pekiştirmeye, birlik ve beraberliğimizi sağlamlaştırmaya vesiledir. Her türlü benlik duygusundan arınarak bedenlerimizle beraber gönüllerimizi de birleştiren mübarek mekânlardır. Hepimiz için cami, kimi zaman huzur ve sükûn, kimi zaman da umut ve teselli kaynağıdır. Aziz Müslümanlar! Minarelerimizden yükselen ezan sesleri bizi sadece vakit namazlarımızı eda etmeye çağırmaz. Cami, ezanıyla, minaresiyle, kubbesiyle, mihrabıyla, minberiyle aynı zamanda kulluğa, ibadete, takvaya, ilme ve güzel ahlaka CAMİ VE HAYAT davet eder. Öyleyse Rabbinin huzurunda divan durup Muhterem Müslümanlar! O’na kulluğunu arz eden her mümin, cami dışında da Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle Cenâb-ı Hakk’ın kendisini görüp gözettiğinin idrakinde buyuruyor: “Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve olmalıdır. Aynı safta iman ve ihlas ile buluşan müminler ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, daima kardeşliklerini korumak ve gözetmekle mükelleftir. zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan Camileri imar ve ihya eden her bir Müslüman, yaşadığı kimseler imar eder. İşte doğru yolda olmaları çevreyi de aynı şekilde korur ve güzelleştirir. Yerde biten umulanlar bunlardır.”1 bir ota, rızkının peşinden koşan bir karıncaya dahi zarar Okuduğum hadis-i şerifte Peygamberimiz (s.a.s) vermez. Camisini temiz tutmaya özen gösteren mümin, şöyle buyuruyor: “…Beldelerin Allah’a en sevimli olan Rabbimiz tarafından Müslümanlar için tamamı mescit mekânları, camilerdir.”2 kılınan yeryüzünü de temiz tutar. Aziz Müminler! Değerli Müslümanlar! İslam medeniyeti, cami merkezli bir medeniyettir. Ne hazindir ki yalnızlaşma ve yabancılaşma illetine Camiler, tarihten günümüze sosyal hayata şahitlik eden, düçar olduğumuz günümüzde camilerimiz, şehrin İslam beldelerinin, etrafında hayat bulduğu, mümin merkezindeki konumunu her geçen gün kaybetmektedir. yüreklerin kendisinde buluştuğu kutlu yerlerdir. Oysaki bizleri tıpkı bir anne şefkatiyle saracak yegâne Mahallelerimizin kalbi, şehirlerimizin ruhu, aziz mekânlar camilerimizdir. Yorgun ruhlarımız camilerde milletimizin ve ümmet-i Muhammed’in güvenli yuvasıdır. dinlenecek, maneviyatımız camilerde güçlenecek, anlam Camilerimiz, sadece ibadetlerimizin değil, aynı zamanda arayışımız camilerde cevap bulacaktır. tarihimizin, edebiyatımızın, örf ve adetlerimizin, O halde geliniz! Camilerimizi yeniden hayatımızın kültürümüzün iç içe geçtiği merkezlerdir. merkezine alalım. Amir veya memur, işveren veya işçi, Değerli Müslümanlar! esnaf veya öğrenci sosyal hayatın hangi alanında olursak Peygamberimiz, cami ve mescit yapılmasına ayrı bir olalım yoğunluğumuza her namaz vakti ara verelim. önem vermiştir. Resul-i Ekrem (s.a.s), Mekke’den Kadınıyla erkeğiyle, çocuğuyla yaşlısıyla camide olalım, Medine’ye hicret ettiğinde ilk olarak Mescid-i Nebevî’yi camide hayat bulalım. Camilerimizi yalnız ve ıssız inşa etmiştir. Yesrib’i Medine’ye çevirmiş, Mescid-i bırakmayalım. Rabbimizin huzuruna varmakla gerçek Nebevî’yi ilmin beşiği kılmıştır. Rahmet Peygamberi imar huzura kavuşalım. Unutmayalım ki camiler hayatın içinde, ettiği bu mescitle cami merkezli bir şehir modeli ortaya hayat camilerin içindedir. koymuş, camiyle hayat arasında güçlü bağlar kurmuştur. Kıymetli Müminler! Peygamber Efendimiz, Asr-ı Saadetten itibaren, ulaştığı Her yıl olduğu gibi bu yıl da 1-7 Ekim tarihleri arası toprakları adalet, hikmet, merhamet, huzur, güven ve “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanacaktır. bilgiyle yoğuran İslam Medeniyetinin temellerini bu Bu yıl “Cami ve Hayat” temasıyla camilerimizin ve din mescitte atmıştır. Mescid-i Nebevî’nin içinde ayırdığı görevlilerimizin hayatımıza kattığı anlam ve değerleri suffe isimli özel bir bölümde kendisini ilme ve ibadete toplumumuzla paylaşacağız. Âl-i cenâp milletimizin adayan, genç ve özverili bir grup sahâbî, güzide bir neslin camilerimizi mamur etmek için gösterdiği fedakârlıkları öncüleri olmuştur. Allah Resûlü (s.a.s), bir hadis-i hayırla yâd edeceğiz. şeriflerinde kalbi mescitlere bağlı olan kimseleri Yüce Rabbimizin kıyamet günü arşın gölgesinde Bu vesileyle ezan ile başlayıp sala ile son bulan gölgelendireceğini müjdelemiştir.3 Müminleri şehirlerin hayatımıza rehberlik eden hocalarımızdan, camilerimizin gözbebeği olan camileri imar etmeye ise şöyle teşvik en değerli varlığı olan cemaatimizden ahirete irtihal etmiştir: “Her kim ki Allah için bir mescit bina ederse, edenlere rahmet, hayatta olanlara sağlıklı ve huzurlu bir Allah ona Cennet’te bu mescidin benzeri bir köşk bina ömür diliyorum. Yüce Rabbim, yurdumuzu camisiz, eder.”4 camilerimizi cemaatsiz, minarelerimizi ezansız bırakmasın! Kıymetli Müminler! Yeme-içme, alış-veriş bizler için ne kadar gerekli ve anlamlı ise camilerimizi hayatımızın merkezine almak da o kadar gerekli ve değerlidir. Zira camiler, hayatın günlük telaşı içinde kendimizi dinleyebileceğimiz, kubbeleri altında Rabbimize kulluğumuzu arz edeceğimiz müstesna 1 Tevbe, 9/18. 2 Müslim, Mesâcid, 288. 3 Müslim, Zekât, 91. 4 Müslim, Zühd, 44.