You are on page 1of 8

SENSÖRLER VE TRANSDÜSERLER

(ALGILAYICILAR VE DÖNÜŞTÜRÜCÜLER)

HAZIRLAYAN
Öğr. Gör. Tahsin ATALAY
SENSÖRLER VE TRANSDÜSERLER / ALGILAYICILAR VE DÖNÜŞTÜRÜCÜLER

Fiziksel ortam değişikliklerini (ısı, ışık, basınç, ses, vb.) algılayan cihazlara “sensör”, algıladığı
bilgiyi elektrik enerjisine çeviren cihazlara transdüser denir.
Sensörlerden alınan veriler elektrik sinyaline dönüştürüldükten sonra elektronik devreler
tarafından yorumlanarak mekanik aletlere kumanda edilebilir.
Çoğu zaman sensörler; elektronik devrelerden yapıldığı için sensör- transdüser kavramları eş
anlamda kullanılır. Bir sensörün amacı, bir tür fiziksel özelliğe sahip girişe yanıt vermek ve elektronik
devrelerle uyumlu bir elektrik sinyaline dönüştürmektir. Bir sensörün genel olarak elektriksel olmayan
bir değerin elektriksel bir değere çeviricisi olduğunu söyleyebiliriz. “Elektrik” derken, elektronik
cihazlar tarafından değerlendirilebilecek, yükseltilebilecek ve değiştirilebilecek bir işareti kastediyoruz.
Sensörün çıkış sinyali gerilim, akım veya şarj şeklinde olabilir. Bunlar, genlik, polarite, frekans, faz veya
sayısal kod açısından da açıklanabilir. Bu karakteristikler çıkış işareti biçimi olarak adlandırılır. Bu
nedenle, bir sensör her türlü giriş özelliklerine ve elektriksel çıkış özelliklerine sahiptir.
Herhangi bir sensör bir enerji dönüştürücüsüdür. Neyi ölçmeye çalışırsanız çalışın, daima
ölçülecek nesneden sensöre enerji aktarımı ile uğraşırsınız. Algılama işlemi, bilgi aktarımı için özel bir
durumdur ve herhangi bir bilgi aktarımı, enerjinin aktarılmasını gerektirir. Elbette, enerji aktarımının
her iki yönde de olabileceği (elektrik akımının her iki yönde de akabileceği) gerçeği unutulmamalıdır,
bu, olumlu bir işaretin yanı sıra olumsuz bir işaret ile de olabilir; yani, bir nesneden sensöre veya
sensörden nesneye enerji akabilir. Özel bir durum net enerji akışının sıfır olduğu ve bu özel durumun
varlığı hakkında da bilgi taşıyan bir durumdur.

ALGILAYICILAR (SENSÖRLER)
Algılayıcılar, sistem fonksiyonlarının doğru bir şekilde yapılabilmesi ve işlemlerin
gerçekleştirebilmesi için Elektronik Kontrol Modülüne (ECM veya ECU) girdi sağlayan sistem
elemanlarıdır. Taşıtlarda algılayıcılar genellikle Elektronik Kontrol Ünitesinde işlem görebilen bir
gerilim sinyali üretirler. Diğer bir deyişle algılayıcılar, fiziksel büyüklükleri kontrol ünitesinin
anlayabileceği halde elektrik sinyaline dönüştüren bileşenlerdir.

Transdüserler
Ölçüm sistemlerinde aynı kavram birçok farklı terim ile anlatılmaktadır. Endüstride algılayıcı,
transdüser, transmiter, detektör, prob terimleri birbirinin yerine kullanılmaktadır. Bir enerji tipini veya
sinyali başka bir enerji tipine dönüştüren aygıtlara dönüştürücü(transducer) denir. Sensör terimi,
transdüserden ayırt edilmelidir. Transdüser, herhangi bir enerji türünün bir başkasına dönüştürülmesidir,
oysa sensör herhangi bir tür enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürür.
ALGILAYICILARIN SINIFLANDIRILMASI
Sensör sınıflandırma şemaları çok basitten karmaşığa kadar uzanmaktadır. Sınıflandırma
amacına bağlı olarak, farklı sınıflandırma kriterleri seçilebilir. Burada, sensörlere bakmak için birkaç
pratik yol sunuyoruz.
1. Tüm sensörler iki çeşit olabilir: pasif ve aktif. Pasif bir sensör herhangi bir ek enerji kaynağına ihtiyaç
duymaz ve harici bir uyarıma yanıt olarak doğrudan bir elektrik sinyali üretir. Yani, giriş uyarıcı enerjisi
sensör tarafından çıkış sinyaline dönüştürülür. Örnekler bir termokupl, bir fotodiyot ve bir piezoelektrik
sensördür. Pasif sensörlerin çoğu, daha önce tanımladığımız gibi doğrudan sensörlerdir.
Aktif sensörler, çalışması için uyarma sinyali olarak adlandırılan harici güç gerektirir. Bu sinyal,
sensör tarafından çıkış sinyalini üretmek için değiştirilir. Aktif sensörlere bazen parametrik denir, çünkü
kendi özellikleri harici bir etkiye yanıt olarak değişir ve bu özellikler daha sonra elektrik sinyallerine
dönüştürülebilir. Bir sensörün parametresinin uyarma sinyalini modüle ettiği ve modülasyonun ölçülen
değer hakkında bilgi taşıdığı söylenebilir. Örneğin, bir termistör sıcaklığa duyarlı bir dirençtir.
Algılayıcıları birbirinden farklı birçok sınıfa ayırmak mümkündür. Ölçülen büyüklüğe göre, çıkış
büyüklüğüne göre, besleme ihtiyacına göre vs.
Bir çıkış sinyalinin oluşumu için, ilgilenilen bilgiyi taşıyan giriş sinyali ile yorumlayıcı eleman ya da
aygıt arasında etkileşim gereklidir. Algılayıcılarla ölçülen büyüklükler 6 gruba ayrılabilir. Sinyaller bu
altı büyüklükle taşınabildiklerinden aynı zamanda bu büyüklüklerle de sınıflandırılabilirler. Bunlar;

Giriş Büyüklüklerine Göre Sınıflandırma


1. Mekanik: Uzunluk, alan, miktar, kütlesel akış, kuvvet, tork (moment), basınç, hız, ivme, pozisyon,
ses (dalga boyu ve yoğunluğu)
2. Termal: Sıcaklık, ısı akısı
3. Elektriksel: Voltaj, akım, elektrik yükü, direnç, endüktans, kapasitans, dielektrik katsayısı,
polarizasyon, elektrik alanı ve frekans
4. Manyetik: Alan yoğunluğu, akı yoğunluğu, manyetik moment, geçirgenlik
5. Işıma(radiant): Yoğunluk, dalga boyu, polarizasyon, faz, yansıtma, gönderme
6. Kimyasal: Yoğunlaşma, içerik, oksidasyon/redaksiyon, reaksiyon hızı, pH miktarı

Besleme İhtiyacına Göre


Besleme ihtiyacına göre algılayıcılar iki sınıfa ayrılabilir. Bunlar, pasif ve aktif algılayıcılardır.
- Pasif Algılayıcılar: Hiçbir şekilde dışarıdan harici enerji almadan (besleme gerilimine ihtiyaç
duymadan) fiziksel ya da kimyasal değerleri bir başka büyüklüğe çevirirler. Bu algılayıcı tipine örnek
olarak ısıl çift (T/C) gösterilebilir.
- Aktif Algılayıcılar: Çalışmaları için harici bir enerji beslenmesine ihtiyaç duyarlar. Bu algılayıcılar
tipik olarak zayıf sinyalleri ölçmek için kullanılırlar. Aktif algılayıcılarda dikkat edilmesi gereken nokta
giriş ve çıkışlardır. Bu tip algılayıcılar dijital ya da analog formatta elektriksel çıkış sinyali üretirler.
Analog çıkışlılarda, çıkış büyüklüğü gerilim ya da akımdır. Otomotivde, gerilim çıkısı genellikle 0-5V
aralığında oldukça yaygın kullanılmaktadır. 4-20mA akım çıkısı ise endüstride standart haline gelmiştir.
1-) Işınımsal /radiant (R)
2-) Mekanik / mechanical (M)
3-) Isıl / thermal (T)
4-) Elektriksel / electrical (e)
5-) Magnetik / magnetic (m)
6-) Kimyasal / chemical (c)

Ölçme Dizgesi Genel Yapısı

R R
M M
Giriş Çıkış T
T Biçimlendirici
Döüştürücüsü Dönüştürücüsü
e e
m m
c c

Dönüştürücü Sınıflandırılması

Giriş enerjisi ÖZÜRETEÇLER Çıkış enerjisi (başka bir biçimde)

BİNDİRİMLİ
Giriş enerjisi DÖNÜŞTÜRÜCÜ Çıkış enerjisi (aynı ya da başka bir biçimde)

Bindirim Enerjisi

Giriş enerjisi BİÇİMLENDİRİCİ Çıkış enerjisi (aynı biçimde)


ÖZÜRETEÇLER
Işınımsal Özüreteç (Fotovoltaik Etki)

Yarı iletken diyotların v-i (gerilim-akım) eğrisi farklı olabilir,


p n
(-) (+) bunun nedeni eklemlerinin üzerine ışık düşmesi ya da
düşmemesi (karanlık durum). p’deki (+) yük taşıyıcıları n’ye
Eklem alanı (elektrik alan)
doğru, n’deki (-) yük taşıyıcıları da p’ye doğru akma eğilimi
gösterirler. Eklem alanı yük akışını dengeli hale getirir. Bu alanın büyük olması demek akımın yavaş
akmasına neden olur.

i
Eklem ışık
etkisinde
p n

n: malzeme
p: malzeme Ters yönde
tıkama B v
+ akımı
IL
A

Foto iletken bir malzemeye ışık düştüğü zaman elektronlar (e-) enerji aralığı Eg’yi geçebilecek
kadar uyarılır. h ˃ Eg böylece e- ‘lar koparılır. Bunun sonucunda iletkenlik artar. İletim bandındaki e-
ile valans bandında kalan boşluk, artık birbirine bağımlı değildir, birbirlerinden bağımsız olarak
devinebilirler. Serbest elektron-boşluk çiftleri, eklem alanı etkisi altına girerek boşluk p malzemesine,
e- ‘da n malzemesine gönderilir. Ayrıca birbirinden fiziksel olarak ayrılmış boşluk ve e- ‘lar dış
devrede akabilirler.

Bu oluşan ekstra akım ters yöndedir ve bunun iki etkisi vardır. Kısa devre durumunda A
noktasında ki gibi IL akımı akabilir. Açık devre durumunda ise B noktasında ki gibi bir gerilim oluşur.
Bu durumda eşdeğer devre aşağıda ki gibidir.

IL C Rd Ryük
Mekanik Özüreteç (Piezoelektrik Etki)
“Piezo” kelimesi Yunanca sıkmak anlamına gelmektedir. Piezo elektrik elemanlar bir dış kuvvet altında
kaldıkları zaman, karşılıklı yüzeyleri üzerinde bir elektrik yükü oluşur. Şekil 8.1.1’de pozitif elektrik
yüklü silikon atomları ve negatif elektrik yüklü oksijen atomları görülmektedir. Böyle bir yapıya kuvvet
uygulanırsa silikon atomları bir yüzeyde, oksijen atomları diğer yüzeyde toplanır. Yüzeyler arasındaki
yük farklılığı nedeniyle iki yüzey arasında bir elektrik enerjisi oluşur.

Piezo elektrik elemanın uçlarına bir Osiloskop bağlanarak piezo elektrik elemana darbe
uygulanırsa Osiloskop ekranında piezo elektrik elemanın ürettiği elektrik sinyalleri görülebilir. Piezo
elektrik elemanı kısaca piezo kristal denir. Sanayide genellikle piezo elektrik eleman yerine piezo kristal
ismi kullanılır.
Piezo kristaller iki metal levha arasına konularak metal levhalara uygun frekanslı elektrik enerjisi
uygulanırsa piezo elektrik eleman titreyerek bir ses üretir. Piezo elektrik elemanlar ses
amplifikatörlerinde tiz seslerin yayılması için kullanılır.

HALL ETKİLİ SENSÖRLER


1879'da Edwin Hall tarafından keşfedilen bu etkiye göre, yarı iletken bir plakada elektronlar hareket
ettiğinde, manyetik akının doğrultusuna dikey olarak oluşan elektromanyetik kuvvet (Lorentz kuvveti)
her elektronu akım akış yönüne dik olarak hareket ettirir. Bu kuvvetin etkisinde, elektronlar yarı iletken
plakanın bir tarafına doğru yönlendirilirler. Bu durum yarı iletken plakanın bir tarafına biriken
elektronlar nedeniyle negatif polarize, elektron azalması olan tarafta ise pozitif polarize oluşmasına
neden olur. Bu iki uç arasında manyetik akı şiddetiyle orantılı olarak oluşan gerilime Hall gerilimi
denir. Bu gerilimin değeri, besleme akımı ve manyetik alan şiddetine bağlıdır. Hall tipi sensörler tüm
hızlarda hemen hemen sabit bir çıkış gücü üretirler.
Hall-effect (alan etkili) sensörler uzaklık, pozisyon ve dönüş alıgılayan sensörlerdir. Şekil 7.1.1’de
görüldüğü gibi iletken ya da yarıiletken malzemelerden yapılmış kare şeklindeki bir levha manyetik alan
içinde iken karşılıklı iki kenarından bir kaynağa bağlanırsa diğer iki kenarı arasında elektrik enerjisi
oluşur. Bu özelliği kullanan üreteçlere “manyetik alan etkili gerilim üreteci” denir.

Hall-effect sensörlerin algılama elemanları manyetik alan etkili gerilim üreteçleridir. Hall-effect
sensörler transistör yapısında manyetik anahtarlardır.
ÖNEMLİ FİZİKSEL ETKİLER VE İLGİLİ DÖNÜŞTÜRÜCÜLER

TÜR DÖNÜŞÜM FİZİKSEL ETKİ UYGULAMA

IŞINIMSAL – ELEKTRİKSEL Fotovoltaik; ışınım – akım Güneş pilleri

Elektrodinamik ; hız – gerilim Takogeneratörler


MEKANİK - ELEKTRİKSEL
ÖZÜRETEÇLER Piezo-elektrik ; biçimsel bozunum - yük Piezo dönüştürücüler
(SELF GENERATORS)
Termoelektrik ; sıcaklık – gerilim Isıl çift (termokupl)
ISIL - ELEKTRİKSEL
Piroelektrik ; sıcaklık - yük Işınım algılayıcıar
MAGNETİK - ELEKTRİKSEL Elektromagnetik ; akı değişimi - gerilim Magnetik alan ölçmeleri
Fotoiletken ; ışınım –direnç değişimi Işınım algılayıcılar
ELEKTRİKSE – (IŞINMSAL) - ELEKTRİKSEL
Fotoemisyon ; ışınım - akım Işınım algılayıcılar
Piezodirenç ; gerilme – direnç değişimi “starin gauge”
ELEKTRİKSE – (MEKANİK) - ELEKTRİKSEL
BİNDİRİMLİ Yer değiştirme ; empedans değişimi Yer değiştirme dönüştürücüleri
DÖNÜŞTÜRÜCÜLER
(MODULATORS) ELEKTRİKSE – (ISIL) - ELEKTRİKSEL Termodirenç ; sıcaklık – direnç değişimi Termistörler, direnç termoetreleri
Magnetodirenç ; magnetik alan - direnç değişimi Magnetik alan ölçmeleri
ELEKTRİKSEL – (MAGNETİK) - ELEKTRİKSEL Hall Etkisi ; magnetik alanda akan akımdan Akım ya da magnetik alan
dolayı oluşan e.m.k. ölçmeleri için “probe”lar
IŞINIMSAL – (MEKANİK) - IŞINIMSAL Devinime bağlı olarak ışınım değişimi Optik odlayıcılar

IŞINIMSAL - IŞINIMSAL Toplanmış ışınım nedeniyle sıcaklık değişimi Isıl ışınım algılayıcılar

Basınca bağlı olarak yer değiştirme değişimi Diyaframlı basınç dönüştürücüler

BİÇİMLENDİRİCİLER MEKANİK - MEKANİK Kuvvete bağlı olarak yer değiştirme değişimi Kuvvet dönüştürücüler
(MODIFIRS) Akışa bağlı olarak basınç değişimi Orifis –türü akış dönüştürücüler
ISIL - ISIL Isı akışına bağlı sıcaklık değişimi Isıl akı algılayıcılar
Yükselteçler, süzgeçler, köprü
ELEKTRİKSEL - ELEKTRİKSEL Elektriksel biçimde değişim
devreleri

Kaynak: Öğr. Gör. Tahsin ATALAY

You might also like