You are on page 1of 2

Michael Hardt ve Antonio Negri tarafindan kaleme alinan Imparatorluk[1], ve sonr

asinda, bu eserde belirlenen sistem tanimlamasi isiginda politika felsefesi teme


linde olusturulan okluk,[2] akademilerden kresellesme karsiti eylemcilere kadar ge
nis bir evrenin ilgisiyle karsilandi. Marksizmin hem politik hem de teorik geriye
ekilme dnemini yasadigi uzun otuz yil da ortaya konulan tespitlerin Marksizmin tesi ol
a iddiasina ragmen Marksist referansli olmasi ve Negri nin biyografisi dikkate ali
ndiginda yazarlarin ortaya attigi nermeler ilgiyi hak etmektedir.
Diger yandan, mevcut politik atmosfer Imparatorluk teorisyenlerinin daha nceki ali
smalarinin da tartisilmasinin dayanagi olmustur. Matteo Mandarini nin dikkat ektigi
gibi, [Negri ve Hardt in] rettikleri eserler, hatta bizatihi Imparatorluk bile Ital
ya da il popolo di Seattle olarak bilinen seyin ve bu Amerikan kentinden simdiye ka
dar Cenova, Barselona ve Floransa ya geen yeni mcadeleler evriminin olusum halindeki kr
esel znellikleriyle kesismemis olsaydi akademi disinda etki yaratmayi basaramazdi .
[3] Bu etkinin varligi hayirli olmustur. Marksizmin tartisma disina itildigi gnmz k
osullarinda, nemli elestirel ykmllkler dogursa da, bu eserlerde, kimi ekincelerle tart
isilan Marksizme gndermelerin disina ikilamaz.
Imparatorluk ve okluk uzun bir teorik alisma srecinin, hapishane / srgn de dahil olma
k zere Negri nin politik bir gelenek le baginin son metinleridir. Burada bir akademisy
en olarak M. Hardt i dsyoruz[4] ve Negri nin, 1960 larin ortasindan son alismalarina kada
r sreklilik tasiyan epistemolojik yaklasimina ve politik konumuna odaklaniyoruz.
Negri, Otonomist Marksizm diye bilinen ve zellikle 1960 li yillarin ortalarindan 1979 a
kadar Italyan politikasinda devrimci ular veren politik bir akimin nemli temsilci
sidir.
Bu yazi erevesinde savunacagimiz, Otonomist Marksizm in Negri nin alismalarinda bir srek
ilik tasiyan retiminin bilim-politika ayrimindan uzakligi, isici/sinifi bir politik
znecilik ve tarihselci epistemolojinin harmanlanmasi oldugudur. Imparatorluk ve
bir znellik olarak okluk ile ilgili tespitler adi geen gelenegin teorik olarak tutarl
i sonularidir. Politik olarak ise, bu gelenegin, Marksist devrimciligin temelleri
yle iliskisi problemlidir. Ayrica bu akim, Negri nezdinde, dayanilan politik gele
nek aisindan inceleme konusu yapilacaktir.
Negri retken bir teorisyendir. Ontolojist bir temelde tarihsel dnemlere ayirdigi p
olitik uzamla ilgili ve kapitalist retim tarzina ynelik bir paradigmatik yntem izle
mistir. Burada zellikle paradigmatik yntemi vurgulamak gerekir. Kavramlarin dnemsel
kapali egriler iinde kullanildigi ve bu yolla teorik bir sistemin olusmasina ola
nak veren bu yntem, zellikle epistemoloji-ontoloji ayriminin taninmadigi alisma btnnde
politik sistemler zincirine yol aar.
Diger bir zorluk ise politika teorisi ile politika felsefesi arasinda kurulan ve p
olitika felsefesi lehine olusturulan iliskiselliktir. Negri nin hukuk felsefesi pr
ofesr oldugu burada akilda tutulmalidir. Negri nin tm eserine ontolojik materyalizm d
amgasini vurur. Buna tarih biliminin politik smrsn de eklemek gerekir.
alisma, politika anlayisiyla sinirli olmakla birlikte yer yer Negri nin ayrimlarini
n belirsizligi ve epistemolojiye dayanma abalarinin sonucu disiplinler arasi alism
a yntemini izlemesi nedeniyle gelgitlere neden olacaktir. Ancak Imparatorluk teor
isinin teorik- geerliligi ya da ampirik uygunlugu / uygunsuzlugu bu alismanin konus
u degildir.
Marksizmde atallanmalar
Marksizm, Lenin in eserinde politik-devrimci bir kurulus yasarken, bu sre iinde atalla
nmalara da ugramistir. Lenin den Mao ya Marksizmin devrimci diyalektigi[5] bir srekli
lik iinde tarihsel planda aktel mcadelelerde zgllesmistir. Buna ragmen Lenin in eseri,
Marksizm iinde devrimci hegemonya olustururken ilk dnemden itibaren devrimci diyale
ktik in disina dsmeleri de beraberinde getirir. II. Enternasyonal adiyla anilan izgi
nin Marksizm disina ikmasi bir yana, Ekim Devrimi ve onun olusturdugu politik atm
osferde kurulan III. Enternasyonal le uyusmayan akimlar olmustur. Bunlardan Konsey
Komnizmi ve Sol Komnizm diye anilanlar ilk ayrisanlardir. Esas olarak politik stratej
i ve taktik ile ilgili bir ayrisma olarak anlasilmasi gereken bu atallanmalarin t
eorik boyutu da mevcuttur. Dikkat ekici olan, Bati Marksizminin ilk kusaginin iki
nemli teorisyeni G. Lukacs ve K. Korsch un Konsey Komnizmiyle iliskisidir. Diger bi
r rnek ise daha ge bir tarihte olusan ve bir bakima Sovyet merkezi politikasinin o
lusmasindan sonra (ncesi de olmakla birlikte) bir tepki olarak ayrisan Italyan Ma

rksist A. Bordiga nin Sol Komnizmidir.


zellikle III. Enternasyonal de yasanan gelgitler, politik anlamda doktriner dayatma
cilik anlayisinin egemen olmasi benzer ayrismalarin yolunu amistir. Ancak tm elest
iriler sakli kalmak kaydiyla belirtilmelidir ki, komnizm adiyla anilan politik ak
im uzun yillar bir merkeze sahip olmustur.
Troki nin Sovyetler Birligi sreciyle iliskisinin kesilmesi de bir atallanma olarak an
lasilabilir. Diger kollardan ayri olarak Trokizm, olusumunu, Ekim Devrimi nde Troki ni
n oynadigi role ve daha sonra Troki nin Sovyetler Birligi nin izledigi yola ynelik ele
stirilerine dayandirir. Politik devrimci bir kanal olusturamama anlaminda Trokizm
de Marksizmin devrimci diyalektiginin disindadir.

You might also like