You are on page 1of 11

4.

HAFTA

YDL

YABANCI DİL

KBUZEM
Karabük Üniversitesi
Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi
YDL
Yabancı Dil
2

E. PAST CONTINUOUS TENSE (ŞİMDİKİ ZAMANIN HİKAYESİ)

 “Past continuous tense” (şimdiki zamanın hikayesi), geçmişte


başlamış, bir süre devam etmiş ve yine geçmişte bitmiş
eylemlerden bahsetmek için kullanılır.
Olay, konuşma anından önce başlamış ve devam etmiş ve yine

geçmişte bitmiştir.
While we were watching TV, Bob called us.
(TV izlerken Bob bizi aradı.)

 Geçmişte olan 2 olaydan biri diğerinden daha uzun bir süre devam etmişse

ve ikinci olay araya girmişse, uzun süreli eylem için past continuous tense

kullanılır.

Bu kullanımda genellikle “when” ve “while” bağlaçları da bulunur.

When they came, the children were yelling.


(Onlar geldiğinde çocuklar bağırıyordu.)

 2 eylem geçmişte aynı anda birbirine paralel olarak devam ediyorsa past

continuous tense kullanılır. Bu kullanımda da genellikle “while” bağlacı yer

alır.

She was drinking tea inside while we were passing by the cafe.
(Biz kafenin önünden geçerken o da içeride çay içiyordu.)

Past Continuous ile kullanılan bazı zaman ifadeleri:

When-While: Cümleye “-dığında”, “-dığı zaman”, “iken”anlamlarını katarlar.

Cümlenin başında ya da ortasında yer alabilirler. “When” genellikle kendisinden

sonra “past tense” ile, “while” ise genellikle “past continuous” tense ile kullanılır.

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
3

WHEN + Past tense (Subject + V2) + Past (when baştayken)

continuous (Subject + WAS/ WERE + Ving)

Past continuous (Subject + WAS/ WERE + Ving) + (when ortadayken)

WHEN + Past tense (Subject + V2)

WHILE + Past continuous (Subject + WAS/ WERE (while baştayken)

+ Ving) + Past tense (Subject + V2)

Past tense (Subject + V2) + WHILE + Past (while ortadayken)

continuous (Subject + WAS/ WERE + Ving)

I was reading a newspaper when you saw me.


(Sen beni gördüğünde ben gazete okuyordum.)

While I was looking out from the window, a car crashed into mine.
(Ben pencereden bakarken bir otomobil benimkine çarptı.)

While I was coming here, I saw an accident.


(Buraya gelirken bir kaza gördüm.)

As: “While” ile kullanımı aynıdır. “İken” anlamı verir.

AS + Past continuous (Subject + WAS/ WERE + (“as” baştayken)

Ving) + Past tense (Subject + V2)

Past tense (Subject + V2) + AS + Past continuous (“as” ortadayken)

(Subject + WAS / WERE + Ving)

As the boys were sitting down, the girls danced with each other.
(Erkekler otururken kızlar birbiriyle dans etti.)

She sat calmly as I was studying.


(Ben çalışırken o sessizce oturdu.)

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
4

Olumlu cümle Olumlu cümlelerde yardımcı fiil olarak “was/ were” ve

ardından da “–ing” takılı fiil kullanılır.

 Subject (özne) + was/ were + verb + ing + object (nesne).

She was writing an email but her computer broke down.


(Bir mail yazıyordu; ancak bilgisayarı bozuldu.)

They were waiting for us at the bus stop.


(Bizi otobüs durağında bekliyorlardı.)

Olumsuz cümle  “was/ were” yardımcı ifadelerine “not” eklenerek olumsuz

yapılır.

 Subject (özne) + wasn’t/ weren’t + verb + ing + object (nesne).

She wasn’t writing an email.


(Bir mail yazmıyordu.)

They weren’t waiting for us at the bus stop.


(Bizi otobüs durağında beklemiyorlardı.)

Soru cümlesi  Yardımcı fiil olan “was/ were” cümlenin başına geçerek

cümleyi soru cümlesi haline getirir.

 Was/ Were + subject (özne) + verb + ing + object (nesne)?

Was she writing an email?


(Bir mail mi yazıyordu?)
Yes, she was writing an email. (Uzun olumlu cevap)/
Yes, she was. (Kısa olumlu cevap)

Were they waiting for us at the bus stop?


(Bizi otobüs durağında bekliyorlar mıydı?)
No, they weren’t waiting for us at the bus stop. (Uzun olumsuz cevap)/
No, they weren’t. (Kısa olumsuz cevap)

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
5

F. PRESENT PERFECT TENSE

“Present perfect tense” şimdiden önce, kesin belli olmayan bir zamanda olmuş

ve etkisi de devam eden eylemleri anlatmak için kullanılır. Eylemin gerçekleştiği

zaman tam olarak belli değildir. Bu yüzden geçmiş zaman için kullandığımız kesin

zaman bildiren “yesterday”, “in 1920”, “last week” gibi ifadeler “present perfect

tense” için kullanılamaz.

 Tecrübeleri anlatmak için kullanılabilir.

I have been to England.


(İngiltere’de bulundum.)

 Zaman içinde oluşan değişimler için kullanılır.

You have grown since the last time we met.


(Son görüşmemizden beri büyümüşsün.)

 Gerçekleşmesini beklediğimiz ancak henüz gerçekleşmemiş bir eylemden

bahsederken kullanılır (“yet” ile birlikte) .

Meg has not completed her exercise yet.


(Meg alıştırmasını henüz bitirmedi.)

 Geçmişte farklı zamanlarda olmuş farklı birkaç olaydan bahsederken kullanılır.

Burada present perfect tense sürecin henüz tamamlanmadığını ve olayın devam

edebileceğini gösterir.

I have had two midterms and a final so far.


(Şimdiye dek iki ara sınav bir de son sınav oldum.)

“Present Perfect Tense” ile kullanılan bazı zaman ifadeleri:

in the last week so far many times ever since

in the last year up to now several times always for

this week yet never still recently

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
6

Olumlu cümle  Olumlu cümlelerde özneye göre “have/ has” getirildikten

sonra eylem 3. haliyle kullanılır.

 Subject (özne) + have/ has + V3 + object (nesne)

We have prepared many projects in the last two years.


(Son iki yıl içinde birçok proje hazırladık.)

She has been to hospital three times in the last month.


(Geçen ay içinde üç kez hastaneye gitti.)

Present perfect tense’de fiiller  “Present perfect tense” de cümle kurmak için fiili

3. haliyle kullanmak gerekir. İngilizce’de fiiller düzenli (regular) ve düzensiz

(irregular) filler olmak üzere 2’ye ayrılır. Düzenli fiiller, sonlarına “–d” veya “–ed”

takısı getirilerek 3. hallerini alırlar. Düzensiz fiiller ise tamamiyle/ kısmen değişerek

ya da hiç değişmeden 3. hallerini alır.

BAZI DÜZENSİZ FİİLLER VE ÜÇÜNCÜ HALLERİ

Infinitive (V1) Past Participle (V3)

arise (ortaya çıkmak) arisen

be (olmak) been

bear (dayanmak, doğurmak) borne

begin (başlamak) begun

blow (esmek,üflemek) blown

break (kırmak) broken

bring (getirmek) brought

buy (satın almak) bought

catch (yakalamak) caught

choose (seçmek) chosen

come (gelmek) come

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
7

do (yapmak) done

draw (çizmek) drawn

dream (düş kurmak) dreamed/ dreamt

drink (içmek) drunk

drive (*araç* sürmek) driven

drown (*suda* boğulmak) drowned

eat (*yemek* yemek) eaten

fall (düşmek) fallen

fight (dövüşmek) fought

fly (uçmak) flown

forget (unutmak) forgotten

forgive (affetmek) forgiven

freeze (donmak) frozen

get (almak, ele geçirmek vb) got/ gotten

give (vermek) given

go (gitmek) gone

grow (büyümek) grown

have (sahip olmak) had

know (bilmek) known

lay (yaymak, sermek) laid

lie (yatmak, uzanmak) lain

lose (kaybetmek) lost

prove (kanıtlamak) proved/ proven

ride (*ata/ araca* binmek) ridden

ring (*zil,telefon vb* çalmak) rung

rise (çıkmak, yükselmek) risen

run (koşmak) run

see (görmek) seen

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
8

seek (araştırmak) sought

set (kurmak, hazırlamak) set

shake (çalkalamak) shaken

sing (şarkı söylemek) sung

sit (oturmak) sat

speak (konuşmak) spoken

steal (çalmak, aşırmak) stolen

strike (vurmak, çarpmak) struck

swear (yemin etmek, küfretmek) sworn

swim (*suda* yüzmek) swum

take (almak, götürmek) taken

tell (söylemek, anlatmak) told

throw (atmak, fırlatmak) thrown

wake (uyanmak, uyandırmak) woken

wear (giymek) worn

write (yazmak) written

Olumsuz cümle  “have/ has”, “not” alarak “haven’t/ hasn’t” olur ve

cümleyi olumsuzlaştırır.

 Subject (özne) + haven’t/ hasn’t + V3 + object (nesne).

We haven’t prepared any projects in the last two years.


(Son iki yıl içinde hiç proje hazırlamadık.)

She hasn’t been to hospital three times in the last month.


(Geçen ay içinde üç kez hastaneye gitmedi.)

NOT: Eğer cümlede “never” varsa “haven’t/ hasn’t” kullanmaya gerek kalmaz;
çünkü “never” cümleyi anlamca olumsuz yapar.

She has never seen a cow so far.


(Bu zamana dek hiç inek görmemişti.)

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
9

Soru cümlesi  “Have/ has” başa gelerek cümleyi soru cümlesi haline getirir.

 Have/ Has + Subject (özne) + V3 + object (nesne) ?

Have you prepared many projects in the last two years?


(Son iki yıl içinde birçok proje hazırladınız mı?)
Yes, we have prepared many projects in the last two years. (uzun olumlu
cevap)/
Yes, we have. (kısa olumlu cevap)

Has your brother broken his arm?


(Kardeşin kolunu mu kırdı?)  No, he hasn’t broken his arm. (uzun olumsuz
cevap)/
No, he hasn’t. (kısa olumsuz cevap)

Have you ever played such a game?


(Hiç böyle bir oyun oynadın mı?)  Yes, I have./ No, I haven’t.

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
10

G. PAST PERFECT TENSE

Türkçe’de -miş’li geçmiş zaman diyebileceğimiz “past perfect tense” geçmişte

olup bitmiş eylemlerde kullanılır.

 Geçmişte olmuş iki şeyden biri diğerinden daha önce olmuşsa önce olan

eylem için past perfect tense kullanılır. (Sonra olan eylem için de past tense

kullanılır.)

I had visited my friend before she moved.


(Taşınmadan önce arkadaşımı ziyaret etmiştim.)

Örnekler:

We learned how to write an article after we had learned grammar.


(Dilbilgisi öğrendikten sonra makale yazmayı öğrendik.)

She had used my computer for a year before it broke down.


(Bozulmadan önce, bir yıl benim bilgisayarımı kullanmıştı.)

Olumlu cümle  Olumlu cümlelerde öznenin ardından “had” getirildikten

sonra eylem 3. haliyle kullanılır.

 Subject (özne) + had + V3 + object (nesne)

He had tried to solve the problems before he learned the subject.


(Konuyu öğrenmeden önce problemleri çözmeye çalışmıştı.)

We had worked for that company before it went bankrupt.


(İflas etmeden önce o şirkette çalışmıştık.)

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE
YDL
Yabancı Dil
11

Olumsuz cümle  “had”, “not” alarak “hadn’t” olur ve cümleyi

olumsuzlaştırır.

 Subject (özne) + hadn’t + V3 + object (nesne).

He hadn’t tried to solve the problems before he learned the subject.


(Konuyu öğrenmeden önce problemleri çözmeye çalışmamıştı.)

We hadn’t worked for that company before it went bankrupt.


(İflas etmeden önce o şirkette çalışmamıştık.)

NOT: Eğer cümlede “never” varsa “hadn’t” kullanmaya gerek kalmaz; çünkü

“never” cümleyi anlamca olumsuz yapar.

She had never seen a cow until she came to this village.
(Bu kasabaya gelene dek hiç bir inek görmemişti.)

Soru cümlesi  “Had” başa gelerek cümleyi soru cümlesi haline getirir.

 Had + Subject (özne) + V3 + object (nesne) ?

Had he tried to solve the problems before he learned the subject?


(Konuyu öğrenmeden önce problemleri çözmeye çalışmış mıydı?)
Yes, he had tried to solve the problems before he learned the subject.
(uzun olumlu cevap)/
Yes, he had) (kısa olumlu cevap)

Had you worked for that company before it went bankrupt?


(İflas etmeden önce o şirkette çalışmış mıydınız?)
 No, we hadn’t worked for that company before it went bankrupt.
(uzun olumsuz cevap) /
No, we hadn’t. (kısa olumsuz cevap)

Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi


Mühendislik Fakültesi No: 215 Balıklarkayası Mevkii 78050 Karabük TÜRKİYE

You might also like