You are on page 1of 1

Bahar Ezgisi

Nisan sonlarına doğru sakin ve bulutsuz bir akşamüstü Snufkin üzerlerinde hala erimemiş karlı
bölümler bulunan tepeleri görecek kadar kuzeye geldiğini fark etti.

Bütün gün el değmemiş doğanın içinde, kendisi gibi güneydeki evlerinden kuzeye yolculuk eden
kuşların çığlıklarını dinleyerek yürümüştü.

Rahat bir yürüyüş olmuştu, sırt çantası neredeyse boşalmisti ve aklında agirlik yapan hic bir dert
veya dusunce yoktu. Mutluydu, ağaçlardan, havadan, kendinden memnundu. Simdi şu anda güneş
huş ağaçları arasında kıpkırmızı parlıyorken ve hava serin ve yumuşakken, ne dunu ne yârini
dusunuyordu.

‘Bir ezgi için uygun bir akşam’ diye dusundu Snufkin. Bir tutam beklenti, iki tutam bahar hüznü
ve gerisi sadece tek başına yürümenin ve bundan hoşlanmanın büyük hazzıyla dolu yeni bir parça.

Bu parça bir süredir kafasının içinde dolanıyordu ama onu ortaya çıkarmaya henüz cesaret
edememişti. Kendi kendine filizlenmesini, tatmin edici ve belirgin bir hale dönüşmesini
bekliyordu. O zaman geldiğinde yapması gereken tek şey mızıkasını dudaklarına götürmek olacak
ve notalar kendiliğinden dökülmeye başlayacaktı.

Eğer acele edip aklındaki sesleri erken ortaya dökerse sesler çıkarken tıkanabilir, birbirine
karışabilir ve ortaya eksik ya da ancak yarı-iyi bir parça çıkabilir veya onları tümden kaybedebilir
ve bir daha onları toparlayacak bir ruh haline giremeyebilir. Ezgiler ciddi şeylerdir özellikle de
onlardan hem sevinçli hem de hüzünlü olmalarını bekliyorsanız.

Fakat bu akşam Snufkin kendini bu ezgiyi ortaya çıkarmaya hazır hissediyor. Parça orada, hazır,
neredeyse tamamen şekillenmiş bir halde bekliyor ve şu ana kadar yaptıklarının en iyisi olacak.

Daha sonra Mumi Vadisi’ne vardığında köprünün korkuluğuna oturup parçasını çalacak ve Mumi
Trol hemen ‘Bu gerçekten iyi, hem de çok iyi’ diyecek.

Snufkin biraz rahatsız hissederek durdu. Evet, Mumi Trol, hep bekleyen, özleyen Mumi Trol.
Evinde oturan, onu bekleyen, ona hayranlık duyan ve ‘Tabii ki özgür hissetmelisin. Bazen
uzaklara gitmen gerektiğini ve yalnız olman gerektiğini tabii ki anlıyorum.’ derken gözleri teselli
edilemez biçimde hayal kırıklığıyla dolan Mumi Trol.
‘Ah

You might also like