You are on page 1of 2

iNSAN HAKLARI

A. R. Shad, The Rights of Allah and Human dir (Encyclopedia of Ethics, s. 804-806). bir şahıs gibi düşünülebileceğini söyler
Rights, Delhi 1993; Abdullah el-Hamid, f:lu/!:Cı­ Mani mezhebinde ve Maniheizm'dein- (Kit.abü'L-Mille, s. 65). Farabi -İbn Sina ge-
l!:u'l-insan beyne 'adli'l-islam ve cevri'l-/:ıük­
san-ı kadim, Mazdeizm'de gayomart, leneğine çok şey borçlu olan İbn Meymun
kam, London 1416/1995; Human Rights and
Religious Values: An Uneasy Relationship? yahudi Kabala'sında adam kadmônun da insanın bir alem-i saglr, alemin de bir
(ed. Abdullahi Ahmad an-Na"im vdğr.). Michigan bazı özellikleri uzaktan da olsa tasawuf- bütün olarak tek bir şahıs gibi tasawur
1995; J. Donelly, Teoride ve Uygulamada Ev- taki insan - ı kamil anlayışını çağrıştırmak­ edilebileceğine işaret eder (Delaletü '1-/:ıfı'i­
rensel i nsan Haklan (tre. Mustafa Erdoğan- Le- tadır. Benzer düşüncelere Uzakdoğu kül- rin, s. ı 97-198). İhvan-ı Saffı'nın faziletli
vent Korkut). Ankara 1995, s. 50-51, 57 -73; Hay- türünde de rastlanır. Hint düşüncesinde­ ve ruhani sitedeki insan-ı fazılı ile İbnü'I­
retti n Karaman. islam 'da insan Hakları : Din,
Vicdan ve Düşünce Hurriyeti, istanbul 1996;
ki purusa. Çin düşüncesindeki ch en -jen Arabl'nin insan-ı kamili arasında benzer-
Johan Galtung, Bir Başka Açıdan insan Hak- kavramları , mikrokozm-makrokozm ina- lik vardır.
lan (tre. Müge Sözen). istanbul 1996, s. 11-37; nışının ne kadar eski ve evrensel olduğ u­ Bayezld-i Bistaml'nin "el-kamilü't-tam"
Mustafa Yıldız. Kur'an 'da insan Haklan(yüksek nu göstermektedir (Nasr, An Introduction dediği insan (Kuşeyrl. ll, 523). insan-ı ka-
lisans tezi, 1996), SÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü; to lslamic Cosmological Doctrines, s. 66).
Raşid el-Gannuşi, islam Toplumunda Vatandaş­
mil fikrinin gelişim çizgisinde önemli bir
Bütün bunlara rağmen İslam fikir gele- basamak oluşturmaktadır. Hallac-ı Man-
lık Hakları (tre. Abdülmeeid Can). istanbul 1996,
tür.yer.; ibrahim Abdullah el-Merzfıki, f:lu/!:Cı­ neğinde anlaşıldığı şekliyle insan-ı karni- sur. Hz. Peygamber'den bahsederken bü-
l!:u 'i-insan {i' i-islam (tre. Muhammed Hüseyin lin tasawufun geliştirdiği bir düşünce ol- tün nübüwet nurlarının onun nurundan
Mürsl). EbCızabl 1997; Muhammed ez-Zühayli, duğunda şüphe yoktur. çıktığını. onun vücudunun yokluktan. adı­
HukCıl!:u'l-insan {i'l-islam, Dımaşk 1418/1997;
İbnü'I-Arabl çizgisinde gelişen tasawufi nın ise "kalem"den önce var olduğunu
Mustafa Yayla, islam Hukukunda insan Hakla-
gelenekteki muhtevasıyla insan-ı kamil söyler (Kitabü't-Tauasin, s. 65-75) . Böyle-
rı ve Eşitlik(doktora tezi. 1997). MÜ Sosyal Bi-
limler Enstitüsü, tür.yer.; Ahmet Özel, islam Hu- düşüncesini doğrudan Kur'an'dan çıkar­ ce insan-ı kamil düşüncesinin. başta eski
kukunda Ülke Kavramı, istanbul 1998, s. 29- mak mümkün olmasa da bazı ayetlerin İran dini telakkileri ve Yeni Eflatunculuk
32, 52-60, 63-69; N. Lerner, Religion, Bliefs insan-ı kamil düşüncesi istikametinde yo- olmak üzere çeşitli dış kültürlerle İslam
and International Human Rights, New York rum lanabileceği ve yorumlanageldiği gö- işrak felsefesi, tasawuf kültürü ve ilgili
2000, s. 47-48, 140; Rıdvan Seyyid. "Mes'eletü
rülmektedir. Mesela Kur'an'da Adem'in ayetlerle hadislerin uzlaştırılmasıyla or-
J:ıııl5ııkı'l-insan fı'l-fıkri'l-islarniyyi'l-mu'aşır",
el-Eb/:ıaş, XLVI, Beyrut 1998, s. 5-35; Charles
"halifelik" mevkiine sahip olduğu (el-Sa- taya çıktığı görülmektedir.
Malik, "Essays on Human Rights", a.e., s. 55- kara 2/30). beni Adem'in mükerrem kılın­
İnsan-ı kamil konusu, ontolojik açıdan
161; Joe Stark. "Human Rights Watch and the dığı (el-isra 17/70). insanın "ahsen-i tak-
İbnü'I-Arabl'nin teme.llendirdiği varlık
Muslim World", Internationalinstitute for the vim" üzere yaratıldığı (et-Tin 95/4). gök-
mertebeleri bağlamında ele alındığında
study ofislam in the Modern World, sy. 2, Lei- lerde ve yerde olan her şeyin onun emri-
den 1999, s . 8. anlaşılabilir. İbnü 'I-Arabl'ye göre mutlak
Iii RECEP ŞENTÜRK ne verildiği (ei-Casiye 45/ı 3), kendisine
vücud, ilk mertebede (taayyün-i ewel) aha-
esmanın öğretildiği (ei-Bakara 2/3 ı) ve
diyyetini vahidiyyete dönüştürerek taay-
onun em an eti yüklendiği (ei-Ahzab 33/72) yünata başlamıştır. Ası l yaratma fiili, İb­
İNSAN-ı KAMiL ifade edilmektedir. Ayrıca ilk insana ilahi nü'I-Arabl'nin "hakikat-i Muhammediy-
( j<ıi.Qf ..:,ıWf'!) ruhtan nefhedildiğini, bu mevkiin kıyme­ ye" adını da verdiği mertebeden sonra
Allah'ın her mertebedeki tini bilenleri Allah'ın kendisine dost kıldı­
gerçekleşmekte, bütün mahlukat ondan
tecellilerine mazhar olan insan ğını. Allah'ın bazılarına kendi tarafından
yaratılmaktadır. La taayyün (ahadiyyet)
anlamında tasavvuf terimi. ilim verdiğini (ei-Kehf ı8/65). Hz. Muham-
L _j haKikat-i Muhammediyye'nin batını, o da
med'in güzel örnek (ei-Ahzab 33/2 ı) ve la taayyünün zahiridir. Bu mertebeye ve-
Tasawuf tarihinin en önemli konuların ­ alemiere rahmet (el-Enbiya 21/ı07) oldu- rilen isimlerden biri de insan -ı kamildir.
ğunu bildiren ayetler de tasawufun in-
dan olan insan-ı kamil anlayışı. varlık ve Allah insan-ı kamili yarattığı zaman ona
sa n - ı kamil konusundaki dayanağının
bilgi problemleriyle ilgisi yanında dini ve akl-ı ewel mertebesini vermiş ve kendi-
ahlaKi boyutları da bulunan derin fikri ça- Kur'an olduğuna delil olarak gösteril-
sine bilmediği şeyleri öğretmiştir. Onun
ba ve ruhi tecrübenin ürünü olarak orta- mektedir. mertebesini meleklere tarif etmiş ve on-
ya çıkmıştır. İnsan-ı kamil kavramı tasav- İnsan-ı kamil düşüncesinin gelişmesin­ lara insanın alemde kendisinin halifesi ol-
vuf literatürüne Muhyiddin İbnü'I-Arabl de hadis literatürü de önemli rol oynamış­ duğunu bildirmiş, göklerde ve yerde bu-
tarafından yerleştirilmiştir. Ancak felsefe tır. Mesela bazıları sahih olmasa da Al- lunan l arın hepsini onun emrine arnade
tarihinde kökleri çok gerilere giden "kü- lah'ın Adem'i kendi suretinde yarattığını kılmış, böylece Allah'ın alemdeki hükmü
çük alem" (mikrokozm) ve "büyük alem" (Buhar!, "İsti'z;an", ı; Müslim. "Birr", ı 55). insan-ı kamil ile zahir olmuştur. İbnü'I­
(makrokozm) düşüncesiyle bağlantılı ola- aslında ilk olarak Hz. Muhammed'in ya- Arabl'ye göre alemin varlığının sebebi ve
rak eski kültürlerde insanla alem arasın­ sn
ratıldığını (Aclı1nl, ll. ı Adem beden- koruyucusu bu i nsan-ı kamildir. Allah'ı
da bir münasebet görülmüş, birinde bu- le ruh arasında iken onun peygamber ol- ancak insan-ı kamil bilebilir. Çünkü o Al-
lunan özelliklerin en azından bir kısmının duğunu (a.g.e., ll, 187), Hz. Muhammed lah isminin mazharıdır. Öte yandan var-
diğerinde de bulunduğuna inanılmıştır. olmasaydı evrenin yaratılmamış olacağı­ lık mertebelerinin sonuncusu da merte-
Sakrat öncesinden Rönesans'a kadar uza- nı (a.g.e., ll, 232) ifade eden rivayetlerin be-i in san-ı kamildir. Bu mertebe la taay-
nan düşünce çizgisinde insanın küçük insan-ı kamil telakkisinin benimsenip yay- yün dışındaki bütün mertebelerin haki-
gınlaşmasında etkili olduğu kesindir.
alem olduğu inancı az çok farklı üsluplar- katlerini kapsar. Bu sebeple ona "kevn-i
la ifade edilmiştir. Daha da geriye gide- Mikrokozm- makrokozm fikrine yaban- cami"' ve "alem-i ekber" denilmiştir (DiA,
rek kozmolojik özelliklere sahip insan fikri cı olmayan İslam felsefesinin de insan-ı xx. 502-503). Bu mertebede insan-ı ka-
ve inancının eski Mezopotamya ve Mısır kamil düşüncesine tesir ettiğine kesin gö- mil. bir kavramın yahut mecazi ve izafi
kültürlerinde de var olduğu görülmekte- züyle bakıla bilir. Mesela Farabi alemin tek anlamda var olan bir şeyin değil hakiki

330
iNSAN SÜRESi

manada var olan bir insanın adı ve sıfatı­ deleri arasında bir ilişki bulunmamakta-
İNSAN SÜRESİ
dır. Bu anlamda insan- ı kamil Hz. Mu- dır.
( ..:ıW?' f öJ,_, )
hammed'dir. Bu makama erişen evliya- BiBLiYOGRAFYA :
ullah ise onun varisidir. Alemde her şeyin et·Ta'rifat, "insanü'l-kamil " md.; Teh iınevl. Ku r' an- ı Kerim'in
Keşşa f,! , 77; el-Mu'cemü 'ş·ş Cıfi, s. ı 58 , ı 62 - yetmiş altıncı suresi.
hareket halinde olduğuna inanan Molla L _j
ı 68; Buharl. "İsti'ı an" , ı; Müslim. " Birr" , ı 55;
Sadra'ya göre varlık aleminde görülen te-
Hallac- ı Mansiir. Kitabü 't· Tau asfn (tre. Yaşa r Nu·
kamül insan-ı kilmilin varlığında karar kı­ ri ö zt ürk). İstanbul ı976 , s. 65 -75; Farabl. Kita·
Adını , insanın yaratılmadan önceki hiç-
lar. Molla Sadra da alemin korunmasın ı bü 'l=Mille, Beyrut ı 965, s. 65-66; Kuşeyrl, er· liğiniifade eden 1. ayetteki "insan" keli-
insan-ı kamilin varlığına bağlar. Birçok Risa le (n ş r. Abdülhallm Mahm ud) . Kahire ı395/ mesinden alır. Ayrıca Dehr, Emşac, Eb-
tasawuf kitabında buna benzer ifadeler 1966, ll, 523 ; İbn Meymiin, Delaletü '1-J:ı a'irln rar ve Hel eta adlarıyla da anılmaktadı r.
(n ş r. Hü seyi n Atay), Ankara ı974 , s. 197-198;
yer almaktadır. Otuz bir ayetten oluşan surenin fasılası
İbnü'I -Arabl, Fuş ü ş ( A flfl ). s. 54-55 ; a.mlf., el·
İnsan-ı kamil maddi ve manevi. kesif FütCıl)at , ll , 116, 220 , 221 ; lll , 14, 2 66 , 3 28; elif harfidir. Mücahid b. Cebr ve Katade
ve latif, zulmani ve nurani, cismani ve Azi z Nesefi. el-insanü'l-ka mil (nş r. Ma r i jan b . Diame'nin de içinde bulunduğu alim-
Mo l e ). Tahran 1403/1983; a.e. (t re. Meh met lerin çoğunluğuna göre sure Medine'de
ruhani, süfli ve kutsi alem de var olan her
Ka na r). İ s tanbul ı 990; Daviid-i Kayserı. Şerf:ı·i
şeyi , yani Hakk'ın her mertebedeki tecel- nazil olmuştur ( Şevka n l, V, 39 7) . Buna gö-
Mu ka ddim e-i Kayş e rl (nş r. Ce laled d i n Aş ti­
lilerini ve kemallerini kendisinde taşıdı­ ya nl). Tahran ı370 hş., s. 64 3 , 67 6 ; Abdül·
re Rahman suresinden sonra. Talak sure-
ğından söz konusu kemal hallerinin çeşitli kerim ei-Clll. el-insanü'l·kamil, Kahire ı304, sinden önce daksanıncı sure olarak indi-
vesilelerle ve değişik şekillerde zuhur et- 1-11; Molla Sadra. Esfar·ı Erb a' a, Kum, ts. , I, ğine dair rivayetler doğru kabul edilebilir.
35; Acliinl. Keşfü'l·/].afa', ll, 187-232; İbrahim Bir rivayete göre İkrime de 24. ayetin dı­
mesi itibariyle sayısız isimler alır. Mesela Hakkı Erzuruml, Ma 'rifetnam e, İstanbul 1330,
Hz. Peygamber'in manevi hüviyeti olması şında surenin Medine'de nazil olduğunu
s. 2 16, 224, 303; Kamil Mustafa eş-Şeybl, eş·
itibariyle ona "nur-i Muhammedi" ve "ha- Ş ıla b eyne ' t·taşauuuf u e' t·teşeyyu' , Beyrut belirtmiştir. Tamamının Mekke dönemin-

kikat- i Muhammediyye" denildiği gibi 1982, s. 484 , 4 92; R. Nicholson. " The Perfect de 30 veya 31 . su re olarak indiğini kabul
onun ilmi. ahlaki ve ruhi faziletlerine sa- M an ", Studies in lslamic Sufism, Cambridge edenlerin yanında (İbn Aş Gr, XXIX, 370)
192 1, s. 77-142; a.mlf.• " İnsan-i Kamil ", iA , V/ 1-24. ayetlerin Medeni, diğerlerinin Mek-
hip olması itibariyle "varis-i Muhamme- 2 , s. 1008-1009; W. Chittick. "Mysticism ", Th e
di", alemin küçük bir örneği olması sebe- L egacy of Is lam, London 1949, s. 224 - 22 5 ; ki olduğunu ileri sürenler de vardır (ib-
biyle "alem-i sagir", Allah'ın vekili olması a.mlf .. Va rolmanın Boyutlan (tre. Turan Koç ), nü'l-Ce vz1', Zadü'l-m es fr; V III, 427). Bu-
dolayısıyla "naib-i Hak, zıllullah", Hakk'ın İstanbul 1997, s. 165-184; Abdurrahman Bede- nunla birlikte üslubu, ayetlerinin nisbe-
vl. el-insanü '/-kamil fi 'l-islam, Kah ire 1950; L. ten kısa oluşu , en geniş yer verilen konu-
mazharı ve tecelligahı olması sebebiyle
Massignon. "L'homme parfait en Islam et son
"mir ' at-ı Hak" gibi isimler verilmiştir. nun ahiret nimetleri olması gibi özellikleri
ariginalite eschatologique", Opera Minora, Be-
Molla Sadra ' nın da söylediği gibi insan - ı irut 1963, I, 107 -125; Fazlur Rahman . Th e Phi- surenin Mekki olduğu kanaatini güçlen-
kamil sayesinde imkan alemi ilahi aleme losophy ofMulla Şadra, Albany 1975, s. 11-12, dirmektediL
188, 206, 266; a.mlf., islam (tre. Mehm et D ağ ­
girer, ancak bu yükseliş kulun tabiatındaki Genel olarak insanın yaratılışının ve ni-
Me hme t Ay dın) , Ankara 1992 , s. 175 vd .; Sey-
imkaniyeti tamamen ortadan kaldırmaz . yed Hossein Nasr. An Introduction to lslamic metlere mazhar olmasının hikmetini kav-
İnsan-ı kamil Hak ile halk arasında bir Cosmological Doctrines, London 1978, s. 66- ramaya, Allah ' ı tanıyıp O'nun verdikleri-
köprü vazifesi görür. Gerçek insan-ı ka- 74; a.mlf.• Knowledge and Profan, Edinburgh ne şükretmeye. azabından sakınmaya
1980, s. 166- ı 70; Mahmud ei-Gurab. el-insa- ve ahiretteki değerli nimetleri elde et-
mil olan Hz. Peygamber ile onun varisi nü '/-kamil, Dımaşk 1981; Muhammed Gazi Ura-
olan insan-ı kamilin bir özelliği de Allah'ın bl. el-insanü 'l-kamil, Dımaşk 1987; AhmetAvni
menin şartlarını gerçekleştirmeye bir
ahlakıyla ahiaklanmış olması bakımından Konuk. Fusüsü'l-hikem Tercüme ue Şerhi (h az. çağrı niteliğindeki sure, muhtevası ba-

ahlaki kemale sahip bulunmasıdır. İnsan-ı Mu sta fa Ta hralı-Selçuk Eraydın). İstanbul 1987- kımından yeniden dirilmenin kesinliğini
90, I, 131-138; ll, 127-131; lll, 6-8, 160-164, vurgulayan ve ahiret hallerini özetleyen
kamil şeriat, tarikat. hakikat ve marifet 167, 169; M. Takeshita. lbn 'Arabi 's Theory of
itibariyle tam ve ergin olan kişidir. Kamil bir önceki Kıyame suresinin tamamlayı­
the Perfeci Man and its Place in the History of
cısı gibidir.
insanın sözleri doğru . işleri iyi, ahlaki gü- lslamic Thought, Tokyo ı 987; a.mlf.. "The The-
zeldir. marifet sahibidir, yani eşyayı ve on- ory of the Perfect Man in Ibn 'Arabi 's Fusus al- Surenin giriş mqhiyetindeki ilk bölü-
Hikem ", Orient, XVIII , Tokyo 1982, s. 111-128;
daki hikmetleri gereğ i gibi bilir. Esasen münün (ayet 1-3 ) konusu i nsand ır. Bura-
Hüseyn-i Rezmcii, insan-ı Armanlue Kamil d er
sülukün amacı da söz konusu dört husu- Edebiyy at-ı fjamaslu e ' irfa n - ı Farisl, Tahran da in sa nı n a nıl maya d eğ e r bir şey olma-
su kemale erdirmekten ibarettir. İnsan-ı 1368 h ş.; T. İ zutsu. ibn Arabf'nin Fus Cıs 'unda ki dığı, çok uzun bir zaman sürecinin ardın­
kamilin bir başka fonksiyonu da ilahi var- Anahtar-Kauramlar(trc. Ahmed Yüksel Özemre). dan katışık bir sperm damlasından yara-
lık için en büyük şahit ve delil olmasıdır. İstanbul 1998, s. 347-368, 385-396; J. T. Little. tıldığı, yaratılış amacının ise imtihan ol-
" Al-insan al-kamil: The Perfect Man A ccording
Bu delil öteki bütün delillerden daha güç- duğu bildirilmektedir. imtihan bilgi ve
to Ibn al - ' A rabi", MW, LXXVII (1 98 7) , s. 43-54;
lüdür; çünkü ilahi isim ve sıfatlar hiçbir E. Hall, "Ibn Arabi and the Perfectibility of Man", özgürlüğü gerektirdiği için insan işitme,
varlıkta insan-ı kamilde olduğu kadar J ournal of the Muhyiddin lbn 'Arabi Society, görme gibi bilgi vasıtalarıyla donatılmış­
parlak bir şekilde görünmez. O Allah is- sy. 16, London 1994, s. 69-83;J. Lumbard. " A l- tır. işitme ve görme sıfatları insana nis-
Insan al-Kamil Doctrine and Practice (Co ncept
minin mazharı, yaratılışın gayesi ve Al- bet edilirken bununla genellikle insanın
o f Perfect Man)" , IQ, XXXIV/ 4 ( 1994 ). s. 261-
lah ' ın halifesidir. İbnü'l-Arabi'nin takip- duyu vasıtaları yanında akli ve zihni do-
282; R. Arnaldez. "al-Insan al-Kamil", Ef2(ing.) .
çilerinden Abdülkerim ei-Cili birçok ese- III , 1239-1241 ; Mehmet Aydın , " Middle East : nanımları da kastedilmiştir (Fahreddin er-
rinde bu mertebeyi şerhetmiş, el-İnsd­ Ethical Traditions in the Ancient". Encyclope- Razi. XXX, 2 37 , 256; Elm a lılı , VIII , 5497-
nü'l-kdmil ve en-Ndmr1sü'l - a<~ am adlı dia of Ethics, London 1992, s. 804-806; Gerhard 5499) . 3. ayette gerek zihni ve psikolojik
Böwering. "Ensan-e Kamel " , Elr., VIII , 457-460;
eserlerini bu konuya ayırmıştır. Tasawufi kabiliyetler sayesinde gerekse vahyin ay-
M. Erol Kılıç, " İbnü'l- Arabl , Muhy iddin", DiA ,
anlamdaki insan - ı kamil ile günlük dilde XX, 502-503. dınlatmasıyla insanın doğru yolu bulma
kullanılan "kamil insan, olgun adam" ifa- li] ME HMET S. AYDIN imkanına kavuşturulduğu bildirilerek ar-

331

You might also like