz daha fazla dayanamad. Alar gibi hazin bir sesle:
Ya! Bir fahie iin, annenin istedii eyler mnasebetsiz oluyor;
hatr ayaklar altna alnyor, yle mi?... diyecek oldu.
Biare kadn ne bilsin ki, nankr ocuk kendini-ruhu gibi karnnda
tayan, beiinin baucunda uykusuz geceler geiren, mrnn lezzetleri
gibi vefal kucanda byten efkatli bir anneyi, gerekten bir
fahienin yalanc glmseyilerine feda edecek kadar ehvet dknyd...
Zavall anne, havsalasna nasl sdra-bilsindi ki, bu sefih olan, yine
kendi haysiyetini korumak ve selmetini salamak yolunda cann bile
fedadan ekinmeyen koruyucu melei, ayplarn grmezlikten gelmedii
iin, tahkire cr'et edecek kadar kstah ve krlas gururuna esirdi...
Nankr evlat, annesinden bu szleri iitince ne-yapsa beenirsiniz?
Hizmetisini azarlar gibi dik bir-sesle cevap verdi:
Kabahat bende ki, taciz edileceimi bile bile; evimdir diye kalkp
buraya geliyorum...,
Sonra hiddetle yerinden frlad. Kapy hzla ekerek defolup gitti...
or
Zavall anne, sanki olduu yerde donmu kalmt... urad elemli
aknlk iinde arkasndan hayran hayran etrafa bakmaktan baka bir
harekette bulunamad. Kederimde bugnleri grmek de varm... diye
feryat ederek sedirin stne yld kald... Baylmt... Cariyeler
koutular... Gsn, bileklerini, akaklarn limon kolonyasiyle
ovdular ;kordiyal iirdiler... Kadncaz glkle biraz kendine
gelebildi...
102
emimde yine aksin eder hsnn seyran Gayriyete raz m olur gayret-i
ddar
zmdeki gzelliini yine senin aksin seyretmede. Gzellii grme
gayreti bakasna raz olur mu hi?
Daha nce de anlatld gibi, Mehpeyker'in yals batan baa lks eya
ile sslyd. Kadn gayet zengin bir hayat yayordu. Yalnz u noktay
belirtmemitik ki, Mehpeyker, Ali Beyle ilk grt gnden beri
kndan bir tek kuru dahi almamt. Hatta bir ak-Sam Ali Beyin
getirdii birka okka turfanda meyva iin, tok gzl grnme gayretiyle,
hafif tertip bir kavga bile karmt. Geri bu davrannn en byk
sebebi, samimiyetini ve iyi niyetini bir kere daha gstermek, sevgilisine
menfaat hisleriyle bal olmadn bir kere daha ispat etmekti.
Koskoca konan; asyla, hizmetisiyle, byle bolluk iinde zengin bir
hayat srmesi nasl izah edilebilirdi? Mehpeyker, varlkl bir ailenin
kz olmad gibi, uzak bir akrabasnn, mirasna da konmu deildi. Bir
zamandan beri kskan knn deta inhisar altnda bulunduundan,
eskisi gibi gzellik ve ive satarak para kazanmasna da imkn yoktu.
103
Mehpeyker'in btn geliri, bu yola ilk dt sralarda tant,
Abdullah Efendi adnda zengin bir adamn cmerte yapt para
yardmndan ibaretti.
Mehpeyker'e son derece tutkun olan bu herif, Su-riyenin belki en
ahlksz, en alak adamlarndan biriydi. Ortak olduu birka byk
tccar, binbir hile ve dzenbazlkla batrarak ok para kazanm ve
bilhassa Msr'la yapt ticaret ilerinde yanmaz bir maharet ve
azalmaz bir gayret gstererek servetini kat kat arttrm, Suriye'nin
sayl zenginleri arasna girmiti. Ya yetmii getii halde kadn, kz
peinde komaktan hl kendini alamyordu. Yzne baklamayacak derecede
suratsz, irkin bir herifti.
Yz iek bozukluundan delik deik, rengi zenci krmas denilebilecek
derecede koyu esmerdi. Birka defa (Msr gz ars) denilen hastala
tutulduu iin gzleri hem perdeli, hem de ipildi. Gz kapaklarnda
kirpik diye birey kalmamt. Alt ksm frengiden dklm entik, yarm
burnu; fra yz grmemi pasl, rk dileri, daima ak duran
yayvan, salyal az; uyuz hayvan ty kadar seyrek byk ve sakal,
yznn letafetini (!) bir kat daha arttryordu... Karakterinde
ahlkszln her eidi mevcuttu...
Bu iren ve aalk mahlka, en di kadnlar bile, para kuvvetiyle dahi
tahamml edemedikleri iin, musallat olduu kt kadnlar altna gark
etmekle beraber, canlarnn istedii erkekle dp kalkmada ve her trl
elencede serbest brakyor; avu avu verdii altnlara karlk, yalnz
ara sra bir iki saatlik iltifat-lariyle yetiniyordu. Hlsa, (deyyus)
kelimesiyle daha tasvip edilemiyecek kadar mezhebi geni bir herifti...
Mehpeyker'e olan dknl tutku derecesindey-di. Son yl iinde
stanbul'a yalnz iki defa gelmi ve kadnn yzn ancak drt be defa
grebilmiti.
104
Byle olduu halde kendisine her ay muntazaman birka yz altn veriyor;
en varlkl hanmefendileri bile imrendirecek derecede mkellef bir hayat
yaatyordu.
Mehpeyker'le Ali Beyin beraber geirdikleri hafta iinde o da tesadfen
stanbul'a gelmi ve birka defa haber gndererek kadn evine
armt. Fakat Meh-peyker, Ali Beyin kulana gitmesinden korktuu
iin, her defasnda ya bir bahane uydurarak veya reddederek bu davetlerin
hibirine yanamam; hatta herifle mnasebetini tamamen kesmeyi dahi
gze almt. Fakat Abdullah Efendinin ne irret, ne bulak, ne belal
bir herif olduunu bildii iin, buna pek cesaret edemiyordu. Bu adamdan
her trl fenalk beklenebilirdi. Bilhassa byle bir muameleye mruz
kalnca her enaati, her edepsizlii gze alacak; elinden gelen her
fenal yapmakta asla tereddt etmiyecekti. Hatta para kuvvetiyle
kiralk katiller bularak hem kendisini, hem Ali Bey'i belki de
ldrtebilirdi...
Mehpeyker, bu tehlikeleri dnerek, Abdullah "Efendi ile mnasebetini
kesse bile bu ii gayet usturuplu bir ekilde yapmay, herifi kzdrmadan
tatllkla ikna ederek dosta ayrlmay daha uygun buluyordu... Byle
tedbirli hareket ettii takdirde para yardmnn kesilmesi ihtimali de
vard... Bu dncenin gerekleebilmesi de ancak herifle yz yze
grmeye balyd. Onun tastan kalbini biraz yumuatabilmek iin hayli
dil ve bir o kadar da ter dkmek gerekiyordu... Ali Beyle son
bulumalarnda, gnden nce gelmemesi iin srar ederek sz almas da
bu mddet iinde Abdullah Efendi ile grebilmek iindi.
O gn, Ali Bey yaldan ayrldktan sonra stanbul'a inmeyi dnd. Fakat
vakit hayli ge olduu iin akama eve dnemezdi. Geceyi de bu mendeburla
birlikte geirmek de hi iine gelmiyordu. Binaenaleyh stan105
bul'a ancak ertesi gn drt vapuru ile inerek doruca Abdullah Efendinin
evine gitti. Fakat ne are ik herifi evde bulamad. Dnp ertesi gn
gelmekten baka are yoktu. Fakat iki gn st ste stanbul'a inmek de
tehlikeli bir eydi. Yolda Ali Beye rastlamas, Mesul Efendi veya Atf
Bey tarafndan grlp Ali Beyin kulana ulatrlmas ihtimali
mevcuttu. Onun iin ister istemez akam ezanna kadar oturup herifi
bekledi. Fakat Abdullah Efendi o akam eve hayli ge geldii, o saatten
sonra da dnmek mmkn olmad iin, geceyi aresiz orada geirmek
zorunda kald...
te tarafta Ali Bey, annesinin kalbini krarak hiddetle evden kp
gittikten sonra bir iki saat urada burada dolam, ak havada
sinirlerini yattrdktan sonra, biraz neelenebilmek midiyle - bir
anaya kar sayg ve itaat gibi en kutsal evltlk vazifesini bile
urunda fedadan ekinmedii - Mehpeyker'inin iltifatl kucana komutu.
Yalya gelip de kadn orada bulamaynca son derece can skld. nce
ok kzd. Annesinin hafif bir sitemi zerine, kendisini bu yaa
getirinceye kadar ektii saysz skntlar hi aklna getirmiyerek,
beni
uurda lmekliim gerekiyorsa, Ta^nnl s&e,
ona da canla bala razym... Yalvar
an nce bu evden uzaklatrn!.k garak ^en
Tam bu srada bir cariye sratle K fenlen di; Ali Beyin eve geldiini ve
u an*LkaSmdan damak zere olduunu haber verdi... *
nl ni ^ Bey,
annesi tarafndan nasl k^Tyz lm katmakszn, oda kapsnda ^^-^
soH*- -inde dorulmu bir lnn T^J^^ *&?*?.. Tann'nn gazabn grm
bir li gibi rkek ve ekingendi... T kn akn bakndktan sonra ^"r"
Yz ylma almetleri grnmeye ba.
dizlerine bembeyazd...
Koarak
annesinin a
ly0rdu.-Tek kelime sylemiyor, mtemadiyen
^ uj
Biare kadn, btn krgnm o Q da ev1 verdi. Sevincinden deta deli
olacaK..
^^ sarld. Biteviye yzn gzn p
^
Sze ilk balayan annesi oldu:
Kendim n
_ Ali'ciim Allahakna sus! &*
sz iin an
edeceksin; hem ben helak <**#*'w&P. .ba1^ylla-nen sana danlr m hi?
Sus evlad^
^.bay sus! Vallahi dayanamayaca--. ?u^ ^i; adetaj^^
cam... diyerek sulu sanki kendisi varyor; sevin gzyalan, olunun
lanna karyordu...
n OK sri*
Bir annenin evladna krgnl e^ yarm tlbent kuruyuncaya kadar s
nce; olunun artk yzne bile d evladn karsnda grnce
118
bun kp gibi, birden uup gidivermiti... imdi olanca gayretiyle,
dizlerinde hngr hngr alamakta olan bu nankr evlad susturmaya
alyordu...
O esnada odada bulunan Dilb ise, sevin ve heyecan iinde, bulunduu
yere ylp kalvermiti...
Ali Bey aralarnda sanki hibir ey gememi gibi, annesi tarafndan
byle efkatle karlanmas ve teselli edilmesi zerine biraz kendine
gelebildi. Hanmefendi de, olunun hal dilince pimanlk demek olan scak
gzyalan karsnda biraz kendini toparlad... kisinin de baklar
birden Dilb'a evrildi... Hanmefendi, kz o halde grnce hemen
yerinden frlayarak Dilb'un yanma kotu... Bir yandan yzne su
serperek, kolonyalar koklatarak kz ayltmaya alyor; bir yandan da
Bak, biare kz senin iin neler ekiyor... diye tatl tatl sitem
ediyordu. Be on dakika uratktan sonra Dilb gzlerini at; akn
akn etrafna baknmaya balad. Kendi durumunu ve hanmnn da pervane
gibi etrafnda dolatn grnce ok mahcup oldu; gzel yz
pembeleti. Bilhassa Ali Bey'in de, kendisini ayltmak iin gayret sarf
etmesi pek houna gitmi; delikanlnn bu davranndan kendisini sevdii
mnsn karmt.
Kz telala doruldu. lk tantklar gece Ali Bey'in yapt souk
muameleyi hatrlamt... Ortada fol yok, yumurta yokken fazla iyimser
olmamak, birtakm bo hayallere kaplmamak gerekti... Birka saniye
iinde yine dnk mahzun Dilb oluvermiti...
Uursuz bir aktan henz kurtulmu olan Ali Bey ise, ilk rastlad bu
gzel kza gnln kaptrm, kalbi iddetle arpmaya balamt.
Mehpeyker'le Dilb'u mukayese etti: tekinin btn davranlar
yapmack,
119
btn syledikleri yaland... Dilb ise, her haliyle sevilmeye layk
bir melekti. teki bir yalanc ta, bu kz ise hakik bir prlantayd.
kisini mukayese etmek bile doru deildi...
Yukarki anlatlanlardan da anlalaca gibi Dilb, Mehpeyker'le
kyaslanamayacak derecede gzel bir kzd. Bilhassa ahlak, namusu ve
sadakati, bu gzelliin kymetini kat kat artryordu.
Ali Bey, kza imdi byle alc gzyle baktka kendi kendine ayordu;
nurdan yaratlm byle bir melek, daha dn pervane gibi, etrafnda
Kzcaz, seni ldrasya seviyor. Sen evi terk edip gittin diye bir
gnn iinde zntden bak nasl sarard, soldu... Biraz nce seni yle
perian bir halde grnce birden nasl dp bayldna da kendi
gzlerinle ahit oldun... Mamafih kz houna gitmediyse syle! Arar,
bakasn bulurum... Lakin zavallya yazk deil mi?...
Bunlan sylerken bir yandan da gz ucu ile olunun yzn tetkik ediyor;
szlerinin ne tesir yaptn anlamak istiyordu.
Ali Bey, mahcup mahcup nne
bakarak cevap
verdi:
Anneciim, siz beendikten sonra ben niin be-enmiyecekmiim... Allah
iin gzel kz... Hem sizden
122
ne saklyaym, bilakis simasn da beendim, tabiatm da Lakin imdilik
evlenmeyi dnmyorum...
Bu szler, st kapal bir muvafakatti. Fatma Hanm, konumasna devam
etti:
ki gzm, sana dn de syledim. Mrvvetini grmek, seni nasl
byttmse yavrularn da ylece kendi elimle bytmek istiyorum...
Anneciini o saadetten mahrum eder misin?...
Annesi belki fikrinden cayar korkusu ile Ali Bey, daha fazla itiraz
doru bulmad:
Siz bilirsiniz, anneciim... diyerek kesin muvafakatini bildirdi.
Fatma Hanm, Dilb'u daha o geceden olunun yatana vermeyi
kararlatrd.
Ali Bey, annesinin Dilb'la belki yalnz grmek istediini hesaba
katarak, biraz elenmek, hava almak bahanesiyle baheye kmt.
Hanmefendi kz yanna artt. Biarenin gnlnde o eski mitlerinden
zerre kadar eser bile kalmamt. Lakin gnl verdii gencin, Mehpeyker
belasndan kurtulduunu iitince sevincinden az daha deli olacakt.
Kendini tutamyarak hanmefendinin ayaklanna sarld. Sevin ve heyecan
her halinden belli oluyordu... Sonra birden akl bana geldi; yapt
hareketlerden utanarak ban nne edi. imdi sessiz sessiz alyordu.
Hanmefendi, bu gz yalarnn sevinten ve utangalktan ileri geldiini
derhal anlamt. Kzn srtm okyarak:
Evladm, bunda utanacak bir ey yok. Allann emriyle beyin senindir.
Seviyorsan iftihar et! Dmanlarn utansn... dedi. Sonra kz dizi
dibine oturttu; yzn salarm okyarak
heyecann biraz yattrd.
Buna ramen Dilb'ta yine bir durgunluk hali gzden ^kamyordu...
Hanmefendi, bunu kzn utangal123
gna yordu. Halbuki gerek sebep bsbtn bakayd: Zavall kz, daha iki
gece evvel Ali Beyin kendisine kar taknd o souk tavr ve ertesi
gnk zc olay hatrlamt. Delikanlnn sevgisine bir trl
gvenemiyor, iinden inanmak gelmiyordu. Gnlndeki zntnn asl sebebi
buydu. Mamafih yine de elinden geldii kadar metin grnmeye alarak
zntsn sezdir-memeye muvaffak oldu.
Akam ezan okunmu, yemek vakti gelmiti. Hanmefendi, sa yanna
olunu, soluna da mstakbel gelinini alarak sofraya oturdular.
Yemeklerini byk bir nee iinde yediler. Sonra baheye kp aalarn
altnda biraz dolatlar.
Kke dndkleri zaman saat epeyce ilerlemiti. Ali Bey yatak odasna
girdi. Hanmefendi olann arkasn-, dan kz da kendi elceiziyle ayni
odaya soktuktan son-, ra kalp huzuru iinde odasna ekildi.
124
lemin bir zevki yok kim hiri dert obuasn Mhitb-i lyde der-peydir
hilli matemin
lemde, sonu dertle bitmiyen hibir zevk yoktur. Bayram mehtabnn
ardndan bile derhal matem hilli grnr.
Ali Bey, bylece Dilb'la evlenmi; bu izdiva ile hayat da dzene
girmiti. Gndzleri muntazaman vazifesine devam ediyor; geceleri de
ya-aki0g&t,iJ.
Q/g <*
lb'un gz kamatran gzellii karsnda kendi gzellii de gzlerden
derhal silinivermiti...
Hatta Hanmefendilerin dne geleceini evvelden bildii iin giyimine
ve ssne son derece itina ettii, Dilb ise, deta gzelliini
gizlemek istercesine sade giyinmi olduu halde, giyindiini ve
takndn yaktrmak hususunda da, yalnz kendisinden deil, dne
gelen gzelleri hepsinden daha stn.
Kar hasedinden deli olacakt. Gzellikle rakibiyle boy lsemiyeceine
kanaat getirince, hi deilse baka hususlarda stnln gstermek
hevesine kapld. Zeksna ve dzgn konumasna gvenerek birtakm
akraklklarla meclisi idare etmeye kalkt. Dilb, bir hiss-i kablev-vuku ile Mehpeyker'in bu gizii niyetini kefetmi gibi, tatl tatl
konumaya balad. Kakibinden ok daha dzgn, daha ekici bir eda ile
konuuyor; araya zarif nkteler ve fkralar kartrarak dinliyenlerin
olanca alkalarn kendi zerinde topluyordu. Mehpeyker'in aiftece
gevezeliklerine kulak veren kalmamt...
Kadn, bu alanda da Dilb'tan kat kat aa olduunu anlaynca
hiddetinden deta ifrit kesilmiti. Eline gese kzcaz bir kak suda
boacakt. Eer rakibini kendisinden deersiz bulmu olsayd, kendinden
daha aa, daha deersiz bir kadna gnlnde yer verdii iin, Ali Bey'e
kar gayz belki biraz hafifliyecek, hatta belki de bu gayzn yerini
hakaret arzular dolduracakt. Fakat gelgelelim, hem yakkl bir
sevgiliyi kaybetmek, hem de onu, her hususta kendisinden ok stn bir
rakibe teslim etmek, Mehpeyker gibi di bir muhitten yetimi, btn mr
binbir ktlk iinde gemi aiftelerin deil, en terbiyeli, en kadir
bilir kadnlarn "bile kolay kolay tahamml edebilecei belalardan
deildi... Bu nazenin ise, ye'si oaldka ihtiyar de elden
130
giderek, tasarlad intikam plann bir kere daha gz-den geirmek
zere, kalabalktan bunaldn bahane ederek dn evinden ayrld;
doruca Abdullah Efendinin evine kotu. Arab' bu ite bir maa gibi
kullanmay dnyordu.
htiyar, aralarndaki son mukaveleye gre, alt aylk mhlet
tamamlanmadan Mehpeyker'in yzn grmekten bile umudunu kesmi; gnln
elendirmek iin baka areler aramakla meguld... Mukavelenin zerinden
henz bir ay bile gememiken, byle hi ummad bir anda sevgilisinin
oda kapsndan ieri girdiini grnce aptallat. Gzlerine
inanamyordu... Mamafih, bu ani ziyaretin para ile ilgili olabileceini
hesaba katarak yle bir topland. Gayet vakrne ve ayn zamanda
msaadekrane btr tavrla:
Buyursunlar, efendim! Buyursunlar iki gzm! Sizi hangi rzgrlar
att? Grdnz m, koca fellah insana nasl lazm olurmu... Madem ki,
siz fakiri sevindirmek iin, mhletin bitiminden ok nce terif ettiniz.
Bu ltufkrlnza karlk, bendeniz de va'dim-cien ve her zamankinden
kat kat fazla hizmette kusur etmem elbette diyerek misafirini karlad.
Fakat, kadnn heyecanl halinden ve hzl hzl nefes alndan, gayet
hiddetli ve tell olduunu anlaynca, iin rengi deiti. Muhatabnn
yzne dikkatle bakt. Sararm ehresinde derin bir elemin izleri
okunuyor; titreyen dudaklarndan ve imek imek akan baklarndan,
alevli gazaplar salyordu.
Abdullah Efendi, konuma eklini ve ses tonunu hemen deitirerek szne
devam etti:
Bende ne divane herifim... Mnasebetli, mnasebetsiz her zaman aka
yapmaya kalkrm... Fakat yznde bir rahatszlk almeti var... Allah
akna ne oldunuz?
131
Ne mi oldum? Ne olduumu halimden de anlamyor musun? Dur, syliyeyim
yleyse... Fakat istediimi yapmak elinden gelecek mi? Eer istediimi
ya-pabilirsen. Bunu taahht edersen... Maksadm gerekleinceye kadar
yanndan ayrlmam... Senin olurum... Anlyor musun? Yalnz ve ancak
senin... Ah! ntikam... Bir gn intikam... Bir kere intikam... Ondan
sonra isterse dnyann alt stne gelsin...
Mthi bir kin ve intikam kasrgas iin yz korkun bir hal almt...:
Herif, kadnn maksadn iyice kavrayamamakla beraber, birisinden intikam
almak iin, kendisinin bu alandaki tecrbe ve maharetinden faydalanmak
istediini anlamt. Bu ta yrekli canavar iin, adam ldrtmek, tavuk
kestirmekten daha basit bir eydi: Kendisince bu kadar basit bir ey iin
kadnn bu derece tela gstermesi tuhafna gitmiti... Kmser bir
tavrla ve alayc bir eda ile cevap verdi:
Vah! Vah!
Vah!. Demek telanz bunun iindi? Glmeden elenmeden
baka bir ey dnmeyen Mehpeykercik, demek imdi intikam sevdalanna
tutuldu? Lakin bu melek gibi vcuda, o kadar korkun hayaller yakr
m? Ama niin yakmasn? Azrail de melek deil mi?
Szlerinin ne tesir yaptn anlamak iin biraz durdu; Mehpeyker'in
yzne bakt; sonra daha cidd bir eda ile devam etti:
Lakin ne oluyorsun? Derdin nedir? u dnyada Abdullah gibi bir kulun
varken, arzularnn gerekleip, gereklemeyeceini dnmen bile abes.
Sen yalnz emret! tesine karma! Emirlerin en ksa zamanda yerine
getirilmezse, o zaman bana ne istersen syle!
Mehpeyker, ac ac glmseyerek maksadn aklad:
132
Bizim, yoluna dnyalar feda ettiimiz Beyefendi, bir gn buraya
geldiimiz iin yalda bulunmaymza hiddet buyurmu. Bizi terk edip,
gitti... Gya ks-kanm. Gleyim bari. Kah! Kah! Kah! Ne tuhaf
kskanlk bu... Beni kskanyor da kendine gre bir cariye paras
buluyor, gnln onunla elendiriyor...
zldnz eye bakn!. Siz kendinize ondan daha l, onu bin defa
cebinden karacak kadar zengin erkek mi bulamayacaksnz? Elinizi
sallasanz ellisi...
Mehpeyker'in gzellik gururunu okamak amaciyle sylenen bu szler,
kadnn zerinde tamamen aksi bir tesir yapmt. Hayret ve tahkir dolu
baklarla herifi tepeden trnaa yle bir szdkten ve iki dakika
durduktan sonra, kmser bir tavrla sze devam etti:
Sen galiba mrnde kimseyi sevmemisin... Akn ne olduunu
bilmiyorsun...
Nasl kimseyi sevmemiim... Ne vakit muhabbet belasndan kurtulduumu
grdnz?
Benim kanaatimce, insan dnyaya bir kere geldii gibi, mrnde de
yalnz bir kere sever... tekiler nihayet geici bir hevestir. Hele sen,
gerek akn ne demek olduunu buseydin, demincek bana Varsn kiminle
elenirse elensin! diyemezdin. Demek ki sen, bir sevdiini elinden
karm olsan, kederlenmiyeceksin...
Ben baka... Fellaha bu suratla hangi kadn yz verir ki, binbir bela,
binbir glkle elde edebildii nazenini karnca kederlenmesin?
Bu kadar paran varken, hi sana elence olacak kadn m bulunmaz?
Vallahi, ben size dorusunu syleyeyim mi? Parann bu gibi gnl
ilerinde sadece yalanc bir hreti vardr. Gzelce bir ka gz, bu
ilerde, okkalarla altndan daha ok basan salyor. Fakir bir ktip par133
as, bizlerden ok daha iyi eleniyor. Paraya taham ederse, ancak
muhabbet meclislerinden, ihtiyar zenginler iin, artakalm yadigrlar
tamah ediyor. te siz meydanda deil misiniz? u biare Arap gebermi
olsayd, imdiki halinizin yz binde biri kadar kederlenir miydiniz?
Szlerimi sitem sanmaynz! lemin halini tarif ediyorum. Demek isterim
ki, ben sizin yerinizde olsam, gider kendime ondan daha mkemmel bir k
bulur; o, cebi delik zibidiyi de haset ve hiddetten ldrtrdm...
Sen ne vakit benim durumuma dersen, o zaman kendi bildiini
yaparsn. imdi benim intikamma hizmet elinden gelir mi, gelmez mi? Onu
soruyorum?
ocuk! Bir delikanldan intikam almann da lakrds m olurmu? Bir
bahane bulup hapis mi ettireyim? ldrteyim mi? Gnlnz hangisini
arzuluyorsa emredin!...
Hibirini istemem... Bunun iin tek bir are var: Ali Bey'i o kadndan
ayracaksn!.
Sz, bu ekle dklnce Abdullah Efendi, muzaffe-rae bir tavrla, yava
yava.sandalyesine yasland. Byk altndan srtarak cevap verdi:
Ne kadar da g bir i teklif ettiniz. O derece telanz bunun iin
miydi? O kadar kskan, o derece marur bir beyefendiyi, karsndan,
cariyesinden ayrmakta da insan glk ekerse dnyada kolay
kelimesinin mns kalmaz. Siz, kzn ya phe uyandrabilecek bir
hareketini, yahut da vcudunun gizli yerlerinde bir nian varsa onu
renip bana haber verin! tesine karmayn. Rakibinizi en di bir
fahie durumuna drmek boynuma bor olsun. kacak dedikodular, en ge
bir hafta iinde Beyefendinin kulana gider... O kadar lakrddan sonra
ayrlacaklarna phe kalmaz ya... Her zaman yaptmz eyler...
134
ihtiyar k, lakrdsn bitirmi, sevgilisini memnun etmenin sevinciyle
yerinde duramyor, iskemlesinin stnde bir saa, bir sola kmldayp
duruyordu...
Ylan, zehirinin tesirinden, cellat kemendinin kuvvetinden nasl eminse;
Mehpeyker de, kararlatrdklar intikam plannn yzde yz basan ile
sonulanacandan ylece emindi. Bu eit ilerde, Abdullah Efendi gibi
tecrbeli bir kurdun yardmn saladna ok seviniyordu. Herife biraz
taklmak istedi:
By yapanlar, sen dururken, niin eytandan yardm umarlar bilmem ki,
diyerek herifin boynuna sarld; mundar yanaklanndan birka defa pt,
nazik dudaklarn Arab'n salyal azna brakarak birka dakika ylece
kald. Sonra, kendisinden daha bireyler mit eden herifin hevesini
kursanda brakarak, Dilb'a dair renecei eyleri bir an nce
tahkik edip renmek amaciyle sokaa frlad...
x
Bir yandan gnlk olaylar tahkik etmek ve mmkn olursa Fatma Hanmn
cariyelerinden birini, para ile kandrarak kendisine casus edinmek iin,
gvendii bohac kadnlar, Ali Bey'in evine musallat etti. Bir yandan
da kendisi o civardaki hamamlar dolamaya balad...
Felek, meydana bir musibet getirmek isteyince, sebeplerini de abuk
tedarik eder... Mehpeyker ie baladnn drdnc gn Dilb'a bir
hamamda tesadf etti. Dikkatli baklarla kzn vcudunu incelemeye
balad. Grd ki; t petemal bann yannda, bir siyah, biri kumrala
alan iki tane beni var... Maksadna ulamak iin bu iki nian kfi
grd, Mel'anet arkadann yanna bir an nce varmak iin, acele acele
giyinip, kendini sokaa att. Geerken bir i iin yalsna da urad.
Frsat bir kere balaynca birbirini takip edegelme135
si, her zaman tesadflerdendir... Bare Dilb da, o gn hamama
gitmeden nce, odasnda oturmu, gnlnden geenleri htra kabilinden
bir kda yazmakla meguld. O srada Ali Bey ieri girdi. Yan aka, yan
cidd bir tavrla kzn elindeki kd grmek istedi. Bizde bir kadn
velev inasi30 istidadnca olsun, bu ka-darck renimle ne kadar gzel
yazabilecek? Zavall kz, yazd eyleri kendi beenmedii iin utand,
gstermek istemedi. Ali Bey ltife yollu elinden almaya kalk-,mca, o da
kd yrtp att.
Sureta al-veri bahanesiyle, habis ruhlar gibi, daima kzn etrafnda
dolaan bohac kadnlardan biri, o srada tesadfen konakta bulunuyordu.
Ali Beyle Dilb arasnda geen bu olay cariyelerden renince, mal
gelen is
.
137
kalm hareketlerini bu defa da hareketleriyle tamamlamaya alyordu.
Ali Bey'in geliinden aa yukar yirmi dakika sonra, Arab'n av kpei
mahut Pertev Aa skn etti. Endieli bir tavrla kh bam gzn
oynatarak, kh salarn kartrarak efendisine doru gidiyordu. Mehpeyker de hemen arabasn ektirdi; balamak zere olan oyunu daha yakndan
seyretmek ve konuulanlar daha iyi iitmek iin arabay mnasip bir
yerde durdurdu.
Pertev kpei, mahut tavrlariyle efendisinin yanna gelince, oradaki bo
sandalyelerden birisini kaparak tam karsna oturdu. Telal telal
anlatmaya balad:
Bu kzcazla ne yapacaz bilmem ki? Ne de tuhaf bir belaya attk...
Gya ok heyecanl olduunu belirtmek iin hzl hzl nefes alyordu.
Abdullah Efendi, nceden kararlatrdklar plan gereince hibir ey
bilmiyormu gibi sordu:
Hangi kzcaz? Kimden bahsediyorsun?
Canm! Hani u gn nce nnden getiimiz mavi konaktaki kz..,
Hani sa tarafnda bir harap mescit, karsnda bir yourthane,
bahesinin yannda da hani u stavri'nin bostan bulunan mavi konak...
O anda zavall Ali Bey'in bandan aar sanki bir teneke kaynar su
dklmt. Tarif edilen ev, kendi eviydi. Herifin bahsettii kz da,
herhalde evdeki cariyelerden biri olacakt. Gittike artan bir phe ile
tepeden trnaa kulak kesilerek, konuulanlar daha byk bir dikkatle
dinlemeye balad...
Abdullah Efendi, omanna soruyordu:
Eee! Ne olmu o mavi konaktaki kza?
Nasl ne olmu? nsana musallat ite... Pencereden bin trl
iaretler, bin trl ivelerle aklm bamdan ald...
138
Delikanllarn kzlardan grd iltifattan ikyet etmesi de yeni mi
kt? Sen de ona iaret et! Bulumann bir aresini ara!... Buluup
zevkinize bakn!..
Herifler konutuka, Ali Bey renkten renge giriyor, teessrden boulacak
gibi oluyordu. Evinin ve hanedannn bunca yllk namusunu, byle iki
paralk eden aifte, acaba hangi azgn cariye idi?
Ali Bey, unun adn bir renebilsem diye dnrken Pertev de Abdullah
Efendiye izahat veriyordu:
Kzla anla, keyfine bak! diyorsun ama, bilmem ki atmak mmkn olacak
m? Tahkik ettim, edindiim malmata gre, kz oraya daha yeni satlm.
Bir gen apknn penesine dm... Ad da Ali miymi neymi... Orasn
iyice renemedim...
Bu son cmle zerine Ali Bey, kalbine kurun isabet etmi bir arslan gibi
kkreyerek yerinden frlad. Tyleri diken diken olmu, yzn ate,
gzlerini kan brmt. Yldrm gibi herifin stne atlaca srada,
yan banda, cierleri paralayacak kadar mthi ve alayl bir kahkaha
tufan koptu. Ali Bey, bam hiddetle o tarafa evirdi. Mehpeyker, zakkum
iei gibi, etaretlere gark olmu, urad felakete katla katla
glyordu. Zavall gencin damarlarndaki btn kan, bir anda soluk bir
renk alm, kire gibi bembeyaz olmutu. Oturduu yere ylverdi.
Fakat karsndaki mel'anet mttefikleri bu darbeyi kfi grmediler;
galibiyet, silahlar altnda can veren biarelerin l vcutlarn da
paralamadka ga-yzlar snmeyen Bulgar canavarlar gibi, iin bu
derecesiyle yetinmediler...
Mel'un fellah, imdi daha yksek bir sesle etrafa zehir sayordu:
Sen galiba Dilb'tan bahsediyorsun... Ayol, biz o yosmay daha nceki
hanmnn evinden tanrz...
139
de mruz kalnca, eli aya buz kesildi. Fel gelmi gibi birka dakika
yle hareketsiz durduktan sonra olduu yere yld, kald...
Gerek Mehpeyker, gerek esirci, kz o halde grnce ld sandlar; biri
intikamndan, teki de menfaatinden mahrum kalmak korkusuyla hayli
tellandlar. Fakat yzne biraz su serpince biarenin vcudunda bir
kprdama oldu; az sonra da gzlerini aarak cellatlarna akn akn
bakmaya balad...
Mehpeyker, zavall kz, o halinde bile inelemekten geri kalmad,
esirciye hitaben:
Bir ey olmam, kadn! Nazik hanmefendi bu ya, baylm. Beyinden
ayrldna o kadarck da kederlenmesin mi? Hasta, salam, her ne ise
benim makbulm dedi...,
Dilb, kvrlp yatt yerde straptan kvrana151
dursun... Berikiler pazarla giritiler... aa, be yukar
anlatlar. Esirci, sat bedelini alarak sevine sevine Ali Beyin
yalsna dnd...
Dilb, ayrlnca vcudundaki fenaln iddetine bakarak, bir saat nce
kavuamad lmn bir saat sonra kendisini bu felket ve straptan
kurtaracana iyice kanaat getirmiti... Fakat heyhat! Hi lmde, yegne
kurtulu aresi olarak kendini sabrszlkla bekleyenlere koacak kadar
merhamet mi olur? Zavall kzn gnlndeki yeis, yrtc bir canavarn
keskin dileri gibi, iini paralyor, elem vermekte lmle eit olan o
dp baylmalar iki saatte bir kzcaza ecel terleri dktryordu.
Bu dayanlmaz aclara, Mehpeyker'in ard arkas gelmeyen hakaretleri,
alaylar ve dayaklar ayrca tuz biber ektike, o glden nazik vcudu
deta ta kesildi. Bir trl lp de bu cehennemi hayattan kurtulmaya
muvaffak olamad...
Mehpeyker, gerek vcut ve yz gzellii, gerekse ruh asaleti bakmndan
Dilb'un, kendisinden kat kat stn olduunu biliyor; fakat en ziyade
namusunu e-kemiyordu. Alak kadn, her eyden nce biareyi namus
cevherinden mahrum ederek kendi aalk mertebesine drmek iin
aylarca urat; cellatlara parmak srtacak ikenceler icat etti...,
Fakat ne yaptysa kt emeline eriemedi; bu namuslu ve masum kzn elini
bir erkek eline dokundurmaya muvaffak olamad...
Her eit ktle kucak am bu gnah yuvasnn iinde, o kadar tazyik,
o kadar eziyet ve mezellet altnda bile Dilb namusunu harikulade bir
metanetle muhafaza ederek, hem kahr penesinde esir bulunduu Mehpeyker
aiftesini aczinden ve hrsndan kudurtuyor, hem de, en kk bir suu ve
gnah olmad halde kendini bu felaket uurumuna yuvarlayan
sevgilisinden bylece mnevi bir intikam alm oluyordu...
152
zartada taz, kencl
ett
-*
153
Fkn envnda yz bin kerre ettim cst- c llet-i lm- ye'se
bulmadm bir are ben
Sefahat ve ahlkszln her trlsne bavurarak yz bin defa aradm
halde, mitsizlik elemleri denilen bu illete hibir are bulamadm.
Gelelim beri tarafa: Ali Bey'in hayatndan mit kesilmiken mucize
kabilinden kurtuluu, annesini tarif olunmaz derecelerde sevindirmiti.
Biare kadn, biricik evlad, cier-presi ahretten geri dnm, yahut
yeniden dnyaya gelmi gibi, sevincinden ne yapacan bilemiyor, st
ste kurbanlar kestiriyor; fakir fukaraya bol bol sadaka datyordu...
Ali Bey ise, vcuta geri tamamen iyilemiti. Fakat ruhu ebediyen
hasta, ebediyen sakat kalacakt. Geirmekte olduu ruh buhranlar, o
derece iddetliydi ki, lmden kurtuluunu bir saadet deil, bilakis en
byk, bir felaket sayyordu... Keke lp kurtulsayd.
Dilb'ta tasavvur ettii hiyanet, Tanr kudretine,, h, zulm isnat
edecek kadar imann bozmutu. lgn bir sevdal gibi ne yapacan
bilemiyor, biraz avunmak, bir nebze neelenmek iin aklna gelen her
areye ba vuruyordu. Az zamanda, iki gibi, kumar gibi,.
154
zamparalk gibi, vakit ldrecek, zihni uyuturacak kt iptilalara
kendini adamakll kaptrmt. Hayattan daima ikayet ettikleri halde,
lm de hi bir zaman gze alamayan zayf kalbli, iradesiz insanlar
gibi, iine yuvarland sefahat leminden kendisi de memnun deildi.
Fakat yine de bir gn hibirinden mahrum kalmak istemezdi. Gitgide
gnlerce kumarhanelerde, haftalarca .meyhanelerde, aylarca genelevlerde
kalmaya balad. Ne arkadalar, ne dairesi, hatta ne de annesi hatrna
geliyordu. Hepsini unutmutu...
Bu israfa kazanc kfi gelmedii iin, babadan kalanlar yava yava
satp savmaya balad...
Dnyada en sadk dostu Atf Beyle, Mesut Efendiydi. Atf Bey o sralarda
memuriyetle Rumeliye gitmiti. Mesut Efendi de yalnz bir kere sokakta
kendisine rastlayarak biraz nasihat etmek istemise de, en sabrl
insanlarn bile tahamml edemiyecei kadar fena bir muameleye mruz
kalmt. nk, bana bunca felketlerin gelmesine sebep olan
Dilb'un satn alnp konaa getirilmesi, Mesut Efendi'nin tavsiyesiyle
olmutu. Bunu annesinin azndan birok defalar iitmiti. Mesut Efendi
onun nazarnda bir dost deil, en byk bir dmand...
Mesut Eefndi ise, isteiyle atld felaket uurumundan kendisim
kurtarmak iin uzatlan yardm elini sracak kadar nankr bir deli ile
uramaktan hibir fayda elde edemiyeceini anlayarak daha fazla zerinde
durmam, onu kendi haline brakmt.
Dnyada kendisini gerekten seven bir Dilb ile bir biare annesi
kalmt. Zavall Dilb, yukarda anlatlan belalar altnda inliye
inliye hayr^joLualana, dehpr arftyp bavurarak olunu bu felaket uurumundan kurtarmaya alyordu. Kocasna olan
ak yznden zerre kadar st155
raba uramam olan biare kadn, mitsiz bir akn te^ sirlerini ne
bilsin? Oluna by yapldn sanyor; byc gruhundan ne kadar
dolandrc varsa, hepsine ayr ayr bavurmak, by zdreceim diye,
su gibi para sarf ediyordu. Bir yandan Ali Beyin israf ve se^ fahatine,
bir yandan da a gzl byclere para yer titirebilmek iin, babadan
kalma ne varsa sratle elden karlyordu.
Zavall kadn, olunun yzn ayda bir defa an-, ak grebiliyor, onda da
biraz nasihat etmek istediket Mesut Efendinin azna bakarak Dilb'u
eve soktuu iin, bin trl sitemlere, hatta kstaha hakaretlere mruz
kalyordu. Ali Bey, annesinin nasihatlerini din--lememek iin eve daha
seyrek gelmeye balamt. Biare kadn, hakarete uramak ve cierpresini bs-. btn elden karmak korkusuyle, bu haylaza artk bir-ey
sylemeye de cesaret edemiyordu.
Olann sefahat ve israfna para dayanr gibi de-. ildi. Annesinin btn
mcevherat pek ksa bir zaman-, da elden karld. Ayda yz elli
liradan fazla gelir sa-, layan gayrimenkulleri bir sene iinde yok olup
gitti. Nihayet, oturduklar koca konak da, iindeki nadide eyalar ve
cariyeleriyle birlikte, hara mezat satld.
Doduu gnden beri bolluk ve refah iinde yaa-, yan, geim sknts
diye bir ey bilmiyen zavall Fat-. ma Hanmn elinde kala kala azatl
bir zenci kadnla bir iki para eski psk oda takm, krk rk birka
sahan ve tencere kalmt, mrnn rahata en ok muh-ta olduu bu son
yllan kira kelerinde srnerek ge-> iriyor, el dikii dikerek, nak
ileyerek ve bekr amar ykayarak kazand be on kurula kt kanaat
geinmeye alyordu. Haylaz ve sefil olu ise, de d-. e nihayet,
birka kadeh rak ile bir para ekmek te156
Kadeh arkadalklar bylece bir iki hafta kadar srd. Bir akam yine
ierlerken herif, puntuna getirerek, arkadandan yle kadnl, sazl
bir iki ziyafeti istedi..,
Ali Bey, arkada Atf Bey tarafndan balanan on lira ayln o gn
sarraftan almt. Cebinde bol para vard. Herifin isteini memnuniyetle
kabul etti. Hemen
161/11
o gece, ukurbostan taraflarnda, Ali Beyin bildii o biim bir eve
gittiler. Orada da kadnlarla birlikte hayli ierek gayet sefihane ve
rezilne bir ekilde, szm ona, elendiler...
Sonra iki gn yine birbirlerinden ayrlmadlar... Artk det
edinmilerdi; ortalk kararrken buluuyorlar ve her gece baka bir evde,
kadnlarla birlikte, sabahlara kadar yeyip eleniyorlard...
Nihayet, bir sabah keyfi esnasnda, Abdullah Efendinin adam, gayet lks
bir randevu evi sahibiyle ok iyi tantn, yksek sosyeteye mensup
gzel kadnlarla istedikleri gibi elenebileceklerini syledi. Evin
adresini verdi ve o gn akam zeri orada bulumalarn teklif etti. Bu
eit elentiler, zaten Ali Bey'in canna minnetti. Hemen raz oldu...
Herif, gidecekleri ve haber vermek bahanesiyle, Ali Bey'in yanndan
ayrld; nefes nefese koup Abdullah Efendiye ve yannda bulunan
Mehpeyker'e durumu bildirdi. Derhal Edirnekap civarnda bo bir ev
buldular; aifte takmnn pek o kadar dmemi kibarcala-rndan birka
yosma tedarik ettiler. Gerekli tertibat tamamlandktan sonra, alaturka
saat sekiz sularnda herif, Ali Bey'i brakt yere dnd. Beraberce
Edime-kap's yolunu tuttular. Elenti yerine vardklar zaman ortalk
iyice kararmt.
iki meclisi o kadar mkemmeldi ki, Ali Bey en varlkl zamanlarda bile
bu derece zengin bir iki sofrasn pek az grnt...( Fakat kalbi
iyice nasrlat iin, konukseverlikte arkadandan kat kat aa
kaldndan en ufak bir utan bile duymad. Bilakis, bu yeni arkadan
gsterdii bu olaanst konukseverlik karsnda Meer ben neymiim?
gibilerden kendinde baya bir meziyet tasavvur ederek bbrlenmeye bile
balamt.
162
Kzlar bir taraftan ark sylyor, bir taraftan misafirlere kadeh ve
pck mezesi sunuyorlard.
Aradan bir, buuk saat geer gemez Ali Bey, aylardan beri mayalanm
olan sarholuunun tesiriyle, artk kendini bilemeyecek hale geldi,
sarhoa naralarla ve sefihe heyheylere balad. Tam o srada Mehpeyker, olanca ivekrl ile kapdan grnd, yi giyinip iyi sslenmek
iin haftalarca uramt. En byk endiesi znt ve uykusuzluk
sebebiyle yznde hsl olan solukluu gstermemekti. Gzelliini iyice
gsterememek korkusu ile cesareti bile hayli krlmt. Btn
krgnlklarn gizleyerek geldi. Ali Bey'in yanna oturdu. Yapmack bir
sitemle sabretmeye alr grnerek:
Vefasz! Nzn ve eziyetin daha elvermedi mi? Mehpeyker'in sana ne
yapt ki, zavally btn btn feda etmeye kyabildin? Mecbur bir
hareketime katlanmak, hatta bir kabahatim bile olsa affetmek senin anndand... te bak: Sensiz, ne hallere girdim. Yzme bak da, biraz
merhamet et!... diye yalvarmaya balad.
Lakin, Ali Bey, eski Ali Bey deildi. O toy delikanllk ve kskan
klk devri oktan gemiti. Bu evde imdi sadece elenmeye gelmi bir
hovardayd. Mehpeyker'in yalvarlar onda en kk bir tesir bile
yapmad. Gayet souk bir tavrla ve hakaret dolu baklarla kadn batan
aa yle bir szdkten sonra:
Hanm, dedi; biz buraya elenmek iin arlarak geldik...
Meclisimizde, gryorsun ki, kz da ok. lerinden bir tanesini
beendim... imdi onu brakp seni alaym da sabaha kadar azap m
ekeyim? Bizi buraya davet eden beyefendinin aada birok uaklar var.
iin
gzlerim kapadka,, us katibi, kh yarg, ? P^g de kbuslar,
zerine hcum ediyor, kah Ah Beym^a ya kanh kefeniyle yakasna sarlarak
on* bir daluka Lhat brakmyordu. Sabaha kadar gzne b r damla uTu
girmedi
Mezarla dm bir cad gibi, etra-W saTmthi hayaletler
arasnda, konan her ta-SrTdo^rdurdu.. Fakat, btn vehimlerine, butun
^Zarna ramen, verdikleri cinayet karanndan da geri dnemedi...
168
Sabah olup da randevucu kadn geldii zaman Meh-peyker'i iddetli bir
intizar iinde bulmutu. Henz uykuda olan Abdullah Efendiyi beraberce
yatandan kaldrdlar. Oynanacak faciann ba aktr ve bir numarals
cani Arap, gerek kadna, gerekse bir gn nce bu i iin artt
Hrvata icap eden talimat verdi...
Av kpeinin ve zulm silahnn insan sekline girmi birer timsali olan
bu iki alak, doruca ba kkne gittiler. Abdullah Efendi ise, en meru
bir hizmeti grdrmeye adam gndermi gibi, en ufak bir tela eseri
gstermiyor; en kk bir teessr bile duymuyordu... Kadnla Hrvat
kapdan kar kmaz yine kendi dalavereli ileriyle megul olmaya
balad.
Mehpeyker de ustasndan cesaret alarak bsbtn canavarlamt.
leyecekleri cinayetle yetinemiyor, kafasnn iinde daha korkun, daha
mthi eyler tasarlyordu. Klan yalamaktan lezzet alan en vahi
hayvanlarda bile nefret uyandracak kadar merhametsizce bir intikam
hevesine kapld; Ali Bey'i ldrdkten sonra kanl vcudunu Dilb'a
gstermek... Sevdii erkei, o fec durumda grdkten sonra kzn
yaayacana ihtimal vermedii iin bu cinayetin meydana kmasndan da
korkmuyordu. Bu alaka karar verdikten sonra, Abdullah Efendinin
uaklarndan birini yanna alarak hemen Kuzguncuk'taki yalsna kotu.
Hibir eyden haberi olmayan zavall kz da yanna ald. Hep birlikte
ba kknn yolunu tuttular.
Oraya varncaya kadar Dilb'a tek kelime sylemedi. Sadece, mezar
toprandan yaratlm kadar korkun ve mazlum kamyle boyanm kadar
iren yzyle, kz yiyecekmi gibi, dik dik bakmakla iktifa etti.
Ba kkne vardlar. Mehpeyker, phe zerinde olan bin yllk bir
haydut ba gibi, binann btn oda169
larn, btn kaplarn, btn ke bucan dikkatle inceledi. Sonra
kendisi iin sokak kapsna yaknl ve baheye alan ayr bir kaps
olan bir yer odas seti. Dilb'u da, bir ara kap ile birbirine
geilen yandaki odaya getirdi. Hmla elinden tutarak ve kan brm
gzlerini aarak kz kapdan ieri itti ve sert bir sesle:
Nerede bulunduunu biliyor musun? Buras ahretin kap araldr.
Buraya giren, nnde adam bo-azlansa grmemeli, yannda kyamet kopsa
iitmeme-lidir. Buraya giren, tpk bir l gibi, grnte insan
hakikatta toprak olmaldr. yice bil ki, grecein eylerin, iitecein
lakrdlarn bir tanesi azndan kacak olursa cann da beraber kar.
Unutma ki, nerde olsan penem cierindedir. Vcudunu parampara etseler
ruhun duymayacak, ruhuna kastetseler vcudun yardm etmiyecektir.. dedi.
nceleri, tepeden trnaa incecik ve nezaket denilebilecek kadar zayf
kalbli bir kz olan, hafif bir azar iitse veya birisi yzne azck dik
baksa baylmaktan kendini alamayan Dilb, ektii binbir elemin ve
urad binbir belann tesiriyle umulmadk derecelerde merdane bir sebat
ve cesaret peyda etmiti. lmden korkmuyor; onu bilakis yegane kurtulu
yolu sayyordu... Kendini kahredici penesinde inleten bu canavar ruhlu
kadnn tehditlerine deta dmanca cevap verdi:
Sizden umulan ve beklenen de zaten byle yerlerde bulunmak ve birtakm
kirli iler peinden komakt... Fakat yardm iin beni setiinize
ayorum... Syliyeceim lakrd ile beraber canm da kacak yle mi?
Beni lmden korkar m sanyorsunuz? imdiden tezi yok, elinizden geleni
arkaya koymayn!.
nnde g***
WW*to ve doya doya yeter bulmaana ttrvat takip ^A?Sn ta cierine saplanan feiTsaTSU ^VdW^al^m takatinden phe-tmSi Siz tuttunuz, o zavaU^
^
Nazan-rrtfK^^-ssMS^j.
184
l
da size kar ne kadar merhametliydi... Yazk ki, siz bunu takdir
edemediniz... htimal ki, ben cariyenizin sadakatime de yine
inanmyacaksnz... Fakat yzme niin yle fena fena, korkun
bakyorsunuz? Sizi skyorsam gideyim... Belki terbiyenize aykr bir
muameleye kalkrsnz... Bir daha gremezsek, nasihat kabilinden
sylediklerimi unutmaynz!... Ksmet olur da tekrar grrsek bu gibi
hizmetlerde kusur etmem elbette...
Kadn, olanca zehirini dkm, avnn kann ien ylan gibi memnun
salna salna geldii delie dorulunca Ali Bey, ald yarann tesiriyle
lmek zereyken #on bir gayretle dmannn stne saldran aslanlar
gibi, bir hamlede yerinden srad, Mehpeyker'i yakasndan tutarak yere
arpt... Sonra Hrvatm brakt kanl ba eline alarak gsnn
stne iyice oturdu...
Kadn, eski kndan byle hain bir muamele beklemiyordu. Konumasnn
devam mddetince gsterdii aknca sessizlie ve hatta cevap bile
veremeyii-ne aldanm, kstahlatka k&tahlamt... Gzlerinin
nnde bir l upuzun yatarken, ban etrafnda bu kadar polis memuru
vzr vzr dolap dururken Ali Bey'in bu cr'eti gsterecei hatrna
bile gelmemiti. Bilakis, iine yuvarland belalardan kurtulabilmek
iin Ali Bey'in yine kendisine snacan umuyordu... Szlerinin sonuna
doru muhatabnn yzne bakp da salarnn diken diken oluunu,
gzlerindeki kanl parlakl ve dudaklanndaki zehirli gl grnce
birden akl bana gelmi, fakat ok ge kalmt... Gsnn stne
ken delikanlnn kkremi bir arslan ga--zabiyle, hayatna
kastedeceini derhal anlad... O derece alak bir kadnn bu kadar
tehlikeli bir zamanda .aklna gelebilecek her trl hezeyanlarla tatl
canm
185
kurtarmaya alyordu... Bereket yaadklar tatl gnlerden balayarak,
btn bunlar kendisini ldrasya sevdii iin yaptn, imdi canna
kyacak olursa bildiklerinin intikamndan kurtulamyacan, kurtulsa
bile ahirette ekecei cezann ok mthi olacan sylyor ve aklna
daha ne gelirse arka arkaya sralayarak Ali Bey'i mthi kararndan
vazgeirmeye urayordu... Hatta daha da ileri giderek, Dilb ldyse
yerine kendisi esir olmak, istediinden daha gzel cariyeler satn almak,
kaybolan servetini f azlasiyle demek gibi birtakm ahmaka tekliflerden
daha geri kalmad... O syledike Ali Bey, her szne bir bak
darbesiyle mukabele ediyor, fakat abuk lmesin, biraz daha azap eksin
diye gebermiyecek yerlerine vuruyordu.., Her bak darbesinde karn can
havliyle kprdanyor; iren bir sesle yalvaryor; fakat bunlarn hepsi
Ali Bey'in hiddetini bir kat daha artrmaktan baka bir ie
yaramyordu...,
Mehpeyker, cann kurtarabilmekten midini kesince son bir are olarak,
Dilb'un ruhu zerine yemin -vermek gibi bir kstahla kalknca
delikanl btn btn ileden kt ve elindeki ba btn kuvvetiyle
fahienin kalbine saplad. Cann cehenneme gnderdi.
Hrvat yakalamaya gidenler, bir hayli zaman aradktan sonra, herifi
badaki metruk ahrn bir kesinde yakaladlar... Katilin daha baka su
ortaklan olabileceini dnerek onlar da yakalamak amaciyle kkn
,
Ol ay kullanlrd. <27)
rf: irazda domu bir Iran airi. Gazel ve
kasidelerinde
benzetmelere ok yer verirdi. XVII. yzy^^ T" >