You are on page 1of 7

Bankacılar Dergisi, Sayı 52, 2005

Türkiye’de Yabancı Bankalar*

I. Giriş:

Uluslararası bankacılık faaliyetleri, geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren uluslara-


rası ticaret akımlarının ve doğrudan yabancı yatırım faaliyetlerinin artmasına bağlı olarak
önemli ölçüde büyümüştür. Yabancı sermaye hareketlerini etkileyen başlıca faktörler;
serbestleşme politikaları, yabancı bankaların faaliyetlerine izin veren yaklaşımlar, bankacılık
krizleri ve banka sisteminin yeniden yapılandırılması, uluslararası ekonomik işbirliğine artan
katılım ve teknolojik yenilikler olarak sıralanabilir.

1990’lı yıllarda birçok ülkede uygulanan serbestleşme politikaları ile yabancı bankala-
rın şube açmalarına ve banka kurmalarına imkan tanıyan düzenlemeler, gelişmekte olan
ülkelerde yaşanan bankacılık krizleri, uluslararası sermaye akımları, teknolojik yenilikler
özellikle gelişmekte olan ülkelerde yabancı bankaların sektördeki payının önemli ölçüde
artmasına yol açmıştır. Bu gelişmelere bağlı olarak, yakın dönemde bir çok gelişmekte olan
ülkede yapısal değişiklikler yaşanmıştır ve yaşanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde yaşanan
değişim sürecinde görülen gelişmeler şöyle sıralanabilir;

ƒ Özel sektörün rolünün artması,


ƒ Uluslararası entegrasyon çabası,
ƒ Piyasa mekanizmasının gelişmesi,
ƒ Finansal sektörün büyümesi ve işlevinin artması,
ƒ Bankacılığın rekabete açılması,
ƒ Uluslararası kurallara yaklaşılmasıdır.

Gelişmekte olan ülkelerin uluslararası ekonomik ilişkilere daha fazla katılmaları sade-
ce mal ve hizmet hareketi ile sınırlı kalmamış, sermaye hareketleri de dikkati çeken bir seyir
izlemiştir. Önce resmi kanallardan başlayan bu hareket daha sonra bankalar üzerinden
sürmüştür. Son dönemde ise doğrudan banka dışı özel sektöre ve sermaye piyasalarına
yönelik hareketler dikkati çeken bir büyüklüğe ulaşmıştır. Bu ülkelerde konsolidasyon süreci
hızlanmış, bankacılık sisteminin korumacı yapısı hızla değişmiştir. Yerli piyasaları yabancı
bankaların rekabetine açan yaklaşımlar, gelişmekte olan ülkelerde bankaların düzenlenmesi
ve denetimine ilişkin uluslararası standartlara yönelik değişiklikler, yabancıların gelişmekte
olan ülkelerde gördükleri gelişme potansiyeli ve daha yüksek karlılık gibi fırsatlar bu
ülkelerdeki bankacılık faaliyetini etkilemiştir.

Bu arada, finansal hizmetlerde küresel gelişmeler gelişmiş ülkelerdeki bankalar için ö-


zellikle sermaye piyasalarından ve banka dışı kesimlerden gelen çok ciddi bir rekabet baskısı
yaratmıştır. Gelişmiş ülkeler açısından finansal hizmetler sektörüne yönelik gelişmeler;

ƒ Küresel rekabet,
ƒ Banka dışı sektörlerden gelen baskı,
ƒ Geleneksel hizmetlerin kar marjlarının düşmesi,
*
TBB, Bankacılık ve Araştırma Grubu.

3
Türkiye Bankalar Birliği

ƒ Sınır ötesi faaliyetlerin cazip hale gelmesi,


ƒ Operasyon giderlerinin düşürülmesi amacıyla ölçek ekonomisi arayışı olmuştur.

Bu baskı geleneksel hizmetlerin faiz marjının düşmesine ve karlılığın azalmasına ne-


den olmuş, bu da bankaların marka değerini etkilemiş ve bankaları yeni arayışlara itmiştir.
Öte yandan, bilgiye, güçlü iletişime, sermayeye ve rekabete dayalı bir sektör olan bankaların
sınır ötesi faaliyetlerinin maliyetini düşüren çok önemli gelişmeler olmuştur; uluslararası
bankalar hem yerli piyasada hem de sınır ötesinde faaliyetlerini büyütme çabasına girmiştir.
Operasyon giderlerinin düşürülmesine imkan sağlayan ölçek ekonomilerini kullanma
fırsatlarını değerlendirmeye çalışmıştır.

Pazar paylarını artırma çabasına giren bankalar hızla artan rekabet altında gerek ürün
bazında gerekse bölgesel bazda ürün yelpazesini genişletmek durumunda kaldılar. Tabii ki
yeni riskler üstlendiler. Buna karşılık risk yönetimlerini geliştirdiler. Büyük ölçekli bankalar
kendi ülkelerinde doyuma yakın hale gelen pazarın yanında off-shore bankacılığa ve
gelişmekte olan yeni pazarlara girmeye başladılar. Global tecrübesi olan bankalar uluslararası
yatırımlara girdiler, diğerleri daha çok bölgesel kurumlar halinde yapılandılar. Bu arada, yerli
piyasaların özelliklerinin, müşterilerin davranışlarının bilinmemesi ve kültürel farklar
gelişmekte olan piyasalardaki yapılanmayı etkileyen faktör olmaya devam etti. Bu nedenle
bazı uluslararası bankalar faaliyetlerini belli bölgelerle sınırlı tutmuşlardır.

Yabancı bankalar üzerine yapılan çalışmalar, bu bankaların gelişmekte olan ülke piya-
salarına ilk önce sınırlı hacimde şubeler olarak girmeyi tercih ettiklerini ve daha çok sermaye
piyasalarında faaliyet gösterdiklerini ortaya koymaktadır. Yabancı sermayeli bankalar,
gittikleri ülkelerdeki perakendeci bankaların hisselerinin alınması yoluyla ortaklık kurma ya
da yeniden yapılandırılan banka hisselerinin alınması yönünde davranış göstermektedir.

Bazı yabancı bankalar ise ulusal sermayeli perakendeci bankalarda azınlık hisseleri
almayı tercih etmektedirler. Yabancı bankalar, finansal kriz sonrası süreçte hükümetlerin
yeniden sermayelendirmeye tabi tuttukları bankaları satın almak yoluyla da perakendeci
pazarlara yönelmektedirler. Bazı ülkelerde yabancı bankaların sayısı ulusal bankaların
sayısını geçmektedir.

Yabancı sermayeli bankaların sektör payları incelendiğinde; AB’nin gelişmekte olan


ülkelerinde yabancı bankaların sektör toplam sermayesi içindeki payının yüzde 50’lerin
üzerine çıktığı görülmektedir. Çek Cumhuriyeti’nde sektörde yabancı bankaların payı yüzde
80’nin, Macaristan’da yüzde 70’in, Polonya’da yüzde 60’ın üzerindedir. Bu oran Latin
Amerika ülkelerinden Arjantin’te yüzde 50’ye, Brezilya’da ise yüzde 30’a yakındır.

AB üyesi gelişmiş ülkelerde, AB ve diğer ülkelerden gelen yabancı sermayeli bankala-


rın sektör payı Avusturya’da yüzde 20, Danimarka’da yüzde 17, Fransa’da yüzde 19,
Almanya’da yüzde 5, İtalya’da yüzde 8, Hollanda’da yüzde 11, İspanya’da yüzde 10,
Yunanistan’da yüzde 20’dir. Ancak, bu oranların önemli bir bölümünü AB üyesi ülkelerden
gelen bankalar oluşturmaktadır. Bu ülkelerde AB dışı ülkelerden gelen yabancı sermayeli
bankaların payı oldukça düşüktür.

II. Türkiye’de Yabancı Sermayeli Bankalar

Ülkemizde, özellikle liberalizasyon sürecinden sonra yabancı banka girişleri artmıştır.


Bunda 1989 yılında sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesi ve uluslararası ticaretin artması

4
Bankacılar Dergisi

özellikle etkili olmuştur. Ancak, yabancı bankaların sayısı yıllar itibariyle artmasına rağmen
aktif paylarında önemli bir değişme olmamıştır. Nitekim, 1980 yılında 4 olan yabancı
sermayeli banka sayısı 2000 yılı sonunda 21 olmuştur. Bu sayı 2004 yılı sonunda ise 15’tir.

Türkiye’de Yabancı Bankalar


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 4 26 21 15
Mevduat bankaları 4 23 18 13
Türkiye’de kurulmuş bankalar 2 7 5 6
Türkiye’de şube açan bankalar 2 16 13 7
Mevduat kabul etmeyen bankalar 0 3 3 2

Sektör 43 66 79 48
Mevduat bankaları 40 56 61 35
Mevduat kabul etmeyen bankalar 3 10 18 13
Kaynak: TBB

Buna karşılık, yabancı sermayeli bankaların toplam aktiflerinin sektör içindeki payı
yüzde 5’in altında kalmıştır. Koçbank A.Ş. ve Türk Ekonomi Bankası A.Ş.’deki ortaklıklar da
dahil edildiğinde bu oran yüzde 6’ya yaklaşmaktadır. Bu bankaların krediler içindeki payı
yüzde 5, mevduattaki payı yüzde 2,5 düzeyindedir. Bu bankalar sektör özkaynaklarının yüzde
5’ine sahiptir.

Yabancı Sermayeli Bankaların Sektör Payı (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Aktif 2,9 3,5 5,4 3,4


Kredi 1,8 3,5 2,8 4,7
Mevduat 2,3 2,4 3,2 2,5
Özkaynak 2,2 3,8 7,6 4,5
Kaynak: TBB

2004 sonu itibariyle yabancı sermayeli bankaların toplam aktifleri 7,7 milyar dolar,
kredileri ve mevduatları 3,5 milyar dolar ve özkaynakları 1,5 milyar dolardır.

Toplam Aktifler (Milyon dolar)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 538 1.990 8.403 7.716


Mevduat bankaları 16.975 52.530 148.045 219.907
Sektör 18.622 57.564 154.947 228.347
Kaynak: TBB

Toplam Krediler (Milyon dolar)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 179 959 1.438 3.476


Mevduat bankaları 8.549 23.866 46.219 70.106
Sektör 10.017 27.057 50.919 74.061

5
Türkiye Bankalar Birliği

Toplam Mevduat (Milyon dolar)


1980 1990 2000 2004

Mevduat bankaları 9.120 32.224 101.884 142.363


Yabancı bankalar 213 768 3.300 3.513

Toplam Özkaynaklar (Milyon dolar)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 22 222 810 1.553


Mevduat bankaları 874 5.175 9.037 30.427
Sektör 1.020 5.842 10.719 34.257
Tablolar için kaynak: TBB

Türkiye’de yabancı sermayeli bankaların 9 tanesi AB, 2 tanesi ABD, 1 tanesi Bahreyn,
1 tanesi İran, 1 tanesi Libya, 1 tanesi Pakistan kaynaklıdır.

Yabancı sermayeli bankalar sektördeki istihdamın yüzde 5’ine, şubelerin ise yüzde
3’üne sahiptir.

Yabancı Bankaların Sektör Payı (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

İstihdam 1 2 2 5
Şube 2 2 2 3
Kaynak: TBB

Seçilmiş rasyolara göre yabancı sermayeli bankaların kredilerinin toplam aktiflere ve


özkaynaklarının toplam aktiflere oranı hem mevduat bankaları ortalamasının hem de sektör
ortalamasının üzerindedir. Öte yandan, gerek aktif karlılığı gerekse özkaynak karlılığına göre
önceki yıllarda yabancı sermayeli bankalar lehine olan fark son dönemde kalmamıştır.

Bu arada dikkati çeken önemli bir gelişme Türkiye’de yerleşik bankaların başta AB
ülkeleri olmak üzere şube açarak, banka kurarak veya diğer mali iştiraklere katılım yoluyla
yurtdışındaki faaliyetlerini artırmalarıdır. Türkiye’deki bankaların yurtdışında sahip olduğu
mali iştirak sayısı 52’dir. Bunun en önemli nedeni Türkiye’deki bankalar ile yurtdışındaki
bankalar arasında yerleşikler aleyhine ortaya çıkan haksız rekabete neden olan düzenlemeler
ile parasal ve vergisel yüklerdir. Dünyada rekabete en açık sektör olan bankacılıkta ülkelerin
aracılık maliyetlerini etkileyen düzenlemelerin tam olarak uyumlu hale getirilememesinin bir
sonucu olarak bankalar rekabetin daha iyi sağlandığı ve müşterilerine en ucuz hizmeti
sunabilecekleri finans merkezlerine yönelmektedir. 2004 itibariyle Türkiye’deki bankaların
yurtdışı şubelerinden kullandırdıkları kredilerin toplamı 10 milyar dolar olmuştur. Bu tutar
yurtiçinden kullandırılan kurumsal kredilerin dörtte birine eşittir.

Özkaynak/Toplam Aktifler (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 4,2 11,1 9,6 20,1


Mevduat bankaları 5,1 9,9 6,1 13,8
Sektör 5,5 10,1 6,9 15,0
6
Bankacılar Dergisi

Toplam Krediler/Toplam Aktifler (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 33,3 48,2 17,1 45,0


Mevduat bankaları 50,4 45,4 31,2 31,9
Sektör 53,8 47,0 32,9 32,4

Takipteki Krediler/Toplam Krediler (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 0,0 0,6 0,6 0,8


Mevduat bankaları 0,0 1,1 4,6 0,7
Sektör 0,0 1,2 4,3 0,7

Dönem Net Karı (Zararı)/Toplam Aktifler (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 2,1 2,7 0,6 2,3


Mevduat bankaları 1,2 2,3 -3,4 2,0
Sektör 1,3 2,3 -3,0 2,1

Dönem Net Karı (Zararı)/Özkaynaklar (Yüzde)


1980 1990 2000 2004

Yabancı bankalar 50,0 24,5 6,2 11,5


Mevduat bankaları 23,1 23,7 -55,4 14,7
Sektör 24,2 22,5 -43,7 13,8
Tablolar için kaynak: TBB

Ülkemizde faaliyette bulunan yabancı sermayeli bankaların bir çoğu kendi ülkelerinde
veya uluslararası piyasalarda daha istikrarlı bir faaliyet ortamına sahip olmanın yanı sıra daha
düşük aracılık maliyeti yaratan düzenlemelere de tabidir. Yerleşik bankalar için yasak olan bir
çok faaliyet bu bankaların Türkiye ile olan faaliyetleri için serbesttir. Türkiye Bankalar Birliği
tarafından bu konularda ilgili kurumlar nezdinde gerekli girişimler yapılmıştır. Bazı konularda
olumlu mesafe alınmasına rağmen bir çoğu henüz gündemdeki yerini korumaktadır.

Türkiye’de Yerleşik Bankaların Yurtdışındaki Mali İştiraklerinin ve


Ortaklıklarının Sayısı
1990 2000 2001 2002 2003
Yurtdışı iştirak ve bağlı ortaklık - 87 63 57 52
Bankalar - 49 32 33 32
Kaynak: TBB

Yabancı bankaların ve yabancı yatırımcıların Türkiye ekonomisi ile ilişkisi sadece


banka sistemi ile sınırlı değildir. Yurtdışındaki bankaların Türkiye ile yaptıkları işlem
hacminde de önemli bir artış vardır. Yabancıların doğrudan kamu kağıdı yatırımları 2004
sonunda 11 milyar dolara ulaşmıştır. Bu rakam Şubat 2005 sonunda 15 milyar doları aşarak iç
borç stokunun yüzde 8’ine yakın bir oranı oluşturmuştur.

7
Türkiye Bankalar Birliği

İç Borçlanma ve Yabancı Bankalar


2004

İç borç 169
Türkiye’deki bankalar 87
Banka dışı kesimler 74
Yurtdışında yerleşikler 11
Diğer 9

Dış Borçlanma ve Yabancı Bankalar (Milyar dolar)


2004

Dış borç stoku 153

Alacaklılara göre
Ticari bankalar 42
Özel kesim kredileri 25
Tahvil 28

Borçlulara göre
Kamu 71
MB 21
Özel 61
Bankalar 19
Banka dışı kesim 42
Kaynak: Hazine

Eylül 2004 itibariyle, alacaklılara göre dış borç stokunun dağılımına bakıldığında,
yurtdışındaki ticari bankaların alacaklarının 42 milyar dolar, yurtdışındaki özel kesim
tarafından açılan kredilerin ise 25 milyar dolar olduğu görülmektedir. Tahvil ihracı yoluyla
sağlanan borç ise 28 milyar dolardır. Buna göre resmi olmayan kurumlardan ve bankalardan
sağlanan dış borç, toplam borç stokunun yüzde 62’isini oluşturmaktadır.

Diğer taraftan, borçlulara göre dış borç stoku incelendiğinde, Türkiye’deki bankalar
tarafından sağlanan krediler 19 milyar dolar, banka dışı kesimlerin dışarıdan sağladığı krediler
ise 42 milyar dolardır. Bu tutar Türkiye’deki bankaların yurt içinde kullandırdıkları kurumsal
kredilerden -ki 39 milyar dolardır- daha fazladır. Öte yandan, elimizde Türkiye’de yerleşikle-
rin yurtdışındaki mevduatları hakkında detaylı bir bilgi yoktur.

III. Türkiye’de Yabancı Bankalar Açısından Düzenlemeler ve Değerlendirme

Türkiye’de yabancı bankalarla Türk bankaları arasında düzenlemeler açısından bir ayı-
rım bulunmamaktadır. Yabancı bankaların Türkiye’de faaliyet göstermesine ilişkin hususlar
4389 Sayılı Kanunun 7 maddesi üçüncü fıkrasında ‘Türkiye'de şube açmak suretiyle faaliyet
gösterecek yurtdışında kurulu bankaların; a)Türkiye’ye ayrılan ödenmiş sermayelerinin (2)
numaralı fıkranın (d) bendinde belirtilen miktardan az olmaması, b) Kuruldukları veya
faaliyette bulundukları ülkelerde mevduat kabul etmelerinin veya bankacılık işlemleri
yapmalarının yasaklanmamış veya kısıtlanmamış olması, şarttır.’ hükmüyle düzenlenmiştir.

8
Bankacılar Dergisi

Uygulamada yabancı bankaların Türkiye’de şube açma talepleri hakkında ilgili ülke
gözetim otoritelerinin görüşü alınmaktadır. Ayrıca, Kanunun 3’ncü madde 10’ncu fıkrasına
dayanılarak yapılacak ikili anlaşmalarda bu hususa ilişkin hüküm konulabilmektedir.

Görüldüğü gibi, Türkiye’de asıl önemli sorun yerleşik bankaların yabancı bankalar
karşısında rekabet gücünü olumsuz etkileyen düzenlemeler ve sınırlandırmalardır. Bu noktada
üzerinde durulması gereken konu söz konusu hususların ortadan kaldırılmasıdır.

Türkiye’de bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılmasına yönelik gerçekleştirilen


düzenlemeler, etkin gözetim ve denetimin gerçekleştirilmesi, uluslararası düzenlemelere
büyük ölçüde uyumun sağlanması ve makro ekonomik istikrarın sağlanması yönündeki
çabalar önümüzdeki dönemde daha fazla yabancı bankanın ve sermayenin ülkemize ve
sektörümüze olan ilgisi için uygun ortam yaratabilecektir. Bu ortam, Türkiye’deki bankaların
da arzu ettiği bir ortamdır. Yabancı bankalardan ve sermayeden beklenen faydanın sağlanması
için liberalizasyon sürecinin ve bununla ilgili ihtiyatlı düzenlemelerin doğru zamanda
gerçekleştirilmesi, doğru denetim sisteminin oluşturulması büyük önem taşımaktadır.

Finansal sektörün büyümesinde önemli bir faktör de özel girişimcilerin bu sektörde


faaliyet gösteren kurumlara yatırım yapmasını ve özkaynaklarını büyütmesini özendirmektir.
Risklerin yüksek buna karşılık karlılığın yetersiz olması yanında, yakın dönemde yaşanan
gelişmeler nedeniyle kurallara uygun davranan banka sahiplerine ve yöneticilerine haksız
eleştiriler yapılmış, tepkisel düzenlemeler getirilmiştir.

Ekonomide yeniden yapılanmanın sürdüğü bir dönemde bankacılık sistemine hassa-


siyetle yaklaşılmalıdır. Ekonomik yapılanmanın kalbi olan bankacılık sektöründe sermaye
özenle korunmalı ve artırılması özendirilmelidir. Sektörün büyümesi ve sağlıklı hale
gelmesinin öncelikli koşulu budur. Diğer önemli koşul ise tasarrufların ve bankaların
kaynaklarının Türk Lirası cinsinden büyümesidir. Ekonomik politikalar, finansal kurumların
düzenlenmesi ve denetimi, vergi politikaları bu ilke çerçevesinde oluşturulmalı ve uygulan-
malıdır. Yatırımların, milli gelirin, istihdamın ve vergi gelirlerinin artması, mali disiplinin
sürdürülmesi, yeniden yapılanmanın tamamlanması için reformlar her kesimde eş anlı olarak
yapılmalı, kayıtdışılık azaltılmalı ve haksız rekabet önlenmelidir.

You might also like