You are on page 1of 154

VOCABULARY

LIST

SOSYAL
www.remzihoca.com
Bu kelime listesi YÖKDİL sınavı Sosyal alanı için geçmiş yıllarda yapılmış
tüm ÜDS Sosyal alanı soruları taranarak ve kelimeler sınavlarda çıkma
sıklıklarına göre dizilerek hazırlanmıştır.

Listede kelimeler alfabetik sıraya göre değil çıkma sıklığına göre ve


varsa diğer işlev ile birlikte verilmiştir.

YÖKDİL’e hazırlanan tüm dostlarımıza başarılar dileriz..


VOCABULARY LIST
the det belirleyici
of prep -ın, -ın; -e sahip
to prep -e, -a; -mek için; için
in prep -de, -deki; açısından; içerisinde; -e, -a
and con ve
I pron ben
that adv o kadar, bu denli
that det şu, o, oradaki
that pron şu, o
it pron o, onu
as con -dığı için, çünkü, -dıkça, -iken, gibi
as prep olarak
for prep için; -dır, -dir, -lığına
for con çünkü
have v sahip olmak
be v olmak
by prep -ın tarafından; -e kadar; -erek; ile
on prep -de, -deki; üzerine, hakkında; -den sonra
with prep ile; -e sahip, -lı, -li
from prep -den, -dan, itibaren
their det onların
not adv -me/ma
not adv öyle, böyle
they pron onlar
his det onun, ona ait
his pron onunki
people n insanlar; halk
passage n geçiş, bölüm
more q daha çok, daha fazla
but con fakat, ama, ancak
but prep -den hariç
one pron bir şey, biri, kişi
one v bir
one q bir, bir tane
this det bu
this pron bu, şu
at prep -de, -deki; -e, -a
there adv orada, burada
there pron var, mevcut
its det onun
which det -ki o
which pron hangi, hangisi
he pron o
most adv en, en çok
most q çoğu, büyük bir kısmı
can mod - e bilmek
can n metal kutu
can v konserve yapmak
will mod -ecek, -mısınız
will n irade, istek; vasiyet

3 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
you pron sen, siz
or con ya da, veya; aksi takdirde, yoksa
world n dünya
so adv öyle, o kadar
so con bu yüzden
so adv de, da
than prep -den, -dan (daha)
about prep hakkında, ile ilgili; yaklaşık
other adj diğer, başka, öbür
other pron diğeri, ötekine
would mod -ecekti, -erdi
many q birçok
all q bütün, tüm, hepsi, tamamı
when con -dığı zaman, -dığında, -nca
when pron ne zaman?
out adv dışarda
out adj sönmüş, yanmıyor, hatalı
who pron kim
some q biraz, bazı, bir miktar; (herhangi) biri/bir
some adv yaklaşık
new adj yeni
if con eğer...-se/-sa, şayet…-se/sa
we pron biz
no ex yok, hayır
no q hiç
only adj bir tek, yalnızca
only adv yalnız, sadece
do v yapmak, icra etmek
what pron ne, şey
over prep üzerinden, üzerine; -den fazla; içerisinde
over adj bitmiş, son bulmuş
much adv fazla, çok
them pron onları, onlara
very adv çok, bir hayli
very adj çok
even adv hatta, bile
even adj eşit, pürüzsüz
up adv yukarı, -e kadar
up adj ayakta
up v yükseltmek, artırmak
since prep -den beri
since con -dığı için, çünkü; -den beri, -den bu yana
may mod -e bilmek
May n Mayıs
time n zaman, vakit
time v zamanlamak, süre tutmak, hızını ölçmek
because con -dığı için, çünkü
century n yüzyıl, asır
first adj ilk, birinci
first adv ilk olarak, ilk defa

4 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
us pron bizi, bize
into prep -e , - a (içine doğru)
these pron bunlar
accord n anlaşma, uzlaşma
accord v anlaşmak, uzlaşmak
between prep arasında, arasına
year n yıl, sene
country n ülke; kır, taşra
how pron nasıl; ne kadar
how con nasıl, ne şekilde
also con ayrıca, buna ek olarak
also adv de, da, ayrıca
economic adj ekonomik, ticaretle ilgili
should mod -meli/malı
could mod -e bilmek
such adv böyle, bu tür
great adj büyük, mükemmel, önemli
through prep -in içinden, -den geçerek; ile, vasıtasıyla
being n varlık, var olma
government n hükumet, yönetim
work n iş, meslek, çalışma
work v çalışmak, işlemek
any q (olumsuz cümle) hiçbiri, hiç; (olumlu cümle) herhangi biri
her pron onu, ona; onun
now adv şimdi, şu an; derhal
now con madem ki, şu durumda
war n savaş; mücadele
after prep -den sonra
after con -den sonra
long adj uzun
long adv uzun süre, epey zaman
long v özlemek, çok istemek
children n çocuklar
still con yine de
still adv hâlâ
still adj hareketsiz, durgun
china n Çin, seramik, çini
make v yapmak, üretmek
different adj farklı, değişik
social adj toplumsal
used adj kullanılmış; alışkın
oil n sıvı yağ; petrol
number n numara, sayı
number v numaralandırmak
two n iki
well adv iyi; çok
well ex şeeyy, ha!, pekala, peki
well adj sağlıklı, iyi
well n kuyu
during prep -de, -da, sırasında, esnasında

5 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
though con -e rağmen, -se de, -e karşın
state n durum; devlet
state v ifade etmek
fact n gerçek, olgu
public n halk, kamu
public adj umumi, ortak
however con ancak, fakat; her ne kadar...se de
own adj kendi, kendisine ait, özel
own pron kendi, kendisinin
own v sahip olmak
way n yol; yöntem, usul
way adv hayli, oldukça
system n yöntem; düzen, düzenek
why con neden, niçin, niye?
life n yaşam, hayat
like pp gibi, ...-e benzeyen
like v hoşlanmak, sevmek
art n sanat
both q (iki şeyin) her ikisi
city n şehir, kent
use n kullanım; fayda
use v kullanmak
economy n ekonomi
often adv sık sık, çoğu zaman
always adv herzaman
must mod -meli/malı
must n şart, zorunluluk
political adj siyasi
although con -e rağmen, -se de, -e karşın
each q her, her bir
know v bilmek; tanımak
today adv bugün
human n insan
become v olmak, ...hale gelmek
before con -den önce
before prep -den önce
before adv daha önce, daha önceden
need n ihtiyaç, gereksinim
need v ihtiyacı olmak
same adj aynı
while con -iken; -dığı halde, -e rağmen; halbuki, oysa
while n bir süre, biraz
those pron onlar, şunlar
early adj erken; ilk, başı
early adv erken
just adv sadece; biraz önce; tam olarak
just adj adil, doğru
our det bizim
important adj önemli, gerekli
part n kısım, parça

6 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
part v parçalamak, kısımlara ayırmak
then adv o zaman; daha sonra; öyleyse
think v sanmak, düşünmek
age n yaş; çağ, devir
age v yaşlanmak, yıllanmak
foreign adj yabancı
around prep etrafında, civarında
good adj iyi, güzel, uygun
less adj daha az
less adj ...-den daha az
past adj geçmiş, bitmiş
past n geçmiş
large adj büyük, geniş
far adj uzak, ötede
far adv uzakta, çok
language n dil, lisan
population n nüfus
whether con olsa da olmasa da, olup olmadığı
development n gelişim, ilerleme
him pron onu, ona
against prep -e karşı
among prep arasında
major adj ana, önemli, büyük
she pron o
power n güç, kuvvet; yetki, iktidar
power v güç sağlamak
Britain n Birleşik krallık, Britanya
too adv çok, aşırı; de da
where pron nere, nerede
where con nereye, -dığı yere
every q her, her bir
society n toplum, cemiyet
understand v anlamak, kavramak
found v kurmak
known adj bilinen, tanınan
money n para, nakit
clear adj açık, belli
clear v temizlemek, berraklaşmak
developed adj gelişmiş
develop v gelişmek, büyümek
get v almak, elde etmek
little q az, çok çok az
little adj küçük
never adv asla, hiç
problem n sorun, mesele
another adj başka bir
high adj yüksek, çok, fazla
high adv yükseklerde, yukarıda
last adv son olarak, son kez
last adj son, sonuncu

7 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
last v sürmek, devam etmek
your det senin, sizin
down prep aşağı
down adj çökmüş, yıkılmış
growth n büyüme, gelişme
pointed adj sivri, sivri uçlu
point n nokta; husus, sorun
point v işaret etmek, göstermek
several q birkaç
international adj uluslararası
small adj küçük, ufak, az
increase n artış
increase v artmak, arttırmak
market n çarşı, pazar; piyasa
market v pazarlamak
say v söylemek, demek
middle adj orta, vasat
middle n orta, orta kısım
actually adv aslında, gerçekte
almost adv hemen hemen, yaklaşık, neredeyse
best adj en iyi
best adv en iyisi
importance n önem
music n müzik
until con -e kadar, -e dek, -e değin
until prep -e kadar, -e dek, -e değin
cultural adj kültürel
end n son
end v sona ermek, bitmek
food n yiyecek, gıda
given adj belli
global adj küresel
production n üretim
recent adj son zamanlardaki, yeni, son
education n eğitim
help n yardım, çare
help v yardım etmek, yararı olmak
under prep altında; -den az
young adj küçük, genç; yavru
ancient adj eski
really adv gerçekten
history n tarih, geçmiş
nation n ulus, millet
means n araç, yöntem, olanak
mean v anlamına gelmek, demek istemek
mean adj kaba, korkutucu
attention n dikkat
book n kitap
book v yer ayırtmak
ever adv şimdiye kadar, hiç

8 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
form n biçim, şekil
form v oluşturmak
order n sıra, düzen; emir; sipariş
order v emretmek; sipariş vermek
trade n ticaret
trade v ticaret yapmak, takas etmek
united adj birleşmiş
unit n birim, ekip
various adj çeşitli, farklı
group n grup, topluluk
group v grup oluşturmak
region n bölge, yöre
example n örnek, misal
see v görmek; anlamak; ziyaret etmek; izlemek
better adj daha iyi
better adv daha iyi şekilde
better v iyileştirmek
find v bulmak; anlamak, öğrenmek
find n buluntu, bulgu
soon adv yakında, birazdan, az sonra
usually adv genellikle
yes ex evet
learn v öğrenmek
poor adj fakir; kötü, vasıfsız; zavallı
cannot mod yapamamak
change n değişiklik; para üstü
change v değiştirmek, değişmek
research n araştırma
research v araştırmak
back n arka; sırt
back v desteklemek
back adj arka, geri
back prep geri
British adj İngiltere'ye ait
British n İngiliz
law n yasa, kanun; hukuk
least adj en az, en düşük
national adj ulusal
off prep -den uzak, kapalı
off adj kapalı; izinli; bozuk
rather adv oldukça, biraz, az çok
throughout prep boyunca; her yerinde
unless con -mezse, -medikçe
writer n yazar
go v gitmek
take v almak; götürmek
working adj işle ilgili, çalışan
day n gün, gündüz
natural adj doğal, tabii
advertising n reklamcılık

9 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
business n iş, işletme
east n doğu
main adj ana, asıl, temel
modern adj yeni, çağdaş
period n süre, dönem
put v koymak
role n rol, görev
thought n düşünce
western adj batıda, batıdan
western n kovboy filmi, kovboy romanı
concerned adj endişeli, ilgili
concern n endişe, kaygı; ilgi
concern v ilgilenmek, endişelenmek
information n bilgi
later adv daha sonra
relation n ilişki
right adj sağ, sağdaki; doğru
right adv tam olarak, doğru şekilde
right n hak
right v düzeltmek
three n üç
unemployment n işsizlik
yet con fakat, ama, ancak
yet adv henüz
already adv çoktan, zaten
especially adv özellikle, bilhassa
interest n ilgi, faiz, çıkar
interest v ilgisini çekmek
me pron beni, bana
result n sonuç, netice
result v sonucu olmak
sea n deniz
water n su
water v sulamak
case n durum, vaka; dava
come v gelmek
culture n kültür
due adj süresi dolmuş
due n son tarih, aidat
film n film; zar
film v film çekmek, kaplamak
generally adv genellikle
growing adj büyüyen, artan
grow v büyümek, gelişmek
increased adj artmış
play n oyun
play v oynamak; (müzik aleti) çalmak
themselves pron kendileri
towards prep -e doğru
toward prep karşı, yönünde, -e doğru

10 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
within prep içerisinde, -de, -da
local adj yerli, yerel
local n yerli
policy n plan, politika
quite adv oldukça
without prep -sız, -siz, olmasaydı; -meden
worker n işçi
member n üye, aza
place n yer, konum
place v koymak, yerleştirmek
rate n oran, hız
rate v değer biçmek, derecelendirmek
set n set, takım, sahne
set v kurmak, ayarlamak; belirlemek
labour n çalışma, iş, emek
labour v uğraşmak, çabalamak
likely adj muhtemel, olası
likely adv muhtemelen
others pron başkaları, diğerleri
process n işlem, süreç
process v işlemek
serious adj ciddi, ağırbaşlı
style n tarz, biçim, zevk
support v desteklemek
support n destek
area n alan, bölge
community n topluluk, toplum, halk
family n aile, soy
few q az, çok çok az
give v vermek
president n başkan
read v okumak
evidence n kanıt
military adj askeri
military n ordu
my det benim
person n kişi, birey
popular adj ünlü, popüler
reason n sebep; mantık
reason v sonuca varmak, inandırmak
regard v düşünmek, görmek
regard n saygı, itibar
school n okul
second n saniye, an
second adj ikinci
second v desteklemek
term n dönem; terim; koşul
term v adlandırmak, tanımlamak
thus con bu yüzden
want v istemek; gerekmek; aranmak

11 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
want n istek, ihtiyaç
common adj yaygın, sıradan; ortak
deal n anlaşma
deal v ilgilenmek; dağıtmak
despite pp -e rağmen
eastern adj doğuda, doğu
feel v hissetmek, duymak; düşünmek
future adj gelecek, gelecekti
future n gelecek
general adj genel, yaygın
general n general
individual adj bireysel
individual n birey
living n kazanç, geçim, yaşam
living adj canlı, yaşayan
price n fiyat; bedel
price v fiyatlandırmak
show n gösteri, sergi
show v göstermek
certainly adv elbette, kesinlikle
coffee n kahve
control n kontrol, teftiş
control v kontrol etmek, denetlemek
court n mahkeme
established adj kurulu, kurulmuş, sabit, yerleşik
establish v kurmak, belirlemek
million n milyon
north n kuzey
once con -den sonra
once adv bir defa; bir zamanlar, eskiden
quality n kalite, nitelik; özellik
rise v artmak, yükselmek; doğmak, ortaya çıkmak
rise n artış, yükselme
service n hizmet
able adj yapabilir, yetenekli
built adj yapılı
certain adj belirli, bazı; kesin, emin
character n karakter, özellik
child n çocuk
difference n ayrım, farklılık
effect n etki
freedom n özgürlük, hürriyet
goods n mal, eşya
hard adj zor, çetin; katı
hard adv güçlükle, şiddetle
home n ev; vatan
interested adj ilgili, meraklı
job n iş, meslek, görev
learning n öğrenme, öğrenim
reading n okuma

12 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
developing adj gelişen
including pp dahil
influence v etkilemek
influence n etki
largely adv büyük ölçüde
literature n edebiyat
look n bakış; görünüş
look v bakmak; ...gibi görünmek
provide v sağlamak, temin etmek
scientific adj bilimsel
union n birlik, sendika
across prep karşıdan karşıya
difficult adj zor, güç
industry n sanayi
internet n internet
possible adj olası, mümkün
rich adj zengin
student n öğrenci
study n çalışma, öğrenme
study v çalışmak; okumak; araştırmak
view n görüş, fikir
view v bakmak, görmek
believe v inanmak; güvenmek
condition n durum, koşul; hastalık
condition v şartlandırmak
force n güç, zorlama, kuvvet
force v zorlamak
idea n fikir
indeed adv aslında, gerçekten
indeed con gerçekten
itself pron kendisi, bizzat
knowledge n bilgi
late adj geç; son, sonları; rahmetli
late adv son zamanlarda, geç
mental adj zihinsel
might mod -e bilir
per prep her biri, başına
technology n teknoloji
thing n şey, eşya
empire n imparatorluk
keep v tutmak; saklamak, bulundurmak; yapmaya devam etmek
leader n önder, lider
man n adam; insanoğlu
scientist n bilim adamı
spread v yaymak, dağılmak
spread n yayılma
affected adj etkilenmiş
affect v etkilemek
benefit v faydalanmak, yararlanmak
benefit n fayda, yarar

13 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
building n bina, inşaat
expected adj beklenen
expect v ummak
involved adj alakalı, ilgili
old adj yaşlı; eski
produce v üretmek, yapmak, neden olmak
produce n ürün, mahsül
publish v yayınlamak, basmak
recently adv son zamanlarda
remain v kalmak, ...meye devam etmek
remain n kalıntı
upon prep üzerine
archaeological adj arkeolojik
clearly adv açıkça
current adj şu andaki, mevcut, hali hazırdaki
current n akım, akıntı
experience n deneyim, tecrübe
experience v yaşamak, geçirmek
extremely adv son derece, oldukça
further adv daha ileri, öteye
further adj ileri; daha çok, başka
health n sağlık, canlılık
level adj düz, yatay, seviyeli
level n seviye, düzey
level v düzleştirmek, yıkmak
mostly adv çoğunlukla
next adv bir sonraki, ikinci kez
next adj gelecek, sonraki
rapidly adv hızlıca
completely adv tamamen
domestic adj ülke içi; aile içi; evcil
either q (iki şeyden) herhangi biri
either adv -de, -da
enough adv yeterli, yeterince
enough q yeterli, yeterince
legal adj yasal
nothing pron hiçbir şey
peace n barış; huzur
present n hediye; bugün, şu an
present adj şu anki; var, mevcut, bulunan
present v sunmak, vermek
probably adv muhtemelen
product n ürün, mahsül
something pron bir şey
subject n konu; ders; özne
subject adj maruz kalabilir
subject v maruz bırakmak, boyun eğdirmek
therefore con bu yüzden, sonuç olarak, dolayısıyla
turn n sıra, değişim, dönüş
turn v dönmek, çevirmek, döndürmek

14 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ability n yetenek, kabiliyet
architecture n mimari
based adj dayanmış, -e dayanan
behaviour n davranış
call n arama, talep
call v çağırmak; adlandırmak, çağırılmak; (telefonla) aramak
cost n maliyet, ücret
cost v mal olmak, tutmak
land n arazi, toprak, kara; ülke
land v (uçak) inmek, karaya çıkmak
media n basın, medya
Renaissance n Rönesans
researcher n araştırmacı
seem v gibi görünmek
spending n harcama
spend v harcamak, geçirmek, sarf etmek
story n hikaye, öykü
traditional adj geleneksel
TRUE adj gerçek, doğru
white adj beyaz; sütlü
whose pron kimin
audience n izleyici, dinleyici
half q yarısı, yarım
half adj yarım, buçuk
half v yarıya inmek
industrial adj endüstriyel
king n kral
literary adj edebi
mainly adv başlıca
nature n doğa; mizaç, huy
real adj gerçek, hakiki
rule n kural; yönetim
rule v yönetmek
understanding n anlayış, kavrama
understanding adj anlayışlı
west n batı
whole q tüm, bütün
whole n tamamı, bütünü
widely adv yaygın şekilde
account n hesap; anlatım
account v açıklamak
approach n yaklaşım
approach v yaklaşmak
centre n merkez
centre v merkeze koymak
decade n on yıl
demand v talep etmek; gerektirmek
demand n talep
full v yıkayıp çektirmek
full adj dolu, tam; tok

15 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
improve v gelişmek, ilerlemek
left adj sol, soldaki; arta kalan
left adv sola doğru, sol tarafta
outside prep dışarda, dışında
outside adj dış, dışarda
outside n dışı, dış yüzeyi
particularly adv özellikle, bilhassa
physical adj fiziki, bedensel
position n durum, konum, yer
position v yerleştirmek, koymak
question n soru, sorun
question v sorgulamak, şüphe etmek
security n güvenlik, garanti
similar adj benzer
start n başlangıç
start v başlamak; çalıştırmak
strong adj güçlü, sağlam; demli, sert
amount n miktar
bank n banka; kıyı
canal n kanal
cause v sebep olmak, neden olmak
cause n sebep, neden
central adj merkezi; önemli
considered adj dikkate alınan
consider v düşünmek; ... olarak görmek
easily adv kolaylıkla
famous adj ünlü
financial adj mali, parasal
fully adv tamamen
historical adj tarihi, tarihsel
instead con bunun yerine
kind adj kibar, nazik
kind n tür, çeşit
limited adj sınırlı
limit v sınırlandırmak
limit n sınır
native adj yerli
native n yerli kimse, yerli mal
opinion n fikir, görüş
parents n anne baba, ebeveynler
science n bilim
sense n duyu; anlam
sense v hissetmek, sezmek
single adj tek; bekâr
situation n durum
south n güney
action n eylem, hareket
competition n rekabet; yarışma
continue v devam etmek
free adj özgür, serbest; ücretsiz

16 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
free v serbest bırakmak, kurtarmak
immigrant n göçmen
income n gelir
interesting adj ilginç, ilgi çekici
particular adj belli, özel
particular adv bazı, kimi, belli başlı
particular n ayrıntı, detay
short adj kısa, az
significant adj önemli
southern adj güneyden
stage n sahne; aşama
stage v sahnelemek, hazırlamak
television n televizyon
word n sözcük, kelime
word v sözcüklerle anlatmak
ago adv önce
aid n yardım
aid v yardım etmek
build v inşa etmek, kurmak
close adj yakın, kapalı
close v kapatmak; son vermek
cold adj soğuk
cold n soğuk algınlığı
course n kurs; yol, rota
criminal adj suçlu, yasadışı
criminal n suçlu
democracy n demokrasi
following adj takip eden, sonraki
following pp -den sonra, -i takiben
follow v izlemek, takip etmek
hand n el
hand v vermek, uzatmak
increasing adj artan, çoğalan
necessary adj gerekli
practice n çalışma, uygulama, idman
reach v ulaşmak, erişmek
reach n erişim, ulaşım
recognized adj tanınmış, geçerli
space n boşluk, alan; uzay
tell v söylemek, anlatmak
written adj yazılı, yazılmış
basic adj temel
civil adj sivil, medeni
classical adj klasik
considerable adj önemli, hatırı sayılır derecede
environment n çevre
everyone pron herkes
face v karşı karşıya kalmak
face n yüz, surat
huge adj büyük, kocaman

17 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
impact n etki; darbe, çarpma
impact v etkilemek
live v yaşamak, ikamet etmek
live adj canlı, yaşayan
moreover con dahası, ayrıca
relationship n ilişki
author n yazar
black adj siyah; siyahi
commercial n reklam
commercial adj ticari
company n şirket; arkadaşlık
decline v azalmak; reddetmek; gerilemek
decline n düşüş, azalma; gerileme; reddetme
direct adj doğrudan, dolaysız
direct v yönlendirmek, yönetmek
house n ev
house v barındırmak, ev sağlamak
institution n kurum
lower v indirmek, azaltmak
mediterranean n Akdeniz
movement n hareket, eylem; akım
nearly adv hemen hemen, neredeyse
painting n tablo, resim
paint n boya
paint v boyamak
peoples n halk, kavim
poverty n yoksulluk
prosperity n zenginlik, refah
success n başarı
variety n çeşitlilik
wide adj geniş; yaygın
wide adv iyice, alabildiğine
writing n yazma
addition n ekleme
article n makale
discover v keşfetmek, bulmak
effective adj etkili
effort n çaba
enjoy v hoşlanmak, eğlenmek; sahip olmak
firm adj sıkı, sağlam
firm n şirket
here adv burada; işte
lack n eksiklik
lack v yoksun olmak
lack adj yetersiz, eksik
library n kütüphane
matter n sorun, mesele; madde
matter v önemli olmak, olanları etkilemek
meaning n anlam
needed adj gereken

18 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
pay n ödeme; maaş
pay v ödemek
petrol n benzin
police n polis (teşkilatı)
progress v gelişmek, ilerlemek
progress n gelişme, ilerleme
rarely adv nadiren
related adj bağlantılı, ilişkili
special adj belli, özel
violence n şiddet
whereas con -e rağmen, oysa
affair n iş, ilişki
along prep boyunca
changed adj değiştirilmiş
cut n kesik, kesinti
cut v kesmek, azaltmak
environmental adj çevresel
four n dört
frequently adv sık sık
hardly adv neredeyse hiç
illegal adj yasa dışı
instance n örnek, vaka
internal adj iç
issue n konu, sorun
issue v resmen bildirmek; dağıtmak
meet v buluşmak; tanışmak
plan n plan, tasarı
plan v planlamak, tasarlamak
side n yan, taraf, kenar
together adv beraber, yan yana
try n deneme, teşebbüs
try v denemek; çabalamak, ...yapmaya çalışmak
violin n keman
average adj ortalama, sıradan
average n ortalama
cent n sent
designed adj hazırlanmış
design n tasarım
design v tasarlamak
easy adj kolay; rahat
fail v başarısız olmak
fail n başarısızlık, kırık not
greatly adv büyük oranda
intelligence n akıl, zekâ; istihbarat
leading adj önde gelen, önemli
lead v götürmek, öncülük etmek
lead n önderlik; kurşun
management n idare, yönetim
name n ad, isim
name v adlandırmak

19 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
obvious adj açık, belli, aşikâr
offer v teklif etmek, sunmak
offer n teklif, öneri, sunma
personal adj kişisel
sanction n yaptırım
successful adj başarılı
wealth n zenginlik, servet
agricultural adj tarımsal
artist n sanatçı
available adj hazır, mevcut; uygun, görüşmeye hazır
bad adj kötü, berbat
beginning n başlangıç
big adj büyük, kocaman
class n sınıf, ders
class v sınıflandırmak
communication n iletişim
complete v tamamlamak
complete adj tam, eksiksiz, bitmiş
customer n müşteri
discovery n keşif, bulgu
employed adj işi olan
employ v işe almak; kullanmak
field n alan, arazi
football n futbol, futbol topu
former adj eski
immigration n göç
measure v ölçmek
measure n önlem; ölçü
mind n akıl, zihin
mind v önemsemek, ilgilenmek
museum n müze
potential adj muhtemel, potansiyel
potential n güç, potansiyel
responsible adj sorumlu
run v koşmak; yönetmek; akmak
run n koşu
share v paylaşmak
share n hisse, pay
sometimes adv bazen, ara sıra
sometime adv bir ara
sound n ses
sound v kulağa...gibi gelmek
sound adj sağlam
tense adj gergin, sinirli
tense v gerilmek
trying adj yorucu, can sıkıcı
turkey n hindi
value n değer
value v değer vermek
wanted adj aranan, istenen

20 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
active adj faal, hareketli
actor n erkek oyuncu, aktör
adopted adj evlat edinilmiş
adopt v benimsemek, evlat edinmek
adult n yetişkin
adult adj yetişkin
aim n amaç, hedef
aim v amaçlamak, hedeflemek
allow v izin vermek; olanak sağlamak
animal n hayvan
bring v getirmek
bug n böcek
capital n başkent; sermaye; büyük harf
capital adj ana, büyük
civilization n uygarlık
crisis n kriz, bunalım
economist n iktisatçı
expression n ifade, ifade etme
figure n şekil; rakam; şahsiyet
figure v hesaplamak
finally adv sonunda, nihayet
furniture n mobilya
grown adj olgun, yetişmiş
highly adv hayli, oldukça, son derece
increasingly adv artarak, giderek
marketing n pazarlama
nineteenth adj on dokuzuncu
perhaps adv belki, muhtemelen
press n basın, matbaa
press v basmak, bastırmak; üstelemek, zorlamak
psychological adj psikolojik, ruhsal
rejected adj reddedilmiş
reject v reddetmek
relatively adv nispeten
scale n ölçüt, boyut; pul
stress n gerilim, stres; vurgu
stress v vurgulamak
suggest v önermek; ileri sürmek
sure adj emin, kesin
sure ex elbette
technique n teknik, usul
theory n kuram, teori
travel n yolculuk, seyahat
travel v seyahat etmek
worried adj kaygılı, endişeli
ad n reklam
archaeology n kazı bilim
attract v çekmek, cezbetmek
avoid v sakınmak, kaçınmak
banking n bankacılık

21 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
behind prep arkasında, arkasına
billion n milyar
body n beden, gövde; ceset
death n ölüm, vefat
election n seçim
employment n iş, istihdam
enormous adj büyük
himself pron kendi, kendisi
improved adj gelişmiş, yüksek
low adj düşük, alçak, az
move n hareket, girişim, taşınma
move v hareket etmek; taşınmak
oh ex ha, ey
performance n gösteri, oyun
powerful adj güçlü
professional adj mesleki, profesyonel
professional n profesyonel
psychologist n psikolog, ruh bilimci
quickly adv hızlıca, çabuk çabuk
reduce v azaltmak
religious adj dini
rest v dinlenmek
rest n dinlenme, istirahat; kalan, arta kalan
revolution n devrim
simply adv sadece, basitçe
son n erkek (evlat), oğul
supply v sağlamak, temin etmek
supply n kaynak, arz
suppose v sanmak, varsaymak
tend v eğiliminde olmak
urban adj kentsel
welfare n refah, zenginlik
whom pron kimi, kime
achievement n başarı
air n hava
air v havalandırmak
alone adj yalnız, tek başına
alone adv yalnız
appear v görünmek, ortaya çıkmak
attitude n tutum, fikir, düşünce
authority n yetki, otorite
bush n çalı, çalılık
care n ilgi, bakım; dikkat
care v bakmak, ilgilenmek
energy n enerji, güç
except pp ...-den başka, ... hariç
formal adj resmi, kamusal
gain v kazanmak
gain n kâr, kazanım
gas n gaz

22 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
globalization n küreselleşme
gold adj altından yapılmış, altın renkli
gold n altın
imperialism n sömürgecilik
improvement n gelişme, ilerleme
inflation n enflasyon
mosque n cami
opposed adj karşı
original adj gerçek, asıl
politics n politika, siyaset
rising adj artan, yükselen
risk n risk, tehlike
risk v riske atmak
separate v ayırmak
separate adj ayrı, ayrılmış
six n altı
university n üniversite
accepted adj kabul edilmiş, kabul görmüş
accept v kabul etmek
agriculture n tarım
apparently adv görünüşte, görünüşe bakılırsa
attack v saldırmak
attack n saldırı
aware adj farkında, haberdar
beyond prep ötesine, ötesinde
birth n doğum
border n sınır, hat
border v sınırı olmak
carry v taşımak
citizen n yurttaş
closely adv yakından
conflict n çatışma, anlaşmazlık
conflict v çatışmak, çelişmek
default adj varsayılan
default v yükümlülüğü yerine getirmemek
embarrassment n utanç, sıkılma
extent n boyut, derece
father n baba
feature n özellik
feature v rol vermek, özellik taşımak
focus n odak noktası, odak
focus v odaklanmak
forward adv ileriye doğru
forward v yollamak, yönlendirmek
impossible adj imkânsız
infant n bebek, çocuk
learned adj bilgili, kültürlü
lost adj kayıp, kaybolmuş; ne yapacağını bilmeyen
material n malzeme, madde
material adj maddi, maddesel

23 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
method n yöntem, usul
month n ay
mother n anne
mother v anne gibi davranmak
nevertheless con yine de, buna rağmen
organization n teşkilat, kuruluş
originally adv aslında , başlangıçta
painter n ressam
pottery n çömlekçilik
primarily adv başlıca
protection n koruma
represent v temsil etmek
require v gerektirmek
skill n yetenek, kabiliyet
smoking n sigara içme
stone n taş
street n cadde
symbol n işaret, sembol
tan v güneşte bronzlaşmak, bronzlaştırmak
training n eğitim
train v eğitmek
train n tren
unemployed adj işsiz, boşta
vast adj büyük, geniş
abroad adv yurt dışında
activity n etkinlik
advanced adj ileri, gelişmiş
agency n acente, kurum
agree v aynı fikirde olmak, katılmak
basis n esas, temel
begin v başlamak
brain n beyin
campaign n kampanya; (askeri) sefer
campaign v kampanya düzenlemek
census n nüfus sayımı
computer n bilgisayar
create v yaratmak
customs n gümrük
custom n adet, gelenek
dangerous adj tehlikeli
decided adj kararlaştırılmış, belli
depend v bağlı olmak, güvenmek
doubled adj ikili, çiftli
Egypt n Mısır
eighteenth adj on sekizinci
else adv daha, başka
emotion n duygu
exhibition n sergi
existence n varoluş
fire n ateş; yangın

24 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
fire v ateş etmek; işten atmak
friend n arkadaş, dost
hear v duymak, işitmek; haberi olmak
heavily adv yoğun şekilde
hour n saat
hunting n avcılık
hunt v avlamak; aramak
hunt n avcılık; arama
identity n kimlik
intellectual adj zihinsel, akla dayanan
intellectual n aydın
investment n yatırım
lad n erkek çocuk, delikanlı
majority n çoğunluk
model n manken; örnek
model v mankenlik yapmak
near prep yanında, yakında
news n haber
northern adj kuzeyde
novel n roman
novel adj yeni, değişik
office n iş yeri, büro
program n program
radical adj köklü
radical n radikal kimse
range n çeşitlilik, dağılım; menzil
range v ... arasında değişmek, sıralanmak
rating n değerlendirme, puanlama
rat n fare, sıçan
remarkable adj dikkate değer
report n rapor
report v bildirmek
resource n kaynak
sign n işaret
sign v imzalamak
spite n kin, inat, nispet
structure n yapı, bina
structure v düzenlemek, yapılandırmak
team n takım, grup, ekip
worth n değer, kıymet
worth adj değer
wrong adj yanlış, hatalı
wrong adv yanlış
wrong n hata, kusur
abuse v istismar etmek
abuse n suiistimal, kötüye kullanma
again adv tekrar, yeniden, yine
aggressive adj sinirli
agreed adj anlaşmaya varılmış
annual adj yıllık

25 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
archaeologist n arkeolog
ask v sormak; istemek, dilemek
beauty n güzellik
career n kariyer
changing adj değişen
committee n kurul
concept n kavram
contribute v katkıda bulunmak, sebep olmak
credit n kredi, övgü
critic n eleştirmen
decision n karar
deep adj derin
deep adv derin
determined adj kararlı, azimli; belirlenmiş
enter v girmek
equal adj eşit
equal v eşitlemek, etmek
essentially adv aslında , gerçekte
explain v açıklamak
factor n etken, unsur
forced adj mecburi, zorunlu
gulf n körfez
immediately adv hemen, aniden, derhal
independence n bağımsızlık
jury n jüri
mass n kitle, kütle
mass adj toplu, kitle
minister n bakan
numerous adj çok, sayısız
Ottoman adj Osmanlı, Osmanlı ile ilgili
park n park
park v park etmek
pattern n tarz, şekil
politician n siyasetçi
popularity n popülarite, rağbet
pressure n baskı, basınç
pressure v basınç uygulamak
prime adj başlıca, birinci
recognize v tanımak, kabul etmek
republic n cumhuriyet
retirement n emeklilik
running n koşu
running adj akan; koşan
sector n sektör, kesim
simple adj basit, yalın
site n yer, alan
solve v çözmek
species n tür, cins
strongly adv son derece, şiddetle
test n sınav; deneme

26 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
test v denemek; sınav yapmak
tool n alet, takım
town n kasaba, şehir
trend n eğilim
trial n deneme, mahkeme
widespread adj yaygın
above prep üzerinde
alike adj aynı, benzer
alike adv benzer şekilde
anyone pron herhangi biri, hiçbiri
bat n yarasa
boy n erkek (çocuk)
cheap adj ucuz
choice n seçim
claim n iddia, sav
claim v iddia etmek
coast n kıyı
coming adj yaklaşan, gelecek
coming n geliş
confined adj sınırlı, kısıtlı
contemporary adj çağdaş
contemporary n çağdaş, akran
contrast n zıtlık, kıyaslama
contrast v kıyaslamak
daily adj günlük
daily adv günlük olarak, hergün
emotional adj duygusal, hissi
emphasis n vurgu, önem
encourage v teşvik etmek
era n çağ, devir
everywhere adv her yerde
excavation n kazı
export n ihracat
export v ihraç etmek
feeling n his, duygu
fight n kavga, dövüş; savaş
fight v savaşmak; kavga etmek
game n oyun, eğlence
girl n kız
happen v olmak, meydana gelmek
innovation n yenilik
judge n yargıç, hakim
judge v yargılamak, değerlendirmek
let v izin vermek
link n bağlantı, hat
link v bağlamak, birleştirmek
male adj erkek
male n erkek
opera n opera
paid adj maaşlı, ücretli, ödenen

27 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
player n oyuncu
preposition n edat
project n proje, tasarı
project v tasarlamak
proposed adj önerilen
protect v korumak
realize v fark etmek; gerçekleştirmek
recognition n tanınma, doğrulama
record n kayıt, rekor
record v kaydetmek
reduced adj azaltılmış
reserve n yedek
reserve v yer ayırmak, tahsis etmek
retail n perakende satış
sale n satış; indirim, ucuzluk
sculpture n heykel
sculpture v heykel yapmak, oymak, yontmak
shame n ayıp, utanç, günah
sixteenth adj on altıncı
size n büyüklük, boyut
someone pron birisi
speak v konuşmak
standard adj standart, olağan
standard n standart, ölçüt
stop n durak, mola
stop v durmak, durdurmak
third adj üçüncü
thousand n bin
treaty n anlaşma
trust n güven
trust v güvenmek
truth n gerçek
upper adj üst, üstteki
wage n ücret
wage v savaşmak, sefere çıkmak
academic adj akademik
act n hareket, eylem
act v hareket etmek; rol almak
admired adj hayran olunan, çok beğenilen
advantage n avantaj
anything pron herhangi bir şey, hiçbir şey
appearance n görünüş, ortaya çıkma
architect n mimar
beautiful adj güzel
belief n inanç
capacity n kapasite, hacim
challenge n sorun, engel
challenge v meydan okumak
checker n kontrolcü, denetçi
climate n iklim

28 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
complex adj karmaşık
complex n kuruntu
contrary adj karşıt
contrary n zıtlık
crime n suç, kabahat
date n tarih, zaman; hurma
date v bir tarihe dayanmak; flört etmek
degree n derece, aşama; lisans
desire v arzu etmek
desire n istek, arzu
digital adj dijital, sayısal
economically adv ekonomik açıdan
educational adj eğitimsel
efficient adj verimli, etkili
elsewhere adv başka yerde
emerging adj ortaya çıkan, meydana gelen, gelişen
employee n işçi
event n olay
exist v var olmak
experienced adj deneyimli
extensive adj kapsamlı, geniş
extensively adv yoğun şekilde
extreme adj aşırı
extreme n aşırılık
failure n başarısızlık
fairly adv oldukça; adil bir şekilde
favour n iyilik, lütuf
favour v desteklemek
final adj son, nihai
final n final
front adj ön, ilk
front n ön, yüz, cephe
function n işlev, görev
function v çalışmak, işlemek
hundred n yüz (sayı)
ice n buz
imperial adj imparatorluk, imparatorluk ile ilgili
independent adj bağımsız
inspired adj esinlenmiş, ilhamlı
insurance n sigorta
landscape n manzara
light adj hafif; açık (renk)
light n ışık, lamba; ateş
light v yakmak; aydınlatmak
maintain v korumak, muhafaza etmek; iddia etmek
manner n tarz, biçim, şekil
mark n iz, leke; not
mark v belirlemek, göstermek; not vermek
none q hiç, hiçbirisi
obviously adv açıkça

29 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
overcome v yenmek, üstesinden gelmek
pass v geçmek, başarmak
pass n geçiş, pas
positive adj olumlu
preferred adj tercih edilen
prehistoric adj tarih öncesi
presence n varlık, var olma
private adj özel, gizli, şahsi, kişisel
private n er (asker)
profitable adj kârlı
programme n program
programme v programlamak
properly adv doğru dürüst, güzelce
reluctant adj gönülsüz
scholar n bilgin
September n Eylül
series n dizi, seri
shared adj paylaşılan
staff n kadro, personel
target n hedef
target v hedeflemek
teaching n öğretim, öğretmenlik
teach v öğretmek, ders vermek
terrorist n terörist
tradition n gelenek, görenek
treatment n tedavi; davranış
wall n duvar
worse adj daha kötü
adoption n kabullenme, benimseme
advance n ilerleme
advance v ilerlemek, gelişmek
agreement n anlaşma
argue v tartışmak; ileri sürmek
assistance n destek, yardım
association n ilişki, bağlantı; kurum
attempt v çabalamak, kalkışmak, girişmek
attempt n çaba, girişim
bar n bar; parça, çubuk
bar v engel olmak
biological adj biyolojik
born v doğmak, dünyaya gelmek
brand n marka
brand v damgalamak, lekelemek
chance n olasılık, şans, olanak
closed adj kapalı
colour n renk
colour v boyamak, renklendirmek
commonly adv sık sık, çoğunlukla
constant adj sabit
contact n temas, ilişki

30 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
contact v temas kurmak
creative adj yaratıcı
crucial adj hayati, önemli
demonstrate v göstermek, kanıtlamak
desert v terk etmek, ayrılmak
desert n çöl
determine v belirlemek, saptamak
directed adj yönelik, dönük
essential adj gerekli
eventually adv sonunda, nihayetinde
everything pron her şey
excessive adj aşırı
external adj dış, harici
fall v düşmek, inmek
fall n düşüş, azalma; güz
farmer n çiftçi
fear n korku, endişe
fear v korkmak
fund n kaynak, para
fund v para sağlamak
generation n üretim; nesil
green adj yeşil
ground n yer, zemin, temel
ground v karaya çıkmak, dayandırmak
harmful adj zararlı
imposed adj maruz kalmış, korunmasız
interior n iç kısım
introduction n tanıtım, başlangıç
legislation n yasalar, yasama
line n çizgi, hat, sıra
mathematics n matematik
musical adj müzikle ilgili, müzikal
naturally adv doğal olarak
opening n delik, başlangıç, açılış
open adj açık; dürüst
open v açmak
origin n köken
output n ürün, çıktı
politically adv siyaseten, politik açıdan
prepared adj hazır
prevent v önlemek, alıkoymak
primary adj ana, asıl
prove v ispatlamak, kanıtlamak
race n yarış, koşu; ırk
race v yarışmak
reader n okuyucu
refer v ...demek, atıfta bulunmak
reform n yenilik, ıslahat
reform v değiştirmek, reform yapmak
rely v güvenmek, bel bağlamak

31 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reputation n nam, ün
responsibility n sorumluluk
return n geri dönme; iade
return v dönmek; geri vermek
romantic adj romantik
seriously adv ciddi derecede
serve v hizmet etmek
spirit n ruh, can
spoken adj konuşulan, konuşma
status n statü, konum
stressed adj gerilmiş, vurgulanan
struggle n çaba
struggle v çabalamak
superpower n süper güç, süper devlet
teacher n öğretmen
temple n tapınak
type n tür, cins
type v (daktilo, bilgisayar, telefon ile) yazmak
unique adj tek, eşsiz, özgü
village n köy
visual adj görsel
volcanic adj volkanik
weapon n silah
bit n küçük parça
capitalist n kapitalist
characteristic n özellik
characteristic adj tipik, karakteristik
cognitive adj bilişsel
collective adj ortaklaşa, toplu
commission n komisyon, kurul
commission v görevlendirmek
concentrate v odaklanmak, yoğunlaşmak
congress n kongre, kurultay, meclis
consideration n düşünme
constitution n anayasa
contain v içermek, kapsamak
continent n kıta
convinced adj ikna edilmiş, emin
corruption n yolsuzluk, bozulma
dated adj tarihli, modası geçmiş
destruction n yıkım
detail n ayrıntı
detail v detaylandırmak
director n müdür, yönetici
dramatic adj ani, çarpıcı
drawing n çizim
economics n ekonomi
equally adv eşit derecede
exactly adv tam olarak
exposed adj maruz kalmış, korunmasız

32 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
facial adj yüz ile ilgili
female n kadın
female adj dişi, kadın
fertile adj verimli
fertility n verimlilik
fiction n kurgu
fundamental adj temel, asıl
gap n boşluk, fark
generous adj cömert, bol
gradually adv aşama aşama
identify v tanımlamak, saptamak
ignore v göz ardı etmek, yok saymak
impressive adj etkileyici
investor n yatırımcı
involvement n karışma
island n ada
journey n gezi, yolculuk
magazine n dergi
marked adj işaretli, göze çarpan
multinational adj çok uluslu
muslim n müslüman
nuclear adj nükleer
operation n ameliyat, işletme
opportunity n fırsat
permanent adj kalıcı
picture n resim, görüntü
picture v kafasında canlandırmak
planning n planlama
prefer v tercih etmek
presidential adj başkanlıkla ilgili
pretty adj hoş, güzel, sevimli
pretty adv oldukça, epey
profit v faydalanmak, kâr etmek
profit n kâr, fayda
rapid adj hızlı, çabuk
recorded adj kayıtlı
required adj gerekli
response n cevap, yanıt, tepki
rose n gül
scarcely adv hemen hemen hiç
search n arama
search v aramak
similarly con benzer şekilde
sir n beyefendi, bayım
source n kaynak, köken
speaking n konuşma
stand v durmak, dikilmek
stand n tutum, tezgah, ayaklık
stay n kalma, ziyaret
stay v kalmak

33 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
striking adj dikkat çekici, çarpıcı
supreme adj en yüksek, yüce
surprising adj şaşırtıcı
task n iş, görev
technical adj teknik
theatre n tiyatro
tie n kravat; bağ
tie v bağlamak
total adj toplam, tam
total n toplam, tutar
total v tutmak (toplam)
translation n çeviri, tercüme
tribe n kabile, soy
typical adj karakteristik, tipik
ultimately adv nihayetinde
unlike pp -ın aksine
unusual adj olağan dışı
visit n ziyaret
visit v ziyaret etmek
week n hafta
woman n kadın
worst adj en kötüsü
access n erişim, ulaşım
access v erişmek, ulaşmak
achieve v başarmak, ulaşmak
adequate adj yeterli
advertisement n reklam
analysis n inceleme
Anatolia n Anadolu
apart adv ayrı
apart adj ayrı
approval n onay
artistic adj sanatsal
balance n denge
balance v dengelemek
below prep altında
buried adj gömülmüş, gömülü, örtülü
car n araba
carefully adv dikkatlice
cave n mağara
cave v çökmek, oymak
chain n zincir, halka
chain v zincirlemek
closer n sonlandırıcı
concentrated adj konsantre olmuş
concerning prep ile ilgili
conquest n fetih
construction n yapım, inşa etme
consumer n tüketici
controversy n tartışma

34 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
cooperation n işbirliği, dayanışma
costly adj pahalı, maliyetli
council n konsey, meclis
critical adj kritik, hassas, önemli
debate n tartışma
debate v tartışmak
define v tanımlamak, açıklamak
differ v farklı olmak
directly adv doğrudan
distinction n ayırım
distinctive adj ayırt edici
diversity n çeşitlilik
divided adj bölünmüş
dramatically adv önemli derecede
Dutch n Hollandalı, Hollandaca, Flemenkçe
Egyptian n Mısırlı
element n element; unsur
employer n işveren
everybody pron herkes
expensive adj pahalı
exploration n araştırma
falling adj düşen
flexibility n esneklik
formation n oluşma, şekillenme
frank adj açıksözlü, dürüst
goal n amaç, hedef
harsh adj sert, kaba
healthy adj sağlıklı, güçlü
hold v tutmak; düzenlemek; iddia etmek
ideal adj uygun, ideal
judiciary n yargıçlar
justice n adalet, yargıç
karma n talih, kader, karma
key adj temel, esas
key n anahtar; tuş
leave v ayrılmak, terk etmek; bırakmak, yanına almamak
leave n izin, dinlenme
literacy n okuryazarlık, edebi kültür
magnificent adj büyük
maker n yapıcı, üretici
manufacturing n üretim, imalat
massive adj büyük, devasa
medical adj tıbbi, tedaviyle ilgili
occur v meydana gelmek, olmak
official n memur, yetkili
official adj resmi
overall adj hepsi, tümü, toplam; genel olarak
overall adv genel olarak
participant n katılımcı
percentage n yüzde

35 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
personality n kişilik, karakter
plot n konu; komplo
plot v komplo kurmak
poem n şiir
portrait n portre, resim
prize n ödül
prize v değer vermek
queen n kraliçe
remember v hatırlamak, anımsamak
respect n saygı
respect v saygı göstermek/duymak
restricted adj sınırlı, kısıtlı
restrict v sınırlandırmak
reveal v açıklamak, ortaya çıkarmak
review n gözden geçirme; eleştirme
review v gözden geçirmek; eleştirmek
rhino n gergedan
safe adj güvenli
safe n kasa
satisfactory adj tatmin edici
save v kurtarmak; saklamak
saw n testere
setting n ortam, dekor; ayar, derece
settle v yerleşmek; halletmek, çözmek
sophisticated adj kültürlü, gelişmiş
stock n stok, birikim
subsequent adj sonraki, izleyen
survey v araştırmak, anket yapmak
survey n anket
technological adj teknolojik
thanks ex teşekkürler
thanks n teşekkürler, şükran
thank v teşekkür etmek
thinking n düşünce, düşünme
threat n tehdit
threatened adj tehdit edilen
threaten v tehdit etmek
totally adv tamamen
tourist n turist
traffic n trafik
valuable adj değerli
virtually adv hemen hemen, yaklaşık
whatever pron her ne
whatever con her ne
whenever con her ne zaman...-se
wife n eş, karı
worldwide adj dünya çapında
worldwide adv dünya çapında
write v yazmak
adapt v uyum sağlamak

36 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
admission n kabul, giriş
anyway adv her neyse, zaten
apparent adj açık, belli
appeal n çekicilik; çağrı, talep
appeal v cezbetmek; talep etmek
apply v başvurmak; uygulamak; sürmek (krem vs)
appreciated adj takdir edilen
arm n kol; silah
arm v silahlandırmak
aspect n yön, özellik, taraf
attractive adj çekici
bay n koy, körfez
buy v satın almak
capable adj yapabilir, yetenekli
childhood n çocukluk
choose v seçmek
claimed n iddia edilen, belirtilen
collapse v çökmek
collapse n çökme
collection n koleksiyon, toplama
competitive adj rekabetçi
complicated adj karmaşık
conduct n yürütme
conduct v yürütmek; iletmek
conquer v fethetmek
consist v -den oluşmak
constantly adv sürekli
consumption n tüketim
content n içerik, anlam
content adj memnun
controversial adj tartışmalı
danger n tehlike, risk
danish n Danimarkalı
decoration n süsleme
department n daire, bölüm
depression n depresyon; buhran
destroyed adj harap olmuş
destroy v yıkmak
devoted adj kendini adamış
dickens n şeytan
disability n özürlülük
drama n oyun, drama
earth n dünya; toprak, yer
earth v topraklamak, toprakla örtmek
ease v yatıştırmak, azaltmak
ease n rahatlık, kolaylık
elderly adj yaşlı
emergence n belirme, çıkma, oluşma
entirely adv tümüyle
estimated adj tahmini

37 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
exact adj tam, eksiksiz
exception n istisna
exchange v değiştirmek, takas etmek
exchange n değiş tokuş
exclusion n ayırma, dışlama, hariç tutma
exercise n alıştırma
exercise v alıştırma yapmak
expert adj bilgili, uzman
expert n uzman
extraordinary adj olağan üstü
familiar adj tanıdık, aşina
fine adj iyi, hoş
fine n ceza
fine v ceza vermek
fruit n meyve; sonuç
grand adj büyük, görkemli
granted adj verilmiş, bahşedilmiş
grant n bağış, ödenek
grant v vermek, bağışlamak
happiness n mutluluk
heart n kalp
imagination n hayal, zihin
incident n olay
intended adj kasıtlı, planlanmış
intend v niyet etmek, amaçlamak
invention n icat
lake n göl
league n lig
loan n borç para, kredi
loan v ödünç vermek
location n yer, konum
lose v kaybetmek
manage v yönetmek; başarmak
message n ileti
moody adj huysuz, aksi
mountain n dağ
moving adj dokunaklı; hareketli
negative adj olumsuz, eksi
neighbour n komşu
network n ağ, örgü
nobody pron hiç kimse
note n not, pusula; nota
note v fark etmek, not etmek
ourselves pron kendimize
overseas adj yabancı, dış ülkeden gelen
overseas adv yurt dışı, başka bir ülkeden
parliament n parlamento
participation n katılım
philosophy n felsefe
poet n şair

38 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
possibility n olasılık, olanak
practical adj uygulamalı, kullanışlı
practised adj deneyimli, yetenekli
previous adj önceki, eski
previously adv eskiden, önceden
primitive adj ilkel
principle n ilke, prensip
printing n matbaacılık, baskıcılık
print n baskı; iz
print v basmak, yayımlamak
progressive adj gelişen, ilerleyen
property n özellik; mal, mülk
proportion n oran
purpose n amaç
quarter n çeyrek, dörtte biri
reality n gerçek, hakikat
receive v almak, teslim almak
recession n durgunluk
regarding prep ile ilgili
relative n akraba
relative adj nisbi, göreceli
resistance n direnç
river n nehir, ırmak
round adj yuvarlak
round prep çevresinde, etrafında
round n dizi, seri, raunt
settlement n yerleşim
seven n yedi
severe adj ağır, ciddi, sert
sharp adj keskin; ani
shrinkage n çekme, küçülme
snow n kar
snow v (kar) yağmak
soil n toprak
solely adv sadece
sort n tür
sort v sınıflamak, ayırmak
southeast n güneydoğu
strict adj katı, sert
superior adj üstün
superior n amir, üst
surprise n sürpriz, şaşkınlık
surprise v şaşırtmak
taste n tat, lezzet, zevk
taste v tadına bakmak, tadı olmak
tax n vergi
trip n gezi, yolculuk
trip v çelme takmak, sendelemek
varied adj değişik, çeşitli, türlü
vegetable n sebze

39 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
visitor n ziyaretçi
warming n ısınma
warm adj ılık, sıcak; sevecen
warm v ısıtmak, ısınmak
watch n kol saati; nöbet
watch v seyretmek, izlemek; göz kulak olmak
wish n istek, arzu, dilek
wish v dilemek, istemek
workforce n iş gücü
workplace n iş yeri
worry v kaygılanmak, endişelenmek
worry n kaygı, endişe
abused adj suiistimal edilmiş
accused n suçlu, zanlı
acquisition n edinim
acting n oyunculuk, rol yapma
acting adj vekil, temsil eden
administration n yönetim
adversely adv olumsuz şekilde
aggression n saldırganlık
aging n yaşlanma
ahead adv ileri
alliance n antlaşma, ittifak, birlik
ancestor n ata, cet
anthropologist n antropolog
application n uygulama; başvuru
aroused adj tahrik edilmiş
asset n değerli şey, mülk
associated adj ilişkili, bağlantılı
attempted adj teşebbüs edilen
bazaar n pazar, çarşı
bear v dayanmak; taşımak; doğurmak
bear n ayı
bilingual adj iki dil bilen
bill n fatura; gaga
bob v hareket ettirmek
bob n kısa saç modeli
break v kırmak; bozmak
break n ara, mola
bridge n köprü
bridge v boşluğu doldurmak
broke adj iflas etmiş, cebi delik, çulsuz
budget n bütçe
budget v bütçelendirmek
budget adj ucuz
careful adj dikkatli
chamber n oda, bölme
chocolate n çikolata
chosen adj seçilmiş, seçilen
circulation n dolaşım

40 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
communicate v haberleşmek, iletişim kurmak
communist n komünist
connected adj bağlantılı
connect v bağlantı kurmak, ilişkilendirmek
consequence n sonuç
continental adj kıtasal
contribution n katkı
convey v iletmek, taşımak
cooperate v işbirliği kurmak
corporation n kuruluş, dernek
creativity n yaratıcılık
currently adv şu anda
data n bilgi, veri
deficit n eksiklik
detailed adj detaylı
diplomatic adj diplomatik
discipline n disiplin
discipline v disipline etmek
draw n çekiliş; beraberlik
draw v çizmek; çekmek
dream n hayal; rüya
dream v rüya görmek; hayal etmek
earn v kazanmak (para)
eased adj yatıştırılmış
eat v yemek
effectively adv etkili bir şekilde
efficiency n verimlilik
elaborate v ayrıntıya inmek
elaborate adj ayrıntılı, karmaşık
establishment n kuruluş, tesis
estimate v tahmin etmek, değer biçmek
estimate n tahmin
exceptional adj istisnai, nadir
expansion n genişleme, yayılma
experiment n deney
experiment v denemek, deney yapmak
explore v araştırmak, keşfetmek
express v ifade etmek
express adj süratli, hızlı
factory n fabrika
farming n tarım, çiftçilik
farm n çiftlik
farm v çiftçilik yapmak, yetiştirmek
fast adj hızlı, çabuk
fast adv hızlıca, süratle
fast v oruç tutmak
fast n oruç
fell v kesmek, düşürmek
finding n bulgu
fit adj uygun, sağlıklı

41 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
fit v uymak, yakışmak
fit n nöbet, hastalık nöbeti
five n beş
forensic adj adli, hukuki
forget v unutmak, hatırlamamak
hence con bu yüzden
historically adv tarihsel açıdan, tarihsel olarak
hospital n hastane
humanity n insanlık
ideological adj ideolojik
include v içermek
infer v sonuç çıkarmak
influential adj etkili
informal adj gayri resmi
infrastructure n alt yapı
inhabitant n oturan kişi, sakin
integrated adj bütünleşmiş
intervention n müdahale
invent v icat etmek
invested adj yatırılmış
invest v yatırım yapmak
islam n müslümanlık
item n madde, parça
keen adj istekli, coşkulu, ilgili
lie v uzanmak; yalan söylemek
lie n yalan
listening n dinleyiş
listen v dinlemek, kulak vermek
mathematical adj matematiksel
mid n orta
modem n modem
monolingual adj tek dilli
necessarily adv illa ki, mutlaka
night n gece
normal adj her zamanki gibi, normal
object n nesne, cisim, eşya
object v itiraz etmek, karşı çıkmak
outcome n sonuç
painted adj boyanmış, renkli
partly adv kısmen
perform v yapmak, sergilemek
persuade v ikna etmek
phenomenon n olay, olgu
philosophical adj felsefi
post n posta; iş
post v postalamak
prior adj -den önce
prosperous adj zengin
punishment n cezalandırma, ceza
racism n ırkçılık

42 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
radio n radyo
radio v telsizle haberleşmek
rain n yağmur
rain v (yağmur) yağmak
raise v yükseltmek; büyütmek (çocuk)
raise n maaş artışı
reasonable adj mantıklı, makul
reference n söz etme, atıfta bulunma; başvurma, danışma
regular adj düzenli
reign n devir, hükümdarlık
reign v hüküm sürmek
reliable adj güvenilir
religion n din, inanç
respected adj itibarlı, saygı duyulan
restaurant n restoran
road n yol
rock n kaya, taş
rock v sallamak, sarsmak
royal adj kraliyet
royal n kraliyet ailesi üyesi
safety n güvenlik
saying n söz, atasözü, deyim
sell v satmak
send v göndermek, yollamak
senior adj üst, kıdemli, yaşlı
servant n hizmetçi, uşak
shape n şekil, biçim
shape v şekillendirmek
shareholder n hissedar
ship n gemi
ship v göndermek, nakletmek
shortage n kıtlık
sicily n bakım, sicilya
slowly adv yavaş yavaş
speaker n konuşmacı; hoparlör
square adj kare
square n kare; meydan
stable adj sabit, değişmez
steadily adv değişmez bir biçimde
step n adım; basamak
step v adım atmak; basmak
struck v vurmak
struck adj grevde
succeed v başarılı olmak; -ın yerine geçmek
successfully adv başarılı bir şekilde
sudden adj ani
suffer v (acı) çekmek, -den mustarip olmak, yaşamak
supremacy n üstünlük
survive v hayatta kalmak
talk n konuşma, görüş

43 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
talk v konuşmak
ten n on
tendency n eğilim
terrorism n terörizm
text n yazı, metin
text v yazılı ileti göndermek
trait n özellik
transport n nakil, taşıma
transport v taşımak, nakletmek
tree n ağaç
trouble n sorun
trouble v canını sıkmak, sıkıntı vermek
troubled adj sıkıntılı, belalı
unable adj elinden gelmez, yapamaz
unknown adj bilinmeyen
useful adj kullanışlı
valid adj geçerli
vary v değişmek
violent adj şiddetli
vital adj hayati, çok önemli
vote n oy, oylama
vote v oy vermek
voting n oy kullanma
whereby con sayesinde, yoluyla
wildlife n yaban hayatı, vahşi yaşam
willing adj istekli
worrying adj endişe verici
abandoned adj terk edilmiş
abandon v terk etmek, bırakmak
accepting n kabul etme
accordance n uyum, anlaşma
added adj eklenmiş
add v eklemek, ilave etmek
adverse adj ters, olumsuz
advice n öğüt, tavsiye
alphabet n alfabe
answer n cevap, yanıt
answer v cevaplamak, yanıtlamak
aphrodisias n şehvet duygusu
applied adj uygulamalı
appropriate adj uygun
appropriate v sahiplenmek
architectural adj mimari
argument n tartışma; iddia
assumption n varsayım
atmosphere n atmosfer; ortam
basically adv temelde
battle n savaş
battle v savaşmak
beer n bira

44 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
biased adj ön yargılı
bias n ön yargı
biometric adj biyometrik
candidate n aday
capitalism n kapitalizm
colleague n meslektaş
colonial adj sömürgeye ait, sömürge ile ilgili
committed adj kendini adamış
composer n besteci
connection n bağlantı, ilişki
considering pp dikkate alarak
constitute v oluşturmak
conventional adj geleneksel, sıradan, alışılmış
counterpart n benzer, emsal
creation n yaratma, oluşum
crop n ürün, ekin
crop v ürün vermek; kırpmak
cross adj karşı, karşıt
cross n çarpı işareti; haç
cross v karşıya geçmek
crowded adj kalabalık
crowd n kalabalık
crowd v toplanmak, bir araya gelmek
dating n tarih verme, buluşma, flört etme
dealing n iş, ticaret
debt n borç
decide v karar vermek
defence n savunma, müdafaa
deliver v teslim etmek, dağıtmak; doğurmak
depiction n tarif, tasvir
description n tanımlama, betimleme, tasvir etme
disabled adj engelli
disaster n felaket
disorder n bozukluk; hastalık
display n sergi, gösteri
display v sergilemek, göstermek
dispute v tartışmak
dispute n tartışma
distinct adj farklı, belirgin, açık
drop n damla; düşüş
drop v düşürmek, bırakmak
drug n ilaç; uyuşturucu
educator n eğitimci
efficiently adv verimli bir şekilde
elected adj seçilmiş, seçimle gelen
elect v seçmek
emergency n acil durum
encouragement n cesaretlendirme
engineering n mühendislik
engineer n mühendis

45 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
engineer v ayarlamak, düzenlemek
exceed v aşmak, geçmek
excellent adj mükemmel
exciting adj heyecan verici
existing adj mevcut, hali hazırdaki
extended adj uzatılmış, geniş
extend v uzatmak
fashion n moda, tarz, biçim
feed v beslemek
feed n besin, yem
firmly adv sıkıca
forefront n ön plan
forest n orman
friendly adj arkadaşça, dostane
garden n bahçe
goddess n tanrıça
golf n golf
grade n not, puan, derece
grasp v kavramak, tutmak
grasp n anlama, yakalama
guide n rehber, kılavuz
guide v yol göstermek
haven n sığınak
hint n ima, öğüt, ipucu
hint v ima etmek
historic adj tarihi, tarihsel
holiday n tatil
homework n ev ödevi
hunter n avcı
gatherer n toplayıcı
hyperinflation n aşırı enflasyon
identified adj tanımlanmış
imagine v hayal etmek, sanmak
immediate adj ani
implication n ima, çıkarım
impression n izlenim, etki
indicate v göstermek, işaret etmek
indie n bağımsız şirket
inhabited adj ikamet edilen
inhabit v ikamet etmek
innovative adj yenilikçi
intelligent adj zeki, akıllı
interference n müdahale, karışma; parazit
involve v içermek; gerektirmek
joined adj birleştirilmiş
join v katılmak; birleştirmek
lecture n konferans; öğüt
lecture v konferans vermek; öğüt vermek
liberal adj geniş görüşlü, liberal
lonely adj yalnız, ıssız

46 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
manager n yönetici, idareci
master n usta
master v ustalaşmak, iyice öğrenmek
master adj kabiliyetli, bilgili
moon n ay; uydu
mount v binmek, çıkmak; başlatmak
mount n dağ
neither det (iki şeyin) hiç biri, hiç birisi
neutrality n tarafsızlık, nötrlük
newspaper n gazete
noise n gürültü, ses
nor con ne, ne de
nor adv ne, ne de
normally adv normalde
obese adj aşırı şişman
occupation n iş, meslek; işgal
opposition n muhalefet, itiraz
orchestra n orkestra
otherwise con aksi takdirde, yoksa
otherwise adv -ın dışında, -den farklı
owner n sahip
pace n hız, sürat
palace n saray
paper n kağıt; gazete
peninsula n yarımada
photograph n fotoğraf
photograph v fotoğraf çekmek
pitch n spor sahası
pitch v ayarlamak, kurmak
plant n bitki; fabrika
plant v dikmek, yerleştirmek
please ex lütfen
please v memnun etmek
plenty q bol, çok
poetry n şiir
pop n pop müziği
pop v patlatmak
preservation n koruma, muhafaza
prestige n itibar, saygınlık
pride n gurur, övünç
printed adj basılmış
producer n üretici, yapımcı
productivity n üretkenlik
programming n programlama
proud adj gururlu, onurlanmış
quick adj çabuk
quick adv süratle, hızlıca
ratio n oran, nispet
reaction n tepki, tepkime
reconstruction n yeniden yapım, yeniden inşa

47 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
recount v yeniden saymak
reducing adj hafifletici, indirgeyici
redundant adj gereksiz, fazla; işsiz
regularly adv düzenli olarak
regulation n düzenleme, mevzuat
relief n rahatlama
representative n temsilci, delege
representative adj temsilci
respond v yanıt/tepki vermek
revolutionary n devrimci, inkılapçı
revolutionary adj devrim yaratan
rhythm n ritim, ahenk
rice n pirinç
secure adj güvenli
secure v korumak, elde etmek
seek v aramak, istemek
seeking n arayış
sensible adj mantıklı, makul
seventeenth adj on yedinci
shaped adj şekillendirilmiş
simultaneous adj eş zamanlı
skilled adj becerikli
slow adj yavaş
slow v yavaşlamak
socially adv sosyal olarak, sosyal yönden
song n şarkı
specific adj belli, özel
steady adj devamlı, değişmez
store n dükkân, depo
store v depolamak
structural adj yapısal
suited adj uygun, uymuş
suit n takım elbise
suit v uygun olmak; yakışmak
summer n yaz
symbolic adj sembolik
transform v dönüşmek, dönüştürmek
truly adv gerçekten, tam anlamıyla
twentieth adj yürminci
universal adj evrensel, genel
unrest n rahatsızlık, kargaşa
volume n hacim, miktar; cilt
weather n hava durumu
weather v halletmek, aşınmak
educated adj eğitimli
whisky n viski
accessible adj ulaşılabilir
accurate adj doğru, isabetli, eksiksiz
actual adj gerçek, asıl
additional adj ilave , ek

48 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
adequately adv yeteri derecede
admitted adj kabul edilmiş
advertiser n reklamcı, ilancı
Aegean n Ege denizi
affecting adj etkileyici, dokunaklı
airline n havayolu
allied adj müttefik, birleşik, birlik
analyze v analiz etmek
aphrodite n afrodit
appreciate v beğenmek, takdir etmek
approved adj onaylanmış
attributed adj atfedilmiş
award n ödül
award v ödüllendirmek
awareness n farkındalık
badly adv kötü şekilde
barrier n engel
boom v geliştirmek, hızla büyümek
boom n artış, patlama
bureau n büro, ofis
captain n kaptan; yüzbaşı
captain v kaptanlık yapmak
cathedral n başkilise
caveman n mağara adamı
chancellor n başbakan, rektör
characterized adj özdeşleşmiş
check v kontrol etmek
check n kontrol
chronic adj kronik, sürekli
church n kilise
citizenship n vatandaşlık
classic adj klasik
classic n klasik (kitap, film)
code n kod
code v kodlamak
colonist n sömürgeci
combine v birleştirmek
combined adj birleştirilmiş
commerce n ticaret
comparatively adv nispeten, kısmen
compare v karşılaştırmak
compete v rekabet etmek, yarışmak
competent adj yetenekli
computerized adj bilgisayarlaştırılmış
concert n konser, dinleti
conqueror n fatih
conscious adj bilinçli, farkında
considerably adv önemli derecede
context n bağlam, içerik
copied adj kopyalanan

49 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
copper n bakır
copper v bakır kaplamak
corporate adj kurumsal, birleşik
corporate n şirket
count v saymak; hesaba katmak
count n sayma, hesap, kont
couple n çift, eş
couple v birleştirmek, çift olmak
currency n para birimi
deeply adv derinden
deflation n sönme, para darlığı
demanding adj çaba gerektiren, çetin
democratic adj demokratik
demographic adj demografik
densely adv yoğun şekilde
deposit n kapora, peşinat; tabaka
deposit v bankaya yatırmak
descendant n torun, soyundan gelen kimse
device n araç, cihaz
devote v adamak, kendini vermek
difficulty n güçlük
discredited adj adı çıkmış, itibarsız
discredit v güvenini sarsmak
discrimination n ayırım
distinguished adj ünlü
distinguish v ayırt etmek, ayrım yapmak
distribution n dağıtım
effectiveness n verimlilik
eliminate v ortadan kaldırmak
emperor n imparator, hükümdar
emphasize v vurgulamak
enormously adv aşırı derecede, çok
ensure v garanti altına almak
evening n akşam
everyday adj her gün, günlük
everyday adv her gün
excess adj aşırı
excess n fazlalık
expand v genişletmek
expenditure n masraf, gider
exploited adj sömürülmüş
exploit v faydalanmak, sömürmek
exposure n maruz kalma
federal adj birleşik, federal
finance n maliye, finans
finance v parasal kaynak sağlamak
fishing n balıkçılık
fish n balık
fish v balık tutmak
flood v sel basmak, taşmak

50 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
flood n sel, taşkın
flourish v gelişmek
flying adj uçan, uçucu
fly v uçmak, uçakla gitmek
fly n sinek
fresh adj taze; yeni; serin
frozen adj donmuş
genetic adj kalıtsal, kalıtımsal
geopolitical adj jeopolitik
giant adj dev, büyük
gothic adj gotik
grind v öğütmek, bilemek
grind n sıkıcı ve zor iş
gross adj brüt, kesintisiz; iğrenç, kaba
harm n zarar
harm v zarar vermek
heritage n miras; kalıtım
hidden adj saklı , gizli
holding n hisse, pay
hope n umut, beklenti
hope v ummak, ümit etmek
hop v sıçramak, sekmek
host n ev sahibi, sunucu
host v ev sahipliği yapmak
housing n yerleşim, iskan
humanism n insancılık
import v ithal etmek
import n ithalat
impose v yürürlüğe koymak, dayatmak
indicated adj gösterilen, belirtilen
inevitably adv kaçınılmaz şekilde
initially adv başlangıçta
insight n iç yüzünü anlama
interpretation n yorum; çeviri
invariably adv aynı şekilde, daima
isolated adj izole, ıssız, soyutlanmış
isolation n izolasyon, yalnızlık
journalism n basın, gazetecilik
kill v öldürmek
latest adj en son, en yeni
launch v fırlatmak, başlatmak
launch n başlangıç
lawyer n avukat
leadership n liderlik, önderlik
legislative adj yasamayla ilgili
linguistic adj dilbilimle ilgili
love n aşk, sevgi
love v sevmek, aşık olmak
maintenance n bakım, koruma, sürdürme
maritime adj denizciliğe özgü

51 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
meanwhile con bu arada
membership n üyelik
menu n yemek listesi
metal n metal
mile n mil
millennium n binyıl
miss n ıskalama
miss v özlemek; kaçırmak, ıskalamak
mistake n hata, kusur
mistake v yanılmak, yanlış anlamak
monetary adj parasal, mali
morning n sabah; günaydın
motivated adj motive olmuş
murder n cinayet
murder v cinayet işlemek
musician n müzisyen
notable adj dikkate değer
notion n görüş, düşünce
nowadays adv şu günlerde, günümüzde
officially adv resmen
operate v işletmek, çalıştırmak, ameliyat yapmak
oppressed adj baskı ve zulüm gören
oppress v eziyet etmek, baskı yapmak
organized adj düzenli, planlı
overwhelmingly adv karşı konulamaz şekilde
payment n ödeme, ücret
perception n algılama
piece n parça, kısım; eser
pollution n kirlilik
precious adj değerli
prehistory n tarih öncesi
priority n öncelik
proceedings n takibat, raporlar
processing n işlem
productive adj üretken, yaratıcı, verimli
profession n meslek
profound adj derin, şiddetli
promotion n terfi, ilerleme
publication n yayın
racial adj ırksal
realistic adj gerçekçi
recovery n iyileşme
reduction n azalma
reflect v yansıtmak
regional adj bölgesel
rejection n ret, geri çevirme
reported adj rapor edilmiş
reporter n muhabir, sunucu
requirement n gereksinim, koşul
resulting adj sonucunda ortaya çıkan

52 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
rigid adj katı, sert
ruling n mahkeme kararı
satisfaction n tatmin
satisfying adj tatmin edici
satisfy v tatmin etmek
saving n kazanç, tasarruf
season n mevsim
self n kendi, öz
esteem n saygı, itibar
esteem v saygı duymak
sequence n dizi, sıralama
significantly adv önemli derecede
slavery n esaret, kölelik
somewhat adv kısmen
statistics n istatistik
statistic n istatistik
strengthen v güçlendirmek
string n ip, tel
surpass v aşmak, geçmek
surprised adj şaşırmış
surround v kuşatmak, etrafını sarmak
talented adj becerikli
talent n yetenek, kabiliyet
tension n gerginlik
territory n bölge
theme n tema, konu
thinker n düşünür, filozof
tolerance n hoşgörü
trading n ticaret, alışveriş
tribal adj kabileye ait
trusted adj güvenilen, güvenilir
undoubtedly adv hiç şüphesiz
unearth v ortaya çıkarmak, bulmak
unforgiven adj affedilmeyen, affedilmemiş
unprecedented adj benzeri görülmemiş
upward adv yukarı doğru
van n kamyonet
vulnerable adj hassas, savunmasız
walk n yürüyüş, gezinti
walk v yürümek
weak adj zayıf, güçsüz
welcome adj kabul edilen, hoş karşılanan
welcome v hoş karşılamak
welcome n karşılama
welcome ex hoş geldin, hoş geldiniz
win n kazanma
win v kazanmak
winter n kış
witness n tanık, şahit
witness v şahitlik etmek

53 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
wolf n kurt
yard n bahçe, avlu
zone n alan, bölge
acoustic adj akustik
actively adv etkin şekilde
adapted adj uyarlanmış
address n adres; konuşma
address v hitap etmek; (bir sorunla) ilgilenmek, değinmek
adjust v ayarlamak, uydurmak
advocating n savunma, destekleme
aesthetic adj estetik
aftermath n sonraki dönem
alcohol n alkol
allowing adj izin verilen
altitude n yükseklik
anarchism n anarşizm
April n Nisan
Arctic n kuzey kutup bölgesi
Arctic adj kuzey kutbuyla ilgili
armistice n ateşkes
army n ordu
arrival n varış, geliş
artifact n insan yapımı
assassination n suikast
assert v iddia etmek
assimilation n özümseme, öğrenme
attraction n çekicilik, cazibe
background n arka plan, özgeçmiş
barely adv neredeyse hiç
baroque adj barok tarzında, süslü
barrel n varil, fıçı
base v dayandırmak
base n temel
basin n lavabo, küvet; havza
beach n plaj, kumsal
besides con -e ilaveten, ayrıca
besides pp -e ilaveten ( ayrıca)
beside prep yanına, yanında
blue adj mavi
borrow v ödünç almak
broader adj daha geniş
broken adj kırık, bozuk, arızalı
carpet n halı
catch v yakalamak; (hastalık) yakalanmak
catch n yakalama, bit yeniği
category n kategori, sınıf
catholic adj katolik
celebrated adj bilinen, kutlanan, meşhur
certainty n kesinlik
chew v çiğnemek

54 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
combination n bileşim, birleşim
comprehensive adj kapsamlı, detaylı
conclude v sonuç çıkarmak
conference n konferans, toplantı
confidence n güven
constructive adj yapıcı, faydalı
controlled adj kontrol edilmiş
convict v suçlu bulmak
convict n mahkûm, suçlu
cook v yemek pişirmek
cook n aşçı
cooking n yemek pişirme
correct adj doğru
correct v düzeltmek, doğrulamak
correlational adj korelasyonel
counting n hesap, sayım
covered adj örtülü, kaplı
cover n kapak, örtü
cover v kaplamak, içermek
criticism n eleştiri, tenkit
curiosity n merak
damage n zarar, hasar
damage v zarar vermek
decent adj doğru dürüst
decrease v azalmak, azaltmak
decrease n azalma
defend v savunmak
definition n tanım, tanımlama
depict v anlatmak, tasvir etmek, betimlemek
describe v tasvir etmek, tanımlamak
dialogue n karşılıklı konuşma
dictatorship n diktatörlük
differently adv farklı bir şekilde
direction n yön, istikamet; talimat, yönerge
disagreement n anlaşmazlık
disappearance n ortadan kaybolma
disappointing adj hayal kırıklığına uğratıcı
disappoint v hayal kırıklığına uğratmak
discourage v cesaretini kırmak
discuss v tartışmak, görüşmek
disregard v önemsememek
disregard n umursamama
document n belge
document v belgelendirmek
dome n kubbe
dominant adj egemen, hakim
dominated adj hakim olunan
donation n bağış, yardım
double adj eş, çift
double v ikiye katlamak

55 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
doubt n şüphe
doubt v şüphelenmek
dry adj kuru, kurak
dry v kurutmak
eager adj hevesli, istekli
editor n editör
elephant n fil
empirical adj deneysel
encouraging adj teşvik edici, cesaret verici
encyclopaedia n ansiklopedi
enterprise n girişim, işletme
entire adj tüm, bütün
equality n eşitlik
erupted adj patlamış
erupt v patlamak (yanardağ)
ethical adj ahlaki
ethics n ahlak bilimi
ethic adj ahlaki
evolution n evrim, gelişme
excitement n heyecan
expectation n beklenti
expense n masraf
explicitly adv açıkça
explored adj keşfedilmiş
explorer n kaşif, araştırmacı
extraordinarily adv olağan üstü
faith n inanç
FALSE adj yanlış; sahte
fascinating adj büyüleyici
fierce adj şiddetli
fifteenth adj on beşinci
fifth adj beşinci
fifty n elli
finish n varış, bitiş, son
finish v bitirmek, sona ermek
fiscal adj mali, parasal
fixed adj sabit
fix v onarmak
flower n çiçek
folktale n halk hikayesi
forgotten adj unutulmuş
formerly adv eskiden
foundation n temel, kuruluş
frequent adj alışılmış, sık sık olan
gallery n galeri
garbage n çöp; boş laf
gate n giriş kapısı
gather v toplamak, toplanmak, biriktirmek
gender n cinsiyet
genuine adj gerçek, hakiki; samimi

56 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
geographical adj coğrafi
gifted adj yetenekli
gift n hediye; yetenek
govern v yönetmek, idare etmek
grape n üzüm
guess n tahmin
guess v tahmin etmek
guideline n prensip, kılavuz, talimat
gum n diş eti; sakız
gum v yapıştırmak
happy adj mutlu, memnun
harmless adj zararsız
helpful adj yardımsever
hill n tepe, yükselti
historian n tarihçi
hit n çarpma, vuruş, popüler
hit v vurmak, çarpmak; (afet vs) kötü etkilemek
hotel n otel
identification n tanıma, kimlik
illiterate adj cahil, bilgisiz
image n görüntü, şekil
implement v uygulamak
implement n alet, araç
impressionist n izlenimci
improving adj geliştirici, gelişen
indifferent adj kayıtsız, umursamaz
industrialization n sanayileşme
inequality n eşitsizlik
inevitable adj kaçınılmaz
inheritance n miras, kalıt
instrument n alet, enstrüman, vasıta
intensely adv yoğun biçimde
interaction n etkileşim
interfere v araya girmek, bozmak
interpret v yorumlamak, çevirmek
interpreted adj yorumlanmış
intervening adj müdahaleci, karışan
January n Ocak (ay)
judgement n yargı, hüküm
justify v haklı göstermek, aklamak
learner n öğrenci
linked adj bağlı, bağlantılı
logic n mantık
lord n lord, mal sahibi; tanrı
loss n kayıp; zarar
luxury n lüks, konfor
luxury adj lüks yaşayan
manipulation n yönlendirme
marble n mermer
match n maç; kibrit; eş

57 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
match v eşleşmek, uymak
meaningful adj anlamlı
meeting n toplantı
merely adv sadece
migrant n göçmen
migrate v göç etmek
mine n maden; mayın
mine pron benimki
mine v (maden) kazmak, çıkarmak
minimum adj asgari
minimum n en az, asgari
navigation n navigasyon, sefer
negotiation n görüşme
neolithic adj neolitik
nil n sıfır, hiç
nine n dokuz
norm n kural, ölçü
noted adj ünlü
November n Kasım
obstacle n engel
occasion n durum
ocean n okyanus
officer n memur, görevli, polis, subay
online adj online
online adv internete bağlı
operative adj faal, çalışır durumda
option n seçenek
ordinary adj sıradan, normal
outward adv dışarıya doğru
partisan adj yandaş, taraftar
party n parti, eğlence; taraf, grup
patent v patent almak
patent adj açık, belli
patent n buluş belgesi
path n patika, yol, rota
peak n en üst seviye, zirve
peak v doruğa ulaşmak
pension n emekli maaşı
perfect adj mükemmel, ideal
perfect v mükemmelleştirmek, tamamlamak
philosopher n filozof
planet n gezegen
pleasant adj hoş
pleasure n keyif, zevk, memnuniyet
polar adj kutupsal
possibly adv muhtemelen
potentially adv imkan dahilinde
precisely adv tam olarak
predict v tahmin etmek
preference n tercih

58 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
presently adv şu anda
preserve v korumak, muhafaza etmek
prevailing adj yaygın, egemen
prevail v yaygın olmak
principally adv başlıca
prison n hapishane
privilege n ayrıcalık, imtiyaz
professor n profesör
psychology n psikoloji
qualification n yeterlik, nitelik
qualified adj kalifiye, nitelikli, vasıflı
quartet n dörtlü
rare adj nadir
ready adj hazır, gönüllü
regime n yönetim
registration n kayıt, tescil
relevant adj alakalı, ilgili
reliably adv güvenilir bir şekilde
repetitive adj tekrarlı
resident n yerli, sakin
resort n tatil beldesi
resort v (son çare olarak) başvurmak
revival n diriliş, canlanma
rioter n isyancı
ritual n dini gelenek
rival n rakip
rival adj rakip
room n oda; yer, alan
roughly adv yaklaşık
route n yol, rota
row n sıra, dizi
row v kürek çekmek
rural adj kırsal
sand n kum
satisfied adj memnun, tatmin olmuş
scene n sahne, manzara
scholarship n ilim; burs
screen n ekran, perde
screen v göstermek, araştırmak
secret n sır
secret adj gizli
section n bölüm
seemingly adv görünüşte
selection n seçim
semester n akademik yarıyıl
sensitive adj hassas, duyarlı
severely adv şiddetli derecede
sex n cinsiyet; cinsellik
shall mod -ım mı ?
sharply adv keskince, aniden

59 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
shift n değişim; vardiya
shift v değiştirmek
shrine n tapınak, türbe
significance n önem
slam v çarparak kapatmak
smoker n sigara tiryakisi
soldier n asker
solo adj tek başına yapılan
solo adv tek başına
solution n çözüm
sovereignty n hükümdarlık, egemenlik
speech n konuşma, söz
station n istasyon
stream n dere, çay, akım
stream v akmak
strength n güç
struggling adj çabalayan
subtle adj belirsiz, güç algılanan
suitable adj uygun, elverişli
supposed adj sözde, iddia edilen
sustained adj aralıksız, devamlı
sustain v sürdürmek
temporary adj geçici
terror n terör, dehşet
thirty n otuz
thoroughly adv tamamen
title n başlık; unvan
title v isimlendirmek
top adj en üst, en iyi
top n tepe, zirve; kapak
top v en üstte olmak
topic n konu
track n patika
track v takip etmek, izlemek
traditionally adv geleneksel olarak
tragedy n trajedi, dram
transmission n yayınlama, iletme
tremendous adj büyük, kocaman
tulip n lale
turning n dönüş, dönemeç
twice adv iki kez, iki defa
typically adv tipik olarak
ultimate adj en son, nihai
unavoidable adj kaçınılmaz
unchanged adj değişmemiş
unfortunately adv maalesef, ne yazık ki
unlikely adj muhtemel olmayan
urge v zorlamak, ikna etmek
urge n dürtü, istek
useless adj yararsız

60 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
usual adj alışılmış, olağan
verbal adj sözlü
victim n kurban
viewer n izleyici
voice n ses (insan)
voice v ifade etmek
voyage v deniz yolculuğu yapmak
voyage n deniz yolculuğu
wait v beklemek
wait n bekleyiş, bekleme
web n örümcek ağı, web
whatsoever adv hiç mi hiç
whoever pron her kim
wrath n hiddet, kızgınlık
wreck v enkaza çevirmek
wreck n enkaz
youth n genç
abortion n kürtaj
abstract n özet
abstract adj soyut
acceptable adj kabul edilebilir
acceptance n kabul, alma
accident n kaza
administrative adj yönetimsel
administrator n yönetici, idareci
admiration n hayranlık
adolescent n ergen
affordable adj satın alınılabilir, makul fiyatlı
aged adj yaşlı
airport n hava alanı
alarming adj korkutucu, endişe verici
alarm n alarm
alarm v telaşa düşürmek
alive adj canlı
alps n Alp dağları
alter v değiştirmek
alternative adj alternatif
alternative n alternatif
angered adj kızdırılmış
anger n öfke
anger v öfkelendirmek
angle n açı
antiquity n eski çağlar, ilk çağlar
anxiety n kaygı, endişe
appreciation n takdir, teşekkür
approaching n yaklaşma
arouse v uyandırmak (duygu vs)
artefact n yapay nesne
aside prep yanında, kenarında
assembly n meclis, toplantı, kurul

61 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
assign v görevlendirmek
astronaut n astronot, uzay adamı
attendance n katılım; yoklama
attend v katılmak
attracting adj çekici
awful adj berbat, kötü
baby n bebek
ballet n balet, bale
behave v davranmak
Beijing n Pekin
belong v ait olmak
beneficial adj faydalı
bile n safra
blend v karıştırmak
blend n karışım
bound adj yükümlü, olması kesin
bound v zıplamak
brew v bira yapmak, demlemek
brown adj kahverengi
burial n gömme, defin
busy adj meşgul, yoğun
Byzantine n Bizans
cabinet n kabine, hükümet
calculation n hesaplama
capture v ele geçirmek
capture n esir alma, ele geçirme
card n kart
caribbean n karayip denizi
center n merkez
charter n tüzük, yönetmelik
charter v kiralamak
chief adj ana, başlıca
chief n şef, başkan
chiefly adv başlıca
christian n hristiyan
christianity n hristiyanlık
cinema n sinema
circle n daire
circle v daire çizmek
circumstance n durum, koşul
civilian adj sivil
civilian n sivil
clever adj akıllı, zeki
club n kulüp; sopa
clue n ipucu
coastal adj kıyısal, kıyı ile ilgili
cocaine n kokain
collect v toplamak, biriktirmek
collect adj ödemeli
collecting n derleme, toplama

62 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
collectively adv ortaklaşa, birlikte olarak
colonialism n kolonicilik
combat v dövüşmek, mücadele etmek
combat n savaş
commodity n ticari mal
comparison n karşılaştırma
complain v şikâyet etmek
composition n karışım, kompozisyon
concrete adj somut; beton
concrete n beton
conflicting adj çelişen, çatışan
conservation n koruma
conservative adj tutucu, muhafazakâr
constitutionally adv anayasaya göre
convention n anlaşma; toplantı; gelenek
copy n kopya, nüsha
copy v kopyalamak, çoğaltmak
core n çekirdek, esas, öz
crystal n kristal
culturally adv kültürel olarak
cup n kupa; fincan
cup v kavramak
cure n tedavi, çare
cure v tedavi etmek
Cyprus n Kıbrıs
dance v dans etmek, oynamak
dance n dans, oyun
daughter n kız (evlat)
daylight n gün ışığı
dead adj ölü, cansız
dead adv son derece, tamamen
decay v çürümek
decay n çürük, çürüme
delay n gecikme
delay v geciktirmek
delivery n teslimat
dependent adj bağımlı
descriptive adj tanımlayıcı
desirable adj arzu edilen, istendik
detective n dedektif
dialect n lehçe, ağız
dictionary n sözlük
disadvantage n dezavantaj
disagree v aynı fikirde olmamak
disappear v gözden kaybolmak
disappointment n hayal kırıklığı
discouraged adj hevesi kırılmış
discussion n tartışma, görüşme
disease n hastalık, rahatsızlık
dislike v hoşlanmamak

63 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
dislike n hoşlanmama
distorted adj şekli bozulmuş
distort v şeklini bozmak
diverse adj çeşitli, farklı
divide v bölmek
door n kapı, giriş
drawback n dezavantaj
drill n matkap
drill v oymak, sondaj yapmak
drink n içecek, içki
drink v içmek
driven adj azimli, hırslı, kararlı
dynasty n hanedanlık
earthquake n deprem
edit v basıma hazırlamak, düzeltmek
electronic adj elektronik
mail n posta
mail v postalamak
emerge v ortaya çıkmak
emigrant n göçmen
emigration n göç
emission n yayılma, salınım
encounter v karşılaşmak, rastlamak
encounter n karşılaşma
engagement n nişanlılık, sözleşme
enthusiasm n heves, coşku
ethnic adj ırksal, etnik
evil adj kötü
evil n kötülük
excessively adv aşırı derecede
exclude v hariç tutmak
exclusively adv özellikle
executive adj yetkili, yönetici, idareci
executive n yönetici, idareci
exhibit v sergilemek, göstermek
expanding adj büyüyen, genişleyen
expedition n keşif gezisi
explanation n açıklama
exploitation n sömürü, faydalanma
extinction n yok olma
fascinated adj büyülenmiş
fate n kader
favourite adj favori, çok beğenilen
feasible adj gerçekleştirilebilir, uygun
february n şubat
feet n ayak (çoğul)
flooding n sel, taşkın
forth adv dışarıya, ileri
fortunately adv şans eseri, neyse ki
fountain n çeşme

64 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
generalization n genelleme
genius n dahi, deha
geometric adj geometrik, şekilli
glance n göz atma, kısa bakış
glance v göz atmak
globally adv küresel olarak
grain v tanelemek, öğütmek
grain n tahıl, tanecik
grammatical adj dil bilgisine ilişkin
greenhouse n sera
guilty adj suçlu, kusurlu
habit n alışkanlık
handful n avuç dolusu
handle n kulp, kol
handle v ele almak, çözmek
head n baş, kafa; müdür
head v yönetmek; kafa vurmak
heavy adj ağır; yoğun
hector v gözünü korkutmak, sindirmek
hire v ücretle tutmak; kiralamak
hostile adj düşman
humankind n insanoğlu
hygiene n hijyen
ideology n ideoloji
illegally adv yasadışı olarak
illness n hastalık
impress v etkilemek
impressed adj etkilenmiş
inadequate adj yetersiz
inclusion n dahil etme, içerme
independently adv bağımsız olarak
indication n belirti, işaret, iz, alamet
inferior adj aşağı, düşük
influx n akın, doluşma
initial adj ilk, başlangıç
initial n ismin baş harfi
insecurity n güvensizlik
instruction n talimat, öğretim
instrumental adj enstrümantal
integration n birleştirme
intensity n yoğunluk
intercultural adj kültürler arası
investigate v araştırmak
investigation n araştırma
joint adj ortak
joint n eklem, ek
journalist n gazeteci
judgment n yargı, kanı
June n Haziran
lacking adj eksik, yoksun

65 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
lawbreaker n yasalara saygısız
lay v sermek, koymak
legacy n miras, kalıt
length n uzunluk, boy, süre
letter n mektup; harf
librarian n kütüphaneci
lifestyle n yaşam tarzı
lifetime n yaşam süresi
likelihood n ihtimal
list n liste
list v listelemek
located adj bulunan, saptanan, konumlanmış
lucky adj şanslı, talihli
lyrics n şarkı sözü
lyric n lirik şiir
machine n makine
mainland n ana toprak
managing n idare etme
manufacturer n imalatçı, üretici
maybe adv belki
mechanical adj mekanik
mechanistic adj mekaniğe ait
medicine n tıp; ilaç
medium adj orta, vasat
medium n araç, aracı
merit n erdem, fazilet, fayda
merit v layık olmak
migration n göç
misery n dert, sefalet
misleading adj aldatıcı, yanlış yönlendiren
mislead v yanıltmak, aldatmak
modest adj ılımlı, mütevazı
monument n anıt, heykel
motive n sebep, dürtü
multiple adj çoklu
myself pron kendim, kendime
narrative n öykü, hikâye
narrow adj dar, kısıtlı
narrow v daraltmak, azaltmak
nationalism n milliyetçilik, ulusalcılık
nearby adj civarda, çevrede
nearby adv çevrede, civarda
neighbouring adj yakın, bitişik, komşu olan
nervous adj gergin
neutral adj nötr, tarafsız
newly adv yakınlarda, yeni
notorious adj kötü ünlü
obliged adj zorunlu, mecbur
observation n gözlem
occasionally adv ara sıra

66 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
olympic adj olimpik
onwards adv ileriye doğru
onward adv ileriye doğru
overlook v göz ardı etmek
passive adj pasif
pat v hafifçe vurmak, sıvazlamak
peel v kabuğunu soymak
permanently adv kalıcı bir şekilde
personally adv şahsen, bana göre
persuasion n ikna
photography n fotoğrafçılık sanatı
physician n hekim, doktor
planned adj planlanmış
polished adj cilalı, parlak
polish v cilalamak
port n liman, iskele
portion v ayırmak, bölmek
portion n bölüm, parça
prepare v hazırlamak, hazırlanmak
preschool adj okul öncesi
preschool n anaokulu
prevention n önlem, koruma
procedure n yol, yöntem
prominence n ün, şöhret
promote v ilerletmek; terfi ettirmek
protest n protesto
protest v protesto etmek
purely adv tamamen, sadece
pursue v takip etmek
pursuit n kovalama, takip
push v itmek, zorlamak
pyramid n piramit
quantity n nicelik, miktar
readily adv isteyerek, kolaylıkla
recommended adj tavsiye edilen
recommend v tavsiye etmek
recording n kayıt etme
refined adj arıtılmış, saf
register v kaydetmek, listelemek
register n sicil, kayıt
reinforcement n güçlendirme, takviye
renewable adj yenilenebilir
reside v ikamet etmek
residential adj oturmaya ayrılmış
resist v karşı koymak, direnmek
resolve v halletmek, çözmek
respectively adv verilen sıra ile
revenue n vergi, gelir
reverse v tersine çevirmek; geri geri gitmek
reverse adj ters, karşıt

67 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reviewed adj gözden geçirilmiş
rid v başından atmak, defetmek
rightly adv haklı olarak
risky adj tehlikeli, riskli
rocky adj kayalık, kaya gibi
routine n her günkü, rutin
routine adj rutin, alışılmış
ruin v harap etmek, yıkmak
ruin n kalıntı, enkaz
ruler n yönetici, hükümdar; cetvel
sample n örnek, numune
sample v örneklemek
schedule n program
schedule v programlamak
scope n saha, alan, kapsam
secretary n sekreter; bakan
secular adj laik
senate n senato
separated adj ayrılmış
sewage n lağım, kanalizasyon suyu
shade n gölge
shop n dükkân
shop v alışveriş yapmak
shopping n alışveriş
shore n sahil, kıyı
sick adj hasta, rahatsız
sight n görme, görüntü
sight v görmek
silver n gümüş
sing v şarkı söylemek
singer n şarkıcı
singing n şarkı söyleme
situated adj konumlu
sorry adj üzgün, pişman
spectacular adj görkemli, dikkat çekici
spoil v bozmak; şımartmak
star n yıldız; ünlü
star v başrol oynamak
startling adj şaşırtıcı, korkutucu
statistical adj istatiksel
statue n heykel
straight adv dümdüz, hemen
straight adj düz, doğru, dosdoğru; dürüst
strange adj tuhaf, acayip; yabancı
strategic adj stratejik
studio n stüdyo
subsistence n geçim
substantially adv önemli derecede
sue v dava açmak
suffering n acı, keder

68 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
suggestion n öneri
sum n toplam; tutar
sum v özetlemek, toparlamak
superb adj mükemmel
supporter n destekleyen, taraftar
surely adv elbette, kesinlikle
surface n yüzey
surprisingly adv şaşırtıcı bir şekilde
suspicion n kuşku, şüphe
suspicious adj şüpheli, kuşkulu
tale n masal, öykü, hikâye
tariff n gümrük vergisi
taxation n vergi tahsilatı
teenager n genç, ergen
terrain n arazi, bölge
terrible adj kötü, feci
testify v tanıklık etmek
theirs pron onlarınki
titanic adj dev gibi
touch n dokunma, temas
touch v dokunmak; etkilemek
tourism n turizm
trained adj eğitilmiş
transportation n taşınma
treat n ikram, ısmarlama
treat v tedavi etmek; davranmak, ele almak
trojan adj truva'ya özgü
unclear adj belirsiz, bulanık
unconscious adj bilinçsiz, baygın
undergoing adj süregelen
undergo v maruz kalmak, geçirmek
underwater adj su altında
unimportant adj önemsiz
unpredictable adj tahmin edilemez
urgent adj acil
user n kullanıcı
variation n değişiklik
version n sürüm, yorum
victory n zafer
violate v ihlal etmek, çiğnemek
violation n ihlal, bozma
visa n vize
visited n ziyaret edilen, ziyaret edilmiş
vitality n canlılık, dinamizm
vividly adv canlı biçimde
wake v uyanmak
warning n uyarı, ikaz
warn v uyarmak
wave n dalga, el sallama
wave v dalgalanmak; el sallamak

69 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
wild adj vahşi
wind n rüzgar, yel
wind v sarmak, dolamak
wine n şarap
winning adj kazanan
wise adj akıllı
wonder v merak etmek
wonder n hayret, şaşkınlık; mucize
wood n odun; ağaçlık alan
wooden adj tahta, ahşap
abandonment n terk etme
abolished adj yürürlülükten kalkmış
abolish v yürürlükten kaldırmak
aboriginal adj yerli, asıl
absence n yokluk, var olmama
absolutely adv kesinlikle, tamamen
absorbed adj emilmiş, dalmış
absorb v emmek, soğurmak
abundant adj bol
accession n tahta çıkma, ulaşma
acclaim v alkışlamak
accurately adv doğru biçimde
acknowledge v kabul etmek, tanımak
adaptation n uyarlama, ayak uydurma
additionally con ayrıca
adjustment n ayarlama
admittedly adv gerçekte, itiraf edilmelidir ki
advantageous adj avantaj sağlayan
adventure n macera
aerial n anten
aerial adj hava ile ilgili
afford v gücü yetmek( maddi), karşılamak
afraid adj korkmuş
agent n temsilci; faktör
altogether adv tümüyle, hep beraber
ambiguous adj belirsiz
ambitious adj hırslı
amendment n düzeltme, değişiklik, ıslahat
analyst n analist
anatomy n anatomi, inceleme
anthem n milli marş
anthropological adj antropolojik
antique n antika
antique adj antik, eskiye ait
anxious adj kaygılı, sinirli
anywhere adv herhangi bir yer, hiçbir yer
apathy n ilgisizlik, duyarsızlık
applicant n aday, başvuran
appointed adj atanmış
appoint v atamak

70 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
apprentice n çırak
aqueduct n su kemeri
arguing n tartışma
arise v ortaya çıkmak, meydana gelmek
arrange v düzenlemek, ayarlamak
arrive v varmak, ulaşmak
artificial adj yapay
associate v ilişkilendirmek
associate n işten tanıdık, iş arkadaşı
assume v varsaymak, üstlenmek
attempting n girişimde bulunma
attending n devam etme, hazır bulunma
attribute v bağlamak, yormak, atfetmek
attribute n özellik
auditory adj işitsel
automatically adv otomatik olarak, kendiliğinden
bankruptcy n iflas
banned adj yasaklı, yasaklanmış
basket n sepet
bean n fasulye
belligerent adj savaşa taraf olan
beneath prep altında
biodiversity n biyo-çeşitlilik
biofuel n biyoyakıt
biologist n biyolog
bird n kuş
boast v böbürlenmek
boast n böbürlenme
bone n kemik
boost v artırmak, yükseltmek
boost n yardım, destek
borrower n ödünç alan kişi
breaking n kopma, kırılma
brief adj kısa, öz
brief v özetlemek
brief n özet
bronze n bronz rengi
bronze adj bronzdan yapılmış
bulk n toplu, yığın
bulk adj toptan
bureaucracy n bürokrasi
burglary n hırsızlık, soygun
bystander n seyirci, görgü tanığı
calculated adj kasten, hesaplanmış
calendar n takvim
calorie n kalori
camp n kamp
camp v kamp yapmak
carving n oymacılık
caste n sınıf, kast

71 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
cease v durdurmak
cell n hücre
celtic adj keltik, keltlere özgü
chaos n kargaşa, kaos
chapter n bölüm
charge n ücret; şarj; görev; suçlama
charge v suçlamak; ücretlendirmek; şarj etmek
cheaply adv ucuza
choosing n seçim
chorus n nakarat
civilized adj uygar, medeni
classified adj gizli
clay n kil
clean adj temiz
clean v temizlemek
client n müşteri, alıcı
cliff n uçurum, kayalık
climbing n dağcılık
climb v tırmanmak; yükselmek
climb n tırmanış
clothing n giyecek
cloth n kumaş, örtü
coalition n koalisyon
coating n kaplama
coat n ceket, mont
coin n bozuk para
coin v para basmak, sözcük türetmek
collector n koleksiyoncu
college n okul
colonization n sömürgeleştirme
colony n sömürge
colourful adj renkli
comedy n komedi
comfortable adj rahat, konforlu
commercially adv ticari olarak
compelling adj ikna edici, ilgi uyandıran
complaint n şikâyet
complement v tamamlamak, bütünlemek
complexity n karmaşıklık
composed adj sakin
comprehend v anlamak, idrak etmek
comprise v içermek, kapsamak
conclusion n sonuç
condemn v ayıplamak, suçlamak
confident adj kesin, emin
confirm v doğrulamak
consent n rıza, onay
consent v razı olmak
consequently con sonuç olarak, bu yüzden
consistent adj istikrarlı, tutarlı

72 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
construct v inşa etmek
construct n yapı
consult v danışmak
contained adj kapsanan
continually adv sürekli
continuation n devam, süreklilik
continuous adj devamlı, sürekli
contract n sözleşme
contract v küçülmek, kısaltmak; sözleşme yapmak
controlling n kontrol etme, denetim
conversation n sohbet, iletişim
convicted adj mahkum edilmiş
convince v ikna etmek
copywriter n metin yazarı
corn n mısır
correlation n ilişki, oran
corrupt adj bozulmuş, ahlaksız, yolsuz
corrupt v bozulmak
countless adj hesapsız, çok
coverage n gazetedeki yer, yayın alanı
criticize v eleştirmek, kınamak
crude adj ham
cult n heves; mezhep
curious adj meraklı, tuhaf
curriculum n müfredat
cycle n devir, döngü; bisiklet
cycle v bisiklete binmek
dark adj karanlık; koyu
dark n karanlık
decisive adj kesin, kati , nihai
declaration n ilan, bildiri
declining adj gerileyen, azalan
decorative adj süsleyici, güzelleştirici
decreasing adj azalan, eksilen
defendant n davalı, sanık
deliberately adv kasten, bilerek
delicate adj hassas, kırılgan
density n yoğunluk
deported adj sürgün edilmiş
deport v sınır dışı etmek
depressed adj morali bozuk, üzgün
depress v moralini bozmak
derive v türemek, kaynaklanmak
deserve v hak etmek
deserving adj hak eden, layık
destination n varış yeri
deter v caydırmak
devastating adj tahrip edici
developmental adj gelişimsel
devised adj icat edilmiş

73 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
die v ölmek
differentiate v ayırt etmek
discriminate v ayrımcılık yapmak
discus n (spor) disk
dishonest adj sahtekâr, yalancı
displacement n çıkarma
distribute v dağıtmak
disturbed adj rahatsız olmuş
disturb v rahatsız etmek
disturbing adj rahatsız edici
doctor n doktor, hekim
doctrine n öğreti, doktrin
domain n alan
dried adj kurumuş
driving adj itici
driving n sürüş
drought n kuraklık
durable adj dayanıklı, sağlam
duty n görev, sorumluluk
edition n basım, baskı
educate v eğitmek
eight n sekiz
elegant adj şık, hoş
eligible adj uygun
elite n seçkin kişiler
eminent adj ünlü
empty adj boş
empty v boşaltmak
enable v olanak tanımak
endangered adj nesli tükenmekte olan
endanger v tehlikeye atmak
enemy n düşman
engage v meşgul olmak; nişanlanmak
engaged adj ilgili, meşgul; nişanlı
enthusiast n hevesli, meraklı
entrance n giriş
entry n giriş, katılım
error n hata, kusur
eruption n patlama
estate n arazi, mal mülk
exaggerated adj abartılmış
exaggeration n abartı
examine v incelemek, muayene etmek
exceptionally adv olağanüstü
excited adj heyecanlı
execution n idam
exhausted adj bitmiş, yorgun
exhaust v tüketmek
exile v sürgüne yollamak
exile n sürgün

74 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
expressive adj anlamlı, ifadeli
extension n genişletme, uzatma
extravagance n savurganlık
extravagant adj savurgan
extremism n aşırıcılık
faculty n fakülte; yetenek, kabiliyet
fan n taraftar; vantilatör
fantastic adj harika; garip
fatigue n yorgunluk
favourable adj olumlu, uygun, faydalı
favourably adv uygun bir şekilde
fellow adj hemşehri, dost
fellow n adam, herif
festival n bayram, eğlence
fill v doldurmak
filter v süzmek, elemek
filter n süzgeç
financially adv mali açıdan
fingerprint n parmak izi
flat adj düz, havasız, sıkıcı
flat n daire
fleet n gemi filosu, donanma
flesh n et
flexible adj esnek
flight n uçuş
flu n grip
folk n halk, insanlar
foot n ayak
fore adj ön
foreigner n yabancı
forerunner n öncü
foreseeable adj öngörülebilir
forever adv daima, sonsuza kadar
formula n yöntem, çözüm, reçete
fortress n büyük kale, hisar
fortune n şans; servet
fragile adj kırılgan
fraud n hileci, hile
freely adv serbestçe, özgürce
Friday n Cuma
funded adj finanse edilen
furthermore con ayrıca, dahası
gallon n 4, 55 litre
genetically adv genetik olarak
geography n coğrafya
gesture n el kol hareketi, jest
glass n cam; bardak
globe n küre, dünya
god n tanrı
governance n yönetim, kontrol

75 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
gradual adj aşamalı, yavaş
graduate v mezun olmak
graduate n üniversite mezunu
grammar n dil bilgisi
guidance n rehberlik, yardım, tavsiye
habitat n yaşam alanı
hall n giriş, koridor, salon
hang v asmak, sallanmak; idam etmek
hanging n asma, idam
harbour n liman
harbour v barındırmak; demir atmak, limanda demirlemek
harmony n ahenk, uyum
hearing n işitme; duruşma
heat n ısı, ateş
heat v ısıtmak
height n boy, yükseklik
hemisphere n yarım küre
herb n şifalı ot
herself pron kendi, kendisi
hierarchy n hiyerarşi
highlight v vurgulamak, dikkat çekmek
highlight n en önemli kısım
homeland n ana vatan
honour n şeref, onur
honour v onurlandırmak
humanitarian adj yardımsever, insancıl
hunger n açlık
hurt v yaralamak, acımak
hurt adj yaralanmış, incinmiş
ideally adv en iyi şekilde, ideal olarak
identical adj aynı, birebir aynı
illuminated adj aydınlatılmış
illustration n resim, örnekleme
imported adj ithal edilmiş
impulsive adj fevri, atılgan
incredible adj inanılmaz
indicator n gösterge, sinyal
indifference n aldırmazlık, ilgisizlik
indirect adj dolaylı
indistinguishable adj ayırt edilemeyen
individually adv teker teker
inexpensive adj ucuz, masrafsız
infected adj bulaşmış
infect v bulaştırmak (hastalık vs)
initiative n girişim, teşebbüs
inner adj iç, dahili, içsel
inside prep içerisinde
inside n içi, iç taraf
inspiration n ilham
instability n istikrarsızlık, kararsızlık

76 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
instinct n içgüdü
insufficient adj yetersiz
integrate v bütünleşmek, birleştirmek
intense adj yoğun
intensive adj yoğun
intervene v araya girmek, bozmak
interview n görüşme, röportaj, mülakat
interview v görüşmek, röportaj yapmak
intricate adj dolaşık, karışık
introduce v ortaya koymak, tanıştırmak
invaluable adj paha biçilmez
invasion n istila
inventor n mucit
investigator n araştırmacı, dedektif, müfettiş
involving con içeren
judicial adj adli, hukuki
justified adj doğru, haklı
kingdom n krallık, kraliyet
lady n hanım, bayan
lately adv son zamanlarda
latter n ikincisi, sonuncusu
legitimate adj meşru, yasal
leisure n boş vakit
lend v ödünç vermek
lethal adj öldürücü
liberty n özgürlük, hürriyet
lighting n ışıklandırma, aydınlatma
limitation n sınırlama, kısıtlama
listed adj listelenmiş
livelihood n geçim, rızk
lively adj canlı, hareketli
logging n ağaç kesme
logical adj mantıklı
logistic adj lojistik
lots q birçok
manipulate v yönlendirmek
manufacture v üretmek
manufacture n üretim
manuscript n el yazması
map n harita
map v haritasını çıkarmak
marine adj deniz ile ilgili
marriage n evlilik
masterpiece n başyapıt
maths n matematik
math n matematik
mechanism n mekanizma, düzenek
medieval adj ortaçağ
mentioned adj bahsedilen, adı geçen
mention v bahsetmek, söylemek

77 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
mention n değinme, söz etme
mere adj tek
metaphysical adj doğa üstü
methodology n yöntembilim
metre n metre
mild adj ılıman, nazik
mineral n mineral
mining n madencilik
minor adj önemsiz, basit, küçük
minor n reşit olmayan kimse
minority n azınlık
minute n dakika, an
minute adj çok küçük
mix v karıştırmak, uyuşmak
mix n karışım
mobile n cep telefonu
mobile adj hareketli, seyyar
modernist n yenilikçi
modernization n yenileştirme
moment n an
mood n ruh hali, mizaç
moral adj ahlaki
moral n ahlak; kıssadan hisse
motor n motor
movie n film
mutual adj karşılıklı
mystery n gizem, sır, esrar
negro adj siyahi
net n ağ, file
net v ağ yapmak, kar etmek
northwest n kuzeybatı
notably adv özellikle, bilhassa; başta...olmak üzere
numerical adj sayısal
nut n sert kabuklu yemiş, fındık, ceviz
objective n amaç, hedef
objective adj tarafsız, nesnel
obligation n zorunluluk
observer n gözlemci
obtain v elde etmek
October n Ekim (ay)
onset n başlangıç
openly adv açıkça
openness n dürüstlük, açıklık
oppose v karşı çıkmak
orchard n bağ, bahçe
ordered adj düzenli, sıralı
organ n organ
outdoor adj açık havada yapılan
overtake v devirmek, sollamak
overweight adj aşırı kilolu

78 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
owed adj borçlu
owe v borçlu olmak
page n sayfa, yaprak
pain n ağrı, acı
painful adj ağrılı, acıtıcı
partner n eş, ortak
partnership n ortaklık, işbirliği
passport n pasaport
patient n hasta
patient adj sabırlı
peasant n köylü, çiftçi
perceived adj algılanan
perfectly adv kusursuzca, tamamen
personnel n kadro, personel
perspective n bakış açısı, çizim
petroleum n petrol
phase n aşama, evre
phenomena n olgu, fenomen
phone n telefon
phone v telefon etmek, aramak
physically adv fiziki olarak
physics n fizik
pillar n sütun, direk
pioneer v öncü olmak
pioneer n öncü
plane n uçak
plateau n plato, yayla
pleased adj mutlu, memnun
pole n kutup
pope n papa
populated adj iskan edilmiş
pose v sebep olmak, teşkil etmek
practically adv yaklaşık, hemen hemen
precaution n önlem, tedbir
precision n doğruluk, tamlık
eminence n şöhret
prejudice n ön yargı
preparation n hazırlık
presidency n başkanlık
pressing adj acil, acele
principal adj asıl, temel
problematic adj sorunlu, tartışmalı
prolific adj çok yönlü, verimli
prolonged adj uzun süre devam eden
prolong v uzatmak
promise n söz, vaat; gelecek
promise v söz vermek
promising adj umut vaadeden
prone adj eğilimli
proper adj uygun, düzgün

79 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
proposal n teklif
prose n düz yazı
proven adj ispatlanmış
provision n temin, koşul
psyche n akıl, ruh
publisher n yayıncı
pull v çekmek
pull n çekiş, çekim
purchase n satın alma
purchase v satın almak
puzzled adj şaşırmış
quarters n yatacak yer
racist n ırkçı
radicalism n radikallik, köktencilik
railway n demiryolu
rational adj aklı başında, mantıklı
react v tepki göstermek
rebel v isyan çıkarmak
rebel n isyancı
recall v hatırlamak, geri çağırmak
recall n hatırlama
recipient n alıcı
reconsider v tekrar düşünmek
reconstruct v yeniden inşa etmek
recover v iyileşmek
red n kırmızı
refuse v reddetmek
regret v pişman olmak; üzülmek
regret n pişmanlık
regulate v düzenlemek
remaining adj kalan, hâlâ var olan
renovation n yenileme
reorganisation n yeniden örgütlenme
replace v yerini almak, değiştirmek
reportedly adv söylenenlere göre
representation n temsil, sembol, tasvir
resemblance n benzerlik
reserved adj rezerve edilmiş, ayrılmış
resolution n teklif, öneri, karar
restless adj huzursuz
restoration n onarma, yenileme
retired adj emekli
rhetoric n hitabet
riot n ayaklanma, isyan
riot v ayaklanmak, isyan çıkarmak
roadside n yol kenarı
roller n silindir
root n kök
root v kök salmak
ruined adj bozulmuş, yıkılmış

80 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
sad adj üzgün, kederli
sailor n denizci
sake n hatır, uğur
sanctuary n barınak
sandy adj kumlu
satellite n uydu
scandal n rezalet, skandal
scandalous adj utanç verici, çirkin
scattered adj dağınık, saçılmış
scatter v dağıtmak, saçmak
scenery n manzara
scheme n tasarı, proje
script n senaryo, yazı
seat n koltuk, sandalye, oturak
seat v kapasitesi olmak (koltuk)
sectarian adj bağnaz, tutucu
seeing n görme
segment n parça, bölüm
selective adj seçici
sentence n ceza; cümle
sentence v ceza vermek, mahkûm etmek
shipping n sevkiyat
simplicity n basitlik, sadelik
sixth adj altıncı
skeleton n iskelet
slave n köle
slide v kaymak
slide n slayt, kaydırak
slightly adv biraz, hafif derecede
smile n gülümseme
smile v gülümsemek
smoke n duman; sigara
smoke v sigara içmek; tütmek
smuggling n kaçakçılık
soap n sabun
socialist n sosyalist
software n yazılım
solid adj katı, sert
solid n katı madde
spacecraft n uzay gemisi, uzay aracı
spaceflight n uzay uçuşu
spark v başlatmak, alevlendirmek
spark n kıvılcım
specialist n uzman
specifically adv özellikle
speculation n tahmin yürütme, kurgu
speed n hız, sürat
speed v hız yapmak, sürat yapmak
sponsorship n mali destek
sport n spor

81 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
stability n tutarlılık, istikrar
stagnant adj durgun, sakin
statement n ifade, söz
stimulate v uyarmak, teşvik etmek
stimulating adj uyarıcı
stimulation n teşvik, uyarım, dürtü
strategy n strateji, plan
strike n grev; saldırı
strike v vurmak; grev yapmak
subcommittee n alt komite
substance n madde
successive adj art arda gelen
suddenly adv aniden
suitably adv uygun bir şekilde
super adj olağanüstü, çok iyi
supervision n denetleme
supportive adj destekleyen
surge v yükselmek, akın etmek
surge n artış, kabarma
surrounding adj çevredeki, civardaki
surviving adj hayatta kalan
survivor n hayatta kalan
suspected adj şüpheli
suspect v şüphelenmek
suspect n şüpheli, zanlı
sustainable adj sürdürülebilir
symptom n belirti, bulgu, gösterge
synonymous adj eş anlamlı, eşleşen
takeover n devir, ele geçirme
teamwork n ekip çalışması
tear v yırtmak
tear n gözyaşı; yırtma, yırtık
technologist n teknolojist
teenage adj genç, ergen
temperature n sıcaklık, ısı
temporarily adv geçici olarak
throne n taht
tobacco n tütün
tomb n mezar, türbe
tongue n dil
toothpaste n diş macunu
torture n işkence
torture v işkence yapmak
tough adj dayanıklı, zor
trace v izini sürmek, takip etmek
trace n iz, belirti
tracking n izcilik, takip
trader n tüccar
transfer v aktarmak, atamak
transfer n transfer

82 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
transformation n dönüşüm, değişim
transition n geçiş, değişim
travelling n yolculuk, seyahat
treasure n hazine
treasure v değer vermek
trilogy n üçlü yapıt
trivial adj önemsiz
troop n askeri birlik
unborn adj doğmamış
uncertain adj belirsiz, şüpheli
uncertainty n belirsizlik
underdeveloped adj az gelişmiş
uniquely adv eşsiz olarak
unpopular adj sevilmeyen
unusually adv alışılmadık biçimde
unwilling adj gönülsüz
upgrade v bir üst seviyeye çıkartmak
urgently adv acilen
valued adj değerli, saygın
vase n vazo
vehemently adv şiddetle, nefretle
vehicle n taşıt, araç, vasıta
versatility n çok yönlülük
vibration n titreşim
vigorous adj enerjik, güçlü
villager n köylü
visible adj görülebilir
vision n görüş, düş
visualize v görselleştirmek
volunteer adj gönüllü
volunteer v gönüllü olmak
volunteer n gönüllü kişi
voter n seçmen
warfare n savaş, harp
waste n israf; artık
waste v israf etmek
waste adj atık
wealthy adj zengin, varlıklı
weekend n hafta sonu
weight n ağırlık, kilo
welsh v borcunu ödememek
whale n balina
wheel n tekerlek, çark
wheel v tekerlekli araçla götürmek
wherever adv her nereye
winner n kazanan kişi
wisdom n akıl
wool n yün
worship v ibadet etmek
worship n ibadet, tapma

83 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
worthy adj değer, yakışır
wrapped adj paketlenmiş
wright n işçi, usta
yesterday adv dün
yield v ürün vermek, teslim olmak
yield n ürün, gelir
zenith n zirve, doruk
zero n sıfır
abolition n feshetme, iptal
absolute adj tam, kesin
abuser n kötü davranan kişi
accelerate v hızlandırmak
accommodation n barınma
accordingly adv bu doğrultuda, buna göre
acknowledgement n kabul, onay
acquire v kazanmak, edinmek
acropolis n akropol
actress n oyuncu, aktris
acute adj şiddetli, güçlü
adherent n yandaş
admire v hayran olmak
admit v kabul etmek, itiraf etmek
adoptive adj üvey, evlat edinen
advent n gelme, ortaya çıkma
adventurer n maceraperest
adviser n danışman
advise v tavsiye vermek, öğüt vermek
advisory adj öğüt veren, akıl veren
advocate v desteklemek, korumak
advocate n savunucu, avukat
affection n sevgi, şefkat
affiliation n bağlantı, ilişki
affirm v doğrulamak
afternoon n öğleden sonra
aided adj yardım edilmiş
airplane n uçak
Algeria n Cezayir
alleged adj iddia edilen
alongside adv boyunca, ile birlikte
alright ex iyi, peki
altered adj değiştirilmiş
amazing adj şaşırtıcı
analyse v incelemek
analytic adj çözümsel
analyzed adj analiz edilmiş
annexed adj ekli, ilişik
annex v topraklarına katmak
anthology n antoloji
anticipate v beklemek, ummak
anymore adv artık, bundan sonra

84 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
appealing adj cazip, çekici
applicable adj uygulanabilir, ilgili
appropriated adj tahsis edilmiş
appropriately adv uygun bir şekilde
approve v onaylamak
approximately adv yaklaşık olarak
arena n meydan, alan
aristocracy n soyluluk, asillik, elit tabaka
armed adj silahlı
arranged adj düzenlenmiş
arrangement n düzenleme
arrogant adj kibirli, kendini beğenmiş
artisan n sanatkar
aspiration n istek, arzu
assess v değerlendirmek
assured adj güvenli, garantili
astonishingly adv şaşırtıcı bir şekilde
astronomical adj astronomik
astronomy n gök bilimi
athlete n atlet, sporcu
attach v iliştirmek
attached adj ilişik, ekli
attained adj erişilmiş
attain v elde etmek, ulaşmak
austere adj sade, yalın, zor
authorized adj yetkili, resmi
automatic adj otomatik
autumn n sonbahar, güz
Babylon n Babil
backpack n sırt çantası
ball n top; balo
ban n yasak
ban v yasaklamak
band n grup, şerit
bargain n pazarlık; ucuz şey
bargain v pazarlık etmek
bearing n ilgi, duruş biçimi
beat v yenmek; vurmak, dövmek; (nabız) atmak
beat n vuruş, tempo
bike n bisiklet
biology n biyoloji
birthday n doğum günü
blame v suçlamak
blame n suç, kabahat
blanket n battaniye
bleed v kanamak
blood n kan
blow v üflemek, esmek
blow n vurma, vuruş
board n tahta, pano; kurul

85 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
board v (gemi, uçak) binmek
bonfire n şenlik ateşi
bookseller n kitapçı
bored adj canı sıkılmış
bottle n şişe
bottle v şişelemek
branch n dal
branch v dallara ayrılmak
bread n ekmek
briefly adv kısaca
broadcast n radyo/tv yayını
broadcast v canlı yayın yapmak
brother n erkek kardeş
burden n yük; zahmet
burden v yüklemek; zahmet vermek
buyer n müşteri, alıcı
camera n kamera
carbon n karbon
caricature n karikatür
cartography n haritacılık
castle n kale, şato
casual adj gündelik, ilgisiz, tesadüfi
cat n kedi
catching adj bulaşıcı, etkileyen
cater v yiyecek sağlamak, sunmak
celt n kelt
challenging adj zor
chariot n iki tekerlekli araba
charm n çekicilik, cazibe
charm v çekmek, cezbetmek
chart n çizelge, tablo
chart v haritasını yapmak, planlamak
chemical adj kimyasal
chemical n kimyasal madde
chemistry n kimya
chronology n kronoloji
civic adj kentle ilgili
clan n aşiret, kabile
clarity n belirginlik, açıklık
clash v çarpışmak
clash n çatışma, tartışma
classicism n klasikçilik
classroom n sınıf, derslik
climatic adj iklimsel
clock n saat
closing n kapanma
cluster v toplanmak
cluster n küme, demet
coastline n kıyı şeridi
colonize v koloni kurmak

86 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
colonized adj sömürgeleştirilmiş
comfort n rahatlık
comfort v rahatlatmak; teselli vermek
commemorate v anmak, kutlamak
commentator n muhabir, yorumcu
commissioner n komisyon üyesi
commitment n bağlılık , sorumluluk
commonplace adj sıradan, basit
communicating n ilişki kurma
compel v zorlamak
competence n yetenek
competitor n rakip, yarışmacı
compile v derlemek, toplamak
comply v uyumlu olmak
component n bileşen
conducting adj iletken, geçiren
configuration n biçim, yapılandırma
confirmed adj doğrulanmış, onaylı
conform v uymak, boyun eğmek
confrontation n yüzleşme, karşılaşma
confronted adj yüzleştirilmiş
confront v yüz yüze gelmek
confuse v kafasını karıştırmak
confused adj şaşırmış
conjunction n bağlaç
consciously adv bilinçli olarak
consensus n oy birliği
conserving adj koruyucu
consistently adv devamlı olarak, tutarlı şekilde
conspiracy n komplo, suikast
constitutional adj anayasal
constraint n sınırlama, zorlama
consume v tüketmek, kullanmak
container n varil, kap
contented adj halinden memnun
continual adj sürekli, devamlı
continuity n devamlılık
contraction n büzülme, kasılma
convenient adj uygun
conversely con aksine
conversion n dönüşüm, çevirme
convert v dönüştürmek
convincing adj ikna edici
cool adj serin, soğuk
cool v soğutmak, serinletmek
cope v başa çıkmak, halletmek
cop n polis
cork n şişe mantarı, tıpa
corner n köşe
corner v köşeye sıkıştırmak

87 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
corrected adj düzeltilmiş
correctly adv doğru bir şekilde
cosmopolitan adj kozmopolit
costume n kıyafet, kostüm
cottage n kulübe, kır evi
cotton n pamuk
county n ilçe, vilayet
cousin n kuzen
craft n zanaat; gemi
craft v beceriyle, ustalıkla yapmak
creature n yaratık
criterion n kriter, ölçüt
crossing n geçit, kavşak
crown n taç; zirve, tepe
crown v taç giydirmek, zirvede olmak
cultured adj kültürlü
curb v kontrol altına almak
curb n kaldırım taşı, kontrol
curricula n müfredat
curtail v kısaltmak
customary adj âdet olan, alışılmış
cutting n kesim
dam n baraj
dam v baraj inşa etmek
damaged adj bozuk, hasarlı, zarar görmüş
dancer n dansçı
dangerously adv tehlikeli bir şekilde
daring adj cesur, yiğit
decanter n şarap sürahisi
deception n aldatma, hile
decipher v şifresini çözmek
decorate v süslemek
decreased adj azaltılmış
deduce v sonuç çıkarmak
defeat n yenilgi
defeat v yenmek
defect n kusur
definite adj kesin, belirli
democratization n demokratikleştirme
demographer n nüfus bilimci
demonstrated adj ispat edilmiş
deny v inkâr etmek, reddetmek
departure n ayrılma, kalkış
deprivation n yoksunluk
deprived adj yoksun, muhtaç
desperate adj umutsuz, çaresiz
destructive adj yıkıcı
detect v sezmek, bulmak
deteriorate v kötüleşmek, bozulmak
devaluation n devalüasyon

88 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
devastated adj harap edilmiş
devoutly adv dindar olarak
dictate v dikte etmek, yazdırmak
diet n beslenme; perhiz
diet v perhiz yapmak
dietary adj beslenmeyle ilgili
dimension n boyut
dioxide n dioksit
diplomacy n diplomasi
disappointed adj hayal kırıklığına uğramış
disastrous adj feci, korkunç
disciplined adj disiplinli
discontent n hoşnutsuzluk
discrete adj ayrı, farklı
disguise v kılık değiştirmek
disguise n kılık değiştirme
disgust n tiksinti, iğrenme
disgust v tiksindirmek
dismay v can sıkmak
disparate adj tamamen farklı
disposition n karakter, yapı
disrepair n tamire ihtiyaç duyma
disrupted adj bozulmuş
disrupt v bölmek, araya girmek
dissident n muhalif, karşıt görüşlü
distance n uzaklık, mesafe
distraction n dikkatin dağıtılması
distress v üzmek, sıkıntı vermek
distress n sıkıntı, ıstırap
distributed adj dağıtılmış
district n bölge, ilçe
distrust v güvenmemek
distrust n güvensizlik
disturbingly adv rahatsız edici şekilde
diver n dalgıç
divine adj ilahi, kutsal
divorced adj boşanmış
documentary n belgesel
domed adj kubbeli
dominance n hâkimiyet
dominate v egemen olmak, hükmetmek
domination n hâkimiyet, egemenlik
downfall n çöküş, düşüş, yağış
downtown n şehir merkezi, çarşı
dozen n düzine
dramatist n oyun yazarı
drastic adj şiddetli, önemli
drastically adv ani, sert bir şekilde
dress n elbise, giysi
dress v giyinmek

89 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
dressmaking n terzilik
drive n sürüş
drive v (araba) sürmek, kullanmak
dropping n birikinti, damlama
duplicate n kopya, suret
duplicate v kopyasını çıkarmak
duration n devam, süre
dwelling n konut, mesken
dwell v ikamet etmek
dynamic adj dinamik, hareketli
dynamics n devinimbilim
earl n kont, ingiliz kontu
earned adj kazanılmış
earning n kazanç
edge n kenar, eşik; avantaj
elective adj seçmeli
electric adj elektrikli; heyecan verici
electronics n elektronik bilimi
eloquence n güzel konuşma
embrace v kucaklamak; içermek; benimsemek
empower v yetki vermek, güçlendirmek
endeavour v çabalamak, uğraşmak
endeavour n çaba, gayret
ending n bitiş
endless adj sonsuz
endorsed adj uygun bulunan
enforce v güçlendirmek, yürürlüğe koymak
enforcement n yürürlüğe koyma
enhance v geliştirmek, arttırmak
entail v gerektirmek
entanglement n karmaşıklık
entertaining adj eğlenceli
entertain v eğlendirmek
entertainment n eğlence
enthusiastic adj hevesli, coşkulu
environmentalist n çevreci
environmentally adv çevresel olarak
envy n kıskançlık
envy v kıskanmak
epic n destan
epic adj destansı
epidemic n salgın
epidemic adj salgın, yaygın
equate v eşit tutmak
equation n denge, eşitlik
equivalent adj eşit, denk
essence n esas, nitelik
etc adv ve benzeri
ethically adv etik olarak
evoke v anımsatmak, çağrıştırmak

90 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
examination n inceleme, muayene; sınav
exam n sınav; muayene
exam v incelemek
excel v üstün olmak, mükemmel olmak
excelled adj üstün olmuş
excellence n mükemmeliyet
existentialism n varoluşçuluk
exit n çıkış
exit v çıkmak, ayrılmak
experimental adj deneysel
experimenter n deneyci
expertise n uzmanlık, beceri, ustalık
explode v patlamak
explosion n patlama
exporter n ihracatçı
extra adj fazla, ilave
extravagantly adv müsrifçe, savurganca
facade n ön cephe, yanılsama
fair adj adil, dürüst, açık
fair n fuar, panayır
fairy n peri
falsely adv yanlış olarak
famine n açlık
fashionable adj rağbette olan, modaya uygun
fault n kusur, hata
fearful adj endişeli, korkunç
fertilizer n gübre
fifteen n on beş
fitting n tesisat, takım
fitting adj yaraşır, uygun
flair n yetenek, zarafet
flavour n tat, lezzet, çeşni
flavour v lezzetlendirmek, tat vermek
flawless adj kusursuz
floating adj değişken, dalgalı
float v su üstünde yüzmek
floor n zemin, yer
flora n bitki örtüsü
flow n akma, akış
flow v akmak, dökülmek
flowing adj akıcı, dalgalı
fondness n düşkünlük
foodstuff n besin maddesi
fool adj aptal, budala
fool v kandırmak
footstep n ayak sesi, ayak izi
forbidden adj yasaklanmış
foreseen adj öngörülen
format n biçim, şekil
format v formatlamak, düzenlemek

91 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
forthcoming adj yaklaşan, gelecek
fortifications n tahkimat
forty n kırk
fossil n kalıntı
fourth adj dördüncü
frame n çerçeve, iskelet
framed adj çerçeveli
framework n yapı, çatı
fringe n kenar
fringe v saçak takmak
frustrated adj öfkelenmiş
frustration n öfke
fuel n yakacak, yakıt
fuel v desteklemek, güçlendirmek
fulfill v yerine getirmek
funding n fon sağlama
gardening n bahçecilik
gathering n toplantı
generate v üretmek; oluşturmak
gentleman n beyefendi
genuinely adv hakikatten
geographic adj coğrafi
geographically adv coğrafi açıdan
geological adj jeolojik
geologist n yer bilimci
glacier n buzul
glad adj memnun, mutlu, istekli
golden adj altın, altından yapılmış
governor n yönetici, vali
grave n mezar
grave adj ağır, şiddetli
greatness n muhteşemlik
greet v selamlamak, karşılamak
grossly adv oldukça, çok fazla
guarantee n garanti, güvence
guarantee v garanti etmek, söz vermek
guaranteed adj garantili
guarded adj tedbirli, dikkatli
guard n koruma, nöbetçi
guard v korumak, nöbet tutmak
hale adj sağlıklı
happening n olay, vaka
hardship n güçlük
harry v bozmak, rahatsız etmek
harshly adv sert bir şekilde
hat n şapka
haughty adj kibirl
hectare n hektar
heighten v yükseltmek, artırmak
helpless adj çaresiz

92 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
hereditary adj kalıtımsal
hero n kahraman
heroic adj kahramanca, cesur
hinder v engel olmak
hometown n memleket
homogeneous adj homojen
honest adj dürüst, samimi
horror n korku, dehşet
horse n at
hostility n düşmanlık
household n ev halkı, hane
humanistic adj insancıl
humble adj alçak gönüllü
humid adj nemli
hungry adj aç, acıkmış
hurricane n hortum, kasırga
hypocrisy n riyakarlık
idealistic adj idealist olan
ill adj hasta, kötü
illiteracy n cehalet, bilgisizlik
illusion n göz aldanması
imaginary adj hayali, düşsel
imitated adj sahte, taklit
imitation n taklit
immensely adv çok fazla
impaired adj özürlü, kusurlu
impair v zarar vermek, bozmak
impairment n sakatlık
impersonal adj soğuk, kişiliksiz
implicit adj dolaylı
impoverished adj fakir, yoksun
impoverish v fakirleştirmek
impressionism n izlenimcilik
impressively adv etkileyici şekilde
inability n acizlik, yetersizlik
inadmissible adj kabul edilemez
inattention n dikkatsizlik
incentive n teşvik
incidence n meydana gelme sıklığı
indefinitely adv belirsiz şekilde
indicative adj gösteren, belirtici
indigenous adj doğal, yerel
indirectly adv dolaylı olarak
indispensable adj vazgeçilmez
ineffective adj etkisiz, faydasız
inexhaustible adj bitip tükenmez
infinitely adv son derece, çok
inform v haber vermek, bildirmek
ingenious adj yaratıcı, dahi
ingredient n muhteva, içerik

93 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
inherent adj doğasında olan
injection n iğne, enjeksiyon
injustice n haksızlık
innovator n yenilikçi
insensitive adj duyarsız, taş kalpli
inseparable adj ayrılmaz, bitişik
insignificant adj önemsiz, değersiz
insist v ısrar etmek, diretmek
inspection n denetleme, kontrol
institute n enstitü, kurum
institute v açmak, kurmak, tesis etmek
instruct v eğitmek; emretmek
instructional adj eğitici
instructor n öğretmen, eğitmen
integral adj tamamlayıcı, ayrılmaz
integrity n bütünlük
intermarriage n yabancı ile evlenme
internationally adv uluslararası açıdan
interpreting n tercümanlık
interrelated adj birbiriyle ilişkili
interval n ara, mola
inventive adj yaratıcı
inverted adj ters çevrilmiş
invert v tersini çevirmek
iron n ütü; demir
iron v ütü yapmak
irrelevant adj ilgisiz, alakasız
irritated adj sinirlendirilmiş, kızmış
islamic adj İslami
ivory n fildişi
jealous adj kıskanç
jeopardy n risk, tehlike
jet v jetle seyahat etmek
jet n jet uçağı
jewellery n mücevher
jewel n mücevher
jewish adj yahudi
jobless adj işsiz
journal n dergi, günlük
judaism n Musevilik
July n Temmuz
junior adj küçük
junior n çocuk
kinship n akrabalık
knowing adj bilgili, anlayışlı
labourer n işçi, emekçi
landmark n dönüm noktası
lasting adj uzun süren, kalıcı
lastly adv son olarak
laundering n aklama (para)

94 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
launder v kara para aklamak
lavish adj savurgan
layer n katman, tabaka
leaves n yaprak
legally adv yasal olarak
legend n efsane, destan
legion n alay, birlik
lengthy adj uzun, ayrıntılı
lesser adj daha az
lest con -mesin diye
librarianship n kütüphanecilik
lift n asansör; yükselme
lift v kaldırmak, aşırmak
lightning n şimşek, yıldırım
likewise con benzer şekilde
linguistics n dilbilim
listener n dinleyici
lock n kilit
lock v kilitlemek
logistical adj lojistik
loneliness n yalnızlık
longevity n uzun ömür
loom v ortaya çıkmak
loser n mağlup kişi
loyalty n bağlılık, sadakat
luck n şans, talih
mad adj çılgın, deli
madness n delilik, çılgınlık
magic n büyü, sihir
mainstream n hakim eğilim
mainstream adj ana görüş, temel
mandate n hak, yetki
manifest v kendini göstermek, belli etmek
marathon n maraton, koşu yarışı
march n mart; yürüyüş
march v yürüyüş yapmak
marginal adj kıyıdaki, az
marketplace n pazar yeri
marking n işaret
marry v evlenmek
masterly adj mükemmel, ustaca
mastery n ustalık, hakimiyet
matched adj eşleşmiş, uyumlu
maximum adj en yüksek, azami
meal n öğün, yemek
meantime n bu arada
meat n et
medal n madalya
melt v eritmek, erimek
memory n hafıza, anı, hatıra

95 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
menial adj adi, sıkıcı, ucuz
merchant n tüccar, tacir
methane n metan gazı
metropolitan n büyük şehir
metropolitan adj büyük şehre ilişkin
milestone n kilometre taşı, aşama
millennia n bin yıllık dönem
minimal adj en az, minimum
misconception n yanlış kavrama
mispricing n yanlış fiyatlandırma
mission n görev
mistaken adj hatalı, yanlış
mistakenly adv yanlışlıkla
misunderstand v yanlış anlamak
misuse v yanlış kullanmak
misuse n yanlış kullanım
moderate adj ılımlı, orta
moderate v hafifletmek, yatıştırmak
mode n biçim, tarz
mold v kalıba dökmek
mold n küf, kalıp
monopoly n tekel
mortgage n ipotek
motif n motif
mouth n ağız
mouth v tane tane söylemek
mysterious adj esrarengiz, gizemli
mythological adj mitolojik
mythology n mitoloji
named adj adlandırılan, adlı
namely con yani, şöyle ki
nationalist n ulusçu
nationality n milliyet
navigator n rota görevlisi
necessitate v gerektirmek
needy adj muhtaç
neglect v ihmal etmek
neglect n ihmal
neglected adj ihmal edilmiş
neural adj sinirsel
newcomer n yeni gelmiş kimse
nomadic adj göçebe
noticeable adj dikkate değer
noticeably adv fark edilebilir şekilde
novelist n roman yazarı
novelty n yenilik
nowhere adv hiçbir yerde
nuance n ince ayrıntı
nutritional adj besinsel
objection n itiraz, karşı çıkma

96 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
obsolete adj modası geçmiş
occupied adj meşgul
occurrence n olay, meydana gelme
offence n suç, kabahat, gücendirme
offset v dengelemek
dependency n bağımlılık
oneself pron kendisi
ongoing adj devam eden, süren
onto prep -e, -a (üzerine doğru)
opposing adj karşı, ters
optimism n iyimserlik
organic adj organik, doğal
organize v planlamak, düzenlemek
originality n özgünlük, gerçeklik
ours pron bizimki
oust v kovmak, çıkarmak
outbreak n patlak verme, başlangıç
outer adj dış, dıştaki, harici
outlook n hayata bakış, görünüm
outrage n hiddet, zulüm
outrage v öfkelendirmek
outrageous adj acımasız, ahlaksız
outright adj açık, belli
outsider n yabancı
outstanding adj göze çarpan
outweigh v ağır basmak
overrated adj fazla değer verilmiş
overtime n fazla mesai
ownership n sahiplik, mülkiyet
package n paket, kutu
package v paketlemek
parade n geçit töreni
parade v geçit töreni yapmak
paramount adj başlıca, en önemli
participate v katılmak
partition n bölme, kısım
passing adj geçen
patron n patron, efendi
peaceful adj barışçıl, huzurlu
peer n eş, akran
penalty n ceza, penaltı
percent adj yüzde, ...lik
perfection n mükemmellik
permission n izin, müsaade
persecution n eziyet, zulüm
pessimistic adj kötümser
pharaoh n firavun
photo n fotoğraf
photographer n fotoğrafçı
phrase n tamlama

97 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
phrase v ifade etmek
piano n piyano
picturesque adj canlı, renkli
pile n yığın, küme
pile v yığılmak, birikmek
plain adj sade, düz, açık
plain n düzlük, ova
planner n plancı
plausible adj akla yatkın, inandırıcı
playground n oyun sahası
pleasing adj memnuniyet verici, sevindirici
polluted adj kirletilmiş
populace n halk, toplum
populous adj yoğun nüfuslu
porcelain n porselen
positively adv olumlu şekilde; kesinlikle
possess v sahip olmak
poster n afiş
pot n kap, çömlek
potter n çömlekçi
pour v dökmek, boşaltmak
prayer n dua
precedence n öncelik, üstünlük
preceding adj önce gelen
precise adj tam, kesin
predecessor n selef, önceki kişi
predominantly adv çoğunlukla
preferable adj tercih edilir
preferably adv tercihen
pregnancy n hamilelik
prejudiced adj ön yargılı
preoccupation n takıntı, endişe
prevalent adj yaygın
prey v avlamak
prey n av
primeval adj ilkel
privatization n özelleştirme
proactive adj önceden davranılan
profoundly adv kökten, derinden
programmer n programcı
prohibition n yasaklama
prominent adj önemli, seçkin
prompt adj çabuk, acil
prompt v sebep olmak, harekete geçirmek
proof n kanıt
propaganda n propaganda
proponent n taraftar, destekleyici
proportional adj orantılı
prosper v zenginleşmek
protective adj koruyucu

98 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
protocol n protokol
prototype n ilk örnek
protracted adj uzayıp giden
proverb n atasözü
province n il, vilayet
psychoanalysis n psikanaliz
psychotherapy n psikoterapi
publicity n reklam, tanıtma
publishing n yayıncılık
punish v cezalandırmak
punitive adj cezalandırıcı
quiet adj sessiz, sakin
quietly adv sessizce
quit v bırakmak, terk etmek
quota n kontenjan
radically adv kökten, derinden
radioactive adj radyoaktif
rainforest n yağmur ormanı
random adj rastgele, gelişigüzel
ration n pay, hisse
ration v karne ile vermek
reasoning n mantıklı düşünme
rebellion n isyan, ayaklanma
rebuilt adj yeniden inşa edilmiş
reckon v düşünmek, hesaplamak
recommendation n tavsiye, öneri
reconnaissance n keşif, arama
recreate v canlandırmak
redistribute v yeniden dağıtmak
referendum n halk oylaması
reflection n yansıma, görünüm
reformist n yenilikçi, reformcu
refraction n ışığın kırılması
regain v geri kazanmak
registered adj kayıtlı, tescilli
regrettable adj üzücü
rehabilitate v rehabilite etmek
relate v ilişki kurmak, ilişkilendirmek
relaxed adj sakin, rahat
relax v dinlenmek, gevşemek
relentless adj acımasız
relevance n ilişki, alaka
reliance n güven, bağımlılık
reluctantly adv gönülsüzce
remarkably adv dikkate değer şekilde, önemli derecede
remnant n artık, kalıntı
removal n ortadan kaldırma
renewed adj yenilenmiş
renew v yenilemek
reorganization n yeniden örgütlenme

99 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
repeated adj tekrarlanan
repeat v tekrar etmek
repeat n tekrar
repeatedly adv ardı ardına, tekrar tekrar
republican n cumhuriyetçi
republican adj cumhuriyete ait
resemble v benzemek
reservation n yer ayırtma
reservoir n gölet
residence n konut; yaşama, oturma
restore v onarmak
restored adj restore edilmiş
restraint n kısıtlama, sınırlama
restriction n kısıtlama
retain v tutmak, korumak
revised adj gözden geçirilmiş
rocket n füze
rocket v fırlamak, hızlı artış göstermek
roommate n oda arkadaşı
rosemary n biberiye
rouge n allık
royalty n kraliyet
rug n halı, kilim
rung n basamak
runner n koşucu
sadness n üzüntü, keder
sailing n gemi yolculuğu
sail v gemiyle yol almak
sail n yelken
salary n maaş, aylık
savage adj vahşi, şiddetli
scarcity n kıtlık
scientifically adv bilimsel olarak
sculpt v heykel yapmak, oymak
sculptor n heykeltraş
secondary adj ikincil
secondly adv ikinci olarak
sedentary adj yerleşik, oturan
seeker n arayıcı
segregation n ayrımcılık
selected adj seçilmiş, seçilen
select v seçmek
selfish adj bencil
semiarid adj yarı kurak
severity n şiddet
shampoo n şampuan
sheep n koyun
rear n arka, geri
rear adj arka
rear v beslemek, büyütmek

100 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
shelve v ertelemek
shifted adj değiştirilmiş
shine v parlamak
shine n parlaklık
shock n şok; sarsıntı
shock v şok etmek; sarsmak
shocked adj şaşırmış
shocking adj şok edici, üzücü
shoplifting n mağaza hırsızlığı
shortcoming n eksiklik
shortly adv kısa zaman sonra
shot n atış, şut, gol; aşı
shuttle n uzay mekiği
shuttle v mekik dokumak
silence n sessizlik, susma
silent adj sessiz, sakin
similarity n benzerlik
sister n kız kardeş
skeletal adj iskelete ait
slight adj biraz
slowdown n yavaşlama
smooth adj düz, pürüzsüz, sakin
smooth v düzleştirmek
socialization n sosyalleştirme
societal adj toplumsal
socioeconomic adj sosyoekonomik
sociologist n sosyolog
soften v yumuşatmak
solar adj güneşle ilgili
sole adj tek
sole n ayak tabanı
solidarity n dayanışma, birlik
solitary adj tenha, tek başına
sophistication n incelik, kültürlü olma
southwest n güneybatı yönü
span n süre, mesafe
span v sürmek, kapsamak
specialized adj uzmanlaşmış
spectrum n spektrum, tayf
sphere n küre, alan, saha
spiral adj spiral
spoke n jant teli
spontaneous adj kendiliğinden olan
spot n leke, benek, nokta; ben; yer, mahal
spot v tanımak, görmek, ayırt etmek, seçmek
spouse n eş
spring n ilkbahar; kaynak, pınar
spring v sıçramak
standstill n duraklama
starvation n açlık, açlıktan ölme

101 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
stature n kişilik, önem, boy
statute n yasa, tüzük
steal v çalmak
stereotype n basmakalıp, klişe
stereotype v kalıba sokmak
storm n fırtına
straightforward adj açık, anlaşılır
strained adj gergin, sinirli
strain n gerginlik, zorlama
strain v çaba harcamak, zorlamak
strategist n strateji uzmanı
strictly adv şiddetle, sıkı sıkıya
stuck adj takılmış, sıkışmış
subconscious adj bilinçaltında olan
subcontinent n alt kıta
subjective adj öznel
subordinate adj ast
subordinate v -den önemsiz görmek
substantial adj önemli
subtly adv ustaca
suburban adj dış mahalleye dair
subway n alt geçit, metro
succession n ardışık olma; yerine geçme
sufficient adj yeterli
summit n zirve, doruk
sunny adj güneşli, parlak
superiority n üstünlük
superstition n batıl inanç
supper n akşam yemeği
supplement n ek, takviye
supplement v takviye etmek
surveyor n araştırmacı, anketçi
survival n hayatta kalma
sweeping adj geniş kapsamlı
sweep v silmek, süpürmek
swimming n yüzme
symbolize v simgelemek
symmetry n simetri
table n masa; tablo
tall adj uzun
taxpayer n vergi veren kişi
teeth n diş
telephone n telefon
telephone v telefon etmek
tenderness n hassasiyet
terminology n terminoloji
testing n deneme, test
thaw v erimek
theft n hırsızlık
theoretical adj teorik, kuramsal

102 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
theoretically adv teorik olarak
therapy n iyileştirme, tedavi
thriving adj gelişen, başarmış
ticket n bilet; trafik cezası
tired adj yorgun, bitkin
tooth n diş
torment v eziyet etmek
torment n eziyet, acı
tower n kule
toy n oyuncak
translate v çevirmek, dönüştürmek
translator n çevirmen
traveller n yolcu, gezgin
tribunal n mahkeme
trick n hile, numara, oyun
trick v aldatmak, kandırmak
tricky adj zor, güç
trigger v tetiklemek
trigger n tetik
triumph n zafer, galibiyet
triumph v zafer kazanmak
tropical adj tropikal, dönencel
Tuesday n Salı
twelfth adj on ikinci
twelve n on iki
twenty n yirmi
storey n kat
unacceptable adj kabul edilemez
unappreciated adj değer verilmeyen
unaware adj habersiz
unconsciously adv bilinçsizce
uncover v keşfetmek, açığa çıkarmak
undefined adj tanımlanmamış
undeniable adj inkar edilemez
underestimate v küçümsemek
underfund v eksik finanse etmek
undermine v zayıflatmak, baltalamak
understandable adj anlaşılabilir
undertake v üstlenmek, yüklenmek
unexpected adj beklenmedik
unfamiliar adj alışılmamış
unfounded adj asılsız, yersiz
uniform n üniforma
uniform adj aynı, benzer
unintended adj kasıtsız
unmanned adj insansız
unmarried adj evlenmemiş
unnecessary adj gereksiz
unpaid adj ödenmemiş, ücretsiz
unparalleled adj eşsiz, emsalsiz

103 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
unplanned adj planlanmamış
unproductive adj verimsiz, üretken olmayan
unprotected adj korunmasız
unreasonable adj mantıksız
unsanitary adj sağlığa zararlı
unskilled adj vasıfsız, niteliksiz
upright adv dik olarak, dikine
upright adj dimdik, doğru
upset adj üzgün
upset v üzmek, bozmak
usefulness n yararlılık
vacation n tatil
vague adj belirsiz
vaguely adv belirsiz şekilde
valiantly adv cesurca
vandalism n vandalizm
variable adj değişken
variable n değişken
varnish v verniklemek
vastly adv çok, büyük çapta
verbally adv sözel olarak
verified adj onaylı, doğrulanmış
vertical adj dikey
viable adj uygulanabilir, yaşayabilir, yapılabilir
video n video
villa n villa
vineyard n üzüm bağı
virtual adj sanal
vivid adj canlı, etkili
vocabulary n kelime hazinesi
wale n iz, kenar
waterway n su yolu
weaken v zayıflatmak, güçsüzleştirmek
weave v dokumak, zikzak yapmak
website n internet sitesi
wedding n düğün, nikâh töreni
wet adj ıslak, nemli
wet v ıslatmak
whichever pron herhangisi
wholesale adv toptan
winemaking n şarapçılık
wit n akıl, ince espri
woody adj ağaçlık, odunsu
worsen v kötüleşmek
yourself pron kendi
abbreviation n kısaltma
ablution n abdest
abnormal adj garip, alışılmadık, farklı
abnormally adv anormal bir şekilde
aboard adv içinde (gemi/uçak vs)

104 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
aboard prep içinde (gemi/uçak vs)
abominably adv iğrenç bir şekilde
abort v düşük yapmak, son vermek
abound v çok sayıda olmak
absent adj yok, mevcut değil
absorption n emme, içine çekme
abundance n bolluk
abusive adj kötü davranan, yolsuz
academia n akademik çevre
acceleration n hızlanma
accessory n takı, aksesuar
accidentally adv kazara, tesadüfen
accomplished adj yetenekli
accomplish v başarmak, tamamlamak
accomplishment n başarı, tamamlama
accounting n hesap tutma, sayma
accumulate v biriktirmek, yığmak
accumulation n birikme, yığın
accuracy n doğruluk
accustomed adj alışkın
accustom v alıştırmak
acid n asit
acknowledged adj tanınmış, kabul edilmiş, onaylanmış
acutely adv çok güçlü bir şekilde
addicted adj bağımlı
addict n tiryaki, düşkün
addict v bağımlısı olmak, alışmak
addiction n bağımlılık
adjoining adj bitişik, yan yana
adjoin v bitişik olmak
administer v yönetmek, uygulamak
admirer n hayran, beğenen
admixture n karışım
adolescence n gençlik, ergenlik
adulthood n yetişkinlik
advancement n ilerleme
advancing adj gelişen
adventurous adj maceracı, cesur
advert n ilan, reklam
advisable adj akla yatkın
affluence n bolluk
aficionado n (spora) meraklı, hayran
afterlife n ahiret
afterwards con ardından
ageing n yaşlanma, eskime
agenda n gündem, ajanda
aggressively adv sinirli bir şekilde
agitator n tahrik eden
agriculturally adv tarımsal açıdan
ail n sıkıntı, rahatsızlık

105 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
palm n avuç içi; palmiye
aircraft n uçak
airspace n hava sahası
airy adj havadar
alarmed adj paniğe kapılmış
alarmingly adv korku vererek
alertly adv dikkatli bir şekilde
alienate v yabancılaştırmak
alienation n yabancılaştırma, aralarını açma
alien adj yabancı, farklı
alien n yabancı uyruklu kimse
alkaline adj alkalin, bazlı
alley n dar yol, geçit
allocate v ayırmak, tahsis etmek
allocated adj tahsis edilmiş
allocation n tahsisat, ayırma
allure n cazibe, çekicilik
allusion n ima, kinaye
ally n müttefik
ally v (yardım etmek için) birleşmek, katılmak
alpine adj Alp dağlarına ilişkin
alternating adj değişen
alternation n değişim, nöbetleşme
aluminium n alüminyum
amass v biriktirmek, bir araya getirmek
amateur n amatör
amateur adj amatörce
amaze v şaşırtmak, hayrete düşürmek
ambiguously adv belirsiz olarak
ambition n hırs, tutku; amaç, hedef
ambitiously adv hırslı bir şekilde
ambivalent adj çelişkili, kararsız
amnesty n genel af
amongst prep arasında
ample adj bol, çok
amused adj eğlenmiş, keyifli
amusement n eğlence, keyif
analogue adj analog, benzer
analytical adj analitik, çözümsel
Anatolian adj Anadolu'ya ait
anew adv yeniden
angry adj sinirli
announcement n duyuru, ilan
annoying adj can sıkıcı
annoy v canını sıkmak, kızdırmak
annually adv yıllık olarak
anonymity n anonimlik
antecedent n öncül
antibiotic n antibiyotik
anticipated adj beklenilen, umulan

106 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
antimissile n roketsavar
naturalist n doğa bilimci
anxiously adv endişeli bir şekilde
anyhow adv şu yada bu şekilde
apiece adv her biri
apology n özür
apparatus n aletler, araçlar
applaud v alkışlamak
apple n elma
appreciably adv gözle görülür derecede
apprehend v kavramak, tutuklamak
arcade n pasaj, atari salonu
arch v kavis çizmek
arch n köprü, kemer
archer n okçu
arche n köprü gözü, köprü kemeri
architecturally adv mimari açıdan
archive v arşivlemek
archive n arşiv
arguably adv tartışılır şekilde
arid adj kurak
aristocrat n aristokrat, soylu
aristocratic adj aristokrat, soylu
armory n silah deposu
armour n zırh
arousal n uyarılma
arrest v tutuklamak
arrest n tutuklama
arrow n ok
artery n atardamar; ana yol
artwork n sanat çalışması
ascend v yükselmek, yukarı çıkmak
ascertain v aslını öğrenmek
ash n kül
ashore adv kıyıda, karada
aspire v çok istemek, umutlanmak
assassin n suikastçı
assertive adj kendinden emin
assessment n değerlendirme
assiduously adv gayretli bir biçimde
assist v yardım etmek, desteklemek
assistant n yardımcı
assure v garanti etmek, söz vermek
astonish v şaşırtmak
astonished adj şaşırmış
astonishing adj şaşırtıcı
astound v şaşırtmak
astounding adj hayrete düşüren
athletic adj atletik, sportif
attache n ateşe

107 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
attendant n görevli, hizmetli
auction n açık artırma
auction v açık artırma ile satmak
auditorium n konferans
auditor n denetçi
augment v çoğaltmak, artırmak
august n ağustos
aunt n hala, teyze
authentic adj hakiki, orjinal
authoritarian adj otoriter
autocrat n diktatör
automobile n otomobil
automotive adj otomotiv
autonomy n özerklik
autopsy n otopsi
auxiliary adj yardımcı
auxiliary n yardımcı
availability n elverişlilik
averaged adj ortalaması alınmış
avoidance n kaçınma, sakınma
await v beklemek
awe v dehşete düşürmek, korkutmak
inspiring adj ilham veren
awkward adj sakar; uygunsuz
awning n güneşlik
Babylonian n Babilli
bach n bekar erkek
backing n destek, yardım
backward adj gelişmemiş
backward adv geriye doğru
backwardness n geri kalmışlık
bacon n pastırma
bacteria n bakteri
bag n çanta
snatch v kapmak, yakalamak
balanced adj dengeli
ballad n türkü, balat
ballerina n balerin
balloon n balon
balloon v genişlemek, büyümek
ballot n oylama
ballot v oy vermek
banker n bankacı
banknote n banknot, kağıt para
bankrupt adj iflas etmiş
bankrupt v iflas etmek
banning n yasaklama
barbarity n barbarlık
bare adj çıplak, açık
barley n arpa

108 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
baronial adj gösterişli
barren adj kurak, çorak
barricade n barikat, engel
barter v değiş tokuş yapmak
barter n takas
baseball n beysbol
bass n bas
bath n banyo
bath v banyo yapmak
battering n vurma, dövme
batter v vurmak, dövmek
batter n pasta hamuru
battlefield n savaş alanı
bead n tespih, boncuk
bearer n taşıyıcı, hamal
beating n dayak, dövme
beautification n güzelleştirme
beginner n yeni başlayan kişi
behalf n adına
bell n zil, çan
bellow v bağırmak, böğürmek
belt n kemer, kuşak
benchmark n kalite seviyesi
bend v eğmek, bükmek
bestseller n en çok satan
seller n satıcı
bet v bahse girmek, iddiaya girmek
bet n bahis, iddia
beverage n içecek
bewildered adj kafası karışmış, şaşırmış
bewilder v şaşırtmak
bicycle n bisiklet
bid n girişim, teşebbüs, teklif
bid v fiyat teklif etmek
billionaire n milyarder
biographer n biyografi yazarı
bipolar adj çift kutuplu
birthplace n doğum yeri
bishop n piskopos
bite v ısırmak
bite n ısırık, lokma
bitter adj acı
bitterly adv acı verecek şekilde
blackberry n böğürtlen
blacken v karartmak
striped adj çizgili, şeritli
strip v soymak, soyunmak
blamed adj suçlanmış
bleak adj soğuk, sevimsiz; umutsuz
blended adj karışık

109 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
blinding adj göz kamaştırıcı
blind adj kör
blind v gözünü kapatmak
blissful adj mutlu
block n engel; blok
block v engel olmak, tıkamak
bloodshed n kan dökme
bloom v çiçek açmak
bloom n tomurcuk, çiçek
blowout n patlama, zafer
bluish adj mavimsi
blur v bulanıklaştırmak
blur n bulanıklık
blurry adj bulanık
boarding adj yatılı
boat n gemi, sandal, bot
bodily adj bedensel, fiziki
boil v kaynamak
bold adj cesur
bomb n bomba
bomb v bombalamak
bombing n bombalama
bond n bağ, ilişki
bond v bağlamak, yapışmak
bonding n bağlanma
bonus n ödül, ikramiye
booming adj gelişen
boon n lütuf, iyilik
boredom n can sıkıntısı
boring adj sıkıcı
borrowing n ödünç alma
bother v canını sıkmak, uğraşmak
bothered adj rahatsız, canı sıkkın
boulder n kaya kütlesi
boundary n limit, sınır, hudut
bow v başla selamlamak, eğilmek
bow n yay
box n kutu
box v kutulamak
boxing n boks sporu
brave adj cesur
breadth n genişlik
breakdown n arıza; parçalanma
breath n nefes, soluk
breathe v nefes alıp vermek
breathless adj nefessiz
breed n soy
breed v üretmek
breeding n yetiştirme, besleme
brick n tuğla

110 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
brilliance n parlaklık, ihtişam
brilliant adj harika, parlak
brilliantly adv mükemmel bir şekilde
Briton n Britanyalı
broad adj geniş
broadly adv genel anlamda
brochure n broşür
brunt n ağırlık, darbe
brutally adv acımasızca
buffer n tampon
builder n inşaatçı
bullfight n boğa güreşi
buoy n şamandıra
bureaucratic adj bürokratik
burglar n hırsız
burned adj yanmış
burn v yanmak, yakmak
burn n yanık
burning adj yanan
burning n yakma, yakış
burnish v cilalamak
burnt adj yanmış
bus n otobüs
businessman n iş adamı
button n düğme, tuş
button v düğmelemek
Byzantines adj bizans'a ait
caffeine n kafein
calculating adj işini bilen, hesapçı
calibrated adj ayarlanmış
calm adj sakin, durgun
calm v sakinleştirmek
camouflage n saklama, gizlenme
camouflage v saklamak, gizlenmek
camper n kamp yapan kişi
campfire n kamp ateşi
cancellation n iptal
cancer n kanser
canopy n gölgelik, güneşlik
canvas n çadır bezi
cape n pelerin, burun
capitalize v sermayeleştirmek, büyük harfle yazmak
captivating adj büyüleyici
careless adj dikkatsiz
cargo n kargo
caring adj şefkatli, sevecen
carriage n taşımacılık; at arabası
carrier n taşıyıcı
cartoon n çizgi film, karikatür
carved adj oyulmuş

111 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
cash n nakit, peşin
cash v paraya çevirmek, bozdurmak
cast v rol vermek; şekil almak; fırlatmak
cast n oyuncu kadrosu
casting n kalıp, döküm
casually adv gelişigüzel biçimde
catalogue n katalog
catalogued adj kataloglanmış
catastrophic adj feci, yıkıcı
categorically adv kesin olarak
categorize v gruplara ayırmak
catholicism n Katolik dini inancı
causality n nedensellik
caution n dikkat, uyarı
caution v ikaz etmek
cautiously adv dikkatli bir şekilde
ceaselessly adv durmaksızın
cede v devretmek, bırakmak
celebrate v kutlamak
celestial adj gökyüzü ile ilgili
censor n sansür
censor v sansürlemek
centralization n merkeziyetçilik
ceramic adj seramik
cereal n tahıl; gevrek
ceremonial adj törensel
certificate n sertifika
chair n sandalye
chalk n tebeşir, kireç
champion n şampiyon
channel n kanal
channel v kullanmak, kanalize etmek
characteristically adv karakteristik olarak
characterize v nitelemek, betimlemek
charged adj yüklü
charismatic adj karizmatik, çekici
cheat v aldatmak, kandırmak
cheat n hile
cheerful adj neşeli
chess n satranç
childless adj çocuksuz
chimney n baca
chore n günlük ev işi
chronological adj kronolojik
cigarette n sigara
cinematic adj sinemayla ilgili
circular adj dairesel
circumference n çember, çevre
circumnavigate v dünyanın etrafını gemiyle dolaşmak
civilisation n medeniyet

112 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
classification n sınıflandırma
classify v sınıflandırmak
clatter n çatırtı
cleaning n temizleme
cleric n rahip
clerical adj memura ait
climax n doruk
clinically adv klinik açıdan
clinic n klinik
clogged adj tıkalı
closeness n yakınlık
clothes n elbise, giysi
clothe v giydirmek
clumsy adj beceriksiz, sakar
coal n kömür
authorship n yazarlık
coconut n hindistan cevizi
cohesion n uyumluluk
coincidence n tesadüf
coldly adv soğukkanlılıkla
collaboration n iş birliği, uyum
collapsed adj çökmüş
collar n yaka, tasma
collide v çarpışmak
coloured adj renkli, boyanmış
column n sütun; köşe yazısı
comfortably adv rahat bir şekilde
comic n güldürü, komedyen
comic adj gülünç, komik
command n emir, komuta
command v yönetmek, emretmek
commander n komutan
commence v başlatmak
commendable adj övgüye değer
comment n yorum, fikir
comment v yorum yapmak
commentary n yorum, açıklama
communal adj toplumsal
communicative adj konuşkan
communism n komünizm
compact adj derli toplu, kullanışlı
compact v sıkılaştırmak
comparable adj benzer, kıyaslanabilir
compensate v telafi etmek
compensation n tazminat, telafi
competitiveness n rekabet yeteneği
completeness n eksiksizlik
completion n tamamlama, bitme
compliance n riayet, uyum
complication n karmaşıklık, komplikasyon

113 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
compose v bestelemek; oluşturmak
compound v birleştirmek; berbat etmek
compound n karışım, bileşim
comprehension n anlama, kavrama
compromise v anlaşmaya varmak
compromise n uzlaşma, anlaşma
compulsive adj kompulsif, takıntılı, düzenli
compulsively adv zorunlu olarak
computational adj hesaba dayalı
conceivable adj akla gelebilir, olası
concentration n yoğunluk, yoğunlaşma
concession n ödün, taviz
conclusive adj son, kesin
conclusively adv kesin olarak
concurrence n söz birliği
condense v yoğunlaştırmak; kısaltmak
conditional adj koşula bağlı
conductor n biletçi, iletken, şef
confer v danışmak, görüşmek; vermek, sağlamak
confidentiality n gizlilik
confidentially adv gizlice
confidently adv güvenle
confide v güvenip sırrını açmak
confine v sınırlandırmak, hapsetmek
confinement n hapsedilme
confiscation n el koyma
congested adj tıkanmış (trafik)
congest v tıkanmak
congratulations ex tebrikler
congratulation n tebrik
conscience n vicdan
conscript v askere alınmak
consecutively adv ardışık şekilde
conservationist n çevreci, doğacı
conserve v korumak
considerate adj düşünceli, nazik
consortium n konsorsiyum
conspicuous adj apaçık, belli
constable n polis, taşra polisi
constrict v kısıtlamak, sıkıştırmak
consultancy n danışmanlık
consultation n danışma, görüşme
consumed adj tüketilmiş
contaminated adj kirlenmiş
contemplate v düşünüp taşınmak
contempt n aşağılama, küçümseme
contest n yarışma
contest v yarışmak
continuously adv aralıksız, durmaksızın
contraceptive adj doğum kontrol

114 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
contradict v çelişmek; karşı çıkmak
contradiction n çelişki, itiraz
contrarily con aksine
contrasting adj çelişkili, farklı
contributor n katılımcı, destekçi
contrive v becermek, tasarlamak
convenience n uygunluk, kolaylık
conventionally adv geleneksel olarak
conversational adj konuşkan, konuşmaya özgü
converse v konuşmak, sohbet etmek
converse n sohbet
converse adj karşı, zıt
conviction n görüş, inanç
coordinate v koordine etmek
copyist n kopyacı, taklitçi
copyright n telif hakkı
coral n mercan
cord n kordon, ip, kablo
corps n kıta, birlik (askeriye)
correlate v ilişkisi olmak, ilişkili olmak
correspond v benzemek, haberleşmek,
corresponding adj benzer, ilişkili
corridor n koridor
cosmetic adj kozmetik, yüzeysel
cosmography n kozmografi
councillor n konsey üyesi
counsel n avukat, nasihat
counsel v tavsiyede bulunmak
counselling n rehberlik, danışmanlık
counter n tezgâh, fiş
counter v karşı koymak
counterweight n denk, karşı ağırlık
courage n cesaret
courting n kur yapma
covering n kabuk, kaplama
crash n çarpma
crash v çarpmak
craving n istek, arzu
craze n geçici moda
creator n yaratıcı
credibility n güvenilirlik
credible adj güvenilir, inandırıcı
crew n mürettebat, ekip
crises n kriz, buhran
critically adv eleştirel bir şekilde
crossroad n ara yol, yan yol
crossword n çapraz bulmaca
cruel adj zalim, acımasız
cruelty n zulüm
cruise n gemi seyahati

115 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
cruise v gemiyle dolaşmak
crumble v ufalamak, parçalanmak
cry n çığlık, haykırış
cry v ağlamak; bağırmak
cue n ipucu
culmination n sonuç
customize v müşteriye uyarlamak
cyclical adj dönüşlü, döngüsel
cycling n bisiklete binme
cyclone n kasırga
cynical adj kötümser, olumsuz
dare v cesaret etmek, kalkışmak
dash v hızla koşmak
dash n hızlı koşma; tutam
daunting adj göz korkutucu
daunt v korkutmak, ürkmek
dawn n şafak
dawn v (gün)ağarmak, şafak sökmek
daydream v hayal kurmak
daydream n hayal
deaf adj sağır
dealer n satıcı, tüccar
dearly adv içtenlikle
debatable adj tartışmalı
debated adj tartışılan
debris n enkaz, kalıntı
decadence n bencillik, çöküş
December n aralık (ay)
declare v duyurmak, ilan etmek
decomposition n çürüklük, ayrışma
decorated adj döşenmiş, dekore edilmiş
deed n iş, eylem, senet
deem v dikkate almak, varsaymak
defender n savunucu
defense n savunma, müdafaa
defensive adj savunmalı, koruyucu
defiantly adv meydan okurcasına
definitely adv kesinlikle
deforestation n ormansızlaştırma
deforested adj ormansızlaştırılmış
deforest v ormansızlaştırmak
degrade v aşağılamak, alçaltmak
degraded adj aşağılanmış
dehumanize v insanlıktan çıkarmak
delayed adj ertelenmiş, gecikmeli
delegate n temsilci
delegate v yetkilendirmek
deliberation n düşünme, müzakere
delight v hoşlanmak, zevk almak
delight n neşe, sevinç; lokum

116 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
deluge n tufan, sel
deluge v sel basmak
delusion n hile, aldatma
dementia n bunaklık
demise n batma, bitiş, vefat
democratically adv demokratik bir şekilde
demon n şeytan
demonstration n gösterme, gösteri
denomination n birim, mezhep
denote v anlamına gelmek
denounce v kınamak, suçlamak
dependable adj güvenilir
dependence n bağımlılık
deploy v konuşlandırmak
deportation n sınır dışı etme
deputy n muavin, temsilci
deservedly adv hak ederek
designation n atanma, tahsis, belirtme
designer n tasarımcı
desired adj istendik
desk n masa, sıra
desolate adj ıssız, kimsesiz
despair n umutsuzluk
destiny n kader
destroying adj tahrip edici
detach v çıkarmak, ayırmak
detached n müstakil ev
detachment n ayrılma, tarafsızlık
detain v gözaltına almak
detention n tutuklanma
deterioration n bozulma, çürüme
determination n azim, kararlılık; belirleme
deterrent n caydırıcı
detest v nefret etmek, iğrenmek
detractor n küçük düşürücü kimse
detrimental adj zararlı
devalue v değerini düşürmek
devoid adj yoksun, eksik
devotion n bağlılık, düşkünlük
diagnosed adj teşhis edilmiş
diamond n elmas
dictator n diktatör
differentiation n ayrım, fark
dig v kazmak, araştırmak
dig n kazı
digest v sindirmek
digitally adv dijital olarak
digit n rakam
dilemma n ikilem
diminish v azalmak, eksiltmek

117 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
dinosaur n dinozor
diplomat n diplomat
disappointingly adv hayal kırıklığına uğrayarak
disapproval n onaylamama
discernible adj görünür, fark edilir
disconnection n bağlantının kesilmesi
discount n indirim, ıskonto
discount v indirim yapmak
discourse n söylem, müzakere
discrepancy n çelişki
discretion n akıl, sağduyu
disdain v küçümsemek
disdain n aşağılama, hor görme
disfavour n hoşnutsuzluk
disfigure v biçimini bozmak
dislocation n yerinden oynatma
dismissal n işten çıkarma
dismiss v kovmak; ilgilenmemek
disparity n farklılık
dispense v hazırlamak; vermek
displeasure n hoşnutsuzluk
disposal n imha etme
dispose v imha etmek
disposed adj istekli, hazır
disproportionate adj orantısız
disrepute n kötü ün
disruption n kesinti, aksama
dissatisfied adj memnuniyetsiz
dissertation n tez, deneme
dissolution n çözünme, dağılma
distinctness n farklılık, farklı olma
distortion n biçim bozukluğu
distract v dikkatini dağıtmak
distressing adj endişe verici
distributor n dağıtımcı
disturbance n rahatsızlık
disuse v kullanmayı bırakmak
ditch n hendek
diversion n yönünü değiştirme
division n bölme, ayırma
divorce n boşanma
divorce v boşanmak
dock v uzayda kenetlenmek
dock n rıhtım
doctoral adj doktorlukla ilgili
dog n köpek
dogmatic adj dogmatik
dolphin n yunus balığı
dominion n egemenlik, hakimiyet
donor n bağışlayan kimse, bağışçı

118 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
doubtful adj şüpheli
download v indirmek
downturn n azalma, düşüş
downward adv aşağıya doğru
draft n taslak
draft v taslağını yapmak
drag v sürüklemek
drain v suyunu çekmek
drain n pis su borusu; yük, zahmet
drainage n (su) boşaltma
drift v sürüklenmek, birikmek
dropout n okuldan ayrılan kişi
drove n sürü, yığın, küme
drum n davul
drunk adj sarhoş
dual n ikili, çift
duality n ikilik, çiftlik
dubious adj tartışmalı, şüpheli
duck n ördek
duck v başını eğmek; kaytarmak
dull adj donuk, durgun
durability n dayanıklılık
dust n toz
dweller n yaşayan, sakin
dye n boya
dye v boyamak
dynastic adj hanedana ait
dysfunctional adj işlevsiz, disfonksiyonel
eagerly adv hevesle, istekle
ecological adj çevrebilimsel, ekolojik
ecologist n çevrebilimci
economical adj ekonomik, hesaplı
ecosystem n ekosistem
editorial n baş yazı
educationally adv eğitim yönünden
efficacy n tesir, yararlılık
effortless adj zahmetsiz, kolay
egg n yumurta
eighteen n on sekiz
eighth adj sekizinci
elaboration n detaylandırma
elastic adj esnek
electorate n seçmenler
electricity n elektrik
elementary adj basit, temel
elicit v sağlamak, temin etmek
elongated adj uzun
embargo n ambargo
embark v (gemiye) binmek
embarrassed adj utanmış, çekingen

119 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
embarrass v utandırmak
embassy n elçilik
embellish v güzelleştirmek
embodiment n cisimleştirme
embody v cisimleştirmek
embroil v karışmak, bulaştırmak
eminently adv pek çok, gayet
emirate n emirlik
emotionality n duygusallık
emotionally adv duygusal yönden
emphatic adj güçlü, vurgulu
empirically adv deneysel olarak
enact v yasa çıkarmak
enclosed adj çevreli, kapalı
endlessly adv sonsuz bir şekilde
endowed adj bahşedilen
endow v bağışlamak, bahşetmek
engine n motor, makine
engulf v tamamen sarmak
enjoyable adj eğlenceli, zevkli
enjoyment n beğenme, hoşlanma, zevk
enlightened adj aydınlatılmış
enlighten v aydınlatmak
enlightenment n aydınlatma
enquiry n soruşturma, soru
enrich v zenginleştirmek
enterprising adj girişken
enthusiastically adv coşkuyla, neşeyle
entrepreneurial adj girişimci
enumeration n sayım, sayma
enviously adv kıskançlıkla
envision v düşünmek, tasavvur etmek
epitomize v örnek oluşturmak
equipment n donanım, ekipman
erect adj dik
erect v dikmek, inşa etmek
erosion n erozyon, aşınma
escape n kaçış
escape v kaçmak
especial adj özel, hususi
essay n makale, deneme
estimation n tahmin, düşünce
eternity n sonsuzluk, ebediyet
ethnicity n etnik yapı
ethnographer n etnograf
ethnographic adj etnografik
etymology n etimoloji
eurozone adj avrobölgesi
evaluate v değerlendirmek
evaluation n değerlendirme

120 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
evaporate v buharlaşmak
evenly adv eşit olarak
eventuality n netice
evident adj belli, açık
evolve v ortaya çıkmak, gelişmek
exaggerate v abartmak
excavate v kazmak
exceedingly adv aşırı derecede
excitedly adv heyecanla
exclusive adj özel, özgü
excursion n gezi, seyahat
excuse n bahane, sebep, özür
excuse v affetmek, mazur görmek
execute v idam etmek; yürütmek
exemplary adj örnek alınacak
exert v (yetki) kullanmak, çabalamak
exhausting adj yorucu
exhibiting n sergileme
husband n eş, koca
existentialist n varoluşçu
exotic adj egzotik, yabancı
expansive adj geniş
expeditionary adj seferi, sefere ait
expertly adv bilir kişi gibi
explanatory adj açıklayıcı
exploratory adj araştırmaya yönelik
explosive adj patlayıcı
exporting n ihracat
exposition n açıklama, anlatım
expressionist n dışavurumcu
exterminate v imha etmek
externalize v haricileştirmek
extract v özünü çıkarmak
extract n öz, parça
eye n göz
eyeball n göz yuvarı
eyebrow n kaş
fabric n kumaş, doku, yapı
facilitate v kolaylaştırmak
factual adj gerçeklere dayanan
fade v solmak, zayıflamak
faithfully adv sadakatle
falsify v sahtesini yapmak
fame n şöhret, ün
famed adj ünlü, meşhur
fanciful adj hayalci, düşsel
fancy adj süslü, pahalı
fancy v düşlemek, istemek
fare n bilet ücreti, yol parası
fare v yola çıkmak

121 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
farther adv daha uzağa
fat adj şişman, iri, kalın
fat n yağ
fateful adj önemli, can alıcı
faulty adj kusurlu, sorunlu
fauna n hayvan topluluğu
feasibility n olasılık, uygulanabilirlik
feast v ziyafet çekmek
feast n festival, ziyafet
feat n beceri, başarı
feedback n geri bildirim
feeder n besleyen, biberon
fee n ücret
feminine adj dişi
feudal adj feodal
feudalism n feodalizm
fever n ateş (hastalık)
fibre n lif
fictional adj kurgusal, düşsel
fieldwork n saha çalışması
fiercely adv şiddetle
fiery adj ateşli, coşkun
fighter n dövüşçü, savaşçı
figurative adj mecazi
file n dosya, klasör
file v dosyalamak
finely adv ince ince
firewood n yakacak odun
firstly adv ilk olarak
fisherman n balıkçı
fishhook n balık iğnesi
fitness n zindelik, form
fitted adj döşeli, bağlı
flag n bayrak
flamenco n flamenko
flame n alev
flash v parlamak, ışıldamak
flash n ani ışık
panel n panel, levha, pano
flatten v düzleştirmek
flavouring n tat verici şey
flip n perende atma
flip v döndürmek
flock n sürü
flock v akın etmek
floristic adj bitki dağılımı bilimi ile ilgili
flowering n çiçekçilik
fluctuation n dalgalanma, değişim
fluent adj akıcı
fluid adj akışkan, sıvı

122 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
fluid n sıvı
flux n değişip durma
focal adj odaksal, merkezi
follower n takipçi, destekçi
foolish adj aptal
forbid v yasaklamak
forcibly adv zoraki
foremost adj önde gelen
foresee v ön görmek, tahmin etmek
foreshadow v önceden belirtmek
forested adj ormanlık
formulate v şekillendirmek; açık seçik anlatmak
teller n veznedar
foster v büyütmek, geliştirmek
founder n kurucu
fracture v çatlamak, kırılmak
fracture n çatlak, kırık
fragment n ufak parça
fragment v küçük parçalara ayırmak
freezing adj dondurucu
freshness n yenilik, tazelik
friction n sürtme, anlaşmazlık
fridge n buzdolabı
friendship n arkadaşlık
frontier n sınır, hudut
fruitfully adv yararlı bir şekilde
fulfil v yerine getirmek
fulfillment n yerine getirme
fun n zevk, eğlence
fun adj eğlenceli, zevkli
functional adj işlevsel
fundamentalist n aşırı tutucu
fundamentally adv esasında, temelde
funeral n cenaze töreni
fungi n mantar, küf
fur n kürk
furiously adv kızgınlıkla
furnish v dayayıp döşemek
fusion n birleşme, kaynaşma
futile adj boş, yararsız
futurism n gelecekçilik
fuzzy adj bulanık, kabarık
galaxy n galaksi
gang n çete, şebeke, takım
gardener n bahçıvan
garment n elbise
gateway n giriş yolu
gay adj neşeli, keyifli; eşcinsel
gay n eşcinsel
gaze v dik dik bakmak

123 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
generic adj genel, kümesel
generously adv cömert bir şekilde
genre n tür
geology n yer bilimi
geometrical adj geometrik
geopolitically adv jeopolitiksel açıdan
geopolitics n jeopolitik
germ n mikrop
glamorous adj çekici, büyüleyici
glassy adj donuk (bakış)
glaze v donuklaşmak, cilalamak
glaze n sır
glimpse n anlık bakış
glimpse v gözüne takılmak
glitter v parıldamak, parıltı
globalized adj küreselleşmiş
glorious adj muhteşem, harika
glory n şan, şeref
glossy adj parlak ve pürüzsüz
glove n eldiven
golfer n golf oyuncusu
gorgeous adj muhteşem, görkemli
gossip n dedikodu
gossip v dedikodu yapmak
governmental adj idari, hükumet
grab v tutmak, yakalamak
graceful adj zarif, nazik
grandmother n anneanne, babaanne
grandparent n dede veya nine
granite n granit
granting n bağışlama
gratifying adj memnuniyet verici
gratify v sevindirmek, tatmin etmek
graveyard n mezarlık
gravity n yerçekimi
greenery n yeşillik
grey n gri
grievance n şikayet, yakınma
grim adj kötü, kasvetli
grip v sımsıkı tutmak
grocery n bakkaliye
groundnut n yer fıstığı
grouping n topluluk
grove n ağaçlık, koruluk
grower n yetiştirici
guardian n gardiyan, koruyucu
guardianship n muhafızlık, bakıcılık
guerrilla n çeteci
guilt n suç, kabahat
guise n dış görünüş

124 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
guitar n gitar
gull n martı
gun n silah, tabanca, tüfek
guy n adam, herif
habitation n oturma, ikamet
habitual adj her zamanki, alışılmış
hail n dolu, yağmur
hail v dolu yağmak; övmek; seslenmek
hair n saç, kıl
hallmark n ayırıcı özellik
hallucination n hayal
halt v durdurmak
ham n jambon
hamper v engellemek
handicap n engel
handicap v engellemek
handout n sadaka, yardım
handset n ahize, el takımı
handsome adj yakışıklı
hardness n katılık, sertlik
hardware n (bilgisayar) donanım
harmonious adj uyumlu
harness v kullanmak, yararlanmak
harness n koşum takımı, kayış
hasten v acele etmek, koşturmak
hatred n nefret
hay n saman
hazard n tehlike
heading n başlık
headline n başlık
headquarters n ana merkez
heal v iyileştirmek
heap n küme, yığın
heating n ısıtma, ısınma
heaven n cennet, gökyüzü
hell n cehennem
hello ex merhaba
helmet n kask, miğfer
hen n tavuk
hepatic adj karaciğerle ilgili
herbal adj bitkisel, otlarla ilgili
hesitantly adv tereddütle
heterogeneity n çok türellik
heyday n en parlak devir
hieroglyphic adj hiyeroglif gibi
hieroglyph n hiyeroglif
highlands n dağlık bölge
profile n profil, biyografi
profile v yaşam öyküsü yazmak
ranking adj en yüksek rütbeli

125 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
rank n rütbe, makam
rank v yer almak ; sayılmak
highway n otoyol, çevre yolu
hiker n yürüyüş yapan kişi
hilltop n tepe doruğu
hippocrate n hipokrat
hobby n hobi, merak
holder n tutaç, sahip
homeless adj evsiz, barksız
homosexual n eşcinsel
honey n bal
honey ex tatlım
hopelessly adv umutsuzca
horizontal adj yatay
horn n korna, boynuz
horrific adj dehşet verici, korkunç
horrified adj korkmuş
horrifying adj korkunç, şaşırtıcı
horrify v korkutmak
hot adj sıcak; acı; ateşli
hound v peşini bırakmamak
houseboat n yüzer ev
humane adj insancıl, sevecen
humanely adv insanca
humanitarianism n insancılık, yardımseverlik
humanize v insanlaştırmak
humorous adj komik, eğlenceli
humour v eğlendirmek, güldürmek
humour n mizah, espri
hydrocarbon n hidro karbon
hydroelectric adj hidroelektrik
hydrogen n hidrojen
hypnotized adj hipnotize edilmiş
hypothesis n varsayım
idealism n idealizm
idealist n idealist
idiom n deyim
id n bilinçaltı, id
illegitimate adj gayri meşru
illustrate v örneklerle anlatmak, resimlemek
illustrated adj resimlendirilmi
imagery n tasvir, betimleme
imaginable adj hayal edilebilir
imaginative adj yaratıcı
imbalance n dengesizlik
imitate v taklit etmek
immature adj olgunlaşmamış
immaturity n olgun olmama
immediacy n acillik
imminent adj olması yakın

126 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
immoral adj ahlaksız
immortalize v ölümsüzleştirmek
immovable adj hareketsiz
immune adj bağışık, etkilenmeyen
immunity n bağışıklık; dokunulmazlık
impatience n sabırsızlık
impatient adj sabırsız
imperative adj zorunlu, şart
imperceptible adj fark edilmez, belli belirsiz
imperceptively adv idrak etmeyerek, anlamayarak
imperfection n eksiklik, kusur
impetus n itici güç, dürtü
implementation n uygulama
importantly adv önemli biçimde
impractical adj pratik olmayan
imprisoned adj mahkum, tutuklu
imprison v hapse atmak
improbable adj olasılık dışı, beklenmeyen
improperly adv yanlış biçimde
improvise v doğaçlama yapmak
impulse n ani hareket, dürtü
inadequately adv yetersiz olarak
inappropriate adj uygun olmayan
incapable adj yeteneksiz
inception n başlangıç
incessantly adv sürekli olarak
inch n inç
inclusive adj kapsamlı
incomparable adj kıyaslanamaz
incompetence n beceriksizlik, yeteneksizlik
incompetent adj yeteneksiz
inconsiderable adj dikkate değmez, önemsiz
incorporate v birleştirmek, içermek
incorrect adj yanlış, hatalı
incorrectly adv yanlış bir şekilde
indentation n çukur, girinti
indent v satırbaşı yapmak, sipariş vermek
indent n satır başı, talep
index n dizin, gösterge
indicating n gösterme, belirtme
indiscriminately adv planlanmamış bir şekilde
indispensible adj vazgeçilmez
individualistic adj bireyci
individuality n kişilik, benlik
indoors adv içeride, kapalı mekanda
indoor adj bina içi, kapalı
induce v ikna etmek, sebep olmak
indulgently adv hoşgörülü bir şekilde
industrialisation n sanayileşme
industrialist n sanayici

127 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
industrialize v sanayileştirmek
industrialized adj endüstrileşmiş, sanayileşmiş
inefficiency n verimsizlik
inexpensively adv ucuzca
inexplicable adj açıklanması zor
infallible adj yanılmaz, hata yapmaz
infamous adj kötü şöhretli
infancy n bebeklik
inferiority n aşağılık
infirm adj halsiz, zayıf
inflate v şişirmek
informative adj bilgi verici
informed adj bilgili, haberli
infringement n ihlal, bozma
ingest v yemek içmek, yutmak
inherently adv içten gelircesine
inherited adj miras kalan
inherit v mirasa konmak; aileden gelmek
inhibit v engellemek
inhumane adj acımasız, insafsız
initiate v başlatmak
initiation n başlatma
inland adj denizden uzak, iç
inland adv iç bölgelere doğru
inmate n (hapishane) sakin, oda arkadaşı
innate adj doğuştan gelen
innocence n masumiyet
innumerable adj sayısız, çok
inquiry n soruşturma, araştırma
inquisitive adj meraklı, araştırmacı
inscription n yazıt
inscrutably adv anlaşŸılmaz bir şŸekilde
inspect v denetlemek
inspector n müfettiş, denetçi
inspire v ilham vermek
install v kurmak, takmak
installment n taksit, kurma
instill v aşılamak
instinctive adj iç güdüsel
institutional adj kurumsal
insurgent n isyancı
intact adj sağlam, bozulmamış
intellect n zekâ, akıl
intelligible adj anlaşılır
intent n niyet, amaç
intention n niyet, amaç
interact v etkileşimde olmak
interactive adj etkileşimli
interdisciplinary adj disiplinlerarası
interestingly adv ilginç şekilde

128 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
loaded adj zengin
load n yük
load v yüklemek
interject v laf arasında söylemek
intermediary n ara bulucu
intermediate adj orta seviyede
internalize v benimsemek, özümsemek
internally adv içerden
internationalism n uluslararasıcılık
interpretative adj yorumlayıcı
interpreter n tercüman, yorumcu
interrupt v araya girmek
interrupted adj kesilmiş
intimacy n samimilik
intimidation n gözdağı
intonation n tonlama
intoxicated adj sarhoş
intrinsic adj asıl, hakiki, iç
introductory adj giriş niteliğinde
intuition n önsezi
invade v istila etmek
invader n istilacı
invalid adj geçersiz, temelsiz
invite v davet etmek, çağırmak; neden olmak
inviting adj davetkar, çekici
involuntary adj istenilmeden yapılan
inward adv içeri doğru
oriented adj meyilli, yönelmiş
IQ n zeka katsayısı
ironically adv alaycı şekilde
irrational adj mantıksız, saçma
irregularly adv düzensiz bir şekilde
irreparable adj onarılamaz
irrepressible adj önüne geçilemez
irresponsibility n sorumsuzluk
irresponsible adj sorumsuz
irrigation n sulama
isle n ada
jealously adv kıskanç bir şekilde
lag n zaman aralığı
jokingly adv şakayla
journalistic adj gazetecilere özgü
joy n neşe, mutluluk, zevk
judicious adj makul, akla uygun
jump n zıplama, sıçrayış
jump v zıplamak
justification n doğrulama, ispat
keenly adv hevesle, isteklice
kidney n böbrek
kilometer n kilometre

129 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
kilometre n kilometre
kinetoscope n kinetoskop
kite n uçurtma
knife n bıçak
knowledgeable adj kültürlü, bilgili
lab n laboratuvar
label n etiket
label v etiketlemek
labelled adj etiketlenmiş
laboriously adv çalışarak, zahmetle
landlord n ev sahibi
landslide n toprak kayması
latecomer n geç kalan
laughter n kahkaha
abiding adj sürekli, sabit, daimi
lawlessness n kanunsuzluk
lawsuit n dava
lazy adj tembel, uyuşuk
lean v yaslanmak, dayamak
lease n kira
lease v kiraya vermek
leaver n giden, ayrılan
lecturer n öğretim görevlisi
lee n rüzgardan korunacak yer
wing n kanat
leg n bacak
legalize v yasallaştırmak
legendary adj efsanevi
legislator n yasa koyan kişi
legislature n yasama meclisi
leisurely adj acelesiz, rahat
lender n borç veren
lens n mercek, büyüteç
lessen v azaltmak
lesson n ders
levy v (vergi) toplamak
lexical adj sözcüksel
liberate v özgürlüğüne kavuşturmak
liberated adj özgür bırakılmış
license n lisans, ruhsat
lifelike adj canlı gibi görünen
lifelong adj ömür boyu süren
limb n kol, bacak
limiting n sınırlama
lineage n soy, köken
linger v uzun süre kalmak, oyalanmak
linguist n dilbilimci
linguistically adv dilsel olarak
linking n bağlama, birleştirme
liquid n sıvı

130 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
liquid adj sıvı, akıcı
liveliness n canlılık
liver n karaciğer
livestock n çiftlik hayvanları
lobby n lobi, giriş
lobby v kulis yapmak
locate v yerini belirlemek
lofty adj yüksek, gururlu
logger n ağaç kesicisi
logistician n lojistikçi
longing n hasret, özlem
lookout n gözcü, bekçi
loose adj gevşek, bol, serbest
loudly adv gürültüyle
louvre n çatı penceresi
lovely adj hoş, güzel, çekici
lover n sevgili, aşık
loving adj aşk dolu
lowland n düz arazi, ova
loyal adj sadık, bağlı
lunch n öğle yemeği
lung n akciğer
machinery n mekanizma, sistem
macroeconomic adj makroekonomik
magical adj büyülü, çok güzel
magistrate n sulh yargıcı
magnificence n ihtişam, görkem
magnitude n boyut, büyüklük
mainstay n dayanak noktası
maize n mısır, darı
makeover n bakım, makyaj
makeup n makyaj
malnourished adj yanlış beslenmiş
malnourish v kötü beslemek
malnutrition n kötü beslenme
malpractice n görevi kötüye kullanma
mammal n memeli
mandatory adj zorunlu
manifestation n belirti, gösterge
manure n gübre
margin n pay, boşluk
marital adj evliliğe ait
marker n işaret, belirti
masculine adj erkek
matching n eşleştirme
mate n arkadaş, dost, eş
mate v eş olmak, çiftleşmek
mathematician n matematikçi
maturation n olgunlaşma
mature adj olgun, yetişkin

131 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
mature v olgunlaşmak, gelişmek
maturity n olgunluk
maximize v en yüksek seviyeye çıkarmak
mayor n belediye başkanı
meager adj yetersiz, az
measurement n ölçüm, ölçü
mediate v aracılık etmek
medicare n tıbbi bakım
medication n ilaç tedavisi
medicinal adj tedavi edici
meditation n meditasyon
megalith n anıttaş
mend v tamir etmek
mentally adv zihinsel olarak
mercenary n paralı asker
mercenary adj çıkarcı, paragöz
merge v birleşmek, kaynaşmak
merger n birleşme
messenger n haberci
metaphor n mecaz, benzetme
meteorological adj meteorolojik
meteorologist n meteoroloji uzmanı
meter n metre
methodological adj metodolojik
midnight n gece yarısı
midsize adj orta büyüklükte
mildly adv hafifçe, kibarca
millionaire n milyoner
mill n değirmen, fabrika
minaret n minare
mint n nane, nane şekeri
mirror n ayna
mirror v yansıtmak, göstermek
miscarriage n düşük yapma
miserably adv sefil bir halde
misinterpretation n yanlış yorumlama
misinterpreted adj yanlış yorumlanmış
misinterpret v yanlış yorumlamak
misplaced adj yanlış, hatalı
misrepresentation n yanlış açıklama
missing adj kayıp, eksik
missionary n misyoner
mistranslation n yanlış tercüme
mixed adj karışık, karma
mixture n karışım, çeşit
mobility n hareketlilik, değişkenlik
mock v alay etmek
moderately adv ılımlı olarak
moderation n ılımlılık, ölçülü olma
modernism n modernizm

132 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
modification n değişiklik
modify v değiştirmek
molecular adj moleküler
momentum n hız
monarch n kraliyet
monitor n monitör, gözleyici
monitor v gözlemek
monitoring n gözetim
monk n rahip
monthly adj aylık
moor n fundalık, çalılık
morally adv ahlaklı bir şekilde
mortality n can kaybı, fanilik
motivation n motivasyon, istek
mound n yığın, küme
mountaineer n dağcı
mountainous adj dağlık, iri
muddy adj çamurlu
multicultural adj çok kültürlü
multidisciplinary adj çok disiplinli, bir çok disiplini içeren
multifaceted adj çok yönlü
multiply v çoğaltmak, çarpmak
mummification n mumyalama
mushroom n mantar
mutually adv karşılıklı olarak
myth n efsane, söylence
nagging adj rahatsızlık veren
nail n tırnak; çivi
nasty adj kötü, pis, kaba
nationally adv ulusal
naturalistic adj doğal
naturalization n yurttaşlığa kabul
naughty adj yaramaz, edepsiz
naval adj deniz kuvvetleri ile ilgili
naval n denizcilik
navy n donanma
necessity n gereksinim, ihtiyaç
needle n iğne, tığ
needle v iğnelemek; alay etmek
needlessly adv gereksizce
negatively adv olumsuz olarak
negativity n olumsuzluk
negligible adj önemsiz, gözardı edilebilir
negotiator n delege, görüşmeci
neighbourhood n semt, mahalle, çevre
nephew n erkek yeğen
neutralist n tarafsız
nice adj iyi, hoş, nazik
nightmare n kâbus
ninth adj dokuzuncu

133 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
nitrogen n nitrojen
nobleman n asilzade
noble adj soylu, asil
noble n asil kişi
noisy adj gürültülü
nominate v aday göstermek
nomination n adaylık, tayin
nominee n aday
interchangeable adj birbiriyle değiştirilebilir
nonsense n saçmalık, anlamsız söz
notice v fark etmek, farkına varmak
notice n duyuru, uyarı, dikkat
notwithstanding pp bununla birlikte, -e karşın
nourish v beslemek
extinct v yok olmak
extinct adj nesli tükenmiş
nurture v yetiştirmek, eğitmek, terbiye etmek
nutritious adj besleyici
obedient adj itaatkâr
obesity n aşırı şişmanlık
objectively adv nesnel olarak
oblige v zorunda bırakmak
observable adj gözlenebilir
observance n itaat
obstruct v engellemek, tıkanmak
obstruction n engel
obtainable adj elde edilebilir
occasional adj ara sıra olan, seyrek
occupational adj mesleki
occupy v işgal etmek
oceanographic adj deniz bilimsel
odds n ihtimal, şans
odd adj tuhaf, alışılmamış; tek
odour n koku
offensive adj onur kırıcı, ağır
offensively adv kırıcı bir tarzda
offering n öneri, teklif
officious adj işgüzar
offspring n evlat, yavru, döl
omission n ihmal, çıkarma, atlama
tenth adj onuncu
operator n operatör, santral, şirket
opposite prep karşısında
opposite adj ters, karşıt; muhalif
opposite n muhalif, öteki, zıt
oppression n baskı, eziyet
opted adj seçilmiş
opt v seçmek, karar kılmak
optimistic adj iyimser
optimistically adv iyimser şekilde

134 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
optimist n iyimser
oral adj ağız, ağızla ilgili
orange n portakal; turuncu
orange adj turuncu
orderly adj düzenli, sistemli
ordinarily adv normal olarak
organism n oluşum, organizma, canlı
organizational adj örgütsel, kurumsal
organizer n düzenleyici
transplant n organ nakli
transplant v organ nakli yapmak
orientation n uyum sağlama
ornament n süs, biblo
ornate adj süslü
orphan n öksüz
orthodox n ortodoks
outdated adj modası geçmiş
outdo v üstün olmak, geçmek
outgrow v sığmamak, küçük gelmek
outlet n satış mağazası, çıkış yeri
outlying adj uzaktaki
outnumber v sayıca fazla olmak
outset n başlangıç
overcrowded adj aşırı kalabalık
overeating n aşırı yeme
overgrown adj ot ile kaplanmış
overhang v üzerine sarkmak
overhang n çıkıntı, saçak
harvest n hasat, ürün
harvest v hasat etmek, biçmek
overhaul v tamamen kontrol etmek
overhaul n kontrol etme, bakım
overheat v fazla ısıtmak
overland adj karayolu ile yapılan
overpopulation n aşırı nüfus
overreact v aşırı tepki göstermek
overrun v istila etmek, aşmak
overshadow v gölgede bırakmak, geçmek
overt adj açık, belli
overtly adv açık bir biçimde
overturn v devirmek, alt üst etmek
overview v gözden geçirmek
overview n genel bakış
overwhelm v etkisi altına almak
overwhelming adj ezici, karşı konulamaz
oxidative adj oksidatif
pact n antlaşma, pakt
pad n bloknot; tampon
painfully adv üzücü, acıklı şekilde
painstaking adj dikkatli, titiz

135 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
paleontological adj paleontolojik
pale adj solgun, uçuk
pan n tencere, tava
panic n panik, korku
panic v paniğe kapılmak
paperless adj kağıtsız
papyrus n papirüs ağacı
paradox n çelişki
paragraph n paragraf
parental adj anne babaya ilişkin
parliamentary adj parlamentoya ait
partially adv kısmen
participatory adj katılımcı
passenger n yolcu
passion n tutku, merak
passionately adv tutkulu bir şekilde
paste v yapıştırmak
paste n yapıştırıcı
pathology n hastalık ilmi
patriarch n aile reisi
patriotic adj vatansever
patriot n vatansever kişi
patrol n devriye
patrol v devriye gezmek
pave v taş döşemek
peacefully adv barışçıl şekilde
pebble n çakıl taşı
peculiar adj tuhaf, garip
pedestrian n yaya
pedestrian adj sıkıcı, yavan
pelagic adj açık denizlere ait
pendant n kolye
penguin n penguen
pentagon n beşgen
perceive v algılamak, sezmek
perceptive adj anlayışlı, kavrayışlı
perceptivity n anlayış, perspektif
perfectionism n mükemmelliyetçilik
performer n oyuncu, sanatçı
perfume n parfüm
peril n tehlike, risk
perimeter n çevre uzunluğu
perishable adj çabuk bozulan
permanence n kalıcılık, süreklilik
permissible adj izin verilebilir
permit v izin vermek
permit n izin, ruhsat
perplexed adj kafası karışmış
perplex v şaşırtmak, kafasını karıştırmak
persistent adj ısrarcı, sürekli

136 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
persistently adv ısrarlı bir şekilde
persist v ısrar etmek, sürmek
personage n şahsiyet, önemli kişi
persuasive adj ikna edici
perverse adj aksi, huysuz
pesticide n böcek ilacı
pharmaceutical adj eczacılıkla ilgili
phenomenally adv olağan dışı şekilde
philanthropic adj hayırsever
philanthropy n hayırseverlik
photographic adj fotoğrafla ilgili
physiology n fizyoloji
pick v toplamak, seçmek
pictorial adj resimli
pilgrimage n hac yolculuğu
pilot n pilot
pink adj pembe
pink n pembe
pinnacle n zirve, doruk
pioneering adj öncülük eden
pipeline n boru hattı
piracy n korsanlık
pitiable adj acıklı, acınacak halde
pitifully adv acınacak halde
pivotal adj çok önemli
placement n yerleştirme
plague n salgın hastalık
plague v bela olmak
plantation n çiftlik, plantasyon
planting n ekim, dikim
platform n sahne, platform
plausibly adv makul bir şekilde
playwright n oyun yazarı
pledge v söz vermek, yemin etmek
pledge n söz, taahhüt
plentiful adj bol
plurality n çoğulluk
poaching n kaçak avcılık
pocket n cep, göz, kısım
pocket v cebe indirmek
poetic adj şiirsel
poison n zehir
poison v zehirlemek
poisonous adj zehirli
policymaker n politika yapıcı
pollen n polen
poll n anket, araştırma
pollutant n kirletici madde
poorly adv yetersiz, kötü şekilde
poorly adj hasta

137 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
popularly adv herkesçe, genelde
populate v iskan etmek
porch n veranda
portable adj taşınabilir
portray v betimlemek, canlandırmak
possession n mal mülk, sahip olma
possessive adj sahiplenen
postcard n kartpostal
postpone v ertelemek
traumatic adj travmatic
poultry n kümes hayvanları
powder n toz, pudra
powdered adj toz halinde
powerfully adv güçlü bir şekilde
powerhouse n güç merkezi
powerlessness n kuvvetsizlik
practicality n uygulanabilirlik
praise n övgü, yüceltme
praise v övmek, yüceltmek
preach v öğüt vermek, vaaz vermek
precedent n örnek, emsal
predator n yırtıcı hayvan
prediction n tahmin
predictor n kahin, öngörücü
predisposition n eğilim, yatkınlık
predominant adj baskın, en etkili
prefabricated adj prefabrik
preferential adj öncelikli
preliminary adj başlangıç, giriş
premise n varsayım, hipotez
preoccupied adj zihni meşgul, takıntılı
presentation n sunum, sergileme
prestigious adj saygın, itibarlı
presumably adv galiba, tahminen
presumed adj farz edilmiş
pretence n hile, oyun
pretend v gibi davranmak, taslamak
pretentious adj gösterişli, iddialı
priest n papaz
printer n yazıcı, matbaacı
printout n yazıcı çıktısı
probability n olasılık, ihtimal
probe v araştırma yapmak, incelemek, derinine inmek
probe n sonda, uydu
procedural adj yöntemle ilgili
proceed v ilerlemek
processed adj işlenmiş
proclaim v ilan etmek, duyurmak
proficiency n yeterlik, beceri, ustalık
profitability n kârlılık

138 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
profitably adv karlı şekilde
programmed adj programlanmış
progressively adv artan biçimde
prohibit v yasaklamak
proliferation n hızlı artış, çoğalma
propagate v propaganda yapmak, çoğaltmak
propose v teklif etmek, sunmak
proposition n teklif, öneri
prosecute v dava açmak
prosecution n dava, kovuşturma
prospective adj beklenen, olası
prospect n olasılık, ihtimal
prostitute n fahişe
protestant n Protestan
provider n tedarikçi kişi
provincial adj taşralı
provocative adj kışkırtıcı
psychiatrist n psikiyatr
psychologically adv psikolojik olarak
psychotherapist n psikoterapist
puberty n ergenlik
publicly adv herkesin önünde
pump v pompalamak
pump n pompa
pure adj saf, katkısız
purification n arındırma
puzzle v şaşırtmak
puzzle n bulmaca
quantifiable adj ölçülebilir
quartz n kuvars
questioning n sorgulama
queue n kuyruk, sıra
quietness n sessizlik
quintessence n en özlü kısım
quotation n alıntı, fiyat teklifi
racing n yarış
radiate v yaymak, saçmak
rage n öfke, kızgınlık
rage v öfkelenmek
rag v azarlamak
rag n paçavra
raid n baskın, saldırı
raid v baskın yapmak, yağmalamak
rail n demiryolu, ray
railroad n demir yolu
rainbow n gökkuşağı
raincoat n yağmurluk
rainfall n yağış miktarı
rattle v takırdamak
raw adj çiğ, ham

139 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
ray n ışın, ışık huzmesi
readiness n hazır olma, gönüllülük
realise v fark etmek
realism n gerçekçilik
realm n alan, saha; krallık
reappear v tekrar ortaya çıkmak
reappoint v yeniden atamak
rearmament n yeniden silahlanma
reasonably adv makul bir biçimde
receipt n fiş, makbuz
receptacle n kap, depo
recite v ezbere okumak
recklessly adv umursamazca
reclaim v geri istemek, ıslah etmek
reconcile v uzlaştırmak
reconsideration n tekrar ele alma
recoverable adj geri alınabilir
recreation n ara, dinlenme
recruit v askere almak, kaydetmek
recruit n yeni üye
rectangular adj dikdörtgen biçiminde
recur v nüksetmek, tekrarlamak
recurrent adj tekrarlayan
recurring adj tekrar eden
redirect v başka tarafa yönlendirmek
redundantly adv gereksiz yere
reflecting n yansıtma
reflex n istemsiz hareket, refleks, tepki
reformer n yenilikçi
refrain v sakınmak, çekinmek
refresh v dinlendirmek, ferahlatmak
refuge n sığınak
refund v geri ödemek
refund n iade, geri ödeme
refusal n ret, kabul etmeme
regenerate v ıslah etmek, iyileştirmek
regulator n düzenleyici, regülatör
rehabilitation n rehabilitasyon
reinforce v güçlendirmek, sağlamlaştırmak
relativism n görecilik
relay v söylemek, bildirmek
relay n bayrak yarışı
reliability n güvenilirlik
reliant adj bel bağlayan, bağlı
relic n hatıra, kalıntı
reluctance n gönülsüzlük
remarry v yeniden evlenmek
remind v hatırlatmak
reminder n hatırlatıcı şey
remote adj uzak

140 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
remotely adv uzaktan
remoteness n uzaklık
remove v ortadan kaldırmak
rendering n icra, yorumlama
render v dönüştürmek, etmek
renown n ün, şöhret
renowned adj ünlü, meşhur
rental n kira bedeli, kira
reopen v yeniden açmak
reorder v yeniden sipariş etmek
reorganize v yeniden düzenlemek
repair n onarım, tamirat
repair v onarmak, tamir etmek
repertoire n repertuar
replacement n yerine geçme
replenish v yeniden doldurmak
replica n kopya, örnek
reproduction n çoğalma, kopya
reputable adj saygı değer
reputably adv saygın biçimde
repute n ün, şöhret
request n rica, istek
request v rica etmek, istemek
resent v gücenmek, kırılmak
resentful adj içerlemiş, kızgın
reshape v yeniden şekillendirmek
resign v istifa etmek, ayrılmak
resilient adj esnek, dirençli
resistant adj dirençli
resourcefulness n beceriklilik
respectability n saygınlık
respectable adj saygı değer
respectfully adv saygılı bir şekilde
restate v yeniden söylemek
restrain v engellemek, sınırlamak
restrained adj sakin, ölçülü
resume v yeniden başlatmak, devam etmek
résumé n özgeçmiş
retailer n perakende satıcı
retaliation n misilleme
retard v yavaşlatmak, geciktirmek
retell v tekrar anlatmak
rethink v yeniden düşünmek
revelation n ifşa, açığa çıkarma; ayet
revise v gözden geçirmek
revive v canlandırmak
revolt v ayaklanmak, isyan çıkarmak
revolt n isyan
revolutionize v devrim yapmak
reward n ödül

141 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
reward v ödül vermek
rewarded adj ödüllendirilmiş
rewarding adj ödüllendirici, tatmin edici
rhinoceros n gergedan
rhyme n kafiye
rhythmic adj uyumlu, ritmik
ride v binmek, sürmek
ride n binme, sürme
ridiculous adj saçma, gülünç
rigorous adj dikkatli, özenli
rigorously adv dikkatle, titizlikle
ripen v olgunlaşmak, olgunlaştırmak
rivalry n rekabet
robbery n soygun, hırsızlık
rob v soymak (hırsızlık)
rod n çubuk, değnek
roll v yuvarlamak
roll n rulo
roof n çatı, tavan
rough adj pürüzlü, sert; yaklaşık
rumour n dedikodu, söylenti
rumour v dedikodu çıkarmak
rush v acele etmek, koşturmak
rush n acele, telaş
sacred adj kutsal
sacrifice v kurban etmek
sacrifice n fedakârlık; kurban
safely adv güvenli bir şekilde
saint n aziz, ermiş
salad n salata
salt n tuz
salt v tuzlamak
sampling n örnek, örnekleme
sandstorm n kum fırtınası
sanitation n sağlık koruma
sarcastic adj alaycı, iğneleyici
satisfactorily adv memnun eder şekilde
Saturday n Cumartesi
saucer n altlık, çay tabağı
scan v taramak, incelemek
scant adj az, yetersiz
scarce adj kıt, nadir, az
scared adj korkmuş, tedirgin
scar n yara, iz
scar v yara izi bırakmak
scenario n senaryo
scenic adj manzaralı, doğal
scent n hoş koku, parfüm
sceptical adj kuşkulu, şüpheli
sceptic n kuşkucu

142 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
scholarly adj bilimsel
schooling n eğitim, öğretim
scissors n makas
score n sonuç; puan, sayı
score v puan kazanmak
scream v çığlık atmak, bağırmak
scream n çığlık
scriptwriter n senaryo yazarı
sculptural adj heykel niteliği taşıyan
seabed n deniz dibi, deniz yatağı
seal n mühür, damga; fok
seal v kapamak, mühürlemek
sealed adj mühürlenmiş, gizli
seaman n denizci
seamount n deniz dağı
searching adj araştırıcı
seashell n deniz kabuğu
seasonal adj mevsimlik
securely adv güvenli biçimde
seeming adj görünen
segregate v ayırmak
seize v ele geçirmek
seldom adv nadir, seyrek
selectively adv seçerek
semi n yarım
seminar n seminer
senator n senato üyesi
sensation n duyum, his
sensitively adv duyarlı bir şekilde
sentiment n duyarlılık, düşünce
sentimentality n duyarlılık
separation n ayırma
separatism n bölücülük, ayrılıkçılık
serf n serf, köle
session n dönem, oturum
setback n aksilik, terslik
seventy n yetmiş
sewing n dikiş, dikim
sew v dikmek
sexist n cinsiyet ayrımı yapan
sexual adj cinsel
shadow n gölge
shallow adj sığ
shameful adj utanç verici
shed n baraka
shed v dökmek, atmak
sheer adj dik, sarp, bütün
sheet n çarşaf, sayfa, tabaka
shell n kabuk, mermi
shelter n barınak, sığınma

143 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
shelter v barınmak, korumak
shipbuilding n gemi inşaatı
shirt n gömlek
shoemaker n ayakkabıcı
shopper n alışveriş yapan kişi
shortcut n kestirme, kısa yol
shoulder n omuz
shout v bağırmak, haykırmak
shout n çığlık, bağırış
shrewd adj kurnaz, zeki
shrink v daralmak, küçülmek, çekmek
shut v kapatmak
shut adj kapalı
sidewalk n yaya kaldırımı
siege n kuşatma
sightseeing n şehir turu, gezip görme
signatory n imza sahibi kişi
signify v belirtmek, bildirmek
silk n ipek
simplification n basitleştirme
simplify v basitleştirmek
simultaneously adv eş zamanlı olarak
sin n günah
sincere adj samimi, içten
singly adv tek başına
sink n lavabo
sink v batmak
sit v oturmak
skepticism n şüphecilik
skeptic n kuşkucu kimse
sketch n taslak, skeç
sketch v taslak yapmak
skilful adj becerikli, usta
skin n deri, cilt
ski n kayak
ski v kayak yapmak
skull n kafatası
slaughter v katliam yapmak
sleep v uyumak
sleep n uyku
sleeve n elbisenin kolu
slender adj ince, narin
slim adj incecik, zayıf
slot n alan, yarık, delik
slot v yerine yerleştirmek
slump n ani düşüş
slump v aniden düşmek
smallish adj küçücük
stained adj kirli
stain n leke

144 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
stain v lekelemek
smoothly adv pürüzsüzce, tıkır tıkır
smuggled adj kaçak
snake n yılan
soar v fırlamak, yükselmek
socialize v sohbet etmek, sosyalleştirmek
socket n priz, duy
soft adj yumuşak
solidity n katılık, metanet
solver n çözücü
somehow adv her nasılsa, bir şekilde
somewhere adv bir yerde
soul n ruh, duygu
southeastern adj güneydoğuda
bloc n ülke grubu
spa n kaplıca
spare adj yedek
spare v ayırmak
sparingly adv tutumlu bir şekilde
specialisation n uzmanlaşma
specialization n uzmanlık
specialize v uzmanlaşmak
specially adv özellikle
specified adj belirlenmiş
spectator n seyirci, izleyici
speculative adj tahmini, kuramsal
spice n baharat, çeşni
spin v döndürmek, örmek
spin n döndürme
spiritual adj manevi
splendid adj mükemmel, görkemli
split v bölünmek, ayrılmak
split n yarık, ayrılık
spontaneity n kendiliğinden olma
spontaneously adv kendiliğinden, o an olan
spotlight n ilgi, sahne ışığı
spotted adj benekli, kirli
spray v püskürtmek, fışkırmak
spray n sprey
spur v teşvik etmek
stadium n stadyum
stagnation n durgunluk
stair n basamak
stake n hisse, pay; kazık
stamp v damgalamak
stamp n pul, damga
stance n duruş, tutum
staple n zımba
staple v zımbalamak
staple adj ana, temel

145 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
starving adj çok acıkmış
stately adj görkemli
statesman n devlet adamı
statistically adv istatistiksel olarak
steam n buhar
steel n çelik
steep adj dik, sarp, aşırı
steward n kabin görevlisi
sticker n çıkartma, etiket
stiff adj sert, katı, güç
stimuli n uyarıcı
stimulus n dürtü, uyarıcı
stipulate v şart koşmak
stolen adj çalınmış
storytelling n hikaye anlatma
strait n geçit, boğaz
stranger n yabancı
strategically adv stratejik olarak
streamline v düzene koymak
stressful adj gergin, stresli
stretch v uzanmak, germek
stretch n uzatma, gerilme
stretching n esneme, gerilme
stride n uzun adım
strikingly adv çarpıcı biçimde
stubborn adj inatçı
stuff n şey, madde
stunning adj mükemmel, şahane
stupid adj aptal, saçma
stutterer n kekeme
stylistic adj biçemsel
subdivision n alt bölüm
subjugate v kontrolü altına almak
submarine n denizaltı
subscription n abonelik
subsequently adv sonradan, akabinde
subsoil n toprak altı
substitute v vekâlet etmek, yerine kullanmak
substitute n yedek, temsilci
subterranean adj yeraltı
subtlety n incelik
suburb n dış mahalle, varoş
subversion n yıkım
successor n halef, varis, sonraki kişi
sufficiently adv yeterince
suicide n intihar
summon v çağırmak, davet etmek
sun n güneş
sunbathing n güneşlenme
sunlight n güneş ışığı

146 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
superficial adj yüzeysel
superficially adv yüzeysel olarak, üstünkörü
supermarket n süpermarket
supernatural adj doğa üstü
supplant v yerine geçmek
supplementary adj ek, tamamlayıcı
supplier n tedarikçi, satıcı
supposition n varsayım
suppress v bastırmak, gizli tutmak
surfer n sörfçü
surf n dalga, köpüklü dalga
surgery n ameliyat, operasyon
surplus n fazlalık
surplus adj artan, fazlalık
surrealism n surrealizm
surrealist n surrealist
surroundings n çevre, civar
surveillance n gözetim, denetleme
susceptibility n savunmasızlık, hassasiyet
suspend v askıya almak, ertelemek
suspense n merak, belirsizlik
sustenance n besin, gıda
swallow v yutmak
tail n kuyruk
tail v gizlice takip etmek
swamp n bataklık
swamp v yağdırmak, batırmak
swarm n yığın, küme
switch v dönmek, değiştirmek
switch n anahtar, düğme; değişim
symbolism n sembolizm
symbolist n sembolist
sympathetically adv anlayışlı bir şekilde
symphony n senfoni
systematic adj sistematik, sistemli
tactic n yöntem
tailor n terzi
tailor v uygun hale getirmek
taker n alıcı, müşteri
tangible adj somut, elle tutulur
tank n depo, tank
tape n kaset, şerit
tape v kaydetmek, tutturmak
tapestry n işleme, goblen
tavern n meyhane
goer n giden, gidici
taxi n taksi
tea n çay
technically adv teknik olarak
technician n teknisyen

147 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
technologic adj teknolojik
teen n genç
temperament n mizaç, huy
temperate adj ılıman
tempt v özendirmek, teşvik etmek
temptation n cezbedici şey
tennis n tenis
termination n sonlanma
terribly adv çok, korkunç derecede
territorial adj karaya ait
textbook n ders kitabı
textile n dokumacılık
theology n ilahiyat
theorist n kuramcı
therapeutic adj iyileştirici
thesis n tez, araştırma
thick adj kalın
thickly adv yoğun şekilde
thirdly adv üçüncü olarak
thorough adj tam, bütün
thoughtful adj düşünceli
threatening adj tehditkâr, korkutucu
dimensional adj boyutlu
threshold n eşik, giriş, ilk basamak
throw v atmak, fırlatmak
thunder n gök gürültüsü
thunderstorm n gök gürültülü fırtına
tidal adj gelgit ile ilgili
tiger n kaplan
tight adj sıkı, dar, gergin
tighten v sıkılaştırmak
tile n kiremit, fayans
till prep -e kadar
till con -e kadar
till v sürmek(toprak)
timber n kereste
timeline n zaman çizelgesi
timely adj zamanında olan
tip n ipucu, bahşiş
tip v bahşiş vermek, eğmek
tireless adj yorulmak bilmez
tissue n doku
toddler n yürümeye başlayan çocuk
tolerantly adv hoşgörülü bir şekilde
toll n geçiş ücreti
toll v (zil, çan) çalmak
ton n ton
tonight adv bu akşam
topography n topoğrafya
tornado n kasırga

148 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
totality n toplam, külliyet
tour n gezi
tour v gezmek, dolaşmak
touristic adj turistik
tournament n turnuva
township n kasabalı
traceable adj izlenebilir
tract n alan, bölge
traditionalist n gelenekçi
trafficking n ticaret, kaçakçılık
tragic adj acıklı, üzücü
tragicomedy n trajikomedi
trail n patika, iz
trail v takip etmek
transaction n iş, işlem
transatlantic adj atlantik ötesi
transcultural adj kültürler arası
transit v geçmek
transmit v iletmek, nakletmek
transmitter n aktarıcı, verici
transparent adj saydam, şeffaf
transplantable adj organ nakli yapılabilir
trash n çöp; saçmalık
trauma n travma, şok
treacherous adj tehlikeli, hain
treasurer n haznedar, veznedar
treasury n hazine
treated adj işlenmiş, işlem görmüş
trek v uzun ve zorlu bir yolculuk yapmak
trek n uzun yolculuk
tremendously adv çok, büyük derecede
triangle n üçgen
tribute n övgü, takdir
troubling adj tedirgin edici
truck n kamyon
trustworthy adj güvenilir, sağlam
tsunami n tsunami
tuberculosis n verem
tunnel n tünel
turbulence n çalkantı
turmoil n karışıklık, karmaşa
tusk n fil dişi
twin n ikiz
twitter v cıvıl cıvıl ötmek
leaf n yaprak
unaccountable adj açıklanamaz
unaffected adj etkilenmemiş
unaided adj tek başına, yardım almadan
unanimous adj oy birliğiyle anlaşılan
unanticipated adj beklenmeyen

149 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
unassertive adj güvensiz, iddiasız
unavailable adj ulaşılamaz
unavoidably adv kaçınılmaz biçimde
unbiased adj tarafsız
uncertainly adv belirsizce
uncle n amca, dayı
uncommon adj yaygın olmayan
uncomplicated adj karışık olmayan
unconcerned adj ilgisiz, kayıtsız
unconditional adj koşulsuz, şartsız
uncoordinated adj koordine edilmemişŸŸ
uncut adj işlenmemiş, ham
undemocratic adj demokratik olmayan
undeniably adv inkar edilemeyecek şekilde
underhand adj sinsi, gizli
underinvested adj az yatırım almış
underline v altını çizmek, vurgulamak
underlying adj altında yatan
underneath prep altında
underpaid adj düşük ücretli
underperform v düşük performans göstermek
understandably adv anlaşılabilir şekilde
undertaking n teşebbüs, girişim
undeservedly adv haksız yere
undetected adj algılanmayan
undisturbed adj bozulmamış
unduly adv aşırı derecede
unease n huzursuzluk
uneducated adj eğitimsiz
unenviable adj hoşa gitmeyen
unequally adv eşit olmayan biçimde
uneven adj pürüzlü
unfair adj adil olmayan
unfairly adv adaletsiz biçimde
unfashionable adj modası geçmiş
unfeasible adj imkansız, yapılamaz
unfinished adj bitmemiş, eksik
unforeseen adj beklenmedik, umulmadık
unhealthy adj sağlıksız
unidentified adj tanımlanamayan
unification n birleştirme
unified adj birleştirilmiş
uniformity n benzerlik
unilaterally adv tek taraflı bir biçimde
unimaginable adj akıl almaz
unimaginably adv hayal edilemeyecek şekilde
uninhabitable adj yaşanılmaz
uninterested adj ilgisiz
uninviting adj çekici olmayan
unite v birleştirmek

150 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
unity n birlik, bütünlük
universality n evrensellik
universally adv evrensel bir şekilde
universe n evren, kâinat
unjustifiable adj gereksiz, yersiz
unlawful adj kanunsuz, yasadışı
unnatural adj tuhaf, garip
unnecessarily adv gereksizce
unnoticed adj fark edilmemiş
unobtrusive adj dikkat çekmeyen
unofficial adj resmi olmayan
unpleasant adj nahoş, çirkin
unpredictability n tahmin edilmezlik
unprescribed adj reçetesiz
unpublished adj yayınlanmamış
unrealistic adj gerçekçi olmayan
unrecorded adj kayıtsız
unrelated adj alakasız, ilişkisiz
unreliability n güvenilmezlik
unreliable adj güvenilmez
unrestricted adj sınırsız
unsafe adj emniyetsiz, tehlikeli
unseen adj görünmeyen
unsettled adj yerleşilmemiş, karışık, huzursuz
unsound adj mantıksız, çürük
unspecified adj açıkça belirtilmemiş
unstable adj kararsız, değişken
unsuccessful adj başarısız
unsuccessfully adv başarısız bir biçimde
unsuitable adj uygun olmayan
unsympathetic adj sempatik olmayan
untold adj sayısız, tarifsiz
unwanted adj istenilmeyen
unwillingly adv isteksizce
upcoming adj gelecekteki
update v güncellemek
update n güncelleme
uphold v desteklemek, onaylamak
upkeep n bakım, tamir
uprising n ayaklanma, isyan
upstream adv akış yukarı, yukarı yönde
urbane adj nazik, kibar
urbanization n şehirleşme
urbanize v kentleştirmek
urbanized adj kentleşmiş
usage n kullanım
usefully adv yararlı bir şekilde
utopia n ütopya
utter v söylemek, ses çıkarmak
vacationer n tatilci

151 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
valley n vadi
vanish v gözden kaybolmak
varying adj değişken
vastness n büyüklük, enginlik
vat v fıçılamak
vegetation n bitki örtüsü
vendor n satıcı
venture n tehlikeli iş
venture v tehlikeye atılmak, cüret etmek
venue n yer, mahal
verdict n karar, kanı
verify v doğrulamak
versatile adj çok yönlü
vest v yetki vermek
vest n yelek
veterinary adj veterinerliğe ait
via prep üzerinden, ...yolu ile
viability n tutarlılık
viaduct n viyadük
vice n vekil, yardımcı
vigorously adv kuvvetlice
violently adv şiddetle
virtue n erdem, üstünlük
visibility n görüş uzaklığı
vitally adv hayati derecede
vocational adj mesleki
vogue n moda, rağbet
volatile adj uçucu, geçici
voluntary adj gönüllü, isteğe bağlı
wag v (kuyruk) sallamak
waistline n bel ölçüsü
walking n yürüyüş
wallet n cüzdan
wander v gezinip durmak
ward n koğuş
warrior n savaşçı
wash v yıkamak
wastage n israf, savurganlık
wasteful adj savurgan
watchfulness n dikkat, uyanıklık
waterproof adj su geçirmez
weakness n zayıflık
wear v giymek; yıpranmak
wearing adj yorucu
weary adj yorgun
weed n yabani ot
weed v yabani otları temizlemek
killer n katil
weekly adj haftada bir, haftalık
weekly adv haftada bir

152 www.remzihoca.com
VOCABULARY LIST
weigh v tartmak, ...çekmek
poised adj hazır
westward adv batıya doğru
westwards adv batıya doğru
whaling n balina avcılığı
wheat n buğday
whisper v fısıldamak
whisper n fısıltı
whistle v ıslık çalmak
whistle n düdük, ıslık
whiten v beyazlatmak
wholesome adj sağlıklı
wholly adv tamamen
widened adj genişletilmiş
widen v genişletmek
widowed adj dul kalmış
widow n dul, dul kadın
widow v dul bırakmak
width n en, genişlik
wilder v şaşmak
wildflower n yabani çiçek
willingness n istek
window n pencere
wire n tel, kablo
wire v kablo döşemek
wireless adj kablosuz, teli olmayan
witchcraft n büyücülük
withdraw v (para vs) çekmek; geri çekmek
withdrawal n geri çekilme
withstand v karşı koymak
wive v evlenmek (erkek için), gelin almak
womanizer n çapkın erkek
wonderful adj şahane, çok güzel
workshop n seminer, atölye
workweek n iş haftası
worrier n kaygılanan kimse
worthiness n değer
wound n yara
wound v yaralamak
wow ex vay be!
wreckage n çöküntü, enkaz, hasar
wrinkle v buruşmak, kırışmak
wrinkle n kırışıklık, buruşukluk
wrongly adv hatalı olarak
yearly adj yıllık
yearly adv yıllık, her yıl
yellow n sarı
yours pron seninki, sizin ki

153 www.remzihoca.com
ONLINE UYGULAMALAR

www.remzihoca.com

0(850) 532 74 74 | 0(532) 365 01 08


iletisim@remzihoca.com

You might also like