You are on page 1of 24

Kriz Yönetimi

Kriz Kavramı
• Kriz Büyük Türkçe Sözlük’te: Birden bire meydana gelen kötüye gidiş yönündeki
gelişme, buhran; Tehlikeli an, vehamet; bulunmama, yokluk, büyük sıkıntı.

• Kurulu bir düzen içinde, şu yada bu düzeyde çözüm üretmekte olan dengelerin
bozulmasına yol açan iç ve dış etkenlerin ağırlık kazanması hali.

• Sistemin kendini yeniden üretemediği ama yeniden üretmek için gerekli


değişikliklerin, sistemin ana yapılarına aykırı olduğu durum.

• Kriz, bir örgütün üst düzey hedeflerini tehdit eden bazen de örgütün yasamini
tehlikeye sokan ve ivedi tepki gösterilmesini gerektiren; örgütün kriz öngörme
ve önleme mekanizmalarinin yetersiz kaldiği gerilim yaratan bir durumdur.

• Kriz, birdenbire ortaya çıkan, önceden öngörülemeyen, beklenmedik ve


olağandışı bir durumu ifade eder. Bu yüzden kriz, örgütsel yaşamda, özel olarak
yönetilmesi gereken önemli bir durum ve sorundur. Kriz, aynı zamanda,
yöneticilerin ve iş görenlerin yaşamında önemli bir stres kaynağıdır.
Kriz Kavramı
• Kriz kavramı 17. ve 18. yüzyılda sosyal bilimler alanına girmiştir. Kriz
kavramı bu yüzyıllarda toplumsal süreçlerde çeşitli şekillerde ortaya
çıkan gerilim ve sorunlar için kullanılmıştır. İlk somut tanım ise bir
kerelik ve felaket niteliğindeki olayları tanımlamak için iktisat
biliminde kullanılmıştır.

• Kriz kavramının Çince yazımındaki karakterler incelendiğinde birinin


tehlike, diğerinin ise fırsat anlamına geldiği görülmektedir. Bu krizin
sadece olumsuz değil, olumlu yanları olduğuna da işaret etmektedir.

• Kriz çalışmalarının, afet kavramı esas alınarak, ikinci dünyası savaşı


sonrası hız kazandığı görülmektedir. Nükleer savaş tehdidine yönelik
ABD afet çalışmaları gibi.
Krizin Faydaları
• Kriz, örgütsel sorunların ortaya çıkmasını sağlar.
• iç ve dış değişikliklere karşı kaybolan uyum yeteneğinin yeniden
kazanılması ve yeni stratejilerin oluşturulmasına olanak verir.
• Yeni rekabet avantajlar ve ekonomik çıkarlar için fırsat oluşturur.
• Geleneksel yönetim tekniklerinde hızlı bir değişim sağlanması söz
konusu olur.
• Örgütün bütün unsurlarının (fiziki, mali, beşerî) yeniden gözden
geçirilmesi ve olası kriz için daha donanımlı ve dirençli hâle gelmenin
yollarının aranması ve tedbirlerin alınmasına olanak sağlar.
• Çalışanlarda sürekli istikrarın, bir bakıma bir durgunluk olduğu ve asıl
istikrarın değişim ve gelişmede aranması gerektiği düşüncesinin
oluşmasını sağlar.
KRİZİN ÖZELLİKLERİ

 Krizler kaçınılmazdır.
 Krizin yönetilememesi, örgütsel gelişim için
zararlıdır.
 Kriz durumu tahmin edilemez (bazılarına göre
tahmin edilebilen krizlerde vardır: Nükleer santral
kaynaklı krizler gibi).
 Kriz, örgütün amaç ve varlığını tehdit eder.
 Kriz, acil müdahale gerektirir.
 Kriz, karar veren kişilerde gerilim yaratır.
ÖRGÜTSEL KRİZ TÜRLERİ

Teknik/Ekonomik
Hücre 1
Hücre 3
Ürün/Servis hataları
Yaygın çevresel kazalar
Fabrika Hataları
Geniş ölçekli sistem başarısızlığı
Endüstriyel kazalar
Rekabetin hızlanma
Bilgisayar Arızaları
Hükümet krizleri
Eksik, gizli bilgi akışı
Uluslararası krizler

İç Dış
Hücre 2 Hücre 4
Örgütsel bozukluluk Terörizm
İşletimsizlik Üretimin engellenmesi
Sabotaj Taklitçilik
Üretimin engellenmesi Boykotlar
Söylenti İşgören grevleri
kötü niyetli iftiralar
Beşeri/Sosyal
Kriz Aşamaları

Kriz Uyarılarının Algılanması ve Hareketsizlik

 Kriz Dönemi

 Çözülme Dönemi
Kriz Yönetimi
• Kriz yönetimi süreci; çalışılan alana ve geleceğe yönelik olası sorun ve
tehlike etmenlerinin belirlenmesi, uygun tepki ve savaşım türlerinin
saptanmasını, örgütün krizle basa çıkabilecek önlemleri uygulamasını ve
tepkileri değerlendirmesini kapsayan süreç olarak tanımlanabilir.

• Kriz yönetimi, olası kriz durumuna karşılık, kriz sinyallerinin alınarak,


değerlendirilmesi ve örgütün kriz durumunu en az kayıpla atlatabilmesi
için gerekli önlemlerin alınması ve uygulanması sürecidir. Kriz yönetiminin
temel amacının örgütü kriz durumuna hazırlamaktır. Kriz yönetim süreci
bes aşamada ele alınabilir.

• Kriz yönetimi krizlerin olmadığı bir toplum oluşturmaya yönelik bir


etkinliğe değil, krizler olsa bile, bu krizleri çözme kabiliyetinin var olduğu
bir toplum oluşturmaya yönelik bir etkinliğe işaret etmektedir.
Kriz Yönetim Aşamaları

• 1. Kriz sinyallerinin alınması


• 2. Krize hazırlık ve korunma
• 3. Krizin denetim altına alınması
• 4. Normal duruma geçiş
• 5. Öğrenme ve Değerlendirme.
• 6. Yeninden inşa.
Kriz Yönetiminde Temel İlkeler
Kriz Dönemine Yönelik Planların
Özellikleri
• Somut olmalı
• Erişilebilir olmalı
• Belirli aralıklarla yapılacak tatbikatlarla uygulanabilirliği
test edilmeli
• Geniş ölçüde katılımı içermeli
• Değişik afet türlerine yönelik uygulanabilecek stratejilere
yer vermeli
• Kriz anında görevli personeli, görev ve sorumlulukları
ortaya koymalı
• Kriz yönetiminin zarar azaltma, önceden hazırlık, acil
müdahale, iyileştirme ve yeniden yapılandırma
aşamalarına yer vermelidir.
Kamuda Kriz Yönetimi
• Kamu ve özel sektör kriz yönetimi açısından her ne kadar bazı benzerlikler
taşısalar da aralarında derin farklılıklar da bulunmaktadır. Kamuda kriz
yönetiminin özellikle idareciler açısından bu farklılıkları özetle şöyledir:
Kamu kurum ve kuruluşları en başta yavaş hareket etmekte, mevzuata aşırı
bağlılıktan dolayı esnek bir yönetim sergileyememektedir. Yöneticiler kriz
durumunda gerekli olan inisiyatifi alamamaktadırlar. Ayrıca kamu
kurumları yeni gelişmelere fazla duyarlı olmadıkları için ani gelişmelere
tepki vermekte gecikmektedirler.

• Bu engellerin aşılması için yöneticilere daha çok inisiyatif verilmesi,


yöneticilerin yetkilerinin artırılması, bürokratik engellerin aşılması, esnek
bir yönetim anlayışının getirilmesi gerekmektedir
Avantajlar
• Bununla birlikte kamu sektörünün kriz yönetimiyle ilgili olarak bazı
avantajlı durumlarının olduğunu da belirtmek gerekmektedir.
• Bunlardan biri devlet desteğidir. Bir kamu kurum veya kuruluşu bir
krizle karşılaştığı zaman devletin diğer kurumlarının desteğini
alabilir. Dolayısıyla hem maddi hem de manevi olarak kendisini
yalnız hissetmez.
• Bir diğer avantajlı durum ise devlet kurumlarının krizi hasarla
atlatsalar dahi iflas ederek yok olmayacakları hususudur. Çünkü
devletin genellikle iktisadi işletmelerinin olmaması, olan iktisadi
işletmelerin de rekabete kapalı olması ve yukarıda belirtildiği gibi
kriz durumunda devletin kriz hâlindeki kurumuna sahip çıkması yok
olmayı engellemektedir. Ancak krizle bağlantılı olmadan veya kriz
bahanesiyle yeniden yapılanmada bazı kurumlar kaldırılabilir.
• Üçüncü bir avantaj ise kamu kurumlarının devasa örgütler olması
münasebetiyle tecrübeli, uzman personel bulma ihtimalinin yüksek
olmasıdır.
Türkiye’de Kriz Yönetimi
• Kamu yönetimi açısından bakıldığında, ilk kriz yönetimi çalışmaları 1997 yılında
başladığı görülmektedir. Bu yılın başında Ülkemizde kriz durumlarını yönetmek
amacıyla Başbakanlığa bağlı bir "Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi" oluşturulmuş
ve bu merkezin amaçları ve çalışma esasları bir yönetmelikle düzenlenmiştir.

• bu yönetmeliğin amacı, kriz durumlarında faaliyet gösterecek olan Başbakanlık


kriz yönetim merkezinin teşkilatlanmasını, tertiplenmesini, çalışma usullerini,
görev ve sorumluluklarını belirlemek ve bu suretle, krize neden olan olayların
başlangıcından bitimine kadar geçen süre içerisinde;

• a) Krizi yaratan olayın önlenmesi, ortadan kaldırılması veya milli menfaatler


doğrultusunda sona erdirilmesi maksadı ile· gereken hazırlık ve faaliyetlerin
yönlendirilmesini,
• b) Hizmet ve faaliyetlerin yürütülmesinde; Genel Kurmay Başkanlığı, ilgili
bakanlık, kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon, işbirliği, sürat ve etkinlik
sağlayarak krizin en az zararla ve milli menfaatlerimiz dogrultusunda atlatilmasini
saglamak, olarak ifade edilmistir.
• Adi geçen yönetmelikte kriz hali; Devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü
ile milli hedef ve menfaatlerine yönelik hasmane tutum ve davranışların,
Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya hak ve hürriyetlerini
ortadan kaldırmaya yönelik şiddet hareketlerinin, tabii afetlerin, tehlikeli
ve salgın hastalıkların, büyük yangınların, radyasyon ve hava kirliliği gibi
önemli nitelikteki kimyasal ve teknolojik olayların, ağır ekonomik
bunalımların ve iltica ve büyük nüfus hareketlerinin ayrı ayrı veya birlikte
vuku bulduğu haller, olarak tanımlanmıştır.
• Ayni yönetmelikte Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi'nin organları olarak
aşağıdaki organlar sıralanmış ve görevleri belirtilmiştir:
a) Kriz Koordinasyon Kurulu,
b) Kriz Değerlendirme ve Takip Kurulu,
c) Sekretarya.
• 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde meydana gelen iki büyük
deprem afetlere (afet kaynaklı krizlere) ilişkin yürürlükteki mevzuatın
eksiklerini ve sorunlarını bir bütün olarak ortaya çıkaran önemli kırılma
noktaları olmuştur. Geçmişten gelen bir anlayış olan afetler meydana
geldikten sonra yara sarma ya da afet zararlarının asgari düzeyde
giderilmesi yönündeki mevzuat düzenlemeleri yaklaşımı bu depremler
sonrasında da değişmemiştir.

• 17 Ağustos 1999’dan Temmuz 2000’e kadar çıkarılan 38 Kanun ve Kanun


Hükmünde Kararname, 6 Yönetmelik, 17 Tebliğ ve 9 Genelge’ye
bakıldığında da bunların büyük bir bölümünün afetlerin sonuçlarına
yönelik düzenleyici önlemler olması mevcut yönetsel yaklaşımı göstermesi
bakımından önemlidir. (Göktürk ve Yılmaz, 2001:10)
5092 Sayılı Kanun
• 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun’a dayanılarak kurulan Başbakanlığa bağlı Afet ve Acil
Durum Yönetimi Başkanlığı oluşturulmuştur.
• Ancak, 5902 sayılı Kanun ile kriz ve afet yönetim sistemimizde hem afet
yönetimi anlayışında bir değişikliğe hem de örgütsel anlamda farklı bir
yapılanmaya gidilmiştir.
• Bu Kanunun amacı, afet ve acil durumlar ile sivil savunmaya ilişkin
hizmetleri yürütmek üzere, Başbakanlığa bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığının kurulması, teşkilatı ile görev ve yetkilerini düzenlemektir.
• Başbakan, Başkanlıkla ilgili yetkilerini bir bakan aracılığı ile kullanabilir.
• Bu Kanun; afet ve acil durumlar ile sivil savunmaya ilişkin hizmetlerin ülke
düzeyinde etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için gerekli önlemlerin
alınması ve olayların meydana gelmesinden önce hazırlık ve zarar azaltma,
olay sırasında yapılacak müdahale ve olay sonrasında gerçekleştirilecek
iyileştirme çalışmalarını yürüten kurum ve kuruluşlar arasında
koordinasyonun sağlanması ve bu konularda politikaların üretilmesi ve
uygulanması hususlarını kapsar.
Afet ve Acil Durum
Yüksek Kurulu
• Afet ve acil durumlarla ilgili olarak hazırlanan
plan, program ve raporları onaylamakla
görevli, Başbakan veya görevlendireceği
Başbakan Yardımcısının başkanlığında, Milli
Savunma, İçişleri, Dışişleri, Maliye, Milli Eğitim,
Bayındırlık ve İskan, Sağlık, Ulaştırma, Enerji ve
Tabii Kaynaklar ile Çevre ve Orman
bakanlarından oluşan Afet ve Acil Durum
Yüksek Kurulu kurulmuştur.
• Kurul toplantılarına, ilgili bakan, kurum ve
kuruluş, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve
konu ile ilgili uzmanlar çağırılabilir.
Afet ve Acil Durum Koordinasyon
Kurulu
• Afet ve acil durum hallerinde bilgileri değerlendirmek,
alınacak önlemleri belirlemek, uygulanmasını sağlamak ve
denetlemek, kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşları
arasındaki koordinasyonu sağlamak amacıyla, Başbakanlık
Müsteşarının başkanlığında, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri,
Maliye, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskân, Sağlık, Ulaştırma,
Enerji ve Tabii Kaynaklar, Çevre ve Orman bakanlıkları ve
Devlet Planlama Teşkilatı müsteşarları, Afet ve Acil Durum
Yönetimi Başkanı, Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanı ile
afet veya acil durumun türüne göre Kurul Başkanınca
görevlendirilecek diğer bakanlık ve kuruluşların üst
yöneticilerinden oluşan Afet ve Acil Durum Koordinasyon
Kurulu kurulmuştur.
Deprem Danışma Kurulu
• Depremden korunmak, deprem zararlarını azaltmak, deprem
sonrası yapılacak faaliyetler hakkında öneriler sunmak ve depremle
ilgili araştırmalar için politikaları ve öncelikleri belirlemek amacıyla
Başkanın başkanlığında, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Temsilcisi,
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma
Enstitüsü Müdürü, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü Genel
Müdürü, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanı,
Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanı, deprem konusunda
çalışmaları bulunan ve Yükseköğretim Kurulu tarafından bildirilecek
en az on üniversite öğretim üyesi arasından Başkan tarafından
belirlenecek beş üye ile akredite edilmiş ilgili sivil toplum
kuruluşlarından Başkan tarafından belirlenecek üç üyeden oluşan
Deprem Danışma Kurulu kurulmuştur
AFAD Teşkilatı
• a) Planlama ve Zarar Azaltma Dairesi Başkanlığı.
• b) Müdahale Dairesi Başkanlığı.
• c) İyileştirme Dairesi Başkanlığı.
• ç) Sivil Savunma Dairesi Başkanlığı.
• d) Deprem Dairesi Başkanlığı.
• e) Yönetim Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.
• f) (Ek:24/10/2011-KHK-661/85 md.) Strateji Geliştirme
Dairesi Başkanlığı.
• g) (Ek:24/10/2011-KHK-661/85 md.) Bilgi Sistemleri ve
Haberleşme Dairesi Başkanlığı.
• ğ) (Ek:24/10/2011-KHK-661/85 md.) Hukuk
Müşavirliği.
İl Afet ve Acil durum Müdürlükleri
• İllerde, il özel idaresi bünyesinde, valiye bağlı il
afet ve acil durum müdürlükleri kurulur.
Müdürlüğün sevk ve idaresinden vali
sorumludur.
AFET VE ACİL DURUM YÖNETİM
MERKEZLERİ
YÖNETMELİĞİ
• Bu Yönetmeliğin amacı; yurtiçinde ve yurtdışında
meydana gelen afet ve acil durumlara ulusal ve
yerel düzeyde müdahalenin ve buna ilişkin
hazırlık faaliyetlerinin etkin bir şekilde
gerçekleştirilebilmesine yönelik,
• Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Merkezi
ile afet ve acil durum yönetim merkezlerinin
kuruluşu, görev ve sorumlulukları ile bunlar
arasındaki koordinasyon ve işbirliğine ilişkin
esasları belirlemektir.

You might also like