You are on page 1of 108

5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.

com

Nükleer Fizik Ders Notları

Ismail Boztosun

Erciyes Universitesi

Aralık 2005

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 1/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

ii

Erciyes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik bölümünde tek dönemde vermiş


olduğum Nükleer Fizik dersinin notlarıdır. Yararlandığım ve derste takip edeceğimiz
kaynaklar:
K. S. Krane, çeviri: Başar Şarer, Nükleer Fizik , Cilt 1 ve 2, Palme yayınları,
Ankara 2001

Cottingam, Introductory to Nuclear Physics, çeviri: Y. Şahin


A. Beiser, Concepts of modern Physics, Mcgraw-Hill NY, 1987: Çeviri: Gülsen
Önengüt
H. Enge,
W.S. Williams,
P.E. Hodgson,
Ayrıca aşağıdaki tezler de faydalı olacaktır:
İsmail Ermiş,
Armağan
Orhan Bayrak
Gökhan Koçak,
Mesut Karakoç
Yasemin Küçük
İleri seviyede olan bazı eserler: G. R. Satchler,
İstenilenler:
İyi derecede Kuantum mekaniği ve Fizikte Matematik metodlar dersleri bilgisi.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 2/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

İc.erik

1 Nükleer Fiziğe Giriş 9


1.1 Giriş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9

1.2 Çekireğin Temel Özellikleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10


1.2.1 Bileşenleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10
1.2.2 Gösterim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11
1.2.3 Uzunluk ve Zaman . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 12
1.2.4 Yarıçap . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 13
1.2.5 Kütle . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 13
1.2.6 Enerji . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 14
1.3 Temel Etkileşmeler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 14
1.4 Sorular . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 15

2 Kuantum Fiziği Tekrar 17


2.1 Kuantum Fiziği Tekrar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 17
2.1.1 Planck ve Karacisim ışıması . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 18
2.1.2 Fotoelektrik olay . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 18

2.1.3 Compton Olayı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 19


2.1.4 Dalga-Parçacık ikilemi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 20
2.1.5 de Broglie Hipotezi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 20
2.1.6 Bohr Atom Modelİ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 22
2.2 Schrödinger Dalga Denklemi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 23
2.3 Zamandan Bağimsiz Schrödinger Denklemi . . . . . . . . . . . . . . . 24
2.4 Merkezi Potansiyeller . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 25
2.5 İki Cisim Problemi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 25
2.6 Örnekler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 30
1

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 3/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2 ˙ . ERIK 
IC 

2.6.1 Free Particle Solution . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 30


2.6.2 Infinite Square Well . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 33
2.6.3 Finite Square Well . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 37

2.6.4 Delta Well . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 41


2.6.5 Coulomb Potansiyeli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 44

3 TEMEL KAVRAMLAR ve REAKSİYONLARIN SINIFLANDIRIL-


MASI 53
3.1 Bazı Temel Kavramlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 53
3.1.1 Çekirdeğin Kütlesi, Büyüklüğü ve Bağlanma Enerjisi . . . . . 53

3.2 Spin, Parite ve Momentler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 57


3.3 Çekirdekte Uyarılmış Durumlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 58
3.4 Nükleer Kuvvet ve Özellikleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 59
3.5 Nükleer Reaksiyonların Sınıflandırılması . . . . . . . . . . . . . . . . 60
3.6 Bileşik çekirdek Reaksiyonları . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 61
3.7 Direk Reaksiyonlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 61

4 Çekirdek Kuvvetleri 65
4.1 Çekirdek Kuvvetleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 65
4.2 Döteron Atomu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66
4.2.1 Bağlanma Enerjisi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67

5 TEMEL NÜKLEER MODELLER 73


5.0.2 Sıvı Damlası Modeli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 73
5.0.3 3.2.2-Kabuk Modeli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 77
5.0.4 3.2.3-Kolektif Model . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 78

6 Nükleer Reaksiyon Modelleri 83


6.1 NÜKLEER REAKSİYON MODELLERİ . . . . . . . . . . . . . . . . 83
6.1.1 BORN YAKLAŞIMI . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 83
6.1.2 BOZULMUŞ DALGA BORN YAKLAŞIMI . . . . . . . . . . 85
6.1.3 Born Yaklaşımının Bazı Uygulamaları . . . . . . . . . . . . . . 87
6.1.4 OPTİK MODEL . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 88
6.1.5 Spinli Parçacıklar İçin Optik Model . . . . . . . . . . . . . . . 90

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 4/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ . ERIK 
IC  3

6.1.6 Optik Potansiyelin özellikleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 92


6.1.7 Etkileşim Potansiyelinin özellikleri . . . . . . . . . . . . . . . . 93
6.1.8 Reel Potansiyel (V V  , V S  . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 94

6.1.9 Hacim İntegralleri (J V  , J W ): . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 98


6.1.10 Coulom Bariyeri Civarındaki Reaksiyonlar ve Eşik Anormalliği 98
6.1.11 Potansiyeller Arasındaki ilişki ve Güçlü Absorpsiyon Uzaklığı . 100
6.1.12 Optik Model Analizleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 101
6.1.13 FOLDİNG MODEL . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 102

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 5/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

4 ˙ . ERIK 
IC 

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 6/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

S.ekil Listesi

2.1 Elektronun Bohr Yörüngesindeki Hareketi . . . . . . . . . . . . . . . 21


2.2 Spherical Bessel function for different values of l. . . . . . . . . . . . 32

2.3 Spherical Neumann function for different values of l. . . . . . . . . . . 32


2.4 Eigenvalues of Infinite square well . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 35
2.5 The intersections of curves f (ka and g(ka) for l = 0(s − state), 1( p −
state)and2(d − state). . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 36
2.6 Infinite square potential wave functions for different values of n. . . . 37
2.7 Normalized radial probability density, r2 R2 , for different n values
(l = 0). . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 38
2.8 Comparison of the Finite (solid line) and Infinite (dotted line) square
well ka values for l = 0(s − state)and1( p − state). . . . . . . . . . . . 41
2.9 Finite square well: Intersections of curves f (ka and g(ka) for l =
0(s − state), 1( p − state)and2(d − state). . . . . . . . . . . . . . . . . 42
2.10 Plot of the functions f (k) and g(k). . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 44

3.1 Çekirdeğin yük yoğunluğunun nükleer yarıçapa göre değişimi. . . . . 54

3.2 Kararlı çekirdekler için nükleon başına bağlanma enerjisinin atomik


kütleye göre değişimi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 56
3.3 Bazı şiddetli deforme olmuş çekirdeklerin şekilleri. . . . . . . . . . . . 57

4.1 Döteron atomu için kare kuyu potansiyeli . . . . . . . . . . . . . . . . 68

5.1 Yüzeydeki nükleonlar, çekirdeğin iç kısmındakilere göre daha az sayıda


nükleonla etkileşir bu yüzden bağlanma enerjisi daha azdır. çekirdek
ne kadar büyükse, yüzeydeki nükleonların sayısı o kadar azdır. (Mod-
ern Fiziğin Kavramları, Arthur Beiser) . . . . . . . . . . . . . . . . . 75
5

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 7/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

6 S 
. EKIL LISTESI 

5.2 Kabuk modeline göre nükleon enerji düzeylerinin sıralanışı (ölçekli


değil) Sağdaki sütündaki sayılar gözlenen sihirli sayılara karşılık gelir.
(Modern Fiziğin Kavramları, Arthur Beiser) . . . . . . . . . . . . . . 79

5.3 çift-Z, çift N’li çekirdeklerin en düşük 2+ durumların enerjileri. İzotoplar


düz çizgilerle birleştirilmiştir. (Nükleer Fizik, K.S. Krane) . . . . . . 80
5.4 çift-Z, çift-N li çekirdeklerin en düşük 2+ ve 4+ durumlarının E(4+ )/E(2+ )
oranı kütle numarasına karşılık gösterilmiştir. İzotopları düz çizgilerle
birleştirilmiştir. (Nükleer Fizik, K.S. Krane) . . . . . . . . . . . . . . 81

6.1 Gelen ve saçılan dalga vektörlerinin temsili gösterimi. . . . . . . . . . 85


6.2 Gelen ışının bir çok potansiyelden saçılmasının temsili şekli. . . . . . 87
6.3 Çekici Gaussyen potansiyeli ve onun diferansiyel tesir kesiti. . . . . . 87
6.4 Wood-Saxon form faktörü ve onun derivatif şekli. . . . . . . . . . . . 94
6.5 Wood-Saxon (WS)ve Wood-Saxon kare (WS2) form faktörlerinin karşılaştırmalı
şekli . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 95
16
6.6 O+16 O sistemi için Coulomb potansiyelinin iki yük dağılımına göre
değişimi. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 97
16 208
6.7 O+ Pb sisteminin Coulob bariyeri civarındaki davranışı. . . . . . 99
6.8 Ağır iyon reaksiyonlarını tanımlamada kullanılan tipik potansiyeller,
12
C+12 C sistemi için 79MeV de fenomonolojik ve mikroskobik potan-
siyellerin görünüşü. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 100
16
6.9 O+208 Pb sistemi güçlü absorpsiyon mesafesindeki etkileşimi sırasında
meydana gelen yoğunluk dağılımları. . . . . . . . . . . . . . . . . . . 102
6.10 Koordinatlar kullanılarak a) tek folding ve b) çift folding . . . . . . . 103

6.11 çekirdeğin yoğunluk dağılımı ve folding modelden elde edilen U (r)


potansiyelinin karşılaştırılması. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 105

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 8/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Tablo Listesi

1.1 Proton, Nötron ve Elektronun kütle, yük, spin, manyetik moment ve


g çarpanı değerleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 12

1.2 Temel etkileşmelerin alan kuantumları ve alan kuantumlarının spin,


kütle, menzil ve şiddet değerleri. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 14

2.1 Values of the kn , la for different l and n values . . . . . . . . . . . . . 34


2.2 Values of the kn , la for different l and n values . . . . . . . . . . . . . 40
2.3 Hidrojen atomu için enerji seviyeleri ve dejenere değerleri . . . . . . . 50

1
3.1 Farklı metotlarla bulunan nükleer yarıçaptaki (R = r0 A 3 ) r0 değerleri. 55

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 9/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

8 TABLO LISTESI 

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 10/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 1

Nükleer Fiziğe Giriş

1.1 Giriş
Nükleer fizik, atomu meydana getiren çekirdeğin özellikleri ve birbirleri ile yaptıkları
etkileşmeler ile ilgilenir. Bu nedenle nükleer fiziği çekiredeğin statik özelleikleri
(nükleer yapı) ve dinamik özellikleri (bozunma ve nükleer reaksiyonlar) olmak üzere
iki ana kısma ayırabiliriz. Nükleer fizik teknolojik yeniliklerin itici kuvvetini saplayan
bir alandır ve günümüzde pek çok kullanım alanına sahiptir. Bu alanlardan bazıları
kısaca şu şekilde açıklanabilir:

1. Tıp: Bu alanda hem teşhis hem de tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Nükleer


fizik sayesinde yapılan hızlandırıcılarla vücuttaki dokular, kemikler ve organ-
ları test edilmekte ve teşhiste yardımcı olmaktadır. Proton, nötron veya
ağır iyonlar kullanılarak kanserli hücrelerin öldürülmesi yoluyla da tedaviye
yardımcı olmaktadır.

2. Endüstri: Bu alanda özellikle, basınç boruları, kaynatıcılar ve diğer büyük


metal dökme kalıpların içindeki çatlak ve yarıkların araştırılması yoluyla kon-
trol alanında kullanılmaktadır.

3. Temel bilimler: Biyolojide; Radyografi, Akışkan yüzeylerde kompleks biy-


omoleküllerin yapısının incelenmesi. Kimyada; elektron spektroskopisi ile kimyasal
analiz, Polimerik yapıların incelenmesi, iz elementi analizi. Fizikte; Katıların
elektron yapısı, Yüzeylerin ve ara yüzeylerin incelenmesi gibi kullanım alanları
vardır. Nükleer yapının iyi anlaşılması ve insan vücudunda yaptığı etkilerin
9

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 11/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

10 ˘  GIRIŞ
BÖLÜM 1. N ÜKLEER FIZI GE

anlaşılması yukarda ki insanlık yararına olan kullanım alanlarının yanında in-


san neslinin sürekli tehdit altında olmasına sebep olan kitle imha silahlarının
yapılmasına da olanak sağlamıştır.

1.2 Çekireğin Temel Özellikleri

1.2.1 Bileşenleri
Atomun kimyasal özellikleri elektron yapısına bağlıdır, oysa fiziksel özellikleri, di-
namik ve kinetik davranışı kütlesine bağlıdır. Bir atomun çekirdeği, çekirdek içindeki
pozitif yüklerin toplamı ve toplam kütle sayısı ile tanımlanır. Atomun kütlesinin
hemen hemen tamamı çekirdekten ileri gelir. Çekirdek yükü derken kastedilen
“+Ze” proton sayısına eşit olan atom numarası “Z” ile elektronun yükü olan “e”
değerlerinin çarpımıdır. Çekirdekteki pozitif yüklü temel parçacık protondur. Pro-
ton en basit atom olan Hidrojenin çekirdeğidir. Elektrikçe nötr olan bir atomda
elektrik yüklerinin eşit olacağı düşünülürse proton sayısı kadar da elektron vardır
yani “Z” tane de elektron bulunur. Elektronların kütlesi protonların kütlesine oranla


bazı durumlar için ihmal edilebilecek kadar küçüktür ve bu oran mp/me 2000 gibi
bir eşitlikle verilir. Çekirdeğin tanımlanmasında kullanılan bir diğer kemiyet ise A
ile gösterilen kütle sayısıdır. Kütle sayısı, nükleer kütle ile temel kütle birimi arası
orana en yakın bir tamsayıdır. Çünkü proton yaklaşık bir birim kütleye sahiptir.
Hemen hemen bütün çekirdeklerde kütle sayısı atom numarasından iki veya daha
fazla kat kadar büyüktür. Bu da bize çekirdek içinde protondan başka ağır kütlelerin
varlığını gösterir. 1932 yılına kadar çekirdek içinde A tane proton ve çekirdeğin net

yükü Ze olacak şekilde A-Z tane nükleer elektronun olduğu düşünülüyordu. Fakat
aşağıda yazılanlar bu düşüncenin yanlış olduğunu ortaya koyar:

1. Elektronların protonlara Coulomb çekim kuvvetinden daha güçlü bir kuvvetle


bağlanmaları gerekir. Oysa ki protonlarla atom elektronları arası böyle bir
kuvvete rastlanmamıştır.

2. Elektronların çekirdek büyüklüğünde bir yerde olduğunu düşünürsek, belirsi-


zlik ilkesine göre normalde sahip olduklarından çok daha fazla enerjiye sahip
olmaları gerekir. Belirsizlik ilkesine göre hesap yapacak olursak ∆x 10−14 m

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 12/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˘  TEMEL ÖZELLIKLERI 
1.2. ÇEKIRE GIN 11

alırız. ∆x.∆p ∼ h̄ olduğuna göre ∆p∼ h̄ /∆x=20MeV/c bulunur. Radyoak-


tif  β  bozunumunda çekirdekten yayınlanan elektronların enerjiler genellikle 1
MeV’dan daha da küçüktür ve bu tür bozunmalarda enerjisi 20 MeV olan

elektronlar gözlenmemiştir.

3. A-Z’si tek olan çekirdeklerin toplam özgün açısal momentumları (spin) in-
celendiğinde, çekirdek içinde A tane proton ve A-Z tane de elektron bulun-
masının imkansız olduğu deneylerle gözlenmiştir. örneğin; Döteryum çekirdeğinde
(A=2, Z=1) proton-elektron hipotezine göre 2 proton ve 1 elektron bulunması
1
gerekir. Proton ve elektronun özgün açısal momentumları 2
dir. Kuantum
1 3
mekaniği kurallarına göre 2 proton ve 1 elektronun toplam spinleri 2 veya 2
olmalıdır. Oysa Döteryum çekirdeğinin gözlenen spini 1’dir.

4. Çiftlenmemiş elektron içeren çekirdeklerin, gözlenen değerlerinden çok daha


büyük manyetik dipol momente sahip olmaları gerekir. Eğer Döteryumun
içinde tek bir elektron bulunsaydı, çekirdeğin manyetik dipol momentinin,
bir elektronun manyetik dipol momenti ile aynı olmasını beklerdik. Fakat
Döteryumun gözlenen manyetik momenti, elektronun manyetik momentinin
yaklaşık 1/2000’i kadardır.

Bu dört madde göz önüne alınırsa elektronların çekirdeğin içinde bulunması çok
zor hatta imkansızdır. Chadwick’in 1932 yılında nötronu keşfetmesiyle de çekirdek
içindeki proton harici parçanın elektron değil nötron olduğu anlaşılmıştır. Nötron
elektrik bakımından nötrdür ve kütlesi protonun kütlesinden %0,1 daha büyüktür
ki bu fark az bir fark olduğundan proton ve nötronun kütlesini birbirine yaklaşık
eşit alınır. Bunun sonucunda çekirdekte elektron bulunmasına ihtiyaç olmaksızın, Z
proton ve A-Z nötronu olan bir çekirdek uygun bir toplam kütleye ve yüke sahiptir.
Tablo 1.1’da proton, nötron ve elektronun bazı özellikleri verilmiştir.

1.2.2 Gösterim

Çekirdeği tanımlarken o çekirdeğin simgesinin sol üst köşesine kütle sayısı olan A, sol
alt köşesine proton sayısına da eşit olan atom numarası, sağ alt köşesineyse nötron
sayısını belirten ve N=A-Z ile verilen değer yazılır. Ancak yalnızca kütle sayısının

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 13/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

12 ˘  GIRIŞ
BÖLÜM 1. N ÜKLEER FIZI GE

Kütle Yük Spin Man. mom. g çarpanı


1
Nötron 1,008982 u 0 2
-1,9135µN  -3,83
1
Proton 1,00759 u +1e 2
+2,7927µN  5,59
Elektron (1/1837) u -1e 1
2
-1,0021µB 2

Tablo 1.1: Proton, Nötron ve Elektronun kütle, yük, spin, manyetik moment ve g
çarpanı değerleri.

yazılması da yeterlidir. Gösterim A


P XN  şeklindedir. Örneğin;
12
6 C6 yada kısaca 12
C,
56
Fe gibi.

Proton ve nötrona ortak ad olarak nükleon denir. Bu nedenle, kütle sayısı olarak
kullandığımız “A” aynı zamanda nükleon sayısını da verir.
Bir atomun kimyasal özellikleri çekirdeğindeki pozitif elektrik yüküne bağlıdır.
Çünkü bu yük, çekirdek dışındaki elektron sayısını belli eder. Çekirdeklerinde aynı
sayıda proton içeren atomlar kimyasal olarak aynı özelliktedir. Atom numaraları
aynı fakat kütle sayıları farklı çekirdeklere “izotop” denir. Dolayısıyla izotop atom-
lar aynı kimyasal özelliktedir. İzotop çekirdekler nükleer reaksiyonlar yardımıyla

yapay olarak oluşturulabilir. Nötron sayısı aynı proton sayısı farklı elementler de
olabilir, bunlara da “izoton” denir. Bir de kütle numaraları aynı atom numarası
farklı çekirdekler vardır, bunlaraysa “izobar” denir. Aynı çekirdeğin uzun ömürlü
uyarılmış durumu, taban durumundaki halinin bir izomeri şeklinde adlandırılır.
Şimdiye kadar bulunan 108 farklı atom numarasına sahip çekirdek vardır. Toplam
çekirdek sayısı 1000’den fazladır.

1.2.3 Uzunluk ve Zaman

Nükleer fizikte çok kullanılan birim “femtometre” olup 10−15 m mertebesine tekabül
eder. Nükleer büyüklükler (yarıçap) tek bir nükleon için yaklaşık olarak 1 fm’den,
ağır çekirdekler için yaklaşık 7 fm’ye kadar değişir. Atomik boyutlar ile karşılaştırıldığı
zaman (1A0 =10−10 m), çekirdek ile elektron arasındaki boşluk dikkate değerdir.
Nükleer olayların zaman ölçeği çok geniş bir aralığa sahiptir. örneğin, 4 kütle nu-
maralı He atomunun (42 He2 ) izotopu 52 He3 gibi bazı çekirdekler 10−20 s gibi bir zaman
içinde parçalanırlar. Bir çok nükleer reaksiyon bu zaman ölçeği içinde gerçekleşir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 14/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˘  TEMEL ÖZELLIKLERI 
1.2. ÇEKIRE GIN 13

Bu zaman ölçeği genel olarak reaksiyona giren çekirdeklerden birinin, diğerinin


nükleer kuvvet menzilinde kalma süresidir. Çekirdeklerin elektromanyetik γ ışınımları
genellikle 10−9 s ile 10−12 s kadar bir yarı ömür arasında meydana gelir. Fakat,

bozunmaların birçoğu daha kısa veya daha uzun bir zaman içinde gerçekleşir. α
ve β  bozunmalarıysa daha uzun sürede oluşur, bu bazen dakika veye saat bazen de
binlerce hatta milyonlarca yıl devam edebilir.

1.2.4 Yarıçap

Çekirdek yarıçapı R=R0 A1/3 ile verilir. R0 spesifik yarıçapı R0 =1,4 10−15 m yada

1,4 fm ile verilir. Buarad A ise önceden söylediğimiz üzere kütle sayısıdır.

1.2.5 Kütle

Nükleer kütleler “atomik kütle birimi” cinsinden ölçülür, kısaca “akb yada u” olarak
1
gösterilir. Atomik kütle birimi nötr bir karbon atomunu kütlesini 12 de biri ( 12 )
olarak tanımlanır. Karbon da 12 nükleon bulunmasından dolayı bir nükleonunun
kütlesi de yaklaşık olarak 1u olur. Nükleer bozunma ve reaksiyonların incelen-
mesinde çoğunlukla kütleler yerine kütle enerjileri kullanılır. 1u=1,6605 10−27 kg
yada 931,502 MeV/c2 olarak alınır. Bu şekilde nükleonlar yaklaşık olarak 1000
MeV kadar kütle enerjisine sahip olurlar. Kütlenin enerjiye dönüşümü göreceliğin
temel sonucu olan E=mc2 kullanılarak yapılır. Kütle veya enerjinin kullanılması
olup bu birimlerde c2 =931,502 MeV/u alınır.
Bir çekirdeğin kütlesinin onu meydana getiren parçacıkların serbest haldeki kütleleri

toplamına eşit olması gerekir gibi görünse de gerçekte çekirdeğin kütlesi yapı taşlarının
serbest haldeki kütlelerinin toplamından daha küçüktür. Bu farkın küçük veya
büyük oluşuna göre çekirdek az veya çok sağlamdır. Einstein’ın E=mc2 formülüne
göre bu kütle farkını c2 ile çarpar ve enerji olarak değerini bulursak, bağlanma ener-
  jisini bulmuş oluruz. Bağlanma enerjisi bir çekirdeğin bileşenlerini bir arada tutan
enerjidir. Dolayısıyla bir çekirdeği parçalamak için gerekli enerjidir. Bu enerji şu
şekilde verilir:


B = Zm p + N mn − M ( A

X ) c2 (1.1)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 15/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

14 ˘  GIRIŞ
BÖLÜM 1. N ÜKLEER FIZI GE

Burada Z atom numarası, N nötron sayısı, M(A X) çekirdeğin kütlesidir. A kütle


sayısı yani nükleon sayısı olduğuna göre nükleon başına bağlanma enerjisi B/A ile
verilir.

1.2.6 Enerji

Nükleer enerji milyon elektron-volt (MeV) birimi ile ölçülür. 1 eV ise tek bir elektrik
yükünün bir voltluk potansiyel farkı altında ivmelendirilmesiyle kazandığı enerjidir
ve değeri 1eV=1,60210 −19 J’dür. Tipik α ve β  bozunmalarının enerjileri 1 MeV’luk
bir enerji aralığına sahiptir. Düşük enerjili reaksiyonlar 10 MeV’luk kinetik enerji ile
oluşturulur. Bu tip enerjiler nükleer durgun kütle enerjilerinden çok daha küçüktür.
Bu nedenle nükleonların enerji ve momentumlarında göreceli olmayan bağıntılar
kullanılır, fakat β  bozunma elektronları için göreceli bağıntılar kullanılır.

1.3 Temel Etkileşmeler


Tabiatta 4 temel etkileşme görülür. Bunlar gravitasyonel, elektromanyetik, kuvvetli

ve zayıf etkileşmelerdir. 2 parçacık arası etkileşme bu iki parçacık arası etkileşmeye


özgü bir parçacığın değiş-tokuş edilişiyle mümkün olur ki bu parçacığa alan kuan-
tumu yada taşıyıcı denir.
Bu dört temel etkileşmenin alan kuantumları ve bunların spin, kütle, menzil,
şiddet değerleri aşağıdaki tabloda verilmektedir.

Etkileşme Taşıyıcı Spin Kütle (GeV) Menzil (m) Şiddet


Gravitasyonel Graviton 2 0 10−39
Elektromanyetik Foton 1 0 ∞
∞ α
Kuvvetli Gluon 1 0 10−15 1
Zayıf W± , Z0 1 80.2, 91.2 10−18 10−5

Tablo 1.2: Temel etkileşmelerin alan kuantumları ve alan kuantumlarının spin, kütle,
menzil ve şiddet değerleri.

Parçacıkları ilk başta 2’ye ayırabiliriz. Bunların ilki “Fermiyon” ikincisi “Bozon”
grubudur. Fermiyonlar Fermi-Dirac istatistiğine uyan, buçuklu spinli parçacıklardır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 16/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

1.4. SORULAR 15

Elektron, proton, nötron gibi parçacıklar fermiyon grubuna dahildir. Bozonlar ise
Bose-Einstein istatistiğine uyan, tamsayı spinli parçacıklardır, taşıyıclar bu gruba
girerler.

Parçacıklar ayrıca Lepton ve Hadron şeklinde ikiye ayrılır. Leptonlar β  bozun-


ması ve zayıf etkileşmelerde görülür. Bir iç yapıya sahip olmadıklarından elementer
1
parçacık olarak düşünülür. Leptonların spinleri 2
olup fermiyon grubuna dahildir.
Herbirinin bir anti-parçacığı vardır. Elektron, müon, tau, nötrino gibi parçacıklar
leptondur.
Hadronlar ise kuvvetli ve zayıf etkileşmelerde etkileşmeye katılan ağır parçacıklardır
ve spinlerinin tamsayı yada yarım oluşuna göre baryonlar ve mezonlar olmak üzere
ikiye ayrılır. Baryonlar yarım spinli olan gruptur ve proton, nötron gibi ağır parçacıklar
birer baryondur. Mezonlar ise tamsayı spinlidirler. Mezon değiş-tokuşu nükleer
potansiyeli oluşturur. π +, π− , π 0 , ρ+, ρ− , ρ0 , ω, η birer mezondur.
1
Kuarklar ise maddenin en elementer parçacıkları olarak kabul edilir ve 2
spin
değerine sahiptirler. Yukarı (top) ve aşağı (bottom) şeklinde adlandırılırlar ve yukarı
olanın elektrik yük değeri + 23 e ve aşağı olanın yük değeri ise − 1
3
e’dir. 3 kuark
birleşerek baryon, kuark-antikuark birleşerek mezon oluşturur.

1.4 Sorular
1. Nükleer fizikte genel olarak niçin göreceli olmayan bağıntılar kullanılır?

2. Nükleer madde yoğunluğunu herhangi bir çekirdek için hesaplayınız?

3. Çekirdeği 5cm çapında bir elma olarak düşünürseniz, çekirdeğe en yakın elek-
tronun uzaklığı ne olur?

4. Kuarkların elektrik yüklerini düşünerek proton ve nötronu oluşturan yukarı ve


aşağı kuark sayılarını bulunuz?

5. Herhangi bir çekirdek için, bağlanma enerjisini ve yoğunluğunu nümerik olarak


hesaplayan bir program yazınız? (örneğin fortran programlama dilinde)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 17/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

16 ˘  GIRIŞ
BÖLÜM 1. N ÜKLEER FIZI GE

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 18/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 2

Kuantum Fiziği Tekrar

2.1 Kuantum Fiziği Tekrar

Günlük hayatımızda tanecik ve dalga kavramları şüpheye yer bırakmayacak kesin-


likte tamamen farklı kavramlar olarak karşımıza çıkar. Gerek tanecikler mekaniği
(yani nokta mekaniği) ve gerekse dalgalar optiği, her biri kendine has varsayımlar,
teoriler ve deneyler zincirini kapsayan iki ayrı inceleme konusu olarak gelişmişlerdir.

Bir büyüklük sadece bazı kesikli değerler alabiliyorsa kuantalanmış demektir.


20.yy’ın ilk çeyreğinde elektromagnetik ışımanın kuantalanmış olduğu anlaşıldı.”Belirli
bir frekansta yayılan ışığın taşıdığı enerji sürekli bir değişken olmayıp, temel bir en-
erji kuantumunun katları olabilir.” Ayrıca elektromagnetik dalganın küçük enerji

paketlerinden oluştuğu, bu paketlerin momentum da taşıyabildiği, diğer parçacıkların


bir çok özelliğine sahip ama kütlelerinin sıfır olduğu anlaşıldı. Bu paketlere veya ışık
kuantumuna foton adı verildi.

Kütlenin ve elektrik yükünün kuantalanmış olması klasik fiziğin temel ilkeleriyle


çelişmiyordu. Ama ışığın kuantalanmış olması klasik elektromagnetik teorisiyle
çelişiyordu. Çünkü bu teoriye göre ışıma enerjisi sürekli değerler alabilmeliydi.
Böylece ışığın kuantalanmış olması yeni bir teoriyi gerekli kılıyordu.

Işığın parçacık karakterinde olduğunu söyleyen deneyleri inceleyelim.


17

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 19/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

18 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

2.1.1 Planck ve Karacisim ışıması

Elektromagnetik ışımanın kuantalanmış olması gerektiğini ilk öne süren kişi karacisim
ışımasını inceleyen Alman fizikçi oldu (1900). Tanım olarak karacisim , ideal bir ışın
soğurucudur; böyle bir cisim ısıtıldığında yayınladığı ışımaya da karacisim ışıması
adı verilir. Klasik elektromanyetik teori kullanılarak, verilen bir frekansta ne kadar
enerji ışıdığını hesaplamak mümkündür. Bu hesabın sonucu Rayleigh-Jeans formülü
olarak ifade edilir. Bu formül alçak frekanslarda deneysel gözlemlerle uyuşuyor, an-
cak yüksek frekanslarda yanlış sonuç veriyordu.
Üstelik Rayleigh-Jeans formülüne göre, tüm frekanslardaki ışıma enerjileri toplamının
sonsuz olması gerektiği (mor ötesi felaket) gibi yanlış bir sonuç çıkıyordu.
Planck, bu yanlışlığı düzeltebilmek için karacisim ışımasının kuantalanmış olduğunu
varsaymak gerektiğine inanıyordu. Planck, varsayımına göre frekansı f  olan bir ışın,
hf  kadar bir enerji kuantasının tam katları olarak salınabilir.

E  = 0,hf, 2hf, 3hf... (h = plancksabiti) (2.1)

Planck, ışımanın neden hf ’nin tam katları olarak kuantalandığını açıklamadı.


Bulduğu sonucun geçici bir varsayım olduğuna inanıyordu. Oysa bu sonuç, elektro-
manyetik ışımanın temel ve evrensel bir özelliği olarak kalacaktı.

2.1.2 Fotoelektrik olay

Einstein, Planck’ın görüşlerini bir adım ilerleterek şöyle bir varsayım ileri sürdü; ”Bir
ışık demetindeki enerji, uzayda sürekli dağılmış olmayıp sonlu sayıda noktasal enerji

kuantumlarından oluşur; bölünemeyen bu enerji kuantumları tam olarak salınır ve


soğurulur. Einstein, bu ışık kuantumunu yani fotonun enerjisini hf  olarak aldı.
Einstein’a göre, iki fotonun aynı anda bir elektrona çarpma olasılığı çok zayıf 
olduğundan bir elektron kendisine çarpan tek fotonun hf  enerjisini alarak kopar.
Einstein varsayımına göre, ışığın şiddeti arttırıldığında foton sayısı artar ancak
bir fotonun hf  enerjisi değişmez. Daha çok foton gönderildiğinde daha çok elektron
koparılır ama her bir fotonun enerjisi aynı kaldığından elektronların kinetik enerjileri,
dolayısıyla K max değeri değişmez.
Verilen bir metalden elektron koparılması için minimum bir enerjiye gerek vardır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 20/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˘  TEKRAR
2.1. KUANTUM FIZI GI 19

Bu minimum enerjiye o metalin iş fonksiyonu denir, Φ ile gösterilir. Fotonun hf 
enerjisiΦ’den küçükse elektron koparmaya yeterli olmaz. Φ = hf o (f 0 = kritikfrekans)
Einstein bu düşüncesini daha ileri götürüp, foton frekansı ile elektron enerjisi

arasında bir bağıntı geliştirdi.f frekansı kritik f 0 değerinden büyükse, bir fotonun
çarptığı elektron hf kadar enerji alacak, ama Φkadar enerji kaybederek metalde kopa-
bilecektir.

O halde, çıkan elektronun kinetik enerjisi hf  Φ kadar veya daha küçük olabilir.

K max = hf  −Φ (2.2)

Diğer bir deyişle, koparılan elektronun maksimum enerjisi ışık frekansının li-
neer bir fonksiyonu olup, bu fonksiyonun eğimi Planck sabiti h’a eşit olmalıdır. Bu
öngörünün deneysel kanıtlanması 1916’da Millikan tarafından gerçekleştirildi.

2.1.3 Compton Olayı

Işığın taneciksi bir özelliğine sahip olabildiğinin bir kanıtını da bize Compton olayı

söylemektedir. Bu olay fotonların elektronlarla çarpışmaları, soğurulmalarıyla sonuçlanmadığı


hallerde, tıpkı bilardo toplarının çarpışmalarında olduğu gibi esnek çarpışmalara yol
açtığını ortaya koymaktadır,
Eğer fotonla elektron arasındaki çarpışma gerçektende, iki katı kürenin çarpışmasında
olduğu gibi esnek bir çarpışma ise böyle bir çarpışmada kinetik enerji ve impuls ko-
runum kanunları geçerli olacaktır.
Foton-elektron sisteminde enerji korunumunun geçerli olduğunu kabul edersek ve
sayısal işlemler yapılırsa;

λ

− λ = ∆λ = mh c (1 − cos θ)
0
(2.3)

elde edilir. Burada λ =saçılan dalga λ=gelen dalgayı temsil etmektedir. Bu formüldeki
h
m0 c
’ye Compton dalga boyu denir. Fotonun çarptığı tanecik ne kadar büyük kütleli
olursa Compton dalga boyuda o kadar kısadır.

Compton, saçılan dalga boyunu dört farklı θ açısıyla ölçtü ve ∆λ = h


m0 c (1 − cos θ)
formülle mükemmel bir uyum buldu.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 21/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

20 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

2.1.4 Dalga-Parçacık ikilemi

Bugün tüm fizikçiler fotoelektrik olay, Compton olayı ve diğer bir çok deneysel
gözlemlere dayanarak, ışığın parçacık karakterine kuşkusuz inanmaktadırlar. Ancak
ışığın dalga karakterli olduğunu doğrulayan deneylerde vardır. Bu durum bir çelişki
gibi görünsede aslında her iki ifadede doğrudur. Işık hem dalga hem de parçacık
özelliklerine sahiptir. Işığın bu ikili yapısı şu bağıntılarla özetlenebilir;

h
E  = hf p= (2.4)
λ
Eşitliklerin sol tarafındaki E enerjisi ve pmomentumu fotonun parçacık özelliğini,

sağ taraftaki f  frekansı ve λdalga boyu dalga yapısını belirtmektedir. Elektron ve


proton gibi parçacıklarda bu dalga-parçacık ikilemini sergilerler. Kuantum teorisinin
başlıca görevi temel parçacıkların ilk bakışta çelişkili görünen bu özelliklerin açıklamak
olmalıdır.
1923 yılında Fransız doktora öğrencisi de Broglie ışığın hem madde hem de dalga
özelliği gösterdiğine göre doğanın simetrik olacağını ümit ederek, maddenin de bu
ikili karakteri göstermesi gerektiğini ileri sürdü. O yıllarda maddenin hiçbir dalga

özelliği gözlenmiş değildi. Ancak de Broglie bu varsayımla Bohr yörüngelerinin


hidrojen atomu içinde kararlı dalgalar olarak açıklanabileceğini gösterdi. Bu dal-
galara madde dalgaları adı verildi.
De Broglie’nin madde-dalga ikileminin fotonlar gibi elektronlarada uygulanabileceği
düşüncesi bir çok fizikçide ilgi uyandırdı. Bu düşünceyi geliştiren Avusturyalı fizikçi
Schrödinger 1926’da yayınladığı dört makaleyle dalga mekaniği (kuantum mekaniği)’nin
doğuşunu müjdeledi. 1927’de de Broglie madde dalgalarını deneysel olarak gözledi.
Elektronlar (dalgaların temel bir özelliği olan) girişim saçakları oluşturabiliyorlardı.

2.1.5 de Broglie Hipotezi

Yukarıda fotonların hem dalga hem de parçacık özelliğini gösterdiğini incelemiştik.


Bu iki özellik şöyleydi;

h
E  = hf p= λ (2.5)
de Broglie elektron gibi maddesel parçacıklarında bu madde-dalga ikili özelliğini

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 22/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˘  TEKRAR
2.1. KUANTUM FIZI GI 21

gösterebileceğini öne sürdü. Bu “madde dalgaları”nın nasıl bir şey olduğunu bilmiy-
ordu, ama bunlarında ışık dalgaları gibi yukarıdaki bağıntılara uyması gerektiğini
söyledi. Bu nedenle bu bağıntılara de Broglie bağıntıları adı verilir.

de Broglie bağıntılarını kabul edersek, elektronun E enerjisinin kuantalanması demek


f frekansının kuantalanması demektir. Klasik fizikte bilinen bir sonuca göre, bir
bölgede yerelleşmiş dalgalar, sadece belirli frekanslarda titreşebilirler. Bu düşünce
atom içindeki elektron dalgalarının belirli frekanslarda olması, yani kuantalanmasına
yol açar.
Yukarıdaki bağıntılarını sağlayan elektron dalgalarının, Bohr’un hidrojen atom-
unda elektron açısal momentumunun h̄’ın tam katları olarak kuantalandığı varsayımına
da uyacağını göstermeyi başardı.

S.ekil 2.1: Elektronun Bohr Yörüngesindeki Hareketi

Şekil 6.1’ deki gibi bir Bohr yörüngesinde dönen elektronun bu yol üzerinde
dalgalı bir şekilde gittiğini varsayalım. Bu dairesel yörüngeye tam dalgaboyları
sığdırabilmek için
2πr = nλ (n = 1, 2, 3,...)olmalıdır. (1.1.2)
(4.3)’e göre λ =  ph ve 2πr = nh
 p
olur. Buradan rp = nh

bulunur.
·
Dairesel bir yörünge için r  pçarpımı L açısal momentumudur. O halde

nh
L = 2π = nh̄ (n = 1, 2, 3,...) (2.6)
Bu, Bohr kuantalanma koşuludur.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 23/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

22 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

2.1.6 Bohr Atom Modelİ

Atom Spektrumları

19.yüzyılın ortalarında atom spektrumlarının gözlenmesiyle, mikroskobik sistem-


lerde klasik mekanik teorisinin yetersiz kaldığı görüldü. Atom spektrumlarının doğru
bir açıklaması 1913 yılında Danimarkalı fizikçi Niels Bohr tarafından yapıldı ve klasik
mekaniğin köklü bir değişim geçirmesi gereği ortaya kondu.
Bohr teorisi karakteristik spektrumları tümüyle farklı bir şekilde açıklar. İlk
olarak, bir atomun f α , f β ...gibi karakteristik frekanslarda ışık yayınlaması, o atomun
enerjileri hf α , hf β ..olan fotonlar salması demektir (Frekans ve enerji arasındaki bu
ilişki 19.yüzyılda henüz bilinmiyordu). Bu karakteristik enerjiler, atomdaki elektron-
ların toplam enerjisinin E 1 , E 2 , E 3 .. gibi kesikli değerlerde kuantalanmış olmasıyla
açıklanır. Atom bu enerji düzeylerinin birinden diğerine sıçradığında ışık salar veya
soğurur.

E 2 E 1 olduğunu varsayalım; atom E 2 ’den E 1 düzeyine geçtiğinde,E 2 − E 
1 kadar
bir enerji fazlasını salması gerekir. Buda enerjisi hf  = E 2 − E 1 olan bir foton
şeklinde ışınır. Benzer şekilde,atomun E 1 ’den E 2 düzeyine geçebilmesi için E 2 E 1

kadarlık enerji eksiğini gidermesi gerekir.Bu da enerjisi hf  = E 2 E 1 olan bir fotonun −
soğurulmasıyla olur.

Bohr’un Atom Spektrumu Açıklaması

Atomik denge problemini çözebilmek için Bohr, klasik mekanik yasalarının değiştirilmesi
gerektiğini öne sürdü. Klasik mekaniğin öne sürdüğü sınırsız sayıdaki elektron

yörüngeleri arasında sadece kesikli bir yörüngeler kümesinin kararlı dengede olduğunu
söyledi. Bunlara kararlı yörüngeler adını verdi. Yörüngeler kesikli değerler ala-
bildiği için bunların enerjileri de kesikli olmalı, yani atomdaki elektron enerjileri
kuantalanmış oluyordu. Bir atomun sahip olabileceği enerjiler E 1 , E 2 , E 3.. şeklinde
sayılabilir bir küme oluşturuyordu. Eğer bu doğruysa, klasik elektromagnetik teorisinin
öngördüğü şekilde atomun sürekli enerji kaybetmesi önlenmiş oluyordu.
Bohr’un postülatı şöyleydi; kararlı bir yörüngedeki elektron, dış etki olmadığı

sürece, hiçbir enerji ışımadan aynı yörüngede kalır.


Bohr kararlı yörüngedeki elektronların niçin enerji ışımadığını açıklamıyordu.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 24/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.2. SCHRÖDINGER DALGA DENKLEMI  23

Bir bakıma Bohr’un atom dengesini açıklayabildiği söylenemez. Fakat bu varsayım


gerçeğe çok yakındı; özellikle ”kararlı yörünge” kavramının çok yerinde olduğu daha
sonra anlasıldı. Kuantum teorisinde bildiğimiz gibi,elektronların klasik anlamda bir

yörüngeleri yoktur, atom içinde dağılmış sürekli bir yük bulutu gibi düşünülebilir.
Atomun kararlı durumları (ki Bohr’un kararlı yörüngelerine karşılık gelir) bu yük
bulutunun kararlı olup enerji ışımadığı durumlardır

2.2 Schrödinger Dalga Denklemi


Ψde Broglie dalgası için;

x
Ψ (x, t) = Ae−iw(t− v ) (2.7)

Böyle saf yani bir dalga paketi değil de tek bir dalgadan meydana gelen dal-
p2
gasal bir hareketle m kütleli ve pimpulslu (dolayısıyla K  = 2m
kinetik enerjili) bir
taneciğin bağıntısını yapmak için;

w = 2πf 
E  = hf 
(2.8)
λ =  ph
hf 
v = λf  =  p

(4.11) denklemini (4.4) de yerine koyarsak;


2πi
(Et − px) şekline dönüşür (1.2.3)
Ψ (x, t) = Ae− h

Eğer tanecik bir kuvvet alanında ise, taneciğin toplam E  enerjisi enerjinin ko-
runumu ilkesi uyarınca zamana bağlı olmayıp bu alanı doğuran potansiyeli V  ile
göstererek E  taneciğin K  kinetik enerjisiyle V  potansiyel enerjisinin toplamına
eşittir.

E  = T (x) + V  (x)
(2.9)

p2
E  = + V  (x) (2.10)
2m
öte yandan (4.20) den x’ e göre ikinci türevi ve sonra da t’ ye göre birinci türevi
alarak;

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 25/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

24 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

2
∂ 2Ψ
 p2 Ψ = − 4πh 2 ∂x 2
(2.11)

E Ψ = − 2πi
h ∂ Ψ
∂t
. (2.12)

(4.12) denkleminin her iki yanını da Ψile çarptıktan sonra (4.14) ve (4.15) den-
klemleri de göz önünde bulundurarak;

h ∂ Ψ h2 ∂ 2 Ψ
2πi ∂t
= 2
8π m ∂x 2
V  (x) Ψ − (2.13)

Böylece zamana bağlı schrödinger denklemi elde edilmiş oldu.

2.3 Zamandan Bağimsiz Schrödinger Denklemi


Taneciğe karşılık gelen de Broglie dalgasını

Ψ (x, t) = Ae−
2πi
h (Et
− px) = Ae 2πipx
h · e− 2πiEt
h (2.14)

2πiEt
h
Ψ (x, t) = Ψ (x) e− (2.15)
Bu ifade Ψ(x, t)’nin yalnız x’e bağlı bir fonksiyon ile yalnız t’ye bağlı bir fonksiy-
onun çarpımı olarak yazılabildiğini göstermektedir. Buna göre taneciğin x’i içeren
dx aralığında t anında bulunması ihtimali;

2πiEt
Ψ∗(x,t) Ψ(x,t) dx = Ψ∗(x) e
· h ·Ψ (x) e
− 2πiEt
h dx (2.16)

= Ψ∗(x) Ψ(x) (2.17)

Bu sonuç göz önüne alınan ihtimalin zamana bağlı olmadığını göstermektedir. Bu


ihtimali bulmak için Ψ (x, t)’yi bulmak yerine Ψ (x)’i bulmak yeterlidir. E  enerjisi,
enerjinin korunumu ilkesine göre sabittir. V  potansiyel fonksiyonu ise sadece yerin
fonksiyonudur. (1.4.1)’i (1.3.7)’de yerine koyarsak;

∂ 2 Ψ (x) 8π 2 m

∂x 2 + h2 [E  V  (x) ] Ψ (x) = 0 (2.18)
Böylece zamandan bağımsız schrödinger denklemi elde edilmiş oldu.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 26/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.4. MERKEZI POTANSIYELLER 25

2.4 Merkezi Potansiyeller

2.5 İki Cisim Problemi


Kütleleri m1 ve m 2 olan iki parçacığın konum ve momentumlarını sırasıyla r1 , r2 ve −→ −→
 pˆ1,  pˆ2 ile gösterelim. Bu sistemin hamiltonyeni;

 pˆ21  pˆ2 −→ − −→
H  = + 2 + V  ( r1 r ) 2 (2.19)
2m1 2m2
Burada V  potansiyeli, küresel simetriden dolayı, sadece parçacıklar arasındaki
uzaklığın bir fonksiyonudur. Bu tür potansiyellere merkezi potansiyeller denir.

Momentum operatörleri P̂  = −ih̄ ve P  2 = −h̄  2 2 (4.3) denkleminde yerine


yazılırsa;

− h̄2 2
− h̄2
2
+ V  (r) = E  ⇒
− h̄2
− 2 h̄2
 2

+ V  (r) Ψ = E Ψ
1 2 1 2
2m1 2m2 2m1 2m2
(2.20)
Dalga fonksiyonu; Ψ = Ψ (x1 , y1 , z1, x2 , y2, z2 ) (2.1.2) Buradaki x1 , y1, z1 , x2 , y2 , z2

bu sistemin bulunduğu 3 boyutlu uzaydaki koordinatlarıdır.


− h̄2 2
− h̄2
2

+ V  (r) Ψ = E Ψ (2.21)
1 2
2m1 2m2
Bu denklemdeki kütle merkezi koordinatları X, Y, Z leri bağıl hareketin koordi-
natları olan x ,y ,z cinsinden aşağıdaki şekilde yazmalıyız.

m1 x1 + m2 x2 m1 y1 + m2 y2 m1 z1 + m2 z2
X= Y= Z= (2.22)
m1 + m2 m1 + m2 m1 + m2

x = x2 −x 1 y = y2 −y 1 z = z2 −z 1 (2.23)

Böylece toplam kinetik enerji ;

1  1   
T  = m1 ẋ21 + ẏ12 + ż12 + m2 ẋ22 + ẏ22 + z22 (2.24)
2 2
M  = m1 + m2 şeklinde tanımlanırsa; Denklem (4.11) ve (4.12)’den

M X = m1 x1 + m2 x2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 27/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

26 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

x2 = x + x1

(4.12) denklemi (4.11)’de yerine yazılırsa;

M X = m1 x1 + m2 (x + x1 ) = m1 x1 + m2 x1 + m2 x (2.25)

= (m1 + m2) x1 + m2 x (2.26)

=Mx1 + m2 x

m2 m1
x1 = X − (m 1 ·
+ m2 ) m1 x · (2.27)
Ayrıca her iki kütlenin yerine indirgenmiş kütleyi kullanabiliriz. İndirgenmiş
kütlenin tanımı gereği:
µ=
m1 m2 · (2.28)
m1 + m2
Diğer işlemlerde benzer şekilde yapılırsa;

µ µ µ
x1 = X −m x 1 y1 = Y −m y 1 z1 = Z −m z
1 (2.29)

µ µ µ
x2 = X + x y2 = Y + y z2 = Z + z (2.30)
m2 m2 m2
denklem (4.15) , (4.14)’da yerine yazılırsa ;

1  1 
T  = (m1 + m2 ) Ẋ2 + Ẏ2 + Ż2 + µ ẋ2 + ẏ2 + ż 2 (2.31)
2 2

(4.17) denklemi momentum operatörleri cinsinden yazılırsa;  


P x = M X P y = M Y P z = M Z (2.32)

 py = µy pz = µz (2.33)

böylece (4.17) denklemi ;

1  1  
T  = M  P̂ x2 + P̂ y2 + P̂ z2 + µ  pˆ2x + pˆ2y + pˆ2z
 (2.34)
2 2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 28/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙  CISIM PROBLEMI 
2.5. IKI 27

E  = T +V ve momentum operatörleri kullanılırsa,hidrojen atomu için schrödinger


denklemi;

h̄2 h̄2
− 2M   − 
2
km

2 + V  (r) Ψ = E Ψ
 (2.35)

Ψ (X, Y, Z, x , y, z) = Ψkm (X, Y, Z ) Ψ (x,y,z) (2.36)

(2.36) denkleminin (4.20) ’de yerine yazılmasıyla

2
h̄ 2
− 2M   km Ψkm = E km Ψkm (2.37)

− h̄2
2

+ V  (r) Ψ = E Ψ (2.38)

Ekm kütle merkezinin öteleme hareket enerjisini, E ise bağıl hareketin enerjisidir.
Kütle merkezinin hareketi potansiyel enerjiden bağımsız olduğu için bu denklemin
(2.37) çözümü merkezi potansiyel için enerji özdeğer ve özvektörleri bulmamaıza
yardımcı olmaz. Bu nedenle (2.38) denklemini ile ilgileniriz.

Önce 2.38 ile verilen denklemi küresel koordinatlarda yazıp, merkezi potansiyelde
hareket eden µ kütleli spiinsiz bir parçacık için en genel hareket denklemini veren
Schrödinger denklemini aşağıdaki şekilde elde edilir:

−h̄2  ∂ 2
+
2 ∂  1
+ 2

1 ∂ 
  sin θ
∂ 
+
1 ∂ 2
 
+ V (r) Ψ(r,θ,φ) = E Ψ(r,θ,φ)
2µ ∂r 2 r ∂r r sin θ ∂θ ∂θ sin2 θ ∂φ 2
(2.39)
Köşeli parantezler içindeki terimlerin negatifi açısal momentum operatörünün kare-
sidir, L2 . Bu operatörün özfonksiyonları dejeneredir ve küresel harmonikler (Y lm (θ, φ))
ile şu şekilde tanımlanabilirler:

L2 Y lm (θ, φ) = l(l + 1)h̄2 Y lm (θ, φ)

Lz Y lm (θ, φ) = mh̄Y lm (θ, φ) (2.40)

Küresel koordinatlarda Ψ → Ψ (r,θ,ϕ) değişkenlerine ayrılarak şöyle yazılır.

Ψ (r,θ,ϕ) = R (r) f (θ) g (ϕ) (2.41)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 29/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

28 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI
2
Denklem (2.39) ’deki sadece ϕ ’ye bağlı olan denklemi −m  ‘ye eşitlersek (çünkü
böyle bir sistemin 0 ≤ ϕ ≤ ∞ aralığında her an doğru olabilmesi için denklemin bir
2
sabite eşit olması gerekir. O sabit −m şeklinde bir kuantum sayısı olarak seçilir)

denklem;

∂ 2 g 2

2
+ m g = 0 (2.42)
∂ϕ
şeklini alır.
Bu denklem ise basit harmonik hareket denklemidir. çözümü ise;

g (ϕ) = Aeimϕ (2.43)

olur.
A ’yı bulmak için ise normalizasyon şartı kullanılır;


  2π
 
g∗ (ϕ)g (ϕ) dϕ = 1 ⇒ A2 dϕ = 1 ⇒ A = √12π (2.44)
0 0

Böylece g (ϕ) çözümü;

gm = √12π e imϕ


(2.45)

± ± ±
m = 0, 1, 2, 3... kuantum sayısı
2.39 eşitliğinin 0≤ r ≤ ∞ , 0≤ θ ≤ π, ve 0 ≤ ϕ ≤2π aralığında yani tüm
uzayda her an doğru olabilmesi için denklemin bir sabite eşit olması gerektiği be-
lirtilmişti. Burada seçeceğimiz sabit ise denklem 2.40 ’dan görüldüğü gibi  ( + 1)
dir. Yukarıdaki denklemler açısal momentumun karesinin h̄2 ‘ye bölümü boyutu
olduklarından m ve  kuantum sayıları açısal momentum kuantum sayıları olmak
zorundadırlar. Böylece denklemin sol ve sağ tarafları  ( + 1) ‘e eşit olduklarından
dolayı schrödinger denkleminin küresel koordinatlarda her üç değişkene ayrılmış
şekli;

∂ 2 g 2

2
+ m g = 0 (2.46)
∂ϕ

1 ∂ 
 
sin θ
∂f 
+  ( + 1) − m2
 f  = 0 (2.47)
sin θ ∂θ ∂θ sin2 θ

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 30/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙  CISIM PROBLEMI 
2.5. IKI 29

1 ∂ 
  
r 2 ∂R 2µ
+ 2 E  − V  (r) − h̄2  ( + 1)
R=0
 (2.48)
r2 ∂r ∂r h̄ 2µ r 2
(2.46) denkleminin çözümünün gm = √12π eimϕ olduğunu göstermiştik.
Denklem (2.47) ’ün çözümü için Legendre polinomları ve Rodrigues formülleri
kullanılarak çözüme gidilir. Bu durumda θ ’ya bağlı çözüm fonksiyonu;

f (θ) = N m P ml (cos θ) (2.49)

şeklinde olup normalizasyon sabiti;

(m + m )
2
N m = ( 1) −   | | 2 2+ 1 (
( + m − || ||
 )!
ml )! (2.50)

−  m
∂ ml P  (cos θ)
P m (cos θ) = 1 cos2 θ 2
(2.51)
∂θ ml
ifadeleri ile belirlidir. Burada (cosθ = ξ dersek) P l (ξ) ise;

1 ∂  2  − 
P  (ξ) = ! ξ 1 (2.52)
2 ∂ξ 

ile verilir.
Burada P m (ξ) Asosiye Legendre polinomu, P  (ξ) ise Legendre polinomudur.
Buradaki ve m kuantum sayıları için  ≥m  ve m ≥ 0 koşulları, yine merkezcil
olan çözümlerinde ortaya çıkacaktır.
Denklem 2.48 ile verilen Schrödinger denkleminin radyal kısmı için ise aşağıdaki
değişken değişiklikleri çözümü oldukça kolaylaştırır. Önce türev ifadesini açarak
denklemi tekrar yazalım:

 d2
+
2 d
 Rnl (r) − 2µ
V (r) +
l(l + 1)h̄2
R nl (r)
+
2µE 
Rnl (r) = 0 (2.53)
2
dr2 r dr h̄ 2µr2 h̄2

Rnl (r) ’ aşağıdaki şekilde yazarsak

unl (r)
Rnl (r) = (2.54)
r

ve  
d2 2 d unl (r) 1 d2
2
+ = unl (r) (2.55)
dr r dr r r dr 2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 31/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

30 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

şeklinde ifade edebileceğimiz için, 2.48 ile verilen radyal Schrödinger denklemini
aşağıdaki oldukça basit ve kompakt şekle dönüştürürüz:

d2 unl (r) 2µ l(l + 1)h̄2


+ 2 E  V (r) unl (r) = 0 (2.56)
dr 2 h̄  − − 2µr2 
Instead of solving the partial differential equation 2.39 in the three variables
r, θ and φ, we now solve a differential equation involving only the variable r, but
dependent on the angular momentum parameter l, which makes the eigenvalues
and eigenfunctions different for each value of  l. Therefore, the eigenfunctions and
eigenvalues are 2l+1 degenerate.

2.6 Örnekler

2.6.1 Free Particle Solution

In classical mechanics, a free particle of mass µ moves along a uniform linear trajec-
tory. Its momentum P, its energy E  = P2 /2µ and its angular momentum L = r P ×
relative to the origin of coordinate system are constants of motion.

In quantum physics, the observables P and L = r P do not commute. Hence, ×


they represent incompatible quantities: It is not possible to measure the momentum
and the angular momentum of a particle simultaneously.
Conceptually, the simplest scattering state is the free particle where potential is
zero everywhere. We now look for solutions of the free particle radial Schrödinger
equation 2.56 that is, simultaneous eigenfunctions of H, L2 and Lz corresponding to
definite values of  E , l and m. The radial Schrödinger equation for a free particle is

not under any influence of potential V (r) and freely travels from - ∞ to +∞. the
radial Schrödinger equation:
 d2
+
2 d
 Rnl (r) + k
 2


l(l + 1)h̄2
Rnl (r) = 0 (2.57)
dr 2 r dr r2
2µE 
where k2 = h̄2
. The energy can only be positive in the case of free motion. If we
change variables in equation 2.57 to ρ = kr and write Rnl = Rl (ρ), we obtain for
Rl (ρ) the equation:
 d2
+
2 d

Rl (ρ) + k2
 − l(l + 1)h̄2
Rl (ρ) = 0 (2.58)
dρ 2 ρ dρ r2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 32/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 31

Which is called spherical Bessel differential equation whose particular solutions are
J l+ 1 (ρ) and nl+ 1 (ρ). It is possible to write them in terms of the spherical Bessel
2 2

functions:
1/2
π
J l (ρ) = 2ρ J l+ 12 (ρ) (2.59)
and spherical Neumann functions

nl (ρ) = ( 1) −
  l+1 π
1/2
J −l− 1 (ρ) (2.60)
2ρ 2

where J v is an ordinary Bessel function of order v.


The general form of the functions J l (ρ) and nl (ρ) are given by

 
J l (ρ) = ( ρ)l− 1 d l sin ρ
(2.61)
ρ dρ ρ
and   l
l 1 d cos ρ
nl (ρ) = −− ( ρ)
ρ dρ ρ
(2.62)

The asymptotic values of the spherical Bessel function for small and large ρ have
the following forms

ρl
 1 3 5...(2l+1)
·· for ρ l
J l (ρ) = (2.63)
  −
1
ρ
cos ρ π
2
(l + 1)
 for ρ l
The asymptotic values of the spherical Neumann function for small and large ρ are
 − 1 3 5...(2l 1)
··
ρl+1
− for ρ l
nl (ρ) =
 (2.64)
1 π
sin ρ (l + 1) for ρ l
  −
ρ 2 
The general solution of equation 2.58 corresponding to a well-defined energy (E  =

h̄2 k2 /2µ) and a well-defined orbital angular momentum l is of the form

Rnl (r) = AJ l (kr) + Bn l (kr) (2.65)

Here the constant B must be zero because of the finiteness of the wave function in
the origin since the spherical Neumann function nl (ρ) has a pole of order l + 1 at
origin and is therefore an irregular solution of 2.58. On the other hand, the spherical
Bessel function J l (ρ) is finite at the origin and is thus a regular solution. Therefore,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 33/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

32 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI
Spherical Bessel Functions
1

J(0,kr)

J(l,kr)0.5
J(1,kr)

J(2,kr)

0 5 10 15 20
kr

S.ekil 2.2: Spherical Bessel function for different values of  l.


Spherical Neuman Functions
0.5

n(0,kr)
n(1,kr)

n(2,kr)

J(l,kr) –0.5

 –1

S.ekil 2.3: Spherical Neumann function for different values of  l.

the radial radial and total wave functions of the Schrödinger equation 2.58 for a free
particle are

REl (r) = AJ l (kr) (2.66)

ΨEl (r) = AJ l (kr)Y lm (θ, φ) (2.67)

The constant A is determined from the boundary condition and the normalisa-
tion. The spherical Bessel and Neumann functions are shown in figures 2.2 and 2.3.
Remarks:

1. The eigenvalues k2 can take on any value in the interval of (0, ∞) so that the

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 34/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 33
h̄2 k 2
energy E  = 2µ
can assume any value in this interval and the spectrum is
continuous.

2. Every free particle eigenfunction can thus be labelled by the two discrete in-
deces l and m and by continuous index E (or k). So each energy eigenvalue
is infinitely degenerate, since for a fixed value of E, the eigenfunctions are
labelled by the two quantum numbers l and m such that l = 0, 1, 2 . . . and
m= −l, −l + 1 . . . , l

2.6.2 Infinite Square Well

To determine the energy levels for a particle in a infinitely deep potential well,
consider the motion of a particle of mass µ in the following spherically symmetric
infinitely deep potential well:
0 for 0 < r ≤a
V (r) = (2.68)
∞ otherwise

A particle could never scatter from the well because it is infinitely deep. It’s a bit

like a black hole. Once you fall in you can never get out. When r a, inside the ≤
well, the particle moves freely and the states of motion with a well-defined orbital
angular momentum are given by the the solution of the radial Schrödinger equation:
 d2
+
2 d

Rl (ρ) + k2
 − l(l + 1)h̄2

Rl (ρ) = 0 (2.69)
dρ2 ρ dρ r2
2µE 
where k 2 = h̄2
and ρ = kr. The solutions of this equation are given by the spherical
Bessel and neumann functions

Rnl (r) = AJ l (kr) + Bn l (kr) (2.70)

The wave function of the particle vanishes for r ≥ a as the particle cannot penetrate
into a region where the potential infinite. In order to satisfy this boundary condition,
we must set B = 0. Therefore, the radial and total wave functions of the particle
are

Rnl (r) = AJ l (kr) (2.71)


ΨElm (r) = AJ l (kr)Y lm (θ, φ) (2.72)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 35/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

34 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

To find the energy eigenvalues, we apply the continuity condition at r = a

 jl (ka) = 0 (2.73)

Since, for a given l, the Bessel function has an infinite umber of zeros, we find an
infinite number of values kn,l and of energy levels, that is, the energy levels are
degenerate.
h̄2 2
E n,l = k (2.74)
2µ n,l
For the loews l values, the spherical Bessel functions are

sin kr
 j0(kr) = ; (2.75)
sin kr kr
 j1 (kr) =
kr
−cos kr; (2.76)

 j2 (kr) = − coskrkr +


 3


1 sin kr (2.77)
(kr)2

and for higher values of  l they may be easily be constructed from the recurrence
relation
l 

 jl (kr) =
kr
 jl−1 (kr) − j − (kr)
l 1 (2.78)

Their zeros may be determined from simple transcendental equations:

 j0 (ka) = 0 if sin ka=0 or ka = nπ (2.79)

 j1 (ka) = 0 if tan ka=ka (2.80)

 j2 (ka) = 0 if tan ka = 3−3ka


(ka)2
(2.81)

For (l = 0, 1and2), the eigenvalues are shown in table 2.74 for different n values.

We can easily evaluate the energies of the stationary states by substituting these
values in equation 2.74.

Tablo 2.1: Values of the kn , la for different l and n values

l n=1 n=2 n=3 n=4


0 (s) 3.14159 6.28319 9.42478 12.5664
1 (p) 4.49341 7.72525 10.9041 14.0662
2 (d) 5.76346 9.09501 12.3229 15.5146

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 36/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 35
Energy Levels of Infinite Square Well
16

14

12

10

ka 8

n=1 n=2 n=3 n=3 all states


0

S.ekil 2.4: Eigenvalues of Infinite square well

The eigenvalues as shown in table 2.1 are also displayed in figure 2.4.
It is also possible to obtain a graphical solution to eigenvalue problem. The

intersection of the curves f (ka) = sin ka and G(ka) = 0 determines the eigenvalues
of the l = 0 state. The same hold for l = 1 and l = 2 and so on. These graphics
and intersections of two curves are shown in figure 2.5.
In the remaining part of this section, we will examine the s-state (l=0) wave
function and probability density. The general solution given by 2.72 for l = 0 is

ΨE 00 (r) = Rn0 (r)Y 00 (θ, φ) (2.82)

where Rn0 is given by J 0(kr).

sin(kr)
Rn0 (r) = A (2.83)
r
The boundary condition REl (a)=0 requires that

sin(ka) = 0 (2.84)

or
ka = nπ (2.85)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 37/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

36 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

f(ka) = sin(ka) l=0

0.5

0 2 4 6 8 10 12 14
ka

 –0.5

 –1
15 l=1 g(ka) = ka

10 f(ka) = tan(ka)

0 2 4 6 8 10 12 14
x

 –5

 –10

 –15 g(ka)=3ka/(3-(ka)^2)

S.ekil 2.5: The intersections of curves f (ka and g(ka) for l = 0(s − state), 1( p −
state)and2(d − state).

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 38/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 37

1
R(r)

0 1 2 3 4
r

Legend
n=1
n=2
n=3

S.ekil 2.6: Infinite square potential wave functions for different values of  n.

Therefore
h̄2 k2 n2 π2h̄2
E n0 = = n=1,2,3,. . . (2.86)
2µ 2µa2
Therefore, the normalized wave function is

Rn0 (r) =
  2 sin(nπr/a)
(2.87)
a r

and    
2 sin(nπr/a) 1
Ψn00 (r) = Rn0(r)Y 00 (θ, φ) = (2.88)
a r 4π

Ψn00(r) =
  1 sin(nπr/a)
(2.89)
2πa r

The radial component of the full wave function is shown in figure 2.6 for different n
values. Figure 2.7 shows the radial probability density, which gives the probability
to find the particle between r and r + dr.

2.6.3 Finite Square Well

Let us consider the motion of a particle of mass µ in a spherically symmetric potential


well:

V (r) =
 − V 0 for r ≤a (2.90)
 0 r>a

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 39/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

38 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

0.4

P(r)

0.2

0
1 2 3 4
r

Legend
n=1
n=2
n=3

S.ekil 2.7: Normalized radial probability density, r 2R2 , for different n values (l = 0).

The states of motion with a well-defined orbital angular momentum are characterised
by the radial Schrödinger equation. There are two possible cases for the solution of 
this equation. In the case where E > 0 is called continuum solutions and E < 0 are
called bound state solutions.

Bound States

d2 Rnl (r)
+
−κ 2
− l(l + 1)

Rnl (r) = 0 r > a (2.91)
dr 2 r2
d2 Rnl (r) 2 l(l + 1)
dr2 + k
 − r2  Rnl (r) = 0 r ≤a (2.92)
Where

κ2 = − 2µ


2 (2.93)

k2 = [E + V 0 ] (2.94)
h̄2

k02 = V 0 (2.95)
h̄2

For r < a, if we change variable to ρ = kr and write Rl (ρ) ≡R nl (r), we find that
the radial function Rl (ρ) satisfies the spherical Bessel differential equation. As in

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 40/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 39

the case of free particle, the condition that Rl (ρ) must be zero at the origin restricts
us to the spherical Bessel functions. Therefore, inside the well, we have

Rnl (r) = Ajl (kr) r a (2.96)



where A is a constant.
For r > a, the equation is identical to the free particle equation, but E <
0. In order to put equation 2.91 in the form of the spherical Bessel differential
equation, we must redefine ρ to be given by ρ = iκr. Since r > a, the domain
of  ρ does not extend down to zero, so that there is no reason to limit our choice
to the spherical Bessel functions, which is regular at the origin. Instead, a linear
combination of the spherical Bessel and Neumann functions (or Hankel functions)
is perfectly admissible. So, the solution is

Rnl (r) = Ah1l (iκr) (2.97)

Rnl (r) = B( jl (iκr) + iniκr ) r > a (2.98)

where B is a constant. First three functions h1l (iκr) are

h10 (κr) = −ieiκr


(2.99)

h11 (κr) =
 
− κri − 1 eiκr (2.100)

h12 (κr) =
− − 
3 3i
+ i eiκr (2.101)
κr κ2 r2

The recurrence relation can be used to find higher values of  l:

h1l+1 (κr) = 2l + 1 h1l (κr) 1


− h − (κr)
l 1 (2.102)
kr

From the continuity and normalization relations, we can determine the constants A
and B in equation 2.98. Their ration may be eliminated from the continuity relation
of the logaritmic derivative at the well surface, r = a,
 

h1 (iκr)  j (ka)
iκa l1 = ka l (2.103)
hl (iκr)  jl (ka)

where prime denotes the differention to respective arguments. Since 2.103 relates κ
with k, it fixes the eigenvalues of the energy in any given well.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 41/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

40 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

Equation 2.103 after elementary but lengthy calculation leads an eigenvalue re-
lation which may be written:

tan(ka ) = − λk l=0 (2.104)


λ2 ak
tan(ka) = (2.105)
k2 aλ + k2 + λ2
  − 
k0 2 k 2 ak
tan(ka) = l=1 (2.106)
k2 a k0 2 − k 2 + k0 2
For (l = 0and1), the eigenvalues are shown in table 2.95 for different n values.
We can easily evaluate the energies of the stationary states by substituting these

values in equation 2.95.

Tablo 2.2: Values of the kn , la for different l and n values

l n=1 n=2 n=3


0 (s) 2.85234 5.67921 8.42320
1 (p) 4.07500 6.95885 9.62405

The eigenvalues as shown in table 2.2 are also displayed in figure 2.8.
For l = 2, the transcendental equation is even difficult to solve and we are not
going to do it in this part.
Another way to determine the eigenvalues is by finding the intersection of two
2µV 0 a2
curves f (k) and g(k) in equations 2.106 by using the parameters: k0 a2 = h̄2
=
100. As it is seen from figure ?? that two curves f (k) and g(k) exactly intersects at

these points.
In the interior region, we see from equation ?? that u is sine function. The
minimum requirement to have at least one bound state is therefore to satisfy the
condition given by equation ??. In order to satisfy this, the ka must advance beyond
π
2
in region r < a so that u has a negative slope at a; otherwise it is impossible to
have a decreasing exponential. That is,
π2 2µ 2µ
= k 2 a2 = (V  B)a2 < V  (2.107)
4 h̄2 0 − h̄2 0

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 42/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 41
Energy Levels of Finite and Infinite Square Wells

12

10

ka
6

n=1 n=2 n=3 all states

S.ekil 2.8: Comparison of the Finite (solid line) and Infinite (dotted line) square well
ka values for l = 0(s − state)and1( p − state).
2.6.4 Delta Well

Consider following delta potential for the s-wave state


 −
V (r) =
V 0 δ(r − a) for r ≤a (2.108)
 0 r>a
The Schrödinger equation for l=0 with B ≡ −E  becomes
2
d u (r) 2µ
E 0
+ 2
[V  δ(r − a) − B] u (r) = 0 for r ≤ a
2 0 E 0 (2.109)
dr h̄
2
d u (r) 2µ E 0
dr
− h̄ Bu (r) = 0 for r > a
2 2 E 0 (2.110)

The delta function has the following properties:


 0 for r = a 
δ(r − a) = (2.111)
 1 for r = a


For r = a the potential V (r) is zero, therefore the equation 2.110 becomes:
d2 uE 0 (r) 2
dr2
−k u E 0 (r) = 0 in whole region except r = a (2.112)

2 2µ
where k = h̄2 B. The solution for r < a is
u1E 0 (r) = Ae−kr + Be kr (2.113)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 43/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

42 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

10

f(ka)=cot(ka)
8

0 2 4 6 8 10
ka
 –2

 –4

 –6 g(ka)

 –8

 –10

4 f(ka) l=1

g(ka)

0 2 4 6 8 10
x

 –2

 –4

S.ekil 2.9: Finite square well: Intersections of curves f (ka and g(ka) for l = 0(s −
state), 1( p − state)and2(d − state).

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 44/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 43

The solution for r > a is


u2E 0 (r) = Ce−kr (2.114)

The interior solution must satisfy the boundary condition at r = 0, u1E 0(0), that is,
A= −B. Hence, the solution for r < a becomes
u1E 0 (r) = A(e−kr −e kr
) or (2.115)

u1E 0(r) = 2A sinh kr (2.116)

The continuity of wave function at r = a requires that

2A sinh ka = Ce−ka (2.117)

To math the derivatives at r = a as well, we need to apply lim→0


 
a 

− dr to both
a 

sides of the equation 2.112. Using following properties

lim
 
a  −
u(r)δ(r − a)dr = u(a) and (2.118)

→0 a−
lim
  a 

u(r)dr = 0 (2.119)

→0 a−
We get
 

lim uE 20 (a + )

−u 
1

− )
V 0 u(a) = 0 or
E 0 (a (2.120)
→0 h̄2

kC e−ka 2kA cosh ka + 2 V 0 Ce−ka = 0
− − (2.121)

−ka
taking Ce = 2A sinh ka from equation 2.117

− −
kA sinh ka kA cosh ka + 2 V 0 sinh ka = 0

(2.122)

hence

k coth ka = h̄2 V 0 k − (2.123)

The intersects of the curves f (k) = k coth ka and g(k) = V 
h̄2 0
− k gives the eigen-
values. In order them to intersect, the condition is

V 0 > k (2.124)
h̄2
This is the minimum requirement to have at least one bound state. As shown in
figure 2.10, by using following parameters: a=4.0, h̄ = 1, µ = 1, we find k value
as:k1 =0.999664. As it is seen from this figure that two curves f (k) and g(k) exactly
intersects at this point.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 45/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

44 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI
4

3 f(k) = kcoth(ka)

0 0.5 1 1.5 2 2.5 3 3.5 4


k

 –1

g(k) = 2-k

 –2

S.ekil 2.10: Plot of the functions f (k) and g(k).

2.6.5 Coulomb Potansiyeli


Ze 2
İndirgenmiş m kütleli bir parçacığın üç boyutlu uzayda V  (r) = − r
potansiyelin-
deki hareketi için radyal Schrödinger denklemi;

∂  ∂R
   2µ 1 Ze2 −  ( + 1) 
r2 + + E  R (r) = 0 (2.125)
∂r ∂r h̄2 4πε 0 r r2
Denklemi daha basit hale getirmek için;

α=
 − 8µE 
λ=
Ze2
  µ
(2.126)
h̄ 4πε 0h̄ − 2E 
·
ρ = α rdönüşümü yapılırsa;

2 2 2
∂  = ∂  ∂ρ ⇒ ∂  = ∂  2  ∂ρ (2.127)
∂r ∂ρ ∂r ∂r 2 ∂ρ ∂r

∂  ∂  ∂ 2 2
2 ∂ 
∂r

∂ρ
⇒ ∂r 2
= α
∂ρ 2
(2.128)

Bu ifadeleri (2.3.1) denkleminde yerine yazarsak;

∂ 2 R 2 ∂R 2µ 1 Ze2  ( + 1)
α2 +α α + + E  α2 R = 0 (2.129)
∂ρ 2 ·ρ· ∂ρ h̄2
  4πε o ρ − ρ2 
denklem α2’ye bölünürse;

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 46/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 45

∂ 2 R 2 ∂R
+

+ 2
  1 Ze2 E 
+ 2
− 
 ( + 1)
R=0 (2.130)
∂ρ 2 ρ ∂ρ 4πε 0 ρα α ρ2

α’nın yukarıdaki değeri yerine yazılırsa,

2
∂  R 2 ∂R 2µ 1
 Ze 2µE  2
 − 2
h̄  ( + 1)

∂ρ 2
+
ρ ∂ρ
+ 2  ·
h̄ 4πε 0 ρ √ h̄
+ 2

  − 8µE  ρ2
R = 0 (2.131)

−8µE 
Denklemde gerekli sadeleştirmeler yapılırsa;

∂ 2 R 2 ∂R 1 1 Ze2 1  ( + 1)
2
+ + R (ρ) = 0 (2.132)
∂ρ ρ ∂ρ h̄ 4πε 4µ2 4 ρ2
 0  − − 
ρ −8µE 

∂ 2 R 2 ∂R 1 Ze2
     4µ2 1  ( + 1)
∂ρ 2
+
ρ ∂ρ
+
ρ 4πε 0h̄ − − − 8µE  4 ρ2
R (ρ) = 0 (2.133)

∂ 2R 2 ∂R
+ +
λ
−−  1  ( + 1)
R (ρ) = 0 (2.134)
∂ρ 2 ρ ∂ρ ρ 4 ρ2
Elde edilen bu denklem Bessel diferansiyel denklemidir ve kuvvet serisi metodu ile
çözülür. Ancak çözüme geçmeden önce, denklemin asimtotik davranışına bakalım.
Radyal fonksiyonunun genel özelliklerinden, küçük ρ değerleri için;


lim R (r) = r l (2.135)
r →0
1
şeklinde olacağı bilinmektedir. Büyük ρ değerleri için (ρ → ∞) denklemdeki 4
terimi
diğerlerini bastıracağı için , yaklaşık olarak;
∂  2 ∂R 1
ρ
∂ρ  −
∂ρ ∼
4 R = 0alınabilir. (2.2.4)
ρ ρ
Bunun genel çözümü; R (ρ) = Ae− 2 + Be 2 olur. çözümün ıraksak olmaması için
ρ
B=0 olması gerekmektedir (çünkü ρ → ∞ , e → ∞olur).
2

ρ
O halde çözüm R (ρ) = Ae− 2 ‘dir. (2.2.5)
ρ
Bütün ρ ‘lar için geçerli çözüm ise; R (ρ) = Ae− 2 f (g) (2.2.6)
Bu durumda (2.2.6) denkleminin çözümü (2.134) denklemidir. (2.2.6) , (2.134)’
de yerine yazılırsa;

∂ 2 f 
+
 − −
2
1
∂f 
+ λ
1
−  ( + 1)
f  = 0 (2.136)
∂ρ 2 ρ ∂ρ ρ ρ2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 47/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

46 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

(2.136) ‘den f (ρ) ‘nin bulunması ile R (ρ) bulunmuş olur. (2.136) denklemi
kuvvet serisi metodu ile çözülür.


f (ρ) = a0 + a1 ρ + a2 ρ2 + ···· = ρ s 
i=0
ai ρi (2.137)


a0 = 0 s ≥ 0gibi bir seri alınır
Denklem (2.137) , (2.136)’de yerine yazılırsa;


 
s+i 2
− s+i 1

[(s + i) (s + i + 1) −  ( + 1)] a ρi − (s + i + 1 − λ) a e i =0
i=0
(2.138)
Daha basit olarak yazılırsa;


{
s 2
[s (s + 1) −  ( + 1)] a0 ρ − + [ (s + j + 1) (s + j + 2) −  ( + 1)}a −(s + j + 1 − λ) a
 j+1  j ] ρs
 j=1
(2.139)
Bu durumda denklemin I. ve II. terimi ayrı ayrı sıfıra eşit olmalıdır. önce
I.terimi dikkate alırsak;

s (s + 1) −  ( + 1) = 0 ⇒ s (s + 1) =  ( + 1) (2.140)

s = ve s = − ( + 1)
II.terimi dikkate aldığımızda ise;

a j+1 =
s+j +1 λ − a j (2.141)
(s + j + 1) (s + j + 2)  ( + 1)
ρ = 0’da ρ−(+1) = 1
ρ(+1)
→ ∞ olduğu için s =−− ( + 1) çözümü fiziksel olarak
kabul edilemez. s =  kabul edilebilir çözümdür. (2.2.11)
(2.2.11) denklemi, (2.141) ’da yerine yazılırsa;

a j+1 =
j ++1 λ − a j (2.142)

( j + l + 1) ( j + l + 2)  ( + 1)
Burada serinin yakınsak olup olmadığına bakılmalıdır.

a j+1 j 1
lim = = (2.143)
 j →∞ a j ·
 j  j  j

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 48/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 47
2
Bu durum eρ ‘nin seri açılımı ile aynıdır.

ρ ρ2 ρ3 ρi
eρ = 1 + + + + ···· = (2.144)
1! 2! 3!  j!
Oran testi uygulanırsa;

a j+1 j! j!
lim
 j →∞ a j
= =
( j + 1)!  j! ( j + 1ihmal )
≈  j1 (2.145)

ρ
ρ → ∞’da e → ∞ olduğundan f (ρ) ıraksak olur.
Bu sorunu aşmanın yolu seri çözümünün sonlu sayıda bitmesini sağlamaktır. Bu
ise tekrarlama bağıntısında payın sıfır olmasıyla mümkündür. Payın sıfır olabilmesi
için λ = n(2.2.13) şartı yeterlidir. n =  + 1,  + 2,  + 3 (burada n=temel kuan-
tum sayısı,= yörünge kuantum sayısıdır). Böylece f (ρ) ve R (ρ) ıraksamadan
kurtarılmış oldu.
(2.2.6),(2.137) ve (2.2.11) denklemlerinden

ρ2 ∞
R (ρ) = Ae− 2 ρ ai ρi (2.146)
i=0



L (ρ) = ai ρi (2.147)
i=0

tanımlanırsa, denklemin genel şekli;


ρ2
R (ρ) = Ae− 2 ρ L (ρ)halini alır. (2.2.16)
(2.137) , (2.2.11) ve (2.147) denklemlerinden
f (ρ) = ρ L (ρ)yazılır. (2.2.17)

(2.2.17) ve (2.2.13), denklem (2.136) ’de yerlerine yazılırsa;


2
ρ ∂ ∂ρL2 +[ 2( + 1) ρ] ∂L

∂ρ

+ [n ( + 1)] L = 0Bağlı laguerre diferansiyel denklemi
(2.2.18)
P  = 2 + 1ve q = n +  (2.2.19) şeklinde tanımlanırsa, denklem;
2 ∂L pq
ρ2 ∂ ∂ρL2 + ( p + 1 − ρ) ∂ρ
+ (q − p) L  p
q = 0denklemine indirgenir (2.2.20)
Bu denklem bağlı laguerre diferansiyel denklemidir. çözümleri ise L pq bağlı la-
guerre polinomlarıdır.

Böylece R (ρ) radyal dalga fonksiyonu ;


ρ
Rn (ρ) = An ρ e− 2 L2+1
n+1 (ρ)elde edildi (2.2.21)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 49/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

48 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

Şimdi ise (2.2.21) denklemindeki An ‘ yi bulalım. Bu ise normalizasyon şartı


kullanılarak bulunur;


  Rn
∗ Rn r2 dr = 1 (2.148)
0

ρ = αr (2.149)

dρ = αdr ⇒ dr = dρα (2.150)

ρ2
r2 = (2.151)
α2
(2.2.21), (2.148) ’de yerine yazılırsa;


   
A2n 2
e−ρ ρ2 L2+1
n+ ρ2 dρ = 1 (2.152)
α3
0
∞ 2 2n[(n+1)!]3
diklik bağıntısından e−ρ ρ2 L2+1 ρ2 dρ = yazılabilir.
    
0 n+ (n  1)!
−−
− − α3 (n  1)!
An = (2.153)
2n [(n + )!]3

 − α=
8µE n
(2.154)
h̄2

2
2 8µE n 8µ 1 µZ 2 e4 1
α = − h̄2 = − − 
h̄2 4πε 0 2h̄2 n2 (2.155)

α2 = 4
 1 µ2 e4 Z 2
(2.156)
(4πε 0 )2 h̄4 n2
      1
a0
2

4Z 2
α2 = (2.157)
a20n2

α= a0 n (a:
2Z  bohr yarıçapı) (2.2.25)
(2.2.25) , (2.153) ’de yerine yazılırsa;

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 50/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 49

   2Z  3
− −
(n  1)!
An = (2.158)
a0 n 2n [(n + )!]3
Böylece H atomunun dalga fonksiyonunun radyal faktörü;

   2Z 
3
− −
(n  1)! − ρ  2+1
Rn = e 2 ρ Ln+1 (ρ) (2.159)
a0 n 2n [(n + )!]3

Hidrojen atomu için dalga fonksiyonları

Ψn,,m (r,θ,ϕ) = Rn (r) f ,m (θ) gm (ϕ) = Rn (r) Υm
 (θ, ϕ)

(2.160)

   2Z 
3
− −
(n  1)! − ρ  2+1
  −
2 + 1 ( m )! m
  1 imϕ
Ψn,,m (r,θ,ϕ) = e 2 ρ Ln+1 (ρ) P  (cos θ) e
a0 n 2n [(n + )!]3 2 ( + m )!  2π
(2.161)
(3.1)
olur ve buna küresel harmonikler denir. Dikkat edilirse Ψ,m (θ, ϕ) ’ler sabit yarıçaplı
bir küre üzerinde θ ve ϕ ’nin periyodik değişimlerini temsil etmektedir. Küresel
harmonikler adını bu fiziksel anlamdan alırlar.

Hidrojen atomu için enerji seviyeleri

α=
  −8µE 
h̄2
n
, λ= Ze 2
4πε 0 h̄
  µ
−2E  , ρ = αr ve λ = n tanımlanmıştı.
λ =n şartını kullanırsak;

Z 2 e4 µ
n2 = (2.162)
− h̄2 (4πε 0)2 2E 

2 4
µZ  e 1
E n = − (4πε ) h̄ 2 2 2n2
(2.163)
0

E n = −
  1 2
Z 2
µe4 1
=
2
− Z n R = − 13,n6eV  (2.164)
4πε 0 2h̄2 n2 2 2

2
1 µe4
Rydberg sabiti R = 4πε 0 2h̄2
= 13, 6eV  cinsinden yazılırsa, enerji denklemi
E n = − Z 22R = − 13,6eV  .Kuantum seviyelerinin enerjileriE n =
  − 13,6eV  formülünden
n n2 n2

bulunur.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 51/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

50 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

Hidrojen atomunda elektron,enerjisi en düşük olan n=1 seviyesinde kalır. Uyarılmış


seviyelerin ömrü 10−8 sn seviyesi mertebesinde iken taban seviyesinin ömrü son-
suzdur. Böylece Hidro jen atomunun enerji seviyelerini veren denklem elde edilmiş

oldu.Şimdi n=1,2,3,,, değerlerine karşılık gelen enerji seviyelerini gösterelim.


En Seviyeler w

E 1
E 4 = 16
4s (1)4 p (3)4d (5)4f (7) 16
E 1
E 3 = 9
3s (1)3 p (3)3d (5) 9
E 1
E 2 = 4
2s (1)2 p (3) 4
E 1 = −13, 6eV  1s (1) 1

Tablo 2.3: Hidrojen atomu için enerji seviyeleri ve dejenere değerleri

Şimdi,hidrojen atomu için bulduğumuz dalga fonksiyonlarına tekrar dönelim.


Hidrojen atomu için dalga fonksiyonu

Ψn,,m (r,θ,ϕ) = Rn (r) f ,m (θ) gm (ϕ) = Rn (r) Υm
 (θ, ϕ)

(2.165)

şeklindeydi. İlk bölümde de belirttiğim gibi bulunan bütün bu sonuçlar hidrojende


(Z=1) olduğu gibi diğer atomlarda da (Z¿1) geçerlidir.
Aşağıda hidrojen ve benzer atomların n=1,2 ve 3 için dalga fonksiyonları yer
almaktadır.

  3
1 Z  2
− Zr

Ψ100 =
2π a0
e a0
(2.166)

3
2
√ 1 −  Z  Zr − 2aZr0
Ψ200 = 2 e (2.167)
4 2π a0 a0

  3
1 Z  2 Zr − 2a
Zr
Ψ210 = √
4 2π a0 a0
e 0 cos θ (2.168)

  3
1 Z  2
Zr − 2a
Zr
Ψ21±1 = √ e 0 sin θe±iϕ (2.169)
8 2π a0 a0

  − 3 
1 Z  2 Zr 2Z 2r 2 − 3aZr0
Ψ300 = √
81 3π a0
27 18
a0
+
a20
e (2.170)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 52/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

2.6. ÖRNEKLER 51

√2  − 

3
2 Zr Zr − 3a
Zr
Ψ310 = √ 6 e 0 cos θ (2.171)
81 3π a0 a0 a0

3
2 Zr
Ψ31±1 = 1
√    − Z  6 Zr Zr e− 3a 0 sin θe
±iϕ (2.172)
81 3π a0 a0 a0

  3
1  Z  2
Z 2 r2 − 3a
Zr 
Ψ320 = √ 2
e 0 3cos2 θ −1 (2.173)
81 6π a0 a0

 3

Ψ32±1 = √ 1 Z  2 Z 2 r2
e
− 3aZr0 sin θ cos θe±iϕ
81 π a0 a20
(2.174)

 3
Ψ32±2 = 1
√ Z  2 Z 2 r2 − 3aZr0 sin2 θe±2iϕ
e
162 π a0 a20
(2.175)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 53/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

52 ˘  TEKRAR
BÖLÜM 2. KUANTUM FIZI GI

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 54/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 3

TEMEL KAVRAMLAR ve
˙
REAKSIYONLARIN
SINIFLANDIRILMASI

3.1 Bazı Temel Kavramlar

3.1.1 Çekirdeğin Kütlesi, Büyüklüğü ve Bağlanma Enerjisi


Çekirdeğin kütlesi atomik kütle birimi cinsinden ifade edilir. Atomik kütle birimi
12 1
(akb yada u), C atomunun kütlesinin 12
’sine eşit olan kütledir.

MeV 
1akb = 1u = 1.66.10−24 gr = 931.502 (3.1)
c2
Proton ve nötronun kütlesi,

m p = 1.00759uvemn = 1.008982u (3.2)

şeklindedir. Görüldüğü gibi protonun kütlesi nötronun kütlesine yaklaşık eşittir.


çekirdek, A
Z X N  şeklinde sembolize edilir. Burada A, Z  ve N  sırasıyla çekirdeğin kütle

numarası, atom numarası veya proton sayısı ve nötron sayısıdır. Kütle numarası A =
Z + N  şeklindedir. çekirdekler A, Z  ve N  sayılarına göre özel isimler alır; Atom nu-
marası (Z ) aynı, kütle numarası (A) farklı olan çekirdeklere izotop çekirdek  denir.
örneğin 1 H, 2 H ve 3 H gibi. çekirdeklerin kütlesi doğadaki izotoplarının ağırlıkça
yüzde oranları ile belirlenir. Nötron sayısı aynı (N ), proton sayısı farklı olan çekirdeklere
53

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 55/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
54BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

izoton  denir. örneğin 4 He ve 3 H gibi. Kütle numarası aynı (A) olan çekirdekler ise
izobar  çekirdeklerdir.

Çekirdeğin büyüklüğü nükleer metotlarla (α saçılması, hızlı nötron saçılması

gibi) veya elektromanyetik metotlarla (elektron saçılması, ayna çekirdekler, izotop



etkisi v.s.) belirlenir. çekirdeğin yarıçapı R = 10−15 m = 1f m mertebesindedir ki

atomun yarıçapından 105 defa küçüktür (Ratom = 10−10 = 1A0 ). Elektron saçılma
deneylerinin sonuçları gösterir ki, nükleer yoğunluk çekirdek içinde yaklaşık sabit,
yüzeyde ise hızlı bir şekilde sıfıra gitmektedir (Şekil 2.1).

S.ekil 3.1: Çekirdeğin yük yoğunluğunun nükleer yarıçapa göre değişimi.

1
Nükleer yarıçap R ∝A 3 şeklinde değişmektedir. Deneysel çalışmalar sonunda
1
nükleer yarıçapın R = r0 A 3 şeklinde değiştiği görülür. Burada r0 sabiti deneysel
olarak bulunabilir. Deneysel yük yoğunluğu,

ρ0
ρ(r) = (3.3)
1 + exp( r−aR )

ifadesine uyar. Burada ρ0 çekirdeğin merkez yoğunluğu, R çekirdeğin yoğunluğunun


yarıya düştüğü mesafe ve a ise çekirdek kabuk kalınlığının bir ölçüsüdür. t kabuk
kalınlığı olmak üzere t = 4.4a dır. Kabuk kalınlığı t, nükleer yoğunluğun %90’ından
%10’una düştüğü uzaklık olarak tanımlanır. Yapılan deneyler tüm çekirdeklerin
1
merkez yoğunluklarının aynı olduğunu ve yarıçapın A 3 ile değiştiğini göstermektedir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 56/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

3.1. BAZI TEMEL KAVRAMLAR 55

Nükleer büyüklüğün değeri bazı deneysel metotlarla bulunabilir. Bu deney-


leri iki gurupta toplayabiliriz: a) Nükleer metotlar b) Elektromagnetik metod-
lar. çekirdeğin ilk metotla elde edilen yarıçapına nükleer yarıçap denir. Nükleer

yarıçap çekirdeğin merkezi ile gelen mermi çekirdeğin nükleer kuvvetten etkilenmeye
başladığı uzaklık olarak tanımlanabilir. Bu metotlarla elde edilen yarıçaplar biraz
daha büyük olacaktır. çünkü nükleer kuvvet bir çekirdeğin gerçek fiziki büyüklüğünden
biraz daha büyük uzaklıklara etkiyecektir. Aşağıdaki Tablo2.1’de nükleer kuvvetin
yarıçapı ve yük yarıçapı farklı metotlarla bulunan değerleri gösterilmektedir [7].
Görüldüğü gibi nükleer kuvvetin yarıçapı yük yarıçapından daha büyüktür.

Metot r0 (fm)
A. Kuvvet Yarıçapı
1. Alfa saçılması 1.414
2. Alfa bozulması 1.48
3. Hızlı nötronların saçılması 1.37
B. Yük yarıçapı
1. Elektron saçılması 1.26
2. Mezonik atom 1.2
3. Ayna çekirdekler ±
1.28 0.05
4. Proton saçılması 1.25±0.05
5. İzotopik kayma 1.20
1
Tablo 3.1: Farklı metotlarla bulunan nükleer yarıçaptaki (R = r0 A 3 ) r0 değerleri.

Çekirdekte proton ve nötronları bir arada tutan kuvvet nükleer kuvvettir. Nükleonlar
bir araya gelerek çekirdeği oluşturduklarında oluşan çekirdeğin kütlesi bunu oluşturan
nükleonların kütlesinden küçüktür. Fark kütle, kütle kaybı olarak adlandırılır ve
∆E  = ∆M c2 şeklinde enerji karşılığı vardır. Aslında nükleonların bir araya gelmesi
sırasında açığa çıkan bu enerji kaybı bağlanma enerjisidir. Kısaca bağlanma enerjisi
nükleonları bir araya getirmek için gerekli olan enerjidir. Bağlanma enerjisi,

2
E b = (Zm p + N mn − m )c
c (3.4)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 57/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
56BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

şeklinde ifade edilir. çekirdeklerin nükleon başına bağlanma enerjilerinin bir sis-
tematiği yapıldığı zaman Şekil 6.2’ dekine benzer olduğu görülür.

S.ekil 3.2: Kararlı çekirdekler için nükleon başına bağlanma enerjisinin atomik
kütleye göre değişimi.

Bu şekilden çıkarılabilecek bazı sonuçlar:


1.) Çekirdeklerin nükleon başına bağlanma enerjileri yaklaşık sabittir; A =
60için B
A
∼= 8.7MeV  maksimum değerini alırken, A = 240 için, ∼= 7.5MeV  değerini
B
A

alır. Burada B çekirdeğin bağlanma enerjisi ve A ise atomik kütlesidir.


2.) Küçük kütleli çekirdeklerin bazılarında (sihirli sayılar) eğri komşu çekirdeklere
göre pik yapar; 42 He, 12 16
6 C ,8 O gibi çekirdeklerin bağlanma enerjisi çok büyüktür. Bu

özelliği sıvı damlası modeli açıklayamaz, bunun için kabuk modeli geliştirilmiştir.
3.) Eğri, füzyon ve fisyonun olabilirliğini doğrulamaktadır; kütle numarası büyük
olan çekirdekler kararsızdır. Kararlı olabilmesi için daha küçük çekirdeklere bölünürler.
Bu sırada açığa çıkan enerji çok büyüktür. örneğin 238 U’in nükleon başına bağlanma
enerjisi 7.5MeV, ikiye bölündüğünde oluşan parçacıkların bağlanma enerjisi 8.5MeV
olduğu için açığa çıkan enerji 1MeV dir. 200 nükleon için 200MeV gibi devasa
bir enerji açığa çıkar. Benzer şekilde iki hafif çekirdek hızlandırıcılar aracılığıyla
çarpıştırıldığında daha büyük kütleli kararlı çekirdek oluşur. Bu sırada yine dışarıya
enerji salınır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 58/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

3.2. SPIN, PARITE VE MOMENTLER 57

4.) çekirdeklerin nükleon başına bağlanma enerjisinin sabit oluşu nükleonların


yalnız komşu nükleonlarla etkileştiğini doğrulamaktadır. Bu ise nükleer kuvvetin
menzilinin neden çok kısa olduğunu açıklar.

3.2 Spin, Parite ve Momentler


Çekirdeklerin toplam açısal momentumu, yörünge açısal momentumu ile spin açısal
  = L
momentumlarının toplamıdır (I    + S 
 ). Nükleonların spini 1
dir. çift N  ve
2

çift Z  ye sahip olan çekirdeklerin spinleri ise sıfırdır. Ayrıca kütle numarası (A) tek
ise çekirdeğin spini buçuklu, çift ise tamsayı değerler aldığı deneylerle kanıtlanmıştır.


I  1 ise çekirdeğin statik elektrik kuadropol momenti (Q) vardır. Elektrik kuadropol
moment çekirdeğin şeklini belirler. Eğer statik elektrik kuadropol momenti Q > 0
ise çekirdek simetri ekseni boyunca yandan basık yani paroloidtir. Ayrıca de-
24
formasyon parametresi β > 0 dır (Şekil 2.3’deki Mg çekirdeği). Eğer Q < 0
ise çekirdek simetri ekseni boyunca üsten basıktır yani obleidtir (Şekil 2.3’deki
12 1
C çekirdeği). I  = 0 veya I  = 2
ise Q = 0 dı r v e çekirdeğin küresellikten
ayrılması şiddetli olmadığı için küresel çekirdekler gibi düşünülür (Şekil 2.3’deki
160 Gd çekirdeği). Ayrıca çekirdeklerin statik magnetik dipol momentleri, Bohr mag-
netonu ile karşılaştırıldığında µN  = eh̄
2mc
∼= 10− µ
3
B olduğu görülür. Burada µN 
nükleer magnetondur[6].

Sekil 3.3: Bazı şiddetli deforme olmuş çekirdeklerin şekilleri.


.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 59/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
58BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

Bir sistemin veya çekirdeğin dalga fonksiyonu ya çift (simetrik) ya da tek (an-
tisimetrik) bir fonksiyondur. Dalga fonksiyonu çift ise yani bütün koordinatların
işareti değiştirildiğinde dalga fonksiyonu değişmiyorsa başka bir değişle Ψ(x,y,z) =

− − −
Ψ( x, y, z) ise durumun paritesi çifttir veya +1’ dir denir. Dalga fonksiy-
onu tek ise yani bütün koordinatların işaretleri değiştirildiğinde fonksiyon işaret
değiştiriyorsa, başka bir değişle Ψ(x,y,z) = −Ψ(−x, −y, −z) ise durumun paritesi
-1 dir denir.

3.3 Çekirdekte Uyarılmış Durumlar


Atoma benzer olarak çekirdekler nükleer reaksiyonlar sonucu uyarılabilir. Eğer tek
valans nükleon artı kapalı kabuk şekline sahipsek, (bu alkali atomların tek valans
elektronuna sahip olmasına benzerdir) düşük uyarılmış durumlar olacaktır. Bu
tek parçacık seviyelerinin uyarılması ve bu seviyelerin belirlenmesi nükleer yapının
kabuk modeli anlayışı için önemlidir [6]. Nükleer reaksiyonlar sırasında hedef ve
mermi çekirdeklerin kompleks bir yapıda olduğunu düşünürsek, gelen parçacığın
enerjisine bağlı olarak hedef veya mermi veya her ikisi de uyarılabilir. Uyarılma
öncelikle yüzeydeki değerlik nükleonlarından başlar. Enerji çok yüksekse içerdeki
nükleonlarda uyarılabilir. Uyarılma sonucunda nükleon 2+ , 4+ , v.s. durumlarına
sahip olur. Nükleonlar bu uyarılmış durumlarda uzun süre kalamaz, kararlı ola-
bileceği taban durumuna hareket eder. Bu hareketi sırasında dışarıya enerjik γ  −
ışınları yayınlarlar. Bu ışınları analiz ederek kompleks çekirdeklerin uyarılmış en-
erji seviyeleri hakkında derin bilgiler edinebiliriz ki bu da kabuk modeli anlayışının
doğruluğu için önemlidir. Nükleon bir üst uyarılmış durumlardan taban durumuna
geçerken veya taban durumundan üst uyarılmış seviyelere çıkarken verdiği veya aldığı
dönme kinetik enerjisi,

h̄2
E (I) =
2I 
[I(I + 1) − I (I
0 0 + 1)] (3.5)

şeklinde verilir. Burada I, uyarılmış seviyelerin spini ve E (I) uyarılma enerjisidir. I0


ise E (I0 ) = 0 da taban durumundaki spindir. I  ise çekirdeğin eylemsizlik momen-
tidir. çift N ve çift Z ye sahip olan çekirdekler için I0 = 0 ve bir çok durumda yalnız
çift-I en düşük banttadır [6].

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 60/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

3.4. N ÜKLEER KUVVET VE  ÖZELLIKLERI  59

Çekirdeklerin dönme kinetik enerjisine ek olarak titreşim enerjisi de vardır. Bu


titreşim enerjisi nükleonların yaklaşık küresel harmonik osilasyon yapmasından kay-
naklanır. Bu osilasyonların kuantası fononlar olarak adlandırılır ve enerjisi h̄ωλ ya

sahiptir. çift N ve çift Z çekirdeklerde uygun enerji spektrumu,

E n(λ) = n(λ)h̄ωλ (3.6)

şeklindedir. Burada n(λ) = 0, 1, 2,... değerlerini alır ve fonon sayısı 2λ dır. Titreşim
durumları arasındaki geçişler çok şiddetli olur fakat dönme durumundaki kadar
şiddetli değildir [6].

3.4 Nükleer Kuvvet ve Özellikleri


Mikroskobik sistemlerin iç dinamiklerini kuvvetler cinsinden direk olarak yazamayız.
Fakat bir potansiyelden türetebiliriz. Dolayısıyla nükleer kuvvetleri anlamak için
yazılan nükleer potansiyellerin özellikleri çok önemlidir. çekirdeği dikkate aldığımızda
protonlar yüklerinden dolayı birbirlerine elektrostatik kuvvet uygularlar, bunu Coulomb

potansiyeliyle temsil edebiliriz. Bu itici potansiyeli çok şiddetli olan çekici nükleer
potansiyel dengeler fakat nükleer potansiyel o kadar şiddetlidir ki nükleonlar bir-
birlerine çok yaklaşır. çekirdeğin bu çöküşü merkezcil potansiyel tarafından önlenir
ki bu potansiyel yaklaşık 0.5fm’ de etki etmeye başlar. Bu üç potansiyelin veya
kuvvetin dengesi sonucu çekirdek kararlı yapıda kalır. Proton sayısı büyük olan
çekirdeklerde nötronların, proton-proton etkileşimini perdelemesine rağmen Coulomb
kuvveti nükleer kuvveti yener ve çekirdek kararsız hale gelerek bölünmek zorunda

kalır. Deneysel gözlenirlerden ve teorik verilerden nükleer kuvvet hakkında aşağıdakileri


yazabiliriz:
1.) Nükleer kuvvet kısa menzilli çekici ve çok şiddetlidir. Ancak nükleonlar
arasındaki uzaklık 0.5fm’den daha az olduğu zaman, nükleonlar itici ve şiddetli bir
kuvvetle karşılaşır ki bu Pauli dışarlama prensibine uyar.
2.) Nükleer kuvvetin menzili en fazla çekirdek mertebesindedir; nükleonlar yalnız
komşu nükleonlarla etkileşir.
3.) Nükleer kuvvetler doyma karakteristiği gösterir. Yani çekirdek içindeki
nükleonların etkileştiği nükleon sayısı sınırlıdır. B/A oranın nükleon sayısından

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 61/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
60BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

bağımsız oluşu bunu doğrulamaktadır. Ayrıca yoğunluğun çekirdek içerisinde sabit


oluşu buna delil olarak gösterilebilir.

4.) Nükleer kuvvet yükten bağımsızdır. Yani p-p, n-n ve p-n etkileşimi için
nükleer potansiyel aynıdır.
5.) Nötron-proton saçılma deneyleri yüksek enerjilerde protonun nötrona nötronun
protona dönüştüğünü göstermektedir. O halde çekirdek kuvvetleri arasında bir değiş
tokuş kuvveti olması gerekir.

3.5 Nükleer Reaksiyonların Sınıflandırılması


Nükleer reaksiyonların gerçekleşmesi için mermi parçacıkların Coulomb bariyerini
delmesi gerekir. Bunun için gelen parçacık lineer hızlandırıcılarla, siklotronlarla
hızlandırılır veya nükleer reaktörlerde yüksek enerjili ışınlar kullanılabilir. Nükleer
reaksiyonlar,

a+A →B+b+Q (3.7)

şeklinde ifade edilirler veya daha kısa gösterimle A(a,b)B şeklinde gösterilirler. Bu-
rada a hızlandırılan parçacık, A hedef çekirdek, B hedefte duran ve doğrudan gözlenemeyen
ağır iyon, b tesbit edilen ve sayılabilen parçacık ve Q reaksiyon sırasında açığa çıkan
enerji veya reaksiyonun gerçekleşmesi için gerekli olan enerjidir. Burada a ve b
genellikle nükleon veya hafif çekirdeklerdir. Q ifadesi,

Q = E f  − E  = (m
i B + mb )c2 − (m
A + ma )c2 (3.8)

şeklinde verilir. Eğer Q pozitif ise reaksiyon endotermiktir, yani dışarı ısı salar. Q
negatif ise reaksiyon ekzotermiktir, yani dışardan ısı alan bir reaksiyondur [8].

Nükleer reaksiyonlar yönetildiği mekanizmaya göre; bileşik çekirdek reaksiyon-


ları, direk reaksiyonlar ve bu ikisi arasındaki durum olan rezonans reaksiyonları
olarak sınıflandırılabilir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 62/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

3.6. BILEŞIK ÇEKIRDEK REAKSIYONLARI  61

3.6 Bileşik çekirdek Reaksiyonları


Bu tür reaksiyonlar, a + A → C ∗ → B∗ + b reaksiyonu şeklinde bir C ∗ ara durumuna
sahiptirler. Bileşik çekirdek reaksiyonlarının meydana gelme süresi 10−22 sn den daha
büyüktür. Bileşik çekirdek reaksiyonları hafif çarpışmaya ihtiyaç duyduğu için düşük
enerjilerde (10-20MeV) meydana gelirler. Tesir kesitleri direk reaksiyonlara göre
çok büyüktür ve nükleonlar arası etkileşim rastgele olduğu için açıyla pek değişim
göstermez, gelen parçacığın yönüne hafifçe bağlıdır.
Bileşik çekirdek modeline göre, bileşik çekirdeğin belli bir son ürünler kümesine
bozunması için bağıl olasılığı, bileşik çekirdeğin oluşma şeklinden bağımsızdır. Bozunma
olasılığı sadece sisteme verilen enerjiye bağlıdır. Etkin olarak bileşik çekirdek nasıl
meydana geldiğini unutur ve öncelikle istatistiksel kurallara göre bozunur [8].

3.7 Direk Reaksiyonlar


Direk reaksiyonlar aşağıdaki özelliklere sahiptir:
1.) Yüksek enerjilerde meydana gelirler ve reaksiyonun oluşma süresi bileşik
çekirdek reaksiyonlarına göre daha kısadır (10−22 sn den daha kısa).

2.) Reaksiyon sırasında mermi ve hedef çekirdek kontak yaparak şiddetli absorp-
siyon meydana getirirler.
3.) Etkileşim genelde yüzeyde, değerlik nükleonları arasında meydana gelir.
4.) Tesir kesitleri bileşik çekirdek reaksiyonlarınınkine göre düşüktür; Tesir ke-
sitleri küçük açılarda pik yaparken büyük açılarda şiddetleri düşmektedir.
Reaksiyonun bileşik çekirdek reaksiyonu mu yoksa direk reaksiyon mu olacağı
mermi parçacığın enerjisine bağlıdır: 1MeV enerjili gelen nükleonun dalga boyu 4fm
dir ve bu nedenle tek nükleonları göremez. Bu durumda bileşik çekirdek meydana
gelmesi daha olasıdır. 20MeV lik bir nükleonun dalga boyu 1fm civarında olup direk

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 63/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
62BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

reaksiyonların meydana gelmesi daha olasıdır [8].


Elastik saçılma : Bu tür reaksiyonlarda giriş kanalı (a + A), çıkış kanalına
(B + b) eşittir. Yani A = B ve a = b ve Q = 0 dır. Diğer bir değişle çekirdeklerin

iç dinamiklerinde bir değişme olmamıştır. örnek olarak,

n +208 P b →n+ 208


Pb (3.9)

elastik saçılması verilebilir.


İnelastik saçılma : Eğer gelen parçacığın enerjisi Coulomb bariyerini aşabilecek
kadar güçlü ise A hedef çekirdeği veya hem A hem de a uyarılabilir. Yani A(a, a)A∗

veya A(a, a∗ )A∗ . Tabi ki burada a nın kompleks bir çekirdek olduğunu düşünüyoruz.

İnelastik saçılma durumunda Q değeri sıfırdan farklıdır; Q = E x , yani uyarılma
durumunun enerjisine eşittir. Diğer bir değişle gelen parçacığın enerjisinin bir kısmı
hedef çekirdeğin uyarılmış durumlarına gitmiştir. İnelastik saçılma durumuna örnek
olarak,

12 208 12 208
C + P b → C ∗ + P b∗ (3.10)
α +40 Ca → α +40 Ca ∗ (3.11)

formülleri verilebilir[6].
Parçalanma Reaksiyonları : Eğer mermi çekirdek kompleks bir çekirdekse,
reaksiyon sırasında iki veya daha fazla bileşene ayrılabilir. Yani A(a,xy)A veya
mermi hedefi uyarırsa A(a,xy)A∗ şeklinde yazılabilir. Burada mermi çekirdek a =

x + y şeklinde iki parçaya ayrılmıştır[6].


Transfer reaksiyonları : Bu tür reaksiyonlarda mermi çekirdekten hedefe veya
hedeften mermi çekirdeğe nükleon transferi olur. örneğin A(d, p)B reaksiyonunda
döterondan bir nükleon hedefe aktarılmıştır. Bu reaksiyon döteron soyma reaksiyonu
olarak bilinir. Bir diğer örnek A( p,d)Breaksiyonunda mermi nükleon hedeften bir
nükleon kopararak döteron oluşturur.
Yakalama Reaksiyonları : Bu tür reaksiyonlarda mermi çekirdek hedefle
birleşerek uyarılmış yeni bir çekirdek oluşturur. Oluşan çekirdek kararlı hale geçebilmek
için fazla enerjisini γ  − ışınları şeklinde yayar. örnek olarak,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 64/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

3.7. DIREK REAKSIYONLAR 63

 p +197 Au → 198
Hg + γ  (3.12)

reaksiyonu verilebilir. Bu reaksiyonların dışında mermi ve hedef çekirdek birleşerek,

a+A → B+b+c+Q (3.13)

biçiminde ikiden fazla ürün çekirdek de oluşturabilir. örnek olarak,

α +40 Ca → 39
K + p + α (3.14)

reaksiyonu verilebilir[6].

Rezonans Reaksiyonları : Bu tür reaksiyonlar direk reaksiyonlarla bileşik


çekirdek reaksiyonları arasındaki reaksiyonlardır. Rezonans durumu belli enerji
değerlerinde mümkün olabilir. Yani her enerji değerinde rezonans olamaz. Re-
zonans durumunda etkileşim potansiyelinin oluşturduğu dalgaların fazı ve genliği
bariyer içinde ve dışında yaklaşık eşittir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 65/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
64BÖLÜM 3. TEMEL KAVRAMLAR VE REAKS IYONLARIN SINIFLANDIRILMASI 

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 66/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 4

Çekirdek Kuvvetleri

4.1 Çekirdek Kuvvetleri


Çekirdek fiziğini gelişmeye başladığı ilk zamanlarda yalnız iki çeşit kuvvet biliniy-
ordu. Bunlar elektromanyetik kuvvetler ve gravitasyonel kuvvetlerdir. Çekirdek
kuvvetleri tabiatları bakımından ne elektromanyetik nede gravitasyoneldirler. Nötron
yüksüz olduğu için bu kuvvetler eletriksel olamaz. Gravitasyonel kuvvetler de çok

küçük bağlanma enerjileri verdiğinden gravitasyonelde olamaz.


Çekirdekte var olan çekirdek kuvvetleri makroskobik fizikte karşılaşılan kuvvetler-
den çok daha büyüktür. Diğer taraftan, Rutherford’un yaptığı saçılma deneyleri,
çekirdeğin merkezinden on fermi gibi, küçük uzaklıklarda çekirdek kuvvetlerinin,
aynı çekirdeğe ait elektrostatik kuvvetlere nazaran ihmal edilebilecek kadar zayıf 
olduğunu göstermektedir. Bu yüzden, çekirdek kuvvetlerinin sonlu ve çok kısa men-
zile sahip oldukları söylenir.

Çekirdek kuvvetlerinin elktromanyetik alana benzer şekilde bir alanla tasfir edilebileceğini
mümkün olduğunu düşünmek yanlış olmaz. Çekirdeğin elektromanyetik alanında
elktriksel potansiyel, dışardan itibaren Coulomb kanununa uygun sonuçlar verecek
şekilde artar. Yaklaşık 10−13 cm ’lik bir uzaklıkta maksimuma ulaşır. Bu yaklaşıma
göre çekirdek bir potansiyel seddi ile kuşatılmış gibi var sayılır.
Çekirdek protonlarının çok küçük mesafelerde bir birleri üzerinde çok büyük
kuvvet uygulamalarına karşın, çekirdeğin sağlamlığını koruması, potansiyel engelinin
içinde etkili olan çekirdek kuvvetlerinden dolayıdır.
Nükleonlar arasında etkili olan bu çekici kuvvetin çıkış yeri tam olarak açıklanamamakla
65

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 67/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

66 BÖLÜM 4. ÇEKIRDEK KUVVETLERI 

birlikte nükleonlar arasında bir tanecik alış verişinin (π mezon alışverişi ) sebep
olduğu ileri sürülmektedir.
1935 ’de Yukawa çekirdek kuvvetlerinin mezon kuramını ortaya atmıştır. Çekirdeklerin

çok küçük boyutlu parçacıklar olması hesaba katan Yukawa, nükleonlar arsından
mezon alışverişi sonucunda, kısa mesafelerde etkiyen güçlü bir kuvvetin ortaya çıktığını
öne sürdü ve mezonun kütlesini hesapladı. Ama bu kuram çekirdeklerin bütün
özelliklerini tanımlamada yeterli olmadı.
Nükleon-nukleon kuvvetinin özelliklerini maddeler halinde verirsek;

1. Kısa mesafelerde, Coulomb kuvvetinden daha güçlüdür.

2. Uzun mesafelerde, atomik boyut mertebesinde ihmal edilebilir derecede zayıftır.


3. Atomik yapıda elektronlar çekirdek kuvvetlerinden etkilenmezler. Çekirdeğin
menzili ile sınırlıdır.

4. Nükleon -nükleon kuvveti nükleonların proton veya nötron olup olmamasından


hemen hemen bağımsızdır. Bu özelliğe yük bağımsızlığı denir.

5. Nükleon -nükleon kuvveti nükleonların spinleririnin paralel veya anti paralel

olup olmamalarına bağlıdır.

6. Nükleon -nükleon kuvveti, nükleonları belirli bir uzaklıkta tutan itiici bir terim
içerir.

7. Nükleon -nükleon kuvvetinin merkezi olmayan bir tensör bileşeni vardır. Kuvvetin
bu bileşeni merkezi kuvvetlerde bir hareket sabiti olan yörüngesel açısal mo-
mentumu korumaz.

Genel olarak bu özelliklere sahip olan çekirdek kuvvetlerinin ayrıntılı doğası


günümüzde bile halen tam olarak anlaşılamamıştır. Bu kuvvetlerin tabiatını açıklamak
için çekirdek modelleri ortaya atılmıştır. Bu kuvveti anlamanın en güzel yolu döteron
atomunu incelemektir.

4.2 Döteron Atomu

Bir döteron 2 H  çekirdeği bir nötron ve bir protondan oluşmaktadır. Bir nötr 2 H 
atomuna döteryum denir. Döteron, nükleonların en basit bağlı halidir ve bu yüzden

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 68/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

4.2. DÖTERON ATOMU  67

nükleon-nükleon etkileşmesini incelemek için ideal bir örnektir. Bu nedenle döteron,


çekirdek fiziği için çok önemlidir.
Hidrojenin uyarılmış durumları arasındaki elektromanyetik geçişlerin ölçülen Balmer

serilerinin hidrojenin yapısını anlamayı sağladığı gibi ,döteronun uyarılmış durum-


ları arasındaki elektromanyetik geçişlerde onun yapısını anlamayı sağlamalı. Ancak,
döteronun hiçbir uyarılmış durumu yoktur. Döteron öyle zayıf bağlı bir sistemdir
ki,yalnız uyarılmış durumlar serbest bir proton ve serbest bir nötrondan ibaret olan
bağlı olmayan sistemlerdir.

4.2.1 Bağlanma Enerjisi

Döteronun bağlanma enerjisi çok hassas ölçülmüş bir niceliktir ve üç farklı yolla
belirlenebilir.
I. y¨ 
ontem 

Döteronun kütlesini spektroskopiyle doğrudan belirleyebilir ve bağlanma ener-


 jisini bulmak için;

1 2
B = Zm H  + N m m H  c2 = 2, 22463 0, 00004MeV  (4.1)
  n −   
formülünü kullanabiliriz. Burada m(1 H ) ve mn sırasıyla protonun ve nötronun
kütleleridir.
II. yöntem 

Bağlanma enerjisi, 2 H ’yi oluşturmak üzere bir proton ve bir nötronu bir araya
getirerek ve 1 H + n → 2
H + γ  reaksiyonunda yayınlanan γ  ışını fotonunun enerjisi
ölçülerek doğrudan doğruya da belirlenebilir.

Bu enerji fotonun gözlenen enerjisinden küçük bir geri tepme düzeltmesi kadar

daha küçüktür. Hesaplanan bağlanma enerjisi 2, 224589 0, 000002M eV ’ dir ve
kütle spektroskopisi değeriyle uyum içerisindedir.
III. y¨ 
ontem 
Fotobozunma denilen γ  +2 H  → 1
H  + n ters reaksiyonu kullanılarak enerji
hesaplanan yöntemdir. Bu reaksiyonda bir γ  ışını bir döteronu parçalar. Bu olayı
gerçekleştiren en küçük γ  ışını enerjisi bağlanma enerjisine eşittir.
Gözlenen enerji değeri 2, 224  0, 002MeV ’dir. Bu değerde kütle spektroskopisi
değeri ile iyi uyum göstermektedir. Normalde nükleon başına ortalama bağlanma

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 69/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

68 BÖLÜM 4. ÇEKIRDEK KUVVETLERI 

enerjisi, yaklaşık olarak 8MeV ’dir. O halde döteron tipik çekirdeklere göre çok zayıf 
bağlıdır.
Döteronun incelenmesini daha kolay yapmak için aşağıdaki şekilde görüldüğü

gibi, nükleon-nükleon potansiyelini üç boyutlu bir kare kuyu olarak gösterebileceğimizi
varsayalım.
r < R için V  (r) = −V  0

r > R için V  (r) = 0

Sekil 4.1: Döteron atomu için kare kuyu potansiyeli


.
Burada r proton ve nötron arasındaki uzaklığı gösterir. R ise döteronun çapıdır.
Döteronun en düşük enerji durumunun, hidrojen atomunun en düşük enerji duru-
mundaki gibi  = 0 değerine sahip olduğunu kabul edelim.
Radyal schrödinger denkleminin;

h̄2 d2 R 2 dR  ( + 1) h̄2
2
+ + V  (r) + 2
R = ER (4.2)

2m dr
olduğunu biliyoruz.
 r dr  2mr 
Bölgelere ayırdığımız potansiyel kuyuyu I. bölgeden başlayarak çözersek;

1 d
 
r 2 dR
+ k12 −  ( + 1)

R (r) = 0
 k12
2m
= 2 (E + V 0 ) 0
 (4.3)
r2 dr dr r2 h̄

II · bölge içinse şu denklemi yazabiliriz;

1 d
 
r 2 dR
+ k22 −

 ( + 1)
R (r) = 0
− k22 =
2mE 

0 (4.4)
r 2 dr dr r2 h̄2

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 70/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

4.2. DÖTERON ATOMU  69

I. denklemin çözümü;

ρ = k1 r (k1 sabit) (4.5)

dönüşümü yapılırsa;

dρ = k1 dr

d2 ρ = k12 dr 2 (4.6)

Bu iki denklem (4.3) denkleminde yerlerine yazılırsa;

d2 R dR  
ρ2 2
+ 2ρ + ρ2 −  ( + 1) R=0 (4.7)
dρ dr
denklemine ulaşırız.
Bu denklem Bessel diferansiyel denklemidir ve kuvvet serisi metodu ile çözülür.
Bu denklemin birbirinden bağımsız iki çözümü vardır;
1. ρ → 0’da ρ  olarak sonlu davranan ve j ile gösterilen küresel bessel fonksiyonu
2. ρ 0’da ρ−(+1) olarak ıraksayan çözümler.Bu çözümler n (ρ) ile gösterilir

ve küresel neuman fonksiyonu diye adlandırılır.
J  (ρ) =
 π
J  1
2ρ + 2
(ρ) ⇒J yarı tek tamsayılı → Bessel
n (ρ) =
 π
N  1
2ρ + 2
(ρ) ⇒N yarı tek tamsayılı →Neuman
Aşağıda ilk iki küresel bessel ve neuman fonksiyonları yer almaktadır.

J  (ρ) n (ρ) (4.8)

sin ρ
J 0 (ρ) =
ρ
n0 (ρ) = − cosρ ρ (4.9)

sin ρ
J 1 (ρ) =
ρ
− cosρ ρ n1 (ρ) = − cosρ ρ − sinρ ρ (4.10)

J  (ρ)ve n (ρ) ‘nin lineer bileşimleri de çözümdür. Böylece (3.2.4) denkleminin
(Bessel denkleminin) en genel çözümü;

RI = A J  (ρ) + B n (ρ) (4.11)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 71/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

70 BÖLÜM 4. ÇEKIRDEK KUVVETLERI 

Ancak burada ρ (r) → 0 için n ’de sonlu olmalıdır.


 Bunun için B=0 olmalıdır
(çünkü r → 0’da n  sonsuz oluyor).
Yani genel çözüm;

R = A J  (k1 r) (4.12)

II · bölgede de aynı değişimi uyguladığımızda denklem;

d2 R dR  
ρ2 2
+ 2ρ + ρ2 −  ( + 1) R=0 (4.13)
dρ dr
Bu denklemin çözümü de diğer denklemin(I· bölge denkleminin) çözümüyle çok
benzerdir.

RII (r) = C  J  (k2 r) + D n (k2r) (4.14)

(4.14) genel çözümünü basitleştirmek için C  = C  cos δ ve D = −C  sin δ
 

yazacağız.
Bu denklemler (4.14) denkleminde yerlerine yazılırsa;
II

R (r) = C  [cos δ J  (k2 r) sin δ n (k2 r)]halini alır.
 = 0için çözümler yapılırsa;

sin k1 r
R0I (r) = A0 (4.15)
k1 r

R0II

(r) = C 0 cos δo
sin k2 r
+ sin δ0
cos k2 r
 (4.16)
k2 r k2 r

C 0
R0II (r) = sin(k2 r + δ0 ) (4.17)
k2 r
(4.15) ve (4.17) denklemlerine ve birinci türevlerine sınır şartını (r=R) uygu-
larsak;
dI R0 (r) dII R0 (r)
RI0 (r) | r=R = RII
0 (r) | r=R ve dr
|r=R = dr
| r=R

A0 k2 sin k1R = C 0k1 sin(k2 R + δ0 ) (4.18)


Diğer sınır şartından;

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 72/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

4.2. DÖTERON ATOMU  71

A0 k2 k1 R cos k1 R −A k
0 2 sin k1 R = k1 [k2 R cos(k2 R + δ0 ) − sin(k R + δ )]
2 0 (4.19)

(4.18) , (4.19) denkleminde yerine yazılırsa;

A0 cos k1R = C 0 cos(k2 R + δ0 ) (4.20)

(4.20) denklemini, (4.19) denklemine bölersek;

k1 cot k1 R = k2 cot(k2 R + δ0 ) (4.21)

Bu denklem  = 0, r →∞
, E¿0 ‘da döteronun enerji seviyesini verir. Bu
denklem V 0 ve R arasındaki ilişkiyi verir. Bu denklemin çözümü ancak nümerik
olarak yapılabilir.
Döteronun kuyunun tepesine ne kadar yakın olduğu şekilden görülebilir.
Eğer nükleon-nükleon kuvveti biraz daha zayıf olsaydı döteronun bağlı durumu
mevcut olmayacaktı. Döteron, güneş enerjisinin meydana gelmesini sağlayan proton-
proton füzyon çevriminin ilk basamağıdır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 73/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

72 BÖLÜM 4. ÇEKIRDEK KUVVETLERI 

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 74/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 5

TEMEL NÜKLEER MODELLER

Nötronun 1932 yılında Chadwick tarafından keşfinden sonra Heisenberg çekirdeğin


içinde proton ve nötronların bulunduğunu ve bunların bir nükleer kuvvetle bir-
birine bağlı olduğunu söyledi. Otuzlu yıllarda pek çok nükleer kütle Aston (İngiliz
fizikçi Francis Williams Aston, 1877-1945) tarafından ölçüldü ve nükleon başına
bağlanma enerjisinin yaklaşık olarak sabit olduğunu gördü. Yıllar yılı araştırılmasına
rağmen çekirdek kuvveti elektromanyetik kuvvet kadar iyi anlaşılamamış ve çekirdek
yapısının kuramı, atom yapısının kuramına göre henüz tamamlanmamıştır. Çekirdek
kuvveti tam olarak anlaşılmasa bile çekirdek özelliklerinin ve davranışının belli başlı
yönlerini açıklayacak çekirdek modellerinin geliştirilmesinde ilerleme sağlanmıştır.
Aşağıda bu modellerin bazıları açıklanacaktır.

5.0.2 Sıvı Damlası Modeli

Bu model çekirdeğin özelliklerini açıklamak için kullanılan ilk modeldir. (Von Weiz-
sacker 1935)

1. Çekirdeğin küresel olması,

2. Nükleon başına düşen bağlanma enerjisinin Periyodik tablonun büyük bir


bölümünde sabit olmasının,

3. Nükleer maddenin kütle yoğunluğunun Periyodik tablonun büyük bir bölümünde


sabit olması,
73

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 75/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

74 BÖLÜM 5. TEMEL N ÜKLEER MODELLER

özelliklerinin sıvı damlasının özelliklerine benzemesinden yola çıkılarak bu model


geliştirilmiştir. Bu modelin öngördüğü yarı deneysel bağlanma enerjisi bağıntısı
çeşitli değişikliklerden sonra şu hali almıştır:

E b = E h + E y + E c + E a + E c (5.1)


2/3 − −
Z (Z  1) (A 2Z )2
− a5
= a1 A −a A −
2 a3
A1/3
a 4
A
± A3/4
(5.2)

Denklemde yer alan katsayılar: a1 =14.1 MeV, a2 =13.0 MeV, a3 =0.59 MeV,
a4 =19.0 MeV, a5 =33.5 MeV. Bu ifadenin terimlerini şu şekilde açıklayabiliriz.
Eh hacim terimi: Bu terim her bir nükleonun tüm etrafının nükleonlarla çevrili

olduğu varsayımına dayanılarak yazılmıştır. İki nükleon arasındaki bağlanma ener-


 jisi U olarak düşünüldüğünde nükleon başına düşen bağlanma enerjisi 12 U  olarak bu-
lunur. Bir nükleon en küçük hacmi kaplayacak şekilde paketlendiğinde 12 nükleona
temas edeceğinden sahip olduğu bağlanma enerjisi 6U olarak elde edilir. Bir çekirdekteki
A tane nükleonun hepsinin içte olması durumunda, çekirdeğin bağlanma enerjisi:

E h = 6AU 

olacaktı. E h enerjisi hacim enerjisi olarak anılır A ile doğru orantılıdır ve basitçe

E h = a1 AU 

şeklinde ifade edilir.


EY  Yüzey terimi: Bu terim nükleonların tümünün ortada olmamasından yani
bir kısmının yüzeyde olmasından dolayı hacim terimi için eklenen düzeltme terimidir.

Gerçekte, çekirdeğin bazı nükleonları şekilde görüldüğü gibi 12 den daha az


komşuya sahiptir.
Bu tür nükleonların sayısı, çekirdek yüzeyinin büyüklüğüne bağlıdır. R yarıçaplı
bir çekirdeğin yüzölçümü 4πR 2 = 4πR 20 A2/3 ‘dir. Dolayısıyla, bağ sayısı en büyük
değerden az olan nükleonların sayısı, A2/3 ile orantılı olup bu, bağlanma enerjisini

2/3
E y = −a A
2

kadar azaltır. Negatif  E y enerjisi bir çekirdeğin yüzey enerjisi diye anılır. Bu en
çok, hafif çekirdeklerde önemlidir; çünkü bunlarda nükleonların daha büyük bir

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 76/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

75

S.ekil 5.1: Yüzeydeki nükleonlar, çekirdeğin iç kısmındakilere göre daha az sayıda
nükleonla etkileşir bu yüzden bağlanma enerjisi daha azdır. çekirdek ne kadar
büyükse, yüzeydeki nükleonların sayısı o kadar azdır. (Modern Fiziğin Kavram-
ları, Arthur Beiser)

kesri yüzeydedir. Doğal sistemler her zaman en düşük potansiyel enerjili yerleşimlere
doğru gittiklerinden, çekirdekler en büyük bağlanma enerjili yerleşimlere doğru gider-
ler. Dolayısıyla, bir çekirdek, bir sıvı damlasıyla aynı yüzey gerilimi etkilerini
gösterecek ve diğer etkilerin yokluğunda küresel olacaktır, çünkü, verilmiş bir hacim
için en düşük yüzölçümüne sahiptir.
Ec Coulom terimi: Bu terim potansiyel enerjiden dolayı bağlanma enerjisine
gelen katkıyı gösterir. Bir çekirdekteki her proton çifti arasındaki elektriksel itmede
bağlanma enerjisini azaltmaya katkıda bulunur. Bir çekirdeğin E c Coulomb enerjisi,
Z  tane protonu sonsuzdan çekirdek büyüklüğünde bir küresel topluluğa getirmek
için yapılması gereken iştir. Birbirinden r uzaklığındaki bir çift protonun potansiyel
enerjisi şöyledir:

V  = − 4πεe r
2

Z(Z-1)/2 tane proton çifti olduğundan

E c =

Z (Z  1)
V  = − Z (Z  1)e2
− 
1
2 8πε 0 r ort
bulunur. Burada (1/r)ort , 1/r nin bütün proton çiftleri üzerinden ortalaması alınmış
değeridir. Protonlar R yarıçaplı bir çekirdek içine düzgün olarak dağılmışlarsa
(1/r)ort 1/R ye dolayisiyla 1/A1/3 ile orantılıdır:
Z (Z  1)

E c = −a 3 A1/3

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 77/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

76 BÖLÜM 5. TEMEL N ÜKLEER MODELLER

Coulomb enerjisi, negatiftir. Çünkü çekirdek kararlılığına karşıt bir etkiden


dolayı ortaya çıkmıştır.

Ea Asimetri terimi: Bu terim Z=N durumunda bağlanma enerjisinde meydana


gelen azalmayı gösterir. Z=N durumunda ikisinin eşit olduğu durumdakinden farklı
olarak daha yüksekteki enerji durumları doldurulur. İki enerji seviyesi arasında ε
kadar fark olduğunu varsayarsak A yı değiştirmeden N  − Z  = 8 gibi bir nötron
1
fazlalığı oluşturmak istersek , N  = Z  olan bir çekirdekte 2
(N-Z) = 4 nötronun
protonların yerine geçmesi gerekir. Yeni nötronlar, yerlerine geçtikleri protonlara
göre enerjileri 2 ε = 4e/2kadar yüksek olan düzeylere yerleşeceklerdir. Yeni nötron
sayısının 1/2(N — Z )olduğu genel durumda, her bir nötronun enerjisi 1/2(N — Z )ε/2
kadar artacaktır. Gereken toplam iş şöyle bulunur:

∆E  = (yeni notronlarin sayisi)



enerjideki artis

yeni notron

1

= (N 

− Z ) 1
(N  − Z ) 2ε
 ε
= (N  − Z ) 2
2 2 8
N=A-Z olduğundan (N-Z)2 =(A-2Z)2 ve

ε 2
∆E  = (A
8
− 2Z ) 3.2.9

bulunur. Bir çekirdekteki nükleonların sayısı ne kadar büyükse, enerji düzey!eri


arasındaki ε aralığı o kadar küçük olup ε, 1/Aile orantılıdir. Bu sebepten N ile
Z arasındaki farktan doğan E a asimetri enerjisi şöyle yazilabilir:

2
E a = −∆E  = −a (A −A2Z )
4 3.2.10

Asimetri enerjisi negatiftir, çünkü, çekirdeğin bağlanma enerjisini azaltır.


Eç çiftlenme terimi: Bu terim iki aynı nükleonun aynı olmayanlara göre daha
kuvvetli bağlanmasından kaynaklanır. Eç çiftlenme enerjisi çift-çift çerkidekler için
pozitif, tek-çift ve çift-tek çekirdekler için 0, tek-tek çekirdekler içinse negatif değer
alır.

a5
±
E c = ( , 0)
A3/4
3.2.11

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 78/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

77

5.0.3 3.2.2-Kabuk Modeli

Kabuk modeli üzerine kurulan atom teorisi, atom yapısının karmaşık yapısını açıklamakta
çok başarılı olmuştur. Bu modelde kabuklar giderek artan enerjili elektronlarla,
Pauli prensibine uyacak şekilde doldurulur. En dıştaki tabakanın doluluk oranı,
atomun davranışının bazı önemli taraflarını belirler. Model, atomik özelliklerin esas
olarak değerlilik elektronları tarafından belirlendiği varsayımına dayanır. Atomik
sistemlerin, ölçülen bazı değerleri modelin öngördükleri ile karşılaştırıldığında büyük
bir uyum içinde olduğu görülür.
Proton ve nötronun ayırma enerjileri yarı deneysel bağlanma enerjisi formülü ile
hesaplanan değerlerden sapmalar göstermesi, nükleer kabukların varlığını destekleyen
kanıtlardan biridir. Ayrılma enerjisi, atomik iyonlaşma enerjisi gibi N veya Z ile
düzgün olarak artar. Ayrılma enerjilerindeki ani ve kesikli davranışlar aynı proton
ve nötron sayılarında ortaya çıkar. Bu sayılara (N veya Z= 2,8,20,50,82 ve 126)
sihirli sayılar denir.
çekirdeğin kabuk modeli, sihirli sayıların varlığını ve bazı diğer çekirdek özelliklerini,
nükleonların bir ortak kuvvet alanındaki davranışlarıyla açıklama yönünde bir girişimdir.

Kabuk kuramı L.S çiftleniminin sadece l değerlerinin küçük olduğu en hafif 


çekirdekler için geçerli olduğunu kabul eder. Bu modelde, ilgili parçacıkların Si
içsel spin açısal momentumları, bir S toplam spini oluşturmak üzere birbirleriyle
eşleşirler. Li yörünge açısal momentumları, bunlardan ayrı olarak bir L toplam
yörünge momentumu oluşturmak üzere birbirleriyle bağlaşırlar. Daha sonra S ve
L, birbiriyle bağlaşarak, büyüklüğü
 
J (J  + 1)h̄ olan bir J toplam açısal momen-
tumunu oluştururlar.

Bir ara etkileşim biçiminin geçerli olduğu bir geçiş bölgesinden sonra, daha ağır
çekirdekler jj etkileşimi gösterirler. Bu durumda önce her parçacığın Si ye Li ’si
bağlaşarak, o parçacık için büyüklüğü
 
J (J  + 1)h̄ olan bir Ji oluşturur, sonra
değişik Ji ler birbiriyle bağ1aşarak J toplam açısal momentumunu o1uşturur1ar.
 jj etkileşimi çekirdeklerin büyük bir çoğunluğu için geçerlidir.
Kabuk modeli sihirli sayılardan başka, birçok çekirdek olgusunu da açıklar. öncelikle,
zıt spinli iki parçacık tarafından doldurulabilen enerji alt düzeylerinin varlığı çift Z
ve çift N’li çekirdeklerin bolluk eğilimini açıklar.
Kabuk modeli çekirdek açısal momentumlarını da önerebilir. çift-çift çekirdeklerde,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 79/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

78 BÖLÜM 5. TEMEL N ÜKLEER MODELLER

bütün proton ve nötronlar, birbirlerinin spin ve yörünge açısal momentumlarını yok


edecek şekilde çiftlenmelidirler. Dolayısıyla çift-çift çekirdeklerin çekirdek açısal
momentumları gözlendiği gibi sıfır olmalıdır. çift-tek ve tek-çift çekirdeklerde, tek

başına kalan “artık” nükleonun buçuklu spini, çekirdeğin geriye kalan kısmının tam
sayı açısal momentumuyla birleşerek yarım tamsayılı bir toplam açısal momentum
verir. Tek-tek çekirdeklerin her birinin bir fazla nötronu ve bir fazla protonu bu-
lunup bunların yarım tamsayılı spinlerini vereceği toplam açısal momentum tamsayı
olur. Bu öngörüyle her ikisi de deneyle doğrulanmıştır.
Spin-yörünge etkileşmesi için uygun bir yeğinlik kabul edildiğinde, her iki sınıf 
nükleonun da enerji düzeyleri Şekil 3.2.2’de gösterildiği gibi dizilir. Düzeyler; n,
toplam kuantum sayısına eşit olan bir önsayı, o düzeydeki her parçacık için l değerini
alışılagelmiş biçimde (l = 0, 1, 2, 3, 4. . . ’ ye karşılık gelmek üzere sırasıyla s, p, d,
f, g,. . . ) belirten bir harf ve j’ye eşit olan bir alt indisle gösterilir. Spin-yörünge
etki1eşmesi, belli bir j’ye karşılık gelen her durumu, Ji ’nin 2j+1 tane mümkün
yönelimi olduğundan, 2j+1 alt duruma yarar. Ayrı ayrı tabakalar kavramıyla uyum
içindeki aralıklarla, düzeylerin birbirine olan uzaklıklarında büyük enerji boşlukları
oluşur. Her çekirdek tabakasındaki çekirdek durumlarının sayısı, yükselen enerji
sıralandırmasıyla 2, 6,12, 8, 22, 32, ye 44’tür. Dolayısıyla tabakalar, bir çekirdekte
2, 8, 20, 28, 50, 82 ye 126 nötron veya proton bulunduğunda dolmuştur.

5.0.4 3.2.3-Kolektif Model

Aage Bohr ve Ben Mottelson tarafından ortaya atılan Kolektif model daha önce an-
latılan sıvı damlası ve kabuk modelin birleştirilmesi sonucu oluşmuş, başarılı sonuçlar

veren bir modeldir. Bu model; kabuk modelinde görülen, çekirdeklerin manyetik ve


kuadropol momentlerini belirlemedeki eksiklikleri, bazı çekirdeklerin uyarılmış en-
erji seviyeleri için beklenen değerlerinde meydana gelen hatalar giderilir. Bunun
yanında çift-çift olmayan bütün çekirdeklerin küresel olmayan şekilleri ile dönen bir
çekirdeğin merkezkaç kuvvetinden doğan şekil bozukluklarını da hesaba katar.
Aşağıdaki şekillerde (Şekil 3.2.3 ve 3.2.4) çift-çift çekirdeklerin kolektif davranış
içeren dört farklı özelliği gösterilmiştir. İlk 2+ uyarılmış durumunun (Şekil 3.2.3)
enerjisinin A’nın fonksiyonu olarak oldukça düzgün biçimde azaldığı görülmektedir.
A=150 ile A=190 arasındaki bölgede E(2+ ) değerleri hem çok küçük hem de sabittir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 80/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

79

S.ekil 5.2: Kabuk modeline göre nükleon enerji düzeylerinin sıralanışı (ölçekli değil)
Sağdaki sütündaki sayılar gözlenen sihirli sayılara karşılık gelir. (Modern Fiziğin
Kavramları, Arthur Beiser)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 81/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

80 BÖLÜM 5. TEMEL N ÜKLEER MODELLER

Yine, kapalı kabuk yakınındaki çekirdekler hariç E(4+)/ E(2+) oranları (Şekil 3.2.4)
A=150’den küçük çekirdekler için kabaca 2,0 ve 150¡A¡190 ile A¿230 bölgelerinde
3,3 değerine sahiptir.

S.ekil 5.3: çift-Z, çift N’li çekirdeklerin en düşük 2+ durumların enerjileri. İzotoplar
düz çizgilerle birleştirilmiştir. (Nükleer Fizik, K.S. Krane)

Daha önce Kabuk modelinin, N=126’nın bir nötron sihirli sayı olduğu yolundaki
öngörü gözlemle uyum içindedir. Fakat, Z¿109 olan çekirdekler bilinmediğinden
Z=126 ’nin bir proton sihirli sayısı olup olmadığı doğrulanamamaktadır. Hattâ,
Z= 82’den sonraki proton sihirli sayısının, çekirdekteki protonların Coulomb potan-
siyel enerjilerinden dolayı, Z= 126’dan küçük olması olasılığı vardır. Büyük Z  için
bu enerji, çekirdek potansiyel enerjisine göre önem kazanır. Coulomb potansiyeli,
düşük l’ li proton düzeyleri üzerinde daha büyük bir etkiye sahiptir çünkü, böyle
düzeylerin olasılık yoğunluklarının arttığı çekirdek merkezi civarında daha kuvvet-
lidir. Sonuçta proton düzeylerinin sırası Z= 114’ü bir proton sihirli sayısı yapacak
şekilde değiştirir.
Kollektif model bu sonucu biraz daha değiştirerek Z=110’un Z= 82’den sonraki
proton sihirli sayısı için daha iyi bir aday olduğunu ileri sürer. Dolayısıyla Z=110
(veya 110 ile 114 arasında) ve N= 184 olan bir çekirdek iki kez sihirli ve diğer ağır
çekirdeklerden daha kararlı olmalıdır. Böyle bir çekirdek veya çekirdekler doğada
veya laboratuarda henüz bulunamamıştır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 82/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

81

S.ekil 5.4: çift-Z, çift-N li çekirdeklerin en düşük 2+ ve 4+durumlarının


E(4+ )/E(2+ ) oranı kütle numarasına karşılık gösterilmiştir. İzotopları düz çizgilerle
birleştirilmiştir. (Nükleer Fizik, K.S. Krane)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 83/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

82 BÖLÜM 5. TEMEL N ÜKLEER MODELLER

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 84/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Bölüm 6

Nükleer Reaksiyon Modelleri

6.1 NÜKLEER REAKSİYON MODELLERİ


Bu bölümde aşağıdaki konular işlenecektir. Yaklaşim Metodlari, Born Yaklaşımı,
Glauber Yaklaşımı, Bozulmuş Dalga Born Yaklaşımı (Dwba), Reaksiyon Modelleri,
Difraksiyon Modelleri, Fraunhöfer Difraksiyonu, Fresnel Difraksiyonu, Optik Model
(Elastik Saçılma), Double Folding Modeli

6.1.1 BORN YAKLAŞIMI

Merkezi bir potansiyelden saçılma durumunda Schrödinger denkleminin çözümünü


integral formda yazmak mümkündür:

Lk (r)ψ(r) = U (r)ψ(r) (6.1)


1
yazılabilir. Burada Lk (r) = 2
+ k2 dir. Denk.3.1. i soldan L−
k (r) ile çarpıp integre

edilir ve çözüm dalga fonksiyonuna homejen çözüm de (V=0) eklenirse:

ψ(r) = φk (r) +
  U (r )ψ(r  )L−1
k (r)δ(r
 − r)dr (6.2)

Elde edilir. Burada φk (r) = eikr homojen çözümdür. Burada,

1
L−
k (r)δ(r
 − r) = G (r − r)
k (6.3)

Burada Gk (r − r) ifadesi Green fonksiyonudur. Green fonksiyonunun özellikleri


ve dirac delta fonksiyonunun integral biçimi dikkate alınırsa,
83

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 85/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

84 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

Gk (R) =
1
  qe iqR
dq,   = r
R − r  (6.4)
4iπ2 R k2 q2

elde edilir. Bu integral rezidü teoremi yardımıyla çözülebilir ve q = +k için fiziksel
olarak anlamlıdır. Buradan,


ik r r
|− |
G+
k (r − r) = − 4π1 e|r − r| (6.5)

elde edilir. Bu ifade denk.3.2 de yazılarak,

1 eik|r−r |
ψk+ (r) = φk (r) − U (r )ψk+ (r )dr  (6.6)
4π r r
 | − |
Bu ifade daha önce ifade edilen asimtotik formun (denk.2.21) integral halidir.
r nin büyük değerlerinde, r−1r 
1
r
ve k r r
≈ kr k.r  yaklaşımı yapılabilir.
| − |≈ −
Burada k  , k nın büyüklüğünde ve r yönünde bir vektördür. Bu durumda,

ψk+ (r) = φk (r) − eikr


   

e−ik .r U (r )ψk+ (r )dr  (6.7)


4πr
Bu ifade denk.2.21 ile karşılaştırılarak saçılma genliği,

f (θ, ϕ) = − 1
   

e−ik .r U (r )ψk+ (r  )dr  (6.8)


elde edilir ki bu daha önce kısmi dalgalar metodu ile elde ettiğimiz saçılma genliğinden
başka bir şey değildir. Bu ifade de eksponansiyel terimin kısmi dalgalar formu
yazılarak, denk.1.30 elde edilebilir.
Born yaklaşımına göre, V  potansiyeli gelen parçacığın enerjisine göre yeterince
zayıfsa saçılma dalgalarının genliğindeki değişim küçük olur. O halde saçılan dal-
gaları temsil eden ψk+ (r) yerine gelen düzlem dalgalar alınabilir. Bu yaklaşıma göre
saçılma genliği,

f BA (θ, ϕ) = − 1
   

e−ik .r U (r  )eik.r dr 


(6.9)

Bu ifade Born yaklaşımı olarak bilinir.
Saçılma genliği potansiyelin küresel simetrik olması sebebiyle azimutal açıdan
bağımsızdır. Şekil 3.1’ den χ
  =  
k − k  yazılabilir. Elastik saçılma durumu için
( k = k = k), χ = 2k sin( θ2 ) bağıntısı yazılabilir.
|| | |

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 86/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  85

S.ekil 6.1: Gelen ve saçılan dalga vektörlerinin temsili gösterimi.

6.1.2 BOZULMUŞ DALGA BORN YAKLAŞIMI

Bozulmuş dalga Born yaklaşımı (DWBA), Potansiyeli iki potansiyelin toplamı, (U  =
U 1 + U 2 ) olarak ele alır. öyle ki U 2 potansiyelinin ilk Born yaklaşımındakine benzer
olarak U 1 e göre zayıf olduğunu düşünür. Bu yaklaşım için özdeğer denklemi,

2
[  + k2 − U  (r)]χ (k, r) = 0
1 1 (6.10)

Bu denklemin çözüm dalga fonksiyonu χ1 (k, r)dalga fonksiyonu, χ+


1 (k, r) ve
+
χ−
1 (k, r) dalga fonksiyonlarının süper pozisyonu olarak yazılabilir ki, χ1 (k, r) düzlem

dalga ve giden saçılmış küresel dalgaların toplamıdır. χ1− (k, r) ise düzlem dalga ve
gelen saçılmış küresel dalgaların toplamını temsil eder. Bu dalgalar kendi aralarında
+
zaman tersinirdir. Yani, χ−
1 (k, r)= [χ1 ( k, r)]
∗ −
Born’ un ilk yaklaşımına benzer tarzda en genel çözüm,

→∞ (k, r) − eikr
r
χ(k, r) −→ χ+
1
  [χ−   ∗   
1 (k , r )] U 2 (r )χ(k, r )dr (6.11)
4πr
Bu ifade ilk Born yaklaşımındakine benzer olarak denk 2.21 ile karşılaştırılırsa
V 2 potansiyelinden dolayı oluşan saçılma genliği,

f 2 (θ, ϕ) = − 1
 χ−     
1 (k , r )U 2 (r )χ(k, r )dr (6.12)

U 2 potansiyeli U 1 potansiyeliyle karşılaştırıldığında çok zayıftır. Dolayısıyla U 2
den saçılan dalgaların genliğindeki değişme çok küçük olacağı için U 1 +U 2 den saçılan
dalgaları temsil edenχ(k, r  ) yerine U 1 den saçılan dalgalar, χ+
1 (k, r) (bozulmuş

dalga) kullanılabilir. (DWBA yaklaşımı). O halde U 2 potansiyelinden saçılmayı


temsil eden saçılma genliği,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 87/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

86 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

f 2 (θ, ϕ) = − 1
 
χ−    +  
1 (k , r )U 2 (r )χ (k, r )dr (6.13)

Toplam saçılma genliği U 1 ve U 2 potansiyelinden dolayı oluşan saçılma genlik-
lerinin toplamıdır, yani f (θ, ϕ) = f 1 (θ, ϕ) + f 2 (θ, ϕ) O halde,

f D WBA (θ, ϕ) = f 1 (θ, ϕ) − 1


 
χ−    +  
1 (k , r )U 2 (r )χ (k, r )dr (6.14)

Bu yaklaşım metodu elastik, inelastik ve yeniden düzenleme reaksiyonlarına
uygulanabilir. U 1 potansiyelinden saçılma elastik saçılmayı, U 2 potansiyelinden
saçılma inelastik saçılmayı açıklar.

Aslında burada yapılan bir nevi pertürbasyondur ve istenirse U  potansiyeli birçok


potansiyelin toplamı olarak yazılır ve pertürbasyonun derecesi artırılmış olur. Bunu
daha iyi anlayabilmek için Born serisini elde edelim; bunun için Schrödinger den-
klemini Green operatörü formunda yazıp itere edelim:

1
(E  − H  )ψ = V ψ ⇒ ψ = (E  − H  )− ψ = G (E )V ψ
0 0 0 (6.15)

Burada G0 (E ) Green operatörüdür. Buifadeye homejen çözüm ilave edilip itere
edilirse,

ψ = φ + G0 V ψ ψ = φ + G0 V φ + G0 V G0 V φ + ... (6.16)

Bu ifade denk. 3.8 de yazılırsa saçılma genliği,

f (θ, ϕ) =
−m    
dre −ik .rV (r)eik.r

dr
    

dr  e−ik .rV (r)G0 (r, r )V (r )eik.r + ...(6.17)


2
2πh̄       
Böylece saçılma serisi elde etmiş olduk (Born Serisi). Bu serinin ilk terimi Born
yaklaşımı için bulduğumuz saçılma genliğidir.
İlk terim elastik kanaldan saçılmayı açıklarken diğer terimler inelastik kanallar-
dan saçılmayı açıklar ki bu çiftlenim kanallar modeline benzer. Optik model ise
elastik saçılma potansiyelini V  ile inelastik saçılma potansiyelini (Kayıp akı) W ile
temsil edilir.
Born yaklaşımının geçerli olabilmesi için ya potansiyel çok sığ olacak yada gelen
parçacığın enerjisi çok yüksek olacaktır. Daha genel bir ifadeyle,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 88/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  87

S.ekil 6.2: Gelen ışının bir çok potansiyelden saçılmasının temsili şekli.

|V  | <<
0 1
(6.18)
E  ka

olmalıdır. Burada V 0 potansiyelin derinliği ve adifüzyon kalınlığıdır. Buna göre


Born yaklaşımı yüksek enerji limitinde doğru olacaktır.

6.1.3 Born Yaklaşımının Bazı Uygulamaları

Gaussyen Potansiyeli
r 2
(R )
çekici Gaussyen potansiyeli V (r) = −V  e− 0 şeklinde verilir.

S.ekil 6.3: Çekici Gaussyen potansiyeli ve onun diferansiyel tesir kesiti.

Biraz cebirle Born saçılma genliği,


  sin χr
f (θ) = V (r) 4πr 2 dr (6.19)
χr
0

şeklinde yazılabilir. Burada χ = 2k sin( θ2 ) dir. Gaussyen potansiyeli saçılma genliğinde


yazılırsa,

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 89/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

88 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 


  r 2 sin χr 3 (χR)2
f (θ) = −V 
0 e−( R ) 4πr 2 dr = −(2π) 2 V 0 R3 e− 2 (6.20)
χr
0

Buradan diferansiyel tesir kesiti,

dσ 2 2 θ
= Ce−(2kR) sin ( 2 ) (6.21)
dΩ
dσ 2πµ 2 2 6
elde edilir. θ = 0 için tesir kesiti dΩ
= C  = h̄4
V 0 R maksimum değerini alır. θ
arttıkça tesri kesiti azalacaktır.

Kare Kuyu Potansiyeli

çekici kare kuyu potansiyeli r < R için V (r) = V 0 , r > R için V (r) = 0 değerini alır.
Bu potansiyel için saçılma tesir kesiti,

R
 
f (θ) = −V  0
sin χr
4πr 2dr = 0
− χR cos χR)
−4πV  R (sin χR (χR)
3
(6.22)
χr 3
0

buradan saçılma tesir kesiti,

dσ ∼(sin χR χR cos χR)2



= C  (6.23)
dΩ (χR)6
µ 2 2 2 6
olur. Burada C  = ( 2πh̄2 ) 16π V 0 R dır.

Kare kuyu potansiyelinden saçılma optikteki difraksiyon şekline benzerdir. Fakat


potansiyel köşelerinden hafifçe değişiyorsa, (Gaussyen potansiyeli gibi) Optik difrak-
siyonla benzeşim bozulur. İkinci ve diğer maksimumlar bozulur yada görünemeyecek
kadar küçük olur.

6.1.4 OPTİK MODEL

Nükleer reaksiyonları açıklamak için geliştirilen modellerden biri de optik modeldir.


Gelen parçacık kompleks hedefle etkileşmesi sırasında gelen akının (J i )bir kısmı
hedefin uyarılmasından dolayı inelastik kanallara gider son durumda ise giden akı
gelen akıdan uyarılmanın şiddeti oranında azdır. Böyle bir gerçeği modellemek için
reel etkileşim potansiyeli yeterli değildir. Bunun için optik model geliştirilmiştir.
Optik model uyarılmış kanallarla etkileşimi temsil eden sanal potansiyel kullanır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 90/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  89

Bu modele göre toplam etkileşim potansiyeli komplekstir ve V op = V  + iW  şeklinde


temsil edilir. Görüldüğü gibi optik model akının hangi kanallara ve ne kadar mik-
tarda gittiği ile ilgilenmez sadece uyarılmış kanallara giden net akı hakkında bilgi

verir.
Önceki bölümde elastik saçılma teorisini yarı klasik yolla incelemiştik. Bu mod-
elin tek farkı nükleer potansiyeli kompleks almasıdır. Radyal Schrödinger denklemi
bu durumda,

d2 U l
+
2m

V op (r)
l(l + 1)
− ) ul = 0

2 2 (E  (6.24)
dr h̄ r2
Burada V (r) artık kompleks potansiyeldir yani,

V op (r) = V (r) + iW (r) (6.25)

şeklinde sanal ve reel potansiyelde oluşmaktadır. Bizim amacımız bu denklemi


çözerek saçılma matriks elementini elde edip buradan diferansiyel tesir kesitine
ulaşmaktır. Denk3.25, (r < R) iken yani saçılma merkezi civarında potansiyel setinin
parametreleri çok önemlidir. (r < R) iken ise yani saçılma merkezinin dışında ihmal
edilebilir çünkü Coulomb alanının olmadığını düşünüyoruz. Bu denklemi analitik
yolla çözmek zor olduğu için nümerik yöntemler kullanılır. Denklemin genel çözüm
formu,

U l (r) = F l (r) + iGl (r) + S l [Gl (r) − iG (r)]
l (6.26)

Burada F l (r) = krj l (kr) küresel Bessel fonksiyonlarıdır. Gl (r) = −krη (kr)
l

Neumann fonksiyonlarıdır. F l (r) + iGl (r) gelen dalgaları, Gl (r) − iG (r) giden dal-
l

gaları temsil eder. Bu da aslında aslında daha önce elde ettiğimiz asimtotik formun
özel fonksiyonlar cinsinden ifade edilmesinden başka bir şey değildir. Bu çözüme
sınır koşulları uygulanarak saçılma matriks elementi bulunabilir. Böylece saçılma
genliği f (θ) ve diferansiyel tesir kesiti bulunabilir. Potansiyel kompleks olduğu için

S  matriks ve dolayısıyla dalga fonksiyonu kompleksdir. Matriks elementin l = 0
dan lmaks a kadar hesaplanması gerekir. Normalde dalga fonksiyonu l = 0 dal l = ∞
a kadardır. Fakat maksimum açısal momentum kuantum sayısının üzerinde kimsi
dalgalar fark edilir dağılıma sahip değildir. Saçılma genliği, diferansiyel tesir kesiti,
reaksiyon tesir kesiti daha önce elde ettiğimiz formla aynıdır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 91/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

90 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

Şimdi modeli gerçeğe biraz daha yakın tanımlamaya çalışalım. Mermi ve hedef 
çekirdeğin yüklü olduklarını kabul edelim. Dolayısıyla saçılma genliği daha önce
elde ettiğimizden farklı olacaktır. Toplam kompleks potansiyel bu sefer, V (r) =

U op + V C  olacaktır. Coulomb potansiyelinin formunu çok iyi biliyoruz. Bu durum
için dalga denklemi r < R için öncekine benzer yolla çözülebilir. Fakat r > R için
artık Coulomb potansiyelinin etkisi dikkate alınmalıdır. Coulomb alanının varlığında
saçılma genliği,

l=∞
1  2iσl
f (θ) = f C (θ) +
2ik
(2l + 1)(S l − 1)e P l (cos θ) (6.27)
l=0
Şeklinde verilir. Denklemden görüldüğü gibi Coulomb alanı nükleer saçılma
genliğini e2iσl kadar etkilemektedir ve toplam saçılma genliğine f C (θ) kadarlık bir
katkı getirmektedir. Burada σl Coulomb faz farkıdır. f C (θ) ise Coulomb saçılma
genliğidir. ve

f C (θ) = − 2kγ  cos ec θ2 exp[2iσ − 2iγ ln(sin θ2 )]


2
0 (6.28)

mZ  p Z T e2 2iσ0 Γ(1 + iγ )


γ  = kh̄ 2 vee = Γ(1 iγ ) − (6.29)
Coulomb faz farkına,

γ 
σl+1 (γ ) = σl (γ ) + tg−1 (
) (6.30)
l+1
Tekrarlama bağıntısı ile elde edilebilir. Burada σ0 en düşük Coulomb faz farkıdır.
Reaksiyon tesir kesiti,

σR = π2
k
 (2l + 1)[1 − |S  | ]
l
2
(6.31)
l
Şeklinde daha önce elde edilenle aynıdır.saçılma matriks elementi (dolayısıyla
faz farkı δ) ve σl bulunarak saçılma genliği elde edilebilir. Buradan da diferansiyel
tesir kesitine ulaşılır.

6.1.5 Spinli Parçacıklar İçin Optik Model

Gelen parçacıkların spine sahip olması durumunda, gelen parçacığın spini ile hedef 
arasında bir spin-yörünge etkileşmesi doğar ve bunu temsil eden fenomonolojik

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 92/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  91

potansiyel,

  S 
  = ( h̄ 2 1 df     
V S (r) = V S  (r)L. ) (U S  + iW S ) L.S  (6.32)
mπ c r dr
şeklinde verilir.
1
Biz burada merminin s = 2
spinli parçacıklar olduğunu farzederek saçılma tesir
kesitine ulaşmak istiyoruz. En genel dalga fonksiyonu radyal, açısal ve spin dalga
fonksiyonlarının toplamı olacağı aşikardır.

 U  jl (r)  jls l λ


Ψ= C mλµ i Y l (θ, φ)χµs (6.33)
 jlm
r

Burada χµs spin fonksiyonu ve C  jls


mλµ Clebsch-Gordon katsayısı ve Y lλ (θ, φ) küresel

harmoniklerdir. Raydal denklem her l değeri için spine bağlı olarak iki kısımda
incelenebilir. Yani,

d2 U l+
+

2m
V C (r) V (r) lV s (r)]
− − − − l(l + 1)

U l+ = 0
2 2 [E  2
(6.34)
dr h̄ r
2 −
d U l 2m l(l + 1)
+ [E  V C (r) V (r) (l + 1)V s (r)]
− − − − U l− = 0 (6.35)
dr 2
h̄2 r2

Burada

U l+ ve U l− iki spin yönelimleri için radyal Schrödinger denklemleridir.

  S 
Görüldüğü gibi L.   spinlerin yönelimine bağlı olarak l ve −(l + 1) şeklinde iki değer
almaktadır. Bu denklemlerden elde edilen saçılma tesir kesiti

1  
A(θ) = f C (θ) + (l + 1)S l+ + lS l− − (2l + 1) e2iσl P l (cos θ) (6.36)
2ik
l

1 
B(θ) = (S l+ − S −)e
l
2iσl
P l1 (cos θ) (6.37)
2ik l

Burada P l1 (cos θ) asosiye Legendre polinomudur. Diferansiyel tesir kesiti,


= A2+ B | | | | 2
(6.38)
dΩ
ve saçılan ışınların polarizasyon tesir kesiti,

∗  
ki x 
kf 
  = 2Im(AB ) n̂ven̂ =
P  (6.39)
A2+ B2
| | | |  
ki x 
| kf  |

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 93/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

92 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

Bu formül polarize olmamış gelen parçacıkların etkileşimine uygundur. Absorp-


siyon tesir kesiti, giden parçacıkların yüklü olmaması durumunda elastik saçılma
tesir kesiti ve toplam tesir kesiti sıra ile,

π + 2 2

σA =
k2
(l + 1)(1 − |S  | ) + l(1 − |S −| )
l l (6.40)
l
π

σe = 2
k
(l + 1) 1 | − S  |+ 2
l | − S −
+l 1 l | 2
(6.41)
l
2π  +

σT  = 2
k
(l + 1)(1 − ReS  ) + l(1 − ReS −)
l l (6.42)
l

şeklinde verilir.

6.1.6 Optik Potansiyelin özellikleri

Nükleer reaksiyon modellerini incelediğimizde temel problemin deneysel dataları


en iyi şekilde fit edecek potansiyel setini bulmak olduğunu görürüz. Potansiyel-
leri dikkate aldığımızda Coulomb potansiyeli V C  ve merkezcil potansiyelin V cent. ,
özellikleri çok iyi bilinmektedir.fakat nükleer potansiyelin şekli ve parametreleri iyi
bilinmemektedir. Temel problem aslında bu potansiyelin belirlenmesidir. Nükleer
potansiyelin ve diğer potansiyellerin nitel özelliklerine burada değinmek isteriz.
Nükleer potansiyel kompleks olmak zorundadır, yani içerisinde sanal potansiyel
||
barındırmalıdır. S  = 1 için absorpsiyon olmadığı için S  matrik her zaman S  | |≤1
olması gerekir. Sanal potansiyelinW (r) her yerde negatif olması gerekli olmakla
birlikte yalnız saçılma dalgasıyla her j değeri için integrali negatiftir [1].

 j 2

 j
 |
χ (r) W (r)dr 0 | ≤ (6.43)
olmalıdır. Burada χ (r) uygun saçılma dalga fonksiyonunun radyal kısmıdır. Birçok
durumda absorpsiyon potansiyeli yüzey yakınında pik yapar. Dolayısıyla etkileşmenin
yüzeyde olduğunu düşünmek yanlış olmaz. İçerdeki nükleonlar etkileşime katılmaz
sadece değerlik nükleonları etkileşime katılır. Fakat gelen parçacık enerjisi çok
yüksekse sanal potansiyel reel potansiyel formuna yakın davranır.
Nükleer potansiyeller enerji bağımlıdır. Sanal potansiyel enerjiy artarken tipik
olarak artar, yani gelen parçacığın enerjisi arttıkça uyarılmış kanalların sayısı art-
makta, dolayısıyla bu etkileşimi tanımlayın sanal potansiyelin şiddeti artmaktadır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 94/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  93

Reel potansiyeldeki değişme özellikle Coulomb bariyeri civarında anormal derecede


gözlenir ki bunu daha sonra tartışacağız.

Optik potansiyel prensipte nonlocal olmakla birlikte genelde local formda kabul

edilir. Mermi ve hedef arasındaki antisimetrizasyon nonlocalliğin önemli bir kaynağıdır.


Nükleon- çekirdek sistemleri için Hartree-Fock potansiyeli buna açık bir örnektir [2].
Nonlocalliği etkileşimin sadece r ye bağlı olmaması bir r  parametresine de bağlı ol-
ması gibi düşünebiliriz. Dolayısıyla taban durumla uyarılmış durumlar arasında bir
etkileşim varsa veya uyarılmış durumlar arasında bir etkileşim varsa bunları temsil
eden potansiyel in nonlocal olduğunu düşünebiliriz.

Gelen mermi veya hedef çekirdek spine sahipse bunlar arasında bir spin-yörünge
etkileşim kuvveti olduğunu dolayısıyla bunu temsil eden bir potansiyel olduğunu
düşünebiliriz. Eğer hem mermi hemde hedef çekirdek spine sahipse bir spin-spin
etkileşim potansiyeli olacaktır. Bir çekirdeğin spinini değerlik nükleonları belirlediği
için etkileşimin bu değerlik nükleonları arasında olacağını düşünmek yanlış olmaz.
Dolayısıyla spin yörünge etkileşimini temsil eden V so potansiyeli sanal potansiyele
benzer olarak yüzey bölgesinde pik yapar.

Ayrıca efektif potansiyel angular momentum kuantum sayısına l, pariteye ve


model uzayına bağımlıdır.

6.1.7 Etkileşim Potansiyelinin özellikleri

En genel durumda yani çekirdeğin yüklü olduğu ve merminin bir spine sahip olduğu
durumda fenomonolojik potansiyel,

U eff  = U N  + V C  + V so + V l (6.44)

U N  = −V f  (r) + V  g (r) − i [W  f  (r) + W  g (r)]


V  S  V  V  W  S  W  (6.45)
h̄ 1 df  (r) 
2 S 
U  = −(V  + iW  )(
so so so ) l.s (6.46)
m c r dr π
l(l + 1)
V l = (6.47)
2µr2

Şeklinde tanımlanır. Şimdi bu potansiyelleri sırasıyla inceleyelim:

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 95/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

94 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

S.ekil 6.4: Wood-Saxon form faktörü ve onun derivatif şekli.

V   S 
6.1.8 Reel Potansiyel (V  , V 
Reel potansiyel genellikle Wood-Saxon (WS) formunda seçilir. İç bölgelerde potan-
siyel yaklaşık sabit yüzeye doğru yaklaşıldığında tıpkı yoğunluk değişimine ben-
zer olarak yavaşça azalarak sıfıra gitmektedir. Ayrıca potansiyel negatiftir. Reel
potansiyel mermideki nukleon sayısıyla yaklaşık orantılıdır [2]. Reel potansiyelin
görünümü biçimsel olarak şekil 3.4 e benzerdir sadece V 0 çarpanı gelir. Döteron
un potansiyeli bir nükleonunkinin iki katı triton un ki yaklaşık üç katı daha fa-
zla derinliğe sahiptir ki bu böyle devam eder [2]. Nükleon sayısı yaklaşık potansiyel
deinliğiyle orantılı olmakla birlikte ağır iyonlara doğru gidildikçe durum değişecektir.
Potansiyelin form faktörü,

f i =
1
, V N  =
V 0
vexi =
−r Ri
xi = V, W  (6.48)
1 + exp(xi ) 1 + exp(xi ) ai
Şeklinde verilir. i = V  için reel potansiyel tanımlanır ve i = W  için sanal
potansiyel tanımlanır. Burada V , RV  ve aV  sırasıyla potansiyelin derinliği, yarıçapı
ve yüzey difüzyon kalınlığıdır. a parametresi potansiyelin yüzeyde %90 dan %10

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 96/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  95

a düştüğü mesafe olarak tanımlanır. Şekil 3.4 den görüldüğü üzere potansiyel
merkezde maksimum şiddete sahipken yüzeyde sıfıra gitmektedir. Ayrıca çok kısa
erimlidir. Bu form Wood-Saxon formu olarak bilinir. f V  form faktörünün karesi

için Wood-Saxon kare (WS2 ) formu elde edilir ki bu form çok sık kullanılır. Şekil
3.5 de WS ve WS2 şekilleri karşılaştırılmalı olarak verilmektedir . görüldüğü üzere
bu potansiyel formları arasındaki fark form faktörünün yaklaşık %90 a düştüğü
değerlerde ve %10 a düştüğü değerlerde görülmektedir.

S.ekil 6.5: Wood-Saxon (WS)ve Wood-Saxon kare (WS2) form faktörlerinin


karşılaştırmalı şekli

Reel potansiyelin yüzeysel formu

gi (r) = −4a df 


i =
i 4 exp(x )
i
, V sur =
V  exp(xi )
vex i =
−r Ri
xi = V, W 
dr [1 + exp(x )] 2 [1 + exp(xi )]2 ai
i
(6.49)
i = V için elde edilir. i = W  için sanal potansiyelin yüzeysel fırmu elde edilir.

Sanal Potansiyel :

Absorpsiyon potansiyeli hacim ve yüzeysel olmak üzere iki kısımda incelenebilir.


Hacimsel terim reel potansiyelinkine benzer olarak denk 3.46 da i = W  için elde
edilir ve biçim olarak şekil 3.4 deki f (r,R,a) form faktörüne benzerdir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 97/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

96 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

W  =
W 0
vexi =
r RW  − (6.50)
1 + exp(xi ) aW 
Yüzey absorpsiyon potansiyeli denk3.47 de i = W  için elde edilir.

W sur (r) =
4W 0 exp(xW )
vexi =
r RW  − (6.51)
[1 + exp(xW )] 2 aW i
Yüzeysel hacim potansiyeli şekil 3.4 deki g(r,R,a) form faktörüne benzerdir.
Yüzey potansiyeli r = RW  de pik yapar.

Merkezcil Potansiyel (V l :

Merkezcil potansiyel mermi ve hedefin bağıl açısal momentumundan doğar ki şiddeti,

l(l + 1)
V l = (6.52)
2µh̄2
şeklinde verilir. Denklemden görüldüğü üzere merkezcil bariyer açısal momentum
kuantum sayısına bağlıdır. Bu potansiyel çekirdeğin nükleer potansiyelinden dolayı
kendi içine çökmesini önleyen çok şiddetli bir bariyerdir.

Spin yörünge terimi (V so :


Eğer mermi spine sahipse hedefle mermi arasındaki spin-yörünge etkileşiminden
doğan bir potansiyel oluşur.

Coulomb Potansiyeli (V C ):

Hedef küre düzgün yük yoğunluğuna sahipse mermi ve hedef arasındaki Coulomb
potansiyeli,

Z aZ A e2 Z a Z Ae2 2


V C  =
r
, r ≥R C  =
2RC 
(3 − Rr 2
), r ≤R
C  (6.53)

Burada Z a ve Z A sırasıyla mermi ve hedefin yüküdür. Mermi ve hedef birleşmediği
sürece (overlap) Coulomb potansiyeli noktasal alınabilir.
Coulomb potansiyeli için daha kesin potansiyel elde etmek amacıyla tek-folding
ve çift-folding potansiyeller yazılabilir. Tek folding için Coulomb potansiyeli,

V C  = e
  g(r  ) 
dr (6.54)
r r

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 98/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  97

Burada ghedefin yük dağılımıdır ve elektron saçılma deneylerinden elde edilir.


(Şekil 3.11). Eğer mermi ve hedef çekirdekler kompleks yapıda ise

V C (R)
  =   r12
|
g1 (r1)g2 (r2 ) 1 dr1 dr2 ver12 = R
  + r2 − r |
1 (6.55)

Denk 3.51 in r −1 bağımlılığı küçük r uzaklıklarında çekirdekler üst üste binm-


eye başladığı zaman geçerliliğini kaybeder. Ve noktasal olmayan dağılım kullanılır.
Fakat RC  nin hangi değerde olduğu sistemler için değişmektedir.

16
S.ekil 6.6: O+16 O sistemi için Coulomb potansiyelinin iki yük dağılımına göre
değişimi.

Bu varsayımda nokta+düzgün yük dağılımı bilgisayar kodlarında sıklıkla kul-


lanılır. Daha gerçekçi bir RC  karşılaştırması vermek için iki çekirdeğin uzaklıklarının
toplamından daha
küçük RC  uzaklığına ihtiyaç duyulur.Şekil3.7 gösteriyor ki 16 O+16 O sistemi için
RC  = 4.3f m dir. Genel parametrizasyon,

1 1
RC  = rC (A p3 + AT 3 ) (6.56)

16
dür. O+16 O sistemi için rC  = 0.85fm dir [26]. Deneysel analizlerden rC  = 1.4fm
bulundu fakat kuantum mekaniksel düzeltmelerle rC  = 1.2f m olduğu görüldü.

Benzer şekilde nükleer etkileşim uzaklığı da denk 3.54 den bulunur r0 değeri ise
deneysel data ile fit sırasında elde edilir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 99/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

98 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

6.1.9 Hacim İntegralleri (J V  , J W ):

Hacim integrali deneysel datayı açıklayan reel ve sanal potansiyellerin tüm uzay
üzerinden integralidir yani,

J V  (E ) = − 4π
  2
V (r)r drJ W (E ) = − 4π
 
W (r)r2 dr (6.57)
A p AT  A p AT 
ve J (E ) = J V  (E ) + iJ W (E ) şeklinde tanımlanır. Görüldüğü üzere hacim integrali
enerjinin fonksiyonudur. Bu durum özellikle Coulomb bariyeri civarında bariz bir
şekilde görülür ki bunun fiziksel önemi aşağıda tartışıldı.

6.1.10 Coulom Bariyeri Civarındaki Reaksiyonlar ve Eşik


Anormalliği

Gelen nükleonun kompleks bir hedef çekirdekten saçılmasını düşünelim öyle ki gelen
merminin enerjisi Coulomb bariyeri civarında olsun; üç durum söz konusudur.
1.) Eğer mermi enerjisi Coulom bariyerinin altında ise Rutherford saçılması
gözlenir.

2.) Gelen mermi enerjisi Coulomb bariyeri civarında ise elastik kanallarla in-
elastik kanallar arasında çiftlenim olur, yani elastik kanaldan inelastik kanala akı
geçişi olur diğer bir deyişle hedefin uyarıldığını söyleyebiliriz. Bu durumda potan-
siyel derinliklerinde anormal değişimler gözlenir.
3.) Mermi parçacığın enerjisi Coulomb bariyeri üzerinde ise Coulomb bariyeri
çok rahat bir şekilde delinir ve nükleer reaksiyon olma olasılığı artar. çünkü mermi
artık nükleer potansiyelin alanına girmiştir. Ayrıca mermi enerjisi artırılmaya devam

edilirse uyarılmış kanal sayısı artar.


Fenomonolojik optik model bu gözlenirleri açıklamak için yeterlidir. Bu üç du-
rumu göze alan global bir inceleme yapmak istersek nükleer potansiyelin veya onun
hacim integrallerinin bu enerji bölgesindeki değişimine bakmak yeterlidir.
Şekil 3.8 den görüldüğü üzere gelen parçacığın enerjisi Coulomb bariyerine yaklaştığı
zaman reel potansiyelin derinliğinde bir artma gözlenmekte yaklaşık Coulomb bariy-
erinde pik yapmaktadır. Gelen parçacığın enerjisini artırmaya devam ettiğimiz za-
man yavaşça azalmakta yüksek enerjilerde yaklaşık sabit kalmaktadır. Sanal potan-
siyelin değişimine baktığımızda yaklaşık Coulomb bariyerine kadar lineer olarak

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 100/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  99

artmakta enerji artırılmaya devam edildiğinde ise sabit kalmaktadır. Bu gelen


parçacığın hedefte açabileceği kanal sayısının maksimuma ulaşması olarak yorum-
lanabilir.

16
S.ekil 6.7: O+208 Pb sisteminin Coulob bariyeri civarındaki davranışı.

V (E )nin bu davranışı önceleri tam anlaşılamadığı için anormal davranış olarak


adlandırılıyordu fakat şimdi reel potansiyelin absorpsiyonun değişimine eşlik etmesi
gerektiği anlaşılmıştır [27]. Elastik kanaldan absorpsiyon diğer kanallara çiftlenimin
varlığına işaret eder ve bu çiftlenim reel potansiyele dinamik polarizasyon potansiyeli
olarak adlandırılan düzeltme artışı verecektir. Niteliksel olarak çarpışma yüksek en-
erjilerde, ansızın olur ve ana özellik elastik kanaldan inelastik kanala akının absorp-
siyonu ile sonuçlanır. Oysa ki bariyer enerjisi altında ve yakınındaki süreçlerde daha
adyabatik ve uyarılmada sözdedir (virtual). Böylece etkileşme dinamik polarizasyon
potansiyeliyle temsil edilebilir [27].
Reel potansiyel V (E ) = V 0 + ∆V (E ) şeklinde yazılabilir. Burada V 0 enerjiden
bağımsızdır ve ∆V (E )dinamik poalrizasyon potansiyelidir. ∆V (E ) ve W (E ) nin
karşılıklı davranışı dispersiyon ilişkisi ile anlaşılabilir. Sistematik olarak bu davranış,

∆V (E ) =
 
P ∞ W (E  )
dE  (6.58)
π −∞ E  E −

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 101/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

100 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

Burada P prensib değerlerine işaret eder. Denklemden hemen görürüz ki W (E )


nin herhangi hızlı ve lokalize değişimine ∆V (E ) eşlik etmek zorundadır [27].

6.1.11 Potansiyeller Arasındaki ilişki ve Güçlü Absorpsiyon


Uzaklığı

Potansiyeller arasındaki ilişkiyi anlamak için W/V  oranını inceleyebiliriz. Şekil 3.9
da iki farklı potansiyel incelenmektedir (WS ve folding):

S.ekil 6.8: Ağır iyon reaksiyonlarını tanımlamada kullanılan tipik potansiyeller,


12
C+12 C sistemi için 79MeV de fenomonolojik ve mikroskobik potansiyellerin
görünüşü.

Seçilen potansiyeller tüm data analizlerinde ana özellikler gösterdiği bulundu.


Potansiyeller enerji bağımlı, reel kısımları derin (V  ≈ 100 − 350M eV ) ve ima-
 jjiner kısımları sığ (W  ≈ 7 − 30M eV ) bulundu. İkinci kolondaki şekiller bu potan-
siyellerin logaritmik formlarıdır: Reel ve imajiner kısmın şekli her zaman farklıdır.
özellikle yüzeyden uzakta absorpsiyon, nükleer madde dağılımından daha hızlı azalır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 102/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  101

üçüncü kolonda imajiner ve reel kısmın oranları W/V  , uzaklığın fonksiyonu olarak
gösteriliyor. Yüzey yakınında W (r) ≈ V (r) olduğu açıktır [26]. Şekil 3.9 daki
üçüncü kolondan güçlü absorpsiyon yarıçapı Rsar , W/V  oranının maksimuma ulaştığı

yer olduğu görülebilir.


Farklı enerjilerde farklı sistemler için sistematik incelemeler gösterir ki W (r) nin
1 1
maksimum değeri 1.2-1.4 kere (A p3 + AT 3 ) uzaklığında lokalleşmiştir ve bu uzaklık
artan enerjiyle azalır. Bu formalizmde pik yapan bölgeler sistemin güçlü absorp-
siyon uzaklığı olarak işaretlenir ve hafif-ağır iyon dataları için imajiner potansiyelin
20
uzaklığından hafifçe büyük olur [26]. Ne+12 C, 14
N+12 C, 9 Be+12 C ve 9 Be+16 O
sistemleri W/V  sitematiğine uymazlar. Bu sistemler için W (r) eğrisi sürekli artar,
yani maksimuma sahip değildir. Bu çekirdekler diğerlerinde gözlenen davranışlardan
farklı davranış sergilerler ki yapıları çok açık değildir. çoğunlukla 4n veya α-parçacığı
çekirdekleridir [26].
Saçılma yüzeyde dominanttır. Burada ‘yüzey’ nükleer kuvvetin güçlü etkimeye
başladığı bölge anlamındadır. Bu bölgenin yeri güçlü absorpsiyon uzaklığıyla (Rsar )
temsil edilir. Pratikte Rsar değeri,

1 1
Rsar = r0 (A p3 + AT 3 ) + ∆ (6.59)

Şeklinde parametrize edilir. Burada Rsar kütle numaraları A p ve AT  olan iki çekirdeğin
merkezleri arasındaki uzaklıktır [26]. Güçlü absorpsiyon uzaklığı nükleer yarıçaptan
∆ kadar farklıdır ve E/A ≈ 10 − 20MeV  için yaklaşık 2-3fm arasındadır. Rsar
uzaklığı ve bu yüzden ∆ aralığı enerji artarken yavaşça azalır. İki çekirdeğin nükleer
madde dağılımının herhangi özdeksel üst üste binmesinde önce güçlü absorpsiyon
gerçekleşir.

6.1.12 Optik Model Analizleri


Deneysel saçılma ve reaksiyon tesir kesiti datalarını açıklayan potansiyel setleri bir
bilgisayar kodu kullanılarak bulunur. Genellikle kullanılan reaksiyon kodları fresco
[40], Potelemly [44] , ve EC İS [41]. Teorik olarak bulunan tesir kesitleri deneysel
tesir kesitleri karşılaştırılarak en uygun potansiyel seti seçilir. Eğer potansiyeller
fenomonolojik ise reel ve imajiner kısımlar genellikle W S , (W S )n , n = 1, 2 veya
Wood-Saxon derivatif (WSD) olarak veya bunların kombinasyonu şeklinde seçilir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 103/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

102 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

16
S.ekil 6.9: O+208 Pb sistemi güçlü absorpsiyon mesafesindeki etkileşimi sırasında
meydana gelen yoğunluk dağılımları.

Reel potansiyel mikroskobik analizlerle de belirlenebilir (folding model). Folding


model yardımıyla V (r) nin yarıçapa göre değişim dataları hesaplamaya direkt olarak
katılır. Sanal kısımlar ise fenomonolojik olarak belirlenir. Deneysel dataları opti-
mum fit etmek için normalizasyon katsayısıyla ve imajiner potansiyel parametreleri
ile oynamak gerekir.
Deneysel data ile teorik datalar arasındaki uyumu belirlemek için

N σ
1 (σth σex )2
χ2 = N σ 
i=1

(∆σex )2 (6.60)

Şeklinde hata hesabı yapılır. Burada σth , σex ve ∆σex sırasıyla teorik tesir kesiti,
deneysel tesir kesiti ve deneysel tesir kesitindeki hata oranıdır. N σ ölçülmüş açıların
toplam sayısıdır.
Diferansiyel denklemi çözmek için; her l değeri için denklem integre edilir. Her
kismi dalga için dalga fonksiyonu iç bölgede nümerik olarak hesaplanarak dış dalga
fonksiyonuna eşitlenir ve S  matriks her l değeri için elde edilir. R = 0 dan Rmaks

a kadar alınırken ∆R step aralığında alınır. Bu aralık potansiyellerin difüzyon
kalınlığına bağlıdır. çok kısa veya keskin potansiyeller normalde daha küçük step

aralığına ihtiyaç duyar. S  matriks bilinirse, tesir kesiti, geçiş katsayısı ve açısal
dağılım hesaplanabilir.

6.1.13 FOLDİNG MODEL

Folding model reel potansiyeli hesaplamak için, iki çarpışan çekirdeğin yoğunluk
dağılımı üzerinden nükleon-nükleon etkileşiminin integrali ile hesaplanır. Elastik

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 104/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  103

saçılma, inelastik saçılma ve diğer süreçleri yaklaşık yoğunluk ve etkileşim seçimi ile
yapılabilir.

S.ekil 6.10: Koordinatlar kullanılarak a) tek folding ve b) çift folding

Folding potansiyelin başlangıçtaki hesapları ‘tek-folding’ da bulundu. Bu yaklaşımda


fenomonolojik nükleon-çekirdek potansiyeli,

  =
U F (R)
   
dr2g2 (r2 )υ(R − r )
2 (6.61)

şeklinde tanımlanır. Burada g2 (r2 ) hedef çekirdeğin yoğunluk dağılımıdır ve υ(r)


etkileşim terimidir. Ağır iyon saçılmaları için bu yaklaşımla potansiyelin derinliği
olduğundan yaklaşık iki kat fazla bulunduğu için çift-folding formu kullanıldı. O
zaman etkileşim terimi υ(r) her iki yoğunluk dağılımı üzerinden inteğre edildi [29].

  =
U F (R)
   
dr1   + r2
dr2 g1 (r1 )g2 (r2 )υ(r12 = R − r )
1 (6.62)

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 105/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

104 BÖLÜM 6. N ÜKLEER REAKSIYON MODELLERI 

Burada gi , i. nükleonun taban durumundaki yoğunlık dağılımı ve υ(r12 ) efek-


tif nükleon-nükleon etkileşimidir. İntegral iki yoğunluk dağılımı üzerinden olduğu
için çift folding olarak adlandırılır. Bu denklem aslında daha önce ifade edilen

Coulomb potansiyelinde r112 terimi yerine etkileşim terimi υ(r12 ) ve yük dağılımı
yerine yoğunluk dağılımları konarak elde edilebilir. Burada yoğunluk dağılımları
normalize edilmemiştir. Yoğunluklar,

  ga (r)dr = ave
  gA (r)dr = A (6.63)

Şeklinde normalize edilir. Hacim integralleri arasında,

J F  = J aJ A J υ = aAJ υ (6.64)

Şeklinde basit bir ilişki vardır. çift folding integrali altı boyutta olmasına rağmen
pratikte Fouer transformuyla daha kolay integre edilir.
çekirdek yoğunluğu (g) ve efektif etkileşimin (υ) seçimi deneysel dataların fit
edilmesi bakımından önemlidir. efektif etkileşimin merkezi kısmı,

υ12 = υ00(r12 ) + υ01 (r12 )T 


 1.T 
 2 + υ10 (r12 )σ1 .σ2 + υ11 (r12 )σ1 .
σ2T 
 1 .T 
 2 (6.65)

Şeklinde verilir. Genellikle spin orbit terimi ve tensör terimi olacaktır [29]. Bu-
rada υ00 hem s = 0 hemde T  = 0 durumu için ve υ01 terimi hem s = 0 hemde T  = 1
 1 ve T 
durumu için efektif etkileşimdir (υsT ). T   2 birinci ve ikinci çekirdeğin tensör

terimleridir. s1 ve s2 ise spin terimleridir. Eğer çekirdeklerden biri veya her ikisi
de N  = Z  durumuna sahipse (ve bu yüzden izospin sıfırsa ) denk 3.63 de T  = 0


dağılımı olabilir. Her iki çekirdek için N  = Z  olduğunda T  = 1 dağılımı olur [29].
Genel durumda çekirdekler küresel değildir ve spin bağımlıdır. Eğer çekirdeklerin
yoğunluk dağılımı küresel değilse potansiyelde küresel olmayan bileşen içerecek ve
bu bileşenler yüzünden inelastik kanallarda artış olacaktır.
Nükleer reaksiyon hesaplamalarında efektif etkileşim genellikle yoğunluk bağımlıdır.
ve

β 1 g(r) β 2 g(r)


υ(r12 , g) = υ1 (r12 )e− + υ2 (r12 )e− (6.66)
Şeklinde verilir. Birinci terim yoğunluk bağımsız olarak da seçilebilir.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 106/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

˙ 
6.1. N ÜKLEER REAKS IYON MODELLERI ˙  105

S.ekil 6.11: çekirdeğin yoğunluk dağılımı ve folding modelden elde edilen U (r) potan-
siyelinin karşılaştırılması.

Çekirdeğin yoğunluk dağılımı şekil 3.12 den görüldüğü üzere r = 0 da yaklaşık


sabit iken yüzeye yaklaştıkça düzgün bir şekilde azalmaktadır. Görüldüğü üzere
yoğunlukla nükleer potansiyel arasında sıkı sıkıya bir ilişki vardır. çekirdeğin iç
kesimlerinde yoğunlukla potansiyel değişimi yaklaşık aynı iken çekirdeğin yüzeyi
yakınlarında birbirlerinden bariz bir şekilde ayrılır.

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 107/108
5/11/2018 N kleer FizikDersNotlar -slidepdf.com

Index
Planck, 18

106

http://slidepdf.com/reader/full/nuekleer-fizik-ders-notlari 108/108

You might also like