You are on page 1of 28

CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES

VOL.9-october-2017

SUMERCEDE İSMİN HALLERİ


L. Gürkan Gökçek - Oğuzhan Abacı

Özet
Sumerce’de genel olarak kabul gören onbir değişik isim hali mevcuttur. İsmin hallerini
oluşturan ekler, isimlerde yalnızca son ek olarak bulunurlar. Bununla birlikte ismin bazı hal
ekleri doğrudan isme etkide bulunduğu gibi fiili de etkileyebilmektedir. Bu hal eklerinin bir
kısmı sadece canlı varlık adlarıyla kullanılırken bir diğer kısmı cansız varlık adlarıyla
kullanılmaktadır. Ayrıca, canlı ve cansız varlık adlarının her türlüsüyle kullanılabilen hal ekleri
de mevcuttur. Diğer taraftan Sumer dilinin tarihi bir seyri ve derinliği olduğu göz ardı
edilmemelidir. Farklı dönemlere ait metinler ele alındığında bu dile ait bir takım kuralların
değişim arzettiği göze çarpmaktadır. Bu farklılaşma, özellikle Sumer çağının sonuna doğru
kendisini hissettirir. Samî halkların baskın duruma geçmesiyle beraber Sumer dilinde gittikçe
samîleştirilmiş bir yapı gözlenebilmektedir. Sumercenin grameri, henüz bu dilin çağları
arasındaki farklılıkların ve değişimlerin ayrıntısı ele alınarak işlenmiş değildir. Dolayısıyla bu
makalede Sumercedeki ismin halleri ve hal eklerinin işlevleri mevcut veri vasıtasıyla genel
olarak ele alınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Sumerce, dilbilgisi, ismin halleri, ekler, son ekler.

Nominal Cases in Sumerian


Abstract

Sumerian has eleven grammatical cases commonly accepted. Case markers in Sumerian may
add to only nouns as postfixes. Morover, several of those nominal case markers can influence
both the noun and verb. Some, on the other hand, can attach to only inanimate nouns while
some others are attachable to only those of animate. There are case markers that can be added to
all kind of nouns as well. At all events, that Sumerian has a historical depth and progress should
not be ignored. One can observe that some rules of the language present changes when texts of
various periods are treated. Such changes become apparent especially towards the end of the
Sumerian age. Following the dominance of the semitic peoples over the Sumerians, a gradual
semiticisized feature in Sumerian can be ascertained. The grammar of Sumerian has not been
written dealing with the details of temporal shifts or differences yet. Accordingly, the nominal
cases and their functions in Sumerian will be treated in this study as generally acknowledged.
Key Words: Sumerian, grammar, grammatical cases, nominal cases, affixes, suffixes.

Sumerce, tek heceli kelime köklerinin hakim olduğu ve dil olayları sırasında köklerin
değişmediği bir dildir. Aynı zamanda ekler kendi başına bağımsız kelime kökleri olarak da
görülebilmektedir. Aynı kök hem isim hem fiil olabilir. Ayrıca fiil çekimlerinde veya
türetmelerde kök ve fiil değişmez (Gökçek, 2015: 289). İsimlerin ve fiillerin kökleri değişmese
de, ismin hal ekleri form bakımından değişebilir. O halde hem ses olayları açısından olsun hem

 Prof.Dr., Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Arkeoloji Bölümü.


 Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Ana Bilim Dalı Doktora Öğrencisi.

288
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

heceleme şekli bakımından olsun hal eklerinin durumu köklerin durumundan farklıdır ve
değişiklikler gösterebilmektedir (Edzard, 2003: 35).

Sumerce’de isimler iyelik, çokluk ve durum son ekleriyle tamamlanırlar (Thomson, 1984: 48)
ve ismin genelce kabul edilen 11 değişik hali vardır.1 İçlerinde ismin yalın halinin eki yoktur.
Bununla birlikte Türkçede ismin belirtme halini veren –ı,-i ekinin Sumercede yazılmadığı
görülür. Ayrıca kural olarak, hal ekleri kelime sonuna gelir. Hal ekleri kelimeye eklendikten
sonra artık başka bir ek kullanılmaz. Ancak tamlama eki, yani ilgi hali eki olan –ak (–nın, -nin)
ve yalın hal bu kuralın dışında olup, kendilerinden sonra başka bir ek gelebilir (Thomson, 1984:
88). Hal ekleri isimlerden sonra geldiği için son ek sayılır ve Türkçedeki gibi kullanılır (Prince,
1908: XVI).

Türkçedeki karşılıklarıyla yönelme eki –ra, -r (–e, -a), bir tek canlı varlıklarla kullanılır.
Bulunma eki -a (–de, -da), çıkma eki -ta (–den, -dan) ve yöneltme eki -e (–e doğru), yalnızca
cansız varlıklarla görülmektedir. Öte yandan ilgi eki –ak (–nın, -nin), varış eki –šè, –eše (–e, e
kadar, -çe), eşitlik veya benzetme eki kabul edilen –gim, -gin7 (gibi) ve birliktelik eki –da (–le, -
ile) hem canlı hem cansızlarla kullanılmaktadır. Ayrıca çokluk eki -ene (–ler, -lar) bir tek canlı
varlık adlarıyla görülür (Thomson, 1984: 49). Bulunma eki –a (–de, -da) ve çıkma eki –ta (–
den, -dan) canlı varlık adlarıyla kullanılmadığından kişi zamirleriyle de kullanılmaz (Thomson,
1984: 68).

1 Genel olarak Sumercede ismin belirtme halinin eki olmadığı hususunda görüş birliği vardır. Kaynaklar çoğunlukla
listelerine ismin belirtme halini (accusative) eki almazlar. İsmin bu halinin eki olan –ı, -i, nesneyle değil özneyle
görüldüğü için Sumerce, öznesi ek alan (ergative) bir dil olarak kabul edilir. Fakat anlamca da olsa bunun Sumercede
görülmesinden dolayı bu hal ekini listemize dahil ettik.

289
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

İsmin Halinin
Fiildeki
İSMİN HALLERİ Canlılarla Cansızlarla Türkçe’de
Yansıması

Yalın Hali (Absolutive) -- -- -- --

Belirtme Hali (Accusative) -- -- -- -ı / -i

Yönelme Hali (Dative) -ra, -r -- -na- -e / -a

Bulunma Hali (Locative) -- -a -ni- -de / -da

Ayrılma (Çıkma) Hali -- -ta -ta- / -ra- -den / -dan


(Ablative-Instrummental)

Yön Gösterme Hali -- -e -ni- -e doğru


(Locative-Terminative / Directive)

İlgi (Tamlama) Hali (Genitive) -ak -ak -- -nın / -ın

-e
Varış Hali (Terminative) -šè - šè -ši- -e kadar
-eše -çe2

Eşitlik (veya benzetme) Hali -gim -gim -- gibi


(Equative) -gin7 -gin7 -ca, -ce

Birliktelik Hali (Comitative) -da -da -da- -le / -ile

Özne Hali (Ergative) -e -e -- --

Tablo 1: Sumerce’de İsmin Hal Ekleri (Thomson, 1984: 88; Rubio, 2007: 1329)

Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere, isimlerin bazı hal ekleri aynı cümlede hem isme hem fiile
eklenir. Bununla ilgili örneklere ilerleyen kısımlarda yer verilmiştir.

2 Bize göre Sumerce’de zaman ifadelerine “kadar” anlamı katan –še ekine benzer bir ek Türkçede de bulunmaktadır.
Türkiye ağızlarında görülen bu ek isimlere ve fiillere gelerek “kadar” anlamı sağlar. Mesela: “Dizineçe suya battı” =
“Dizine kadar suya battı.” “Geleneçe ne çekti” = “Gelene kadar ne çekti”. Yine, “Onca sıkıntı göğüsledi, pes etmedi”
ifadesinde bulunan “onca” kelimesindeki –ca eki de kadar anlamı vermektedir.

290
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1. Yalın (Absolutive) Hali


Herhangi bir ek almadan, isim gövdesinin tek başına görüldüğü haldir (Thomson, 1984: 92). Bu
hal, ismin karşıladığı nesne ve kendisine tabi olan isim dışında hiçbir münasebet ifade etmez
(Ergin, 2009: 227). Yani bu halin eki yoktur. Yalın hal, Sümerce için absolutive, Türkçe için
nominative tanımlanır. Yine Türkçe bir cümlede belirtme durumu ekinin (-ı/i) kullanılacağı
nesne öğesi için Sümerce yalın durumu kullanır (Eratalay, 2014: 72). Aşağıdaki örnekte tapınak
demek olan é nin hiçbir ek almadan (absolutive) belirtili nesnenin yerinde durduğu görülecektir.

ÖR. 3

𒉺𒋼𒋛 𒆤 𒂍 𒈬 𒆕
ensí-ke₄ é mu-dù
1 2 3 4 5
Bey tapınak yaptı.

1) ensi: bey
2) -ke4: özne (ergative) halinin eki.4
3) é: ev, tapınak
4) -mu: (ventive) fiil ön eki.
5) -du₃: yapmak

Aşağıdaki A ve B basit cümlelerinin her ikisinde görüleceği üzere, özne (lú) veya nesne (é)
konumundaki isimler yalın haldedir, ek almamıştır.

ÖR.5
(A) (B)

𒇽𒁀𒍑 𒂍𒁀𒆕
lú ba-úš é ba-dù
1 2 3 1 2 3
Adam öldü. Ev yapıldı.
1) lú: adam 1) é: ev
2) ba: fiil ön eki 2) ba: fiil ön eki (edilgenlik)
3) úš: ölmek 3) dù: inşa etmek, yapmak

3 Zólyomi, 2017: 42. Bu örnekte, ensi-ke4 yapısında –ke4 ekinin görevi özneyi ergative yapmaktır. Ergative hal,
öznenin nesnenin durumuna göre ek alması halidir. Yani Sumercede nesneyi belirtecek ek özneye yüklenmiştir. Bu
durum çoğu Hint Avrupa dilinde ve Türkçede bulunmaz. (Makalenin ilgili yerinde ayrıntılı anlatılmıştır.) –du
yapmak fiilinden önce gelen ‘mu’ ön eki ise anlamı fiile yönlendirme veya yükleme eki olup dilbilimcilerce ventive
ek olarak değerlendirilmektedir.
4 Bu ek bazen kendi başına -e olarak yazılsa da -ke4 şeklinde yazılışı çoktur. Bu hal aşağıda ele alınmıştır.
5 Foxvog, 2011: 61.

291
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR.6

𒈗𒂊𒇽𒁀𒀭𒍑
lugal-e lú ba-an-úš
1 2 3 4 5 6
Kral, adam öldürdü.

1) lugal: kral
2) -e: özne eki
3) lú: adam
4) ba: fiil ön eki
5) -(a)n: 3. tekil şahıs eki.
6) -uš2: ölmek

2. Yönelme (Dative) Hali

Türkçede ismin -e/a hali olan bu ek, Sumercede 𒊏RA işareti ile yazılır ve son ektir (Hayes,
1990: 54). Göründüğü kadarıyla –h ve tamlama ekindeki –(a)k da dahil olmak üzere sonu sessiz
ile biten hecelerden sonra –ra; sesli ile biten hecelerden sonra –r gelir (Jagersma, 2010: 161;
Rubio, 2007: 1330). Ancak bu ses yazıda belirtilmez. Bunun yanında bu hal eki, fiilin önünde
bulunan ek zincirinin (prefix chain) eklerinden biri olarak –na şeklinde fiile yansır. Yani
yönelme halinde bulunan bir ismin geçtiği yerde fiil de mutlaka yönelme halinin ekini alır
(Zólyomi, 2017: 167). Özetle isme –ra yönelme eki geldiğinde bu ek, fiile –na ekiyle yansır.
Bunlardan başka –ra, fiili veya bir durumu kişiye bağlar. (Edzard, 2003: 40).

ÖR.7

𒆬 𒀭𒂷 𒉐 𒄭 𒊏 𒈬 𒈾 𒁺
kug dĝá-tùm-dùg-ra mu-na-ĝen8
kug dĝatumdug-ra mu-n -na-ĝen
1 2 3 4 5 6 7

[O] Kutsal Gatumdug’a9 gitti.


1) kug: kutsal

6 Foxvog, 2011: 61-62.


7 Zólyomi, 2017: 169.
8Zólyomi, ĝ yerine bunun okunuşu olan /ŋ/’yi kullanmıştır. Yani ĝen değil de ŋen yazmıştır (Bkz. Zólyomi, 2017:
169.).
9Lagaş kent devletinin tanrıçası olarak tapınıldı. Daha sonraları, Bau ile eşdeğer tutulup tanrı Anu’nun kızı olarak
değerlendirildi (Bkz. Narçın, 2007: 160).

292
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

2) Gatumdug: tanrıça adı


3) –ra: yönelme eki
4) mu: ventive eki (fiil ön eki)
5) –n: 3.tekil kişi eki
6) –na: fiil ek zincirinin yönelme eki
7) ĝen: gitmek (fiil)

Canlı varlık isimleriyle kullanılan yönelme halinin eki –ra, cansız varlıklar söz konusu
olduğunda kullanılmaz ve –ra yerine bulunma (locative) halinin eki –a kullanılır. (Thomson,
1984: 97; Jagersma, 2010: 161).

ÖR.10

𒈗𒂍𒈬𒈾𒁺
Ub-ši-kin-na-ka mu-na-ĝen
Ubšikin-a mu-n-na-ĝen
1 2 3 4 5 6
Ubšikina’ya gitti.

1): Ubšikina: yer adı


2) -a: bulunma hali
3) mu: ventive eki (fiil ön eki)
4) –n: 3. tekil kişi eki
5) –na: fiil ek zincirinin bulunma (locative) hali eki
6) ĝen: gitmek (fiil)

ÖR.11

𒂊𒉈 𒁀
e-ne-ba
1 2
1) e-ne: şahıs zamiri (onlar)
2) -ba: bağışlamak
[Onlara] bağışladı [o].

10 Woods, 2008: 146


11 Poebel, 1914: 134.

293
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

Bu ifadede fiil, nesne eki almamıştır. Zamir (onlar) de herhangi bir ek almamıştır. Bunun sebebi
Eski Sumer döneminde, iyelik eklerinin (-mu, -zu, -a-ni, -bi vd.) sonundaki seslilerden sonra
herhangi bir yönelme ekinin yazıda görülmemesidir. Yani, Sumercenin eski döneminde
“kralına” demek için –ra eki olmaksızın sadece lugal-ani yazılır (Thomson, 1984: 97). Fakat
daha sonraki Yeni Sumer döneminde lugal-a-ni-ir (kralına) 𒈗𒀀𒉌 𒅕, šeš-a-ni-ir (kardeşine)
𒋀𒀀𒉌𒅕 veya lugal-mu-ra12 (kralıma) 𒈗𒈬𒊏 örneklerinde görüleceği üzere bu ekin
kullanılmaya başlandığı anlaşılmaktadır (Edzard, 2003: 40; Zólyomi, 2014: 71).
Yönelme ekinden önce eğer iyelik eki –ani veya çokluk eki olan –ene varsa, bunların sonu sesli
ile bittiği için, yönelme eki –r olur. Ancak –r tek başına bırakılmaz ve onun önüne, dingir gal-
gal-e-ne-er (en büyük tanrılara) 𒀭𒃲𒃲𒂊 𒉈 𒅕 örneğindeki gibi önceki heceyle uyum
sağlayacak ve kaynaşacak bir sesli gelir (Rubio, 2007: 1330; Thomson, 1984: 97).

3. Bulunma (Locative) Hali

“Nerede” sorusunun cevabını veren bulunma (locative) halinin eki Sumerce’de 𒀀 –a’ dır. Yani
bu ek Türkçedeki –de, -da ekidir. Sumer dilinde bunun bazen –a bazen de –sessiz+a şeklindeki
hecelerle yazıldığı görülür ve cansız varlık adlarıyla kullanılır (Thomson, 1984: 99; Foxvog,
2011: 33). Fakat nadiren canlı varlık adlarıyla kullanıldığı anlaşılmaktadır. Bu ek zaman ve
mekan içinde bir yeri açığa vurur. “İçinde, üstünde” anlamlarını barındırır (Jagersma, 2010:
172). Bulunma halinin eki, fiil öneki olarak kullanılan iki ekten biriyle beraber kullanılır. Yani
“içinde” derken –ni, “üstünde” derken –e eklerinin fiilden önce geldiği görülür (Jagersma, 2010:
172).

ÖR.13

𒀭𒆠𒀀 𒂗𒆤𒆠𒀀
An-ki-a Nibru-ki-a
1 2 1 2
Cennette… Nibruda…

1) Anki: cennet 1) Nibru: Nippur kenti


2) –a: bulunma halinin eki 2) –a: bulunma halinin eki

𒆳𒆳𒊏 𒌓𒁀
kur-kur-ra u4-ba
1 2 u-bi.a
Ülkelerde… 1 23
O günde…

12 Edzard, mu yerine ĝu10 değerini tercih etmiştir.


13 Thomson, 1984: 99; Foxvog, 2011: 52.

294
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1) kur.kur: ülkeler 1) u: gün


2) –(r)a: bulunma halinin eki 2) –bi: işaret sıfatı (o, bu)
3) –a: bulunma halinin eki

Ayrıca Yeni Sumer çağından itibaren bulunma ekinin kimi zaman yönelme ekinin yerini aldığı
unutulmamalıdır. Örneğin, “kralıma” denilirken ifadede yönelme hal ekinin bulunması
beklenecektir. Yani bunun Sumercesi yazıldığında ifadenin lugal-mu-ra şeklinde hecelenmesi
umulacaktır. Halbuki bu ifade daha çok lugal-mu-a 𒈗𒈬𒀀 ve hatta lugal-ma 𒈗𒈠 şeklinde
karşımıza çıkar (Thomson, 1984: 99; Poebel, 1914: 103).

Aşağıdaki örneklerde görüleceği üzere bulunma hali eki, ya doğrudan –a ile yazılır ya da bir
sessiz ve bir –a seslisinden oluşan heceyle yazılır. Ancak isim tamlamaları söz kousu
olduğunda, ilgili ek tamlayan isme gelir.

ÖR.14

𒂊𒈗𒆷𒅗
é lugal-la-ka
é lugal-ak-a
1 2 3 4
Kralın ev[in]de

1) é: ev
2) lugal: kral
3) –ak: -nın/nin (tamlama) eki
4) –a: -de/-da (bulunma hali) eki
ÖR. 15

𒊓𒌷𒅗
šà-uru-ka
šà-uru-(a)k-a
1 2 3 4
Kentin ortasında…
1) šà: orta(sı)
2) uru: kent
3) –ak: ilgi halinin eki
4) –a: bulunma halinin eki

14 Thomson, 1984: 90.


15 Poebel, 1914:15.

295
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

Onun dışında, kişi zamirleriyle kullanılğında zamirin son seslisini ortadan kaldırır ve onun
yerine geçer. Mesela: ĝu10, -zu, -a-ni, -bi zamirleri bulunma haliyle birlikte kullanıldığında -gá,
-za, -a-na, -ba biçimine bürünür. Çoğul eki [(e)ne]’nin kullanıldığı yerde bulunma eki görülmez
(Edzard, 2003: 39).

ÖR.16

𒂍𒁉𒀀
é-bi-a
1 2 3
Tapınağında…

1) é: ev, tapınak (isim)


2) -bi: 3. tekil kişi eki (cansız varlık adları için)
3) -a: bulunma (locative) halinin eki

ÖR. 17

𒆠 𒀬𒀬 𒊏 𒅗 𒈾
ki-siš-kúr-ra-ka-na
ki.siš-kur.ak.ani.a
1 2 3 4 5
Onun adak/dua/sunak yerinde

1) ki: yer
2) siš-kur: dua, adama, sunma
3) ak: -nın/nin (tamlama) eki
4) ani: onun
5) a: -de/da bulunma eki

Dikkat edilirse, yukarıdaki örnekteki bulunma hali ekinin kullanımı ilgi (tamlama) hali ekinin
kullanımına benzemektedir. Yani e-bi-a derken sanki bir –ak eki varmış ve biz de onu –a
şeklinde değerlendiriyormuşuz gibi gözükmektedir. Ancak buradaki durum, –ak ekinden /k/

16 Gadd, 1924: 79.


17 Hayes, 1990: 184.

296
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

sesinin düşmesi değil, bulunma hali ekinin, iyelik eklerinin veya “o, bu, şu” işaret zamirlerinin
arkasına eklenmesiyle açıklanabilmektedir.

Bazı durumlarda isim köküne eklenen eklerin hangi işlevi üstlendiğini kestirmek zor olabilir.
Bunun nedeni eklerin çivi yazısındaki hece değeriyle aynı biçime ve sese sahipmiş gibi
görünüyor olmasıdır.
ÖR.18

é-za 𒂍𒍝 sözcük birimlerine iki şekilde ayrılabilir.


a) é-zu-ak (senin) evinin
1 2 3
1) é: ev
2) –zu: iyelik eki (senin)
3) –ak: ilgi halinin eki

b) é-zu-a = (senin) evinde


1 2 3
1) é: ev
2) –zu: iyelik eki
3) –a: bulunma halinin eki

ÖR.19

𒋗 𒈫 𒀀𒈾
šu 2-a-na
šu 2-ani-a
1 2 3 4
İki elinde…
1) šu: el
2) 2 (min): iki
3) ani: iyelik eki (onun)
4) –a: -de/-da bulunma hal eki.

18 Foxvog, 2011: 42.


19 Karahashi, 2004: 104.

297
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR.20

𒂍𒈗𒍝𒅗
é lugal-za-ka
é lugal-zu-a(k)-a
1 2 3 4 5
(senin) kralının evinde

1) é : ev
2) lugal: kral
3) –zu : iyelik eki
4) –a(k): tamlama (ilgi) halinin eki
5) –a : bulunma halinin eki

ÖR.21

𒂍𒈗𒍝𒂠
é lugal-za-šè
é lugal-zu –a(k)-šè
1 2 3 4 5
kralının evine […‘e doğru]

1) é : ev (isim)
2) lugal: kral (isim)
3) –zu: iyelik eki
4) –a(k): tamlama (ilgi) halinin eki
5) –šè : varış halinin eki

Yukarıdaki son örnekte bir zamir (-zu) ve bir tamlama (ilgi) hal ekinin (-ak) birlikteliği söz
konusudur (-za = zu+a(k)). Yani –zu iyelik ekinin –za olarak yazılması –ak ilgi hali ekinden
kaynaklanmaktadır.

4. Ayrılma (Ablative-Instrummental) Hali

Türkçede çıkma veya ayrılma hali olan –den, -dan eki, Sumercede -ta olup TA 𒋫 işaretiyle
yazılır (Thomson, 1984: 103). Buna ek olarak, kimi zaman –ta yerine –da ile gösterildiği haller
vardır. Bunun nedeni muhtemel ses durumu veya ses uyumu olarak açıklanmaktadır (Rubio,

20 Foxvog, 2011: 42.


21 Foxvog, 2011: 42.

298
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

2007: 1331). Aslında adından da anlaşılacağı gibi bu hal ekinin iki farklı işlevi vardır. Birinci
işlevi, ayrılma eki olarak zamandan veya mekandan uzaklaşma bildirmektir. İkinci işlevi ise
ihtiva ettiği “aracılığıyla” veya “ile” anlamlarına dayanarak vasıta görevi görmesidir. Hatta,
ismin sonuna getirildiğinde kızgınlıkla, sevgiyle gibi zarflar oluşturmaktadır (Foxvog, 2011:
58). Son olarak, Sumercedeki ayrılma halinin eki olan –ta’nın bir de “her bir” anlamı verdiği
bilinmektedir (Zólyomi, 2007: 1331).

ÖR.22

𒀚𒋫 𒊮𒂵𒉌𒋫 𒌓𒁉𒋫
lipiš-ta šag4-ga-ni-ta u4-bi-ta
kızgınlık-la (onun) kalbiyle; gün-o-[n]dan
(kalbinden) o günden sonra(beri)

𒊮𒄾 𒀀 𒉌 𒋫 𒂕𒁉𒋫
Šag4-húl-a-ni-ta23 eger-bi-ta
1 2 3 4 o (zaman)dan (beri)
gönül neşesi ile (hoşnutluğuyla)
1) šà: gönül, kalp
2) húl: neşe
3) a-ni: iyelik eki
4) –ta: birliktelik hal eki (-le/-ile)

ÖR.24

𒐞𒐖 𒊓𒄀 𒄘𒆸𒁀 𒌋𒐊 𒊓𒋫
720 sa gi gu-kilib-ba 15 sa-ta
720 sa gi-[ak] gukilib-a 15 sa-ta
1 2 3 4 5 6 7 8 9
720 deste kamış, pakette 15 desteden…
(Her bir pakette 15 desteden, 720 deste kamış [var])

22 Foxvog, 2011: 52, 58.


23Foxvog, šà-húl-a-ni-ta için “mutlulukla” karşılığını vermiştir; ancak bunun yerine “gönül neşesiyle” şeklinde bir
çeviri daha uygun görünmektedir. Görüleceği üzre Sumerce šag4-húl-a-ni-ta ifadesinin birebir çevirisi
kalp+neşe+onun+ile anlamını vermektedir. Halbuki Foxvog’un çevirisiyle “mutluluk” anlamı vardır diyebilmek için
bu söz öbeğindeki iyelik eki (a-ni=onun)’nin yok sayılması gerekiyor. Buradaki ifadenin yapısı “gönül neşesi”
şekliyle Türkçedeki belirtisiz isim tamlamasıdır. Sonuna –la eki ulanarak zarf tümleci halini alır.
24 Zólyomi, 2017:190.

299
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1) 720: yediyüzyirmi (1.gešu+2.geš2 = 1x600 + 2x60 = 720)


2) sa: deste
3) gi: kamış
4) –ak: ilgi halinin eki25
5) gukilib: paket
6) –a: bulunma halinin eki
7) 15: onbeş (1.u + 5.diš = 1x10 + 5x1 = 15)
8) sa: deste
9) –ta: ayrılma halinin eki

ÖR.26

𒁇𒈬𒋫 𒂊 𒈗𒆷𒋫
bar-mu-ta e-lugal-la-ta
1 2 3 e-lugal-(l)ak-ta
Arkamdan... 1 2 3 4
Kralın evinden

1) bar: arka, geri 1) e: ev, tapınak


2) –mu: iyelik eki (benim) 2) lugal: kral
3) –ta: ayrılma halinin eki 3) -(l)ak: ilgi halinin eki (-nin/-ın)
4) –ta: ayrılma halinin eki

ÖR.27

𒉏𒉏𒆠𒋫𒈬𒈾𒁺
Elam elamki-ta mu-na-ĝen
Elam elamki-ta mu-n-na- ĝen
1 2 3 4 5 6 7
Elamlılar, Elam’dan vardı.

1) Elam: Elam(lılar)
2) Elam(ki): Elam şehri
3) –ta: ayrılma halinin eki

25 Örneğin alındığı yerde bu ek ayrıca gösterilmiştir. Fakat bizce böyle bir eklemeye gerek yoktur.
26 Poebel, 1914: 13, 36.
27 Zólyomi, 2010: 582.

300
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

4) mu: (ventive) fiil ön eki


5) –n: 3. tekil şahıs eki
6) –na: yönelme (dative) eki
7) ĝen: gitmek, varmak (fiili)

5. Yön Gösterme / Yönlendirme (Directive) Hali

Sumerce’de -e ile gösterilen ismin yön gösterme hali sadece cansız varlık adlarıyla
kullanılmaktadır ve “yanına, -e doğru” anlamlarını yüklenmektedir. Söz konusu ekin genellikle
birleşik fiillerin olduğu cümlelerde geçtiği göze çarpar. Birleşik fiillerle kurulan cümlelerin
ihtiva ettiği cansız varlık adlarında -e olarak yer alır. Ancak söz konusu olan canlı varlık adı ise,
birleşik fiil bu sefer yönelme halinin ekini alır (Rubio, 2007: 1331).

Yönlendirme halinin eki ses değeri açısından özne halinin eki gibidir. Hatta ikisi de –e
biçiminde aynı köktendir. Fakat işlevleri birbirinden farklıdır. Eskiden Sumerologların ism-i fail
eki (agentive) dediği özne halinin eki doğrudan özneyle alaka kurduğu halde yönlendirme
halinin eki, ilgiyi nesneyle veya mekanla kurar. Yönlendirme halinin ekini alan isimler böylece
dolaylı tümleci açığa vurur. Özellikle yönelme halinin söz konusu olduğu yerde canlı türünden
bir isim yoksa –ra değil –e eki gelir (Jagersma, 2010: 165; Foxvog, 2011: 54). Yani ismin bu
halinin eki cansız varlık adlarıyla kullanılır (Rubio, 2007: 1330). Çok nadiren de canlı varlık
adlarıyla birlikte görülür (Edzard, 2003: 44).

İsmin bu halini tanımlamak için farklı adlar tercih edilmiştir. Bunlar locative-terminative
dışında allative, adesive ve directive şeklindedir. Hangi terim tercih edilmiş olursa olsun bu hal
ekinin kullanıldığı ifadede (bir yer) “e”, “üzerine, üzerinde”, “yanında veya yakınında”
anlamları bulunur. Farklı adlandırmalarına rağmen ismin bu hali günümüzde en çok
yerleştirme-yönlendirme (locative-terminative) ve yön gösterme (directive) isimleriyle anılır
(Eratalay, 2014: 87; Foxvog, 2011: 54).

Eğer kendisinden önce bir sesli varsa yönlendirme hal ekinin yazıyla ayrıca yazılmış olma
ihtimali azdır. Buna rağmen bir hayli istisnai örnek vardır. III. Ur Döneminin ve ondan öncesine
ait eski metinlerde bu hal eki, hem işaretle görülmekte, hem de kendisinden önceki sesliye
benzeyerek a > a, u > u8 gibi ses uyumları oluşturmaktadır (Foxvog, 2011: 55).

ÖR.28

𒂍𒂊 𒈗 𒁉 𒅗 𒁀 𒌤
é-e lugal-bi gù ba-dé
12 3 4 5 6 5
Eve/tapınağa, (onun) kralı konuştu.

28 Thomson, 1984: 96.

301
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

(onun/tapınağın) kralı eve konuştu.


1) é: ev, tapınak
2) –e: yönlendirme halinin eki
3) lugal: kral
4) –bi: iyelik eki (onun)
5) gú…dé: birleşik fiili (konuşmak, söylemek)
6) ba: yön gösterme/yönlendirme eki

Yukarıdaki örnekte ev, cansız varlık olduğu için yön gösterme eki olan –e kullanılmıştır. Aynı
şekilde fiil de bu eki almıştır.29 Ayrıca, paylaştırma ifade edilirken miktarın yöneltildiği öge de
bu eki alır.

ÖR.30

𒄨𒂊𒌋𒋻𒋫
ĝuruš-e 10 sìla-ta
1 2 3 4 5
[her] İşçiye 10 ölçekten…

1) ĝuruš: işçi
2) –e: yönlendirme (directive) halinin eki
3) 10 (u): on
4) sìla: yaklaşık 1 litreye denk gelen ölçü birimi (quarts)
5) –ta: ayrılma (ablative) hal eki

ÖR.31

𒈬𒁁𒂊𒀭𒍝𒋫
mu-bé-e an-zà-ta
mu-bé-e an-za-g-ta
1 2 3 4 5 6 7
Cennet katından (onun) adına…

29gù-ba-dé yapısındaki –ba hecesinde hem 3. tekil zamir eki hem de –a yön gösterme eki bulunmaktadır: –ba > b.a
> b= cansızlarda 3. tekil kişi –bi’nin eki, a= yön gösterme eki.
30 Foxvog, 2011: 54.
31 Jagersma, 2010: 166.

302
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1) mu: ad
2)-be: iyelik eki (onun)
3)-e: yönlendirme (directive) hal eki
4) –an: cennet
5) -za: yan, taraf
6) –g: ilgi halinin eki -nın/-ın
7) –ta: ayrılma halinin eki –den/-dan

Sessiz ile biten hecelerden sonra yönlendirme eki tek başına görülür. BE gibi bir sessiz ve bir
sesliden oluşan heceleme şekli Eski Sumer çağından sonra terkedilmiş ve bunun yerine E gibi
tek sesli hece değeri şeklinde atanmıştır (Jagersma, 2010: 166).

ÖR.32

𒀉𒈤𒂊𒊻𒊓
íd maḫ-e ús-sa
id mah-e us-a
1 2 3 4 5
Büyük kanalın yanına…

1) id: ırmak, kanal


2) -mah: büyük
3) -e: yönlendirme halinin eki
4) -us: ek eylem fiilinin eki (Türkçedeki –dir)
5) -a : isim (nesne) çekim eki

6. İlgi (Genitive) Hali

Türkçede –nin, -nın ile gösterilen ismin bu hal eki Sumercede –ak ekiyle gösterilmekte ve canlı
cansız tüm varlık adlarıyla kullanılmaktadır. Her halde, bu eki doğrudan doğruya bir AK işareti
karşılamaz. Eğer bu ekten önce gelen ek veya bir eki içinde barındıran hece sesli ile bitiyorsa o
zaman –ak ekindeki –a seslisi, bir önceki hecede bulunan sesliyle birleşir ve o sesliye dönüşür
(Rubio, 2007: 1330; Thomson, 1984: 90) Sumerce’de bu hal eki ile, belirtili isim tamlamaları
yapılır.

Eğer –ak, söz dizilişinde sonuncu ek ise bu ekin –k’si düşmüş kabul edilir ve yazıda
gösterilmez. Bunun aksine, –ak sonuncu ek değilse ve sesli ile başlayan başka bir ekle takip
ediliyorsa o halde –k mevcut sayılır. Mesela, lugal-la-ni söz öbeğinde –la hecesi ak ekini ihtiva

32 Jagersma, 2010: 167.

303
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

etmektedir ve bu ekten sonra sesli ile başlayan iyelik eki –ani geldiği için, yazıda bir –k
görülmez. Buna rağmen –k hecenin sonunda var kabul edilmektedir (Thomson, 1984: 90).

dumu an-na-ra

𒌉 𒀭 𒈾 𒊏
dumu an (n)a[k] ra
isim isim tamlayan eki yönelme eki
(genitive)
(dative)
çocuk (tanrı) AN -nın -a

An’ın çocuğuna 33

Yukarıdaki örnekte bulunan hece işaretlerinin dumu an-na-ra olmasına rağmen kelimeyi
oluşturan yapı birimlerinin (morpheme) dumu an-ak-ra şeklinde farklı olduğu gözlenir. Bunun
nedeni Sumerce’nin heceleme usulüyle yazılmasıdır. Hecelemedeki kural gereği, ‘An’
hecesinden sonra yine –n ile başlayan bir hecenin getirilmesi gerekmektedir. Fakat bu ekten
sonra yine sessiz ile başlayan bir ek geldiğinden –ak olacak hecenin sonundaki –k düşmüş
sayılır.
ÖR. 34

𒂊 𒈗𒆷 𒈬 𒈗𒆷
é lugal-la mu lugal-la
é lugal-a(k) mu lugal-a(k)
1 2 3 1 2 3
Kralın ev[-i]… Kralın ad[-ı]…

1) é: ev 1) mu: ad, isim


2) lugal: kral 2) lugal: kral
3) –a(k): ilgi halinin eki 3) –a(k): ilgi halinin eki

33 Zólyomi, 2017:38.
34 Thomson, 1984: 90.

304
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

Yani, sonu sessiz ile biten bir kelimeye –ak hal eki getirilecekse bu –ak hecesinde bulunan –
a’dan önce ses uyumu verecek bir sessiz eklenir. Bu sessiz de kendisinden önceki sessizin
aynısı olur. Sonrasında, -ak hecesindeki –k düşer ve hecenin sonu –a ile biter. Eğer tam tersine,
-ak ekinden önce sesliyle biten bir hece gelecekse bu durumda aynı ekin –k’si bu ekten sonra
gelen heceye kayar.
ÖR.35

𒁁 𒋀𒀊𒆠𒅡 𒈬𒈾𒁺
bàd urim5 ki -ma5 mu-na-dù
bàd urim.ak mu-n-na-du
1 2 3 4 5 6 7
Urim (kentinin) surlarını (ona) inşa etti.

1) bàd: duvar
2) Urim: Ur kenti
3) -ak: -nin/in (ilgi hali) eki
4) mu: fiil ön eki
5) -n: 3. tekil şahıs eki
6) -na: fiilin yönelme eki
7) –du: yapmak, inşa etmek.

Sumerologların anticipatory genitive şeklinde ifade ettiği ayrı bir tamlama biçimi vardır. Yine
ilgi halinin ekiyle oluşturulan bu tür tamlamalarda ilgi halinin eki olan –ak’ın yeri farklıdır. Bu
sefer –ak eki tamlayanla birlikte önce gelip tamlanan kelime sonra gelmektedir. Yani
Sumercedeki bu tamlama türünde, “ev[i]+kral.ın” değil de “kral.ın+ev.i” şeklinde örneklerle
karşılaşmaktayız (Thomson, 1984, s. 91). Bu tipteki isim tamlamalarına Sumerce’de çok sık
rastlanmasa da genel olarak edebi metinlerde, şiir dilinde veya dini metinlerde rastlanır (Haber,
2009: 37). Baştan Ekli İlgi Hali gibi bir isimle Türkçeye çevirisini yapabileceğimiz bu isim
halindeki ekin oluşturduğu tamlamalar Türkçedeki isim tamlamalarının yapısıyla aynıdır. Yani
Türkçedeki şekliyle tamlama durumu varsa, tamlayan (nomen rectum) daima tamlanandan
(nomen regens) önce gelir (Menges, 1995: 109).

ÖR. 36

𒈗𒆷 𒂊𒀀𒉌
lugal-la é-a-ni
lugal-ak é-ani
1 2 3 4
Kralın evi…

35 Haber, 2009: 38.


36 Thomson, 1984:91; Rubio, 2007: 1333.

305
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1) lugal: kral
2) -ak: tamlama eki –nın/-ın
3) é: ev, saray
4) -ani: 3. tekil şahıs eki

“Kralın evi” biçiminde görülen bu tamlama birebir çevirisiyle “kralın ev.onun” şeklindedir ve
lugal-la é-a-ni yapısının yanısıra lugal-la é-ni yapısında var olduğu da görülmektedir (Hayes,
1990: 111).

ÖR.37

𒋀𒀕𒆠𒈠 𒂦 𒁀 𒈬 𒁺
urim2ki -ma bàd3-bi6 mu-dù
urim.m a(k) bad-bi mu-du
1 2 3 4 5 6
Urim’in surunu inşa etti.

1) Urim: Ur kenti
2) -ak: -nin/in (ilgi hali) eki
3) bad: duvar
4) -bi: cansızlar için 3 tekil şahıs eki (onun)
4) mu: fiil ön eki
5) -a: fiilin yönelme eki
6) -du yapmak, inşa etmek.

ÖR.38
𒆠𒂗𒄀𒊏 𒈨𒁉

ki-en-gi-ra me-bi
kiengi(r)-a(k) me-bi
1 2 3 4
Sumer’in me’si
Sumer’in me[lek]leri39
1) kiengi(r): Sumer

37 Haber, 2009: 38.


38 Haber, 2009: 41.
39 Bu ifade, alıntılanan yerde “Sumerin ilahi güçleri” olarak çevrilmiştir. Me, muhtemelen bugünkü melek
kelimesinin kökenidir.

306
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

2) -a(k): ilgi halinin eki


3) me: ilahi varlık, ruh
4) -bi: 3. tekil şahıs eki

7. Varış (Terminative) Hali

Türkçe’de “-e, -e kadar, -çe” ekleriyle belirtilen bu hal eki Sumerce’de –eše veya –šè biçiminde
geçmektedir. Bununla birlikte söz konusu hal eki en sık –šè (ETCSL’de EŠ2; Borger’de ŠE3)
hece değeriyle okunmakta ve 𒂠 işaretiyle gösterilmektedir. Buna rağmen canlı ve cansız her
isimle kullanılabilen varış hali ekinin Gudea ve sonrası devirlerin metinlerinde, sesliden sonra –
š halini aldığı anlaşılmaktadır. (Rubio, 2007: 1331).
ÖR.40

𒋢𒈬𒊻
šu-mu-uš
šu-mu- š(e)
1 2 3
Elime kadar…

1) šu: el
2) –mu: iyelik eki (benim)
3) -(u)še: varış halinin eki (-e / -e kadar)

Bu halin eki ifadeye “-e”, “-e doğru”, “-ile ilgili”, “-e gelince”, “hakkında”, “-dığı için”, “-nın
aşkına/hatrın”a anlamlarını sağlamanın yanında eğer zaman söz konusuysa “-e kadar” anlamı
katar.
ÖR.41

𒌓 𒌌𒉌𒀀𒊍
u4 ul-lí-a-aš “uzak günlere kadar / sonsuza dek”

𒉆𒁉𒂠 nam-bi-š “öyleyse, bu yüzden”

Varış halinin ekinin aşağıdaki örnekte ise, “için” anlamı kattığı görülmektedir.

40 ETCSL, Ninurta and the Turtle, c.1.6.3, B:7. (28.11.2017, 17:53)


41 Rubio, 2007: 1331.

307
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR. 42

𒉆𒋾𒆷𒉌𒂠
Nam-til la-ni-še
1 2 3
(onun) Yaşamı için
Yaşamının hatrına
1) Nam-til: yaşam
2) –(l)ani: ilgi halinin eki
3) –še: varış halinin eki (için)

8. Eşitlik (Equative) Hali


İki isim veya isim öbeği (grubu) arasında karşılaştırma ilişkisi kurarak söze aynılık veya
benzerlik anlamı katar. DÍM 𒁶 ile gösterilir gen7 ile hecelenir (Zólyomi, 2017: 44). Ses değeri
bakımından gen7 (=DÍM) yerine gin7 𒁶 (= GIM)43 olarak da ifade edilir (Edzard, 2003: 44).
Esasında çevirilerin eski örneklerinde genellikle gim (=GIM), sonraları gin7 ve günümüzde gen7
ses değerlerinin atandığı görülmektedir. Hatta en sonda /–n/ olmaksızın –ge/gi (=KID) şeklinde
işlendiği dahi göze çarpmaktadır. (Jagersma, 2010: 202). Akadcadaki –kīma ile aynı görevdedir.
Karşılaştırma yapmaya yarar. Hem canlı hem cansız varlık adlarıyla kullanılabilir fakat çoğul
isimlerle kullanıldığı görülmemiştir. (Edzard, 2003: 44). Bu isim hali, adından da anşılacağı gibi
fiille bir bağ kurmaz. Onun kurduğu bağ veya ilgi, isimler arasındadır (Jagersma, 2010: 203).

Eşitlik hali ekinin en genel anlamı “gibi”dir. Bu ek ayrıca, a-gin7 “tam…iken”, “aynı
zamanda…olarak”, “er…ermez”; ur5-gin7 “böyle, böylece”; húlla-gin7 “neşeyle”; a-na-gin7
“ne gibi, nasıl” anlamı veren ifadelerde bulunmaktadır. Birbirinden farklı okuma değerlerinin
sebebi, bu ekin çivi yazılı metinlerde -gi-im, -gi-in, -ge-en şeklinde çift hece değerleriyle de
geçiyor olmasıdır. Yine bu ekin -gi/ge, -ki/ke veya -gé/ke4 şeklinde yazıda tek hece gösterilen
örnekleri vardır. Tek heceyle gösterilse bile bunlara da iki ayrı okuma değeri verilebilmektedir
(Foxvog, 2011: 44; ePSD, 2017).

ÖR. 44
𒀭
𒁀𒌑𒁶𒀀𒁀𒊷
d
ba-ú-gen7-a-ba-sag9
d
Baú-gen7-aba-sag9
1 2 3 4
(Tanrıça) Bau gibi (=kadar) kim merhametli[dir]?

42 Hayes, 1990: 66-67.


43 Bu işaretin diğer ses değerleri: gim, gen, gin, gi, ge, ki, ke. (Bkz. http://etcsl.orinst.ox.ac.uk, 28.11.2017, 18:20)
44 Zólyomi, 2017:44.

308
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

1) Bau: tanrıça adı.


2) -gen7/ -gim: eşitlik / benzetme halinin eki (gibi)
3) -aba: kim (soru zamiri)
4) sag9: merhametli

ÖR.45

𒋀𒀊𒆠 𒈠 𒁶𒉆
urim₅ki-ma-gim-nam
urim.a[k].gen.am
1 2 3 4
Urim (kenti)’in gibidir.
1) Urim: Ur kenti.
2) -ak: ilgi halinin eki (-nın/-in)
3) gim (gen7): eşitlik halinin eki (gibi)
4) -am: ek fiil eki (-dır/-dir)

ÖR.46

𒀀𒁀𒋀𒁱𒆤
a-ba šeš-ĝu10-gé
aba šeš-ĝu10-gé
1 2 3 4
Kim kardeşim gibi[dir]?
1) aba: kim (soru zamiri)
2) šeš: (erkek) kardeş
3) mu (ĝu10): iyelik eki (benim)
4) –gé: eşitlik halinin eki (gibi)

45 Zólyomi, 2017: 110.


46 Jagersma, 2010: 203.

309
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR. 47

𒂼𒉌𒁶
Ama-ni-gim
Ama-(a)ni-gim
1 2 3
(Onun) Annesi gibi
1) ama: anne
2) –(a)ni: iyelik eki (onun)
3) –gim(gin7): eşitlik halinin eki (gibi)48
9. Birlitelik (Comitative) Hali
Türkçe’de “-la/-le (ile)” ekleriyle karşılanan birliktelik halinin eki Sumercede–da 𒁕 olup canlı
cansız her türlü varlık adıyla kullanılmaktadır. Bir nesneyle veya kişiyle bir işi yapma,
birliktelik oluşturma veya refakat etme, bir işi yapabilme kabiliyetini ifade etmek için kullanılır
(Edzard, 2003: 40). Eski metinlerde –da5 𒍏 (=URUDU) şeklinde geçen bu ekin (Rubio, 2007:
1330) “yan, taraf, cihet” anlamı veren –da ile aynı kökten olduğu ileri sürülse de (Jagersma,
2010: 196) bu sav kesin olarak kanıtlanamamıştır (Edzard, 2003: 40).

Birliktelik halinin eki, basit bir bağlaç görevi görür. İsmin bu halinin eki olan –da çoğu kere –bi
eki ile biraraya gelerek iki ismi birbirine bağlar (Foxvog, 2011: 57).

ÖR. 49

𒇻𒇻𒁕
lú lú-da
1 2 3
Adam, adamla
(Adam ile adam)
1) lu: adam
2) lu: adam
3) –da: ile

47 Foxvog, 2011: 44.


48 Gim, Sumercede ismin hal eki olarak değerlendirilir; fakat Türkçede gim ile aynı anlamdaki “gibi”, edat olarak
tanımlanır.
49 Foxvog, 2011: 58

310
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR. 50

𒀊𒀫𒁉𒁕
áb amar-bi-da
1 2 3 4
İnek, yavrusu (y)la
İnek, yavrusu da
(İnek ile yavrusu)
1) áb: inek
2) amar: buzağı, dana, inek yavrusu
3) -bi: (onun) 3. tekil kişi eki
4) -da: ile (birliktelik hal eki)

10. Özne (Ergative) Hali


Türkçe’de bulunmayıp Sumerce’de bulunan bu halin eki –e ile gösterilir ve geçişli bir fiilin
öznesine vurgu yapar (Rubio, 2007: 1329). İsmin bu halini anlatmak için dilbiliminde 'agentive',
'active', 'transitive', 'operative', 'energetic', 'instructive', 'narrative' ve 'relative' terimleri
kullanılmış olsa da Yunanca ergon (çalışmak, işlemek) fiilinden “ergative” terimi türetilmiştir
(Trask, 1992: 92-93). Türkçe yayınlarda “özne durumu soneki” (Aydın, 2000: 137-140) veya
“özişlevsel durum eki” (Eratalay, 2014: 75-79) şeklinde tanımlandığı görülür. Tercihen ismin
özne hali dememizin nedeni bu hal ekinin, geçişli fiillerin öznesine eklenmesidir.
Sumercenin, özne vurgulu (ergative) diller sınıfından olduğu kabul edilir. İsmin bu halinde
geçişli bir nesne ile geçişsiz bir öznenin ek alışı birbirinine benzer. Mesela, lú ī-ku4-r “adam
girdi…” cümlesindeki adam herhangi bir ek almamıştır. Aynı şekilde, lú-e saĝ mu-n-zìg “adam
kafa kaldırdı” cümlesinde fiilin etkisine maruz kalan kafa da ek almamıştır. Fakat nesnenin
olduğu yerde onun yerine özne ek almıştır. (Thomson, 1984: 49). Dolayısıyla geçişsiz bir fiilin
öznesi ve geçişli bir fiilin nesnesi cümlede beraber görülür. İsim hal eklerinden olan özne hali
ekinin ve yön gösterme ekinin aynı biçimde –e ile görülmesinin nedeni olarak her ikisinin de
aynı yapı taşı olması gösterilmektedir (Foxvog, 1975: 396).
Bu hal ekini, kendisinden önce gelen hecenin ses yapısına bağlı olarak, dört farklı şekilde
görmek mümkündür. 1) Eğer cümle içerisinde sesli ile biten bir heceden sonra özne halinin eki
gelecekse o zaman –e eki kendisinden önceki sesliye uyar. 2) Sessiz ile biten bir heceden sonra
gelecek ise –e eki bu kez başka bir sessizle birlikte yer alır. 3) “Onun” anlamındaki iyelik ekleri
olan /a-ni/ ve /–bi/’den sonra yine ses uyumuna bağlı kalarak a-ne veya –be şekline bürünür. 4)
Söz konusu ek, şayet ilgi halinin eki –ak ’tan sonra gelecekse o halde –ke4 olarak eklenir
(Aydın, 2000: 137-140). O yüzden, özne halinin eki tamlayan durumundaki bir isme gelmişse
isim tamlamasının sonunda yer alır (Eratalay, 2008: 9).

50Foxvog, 2011: 58. Sumerce de –bi-da şeklinde görülen bu bağlaç Türkçedeki “bir de” bağlacına hem şekil hem
kullanım açısından çok benzemektedir. Ör: A) Yarın kimler geliyor? B) Sen, kardeşin bir de…

311
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

ÖR.51

𒀊𒁀𒀭𒀭𒊑𒉈𒆤
ab-ba diĝir-diĝir-ré-ne-ke4
abba dingir-dingir-ene-ak-e
1 2 2 3 4 5
Tanrılarının babası…
1) abba: baba
2) dingir: tanrı (arka arkaya iki kez kullanılınca isim çoğul sayılır)
3) –ene: çoğul eki
4) –ak: ilgi halinin eki –nın/-ün
5) –e: özne halinin (ergative) eki

ÖR.52

𒆠 𒉢𒁓𒆷 𒆠 𒂊
ki lagaski-e
ki lagaš-e
1 2 3
Lagaş yurdu…
1) ki: yurt
2) lagaš: bir kentin adı
3) -e: özne halinin eki

ÖR.53

𒈗𒂊 𒇽𒁀𒀭𒍗
lugal-e lú2 ba-an-úš
lugal-e lú ba-n-úš
1 2 3 45 6
Kralca adam öldü
Kral adamın ölmesine sebep oldu
Kral adamı öldürdü.
1) lugal: kral
2) –e: özne (ergative) eki

51 Jagersma, 2010: 115.


52 Jagersma, 2010: 94.
53 Foxvog, 2011: 61-62.

312
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

3) lu: adam
4) –ba: fiil ön eki
5) –n: 3. tekil şahıs eki
6) uš: ölmek,
Buraya kadar, ismin Sumercede kabul edilen onbir değişik halininin olduğunu görmüş olduk.
Sumercede, isimler canlı ve cansız şeklinde ayırt edilmekte ve ismin hal ekleri bu ayrıma göre
kelimelerle kulanılmaktadır. Hal eklerinden bazısı sadece canlı bazısı yalnızca cansız varlık
adlarıyla bir araya gelmektedir. İçlerinde hem canlı varlık adlarıyla hem de cansız varlık
adlarıyla kullanılan hal ekleri de mevcuttur. Üstelik, bu hal eklerinin bir kısmı işaretle
gösterilirken bazıları hiç gösterilmez. İşaretle gösterilmeyen ekler hecelerin içinde bulunur.
Heceler birbirine eklenirken, ses uyumu için bazen sessizin ikilemesi bazen de seslilerin
birbiriyle kaynaşması söz konusudur. Bu kesin bir kuralla ifade edilmese bile bir çok örnekte
böyledir. Aşağıdaki tabloda ismin hal eklerinin kullanılışı bir liste halinde örneklerle bir arada
sunulmuştur. Ø işaretinin görüldüğü yerde herhangi bir ekin olmadığı veya isimin ek almadığı
anlaşılmalıdır.

İsmin Halleri Hal Canlı Varlık Cansız Türkçesi


Eki Varlık
Yalın Hal Absolutive Ø dingir-Ø * é-Ø ** Tanrı
Belirtme Accusative Ø dingir-Ø é-Ø Tanrıyı
Yönelme Dative -ra dingir-mu-ra é-Ø Tanrıma
Bulunma Locative -a dingir-Ø é-a Evde
Ayrılma Abblative-Inst. -ta/-da dingir-Ø é-ta Evden
Yön Gösterme Loc.-Term/Direct. -e dingir-Ø é-e Eve,
Eve doğru
İlgi (Tamlama) Genitive -ak dumu dingir-ra ša3 é-a-še3 Tanrının
oğlu/Evin
šà é.ak.šè
ortasına/içine
Varış Terminative -še3 dingir-še é-gal-zu-še3 Tanrıya, Tanrı
için / Senin
-eše
sarayına
Eşitlik Equative -gim dingir-gim é-zu-gim Tanrı
gibi/Senin
-gin7
evin gibi

Birliktelik Comitative -da dingir-da é-da Tanrı ile / ev


ile
-bi-da

Özne Hali Ergative -e lu2 dingir-ra-ke4 Tanrının


adamı
lù dingir.ak.e
* dingir: tanrı.
** é: ev.

313
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

KAYNAKÇA

Aydın, N. (2000). Sumerce Dilbilgisi. Antalya: Tekin Grafik Ofset Matbaacılık.


Clauson, S. G. (1972). An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century Turkish .
London: Oxford University Press.
Curnow, A. J. (2004). Language Descriptions. C. E. Alan Davies (Dü.) içinde, The
Handbook of Applied Linguistics (s. 25-54). Blackwell Publishing Ltd.
Edzard, D. O. (2003). Sumerian Grammar. Leiden-Boston: Brill.
Emine Gürsoy-Naskali, M. D. (1999). N.A. Baskakov ile T.M. Toşçakova’nın
Oyrotsko-Russkıy Slovar’ından Genişletilmiş Altayca-Türkçe Sözlük. içinde Ankara: TDK.
ePSD (2017). Electronic Text Corpus of Sumerian: http://psd.museum.upenn.edu
adresinden alındı
Eratalay, S. (2008). Sumerce ve Türkçede Ad Durum Ekleri. Dil Karşısında Dil (s. 7-
25). içinde Van: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yayınları.
Eratalay, S. (2014). Sümerce ile Türkçe’nin Biçimbilimsel ve Sözdizimsel Açıdan
İncelenmesi . Doktora Tezi. Van: T.C. Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Türk Dili Bilim Dalı.
Erdal, M. (2004). A Grammar of Old Turkic (3 b.). Leiden-Boston: Brill.
Ergin, M. (2009). Türk Dil Bilgisi. İstanbul: Bayrak.
ETCSL. (2017). The Electronic Text Corpus of Sumerian Literature:
http://etcsl.orinst.ox.ac.uk/ adresinden alındı
Foxvog, D. A. (1975). The Sumerian Ergative Construction. Orientalia, 44(3), s. 395-
425.
Foxvog, D. A. (2011). Introduction to Sumerian Grammar. Berkeley: University of
California.
Gadd, C. J. (1924). A Sumerian Reading - Book. Oxford: Clarendon Press.
Gökçek, L. G. (2015). Asurlular. Ankara: Bilgin Kültür Sanat Yayınları.
Haber, E. (2009). The Stylistic Role of the Anticipatory Genitive Construction in
Sumerian Literature. Revue d'assyriologie et d'archéologie orientale, 1(103), 37-47.
Hameeuw, H. (2015). Mesopotamian Clay Cones in the ancient Near East Collections
of the Royal Museums of Art and History. Bulletin des Musées royaux d'Art et d'Histoire,
84(2013), s. 5-48.
Hayes, J. L. (1990). A Manuel of Sumerian Grammar and Texts. Malibu: Undena
Publications.
Hommel, F. (1886). The Sumerian Language and Its Affinities. Journal of the Royal
Asiatic Society of Great Britain and Ireland, 18(3), s. 351-363.
Jagersma, A. H. (2010). A Descriptive Grammar of Sumerian. Faculty of the
Humanities, Leiden University.
JSTOR (2017) Scholarly Journal Archive, www.jstor.org.

314
CAPPADOCİA JOURNAL OF HİSTORY AND SOCİAL SCİENCES
VOL.9-october-2017

Karahashi, F. (2004). Some Observations on Sumerian Compound Verbs. Orient (39),


96-110.
Korkmaz, Z. (2009). Türkiye Türkçesi Grameri-Şekil Bilgisi (3. Baskı b.). Ankara: Türk
Dil Kurumu.
Menges, K. H. (1995). The Turkic Languages and Peoples: An Introduction to Turkic
Studies (2nd rev. edition b.). Wiesbaden: Harrassowitz Verlag.
Narçın, A. (2007). A'dan Z'ye Sümer. İstanbul: Ozan.
ORACC (2017). Open Richly Annotated Cuneiform Corpus,
http://oracc.museum.upenn.edu
Poebel, A. (1911). A Sumerian Grammar and Chrestomaty with a Vocabulary of the
Principal Roots in Sumerian. Paris: Librairie Paul Geuthner.
Poebel, A. (1914). Grammatical Texts (Cilt VI). Philadelphia: University of
Pennsylvania The University Museum.
Prince, J. D. (1908). Materials for a Sumerian Lexicon with a Grammatical
Introduction. Leipzig: J. C. Hinrichs'sche Buchhandlung.
Rubio, G. (2007). Sumerian Morphology. A. S. Kaye (Dü.) içinde, Morphologies of
Asia and Africa (Cilt 1, s. 1330-1350). Winona Lake, Indiana: Eisenbrauns.
Thomson, M.-L. (1984). The Sumerian Language: An Introduction to Its History and
Grammatical Structure (Cilt 10). Copenhagen: Akademik Forlag.
Timurtaş, F. K. (1976). Eski Anadolu Türkçesi Grameri. Türkiyat Mecmuası, 18, s.
331-368.
Trask, R. L. (1992). A Dictionary of Grammatical Terms in Linguistics. New York:
Routledge.
Volk, K. (1999). A Sumerian Reader (2 b.). Roma: Editrice Pontificio Istituto Biblico.
Woods, C. (2008). The Grammar of Perspective. Leiden-Boston: Brill.
Zólyomi, G. (2010). The Case of the Sumerian Cases. L. K. vd. (Dü.), Language in the
Ancient Near East (2 parts) (Babel und Bibel, 4A-B) Proceedings of the 53e Rencontre
Assyriologique Internationale içinde (s. 577–590). Winona Lake: Eisenbrauns.
Zólyomi, G. (2014). Copular Clauses and Focus Marking in Sumerian. Berlin: De
Gruyter Open.
Zólyomi, G. (2017). An Introduction to the Grammar of Sumerian. Budapest: Eötves
University Press.

315

You might also like