You are on page 1of 96

T.C.

MARMARA ÜNVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ
LAHYAT ANABLM DALI
SLAM MEZHEPLER TARH BLM DALI

ONALTINCI ASIR OSMANLI TOPLUMUNDA BELLiBALI


KIZILBA SYANLARI

Yüksek Lisans Tezi

ELF GÜL AKMAN

stanbul, 2008
T.C.
MARMARA ÜNVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ
LAHYAT ANABLM DALI
SLAM MEZHEPLER TARH BLM DALI

ONALTINCI ASIR OSMANLI TOPLUMUNDA BELLBALI


KIZILBA SYANLARI

Yüksek Lisans Tezi

ELF GÜL AKMAN

Danman: PROF. DR. MUSTAFA ÖZ

stanbul, 2008
GENEL BLGLER

sim ve Soyad : Elif Gül AKMAN

Anabilim Dal : lahiyat

Program : slam Mezhepleri Tarihi

Tez Danman : Prof. Dr. Mustafa Öz

Tez Türü ve Tarihi : Yüksek Lisans - Ocak 2008

Anahtar Kelimeler : Kzlba, syan, Ayaklanma, Onaltnc yüzyl, Osmanl

Toplumu, Osmanl Devleti, ran.

ÖZET

ONALTINCI ASIR OSMANLI TOPLUMUNDA BELLBALI KIZILBA


SYANLARI

Onaltnc yüzyl, Osmanl mparatorluu için skntl bir dönem olmu ve


ülkedeki iç karklklar had safhaya çkmtr . Tez konumuz olan kzlba isyanlar bu
yüzyldaki ilk üç padiah döneminde- II. Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan
Süleyman- younluk kazanmtr.

Bu çalmamzda, onaltnc yüzyl Osmanl toplumunda bellibal kzlba


isyanlarn ele aldk. O döneme k tutabilmesi için Osmanl devletinin içinde bulunduu
durumu genel olarak deerlendirmeye çaltk. Kzlba kavramn ve bu isimle adlandrlan
zümrelerin içinde bulunduklar dini siyasi iktisadi ve sosyo kültürel durumlarn
deerlendirip, meydana gelen bellli bal isyanlar açklamaya çaltk. Bu çalmamzn
sonucunda bu isyanlarn, ran’n tahrikleri yansra siyasi, iktisadi ve ekonomik sebeplerden
kaynaklandn tespit ettik.

I
GENERAL KNOWLEDGE

Name and Surname : Elif Gül Akman

Field : Theology

Programme : History of slamic Sects

Supervisor : Professor Mustafa Öz

Degree Awarded and Date : Master, January 2008

Key Words : Kzlbas, Revolts, Rebellions, 16 th century, Ottoman

Empire, Ottoman Society, Persia.

ABSTRACT

THE MAN KIZILBAS REBELLONS IN THE 16th CENTURY


OTTOMAN SOCETY

The Ottoman Empire had hard time with revolts in the 16th century.The subject of this
thesis is revolt caused by kizilbas section of the moslem people in the Ottoman Empire who
are followors of Ali. These revolts happened during the three Ottoman Sultans years.( II.
Beyazid,Yavuz Sultan Selim,Kanuni Sultan Suleyman)

n our work we investigated revolts created by kizilbas people in Anatolia during


16th century. We tried to understand the conditions of the Ottoman Empire during the time
period mentioned above.the meaning of kizilbas and their social,economics and religious
conditions and their demands from the Sultans caused the revolts have been studred by
ourself. At the end of our study, we concluded that the reason of these revolts, fighting were
related to their religious, social and economics demands. These revolts also supported by the
Persia.

II
ÖNSÖZ

XVI. yüzyln balarnda ran’da iî Safevi Devleti’ni kuran ah smail, Anadolu’ya
dâi ad verilen adamlarn göndermi ve Anadolu insann etkisi altna alarak Anadolu’daki
birlik ve beraberlii bozacak büyük bir iî propagandas balatmtr.

Çeitli nedenlerden bunalm olan insanmz bu propagandaclarn etkisi altnda


kalmlar ve ülkede karklk ve kargaann çkmasna neden olmulardr.

Tezimiz 16. asr Osmanl toplumunda meydana gelen bellibal kzlba isyanlarn
konu edinmektedir. Giri, Birinci bölüm, kinci bölüm ve Sonuç’tan oluan tezimizin giri
bölümünde, onaltnc asr Osmanl mparatorluu’nun içinde bulunduu siyasi, iktisadi ve
dini durum hakknda genel bir bilgi verilmektedir. Birinci bölümde kzlba kavram
açklanmakta, kzlbalarn o dönemdeki dini, siyasi, iktisadi ve sosyal durumlarna
deinilmekte ve bu isyanlarn nedenleri belirtilmektedir.

kinci bölümde ise isyanlarn younlat üç padiah döneminin (II. Bayezid, Yavuz
Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman) balca isyanlar ele alnmakta bu isyanlarn
geliim süreci ve sonuçlar incelenmektedir.

Tezimin seçiminde ve yazmnda benden yardmlarn esirgemeyen kymetli hocam


Prof. Dr. Mustafa Öz Bey’e, ayrca bütün eitim hayatm boyunca daima arkamda olan ve
desteklerini bir an olsun bile üzerimden çekmeyen aileme özellikle annem Nurten Akman’a
ve babam Nahit Akman’a teekkür ederim.

stanbul, 2008 Elif Gül AKMAN

III
ÇNDEKLER
Sayfa No.

KISALTMALAR…………………………………………………………………........VI
GR……………………………………………………………………………............1
ONALTINCI ASIR OSMANLI DEVLETNE GENEL BAKI
1. KTSAD SYAS VE DN DURUM

BRNC BÖLÜM
KIZILBA KAVRAMI VE ANADOLU’DAK KIZILBALARIN GENEL
YAPISI

I. KIZILBA KAVRAMI................………………………………………………...….10
II. ANADOLU’DAK KIZILBALARIN DN, SYAS, KTSAD VE SOSYO-
KÜLTÜREL DURUMLARI...........................................................................................17
III. KIZILBA SYANLARININ SEBEBLER ......……......…………………............26

KNC BÖLÜM
ONALTINCI ASIRDA BALICA KIZILBA SYANLARI

I. II. BAYEZD DÖNEM SYANLARI..................…………...………………….…..32


A. AH KULU SYANI..............…....................…………………...……..………..32
B. NUR HALFE SYANI..............…………………………….........................…..45

II. YAVUZ SULTAN SELM DÖNEM SYANLARI..............………………….…..48


A. ÇALDIRAN SAVAI.....................…………………………........................…..48
B. BOZOKLU EYH CELAL SYANI .....…………....………..............................59

III. KANUN SULTAN SÜLEYMAN DÖNEM SYANLARI………............………63


A. SÜKLÜN KOCA- BABA ZÜNNUN SYANI.....…...…...……………………..63
B. ZÜNNUNOLU SYANI.....................................................................................67
C. DOMUZOLAN VE BEYCE SYANI.............................……………………...67

IV
D. MUSTAFA OLU VEL HALFE SYANI........................................................67
E. SEYD BEY VE NCRYEMEZ SYANI............................................................68
F. KALENDER ÇELEB SYANI.............................................................................69

SONUÇ…………………………………………………...............................................77
KAYNAKÇA...........…………………………………………………………………...80

V
KISALTMALAR

a.g.e Ad geçen eser.

a.g.m. Ad geçen makale.

Ar. Ariv.

B. bin.

Bk. Bakn.

C. Cilt.

Çev. Çeviren.

D..A Diyanet slam Ansiklopedisi.

Hz. Hazreti.

.A slam Ansiklopedisi.

.Ü stanbul Üniversitesi.

Ed. Edebiyat.

Fak. Fakülte.

Hzl. Hazrlayan.

Mad. Madde.

Nu. Numara.

s. Sayfa.

S. Say.

Sad. Sadeletiren.

VI
ss. Sayfa Aral.

Top. Sar. Topkap Saray.

t.y Tarih yok.

yy. Yüzyl.

VII
GR

ONALTINCI ASIR OSMANLI DEVLETNE GENEL BAKI

I. KTSAD SYAS VE-DN DURUM

Osmanl Devleti kurulduktan sonra durmadan snrlarn geniletmi,


stanbul’un fethi ile imparatorluk haline gelmiti. Bu zamanda dünyada bir çok
deiiklikler olmutur. Avrupa’da rönesans, reform ve keif hareketleriyle büyük bir
gelime ve kmldanma balam, top sayesinde merkezi devletler kurulmu, matbaann
icadyla okuyanlarn says artm, Amerika’nn kefi, Hindistan yolunun bulunmasyla
Avrupallar zenginlemi ve sonuç olarak fikir alannda ve yaayta büyük deiiklikler
olmutur. Böylece eski medeniyet ve ticaretin beii Akdeniz eski önemini kaybetmi,
onun yerini Atlas Okyanusu almtr.

Ticaret yolunun Akdeniz’den Atlas Okyanusu’na geçmesi Yakn Douda


etkisini göstermi, Osmanl mparatorluu’nda açkça hissedilmeye balanmtr. Mali
ve ekonomik sahada meydana gelen bu sknt; zaferler ve ganimetlerle kapatlamam
bu yüzden mukataalarn satlmasna, iltizama verilmesine ve ar vergilerin
toplanmasna neden olmutur. Bu yüzden imparatorlukta, özellikle imparatorluun
Anadolu ksmnda para darl, düzensizlik ve huzurluk ba göstermitir. Mültezimler,
amiller ksa zamanda zengin olabilmek için reayâdan (halktan) fâhi para almlar ve
halk hükümetten soutmulardr.1

XVI. asrda Osmanl mpratorluu’na dardan giren ilenmi mallarn büyük


bir çounluu arktan, bilhassa Hindistan’dan geliyordu. Buna mukabil, bu
istikametlere hemen hiçbir ey satlmamakta idi. Memleketin altn ve gümü serveti
arka akp gidiyordu. Hindistan’n altna fazla önem vermesinden dolay, Anadolu’da
akçe karlnda bu madenin toplanarak Halep, am, Basra taraflarna gönderildii ve
orada daha yüksek bir fiyatla satld görülmekteydi. Kymetli madenlerin azalmasnn

1
Çaatay Uluçay, “Yavuz Sultan Selim Nasl Padiah Oldu?”, . Ü. Ed. Fak. Dergisi, C. VI, S. 9 (Mart 1954), s. 51.
devlet üzerindeki tesirleri ve bunlarn sebepleri üzerinde duran hükümet bu madenlerin
dar çkn yasaklad ve bu politika daimi bir ekil ald. Böylece mala karlk mal
verilecekti. Ayrca ranl tüccarlarn Anadolu’dan çok miktarda madeni eya,mal ve
bilhassa bakr alp götürdüklerini ve bunun önemli derece darlk yaratt da
bilinmektedir. öyle ki 1568 yllarnda, dört-be yüz ranl tacir, Kastamonu’daki Küre
bakr madenlerinden çok miktarda bakr alp gitmiler ve bunun üzerine yerli bakrclar
bakr bulamaz olmulardr.2

Avrupa ile ark arasnda, kendisi için hiçte müsait olmayan bir arac durumuna
düen Osmanl devletinin içine sürüklendii iktisadi kriz ilk tesirlerini kymetli
madenlerin azalmasnda gösterdii için bu durum devletin para rejimi üzerinde oldukça
kötü tesirler yapmaya balamtr. 3

Altn ve gümü darl yüzünden, devletin para rejiminde görülen bozulma


hadisesi ile birlikte, baka bir ekonomik olayn da iyice gelitiini görüyoruz ki o da
eya fiyatlarnn yükselmeye balamasdr. Bir taraftan para darl, dier taraftan
pahallk birbirine ters düen iki olay gibi görünse de, akçenin mütemadiyen küçülmesi,
kalp akçelerin ortaya çkmas, özetle para durumunda ortaya çkan karklk, ayrca
zengin bir Avrupa’nn Türkiye’nin iç pazarnda gösterdii faaliyet Osmanl
mparatorluu için böyle anormal bir durum yaratmt.4

Bu gelimelere paralel olarak bu yüzylda hzl nüfus art olmu fakat ziraî
alanlardaki art buna cevap veremez hale gelmiti. Bu durum imparatorluk için sknt
oluturmaktayd.5 Halil nalck bu konuyu öyle dile getiriyor:

“16. yüzylda hzl nüfus art sebebiyle ekilebilir alanlar, yaylaklar aleyhine
hzla genilemekte idi. Bu gelimeler Dou’da büyük sorunlara yol açt. Bat’daki ve
Dou’daki göçebelerin farkl tepkiler vermesinde, Bat’da iklim ve tabiat artlarnn
Dou’ya nazaran daha elverili olmas da etken olmutur. Ayrca Dou’daki

2
Mustafa Akda, Türk Halknn Dirlik ve Düzenlik Kavgas Celali syanlar, stanbul, 1995, s. 33-34.
3
Akda, s. 36.
4
Akda, s. 42.
5
Mücteba, lgürel, “Celâlî syanlar”, Diyanet slam Ansiklopedisi (DA), stanbul, 1993, C. 7, s. 253.

2
Türkmenler Bat’daki Türkmenlerin aksine büyük gruplar halinde bulunmaktaydlar ve
böylece devlete kar gelebiliyorlard.6

Bu yüzyln balarna baktmzda salgn hastalklara ve doal afetlere


rastlamaktayz. 1495 ylnda, Anadolu’da balayan ve 3 yl devam eden taun
hastalndan bir çok insan krlr. Alt yl boyunca da ktlk olur. Hoca Saadeddin
Efendi, Tacü’t-tevârih adl eserinde bu durumu öyle anlatr:

“Elli altm dirhem çeken bir ekmei, bir Osmanlya alan memnun olurdu.
Rumeli topraklar tahl bolluu ve çeitli ürünleriyle tannm iken, öyle oldu ki, kuru
çalla döndü. Bir tane buday ele geçirmek sevgiliye kavumak gibi baar
saylyordu. öyle ki furkara aç, zenginleriyse muhtaç kaldlar. Böylece ktlk yüzünden
halk zor duruma dümütü. Anadolu vilayetleri ise daha kötü olup hatta, Bolu
çevresinde iki aydan artk ekmeksiz geçinmek, ot ve saman yemekle yetinmek zorunda
kalnd anlatlmaktadr. Bu ktlk ve yokluk yllarnda, taun ve veba salgn günlerinde
ise, ülkede sular iyice kabarm bulunuyordu. Kuraklktan serap görülen çöller bile
gözeler, akar sularla dolmu, kuyular tamt. Seller hadden amt. Bu arada Beyehir
gölü tap Konya ovasn denize döndürmütü.7

Bu olaylarn akabinde 14 Eylül 1509 ylnda, Osmanl Tarihi’nin kaydettii en


büyük deprem meydana gelir. stanbul’u harabeye çeviren ve küçük kyamet (kyamet-i
sura) diye adlandrlan büyük bir depremde be bin kadar insan ölmütür, 109 cami ve
mescitle 1070 veya 1300 ev yklm ve stanbul surlaryla Topkap saraynn bir çok
yerleri harap olmutur. Anadolu’da Çorum ehrinin bir çok yerleri yklm, halknn
üçte ikisi topraa göçmü, Rumeli’de Gelibolu, Silivri, Edirne ve Dimotaka ehirleri
harabeye dönmütür. stanbul’un medrese, mektep, hastahane, imaret, çar, su-bendi
vesaire gibi umumi binalar da harab olduktan baka, deniz sular kabarp stanbul ve
Galata surlarndan aarak bir çok mahalleleri seller içinde brakmtr.8

Sultan II. Bayezid, depremle ilgili gözlemler yaptktan sonra, büyük bir
üzüntüye kaplr. Yolsuzluklar ve türlü türlü din d adetler çkarmakla suçlad devlet
6
Nilgün Dalkesen, “15 ve 16. Yüzyllarda Safevi Propagandas ve Etkileri”, (Yaynlanmam Doktora Tezi,
Hacettepe Üniversitesi,SBE), 1999, s. 30.
7
Hoca Saadettin Efendi, Tacü’t-tevârih, smet Parmakszolu (hzl), C. III, Ankara, 1992, s. 347.
8
smâil Hâmi Danimend, zahl Osmanl Tarihi Kronolojisi, C. I, stanbul, 1971, s. 416.

3
erkânn, bu sefer daha ar bir ekilde suçlayarak, Solak-zâde’nin aktard u hitabette
bulunur:

“Zulüm ve fesadnz, cevr ve bidâdnz elinden mazlumlarn ahlarnn atei


Allah’n gazabna neden olmutur. Bu sizin zulmünüzün semeresidir ki, ite zuhur
eyledi.9

Umumi ekonomik darlk, vergilerin artmas ve bunlarn neticesi olarak,


köylünün büyük bir yoksulluk içine dümesinden meydana gelen murabahaclk, vesair
kötü ekonomik hadiseler çiftçi halk toprandan ayrlmaya zorlamtr. Fakat, bunun da
1550’den evvelki safhalarn iyice bilemiyoruz. Bununla beraber, bu tarihe gelindii
zaman, pek çok köy insan köyünden ayrlm bulunmakta idi. Zamann hukuk dilinde
çift bozan adn alan bu kimseler, levendât ve suhtevât denen ayr karakterde iki yeni tip
insan zümresinin meydana gelmesine sebep olmulard. Bütün Anadolu’da ve Tuna ile
Vardar’n çevreledii Rumeli’de bu levendât ve suhtevât gruplar asayi
brakmyorlard. Halk da, hükümet de, bunlarn mevcudiyetinden büyük bir endie ve
güvensizlik duyakta idiler.10

O dönemdeki vezirlerin yapm olduklar yanl iler ve adaletsiz davranlar


sonucu slam ülkelerinde para düzeni, sermaye piyasasnn ciddi bir ekilde
bozulduunu ve dönemin padiah Bayezid Hanca bilindiini aadaki konumadan
anlyoruz.

Bir gün vezirler erefli huzurlarna girdiklerinde rahmetli Pîri Paa o srada
Anadolu Hazine-i Âmire defterdâr imiler, öyle anlatr:

Hemen içeri girdiimizde, Padiah’n üzerinde iddet ve öfke belirtileri olup,


vezirlere azarlayc tarzda öyle diyordu:

“Hak Sübhanehu ve Teâla ben kuluna saltanat hizmetini ihsan eyledi. Elim
altnda bulunan halkn bütün hallerinin yarn kyamet gününde benden sorulaca kesin
ve bellidir. Ben de sizi seçip bütün ilerde size güvendim. Cenab- Hakk’n takdiri ile

9
Solakzâde Mehmed Hemdemî Çelebi, Solakzâde Tarihi, Vahid Çabuk (hzl), C. I, Ankara, 1989, s. 437.
10
Akda, s. 69.

4
yaratlm da za’af ve acz olduundan, hep ilerimi kendim görmek kolay deildir.
itiyorum ki; tara halknn durumlar tamamen bozulup, atam zamannda sürüp gelen
gelenek ve kanunlar hep deimi, memleket durumlarn bilenlerden sormayp, siz,
okumu, yazm, sultan ilerini yürütmü olgun ihtiyarlar deilsiniz. Padiahlk ve
vezirlik hallerini kimden gördünüz? Efendiniz kimdir? Ba ve hediyelere düüp, kendi
arzunuza göre kapuma yeni kanunlar, yeni din d adetler sralayp yapmsnz. Asker
ve halkn hepsi ikâyetçi ve ülke üzüntülü olup, türlü türlü din d adetler, çeitli zulüm
ve kötülükler icâd etmisiniz. Ahirette bana yatacak yer komayp, yarn kyamet
gününde Hakk hâkim olunca ne cevap veririm, durum zordur. Niçin dikkatli olmayp,
zulme rza gösterirsiniz? diye ar sözler edince, vezirlerin her biri bildikleri gibi doru,
yanl cevaplar verip, bu srada çok laf edilmi.”11

Aadaki dizelerde vezirlerin durumu dile getirilmektedir:

Çocuklar, ilim görmemi geri zekâllar baa geçip vezir oldular.

Onlar erefli ilme vâkf olmayp, temyiz sahipleriyle beraber bulunmamlardr.

limlerden bo ve habersiz olup, hiç biri de ayp ve hünerin ne olduunu


bilmezler.

Yaldz ve süs seven altn dükünü, hevesli, zavall, aciz, aalk kimselerdir

Srtnda fazilet elbiseleri yok, kalp aynas üzerinde pas durmaktadr.12

Osmanl tarihçileri, II. Bayezid devrinde, devlet yönetiminin bozulduu ve


Padiahn yapsndaki geveklik ve salk problemlerinden dolay devlet ilerine
gereken önemi göstermedii ve oullar arasndaki taht kavgalarnn ülke içindeki
huzuru bozduu konusunda ortak kanaate sahiptirler. Celalzade bu konuda öyle
demektedir:

“Bayezid Han’n saltanatnn balarnda eski tarz, bir müddet süre gelip
yerlemiken, rahmetlinin yaratlnda bir çeit geveklik, tabiatndaki düzen eksik

,11 Celâl-zâde Mustafa Çelebi, Selim-Nâme, Ahmet Uur ve Mustafa Çuhadar (hzl), stanbul, 1997, s. 441- 442.
12
Celâl-zâde, s. 439.

5
olmakla memleket ilerine yönelmeyip, giderek sarayda vezirlie lâyk olma düüncesi
braklp, Amasya’da ehzade iken içeri hizmetlerinde bulunan baz kullarn çabucak
üstün mevkilere iritirip, harem aalar grubundan bir ksm veziri de vezirlik koltuuna
getirip tedbirli bir müir yaptlar. Sarayda beslenmi bo kafalar, saltanat ilerinden
habersizler, hilafet uslubunda nâmszlar, ileri yürütmede anlaysz, akl ksa ülke
düzeniyle ilgili düüncelerde kalpleri zayf, ilmi clz kimseler vezirlik koltuunda tam
yetki sahibi oldular”.13

16. yüzyln balarnda 1502 ylnda ah smail, Akkoyunlu Devletini ykarak
Anadolu Türkmenleriyle Safevi Devleti’ni kurmutu. Osmanl imparatorluu
içerisindeki Türkmenleri gönderdii dailer araclyla kkrtmaya ve ayaklandrmaya
balamt. Bu açdan Osmanl imparatorluu skntl zamanlar yaam ve siyasi olarak
ran’la uramak zorunda kalmt.

Ayrca içte de ehzadelerin taht sevdalar yüzünden siyasi karklklar


yaanmaktayd. Herhangi bir surette taht boald zaman, ehzadelerin en büyüünün
padiah olaca hakknda genel bir kanaat bulunmakla beraber, bunun kesin bir kanun
hükmünde olmad bilinmektedir. Bu yüzdendir ki Osmanl siyasi hayatnda bir
padiah ölünce oullarnn hangisinin hükümdar olacan tayin etmek güçleiyor. Tahta
çkacak birkaç ehzade bulunduu takdirde ,her birinin taraflar ortaya atlarak ateli
mücadelelere giriiyorlard. XVI. Yüzyln balarnda Fatih Sultan Mehmed’in ölümü
üzerine Cem ile Bayezid taraftarlarnn nasl birbirine girdiini kaydetmek yeterlidir.
Yavuz Sultan Selim de babas II. Bayezid’i devirdii zaman da, ehzade Ahmed’in
taraftarlar ortaya atlmlar ve kanl saylacak bir taht kavgas da bu vesileyle
olmutu.14

Yukarda bahsettiimiz gibi devlet kademelerinde liyakatsiz kiilerin yer


almas , ehzadeler arasndaki taht kavgalar, rüvet, iltimas ve adam kayrmann ön
plana çkmas,.tmar toplama iinin mültezimlere verilmesi ve bunlarn yüksek fiyatlarla
sata sunulmas halk ve yöneticiler arasnda problemlerin artmasna neden olmutur.
Bu durum da ran için frsat olmutu ve gönderdii halifeler aracl ile Türkmenler

13
Celâl-zâde, s. 439.
14
Akda, s.108.

6
üzerinde etkili olmu ve onlar isyana tevik etmitir ve ülkedeki asayi ve huzurun
bozulmasnda etkili olmutur.

Yavuz Sultan Selim babasndan sonra tahta geçince ona Ali b. Abdilkerim
ülkenin içinde bulunduu durum ile ilgili ona bir rapor sunmutu. Bu rapor o döneme
k tuttuu için buraya almay uygun gördük Bu raporda; rüvetin kadlara bile sirayet
ettiinden, lüzumsuz baz vergiler konduundan, baz kiilerin miraslar varislere
verilmeyip beylik arazisine katld için, baz yetimlerin aç kaldndan, ulaklarn
zulüm ve yamaclkta bulunduundan, içki, zina, riba ve afyon kullanmnn
yaygnlatndan ve Kzlbalarn tehlikeli bir hale geldiinden bahsedilmektedir.15

Yavuz Sultan Selim saltanat süresince, ran ile bütün ticari ilikileri kesmi ve
bu yasaa uymayp snrlar geçip i yapan tacirleri hapse attrm, bütün mal ve
mülklerini zaptetmiti. Kanuni Sultan Süleyman ise tahta geçer geçmez, bir iyi niyet
timsali olarak bu adamlar serbest brakmakla kalmad onlara 10 milyon akçelik bir
tazminat ödemeyi de emretti. Daha da ileriye giderek cülûsu münasebetiyle ran ahna
gönderdii bir mektubunda, batl kafir kuvvetlere kar ona dostluk ve ibirlii teklif
etti. Bu Osmanllarn tutumunda önemli bir deiiklik ve Safevilere kar belirli bir
yumuaklkt. Bu iyi niyetli hareketlere karlk ah smail ayn ekilde mukabele
etmedi.16

Kanuni Sultan Süleyman zamannda devlet görevlilerinin basklar devlet


düzeninde bozulmaya sebep olmutu. Taradaki idarecilerin çou görevleri para
karlnda satn alyorlar, bunlarn büyük bir ksm da ksa bir süre için tayin
edildiklerinden bu süre içerisinde fazla mal ve vergi toplamaya çalyorlard. Ehli örf
denilen taradaki idareci zümrenin bu çeit zulmü daha Kanuni’nin son zamanlarnda
balam ve bu durumla ilgili bir adâletnâme 1565 ylnda imparatorluun her köesine
gönderilmitir.17

Fatih’in yerletirmeye çalt merkeziyetçi idare, gittikçe genileyen


topraklarda hakimiyetin devamn zorlatrm, bilhassa Kanûnî döneminde pe pee

15
Mustafa Ekinci, Anadolu Aleviliinin Tarihsel Arka Plan, stanbul, 2002, s. 166-167.
16
Ahmet Asrar, Kanuni Devrinde Osmanllarn Dini Siyaseti ve slam Alemi, stanbul, 1972, s. 111-112.
17
lgürel, a.g.m, s. 253.

7
gelen seferler bütün imkanlar bu yöne tahsis edilmiti. Devlet idaresi askeri ve siyasi
gayelerle Rumeli’de daha tedbirli ve dikkatli davranrken Anadolu’ya kar ilgisiz kald.
Bu da Anadolu’da halkn baz keyfi uygulamalarla kar karya braklmasna ve
dolaysyla huzursuzluklara zemin hazrlamt. 18

Ekonomik ve siyasi olarak ksa bir deerlendirmesini yaptmz XVI. yüzyl


Osmanl Devleti’ne dini açdan bakldnda onun slamiyet’in Sünni-Hanefî versiyonu
ile çok yakn bir iliki içerisinde olduu görülür. Bir beylik olarak ilk kurulu
aamasndan itibaren dini renge bürünen ve devletlemesiyle birlikte bünyesinde
kurumsal ve bürokratik düzlemde dine yer veren Osmanllar, yönetimlerini
Padiahndan tutun en alt kademesine ve birimine kadar dini alann kapsam dahilinde
görmü, kendilerinden önceki Müslümanlarn devletleri gibi kurumlarn slamî esaslara
göre biçimlendirmeye çalmlardr.19

lk dönemlerde Osmanl devletinin dini yapsnda en fazla dikkati çeken


özellik, bu dini yapnn fkh ya da kelam temelli deil, fakat gaza ruhuna daha uygun
ve göçebe asabiyetine daha rahat cevap verebilen ahlaki ve tasavvufi bir arlk temelli
olmasdr. Bu dönemde önde olan medrese ve kad mahkemesi deil, tekke dergah ve
zaviye idi.20

Osmanlnn dini vasf, özellikle Yavuz Sultan Selim’in halife unvan ve


selahiyetini aldktan sonra tamam olmutur. Artk Osmanl padiah, devlet banda en
yüksek bir siyasi ahsiyet deil, ayn zamanda Hz. Muhammed’in halefi ve vekili
sfatyla en yüksek dini ve ruhani bir ahsiyetti. Devletin anayasas da eriattr. Devletin,
bütün hususî hukuku gibi, âmme hukuku ve idare esaslar da dorudan ve dolaysyla
slam dininin esaslarna dayanmaktayd.21

18
lgürel, a.g.m, s. 255.
19
Ejder Okumu, Klasik Dönem Osmanl Devleti’nde Din Devlet likisi, Ankara, 1925, s. 75-76.
20
Taha Akyol, Osmanl’da ve ran’da Mezhep ve Devlet, stanbul, 1999. s. 29-30.
21
Ali Fuad Bagil, Din ve Laiklik, stanbul, 1962, s. 177.

8
Sünni bir devlet yapsna sahip olan Osmanl’nn halknn içerisinde heterodoks
slam’ benimseyenler de vard. Heterodoks22 slam’ benimsemi olan Kzlbalar ile
ilgili ileriki bölümlerde tafsilatl olarak bilgi verilecektir.

22
Heterodoks: Kabul edilmi ve kurumlam doktrin ve görülerle uyum halinde olmayan. Bk. Akyol, s. 22. Bu
kavram, dini gruplar arasnda kendilerini kutsal metne ve din kurucusunun gösterdii yola en uygun görenler
tarafndan aznlkta kalan gruplar için kullanlmtr. Ancak heterodoks kabul edilen gruplar kendilerini heterodoks
deil aksine ortodoks (Sahih) görürler. Bu sözcük ayrca, belirli bir düünce, ideoloji alannda ana akma
balanmayp, merkezi iktidarn diliyle konumayan, farkllklara açlan düünme ve davranma biçimi diye de
tanmlanabilir.

9
BRNC BÖLÜM

KIZILBA KAVRAMI VE ANADOLU’DAK KIZILBALARIN


GENEL YAPISI

I. KIZILBA KAVRAMI

Kzlba ad, X. yüzldan itibaren slamiyet’i kabul etmeye balayan ve bu yeni


dini önceki inanç ve gelenekleriyle kendilerine özgü biçimde birletiren göçebe
Türkmen oymaklarnn baz bâtinî-iî anlaylar benimsemeleri sonucu ortaya çkm,
deiik corafya ve dönemlerde onlar için kullanlan çok saydaki isimden biridir.23

Kzlba ad eski Türklerde bir ba giysisi ile ilgilidir. Eskiden Türklerin
balarna taktklar balklarn adlaryla anldklarn görmekteyiz. Bu balklar ve
serpular; börk, kalpak, papah, külâh, sark, emmâme gibi adlar almaktadrlar.24

Tarihe baktmzda, Kpçaklarn onbir urua ayrldn bunlardan bir


tanesinin adnn Karabörklü olduunu görüyoruz.25

Büyük Kazak ordusunun Abdan ve Suvan urular içinde Kzlbörk ve


Konurbörk diye adlandrlan gruplar vard.26

Karakalpaklar Orta Asya Türk boylarndan biridirler.27 Torlaklarn, Üzlerin,


Berendelerin ve dier Türklerin bakayasdrlar. Rusya snrlarnda yaamlar ve Rusya
askeri güç olarak bunlar kullanmtr. Ruslara yaptklar hizmete mukabil, müstakil bir
hayatlar olmutur.28

23
lyas Üzüm, “Kzlba”, Diyanet slam Ansiklopedisi (DA),C. 25, Ankara, 2002, s. 546.
24
Mehmet Eröz, Türkiyede Alevilik Bektailik, stanbul, 1977, s. 81.
25
P. P. vanov, “Karakalpaklarn Tarihine Dair Materiyaller”, H Ortekin (çev.), Ülkü Mecmuas, C. XI, S.
65,(Temmuz 1938), s. 423.
26
vanov, s. 421.
27
Abdülkadir nan, Makaleler ve ncelemeler, Ankara, 1968, s. 45.
28
Dr. Rasovski, “Eski Rus Tarihinde Karakalpaklarn Rolü”, H. Ortekin (çev.), Ülkü Mecmuas, C. X, S. 57,ikinci
terin, 1937, s. 248-249.

10
Krgzlar Ong ve Sol diye ikiye ayrlrlar. Ong’da bulunan kabileler Adigene ve
Tagay’dr. Tagay kabilesinin Bugu ubesinde bulunan oymaklardan biri olan Börü’de
ikiye ayrlr: Karabörü, Sarbörü. Adigene kabilesi de kendi içinde üç ubeye ayrlr.
Bunlar Adigene, çkilik ve Mongutur. çkiliinde kendi içinde oymaklar vardr. Bu
oymaklardan birinin ad da Kzlbatr.29

Orta Asya’da Buhara mektebine mensup Sünni Müslümanlarn da yeil balar


olarak anld bilinmektedir.30

Anadolu’da daha çok mistik bir tarikat halk manasnda geçmekle beraber iî
manasnda da. Afganistan’da bütün iî halka verilen bir etnonimdir. Fakat en yaygn ve
herkesçe bilineni iî, ranl ve Safevi devri iîlik mücahitleri manas olsa gerektir. Srf
tadklar krmz balk üzerine bir kavim adn alm olan bu Türk halk, Safevilerle
ittifak yaptktan sonra her iki Azerbaycan sahasnda bu etnonim altnda yalnz ran’dan
gelme bir Türk cemaat kastedilmitir. Baz yerlerde yalnz ran iî ordusu diye
kullanlmtr .31

Osmanl döneminde ise Orhan Gazi padiah olduunda, babas gibi kzlbörk
giyiyor ve askerine de giydiriyordu,bunun üzerine kardei Alâaddin Paa ona öyle
tavsiyede bulunmutur:

“Hânm! Elhamdülillah ki seni padiah gördüm. mdi, senin askerin günden


güne ziyade olsa gerek. Senin askerine bir alamet koyalm ki baka askerde
olmasn”dedi. Orhan Gazi: Karde! Her ne ki sen dersen ben onu kabul ederim” dedi. O
dedi: etraftaki belerin börkleri kzldr. Seninki ak olsun”. Orhan Gazi emretti:
Bilecik’te ak börk ilediler.”32

29
nan, s. 6-7.
30
Ahmet Caferolu, “Türk Onomastiinde Balk Yahut Serpu”, Sekizinci Türk Dili Kurultaynda Okunan
Bilimsel Bildiriler 1957, Ankara, 1960, s.124; Üzüm, a.g.m, s. 546.
31
Caferolu, a.g.m, s.123-124.
32
Âkpaaolu, Âkpaaolu Tarihi, Atsz neri, stanbul, 1970, s. 43.

11
Fatih devri Osmanl ordusunda ak börk ve krmz börk giyen iki farkl grubun
olduunu bilmekteyiz. Yeniçeriler ise beyaz keçeden yaplm börk denilen bir balk
takmaktaydlar.33

Önceleri bütün Türkmen oymaklarnn krmz balk takt ama zamanla


yaygn slami anlaya sahip olanlarn bunu terkettii ve Alevi adyla anlacak
zümrelere Kzlba dendii belirtilmektedir.34

Bu ismin dini ve sosyal bir grubu nitelemek için kullanlmas XV.yüzyln son
çeyreinden itibarendir. Safevi devletinin kurucusu ah smail’in babas eyh Haydar’a
dayanr. öyle ki;

1470 ylnda, eyh Haydar daha 9 yalarndayken, days Akkoyunlu uzun


Hasan onu Erdebil postuna oturtmutur. eyh Haydar’n Erdebil dergah postunda
oturduu 18 yl süresince baard en büyük i, kzlba kavram çevresinde inançsal ve
toplumsal bir bilinç oluturmasyd. Bu bilincin simgesi, on iki dilimli krmz bir kavuk
olan ve Haydarî sark adyla anlan taçtr.35

Bu taç; beyaz bir tülbent üzerine sarlan sürahi biçiminde, yukarya doru
gittikçe sivrilen on iki dilimli krmz bir kavuktur. Parmak kalnlndaki on iki dilim
ve krmz renk Safeviliin akidesini ve mübarek on iki imam temsil etmektedir ve on
iki imamn isimleri dilimlerin üzerine ilenmitir.36

Daha sonra baa geçen ah smail’de tekil ettii askerlerine krmz çuhadan
taçlar giydirdiinden dolay onun taraftarlarna Sürhser yani Kzlba denilmi ve bu
isim taammüm etmitir.37 Böylece Safevî taraftarlarn kapsayan çok geni bir sosyal
taban nitelemek üzere kullanlmaya balanmtr.

33
Caferolu, s. 120.
34
Üzüm, a.g.m, s. 546.
35
smail Kaygusuz. Görmediim Tanrya Tapmam-Alevilik-Kzlbalk ve Materyalizm, stanbul, 1996, s. 202-
203.
36
Walther Hinz, Uzun Hasan ve eyh Cüneyd, XVI. Yüzylda ran’n Mili Bir Devlet Haline Yükselii, Ankara,
1948, s.65.
37
smail Hakk Uzunçarl, Osmanl Tarihi, C. II, Ankara, 1949, s. 229.

12
Anadolu Alevileri, Osmanl’ya kar ah smail’i tuttuklarndan, tüm Alevi
topluluklarna Kzlba denilmitir. u da var ki Aleviler, o dönemde önceden
bahsettiimiz gibi krmz külah giyiyorlard.38

Alevilerin tarihteki ad Kzlbatr. Fakat Kzlba sözü, yüzyllar içinde,


küçültücü bir anlama kaym ve Celali syanlar ad ile tannan dini-sosyal ba kaldrma
hareketleri dolaysyla da; dinsiz, asi anlamnda kullanlmaya balanmtr. Kzlba
deyiminin yerini Alevi’ye brakm olmas bundandr.39

Bu terim balangçta sadece eyh Haydarn taraftarlar için kullanlrken


zamanla olu ah smail’in kurduu Safevi devletini ve ona taraftar olanlar da içine
alacak ekilde genilemitir. Bu çerçevede kzlba oymaklar “tavâif-i kzlba”, emirler
“umerâ-y kzlba”, ordu “leker-i kzlba”,hükümdar “padiah- kzlba”, devletine
ülke-i kzlba, devlet-i kzlba” adlaryla anlmtr.40

ah smail, taraftarlarn ve kendisini adlandrrken Kzlba deyimini


kullanmaktadr. Bir deyiinde öyle demektedir: “Yürei da, bar kzl yakut gibi kan
olmadan, Kzlba olmak kimsenin haddi deildir.”41

Balangçta siyasi bir ad olan bu deyim, ilk Safevilerin dini propagandalar


sonucu temelde oniki imam inancna bal kalmakla birlikte, tecelli (Allah’n insan
sûretinde görülmesi), tenasüh inançlar ve bizzat mazhar-ullah (Allah’n beer suretinde
tecellisi) olan Ali’nin tecessümü (bedene dönüü) saylan Safevi hükümdara tapn ile
birleerek ar iiliin bütün ayrc niteliklerini ortaya koyan Türkmen bir iîlik
biçiminin ad oldu.Daha sonra Safevi sülale, Kzlba iîlie ait bu öeleri, ranl
düünüe daha uygun bir inanca ulancaya kadar, ayklamaya mecbur kalacaktr.42

Özellikle 16. yüzyldan itibaren Osmanl müelliflerinin bu kelimeyi tahkir


manasnda kullanmalarna karlk Kemal Paazade, Müfti Hamza ve dier Sünni
alimlerin verdikleri fetvalardan ve Osmanl tarihçilerinin yazdklar tarih kitaplarnda

38
Vecihi Timurolu, Alevilik, Bektailik, iilik, Kzlbalk, Ankara, 2004, s. 10l.
39
Irene Melikoff, Uyur dik Uyardlar, stanbul, 1993, s. 33.
40
Üzüm, a.g.m, s. 547.
41
Melikoff, s. 54-55.
42
Melikoff, s.54.

13
kullandklar usluptan bu husus çok açk bir ekilde anlalmaktadr.) Erdebil tekkesi
müridleri ise daima bu kelimeyi kullanmaktan manevi bir haz almlar. 43

Kzlba kelimesinin nereden geldii ile ilgili çeitli rivayetler mevcuttur.


Bazlar bu adn kökenini slam’n ilk döneminde meydana gelen olaylarla
irtibatlandrmaya çalrlar; fakat bu rivayetler tarihi bir önem tamamakta, efsanevi bir
görünüm vermektedir. Bu rivayetlere göre:

1. Hz. Muhammed’i Uhud savanda koruyan Ebu Deccane’nin vücudu


delik deik olmu ve kafasna sard krmz sarkta al kanlara boyanmt ve hayatn
Peygamberin uruna feda etmiti. slam tarihinde bana ilk defa krmz sark saran Ebu
Deccane olmutur.

2. Hayber savanda, Hz. Ali’nin bana krmz sark sarmt. Bunun


manas ise “din urunda canm feda edeceim, geri dönmeyeceim” demekti.

3. Sffeyn savanda her iki tarafta müslüman olduu için kyafetleri


aynyd. Bunun üzerine Hz. Ali dierlerinden ayrt etmek için, kendi askerlerinin bana
krmz sark sardrm, kendisi de balamtr.

4. Hz. Ali Kufe’de bn-i Mülcem’in vurduu klçla bandan


yaralanmt. Yarasna bezler sarlmt. Yarasndan akan kanlar bandaki bezleri kzl
bir taç haline getirmiti ve o haldeyken ruhunu teslim etmitir.

5. Safevi hanedannn ceddi saylan ah Feyruz bazen bana krmz


külah giyer, böylece müridlerinin huzuruna çkard. Ondan sonra gelenler de ara sra
balarna krmz sark sarmlardr.

6. eyh Cüneyd’in olu eyh Haydar babasn öldüren sultan Halil’den


intikam almak için irvan’a yürürken, askerler dierlerinden kendilerini ayrt etmek
hem de cesaretlerini arttrmak için balarna krmz sark sarmlardr. Özellikle eyh
Haydar her muharebede bu usulü takip etmitir.

43
Ekinci, s.205.

14
7. eyh Haydar’n olu “Sultan Yar Ali”de askerine krmz sark
sardrmt.

ah smail’in ordusu da krmz sarklyd. Yavuz Sultan Selim ile yapt
Çaldran muharebesinde ah smail’in askerlerinin balarndaki krmz sargya
telmihen Kzlba ordusu denilmitir.44

Bütün bu açklamalarmzn yansra maalesef bu kelimeye olumsuz bir anlam


da yüklenmitir. Bir takm karalamalara konu edilmitir. Kadn ortakl, ana-bac
tanmama anlayyla da özdeletirilir. Topluma namusdlk, ahlakszlk olarak
sunulur. Bu durumu ifade etmek için kullanlan, Mum söndü yalan Alevilerin tümü
için deil özellikle Kzlbalar için söylenmitir. Süreç içerisinde Aleviliin dier kollar
gibi Kzlbalar da kendilerini Aleviliin genel emsiyesi altnda gördüler ve genel
olarak böyle kabul görmesiyle bu yalanda genel bir karakter kazanm oldu.45

Cem ayinlerinden, gizli toplantlarndan, içki içmelerinden ve sr


saklamalarndan ötürü, yaktrmalar ve suçlamalar yaplm ve neticede, Kzlba
kelimesi bu günkü ifadesini kazanmtr.46

Meydan Larousse ansiklopedisi, Antropoloji maddesinde yaknlaryla cinsel


ilikide bulunmay kzlbalk terimiyle açklyor.

Prof. Cemal Köprülü-Dr. Karl Stewrwald’in birlikte hazrladklar Almanca


Türkçe Wörterbuch (sözlük)’da ; Kzlbalk (Bulutschande); yakn akrabalarla zina,
kzlbalk.

Kzlba: Akraba içi zina, aile içi zina yapan.

Fono yaynlarndan çkan Ahmet Karaahmetolu’nun Franszca Türkçe-Türkçe


Franszca sözlüünde nceste sözcüüne iki anlam verilmi. Birincisi “akraba ile zina”,
ikincisi ise kzlbalk.

44
Hasan Basri Erk, Tarih Boyunca Alevilik, stanbul, 1954, s. 436-438.
45
Hasan Kaya, Bir Baka Gözle Alevillik-Kzlbalk, stanbul, 2003, s. 48.
46
Eröz, s. 80-81.

15
Remzi yaynevince baslan ngilizce Türkçe sözlükte ngilizce ncest
sözcüünün karl olarak Aile içi zina, kzlbalk olarak verilmitir.

Pars Tulac’nn nkilap ve Aka kitapevine hazrlad “ Büyük Türkçe


ngilizce Sözlük’te “Kzlba” sözcüünün karl: Günahkar bir müslüman
mezhebinin üyesi. Ahlaki deeri düük olan, geçmite ah smail’in ordusunda, düük
ahlakl bir snf.

Redhouse Yaynevince yaynlanan “Yeni Redhouse Türkçe-ngilizce Sözlük’te


Kzlba: cinsel yönden düük ahlakl kimse olarak tanmlanr.

Turhan Kitabevince yaynlanan “Türkçe Büyük Lügat’ta da kzlba maddesi


ayn içerikli tümcelerle tanmlanr. Verdikleri tanm udur: Günahkar bir müslüman
mezhebinin üyesi. Düük ahlakl kimse. Hafif merep, cinsel yönden zayf davranan.

K.M. Vasf Okçugil’in Kanaat Kitabevi’nde yaynlanm “ngilizce-Türkçe


Büyük Lügat’nda incest sözcüünün karl: kzlba, akraba ile zina olarak
karlanr.

Ayn yaynevinin Arif Cemil Denker ve Dr. Bülent Davan’a hazrlatt


“Almanca Türkçe Büyük Lügat’ta da nzest sözcüü “yakn kan hsmlar arasnda,
yasak olan (memnu) cinsi mukavenet: fücur, kzlbalk, zina olarak açklanr.

Resuhi Akdimen ile Ekrem Uzbay’n nkilap Kitabevi’ne hazrladklar Pocket


English Dictionary adl sözlükte incest” akraba ile zina, kzlbalk demektir.

Karl Steverwald tarafndan yazlan Otto Harrassowitz Verlag yaynevince


baslan Almanca Türkçe Sözlük’te “Blutschande-Inzest” sözcüü “yakn akrabalarla
zina, kzlbalk” olarak verilir.47

Bu ifadeleri genelleyerek bir topluma mal etmek apaçk bir iftiradr. Eline,
beline, diline sahip ol ilkesini benimsemi olan bu insanlar bu tür ifadelerle karalamak
doru bir davran deildir.

47
Baki Öz, Alevilie ftiralara Cevaplar, stanbul, 1997, s. 72-75.

16
Alevi ozanlardan olan Pir Sultan Abdal’da Kzlba kelimesinin olumsuz
kullanmlarna u dizelerle cevap veriyor:

Gidi yezid bize Kzlba demi

Meer ah’ sevmi dese yoludur

Yetmi iki millet sevmezler ah

Biz severiz ah’ merdan Ali’dir.

Yezid olan bize Kzlba demi

Bahçede açlan gül de krmz

ncinme ey gönül ne derse desin

Kitab derç eden dil de krmz48

Kzlba, Anadolu Alevilerinin dier addr. Onaltnc yüzyldan itibaren


Osmanl kaynaklarnda ve bu gün bile halk arasnda fevkalade yanl ve olumsuz
anlamda kullanlan bu kelime yukarda izah ettiimiz gibi krmz balkla ilgilidir.49

II. ANADOLU’DAK KIZILBALARIN DN, SYAS, KTSAD VE


SOSYO- KÜLTÜREL DURUMLARI

Türkler bir çrpda müslüman olmamlardr. Bu slamlama süreci yüzyllarca


devam etmitir. ehirli nüfusun müslüman oluu da krsal nüfusunki ile ayn tarzda
olmamtr. Ortaça kaynaklarnda henüz müslüman olmu ya da müslüman olmayan
göçebe ;Türk nüfusa Türkmen ad verilmektedir. Orta ça Anadolu’sunda, ran örfünün
etkisi altnda kalm ve Farsça konuan kentli nüfus, slam dininin esaslarn
medreselerde öreniyordu; fakat ata inançlarna ve geleneklerine skca bal bulunan

48
Lütfi Kaleli, Binbir Çiçek Mozaii Alevilik, stanbul, 1996, s. 163.
49
Ethem Ruhi Flal, Türkiye’de Alevilik Bektailik, zmir, 1990, s. 9; Rza Algül, Aleviliin Sosyal
Mücadeledeki Yeri, stanbul, 1996, s.27.

17
göçebe ya da yar göçebe Türkmen nüfus için böyle bir durum söz konusu deildi. Bu
yüzden kentli nüfus Türkmenlere sempati ile bakmyordu. Onlardan bahsederken
“etrak-i bî idrâk” ve “etrak-i dinî zayf” deniyordu. 50

Büyük çounluu okumam, temiz fakat kandrlabilen saf Türkmenlerden


oluan bu insanlar Orta Asya’dan getirdikleri slamlk öncesi dini inançlarn inatç bir
srarla, slamî bir cila altnda muhafaza etmilerdir. Bu inançlar bütünü içine, baz
Hurufî düünceler ve bir takm hurafeler karm olsa da temeli Türk töresinden ve
ksmen de slam inançlarndan ibarettir.51

Zamanla medreselerin kurulmas, düzenli orduya geçilmesi gibi kurumlamalar


yoluyla Sünni merkezin gücü arttkça, Türkmen airetleri ve heterodoks slam kenarda
kalyordu. Ahmet Yaa Ocak bu dönemi öyle özetlemektedir:

“Özellikle göçebe ve yar göçebe kesimi için, XV. yüzyln ikinci yarsndan
itibaren balayan Osmanl yönetimindeki hzl merkezileme eilimleri, bu tarihe kadar,
yaadklar hayata alm, bir yerde devaml oturmayan ve vergi kavramn, disiplinli
bir yerleik hayat tanmayan Türkmen zümrelerini derinden rahatsz etmiti. Merkezi
yönetimin bu zümreleri yerleik hayata geçmeye zorlayarak daha çok vergi tahsil
yoluna gitmesi, bu maksatla tayin edilen ksmen devirme kökenli mahalli yöneticilerin
tavizsiz tutumlar, onlarla devletin arasn açmaya kafi gelmi görünüyor. Bu
yöneticilerin çounluunun daha ziyade kendi çkarlarn garantiye almalar sebebiyle
bu zümrelerin hayat tarzlarn, adet ve geleneklerini, inançlarn aaladklarn
biliyoruz.52

Türkmenlerdeki söz konusu olan( inan), ii bir islamlk deil, daha çok,
safevi propaganda ile iiletirilmi ve sufiletirilmi, Türkmen bir din anlay idi.
Kökeni müslüman olmayan, fakat Safevi propagandann iî slamî bir cila ile kaplad
bu inan, daha sonra, üphesiz XVI. yüzyldan ve balm sultan döneminden balayarak,
baz bölgelerde öncelikle de Anadolu’da, balangçta muhtemel olarak Osmanl

50
Melikoff, s. 30-31.
51
Eröz, s. 89.
52
A.Yaar Ocak, “XVI: Yüzyl Osmal Anadolu’sunda Mesiyanik Hareketlerinin Bir Tahlil Denemesi”, V.
Milletleraras Türkiye Sosyal ve ktisat Tarihi Kongresi (stanbul: 21-25 Austos 1989), Ankara: Türk Tarih
Kurumu Yaynlar, 1990, s. 820.

18
yönetimince yönlendirilmi bulunan Bektai derviler kardeliinin sorumluluunda,
tarikat biçiminde kurumlat. Gerçekte bu dönemde Anadolu’da çok yaygn olan ve bir
iîlik göstergesi saylmayan, Ali ve Kerbela ehitlerine kar dindarca bir sayg dnda,
iiliin ar ya da ar olmayan, hiçbir görünümünü ortaya koymayan bu tarikat, Eski
Türklerin dini ve sosyal yaamlarnn basit ve kolay bir slamla uyguland bu inan
tarz Sünnilie pek az uyuyor olsa da halkn din duygusunu karlyordu. 53

Anlaldna göre medreselerin tesiri dnda kalan köylü ve göçebelerin


mühim bir ksm sathî bir islamiyetin görünüü altnda Orta Asya’dan getirdikleri eski
dini inanç ve telakkilerini devam ettiriyorlard. Onlarn dini hayatlarna dede ünvanl
kiiler hakimdi. Safevi devleti kurulduktan sonra da bu dedeler, ran’a gelen Moollarn
kam veya amanlar gibi, hanedan nezdinde de ehemmiyet kazanmlard. ah smail ve
Tahmasb’n oullarndan her birinin lalas olduu gibi, dedesi de vard. Bu dedeler
hemen her bakmdan eski kam veya amanlarn muakkibleri gibi görünüyorlard. Orhun
abideleri kahraman kül tegin için “türk budun” saçlarn, kulak ve yüzlerini kesmek,
gözlerinden kanl yalar aktmak suretiyle günlerce süren ar yaslar tutmutu.
Selçuklulardan Melikah’n olu Davud’un ölümü dolaysyla Türklerin sfahan’da
buna benzer bir yas tuttuklar malumdur. Bunlar ile iîlerin 10 muharremde Kerbela’da
ehid düen Hz. Hüseyin için tuttuklar yas arasnda hiçbir fark yoktur. Din adamlarna
gelince , Türklerin onlara çok daha fazla sayg gösterdikleri anlalyor. Örnein; miladi
985 ylnda yazlm olan hudûdu’l- alem’de Ouzlarn tabibleri olduu, onlara
rastladklar zaman secde ettikleri, tabiblerin ouzlarn mal ve canlarna hükmettikleri
yazmaktadr. Burada tabibler denilen ahslar kamlardr. 1240’ta Anadolu’da büyük bir
isyan çkaran Baba shak’n müridleri olan Türkmenler slam’n kesin ilkesine aykr
olarak ona baba resul yahut baba resulullah diyorlar yani onu peygamber kabul
ediyorlard. Hatta Baba shak’n öldürülmesine inanmayan Türkmenler onun yardm
getirmek üzere göe çktn söyleyerek isyanlarn devam ettirmilerdir. Bu misaller
ile Anadolu Kzlba Türklerin eyh Cüneyd ve haleflerini mehdi, peygamber ve hatta
Allah olarak görmelerinin sebebi daha iyi anlalyor. te bu telakkiden dolay Kzlba
Türkler eyhleri ve ahlar uruna her türlü fedakarla seve seve katlanmakta idiler.
slamiyete gireli çok uzun bir zaman geçtii halde, Anadolu’daki göçebe ve köylü

53
Melikof, s. 55-56.

19
Türklerin dini hayatlarnda en belli bal ilkelerde bile bir gelimenin kaydedilmemi
olmasdr. Bu telakkilerin banda ahslara ar sayg geliyor ki, dini ve siyasi sahada
Türk düünce ve duygusunun en bariz en deimeyen hususiyetleridir.54

ah smail’in, Akkoyunlular yenip,1502 ylnda Safevi Devleti’ni


kurmasndan sonra, önceden olduu gibi, Alevi Türkmenler ksm ksm ran’a göç
etmiler ve yeni kurulan bu devletin gücünü arttrmaya balamlard. Anadolu’dan
ran’a bu göçler hep tevik edilmitir. Çünkü ah smail, devletini devam ettirmek için
bu boy ve oymaklara muhtaçt. Anadolu’dan göçen bu insanlar göç ettikleri yerlerin
askeri ve iktisadi dengesini bozuyor. Tarm sahalarnn bo ve muattal kalmasna neden
oluyordu. Daha önce bu göçlere kaytsz kalan Dulkadir Beyi de bu göçleri
yasaklamt. Bu yasaklarn konmas ah smail için hiçte iyi olmad çünkü hem insan
gücünden hem de para kaynandan mahrum kalyordu. Bayezid’in göçleri
yasaklamasnn tek nedeni ekonomik deildi. Erdebil oca mensuplar kendi
ülkelerinde Osmanl’y deil ah smail’i metbu olarak tanyorlard ayrca bunlarn her
an bir karklk çkarma ihtimalleri de vard.

Özellikler oniki dilimli kzl tacn kabulünden sonra Anadolu’da yaayan


Türkmenler, ah smail’e büyük bir ballk göstermiler ve onu bir kurtarc olarak
kabul etmilerdir. 55

Bilindii gibi ah smail Türktür ve Azerbeycan bölgesinde kendisini


destekleyenler de bildiimiz gibi Ouz kabileleridir. Hatayî mahlâsiyle iîlii
propaganda etmek için ar bir Türkçe ile yazd samimi manzûmeleri, Türkmen
kabileler arasnda süratle yaylmtr.56

Nitekim Yeminî gibi âirler, Safevîleri müdafaa ettikleri gibi, ah smail, sonra
da ah Tahmasp ile sk münasebetleri bilinen Hoylu Pir Sultan Abdal, Osmanl

54
Sümer, Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, Ankara, 1976, s. 7-9.
55
M. C. ahabettin Tekinda, “ah Kulu Baba Tekeli syan”, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, S. III, (Aralk 1967),
s:34.
56
Hüseyin G. Yurdaydn, slam Tarihi Dersleri, Ankara, 1971, s. 107

20
Türklerine kar mezhebinin zaferini ve ahnn galebesini temenni eden nefesler
kaleme almtr. Bu nefeslerde Sünnîlere kar büyük bir kin göze çarpmaktadr.57

Safevi propagandaclarnn en büyük taraftar kitlesini göçebe ya da yar göçebe


Türkmenler arasnda bulmasnn nedeni Anadolu’da yaayan Türkmen airetlerinin
Osmanl mparatorluu ile yaadklar siyasi ve sosyo-ekonomik sorunlar ile kültürel ve
dini yapdaki farkllklardr. Fatih Sultan Mehmet Anadolu’yu Osmanl ülkesine
katmt. Fakat halk, huzur ve mutluluk nimetinden mahrumdu. Yüce dalar ortasnda
“Tekâlîfi Örfiyye58 ve akka59” yani olaanüstü ar vergiler ve zahmetli ilerle inim
inim inleyen halk, kendisine dinde bir snak buluyor: eyh Safî’nin soyundan ran’da
saltanat süren ah smail’in saltanat hrsyla dolu dinsel kudretine iman ediyordu.60 Her
ne kadar Safevi taraftarlar içerisinde köylüler ve askeri kesimden insanlar olsa da,
çounluu bahsettiimiz Türkmen airetler oluturmaktadr.

Bu insanlar kendilerini Safevi davasna adamlar, Safevi Devleti’nin kurulup


güçlenerek merkezi yapya ulamasna kadar geçen sürede çok önemli roller
oynamlardr. .Bu propaganda faaliyetlerinin 15. yüzylda eyh Cüneyd tarafndan ilk
kez siyasi amaçlarla yaplmaya balandn ve ah Abbas’n ran’daki Türkmenlerin

57
Tekinda, a.g.m, s. 34; Ziya Kazc, slam Tarihi, C. II, stanbul, 1997, s.122.
Lanet olsun sana ey Yezid Pelid
Kzlba m dersin söyle bakalm
Biz ol aklarz ezel gününden
Rafizi mi dersin söyle bakalm

Ey Yezid geçersen ahn eline


Zülfikarn çalar senin beline
Edeple girdik biz krklar yoluna
Kzlba m dersin söyle bakalm

Yuf etti erenler e münkir size


ftira ettiniz sizler de bize
Muhammed sizleri ta ile eze
Rafzî mi dersin söyle bakalm

Pir Sultan’m eder lanet Yezid’e


Müfteri yalanc Yezidler sizi
te er Meydan çk meydan yüze
Rafzî mi dersin söyle bakalm.
58
Tekâlif-i Örfiyye( Örfi Vergiler): eri’atn emri dnda, dünyevi otorite aracl ile yani sultani fermanlarla konan
yükümlülüklerdir. Bk. lber Ortayl, Türkiye dare Tarihi, Ankara, 1979, s. 101.
59
Tekâlif-i akka: er’i nitelii olmayan ve mali kurallarla da badamayan vergilerdir. Osmanl tarihinde de bu
vergilerin cins ve miktar buhranlarla birlikte zamanla artmtr. Özellikle XVI. yüzyldan itibaren köyler ve kasabalar
halk için bir ykm olmulardr. Bk. Ortayl, s.104.
60
Ahmet Refik, Onaltnc Asrda Rafizilik ve Bektailik, Mehmet Yaman (Sad), stanbul, 1994, s. 23-24.

21
güçlerini krp mutlak otoritesini ülkeye hakim klmasna kadar devam ettiini
görmekteyiz.61

Bu göçebe ya da yar göçebe Türkmenler özellikle Çaldran savandan sonra


potansiyel olarak gözden kaybolmak için dalara ve yüksek tenha yerlere çekilmilerdi.
Kent alevileri ise, kendi dinsel, kültürel, geleneksel ve örgütsel faaliyetlerini son derece
gizlilik içinde sürdürmü ve hatta bu faaliyetleri srasnda herhangi bir baskn ve
saldrya kar tedbir olarak etrafa gözcü tutmulardr.62

Osmanl bunlarn teba olmalarn istiyordu. Yani kendi dinlerini, dillerini,


geleneklerini terk etmeden, tam tersine bu özelliklerini muhafaza ederek, sadece devlete
vergi verip, onun hakimiyetini kabul etmek, istenilen hizmeti yerine getirmek ve devlet
gerekli gördüünde müdahalesine boyun emek demektir.

Osmanl, göçebe Türkmenleri yerleik hayata geçmeleri, yani teba olmalar


için onlara basklar artrd. Bu da Osmanl ile göçebe Türkmenleri birbirine düman
etti. Onlara vergi vermeleri, yerleik hayata geçip çiftçilikle uramalar ya da devletin
izin verdii baz yerlerde göçebe yaamlarna devam etmeleri gibi pek çok yaptrmlar
uygulanmaya baland. Bu merkezi otoriter rejim göçebelere kalelerin, köprülerin,
inasnda, madenlerde çalmak gibi çok ar sorumluluklar yüklüyordu. Yine ordu
içindeki kalelerin muhafzl, snr boylarnda aknlar yapmak ve her türlü ayak ilerine
bakmakla görevli idiler. taat etmeyenler ise çok ar bir ekilde
cezalandrlmaktaydlar. Kaybettikleri ya da kaybetme tehlikesi ile kar karya
kaldklar özgürlüklerini geri almak yada korumak için her frsata Osmanl’ya sorun
çkarmaya baladlar.63

Safevi devletini kuran ah smail, devletin yönetim kadrolarna Anadolu


Türkmenlerini getirmiti. Bu nedenle Safevi Ülkesi, Anadolu’da baskdan ylm
Türkmenler için yaanlacak cazip yerlerdi. Frsat bulanlar, hayati tehlikelere ramen
oralara göç ediyorlard. Kemalpaa-zâde bu vaziyeti öyle anlatyor:

61
Dalkesen, s. 27-28.
62
Rza Algül, Aleviliin Sosyal Mücadeledeki Yeri, stanbul, 1996, s. 25.
63
Dalkesen, s. 30.

22
Bu nedenle, “Ömründe ne diyarnda kendüye kimse âdem dimeyen bîkârlar
tuman beyleri olup hadden ziyâde itibar buldular. iden çkd gitti....yerden ayrlup
yurdun terkidüb çiftin çubuuna datt. Evin ocan yakt harâb etti. Ana vâran, beyler
olurmu (ahsmail’e gidenler orada bey olurmu), deyü zikrolan tâifeden kalanlar dahî
kemân- intikam kurmular. 64

Dou eyaletlerinde, ran’n dinsel ve siyasal telkinlerine bal olan ve


gerektiinde Acemleri Türk topraklarna bilgisizlikten dolay sokmay Allah’a kar
yapacaklar en büyük sevap bilen Kzlbalar, Osmanl’nn gözünde dinsel ve siyasal bir
tehlike olmulardr. 65

XVI. yüzyln ikinci yars ile XVII. yüzyln birinci yarsndaki Anadolu
Kzlba Türklerinin dini inançlarn ve bununla ilgili olarak siyasi gayelerini veya
ülkülerini en açk bir ekilde Sivas’l air Pîr Sultan Abdal ifade etmektedir. Pir Sultan
Abdal’n iirleri, olaylarnda teyid ettii gibi, Anadolu Kzlbalarnn ahlara nasl
kuvvetli bir ekilde bal olduklarn gösteriyor. ran’a göç ederek güzelce ahlarnn
hizmetinde bulunmak veya hiç olmazsa hediyeler ile ziyaretlerine gitmek ve nihayet
Anadolu’nun bir gün ahlarnn idaresi altna girdiini görmek onlarn siyasi ülkülerinin
balca esaslarn tekil eder.66 Bu ülkü onlar yaatyor ve bu uurda her türlü
meakkate, zdraba ve hatta her türlü fedakarla seve seve katlanyorlard.67

stila ve fetihler ile elde edilen zengin topraklar, servetler, ganimetler sadece
stanbul’u besliyordu. Ba döndürücü zaferler kazanlrken, Anadolu geçim darl

64
Sümer, Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 27.
65
Refik, s.22.
66
Pir sultan Abdal bir irinde öyle demektedir:
Gönül çkmak ister ah’n köküne
Can boyanmak ister Ali müküne
Pirim Ali, oniki imam akna
Açln kaplar aha gidelim

Ilgn lgn eser seher yelleri


Yâre selam eylen urum erleri
Bize peyik geldi ah bülbülleri
Açln kaplar aha gidelim

Pir sultanm eydür, mürüvvetli ahm


Yârem baverdi szlar ciergâhm
Ara direk direk olmutur ahm
Açln kaplar aha gidelim.
67
Sümer, Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 69-70.

23
içindeydi, yoksuldu, fakirdi bakmszd. Osmanl imparatorluunun en ihtiaml
devrinde dahi köylü refah yüzü görmemiti. Köylü, ar vergilerin altnda ezilirken
saray, beyler, aalar ve paalar refah içinde yayorlard.

Ar vergilerin yaratt sknt, beylerin, aalarn ve kadlarn haksz ve


adaletsiz davranlar defalarca stanbul’a bildirilmiti. Oysa stanbul’daki devlet
yöneticileri, bu meselelerde: “olageleni deitirmemek” tarafls idiler. ikayetlere ve
isteklere karlk verilen cevaplarda: “ olagelen aykr i yapmaktan saknlmas”
gerektii ileri sürülüyor veya emrediliyordu. Kurulu düzenin bozulmamas
emrediliyordu.68

Türkmen gruplarna Safeviler etkisi altnda kalma nedenlerinden biri de


gittikçe merkezi yapya bürünen, imparatorluun otoritesini ve düzenini tehlikeye sokan
Türkmenlerin özgürlüklerini kstlayp, yaam tarzlarn deitirmeye zorlayarak, onlar
tamamen merkezi yönetimin kontrolü altna alma çabas içinde olan Osmanl
mparatorluuna, kar koyma isek ve çabasyd. Uzun yllar Anadolu ve Kuzey
Suriye’de dolaan ya da halifeleri aracl ile Osmanl topraklarnda yaanan bu
sorunlar çok iyi bilen Safevi eyh ya da ahlar bu durumu kendi davalar yararna
kullanmay çok iyi bilmilerdir. 69

Osmanl imparatorluu, balangçta Ouz-Türkmen geleneine dayal bir


beylikken zamanla kurumlam ve merkeziyetçi bir sünni devlet yapsn
benimsemitir.

Henüz merkeziyetçi ve kurumlam bir imparatorluk aamasna gelmemi


Osmanl Beyliinde, Fatih Sultan Mehmet’e kadar ki padiahlar, Türkmen Ouz
geleneklerini koruyan beylerdi. Hatta bu ilk padiahlar mutlakiyetçi otoriteye sahip birer
sultan deil, öteki gazilerin yol arkada, eitler arasnda birinci idiler.

Henüz padiah- cihan veya padiah alem penah deillerdi. Bu sebeble göçer
Türkmenlerle çok iyi anlayorlard. Henüz sünnilik ve alevilik arasnda bir çelime
deil aksine bir birlik vard.

68
Füruzan Hüsrev Tökin, Türkiye’de Halk Hareketleri, stanbul, 1968, s. 46.
69
Dalkesen, s. 28.

24
Bu ilk dönemde Osmanl devletinin dini yapsnda en fazla dikkati çeken
özellik, bu dini yapnn fkh ya da kelam temelli deil, fakat gaza ruhuna daha uygun
ve göçebe asabiyetine daha rahat cevap verebilen ahlaki ve tasavvufi bir arlk temelli
olmasdr. Bu dönemde önde olan medrese ve kad mahkemesi deil, tekke dergah ve
zaviye idi.

Osmanl’nn ilk dönemlerinde yaam bulunan Geyikli Baba, Alevi Bektai


geleneinde kuvvetle benimsenen bir Yesevi tarikat eyhidir. slam uruna gaza yapan
Geyikli Baba, arak ve rak da içmektedir. Sultan Orhan’n yakn dostu ve hürmet ettii
bir zattr.

Hatta Bursa’nn fethine katlan Geyikli Baba bizzat müridleriyle kzl kilise
mevkiini fethetmi ve bu zaferini kutlamak için Orhan Gazi ona iki yük arak ve iki yük
arap göndermitir.

Ve bu Orhan gazi ilk Osmanl mimari eseri olan Bursa’daki camiini ve ilk
Osmanl medresesini kuran Sünni bir hükümdardr.

Bu günkü ran snrlar içinde bulunan Erdebil’de eyh Safiyeddin burada


Sünni Halveti tarikatyla heterodoks Türkmen müslümanln birletirerek Safevi adl
yeni bir sufi tarikat kurmutur.

Osmanl padiahlar Erdebil’deki bu tekkeye her yl çera akçesi göndererek


hürmetlerini belirtmektedirler.

stanbul’un fethiyle Osmanl’nn imparatorluk kurumlamasna geçiine kadar


süren kurulu devrinde Sünni Alevi fark netlememitir. Türkmen gelenekleriyle
Türkmen kültürü son derece etkilidir.70

Zamanla medreselerin kurulmas, düzenli orduya geçilmesi gibi kurumlamalar


yoluyla Sünni merkezin gücü arttkça, Türkmen airetleri ve heterodoks slam kenarda
kalyordu. Ahmet Yaa Ocak bu dönemi öyle özetlemektedir:

70
Akyol, s. 27-30.

25
Özellikle göçebe ve yar göçebe kesimi için, XV. Yüzyln ikinci yarsndan
itibaren balayan Osmanl yönetimindeki hzl merkezileme eilimleri, bu tarihe kadar,
yaadklar hayata alm, bir yerde devaml oturmayan ve vergi kavramn71 disiplinli
bir yerleik hayat tanmayan Türkmen zümrelerini derinden rahatsz etmiti. Merkezi
yönetimin bu zümreleri yerleik hayata geçmeye zorlayarak daha çok vergi tahsil
yoluna gitmesi, bu maksatla tayin edilen ksmen devirme kökenli mahalli yöneticilerin
tavizsiz tutumlar, onlarla devletin arasn açmaya kafi gelmi görünüyor. Bu
yöneticilerin çounluunun daha ziyade kendi çkarlarn garantiye almalar sebebiyle
bu zümrelerin hayat tarzlarn, adet ve geleneklerini, inançlarn aaladklarn
biliyoruz.72

te bu sosyolojik ortamda ah smail kenarda kalm Anadolu Türkmenlerine


seslendi ve bu çarya cevapta gecikmemitir.

III. KIZILBA SYANLARININ SEBEBLER

1. Anadolu’yu kasp kavuran yokluklar. Reayann bir ksmnn ziraat


terketmesi ktlk tehlikesini de beraberinde getirmiti. Yasak olmasna ramen
sahillerden Avrupa tüccarna hububat satlmas ktlk tehlikesini daha da arttryordu.
Ayrca Avrupa’da yeni yeni gelien ticari anlay çerçevesinde Avrupal tüccarlarn
Osmanl Devleti’ni tek tarafl bir Pazar haline getirme çabalar da ticaret dengesinin
bozulmasna ve önemli ölçüde iktisadi sarsntlara yol açt.73

2. Halkn üzerindeki dayanlmaz basklar. Yavuz Sultan Selim’in saltanat


süresinden itibaren Enderunlu kul aalarnn ve sarayn dalkavukluundan baka bir ey
yapmayan, talan ortakçs, “mutlu yaayp ahkâm kesen” ulema bozuntularnn
Anadolu’nun mazlum Alevi halkn “Alevi eirrâ”s (azl ekya, fesatç, yol kesici)
olarak tantmas ve çounluu Türkmen olan Alevilere kar giriilen kanl kovuturma

71
Göçebeler üç ekilde vergilendiriliyorlard; Birincisi sürülerinden, ikincisi sürülerinden elde ettikleri ürünlerden,
üçüncüsü de onlarn insan güçlerinden. Bu vergilerden koyun vergisi hazine için büyük bir gelir kayna idi. Bu vergi
göçebelere çok ar bir yük getirmekte idi. Çünkü kötü hava artlar ya da salgn hastalklar çok büyük sürüleri dahî
krp geçirebiliyor ve vergiler bu ihtimaller göz önünde bulundurulmadan alnyordu. Burada asl amaç, göçebeleri
yldrarak, fakirletirerek yerlemeye mecbur etmekti. Osmanl Devleti’nin çkarlar için önceden hesaplanan
vergilerin pasif çiftçilerden alnd bir düzen gerekliydi ve bu düzende göçebelere yer yoktu. Dalkesen, s. 31.
72
Ocak, s. 820.
73
lgürel, a.g.m, s. 253.

26
ve katliam hareketleri74 Oysa ki devletin yapcs olan Türk toplumunun içine
yuvarland ekonomik bunalmn zoru ile devlet düzenini ykmaya itilmi olduunu
itirafa yanamamlardr.

3. Halkn ar sömürü ve emeinin talan edilmesi sonucu ar derecede


yoksullamas

4. Yama ve talan amacyla yaplan sonu gelmez seferler. Padiahn kullar


saylan halkn sürekli seferlere götürülmesi ve bir çounun seferden geri gelmemesi.

5. Özellikle, Türkmen kökenli Tmarl Sipahilerin tmarlarnn ellerinden


alnmas

6. Sancak beylerinin soygunculuu, kadlarn adaletsizlii, ban alp yürüyen


rüvet ve hakszlk75

6. Yasa d ihracat

7. Paradaki deerli maden orannn düürülmesi (tai)

8. siz medrese örencilerinin (suhte) hzla çoalmas, stanbul ve taradaki


Kap kurulu neferlerinin artmasdr ki; ekonomik skntyla birlikte,halkn bunalma
sürüklenmesinde birinci derecede rol oynamtr.

9. Tmarl sipahilerin güçsüzlemesi sebebiyle, eyalet ordusunun temelini,


Anadolu köylülerinden toplanan sekbanlar tekil eder olmutur ki, bu durum da ayr bir
problem tekil etmekteydi. Zira aralarna bozguncular da katlabilmekteydi.76

10. Devirme sisteminin çok gelimesi. Devirme oca o kadar gelimiti ki


Anadolu’daki en küçük askeri hizmetler bu ocan mensuplarnn eline geçmee
balamt. Sünni olsun, iî olsun Türk’e artk yalnz çiftçilik yapmak ii düüyordu.
Manisa’da ehzade iken II. Selim’in olu III. Murat’n hizmetine her naslsa girebilmi
olan iki karde, raiyyet yani vergi veren köylü bir Türkün oullar olduklar için

74
Akda, s. 117.
75
Tökin, s.51.
76
Levon Panos Dabayan, Osmanl’da er Hareketleri ve II. Abdulhamid Han, stanbul, 2002, s. 17.

27
yerlerine kul oullar alnmak üzere, ilerinden çkarlmalar emredilmiti. Devletin,
askeri hizmetler için en gözde unsuru kul, yani devirme ve onlarn oullar idi. ayet
herhangi bir hizmet onlar bulunmaz veya kafi gelmez ise o zaman Anadolulu Türk
gençleri istihdam olunuyordu. Köylü Türkler açk kap olarak ancak medreselerde
okumak hakkna sahip idiler. Daha XVI. yüzyln ikinci yarsnda Anadolu
medreselerinde o kadar çok talebe okuyordu ki, bunlar isizlik sebebi ile bölük bölük
bayrak açarak Anadolu’da haydutluk yapmaya ve halka zulüm etmeye balamlard.
Medrese talebelerinin bu hareketlerini önlemek için devlet uzun bir zaman uramak
mecburiyetinde kalmtr. Ayn yüzyln sonlarna doru Celali syanlar balam ve
ertesi yüzylda da devam etmitir. Bütün bu buhranlarn çkmasnda çok gelimi olan
devirme sistemi pek mühim bir amil olmutur.77

11. Vergilerin Fazlal.Çiftçilikle uraan reâyânn, özellikle Orta Anadolu


gibi, ylda bir defadan fazla ürün almaya müsait bulunmayan bir bölgede geçimini zar
zor sürdürebilmesi üstelik giderek artan nüfus karsnda zaten yetersiz olan ekilebilir
arazinin daha da yetersiz hale gelmesi ve bu durumda halktan toplanan vergiler de bu
insanlar isyana tevik etmitir.78 Ayrca görevliler bu vergileri,kanunda belirtilen
miktardan fazla olarak istedikleri hatta kanunda hiç olmayan bir takm bid’atleri
reayadan adet ad altnda tahsil etmeye kalktklarnda ikayetler yükseliyordu.79

12. ran’n siyasi oyunlar ve kkrtmalar: ah smail halife ad verilen özel
misyonerleri, bizzat yazd yahut yazdrd kitaplarla Anadolu ve Rumeli’deki
taraftarlarna yönelik youn bir propaganda için gönderiyordu. Bu halifelerin kzlba
kitleleri tahrik etmesiyle ileride göreceimiz isyan hareketleri balamtr.80

13. Merkeziyetçi idare gittikçe genileyen topraklarda hakimiyetin devamn


zorlatrm, pe pee gelen seferler dolaysyla bütün imkanlar bu yöne tahsis edilmiti.
Devlet idaresi askeri ve siyasi gayelerle Rumeli’de daha tedbirli ve dikkatli davranrken
Anadolu’ya kar ilgisiz kalmt. Bu da Anadolu’da halkn baz keyfi uygulamalarla
kar karya kalmasna ve dolaysyla isyanlara zemin hazrlamt. Bu isyanlar

77
Sümer, Ouzlar (Türkmenler) Tarihleri, Boy Tekilat, Destanlar, s. 172-173.
78
Ocak, s. 820.
79
Akda, s 45.
80
Üzüm,a.g.m, s. 549.

28
merkeziyetçi idareye adem-i merkeziyetçi Türkmen topluluklarnn kar koymas
eklinde olmutur. Bu devirde Türkmenler daha serbest ve büyük topluluklar
halindeydiler. Onlar merkeziyetçi idarenin gerei olarak kontrol altnda tutma çabalar
ve idarecilerin hatal davranlar bu isyanlarn sebeplerinden biridir.81O

14. Osmanl’nn dütüü iktisadi bunalm ve artan enflasyon.82

15. Ortaya çkan bütün bu durumlarn sonucu olarak, köylünün ve dier halk
kesimlerinin devlet idaresinden honutsuzluu83

Osmanlc ve enderunlu iktidarnn övücüleri isyan eden bu insanlar hep rafizi,


mülhid kzlba olarak tantma yolunu tutmu ve bu suretle devletin yapcs olan Türk
toplumunun içine yuvarland ekonumik bunalmn zoru ile devlet düzenini ykmaya
itilmi olduunu itirafa yanamamlardr. Halbuki bunun hiçte böyle olmadn bugün
kolayca anlamamz olanakl klan delilleri ortaya koyarak tarihi gerçei ispatlayacaz.

Köylü-Türkmen ayaklanmasn ilk balatanlarn genel olarak Kzlba eilimli


olduklar, ya da hiç olmazsa Sünniliin din kurallarna pek o kadar tutkulu
bulunmadklar dorudur. Ancak, bunlar harekete geçiren nedenlerin mezhep ya da
tarikat banazl olmad, enderun iktidar yardakçs yazarlarn kaytlarndan bile
kolayca anlalyor. Örnein, mallar yama ve kendileri bir hnçla parçalananlar hep
hükümet mensubu kimselerdi. Eer bu sünilie kar bir iilik-kzlbalk ayaklanmas
olsa idi çounlukta olduklar kesinlikle bilinen sünni halk da kar koymaya kalkar,
böylece iki hasm mezhep arasnda kanl çatmalar çkard. Böyle bir eyin olduunu
gösteren hiçbir belge yoktur. Olay bir kzlba hereketi diye bize geçiren sözünü
ettiimiz çada kaynaklarda da böyle bir ifadede bulunmuyorlar. O halde, iilik-
Kzlbalk, Rafizilik-Mülhidlik isyan denen olayda böyle banazln gerektirdii bir
kavga türü olmadna göre isyanclar Alevi kzlba türkmenler olsa bile, çkardklar
isyan bir mezhep ayrl iddias deildir

81
lgürel, a.g.m, s. 255
82
lgürel, a.g.m, s. 253
83
Tökin, s. 51.

29
Harekete yer yer tmarl sipahilerin katld da az görülmediine göre, Alevi
olmadklar bilinen bu resmi görevlilerin isyanclarn içinde bulunmalar, ya da bir çok
resmî belgelerin gösterdii üzere, onlarn el altnda korumalar da gene olayn Alevi
banazl olmadna baka bir delil saylr.

Bu karklklarla ilgili olarak vilayetlere yollanan fermanlar ve hükümler


(padiahn emir yazlar) olaylarn nedenlerini hep valilerin ve öteki ehl-i örf vb.
görevlilerin halk yaptklar zulümlere balyorlard. Bu resmi belgelerde Alevilik
iddias biçiminde bir hareketin söz konusu edilmeyii de ayaklanmalarn vergi
arlamas ve memurlarn “salma” vb. keyfi soygunlarna kar olduunu ispatlyor.
Sözün ksas, Divan Hükümeti kimi zaman tehlikeli isyan biçimine dönüen olaylarn
asl nedenini kendi örgütlerinde çaltrd i erlerinin görevlerini kötüye
kullanmalarnda aramaktayd. Ona bu kant veren etken ayaklanmalardan önce, vilayet,
sancak ve kazalardan stanbul’a yollanan ikayetname, mazhar, kazaya defteri vb.
yazlardan ibaret bulunuyordu.

Türkiye’de bu vergi artm ve memurlarn vergi toplamay bir soygunculuk


olarak kullanmalarnn kabartt ayaklanmalar ilk önce Alevi-Türkmen halk arasnda
balam olsa bile, bunlar sünni çiftçi halka hatta ehirlere ve kasabalara da sçramakta
gecikmemitir. Örnein, Halep’te mal müfettilii yapmakta bulunan Kara Kad
adndaki kadnn rüvet yolu ile yapt yolsuzluklar ve görevi sayesinde yapt
soygunlar dayanlmaz bir zulüm haline ulatndan stanbul’a yaknmalar yamaya
balam. Fakat divanda da sözü geçen Mal müfettii kadnn koruyucular
bulunduundan kötülüklerinin hiçbir ilem görmemesi üzerine sabr tükenen halk, bir
Cuma günü (5 Nisan 1528) Büyük Cami’de toplandklarnda Kara Kad’y ve 9 adamn
öldürmüler, hükümette ehir ileri gelenlerinden kimi kiileri bu kanl olaydan sorumlu
tutarak Rodos’a sürgün etmitir.

Görülüyor ki ilk bayra Alevi eilimli Türkmenler çekmekle beraber, belki


tarikatn etkisinde bulunmalarndan dolay, Bektai babalarna çok sayg duyan çiftçi
halk kitleleri, arazi yazmnda vergileri arlatrmann yaratt honutsuzluk ve hele
yazm memurlarnn da hiçbir itiraz dinlemeyerek çok kez de halka hakaret derecesine
varan azarlamalar yüzün den onlar da kendilerine büyük bildikleri babalar ile birlikte

30
sürükleyerek isyan etmiler, Yavuz Sultan Selim zamanndan beri sefer yoklamasndan
bulunmadlar ya da seferden kaçtlar diye tmarlar ellerinden alnd yüzünden
dirliksiz ya da Dulkadir vilayetinde olduu gibi yerleri yeni fetholunmu saylarak
sipahilikleri Osmanllarca hükümsüz saylarak raiyette katlp dirlikleri hazineye
alnd için tmarsz kalan Türk kökenli vilayet sipahileri de onlara karmaktan
çekinmemilerdir. Gene bu vergi arlatrma ya da idarecilerin soyguncu davranlar
karsnda ehirlerde de kanl karklklar patlak vermi, Rumeli gecesinde tpks
olaylar çkmtr.84

84
Akda, s.120-122.

31
KNC BÖLÜM

ONALTINCI ASIRDA BALICA KIZILBA SYANLARI

I. II. BAYEZD DÖNEM SYANLARI

A-AH KULU SYANI

16. yüzylda ah smail’in halifelerinden çou Anadolu’da idi. Kendilerine


bal olan yerlerin banda da Teke ve Hamid bölgeleri gelmekteydi. Azerbaycan da
ah smail’e bal sufilerin merkeziydi. ah smail’in Osmanl egemenliine bal bu
bölgelerdeki dinsel siyaseti Osmanl mparatorluu için bir tehlike idi.85 Hatta ah
smail, ran’n kark durumundan faydalanmak üzere ilk harekete geçtii sralarda
Teke halkndan bir grup yardm etmek üzere onun yanna gitmiti. ah smail bunlara
çok deer verdi. Bu insanlar devlet kademelerine getirdi. Bundan dolay Teke ilinde,
Safevilere taraftar olanlar, her eylerini satp savp ah smail’in yanna gitmek
istediler. Çounluu sipahi olan Teke Türkmenleri’nin Erdebil’e gidip dönmemeleri
yüzünden sipahi snfnda azalmalar oldu. Ayrca Anadolu’daki Kzlbalar ran’a nezr
adn verdikleri bir nevi vergide gönderiyorlard. II. Bayezid bu tehlikeyi anlar anlamaz
önünü almak istedi. Anadolu’dan ran’a gidiler ve oradan da Anadolu’ya geliler
yasakland. Teke bölgesindeki Kzlbalarn çou da Modon ve Koron’a sürüldü.86
Herhalde bu sürgün gidenler, Bektailik’in Rumeli’de yaylmasnda etkili bir rol
oynamlardr.87

Bu konulan yasaklar ah smail’in Anadolu’daki taraftarlaryla görümesini


engellemiti ayrca da alnan vergilerin de kesilmesine sebeb olmutu. Bu arada ah
smail, baz diplomatik teebbüslerle taraftarlarnn takipten kurtulup rahatça ran’a
gelmelerini salamak istemi ve bu maksatla II. Bayezid’e müracaat etmitir. Nitekim
Bayezid’e gönderdii ilk mektubunda, Osmanl topraklarndan ran’a geçmek

85
Refik, s. 24.
86
Selahattin Tansel, Sultan II. Bayezit’in Siyasi Hayat, stanbul, 1966, s.237.
87
.Hüseyin Arslan, 16. yy. Osmanl Toplumunda Yönetim, Nüfus, skan, Göç ve Sürgün, stanbul; Kaknüs
yaynlar, 2001, s.318.

32
isteyenlere müsaade edilmesini istiyor, bilgi ve irfan sahibi olarak dönen elçilerinin,
avdetleri esnasnda yollarda rahatsz edilmemeleri için baz tedbirler alnmasn rica
ediyor idi.

Sultan Bayezid verdii red cevabnda, halkn askeri ve ictimai faaliyetine sekte
veren bu ziyaretlerden ikayet etmek suretiyle iin ne kadar rahatsz edici boyutta
olduunu göstermitir. 88

Onaltnc asrn ilk Kzlba ayaklanmas olan olan ah Kulu syan yukarda
bahsettiimiz Safevi taraftarlarnn youn olarak yaadklar Teke bölgesinde çkm bir
isyandr.

ah Kulu, eyholu, Karabykolu diye bilinen ve Osmanl tarihlerinde


eytankulu adyla geçen ah Kulu Baba Tekeli, Teke li’nin89 Korkuteli ilçesine bal
Yalml köyündendir.90 Babas Hasan Halife iki defa Erdebil’e giderek, eyh Haydar’n
hizmetinde bulunmu ve onun halifesi olarak Teke’ye dönmütür. Baba ve oul o
yörenin Alevî ve Alevîlie yatkn olan halkn eyh Haydar’a balamak için çalmalara
balamlardr.

ah Kulu’nun çocukluu, ailesinin denetiminde, kendi köyündeki Erdebil


müridleri içinde geçmitir. Çocukluundan itibaren Kzlba kültürüyle büyümü, o
deerleri tamamen benimsemi ve sürekli o havay teneffüs etmitir. Son derece faal,
cesur ve oldukça zeki olup, acayip bir cerbeze ve demogoji kabiliyetine sahipti. Hamid
ve Teke havalisi, Safevilerin en müteassp taraftarlarydlar91

Hasan Halife ve olu ah Kulu kendi köylerinin yaknnda bir maarada ibadetle
megul olarak oldukça ünlenmilerdir ve bu namlar Sultan Bayezid’in kulana kadar

88
Danimend, I, s. 413.
89
Bu günkü Antalya bölgesine eskiden Teke li veya sadece Teke denirdi. Bu da Hamid oullar’nn suba
(komutan) larndan birinin adndan gelmektedir. Bk. Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu
Türklerinin Rolü, s.32.
90
Solak-zâde tarihinde ve Ahmet Refik’in Onaltnc Asrda Rafizilik ve Bektailik adl eserinde Elmal köyü diye
geçmektedir. Bk. Solakzâde, I, s. 445; Refik, s. 24.; Müneccimba Tarihinde ise Kzlkaya diye geçmektedir. Bk.
Dervi Dede Ahmed Efendi Müneccimba, Müneccimba Tarihi, C. 2, smail Erünsal (Arapça Aslndan
Türkçeletiren), stanbul: Tercüman Gazetesi, (t.y), s. 428.
91
Danmend, I, s.413.

33
gitmi, sultan da onlarn hayr dualarn almak için her sene 6-7000 akçe onlara
yollamtr.92

Halkn sevgisini ve itibarn kazanan ah Kulu; ah smail adna, Antalya ve
çevresinden balayarak, Anadolu’da faaliyette bulunuyor ve bu faaliyetini yandalar
sayesinde Rumeli’ye kadar da uzatyordu.

Özellikle 1509’dan itibaren Güney Anadolu’da Antalya Sancanda ah


Kulu’nun faaliyetleri artm, ayrca ah smail, sancaklardaki baz ehzadelerin
düzenledikleri toplantlara adamlarn göndermenin yansra, ehzadelerle
mektuplamaya bile balamt.93

Çalmalarn gizliden gizliye yürüten ve çevresinde geni bir taraftar kitlesi


toplayan ah Kulu amacn açklamak için müsait bir ortam ararken, ah smail’in
zaferden zafere komas, Sultan Bayezid’in devlet ilerini vezirlerine brakmas ve
yönetimden el etek çekmesi, vezirlerin ve devlet adamlarnn halka kar adaletsiz
davranlar, ehzadeler arasndaki taht kavgalar, ah Kulu’na gereken cesareti
fazlasyla veriyordu.

ah Kulu, kendisine erenlerden iaret olunduunu ve ah smail’in halifesi


olduunu belirtip, devlet ve saltanat bizimdir diyerek isyan bayran açmtr.94 Bu
söyleminden onun hedefinin sadece isyan çkarmak olmadn anlyoruz, onun asl
amac Osmanl’nn hakimiyetine son vermektir. Nitekim adamlarn da vezir,
sancakbeyi, beylerbeyi olarak görevlendirmiti.95

Müneccimba bu isyann sebebiyle ilgili olarak öyle bir deerlendirme


yapmaktadr: “Bütün bunlarn sebebi, Sultan’n memleketin durumundan bî-haber
olmas, memleketin idaresini vezirlere brakp, yaptklar ileri, aldklar tedbirleri
kontrol etmemesi olmutur. Vezirlerden her birinin kendilerine bal adamlar vard.

92
Uzunçarl,II, s. 230; Tekinda, s. 36; Uluçay, s.61.
93
Yaar Yücel ve Ali Sevin, Klasik Dönemin Üç Hükümdar Fatih Yavuz Kanuni, Ankara, 1991, s.115.
94
bk. Solakzade, I, s.445; Refik, s. 25.
95
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 33.; Refik, s.25

34
Bunlar da rüvet almak, mallarn arttrmak için halka zulmetmekten geri
kalmyorlard.”96

ah Kulu’nun ordusunda tmarlar ellerinden alnm pek çok sipahi vard, ah
Tahmasp devrindeki mehur Ulama (Han) da bu sipahilerden birisiydi. Taraftarlarnn
geri kalan ksmn Teke dalarnn yoksul köylülerinden olumaktadr ve taraftarlar ah
Kuluna “Baba” diye hitap etmektedirler. Baba’nn büyük bir dini unvan olduu
malumdur.97

Topkap Saray Müzesi Arivi Nr. 6187’de ah Kulu isyanna katlanlar
arasnda bulunan tmarl sipahilerin isyana karma sebepleri ile ilgili olarak öyle
denmektedir:

“... askerinin içinde sipâhî tâifesinden çok adem vardr, ekser fesâdlar eden
anlardr, hisâra üüb hisâra çok müzâyaka virmilerdir, hisâr cenginden çarb söylerler
imi ki, bir dahi timâr satarlar m timârmz satun al al cemi rzkmz tükendi, timâr
almaa deve gerek, at gerek, mal gerektir yoldaa timâr yokdur, kande maldâr etrâk
tâifesi varsa, bâzirgân varsa, bâzirgân oullar varsa, kad oullar, mütevelli oullar
varsa, kad kullar varsa, ribâhorlar varsa cümlesi ehl-i timâr oldlar, paann ne kadar
açs sayisi mehteri ve sâyir hüddâm varsa cümlesi ehl-i timar oldular, yoldaa dirlik
kalmad, görsünler imdi timârna mahalle virüb sipâhi tâifesine zulm etmekden ne
fitneler ve ne fesâdlar zâhir old ve dahi neler zâhir olsa gerekdir deyü dürlü dürlü
mühmelâtlar söylemilerdir.” Gene ayn belgede bu tür kötü ilere karan sipâhilere
artk güvenilmeyecei de belirtilmektedir: “ekser fesâdlara ikdâmlar etdüren sipâhilerdir
ve müslümanlar askerinden olan sipâhîlerden yoldalk gelmedi, dahi artuk dahi olsa
fiillerinden yoldalk adn olunmazd, sonradan malûm olur imdi ânun vakti degüldür,
heman zâlimin (ah Kulu) def’ine inâyet gerekdür.98

Tmar ehlinin bunlara katlmasn Hoca Saadettin öyle açklyor:

“Bu srada Padiah hazretleriyse dindarlk ve doruluk konan padiahlk


dura bilip bir köeye çekilmi, dünyadan elini eteini çekmiti. Kendi yetkilerini
96
Müneccimba, II, s.428.
97
Sümer, Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türkmenlerinin Rolü, s.32.
98
Tekinda, a.g.m, s. 35.

35
vezirlerin ellerine teslim edip onlarn dürüstlüklerine fazlasyla güvenerek gelien
olaylardan haberi ve ülkenin düzenini bozan hastalklarn kaynaklarndan bilgisi yok idi.
Ülkeyi derleyip toplama odaklarna el koymu bulunanlarn soyguncu ellerini halkn
mallarna uzatmalar, rüvet kaplarn açmalar sonunda timar sipahilerinin çou
timarszlkla dermansz kalm ve bo umutlarla kap andrmadan canlarndan bezmi,
yaamlarndan bkmlard. Bunlar karnlarn doyurabilmek için türlü türlü düzenler
kurmaya zorlanmlardr. Bu nedenlerle nicesi o yol kesen yaramaz çetelere yolda
olup, onlar güçlendirmiler, vardkça ba gösteren fesadn genilemesine destek
olmulard.”99.

ah Kulu isyannn hzla yaylp, Anadolu’yu tehdit etmesinde yukarda bahsi
geçen sipahiler özellikle Teke eli sipahileri büyük rol oynamlardr.

ah kulu ve çevresinde toplananlar kadnlar ve çocuklar ile beraberdirler.


Osmanl ordusu ile yaplan savaa kadn, erkek, çocuk hep birlikte girerler.100

ah Kulu isyan planl, programl yaplm bir eylemdir. ah Kulu Baba Tekeli,
isyan öncesinde ve sonrasnda Osmanl mparatorluu snrlar içerisinde bulunan bütün
taraftarlarna mektuplar yazm, adamlarn göndermi ve hazrlanmalarn istemitir.

Topkap Sar. Ar. No: 6636’da buluna belge bu duruma k tutmaktadr:

“Filibe Sanca Beyi Sofu ahkulu’nun casusu Pir Ahmed namn ettüü ikrarn
beyandr ki, zikrolunur : ve ahkulu Antalya kurbünde Yalnlu nam kariyenin yannda
bir maarada olurdu, mevlûdu de o kariyede idi. Ve sen orada iken ahkulu’nun yarar
ademisi kimler idi? Deyicek: Biri Hzr, ve biri mam olu nam kimesnelerdir. Ve sen
ahkulu’nun yanndan ne vakit gittin? deyu sual olcak: Geçen yln Safer aynda gittim.
Kaç kiiydiniz? Deyu sual olcak: Dört kiiydik, dedi. Her birimüze yirmier kat
verdi. Ol kimesnelerin adlar nedür? Deyicek: Biri Hzr ve biri mamolu ve biri
Tâceddin ve biri dahi mezkûr Pir Ahmed. Ve bunlar nereye vard? Deyücek: Hzr
Serez’e vard, mamolu Selanik’e vard, Taceddin Zara Yenicesi’ne vard. mezkûr Pir
Ahmed Filibe’de maret mahallesinde Kara Ceyib nam Halife’ye kad verdi, mezkûr

99
Hoca Sadettin, s. 43-44.
100
Fuat Bozkurt, Aleviliin Toplumsal Boyutlar, stanbul, 1990, s. 54.

36
Kara Ceyib imaret-i mezkûre’de himem ve müstaiddir ve Sofya’da Taceddin ve üca’
ve eyh Çelebi ve mezkûrun imam Muhiddin halifelere kadlar verdüm. Dobnca’da
Ercanl Halifeye kad verdim. Ve esbabn ve baz kadlarn Ercanl Halife’de emanet
kodum. Ve dobnca nahiyesinde Resullü nam kariyede Alay Beyi Yusuf bin Mehmed
ve Edhemî Mehmed nam halifelere katlar verdim ve Banecük nâm karyede timâr eri
lyas Halife’ye de kad verdüm ve Pirenli nâm kariyenin imam Muhyiddin nam
Halifeye kad verdüm.101

syann balamas ve gelimesi u ekilde olmutur:

O sralar Antalya sancanda ehzade Korkud bulunmakta idi ve Sultan


Korkud, Teke Türkmenlerinden bîzar olmutu. Teke eyaletinde bulunmaktan büyük bir
rahatszlk duyuyordu. Babasnn shhatinin bozulduunu ve devlet ilerini vezirlerinin
eline braktn örenince eski eyaleti olan Manisa’ya dönmek istedi. Adamlarndan bir
ksmn hazinesini ve eyalarn nakletmeleri için brakp, bir gece bir miktar askerle
Saruhan’a doru hareket etti.

Sultan Korkud’un bu davran; Padiahn vefat ettii, ehzadenin de onun


yerine geçmek için yola çkt izlenimini uyandrd. Teke ilinde bulunanlar ve özellikle
Kzlkaya (Elmal) halk, 1511 Muharreminin onunda Rafzî adetlerine göre toplanp
ah Kulu’na biât ettiler. Saylar günden güne çoald ve köyleri zulümle harap olan
tmar ehli bunlara katld. Sultan Korkud’un hazinesini ve eyalarn tayan adamlar
yakalayp, öldürdüler ve ellerindeki her eyi aldlar.102

Emri altndaki on bin kiiyle ah Kulu, Antalya’y basp kady öldürdü; sonra
Kzlcakaya, stanos, Elmal, Burdur, Keçiborlu kasabalarn basp kadlarn ve bir
ksm halk katl edip Kütahya önüne gelmitir. lk hedefleri Karaman taraflarn elde
etmekti.103

ah Kulu Anadolu Beylerbeyi Karagöz Paa’nn bulunduu Kütahya üzerine


yürürken, yol boyunca saflarna geçmeyenleri klçtan geçiriyorlard. Anadolu bin bir
ayak bir üstü olmutu. Geçtikleri yerlerde yaayan insanlarn mallarna ve namuslarna
101
Uluçay, a.g.m, s. 62-63.
102
Solak-zâde, I, s. 445; Müneccimba, II, s. 428.
103
Uzunçarl, II, s. 230.

37
saldrdklar ve kaçabilenlerin dalara veya kuvvetli sûr ve kaleleri olan ehirlere doru
kaçtklar belirtiliyor. Bat ve ç Anadolu’nun o hali kyameti andryordu. Hatta
isyanclarn Kuran- Kerim’i yerlere atp yaktklar da belirtilmektedir.104

Top. Ar. No. E. 2829’da bulunan 17 Muharrem 917 tarihli ve Osman Sultan
Pençeli*huzur  paayan  zâm* balkl mektup’ta ah Kulu’nun yaptklar öyle
anlatlyor:

“…ol tâife yevmen fe yevmen mütezayid olub vilâyet-i Teke’nin ekseri


Sipahileri bile onlara mütabaat edüb zaman- kalilde bir iki bin melâ’in cem’olub
mezkûr bedbaht ki reisleri ah Kulu’dur âmirâne edüb kimin beylerbeyi edinüb kimine
yer yer subalk verüb bu üzere dimalar fesada varub sancak kaldrub evvelâ vilâyet-i
Teke’nin tabi’ olmyan köylerin ve kendlerin garet edüb yakub ve ykub malin ve
menalin alub kendulere yarayan ehlin ve iyalin alub esir edüp yaramyan heman
klçtan geçirüb bu tarik ile havf ü hayet brakub kimesne önüne durmayub kang tarafa
azmederse müslimanlar dalub kalan cibale perakende olub…kasaba-i stanos’u basub
an dahî hemçunan ihrak ve harab rzkn ve maln alub mübalâa müslimanlar helâk
edüb andan kalkub Elmalu’ya azimet edüb anda dahi bir iki bin asker cem’olub
dururmu buluub anlar dahi syub mübalaa taifesin ehid eyleyüb ve Elmalu’yu dahi
kezâlik vurub maln ve rzkn alub kendulara yaramyan krub müslimanlarn ehl ü
iyallerine bir vechile hakaret etmitir ki demek olmaz. Ve ehri dahi yer yer oda koyub
mescidleri ve zaviyeleri bile yakmtr. Ve hââ bulduklar Kelâmullah ve kitablar oda
vurub tabanlayub mahvederlermi. Varub Teke’nin tamam kaydn gördükden sonra
mezkûr bedbaht Mehdîlik da’vasn edüb andan göçüb Hamid Sanca’na duhul edüb
Gölhisar üzerine düüb geldüü gibi fi’l-hal hisar alub kadsn dutub elli bin akçesin
aldkdan sonra enva’-i ceza ile katledüb meyyitin der pare eyleyüb dört köede asub ve
suban bile öldürüb ekâbirden ve âyandan mübâlaa âdem klçtan geçirüb kal’ede ve
etrafnda bulduu kurâda rzk garet edüb ve köylerini yakub andan Burdur’a yürüyüb
ol cânibde dahi bir iki bin asker var imi ve dört be yüz sipahiyle beylerbeyi lalamn
Nokta nam âdemi gelmi imi buluub anlar dahi syub müba’aa adem ehid edüb ve
mezkûr lalamn ademin ykb alub azîm hakaret etdükten sonra Burdur’u basub an dahi

104
Uluçay, a.g.m, s. 66.

38
bir vechile hakaret etmitir kaabil-i vasf deildir. Ehl-i slam’n ehl ü iyali ellerinde esir
burdur’dan öte Isparta ve Eirdir deyu haber alnur…”105

Topkap Saray Arivi 1416. no’daki “Vakayi-Sultan Bayezid ve Selim Han”


da öyledizeler var:

.Old esbab- fesâdâta imam,

Didi hep birdir helal ile haram.

Garet itti her diyar bî hesap

Köyleri kld hârab ender harâb

Didi cahil kavlidir fi’li-i nikâh

Old her avret rzasyla mübah106

ah Kulu’nun insanlar üzerindeki etkisini dile getiren Top. Sar. Müz. Ar. Nr.
107
6187’de öyle denmektedir:

“Ammâ bilmeziz ki sihri mi vardur, teshiri cin mi bilür her ne defada adem
siymi ise, ura olmadn snub kaçmdur, hurûc idelinden berü bu deme dein gâlib
budur.”108

Kyam bastrmaya Anadolu beylerbeyi Karagöz Paa memur edildi. Ad geçen
Paa, bu ilerde deneyimli olmad için, kendisine verilen bu görevi pek önemsemeyip,
Karabyk Olu’na kar bin kiiden oluan az bir kuvvet göndermek istedi;. Fakat
askerini toplamasna meydan kalmadan, yenildi.109

Bunun üzerine ah Kulu Kütahya’y kuatt ama fakat ehri alamad.

105
Uluçay, a.g.m, s. 67.
106
Nejat Birdoan, Anadolu’nun Gizli Kültürü Alevilik, stanbul, 1994, s.135.
107
Peçevi brahim Efendi, .Peçevi Tarihi, C. 1, Bekir Stk Baykal (Haz), Ankara, 1981 s. 93.
108
Tekinda, a.g.m, s. 38
109
Refik, s. 25; Uzunçarl, II, s. 230.

39
Nejat Birdoan’da Osmanl askerinin yenilmesiyle ilgili öyle bir
deerlendirme yapmaktadr:

“Kütahya’daki asker sava annda ah Kulu’nun askerlerinin daldn


görünce çkp yamaya dalyor. Öyle ki beylerbeyi Karagöz Paa’nn yannda çok az
adam kalyor. Bundan yararlanan ah Kulu hemen paann üzerine yönelir ve onu
öldür”110

Vezir-i Azam Hadm Ali Paa, bu isyana gereken önemi vermeyip, bu


meselenin Anadolu beylerbeyi ve dierlerinin ihmalinden dolay bu kadar büyüdüünü
söyleyerek padiahn gözünde bu olay basite indiriyordu. Manisa valisi ehzade
Korkud bu durumu merkeze yazd. Karagöz Paa’nn bana gelenler duyulduunda
Bayezid Han’n hastalklar daha da iddetlendi ve saltanat Sultan Ahmed’e teslim
etmeye karar verdi. Ancak bu, Sultan Ahmed’in bu isyan bastrmasna balyd. Bu
durumu devlet erkan ile görüen padiah, Hadm Ali Paa’y dört bin sipahi, bin
yeniçeri ile Gelibolu boazndan Anadolu’ya gönderdi. Hadm Ali Paa’nn maksad da
Sultan Ahmed’le buluup onu tahta geçirmek için hazrlk yapmakt.111

Sultan Ahmed de Amasya’dan kalkp Engürye’ye gelmiti. Etrafa bazen


kardei Korkud’u eyaleti olan Teke’ye dönmeye mecbur etmek, bazen de kzlba
isyann bastrmak için yola çktn ima eden rivayetler yaydryordu. Fakat asl
istedii babas vefaat edince saltanat merkezine yakn bir yerde bulunmakt. Bu tedbiri
de Ali Paa düünmütü.

Hadm Ali Paa ile birlikte Amasya valisi ehzade Ahmed, Beyehri veya
Nide sancakbeyi ehzâde ehinah’n olu Mehmed, ehzade Ahmed’in olu Osman
bunlar tenkile memur edildiler.ah Kulu kuvvetleri Karaman Beylerbeyi Haydar
paay’da öldürdükten sonra kuzeye doru ilerlediler. Sefere memur ehzadeler Altnta
(Kütahya) mevkiinde Ali Paa ile birletiler ve asileri bir sarp dada sardlar. ki tarafn
mücadelesi 38 gün sürdü.112 ehzade Ahmet asileri tenkil edecei yerde “saltanat bana
verilmitir” diye Ali Paa ile gelen yeniçerileri kendisine biat etmee davete kalkt;

110
Birdoan, s. 135.
111
Müneccimba, II, s. 429.
112
Refik, s. 26.

40
fakat red cevab ald. Bu srada sarlm olan asiler bir yol bulup o muhasaradan
kurtuldular.113ve Sivas’a çekildiler. Ali Paa hemen bunlar takibe koyulduysa da
ehzade Ahmed kendisine biat etmeyen yeniçerilere küserek Ali Paa ile hareket
etmeyip onlarn yanna olu Alâüddin Ali’yi verdi ve kendisi sancana çekildi.114 Bu
kaytszlk kapkulu efradnn teessürünü mucip oldu. Hadm Ali Paa Çubukova’da ah
Kulu kuvvetlerine yetierek Gedikhan115 mevkiinde iki taraf çarpt. Karaman
sipahileri aralarndaki anlamaya uyarak savatan çekildiler; Ali Paa gayret göstererek
bozgunu önlemeye çalt. ah Kulu’na bir ok isabet etti ve öldü.116

Ali Paa’da öldürüldü.117 Galip durumdaki hükümet kuvvetleri de basz


118
kalarak ilerleyemediler, geri kalan ah Kulu’nun kuvvetleri de ran’a gittiler. Bu
irana giden 15.000 civarndaki tekelinin banda ah kulunun önceden vezir tayin ettii
en yakn adamlarndan biri bulunuyordu.119 Bu insanlarn ran’a giderken yaptklarn
Hoca Saadettin öyle açklyor:

“Ol kan saçanlar ise domuzlar gibi uradklar yerin altn üstüne getirip
yamalaya yamalaya Tebriz’e vardlar. Yolda büyük bir kervanla karlap bin kadar
kervancy öldürdükten sonra mallarn aldlar. Enbiyanâme yazar olan eyh brahim-i
ebüsterî hazretleri öz olu ile ol kervanda yolcu imi. Hacca gitmek niyetiyle böyle bir
tehlikeli yolculuu göze alm. Kervan basanlar onu da ehit etmilerdi. Hatta anlatlr
ki, eyh ol kan içicilerin olunu öldürmeye kalktklarn göricek, yalvararak
kendisinin önce öldürülmesini istemi. Ama, ol kyclar buna bakmayp srf eza ve cefa

113
Uzunçarl,II, s. 230-231.
114
bk. Uzunçarl, s.231’deki dipnotta: Top. Sar. Ar. No 3062’de ehzade Ahmed’e ait zarf: ehzade Ahmet
mektubunda kendisinin asileri takibe Ali Paa’nn mani olduunu (bam gittiine razym sizin gitmenize kail
deilim) dediini ve yeniçerilerin de gitmesini münasip görmediklerini ve Ali Paa’nn yanna olu Ali’ye terfik
ettiini yazyor.
115
Solakzade’de Gökhan diye geçmektedir. Bk. Solakzade, I, s. 453. ; Tacüt-tevarih’te ise Gökçay diye
geçmektedir. Bk. Hoca Saadettin, IV, s. 61.
116
Müneccimba Tarihinde ah Kulu ile ilgili iki farkl rivayet daha bulunmaktadr.biri onun sava srasnda
kaybolduu, ölü veya diri kendisinden haber alnamad,Dier bir rivayete göre ise ah Kulu, ah smaile iltica
etmi fakat ah onun fitne çkarmasndan korktuu için onu öldürtmütür. Bk. Müneccimba, II, 431.; Refik ise onun
savata tutsak edildiini, sonra da öldürüldüünü yazmaktadr.Bk. Refik, s.26.
117
Hammer, Ali Paa’nn sava meydannda ölen ilk sadrazam olduunu söylüyor. Bk. Baron Joseph Von Hammer
Purgstall, Büyük Osmanl Tarihi (2), C. IV, stanbul: Üç dal neriyat, 1989. s. 381.
118
Uzunçarl,II, s.231.
119
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 33.

41
olsun diye ilkin olunu öldürmüler. eyh bunu göricek bir kez Allah deyip yüzü üzre
dümü, anlar da ol durumda ehit etmiler.” 120

Bu insanlar ah smail’in yanna vardklarnda, onlar bin türlü itibar ve


saygyla toy alan olan bahçeye getirtip orada kurulan gönül alan otaa ve süslü
gölgelie indirterek görünüte büyük ilgi gösterdi. Olan bitenler üzerinde sohbete giriip
yavatan ba kaldrmalarnn nedenlerini aratrd. Dedi ki

“Babam Sultan Bayezid Han hazretlerinin koruyucu gölgesinde bunca


zamandan berü çoluk ve çocuunuzla ferahlk içinde yaarken neden gerekti ki boynunu
ballk lâlesinden çkarub ayaklanma doruuna trmandn?” O da karlk olarak;

“ Ol padiah yalandndan vücudünün rahatszl ülkenin kargaasna yol


açt. Ülkeye düzen getirecek önlemleri almaktan el çekti. Vezirlerin ellerini
uzatmalaryla ortaya nice zulümler çkt. Anlarn ettiklerine dayanamayp bu yolu
seçtik. Özellikle ah hazretlerinin kapsna yüz sürmek ve güzel varln görmek de
muradmz ve gönlümüzün tek dilei idi. Kaplarnda kul olmay hora geçer hizmet
sanp kalkp geldik. ah da aytt, memleketini yakp ykmaya ne gerek var idi? Ana da
böyle yant verdi ki, çekegeldüümüz bunca zulmün öcünü almak ve çevremize adam
toplamay kolaylatrmak için yama ve talana cesaret olundu. ah aytt. Bu yant da
geçerli deildir. Hoa giden anlay üzere bizden yana hod sevgi duyduun iddia
idersin. Bizimle Sultan Bayezit Han arasnda baba oul töresinin geçerli olduunu
bilirken, buna el uzatmann bize dokunacan ne ho aklna getürmedin? Özellikle
bizim kervanmza nasl saldrya kalktn? Tüccara saldrmak yol kesicilerin iidir.
Yaptn sözüne uymuyor ve de yalann gerçek klyor diye söyleyince artk yant
vermeye gücü kalmayp suçunu kabul etti. ah yeniden aytt. Ya bu otagay bana
padiahlardan kimin izniyle koydun? Ol da aytt ki, gaziler alâmetidir. ah dedi. Otaga
taknmak padiahlar iznine baldr. Hem sen ne zamandan gazi oldun? Müslümanlar
kann haksz yere dökmek gaza mdr? ve bu tutumunla gaza iddiasnda bulunmak
yerinde midir? Bu azarlayc konumadan sonra seçkin beylerinden Dev Sultan’a dönüp
“bu otagadan hazzun var ise bandan al bana sal” dedi. Dev Sultan da o anda otagasn
alub bana takub saçma töreleri üzere ah’a secde eyledi. O anda katnda hizmette olan

120
Hoca Sadeddin, IV, s. 65.

42
dev klkl kzlbalara iaret olundu. Üüb ikisin bile kaldrub ol iki kazana attlar. ah
öteki beylerini de öldürtüp geride kalan askerlerini elden geçirdi. Beendiine görev
verip ötekileri azad eyledi.121

Müneccimba ise ah smail’in gelenlerin erlerinden korkup onlar önce


bölük bölük ettiini ve her bölüü ümerasndan birinin yanna verip sonra da askerini
isyana tevik ederler, fesat çkarrlar korkusuyla öldürttüünden bahseder. 122

Ahmet Refik’te ise bu konuda öyle bir bilgi vardr: Teke elinden ran’a
snan Türkler o derece çok idiler ki, bundan ah smail’de ürktü, onlar ksm ksm
ayrtmaya mecbur oldu. Türklerin bakanlarna, II. Bayezid’e kar hangi sebeble isyan
ettiklerini sorduu zaman u yant ald:

“-Bayezid Han çok yal ve zayf, yumuak huylu ve nahif olup, ihtiyarlk
âfetini alm devlet ilerini yönetmekten kalm, devlet yönetiminin dizginlerini
vezirlerine teslim etmekle ülkeyi sarsnt ve kargaalk gelip, uyruu altndaki halk ayak
altnda çinendi. Zulümlerine dayanamayp bu yolu seçtik.”

ah smail bunlar uzun ve anlamsz sorularla yordu. Sonuçta, hepsine ihanet
etmekten geri durmad. Nedeni de, onlarn kendisine taraftar bir fikirde bulunmaylar
idi.123

Baki Öz bu konuda öyle demektedir: “ah smail bu dönem Osmanl


yönetimiyle iyi ilikiler içerisinde olmay yeliyordu. II. Bayezid’in gevek tutumu ona
Anadolu’da rahat çalma olana yaratabiliyordu. Bu tür ayaklanmalarsa Osmanllar’ca
ah smail’e bal görülecek ve sk önlemler alnabilecekti. Bu nedenler ah smail bu
aamada, siyasasna ters düen ve kendi istemi dndaki bu tür eylemlere izin vermek
istemiyordu. ahkulucularn cezalandrlmas, birçounu öldürtmesi bu yüzdendi.
Ahmet Refik’in ah Kulucular “kendisine yanda bir düüncede” bulmayn yazmas
bu açdan anlaml olmas gerek. u bir gerçek ki devlet siyasas nerede olursa olsun,
devletin çkarlarn ön planda tutar. Bir noktada kendi amac için kulland bu insanlar,
çkarna ters dütükleri an dlamas ve klçtan geçirmesi bu açdan öretici olmal.
121
Hoca Sadeddin, IV, s. 66- 67.
122
Müneccimba, II, s.432.
123
Refik, s. 26-27.

43
Oysa, ah smail Anadolu Türklüüyle yola çkmt, Anadolu Tüklüü içinse ah
smail bir umut kapsyd. Ama devlet siyasas pekte insanlarn hayallerinde yaattklar
gibi toz pembe deildir. Çou kez hogörüsüz ve katdr. Burada gerçekleen de
siyasann bu yan. Gerçi ah smail’in de durumunu göz önüne almak gerekir. o da
Osmanlnn sert önlemler almasna yol açacak ortam yaratmaktan çekiniyordu.”124

smail H. Uzunçarl ise ran’a göç eden bu insanlarn ileri gelenlerinin


öldürülme sebebi olarak Tebriz’den Anadolu’ya gelmekte olan be yüz kiilik bir tüccar
kafilesine baskn yapp, onlar öldürmelerini göstermektedir. Bundan dolay ticarete ve
tüccar himayeye büyük önem veren ah smail de bunlarn ileri gelenlerini
öldürtmütür.125

Bu isyanla ilgili Alman bilgin Prof. Sohrweide’ye göre ayaklanma ah


smail’ce yönlendirilmemitir. Anarist bir kiilik tar. O ayaklanmay, “ yitirecek bir
eyi olmayan insanlarn acmaszca, köyleri körü körüne ykp, yama ve ölüm
saçmalar” biçiminde betimler.126

ah kulu isyannn bastrlmasndan sonra Teke ve Hamit sanca (Isparta)


köylerinin kzlba reayasnn bir bölümü oturduklar yerleri brakarak ran’a
geçmilerdir. Bu ayaklanmadan sonra II Bayezid, Teke ve Hamit yöresinde bulunan ii
Alevileri 1501 de olduu gibi yeniden Mora yarmadasna sürgün etmitir127. Bu cebrî
göçler ya da sürgünler sonucunda bu bölgelerdeki kimi köyler batan baa boalarak
mezraya dönümütür. 128

ah kulu ayaklanmas çok insann ölümüne ve bir çok bölgenin korkunç bir
ekilde yama ve tahribine sebep olmutur. Dini inanç ve davranlar, taraftarlar
üzerindeki hudutsuz nüfuzu ve Osmanl askerinin onun manevi kuvvetinden korkmalar
bakmndan ah Kulu, Selçuklular devrinde 1240 ylnda onun gibi dehet verice bir

124
Baki Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, stanbul, 1992, s. 173.
125
Uzunçarl, II, s. 231.
126
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 167.
127
Sümer, s. 171.
128
Arslan, s. 319.

44
isyan çkaran Baba shak ile mukayese edilebilir.129 Ayrca Baba shak olayndaki gibi
burada da isyanclar yanlarna kadnlarn ve çocuklarn da almlard.130

Bu isyan bir dönüm noktas gibi olmutur. Çünkü ileriki bölümde


bahsedeceimiz kzlbalarn katline dair fetvalar bu isyandan sonra verilmeye
balamtr. Çünkü bu isyandan önce bu tarz fetvalara rastlanmamaktadr.131

B. NUR HALFE SYANI

1512 ylnda, II. Bayezid’in padiahlnn son dönemlerinde132, ah kulu


isyannn akabinde meydana gelen bu ayaklanma Safevi devleti ile yakn balantl olup
dorudan ah ismail’ce yönlendirilen tek ayaklanmadr.133

ktidar boluunun olduu ve ehzadeler arasnda kyasya taht kavgalarnn


yaand bu dönemde, Osmanlnn kark durumundan yararlanan ah smail
halifelerinden Rumiyeli134 Nur Ali’yi Anadolu’ya gönderir. Koyulhisar’a gelen Nur Ali
Halife’nin etrafna üç dört bin kii toplanr, üzerlerine gönderilen Faik Paa
kumandasndaki üç dört bin askeri yenen isyanclar Tokat üzerine yürürler ve Tokat
ileri gelenlerinin onlar iyi karlamalar üzerine Tokat’ alarak burada ah smail adna
hutbe okuturlar.135 Daha sonra Tokat halknn muhalefet etmesi sebebiyle isyanclar
ehri yakp ykarlar136

129
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 34.
130
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 167.
131
Ekinci, s. 173.
132
Baz yazarlara göre ise bu ayaklanma Yavuz Sultan Selim tahta geçtikten sonra olmutur. Bk. Sümer,
Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü s. ;Üzüm, s. 550.
133
Bozkurt, s. 52.
134
Osmanl’da Sivas, ebin Karahisar, Tokat, Amasya sancaklarnn bulunduu bölgeye Eyalet-i Rum denilirdi.
Bütün Anadolu’ya verilen Rum adndan ayrmak için de buraya Rûmiyye-i Sura (küçük Rum) deniliyordu. Bk.
Nihat Çetinkaya, Kzlba Türkler Tarihi, Oluumu ve Geliimi, stanbul, 2003, s. 352 dipnot.
135
Uzunçarl, II, s. 229.
136
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s.34-35.

45
Bu yöredeki Avar, Varsak, Karamanl, Turgutlu, Bozoklu, Tekeli, Hamidelli
137
airetlerinden etraflarna toplananlarla saylar 20 bini bulur.138 Ahmet Refik bu
insanlarn Osmanoullarndan bîzar olan Anadolu halk olduunu dile getirmektedir.139

Bu insanlar hakknda Hoca Saadettin: “ol tarafn Türkü, kzlbaa tutkun idiler”
demektedir.140

Solak-zâde’de “ Yanna yirmi bin miktar adem ve savaç ile sava medannn
ölü yiitleri olan soysuz Etrak( Türkler) cem oldu” diyerek bu olay, “ bu tarafn soysuz
Türkmenleri, arsz ve idrâksiz âdemleri, geni mezhepli olup, ekserisi Kzlba idiler.
Memleketin reâyâsndan pek çok dinsiz ve kötü düüncelileri bir araya toplayarak,
Osmanl memleketlerini pâyimal ettiler.”diye bahsetmektedir.141

Amasya valisi ehzade Ahmed, ayaklanmay bastrmak için yularkst Sinan


Paa’y isyanclar üzerine gönderdi. Gönderilen bu ordu isyanclar karsnda malup
oldu ve Sinan Paa 2000 askeriyle öldürüldü. Sivasa yönelen isyanclar, buray
kuattlar.

Bu srada ehzade Murad, etrafnda kendisine bal 10000 kiiyle kzlbörk


giyerek kzlba olur142 ve Nur Ali Halife’ye katlr.

Uzunçarl, ehzade Murad’n kzlbal ile ilgili Top. Sar. Ar. Nr. 6522’ye
dayanarak Murad’n kzlbalardan taç giyerek onlarlar ittifak ettiini dile getiriyor.143

Sultan Ahmed’in olu ehzade Murat’n kzlba olmasyla ilgili Celâl-zâde,


Selim-nâme adl eserinde farkl bir yaklamda bulunur öyle ki; Amasya’da bulunan
sultan Ahmed’in yaknndakiler Yavuz’a kar mücadelenin devam edebilmesi için
askere ihtiyaç olduundan bahsederler ve bulunduklar bölgede kzlbalarn fazla
olmasndan dolay bir ehzadenin kzlba olmas durumunda onlarn kendilerine tabi
olacaklarndan ve böylece onlarla oluturacaklar ordu ile Yavuz Sultan Selim’e kar

137
Uzunçarl, II, s. 229.
138
Refik, s. 27, Hoca Saadettin, IV, s. 84; Solakzade, I, 461.
139
Refik, s. 27.
140
Hoca saadettin, IV, s. 84.
141
Solakzade, I, s. 461.
142
Doan Avcolu, Türklerin Tarihi, C. 5, stanbul, 1982, s. 2245.
143
Uzunçarl, II, s. 249 dipnot.

46
koyacaklarndan hareketle ehzade Ahmed’in büyük olu Sultan Murat’ kastl olarak
kzlba yaparlar ve kzl taç giydirip, kastl olarak slami gelenei braktrrlar. Bu
yaplanlar ie yarar ve Sjultan Murat’n etrafnda yirmi binden fazla silahl kzlba
toplanr. Bunun üzerine Sultan Murat onlara Sultan Ahmed’e yardm etmeyi teklif
edince onlar ise bu teklife kar ona ah smail’e gitmeyi teklif etmilerdir.144 Sümer de
Celalzade ile ayn görüü paylar ona göre de bunlarn kuvvetlerinden istifade etmek
için Sultan Murat kzlba olmutur 145

Sonunda Nur Ali Halife beraberindeki Türkmenlerle beraber o zaman ran’a ait
olan Erzincan’a ah smail’in yanna döner. Yaptklarna karlk olarak ah smail de
onu Erzincan valiliine getirir. ehzade Murat’ta Tebriz’e giderek ah smail’e snr
ve bu srada tahta çkan ehzade Selim onu ahtan geri ister, geri vermedikleri gibi
giden elçiyi de öldürürler.146.ah smail Sultan Murad’a bir makam ve dirlik verir,
dirliine giderken de ölür (1513) ve eyh Ali Sehl-i sfahâni’nin merkadna gömülür.147

Solakzade ise Acem diyarna firar eden ehzade Murad’n, ahn yannda dört
yl kaldktan sonra bir gün maktul bulunduundan ve katilinin kim olduunun
bilinmediinden bahseder.148

Sultan Ahmed’in de Safevilere yönelme eiliminde olduu söyleyen baz


yazarlar mevcuttur149 ki bunlarn tespitleri birazdan vereceimiz bilgiyle çelimektedir.
öyle ki: Yavuz Sultan Selim’in, ehzade Ahmet üzerine harekete geçmesi üzerine,
Ahmed douya doru çekildi, Divrii’de bulunuyorken, aha snan olu Sultan
Murad’dan ah smail’in kendisini kumandanlarndan Rumlu Div Ali ve yirmi bin
kiilik bir ordu ile gönderdiini bildiren bir mektup ald. Murad ayn mektupta babasn
Erzincan’a çaryor ve bu ordu ile Üsküdar’a kadar gidebileceini yazyordu.
Kzlbalardan nefret eden Sultan Ahmed çok nazik bir durumda olduu halde, olunun
bu teklifini reddetmi ve mektubunu üzüntüsünden parçalamtr.150

144
Celal-zâde, s.513.
145
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 35.
146
Mustafa Çetin Varlk, “Çaldran Sava”, DA. C. 8, stanbul, 1993, s. 193.
147
Sümer, Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s.36, dipnot.
148
Solakzade, II, s. 89.
149
Bkz: Çetinkaya, s. 353.
150
Uluçay, s. 139-140.

47
Önceki isyanlarda görüldüü gibi bu isyanda da isyanclarn yanlarnda
kadnlar ve çocuklar da bulunuyordu.151 Baki Öz, bu durumun Türkmenlerin genel
özellii olmasnn yansra ran’a yerlemeye gittiklerinin de göstergesi olduunu
söylüyor 152

Çaldran savanda ahn ordusunda savaan, Rumlu Nur Ali Halife bu


savandan sonra, Ak-Koyunlu Türkü olan Bykl Mehmed tarafndan bugün
Tunceli’ye bal Ovack yöresindeki Tekir yayla’nda öldürülmütür.153

Baz yazarlara göre ise Nur Ali Halife çaldrandan önce


öldürülmütür.154Tansel’e göre ise Nur Ali çaldran öncesi Kad zade Hoca Bey adl biri
tarafndan öldürülmü. Bykl Mehmet Paa, Nur Ali’nin bayla beraber stanbul’a 600
kzlba burnu göndermiti.155

II. YAVUZ SULTAN SELM DÖNEM SYANLARI

A. ÇALDIRAN SAVAI

ah smail’in sebep olduu son karklklar srasnda Anadolu’da 50.000 kadar
insan öldü ve pek çok ev yamaland. Yavuz Sultan Selim padiahlk tahtna
oturduunda ii propagandas saraya kadar uzanmt. Yukarda ehzade Ahmed’in
olu Murad’n Kzlba olduundan ve ran’a iltica ettiinden bahsetmitik. Bu durumla
ilgili tarihçilerin farkl yorumlarn da dile getirmitik. Bu durumu örenen Sultan Selim
bu ehzadeyi ahtan geri istediyse de ehzade geri yollanmad gibi giden elçi de
öldürülmütü. Ülkesinin içinde bulunduu sknty gören Sultan Selim, Safevi
meselesini kesin olarak çözmeye karar verdi.156

151
Tansel, Sultan II. Bayezit’in Siyasi Hayat, s. 81.
152
Bk. Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 174.
153
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 39.
154
Uluçay, Yavuz Sultan Selim Nasl Padiah Oldu?, s. 130-131.
155
Tansel, Sultan II. Bayezit’in Siyasi Hayat, s. 81.
156
Varlk, s.193.

48
Ali b. Abdilkerim, ülkenin içinde bulunduu skntl durumla ilgili sultana bir
rapor sunmu ve bu raporun son maddesinde kzlbaln tehlikeli bir hal aldndan
hareketle bu konuda uzun açklamalarda bulunmutu. Bu izahnda özetle öyle
demektedir: “ah smail Horasan ve Irak’ aldktan sonra gözünü Osmanl ülkesine
çevirmitir. Anadolu’da bulunan Rafizi, Babaî, Batnî, Kalenderî, Haydarî, Abdal ve
eyyadlar kendisine balamtr. Bu gruplar ah smail’e nezir ad altnda bir nevi
vergi vermekte , eyh Bedreddin taraftarlar da onu desteklemektedirler. Hatta bunlar
ran seferi için davet edildiklerinde “Tmar hatr için ere klç çekilmez” diyerek kimi
tmarndan vazgeçip klcn mühürleyip ah’a gitmitir. Bunlara göre bir sünniyi
öldürmek bir kafiri öldürmek kadar sevaptr. Bunlar “ah” diye diye Osmanly ykmak
isterler. Bizler neden “Allah Allah” diye çkmayz. Bunlar Allah’n kelamn inkar
ederler, Allah’n dinini ykmak için savarlar; erre, kötülüe hizmet ederler. Onlarn
müridleri birbirine secde eder, arap, afyon ve esrar kullanrlar. Ey güzel Sultan Selim,
slam gayreti sizde kalmtr.” Böylece Ali b. Abdilkerim yazd bu raporla Sultan
Selim’i ah smail’e kar savamaya tevik etmitir.157

Padiahn Safevilere kar sava açabileceine ve bu savan meru olacana


dair alimlerden fetva almas gerekiyordu. Her eyden evvel kzlbalar hakknda
verilecek fetva, büyük bir önem tayordu. Kanl bir olaya meruiyyet verecek olan bu
fetvay kaleme almak ve bu satrlarn altna imza koymak cidden zordu Kanaatimize
göre padiah, bilginlerden bazlar ile görümü ve onlarn sadece bu husustaki
fikirlerini örenmitir. Fakat bütün alimlerin ayn fikir etrafnda birletikleri, ulemann
fetva ile ilgili makamnda bulunan Zenbilli Ali Cemalî Efendi’nin bu fikre katldklar
üphelidir.158

ii ranllarla savamak için stanbul müftüsü Sargürz Nûreddin Efendi (Saru
Görez adyla mehur Müfti Hamza) ve Kemalpaazâde, Ali b. Abdilkerim, Sungurî
Hasan b. Ömer, Molla Arab gibi slam alimlerinden fetvalar ald 159

Müftü Hamza’nn bu konudaki fetvas öyledir:

157
Ekinci, s. 167; Ahmet Uur, Yavuz Sultan Selim, Kayseri, 1989, s. 53-54.
158
Selahattin Tansel, Yavuz Sultan Selim, Ankara, 1969, s. 34.
159
Varlk, s. 193; Ekinci, s. 166.

49
“Erdebilolu smail’in yani ah smail’in reisleri bulunduu kzlbalarn,
Peygamberin eriat, sünneti, slam dini ve Kuran ile alay ettiklerini, Allah’n haram
kld eylere helal dedikleri, eriat kitaplarn tahkir ederek atete yaktklarn, sünni
ulemay öldürdüklerini, mescitleri yktklarn, Ebubekir ve Ömer’e sövdüklerini,
bunlarn hilafetlerini inkar ettiklerini, Peygamberin ei Âie’ye iftira ederek sövdülerini,
ah smail’i Allah yerine koyduklar için ona secde ettiklerini ve daha bunlara benzer
bir çok kötülükler yaptklarn söylemek suretiyle sunnilerin en hassas noktalarna
dokunuyor onlar tahrik ediyordu. Suçlar bu surette ortaya koyan fetva sahibi, bu
suçlarn kendi katnda ve bâki ulemâ-i slam katnda tevatürle mâlum olduunu
söyleyerek ve kitaplara dayanarak hükümlerini u surette sralyordu: “ Kzlbalar
kafirdir, mülhiddir. Onlarn taraflarn tutanlar da böyledir. Bunlar öldürmek
topluluklarn datmak bütün müslümanlar için vacip, hatta farzdr. Bunlarla yaplacak
çarpmada ölenler ehiddir ve cennete gideceklerdir. Kar taraftan ölenler ise
cehennemliktir. Kafirlerden çok daha fena olan kzlbalarn kestikleri ve avlandklar
hayvanlar pistir. ster bakalarndan, isterse kendi aralarnda olsun aldklar kadnlar için
kydklar nikahlar batldr. Kzlba olan bir bölgenin erkeklerini slam sultan
öldürmeli, bunlarn mallarn, kadnlarn ve çocuklarn müslüman gazilere taksim
etmelidir. Yakalandktan sonra bunlarn tövbeleri kabul edilmemeli ve kendileri
öldürülmelidir.” 160

ah smail’le savalabileceine dair fetva verenlerden biri de Kemal


Paazâde’dir. Hatta bu husus için müstakil bir risale yazmtr. “Fetevay- Kemalpaa-
Zâde Der Hakk- Kzlba”adn tayan risalesinde, ah smail ve avanelerini kafirlikle
suçlamaktadr ve onlarla savaan biri galip gelirse gazi, ölürse de ehit olacan
belirtmektedir.161

Bu hususta fetva veren alimlerden bir dieri de Sungurî Hasan b. Ömer’dir. O


da “Elsine-i nasda Kzlba demekle ma’ruf taife-i rezilenin hezeyanlarn mübeyyin bir
risale-i müstakille” adl bir risale kaleme almtr. Üç bölüm halinde yazd risalesinde
özetle öyle der: “...Bu nice ehl-i fesad Erdebil eyhi, eyh Haydar olu smail’i serdar
edip ümmet-i din üzerine bay ve huruc eylediler. am- erif kurbunde ve Cebel-i

160
Tansel, Yavuz Sultan Selim, s. 35-36.
161
Ekinci, s. 167-168.

50
Ben-i Amir’den ki ia ve Rafedî(Rafizî)’nin mecmadr.Anda Tecammü edüp murdar
ehl-i cidal kdve-i eimme-i dalal, Abdu’l-Al nam bir rafidîyi,mel’un smail’e karin ve ol
mezheb- batla eaatte zahir ve muin olup eyhü’l slamlar namna eyhü’l-Küfürleri
oldu...”

Sungurî, giri mahiyetinde yazdu bu bölümden sonra birinci bölümde “ol


taife-i dalalet ia’nn baz evda- senielerini zikr beyanndadr” diyerek Kzlbalarn
Ehl-i Sünnet tarafndan reddedilmi baz özelliklerini saymaktadr. Bu özellikleri öyle
özetlemek mümkündür:

“Mut’a nikahn caiz görürler.

Cumay haram klarlar.

eyheyne etm- sebb ederler, bu sebb iini dinlemeyi ibadet sayarlar ve


bundan dolay Cuma sevab kazandklarn zannederler.

Namaz cemaatle klmazlar.

Onlara göre imam- masum mevcut olmad için cihad meru deildir.

Hilafet Hz. Ali’nin hakkdr, ilk üç halifenin hilafetini meru saymazlar.

Risalenin ikinci bölümü Kzlbalar’n edille-i kata ile fsk ve tekfiri


babndandr.Burada;

Hz. Allah’n imamlara intikal ettiine inanrlar.

Hz. Cebrail’in tebli-i risalette hata ettiine inanrlar.

aha secde edip mukabilinde sevap umarlar.

Hülefay- Selaseyi tekfir ederler.

Baz sahabeleri, Hz. Ali’ye muhalefet edip, Hz. Ebubekir’e biat ettikleri için
tekfir ederler.

51
Kur’an- Kerim’in baz ayetlerine muhalefet ederler. Mesela “Allah rdavan
ehlinden razdr”162 ayeti bunlardan biridir. Rdvan ehlinin kafir olmalar, ayete göre
muhaldir. Halbuki Kzlbalar bu sahabelerin bazsn tekfir ederler. Bu ise Kuran’n bir
ayetini inkar demektir ve ilhad sebebidir.

Hz. Aie’ye kazf etmekle(iftira etmekle), Kuran’n bu husustaki hükmünü


inkar etmi olurlar. Üstelik Hz. Aie’ye yaptklar bu iftiray, sevap zannyla
yapmaktadrlar.

Hasan b. Ömer, üçüncü bölümde ise “Ehl-i kble tekfir edilemez. Bunlar nasl
tekfir ediliyor” diye mukadder bir suale cevaben de öyle der: “slam’a münafi ahval ve
etvar olmad zaman bu hüküm geçerlidir. Ama bunlarn slama muayir çok ahval ve
akval var”eklinde cevap verir.163

Ayrca Mevla Vaiz Arab ismiyle mehur olan Muhammed b. Ömer b. Hamza
da Rafiziler ve bilhassa Erdebil müntesiplerini kubh ve zemm ederek onlarn
yaptklarn kötülükleri ve rezillikleri, gezdii ve seyahat ettii yerlerdeki insanlara
anlatmtr. Vaiz Arab, Halep, am, Tebriz, Erdebil, Bursa, stanbul ve civarlarn
gezmi olduundan kzlbalar yakinen tanyordu.o da Sultan Selim’i kzlbalara kar
sava açmaya tevik etmitir.164

Bu fetvalar alan Yavuz Sultan Selim ah smail’le yaplacak savata ülkedeki
kzlbalarn isyan çkarp, tehlikeli bir hal almalarndan korktuu için Anadolu’daki
ran taraftarlarn tespit ettirmi. Yaklak 40.000 kii liste halinde belirlenmi ve
bunlarn elebalar öldürülmü, hapsedilmi, dierleri de bakalarna ibret olacak
biçimde yola getirilmitir.165 Böylece hem Anadolu’yu hem de ordusunun gerisini
emniyet altna ald.

162
K. Kerim, 48/18.
163
Ekinci, s. 171-173.
164
Ekinci, s. 173.
165
Uzunçarl, II, s.258; Hoca Sadeddin, IV, s. 176 Uur, s.55.; Varlk, s. 193.

52
Öldürülen kzlbalarn says ile ilgili farkl yorumlar da mevcuttur. smail
Hami Danmend, bu saynn memurlarn ifrad yüzünden 40 binden fazla olduunun
rivayet edildiini belirtmektedir.166

Tarihçi Akda ise bu sayy fazla mübalaal bulmaktadr: “ah smail’e


ballklar, sadece dini inanç olma çizgisini aarak para yardm, asker olarak gidip
ordusuna katlma, kzlbalk propagandas yapmak ve aha casusluk etmek gibi yollarla
hizmet ettikleri sabit olanlar hakknda kovuturma balad; yakalananlar suç derecesine
göre ya yerlerinden sürülüyorlar (özellikle Rumeli tarafna), ya da hapis ve idam
ediliyorlard.

Faruk Sümer ise: 40 bin kzlban bir ksmnn öldürülmesi bir ksmnn da
hapsedilmesi ile ilgili olarak Osmanl müverrihlerinin sözlerini abartl bulduunu bu
kadar çok insann öldürülmesi ve hapsedilmesinin çok önemli bir mesele olduunu daha
sonraki ariv vesikalarnn, bunlardan ancak faal olanlarn öldürüldüü, hapsedildii ya
da sürgüne gönderildiini gösterdiini söylemektedir.167

Sava durumunda ülke içinde tehlike oluturacak zümreleri etkisiz hale


getirdikten sonra asl hedefi olan ah smail’e haddini bildirmek için 1514 ylnn mart
aynda Edirne’den stanbul’a varp Beikta’tan Üsküdar’a geçmi, Maltepe ve Bursa
Yeniehir’de konaklamtr.

Yavuz Sultan Selim Maltepe’de iken ordu içinde tevkîf edilmi olan “Klç”
adndaki bir ran casusu ile ah ismail’e bir mektup göndermiti. o mektubunda öyle
diyordu:

“Bayndriler’i perian ettikten sonra ark vilayetlerine musallat oldunuz.


Zndkl, mülhidlikle birletirerek bunca fitneler çkardnz. eyheyn-i mükerremin
(Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer)’e etm etmenizin (hakaret etmenizin) ve dier
fesatlklarnzn katli icab ettirdiine fetva verilmitir. Safer’de o tarafa teveccüh
edeceim. Klca yapmazdan evvel slam teklifi eriat hükmüdür. Tevbe ve istifar

166
Danmend, II, s. 7.
167
Sümer, s. 36.

53
ediniz; atlarnzn ayaklarnn bast yerleri geri veriniz. Böyle yapmazsanz zorbalkla
aldnz memleket, askerlerimiz tarafndan zapt olunacaktr Safer 920”168

Zndklk ve mülhidlikle suçlanp slam’a davet edilen ah smail’e bu


mektubu götüren Klç ad verilen kii önceden halife namyla ah smail tarafndan
Anadolu’ya gönderilen hem casusluk yapan hem de halk ah smail’e bîate davet eden
bu yüzden de yakalanm ve hapsedilmi bir kzlbatr. ah smail onun getirdii
mektubu aldktan sonra Klç’ öldürtmütür.169

Yavuz bu mektuptan az bir zaman sonra, ah smail’e ikinci bir mektup daha
gönderdi. Bu mektubunda

“Davete icabet edip uzun yollar kat’ ile memleketine girdik; fakat sen
meydanda görünmüyorsun. Padiahlarn ellerindeki memleket onlarn nikahls gibidir;
erkek ve yiit olanlar kendisinden bakasnn ona elini dokudurtmazlar; halbuki bunca
gündür askerimle memleketine girip yürüyorum, hala senden bir haber yok. Seni
korkutmamak için askerimden krk bin kiiyi ayrp Sivasla Kayseri arasnda braktm;
hasma mürüvvet ancak bu kadar olur. Bundan sonra da saklanp gözükmezsen erkeklik
sana haramdr, mifer yerine yamak ve zrh yerine çadr(çaraf) ihtiyar eyleyip
serdarlk ve ahlk sevdasnda vaz geçersin.”170 bu mektupla beraber ona hrka, asa,
misvak ve eyhlere mahsus bir de kuak gönderdi. Yavuz bunlar göndermekle ah
smail’in meneini hatrlatarak onunla alay ediyordu.171

Yavuz, en son Erzincan’dan tarihlenmi ve Türkçe yazlm- ki dier


mektuplar farsça yazlmt- üçüncü bir mektup gönderdi. Bu mektupta da, ah smail’i
korkaklkla itham ediyor ve onu harb meydannda bulumaya davet ederek mektubuna
son veriyordu.172

Osmanl ordusu Yassçemen’de iken, bir Acem sefiri gelerek Yavuz’un her üç
mektubunun da cevabn getirdi. Bu mektuplarla beraber bir de afyon dolu bir altn kutu

168
Uzunçarl, II, s. 260.; Hammer, III, 420. Ayrca mektubun tamam için bk. Hoca Sadeddin, C.IV, s. 177-180.
169
Hoca Saadettin, C. IV, s. 176-177. ; Uzunçarl, s. 260.
170
Uzunçarl, II. s. 261.
171
Hammer, C. III, s. 422.
172
Hammer, C. III, s. 422. Uzunçarl ise ikisi Türkçe ikisi Farsça yazlm dört tane mektup gönderildiinden
bahsediyor. Bk. Uzunçarl, s. 261 dipnot.

54
getirmiti. ah ismail’de cevabi mektuplarnda, Selim’i harbe sevk eden sebepleri
anlamadn belirttikten sonra bar talebinde bulunuyordu. Selim’in tahta oturuundan
önce aralarnda dostça münasebetler bulunduunu, eski durumun devamndan yana
olduunu, Selim’in mektuplarndaki ifadelerin bir padiaha layk olmadn, bu
mektuplarnn üphesiz afyon ile sarho olmu katiplerin eseri bulunduu için elçiye
beraber bir kutu afyon gönderdiini ifade ediyordu. Ayrca irade-i lahiyyenin az zaman
içinde ortaya çkacan, savamaktan vazgeçmesini, vazgeçmedii taktirde kendisinin
de savaa hazr olduunu bildiriyordu. Dier taraftan, iki hususun kendisini Anadolu’ya
kar hareketten alkoyduunu, bunlardan birinin Anadolu halkndan çounun atalarnn
müridleri olduunu, dierinin de gaza ile tannm bir hanedana kar eskiden beri
duyduu derin sevgi ve sayg olduunu dile getiriyordu.173

Gerçekte II. Bayezid’in afyonkelii sebebiyle olunun da babas gibi


olduunu ima etmek için ah smail afyon göndermitir.174

Yavuz, ah smail’in mektubu getiren elçisine, afyon getirdiinden dolay


sinirlendi. Ona ikence ettirerek baz bilgiler ald. Bilgileri aldktan sonra da parça parça
ettirdi ehzade Murat’ teslim almak için ran sarayna Selim tarafndan gönderilen
elçiye de onlar ayn muameleyi yapmlard..175

Yolda iki tane esir ele geçirdiler. Yavuz bunlarla Türkçe yazlm bir mektup
daha gönderdi. Bu mektubunda ah smail’i korkaklkla itham edip, bir kadn elbisesi
gönderiyordu. 176

Ordu Konya’ya gelince, padiah Mevlana Celaleddin Rumî’nin türbesini


ziyaret ederek yüz bin akçe sadaka datt; bütün tmarl sipahiye de bin yüz akçe
terakki verilerek Kayseri ve sonra da Osmanl’nn dou snr olan Sivas’a gelindi;
burada ordu yoklamas yapld ve orduda yüz krk bin asker olduu görüldü, bu
askerlerden yal, hasta ve ya küçük olan krk bin kii ayrlarak skender Paa
kumandasnda sivas ve kayseri arasna yerletirildiler. Bunlar hem içten hem de dtan

173
Hammer, C. III, s.423. ;Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 38.
174
Uzunçarl, II, s. 263.
175
Müneccimba, II, s. 458.
176
Hammer, III, s. 424-425.

55
gelebilecek bir saldrya kar güvenlik önlemi olarak brakldlar.177 Ve yüzbin kiilik
bir orduyla iran’a snr olan Suehri’nden geçerek ran topraklarna girdiler. Fakat
Osmanl askerini bir sknt bekliyordu. ah smail’in bat hududu kumandan Ustaclu
olu Mehmed Han, Osmanl ordusunun geçecei yerleri yakp ykarak oralar çöle
çevirmiti bu yüzden orduda yiyecek sknts yaanmaya balamt178, ayrca Dulkadir
beyi Alâüddevle’de zahire kollarn vurarak bu sknty arttrmakta idi. Fakat bu sknt
darlk olup ktlk deildi çünkü Yavuz Sultan Selim donanmayla Trabzon limanna
erzak sevkiyat yaptrmt. Bu erzaklar deve ve katrlarla orduya ulatrlyordu. Ayrca
Gürcü kralndan da orduya yiyecek yollamas istenmiti.179 Gürcü kral da iki bin
koyun.180 ve bir miktar balmumu göndermitir.181

Orduda ki bu yiyecek sknts ve ran topraklarna ait Erzincan’a girildii


halde dümann ortaya çkmamasndan dolay asker, kumandanlar ve vezirler geri
dönülmesini padiaha sölemek istediler. padiahn Tebriz’e doru gidileceini
söylemesi üzerine korkup bir ey diyemediler ve padiahn sevip güvendii karaman
valisi Hemdem Paa’y padiahla konumas için devreye soktular, durumu padiaha
arzeden Hemdem Paa derhal öldürüldü. Padiahn bu hareketi verilen kararn kesin
uygulanacan bildirmek içindi ve bu durum ordu da bir sessizlik yaratt.182

Fakat Eleird’in Sakall Kona mevkiine gelindiinde bu defa yeniçeri oca


tahrik edildi ve “düman meydanda yok; bu harab yerlerde ilerlemek, askeri beyhude
telef etmektir; geri dönelim” tarznda padiahn çadrna mektuplar braktlarsa da
Sultan Selim bu kuru gürültülere pabuç brakmamtr.

En sonunda yeniçeriler padiahn çadrna kurun skacak kadar ii ileriye


götürmülerdir. Sultan bu ii yapanlar bildii halde ses çkarmam ve yeniçerilerin
içine girip ksa, katî ve ac bir konuma yapm bu srada ahn Hoy kasabasnda

177
Hoca Sadeddin, s. 183;Uzunçarl, s. 262; Varlk, s. 193.
178
Hoca Sadeddin, s. 183.
179
Uzunçarl, II, s. 263.
180
Ekinci, s. 174.
181
Uzunçarl, II, s. 264.
182
Uzunçarl, II, s.264.

56
bulunduu ve Çaldran’da savaa tutuacaklar haberi gelince yeniçeriler utanarak tekrar
ilerlemeye balamlardr183.

ah smail, Yavuz’un hakaretlerine ve kendi komutanlarnn kkrtmalarna


dayanamayp, Tebriz yaknlarndaki Çaldran Ovas’nda Osmanl ordusu ile karlat.

Burada dikkat çekmek istediimiz nokta Çaldran savanda ah smail’in


ordusu mene bakmndan en az Selim’in ki kadar Türk idi ve her iki ordu da Ouz ve
Türkmen kavminin mensuplar ve hatta pek mühim bir ksm ayn ülkenin çocuklar
idiler.184 Safevi ordusunun çounluu Ustaclu, Varsak, Rumlu, amlu, Kaçar, Musullu,
Tekelü, Bayburd’lu, Çapan’lu, Dulkadirli, Varsakl Afar, kaçar, Karacada ve
Karamanl Türkmenlerinden meydana geliyordu.185 Önceden osmanl ülkesinde
karklk çkaran Nur Ali Halife’de ahn ordusundayd.186

Yaklak 2500 kilometrelik uzun bir yoldan gelen 100.000 kiilik Osmanl
askeri ve atlar yorgundu, ayn zamanda yiyecek sknts vard. Sayca en az Osmanl
kuvvetleri kadar olan ahn ordusu ise dinçti ve Tebriz gibi çok ksa bir mesafeden
gelmiti187 buna mukabil ah’n ordusunda da top yoktu.188

Çaldran denen bölgeye gelindiinde padiah savaa hemen balamak ya da


askere 24 saat dinlenmek için zaman vermek konularnda karar vermek üzere harb
meclisini toplad. Orada bulunanlardan sadece defterdar Piri Mehmet Çelebi savaa
hemen balanmasnn uygun olduunu çünkü ordunun içinde aknclar denilen grubun
büyük bir ksmnn ii inancna sahip olduunu ve kendilerine düünme frsat verildii
takdirde düman tarafna geçmelerinin ya da saldrda gevek davranmalarnn söz
konusu olduunu bildirmitir. Bu görü padiahça hakl bulunmu ve derhal saldr emri
verilmitir.189

23 Austos 1514’de meydana gelen bu savata teknik ve topçu gücü üstün olan
Osmanl ordusu, ran ordusunu büyük bir yenilgiye uratmtr.
183
Uzunçarl, II, s. 264-265.
184
Sümer, Ouzlar (Türkmenler) Tarihleri Boy Tekilat Destanlar, s. 171
185
Varlk, a.g.m, 194; Uur, s. 46.
186
Uzunçarl,II, s. 265
187
Varol, s. 194. ; Ayrca ah’n ordusunun ran tarihlerine göre 80.000 olduuna dair bk. Gökbilgin, a.g.m, s.330.
188
Uzunçarl,II, s. 266.
189
Hammer 2, III, s.427.; Uzunçarl, II, s. 266.

57
Bir Osmanl askerinin skt bir kurunla kolundan yaralanan ve atndan düen
ah smail’i ölümden, yakn adamlarndan Mirza Ali Sultan “ah benim” diyip, kendi
cann feda ederek kurtarmtr. Hzr adndaki bir dier adam da kendi atn aha
vermek suretiyle onun kaçp kurtulmasn salamtr.190 ah böylece kendisini
kurtarabilmi fakat bütün eyas, karargâh ve gözdesi veya haremi Tacl Hanm Vidin
Sancakbeyi Mesih Bey’in adamlar tarafndan esir edilmitir..191

Hatta kaçmaya engel olunmak üzere karlaryla sava meydanna getirilen ah
smail’in ordusu, karlar ve çoluk çocuklar da Sultan Selime yollanmtr.192Kadnlar
ve çocuklar hariç bütün esirler katledildiler.193

Çaldran malubiyeti üzerine ah smail, Tebriz’de tutunamayacan


anlayarak Dergüzin’e kaçmtr, zaferden sonra ileri harekata devam eden Yavuz Sultan
Selim 5 Eylül’ de Tebriz’e girdi. Selim’in maksad, pek çok kötülüklere ve
parçalanmalara sebeb olan ii Safevi Devleti’ni ortadan kaldrmakt.Tebriz’de sekiz,
dokuz gün kald; Fakat baz vezir ve kumandanlar ile askerinin önemli bir ksmnn
dönmek istemeleri yüzünden düüncesini gerçekletirmeden ancak Dou Anadolu’yu
Türk Devletinin bölünmez bir parças haline getirerek dönmütür.194

Tebriz ahalisi hemen Osmanllara ballklarn bildirdiklerinden yama ve


ziyana uramaktan kurtuldular. Aralarnda bin kadar hüner ve sanat sahibi kii çoluk ve
çocuklaryla birlikte stanbul’a yolland. 195

Yavuz Selim, Amasya’da iken ah smail’den bir elçilik heyeti geldiyse de
Osmanl padiah bu heyeti kabul etmedi. Bir süre sonra ah smail’den gayet yumuak
bir üslûpla yazlm bar mektubu ile birlikte bir elçilik heyeti daha gelmise de
Yavuz,ran ahnn sözlerine güvenmediinden gelen elçileri hapsettirmitir.196

190
Hoca Sadeddin, s. 208. Hammer, s.431.
191
Uzunçarl, s. 268;Mehmet saray, Türk ran Münasebetlerinde iiliin Rolü, Ankara, 1990, s. 22; Mustafa
Nuri Paa, Netayic ül-Vukuat, Kurumlar ve Örgütlenmeleriyle Osmanl Tarihi, C. I-II, Neet Çaatay (Sad.),
Ankara, 1979, s. 82.
192
Mustafa Nuri Paa, s. 82.
193
Hammer, s. 431.
194
Saray, s. 22,
195
Uzunçarl, s. 269; Mustafa Nuri Paa, s. 83.
196
Varlk, s. 195.

58
Çaldran Zaferi, Osmanl’nn galibiyeti ile sonuçland; Fakat yönetimdeki
bozukluk, zulüm ve hakszlk, halkn ruhundaki isyan duygularna üstün gelemedi. Halk
kurtuluunu gene eyhlerin ihtirasla dolu, fakat ruha hitap eden tevekkül alayc
telkinlerinde arad.”197

Bu zaferin sonunda, bata çinicilik olmak üzere, Osmanl ülkesinde


gelitirilmek istenen baz sanat dallar mensuplar ve zengin tüccarlar Tebriz’den
stanbul’a sürülmütür. Tebriz’in Yavuz Sultan Selim tarafndan, Safevilerin elinden
alnmasndan sonra da bu ehirden stanbul’a çeitli ilim, teknik, sanayi ve zenaat
dallarnda yetimi (kalifiye) elemanlar sürgün yoluyla transfer edilmitir.198

Bu zafer sonrasnda Safevilerle olan ilikiler düzelmemi ve ah smail’in el


altndan Anadolu’da faaliyetlerini yürütmesi sebebiyle onunla bar yaplmam ve bu
hükümdarn hileli tekliflerine ve maskeli güler yüzüne itimat edilmemitir.199

B. BOZOKLU EYH CELAL SYANI

Yavuz Sultan Selim Msr seferindeyken, Bozok (Yozgat)


200
Türkmenlerinden,Amasya’nn Turhal kasabas halkndan dirlik sahibi (Tmarl)eyh
201
Celal adl bir kii, mehdilik iddiasyla Tokat’ta isyan etmitir(1518-1519) ve etrafna
20.000’den fazla kii toplanmtr. Bu insanlar arasnda sipahiler, süvariler ve leventler
de vard.202

eyh Celal’in yaam gizlerle doludur eyh Haydar’n dört be yan sürdüü
çalarda Tokat’ta ortaya çkan bu adam önce eyh Cüneyd sanlm ancak o çekinip
Cüneyd olmadn Celal olduunu söyler dururmu. Bunun üzerine Cüneyd’in
müridleri kzarak burnunu kesip öldü diye brakp gitmiler. Sonradan Celal’in kendi

197
Refik, s.27-28.
198
Arslan, s.321.
199
Uzunçarl, II, s.348.
200
Uzunçarl II, s.297
201
Halk tarafndan ah Veli olarak da bilinmektedir.bk. Yetkin, s. 142.
202
Uzunçarl; II, s.297; Solakzade, I, s.88; Sümer. S.171; Refik. s. 28.

59
adamlar gelip götürmüler.203Bu bilginin hilafna Fuat Bozkurt “Celal kendine Cüneyd
der”diye bir bilgiyi kitabna almtr.204

Ayrca eyh Celal’e ah Veli dendiine dair Akda’n kitabnda bir bilgi
mevcuttur205.

ah smail’e güvenilerek ve onun tevikiyle olan206 bu syan hareketi öyle


balamtr: Kalenderî olan Bozoklu eyh Celal Tokat’ta Turhal kalesi yaknlarnda bir
maarada faaliyetlerine balamtr207

Mecnun ve abdal görünümde olan eyh Celal etrafnda toplanan insanlara:


“mehdi” bu maaradan çkacaktr. Ben de onu beklemekteyim”demi ve sonunda da
mehdi208 benim iddiasyla ortaya çkmtr.209

Söylemlerinde yoksul insanlarn, topraksz köylülerin, ar vergiler altnda


ezilenlerin yaamn düzeltmek onlara mutluluk getirme niyetinde olduunu dile
getirmi,210devlet idaresinden ve Anadolu’daki yoksulluktan memnun olmayan
zümrelerin ve ii eilimli Türkmen gruplarn üzerinde bu söylemler çok etkili olmu ve
bu insanlar onun etrafnda toplanmlardr.

Osmanl devletinden bir çok bey ile yüksek dereceli memurlardan kurulu bir
grup, eyh Celal’in maiyetine geçmi ve böylece meselenin ekli deiip, devlet
aleyhine gayet tehlikeli sinyaller vermeye balanmt.211

Böylece yukarda zikrettiimiz üzere eyh Celal’in etrafna toplananlarn says


yirmi bini am ve bu insanlar Bozok valisi Üveys Bey’in evini basmlar. Sivas

203
Akpaaolu, s.251
204
bk. Bozkurt, s.61
205
Akda, s. 118 dipnot.
206
Uzunçarl , II, s.297
207
Müneccimba, II, s. 498.
208
Mehdi: Zulüm ve hakszla uram kitlelerin düzenin ve adaletin yeniden tesisi için gönderileceine inandklar
ilahi bir kurtarc. Müslüman toplumlarda ise, biraz daha dar bir çerçevede dinin ve adaletin yeniden ihyas için Allah
tarafndan gönderilen mukaddes bir ahsiyet. Anadolu’da XIII.yy’dan itibaren Türklerin yaadklar siyasi ve
özellikle iktisadi ve ictimai bunalm zamanlarnda bir takm mesiyanik hareketler görülmü, XVII. Yüzyl ortalarna
kadar zaman zaman tekrarlana gelmitir. Bkz. Ocak, s. 817-818.
209
Müneccimba, II, s. 498;Solakzade, II, s. 88.
210
Tökin, s. 46
211
Dabayan, s. 16.

60
beylerbeyi âdi Paa’y Zile yöresinde bozguna uratmlard.212 O bölgedeki hakim ve
kad olan eriat ehlini öldürüp idamla halkn çocuklarn ve karlarn esir edip, elde
etmilerdir. stedikleri adamlar öldürüp idam ederek mallarn ve ellerindekileri yama
edip ülkede fitne ve karklk ortaya çkm ve.her taraf altüst olmutur.213 Bu bölgeyi
muhafazaya memur olan askerler, Celal’in önünden kaçp gizlenmekten baka bir ey
yapamyorlard. Durum defalarca Sultana arzedildi.214

in vehametini anlayan padiah derhal Rumeli Beylerbeyi Ferhat Paa’y bu


isyan bastrmak üzere görevlendirmi kendini de hemen stanbul’a dönmütür.215

Ferhat Paa’nn üzerlerine doru geldiini örenen isyanclar karlarna


çkacak kuvvetlere kar duramayacaklarn anladlar. ran’a kaçmak için Turhal’dan
Zile, Artukabad üzerinden Sivas tarafna geçtiler.Dulkadiroullarnn ba Elbistan
valisi ehsuvarolu Ali Bey de Türkmen askerleriyle Elbistan’dan yola çkarak onlar
takip etti, Svas snrna vardklarnda Ferhat Paa’nn Ankara’ya ulam olduunu
örendi ve eer Ferhat Paa’y beklerse düman kaçrabileceklerini düündü.216
syanclar Erzincan Akehir’de bozguna uratt eyh Celal’i öldürdü217.Ali Bey,
Celal’in ban sultana yollam ve Selim Han bundan memnun olup Ali Bey’e hil’at ve
murassa’ bir klç göndermitir.218

Ferhat paa, ehsuvarolu Ali Bey’i bu baarsndan dolay kskanmtr ve


ileride Kanuni Sultan Süleyman devrinde bu kskançlnn acsn ehsuvarolu Ali
Bey’i ve hanedann yok ettirmekle çkaracaktr.219

Bundan sonra meydana gelen isyanlar, her ne sebeple olursa olsun, halk
arasnda eyh Celal’in adna nisbetle Celalî sfatyla anlmaya baland.220

212
Sümer , s.73.
213
Celalzade Mustafa s. 446
214
Müneccimba, II, s. 498
215
Uzunçarl, II, s. 297.
216
Hoca Saadettin, IV, s.348. Ayrca ehsuvarolu Ali Bey’in hemen harekete geçmesini padiaha ho görünme
isteine balayanlar da vardr bk. Müneccimba, II, s. 499.
217
Uzunçarl, II, s. 297.
218
Müneccimba, II, s.499; Hoca Saadettin, IV, s. 349.
219
Solakzade, II, s. 89.; Müneccimba, II, s. 499., Hoca Saadettin, IV, s. 349.
220
Sümer, Ouzlar (Türkmenler) Tarihleri-Boy Tekilatlar- Destanlar, s. 171.

61
Bozoklu eyh Celal’in çkard isyann iddetle bastrlmasndan sonra Kanuni
Sultan Süleyman’n padiahlnn ilk yllarnda da dini eilimli bir dizi isyan çkt.
Safevi tahrikleri yannda hükümetin ve mahali idarecilerin mali uygulamalarndan
ikayetçi olanlarla bir ksm Türkmen gruplar devlet için oldukça büyük bir tehlike
haline geldiler.

Celali adn alanlar yalnz Anadolu’da yaplan zulümlerden bizar olup da isyan
edenler deildi, saraya balandklar halde sarayn israf ve yolsuzluklarndan
Anadolu’nun sefalet ve perialndan bizar olan bkan usanan Osmanoullarna
Anadolu’dan el çektirmek isteyen beyler ve sipahilere de bu ad verildi.221

Osmanl devlet anlay, bu isyanlar “hurûc ale’s-sultân” olarak


222
deerlendirmi ve kaynaklarda bu ifade sk sk kullanlmtr.

Bu isyanla ilgili olarak deyinmemiz gereken bir konu daha vardr: Yavuz
Sultan Selim’in kardei ehzade Ahmed’in kzlba olan olu Murat’n da bu isyan
hareketine kartyla ilgili kaynaklarda farkl bilgiler mevcuttur öyle ki;

Mustafa Akda II. Bayezid’in ehzade Ahmet’ten torunu ehzade Murad’n da


amcas Yavuz’a kar isyann sürdürdüünü belirtmekle beraber celali isyanclar ile
223
ilikisinin ne olduunun bilinmediini zikrederken, dipnotta Hüseyin Hüsamettin’in
Amasya tarihi adl eserinden yapt alnt da ehzade Murad’n eyh Celal ile balayan
Alevi halkn Celali ayaklanmasn sözü geçen eyhten sonra uzun yllar yönettiini dile
getiriyor.224

Solakzade’ye göre ise Sultan Murad’a ran’da dört yl ah’n yannda kaldktan
sonra ran’da maktul dümütür ve kimin öldürdüü de bilinmemitir.225Doal olarakta
bu dönemde de hayatta deildi.

Celalzade Mustafa Selimname adl eserinde Ferhat Paa’ya gelen, sapk


düünceli bir münafn; Kzlba olan Sultan Murat’n ölmeyip, acem diyarndan

221
Refik, s. 28.
222
lgürel, a.g.m, s. 252.
223
Akda, s. 118
224
Akda, s. 118.
225
Solakzade, II, s. 89.

62
gelerek Anadolu vilayetinde olan Ülke ileri gelenleri ve vilayet büyükleri ile buluup
anlama ve birleme yaptklarn ve artk Anadolu halknn tamamen Sultan Ahmet
taraftar olduunu yaknda aça çkp isyan edeceklerini, memlekette büyük
bozgunculuklar olacan ve bu durumu engellemek için hazrlk yaplmas gerektiini
söyledi. Ferhat paa ise bu haberin doru olup olmadn aratrmadan bu durumu
saraya bildirdi ve bu haber padiah tedirgin etti ve gerekli tedbirlerin alnmas için emir
buyurdu ve Murat her kim ile buluup görümüse hepsini öldürmesini söyledi.

Padiahn bu emri üzerine Amasya vilayetinde bulunan Siranck adnda bir


yalanc ve bozguncu emirin iine yarad. Bu kii mal mülke dükün zamann hilekar bir
insand. Bu bahane ile o bölgede zengin ve güçlü olan müslümanlara iftiara edip mal ve
mülklerini alarak suçsuz yere onlar öldürdü. Bu sralarda o ülkelerde ar derecede
zulüm ve korkunç hadiseler çkt. Sebebi ise cahil vezirin liyakatsiz durumlar ve cahil
emirlerin kötü ileriydi.226

III-KANUN SULTAN SÜLEYMAN DÖNEM SYANLARI

A. SÜKLÜN KOCA- BABA ZÜNNUN SYANI

Bu konuyla ilgili açklamaya geçmeden önce belirtmek istediimiz, Süklün


Koca ile Baba Zünnun olaylarnn birlikte yürütülen isyanlar olmas sebebiyle ikisinin
tek bir ayaklanma gibi ele alnacadr.

Kanuni Süleyman, tahta geçtiinde para darlna bir çare bulmak üzere
giritii “arazi tahriri”ni yenilemek suretiyle, hazine gelirini artrmaya çalma ilemleri,
bu kez Türkiye çapnda daha geni olaylar çkmasna sebep oldu. Bunun nedeni hem
tmarl sipahilerin hem de raiyyetin (çiftçilerin) neticeden zararl çkmalaryd. Çünkü
köylerin vergi gelirini eski defterlerdekilerden fazla gösterme emrini alm bulunan “il
yazclar” böylece sipahilerin beratlarnda kaytl yerlerden “ifrazlar” bularak hazineye
geri aldklar gibi, tarm ürünlerini, tarlalarn dönümlerini fazla göstererek de çiftçilerin
ödeme yükünü arlatryorlar, hatta “çiftlik” ( bir çift koum hayvannn ileyebilecei

226
Celal-Zade Mustafa, s. 448-450.

63
yer) tavann am bulduklar topraklar da geri alyorlard. te Kanuni’nin tahta
oturmas peinden Anadolu’da kzlca kyameti koparan hükümet ilemi bu idi.227

O sralarda Kanuni Sultan Süleyman Macaristan seferindeyken, yukarda sözü


geçen arazi yazmnn uyandrd honutsuzluk Bozok’ta balad ve birden geni
isyanlar biçimine dönütü.

Bu konuyla beraber ele alnmas gereken bir dier husus da Kanuni’nin


padiahlnn ilk yllarnda, Bozoklu eyh Celal isyann bastran Dulkadir beyi
ehsuvarolu Ali Bey’in be oluyla beraber öldürülmesi ve ehsuvarolu’nun
egemenlii altndaki Bozok ve Mara bölgesinin dorudan Osmanl idaresinin eline
geçmi olmasdr. Osmanlya hizmet eden bir adamn hile ile de olsa öldürülmesi ona
bal insanlarn tepkisine yol açmt. Bundan dolay o yörenin insan Osmanlya kar
tavrlydlar 228

1522 ylnda Dulkadirli Beyliinin banda bulunan ehsuvarolu Ali Bey,


Kanuni’nin buyruu üzerine be olu ile birlikte gizlice öldürüldü. Kendisine isnad
edilen suç, halkndan bazsna zulümde bulunmas ve yaplan ikayetleri teftie memur
olanlar öldürmesidir. Babas ehsuvar Bey gibi çok cesur bir harp adam olan Ali Bey,
Çaldran savanda,Dou ve Güneydou Anadolu’nun fethinde, Memlük seferinde
görmü olduumuz gibi ah Veli isyannn bastrlmasnda da unutulmaz hizmetler ifa
etmiti. Ali Bey’in öldürülmesinin asl sebebine gelince, bunun Dulkadir Ülkesini
dorudan doruya imparatorluk topraklarna katmak gayesi ile ilgili olduunda üphe
yoktur. te bu gibi olaylar Anadolu’da “Osmanl yiit basandr” sözünü ortaya çkard.
ehsuvarolu Ali Bey’in öldürülmesi, Dulkadir ülkesini bir Osmanl eyaleti ve Bozoku
da bir Osmanl sanca haline getirdiyse bu devlete pahalya mal olan isyanlarn
çkmasna sebebiyet verdi.”229

Bu isyan olayn balamas öyle olmutur: Ad geçen Sülün’ün tasarrufunda


olan mezraya iki yüz akçe vergi yazarlar. Her ne kadar o bu paradan yüz akçesinin
balanmasn ve yalnz yüzünün alnmasn rica ederse de dinlemezler. Sülünolu

227
Akda, s. 118.
228
Sümer, Ouzlar( Türkmenler).Tarihleri, Boy Tekilatlar, Destanlar, s. 171-172.
229
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 75.

64
isteinde direnir. En sonunda öfkelenen görevliler, Sülünolu’nun adamlarndan birini
yakalayp uzun sakaln keserler ve ikence ederler. Rica ve yakarmalarn kabul
olmadndan gayri böyle bir ihanete de urarlar.230

Uzunçarl’ya göre burada ad geçen Sülün, Kadri Hoca Babadr ve bu isyan
hareketinde olu ah Veli ile birliktedir.231

Bu olay Türkmen Alevi kesimini derinden etkilemitir. Çünkü bu insanlar için


sakaln önemli bir yeri vardr. Bir nevi simge durumundadr. Özellikle de bir Alevi
dedesinin böyle bir hakarete uramas Alevileri harekete geçirdi. Süklün Koca dier
köylerden yardm istedi ve balarna da halkn deer verdii Baba Zünnun232 geçti.233

syanclar, Bozok mirlivas Mustafa Bey’i,1527 ylnda öldürdüler. Bu ölüm


haberi stanbul’da büyük bir tepkiye yol açt; çünkü Mustafa Bey, ana tarafndan II.
Bayezid’in torunu, dolaysyla da Kanuni’nin halasnn oluydu.234 Bu sancan
tahririne me’mur olan Kad Muslihiddin’i ve de katibi Mehmet’i de öldürdüler. 
ciddiye binip de durum Sultan’a arzedilince Baba Zünnun gailesini defetmeye Karaman
Beylerbeyi Hürrem Paa memur edildi. skender Paa’nn olu olan Hürrem Paa çok
çalkan, neeli, devletin gücüne inanm, gururlu bir çelebi adamd. Gerçi çevredeki
beylere durumu bildirmi ve kendisiyle ibirlii yapmalarn istemiti. Ama onlarn
gelmelerini beklemesi gerekirken sabredemeyip isyanclar üzerine vakitsiz saldrya
geçti. Hürrem Paa, eyalet askeriyle varp Kayseri yaknlarndaki Kurunlu denilen
yerde Baba Zünnun’la karlat. Yaplan savata kendisi ile çel Sancakbeyi Bostanc

230
Peçevi, I, s. 90-91; Uzunçarl,II, s. 346; Refik, s. 10 ; Akda, s. 118 ; Sümer; Ouzlar( Türkmenler).Tarihleri,
Boy Tekilatlar, Destanlarr, s. 171-172.Ayrca Sümer’in Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu
Türklerinin Rolü adl eserinde( ouzlar adl eserindekinden farkl olarak) olay öyle anlatr: Söklen oyma beyi
Musa kendisine fazla vergi yazldn öne sürerek bunun 100 akçesinin indirilmesini istedi, Musa Bey’in bu istei
yerine getirilmedii gibi, hakaretlerle yannda bulunan Sülün Koca adl bir dedenin saç ve sakal Mustafa Bey’in
adamlarnca zorla kesildi. Bunun üzerine Musa Bey, Mustafa Bey’in konan basarak onu, kad Muslihiddin’i ve
katibi Mehmed’i öldürdü.” Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 76.
231
Uzunçarl, II, s. 346.
232
Öztuna, Baba Zünnûn’un, Dulkadiroullar hanedanndan bir prens olduunu dile getiriyor. Bk. Ylmaz
Öztuna, Büyük Türkiye Tarihi, C. 4, stanbul, 1977, s. 168.
233
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 179. Faruk Sümer ise Baba Zünnun demez de Atmaca denilen bir kiinin
etrafnda toplanldn söyler bu olay üzerine Söklen, Hisarbeyli ve Tatar oymaklarndan bir çok kii Atmaca adyla
anlan bir alevi liderinin çevresinde toplandlar ...bk., Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu
Türklerinin Rolü, s. 76.
234
Öztuna, s. 167.

65
Ali Bey, Kayseri Hakimi Behram Bey, tmar ve zeamet sahiplerinden bir çou da ehit
oldular, yada düman elinde tutsak dütüler.235

Bu baar, Baba zunnun taraftarlarnn kuvvet ve kudretini arttrd. Artukâbâd


ve kazâbâd taraflar ellerine geçti.236

Bunun üzerine isyanclara kar yeninden bir kuvvet düzenlendi. Rumeli


Beylerbeyi Hüseyin Paa tüm Dulkadir askeri ve Mara hakimi Mahmut Bey ile
Sivas’ta dernek üzere iken Malatya sancakbeyi yularkst olu skender Bey bin kadar
adam ile isyanclar gözetlemeye gönderildi.

skender Bey kendine göre bir plan kurar ve önce sipahileri pusuya yatrr ve
kendisi adamlaryla isyanclara yaklap onlar pusuya çekmeye çalr. Kendisinin
pusuya yatrm olduu bu askerler, sebepsiz yere korkuya düerek kaçp gitmilerdir.
Bu durumda dört yüzden fazla seçkin adam orada telef olur.

Bu olaydan sonra Rumeli beylerbeyi Hüseyin Paa, Adana hakimi Piri Bey’in
öütlerine kulak asmayarak tekrar ad geçen isyancnn üzerine yürüdü. Höyülü237
denen yerde çok büyük bir sava oldu.238 syanclardan bini akn yaya ve atl öldü ve
Zünnunolu da öldürüldü. Bütün eyas, çadr ve arlklar da alnd. Gece olduunda
isyanclardan kaçabilenler tekrar geri dönüp Hüseyin Paa ve Piri Bey’e saldrdlar.
Hüseyin Paa yaral olarak Sivas’a geldii zaman öldü. Bu arada Diyarbakr Beylerbeyi
Hüsrev Paa beraberindeki Kürt askerleriyle beraber isyanclara saldrd ve onlar
öldürdü.239

235
Peçevi, I, s. 91; Müneccimba, II, s. 525;Solak-zade, II, s. 151.
236
Refik, s. 30.
237
Solakzade de Hun-Beli diye geçmektedir. Bk. Solakzade, II, s. 152.
238
Müneccimba, II, s. 525.
239
Peçevi, I, s. 91-92.; Refik, s. 30.;Müneccimba, II, s. 525- 526.; Solakzade, II, s. 152.

66
B. ZÜNNUNOLU SYANI

1526 ylnda Süklün Koca, Baba Zünnun olaylarnn devam biçiminde balad
ve sürdürüldü..240

Bozoktaki isyann hemen arkasndan Hisar Beyli Oymann boy beyi


Dulkadirli Zünnunolu, Çiçekli, Aça Koyunlu, Mes’udlu ve baka baz Türk
oymaklarnn bana geçerek ayakland. Ayaklanmaclar 5-6 bin kii olmulard.241
Geçtikleri yerleri yamalayarak, ran’a doru yönelmilerdi. Önlerine çkan Rûm (Sivas
)beylerbeyi Yakup Paa’y Unavur’da yenmiler ve yollarna devam etmilerdir. Bu kez
de Diyarbekir Beylerbeyi Hüsrev Paa, Pasin ovasnda isyanclar yakalad, yaplan
savata Zünnunolu’nun yanndakilerin çou öldürüldü.ise de Zünnunolu ran’a
kaçmay baarabildi.(1527)242

C. DOMUZOLAN VE BEYCE SYANI

1526 ylnda Adana sancann Berendi bucanda243 Domuzolan244 ve Tarsus


Sanca’nn ;Ula nahiyesinde Beyce245 adlarndaki kiiler be alt yüz kii ile
ayaklanarak yama ve tahrip faaliyetlerine giritiler. Adana valisi Ramazanolu Piri
Bey’in sancandaki askerler vastasyla bu isyanclar öldürüldüler.246

D. MUSTAFA OLU VEL HALFE SYANI

1525-1526 yllarnda Adana sancana bal Karaisal247 cemaatinden


Râfizîlii ve Tanrnn birliini inkar etmesi ile tannan Veli Halife, ran ahnn halifesi

240
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 182.
241
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 77.; Birdoan. s.151.
242
Sümer, a.g.e, s.77.
243
Solakzade’de Vize Sancana mensub Berdî nâhiyesi diye geçmektedir. Bk. Solakzade, II, s. 153.
244
Solakzadede Dokuz Olan diye geçmektedir. Bkz. Solakzade, II, s. 153; Müneccimba’nda Tonuz Olan diye
geçer. Bk. Müneccimba, II, s. 526.
245
Solakzade’de Yenice Bey diye geçer. Bkz. Solakzade,II, s.153; Uzunçarl’da Yekçe Bey diye geçmektedir. Bk.
Uzunçarl, II, s. 346.
246
Peçevi, I, s. 92, Müneccimba, II, s.526.
247
Solakzade’de Kayal diye geçiyor. Bk. Solakzade, II, s. 153.

67
olduunu iddia ederek çevresine büyük bir kalabalk248 toplamtr. 249 Bunlarn bana
geçerek Tarsus kasabas üzerine yürümü ve burann sancakbeyi ile savaa tutumutur.
“Karaisalu ve Kurunlu’yu yamalam ve kendisinden iki kat fazla askeri bulunan
Tarsus beyini yenmitir.250 Tam bu srada Piri Bey yetimi ve isyanclara göz
açtrmamtr. Gerçi her iki taraftan da çok insan ölmütür; ama sonuçta isyanclar
bozguna uratlp, tümü öldürülmütür.251

E. SEYD BEY ve NCRYEMEZ SYANI

Bu yl içerisinde Adana’nn Üzeyr sanca beyi Ahmed Bey’in kardeinin olu
Seyyid Bey252 adnda biri daha isyan etmitir. Bana krmz bir taç giyerek önce
amcas olan Ahmet Bey’i öldürmü ve o yöredeki zeamet sahiplerinden Yusuf ile
Hüseyin adl görevlileri de öldürüp mallarn yamalamtr. 253 Bana 5000 kadar insan
toplanmtr. Çevresine toplanan adamlaryla beraber Berendi nahiyesini tahrip edip,
Ayas kasabasn yakmtr.254

O sralar rahatsz olan Adana hakimi Piri Bey, stanbul’da bulunmaktayd ve


bu yüzden Adana basz kalmt. Bu durum Seydi adndaki isyancnn iine yaramt.

Rahatszlna ramen 4500 kadar kiiyi bir araya getirmi ve tam isyanclarn
üzerlerine gideceklerken, isyanclar Zülkadir ile eyaletinden Karz adl kasabay da
yama etmilerdir.255

O sralarda bu isyanclara nciryemez adl bir kii daha yanndaki 500 ü akn
adamyla beraber katld. Bunlar hep birlikte Sis kasabasn kuatmlard. Bu srada Piri
Bey isyanclar üzerine saldrya geçti. Sava iddetlenince Piri Bey’in Vilayet
ahalisinden toplad kuvvetler dayanamayarak dalara kaçp daldlar. Bu durumda

248
Sümer yalnzca çevresinde 500 kii olduunu söylemektedir.bkz, Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve
Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 78.
249
Uzunçarl, II, s. 346.
250
Sümer, a.g.e, s. 78.
251
Peçevi, I, s. 92; Solakzade, II, s. 153.
252
Peçevi’de Seydi Bey diye geçmektedir. Bkz. Peçevi, I, s. 96.
253
Peçevi, I, s. 97.
254
Müneccimba, II, s. 528.
255
Peçevi, I, s. 97.

68
Piri Bey kalan askerlerinin yanna gitti türlü vaadlerle onlar gönlünü kazanp, isyanclar
üzerine saldrya geçtiler. Sonunda bozulan isyanclar ikiye ayrlp bir ksm Azir
nahiyesine, dier ksm ise Sis dalarna sndlar. Fakat Piri Bey savamaya gerek
kalmakszn bunlar yakalayp klçtan geçirmitir.256

Seyyid Bey’de yakalannca zincire vurularak stanbul’a gönderilmitir.


stanbul’da bir müddet tehir edildikten sonra aslmtr.257

F. KALENDER ÇELEB SYANI

Bu isyan hareketinde ba çeken kii Kalender Çelebi’dir. Öncelikle Kalender


Çelebi hakknda bilgi sahibi olmamz bu isyan doru deerlendirmemizi
salayacandan onunla ilgili ahsi bilgileri vermekle konumuza balayabiliriz.

Kalender Çelebi, Hac Bekta-i Veli’nin torunlarndandr. Hac Bekta-


Veli’nin Kadnck Ana’dan doma öz olu olan Habib Efendi’nin soyundan
gelmedir.258 öyle ki Kalender’in babas skender, skender’in babas Balm Sultan,
bunun babas Resul Çelebi bunun da babas Habib Efendi’dir.259

Osmanl kaynaklarnda yukarda saydmz ekilde bir soy aac


verilmektedir. Baz aratrmaclara göre ise Kalender Çelebi beinci göbekten Hac
Bekta’n evlatlarndandr. Onlara göre ise soy aac u ekildedir:

1. Hac Bekta

2. Seyit Ali Sultan (Kzl Deli Sultan) 1310-1402.

3. Seyit Ali Sultanolu Resul Bali, 1361-1441.

4. Seyit Ali Sultanolu Mürsel Bali, 1384-1438.

256
Peçevi, I, s. 97.
257
Müneccimba, II, s. 528.
258
Solak-zade, II, s.154.
259
Peçevi, I, s. 92; smail Hakk Uzunçarl, Osmanl Tarihi adl eserinde bu soy silsilesini zikretmekle beraber,
verdii dipnotta silsilenin shhatinin üpheli olduuna da dikkati çekmektedir.Bk. Uzunçarl, II, s.346 dipnot.

69
5. Mürsel Baliolu Balm Sultan (Hzr Bali) 1473-1516

6. Mürsel Baliolu Kalender Çelebi, 1476-1527260

Bu soy aaçlarnda farkllklar olmasna ramen, bütün kaynaklarn birletii


nokta Kalender Çelebi’nin Hac Bekta soyundan olmas ve Hac Bekta dergah
postniliini yapm olmasdr.

Kalender Çelebi, otuz dokuz yanda, Balm Sultan’n 1516 ylnda ölümüyle
birlikte posta oturmu, Alevi toplumunu en üst pirlik makam olan postnilik
makamnda temsil etmitir.261 O oldukça kültürlü, etkili ve ozanl olan bir kiidir.
Sakin yaratl ve air tabiat ile çevresine kendini sevdiren bir kiilii vardr.262
Zamannn büyük bir ksmn kitap okuyarak, deyi söyleyerek geçiriyordu. Günümüze
kadar gelen deyileri vardr.263 Bu deyiler snrl saydadrlar.264

260
A. Haydar Avc, Kalender Çelebi Ayaklanmas, Ankara, 1998, s. 34.
261
Avc, s. 34.
262
smail Özmen, Alevi Bektai iirleri Antolojisi,C.II,Ankara, 1995, s. 35.
263
Özmen, s.37-42. ; Saadettin Nüzhet, Bektai airleri, stanbul, 1930,s.191-192.
264
Özmen, s. 40, Bu deyilerin birinde Kalender öyle demektedir

Allah bir Muhammed Ali


Nazar eyle bâri bana
zz-ü celalin akna
Çektirme ol zâri bana

Pirlere niyaz ederiz


Yalan dünyay nideriz
Ölürüz hasret gideriz
Göster ol didar bana

Muhammed Ali’dir server


Kapusuna varp yalvar
Dileyene muradn ver
rak eyle nâri bana

Kalender alar yerinir


Ak hayaliyle sürünür
Cennet-i ridvan görünür
ol güzelin kaddi bana

70
Mezar, Krklareli’ndeki Hac Bekta Veli Tekkesindeki, Balm Sultan
Türbesinin bat yönündeki özel bölümdedir. 265

syann Balamas ve Gelimesi

O dönemde, halk ve köylü devlet idaresinden memnun deildi. Sancak


beylerinin soygunculuu, kadlarn adaletsizlii, rüvet, hakszlk alm ban
yürümütü.266

Kalenderolu, iradlarnda malda ve mülkte eitlik ve ortaklk meselesini öne


sürüyordu: ve koruyucu esirgeyici olan Tanr’nn gösterdii gibi, nasl a, havaya ve
suya ortaklaa malik olunuyorsa, mala ve mülke de öylece eit ve ortaklaa malik
olunmalyd. Her eyin eit ve ortak oluunu Allah düzenlemiti. Allah, topran
servetlerini, mal ve mülkü hiç kimseye tek bana malik olmas için deil, topluma
beraberce ortaklaa malik olmas için vermiti. Topraksz ve yoksul köylü topraa ve
mala kavuacakt. Servet, kardeçesine, eit olarak ortaklaa bölüülecekti.267

Kalenderoullar, dini vecibeleri dierleri kadar ciddiye almayan ve bunun


yerine kamu hayatnda, her yerde daha önemli bir rol alan dervilerden oluturulmu bir
tarikatt.268

Gerek yoksul halk gözeten sözleriyle davranlar, gerekse kiilii nedeniyle


halk arasnda büyük saygnl ve etkinlii bulunan Kalender Çelebi isyan bayran
açar açmaz çevresinde ksa sürede 30.000’den fazla kii topland.269

Mali skntlardan ve yeni düzenlemelerden memnun olmayan ve youn Safevi


propagandasndan etkilenen Türkmen gruplarn destek verdii bu isyan 1526 ylnda
Kanunu Sultan Süleyman Mohaç seferindeyken patlak verdi270.

Hatta o zamana kadar ki en büyük isyann, onun ban çektii bu hareket


olduunu Peçevi’deki u ifadeye bakarak anlamaktayz:

265
Özmen, s. 35
266
Tökin, s.51.
267
Tökin, s. 52.
268
Nicolae Jorga, Osmanl mparatorluu Tarihi, (çev.) Nilüfer Epçeli, C. II, stanbul, 2005, s.303.
269
Yetkin, s. 144.
270
Mücteba lgürel, “Kalender ah”, DA, C. 24, stanbul, 2001, s. 249.

71
“Ad geçen Kalender ah o kadar güç ve itibar kazand, o kadar kalabalk bir
topluluun ba oldu ki, böylesi imdiye kadar hiçbir asiye nasip olmu deildi. Ik ve
abdal diye anlan ne kadar inanc ve eylemi bozuk kimseler var idiyse yanna toplanp
yirmi,otuz bin kadar ekiyadan oluan büyük bir çete meydana geldi.”271

Kalenderin etrafnda toplananlarn sayca çok olmasnda Dulkadiroullar’nn


da onun safna geçmesi etkili olmutur. Yukarda bahsettiimiz gibi Dulkadir topraklar
üzerinde Osmanl egemenliini hiçbir kayt tanmakszn gerçekletirmek isteyen
Kanuni Sultan Süleyman, Dulkadirli Beylerinin ba ehsuvarolu Ali Bey’i be olu
ile birlikte öldürtmütü. Böylece Dulkadir ülkesi ve Bozok tümüyle Osmanl’ya
balanm ve Bozok bir Osmanl sanca durumuna sokulmu oluyordu. Oysa
ehsuvarolu Ali Bey, Osmanl devletine sadakatle hizmet etmiti. Bu durum bölgede
Osmanl devletine kar büyük bir tepkiye yol açt gibi “osmanl yiit basandr”
sözünün ortaya çkmasna neden olmutur.272

Ayrca Ferhat Paa, Sultan’a, Dulkadiroullarndan tmarn kaldrlmasn ve


bütün tmarlarn hazine-i hümayuna devrini arzetmiti. Süleyman Han da bu eyaleti mirî
mukataa ilâve etmilerdi. Bu yüzden tmarlar ellerinden alnan Dulkadiroullar
intikam almak için frsat kolluyorlard. Kalender isyan edince ona katldlar.273

Kalender Çelebi ayaklanmasnn kitle taban köylü-çiftçi kesimiydi. Yoksul


halkt. Geni Türkmen ynlaryd. Elinden dirlii alnm, yoksullua itilmi küçük
dirlik sahipleriydi. Devletçe dlanm, baskyla düzen içerisinde tutulmaya çallan
kesimlerdi. Bunlarn geneli Alevi ve Türkmenlerdi. Doallkla içlerinde devletçe kyma
uram, toprak yoksulu braklm Sünni öeler de vard. Alevi nitelikli olan Kalender
Çelebi ayaklanmasnn balaklar bu tür Sünni öelerle, elinden dirlikleri alnan küçük
toprak sahipleriydi.274

Kaynaklarn “Iklar”, “Torlaklar”, “Kalenderiler”, “Abdallar” ve “Mülhidler”


dedikleri, bu Alevi gruplar harekete geçiren mezhep ve tarikat banazl deildi.
Toprak sorunlar, devlet basks, devlet ve yönetimle olan çelikileri onlar bu tür geni
271
Peçevi, I, s.93.
272
Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Türklerinin Rolü, s. 75.
273
Müneccimba, II, s. 527
274
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, stanbul, 1992, s. 185.

72
bir kitle eylemine sürüklemiti. Bilindii gibi bu olaya Dulkadirli Türkmenler, Tmarl
Sipahiler, Sünni çiftçiler, dahas kent ve kasaballar da katlmt.275

Solakzade, Kalender Çelebi’nin “zamann mehdisiyim” diyerek ortaya


çktndan bahseder,276 ve ona uyanlar da “Etrâf ve eknâfdan parasz pulsuz burûnîler,
abdal torlaklar ve dinsiz merebliler ile mezhebsizler, pek çok kötülük sever” olarak
nitelendirir.277 Peçevi ise onlar k ve abdal diye anlan, inanc ve eylemi bozuk
insanlar olarak zikreder.278

Bu ayaklanma Krehir dolaylarnda çkmt ama bu yöreyle snrl


kalmamt. Köylülüün, Türkmen’in ve Aleviliin youn olduu bölgelere yaylmt.
Krehir, Ankara, Bozok, Sivas, Mara,Adana ve Tarsus ayaklanma alan olmutu.
Ayaklanmaya Orta Anadolu’nun Çiçekli, Akçakoyunlu, Masatl, Bozoklu
Türkmenleriyle güneyin Dulkadir Türkmen boylarndan özellikle Karacalu ve Bianlu
(Dokuz boy) lar katlmt.279

Etrafnda toplanan yirmi, otuz bin kiilik insanla çevredeki sancakbeylerini ve


eyalet valilerini malup etmi, bunun üzerine cüreti ve faaliyetleri artmt. Bu isyan
derhal bastrlmayacak olursa, Anadolu’nun tehlikeye gireceini devlet merkezine
bildirilmi ve padiah seferden derhal stanbul’a dönerek isyan bastrmak için veziri
azam brahim Paa’y görevlendirmitir.

brahim Paa üç bin yeniçeri ve iki bin sipahi (Kapkulu) ile stanbul’dan
çkmt; Anadolu beylerbeyi Behram Paa ve Karaman beylerbeyi Mahmut Paa
eyaletlerindeki tmar ve zeamet sahipleri ve komutanlarla kendisine iltihak ettiler; fakat
sevkedilen kuvvetleri Kalender Çelebi 27 Mays 1528’de280 Cincilfe281 denilen yerde
fena halde perian etmi ve Karaman Beylerbeyi Mahmut Paa, Alaiye (Alanya) Beyi
Sinan Bey282, Amasya Beyi Koçi Bey, Birecik Beyi Mustafa Bey, Anadolu Tmar

275
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s.153.
276
Solakzâde, II, s.153.
277
Solakzade, II, s.154.
278
Peçevi, I, s. 93.
279
Öz, Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar, s. 187.
280
Akda; s. 119.
281
Müneccimba’nda Smna diye geçiyor. Bk. Müneccimba, II, s.526. Solakzade’de Sahife diye geçiyor. Bk.
Solakzade, II, s. 154.
282
Solakzede’de Alâiye (Alanya) Beyi Mustafa Paa olarak belirtilmitir. Bk. Solakzade, II, s. 155.

73
Defterdar Nuh ve Karaman Defter Kethüdas eyh Mehmet ehit düenler arasndadr.
.283

Bu malubiyet üzerine, Solakzade’de öyle bir bilgi var:

“Bütün torlaklar, külliyet ile silahlar, arlklar haymeler ve çadrlar ile


sahiplendiler. Çplak ve perian iken, giyinip kuandlar. Övünülecek elbiseler ile
donandlar.”284

Bu malubiyet haberi duyulunca bakomutan brahim Paa derhal harekete


geçti ve baz önlemler ald. Önceki çatmada bozguna urayan askerden tek bir erin
bile ordusuna katlmasn yasaklad. ayet gelen olursa, onu yakalayp divan önüne
çkarana ödüllerle rütbe ve ödenek artrm vaadinde bulundu. Yakalanp getirilenlerin
de, yenilgi üzerine konuurlarsa asker arasnda bir karkla yol açmasn diye, idam
olunmalarn emretti.

Beylerbeylerinin kalabalk askerlerinden yararlanmay bir yana brakarak,


sadece kapkulu birlikleri ile yetindi..285

Bu isyann öncesinde ve sonrasnda çkan ayaklanmalarn hiç biri Kalender


Çelebi’nin isyan kadar tehlikeli olmad. Bu ayaklanmann ehemmiyeti dolays ile
Kalender Çelebi’nin üzerine bizzat Vezir-i Azam brahim Paa gitti.Kalender Çelebi,
brahim Paa’nn gönderdii kuvvetleri ar bir bozguna uratt. Gerçekten dirayetli bir
devlet adam olan brahim Paa, ayaklanmann asl sebebini aratrd ve Kalender
Çelebi’nin bana toplananlarn çounun dirlikleri kesilmi, Dulkadrl Türkmen
sipahileri olduu anlald. brahim Paa Dulkadirli oymaklarndan Karacalu ve Dokuz
Boy beilerini çararak dirliklerin geri verileceini taahhüt etti. Bu taahhüt üzerine
Dulkadrllar Kalender Çelebi’nin yanndan ayrldlar.286 300-500 kii ile kalan
Kalender Çelebi de kolayca malup edilerek öldürüldü.287 Kalender Çelebi, Nurhak

283
Uzunçarl, II, s.347; Peçevi, I, s.93.
284
Solak-zâde, II, s. 155.
285
Peçevi, I, s. 93-94.
286
Çetin Yetkin, Kalender’den ayrlan bu Türkmenleri, kandrlan ve isteklerini elde ettiklerini sananlar olarak
nitelemektedir. Bk. Yetkin, s. 145.
287
Sümer, Ouzlar(Türkmenler) Tarihleri-Boy Tekilat- Destanlar, s.172.

74
dalarnda sadk bendesi Dulkadir beylerinden Veli Dündar ile birlikte idam edilmitir.
ve ba kesilerek brahim Paa’ya götürülmütür.288

Ayrca brahim Paa, halka zulmeden, rüvet alan, adaleti uygulamayan


kadlar, idarede yetersiz devlet memurlarn, soygunculuk yapan sancak beylerini
yakalatp idam ettirdi. Bundan sonra, brahim Paa, vergilerin hafifletileceini,
hakszlklarn giderileceini, adaletin yerine getirileceini, ellerinden topraklar alnm
olan köylülere topraklar geri verileceini ilan etti. Ve bunlarn hepsini bir bir yerine
getirdi. Harekete katlm olan boy beylerini affetti.289

Zaferden sonra,brahim Paa, Kalender’e yenilen komutanlar ile beyleri


Tokat’a çard. Ve onlar “bir bölük baldr çplak hergele önünden neden kaçtnz?”
diye sorguya çekti. Anadolu beylerbeyi Behram Paa bu sual karsnda cevap veremedi
ve sustu. Dierleri ya birbirlerini suçladlar ya da ses çkarmadlar. Bunun üzerine
brahim Paa orada bulunan cellatlara onlar öldürmeleri için iaret verecei anda,
eskiden sadrazam iken emekli olan rahmetli Karamanl Pîri Mehmet Paa’nn olu çel
Sancakbeyi Mehmet Bey ayaa kalkp brahim Paa’nn önüne geldi ve öyle dedi:

“Eskilerimizden duyduklarmza göre öyle büyük ilerde, yüce Tanr’ya snp


slam Peygamberi’nin mucizelerini dileyerek gün görmü akll kimselerle
danldktan sonra girimek gerekirdi. Halbuki bizim komutanlarmz ne Tanr’y
andlar, ne de akll kimselere dantlar. Hatta, belki de bu hususu kulaklarna koymak
isteyenleri ayplar, tahkir ederlerdi. Bamza gelen uursuzluk bu gururdan oldu. te
iin esas bu arz ettiklerimdir.”Bu sözler paa’y çok etkiledi ve onlar öldürmekten
vazgeçip, affetti. 290

Ayaklanma gerek genilii ve gerekse özgenlii bakmndan tam bir çiftçi-


köylü hareketi olarak gelimiti. Halbuki imparatorluun kurucusu olan Türk köylü
halknn kendi devletine, padiahna ve hükümetine kar isyan etmi bulunduunu
açkça kaydetmeleri o zaman için olanaksz bulunan çada osmanl yazarlar bu
karklklar büyük bir “kzlba” ayaklanmas olarak kaydettiler ve gerçekleri

288
Tökin, s.53.
289
Tökin, 52-53.
290
Peçevi, I, s. 94-95.

75
bildirmeye yanamadlar. Osmanlc ve enderunlu iktidarnn övücüleri olan bu insanlar
bütün bu yüzyln hatta XVII. yüzyln balarndaki büyük olaylarn, bakaldrma
hareketlerini hep rafizi, mülhid kzlba olarak tantma yolunu tutmular ve bu sutetle
devletin yapcs olan Türk toplumunun içine yuvarland ekonomik bunalmn zoru ile
devlet düzenini ykmaya itilmi olduunu itirafa yanamamlardr.

Türkiye tarihinde bu ayaklanmadan sonra urada burada küçük çapl birkaç


olay olduysa da, bunlar Osmanl Devleti için önemli deildi.291

291
Akda, s. 122.

76
SONUÇ

ah smail 1502 ylnda Safevi hanedannn bana geçince, Anadolu’daki


Erdebil ocana bal bulunan kzlbalar kendi tarafna çekmek için gönderdii dailer
araclyla geni propaganda hareketlerine balamtr ve el altndan da isyan
hareketlerini yönlendirmitir.

16. yüzyl kapsayan bu isyan hareketlerine baktmzda siyasi ve ekonomik


yönden baskya uram ve ezilmi halk kitlelerini görmekteyiz. Bu insanlarn bu
durumlarndan faydalanan ran, siyasi menfaatleri gerei bu insanlar gönderdii
halifeler aracl ile etkilemi, kendi safna çekmi ve kanl olaylarn yaanmasna
neden olmutur.

Osmanl Devlet yöneticileri, bu olaylarn önlenmesine yönelik olarak çou


zaman bu ayaklanma hareketleriyle, bölgenin sosyo-ekonomik rahatszlklar arasnda
bir ilgi kurarak iyiletirici tedbirler alma yoluna gitmemi, aksine bu bölge halk ve
Türkmen airetlerinin er kayna ve bulunduklar bölgelerin de ekya üreten bir yer
olduu kanaatiyle, bunlarn tedip edilmeleri gerektii düüncesine sahip olmu ve bu
yönde zorlayc tedbirlere bavurmutur. XVI. yüzylda Anadolu’da yaayan göçebe,
yar-göçebe ve baz yerleik halkn maruz kald sosyal ve iktisadî skntlarla, mahallî
yöneticilerin bask ve kötü yönetimleri, bu zümrelerin devlete kar isyan hareketlerine
katlmalarna neden oluyordu. ah smail adna hareket eden ahkulu, Nur Ali Halife
Boz-Oklu Celâl, Mustafaolu Veli Halife, Sülün Koca, Baba Zünnun, Zünnunolu,
Beyce ve bunlardan daha kapsaml bir hareket olan ah Kalender isyanlarnn temelinde
hep bu çarpklklar yatmaktadr. Nitekim Sultan II. Bayezid döneminde, Teke-ili’nden
ran’a snan Türkmenlerin reislerine Sultan Bayezid’e neden isyan ettiklerini soran
ah smail’e u anlamda bir cevap vermilerdir: “Bayezid Han yal ve hasta bir kii
olduundan yönetim görevini yerine getiremez olmu ve devlet ilerini vezirlerine
teslim etmitir. Bu durum ise memlekette karkla neden olmu ve halk perian
duruma dümütür.”

Nihayet yaplan zulümlere dayanamayp isyan yoluna sapmlardr. Yukardaki


ifadelerden de anlalmaktadr ki, Safevîlere taraftar olan Türkmenler, iîliin inanç

77
esaslarn bilen, benimseyen ve bu uurda Sünnî bir devlet olan Osmanlya kar
mücadele etmek istediklerinden deil, Osmanl Devleti yönetim kademelerinde bulunan
devirme snfnn, Türk köylü ve özellikle konar göçer reâyaya kar adaletsiz ve
baskc tutumlarndan kaynaklanmtr.

Her eyden evvel bu ayaklanmalar inanç itibariyle muhalif kesimlere kar


olmayp ya dorudan Safevi tahriki ya da en azndan Safevi taraftarl çerçevesinde
Osmanl merkezi yönetimine kar yaplmtr. Dier taraftan isyan organize eden
önderler genellikle kurtarc mehdi eksenli iddialarda bulunduklar için ayaklanmalar
“mesiyanik”karakterdedir. Esasen XIII. yüzyldan itibaren ekonomik ve sosyal skntlar
yüzünden kendini gösteren hareketler bu dönemde Safeviler tarafndan ustaca
kullanlmtr. Bu isyanlar, baz iddialarn aksine dinî veya mezhebi kayglarn merkeze
oturduu hareketler olmayp Anadolu’da yaayan göçebe, yar göçebe ve baz yerleik
kesimle bir ölçüde tmarl sipahi zümresinin maruz kald skntlar, ayrca yerel
yöneticilerin bask ve hakszlklaryla dorudan ilikilidir.

Samiha Ayverdi’nin u tespiti bu durumu dile getirmektedir:

“ki yüz sene müddetle, vakit vakit coarak memleketin kann sel gibi aktan
celali isyanlarnda da baba zünnun, kalender, veli halife, domuz olan vakalarnn
figüran oyuncular, huzuru bozulmu ve hakszla uram halk kütleleri ise de, reji,
daima irann siyasi menfaati tarafnda hazrlanp sahneye konulan mehdilik davas gibi
ia mensuplarnn, ekaavet ve bozgunculuk perdesi arkasnda oynadklar siyaset
dramlar idi.

Zümre menfaatlerinden ve içtimai aksaklklar hedef tutan sosyal endielerden


ziyade, ahsi ihtiras ve yabanc cereyeanlarn tazyiki, bu vakalarn belkemiini tekil
eder.”292

ran tarafndan yönlendirilen bu isyan hareketlerinde köyler yaklm, kutsal


yerlere hakaret babnda hareketlerde bulunulmu, mallar yamalanmtr, bir çok sünni
insan da öldürülmütür. Bu olaylar sonucu da toplumun huzuru bozulmutur. Osmanl
böyle bir durumda iddete bavurarak bu olaylar çözme yoluna gitmitir. Suçlular
292
Samiha Ayverdi, Türk Tarihinde Osmanl Asrlar, C. 1, stanbul, 1975, s. 321-322.

78
cezalandrlmtr. Bazen de Kalender Çelebi ayaklanmasnda olduu gibi olaylarn
nedenleri aratrlm, sorunun tmarlar alnan sipahilerden kaynakland anlalnca bu
tmarlar geri verilerek isyancnn çevresinde toplananlarn geri çekilmesi salanmtr.

Bu isyan hareketlerinin altnda yatan nedenler çözümlenemediinden dolay


olaylara köklü çözümler getirilememitir. Bu olaylardan geriye iddet, kan, ac ve
gözya kalmtr.

79
KAYNAKÇA

Kitaplar

Akda, Mustafa. Türk Halknn Dirlik ve Düzenlik Kavgas Celali


syanlar. stanbul: Cem Yaynevi, 1995.

Akyol, Taha. Osmanl’da ve ran’da Mezhep ve Devlet. stanbul: AD


Kitapçlk, 1999.

Algül, Rza., Aleviliin Sosyal Mücadeledeki Yeri., stanbul: Pencere


Yaynlar, 1996.

Arslan, Hüseyin. 16. yy Osmanl Toplumunda Yönetim, Nüfus, skan, Göç


ve Sürgün. stanbul: Kaknüs Yaynlar, 2001.

Asrar, Ahmet. Kanuni Devrinde Osmanllarn Dini Siyaseti ve slam Alemi.


stanbul: Büyük Kitaplk, 1972.

Akpaaolu. Akpaaolu Tarihi. stanbul: Milli Eitim Basmevi, Atsz


Neri, 1970.

Avc, A. Haydar. Kalender Çelebi Ayaklanmas. Ankara: AAA Yaynlar,


1998.

Avcolu, Doan. Türklerin Tarihi. stanbul: Tekin Yaynevi, 1982.

Ayverdi, Samiha. Türk Tarihinde Osmanl Asrlar. stanbul: Damla


Yaynevi, 1975.

Bardakç, Cemal. Anadolu syanlar. stanbul: Kokun Basmevi, 1940.

80
Bagil, Ali Fuad. Din ve Laiklik. stanbul: Yamur Yaynevi, 1962.

Birdoan, Nejat. Anadolu’nun Gizli Kültürü Alevilik. stanbul: Berfin


Yaynlar, 1994.

Bozkurt, Fuat. Aleviliin Toplumsal Boyutlar. stanbul: Yön Yaynclk,


1990.

Celâl-Zâde Mustafa. Selim-Nâme. Ahmet Uur, Mustafa Çuhadar(hzl.).


stanbul: Milli Eitim Bakanl Yaynlar, 1997.

Çetinkaya, Nihat. Kzlba Türkler Tarihi, Oluumu ve Geliimi. stanbul:


Toplumsal Dönüüm Yaynlar, 2003.

Dabayan, Levon Panos. Osmanl’da er Hareketleri ve II. Abdulhamid


Han. stanbul: IQ Kültür Sanat Yaynclk, 2002.

Dalkesen, Nilgün. (1999). “15. ve 16. Yüzyllarda Safevi Propagandas ve


Etkileri”, Yaynlanmam Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi SBE,
1999.

Danimend, smail Hâmi. zahl Osmanl Tarihi Kronolojisi. stanbul:


Türkiye Yaynevi, 1971.

Düzda, M. Erturul. Ebussuud Efendi’nin Fetvalar. stanbul: Enderun


Kitabevi, 1983.

Ekinci, Mustafa. Anadolu Aleviliinin Tarihsel Arka Plan. stanbul: Beyan


Yaynlar, 2002.

Erk, Hasan, Basri. Tarih Boyunca Alevilik. stanbul: Varol Matbaas, 1954.

Eröz, Mehmet. Türkiye’de Alevilik-Bektailik. stanbul: Ota Yaynevi,


1977.

Flal, Ethem Ruhi. Türkiye’de Alevilik Bektailik.zmir: Selçuk


Yaynlar,1990.

81
Hammer,Baron Joseph Von Hammer Purgstall. Büyük Osmanl Tarihi (2).
Erol Klç, Mümin Çevik (hzl.). C.4,. stanbul: Üçdal Neriyat, 1989.

Hinz, Walther. Uzun Hasan ve eyh Cüneyd, XVI. Yüzylda ran’n Mili
Bir Devlet Haline Yükselii. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basmevi,1948.

Hoca Sadettin Efendi. Tacü’t-Tevârih. smet Parmakszolu (hzl.). Ankara:


Kültür Bakanl Yaynlar, 1992.

nan, Abdulkadir. Makaleler ve ncelemeler. Ankara: Türk Tarih Kurumu,


1968.

Jorga, Nicolae. Osmanl mparatorluu Tarihi. Nilüfer Epçeli (çev.).C. II,


stanbul: Yeditepe Yaynevi, 2005.

Kaleli, Lütfi. Binbir Çiçek Mozaii Alevilik. stanbul: Can Yaynlar, 1996.

Kaya, Hasan. Bir Baka Gözle Alevilik-Kzlbalk. stanbul: Senfoni


Yaynlar, 2003.

Kaygusuz, smail. Görmediim Tanrya Tapmam-Alevilik-Kzlbalk ve


Materyalizm. stanbul: Alev yaynlar,1996.

Kazc, Ziya. slam Tarihi.C. II, stanbul: Kayhan Yaynevi, 1997.

Melikoff, rene. Uyur idik Uyardlar. stanbul: Cem Yaynevi, 1993.

Mustafa Nuri Paa. Netayic-ül Vukuat, Kurumlar ve Örgütlenmeleriyle


Osmanl Tarihi. Neet Çaatay (sad.).C. I-II, Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1979.

Müneccimba, Dervi Dede Ahmet Efendi. Müneccimba Tarihi. C. II,


smail E. Erünsal (çev.). stanbul: Tercüman Gazetesi. Tarih yok.

Nianc, Mehmet Paa. Hadisât Osmanl Tarihi. Enver Yaarba (sad.).


stanbul: Kamer Neriyat, 1983.

Nüzhet, Saadettin. Bektai airleri. stanbul:Devlet matbaas, 1930.

82
Okumu, Ejder. Klasik Dönem Osmanl Devleti’nde Din-Devlet likisi.
Ankara: Lotus Yaynevi, 2005.

Ortayl, lber. Türkiye dare Tarihi. Ankara: Türkiye ve Orta Dou Amme
daresi Enstitüsü Yaynlar, 1979.

Öz, Baki. Alevilikle lgili Osmanl Belgeleri, stanbul: Can Yaynlar, 1995.
s.103-105

................Alevilie iftiralara Cevaplar. stanbul: Can Yaynlar, 1997.

................Osmanl’da Alevi Ayaklanmalar. stanbul: Ant Yaynlar,1992.

Özmen, smail. Alevi-Bektai iirleri Antolojisi. C. II, Ankara: Saypa


Yaynlar, 1995.

Özkrml, Atilla. Alevilik Bektailik ve Edebiyat. stanbul: Cem Yaynlar,


1985.

Öztuna, Ylmaz. Büyük Türkiye Tarihi. C. 4, stanbul:Ötüken Yaynevi,


1977.

Öztürk, Yaar Nuri. Tarihi Boyunca Bektailik.

Peçevi, brahim Efendi. Peçevi Tarihi. Bekir Stk Baykal (hzl.) Ankara:
Kültür Bakanl Yaynlar, 1981.

Refik, Ahmet. Onaltnc Asrda Rafzilik ve Bektailik. Mehmet Yaman


(sad.). stanbul: Ufuk matbaas, 1994.

Saray, Mehmet. Türk-ran Münasebetlerinde iiliin Rolü. Ankara: Türk


Kültürünü Aratrma Enstitüsü, 1990.

Solakzade, Mehmed Hemdemî Çelebi. Solak-zâde Tarihi. Vahid Çabuk (hzl).


Ankara: Kültür Bakanl, 1989.

83
Sümer, Faruk. Safevî Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu
Türklerinin Rolü. Ankara: Selçuklu Tarih ve Medeniyeti Enstitüsü Yaynlar, 1976.

......................... Ouzlar (Türkmenler) Tarihleri- Boy Tekilat- Destanlar.


stanbul:Ana Yaynlar, 1980.

Tansel, Selahattin. Sultan II. Bâyezit’in Siyasî Hayat. stanbul: Milli Eitim
Basmevi, 1996.

................................ Yavuz Sultan Selim. Ankara: Milli Eitim Basm Evi,


1969.

Timurolu, Vecihi. Alevilik, Bektailik, iilik, Kzlbalk. Ankara: Kalan


Yaynevi, 2004.

Tökin, Füruzan Hüsrev. Türkiye’de Halk Hareketleri. stanbul: Tipo


Neriyat ve Yaynevi, 1968.

Uur, Ahmet. Yavuz Sultan Selim. Kayseri: Erciyes Üniversitesi Sosyal


Bilimler Enstitüsü Müdürlüü Yaynlar, 1989.

Uzunçarl, smail Hakk. Osmanl Tarihi. C. II, Ankara:Türk Tarih Kurumu,


1975.

Yetkin, Çetin. Halk Eylemleri ve Devrimler. Ankara: Ümit Yaynclk, 1996.

Yldrm, Ali. Osmanl Engizisyonu. Ankara: Öteki Yaynlar, 1996.

Yurdaydn, Hüseyin G. slam Tarihi Dersleri. Ankara: AÜF Yaynlar, 1971.

Yücel, Yaar ve Ali Sevin. Klasik Dönemin Üç Hükümdar: Fatih, Yavuz,


Kânuni. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1991.

Yürükolu, Rza. Okunacak En Büyük Kitap nsandr. stanbul: Alev


Yaynlar, 1994.

84
Makaleler

Caferolu, Ahmet. “Türk Onomastiinde “Balk” Yahut “Serpu”. Sekizinci


Türk Dili Kurultaynda Okunan Bilimsel Bildiriler 1957. Ankara: Türk Dil Kurumu,
1960, ss.113-125.

Gökbilgin, M. Tayyib. “Çaldran Muharebesi”, slam Ansiklopedisi (A). C.


7,stanbul: Milli Eitim Basm Evi,1988, ss. 329-331.

lgürel, Mücteba. “Celâlî syanlar”, Diyanet slam Ansiklopedisi (DA). C. 7,


stanbul: Türkiye Diyanet Vakf Vakf Yaynlar,1997, ss. 252-257.

............................... “Kalender ah”, DA, C. 25, stanbul, 2001, ss. 249.

vanov P. P. “Karakalpaklarn Tarihine Dair Materiyaller”. H. Ortekin (çev.).


Ülkü Mecmuas. C. XI, S. 65, Temmuz, 1938.

Ocak, Ahmet Yaar. “ V. Milletleraras Türkiye Sosyal ve ktisat Tarihi


Kongresi, 21-25 Austos 1985, Ankara: Türk Tarih Kurumu Yaynlar, 1990.

Dr. Rasovski. “Eski Rus Tarihinde Karakalpaklarn Rolü”. H. Ortekin (çev.).


Ülkü Mecmuas. C.X, S. 57, kinci Terîn, 1937.

Tekinda, M. C. ehabettin. “ah Kulu Baba Tekeli syan”. Belgelerle Türk


Tarihi Dergisi, S. 3- 4, Aralk 1967,ocak 1968???

.............................................. “Yeni Kaynak ve Vesikalarn I Altnda Yavuz


Sultan Selim’in ran Seferi”. st. Üniv. Ed. Fak. Tarih Dergisi. C:17, S. 22, 1967. s.
54-55,77-78.

................................................ “Teke-Eli”, A. C. 12/1, stanbul: Milli Eitim


Basmevi, 1979, ss. 124-128.

Uluçay, Çaatay. “Yavuz Sultan Selim Nasl Padiah Oldu?”. . Ü. Ed. Fak.
Tarih Dergisi. C. VI, S. 9, Mart 1954; C. VII, S.. 1, Eylül 1954; C. VIII, S. 11- 12,
Eylül 1955, ss.53-90.

85
Üzüm,lyas. “Kzlba”, DA. C. 25. Ankara: Türk Diyanet Vakf Yayn
Matbaclk ve Ticaret letmesi, 2002, ss. 546-557.

Varlk, Mustafa Çetin, “Çaldran Sava”, DA. C. 8, stanbul, 1993, ss. 193-
195.

86

You might also like