You are on page 1of 66

KOCAELĠ ÜNĠVERSĠTESĠ*FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

KUARK GLUON PLAZMA ÖZELLĠKLERĠNĠN YÜKSEK


SICAKLIKLARDA ĠNCELENMESĠ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

ZEKĠ KUYTUL

Ana Bilim Dalı: FĠZĠK


DanıĢman: Prof.Dr. ElĢen VELĠ

ARALIK 2009
ÖNSÖZ ve TEġEKKÜR

Bu çalıĢmada, Termal Kuantum Renk Dinamiği çerçevesinde Feynman ayarı ve


Standart Feynman Kuralları kullanılarak kuark gluon plazmanın fiziksel özellikleri
incelenmiĢtir.

ÇalıĢmamda beni sabırla yönlendiren danıĢmanım çok değerli hocam Prof.Dr. ElĢen
VELĠ (VELĠEV)‟e (KOÜ F.E.F.), bu tezin hazırlanmasında desteğini ve tavsiyelerini
esirgemeyen hocam Yrd.Doç.Dr. Jale YILMAZKAYA SÜNGÜ‟ye (KOÜ F.E.F.),
bu konuda çalıĢma olanağı sağlayan değerli hocalarım Fen-Edebiyat Fakültesi
Dekanı Prof.Dr. Yüksel GÜNEY‟e (KOÜ F.E.F.), Fizik Bölüm BaĢkanı Prof.Dr.
Hüseyin DĠRĠM‟e (KOÜ F.E.F.) ve desteğini her zaman yanımda hissettiğim eĢim
Leyla KUYTUL‟a teĢekkürlerimi sunarım.
ĠÇĠNDEKĠLER

ÖNSÖZ VE TEġEKKÜR ………………………… .................................................. i


ĠÇĠNDEKĠLER … .................................................................................................. iii
ġEKĠLLER DĠZĠNĠ …………………………………………………………………iv
TABLOLAR DĠZĠNĠ ………………………………………………………………...v
SĠMGELER DĠZĠNĠ VE KISATLMALAR ........................................................... viii
TABLOLAR DĠZĠNĠ ............................................................................................ xiii
ÖZET………………………… ............................................................................... ix
ABSTRACT… ........................................................................................................ x
BÖLÜM 1. GĠRĠġ ................................................................................................... 1
BÖLÜM 2. KUANTUM RENK DĠNAMĠĞĠNĠN TEMEL ĠLKELERĠ ...................11
2.1. Kuantum Renk Dinamiği Klasik Lagranjiyeni.... ..............................................11
2.2. Abelyen Olmayan Alanların Kuantumlanması ..................................................14
2.3. Kayan EtkileĢme Sabitleri ................................................................................17
2.4. Kuantum Renk Dinamiğinde Kiral Simetri .......................................................21
2.5. Kuantum Renk Dinamiğinde Pertürbatif Olmayan Yöntemler ..........................23
BÖLÜM 3. KUARK GLUON PLAZMA ................................................................31
3.1. Sonlu Sıcaklıklarda Kuarklar ve Gluonlar.........................................................31
3.2. Sonlu Baryon Yoğunluklarında Kuarklar ve Gluonlar .....................................32
3.3. Termal Alan Teorilerine GiriĢ ..........................................................................35
BÖLÜM 4. KUARK GLUON PLAZMANIN TERMAL ÖZELLĠKLERĠNĠN
ĠNCELENMESĠ......................................................................................................43
4.1. Serbest Propagatörler .......................................................................................43
4.2. Termal Kuantum Renk Dinamiğinde Feynman Kuralları ..................................45
4.3. Kovaryant Olan ve Kovaryant Olmayan Ayarlar.... ..........................................47
4.4. Gluon Özenerjisinin Tek YaklaĢımda Hesabı……………………………...… 48
4.5. Feynman Ayarında Termodinamik Potansiyelin Ġki Ġlmekli YaklaĢımda
Hesabı .............................................................................................................51
SONUÇLAR VE ÖNERĠLER ................................................................................54
KAYNAKLAR .......................................................................................................55
ÖZGEÇMĠġ…. .......................................................................................................57
ġEKĠLLER DĠZĠNĠ

ġekil 1.1: EtkileĢme Sabitleri  S ve  e ‟ nin KarĢılaĢtırılması ................................. 5


ġekil 1.2: Bir Kuark ve Bir KarĢıtkuark Arasındaki Potansiyel ................................. 5
ġekil 1.3: KGP Faz Diyagramı ................................................................................. 9
ġekil 2.1: Ayar Yörüngeleri ....................................................................................15
ġekil 2.2:  Bozunmasından Kayan EtkileĢme Sabiti..............................................19
ġekil 2.3: Kompleks Zaman Düzleminde Tipik Bir Yol ................................................28
TABLOLAR DĠZĠNĠ

Tablo 1.1: Kuark ÇeĢnileri ....................................................................................... 2


Tablo 2.1: MS ġemasında Kayan Kütleler Ve Ölçekten Bağımsız Oranlar .............20
Tablo 2.2: MS ġemasında Kayan Kütleler Ve Tılsımlı, Alt Ve Üst Kuarkların Kutup
Kütleleri………………………………………………………………………..…….21
SĠMGELER DĠZĠNĠ ve KISALTMALAR

Aa : Gluon alanları (Yang Mills Alanları)


a , b, c : Renk indisleri
c a ,c a : Ghost alanları
f abc : Antisimetrik yapı sabiti
Fa : Alan Ģiddet tensörü
D : Kovaryant türev
g , s : ġiddetli etkileĢme sabiti
 : Planck sabiti
H : Hamiltonyen
J a ,  a , a : DıĢ kaynaklar
k , p, q : Dört boyutlu momentum
L : Lagranjiyen
Leff : Efektif Lagranjiyen
m : Kütle
Nc : Kuark renk sayısı
Nf : Kuark çeĢni sayısı
Ns : Kuark spin sayısı
q, q : Kuark, karĢıtkuark
Q : Elektrik yükü
S : Etki
T : Sıcaklık, Zaman
Ta : SU 3 grubu üreticileri
Z : BölüĢüm fonksiyonu
,  : Fermiyon alanları
 x  : Basamak fonksiyonu
 a x  : x ‟e bağlı ayar parametreleri
 , : Lorentz indisleri
q : Fermi momentumu
 : Kimyasal potansiyel
0 : Momentum transferi için etkileĢme sabiti
a : 3  3 Ģeklinde Gell-Mann matrisleri
 : 4  4 Ģeklinde Dirac matrisleri
 : Ġmajiner zaman
W : OluĢum fonksiyoneli
 : Dirac-Delta fonksiyonu
 : Enerji yoğunluğu
k : Boltzman sabiti
Iz : Ġzospinin z bileĢeni
BNL : Brookhaven Ulusal AraĢtırma Laboratuarı
CERN : Avrupa Parçacık Fiziği AraĢtırma Laboratuarı
FP : Fadeev-Popov
HG : Hadron Gazı
ILC : Uluslararası Lineer ÇarpıĢtırıcısı
MIT : Massachusetts Instutite Of Technology
KED : Kuantum Elektrodinamiği
KGP : Kuark-Gluon Plazma
KRD : Kuantum Renk Dinamiği
LHC : Büyük Hadron ÇarpıĢtırıcısı
RHIC : Rölativistik Ağır Ġyon ÇarpıĢtırıcısı
TKRD : Termal Kuantum Renk Dinamiği
URHIC : Ultrarölativistik Ağır Ġyon ÇarpıĢtırıcısı
KUARK-GLUON PLAZMA ÖZELLĠKLERĠNĠN
YÜKSEK SICAKLIKLARDA ĠNCELENMESĠ

Zeki KUYTUL

Anahtar Kelimeler: Termal Kuantum Renk Dinamiği, Asimtotik Özgürlük,


Kuarkların Hapsolması, Kuark-gluon Plazma, termodinamik potansiyel, Feynman
ayarı, standart termal Feynman Kuralları.

Özet: Bu çalıĢmada, pertürbatif Termal Kuantum Renk Dinamiği (TKRD)


çerçevesinde Feynman ayarı kullanılarak sonlu sıcaklıklarda kuark ve gluonlardan
oluĢan sistem incelenmiĢtir. Maddenin yeni hali olduğu düĢünülen Kuark Gluon
Plazmanın (KGP) yüksek sıcaklıklarda incelenmesi KGP‟nin termal özelliklerinin
incelenmesi bakımından oldukça önemlidir. TKRD‟ ne göre enerji yoğunluğu belirli
bir kritik değeri aĢtığında hadronik madde durumundan KGP durumuna faz geçiĢi
olur. Bu faz dönüĢümünün   0,72 fm-3‟den daha büyük baryon yoğunluklarında
yada Tc  150  250 MeV sıcaklıkta gerçekleĢtiği öngörülmektedir. TKRD‟nin
öngörülerine göre büyük patlamadan yaklaĢık 10s sonra evrendeki maddenin KGP
durumunda olduğu düĢünülür. Nötron yıldızlarının merkezindeki maddenin de KGP
oluĢturabilecek kadar yüksek enerjiye sahip olduğu bilinmektedir. Ayrıca laboratuar
ortamında yüksek enerjili ağır iyon çarpıĢmalarında da KGP oluĢturulabilmektedir.

Ağır iyon çarpıĢma deney sonuçlarının anlaĢılabilmesi için KGP özelliklerinin


incelenmesi gerekir. KGP‟nin sonlu sıcaklık ve kimyasal potansiyelde incelenmesi
literatürde geniĢ Ģekilde yer almaktadır. Yüksek sıcaklıklarda etkileĢme sabitinin
küçük olması diğer deyimle asimtotik özgürlüğün kendisini göstermesi pertürbatif
yöntemlere olanak sağlamaktadır. Bakılan fiziksel niceliği  S ‟ye göre seriye açarak
ve Feynman diyagramlarını kullanarak hesaplamalar güvenli bir Ģekilde yapılabilir. T
= 250 MeV gibi bir sıcaklıkta  S  0.3  0.5 olması beklenir.

Bu tez çalıĢmasında amacımız Feynman ayarında ve tek ilmekli yaklaĢımda gluon


özenerjisi tensörünü ve iki ilmekli yaklaĢımla KGP‟nin termodinamik potansiyelini
hesaplamaktır. Hesaplarımızın sonunda KGP‟nin termodinamik potansiyeli
 1  5N f 
kuarkların katkısı da eklenerek  g 2T 4 1   olarak bulunmuĢtur.
V 6  12 
INVESTIGATION OF QUARK-GLUON PLASMA PROPERTIES
AT HIGH TEMPERATURES

Zeki KUYTUL

Keywords: Thermal Quantum Chromodynamics, Asymptotic Freedom,


Confinement, Quark-Gluon Plasma, Quantum Chromodynamics Classic Lagrange,
Feynman Rules.

Abstract: Thermal Quantum Chromodynamics (TQCD) predicts a phase transition


from a state of hadronic constituents to a plasma of deconfined quarks and gluons, as
the energy density exceeds a critical value. This phase transition is predicted to occur
at a baryon density of greater than   0 ,72 fm-3 or at a temperature of
Tc  150  250 MeV . It is believed that approximately 10s after the creation of the
universe in the Big Bang all matter was in state called quark-gluon plasma (QGP).
Also QGP may possibly exist in the deep interior of neutron stars.

In order to understand the results of heavy ion collision experiments, it is necessary


to investigate the properties of QGP. QCD at finite temperature and chemical
potential is available in literature. Perturbative QCD at finite temperature is based on
the fact that the temperature-dependent running coupling constant is small at high
temperatures due to asymptotic freedom. At a typical temperature of T = 250 MeV
it is expected that  S  0.3  0.5 . This corresponds to an expansion in  S , which
can be performed conveniently by using Feynman diagrams for hadronic scatterings.

In this thesis, our aim is to calculate the gluon self energy in one loop approximation
and QGP‟s thermodynamic potential in the two-loop approximation using standard
thermal Feynman rules in covaryant gauge. At the end of our calculations, QGP‟s
thermodynamic potential including quark contributions has been obtained as
 1 2 4  5N f 
 g T 1   .
V 6  12 
BÖLÜM 1. GĠRĠġ

Maddelerin yapıtaĢlarını incelemek fiziğin en temel problemlerinden biridir. BaĢta


Rutherford olmak üzere fizikçiler atomun maddenin en küçük yapıtaĢı olmadığını,
daha küçük alt parçacıklardan oluĢtuğunu düĢünmeye baĢladılar ve Rutherford‟un
ince altın inceltilmiĢ levhalara gönderdiği alfa parçacıklarının saçılmaları deneyinin
sonucunda atomun çekirdek ve onun etrafında dönen elektronlardan oluĢtuğu
anlaĢıldı. Önceleri çekirdeğin maddenin en küçük ve bölünmez yapısı olduğu kanısı
hakimdi. Ancak kısa bir süre sonra çekirdeğin proton ve nötrondan oluĢtuğu
anlaĢıldı. 1964 yılında ise Murray Gell-Mann ve George Zweig çekirdeği oluĢturan
proton ve nötronlarında kuark denilen daha küçük alt parçacıklardan oluĢtuğunu
öngördü (Gell-Mann, 1964). Ancak parçacıklar hızlandırıcılarda ıĢık hızına yakın
hızlara kadar hızlandırılıp büyük bir enerjiyle çarpıĢtırıldıklarında, ortaya çok sayıda
yeni parçacık çıktığı gözlendi. Bugün bilinen 400‟ün üzerinde temel parçacık vardır.
Aslında bu parçacıklar birkaç temel parçacığın değiĢik kombinasyonlarıdır.

Günümüz deneysel verilerine göre elektron nokta parçacıkken, proton üç kuarktan


oluĢan bileĢik bir parçacıktır. Kuarklar  / 2 spine sahip fermiyonlardır. Kuarklar
çeĢnileriyle tanımlanır ve diğer parçacıkları oluĢturan temel parçacıklardır. ġimdiye
kadar, bilinen altı kuark çeĢidi bulunmaktadır. Bunlar sırasıyla u (yukarı), d (aĢağı),
c (tılsımlı), s (acayip), b (alt), t (üst) kuarklardır. Bu birleĢim Ģemasında, u, d 
kuark çifti ve  e , e lepton çifti temel parçacıkların ilk neslini, c, s  kuark çifti

ve   ,   lepton çifti temel parçacıkların ikinci neslini, t, b  kuark çifti ve   , 

lepton çifti temel parçacıkların üçüncü neslini oluĢturur. Ayrıca, üçüncü nesil
parçacıkların varlığı CP (yük parite) bozulmasının tanımlanması için doğal bir
referans sistemi oluĢturur. Tablo 1.1 de kuarkların yalın kütleleri listelenmiĢtir.
Kuarkların hadronlar içerisinde hapsolmuĢ halinin kütlesine yalın kütle denir.
Kuarklar hadronların içine hapsolduğunda, hapsolma potansiyelindeki kuarkların
sıfır nokta enerjisinin etkisini içeren bir etkin kütleye gerek duyulur.
Hadronda hapsolmuĢ kuarkın kütlesine etkin kütlesi denir ve büyüklük olarak birkaç
yüz MeV değerine sahiptir.

Kuarklar sadece çeĢni serbestlik derecesine sahip olmayan aynı zamanda renk
serbestlik derecesine sahip fermiyonlardır. Her bir kuark 1/3‟lük baryon sayısı ve bir
renk taĢır. Bir kuark üç farklı renk taĢıyabilir: (kırmızı (R), mavi (B), ve yeĢil (G)).
Bugüne kadar yalıtılmıĢ renk deneysel olarak gözlenememiĢtir. Bu durum kuarkların
beyaz renkli parçacıkları (hadronları) oluĢturmak için bir araya geldiklerini gösterir.
Fenemolojik kuark modellerinde, mezonlar bir kuark ve antikuarkın, baryonlar ise üç
kuarkın temel seviyesi olarak tanımlanır. Yani baryonlar (proton, nötron, ,  …) üç
valans kuarktan ve mezonlar ise (  , K, J / …..) bir kuark ve bir karĢıtkuarktan
oluĢur. Deneysel olarak henüz serbest bir kuark gözlenememiĢtir. Ayrık serbest
kuarkın gözlenememesinin nedeni kuark ve gluonların uzun mesafeli
etkileĢmelerinin güçlü olmasındandır. Bunlar hadronların mümkün olan en temel
durumlarıdır. Elektrik yükleri arasındaki etkileĢmeye benzer Ģekilde kuarklar
arasındaki etkileĢim kuarkların renklerine bağlıdır. Bu sebeple, bir kuarkın rengi
“renk yükü” olarak adlandırılır. Bir renge sahip kuark baĢka bir renge sahip diğer bir
kuarkla gluon değiĢ tokuĢ yaparak etkileĢir. Gluonlar renk yükü taĢıdığı için kendi
aralarında gluon alıĢveriĢi yaparak etkileĢirler. Gluonlar çeĢni taĢımadıklarından
etkileĢmeleri çeĢni serbestlik derecesine bağlı değildir.

Tablo 1.1: Kuark ÇeĢnileri


Kuarklar Q Iz C S T B Kütle(MeV)
u 2/3 1/2 0 0 0 0 5.0 ± 1.1
d -1/3 -1/2 0 0 0 0 6.9 ± 1.1
s -1/3 0 0 -1 0 0 130 ± 33
c 2/3 0 1 0 0 0 1350 ± 50
b -1/3 0 0 0 0 -1 4200
t 2/3 0 0 0 1 0 179000

Güçlü etkileĢmenin teorisi kuark ve gluon alanları arasındaki etkileĢmeyi tanımlayan


Kuantum Renk Dinamiği (KRD) olarak adlandırılır.
Renk serbestlik derecesi bu parçacıkların etkileĢmesi için gerekli olan bir iç
serbestlik derecesinin oluĢturur. EtkileĢmenin Ģiddeti etkileĢme durumlarına bağlı
olduğu için kuark ve gluon sistemleri ile ilgili çalıĢmalar perturbatif KRD ve
perturbatif olmayan KRD olarak ikiye ayrılır. Büyük uzay ölçekli sistemleri
tanımlayan pertürbatif olmayan KRD için bir takım zorluklar içermektedir.

Kuarkların ve gluonların alan teorisi, alan teorilerinin özel bir sınıfını oluĢturan Ayar
Alan Teorisi‟ne girer. Yani, alan teorisinde etkileĢme Yerel Ayar DönüĢümü altında
değiĢmez olan Lagranjiyenle temsil edilir. Ayar alanın kuantası durgun kütleye
sahipse, yerel ayar dönüĢümü altında lagranjiyen değiĢmez olmayacaktır. Ayar
değiĢmezliğini korumak için ayar alanın kuantası olan gluonlar kütlesiz olmak
zorundadır. Bu anlamda gluonlar elektromanyetik etkileĢimin ayar alanının kuantası
olan fotonlara benzer. Fotonlar spini 1 olan kütlesiz parçacıklar olup bozon
ailesindendir.

Kısa mesafeli ölçekte derin esnek olmayan saçılma deneyleriyle kuark-gluon


etkileĢiminin doğasıyla ilgili daha ayrıntılı bilgi elde edilebilir. Bu deneylerde
elektron hadron içindeki kuarkla etkileĢir ve elektrondan kuarka momentum transferi
gerçekleĢir. ÇarpıĢma öncesi ve sonrası elektronun momentumunu ölçülmesi nükleon
içindeki kuarkların momentum dağılımını incelememize imkan sağlar. Büyük
momentum trasferlerinde hadronun içindeki kuarklar hemen hemen serbestmiĢ gibi
davranır.

Abelyen olmayan ayar teorisi kısa mesafelerde zayıf, uzun mesafelerde güçlü
etkileĢen sistemleri tanımlar. Abelyen olmayan ayar alan teorisinde, ayar alan
operatörleri komutatif değildir. Bu durum abelyen olan elektromanyetik
etkileĢmelerin tam tersidir. Yani abelyen olmayan ayar alan teorisi asimptotik
özgürlük özelliğine sahiptir. Kuarklar ve gluonlar arası etkileĢmenin Ģiddeti
etkileĢme koĢullarına bağlıdır. KRD etkileĢme sabiti momentum transferi q ‟ya
aĢağıdaki gibi bağlıdır (Gross ve Wilczek 1973, Politzer 1973):
0
 q 2 
33  2 N    q2 
(1.1)
1 ln  2 
f

12   

Burada  0 ,  momentum transferi için etkileĢme sabitidir ve N f çeĢni sayısıdır.

EtkileĢme mesafesi küçük olduğunda yüksek momentuma sahip kuarkların


etkileĢme sabiti küçüktür. Bu duruma asimtotik özgürlük denir. Böylece, etkileĢme
sabiti küçük olduğu için pertürbatif çözümleme teorinin tanımlanması için iyi bir
yöntemdir. Diğer taraftan, mesafe büyük olduğunda etkileĢmenin Ģiddeti büyür.
EtkileĢme sabitinin kuvvet serisi açılımına dayanan pertürbatif çözümleme artık
geçerli olmaz. Yalın kuarklar hapsolma kuvvetine maruz kalırlar ve pertürbatif
olmayan düzeltmeye ihtiyaç duyulur (Wong, 1994).

KRD bize kuark ve gluon dinamiklerinin iki önemli özelliğini açıklar: Yüksek
enerjilerde, etkileĢme küçük olduğundan kuark ve gluonlar zayıf etkileĢir. Abelyen
olmayan ayar teorisinin abelyen ayar teorisinden en önemli farkı, renk yükünün
karĢıt perdelenmesiyle iliĢkilidir. Ayar alanları renge sahip oldukları için yalın renk
yükü uzayda gluonlar nedeniyle artmıĢ gibi gözükür. Bu yüzden yalın yükü bulmak
için gluon bulutunun içine doğru girildiğinde yükün daha az olduğu anlaĢılır. Bu
KED‟nin tam tersi bir durumdur. Çünkü yalın yükün perdelenmesi yükü çevreleyen
elektron-pozitron bulutu sayesinde olur. ġekil 1.1‟ de sıcaklık, enerji, mesafeye
karĢılık gelen KRD ve KED‟deki efektif (veya kayan) etkileĢme sabiti
gösterilmektedir. KRD‟de uzunluk ölçeği azalırken ya da enerji ölçeği artarken
etkileĢme Ģiddeti azalır. Yüksek sıcaklıklarda kuarkların ve gluonların termal
enerjileri büyük olduğundan etkileĢmeleri zayıftır. Ayrıca Ģekil 1.1 ‟de düĢük
enerjilerde ya da uzun mesafelerde KRD‟deki etkileĢmenin güçlü olacağını gösterir.
Gerçekten de büyük mesafelerde bir kuark ve karĢıtkuark arasındaki fenomenolojik
potansiyel Ģekil 1.2‟de gösterildiği gibi aralarındaki uzaklığa bağlı olarak lineer artar.
EtkileĢme
ġiddeti

KRD

KED

Kısa mesafe Uzun mesafe


DüĢük enerji Yüksek enerji
DüĢük sıcaklık Yüksek sıcaklık

ġekil 1.1: EtkileĢme sabitleri  S (KRD) ve  e (KED)‟nin karĢılaĢtırılması (Hatsuda, 2004)

V(r)
Potansiyel
Enerji
(MeV)
KRD

Mesafe r (fm)
Coulomb

ġekil 1.2: Bir kuark ve bir karĢıtkuark arasındaki potansiyel enerji (Hatsuda, 2004)
Sonuç olarak, bir kuark ve bir karĢıtkuarkı ayırmaya çalıĢsak bile bu kuvvet onları
birbirinden ayıramaz. Gerçekte kritik bir mesafeden sonraki potansiyel enerji o kadar
büyük olur ki vakumda yeni bir kuark karĢıtkuark çifti oluĢur.

Sonra bu kuark karĢıtkuark çifti yeni parçacıkların oluĢmasına sebep olur. Bu yolla
kuarklar her zaman hadronların içine hapsolur ve asla ayrı halde gözlenemezler.

KRD etkileĢme sabiti  S uzun mesafelerde büyük olduğu için teknik bir zorluk

yaĢanır. Yani pertürbatif bir metodu uygulayamayız. Wilson‟un Örgü Ayar Teorisi
bu problemi aĢmak için kullanılabilir. Teori dört boyutlu uzay zamanı sürekli olarak
değil tıpkı kristallerdeki gibi örgüler olarak ele alır. Bu teoride ayar alanları örgü
bağlantılarını oluĢtururken, düğüm noktalarında da kuarkların bulunduğu düĢünülür.
Bu kesikli örgüyle Monte Carlo nümerik simülasyonları kullanılarak KRD
hesaplamaları yapılabilir. Sonuçlar potansiyel enerjinin kuarklar arasındaki
mesafeyle doğru orantılı olduğunu gösterir. Sicim (String) Modeliyle Örgü (Lattice)
Modelinin birbiriyle uyumlu olması hapsolma özelliğine ıĢık tutar. (Hatsuda,2004)

Torba modeli gibi fenomolojik modeller güçlü etkileĢmeyi daha iyi anlamamız için
iyi bir rehberdir. Hadronun içine kuarklar hapsolduğunda hadronlardaki kuarkları
tanımlamak için Torba Modeli kullanılır. MIT Torba Modeli kuarkın hapsolmasını
karakterize eden modellerden biridir. MIT Torba Modeli‟nde kuarklar sonlu boyutlu
bir torba içinde kütlesiz, torbanın dıĢında ise sonsuz büyüklükte kütleli parçacıklar
olarak ele alınır. Modeldeki hapsolma, içeriye doğru olan B torba basıncının
kuarkların kinetik enerjilerinden kaynaklanan gerilmeyi dengelemesinin sonucudur.
Torba basıncı B , KRD‟nin pertürbatif olmayan etkisini hesaba katmak için
kullanılır. Kuarklar torbada hapsolursa gluonlar da torbada hapsolur. Bu tanımda
Gauss Yasası gereği torbadaki maddenin toplam renk yükü renksiz (nötr) olmalıdır .

Kuarkların hapsolması, yüzeyde vektör akımı J       dik bileĢenin sıfır

olmasını gerektirir. Bu Ģart kuarkın skaler yoğunluğunun r =R torba yüzeyinde sıfıra


gitmesi Ģartıyla aynıdır.
 2
  J 0  p0 R     r  J 1  p0 R   0
2 2
r R ya da

(1.2)

J  p R  J  p R
0
0 2
1
0 2
0

burada p 0 dört boyutlu p momentumunun sıfırıncı bileĢenidir.


Küresel bessel fonksiyonlarının tablolaĢtırılmıĢ değerlerinden (1.2) denklemi

2.04
p0 R  2.04 ya da p0 
R

için sağlanır. Torbadaki N sayıda kuarktan oluĢan sistem için hapsolmuĢ kuarkların
toplam kinetik enerjisi R ile ters orantılıdır. Torba yarıçapındaki artıĢ toplam kinetik
enerjide azalma demektir.Torba modelinde hapsolmanın pertürbatif olmayan etkileri,
torbanın dıĢından içine doğru oluĢan torba basıncı varlığıyla temsil edilir. Torbanın
içindeki vakumun enerji yoğunluğu torbanın dıĢındakinden fazladır. Bu basnç farkı
B ile ifade edilir. R yarıçaplı torbada N sayıda hapsolmuĢ kuarklardan oluĢan
2.04 4 3
sistemin enerjisi E   R B dir.
R 3

Sistem bu basınç farkını dengelemek için R yarıçapını arttırır. Sistemin denge


yarıçapı R , dE /dR  0 ile elde edilir. B torba basıncıyla yarıçap arasındaki iliĢki

1/ 4
 2.04 N  1
B 1/ 4
  (1.3)
 4  R

ile ifade edilir. Baryondaki üç kuark sisteminin hapsolma yarıçapı 0.8 fm alınırsa
torba basıncı B1 / 4  206MeV olarak bulunur. (Wong, 1994)

Yüksek T sıcaklığında ve yüksek  yoğunluk değerleri için KGP ‟ nin


bulunabileceği üç mümkün durum Ģunlardır: i) Erken evrende ii) yoğun yıldızların
merkezinde iii) yüksek enerjili ağır çekirdek çarpıĢmalarında.
i) Erken Evrende Einstein‟ın gravitasyonel eĢitliğinden Friedman‟ın çözümlemesine
göre, evren büyük patlamadan yaklaĢık 10 5 s sonra t  0 ‟daki tekillikten
geniĢlemeye baĢladı. Bu fikir, Hubble‟ ın uzak galaksilerin kırmızıya kayma
formülasyonuyla doğrulamıĢtır. Eğer evren tersine büzülürse sonunda Gamow‟ un
öne sürdüğü gibi madde ve radyasyon baĢlangıçtaki ateĢ topuna dönüĢür.
T  2,73K ~ 3.10 5 eV kozmik mikrodalga temel seviye radyasyonunun Penzias ve
Wilson tarafından keĢfi evrenin bu sıcak çağının kalıntı ıĢımasını doğruladı. Ayrıca,

Büyük Patlama Teorisi çekirdek sentezi sonucu evrendeki döteryum, helyum ve


lityum gibi hafif elementlerin fazlalığını açıklar. Patlamadan 10 5 ~ 10 4 saniye
sonrasına dönersek evrenin T  150 ~ 200MeV sıcaklıkta KGP fazında olduğunu ve
T ~ 200GeV ‟de elektrozayıf faz geçiĢi gerçekleĢtirdiğini söyleyebiliriz.

Ayrıca COBE (Kozmik Arkaalan KaĢifi) ve WMAP (Wilkinson Mikrodalga


Anizotopi sondası) tarafından kozmik sıcaklığın çok küçük dalgalanmalarının keĢfi
evrenin üstel olarak geniĢlemeye baĢlamadan önce ilksel bir ĢiĢme periyodunun
varolduğunu göstermektedir.

ii) Nötron yıldızları ve kuark yıldızları gibi çok yoğun yıldızların merkezinde KGP‟
ye rastlanır. Bu yıldızların üç farklı durumu söz konusudur: beyaz cüceler, nötron
yıldızları, kuark yıldızları. Nötron yıldızlarının büyük bir kısmı sıvı nötron sıvısı,
proton ve elektronlardan oluĢurken, beyaz cüceler tümüyle elektron ve
çekirdeklerden oluĢur. Ġlk nötron yıldızı 1967 yılında radyo sinyalleri üreten bir
yıldız olarak keĢfedildi (Hevish, 1968). Nötron yıldızlarının merkez yoğunluğu
nükleer madde yoğunluğunun (  nm ) 5-10 katına ulaĢırsa, nötronların soğuk kuark

maddesine doğru erime olasılığı vardır. Hemen hemen eĢit u, d , s kuark maddesi
maddenin kararlı seviyesi olabilir. Bu acayip madde hipotezi olarak adlandırılır. Bu
teori doğruysa kuark yıldızları tümüyle acayip maddesinden oluĢmuĢ demektir.

iii) Ağır iyon hızlandırıcılarında rölativistik çekirdek-çekirdek çarpıĢmalarıyla


Küçük patlamanın ilk durumu oluĢturulabilir. Ġki ağır altın çekirdeği rölativistik ya
da ultrarölativistik enerjilerle kafa kafaya çarpıĢtıklarını düĢünelim. Böyle
çarpıĢmalarda çekirdek Lorentz büzülmesine uğrar. Her bir çekirdeğin enerjisi kütle
merkezi sisteminde yaklaĢık birkaç 100 GeV‟ tan büyük olduğunda çarpıĢan
çekirdekler birbirlerin içinden geçmek ister ve maddenin yeni hali olarak düĢünülen
KGP ortaya çıkar. Öte yandan her nükleon baĢına düĢen enerji birkaç on GeV ise
çarpıĢan çekirdekler birbirlerine yapıĢıp kalmak eğilimindedirler. Bu durum yüksek

baryon yoğunluğu için de geçerlidir. KRD maddesinin faz diyagramı T sıcaklık ve


baryon yoğunluğuyla Ģekil 1.3‟de verilmiĢtir.

T Sıcaklık [MeV]
250

Evrenin
RHIC ilk aĢamaları
200 Kuark Gluon Plazma

150 SPS
Örgü KRD AGS kiral simetri restorasyonu
100
Hadronlaşma
SIS
50 Hadron
Gazı nötron yıldızları
Atomik çekirdek
0 0 200 400 600 800 1000 1200

 Baryonik Kimyasal Potansiyel [MeV]

ġekil 1.3: KGP Faz Diyagramı

Rölativistik ağır iyon çarpıĢmaları 10 fm uzunluk ve 10 fm / c zaman boyutlarıyla


karakterize olunan dinamik süreçlerdir. ÇarpıĢmanın ilk anında KGP oluĢsa bile,
KGP geniĢleyerek ve ıĢıma yaparak çok kısa sürede soğur ve KRD faz geçiĢi ile
tekrar hadron gazına dönüĢür. Sonra sistem daha küçük renksiz hadron parçalarına
ayrılır. Bu yüzden, KGP‟ yi ölçmek için gözlenen veriler kullanılarak KGP‟ nin
baĢlangıçta oluĢma izini sürmeye ve bu zaman süresince yayınlanan parçacıklar ve
ıĢımaları gözlemlemeye ihtiyaç duyarız. Bu durum erken evreni anlamak için
kalıntıların kullanılmasına benzer bir durumdur.

KGP‟nin araĢtırılmasıyla ilgili olarak yapılması planlanan pek çok deney vardır. Bu
deneylerde amaç Ģu ana kadar ulaĢılan enerjilerden daha da büyük enerjilere ulaĢarak
KGP ile ilgili daha güçlü kanıtlar elde etmektir. önümüzdeki yıllarda CERN
araĢtırma merkezi LHC‟de (Büyük Hadron ÇarpıĢtırıcısında) yapılması planlanan
beĢ farklı deney vardır: ALICE (A Large Ion Collider Experiment), ATLAS (A
Large Torodial LHC Apparatus), CMS (Compact Muon Solenoid), LHCb ve
TOTEM (Total Cross Section) deneyleri. ALICE deneyinde Pb-Pb çekirdekleri
nükleon baĢına 5,5 TeV enerjilerde çarpıĢtırılacaktır. ATLAS deneyi ile 14 TeV‟lik
kütle enerjisine sahip iki proton demeti her 25 nanosaniyede bir dedektörün ortasında

buluĢturularak yaklaĢık 20 proton-proton çarpıĢmasının olması sağlanacak, bu da her


saniyede 800 milyon proton-proton çarpıĢması demektir. Bu sayede daha önce düĢük
enerjilerde gözlenemeyen büyük kütleli parçacıkların gözlenmesi tasarlanmaktadır.
LHC‟de yapılması planlan LHCb deneyinde B mezonu üzerine, TOTEM deneyinde
toplam tesir kesitinin ölçümü üzerine araĢtırmalar yapılacaktır. CMS deneyi ise
Higgs bozonlarının görülmesi ve kütlesinin tespiti için yapılan daha genel amaçlı bir
deney olacaktır.

Bu tez çalıĢmasında KGP‟nin özellikleri yüksek sıcaklıklarda incelenmiĢtir. Standart


Feynman kuralları kullanılarak KGP‟nin termodinamik potansiyeli ve basıncı
hesaplanmıĢtır.
BÖLÜM 2. KUANTUM RENK DĠNAMĠĞĠ’ NĠN TEMEL ĠLKELERĠ

2.1 Kuantum Renk Dinamiği’ nin Klasik Lagranjiyeni

KRD ‟nin klasik lagranj yoğunluğu, kuark ve gluon alanlarını içerir. Ayrıca, yerel
renk SU 3 simetrisine sahip olacak Ģekilde oluĢturulmuĢtur. KRD‟nin Lagrange
yoğunluğu,

Lklasik  q  iD
   m  q  
1 a 
F  Fa (2.1)
4

Ģeklindedir. Kuark alanı q  , SU 3 üçlüsüne aittir. Bu yüzden a , 1‟den 8‟e kadar

    D
değer alabilir. Burada tekrar eden indisler üzerinden toplam yapılır ve D

Ģeklinde tanımlanır. D renk triplet kuark alanı üzerine etkiyen kovaryant türevdir:

D     igt a Aa . (2.2)

olup g , KRD‟deki boyutsuz etkileĢme sabitini, t a ise SU 3 Lie cebirinin temel

temsilini gösterir. t a ‟lar aĢağıda komütasyon iliĢkisini ve normaliasyonu sağlayan


3 3 Ģeklinde izsiz hermitsel matrislerdir.

 t a , t b   i f abct c (2.3)

ve   1
tr t a t b   ab
2
Kolaylık için renk alanı üzerine etkiyen kovaryant türevi

D     igT a Aa (2.4)

diye tanımlarız. T a , SU 3 Lie cebirinin ek temsilidir. Bunlar T a   bc  if abc

tarafından verilen 8 8 ĢeklĢinde izsiz hermitsel matrislerdir.


Fa gluon alan Ģiddet tensörü olup

Fa    Aa   Aa  g f abc Ab Ac (2.5)

Ģeklinde tanımlanır.

A  t a Aa ve F   t a Fa olduğunu göz önüne alarak (2.5) eĢitliğini daha da basit

hale getirebiliriz:

F     A   A  ig A , A    D , D  .
i
(2.6)
g

Renk elektrik ve manyetik alanları standart elektromanyetik alana benzer Ģekilde


elde edilebilir.

1
E i  F i 0 , B i    ijk F jk (2.7)
2

burada  ijk ,  123  1 olan tam antisimetrik bir tensördür. EĢitlik (2.1)‟den klasik

hareket denklemi,

iD  mq  0 , (2.8)

D , F   g j

 
,

ya da Dab Fb  gj a (2.9)

Ģeklinde yazılabilir. Burada j   t a j a ve j a  q   t a q . Bu denklemler sırasıyla

Dirac denklemi ve kuark - gluonlar için Yang-Mills denklemleridir.

EĢitlik (2.1)‟deki Lagranj yoğınluğu SU 3 ayar dönüĢümü altında değiĢmez olup,
q  x   V ( x ) q ( x) , gA x   V x  gA x   i   V t x  (2.10)

 
burada V x   exp  i a x t a Ģeklinde ifade edilir.Ayar değiĢmezliğini göstermek

için F  ve D ‟nün kovaryant olarak dönüĢtüğü unutulmamalıdır:

F  x   V x F  x  V t x  , D x   V x D x  V t x  (2.11)

Sonsuz küçüklükteki ayar dönüĢümü altında küçük bir değiĢim aĢağıdaki Ģekilde
ifade edilebilir:

 qx   i x  qx  ,

 gA x   D , x 
(2.12)

Prensipte yukarıdaki son eĢitlik    Fa  Fa  Eia Bia ayar değiĢmezliği terimini

içerir. Böyle bir terimin varlığı, zamanın tersinmezliğini ya da eĢdeğer olarak


CP (yük+ parite eĢleniği) değiĢmezliğini bozar. Güçlü etkileĢmede nötronun elektrik
dipol momentinin ölçümü CP bozulumu ile ilgili hiçbir ipucu vermemesine rağmen
CP bozulmasının görülmemesinin temel sebebi hala tam olarak belli olmayıp bu
durum CP problemi olarak adlandırılırmaktadır.

Ayar değiĢmezliği nedeniyle Aa Aa gibi terimler yasaklanmıĢtır. Bu sebeple gluonlar

kütlesizdir. Öte yandan kuark kütleleri ayar simetrisi tarafından kısıtlanmamıĢ olup
sonludurlar. Farklı çeĢnili kuarklar farklı kütlelere sahiptir. N f çeĢnileri için

denklem (2.1)‟deki kuark alanı q ‟yu (m kuark kütlesi) N f bileĢenli bir vektör

olarak ele alırız. Standart modelde kuark kütlelerinin kökeni kuarkların Higgs
alanıyla Yukawa etkileĢmelerine dayanır. Buna rağmen, kuark kütlelerinin çok farklı
değerler almasının sebebi henüz anlaĢılamamıĢtır.
2.2 Abel Olmayan Alanların Kuantumlanması

Klasik Lagranj yoğunluğu düĢük enerjilerde KRD‟nin dinamikleri hakkında çok


fazla bilgi vermez. Oysa, KED‟in klasik limiti olan Maxwell denklemlerinin günlük
hayatımızda çok sayıda uygulama alanlarına sahiptir. KRD ve KED arasındaki temel
fark KRD‟de düĢük enerjilerde kuantum etkilerin daha çok önem kazanmasıdır. Bu
farkı tamamen görmek için KRD‟yi kuantumlu yapıda düĢünmek ve vakum
polarizasyonunun etkilerini anlamak gerekir. BaĢlangıçta fonksiyonel integral
metodunda bölüĢüm fonksiyonu, J dıĢ kaynağına bağlı olarak yazılır .

Z J   0 0  J
  dA dq dq exp i  d 4 xLklasik  J  (2.13)

Z J  ‟nin fiziksel anlamı t   daki vakumdan t   daki vakuma geçiĢ

genliğidir. Fonsiyonel integral Aa x  gluon alanları ve q  x  , q  x  Grassmann

alanları üzerinden alınır. DıĢ kaynak J   q  q   J a A a olarak tanımlanır,

burada  ve  iki bağımsız Grassmann dıĢ kaynağı temsil ederken, J a x  gluonlar

için dıĢ kaynaktır. Ġntegrasyonun ölçüsü dAdq dq ve etki S   d 4 x Lklasik ayar

değiĢmez olduğundan açıkça görüldüğü gibi Z 0 ‟da ayar değiĢmezdir. Bu yüzden
her bir ayar alanı ayar dönüĢümleriyle bağlantılı sonsuz sayıda iliĢkiye sahiptir. Bu
bağıntıların tümü Z 0 ‟a aynı ağırlıkta katkı yaptığından fonksiyonun integrali
yakınsak olur. Böyle çoklu sayımlardan kaçınmak için, ayar alanlarından birini
sabitlemek gerekir.

Ayarı sabitlemek için

 dV   A  GA 1


V
FP (2.14)

yazılabilir, burada AV  VAV t , G A ayar sabitleme fonsiyonu olup,  FP A


integrali 1‟e eĢitleyen Fadeev-Popov (FP) Jakobiyenidir; dV grup uzayında
d VV   d V V  olmasını sağlayan değiĢmezlik ölçüsüdür (Creutz,1985; Gilmore
1994). Yukarıdaki eĢitlik kısaltılıp, ters ayar dönmesi yapılırsa

Ayar Yörüngesi

{Av1} {Av2} {Av3} {Av4}

G(A)=0

A1 A2 A3 A4
A

ġekil 2.1: Ayar Yörüngeleri (Hatsuda,2004)

Z J    dV   dA dq dq FP A G Aexp i  d 4 xLklasik (2.15)

 G A , Ģekil 2.1‟de verilmiĢ ayar yörüngesinden elde edilen bir gösterimdir.  FP
açık Ģekli:

 G AV 
 FP A = det V 1 , (2.16)
V

olup burada determinant hem renk hem de uzay zaman indisleri için alınır. (2.15)
eĢitliğinin sağındaki ilk faktör sonsuz uzay zaman hacmiyle çarpılan sonlu ayar
hacmidir. Bu faktör izole edildiği ve Z J ‟ deki çarpan olduğu için basitçe alan
çarpanlarının vakum beklenen değerlerini etkilemeksizin kaldırılabilir. G temsili
değerleri korumak Ģartıyla keyfi olarak seçilebilir. Genelde kullanılan
G  n  A , n 2  0 eksenel ayar;
G  n  A , n 2  0 IĢık koni ayarı;

G  x  A Fock-Schwinger ayarı;

G   i Ai Coulomb ayarı;

G  A0 Temporal ayar ;

ve G A    A  f x  Kovaryant ayarlardır.

Kovaryant ayarı f x  uzay ve zamanın keyfi fonksiyonudur. Yukarıdaki eĢitlik

durumunda eĢitliği 1   df  e if / 2


f x  ortadan
2
ile çarparız ve böylece

kaldırılabilir. Burada  ayar parametresidir. FP determinantı birbirinden bağımsız

c a x  ve c  a x  ghost ve karĢıtghost alanları olarak adlandırılan Grassmann


alanları ile üstel ifade haline getirilebilir. Sonuçta

ZJ  e J    dAdq dqdc dcexp i  d 4 x( Lklasik  J ) (2.17)

L  q  iD
   m   q  
1 a 
4
F  Fa  ca   Dabcb 
2

1  a
 A 
2
(2.18)

elde edilir. L ayarı sabitlenmiĢ lagranj klasik ayar dönüĢümü altında artık değiĢmez
olmamasına rağmen, Becchi-Rouet-Stora-Tyutin (BRST) dönüĢümü  BRST altında

kuantum ayar değiĢmezliğine sahiptir (Becchi, 1976; Tyutin, 1976). DönüĢümler


aĢağıdaki Ģekilde verilir:

 BRST q =  igcq
 BRST A   D , c
, (2.19)

 BRST c=  g c, c
i
 BRST c     A , (2.20)
2

Burada c  c a t a ve  uzay ve zamandan bağımsız Grassmann sayısıdır.


 qx   i x  qx ‟te   g c konulursa yukarıdaki dönüĢümler kolayca elde
edilir. Yani  BRST
2
=0 ‟dir.
KRD‟nin kanonik kuantizasyonu BRST simetrisiyle yapılabilir. Z J  ya da W J  ‟yi
elde etmek için standart pertürbasyon teorisinde L ‟yi serbest ve etkileĢme kısmı
olarak ikiye ayırabiliriz.

L  L0  Letkilesme (2.21)

W J  indirgenemeyen tek parçacık için Green fonksiyonunun oluĢum


fonksiyonelidir. Bu durumda Legendre dönüĢümü yapılarak efektif etki
   W J   J tanımlanabilir. Burada   W / J ;   tek parçacık
indirgenemez köĢesi için oluĢum fonksiyonelidir.

2.3 Kayan EtkileĢme Sabiti

 ‟nın bir fonksiyonu olarak kayan etkileĢme sabiti g‟nin davranıĢı nedir? Bu soruyu
aĢağıdaki denkleminin çözümüne bakarak yanıtlayabiliriz.

g
  (2.22)


(2.22) eĢitliğinin sağı  fonksiyonu olarak adlandırılır ve g yeterince küçükse


pertürbasyon teorisi kullanılarak hesaplanabilir. Boyutsal düzenlemeyle tekrar
düzenlenen minumum çıkartma Ģemasını MS  uygularsak bütün manipülasyonlar
basitleĢir (Muta, 1998). Bu Ģemada  fonksiyonu sadece g ‟ye bağlıdır ve bir seri
açılımına sahiptir (Gross, 1981; Muta 1998).

 g    0 g 3  1 g 5  ...... , (2.23)

1  2  , (2.24)
0  11  N f 
4 2  3 

1  38 
1  102  Nf  . (2.25)
4  4
 3 
Burada,  0 ve  1 faktörleri çıkartma metodundan bağımsız olup N f  8 için

pozitiftir. Negatif bir  fonksiyonu,  artarken g   ‟nın azalacağını ifade eder. Bu


durum morötesi asimtotik özgürlük olarak adlandırılır (Gross ve Wilczek, 1973;
Politzer, 1973; „t Hooft, 1985) .

e3 e5
KED‟de  fonksiyonu  e     .......

12 2  
64 4 

ile ifade edilir.  arttıkça e  ‟nın azalacağını gösterir. Dört boyutlu uzay zamanda
renormalize edilebilir kuantum alan teorileri arasında sadece abelyen olmayan ayar
teorileri asimtotik özgürlüğe sahiptir.  0 ve  1 değerlerini alarak en düĢük

mertebedeki g   ‟nin tam ifadesi çıkarılabilir (Coleman ve Gross, 1973) :

g   
1  
 1 ln  2 / 2KRD 
1  2
    (2.25)
4 0 ln  /  2 2
KRD   0 ln  /  KRD 
2 2

g
burada  KRD ölçek parametresi olup deneysel olarak belirlenir.  KRD ,  

eĢitliğin integrasyon sabitine bağlından  KRD ,  ‟dan bağımsızdır.

 KRD ‟nin gerçek değerinden bahsedildiğinde aktif çeĢnilerin sayısı ve çıkartma


 N 5 
Ģemasını belirlemek önemlidir; örneğin  MSf  217  24MeV (Eidelman, 2004).

(2.25) eĢitliğine göre,  arttığında etkileĢme sabiti logaritmik olarak azalır. Bu


nedenle,  yeterince büyük olduğundan pertürbasyon teorisi güvenilir bir Ģekilde
kullanılabilir. Ancak bu  ‟nın büyük değerleri için g‟ye bağlı açılımın yakınsak
olduğu anlamına gelmez. Bunun yerine, açılımın asimtotik olduğu söylenebilir.
Deneyler sonucunda elde edilen verilerden çıkarılan etkileĢme sabiti Ģekil 2.2‟de
gösterilmiĢtir.  ‟nın tipik değerleri için  S güçlü etkileĢme sabiti Ģu değerleri

alabilir:
 S 100 GeV   0.1156  0.0020  S 10 GeV   0.1762  0.0048
 S 2 GeV   0.300  0.015  S 1GeV   0.50  0.06 (2.26)

Kuark kütlesi m etkileĢme sabiti g ‟ye benzer bir parametredir ve akıĢkan


denklemine uyar:


 m   m g m , (2.27)


 m g  =  m0 g 2   m1 g 4  ........,  m0 
8
. (2.28)
4 2

 S  

0.4

0.3

0.2

0.1

0  (GeV)
1 2 5 10 20 50 100 200

ġekil 2.2  Bozunmasından kayan etkileĢme sabiti (Hatsuda,2004)


m  
m
Bu denklemin çözümü  m 0 / 2 0
ile verilir. Burada m
1 2
 2 
 ln  /  KRD  
2 
integrasyon sabiti olup,  ‟dan bağımsızdır.  m0 / 2 0  12 / 33  2 N f  olduğundan
kayan kütle  <0 olduğu sürece  arttıkça logaritmik olarak azalır. m  KRD‟nin
basit bir parametresi olup propagatörun kutuplu olmasına karĢılık gelmez. Kuarklar
hapsolmalarına ve tam pertürbatif olmayan propagatörde kutba sahip olmamalarına
rağmen pertürbasyon teori kütleden bahsedebiliriz. Bu kütle kutup kütlesi olarak
adlandırılır ve ağır kuarkların fenomelojisinde faydalıdır. Kayan kütle ve kutup
kütlesi pertürbasyon teorinin ilk mertebelerinde birbirleriyle iliĢkilidir
mkutup  m  m1  4 / 3 S (  m /   ...... . Hafif kuarkların kayan kütleleri ve

oranları tablo 2.1‟de özetlenmiĢtir. Ağır kuarkların kayan kütleleri ve kutup kütleleri
tablo 2.2 ‟de özetlenmiĢtir.

Tablo 2.1: MS ġemasında Kayan Kütleler Ve Ölçekten Bağımsız Oranlar

mu ,d ,s   1 GeV  1.35 mu ,d ,s   2 GeV 

Kayan Kütle Kütle Oranı

Yukarı: mu 1.5 – 4.5 MeV (  =2 eV) mu / md  0.553±0.043

AĢağı : md 5.0 – 8.5 MeV (  =2 eV)

Acayip: m s 80 – 55 MeV(  = 2GeV)


ms / md = 18.9±0.8
Tablo 2.2: MS ġemasında Kayan Kütleler Ve Tılsımlı, Alt ve Üst Kuarkların Kutup
Kütleleri

Kayan Kütle Kutup Kütlesi

Tılsım: mc 1.0 – 1.4 GeV (   mc ) 1.5 – 1.8 GeV

Alt : mb 4.0 – 4.5 GeV (   mb ) 4.6 – 5.1 GeV

Üst : mt ~ 175 GeV   mt  ~ 175 GeV

2.4 Kuantum Renk Dinamiği’nde Kiral Simetri

Klasik Lagrange yoğunluğu SU 3 yerel ayar simetrisinden baĢka, diğer global
simetrilere de sahiptir. Ġlk olarak  5 kiral operatörünün iki öz durumu olarak  1

sol elli ve sağ elli kuarkları ele alalım:

qL 
1
1   5  q , qR 
1
1   5  q . (2.29)
2 2

 
Serbest kütlesiz kuarklar için kiralite   p helisiteye eĢittir. ġimdi, KRD‟yi
N f çeĢnili ve kuark alanını N f bileĢenlerine sahip bir vektör olarak ele alalım:

q  u, d , s,........ (2.30)

Sonra kuark kütlesi m , N f  N f ‟li matrise dönüĢür ve Lklasik Ģekildeki gibi

yazılabilir:

Lklasik  Lklasik q L , A  Lklasik q R , A  q L mqR  q R mqL  (2.31)

Bu ifadeden m  0 için denklem (2.1)‟deki Lklasik ve denklem (2.18)‟daki L ‟nin

U L N F   U R N F  global dönüĢümleri
q L  e i  L q L , q R  e i  R q R ,
j j j j
(2.32)

altında değiĢmez olduğu görülür.


Burada  Lj, R  j  0,1,2,3,....., N 2f  1 olup uzay ve zamandan bağımsız

parametrelerdir ve 0  2 / N f ,  j  2t j  j  1,2,......, N 2f  1 ‟dir. Bu simetri kiral

simetri olarak tanımlanır.


Vektör ve eksenel vektör dönüĢümü aĢağıdaki Ģekilde tanımlamak

q  e i  q , q  e i  A 5 q
j j j j
(2.33)

kolaylık sağlar. Burada    L   R ve    L   R ‟dir.

Yukarıda iki U 1 dönüĢümü vardır: j   j 0 , Aj  0 baryon sayısı ile iliĢkili olan

U B 1 ve çeĢni singlet eksenel dönmesiyle iliĢkili olan U A 1 dönüĢümü. Simetri ve
korunum yasalarıyla iliĢkili olan Noether teoreminden vektör ve eksenel akımlar için
J j  q    j q ve J j 5  q    5  j q aĢağıdaki eĢitlikler elde edilir:


  J j  i q m,  j q ,   j  0,1,2....., N 2
f 1  (2.34)

  
  J j 5  iq m,  j  5 q , j  1,2....., N 2f  1  (2.35)

 g2 ~ 
  J 0 5  2 / N f  2iq m 5 q  2 N f Fa  Fa  (2.36)
 32 2

Burada Fa     Fa ,  0123  1 dual alan Ģiddet tensörüdür. (2.36) eĢitliğinde
~ 1
2
görüldüğü gibi J 0 5 çeĢni singlet eksenel akımın korunumu sadece m kuark kütle

matrisi ile değil ayrıca eksenel anormallik olarak adlandırılan kuantum etkisiyle de
bozulur (Bertlemann, 1996). Bu durum fonksiyonel integral bakıĢ açısından, U A 1

dönüĢümü altında yol integralinin ölçüsünün dq , dq değiĢmezliğinden kaynaklanır.

2.5 Kuantum Renk Dinamiğinde Pertürbatif Olmayan Yöntemler

Kızılötesi (IR) bölgesinde etkileĢme sabiti g büyük olduğunda kuarklar ve gluonlar


düĢük enerjilerde pertürbatif olmayan türde bir etkileĢme gösterirler. Bu sebepten
KRD vakumu farklı bir yapı kazanır.

KRD spektral toplam kuralları kullanılarak elde edilen charmonyum kütle spektrumu
analizleri gluonların pertürbatif olmayan yoğunlaĢmaya sahip olduklarını gösterir
(Shifman,1979; Colangelo, Khodjamirian,2001) :

 s a 
~ 300MeV  .
4
F  Fa (2.37)
 vakum

Ġlk olarak enerji momentum tensörünün vakum beklenen değeri Lorentz değiĢmezliği
kullanılarak T    vakum g   olarak yazılabilir. Burada  vakum KRD
vakum

vakumunun enerji yoğunluğudur. Kolaylık için kiral limitte m  0  g  ‟nin seriye


açılımındaki ilk birkaç terim alınarak

11  2 N f / 3   s a   
 vakum ~
  F  Fa   0.3GeV fm 3
~ (2.38)
32   vakum

elde edilir.

KRD vakumu pertürbatif vakumdan daha az bir enerji yoğunluğuna sahiptir.


Çoğunlukla  vakum =  B olarak alınır ve B torba sabiti olarak adlandırılır. Renk

hapsolması pertürbatif olmayan vakumun gluonik yapısıyla iliĢkili olmak zorundadır.

Bu bağıntıyı oluĢturacak köprüyü inĢa etmek için birçok giriĢim olsa da tatmin edici
ve net bir açıklamaya ulaĢılamamıĢtır. Pertürbasyon teorisinde karĢılaĢtığımız karĢıt
perdeleme özelliği   1 ve   1 renk hapsolmasının zaten bir iĢareti niteliğindeydi.
Gerçekte KRD vakumu mükemmel karĢıtdielektrik olabilir veya mükemmel bir
paramanyetik madde olabilir. Örneğin,

 vakum  0,  vakum   . (2.39)

Kiral simetriyle elde edilen Gell-Mann-Oakes (GOR) iliĢkisi;

f 2 m2   m
ˆ u u  dd
vakum
 
0 m
ˆ2 (2.40)

f 2 m2 0   mu u u  d d
vakum
 
0 m
ˆ2 (2.41)

ˆ  mu  md  / 2 , u ve d kuarklarının ortalama kütlesidir. f   93MeV olup, pion


m

 140MeV , m 0 ~
bozulma sabiti ve m  ~  135MeV  sırasıyla yüklü ve nötr pion

kütlesidir. Tablo 2.1‟den elde edilen kuark kütleleri kullanıldığında


ˆ   1GeV  ~ 5.6MeV olarak elde ederiz.
m

  1GeV ‟de u u  dd / 2 vakum


 250MeV 
3
(2.42)

olacaktır. Buna göre KRD vakumu kuark-karĢıtkuark çifti yoğunlaĢmalarını içerir.


Kiral simetrinin dinamik bozulması teorisini ilk ortaya atan, metallerdeki
süperiletkenlik ve Cooper çiftleri arasında benzerlik kuran Nambu olmuĢtur (Nambu
ve Jona Lasinio, 1966).

Buna göre (2.33)‟de verilen SU L N f  SU R N f  dönüĢümleri altında

q q  q L q R  q R q L invaryant olmadığından, bu kiral simetrinin bozulma mertebesine


bir katkı sağlar. Aslında, KRD vakumunda kiral simetrinin bozulması:

SU L N f  SU R N f   SU V N f  (2.43)
Ģeklinde ifade edilebilir. Burada SU V N f  vakumda bulunan bir vektör simetrisidir.

Çok yüksek sıcaklıklarda kiral simetrisi restore olur. Çok yüksek baryon
yoğunluğundaysa sistem çok farklı bir simetri bozulma Ģekli gösterir (renk süper
iletkenliği)

KRD vakumunun enerji yoğunluğu mertebe parametresinin bir fonksiyonu dur.


q q ‟nun genlik dalgalanmaları bir kütle uyarılmasına karĢılık gelir, bu da  mezon

olarak adlandırılır (Hatsuda ve Kunihiro, 2001). Öte yandan, q q ‟nun faz

değiĢkenliği kiral limitte hiçbir enerji değiĢimine sebep olmaz ve kütlesiz pionların
oluĢmasına sebep olur.

n iç serbestlik dereceli birbiriyle ekileĢmeyen kütleli bozonların büyük kanonik


bölüĢüm fonksiyonu aĢağıdaki gibidir:

n
  
Z B     exp  l E k     / T   1  exp  E k     / T 
n
(2.44)
k  l 0  k

Burada sonsuz çarpım mümkün tüm momentum durumları üzerinden alınır ve  ,

E k   k 2  m 2 enerjiyle doldurulabilecek her bir kuantum durumunu iĢgal etme


sayısıdır. KarĢıt parçacıklar için  yerini   ‟ye bırakır. EĢitlikteki Z B faktörü
  m olduğu sürece sonludur.   m durumu Bose-Einstein istatisliğiyle
bağlantılıdır.
  0 için termodinamik potansiyel

 B T ,V ,0
 n
dk

T ln 1  e  E k  / T 
V 2 3
(2.45)
dk 1   1
 n  v  k E k  / T (2.46)
2  3
3
e 1
burada m  0 limit durumunda
 B T ,V ,0 2
 n T 4 (2.47)
V 90
elde edilir.
  
burada v  E /   k / E parçacığın hızıdır. Basınç, birim zamanda kabın duvarının
birim alanına transfer edilen ortalama momentumdur.

n iç serbestlik dereceli etkileĢmeyen kütleli fermiyonlar için büyük kanonik


bölüĢüm fonksiyonu

n
  

Z F     e l  E k    / T   1  e  E k    / T 
n
(2.48)
k  l 0 ,1  k

n spinleri ve diğer iç serbestlik derecelerini belirler. KarĢıt parçacıklar için  yerini


  ‟ye bırakır.   0 olduğunda, büyük potansiyel

 F T ,V ,0
 n 
dk

T ln 1  e  E k  / T  (2.49)
V 2 3

dk 1   1
 n  v  k E k  / T (2.50)
2  3
3
e 1

 F T ,V ,0 72 4
=n T (2.51)
V 8 90

ile ifade edilir.

Bu, fermiyonlar için Stefan Boltzmann yasasıdır. EĢitlik (2.51)‟deki 7/8 faktörü
sabit E k  değerleri için n B ‟nin   0 ,   0 ‟daki n F ‟den daha büyük olacağını
gösterir.

n B k   n F k  
1 1
 E k    / T ,  E k    / T , (2.52)
e 1 e 1
t I anında m durumundan t F anında n durumuna geçiĢ genliği (Feynman Kernel)

K nm t F , t I   n e iH t F , t I  m
ˆ
(2.53)

ile verilir. Bu genliğin yol integrali gösterimi t I  t  t F zaman aralığını çok küçük
parçalara bölmekle ve tam setler dahil etmekle elde edilir. Öte yandan, büyük
kanonik bölüĢüm fonksiyonu aĢağıdaki Ģekilde yazılabilir::

Z= ne
n

 Hˆ  Nˆ / T
n . (2.54)

(2.54) eĢitliğinde t F  t I  i / T , Hˆ  Hˆ   Nˆ ve m  n yerdeğiĢtirmeleri

yapılarak Z fonksiyonu elde edilebilir. Yol integral gösterimi için, kompleks zaman
düzleminde t  Re t  Im t  ilk t I baĢlangıç zamanı ve t F son zamanına bağlı olan
bir C yolu seçilmesi gerekir. C ‟deki Im t ‟nin artan bir fonksiyon olmaması gerekir
(Mills, 1969; Landsman ve Weert, 1987). Böyle bir özellikliğe sahip olan tipik bir
yol Ģekil 2.3‟de gösterildiği gibidir.

ġekil 2.3: Kompleks zaman düzleminde tipik bir yol (Hatsuda,2004)

Ġmajiner eksen üzerindeki t I  0 ‟ı ve t F  i / T ‟e bağlayan düz hat en kullanılıĢlı


yoldur.
Bu yol Matsubara Yolu olarak adlandırılır (Matsubara, 1955 ve Ezawa, 1957).
Matsubara yolu reel parametre  0  1 / T  ile karakterize edilebilir.  x  skaler
alanı için bölüĢüm foksiyonu

Z   d exp   d  dx LE   , x ,   , x 
1/ T
(2.55)
0

ile ifade edilir.   , x  ve LE sırasıyla öklit uzay zamanında skaler alan ve Lagranj
yoğunluğu olarak tanımlanır.  üzerinden integral  1 / T, x  =  0, x  sınır Ģartıyla
gerçekleĢir. Çünkü ilk durum ve son durum aynı olmak zorundadır. Denklem (2.55)
dört boyutlu düzlemde alan teorisi olarak yorumlanabilir. Sıcaklık boyutu 1 / T iken
uzaysal boyutu sonsuzdur. T  0 limiti sıfır sıcaklıktaki Öklit Alan Teorisi‟ne
karĢılık gelir. EĢitlik (2.56) ve Minkowski uzayındaki bölüĢüm foksiyonu arasındaki
bağlantı çok nettir: t  i ,  t , x    , x  ve LM   LE ‟dir. Fermiyon alanları

için   , x  sıcaklık sınır koĢulu yerine karĢıt-periyodik  1 / T , x    0, x  Ģartı


kullanılmalıdır. Bu Grassmann değiĢkenlerine göre yazılan eĢitlik (2.54)‟deki izin
yapısından kaynaklanır.

(2.55) eĢitliği genelleĢtirilerek büyük kanonik bölüĢüm fonksiyonu Z genelleĢtirilir.

Öncelikle öklit vektörlerinin açık Ģeklini yazalım:

x    , x
 E     , 
 E 

      i ,  ,
E 4
0
A   A  iA , A 
a
E 4
0 a

D    igt A 
 E 
a a
 E D    igT A 
 E 
a a
 E

F 
 E 
1
g

D , D E  (2.56)

burada
  ,     2 yukarıdaki eĢitliklerde g ‟nin önündeki zıt
 E  E 

iĢaret D   D  ‟den gelmektedir. Yukarıdaki ifadede t  i dönüĢümü


i E
i
M

yapılırsa:
 1/ T 
Z    dA dq dq dc dc exp    d  dx L  (2.57)
 0 

L  q  i  D  m  i 4   q    A 2
1 1
F  F   c   D c  (2.58)
4 2
elde edilir.

Buradan sınır koĢulları aĢağıdaki Ģekilde yazılabilir:

q 1 / T , x    q 0, x  , q 1 / T , x    q 0, x  (2.59)

A 1 / T , x   A 0, x  (2.60)

c1 / T , x   c0, x , c 1 / T , x   c 0, x  (2.61)

Grassmann alanları olmasına rağmen ghost alanları da periyodiklik sınır koĢullarına


uyar. Bu durum  ‟yu periyodik olan A ‟lerin bir fonksiyonu olan Fadeev-Popov

determinantının eksponansiyel Ģekilde yazılmasını söyler.


BÖLÜM 3. KUARK GLUON PLAZMA

3.1 Sonlu Sıcaklıklarda Kuarklar ve Gluonlar

Termal ve kuantum dalgalanmalarını hesaba katabilmek ve ilk mertebelerin (leading


order) ilerisine geçebilmek için pertürbasyon teorisi kullanılmalıdır. Ġlk olarak
Lagranj yoğunluğu serbest ve etkileĢme bölümlerine ayrılmalıdır:

1/ T
S   d
0
 dx L
0  L1   S 0  S I . (3.1)

Sonra ln Z Ģekildeki gibi açılabilir:

 n!  d   S 
1
e  S0
n
I   1 
Z n0

1
 S I n  exp    SI 
c
 
n
, (3.2)
 d e
 S0
Z0 n  0 n! n  0 n ! 
0 0

burada d  , dA dq dq dc dc ölçüsünün kısaltılmıĢ halidir.  S I n serbest etki


0

 S I n  S I n
c
S 0 ‟a göre hesaplanmıĢ termal ortalamayı ifade eder; , ‟in
0 0

Feynman diyagramlarının “bağlı” kısmını ifade eder. Bağlı grup (Linked cluster)
teoremine göre bağlı olmayan bütün Feynman diyagramları bağlı diyagramların
eksponansiyeli alınarak oluĢturulabilir.

Bazı operatörlerin Ô beklenen değerinin pertürbatif açılımı aynı Ģekilde formüle


edilir:

 d Oˆ e 1 O   S I 
S

ˆ n

O   S I 
1 ˆ
 
c
Oˆ  0 n
. (3.3)
 d e
S
n  0 n! Z / Z0 n  0 n!
0
3.2 Sonlu Baryon Yoğunluklarında Kuarklar ve Gluonlar

Torba içindeki basıncın T  0 ‟da bile kuark maddesinin serbest halde bulunmasına
imkan verdiği bir diğer olasılığı ele alalım. Torba içindeki kuark maddesi yüksek
baryon yoğunluklu kuarklardan oluĢsun. Pauli dıĢarlama ilkesi gereği birden fazla
fermiyonun bütün kuantum sayıları aynı olamaz. Bu sınırlama kuarkların
yoğunluğunu arttırır ve daha büyük momentum seviyelerini doldurmalarını sağlar.
Böylece kuark gazının dejenereliğinden dolayı, gaz bir basınca sahip olur. Ancak
torbadaki kuark maddesinin yoğunluğu artarsa dejenere kuark gazının basıncının
torba basıncını aĢtığı bir nokta olacaktır. Böylece torba basıncı torbayı bütün halinde
tutamayacaktır. Kuark maddesinde kuarkların hapsolmadığı bir seviye mümkün
olacaktır. Her bir kuark 1/3 baryon sayısı taĢırken yüksek kuark yoğunluğu, yüksek
baryon yoğunluğuyla iliĢkilidir. Bu sebeple net baryon yoğunluğunun sıfır olmadığı
kuark maddesinin yeni halinin yüksek baryon yoğunluğuna sahip olması mümkün
olacaktır. Kuark maddesinin bu seviyedeki baryon yoğunluğunun büyüklük
mertebesi ne olabilir?

Rölativistik dejenere kuark gazından kaynaklanan basıncı belirlemeliyiz. Kolaylık


için karĢıtkuarkların ve gluonların katkısını ihmal edelim. dp momentum aralığındaki
p momentumuna sahip V hacmindeki durum sayısı:

g qV
4 p 2 dp (3.4)
2 3

olur. Her bir durum bir kuark tarafından doldurulduğundan  q ‟ya kuark fermi

momentumuna kadarki toplam kuark sayısı

q
g qV g qV
Nq   4 p dp   q3
2
(3.5)
2 
3
0 6 2

Ģeklinde yazılabilir.
Buradan kuark gazındaki parçacık sayı yoğunluğu

Nq gq
nq    q3 (3.6)
V 6 2

olarak elde edilir.

V hacmindeki kuark gazının enerji yoğunluğu ise

q
g qV gq V
Eq   4 p dp   q4
3
(3.7)
2  3
0 8 2

Eq gq
q    q4 (3.8)
V 8 2

olarak bulunur.

Basınç ve enerji yoğunluğu arasındaki iliĢkiden

1E gq
Pq    q4 (3.9)
3 V 24 2

elde ederiz.

Dejenere kuark maddesinin basıncı torba basıncına eĢit olduğunda Pq  B maddede

kritik durum değiĢimi meydana gelir. Bu da bizi

1/ 4
 24 2 
 q   B

(3.10)
 g q 

iliĢkisine götürür. n qc kritik kuark sayı yoğunluğuyla  q arasında bir iliĢki vardır.

Kuark sayı yoğunluğu aĢağıdaki ifadeyle verilir:


1/ 4
 gq 
nq KGP  4 
2 
B3/ 4 . (3.11)
 24 

Buna karĢılık gelen kritik baryon sayı yoğunluğu ise,

1/ 4
4  gq 
n B KGP    B3/ 4 (3.12)
3  24 2 
olur.

Yüksek baryon içerikli plazmanın doğasını anlayabilmemiz ve bazı sayısal değerleri


elde edebilmemiz için, sadece u ve d kuarklarına sahip herhangi bir nükleer
maddeyi sıkıĢtırmamız sonucu oluĢan plazmayı ele alalım. Böyle bir kuark
maddesinin dejenerelik sayısı g q = ( üç renk)  (iki spin)  (iki çeĢni) dir.

B1 / 4  206 MeV ‟lik torba basıncı için kritik baryon yoğunluklu sıkıĢtırılmıĢ hadron
maddesi T  0 sıcaklığında yüksek baryon içerikli KGP‟ye dönüĢür.

nB KGP  0.72 / fm 3 elde edilir.

 q kuark fermi momentumu  u ,d  434 MeV değeri ile iliĢkilidir. KGP‟nin bu

değerleri nB  0.14 / fm 3 nükleon sayı yoğunluğu ile ve dengedeki normal nükleer


maddenin 251 MeV‟lik nükleon fermi momentumuyla kıyaslanmalıdır. Böylece
kritik baryon yoğunluğu normal nükleer madde yoğunluğunun beĢ katıdır.
Baryonların yoğunluğu bu yoğunluk değerini aĢtığında baryon torba basıncı
kuarkların dejenereliğinden kaynaklanan basınca dayanacak kadar güçlü değildir ve
her bir baryon torbaları kuarkların torba içinde hapsolmalarını sağlamaktadır.
Sıcaklık çok yüksek ve net baryon yoğunluğu (baryonların yoğunluğu-
antibaryonların yoğunluğu ) sıfır olduğunda ilk durum oluĢur. Kritik sıcaklık 140
MeV olarak tahmin edilirse, sıcaklık sıfır olduğunda ve baryon yoğunluğu neredeyse
dengede olan nükleer madde yoğunluğunun beĢ katı olduğundan ikinci durum oluĢur.
Bu iki limit arasındaki sistem için parçacıkların termal hareketinden doğan bir basınç
vardır. Ayrıca fermiyon gazının dejenereliğinden doğan bir basınç vardır. Toplam
basınç bu iki katkının toplamıdır. Bu sebeple sıcaklığın sıfır ve net baryon
yoğunluğunun sıfırdan farklı olduğu sistemler için kuark maddesinin serbest kaldığı
kritik sıcaklıkta dejenere gazı, T  0 ve diğer Tc limitleri arasında bulunur.

Rölativistik ağır iyon fiziğinin en önemli konusu kuark maddesinin yeni halini
doğrulamak için sıcaklık ve baryon yoğunluğunun değiĢik bölgelerinde kuark
maddesinin hal diyagramını incelemektir.

3.3 Termal Alan Teorilerine GiriĢ

T sıcaklığında göreli kütlesiz kuark gazından kaynaklanan basınç elde edilmek


istenirse, öncelikle kuark gazının enerji yoğunluğu belirlenir. dp momentum aralığı

p momentumuna sahip V hacmindeki kuarkların faz uzay hacmi 4 p 2 dpV ‟dir.

Her bir hal 2  „lük faz uzay hacmine sahip olduğundan dp momentum aralığı p
3

momentumlu durum sayısı

 4 Vp 2 dp 
  (3.13)
 2 3 
 

ifadesiyle tanımlanır. T belli sıcaklığında bütün durumlar doldurulmaz. p


momentumuyla durumların doldurulma olasılığı T sıcaklığına uygun Fermi- Dirac
Dağılımı‟yla ifade edilir. dp momentum aralığı p momentumuna sahip V
hacmindeki kuarkların sayısı

g qV 4 p 2 dp  1 
dN q    p q / T  (3.14)
2  3
1  e 

Ģeklinde elde edilir. Kümeli parantezi içindeki faktör Fermi-Dirac dağılımı,  q

kuarkın Fermi enerjisidir (ya da kimyasal potansiyeli ) ve g q  N C N S N F olup

kuarkların dejenereliğidir. Kuark kimyasal potansiyeli verildiğinde karĢıtkuarkların


yoğunluğunu elde ederiz. Negatif enerji seviyeleri karĢıtkuarkların varlığını iĢaret
eder. KarĢıtkuarkların yoğunluk sayısı

 
0
gq
nq   
1
2  
4 p dp 0 0 1  1  e  p0  q / T  (3.15)
 
3



gq  1 
2  
= 4 p0 dp0   p0  q / T 
1  e 
3
0

olur.

Böylece kuarkların sayı yoğunluğu karĢıtkuarklarınkine eĢit olursa  q  0 olur.

 q yerine sıfır yazılarak V hacminde ve T sıcaklığında kütlesiz kabul edilen


kuarkların enerjisini aĢağıdaki Ģekilde yazılabilir:


g qV p 3 dp g qV 4  z 3 dz
2 2 0 1  e p / T 2 2
Eq   T  (3.16)
0 1 e
z

Bazı dönüĢümlerden sonra,

g qV 
T 4 4   1
1
Eq 
n
. (3.17)
2 2
n 0 n  14
elde edilir.

Burada  Euler gama fonksiyonudur ve kolaylıkla gösterilebileceği gibi:

  1 n  1
1 1 1
   
n
4 4 4
(3.18)
n 0 n 1, 3, 5,.. m n  2 , 4, 6 ,.. m

buradan da

  1 n  1  1  2   4 ,

n1 3
4
(3.19)
n 0
elde edilir. Burada  x  Riemann zeta fonksiyonunu göstermetedir.

 x  
1

m 1, 2 , 3,.. m
x
(3.20)

 4 fonksiyonu  4 / 90 değerine sahiptir. Kuarklar nedeniyle sistemin enerjisi

7 2 4
E q  g qV T (3.21)
8 30

Ģeklinde yazılabilir.

Bilindiği gibi kütlesiz olarak düĢünülen fermiyonlar ve bozonların basıncı ve enerji


yoğunluğu arasındaki iliĢki

1E
P (3.22)
3V

Ģeklindedir. Sonuç olarak kuarkların basıncı sıcaklığa bağlı olarak

7 2 4
Pq  gq T (3.23)
8 90

Ģeklinde yazılabilir. Benzer Ģekilde karĢıtkuarkların basıncı ise

7 2 4
Pq  gq T (3.24)
8 90

olur. Böylece T sıcaklığındaki kuark karĢıtkuark gazının basıncı,

g q  g q  T 4 ,
2
7
Pq  Pq  (3.25)
8 90
Kuarkların ve karĢıtkuarkların sayı yoğunluğu ise


p 2 dp
gq gq 3 3
T  3
2 2 0 1  e p / T 2 2
nq  nq   (3.26)
2

olur.

 3 fonksiyonu 1.20205 değerine sahiptir. 200 MeV sıcaklığına sahip KGP üç
çeĢnili, kütlesiz serbest kuark gazı olarak ele alınır ve bu durumda

nq  nq  1.71 / fm 3

olur. Bir sonraki adımımız T sıcaklığında gluonlardan kaynaklanan basıncı elde


etmektir. Sistemde V hacminde ve T sıcaklığındaki gluonların enerjisi


g gV  1 
Eq  p  p /T  dp
3
(3.27)
2 2
0 e 1

Parantezdeki faktör bozonlar için Bose-Einstein dağılımıdır ve gg gluon

dejenereliğidir.

g gluon = ( farklı gluonların sayısı, 8)  ( Polarizasyonların sayısı, 2)

Buradan gluonların enerjisi


g gV z 3 dp g gV 4  3 
Eg  2  z
2 0 e  1 2
 2
T  z dz e z

n 0
e nz (3.28)
0

Bazı dönüĢümlerden sonra


g gV 2
Eg  T 4 4 4  g gV T 4
2 2 30

elde edilir.

1E 2
P eĢitliği kullanılırsa Pg  g g T 4 elde edilir.
3V 90

Gluonların sayı yoğunluğu


gg  1 
ng  p  p /T dp
2
(3.29)
2 2
0 e 1

gg gg
 T 3 3 3  1.202T 3
2 2
 2

olur. T  200 MeV sıcaklığındaki KGP kütlesiz serbest bozon gazı olarak ele alınırsa

n g = 2,03 gluon / fm 3 bulunur.

Sonuçta 200 MeV sıcaklığında KGP‟nin büyüklük mertebesinin fm 3 baĢına yaklaĢık


1.7 kuark, 1.7 karĢıtkuark ve 2 gluon olduğu ve enerji yoğunluğunda yaklaĢık 2.5
GeV / fm 3 olduğu tahmin edilmektedir.

Termal dengedeki rölativistlik pion gazı kütlesiz bozon gazı olarak ele alınırsa
serbestlik derecesi g h =3 olur. Bu sayı   ,   ve  0 olasılıklarına karĢılık gelir.

Böyle bir pion gazının enerji yoğunluğu:

E  2 4
   T , (3.30)
V 10

basıncı ise,
2
P  T4 (3.31)
30

olup, parçacık sayı yoğunluğu

1.202
n  3 T3 (3.32)
2

Ģeklinde verilir. Böylece T  200 MeV sıcaklıkta pion gazının enerji yoğunluğu ve
yoğunluk sayısı:

pion
   0.21 GeV / fm 3 ve n  0.38 ‟tür.
fm 3

Sabit sıcaklık ve basınç altında enerjinin değiĢimi hadron gazının hacmi ve entropisi
dE   P dV  T dS ile verilir:

Yukarıdaki eĢitlik dS / dV entropi yoğunluğu için aĢağıdaki bağıntıyı verir.

dS     P
 . (3.33)
dV T

Böylece sabit sıcaklık ve basınç altında pion gazındaki her pionun baĢına entropi

dS  dS    P 4 2 2
     =3.6
dN  n dV n T 90 1.202

olur. Yani kütlesiz bozon gazı pion gazı olarak düĢünülür. Bir pion oluĢturmak için
entropinin 3.6 birim olması gerekir. BaĢka bir deyiĢle, sistemdeki pionların sayısıyla
sistemin entropisinin oranı sabit olup sıcaklık ve basınçtan bağımsızdır. Pionların
sayısının entropiyle doğru orantılı olması sebebiyle genellikle istatiksel ve
hidrodinamik modeller kullanılır. Böylece, reaksiyon ürünlerinin entropisinden
pionların sayısına ulaĢılır. KGP‟de kuark, gluon ve karĢıtkuarkın üretilmesi için
gerekli entropi miktarını bulmak yararlı olacaktır. Aynı yol izlenirse, sabit sıcaklık ve
basınç altında:

dS q dS q dS   q  Pq
   (3.34)
dN q dN q nq dV nq T

yazılabilir. Kütlesiz kabul edilen KGP için

dS q 4 Pq

dN q 3nq T

bulunur. EĢitlik (3.32) ve (3.34)‟ün sonuçları kullanılarak

dS q dS q
 (3.35)
dN q dN q

47 2 4 1
 gq T =1.40
38 90 3
g q T T 1.202 / 2 2
3

elde edilir. Benzer Ģekilde, KGP‟ de her gluona düĢen entropi

dS g 4 2 4 1
 gg T (3.36)
dN g 3 90 T g g 1.202 T 3 /  2

olur. Böylece, kütlesiz kuarklar, karĢıtkuarklar ve gluonlardan oluĢtuğu varsayılan


KGP‟ de bir kuark karĢıtkuark oluĢturmak için entropi 1.4 birim, bir gluon 1.2 birim
olmalıdır. KGP‟de parçacık üretmek için gerekli entropi ile pion üretmek için gerekli
entropi miktarı hemen hemen aynıdır. Ancak, KGP‟de yaklaĢık 37 serbestlik derecesi
varken kabaca farklı çeĢitteki kuark, karĢıtkuark ve gluon parçacıkları olduğu
düĢünülür. Pion gazında üç serbestlik derecesi vardır. Bu yüzden entropi miktarı pion
gazınınkinden çok fazladır. KGP birim hacminde pion gazına göre daha fazla entropi
bulundurmaktadır.
KGP sürekli bir ortamdır. Diğer taraftan, laboratuarda oluĢturulabilirse sonlu olmak
zorundadır.Yüksek sıcaklıkta serbest kalsa bile sıcak kuark maddesinin sınırları
dahilinde serbest kalabilir. Bu sınır nedeniyle plazmadaki basınç, sınırların
varlığından oluĢan torba basıncı B‟ ye bağlı olacaktır:

2
Psıınır  Psürekli  B = gT 4  B , (3.37)
90

ve buna bağlı olarak enerji yoğunluğu aĢağıdaki Ģekilde değiĢir:

2
 sıınır   sürekli  B  gT 4  B . (3.38)
30
BÖLÜM 4. KUARK GLUON PLAZMANIN TERMAL ÖZELLĠKLERĠNĠN
ĠNCELENMESĠ

Bu bölümde tek ve iki ilmekli yaklaĢımda Feynman ayarı kullanılarak maddenin


yeni hali olarak kabul edilen kuark gluon plazmanın fiziksel özelliklerini veren
özenerji tensörü ve termodinamik potansiyel hesaplanacaktır. Hesaplamaya
baĢlamadan önce Standart Feynman Kuralları verilecektir. Ġlk olarak serbest
propagatörlerin ifadelerini elde edelim.

4.1 Serbest Propagatörler

Feynman kurallarını oluĢturmak için, ilk olarak serbest propogatörleri


tanımlamalıyız. Feynman ayarında gluon propogatörünü aĢağıdaki Ģekilde elde
edebiliriz:

  x  y   A  x  A  y 
D0 ab a b
(4.1)
0

Buradan,
 4  1 
  x  y  = Z 0  dA  A  x  A  y  exp 
   d z  2 A z   A z  
1
D0 ab 2

  

    4  1  
= Z 01   dA  exp  
  d z  A
 2   2
A  J   
A 
  J  x   J  y 

   J 0
a b

    1 1  
= exp    d 4 z  J  2 J   
  J  x   J  y  2    J 0
a b

 ab
=  4 x  y  .
 2

Burada J faktörü, sonunda sıfır olarak alınan dıĢ bir kaynaktır ve ara adımlarda
kullanılır. Momentum uzayında propagatör Fourier dönüĢümüyle elde edilir.
Eğer  x  ,  ‟ya göre periyodik (karĢı periyodik) bir fonksiyonsa onun Fourier
dönüĢümü aĢağıdaki Ģekilde verilir:

d 3q  
  , x   T   exp iq 4  iq  x  q 4 , q  , (4.2)
n 2  3

burada q4    n dir. ġimdi de, Öklid uzayında dörtlü vektörleri yazalım:

Q  q4 , q 

Q  q4  i , q  . (4.3)

Sonuç olarak momentum uzayında kovaryant ayardaki gluon propagatörü

 Q Q 
D0  Q        1     2 
1
 (4.4)
Q2  Q 

Ģeklini alır. Burada Q 2  n2  q 2 ‟dır.

Grassmann dıĢ kaynak alanlarını tanıtıp, ghost alanlar ve kuark için benzer
hesaplamaları yaptığımızda koordinat uzayında aĢağıdaki propagatörlere ulaĢırız:

S 0 x  y   q x  q  y  0   4 x  y 
1
(4.5)
 i    m

G 0 x  y   c x  c  y  0   x  y 
1 4
(4.6)
2

ve yukarıdaki eĢitlikler momentum uzayında aĢağıdaki Ģekilde yazılabilir:


S 0 Q  
1
~ ,
 Q  m

1 1
G 0 Q    2. (4.7)
 q Q
2
n
2

4.2 Termal Kuantum Renk Dinamiğinde Feynman Kuralları

Kuark-gluon, gluon-gluon ve ghost-gluon köĢe fonksiyonları L1  L  L0 tanımından

kolayca elde edilebilir:

 LI   gq   t a Aa q


 g f abc   Aa Ab Ac   g2
4
f abc f ade Ab Ac Ad Ae

 g f abc   c Ab c c . (4.8)

KöĢe fonksiyonlarının momentum uzayındaki ifadeleri:

  ,
qqg :  g  t a ji

ggg :  ig f  K  P 
abc     P  Q    Q  K  , 
gggg:  g  f f  
2
abe cde          b,   c,    b,   d ,  ,

ccg :  igP f abc , (4.9)

Termal KRD Feynman kuralları T  0 ‟daki KRD ile aynıdır. Tek fark herbir tepe
fonksiyonundaki enerji korunumunu sağlayan  fonksiyonunun kesikli enerjinin
korunumuna karĢılık gelen kronecker delta ile yerdeğiĢtirmesidir (Bernard 1974,
Cheng and Tsai 1986, Leibbrandt 1994):

d 4k i dk
   .
(2 ) 4
 n (2 ) 3
Dörtlü gluon tepe fonksiyonu:

Vbcde
 (k1 , k 2 , k3 , k 4 )

 
(4.10)
  g 2 f ade f ebc  p v     v   f abe f edc           f ace f edb        

Üçlü gluon tepe fonksiyonu:


 (k1 , k 2 , k 3 )  ig  v k1  k 2    v k 2  k 3     k 3  k1 v
Vabc  (4.11)

Gluon-ghost-ghost tepe fonksiyonu:

 ccv (k , p  k , p) naf
  igf abcq1 (4.12)

Gluon propagatoru:
 ab
G ab    (4.13)
k2

Kuark-gluon tepe fonksiyonu:


f
 fij  ig  ( ) ij (4.14)
2

Kuark propagatoru:
 ikˆ  m
G (k )  (4.15)
k 2  m2
Bu ifadeler Öklit uzayında yazılmıĢtır. Gluon alanları için k 4 ‟ün alabileceği değerler

k 4  2 nT , (4.16)

kuark alanları için k 4 ‟ün alabileceği değerler


k4  (2n  1) T (4.17)

Ģeklinde ifade edilir (Matsubara 1955).

Sonuç olarak,

(a) g‟nin verilen mertebesi için bütün bağımsız bağlı diyagramlar topolojik olarak
çizilir.
(b) Her bir iç hat için serbest propogatörler kullanılır.
(c) Her bir köĢe fonksiyonu faktörü ve momentum korunum faktörü yazılır.

 
T 2   4   p i  .
3

 i 
Burada  4 Matsubara frekansları için Kroniker delta ve uzaysal momentumlar
için Dirac delta kısaltmasıdır.
(d)Her bir kuark ve ghost ilmeğine negatif iĢaret yazılır ve uygun simetri
faktörleriyle çarpılır.
(e) Ġç momentum üzerinden integral alınır.
d 3k
T  dk .
n 2 3 

4.3 Kovaryant Olan ve Kovaryant Olmayan Ayarlar

Kovaryant ayarlar eksenel ve Coulomb ayarları gibi kovaryant olmayan ayarlardan


daha çok avantaja sahiptir. Hesaplamalar Lorentz invaryantlığının sağlanması
nedeniyle oldukça basittir ve renormalizasyon kovaryant ayarlarda daha basit
gerçekleĢtirilebilir. Sıcaklığın sıfırdan farklı olduğu durumlarda, Lorentz
invaryantlığı sağlanmaz, çünkü ısı banyosu ayrıcalıklı bir referans sistemi tanımlar
ve renormalizasyon problemlerinin önemi azalır.

Bu çalıĢmada kovaryant ayarlardan biri olan Feynman ayarı kullanılarak tek ve iki
ilmekli yaklaĢımda gluon özenerji ve termodinamik potansiyel hesabı yapılmıĢtır.
4.4 Gluon Özenerjinin Feynman Ayarında Tek Ġlmekli YaklaĢımda Hesabı

Tek ilmekli yaklaĢımda kuark-gluon plazmanın termodinamik potansiyeli aĢağıdaki


diyagramlarla ifade edilir (Kalashnikov, 1984):

Burada ilk iki diyagram gluonların termodinamik potansiyele katkısını son diyagram
ise ghostların katkısını gösterir. Kolaylık açısından bunlara sırasıyla 1 ,  2 ve  3

diyelim.

ġimdi sırayla diyagramları hesaplayalım. Standart Feynman kuralları kullanılarak ilk


diyagram için

 1  
1 dk
  2  3
mn
D k  Dab  p  k 3  p, k , p  k g
fma
(4.18)
 k4

 3  p,k , p  k 
hnb

ab
elde edilebilir.Burada D gluon propagatörüdür. Gluon propagatörünün ifadesi

(4.18) eĢitliğinde yazılarak

 ab  mn      3  p, k , p  k fma
1 dk 1 1
 1   
  2 
k4
3
k p  k
2 2 

 3  p,k , p  k 
hnb

elde edilir. Daha sonra yukarıdaki ifadede üçlü gluon köĢe fonksiyonun ifadesi
yazılarak ve tensörel çarpımlar yapılarak ilk diyagramın termodinamik potansiyele
katkısı aĢağıdaki Ģekilde bulunur:
  2  k  p       5 p  2k 2  2 pk  
g2N dk 1

2
 1   f ,h (4.19)

3 2
k4

 2 p  p  10 k  k  5 k p   5 p k  

ġimdide ikinci diyagramın katkısını hesaplayalım:

1

dk
k 4  p,k , k , p  
  2 
 2   ab fabh
3
D (4.20)
k4

Benzer Ģekilde (4.20) eĢitliğinde gluon propagatörünün ve dörtlü gluon köĢe


fonksiyonunun ifadesi yazıldığında

1

dk 1
 g2  fa ah
        
  2 
 2   3
f f   
ky
k2
f  fa
f ah
             f h f aa            

Ģeklinde elde edilir. Yukarıdaki ifadede tensörel çarpımlarda yapıldıktan sonra

dk    k  p 
2
6N2 g2
 2    

 f ,h
 2 
k4
3
k 2 k  p 
2
(4.21)

bulunur. Son olarak ghostların termodinamik potansiyele katkısı aĢağıdaki Ģekilde


yazılır:

D0ab  p  k   D0mn k  cc A k , p  k , p  cc A  p  k , k , p 


1 dk
 3    
  2 
maf bnh
3
ky

eĢitliğinde ghost propagatörünün ifadesi yazılarak


cc A k , p  k , p   cc A  p  k , k , p 
1 dk 1
  2 
 3   
naf anh
(4.22)
3
k 2
p  k 2

elde edilir. Yukardaki eĢitlikte üçlü ghost-gluon-ghost köĢe fonksiyonuda yazılarak

 1 2
 2 p  k   2k v
1 dk 1
  2 
 3      g f
haf
f ahh
3
k 2
p  k 2
 4

ve aĢağıdaki toplam kuralı kullanılarak

1 1 1 1 
    coth
 p  q    q4  p4    t4 2T
2 2 2 2 2
q4 q4 q4 2T

üçüncü diyagramın termodinamik potansiyele katkısı:

 3   
g2N
 2 
dk 1
2 p k  2k  k  (4.23)
2 3
k 2
 p  k 2  

Sonuçta bütün diyagramlardan gelen katkılar biraraya getirilirse, gluon özenerjisi


için

 3   
g2N
 f ,h
  2 
dk 1
     p 2  4k 2  10kp   (4.24)
2 k p  k
3 2 2
k4

 2 p p  8k  k  3 p k  5 p k  

elde edilir. Vakum katkıları ihmal edilip, integral ve toplam iĢlemleri yapıldıktan
sonra tek ilmekli yaklaĢımda Feynman ayarında termodinamik potansiyel için
aĢağıdaki ifade elde edilir:


Ayrıca p4  0, p  0 limit durumunda

 44  p 4  0, p  0 
 g2N
2
  2 
dk
3
k k  p 
2
1
2

  8 kp  4k 2  8k 4
2

ky
g2N dk 4k 2  8k42 g2N dk  4 8k42 
        (4.25)
2 k4  2 3 k 2  k  p 2 2 k4  2 3  k 2 k 4 

(4.25) eĢitliğindeki integral ve toplamlar alındıktan sonra

1
 44  g 2 NT 2 (4.26)
3

ifadesine ulaĢılır. Görüldüğü gibi normal plazmada elektrik yükleri perdelendiği gibi
KGP‟de renk elektrik alanlar perdelenmektedir.

4.5 Termodinamik Potansiyelin Feynman Ayarında Ġki Ġlmekli YaklaĢımda


Hesabı

Ġki ilmekli yaklaĢımda ise termodinamik potansaiyeli ifade eden Feynman


diyagramları aĢağıdaki Ģekilde verilir (Kalashnikov, 1984):

Ġlk iki diyagram gluonların termodinamik potansiyele katkısını son diyagram ise
ghostların katkısını gösterir. Kolaylık açısından bunlara sırasıyla 1 ,  2 ve  3

diyelim. Standart Feynman kuralları kullanılarak ilk diyagram için köĢe ve


propagatör ifadeleri yazılırsa

a a b b c c
1 dq                a b c
    p,q, p  q  ab c (4.28)
dp
1 
 p4 q4 2  2 
2 3 3
p 2
q 2
 p  q 2

  p, q, p  q 

elde edilir. Daha sonra yukarıdaki ifadede propagatör ve üçlü gluon köĢe
fonksiyonlarının ifadesi yazılarak ve tensörel çarpımlar yapılarak ilk diyagramın
termodinamik potansiyele katkısı aĢağıdaki Ģekilde bulunur:

 1 dλ dq 1 
1   9 g 2 N  N 2  1 T 4 
1 1 1
     (4.29)
 144 12  2  2  T 12  2  2 qT 2 
3 2 3
 

ġimdide ikinci diyagramın açık ifadesini yazalım.

a a b b
dq          
 4  p,q, q, p       .
1 dp
  2 
b a a  b
2  (4.30)
2 p4 q4
3
2  q
3 2
p 2

(4.30) eĢitliğinde dörtlü gluon köĢe fonksiyonunun ifadesi yazılırsa

2 
1

dp dq 1
  g 2   f  ba f ab      
2 p4q4  2   2 
3 3
p q2
2

f  ba f ab        f  bb f aa        

elde edilir. Yukarıdaki ifadede tensörel çarpımlarda yapıldıktan sonra


 2   24 g 2 T 2 N N 2  1  dp dq 1
(4.31)
p 4 q4 2  2 
3 3
p q2
2

bulunur. Son olarak ghostların termodinamik potansiyele katkısını hesaplayalım:


c c
dp dq  a a  b b     
 p  q, q, p ab c
1
3 
 2   2  2   p  q 
p4 q4
3 3 2
q2 p2
(4.32)

  q, p  q, p 
bac

(4.32) eĢitliğinde ghost-gluon-ghost köĢe fonksiyonuda yazılarak

g2
f b a c  p  q  f
1 dp dq
3 
 2   2  2 
p4 q4
3 3
p q  p  q
2 2 2
abc
q (4.33)

(4.33) eĢitliğine ulaĢılır. Sonuçta bütün diyagramlardan gelen katkılar biraraya


getirilirse, termodinamik potansiyel için aĢağıdaki eĢitliğe ulaĢılır:

   N N 2 1   g2 T 2 dp
 2  2 
3
dq
3
1
(4.34)
2 p q22

Yukarıdaki ifadede standart toplam kurallarını kullanarak KGP‟nin termodinamik


potansiyel için iki ilmekli yaklaĢımda aĢağıdaki ifade elde edilir:

 1 2 4
 gT . (4.35)
V 6

termodinamik potansiyele kuarkların katkısını göz önüne alırsak

 1 2 4  5N f 
 g T 1   (4.36)
V 6  12 

olarak elde edilir.


SONUÇLAR VE ÖNERĠLER

Bu tezde, kuarklar ve gluonlardan oluĢmuĢ sistemlerin termal özelliklerini belirleyen


Termal Kuantum Renk Dinamiği çerçevesinde maddenin yeni hali kabul edilen
kuark-gluon plazma yüksek sıcaklıklarda incelenmiĢtir.

Günümüz fiziğine göre, evrendeki madde büyük patlamadan birkaç mikrosaniye


sonra KGP halindeydi. Bilim adamlarına göre, nötron yıldızının merkezinde de KGP
bulunmaktadır. Ayrıca ağır iyon çarpıĢmalarında da KGP ortaya çıkabilir. Termal
KRD‟ ye göre, T ~ 150 MeV kritik sıcaklığında hadron maddesi bileĢenlerine
ayrılarak KGP‟ ye dönüĢür.

Fizikçiler son yıllarda evrenin baĢlangıcındaki koĢulları yaratmak amacıyla yüksek


enerjilerde (nükleon baĢına birkaç 100 GeV) ağır iyonları çarpıĢtırarak, KGP‟ yi
oluĢturmaya çalıĢmaktadırlar. CERN araĢtırma merkezinde çok uluslu iĢbirliği ile
Büyük Hadron ÇarpıĢtırıcısı (LHC) dizayn edilmiĢtir.

Bu tezde KGP‟nin yüksek sıcaklıklardaki fiziksel özellikleri incelenmiĢtir. Tezde


elde edilen sonuçları aĢağıdaki gibi sıralayabiliriz:

1) Gluon özenerji diyagramının tek ilmekli yaklaĢımda hesabı yapılarak KGP


ortamında renkelektrik alanların perdelendiğini göstermektedir. Debye kütlesi için
1
mD  Ng 2T 2 olarak elde edilmiĢtir.
3

2) Termodinamik potansiyel hesabı Feynman ayarında iki ilmekli yaklaĢıklıkla

 1 2 4  5N f 
incelenmiĢ ve kuarkların katkısı da göz önüne alınarak  g T 1  
V 6  12 
ifadesi elde edilmiĢtir.

Termal kuantum renk dinamiği hakkında daha detaylı bilgi edinmek için diğer
ayarlarda ve daha yüksek mertebelerde de termodinamik potansiyel hesaplamaları
yapılıp deneysel verilerle karĢılaĢtırılmıĢtır.
KAYNAKLAR

1. Gross, D.J. and Wılczek, F. Ultraviolet Behaviour of Non-Abelian Gauge


Theories. Phy. Rev. Lett, 1973, Vol.30, No:26, P.1343-1346.

2. Polıtzer, H.D., 1973. Reliable Perturbative Results For Strong Interactions. Phy.
Rev. Lett, Vol.30, No:26, P.1346-1349.

3. Schwınger, J., 1961. Brownian Motion of a Quantum Oscillator J. Math. Phys. 2,


407.

4. Veliev, E. ve Yılmazkaya, J., 2002. Maddenin Yeni Hali: Kuark-Gluon Plazması.


Bilim ve Teknik Dergisi, sayı 421, s.76-79.

5. Velıev, E.V. and Yılmazkaya, J., 2003. Quark-gluon Plasma Signals. Eur. J.
Phys. 24, 4, 341-349.

6. Kapusta, J., Richard, P. and Seıbert, D., 1991. High Energy Photons from
Quark-Gluon Plasma versus Hot Hadronic Gas. Phys. Rev. D44, 9, 2774-
2788.

7. Kapusta, J.I., 1993. Finite Temperature Field Theory, Cambridge University


Press

8. Matsubara, I., 1955. A New Approach to Quantum Statsitical Mechanics. Progr.


Theor. Phys. 14, 4, 351-378.

9. Wong C.Y., 1994. Introduction to High Energy Heavy-Ion Collisions. World


Scientific, Singapore.

10. Wong, C.Y., 1993. Effects of boundary on momentum distribution of quarks in a


quark - gluon plasma. Phys. Rev. C48, 902.

11. Velıev, E.V., 2004. Kuantum Alan Teorisi Ders Notları.

12. Velıev, E.V. and Yılmazkaya, J., 2004. The Calculation of Quark–gluon Plasma
Thermodynamic Potential in the Lightcone Gauge. J. Phys. G: Nucl. Part. Phys.
30, 1–7.

13. Weınberg, S., 1974. Gauge and Global Symmetries at High Temperature. Phys.
Rev D9, 12, 3357-3378.

14. Velıev, E.V., 2001. Obtaining Gluon Propagator with Leibbrandt-Mandelstam


Prescription. Phys. Lett. B498, 199-202.

15. Velıev, E.V., 2000. The Investigation of Fermi Excitations in a Quark-gluon


Plasma in the Light-cone Gauge. J. Phys. G:Nucl. Partic. Phys. 26, 8,1235-1238.
16. Kalashnıkov, O.K., 1984. QCD at Finite Temperature. Fortsch.Phys., 32, 10,
525-583.

17. Kalashnıkov, O.K. and Velıev, E., 1986. The Magnetic Mass of a Gluon in QCD
in a Two Loop Approximation. Sov. Phys.-Lebedev Inst.Rep. No:3, 39.

18. Gross, D.J. and Wılczek, F. Ultraviolet Behaviour of Non-Abelian Gauge


Theories. Phy. Rev. Lett, 1973, Vol.30, No:26, P.1343-1346.

19. Gell-Mann, M., 1964. A Schematic Model of Baryons and Mesons. Phys. Lett. 8,
3, 214-215.

20. Ezawa H., Arımıtsu T. and Mashımoto Y., 1991. Proc. Of the Workshops on
Thermal Field Theories and their applications. Physica A158.

21. Coleman, S. and Gross, D. J., 1973. Price of Asymptotic Freedom. Phys. Rev.
Lett. 31, 1343.

22. Cabo, A., Kalashnıkov, O.K., Velıev, E.K., 1988. Bootstrap Calculation of the
Dynamical Quark Mass in QCD4 at Finite Temperature. Nucl.Phys. B299, 2,
367-378 .

23. Bernard, C.W., 1974. Feynman Rules for Gauge Theories at Finite Temperature.
Phys. Rev. D9, 12, 3312-3320.

24. Bellac, M. L., 1997. Quantum and Statistical Field Theory. Oxford University
Pres, New York.

25. Bellac, M.L., 1996. Thermal Field Theory. Cambridge University Press.

26. Baıer, R., Pıre, B. and Schıff, D., 1988. Dilepton production at finite temperature:
Perturbative treatment at order  s . Phys. Rev. D38, 2814.

27. Altherr, T., 1993. Introduction to Thermal Field Theory. Int.J.Mod.Phys. A8,
5605-5628

28. Munishi G. Mustafa 2006. Journal Of April 2006. Indian Academy Of Sciences
Vol.66, No. 4 physıcs 669

29. Quark Gluon Plazma 2004. K.Yagi, T. Hatsuda and Y. Miake. Cambridge
University Press
ÖZGEÇMĠġ

1976 yılında Kars‟ta doğdu. Ġlk ve ortaokul öğrenimini NevĢehir‟in GülĢehir ilçesine
bağlı Hacılar Köyü Orta okulunda ve lise öğrenimini ise Sakarya Ozanlar Lisesi‟nde
tamamladı. 1992 yılında girdiği Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Fizik
Öğretmenliği (Ġngilizce) Bölümünden 1997 yılında olup, aynı yıl Özel Kocaeli
Koleji‟nde Fizik öğretmenliğine baĢladı. Daha sonra Özel Etken Eğitim Dershanesi,
Özel Kavram Dershanesi, Özel Dersium Dershanelerinde fizik öğretmenliği yaptı.
Halen Özel Sınav Dergisi Dershanesi Karamürsel ġubesi‟nde fizik öğretmenliği
yapmaktadır.

You might also like