You are on page 1of 8

ATillN Yıl: 2, Sayı : 1 ('13)

Bütün ü/lr.e/erin proleter/eri, birleşinizi

Komünist g e nçlerin, devrimcilerin


ödevi, ordudaki anti-faşist, anti-em­
Türkiye Komürıi5t Part/si Merkeı Komitesi orgaı;ı1 Ocak 1975
peryalist birikimi anti-faşist cephenin
bir dayanağ1 haline getirmektir.
Kal1c1 gDnle111e -

1921 Ocak, 28-29 gecesi. Bu gün­


lerne Türkiye Komünist f>adisi'nin sa­ Savaş çizgisi
vaş tarihine, işçi 5JndJmn, halkimiZin
TKP !< u rulouğ u g ü n de n bu yarıa, iki düşmanla, iki ateş boy u n da !ava ş a g e l miştir.
en yiğit oğıJ!Iarımn kanlarJyla yani­
Bat düş m a n e m p eryaiiz m ve o n u nla işbirliği kura n sömürgeıı sırııflar, onla rı n hükü­
mıştir. Bu günlerne TKP kadar eski,
melleri. NATO'ya y a s l a nan koda m a n b u rj u v a zi, u l usol boğ ı m s ı zH düşm a n ı kesilen
onun gibi kaiJcJdJr.
milita risı klik- paşa l a r. B u kesimde savaş kırankıra n a gidiyor.
Burjuvazi, egemenliğini kurma yo­
TKP, bir de işçi sın ı f ı nın içine s ı z a n ters a k ı m lara karşı, Komünist Pa rtisin i içinden
lunda, en karanl1k oyunlara, en kan/1
v u rmak isliyen b u rj u va aja n l a rına karşı ölürn, ka l ı ı n savaşı sürdüfe g e l m iştir. Bu sa­
baskı/ara başvurmaktan hiç bir za­
vaş b u g ü n çok daha sert ve açık bir nitelik taşı m aktad ı r. Sı nıf s a v a ş l a rı se rtleştikçe,
man geri durmamıstlr. Burjuvazi,
Komünist Partisi y ı ğın l a ra indikçe, ö rg ü tsel b a k ı mdan Leninci l lkelıırden yürüdükçe
M. Suphileri o/çokça, barbarca öl­
oportünistlere, polis aja nları n a , her soydan ve boyda n likida t ö r l e re k a rşı savaş kes­
dürdü. Bu devrimcileri Karadeniz'in
kinleşiyor. Savaş mantığı böy l esine diya l ektiktir.
karanlık derinliklerine gömdü. Böy­
B u rjuvazi, öteden beri, K o m ü nist Pa rtisin e ya l n ı z kl!lbo kuvveti �, ölümle s a l dı r m a ­
lece burjuvazi, halkrmrzrn ulusal kur­
mıştır. T K P ' n i içinden y ı k m a k, içil'lden vurmak, o n u kendi5inin k u y ru ğ u n a bağ l a ma k,
tuluş savaş1na, demokratik dönüşüm,
onu avuç l a rı içine a l m a k taktiğ ine a y rı bir önem vermiştir. TKP'nin k u rucu l a n:
sosyal-politik devrim sürecine karş1
M. S u p hiler, E. Nejatl a r, Sa lih Hacıoğ l u , Affan Hik me tl e r ve o n l ardan so n ra g elen
giriştiği kan/1 saldlTirtin izlerini «Sil­
k u ş a k l ar, p a rti içinde Ma rksçı-leninci i l k e l e ri yo z l aştı ra niara korşı, b u rjuva ajanl a rı­
mek" istedi. Cellôt olarak ku!landrğ1
na, p rovo k a tö r l ere k a rşı çetin bir savaş yür ü t m ü ş l e rdir. T K P, zama n z a m a n b u nla rın
Topa/ Osman/arı, gene karanl1k bir
karaliste lerini g a z ete l e rinde yayınla m ı ş, açıkla m ı ştır. !Joktor Hoi k met Kıvı l cı m l ı b u n­
gecede, Ankara'nin tepelerinden bi­
l a rd a n birid i r. 1929 tutu k lo m a s ı nda pa rtiye �n iğ re nç a l ç a klığ ı ya p m ı ştır. Pa rtiyi
rinde, makinelitülek ateşleriyle orta­ '
bölmüştü r. izmir'de, lü mpe n l erden kurduğ u bir provokatör g ru b u n eliy l e TKP'nill
dan kaldiTmak istedi. Ama, gene de
o n u runu lekele miştir. Komünist m o ra l ı o l m ı ya n bu ya ra t ı k TKP'den kov u l m uşt u r. Bu
bu kan/1 o/ay Karadeniz'in derinlik­
akı l h a stası, m eg a lo m a n , Ş. H ü s n ü Değ m e r'in çömeziydi. Te ncere yuva r l a n m ış, ka­
lerinde, ha/kJmız1n kurtuluş savaşr bo­
pağını bulmu,ıu. Provokatör Mihri Beliiyi partinin başı n a sa ra n doktor Şefik Hüsn ü
yu-nca kIVIl kIVIl yamyor!
olmuştur. M e rkez Kornitesiııe, Politik Büroya sormadan bu Traçkisti, şövenist a v a n ­
Burjuvazi, bu kanlı girişime özel,
türisli parti yönetimine a l mıitır. Mihri p a rtiden kov u l m uştur. Ş. H . Değmer, d a h a
önceden hanrlanm1ş bir "plôn/a,
1937 y ı l ı nda, Politik Büro ka rarı y l a yö n etimden ç ı k a r ı � m ı ştır. Fakat, pa rti sek reteri ve
başladı. Ulusal kurtuluş savaŞinin en
so r u m lu yolda ş l a r ı n zinda n l arda yol m a s ı ndan yara rl a n m ış, partinin başı n a yeniden
kritik gün/eriydi. Varolmak, ya da yok
belô kesilmiştir. Hasan Ali Ediz g i bi gizli MiT aja n l a rı, Değ m�r'in ko l t uğ u a ltı nda
olmak duruyordu ortada. Ve ulusal
IKF' n i n içinde y u va landılar.
kurtuluş savaş1 yeni bir aşamaya, de­
B urjuva zi, b u son z a m a nlarda, özellikle Maoc u l a rı , !<endilerine «ihtilôlci� mihti­
mokratik devrime, eski düzeni kökün­
lôlcı g i bi adlar y a kı şiıra n Perinçekçileri TKP'nin üzerine sü rüyor. Bu soysuzl a r, T KP'­
den y1kmak, köklü sosyal dönüşümler
n i n savaş g e le neklerine, savaş ta rihine kirli e l l erini uzatıyortar. Doktor Şefik Hüsnü
yapmak düzeyine doğru gidiyordu.
gibi birisini M. Suphi' l e r l e y a n y a n a koyuyorlar. Ş. H. Değ m e r, M. S u ptıi yoldaşm
Burjuvazi, bu dönemde devrimci ge­
can düp"Aa n ı yd ı . Fa rlinin birleştirici 1. K o n g resini, 1922 Ağllsto s u nda, Ankara'da
lişmeye, toplumun en devrimci gücü
yapı�an l l . Kongresinin kara r l a r ı n ı tanım a m ı ştır. Entrlka, ayak o y u nla rıyl. a pa rtinin
olan işçi suılf1na ve onun savaşkan
başına g elmiştir. 1926 Viya n a Konfera n s ı n da, Vedat N�dim Tör gibi bir polis aja n ı n ı
öncüsü TKP'ne karşı içyüzünü, geri­
portiye sek reter y a p mıştır.
ciliğin!, sJnlfsa/ niteliğini biitün ÇIP­
Maocu l a r, şimdi böy l e s i bir ada mı kendilerine "başbuğ" tanıyor, Sadrettin Celôl
/akliğıy/a ortaya koydu. O nce, "plan"
A n te l gibi, 1907'1erden Lenin'i izle miş bir k o m ü nisti yere ba t ı r m a k için iğrenç iftira­
gereğince, cephenin birçok kıesimle­
l a ra başvuruyo rlar. M a ocu lar, b u n l a r ı yaparken, b ü t ü n h ı n ç l a r ı y l a Sovyetler Birliği'ne
rinden ordu birliklerini aldı. Bu bir­
sald ı rı y o rlar. M. S u p hi'ye böyl ece s a l dı rıy o r l a r. T ü rk ko m ü n istlerine Ma rksizme-leni­
likleri lsmet-lnönü, Re/et-Be/e paşa­
nizme bağlılığ ı , Sovyetler Birliği'ne en derin sayg ı y ı , Sovyetler Birliği Komünist Pa rti­
Iann komutasmda, ateş boylannda
s-iy l e kardeşliği M. S u p h i aşı l a m ı ştır. Blln u hiç bir g ü ç sökemez, ka zıyamaz Türk
savaşan halk gerillalarınrn- çete/erin
komünistl erinin y ü reklerinden!
üzerine, arkadan saldiTttJ. K!Td!Tltl.
M a oc u l a ra - kmşıdevrimci ajaniara k a rş ı savaş, işçi sın ı f ı n ı n birliği için savaşton
Böylece, gerçek bir halk ordusunun
a y r ı l a maz. Sahtecilere, Maocularo, K ı v ı l c ı mcılara karşı savaş, faşist sa ldırılara karşı
kurulmasi direnişlerini ezdi. Bunun
savaşla örülüdür. Savaş, sa n u n a kadar!
peşis!Ta, Ankara'da, /egal-açJk çali­
şan Türkiye Komüflist Partisine sa/­
"Gerici/er, Bal! emperyalistleriyle anlaşma imzalamağa ve Tiirk halkmın men­
drrdJ. Yöneticilerini tutuk/ad,, bunlara
faatlerini saimağa her zaman hat1rdu. Dün memleketi Viihelm Almanyasi'na
kürek cezaları verdi, sürdü i� Ana­
dolu kalelerine. Ve, arkas1ndan,
salan bu efendiler, bugün ingilizlere satıyorlar ve yarın da Amerilwhlara �at­
maktan çekinmiyecek/erdir."
"plan "'n Karadeniz kesimi uygulandi.
*
7 ürkiye işçi sındınm, TKP'nin, hal­
kımiZin gerici, sömürge;ı sınifiara
karşı savaşı böylesi kesin bir çizgi «Kapitalizme karş1 savaşa karar vermiş bulunuyoruz ... Ingiliz, Fransız kapT­

üzerinde bugüne kadar gidiyor. Fa­ talist/erinin ba�lan, kelleleri Avrupa'daysa, işkembelerinin Asya'nın se miz ve

şist saldlfllar klfllacakt!T. Utku tJrnak­ bereketli topraklannda olduğunu herkes bilir. Bizim, Türk sosyalistlerinin başlıca

larımlzla sökülüp a!Jnacakt!T. ve ilk vazifesi, Doğu'da kapitalizmin köklerini sökrnektir." (Mustafa Suphi)
2

savaş yolu
M . Suph i y o l d a ş, Türk burjuvazisin in, a s a ­
M. Suphilerin lakl a rı n , p a ş a l a r ı n gi:izler� n i n e m perya­ TKP nin SESi
l i stlerin k a s a l ar ından a yr ı l m a d ığı n ı hal­ Gerçegin sesidir.
U�u s a l Kuftu l u ş Sa vaş ı'nm en çeti n bir
kımıza söylemiştir. Mustafa Suphi ve a r­ Her Per,embe akı;amı
a s a m as ı n d a burjuvazi Mu stafa Suphi'leri
k a d a şl a rı işçi sı n ı fı n ı n bütün haklar ı n a
i
ö dürdü. Ama a sı l a m a c ı o n ları n i lkele­
eksik siz sa h i p ol m a s ı n ı s a vu n m u şlar d ır .
Orta Avrupa saatıyle 21,30 da
orta dalga 908 m. den
lerini ö l d ü rmekti. F a ş i stl er, burj u v a zinin
Grev hakk ı ta m o l m a l ı yd ı. Sendikalar dinliyebilirsiniz.
hegemonyasını kanlı yöntemlerle sürdü r ­
işçi sını fımn örg ütü ot ma l ı ydı. Köy e m ek ­
mek i steyen l e r her za man komün i s tleri
ö l d ü r m e k le, M a rksizmin, leni n i zmin bü ­
ç i l er i toprak refo rm u için köy komiteleri TKP nin SESi
kurmc:ılı, işçi-köy lü bağl a ş ı k l ığı mutlaka Her Pazar ve Salı sabahı da
yük fikirl e r i n i de öldürebi lecekler i n i san­
gerçekleşmeliydi. Orta Avrupa saattyle 9,10 da,
m ı s l ar d ı r. Her z a m a n da a ld a n m ı şlard ır.
M uost a f a Su p h i ve ark a d a ş l a r ı n ın sa ­ 10,10 da
Mustafa S u p h i ve arkadaşları n ı ö l dü ­
va� yolu böyl esinedir. T K P bu savaş yo­
Türkiye saatıyle
kısa dalga 31,5 ve .48,5 m. den
ren l e r d e a l d a n d ı l a r . B u ci n a yeti i ş l e­
lu n d an y ü rüyor. dinliyebilirsiniz.
yen l e r h i ç bir za m a n Mustafa Su p h i l e ­
r in, Ethem N e j a tl a r ın i lk e l e ri n i , TKP'ni
yok e d e m ediler.
M u st a f a Suphj ve a rk a d a ş l a r ı n ı n TK P'­
ni n Biri nci Kong resind e k a bul edilen bi ­
Nazım Hikmet aramızda
rin.ci p rogr a m ı n d a s a p todık l a rı y ur t ve
d ün y a sorunl a r ı bugün bütün d e v r i mcile­
20 Ocak Nazım H i k m e t' i n doğ duğ u g ü n. H a lk ı m ı z ı n bu n a m u sl u , bu yetenekli
rin, g e n i ş e m ekçi yığ ı nl a r ı n ı n çözü ml e ­
oğ l u; Türk iye Ko m ü n i st Po rt i sin i n bu y i ğit, b u s a v a şk a n üyesi 1902 y ı lı n d a doğdu.
ıneye ça l ı şt ı k l a r ı sorunla rd ı r. Ve 1963 yıl ı n d a t ü k e n e n ömrünün son u n a kadar, 40 yıl boyunca, h a lk ı m ı z ı n, dün­
B urjuvazi n ed en M ust a f a S u p h i ve a r­
y a d aki tüm emekç i l er i n d a h a iyi gü n l e re k a v u ş m a s ı u ğ rund a a rd s ı z - a r a sı z s a v a şiP.
k a d a ş l arının s a va ş ı n ı yok etmeye kal­
17 y ı l ı h a p is a n e d u v a rl a . r ı ardı n d a sürd ürü�e n b u s a va ş t a d a i ma Marksiz m - Leni­
kıştı. Çünkü b u rju v a z i ulu sal k u rt u l u ş nizm'den, T K P'den güç aldı.
d evri m�n i sonu n a k a d a r g ö tü r mek, o n u Nazı m H ik m et tüm çilekeş insanla r ı n c an d a n d o stu, s ö m ürünün, haksız l ı ğ ı n a m a n ­
emekçi h a lk ı n kurt uluşuna k a d a r geliştir ­ s ı z düşmanıyd ı . Devrrmcif iği, k o mü nizm ilkelerini ben i m se m esi, Komünist Partisine
mek i st e m i y o rd u . Askersel-si v i l bürokral g ir m esi ve so n u n a k a d a r partinin ç i z d i ğ i yo l d a n yü r ü m e s i bun d a n i l e r i g el m i ştif.
kadro O s ma n l ıl a rd a n ka l m a sosyal -ek o ­
Dün o l d uğu gibi, bu gün ve yar ı n da a ram ı z d a n a yrı l m a ya c ak o l a n N a z ırı:ı H ik ­
n o m ik düzene b it c u m hu riyet ve bazı met, b u n d a n y a r ı m y ü zy ı l ö n c e yazd ı ğ ı b ir ş i i rd e T ü rk komünistl e ri n in Pa rti h akk ı n ­
d ü zeyse� r efo rmlar ı n c i lô sı n ı çek m ekle d aki, P a rtinin kur u c u ve önd er l er i hakkın d a k i d u y g u ve düşünee l-ı r i n i ş�yle d i l e g e ­
yeli nrnek a m a c ınd aydı. Demok ratik b i r
tirmişti:
top rak mformu g ib i b a z ı k ök l ü deği ş i m ­
l e re bile y a n aş m ı yordu.
M u sta fa S u p h i ve a rk a d a ş l a r ı , yür ü ­
t ülen a nti - e m peryalist sav a şı , kurt u l uş Kalbini
u ğ r un a k a n ı n ı d öken emekçilere özg ü r ­
Göğsümde 15 yara var!
l ük, d e mok r a si, sosya lizme açılan bir
. . .

Sapiandı göğsüme 15 kara sap/ı bı çok!


d ü ze n i ç i n s; a v a ş a dönüş t ü r mek i st i y o r­
d u . D ü ş m a n kovu l duktaıı sonra M e me t ­
Kalbi m yine çarpıyor,
kalbirn yine çarpacak ! 1
çik to p ra ğ a , özgür lüğ e, kalkı n m aya, i n­
s a n g i bi b i r ya� a m a k a v u ş m a l ı y d ı . Ağ a ­
Göğsümde 15 yara var!
lık, top rak bayliğ i, d e rebeylik k a lı n t ı l a ­
Sarıldı 15 yarama
r ın ı n k ö k ü k a zı n m a l ı y d ı . B u n u n i ç i n kök­
h ara kaygan yılanlar gibi karanlık sular!
lü demok ratik bir to prak reform u ş a rtlı.
Karadeniz bağmak istiyor beni,
K u rtuluş yolu sosya l i st düzen d i. Ama
bağmak istiyor beni
sosya list düzene g e li n ceye k a d a r ya p ı la­
kanlı karanlık sular 1 ! 1
cak i ş l e r v a rd ı .
Emperyal i z m e k a rş ı s a v a ş , U l u sa l K u r ­
Sapiandı göğsüme 15 kara sap/ı bıçak
t u lu ş S a v a ş ı A n a dolu'd a n d üş m a n ın k o ­
Kalbirn yine çarpıyor,
v ul m a sı y l a b i t miyordu. E m peryal i z m i n
kalbim yine çarpacak!
y e n i d e n v e a rk a kap ı d an içeri g i r m es i ni
. • .

engen e m ek g e rek; rdi. B u n un i ç in de z a ­


Göğsümde 15 yara var!
m an k a y bet m eden h alkın egem enliğini
Deldiler göğsümü 15 yerinden,
k u r m ak , k ök l ü sosyal dönüşü m l e r y a p ­
sandı/ar ki, vurmaz artık kalbirn kederinden.
m a k , üretim a reı c ı ü reten u l uwl ağır bir
Ka!bim yine çarpıyor,
end ü st r i y a ra tmak g er ek i rd i.
kalbirn yine çarpacak ! ! !
M u stafa S u p h i ve a rk a d a ş l a r ı bu gö­
r ü ş leri i le ö lü m l er i n i n yı l l a rc a son ras ını,
Yandı 15 yoramdan 15 alev,
Tru m an Dokt r i n l er in i, M a rş a l Plô n l a r ı n ı ,
lurı/dı göğsümde 15 kara sap/ı bıçak . . .
NATO'I a r ı , SENTO'I a r ı b u rj u vazin i n hı­
Ko/birn,
ya n etlrii gör müş l e r, u lu s u u y a r mı�lord ı r.
kanlı km/ bir bayrak gibi <;aipıyor,
çar-p a-cak!
1925
3

süre genle şti.


Yeni yiia girerken de hi.ik.J]met
Hül<ümetlerin
bunalımlan
kurulma süresi uzuyor,
ömürleri kısalıyor. Egemen sınıflar, bur­
Kapitalist Türkiye 1975 yılına süregen, 1975·e, 120 milyarlık bir bütçe ve 20 juva partileri artık eskisi gibi , alışılmış
derin ekonomik, politjk, �osyal buııolırn­ milyar liralık bütçe oçığıylo girildi. Bu yöntemlerle hükümet edemiyor. Hiç bi­
lor içinde girdi. Cumhurboş�aııı Koru­ bütçede de aslan payı yine silôhlarmıo, risi, sıkıyönetime gitme den ayakta dura­
türk, yeni yıl mesajında: «geçen yılda NATO, polis-jandarma harcamalarına ınıyor,,>
boşgösteren istikrarsızlık, bütün palilik ayrıldı. Geçen yıla oranla, bütçenin bu Böylesi kopkoranlık bir dllrumda, lKP
ve ekonomik sonuçlarıyle 1975 yılına biilümü 0,'0 54 art!ırıldı. Kıbrıs'ta tutulan bir ümit ışığı oluyor. i�çi sınıfı, sürekli ve
geçıt .. dedi. savaş bir�ikleri milyarlar yutuyor. Merkez güçlü direnişleriyle TKP'nin gösterdiği
Emperyalizmin bütün ekonomik, pali­ !lonkosı, Kıbr·ıs'o karşı girişilen soldırı­ doğru yolda halkımızın kurtuluşu için sa­
tık ve askersel sistemlerine bağlı olan don bu yana 12 milyar �ira karşılıksız voş�yor. Bülün ilerici, demokratik güçleri,
kapitalist Türkiye'de bo�ko türlü bir ge­ para bastı. Sürekli değer kaybettiğinden köy emekçilerint, geniş halk katmanlarını
lişme beklenemezdi. Boşta Amerika ol­ Tlirk lirası 6 oy içinde 3 kez dEıvolüe savaş alanlarına çekiyor. TKP, komünist­
mak üzere bütün emperyalist ülke.leri edi� di. ler bunun için yeni yıla, Marksizm-Leni­
teme�inden sorson genel bunalım, yerli­ Korkunç bir pahalılık boşını almış gi­ nizm ilkeleri ve proletarya enternasyono­
yabancı tekellerin orpolığı olon Türkiye'­ diyor. Fiyothır bir yıl içinde ortaloma lizmi ülkü ve ilkeleriyle silôhlonmış so­
yi kat kat etkiledi. Bu durum ülkemizde 0'11 25,9 oranında arttı. Geniş tüketim voşçılor olarak yeni otdımiGrlo giriyor.
sınıf savaşını, işçi sınıfıyle i�birlikçi bü­ malları fiyatlarındaki artış ise 0'0 35'i
yük burjuvazi, emekçi ho�kıınızlo emper­ buldu. Koroborsocılık, istifçilik old� yü­
yo�izm orasındaki uzlaşmaz çelişkileri rüdü, vurguncu�orın ekme4Jine yağ sü­
daha da keskinleştirdi. rüldü. endüstri üretiminde ve yatırımlar­
Olkemizdeki somut durum meydondo. do bir gerileme var. Fabrikalar, gittikçe
Yeni yıla, gittikçe büyüyen btr işsizler ortan enerji ve hammadde yetersizliğiri­
ORTAK BiLDiRi
ordusuyiG girildi. Kentlerdeki açık işsiz­ den yarı kopasiteyle çalışıyor. Buna kar­
Ierin soyısı resmi verilere göre bile 2 mil­ şılık sflôh ticareti yapan uluslarorası te­ Aralarında Türkiye Komünist Portisi­
yonu buldu. Batı Avrupa'da kapitalist kellerle bağlı OYAK gibi holdinglerin, nin de bulunduğu 20 Avrupa kapitalist
ülkelerde çalışan bir milyon işçimizden bankoların kôrlorı bir yılda iki kat arttı. ülkesi komünist ve işçi portisi temsil­
büyük bir kısmının bunalım yüzünden, Ekonomik olondaki bu derin bunalım cileri, Amerika Cumhurboşko'nının pet­
1975 yılı içinde, yurda dönme olasılığf politik yaşoma hükümet bur�olımı olarak rol üreten Arop ülkelerine karşı silôhlı
gözönünde bulundurulursa işsiz soyısının yansıdı. TKP MK Politik Bürosu'nun «Son saldırıya geçileceği y9lundoki tehdidi
yıl ortolarında 2,5 milyonu geçeceği gelişmeler Vf7 TKP'ni11 tutumu» boşl•ldı dolayısıyle: .. Emperyalizmin serüvenlerini
kendi�iğinden onlo�ılır. platformunda belirtildiği gibi: "Türkiye'- önlemek için birleşelim" başlığı altında
artok bir bildiri yayınladılar. Bildiride
özetle şöyle deniliyar:
"Amerika Cumhurboşkanı Ford'un Or­
to Doğu'da Amerika'nın bir silôhlı sal­
Budapeşte toplantiSI dırıya geçebileceği yolundaki sözleri yal­
nız Arap ülkelerine karşı değil, borışt'(]n,
Avrupa Komünist ve Işçi Portilerinin konferansı Alman Demokratik Cumhuriyeti güvenlikten yana olon ülkelere ve gi.iç­
boşkentinde yapılacaktır. Okin kanferonsın hatıriıkiarı yopı�dı. Konferotısın gereği lere karşı do tehdit onlamını taşımakta­
Lizerinde konu�mok Lizere Vorşovo'do bir Donışma Toplantısı yapıldı. Orada, kon­ dır. Sın�fsol çıkarlarını, halkların ve ulus­
feransı toplamak karorloştırılck Aralık ayının 19-21 orasında Budopeşte'de yapı­ ların çıkadarı üstünde tutan egemen
lan toplantıda ise, konferonsın gündemi hazırlandı. Konferonsın gündeminde em­ emperyalist ve kapitalist güçler, içinde
peryalizme karşı savaşımı örgütlemek, barış ve güvenliğin güçlenmesi için geniş bocolodıklorı bımolımlordon çıl<ış yolu­
emekçi yığınlorını, devrimci güçleri harekete geçirmek, demokratik hakları geniş­ nu ulusol servelierine sahip çıkan halk­
letm�k savaşında komünist ve işçi portilerinin ödevlerini saptamak vardır. Iara karşı silôhlı saldırıya geçmekte gör­
Tlirkiye Komünist Portisi'nden bir delegosyonun do katıldığı Budopeşte toplantısı mektedirler. Bu durum karşısında şunu
tom bir eşitlik ve demokratik hava içinde geçti. l(ordeş partiler birblderini daha kesin!ikle açıklıyoruz ki, ABD'nin Orta
yakındon ton1mok, sorun ve davalarını birbirine daha yakındon d u y urm ak fırşotını Doğu'da glrişmeyi tasarladığı saldırı yol­
bir dal'la buldular. Budopeşte toplantısında bütün delegosyonlorın üyeleri fikir­ lorınm kesilmesi gerekmektedir. Holklo­
lerini belirttiler, ülkelerinin durumu, dünya sorunlan üzerinde istedi k leri gibi konuş­ rımız kendi ekonomik, sesyol ve politik
tular. Bazı usul sorunları dışında, Avrupa'nın bütün komünist ve işçi portileri emper­ düzenini seçmek, kendi yozgısıno ege­
yalizme karşı sovo�mok, halkların ulusol kurtuluş savaşlarını desteklemek, tEıkeller men olmak, demokrasi ve sosyofizme yö­
egemenliğinin yarattığı faşist tehlikeleri yakındon izlemek ve anlara karşı gereken nelmek yolunda geri alınmaz bir hakka
tedbirleri olmak, barış ve güvenliği sağlamlaştırmak konularında fikir birliğine vor­ sahiptirler. Biz, bağıiı'lsızlıkton, kurtulu�­
dıjor. ton, g ü venlik ve barışton yona olon bü­
Morks�zme-Leninizme bağlı portljerin bu fikir birliği, Avrupa'da ve dünyoda barış tün halkları ve emekçiteri emperycıılizmin
ve güvenliğin korunulmosı, güçlendi,ilmesi için çok önemlidir. Barış ve güvenlik bu saldırganilk politikası karşısında bir­
işçi sınıfının, emekçi y ı ğ ın ları n demokratik hoklorınırı gelişmesi, sosyalizme açdon liğe ço§nyor�Jz. Biz, halkların egemenli­
yolların dlizlenmesi için gereklidir. Soğuk harp, gerginlik demokratik haklara saldır­ ğine ve haklarına dayanan bir işbirliği­
mak için her zaman büyük burjuvazinin, militarisi kliğin işine yaramıştır. Bundan nin geliştirilme�i. demokratik, bağımsız
ötürüdür ki, komünistler barış ve güvenliğin en şaşmaz savunuculondır. Budopeşte ve barışçı bir Avrupa kurulmmı yolunda
top�o,-,tısı komünistlerin bu konudaki kararlı, şaşmaz tutumlarını dünya kamuoyuııo bütürı demokratik güÇlerin birleşmesini
bir daha duyurmuştur. i st i yciruz."
4

.-------.--�- Lenin köşesi ------...., işçi ücretleri donduruluyor


Türkiye işçi sınılının öncü kolu TKP işçi sınıfının birliğini sağlamak, onun dev­ Geçtiğimiz hafta bir gazetede önemıi
rimci savaşını örgütlernek için çalışır. l�çi sınıfının birliğini, onun örgütlü sava­ bir haber çıktı: "Hükümet tarafından
şını engelleyen okımiGrdan biri de anarşizmdir. Anarşizm, kurtuluş hareketınde hazırlanaralı: Meclise sevkedilen bütçe
her türlü devleti, politik savaşı yadsıyan bir akımdıı. Politik parti, bu partilerde kanun tasarısında, 1975 yılında l<amu
örgütlenme, örgütlü savaş diye bir şey tanımadıkim-ını savlıyanlar aslında bur­ kesiminde yapdacak toplu sözleşmelerde
juva partilerini, bu partilerin politikasını yürütürler. Anarşistterin günümüzdil uygulanacak standariların ve genel
Troçkist, Maoist görüşler temeline dayanan serüvenci çıkışları işçi sınıfına, tüm esasların sap�anması konusunda hükü­
demokratik harekete büyük zafOrlar vermiiktedir. Bun�arın çıkışları doğrudan mete tam yetki verilmektedir.» Buna gö­
doğruya provokasyondur. Çünkü, gerici egemen çevrelere tüm ileric i , devrimci re, Bütçe Kan.unu çıktıktan sonra kamu
güçlere yüklenme, devrimci hareketin gelişmesini engelleme fırsatı vermektedir. kesiminde çalışan 550 bin işçiyi ilgilen­
Anarşizme karşı kesin bir savaş veren Lenin, bu akımı şöyle tanımlar: « A n ar­ diren toplu sözleşmelerin esasları Ba­
şizm, toplumun gelişme yaso/Ir k/ort tanımayan, proletoryonrn srnrl sovoşrnrn öne­ kanlçır Kurulunca hazırlanacak.
mini, işçi srnrlrnrn örgütlen mfisini ve eğitilmesinin önemini anlamoyan bir okrm­ Gı�tirilen. bu hüküm ücretierin resmen
drr. A na rşiz m işçi hareketinin doğrnrk kolmostno sebep olur. Politik sovaşt ycıd­ dondurulması anlamına gelmektedir.
styarak işçi stnrftnt burjuva po/itikasrno bağ/or. .. (Tüm yapıHar, c. 5, s. 377-378.) Messlenin ilginç olan yanı şudur ki,
Anarşizm, proletaryanın politik savaşını yad�ıyorak onuıı kendi egemenliğini içinde Türk-Iş Genel Sekreterinin Sosyal
kurma savaşını engeller, burjuva sömürü düzenini sürdürme olanağı sağlar. Poli­ Güvenlik Bakanı olarak yer aldığı bir
tik savaşı yadsıyarak komünist partisinin gereksizliğini sov�JnUt. Lenin burwn tam hükümet tarafından getirilmektedir bu
karşıtını söyler: " Pr ole ta ry a kendi boğtmsrz politik işçi partisini kurmoltdlf. Bu teklif. Amacın .. dengeli bir bütçe politi­
portinin başitea ödevi s osyalist toplumu kurmak için politik egemenliği ele ol­ kasının uygulanmasını sağlamak .. oldu­
moktlf . . • Politik egemenliği ele alabilmek için iş�i s ı nıfrnın birleşmesi, örgüt­ ğu açıklanıyor. Demek isteniyor ki, den­
lenmesi, politik eğitimi devrimci sovaşrn başta gelen ödevidir. geyi bozan şey işçilerin ücret artışlarıdır.
Marksizm, i�çi srnrftnın ekonomik sovaştylo politik sovoştnt birbirine kopmoz Bu yeni bir sav değildir. Enflôsyon ve
biçimde boğlomrş tlf, bunlortn birbirinden oyrtlmosı olonoksızdrr. (Tüm yapıtları, fiyat artışlarının nedeninin işçilere yapı­
c. 4, s. 170-171.) lan ücret zamları olduğu yolundaki utan­
TKP anorşik çıkışları hiç bir zaman ono ylo mamı ş, bu yola düşenlere doğru mozca, yavuz hırsız m is ali bir ya londı r.
yolu gösterıniye ça�ışmıştır. TKP işçi sınıf�nın, emekçi yığınların sömürüden kur­ Bu yalan çok daha önce de söylen­
tuluşu için çetin bir sınıf savaşı yürütegelmiştir. mişti.
Emperyalistlerin, tekelci parababaları­
Sosyalist ülkelerde nın, taprak ağalarının isliiçi ve karabor­
sa vurguncularının gün geçtikçe daha
• Sosyalist ülkeler ekonomisi, büyük Ulusal gelir, dolayısiyle tüketim fonu sü­
da dengesiz hale getirdikleri Türkiye
makine yapımı endüstrisi temelinde ge­ rekli artar. Yine komşumuz Bulgaristan'­
ekonomisinde dengeyi sağlayabilmek
lişiyor. Bu ülkelerde makine yapımı en­ da 1972'de 1950'ye oranla kişi başına
için ağır yük her zaman olduğu gibi yine
düstrisinin, ulusol gelirin oluşmasındaki düşen ulusal gelir 0/0 573, Macaristan'­
işçi ve emekçi sınıfiara yüklenmek isteni­
payı ve bu payın artışı, bunu doğrulu­ da 11/ıı 302, Demokratik Almanya Cum­
yor.
yor: Sosyalist ülkelerde 1950 ile 1973 yıl­ huriyeti'nde % 477, Polanya'da 328, Ro­
Ulusal gelirdeki artış oranı 1970'de
ları arasında bu payın artışı, yüzdelerle manya'da Ofo 585, Sovyetler'de 11_.'11 422, 11,'
11
5,6 iken, 1971'de ��'11 10,7'ye yüksel­
şöyledir: Bulgaristan'da 43,4'den 59,6'ya, Çekoslovakya'da ll/11 303 ve Yugoslavya'­
miştir. işçil-erin gerçek ücretleri ise 1970'­
Macaristan'da 35,1'den 54,7'ye, Demok­ da 0,11 345 artmıştır.
de 11110,8 iken, 1971'de 11/11-5,1 o1muş,
ratik Almanya Cu mh ur i yeti 'nde 53,1 'den e Sosyalisi ülkelerde ulusal gelirle bir­
yani artma yerine azalmıştır. Ulusal ge­
69,7'ye, Moğolistan'da 11,1'den 36,7'ye, likte, emekçilerin gelirleri de artmakta­
lirdeki bu artış nereye gitmiştir? Rakcım­
Polanya'da 40,9'dan 62,7'ye, Romanya'­ dır. 1960'a oranla 1973'de işçi ve me­
lar onun do ce vabını veriyor : Sanayi ke­
da 49,6'dan 66,7'ye, Sovyetler Birliği'nde murların ücret ve aylıkları Bulgaristan'­
simindeki gelir artışı 1970'de O;', 2,1 iken,
62,3'den 63,6'e, Çekoslovakya'da 71.2'­ da 0/11 54, Macaristan'da 11/1139, Polanya'­
1971'de ıı;0 10,4'e farlamıştır. Türkiye'nin
den 74,5'e ve Yugoslavya'da 30,1 'cien da % 49, Romanya'da rl/0 58, Çekoslo­
en büyük 100 sanayi şirketinin, vefgiler
54,0'a. vakya'da % 43, ortmı�tır.
çıktıktan sonraki, net körları 1972'de
e Sosyalist ülkelerde üretim oylumu en • 1975 yılı, Sovyetler Birliği'nde 9. Beş­
1 milyar 617 milyon iken, 1973'de 3 mil­
hızlı tempolarla artan endüstri kolları yıltık Kalkınma Plônımn son ydıdır. 1975
yor 299 milyon-o yükielmiştlr. Yani işçile­
elektrik enerjisi i.iretimi, kimya endüs­ yılı bütçesinin büyük bir bölümü ü�kenin
rin gerçek Ücfetll!!rinin hızla düştüğü yıl­
trisi, makine yapımı ve metalurjidir. Or­ endüstrileşmesine, ha.kın yaşam düze­
larda bu büyük $ermayedarların k<ırları
neğin komşumuz Bulgaristan'da 1950'ye yinin yükseltilmesine ayrılmıştır. Uzak
iki misirnden daha fazla a rt m ı ştır.
oranla 1973'de elektrik enerjisi Üreti­ Dağu'nun ve Sibirya'nın ekQnomik bo­
mi 28, ma�ine yapımı ve metalurji 53, k�mdan kalkınması için 113 milyar ruble
kimya endüstrisi üretimi 63 kat artmıştır. ayrılmıştır. Enerji üretim i bu yıl içinde
Bu veı·iler Moğoliitan için, sırasıyle 31, 1.035 milyar kilovatsaat, petroJ üretimi
23 ve 144, Romanya için ise 22, 48 ve 489,4 milyon ton, yergazı üretimi 285 mil­
Emperyalizm ve büy ü k işbirlikçi
76'dır. yar küpmetre, çelik ür etimi ise 242 mil­
burj uvazinin içi ne attığr ekonomik,
e Sosyalist ülkelerde topltJmsal üretim, yarı ton olması öngörülmektedir. Bu dö­
sosyal, pol itik bunalım/ordan k urtl.ll­
halkın yaşam düzeyinin yükselmesine yÖ­ nem içinde 11 milyon Sovyet yurtdaşına
mayl, yllfdunun kalkrnmastnt isliyen
neltilmiştir. Bu ülkelerde ulusal gelirin yeni, daho iyi aportıman dairesi sağla­
yvrtseverlerin yeri işçi srmf11ım yanm­
ortalama :lf,,'ü halkın maddesel ve tinsel nacaktır.
da, TKP soflarrndadır.
gereksinmelerinin karşılanmasına a yrılır.
5

Ilerici Kadiniar Derneği ATTF'In 7. Olağan Kurultayi


Kadırıı sorunu, bugün Türkiye'de kcıpi­ Avrupa Ti.irkiye!i Taplumcular Federasyonu (AITF) nun 7. Olağan Kurultayı 27---2.9
talist top�umun somut bir sorunudur. Aralık arasında Federal Almanya'nın Gelsenkirchen şehrinde yapıldı. Kurultaya
Sosyalist ülkelerde «kadın sorunun diye Federal Almanya'nın çeşitli bölgelerinden, Batı Berlin'den, lngiltere'den, Fransa'­
bir sorun yok. Oysa, en gelişiniŞ kapita­ dan, Belçika'dan, lsveç'ten, lsviçre'den 200'den fazla delege ve konuk katıldı.
list ülkelerde bile kadın sorunu çözüm­ Kurultayda, yönetim kurulunun raporunda, kapitalist dünyayı saran bunalım, ül­
lenmemiştir. Kadın haklarını sadece kô­ kemizdeki gelışmeler, yurt dışındeıki işçilerimizin durumu ve ATTF'nin bir yıllık çalış­
ğıt üzerinde tanımakla kalmak hiç bir maları ele alındı. ATTF örgütlerinin çeşitli çalışmaları tartışıldı, elde ettiği başanlar
şey çözümlemez. Türkiye'de olduğu gibi. değerlendirildi, eksiklikler eleştirildL
Çalışma raporu tartışılırken söz olan delegeler, yoelellerde ekmek kavgası veren
Bir sosyalist dünya sistemi vardır. Bu
sistem kapitalist ülkelerdeki k<ıdın hore­ işçilerimizin �orunları üzerinde durdular, Türkiye'de faşist komando saldırıianna son

ketl�rini, demokratik savaşları, azgeliş­ verilm�!lni, faşist ocaklarının kapatılmasını istediler... Büyük burjuvazi, ülkeyi içine

miş ülkelerde ise ulusal ku•tuluş savaş­ sürüklediği bunalımın içinden terörle çıkmak istiyor, ülkeyi bir faşist diktatc;ıraya

larını geniş ölçülerde etkilemektedir. Bu­ doğru sürüklüyor. Buna karşı birlikte savaşmcrk, bütün ulusal güçlerin birliğini sağ­

gürı dünyada kadının durumu, her za­ lamak bir zorunluktur.. dediler. Böli.lcü, parçalayıcı akımlara karşı savaşın işbirlik­

mankinden fazla günceldir. Bu nedenle­ çilere, Amerikan köleliğine karşı savaştan ayrı ele alınamıyocağını belirten korı.us­

dir ki, bu yıl bütün kapitalist ülkelerdeki macılar, sıkıyönetim ve devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılmasını, 141, 142 ve

kadınların örgütlenme, kadın sorunları­ 146. maddelerin, gendikoların özgürce çalışmalarını engelleyen anti-demokratik

nın çözümü için, demokratik haklar ve kanunların, TKP'ne konan yasağın kaldırılmasını, saldırgan NATO ve SENTO'Iardon

dünya barışı için savaşıma hız verme, çıkılmasını istediler.

yeni atılımlar yılı olacaktır. Şimdiden Türkiye işçi sınıfının FJOrtisi TKP'nin varlığını, savaşını inl<ôra kalkışen akımlara,

birçok kapitalist ülkede bu amaçla yeni provokatödere, likidatörlere karşı yürütülen savaşın daha da güçlendirilmesi gerek­

yeni kadın Öfgütleri kı.Huluyor. Kurulmuş tiğini belirten bir konuşmacı şunları söyledi: .. ATTF için, ilerici bir yığın örgütü ola­

olanlarda saflı;ır sıklaştırılıyor. Bu eylem­ rak, halkımızın ulusal ve sosyal kurtuluşu için verdiği savaşı, ülkemizdeki sınıf sava­

lerde de Komünist Partileri, komünist ka­ şını, bu savaşta yer alan güçleri, Türkiye Komünist Partisini yığınlaw duyurmak, bu

dınim, militanlar öncülük ediyorlar. konuda görüşlerini açıklamak bir görevdir. ATTF, bilimsel dünya gôrüşleriyfe dona­
tılan, olayları değerlendirmed-e en doğru yöntemi kullanan, en geniş olanaklara sa­
SoruFı Türk kadını için de günceldir.
hip bulunan, işçi sınıfırnızın savaşkan öncü kolu TKP'nin görüşlerinden yararlanır.
Nüfusumuzun hemen de yarısı kadın.
ATTF bir parti değildir. Ilerici bir yığın örgütüdür. Ana ilkesi, emperyalizme, sömü­
Ama, TKP'nin, 1920'de yapıron 1. Kon­
rüye karşı halkımızın, işçi sınıfının birtiğini savunmak, yurt dışındal<i işçilerimizin
gresinden bu yOFıa, savaş gündeminden
indirmedi�i kadın sorunlarının hiçbiri çö­
haklarını korumak, barış, demokrasi ve sosyalizmden yana olan bütün güçleri ör­
gütlemektir. Bu ilkeleri kabul eden her örgüt, herkes ATTF'na üye olabilir...
zümlenmemiştir. Çok çalı�ır, çok sömü­
ATTF'nun 7. Ola�an Kurultayı'nın çalışmaları süresince «Yaşasm TKP , «Yaşasm
rülür. Eşit iş�. eşit ücret alamaz. Aşoğı­
..

SBKP delegelerin parolası oldu,


lanır, olınıp satılır, cahil barıkılır. Işte bu
..

sarunlm için savaş tüm kadın�arımız için


günceldir. Ostüne üstlük Tü,kiye ekono­
mik, sosyal, politik bunaiLmlarla dünya­
iki elin sesi var! Bu söze uymak gerek Kapitalist ülkelerde
Demek örgütlenmei< gerek. Bu girişim
da bcışta gelen ülkeler arasında. Tü'k fabrikalarda, sendikalarda başlamıştır. • Gelişmiş kapitalist ülkelerde 1974 yıl'
kadını bugün fasulye, pirinç, şeker, zey­ Dokumacıfarın, Gislavet O l ker Fabrika­ içinde 15 milyon �mekçi işsiz, ya da kısa
tinyağ gibi mutfağın demirbaşı sayılan ları kadın i�çilerinin direnişleri bu geliş­ süre çalışma zorunda kaldı.
tüketim maddelerini bile bulamıyor, ala­ meye hız vermiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde işsiz­
mıyor. Pahalılık, işsizlik ençok kadınları Türkiye Komünist Partisi emekçi kadın­ ler ordusu 6,5 m�yona ulaştı. Aktif nü­
eziyor. Demek ki, pahalılığa karşı sava­ iarın bu savaşa yığınsal olarak katılma­ fusun % 7'si geçimini sağfayall'laz du­
şım kadınlarımız için de günceldir. larından yanadır. Bunun için komünist, rumdadır. 25 milyon Amerikan yurttaşı
Emperyalizmin yarattığı faşizmin baskı devrimicl kadınlarımıza kentte, köyde, ise 1974 yılını yoksulluk içinde geçirdi.
ve terörü aile yuvasına lök gibi çöktü. tarlada, fabrikada, mahaHede Ilerici ka-. W OECD'nin yıl sonunda ycıyınladığı ra­
Faşist komand0ların, polisin devrimci dınlar derneği kurma girişiminf oluş­ porda kopita�ist ülkelerin geleceği daha
gençleri tarıyon kurşunları anaların yü­ turmak gibi büyük ödev ve sorumluluk karanlık tabiolario çizildi. Bu rapora
reklerini de deler geçer. Faşizme karşı dü$üyor. göre 1975'te gelişmiş kapitalist ülkelerde
savaş�mı gü ncelleşHrir. Kurulacak bu dernelc:lerde kadııılarl­ işsizierin sayısı 20 milyona ulaşacaktır.
Kore'de, Kıb.ııs'ta ölen, yaralanan as­ mız, emek hakkı, ü cret eşitliği, kadının • Kapitalist ülkelerdeki dev tekelferin,
kerlerin anası, bacısı, karısı kan ağlar. hukuksal eşitliği, sendikal haklarını sa­ çokuluslu şirketlerin rekabetine dayana­
Bu saldırgan savaşlar onların lokmasını vunma yönünde hazırlanmalıdır. Kadın­ mıyan küç(ik ve orta firmalar yıkılıyor.
da biraz daha küçülttü, holdingçi paşa­ larımız, demokratik özgürlükler, işsizliğin, 1974 yılı içi.nde Japonya'da l1.550, Fe­
ların, emp�ryalist silah tekellerinin kasa­ pahalılığın nedenleri onların onlıyacağı deral Almonycı'da 7.500, Amerika'da da
larını doldurdu. Demek ki, barışsever bir dille anlatılarak bilinçlerıdirilmelidir. 800 küçük ve orta firma iflds etmiştir.
Türk kadını için saldırganlara, Amerikan Devrimci savaşa çekHmelidir. Demokrasi, • Kapitalist ülkelerde ekonomik ve pa­
emperyalizrrlille, onların eli altıMicıkö pa­ bağımsızlık ve özgü
. rli.lk savaşını yürüten ra$al bunalımla birlikte hükümet buna­
şalara, gerici hükümetloere kdl'fl ICivaş işçi sınıfının öncü portisi TKP'nin sovoş lımları do süregenleşti. NATO üyesi 15
günceldir. kolları -haline getirilmelidir. ülkenin hepsinde bir yıl içinde hülı:i:mıet·
Emekçi kadınlarımız bu güncel savoş­ 8 Mart uluslararası demokratik kodın­ ler dü�tU. yerlerine b a şka lan geldi, Tür·
ların içindedir. Ama üç arda, beş burda. lar gününü Ilerici Kadınlar Dernekleriyle kiye glbi 5 NATO üyesi ülkede bugün
Onun için güçsüzdür. Bir eliıı nesi 110r, lıa�ılıyo:lıml süregen bir hükümet bunalımı vardır.
6

Ordd' DiSK ve gerçek sendik�;�cılık


T ü r k iye'de egemen çev reler, NATO'c u l a r m em leketi a d ı m o d ı m a ç ı k b i r f a ş i s t d i k ­ D I SK ve DISK'e bağ l ı sen d i k a c ı la r
tato raya !Ürü k l i.iyo r l a r. B u n u , m i l ita risi So n c a r' ı n e l i y l e, o rd u g ü c ü y l e uyg u l a m a y a 10 O c cı k günü Gönen 'de toplandılar.
ç a l ı ş ı y o r l a r. Sa n t a r, yeni y ı l d e meci n d e , y e n i b i r 12 M a rttan söz ett i . B u , d o ğ r u d a n Bas ı no s ı z a n h a be r l e re göre, bu t o p l a n ­
d oğ ruya i ş ç i s ı n ı f ı n ı , i l eri c i g ü çleri, e m e k ç i h a l k ı k a r ş ı s ı n a a l a n , g e l i ş e n , a nt i - e m p e r ­ tı 1 3 Ş u b a tta ya p ı l ac a k kon greye h az ı r ­
yal ist, anti - fa şi st h a reketi y ı l d ı r m tı k i ç i n y a p ı l a n b i r çı k+ştır. lı ktı r. To pla n tı d a , DISK ' i n i z l i yeceği g e ­
O rd u n u n b a ş ı n d ak i militarisi kliğin m e m l eı ketteki g e l i � rn e l e ri tepeden i z l ed i ğ i , n e l p a l i i i k o ve k o ng reye h az ı rl ı k so run­
k a n l ı b a s k ı n l a r tert i p l e d i ğ i , k a m a n do l a r ı y u rtsever öğ rencilere k a rşı süfd ü ğ ü b i l i n� n l a rı ele a l ı n d ı . A n l a ş ı l d ı ğ ı n a g ö re, D I S K
b i r g e rçe k t i r. B u g ü n T ü r k i ye ' d e faş i st b i ç i m i b i r d i ktatora n ı n p rovası y a p ı l d ı ğ ı n ı i ş ç i yönet ic i l e r i a ra s ı n d a b a z ı e ğ i l i m l e r v a r .
s ı n ı fı n a , i l e rici g ü ç l e re k a rşı sü rd üriilen terörde, V i ranşehlr'deki. k a n l ı o lay l a rd a g ö ­ Ki m i CHP p o l i ti k a s ı n ı izlemek, kimi
rüyoruz. l � b i r !ikç i burj uva�i, ege m e n liği n i a yakta t u t a b i irn e k için o rd u y u h a l k ı n üze­ D ISK' i n b i r Işçi p a rtisi kurma s ı n ı i s tiyor.
rine si.i rüyor. B ü t ün b u e ğ i l i ml e r, işçi s i n ı f ı n d a n y a ­
Türk s i l a h l ı kuvvetleri, So n c a r gibi h"li l itMistlerfn e l i n d e ha l k a k a rşı b i r ezgi m e ­ na ge rçek bir sen d i k a c ı l ı k a n l a y ı � ı y l e
k a n i z m a sı o l ma ma l ı d ı r. Tü rk o rd u sunun e z i c i çoğ un luğ u i şçi, k ö y l ü, d a r g e l i rli bağ d a ş m a z . B u rj uva, k üçü k burj uva par­
m e m u r çocukla rı n d a n o l u ş uyo r. Ha l k ı n o rd u su h a l k d ü ş m a n i a rı n a k a rş ı o l m a l ı d ı r. ti ve a k ı m � a rı n ı n d ı ş ı n d a k o l m a k Tü rk - I ş
O r d u y u m i l i t a r i s ı Sa.nca r k l i ğ i n i n , i ş b i rl i kç i b u rj u vazi n i n , em p e rya l i z m i n e l i n d e n k u r­ yönetici l e r i n i n u pa rt i l e r ü stü .. pol i t i kası ­
tarmak, onun a nti-em pe ry a l ist, a n t i - fa ş i s t h a reketi n i çi n e çek m e k ko m ü n i stlerin no ya m a n m a k o rıl a m ı n o gelmez.
ba şta g e l en ödevleri n d en d i r. TKP M e rkez K o m i tesi n i n 1 4 Ağ ustos 1 974'te yayml a d ı ğ ı I şçi sı n ı fı n ı n b u rj uv a z i ye ka rş ı y ü rü tt ü ­
« O rd uy a Ça ğ rı .. s ı n d a şöyle d e n i yo r : « Ask er, üniformalı halk fOCuğudur. Halkımızın ğ ü s ı mf sava ş ı n d a i k i d a y a n a k n o k t a s ı
e m pe ry ali z m e, NA TO 'y a karşı k urtu l uş savaşı o nl a r ı n d a s a v a şıdlf . Gerçek düş m an ­ v a rd ı r : B i r i n c i s i , ö n c ü p o l i H k ö rg ü tü d ü r.
lar, a s ke r l erimiz i Kıbrıs'a gönderen/er, militaristler, Ame rik a n em pery a li zm i ve NA­ I k i n c i s i , g e rçek, y a n i y ı ğ ı n s a l b i r ö l ç ü d e
TO'culardır. NA TO 'da n Çikmak, Ikili Anlaşmaları yutmak, topraklarımizdaki Ameri­ v e sen d i k a l p l ô n d a s ı n ı f sava ş ı n ı y ü rüten
kan ve NATO üslerini k a ld, m a k o rdu d a ki y u r tsev e r lerin de b a ş lı c a hedefidir ... se n d i k a s ı .
S i l ô h l ı k u wetlerde a n t i - e m perya l i st, a n ti - fa ş i st b i r b i ri k i m vard ı r. Ord u içi n d e k i T ü rkiye'de i şçi s ı n ı f ı n ı n· ö n c ü politik
y u rtsever er v e s u b a y l a r ı n A m e r i k a n c ı , NATO ' c u g e n e ra l i e re k a r�ı n e f reti a rtma kta ­ ö r g ü t ü Tli rk i y e K o m ü n i st Pa rfi s i 'd i r. D e ­
d ı r. Yu rtsever er ve 6 u ba y l a r d e m o k ra t i k h a k l a r i ç i n , bağ ı m s ı z l ı k i ç i n savaşıan g e ri ğ i şi� i ş k o l l a rı n d a g e rçek i şç i se n d i ka l a rı
d u r m o m ı ş , bu y o l da z o rl u k l a ra y i ğ i tçe k a t l a n m ı $ 1 a rd ı r. B i.i t ü n bu g e l i � m e l e r i i y i d e ­ v a rd ı r. i şçi s ı n ı fı n ı n p o l i t i k ve sen d i k a l
ğ e rlen d irmek, o r d u i ç i n e g i rmek, orada örg ü t l e n m e k , u lusa l b a ğ ı m stz l ı k ve k u rt u l u � öz ö rg ü tleri n i n b i r b i rl e r i y l e d a ya n a ş a r a k ,
ü l k ü l er i n i y a y m a k , o r d u i l e i şçi d i re n i ş l e r i , e m e kç i y ı ğ ı n fa r a ra s m d a s o m u t bağ l a r y a rd ı m i a ş a ra k b u rj u v a z i ye k a rş ı s ı m f s a ­
k u rm a k g e rekiyor. Ko m ü n i s t l e r, b ü t ü n i l e r i c i g ü ç! e r b u z o r a m a , k u t s a l ödevi y e r i r1 e va ş ı n ı uyu mlu b i r b i ç i m d e yü r ü t m e l eri,
geti•m e k l e g ö revl i d i rl er. i şç i s ı n ı f ı n ı n b u rj u vaziye k a rş ı yci rüttl'ı ğ i'ı
sı n ı f sava ş ı n d a üstün gelmesi n i n b a ş l ı c a
k o � ul u d u L Işçi s i n ı fı n ı rı p o l i t i k v e s e n d i ­
Köy emekçilerine gerçek k a l ö rg ü tleri a ra s ı n d a g e reken d a y a n ı ş ­

yardmı m a sağ l a na m a d ı ğ ı h e r yerde b u rj uv a z i


k ô r l ı ç ı k m ı ş , işçi s ı n ı fı z a r a r g ö r m ü ştü r.
D I S K yönetl e i l e ri bu g e rçeğ i g örmez­
I ş ç i s ı n ı fı n ı n sü re k l i d i renişi, i ş b i rlikçi sının, bütün k o m ü n i stlerin y ı l la rd ı r sa­
l i kten g e l e rnezler. Ayrıca tüzüğ wnün
lı ü k ü m �tt l e re, p � l is s a l d m l a r ı n a , patro n ­ v u n d u ğ u i ş ç i - k ö y l ü b a ğ l a ş ı k l ı ğ ı n ı n te m e l ­
a m a ç m a d desinin ı ş ı ğ ı nda D I S K , sosya ­
l a ra , sa rı sendika a·ğ ol a rı n a k o r�ı d a h a � e ri böylesi ç e t i n s a v a ş f o r içi n d e a tı fm o ­
l i &t eğ i l i rrıli b i r işçi k o n f e d e r a sy o n u d u r.
örg ü t l ü v e b i l i n ç l i b i r s a v a ş y ü rü t m es i , ya ba ş l a m ıştı r.
Oysa b a z ı D I S K yön eti c i l e r i T i P y ö n et i ­
öteki e m e k ç i y ı ğ ı n l a r ı n ı d o etki liyor. Son Köy l ü ha reketleri n d e k i bu .o l u m l u g e ­
m i n d e g ö rev a l m ı ş ol m a l a rı n a rağ men
bi rkaç yıl içinde u ya n ı k k6yl üleri m i z i n , l i ş m ey i , b i r i k i m i , ş i md i bazı çevreler k e n ­
bug ü n bir b u rj uva pa rti s i olon CHP'ne
h a l k t a n y a n a a y d ı n l a rı n v e g e rçek sen­ d i ç ı ka d a rı yön üfi d e k u l l a n m a y a k a l k ı ş ı ­
y a m a n m a k , TSlP g i b i a y rı l ı k ç ı l a ra y a n a s ­
d i kac ı l a rı n g i ri ş i m l e r i sa n uc u n d a ilk kez yorl a r . .Köyl ü n ü n , po l i t i k h a k l a r e l d e et­
m a k , y a h u t yeni b i r işçi p a rt i s i k u ra ro-k
« Kö y l ü K u r u l t a y l arı .. , .. Oretici l e r Kong re ­ me, ö r g ci t � u rm a özg ü rl ü ğ ü n e k a v u ş m a
se n d i k a l n i t e l i k le r i n i y i t i r m e k ve b i r ya n ­
leri • yap ı l d ı . B u n lard a n ilki Adona'da, savaşı n ı kıs ı r bir d e rnek ç i lik çe rçevesi
dön d a i şçi hareketi n i b i r d o h cı p a rç a ­
i k i nc i si d e l z m i r ' d e topla n d ı . i ç i n e sokmaya ç a l ı şa n l a r var.
l o m a k e.ğ i l i mi n i g öste riyo r J g r . Ya pı l a c a k
He r iki K u ru ll a y ' d a önemli k a ra rl a r 22 A ra l ı k t a bir « Köylü Derne9 i ,. n i n k u ­
i ş , i şçi s ı n ı fı n ı n öncci p o l i t i k ö rg ü t li n ü n
a �ı n d ı . O l k l'l ö l ç ü s ü n d l'l k ö k l ü , d e mokra t i k r u l d u ğ u a çı k l a n d ı . K u ruc u l a rı , b u d e r n e ­
p o ra lel i n d e i ş ç r sı n ı fı n ı n bu rjuvaıiye k a r­
b i r t o p r a k refo r m L< n u n gerçekl eşti r i l m e s i ğin " k ö y l ü l eo i n e k o n o m i k , sosyal ve k ü l ­
şı s ı n ı f savaş ı n ı sen d i ka l p l ô rocJ a yü rüten
i ç i n ö r g ü t l ü bir s a va ş ı n gerekli l iğ i ü ze­ tli ret k o l k ı llma s ı n ı a m a ç ed lndikleri n i ..
bir s en d i ko h a l i n e gelmektir.
r i n de d u ru l d u . O rneğ i n , A d a n o ' ı;l a l( i « B i ­ b i l d i rd i ler. A r d ı n d a n do .. Derneğ i mi z h e r
r i n c i Oretic i!er K u r u l ta y ı • n d o kabul ed i ­ t ü r l ü politik fa a l iyetin d ı ş ı n d a k a lacak ..
l e n 1 2 m a d d e i l k k a ra rda, köy l ü nün, to p ­ d e d i ler.
r a k refo r m u d i re n i ş i n i n başorıya u la �a ­ M i l yo n l a rc a köy l üyü, p oliti k· savaşın m ürü düzenini, büyük toprak mü l kiyeti n i ,
b i fm e s i i ç i n , k ö y l ü ha reketle r i n i n i şçi s ı ­ dışı nda tutm a k, on u rı büyük d a vcı:sı n ı b i r yorr c ı l 1 k. morabm:; ı l 1 k g i bi orta -çağ k a ­
nıfının sovo ş ı y l a birle ş t i r i l mesin i n ka.ç ı ­ d erne k ç i l i k çerçevesi i ç i n d e yoılo ştı r m a ­ l ı n tı l a rı n ı ortadem k a l d ı rinod o n , k ö k lü bir
rı ı l m a z b i r z o ru n l u k o l d u ğ u bel i rt i ld i , yo ça l ı ş m a k , köy emek ç i l er i n e değ il, toprok refo rm un u g e rç e k l eşti rmeder1
Yozgat, M a ra ş, A m a sya köylü lerinin, ağo.lora, çift l i k bey l e ri n e y a rd ı m etmek m ü m k ün ·ola m a z . Hele- k ö y l üye politik
a ğ a y a , j a n d a r m u !o ra k a rş ı s a va ş la rı n ı n d e m e k t i r. B u rj uv a z i ve h ü k ü me tleri hep haklar sağla nmadan, köy eme k ç i l e r i n i
i ş ç i s e n d i k a l a rı , i l e ri c i öğ rf:t m e n dernek­ bunu y a p_m ı şt ı r. i�çi sı n ı f ı nı n y a n ı n da ö rgü tl ü b i l i n ç l i b i r
lerince destek l e n m e s i , bunun e n be l i rg i n " Köylü n ü n e k o n o m i k , sosyal ve k ü l t ü ­ savaşa çekmeden h i ç b i r Ş e y e l d e edi l e ­
ö rnekleri o l d u . T ü r k i ye K o mü n ist Parti- rel k a l k ı n m a s ı " b u g ü n k ü soygun v e sö- mez.
7

GençliC in sava,ı Emperyaliunin tehditleri


i l e rici g e n ç l i k 1 975 y ı l ı n a y fini d i re n i ş ­ Amerikan Dışişlıtri B a k a n ı Kisim:er .. Business Week » dergisine b i r d e m eç verdı
l e r l e g i rd i . Geçen yı l ı n o l a y l a rı g e n ç l i k Pc;:trol ü r<�ten Ara p ü l keferi n e te hd itler s a v u r d u , petrol yata k l a rı n ı b o m b a l a rız, d e d i .
ha reketinde y e n i n i tel i k ler ortoya koydu. Cu mhurbaşka n ı Ford d a Kisincer'in teh d i tlerini d e st�kled i , Petrol ü rete-n O rta Doğ u
Ço k ön ere l i d i y e b i lecıığ i m i z bu nitelikle­ ü l ke l e rin i n petrol lerini diledikleri fiyatta n satın a l a r ı n a ka rşı çı klı. Yeni y ı l ı n i l k h a f ­
rin ba ş ı n d a , ilerici g e n çH ğ i n ı;ı a l iti k s a · t a s ı n d a A m e ı i k a n empery a l iz m inin sa v u r d u ğ u b u 'te h d i t l e r, b ü t ü n d ü n y a d a sert �ep­
v o ş ı ö n p lô n d a o l m a s ı , i şçi s ı n ı fı yle d a ha k i le r u y a n d ı r d ı . Bu horpçi çı k ı ş l a r, petrol tüketicisi devletleri, petrol ü ret<m ülketere
sıkı b ağ l a r k u r m a s ı , bi l i n ç i fi n m e yo l u n d a �a rşı koyma, k ı ş k ı rtma g i r i ş i m leri, d ünya barışı için som ut b i r teh l i ke d i r . B u b i r baskı
yen i b i r a d ı m a t ma sı g e l i r. poli tikası bel i r t i si olarak yoruml o n d ı . Kisincer' i n ve Ford ' u n ç ı k ı ş l a rı, bun a l ı m l a r ı n
Gen ç l i k h a rekeli n d a k i bu o l u m l u g e · u e r i n l e ş tigi, hızlo nd ığı, çökü� s ü rec i n i n a rttığı b i r d ö n e m d e A m e r i k a n e m pe ry a l i z ­
l i ş m eleri n o l uş m o s ı n d a T I< P ' n i n b ü y ü k b i r r n ı n ı n sa l d ı rgo n l ığ ı n ı n , b a r b a r l ı ğ ı n ı n d a a r tt ı ğ ı n � gösteriyor.
p a y ı v a r d ı r . T K P ' n i n , k o m ü nistl erirı ö n e m · l ü rkiye, petrol ü re-ten Ortcı Doğ u ü l - ş ı s ı nd a e m p e r y a l i z m i k ı n a y a n b i r ç i ft söz
le ü ze r i n d e d u rd uğ u , u ğ r u n d a çeti n oır keleriyle yak ı n , h otto ka p ı k o m ş u d u r . B u etm ed i . B u d av ra n ı ş, b u p a rt l l e r i n A n a -
s a va ş verd i ğ i b u o l g u, s evi n d i ri c i o : rn a l< · bok ı m d a n yurdumuz, A m e ri ka n � m p e r- y u rt ve h a l k d ü ş m a n l ı ğ ı n ı b i r kez d a h a
lo b i ı l i kte, yetersizdir. Bü d ö n e m d e i l e r i ­ y a l i zm i n i n b u ü lkelere k a rş ı g i r i şeceğ i gözler önü n e serer.
ci g e n çl i ğ i n ö n ü n d e d u r a n b a ş l ı c a ödev, b i r sol d ı rı nı n doğ uroca ğ ı h a r p te h l i kesi- N ü k leer sil a h kır d ön e m in d e , T ü rk i y e ' -
b u s ü re c i dah a d a i leri götü rme k, elde nin k a rş ı s ı n d a , to p u n a ğ z ı n d a bulunu- n i n O rta Doğ u ' d a Amerikan e m pe ry a l i z-
ed i l e n b u kazo n ı m l a r ı M !3 oc u l a rı n , boz­ sa yı l a r ı yü -
y o r. ü stel i k , m e m l e ketimizde m i n i n , NATO ' n u rı e l i n d e b i r a raç, bir üs
g u n c u l a rı n , K ı v ı l c ı m c i l a rı n s a l d ı r ı s ı n d •ı n z ci a ş a n A m e r i k a n v e NATO h a r p ü sleri, olarak k u l ldnıfınosı, yurdu muz, h a l k ı m ı z
k o r u m a kt�r. r a d a r i stasyo n l a rı, yeşil bereli koma nd o i ç i n yeryüz ü n den s i l i n mek te h l �kesi y a ra -
Bug ü n d u ru m tü m ü l ke ç a p ı n d a g e n i ş yuva l a rı va rd ı r. B u ü slerde 2 0 bini a ş k ı n tıyor. Işbi rlikçi kodamon burjuvazin i n ,
bir u i Lıs o l , a n ti -fa ş i st, o n t i - e rn perya l i s c A m e r i k a n a sl<eri, n ü k l e e r silah depo l or ı , I kinci D ü n ya H o rb i nden b u ya na a rta rı
h a l k ceph e s i n i n o l u � m a s ı i ç i n d () lı a e i v 2 - atom b a ş l ı k l a rı v a rd ı r. bir h ı zla y u rd u m uzu , Ameri k a n e m perya-
riş l i d i r. Çünkü bir y a n d a n b u rj uvaz i n i n TKP, ko m ü nistl e r, mem leketimiz i n , u l u - lizminin, NATO v e SENTO ' n u n boy u n -
ç e l i ş-k i l e r i i y i c e keski nleşmekte, öte y a n ­ sumuzun varlığını, g üvE<R i i ğ i n i , g e l ec e - d u r u ğ u n a koş m a s ı , işte b ö y l e b ü y ü k b i r
d a n terör, pa hol ı lıi<. , işs l z l ri< d a h a g e n i ş ğ i ni atom ö l ü müyle teh d i t e d e n b u ü s - teh l i ke ya ratmıştır. TKP, b u ten / i ke n i n o r-
e m e kçi yığınlarını ezmekted tr. Gençl i k l e re k a r� ı savaşta şehitler verm i ş ve t a d a n k a l k m a sı i ç i n i k i l i k ö l e l k a n l a ş ın a -
üzel i n d ek i b a sk ı da yoğ u n l a ş m a kta d ı r. t � h l i k e ço n �a r ı n ı ça l o ra k h a l kı m ı z ı u y a r · l a r ı n ı n boz u l nıa sı nı, T ü r k i ye' n i n NATO' -
B ö y le bir c e p h e n i n o l uş m a s ı n d a ü l ked e k i ın ı ştı r. T K P, K i s i ncer' i n , Ford ' u n sa l d ı rg a n d a n ç ı k ma s ı n ı , V u rd u m u z d a k i A m e ri k a n
a n t i - em perya l i st b i r i k i m , ö n e m l i r o l o y ­ ç ı k ı ş l a rı üzeri ne, a tom ölümü teh l i kesi ve NATO ü s l e ri n i n s ö k ii l ınes i n i kesin l ik l e
nay ab i l i r. i l e r i c i g e n ç l i k h a reketi n d e b l! k a r ş ı s ı n d a hol kı m r z ı uya ran l a rı n b a ş ı n d a i stiyor ve b u u ğ u rd a b ü tü n y u rtsever g ü ç-
b i r i k i m daha belirgin bi r n i te l i k kaz.ı:ın­ g-e l mekted i r. Ti,lrkiye'de h i ç bi r burjuva l er i , örg ü t l e r i savoşa çağı rıyor.
d ı ğ ı i ç i n , gençliğe düşen g öre v le r de b ü ­ partisi, Kisince r ' i n , Ford'un tutu m l a rı k a r-
yüktür. I şçi sı n ı fı çevresinde top l u l a şan
g ü ç l e r a r a s ı n d a i l e r i c i g e n çl e ri miz i n d a ­
h a b il i n ç l i v e ö r g ü t l ü b i r ş e k i l d e b u ce­
Fransız Kom ün ist Partisi Merkez Komitesine
p h ey e !"<atı l m a s ı çok ö n e m l i d i r. B u aiQ n ­ Sev g i l i yo l d arlar,
da T K P, ş i m d iye- kadar o l d uğ u g i bi Jorj Mo rşe y o l d a ş ı ıı r a h a tsı z l ı k h a b er i n i d e r i n b i r ü ı ü n t ü y l e a l d ı k. M a rşe yoldaş,
b u n d a n böyle de yoğ u n ça ba h a rc a y a ­ ulusl a ra ra s ı işçi ve kom ü n i st h a reketi n i n yoru l m a k b i l mez yöneti c i l e r i n d e n b i r i d i r.
caktı r . Komü n i s H<!! rin y e r i , g e n ç i şçi , köy­ Ken d i si ne en kısa zamo n d a sağ l ı ğ ı n a k a v u ş m a s ı n ı b i z , Tü rk k o m ü n i stleri ca n d a n
l ü ve a y d ı n l a r ı n d i re n i � l e r i i çi n d ed i r . d i l e riz.
Y u rtsever a s k e r l e r i n a n ti - e m perya l i st m ü ­ T ü rkive KonıUoist Pa rti s i
c a d e l e s i n i n b a ş ı n d a dıc B u sava ş l a r ı n e n Genel Sekreteri
ö n ü n d ed i r. 1 6. 1 . 1 975 1. B i l erı
TKP'nin atı l ı m l a r ı n ı , i lerici gençlerin
b i l i nçlenme eğ i l i m i n i g ö ren b u rj u vazi , Sovyet.er Birliği Komünist Part i s i Merkez Komitesi
terörün aivri ucunu işçi s ı n ı fı n a ve i lerici
g en ç l i ğ e yöneltiyor. En k a n l ı yönt� m l eri
Politik Bürosu aday üyesi ve Merkeıı: Kom itesi Sekreteri
uyg u l a m a kt a n çekin m i yor. B u n u n e n son Boris Nikolaevtç Ponomaröv yolda,a
ö r n eğ i , i st a n b u l ve Ada n a ' d a i k i genc i n
ö l d ü rü l m e s i o l ay ı d ı r. Devrimci g e nçliğ i n Çok değ e r l i B. N. Ponoma röv yoldaş,
b u k a n lı s a l d ı r ı y a , Ameri k a n 6. F i l o s u ­ 70. doğ u m yıldönütnilnüzü, · bu mutlu g ü n ü n ii z ü , Türkiye Komünist Partisi, bütün
nun tz m i r'e d e m i r a t m a s ı n a y ı ğ ı n sa l b i r Tü r k kom ü n i stleri a d ı n a e n i çten d uyg u l a r ı m ı z l a sel ô m!arız.
po l i ti k ey l e m l e k a rşıirk verınesi d e, dev­ Sizi, 50 yı l d ı r yl.i.ce L e n i n p a rti s i n d e m i l i ta n b i r savcışçı o lo ro k tan ıyoruz. Sovyetl e r
r i m c i taktiğ i n ö n e m l i bi r ö rn eğ td i r. T�P Bi rliği Ko m � n i st Pa rti s i n i n M a rksçı - L e n i n c i il ke lerin i , d ü n y a k-om ü n i st ve i şçi parti­
i l erici g e n çl i ğ i n bu y ö n d e k i bütün atılı m ­ lerinin devrimci ba ğ l a ş ı k l ı ğ ı n ı berkitmek, güçlen d i rmek y o l und a kl o l u m l u, ver i m l i
l a rı n ı deste k i e m i ş ve d estekl iyecekiir. ·çcrl ı � ına l a r ı n ı z ı , M a rlı.sçı - L e n i n c i b i l i m e ya ptığırı ız !\atkılo rı bunda n böyle de s ü rd i:i �­
menizi y ürekten isteriz.
Portimize karşı öteden beri gösterdi ğ i n iz Leninci I l g iye erı d e ri n saygl l a n mızı
s u n a rız.

S. O s t ü n g e l Kamti n i �t sel8mlarıyle.
Türkiye Komü n ist Partisi
SAVAŞ Y O L U
Geoel Sekreteri
3. b a s k ı ç ı. k t ı
1 7 Oca k 1 975 1. Bilen
8

PARTI YAŞAMI
lş�l SIRiftHIU partisi TKP TKP yaş1yor
I çi n d e bulu n d u ğ u m uz g ü n l e rde, T ü r ­ çevirmek, henüz k i mseye nasip o l ma m ı ş ­
TK P son za m a n la rd a işçi s ı nıfı n ı n d e ­
k i y e ' d e sosy a l i stler a ra s ı n d a en ç o k tar­ t ı r, o l m ıyaca ktır d a . . .
ğ i ş i k ,sava ş l a r ı n ı ö r g ü t l e rn e k g i bi ta r i h se l
tışı l a n �oru11, « Sosya l i st pa rti » s o ru n u d u r. Ay r ı c a , l i k i d a tör- bozg u n c u l a r, T ü r k i y�'­
g ö revilli d a h a g üvenle ye rine geti rmeye
deki genel sol ha reketi, komünsit ha rEt­
b a ş l a dı . TKP işçi s ı n ı f ı n ı n s a v a ş k a n öncü l i k i datör-bozguncular, soruna hemen,
ket i fl k a rş ı s ı n a koyuyo r l a r. En k a ra rkı
k o l ud ur. B u g ü n yığ ı n s a l bi r p a rti o l m a k • işçi s ı n ı fı n ı n politik ö rg ü tü yoktu r » cl i ­
m Qttef i k leri b i r b i r i n d e n ayrı tu tmaya ç a ­
d u r u m u n a gel iyor. Yığ ı n s o l b i r pa rti o l a ­ yere.k, b u rjuvazin i n ağzıyla g l ,;yo rla r. I şçi
l ı ş ı y o r l a r. B u rj uvazi de, b u f i n o l a rını, el
b i l mek i ç i n herşeyden ö n c e i ş ç i s ı n ı f ı n ı n sı nrf ı n ı n pol i t i k örg ütü T K P ' n i g ö rmezden
a l tı n d a n deste k l i yo r, p o h p o hl uyor.
p o rtisi o l m a k ş a rttı r. I şçi s ı n ı f ı n ı n p o rtisi gel iyorlar, O'nu u n uttu rm a k istiyo rl a r.
.. Sosya l i st Pa rti » mese les i n i n bu ka­
o l m a d o n .. y ığ ı n » p o rt i si o l m a n ı n a c ı so­ B u rj uva zi ise ayrıı işi, e l l i k ü s u r y•ld ı r
d a r ça rpıtı l m a s ı n a k a rş ı n e n ternasyo n a ­
nuçları Tü rkye'de sosy o l i st ha rekat i n d e yapıyor. T K P'n• yasa k l a ma k l a O ' n u yok
l i stler soru n u şöyle ortaya koyuyorl a r ve
b u g ü ne k a d a r d uy u l m a kta d ı r. i şçi s ı n ı f ı ­ edeceğ i n i s a n a n b u rj uvazi, TKP'nin ya­
bu doğ rultuda ça l ı şı yorla r : O l ke m l z i n
n ı n pa rt i s i o l m a d o n « y iğ ı n • po rtisi o l ­ şad ı ğ ı n ı , bütün g ü ç l ü klere rağmen y a ş a ­
p o l i t i k ko ş u l l a rı g öz ö n ü n d e tutu�d u ğ u n ­
mak iddiasında b u l u n a n l a r, p re n s i psiz, d ı ğ ı n ı g ö r d ü kçe he r a n ö l ü p ö l ü p . d i ri ­
d o , cl ü nyo k o m ü n i st v e işçi h a reketi i l e
devri m c i k a d rod a n yoksun, işçi s ı n ı f ı n ­ l ı yor. A m a k o r k u , eceiEC fayda etmez.
'tratej i k bera berli ğ i ve !D k t i k uyumu
d o n u z a k , k ü ç ü k b u rj uv o z i ye ya k ı n b i r Patro n l a r ı n has a d a m ı , sarı send i k a ­ s a ğ l aya b i lecek b i r leg a l sosya l i st p a rti
a k ı m ya ra tm a ktan, uvriyeriz me, p o p u l iz­ c ı l a rı n başı H a l i l Tunç'ta a y n ı a ğ ı z l a , k u rul a bi l i r. N i tek i m , TKP'de soru n u böyle
me, p a rl o menta rizme d ü ş mekten l w rtu­ " i �çi s ı n ıfı p a rti s i n i n kurulması g e re­
koy m a k ta d ı r Atı l ı m ' d a .
l a m o m ı ş l o rd ı r. K o m ünist ha reket, dev­ ğ i ,nden söz ed iyor. Ama, b u n i t e l i ğ e s a h i p b i r ieg a l sos­
rimci bir p ro g ra m ve p o l i t i kayı uyg u l a ­
B u rj uv a z i - sa rı send i k a c r - li1< i d a tö r boz­ ya l i s t pa rti TKP ge rçeğ i i l e ç e l i ş m ez . 54
m a k , devrimci b i r ka dro yetişti rmek, y ı ­
g uncular üçlüsünün aynı a ğ ı zd a n söz y ı l d ı r k o m ü n i s t ha reketin bayra ğ ı nı yük­
ğ ı n l a rı s ı n ı f s a v a ş ı i çi n d e eğ i t m ek o l o ­
etmeleri, bir rastl a n tı değ i ld i r. B u n l o rı n s e k l e rde d alga l a n d ı ra n , onu b u rjuvaziye
n a k l a rını a nc a k i şçi s ı n ı f ı i ç i n d e bulur.
o k i ı n d a yata n tek şey : k o m ü n i s t ha reketi teslim etmeyen TKP bundan so n ra da
TKP bu i l k elere bağ l ı d ı r. 1-lerşeyderı
b ölmek , pa rça l a m a k , yok etmektir. Ama bu bayra ğ ı d a l g a l a n d ı ra c a k tı r. TKP ya ­
öncEt i ş çi s ı n ı f ı n ı n parti s i d i r. I şçi sı n ı fını n
b u n l a r ı n b i l med i ğ i veya b i l m e k i steme­ şayacak ve işçi s ı n ı f ı n ı n , emekçi h a l k ı n
p a rt i s i o l d u ğ u n d a n ötü rü y ı ğ ı n l a rın, b ü ­
d i ğ i şey ş u d u r : T a r i h i n tekerleğ i n i geriye k u rtu l u ş u n u sağ layaca k t ı r . Ya şasın T K P.
t ü n u l u s u n d a pa rti s i d i r. Ç ü n 1< ü u l u s u n
devrimci savaşı n ı n ö n c ü s ll işçi s ı n ı fı d ı r.
I şç i s ı n ı f ı ulusal bağ ı m sı zl ı k devrim i n i n
Anti-taşıst, anti-emperyalist cephe
öncüsü o l d u ğ u g i b i , e m perya l izme, fa ­ l rm a k H ü kü meti n i n i ş ba } ı n a gel mesiyle f a ş i s t k o m a n d o sa l d ı r ı l a r ı n ı n a z ı ttı ğ ı n ı
ş i z m e ka rşı d e m o k ra t i k h a k l a r, sosya lizm b i l iyoruz. S a ld ı rı lar T ü r k - i ş ' i n baş ı n ı tuta n Tunç-Şide g ru bu n u n d a yard ı m ı yle fa b ­
i ç i n yürütülen sava ş ı n , ya n i u l u s a l - sos­ rikala rd a i ş ç i l ere, komünistlere, gerçek sen d i kacı l a ra ka rşı uyg ula n ı yor. Komando
yal k u rtu l u ş savaşı m ı n ı n d a öncü s ü d ü r. sa l d ı rı l a rı ile i şç i n i n refera nd umla sen d i ka s ı n ı seçme hakkı b a l ta l a n m a k isteniyor.
Bundan b a ş ka devri mci, a n ti - e m pe rya­ B u rj uva z i , s a r ı sen d ika ağa l a rıyla, polisi, savc ı s ı , y a rg ı c ı ila i şçi s ı n ı f ı nı n k a rş ı s ı n a
list, d e m o k ra tik ve sosyolist fikir ve sa ­ çı ktı. A m a bu sald ı rdorlo umut ettikleri sonuçları ola madı l a r. Işçi hareketi n i s i n d i re­
va şı emekçi l e re, özel l i k l e köy emekçile­ med i le r. lzm i r' d e b i n l erce işçi n i n h ü k ü metin g revleri ertelemes i ne ka r� ı protesto yü­
rine götü ren, köy e m e k ç i leriyle en ya k ı n rüy ü ş ü , işçi s ı n ı f ı n ı n devri m c i eylem h a l k a l a rı n d a n b i rid ir. D I S K'e, T ü r k ' l ş ' e bağ l ı
bağ l a şı k l ı k k u ra n , o n u devri mci döneme i şçi ler, ko m ü n i stlerle, öteki devri m c i lerle k a l k o l a yü rüyüş ya ptı l a r. Sa rı se n d i k a a ğ a ­
s o k a n işçi s ı n ı f ı d ı r. l a r ı n ı y o l ı tt ı l a r. H ü k ü metten g revleri e rtelernek h a k k ı n ı n g e ri q l ı n m a s ı g i b i p o l i t i k
T K P ' n i n bu başa r ı l ı , Ma rksi st-Len i n i st b i r eylem etra f ı n d a i şçi s ı n ı f ı n ı n b i rl i ğ i y ö n ü n d e ö n e m l i a d ı m l a r a ttı l a r .
p a rti örgütlenmesine uyg u n ey l e m l e r i n ­ B u rj uvazi i şç i s ı n ı f ı na k a rşı k o m a n d o s o l d ı r ı l a n i l e u m u t etti ğ i s o n u ç l a r ı a l a m a ­
d e n h l ç t e m e m n u n o l m a yo n l a r vard ı r. yınca, so l d ı r ı n ı n yön ü n ü b i r da ho dev r i mci öğrenci v e g e n ç l ik ha reketine çev i rd i .
B u rjuvazinin b u n d a n ted i rg i n olduğu, b u Istanbul'da öğrenci Ş a h i n Aydın, Ad a n a ' d a genç i şçi H ü sey i n Örek öldüfüfd ü . Bu
g e l i ş meyi ö n le m e k i ç i n a n t i - k o m ü n i z m i n k a n l ı sa l d ı r ı l a r ı n lçi;leri Baka n l ı ğ ı ta rafı n d a n terttple n d iğ l , kotti ler MIT a j a n ı o l d u ­
d eğ i ş i k b i çi m leri i l� halk yığınlarının ğ u i ç i n h i ç b i r zetm a n y a k a l a n m a d ı ta r. H a ttô poHs, c i n a yeti gören devrimci öğrenci
bey n i n i y ı k a m a k i ş i n i s ü rd ü r d ü ğ ü , a m a M uzaffer S a l m a n ' ı katil d i ye ya k a l a m a k g i b i provaka$yon l a ra bile 9i rişti. Fa kat
b u yönte m l e r i n eski s o n u ç l a rı vermed iğ i k a m uoyu n u n, b i ç i m l t!! n m eye b a ş l a ye m a n ti -f a ş i st cephe n i n çaba l a rı i le po l i s in bu
orta d a d ı r. B u rj uv o z i n � n işçi s ı n ı f ı n a karşı provo k a syo n u boşa ç ı ktı. Eı:ıı e kçi yığ ı n la rı n d a · ö n e m l i bir a n i i - fa ş i st, o n U-em perya l i st
amonsız olduğu b i l i nen b i � gerçektir. b i r i k i m vard ır. Bu bi ri kimin sağla n m a sı n d a T K P' n i n payı büyüktür. I l k defa a nt i ­
Fakat k e n cl i l e r i n i « Sosya l i st » i l ô n eden­ faşist, ontl-empery cı l i st, demok ra t i k b i r c e p h e f i k r i n i ortoya a ta n T K P ol m u_ştu r. T K P
lerin TK P ' n i n b u boşa r ı s ı n d a n hoşnut o l ­ f a ş i zme kcı rşı savaşı, emperya l i z m e, I ş b i rl i kçi b u rjuvoziye k a rş ı savaşton oyırmıyor.
m a ma l a rı d a b a z ı l a r ı n ı ş a ş ı rtıyor. Ger­ Ay rı l ma z do. Çü n k ü , faşizm emperya l i z m i n , büyük burjuvaıln i;ı hege m o n y a sı n ı d a h a
çekte buna şaşmamak gerek. Bilmek açı k, d a h a k a n l ı y.öntem lerle y ü rütme ça b a s ı ndan ba.tka bi rşey değ i ld i r. Fa ş i z m
g e rek k i , b u rj uvazi s ı n ı f savaşı n ı düz bir em peryal i z m i n , büyük burjuvo�i n i n y a ra tı ğ ı d ı r.
çizg i d e yü rütmüyor. Işçi sı nıfı içine ajon­ Bugün komü nistleri n önünde öne mj i b i r ödev d u ruyo r : 1 4 E k i m seç i m l e ri n i n de
l a r ı n ı , i d eo l oji l e r i n i soka ral< d a sava ş ı ­ ortoya koyd uğu yı ğ ı n lordakl anti -fa şi st, a n t i - e m perya l i s t b i r i ki m i ö r g ü tlemek. Ayrıca
yor. « Sosya l i s t » eti keti n i ta ş ı yo n l a rı n o nti-foşiı;t, anti -empe rya list bir b i r i k i m o rd u d o d a va rd ı r. O rclud a k i b u b i r i k i m i a n t i ­
TKP'ne k a rş ı ç ı k m a l a rı , s ı n ı f sava ş ı nda f a ş i s t c e p h e n i n b i r d a ya n a ğ ı h a l i ne g eti rmek, orduda örgütlemek, m i l itarisı kl iğln
b u rj uva zinin y a n ın d a yer a l d ı k l a r ı n ı d o ğ ­ e m perya l i z.-ıı le, b ü y ü k b u rj uva zi i l e b a ğ l a ş ı k l ı ğ ı n ı açığa vurma k, TKP m i l iton kadrosu­
r u l a m a ktad ı r. nun ö n ü n d e çöz ü m bek leyen ö n e m l i s o r u n l a r d a n b iridir.

Fiyatı 50 Kr.

You might also like