Professional Documents
Culture Documents
net/publication/344519156
Karbonhidratlar
CITATIONS READS
0 1,325
1 author:
Uğur Topal
Erciyes Üniversitesi
149 PUBLICATIONS 16 CITATIONS
SEE PROFILE
Some of the authors of this publication are also working on these related projects:
All content following this page was uploaded by Uğur Topal on 07 October 2020.
Uğur TOPAL1
GIRIŞ
Karbohidratlar doğada en bol bulunan makromoleküllerdendir. Fotosentez her
yıl 100 milyar metrik ton C02 ve H20 u selüloz ve diğer bitki ürünlerine çevirir.
Belirli karbolıidratlar (şeker ve nişasta) dünyanın birçok bölgesinde diyetin temel
gıdasını oluşturmaktadır ve karbohidratların oksidasyonu fotosentetik olmayan
birçok hücrede enerji elde edilen ana yoldur. Çözünmez karbonhidrat polimerle-
ri, bakteri ve bitkilerin hücre duvarlarında ve hayvanların bağ dokularında yapısal
ve koruyucu elemanlar olarak hizmet görür. Diğer karbohidrat polimerleri, hüc-
reler arasında yapışma (adezyon) ve tanınma işlemlerine katılır.
Protein ya da lipitlere kovalent olarak bağlanan daha kompleks karbohidrat
polimerleri, bu hibrit moleküllerin metabolik durumunu ve konumunu belirleyen
sinyaller olarak görev yaparlar, bunlara glikokonjugat denmektedir. Karbohidratlar
genelde döngüsel polihidroksi aldehit ya da keton, ya da hidrolizle bu gibi bileşik-
leri veren maddelerdir. Tümü olmamakla beraber birçok karbohidrat ampirik for-
mülle ifade edilir (CH20)n; bazısı da aynı zamanda nitrojen, fosfor ve sülfür içerir
Bu formül monosakkaridler için geçerli olmakla birlikte oligo ve polisakkari yapı
oluşurken, bir molekül suyun çıkması nedeniyle bu düzen kaybolur (1).
Sindirim ve emilimin ardından, karbonhidratlar enerji sağlamak için meta-
bolize edilir (4 kcal / g) veya kasta ve karaciğerde glikojen olarak depolanır. Vü-
cudun karbonhidrat depoları normal beslenme durumda yaklaşık 400-500 gr’dır.
Altı karbonlu glikoz molekülleri, glikoliz reaksiyonları ile üç karbon piruvatına
bir dizi kimyasal reaksiyonla parçalanır; piruvat ayrıca laktata metabolize edilebi-
lir. Bu reaksiyonlar, hücre sitoplazmasında, moleküler oksijenin katılımı olmadan
meydana gelir, yani anaerobik olarak tanımlanır. Piruvat (ve laktat), mitokondri-
Arş. Gör. Dr., Erciyes Üniversitesi Cerrahi Onkoloji Bilim Dalı, sutopal2005@hotmail.com
1
- 33 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
- 34 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
Monosakkaridler
En basit karbonhidratlardır ve basit şekerler olarak adlandırılır. Monosakka-
ritler, hidroliz yoluyla daha küçük moleküllü basit karbonhidratlara ayrışmazlar;
oligosakkaritlerin ve polisakkaritlerin alt ünitelerini oluştururlar. Cn(H2O)n ge-
nel formülü ile gösterilir (n = 3,4,5,6.... gibi rakamları gösterir). Fakat bu formül
bütün karbonhidratlara uygulanamaz. Mesela, deoksiriboz (C5H10O4) ve rammoz
(C6H12O5) şeker oldukları halde yukarıdaki formüle uymazlar. Monosakkaaridler
bir karbonil grubuna ve çok sayıda hidroksil gruplarına sahiptirler. karbonil gru-
bu sonda ise, şeker bir aldozdur, değilse şeker bir ketozdur En basit monosakka-
ritler ilki üç karbonlu triozlardır: gliseralhedit bir aldotiroz, dihidroksiasetonbir
ketotriozdur iskelelerinde dört, beş, altı ve yedi karbon atomu içeren monosak-
karitler sırasıyla tetrozlar, pentozlar, heksozlar ve heptozlar olarak adlandırılır.
Bu zincir uzunluklarının her birinin aldozlan ve ketozlan vardır: aldotetrozlar ve
ketotetrazlar, aldopentozlaı ve ketopentozlar ve böylece devam eder. Aldoheksoz
D-glukoz ve ke toheksoz D-fruktozu içeren heksozlar (1,5,6).
Monosakkaritler doğada genellikle serbest moleküller olarak değil, disakkarit
ve polisakkaritlerin temel bileşenleri olarak bulunmaktadırlar. Doğada bulunan
fazla sayıdaki monosakkaritten sadece bazıları insanlar tarafından emilerek kul-
lanılabilmektedir
Aynı kimyasal formüle sahip bileşikler olduklarından birbirinin izomerleridir-
ler. Yapılarındaki farklılıklar sonucunda kimyasal yapılarında küçük ancak önem-
- 35 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
DISSAKKARITLER
Disakkaritler çift şekerlerdir. Disakkaritler, bir monosakkarit molekülü üzerinde-
ki anomerik karbon hidroksil grubunun bir diğer monosakkarit molekülü üzerin-
deki bir hidroksil grubu ile reaksiyonlaşması sonucu oluşturulan bir O-glikozidik
bağ vasıtasıyla birbirine bağlanmış iki monosakkarit molekülünden oluşmuş bi-
leşiklerdir.
En yaygın üç disakarit sukroz, laktoz ve maltozdur. Fruktoz ve glukozdan olu-
şan sükroz, genel olarak “şeker kamışı”, “pancar şekeri” veya “sofra şekeri” ola-
rak adlandırılır. Laktoz veya “süt şekeri”, glikoz ve galaktozdan oluşur; bu şeker,
- 36 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
Oligosakkaridler
Oligosakaritler, komşu monomerik birimlerin OH grupları arasında glikosi-
dik bağlarla bağlanan 3 ila 10 monosakaritten meydana gelir. Örn. Raffinoz (gli-
koz-galaktoz-fruktoz), stakioz galaktoz-galaktoz-glikoz-fruktoz). Üç ya da daha
fazla birime sahip olan oligosakkaritler, glikokonjugantlardaki şeker olmayan mo-
leküllere (lipitler veya proteinler) bağlı olanlar dışında hücrelerde serbest olarak
bulunmazlar(8,9).
Oligosakkaritler önemli fizikokimyasal ve fizyolojik özellikler göstermenin
yanı sıra diyet lifi ve prebiyotiktir. OS ’ce zengin diyetler bağırsak mikroekolojisini
geliştirir. Endojen bakteriler tarafından bağırsakta fermente olarak enerji üretir,
metabolik substrat görevi yapar, laktik asit ve kısa zincirli yağ asitlerine dönüşür .
Bu bileşikler probiyotiklerin gelişimine katkıda bulunur (10).
Polisakkaridler
Karbonhidratların çoğu doğada orta ve yüksek molekül ağırlıklı polimerler
olan polisakkaritler olarak bulunmaktadır Polisakaritler, çok sayıda monosakka-
ridin oluşturduğu büyük yapılı moleküllerdir. Glikan adı da verilen bu yapılarda
monosakkaridler glikozidik bağla birbirlerine bağlanır. Polisakkaritler, pek çok
sayıda monosakkarit veya monosakkarit türevi molekülün art arda O-glikozid
bağları vasıtasıyla bağlanması suretiyle oluşmuş molekül yapısındaki karbohid-
ratlardır (1,9).
- 37 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
Homopolisakkaritler
Polisakkaritler birimlerin tekrarlanmasıyla şekillenen polimerlerdir.Mono-
merik birimler glikosidik bağla bağlanırlar.Bu bağlar ,monosakkarit monomer-
lerinde birinci karbon atomuna bağlı hidroksil grubunun alfa veya beta şeklinde
bulunuşuna bağlı olarak alfa veya beta glikosidik bağlar olabilir (1,6).
Monosakkaridlerin depolanmış formları (depo polisakkaridleri) organizmada
yakıt olarak kullanılan monosakkaritlerin depo formları olarak işlev gören poli-
sakkaritlerdir. Doğadaki en önemli depo homopolisakkaritler, bitki hücrelerinde
nişasta, hayvan hücrelerinde glikojendir (1,6).
1.3.1.1 Nişasta
Gezegendeki en yaygın polisakkaritlerden biri, esas olarak bitkilerde bir kar-
bonhidrat depolama biçimi olarak görev yapan nişastadır. Nişasta bir uzun zincir
olabilir veya dallanmış olabilir. Nişasta, bir homopolisakarit olarak adlandırılır,
çünkü sadece 1-4 ve 1-6 glikosidik bağları ile bağlanmış glikoz monomerleri
içerir. Nişasta ayrıca bir glukan olarak da bilinir, çünkü sadece parçalandığında
glikoz verir. Glikozları amilopektin zincirine bağlayan glikozidik bağ (α1→4)’dür,
dallanma noktası (yaklaşık her 24-30 şekerde bir) (α1→6) bağlarıdır. Bir çok bitki-
nin tohumlarında ve yumrularında depo edilir. Amiloz ve amilopektinden oluşur.
Amiloz nişastanın % 20-30 unu meydana getirir (1).
1.3.1.2. Glikojen
Hayvan dokusundaki glikojen ayrıca bir homopolisakarittir. Genellikle “hay-
vansal nişasta” olarak bilinir , çünkü tekrar eden glikoz üniteleri içerir. Bununla
birlikte, glikojen, dallanmanın her 8 ila 12 artıkta meydana gelmesi açısından ni-
şastadan farklıdır. Glikojen, düz kısımlardaki 1-4 bağlarla ve dal noktalarındaki
- 38 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
1-6 bağlarla bağlanan d-glukozdan oluşan geniş dallı bir polimerdir Hayvan gı-
dadan gelen glikojen, önemli bir diyet karbonhidrat kaynağı değildir. Bununla
birlikte, özellikle karaciğer ve kas dokusunda bir karbonhidrat depolama formu
olarak çok önemlidir. Glikojen konsantrasyonu, iskelet kasının% 1 ila% 2’si ara-
sındadır ve karaciğer ağırlığının% 8 ila% 10’una kadar ulaşabilir. Glikojen hepa-
tositlerde, ortalama molekül ağırlığı birkaç milyon olan yüksek ölçüde dallanmış
daha küçük granül kümeleri olan büyük granüllerde bulunur (1,6,7).
Nişasta gibi bir glikoz ve glikoz öncüleri diyet alımı (polisakarit), disakaritler
ve monosakaritler diyete bağlı olarak her zaman güvenilir bir kan şekeri kayna-
ğı değildir. Buna karşılık, glukoneogenezis glikozun sürekli sentezini sağlayabilir,
ancak kandaki glikoz seviyesinin düşmesine cevap vermesi biraz yavaştır. Bu ne-
denle, vücut glikoz arzını hızlı hareket eden bir formda, yani glikojende depo-
lamak için mekanizmalar geliştirmiştir. Bir diyet glikoz kaynağının yokluğunda,
bu şeker hızla karaciğer glikojenden kana salınır. Benzer şekilde, kas glikojeni,
bu dokuya önemli bir enerji kaynağı sağlamak için kas egzersizinde büyük ölçü-
de kullanılmaktadır Glikojen depoları tükendiğinde, spesifik dokular glikoz de
novoyu sentezler, gliserol, laktat, piruvat ve glikoneogenez için karbon kaynağı
olarak amino asitler kullanılarak, glikojen sentezinin reaksiyonları ve enerji me-
tabolizmasının temel yollarının bir parçası olarak kullanılır (6).
1.3.2 Heteropolisakkaritler
Yapılarında monsakkaritlere ek olarak başka maddeler de içeren karbonhid-
ratlardır.Ek gruplar kükürtlü veya azotlu olabilir. Çoğunlukla bağ dokuda yapı
elemanı olarak kullanılır. Bu moleküllerde tekrarlayan üniteler, birden fazla ve
farklı yapıda monosakkarid içerirler.: Hiyalüronik asit, heparin, kertan sulfat,
kondrotin sulfat başlıca örnekleridir.
1.3.2.1 Glikozaminoglikanın
Glikozaminoglikanlar (GAG), negatif yüklü heteropolisakkarit zincirlerinin
büyük kompleksleridir. Genellikle, tipik olarak% 95’e kadar karbonhidrattan olu-
şan proteoglikanlar az miktarda proteinle (çekirdek proteini) ilişkilidirler. GAG,
büyük miktarlarda suyu bağlama özelliğine sahiptir.Fibronektin gibi, hücre dışı
matrisi oluşturur. Hidratlanmış GAG, yapısal ve visköz proteinlerle etkileşime
giren Ekstrasellüler matriks için esnek bir destek görevi görür. Mukoza salgıları-
nın viskoz, kayganlaştırıcı özellikleri de, bu bileşiklerin mukopolisakaritler olarak
orjinal olarak adlandırılmasına yol açan GAG’ın varlığından kaynaklanmaktadır.
GAG, tekrarlayan bir disakarit biriminden [asidik şeker - amino şeker] oluşan
uzun, dallanmamış heteropolisakkarit zincirleridir (6).
- 39 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
1.3.2.2 Glikoproteinler
Canlı organizmalarda bulunan bir başka protein-karbonhidrat kombinasyo-
nu, karbonhidratların azınlıkta, proteinlerin çoğunlukta olduğu yapılardır. Bu ya-
pılara glikoprotein denir. Glikoproteinler, proteinlerin en büyük bölümünü oluş-
turur.Glikoproteinlerin karbonhidrat kısmında 7 çeşit monosakkarid bulunur. Bu
monosakkaridler o kadar değişik sıralama ve farklı bağ yapıları ile bir araya ge-
lirler,sonuçta çok sayıda karbonhidrat zinciri yapısı ortaya çıkar Glikoproteinler,
%50’den daha fazla karbohidrat içerebilen, fakat genelde protein içeriği baskın
olan bileşiklerdir (1,6).
Glikoproteinlerde karbohidrat kısmı proteindeki serin veya treonin amino asi-
dine O-glikozit bağ ile veya asparajine N-glikozit bağ ile bağlanmıştır Membran
bağlı glikoproteinler, hücre yüzeyi tanıma (diğer hücreler, hormonlar ve virüsler
tarafından), hücre yüzeyi antijenliği (kan grubu antijenleri gibi) ,Ekstrasellüler
matriks ve koruyucu biyolojik kayganlaştırıcı olarak işlev gördüğü gastrointesti-
nal ve ürogenital kanalların müsin salgısıdır . Ek olarak, insan plazmasında bulu-
nan küresel proteinlerin neredeyse tamamı, albümin bir istisna olmasına rağmen,
glikoproteinlerdir (6).
1.3.2.3 Proteoglikanlar
Proteoglikanlar ekstrasellüler matriksde ve hücrelerin dış yüzeyinde bulunur.
Glukozaminoglikan (GAG): Proteoglikanların karbonhidrat kısımlarıdır. Bunlar
glikoproteinlerin karbonhidratlarından farklı olarak düz zincirli yapılardır. Ya-
pıları oldukça basittir. Tekrarlayan disakkarid ünitelerinden oluşmuş yapılardır.
Proteoglikanlar ekstrasellüler matrikse sertlik kazandıran O- glikozillenmiş
proteinlerdir. Proteoglikanlar iki ana gruba ayrılır; 1.Ekstraselüler matrikste bu-
lunanlar. 2.Plazma membranında lokalize olanlar. En iyi anlaşılmış matriks prote-
oglikanı, yapısal dokuda bulunan kıkırdak kartilajdır. Kartilaj’ın kollajen fiberleri,
sertlik ve güç sağlamasına rağmen, proteoglikanlar elastikiyet sağlar. Ana kartilaj
proteoglikanlarından olan agrekanın protein çekirdeği, polipeptit boyunca, ara-
larda bağlanmış olan proteoglikanları organize eder Proteoglikanlar, kartilajdan
başka dokuların da ekstraselüler matriks yapılarında bulunur (1,6).
- 40 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
- 41 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
- 42 -
Cerrahi Hastalarda Özel Beslenme ve Diyet Yönetimi
KAYNAKLAR
1. Nelson,D.L. and Cox,M.M., 2013, Lehninger Principles of Biochemistry. Sixth Edition, Worth,
Inc., USA
2. Maughan R. Carbohydrate metabolism. Surgery (Oxford). 2009;27(1):6-10.
3. Collins, P.M. & Ferrier, R.J. (1995) Monosaccharides: Their Chemistry and Their Roles in Na-
tural- Products, John Wiley & Sons, Chichester, England.
4. Cummings, J.H., Stephen, A.M. Carbohydrate terminology and classification. Eur J Clin
Nutr,2007;61(Suppl 1): 5-18.
5. Melendez-Hevia, E., Waddell, T.G., & Shelton, E.D. (1993) Optimization of molecular design in
the evolution or metabolism: the glycogen molecule. Biochem. J. 295, 477-483
6. Denise R. Ferrier, Ph. D. (2017). Lippincott’s illustrated reviews: Biochemistry. Seventh edition
Philadelphia :Wolters Kluwer Health,
7. Champe, P.C., Harvey, R.A. (1997). Karbonhidratların yapısı. Tokullugil, A., Dirican, M., Ulu-
kaya, E. (Ed.). Biyokimya (s. 119-123). istanbul: Nobel Tıp Kitapevi
8. Mahan, L. K., & Escott-Stump, S. (2008). Krause’s food and nutrition therapy 12 th edition. Sa-
unders Elsevier, St. Louis, Missouri, USA.
9. Cummings, J.H., Roberfroid, M.B., Andersson, H., Barth, C., Ferro-Luzzi, A., Ghoos, Y. A new
look at dietary carbohydrate: chemistry, physiology and health. Paris Carbohydrate Group. Eur
J Clin Nutr, 1997;51(7): 417-423.
10. Quigley, E. M.. Prebiotics and probiotics; modifying and mining the microbiota. Pharmaco-
logical research, 2010;61(3), 213- 218:
11. Hall, J. E. 1. (2016). Guyton and Hall textbook of medical physiology (13th edition.). Philadelp-
hia, PA: Elsevie
12. Prof Dr Mustafa altımışık(2019) Karbonhidrat metabolizması ders notları (07/07/21019 tari-
hinde https://www.mustafaaltinisik.org.uk/89-1-17.pdf adresinden ulaşılmıştır).
13. Chiu, C.J., Milton, R.C., Gensler, G., Taylor, A. Dietary carbohydrate intake and glycemic index
in relation to cortical and nuclear lens opacities in the Age-Related Eye Disease Study. Am J
Clin Nutr,2006; 83(5): 1177-1184.
- 43 -
View publication stats