You are on page 1of 225

T.C.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI


DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ









DOLGU BARAJLAR
TASARIM REHBERİ










REHBER NO: 003
REV. 01






ŞUBAT 2014
ANKARA
 

ÖNSÖZ

Birçok medeniyetin kesişme noktası olan Anadolu'da yaklaşık 4000 yıldır süren hidrolik
mühendisliği çalışmaları, bilhassa Selçuklu ve Osmanlıların yaptıkları muhteşem eserler,
Türkiye'yi tarihi su yapıları açısından en zengin ve en dikkat çekici açık hava müzelerinden
birisi haline getirmiştir.

Bugün ise ülkemiz, inşa halindeki barajların sayısı bakımından Dünya’daki sıralamada üst
sıralarda yer almaktadır. Ülkemizde her tipten barajlar inşa edilmiş ve edilmektedir. Ayrıca; bu
barajlar dolgu hacmi, yükseklik, rezervuar kapasitesi, kret uzunluğu gibi teknik karakteristikleri
ile de dünyadaki inşa edilmiş barajlar arasında ön sıralarda yer almaktadır. Atatürk Barajı 84
milyon m3 dolgu hacmi ile dünya sıralamasında beşinci sırada yer almakta, Deriner Barajı ise
249 m yüksekliği ile ülkemizin en yüksek barajı, kendi sınıfında ise Dünya’nın 6. yüksek
barajı olma özelliğini taşımaktadır

İnşaatı devam eden Yusufeli Barajı 270 metre yüksekliği ile tamamlandığında Türkiye’nin en
yüksek barajı olma özelliğine sahip olacaktır.

Ülkemizin su yapıları sahasında ulaşmış olduğu bu güzel seviye, bu sektörde çalışanların


fedakar çalışmaları ve mesleklerine olan saygının neticesinde oluşmuştur. Yıllardan beri
ülkemizde ve yurt dışında barajlar ve su yapıları alanından sayısız eserler kazandıran
mühendislerimizin ve müteahhitlerimizin çalışmalarını hepimizin malumlarıdır. Ülkemizdeki
baraj ve diğer su yapılarının projelendirilmesi ve inşası sürecine olumlu katkısı olacağını
düşündüğüm; Uluslararası Büyük Barajlar Komisyonu (ICOLD) kriterlerini esas alarak
ülkemiz ihtiyaçları ve şartları dikkate alınarak uygulanması konusunda proje ve uygulama
kriterleri ile ilgili olarak Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün (DSİ) Uluslararası Büyük
Barajlar Komisyonu Türk Milli Komitesi (TRCOLD) ve Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar
Birliği (TMMMB) ile başlatmış olduğu çalışmanın neticesinde hazırlanan bu rehber
dokümanların bu sektörde çalışanlara büyük fayda sağlayacağı aşikardır.

Bu gayeye hizmet etmek için komitelerde görev alan, başta DSİ personeli olmak üzere bütün
mühendislik ve müşavirlik firmaları temsilcilerine teşekkür ederim.

Su gibi aziz olunuz.

Prof. Dr. Veysel EROĞLU


Orman ve Su İşleri Bakanı

DOLGU BARAJLAR  i 
 

GİRİŞ

Ülkemizin su kaynaklarının yönetiminden ve geliştirilmesinden sorumlu olan Devlet Su İşleri


Genel Müdürlüğü geçmişinden günümüze kadar üstlenmiş olduğu görevleri başarı ile
tamamlamış ve insanımızın hizmetine sunarak kalkınmamıza ve refah düzeyimizin artmasına
büyük katkı sağlamış ve sağlamaya devam etmektedir.

Bugün itibari ile, Genel Müdürlüğümüz merkezde 15 Daire Başkanlığı, taşrada 26 Bölge
Müdürlüğü ve bünyesinde bulunan takriben 20550 personel ile çalışmalarına devam
etmektedir. Muhtelif yüksekliklere ve değişik maksatlara hizmet eden yaklaşık 850 baraj
bugün için işletmede olup, yenilerinin inşası da devam etmektedir.

Genel Müdürlüğümüzün vizyonu: Su kaynaklarımızın geliştirilmesi, korunması ve yönetimi


konularında dünya lideri olmaktadır.

Bu konuma gelmek için yapacağımız çalışmaları; diğer ilgili kurum ve kuruluşlar,


müteahhitlerimiz, mühendislik ve müşavirlik firmalarımız ve de akademisyenlerimizle
koordineli bir şekilde gerçekleştirmekteyiz.

Ülkemizdeki bu engin tecrübeye dayanarak, Ülkemizdeki barajların/su yapılarının


projelendirilmesi ve uygulanması sırasında kullanılacak kriterler, Uluslararası Büyük Barajlar
Komisyonu (ICOLD) kriterlerini baz alarak ülkemizin ihtiyaçlarına göre uygulanarak bu rehber
dokümanlar hazırlanmıştır.

Baraj ve su yapıları ile ilgili çalışmalarda büyük fayda sağlayacağına inandığım bu rehber
dokümanların hazırlanmasında emeği geçen tüm ilgililere içtenlikle teşekkür eder bu ve
benzer çalışmaların devamını dilerim.

Akif ÖZKALDI
DSİ Genel Müdürü

DOLGU BARAJLAR  ii 
 

EHBER DOK
BU RE KÜMAN OR
RMAN VE SU
S İŞLERİ BAKANLIĞ
ĞI’NIN KATKILARI İLE
E
DEVLE
ET SU İŞL
LERİ GEN
NEL MÜDÜ
ÜRLÜĞÜ (D
DSİ), ULU
USLARARAS
SI BÜYÜK
K
BARAJJLAR KOMİSYONU T
TÜRK MİLL
Lİ KOMİTES
Sİ (TRCOLLD), TÜRK MÜŞAVİR
R
MÜHEN
NDİSLER VE
V MİMAR
RLAR BİRLİİĞİ’NİN (TM
MMMB) OR
RTAK ÇALIŞMASI VE
E
TÜRKİY
YE MÜTEA
AHHİTLER BİRLİĞİ (T
TMB) VE TÜ
ÜRKİYE İNŞ NAYİCİLERİİ
ŞAAT SAN
İŞVEREN SENDİK
KASI (İNTE
ES)’NIN DES
STEKLERİ SONCUND
DA HAZIRLA
ANMIŞTIR.

DOLGU
U BARAJLAR  iiii 
 

AÇIKLAMA

Bu rehber doküman, barajlar, hidroelektrik santrallar ve hidrolik yapıların


planlama, tasarım, proje hizmetlerini ve inşaatını yapan firmaların, bu konuda
görev ifa eden kamu kurum ve kuruluşlarının ve özel sektör yatırımcılarının
çalışmalarına baz olması gayesi ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü,
Uluslararası Büyük Barajlar Komisyonu Türk Milli Komitesi, Türk Müşavir
Mühendisler ve Mimarlar Birliği ile akademisyenlerin çalışmaları sonucunda
hazırlanmıştır.

Bu doküman bu konuda çalışan, hizmet üreten ve imalat yapan kişi, firma, kurum
ve kuruluşlara rehber olması amacı ile hazırlanmış olmakla birlikte, tasarım,
imalat, montaj, inşaat, su tutma, işletme ve baraj emniyeti ile ilgili her türlü
sorumluluk tasarım, imalat, montaj ve inşaat işlerini yapan yüklenicilere aittir.

©Telif Hakkı

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün önceden izni alınmadan bu yayının hiç bir
bölümü mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka yollarla hiç bir
surette çoğaltılamaz, muhafaza edilemez, basılamaz.

DOLGU BARAJLAR  iv 
 

İÇİNDEKİLER

1  GİRİŞ .................................................................................................................. 1 

2  TASARIM ANALİZLERİ ...................................................................................... 2 

2.1  Şev Stabilitesi ..................................................................................................... 2 


2.2  Gerilme - Deformasyon Analizleri ....................................................................... 3 
2.3  Sıkıştırılmış Kaya Dolgunun Kesme Dayanımı ................................................... 5 
2.4  Kret Oturmasının Analitik Yöntemlerle Tahmini .................................................. 8 
2.5  Sızma Analizi .................................................................................................... 13 
2.6  Jeolojik ve Jeoteknik Çalışmalar ....................................................................... 14 
2.7  Enjeksiyon Çalışmaları ..................................................................................... 15 

2.7.1  Perde ve Kapak Enjeksiyonu ............................................................................ 19 

3  KİL ÇEKİRDEKLİ DOLGU BARAJLAR ............................................................. 23 

3.1  Genel ................................................................................................................ 23 


3.2  Homojen Dolgu Barajlar .................................................................................... 25 
3.3  Kum Çakıl (Yarı Geçirimli Veya Geçirimli) Dolgu Barajlar ................................ 26 

3.3.1  Merkezi Kil Çekirdekli Kum-Çakil Dolgu Barajlar .............................................. 26 

3.3.2  Eğik Kil Çekirdekli Kum-Çakil Dolgu Barajlar .................................................... 27 

3.4  Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar .................................................................... 27 

3.4.1  Merkezi Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar....................................................... 27 

3.4.2  Eğik Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar ............................................................ 28 

3.5  Karışık Zonlu (Kompozit) Dolgu Barajlar........................................................... 28 


3.6  Gövde Dolgu Zonlarında Kullanılacak Malzeme Özellikleri .............................. 29 

3.6.1  Geçirimsiz Dolgu Malzemesi............................................................................. 31 

3.6.2  Yarı Geçirimli-Geçirimli Kum Çakıl Kabuk Dolgu Malzemesi ............................ 33 

3.6.3  Kaya Kabuk Dolgu Malzemesi .......................................................................... 34 

3.6.4  Filtre Dolguları .................................................................................................. 36 

3.6.5  Memba Şev Koruması - Riprap......................................................................... 39 

3.6.6  Mansap Şevi Koruma Örtüsü ............................................................................ 40 

3.7  Temel Tasarımı ................................................................................................. 40 

DOLGU BARAJLAR  v 
 

3.7.1  Kil Çekirdekli Dolgu Barajlarda Kapak Ve Perde Enjeksiyonu .......................... 41 

3.8  Ölçüm Aletleri ................................................................................................... 42 

3.8.1  Giriş .................................................................................................................. 42 

3.8.2  Harici Çökme Röperleri ..................................................................................... 42 

3.8.3  Su Basınç Ölçer ................................................................................................ 42 

3.8.4  Sızınıtı Ölçerler (V Ağızlı) ................................................................................. 42 

3.8.5  Su Kotu Ölçer ................................................................................................... 42 

3.8.6  İvme Ölçer ........................................................................................................ 42 

3.8.7  Piyezometreler .................................................................................................. 43 

3.8.8  Basınç Ölçerler ................................................................................................. 43 

3.8.9  Manyetik Ekstansometreler............................................................................... 43 

4  ÖN YÜZÜ BETON KAPLI BARAJLAR.............................................................. 44 

4.1  Analizler ............................................................................................................ 44 

4.1.1  ÖBKB Tasarım Prensipleri ................................................................................ 45 

4.1.2  ÖBKB Tasarım Analizleri .................................................................................. 45 

4.1.3  Basitleştirilmiş Elastisite Modülü Tahmini ......................................................... 46 

4.1.4  Koruyucu Tasarım Kavramları .......................................................................... 47 

4.1.5  El Hesapları İle Davranış Tahminleri ................................................................ 49 

4.2  Temel Kazıları ve İyileştirmeler ......................................................................... 57 

4.2.1  Topuk Plağının Temel İyileştirmeleri ................................................................. 58 

4.2.2  Dolgu Temeli İyileştirmesi ................................................................................. 59 

4.2.3  Kapak ve Perde Enjeksiyonu ............................................................................ 60 

4.3  Topuk Plağı ....................................................................................................... 61 

4.3.1  Genel ................................................................................................................ 61 

DOLGU BARAJLAR  vi 
 

4.3.2  Topuk Plağı Boyutlandırılması .......................................................................... 61 

4.3.3  Topuk Plağı Genişliğinin Belirlenmesi............................................................... 62 

4.3.4  Topuk Plağı Mansabının Geometrisi................................................................. 64 

4.3.5  Topuk Plağı Geometrisi .................................................................................... 65 

4.3.6  Topuk Plağı Stabilitesi ...................................................................................... 67 

4.3.7  Topuk Plağında Donatı, Su Tutucu Ve Ankrajlar .............................................. 69 

4.4  Çevresel Derz Ve Su Tutucular ........................................................................ 70 

4.4.1  Genel ................................................................................................................ 70 

4.4.2  Tabandaki Metal Su Tutucular .......................................................................... 72 

4.4.3  Kesit Ortasındaki PVC Su Tutucular ................................................................. 73 

4.4.4  Üst Su Tutucuların Projelendirilmesi ................................................................. 74 

4.5  Ön Yüz Betonu ................................................................................................. 75 

4.5.1  Ön Yüz Betonunun Davranışı ........................................................................... 75 

4.5.2  Ön Yüz Betonunun Boyutları ............................................................................ 76 

4.5.3  Derzler Ve Genleşme Derzlerinde Kullanılacak Malzemeler ............................ 78 

4.5.4  İnşaat Aşamasında Ön Yüz Beton Kaplama Arkasının Drenajı ........................ 80 

4.5.5  Ön Yüz Betonunun Çatlak Davranışı ................................................................ 80 

4.5.6  Çatlakların Kontrolü .......................................................................................... 81 

4.5.7  Beton Özellikleri ................................................................................................ 81 

4.5.8  Donatı ............................................................................................................... 82 

4.5.9  Ön Yüz Kaplama İle Yerinde Dökme Beton Bordür Arası Bağlantı Detayı ....... 83 

4.6  Parapet Duvarı .................................................................................................. 83 

4.6.1  Giriş .................................................................................................................. 83 

DOLGU BARAJLAR  vii 
 

4.6.2  Duvarın Yüksekliği ............................................................................................ 84 

4.6.3  Parapet Duvar İle Ön Yüz Beton Arasındaki Derz ............................................ 85 

4.6.4  Enine Derzler .................................................................................................... 86 

4.6.5  Yamaç Detayları ............................................................................................... 86 

4.6.6  Kret Genişliği .................................................................................................... 86 

4.7  Ön Yüzü Beton Kaplı Baraj Zonları ................................................................... 87 

4.7.1  Zonlar ................................................................................................................ 87 

4.8  1A Zonu (Kohezyonsuz Silt, İnce Kum Zonu) ................................................... 87 

4.8.1  Filtre (2A Bölgesi) ............................................................................................. 92 

4.8.2  Ön Yüz Betonu Destek Malzemesi (2B Bölgesi)............................................... 96 

4.8.3  İnşaat Aşamasında Yüzey Koruması .............................................................. 104 

4.8.4  Gövde İçerisinde Batardo Kullanımı ............................................................... 107 

4.9  Baraj Ölçüm Aletleri ........................................................................................ 107 

4.9.1  Ölçüm Sistemleri ............................................................................................. 107 

4.9.2  Geçmiş Örnekler ............................................................................................. 115 

4.10  Yardımcı Yapılar ............................................................................................. 117 

4.10.1  Dipsavak ......................................................................................................... 117 

4.10.2  Dolusavağa ve Su Alma Duvarlarına Bağlantı ................................................ 119 

5  GEOMEMBRAN UYGULAMALI DOLGU BARAJLAR .................................... 120 

5.1  Genel .............................................................................................................. 121 

5.1.1  Memba Sistemi ............................................................................................... 122 

5.1.2  Açık Geomembran Sızdırmazlık Sistemi ........................................................ 126 

5.1.3  Kapalı geomembran sızdırmazlık sistemi ....................................................... 127 

5.2  Merkezi Sistem ............................................................................................... 129 


5.3  Yükleme .......................................................................................................... 132 

DOLGU BARAJLAR  viii 
 

5.4  Memba Sistemi ............................................................................................... 135 


5.5  Geomembran sızdırmazlık tabakası ............................................................... 139 
5.6  Destek Tabakası ............................................................................................. 141 
5.7  Drenaj Tabakası ............................................................................................. 143 
5.8  Geçiş (tranzisyon) zonu .................................................................................. 144 
5.9  Yüzey Ankrajı .................................................................................................. 145 

5.9.1  Genel .............................................................................................................. 145 

5.9.2  Mekanik Ankraj ............................................................................................... 145 

5.9.3  Yükleme ile Ankraj .......................................................................................... 147 

5.9.4  Yapıştırma (Tutkallama).................................................................................. 148 

5.9.5  Balast Ankrajı (Kaplanmış Geomembran) ...................................................... 149 

5.10  Yamaçlarda Ankraj Uygulaması...................................................................... 154 

5.10.1  Mekanik Ankraj ............................................................................................... 155 

5.10.2  Sürme Tipi Ankraj ........................................................................................... 157 

5.10.3  Balast Ankraj ................................................................................................... 157 

5.10.4  Borular ve Girintilerin Etrafının Ankrajlanması ................................................ 158 

5.11  Merkezi Sistem ............................................................................................... 159 


5.12  Yerleştirme ...................................................................................................... 160 

5.12.1  Giriş ................................................................................................................ 160 

5.12.2  Destek tabakası .............................................................................................. 160 

5.12.3  Geomembranın Serilmesi ............................................................................... 164 

5.13  Tipik Örnekler ................................................................................................. 166 

5.13.1  Bitümen Geomembran ile Kaplı Yeni İnşaat ................................................... 166 

5.13.2  Açıkta PVC Geomembran, Yeni İnşaat........................................................... 167 

5.13.3  Kaplı PVC Geomembran, Yeni İnşaat ............................................................ 168 

5.13.4  Kaplı PVC Geomembran, Yeni İnşaat ............................................................ 169 

5.13.5  Açık PVC Geomembran, tadilat ...................................................................... 170 

DOLGU BARAJLAR  ix 
 

5.13.6  Kaplı PVC Geomembran, Tadilat.................................................................... 171 

6  ASFALT ÇEKİRDEKLİ BARAJLAR ................................................................ 172 

6.1  Giriş ................................................................................................................ 172 

6.1.1  Kaya Dolgu Davranışı ..................................................................................... 173 

6.1.2  Sonlu Eleman Yöntemleri ile Deformasyon/Gerilme Analizleri ....................... 175 

6.2  Temel Tasarımı ............................................................................................... 178 

6.2.1  Temel Kazıları ve Dolgu Temeli Özellikleri ..................................................... 178 

6.2.2  Topuk Plağı – Temel Kayası Kontağı ............................................................. 178 

6.2.3  Enjeksiyonlar .................................................................................................. 180 

6.3  Asfalt Çekirdek ................................................................................................ 182 

6.3.1  Asfalt Çekirdek Bileşenleri ve Özellikleri ......................................................... 182 

6.3.2  Asfalt Çekirdek Deformasyonları .................................................................... 183 

6.3.3  Asfalt Çekirdeğin Sahip Olması Gereken Optimum Birleşim .......................... 185 

6.4  Gövde Bölgeleri ve Özellikleri ......................................................................... 187 

6.4.1  Baraj Bölgeleri ................................................................................................ 187 

6.4.2  Asfalt Çekirdek Filtre ve Destek Zonları.......................................................... 188 

6.5  Ölçüm Aletleri ................................................................................................. 189 

6.5.1  Giriş ................................................................................................................ 189 

6.5.2  Harici Çökme Röperleri ................................................................................... 189 

6.5.3  Su Basınç Ölçer .............................................................................................. 189 

6.5.4  Sızınıtı Ölçerler (V Ağızlı) ............................................................................... 189 

6.5.5  Su Kotu Ölçer ................................................................................................. 190 

6.5.6  İvme Ölçer ...................................................................................................... 190 

6.5.7  Piyezometreler ................................................................................................ 190 

DOLGU BARAJLAR  x 
 

6.5.8  Basınç Ölçerler ............................................................................................... 190 

6.5.9  Manyetik Ekstansometreler............................................................................. 190 

6.6  Tamamlanmış ve İnşaatı Devam Eden Asfalt Çekirdekli Barajlar, Tipleri Ve


Özellikleri 190 

7  YARARLANILAN YAYINLAR .......................................................................... 197 

DOLGU BARAJLAR  xi 
 

ŞEKİL LİSTESİ 
ŞEKİL 2.1: BÜYÜK ÜÇ EKSENLİ TESTLERDEN ÇIKAN KAYA DOLGU KESME DAYANIMI (LEPS, 1970) ............................................... 7 
ŞEKİL 2.2: MAKDİSİ/SEED UYGULAMASI (BUREAU, 1997) ................................................................................................... 9 
ŞEKİL 2.3: BUREAU (1997) ............................................................................................................................................ 9 
ŞEKİL 2.4: DEPREM SIRASINDA KAYA DOLGUNUN PERFORMANSI......................................................................................... 10 
ŞEKİL 2.5 OTURMA (SWAİSGOOD, 2003) ....................................................................................................................... 10 
ŞEKİL 2.6 SWAİSGOOD, 2003 ...................................................................................................................................... 11 
ŞEKİL 2.7 .................................................................................................................................................................. 12 
ŞEKİL 2.8 .................................................................................................................................................................. 12 
ŞEKİL 2.9 BARAJ YÜKSEKLİĞİNE GÖRE ENJEKSİYON PERDESİ DERİNLİĞİ (USBR, 1953) ............................................................ 16 
ŞEKİL 3.1: KİL BLANKETLİ DOLGU BARAJ TİPİ ................................................................................................................... 24 
ŞEKİL 3.2: KİL ÇEKİRDEKLİ HOMOJEN DOLGU TİPİ ............................................................................................................. 25 
ŞEKİL 3.3: KİL ÇEKİRDEKLİ HOMOJEN DOLGU TİPİ (YÜKSEKLİĞİ 30M’DEN FAZLA OLAN BARAJLAR İÇİN) ........................................ 25 
ŞEKİL 3.4: KİL ÇEKİRDEKLİ YARI GEÇİRİMLİ‐KUM ÇAKIL DOLGU TİPİ ..................................................................................... 26 
ŞEKİL 3.5: KİL ÇEKİRDEKLİ GEÇİRİMLİ KUM ÇAKIL DOLGU TİPİ ............................................................................................. 26 
ŞEKİL 3.6 EĞİK KİL ÇEKİRDEKLİ KUM ÇAKIL DOLGU TİPİ ..................................................................................................... 27 
ŞEKİL 3.7: KİL ÇEKİRDEKLİ KAYA DOLGU TİPİ.................................................................................................................... 27 
ŞEKİL 3.8: EĞİK KİL ÇEKİRDEKLİ KAYA DOLGU .................................................................................................................. 28 
ŞEKİL 3.9 KARIŞIK ZONLU DOLGU BARAJ TİPİ ................................................................................................................... 28 
ŞEKİL 4.1 DEFORMASYON MODÜLÜ VE BOŞLUK ORANI ARASINDAKİ İLİŞKİ (PİNTO VE MARQUES, 1998) .................................... 47 
ŞEKİL 4.2 ENİNE VE DÜŞEY MODÜLLERİN ORANININ A/H2’NİN FONKSİYONU OLARAK İFADESİ .................................................. 54 
ŞEKİL 4.3 MAKSİMUM ÖN YÜZ BETONU SAPMASININ H2/EV’YE OLAN ORANI (PİNTO VE MARQUES, 1998) ............................... 54 
ŞEKİL 4.4: VADİ TOPUK PLAĞI, DÜŞEY GEÇİRİMSİZLİK PERDE DUVARINA MESNETLİ ................................................................ 59 
ŞEKİL 4.5: TİPİK İÇ+DIŞ TOPUK PLAĞI KESİTİ (“A” HATTI DÜZLEMİNE DİK KESİT) (MARULANDA VE PİNTO 2000) ...... 62 
ŞEKİL 4.6: TOPUK PLAĞI TABANINDA TİPİK BETON DOLGU KESİTİ (“A” HATTI DÜZLEMİNE DİK KESİT) .......................................... 65 
ŞEKİL 4.7: MAKSİMUM KESİTTE YATAY TOPUK PLAĞI GEOMETRİSİ....................................................................................... 66 
ŞEKİL 4.8: TOPUK PLAĞI VE ÖN YÜZ BETONUNUN PLANI .................................................................................................... 66 
ŞEKİL 4.9: TOPUK PLAĞI “A” HATTI NORMALİNDEKİ KESİT ................................................................................................. 67 
ŞEKİL 4.10 : ÇEVRESEL DERZ BOYUNCA FARKLI YÖNLERDEKİ YER DEĞİŞTİRMELER ................................................................... 70 
ŞEKİL 4.11 TİPİK ÇEVRESEL DERZ DETAYI .......................................................................................................................... 71 
ŞEKİL 4.12: 148 M. YÜKSEKLİĞİNDEKİ SALVAJİNA BARAJINDA UYGULANAN ÇEVRESEL DERZ DETAYI ........................................... 72 
ŞEKİL 4.13: TABANDAKİ SU TUTUCU DETAYI ................................................................................................................... 73 
ŞEKİL 4.14: PVC SU TUTUCU DETAYI ............................................................................................................................. 74 
ŞEKİL 4.15: ÇEVRESEL DERZDE İNCE TANELİ KOHEZYONSUZ MALZEME (TİPİK KESİT) ............................................................... 75 
ŞEKİL 4.16: VADİ ŞEKİL FAKTÖRÜ İLİŞKİSİ (PİNTO 2007) ................................................................................................... 75 
ŞEKİL 4.17: MERKEZİ DERZLERDE SU TUTMANIN NEDEN OLDUĞU YATAY GERİLMELER VE SONUÇLARI ....................................... 76 
ŞEKİL 4.18: HİDROLİK EĞİM İLE KAPLAMA KALINLIĞI İLİŞKİSİ (MATERON, 2002) .................................................................... 77 

DOLGU BARAJLAR  xii 
 

ŞEKİL 4.19 ÇEVRESEL DERZ DETAYI ................................................................................................................................. 78 
ŞEKİL 4.20: DÜŞEY GENLEŞME DERZİ DETAYI .................................................................................................................... 78 
ŞEKİL 4.21: DÜŞEY BÜZÜLME DERZİ DETAYI ..................................................................................................................... 79 
ŞEKİL 4.22: TİPİK YATAY İNŞAAT DERZİ DETAYI .................................................................................................................. 79 
ŞEKİL 4.23: ÖBKB KAYA DOLGU BÖLGELERİ ................................................................................................................... 91 
ŞEKİL 4.24: 2A BÖLGESİ DAĞILIMI ................................................................................................................................ 96 
ŞEKİL 4.25: YENİDEN DÜZENLENEN 2B BÖLGESİ DAĞILIMI ............................................................................................... 101 
ŞEKİL 4.26: KEENLEYSİDE, GEÇİRGENLİK TEST DÜZENEĞİ ................................................................................................. 104 
ŞEKİL 4.27: BETON BORDÜR YAPIMI VE ONU TAKİP EDEN TABAKANIN SIKIŞTIRILMASI ........................................................... 106 
ŞEKİL 4.28: TİPİK TİTREŞİM TELLİ PİYEZOMETRE YERLEŞİMİ .............................................................................................. 108 
ŞEKİL 4.29: TİPİK OTURMA ÖLÇER YERLEŞİMİ ................................................................................................................ 109 
ŞEKİL 4.30: TİPİK BASINÇ ÖLÇER YERLEŞİMİ .................................................................................................................. 110 
ŞEKİL 4.31: TİPİK DEFORMASYON ÖLÇER YERLEŞİMİ ....................................................................................................... 110 
ŞEKİL 4.32: TİPİK ISI ÖLÇER YERLEŞİMİ ......................................................................................................................... 111 
ŞEKİL 4.33: TİPİK ELEKTRO‐LEVEL YERLEŞİMİ ................................................................................................................. 111 
ŞEKİL 4.34: TİPİK TEK EKSENLİ DERZ ÖLÇER YERLEŞİMİ .................................................................................................... 112 
ŞEKİL 4.35: TİPİK ÜÇ EKSENLİ DERZ ÖLÇER YERLEŞİMİ ..................................................................................................... 112 
ŞEKİL 4.36: TİPİK HARİCİ ÇÖKME RÖPERİ YERLEŞİMİ ....................................................................................................... 113 
ŞEKİL 4.37: TİPİK SIZINTI ÖLÇER SAVAK YERLEŞİMİ ......................................................................................................... 113 
ŞEKİL 4.38: TİPİK SU KOTU ÖLÇER YERLEŞİMİ ................................................................................................................ 114 
ŞEKİL 4.39: KUM‐ÇAKIL DOLGU BARAJDA ÖLÇÜM ALETİ YERLEŞİMİ ................................................................................... 115 
ŞEKİL 4.40: MAKSİMUM KESİT KAYA DOLGU BARAJDA ÖLÇÜM ALETİ YERLEŞİMİ .................................................................. 116 
ŞEKİL 4.41: DİPSAVAK VE ÖN YÜZ BETONU BAĞLANTISI .................................................................................................. 117 
ŞEKİL 4.42: KONDÜVİ ÖN YÜZ BETON BİRLEŞİM DETAYI .................................................................................................. 118 
ŞEKİL 4.43 KONDÜVİ İLE ÖN YÜZ BETONU BİRLEŞİM KESİTİ .............................................................................................. 118 
ŞEKİL 5.1 ULUSLARARASI GEOSENTETİK SEMBOLLERİ VE ÇİZİMSEL KARAKTERİSTİKLERİ ............................................................. 120 
ŞEKİL 5.2 ULUSLARARASI GEOSENTETİK FONKSİYONLARI ................................................................................................... 121 
ŞEKİL 5.3A MEMBA SİSTEMİ AÇIK GEOMEMBRAN UYGULAMALARI ..................................................................................... 124 
ŞEKİL 5.4 MEMBA KAPALI (ÖRTÜLMÜŞ) GEOMEMBRAN UYGULAMALARI .............................................................................. 125 
ŞEKİL 5.5; KİL ÇEKİRDEKLİ BARAJLARDA DOLGU YÜKSELTİLMESİ İÇİN MEMBA GEOMEMBRAN UYGULAMALARI .............................. 125 
ŞEKİL 5.6‐A,B GEOMEMBRAN MERKEZİ SİSTEM .............................................................................................................. 129 
ŞEKİL 5.7 KİL ÇEKİRDEKLİ BARAJIN YÜKSELTİLMESİNDE GEOMEMBRAN KULLANIMI .................................................................. 131 
ŞEKİL 5.8 GSS MEMBA TARAFINDAKİ KUVVETLERİN ANALİZİ (KOERNER) .............................................................................. 133 
ŞEKİL 5.9 GSS TABAKALARI UYGULAMALARI .................................................................................................................. 135 
ŞEKİL 5.10 REHABİLİTASYON DURUMUNDA GSS TABAKALARI ............................................................................................ 136 
ŞEKİL 5.11 YENİ DOLGU BARAJ .................................................................................................................................... 137 
ŞEKİL 5.12 YENİ KAYA DOLGU BARAJ ........................................................................................................................... 138 

DOLGU BARAJLAR  xiii 
 

ŞEKİL 5.13 REHABİLİTASYON KAYA DOLGU BARAJ ............................................................................................................ 139 
ŞEKİL 5.14 VE ŞEKİL 5.15 .......................................................................................................................................... 142 
ŞEKİL 5.16 SÜRME TİPİ ANKRAJ (MORAVKA, ÇEK CUM. LECHSTAUSTUFE, ALMANYA, PAPPADİA, İTALYA, CİXERRİ, İTALYA) ........... 157 
ŞEKİL 5.17 ANKRAJ HENDEĞİNİN GENEL GÖRÜNÜŞÜ ........................................................................................................ 158 
ŞEKİL 5.18 DOLGUYA GÖMÜLMÜŞ WİNGS İLE GEOMEMBRAN MONTAJI ............................................................................... 161 
ŞEKİL 5.19 GEOMEMBRANIN WİNGS ÜZERİNE MONTAJI ................................................................................................... 162 
ŞEKİL 5.20 .............................................................................................................................................................. 166 
ŞEKİL 5.21 .............................................................................................................................................................. 167 
ŞEKİL 5.22 .............................................................................................................................................................. 167 
ŞEKİL 5.23 .............................................................................................................................................................. 168 
ŞEKİL 5.24 .............................................................................................................................................................. 169 
ŞEKİL 5.25 .............................................................................................................................................................. 169 
ŞEKİL 5.26 .............................................................................................................................................................. 170 
ŞEKİL 5.27 .............................................................................................................................................................. 170 
ŞEKİL 5.28 .............................................................................................................................................................. 171 
ŞEKİL 6.1. ASFALT ÇEKİRDEKLİ BARAJ TİPİK ENKESİTİ ....................................................................................................... 172 
ŞEKİL 6.2. LEPS EĞRİSİ .............................................................................................................................................. 174 
ŞEKİL 6.3. ASFALT ÇEKİRDEK ‐ TOPUK PLAĞI BİRLEŞİM DETAYI .......................................................................................... 179 
ŞEKİL 6.4. GALERİ ÜZERİNDE ASFALT ÇEKİRDEK – TOPUK PLAĞI BİRLEŞİM DETAYI ................................................................ 180 
ŞEKİL 6.5. YERLEŞTİRME VE SIKIŞTIRMADAN SONRA ASFALT ÇEKİRDEK ENKESİTİ ................................................................... 182 
ŞEKİL 6.6. ASFALT ÇEKİRDEK – BİTÜM ORANI İLİŞKİSİ ...................................................................................................... 186 
ŞEKİL 6.7. FULLER EĞRİSİ ........................................................................................................................................... 186 
ŞEKİL 6.8. HİGH ISLAND WATER SCHEME TİPİK ENKESİTİ .................................................................................................. 187 
ŞEKİL 6.9. HİGH ISLAND WATER SCHEME ASFALT ÇEKİRDEK – KONTROL GALERİSİ ................................................................ 188 
ŞEKİL 6.10. MURWANİ BARAJI TİPİK KESİTİ ................................................................................................................... 194 
ŞEKİL 6.11. GROSSE DHÜNN BARAJI TİPİK KESİTİ ........................................................................................................... 194 
ŞEKİL 6.12. FİNSTERTAL BARAJI TİPİK KESİTİ .................................................................................................................. 195 
ŞEKİL 6.13. BREİTENBACH BARAJI TİPİK KESİTİ ............................................................................................................... 195 
ŞEKİL 6.14. FEİSTRİTZBACH BARAJI TİPİK KESİTİ .............................................................................................................. 196 

DOLGU BARAJLAR  xiv 
 

TABLO LİSTESİ 
TABLO 2.1: ANALİZLERDE YÜKLEME DURUMLARI VE EMNİYET KATSAYILARI ............................................................................. 2 
TABLO 2.2: KAYA DOLGU BARAJLARDA DEPREM NEDENİYLE OLUŞAN DEFORMASYONLAR .......................................................... 3 
TABLO 2.3 SİSMİK YÜKLER ALTINDA DOLGU BARAJLARIN HASAR SINIFLANDIRMASI ................................................................. 11 
TABLO 3.1: RİPRAP TANE DAĞILIMI ............................................................................................................................... 39 
TABLO 4.1: KAYA DOLGU BARAJLARDA BASİT DEFORMASYON MODÜLÜ ............................................................................... 47 
TABLO 4.2: TAHMİNİ OTURMA HESABI İÇİN FAKTÖRLER .................................................................................................... 51 
TABLO 4.3: BAZI ÖBKB’LERİN İNŞAAT VE DAVRANIŞ PARAMETRELERİ ‐ PİNTO VE MARQUES (1998) ......................................... 52 
TABLO 4.4: BİR ÇATLAKTAN GEÇEN DEBİ MİKTARLARININ TAHMİNİ ..................................................................................... 56 
TABLO 4.5: ANA KAYANIN DURUMUNA GÖRE MAKSİMUM HİDROLİK GRADYAN DEĞERLERİ ..................................................... 63 
TABLO 4.6: TİPİK DONATI YÜZDELERİ ............................................................................................................................. 82 
TABLO 4.7: PARAPET DUVAR YÜKSEKLİĞİ ........................................................................................................................ 85 
TABLO 4.8: FİLTRELER İÇİN KISTASLAR (ICOLD, 1994; USDA SCS, 1986; USBR, 1987A; USCOE, 1994) .............................. 94 
TABLO 4.9: AYRIŞMADAN KORUNMAK İÇİN D10F VE D90F SINIRLARI (ICOLD, 1994; USDA SCS, 1986; USBR, 1987) ................ 95 
TABLO 4.10: 2A BÖLGESİ İÇİN ÖBKB DAĞILIM LİMİTLERİ .................................................................................................. 96 
TABLO 4.11: 2B BÖLGESİ İÇİN BÜLTEN 70 DAĞILIM LİMİTLERİ ........................................................................................... 97 
TABLO 4.12: 2B BÖLGESİ İÇİN ÖBKB DAĞILIM LİMİTLERİ ................................................................................................ 100 
TABLO 4.13: SERT, SAĞLAM BAZALT VE GRANİT 3” ALTI KIRILMIŞ MALZEME DAĞILIMI ......................................................... 102 
TABLO 4.14: BREZİLYA ÖBKB’LERİ 2B BÖLGESİ KARAKTERİSTİKLERİ (SOBRİNHO, VD., 2000) ................................................. 103 
TABLO 4.15: ÖLÇÜM CİHAZLARI ................................................................................................................................. 107 
TABLO 5.1 GEOMEMBRANIN KULLANILDIĞI BİLDİRİLEN DOLGU BARAJLAR ............................................................................. 122 
TABLO 5.2: MEMBA SİSTEMİNİN UYGULANDIĞI BARAJLAR* .............................................................................................. 126 
TABLO 5.3 FARKLI TABAKALARIN GÖREVLERİ TİPLERİ ........................................................................................................ 137 
TABLO 5.4: DOLGU BARAJLARDAKİ GM TİPLERİ* ............................................................................................................ 140 
TABLO 5.5 .............................................................................................................................................................. 141 
TABLO 6.1. LUJYON DEĞERLERİ İLE GEÇİRİMLİLİK ARASINDAKİ İLİŞKİ ................................................................................... 181 
TABLO 6.2. ÇEŞİTLİ BARAJLAR İÇİN ASFALT ÇEKİRDEK KARIŞIMLARI .................................................................................... 183 
TABLO 6.3. 2011 YILI İTİBARİYLE TAMAMLANMIŞ VE YAPIMI DEVAM EDEN ........................................................................ 191 
TABLO 6.4. BAZI ASFALT ÇEKİRDEKLİ BARAJLARDA ÖLÇÜLEN SIZMA DEĞERLERİ ................................................................... 196 

DOLGU BARAJLAR  xv 
 

1 GİRİŞ

Bu rehber, dolgu barajların tasarımında kullanılacak yöntemleri sunmaktadır.


Rehberde dolgu barajlar dört kategoriye ayrılmış olup bunlar kil dolgu barajlar, ön
yüzü beton kaplı barajlar, geomembran uygulamalı dolgu barajlar ve asfalt çekirdekli
barajlardır.

Birinci bölümde genel olarak tüm dolgu barajların tasarım analizlerine ait esaslar
verilmektedir. İkinci bölümde tasarım analizleri, üçüncü bölümde kil dolgu barajlar,
dördüncü bölümde ön yüzü beton kaplı barajlar, beşinci bölümde geomembran
uygulamalı dolgu barajlar altıncı ve son bölümde ise asfalt çekirdekli barajlarla ilgili
esaslar verilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  1 
 

2 TASARIM ANALİZLERİ

2.1 Şev Stabilitesi

Dolgu barajların şevleri, statik şev stabilite analizi yapılarak projelendirilir. Analiz,
Error! Reference source not found.’de verilen yükleme durumları dikkate alınarak
gerçekleştirilir:

Tablo 2.1: Analizlerde Yükleme Durumları ve Emniyet Katsayıları

Hal Emniyet Katsayısı Yükleme Durumu

İnşaat Sonu 1, 3 Olağan dışı

İnşaat Sonu Depremli (İED) > 1, 0 Ekstrem

İşletme 1, 5 Olağan

İşletme Depremli (İED) 1, 2 Olağan dışı

İşletme Depremli (EED) > 1, 0 Ekstrem

Ani Boşalma* 1, 2 Olağan dışı

Ani Boşalma Depremli (İED)** > 1, 0 Ekstrem

Bu tablo tasarım mühendislerine yol gösterici mahiyettedir.

* Ön yüzü kaplamalı barajlarda dikkate alınmayacaktır.

** Sadece pompajlı depolamalar için uygulanacaktır.

Tüm incelenecek durumlar için şev stabilitesi analizleri kayma daireleri yöntemi ile
yapılacaktır ve istenen emniyet katsayılarının sağlanması aranacaktır. Kullanılacak
yazılıma deprem durumu sabit ivme olarak girilecekse K katsayısı kullanılmalıdır.
Yatay eşdeğer deprem katsayısı (K) seçilirken aşağıdaki eşitliklerden
faydalanılabilir.

K=(0, 40~0, 60)amax

amax: Seçilen depremin pik ivmesi

DOLGU BARAJLAR  2 
 

Towhata (2008)’da ise Noda ve diğerlerinin topladığı datalar kullanılarak 0.22’den


küçük ivmeler için PGA, 0.2g’den büyük yer ivmeleri için ise ((PGA)0.333)/3 değerini
önermektedir

Bu değişken katsayı olası depremin frekans özellikleri ile doğrudan ilişkilidir. Deprem
dalgalarının uzun periyot bileşenleri hakimse büyük değer, küçük periyot bileşenleri
hakim ise küçük değer dikkate alınabilir. Ancak yarı-statik analizlerde kayan bir
kütleye sabit bir ivme uygulanarak sistem çözüldüğünden şev stabilitesi ile ilgili bilgi
vermekle birlikte kretteki oturmalar ile ilgili bilgi vermemektedir. Bu sebeple gerilme -
deformasyon analizleri ile hesaplanacak düşey ve yatay deplasmanlar dikkate
alınarak ilgili zonların boyutları kontrol edilmeli ve gövde geometrisine nihai hali
bundan sonra verilmelidir.

2.2 Gerilme - Deformasyon Analizleri

Tablo 2.2, kaya dolgu barajların, ölçülen depremlerin neden olduğu


deformasyonlarını göstermektedir. Veriler, Swaisgood tarafından derlenmiş ve
Mayıs 1995’de Devlet Baraj Emniyeti Çalışanları Birliği Batı Bölgesi Konferansında
sunulmuştur. Rölatif oturma, ölçülen kret oturmasının baraj ile onun altındaki
alüvyonun toplam yüksekliğine bölümünün yüzde cinsinden tanımlanmasıdır.
Deprem Şiddet Endeksi, baraj yerinde meydana gelen kaydedilmiş ve tahmin edilen
pik zemin ivmeleri esas alınarak Swaisgood’un tablosuna eklenmiştir.

Tablo 2.2: Kaya Dolgu Barajlarda Deprem Nedeniyle Oluşan Deformasyonlar


Kret Röl.
Baraj AT, PGA,
Baraj Adı Yer DH, m Deprem Adı Yıl Büyüklük Oturması Oturm. ESI
Tipi m g
cm %
Cogoti Şili ÖBKB 85.4 0.0 Illapei 1943 7.9 0.20 37.8 0.44 7.86
La Villita Meksika GÇKB 60.1 75.3 Mich.-Guerro 1985 8.1 0.13 32.9 0.24 6.07
Pantabangan Filipinler GÇKB 114.3 0.0 Filipinler 1990 7.7 0.58 27.7 0.24 19.01
Aya Filipinler GÇKB 102.1 0.0 Filipinler 1990 7.7 0.58 20.1 0.20 19.01
Los Angeles Kaliforniya GÇKB 47.3 0.0 Northridge 1994 6.7 0.43 8.8 0.19 4.58
Makio Japonya GÇKB 95.0 0.0 Naganoken 1984 6.8 0.57 15.0 0.16 6.94
Matahina Yeni Zellanda GÇKB 86.0 ? Edgecumbe 1987 6.3 0.33 11.9 0.14 1.92
Diayo Filipinler GÇKB 60.1 0.0 Filipinler 1990 7.7 0.38 6.7 0.11 12.45
Namioka Japonya GÇKB 52.1 0.0 Nihonkai-Chubu 1983 7.7 0.08 5.8 0.11 2.62
La Villita Meksika GÇKB 60.1 75.3 Playa Azul 1981 7.3 0.09 14.3 0.11 1.98
Minase Japonya ÖBKB 67.1 ? Nigata 1964 7.5 0.08 6.1 0.09 2.16
La Villita Meksika GÇKB 60.1 75.3 n/a 1985 7.5 0.04 12.2 0.09 1.08
El Infiemillo Meksika GÇKB 146.0 0.0 n/a 1979 7.6 0.12 13.1 0.09 3.57
North Dike (LA) Kaliforniya GÇKB 35.7 0.0 Northridge 1994 6.7 0.42 3.0 0.09 4.47
El Infiemillo Meksika GÇKB 146.0 0.0 Mich-Guerro 1985 8.1 0.13 11.0 0.08 6.07
San Justo Kaliforniya GÇKB 39.9 14.0 Loma Prieta 1989 7.1 0.26 3.7 0.07 4.57
Canili Filipinler GÇKB 70.1 0.0 Filipinler 1990 7.7 0.38 4.3 0.06 12.45
Leroy Anderson Kaliforniya GÇKB 71.6 0.0 Loma Prieta 1989 7.1 0.26 4.3 0.06 4.57
Cogswell Kaliforniya ÖBKB 81.1 0.0 Sierra Madre 1991 5.8 0.46 4.3 0.05 1.01
El Infiemillo Meksika GÇKB 146.0 0.0 Playa Azul 1981 7.3 0.05 6.4 0.04 1.10
Nagara Japonya GÇKB 52.1 ? Chiba-Toh 1987 6.9 0.27 2.1 0.04 3.73
La Villita Meksika GÇKB 60.1 75.3 n/a 1979 7.6 0.02 4.6 0.03 0.60
Tsengwen Tayvan GÇKB 131.4 ? n/a 1976 5.3 0.16 4.0 0.03 0.08
Cogswell Kaliforniya ÖBKB 81.1 0.0 Northridge 1994 6.7 0.10 2.1 0.03 1.06
El Infiemillo Meksika GÇKB 146.0 0.0 n/a 1975 5.9 0.08 3.7 0.03 0.22
Leroy Anderson Kaliforniya GÇKB 71.6 0.0 Morgan Hill 1984 6.2 0.41 1.5 0.02 2.01
Miboro Japonya GÇKB 129.9 0.0 Kitamino 1961 7.0 0.15 2.7 0.02 2.34
La Villita Meksika GÇKB 60.1 75.3 n/a 1975 7.2 0.04 2.4 0.02 0.79
El Infiemillo Meksika GÇKB 146.0 0.0 n/a 1975 7.2 0.09 2.4 0.02 1.77

DOLGU BARAJLAR  3 
 

Magat Filipinler GÇKB 100.0 0.0 Filipinler 1990 7.7 0.05 0.6 0.01 1.64
Oroville Kaliforniya GÇKB 234.8 0.0 Oroville 1975 5.9 0.10 0.9 0.00 0.27

Burada:

DH: Baraj yüksekliği, m

AT: Barajın altındaki alüvyon kalınlığı, m

GÇKB: Geçirimsiz çekirdekli kaya dolgu baraj

ÖBKB: Ön yüzü beton kaplı kaya dolgu baraj

PGA: Pik zemin ivmesi

Rölatif Oturma: Kret oturmasının baraj yüksekliği ve alüvyon yüksekliğinin toplamına


oranı, %

ESI: Earthquake Severity Index: Deprem şiddet endeksi: PGA*(Deprem Büyüklüğü-


4.5)3’dir.

Dolgu barajlarda sonlu elemanlar yöntemi ile çözümleme yapan bir yazılım yardımı
ile Tablo 2.1’de belirtilen haller için analizler yapılmalıdır. Bu analizler oturma
payının belirlenmesi ve baraja tasarım depreminin etkilerinin irdelenmesi amacı ile
yapılacaktır.

 Baraj İnşaatının Kademeli Olarak Modellenmesi: Baraj gövdesindeki gerilme


dağılımının doğru olarak alınabilmesi için yazılımda kurulacak modelin, inşaat
koşullarını da yansıtması gerekmektedir. Baraj gövdesi inşaatını da modele
ilave edebilmek için gövde geometrisi kademeli olarak oluşturulmalıdır. Modelin
kaç kademeden oluşacağına mühendis karar vermelidir. Eğer sonuçlar
beklenenden farklı çıkıyorsa, mühendis kademe yüksekliklerini azaltarak,
kademe sayısını artırabilir.

 Gerilme - Deformasyon Analizleri İçin Temel Prensipler: Gerilme - deformasyon


analizleri inşaat sonu hali için baraj inşaatının kademeli olarak modellenmesi ve
yer çekimi ivmesi ile yüklenmesi, inşaat bittikten sonra inşaat sırasındaki
oturmaların sıfırlanarak barajın kret kotuna getirilmesini kapsar. Daha sonra
aynı modelde dinamik analizler de yapılabilir. İşletme hali için inşaattan sonra
depreme maruz kalmamış olan modelde göl alanı kademeli olarak

DOLGU BARAJLAR  4 
 

doldurulmalıdır ve gerekli görülen işletme koşulları için dinamik analizler


yapılmalıdır.

 Dinamik Analizler İçin Temel Prensipler: Sonlu elemanlar metodu ile kurulan
sayısal modelde, zaman düzleminde dinamik analizler yapılmalıdır. Sismik risk
değerlendirme raporlarına dayanacak zaman-ivme grafiklerinin yazılıma
fonksiyon olarak tanımlanması ve baraj modelinin bu fonksiyona dayanan
deprem yüklemesine hem inşaat sonu hem de işletme hallerinde maruz
bırakılması gerekmektedir. İnşaat sonu ve işletme halleri ayrı modellerde
incelenmeli ve deprem kaydı bittikten sonraki kalıcı deplasmanlar esas
alınmalıdır. Malzemenin depremi sönümleme özelliklerini de dikkate alacak
malzeme yenilme kriterleri kullanılmalıdır.

 Sonuçların Yorumlanması: Bulunan oturma payları ve yatay deplasmanların


barajın İED depreminde işlevini sürdürebilmesi ve EED depreminde işlevini
yitirse bile stabilitesini (entegrasyonunu) kaybetmemesi koşullarını sağlayıp
sağlamadığı yorumlanmalıdır. Merkezi kil çekirdekli barajlarda toplam kalıcı
deplasman filtre genişliğinin yarısını aşmamalıdır. Kalıcı düşey deplasman ise
baraj kret kotu ile normal su seviyesi arasındaki farktan düşük olmalı, deprem
sonrası baraj su tutma kapasitesini devam ettirebilmelidir. Oturma payına göre
baraj kretinde yapılacak kamber düzenlemesine karar verirken deprem
oturmaları da dikkate alınmalıdır. Ancak oturma değerleri baraj yüksekliğinin
%2’sini aşıyorsa, hava payı da dikkate alınmalıdır. Sonuç olarak, inşaat sonrası
ve su tutma tamamlandıktan sonra EED sonrası normal su seviyesinin üzerinde
100 yıllık taşkın hacmini depolayabilecek yüksekliğin sağlanması
gerekmektedir. Dinamik analizden çıkan sonuçların mertebeleri Makdisi ve
Seed Metodu, Bureau Metodu, Swaisgood, Travasarou, Pells & Fell ve benzeri
ile kontrol edilmelidir.

2.3 Sıkıştırılmış Kaya Dolgunun Kesme Dayanımı

Basit stabilite analizlerinde karmaşık malzeme modelleri yerine kohezyon ve kesme


dayanımı içeren Mohr-Coulomb modelleri kullanılmaktadır. Leps (1970), sıkıştırılmış
kaya dolgunun ve çakıl dolgunun kesme dayanımını büyük çaplı malzemenin
laboratuarda üç eksenli testlerinden faydalanıp ölçmek suretiyle yeniden
incelemiştir. İçsel sürtünme açısıyla ölçülen kesme dayanımı, kırılma düzlemi
üzerinde normal gerilmeye karşı çizilmektedir. Kesme dayanımının belli bir
kohezyonu içermediğine dikkat edilmelidir. Veriler açık bir şekilde normal basınçlı

DOLGU BARAJLAR  5 
 

kesme dayanımının değişimini göstermektedir. Genel olarak Leps aşağıdakileri


bulmuştur:

 Yaklaşık 70 kPa’ın (10 psi) altındaki normal gerilmelerde, içsel sürtünme açısı
düşük yoğunluklu, kötü derecelendirilmiş zayıf parçacıklarda 45° civarında,
yüksek yoğunluklu iyi derecelendirilmiş sağlam parçacıklarda ise 60° kadar
yüksek bir aralıkta değişmektedir.

 Sürtünme açıları, kırılma düzlemindeki normal basıncın her 10 kat artışında 6°-
7° kadar düşmektedir.

 İyi derecelendirilmiş malzeme kötü derecelendirilmiş malzemeye göre daha


yüksek kesme dayanımı göstermektedir.

 Yüksek yoğunluklu malzemeler düşük yoğunluklu malzemelere göre daha


yüksek kesme dayanımı göstermektedir.

 Köşeli malzemeler yuvarlak malzemelere göre daha yüksek kesme dayanımı


göstermektedir (diğer faktörler eşit olduğunda).

 Kuru malzemeler doymuş malzemelere göre daha yüksek kesme dayanımı


göstermektedir.

Diğer kaya dolgu ve çakıl dolgu barajlardan elde edilen veriler, ICOLD Bülten 92,
Kaya dolgu Barajların Kaya Malzemeleri’nde sunulduğu gibi, genel olarak Leps’in
raporladığı bulguları desteklemektedir.

DOLGU BARAJLAR  6 
 

Isabella granite 4 in. USED 1948 Infiernillo diorite 8 in. CFE 1965
Cachuma gravel 3/4 in. USBR 1953 Infiernillo conglom 8 in. CFE 1965
Cachuma gravel 3 in. USBR 1953 Malpaso conglom 8 in. CFE 1965
70 Cachuma quarry 3 in. USBR 1955 Pinzandaran gravel 8 in CFE 1965
Oroville tailings 3 in. USED 1963 Infiernillo basalt 7 in. CFE 1966
Soledad gravel 4 in. CFE 1965 Infiernillo gness X 7 in. CFE 1966
65 Infiernillo gneiss Y 7 in. CFE 1966
Contreras gravel 7 in. CFE 1965
Santa Fe rock 7 in CFE 1965
60 Fort Peck sand No. 20 TML 1939
Scituate sand No. 8 TML 1941
Ottawa std. sand – TML 1938
55
Friction angle , in degrees

50

45

40

35

30
1 2 5 10 20 50 100 200 500
Normal pressureN, in pounds per square inch

Şekil 2.1: Büyük Üç Eksenli Testlerden Çıkan Kaya Dolgu Kesme Dayanımı (Leps, 1970)

Kaya dolgu kesme dayanımıyla ilgili çeşitli çalışmalar (Marsal 1973, Barton ve
Kjaernlsi 1981, Charles ve Watts 1980, ICOLD 1993, vd.) kaya dolgunun gerçek
davranışının lineer olmadığını doğrulamaktadır. Kayma gerilmesi ile normal gerilme
arasındaki ilişki:

τ =A*(σ’)b ‘dir.

Burada, τ kayma dayanımı, σ’ efektif normal gerilme A ve b’de kaya tipine bağlı olan
ampirik katsayılar olarak basitleştirilerek verilebilir. Görüldüğü üzere barajın değişik
yerlerinde sargılama basıncına göre kaya dolgunun davranışı değişmekte, alt
bölgelerde daha rijit, üst bölgelerde daha yumuşak bir davranışa rastlanmaktadır.

Dolayısı ile kaya dolgunun statik modellenmesinde iki teknik önerilir.

Error! Reference source not found. kullanılarak sargılama basıncının


değerlendirilmesi ile güvenli sürtünme açıları seçilmesi ve basit Mohr-Coulomb
plastisite modeli kullanılması (bu malzeme modeli ile sadece şev stabilitesi analizleri
gerçekleştirilebilir, deformasyon tahmini mümkün değildir).

DOLGU BARAJLAR  7 
 

2.4 Kret Oturmasının Analitik Yöntemlerle Tahmini

Barajın EED’ye gösterdiği tepki, deprem esnasında barajların gerçek performansına


dayanan ampirik analiz metotlarının kullanılmasıyla ve Makdisi ve Seed (1977) ile
Bureau (1997)’nin önermiş olduğu prosedürlerin kullanıldığı basitleştirilmiş analitik
metotlarla belirlenebilir.

Makdisi ve Seed Metodu: 1965’de Rankine konferansında, Newmark, şev


hareketlerinin potansiyel bir kayma kütlesindeki atalet kuvvetlerinin kırılma yüzeyi
sınırı boyunca mevcut verilen direnci aşması durumunda başlayacağını esas alarak,
dolgu barajlarda deprem kaynaklı yer değiştirmelerin tahmini için bir metot
önermiştir. Newmark, kayan kütleye rijit bir madde olarak davranmıştır. Makdisi ve
Seed (1977), Newmark’ın yaklaşımını bir dolgu barajın esnek bir yapı olarak tepki
gösterdiğini kabul ederek geliştirmişler ve yer hareketinin şiddetinin baraj kretine
olan etkisini tahmini için bir metot önermişlerdir. Analiz, o zaman verilmiş bir yer
hareketi için maksimum pik kret ivmesinin (ümax) tahminine göre temellendirilir ve
potansiyel kayan kütlenin maksimum ivmesi belirlenir (kmax). Bu ivme istem olarak
değerlendirilir ve genellikle kret ya da yer ivmesinin bir fraksiyonu olarak kullanılır.
Şevin kaymasını sağlayan ivme olan ky ise emniyet katsayısının 1.0 alındığı
geleneksel şev analizlerinde ortalama yatay ivmenin bulunması ile tahmin edilir. Bu
katsayı, durağan olmayan bir yatay kuvvetin (bir deprem nedeniyle oluşabilir) kayan
kütlenin ağırlığına oranı olarak tanımlanmaktadır. Ky’nin kmax’a oranı baraj kretindeki
yer değiştirmesinin tahmin edilmesinde kullanılabilmektedir. Tahmin edilen bu yer
değiştirmenin hem yatay hem de düşey bir bileşeni olabilir. Bu deformasyonlar
sadece olası bir davranış indeksi olarak değerlendirilmelidir.

Bureau (1997)’den alınmış Makdisi ve Seed tabloları Şekil 2.2’de gösterilmektedir.


Uygulamada önce kayan kütlenin üzerindeki atalet yükünü gösteren kmax Şekil
2.2´den kayan kütlenin derinliğine ve pik yer ivmesine göre seçilir. Ardından bu
ivmenin kayma ivmesi ile oranı bulunarak Ky/kmax’a deplasman tahmini yapılır.

DOLGU BARAJLAR  8 
 

0.0 10.0000

-0.1 M = 6.50
M = 7.50
-0.2 M = 8.25
1.0000

Normalized Displacement (u/kmaxgTo)


M = 6.50
-0.3 M = 7.50
Sliding Mass Depth Ratio (-y/h)

M = 8.25
-0.4 0.1000

-0.5

-0.6 0.0100

-0.7

-0.8 0.0010

-0.9

-1.0 0.0001
0.0 0.1 0.2 0.3 0.4 0.5 0.6 0.7 0.8 0.9 1.0 0.0 0.1 0.2 0.3 0.4 0.5 0.6 0.7 0.8 0.9 1.0
2
Maximum Acceleration Ratio (kmax/u max) Average Acceleration Ratio (ky/kmax)

Şekil 2.2: Makdisi/Seed Uygulaması (Bureau, 1997)

Bureau Metodu: Bureau (1997), dolgu malzemesi sürtünme açısının bazı değerleri
için Rölatif Kret Oturması ile Deprem Şiddet Endeksi (ESI) arasındaki ilişkiyi bir
tabloda sunmuştur (Şekil 2.3). Tablo, tipik kaya dolgu barajların sonlu eleman
analizleri esas alınarak yapılmaktadır. Unutulmamalıdır ki; oturma, tablodan okunan
değerle baraj yüksekliğinin çarpılması ile elde edilmeli sonra 100’e bölünmelidir. Bu
metodun kullanılması EED esnasında, 40°’lik bir sürtünme açısı kullanıldığında,
yaklaşık 2 m’lik bir oturmayı işaret etmektedir. 50°’lik bir sürtünme açısının
kullanılması, 1 m’lik bir kret oturmasını işaret edebilmektedir.

100.00

10.00
Rel. Crest Settlement (DeltaH/H) %

1.00

0.10

0.01

0.001
0.1 1.0 10.0 100.0
Earthquake Severity Index (ESI)
*Friction angle of the fill material

Şekil 2.3: Bureau (1997)

DOLGU BARAJLAR  9 
 

ESI = PGA*(M – 4.5)3 (2.1)

Burada:

ESI = Deprem şiddet endeksi

PGA = Baraj yerindeki pik yatay zemin ivmesi

M= Depremin büyüklüğü

Şekil 2.4’te gösterildiği gibi, rölatif oturma ile deprem şiddet endeksi arasında
kabaca bir ilişki vardır:

1
Kretin Rölatif Oturması (%)

0,1

0,01

0,001
0,01 0,1 1 10 100
Deprem Şiddet Endeksi
 
Şekil 2.4: Deprem Sırasında Kaya Dolgunun Performansı

Swaisgood: Swaisgood (2003) tarafından deprem itkilerinin baraj dolguları


üzerindeki etkileri incelenmiş, ve ortaya konan amprik metodda oturma, dolgu
yüksekliği ve temel kalınlığının yüzdesi olarak ifade edilmiştir. (Şekil 2.5).

Şekil 2.5 Oturma (Swaisgood, 2003)

Şekil 2.6’da gösterildiği gibi (sıvılaşma olmadığı durumda) oturma, pik yer ivmesinin
(PGA) ve dalga büyüklüğü (Ms)’nün bir fonksiyonu olarak verilir.

DOLGU BARAJLAR  10 
 

Bu verritabanı pik yer ivmesiinin (PGA) 0.7g’yi aşttığı ve %5’tten fazla olan
o oturma
a
durumlarını içerme
ez. Ancak, sıvılaşmanın olduğu Hebgen
H Barrajı (1959), Upper San
n
ndo Barajı (1971 ve 19
Fernan 994) ve Mas
siway Barajı (1990) naa ait datalar da olduğu
u
veritaba
anında dikk an Barajı (1989)’nda ise sıvılaşm
kate alınmı ştır. Austria ma durumu
u
olmama
akla birlikte
e; dolgu m
malzemesin
nin yetersiz
z sıkıştırılm
ması ve ya
amaçlardan
n
birinde heyelan malzemesiinin bırakılması sonu
uca etki eetmiştir. Bu
u durumlarr
de,
haricind verita
abanı %1’’den daha
a fazla normalize oturma durumunu
u
içermemektedir.

Şekil 2.6 Sw
waisgood, 20
003

Pells ve
e Fell (2003) : 95’i hasa
arlı olmak üzere
ü toplamm 305 dolguu baraj üzerrinde
yapılan incelemeler
i r sonucunda a Tablo 2.3’’de verilen hasar
h sınıflaandırması önerilmiştir.
ö

Ta
ablo 2.3 Sis
smik Yükle r Altında Dolgu
D Barajjların Hasaar Sınıflandırması

DOLGU
U BARAJLAR  11

 

Şekil 2.7 ve Şekil 2.8’de veriilen ve Pells ve Fell ta


arafından haazırlanan abaklarda
a A
m büyüklüğü, B yer ççekimi ivmesinin kesiri olarak ddeprem ivm
deprem mesidir. Bu
u
Abaklar ve tablod
dan yararla nılarak dep
prem yüklerri altında ooluşabilecek
k hasarlarla
a
ilgili bir tahmin yapmak m
mümkündürr. Her iki abakta dda sıvılaşm
ma dikkate
e
alınmamıştır. İyi sıkışmış d
dolgular için
n Şekil 2.8
8, diğer doolgular için
n Şekil 2.7
7
kullanılmalıdır.

Şe
ekil 2.7

Şe
ekil 2.8

DOLGU
U BARAJLAR  12

 

2.5 Sızma Analizi

Barajlarda sızma analizleri aşağıdaki sebeplerle yapılır:

Dolguda Sızma Kontrolü: Şev Stabilitesi analizleri öncesinde işletme ve ani boşalma
durumları için freatik hattın belirlenmesi,

Temelde Sızma Kontrolü: Baraj temelinin sızma durumunu incelenmesi,

Sızma Tedbirlerinin Performansının Değerlendirilmesi: Geçirimsizlik perdeli ve


perdesiz model sonuçlarının karşılaştırılarak perdenin performansının
değerlendirilmesi.

Sızma analizleri genellikle sonlu elemanlar metodunu kullanan ve suyun akışı


modellenebilen yazılımlar ile yapılır. Bu analizlerde Darcy formülü temel alınır.

Q=A x k x i (Darcy fomülü) (2.2)

Burada:

Q: Sızma Miktarı

A: Sızma Alanı

i: Hidrolik eğim

Analizde kullanılacak model üç safhada oluşturulur;

Sayısal ağ modelinin oluşturulması: Bazı özel koşullarda fiziksel model deneyleri


önerilebilir ama mühendis sayısal modellerle sonuçlara daha hızlı ulaşır ve fiziksel
modellerin aksine pek çok farklı koşulu kuracağı sayısal modelde yapacağı birkaç
değişiklik ile kolayca inceleyebilir. Sayısal modelin hazırlanması sadece birkaç
geometrik şeklin çizilmesinden ibaret değildir. Modeli hazırlayan mühendisin proje
sahası ile ilgili yeterli bilgiye sahip olması beklenmektedir. Sonuçların
irdelenebilmesi için Darcy Kanunu ile elle yapılacak bir hesap faydalı olacaktır. Eğer
sonuçlar beklenenden çok farklı çıkarsa sayısal modelde, sınır koşullarının
kabulünde hatalar olabilir.

Malzeme parametrelerinin seçimi: Mazleme parametreleri mühendis tarafından,


malzeme deneylerine uygun olarak seçilmelidir. Eğer malzeme deneyleri yeterli
değilse kabul edilebilir uluslarası kaynaklar incelenmelidir.

DOLGU BARAJLAR  13 
 

Sınır koşullarının belirlenmesi: Sızma akımının oluşma sebebi iki nokta arasındaki
su kotu farkı ve sisteme giren ve sistemden çıkan akışlardır. Sınır koşulları bu iki
parametreden biri veya her ikisine göre belirlenir. Model kurulurken tanımlanan su
kotları ve debiler sınır koşullarıdır. Çözüme ulaşmak için en az bir noktada su kotu
sınır koşulu tanımlamak gerekir.

2.6 Jeolojik ve Jeoteknik Çalışmalar

Baraj yeri ve göl alanında öncelikle topoğrafik haritaların araziye uygunluğu kontrol
edilmeli ve yapılar haritaya işlenmelidir. Mevcut jeolojik birimlerin litolojisi, konumu,
yayılma genişlikleri, örtü birimlerin kalınlığı ve altındaki kayacın türü, tabakalanma,
şistozite, eklem, fay, kıvrım, heyelan, kaynaklar harita ve kesitlere işlenecek, ölçülen
doğrultu ve eğim yönleri başta olmak üzere bütün bilgiler harita üzerinde
gösterilmelidir.

Aks yerinde, tüm jeolojik ve jeoteknik çalışmalarda 1/1000 ölçekli harita


kullanılmalıdır. Jeolojik açıdan sorunlu olan yerlerde ise daha büyük ölçekli haritalar
kullanılmalıdır. Hazırlanacak boy kesitlerde, vadi tabanındaki alüvyonun kalınlığı ile
özellikle yeraltısuyu seviyesi ve enjeksiyon perdesi sınırı beraber yer almalıdır.

Yapılacak temel araştırmalarının yerleri (temel sondaj kuyusu ve araştırma


çukuru/yarması vb) jeolojik ve jeoteknik haritalama sonunda kesin olarak
belirlenmeli ve rapor ekinde verilen haritalar üzerinde gösterilmelidir. Açılacak temel
sondaj kuyusu ve araştırma galerilerinde temellerinde taşıma gücü ve oturma
değerlerinin hesaplanmasına yönelik arazi ve laboratuvar deneyleri planlanmalıdır.

Proje alanında yer alan zemin ve kayaç parametreleri ve yapılması planlanan


yapılardan gelecek yükler göz önünde bulundurularak, baraj yapısının oturacağı
temel kayası/zemin birimlerinin taşıma gücü hakkında arazi ve laboratuvar
deneylerinden elde edilen verilere göre değerlendirme yapılarak, gerekli iyileştirme
yöntemleri önerilmelidir.

Temel ve yamaç kazıları sırasında şevlerde alınması gerekebilecek önlemler (geçici


veya kalıcı destek sistemleri); kazıların duraylılığa etkisi, yeraltısuyunun varlığı ve
bunun destekler üzerindeki olabilecek sürşarj (örtü) yükleri de dikkate alınarak,
alternatifli olarak verilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  14 
 

Temel Kayasının kaya kütle sınıflamaları; Bieniawski (1989) tarafından geliştirilen ve


destek sistemi Grimstad ve Barton (1993) tarafından güncellenen RMR Sınıflama
Sistemi, Barton vd (1974) tarafından geliştirilen Q=NGI (Norwegian Geotechnical
Institude) sistemi ve Hoek-Brown Görgül Yenilme Ölçütü (1999) kullanılarak
Yapılmalıdır. Bu sınıflama sistemleri güncellemelere bağlı olarak yenilenmelidir.

Baraj yeri ve göl alanındaki yeraltısuyu seviyeleri nehrin eşele bağlı seviyeleri ve
meteoroloji istasyonlarından alınan yağış verileri ile birlikte değerlendirilmelidir.
Mansap kaynaklarının olması durumunda, kaynaklardaki debi değişimleri aynı
koşullarda irdelenmeli ve yağışlı -kurak mevsimlerde numune alınarak kimyasal
analizleri yapılmalıdır. Ayrıca yapı yerlerinde beton temas suyu olarak kullanılacak
su kaynaklarının uygunluğunu ortaya koymak için de su kimyası analizleri
yapılmalıdır.

Göl alanının boyutuna bağlı olarak 1/5000, 1/25000 ve/veya 1/50000 ölçekli jeoloji
ve jeoteknik harita alımı yapılmalıdır. Haritalar maksimum göl kotu seviyesi ile sınırlı
kalmayarak çevre jeolojisini (özellikle düşük kottaki yan vadiler varsa) kapsayacak
şekilde boyutlandırılmalıdır. Proje alanındaki memba–mansap ve yan vadilere doğru
olan yeraltısuyu hareketini ortaya çıkarmak amacıyla 1/25000 ölçekli hidrojeoloji
haritaları hazırlanmalıdır. Göl alanında ve civarında yüzlek veren jeolojik birimlerin
cinsleri, yayılımları, geçirimlilik özellikleri, başka havzalara su kaçağı olup
olmayacağı, ayrışma durumları, erime veya şişme özelliği, erozyona karşı
dayanıklılıkları eski ve potansiyel kütle hareketleri (heyelan, akma, krip, devrilme vb)
ve boyutları, göl seviyesindeki değişimler sonucu ortaya çıkabilecek olumsuzluklar
incelenmelidir.

Baraj yeri ve çevresinde yapılacak jeolojik-jeoteknik çalışmalarda DSİ Jeoteknik Etüt


Şartnamesi (2011) dikkate alınmalıdır.

2.7 Enjeksiyon Çalışmaları

Gövde sıyırma kazıları sırasında örselenen temel kayanın iyileştirilmesi ve su


yapılarında memba - mansap yönünde ve göl alanında olabilecek su kaçaklarını
önlemek ve/veya sızma boyunu uzatmak amacı ile perde ve kapak enjeksiyonları
yapılmalıdır.

Perde enjeksiyonu projelendirilmesi ve yapım yöntemi baraj temeli-yamaç


konsolidasyonu enjeksiyonundan farklı nitelikte ve çok yönlü parametreleri
içermektedir. Perde enjeksiyonu inşasındaki amaçlar baraj temelindeki

DOLGU BARAJLAR  15 
 

tabakalanma, eklem, çatlak, makaslama ve fay gibi zayıflık düzlemleri vasıtasıyla


oluşabilecek kaçak miktarını azaltmak, kaçakların neden olacağı erozyonu kabul
edilebilir düzeye indirmek, alttan kaldırma basıncını azaltmak, baraj temelindeki
oturmalara mani olmak olarak sıralanabilir.

Baraj temelinde geçirimsiz birim bulunması durumunda enjeksiyon perdesi kabul


edilebilir derinlikteki geçirimsiz birime bağlanır (5-10 m geçirimsiz birimde ilerlenir).
Geçirimsiz birimin çok derinde olması halinde askıda perde yapılabilir. U.S.B.R
pratiğine göre, genel olarak enjeksiyon perdesi derinliği temel kayasının
geçirimliliğine ve barajın yüksekliğine bağlıdır (Şekil 2.9).

Şekil 2.9 Baraj Yüksekliğine Göre Enjeksiyon Perdesi Derinliği (USBR, 1953)

Perde enjeksiyonlarında enjeksiyondan önceki su kaçakları ile şerbet alışları


kıyaslanır. Su kaçaklarıyla şerbet alışlarının uyumsuz olduğu durumlarda
jeolojik/jeoteknik sebepler araştırılır ve değerlendirme sonuçlarına göre o kademenin
enjeksiyon metodolojisi (şerbet kıvamları, uygulanan basınç vb) gözden geçirilir.

DOLGU BARAJLAR  16 
 

Gerekli durumlarda zeminin yapısına, yıkıntı yapma durumuna, çimento alışı ve su


deneylerine göre kademe boyları değiştirilebilir.

Temel kayasının jeolojisi esas olarak perde derinliğinin belirlenmesinde en önemli


faktördür. Zemin koşullarına göre geometrisine bakılmaksızın simetrik olmayan bir
perde projelendirilebilir. Karstik kireçtaşında karstlaşmanın taban durumu ve diğer
hidrojeolojik koşullar göz önüne alınarak perde derinliği belirlenmelidir. Planlama
aşamasında perde derinliği birimin geçirimlilik özelliği, yeraltısuyu seviyesi ve baraj
yüksekliği dikkate alınarak hesaplanmalı ve perde geometrisi kesin proje
aşamasında nihai şeklini almalıdır. Karstik kireçtaşlarının bulunduğu bölgelerde
enjeksiyon ile birlikte, beton, jeomembran veya kil kaplama alternatifleri
düşünülmelidir.

Projede yer alan tüm yerlerdeki perde ve kapak enjeksiyon delikleri, kuyu taban çapı
minimum 56 mm olacak şekilde, her türlü eğimde, su sirkülasyonlu rotari tip sondaj
makineleriyle delinmelidir. Ano başı enjeksiyon kuyuları ve BST yapılacak sondaj
kuyularının delgilerinde kapalı matkap kullanılmamalıdır.

Enjeksiyon yapılacak bütün delikler enjeksiyondan önce basınçlı su ile yıkanmalıdır.


Tüm enjeksiyonlar ano sistemine göre yapılmalıdır.

Ano: Enjeksiyonu yapılan eksen önce 24 m’lik parçalara bölünerek anolar tespit
edilir. Ano boyları proje karakteristikleri ve jeolojik/jeoteknik özelliklere bağlı olarak
azaltılabilir veya arttırılabilir. Çalışma koşullarına uygun birbirine yakın en az üç ano
ele alınarak enjeksiyonlara başlanılır. Ele alınan anoların ano başı delikleri (A
delikleri) açılır ve enjeksiyonları yapılır, sonra her anonun ortasına gelen (iki A
deliğinin orta noktasındaki) B delikleri açılır ve enjeksiyonları yapılır. Daha sonra A
ve B deliklerinin ortasına gelen C delikleri açılır ve enjeksiyonları yapılır. En son A-
C, C-B, B-C, C-A deliklerinin ortasındaki D delikleri açılır ve enjeksiyonları yapılır.
Böylece, bu bölümün daralan aralıklar şeklinde delgi ve enjeksiyon işlemleri bitirilmiş
olur ve enjeksiyonları yapılacak diğer bölüme geçilir.

Enjeksiyonlarda kullanılacak tüm malzemeler ilgili TSE ve ASTM standartlarına


uygun olmalıdır.

Çimento: Enjeksiyonda kullanılacak çimentonun özgül yüzeyi en az 3500 cm2/gr


olmalıdır ve 200 mikron göz açıklığı olan elek üzerinde en çok % 1.90 mikron göz
açıklığı olan elek üzerinde ise en çok % 12 kalıntı bırakmalıdır. Su kaçaklarının fazla

DOLGU BARAJLAR  17 
 

olduğu fakat alışların az olduğu yerlerde özgül yüzeyi daha fazla olan, kalıntı miktarı
daha az olan çimentolar kullanılabilmektedir.

Enjeksiyon karışımlarına giren çimentoda, enjeksiyon karışımlarının özelliklerinin


tayini için yüklenici tarafından TSE ve ASTM standartlarına uygun olarak deneyler
yapılmalıdır.

Bentonit: bütün şerbet ve harçlı karışımlarda çimento miktarının % 1'ine kadar


bentonit ilave edilerek kullanılmalıdır. Kullanılacak bentonitin özellikleri, TSE EN ISO
13500 standardına uygun sodyum bentonit olmalıdır. Buna göre;

1. Yaş elek analizinde, 200 nolu (74 mikron aralıklı) elekte kalan kalıntı en çok
% 2.5 olmalıdır.
2. Kuru elek analizinde, 149 mikron aralıklı elekten geçen miktar en az % 98
olmalıdır.
3. Ağırlıkça en çok rutubet miktarı % 10 olmalıdır.
4. Direk viskozite ölçen alette, 600 devir/dakikadaki viskozite değeri en az 30
olmalıdır.
5. Likit limit değeri, % 400'den az olmamalıdır.

Kum: Enjeksiyonlarda fazla alış yapan kademelerde, çimento ağırlığının % 25, 50,
100’ü kadar kum, çimento şerbetlerine ilave edilerek kullanılmalıdır.

Kullanılacak kumun, ağırlıkça 16 nolu (1.19 mm aralıklı) elekten % 95’i, 50 nolu


(0.297 mm aralıklı) elekten % 50’si geçmelidir. 200 nolu (74 mikron aralıklı) elekten
ise %5’ten fazlası geçmemelidir. Özgül ağırlığı 2 gr/cm3’ten büyük olmalıdır.

Kimyasal katkı malzemeleri: Enjeksiyon işlerinde kullanılacak kimyasal katkı


maddeleri (akışkanlaştırıcılar, priz hızlandırıcılar vb), cinsi, miktarı ve ilave etme
zamanı ile şerbetlerin kullanım zamanları ile ilgili laboratuvar deneyleri yapıldıktan
sonra kullanılmalıdır. Bu deneyler, farklı firmaların ürünleri kullanılarak
karşılaştırmalı olarak yapılmalıdır.

Özel olarak şerbet cinsi ve karışım oranlarının belirtilmediği yerlerde, çimento


enjeksiyonlarında kullanılacak şerbetlerin karışım oranları, ağırlıkça su/çimento 1,0-
0,7 oranında şerbetler kullanılmalıdır. Enjeksiyon şerbetlerine çimento ağırlığının
%1-3 ‘ü kadar akışkanlaştırıcı ilave edilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  18 
 

Enjeksiyon şerbetlerinde bentonit, akışkanlaştırıcı ve priz hızlandırıcıların oranları,


gerekli laboratuvar deneyleri yapıldıktan sonra belirlenmelidir. Eğer bentonit
kullanılacaksa bentonit 1/10 oranında su ile karıştırılarak 24 saat dinlendirildikten
sonra kullanılmalıdır. Enjeksiyon karışımlarında aşağıdaki deneyler mutlaka
yapılmalıdır.

Priz başlangıcı ve bitim sürelerinin tespiti: TS EN 196-3’e uygun olarak priz


başlangıç ve bitiş süresi tayin edilmelidir.

Basınç dayanım deneyleri: Çimento ve sülfata dayanıklı çimentodan yapılmış ve


su içinde küre tabi tutulan örnekler üzerinde 7 ve 28 günlük dayanım deneyleri
yapılmalıdır (28 günlük örnekler en az 10 kg/cm2 basınç dayanımını sağlamalıdır).

Viskozite deneyi: Marsh hunisi ile her karışım oranlı şerbet için viskozite deneyi
yapılmalıdır.

Çökelme deneyi: Kullanılacak her cins şerbet içindeki katı maddelerin, zamana
göre çökelme miktarının karışım hacmine yüzde olarak oranıdır. 2 saatlik çökelme
değeri % 5’i geçmemelidir. Bu deney sonucuna göre uygun olmayan karışımlar
kullanılmamalıdır.

Özgül ağırlık deneyi: Kullanılacak bütün şerbetlerin özgül ağırlıkları belirlenmelidir.

2.7.1 Perde ve Kapak Enjeksiyonu

Dolgu barajlarda perde ve kapak enjeksiyonu delik derinlikleri, delikler arası


mesafeler projelerinde gösterildiği şekilde olmalıdır. Yüzeyde yapılacak enjeksiyon
(perde ve kapak) başlık betonu üzerinden yapılmalıdır. Başlık betonu, 6 m
genişliğinde, 30 cm kalınlıkta olacak ve C16 dozlu betondan imal edilmelidir.

Perde enjeksiyonu, kapak enjeksiyonundan sonra veya karşılıklı en az 3 kapak


anosunun enjeksiyonu bitirildikten sonra yapılmalıdır. İki sıralı perdede önce memba
sonra mansap sırasının enjeksiyonu yapılmalıdır. Araya girilmesi durumunda, ara
kuyular iki sıranın ortasından yapılmalıdır.

Perde ve kapak enjeksiyonu deliklerinin üstteki 0-5 m arasındaki kısmının


enjeksiyonu, aşağıdan yukarıya doğru çıkan metotla 2 kademede yapılmalıdır.

Enjeksiyonu biten deliklerde üst kısımda kalan boşluklar kuyu ağzından kalın
karışımla doldurulmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  19 
 

Bütün karotlu kontrol ve araştırma deliklerinin çapı, delik tabanında minimum 66 mm


olmalıdır.

Kapak enjeksiyon kuyularında uygulanacak basınç; PT = 0.23 H formülü ile, perde


enjeksiyon kuyularında uygulanacak basınç ise, PT = 0.33 H formülüne göre
hesaplanarak bulunmalıdır.

H = Metre cinsinden kademe ortası kuyu ağzı arasındaki mesafedir.

PT = Efektif basınç (kg/cm2).

Baraj ve göletlerdeki perde enjeksiyonuna talveg seviyesinden başlanarak sağ ve


sol sahilde yamaçlara doğru çıkılmalıdır. Sağ ve sol sahildeki perde enjeksiyonunun
dolgunun önünde gitmesine dikkat edilmeli ve enjeksiyon şerbetinin dolguya
karışmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Refü Şartı: Gerek şerbet gerekse kumlu karışımlarla, istenen basınç elde edilip 10
dakikalık zamanda kademe şerbet veya kumlu karışım yemediği zaman, başlangıç
şerbetine geçilmeli ve enjeksiyona bu şerbetle devam edilmelidir. Kademe 20 dakika
içinde 0.6 litre/metre/dakika veya daha az şerbet yemişse, refü elde edilmiş
sayılarak ve bu kademenin enjeksiyon işlemleri durdurulup diğer kademe veya
başka bir deliğin enjeksiyonuna geçilmelidir.

Perde enjeksiyonlarında enjeksiyondan önceki su kaçakları ile şerbet alışları


kıyaslanmalı, su kaçaklarıyla şerbet alışlarının uyumsuz olduğu durumlarda
jeolojik/jeoteknik sebepler araştırılarak yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre o
kademenin enjeksiyon metodolojisi (şerbet kıvamları, uygulanan basınç vb) gözden
geçirilmelidir.

Kontrol delikleri: Projelerine uygun olarak enjeksiyonları bitmiş kısımlarda veya


tüm perde enjeksiyonu bitirildikten sonra kontrol delikleri açılmalıdır. Bu delikler
karotlu veya karotsuz açılarak, kademeler halinde ve bütün delik boyunca BST’ler
yapılmalıdır. Bu kontrol delikleri, çok alış yapan bölgelerde dik ve/veya eğimli olarak,
her anoda 1-2 adet açılabilir.

Proje sahasının jeolojik/jeoteknik özellikleri, proje karakteristikleri, regülasyon oranı


vb kriterler göz önünde bulundurularak, her proje için perde kapatma kriterine
yönelik katı madde alış miktarı (kg/m) belirlenmelidir.

DOLGU BARAJLAR  20 
 

Enjeksiyon projesinin tamamı veya bir bölümünün projeli kuyuları tamamlandıktan


sonra, proje için belirlenen katı madde alış miktarı ve açılan kontrol kuyularında elde
edilen veriler doğrultusunda, enjeksiyon yapılış sırası da göz önünde bulundurularak
çok alış yapan kademelerin 1 kademe altına inecek şekilde sağına veya soluna (tek
tarafa), eğimli ve/veya dik ara kuyuları verilebilir.

Doldurulması gereken araştırma kuyuları ve enjeksiyon deliklerinde yapılacak tüm


işlemler bitirildikten sonra kuyu kalın karışımla doldurularak kapatılmalıdır.

Basınç düşürme drenaj kuyuları: Enjeksiyon ve drenaj galerilerinde projelerine


uygun olarak drenaj kuyuları açılmalıdır. Perde enjeksiyonlarında bu kuyuların boyu,
enjeksiyon perde boyunun en az 1/3, en fazla 2/3’ü kadar ve delikler mansaba doğru
düşeyle en fazla 100 eğimli olmalıdır. Drenaj delik aralıkları zeminin geçirgenliğine
bağlı olarak belirlenmelidir (6, 9, 12, 24 m). Bu kuyular bütün enjeksiyon işlerinin
bitmesinden en az 7 gün sonra açılmalıdır. Drenaj kuyuları, kuyu tabanlarında
minimum çapı 76 mm olacak şekilde karotsuz olarak rotari tip sondaj makineleri ile
açılmalı ve basınçlı su ile enjeksiyon kuyularındaki gibi yıkanmalıdır. Yıkıntı yapan
kuyular projesinde belirtilen boru çeşidiyle (PVC veya diğerleri), iç çapı eklem
parçaları dahil en az 50 mm olan perfore borularla teçhiz edilmelidir.

Drenaj kuyularına kırıntı vb yabancı maddelerle dolmasını önlemek için delik


ağızlarına mutlaka deveboynu şeklinde boru monte edilmelidir. Drenaj suları,
tüneller ve galeriler içinden boru, kanal vb yapılar vasıtasıyla uzaklaştırılmalıdır.

Enjeksiyon çalışmalarına ait tüm form, log ve grafikler “DSİ Temel Sondaj ve
Enjeksiyon Teknik Şartnamesi” ne uygun olarak hazırlanmalıdır.

Enjeksiyon uygulamaları sonucunda yapılan tüm çalışmaları içerecek şekilde


enjeksiyon sonuç raporu hazırlanmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  21 
 

DOLGU BARAJLAR  22 
 

3 KİL ÇEKİRDEKLİ DOLGU BARAJLAR

3.1 Genel

Dolgu Barajlar, gövdelerini kaya, kum-çakıl ve kil gibi doğal malzemelerin


oluşturduğu barajlardır. Geçirimsizliğin baraj gövdesinin merkezinde bulunan
geçirimsiz kil dolgu zonu ile sağlandığı dolgu barajlar “Merkezi Kil Çekirdekli Dolgu
Barajlar” olarak adlandırılır.

Gövde mansap eteğini toparlamak için dolgu şevini dikleştirmek, baraj aksındaki
jeolojik olumsuzluklardan kil çekirdek temelini kaçırmak veya kil malzemenin
miktarını azaltmak için kil çekirdeğin temelini membaya kaydırmak gerekebilir. Kil
çekirdeği bu şekilde tasarlanan Barajlar ”Eğik Kil Çekirdekli Dolgu Barajlar” olarak
adlandırılırlar.

Baraj yerinin topografyası, jeolojisi ve temel şartları (temeldeki alüvyonun


granülometresi, kalınlığı ve taşıma gücü vb.), baraj yüksekliği, baraj dolgusunda
kullanılacak malzemenin fiziksel özellikleri, miktarı, taşım mesafesi, deprem durumu
vb. göz önüne alınarak baraj kabuk dolgusunda kullanılmak üzere seçilen
malzemeye göre Kil Çekirdekli Dolgu Barajlar aşağıdaki şekilde sınıflandırılır:

a) Homojen gövdeli barajlar

b) Zonlu barajlar

 Kum çakıl dolgu (Yarı geçirimli veya geçirimli)


 Kaya dolgu
 Karışık zonlu dolgu

Kil Çekirdekli Barajlarda gövde dolgusunda kullanılan malzemenin granülometresine


göre filtre tahkiki yapılarak filtre zonları tasarlanmaktadır. Rezervuarın ani boşalma
durumunda kilin memba kabuk dolgusuna yıkanmasını önlemek için kil ve kabuk
dolgu arasında düşey filtre tabakası tasarlanır. Kil çekirdek dolgusundan sızan
suların mansap şevinden çıkmasını ve buna bağlı olarak da borulanma riskini yok
etmek ve sızan suların dolguya zarar vermeden tahliye edilmesini sağlamak
amacıyla kil çekirdek mansabına düşey filtre ve buna bağlı olarak da mansap dolgu
tabanında yatay filtre tasarlanır.

Gövde dolgusunun memba ve mansap dolgu şevlerini korumak için çeşitli önlemler
alınır. Gövdenin memba şevindeki baraj dolgusunda rezervuardaki su dalgalarının

DOLGU BARAJLAR  23 
 

olumsuz etkisini önlemek için riprap ve kabuk dolgu içindeki ince malzemenin
yıkanmasını önlemek için filtre tuvenan malzeme kullanılması uygun olacaktır.

Baraj mansap dolgusunda kum çakıl veya kil malzeme kullanılması halinde, mansap
şevi yağmur sularının erozyonuna maruz kalacaktır. Bunu önlemek amacı ile
mansap şevinin üzerinde koruyucu örtü tabakası tasarlanır.

Kil Çekirdekli Dolgu Barajlarda geçirimsizlik gövde dolgusunda kil çekirdek ile,
gövde temelinde ise geçirimsizlik perdesi (enjeksiyon, slurry trench, thinwall vb.) ile
sağlanmaktadır. Söz konusu geçirimsizlik perdesi Gövde kil çekirdek tabanından
başlayarak temelde geçirimsiz birime soketlenerek oluşturulmaktadır. Gövdenin
oturduğu aksta eğer alüvyon kalınlığı fazla değilse, alüvyon uygun bir şevle temel
kayasına kadar kazılarak kil dolgu temelinin ana kayaya oturması sağlanır. Bu
uygulamaya pozitif katof denir. Ancak alüvyon kalınlığının fazla olması durumunda
kazılması yatırım maliyetini arttıracağı için alüvyonun kaldırılması yerine, temel
geçirimsizliğini yüksek bir oranda sağlayabilecek bir çözüm olan alüvyon yüzeyinin
kil blanketle kaplanarak sızma boyunun uzatılması yoluna gidilir. Bu tür uygulamaya
yüzer katof denilir. Ancak bu çözümün uygulanabilmesi için genel olarak Barajın
talvegden yüksekliğinin 30 m’den az olması, alüvyonun uygun granülometrede
olması ve kil blanket kaplamasının oturma nedeni ile çatlamaması için gerek
alüvyonun gerek kil kaplamanın iyi sıkıştırılması gerekmektedir. Kil ile alüvyon
arasına uygun granülometride filtre malzeme ile bir geçiş filtresi, blanket üstüne ise
uygun kalınlıkta koruma amaçlı tunenan filtre tasarlanması uygun olacaktır. Blanket
kalınlığı ve uzunluğu su yükü ve alüvyon geçirimliliğine bağlı olarak hesaplanır.
Ancak ilk yaklaşımda blanketin su yükünün sekiz katı uzunluğunda ve 1 metreden
az olmamak kaydıyla su yükünün onda biri kalınlığında tasarlanması uygun
olacaktır.

Şekil 3.1: Kil Blanketli Dolgu Baraj Tipi

DOLGU BARAJLAR  24 
 

3.2 Homojen Dolgu Barajlar

Homojen gövdeli baraj, geçirimsiz veya çok az geçirimli, aynı özelliklere sahip tek bir
malzemeden oluşmuş, geçirimsizlik fonksiyonuna, şev korumaları hariç bütün
gövdenin katıldığı bir Baraj tipidir. Rezervuar uzun süre dolu tutularak malzemenin
doygun hale gelmesinden sonra ani boşalmalarda, şevlerin kaymaması için çok
yatık şevli tertip edilmeleri gerekir. Barajın şevlerini korumak amacıyla memba
şevinde Riprap ve mansap şevinde koruyucu tabaka kullanılmaktadır. Riprap ve
kabuk dolgusu arasında, kabuk dolgusunun yıkanmaması amacı ile tranzisyon zonu
olarak filtre tuvenan malzeme kullanılır. Ayrıca kil çekirdekte oluşabilecek sızıntıların
baraj mansabına aktarılması amacıyla filtre zonları teşkil edilmektedir.

Şekil 3.2: Kil Çekirdekli Homojen Dolgu Tipi

Homojen dolgu baraj tipi, genelde yüksekliği 30 metrenin altında olan barajlarda
uygulanmaktadır. Ancak civardaki malzeme imkanlarından dolayı 30 metreden
yüksek barajların homojen dolgu baraj tipinde tasarlanmasının zorunlu olması
durumunda, aşağıdaki kesitten görüleceği gibi gövde memba ve mansap kabuk
dolgusu içerisine uygun aralıklarda, membada ani boşalma halinde oluşacak boşluk
suyu basınçlarının azaltılmasına, mansapta ise freatik hattın düşürülmesine
yardımcı olmak için filtre tasarımı yapılması uygun olmaktadır.

Şekil 3.3: Kil Çekirdekli Homojen Dolgu Tipi (yüksekliği 30m’den fazla olan barajlar için)

DOLGU BARAJLAR  25 
 

3.3 Kum Çakıl (Yarı Geçirimli Veya Geçirimli) Dolgu Barajlar

Barajın kabuk zonları, yarı geçirimli veya geçirimli kum çakıl ve benzeri nispeten
ince daneli malzemelerden oluşturulmuştur. Baraj gövdesinin geçirimsizliği merkezi
kil çekirdek veya eğik kil çekirdek ile sağlanır. Kil çekirdeğin memba ve mansap
yüzlerinde kabuk dolgularının belirlediği tipte filtreler öngörülür. Çekirdeğin her iki
tarafında çekirdeği destekleyen kabuk dolguları yer almıştır. Eğer merkezi kil
çekirdek membaya doğru eğik veya ince olarak projelendirilmiş ise, mansap şevi
biraz daha dikleştirilebilir. Barajın şevlerini korumak amacıyla memba ve mansap
şevlerinde kabuk dolgu malzemesine göre gerekli zonlar teşkil edilir.

3.3.1 Merkezi Kil Çekirdekli Kum-Çakil Dolgu Barajlar

Şekil 3.4: Kil Çekirdekli Yarı Geçirimli-Kum Çakıl Dolgu Tipi

Şekil 3.5: Kil Çekirdekli Geçirimli Kum Çakıl Dolgu Tipi

DOLGU BARAJLAR  26 
 

3.3.2 Eğik Kil Çekirdekli Kum-Çakil Dolgu Barajlar

Şekil 3.6 Eğik Kil Çekirdekli Kum Çakıl Dolgu Tipi

3.4 Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar

Kaya dolgu tipi gövdelerde, barajın kabuk zonları kaya malzemeden


oluşturulmuştur. Baraj gövdesinin geçirimsizliği merkezi kil çekirdek veya eğik kil
çekirdek ile sağlanır. Kil çekirdeğin memba ve mansap yüzlerinde kabuk
dolgularının belirlediği tipte filtreler öngörülür. Kaya dolgu gövde tipinde kil
çekirdeğin mansabında yer alan ince (Fk) ve kalın filtrelerden (Fç) sonra, filtrelerin
mansap kabuğu kaya dolgusu içerisine yıkanmaması için bir geçiş tabakası tertip
edilir. Bu zon kaya ufağından oluşturulur.

Barajın kabuk dolgusu kaya malzemeden tasarlandığı için, barajın şevlerini korumak
amacıyla memba ve mansap şevlerinde herhangi bir zona gerek duyulmamaktadır.

3.4.1 Merkezi Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar

Şekil 3.7: Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Tipi

DOLGU BARAJLAR  27 
 

3.4.2 Eğik Kil Çekirdekli Kaya Dolgu Barajlar

Şekil 3.8: Eğik Kil Çekirdekli Kaya Dolgu

3.5 Karışık Zonlu (Kompozit) Dolgu Barajlar

Genellikle, baraj tesislerinde çeşitli yapıların kazılarından elde edilen uygun


malzemelerin de ekonomik nedenlerle gövde dolgusunda kullanılma durumu vardır.
Bundan dolayı karışık malzeme zonlarından oluşan gövde tiplerinin uygulama alanı
geniştir.

Bu tip gövdelerde, mevcut malzemelerin (ocaktan ve kazılardan) etüdü ile teknik ve


ekonomik yönden en uygun tasarım seçilir. Mevcut malzeme durumuna göre gövde
memba ve mansap kabuk dolguları farklı malzemelerden oluşturulabilir. Memba
kabuğunda minimum su seviyesi üstünde mümkün mertebe geçirimli malzeme
kullanılmalıdır. Gövde mansap kabuk dolgusunda düşük kalitede ve az geçirimli olan
malzeme, kil çekirdeğin bitiminden hemen sonra kullanılmalı yanına iyi derecelenmiş
sağlam malzeme zonu teşkil edilmelidir.

Şekil 3.9 Karışık Zonlu Dolgu Baraj Tipi

DOLGU BARAJLAR  28 
 

3.6 Gövde Dolgu Zonlarında Kullanılacak Malzeme Özellikleri

Suda çözülebilir, organik ve likit limiti 80’in üzerinde olan bir malzeme veya
sıkıştırma esnasında dağılabilen kaya malzeme dolguda kullanılmamalıdır.

Su muhtevası optimumda olan bir malzeme ile dolgu yapılabilir. Ancak, geç drene
olabilen kil malzemeyi dolguda kullanmak sakıncalı olabilir. Optimum su
muhtevasından %2 veya %4 fazla su muhtevasında olan bir malzemenin
kullanılması uygundur. Ancak yöresel iklim şartlarının dikkate alınması
gerekmektedir.

Toprak dolgu barajlarda kullanılan kil malzeme, kaya dolgu ve kum çakıl barajlarda
da geçirimsiz zon dolgusu olarak kullanılabilir. Su kaybının minimumda tutulması
isteniyorsa geçirimsiz çekirdekte kullanılan malzemenin düşük permeabiliteli
olmasına özen gösterilmelidir.

Kaya dolgu barajlarda sağlam kaya malzemesinin kullanılması tercih edilir. Zayıf
kaya, tahallüllü veya zayıf çimentolu kum taşları da kullanılabilir. Ancak kazı
esnasında veya dolgu sırasında çok parçalanan ve ezilen malzeme kaya malzeme
olarak vasıflandırılmamalıdır.

Soğuk iklimlerde don etkisine karşı dış kabuk dolgularında daha sağlam malzeme
kullanılmalıdır.

Dolguya Uygun Olmayan Malzeme ve Zeminler

 Bitkisel toprak,
 Ağaç, çalı, kök ve benzeri organik maddeler,
 Kömür, kömür tozu dahil içten yanması söz konusu olan malzeme,
 Bataklık veya suyla doygun hale gelmiş killi ve marnlı zeminler,
 Süprüntü, enkaz gibi artık maddeler,
 Suyla kolayca ufalanarak oturmalara sebep olacak malzeme,
 Karlı, buzlu ve donmuş topraklar,

Malzeme Deneyleri

 İnşaat aşamasında, şantiyede arazi laboratuvarı tesis edilmeli ve dolguya


başlamadan önce ve inşaat süresince deneylerle ilgili gerekli bütün çalışmalar
yapılmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  29 
 

 Dolguya yerleştirilen malzemenin kalite kontrolü için aşağıda belirtilen


deneyler yapılmalıdır.

İnşaata Başlamadan Önce Yapılacak Deneyler

Dolgu işlerine başlamadan önce aşağıdaki standartlar uygulanacak ve deneyler


yapılacaktır.

 Tane boyu dağılımı (ASTM D-422)


 Özgül ağırlık (ASTM C-127, D-854)
 Los Angeles Deneyi (ASTM C-131) (Grading 4)
 Sodyum sülfat dayanıklılık deneyi (ASTM C-88)
 Rölatif yoğunluk (ASTM D-2049)
 Filtre deneyleri (belirtildiği üzere) TS 130
 Atterberg limiti TS 1900
 Hidrometri analizi TS 1900
 Doğal nem muhtevası TS 1900
 Sıkıştırma deneyi ASTM D 698
 Organik yabancı madde

İnşaat Sırasında Yapılacak Deneyler

 Geçirimli Malzemeler (Kum-Çakıl ve Kaya Dolgu) Üzerinde Yapılacak


Deneyler

Tane boyu dağılımı

Sermeden önce (ASTM D-422)

Sıkıştırmadan sonra (ASTM D-422)

Los Angeles Deneyi (ASTM C-131)

Dayanıklılık Deneyi (ASTM C-88)

Sıkıştırmadan sonra yerinde yoğunluk (ASTM 1556, 2167, 4914, 5030, 5080 ile
USBR 7220, 7295, 7221, 7206, 7230)

Arazide geçirimlilik (Matsou Akai Permeabilite Metodu vb.)

DOLGU BARAJLAR  30 
 

 Geçirimsiz Çekirdek Malzemesi Üzerinde Yapılacak Deneyler

Tane boyu dağılımı (ASTM D-422) (TS 130)

Hidrometri analizi (ASTM D-422)

Atterberg limitleri (ASTM D-423, D-424)

Organik yabancı madde (ASTM C-40)

Nem muhtevası (ASTM D-2216)

Sıkıştırma Deneyi (ASTM D-698)

Sıkıştırmadan sonra yerinde yoğunluk (AASTM 1556, 2167, 4914, 5030, 5080 ile
USBR 7220, 7295, 7221, 7206, 7230)

Arazide geçirimlilik

3.6.1 Geçirimsiz Dolgu Malzemesi

3.6.1.1 Genel

Genel olarak dolgu barajlarda merkezi geçirimsiz kil çekirdek dolgusu daha geçirimli
kabuk dolgular ile desteklenirler. Memba kabuk dolgusu; inşaat sonu, ani boşalma,
deprem ve diğer yüklemelere karşı stabilite dolgusu görevini görür. Mansap kabuk
dolgusu da stabilite görevinin yanısıra drenaj görevini görerek sızmaları kontrol
eder. Kabuk dolguların sızma ve ani boşalma esnasında drenaj görevini yaparken
permeabilitenin kil çekirdekten memba ve mansap şevlerine doğru, içten dışa doğru
artmalıdır.

Geçirimsiz çekirdek inşaatı için kullanılacak malzeme özel teknik şartnamede


belirtilen esaslara uygun olmalıdır.

Tane boyu dağılımı TS 130 ile uyumlu olacak şekilde yapılacaktır.

Maksimum Tane Boyutu yaklaşık 75 mm.

No. 4 (4.76 mm.) elekten geçen %70 - 100

No. 200 (0.074 mm.) elekten geçen %40 - 90

Kil muhtevası (< 2 μ) minimum %12

DOLGU BARAJLAR  31 
 

Plastisite indisi (TS 1900) minimum %14

Malzeme zararlı miktarda ot, çim, kök veya diğer arzu edilmeyen malzemeyi ihtiva
etmeyecektir. Uygun görülmeyen malzeme dolguya serilmeden dışarı atılmalıdır.

Şayet doğal su muhtevası optimum su muhtevasından ± %3’den daha fazla sapma


gösterir ise, malzeme temin sahasından veya depo sahasından nem ayarlaması için
gerekli işlemler yapılmalıdır.

Proje alanında ekonomik mesafede yukarıda verilen değerlerden daha düşük


nitelikte malzeme bulunması durumunda uygun tasarım yöntemleri izlenerek bu
malzemeler de kullanılabilinir.

Memba kabuk dolgusunun teşkilinde tabii drenajlı malzeme bulunamadığı zaman


yatay drenaj tabakaları teşkil edilmelidir.

Kil çekirdeğin genişliği sızma, borulanma ve sismik parametreler dikkate alınarak


tespit edilmelidir. Genel olarak kil çekirdeğin taban genişliği, maksimum su seviyesi
ile kuyruksuyu seviye farkının %25’ine eşit veya daha fazla olmalıdır. Kil çekirdeğin
kret seviyesindeki genişliği en az 4.00 m olmalıdır. Nihai boyutlara tasarım
mühendisi ile İdare birlikte karar vermelidir.

3.6.1.2 Serme ve Sıkıştırma

Malzeme, optimum rutubette, sıkışmış tabaka kalınlığı 20 cm olacak şekilde


serilecek ve baraj tipi keçi ayağı silindirle sıkıştırılacaktır. Malzemenin çekirdek
dolguda kullanılması durumunda; kuru arazi kesafetinin laboratuvarda normal
proktor deneyi ile bulunan maksimum kuru kesafete oranı %98’in altına
düşmeyecektir. Malzemenin kabuk dolguda kullanılması durumunda; kuru arazi
kesafetinin laboratuvarda normal proktor deneyi ile bulunan maksimum kuru
kesafete oranı %85’in altına düşmeyecektir.

Dolguda kullanılan kil malzemenin (PI) Plastisite İndisinin % 14’ün altında


olmamasına özen gösterilmelidir. Nihai duruma tasarım mühendisi ile İdare
tarafından birlikte karar verilmelidir.

Silindirin geçiş doğrultusu yaklaşık olarak gövde aksına paralel olacak ancak yamaç
eteklerinde, yamaç eteği doğrultusunda olmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  32 
 

Malzemenin sıkıştırıldıktan sonra yerindeki su muhtevası aşağıda belirtildiği gibi


olmalıdır.

 Ölçülen su muhtevası değerlerinin %95’i Standart Proktor optimum rutubet


muhtevası değerinden ± %3 farklı değerler içinde kalmalıdır.

Yukarıda belirtilen dolgunun sıkılığı ile ilgili şartlar deneme dolgusu için verilmiş olup
nihai şartlar gövde dolgusuna başlanmadan önce İdarenin Teknik Personelinin
nezaretinde yapılacak deneme dolgusuna göre belirlenmelidir.

Kil dolgu zonu yapımına ara verilmesi halinde bir sonra ki sezon kile başlamadan
önce sıyrılacak kil tabakası tespiti için gerekli (proctor) deneyler yapılacak, uygun
şartı sağlayacak sıyırma tabakası kalınlığı tespit edilmelidir.

Kil çekirdek zonu tabakalarının yamaç kayasına veya yapıların beton bloklarına
karşı gelen yerlerde dolgunun iyi bir şekilde sıkışmasına özel dikkat gösterilmelidir.
Kaya ile çekirdek veya beton ile kil çekirdek dolgu kontağının sıkı bir şekilde
kaynaşması için tabaka kalınlığının 10 cm’ye azaltılmalı ve sıkıştırmanın buna göre
yapılmalıdır. Sıkıştırma ekipmanının yaklaşmasına imkan vermek için çekirdek
malzemeye yamaç kayasına doğru artan bir meyil verilmelidir. Kaya yüzeyine dik 3
m mesafe içinde bulunan bölgede özel sıkıştırma önlemi alınmalıdır.

3.6.2 Yarı Geçirimli-Geçirimli Kum Çakıl Kabuk Dolgu Malzemesi

3.6.2.1 Genel

Yarı geçirimli-geçirimli kum-çakıl kabuk dolgu için lüzumlu olan malzeme, projesinde
gösterilen geçirimli malzeme ocaklarından temin edilmelidir.

3.6.2.2 Malzeme Niteliği

Yarı geçirimli malzeme, geçirimlilik katsayısı K=10-4–10-6 cm/s arasında ve içindeki


ince tane oranı %10-20 arasında olmalıdır.

Geçirimli malzeme, geçirimlilik katsayısı K=10-4 cm/s’den az ve ince tane içeren


kum-çakıl ve blok olan malzemedir. İnce malzeme miktarı % 10’dan fazla
olmamalıdır.

Yarı geçirimli malzeme ve geçirimli malzemenin yukarıda belirtilen ince malzeme


oranlarına; tüvenan malzeme içindeki ince malzemenin kil-silt olma özelliği,
gradasyon özellikleri (çakıl ve blok oranı), malzemenin maksimum tane çapı

DOLGU BARAJLAR  33 
 

büyüklüğü ve permeabilite özellikleri ile malzemenin ekonomik temin edilebilirliği


dikkate alınarak, dolguda stabilite sorunu yaratmayacak şekilde karar verilmelidir.
Yarı geçirimli malzemenin tane boyu küçüldüğü ve içindeki kil miktarının artması
durumunda alt limitler, ince malzemenin silt olması ve tane çaplarının artması
durumunda ise üst limitler İdarenin onayı ile dolguda kullanılabilir.

3.6.2.3 Malzemenin Serilmesi ve Sıkıştırılması

Projelerde sıkışmış tabaka kalınlığı belirtilmemişse, dolguya başlamadan önce


testler yapılacak, sıkıştırılmamış-sıkıştırılmış tabaka kalınlıkları tespit edilecektir.

Sıkışmış tabaka kalınlığının (2/3)’den büyük boyutta iri taşlar veya kaya parçaları
tabaka içinde bulunmayacaktır.

Sulama, serilmeden hemen sonra veya sıkıştırma esnasında yapılacaktır.

Geçirimli malzeme, sıkışmış tabaka kalınlığı 30 cm olacak şekilde serilecek, yeteri


kadar sulanmasından sonra asgari 8 tonluk vibrasyonlu silindirle sıkıştırılmalıdır.
emax  e
Dolgunun izafi sıkılık oranı Dort = = % 85’in altına düşmemelidir.
emax  emin

Yukarıda belirtilen dolgunun sıklığı ile ilgili şartlar deneme dolgusu için verilmiş olup
nihai şartlar gövde dolgusuna başlanmadan önce İdarenin Teknik Personelinin
nezaretinde yerinde yapılacak deneme dolgusuna göre belirlenecektir.

Sıkıştırmalarda birbirini takip eden geçişlerden önce sıkıştırma vasıtalarının


sıkıştırma alanının her noktasından geçmesi temin edilmelidir.

3.6.3 Kaya Kabuk Dolgu Malzemesi

3.6.3.1 Genel

Kaya dolgu için lüzumlu olan malzeme, projesinde gösterilen kaya malzeme
ocaklarından veya yeraltı kazılarından temin edilmelidir.

3.6.3.2 Malzeme Niteliği

Özgül ağırlık 2.60 gr/cm³’den büyük olmalıdır.

Don sonu direnç kaybı en fazla %10 olmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  34 
 

Basınç dayanımı en az 500 kg/cm² olmalıdır.

Los Angeles aşınma kaybı 100 devirde en fazla %10, 500 devirde en fazla %40
olmalıdır. Malzeme iyi gronülometreye sahip olmalıdır. Kaya malzeme içinde silt-
kum-kil olmayacaktır.

Kaya malzeme iyi granülometreye sahip olacaktır. Kaya malzemede tane çapı
maksimum 90 cm en büyük tane hacmi 0.750 m³ olmalıdır.

Kaya malzeme dolguda yapılan dökme-serme sıkıştırma işlemleri esnasında hiç bir
şekilde ezilmeyecek ve ayrışmayacak nitelikte olmalıdır.

Kaba filtre zonuna bitişik olarak serilen malzeme yukarıda belirtilen malzemenin ince
kısmı olacak ve bu kısımdaki malzemenin maksimum boyutu yaklaşık olarak 30
cm’yi aşmayacaktır.

Proje alanında ekonomik mesafede yukarıda verilen değerlerden daha düşük


nitelikte malzeme bulunması durumunda uygun tasarım yöntemleri izlenerek bu
malzemeler de kullanılabilinir.

3.6.3.3 Serme ve Sıkıştırma

Kaya ocağının işletilmesi, malzemenin dolguya getirilmesi ve sıkıştırılması proje,


şartname ve talimat esaslarına uygun şekilde yapılmalıdır.

Kaya malzeme yatay tabakalar halinde düzgün bir şekilde serilmeli,

Serilme ve yıkama sırasında aynı boyuttaki malzemelerin bir arada toplanmasına


izin verilmemelidir.

Kaya malzeme içinde ayrışmış, kısa sürede ayrışabilecek, basınç altında


dağılabilecek malzeme olmamalıdır.

Kaya dolgu zonlarında uygun olmayan malzeme yıkanarak veya el aletleriyle


uzaklaştırılmalıdır.

Yıkama en az 50 mm ağızlıktan 7 kg/cm2’lik (7 Bar) basınçta tazyikli su ile


yapılacaktır.

Yıkamada sarfedilecek suyun miktarı, kaya dolgunun bir m3’ü için asgari 0.3-0.5 m3
olacaktır.

DOLGU BARAJLAR  35 
 

Kaya dolguda serme ve yıkama işlemleri, eksenden başlayarak şevlere doğru


yapılacaktır.

Kaba filtre veya kaya ufağı zonu ile temasta olan kaya dolgularda;

İnce malzeme maks. ebadı yaklaşık 30 cm, sıkışmış tabaka kalınlığı 40 cm

Orta malzeme maks. ebadı yaklaşık 60 cm, sıkışmış tabaka kalınlığı 100 cm

İri malzeme maks. ebadı yaklaşık 90 cm, sıkışmış tabaka kalınlığı 120 cm

olmalıdır.

İnce malzemede 6 pas (1 pas= 1 gidiş 1 geliş)

Orta malzemede 4 pas (1 pas= 1 gidiş 1 geliş)

İri malzemede 4 pas (1 pas= 1 gidiş 1 geliş) sıkıştırma yapılması önerilir.

Yukarıda belirtilen dolgunun sıklığı ile ilgili şartlar deneme dolgusu için verilmiş olup
nihai şartlar gövde dolgusuna başlanmadan önce İdarenin Teknik Personelinin
nezaretinde yerinde yapılacak deneme dolgusuna göre belirlenmelidir.

3.6.4 Filtre Dolguları

3.6.4.1 Genel

Ana gövde ve filtre dolguları için gerekli olan bütün malzeme, projelerde gösterilen
malzeme sahalarından veya İdare tarafından belirlenen gerekli kazılardan veya
malzeme depo sahalarından temin edilecektir.

Geçirimsiz çekirdek zonun memba ve mansap taraflarında bulunan ince ve kaba


filtre zonları çok iyi derecelenmiş olacak ve aşağıda belirtilen filtre kriterine
uymalıdır.

Filtre zonlarının görevi; baraj kil çekirdeğinden sızan suların en kısa yoldan ve en
kısa sürede baraj dolgusundan uzaklaştırılmasıdır. Bunun için filtre zonları yeterli
deşarj kapasitesine sahip olmalı, borulanmaya karşı önleyici ve stabiliteye destek
olmalıdır.

Filtre malzemesi, ariyet sahasından şartnameye uygun granülometride veya evsafta


temin edilebilirse tuvenan, aksi halde eleme ve yıkama suretiyle temin edilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  36 
 

Bu halde filitre malzemesi, şantiye çalışmalarının başlaması ile beraber


granülometrisine göre tasnif edilmiş depolar halinde şantiyede dolgu işlerine hazır
halde depolanmalıdır.

3.6.4.2 Filtre Kriterleri

Taban malzemesi için : (TM)

Filtre malzemesi için : (FM)

FM – 15/TM – 15 = 5 – 40

FM – 15/TM – 85 ≤ 5

Filtre malzemesine ait tane dağılımı eğri taban malzemesine ait tane dağılımı
eğrisine kabaca paralel olmalıdır.

Filtre malzemelerinde 200 no’lu elekten geçen ince malzeme miktarı (%5)’den daha
fazla olmamalıdır.

Taban malzemesi çakıl ihtiva ediyorsa ve içinde aynı zamanda ince malzemede
bulunuyorsa, filtre malzeme limitleri 4 no’lu elekten geçen malzemenin tane
dağılımına göre yapılır, çakıl dikkate alınmaz.

Şayet bu kriteryumlar verilen malzeme ile gerçekleşmezse bu halde zonlu filtre


kullanılır. Bu taktirde ince zon malzemesi olarak dikkate alınır ve bunun yanındaki
daha kaba malzemeli zon filtre zonu olarak kabul edilerek kriterler buna göre
uygulanır.

Filtreler için ayrıca aşağıdaki şartlar yerine getirilmelidir.

Yerleştirme esnasında tanelerin ayrışmasını ve boşluk meydana gelmesini önlemek


veya asgari hadde tutmak için filtre malzemesi (3")’den geçmelidir.

Filtre ve taban malzemesi tane dağılımı eğrileri ince kısımlarda mümkün olduğu
kadar birbirlerine paralel olmalıdır.

Drenaj borularına yakın kısımlardaki filtre malzemesi yeteri büyüklükte kaba


malzemeyi içermelidir. Drenaj borularındaki deliklerin veya aralıkların maks. ebadı
(FM 85)’in yarısı olacak şekilde seçilmelidir.

Filtrelerin inşaasında aşağıdaki hususlar dikkate alınmalıdır.


DOLGU BARAJLAR  37 
 

Filtreler yerleştirildiği zemin sağlam olmalıdır. Şayet gerekiyorsa sıkıştırılmalıdır.

Temiz filtre malzemesi yerleştirme sırasında yeteri kadar nem içermelidir. (%3 – 10)

Filtreler serbest drenajlı kum-çakıl dolgularında aranan şartlara uygun şekilde, rolatif
kesafeti (%85)’den büyük olacak şekilde sıkıştırılırlar.

Kalın malzemeli (maksimum tane ebadı 3") filtrelerin tabaka kalınlıkları 20 cm’den
aşağı olamaz. Daha ince malzemeli filtrelerin minimum tabaka kalınlıkları da 15
cm’den aşağı olamaz.

Filtre sistemi ile birlikte drenaj borusu kullanılan yerlerde bu borunun kapasitesi
sızan suyu toplayacak ve sevkedecek kapasitede olmalıdır.

Borular döşenirken, bu boruların aralıklarında tıkanma olmaması için uygun bir


geçirimli malzeme ile kaplanmalıdır. (Geotekstil vb.)

Filtre Tane Dağılımı;

Elek Numarası veya Ağırlık Olarak

Göz Açıklığı Geçen Yüzde Miktarı

İnce filtre Kaba filtre

5" (127.00 mm.) 100 100

3" (76.2 mm.) 100 80-100

1 1/2" (38.1 mm.) 75-100 50-100

3/4" (19.1 mm.) 55-75 30-75

3/8" (9.53 mm.) 40-55 20-55

No. 8 (2ç38 mm.) 15-30 5-30

No. 16 (1.18 mm.) 5-20 0-20

No. 30 (0.59 mm.) 0-15 0-15

No. 200 (0.074 mm.) <2 <2

3.6.4.3 Serme ve Sıkıştırma

İnce ve kaba filtre dolgularının malzemesi, ayrışmaya meydan vermeyecek bir


tarzda dökülüp serilecektir. Sıkıştırılmış tabaka kalınlığı ince filtre zonu için 40

DOLGU BARAJLAR  38 
 

cm’den ve kaba filtre zonu için 60 cm’den daha fazla olmayacak tabakalar halinde
serilecektir.

Sıkıştırmadan önce malzeme, 10 tonluk vibrasyonlu silindirlerle 4 pas geçerek


sıkıştırıldığında maksimum kuru yoğunluğa ulaşmasına yeterli olacak, üniform nem
miktarına sahip olacaktır.

3.6.5 Memba Şev Koruması - Riprap

3.6.5.1 Genel

Gövdenin memba şevinde dolgunun su dalgaları etkisi ile yıkanmasının önlenmesi


amacıyla konulan bir örtü tabakasıdır. Dalga yüksekliğine göre kayaların çapı ve
tabakanın kalınlığı tayin edilirse de genelde 0, 5-1.0 m çapında kayaları 1.0 m
tabaka kalınlığında düzenlenir. Memba dolgusunun dalga etkisi ile riprap kayalarının
arasından dışarı sürüklenmesini önlemek için riprapın altında bir geçiş tabakası
(filtre) serilmelidir.

3.6.5.2 Riprap Tane Dağılımı

Şevler üzerindeki riprap malzemenin riprap kalınlığına bağlı olarak granülometresi


özel teknik şartnamede belirtilen esaslara göre yapılmalıdır.

Tablo 3.1: Riprap Tane Dağılımı

En az
Riprap Maksimum %45-75 En çok %25’nin
Tane %25
tabakası nisbetinin daha iri olacağı
ağırlığı nisbeti tane ağırlığı
kalınlığı aralığı
(kg) daha iri (kg)
(cm) (kg)
(kg)
60 680 275 13, 5-275 13, 5
75 1140 455 22, 5-455 22, 5
90 2270 910 45, 5-910 45, 5

Kaya boyutu (D50) değerleri aşağıda verilmiştir:

DOLGU BARAJLAR  39 
 

Riprap tabakası kalınlığı (cm) Ortalama tane boyu (D50) (cm)

60 38
75 45
90 53

3.6.5.3 Riprap Yerleştirilmesi

Riprap dolgusu ile baraj dolgusu birlikte yürütülmelidir.

Riprap dolgusu ana gövde dolgusundan 1.0 m. aşağıda olacak şekilde ilerlemelidir.

Riprap dolgu malzemesi, filtre dolgu malzemesi üzerine dökülmelidir.

Riprap malzeme döküldükten sonra el aletleri ve diğer ekipmanla gerekli istifleme ve


yerleştirme çalışmaları yapılmalıdır.

3.6.5.4 Riprap Altında Filtre

Toprak dolgularda ve su ile temas eden yüzeylerde dolgu malzemesinin su etkisi ile
sürüklenip gitmemesi için riprap dolgu ile toprak dolgu arasına uygun görülecek
tuvenan malzeme konulmalıdır.

3.6.6 Mansap Şevi Koruma Örtüsü

Geçirimli-Yarı Geçirimli veya Homojen Dolgu tipinde inşa edilen dolgu barajlarda
mansap şevini yağmur sularının erozyonundan korumak için (kullanılan malzemeye
bağlı olarak) 1 ila 0.50 m kalınlığında koruyucu örtü malzemesi kaya ocağı
artığından veya elek üstü malzemelerden temin edilecektir.

Memba, mansap koruyucu örtü inşaatları diğer dolgularla birlikte yürütülmelidir.


Aşamalar arası kot farkı maksimum 1.00 m olmalıdır.

3.7 Temel Tasarımı

Baraj inşaatı ve işletmesi sırasında arazinin doğal koşullarında olmayan pek çok
kuvvet oluşur. Barajın ağırlığı, sıcaklık değişimleri, çatlaklardan sızacak sular ve göl
alanında depolanacak su gibi sebeplerle, temelde basınç, çekme ve kesme
kuvvetleri oluşur. Tüm bu kuvvetler baraj temelinin stabilitesini etkilemektedir. Baraj
ve yapılarının stabiliteleri kadar baraj temelinin stabilitesi de baraj emniyeti
açısından önemlidir.

DOLGU BARAJLAR  40 
 

Baraj ve temel sistemi yüksek dereceden hiperstatik bir sistemdir ve temel barajı,
baraj da temeli etkilemektedir. Bu sebeple tasarıma geçmeden önce baraj temelinin
geçirimlilik ve kayma dayanımı parametrelerinin çok iyi araştırılması gerekmektedir.

Alınacak tüm sızdırmazlık tebdirlerine rağmen yüksek hidrostatik basınçlar altında


bir miktar su sızacak ve bu durum ek gerilmelere sebep olacaktır.

Yapılacak temel sondajları ve deneyler neticesinde temelin kayma dayanımı ortaya


konmalıdır. Gerekli kayma dayanımı sağlanana kadar sıyırma kazısı yapılmalı ya
da daha ekonomik bir çözümse temel iyileştirilmesi yapılmalı ya da şevler yatırılmalı
ve gerekli kayma dayanımı değeri sağlanmalıdır.

Tasarımcı kaya mekaniği yöntemleri ile temelin mukavemetini, deplasman özellikleri


ve yapıya yansımalarını ve sızma etkilerini çok iyi irdelemelidir. Temel ıslahının söz
konusu olduğu durumlarda öncelikle bir optimizasyon çalışması yapılmalı, temelin
iyileştirilmesi maliyeti, kötü malzemenin sıyırılması maliyeti, sevlerin yatırılarak
temele aktarılacak yükün daha da yayılmasının sağlanmasının maliyeti gibi
maliyetleri karşılartırmalı ve optimum çözüme karar vermelidir. Kayma mukavemeti
değerleri aşılmadan, stabilite sorunlarına izin verilmeden tasarım yapılmalıdır.
Sızdırmazlık perdesinin performansını öngörebilmek için sızma analizleri yapılmalı
gerekirse perde uzatılmalıdır. Toprak temellerde ana kayaya kadar, borulanmayı
enegelleyecek şekilde temel malzemesi ile aynı deformasyon modülüne sahip
malzeme ile geçirimsizlik sağlanmalıdır. Kaya birimlerde ise enjeksiyon ile
sızdırmazlık sağlanır.

3.7.1 Kil Çekirdekli Dolgu Barajlarda Kapak Ve Perde Enjeksiyonu

Kil çekirdekli dolgu barajlarda kapak ve perde enjeksiyonu, gövde katof kazısı
tamamlanıp temizlendikten ve 2.7. enjeksiyon bölümünde anlatılan başlık betonu
döküldükten sonra başlık betonu üzerinden yapılır. Bu tür barajlarda enjeksiyon
perdesi geçirimsizliği sağlamak amacıyla kil çekirdeğin altında olacak şekilde dizayn
edilir.

Kil çekirdekli dolgu barajlarda perde enjeksiyonuna talveg seviyesinden başlanarak


sağ ve sol sahilde yamaçlara doğru çıkılmalıdır. Sağ ve sol sahildeki perde
enjeksiyonunun dolgudan önce gitmesine dikkat edilmeli ve enjeksiyon şerbetinin
dolguya karışmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  41 
 

Enjeksiyon yapılırken Bölüm 2.7’de yer alan kriterler göz önünde bulundurulmalı
ayrıca “DSİ Temel Sondaj ve Enjeksiyon Teknik Şartnamesi” nde ki diğer hususlara
da uyulmalıdır.

3.8 Ölçüm Aletleri

3.8.1 Giriş

Barajlar, büyük mühendislik yapıları olarak taşıdıkları önem nedeniyle işletme süresi
boyunca çeşitli ölçümlerle izlenmelidir. Kil çekirdekli barajlarda ölçüm ve izleme
faaliyetleri diğer dolgu barajlara benzerdir. Yatay ve düşey yönlü hareketler baraj
gövdesi yakınında belirlenen sabit referans noktalarına göre yapılabilir. Buna ek
olarak deformasyonlar, gerilmeler, temelde meydana gelecek sızma ve yük
değişimleri özel donanımlarla ölçülebilmektedir.

3.8.2 Harici Çökme Röperleri

Baraj gövdesi mansap şevinde ve krette konumlandırılırlar. Üç yönlü olarak


deformasyon ölçümüne imkan sağlarlar. Sabit bir noktaya göre meydana gelen
deformasyonun değeri ve doğrultusu belirlenir.

3.8.3 Su Basınç Ölçer

Mansapta filtre zonunun tabanına yerleştirilir. Bir nevi rasat kuyusu işlevi
görmektedir.

3.8.4 Sızınıtı Ölçerler (V Ağızlı)

Mansaba sızan suların ve eğer var ise drenaj galerilerindeki sızıntı suların
ölçülmesinde kullanılır.

3.8.5 Su Kotu Ölçer

İhtiyaca ve barajın amacına göre minimum su seviyesine ve normal işletme


seviyesine yerleştirilmektedir.

3.8.6 İvme Ölçer

Krette, sahillerde ve baraj topuğunda deprem etkilerini ölçmek amacıyla yerleştirilen


ve eş zamanlı çalışan cihazlardır.

DOLGU BARAJLAR  42 
 

3.8.7 Piyezometreler

Baraj temelinde meydana gelecek sızmaları, YAS seviyesini, enjeksiyon perdesinin


efektifliğini ve temeldeki boşluk suyu basınçlarını ölçmek amacıyla kulanılan
cihazlardır.

3.8.8 Basınç Ölçerler

Dolgudaki oturmaların ve basınçların ölçülmesi için kullanılan cihazlardır.

3.8.9 Manyetik Ekstansometreler

Gövdede meydana gelecek düşey deformasyonların ölçümünde kullanılır. Mansapta


maksimum enkesitte asfalt çekirdeğe yakın bir bölgeye yerleştirilir.

DOLGU BARAJLAR  43 
4 ÖN YÜZÜ BETON KAPLI BARAJLAR

4.1 Analizler

Birçok ÖBKB tasarımı geçtiğimiz yıllarda az miktarda analizle gerçekleştirilmiş,


yapısal analizler, projenin inşa süreci, rezervuarın ilk defa dolması ve normal proje
işletmesi boyunca barajın performansı hakkında mühendise ve işverene bilgi
sağlaması amacıyla önerilmiştir. Bu genel rasyonel küçük ve orta ölçekli birçok
barajda sızma problemleri dışında başarı ile uygulanmıştır. Bununla birlikte 120
m’nin üzerinde ve/veya şekil faktörünün (A/H²) 3’ten daha küçük olduğu yerlerde
barajların performanslarında ciddi problemlere yol açmıştır. ÖBKB davranışı gövde
ve beton plağın etkileşimini içeren kompleks bir davranıştır, ve gövdenin doğrusal
olmayan davranışı, zamana bağlı değişen özellikleri ve bir çok değişik kaya tipinden
yapılması, davranışı karmaşıklaştırmaktadır. Son yıllarda sıkça kullanılmaya
başlayan kum-çakıl gövde dolgulu ön yüzü beton kaplı barajlar da ÖBKB olarak
isimlendirilmektedir; bununla birlikte geçirgenlik özelliklerinin son derece değişik
olması nedeni ile bu barajların ön yüzü beton kaplı kaya dolgu barajlarla aynı
kategoride değerlendirilmemelerini gerektirmektedir.

Bu bölümde ÖBKB’lerin çalışma prensiplerine göre son yıllarda bu konuda yapılan


araştırmalara bağlı olarak geliştirilen tasarım prosedürleri ve koruyucu tasarım
önerileri sunulmaktadır. Ampirik yöntemler ve sınırlı analizler ile elde edilen tecrübe
korunmakta, bununla birlikte büyük barajlar için (Temelden Yükseklik>120 m)
tasarımda daha gelişmiş bir pratik önerilmektedir. Son yıllarda ciddi miktarda inşaa
edilen büyük ÖBKB’lerden ve analitik çalışmalardan elde edilen bilgilerle bu
barajların plak ve gövde bölgelerinin tasarımı ve sızmayı azaltma odaklı tasarım için
bu dökümanda öneriler sunulmaktadır.

Türkiye gibi bir deprem ülkesinde baraj tasarımı deprem yüklerinden bağımsız
düşünülemez. Dolayısı ile ÖBKB’ler için de sismik yükler altında kalıcı
deplasmanların tahmin edilmesi, şev eğimlerinin stabilite gereksinimlerini sağlaması
ve şevlerdeki yerel deplasmanların kabul edilebilir düzeyde olması sağlanmalıdır.
ÖBKB’ler gövde odaklı sismik tasarım ile birlikte plaka üzerinde olabilecek çatlama,
ayrılma, ezilme riskini de berarebinde getirmektedir. Bu bölümde bu davranışların
tahkiki ile ilgili yöntemler ve önlenmesi ile ilgili koruyucu tasarım çözümleri
verilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  44 
 

4.1.1 ÖBKB Tasarım Prensipleri

Ön yüzü beton kaplı barajlar, kayanın yüksek dayanımından yararlanarak su tutucu


önyüz betonunu desteklenmesi prensibi ile çalışır. Kayanın yüksek geçirgenliği
sızma durumunda bile borulanma tehlikesi yaşanmamasını sağlar, dayanımın
yüksek olması da duraylılık ve uzun süreli sehimleri engeller. Bu avantajlar yanında
bu tip barajların tasarımında göze alınması gereken yapısal sorunlar kısaca aşağıda
özetlenmektedir.

ÖBKB sistemlerinde sızma olağandır. Kaya dolgu ÖBKB’ler genelde açık bir sızma
hattı sağladığı için içsel su basıncının artmasına ve iç erozyona tabi olmamaktadır,
dolayısı ile sızma yapısal problem yaratmaz. Kum-çakıl dolgu barajlarda ise sızma
hattı geçirimsizlik nedeni ile açık değildir. Dolayısı ile bu barajlarda içsel erozyon
riski (borulanma) mevcut olup buna göre özel filtre veya katman tasarımı
gerekmektedir.

ÖBKB’ler yükseldikçe (120 m’den yüksek barajlarda) dolum aşamasında ön yüz


plaklarında ciddi çatlaklara, ciddi sızma artışlarına rastlanmış, hızlı boşaltma
yapılmak durumunda kalınmıştır (Barra Grande, Campos Novos, Mohale). Dolayısı
ile yüksek ÖBKB sistemlerde basınç ve çekme gerilmeleri betonun kritik sınırlarına
ulaşmaktadır.

ÖBKB’lerden ciddi deprem yüküne maruz kalan baraj sayısı çok azdır. En ciddi
deprem yüküne maruz kalan ZipingPu Barajı’nda ciddi hasar oluşmuş ve
boşaltılmak durumunda kalınmıştır. Kısa ve orta yüksekliklekteki ÖBKB’lerin küçük-
orta dereceli depremlerde ufak sızma artışları dışında davranışları müspet
görülmüştür. Yüksek deprem riski altında yapılan yapılarda plak kalınlığı mevcut
pratikten daha kalın olarak alınmaya başlanmıştır.

4.1.2 ÖBKB Tasarım Analizleri

ÖBKB’lerin tasarım analizleri;

Dolgunun gerilme deformasyon analizi

Şev stabilitesi tahkiki sızma tahkiki amaçlıdır.

Bununla birlikte depremselliği yüksek ve yüksek risk potansiyeline sahip barajlarda


ilave analizler yapılabilir.

DOLGU BARAJLAR  45 
 

Ön yüzü beton kaplı barajlarda gerek ön yüzdeki çatlağın tahmininin zorluğu,


gerekse de gövde geçirimsizliğindeki bilinmeyenler nedeni ile nadir olarak sızma
analizi yapılır. Bununla birlikte işletme sırasında ölçülen sızmanın baraj emniyetine
etkisini tespit etmek için bu analizler gerçekleştirilebilir. Sızma analizinin yapılmadığı
durumlarda bile yukarıdaki yapısal analizlerin asıl amacının barajın ciddi miktarda
sızmaya yol açacak deplasmanlar geçirmeyeceğini kanıtlamak olduğu
unutulmamalıdır. Zira ciddi miktarda sızma ile özellikle büyük barajlarda mansapta
felaket riski yanında, baraj boşaltılması gerekliliği ile oluşacak maddi zarar da baraj
işletimini ciddi şekilde etkileyecektir.

4.1.3 Basitleştirilmiş Elastisite Modülü Tahmini

Kaya dolgunun doğrusal olmayan ve sargılama basıncını gözönüne almadan


basitleştirilmiş şekilde bütün dolgu için elastisite modülü hesaplanabilir.
Deformasyon modülleri, kaya dolgudaki boşluk oranına ve kaya dolgu malzemenin
karakteristiğine bağlı olarak geniş bir aralıkta değişmektedir (25-400 MPa).

Genel hatları ile:

Üniform olarak dağılmış kaya dolgu, Brezilya’daki Foz do Areia ve Segredo


Barajlarındaki gibi, düşük deformasyon modülüne sahiptir.

Sıkıştırılmış çakıl dolgu barajlar kaya dolgu barajlara göre önemli miktarda daha
yüksek modüle sahiptirler.

Gradasyon ve sıkıştırma dolgunun modülünü önemli derecede etkiler: gradasyon ve


sıkıştırma yapılmadan rastgele yerleştirilen dolguların elastisite modülleri düşük elde
edilebilir.

İnşaat esnasındaki düşey oturma ölçümlerinden ve hesaplanmış oturma ölçüm


aletinin üzerindeki düşey kaya yükünden elde edilen modül aşağıda verilmektedir:

Ev = H *γr * h / 1000 * s (4.1)

Burada Ev düşey deformasyon modülü (MPa), H oturma ölçerin üzerindeki kaya


dolgunun düşey derinliği (m), γr kaya dolgunun birim hacim ağırlığı (kN/m3), h
oturma ölçerin altındaki kaya dolgu sütunu (yüksekliği) (m) ve s ölçme aletinin
oturması (m)’dır. Saha ölçümleri ışığında hesaplanmış modülleri (modül sınırları)
gösterilen bazı projeler aşağıda verilmektedir: (Tablo 4.1, Şekil 4.1)

DOLGU BARAJLAR  46 
 

Tablo 4.1: Kaya Dolgu Barajlarda Basit Deformasyon Modülü

Proje Adı Kaya Tipi Deformasyon Modülü


(MPa)

Foz do Areia Bazalt 32

Segredo Bazalt 45

Aguamilpa Çakıl 190

Salvajina Temiz Çakıl 390

Alto Anchicaya Hornblend-Diyorit 145

Golilas Kirli Çakıl 210

400
2.3-G
350 A - Cethana
B - Anchacaya
C - Foz do Arela
300
D - Segredo
E - Xingo
250
F Aguamilpa
G - Salvajina
Ev(MPa)

200 H - Golillas
I - Shiroro
150 J - Lower Pieman
K - Mackintosh
100 L - Murcheson
M - Bastyan
50 N - Khao Laem
0 - Kotmale
0

0.05 0.1 0.15 0.2 0.25 0.3 0.35 0.4


Şekil 4.1 Deformasyon Modülü ve Boşluk Oranı Arasındaki İlişki (Pinto ve Marques, 1998)

4.1.4 Koruyucu Tasarım Kavramları

4.1.4.1 Gövde

Ön yüz betonunun açık geçiş imkanı sağlayan yüksek geçirimliğe sahip iyi dayanımlı
kaya tarafından desteklenmesi ÖBKB’ler için ideal durumdur. Çünkü ön yüz betonu,
barajın memba yüzeyinde bulunduğundan dolgu malzemeleri suya doygun

DOLGU BARAJLAR  47 
 

olmayacak ve bu nedenle ÖBKB’nin içinde bir deprem esnasında veya sonrasında


artmış boşluk suyu basıncının bir sonucu olarak herhangi bir deformasyon meydana
gelmeyecektir. Membadan mansaba doğru geçirgenliği artan bir kaya bölgelenmesi
yapılmalıdır.

Eğer dolgu yarı geçirgen kumlardan veya çakıllardan oluşmaktaysa, işlemden


geçirilmiş alüvyon veya kırma kayadan oluşan eğik bir drenaj bölgesi memba
bölgelerini mansap kum, çakıl ve kaya dolgu bölgelerinden ayırmak için
sağlanmalıdır. Bu drenaj bölgesi barajın sağ sahilinden sol sahiline ve tabanından
kretine kadar devamlı olmalıdır. Debi miktarlarının, deformasyonların ve derz
hareketlerinin ölçülmesi, barajların deprem sonrasındaki kapsamlı performanslarının
değerlendirilmesi için alınmalıdır.

4.1.4.2 Şev Eğimi Seçimi

50°’lik bir sürtünme açısı ile 1.3Y:1D’lik bir eğim kullanılarak basit bir sonsuz şev
stabilitesi analizi, iyi sıkıştırılmış kaya dolgu için yeterli olan 1.55’lik bir emniyet
katsayısını vermektedir. 1.2Y:1D’lik dik eğimler, bazı ÖBKB’nin mansap şevlerinde,
ulaşım yolları arasındaki palyelerde kullanılmıştır. Çünkü modern sıkıştırma
ekipmanları kolayca ve rutin olarak yoğun yüksek dayanımlı bir dolgu
yaratabilmektedir. ÖBKB’nin şev eğimleri aşağıdaki hususlar dikkate alınarak
seçilmektedir:

Barajın yüksekliği: Oldukça yatık eğimler 120 m’yi aşan barajlar için seçilmektedir.

Kaya dolgunun kalitesi: Daha yatık eğimler daha zayıf kalitedeki kaya malzemesi
kullanıldığında seçilmektedir.

ÖBKB’nin inşa edildiği bölgenin depremselliği: Daha yatık eğimler, proje yoğun
depremselliğin bulunduğu bir bölgede inşa edildiğinde seçilmektedir.

Nispeten yüksek statik emniyet katsayıları ÖBKB’lerin şev stabilitesi


gerçekleştirilirken tahmin edilebilir. Bu kısmen mevcut yüksek sürtünme kesme
dayanımının, kısmen de doygunluğun eksikliği ve boşluk suyu basıncının
sonucudur. Ayrıca depremli ve depremsiz sınır denge stabilitesi analizlerinde, zayıf
temel derzlerinde hem dolgu ve hem de temelden geçen potansiyel kayma yüzeyleri
kontrol edilmelidir (Casinader ve Stapledon, 1979, Gosschalk ve Kulasinghe, 1985).

DOLGU BARAJLAR  48 
 

4.1.4.3 Plaka Kalınlığı

Ön yüz plağının kalınlığı son yıllardaki tasarımlarda giderek küçültülmektedir. Küçük


ve orta büyüklükte barajlardan büyük barajlara ekstrapole edilen bu davranış bir çok
büyük barajda görülen davranış nedeni ile yeniden değerlendirilmektedir. Büyük
barajlarda (Temelden Yükseklik>120 m) klasik kalınlık belirleme denklemi kati
tasarım için kullanılmamalıdır. Bu tip sistemlerde basınç ezilmesi ve buna bağlı
büyük kırıklar görüldüğü için plak kalınlığının daha büyük alınması gerektiği açıktır.

Büyük deprem riski taşıyan barajlarda plak kalınlığı tasarımın önemli bir parçasıdır.
Zira plakların birbirine vurarak ezilmesi, çekmede derz açılmasından daha fazla
zarar vermektedir (Bkz. ZipingPu Barajı). Dolayısı ile deprem riski ciddi olan
barajlarda da plaka kalınlılığının emniyetli tarafta seçilmesi önerilir.

4.1.4.4 Plaka Donatısı

ÖBKB’lerde sızmalar çevresel derzlerden ve betonun içindeki çatlaklardan dolayı


oluşmaktadır. Çatlak kontrolünde önemli bir etken olan plağın donatısı son yıllardaki
tasarımlarda giderek küçültülmektedir. Küçük ve orta büyüklükte barajlardan büyük
barajlara ekstrapole edilen bu davranış bir çok büyük barajda görülen davranış
nedeni ile yeniden değerlendirilmektedir. 0.3% civarına kadar gerileyen donatı ile
gerçekleştirilen bir çok barajda müspet davranış görülse de, diğer bir çok barajda da
çok ciddi sızmalar olduğu belirtilmiştir. Sızma kontrolü için özellikle dolgunun inşaat
sonundaki deformasyon modülünün düşük olduğu durumlarda (Eeq<=50 MPa)
donatı oranı en fazla 0.6% olarak seçilebilir. Donatı arttırılması sızmanın kontrolü
için tasarımcının elindeki en etkili yöntemdir, zira paspayının değiştirilmesi, plaka
kalınlığının veya beton kalitesinin değiştirilmesi çatlama davranışını donatı
oranındaki değişim kadar etkilememektedir (Arici, 2011). Donatının plaka içerisinde
tek veya çift hat üstünde yerleştirilmesinin plaka davranışına ciddi bir etkisi
bulunmamıştır.

4.1.5 El Hesapları İle Davranış Tahminleri

El hesapları ile davranış tahminleri modelleme yoluyla elde edilen sonuçların


kontrolü için basit ve yararlı yöntemlerdir. Özellikle bilgisayar programlarında içsel
öngörülerin ciddi olarak arttığı düşünülürse elde edilen sonuçların tutarlılığının tespiti
büyük önem kazanmaktadır. Aşağıda inşaat sıkışması, oturması, beton plakanın

DOLGU BARAJLAR  49 
 

hareketi ve sızma tahmini ile ilgili literatürde yayınlanmış el hesabı yöntemleri


sunulmaktadır.

4.1.5.1 Tahmini İnşaat Oturması

Dolgu içindeki herhangi bir yerde inşaat esnasındaki oturma, deformasyon modülü,
ilgilenilen kısmın aşağısındaki sıkıştırılabilen malzemenin kalınlığı ve sıkıştırılabilen
malzemenin üzerindeki yüke bağlı olarak değişkenlik gösterir. Basit bir bağıntı,
deformasyon modülünün (Ev) gerilmenin (sıkıştırılabilen malzemenin üzerindeki yük)
şekil değiştirmeye (en üstteki tabakanın oturmasını tabakanın kalınlığına oranı)
oranı, oturmayı tahmin etmede kullanılabilmektedir. Ayrıca inşaat esnasında oturma
ölçümlerinin ışığında bağıntı deformasyon modülünün hesaplanmasında
kullanılabilmektedir. Eğer örneğin, dolgu baraj içerisindeki bir sütun 10 tabakaya
bölünürse, en alttaki tabaka üst kısmındaki oturma (0.1 H kalınlığında), bir tabakanın
(0.1 H kalınlığında) yüküyle meydana gelir ki, alt tabakanın üst tarafında meydana
gelen oturma;

S = (γr * H2)/(1000 * Ev) şeklindedir. (4.2)

Burada;

S = Oturma (m)

γr = Kaya dolgunun birim hacim ağırlığı (kN/m3)

H = Barajdaki sütun yüksekliği (m)

Ev = Düşey deformasyon modülü (MPa)

Örneğin, 100 MPa’lık bir deformasyon modülüne sahip 200 m yüksekliğindeki bir
ÖBKB’nin 20 m kalınlığındaki en alt tabakasının üstündeki oturma, birim hacim
ağırlığı 22 kN/m3 olan bir adet 20 m kalınlığa sahip kaya dolgu yükü altında 0.09
m’dir. Dokuz tabaka kaya dolgu altında (180 m) barajın tabanındaki 20 m
kalınlığındaki tabakanın en üstünde 0,8 m olabilmektedir (0, 09 x 9). Barajdaki
maksimum oturma barajların ortalarında meydana gelebilmektedir. Bu noktada, 5
adet sıkıştırılmış malzeme aşağıda ve 5 adet sıkıştırılmış malzeme yukarıda
bulunmaktadır. 200 m yüksekliğindeki bir baraj örneğinde orta yükseklikteki oturma
2.2 m olabilir (0.09 x 5 x 5). En alttaki tabakanın tabanının oturmadığına dikkat
edilmelidir. Çünkü analiz sıkıştırılamayan bir temeli kabul etmektedir. Aynı zamanda,

DOLGU BARAJLAR  50 
 

barajların tamamlandığı anda, krette oturma meydana gelmemektedir. Çünkü ilave


yük yoktur.

Yukarıdaki örnek her bir tabaka yüzeyinin oturmasının, o tabakanın bulunduğu kotun
üzerinde ve altında üretilmiş dolgu tabakalarıyla orantılı olacaktır. Dolgu örnekteki
gibi 10 tabakaya bölünürse, her bir tabakanın oturması yaklaşık olarak Tablo 4.2’de
gösterilen dağılım faktörüyle orantılı olacaktır. Maksimum oturmanın barajın
ortalarında olduğu göz önüne alındığında, düşey oturmalarının dağılımı kabaca
parabolik olduğu görülebilir. Barajın bitirildiği gün kretteki ve tabandaki oturma
sıfırdır.

Tablo 4.2: Tahmini Oturma Hesabı için Faktörler

Tabaka Numarası Her Bir Tabaka Üzerinde Dağılım Faktörü


Bulunan Tabaka Sayıları

0 10 0

1 9 9

2 8 16

3 7 21

4 6 24

5 5 25

6 4 24

7 3 21

8 2 16

9 1 9

10 0 0

Bu basit teknikler, inşaat esnasında baraj kısmen tamamlandığında, deformasyon


modülünün sağlamasının yapılması amacıyla kullanılabilir.

DOLGU BARAJLAR  51 
 

Tablo 4.3: Bazı ÖBKB’lerin İnşaat ve Davranış Parametreleri - Pinto ve Marques (1998)

DOLGU BARAJLAR  52 
 

4.1.5.2 Tahmini İnşaat Sıkışması

İnşaat esnasında, kaya dolgunun baskısından dolayı oturmaya sebep olur.


Yukarıdaki verilerden türetilen oturma ifadeleri kullanılarak değerlendirilebilen bir
toplam sıkışma tahmini yapılabilir. Barajdaki bir sütunun yüksekliğinin (H) yüzdesi
cinsinden sıkıştırma, barajdaki her bir 10 tabakanın oturmasının toplamına eşittir.
Buna göre aşağıdaki bağıntı türetilmektedir:

C = S x 100/H x (9+8+7+6+5+4+3+2+1+0) = 45 x γr x H / E (4.3)

Böylece, E’nin 100 MPa’a ve γr’nin 0.022 kN/m3’e eşit olduğu, örnekteki 200 m
yüksekliğindeki bir kaya dolgu sütununun sıkışması (C) sütun yüksekliğinin % 2’sidir.
Bu basit uygulamaların kullanılması ile kaya dolgu barajın inşaat esnasındaki
kapsamlı sıkışması tahmin edilebilmektedir.

4.1.5.3 Ön Yüz Betonu Deformasyonunun Tahmini

Pinto ve Marques (1998), rezervuar yükü altında, maksimum ön yüz betonu


deformasyonunun tahmini için amprik bir yaklaşım sunmaktadırlar. Maksimum yüzey
deformasyonu ön yüzün normalinde ölçülmekte olup, baraj yüksekliğinin % 40 ile %
50’si civarında meydana gelmektedir. Ön yüz hareketleri, inşaat esnasındaki
oturmalarla beraber, H2/Et ile orantılıdır. Et, rezervuar yükü altındaki hareket
yönünde ölçülmüş deformasyonun enine modülü olup, inşaat esnasında ölçülen
deformasyon düşey modülünden (Ev) daha büyüktür. İnşaat esnasında meydana
gelen kaya dolgu sıkışması daha yüksek bir deformasyon enine modülü ile daha
yoğun bir dolgu oluşturmaktadır. Pinto ve Marques tarafından geliştirilmiş veri tabanı
Tablo 4.3’de sunulmaktadır.

Önceden belirtildiği gibi, vadi şekil faktörü (A/H2) inşaat deformasyon modülünü
etkilemektedir (Ev). Dar vadilerde, daha düşük şekil faktörleri ile kemerlenme vadi
boyunca etkili olup, maksimum yüksek kesitte bir kaya dolgu düşey sütunundaki
yükü azaltmaktadır. Böylece ölçülen oturmada azalmaktadır. Daha az oturma daha
büyük bir düşey deformasyon modülü ile sonuçlanmaktadır (Ev). Bu durumda,
belirtilen enine modül hesaplanan Ev’den çok az büyük olabilir. Tahmini Et ile Ev
arasındaki oran, Tablo 4.3’deki formüller kullanılarak, barajın ön yüzünde ölçülen
maksimum yer değiştirme ve düşey oturma değerine bağlıdır. Ölçülmüş oranlar
daha sonra vadi şekil faktörüne bağlı olarak, Şekil 4.2’de görüldüğü gibi, çizilmiştir.
Şekilden görülebildiği üzere, Et/Ev’nin daha büyük oranları daha büyük şekil
faktörüne karşılık gelmektedir (A/H2). Pinto ve Marques tarafından yapılan analizler,

DOLGU BARAJLAR  53 
 

Şekil 4.3’de gösterilmektedir. Örneğin inşaat esnasındaki düşey deformasyon


modülü (Ev) 100 MPa’a ve barajın bulunduğu vadinin şekil faktörü 4’e eşit ise tam
dolu rezervuar yükü altında 200 m yüksekliğindeki bir barajdaki tahmini maksimum
ön yüz deformasyonu 0.4 m civarında olabilmektedir.

Vadinin şekli, inşaat esnasındaki deformasyon modülü ve barajın maksimum


yüksekliği arasındaki basit ilişkiler rezervuarın ilk kez dolması esnasındaki barajın
performansının tahmininde kullanılabilmektedir.

8 A - Cethana I - Shiroro
B - Anchacaya J - Lower Pieman
7 C - Foz do Areia K - Mackintosh
D - Segredo L - Murcheson
E - Xingo M - Bastyan E T /E V =
6
F Aguamilpa N - Khao Laem
G - Salvajina 0 - Kotmale
5
H - Golillas
E T /E V

1 2 3 4 5 6 7 8 9
2
A/H

Şekil 4.2 Enine Ve Düşey Modüllerin Oranının A/H2’nin Fonksiyonu Olarak İfadesi
(Pinto ve Marques, 1998)

A - Cethana I - Shiroro
B - Anchicaya J - Lower Pieman
C - Foz do Areia K - Mackintosh
1.4
D - Segredo L - Murcheson
E - Xingo M - Bastyan
1.2 F Aguamilpa N - Khao Laem
G - Salvajina 0 - Kotmale
1 H - Golillas

0.8
D (m)

0.6

0.4

0.2

100 200 300 400 500 600 700 800 900


2 2
H /EV (m /MPa)

Şekil 4.3 Maksimum Ön Yüz Betonu Sapmasının H2/Ev’ye Olan Oranı (Pinto ve Marques, 1998)

DOLGU BARAJLAR  54 
 

4.1.5.4 Temelden Ve Ön Yüz Betonundan Geçen Sızmanın Tahmini

Sızma, ÖBKB’nin bütün performansı ile ilgili anahtar bir parametredir. Büyük sızma
miktarları, çevresel derzde meydana gelmiş bir hasarın ve/veya ön yüz betonunun
bazı kısımlarının çatladığının bir göstergesidir. Temelden geçen sızmanın aynı
zamanda büyük sızma oranlarına katkısı da bulunabilmektedir.

Sızma, geçirgen ortamlardaki akımların davranışlarıyla ya da enjeksiyon perdesinin


ve süreksizliklerin etkilerini içine alan daha karmaşık metotlarla tahmin edilebilir
(Giesecke vd., 1992).

ÖBKB’lerin temel tasarım konsepti, ön yüz destek malzemesi, filtreler, geçişler,


drenaj altı ve baraj gövdesini içeren barajın bazı dolgu bölgelerinin büyük sızma
miktarları meydana geldiğinde bile duraylı (stabil) kalmalıdır. Kaya dolgunun büyük
debileri kabul etme ve geçirme yeteneği literatürde iyi bir şekilde bilinmektedir. Bu
nedenle dolgu bölgeleri ve temel davranışı uygun bir şekilde tasarlanmış ve inşa
edilmişse büyük sızma miktarları emniyetin tehlikede olduğunu gösteren bir
gösterge olmaz ancak daha fazla iyileştirici yöntemler sızmayı azaltmak için
gerekebilir.

4.1.5.5 Çatlaklardan Geçen Debi

Derzlerde, tasarım ve inşaat aşamasındaki uygun iyileştirmelerin önemi, çevresel


derzdeki açılmalar veya ön yüz betonundaki çatlaklardan, potansiyel açıklıklardan
sızan miktarın tahminleri geliştirilerek aracılığıyla gösterilmektedir. Bir çatlaktan
geçen debi miktarı genellikle çatlak genişliğinin küpüyle orantılı olarak ifade
edilmektedir. C. Louis (1969), kübik denklem kullanarak ve deneysel çalışmalar
ışığında, bir çatlaktan geçen debi için aşağıda verilen bir model geliştirmiştir.

gw 3
q (4.4)
  m  
1, 5

12v 1  8,8  
  2w  

Burada:

q = birim debi miktarı (m3/sn/çatlak uzunluğu miktarı (m)

g = yer çekimi ivmesi = 9.81 m/sn2

w = çatlak genişliği (m)

DOLGU BARAJLAR  55 
 

i = hidrolik eğim = h/d

h = çatlaktan geçen akıma bağlı yük kaybı (m)

d = yük kaybının meydana geldiği çatlak derinliği

v = suyun kinematik viskozitesi ( 200 C’de 1 * 10-6 m2/sn’dir)

m = pürüzlülük katsayısı, yaklaşık olarak çatlak içindeki sokulumların boyutuna


eşittir (m)

Eğer pürüzlülük katsayısı (m), w çatlak genişliğinin bazı katı ya da oranıyla (a)
tanımlanırsa, yukarıdaki bağıntı şöyle yazılabilir:

817500w 3 i
q 1, 5 (4.5)
a
1  8,8 
2

Kayadaki pürüzsüz bir derz yüzeyi veya betondaki ön biçimlendirilmiş bir derz gibi
pürüzsüz kenarlara sahip bir çatlak için a değeri yaklaşık 0.1 (m = 0.1 w) olabilir.
Betondaki bir kılcal çatlak gibi pürüzlü kenarlara sahip bir çatlak için, ise a değeri
yaklaşık olarak 1.0 veya 2.0 olabilir (m = 1.0 w veya 2.0 w). Tablo 4.3, farklı
pürüzlülük katsayılarına ve genişliklerine sahip 1 m uzunluğundaki çatlaklarda
meydana gelebilecek akışın büyüklüğü ile alakalı bir açılım sağlamaktadır.
Unutulmamalıdır ki, yukarıdaki denklem türbülanslı akımlar için kullanılamaz. Bu
nedenle yukarıdaki eşitlik 0.2 l/sn/m civarını aşan debi miktarları için uygulanabilir
değildir. Avustralya’daki birkaç barajda uygulanan C. Louis denkleminin kullanımı ile
ilgili bir tartışma Casinader ve Rome (1988) tarafından hazırlanmış bir bildiride
bulunabilmektedir.

Tablo 4.4: Bir Çatlaktan Geçen Debi Miktarlarının Tahmini


Çatlak Pürüzlülük, Yük Çatlak Eğim, h/d Debi Debi Miktarı, q
Genişliği a Kaybı, h Derinliği Miktarı, q (l/sn/m)
(mm) (m) (m) (m3/sn/m)
0.1 0.1 100 0.6 166.7 1.24E-04 0.12
0.3 0.1 100 0.6 166.7 3.35E-03 3.35
0.1 1 100 0.6 166.7 3.31E-05 0.03
0.3 1 100 0.6 166.7 8.95E-04 0.90
0.1 2 100 0.6 166.7 1.39E-05 0.01
0.3 2 100 0.6 166.7 3.75E-04 0.38

DOLGU BARAJLAR  56 
 

Tabloda gösterilen örnekler için, sabit bir çatlak genişliğinden geçen sabit bir yük
kaybı değeri kılcal çatlaklar ile hasar görmüş veya zayıf yapılmış derzlerde meydana
gelen tahmini debi miktarlarını göstermek için kullanılmıştır. Tablodan görüldüğü
üzere takribi 0.1 mm genişliğindeki kılcal çatlaklar, pürüzlü kenara sahip yüksek bir
eğim altında bile, büyük bir debi miktarının geçmesine izin vermeyecektir. Debi
miktarları, çatlak genişliği 0.3 mm veya daha geniş olması ile çatlak kenarlarının
pürüzsüz olması durumunda önemli bir şekilde artmaktadır. Özellikle çevresel
derzde, derz detaylarının geliştirilmesi ve ön yüz betonu desteğinin inşaatında büyük
bir özen gösterilmesi açıktır.

4.2 Temel Kazıları ve İyileştirmeler

ÖBKB’de temel zemin çalışmaları aşağıdaki bölümleri içermektedir:

Kazılar

Baraj gövdesinin ve topuk plağı altındaki temel için hazırlıklar: Bu çalışmalar, baraj
gövdesinde ve topuk plağının altındaki stabil ve uygun olmayan zeminin kazılarak
kaldırılmasını içermektedir. Eğer zeminin kazılarak kaldırılması pratik bir çözüm
değilse, malzemenin borulanması ve erozyonunu önleyecek tedbirler alınmalıdır.

Topuk plağı altında yer alan delgi ve enjeksiyon ve/veya pozitif cut-offlar,

Topuk plağının hem memba hem de mansap tarafındaki bozuklukların ve çatlakların


özel yöntemlerle iyileştirilmesi,

Temel ve sahillerin (sağ ve sol) drenajı,

Yukarıda sözü edilen tekniklerin kombinasyonları,

Özet olarak, temel iyileştirmeleri aşağıda verilen temel hedefleri sağlamalıdır.

Topuk plağının altında ve etrafında sızmanın etkin bir şekilde kontrolü,

Baraj gövdesi ve topuk plağının altındaki zeminde bulunan stabil ve uygun olmayan
malzemenin kaldırılması,

Temeli oluşturan yüzeyin beton dökümüne, filtre ve kaya dolguya hazırlanması,

Topuk plağının, ön yüz betonunun ve çevresel derzin farklı oturmalarının


sınırlandırılması

DOLGU BARAJLAR  57 
 

4.2.1 Topuk Plağının Temel İyileştirmeleri

Baraj gövdesinin memba şevinin, barajın sağ ve sol sahili kestiği çizgi boyunca,
kabul edilebilir bir derinlikte uygun bir temel zemini üzerine oturtulan ve sürekliliği
olan betonarme topuk plağı (Sadece inşaat derzi ve süreklilik arz eden donatı ile),
kaya temel ile ön yüz beton plağı arasında geçirimsizliği sağlayan uygun bir bağlantı
elemanı görevini görmektedir.

Topuk plağı, kaya temele çelik ankraj çubukları ile bağlanarak kapak ve perde
enjeksiyonu için başlık betonu olarak da hizmet vermektedir.

Topuk plağı genel olarak, sağlam, su basıncı altında sürüklenmeyecek ve


enjeksiyonla iyileştirilebilecek bir kayaya oturtulmaktadır.

Genel olarak, sert, uygun, aşınmayan kaya kütlelerinde, topuk plağı kazıları için
yüzeyin temizlenmesi ve hazırlanması aşağıdaki hususları içermektedir:

Zemin yüzeyindeki kırıklı, çatlaklı, boşluklu ve derzli bölümlerden yumuşak


malzemenin kazılması,

İnşaat kaydı amacıyla topuk plağı temel yüzeyinde detaylı jeolojik haritanın
hazırlanması,

Kaya yüzeyine zarar verilmeden yüksek basınçlı hava ve su ile temizlenmesi zarar
oluşacaksa hava ile temizlenmesi,

Zemin temizlendikten sonra kırıklı, çatlaklı, boşluklu yerlerin betonla doldurulmasıdır.


Bu ya topuk plağının altındaki temel betonunun dökümünde ya da topuk plağı
dökümünde eş zamanlı olarak yapılabilir.

Şili’de ki birçok barajda olduğu gibi Santa Juana ve Puclaro’da da topuk plağı
alüvyon zemin üzerine inşa edilmiştir. Alüvyon üzerine oturan barajların yükseklikleri
28 ile 106 metre arasında değişmektedir. Ülkemizde de Arkun Barajı yaklaşık 60 m
alüvyon üzerine oturmaktadır. Bu projelerde alüvyon zemin içine düşey sızdırmazlık
perdeleri yapılarak bu perdeler mafsallı topuk plaklarına bağlanmıştır.

ÖBKB’ler alüvyon zemin üzerine oturtulduğunda, yerinde kalan zeminin tüm statik
ve dinamik şartlar altında stabil kalması ve ön yüz betonundaki çatlaklar veya topuk
plağındaki derzlerdeki hareketlenmelerin aşırı bir sızmaya neden olmayacak şekilde
temel etrafındaki deformasyonların küçük olması önemlidir.

DOLGU BARAJLAR  58 
 

Alüvyon üzerine oturan ÖBKB


B’lerdaki tem
mel tasarım
m düşünceleeri şunlardır:

Alüvyon sıkışabilirrliği düşük vve sismik yü


ükler altında
a stabil olmaalıdır.

e olmaksız
Gerilme zın alüvyo n etrafında ecek deforrmasyonların absorbe
a oluşabile e
edilebildiğinden do asarlanmalıdır ve bu ddiyafram du
olayı esnekk bir yapı ta uvarı topukk
a bağlar. Bu
plağına u bağlantını n tasarım detayı
d Şekil 4.4’de göstterilmektedir.

Şekil 4.4: Vadi Topuk Plağı, Düşey


y Geçirimsizlik
k Perde Duva
arına Mesnetli

4.2.2
2 Dolgu Temeli
T İyileş
ştirmesi

Barajın
n sağ ve sol sahilinde, topuk plağ
ğının hemen
n mansabınnda ve bara
aj ekseninin
n
memba
asında sağla
am kayanın
n ortaya çıkması için sıyırma kazıl arı yapılma
alıdır.

Alüvyon üzerine oturan


o ajlarda topuk plağı sağ
baraj ğlam kayayaa oturtulma
ak istenirse,,
topuk plağından
p itibaren
i barraj su yüks
sekliğinin 1/3’ü mesafe
feye kadar kaldırılmakk
koşulu ile alüvyon
n malzeme nin baraj gövdesi
g altında kalmassına yapılacak detaylıı
jeotekn
nik araştırm
malar netice
esinde müs
saade edilebilir. Bu durumda topuk
t plağıı
kazısın
nın mansap şevi, önyü
üz betonu şevinden
ş da
aha yatık ollmalı ve önyüz betonu
u
ile kazzı yüzeyi arasında
a ta
abandan itibaren geniişleyen bir zon oluşturulmalıdır..
Ancak; yapılan dinamik ana
alizlerde, alüvyon mak
ksimum tassarım depre
emi altında
a
dayanım kaybına maruz ka
alıyorsa, da
aha detaylı bir analizz yapılarak alüvyonun
n
kaldırılııp kaldırılma
amasına ka
arar verilmelidir.

Bu durrumda; day
yanım kayb
bının ve bu
unun emniy
yet katsayıısında yara
atacağı etkii
dikkate
e alınarak ka
aldırılması g
gereken alü
üvyonun mik
ktarı belirlennmelidir.

Özellikle topuk pla


ağından itiba
aren projen
nin durumu da
d dikkate aalınarak seç
çilen uygun
n
ede ince daneli
mesafe d malzzemenin ka
aya dolgu içerisine yyıkanmasın
nı önlemekk

DOLGU
U BARAJLAR  59

 

amacıyla kaldırılmayan sürüklenebilir malzemenin filtre malzemesi ile korunması


gerekmektedir.

Stabilite sağlanması amacıyla gövde şevlerinin lokal olarak yatırılması gerektiğinden


yerinde bırakılan malzeme çok zayıf olmamalıdır.

Ön yüzdeki aşırı hareketleri önlemek amacıyla, baraj aksının memba tarafında


yerinde bırakılan ve büyük oranda su basıncına maruz kalacak malzemenin
elastisite modülü ile kaya dolgudan beklenen modül değerlerinin birbirine yakın
olması sağlanmalıdır.

Topuk plağının en az 10 m mansabı ile hidrolik yükün 1/3’ü mesafe içerisinde


çıkıntıların ve düşey yüzeylerin yumuşatılması önerilir.

ANCOLD Rehberinde 2 m den daha yüksek çıkıntıların 0.5H:1V eğime getirilmesi


önerilmektedir.

4.2.3 Kapak ve Perde Enjeksiyonu

Ön yüzü beton kaplı barajlarda kapak ve perde enjeksiyonu, baraj gövdesi dışında
enjeksiyon başlık betonu görevini gören ve ankrajlarla temel kayasına bağlanmış
topuk plağı üzerinden yapılmaktadır. Bu tür barajlarda topuk plağı gövde eteğinde
olduğu için enjeksiyon perdesi de gövdenin etek kısmında yer almaktadır.

Ön yüzü beton kaplı barajlarda, barajda su tutulduktan sonra oluşabilecek herhangi


bir problemde enjeksiyon perdesi yapılan bölgeye tekrar ulaşarak iyileştirme
yapılması çok zordur. Dolayısıyla özellikle ön yüzü beton barajlarda enjeksiyon
perdesinin efektifliği çok iyi kontrol edilmeli, şüphelenilen bölgeler ilave kuyularla
takviye edilerek iyileştirme tam manasıyla sağlanmalıdır.

Ön yüzü beton kaplı barajlarda perde enjeksiyonuna talveg seviyesinden başlanarak


sağ ve sol sahilde yamaçlara doğru çıkılmalıdır. Sağ ve sol sahildeki perde
enjeksiyonunun dolgudan önce gitmesine dikkat edilmeli ve enjeksiyon şerbetinin
dolguya karışmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Enjeksiyon yapılırken Bölüm 2.7’de yer alan kriterler göz önünde bulundurulmalı
ayrıca “DSİ Temel Sondaj ve Enjeksiyon Teknik Şartnamesi”ndeki diğer hususlara
da uyulmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  60 
 

4.3 Topuk Plağı

4.3.1 Genel

Topuk plağı, ön yüz betonu ile baraj temelindeki geçirimsizlik perdesini birleştiren bir
bağlantı elemanı olarak tariflenebilir.

Topuk plağı boyutları, baraj yüksekliği ile baraj temelini oluşturan formasyonların
mühendislik özelliklerine bağlıdır.

Topuk plağı altında taşıma gücü yönünden zayıf özellikteki jeolojik birimlerin sınırları
proje aşamasında net olarak belirlenmelidir.

Topuk plağı boykesiti boyunca kazının derinleştirilerek sağlam zemine oturtulması


her zaman ekonomik olmayabilir. Bu tip durumlarda topuk plağı tabanının sağlam
formasyona kadar sıyrılarak kaldırılması ve yerine proje kotuna kadar beton ile
doldurulması gerekebilir.

Her koşulda topuk plağı ve altında yapılan beton dolgu yekpare bir yapı olarak
kayma ve devrilmeye karşı yeterli emniyette olmalıdır.

Yukarıda sıralanan nedenlerden dolayı topuk plağının oturacağı yüzeylerde


yeterince jeolojik araştırma yapılmalı, ana kayanın farklı birimlerinin bütün
parametreleri (tek ve üç eksenli basınç dayanımları, deformasyon modülü, kayma
dayanımı, çatlak sistemi ve özellikleri, Q, RMR, vb.) elde edilmeli ve nihai
projelendirilmeye geçilmelidir.

4.3.2 Topuk Plağı Boyutlandırılması

Topuk plağı genişliği kayanın sağlamlığına, enjeksiyon yapılabilir olmasına ve


içindeki ince ve parçalı kısımlarının yüksek su basıncı altındaki davranışına (su
basıncı altında sürüklenmemesine) göre 3-10 m arasında değişecek şekilde
belirlenebilir.

Topuk plağı altında hidrolik gradyan değerleri genel olarak 15~20 arasında
değişebilmektedir. Plak kalınlığı ise aşağıdaki eşitlik ile hesaplanabilmesine rağmen;
minimum 0.30~0.40m. olarak teşkil edilmekte ve genellikle inşaat kolaylığı (donatı
yerleşimi ve sürekliliği, topuk plağı geometrisinin teşkil edilmesi vb.) açısından
boykesit boyunca sabit bir değer almaktadır.

T=plinth kalınlığı (m) = 0.3 + 0.003H (4.6)

DOLGU BARAJLAR  61 
 

(H=topuk plağı “A” hattı ile maksimum su seviyesi arasındaki fark)

4.3.3 Topuk Plağı Genişliğinin Belirlenmesi

Topuk plağı hem enjeksiyon perdesinin teşkil edilmesi için bir platform sağlamakta
hem de sızma yolunu uzatarak istenen gradyan değerlerini sağlamaktadır. Ancak
topuk plağı genişliğinin “A” hattı düzleminde yamaca doğru artırılması, kazı
miktarında ciddi artışlar yaratacak, topuk plağı tabanında eğimin artmasına ve
stabilite güçlüklerine sebebiyet verecek, ayrıca palye yüksekliğinin artması sebebiyle
kazı şevlerinin yatıklaşması ve kazı hacminde ek bir artış daha yaratacaktır. Bu
hususların tamamının bertaraf edilebilmesi için, sabit bir genişlikte dış topuk plağı ile
bu plağın hemen mansabında bir iç topuk plağı tasarlanarak gerekli hidrolik gradyan
sağlanabilir (Şekil 4.5).

Kazıdaki Muhtemel
T f Potential economy in excavation

External plinth
0.5
Dış
1
Ön
İç
Face slab

3
1 Internal plinth

H / 15

Şekil 4.5: Tipik İç+Dış Topuk Plağı Kesiti (“A” Hattı Düzlemine Dik Kesit) (Marulanda ve Pinto 2000)

Bu husus ilk defa J.B. Cooke (Cooke, 1999) tarafından iç topuk plağı olarak
önerilmiş ve yüksek barajlarda başarı ile uygulanmıştır. Dış topuk plağı (“A” hattı
membasında kalan kısım) üç sıra enjeksiyona izin verecek şekilde en az 4~5 m.
olarak seçilmelidir.

Topuk plağı betonunun oturacağı birimlerin zayıf özellikte ve ince tanelerin


sürüklenebilir olması durumunda topuk plağı tabanında ek önlemler alınmalıdır. En
genel uygulamalar, topuk plağı mansabında (iç topuk plağı) beton veya püskürtme
betonu ve bunların üzerinde ve mansabında filtre zonlarının teşkili ile sızma
boyunun uzatılması şeklindedir. Ana kayanın altere veya zayıf zonlarının yüksek
basınç altında kaya dolgunun içine yürümesini engellemek için filtre zonları baraj
yüksekliğinin en az %40’ı bir mesafe kadar devam ettirilmelidir.

İç topuk plağı minimum 20 cm. kalınlığında betonarme betonu (Donatı oranı % 0,2)
ile teşkil edilmeli ve dış topuk plağına PVC su tutucu ile bağlanmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  62 
 

İç topuk plağı püskürtme betonu ile teşkil edilir ise kalınlığı en az 15 cm. olmalı,
hasır çelik ile desteklenmeli ve dış topuk plağı betonuna yine PVC su tutucu ile
bağlanmalıdır.

İç topuk plağının üst kısmında yine çevresel derzde olduğu gibi filtre malzemesi
teşkil edilmeli ve böylelikle olası çatlaklardan kaya dolgu içerisine malzemenin
sürüklenmesi engellenmelidir.

Dış topuk plağının tabanında diyafram cut-off perde yapılması da sızma yolunu
uzatabilecek bir başka alternatiftir.

Üzerinde enjeksiyon işlemi yapılacak olan dış topuk plağı betonu, ana kayaya
ankrajlar ile bağlanmalıdır.

İç topuk plağı dış topuk plağı ile yekpare döküldüğü örnekler mevcut olmakla birlikte,
olası eğim değişimlerini ve ilk beton dökümünde ve enjeksiyon sırasında gerilme
yoğunlaşmalarını değerlendirerek yekpare veya mafsallı yapıya karar verilmelidir.

Beton dökümüne geçilmeden önce ana kaya yüzeyi basınçlı su ile yıkanmalı, bütün
zayıf parçalar ortamdan uzaklaştırılmalı, gerekmesi halinde yüzey pürüzlülüğü
artırılmalı ve yüzeyde tam aderans sağlanmalıdır.

Maksimum kabul edilebilir hidrolik gradyan değeri ana kayanın durumuna göre
Tablo 4.5’ten seçilebilir. Ancak; ana kayanın cinsi, ayrışma derecesi, çatlakların
hangi malzeme ile dolu olduğu, gibi faktörlere bağlı olarak topuk plağı genişliğine
(dış + iç topuk plağı) karar verilmelidir.

Tablo 4.5: Ana Kayanın Durumuna Göre Maksimum Hidrolik Gradyan Değerleri

A B C D E F G H

I Sürüklenmeyen 1/18 >70 I ile II 1 ile 2 <1 1

II Az sürüklenebilir 1/12 50-70 II ile III 2 ile 3 1 ile 2 2

III Sürüklenebilir 1/6 30-50 III ile IV 3 ile 5 2 ile 4 3

IV Çok sürüklenebilir 1/3 0-30 IV ile VI 5 ile 6 >4 4

A = Ana kayanın sınıflandırılması (“I” en iyi, “IV” en kötü)


B = Ana kayanın durumu
C = Minimum Oran: Topuk plağı genişliği/rezervuar su yüksekliği
D = Kaya Kalitesi Sınıflandırması, RQD, (%)
E = Ayrışma Derecesi : I: sağlam ve masif kaya VI: kalıntı zemin

DOLGU BARAJLAR  63 
 

F = Süreklilik Derecesi : 1= çok sağlam kaya 6: kırılgan kaya


G = Ayrışmış makro süreksizliklerin sayısı, her 10 m. de bir
H = Kazı Klası:

1 = patlatma gerektiren
2 = ağır kırıcı ve bir miktar patlatma gerektiren
3 = hafif kırıcı ile kazılabilir
4 = dozer bıçağı ile kazılabilir

Ayrıca maksimum hidrolik gradyan değerleri Bieniawsky kaya sınıflamasına göre


ICOLD tarafından aşağıdaki şekilde de önerilmiştir. Bu, yukarıda verilen tablo (Tablo
4.5) ile birlikte değerlendirilerek topuk plağı genişliğine karar verilmelidir.

Kaya Kütle Oranı, RMR Maksimum Gradyan


> 80 20
60 – 80 16
40 – 60 12
20 – 40 6
< 20 2

“RMR-Q” ve “RMR-GSI” dönüşümleri için aşağıdaki eşitlikler kullanılabilir (Sönmez


ve Ulusay, 2007).

RMR = 9 lnQ + 44 (RMR<23 ) (4.7)

RMR = GSI + 5 (RMR>23 )

Ayrıca; özellikle çok çatlaklı ve kırıklı birimler ile boşlukları dolduran malzemenin
ince tane içermesi halinde topuk plağı altında hidrolik gradyanın 1.5 değerine kadar
düşürülmesi gerekebilir.

4.3.4 Topuk Plağı Mansabının Geometrisi

Topuk plağının hemen mansabındaki temel geometrisi, çevresel derzin davranışına


direkt olarak etki eder.

Bu sebeple topuk plağı mansabının geometrisinde ani değişikliklere izin verilmemeli


ve tedrici olarak geçiş yapılmalıdır. Topuk plağı tabanı ile çevresel derzin
arkasındaki dolgu yüksekliği (h0) 0.60~1.00 m. arasında teşkil edilmelidir. Kazı
sonrası, sağlam birimlerin istenilen kotun daha altında olmasından dolayı dolgu
betonu uygulaması yapılması halinde, beton dolgu eğimleri Şekil 4.6’da gösterildiği
üzere tedrici olarak projelendirilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  64 
 

Şekil 4.6: Topuk plağı Tabanında Tipik Beton Dolgu Kesiti (“A” hattı düzlemine dik kesit)

Çevresel derz altına yerleştirilen 2A zonunun yeterli miktarda sıkıştırılması, derzin


davranışındaki önemli parametrelerden biridir. Büyük titreşimli silindirlerin çevresel
derze yaklaşamaması bu zondaki sıkışmanın yetersiz olmasına ve dolayısıyla
beklenenden yüksek derz hareketlerine sebep olmaktadır. Bu nedenle 2A zonunun
sıkıştırılmasına özel önem verilmelidir. Bazı uygulamalarda iş makinesinin ucuna
monte edilmiş dikdörtgen kesitli sıkıştırıcılar bu bölgenin sıkıştırılmasında
kullanılmaktadır. Dar vadilerde, topuk plağı eğiminin yüksek oluşu çevresel derzdeki
dolgu yüksekliğini artırmaktadır. Bu ise artan kemerleme itkileri sonucunda çevresel
derzlerde ve başlangıç anoları bölgelerinde, beklenilenden çok daha yüksek düşey
yönde oturmalar meydana getirmektedir. Dış topuk plağı kazıya alınarak plak
eğimleri azaltılabilir ancak bu durumda da kazı miktarı oldukça artacaktır. Kaya
dolgunun temin edileceği ocak nispeten uzak ve temel kayası dolguda
kullanılabilecek özellikte ise bu husus ekonomik bir çözüm olabilecektir. Bu durum
geçerli değil ise, iç topuk plağının oturacağı kısımlarda tedrici kesitte beton dolgular
teşkil edilerek çevresel derzde açılma ve oturma değerleri azaltılabilir. Bu hususa
yine ekonomik mukayeseler sonucunda karar verilmelidir.

4.3.5 Topuk Plağı Geometrisi

Topuk plağı geometrisi genellikle, düzlem normalindeki yatay konturların teşkili ile
sağlanır. Maksimum kesite denk gelen bölgelerde topuk plağı baraj aksına paralel
konumdadır. Bu durumda geometri aşağıdaki şekilde ifade edilebilir (Şekil 4.7).

DOLGU BARAJLAR  65 
 

m
1

= arctg1/m
A
m
1
Y
90º
ho
X X1 B

Şekil 4.7: Maksimum Kesitte Yatay Topuk Plağı Geometrisi

Bu halde “AB” düzlemi ön yüz betonuna dik konumdadır. Bu husus yamaç kısımları
için de geçerlidir. Topuk plağının “X” noktalarını takip eden çizgisel doğru “A hattı”
olarak ifade edilir.

“A” hattı parapet duvar taban kotundan başlayıp maksimum kesitte topuk plağı
taban kotuna kadar istenilen eğim değişim kotlarında (bkz. Şekil 4.8 “Y1” noktası)
yatay konturlar halinde çizilebilir. Bu eğim değişim noktalarından planda çizilen
yaylar ile parapet duvar taban kotundan çizilen yatay konturların kesişim noktaları
belirlenerek, topuk plağı tabanı düzlemi geometrisi çıkartılır. “ho” değeri bütün topuk
plağı boyunca sabit bir değer seçilmelidir (0.60 -1.00 m aralığında) Bu değer, 2A
zonunun sıkışması ve yerleşimi için yeterlidir.

Y1 EL 1
m:1
n:
1

EL 2

= 0° for horizontal plinth


L1 - 2

Şekil 4.8: Topuk plağı ve Ön Yüz Betonunun Planı

Bu durumda (“EL1”, “EL2” eğim değişim noktaları) aşağıdaki eşitlikler yazılabilir:

DOLGU BARAJLAR  66 
 

tan  
EL  EL2 m m
1
, sin   (4.8)
L1 2 n

Bu eşitliklerde düşey 1 birim olmak üzere “m” ön yüz betonu eğimini, “n” ise topuk
plağı taban eğimini göstermektedir. Aşağıda, yamaç bölgesindeki topuk plağı “A”
hattı düzlemi normalindeki geometri tanımlanmıştır. Burada dikkat edilmesi gerekli
husus “AB” düzleminin ön yüz betonuna dik olması gerektiğidir (Şekil 4.9).

m A
1
Y
90º
h
B

Şekil 4.9: Topuk Plağı “A” Hattı Normalindeki Kesit

“h” yüksekliği ve ∝ açısı aşağıdaki denklemler ile hesaplanabilir.

h2
h2   h02 (4.9)
n2

“h” yüksekliği eğimli topuk plağı bölgelerinde azalmaktadır. Ancak her koşulda 2A
zonu için gerekli yüksekliği sağlamalıdır. Planda “Y” ve “X” noktalarının koordinatları
aynı olduğundan ve aşağıdaki eşitlik ile topuk plağı geometrisi hem planda hem de
topuk plağı düzlemi normalinde tanımlanmış olacaktır.

tan   m 2  sin 2 
 1 2
m 2 1  2  tan 2   1
 m  (4.10)

4.3.6 Topuk Plağı Stabilitesi

Yukarıda bahsedildiği üzere, topuk plağının geometrik yerleşiminin ön yüz plağının


uzatılması ve ilave kazı yapılarak sağlanması hali ile topuk plağı betonu altında
yüksek hacimli betonların teşkil edilmesi hali ekonomik mukayese sonucunda
belirlenmelidir. Ancak ulaşım ve taşıma yollarının topuk plağını kesmesi durumu ve

DOLGU BARAJLAR  67 
 

eğimin ani değişmesi hallerinde de topuk plağı tabanında büyük beton blokların
teşkil edilmesi gerekebilir. Bu durumda, beton blokların kayma ve devrilmeye karşı
her yöndeki emniyet katsayıları hesaplanmalıdır. Stabilite hesapları yapılırken şu
hususlara dikkat edilmesi tavsiye edilmektedir:

Alttan kaldırma kuvveti hesabında, beton bloğun memba topuk ucundaki su


basıncının rezervuar su basıncına eşit olduğu, mansap ucunda ise su basıncı
değerinin sıfır olacak şekilde lineer değiştiği varsayılır. Ayrıca, topuk plağı hendek
kazısı sonrası mansapta bir kontrol kesiti var ise, topuk ucunda bu kot dikkate
alınmalıdır. İç topuk plağı uygulanması halinde, iç topuk plağı ucundaki su basıncı
değeri ile rezervuar su seviyesi arasında lineer değişecek şekilde alttan kaldırma
kuvveti alınmalıdır.

Ön yüz betonunun, çevresel derzden ayrılabileceği kabul edilerek, bu etki dikkate


alınmamalıdır.

Enjeksiyon için dikkate alınan ankrajlardan gelebilecek pasif kuvvetler, emniyetli


olmakla birlikte hesaplarda kullanılmamalıdır.

Kaya dolgunun pasif itkisi, bu itkinin oluşabilmesi için göreceli büyük deplasmanlar
gerektirdiğinden dolayı hesaplarda dikkate alınmamalıdır.

Temel kayasında zayıf ve kil dolgulu katmanların bulunmadığı durumlarda sürtünme


katsayısı ∅=0.60~0.70 değerinde seçilebilir.

Ancak her projenin kendine özgü koşulları da hesaplarda dikkate alınmalıdır. Örnek
olarak;

- Beton dolgunun çok yüksek olması halinde en olumsuz jeolojik koşulların


dikkate alınması,

- 0.50 m. gibi düşük bir değer olması halinde öngörmeli ankraj kullanılması,

- Zayıf birimlerin kaldırılması sonrası ortaya çıkacak geometrik koşullara göre


kaydırmazlık (kesme veya kaymaya karşı) dişlerinin kullanılması veya kaya
dolgunun basıncının hesaplarda dikkate alınabilmesi için topuk oluşturulması
vb. yöntemler bu tip uygulamalara örnek olarak gösterilebilir.

ICOLD hesaplarda aşağıda verilen emniyet katsayılarının her ikisinin de


sağlanmasını önermiştir.

DOLGU BARAJLAR  68 
 

- Hesaplarda ana kayanın kohezyonu dikkate alındığında, kayma emniyet


sayısı, F.S.=1.50

- Hesaplarda ana kayanın kohezyonu dikkate alınmadığında, kayma emniyet


sayısı, F.S.=1.00

∅ ′.
1.5 , c ′ (4.11)


1.0 (4.12)

Burada;

N = Kayma düzlemindeki normal kuvvetlerin toplamı,

U = Kayma düzlemindeki kaldırma kuvveti,

 = Kayma Düzlemindeki içsel sürtünme açısı,

C = Kayma düzlemindeki kohezyon,

L = Kayma düzleminin uzunluğu,

T = Kaydıran kuvvetler toplamı.

Devrilmeye karşı emniyet katsayısının en az 1.5 olması önerilir ve tabanda çekme


bölgeleri dışındaki bölgelerde yer alan ankrajların etkileri dikkate alınmamalıdır.

4.3.7 Topuk Plağında Donatı, Su Tutucu Ve Ankrajlar

Topuk plağında genellikle sadece üst yüzde her iki yönde % 0.3 pursantaja karşı
gelen donatı kullanılmaktadır. Bu bölgede paspayı değerinin 100 mm. olarak
seçilmesi önerilmektedir. İç topuk plağında ise donatı oranı % 0.2 seçilmesi ve
donatı merkeze yerleştirilmelidir.

Su tutmadan önce, topuk plağı ile ön yüz betonunun temas yüzeyindeki gerilmelerin
karşılanması ve su tutucuların korunması açısından bu bölgelerde de donatı
kullanılmaktadır.

Topuk plağı ve donatısı sürekli olmalı ve inşaat derzi dışında su tutucu içeren
derzler ve anolar oluşturulmamalıdır. Ancak inşaat derzlerinde tam aderansın
oluşması için gereken her türlü önlem alınmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  69 
 

Tabanda ankrajlar hem enjeksiyon basıncının karşılanması hem de beton ile ana
kaya arasında aderansın sağlanması için konstrüktif olarak teşkil edilir. Tipik olarak
∅26/2.00m/2.00m veya ∅24/1.50m./1.50m olarak donatı tipleri ve karelajları
kullanılmaktadır.

4.4 Çevresel Derz Ve Su Tutucular

4.4.1 Genel

Çevresel derz ön yüz betonu ile topuk plağı betonunu plak boyunca birbirine
bağlayan ve geçirimsizliği sağlayan en önemli derz elemanıdır. Barajın dolması ile
birlikte topuk plağından ayrılmakta ve aşağıdaki şekilde gösterildiği üzere 3 farklı
yönde deplase olmaktadır.

Şekil 4.10 : Çevresel Derz Boyunca Farklı Yönlerdeki Yer Değiştirmeler

Genel olarak çevresel derz boyunca oturmalar; kaya dolgunun deformasyon


modülüne, kaya dolgunun serilme koşullarına (katman kalınlığı, sıkıştırmada
yeterince su kullanımı, sıkıştırma enerjisi) ve bu bölge ve çevresindeki inşaat
kalitesine bağlı olarak değişkenlik göstermektedir.

Çevresel Derzin Projelendirilmesi:

Çevresel derz detayları baraj yüksekliğine ve proje özelliklerine (topoğrafya vs) bağlı
olarak değişmekle birlikte 150 m’nin altında olan projelerde kullanılan detaylar Şekil
4.11’de, 150 m den yüksek olan barajlarda

DOLGU BARAJLAR  70 
 

Şekil 4.12'de verilen detayın kullanılması tavsiye edilir.

Şekil 4.12’de görüldüğü üzere, iki farklı nokta sızdırmazlık önlemi alınmıştır. Bunlar,
üstte hipolan bant ve uçucu kül dolgu ve tabanda bakır su tutucu şeklindedir.

Şekil 4.11 Tipik çevresel derz detayı

Şekil 4.11'de görüldüğü üzere, üç farklı nokta sızdırmazlık önlemi alınmıştır. Bunlar,
üstte hipolan bant ve uçucu kül dolgu, ortada PVC su tutucu ve tabanda bakır su
tutucu şeklindedir. Bu noktada dikkat edilecek husus, bütün detaylar teşkil edildikten
sonra ön yüz betonu ile topuk plağının dokanak yüzeyinde yüksek ezilme
gerilmesinin oluşmasını engelleyecek yeteri kadar mesafenin bırakılmasıdır.

DOLGU BARAJLAR  71 
 

11 10

3
3

11 4 6
10
1

8
5 6
10 9

1 Hypalon şerit Styro


7 Yapay köpük dolgu malzemesi
2 Mastik dolgu malzemesi
Sand
8 Kum – asfalt karışımı
3 Sıkıştırılabilir ahşap dolgu mal.
Filter
9 Filtre zonu
4 PVC su tutucular
Steel
10 Çelik donatı
5 Bakır su tutucu esi
Anti-s
11 Ezilme donatısı
6 Neopren silindir

Şekil 4.12: 148 m. Yüksekliğindeki Salvajina Barajında Uygulanan Çevresel Derz Detayı

4.4.2 Tabandaki Metal Su Tutucular

Çevresel derzin tabanında teşkil edilen su tutucular çoğunlukla bakır olmak üzere
birkaç barajda paslanmaz çelik ve PVC su tutucularda kullanılmıştır. Sıklıkla
kullanılan bakır su tutucu geometrisi Şekil 4.13’de verilmiştir.

Su tutucu taban genişliği (250 mm~500 mm)


0.8 mm ile 1.2 mm arasında değişen et kalınlıkları
Topuk plağı betonu içine gömülmüş sızma yolunu uzatan düşey parça
DOLGU BARAJLAR  Çevresel derzin ortasındaki düşey rib 72 
 

Şekil 4.13: Tabandaki Su Tutucu Detayı

Şekil 4.13’de (3) ile gösterilen çıkıntılar sızma yolunu uzatmak için düşünülmüştür ve
beton ve demirin yerleştirilmesini engellemeyecek yüksekliğe kadar uzatılmalı veya
bir miktar açı ile teşkil edilmelidir. Şekil 4.13’de (4) ile gösterilen düşey parça, su
tutucu yırtılmadan, çevresel derz deformasyonlarını başarı ile karşılayacak
yükseklikte olmalıdır. Su tutucu taban boyu kendi yerleşimi için yeterli boyda olmalı
ve betonun sıkıştırılmasına engel olmamalıdır.

Metal su tutucunun tabanında hem altındaki malzemenin aşındırıcı etkisinden


korumak hem de yerleşimi için bir yüzey oluşturabilmek açısından, kum-asfalt veya
kum-çimento karışımı teşkil edilir. Bu sayede derzin açılması halinde tabana bir
miktar süneklilik de kazandırılmış olur. Yastık üzerinde neopren veya bitümlü keçe
veya bir PVC şeritte su tutucunun yastıklanması için kullanılır. Prizini almamış
betonun veya su basıncının su tutucuyu ezmemesi için merkezdeki düşey rib
ekseninde neopren bir şerit teşkil edilmelidir. Ayrıca inşaat sırasında metal su
tutucunun zarar görmemesi için üzerinde ahşap dolgu ile korunması gereklidir.

Bütün su tutucuların yerleştirilirken bindirme noktalarına özen gösterilmeli ve bu


noktalarda kaynağın tam nüfuzu sağlanmalıdır. Bu noktalarda kaçakların olmadığı
gerekli testlerle teyit edilmelidir. Ayrıca ahşap payandalar ve destekler ile su
tutucular korunmalıdır.

4.4.3 Kesit Ortasındaki PVC Su Tutucular

Bu bölgede genellikle dambıl veya yassı (düz) şeklindeki su tutucular (bkz. Şekil
4.14) kullanılır.

DOLGU BARAJLAR  73 
 

A B

C D

A Center bulb
Orta waterstop
yuvarlaklı withşeklinde
dambıl barbells
B Center bulb waterstop
su tutucu with ribs
C Flat waterstop with barbells
Nervürlü orta yuvarlaklı su
D Flat waterstop with ribs
tutucu

Şekil 4.14: PVC Su Tutucu Detayı

Ön yüz betonu topuk plağından ayrılırken PVC orta su tutucuları yırtmasını


engellemek için genellikle su tutucuların üst ve alt kısımlarında neopren silindirler
teşkil edilir.

Orta su tutucuların yüksek çevresel derz hareketleri sonrası performansları ve


betonun yerleşimini ve sıkışmasını engellemeleri hep bir soru işareti
oluşturmaktadır. Şayet orta su tutucular teşkil edilecek ise, ön yüz betonu ile topuk
plağı temas yüzeyinin yeterli mesafede olması sağlanmalıdır.

4.4.4 Üst Su Tutucuların Projelendirilmesi

Üst su tutucuların projelendirilmesinde ince daneli kohezyonsuz malzeme (silt ve


uçucu kül vb.) öncelikli olarak kullanılması tavsiye edilmektedir. Kohezyonsuz
malzeme bulunmadığı durumlarda elastik özellikte mastik dolgu malzemesi de
uygulanabilir.

Üst su tutucu detayı Şekil 4.15’de verilmektedir.

8
1
3 9

2
4 7 6

1 Fine sand 6 Sand-asphalt pad


2 İnce kum ve 7 Kum - asfalt koruyucu
Filter material Copper bottom waterstop
kohezyonsuz silt Filtre yastık Bakır alt su
3 Filter material with 5% cement 8 Silty fill tutucu
malzemesi
4 Toe slab % 5 çimentolu filtre 9 Normal transition material
Siltli dolgu
DOLGU BARAJLAR  5 Face slab malzemesi Topuk Geçiş malzemesi 74 
 

Şekil 4.15: Çevresel De


erzde İnce Ta
aneli Kohezyo
onsuz Malzem
me (Tipik Kesit)

4.5 Ön Yüz Betonu


B

1
4.5.1 Ön Yüz Betonunun
n Davranış
şı

Ön yüzzü beton kaplı barajlarıın geçirimsiizliğini sağla


ayan bu ya pı elemanı,, işletme ve
e
deprem
m yüklemele
erinden oluşşan çekme ve basınç gerilmelerinni emniyetli bir şekilde
e
taşımak üzere tasa
arlanmakta dır.

Kaya veya
v kum çakıl dolgun
nun deforma
asyon şekli aynı zamaanda dolguy
ya mesnetlii
ön yüz beton kapla
amanın da deformasyo
on şeklini gö
östermekteddir.

Bazı vadi
v şekillerrinde, kaya
a dolgunun vadiye do
oğru deplassmanı, ön yüz beton
n
kaplam
masında yüksek gerilm
meler oluştturmaktadırr. Ön yüz kaplamasıında hasarr
oluşmu
uş ve oluşm
mamış bara
ajlar grafik üzerinde iş
şaretlenmişş ve bir em
mniyet sınırıı

formülü ille belirlenm


miştir. Bu sınırın altındda kalan ba
arajların ön
n
yüz kap
plamasında
a hasar meyydana gelmiştir (Pinto 2007)
2 (Şeki l 4.16).

Şekil 4.1 6: Vadi Şekil Faktörü İlişkisi (Pinto 2007))

Hasar durumunun
d n değerlend irilmesinde diğer bir ya
aklaşım, deeformasyon yüzdesinin
n
vadi şe
ekil faktörün
ne bağlı değ
ğişimi ile işle
etme aşamasındaki baarajların has
sar durumu
u
göz önüne alınarak hazırlanm
mıştır (Şekil 4.17)

DOLGU
U BARAJLAR  75

 

Şekil 4.17: Merkezi Derzlerde Su Tutmanın Neden Olduğu Yatay Gerilmeler Ve Sonuçları

4.5.2 Ön Yüz Betonunun Boyutları

Ön yüz kaplama plaklarının genişliği genellikle 12 ile 18 m arasında değişmekte olup


ülkemizde genel olarak 15 m olarak uygulanmaktadır.

Vadi şekli ve topoğrafik koşulların tasarımı doğrudan etkilemesi, plakların 12 m’den


daha düşük genişlikte seçilmesine neden olmaktadır.

Plakların genişliği ve plaklar arası yapılacak inşaat, büzülme veya genleşme


derzleri, vadi şeklinin ve yamaç kazılarının dikkate alınacağı gerekmesi durumunda
3 boyutlu deformasyon analizi sonuçlarına göre belirlenecektir.

Aşağıdan yukarı doğru beton kaplama imalatına başlamadan önce, döküm


ekipmanının imalata başlayabileceği seviyeye kadar konvansiyonel yöntemlerle
başlangıç anoları imal edilmektedir. Aynı plak içerisinde soğuk derz
oluşturulmamasına dikkat edilmelidir.

Kaplama kalınlığı 4.13 veya 4.14 formüllerinde belirtildiği üzere seçilmeli, detay
proje aşamasında gerekli olması durumunda yapılacak 3 boyutlu deformasyon
analiz sonuçlarına göre gerilmelerin limit durumlarına göre kalınlık tekrar
değerlendirilmelidir.

Formülde belirtilen “k” katsayısı 0.002 ile 0.0065 arasında değişmekte olup her
ülkenin kendi tecrübesine göre belirlenmiştir.

k = 0.0065 (Sıkıştırılmamış kaya dolgular için)

DOLGU BARAJLAR  76 
 

k = 0.0020 (Brezilya’da inşa edilen kaya dolgu barajlarda)

k = 0.0035 (Çin’de inşa edilen kaya dolgu barajlarda)

H = Topuk plağı ile normal su seviyesi arası yükseklik

e0 = 0.30m ~ 0.35m

e = eo + k* H H 100 m (4.13)

e = 0.0050H H>100 m (4.14)

esabit = 0.3~0.4 m H<60 m (4.15)

Kaplama kalınlığının seçiminde diğer bir etken hidrolik eğimdir. ANCOLD hidrolik
eğim için üst limiti 200 olarak önermiştir (Casinader ve Rome, 1988). Fakat limit
değerin üzerinde yapılmış barajlar da bulunmaktadır (Şekil 4.18).

G= ≤ 200 (16)

Burada:

G = hidrolik eğim

t = Hesap yapılan kottaki kalınlık

H = hesap yapılan kot ile rezervuar su seviyesi arası kot farkı

Şekil 4.18: Hidrolik Eğim İle Kaplama Kalınlığı İlişkisi (Materon, 2002)

DOLGU BARAJLAR  77 
 

4.5.3 Derzler Ve Genleşme Derzlerinde Kullanılacak Malzemeler

4.5.3.1 Çevresel Derz

Çevresel derz detayı aşağıdaki şekilde verilmektedir.

Şekil 4.19 Çevresel derz detayı

4.5.3.2 Düşey Genleşme Derzi

Tipik düşey genleşme derz detayı Şekil 4.20 verilmektedir.

Şekil 4.20: Düşey genleşme derzi detayı

DOLGU BARAJLAR  78 
 

4.5.3.3 Düşey Büzülme Derzi

Düşey büzülme derz detayı aşağıdaki şekilde verilmektedir (Şekil 4.21).

Şekil 4.21: Düşey büzülme derzi detayı

4.5.3.4 Yatay İnşaat Derzi

Yatay inşaat derz detayı aşağıdaki şekilde verilmektedir.

Şekil 4.22: Tipik yatay inşaat derzi detayı

4.5.3.5 Genleşme Derz Malzemesi

Yapımı tamamlanmış ön yüzü beton kaplı dolgu barajların genleşme derzlerinde


çoğunlukla sıkışabilir ahşap kullanılmasının yanı sıra günümüzde kimyasal dolgu ve

DOLGU BARAJLAR  79 
 

mantar gibi malzemeler de kullanılmaktadır. Kimyasal dolgu (likit poliüretan)


seçiminde dikkat edilmesi gereken önemli hususlar;

 malzemenin sünek olması


 ısı değişimlerine karşı elastikiyetini kaybetmemesi

4.5.4 İnşaat Aşamasında Ön Yüz Beton Kaplama Arkasının Drenajı

Topuk plağının mansap temel kotundan daha derinde olması durumunda temelden
sızan suların ve yağmur sularının kaplama mansabında hidrostatik basınç
oluşturmasını engellemek için inşaat aşaması boyunca drenaj kuyuları veya drenaj
boruları kullanılmalıdır.

4.5.5 Ön Yüz Betonunun Çatlak Davranışı

4.5.5.1 Çatlakların Sınıflandırılması

4.5.5.1.1 Büzülme Çatlağı (TİP A)

Betonarme kaplamanın büzülmesi neticesinde oluşan çatlaklardır. Kaplama kalınlığı


boyunca devam eden bu tür çatlaklar kaçınılmaz olup kabul edilebilir çatlaklardır.
Tamirat işlemi gerektirmeyen çatlaklardır.

4.5.5.1.2 Yapısal Çatlak (TİP B)

Bu çatlaklar, inşaat aşaması ve inşaat sonu durumlarında kaya dolguda meydana


gelen oturmalar neticesinde oluşmaktadır. Kaplama ile dolgu arasındaki rijitlik farkı,
kaplamada gerilmelere ve çatlak oluşmasına neden olmaktadır. Bu tür çatlaklar
genellikle baraj yüksekliğinin üçte bir yüksekliğinde meydana gelir ve sızmaya karşı
herhangi bir problem teşkil etmez. Bu tür çatlaklar, çimento şerbeti veya kauçuk
membran ile onarılabilir.

4.5.5.1.3 Yapısal Çatlak (TİP C)

Bu çatlaklar, dolgunun aşamalı imali, komşu iki dolgu malzemenin farklı


deformasyon karakteristiğinden veya kazı sonrası temel topografyasında
tümseklerin bırakılması sonucu meydana gelir. Ön yüz kaplamanın mesnedini
oluşturan zonun beton dökümünden önce iyileştirilmemesi sonucu su tutmadan
oluşan deformasyondan ötürü oluşan çatlaklar da Tip-C türü çatlak olarak
sınıflandırılır.

DOLGU BARAJLAR  80 
 

4.5.6 Çatlakların Kontrolü

Tip-A çatlaklarının kontrolu tamamen betonun karışımına bağlıdır. Puzolanlı çimento


kullanımı ve kürleme ile bu tür çatlaklar önlenebilir.

Tip-B çatlaklarının kontrolu donatının kesit merkezine değil memba yüzüne yakın
yerleştirilmesi ile mümkündür.

Tip-C çatlaklarının kontrolu kazı sonrası kaplama altında temel kayasında kalan
tümseklerin ortadan kaldırılması ile kontrol edilebilir.

ICOLD’un 141 No’lu bülteninde, merkezi derzlerde aşağıda belirtilen tasarım


unsurlarının uygulanması önerilmektedir.

- Kavlamaya karşı donatı uygulaması


- Çift sıra donatı uygulaması
- Sıkışabilir dolgu malzemesi kullanımı
- Kaplama kalınlığının lokal olarak kalınlaştırılması
- Beton karışım çalışmalarında uçucu kül vs. katkı malzemelerin kullanımı

4.5.7 Beton Özellikleri

4.5.7.1 Karışım

Beton karışımı, büzülme çatlaklarını azaltmaya ve durabiliteyi arttırmaya yönelik


olarak tasarlanmalıdır.

Beton kaplamada 28 günlük dayanım genellikle 20 MPa değeri uygulanmaktadır.


Ayrıca baraj yerinin konumu, içinde bulunduğu koşullar, göl suyunun niteliği ve
benzeri etkiler dikkate alınarak 25 MPa alınması önerilmektedir.

Daha yüksek dayanımlı betonlar daha fazla çimento gerektirdiğinden büzülme


çatlaklarının artmasına da sebebiyet vermektedir. Büzülme çatlaklarının kontrolu
çimento dozajının azaltılması ve uygun kürleme tekniği ile mümkündür. Günümüzde
karışımlarda puzolanlı çimento kullanımı ile beton dayanımı azaltılmadan
hidratasyon ısısı düşürülmektedir. Sonuç olarak, puzolanlı karışımlarda beton
dayanımı zamana bağlı olarak artmakta, elastisite modülü artmakta, çekme
dayanımı artmakta buna karşı büzülme çatlakları da azalmaktadır.

Su/Çimento oranının sınırlandırılması betonun geçirimsizliğini ve durabilitesini


arttırmaktadır.
DOLGU BARAJLAR  81 
 

4.5.7.2 Agrega

Genellikle maksimum dane çapı 38 mm kullanılmaktadır. Daha büyük agrega


kullanılması halinde döküm sırasında inşaat derz bölgelerinde ve su tutucu etrafında
ilave özen gösterilmelidir.

4.5.8 Donatı

Bir veya iki sıra olmak üzere düzgün aralıklarla yerleştirilen donatılar, çevresel
derzlerde kesilmelerinin yanında inşaat derzlerinde sürekli olarak teşkil edilmektedir.

Temel kazısında, topografyadan ötürü meydana gelen tümsek veya çıkıntılar,


kaplamada eğilmeden ötürü gerilme artışına neden olacağından bu tür geçişlerde
ilave donatı gerekecektir.

4.5.8.1 Donatı Oranı

Literatürde genellikle çevresel derze yakın 10m’lik bölgede her iki doğrultuda donatı
yüzdesi 0.4% seçilmektedir.

Ön yüz beton kaplamasında kullanılan tipik donatı miktarları aşağıda verilmektedir


(Tablo 4.6).

Tablo 4.6: Tipik Donatı Yüzdeleri

Bölge Yatay Donatı Oranı Düşey Donatı Oranı

Çevresel Derz 0.40 % 0.40 %

Çevresel Derz Haricinde 0.30 % 0.35 %

Yapılacak
Kaplama Altı Yapılacak Deformasyon
Deformasyon Analiz
Topografyada Ani Değişim Analiz Sonuçlarına Göre
Sonuçlarına Göre
Gösteren Bölgeler Belirlenmelidir.
Belirlenmelidir.

Vadi şekline, dolgu karakteristikleri, temel koşulları ve topoğrafik koşullara bağlı


olarak deformasyon şekli değişiklik gösteren ön yüz beton kaplamasında donatı
yüzdelerine, gerekmesi durumunda gerilme analizleri yapılarak değerlendirilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  82 
 

4.5.8.2 Donatı Aralığı ve Paspayı

Gerilme dağılımına ve buna bağlı çatlak genişliğine göre donatının yerleştirileceği


bölge önem teşkil etmektedir. Bu tür gerilme yığılmalarının olmadığı bölgelerde
eksene yerleştirilen donatı, gerilme yığılması olması durumunda paspayı dikkate
alınarak yüzeylere yaklaştırılmalıdır. Paspayının 100 mm ile 150 mm arasında
seçilmesi önerilmektedir.

4.5.8.3 Yüzey Çatlamasına Karşı Donatı

Yüksek ÖBKB’lerde, inşaat ve su tutma aşamalarında çevresel derzde yüksek


basınçlar oluşmaktadır. Yüksek basınçlar altında betonda oluşabilecek yüzey
çatlamasına karşı ilgili bölgelerde ve su tutucu etrafında ilave donatı
gerektirmektedir.

4.5.9 Ön Yüz Kaplama İle Yerinde Dökme Beton Bordür Arası Bağlantı Detayı

Ön yüz beton kaplamada oluşacak çekme gerilmelerini azaltmak için kaplama ile
yerinde dökme beton bordür arasındaki ara yüzeyin sürtünmesinin azaltılması
gerekmektedir.

Bunun için bitüm veya plastik örtü olmak üzere iki malzeme önerilmektedir. Bitüm
alternatifinin seçilmesi halinde, ön yüz kaplama donatısının yerine
yerleştirilmesinden önce yerinde dökme beton bordürün tüm yüzeyi püskürtme
yöntemi ile bitüm kaplanmalıdır.

4.6 Parapet Duvarı

4.6.1 Giriş

4.6.1.1 Dolgu Hacminin Azaltılması

Merkezi kil çekirdekli kaya dolgu barajlardan farklı olarak, ÖBKB’ler baraj kretinin
hem memba hem de mansap tarafında beton parapet duvar yapımına imkân
vermektedir.

Kret seviyesinde yer alan parapet duvarın ana amacı, dolgu hacminin azaltılmasıdır.

Özellikle baraj mansabına doğru vadi açılıyorsa azalan dolgu hacmi baraj yüksekliği
ile birlikte artmaktadır.

DOLGU BARAJLAR  83 
 

Genelde ÖBKB’lerde memba tarafına yakın tek bir parapet duvar tasarlanmaktadır.

Ancak biri kretin mansap tarafında diğeri de kretin memba tarafında olmak üzere iki
adet parapet duvarı ile kaya dolgu hacminde ilave kazanımlar elde etmek mümkün
olmaktadır.

Genel olarak, mansap tarafındaki parapet duvarın yüksekliği memba tarafındaki


parapet duvardan daha düşük olmaktadır.

4.6.1.2 Krette Artan Çalışma Mesafesi

Ön yüz beton dökümü inşaatı sırasında etkili inşaat çalışması için gerekli olan kayar
kalıplar ve diğer teçhizatları desteklemek amacıyla krette vinçlerin kullanımı
gerekmektedir. Buna ilaveten personel, teçhizatların taşınması ile beton, çelik ve
diğer malzemelerin götürülmesi için bir ulaşım yolu gereklidir. Bu çalışmaları
yapmak için 8 m veya daha fazla genişlikte bir çalışma platformu istenmektedir.
Parapet duvarın kullanımı, ön yüzü beton döküm inşaatı için parapet duvarın
temelinde yeterli bir çalışma platformu sağlar. Buna ek olarak parapet duvar dalga
sıçratma bariyeri olarak da hizmet vermektedir.

4.6.2 Duvarın Yüksekliği

Parapet duvarın tasarımı, ÖBKB’lerin ortaya çıkışından beri sürekli


güncellenmektedir. Yüksekliği yaklaşık 50 m olan ilk ÖBKB’de, parapet duvar
yaklaşık 1-1.5 m arasındaydı. Geliştirilen sıkıştırma makineleri ve inşaat yapım
teknikleri ile beraber daha yüksek yapılan ÖBKB’lerde 4 m’den 8 m’ye değişen
yükseklikte parapet duvarlar yapma imkânı elde edilmiştir. En uygun boyutlu parapet
duvar için, kazanılacak kaya dolgu hacmine karşılık yapılacak duvarın maliyeti ile
ilgili bir ekonomik analiz yapılması gereklidir. Bu analiz içerisinde beton, donatı, derz
iyileştirme ve parapet duvar arkasında sınırlı bir aralıkta kaya dolgunun yerleştirme
maliyeti yer almalıdır. Bir takım proje için baraj yükseklikleri ve parapet duvar
yükseklikleri Tablo 4.7’de verilmektedir.

Parapet duvarın en üst noktası (Kret Kotu) muhtemel maksimum taşkın sırasında
üsten aşmayacak şekilde seçilmektedir.

Ön yüzü beton kaplı barajlardaki kamber uygulaması parapet duvara verilecek


yükseklik fazlası ile yapılmaktadır.

Bu yükseklik fazlası verilirken,

DOLGU BARAJLAR  84 
 

a) Barajın işletme sırasındaki oturması


b) Su tutma sırasındaki düşey deplasman
c) Deprem sırasındaki dinamik kalıcı deformasyon

değerleri dikkate alınmalıdır.

4.6.3 Parapet Duvar İle Ön Yüz Beton Arasındaki Derz

Parapet duvar ile ön yüz beton arasındaki derz, rezervuardan gelen sızıntıları karşı
bir engel sağlamalıdır. Parapet duvar ile beton kaplama arasındaki derz, normal su
seviyesinin en az 0.50 m üzerinde yer alması önerilmektedir. Taşkın sırasında
duvar, rezervuar su yüküne maruz kalmaktadır.

Tablo 4.7: Parapet Duvar Yüksekliği

Baraj Yüksekliği Parapet Duvar Yüksekliği


Baraj
(m) (m)

El Pescador 43 5

Shiroro 125 4

Golilas 125 7

Khao Laem 130 5

Mohale 145 7.5

Salvajina 148 8

Areia 160 6

Aguamilpa 185 8

Shuibuya 233 9

Minimum derz uygulaması, derzin temelinde ya da ortasına yerleştirilmiş bir su


tutucudan ve destekleme sağlama amacıyla derz temelindeki harçtan ibarettir.

Günümüzde, ön yüz yüzeyine dik derz yerine düşey derzler kullanılmaktadır. Düşey
derzler daha kolay inşa edilmekte ve sarkık kalıplara karşı beton dökme
zorluğundan da kurtarmaktadır. Derz tasarımında derzin havayla temas eden
yüzlerinde keskin uçlardan sakınılması gerekmektedir.

DOLGU BARAJLAR  85 
 

İyi bir derz tasarımına ek olarak; duvarın, derzin ve ona komşu destek dolgusunun
iyi kalitede yapılması ön yüz betonu, ön yüz beton derzi ve parapet duvarın uygun
performans göstermesini sağlamada eşit derecede önemlidir.

4.6.4 Enine Derzler

Enine derzler, ön yüz betonundaki düşey derzlerle uyumlu olacak şekilde


yerleştirilirler. Bu derzler, yaygın olarak 15 m aralıklı ya da ön yüz betonu
genişliğinin yarısına da yerleştirilebilir.

Devamlı bir su tutucu duvarın ortasında ve memba topuğunun temelinde


kullanılmaktadır. Su tutucu, parapet/ön yüz beton temelindeki su tutucuya bağlanır.
Bu yapı, duvardaki enine derzden parapet/ön yüz betonu derzine su tutucunun
devamlılığını sağlar.

4.6.5 Yamaç Detayları

Barajın kretindeki kaya dolgu kotu parapet duvarın üst kotunun 1.5 – 2 m altına
kadar yerleştirilmektedir.

Barajın kretindeki sağ ve sol sahile kadar devam eder ve ulaşım yoluna bağlanır.

Bu da barajın kret seviyesinden kenardaki parapet duvarın en üst noktasına kadar


en fazla %10 - 15’lik bir eğimle kademeli bir geçiş gerektirmektedir. Bu detayın
geometrisi topografyaya, barajın en üst noktasındaki zemin şartlarına ve dolusavak
gibi komşu yapıların konumuna bağlıdır.

4.6.6 Kret Genişliği

ÖBKB’lerde kret genişlikleri, barajın kullanımına, yapım teçhizatlarının kullanımı için


gerekliliklerine ve barajın yüksekliğine göre değişmektir.

Son yıllarda yapılan uygulamalarda parapet duvar tabanındaki çalışma platformu


genişliği 150 m ye kadar olan barajlarda 8-10 m, 150 m den yüksek barajlarda 10-12
m önerilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  86 
 

4.7 Ön Yüzü Beton Kaplı Baraj Zonları

4.7.1 Zonlar

4.8 1A Zonu (Kohezyonsuz Silt, İnce Kum Zonu)

İçinde 150 mm’ye kadar kaba çakıl malzemenin müsaade edileceği bu zon, ince
gradasyona sahip kohezyonsuz silt ve ince kum malzemeden oluşacaktır. Bu zon
malzemesinin kohezyonsuz olmasına özellikle önem verilecektir. Zon, 20-30 cm’lik
tabakalar halinde serilerek ve düşük sıkıştırma enerjisi kullanılarak sıkıştırılacaktır.

Bu zonun işlevi, ön yüzey beton kaplamasında çatlak oluşması durumunda, ince


malzemenin su basıncı altında çatlaklardan sürüklenerek çatlakları tıkamasıdır.

Bu zonun, topuk plağı ile ön yüz betonarme kaplamanın birleşim derzinde


oluşabilecek bir açılma durumunda su basıncı altında sürüklenerek 2A zorunu
tıkama fonksiyonu da bulunmaktadır.

Buna ilaveten, son zamanlarda yapılan projelerde, uçucu kül veya kohezyonsuz silt
malzeme de çevresel derzin hemen üzerinde paketler halinde kullanılmaktadır.

1A zonunun hangi yükseklikte ve genişlikte yapılacağına, vadi şekli, dolgu


malzemesi özellikleri, minimum su seviyesi, baraj yüksekliği ve barajın amacı gibi
kriterler dikkate alınarak tasarımcı tarafından karar verilmelidir.

Yukarıda tanımlanan özelliklerde malzemenin olmadığı durumlarda uçucu kül


paketler halinde çevresel derz boyunca 1 m3/m olacak şekilde 1A zonu teşkil
edilebilir.

1B Zonu (Zayiat Dolgu Zonu)

1A zonunun duraylılığını sağlaması amacıyla yerleştirilecek bu zon, silt, kil, kum ve


çakılların rastgele karışımından oluşabilir. 20-30 cm’lik tabakalar halinde yerleştirilip,
sıkıştırılacak olan bu zonun teşkilinde genel olarak kazılardan gelen malzemenin
kullanılması uygun olmaktadır.

2A Zonu (Çevresel Derz Filtre Zonu)

Çevresel derzin arkasında yaklaşık 1.5 m yüksekliğinde teşkil edilen bu zon, kum-
çakıl malzemeden oluşan filtre zonudur. Çevresel derzdeki su tutucularda bir sorun
olması halinde sızıntı ile taşınan silt parçacıklarını tutarak, sızıntıya karşı ikinci bir

DOLGU BARAJLAR  87 
 

bariyer olarak hizmet edecektir. Bu zon, hemen hemen beton agregasının kalitesine
yakın filtre malzemelerden oluşmakta olup projelerde gösterilen geçirimli malzeme
ocağından temin edilerek gradasyona uygun olarak serilecektir.

2A zonu, 20-40 cm’lik tabakalar halinde serilerek, iş makinesi ucuna monte edilmiş
dikdörtgen levha şeklindeki sıkıştırıcılarla yüksek sıkıştırma enerjisi ile
sıkıştırılacaktır (2B zonu ile aynı sıkıştırma enerjisi kullanılmasına dikkat edilmelidir).

Serilen 2A zonunun serilme aşamasında segregasyona uğramamasına ve inşaat


sırasında sürüklenmeye maruz kalmamasına dikkat edilmeli ve gerekli önlemler
alınmalıdır.

2A Zonunun gradasyonu, 1A Zonunda kullanılan malzemeye filtre oluşturacak


şekilde teşkil edilecektir. Ayrıca, malzemenin kendi içsel stabilitesi de, malzeme
içerisinde borulanma olmaması için tahkik edilecektir. Bu zonda kullanılan
malzemenin ince kısmı kohezyonsuz olacaktır.

2A zonunda kullanılan malzemenin istenen gradasyonda hazırlanması, taşınması,


yerleştirilmesi, serilmesi veya sıkıştırılması aşamalarında gradasyonun
değişmemesine ve segregasyona uğramamasına dikkat edilmelidir.

2B Zonu (Yastık Zonu)

Bu zonun işlevi, ön yüz beton kaplamasına destek oluşturmaktır. 40 cm’lik katmanlar


halinde yerleştirilecek olan bu zon titreşimli silindirlerle yüksek sıkıştırma enerjisi ile
(Minimum 10 ton ağırlığında silindirlerle en az 4 pas olacak şekilde ) sıkıştırılacaktır.

Baraj kretinde parapet duvarın hemen altında başlayan bu zon, barajın yüksekliğine
bağlı olarak 2-4 m genişlikte olacak şekilde teşkil edilecektir.

Bu zonda gösterilen malzeme, beton agrega malzemesi kalitesinde olacak şekilde,


hem kırmataş olarak kaya ocağından hem de geçirimli gereç alanından kum-çakıl
dere yatağı malzemesi olarak alınarak eleme ve yıkama işlemleri ile getirilerek
kullanılacaktır.

3A Zonu (Geçiş Zonu) Kaya Dolgu

3A zonu, 2B zonu ile herhangi bir işleme tabi tutulmadan serilip yerleştirilecek olan
3B kaya dolgu zonu arasında geçiş zonu olarak yerleştirilmiştir. Dolayısıyla, bu
zonun gradasyonu, hem 2B zonuna filtre oluşturacak, hem de kendi danelerinin 3B

DOLGU BARAJLAR  88 
 

zonuna borulanmaması için gerekli filtre kriterlerini sağlayacak şekilde


oluşturulacaktır.

En büyük dane çapı 30 cm ve en fazla 45 cm’lik katmanlar halinde yerleştirilecek


olan bu zon, 10 ton veya daha ağır titreşimli silindirlerle en az 4 pas uygulanacak
şekilde sıkıştırılacaktır.

Baraj kretinde parapet duvarın hemen altında başlayan bu zon, barajın yüksekliğine
bağlı olarak 2-4 m genişlikte olacak şekilde teşkil edilecektir.

3A Zonu (Geçiş Zonu) Kum-Çakıl Dolgu

3A zonu, 2B zonu ile herhangi bir işleme tabi tutulmadan serilip yerleştirilecek olan
3B kum-çakıl dolgu zonu arasında geçiş zonu olarak yerleştirilmiştir. 2B ve 3B zonu
arasında filtre kriterlerini (borulanma kriteri) sağlaması durumunda bu zon
kullanılmayacaktır.

En büyük dane çapı 20 cm ve en fazla 30 cm’lik katmanlar halinde yerleştirilecek


olan bu zon, 10 ton veya daha ağır titreşimli silindirlerle en az 4 pas uygulanacak
şekilde sıkıştırılacaktır.

Baraj kretinde parapet duvarın hemen altında başlayan bu zon, barajın yüksekliğine
bağlı olarak 2-4 m genişlikte olacak şekilde teşkil edilecektir.

3B Zonu (Kaya Dolgu)

Baraj gövdesinde ön yüz beton kaplamanın davranışını önemli derecede etkileyen


bu zonda kullanılacak malzemenin kalitesine, sıkıştırmada yeterince su
kullanılmasına (En az 300 l/m3 ve su basıncı 7 bar) ve yüksek sıkıştırma enerjisi ile
(örneğin 6 pas ve 15 tonluk silindirlerle) sıkıştırılmasına özel önem verilmelidir.

Kati projede gösterilen kaya gereç alanından alınacak olan kaya dolgu malzeme ile
oluşturulacak bu zon, maksimum dane çapı 60 cm ve maksimum katman kalınlığı 90
cm’lik katmanlar halinde yerleştirilerek titreşimli silindirlerle iyi şekilde
sıkıştırılacaktır.

3B Kumlu Çakıl Dolgu Zonu

Baraj gövdesinde 3A geçiş zonunun hemen mansabında olan bu zonda, kati projede
gösterilen geçirimli gereç alanından alınacak olan kumlu çakıl malzeme, hiçbir

DOLGU BARAJLAR  89 
 

işleme tabi tutulmadan kullanılacaktır. Maksimum 80 cm’lik katmanlar halinde


yerleştirilecek olan zon, titreşimli silindirlerle yüksek sıkıştırma enerjisi ile
sıkıştırılacaktır.

Bu zonda kullanılacak malzemede 200 No’lu elekten geçen malzeme miktarı da


dikkate alınarak düşey ve yatay drenaj önlemleri alınmalıdır.

3E Drenaj Zonu:

Gerek ön yüz plağından gerekse sahillerden sızan suların gövde içerisinden hızlı bir
şekilde deşarj edilmesini sağlamak amacıyla düşey ve yatay drenaj zonlar şeklinde
oluşturulan bu zonda çakıl filtre niteliğinde malzeme kullanılacaktır.

Drenaj zonu düşey veya membaya eğimli (B/6) olarak projelendirilebilir.

Baca dren zonunun devamı şeklinde uzanan yatay drenaj zonu, talveg seviyesi
üzerinde mansap yönünde eğim verilecek şekilde projelendirilmelidir.

Drenaj zonu çakıl filtre niteliğinde olacak ve kati projede gösterilen geçirimli gereç
alanından istenen gradasyona getirilerek kullanılacaktır.

Bu zonun gerekliliğine uygulama sırasında dolgunun geçirimliliği ile ilgili tespitler


yapıldıktan sonra karar verilecektir.

Drenaj zonunda kullanılacak malzemenin maksimum dane çapı 7.5 cm olması


tavsiye edilmektedir.

3C Zonu ( Kaya Dolgu)

Baraj gövdesinde eksenin mansap tarafında yer alan bu zonda, kati projede
gösterilen kaya gereç alanından alınacak kaya malzeme maksimum dane çapı 90
cm ve maksimum katman kalınlığı 120 cm’lik katmanlar halinde yerleştirilmelidir.

Bu zonda kullanılacak malzemenin sıkıştırılmasında yeterince su kullanılmasına (en


az 300 l/m3 ve su basıncı 7 bar) ve orta seviyede sıkıştırma enerjisi ile (örneğin 4
pas ve 10 tonluk silindirlerle) sıkıştırılmasına özel önem verilmelidir.

Kazılardan dolgu teşkiline uygun malzeme çıkması durumunda, bu malzeme, baraj


ekseninin mansabında 3C içerisinde bir zon teşkil edecek biçimde uygulanacaktır.

DOLGU BARAJLAR  90 
 

3D Mansap Koruyucu Dolgu Zonu:

Mansap yüzeyi koruyucu dolgu zonu olarak, kati projede gösterilen kaya gereç
alanından alınacak kaya malzeme ile teşkil edilecek bu zonda kullanılacak malzeme
en az 1.00 m çapında olacaktır.

Bu zon iş makinesi ile yerleştirilecektir.

Ön yüz Yer, baraj yüksekliğine, kaya


betonu dağılımına ve kalitesine bağlıdır

Mansap yüzü büyük


kayalar ile
şekillendirilir

Baraj Kesiti
1A: Kohezyonsuz İnce Taneli Malzeme 3A: 0.4 m Tabakalı Seçilmiş Kaya Dolgu
1B: Rastgele Dolgu 3B: 1 m Tabakalı Ocak Taş Dolgusu
2A: Çevresel Derz Filtresi 3C: 2 m Tabakalı Ocak Taş Dolgusu
2B: 75 mm elek Altı

Topuk Döşemesi
Kaya Dolgu Memba Yüzü
Topuk Döşemesi Referans Hattı
Ön yüz betonu

Nehir Yatağı Enine Kesit

Bölge Malzeme Dağılım Tabaka


Yamaç Plan Kesiti
2A Filtre 36 mm altı 0.4 m

2B Kırma Kaya 75 mm altı 0.4 m

3A Kaya Dolgu 0.4 m altı 0.4 m

Şekil 4.23: ÖBKB Kaya Dolgu Bölgeleri

DOLGU BARAJLAR  91 
 

4.8.1 Filtre (2A Bölgesi)

Filtre Gereksinimleri

Toprak ve toprak-kaya dolgu barajların tasarımlarında, geçirimsiz çekirdeğin


mansap şevine ya da baca dren sistemi etrafına yerleştirilen filtrelerin önemi
tanımlanmıştır (ICOLD, 1994). Filtre dren sistemi, korumanın en önemli ikinci hattını
meydana getirir. Eğer çevresel derzdeki su tutucular bozulursa derz arasından
sızma meydana gelir. 2A bölgesi silt ve ince kum parçacıklarını tutmalıdır. Büyük
yük kayıpları, tıkalı filtre ara yüzlerinde ve/veya filtrenin memba yüzünde derzler
etrafında kalan kum ve siltlerin içerisinde meydana gelir. Buna ilave olarak filtreler,
derzlerde sıkışan malzemeden ya da tıkalı ara yüzlerden daha fazla geçirgendir. Bu
temel özellikleri aşağıdaki kıstaslar özetlemektedirler (ICOLD, 1994):

Filtre Şartı: Klasik Terzaghi kıstası D15/d85<4 bu gereksinimi göstermektedir. Bu


denklemde aşağıdaki semboller kullanılmaktadır:

D15= Filtredeki parçacık boyutu (koruyucu ya da daha kaba malzeme), parçacık


ağırlığının %15’i daha küçük ve

d85= Temeldeki parçacık boyutu (korunan ya da daha ince malzeme) parça


ağırlığının %85’i daha küçük

Drenaj Şartı: Klasik Terzaghi kıstası D15/d15>4 bu gereksinimi göstermektedir. Bu


kıstas için 2A ve 2B bölgelerinde sıkı sıkıya bağlı kalmak gerekli değildir.

Yukarıda fonksiyonları yerine getirmek için 2A bölgesi fitresi (ICOLD, 1994):

İşleme, yerleştirme, dağıtım ve sıkıştırma sırasında, dağılımda bir değişiklik veya


ayrışma olmamalı

Kohezyon özelliği göstermemeli ya da kimyasal, fiziksel ya da biyolojik durum


sonucunda çimentolaşmamalı. Vaughan (1982), kohezyon için kum kalesi testini
önermiştir:

İçsel stabilitenin olması için, filtre içerisindeki kaba malzemenin ince malzemeye
oranı, alıkoyma (borulanma) kıstasını karşılamalıdır.

Toprak ve Toprak-Kaya Barajlardaki Filtreler

DOLGU BARAJLAR  92 
 

Toprak ve toprak-kaya barajlarının projelerinde kullanılan kıstaslar ve araştırmalar,


ÖBKB’lerin 2A bölgesi tasarım kıstasları içinde geçerlidir. 1980’li yıllarda Dr. Sherard
ve US Soil Conservation Service tarafından yapılan araştırmaların sonucunda
(Sherard vd, 1984a, 1984b, 1985, 1989) toprak ve toprak-kaya barajlarda filtre
malzemenin dağılım seçimine büyük önem verilmiştir.Tablo 4.8, Tablo 4.9 ve ICOLD
1994 verilen proje kıstasları, günümüzde US Soil Conservation Service, US Bureau
of Reclamation ve US Army Corps of Engineers (USDA SCS 1986; USBR, 1987;
USCOE, 1994) tarafından kullanılmaktadır.

ÖBKB 2A Bölgesi Dağılımı

Aguamilpa’da 2A bölgesi (2F Bölgesi) için kullanılan malzemenin dağılımı, Şekil


4.24’da gösterilmektedir. ÖBKB için 2A tipik bölgesinin dağılımı ile geçirimsiz
çekirdekli kaya dolgu barajlardaki tipik ince filtre dağılımı arasında birçok farklılıklar
vardır:

¾ inch malzeme üstü oranı ÖBKB’ler için 2A bölgesinde çok daha fazla olup (%20–
40), geçirimsiz çekirdekli barajlarda bu oran % 0–15 mertebesindedir.

Kum boyutundaki malzemelerin oranı ise ÖBKB için 2A bölgesinde düşük olup
(%30-60), geçirimsiz çekirdekli barajlarda ince taneli filtre için bu oran %55–80 veya
90 mertebesindedir.

200 nolu elek altı malzeme oranı, ÖBKB için 2A bölgesinde çok daha fazla olup
(%5-10 veya 12), geçirimsiz çekirdekli barajlarda ince taneli filtre için bu oran %0–5
mertebesindedir. İnce malzemenin çok büyük değerler alması (özellikle %10
yukarısı) geçirgenliği %100 hatta daha fazla oranda düşürür ve kohezyon özelliği
gösteren malzemeye neden olur. Aguamilpa’da 2F bölgesi (2A bölgesi) için yapılan
testler, 7x10-5 cm/s’lik bir geçirgenliğin geçirimsiz çekirdekli bir baraj için tipik bir
ince filtreden %100’den hatta çok daha fazla oranda düşük olduğunu göstermiştir.

DOLGU BARAJLAR  93 
 

Tablo 4.8: Filtreler için Kıstaslar (ICOLD, 1994; USDA SCS, 1986; USBR, 1987a; USCOE, 1994)

Temel Zemin Tanımı ve


200 no’lu elekten geçen Filtre Kıstası
Temel Zemin Kategorisi oran (0.075 mm)
(Not 2)
Not 1

%85’den daha ince taneli


1 D15≤9xd85 (Not 3)
siltler ve killer

%40-85’den daha ince


2 taneli kumlar, siltler, killer, D15≤0.7 mm
siltli ve killi kumlar

40  A
%15-39’den daha ince siltli D15  ( 4 xd 85 )  0.7 mm )  0.7 mm
3 40  15
ve killi kumlar ve çakıllar
(Not 3)

%15’den daha ince taneli


4 D15≤4xd85 (Not 6)
kumlar ve çakıllar

4 no’lu elekten (4.75 mm) daha büyük parçacıkları içeren zeminlerin kategori
adlandırılması, 4 no’lu (4.75 mm) elekten geçenlerin %100’e düzeltilme esasına
dayalı temel zemin granülometri eğrisi ile belirlenir.

Filtreler, maksimum 75 mm (3 inç) dane boyutuna sahip olmalı ve 200 no’lu elekten
geçenler maksimum %5 ve ince taneli malzemelerin plastisite indisi (PI) 0 olmalıdır.
Tablo 4.9’da verilen D90’dan D10’a ilgili kıstas, filtre dağılımı tasarlamak için
kullanılmalıdır. Bu kıstas yerleştirme sırasında ayrışmayı önlemede yardımcı olmak
amacıyla üniform filtre dağılımı kullanmak için projeciyi zorlar. PI, ASTM-D-4318’e
uyumlu 40 no’lu (0.425 mm) elekten geçen malzeme ile saptanır. Yeterli geçirgenliği
sağlamak için filtreler, 0.1 mm’den küçük olmamak şartıyla D15, 4xd15’e eşit veya
büyük olmalıdır.

9xd85, 0.2 mm’den küçük ise, 0.2 mm kullanılmalıdır.

A= herhangi bir yeniden işleme sonrasında 200 no’lu (0, 075 mm) elekten geçen
temel malzeme yüzdesi

4xd85, 0.7 mm’den küçük ise, 0.7 mm kullanılmalıdır.

4 no’lu kategoride d85, 4.75 mm’den büyük daneler için herhangi bir düzeltme
yapılmaksızın temel zeminin asıl granülometre eğrisinden saptanabilir.

DOLGU BARAJLAR  94 
 

Tablo 4.9: Ayrışmadan Korunmak için D10f ve D90f Sınırları (ICOLD, 1994; USDA SCS, 1986; USBR, 1987)

Minimum D10 Maksimum D90


(mm) (mm)

<0, 5 20

0, 5 – 1, 0 25

1, 0 – 2, 0 30

2, 0 – 5, 0 40

5, 0 – 10 50

10 – 50 60

ÖBKB’lerde, tipik 2A bölgesinde ince taneli malzemelerin (200 nolu elek altı) ve iri
taneli parçacıkların (¾ inç üstü) daha yüksek oranda olmasından dolayı, malzeme
geçirimsiz çekirdekli barajlardaki ince filtreye nazaran yerleştirme sırasında
ayrışmaya karşı daha duyarlıdır. Ayrışma, bölgenin dış yüzeylerinde daha kolay
oluşur. Önemli sızdırmama kıstası ayrışma meydana gelmedikçe Aguamilpa Barajı
dağılımı tarafından karşılanır.

2A bölgesi için alternatif bir dağılım, Şekil 4.24 ve Tablo 4.10’da Aguamilpa dağılımı
ile beraber gösterilmiştir. Bu alternatif dağılımda, ¾ inç malzeme üstü oranı % 0 -15
arasında sınırlanır, kum boyutlu parçacık oranı % 50-75 olup, 200 nolu elekten
geçen ince taneli malzeme oranı % 0-5 olarak sınırlandırılır. Buna ilave olarak,
alternatif dağılım daha üniformdur. Aguamilpa Barajındaki dağılımın ortalama
üniformluluk katsayısı, D60/D10, 10/0.13=77 iken; alternatif dağılımın ortalama
üniformluluk katsayısı 3.60/0.18=20’dir. Lesotho’daki 140 metrelik Mohale Barajının
2A bölgesi alternatif dağılım yapılıktan sonra modellenmiştir.

Alternatif dağılım, döküm sırasında ayrışma meydana getirmez ve ince taneli


karışım, döküm sırasında stabilite için bir bağ sağlar ve geçirgenlik 10-2 cm/sn
düzeyinde kalarak geçirimsiz çekirdekli kaya dolgu barajın ince taneli filtre değerleri
ile aynı olur. Malzemenin D15 boyutu, 0.15 mm’den 0.6 mm’ye değişen değerlere
sahiptir. Bu ince kum ve silt boyutundaki malzeme için mükemmel bir filtre özelliği
gösterecektir.

DOLGU BARAJLAR  95 
 

10 mm civarından 100 no’lu elekten (0, 15 mm) üzeri %2-10’ oranı sınırına kadar
değişen beton kumunun dağılımı, 2A bölgesi kullanımı için kabul edilebilir bir
alternatifi oluşturur.

U.S. Standard Sieve


100 3 in 3/4 in No. 4 8 16 30 50 100 200 0

90 10

80 20

70 30
Percent finer by weight

60 40

Percent retained
50 50

40 60

30 70

20 80

10 90

0 100
1000 100 10 1.0 0.1 0.01 0.001
Grain size in millimeters

Gravel Sand Clay


Silt
Coarse Fine Coarse Medium Fine

Şekil 4.24: 2A Bölgesi Dağılımı

Tablo 4.10: 2A Bölgesi için ÖBKB Dağılım Limitleri

Boyut
US Standart Eleği Alternatif Dağılım
(mm)
1 ½” 38.1 100
¾” 19.1 85-100
No.4 4.76 50-75
No.16 1.19 25-50
No.50 0.297 10-25
No.200 0.074 0-5

4.8.2 Ön Yüz Betonu Destek Malzemesi (2B Bölgesi)

Beton ön yüzünün altında bulunan malzemenin dağılımı (Şekil 4.23’deki 2B


Bölgesi), inşaat tecrübelerinin kazanılması ve tasarımların gelişme göstermesi ile
değişim göstermektedir. Bu değişim, daha az oranda iri taneli malzeme ve daha

DOLGU BARAJLAR  96 
 

fazla oranda ince taneli malzeme kullanımını, özellikle de 0.074 mm ve 4.76 mm’den
(No.4 ve 200 elekleri) geçen ince taneli malzemenin daha fazla kullanıldığı
karışımların yolunu açmıştır.

250-330 mm maksimum boyutlu ve 50-75 mm minimum boyutlu dağılımlar yoğun


ayrışma sebebiyle tatmin edici sonuçlar vermemiştir. Yüzey sıkıştırmasından sonra,
inşaat çalışmalarının sonucu olarak yüzey kayaları gevşemiştir. En dış yüzey düz bir
yüzey haline gelmemiş ve aşırı beton dökülmesi yaygın bir durum halini almıştı.

ICOLD Bülten 70 Öneriler, 1989

Ön yüz betonunu destekleyen malzeme için önerilen dağılım (ICOLD Bülten 70’de
gösterildiği gibi) Tablo 4.11’de gösterilmektedir:

Tablo 4.11: 2B Bölgesi için Bülten 70 Dağılım Limitleri

Boyut Geçen yüzde,


US Standart Elekler
(mm) Ağırlıklı

3” 76.2 100

1 ½” 38.1 70-100

¾” 19.1 55-80

No.4 4.76 35-55

No.30 0.59 8-30

No.200 0.074 5-15

Bülten 70 sınıflandırmasının amacı, maksimum dane boyutunu sınırlamak, döküm


sırasında ayrışma yapmayacak bir dağılımı sağlamak ve kabul edilebilir bir
geçirimlilik değeri elde edilmesi için yeterli miktarda ince taneli malzeme içermesi
içindir. 1x10-4 cm/s’lik bir hedef geçirgenlik değeri önerilebilir. Tipik olarak,
aşağıdakiler sınıflandırılır: 200 no’lu elekten geçen %5-15 ve en az %40 oranında
kum boyutlu parçacıklara sahip ortalama bir malzeme elde etmek için 38-76 mm
arasında maksimum boyuta sahip, 4, 76 mm’den daha ince taneli malzeme oranı
%35-55 (4 no’lu elek) olacak şekilde kullanılması gerekir.

Bu dağılım, düşük geçirgenliği ve biraz da kohezyonu temsil etmektedir.


Malzemenin kırılgan doğasından dolayı, inşaat aşamasında kaya dolgu bölgelerinin

DOLGU BARAJLAR  97 
 

etrafında deformasyonlar meydana geldiği zaman açık çatlaklar görünebilir.


Brezilya’daki Xingo Barajında (Marulanda ve Pinto, 2000) ve Çin’deki Tianshengqiao
Barajında (TSQ1) (Mori, 1999) bu olay meydana gelmiştir.

Xingo: Xingo’da I Bölgesi (2B Bölgesi) dağılımı, %35-55 kum ve 200 elekten geçen
malzeme %10-15 oranı şeklindedir. Dolgu sırasında I bölgesindeki yüzey çatlakları
sol yamaca yakın yerlerde gözlemlenmiştir. Çatlakların ortalama genişliği 20 mm ve
bazıları dikey yönde 56 mm genişliğindeydi. Yaklaşık 15 mm’lik sapmalar rapor
edildi. İlk olarak, yüzeydeki çatlaklar mastik malzeme ile doldurularak dolguya
devam edildi. Üst kotlarda aynı bölgelerde yeni çatlaklar oluştuğu gibi eski
çatlakların etrafında da yeni çatlaklar gözlemlendi. Ön yüz beton imalatına
girilmeden önce, çatlaklar kumla dolduruldu ve yüzey tekrar derecelendirilerek
titreşimli silindirle sıkıştırılmıştır. Xingo’daki çatlaklar, bölgeler arasındaki
deformasyon karakteristiklerinin farklı olma nedeniyle açıklanmıştır. Çökme değerleri
ile hesaplanan deformasyon modülü, III bölgesinde (3B Bölgesi) 68 MPa, IV
bölgesinde ise (3C Bölgesi) sadece 24 MPa’dır. İnşaat aşamasında, vadi kesiti
etrafındaki kaya dolgu, üstündeki kaya dolgu yükü nedeniyle çöktü. Maksimum
kesitte meydana gelen bu aşağıya doğru hareket, kaya dolgunun yamaç
bölgelerinde çekme gerilmesi yaratarak vadi kesitine doğru çökmelere neden
olmuştur. Taneli, kohezyonsuz, kaya dolgu bölgeleri tehlike oluşturmadan bu
deformasyonları alırlar. Kırılgan, yüksek oranda ince taneli, beton yüzü destekleyen
malzeme I Bölgesi (2B Bölgesi) çatlak oluşturmadan bu deformasyonları
alamamaktadır.

Xingo’da meydana gelen deformasyonlar ve çökmeler, su tutulduktan sonra kaya


bölgeleri etrafında devam etti. İlk 1.5 yıl esnasında yaklaşık 110 l/sn’lik bir düzeyde
sızma miktarı normal davranış olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla, 6 hafta boyunca
oturma oranları önemli oranda artmış olup, daha sonra artıştan önceki oranlara
dönmüştür. Sızma oranları 180 ile 200 l/sn değişen oranlarda artmıştır. İnşaat
aşamasında, I Bölgesindeki (2B Bölgesi) çatlakların meydana geldiği yerde yapılan
su altı gözlemlerinde önemli derecede çatlaklar bulunduğu tespit edilmiştir. Bir yerde
bu açıklık 8 metre boyunda 15 mm genişliğinde bulunmuş olup, 300 mm civarında
bir sapma iki döşeme arasında gözlemlenmiştir.

Devam eden çökmeler ve artan sızmalar birbiri ile yakın derecede bağlantılıdır
(Soussa, 1999). Ön yüz betonunda meydana gelen ilk çatlaklar, I Bölgesindeki (2B
Bölgesi) çatlaklar için açıklanan benzer davranışın sonucudur. İnce taneli malzeme

DOLGU BARAJLAR  98 
 

oranı fazla olan kaya dolgu konseptinin olduğu yerde, sızmalar az geçirimli
malzemeye sahip baraj dolgusuna doğru hareket eder. Bu bölgedeki sızmanın
sonucu olarak, çökmelerin artan miktarda olması ıslanmaya ve doygunluğa bağlı
olduğu düşünülmektedir. Artan çökmeler çatlakların genişliğinin daha fazla olmasına
yol açmıştır. Büyük olasılıkla, I Bölgesinde (2B Bölgesi) çatlaklar tekrar açılarak
artan miktarda sızmalara izin verecektir. Çatlakların tekrar açılması, kirli kum
dökülmesinden sonra neden tam bir geçirimsizlik sağlanmadığını ayrıca
açıklamaktadır.

Tianshengqiao: Çin’de bulunan 180 m yüksekliğindeki TSQ1 Barajında ön yüz


beton destek malzemesinin, 2B Bölgesi maksimum dane boyutu 80 mm ve ince
malzeme oranı da % 10-15 arasındadır. Barajın mansap yüzünden kaya dolgular
yapılarak baraj 7 aşamada yükseltilmiştir. Ön yüz betonu da 3 aşamada yapılmıştır.
Mori (1999), barajın mansap yüzüne takip eden aşamalar ile ek dolgular yapılırken
2B Bölgesinde 100 mm genişliğinde 3 m derinliğinde birçok dikey çatlaklar
gözlemlenildiğini rapor etmiştir. 30 mm genişliğinde ve 3-4 m derinliğindeki çatlaklar
%10 çimento ve %90 uçucu kül karışımlı enjeksiyonla doldurulmuştur. 30 mm’den
daha geniş çatlaklar ise %5 çimento, %35 uçucu kül ve %60 kumdan oluşan bir
enjeksiyon karışımıyla doldurulmuştur. Çatlakların gözlemlendiği alanda ana
donatının altına ilave bir donatı konulmuştur. Ön yüz betonu donatısı, üçüncü aşama
beton dökümünde arttırılmıştır.

Yeniden Düzenlenen ICOLD Bülten 70 Dağılımı

İnşa aşamasında çatlayabilecek ve işletme sırasında tekrar açılabilecek olan 2B


bölgesinde fazla miktarda ince taneli malzeme içeren kırılgan malzeme
konmasından kaçınılmalıdır. İşletme sırasında açılan ya da tekrar açılan çatlaklar,
ilave deformasyonların oluşması durumunda ön yüz betonunun çatlamasına neden
olabilir. Bu çatlakları önlemek amacıyla bu bölge tamamıyla kohezyonsuz olmalıdır.
Çünkü deformasyon meydana geldiği zaman 2B bölgesi malzemesi herhangi bir
çatlak oluşmadan hareketlere uyum göstermelidir. Kohezyonsuz ince taneli
malzeme oranı %5, 4 no’lu elekten geçen malzeme oranı %40-50 ve maksimum
dane çapı 80mm olan kırılmış ve işlemden geçmiş iyi kalitedeki (beton agrega
kalitesine yaklaşan) malzeme önerilmektedir. Ön yüz betonu destekleme malzemesi
için yeniden düzenlenen Bülten 70 dağılımı Tablo 4.12 ve Şekil 4.25’de
gösterilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  99 
 

Tüm parçacıkların temsil edildiği iyi dağılımlı bir malzeme elde etmek için, malzeme
kırılarak, yıkanarak ve elekten geçirilerek üretilmelidir. Doğal kum ile kırılmış
kayanın karıştırılması ile üretilen boşluklu dağılımdan kaçınılmalıdır. Dikkatle
yapıldığında bu malzeme döküm zamanında ayrışmaya meydan vermeyecek ve 10-
ton’luk titreşimli silindir ile 4 pas yapılarak kolayca sıkıştırılacaktır. Bu malzemenin
geçirgenliği, sıkıştırıldığında normal olarak 10-2 cm/sn aşacaktır. Eğer kohezyonlu
ince taneli malzeme kullanılırsa malzeme daha az geçirgen olacak ve kırılmalara
yatkın bir davranış gösterebilecektir. Yeniden düzenlenen 2B bölgesi dağılımı ve
Bülten 70 dağılımı arasındaki ana farklılık 200 nolu elekten geçen ince taneli
malzeme yüzdesidir.

Tablo 4.12: 2B Bölgesi için ÖBKB Dağılım Limitleri

Yeniden
US Standart Boyut Düzenlenen
Elekler (mm) 2B Bölgesi
Sınırları

3” 76.2 100

1 ½” 38.1 70-100

¾” 19.1 55-80

No.4 4.76 35-60

No.16 1.19 18-40

No.50 0.297 6-18

0-7
No.200 0.074
(kohezyonsuz)

R.J. Casinader (2002), aşağıdaki dağılımın kullanılması halinde, 2B bölgesinin


tutma fonksiyonunun sağlanabileceğini ifade etmiştir:

80 mm %100 geçen

4.76 mm (4 no’lu elek) %30-50 geçen

0.074 mm (200 no’lu elek) kohezyonsuz ince taneli %2-10 geçen

Bu kabul edilen dağılım, döküm sırasında ayrışmaya meydan vermez ve kaya


dolgunun daha sonra oluşabilecek deformasyonu sırasında çatlak oluşturmaz.
Vaughn’in kum kalesi testi, önceden de altı çizildiği gibi malzemenin kohezyonsuz
DOLGU BARAJLAR  100 
 

olup olmadığını belirlemek için kullanılır. Çoğu zaman 200 nolu elekten geçen
malzemenin %10’dan fazlası kohezyon özelliği gösterecek ve açık çatlakları
destekleyecektir.

U.S. Standard Sieve Size


100 3 in 3/4 in No. 4 8 16 30 50 100 200 0

90 10

80 20
Percent finer by weight

70 30

60 40

Percent retained
50 50

40 60

30 70

20 80

10 90

0 100
1000 100 10 1.0 0.1 0.01 0.001
Grain size in millimeters

Gravel Sand Clay


Silt
Coarse Fine Coarse Medium Fine

Şekil 4.25: Yeniden Düzenlenen 2B Bölgesi Dağılımı

3” Altı Kırılmış Malzeme

3” altı kırılmış malzeme, birçok ÖBKB’nin ön yüz betonunu destekleme malzemesi


için kullanılmıştır. Sert ve yeterli özellikteki bazalt ve granitler kullanıldığında nihai
dağılımlar, %5’den daha az oranda ince taneli malzeme ve 4 no’lu elekten %10 ile
%25 arasında geçen kum içermektedir. 145 m yüksekliğindeki Mohale ÖBKB’de ve
20 m yüksekliğindeki Keenleyside (çok sert granit) ÖBKB’de, 2B bölgesi dağılımı
Tablo 4.13’de gösterilmektedir.

Yukarıdaki malzemeler döküm sırasında bir miktar ayrışma yapabilecek iri taneli bir
görünüm gösterirler. Bunun nedeni içerisindeki kum boyutlu malzemenin düşük
yüzdesidir.

Keenleyside Barajında malzeme, ÖBKB’nin beton ön yüzü destekleme malzemesi


ve yaklaşım kanalı beton kaplamasının alt dreni olarak kullanılmıştır.Tablo 4.13’de
gösterildiği gibi, test dağılımının geçirgenliği, Şekil 4.26’de gösterilen test düzeneği
kullanılarak sahada ölçülmüştür. Malzemenin hem ön yüze destek hem de yüksek
kapasitede dren yapabilmesi amacıyla testlere gerek duyulmuştur. Test için
kullanılan malzeme, sahada yapılan dökümle eş zamanlı olarak yatay tabakalar
halinde test düzeneğine yerleştirilmiştir. Malzemenin ölçülen geçirgenliği 1-2
cm/s’dir.
DOLGU BARAJLAR  101 
 

Materon (1998), dünyanın birçok yerinde ve birçok barajında 2B bölgesi ön yüz betonu destekleme
malzemesinin karakteristiklerini özetlemiştir. Brezilyalının tecrübeleri

Tablo 4.14’de özetlenmektedir:

Tablo 4.13: Sert, Sağlam Bazalt ve Granit 3” Altı Kırılmış Malzeme Dağılımı
Geçen yüzde,
US
Boyut Ağırlıklı
Standart
mm Mohale Keenleyside
Eleği
Lesotho British Columbia
Ortalama
Ölçülen Dağılım Hedef Dağılım Test Dağılım
Dağılım

3” 76.2 100 100 100 100

1 ½” 38.1 70-90 60-95 78 92

¾” 19.1 30-55 30-65 36 60

No.4 4.76 8-25 8-35 15 22

No.16 1.19 3-17 3-20 10 12

No.50 0.297 1-10 0-10 6 8

No.200 0.074 0-5 0-5 3 4

DOLGU BARAJLAR  102 
 

Tablo 4.14: Brezilya ÖBKB’leri 2B Bölgesi Karakteristikleri (Sobrinho, vd., 2000)

Fox do
Baraj Segredo Ita Xingo Machadinho Itapebi
Areia
Kırılmış Kırılmış Kırılmış Gri Sağlam Kırılmış İşlenmiş
Dolgu Tipi Sağlam Sağlam Sağlam ve Aşınmış Sağlam Gnays
Bazalt Bazalt Bazalt Granit/ Gnays Bazalt Maks. 4”
Temeldeki
13 8 10 12 10 12
genişlik, m
Kretteki genişlik,
4 5 3+4 4/6 3+4 3+4
m
Tabaka kalınlığı,
400 400 400 400 400 400
mm
Maks. Parçacık
100 75 75 100 75 100
boyutu
25.4 mm, %
50 45 60 70 50 80
geçen
4 no’lu elek, %
12 20 25 44 15 45
geçen
100 no’lu elek,
1 2 5 10 7 11
% geçen
200 no’lu elek,
0 0 1 7 2 7
% geçen
Sıkıştırma:
Yatay yüzey 4/10 ton 4/9 ton 6/9 ton 4/10 ton 4/9 ton
4/10 ton
(paslar/silindir) vibrasyonlu vibrasyonlu vibrasyonlu vibrasyonlu vibrasyonlu
vibrasyonlu
Yukarı şev 4 statik + Ekstrüde 4 statik + Ekstrüde Ekstrüde
6 pas
(paslar/silindir) 6/vibrasyonlu Duvar 6/vibrasyonlu Duvar Duvar

DOLGU BARAJLAR  103 
 

Boşluk Oranı 0, 31 0, 21 0, 175 0, 31 0, 19


Yoğunluk,
21, 2 22, 7 21, 5 21, 2 19, 7 22
kN/m3
İnşa
Çatlak ve
aşamasındaki Yeterli Yeterli Yeterli İnşa halinde İnşa halinde
Oturma
performans

540 
50mm screen
(typical each end)

90° weir
Pipe filled with drain rock (150 deep)

As-built Test Setup - Longitudinal Section


Not to Scale
Dimensions in

5 mm steel plate Place and compact drain rock


10 mm neoprene gasket in 100 mm horizontal lifts

Cross Section A-A


Not to Scale

Şekil 4.26: Keenleyside, Geçirgenlik Test Düzeneği

4.8.3 İnşaat Aşamasında Yüzey Koruması

İnşaat aşamasında yüzey koruması için Bordür Metodu kullanılmalıdır. Bu metot,


her tabakadan sonra memba tarafında bir beton bordür yapımı ve beton bordüre
karşı onu takip eden tabakanın sıkıştırılmasından ibarettir. Bordür betonunda
kullanılacak beton karışımı aşağıda verilmektedir.

Çimento : 70-75 kg/m3

Agrega, ¾ “ : 1173 kg/m3

Kum : 1173 kg/m3

DOLGU BARAJLAR  104 
 

Su : 125 l

Bu makinenin kalıbı, memba yüzünün eğimi ile aynı olacak şekilde tesis edilir.

Bordür yapımı aşağıdaki aşamalardan oluşmaktadır:

2B bölgesinin sıkıştırılmış yüzeyinin yatay bir yüzeye sahip olacak şekilde


düzenlenmesi,

Memba yüzü eğiminde ve 2B tabakası serim yüksekliğinde bordür yapılması,

Belirtildiği gibi kuru bir karışım kullanılması,

Arazi personeli tarafından ya da topuk plağı noktasında sabitlenmiş bir noktada


monte edilen bir alet ile makinenin doğrultusunun kontrol edilmesi,

2B zonu malzemesi bordür uygulamasından en az 1 saat sonra serilmelidir.

Topuk plağının talveg kotuna kadar olan bölümünde bordür içerisinde borular
bırakılarak bordür arkasındaki zonun içerisinde su basıncı oluşması önlenmelidir.

Katman halindeki bordürler, sıkıştırma nedeniyle yanal basınçlara karşı dayanıklı


olmalıdır. İki tabakada ya da daha aşağıdaki bordüre bağlanan bordür inşaatında,
2B bölgesi destekleme malzemesinin iki tabakada sıkıştırılması muhtemelen bu
zorluğunun üstesinden gelme amaçlıdır.

Ön yüz beton ve bordür arasında bir bağ oluşmasını önlemek için bordürün
yüzeyinde bir yalıtım malzemesi kullanılma uygulamaları bulunmaktadır.

DOLGU BARAJLAR  105 
 

Stage I - Curb Extruded Truck mixer


Extruding curb
machine

Extruded face
protection

Typical Extruded Curb


1.4 1

Zone 2A Dam slope 1 8


Plinth

Stage II - Transition Placing

Tractor or grader

Transition, Zone 2B

Stage III - Compaction


Vibratory roller

Şekil 4.27: Beton Bordür Yapımı ve Onu Takip Eden Tabakanın Sıkıştırılması

Mühendislik parametreleri açısından zayıf nitelikli malzemenin, ön yüzü beton


kaplamanın davranışını önemli derecede etkileyen baraj taban genişliğinin 2/3’ü
uzunluğundaki bölgenin dışında kullanılması önerilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  106 
 

4.8.4 Gövde İçerisinde Batardo Kullanımı

ÖBKB barajlarda memba batardosunun gövde dışında ayrı bir yapı olarak
projelendirilmesi tercih edilmektedir.

Ancak özel durumlarda ÖBKB’lerde inşaat sırasında nehir derivasyonuna bir


esneklik kazandırması amacıyla 50 yıllık taşkını silme (hava paysız) geçirebilecek
şekilde baraj içerisinde bulunan bir batardo projelendirilebilir. Bu durumda baraj
gövdesi dışında veya bitişik daha düşük tekerrür debili (Q2, 5, 10 gibi) taşkını
karşılayacak şekilde bir ön batardo yapısı tasarlanması gerekebilir.

Daha düşük geçirgenliğe sahip 2B zonu veya dış yüzey üzerindeki bordür beton
tabakası batardo içerisinden gelen akımı kontrol etmek amacıyla kullanılır.

4.9 Baraj Ölçüm Aletleri

4.9.1 Ölçüm Sistemleri

Ön yüzü beton kaplı barajlarda kullanılan ölçüm tesislerinin genel kullanım yerleri ve
ölçüm özellikleri Tablo 4.15’de verilmektedir.

Tablo 4.15: Ölçüm Cihazları

Ölçüm Özelliği Yerleştirileceği Bölge Tipik Ölçüm Cihazı

Doğrultu Krete yakın noktalar ve mansap Harici çökme röperi


şevi boyunca

Ön yüz beton plağının Ön yüz beton kaplaması, gövde Birim deformasyon ölçer,
deformasyonu ve gövde dolgusu, baraj temeli inklinometre, oturma ölçer,
dolgusu içerisindeki oturma ve ekstensometre, elektro level
toplam basınçlar

Derzlerdeki açılma, kapanma Ön yüz beton kaplama ve Derz ölçer, çatlak ölçer
ve çatlak çevresel derzleri

Su basıncı Baraj temeli ve sahiller Piyezometre, rasat kuyusu

Sızma miktarı Galeriler, baraj mansap topuğu V ağızlı sızıntı ölçer

Deprem etkisi Kret, baraj topuğu İvme kaydedici, kuvvetl, yer


hareketi ölçer, mikro sismik

4.9.1.1 Piyezometre

Baraj temel kayası ve alüvyon içi ile sağ ve sol sahillerde enjeksiyon perdesinin
efektifliğini ölçmek için kullanılan piyezometreler, rasat borulu veya titreşim telli
olmak üzere iki tiptir (Şekil 4.28).

DOLGU BARAJLAR  107 
 

Şekil 4.28: Tipik Titreşim Telli Piyezometre Yerleşimi

4.9.1.2 Oturma Ölçer

İnşaat aşaması, su tutma ve işletme aşamalarındaki oturmaları gözlemlemek için


kullanılan cihaz hidrolik veya elektriklidir (Şekil 4.29).

DOLGU BARAJLAR  108 
 

Şekil 4.29: Tipik Oturma Ölçer Yerleşimi

4.9.1.3 Basınç Ölçer

Gövde dolgusunda oturmaların ölçümünün yanında basınçların da ölçülmesi, analiz


modelinin sahadaki imalat ile uyumluluğunu teyit etmek için önerilmektedir (Şekil
4.30).

DOLGU BARAJLAR  109 
 

Şekil 4.30: Tipik Basınç Ölçer Yerleşimi

4.9.1.4 Deformasyon Ölçer

Şekil 4.31: Tipik Deformasyon Ölçer Yerleşimi

4.9.1.5 Isı Ölçer

Ön yüz beton kaplamasına mesnetlik edecek bölgeye yerleştirilen ısı ölçerler


genelde kaplamaların birleşim derzlerine denk getirilmektedir. Derz birleşimlerinden
herhangi bir sızma olması halinde kaçağın yerinin belirlenmesine yardımcı
olmaktadır. Fiberoptik ve ısı sensörü olmak üzere iki sistem bulunmaktadır.
Fiberoptik sistemin avantajı döşenen hat boyunca ölçüm alınabilmesidir. Fakat
inşaat aşamasında fiberoptik hattın zarar görmesi durumunda tekrar
kullanılamamaktadır (Şekil 4.32).

DOLGU BARAJLAR  110 
 

Şekil 4.32: Tipik Isı Ölçer Yerleşimi

4.9.1.6 Elektro-Level

İnklinometreye ek olarak, ön yüz kaplamasının su tutma aşamasında ve işletme


ömrü boyunca yaptığı sehimi gözlemlemek için kullanılır (Şekil 4.33).

Şekil 4.33: Tipik Elektro-Level Yerleşimi

4.9.1.7 Derz Ölçer

Elektrikli veya mekanik olan bu cihazlar ön yüz kaplamasında yer alan derzlerde
oluşan açılma ve kapanmaları gözlemlemek üzere kullanılmaktadır. Derz hareketinin
DOLGU BARAJLAR  111 
 

değerlendirilmesi durumuna göre bir, iki veya üç eksenli derz ölçerden biri seçilmesi
uygun olmaktadır (Şekil 4.34, Şekil 4.35).

Şekil 4.34: Tipik Tek Eksenli Derz Ölçer Yerleşimi

Şekil 4.35: Tipik Üç Eksenli Derz Ölçer Yerleşimi

4.9.1.8 İvme Ölçer

Baraj kret, temel ve sahillerde kuvvetli yer hareketi ölçümü amacıyla


kullanılmaktadır. Bu ivme ölçerlerin eş zamanlı olarak devreye girmesi önemlidir.

DOLGU BARAJLAR  112 
 

4.9.1.9 Harici Çökme Röperi

Harici çökme röperleri, düşey ve yatay doğrultuda oluşacak yer değiştirme


miktarlarını ölçmek amacıyla krete yakın seviyelerde ve mansap kısımlarında bir
sıra halinde yerleştirilebilir (Şekil 4.36).

Şekil 4.36: Tipik Harici Çökme Röperi Yerleşimi

4.9.1.10 V Ağızlı Sızıntı Ölçer

Drenaj galerisinde veya baraj mansap topuğunda toplanan sızıntı sularının


ölçülmesi, için V ağızlı savaklar kullanılmaktadır (V-Notch Weir) (Şekil 4.37).

Şekil 4.37: Tipik Sızıntı Ölçer Savak Yerleşimi

DOLGU BARAJLAR  113 
 

4.9.1.11 Su Kotu Ölçer

Şekil 4.38: Tipik Su Kotu Ölçer Yerleşimi

DOLGU BARAJLAR  114 
 

4.9.2 Geçmiş Örnekler

Şekil 4.39: Kum-Çakıl Dolgu Barajda Ölçüm Aleti Yerleşimi

DOLGU BARAJLAR  115 
 

Şekil 4.40: Maksimum Kesit Kaya Dolgu Barajda Ölçüm Aleti Yerleşimi

DOLGU BARAJLAR  116 
 

4.10 Yardımcı Yapılar

Bu bölüm ön yü
üzü beton kaplı barrajlardaki beton
b plağıın yardımc
cı yapılarla
a
bağlanttılarını ve ka
arşılıklı ilişkkilerini kapsamaktadır.

4.10..1 Dipsava
ak

ÖBKB barajlarda tipik


t bağlan tı detayı Şe
ekil 4.41’de gösterilmekktedir.

Low level
L Spit anchor
o
outlet tower
Rodflex fiberrglass
membrane
Rodim
mperm
membbrane

Exissting
waterrstop

Joint around tower

0 0.25 0.5 meters

Şekil 4.41:: Dipsavak Ve


e Ön Yüz Betonu Bağlantıısı

DOLGU
U BARAJLAR  117

 

Şekil 4.42
2: Kondüvi Ön
n Yüz Beton Birleşim
B Detayyı

Şekil 4.43 K
Kondüvi İle Ön
Ö Yüz Betonu Birleşim Kessiti

DOLGU
U BARAJLAR  118

 

4.10.2 Dolusavağa ve Su Alma Duvarlarına Bağlantı

Ön yüz betonuna bitişik duvarlara çok dik yamaç gibi davranılmalıdır. Duvarın,
çevresel derzin ve destekleyici filtrenin bir parçası olan topuk plağının tasarım
detaylarında, verilen özel geometrik kısıtlamalara dikkat edilmelidir. Mümkün
olduğunda, dolgu deformasyonlarının bir sonucu olarak su tutucunun muhtemel
kopmasını ve ön yüz betonunun dik yapılı duvardan veya doğal yamaçtan ayrılma
eğilimini önlemek için bu duvarların yüksekliği kısıtlanmalıdır (Şekil 4.44).

Concrete face rockfill dam Concrete gravity dam

Vertical face

Membrane

Concrete face

Protective cap
Lean concrete

Bituminous filler
4mm x 200mm or similar
0 0.2 meters Waterstop

Şekil 4.44 Dolusavak Ve Ön Yüz Betonu Bağlantısı

DOLGU BARAJLAR  119 
 

5 G
GEOMEMB
BRAN UYGULAMALI D
DOLGU BA
ARAJLAR

Geome
embran Sızdırmazlık S
Sistemi (GS
SS) ile inşa edilmiş 1833 adet dolg
gu barajdan
n
elde ed
dilen bilgilerr ışığında b
bu bölüm ha
azırlanmıştır. Bunlardaan 150 aded
di hakkında
a
detaylı bilgiler mevcuttur. Bu bölümde tasarım
t ilkeleri çok bennzeyen hem
m yeni inşa
a
ek hem de
edilece e rehabilite
e edilecek projeler iç
çin membaa yüzünde kullanılan
n
geomembran siste
emi anlatılm
mıştır.

GSS’nin nerede kullanıldığı


k 4 projenin 20
bilinen 174 2 adedindde bu sistem
m gövde içç
zonlarında kullanıllmıştır. Bu kkonu da böllüm sonund
da kısaca annlatılmıştır.

ntetiklerin uluslararassı grafiksell sembolle


Geosen eri, çizimseel karakterristikleri ile
e
fonksiyyonları Şekill 5.1ve Şek il 5.2’de sun
nulmuştur.

Şekil 5.1
1 Uluslararası geosentetik sembolleri ve
e çizimsel karrakteristikleri

DOLGU
U BARAJLAR  120

 

Şekil 5.2
2 Uluslararası geosentetik fonksiyonları

5.1 Genel

Dolgu barajlarda geçirimsizli k, beton as


sfalt çekirde
ekli veya kiil çekirdeklii barajlarda
a
merkezzdeki geçirim
msiz malze
eme ile ön yüzü
y beton kaplı veya asfalt yüzlü
ü barajlarda
a
ise geççirimsiz bir memba
m yüz ü ile sağlan
nmaktadır.

embranlar, geokompo
Geome ositler gibi yapay geçirimsizlik malzemele
eri görecelii
olarak yeni ve alternatif
a bi r çözüm olup
o sadece doğal geeçirimsiz malzemenin
m n
madığı, uygu
bulunm un olmadığıı, temininin ekonomik olmadığı
o veeya kullanılm
masının zorr
olduğu durumlarda
a alternatif o
olarak değe
erlendirilmektedir.

Geome
embran, geçirimsizlik e
elemanını oluşturur
o ve
e bu sistem
min tasarımında sızma,,
alttan kaldırma,
k sttabilite vb. kkonularla ilg
gili tüm projjelendirme kriterleri ge
eomembran
n
ile teşkkil edilen göv
vdeler için d
de geçerlidiir.

Geome
embranlara özgü olan membranın hemen altıında ve/vey
n ise geom ya üstünde
e
teşkil edilecek
e tab
bakalardır. Her koşuld
da GSS (G
Geomebran sızdırmazlık sistemi))
tasarım zemede olduğu gibi, bbarajın gene
mı, herhangi bir geçirrimsiz malz el tasarımı,,
stabilite
esi ve emniy
yeti düşünü
ülerek yapılm
malıdır.

Geome
embran sızd
dırmazlık sisstemi aşağııdaki tekniklerle uygulaanabilir:

• Geçirimsiz memb
bran tabaka
asının barajın membas
sında yer alddığı, memba sistemi,

DOLGU
U BARAJLAR  121

 

- Korumasız (Açıkta)

-Korumalı

• Geçirimsiz membran tabakasının barajın merkezinde yer aldığı , merkezi sistem

5.1.1 Memba Sistemi

Geomembran ya açık veya kapalı, olarak dolgu barajın memba yüzüne yerleştirildiği
"memba sistemi" en yaygın uygulanan sistemdir.

Memba sisteminde dolgunun tamamının zati ağırlığı hidrolik itkiye karşı destek teşkil
eder. Rezervuar su yükü dolgunun memba kısmında şev stabilitesini artırır. Baraj
kesitinin hiçbir bölgesinde boşluk suyu veya sızıntı suyu basınçlarının oluşmadığı
kabul edilmektedir. Dolayısı ile memba sistemi boşluk suyu basıncı olmadığından
stabiliteyi artırır.

Tablo 5.1 Geomembranın kullanıldığı bildirilen dolgu barajlar

Memba Sistemi

Toplam Gövde içinde


Memba Memba
Açıkta Kapalı

Toplam
dolgu baraj 174 47** 106 20
sayısı

Toplam yeni
inşa edilen 103 22 66 15
baraj sayısı

Toplam
rehabilite
56 21 31 5
edilen baraj
sayısı

Yeni inşa
edildiği veya
14 5 9 0
rehabilite
edildiği belli
olmayan

*Tabloda verilen sayılar geomembranın kesitte nereye yerleştirildiği bilinen barajlar içindir.
Araştırılan diğer 9 barajda (toplam 183 adet) geomembranın yeri bildirilmemiştir. Tablodaki
barajların 43 tanesi Çin’dedir ve 5 tanesi atık barajıdır.

**Geomembranın sadece bölgesel uygulandığı bir baraj dâhildir.

DOLGU BARAJLAR  122 
 

Memba geomembran sızdırmazlık sistemi inşaat süresini önemli ölçüde azaltabilir.


Uygulanması sadece hava koşullarından etkilenir. Uygulama aşamalar halinde
yapılabildiği için inşaat programına göre ayarlanabilir ve inşa hızı artırılabilir.

Üst kotlarda gövde dolgusu devam ederken alt kotlarda geomembran uygulaması
yapılabilir. Tabi ki bunun için ilave sabitleyici sistem gerekir ve üst kotlardan kaya
düşmelerine karşı çok dikkatli olunmalıdır. Alt kotlarda sızdırmazlığın daha erken
teşkil edilmesi geçici derivasyon yapılarının daha ekonomik tasarlanabilmesine
yardımcı olur.

Daha az malzeme kullanılmasının yanında örnek olarak ön yüzü beton kaplı kaya
dolgu barajlara kıyasla daha kısa inşaat süresi gerektirir.

Memba sistemine bazı örnekler şu şekilde sıralanabilir; Bovilla (Arnavutluk), Figari


(Fransa), Jibiya (Nijerya), La Galaube (Fransa), Ospedale (Fransa), Contrada
Sabetta (İtalya).

İşletme sırasında açık memba sistemi pratik ve ekonomik tamir imkânı sağlar.
Kapalı memba sisteminde ise örtünün kaldırılması halinde bu durum geçerlidir.

Açık memba sisteminin dezavantajı memba yüzü alanının merkezi uygulamalardan


daha büyük olması, atmosfer koşullarına açık olması, çoğunlukla sabitlemek için
ankraj veya ağırlık uygulamasının gerekli olmasıdır.

Memba sisteminin avantajı ise gerektiğinde tamir veya değiştirme için kolay
ulaşılabilir olmasıdır.

Memba sistemi iki sızdırmazlık metodunu kapsar:

 Açık geomembran sistem

 Kapalı geomembran sistem

Açık ve kapalı sistemler için geomembran sisteminin temel gereksinimleri şöyledir:

 Geomembran ile sızdırmazlık sağlanması,


 Geçirimsiz geomembran sisteminin baraj temeline ve beton yapılara uygun
bir şekilde bağlanması,
 Oturmalardan dolayı gövde deformasyonlarına uyum sağlayabilecek özellikte
olması
 Geomembranı sabitlemek için ankraj sistemi (ankraj veya ağırlık)

DOLGU BARAJLAR  123 
 

 Alttan kaldırmayı önlemek ve geomembranın sızdırmazlığını ölçebilmek için


geomembran mansabında, olası kaçakları toplayacak, drenaj sistemi
yapılması

Error! Reference source not found. ve Şekil 5.3-A, B, C’de gösterildiği gibi
Memba sistemi değişik biçimlerde ve değişik koşullarda uygulanmıştır. Bu
uygulamaların kombinasyonları da mevcuttur.

Şekil 5.3A Memba sistemi açık geomembran uygulamaları

1. Transizyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran
3. Perde enjeksiyonu

a) Enjeksiyon perdesine bağlanmış geomembran.

Örnekler: Moravka (Çek Cum.), Winscar (İngiltere), Bovilla (Arnavutluk)

Şekil 5.3B Memba sistemi açık geomembran uygulamaları

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran
3. Katof
4. Batardo

b) Düşey geçirimsizlik sistemine (Bulamaç hendekli perde duvar, pozitif kil katof vs)
bağlanmış geomembran.

Örnekler: Symvoulos (Beton katofa ankrajlanmış GM, Kıbrıs), Jibiya (Kendiliğinden


sertleşen katofa ankrajlanmış GM, Nijerya)

DOLGU BARAJLAR  124 
 

Şekil 5.3C Memba sistemi açık geomembran uygulamaları

c) Geomembran rezervuar altından membaya doğru uzatılmış (Blanket vs) . Örnekler:


Pian del Gorghiglio (İtalya), Kyjiche Ujezd (Çek Cum.), Goronyo (Nijerya, ikincil baraj)

Şekil 5.3’deki bütün sistemler açık ya da kapalı geomembran uygulaması ile tesis
edilebilirler.

Şekil 5.4 Memba kapalı (örtülmüş) geomembran uygulamaları

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu 1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran 2. Geomembran
3. Enjeksiyon 3. Enjeksiyon
4. Kısmen kaplanan zon 4. Tamamen kaplanan zon

Yukarıdakiler aşamalı inşaat sistemleri (Gövde içinde kalacak batardo) için veya
gövde yükseltme için de uygundur. Örnekler Cerro do Lobo (Portekiz), Cowarra
Creek and Cracow (Avustralya), Lindley Wood (İngiltere) .

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran

Şekil 5.5; Kil Çekirdekli barajlarda dolgu yükseltilmesi için memba geomembran uygulamaları

DOLGU BARAJLAR  125 
 

Açık veya kapalı geomembran sistemler değişik özelliklere sahiptir ve açık


uygulama daha fazla nitelik gerektirir.

5.1.2 Açık Geomembran Sızdırmazlık Sistemi

Moravka, Çek Cum. 1999. Asfalt ön yüz kaplama rehabilitasyonu, 25.400 m². Açık
2.5 mm kalınlıkta PVC geokomposit, 500 yıllık taşkına dayanıklı gergi hatlarına
ankrajlanmış. Sızıntı miktarı < 2 l/s.

Tablo 5.2: Memba sisteminin uygulandığı barajlar*

TOPLAM
Sadece Memba
Açık Kapalı
sistemi Açık + Kapalı +
Merkezi

Uygulama sayısı 174 47 106

Uygulama alanı (m²) 165000 30000** 165000***

101 (Salt Springs, USA), 101 (Salt 91 (Bovilla, Arnavutluk), bütün


bütün baraj Springs, USA) baraj
En yüksek Baraj (m)
198 (Karahnjukar,
198 (Karahnjukar, Iceland),
Iceland), topuk duvarı ve
topuk duvarı ve yatay derz
yatay derz

1959 (Contrada Sabetta, 1973 (Banegon, 1959 (Contrada Sabetta,


En eski uygulama
Italy Fransa) İtalya)

* Sadece baraj içindeki miktardır. Geomembranın rezervuar altında blanket olarak uzatıldığı
uygulamada alan maksimum 120 000 m2 artmıştır.

*** Sadece baraj içindeki miktardır. Geomembranın rezervuar altında blanket olarak
uzatıldığı uygulamada alan maksimum 1 200 000 m2 artmıştır.

DOLGU BARAJLAR  126 
 

Yeni inşa edilecek barajlarda açık sistemin avantajı baraj gövdesinin daha hızlı inşa
edilmesi ve sızdırmazlık uygulamasının daha kolay yapılması, yüksek sızıntı sebebi
ile tamir gereğinde kolay müdahale, geomembranın gözle muayene imkânı ve
ekonomik inşaat maliyetidir. İyileştirmede ise açık sistemin avantajı tesisin daha kısa
süre servis dışı kalmasıdır.

Açık sistemin dezavantajı, UV gibi çevresel etkiler sebebi ile daha kısa geomembran
ömrüdür. Kötü niyetli kişiler veya yamaç ve kreten düşen keskin objeler sisteme
zarar verilebilir. Doğru tasarlanmadığında memba sistemi rüzgâr ve dalgalardan
dolayı kaldırma kuvvetlerine maruz kalırlar.

Açık geomembran sızdırmazlık sisteminde geomembranı gövde yüzünde sabitlemek


için onu yamaç etek çizgisine ve gövde yüzüne ankrajlamak gerekir.

5.1.3 Kapalı geomembran sızdırmazlık sistemi

Geomembran ömründeki artış örtü maliyetini dengelediği zaman veya yukarıda


bahsedilen hasar sebeplerinden kaygı duyulursa kapalı geomembran sızdırmazlık
sistemi seçilebilir.

DOLGU BARAJLAR  127 
 

Tablo 5.2: Memba geomembran sistemlerinin kıyaslanması

Memba Açık Memba Kapalı

İnşaat sırasında hasar riski Düşük Yüksek

İşletme sırasında buzdan dolayı hasar riski Düşük orta arası,


geomembranın Yok
sağlamlığına bağlı

İşletme sırasında taşkın ile taşınan malzemeden


Düşük* Yok
dolayı risk (buz kütleleri dâhil)

İşletme sırasında dolgudan düşen maddeden dolayı


Düşük Yok
risk

Örtünün zarar görme riski Uygulanamaz Orta

Vandalizm (kötü niyetli kişi) riski Yüksek Minimum

Görsel inceleme imkânı Mümkün Mümkün değil

İnceleme maliyeti Çok düşük Ortadan yükseğe

Kuruda tadilat imkânı Kolay Karmaşık

Tadilat maliyeti Düşük Ortadan yükseğe

Su altında tadilat imkânı Kolay Karmaşık

Durabilite (Uzun ömür) Yüksek Oldukça yüksek

GSS yerleştirme ve bütün inşaat programı üzerindeki


Düşük Yüksek
etki

Maliyet (kaplama zonu dâhil) Düşük Yüksek

* Toulnustouc ÖYBK Barajında (2004), buzla uzun süreli temas ile aşınma durumu için test
yapılmıştır.

Buza dayanıklılık ile ilgili örnekler: Moravka (Çek Cum. 1999), Midtbotnvatn (Norveç 2004),
Salt Springs (USA 2004).

Kapalı geomembran sızdırmazlık sisteminin avantajı üzerindeki örtü yükü sayesinde


geomembranın yerinde sabitlenebilmesi ve dış etkilere karşı korunmasıdır.

DOLGU BARAJLAR  128 
 

Moravka, Çek Cum.: 1999 yılında yerleştirilmiş açık geomembrana buz hasar
vermemiştir.

Kapalı geomembran sızdırmazlık sistemin dezavantajı örtünün serimi ile ilgili riskler,
gözlem veya tamir gereğinde geomembrana ulaşılamaması, örtü tabakası sebebi ile
artan inşa maliyetidir.

Bazı özel durumlarda krette örtü gerektiği zaman yarı kapalı geomembran
sızdırmazlık sistemi de değerlendirilebilir.

Tamamlanmış barajlar değerlendirilerek, açıkta ve kapalı sızdırmazlık sistemlerinin


avantaj ve dezavantajları kıyaslanmış ve Tablo 3’te özetlenmiştir.

5.2 Merkezi Sistem

Yeni inşa edilecek barajlar geomembran sızdırmazlık sisteminin gövde içinde


inşasına imkân verir. Geomembran sisteminin merkezi olarak kullanılması sadece
dolgunun yarı geçirimli veya çok az geçirimli olduğu durumlarda uygulanabilir.

Şekil 5.6-A,B Geomembran merkezi sistem

DOLGU BARAJLAR  129 
 

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran
3. Enjeksiyon

A. Geomembran açılı konumda. Örnek: Valence d’Albi (Fransa)


B. Geomembran düşey konumda. Örnek: Atbashinsk (Kırgızistan)

Şekil 5.6-C,D ; Geomembran merkezi sistem

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran
3. Enjeksiyon
C. Geomembran zig-zaglı
D. Geomembran zig-zaglı

İki konfigürasyon konsept olarak aynı olmakla birlikte aralarındaki fark zig-zag
aralıkların farklı olmasıdır. Örnek: Fencheng ve Wantuzhou (Çin)

Şekil 5.6-E ; Geomembran merkezi sistem

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran
3. Enjeksiyon
4. Gözlem sistemli ve gerekirse enjeksiyon
uygulanabilir drenaj dolgusu

DOLGU BARAJLAR  130 
 

E. Gelecekte inşa edilecek barajlarda muhtemel gelişme: drenaj gözlem tabakası ve


enjeksiyon uygulanabilir orta tabaka ile duble geomembran.

Dâhili (iç) geomembran sistemi sınırlı sayıda uygulamada kullanılmıştır


(geomembranın konumu bilinen 174 uygulamanın 20 tanesi, toplam geomembran
uygulama sayısı ise 183).Yüksek barajlar için; özellikle enjeksiyon perdesi ile
bağlantı, zig-zagların (c) dolgu ile bağlantısı ve geomembranda oluşacak aşırı
gerilme noktalarına dikkat edilmesi gerekmektedir.

Yeni yapılacak merkezi çekirdekli barajlarda geomembranlar, kil ve asfalt çekirdekli


barajlara güvenilir bir alternatif oluşturmaktadır.

“İç sistemlerin” en büyük avantajı geomembranın dış mekanik, fiziksel, biyolojik ve


kimyasal yükler ve etkilerden korunmasıdır. Geomembran dolgu ile yerinde
tutulmaktadır. Memba uygulamasına göre yerleştirilen geomembran miktarı daha
düşüktür. Dezavantajlarını ise mansap ve memba dolgusunun yerleştirilmesi
durumu oluşturmaktadır. Yeni teknikler geomembranın, özellikle hemen
mansabındaki geçirgen tabakalar ile inşaat sırasındaki veriminin gözlenmesine
imkân sağlamaktadır.

İç sistem birçok farklı konfigürasyonlarda ve inşaat alternatiflerinde Şekil 5.6-


A,B,C,D,E’de konsept olarak gösterilen şekilde uygulanmaktadır.

Geomembranın merkezde olduğu detaylı tasarımlarda yamaçlardaki enjeksiyonlar


ile zig zagların yamaçlara bağlanması noktasında bazı geometrik zorluklar
gözlenmektedir. Ayrıca geomembranın kıvrımlarındaki aşırı gerilmelerden de
kaçınılmalıdır.

İç sistem mevcut bir barajın yüksekliğinin arttırılması için de uygulanabilir.

Şekil 5.7 Kil çekirdekli barajın yükseltilmesinde geomembran kullanımı

1. Tranzisyon / Filtre / Drenaj zonu


2. Geomembran

DOLGU BARAJLAR  131 
 

5.3 Yükleme

Geomembran sistemin yerleşimi ve sistemdeki malzemelerin seçimi, bu sistemlere


has, baraj memba yüzündeki veya dolgu içindeki yükler ve gereklilikler dikkate
alınarak yapılmalıdır.

Kapalı (örtülmüş) geomembran sızdırmazlık sistemi en azından dolgu memba


yüzünde ince bir geomembran tabakası içerir. Geomembranla bağlantılı veya
bağlantısız geomembranın altında veya üstünde geotekstil, geonet veya geogrid
tabakası veya drenaj tabakası olarak geospacer gibi ilave tabakalar da
olabilmektedir.

Bu tabakalar iki boyutlu geçiş (interface) elemanı olarak değerlendirilir ve aşağıdaki


karakteristikleri dikkate alınır:

‐ Tabaka düzleminde gerilme deformasyon özellikleri, genellikle lineer


olmayan, anizotrop ve zamana bağlıdır.

‐ Her bir arayüzde (malzeme değişim yüzeyleri) aşağıdaki faktörler tarafından


kontrol edilen bir gerilme deformasyon bağıntısı,

‐ Birbiri ile temas halindeki malzemeler arasındaki sürtünme

‐ Dolgunun su muhtevası,

‐ Su basıncı

‐ Eğilmeye karşı ihmal edilebilir bir dayanım

İki komşu tabaka arasında, yastık tabakası veya gövde dolgusu ile geomembran
arasında, geomembran ile örtü tabakası arasındaki geçişler için kaymaya karşı
stabilite tahkikleri yapılmalıdır. Örtü tabakasının stabilitesi (örtü tabakası ile
geotekstil koruma tabakası arası, veya örtü tabakaları arasında) mutlaka dikkatli bir
şekilde değerlendirilmelidir. Eğer herhangi bir tabakada kayma olursa
geomembranın yüksek çekme gerilmesine maruz kalması ve yırtılması riski ortaya
çıkabilir. 3Y / 1D eğimden dik durumlarda bazı Fransız tecrübeleri yüksek sürtünme
değerine sahip pürüzlü dişli geomembran malzemelere ihtiyaç duyulduğunu
göstermiştir.

DOLGU BARAJLAR  132 
 

Dolgu barajlarda memba yüzü bir örtü içerdiği zaman genellikle bu örtünün çekme
mukavemeti ihmal edilerek memba yüzü deformasyon analizleri yapılır, dolgu ile
örtü arasındaki sürtünme sistemin toplam performansını etkileyebilir. Çünkü ince
tabakalar zayıf kayma yüzeyi gibi çalışır ve kritik kayma yüzeyi olabilir. Geçiş
yüzlerinde sürtünme artışı ve gerekli ankraj sağlanmalıdır. Örtüdeki
deformasyonların (sıkıştırmalar ve iş makinelerinin hareketleri) örtü ağırlığının
tanjant bileşeninin geomembran tabakasında ilave çekme gerilmesi oluşturmaması
için geomembran memba yüzü ile geomembran üzerindeki geosentetik tabaka
(genel uygulama) arasındaki sürtünmenin sistemde bulunan tüm geçişler arasında
en düşük sürtünme değeri olması gerekir. Geomembranın düşük sürtünmeye sahip
yüzeyinin memba yönüne konulması önerilir. Fazla sürtünme değerine sahip yüzey
alt tabaka veya destek dolgusu tarafına gelecektir. Örnek olarak bitümlü
geomembran için kumlu yüz alt yüzey, geotekstil ile bağlanmış PVC geomembran
için alt yüzey geotekstilin olduğu yüz olacaktır. Kapalı sistem için bu durum
aşağıdaki örneklerde detaylandırılmıştır:

Şekil 5.8 GSS memba tarafındaki kuvvetlerin analizi (Koerner)

1. Destek tabakası
2. Geomembran
3. Geotekstil
4. Kaplama tabakası

Basit bir şekilde; farklı geosentetik GSS’ler için çekme kuvvetlerinin hesabındaki
temel parametreler iç yüzeylerin sürtünme açılarıdır; iki malzeme arasındaki

DOLGU BARAJLAR  133 
 

sürtünme açısı bize iki yüzey arasındaki kesme dayanımını hesaplama imkânı
vermektedir:

Τ=(Q – u) tan δ, (u=ara yüzeydeki su basıncı; u=0 bu durumda)

Örnek olarak (Şekil 6) verilen GSS kuvvetleri;

 Sürükleyen kuvvet, şeve paralel, W sin β, W kaplama ağırlığı ve β şev eğimi

 Bu kuvvet geosentetikteki çekme kuvvetlerini etkileyebilir

 F1-F2=Geotekstildeki çekme kuvveti

 F3-F4=Geomembrandaki çekme kuvveti

İle;

 F1=N tan δCL/GTX

 F2=N tan δGTX/GMB ve F3 F2 ye denk ve ters kuvvet

 F4=N tan δGMB/SL ve F5 F4 ye denk ve ters kuvvet

 δCL/GTX = kaplama tabakası / geokstil yüzeyi sürtünme açısı

 δGTX/GMB = Geotekstil / geomembran arasındaki sürtünme açısı

 δGMB/SL = Geomembran / destek tabakası arasındaki sürtünme açısı

Eğer F4>F3 durumu varsa bu δGMB/SL> δGTX/GMB ile eşittir ve daha az dayanımlı ara
yüzey yerleştirilmiştir; geomembranda çekme oluşmamaktadır. Her durumda bütün
sürtünme açıları > β olmalıdır.

Bu örnekte deformasyonlar ve deplasmanlar dikkate alınmamıştır. Sürtünme


sistemin stabilitesi için yeterli olmaz ise ankraj ya da destek sistemleri devreye
girmelidir.

Kaplama tabakasında bulunan düşük normal gerilmeler altındaki sürtünmenin


belirlenmesi amacı ile açılı plaka testi (Standart EN ISO 12957-2, 2004) uygun
olacaktır; bu testler yüksek gerilmeli durumlarda uygulanan kesme kutusu testi için
tamamlayıcıdır.

DOLGU BARAJLAR  134 
 

5.4 Memba Sistemi

Memba yüzü geçirimsizlik sistemi için aşağıdaki temel ilkeler değerlendirilmelidir:

 Geomembran temas edebileceği pürüzlü tabakalar tarafından oluşabilecek


delinmelere karşı korunmalıdır. Koruyucu geotekstil ile bu koruma
sağlanabilir.
 Bir sızıntı durumunda oluşabilecek sızmaları azaltabilecek uygun geçirimsiz
karakterde geomembran altında yastık (destek) tabakası sağlanmalıdır.
 Bir sızıntı durumunda geomembran altında alttan kaldırma kuvvetlerini
(uplift) önleyecek uygun serbest drenaj sağlanmalıdır.

Tüm dolgu barajlarda prensip aynıdır. Geomembran sızdırmaz tabaka ile gövde
dolgusu arasında:

 Alttan kaldırma (uplift) önleyecek geçirimlilik karakteri


 Filtre kriterlerini sağlayacak dane çaplı (granülometri) malzeme

Geomembran sızdırmazlık sistemi detayları uygulama tipine bağlıdır.

Şekil 5.9 GSS tabakaları uygulamaları

G Geomembran (opsiyonlu olarak koruyucu geotekstile lamine)

SL Destek Tabakası

DZ/GZ Drenaj Zonu/Geçiş Zonu

DZ/GZ baraj tipine göre değişkendir. Kaya dolgu barajlarda geçiş zonu sızdırmazlık
sistemi için bir drenaj teşkil ederken, düşük geçirimliliğe sahip dolgu barajlarda ve
yarı geçirimli kum çakıl barajlarda bir drenaj tabakası gereklidir.

DOLGU BARAJLAR  135 
 

Memba yüzü kaplı barajların rehabilitasyonunda (orijinali beton veya asfalt yüzlü
olan) başlangıçta geçirimsiz olan memba kaplaması sonradan sızdırmazlığını
kaybetmişse ve memba kaplaması uygun drenaj sağlayabilecek kadar bozulmuş ve
geçirimli hale gelmişse memba kaplaması üzerine geomembran uygulanır. Eski
kaplama üzerine uygulanan geomembran için drenaj tabakası ihtiyacı eski
kaplamanın ne kadar bozulmuş olduğu ile ilgilidir. Eski kaplama sızdırmazlık
açısından yetersiz olduğundan geomembran uygulanmışsa bu durumda eski
kaplama filtre görevi yapabilir.

Şekil 5.10 Rehabilitasyon durumunda GSS tabakaları

G Geomembran (opsiyonlu olarak koruyucu geotekstile lamine)

SL Destek Tabakası

DR Drenaj Tabakası

S Mevcut Yüzey

DR geodrain veya geospacer gibi sentetik bir malzeme olabilir.

Geomembranın memba yüzü uygulanmasında geomembran eğimi için teorik olarak


bir eğim limiti yoktur, buradaki limit segregasyona mahal vermeden destek
dolgusunun seriminin yapılabilmesidir. Kapalı geomembran sızdırmazlık sistemi örtü
ağırlığı ile yerinde kalırken, harici GSS ankrajlar ile sabitlenir.

GSS’lerinin daha iyi anlaşılabilmesi için, aşağıdaki örnekler hem harici hem de
kapalı sistemler için geçerli olup her bir tabakadaki malzeme ve görevi hakkında
detayları göstermektedir. Uygun malzemeler Tablo 5.3’te listelenmiştir (C2 ve C3
beton kaplama ile değiştirilebilir, S1 veya S2 gerekli olmayabilir).

Örnek 1: Yeni dolgu baraj. Tabakaların tipi ve görevi için Tablo 5.3’e bakınız.

DOLGU BARAJLAR  136 
 

Şekil 5.11 Yeni dolgu baraj

D: Baraj gövdesi

Tablo 5.3 Farklı tabakaların görevleri tipleri

No Görevi Malzeme

C3 Mekanik koruma Riprap veya beton

C2 Geçiş Granüle (0/25)

C1 Delinme önlemi Kalın geotekstil

G Sızdırmazlık Geomembran

S3 Delinme önlemi Kalın geotekstil

S2 Drenaj Kum dren veya geospacer

S1 Drenaj, destek Granüle (0/25)

B1 Filtreleme Geotekstil

“Recommandations pour l’utilisation des géosynthétiques dans les centres de


stockage de déchets (CFG)” (Fasikül No. 11 – CFG 1195) ve “Designing with

DOLGU BARAJLAR  137 
 

Geosynthetics” (R.M. Koerner 2005) isimli kitaplar fonksiyona göre tasarım için
güzel örnekler içermektedir.

Şekil 5.11 sadece fonksiyona yönelik tasarıma bir örnektir (C2 ve C3 beton kaplama
ile değiştirilebilir, S1 veya S2 gerekli olmayabilir).

Örnek 2: Kapalı geomembran sistemli yeni kaya dolgu baraj

Şekil 5.12 Yeni Kaya dolgu Baraj

C2: Beton döşeme

C1: Geotekstil

G: Geomembran

S2: Geotekstil (opsiyonlu)

S1: Asfalt beton (opsiyonlu)

B1, B2: Granüller geçiş tabakası

DOLGU BARAJLAR  138 
 

Örnek 3: ÖBK barajın GSS ile rehabilitasyonu

Şekil 5.13 Rehabilitasyon kaya dolgu baraj

C2: Beton

C1: Geotekstil

G: Geomembran

S2: Geotekstil

S1: Geo-grid

D1: Mevcut beton yüzeyi

D2: Baraj Gövdesi

Şekil 5.13’deki örnekte delinmeye karşı koruma ihtiyacı az olduğundan daha az


tabaka gösterilmiştir. Örnek’1 de olduğu gibi geomembran altında drenaj tabakası
gereklidir. Rehabilitasyon durumunda eski tabakada kaçaklar olduğu düşünülerek bu
tabakanın yeterince drenaj sağladığı kabul edilebilir. Eğer böyle değilse ilave drenaj
tabakası yerleştirilmelidir.

5.5 Geomembran sızdırmazlık tabakası

Geomembran sızdırmalık tabakası tek kat geomembran tabakadan oluşur.


Geomembran üretime bağlı olarak değişik kalınlıklarda olabilir. Geomembran
tabakalar birbirine dikilerek memba yüzünde geçirimsiz bir düzlem oluşturur.
Dünyada tamamlanmış barajlarda, dolgu barajlar için en çok kullanılan geomembran
tipi termoplastik polimerlerdir. Bunların dağılımı ise PVC (%49), ve LLDPE ’dir
(%16). Fakat elastomerik Geomembranlar da kullanılabilir. Bitümlü geomembranlar

DOLGU BARAJLAR  139 
 

çoğunlukla Fransa da kullanılmıştır. PVC geomembranlar genellikle açık sistemlerde


kullanılmıştır (yaklaşık %56).

Tablo 5.4: Dolgu barajlardaki GM tipleri*

GM tipi Barajlar % Açıkta Kapalı ** Bilinmeyen

PVC 83 48,5 23 57 3

LLDPE 27 15,8 0 26 1

Prefabrik
20 11,7 7 13 0
bitümlü

HDPE 15 8,8 3 11 1

Elastomerik
11 6,4 5 4 2
(EPDM)

CSPE 7 4,1 3 4 0

PP 6 3,5 3 3 0

CPE 2 1,2 0 2 0

Toplam Bilinen 171 100 44 120 7

* Eski projelerdeki yerinde uygulamalar uyarlanmıştır, 9 baraj polimerik tipi, 3 baraj


bitümlü

** Merkezi GM uygulamaları dâhil

Termal genleşme katsayısı yüksek olan geomembranlar açık uygulamada


önerilmemektedir.

Her 3 eksensel yönde de yüksek elastisite ve yüksek akma dayanımı Geomembran


için çok önemli özelliklerdir. Aslında bu parametreler geomembranın temele
adaptasyonu ve deprem durumundaki deformasyonlara adaptasyonu belirmektedir.

Parametreler hakkında bazı bilgiler vermek için aşağıda ikisi oldukça yüksek ( 40m,
90m) üç barajda uygulanmış PVC ve bitümlü geomembran karakteristikleri
listelenmiştir.

DOLGU BARAJLAR  140 
 

Tablo 5.5

Baraj Yük. Destek Kaplama GM Karakteristik Değerler* Test Yöntemi


(m) Tabakası

Bovilla (yeni 91 Çimento ile Yerinde PVC-P Kalınlık 3 mm ASTM D 1593-UNI8202/ 6


inşa) tutturulmuş döküm
çakıl beton Spesifik Gravite 1.30 g/cm³ ASTM D 792 -UNI 7092
kaplamalar
Çekme dayanımı ≥ 27 kN/m UNI 8202/8 -DIN 16726

Kopmada uzama ≥ 230 % ASTM D882

Yırtılma dayanımı ≥ 380 N DIN 53363

Delinme ≥ 1550 mm DIN 16726


dayanımı

Vinscar 52 Beton asfalt Yok PVC-P Kalınlık 2.5 mm ASTM D 1593-UNI8202/ 6


(İyileştirme)
Spesifik Gravite 1.30 g/cm³ ASTM D 792 -UNI 7092

Çekme dayanımı ≥ 25 kN/m UNI 8202/8 -DIN 16726


par5.6.1.

Kopmada uzama ≥ 230 % Tablo1-A-VII

Yırtılma dayanımı ≥ 350 N DIN 53363

Delinme ≥ 1500 mm DIN 16726


dayanımı

La Galaube 43 Soğuk Beton Yerinde Bitüm Kalınlık 4.8 mm NF P 84.512/1


(Yeni inşa) asfalt döküm
beton MPUA 5.5 kg/m² NF P 84.514
kaplamalar

Çekme dayanımı ≥ 25 kN/m NF P 84.501

Kopmada uzama ≥ 60 % NF P 84.501

Delinme ≥ 500 N NF P 84.507


dayanımı

* Toleranslar listelenmemiştir.

5.6 Destek Tabakası

Destek tabakasının amacı sızdırmazlık sistemi için düzgün ve stabil bir temel
oluşturmaktır. Destek tabakası yeterli stabilite ve taşıma gücünü sağlamalıdır.
Destek tabakasının gradasyonu kaçakların olduğu bir geomembrandaki su akışını
kontrol edebilecek şekilde olmalıdır. Kısaca geomembrandaki kaçaklardan,

DOLGU BARAJLAR  141 
 

Geomembran ile destek tabakası arasındaki gaz ve su basıncından kaynaklanacak


alttan kaldırma kuvvetini önleyebilecek kadar geçirimli olmalıdır.

Destek tabakası dolgu üzerinde stabil olmalı, destek tabakası üst yüzü ile
geomembran arasındaki sürtünme kuvveti açıkta veya kapalı olabilecek
geomembran için yeterli stabiliteyi sağlamalıdır.

Ayrıca destek tabakası geomembranın yerleştirilmesine uygun yüzey sağlamalıdır.


Bu amaçla belirli testlerle rezervuar ve işletme sırasındaki yükler altında dahi destek
tabakasının geomembrana zarar vermeyeceği ispatlanmalıdır. Bu hesaplar için 1.5
emniyet sayısı önerilir.

Destek tabakasının seçimi geomembran tipine, alttaki tabakaların özelliklerine ve


memba eğimine bağlıdır. Yeni inşa edilecek barajlarda destek tabakası, gerekiyorsa
çimento veya bitüm ile tutturulmuş, kum çakıl olabilir. Önerilen malzeme 5 ve 25 mm
arasında gradasyona sahip yuvarlak taneli malzemedir. Geomembranın delinme
riskini azaltmak için geomembrana tutturulmuş geotekstil seçeneği de
değerlendirilebilir.

Ancak; geotekstil seçeneği tercih edilecekse proje ömrünün en az 25 sene olacağı


kabulüyle, geotekstilinde en az 25 yıl süreyle dayanıklı olması istenmelidir. TS EN
13254 (Jeotekstiller ve Jeotekstille İlgili Mamuller Su Tutucu Yapıların (Gölet Ve
Barajlar) Yapımında Kullanım İçin Gerekli Özellikler) de konu ile ilgili olarak bu
işlerde kullanılacak geotekstilin geri dönüşüm malzemelerinden değil %100 sentetik
malzemelerden imal edilmesi şartı mutlaka proje ve teknik şartnamelerde
belirtilmelidir.

Şekil 5.14 ve Şekil 5.15

PVC Geokomposit için destek tabakası, Bovilla (Arnavutluk 1996, 91 m yükseklik)


çimento ile stabilize edilmiş çakıl

DOLGU BARAJLAR  142 
 

Kum ve çakılın tipik kaya dolgu baraj eğimi 2Y:1D veya daha dik eğimlere
yerleştirilmesi stabil olmayan bir tabaka oluşturabilir. Düşük çimento karışımlı,
yaklaşık 15 ila 40 cm kalınlığındaki çakıl tabakası düzgün ve yarı geçirimli bir destek
tabaksı olarak kullanılabilir. Geomembranın delinme riskini azaltmak için destek
tabakasında yuvarlak daneli malzemelerin kullanılması dikkatle değerlendirilmelidir,
çünkü bu tür malzemeler daha düşük içsel sürtünme açısı değerlerine sahiptir.
Bunun eğer tahkik edilmez ise GSS stabilitesini bozabileceği açıktır. Bitümen ile
stabil destek tabakaları da uygulanabilir.

Memba yüzü kaplı dolgu barajların rehabilitasyonunda mevcut eski memba


kaplaması sağlam ve düzgün bir destek sağladığı için destek tabakası geotekstil
geonet veya geospacer olabilir, bazen bu tabakalar geomembranla tutturulmuş da
olabilir. İlave olarak yeni sızdırmazlık siteminin drenaj tabakası yüzeydeki
dengesizlikleri ve pürüzleri düzeltebilir.

5.7 Drenaj Tabakası

İnsan eli ile yapılmış hiçbir yapı tamamen sızdırmaz olmayacağı gibi en iyi
uygulanmış GSS’nde dahi kaçakların olabileceği değerlendirilmek zorundadır.
Dolayısı ile yeterli drenaj kapasitesi GSS tasarımının önemli bir parçasıdır. Baraj
dolgusu geçirimsiz karakterde ise destek tabakasının yarı geçirimli olduğu durumda
destek tabakası altında bir drenaj tabakası gereklidir.

Drenaj gerekliliklerini sağlamak için tabaka aşağıdaki görevleri yapmalıdır:

 Geomembran sızdırmazlık tabakasında oluşabilecek beklenmeyen kaçakları


toplamak ve deşarj etmek ve hızlı boşalma durumunda bile sızdırmazlık sistemi
arakasında oluşabilecek hidrostatik basınçları önlemek,

 Baraj mansabından gelecek nemin sızdırmazlık sistemi altında güneş ısısı ile
oluşturacağı gazı tahliye etmek

 Hızlı atmosferik basınç değişikliklerinde sızdırmazlık sistemi arkasındaki hava


basıncını dengelemek

Drenaj kapasitesi geçirgenlik değerine bağlıdır, bu da tabakanın kalınlığı ve


permeabilitesi ile belirlenir. Geçirimliliğin hesaplanması için kriter drenaj tabakasının
beklenen en yüksek kaçağı deşarj edebilecek ve geomembran altında kaldırma
basıncını önleyecek kapasitede olmasıdır.

Sistemin verimli olması için drenaj tabakası ardından, dolgu deşarj çıkış noktasına
sürekli ve serbest drenajlı bir bağlantı gereklidir.

DOLGU BARAJLAR  143 
 

Drenaj tabakası asıl olarak dolgu geçirimliliğinin destek tabakası geçirimliliğinden az


olduğu barajlarda gereklidir. Destek tabakasından daha geçirimli dolgu özelliğini
sahip kaya dolgu barajlarda drenaj tabakası gerekli değildir.

Drenaj tabakası yüksek permeabilite değerine sahip olmalıdır.

Rehabilitasyon durumunda (beton veya beton asfalt kaplamalar) drenaj tabakası


geonet veya geospacerlar ile teşkil edilir. Üzerindeki su yükü ile kalınlığını
yitirmeyecek kadar sağlam olması gereken, ızgara şeklinde ve formunu koruyabilen,
geniş açıklıklı ve yüksek geçirimliliğe sahip, geonetler birbiri üzerinden dikine geçen
ve birbirine yapışmış polimerik sentetik çubuklardan oluşur. Sentetik drenaj
tabakasının bileşimi sızdırmazlık sisteminin ekonomik ömrü boyunca temel olarak
geçirimlilik açışından fiziksel ve mekanik özellikleri büyük ölçüde değişmeyecek
nitelikte olmalıdır.

Düşük geçirimliliğe sahip dolgu barajlar için drenaj tabakası en alt noktasından
sızıntıyı baraj mansabına taşıyacak serbest drenajlı bir drenaj sistemine
bağlanmalıdır. Yeni inşa edilecek barajlarda drenaj tabakası tabanda blanket
şeklinde yapılan bir drenaj sistemine bağlanır. Rehabilitasyon durumunda eğer
mevcut barajda tabanda drenaj sağlayacak zon yok ise drenaj tabakasında toplanan
sızıntı hendek içerisindeki bir perfore boru ile toplanarak mansaba bağlı bir boru ile
savaklanabilir.

Sızıntı sularının deşarj noktası gözlem için deşarj debilerini ölçecek şekilde
tasarlanmalıdır.

5.8 Geçiş (tranzisyon) zonu

Geçiş zonu drenaj tabakası ve destek tabakası arasında ve drenaj tabakası ve baraj
dolgusu arasında filtre kriterlerinin sağlanması içindir. Dolgu barajlarda kullanılacak
her türlü geçirimsizlik elemanı için bu tabaka ortak olup baraj tasarımı ile ilgili bir
konudur. Bu zonun tasarımı GSS konusu dışında kalmaktadır.

DOLGU BARAJLAR  144 
 

5.9 Yüzey Ankrajı

5.9.1 Genel

Birçok geokomposit uygulamasında eğer yüzey eğimi çok dik değil ise geotekstil
yüzeyi sürtünme açısı barajın memba yüzünde stabilitenin sağlanması için yeterlidir.
Teorik olarak ilave ankraj gerekli olmayabilir. Yine de eğer açıktaki geomembran
sürekli olarak rezervuar su yükü altında kalmayacak ise sadece sürtünme değerine
güvenilmesi önerilmez ayrıca su yükü olmayan inşaat sırasında da geomembranın
stabilitesinin korunması gerekecektir. Rüzgârın emme veya dalgaların kaldırma
kuvvetlerine karşı dayanım ve bunlardan dolayı oluşabilecek gevşemiş, dalgalı veya
katlanmış yüzeyleri önlemek için ankraj veya ağırlık gereklidir, ayrıca bu yerler
geomembranın zarar görmesi, eskimesi veya gerilme yığılmaları oluşması
durumlarında kaçak oluşumunu kolaylaştırır. Ankraj boyutlandırmada rezervuarın
boş olduğu hal de değerlendirilmelidir.

Ankrajın sadece krette uygulanması kısa şevlerde mümkündür, aksi halde aşırı
gerilme ve kopma oluşabilir. Eğim limiti yukarıda verilen hesap yöntemi ile tahkik
edilebilir. Geomembranın tüm yüzeye ankrajlanması standart uygulamadır.

Yüzeyden ankrajlama mekanik ekipmanlar, yapıştırma (açıkta uygulama için) veya


ağırlık (kapalı uygulama için) ile yapılabilir. Açıkta uygulamada kısmi ağırlık
uygulanması da öngörülebilir.

5.9.2 Mekanik Ankraj

Sadece açık uygulamada kullanılabilecek olan mekanik ankraj destek tabakasının


ankraja gelen yüklere karşı yeterli dayanıma sahip olmasını gerektirir.

Mekanik ankraj inşaat sırasında geomembranın geçici olarak sabitlenmesi için veya
açık uygulamada GSS’nin memba yüzünde rijit temele (ÖBKB betonu veya bitümlü
beton veya çelik kaplama) sabitlenmesi için kullanılır. Rüzgâr ve dalgalarla oluşan
kaldırma kuvvetlerinin sürtünmeyi azalttığının ve tüm yükü ankrajların aldığının
anlaşılması çok önemlidir.

Mekanik yüzey ankraj karelajı aşağıdaki şekillerde olabilir:

 Şev yüzünde noktalarda: Eğer yükler fazla büyük değil ise bu tip ankraj
uygulaması yeterince dar bir karelaj ile uygundur. Aksi halde bu tip ankraj
karelajı, ankraj noktalarında geomembrana gelen aşırı yükler sebebi ile sistemi
yerinde tutmak için yeterli olmayacaktır. Ankrajların aralığı destek tabakası ile

DOLGU BARAJLAR  145 
 

geomembran arasındaki sürtünme kuvveti ve geomembran mukavemetine


bağlıdır. Yüksek sürtünme ve mukavemet değerleri ile ankrajların aralığı daha
geniş seçilebilir;

 Doğrusal hat boyunca: Doğrusal ankraj hatları (eğim yönünde) baraj yüzüne
yerleştirilir. Hatlar arasındaki mesafe ve ankrajlama sistemi, ankraj hatları
arasında geomembranın yerinde sabit kalmasını sağlayacak, rüzgâr ve
rezervuar su kotu düşmesi durumunda alttan kaldırmadan kaynaklanacak
gerilme kuvvetlerini en aza indirecek şekilde tasarlanmalıdır. Eğer ankrajlar
mevcut bir destek tabakası üzerinde yapılacak ise tasarım mevcut tabakanın
stabilitesi ve dayanımına bağlıdır. Destek tabakası yeni inşa edilecek ise
ankrajlar yeni tabaka içine gömülebilir.

Noktalarda uygulanacak mekanik ankrajlar geomembranı destek tabakasına


bağlayacak basit çelik ankrajlar ile yapılabilir. Çelik ankrajlar destek tabaksına
sabitlenir. Noktalarda uygulanacak mekanik ankrajlar, geomembrana gelecek yükler
sadece ankrajın yapıldığı bir delik çevresinden alt tabakaya aktarılacağı için
önerilmemektedir. Geomembrandaki gerilme yığılması aşırı derecede fazladır. Eğer
ankraj noktası taşıma gücünü yitirirse yandaki ankrajlara daha fazla yük aktarılacak
ve kademeli olarak ankraj sisteminin bozulmasına neden olabilecektir. Noktalarda
uygulanacak ankraj sistemi yük aktarımı için geomembranda daha geniş bir bağlantı
alanı sağlanabilirse kabul edilebilir. Hat boyunca ankrajlama daha düzgün gerilme
dağılımı sağladığı için tercih edilir.

Doğrusal hat boyunca mekanik ankraj açık geomembran uygulamaları için


uygundur. Yeni inşa edilecek barajda basit ve etkili olan yöntem, destek tabakası
içerisine yakın aralıklarla aynı geomembran malzemeden parçalar yerleştirmektir.
Parçalar paralel sürekli hatlar oluşturacak şekilde yerleştirilir, sızdırmazlık için
kullanılacak geomembran bu parçalara ısı ile dikilir. Bu dikiş hesaplanan yüklere
(rüzgâr, dalga vb.) karşı tahkik edilmelidir. Bu sistemde sızdırmazlık geomembranı
ve ankraj parçaları esnek sentetik malzemelerden oluştuğu için baraj
deformasyonlarına kolaylıkla uyum sağlayabilir. Doğrusal hat boyunca mekanik
ankraj için diğer alternatifler düşey küçük hendek kazısı olabilir.

Ön yüzü beton kaplı barajların rehabilitasyonunda (ÖBKB), mekanik ankrajların


beton döşemeye bağlanması mümkündür. Konsept olarak bu beton barajlardaki ile
aynı işlemdir.

Asfalt önyüzü kaplamalı barajlarda sünme nedeni ile geomembran mekanik


ankrajlarının asfalt yüze bağlanması noktasında problemler çıkabilir. Bu gibi
durumlarda yapılabilecek etkili bir yöntem derin ankrajdır ki bu uygulamada derine

DOLGU BARAJLAR  146 
 

inen çelik ankrajların etrafı çimento şerbeti ile doldurulur ve ankrajlar asfalt
kaplamada ya da altındaki zonda uzanırlar. Bu yöntem ayrıca etkili bir çözüm
oluşturmaktadır: asfalt tabakada yuva oluşturulur, geomembran içerisine yerleştirilir
ve visko-elastik reçine ile geri dolgu yapılır.

Birçok ÖBK Baraj yâda asfalt ön yüzlü barajda ankrajlar, beton barajların tamirinde
kullanılan gergili sistemler kullanılarak etkili bir şekilde uygulanmıştır (Bulletin 78).

Winscar, İngiltere 2001. 2.5 mm PVC geotekstil ile önyüzü beton kaplı baraj
rehabilitasyonu. PVC tabakaları ankrajlamak için gerekli olan germeli profiller asfalt
yüze 200 mm uzunluğunda ve Ø12 mm çelik barlar ile reçine içine gömülerek
yerleştirilmiştir. Bu patentli germeli sistem beton barajlar için uygulanan ile aynıdır.

Ankraj tipi ve aralığını çekme testleri doğrulayabilir. Ankrajlar mekanik (paslanmaz


çelik barlar ya da bulonlar) ya da kimyasal (eposki reçine ile sabitlenmiş bulonlar)
olabilir. Mekanik ya da kimyasal ankrajın seçimi, uzun süreli dayanım açısından
tartışmalı bir konudur. Misal mekanik ankrajlar Fransa da kullanılmakta iken
kimyasal ankrajlar Almanya, İtalya ve Amerika da daha çok kullanılmaktadır.

Ankrajlar çekip çıkarılmaya ve normal ve tanjant kuvvetlere göre tasarlanmalıdır.


Eğer ankraj sistemi bir öngerilme oluşturuyor ise bu gerilme kuvveti ankraj temas
yerinde hesaba dâhil edilmelidir.

5.9.3 Yükleme ile Ankraj

Küçük barajlarda geomembran üzerine yerleştirilecek ağırlıklar kret ve topuk


ankrajlarının etkisini de elde edebilecek ankraj etkisi yerine kullanılabilinir.

Ağırlıklar memba yüzünde travers, prekast beton kiriş ya da benzeri şekillerde tesis
edilebilir. Bu elemanlar şeve paralel olarak ya da palyede yatay olarak

DOLGU BARAJLAR  147 
 

yerleştirilebilir. Yük transferinin en düşük seviyede tutulması amacı ile bu


elemanların GSS ile direkt teması engellenmeli, ankraj ile alt zonlara bağlanmaları
sağlanmalıdır.

Ağırlıklar memba yüzünde yatay ya da dikey oluklara yerleştirilmek sureti ile


gömülebilirler. Bu durumda geomembran oluklar içerisinde uygun kaynakları
yapılarak ya da direkt oluk içerisine yerleştirilip üzerine ağırlık konarak döşenebilir.
Bu durumda su geçirmezlik oluk üzerine geomembran yerleştirilip asıl
geomembrana kaynak yapılarak bölgesel olarak da sağlanır. Burada uygulanacak
kaynak, maruz kanılacak etkilere (rüzgâr, dalgalar, vb.) dayanıklı olmalıdır. Bu tür
ankraj sistemi İspanya’da küçük barajlarda çokça kullanılmaktadır.

Yerleştirme sırasında geomembranı yerinde sabitlemek amacı ile bütün yüzeyde


kum torbaları kullanılır ve bu uygun ankraj sistemi uygulanana kadar bu şekilde
korunur.

5.9.4 Yapıştırma (Tutkallama)

Geomembran sızdırmazlık sistemi, geotekstil (geokompozitin alt elemanı) baraj


yüzeyine sentetik malzeme ile tutkallayarak da ankrajlanabilir. Bu sadece ön yüzü
beton kaplı barajlarda uygulanabilir. Geomembran arkasındaki drenajın sağlanması
ve de buharlaşma ile oluşacak basıncın destek sistemlerine fazladan zarar
vermesinin önüne geçilmesi amacı ile geomembran bütün yüzey boyunca
tutkallanmamalıdır. Bunun ötesinde geomembran ile tutkal ve tutkal ile beton
döşeme arasındaki bağın sağlamlığı da ayrı bir soru işaretidir. Tutkal yerleştirilmesi
atmosfer koşullarından bağımsızdır (hava veya desteğin nem oranı, hava sıcaklığı,
vb.) ve kalitesinin pozitif bir şekilde etkilenmesi de pek mümkün değildir. Genel
olarak tutkal çokça kullanılmamakla beraber birkaç örneği mevcuttur (Pappadia
Italya, Bois de Cure ve Les Marquisades Fransa).

Beton ya da bitümen yüzeylerin rehabilitasyonunda bütün yüzeye geomembranın


tutkallanması önerilen bir uygulama değildir. Tersine böyle uygulamalarda yüzey
altında su kabarcıklarının oluştuğu tecrübe edilmiştir. Bu şişmiş kısımlar zayıf
noktalardır ve dalga gibi etkilere duyarlı olmakla birlikte buraların dolup boşalması
geomembranda kırılmalara neden olabilir.

DOLGU BARAJLAR  148 
 

5.9.5 Balast Ankrajı (Kaplanmış Geomembran)

Dolgu barajlardaki bir diğer alternatif geomembranın balast yükü ile kaplanmasıdır.
Bu kaplama tabakanı ayrıca Vandalizm, UV etkisi ya da çevresel koşullarla
oluşabilecek aşırı etkilere karşı da koruma tabakası oluşturmaktadır.

Tasarım aşamasında geomembran ve kaplama ciddi bir kararı teşkil etmektedir. 25


yıldan uzun bir süre birçok çevresel istenmeyen etki altında (UV ışınları, yüksek
sıcaklıklar, yüksek rakım, buz, rüzgâr, vb.) başarılı bir şekilde çalışmakta olan
kaplamasız geomembran uygulamaları mevcuttur.

Kaplama geomembranın memba tarafından üzerini kaplayarak istenmeyen


etkilerden korumasının yanında kendi ağırlığı ile de geomembranı alt yüzeylere
ankrajlamış olmaktadır. Kaplama tabakasının geomembrana kendi ölü ağırlığı ile
etkiyeceği kesme kuvveti her koşulda oldukça dikkatli hesaplanmalıdır ve
geomembranın özellikleri dikkate alınarak uzun süreli dayanım üzerindeki etkileri
değerlendirilmelidir.

Geomembran ile kaplama tabakasının birbirinden bağımsız yani geomembran ile


kaplama tabakası arasına geotekstil serilmesi şeklinde uygulanması önerilmektedir.
Ayrıca kaplama tabakasının yerleştirilmesi sırasında oluşabilecek olası etkiler de
dikkate alınmalıdır; yani kaplama seriminde geomembranda oluşabilecek ezilmeler
ya da yırtılmalar da göz önünde tutulmalıdır. Koruma tabakası (sentetik ya da doğal)
geomembran ile kaplama tabakası arasında genel olarak ihtiyaç duyulan bir
tabakadır. Uygun geosentetik tabaka temel de teşkil edecektir (sürtünme ve
bağlanma açısından). Kaplama tabakasındaki derzlerin hareketi veya dönmesi
sonucu geomembranda hasara sebep olmaması hususunda gerekli özen
gösterilmelidir.

Tasarımcı kaplama tabakası için birçok seçenekten birisini seçebilir. Her halükarda
geomembran ile kaplama arasında kaldırma etkisini bertaraf etmek amacı ile bir
drenaj tabakası gereklidir. Kaplama tabakası farklı tiplerde olabilir:

Ağır kaplamalar:

 Dolgu Kaplama Tabakası: dolgu malzemesinden teşkil edilecek kaplama


tabakası, deforme olabilir baraj gövdeleri için daha uygundur. Kaplamanın
memba tarafı dalga etkisine dayanabilmelidir. Dolayısı ile kaplama dolgusunda
kaya dolgu ya da riprap kullanılmaktadır. Kaplamanın geomembrana zarar
vermemesi için bir geçiş tabakası yerleştirilmelidir. Bu zon kuvvetli bir geotekstil

DOLGU BARAJLAR  149 
 

ve kum çakıl karışımından tesis edilebilir. Kaplama tabakası stabilitesi de kontrol


edilmelidir. Kaldırma etkisi geomembrana zarar verebileceğinden geçirgenliğin
de yüksek olması önemli bir kriterdir.

 Beton Döşeme: Tecrübeler beton döşemelerin altlarındaki tabakanın esnekliği ile


kıyaslandıkları zaman oldukça sert kalmaları nedeni ile birtakım sorunları
beraberinde getirdiğini göstermektedir. Dalga etkisine karşı koyabilmek amacı ile
genelde yerinde dökme ya da prekast beton döşemeler yerleştirilmektedir.
Döşeme 5x5 m ölçüsünde ve 300 mm kadar kalınlıkta olabilir. Rouchain (Fransa
1999) bu uygulamaya bir örnektir. Bovilla Barajında (Arnavutluk, 1996) donatısız
6x6 m ve 300 ile 200 mm kalınlıkları arasında beton döşeme kullanılmıştır.
Ayrıca geomembran ve döşeme arasında sıkışacak suyun deşarjı için bir önlem
düşünülmemesi durumunda deplasman riski de vardır. Beton dökümü sırasında
geomembrana zarar vermemek için gerekli önlemler alınmalıdır. Prekast beton
döşemeler, sadece döşeme altında kalacak tabaka düzgün bir şekilde
uzanıyorsa kullanılabilir zira beton döşemeye yerel temaslar olması durumunda
gerilme yoğunlaşmaları meydana gelebilir.

Statik ve bilhassa dinamik yükler altında beton döşemelerin keskin kenar ve


köşelerinin geomembrana zarar vermemesi için tasarım ve uygulama esnasında
dikkat edilmesi gereken şeyler.

1- Geomembran serilen yüzey azami hassasiyette üniform olmalı, alttaki destek


ve drenaj tabakalarında sıkıştırmaya azami dikkat edilmelidir. Destek tabakası
olarak kum-çakıl kullanılması durumunda bitüm veya çimento ile güçlendirme
yapılmalıdır.

Özel tasarlanmış ekipman ile şevde sıkıştırma işlemi. ( La Galaube Barajı,


Fransa, 43 m, 2000)

2- Beton 3 m x 6 m olan anolar halinde dökülmeli, düşey derzler devamlı, yatay


derzler şaşırtmalı, yatay derzler çevre kirişine dik olmalıdır.(Bovilla Barajı-91 m-
ARNAVUTLUK.)

DOLGU BARAJLAR  150 
 

3- Beton döşemelerin derzleri yatay ve düşey


hareketlerine engel olmak için yandaki şekilde
görüldüğü gibi geçmeli olarak inşa edilmelidir.

Suyun alttan kaldırmasına ve geomembranın zarar


görme riskine karşı uygun geotekstil ile drenaj ve
koruma yapılmalıdır.

4- Keskin köşelerin geomembrana zarar vermesini


engellemek için polisteren şeritlerle koruma
yapılmalıdır.

 Geomembranın Üzerine Geocell Serilerek İçinin Beton Doldurulmasıyla


Korumaya Alınması

Önerilen başka bir çözüm ise, geosentetik çözümdür. Bu geosentetik çözüm ise
geomembran üstünde koruma amaçlı geotekstil ve beton dolgulu geocell (geohücre)
koruyucu kaplaması içermektedir (The Mud Lake Barajı, ABD, 2000).

DOLGU BARAJLAR  151 
 

Bu çözüm bu konuda gelinen son noktadır. Geohücre bölmelerinin esnekliği inşaat


işçilerinin hücreler üzerinde yürümelerine ve beton dolguyu yayarken eğim
yüzeyinde kolaylıkla hareket etmelerine imkân vermiştir. Beton döşeme çözümünde
istenen teknik gerekliliklerin hiçbirisi burada gerekli değildir.

Geleneksel kazıklar ile ankraj mümkün olmadığından burada olduğu gibi entegre
tendonlar/bağlar ve yük-transfer kenetleyicileri geocell/geohücre sisteminin
geomembran üzerine onun bütünlüğünü tehlikeye atmadan, asılmasını mümkün
kılmakta ve hasar görmesini engellemekte olumsuz hava şartlarına karşı
korumaktadır.

DOLGU BARAJLAR  152 
 

 Gabyon Kutular: (ağır galvanizli, iki tur sarılmış çelik hasırdan yapılmış kare
şekilli kaya kütleleri). Bu kaplama geomembrana zarar vermemek için oldukça
dikkatli bir şekilde yerleştirilmelidir.

Hafif Kaplamalar:

 İnce Döşemeler: ince döşeme önerildiğinde yerinde dökme ya da prekast


kullanılabilir. Döşeme alanı genelde küçüktür ve 5 ile 20 m2 arasında değişir.
Döşeme kalınlığı 60 ile 150 mm arasındadır.

Bovilla Barajının tek sızdırmazlık zonu olan 3.0 mm kalınlığındaki PVC


geomembranının üzerine donatısız beton döşeme yerleştirilmiştir. Döşemeler
geokompoziti koruyan 700 g/m2 geotekstil üzerine yerinde dökülmüştür.

 Prekast Beton Bloklar: Hidrolik yapılar ve yol işlerinde kullanılan ile aynı
malzemeler gibidir ve yüzeyi kaplamakta kullanılır. Fakat bu kaplamalar aşırı
momentler oluşturabilir ve sonuçta yerinden oynayabilirler (Ospedale, Fransa
1978).

 Püskürtme Beton: Püskürtme beton ile devamlılığı olan bir tabaka elde edilebilir.
40 ile 80 mm arası bir kalınlık genel uygulamadır. Gerekli olması durumunda
geotekstil, geogrid ya da çelik hasır, püskürtme beton için donatı olarak
kullanılabilir. Hafif kaplama, bütün kaplamanın krette ankrajlanmasına imkân
sağlar ve ara destek kirişlerine gerek kalmaz. Bu kaplamanın görünümü daha
kırılgandır ve beton döşemeye nazaran daha sık çatlaklar oluşturabilir ama bu
durum kaplama görevine fazlaca olumsuz etki yapmaz. Püskürtme beton arkası
(mansabı) serbest drenajlıdır, fakat altında oluşacak basıncın azaltılması
noktasında deşarj boruları (barbakan) gerekli olabilir. Bu tür hafif kaplama
başarılı olmuştur (Mucone rezervuarı, İtalya 1986).

 Bitümen premiks Tabaka: Dalga etkisi ve dış yüklere dayanabilecek kalınlıkta


bitümen ile agrega karışımı kaplama tabakası olarak kullanılabilir. Ön koşul

DOLGU BARAJLAR  153 
 

geomembranın bitümen ile uyumlu olmasıdır ki aksi takdirde geomembran


üzerindeki geotekstil ile arasındaki bağın bozulması gibi bir bağ kopması olabilir.
Pre-miksin sıcaklığının geomembranı etkilemeyecek düzeyde olduğuna dikkat
edilmelidir.

Kaplama sızdırmazlık tabakası üzerinde kaymamalıdır. Kayma stabilitesi


malzemenin kendi ağırlığı ve topuk kısmında destekler (beton döşeme benzeri ağır
kaplama) ile sağlanabilir. Kayma stabilitesi kaplama ile geomembran arasında ara
geçiş tabakası ile de tabaka olmadan da sağlanabilir. Kayma stabilitesi ayrıca
kretten ankraj ile de tesis edilebilir (sentetik malzeme ile donatılandırılmış püskürtme
beton hafif kaplama gibi).

Bölgesel kaplama korunması istenen bölgelerde uygulanır. Kaplamanın uzanacağı


bölge rezervuar işletmesine bağlıdır. Bölgesel kaplama donatısız hafif beton
döşemeler, ya da kretten ankrajlı sentetik malzeme ve püskürtme beton karışımı ile
sağlanabilir.

Eğer beton döşeme kullanılır ise beton blok ağırlığının tanjant bileşeni aşağıdaki
yollar ile desteklenebilir:

 Kretten ankrajlı çelik donatı

 Korunacak alana bağlı olarak, memba yüzünde ve gerekli kotta inşa edilecek
olan baraj aksına paralel kiriş

 Korunacak alana bağlı olarak yatayda yerleştirilecek H çelik kiriş. Kiriş parapet
duvarı ya da krete çelik kablolar ile sabitlenmeli.

Geomembran kaplama uygulaması düşünüldüğünde çekmeden doğacak etkiler,


görsel gözlem ve kontrolün zorluğu ve tadilatın malzeme sıyrılmadan yapılmasının
zorluğu gibi problemlerin de dikkate alınması gerekmektedir.

5.10 Yamaçlarda Ankraj Uygulaması

Barajın temeli, sağ ve sol sahili ile yardımcı yapılarla geomembran arasından su
sızıntılarının önlenmesi için ankraj yapılmalıdır. Ayrıca bu geomembranı yerinde
tutmak için de gereklidir.

Kenar ve sınır kısımlarındaki ankrajın birincil gereksinimi, baraj dolgusu ile beton
yapıların farklı oturmalarından dolayı geomembranda aşırı çekmelerin oluşmasına
mahal vermeyecek şekilde yerleştirilmesidir.

DOLGU BARAJLAR  154 
 

Dolayısı ile metal ya da beton yapılara bağlanan geomembranların çok dikkatli bir
şekilde tasarlanması gerekmektedir. Bunun tipik bir örneği, baraj önyüzüne serilen
geomembranın topuk plağı ya da dolusavak ile olan bağlantısıdır.

Rouchain (Fransa, 1999). Baraj dolgusu ile enerji su alma kulesi arasındaki bağlantı
yapılırken yapılar arasındaki farklı oturma değerleri dikkate alınmıştır.

Tasarım oturmalar, deformasyonlar, ve diğer gerilmeler gibi fenomenlerin


üstesinden gelecek şekilde oluşturulmalıdır. Kaplamalı geomembran sistemlerinde,
düşük sürtünmeli plakalar ve kum kullanılması, geomembranın deplasmanlar ve
rotasyonlardan doğacak deformasyonların engellenmesi için önerilmektedir.
Bağlantı yerlerinde ekstra geomembran boyu bırakılması deformasyonlar açısından
önem arz etmektedir.

Bu noktada 3-D modellemeye gereksinim duyulmaktadır.

Sınır ve kenarlardaki ankraj mekanik olacağı gibi soketleme şeklinde de olabilir.

5.10.1 Mekanik Ankraj

Beton yapı üzerindeki GSS kenarlarının ankrajlanmasında kullanılmaktadır


(dolusavak vb.) Genellikle geomembran düşük elastisite modülüne sahip
malzemeler ile beraber preslenir (neopren veya rubber gibi) ve alt temel ile çelik
plaka arasında sıkıştırılır ve beton yapıya ankrajlanır.

Geçirimsizlik, geomembranın alt yüzeye mükemmel şekilde adapte olmasını ve


suyun sızabileceği her noktayı kapatmasını gerektirmektedir. Alt yüzeyin mikro
pürüzlülüğü nedeni ile geomembran ile mükemmel uyumun sağlanabilmesi
açısından conta ya da reçine alt tabakalara ihtiyaç duyulabilir. Geomembrana uygun
basıncın uygulanarak altındaki bağlayıcı tabaka ile arasında boşluk kalmadığından

DOLGU BARAJLAR  155 
 

emin olunması önem arz etmektedir. Takoz ölçüleri, ankrajlar arası mesafeye ve
ölçülerine bağlıdır. Bütün uygulama geomembran ile alt yüzey arasını tamamıyla
dolduracak şekilde teşkil edilmelidir. Sınırlarda hidrolik eğimin yüksek olduğu
düşünülürse, sızabilecek su sistemde kaldırma kuvveti oluşturabilir. Hidrolik basınç
dayanımı >50 m olan yerlerde takozlar 60x6 mm ve kaya filizi aralığı ise 150 mm
olabilir. Yağmur ve kar haricinde hidrolik basınca maruz kalmayan çevrelerde takoz
genişliği 30-50 mm arasında ve kalınlığı ise 3 mm den az olmayacak şekilde teşkil
edilir. Ankraj aralığı arttırılabilir. Takozlar, geomembran ve bağlayıcı ara contanın
toplam rijitliği dikkate alınmalıdır.

Sol: Bovilla, Arnavutluk’taki beton topuk plağı üzerindeki mekanik alt çevresel
sızdırmazlık elemanı

Sağ: Çevresel sızdırmazlık elemanı testi. Takoz kesiti, ankraj aralığı, conta türü,
uygulanan basınç etkili sızdırmazlık inşası için yeterli

Mekanik ankraj elemanları (kaya filizi, ankraj, plakalar, vidalar ve bütün elemanlar)
uzun süreli kullanım ömrünü garanti etmek amacı ile paslanmaz çelik olmalıdır.

Bu elemanlar betondan ya da rezervuar suyundan kopup gelecek kimyasal


maddelere karşı dayanıklı olmalıdırlar. Korozyona karşı ek koruma amacı ile ankraj
bağlıkları geomembran ile kaplanım attaki geomembrana yakyağı yapılabilir ve
böylece geomembranda deliklerin önüne geçilir. Genelde çelik aksamın kalitesine
güvenerek geomembranın üst üste gelmesi tercih edilmez.

Kullanılan elastik altlıklar; plastik ya da köpük plastik, neopren vb. ve su tutucular


ankraj sistemi ve beton ile temasında ve baraj malzemesi ve UV ışınlarına karşı
dayanıklı olmalıdır. Aynı özellikler (mekanik ve kimyasal) ve aralıklar çevresel
ankrajlar için de gereklidir.

DOLGU BARAJLAR  156 
 

5.10.2 Sürme Tipi Ankraj

Sürtünme kuvvetine bağlı çalışan ankrajlara sürme tipi çevresel ankraj denilir. Genel
olarak etek ankrajında uygulanmaktadır; oyuk kazılır, sızdırmaz geomembran
buraya soketlenir ve uygun tutkal ve mastik ile deforme olabilir sızdırmazlık elemanı
elde edilir. Bu tür çevresel sızdırmazlık, yapısal derzleri geçebilir, çatlaklı yüzeylerde
kullanılabilir ve alt yüzeyin mukavemeti mekanik ankraj için uygun olmayan
dolgularda kullanılabilir. Uygulaması, alt temel özelliklerine ve uygulama
esnasındaki sıcaklığa bağlı olması nedeni ile zordur.

Şekil 5.16 Sürme tipi ankraj (Moravka, Çek Cum. Lechstaustufe, Almanya, Pappadia, İtalya,
Cixerri, İtalya)

5.10.3 Balast Ankraj

Hesap metodu öncelikle, geomembran ara yüzünde, GSS’nin diğer malzemeler ile
arasındaki sürtünme açıcının küçük olmasından dolayı, üst bağlanma tabakasını
gerektirmektedir. GSS’nin kendi sürtünme değerleri üzerindeki malzeme ile stabil
olmasına imkân vermemesi durumunda sürtünmeyi arttıracak ve oluşacak
gerilmeleri emebilecek bir bağlanma tabakası gerekli olmaktadır. Bu hesap
geomembran ankrajı için de düşünülebilir fakat hendek ankraj limiti, aşırı gerilmelere
neden olmamak için sınırlandırılmalıdır.

Yapının özel konumuna göre ankrajlama farklı şekillerde yapılabilir; tek bir hat
hendek yanında (geomembran yatayda uzatılır ve üzeri balast ile kaplanır) farklı
geometrilerde hendekler kullanılabilir.

DOLGU BARAJLAR  157 
 

Şekil 5.17 Ankraj hendeğinin genel görünüşü

Şev başında GSS sabitlemek için birçok metot mevcuttur. Sıkça kullanılan 3 tanesi
şu şekildedir (Şekil 17):

 Fazlalık boyu L,

 Kısmi ankrajlama ya da düşey gömme (L+D)

 Tam ankrajlama (L+D+B)

Baraj memba topuğunun ve çevresinin geçirimliliği düşük sağlam kaya üzerine


oturduğu durumlarda, kaya içerisine hendek kazılıp geomembran buraya soketlenir,
etrafı killi malzeme ile doldurularak GSS ile temel arasındaki sızdırmaz geçiş bölgesi
tesis edilir. Hendeklerin trapez kesitli duvarları taştan arındırılmalı ve killi malzeme
ile kaplanmalıdır. Geomembrana zarar verebilecek keskin köşeli taşlardan ve
malzemelerden arındırılmasına dikkat edilmelidir. Bu tür anjkrajlamada rezervuardan
hendeğe geçen sızıntı kontrol edilmelidir.

Açık geomembranların çevresel derzlerde hendek içine soketlendiği durum kısıtlı


alanda kullanılabilir. Boyut, ölü yükün aşırı gerilmelere neden olmaması için
geomembranın sürtünme ile yerinde kalabilmesi ile belirlenir. Büyük alanlar ve uzun
şevlerde rüzgâr ve dalgalar ile kaldırma etkisi dikkate alınmalıdır.

5.10.4 Borular ve Girintilerin Etrafının Ankrajlanması

Geomembranın içerisinden sistematik olarak boru çıkışının olduğu durumlarda


Resim11’de görüldüğü gibi boru sonu ile kaynaklanmalıdır.

Geomembrandan metal bir borunun geçmesi durumunda ise yine Resim 12’de
gösterildiği şekilde klape kullanılarak su geçirmezlik sağlanmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  158 
 

Sentetik ve meral boru etrafının sızdırmazlığı

5.11 Merkezi Sistem

Geomembranın memba tarafı ile ilgili söylenenler ve temel ile geçirimsiz tranzisyon
bölgesi tesisi yanında, drenaj, filtre kriterlerine göre farklı tabakaların
gradasyonunun ayarlanması da ayrıca merkezi sistemin bir parçasıdır. Dolayısı ile
uygulanmış sistemler hususunda ilerleyen kısımda bilgiler verilmektedir. Amaç
tasarım prensiplerini belirtmek değildir. Bazı durumlarda geomembran çekirdekteki
kil malzemenin memba tarafına yerleştirilir ki bu durumda ek bir drenaj önlemine
gerek kalmaz.

Merkez çekirdek üzerindeki geomembran baraj kabuğu ile stabilize olacağından


dolayı ek bir uygulamaya gerek kalmamaktadır.

Geomembran sızdırmazlık tabakası, üreticinin ürününe bağlı olarak farklı


kalınlıklarda tek ya da daha fazla kattan oluşan ve hep birlikte birleşerek tek bir
sızdırmazlık tabakası oluşturan plakalardan teşekkül edilir. Barajın konumuna göre
geomembran düz bir şekilde uygulanabileceği gibi (Zhushou Cin de baraj memba
yüzünde olduğu gibi) seçilen pozisyon dike yakında zig zag şeklinde (Fencheng ve
Wanfuzou Cin) de olabilir. Mevcut bilgi bankasına göre en çok kullanılan merkezi
geomembranlar polimerik termoplastik; örnek PVC (toplam 12 tane, maksimum
yükseklik 60.2 m) ve LLDPE (toplam 4 tane ve maksimum yükseklik 53 m).
Fransa’daki Valence d’Albi de bitümen geomembran kullanılmıştır.

Baraj içindeki konumu sebebiyle geomembran dış yüklerden, fiziksel, biyolojik ve


kimyasal bozuşmalardan korunmaktadır. Genel olarak içeriye yerleştirilen
geomembran kalınlığı yüze yerleştirilenden daha büyüktür ki bunun nedeni dolgu

DOLGU BARAJLAR  159 
 

serilmesi sırasında hasar görme riskinin azaltılması ve baraj çalıştığı sürece


maksimum dayanırlık (durabilite) sağlanmasıdır.

Geomembran delinmeye karşı genel olarak yanındaki malzemeler tarafından


korunur. Birçok uygulamada koruma tabakası geotekstil ara sıra da kum
tabakasından oluşmaktadır. İnce dolgu malzemesi kullanılan barajlarda ekstra
korumaya gerek olmamasına rağmen dolgudan geomembrana gerilme transferi
sağlayacağı için kullanılması önerilir. Hiçbir durumda sızdırmazlık sisteminin baraj
stabilitesine katkısı yoktur.

5.12 Yerleştirme

5.12.1 Giriş

Genel olarak yeni baraja ve rehabilitasyon amacı ile eski baraja geomembran
serilmesi aynı prosedürleri gerektirir ve alt tabakadaki malzeme cinsi ile doğrudan
alakalıdır. Her iki durumda da geomembran tamamlanmış önyüze serilmektedir.

GSS kretten başlayarak bütün yüze serilebilir. Bu teknik genel olarak


rehabilitasyonda kullanılmaktadır.

Serme baraj inşasına paralel olarak, merkezi sızdırmazlık sistemi ile çalışan
barajlardaki gibi de gerçekleştirilebilir. Dolgu bir seviyeye ulaştıktan sonra
geomembran yüzeye serilir. Memba sızdırmalık tabakalı yeni barajlarda düşey
kademeleme, erken su tutma imkânı sağladığı ve baraj inşasına müteakip yükseldiği
için taşkın açısından da avantajlıdır. Rehabilitasyon uygulamalarında işletmeye
minimum aksama yaratmak için düşey kademelendirme serimi ayrı fazlar halinde
düzenlenir.

Geomembranın yatay tabakalar halinde serilmesi ayrıca hafif eğimlerde ve dar


geomembran plakaları kullanılarak uygulanmaktadır. Bu metot sayesinde dolgu
yükselirken sızdırmazlık tabakasının serilmesi, minimum kaynak uzunluğu
kullanılması, üçlü kaynaktan kaçınılması, rüzgârın kaldırmasından kaçınılması,
yatayda aşırı gerilmelerden uzak durulması ve gerekli görülmesi halinde kaplamanın
hemen serilmesi gibi faydaları vardır. Jibiya Barajı (Nijerya) buna bir örnektir.

5.12.2 Destek tabakası

Yeni inşaatlarda ön yüzü sızdırmazlık sisteminde alt tabaka genel olarak diğer
dolgular ile birlikte yatayda serilir ve sıkıştırılır. Alt tabakanın şev çizgisi ötesinde
serilere sıkıştırılması iyi sıkışmış bir tabaka elde etmek açısında tavsiye edilebilir.
DOLGU BARAJLAR  160 
 

Destek tabakası serilmeden önce alt tabaka gerekli eğimde kesilmeli ve tekrar
sıkıştırılmalıdır.

Destek/drenaj tabakası küçük vibratörlerle sıkıştırılır. Destek tabakası nihai yüzeyi


iyi sıkıştırılmalı, düz ve çıkıntısız olmalıdır. Sıkıştırma hayatidir; 29 m yüksekliğindeki
toprak dolgu kontrol rezervuarı (USA 1996), zayıf sıkıştırma nedeni ile CSPE
kaplaması bozulmuştur. 0.3 m üzerinde baraj malzemesi oturmaları rapor edilmiştir.

Oldukça sık kullanılan bir metot, Ita metodudur ki burada düşük çimento oranlı (60
ile 70 kg/m3) bordürler inşa edilir ve bunlar dolguyu sınırlamak için kullanılır. Bordür
genel olarak yüksek özgeçirgenlik sağlayan tekil granül yapılı malzemeden üretilir.
Bordür geomembranın yerleştirilmesi ve ankrajlanması için sağlam bir altlık teşekkül
eder. Bazı durumlarda bordür ara yüzeyinde ofset oluşmasına neden olan kaymalar
gözlenmiştir. Bu ofsetler fazla stres oluşmasını, özellikle dolgunun devam ettiği ve
yüksek kotlarda devam eden dolgudan dolayı bütün oturmaların oluşmadığı
durumlarda etkilidir. Bordür karakteri geniş dolgulardan sonra oluşan oturmalardan
dolayı çatlaklar oluşmasında etkilidir. Tecrübeler göstermektedir ki çimento oranı
yüksek bordürler daha geniş çatlaklara neden olmaktadır dolayısı ile düşük çimento
oranlı bordür kullanımı oldukça önemlidir.

Bordür tabakası özellikle “wings” mekanik ankrajları ile geomembranın serilmesini


oldukça kolaylaştırmaktadır. Patentli bir sistem olan “wings” geomembranın
bağlanabileceği düşey sıralar oluşturur ve geomembran buraya vidalanır.

Şekil 5.18 Dolguya gömülmüş wings ile geomembran montajı

Yatay kaynak ile geomembranların birleştirilmesi, gerilmelerin Şekil 18’de


gösterildiği şekilde düşey ankrajla alındığı durumlarda mümkündür.

DOLGU BARAJLAR  161 
 

Şekil 5.19 Geomembranın wings üzerine montajı

Destek/drenaj tabakasında potansiyel sızmaların gözlenmesi için gözler


(kompartımanlar) oluşturulması mümkündür.

İç sistemli yeni inşa edilen barajlarda, geomembran tabaka sızdırmazlık açısından


bir bütün olarak değerlendirilse dahi, geomembranın hazırlanmış baraj iç yüzüne
serilmesi gerekmektedir. Bu tek parça halinde serim ile sağlanabileceği gibi zig
zaglar ile de sağlanabilir. Geomembran her halükarda etkiye maruz yüzeye
serilecektir. Dolayısı ile işlem önyüz kaplaması ile benzerdir. Geomembran üst
kısmının yerleştirilmesi kaplama tabakası yerleştirilmesi ile aynıdır. Geomembrana
komşu tabakaların sıkışma değerleri gerilme transferlerinden kaçınılması için dikkatli
belirtilmelidir.

Beton önyüzü kaplamalı ya da asfalt kaplamalı barajların rehabilitasyonunda


geomembran direkt olarak, drenaj ya da ara tabaka kullanılmadan yüzeye serilebilir.
GSS serilecek yüzey temizlenmeli, yabancı maddeler uzaklaştırılmalı, oyuklar kırık
kısımlar temizlenmelidir. Genel olarak geomembran altına drenaj ve dayanım
sağlaması amacı ile sentetik bir tabaka serilmektedir. Genel olarak bu tabaka
geomembrana lamine edilir böylece geometriden dolayı mukavemet artar. Derzler
ve çatlaklar, sentetik örtü ile kapanacağı için ayrıca doldurulmasına gerek yoktur.

Tek parça ve pürüzsüz bir yüzey hazırlamak nihai şart değildir zira geotekstil
geomembrana koruma oluşturacaktır. Fakat keskin köşeler ve çıkıntılar gerilme
birikmelerine neden olmamak açısından düzeltilecektir (Banegon, Fransa 1973 –
inşaat ve 1983 rehabilitasyon).

DOLGU BARAJLAR  162 
 

Asfalt kaplamalı barajların rehabilitasyonunda ilk gerekli uygulama asfalt betonu alt
temelin stabil hale getirilmesidir. Asfalt beton arkasındaki boşlukların tespit edilip
doldurulması, alt temelin kırılması ve bel vermesinin engellenmesi için önemlidir.
Suyun yüzeyden sızarak gelmesi, başka kaynaklardan geldiği durumlar için bu
suyun drenaj şaftı, drenaj kuyusu vb. ile uzaklaştırılması önemlidir. Asfaltın arasında
drenaj tabakası olan birden çok katman olarak bulunduğu durumlarda tabakaların
birbiri üzerinden kayma riskinin bertaraf edilmesi amacı ile üst tabakanın
aşındırılarak homojen bir katman oluşturulması gerekebilir. Daha önceden
gerçekleştirilmiş tadilatların olduğu durumlarda da tadilat yapılan kısmın
kısmen/tamamen kaldırılması durumu söz konusu olabilir. Aşırı aşınmalar
doldurulmalıdır. Yüzey hazırlığı geomembrana da bağlıdır: yüksek plastisiteli
geomembranlar tercih sebebidir zira alt yüzeye daha iyi adapte olur, yırtılma riskini
azaltır ve boşluklardan dolayı yüzey hazırlığı aşamasını kolaylaştırır.

Geomembran yerleştirilmeden önce kretteki, çevredeki ve baraj topuğundaki ankraj


hendekleri hazırlanmalıdır. Kretin beton yapılı olması durumunda çevredeki ve
topuktaki hendekler hazırlanmalıdır.

Bütün baraj yüzü için yüzey ankrajı düşünülmüş ise, ankraj geomembranın yüzeye
yapıştırılması için kullanılır. Ankrajın baraj şevine düşeyde serilmesi gerilmeleri
azalttığı için tercih edilir. Düşey ankraj çizgileri arasındaki mesafe maksimum rüzgâr
hızı, geomembran mukavemeti, ankrajın tipi ve sökülme dayanımı ile alt temel
durumuna bağlıdır. Ön germeli ankraj ile PVC geomembran kullanıldığı durumlarda
6 m aralık genel olarak kullanılmaktadır ki böylece deplasmanlar, dalgalanmalar,
kabarcık oluşmaları ve kabarma engellene bilir. Ön germe olmaz ise mesafe
kısaltılmalıdır.

Moravka, Çek Cum. 1999, PVC geokompozit sergi 6 m aralıklı ankrajlı

DOLGU BARAJLAR  163 
 

Ankraj delikleri alt tabakaya gerekli ankraj uzunluğunu sağlayacak derinlikte


delinmelidir. Paslanmaz çelik kaya filizleri bu deliklere yerleştirilmelidir. Kaya filizini
bağlamak için kimyasal bileşenler ya da epoksi reçine kullanılır. Ayrıca mekanik
ankraj da kullanılır. Temelin klape aleti için hazırlanması amacı ile epoksi harç ya da
diğer altlık malzemeleri ile kaplanması olasıdır. Ankraj sistemi kapanmadan önce
tam ölçekli çekme testi tavsiye edilir. Asfalt akışkan bir malzeme olduğu için memba
tarafında karşılaşılacak en sıcak koşuldaki ankraj davranışı kontrol edilmelidir.

Homojen dolgu barajların ya da merkezi sızdırmazlık tabakalı barajların


rehabilitasyonu aşamasında ön yüze stabilite sağlayacak bir tabaka yerleştirilmelidir.
Alt tabaka genel olarak yatay serilip sıkıştırılırken destek tabakası düşey çalışılır.

5.12.3 Geomembranın Serilmesi

Baraj yüzeyi ile geomembran arasında iyi bağlantının sağlanması ve kabarma, yırtık
ve gerilmelerden kaçınılması için geomembranın +35 C üzerinde ve +5 C altında
serilmesinden kaçınılması gerekmektedir. Serme sıcaklığı geomembranın cinsi ile
yakından alakalıdır.

Farklı geomembranların farklı kaynak sıcaklıkları vardır. Çok katı kaynak sıcaklığı
sınırlamaları olan bir geomembranın serme programı üzerinde ciddi etkileri olabilir.

Gelen olarak geomembran balyaları kretten topuğa doğru serilir. Baraj şev eğimine
bağlı olarak vinç kullanılmasına gerek olmayabilir, eğer şev eğimi < 1D 1.6Y ise
gerek yoktur. Çevre ve topuktaki ankrajlar işçiler tarafından bu çizgide yürünerek
yapılır.

Serme sırasında rüzgâr tarafından kaldırılmış geomembran vakaları mevcuttur.


Rüzgâr hızı arttıkça geçici ağırlık (balast) olarak kullanılan kum torbalarının sayısı
gereğinden fazla artabilmektedir. Kolay bir çözüm olmadığı düşünülür ise, rüzgârla
deplase olan geomembranların tasarım aşamasında değerlendirilmesi gerekebilir:
örnek olarak geotekstil ve geomembranın ayrı kullanılması yerine bu ikisinin
fabrikada lamine edilmiş olarak kullanılabilir, böylece geotekstil üzerindeki
geomembranın kalkması durumunun önüne geçilebilir. Serme aşamasında bu
durum, geomembran inşasına başlanmadan bütün taraflarca tartışılmalıdır. Uygun
zaman inşaat öncesi toplantısında bütün taraflarla konuşulmalıdır. Ayrıca bir şekilde
hasar görmüş malzemenin değiştirilmesi gerektiğinde sahada mevcut malzeme ile
değiştirilebilir ve muhtemelen projede gecikmeler olur. Ayrıca geomembran
seriminin ödeme koşulları da dikkatlice konuşulmalıdır, zira rüzgârdan doğacak

DOLGU BARAJLAR  164 
 

problemler elemine edilemez ama düzenlenebilir. Dolayısı ile risklerin minimum


edilerek maliyet/zaman açısından uygun bir orta yol bulunmalıdır. Açıktaki
geomembranlarda ise rüzgâr, serim sonrasında da dikkate alınmalıdır ki bu Bölüm
3’te tartışılmıştır.

Serme sırası gerilmeleri ve ilgili deformasyonlar ayrıca önemlidir. Sıcaklık farkından


ötürü boyda değişmeler ve güneş etkisi aynı zamanda malzemenin ölü ağırlığı etkili
olacaktır. %2 den fazla boyca uzama, serim ve kaynağın doğru uygulanmasını
engelleyecektir. Gerilmelerin ve uzamaların minimum tutulması önemlidir.

Düşük termal katsayılı geomembran kullanılması tercih sebebidir.

İlk sergi tam yerini aldıktan sonra diğer sergiler ona kaynaklanacaktır. Mümkün
mertebe kaynak double track otomatik kaynak makinesi ile yapılmalıdır. Single track
manüel kaynak sadece köşelerde uygulanır. Kaynak yağmursuz havada ya da
korunaklı ortamda yapılmalıdır.

Geomembran serilirken ve yüzeye ankrajlanırken kretten kalıcı bağlantısı


yapılmadan tutulur. Daha sonra geomembran kretten ve çevrelerden basit klapelerle
ya da gölümü ankraj çukurları ile bağlanır. Fakat kalıcı çevre ankrajları, yüzey
ankrajları tamamlanıp oturtulmadan yapılmamalıdır.

Geomembranın kaplandığı sistemlerde üst kısmına kalın geotesktil yerleştirilir.


Geotekstil bütün yüzeye olduğu gibi bir kısma da serilebilir.

Bovilla Barajı, Arnavutluk, 1996, yeni inşaat: PVC geokompoziti koruyan geotekstil
üzerine yerinde dökme donatısız beton bloklar serilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  165 
 

5.13 Tipik Örnekler

5.13.1 Bitümen Geomembran ile Kaplı Yeni İnşaat

Ek 1: La Galaube Barajı (Fransa)

Yeni kaya dolgu baraj bitümen geomembran ile kaplanmıştır.

Sızdırmazlık sistemi inşası sırasında barajdan bir fotoğraf

Şekil 5.20

DOLGU BARAJLAR  166 
 

5.13.2 Açıkta PVC Geomembran, Yeni İnşaat

Ek 1: Alento Barajı (İtalya)

Şekil 5.21

Ek 1: Sar Cheshmeh Barajı (İran)

Şekil 5.22

DOLGU BARAJLAR  167 
 

5.13.3 Kaplı PVC Geomembran, Yeni İnşaat

Ek 1: Bovilla Barajı (Arnavutluk)

Şekil 5.23

DOLGU BARAJLAR  168 
 

5.13.4 Kaplı PVC Geomembran, Yeni İnşaat

Ek 1: Jibiya Barajı ve Rezervuarı (Nijerya)

Şekil 5.24

Şekil 5.25

DOLGU BARAJLAR  169 
 

5.13.5 Açık PVC Geomembran, tadilat

Ek1: Moravka Barajı (Çek Cum.)

Şekil 5.26

Şekil 5.27

DOLGU BARAJLAR  170 
 

5.13.6 Kaplı PVC Geomembran, Tadilat

Ek 1: Mafeteng Barajı (Lesoto)

Şekil 5.28

DOLGU BARAJLAR  171 
 

6 ASFALT ÇEKİRDEKLİ BARAJLAR

6.1 Giriş

Asfalt çekirdekli kaya dolgu barajlar, geçirimsizliğin kil çekirdekli barajlarda olduğu
gibi merkezde temin edildiği barajlardır. Geçirimsizliği sağlayacak malzemenin hem
nitelik hem de nicelik olarak uygun olmadığı veya taşıma mesafesinin kabul edilebilir
sınırlar dışında kaldığı durumlarda seçilebilecek en uygun baraj tipleri arasındadır.
Kayanın yüksek geçirgenliği sızma meydana gelse bile borulanma tehlikesi
yaşanmasını engeller. Asfalt çekirdek serme ve sıkıştırma işlemleri kil çekirdekli
dolgu barajlarda olduğu gibi olumsuz hava şartlarına çok bağımlı olmadan
yürütülebilmektedir. Yüksek dayanımlı dolgu kayası baraj gövdesinde duraylılığı
sağlar ve deformasyonları engeller.

Geçirimsizlik merkezde bulunan asfalt çekirdek ile sağlandığından, asfalt çekirdek


imalatına özel itina gösterilmesi zorunludur. Özellikle dünyada şimdiye kadar çok
yüksek asfalt çekirdekli bir baraj imalatı henüz gerçekleşmediğinden, asfalt
çekirdeğin olası sızıntılara veya kendisini destekleyen dolgu malzemeleri ile birlikte
sergileyeceği davranışa dikkat edilmelidir. Bu amaçla proje aşamasında sayısal
yöntemler kullanılarak gerekli ve yeterli analizler yapılmalı, imalat safhasında
şantiyede kontrollük hizmetleri ise özenle yürütülmelidir.

Asfalt çekirdekten kabuklara doğru, ince malzemeden daha kalına doğru giden bir
zonlama yer almaktadır. Aşağıda tipik bir asfalt çekirdekli kaya dolgu baraj kesiti
verilmektedir.

Şekil 6.1. Asfalt Çekirdekli Baraj Tipik Enkesiti

DOLGU BARAJLAR  172 
 

1: Asfalt Çekirdek
2: Filtre/Geçiş zonu
3: Geçiş zonu
4A – 4B: Kaya dolgu
5: Riprap – Koruyucu zon (Gerekmesi halinde)

6.1.1 Kaya Dolgu Davranışı

Gövde dolgusunda kullanılacak kaya dolgunun niteliği ve dolayısıyla sahip olacağı


içsel sürtünme açısı, şev stabilite analizlerini ve dolgu şevlerini belirleyen esas
faktördür. Kaya dolgu parametreleri temel olarak aşağıda sıralanan kriterleri
sağlamalıdır veya sıralanan limitlerin dışında değerler varsa bütün kriterler beraber
değerlendirilerek kayanın kullanılabilirliğine karar verilmelidir.

 Don sonrası direnç kaybı %10’u aşmamalıdır.

 Özgül ağırlığı 2.6 t/m³’den az olmamalıdır.

 Los Angeles aşınma kaybı 100 devirde en fazla %10, 500 devirde en fazla
%40 olmalıdır.

 İçerisinde kiltaşı, şeyl vs. gibi bağlayıcısı az olan kayaçlar bulunmamalıdır.

 Dane çapı 100 cm’i geçmemelidir.

 Sahip olacağı gradasyon ile, filtre ve destek zonları içerisine girişimde


bulunmamalıdır.

 Sodyum sülfat don kaybı %10’u aşmamalıdır.

Bilindiği üzere kaya dolgunun davranışı elastik ve lineer değildir. Kaya dolgu
üzerinde bulunan basınç kayma dayanımını ve hacimsel uzamaları artırmaktadır.
Ayrıca kaya dolgu davranışı yoğunluğa, şekle ve gradasyona bağlıdır.

Dolgu imalatı yapılırken serme ve sıkıştırma işlemleri sırasında, deneme dolguları


yapılarak kayanın projede öngörülen ve şartnamelerde yazılan özellikleri sağlayıp
sağlamadığı kontrol edilmelidir. Kaya dolgu için dane çapına göre ince, orta ve kaba
olarak sınıflandırma yapılırsa sırasıyla maksimum dane çapı ve sıkışmış tabaka
kalınlıkları ince malzemede 30 cm – 40 cm, orta malzemede 60 cm – 100 cm, iri
malzemede 100 cm – 120 cm olmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  173 
 

Deformasyon modülleri, dolgudaki boşluk oranı ve dolgu malzemenin


karakteristiğine bağlı olarak 25-400 MPa aralığındadır. Genelde üniform bir dağılıma
sahip kaya dolgu örneğin çok iyi sıkıştırılmış çakıl dolguya göre daha düşük
deformasyon modüllerine sahiptir. Dolayısıyla bu noktada kaya dolgu gradasyonu
yüksek elastik modül temini için önemli bir parametre olmaktadır.

Dolguda kullanılan kayanın içsel sürtünme açısı doğrudan kayanın kesme


dayanımını belirlemektedir. Günümüze kadar kaya dolgulardan elde edilen içsel
sürtünme açısı değerleri Leps tarafından verilen eğriler ile de uyum içerisindedir.

Isabella granite 4 in. USED 1948 Infiernillo diorite 8 in. CFE 1965
Cachuma gravel 3/4 in. USBR 1953 Infiernillo conglom 8 in. CFE 1965
Cachuma gravel 3 in. USBR 1953 Malpaso conglom 8 in. CFE 1965
70 Cachuma quarry 3 in. USBR 1955 Pinzandaran gravel 8 in CFE 1965
Oroville tailings 3 in. USED 1963 Infiernillo basalt 7 in. CFE 1966
Soledad gravel 4 in. CFE 1965 Infiernillo gness X 7 in. CFE 1966
65 Infiernillo gneiss Y 7 in. CFE 1966
Contreras gravel 7 in. CFE 1965
Santa Fe rock 7 in CFE 1965
60 Fort Peck sand No. 20 TML 1939
Scituate sand No. 8 TML 1941
Ottawa std. sand – TML 1938
55
Friction angle , in degrees

50

45

40

35

30
1 2 5 10 20 50 100 200 500
Normal pressureN, in pounds per square inch

Şekil 6.2. Leps Eğrisi

Leps eğrisinden görüleceği üzere, normal basınç içsel sürtünme açısı değerinde asıl
belirleyicilerdendir. Kayma gerilmesi ile normal gerilme basitleştirilmiş şekilde:

τ =A*(σ’)b formülü ile birbiriyle ilişkilidir.

DOLGU BARAJLAR  174 
 

τ : Kayma dayanımı

σ’ : efektif normal gerilme

A ve b : kaya tipine bağlı ampirik katsayılar

Formül ve eğri birlikte değerlendirildiğinde, kaya dolgunun normal gerilmenin düşük


olduğu kabuk bölgelerine doğru daha yüksek içsel sürtünme açısına, normal
gerilmenin fazla olduğu dolgunun iç bölgelerinde ise daha düşük içsel sürtünme
açısına sahip olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.

6.1.2 Sonlu Eleman Yöntemleri ile Deformasyon/Gerilme Analizleri

6.1.2.1 Limit Denge Analizleri (Yarı – Statik Metod)

Sonlu elemanlar metodları ile yatay yükle limit denge analizleri gerçekleştirilebilir.
Artımsal dinamik analiz olarak bilinen bu tip analizlerde deprem yükü faktörlerle
arttırılarak şev ya da dolgunun göçme yüzeyi ve göçmenin oluştuğu yükleme
durumu belirlenir. Bu yüklemenin kmax değerine oranı da dolgunun emniyet faktörü
olarak değerlendirilebilir. Basit Mohr-Coulomb kohezyon ve sürtünme açısı değerleri
ile yapılabilecek bu analizden elde edilen deformasyon değerleri sadece göçme
yüzeylerini gösterme açısından önemlidir. Bu analizlerden elde edilen gerilmeler ve
deformasyonlar barajın sismik performansı için bir gösterge olarak kullanılamaz;
sadece göçme kamasını belirlemek için kullanılmalıdır. Analizler sonucunda emniyet
sayısının 1’in altına düştüğü durumlarda üç boyutlu analizlerden elde edilecek kalıcı
deformasyon ve gerilme değerlerine bakılmalıdır. Üç boyutlu sonlu elemanlar
modelleri ile yapılacak sınır stabilite analizlerinin daha yüksek emniyet faktörü
sağlaması beklenebilir.

6.1.2.2 Statik Analizler

Statik analizler deformasyon tahmini için kullanılmalıdır. Bu analizlerde kret ve


gövde deformasyonun gerçekçi tahmini için:

 Yapım aşamalarının modellenmesi gerçek deformasyonların elde edilmesi


ve plak-gövde etkileşiminin modele doğru yansıtılması için gerekmektedir.

 Gövde elemanları için basit doğrusal olmayan elastik modeller ya da


karmaşık plastisite modelleri gerekmektedir.

DOLGU BARAJLAR  175 
 

 Rezervuar yüklemesi asfalt çekirdeğin davranışını ve ortaya çıkan


gerilmeleri değerlendirmek açısından önemlidir.

Analizler girdileri deneylere dayanmayıp bir takım tahminleri ve öngörüleri içeriyorsa,


her mühendislik hesabı gibi bu hesaplardan elde edilen sonuçlar da bir davranış
indeksi olarak kabul edilmeli, parametrik analizlerle tasarım seçimlerinin davranışa
etkisi araştırılmalıdır.

6.1.2.3 Zamana Bağımlı Dinamik Analizler

Zamana bağımlı analizler asfalt çekirdek ve çekirdeği çevreleyen dolguların birbiriyle


olan etkileşimini modellemek için kullanılan oldukça karışık bir yöntemdir. İki ve üç
boyutlu sonlu elemanlar yöntemi bu metod için geçerlidir. Analizlerde;

 Sismik riskin çözümü yapılan baraja uygun olarak üç yer hareketi ile
modele yansıtılması,

 Sönümlemedeki artışın dolguya yansıtılması,

 Seçilen zaman aralığının çözüm yapan bilgisayar kapasitesine bağlı olarak


mümkün olduğunca küçük seçilmesi,

sonuçların sağlığı açısından önemlidir.

6.1.2.4 Üç Boyutlu Analizler

Üç boyutlu analizler baraj davranışı hakkında detaylı bilgi edinmeyi


sağlayabilmektedir. Fakat model oluşturma ve malzeme modellemede yaşanacak
problemler ile sonlu eleman modelinin sahip olabileceği boyutlar çözümü oldukça
zor ve karmaşık bir hale sokmaktadır. Dolayısıyla üç boyutlu analizlerin deprem riski
ve barajın sahip olduğu riskin yüksek olduğu yerlerde yapılması önerilmektedir.

Üç boyutlu analizlerde;

 Asfalt çekirdek ve gövde dolgusunun aşamalı ve birlikte yürütülen imalatı


modellenmeli ve asfalt çekirdek ile asfalt çekirdeği çevreleyen destek
zonları etkileşimi modele uygun bir şekilde yansıtılmalı.

 Malzemelerin lineer olmayan davranışları modelde kullanılmalı.

 Rezervuar yüklemesi statik analizlerde belirtildiği gibi modelde kullanılmalı.

DOLGU BARAJLAR  176 
 

6.1.2.5 Gövde Şev Eğimleri

Asfalt çekirdekli barajlar, geçirimsizliğin çekirdekte sağlandığı kaya dolgu barajlar


olduğundan pratikte mansap dolgusunda su etkileri hiç bir koşulda hesaplarda
gözönüne alınmamaktadır. Memba tarafında ise işletme durumunda su etkileri
gözönüne alınmalıdır. Gövde şev eğimlerini asıl belirleyen faktörler, diğer kaya
dolgu barajlara benzer olarak baraj yüksekliği, barajın inşa edildiği bölgenin
depremselliği ve dolguda kullanılan kayanın kalitesidir.

Stabilite analizlerinde, eğer gövde altında nispeten daha zayıf bölgeler var ise,
kayma dairelerinin temelden geçmediği kontrol edilmelidir. Dolguda kullanılan
kayanın kalitesi ve sahip olduğu içsel sürtünme açısının gövde şevlerini belirleyen
asıl faktör olduğundan emin olunmalıdır.

6.1.2.6 Tasarım Depremi

İşletme Esaslı Deprem (İED) : İED, baraj yerinde sadece küçük ve kabul edilebilir
seviyede hasar seviyesi ile sonuçlanabilecek yer hareketlerinin düzeyini
göstermektedir. İED 100 yıllık periyodu aşmayan % 50 ihtimalli yer hareket seviyesi
olarak tanımlanır. Barajlar, yardımcı yapılar ve ekipmanlar fonksiyonel olarak
yerinde kalmalı ve İED’yi aşmayan deprem hareketlerinin meydana gelmesiyle
oluşabilecek hasarlar kolayca tamir edilebilmelidir.

Emniyet Esaslı Deprem (EED) : EED tasarlanan veya analiz edilen baraj için,
maksimum yer hareketini meydana getirecektir. EED yüklenmesine maruz
kalındığında barajın su tutma kapasitesini sürdürebilmesi gereklidir.

Maksimum Güvenilir Deprem (MCE) : MCE, tahmini tektonik çerçevede ya da şu


an bilinenlerle coğrafik olarak tanımlanan tektonik şartlarla ya da tanımlı bir fay
boyunca görülen makul derecede olası en büyük depremdir. MCE, tahmin edilen
büyüklüğün üst sınırıdır.

Fay geometrisinin ve aktivitesinin iyi bilindiği yerlerde, MCE’nin tahmininde


deterministik metot kullanılmalıdır. Olasılıksal yöntem ile elde edilen MCE değeri
deterministik yöntemle bulunan değer ile uyum içinde olmalıdır. Yüksek risk
oranında sınıflandırılan projeler için, tasarımda 10 000 yıllık tasarım periyodu
önerilmektedir.

DOLGU BARAJLAR  177 
 

6.2 Temel Tasarımı

6.2.1 Temel Kazıları ve Dolgu Temeli Özellikleri

Asfalt çekirdekli bir barajın temel tasarımında kazılar, gövde dolgusu ve asfalt
çekirdek – temel kayası kontağında imal edilen topuk betonu, topuk betonu
üzerinden veya bu beton altında bırakılacak galeriden yapılacak enjeksiyonlar ve
gövde boyunca drenajın sağlanması konuları incelenmelidir.

Gövde dolgusu altında yapılacak gerekli kazılardan sonra, yapılması öngörülen


iyileştirmeler ile olası sızmalar kontrol edilebilmeli, gövde şev stabilitesini sıkıntıya
sokabilecek ve uygun olmayan bütün malzeme kaldırılmalı, bütün temel boyunca
destek zonları, filtreler ve kaya dolgu için uygun dolgu zemini hazırlanmalıdır. Asfalt
çekirdek – destek zonları ve kaya dolgu bölgesinde farklı oturmalar
sınırlandırılmalıdır.

Sağ ve sol sahilde, topuk plağı altında ve gövde dolguları altında sağlam kaya
ortaya çıkarılmalıdır. Alüvyon, yamaç molozu ve benzeri malzeme gövde altında tüm
kesit boyunca ortadan kaldırılmalıdır. Eğer temelde bırakılması öngörülen bir
malzeme varsa bu malzeme çok iyi tariflenmeli, malzemenin elastik modülü ile kaya
dolgunın elastik modülü birbirine yakın değerlerde olmalıdır.

6.2.2 Topuk Plağı – Temel Kayası Kontağı

Topuk plağı, kaya temel ile asfalt çekirdek arasında geçirimsiz bir yüzey oluşturarak
asfalt çekirdeğin uygun bir şekilde yerleştirilmesi için bağlantı elemanı olarak görev
almaktadır. Diğer taraftan topuk plağı imalatı ile hem enjeksiyon perdesi için uygun
bir platform elde edilmekte hem de enjeksiyon için başlık betonu ihtiyacı ortadan
kalkmaktadır.

Enjeksiyon için diğer bir seçenek ise baraj ekseni boyunca (sağ sahil – sol sahil
boyunca), sağlam kayada açılacak bir enjeksiyon galerisi kullanılarak enjeksiyonun
galeri içerisinden yapılması seçeneğidir. Galeri açılmasının diğer bir faydası da
işletme dönemi boyunca meydana gelebilecek olası kaçaklara karşı enjeksiyon
yapabilme olanağının sürekli sağlanabilmesidir.

Topuk plağı altında temizleme ve yüzeyin hazırlanması işlemleri;

 Zemin yüzeyindeki kırıklı, çatlaklı, boşluklu ve derzli bölümlerden yumuşak


malzemenin kazılmasını,

DOLGU BARAJLAR  178 
 

 Topuk plağı temel yüzeyinde detaylı jeolojik haritanın hazırlanmasını,

 Kaya yüzeyine zarar verilmeden yüksek basınçlı hava ve su ile


temizlenmesi, zarar oluşacaksa hava ile temizlenmesini,

 Zemin temizlendikten sonra kırıklı, çatlaklı, boşluklu yerlerin betonla


doldurulmasını içermektedir.

Topuk plağı ile asfalt çekirdek birleşiminde en az 10 mm kalınlığında bir mastik


tabaka oluşturulmalıdır. Beton yüzey temizlenmeli ve sıcaklığı yaklaşık 150 °C’ye
getirilmelidir. Mastik dolgu genişliği tabandaki asfalt çekirdek kalınlığından her iki
yanda en az 50 cm daha geniş bir yüzeye uygulanmalıdır. İnşaat derzlerinde
kullanılacak su tutucular da en az 150 °C’ye dayanabilecek nitelikte olmalıdır.
Aşağıdaki şekilde tipik bir birleşim detayı örnek olarak verilmektedir.

1: Asfalt çekirdek
2 – 3: Filtre – geçiş zonları
4a: Kaya Dolgu (İnce)

Şekil 6.3. Asfalt Çekirdek - Topuk Plağı Birleşim Detayı

Enjeksiyon galerisi ile asfalt çekirdek birleşimini gösteren ve uygulanmış olan başka
bir örnek ise aşağıda verilmiştir.

DOLGU BARAJLAR  179 
 

1: Asfalt çekirdek
T: Filtre – geçiş zonu
3: Geçirimli malzeme

Şekil 6.4. Galeri Üzerinde Asfalt Çekirdek – Topuk Plağı Birleşim Detayı

6.2.3 Enjeksiyonlar

Asfalt çekirdekli barajlarda kapak ve perde enjeksiyonu, gövde katof kazısı


tamamlanıp temizlendikten ve eksende topuk plağı döküldükten sonra topuk plağı
üzerinden yapılır.

Asfalt çekirdekli barajlarda perde enjeksiyonuna talveg seviyesinden başlanarak sağ


ve sol sahilde yamaçlara doğru çıkılmalıdır. Sağ ve sol sahildeki perde
enjeksiyonunun dolgunun önünde gitmesine dikkat edilmeli ve enjeksiyon şerbetinin
dolguya karışmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Enjeksiyon yapılırken Bölüm 2.7’de yer alan kriterler göz önünde bulundurulmalı
ayrıca “DSİ Temel Sondaj ve Enjeksiyon Teknik Şartnamesi” ndeki diğer hususlara da
uyulmalıdır.

DOLGU BARAJLAR  180 
 

Tablo 6.1. Lujyon Değerleri İle Geçirimlilik Arasındaki İlişki


Lujyon Değerleri Geçirimlilik Değeri (cm/s) Kaya Sınıflaması
2
>25 10
Çok Geçirimli
3
25 10
4
5-25 10
Geçirimli
5
5 10
1-5 Az Geçirimli
6
1 10
Geçirimsiz
<1

Enjeksiyon perdesi kalınlığı karstik kaya temellerde ve çatlaklı kayalarda alışın fazla
ve geniş çaplı olması nedeniyle oldukça kalın olabilecektir. Delik aralıkları proje
aşamasında yapılan değerlendirmelerden sonra, arazide yapılacak uygulama
sonrasında ortaya çıkan alış değerlerine bağlı olarak artırılabilir veya azaltılabilir.
Enjeksiyon karışımının çimento ile zenginleştirilmiş olmasına yani çimento/su>1.5
olmasına dikkat edilmelidir.

Asfalt çekirdekli barajlarda enjeksiyon perdesi boyutları için aşağıda verilen


maddeler uygulanmalıdır:

 Hidrolik yükseklik H/3 + c formülü ile bulunabilir (c katsayısı temel kayanın


geçirimliliği ve kritikliğine bağlı olarak 7.5 - 23 arasında değişmektedir),

 Yapılan basınçlı su tecrübeleri sonuçlarına göre Lugeon değerinin 1’e


yaklaştığı seviyelere kadar inilmesi(pratikte 1 değeri geçirimsizlik sınırıdır),

 Yer altı su seviyesinin gözetilmesi,

Uygulamada topuk plağı üzerinde 3 sıra enjeksiyon deliği yeri bırakılmakta, bu üç


deliğin orta delgisi derin perde enjeksiyonu için kullanılmakta ve bu deliklerin memba
ve mansabındaki delikler kısa kapak enjeksiyonları için ayrılmaktadır. Kapak
enjeksiyonları delgi derinlikleri genelde zeminin geçirimliliğine bağlı olarak 5 – 10 m
arasında uygulanmalıdır. Kapak enjeksiyonları ve perde enjeksiyonu arasındaki
mesafe en fazla 3 m olmalıdır. Enjeksiyon basınçları ile enjeksiyon şerbeti
karışımlarına uygulama aşamasında yapılacak enjeksiyon şartnamesine göre karar
verilmelidir.

DOLGU BARAJLAR  181 
 

6.3 Asfalt Çekirdek

6.3.1 Asfalt Çekirdek Bileşenleri ve Özellikleri

Asfalt çekirdek, geçiş zonu ve filtre zonu genel olarak 0.20 m’lik kademeler halinde
birlikte sıkıştırılarak imal edilmektedir. 0.20 m’den daha yüksek uygulamalar son
yıllarda gelişen serme – sıkıştırma teknolojisi ile artmaktadır.

Şekil 6.5. Yerleştirme ve Sıkıştırmadan Sonra Asfalt Çekirdek Enkesiti

30 m’den daha yüksek barajlarda asfalt çekirdek kalınlığı 50 cm ile 150 cm arasında
olmalıdır. Diğer taraftan artan su yüküne göre yani baraj yüksekliğinin artması
durumunda bu kalınlığın 10 ile 20 cm arasında artırıldığı da görülmektedir. Pratikte
asfalt çekirdeğin baraj temelinde maksimum kalınlığı, baraj yüksekliğinin %1’i kadar
alınabilir. Son yıllarda yapımı tamamlanan barajlarda, gelişen teknoloji ile birlikte
asfalt çekirdek kalınlığı baraj temelinden krete doğru azalarak imal edilebilmektedir.
Kalınlık azaltması çekirdeğin memba yüzünde uygulanan bir eğimle sağlanmaktadır.
Buna karşın çekirdeğin mansap yüzü diktir. Memba yüzünde uygulanan bu eğim,
memba ve mansap tarafında bulunan dolguların farklı oturmalarına çekirdeğin uyum
göstermesini sağlamak amacıyla yapılmaktadır.

Asfalt çekirdek içinde kullanılacak dolgunun (filler), kum ve çakıl dane çapı aralığı 0
– 18 mm arasında olmalıdır. İşlenebilirliği ve sıkıştırmayı artırmak için yuvarlak
köşeli doğal kum ilavesi genellikle kullanılan bir yöntemdir. Asfalt çekirdekteki bitüm
oranı genellikle ağırlığın %6’sı oranında kullanılmalıdır. Bu oran %5.5 ile %6.5
arasında değişmektedir. Bu değişimin nedeni kullanılan agreganın sahip olduğu
özelliklerdir. Boşluk oranı ise hacmen %3’den daha az olmalıdır. İşletme
koşullarında düşey gerilme (σ1) ve yatay gerilme (σ3) gerilme arasındaki fark
nedeniyle ortaya çıkan kayma gerilmesi boşlukların artmasına neden olmaktadır. Bu
nedenle kaya dolgunun, asfalt çekirdeğin ve asfalt çekirdek yanlarında bulunan
destek zonlarının profesyonel bir şekilde sıkıştırılması büyük önem taşımaktadır.

DOLGU BARAJLAR  182 
 

Asfalt çekirdek genellikle tam baraj ekseninde yerleştirilmektedir. Fakat barajın


efektif enkesit alanının artırılması gerekli bir ihtiyaç ise asfalt çekirdek daha
membaya yakın bir şekilde konumlandırılabilir. Çok yüksek olmayan barajlarda
şimdiye kadar yapılan uygulamalarda da gözlenebildiği gibi mansaba doğru asfalt
çekirdeğe çok keskin olmayan bir eğim verilmekte, baraj tabanından krete doğru
asfalt çekirdek kalınlığı azaltılmaktadır.

Tablo 6.2. Çeşitli Barajlar İçin Asfalt Çekirdek Karışımları

Agrega Dolgu malzemesi Bitüm


Çekirdek
Yükseklik Toplam Agregadan Eklenen
Baraj kalınlığı (m) İçerik
(m) Tip Dane boyutu içerik kırılarak Tip
(Kret/Temel) (%) (%)
(%) üretilen (%)
minimum 6.5
Doğal çakıl + %50 maksimum
Storglomvatn 125 0.5/0.9 13 kırmataş 6.3 B180
kırmataş 0-18 mm 6.5
kireçtaşı
7 - 8 kırmataş
Storvatn 90 0.5/0.8 Kırmataş gnay 0-16 mm 12 4–5 6.2 B60
kireçtaşı

Doğal çakıl + %20 4 - 6 kırmataş


Berdalsvatn 62 0.5 11 6–8 6.1 B60
kırmataş 0-20 mm kireçtaşı
5 - 7 kırmataş
Styggevatn 52 0.5 Kırmataş gnay 0-16 mm 12 5–7 6.3 B60
kireçtaşı
6 - 10
Doğal çakıl + %20
Riskallvatn 45 0.5 11 1–5 kırmataş 6.3 B60
kırmataş 0-20 mm
kireçtaşı
6 kırmataş
Katlavatn 35 0.5 Doğal çakıl 0-16 mm 12.5 6.5 6.3 B65
kireçtaşı
6 kırmataş
Vestredalstjern 32 0.5 Doğal çakıl 0-16 mm 12.5 6.5 6.3 B65
kireçtaşı
6 kırmataş
Langavatn 26 0.5 Doğal çakıl 0-16 mm 12.5 6.5 6.3 B65
kireçtaşı

Uygun karışımlar ile imal edilmiş asfalt çekirdeklerde geçirimlilik katsayısı K  10


9

m/s mertebesinde olmaktadır. Aşağıdaki tabloda çeşitli barajlar için asfalt çekirdek
karışım oranları verilmektedir.

Asfalt çekirdek sıkıştırma sırasında 140 – 155 °C arasında bir sıcaklığa sahip
olmalıdır. Eğer sıcaklık 155 °C’yi aşarsa soğutma işlemine başvurulmalıdır.

6.3.2 Asfalt Çekirdek Deformasyonları

Asfalt çekirdek elasto – plastik bir malzeme davranışı sergilemelidir. Böylece dolgu
yükü, su yükü ve deprem gibi yüklemeler nedeniyle ortaya çıkacak farklı oturmalara
uyum sağlayabilmelidir. Bu amaçla çekirdek ve çekirdeğin hemen memba ve
mansabında yer alan geçiş zonlarının iyi bir şekilde kenetlenmesi, deformasyon

DOLGU BARAJLAR  183 
 

modüllerinin de birbirine yakın olması gereklidir. Asfalt çekirdek kendi kendini tamir
edebilme (self healing) yeteneği sayesinde, özellikle depremler nedeniyle
oluşabilecek aşırı deformasyonlarda sızdırmazlık özelliğini kaybetmemelidir.

Asfalt çekirdeğin elastikliği çeşitli nedenlere bağlıdır. Özellikle serme – sıkıştırma


sırasında meydana gelen ilk oturmalar bile asfalt çekirdeğin içeriğinde bulunan
malzemelerin granülometrisinden ve bitüm malzemesi özelliklerinden direk olarak
etkilenmektedir. Şimdiye kadar asfalt çekirdekler üzerinde yapılan üç eksenli
deneylerden alınan sonuçlara göre 0.1MN/m²’lik bir yük altında bile asfalt çekirdek
herhangi bir işlev kaybına uğramamaktadır.

Kil çekirdekli barajlarda olağan bir tartışma konusu olan hidrolik kırılma (hydraulic
fracture) konusu asfalt çekirdekli barajlar için de bir tartışma konusu olarak
değerlendirilmelidir. Bilindiği gibi hidrolik kırılma çekirdek içindeki boşluk suyu
basıncının toplam düşey gerilmeyi aştığında ortaya çıkmaktadır. Baraj enkesitinde
oldukça küçük bir bölümü kapsayan dar asfalt çekirdeğin elastik modülü kendisini
çevreleyen destek zonlarının veya kaya dolgunun sahip olduğu elastik modülden
çok daha düşüktür. Bu nedenle asfalt çekirdek üzerine gelecek düşey gerilmeler
destek zonları ve kaya dolgu üzerine gelecek düşey gerilmelerden çok daha az
olacak ve bu durum asılma etkisi (hanging effect) ortaya çıkarabilecektir. Destek
zonlarının sahip olacağı elastik modül asfalt çekirdek ile kaya dolgu arasında
süspansiyon görevini yerine getirebilecek nitelikte olmalıdır.

Diğer taraftan, daha rijit bir asfalt çekirdek yapılması seçeneği daha az esnek ve
daha az geçirgen bir asflat çekirdek ortaya çıkmasına neden olacaktır. Bu durum
asfalt çekirdekte kendiliğinden iyileşebilme özelliğinin kaybı anlamına gelecektir.
Asılma etkisinin minimize edilebilmesinin en iyi yolu, kaya dolgudan asfalt çekirdeğe
doğru elastik modüllerin tüm yükleme koşullarına uygun olarak seçilebilmesinden
geçmektedir.

Asfalt çekirdekli bir barajı projelendirirken, asfalt çekirdek ve diğer baraj bölgelerinin
farklı yüklemeler altındaki deformasyonlarını görebilmenin tek yolu sonlu elemanlar
veya sonlu farklar metodunu kullanarak modelin kurulması, gerekirse parametrik
çalışmalar yaparak kullanılacak malzemelerin mühendislik parametrelerinin
belirlenmesi gereklidir.

Asfalt çekirdeğin deprem yükleri gibi tekrarlı yükler altındaki davranışına yönelik
literatürde çok fazla araştırmaya rastlanmamaktadır. Yapılan bir kaç araştırmada

DOLGU BARAJLAR  184 
 

alınan sonuçlar ise asfalt çekirdeğin tekrarlı yüklere dayanabileceğini, herhangi bir
çatlama veya geçirgenlikte bir kayıp olmadan görevini devam ettirebileceğini
göstermektedir. Deprem yükleri altındaki davranışı etkileyen faktörler baraj
gövdesindeki zonlamanın uygunluğu, temel koşulları ve barajın bulunduğu yerin
sismik aktifliğidir.

Asfalt çekirdeğin deprem yükleri altında sahip olacağı elastik modül ve poisson oranı
yerleştirme sıcaklığı ve uygun asfalt çekirdek karışımı elde edilmesine bağlıdır.
Günümüze kadar yapılan araştırmalarda sönüm oranının 0.05 ile 0.3 arasında geniş
bir bantta yer aldığı görülmüştür. Sıcaklık artışı ile birlikte daha akışkan bir yapıya
kavuşan asfalt çekirdek daha düşük elastik modüllere sahip olmaktadır.

6.3.3 Asfalt Çekirdeğin Sahip Olması Gereken Optimum Birleşim

Asfalt çekirdekte aşağıda verilen karakteristikler bir arada bulunmalıdır:

 Su yüküne karşı geçirimsizlik,

 Deformasyonların belli limitlerde tutulması ve hidrolik kırılmaya karşı stabil


kalmak,

 Kayma gerilmelerine karşı dayanım,

 İşlenebilirlik

Aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi, karışım içindeki bitüm oranına göre asfalt
çekirdekte bazı karakteristikler ortaya çıkmaktadır. Bu karakteristikleri ortaya çıkaran
durum asfalt çekirdeğin karışımı olmaktadır.

Bitüm oranının asfalt çekirdeğin fiziksel özellikleri üzerindeki etkisi aşağıdaki şekil ile
tariflenebilmektedir. Optimum eğriden uzaklaşıldıkça asfalt çekirdeğin sahip olacağı
özellikler 1’den 6’ya kadar numaralandırılmıştır.

DOLGU BARAJLAR  185 
 

1. Rijit
2. Mineral birleşim fazlalığı
3. Yoğunluk
4. Yerleştirilebilirlik
5. Akışkan bileşenler
6. Yumuşak
7. Bitüm

Şekil 6.6. Asfalt Çekirdek – Bitüm Oranı İlişkisi

Asfalt çekirdekte agrega kompozisyonu Fuller’in gradasyon eğrisi ile uyumlu


olmalıdır. Eğri aşağıda gösterilmektedir.

Şekil 6.7. Fuller Eğrisi

Dane boyutu eğride gösterildiği gibi minimum 0.075 mm ile maksimum 16 – 18 mm


arasındadır.

Asfalt çekirdek karışımında kullanılan agregalar bir beton karışımında kullanılan


agregaların sahip olması gereken tüm koşulları sağlamalıdır. Diğer taraftan asfalt
çekirdek karışımının kalitesi açısından agregalar üzerinde araştırılması gereken iki
önemli parametre bulunmaktadır. Bunlar yassılık indisi (flakiness index) ve darbe
değeri (impact value) parametreleridir. Eğer agreganın sahip olduğu yassılık indisi
limitler dışında ise yassı agregaların çokluğu nedeniyle adhezyon sorunu ortaya

DOLGU BARAJLAR  186 
 

çıkmakta ve optimum sıkıştırma yapılamamaktadır. Darbe değerinin yüksek olması


ise gevrek ve çabuk kırılabilen bir agregaya işaret etmektedir. Bu durum asfalt
çekirdek durabilitesini etkileyen olumsuz bir faktördür.

6.4 Gövde Bölgeleri ve Özellikleri

6.4.1 Baraj Bölgeleri

Asfalt çekirdekli bir baraj enkesiti kil çekirdekli kaya dolguya benzer özellikler
taşımaktadır. Genellikle merkezde asfalt çekirdek, hemen bitişiğinde memba ve
mansapta destek – filtre zonları, destek ve filtre zonlarından sonra ise farklı
gradasyonlara sahip kaya dolgu kabuk zonları bulunmaktadır.

Asfalt çekirdek kesintisiz olarak temelden krete kadar tek bir hatta uzanabileceği
gibi, temelde iki sıra halinde yükselmeye başlayarak bir tanesi baraj yüksekliğinin
hemen hemen yarısına kadar diğeri ise krete kadar uzanacak şekilde de
tasarlanabilmektedir. Bu şekilde Hong Kong‘da tasarlanmış olan High Island Water
Scheme projesine ait tipik enkesit ve baraja ait zonlar aşağıda gösterilmektedir.

A. Rezervuar su kotu
1. Asfalt çekirdek
2. Ana çekirdek
3. İkincil Çekirdek
4. Geçiş bölgeleri
5. Riprap
6. Kontrol ve galerisi
7. Talveg
8. Kaya dolgu
9. Temel döşemeleri
10. Enjeksiyon perdesi
11. Ana kaya

Şekil 6.8. High Island Water Scheme Tipik Enkesiti

DOLGU BARAJLAR  187 
 

Kesit ortasında bulunan kontrol galerisi ile asfalt çekirdek ve filtre zonlarının birleşim
detayı ise aşağıdadır.

Şekil 6.9. High Island Water Scheme Asfalt Çekirdek – Kontrol Galerisi

Birleşim Detayı

Klasik şekilde inşa edilen asfalt çekirdekli bir barajda 1 ile gösterilen asfalt çekirdek
temelden krete kadar uzanmaktadır. Ayrıca yine son dönemde inşa edilen ve
projelendirilen asfalt çekirdekli barajlarda, asfalt çekirdek tekil bir zon olarak
geçirimsizliği sağlamaktadır.

6.4.2 Asfalt Çekirdek Filtre ve Destek Zonları

Asfalt çekirdek memba ve mansap yüzlerinde uygulanan geçiş bölgesi kalınlığı 1.00
m ile 2.00 m arasında olmalıdır.

Asfalt çekirdek mansabında bulunan geçiş bölgesi düşey bir filtre olarak
çalışmaktadır. Bu nedenle diğer baraj türlerinde olduğu gibi sızması muhtemel suları
drene edebilme kapasitesi yüksek ve uygun gradasyonda olmalıdır. Diğer taraftan
barajın yerleştirildiği vadi ekseni boyunca da meydana gelecek sızmanın toplanarak
mansaba drene edilmesi gerekmektedir.

Filtre/geçiş bölgelerinde pratik olarak malzemelerin maksimum dane çapının 60 mm

olması,
d 50  10 mm ve d 15  10 mm koşullarının sağlanması tavsiye edilmektedir.

Köşeli kırmataş genellikle yuvarlak doğal çakıllardan daha durağan bir destek
bölgesi oluşturmaktadır. Asfalt çekirdek, filtre/geçiş zonları ve kabuk zonları
arasındaki dane boyutu farkları çok fazla olmamalıdır. ICOLD (1992) ye göre dane
boyutu sıralaması aşağıdaki gibi olmalıdır:

d 100 çekirdek  d 10 filtre / geçi ş d 100 filtre / geçi ş  (1 / 4 ) d 100 kabuk


ve

DOLGU BARAJLAR  188 
 

Şiddetli bir deprem durumunda, asfalt çekirdekte meydana gelebilecek bir yırtılma
durumunda filtre zonlarındaki ince malzeme asfalt çekirdekte meydana gelen yırtığı
mümkün olduğunca tıkayarak sızmayı azaltabilir. Fakat bu durumda asfalt
çekirdeğin sahip olduğu karışım ve geçirimsizlik özellikleri zarar görebilecektir.

Filtre zonları ile kaya dolgu arasında bulunan destek zonlarının üniformluğu ve
sıkıştırılma derecesi tüm baraj gövdesinin deformasyonunu ve gövde şev eğimlerini
belirlemektedir. Destek zonlarında dane çapları genellikle 0 – 200 mm arasındadır.

Sıkıştırma sırasında daha önce de belirtildiği gibi asfalt çekirdek ve filtre/geçiş


bölgesi 0.20 m’lik tabakalar halinde ve beraber iamal edilmektedir. Destek zonu ise
genellikle daha yüksek tabaka kalınlıklarına (0.40 m gibi) sahip olarak imal
edilmektedir.

6.5 Ölçüm Aletleri

6.5.1 Giriş

Barajlar, büyük mühendislik yapıları olarak taşıdıkları önem nedeniyle işletme süresi
boyunca çeşitli ölçümlerle izlenmelidir. Asfalt çekirdekli kaya dolgu barajlarda ölçüm
ve izleme faaliyetleri diğer dolgu barajlara benzerdir. Yatay ve düşey yönlü
hareketler baraj gövdesi yakınında belirlenen sabit referans noktalarına göre
yapılabilir. Buna ek olarak deformasyonlar, gerilmeler, temelde meydana gelecek
sızma ve yük değişimleri özel donanımlarla ölçülebilmektedir.

6.5.2 Harici Çökme Röperleri

Baraj gövdesi mansap şevinde ve krette konumlandırılırlar. Üç yönlü olarak


deformasyon ölçümüne imkan sağlarlar. Sabit bir noktaya göre meydana gelen
deformasyonun değeri ve doğrultusu belirlenir.

6.5.3 Su Basınç Ölçer

Mansapta filtre zonunun tabanına yerleştirilir. Bir nevi rasat kuyusu işlevi
görmektedir.

6.5.4 Sızınıtı Ölçerler (V Ağızlı)

Mansaba sızan suların ve eğer var ise drenaj galerilerindeki sızıntı suların
ölçülmesinde kullanılır.

DOLGU BARAJLAR  189 
 

6.5.5 Su Kotu Ölçer

İhtiyaca ve barajın amacına göre minimum su seviyesine ve normal işletme


seviyesine yerleştirilmektedir.

6.5.6 İvme Ölçer

Krette, sahillerde ve baraj topuğunda deprem etkilerini ölçmek amacıyla yerleştirilen


ve eş zamanlı çalışan cihazlardır.

6.5.7 Piyezometreler

Baraj temelinde meydana gelecek sızmaları, YAS seviyesini, enjeksiyon perdesinin


efektifliğini ve temeldeki boşluk suyu basınçlarını ölçmek amacıyla kulanılan
cihazlardır.

6.5.8 Basınç Ölçerler

Dolgudaki oturmaların ve basınçların ölçülmesi için kullanılan cihazlardır.

6.5.9 Manyetik Ekstansometreler

Gövdede meydana gelecek düşey deformasyonların ölçümünde kullanılır. Mansapta


maksimum enkesitte asfalt çekirdeğe yakın bir bölgeye yerleştirilir.

6.6 Tamamlanmış ve İnşaatı Devam Eden Asfalt Çekirdekli Barajlar, Tipleri Ve


Özellikleri

Hydropower and Dams, World Atlas, 2011’e göre 2011 yılı itibariyle 55 tanesi yapım
aşamasında olmak üzere dünya üzerinde yaklaşık 150 adet asfalt çekirdekli baraj
bulunmaktadır. Bu barajların çoğu Almanya, Norveç ve Çin’de bulunmaktadır.
Şimdiye kadar tamamlanan en yüksek asfalt çekirdekli baraj 1997 yılında işletmeye
açılan ve 128 m yüksekliğe sahip Storglomvatn barajıdır. Yapım aşamasında olan
en yüksek baraj ise Çin’de bulunan ve tamamlandığında 198 m yüksekliğe sahip
olacak Houziyan Barajıdır.

DOLGU BARAJLAR  190 
 

Ta
ablo 6.3. 2011
1 Yılı İtibariyle Tamamlanm
mış ve Yapımıı Devam Ede
en

Asfa
alt Çekirdek
kli Barajlar

DOLGU
U BARAJLAR  191

 

DOLGU
U BARAJLAR  192

 

DOLGU
U BARAJLAR  193

 

Tamamlanmış bazı projelere ait tipik kesitler aşağıda verilmektedir.

Murwani Barajı, Suudi Arabistan

A: Rezervuar su kotu 3: Geçirimli malzeme


1: Asfalt çekirdek 4: Kaya dolgu
T: Geçiş zonu 5: Kontrol ve enjeksiyon galerisi
2: Yarı geçirimli malzeme 6: Enjeksiyon perdesi

Şekil 6.10. Murwani Barajı Tipik Kesiti

Grosse Dhünn Barajı, Almanya

A: Rezervuar su kotu 4: İri boyutlu kaya dolgu


1: Asfalt çekirdek 5: Sınıflanmamış kaya dolgu
2: Geçiş zonu 6: Kontrol ve enjeksiyon galerisi
3: Küçük boyutlu kaya dolgu

Şekil 6.11. Grosse Dhünn Barajı Tipik Kesiti

DOLGU BARAJLAR  194 
 

Finstertal Barajı, Avusturya

A: Rezervuar su kotu 3a: Sınıflanmış kaya dolgu


1: Asfalt çekirdek 3b: Kaya dolgu – buzultaş
2a: Geçiş zonu – buzultaş 4: Riprap
2b: Geçiş zonu – sınıflanmış kırmataş 5: Yatak malzemesi – buzultaş içerikli

Şekil 6.12. Finstertal Barajı Tipik Kesiti

Breitenbach Barajı, Almanya

A: Rezervuar su kotu 4: Kontrol galerisi


1: Kaya dolgu 5: Enjeksiyon perdesi
2: Kil çekirdek 6: Asfalt çekirdek ile aynı özellikte blanket
3: Geçiş zonu 6: Asfalt çekirdek

Şekil 6.13. Breitenbach Barajı Tipik Kesiti

DOLGU BARAJLAR  195 
 

Feistritzbach Barajı, Avusturya

A: Rezervuar su kotu
1: Asfalt çekirdek
2: Asfalt çekirdek kanalı
3: Destek zonu, maksimum dane çapı 60 mm
4: Filtre zonu, tabaka kalınlığı 20 cm, dane çapı 0 – 60 mm
5: Filtre zonu, tabaka kalınlığı 20 cm, dane çapı 0 – 60 mm
6: Kontrol galerisi
7: Enjeksiyon perdesi
8: Kaya dolgu, tabaka kalınlığı 60 cm, maksimum dane çapı 40 cm
9: Kaya dolgu, tabaka kalınlığı 130 cm, maksimum dane çapı 100 cm
10: Riprap, maksimum dane çapı 70 cm

Şekil 6.14. Feistritzbach Barajı Tipik Kesiti

Asfalt çekirdekli tip için, günümüze kadar bazı barajlarda ölçülen sızma değerleri şu
şekildedir;

Tablo 6.4. Bazı Asfalt Çekirdekli Barajlarda Ölçülen Sızma Değerleri


Asfalt Çekirdek Alanı Sızma Miktarı
Baraj Adı Yeri
(m²) (l/s)
Megget İskoçya 20 000 1.6
Finstertal Almanya 37 000 2.5
Berdalsvatn Norveç - 2.5
Styggevatn Norveç - 20
Storvatn Norveç 79 000 10
Lastioulles Nord Fransa - 75
Lastioulles Sud Fransa - 4.2

Sızma değerlerinden görüleceği üzere, sızma açısından asfalt çekirdekli barajların


deformasyonu oldukça iyidir.

DOLGU BARAJLAR  196 
 

7 YARARLANILAN YAYINLAR

 Referans EM-1110-2-2300 BÖLÜM 7 ve ICOLD BULLETIN 91


 Referans: EM 1110-2-2300 Bölüm 5, USBR Design Standarts No:13 Bölüm
3.11~3.17, ICOLD Bulletin 129 Bölüm 4
 Referans: EM 1110-2-2300 Bölüm 10
 AMAYA, F., and MARULANDA, A., ”Golillas Dam-Design, Construction and
Performance”, Concrete Face Rockfill Dams-Design, Construction and
Performance”, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE, Detroit, October
1985.
 AMAYA, F., MARULANDA, A., ”Colombian Experience in the Design and
Construction of Concrete Face Rockfill Dams”, J.Barry Cooke Volume,
Concrete Face Rockfill Dams, ICOLD, 20th Congress, Beijing, China,
September 2000.
 ANGUITA, P., ALVAREZ, L. And VIDAL, L., ”Two Chilean CFRDs Designed
on Riverbed Alluviums”, Proceedings, International Symposium on High Earth-
Rockfill Dams- Especially CFRD, Lİ Eding, (China) Chairman, Beijing, China,
October 26-29, 1993.
 ANTHINIAC P., CARRERE, A., DEVELAY, D., ANDRZEJEWSKI, R. H., “The
Contribution of Numerical Analysis to the Design of CFRDs”, Hydropower &
Dams, Issue Four, 2002.
 APPENDIX, M, Deformation Analysis, San Roque Multipurpose Project,
Feasibility Study, March 1999.
 ARRAU, L., IBARRA, I., and NOGUERA, G., “Performance of Cogoti Dam
under Seismic Loading”, Proceedings, Concrete Face Rockfill Dams, Design,
Construction, and Performance, ASCE, October 1985.
 ASCE, Task Committee on Instrumentation and Dam Monitoring Performance,
”Guidelines for Instrumentation and Measurements for Monitoring Dam
Performance”, ASCE American Society of Civil Engineers, Reston, Virginia,
2000.
 ASTENEH, A., et al., “Preliminary Report on the Seismological and
Engineering Aspects of the October 17, 1989 Santa Cruz (Loma Prieta)
Earthquake”, Report No. UCB/EERC-89/14, Earthquake Engineering
Research Center, University of California at Berkeley, October 1989.
 BARTHOLOMEW, C.L., MURRAY, B.C. and GOINS, D.L., Embankment Dam
Instrumentation Manual, A Water Resources Technical Publication, United
States Department of the Interior (Bureau of Reclamation), January 1987.

 BARTON, N., KJAERNSLI, B., ”Shear Strength of Rockfill”, Journal


Geotechnical Engineering, ASCE, Vol.107 N.7.
 BRACOLD (ed), II Symposium on CFRD dams, Bracold-Engevix-Cope,
Florianopolis, Brazil, October 1999.
 BUDWEG, F.M.G., ”Steel Fiber Reinforced Concrete for the Face Slab of
Rockfill Dams”, Proceedings International Symposium on Concrete Faced
Rockfill Dams, International Committee on Large Dams, China, September
2000.

DOLGU BARAJLAR  197 
 

 BUREAU, G., “Evaluation Methods and Acceptability of Seismic Deformations


in Embankment Dams”, Proceedings, 19th Congress on Large Dams,
Florence, Italy, May 1997.
 BUREAU, G., et al, “Effects on Dams of the Loma Prieta Earthquake of
October 17, 1989”, Newsletter, US Committee on Large Dams, Issue No. 90,
November 1989.
 BUREAU, G., et al, “Seismic Analysis of Concrete Face Rockfill Dams”,
Proceedings, Concrete Face Rockfill Dams, Design, Construction, and
Performance, ASCE, October 1985.
 BUREAU, G., SİNAN, I., “Seismic Response of Los Angeles Dam, CA, during
the 1994 Northridge Earthquake”, 16th USCOLD Annual Lecture, Seismic
Design and Performance of Dams, San Diego, CA, July 1996,
 CARTER, T.G, AMAYA F., JEFFERIES, M.G., and ELDRIDGE, T.L., “Curtain
Grouting For the Antamina Dam, Peru-Part 1-Design and Performance”.
Grouting and Ground Treatment.Proceedings of the Third International
Conference, ASCE, Vol. 2 No. 120, February 2003.
 CASINADER, R.J. and STAPLEDON, D.H., “The Effect of Geology on the
Treatment of the Dam- Foundation Interface of Sugarloaf Dam, ”Proceedings,
13th ICOLD Congress on Large Dams, Vol. 1, Q.48-R.32, 1979.
 CASINADER, R.J. and WATT, R.E., ”Concrete Face Rockfill Dams of the
Winneke Project, ” Concrete Face Rockfill Dams – Design, Construction, and
Performance, J.B Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE, Detroit, October
1985.
 CASINADER, R.J., ROME G., “Estimation of Leakage Through Upstream
Concrete Facing of Rockfill Dams”, Proceedings, 16th ICOLD Congress on
Large Dams, Q.61, R.17, San Francisco 1988.
 CASINADER, R.J., STAPLEDON, D.H., “The Effect of Geology on the
Treatment of the Dam-Foundation Interface of Sugarloaf Dam”, Proceedings,
13th Congress on Large Dams, Q.48, R.32, New Delhi, 1979.
 CASINADER, R.J., ROME G., “Cracking of upstream concrete membranes on
rockfill dams with special reference to Winneke dam”, Proceedings, 15th
Congress on Large Dams, Lausanne, 1985.
 CASINADER, R.J.”Comments on draft ICOLD Bulletin on the CFRD”, 2002.

 CASTRO, J., LI LIU X., MACEDO G., Caracoles dam-Analysis of the behavior
of the combined plinth-cutoff wall”, Proceedings, Second Symposium on
Concrete Face Rockfill Dams, Brazilian Committee on Dams, Florianopolis,
Brazil, October 1999.
 CHARLES, J. A., WATTS, K.S., ”The Influence of Confining Pressure on the
Shear Strength of Compacted Rockfill Dams”, Geotechnique, Vol.29, No.4,
1980.
 CHEN, M., LI, Y., LI, W. and CAO, S., ”Researches on Crack Prevention
Techniques of Face Slab Concrete in Wuluwati High Concrete Faced Sandy
Gravel Rockfill Dam, ” Proceedings International Symposium on Concrete
Faced Rockfill Dams, International Committee on Large Dams, China,
September 2000.

DOLGU BARAJLAR  198 
 

 CLEMENTS, R.P., ”Post-Construction Deformation of Rockfill Dams”, Journal


of Geotechnical Engineering, Vol.110, No.7, July 1984.
 COOKE, J.B. , “ Progress in Rockfill Dams ( 18th Terzaghi Lecture )”, Journal
of Geotechnical Engineering, ASCE, v.110, No. 10, 1984.
 COOKE, J.B. , ”Design of Width of Plinth for the CFRD”, Memo No.142,
January 1997.
 COOKE, J.B. and SHERARD, J. L., “Concrete Face Rockfill Dam: II.Design”,
Journal of Geotechnical Engineering, Volume 113, No.10.American Society of
Civil Engineers, October 1987.
 COOKE, J.B. and SHERARD, J. L., Editors, “ Concrete Face Rockfill Dams-
Design, Construction and Performance” , Proceedings, Symposium sponsored
by the Geotechnical Engineering Division, ASCE, Detroit, Michigan, 1985.

 COOKE, J.B. and SUNDARAM, A.V. “ Section 16, Concrete Face Rockfill
Dams”, Davis’ Handbook of Applied Hydraulics”, 4th edition, Zipparro, V.J. and
Hasen, H. Editors, McGraw-Hill, New York, 1992.
 COOKE, J.B., “Cogswell Dam, History and Seismic Performance”,
Unpublished Memo No.131, August 1995.
 COOKE, J.B., “Memo No. 178, Khao Laem Dam Performance, 1984-2000”,
June 2001.
 COOKE, J.B., “Progress in Rockfill Dams, Discussions and Closure”,
Discussions by: R. Casinader, W.L. Chadwick, C.A. Fetzer, M.D. Fitzpatrick,
E.M. Fucik, Jorge E. Hacelas and Carlo A. Ramirez, A.C. Houslby, A.
Maralunda and C.S. Ospina, Bayardo Materon, A. H. Merritt, N. G. K. Murti,
Ivor L. Pinkerton, Pietro De Porcellinis, C.F. Ripley, James L. Sherard, Arthur
G. Strassburger, William F.Swinger, H.Taylor, and author closure, Journal of
Geotechnical Engineering, ASCE, v.112, No.2, 1986
 COOKE, J.B., “Wishon and Courtright Concrete Face Dams”, by J. Barry
Cooke, Symposium on Rockfill Dams, Transactions ASCE, Vol.125, Part II,
1960.
 COOKE, J.B., ”Khao Laem Dam Performance, 1984-2000”, Memo No. 178,
June 2001.
 COOKE, J.B., ”Progress in Rockfill Dams, ” The Eighteenth Terzaghi Lecture
presented at the American Society of Civil Engineers, 1982 Annual
Convention Journal of Geotechnical Engineering, ASCE, Vol.110, No. 10,
October 1984
 COOKE, J.B., ”The Concrete-faced Rockfill Dam”, Water Power & Dam
Construction, January 1991.
 COOKE, J.B., ”The Plinth of the CFRD Dam”, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, ICOLD, 20th Congress, Bijing,
China, September2000.
 COOKE, J.B., ”CFRD Perimeter Joint Waterstops” , Memo No.143, 1997.

 COOKE, J.B., ”CFRD Plinth Layout”, Memo No.90, Revision, July1COOKE


J.B., ”Shiroro Leakage and Repair”, Memo No.81, with Addendum, October
2000.

DOLGU BARAJLAR  199 
 

 COOKE, J.B., ”CFRD Vertical Joint Waterstops” , Memo No.147, 1997.


 COOKE, J.B., “The Concrete Face Rockfill Dam”, Non-Soil Water Barriers for
Embankment Dams, 17th Annual USCOLD Lecture Series, San Diego, CA,
April1997.
 COOKE, J.B., ”Memo No.130, Turimiquire Dam 1980-1995 Performance”,
October 1995, Revised, May2000.
 COOKE, J.B., ”Memo No.161, CFRD Time/Settlement Curves”, August 1998.
 COOKE, J.B., ”Memo No.178, Khao Laem Dam Performance, 1984-2000”,
June 2001.
 COOKE, J.B., ”Table of CFRD Experience” Memo No.134, 1997.
 COOKE, J.B., ”The Development of Today’s CFRD Dam, ” Concrete Face
Rockfill Dams, Proceedings, Second Symposium on CFRD, Florianopolis,
Brazil, October 1999.
 COOKE, J.B., ”CFRD-Zone Designation and Zone 2”Memo No.97, 1988.
 COOKE, J.B., ”CFRD-Zone Under Face-Designation and Grading” Memo
No.74, 1985.
 COOKE, J.B., Editor, ”Symposium on Rockfill Dams”, Transactions, ASCE,
Vol.104, 1960.
 DEERE, D.U., ”Cement Bentonite Grouting for Dams, ” Grouting in
Geotechnical Engineering, Wallace Hayward Baker, Editor, ASCE, New York,
NY, 1982,
 DING, L., ZHOU, X., YANG, K., CHAO, H., CUI, Y., ”Research on the Siltation
Self-Healing Watertight Structure for Super High CFRD” Proceedings,
International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International
Committee on Large Dams, China, September 2000.
 EERI, “Northridge Earthquake, January 17, 1994, Preliminary
Reconnaissance Report”, Earthquake Engineering Research Institute, March
1994.
 EERI, “Southern Peru Earthquake of 23 June 2001, Reconnaissance Report”,
Earthquake Engineering Research Institute, Vol.19. January 2003.pp.57-71.

 EIGENHEER, L.P., DE QUEIROS, T., BARBOSA DE SOUZA, R.J., ”Xingo


Concrete Face Rockfill Dam”, Proceedings, Second Symposium on Concrete
Face Rockfill Dams, Brazilian Committee on Dams, Florianopolis, Brazil,
October1999.
 FITZPATRICK, M.D., COLE, B.A., KINSTLER, F.L. and KNOOP, B.P. ,
”Design of Concrete-faced Rockfill Dams”, Concrete Face Rockfill Dams,
Design, Construction, and Performance, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Eds.,
American Society of civil Engineers, Detroit, October 1985.
 FITZPATRICK, M. D., LIGGINS, T. B., LACK, L. J., KNOOP, B.P.,
”Instrumentation and Performance of Cethana Dam”, Proceedings, 11th
Congress on Large Dams, Q42, R9, Madrid, 1973.
 FITZPATRICK, M. D., LIGGINS, T.B., BARNETT, R.H.W., ”Ten years
Surveillance of Cethana Dam”, Proceedings, 14th Congress on Large Dams,
Q52, r51, Rio de Janeiro, 1982.

DOLGU BARAJLAR  200 
 

 FITZPATRICK, M.D, ”Design of Concrete-faced Rockfill Dams”, Concrete


Face Rockfill Dams, Design, Construction, and Performance, J.B. Cooke and
J.L. Sherard, Eds., American Society of civil Engineers, Detroit, October 1985.

 FITZPATRICK, M.D., COLE, B.A., KINSTLER, F.L., and KNOOP, B.P.,


”Design of Concrete-faced Rockfill Dams”, Concrete Face Rockfill Dams,
Design, Construction, and Performance, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Eds.,
American Society of Civil Engineers, Detroit, October 1985.
 GIESECKE J., ROMMEL M., SOYEAUX R. 1991, “Seepage flow under dams
with jointed rock foundation”, Proceedings, 17th Congress on Large Dams,
Vienna, 1991.
 GIESECKE J., ROMMEL M., SOYEAUX R., 1991, ”Seepage flow under dams
with jointed rock foundation”, Proceedings, 17th Congress on Large
Dams.Vienna, 1991.
 GOMEZ, G.M., ”Concrete Face Behavior of Aguamilpa Dam”, Concrete Face
Rockfill Dams, Proceedings, Second Symposium on CFRD, Florianopolis,
Brazil, October 1999.
 GONZALEZ-VALENCIA, F., MENA-SANDOVAL, E., ”Aguamilpa Dam
Behavior”, Proceedings, 17th Annual USCOLD Lecture Series, Non-Soil
Water Barriers for Embankment Dams, San Diego, CA, April 1997.
 GONZALEZ-VALENCIA, F. and MENA-SANDOVAL, E., ”Aguamilpa Dam
Behavior”, Seventeenth Annual USCOLD Lecture Series, Non-Soil Water
Barrier for Embankment Dams, United States Society on Dams, San Diego,
California, April 1997.
 GOOD, R.J., BAIN, D.L.W. and PARSONS, A.M., ”Weak Rock in Two Rockfill
Dams”, Concrete Face Rockfill Dams-Design, Construction and Performance,
J.B. Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE, Detroit, October 1985.
 GOOD, R.J., ”Kangaroo Creek Dam, Use of a Weak Schist as Rockfill for a
Concrete Faced Rockfill Dam”, Proceedings, 12th Congress on Large Dams,
Q44, R33, Mexico City, 1976.
 GOSSCHALK, E.M., KULASINGHE, A.N.S., “Kotmale and Observations on
CFRD”, Concrete Face Rockfill Dams-Design, Construction, and Performance,
J.B. Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE, Detroit, October 1985.
 GRATWICK, C., JOHANESSON, P., TOHLANG, S., TENTE, T. and
MONAPATHI, N., ”Mohale Dam, Lesotho”, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International Committee on
Large Dams, China, September 2000.
 GUOCHENG, J. and ZENGKAI, Z, .”High Concrete Face Rockfill Dams in
China”, Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill
Dams, Beijing, China, September 2000.
 HACELAS, J.E., and RAMIREZ, C.A., ”Salvajina: A Concrete-Faced Dam on a
Difficult Foundation, ” Water Power and Dam Construction, Vol.38, No.6,
June1986.
 HACELAS, J.E., RAMIREZ, C.A., AND REGALADO, G., ”Construction and
Performance of Salvajina Dam, ” Concrete Face Rockfill Dams – Design,
Construction, and Performance, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE,
Detroit, October 1985.

DOLGU BARAJLAR  201 
 

 HACELAS, J.E., RAMIREZ, C.A. , ”Salvajina Concrete Face Gravel/Rockfill


Dam-Measurement of some Significant Features”, Proceedings, 15th ICOLD
Congress, Vol.5, Q.56, R.8, 1985.
 HACELAS, J.E., RAMIREZ, C.A. and REGALADO, G., ”Construction and
Performance of Salvajina Dam”, Concrete Face Rockfill Dams-Design,
Construction and Performance, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Editors, ASCE,
Detroit, October 1985.
 HE. G. “Technical Study on CrestOverflow of Concrete Faced Rockfill Dams”
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
ICOLD, 20th Congress, Beijing, China, September 2000.
 HUNTER, G., FELL, R., ”The Deformation Behavior of Rockfill”, UNICIV
Report No.405, The University of New South Wales, Sydney, Australia,
January 2002.
 HUNTER, G., GLASTONBURY, J., ANG, D., FELL, R., ”The Performance of
Concrete Face Rockfill Dams”, UNICIV Report No.413, The University of New
South Wales, Sydney, Australia, January 2003.
 Hydropower & Dams, “Progress at Current Major CFRD Projects”, Issue Four,
2003.
 ICOLD, “Rock Materials of Rockfill Dams”, International Commission on Large
Dams, Bulletin 92, 1993.
 ICOLD, ”Rockfill Dams with Concrete Facing-State of the Art”, International
Commission on Large Dams, Bulletin 70, 1989.
 ICOLD, ”Selecting Seismic Parameters for Large Dams- Guidelines”,
International Commission on Large Dams, Bulletin 72, 1989.
 ICOLD, Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill
Dams, International Committee on Large Dams, China, September 2000.

 ICOLD, ”Use of granular Filters and Drains in Embankment Dams”,


International Commission on Large Dams, Bulletin 95, 1994.
 JANSEN, R.B., ”Estimation of Embankment Dam Settlement caused by
Earthquake”, Water Power & Dam Construction, December1990,
 JIA, J., HAO, J., LU, X., QU, Y., XU, L., and CHEN, X.”New Surface Water
Stop System Suitable to 100M-234M CFRD Perimeter Joint”, Proceedings,
International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International
Committee on Large Dams, China, September 2000.
 JIANG, G. and ZHAO, Z. , ”High Concrete Face Rockfill Dams in China”,
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
International Committee on Large Dams, China, September 2000.
 JIANPING, T., ”Integral Model Test and Research on SR Anti-seepage and
Watertight Structures of Perimetric Joint for 230m High Concrete Faced Dam”,
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
International Committee on Large Dams, China, September 2000.
 KASHIWAYANAGI, M., KOIZUMI, S., ISHIMURA, Y. and KAKIAGE, H., ”A
Fundamental Study on the Face Slab Joint Behavior of the CFRD”,
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
International Committee on Large Dams, China, September 2000.

DOLGU BARAJLAR  202 
 

 KOLLGAARD, E.B., and CHADWICK, W.L., editors, “Development of Dam


Engineering in the United States”, prepared in commemoration of the 16th
ICOLD Congress, United States Committee on Large Dams, New York,
Pergamon Press, 1988.
 LARSON, E., ”Plugging Leaks with Concrete and Plastic”, Hydro Review,
p.52, May2003.
 LEPS, T.M., ”Review of Shearing Strength of Rockfill”, Journal of the Soil
Mechanics Foundations Division, ASCE, v.96, SM4, 1970.
 LI EDING (China) Chairman, International Symposium on High Earth-Rockfill
Dams-Especially CFRDs, Proceedings, Beijing, China, 3 Volumes (English),
October 26-29, 1993.
 LI, S.Y., ”A Concrete-Faced Rockfill Dam Constructed on a Deeply Weathered
Foundation (Reece, formerly Lower Pieman Dam)”, Proceedings, 17th ICOLD
Congress. Vienna, Q.66, R.85, 1991.
 LI, NENGHUI, MA, GUICANG, GUO, DIHUAN, HE, GUOLIAN, ”Large
Leakage and its Treatment of Zhushuqiao Dam”, Proceedings, Workshop on
Dam Safety Problems and Solutions-Sharing Experience, International
Committee on Large Dams, Seoul, Korea, May2004.
 LIAO, R., XIONG, Z., ZHANG, Y., ”Design of Water Stops at Peripheral Joint
of Shuibuya Concrete Face Rockfill Dam in China”, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International Committee on
Large Dams, China, September 2000.
 LOMBARDI, G. and DEERE, D.U.;”Grouting Design and Control using the GIN
Principle”, Water Power and Dam Construction, Vol.45, June 1993,
 LOUIS, C., “ A Study of Groundwater Flow in Jointed Rock and its Influence
on the Stability of Rock Masses”, Rock Mechanics Progress Report No. 10,
Imperial College, London, September 1969.
 MACEDO-GOMEZ, G., CASTRO-ABONCE, J. and MONTANEZ-CARTAXO,
L., ”Behavior of Aguamilpa Dam”, J. Barry Cooke Volume, Concrete Face
Rockfill Dams, Beijing, 2000
 MACEDO-GOMEZ, G., ”Concrete Face Behavior of Aguamilpa Dam”,
Proceedings, Second Symposium on Concrete Face Rockfill Dams, Brazilian
Committee on Dams, Florianopolis, Brazil, October1999.
 MACHADO, B.P, ”Pichi Picun Leufu – The First Modern CFRD in Argentina”,
Proceedings, International Symposium on High Earth-Rockfill Dams, Chinese
Society of Hydroelectric Engineering and ICOLD, Beijing, 1993.
 MACKENZIE, P.R. and MCDONALD, L.A., ”Mangrove Creek Dam: Use of Soft
Rock for Rockfill”, Concrete Face Rockfill Dams, Design, Construction and
Performance, J.B. Cooke and J.L. Sharard, Eds., American Society of Civil
Engineers, Detroit, October 1985.
 MACKENZIE, P.R., MCDONALD, L.A., ”Use of soft Rock in Mangrove Creek
Dam”, 20th ANCOLD General Meeting, 1980.
 MAKDISI, F. I., SEED, H. B., “A Simplified Procedure for Estimating
Earthquake – induced Deformations in Dams and Embankments”, Report No.
UCB/EERC-77/19, Earthquake Engineering Research Center,
University of California at Berkeley, August 1977.

DOLGU BARAJLAR  203 
 

 MARQUES Filho, P.L., MACHADO, B.P., CALCINA, A.M., MATERON, B.,


PIERINI A., ”Pichi-Picun-Leifu a CFRD of Compacted Gravel”, Proceedings,
Second Symposium on Concrete Face Rockfill Dams, Brazilian Committee on
Dams, Florianopolis, Brazil, October 1999.
 MARSAL, R.J., “Mechanical Properties of Rockfill, in Embankment Dam
Engineering – Casagranda Volume”, John Wiley, 1976.
 MARULANDA, A., PINTO, N.L. de S., ”Recent Experience on Design,
Construction, and Performance of CFRD Dams”, J. Barry Cooke Volume,
Concrete Face Rockfill Dams, ICOLD, 20th Congress, Beijing, China,
September 2000.
 MARULANDA, A.PINTO, N.DES. (ed.), J.Barry Cooke Volume, Concrete
Faced Rockfill Dams ICOLD, 20th Congress, Beijing, China, September 2000.

 MARULANDA, A., AMAYA, F., MILLAN, M., ”Antamina Tailings Dam”,


Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
Beijing, China, September 2000.
 MATERON, B., ”Alto Anchicaya Dam-Ten Years Performance”, Proceedings,
Concrete Face Rockfill Dams-Design, Construction and Performance,
COOKE, J.B. and Sherard J.L. editors, ASCE, 1985.
 MATERON, B., ”Responding to the Demands of EPC Contracts”, Water Power
and Dam Construction, August2002.
 MATERON, B., ”Transition Material in the Highest CFRDS”, Hydropower &
Dams, Issue6, 1998.
 MATERON, B., MORI, R.T., ”Construction Features of CFRD Dams”, J.Barry
Cooke Volume, Concrete Face Rockfill Dams, Beijing, 2000.
 MATSUMOTO, N., KADONATSU, T., TAKASU, S., YOSHIDA, H.,
TANIGUCHI, M., ”Performance of Dams to the Tottori Earthquake of 6
October 2000”, Proceedings, Workshop, Modern Techniques for Dams-
Financing, Construction, Operation, Risk Assessment, ICOLD, German
Committee on Large Dams, p.341, September 2001.
 MATSUMOTO, N., TAKAHASHI, M., SATO, F., ”Repairing the Concrete
Facing of Minase Rockfill Dam”Proceedings, 15th International Congress on
Large Dams, Q59, R13, Lusanne, 1985.
 MAURO, V., HUMES, C., LUZ, P.A. de C. and ALVES, A.J., ”Machadinho
HPP-Main Dam Design”, Concrete Face Rockfill Dams, Proceedings, Second
Symposium on CFRD, Florianopolis, Brazil, October 1999.
 MONTANEZ-CARTAXO, L.E., HACELAS, J.E. and CASTRO-ABONCE, J.,
”Design of Aguamilpa Dam”, Proceedings, International Symposium on High
Earth-Rockfill Dams (Especially CFRD), Volume I, Beijing, China, October
1993.
 MORI, R.T. and SOBRINHO, J.A., ”Application of a New Waterstop on the
Concrete Face Slabs of Ita CFRD”, Concrete Face Rockfill Dams,
Proceedings, Second Symposium on CFRD, Florianopolis, Brazil, October
1999.
 MORI, R.T., ”Deformations and Cracks in Concrete Face Rockfill Dams”,
Concrete Face Rockfill Dams, Proceedings, Second Symposium on CFRD,
Florianopolis, Brazil, October 1999.

DOLGU BARAJLAR  204 
 

 MORRIS, M.M., ”Design and Construction of Terror Lake Dam”, Concrete


Face Rockfill Dams, Design, Construction, and Performance, J.B. Cooke and
J.L. Sherard, Eds., American Society of Civil Engineers, Detroit, October
1985.
 NEWMARK, N. M., “Effects of Earthquakes on Dams and Embankments”,
Rankine Lecture, Geotechnique 15, No.2, pp. 139-160, 1965.
 NOGUERA, G. and VIDAL, L., ” Design and Construction of Chile’s Puclaro
Dam”, International Water Power & Dam Construction, September 1999
 PEARCE, C.E., ”Discussion of Galloway, The Design of Rockfill Dams” ASCE
Transactions,
 PENG, Z., ”Analysis of Deformation of Xibeikou CFRD in Eight Years of
Operation”, Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill
Dams, Beijing, China, September 2000.
 PENMAN, A. D. M., ”The Behavior of Concrete Faced Rockfill Dams”,
Hydropower & Dams, p85, Issue 2, 1998.
 PENMAN, A. and FILHO, P.R., ”Instrumentation for CFRD Dams”, J. Barry
Cooke Volume, Concrete Face Rockfill Dams, Beijing, 2000.
 PINTO, N. L., MARQUES, P.L., “Estimating the Maximum Face Deflection in
CFRDs”, Hydropower and Dams, Issue 6, 1998,
 PINTO, N.L.DE S., ”Questions to Ponder on Designing Very High CFRDs”,
Hydropower & Dams, Volume 8, Issue 5, 2001.
 PINTO, N.L. de S and MORI, R.T., 1A New Concept of a Perimetric Joint for
Concrete Face Rockfill Dam”, Proceedings of the 16th Congress of the
International Commission on Large Dams, San Francisco, 1988
 PINTO, N.L. de S., FILHO, P.L.M., and MAURER, E., ”Foz do Areia Dam
Desing, Construction, and Behavior”, Concrete Face Rockfill Dams, Desing,
Constroction, and Performance, J.B. Cooke and J.L. Sherard, Eds.American
Society of Civil Engineers, Detroit, October 1985.
 PINTO, N.L.DE S., ”Questions to Ponder on Designing Very High CFRDs”,
Hydropower & Dams, Volume 8, Issue 5, 2001.
 PINTO, N.L.DE S., MATERON, B., MARQUES FILHO, P.L., ”Design and
Performance of Foz do Areia Concrete Membrane as Related to Basalt
Properties”, Proceedings, 14th Congress on Large Dams, Q55, R51, Rio de
Janeiro, 1982.
 PRUSZE, Z., DE FRIES, K., and LUQUE, F., ”The Desing of Macagua
Concrete Face Rockfill Dam”, Concrete Face Rockfill Dams, Desing,
Construction, and Performance, J.B.Cooke and J.L. Sherard, Eds.American
Society of Civil Engineers, Detroit, Octeber 1985
 REGALADO, G., MATERON, B., ORTEGA, J.W., VARGAS, J.”Alto Anchicaya
Concrete Face Rockfill Dam-Behavior of the Concrete Face Membrane”,
Proceedings, 14th Congress on Large Dams, Q55, R30, Rio de Janeiro, 1982.
 RESENDE F., MATERON, B., “Ita Method-New Construction Technology for
the Transition Zone of CFRDs”, CFRD 2000, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, 18th September 2000, Beijing,
China.

DOLGU BARAJLAR  205 
 

 RITCHIE, D.G, GARCIA, J.P, AMAYA, F., and JEFFERIES, M.G., ”Curtain
Grouting For the Antamina Dam, Peru-Part 2-Implementation and Field
Modifications”, Grouting and Ground Treatment. Proceedings of the Third
International Conference, ASCE, Vol.2. No.120., February 2003.
 ROGERS, R. L., ”Boondooma Dam”, Concrete Face Rockfill Dams, Desing,
Construction, and Performance, , J.B.Cooke and J.L. Sherard, Eds.American
Society of Civil Engineers, Detroit, Octeber 1985
 SEED, H.B., MAKDISI, F.I., DEALBA, P., “The Performance of Earth Dams
during Earthquakes”, Water Power & Dam Construction, August 1980,
 SHERARD, J. L., “Concrete-face rockfill dam (CFRD)”, Special Memorial
Issue, Journal of Geotechnical Engineerings, ASCE, v. 113, No.10, p.1095-
1201, 1987. “Assessment” Paper No:21852, Sherard, J. L. And Cooke, J.B.
“Design” Paper No: 21853, Cooke, J. B. and Sherard, J.L. Discussions on
1985 Symposium papers. Closure by Cooke, J.B. Journal of Geotechnical
Engineering, ASCE, v 115, No.3, 1989.
 SHERARD, J.L., discussion of “ Design Features of Salvajina Dam, ” by J.M.
Sierra, J.E. Hacelas and C.A. Ramirez, Concrete Face Rockfill Dams,
Brazilian Committee on Dams, Florianopolis, Brazil, October 1999.
 SHERARD, J.L., ”Embankment Dam Cracking, ” chapter in Embankment Dam
Engineering-Casagrande Volume, John Wiley&Sons, New York, 1973.
 SHERARD, J.L., ”Hydraulic Fracturing in Embankment Dams”, Proceedings,
Symposium on Seepage and Leakage from Dams and Impoundments, ASCE,
May1985.
 SHERARD, J.L., ”Sinkholes in Dams of Coarse, Broadly-graded Soils,
”ICOLD, 13th Congress on Large Dams, Q.49, R.2, New Delhi, 1979.
 SHERARD, J.L., DUNNIGAN, L.P. and Talbot, J.R., ”Basic Properties of Sand
and Gravel Filters”, Journal of Geotechnical Engineering, ASCE, June1984a.
 SHERARD, J.L., DUNNIGAN, L.P. and Talbot, J.R., ”Filters for Silts and
Clays”, Journal of Geotechnical Engineering, ASCE, June1984b.
 SHERARD, J.L., DUNNIGAN, L.P., ”Critical Filters for Impervious Soils”,
Journal of Geotechnical Engineering, ASCE, July1989.
 SHERARD, J.L., DUNNIGAN, L.P., ”Filters and Leakage Control in
Embankment Dams”, Symposium on Seepage and Leakage from Dams and
Impoundments, ASCE, May1985.
 SHI, J., ZHU, B., LIANG, C., ”Characteristic and Experience of the Design,
Construction and Performance of TSQ-1 Concrete Face Rockfill Dam”,
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
Beijing, China, September2000.
 SIERRA J.O., RAMIREZ, C. A., and HACELAS, J. E. “Desing Features of
Salvajina Dam”, Concrete Face Rockfill Dams, Desing, Construction, and
Performance, , J.B.Cooke and J.L. Sherard, Eds.American Society of Civil
Engineers, Detroit, Octeber 1985.
 SIERRA, J.M., ”Concrete Face Dam Foundations”, De Mello Volume, Editor,
Edgard Bluchter, Sao Paulo, 1989.
 SIERRA, J.M.RAMIREZ , C.A., and HACELAS, J.E., “Design Features of
Salvajina Dam”, Concrete Face Rockfill Dams – Design, Construction, and

DOLGU BARAJLAR  206 
 

Performance, J.B.Cooke and J.L.Sherard, Editors, ASCE, Detroit,


October1985.
 SOBRINHO, J.A., SARDINA, A.E., and FERNANDEZ, A.M., ”Barragem de Ita-
Projeto e Construcao”, II. Symposium on CFRD dams, Bracold-Engevix-
Copel, Florianopolis, Brazil, October1999.
 SOBRINHO, J.A., SARDINHA, A.E., ALBERTONI, S.C., DIJKSTRA, H.H.,
”Development Aspects of CFRD in Brazil”, J. Barry Cooke Volume, Concrete
Face Rockfill Dams, ICOLD, 20th Congress, Beijing, China, September 2000.
 SOUZA, R.J.B., CAVALCANTI, A.J.C.T., SILVA, S.A., and SILVEIRA, J.F.,
”Xingo Concrete Face Rockfill Dam-Behavior of the Dam on the Left Abutment
, ” Concrete Face Rockfill Dams, Proceedings, Second Symposium on CFRD,
Florianopolis, Brazil, October 1999.
 STEELE, I.C. and COOKE J. B., “Section 19, Concrete Face Rockfill Dams”,
Davis’ Handbook of Applied Hydraulics”, 3rd edition, Davis, CV. and
Sorenson, K.E. editors, McGraw-Hill, New York, 1969.
 STEVEN, S.. et al., ”Desing of Crotty Dam Spillway”, Proceedings
Int.Symposium on High Eart – Rockfill Dams, Chinese Committee on Large
Dams, 1993.
 STEWART, J. P., et al., “Northridge Earthquake-Geotechnical Structures”,
Geotechnical News, June 1994.
 SWAISGOOD, J.R., ”Estimating Deformation of Embankment Dams Caused
by Earthquakes”, Presented at Association of Dam Safety Officials (ASDSO)
Western Regional Conference, Red Lodge, Montana, May 1995.
 TAN, JIANPING, ”Integral Model Test and Research on SR Anti-seepage and
Watertight Structures of Perimetric Joint for 230 m High Conctere Faced
Dam”Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill
Dams, International Committee on Large Dams, China, September2000.
 TEPEL, R.E., et al, “Seismic Response of Eleven Embankment Dams, Santa
Clara County, California, as Measured by Crest Monument Surveys”, 16th
USCOLD Annual Lecture, Seismic Design and Performance of Dams, Los
Angeles, CA, July 1996.
 TERZAGHI, K., Discussion on “Wishon and Courtright Concrete Face Dams”,
by J. Barry Cooke, Symposium on Rockfill Dams, Transactions ASCE,
Vol.125, Part II, 1960.
 Terzaghi Lectures, 1974-1982, Geotech Special Publication No.1.
 THONGSIRE, T., SUTTIWONG, P., ”Safety Surveillance and Remedial Works
for Khao Laem Dam”, Proceedings, International Symposium on High Earth-
Rockfill Dams, Beijing, 1993.
 United States Army Corps of Engineeers, Waterstop and Other Preformed
Joint Materials for Civil Works Structures, EM 1110-2-2102, September 1995.

 US Department of Agriculture, Soil Conservation Service, ”Soil Mechanics


Note No.1, ”Guide for Determining the Gradation of Sand and Gravel Filters,
January1986.

DOLGU BARAJLAR  207 
 

 US Department of the Army Corps of Engineers, ”Earth and Rock-Fill Dams-


General Design and Construction Considerations, ”EM-1110-2-2300, July
1994.
 US Department of the Army Corps of Engineers, ”Engineering and Design-
Seepage Analysis and Control for Dams”, EM 1110-2-1901 September1986.
 US Department of the Interior, Bureau of Reclamation, ”Design Standards
No.13-Embankment Dams” , 1987.
 USCOLD, “Observed Performance of Dams during Earthquakes”, US
Committee on Large Dams, July 1992.
 USCOLD, ” Guidelines for Selection of Seismic Parameters for Dam Projects”,
US Committee on Large Dams, May 1996.
 VITHALANI, J., BEENE, R.R. , ”The Use of Soft Rock for R.D. Bailey Dam”,
Proceedings, 12th ICOLD Congress, Vol.1, Q.44, R.15, 1976.
 WANGXIJIONG, D.L., ”Key Technical Study forShuibuya CFRD”,
Proceedings, International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams,
International Committee on Large Dams, China, September2000.
 WATAKEEKUL, S. and COLES, A. J., “Cutoff Treatment Method in Karstic
Limestone-Khao Laem Dam”, Proceedings, 15th ICOLD Congress on Large
Dams, Q.58, R.2, Lausanne, 1985.
 Water Power & Dam Construction, Volume 43, Number 1, January 1991;
Volume 44, Number 4, April 1992; Volume 45, Number 2, February 1993;
Volume 51, Number 3, March 1999.
 WU, G. Y., FREITAS, M.S.JR., ARAYA, J.A.M., HUANG, Z.Y. and MORI,
R.T., ”Tianshengqiao-1 CFRD-Monitoring & Performance – Lessons & New
Trends for Future CFRDs (China)”, CFRD 2000, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, 18 September 2000, Beijing,
China.
 WU, G.Y., FREITAS, M.S. Jr., ARAYA, J.A.M. and HUANG, Z.Y., ”Planning
and Construction of Tianshengqiao 1 CFRD (China)”, Proceedings,
International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International
Committee on Large Dams, China, September 2000.
 WU, G.Y., FREITAS, M.S.Jr., ARAYA, J.A.M. and HUANG, Z.Y., ”Planning
and Construction of Tianshengqiao 1 CFRD (China)”, Proceedings,
International Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, International
Committee on Large Dams, China, September 2000.
 WU, HONGYI., WU, J., WANG, S., WU, Q., CAO, K., ”Ten Years Surveillance
of Chengbing Concrete Face Rockfill Dam”, Proceedings, International
Symposium on Concrete Faced Rockfill Dams, Beijing, China, September
2000.
 ZUYU, C., ”Breaching of the Gouhou Concrete Face Sand and Gravel Dam”,
Proceedings, International Symposium on High Earth-Rockfill Dams, Beijing,
1993.
 ICOLD, ” Geomembrane Sealing Systems for Dams”, International
Commission on Large Dams, Bulletin 135, 2010.
 BEHROOZ GHAHREMAN NEJAD, PHILLIP SODEN, HOSSEİN TAİEBAT
and STEVE MURPHY, Seismic Deformation Analysis of a Rockfill Dam with a

DOLGU BARAJLAR  208 
 

Bituminous Concrete Core Materials, 2010 Science and Engineering 10


(2010) 012106.
 ICOLD(1982) Bituminous Cores For Earth And Rockfill Dams, International
Commission on Large Dams, Bulletin 42, Paris.
 ICOLD(1992) Bituminous Cores For Fill Dams, International Commission on
Large Dams, Bulletin 84, Paris.
 KAARE HÖEG (1993), Asphaltic concrete cores for embankment dams,
Statkraft, Veidekke, Norwegian Geotechnical Institute.
 PATRİCK J. CREEGAN and CARL L. MONISMITH, Asphalt-concrete water
barries for embankment dams, ASCE Press, New York.
 WANG WEİBİAO, K.HÖEG, Developments İn The Design And Construction
Of Asphalt Core Dams, Hydropower and Dams Issue Three, 2010.

DOLGU BARAJLAR  209 

You might also like