Professional Documents
Culture Documents
1 1
DERGiSi
DİNİ İLMİ EDEBi MESLEKi AYLlK DERGi
Cilt : XI Sayı :4
TEMMUZ- AGUSTOS 1972
TARİHÇE:
(ı) Dr. Haliika Menteş - Dr. Beyhan Ege, «Yasak Aşk ve Yasak Aşktan dağına Çocuk-
Iann Babalannı Tayinde Ailede Kan Gruplan Dağılışının Rolü•, İzmir Devlet Has-
tahanesi Mecmuası, c. V, sayı ı, Yıl Nisan ı967.
(2) Prof. Dr. Behçet Talısin Kaınay, «Adli Tıp• c. II, s. 750-751, Nşr .. Ankara Üniver-
sitesi Tıp Fakültesi No: 22, Aukara 1951. · ·
(3) B.T. Kanıay, a.g.e., c. II, s. 751.
(4} Dr. H. Menteş - Dr. B. Ege, a.g. Mecmua, c. V, sayı ı, s. 99.
(5) Dr. H. Menteş - Dr. B. Ege, a.g. mecmua, c. V, sayı 1, s. 99.
(6) Dr. H. Menteş - Dr. B. Ege, a.g. ıriecmua, c. V, sayı ı, s. 99-100.
221.
Dr. ALİ ŞAFAK
222
Yasak Aşk ve Yasak Aşktan Doğan Çocuklarm İslam Hukukü Açısından Nesebleri
YASAKLIGIN SEBEBLERİ :
Hısımlar arasmda evlenmenlıı.
caiz olmaması muhtelif sebebiere istiııad
eder. Ahlaki düşüncelere göre, yakın akrabalar arasmda evlenmeniıı temeli
olan cinsi' müııasebet düşünülecek olursa, aileler arasmda bir takım intizam-
sızlıklar husule gelir ve aile inhilal eder. Aile lııfzıssılılıasmda veya alılakında
husule gelecek herhangi bir tereddini.n bütün bir ceıııiyette ne büyük tepki-
223
. Dr. Ait $AFAK
224
Yasak Aşk ve Yasak Aşktan Doğan Çocuklaruı İslAm Hııkuki:ı. Açısından Nesebleri
ve nine) lerin füruulan. Yalnız teyze ve halalann füruulan ile amca. ve dayı
lann füruulan haram değildir. Kısacası dede ve nineleiin füruulanndan. bi-
rinci batından başkası haram değildir (ı).
Sıbren nikabı haram olanlar da üç nevidir. ı - Temasta bulunan kan·
kocanın füruulan, 2 - Kan-kocanın usUlü. Mücerred nikah akdi ile (cinsi
münasebette bulunulmasa dahi) usuller haram olur. Bu sebeble şöyle denil-
miştir: .«Kızlarla akid, anneleri haram kılar, annelerie cinsi temas klzları ha-
ram kılar». 3 - Babalann cinsi temasta bulundukları kimseler (2).
Süt akrabalığı sonucu nikilhı haram olanlar ise, neseb ellietinden Iıaı:am
olanlar gibi. Bunlar da yedi sınıf kimselerdir. Şöyleki, ı -·Süt anneler, 2 -
Süt annenin kocası (süt babalar), 3 - Süt kız kardeşler, 4 - Süt kız kardeş
kızları, 5 - Süt erkek kardeşin kızları, 6 - Süt halalar, 7 - Süt teyzeler.
İslam Hukukunun Alıkam-ı Şahsiyye ve Aile Hukuku konusunda yazılan
eserlerde de durum şu şekilde tesbit edilmiştir: «Ebedi tahrimi mucib olan
sebebler karabet, müsaharet ve radaadan ibarettir».
«Erkek bir kimseye neseb ellietinden anasını ve her ne kadar ta·
baka-i ulyada (yukarıda) olsa bile ceddesi (ninesi)ni ve kızını ve her ne kadar
tabaka-i süfla (aşağı) da olsa bile kızının kızı ile oğlunun kızını ve kız kann-
daşını ve her ne kadar tabaka-i süflada olsa bile kız karındaşının kızıyla er
karındaşının kızını ve anımesini ve usUlünün anımesini ve halasını ve usUlü-
nün halasını tezevvüc etmek haram olup benat-ı ve a'mat ve a'mam (teyze
ve amca kızlan) ve benat-~ halat ve ahvru (hala ve dayı kızları) heHUdir.
Kadınlar için de mukabil erkekler haramdır» (3).
Önce de belirtildiği gibi nikahı devamlı haram olan kimselerden süt ak-
rabalan hariç diğerleri Medeni Kanf:ınuınuzdakilerle ayniyyat arzeder. Mu-
vakkaten nikahı haram olan kimseler hakkında fıkıh kitaplarında etraflı ma-
luınat mevcuttur. Konu nikahı daimi veya muvakkat haram olan kiniselerle
cinsi temas sonucu doğan çocukların nesebini, özellikle babasını tesbit oldu~
ğundan bu kadarla yetinUmiştir.
<<Bir kimse; neseb, süt ve sıhri yönden haram olan birisiyle evlenirse, ev-
lilik asla sahih olmaz, ikisinin arası ayırt edilir. Eğer ayrılmazlarsa, en şid
detli ta'zir cezasıyle tecziye ve tefrik edilirler. Bilerek bunu yaparsa cezası
225
Dr; AI1 ŞAFAK '
ağır olur; Bilmeden evlenmişlerse, hallerine göre ceza verilir» (1). Bugünkü
Ceza Kanunumuzda yasak aşk mevzuu kadınlarla evlenenleri tecziye eden
sarih hükümlere ilgili maddelerde rastlamlamamaktadır. Mes'elenin ceza! yö-
nünün ne şekilde halledildiği bugünkü tatbikatçılarumza aittir.
İslam Hukukçularının ekserisi nikah akdindekifesat ve butlfuıı aynı ka-
bul etmişler, yasak aşk mevzuu kadınlarla evliliğe
«Fasid Nikah» derler. Bu
bakımdandır ki, Ebu Hanifenin akdi fasid, Ebu Yusuf ve Muhammed b. Ha-
san'nın batıl kabul etmelerine rağmen, hukuki yönden aynı neticeye ulaşırlar
(2).· Fasid ve batıl nikahlann feshi için hakimin hükmüne lüzılm yoktur. Ta-
raflardan her biri akdi feshedebilir. Ama ayrılıkta bekleme süre.sine riayet
şarttır.
226
Yasak Aşk ve Yasak Aşktan Doğan Çocuklıırın ls:ıam Hukukii Açısından Nesebleri
Kısaca arz edilen bu görüşler sonucu; nesebi, anne ve babası, sabit olan
çocuk o şahıslaİın mirasçısı olur. Çocuğun bakımı, nafakası babasına aittir.
Böylelikle çocuk kötü durumdan kurtulmuş, hayatı garanti altına alınmış
tır. Umumiyetle anneye verilen, teslim edilen çocuğa babası yardım elini
uzatmak zorundadır. Her birerlerinin vefatları halinde çocuk onların miras-
çısı olabilmekte, fasid nikah mahsulü, yasak temastan dağınadır diye miras-
tan mahrumiyeti ellietine gidilememektedir (1).
NETiCE
Alıkam-ı şahsiyye ve aile hukukuıida her Türk Vatandaşı Medeni Kanun
hükümlerine tabidir. Aksine hareket asla tecviz edilemez. Şu kadar var ki,
kanunda mevcut boşlukların daldurulması için hukukçular tarafından temen
nilei' izhar edildiği gibi, fert ve cemiyetin lehine olarak lüzı1m1u yerlerde tadi-
latın yapılması teklifinde bulunmaktalar. Nitekim yasak aşk mevzuunda ni-
klliı haram olan kimselerin cinsi temasları sonucu doğan çocukların çok kö-
tü· durumlarını tanzim ve ıslah eden sarilı bir hüküm, ceza.l müeyyide bulun-
madığından kanunların bu yönünün ıslahı, boşluklarının daldurulması husus-
ları tenk:id ve temenni edilmektedir. Zira dini ve ahiili duyguların zayıfladı
ğı topluluklarda akraba aşkı sonucu dünyaya gelen çocukların varlığı ilgili-
lerce kabul edilmektedir. Kanunun boşluk ihtiva ettiği konularda hakime
takdir yetkisi, ilmi ve kaza! içtihadlardan, örf ve adetlerden yararlanabilece-
ği yine bir kanun hükmüdür. Fakat haklarında örf ve adet, ilmi ve kazru iç-
tihadların da pek bulunmadığı Fücftr mahsulü çocukların bu acıklı durum-
ları nasıl tashih edilecektir? Baba ve· annesi durumunda olanların giiııahını
çocuk hayatboyu çekecek midir?
Halkınııiın büyük bir eksenyetinin müslüman olduğıı menıleketimizde
mes'eleniıı dini ve ahlaki yönü nasıl halledilebilir? işlenilen cürmün failieri
kanunlarımızdaki boşluklardan da istifade ederek hukuken sorumsuz mu kiıl
sınlar? Kendilerine, kanuna mugayir olmamak Şartıyla herhangi bir tavsiye-
de .bulunulamaz ri:ıı?
Fücftr mahsulü çocukların İslam Hukukuıida durumlarının, salıili Dikah-
tan doğan çocuklar gibi olduğıına işaret edilmişti. Lehe olan bu hükünıler
karşısında, her ne kadar evlilik derhal sona ermekte ise de çocuk üzerinde
dini ve ahlaki yönden baba ve annelik haklan bakldir. Yine bugünkü mevzua-
tımiz muvacehesinde babası üzerine kaydedilememekteyse de; annesi belli
olduğundan onun üzerine kaydedilmekte, mirasçısı olabilmektedir. Kanuiıen
babasının mirasçısı olması da imkansızdır. Yalııız annesine bağlı olarak tabü
neseb şeklinde kıllan Fücftr mahsulü çocuğa, babası durumundaki şahıs, usu-
lüne uygun hibede, vasiyette bulunabilir. Dalaylı yolla da olsa kötü dururolu
çocuğunun mağduriyetiniıı izalesi mümkündür. Bu nevi hareket tarzı herhal-
de ahlaklliğini korur, kanuna aykırı da olmaz.
(1) Ali cemaı.ı: Efendi, Fetavay·ı Ali Efendi, c. I, s. 130, İstanbul Bosnevi Hacı Muhar-
rem Efendi Matbaası 1305. ömer Nasfıht Bilmen, IstılAlıllt·ı Fıkhıyye Kamı1su, c. 2,
s. 24, Nşr. Bilmen Yayınevi İstılnbul. 1968.
227