Professional Documents
Culture Documents
TRK USL
'
umumi bir tedkik edilirse, bu hakikat pek kolay ania- inkar olunamaz; nitekim, muhtelif ilimierin muhtelif usulleri
bilhassa XIX. ile de, umumi usuln erevesi iinde ayni birlik ve
Hey'et-i Riyazfye (Matematik astronomi), Hikmet-i Semavlye ahengi gsteriyorlar.
(Fizik matematik), Hikmet-i Arzfye (Fizik) gibi msbet ilimler Umumi tarih ile edebiyat tarihi
Hayatfye (Biyolojik ilimler)'yi de ithal ederek, ve gen, btn
usullerini tayin etti. mevzu olarak insan kitlele- usul en
rini gznne alan itimai ilimler, henz kat<i ve muayyen ycti, makalemizin bu hususa bizi mecbur
usullerden mahrum bulunuyor; geen msbet bir itimai etti; Manod, Seignobos, Langlois, Bordeaux, Henri
ilim te'sisi iin Auguste Comte ile cici- Berr, Lacombe, Mornet gibi en yeni ve en itimada
den meyveler vermekle beraber, henz tahayyl ve te- kaynaklara vcude getirilen hlasa, her nekadar
menni edilen noktaya Bugnn sosyolojisi, muhtasar, hatta sathi ve eksik ise de, mevzudan
hatta biyoloji ye benzemekten ok fakat bu hususta o mamak ve Tarihte Usul mes'elesini terketmek
iki bilgi da zarureti, trl Trk
Gerek tarih, gerek sair itimai ilimler hibir zaman riyazi veya tarihinin tedkikinde bir usule kalmak
tabii ilimler ve mahiyetinde edemiyeceklerin- mcs'elesine gelince, kadar, hatta hi
den, onlara, mezkur ilimierin basit usullerini zorla kabul ettir- olan byle bir mevzu bu ilk tecr-
mekte bir mana yoktur. Her bilgi uygun benin tabii iddia olunamaz.
mstakil usuller vermekledir ki mstakil ilimler edebi- Edebiyat tarihimiz senelik srekli, fa-
lir; sahte benzeriikiere mahiyet kat -pek tabii- eksik bir tedkikin fikirler ve
basit derece gstermek, zahiren ilmi grnse mlahazalar, bu makalede olduka hatta cihet-
bile, hakikatte, ilimin tamamiyle lerde belki de biraz mbhem bir surette gze hal-
Bir milletin fikri ve hissi gstermek buki byle bir mevzu kat<i, vazih ve muayyen bir surette ortaya
itibariyle, edebiyat tarihi, medeniyet tarihinin, yani bir mille- idi.
tin umumi tarihinin binaenaleyh, tarihte Tarih usullerine ve sosyolojiye dair bence
takibedilen usuln, o bilgi de aynen icabetmez tedkiklerimi bir tarafa Edebiyat Tari-
mi? Mes'ele bu noktaya gelince, buzahiren g ve man- hinde Usul mufassal, fakat vuzuhsuz bir eseriyle
sualin is bat mecburiyetinde Evvela, Taine'in, Bruntiere'in eserlerinden, bir de
edebiyat tarihi, umumi tarihin bir cz' olmakla beraber, Hennequin'in Tenkid ismindeki bu hu-
- ileride izah - mhim farklar susa dair bir esere tesadf edemedim. Prof.
mevcuttur; bu farklar, tarihin sair ilimlerinde ol- G u st av e La n s o n'un, de Usul eserin ikinci
gibi, edebiyat tarihinde de usullere mevcut Edebiyat Tarihinde Usul makalesi
kalma mecburiyetim meydana koyar. Sonra, mesela glkler hemen hemen inceekti;
tarihiyle Trk tarihini tedkik hususunda birok noktalardaki fakat Lanson, sahife eden bu uzun ma-
benzerlik ve ayniyede beraber, usul mevcut kalesini umumiyede edebiyat tarihi usullerine daha ok
ise, edebiyat tarihimizle, mesela tarihi tarihinin usulne iin, ondan da
da da mutlaka ayni usul grlecektir; fakat btn bu mutlak surette istifade tabii mmkn Trk edebiya-
farklada beraber, ruh ve mahiyet itibariyle, usullerin gerek gerek tekaml tarihleri,
TRK USL 7
6 TRK USL
kl bir tabiriyle, Ankara muharebesi Takdir-i tekaml nazariyesi ve George Sorel'in yine bunlarla
ilahi'nin hkumeti Bayezici'in sefahatinden kurtarmak iste- hem-ahenk ce bir ve ( Violence) fikirleri ilim ve fikir
mesiyle, her Bi-hikmeti'lliihi Ta'ald mtevekkilane her an gittike artan bir kuvvetle hkm srmektedir. Bilhassa
ibaresi ile tefsir olunur. tarihi iyi bir mverrihe Bergson, bu dnya malik
tesadf etse, izah riayetle, madenierden insan cemiyetlerine kadar her
zannolunan, garip grlen birok hareketlerin sebepleri ve tesel- hayati bir galeyana atfediyor; iradenin muayyen fiili
sl pek kolay Kainatta hibir hadise olan bu hayati darbe, maddenin tekaml arndiyesinden bsb-
yoktur; her hadise birok sebep ve arnillerin birlikte meydana tn ve manevi bir kuvvetin mahsuldr; bina-
ve ait muhtelif sebep- enaleyh, bu sayede hayat ve faaliyet yeni
lerinden biridir. Mverrih, uzun bir saha yeni ani bir surette tekevvn edebilir. Bu itibar ile
zerinde bir nokta grrse, onu ihate ve Mornet'nin, "Tabiat gibi tarih de yapmaz, demesi
metinin derecesini id rak edemez; halbuki o yok eder- ok tenkide bir
seniz, eskiden tarihiyi hayrete parlak nokta, Bu szn sihhat ( exactitude) 'i iin evvela uzviyat ile iti-
tabii muhiti iinde sebep ve amilleri ile pek basit grnecektir. ayniyet ( identite) 'i icabederdi; halbuki Spencer'le
Tarihi tedkiklerin bugn yol, surette Comte muakkiplerinin, Taine ve peyrevlerinin, hulasa btn
gsteriyor ki, mverrihler hadiselerin teselslne kanaat itimaf uzviyet Tar d ve D ur k-
ve itimai tekfiml kanununa tebaan muhtelif intikal he im bunu reddediyorlar; hatta Tabiat ve Cemiyet
devreleri e fikir ve messesel erin, inan- ufak bir eserin muharriri olanJan k el vi tch, itimai hadi-
adetlerin, cereyan eden devirler biribirini taki- selerin tabii hadiseler gibi telakkisini delil-i limmf ( preuve par l' ab-
beden tekfiml ( transformisme) ve istihaleleri, mahsus (image) surd) ile elde bir farazi ye acidetmektedir; uzviyetcilerin
talada pek kolay Mornet, tabii ilimler tekarnk- en mfritlerinden Uzviyet ve Cemiyet muharriri W orms bile
lerini bir kat'iyet ve taassupla iddia ediyor ki, birka sene nce bu mes'eleye dair ufak bir
"Tabiat gibi, tarih de yapmaz; uzviyat eski iyiden iyi ye M or n et, tarihin
alemindeki nevi'lerin daha ziyade, insan top- de tabiat gibi iddia ederken evvela bu
biribirini o byk yeni teka- ihmal ediyor. Sonra, tabii ve itimai
ml nazariyesini isbat eder gibi grnyor." ve felsefenin daki bu tehalf hi gznne en mnfrit bir uzvi-
bugnk gznne tedrid tekaml mes'e- yetci gibi hareket etsek bile, Bergson'un Tekdml naza-
lesi bu kadar mta1ea cr'et riyesi, tabi.atte ok vuku ko-
edemeyiz. Darwin'in Tekdml Nazariyesi, Spencer ve Karl yuyor; byle olunca, iradesinin daha ok te'siri
himmetiyle btn tabii ve itimai ilimlerde hakim bulunan itimaiyat niin bir tedrici teka-
olduktan, hatta sosyolojide cidden mhim ve izler mln zaruri itimat edelim? Achilles Loria Te-
sonra, son gnlerde biraz grnyor. kaml Nazariyesi'nin bu son mtekamil
Cinsler ve nevi'leri tabii bir arneliyesine sene beynelmilel sosyoloji mhim bir
belki tamamiyle yeni ani zuhuruna atfederek, bunun makalede diyor ki: "B er gs o n, nazariyesine r Tekdml
gizli ve tahmini mmkn olmayan sebeplerden ileri vermekle beraber, ayni zamanda Tekdml Nazariyesi'ni
iddia eden intikal ( mutation) nazariyesi ile; B er gs o n'un Rol- oluyor; nk her nerede nagehani bir tekevvn
De Veries'nin, bu intikal nazariyesine pek benzeyen ( mstakil bir ibda' varsa, orada tekamlden
TRK USL TRK USL
12
bahse lzum kalmaz. Tekaml, bir kuvvetin ve dertini umumi sebeplerle imkan dairesine sokar.
neticesinde husule gelen ibarettir; tarihinin bu ilmi mahiyet, tarihte usuln,
ani bir tekevvn, bir ibda< ile, onun hibir mnasebeti mevcut tccrbi usule ok benzemesi, bu bilgi tecrbf bir ilim
olamaz., Mevzuun binaen burada . . Bu muhakemelerin ilk
Tekaml nazariyesinin tarih ile mnasebet derecesi ve hatta fazla teslim etmemek imkan-
izaha fakat tarih tedrici tekam- fakat bir tarihiden daha ziyade, bir sosyolqji m n tesibi
ln itimat edenler, bu ciheti de gibi meyilli itirafla beraber, yukanki
Yeni mverrihler, mazi tedkiklerin her m! bir ta <mimin ok bir neticesi adde-
evvel ilmi bir mahiyeti haiz tecrbi diyorum. Tarihi, mesela fiziki ilimiere benzetmek, tarih iin
ilimlerde usullere mracaat lzumunu iddia edi- belki bir yoldur; maziyi
yorlar. Bir tecrbi bir ilim etmesi iin, gibi vazifesiyle mkellef olan tarihi, bu gibi
mevzu olarak hakiki yahut mcerret ve tahlili mm- hareket tarihi hakikatleri kendi mu-
kn olmayan gznne sonra, o hayYelesinin eder ve ilim rengi bir hayal mah-
veya umumi ve sul meydana olur. Tabii ve manevi ilimler
ki, onlar akl i ve ilmi ta <mimler (gene- mak istenen kpr, ilmin terakkileri sayesinde cok-
ralisations), tasnifler mttarit ve kat<i tan mahvolup gitti; ve ona ait mevzu alan
mnasebetlerden umumi kanunlar kabil olsun. Tec- ilimlerde, tabii ilimierin ve dar usullerini
rbe ve usulleriyle pek neticeler veren fiziki, icabederken, mevzuun tebaiyet etmiyerek her
tabii ve hayati ilimler bu hususta birer misal olabilir; halbuki hadiseyi mutlaka ilmi ruha tarna-
tarih ve tarihi hadiseler byle midir? Tarihin mahiyeti ile miyle yi bir tarihi, tabii ilimierin dar kaidelerini
alakah olan ve tarih felsefesi ciltler bu ilimierin tedkikinde hakim olan ilmi ruhu almaya
dolusu mtalealar halde, hala ifrat ve tefritten
kurtulmayan bu ciheti -takibedilecek usul ilmin mahiyetine . Tarihin bu ilmi telakkisi, bu bilgi
gre taayyn biraz tedkik edelim. sanan eski tarih mektebine ilmin
Tarihte tecrbf usul ( Mithade experimentale) olan- fakat bu evvela ya-
muhakemeleri Bugnk tarih; fizik ve tabiat . garip bir kmseyen
ilimleri gibi ilmi bir mahiyeti haizdir; nk mevzuu cemiyet- felsefesi ile Nitekim
ler fertlerinin mazideki ef<alidir ki bunlar da hakiki, mcerret telakkilerin tekaml sosyolojinin tarihi
olmayan bu vak<alar mazide Esasen bu mes'eleyi biraz ted-
cihetle, o zaman , . muayyeniyeti, tarihi kanun ve tesadf fer<i
maddi, veya manevi izlerin, yani tahlil ve te'vili ile mes icabetmektedir. V i c o,
Tarih, mazideki hadiselerin srekli kendi kendine medeni ve si-
yine az-ok benzerlikler, mmaseletler, hatta sabit mnase- .safha ve hangi nizama gre
betler bularak zmrelere, hey'etlere tarihin eski telakkilerine
eder, onlardan umumi neticeler hadiselerin oluyordu. Filhakika Max N or da u, Tarihin Mana-
nda t eh '
z mus r k at
1a ve zarif bir surette anlat-
biribirini takibeden birok mevcuttur
vehile, Vico'dan evvel Teoloji alimleri tarihi
ki (precis) bir kat<iyetle daima tekerrr ederek,
TRK USL TRK USL rs
hadiseleri idare eden yksek kanunu kudreti (La Provi- almamakla, nazariyesinin
dence )'nde arayarak, ( createur) 'de hatta bir- mnekkidleri, tarihin birok byk gsteriyorlar
'losof da Schelling'e Fich te'ye kadar onlara ki, sebeplerle izah etmek mmkn
o k f ' ' 1' kk'l . gibi, tarih felsefesinde en maddi g-
peyrev fakat Jean-Bapti s te V.ico nuntea e?
kelama ait ari idi ve Jean hareket etmek mtefekkirler bile, ha-
. w o lf'un onu ilk tarih felsefesi alimi d
bundan
k d
kiki ve aldan-
ileri geliyordu. Vico, kendisinin yeni ana oy gibi gremerlikleri iin, bir fikir
vicdanen kanaat halbuki tarihi yapan, btn hususiyetleri,
ilim terdiften V co dan sonra ile insanlar ve insan kitleleridir. bir nebat, cemiyeti
Tarih Felsefesine Hizmet Eden bir hayvan gibi tedkike tarihin hakiki
ve muhayyele ve medem-
ile:lemesi zerindeki te' sirlerini -ilmi olmaktan pek Gaston gibi,
uzak bir onu mteakip He?'el, itimaiyat ilmine terkeden tarih felsefesinin hareket
S
s Comte , Spencer ve son . . _ "tarihin bir kanun ile idare faraziye
rinden medeniyet ve terakki medlullerinden, ka- (hypothese) sidir ki, tarih felsefesinden nefret eden mverrihler
nunlardan ve sosyoloji bahsederken, bile o Mornet'nin
v d n 'dogvruya veya
d ogru tarih felsefesi da zikredilen tarihin ahiresi bu
a , . . ,. "l
muhtelif mlahazalar ileri D ar w n e amu hususta ne kadar ve Louis Bordeaux
.Nazariyesi'ni itimaiyata tatbik. a rl Ma rx'- daha Tarih ve Mverrihler ismindeki b-'
tarihini madd.i at- yk ve eserinde, tarihi zanneden eski m-
feden Tarihi Maddecilik bu hususta pek verrihleri sonra, eserinin drdnc
tedkik ve mtaleaya tarihin ve bu te'sisi zaruretine hasredi-
Karl Marx, August Comte'u bir yordu; nk, "vak<alar alelade malumat bir ilim
makla beraber, taraftan onunla ma- etmez; o ilmin iptidai maddelerini olur.
arzeder-. Comte , tarihin btn .< . nazarda btn o kavramak zihin iin, on-
fikrinin hareketlerine r.x' . . bir nizam, tehalflerine bir vahdet
tn tarihi hadiselerde, mevcuttur., Kanun, Stuart Mill'in tarifince "Ha-
iin bulmaz.' Ona hu- diseleri biribirine daimi benzerlikler ve hepsini tevhit
kumet ve cemiyetin tayin eden e?en teakublardan, ibaret olunca, tarihin ilmi
sal temellk arzusu, ef<ali surette zapt ve tesbit iin eski tasvir usul yerine istatis ike
toprak elde etmek .btn daya?an. usul icabediyordu. B or d e a ux'-
messeselerin ve her . nun .usul hep bu esastan
arneliyeleri ancak bu suretle olur: evvel V c ilmine bu kadar mhim bir vazife yklemek
da fakr ve servetin bu tarihi (Le determinisme Social) prensipine
tarihin yegane muharrik arnili gibi telakki matematik, fizik ve sosyal her
buki Marx tarihi tekaml, kanunlara tabi< ve tesadf
k' inanmak Bu
atfeyliyor ve manevi hi gz
TRK Tl USL TRK EDEBiYATI USL
mtebahhidme bir terkip vcude getirirse, Trk ruhunun cihetle, kaside ve caize usuln getir-
tahavvlleri ve Trk cemiyeti mnasebet
derecesini az-ok bir vuzuh ile meydana Anadolu Bayezid elebi'nin tabirince,
Trkleri'nde bilhassa Mevlid sahibi Sleyman elebi'den "Herkes, asan terbiyet-i mihrden nema ve ve
sonra edebiy'at halk kitlesinden tamamiyle Bizans bulmak binaen, devlet-
e Acem' '
te'sirleri pek bir h as b' saray lerinden dahi bi-hasb'l- isti<dat o hisse-i feyz
V b'
yani san'atkarlar ede- asar zuhur etti,; yani Bizans sefahat ok ml-
biyat, halk iin bir edebiyat, tekkeler vecd ve ta- hem az-ok bir saray Niyazi'-
savvuf iin bir edebiyat vcude gelerek, medeni nin kasideleri ile onu medhiyeleri yer
tekaml te'sirini ruhu ile hi alakadar halktan bir saray teesss
saray ilk devrinden Jzumu demekti; fakat da dikkate
edecek olursak, bu sahte ve acidolunan san at ki eski saf ve sade hayat, en ince kadar
ne samimi bir ruhi vesika bir surette henz sefihane
Fa g u et'nin vehile, eserden istidlal ( rais- dan tekdir edecek bir Emir Buhar! henz mevcuttu.
onnement)'e her nekadar sahne zerindeki oyuncu- Sleyman Fakih'in Mevlid'i ve biraz sonra
hareketlerini ciddi benzerse de, da mu- Muhammediye ve Ahmediye'si -ki halk saray
ki bir san 'at eseri, messiriyle ruhunu demekti- an'anelerin birer yadi-
-belki biraz mbhem, fakat her halde kat'i bir surette- gste- ma<mafih, Bayezici'ten sonra Mir S-
rir. Trk btn tezahrlerinde, vezninde, leyman, saray tehassn ve teesssne ok
hikaye ve tasvirde, .Acem elebi, o devir suretle takdirlerini
ken 0 debiya tm mvellid ( ve da ifade ediyor: "Gayet mertebe ve idi, ol sebepten
ve .ha- ilc lfet idi. Hamza ve Ahmed nam
ayni rengi gsteriyorlar, ve o peyda olup Hamzavi ve tehallus edinp
nin ruhundan tamamiyle Name'yi remel-i mseddes'te ve Hamzavi
Osman Gazi maiyyetincieki cengaverlere pek lskender ve Hamza nesr ile cem'edp mahal mahal
bir geirirken, Orhan, tekkeler, kendi Hamzavi'nin
zaviyeler kurdururken, Eflatuni'lerin eski Hind Iran malumdur ve amma Ahmed i bi-hasb'l iktiza't-ter-
siyle sfiyane yine Acem tip bu kitapta merkurodur ve dahi ahdden Ahmed Da<i
fakat ok ruhuna ve demekle bir kimse ki Perah-Name derler
binaenaleyh o devrinedebi mahsul olan Yunus Emre bir cmlesi sohbet ve bisat busle-
ile, ona pek benziyen Hamza, riylc idiler ve muvazzaf idiler."
gibi eserlerinden, bir de oglu Bundan sonra, elebi Sultan Mehmed, Murad II. zamanla-
E 1va n e 1e b i'nin ayni tarzda dini ve ahlaki ve bilhassa Fatih devrinin parlak medeni
ibaret gibi Trkler'de hayat basitlik ve halk kat'i tabii idi; n-
ettike, edebiyat bu ilerledi; nk ku meratip teesss daha nazik, hayat daha
ve saray halka okutmak, onlara bir itimal ve saray eski
henz bir saray ve bir kbera hey' eti ede- debdebesine varis Sultan
TRK EDEBiYAT! USL 23
22
TRK USL
Mehmed kubbe bile tenezzl etmiyor ve btn fikri ve medeni tezahrlerini bo-
Rum'un btn Arap ve Acem'in hamilik yunca tam ve bir surette byle bir eser,
ediyordu. Mesela ile Ahmed ara- milli ayni zamanda ve ilmi bir abide
biraz da H. 730 (I 329- I 330) tarihindeki s i mm cl' in tarih felsefesine ait bir eserinde vehile,
ile fetihten sonraki Garib-Name'. idare adat ve fikri terbiyenin, edebiyat ve
'
deki ibret verici ahlaki hikayelerle, Ahmed Yeni tarihleri ok olmakla beraber,
Saray kasidesi, o gibi sebeplerden biribirinden noktalardan tedkiki de mmkndr; binaenaleyh Trk
tarihini tedkik ederken bu de unutmamak
kadar ne bir btn halinde, ne de devir- icabeder. :iviakalemizin birinci umumiyede tarih ve
leri ve bir ciddi tedkike mazhar tarihte usl edebiyat tarihine de
Trk tedkik edecek mverrih, henz tabii ise de, bu bilgi hususiyederi itibariyle
Trk medeni ve siyasi tarihini de tedkik ve usulde ne gibi ihtiya grle-
zahmetine katlanmak mecburiyetindedir. L eon Cahun'un gibi lde izah
-her halde olarak- iddia gibi, Trkler
fikriyatta galiba ziyade taklide meyilli oldukla-
*
bu byk kavmin IOO senelik edebiyat tarihinde maat- :\Iahdut ve manasiyle Tarih'in
teessf -Taine'in gibi- hususi mevzuu ile edebiyat tarihi'nin mevzuu mhim
ve daimi bir tefekkr ve tahrir mevcut farklar ki mevcudiyetinden usulde de te-
biraz da cihangirlikten, hey'etler te'sisinden halfler meydana Evvela, mverrihlerin
ileri gelen bu kusur, bilhassa Anadolu Trkleri'nin 6oo senelik mevz mazidir; yle bir mazi ki eseri ancak bi'lva-
ve parlak teessfe bir surette grlyor; izler, vesikalar mverrih,
fakat onu, mevzuun ve ehemmiyetini ediyor zan- miyle, geen bir yeniden hal-
buki bizim mevzuumuz mazi olmakla beraber, ayni
netmek bir En az yedi muntazam ve
bir ve tekemml arzeden ve byk, da devam eden, gzlerimiz nnde ya-
cengaver bir milletin fikri ve medeni gstermek itiba- .. Sultan Mehmed'in dahili siyaseti, S-
riyle ok dikkate olan Trk tarihi, hen_z m- leyman Siget;ar seferi yeniden ihyaya
verrihine tesadf edemedi. Mister Gibb'in, Trk Ahmed Divan'iyle Baki'nin
addetmek suretiyle, pek eksik bir tahlilin, ise, hala ayni mu-
eksik bir terkibi meydana fermanlar, name-i hmayunlar,
defterleri gibi vesikalar
Tarihi'yle, Trke, Almanca k
zaman ve mekandan ve bugnk hayat ile
k ve eserleri gznne ?nk
olmayan mverrih eski sahneleri
da ilmi bir usule dursun, hatta alel'ade
iin, bir olarak halbuki edebi
tahkiye usulne bile tabi' ne eserler, ne de
mi'mad abideler ve gibi
ler tedkik halbuki milli
ve iinde zamanla bsbtn
bir Trk Tarihi, ilmin en son
Burada Gustave Lanson'a muha-
vcude , uzun ve inceden
lefetle bsbtn kaydini edebiyat tarihisini herhangi-
tahliller mahsul bir terkip eseri Trkler'in
24 TRK USL TRK USL 25
bir kari', yahut tamamiyle te'sirlerine bir mnekkid. bir maksat, bir san'at gayesi yani, ve mana iti-
den Edebiyat tarihi bir ilim olmak iti- bariyle haiz hisleri okuyuc.u
bariyle, mmkn kadar ayni kuvvetle olan
edebiyat tarihisi, kendisine hibir bedii eser, edebi addolunur. ve bedii bir tahlil ile izah
zevk vermiyen, yani ruhu ile hi alakah bir eseri uzun olunan bu gibi eserler iin, okuyanlar zmresinin adedi bahis
bahis mevzuu edebilir; nk o eser, olamaz. Biz, insan fikrinin ve milli medeniyetin tari-
temayl ve vaktinde nefis bir san'at hini bilhassa edebi tezahrlerinde aramakta, fikir ve
gibi telakki olabilir. Bugn en ok sevilen eski bir eser hareketlerini daima slup ve tesbite a-
bile, mutlaka muhit takdir olunur. Sonra, bu itibarla bizim mihver veya tedkik merkezi-
edebiyat tarihisi, bir san'at eserini izah ederken, ayni zamanda, tqkil edecektir; fakat bu tabiri, bugnk
muharririnin ruhunu ve hissi ve fikri temayllerini ilc, cnfsi bir tarzda tefsir ve izah etmemeli; bizim burada bah-
gstermek mecburiyetindedir; bu itibarla edebi eser de -tarihi muayyen bir zaman bir okuyucu
bir tedkikte- olarak demektir; binaenaleyh kendi ruhunu, kendi temayllerini taklit ve
Lanson'un, "ok eski bir edebi eser ilk zerinde tekrar yani edeib mahsullerdir: Sleyman
ne te'sir bugn de ayni te'siri yapar, bu- .Fa ki jVJevlid'i, Hamza vi'nin Hamza-Niime'si, Yaz
ok ve zevk tekaml hakikatinden gaflet edile- nun Mulzammediye'si, kasideleri, Nabi'nin
rek ileri addolunabilir; esasen Tarihi Hayri]e'si, Enderunlu hatta N aci Efendi'-
mdlifinin edebiyat tarihi mtalea- nin manzumeleri birer nk muayyen bir
ile bu garip tam bir tezat gze devir muayyen bir kari'ler ruhunu onda bul-
edebi eserlerin hala ve zamanla onu tekrar ve taklit Sonra-
alakah edebiyat tarihi usulnde farklar o eserlerin muhafaza halde, byk
vcude gelmesini icabettiriyor; fi'lhakika, biz de, mverrihler da lyor, unutuluyor, hatta bazen bir
gibi, matbu birok ancak o mahiyetle tedkik ediyo- iz bile Acaba sebepleri ne? Evvela, o eser-
ruz; fakat onlar, bizim mevzuumuz olan edebf eserleri tenvir ler niin birer san'at eseri acidolunuyor; sonra, niin lyor;
ve izaha yahut neye Daha garibi, unutulan bir san'atkar,
mevzuumuz olan edebf eserler'in ve tarifine gelince, ite uzun bir unutulma devresinden sonra, manevi bir hayat
usul burada gze ma 'mafih anlamak iin, kendimizi o devre ve o oku-
Lanson'la beraber bu tabiri tarif ve tesbite Burada yanlar zmresi yani o hadiselere bir
iki muhtelif iki tarif var ki, tek noksan icabeyler. Birok arniller sebebiyle
olmakla beraber, beraberce ve btn eseriere mtemayil ve takdirkar, ise tarna-
tedkik mevzuumuzu izah ediyor. Evvela, edebiyat kari'lere gre miyle davranmak mecburiyeti, mnekkid iin o kadar
tarif olunabilir: Edebi eser, bir kari'in zevk, veya fikirce olmasa bile, bir ilim edebiyat
istifade maksadiyle heyecan hissettikle olan iin ok tehlikeli ve ancak
rine kalbierde ma 'kes eserlerdir; fakat pek harici mak ilk usul buradan
bir esasa dayanan bu tarif, edebi bir eseri hibir vehile anla Sonra, Lanson'un hi gznne bir
nk edebi eser ancak dahili mahiyeti ile o isme hak d.aha var ki halli ve tedkiki iin ok gayret lzum gste-
Edebi eserin gsteren biri, onda dem ki ifade hisleri bir kari'ler zmresine ayni
TRK EDEBiYATI USL TRK EDEBiYATI USL 27
kuvvetle sirayet ettirmiye muktedir olan bir eser edebi addolunu. .. k"" d eserlerin bir tedkik fakat de
un u c c V
yor; cemiyetin bir muayyen muhtelif zmreler bu. ,:;:. aLlkah bir mevcut oldugunu
ve her zmrenin kendisine has eserlerle bedii ihtiya. milletin fikir ve zevk tekamln bir slup
tatmin ettikleri tabiidir. Emile Faguet'nin iddiaM ve tesbite edebiyat tarihisi, her devrin
vehile, "Edebiyat mtecanis bir kitle Her devrede " gzden
-drt edebiyat tekaml, ,. de milli gsteren yksek ve yolla-
insan cemiyetlerinde meydana getiriyorsa, :ayin eden byk anlamak iin bir gibi
ayni suretle, edebi de ve ve netice nk, bir dahi, milletinin btn kabiliyetlerini,
olarak muhtelif iin muhtelif edebiyatlar vcude gel- btn gizli tcmayllerini nefsinde temsil ederek, istik-
mesine yol Trk saray ve halk ve gsterir; binaenaleyh edebiyat tarihisi,
diye gsterirken, bu milletin her trl fikri tezahrlerini gzden kaybetmemekle ve
nazariyemize bir tatbik bir devrin her zmrenin her devirdeki birer tedkik mihveri
edebi tarihini tedkik ederken, acaba hangi zmrelerin yapmakla beraber, btn bu ilk ile milli
mevzu ittihaz Lanson, bu ciheti tamamen skutla dr h mmessillerini izah ve tahlil e edebi-
gemekle beraber, daima yksek has olan yksek ve hakiki vat tarihinele Lanson'un hi gznne ikinci usul
onun birinci ve ikinci derecedeki mmessillerini bahis de budur.
mevzuu ediyor; halbuki edebiyat tarihi ilim olmak itibariyle, l\Ivcrrih, herhangibir vesika muharririn
daha ziyade umumiyetleri gznne almak ve cemiyetin fikri gizleyerek hakiki tayine
tekamln ona ma'kes olan eserlerde aramak edebiyat tarihisi halbuki bir eserin bedii yapan muharririn
iin daha mnasip midir?. . Emile Faguet, ve yeti biz bii<akis umumiyetleri bir yana
tarih ve felsefeye ait san'at yksek edebi o tayin ve tesbite Mverrih, umumi
eserlerin, ruh halini daha ziyade vcude gstermek ve fertleri ancak zmrelerin mmessili dik-
getiren byk sekin bir kari' zmresinin ruh ha- kate almak mecburiyetinde halbuki tehasss,
letini syliyerek, cemiyetin ifadesi acide- ihtiras, zevk, gzellik gibi cemiyet
den Taine'e itirazla diyor ki: "Byk muharrirler makla beraber, ferdi birer mahsul mahiyetinde de bulundukla-
onlar, kendilerinden bir sonra edebiyat tarihisi evvela ferdiyetleri tedkik eder.
necekleri iin istikbalin Yk- Ruhi, Fuzli, Vecdi ancak dikkatimizi ve
sek eserler, edebiyattan celbetmekteclir. Tarihte
tiyle, edebiyat cemiyetin ifadesidir. edebiyatta tarih tedkikine byk bir sylerler; biz,
olunursa, o vakit byle fakat, umumi hadiselerde fertlere
dikkate olan cihet ki Taine b- kadar iin, tarihi daha ziyade hak
yk muharrirleri tedkik ediyordu. Onun usuliyle mevzuu ara Bizim ferdi hususiyederi tahlil ve tayin
adeta bir nevi' mcadele Emile Faguet'nin bu etmektir: nc bir
San'af Felsifesi muharririne ta Sainte-Beu ve za Ma'mafih, fertler nekadar byk ve deha sahibi olursa ol-
serdedilen ve umumi bir fakat sun, zaman ve mekandan olarak anlat-
Fague t burada tarih demekle ne kastediyor? edebiyat mak Edebiyat Tarihinin Usul
tarihini kasdetmek istiyorsa, o kabulde mazuruz; eserin Renard der ki: "Bir eser, bir muharrir, mnfe-
f
TRK EDEBiYATI USL TRK EDEBiYATI USL 29
rit ve mcerret olarak asla bir fert kafi geliyor. Bilhassa bu bilgi edebi zevk
bir fikir elde edilmek istenilirse, onun merkezleri gibi seyyal ve mtehavvil bir unsurun mdahalesi, edebiyat
ayni olan itimai muhtelif daireleri, yani ailesini, tarihi hadiselerini al el 'ade tarihi hadiselerden daha ve
yerini, vilayetini, milliyetini Bir daha halli bir hale Edebi eserin
edebi eser bir edilebilir: iek kendini tutan dala, kari' zerinde zevk, his, hayal aksl'amelleri ol-
dal saka iin, o anlamak btn hatta edebiyat tarihisinin-bilhassa hala
onun ihtiya gsterir., Fi'lhakika rini kaybetmeden eserler teessrlerin-
bir muharriri tek her trl alakalardan ola- den ne dereceye kadar ok tereddde bir
rak onu hi anlamamak demektir. En Baki'nin, mesela benim te'sirlerinden
bir san'atkar, mutlaka muhitine, ailesine, temaylle- hangisi eser e, hangisi benim tabi 'dir? Ben tees-
rine birok borludur; binaenaleyh, onun srlerimi bir umumi mikyas addederek, bana has
tayin iin, kendisinde imtidat eden maziyi ve zerinde te'sir umuma edebilirim? Halbuki tarifi bile, onun
icra eden hali fakat bu da kifayet etmez; ruhundaki gstermiyor mu? Biz, bir tasvir ve
onun hayati ve tees- tersim ederken, onun kendi zerimizdeki te'sirlerini ve
ssn, nfuz ve te'sirlerini, edebi ve itimai yerini, zaptetmekle iktifa ediyoruz; halbuki byle enfsf ( subjective)
manevi da byk olan bir bilgiye umumi ve kat'i bir mahiyet, bir ilmi ver-
bir gelen ruhi, itimai, edebi teteb- mek ne dereceye kadar olabilir?
buat .. Bu vs'at ve tenevv' iinde her nisbetini ve hakiki bir tarafdar olan mnekkid gibi, edebiyat
bularak inceden ineeye tahliller sonunda elde edil- tarihisi de, mesela Fuzuli'yi tasvir ederken, kendi te-
mesi mmkn her trl bilgilere dayanan bir ter ki b ( synthese) mayllerini olmaz Kezalik, hususiyi umumiye
vcude getirmek, ne ne tahammlsz ve ayni zamanda irca' etmek, bir ferdi te'sir ile, itimai te'sirin
bir ilham ve isti 'd ada nekadar Bir def'a, mmtaz derecelerini tayin eylemek,
bir asli mahiyet ve gsterdik- etmeden onu meydana getiren muhtelif sebepleri gster-
ten sonra, onun temsil devri, yani men- mek ve btn bunlarda ilmi bir noktadan hareket etmek ne
sup zmre ile o zmreyi vcude getiren byk hey'eti de ne tehammlsz, ne bir mes'eledir! Edebiyat
binaenaleyh burada iki hareketicra tarihisi, kendi zevk ve hayalinin olmamak iin ne
oluyoruz: Evvela ferdiyeti bulup, onu muhte- gayretler sarfina mecburdur! Her halde bizim iin bu hususta
vahdetiyle gsterdikten sonra, o bir silsile dahiline en byk tehlike, yerine tahayyl etmek,
koyup bir muhitin mahsul, bir zmrenin mmessili, biliyoruz Mverrihler de bu tehlike-
bir devrin addediyoruz. drdnc bir den bsbtn fakat
daha .. kendilerini bu derece iinde Hlasa bizim
.. '
ilmi fikir, benzerlikler zerine parlak ve fikir yegane ilmi yol, mtemadiyen ve tedkik etmek
ve muhakeme kurmakla tenkid ve tecrbeye hatalara maruz bilerek, her an
olunan temayln derecesiyle llr. Bu itibar ile, ( exactitude) 'i davranmak, enfsi unsur-
edebiyat tarihisinin kadar ileri srlen noktalar ze- mmkn mertebe ve yok
rinde byk bir vukuf ve ihtiyat ile ilerlemesi ve hata ihtimalini .Ma'mafih bu enfsf (subjective) ve yok edil-
daima n plana alarak, mfrit ta'mim (generalisation) lerden fazla gayret gstermek ne mmkn, ne de temenniye
go TRK USL
l
''
TRK USL gr
ta.rifi bile mesaimizin te'sir ( impressionisme), edebi eserlerin gzellik ve kuvvetini anla-
kafi iken, edebi eseriere dur- eden yegane usuldr, onu kullan-
nefsimizi Bir edebi eser mta- maktan fakat onu tahdit edelim. bu suretle,
bize nisbetle zahiren nekadar olmasa, o esere nis- yani onu tayin, ve tahdit etmek suretiyle tedkikle-
betle mutlaka enfsidir. Bu itibarla, tabiat tarihi ile ede- rimizde oluruz. Bilmek ile hissetmek'in
biyat tarihini ayni mahiyette acidederek fizik gibi, kimya gibi ve bu hissetmeyi bilmiye ve makul
bir ilim te'sis zannetmiyelim; edebiyat tarihisinin bir yapmak iin gelen ihtiyat! tedbirlere
eserden hissi te'sir, edebiyat tarihinin tabiatiyle lursa, aldanmak asgari haclde iner.
girer; fakat bu hibir vakit merkez-i edecek kadar izah vehile, ait eser-
mutlak bir alamaz. O bir ki falan zaman ve lerden zevk almak ve bu ve mmkn
falan zmreye mensup, muayyen bir fikri kabiliyete ve hususi mertebe sihhat ( exactitude) ile lmek iin, san hangi
temayllere malik bir mezkur eseri e ra gsterir; ideale hizmet o devir hayat ve temayllerine
bu itibar ile tedkiklerimize eder, eserin dahili ve harici dnmemiz icabeder; yani edebiyat tarihisi, eski eserleri
bir surette olmayan, afaki ( objectif) bir tarzda- tahlili, keyfi iin okuyan bir kari' gibi bir zevke
onun muhtelif devirlerde, muhtelif tabiadar trl tarihi bir zevke de malik Lale Devri'ni
trl telakkilere zamanda tarihen N edi m S 'ad i-i
hlasa btn bu mes'eleler tedkik olununca, m- Cem ancak o rind ve bedbaht kafi dere-
verrihin enfsi temaylleri makul ve asgari haddine iner; yani, cede Bugn alel'ade bir adam da N ed im,
falan eserin edebiyat tarihisi zerindeki te>sirleri, onun ilk veya Sa 'di ciciden
rindenberi mazhar binlerce telakkilere munzam olarak eserler yazsa, hi dikkatini ekmez; nk N edim'e
ahenkli bir kl vcude getirir. Edebiyat tarihi tedkiklerinde Ihrahim devrinin mmessil (maximum)'i
hassasiyetimizi ancak cevap noktalarda itibariyledir. zevk ile, tarihi zevk fark
afaki ve tenkidi usullerle mutlaka bu noktada gsteriyor. '
o suretle mevzu elde edilebilecek btn Prof. Lanson, usul hususunda tecrbi ve msbet ilimlerden
kat'i bilgileri ayni yol ile Te'sir ve ke- ne dereceye kadar istifade gstermek maksa-
ancak, bir usul ile istidlal ve mmkn Frederic Rauh'un tekrar ediyor:
derin ve vicdani noktalarda mracaat edelim. Maddi "Bizim ilimden icabeden falan veya falan tarz
tedkiklerin izhar noktalar manevi ve vicdani (sryle)'lar onun ruhudur; fi'lhakika bize yle grnyor
ab es ve bir ma 'mafih, umumi bir ilim, umumi bir usul umumi ve ilmi
mukayese etmek her edebi eser hareket mevcuttur. neticelere sevketti-
da ferdi tecrbelerde bulunmak, yani onlardan teessr (imp- uzun mddet falan ilme mahsus bir usul ile
ression)'ler olamaz; edebiyat tarihi ilmi fikir, ilmi ruh Harici aleme mah-
tedkiklerinde zaruri olan ( subjectivite) 'i inkardan ise, sus ilimler, bu suretle yegane ilim enmuzec ( rype) 'i olup kal-
tanzim etmek her halde daha ilmidir; bir hakikati inkar etmek Fiziki ilimler ile manevi ilimierin vahdeti bir ka-
onun vcudn yok cihetle, tedkiklerimizde ziyeden. ma'mafih, zihnin tabiat
unsuru inkar edecek olursak, o, gizli bir surette ve mukayesesiz ki, o, btn alimler
bir derecede dahil madem ki manevi terek bulunuyor." Ilmi usul bu mtalea,
TRK EDEBiYAT! USL
l TRK EDEBiYAT! USL 33
32
Bir metni evveH't onun demek. cuttur. Bilhassa Hammer'in ilk cildinde eserin hak-
tir. An'aneler ve bilhassa kita,biyat sayesinde buna muvaffak edebiyat tarihi zerinde iin gayet
olabiliriz. Trk bir Fuzuli:'nin, bir N evai'nin, bir Garb her ansiklo-
Galib'in mevcudiyeti an'anelere bir bilgidir; fakat >rdilcrinc, o gibi
edebiyat tarihimiz hi tedkikat gibi, , !srrlcri basan mracaat edilebilir.
orta ve yksek dereceli mekteplerimize bu yolda derslerin Eski Trk iin, Mahmud
da pek yeni daimi ihtifaller ile mazinin \T 10 77 tarihinde ve pek ok eski Trk
byk borlu hrmetler gsterilmedi. ihtiva eden D[viinu Lugti't- Trk eserin emsalsiz bir
ve bilhassa eski eserlerin hemen hepsi ve kaynak Henz hi kimsenin haberdar
mehul an'aneler, bu hususta bize kafi derecede bu yegane Juzaladan AI i
rehberlik edemez; binaenaleyh her evvel Emiri Efeneli'nin ktphanesinde bulunuyor. Trk edebiyat
yola mracaat mecburiyetindeyiz; fakat, bu hususta ari hi gelince, evvela, Kati b
ki fikrimizi biraz ihtiyatla ifade edelim; nk, her gibi kita. elebi'nin gelmernek
biyat da memleketimizde pek iptidai bir halde, adeta tohum bir de zeyli ihtiva
Biz, Trk bibliyografik malumat bu itibar ilc stndr. Btn eski tarihler, bilhassa
almak istedikleri halde meydancia mazbut ve mdevvin biqey 1/oca Tariizi ile 'Ali, Na 'ima, Cevdet, kezalik 'A'lf'nin
ve binaenaleyh lzumlu en muhtasar bir ciltleri, Hadikat' l-Cevami' ve Hadikat' l- Vzera, biraz
Trk tarihi kanaat getiren edebiyat olmamakla beraber Tarih-i 'Ata ve daha sair
muallimleri ile, sair tedkik bu hususta takip edecekleri umumi, tarih eserleri, Hammer, Trk tarihi
en ve en kat'i Trk tarihinin ok birer 'Atai zeyliyle beraber
nisbeten en tam bir -ilmi olmasa bile- yolda l iki biiyk cilt
nihayetine kadar Trk alim ve
eden tercemesi, Murad v. devrinin
hal tercemelerini
tasnif edilebilir: Garb ait kaynaklar. ..
b'e ait kaynaklar Alman, Rus, Macar lisanla olmak itibariyle pek Feridun Bey
Trkler ve lisan ve eden da itibariyle ondan kalmaz. 'Al i'nin yazma Mena-
ehemmiyetli ehemmiyetsiz birok mecmualar, risaleler, kitap ' ile, M stekim-zade'nin Tezkiret'l-Hattatin'i
ki bilhassa ekseriyetle evvelki Trk !isan 'Ataullah ve Zeyl-i zeyilleri
ve ile alakah olmak itibariyle ok dikkate i'timada
Turjan Orhun abidelerine, en eski Trk malmat, tezkirderinde
ait birok mhim eser ve makaleler ile, Kutadgu Bilig, edebiyat tarihi mellifi
Mi'rac-Name, Tezkiret' l-Evliya, Mahzen' Emir Haydar, F. . mecburdur:
. . Matb olan Sehi , L't'f' a S'l'
a m,
Hikmet, Babur-Name gibi eski metinleri ve sair .'ll 'Ah d i'nin Hasan
birok lisani ve edebi eserleri bu meyanda sayabiliriz. Zeki elebi, Faizi, Riyazf, Rfa'i Ke+evi
.r H' ' "J' ' ' U' '
Yelidi Bey'in birinci cildini Trk-Tatar Tarihi ile, , asu' .. zmmet-zade, Mceyyib tezkirderi ve bu silsileden
1 ?lmak uzre Ebu Bekir Akif Bey'in Enderun
Le on Ca h un'un A,rya Tarihine Medhal'inde ve Hammer'in drt
cildi nakledilen byk tarihi ile M i st er Gi b b'in Os Mir' at' Arif Hik-
. d' N
met ' tez
. k' en, bu olmayan mhim vesikalar ' cmle-
Tarihi'nde-evvelkilerde eski Trk edebiyat ve mede
niyetine, son ikisinde ait- malumat mev B1za
' 'n b' h' veya b' . iin ter-
g6 TRK USL TRK USL 37
TRK USL
kazanma dairesini saltanat kadar far- VI. Tedkik eser ne gibi ruh halleri ( etat
zedebilirdik. Bu gibi faraziyeler mutlak bir hakikati haiz olmasa- de conscience)'nin ve teessr (impression)'lerin, ne trl bir tabiat
lar bile, icra edilecek sair tenkidli tahkikat ile belki de zerine nfuzundan vcude Bunu anlamak iin hal
mevsuk ( authentique) bir mahiyet alabilirler. trrcemelerine, muharririn ve umumi tahsil ve
tefekkr ve daha sair irsi ve muhite ait te'sirlere m-
IV. Metnin kavramak ve tesbit eylemek, racaat etmelidir. bu husustaki he-
yani muhtelif tekaml devirlerine gre kelimelerin, men hemen edebiyat tarihisi daha ziyade
cmlelerin husus! ve tabirlerin delalet istidlal (raisonnement)'lere mracaata mecbur kalacak ve ekseri-
'
tayin etmek gelir. O devir
.
yetle faraziyeler ileri lzum grecektir; sair
suretiyle cihetleri, mitolojiye anla- tedkikat ile o istidlallerin sihhat ve
madan bir metin fikir beyan etmek mmkn ola- edebiyat tarihisi iin mhim bir
bedihi ise de, bu sahte mtebahhirler ta- kil edebilir.
gznne her gn grlyor.
VII. Eserin nail ve icra edebi ve iti-
mai: nfuzu tayin etmelidir. Nfuz mes'elesi daima
V. Btn bu gibi ilk ki, metnin
betle tev'em olmaz: Bazan ok kazanan bir
mevzuu slubu nkte ve incelikleri, hususiyederi tedkik edil-
eser ok gemeden halde, uzun zaman dikkati ek-
melidir; edebi ve binaenaleyh daha fazla enfsi
meyen bir eser de bir nfuz edebilir. Enderunlu
olan bu tedkik edebiyat tarihisinin mezi-
birinci, Fuzull'ningazelleri ikinci hale kafi
yetleri faaliyet icra edecektir. Metnin fikri, hissi
birer misaldir. Edebi te'sirleri anlamak iin uzun ve zah-
karane kuvvetini tayin etmek demek, eserin bizim
metli bir tedkik itimai:
bedii te'sirine meydan vermek demektir. Burada
te'sirler mes'elesine gelince, onun iin edebi: eserlerden daha
lisan ve sl"up cihetiyle kendinden ncekilerden ve
kaynaklara, o devir ile alakah vesikalara mracaat
dan umumi tehasss ve tefekkr
icabeder; fakat bilhassa saray mrekkep gibi
gibi ruhi hususiyeder meydana
olan edebi eserlerimizden umumi bir te'sir, yani btn itimai
umumi ve ifadeleri ve has bir nfuz beklememelidir.
muhitinde umumiyede hkm sren ve binaenaleyh eserde umu-
mi hatlar, ima ile gsterilmekle iktifa bir edebi: eser nisbeten en ve en
edilmelidir. Bir cmlenin tertibi malumat almak iin icabeden bunlardan iba-
lauball bir bir imalesinde, rettir; bir muharririn muhtelif eserleri ayni usullere
ahenkli ifadesinde renkli bir seci'de bir devrin btn ruhu, bu suretle malumat ve sonra
' o A
btn teksif olabilir ki bunu zeva- o tahlil semereleri, umumi: bir terkip ile ihya ve tertibe-
hiri edebiyat tarihisinin manevi kabiliyeti meydana Daha sonra, eserler ve gre taksim ve tasnif
fakat keyfimiz e, ok fazla. edebi nevi<lerin tarihi tekaml vcude
mesela hi ve Necati'yi anlatmak isterken anlat- devrin muhtelif mnasebetler ben-
Bir edebi eser, evvelce gibi, eserin mey- zerlikler bulunarak zmrelerin ve devrelerin tarihi de
dana muhit ve zaman ile, muharririne gre, yani daha teceddt devrine kadar gelen eski saf-
ziyade tarihi bir tedkik hatlar ve mmeyyiz seeiyeleri ile edebi: devreler
TRK Tl USL TRK USL 43
Nisbilik (relativite) ve ve
o
a veo
a ile, bazan ile h go st Bu
h es k szlerimize ilave cihet, ilmi fikir ve
mverrihin manevi sihhati ve selameti iin pek
Sahte benzerlikler ve mfrit ta'mim (generalisation)'ler a h , . . . . Fustel de C ou anges '
zerine, daha basit ilimierin taklit suretiyle, zahiren ur gnlk terkip iin senelerce tahlil
ilmi binalar kurmak ne kadar muzir ise, edebiyat tarihinin
tavzih ve hususi usullerine Edebiyat
. . tarihine hevesli her Trk genci , henuz ' ma -
uygun olarak da o kadar verimlidir. 'b"d . . . . bu buyuk ve ,
a e usuller dairesinde hi olmazsa birer ta
nk, vcude gelecek bu
son kadar, Trkler'in fikri buyuk v: Trk milletinin boyunca muhtelif
ve hissi tekamln muntazam bir silsile bir fikri ve hissi ve 0 muhtelif
edebiyat tarihi vcude getirmek iin gelen _gst:ren_ Trk milli vahdetini gs-
tabi' olunacak usulleri fakat vazih bir surette te:.erek, ayni vahdet gayesine sevkedecektir.
Evvela tahlil ( analyse), sonra terkib ( synthese) gibi iki byk nok- Turk bundan daha asil ve mukaddes bir
taya bu uzun ve bilhassa ikincisi hedef tasavvur olunabilir!
byk ve bir isti 'd ada nk tahlil,
birer birer halde, terkib, tahlil neticesinde elde
mezc ve tertip ile, hakikatleri en kk nokta-
kadar ve umumi izgileri ile tesbit eder.
M o n o d 'nun gibi, insan tabiat hadiselerini,
btn ile anlamak maksadiyle tedkik ediyorsa,
de, cemiyederin ve onu idare eden
ve tekemmllerin byk izgilerini umumi