You are on page 1of 5

Þizofreni: Östrojen ve Beyin

Sermin KESEBÝR*, Þebnem PARILDAR**

ÖZET basal forebrain during the reproductive period are reviewed in


relation to reported anatomic, molecular and biochemical
Üreme dönemi boyunca bazal önbeyinde meydana gelen nöroen- pathologies of schizophrenia. Onset of schizophrenia occurs dur-
dokrin deðiþikliklerin þizofreni etiyopatogenezi ile iliþkili olduðu ing the reproductive period in frequent of those affected. There is
düþünülmüþtür. Böyle bir iliþkinin anatomik, biyokimyasal ve flood of estrogen and testosterone to the brain and body during
moleküler yönleri az sayýda ancak önemli çalýþmalara konu puberty and throughout the reproductive period. In addition to
olmuþtur. Öncelikle þizofreninin baþlangýç yaþýnýn, olgularýn pek this gonadatropic and gonadal hormanes in limbic system and
çoðunda, üreme iþlevlerinin olgunlaþtýðý döneme rastlamasý hyphothalamus are highly in cancentration. Inequilibrium of
dikkati çekmiþtir. Üreme dönemi boyunca özellikle pubertede focal inhibition mechanism due to increase in the release of
beyin östrojen ve testosteron baskýnýna uðramaktadýr. Buna ek inhibitory neurotransmitters in basal forebrain or increase in the
olarak gonadotropik ve gonadal hormonlar limbik sistemde ve number of the receptors could be effective in the emergence of
hipotalamusta oldukça yüksek konsantrasyonlarda bulunmak- the schizophrenia in susceptible individuals. Estrogen withdraw-
tadýr. Bazal önbeyinde inhibitör nörotransmiterlerin salýnýmýnda al may be risk factors for the psychosis. Topic of this paper is on
ve reseptör sayýlarýndaki artýþýn neden olduðu fokal inhibitör possible etiopathogenetic and pathophysiologic relationships
mekanizmalardaki dengesizliðin, duyarlý bireylerde þizofreni between schizophrenia and estrogen.
baþlangýcýnda etkili olacaðý öne sürülmüþtür. Östrojen yokluðu
psikoz için bir risk etkeni olarak öne sürülmüþtür. Bu yazýnýn Key Words: Schizophrenia, reproductive hormones, estrogen.
konusu þizofreni ile östrojen arasýndaki olasý etiyopatogenetik ve
patofizyolojik iliþkilerin incelenmesidir.
GÝRÝÞ
Anahtar Sözcükler: Þizofreni, üreme hormonlarý, östrojen.
Geçtiðimiz yýllarda þizofrenide üreme hormonlarýnýn
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2003;6:51-55
hastalýkla nasýl bir iliþkide olduklarýna dair ortaya
atýlan en önemli hipotezlerden biri ''zamanlama (tim-
SUMMARY ing) etkisi''dir (Lewine 1981). Erkeklerde hastalýðýn
baþlangýç yaþýný erkene alan ve/veya kadýnlarda gecik-
Schizophrenia: Estrogen and Brain
tiren hormonal bir etkiden sözedilmiþtir. Bu etkinin
The neuroendocrine changes that occur in specific areas of the kimlik oluþumu ile ilgili süreçler ve yardým arama
davranýþý gibi psikososyal yönleri olduðu da vurgu-
lanmýþtýr (Hambrecht 1992). Kültürel ve psikososyal
etkenleri kontrol etmek çok zorsa da üreme hormon-
* Uz. Dr., Kýrýkkale Yüksek Ýhtisas Devlet Hastanesi
Psikiyatri Kliniði, KIRIKKALE
larýnýn buradaki etkisi inkar edilemez gibi durmak-
** Yrd. Doç. Dr., Ege Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri tadýr. Erkeklerde ergenlikteki yüksek testosteron
Anabilim Dalý, ÝZMÝR düzeyi, psikozun bu yaþlarda baþlamasýnýn tetiðini

51
KESEBÝR S, PARILDAR Þ.

çeken etken olarak ileri sürülmüþse de testosteron eriþkinlikte GnRH, FSH ve LH'nýn hipotalamus ve
düzeyi ile þizofreni baþlangýcý arasýnda bir iliþki gös- pitüiter bezden salýnýmlarýnýn sýklýðý artmaktadýr.
terilememiþtir (Seeman ve Lange 1990). Daha çok LH'nýn düzenli aralýklarla (pulsatil) salýnýmý ve LH'nýn
üzerinde durulan kadýnlarda üreme dönemi boyunca gonadal growth hormon ve gonadal hormon
östrojenin potansiyel koruyucu etkisi olmuþtur. Östro- salýnýmýný uyarmasý erkeklerde 30 kez, kadýnlarda
jenin antidopaminerjik etkisi hayvan deneyleri ile gös- 100 kez artmaktadýr. Ergenlikte bu hormonal deðiþik-
terilmiþtir (Riecher ve Hafner 1993). Þizofrenik bozuk- liklerle birlikte aktive olan bedensel döngü, mizaç
luklu kadýnlarda menstrüel siklusun östrojen özellikleri ve davranýþsal deðiþiklikler, eriþkin seksüel
düzeyinin azaldýðý dönemlerinde psikotik semptom- ve sosyal davranýþýn öncülleridir ve genel populas-
larýn arttýðý ve ardýndan östrojen düzeyinin yükselme- yonun %0.5-1'inde sizofreninin baþlangýç dönemidir.
si ile birlikte azaldýðý bildirilmiþtir (Kulkarni ve ark. Üreme döneminin baþlangýcýnda ve devamýnda
1996). Þizofreni ikinci pikini 40 yaþ civarýnda yap- dolaþýmdaki nöroeksitatör üreme hormonlarýnýn
maktadýr. Bu dönemde menapoz ile birlikte kadýnlar- beyin üzerine etkileri vardýr. Buna eþlik eden nörofiz-
da östrojen düzeyi düþmektedir. Bu erkeklerdeki yolojik dengeleyici deðiþiklikler spesifik inhibitör sis-
hastalýk pikini açýklamasa da erkek olgularda bu pik temlerin aktivasyonu ya da endokrin eksitatör sistem-
kadýnlardan çok daha düþüktür. Ancak erken lerin aktivitesinin azalmasý olacaktýr (Janice ve
baþlangýçlý olgulardaki erkek cinsiyette olma eðilimi Stevens 2002). Duyarlý bireylerde bu dengedeki bir
ve geç baþlangýçlý olgularda kadýn cinsiyette olma bozulma þizofreninin baþlangýcý ile iliþkili olabilir.
eðilimi (Howard ve ark. 1999) bununla açýklanamaz.
Anatomik lokalizasyon:
Zamanlama etkisi ile iliþkili olarak cinsiyet farklýlýðý-
na dair ailesel yüklülük araþtýrýlmýþ ve etkilenebilirliði Þizofreni ile üreme iþlevinden sorumlu yapýlarýn
belirleyen genin X kromozomu üzerinde bulunduðu santral sinir sistemindeki lokalizasyonlarýnýn benzer
ileri sürülmüþ, ancak böyle bir lokus bulunamamýþtýr olduðu üzerinde düþünülmüþtür (Janice ve Stevens
(Goldstein 1995). 2002). Hipotalamo-pitüiter-gonadal eksenin merkezi
hipotalamus, gonadotropik ve gonadal hormonlarýn
Günümüzde þizofreni ile üreme iþlevleri arasýndaki
(GnRH ve FSH ile LH) beyindeki reseptörlerinin
olasý etiyopatogenetik iliþki incelenirken birkaç nokta
yoðunlaþtýðý özgül bölge limbik sistemin subkortikal
üzerine durulmaktadýr. Bunlardan ilki þizofrenin
ön beyin çekirdekleridir. Bu çekirdeklerin talamustan
baþlangýç yaþýnýn üreme döneminin baþlangýcýna
kortikal ve subkortikal yapýlara uzanan projeksiyon-
denk gelmesi nedeniyle hastalýðýn ortaya çýkýþýnýn
larý algý, biliþ ve davranýþla ilgilidir. Limbik sistemin
hormonal dengede ortaya çýkan deðiþikliklerle baðlan-
subkortikal ön beyin çekirdeklerinin þizofrenik olgu-
týlandýrýlmasýdýr. Ýkincisi beyinde üreme iþlevlerinden
larda yapýsal ve iþlevsel olarak farklýlaþtýðý yönünde
sorumlu merkezlerin ayný zamanda þizofreni patofiz-
bugün fazlasý ile kanýt bulunmaktadýr (Seeman 1999).
yolojisi ile yakýndan iliþkili olduðudur. Sonuncusu ise
dopaminerjik ve serotoninerjik girdilerin hipotalamus Östrojen ve Psikoz:
ve pitüiter bez endokrinolojisini moleküler ve
Östrojen yokluðu hem kadýn hem erkekte psikoz için
biokimyasal düzeyde deðiþtirmesidir ancak bu yazýnýn
bir risk etkeni olarak öne sürülmüþtür (Howard 1999).
konusu deðildir.
Son yýllarda yapýlan araþtýrmalar çoðunlukla geç
Baþlangýç Yaþý: baþlangýçlý psikozlar ile ilgili bulgular sunmaktadýr
(Seeman 1999).
Þizofreninin baþlangýç yaþý, olgularýn pek çoðunda,
üreme iþlevlerinin olgunlaþtýðý döneme denk gelmek- Üçüncü dekadýn baþýnda kadýnda over iþlevlerinin
tedir. Üreme dönemi hipotalamustan GnRH azalmasý ile birlikte dolaþýmda ve beyinde östrojen
(gonadotropin releasing hormon), pitüiter bezden FSH düzeyi azalmaktadýr. Ancak altmýþlý yaþlarýn baþlarý-
(foliküler stimülan hormon) ve LH (luteinizan hor- na kadar kadýn ve erkekte adrenalde ve deri altý yað
mon), ovaryum ve testislerden östrojen ve testostero- dokusunda steroidlerden östrojen üretilmektedir fakat
nun düzenli ve aralýklý salýnýmý ile karakterlidir. bu dönemde bir süreksizlik ve yetmezlik baþlamak-
Üreme iþlevlerindeki deðiþikliklerin beden yapýsý ve tadýr. Merkezi sinir sisteminde en aktif östrojen östra-
ruhsal yapýdaki deðiþikliklerle birlikte, hýzlý bir þekilde dioldür ve testosterondan yerel enzimatik bir reaksi-
geliþtiði ergenlik döneminde beyin seks hormon- yonla üretilmektedir. Aromataz aktivitesi artan yaþla
larýnýn baskýnýna uðramaktadýr. Ergenlik ve genç birlikte azalmaktadýr, ancak bunun oraný bilinmemek-

52 KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2003;6:51-55


ÞÝZOFRENÝ: ÖSTROJEN VE BEYÝN

tedir. Glial hücrelerde baþka nörosteroidler de koles- boyunca dalgalanmaktadýr, bunun anlamý beyindeki
terolden enzimatik olarak sentezlenmektedir. reseptörlerin aralýklý dolup boþalmasýdýr. Anovulatuar
Kolesterolün son ürünleri katekol östrojenler ve bun- sikluslar, gebelik ve laktasyon dönemlerini yorumla-
larýn sülfat konjugatlarýdýr. Yerel steroid üretimi de mak ise oldukça zordur, ancak tardiv diskinezi
yaþla birlikte azalmaktadýr. Endojen östrojen kay- konusundaki hassasiyeti ortaya koymaktadýr. Eksik
naklarýnýn azalmasý kadýnlarda daha erken olmak- bilgiler tamamlandýkça þizofreninin kadýnlarda niye
tadýr (Smith 1994). Östrojen reseptörlerinde down sönmediði ve ileri yaþlara dek sessiz kalabildiði
regülasyon etkisiyle östrojene yanýtsýzlýk ve azalan konusundaki sorular yanýt bulacaktýr.
östrojen düzeyleri geç baþlangýçlý þizofreni ile iliþkili Son zamanlarda östrojenin biliþsel bozulmanýn þidde-
olabilir. ti üzerindeki etkisi tartýþýlmaktadýr. Birkaç kontrollü
Þizofreninin en büyük piki ve baþlangýç yaþý puberteye çalýþmada postmenapozal hormon replasman tedavisi
denk gelmektedir. Ýnsidans eðrileri ile östrojenin olasý alan kadýnlarda Alzheimer hastalýðýnýn almayanlara
etkisine dikkat çekilmektedir. Pubertede bire bir olan göre daha az ortaya çýktýðý bildirilmiþ, doz ve sürenin
cinsiyet oraný adölesan ve erken eriþkinde erkek de etkili olduðu söylenmiþtir (Kawas 1997). Hayvan
yönüne kayarken, menapoz ve sonrasýnda tersine deneylerinde östrojenin asetilkolin sentezi için gerekli
dönmektedir (Castle ve ark. 1991). Menstrüel siklusun olan kolin asetil transferaz düzeyini arttýrdýðý göste-
östrojenden yüksek döneminde ve gebelikte psikotik rilmiþtir (Birge 1997). Östrojenin biliþsel iþlevler üze-
semptomlar ve þiddeti azalmakta, östrojenden yoksul rine etkisi þizofrenik olgularla çalýþýlmamýþtýr. Östro-
döneminde, postpartum ve menapozda artmaktadýr jenin serebral korteks ve nükleus akkümbenste 5-HT2a
(Seeman 1998). Þizofrenik kadýn olgulara akut epizod reseptör yoðunluðunu arttýrdýðý, amigdala, piriform ve
sýrasýnda nöroleptikle birlikte östrojen verildiðinde peririnal kortekste 5-HT1a -mRNA düzeyini arttýrdýðý
ilaca yanýt hýzlanmaktadýr (Kulkarni ve ark. 1996), hayvan deneyleri ile gösterilmiþtir (Hund 1998). Bu
menapozal dönemde östrojen replasmaný psikotik bul- bölgeler biliþsel iþlevler, duygudurum ve emosyonel
gularý iyileþtirmektedir (Lindamer ve ark. 1997), pre- bellekle iliþkilidir, ancak þizofrenide serotonin resep-
menstrüel östrojen ve/veya progesteron replasmaný törlerinin durumu çok net deðildir.
psikotik bulgularý ve agresyonu azaltmaktadýr Östrojen beyinde bir çok düzeyde mesajcý mediatör
(Korhonen ve ark. 1995, Lewitte 1997). Erken puberte olarak bulunmaktadýr. Östrojen etkisi doku spesifiktir
ile geç baþlangýçlý þizofreni arasýnda kadýnlarda (Hafner ve ark. 1991) ve ikincil östrojen reseptör-
önemli bir doðrusal iliþki gösterilmiþtir. Erkek olgu- lerinin (ER beta) beyindeki daðýlýmý birincil östrojen
lara ait bulgular ise bunun tam tersini göstermektedir reseptörlerinden (ER alfa) farklýdýr ve yerleþimleri göz
(Cohen 1998). Erken eriþkinlikte östrojenin koruyucu önünde bulundurularak þizofreni ile iliþkili olduklarý
etkisi sadece geç baþlangýç ve nöroleptiðe iyi yanýtla ileri sürülmektedir (Kuiper 1996).
sýnýrlý deðildir, özellikle ilk onbeþ yýl içinde iyi prog-
Östrojen aspartat ve glutamatý potansiyelize etmekte-
noza iþaret etmektedir (Harrison 1996).
dir ve inhibitör nörotransmisyonu bloke etmektedir.
Östrojenin dopamin yolaklarýndaki etkinliði azalttýðý Bunun dopaminerjik sistem üzerinde kompleks ve
ve nöroleptiðe baðlý dopamin blokajýný arttýrdýðý ileri fazik etkileri olmalýdýr. Östrojenin nörotransmitter
sürülmüþtür (Hafner ve ark. 1991, Di Paolo 1994). düzeyindeki etkisi reseptör proteini üzerinde genomik
Östrojen ilaç etkisini indüklediðinden kadýnlar bir etki ve hücrenin ateþleme hýzý üzerinde hücre
nöroleptik etkisine daha sýk maruz kalmaktadýr membraný etkisi olmak üzere iki türlüdür (McEwen
(Seemen 1997). Hipotalamusta nöroleptik etkinin 1991, Becker 1998). Membran stabilizasyonu üzerine
indüklediði dopamin blokajý prolaktinin fazla sal- etkisi ile duyarlý bireylerde nöbet eþiðini düþürürken,
gýlanmasýna neden olmaktadýr, bu da overlerden nöbet aktivitesinin amplitüdünü arttýrmaktadýr. Bu
östrojen salýnýmýný inhibe etmekte ve göreceli bir etki östrojenin nöroleptik etkiyi potansiyalizasyon
hipoöstrojenizm ortaya çýkmaktadýr (Pinals 1996). araçlarýndan biridir. Diðer taraftan progesteronun
Menapoz sonrasý tardiv diskinezi riskinin artýþý östro- nöbet eþiðini yükseltici etkisi vardýr. Bu premenstrüel
jen yokluðu ile iliþkili olabilir (Seemen 1997). Bu etki ya da menstrüel epilepsiler için aranan yanýt olabilir
ayný zamanda nöroleptik yoksunluðunda ya da ilaç (Smith 1994). Duyma, koku alma, görme ve iki nokta
dozu azaltýldýðýnda görülen diskinezi insidansýndaki diskriminasyonu gibi duysal algýlarý arttýrmaktadýr.
artýþýn bir analoðudur. Östrojen menstrüel siklus Yaþlýlýkta duyularý algýlama yeteneðinin azalmasý

KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2003;6:51-55 53


KESEBÝR S, PARILDAR Þ.

Tablo 1. Östrojenin SSS üzerine etkileri


Nöronal etkiler Ýndirekt etkiler
(hayvan çalýþmalarýndan)
Genomik etki Genomik etki ve membran Membran etkisi
etkisi (nonspesifik etkiler) (nonspesifik etkiler)

Nöronal migrasyon Glukoz metabolizmasý Nörotransmisyon Dikkat


Nöronal farklýlaþma Kan akýmý (Asetilkolin, serotonin, Bellek
Apoptozis (yaralanma, Oksidatif stres dopamin, glutamat, Algýlama
inflamasyon, atrofiye baðlý) Glukokortikoidlere baðlý stres GABA, NMDA) Aktivite düzeyi
Sinaps yoðunluðu Progesteron potensiasyonu
Dentritik büyüme Membran uyarýlabilirliði
Myelinizasyon Amiloid plak oluþumu

halusinasyonlarýn ya da sanrýlarýn ortaya çýkýþýný narak doku spesifik etki saðlamaktadýr ki bu da gen
kolaylaþtýrýyor olabilir. Hayvan çalýþmalarýnda ekspresyonunun geliþimsel düzenlemesi için çok
dolaþýmdaki östrojen düzeyinin yüksekliðinin uyarýla- önemlidir (Grandien 1996). Ayný hücre içerisinde her
bilirliði arttýrdýðý, distraktibiliteyi azalttýðý ve reaksi- iki E reseptörü de bulunmaktadýr. Sinir hücrelerinde
yon zamanýný kýsalttýðý bulunmuþtur. Östrojen yapýsal ve iþlevsel düzenleme gen transkripsyonu ile
beyinde kan akýmýný arttýrmakta, metabolizmayý hýz- saðlanmaktadýr. Genomik etkinin latensi farklý yer-
landýrmakta ve nöral aðlarýn etkinliðini arttýrmaktadýr lerde saatler ve yýllar arasýnda deðiþmektedir
(Birge 1997). Ancak unutulmamasý gereken nokta (McEwen 1992).
hayvan deneylerinde gösterildiði üzere hormonal et-
Östrojenin organizasyonel etkileri fetal yaþamda nöral
kilerin durumsal olduðu, gündüz ve gece ritmine,
aðýn bütünleþmesinde, yaþamýn son dönemlerinde ise
glukoz düzeyine, stres düzeyine ve daha pek çok
ayný halkada dejeneratif süreçlerde koruyucu rolü
etkiye baðlý olarak deðiþtiðidir. Nöronal geliþimden
önemli olabilir. Östrojenin merkezi sinir sistemini
sorumlu genler üzerine östrojenin etkisi vardýr. Bu
koruyucu etkisi þizofreninin baþlangýcýnýn ergenlik,
genlerin iþlevleri migrasyon, büyüme ve canlý kalma,
genç eriþkinlik ve ileri yaþlarda ortaya çýkýþýný belirli-
dendritik sinaps oluþumu ve yoðunluðu, antioksidan
yor olabilir. Östrojen kan akýmýný ve glukoz kul-
aktivite, sinaptik plastisite, nörodejenerasyon, toksik
lanýmýný arttýrýcý etkisi ile nörotrofiktir. Dendrit
uyaranlara apoptozis yanýtý þeklinde sýralanabilir (Xu
büyümesini saðlamaktadýr ve antiapoptotiktir.
ve ark. 1998).
Amiloid plak oluþumunu azaltmaktadýr. Serbest
Þizofreni ile ilgili genlerin hangileri olduðu henüz bi- radikaller ve glutamat gibi oksidanlarýn ve strese
linmemekle birlikte bu genlerin ekspresyonunun akti- glukokortikoid yanýtýnýn nörotoksik etkilerine karþý
vasyonu beyinde baðlantýlý olduklarý nöronlarla et- tampon görevi görmektedir. Sinir zedelenmesi ortaya
kileþim içinde hastalýðý ortaya çýkarmaktadýr. Steroid çýktýðýnda yenilenmesini güçlendirmekte ve ikincil
hormonlar bilinen en önemli epigenetik düzenleyici- atrofiyi önlemektedir. Bu iþlevlerden herhangi birinde-
lerdir. Doku spesifik olarak gen etkisini ve dozunu ki bozulmaya neden olan etkenlerden biri psikozu
kontrol etmektedirler. Þizofreni ile ilgili genler olasýlýk- tetikliyor olabilir (Tablo 1).
la nörogeliþimi ve nörodejenerasyonu kontrol eden
Bazý hastalýklarda yaþla birlikte ortaya çýkan deðiþik-
genler olacaktýr, GH genleri, hücre içi iletiyi
likler hastalýk genlerinin aktive olmasýný saðlamak-
düzenleyen genler ve stres yanýtýný belirleyen genler
tadýr. Bu model geç baþlangýçlý psikozlar için düþünü-
üzerinde durulmaktadýr.
lebilir. Östrojen yokluðu spesifik bazý nöronlarda böyle
Periferik dokulardan dolaþýma gelen steroidler için bir etki doðurabilir. Kan akýmýnýn azalmasý, glukoz
beyin hedef organdýr ve bu hormonlarýn yerel metabo- ihtiyacýnýn artmasý, oksidatif stres ya da glukokor-
lizmalarý burada gerçekleþmektedir. Östrojen gen tikoide baðlý stres sonucu dendritik büyüme ve sinaps
ekspresyonunu düzenleyici etkiyi hücre membranýný yoðunluðu azalabilir, nöronal yaralanma, inflamas-
geçip hücre çekirdeðinde kendi reseptörlerine baðla- yon ve atrofi üzerine koruyucu ve iyileþtirici etkinin
narak gerçekleþtirmektedir. Farklý promotorlar kulla- ortadan kalkmasý ile ilerleyebilir (Howard 1999).

54 KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2003;6:51-55


ÞÝZOFRENÝ: ÖSTROJEN VE BEYÝN

Gonadal hormonlar merkezi sinir sisteminde bir spesifik genlerin östrojen ile aktive olduðu ya da ses-
düzensizlik yaratabilir ya da yaratmayabilir ancak siz kaldýðý öðrenilebilirse þizofrenideki olasý genlere
önemli rollerinin olduðuna dair yeterince kanýt vardýr. yaklaþýlmýþ olacaktýr. Diðer taraftan seçici östrojen
Bunlar arasýnda psikotik semptomlarý ortaya çýkara- reseptör spesifisitesi arttýrýlabilirse psikoz tedavisinde
cak olasý etkiler bulunmaktadýr. Bunun yanýnda hangi yeni bir antipsikotik grubu ortaya konabilir.

KAYNAKLAR
Arato M, Erdos A, Polgar M (1979) Endocrinological changes Kulkarni J, de Castella A, Smith D ve ark. (1996) A clinical trial
in patients with sexual dysfunction under long-term neurolep- of the effects of estrogen in acutely psychotic women.
tic treatment. Pharmakopsychiatr Neuropsychopharmakol, Schizophr Res, 20:247-252.
12:426-431.
Lewitte SS (1997) Treatment of premenstrual exacerbation of
Birge SJ (1997) The role of estrogen in the treatment of schizophrenia. Psychosomatics, 38:582-584.
Alzheimer's Disease. Neurology, 48(Suppl 7):36-41.
Lindamer LA, Lohr JB, Harris MJ ve ark. (1997) Gender, estro-
Castle DJ, Wessely S, Der G ve ark. (1991) The incidance of gen and schizophrenia. Psychopharmacol Bull, 332: 221-228.
operationally defined schizophrenia in Camberwell 1965-
McEwen BS (1992) Steroid hormones are multifunctional mes-
1985. Br J Psychiatry, 159:790-794.
sengers to the brain. Horm Res, 37(Suppl 3):1-10.
Cohen RZ (1998) Puberty and schizophrenia. Master's Thesis,
Pinals DA (1996) Lack of gender differences in neuroleptic
Institute of Medical Science, University of Toronto.
response in patients with schizophrenia. Schizophr Res,
Di Paolo T (1994) Modulation of brain dopamine transmission 22:215-222.
by sex steroids. Rev Neurosci, 5:27-41.
Riecher-Rössler A, Hafner H, Stumbaum (1993) Can estradiol
Grandien K (1996) Determination and transcription of start- modulate schizophrenic symptomatology? Schizophr Bull,
sites in the human estrogen receptor gene and identification of 20:203-214.
a novel, tissue specific, estrogen receptor mRNA isoform. Mol
Seeman MV, Lang M (1990) The role of estrogen in schizo-
Cell Endocrinol, 116:207-212.
phrenia gender differences. Schizophr Bull, 16:185-194.
Hafner H, Behrens S, De Vry J ve ark. (1991) An animal model
Seeman MV (1996) The role of estrogen in schizophrenia. J
for the effects of estradiol on dopamine mediated behavior:
Psychiatry Neurosci, 21:123-125.
implicitations for sex differences in schizophrenia. Psychiatry
Res, 38:125-134. Seeman MV (1997) Psychopathology in women and men:
focus on female hormones. Am J Psychiatr, 154:1641-1647.
Janice R, Stevens MD (2002) Schizophrenia: reproductive hor-
mones and the brain. Am J Psychiatry, 159:713-719. Seeman MV (1999) Estrogens and Psychosis. Late Onset
Schizophrenia, R Howard, PV Rabins, DJ Castle (Ed),
Korhonen S, Saarijarvi S, Aito M (1995) Successful estradiol
Wrightson Biomedical Publishing Ltd, Philadelphia, USA.
treatment of psychotic symptoms in the premenstruel phase.
Acta Psychiatr Scand, 92:237-238. Xu H, Gouras GK, Greenfield JP (1998) Estrogen reduces neu-
ronal generation of Alzheimer beta amyloid peptides. Nat Med,
Kuiper GGJM (1996) Cloning of a novel estrogen receptor in
4:447-451.
rat. Proc Natl Acad Sci USA, 93:5925-5930.

KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 2003;6:51-55 55

You might also like