You are on page 1of 4

Dijital Ses Kayıt Programlarının Analog Sistemlerin

Yerini Alması

Başar ZEREN, Akdeniz Üniversitesi, Antalya

GİRİŞ

Bilgisayar ile ses kayıt teknolojileri gelişmeden önce bir kayıt ortamı oluşturmak için, boyutları ve maliyetleri
yüksek olan kayıt, sinyal işleme, editing, miks ve master ekipmanları gerekiyordu. Bilgisayarın gelişimi birçok alan
ile beraber, müzik alanında da büyük değişimler ve daha fazla kullanıcıya uygun ulaşım imkânı sunmuştur. Zaman
içerisinde kayıt bileşenlerinin birer birer dijital ortamda taklit edilmesi ile beraber, günümüzde kullanıcı, “tek
bilgisayar içerisinde” başından sonuna bir kayıt ortamı oluşturabilmektedir.

Analog sistemlerin zorlukları

Analog sistemlerde kayıt analog bantlar üzerine yapılır. Edit işlemi bant kafasının üzerinde el ile ileri geri
hareket ettirilerek bulunur, kalem ile işaretlenip bant kesilirdi. Bant tekrar istenilen açı ile tekrar yapıştırılarak, edit
işlemi tamamlanır. Sinyal işlemciler EQ, dinamik işlemciler (kompresör vb.), ambiyans efektleri (Reverb, Delay
vb.) pahalı ve yer kaplayan aletlerdi. Miks işlemi için geniş analog konsollara ihtiyaç vardı. Otomasyon için gerekli
olan (volume değişimleri, reverb zamanları vb.) ayarları, parçalar arasında değiştirmek çok zaman alıyordu
(Savage, 2011).

Bilgisayar destekli programların ortaya çıkması ve çoğalmasıyla, günümüzde amatör ve profesyonel


kullanıcılar, bilgisayarın ortamında çok rahat analog stüdyo gereksinimlerini karşılayabilmektedir.

MIDI

MIDI’nin temelleri 1982 yılında Amerika’da NAMM toplantısında atılmıştır. NAMM müzik ürünleri üreten
firmaların oluşturduğu uluslararası bir topluluktur. 1982 yılındaki toplantıda o yılların popüler synthesizer
markalarından Sequential Circuit’ın başında bulunan Dave Smith önderliğinde, önemli synthesizer firmaları bir
araya gelmiş ve tüm elektronik enstrümanlar ve cihazlar arasında müzik performans bilgilerini iletebilecek
standart bir protokol üzerinde çalışmaya başlamışlardır. İlk geliştirilen protokolün ismi UMI, Universal Musical
Interface olarak kararlaştırılmış, daha sonra devam eden çalışmalar doğrultusunda MIDI, Musical Instrument
Digital Interface olarak değiştirilmiştir. MIDI kullanılan ilk synthesizer’lar Sequential Circuits ve Roland
tarafından 1983 yılında piyasaya sürülmüştür (Önen, 2007).

MIDI’nin icadından sonra Atari firması 520ST model bilgisayarlarını MIDI bağlantı özelliği ile satmaya
başladı. Bu yenilik ile beraber MIDI, dijital kayıt teknolojileri gelişiminin hızlanmasında önemli bir rol oynamıştır.
Digidesign ve Pro Tools

80’li yılların başında kişisel bilgisayarların (Apple II, Commodore Amiga, Atari ST) getirdiği işlemci gücü,
analog bantları keserek yapılan edit işleminin bilgisayarlar ile yapılmasına olanak sağladı. Hata yapıldığı zaman
“undo” yaparak başa dönmeyi sağlayan Sound Designer programını Digidesign firması 1985 yılında piyasaya
sürdü. Daha sonra Apple tarafından Sound Tools olarak ismi değiştirildi ve NAMM 1989 toplantısında tanıtımı
yapıldı. İki yıl içerisinde endüstride standart haline gelen DAW (Digital Workstation) programı Pro Tools ortaya
çıkmıştır (Collins, 2013).

Yüksek kalitede multi-kanal kayıt imkânı sağlaması ve kullanıcı dostu ara yüzü sayesinde yapımcılar, 90’ların
ortalarına doğru Pro Tools’u yenilkçi bir platform olarak görmüşlerdir. Garbage grubunun 1995 yılındaki çıkış
albümü Pro Tools kullanılarak üretilmiş ilk büyük yapımdır. Sonrasında Beck’in Odelay ve Ricky Martin’in Livin
La Vida Loca albümleri de Pro Tools programı ile kaydedilmiştir (Watts, 2018).

1 Pro Tools 12 ekran görüntüsü

Steinberg ve Cubase

1984 yılında kurulan Steinberg firması 1986 yılında Atari St bilgisayarları için Pro-24 programını geliştirdi.
Program 24 MIDI kanalı, scoring, quantization (yanlış zamanda çalınan notaları otomatik olarak düzeltme) ve
sesin şiddeti (velocity) gibi parametreleri kontrol etmeye yarıyordu. Devamında Steinberg 1991 yılında Apple
Macintosh için Cubase programını çıkartmıştır. Bu program sayesinde sinyal direk olarak bilgisayara
depolanabiliyor, analog bantlar yerine alternatif bir çözüm üretiliyordu. 1994 yılında Spectral Design GmbH
firmasi ile beraber, harici Dsp (dijital sinyal işlemci) desteği ile ses efekti modellemesi özelliğini getirmişlerdir.
(Steinberg Media Technologies, 2018)

1996 yılı ise VST (sanal stüdyo teknolojisi) eklenerek yenilenen Cubase gerçek zamanlı stüdyo
modellemesinin tamamını bilgisayar içinde yapabilen ilk DAW programı olmuştur. Program bilgisayar aracılığıyla
24 kanal ses, limitsiz MIDI kanal kayıt imkânı sunuyor, EQ, dijital işlemci, efekt, mix ve otomasyon aşamalarının
tamamı tek bilgisayar içerisinde bitirilebiliyordu.

2 Cubase 1996 ekran görüntüsü

90’ların Kapanışı ve Günümüz

DAW programları devamındaki 22 yıl boyunca gelişmeye devam ettiler, ancak temel görevi ve kullanım amacı
90'ların sonunda belirlenmiş, müziğin gelecekteki kaydedilme şeklini değiştirmiştir. Kişisel bilgisayarlar daha güçlü ve
uygun hale geldikçe, herkesin ev stüdyosunda yüksek kalitede ses kaydı yapıp miks, mastering imkânı bulması, farklı
müzik türlerini ve yapım stillerinin ortaya çıkmasında büyük önem taşımıştır.

Kaynakça
Önen, U. (2007). Ses Kayıt ve Müzik Teknolojileri. İstanbul: Çitlembik Yayınları.

Collins, M. (2013). Pro Tools for Music Production: Recording, Editing and Mixing. UK. mixdownmag:
www.mixdownmag.com.au adresinden alındı
Savage, S. (2011). The Art Of Digital Recording. New York, USA: Oxford University Press.

Steinberg Media Technologies. (2018). steinberg:


https://www.steinberg.net/en/company/aboutsteinberg.html adresinden alındı

Watts, A. (2018, 3). MUSICOLOGY: A BRIEF HISTORY OF THE DIGITAL AUDIO WORKSTATION.
mixdownmag: www.mixdownmag.com.au adresinden alındı

You might also like