Doğada bulunan çeşitli cevherler (malzemeler), uygulanan bir dizi işlemden sonra kullanılabilir hale gelmektedir.
Genellikle mühendislik malzemesi olarak kullanılan metalik malzemeler, ana metale
başka bir element veya elementler eklenmesi ile elde edilen metalik alaşımlardır. Seçilen özelliklerdeki malzemelerden, göreceği işleve uygun çeşitli makine parçaları, alet, eşya ve donatımlar elde edilmektedir. Modern teknolojide metalik malzemeler istenilen şekil kolaylıkla verilebilmesi nedeniyle tercih edilirler.
Özelliklerin iyileştirilmesi veya istenen özelliklerde malzeme elde etme amacıyla
alaşımlar geliştirilmiştir. Alaşımlar saf metallerden daha iyi mekanik özelliklere sahiptirler. Uygulamada çoğunlukla mekanik özelliklerinin düşüklüğü nedeniyle saf metaller kullanılmaz. Saf metallerin korozyona karşı büyük bir dayanıklılığı vardır. Üretim yöntemleri; farklı şekillerde sınıflandırılabilmektedir. DIN 8580’e göre sınıflandırmada prensip; malzeme kütlesinin değiştirilmesine dayanmaktadır. • Kütleyi oluşturarak (döküm) • Kütleyi koruyarak (Plastik şekil verme) • Kütleyi azaltarak (Talaşlı imalat) • Kütleyi çoğaltarak (Kaplama)
Döküm: Malzemenin fiziksel durum değişiminden (katı-sıvı-katı) yararlanılarak
gerçekleştirilen biçimlendirme yöntemidir.
Talaşsız (Plastik) Biçimlendirme: Bu yöntemde, hacim sabitliği ilkesi esastır. Parça,
uygulanan takımın zorlama etkisi ile, kalıcı (plastik) deformasyonlar göstererek istenilen biçim ve boyutlara ulaşmaktadır.
Talaşlı Biçimlendirme: İşlenecek parça üzerindeki fazlalıkların, kullanılan çeşitli
kesici takımlar vasıtasıyla giderilerek istenen biçim ve boyutlara ulaşılmasıdır. İşlemler esnasında sürekli olarak bir hacimsel küçülme ve dolayısıyla kayıp söz konusudur.
Birleştirme ile Biçimlendirme: Ön biçimlendirme ile hazırlanmış olan çeşitli
parçaların, değişik etkilerden yararlanılarak (kaynakta bölgesel döküm, lehimlemede difüzyon, yapıştırmada adhezyon ve kohezyon, perçinlemede bağlantı etkileri), çözülmez bağlantılar ile birleştirilmesine dayanmaktadır.
Özel Biçimlendirme Yöntemleri: Bu yöntemlerde, yukarıda açıklanan ana işlemlerin
birer özel, sınır ya da bileşik uygulamasıdır. Elektroerozyonda özel ark; sinter tekniğinde kısmî ergime ve sınır döküm; elektrokimyasal işlemede ark ve kimyasal etki; elektromagnetik, explosiv ve elektrohidrolik şekillendirme yöntemlerinde ise, magnetik alan, patlayıcı ve şiddetli ark etkileri ile şekillendirme görülmektedir.
Kısaca, herhangi bir parçanın imalatında, bu yöntemlerden birisi ya da ardışık olarak
birkaçı uygulanabilmektedir. Üretim yöntemi ve imalat sistemi, parça ergonomik talepleri karşılayacak şekilde, minimum (en düşük) maliyette, yeterli kalitede ve verimde üretilebilecek tarzda seçilmelidir.
Burada, tasarımcı ve imalatçının tercihlerinin isabetli olabilmesi içinde, gerek imal
edilecek parçadan beklenen özellikler ve gerekse imalatta uygulanacak teknolojinin ayrıntılarının iyi bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Geleceğe yönelik imalat stratejileri, bilinen taleplere ek olarak;
- daha yüksek verimlilik, - imalatın esnekliğini ve güvenilirliğini dikkate almaktadır.