You are on page 1of 125

ıla

Çeviren· hmet Cemal

o o
Yapı Krecıı Yayınıarı

ikinci baskı
Alman edebiyatında, klasik dönemden
romantizme geçiş evresinin en büyük
yazarlarından olan Heinrich von Kleist,
Amphitryon adlı oyununda Latin komedya
yazarı Plautus'a kadar uzanan eski bir
konuyu, "aldatılan koca/aldatmasına karşın
suçsuz kadın" temasını işler. Kendi metninde
ilke olarak Maliere'in aynı adlı oyununun
kurgusuna bağlı kalan Kleist, az sayıda
değişiklikle esere Moliere'inkinden çok farklı,
bütünüyle kendi çağını yansıtan bir atmosfer
kazandırmayı başarmıştır. Amphitryon,
Kleist'ın en güçlü eserlerinden biri olmasının
yanında, kökenieri klasik Yunan mitolojisine
kadar uzanan çok eski bir konunun dünya
edebiyat tarihinin akışı boyunca nasıl hep
yeniden gündeme getirilmiş olduğunu
göstermesi bakımından da önem taşımaktadır.
K A Z l M T A Ş K E N T K L A S i K Y A Pl T L A R D i Z İ S İ

Heıinırıich von Klelist

AMIPHKTRYON
Maliere'den Esinlenmiş Bir Komedi

Çeviren:
Ah mer Cemal

0130
Yapı Kredi Yayınları
Yapı Kredi Yayınları- 541
Kazım Taşkcnı
Klasik Yapnlar Oizisi- 13

Amphiıryon 1 Hcinrich von Kleisı


Özgün adı: Amphiıryon Einem Band
Çeviren: Ahmcı C.cmal
Rcdaksiyon: Tcvfık Turan

Kiıap editörü: Çcıin Şan

Kapak tasarımı: Mehmet Ulusel

Baskı ve cilı: Erıcm Basım Lıd. Şıi./Ankara


Tel: (0 312) 640 16 23
Scrıifıka No: Uı886

ı. ba•kı: İstanbul, Eylül 1995


2. baskı: İ•ıanbul, Nisan 2013
ISBN 978-975-363-329-7

�Yapı Kredi Külıür Sanat Yayıncılık Ticarcı ve Sanayi A.Ş. 2013


Scrıifika No: 12334

Rüıün yayın hakları saklıdır.


Kaynak ı:ösıcrilcrck ıanııım için yapılacak kısa alımılar dışında
yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla ço!lalıılamaz.

Yapı Kredi Külıür Sana ı Yayıncılık Ticarcı ve Sanayi A.Ş.


Yapı Kredi Külıür Merkezi
İsıiklal C. addesi No. 161 Bcyo�lu 34433 İstanbul
Telefon: (O 212) 252 47 00 (pbx)
Faks: (O 212) 293 07 23
hııp://www.ykykulıur.com.ır
c-posta: ykykulıur@ykykuhur.com.ır
fnıcrncı saıış adresi: hııp://alisvcris.yapikrcdi.com.ır
KLEH§T VE "AMPHRTRYON" ÜZERiNE

Alman edebiyatında, klasik ve romantik dönemler arasındaki ge­


çiş süreci nde kendi ne özgü bir yeri bulunan Heinrich von Kle­
isi (1777-181 1), ki işeleşmiş insan tasarı m iarına karşı çıkan bütün
sanatçıların kaçı nı lmaz denebilecek ortak yazgısını yaşayanlardan
biri oldu. Avrupa'da tiyatro yönetici leri n i n Byron, She/ley, de Musset,
Grobbe, Büchner ve Kleisi'ın eserlerine karşı d i renmelerinin temel
nedeni, bu yazarların kaleme aldı kları oyunların geçerli toplumsal
değerlere bütünüyle ters düştüklerine inanmalarıyd ı. Tari hsel neden­
lerden ötürü kişilik kavramı, 18. yüzyılın sonunda İ ngiltere, Almanya
ve Fransa'da kamu yaşam ı n ı n odak noktası niteliğinde bir kategori
oluşturduğundan, sanattan genelde beklenen, dengeleri ve sı nırları
çok belirgin saptanm ış, bir anlamda "güvenil ir" k işilik çizimieri sergi­
lemesiyd i. Bu bağlamda estetik için, bireyin topl umdaki konu munun
sarsı labi leceğine i l işkin her türlü korkusunu ortadan kaldı rmak gibi
bir işlev öngörülmüştü. Bu işlevi yeterince gerçekleştiremeyen, dahası
bireyi bir takım korkutucu iç hesaplaşmalara götürebilecek eserlerin
sah nelenme olası lığı bulabi lmesi, doğal olarak kolay değildi. Döne­
m i n bu rjuva toplumu, sahneden kend isini ve konumunu onayiayan
mesajların gel mesine alışm ış/alışurılmış bi r kitleydi .
Bu nedenlerle, k lasi k formlar içersinde bütünüyle anti-klasik
sayılabi lecek hedeflere yönelen Kleisı'ın da tiyatro oyunlarıyla ken­
dini kitlelere sevd i rebi l mesi, söz konusu deği ldi. Kitleler bir yana,
Kleist, oyunlarını Goethe'ye bile beğend irmeyi başaramad ı . Alman
edebiyatının en büyük adı, K/eist'ı çoğu kez "kafaları karıştırmakla",
eserleriyle bir "duygu kargaşasına" yol açmakla suçlad ı. Günümüz
tiyatro repertuarı nın temel taşları arası nda yer alan "Kırık Testi" (Der
zerbrochene Krug), "Homburg Prensi" (Pri nz von Homburg) ve "Amp­
hitryon" gibi eserler, bir Goethe tarafı ndan bile zama nında yeterince
6

değerlcndirilcmcd i. Bunun temel nedeni, başta da bel i rtild iği gibi,


Kleisı'ın oyun larında belirgin leşen i nsan i mgesi nin klasik dramadaki
i nsanlarla bir i l incisi nin bulunmamasıyd ı . Klasik dönemin "bilinebilir
insan" tasa rımının karşısına çıkarılan, artık bilinebi lir olmaktan uzak,
kararları n ı n ve eylemlerinin gerekçeleri her zaman aniaşı lamayan
kişil i k kavramı, Kleist'ı klasik yazarlar ve klasik tiyatro adamları nın
gözünde itici kı lmaya yeterl iydi. Al mam:anın gelmiş geç miş en büyük
anlatım ustalarından olan Heitırich von Kleist'ı sonunda intihara sü­
rükleyen nedenler arasında bu an laşı lamama konum unun önem li yer
tuttuğunu söylemek, abartı sayılmamalıdır.

Kleist, "Amphitryon" ad lı komed isini eserin altbaşl ığında büyük bir


alçakgönüllülükle "Moliere'den t:sin lenme" diye nitelendiri r. Ancak
örneğin 1807 yılında bir dostuna yazd ığı mektupta, oyunun Maliere'den
yapılma bir çevi ri değil, fa kat bir "işleme" olduğunu kendisi de beli rt­
miştir. Zaten konu, i l k kez ;l1oliere tarafından ele alınmış da deği ldir.
Moliere, kendi eseri için, Roma edebiyatının en büyük komedi yazarı
olan Titus Maccius Plautus'un (İ .Ö. 250-184) "Amphitruo" adlı kome­
disinden yararlanmı�tı. Klasik mitoloji kökenli olan A mphitruo ile
Alcmene öyküsü, eski Yunan'da, gerek k lasik dönemde, gerekse Hele­
nizm dönem inde çeşitli tragedyalara esin kaynağı olmuştu. Bugün bu
tragedyaların h içbiri el im izde değildir. Bunların arasında Euripides'in
"Ai kmene" adl ı eseri nin sonrası için önem taşıd ığı, bugün uzmanlarca
ileri sürülmektedir.
Mitoloji kökenli "boynuzlu koca" öyküsünün işlenişi bununla
da tükenmemektedir. Fransa'da Jean Rotrou ("Les Sosies", 1638),
Portekiz'de Camoi/s ve İtalya'da Dolze, hep aynı konuya el atmışlard ı r.
İ ngiltere'de ise John Dryden (1631-1700), "Amphitryon or the Two Sosi­
as" ad lı komedisinde, kend i deyişiyle, Plautus'un ve Maliere'in eserle­
rini birli kte işlem iştir. Aynı konu nun işlen işi bağlamında en yen i örnek
ist:Fransız oyun yazarı Jean Giraudoux'nun (1882-1944) "Amphitryon
38" ad lı komedisidir.
Kleist, kendi eserinde Moliere'in kurduğu yapıyı ve metni gen iş
ölçüde muhafaza etmiş, fakat az say ıda değişiklikle oyuna bütünüy­
le kend ine özgü bir hava kazandı rmayı başarmıştır. Daha önceki
met i nlerde j upiter i le Amphitryon'un yanında ikinci derecede bir
rolü bulunan Al kmene, Kleist'ın oyu nunda olayların odak noktasına
yerleştirilmiştir. Bu arada Moliere'de yalnızca zek i esprilerin kaynağı
7

niteliğiyle önem taşıyan Al kmene-Amphirryon-Jupiter ilişk isi, Kleist'ra


psikolojik açıdan çok uzanrıl ı, hem rrajik, hem de kom ik öğeler içeren
bir sorunlar yu mağına dönüşmüştür. Al kmene'nin jupiter'le olan iliş­
k isinde Tanrı-insan i l işkisi nin çel işkili yanlarını da vurgulayan Kleist,
böylece konuya daha önceki metinlerde bulun mayan yeni bir düşünce
boyuru getirm iştir.

AhmetCemal
IKITŞITlLIER

J UPİTER, Amph i[ryon'un kıl ığında.


M E RCURİ US, Sosias'ın kılığında.
AMPHİTRYON, Thebaililerin kumandanı.
SOSİAS, Amph iuyon'un uşağı.
ALKMENE, Amhiuyon'un eşi.
CHAR İS, Sosias'ı n eşi.
KUMANDANLAR

(Olay Thebai'de, Amphiuyon'un sarayı önünde geçer.)


L PJERDJE

Gece

I. SAHNE

SOSİAS
(Elinde birfener/e girer)
Hey! Kimdir sinsice gezinen orada? Hey!
- Yeğlerdim şimdi günün ağarması nı; oysa gece - Evet?
Bir dost var burada, efendi ler! Ayn ı yolday ız­
Olabilecek en şerefli yoldaştır rasrlad ığınız
Yem i n ederim ki, şu güneşin altında -
Yani ay ışığında şimdi, demek isted iğim -
Ya hırsızd ı r bunl ar. bana açıktan said ı rma
Yürekliliği ni gösteremeyecek serseri lerd i r;
Ya da rüzgar tutup saliarnıştır yaprakları.
Hu dağlarda bir uluma gibidir her yankı -
Dikkatli ol, oğlum, sakın aceleyle kalkma! -
Ama daha gecikirsem Thebai kapılarına,
Bu yoldan sürükleneceğim Orcus'un karanlıklarına.
Şey tan alsın! Haşka türlü de sınayabilirdi
Efend i m, yürek li olup olmad ığımı.
Bütün dünyanın dil inde şimdi, kazandığı
Onca şan ve şöhret, gel gelel i m bu kara n l ı kta
Beni yol lamak, ne olabilir kötü bir şakadan başka!
Hana göstereceği bi raz sevgi, biraz yakınlık
Çok daha fazla hoşuma giderdi , düşmanları n ı
Dağıtmak i ç i n erdemlerle donattığı kılıcından.
Sosias, dedi bana, hazı rlan benim hizmetkarı m,
Gidip zaferi mi ilan edeceksin Thebai'de,
Ve bild i receksin gönlümün narin sultanına
Artık yakın olduğunu dönüşümün.
Ama eyeri vurulmuş beygir olayım, yoktuysa
Bu işin sabaha kadar zamanı!
Ama o ne! Sanırım evimiz gözükmekte uzaktan!
Yaşa Sosias, vard ın hedefine sonunda,
Bağışlayabi l irsin artı k bütün düşmanlarını.
Bundan böyle görevini düşünmektir tek yapacağın;
Büyük bir tantanayla götürecekler seni
Prenses A l kmene'ye, anlatman için anlatacağını
Ve o zaman eksiksiz, üstel i k en usta hatip gibi.
Tasvir edeceksin Amph itryon'un vatanı uğruna
Verdiği muzaffer savaşı. - Ama dur baka lım,
Hay şeytan alsın! Nasıl anlatabilirim k i
Katılmadığım b i r savaşı? Lanet olsun.
Keşke uzatsaydı m başımı bir ara çadırdan dışarı,
İki ordu birbi rine gi rdiğinde.
Adam sen de! Atanın bol keseden
Nasıl vuruşu lduğunu ve aşağı kalmam elbet
Ok v ızıltısı bile duymamış öteki lerden.­
Gelgelelim iyi olmaz mı biraz çalışman bu role?
Doğru! Doğru dersin, Sosias! Sına kend ini.
Burası kabul salonu olsun şimdi, bu fener de
Beni tahtında bekleyen Alkmene.
( Feneri yere bırakır)
Ey yüce Prenses! Amph itryon yolladı beni,
Yani yüce efend im ve sizin soylu kocanız,
Atinal ılara karşı kazandığı zaferin
Müjdesini getirmem için size.
- İy i bir başlangıç! - "Ah, sevgili Sosias,
Yine karşımdasın ya, d i zginleyemem şimdi
Sevincimi." - Bunca iyilik utandırıyor beni,
Oysa gu rurlandırırdı kuşkusuz herkesi.
- Bak! Bu da iyi nu mara! - "Peki ya ruhu mun
Efendisi A mphitryon, o nası l ? " - Soylu hanı m ı m
K ısa keseyim isterseniz: Nasıl olduysa
Yüreğinizin sultanı, öyle tanı makta şimdi
Onu zafer alanı ! - Bravo sana! Yok üstüne
Güzel konuşmakta! - "Ne zaman gelecek?"
Görevi i zin veri r vermez, daha geç değil,
Belki gönlünün istediğince erken olmasa bile.
- Pes doğrusu! - "Peki benim için başka
Şey söylemedi m i , Sosias?" -Az konuşur
Benim efend im, ama çoktur yaptıkları
Ve dünya titrer ad ını duyduğunda.
- Hay şeytan alsın beni, nereden geldi
Bunu söylemek şimdi aklıma?
" Demek kaçıyor Atinalılar, öyle m i ?"
- Kaçmaktalar, öldü liderleri Labdakos, alındı
Pharissa, dağlarda ise yank ılanmakta zafer
Çığlıklarımız. - "Ey benim sadık Sosias'ım,
Bunları anlatmalısın bana bütün ayrıntılarıyla."
- Buyruk sizin, yüce hanı m ı m . Bu zafer var ya,
Öğünmek gibi olmasın, gerçekten de anlatabilirim
Her yanıyla: Şimdi lütfedip düşünürseniz şurayı -

( An/atacağı yiireyi elinin içinde gösterir)


Pharissa d iye- bild iğiniz gibi, bir kenttir
Orası da, hem de büyük bir kent, abanmış
Ol mayayım, en az Thebai kadar. Şuradan neh i r geçer.
Bizimkiler şu tepede savaş düzeninde; vad ide
Yığınla düşman askeri. Sald ırd ı lar bize,
Gökleri inleten bir and içmenin ardından,
Buyruklar yağd ı rarak her yana. Ama biz de
Kalmadan geride yürek lil ikten yana, gösterd ik
Onlara kaçış yolunu - Nasıl mı? Göreceksiniz
Şimd i nası l olduğunu. ilkin öncüleri mize
Rastladı düşman, şurada, onlar çekildiler.
Sonra okçu larla karşı laştı, öte yanda;
Onlar da çekildiler. Daha da yüreklenen düşman
Üstüne yürüdü mancınık kul lananların; meydanı
B ırakınca onlar da, yak laştı asıl biriik iere
Ve işte o zaman saldırd ı - Bir dakika!
Doğru değil bu rası. Bir gürültü var sanki.
II. SAHNE

Mercurius, Sosias'ın kılığında Amphitryon'un evinden çıkar. Sosias.

M ERCU R İ US
( Kendi kendine)
Zaman ı nda uzaklaştıramazsam eğer
Şu davetsiz serseriyi bu evden,
Styks adına söyliyeyim ki, Zeus'un
Bugün, Olympos'tan inerek Amph itryon
Kılığında ve Alkmene'ni n kolları nda
Tadacağı mutluluk girer teh l i keye.

SOSİAS
(Mercurius'u görmeksizin)
Bir şey yok görünürde ve geçmekte
Korkum, ama kurtulmak için maceracılardan
Artık evin yolunu cutmaktır bana düşen
Ve görevi mi tamamlamaktır alnımın akıyla.

M E RCURİUS
(Kendi kendine)
Ya Mercurius'u yen melisin bunu yapmak için,
Dostum, ya da bilirim seni nasıl engelleyeceği mi.

SOSİAS
Gelgelelim h iç bitmeyecek san k i bu gece.
Beş saat olmad ıysa eğer ben yola çıkalı,
Thebai'n in güneş saatine göre, parçalamak
Nasip olsun bana geceyi, kuleden atacağım
Oklarla. Ya zaferi n sarhoşluğu sabah gibi
Gösterdi akşamı ben im efendime,
Ya da hala uyumakta ga msız Phobos,
Dün ind irdiği için şişeyi d ibi ne.

M E RCU R İ US
Şuraya bak, nasıl da saygısızca
Söz etmekte hu densiz, tanrı lardan. Ama
15

Biraz daha sabır, elbet öğretirim sana


Pek yakı nda, saygının ne demek olduğunu.

SOSİAS
(Mercurius'u gö"rür)
Ey gecen i n tanrıları! İşte şimdi bitti m.
Bir haydut dola nmakta evin çevresinde,
Elbet boylayacaktır darağacını günün birinde.
- Ama sald ırgan gözükmeliyim şimdi, hem de
Çok emin kend imden.
(ls/ık çalar)

M E RCURİUS
( Yüksek sesle)
Kimdir oradaki budala,
Kendi evindeym iş gibi, ıslıklarıyla
Kulaklarımı tı rmalayan? Yoksa sopamla
Hoplayıp zıplamak mıdır istediği?

SOSİAS
- Bir müzi ksever deği l, görünüşe bak ı l ı rsa.

M ERCU R İ US
Bulamadım geçen haftadan bu yana
Kem iklerini kırabi leceği m birini.
Hamallaşmakta kolum, böyle durdukça,
Ama sen inki kadar büyük bir kambur
Yen iden kavuşturur elime işlekl iği ni.

SOSİAS
Şeytan alsın, kim sardı başıma
Şuradaki herifi ? Kesilmekte sanki
Soluğum can korkusu ndan. Daha korkutucu
Olamazdı gelseydi cehennemden.
- Ama belki bir şarlatandır yalnızca,
Korkaklığı benden farksız ve küstahl ığı
Yalnızca korkutmak içi ndir ben i .
Dur bakal ım, nu maracı , ben de beceririm
Senin yaptığı nı. Üstelik tek başı naysam
O da yalnız karşımda; yumrukları da
Daha fazla deği l benimkilerden;
Ve şansım çok gü lmese bile, y i ne de
Sıvışabi lirim elbette -

M ERCU R İ US
( Yolunu keser)
Dur baka l ı m ! K i mdir orada ki?

SOSİAS
Benim, ben.

M ERCU R İ US
Hangi ben?

SOSİAS
Ben olan ben, izin verirseniz eğer,
Ve sanırım farksız bir bend ir, başkala rınınkinden.
Şimdi yüreğin i pek tut, oğlu m Sosias!

M ERCU RİUS
Dur, ucuz kurtula mazsın böyle,
Ney i n nesisin, söyle!

SOSİAS
Ney i n nesiyim, öyle m i ?
İki ayaklılarda nım, gördüğü nüz gibi.

M ERCU R İ US
Efendi misin, yoksa uşak mı,
Odur bilmek isted iği m !

SOSİAS
Bana bakışı mza göre,
Uşak da olurum, efendi de.
M ERCU R İUS
İyi. Hoşlanmadım senden.

SOSİAS
Üzüldüm buna, ama ne gelir ki eli mden?

M ERCU R İ US
Bana bak, serseri, şudur k ısaca
Bilmek istediğim, k i m olabi lir sen i n gibi
Ciğeri beş para etmez biri? Nereden gelip
Nereye gider ve ne olabilir buralarda
Böyle oyatanmasının neden i ?

SOSİAS
Yerebi leceğim bir karşılık yoktur sorunuza,
Ben de bir insanım, demekten başka;
Bir insan, başka i nsan lara giden
Ve bir de görevim var, artık can ı m ı sıkan.

M ERCU R İ US
Şakacısın gördüğüm kadarıyla ve n iyetİn
Beni başından savmak. Ama içimden gelen
Sürdürmek bu ahJjaplığı ve daha karışsın diye işler,
Patiatacağı m şimdi ensene şu tokad ı.

SOSİAS
Bana m ı ?

M ERCU R İ US
Evet sana, al işte, kuşkun olmasın,
Peki şimdi ne yapacaksın?

SOSİAS
Vay be!

M E RC U R İ US
Orta sı kJet bir vuruştu yal nızca.
Kimi zaman daha da iyidir vuruşum.
18

SOSİAS
Ben de hevesli olsayd ım eğer bu işe,
İyiden iyiye girerd i k birbi rimize.

M ERCU RİUS
Hoşuma giderd i. Severim beraberliğin böylesini.

SOSİAS
Ama ayrılmak zorunday ı m sizden, işimin gereği.
( Gitmek ister)

M E RC U R İ US
( Yolunu keser)
Nereye?

SOSİAS
Sana ne bundan, şeyran aşkına?

M E RCU R İ US
Bilmek istiyorum dedim sana, nereye girriği n i !

SOSİAS
Oradaki kapıd ı r
Açtırmak istediğim. Yolu mdan çekil.

M E RCURİUS
Küstahsan eğer, ey sefil,
Yak laşacak kadar o saray kapısına, bak
Sağnak gibi i necek tokadar üstüne.

SOSİAS
Ne yani, izin yok mu evi me dönmeme?

M E RCURİUS
Evine m i ded i n ? Tekrarl a !
SOSİAS
Öyle ded i m .
Evime.

M ERCURİUS
Evim m i diyorsun sen buraya?

SOSİ AS
Ne varmış dememde?
Amphitryon'un evi değil mi burası?

M ERCU R İ US
Amphitryon'un evi mi ded in, elbet öyle!
Thebai halkının başkomutanının sarayı.
Gelgelelim seni ne ilgilendirir öyle olması?

SOSİAS
i lgilend irmez mi, Amphitryon'un
Uşağıysam eğer?

M ERCU R İ US
Onun uş-?

SOSİAS
Evet, uşağı.

M ERCU R İ US
Sen m i ?

SOSİAS
Evet, ben.

M ERCU R İ US
Yan i Amphitryon'un uşağı?

SOSİAS
Thebai halkının başkomutanı
A mphitryon'un uşağı.
20

M E R C U R İ US
Adın ne sen in peki?

SOSİAS
Sosias.

M ERCU R İ US
Öyle mi -?

SOSİAS
Sosias.

M ERCU R İ US
Bana bak, kemi klerini k ırarım şimdi sen i n !

SOSİAS
Ya senin
Başı nda mı aklın?

M E RCU R İ US
Ey utanmaz adam, ki mden aldın
Sosias'ı n ad ını taşım a hakkını?

SOSİAS
Bu adı taktılar bana, kend i m almad ı m .
istiyorsan, babamdan sor hesabını.

M E RC URİUS
Duyulmuş mudur edepsizliği n bu kadarı?
Hiç utanmadan cüret ed iyorsun, yüzüme söylemeye
Sosias olduğunu, öyle m i ?

SOSİAS
Evet, öyle gerçekten de.
Haklı bir nedenle üstel ik, çünkü tanrı lardan
Gelme bir buyru k; isteyemem olduğumdan
Başkası olmayı, tannlara karşı çıkarak;
Dolayısıyla mecbu rum ben Amphiuyon'un
2R

Uşaklığına, on kere yeğlesem de, beyin


Kendisi, yeğen i ya da eniştesi olmayı
Kendi uşakl ığı ma!

M E RC U R İ US
Bekle o halde! Şimdi bulurum çaresini
Seni sokm anın başka kıl ığa!

SOS İ AS
Ey hemşerilerim! Ey Thebaililer! İmdat!
Katil ler, h ı rsızlar var burada!

M ERC U R İ US
Aşağı l ı k adam, bir de bağı nyarsu n ha?

SOSİAS
Ne yani, siz vuracaksı n ız,
Ben ağzım ı açmayacağım, öyle m i ?

M E RC U R İ US
Bilmiyor musun, gecedir şimdi, uyku vakti
Ve burada, bu sarayda, uyumaktadır
Amphitryon'un karısı Al kmene?

SOSİAS
Cel lat alsın can ınızı!
Gördünüz ya, sizin gibi dayak atamadığım ı ,
A r t ı k hepten alta gittim, demektir.
Ama kahramanlık değildir vurup da
Karşılık görmemek. İyi d i n leyin şimdi:
Kötü şeyd ir, kaderin cesaretini gizlerneye
Zorladığına cesaret gösterisi yapmak.

M E RCU R İ US
Sadede gel . K i msin sen?
22

SOSİAS
(Kendi kendine)
Kurtulabi l i rsem eğer
Bunun elinden, dökeceğim bir şişe şarabın
Yarısı n ı yerlere, kurban d iye.

M E RC U R İ US
Söyle, Sosias mısın halii?

SOSİAS
Bırak da gideyim yoluma.
Sopanla yok edebi l irsin elbet beni;
Ama çıkaramazsın Be11 olmaktan, değil mi ki
Ben, beni m şimdi. Tek fark daha iyi bilmemd ir
Artık Sosias olduğumu bu dayağın ardından.

M E RC U R İ US
O halde seni gebeneyim de gör, köpek!
(Tehdit eder)

SOSİAS
Yapma! Yapma!
Kes artık bana saldı rmayı.

M E RCUR İUS
Kesme m
Ta ki sen pes edene kadar

SOSİAS
Peki, pes ediyoru m karş ı nda.
Karşılık vermeyeceğim artık, haklı çık,
Ve evet diyeceğim, ne dersen bana.

M E RCURİUS
Hala Sosias mısın, söyle şimdi?
23

SOSİAS
Ah,
Ne olmarnı istersen, oyum artık. Emret
Kim olmam gerektiğini, çünkü sopan seni
Yaşamıının efend isi k ı lmakta.

M E RC U R İ US
Daha önce Sosias d iyordun kendine, öyle m i ?

SOSİAS
Doğrudur, şu ana kadar öyle dediğim,
Hiç de yanlış sayılmazd ı . Ama gelgelelim
Senin gerekçelerin ağır bastı:
Görüyorum ki, benmişim yanılan.

M ERCU R İ US
Benim, adı Sosias olan.

SOSİAS
Sosias mı ded i n ?
Sen mi?

M ERCU RİUS
Evet, Sosias ben i m . Ve isteyen olursa
Tartışmak, sakı nsın kendini sopamdan.

SOSİAS
( Kendi kendine)
Ey ölümsüz tanrılar! İşe bak ı n k i
Kend i mden vazgeçmek v e bir hi lekarın a d ı m ı çalmasına
Boyun eğmek zorundayı m şimdi!

M E RCURİUS
Bir şeyler mırıldanmaktasın duyduğum kadarıyla!

SOSİAS
Pek ilgilendirmez aslında seni söyledi kleri m,
Ama bizi yöneten Yu nan tanrıları adı na, izi n ver
Sen i n le açık yürekl i konuşmama!
M ERCU R İ US
Konuş, ne konuşacaksan.

SOSİAS
Ama d i lsiz kalacak sopan,
Karışmayacak lafı m ıza! Söz ver,
Bir ateşkes yapalım aramızda!

M E RC U R İ US
Tamam, öyle olsun.
Kabu l ediyorum bu isteğini de.

SOSİAS
O zaman söyle bana,
Nereden geldi akl ı na, ad ı m ı benden ura n maksızı n
Çalmak gibi duyulmamış bir düşünce?
Paltom ya da akşam yemeğim olsaydı, hadi neyse;
Ama bir ad bu! Geçirebil i r misin öylece sırtına?
Yiyip içebi lir ya da reh i n verebi l i r misin?
O halde ne yararı olacak bu h ırsızlığı n sana?

M E RCURİUS
Nası l? Sen - sen demek şimdi kalkmış -

SOSİAS
Dur!- Dur diyorum !
Ateşkes yapmıştık aramızda.

M ERCU R İ US
Seni utanmaz!
Ciğeri beş para etmez herif sen i !

SOSİAS
Böylesine diyeceğim yok.
Küfürleri severim, sohbet edebilir,
İ k i k işi bi rbi rine söverek.
M E RC U R İ US
Benim adım Sosias diyorsun, ha?

SOSİAS
Evet, itiraf ediyorum, doğruluğu onaylanmamış
Bir söylemi -

M E RC U R İ US
Yeter, bozuyorum
Ateşkesi ve sözü ben alıyorum yeniden.

SOSİAS
Cehenneme kadar yolun var! Mahvedemem kend imi,
Ne değişebilirim, ne de çıkıp deri m i n içinden,
Onu sen i n sırtına geçirebi lirim.
Görül müş mü böylesi, dünya olalı beri?
Yoksa rüya mı hepsi? Güç bulay ı m derken
Sabah ın köründe, fazla mı kaçtı içtiklerim?
Bulanık mıdır şimdi acaba bilincim?
Amphitryon değil m iyd i beni bu raya gönderen,
Bildirey i m diye prensese dönüşünü?
Anlatmak değil m iyd i görev im, A mphitryon'un
Zaferini ve Pharissa'n ın nasıl düştüğünü?
Biraz önce varmadım mı buraya?
Bir fener değilse, ned ir şu elimdeki?
Bu kapı nın önünde dolanırken bulmadım mı seni?
Ve yaklaşmak istediğİrnde büyük kapıya,
Sopa nı aldığın gibi eli ne i nsafsızca
Mosmor ettin sırtı m ı , söyleyip yüzüme karşı
Asıl seni n Amphiuyon'a uşaklık yaptığını.
Evet, ne yazık k i gerçek bütün bunlar,
Ama keşke tanrılar izin verseler de,
Cin çarpmasından kaynaklanma haya l ler olsalar!

M ERCU R İ US
Bak, aşağılık herif, öfkem sağanak gibi
Boşalmak üzere tependen aşağı neredeyse!
Aslında benim yaşad ıklanındır hepsi
Söyledikleri n i n , o dayağı n dışı nda.
26

SOSİAS
Seni n yaşad ı kların m ı ?- Tanrı lar aşkı na,
Tan ığımd ı r şurada duran fener -

M E RC U R İ US
Yalan söylüyorsun diyorum, hain!
Bendİm Amphitryon'un gönderd iği buraya,
Dün, üstünde hala savaş alanının tozlarıyla
Çı ktığında kurban sunduğu Mars'ı n tapı nağından,
Beni görevlendirdi Thebai'ye götürmekle haberin i
Kazandığı zaferin ve düşmanların kom utan ı
Labdakos'un öldüğünün; çünkü Sosias benim, diyorum sana,
Yan i Amph itryon'un uşağı, yine bu taraflardan
Çoban Davus'un oğlu ve kardeşi, uzaklarda ölen
Harpagon'un, beni huysuzluklarıyla delirten
Charis'in kocası Sosias; kulede oturan ve daha
K ısa süre önce, dürüstlükte ileri gittiğinden,
Kıçına elli sopa yiyen Sosias!

SOSİAS
(Ketıdi kendine)
Haklı bunları söylemekte!
Bilir göründükleci nden haberi olamaz çünkü,
Eğer kend isi Sosias değilse.
İ nanmak gerek buna, en azı ndan biraz.
Üstelik görüyorum şimdi d i k katli bak ınca,
Uymakta boyu boyuma, huyu da huyuma.
Ve yüzünde aynı kurnaz ifade, bana özgü.
- Bi rkaç soru yöneltmeliyi m şimdi
Temize çıkartmak için kend i m i .
( Yüksek sesle)
Söyle bakal ım,
Nedir düşman kampındaki gani metten
Düşen, Amphitryon'un h issesine?

M ERCU R İ US
Labdakos'un al ınbağını ayırdılar ona,
Bulmuşlardı Labdakos'un çad ı rı nda.
27

SOSİAS
Peki ne yaptı lar o takıyı?

M E RCU RİUS
Amph itryon'un adını kazıd ılar
Parlak altın tokasına.

SOSİAS
Herhalde kendi kuşanmıştır şi mdi o takıyı.

M ERC U R İ US
Alkmene'ye
Ayrıldı. Al kmene taşıyacak onu
Büyük zaferin bir anısı olarak.

SOSİAS
Ve bu armağan Alkmene'ye, kampta -

M ERCU R İ US
Yapılan altın bir kutuda sunulacak,
Üstünde Amphitryon'un armasıyla.

SOSİAS
(Kendi kendine)
Şeytan alsı n, yok bilmediği!
Neredeyse artık ben de sorgulayacağı m kend i m i .
Sopasına borçluydu başlangıçta Sosias oluşunu,
Oysa şimdi, haklı nedenlerini de buldu.
Gerçi yem i n edebilirim bu bedenin ben olduğuna
Yokladığımda oram ı buram ı. Gel gelel i m
Nerededir bu Iabirendin çıkışı acaba?
Bilemez yalnız başımayken yaptı kları m ı kimse,
Benim gibi bir ben ol madığı sürece.
- Peki, bir soru atalım bakal ım ortaya,
Belki de bu kez düşer tuzağa.
( Yüksek sesle)
İki ordu vuruşmaya başladığında, söyle bakalım,
Ne yapıyordun, ustaca sıvıştığın çadırında?
2H

M ERCU R İUS
Bir but vardı önümde -

SOSİAS
( Kendi kendine)
- Şeytanın ta kendisi bu herif! -

M ERCU R İ US
Çadırın bir köşesinde bulduğum.
Orada en iyi yerinden bir parça kestim kend ime,
Bir de matara açtım, dışardaki savaş için
Biraz cesaret bulayım diye.

SOSİAS
( Kendi kendine)
Tamam. Gam yemem artık
Yer yarılıp beni yutsa hi le, içil mez çünkü
O mataradan, bulamazsan eğer a nahtarı n ı
benim gibi, torbada, o da elbet bir rastlantı.
( Yüksek sesle)
Evet dostum, artık görüyorum ki,
Gerçekten Sosias'sın sen, tam da
Şu yeryüzüne göre. Daha fazla
Sınamak gereksiz bundan böyle.
Aklımın ucundan bile geçmez artık
Boşuna direnen biri gibi davranmak,
Çek iliri m yolundan hemen, merak etme.
Yalnız bir iyilik yap bana
Ve söyle, Sosias olmadığıma göre, ben im
Kim olduğumu! Çünkü sanırı m sence de
Ol malıyı m elbet birisil

M E RCURİUS
Ne zamanki bırakırım ism i n i,
Yine Sosias olabilirsin, ses çıkartınam buna.
Ama ben, sen kaldığım sürece, can ın teh l i keded i r,
Direnirsen hala sen olarak kalmakta.
29

SOSİAS
Peki, peki. İyice karışmakta kafaın ı n içi.
Henüz tam anlamasam bile, görebiliyorum
Halimin n ice olduğunu. Ne var ki,
Bir son bulmalı artık bütün bunlar;
Ve en akıllı yolu sona varmanın,
Benim de yoluma gitmemle ortaya çıkar.
- Hoşça kal.
( Saraya yiJnelir)

M E RCUR İUS
(Onu geriye iter)
Hala m ı ? Bütün kemi klerini
Kırayım istiyorsun, öyle mi?
fSosias a vurur)

SOSİAS
Ey adaletli tanrılar!
Nerede kaldı korumanız? Haftalar boyu
İyileşemeyecek sırtım, Amph itryon
Hiç dokunınasa bile sopasına.
Pekala! Ald ırmadan bu cehennem gecesi n i n
Karanlığına, b u şeyran herifle kalmaktansa
Geri çekilip döneceğim yine kampa.­
Amma da onurlu bir elçi lik oldu
Doğrusu bu ben imkil
Ey Sosias, acaba
Nasıl karşılayacak efend i n seni?
(Çıkar)
30

III. SAHNE

M ERCU R İ US
Hele şükür! Neden cası carağı coplayıp
Gitmed i n ki daha önce? Kunulurdun onca dayakcan.­
Çünkü zacen aldırm ıyor herif, bir tanrıdan
Sopa yemenin nasıl bir şeref olduğuna;
Hem de cen neuen çıkmaydı dayağım, tam an lam ıyla.
Olsun. Günah işlemişti zaten yeterince,
Hak ecmişci yediği dayağı, bugün olmasa bile.
Geçmişteki lere saysın şimdi yed iğini. -
Ama o bağırması, etinden ec koparıyorlarmış gibi,
Dilerim uykularından ecmemişcir aşıkları!
Oysa kalkmış bile Zeus. Gel iyor tanrıların tanrısı,
Ve Alkmene de, sanki yanındaki biricik kocası,
Zeus'a eşl i k ecmekce, seve seve.

IV. SAHNE

Amphitryon kılığında j upicer. Alk mene. Charis. Mercurius. Meşaleler.

J U PİTER
Sevgili Al kmenem, emret uzaklaşmsın lar
Şu meşaleleri, gerçi şimdi aydı n lacmaktalar
Yery üzünde açmış çiçeklerin en güzelini,
Ve hiçbir Olymposlu görmem iştir bunun gibisi ni;
Ne var ki, aynı meşaleler ele vermekte,
Ru güzell iğe kapı lıp buralara kadar geleni,
Oysa en iyisi, bir sır olarak kalmasıdır,
Seni n Amphicryon'unun geldiği Thebai'ye,
Çünkü savaşcan çal ı n mad ı r, kurban olarak
Aşka sunduğum an lar; dünya kötüye yorar belki de
Hı rsızlığın böylesini. İsteri m, kimse tanı k olmasın suçuma,
Beni bu suça azınettirenden başka.
31

ALK M EN E
Amphitryon! Gideceksin demek artık?
Ah ne kadar da sı kıcı şanın ve şöhretin bu kadarı!
Nasıl isterd i m bi lsen, ga n imet diye k ı lıcının hakkı olan alınlığı
Basit bir kulübenin etrafından topla n ıvermiş
Bir avuç menekşeyle değiştirebi l meyil
Neye ihtiyacımız olabi l i r, birbi rimizden gayri?
Nedendir zorlaman bunca kend ini
Daha bir taç ve bir komutanlık uğruna?
Gerçi halk seni çı lgınca alk ışladığında
Ve asl ında harcad ığında alkışiarını her büyük ada,
Tatlı şey, seni n bana ait olduğunu düşünmek;
Gel gelel i m seni vahşi hir savaşın ortasında
Düşündüğümde, göğsüne yönelen oklarla,
Onca korkunun bedc::li olabilir mi hu haz?
Ne kadar ıssızlaşıyor bu ev sensiz!
Nasıl geçmek bilmiyor, bütün bir günü dolduran
Saatler! Sevgili Amphitryon, ancak bugün,
Yan i seni n le dolu geçen iki kısa saatin ard ı ndan
Anladım, neleri yitird iği m i vatan uğruna.

J U PİTER
Sevgilim, nasıl da mutlu kı lmaktasın beni!
Ama bir sıkıntım var, duyu nca gülünç bulsan dahi
Açmak zorunday ı m sana. Bil iyorsu n, evl i l iğin
Yasası gereği, aşkı karşısındaki nde bulamayan eş,
Karşı tarafın buna zorlanmasını isteyebi lir yargıçtan.
İşte bu yasad ır sevgilim, beni üzen
Gerçekte mutluluktan uçarken.
Yalnız sana borçlu olmak isterd im, senin yüreğine,
Sevgi nin bütün armağan larını, yoksa seni belki de
Borçlu kılacak resmi bir bağa değil. Bi lsen
Nasıl da kolaydı r dağıtman bu küçük kuşkuları!
Onun için aç yüreğini bana ve konuş içten l ikle:
Kocanla aynı insan mıdır
Bugün bağrına bastığın sevgi lin?
32

ALKMEN E
Sevgilim ve kocam ben im! Ne söylemektesin?
Yal nızca bu kutsal bağ değil midir
Sana verınem kendi m i ? Nasıl acı çektirebil i r
Sana bir dünya yasası, sınırlamak b i r yana,
En güçlü tutkuların önündeki engelleri bile
Bir çırpıda yıkabild ikten sonra?

J UPİTER
Sana karşı duyduklarım, sevgi li Alkmene,
Güneşin dünyaya uzakl ığı kadar bırakır geride
Yalnızca bir kocanın borçlu olduklarını sana.
Onun için çıkart düşüncelerinden kocan ı ve
Bir ayrım gözet onunla sevgi linin arasında.
Bir acı kaynağı benim için, bu iki i nsanı n
Neredeyse urandı rıcı karışması birbi rine
Ve dayanam ıyorum, asl ı nda sana yabancı birini
Yal n ız hakkıdır diye benimsediğini düşünmeye.
Dinle, paha biçilmez ışığım,
Bütün dileği m, çok özel bir ben olmaktır gözünde;
Büyük tanrıların ihsanı olan sanatıyla
Seni fethermiş bir kumandanı
Ne işi var burada, k ısa süre önce
Alıp götürmek için büyük bir aileye,
Zengin bir kral kızına talip olan
Thebai'n i n kend i n i beğen miş kumandanının?
Ne dersin? Bak, ben i m isted iği m, erdemi
Bırakmak o herkesin şımarttığı adama
Ve yal nızca kend ime saklamak aşk ı n ı !

ALKMEN E
Amphitryon! Şaka yapıyorsun!
Duysaydı halk, burada Amph itryon'u aşağılad ığını,
Herhalde seni bir başkası san ı rdı.
Gerçi bu mutlu gecede çıkmadı ağzımdan
Sevgiliyi kocaya yeğlediğim; ama tanrılar ikisini
Sende birleştirip bana verdiklerinden, sevinerek
Bağışlıyorum birbi rlerine ettiklerini.
33

J UPİTER
Söz ver, yeniden kavuşmamız uğruna
Kutladığımız bu şenlik hiç silinmeyecek
Bel leğinden ve yaşad ığı mız tannlara layık gün,
Hiç karışmayacak bundan böyle yaşamında
Sürdüreceğin evli l iği n i n sıradanl ığıyla.
Söz ver, döndüğünde Amph itryon günün birinde,
Yine de yal n ız beni düşü neceğine.

ALKMEN E
Söz veriyorum. Ne d iyebi lirim ki başka?

J UPİTER
Teşekkürler sana!
Sandığından daha derindir bunun anlamı da, yorumu da.
Hoşça kal artık, görevim çağı rmakta beni.

ALKMEN E
Demek gid iyorsun artık?
Bin lerce kanat çırpışıyla uçup gidiveren
Bu k ısacık geceyi ben i m le bitirmeden, öyle m i ?

JUPİTER
Daha mı çabu k geçti bu gece, bundan öncekilerden?

ALKMEN E
Ah!

J UPİTER
Tatlı çocuk! Au rora bundan fazlası n ı
Yapamazdı mutluluğumuz için. Hoşça k a l . Şimdi
Gitmem gerek. Engel olacağım başka
Geeelerio gerektiğinden uzun sürmesini.

ALKMENE
Bir mutluluk sarhoşu, şu karşımdaki.
Tıpkı benim gibi.
(Çıkar)
V. SAHNE

Mercurius. Charis.

CH AR İS
(Kendi kendine)
İşte ben buna derim sevgi! Budur sadakat!
Ve budur kutlama ded iğin, eşler
Uzun bir ayrılığın ardından kavuştuk larında!
Kocam olacak şu dağdan inmeye gel ince,
Cansız bir kütük bile daha sıcak davranır bana.

M ERCU R İ US
(Kendi kendine)
Koşup hatırlatmalıyım geceye
Bozmaması gerektiğini dünyanın düzenini.
On yedi saatini geçirdi bugün Thebai'de
Çöpçalanların tanrıçası, girlebilir artık, peçesini
Takmak için başka serüvenierin de yüzüne.

CHARİS
( Yüksek sesle)
Bak duygusuza! Gid iyor şimdi de!

M ERCU R İ US
Ne yani, gitmeyecek miyim peşinden
A mphitryon'un? O kampa döndüğünde, gerekmez mi
Ayı postuna uzanmam onun peşinden?

CHARİS
Ama insan bir şey söyler giderken.

M ERCU R İ US
Onun da zamanı var elbet. -
Zaten bil iyorsun sorunun yanıtını, bu da
Yeter sana. Dirhemle ölçerim konuşmaını böyle anlarda.
35

CH AR İS
Dangalaklığındır bunu yaptıran sana.
Benim iyi yürekli karıcığı m, sevgiyle an beni,
Der i nsan, üzülme der, ya da, ne bileyim ben!

M E RC URİUS
Şeytan aşkına, neler saçmal ıyorsun sen!
Gü lücükler mi dağıtayım, zaman öldüresin d iye?
On bir yıllık evlilik tüketir bütün sözcükleri,
Susuyorsam, artık kalmamıştır söylenecek, belli.

CHARİS
Ey nan kör, görmt:z misin Amphitryon nasıl sevecen
En sıradan i nsan lar gib i !
Utan malısın, karısına bağl ılıkta v e sevgide
Aşabildiği için bir soylu sen i .

M E RC U R İ US
O daha balayında, yavrum. K i m i yaşları nda
Ne yapsa, ne etse yakışır i nsana. Genç bir çift onlar,
Oysa görmek isterd im bizleri uzaktan,
Ayn ı şeyleri şimdi yapmaya kalkıştığımızda.
Nasıl gülünç olurduk, kim bilir,
Oynaşmaya kalkışan iki yaşlı merkep gibi.

CHARİS
Kaba herif! Ne laflar hunlar!
O kadar da geçk in miyim ben?

M ERCU R İ US
Öyle demedi m ,
Gözardı edilebi lir nasıl yıprandığın,
Nasılsa sen de koyulaşırsı n karanlık bastığında;
Ama ben şimdi zamparal ığa kalkışsam, şu pazar yerinde
Yal nızca maskara olurum bütün aleme.

CH AR İS
Ey vefasız, çeşme başına koşmadım m ı
Sen ayağın ı basar basmaz buraya?
36

Saçları mı tarayıp, geçirmedİm m i sırtıma


Şu yeni yıkanmış giysiyi?
Sen alay edesin diye miydi bütün bu çabalar?

M E RC U R İ US
Ne tem i z giysi ama!
Çı karabilseyd in sırtından, doğanın verdiğini,
Belki beğenebi lird i m o kirli eteğin i bile.

CH AR İS
Oysa pek beğenmiştİ n bana talip olduğunda.
Bulaşık yıkarken ve tem izl i k yaparken
Giymeme ses çıkarılmazdı o zamanlar.
Ne yapayım eskimişse zamanla?

M ERC U R İ US
Haklısın, kadınım. Ama ben im de
El imden gelmez artık eskiyenleri onarmak.

CHARİS
Serseri herif! Neyine gerek senin
Tertemiz, namuslu bir kad ı n !

M E RC U R İ US
Keşke daha az namuslu olsayd ı n ,
Ama tırmalamasayd ı n kulaklarımı
O bitip tü kenmeyen d ı rd ı rı n la.

CHARİS
Nası l ? Demek hoşuna gitm iyor, bunca
Namusum l a temiz bir ad edinmiş olmam!

M ERCU R İ US
Tanrı aşkı na, hu değil şimdi düşündüğüm.
Koru hep erdemini, itirazım yok buna;
Tek istediğim, çıngıraklı bir kızak beygiri gibi
Gezdirme erdemini çarşıda, pazarda.
37

CHARİS
Başka bir kad ı ndır aslında sana yakışan,
Şöyle Thebai'de bulabi leceğin ci nsten,
Kafasın ı n içi hep entrikalarla kaynayan,
Ve anlamayasın d iye, takdırd ığı boynuzları
Tatlı sözleri nin yald ızıyla boyayan!

M ERCU RİUS
Bak ne d iyeceğim sana bu konuda:
Yal nızca deli lerd ir sırf düşüncedeki
Kötülükler yüzünden oturup acı çekenler;
Oysa bir dostundan evl i l iğin bedel ini
Avans alabilenlerdi r ben im gıpta ettiklerim,
İşte o zaman yaşlanır i nsan, yaşland ı kça
Ve bütün çocu klarının hayatlarını da yaşar.

CHARİS
Demek bıraktın utanmayı bir yana
Beni ah laksızlığa k ışkı rtabilecek kadar,
Öyle m i ? Neredeyse açı kça yüz verınemi
İsteyeceksin, akşamları peşimi bırakmayan
O sev i m l i Thebaili adama!

M E RCURİUS
Şeytan alsın, istiyorum! Yeter k i
Olup bitenleri b i r d e bana a nlatmaya kalkma.
Yeğlerim asl ı nda i nsan ı rahatlatan bir günahı
Bütün o yapış yapış erdemlere. isterd im,
Keşke şereften çok huzur olabilseyd i
Şu Thebai'de. Hoşça kal şimdi; Charis, yavrum!
Gitmeliyim artık. Amphitryon varmıştır kampa.
(Çıkar)

CHARİS
Neden kararlı deği l i m acaba, bu alçağı
Açıkça cezalandırabilecek kadar? Ey Tanrılar,
Bilseniz nasıl da pişmanım şimdi,
Ad ı m ı n namuslu kadına çıkmış olmasından!
11. PERDE

Gü11düz

I. SAHNE

Amph itryon. Sosias.

AMPH İTRYON
Seni sahtekar, seni kahrolasıca serseri!
Bil iyor musun ki darağacını boylayacaksın,
Tutamaclığın için o kah rolasıca d i l i n i !
Aslında hakkın, şöyle i y i b i r sopa yemektir;
Azdırdığın öfkem , belki ancak o zaman geçebilir!

SOSİAS
Eğer konuşacaksanız ben i mle bu tonda
Dilim hareketsiz kalacaktır ağzı mda;
Dilediğinizi yaparım, düş de görürüm,
Sarhoş da olurum buyruklarınız uyarınca.

AMPHİTRYON
lltanmad ı n mı h iç, o masalları an latmaktan?
On ları dadı ları m ı z eskiden, akşamları,
Çocukların kulaklarına fısıldarl ard ı.
Sanma k i inand ırabi leceksin ben i palavralarına!
39

SOSİAS
Tanrı korusun! Sizsiniz efendi olan burada,
Uşak da benden iz.
Yapabilirsiniz ne isterseniz.

AMPHİTRYON
Öyle olsun. Bastı racağım şimdi öfkem i,
Sabırla başı ndan bir daha dinleyeceği m hikayeyi.
- Çözmek zoru nday ı m şeytan işi bu bilmeceyi,
Bunu yapmadan ad ı m atmarn o eve.
- Şimdi topla kalan aklını başına
Ve anlat bana her şeyi keli mesi kelimesine.

SOSİAS
Ama daha önce, sevgili efendim, korktuğum için
Saygısızlık etmekten, yalvarırım size,
Söyleyin bana, hangi tonda konuşmam gerektiğini.
Vicdanıma göre, yani onurlu biri gibi elbet
Öyle mi konuşayı m, yoksa sarayda neyse adet
Öyle mi? Size apaçık doğruyu mu anlatayım,
Yoksa iyi terbiye görmüş biri gibi m i davranayım?

AMPH İTRYON
Emrediyorum işte, gerek yok yapmacıklara.
Anlat her şeyi süslemeyi bırakıp bir yana.

SOSİAS
İyi öyleyse. Dediğiniz gibi olsun.
Şimdi yapmanız gereken, sormaktır yalnızca.

AMPH İTRYON
Ne yaptın sana verd iğim emirden sonra?

SOSİAS
Sanki gün girmişçesine yerin yedi kat dibi ne,
Koyu bir karanlıktan geçip, la net ederek size
Ve verd iği niz göreve, koyuldum Thebai yol una.
40

AMPHİTRYON
Aşağılık herif, farkında mısın dedikleri nin?

SOSİAS
Efendim, doğrunun ta kend isidi r söyledi klerim.

A M PHİTRYON
Peki, devam et. Koyuldu ktan sonra yola -

SOSİAS
Sırayla attım adımlarımı ve
izlerimi de bıraktım arkamda.

AMPH İTRYON
Karşılaştın m ı herhangi bir şeyle,
Budur senden dinlemek istediği m !

SOSİAS
Hayır efendim, yoktu bir şey, ayıptır söylemesi,
Ruhumun korkuyla dolması ndan başka.

A M PHİTRYON
Sonra, buraya geldiğinde?

SOSİAS
Hazırland ım biraz yapacağım konuşmaya,
Şu lambayı eşinizin yerine koyduktan sonra.

AMPH İTRYON
Yapabi ldin m i peki konuşmanı?

SOSİAS
Engel lendim. Bu zaten, işin öneml i yan ı .

AMPH İTRYON
Engellendin m i ? Ne veya k i m tarafı ndan?
41

SOSİAS
Sosias'tı bunu yapan.

AMPHİTRYON
Ne anlamalıyım bundan?

SOSİAS
Ne mi anlamal ısın ız?
Tanrım! Bana ne çok şey sormaktasın ız!
Sosias rahatsız etti beni, hazırlanırken kon uşmama.

AMPHİTRYON
Sosias m ı ? Hangi Sosias bu? Söylesene
Serseri herif, Thebai'de, senden başka
Hangi Sosias rahatsız etti sen i
Hazırlanı rken konuşmana?

SOSİAS
Sosias işte! Çalışan sizin hizmetin izde,
Ve dün, saraya dönüşünüzü bildirsin d iye
Kamptan yola çıkardığınız aynı Sosias!

AMPHİTRYON
Yan i sen?

SOSİ AS
Evet, ben.
Bilen bütün sırlarınızı, küçük kutudan
Ve elmaslardan haberi olan, şimdi sizinle
Konuşana tıpatıp ben zeyen Sosias.

AMPHİTRYON
Ned ir bütün bu masallar?

SOSİAS
Hepsi de gerçek olaylar.
Canımı alsın Tanrı eğer yalansa söylediklerim.
Diyeceğim şu ki, meğer ben, benden önce gelmişim
Buraya, çoktan buradayd ım, bu raya vard ığımda.
�12

AMPH İTRYON
Bu saçmalıklar da nereden çıkmakta?
Sarhoş musun, yoksa hayal mi gördük lerin?
Ya beynin sulanmış, ya da şaka etmek n iyetin!

SOSİAS
Çok ciJJiyim söyled i klerimde ve bana
inanacaksınız sonunda, iyi n iyetl iyseniz eğer.
Yem i n ederim ki, yola çıktıktan sonra bir başıma
İ kizi mle vard ım Thebai'ye; şaşkın, bu rada
Karşılaştı m onu nla. Birinci ben, şimdi önünüzdeki,
Canı çıkmış açl ı ktan ve yorgu nluktan, öteki
Saraydan henüz çıkma, terütaze, ve sonra kavgaya
Tutuştular, her biri verdiğiniz görevi
Kendisi yerine getirmen i n kıskançlığıyla,
Bana gelince, çaresiz geri döndüm kampa,
Akılsız bir serseri olduğum için.

AMPHİTRYON
İ nsan ancak benim kadar sabı rlı,
Benim kadar huzuru sever olmalı,
Kend i n i u nutup izin verebilmesi için,
Uşağının böyle konuşmasına.

SOSİAS
Efendim, susabi i i ri m eğer kızıyorsanız.
İsterseniz geçebiliriz bir başka konuya.

AMPHİTRYON
Peki, görüyorsu n, yatıştım, deva m et anlamana,
Sonuna kadar d i nleyeceğim seni sabırla.
Ama sen de, varsa vicdanın, söyle bana doğruyu,
Gerçek diye an lattı k ların, sakın yaln ızca
Bir gölge olmasın! An laşı l ı r şeyler mi
Bütün bu n lar? Gözle görü lebi l i r mi?
SOSİAS
Tanrı korusun! İsteyen var mı sizden a nlamanızı?
Tı marhanelik derd i m, bu nları anladığını söyleyene.
Ne taştan oyu lmuştur, ne de kazınmıştır bir yere
Bu söyled i kleri m, hepsi sanki masal gibi,
Ama yine de hepsi gerçek, güneşin ışığı kadar.

AMPHİTRYON
Fakat inanılmaz şeyler hepsi de,
Varsa insanın beş duyusu.

SOSİAS
Bir bi lseniz! Ben de en büyük acıları çektim,
Sizin gibi, inand ı rana kadar kend i m i bütün bun lara.
Herhalde cinlere çarpıld ım, ded i m, gözümü açtığımda
Bu gürültülü meydanda, sahtekarl ığı ma hükmettim.
Gelgelelim yine de tanımak zorunda kaldı m
Tıpkı ben gibi bi r beni. Tam karşımdayd ı, şurada,
Bir ayna olup çıkmıştı sanki hava,
Karşı mda ben i m gibi bir canlı, öyle ki,
İki su damlası benzeyemez birbiri ne bu kadar.
Ve bunca kaba olmasayd ı karşıma dikilen öteki ben,
Daha bir dostça davranabi lseyd i,
Yem i n ederim, h iç yak ı n mazd ı m halimden.

AMPHİTRYON
Nasıl da zor turuyorum kend i m i !
- Peki sonunda gird i n m i içeri?

SOSİAS
İçeri gi rmek mi? Tuhafsınız doğrusu siz de! Nası l?
Nasıl girebil i rdim onca acı çekincel
Yasak lamad ı m mı kendime kapıya yaklaşmayı?

AMPH İTRYON
Hay şeytan alsın sen i ! Nasıl yasakladın?
SOSİAS
Nasıl m ı ? izleri hala
Sırrımda olan bir sopayla.

AMPH İTRYON
Demek dayak yedin!

SOSİAS
Ne dayak hem de!

AMPHİTRYON
K i m - kirndi seni döven?
Kim cüret etti böyle bir şey yapmaya?

SOSİAS
Ben.

AMPH İTRYON
Sen m i ? Yani kendi kendine m i dayak attın?

SOSİAS
Diyorum ya, ben işte! Ama buradaki ben sanmayın;
Saraydan çıkan o lanet olasıca bendi,
Beş forsanın gücüyle beni pataklayan!

AMPH İTRYON
Dilerim kurtulmasın başın beladan,
Benimle böyle konuştuğun için!

SOSİAS
Efend im, isterseniz kanıtiayabilirim size;
Sırtımd ı r en güvenilir tanığım, yoldaşı
Kötü kaderi m in. Beni kovan ben, ayrıcal ıklıyd ı
Karşımda: Hem cesurdu, hem de iki kolu vardı
K ı l ıç ustalarınınk ini hiç aratmayan.

AMPH İTRYON
Peki sonuca gelel im. Konuştun mu kanın la?
SOSİAS
Hayır.

AMPH İTRYON
Hayır m ı ? Neden hayır?

SOSİAS
Öf! Öneml i nedenlerden ötürü.

AMPH İTRYON
Peki k i m saptırdı seni görevinden, hain?

SOSİ AS
On kez, yüz kez mi tekrarlamalıyım?
Bend im, beni alıkoyan görevi mden,
Şeytan alasıca ben!
Dikilmiştim oradaki kapı n ı n önüne,
Benden başkası değildi bunu yapan;
Oradan çıkıp, sopasıyla elinde,
Yine bend im, ben i öldüresiye döven.

AMPH İTRYON
Bu hayvan herhalde iyice içti,
Öyle ki, bir avuç beyn i nden kalanı da yed i .

SOSİAS
Şeytan alsın beni, içtiysem gerçekten
Bugün her zaman içtiğimden daha fazla.
Yem i n ederim, i na nabilirsiniz bana.

AMPHİTRYON
Uykunu almamış olabilir misin acaba?
Belki de şimdi gerçek d iye anianı kların
Kötü bir rüya n ı n kalıntı larıd ı r yalnızca!

SOSİAS
Hayır, i lgisi yok. Gerçi uyumad ı m dünden beri,
Ormanda da uzanıp kestirmeyi h iç canım çekmed i,
Ama tamamen uyanıktım bu raya vardığımda,
Öteki Sosias da uyanık ve canl ıyd ı,
Evire çevire pataklarken beni.

AMPH İTRYON
Sus! Neden yoruyorum sanki kafamı?
Deli ol malıyım, di niediğim için bu saçmaları.
Aptalca bir gevezelik bütün bunlar,
Aklın katresi bile yok bu sözlerde.
Şimdi gel benimle.

SOSİAS
(Kmdi kmdine)
Hep öyled ir zaten, değmez d i n lemeye
Benim ağzımdan çıktığında. Ama söylemeye görsün
Büyük lerden biri, ne olursa,
Herkes bağırır, aman ne mucize, diye.

AMPHİTRYON
Açtır şu kapıları. - Nedir o gördüğüm?
Al kmene gel iyor. Şaşacak şimdi elbet bana,
Çünkü beklemiyordu bu nca erken dönmemi buraya.

I I . SAHNE

Al kmene. Charis. Öncekiler.

ALKMEN E
Gel, ben im sevgili Charis'im. Ta nnlara
Bir kurban sunalım, yerine getirmek için
Şükran borcu muzu. Gidip yakaralım onlara
Esirgemesi n ler diye korumalarını, dünyan ın
En iyi kocasından.
(Amphitryon'u gö"rür)
Aman Tanrım! Amphitryon !
A M PHİTRYON
Tan rılar göstermesi nler
Bana, karım ı n benden korktuğunu, yoksa
Kuşkulanm ıyorum bu kısa ayrı lığın ard ı ndan
Alkmene'nin beni aynı sevecenlikle
Karşılayacağı ndan.

ALKMENE
Bu kadar çabuk döndün demek -?

A M PH İTRYON
Nası l söz bu dediği n !
Gerçekten de anlamlı b i r işaret sanki
Tanrılardan gelen, deminki duam işitilmiş gibi
"Bu kadar erken döndün demek!", hayır,
Ateşli bir aşkın karşılaması denemez
Böylesine. Oysa ben, zavallı bir budala,
Savaş yüzünden çok uzak kald ı m diye
Çıldırmıştım neredeyse! Çok geei kti hesabımca,
Dönüşüm. Ama sen yanıldığıını göstermektesin
Şimdi; dünya başıma yıkılmışçasına anl ıyorum ki
Yalnızca canını sıktım bu gel işimle.

ALKMENE
Bilemiyorum -

AMPHİTRYON
Hayır, Alkmene,
Soğuk sular döktün bu sözlerinle,
Aşkıının ateşi ne. Anlaşıl ıyor ki gidişi mden beri
Bir kez bile bakmamışsın güneş saatine.
Algılanmamış buralarda zamanın kanat çırpışları.
Ve çı lgınca eğlenceler arasında, bu evde,
Dolu dolu tam beş ay, uçup gitmiş beş an gibi

ALKMENE
Gerçekten zorlan maktayı m, sevgili dostu m,
Bunca suçlamayı neye dayand ırd ığı n ı anlamakta.
Soğu kluğumdan yakınmaktaysan eğer, bilem iyorum
Seni nasıl memnun edebi leceğim i . Çünkü kanımca
Dün, akşam ufkunda geldiğinde yanıma, yeterince
Dindirebi lm iştim sitemlerini sıcak koynu mda.
Ama daha fazlasıysa eğer tutkuyla isted iğin,
O zaman itiraf etmek zorundayım yetersizliği m i :
Zira gerçekten verdim sana verebileceğimin hepsini.

AMPH İTRYON
Nasıl?

ALKMEN E
Hala soruyor musun? Hani dün,
Ben iplik eği rirken, gizlice girip odama, ensemden
Öptüğünde, deliler gihi atılmad ı m mı kucağına?
Daha içten nasıl sevinebilir ki insan,
Delice sevdiğine yeniden kav uştuğunda?

AMPHİTRYON
Sen neler anlatıyorsun bana?

A L K M EN E
Ya bunlar nasıl sorular!
Sendin çı lgınca sevinen, onca sevi liyorsun diye;
Ve ben gülerken gözyaşları arasında, yine
Send in, bir tu haf yeminle, Hera'nın bile
jupiter'i h iç böyle mutlu etmed iğini söyleyen.

AMPHİTRYON
Ey ölümsüz Tanrı lar!

ALKMENE
Ve sonra ağardığında gün,
Alıkayamadı seni hiçbir yalvarışı m.
Güneşin yükselmesini de beklemek istemedin.
Kalkıp gittin, yatağa attım kendimi ard ından,
Ama uyumak ne mümkün sıcak bir sabahta,
Kalktım, Tannlara bir kurban vermek için
Ve sen i n le karşılaştım evin önündeki alanda!
Bence asıl sen bir açıklama borçlusun bana
Eğer şaşırmışsam dönmene, ya da senin deyişinle
Tuhaf karşılamışsam bu olayı; ne olursa olsun,
H içbir neden yok şimdi kalkıp ben i azarlamana.

AMPHİTRYON
Sakın bütün bunlar, sana gel işimi
Müjdeleyen hir rüya olmasın, Alkmene?
Belki uykunda sarıldı n bana, o yüzdend ir
Aşkın gereğin i yerine getirdiğine inanman!

ALKMEN E
Kötü bir cin bel leğin i çalmış olmasın,
Amphitryon? Yoksa Tanrı lardan biri sevgili
Karı nın sana su nduğu tertemiz aşkı çamura
Bularnana yol açacak kadar aklını mı çaldı?

AMPHİTRYON
Ne? Yani şimdi sen, dün günbatımında
Buraya gizlice geldiğimi, sonra seninle
Şakalaşıp boynundan öptüğümü söylemeye m i
Cüret ediyorsun - şeytanlık bu, Tanrı aşkına!

ALKMEN E
Nasıl? Sen de dün, günbat ı m ı nda
Gizlice buraya geldiğini i nkara yelteniyorsun,
Öyle m i ? Bir kocanın yararlanabileceği
Bütün özgürlükleri bende tattığını da m ı
İ n kar edeceksi n yoksa?

AMPHİTRYON
- Şaka ediyorsu n . Gel, cidd i olalı m ,
Çünkü yeri değil ş i m d i böyle şakaların.

ALKMEN E
Sensin asıl şaka yapan! Cidd iyete döneli m
Gerçekten de, çünkü hem kaba, hem d e yaralayıcı
Şakanın böylesi.
GO

AMPHİTRYON
Bir kocanın yararlanabileceği bütün
Özgürlükleri sende tatmışı m - böyle demiştİn
Değil m i ?

A L K M E NE
Git buradan, soysuz adam!

AMPHİTRYON
Ey Tanrı lar! Nasıl bir felaket bu
Başıma gelen! Sosias, dost u m !

SOSİAS
Bir tutarn enfiye gerek bu kadına,
Bi rkaç tahtası oynamış belli ki!

AMPH İTRYON
A l kmene! Tanrılar aşkına!
Düşünmüyorsun neye yol açabilir bu konuşma!
Kendi ne gel. Topla aklını başına.
Bundan böyle inanacağım ağzı ndan çıkacaklara.

ALKMENE
Sonuç ne olursa olsu n, Amphirryon,
İstediğim i nanmandır bana ve düşün memel isin
Böyle ahlaksız bir şakanın ağzımdan çı kacağını.
Çok sakin beklemektesin şimdi olacakları.
Cidd i olarak, yüzüme karşı i nkar edebi lir misin,
Dün geldiğini bu saraya, korkmadan Tanrıların
Gazabından? Öyleyse eğer, aldırmam alacaklara.
Ne iç huzurumu bozabi l i rsin böyle davranmakla,
Ne de, umarım, başkalarının düşüncelerini:
Yalnızca büyük bir sızı yerleşecek yüreğime
En sevd iğim beni acımasızca yaralamak isted iği için.

AMPHİTRYON
Ey zavallı kadın!- Nasıl bir konuşma
Bu böyle!- Demek kanıtlar da buldun
Söyled i klerin için?
ALKM EN E
Duyulmuş mudur acaba böylesi?
Bu sarayın bütün h izmetii leri
Tanıktır anlattıklarıma; ve konuşabilselerdi
Eğer, bastığın bütün taşlar, çevredeki bütün
Ağaçlar, ayaklarının dibinde dolanan köpekler
Tanı k lığıma geli rlerd i .

A M PHİTRYON
Bütün hizmetliler m i ? Olamaz!

ALKMEN E
Peki dinle, kafasız ada m ! Asıl kanıtı
Ben göstereyi m m i şimdi sana? K i rndi
Bu takıyı bana veren?

AMPH İTRYON
Ne, takı mı? Ne çabuk? Benden mi ald ın?

ALKM EN E
Bir takı olduğunu, son savaşta öldürdüğün
Labdakos'tan ald ığını söylemiştin.

AMPH İTRYON
Seni hain! Şaşırdı m ne düşüneceğim i l

SOSİAS
İzin verin, efend i m iz. Kötü oyunlar
Bunlar. Tak ıyı elimde tutmaktayım şu anda.

A M PHİTRYON
Nerede?

SOSİAS
İşte, burad a.
(Cebinden bir kutu çıkarır)
AMPH İTRYON
Mühür daha bozu lmamış!
(Ai kmene nin gtiğsiindeki takıya bakar)
'

Ama yine de - eğer bütün duyularım beni yanı ltm ıyorsa


(Sosias'a)
Çabuk aç şunun ki lidini.

SOSİAS
Olamaz, bomboş içi.
Şeytan alıp götürmüş sanki.
Yok burada Labdakas'ın alınbağı falan.

A MPHİTRYON
Ey dünyayı yöneten güçlü Tanrılar!
Nasıl bir ceza, bu bana verd iğiniz!

SOSİAS
Nasıl bir ceza mı? Bir eşiniz yaratı ldı,
Eli sopalı bir A mphitryon'du bu raya gelen,
Ve bence talihi nize şükretmeniz gerekir, zi ra -

AMPHİTRYON
Sus, hınzır herif!

ALKMEN E
(Charis'e)
Tanrı aşkına, neden heyecan iandı
Böylesine? Bildiği bir taşı görünce, neden
Kaybetti kend ini?

AMPHİTRYON
Daha önce de duymuştum mucizeleri,
Bir başka dünyanın uzantıları sayı lan
Olayları; ama bugün öbür dünyadan buraya
Kurulan bağ, şerefimin boğazına sarı lmakta.
53

A L K M EN E
(A mphirryon'a)
Söyle, ben im tuhaf dostum,
Böyle bir kanıtın ardından da i n kar edecek misin
Bana göründüğünü ve sana sevgiden yana
Hiçte borçlu kal mad ığı m ı ?

AMPHİTRYON
Hayır; ama anlatmal ısın bana olanları.

ALKMEN E
Amphitryon !

A MPHİTRYON
Duydun, kuşku lanm ıyorum senden.
Karşı çıkılamaz bu takının d i l i ne. Ama bel l i nedenlerden
Ötürü diliyorum senden, şu saraya gel i ş öykümü
Aniatma nı.

ALKMEN E
Dostum, hasta falan değilsin ya?

AMPHİTRYON
Hasta - hayır, hasta deği lim.

ALKM EN E
Belki de savaşın sıkıntılarıd ı r
Ruhunun can l ılığını böylesine tutsak eden!

AMPHİTRYON
Doğru. Kafam sersem gibi sanki.

ALKMEN E
Gel, dinlen biraz.

AMPHİTRYON
Bı rak şimdi,
Acelesi yok o kadar. Dediğim gibi, d ileğim,
Ayak basınazdan önce şu eve, d i n lemektir
Dünkü gelişimin h ikayesini.

ALKMEN E
An latacak fazla bir şey yok aslında.
Akşama doğru iplik eğirmekteyd im odamda
Bir yandan da düşlere kaptırmıştım kendimi,
Çıkrığın sesiyle kend i m i savaş a lanında,
Silahlarla savaşçıların arasında bularak;
İşte tam o sı rada sevinç çığlıkları geldi
Uzaktaki ana kapıdan.

AMPH İTRYON
Kirndi bağıranlar?

ALKMEN E
Bizim adamlarımızdı.

A M PH İTRYON
Peki sonra?

ALKMEN E
Yine kend ime geldim ve aklımdan, hayali mden
Bile geçi rmediğimden, Tanrıların bana böylesine
Bir mutluluğu İhsan edebileceklerini, yen iden
İşime döndüm; ama tam yakalamıştım ki ipliğin
Ucunu, çılgınca bir sev inçtir aldı her yanımı.

AMPHİTRYON
Bil iyoru m.

ALKMEN E
Elbet bil iyorsun

AMPHİTRYON
Sonra?
55

ALKMEN E
Sonra
Çok konuştuk, çok şakalaşrık birbi rimizle,
Sorular soruları izledi aramızda.
Oturduk - ve ondan sonra sen, ram bir savaşçı
Edasıyla, Pharissa'da olanları, Labdakos'un
Nasıl sonsuzluğa göçrüğünü - unutmaksızın
Çarpışmanın h içbir kan l ı ayrı nrısı n ı- anlarrın;
Ardı ndan bir öpücüğe karşıl ı k, armağan ettin
O görkemli alı nbağını; uzun uzun bakrım mum ışığında,
Kend i el lerinle raktın göğsüme, kemer gibi.

AMPHİTRYON
(Kendi kendine)
Sorarım, i nsan d uyabil i r m i
B i r hançerin acısını bu ndan daha çok?

ALKMEN E
Akşam yemeği ni gerirdiler ondan sonra,
Ama ne sen, ne de ben i lgilendik önümüzdeki
Su kuşlarıyla, ne de fazla içtik, sen şaka
Ederek, aşkıın ı n nektarıyla, bir de, Tanrı olduğun
İçin, çılgın arzuların ne getirirse önüne, onlarla
Seslend iğini söyledin.

AMPHİTRYON
- Ç ı lgın arzuları ın ı n getirdikleri,
Öyle m i ?

A L K M EN E
- Evet, onların getird i k leriyle. Peki ama,
Neden bunca karard ı yüzün, dostum?

AMPH İTRYON
Peki ard ından -?
56

ALKMEN E
Kal ktı k
Masanın başından ve sonra -

AMPHİTRYON
Ve sonra?

ALKMEN E
Yan i masadan kalktıktan sonra -

AMPHİTRYON
Masadan kalkınanızdan sonra -

ALKMENE
B i rlikte gittik-

AMPHİTRYON
Gittiniz -

ALKMEN E
Gittik - - - evet, gittik!
İyi ama, neden böyle k ıpkırmızı kesildi yüzün?

AMPH İTRYON
Ta yüreğime sapiand ı bu hançer!
Hayır, hayır, hain kad ın, ben değild İm
O yan ı ndaki ! Ve dün, vakit akşama döndüğünde,
Buraya gizlice gelen Amphitryon diye,
Aslında ahlaksızların en ahlaksızıyd ı !

ALKMEN E
Sen, iğrenç bir i nsansın!

AMPHİTRYON
Sadakat ned ir bil meyen,
Nankör kad ı n ! Şimdi git ve uslanmana bak;
Sizler, şimdiye kadar şerefi m i n gerektirdiği n i
Yapmakta beni felce uğratan a ş k v e anı lar,
57

Sizler de: çekip gidebi lirsiniz artık; bundan böyle


Tek istediğim, kend imi bırakmaktır öfke ve
intikam seline.

ALK M EN E
Sen de gidebil i rsin, ey soyluluk nedir
Tanımayan koca, yürc::ğ im kanayarak ayrıl ıyor
Senden. İğrenç bu sahtekarlık, beni
isyan ettirecek kadar. Aşkı n okiarına hedef olup da
Bir başkasına yöneldiysen eğer, yalnızca istemen
Bu korkakça h ileden daha çabuk götürürdü hedefine.
Görüyorsun, ne kadar kararlı çözmekteyim
O ne yaptığını bilmeyen ruhunu sı kan bağı;
Akşamdan önce kurtulmuş olacaksın bütün bağlarından.

AMPH İTRYON
Kanayan şerefimin isteyebileceğinin
En azıdır bu, uğradığım hakarecin aşağılayıcılığı
Karşısında. Aklım her ne kadar bu lanetl i
Olayları henüz kavrayamıyorsa d a , açıkça ortada
Bir ihanetin varlığı; ama şimdi ben de
Çağıracağım tanık ları, yalanlar açık lansın d iye.
Komutan kardeşini ve bu saba h ın i l k ışıkları
Bütün Thebai ordusunu çağıracağım.
Ancak ondan sonra çözebileceğim bu bilmeceyi;
İşte o zaman vay haline beni aldatanların!

SOSİAS
Efend i miz, isterseniz ben de -

AMPH İTRYON
Sus, duymak istemiyorum
Artık h içbir şey. Sen burada kalıp bekleyeceksin
Beni m dönmemi.
(Çıkar)

CHARİS
Eğer emrederseniz, prensesim-
5H

ALKMEN E
Sus, duymak istemiyorum
Artık hiçbir şey, peşimden gelme, tamamen yalnız
Kal maktır di leğim.
(Çıkar)

III. SAHNE

Charis. Sosias.

CHARİS
Ne sah neydi ama! Del irmiş ol mal ı, dün geceyi
Kampta geçirdiği ni iddia edebiliyorsa. Ancak prensesi n
Kardeşi ayd ın larabilir ş i m d i geld iğinde, olup bitenleri.

SOSİAS
Çok ağır bir darbe bu, efendim için.
- Benim de kaderimde benzeri va r mı acaba?
Herhalde iyi olur ağzı n ı ararnam karşımdakinin.

CHARİS
(Kendi kendine)
Ne yapıyor bu! Söylenerek
Birde sırrını dönmekte bana!

SOSİAS
Tüylerim d i ken d i ken oluyor, deşeceğim
Yarayı düşündükçe, neredeyse vazgeçeceğim geliyor;
Aslında bir şey değişmez, bili nse de, bilinmese de,
Yeter ki fazla ışık tutu l masın olanların üzeri ne.
Haydi, yine de toparlanalım, bi lmek zorundayım;
Tanrılar sana yard ı mcı olsun, kad ı n ı m !

CHA R İS
Nasıl, bir de yaklaşmaya
Kalkıyorsun bana, öyle mi? Sana bunca k ızgı n ken,
Utanmadan şı marık l ı k yapıyorsun, hangi cüretle?
59

SOSİAS
Adaletli Tanrılar aşkına, nen var sen in böyle?
Selamlaşmaz mı i nsanlar, yen iden görüşrüklerinde?
Sen ise hemen öfkeden kabarmakrasın bir h iç uğruna.

CHARİS
Sen bir hiç uğruna m ı diyorsun buna?
Neymiş o h iç olan? Söyle, soysuz, neymiş?

SOSİAS
H iç dediği n , h içtir yaln ızca, doğrusunu istiyorsan;
Ne şiirde, ne de nesirde değişir h içliği,
Ve hiç olan, anlayabil iyorsan beni,
Ancak h iç kadardı r ya da diyelim, olan ı n pek azı. -

CH AR İS
Bilmiyorum ned i r el leri m i böyle bağl ı ruran.
Parmaklarım kaşınmakra, öyle ki, zorlanıyorum
Üstüne atılıp gözleri n i oymamak ve ne demekmiş
Bir kad ı n ı n öfkesi, sana göstermernek için.

SOSİAS
Tanrılar korusun beni! Bu ne öfke böyle!

CH AR İ S
Bütün o başıma gelenler demek hiçmiş sence,
Uranmadan onca yaprıkların bana!

SOSİAS
Ne yapmışım? Ne oldu ki?

CH A R İS
Ne mi oldu? Şu masuma bakın bir! Neredeyse
Kalkıp, rıpkı efendisi gibi, Thebai'ye
Hiç gelmed iği n i de söyleyecek!
60

SOSİAS
Konu buysa, d i n le beni şimdi.
Oynuyor falan değilim esrarengiz kişiyi.
Şeytan ı n şarabı n ı içip, yitird i k düşüncelerimizi.
Budur olan biten yal n ı zca.

CHARİS
E l i mden kurtu labileceğin i m i sanıyorsun
Bu palavralarla?

SOSİAS
H ayır, Charis. Yemim ederim ki deği l.
İ nsanların en aşağıl ığı olayım eğer dünden
Varmadıysam buraya. Ama h içbir şey bilm iyorum
Olup bitenlere i l işkin, bütün dünya
Bir panayır sa nki, kafamda.

CHARİS
Dün akşam, eve girdi kten sonra,
Bilmiyorsun bana nasıl davrandığı n ı , öyle mi?

SOSİAS
Cel lat alsın ki beni, hiçten fazla
Değil bild iklerim. Anlat ne olduysa.
Kendi kend i m i lanederim bir yanlışım varsa .

CH AR İ S
Soysuz adam ! Vakit gece yarısıyd ı,
Çoktan çekilmişlerdi genç prensle prenses odaları na,
Sen ise hala Amphirryon'un dairesindeydin,
Kendi y uvana bir kez b ile bakmadan. Sonu nda
Karın, ayağında yalnız çoraplarıyla,düşmek
Üzereydi seni aramak için yollara,
Gelgelel i m neyle karşılaştı m ben?
Ve sonra, nerede buldum seni? Söyle,
Sorumluluk ned ir bilmeyen adam, nerede?
Burada, bir yastığa uzan mıştın, sanki
Evin burasıymışçasına. Nazik yakınınama
Karşılık olara k ise bunun, efend i n
Amph itryon'un emri olduğunu söyledin,
Dalıp kaçırmamalıymışsın yolcu luk saati ni,
Erken ayrılmayı düşünüyormuş efendin, Thebai'den,
Ve daha buna benzer bir sürü yalan sıralad ın.
Dostça tek bir söz çıkmadı dudaklarından.
Sevgiyle sana doğru eğildiğİrnde ise,
Öpmek için, sen, beş para etmez serseri,
Yüzünü duvara dönüp, rahat bırakmaın ı isted in.

SOSİAS
Aferin, şerefli Sosias!

CHARİS
Ne dedin?
Övüyorsun, ya n ı l mıyorsam, bir de kend i n i !
Övüyorsu n, öyle m i ?

SOSİAS
İyiliğime vermen gerek bu yaptığımı.
Karaturp yemiştim daha önce, Cha ris,
Ve haklıyd ı m soluğumu duyurmamakta sana.

CHARİS
Hadi canı m ! Hiç rahatsız olmazdım,
Biz de öğleyi n kararurp yemiştik.

SOSİAS
Bunu bilm iyordum. Evet, koku anlaşıl m azdı
O zaman.

CH ARİ S
Bu nu maraları yutturamazsın bana.
Er ya da geç, öcü alı nacaktır elbet
Bana reva gördüğün aşağılayıcı davranışın.
İçim içimi yiyor ve bir türlü unutamıyorum
Gün doğarken bu rada duymak zorunda kald ıklarımı,
Ayrıca inan ki yararianacağım bana verdiğin
Özgürlükten, şerefim üzerine yeminimdir sana.
62

SOSİAS
Hangi özgürlük bu sözünü ettiğin ?

CHARİS
Aklın başı ndaydı söylediği nde, dedin ki
Aldırmazmışsın kafanı boynuzlada süslememe,
Dahası, memnun olurmuşsun, şu peşimi bırakmayan
Thebai liyle günümü gün ettiğim takdirde.
H iç merak etme, yerine gelecektir bu d i leğin.

SOSİAS
Eşşeğin biri söylemiş olmalı bunları sana,
Ama ben değildİm hiç kuşkusuz. Şimdi bir yana
B ırakalım şakayı. Artık aklını başına toplamalısın.

CHARİS
Yed irebilir miyi m kendime bunu?

SOSİAS
Sus şimdi, Prenses Alkmene geliyor.

IV. SAHNE

Al kmene. Öncekiler.

ALKMENE
Charis!
Nedi r bu başıma gelenler beni m ?
N e oldu bana, konuş? B a k şu armağana.

CHARİS
Hangi armağan bu, prensesim?

ALKMENE
Labdakos'un alı nbağı, görkemli armağanı
Amphitryon'un. Üstelik ad ı n ı n harfleri de yazılı.
63

CHARİS
Bu mu? Bu mu Labdakos'un takısı?
Amphitryon'un adından harf yok bunun üstünde.

A L K M EN E
Ey zavallı, bu kadar mı y irird i n aklını?
Bu rada, neredeyse parmaklada bile okunacak
Kadar belirgin, yazı lı değil mi altın bir A?

CHARİS
Hayır, benim iyi yürekli prensesim.
Nasıl bir hayal bu sizinkisi? Bir başka,
Yabancı bir ad başlangıcı yazılı burada,
Bir J harfi.

ALKMEN E
J mi?

CHARİS
]. Yan ı l mıyorum.

A L K M EN E
Vay halime o zaman! Vay halime! B ittim.

C HAR İS
Aniatın bana, nedir sizi böyle üzen?

ALK M EN E
Nereden bulayı m, sevgili Charis, anlatılamaz olanı
Sana anlatabilecek sözcükleri? Yeniden
Vard ığımda üzüntü içersinde, odama,
Bilmeksizin rüyada mıyım, yoksa uyanık mı,
Hani o akıl almaz iddia, bir başkasıymış
Meğer daha önce bana gelen; ve büyük acısıyla
Yandığımda, son söz olarak kendi kardeşime
Gideceğin i söyleyen Amphitryon'un,
D üşün bir kez, kardeşinin tanık lığı karşımda!
Şimdi soruyorum kendime: Yanıldın m ı yoksa?
Çünkü bir yanı lgı olmalı elbet ikim izden birinde,
Üstel i k i k i m iz de yatkı n değiliz h i leye dola na;
Şimdi bir şi mşek gibi çakıyor zihni mde,
O çifte anlam l ı şaka; bilmem duydu mu, sevdiğim
Adam olan Amphitryon, kocam Amphitryon'a
Kendi ağzından ne hakaretler yağdırd ığını;
Ürperti ve dehşet kaplamakta şimdi bütün benliğimi,
İçimde beni bırakan duygu larıın ı n terk edilmişl iği,­
Şimdi sevgil i m , bu taşı tutmaktayım elimde,
Bana aldatılamaz bir tanığın hizmetini sunacak olan
O tek ve paha biçi lemez rehi ni;
Ve dudaklarıma götürdüğümde öpmek için heyecanla,
Taptığım yalancının yalan ı n ı çıkaracak değerli simgeyi,
Sanki yıldırım çarpm ışa dönüyoru m,
Bir yabancı harf var çünkü karşımda - bir J harfi!

CHARİS
Korkunç! Yan ı l m ış olmayası nız sakın?

ALKMEN E
Nasıl yan ılabi lirim ki?

CHARİS
Şu harfte, demek istediğim.

ALKM EN E
Anl ıyorum, harfte - öyle görünüyor neredeyse.

CHARİS
O halde -?

ALKMEN E
Ne demek - o halde?

CHARİS
Sakinleşin.
Nası lsa yoluna girecektir her şey.
65

ALKM EN E
Ah, Charis! - Yeğlerd im kendi m i şaşırmayı!
isterdim, içimin ta derinliklerinde yatan,
Anaının sütüyle birlikte emdiğim ve bana
Alkmene olduğu mu söyleyen o duygu, aslında
Ya Partl ıdır, ya bir Perslidir d iyebilmeyi.
Benim mi bu el? Şu göğüs, benim mi?
Bana m ı ait şu aynadan yansıyan görüntü?
Nasıl bana benden daha yabancı olur sevd iğim?
Gözümü alsan, onu duyarı m; h issederim bu kez
Kulağıın ı da alsan; yiti rsem duyguları mı,
Bir soluk olur, içi mi n deri nli klerine çektiğim;
Gözümü, kulağımı, burnumu, istersen bütün duyuları m ı al,
Yeter ki bir tek kalbimi bağışla, işte o zaman
Gereksi ndiğim canı bırak mış olursun bana,
İşte o zaman, nasıl olsa bulurum onu,
Aradığım yer koca bir dünya bile olsa.

CHARİS
Elbette ! Nasıl kuşku duyabildim k i bundan
Ey prensesim? Nasıl yanılabilir bir kadı n bu
Duru mda? Olabilir eşyanın ya da giysinin yanlışı;
Ama karan l ı kta bile olsa tan ıyabilir kad ı n kocasını.
Üstelik, geldiği nde görünmedi m i hepim ize?
Bu raya varışında, bütün saray halkı sevi nçle
Karşılamadı mı onu büyük kapı n ı n önünde?
Gündüz vaktiyd i, binlerce göze gece yarısın ı n
Karanlığı inmiş olmalı, eğer ki mse görmediyse.

ALK M EN E
Ama yine de var i şte bu tuhaf işaret!
Asla olanaklı değilken başkasıyla karıştırılması,
Neden ilk bakışta çarpmadı gözü me yabanc ı l ığı?
Şimdi sorarım sana, ey sevgili Charis, böyle iki adı
Ayı ramıyorsam birbirinden, neden düşünü lemesin
Bu adları benzerli kleri daha az olmayan
İki ayrı kornuran ı n taşıması?
f>6

CHARİS
Umarım eminsi n izdir kend inizden,
Benim sevgili prensesim !

ALKM EN E
Ruhumun temizliğinden, masu miyetimden
Emin olduğum kadar! Ama kötüye yorabil i rsin,
Onu hiçbir zaman bugü nkü kadar yakışıklı bulmayışımı.
Kendi resmi sanabilird i m, kend i tablosu, asl ı na
Neredeyse Tanrı sureti kılmış bir sanatçın ı n hüneri.
Bi lemiyorum, bir rüyaydı sanki, karşımda durduğunda,
Ve anlatılamaz bir mutl uluktu kaplayan benliğimi,
Bir benzerini daha önce hiç tatmamış olduğum,
D ü n, sanki bir ışık halesiyle çevri li, yaklaştığında
Pharissa'n ı n o yüce gal ibi, yanıma.
Evet, oydu, Tanrı oğlu Amphitryon'du görünen!
İnsanoğlunun yücelttiği varlı klardandı, sormaktı
İçimden gelen, acaba y ı ldızlar mıdır, onu bana gönderen!

CHARİS
Bir hayal, prensesim, bel ki aşkın çehresi.

ALKM ENE
Ama bir de o çifte anlamlı şaka var, Charis,
Hani onunla, Amph itryon'u, sanki
Başkalarıymışçasına gözümde ayrı tutan.
K i rndi kend i m i bütünüyle verd iğim, neden sürekli,
Gizl ice tad ıma bakan bir h ı rsız diye
Adland ırıyordu kend ini? Lanetler yağsın üstüme,
Aptalca güldüysem, asl ı nda kocamın söylemediği ne.

CHARİS
Acı çekti rmeyi n kend i nize acele kuşkularla.
Amphitryon deği l m iydi işareti tanıyan, bugün
Tak ıyı gösterdiğinizde? Elbet var bir yan ı l ma,
Prensesim. Eğer bu yabancı işaret değilse onu
Yanıltmış olan, o zaman taşın kendisindendi r,
Bir del ilikti dün bizi yanılup körleştiren,
Ama bugün, her şey olması gerektiği gibi yen iden.
67

ALKMENE
Peki ya yalnızca şöyle bir bak ıp geçmişse,
Ve geri dönerse şimdi bütün komutanlarıyla,
Delicesine yineleyerek, bu eve daha ayak atmad ığını!
O zaman sadece yitirmekle kalmam bütün tanıkları mı,
Üstelik benim aleyhime bir tanık kesilir bu taş.
O zaman ne yanıt verebilirim bu kargaşada?
Acıdan ve yıkımdan nasıl kurtarırım kend imi,
Erkeklerin kuşkularıyla sınanmışsa Amphitryon?
O zaman artık kabul etmem gerekmez mi,
Ait ol madığını bu baş harfin kocama?
Ve yine kabul etmem gerekmez mi, yabancı işaretler
Taşıyan bir armağanın kocamdan olamayacağını?
Evet, yemin edebil i ri m şu anda sunağın dibinde
Onun bu taşı dün kendi eliyle bana verdiğine,
Ama söyle şimdi, yemin edebilir miyim, şuradaki
işareti de dün ondan almış olduğuma?

CH ARIS
Soğukkanlı olun. Gel iyor işte kendisi.
Anlaşılır şimdi her şey.

V. SAHNE

jupiter. Öncekiler.

ALKM ENE
Sevgili efendi m ve kocam! İzin ver de,
Diz çöküp sunay ı m sana bu takıyı, aynı zamanda
Yaşamımd ır, sadakatle bı raktığım ayağının dibine,
İyi bak şimdi, eğer verdiysen bu taşı bana
Üstünde bir başkasının adının harfleriyle,
O zaman mutluluğun öpüşleri ve göz yaşları olacaktır
Yağd ıracaklarım; yok, sen değilsen veren
Ve inkar edersen yüzüme karşı, verd iği ni,
O zaman ölüm olsun kaderim, ve sonsuz bir gece
Örtsün yaşadığım büyük utancı.
68

J U PİTER
Benim güzel kadınım! Elbet alacağım taşı,
Bu nca değerli bir şey ayaklarımın dibi nde,
Toza bulanm ışken. Kalk ayağa. Kend ine gel.
Ned i r istediğin?

ALKMEN E
İ ncitmişti sen i, i nanarak söyledi klerim,
Masum ve güçlüydüm o zaman, kendi gözümde.
Ama bu yabancı harfleri gördüğümden bu yana
Kuşkulanmak zorundayım yüreği m i n sesinden bile:
Sanırım bir başkasıydı önüme çıkan, şimdi
Isted iğim senden de duymakt ır bu gerçeği.

J UPİTER
Benim yüce kadınım! Nasıl da utandı rıyorsun
Beni. Hangi yalan m ış dudaklarından çıkan?
Nasıl görünmüş olabilir sana bir başkası?
Nasıl yaklaşabilir yanına? Sen ki ruhunda
Yal n ızca birinin, hep onun resmini taşımaktası n !
Ey kutsal kadın, bir elmas kemerd ir seni koruyan
Bütün yaklaşmak isteyeceklere karşı.
Olsa bile yanına kabul ettikleri n, tertemiz ve masum
Kal ırsın çıkıp gittiklerinde; ve sana
Her kim yaklaşırsa, ancak Amphitryon 'dur.

ALKM EN E
Ey sevgili kocam ! Söyleyebilir misin bana
Şimdi, bir başkası m ıydı, yoksa sen m iyd in?
Evet, söyle! Send i n o!

J UPİTER
Bend im. Kim olursa olsun. Sakinleş artık.
Gördüğün, duyduğun, düşündüğün, her kimse,
Bendi m hepsi de: Kim olabilir ki benden başka?
Ad ımını kim atmış olursa olsun eşiğinden,
Bend im, sevgil i m , sardığın, hep ben,
Ve ona sunduğun bütün mutlulukların karşı lığında,
Bendim sana karşı gönül borcu altına giren,
Ve şimdi teşekkür ed iyoru m sana.
69

ALKMEN E
Hayır, sevgili Amphitryon'um, yanılıyorsun.
Artık elveda sana sonsuzluğa kadar,
Hazırdım zaten böyle bir kadere.

J UPİTER
Al kmene!

ALKM EN E
Elveda! Elveda!

J UPİTER
Ned i r yapmak istediğin?

ALKMENE
Git, git buradan, git -

j UPİTER
Gözbebeği m!

ALKMEN E
Git diyorum.

J UPİTER
Dinle beni.

ALKMEN E
H içbir şey duymak istemiyorum, yaşamak da,
Lekesiz değilsem artık bundan böyle.

J UPİTER
Taptığım kad ı n, neler söylüyorsun sen?
Ne suç işieyebi l i r senin kadar kutsal olan?
Şeycanın ta kendisi olayd ı bile dün gelen,
Ve üstüne atsaydı günah ın çamurunu, cehennemin
Deri n l i klerinden, yine de tek bir leke konduramazdı
K adın ıın ı n göğsüne! Ne çılgı n lık, aksin i düşünmek!
70

ALKMENE
Ben, rezike aldatılan !

J UPİTER
Asıl oydu aldatılan
Onu yanı lttı kendi kötü oyunu, seni değil, Tanrıçam!
Aldanmadı sen in şaşmaz duyguların! O sanırken
Seni kol iarına aldığını, Amph itryon'un göğsüne yaslan m ıştın
Ve düşlediğinde seni öptüğünü, dudakların
Birleşmişti Amph itryon'un sevd iğin dudaklarıyla.
İnan bana, bir d iken sapiıdır onu n bağrında,
Öyle bir d i ken ki, h içbir tanrısal güç yetmez
Aşk ateşiyle kaynayan göğüsten çekip çıkarmaya.

ALKMENE
Şimdi keşke ayaklarımın dibine yıksa onu,
Yüce Tanrı Zeus! Ayrılmalıyız sonsuza kadar.

J U PİTER
Bağrı nda bugüne kadar benim için yakılmış
Bütün aşk ateşlerinden daha güçlü bağladı beni sana
Ona armağan ettiğin öpücük; ve gelseydi elimden
Zaman ı n akışından koparıp alabilmek dünkü günü,
Göklerdeki bir kargayı avlar gi bi, kolayca,
Yapmak istemezd i m böyle bir şeyi; ne Oli mpas'taki
Mutlulu klar, ne de Zeus'un ölümsüzlüğü uğruna.

ALKMEN E
Ve ben, belki on ölüme açard ım yüreğimi.
Git!- Evinde görmeyeceksin bundan böyle ben i.
Ne de gösterebi leceksin Helen li herhangi bir kadına.

J UPİTER
Bütün Olympos dünyası adına, Alkmene!
Nasıl bir sözdür bu söylediğin? Götürürdüm seni
Parıltınla aydınlatasın d iye, tanrıların dünyasına.
Ve Zeus olsayd ım, sen yaklaşı rken o evrene,
Zorlard ı m ölümsüz Hera'yı önünde ayağa kalkmaya,
Asık suratlı Artemis'i de seni selamlamaya.
71

ALKMENE
Gir arrık. Ezmekre beni iyiliğin. Bıra k kaçayım.

] U PİTER
Alkmene!

ALKMEN E
Bırak ben i.

J UPİTER
Sen, ruhumun kad ı n ı !

ALKMENE
Duydun, Amph irryon! Şimdi girmekrir isrediğim.

] U PİTER
Ku rrulabi lir misin sence, bu kol lardan?

ALKMEN E
Amphirryon, beni bırakınanı isriyoru m.

J UPİTER
Kaçınayı başarsan bile en uzak ülkelere,
Gidebilsen ra o iğrenç çöllere,
Ta deniz kıyısına kadar gel i ri m peşinden,
Yerişi rim, sarılıp öperim seni, ağlayarak,
Ve kol larımda raşıyıp, zafer kazan mışçasına,
Geri geriririm yarağıma.

ALKM EN E
O halde yem i n ediyorum, dileğin buysa;
İhanerin en acımasız in rikamcıları olan
Bürün rannlar diki lse bile karşıma,
Nefes aldığı sürece bu göğüs, yeğlerim
Mezarımı, senin yarağına yaklaşmakransa.
72

J UPİTER
Doğuştan varolan gücü mle yırtıyorum
Bu yem inini ve saçıyorum dört bir yana.
Bir ölümlü deği ldi sana yaklaşan,
Şimşeklecin tanrısı Zeus'un ta kendisiyd i .

ALKMENE
Kim?

JUPİTER
jupiter.

ALKMEN E
Sen ne diyorsun, çılgın adam?

J U PİTER
O, jupiter'di diyorum.

ALKMENE
O, jupiter m iydi?
Ey sefil yaratı k, demek sen - ?

J U PİTER
jupiter diyoru m,
Ve yinel iyorum, ondan başkası değildi, şimdi artık
Zamanın nehrine karışmış o gecede sana görünen.

ALK MENE
Demek sen, ey tanrı tanı maz varlık,
Cüret etmektesin şimdi, işlenen bu günahtan ötürü
Bir Olymposluya iftira etmeye, öyle m i ?

] lJPİTER
Bir Olymposluya iftira etmek m i ?
Bir daha kulaklarıma gel mesin dudaklarından
Böyle düşü n meden söylenmiş bir söz.
ALKMEN E
Söylemeyey im demek - ? Günah değil miydi
Peki işlenen?

J U PİTER
Susmanı emrediyorum sana.

ALK M EN E
Ey zavallı insan !

J U PİTER
Eğer sen umursam ıyorsan, ölümsüzlerin
Katına çıkmanın şa nını, ben önemsiyorum; ve sen
Esi rgemektesin benden bunu. Eğer gıpta etmiyorsan
Kall isto'ya, görkem l i Europa'ya ve Leda'ya,
O zaman bil ki, ben kend i hesabıma gıpta etmekteyim
Tyndarus'a ve ondan gelen Tyndarusoğu llarına.

ALK M EN E
Gıpta ediyor muyum ben de Kallisto'ya?
Europa'ya? Hel las'ın yüceltilen kadınlarına?
lupiter'i n soylu gözdelerine? Gökler alem inin
Ebedi sakinleri ne - bu mu sorduğun?

J UPİTER
Elbette! Neden kıskanasın k i onları?
Sen ki doymuşsun zaten bütünüyle şan ve şöhrete,
Bir ölümlünün ayaklarına kapandığını görmekle.

ALK M EN E
Ne duyulmadık işitilmedik sözler bunlar böyle!
Düşüncesine bile izin verseyd i m kafamda,
Yı kılıp gitmez m iyd im bu görkem karşısında?
O olsaydı eğer, duyabi l i r miydim bu sıcak göğsümde
Hayatın nabız atı şlarını bunca sevi nçle?
Ya ni ben, böyle bir lütfa layık olmayan,
Ben, büyük günahkar?
74

J UPİTER
Sınamak layık olup olmadığı nı o lütfa,
Sana düşmemiş. Boyun eğeceksin onun değerlendi rmesine.
Sen i n gibi uzağı görmekten aciz biri
Nasıl düşünebilir, onun gibi insan yüreği ni
Tan ıyan biri ne üstün gelmeyi?

ALKMEN E
Peki, peki Amphiuyon. Anlıyorum seni,
Ve gözleri m i yaşanıyor yüce gönü l lülüğün,
Biliyoru m, oyalanayım d iye söyled i n o sözü
- Gel gelelim ruhum yine de geri dönmekte acısına.
Sen git, sevgilim, her şeyim, sen git,
Bul kend i ne başka bir kad ı n ve muclu ol,
Ve bırak beni, ağlayayım kalan yaşamıının
Bütün günleri nde, seni muclu edecek i nsan
Ben olamayacağım için.

j lJ PİTER
Benim sevgili karım! Nasıl da
Duygulandırıyorsun ben i ! Bir bak
Şu elinde cunuğu n taşa!

ALK M E N E
Ey tanrılar, koruy un b e n i delirmckten !

J U PİTER
Onun adı değil mi üstündeki? Ve dün
Yazı lı değil miydi ben im ad ı m ? Burada
Ne varsa gözüken, bir mucize deği l m i ?
D a h a bugün bu takıyı saklaınıyar muydum
Mühürlü bi r mahfazada?
Ve şimdi açtığı mda, takıyı sana vermek için,
Görmüyor muyum ku maşta kalan boş izi?
Ve takının çoktan parıldadığı n ı göğsü nde?
75

ALKM EN E
Böyle mi düşünsün gönlüm? Yani Jupiter?
Ta nrıların tanrısı ve babası i nsanların, gelen
Oydu, öyle m i ?

J UPİTER
Başka kim aldatabi lirdi kuyu mcu
Terazisini sen i n duygu ları nın?
Kim onca dal budak sarm ışçasına duyarlı
O kadın ruhunu yanı ltabi lirdi, yüreği n
Ta içinde çalan, ama dudaklardan fısı ltıyla
Duyu lmaya başlanmış çanları atlatarak?

ALKMEN E
Evet O! Ta kend isi!

J llPİTER
Ancak bir tanrı
Cesaret edebi l ir bunca cüretle sana gelmeye,
Ve bir zaferdir benim için rakibin böylesi !
Ancak sev i nç duyabi liri m , her şeyi bi lenlerin
Sen in yüreğine giden yolu bulmalarından,
Ve her yerde varolanların yaklaşınalarından sana:
Üstel i k onlar da, sevgi lim, istiyorlarsa eğer
Kabul etmesin i ruhunun onları, mecbur değiller mi
Amph itryon olup onun yüz çizgilerini çalmaya?

ALKMEN E
Evet, orası öyle.
( A mphitryon 'u öper.)

J l lPİTER
Sen, ey kutsal kadın!

ALKMENE.
Bi lsen nasıl mutluyu m !
Nasıl d a mutluyum hala mutlu olabil mekten!
Hazırım Jupiter'in verdiği acıları taşımaya,
Yeter ki aynı hoşlu kta kalsın her şey, eskiden nasılsa!
76

J UPiTER
Ne düşü ndüğümü söyleyeyim mi sana?

ALKMEN E
Evet?

J UPiTER
Ya böyle bir ihsana kavuşamazsak eğer,
Kavuştuğumuza onca inanmak istiyorsam da?

ALKMEN E
Evet? Yani? Korkutmaktasın söyled i klerinle!

J U PiTER
Korkmuyor musun
Aslında onun keyfi ni kaçı rmış olmaktan?

ALKMEN E
Ben mi? Ben m i kaçırmış olabi l irim keyfini?

J U PiTER
Yani var mı o, seni n gözünde?
Yeterince algılıyor musun onun büyük eseri dü nyayı?
indiğinde akşamın kızıll ığı suskun çalılı klara,
Görebil iyor musun onu da bu evrende?
Suların tatlı h ışırtılarından ve bülbülün o cömert
Şakıma larından alabil iyor musun onun da sesin i ?
Yoksa boşu na m ı göğe yü kselen dağın y a d a kayaları
Y iyerek dökü len şelalelerin onu sana müjdelemeleri?
Gü neş parıldadığında yü kseklerdeki tapınağında
Ve bütün yaratılanlar nabız atışlarıyla sevincin
Ona övgü ler yağdı rd ıklarında, sen in yaptığın
inip yüreğin kuytuluklarına, kendi düzmece tanrına
Tapın mak değil m i ?

ALK M EN E
Korkunç bu söyled i kleri n ! Ne diyorsun sen?
Benden daha i nançla ve daha safça tapmak
77

Düşünülebilir mi Tan rı'ya? Görü lmüş mü


Tek bir günün bile küllendiği, onun su nağında
Şükretmeden hayatıma ve sen in için de
Yürek indirmediği m? Daha en yakın zamanda
Eğmedim mi onun önünde yüzümü yerlere,
Huşu içersinde ve duygu larıının girdabından
Göndermedİm mi kurban ların buharı kadar sıcak
Dualarımı onun bulu nduğu gökyüzüne?

JUPİTER
Nedendi eğmen yüzünü onun önünde?
Şi mşeğin çaktığı ayd ı n l ı kta, iyi tanıdığın birinin
Yüz çizgileri n i görmenden değil miyd i ?

ALKMEN E
Kötü adam! Nereden biliyorsun sen bunu?

J UPİTER
K i mdir aslında, onun sunağında dua ettiğin?
Emin misin taptığına bulutların üzeri ndekine?
Zincire vurulmuş duyularınla kavrayabi lir misin
Onu? Yuvasına alışmış duyguların yürekl i midir
Böyle bir uçuş için kanat açabilecek kadar?
Aslında hep o sevd iğin, yani Amphitryon değil mi,
Kend ini önünde yerlere attığın?

ALK M EN E
Ah zaval l ı ben, kafaını karıştırmaktasın.
E l i nde olmayan yüzünden de suçlu sayılabilir m i insan?
Merrnerierin bembeyaz duvarına mı edey i m duaları m ı ?
Bir yüz beli rmeli kafamda, düşündüğüm bir Tanrı da olsa.

J UPİTER
İşte gördü n mü? Bu değil mi benim de söylediği m ?
Sence i ncitmez mi böyle b i r suret arayışı o Tan rıyı?
Hoşuna mı gidecektir acaba yoksun kalmak seni n güzel
Yüreğinden? İsterneyecek midir ona ta içinden tapmanı?
7R

ALKM EN E
Elbet isteyecektir bunu. Var m ı şu yeryüzünde
Övgülerinden Tan rıların hoşlan madığı bir günah kar?

J U PİTER
Öyle değil mi? O, yaln ızca sana kadar inebildiğinde
Geldi yanına, seni zorlamak için onu düşünmeye,
Öcünü almak için, seni n gibi bir unutulmuştan.

ALKMEN E
Korkunç!

J UPİTER
Korkma. Seni cezalandırmıyor
Hak ettiğinden fazla. Ama bundan böyle onun su nağında,
Anl ıyor musun, yalnızca onu, yani gece sana geleni
Düşü neceksin , yoksa beni deği l.

ALKMEN E
Tamam! Kutsal bir yem i n ediyorum sana!
En i nce ayrıntı ları na kadar bel leğimded ir yüzü,
Bu y üzden karıştırmayacağım artık onu seninle.

J UPİTER
Böyle yap. Yoksa göze alırsın yine gelmesini.
Ne zaman görsen ad ı n ı n takıya kazılmış baş harfleri ni,
Bütün ben l iğinle düşü n melisin onun nasıl olduğunu;
Hatırlamalısın geçen olay ı n bütün ayrıntılarını,
Hatırlamalısın, o ölümsüzle karşılaştığında korkunun
Nasıl sırtını ürperttiği ni; nasıl değiştirdiği ni
Armağanı; takıyı takarken kimin sana yardım ettiğini
Ve bahçede olup bitenleri. Ve rahatsız ederse kocan
O sırada, tatlılıkla dilemelisin ondan, bir saatliğine
Düşüncelerinle seni başbaşa bırakması nı.
79

ALKMENE
Peki, pek i. Din leyeceğim sözünü.
Her gün doğumunda tek düşü nce geçmeyecek aklımdan,
seninle ilgili.
Ama hemen ardından u nutacağım jupiter'i.

J U PİTER
Ve şimdi o, yani sonrası z efendisi bulutların,
Çı ksaydı önüne, duygulanarak bunca düzelmenden,
Evet, söyle sevgi lim, tutabilir miyd i n kend ini?

ALK M EN E
Ne korkunç bir an olurdu! Keşke onu yal n ı zca
Sunakta düşü nebi lseydim, bunca az olduğuna göre
i kinizi birbirinden ayıran !

J UPİTER
Daha görmed i n onun ölümsüz yüzünü, Alkmene.
Ama bil ki, mutluluk fırtınasına yaka lanacak yüreği n.
İçinde koca bir ateş yakacaktır ona h issettiklerin
Ve buz kesecektir Amphitryon'a karşı ne varsa besled iğin.
Evet, şimdi şöyle bir dokunuverseydi sen i n ruhuna,
Ve ard ı ndan dönüp gitseydi yine Olympos'a,
O zaman görürdün inanılmaz olanın nasıl gerçekleştiği n i
Ve ağlard ın, peşinden gidemeyeceği n içi n.

ALKMENE
Hayır, hayır Amphitryon, i nanamam buna.
Eğer dönüp bir günü yaşayabi lseyd i m yen iden,
Ve kaçıp bütün tanrı lardan, kahramanlardan,
Kapımı sürgüleyerek kapanabi lseydi m hücreme,
Yine de razı olurdum -

J U PİTER
Doğru mu? Yapar mıyd ı n bunu?

ALKMEN E
Yine de razı olurdum bunlara bütün kalbimle.
80

J UPİTER
(Kendi kendine)
Lanet olsun beni buralara
Sürükleyen çı lgın l ığa!

ALKMEN E
Ne oldu? Kızıyor musun?
İ ncirtim mi seni , sevgi lim?

J UPİTER
Benim inancı bütün yavrum, yani
istemez m iydin tat katmak o görkemli yaşama?
Onun bütün dü nyaya hükmeden başı arad ığında
Göğsünü, di ntenrnek için, esirger m iydin?
Ah, Alkınenel Aşk eksikse eğer,
Olympos bile çorak bir toprağa döner.
Ne verebilir yerlerde sürü nen bütün bir dünyanın
Tapınması, sevginin özlemiyle yanıp tutuşan yüreğe?
Kend isinin sev i lmesidir o Tanrının isted iği, yoksa
Şu dünyanın ona bakıp kurduğu hayal lerin değil .
Sonsuzluk perdesi ard ından ister k i ,
Kendi yansımalarını izieyebilsin b i r ruhta,
Parıldayabilsin bir damla mutluluk gözyaşında.
Bak, sevgilim: Bu nca mutluluğu serpmiş
Yeryüzüyle gökyüzünün arasına cömertçe;
Ve şimdi eğer kader seçmişse sen i, mi lyonlarca
Canlının şükran borcunu, o Tanrının yarattıklarından
Alacak ları n ı ödemek için tek bir gülümsemeyle,
O zaman kend i n i ona - a h ! Düşünemiyorum,
Hayır, düşünmek zorunda b ırakma beni - hayır -

ALKMEN E
Aklımdan bile geçirmem,
Tan rı ları n kutsal kararlarına karşı gelmey i,
Böyle kutsal bir görev için seçi li rsem eğer.
Varsın hükmeesin bana, beni yaratmış olan.
Yine de -
tH

J UPİTER
Evet? -

ALKMEN E
Olsaydı seçmek ben im elimde -

J U PİTER
Evet, olsaydı -?

ALKMEN E
Seçmek elimde, o zaman saygım onun,
Fakat aşkım seni n olurdu, Amphitryon.

J U PİTER
Peki ya bu Tanrı ben olsaydım sen i n için - ?

ALKMEN E
Sen o Tanrı-
- Nasıl olacaksın ki? O Tanrı olsayd ı n
- Karşımda, bilmiyorum, yere kapanayı m m ı ,
Kapan mayayım mı? O musun, değil misin?

J U PİTER
Sen karar ver. Ben Amphitryon'um.

ALKMEN E
Amphitryon -

j UPİTER
Evet, Amphitryon'um karşında.
Ama soruyorum şimdi, Olympos'tan aşkıyla
Sana gelen o Tanrı olsayd ı m, nasıl davranırdın o zaman?

ALKMEN E
O Tanrı olup gelseydİn sevgi lim, beni m için,
O zaman bi lemezd İm Amphitryon'un nerede olduğunu,
İ zlerd i m seni peşinden, yolu Orcus'a düşen
Euryd ike'n in yazgısını paylaşacak bile olsam.
82

J UPİTER
Amphitryon'un nerede olduğunu bil meseydin.
Peki ya şimdi gösterirse kendini Amph itryon?

ALKMEN E
Ya görünürse şimdi - ah, sen i n
Yaptığı n, bana acı çektirrnek ya lnızca.
Nasıl kalkıp gelebilir ki Amph itryon,
Şimdi koliarımdaki zaten Amph itryon'ken?

J UPİTER
Yine de pekala Tanrı olabi lir kol larındaki,
Onu Amph itryon sanma çılgınlığın yüzünden.
Neden şaşırtsın duygu ların seni?
Şimdi Tan rıysam ben, sana burada sarılan,
Ve çıkıverse ansızın Amphitryon karşına,
Neler geçerdi o zaman yüreğinden acaba?

ALKMEN E
Sen Tan rı olsayd ı n bana sarılan şimdi,
Ve o anda karşımda belirseydi Amph itryon,
Hüzün kapiardı içi mi ve isterd i m ki,
O dönüşsün Ta nrıma ve sen kalasın
Nası lsan öyle, benim Amphitryon'um olarak.

J UPİTER
Ey benim tapılası meleğim! Nasıl da
Mutluyum sen i n yüzünden, hem nasıl, bilsen!
Büt ünüyle tanrısal bir mutluluk ben i m kisi,
Yüce bir uyurnun bütün ölçüleri ve ezgileriyle
Yoğrulmuş, sonsuzluğa kadar benden kaçmayacak gibi!

ALKMENE
Amphitryon !

J U PİTER
Sak i n ol, çok sak i n !
Sonu nda noktalanacak olup bitenler sen i n zaferinle.
83

Sana görü nmektir şimdi tutkulu Ta nrının merakı,


Ve yıldızların ordusu daha başlamadan halay çekmeye
Gecen i n sessiz tarlalarında, bi lecektir yüreği n
Kimin ateşiyle yanıp tutuşacağı nı -
Sosias!

SOSİAS
Efendimiz!

] lJPİTER
Davran, ben im sad ık uşağım,
Davran ki, görkeme boğulsun bu gün!
Barıştı benimle Alkmene, esirgemeden aşkını:
Şimdi sen git kampa ve çağır, nerede
Rastlarsan, bir şenlik için bütün konuk ları.
( İkisi de çıkarlar)

VI. SAHNE

Charis. Sosias.

CHARİS
(Kendi kendine)
Neyd i o duyduğun? Söyle!
Olymposlu tanrılarmış gelenler, öyle m i ?
Ve bu rada bana Sosias d iye tanıtan kendini,
Ölümsüzlerden bi riym iş, tıpkı Apol lon, Hermes
Ya da Ganymedes gibi!

SOSİAS
( Kendi kendine)
Ey şimşeklerin tanrısı!
Meğer Zeus'un ta kend isiymiş.

CHARİS
(Kendi kendine)
Tu h sana! Utanmalısın
Düşününce yapıp ettikleri ni!
SOSİAS
(Kendi kendine)
Ruhum aşkına söylemeliyim ki
Olmamalı hali nden bir şikayeti
Erkek gibi davranıp efendisi uğruna panter kesi len
Biri vardı mademki yanında.

CHARİS
(Kendi kendine)
Kim bilebilir, sınamalıyım onu.
( Yüksek sesle)
H aydi gel, Sosias, şimdi biz de
Artık türtürelim barışın çubuğunu!

SOSİAS
Bir başka kez. Zaman yok şimdi.

CHARİS
Nereye gid iyorsun böyle?

SOSİAS
Komutanları çağıracak mışım.

CHARİS
Bir söz söylememe izin verir mi
Acaba gitmezden önce, sevgili kocam?

SOSİAS
Kocan mı - ? A, tabii, memnun iyetle.

CHARİS
Bi lmem duydun mu,
Dün van rken gün sonuna, Olymposlu
İki büyük tanrının geldiğini hanımıma
Ve onun sad ık h izmetkarına, ayak bastığını
Buraya bulutların Tanrısı Zeus'un, yanında
Ona eşlik eden görkemli Phobos'la?
SOSİAS
Doğruysa eğer. Duydum Charis, ne yazık ki.
Hep i tici bul muştum evl i l iğin böylesi ni.

CHARİS
İtici m i ? Neden o? Bana kalırsa -

SOSİAS
Doğruyu söylemem gerekirse sana eğer,
Atla eşeğİn beraberliği gibi bir şey.

CHARİS
Atla eşek m i ? Bir tanrıyla bir prenses m i ?
(Kendi kendine)
Olympos'tan olamaz böylesi.
( Yiiksek sesle)
Alay etmektesin sad ı k h izmetkarınla.
Bize bağışlanan türden böyle bir zaferi
Daha önce h iç duymamıştır Thebai.

SOSİAS
Kendi adıma, iyi gel medi bu zafer bana.
Ve yeğlerdi m bel l i bir ayıbı hiç kuşkusuz
Şimdi belimi büken bu lanetli taçlara.
Artık geldi gitmem i n vakti.

CHARİS
Evet, söylemek istediğime gelince -
Kim düşleyebil i rdi ağırlamayı böyle konukları?
Kötü i nsan bedenleri nin içinde barınd ığını
İki ölümsözün birden, k i m bi lebil ird i?
Elbet vard ı bizim de bazı iyi yanlarımız,
İçimizde öyle fark edil meksizin saklanan,
Ve dışa değil, daha çok yüreği mize yansıyan.

SOSİAS
Oysa işime yarayabi lird i yüreğinde kalan.
Çünkü bana gösterd iğin sevecenliğin le, vahşi
Bir kediyd İ n sanki. Düzel artık biraz.
86

CHARİS
Doğrusu anlayamamıştım seni i ncittiği mi,
Yakışık alandan fazla -

SOSİAS
Ben i incitmed in, öyle mi?
Kahrolayım şuracıkta, hak etmediysen eğer bu sabah
Bir karıya atı labi lecek dayakların en tem izini.

CHARİS
Peki ama - ne oldu k i ?

SOSİAS
Ne mi oldu?
Sen değil m iydin, daha kısa süre önce evimden
Kovduğum o Thebaili serseriyi alacağını söyleyen?
Bana bir çift boynuz vaad ed ip, h iç utan madan
Beni pezevenk yerine koyan?

CHARİS
Aman! Bir şakaydı yalnızca! O kadar!

SOSİAS
Evet, şaka ya!
Bir daha kalkışırsan böyle bir şakaya, bil ki
Yersin benden silleyi - !

CHARİS
Tanrım! Nedir bu başıma gelenler!

SOSİAS
Kafasız karı!

CHARİS
Öyle öfkeyle bakma bana!
H issed iyorum, yüreğim paramparça ol makta.
87

SOSİAS
Tu h sana, utanmalısın Tan rıtanı mazl ığından!
Ve böylece evliliğin kutsal görevini alaya almaktan!
Sana tavsiyem, daha fazla işlememend ir bu günahı,
Döndüğümde ise d i leğim, k ızarmış sucuktur lahanayla.

CHARİS
Ne istersen: Ned i r hala tereddütüm?
O mu gerçekten, yoksa o değil mi?

SOSİAS
Yani ben mi ben miyim?

CHARİS
Toz toprak içinde gör beni.

SOSİAS
Nen var senin?

CHARİS
Bak bana, önünde kırık, toprağa düşmüşken .

SOSİAS
Delird i n mi sen?

CH AR İS
Ah, sensin! Evet, o sensin!

SOSİAS
Kimim ben?

CHARİS
Gerek yok karşımda yadsımana kend ini.

SOSİAS
Ned i r böyle, bugün herkes zırdeli !
88

CHARİS
Gözlerinde gördüğüm, şimşekleriyle hedefini
H iç şaşırmayan Apolion'un
Öfke yal ı m ları değil m iyd i ?

SOSİAS
Apolion mu? Ben mi? Aklını
Şeyran mı aldı sen i n ? Ned ir bu, bi ri
Köpek yerine koyarken, öteki Tan rı kıl makta?
Oysa Sosias, o eşek kafalı Sosias hala!
(Çıkar)

CHARİS
Sosias öyle mi? Yani o eski
Eşek kafalı Sosias'rı karşımdakil
İyi oldu bunu söylediğin, serseri!
Biraz zor bulursun bugün yemekte istediğin i !
l l L PER DE

I . SAHNE

AMPHİTRYON
Nasıl da itici geliyor şimdi yüzleri
Bütün bu komutanların. Her biri gelip
Kutlamak peşinde kaza nı lan zaferi.
Her birini kucaklamak, yapmam gereken,
İçi mden hepsine lanetler yağdırırken.
Tek bir yürek bile yok içlerinde,
Yüreğimi bütünüyle açabileceğim.
Mühürlü bir mahfazada n çalmak bir takıyı
Hiç mührü bozmadan; katlanılabi lir buna;
Hakkabazlar da bir numarayla a labilirler
Bizden uzaktayken elimizdekini.
Ama bir erkekten çalmak görünüşünü ve tavrını,
Sonra da kendi n i oyum diye yurturmak karısına,
Ne olabilir şeycanın işi nden başka?
Mum ışığıyla aydı nlanmış odalarda bugüne kadar
Beş duyusu yerinde olanın, görül memişti h iç,
Dostları n ı tanımayıp yanıldığı;
Gözler çıkarılıp yuvalarından konsaydı masaya,
Kurulara yerleştirilseyd i bedenden ayrıl m ış
Uzuvlar, kulaklar, parmaklar, yine yeterdi
Bir kadının kocası nı tanı masına. Bundan sonra
Yak ı l ması gerekecek bütün kocaların, çı ngırak
Asacaklar koyunlara yaptıkları gibi, boyun ları na.
Oynaşan güvercinleri kadar istekl i bu kadın,
Her şeyden habersiz kocasın ı aldatmaya;
i nanmaktansa onun manmazca hile ve dolanlarına, yeğlerim
Oü rüstlüklerine inanınayı darağacından kaçanların.
- Ç ıldırmış bu kad ı n ve yarın, gün ağardığında,
Haberci yollayacağım gelmeleri için hekim lere.
- Yeter ki bir punduna getirebilsem.

II. SAHNE

Mercurius ba/konda. Amphitryon.

M ERCU RİUS
( Kendi kendine)
Ey yaşlı jupiter, izlemek seni
Yeryüzündeki bu gönül serüven inde, tam anlam ıyla
Bir dostluk gösterisidir Mercurius'tan kaynaklanma.
Styx aşkınal Asl ı nda yüreğim sıkılmakta şimdi.
Çünkü oynamak için koca rolünü, gerektiğinden de
Fazla yan ı ltmak Charis olacak ned imeyi, pek açmıyor beni.
- Burada bir serüven yaşamak benim asıl istediğim,
Oysa reva görülen kıskanç bir budala rolü.

AMPHİTRYON
Neden sürgütenmiş gündüz vakti bu evi n kapısı?

M ERCU RİUS
Hey! Sabret biraz! K i md i r o kapıya vuran?

AMPH İTRYON
Ben.

M ERCU RİUS
İyi de, hangi ben?

AMPHİTRYON
Açsana şu kapıyı!
M ERCU R İ US
Açsana, öyle mi! Dangalak! K imsin ki sen
Bunca gürültü koparıp benimle böyle konuşabilen?

AMPHİTRYON
Gal iba tanımıyorsun beni, öyle mi?

M ERCU R İ US
Ne demek, tanırım kapının tokmağına her sarılanı.
- Lafa bak, tanımıyor muymuşum salağı!

AMPHİTRYON
Yoksa bugün bütün Thebai
Avratotu yiyip aklını mı yitird i ?
Sosias! Hey! Sosias!

M E RC U R İ US
Evet, Sosias!
Budur ad ım. Sanki korkmakta bu serseri,
Böyle bağırmazsa adımı unutacağımdan!

AMPHİTRYON
Ey adaletli Tanrılar! Görmüyor musun
Beni be adam?

M E RC U R İ US
Görüyorum elbet.
Ne var?

AM PH İTRYON
Aşağı lık herif! Ne mi var?

M ERCU R İ US
Ne yok k i !
Konuş şeytan aşkınal Sorgulamak m ı d ı r n iyetin?
92

AMPH İTRYON
Seni köpek seni, bekle hele! Şimdi
Öğretirim sana şu yukardaki sopayla,
Benimle nasıl konuşman gerektiği n i !

M ERCU R İ US
Ha,ha! Pas l ı bir sürgü var aşağıda.
Kullan bakalım kul lanabildiğin kadarıyla.

AMPH İTRYON
Şeytan!

M ERCU R İ l JS
Kendi ne gel.

AMPH İTRYON
Hey! Kimse yok mu bu evde?

MERC U Rİ US
Phil ippus! Charmion! Ne cehennemdesi niz?

AMPH İTRYON
Aşağıl ı k herif!

M ERCU R İ US
Hem hizmetine koşulsun istiyorsun,
Hem de sabredip gel melerini beklem iyorsun,
Ama bir kez daha dokunu rsan o tokmağa,
Yollarım yukardan sert bir teşrifatçı kafana.

AMPH İTRYON
Edepsiz! Utanmaz! Bakın hele!
Kaç kez ayakları m ı n altı nda pestilini çı kard ığı m
Ve canım istese çarm ıha bile gerdirebileceğim şu herife!

ME RCU R İ US
Ya şimdi? Bitti m i d iyeceklerin? Bana
Baktın mı yeterince? Ölçüp biçtin mi beni
93

O boğa bakışlı gözlerinle? Nasıl da açmış!


lsırabilseydi eğer i nsan çevresindeki leri bakışlarıyla
Parçalamıştı beni şimdi bu da çoktan buracıkta.

AMPHİTRYON
Düşünü nce Sosias, benim tüyleri m ürpermekte
Bu konuşmalarınla neler ördüğünü kend i başına.
Bir bilsen, ne korkunç dayak lar beklemekte sen i !
- Gel, in aşağı ve a ç şu kapıyı bana.

MERCURİUS
Ha şöyle!

AMPH İTRYON
Daha fazla bekletme, aceled i r işim.

MERC U R İ US
Bir öğrenelim bakalım neymiş istediği n.
Aşağıdaki kapıyı açayım, öyle mi?

AMPH İTRYON
Evet.

M E RCURİUS
Peki. Ama i nsan iyil ikle de söyleyebilir bunu.
K i md i r aradığın?

AMPH İTRYON
Kim mid ir arad ığım?

ME RCU R İ US
Kimdir aradığın ,
Şeytan aşkınal Sağı r m ı s ı n ? K i m d i r konuşmak istediğin?

AMPH İTRYON
Kimmiş konuşmak istediğim, öyle m i ? Köpek sen i !
Bir açı lsın kapı, k ı racağım bütün kemiklerini.
M ERCU R İ US
Sana bir şey söyleyeyim mi dostum?
Sen çıkıp git buradan en iyisi,
Daha çok sinirlend i rmeden ben i.

AMPH İTRYON
Ey alçak, öğreneceksin yakında
Efendisini alaya alan bir uşağın
Neler geleceğini başına.

M ERCU R İ US
Efendisi m i ?
B e n m i y i m alay eden? Ve sen, benim efendimsin,
Öyle mi?

AMPH İTRYON
Duyduğum kadarıyla, inkar da etmekte şimdi.

M ERCU R İ US
Tan ıdığım
Bir efendi var, o da Amphitryon.

AMPH İTRYON
Peki kim var benden başka Amph itryon,
Söyle bakal ı m, geceyle gündüzü ayıramayan serseri!

M ERCURİUS
Amph itryon, öyle m i ?

AMPH İTRYON
Amphitryon d iyorum sana.

M ERCU R İ US
Ha, ha! Ey Thebaili ler, gel i n de bakı n şuna!

AMPH İTRYON
· ı oprak örtsün ben i ! Ne büy ü k bir utanç!
95

M ERC URİUS
Hey, dinle beni dosrum! Hangi meyhaneyd i ?
Kafayı böyle güzel bulduğu n, ver ad ını

AMPH İTRYON
Ey Tanrılar!

M ERCU R İ US
Taze mi, yoksa yıllanmış şarap mıydı?

AMPHİTRYON
Ey Tanrılar!

M E RC U R İ US
Neden içmedin ki bir kadeh daha?
O zaman çıkard ı n bel ki M ısır tahtına da!

AMPHİTRYON
Her şey bitti artık benim için.

M ERCU RİUS
Git, oğlum,
Acıyorum sana. Git de yat yatağına.
Burası Amph itryon'un evid ir, Thebaililerin komutanı,
Git de bozma şi mdi adamın rahatını.

AMPHİTRYON
Ne? Amph itryon mu var şimdi o evde?

M ERCU R İ US
Evet, burada, o ve bir de Alkmene.
Tekrar söylüyorum, git ve sakın kal kışma
İki sevgi l i n i n mutluluklarını bozmaya,
İstem iyorsan eğer, Amph itryon'un bu raya gelip
Bu utanmazl ığı ndan ötürü seni cezalandı rmasını.
(Çıkar)
96

III. SAHNE

AMPHİTRYON
Bu ne büyük silled i r, ey zava l l ı ben !
Yık ı ld ı m, bitti anık işim bundan böyle.
Toprağın altındayım şimdiden ve dul karım
Bir başka kocanın karısı olmuş bile.
Nasıl bir karar olmalı şimdi verilmesi gereken?
Açı k lamak mı evime çöken ayıbı dünyaya,
Yoksa saklamak mı olanları herkesten?
Ne? Yok anık burada esirgenecek bir şey.
Artık tek bir duygu vard ır bu mecliste
Dile gelebilecek, o da i ntikamd ı r yalnızca,
Ve tek bir kaygım olabilir bundan böyle,
Buradan canlı çıkmaması, ki mse i ha net eden.

IV. SAHNE

Sosias. Komutanlar. Amph itryon.

SOSİAS
İşte hepsi burada konuk ların, efendim,
Bunca aceleyle bir araya getirebildiklerim.
Her ne kadar katılam ıyorsamda sizin sofranıza,
Hak ettim yemeği, ruhum adı na.

AMPHİTRYON
Şuna bak! Demek buradasın.

SOSİAS
Evet?

AMPHİTRYON
Köpek! Öleceksin şimdi.

SOSİAS
Ölmek mi? Ben mi?
97

AMPHİTRYON
Şimdi öğreneceksin k i m olduğumu.

SOSİAS
Anlamad ım, bil mez miyim kim olduğu nuzu?

AMPHİTRYON
Hain! Biliyordun öyle m i ?
( Elini kı/ıcına götürür)

SOSİAS
Baylar, koruyun beni, çok rica ederi m.

BİRİNCİ KOMUTAN
Bağışlayın!
( Amphitryon 'un kolunu tutar)

AMPHİTRYON
Bırakın beni.

SOSİAS
Neymiş suçum, onu söyleyin yal n ızca?

AMPH İTRYON
Daha soruyorsun, öyle m i ? - Çekilin diyorum
Size, bırakın da, nasıl alınması gerekiyorsa
Öyle alınabilsin haklı i ntikamım.

SOSİAS
Asılacak bile olsa birisi,
Söylerler ona asılması n ı n nedeni n i !

Bİ R İ NCİ KOM UTAN


Lütfen yapın istediği ni.

İ K İ NCİ KOM UTAN


Söyley in nerede kusur ettiğini.
SOSİAS
Tutun kend i nizi, efendi ler, iyilik yapmaksa
Eğer istediği niz.

AMPHİTRYON
Ne yapmış öyle m i ? Bu kovulmuş uşak
Daha biraz önce yüzüme kapattı kapıyı
En utanmaz sözleri suratıma kusarak,
Sözler ki, her biri tek başına çarm ıha gerd i rebi lir.
Geber, köpek!

SOSİAS
Zaten ölmüş sayı l ı rım.
( Diz çö'ker)

BİRİNCİ KOM UTAN


Saki n olun.

SOSİAS
Komutan lar! Ah!

İ K İ NCİ KOM UTAN.


Ne oluyor?

SOSİAS
Kılıcıyla geliyor mu üstüme?

AMPH İTRYON
Çek i l i n diyorum size, çek i l i n ! Öden ıneli
Bana şimdi ettiği hakaretİn cezası, nasıl
Gerekiyorsa, hiç eksiksiz!

SOSİAS
Ama ben ne kusur işlemiş olabilirim ki,
Son dokuz saat boyunca buyruğunuz gereği
Kaldığıma göre kampta?
Bİ R İ NC İ KOMUTAN
Doğru söylüyor. Davetinizi i letti
Yemeğiniz için. İ k i saat kaldı yanım ızda,
Hiç gözümüzün önü nden ayrıl maksızın.

AMPHİTRYON
K i rnd i sana emri veren?

SOSİAS
Kim mi verd i? Siz, elbet! Kendiniz!

AMPHİTRYON
Ben mi? Ne zaman?

SOSİAS
Sev i nç içi ndeyd iniz, Alkmene ile
Barışınanızın ardından ve hemen buyurdunuz,
Şenlik yapılsın diye bütün sarayda.

AMPHİTRYON
Ey Tanrılar! Her saat ve her ad ımla
Daha da itilmekteyim bir Iabirendin çı kmazına.
Ne düşünmel iyim, siz söyleyin, dostlar!
Duydunuz mu, neler olup bitmiş burada?

BİR İNCİ KOM UTAN


Çok yetersiz her şeyi anlamak için
Bu adamın burada anlattıkları, bu durumda
İlk kaygınız davranıp en kısa zamanda,
Parçalamak olmalı bil mecenin aldatıcı ağını.

AMPHİTRYON
Öyle olsun o zaman! Ama yardımınız gerek.
Şans yıldızımdır sizleri bana getirmiş olan.
Ve şimdi çarpışacağım kendi mutluluğum uğruna.
Nasıl da yanmakta yüreğim hakikatin peşinde!
Ama korkuyorum da ondan, ölümden korkarcası na.
( Kapıya vurur)
1 OC I

V. SAHNE

jupiter. Öncekiler.

J U PİTER
Ned i r bu gürültü, beni buraya indiren?
K i md i r çalan kapıyı? Komutanlarım, sizler mi?

AMPH İTRYON
Sen de kimsin? Ey yüce Tanrılar!

İK İNCİ KOM UTAN


Ne görüyorum? İki Amphitryon birden.

AMPHİTRYON
Ruhum dondu dehşetten. Vah bana!
Buymuş demek bil mecenin çözümü.

BİR İ NCİ KOM UTAN


Amphitryon ikinizden hangisi?

İ K İ NCİ KOM UTAN


Gerçekten de! H içbir göz ayıramaz
Bunca benzer yaratı lmış iki cani ıyı birbirinden.

SOSİAS
Efendiler, budur Amphitryon, öteki ise
Cezayı hak etmiş bir düzenbaz.
(jupiter'in yanına geçer)

ÜÇÜNCÜ KOM UTAN


(Amphitryon'u göstererek)
İna nılmaz şey! Yan i bir düzenbaz m ı bu?

AMPHİTRYON
Yeter artık bu onur k ı rıcı büyücü lük!
Şimd i çözeceğim bu bi lmeceyi .
( Elini kılıcın a atar)
101

BİRİNCİ KOM UTAN


Durun!

AMPH İTRYON
Bırakın beni!

İ Kİ NCİ KOM UTAN


Nedir yapmak istediğin iz?

AMPHİTRYON
İ stediğim cezalandırmak
En alçakça düzenbazlığı!
Çekilin diyorum.

J U PİTER
Kendi nize gelin. Acelenin yeri değil şimdi,
Birisi bunca kaygı duyuyorsa adından,
Kuşkuludur elbet onu taşıma hakkından.

SOSİAS
Benim de budur ded iği m. Bu düzenbaz şişird i
Göbeğini bir şeyler tı karak ve boyadı y üzünü,
Onu ayıramasınlar diye buran ın efend isinden.

AMPH İTRYON
H a i n ! Üç yüz kı rbaçtır cezası,
Bu korkunç gevezeliğin, hem de sırayla
Üç kişinin sırrına vuracağı.

SOSİAS
Yavaş ol bakal ı m ! Yürekli i nsandır efend i m,
Ödetir sana adam larını dövmeni n bedelini

AMPH İTRYON
Diyorum size, tutmayın beni daha fazla,
Tutmayı n ki yıkansın bu ayıp hainin kanıyla.
W2

BİRİNCİ KOM UTAN


Bağışlayın efendimiz, ama seyirci kalamayız
Amphitryon'un Amphitryon'la savaşına.

AMPH İTRYON
Ne? Seyirci kalamaz mısı nız - ?

BİRİNCİ KOM UTAN


Kend i n ize gelmek zoru ndasın ı z.

AMPHİTRYON
Bu mudur sizin dostluğunuz, komutan lar?
Bu mudur bana vaad ettiğiniz destek?
Almak yerine onurumun i ntikam ını kendi niz,
intikam kılıcının adaleti ni engelleyip,
Düzenbazı n haksız davasını beni msemektesiniz!

BİRİNCİ KOM UTAN


Önyargısız düşü nebi lseyd iniz eğer,
K i şimd i böyle düşü nememektesiniz,
Onaylard ı n ız davranışımızı.
İkin izden hangisi Amph itryon ?
Sizsi n iz öyle mi, peki; ama ötek i de var.
Nerede şimd i Tanrının işareti?
Bir işaret ki, göstersin bize, kimin göğsünde
Saklan makta bir hainin yüreği!
Bir kez anlaşıldı m ı bu, kuşkusuzdur anık
Bulduğumuz i ntikamımızın hedefini.
Ama kı lıcın çeliği kör bir öfkeyle
Etrafı kasıp kavu rmaya n iyetlendiği sürece,
K ı l ıcın k ı n ı nda kalmasıdı r, en iyisi.
Bırakın soğuk kan l ı lıkla araştı ralım olayı,
Ve siz gerçekten Amphitryon'sanız eğer,
Bizim de umduğumuz, ama öte yandan
Kuşkulanmak zorunda da olduğumuz gibi,
O zaman öteki nden daha güç gelmeyecektir
Bunu geçerli biçimde kan ıtlamanız bize.
1 03

AMPH İTRYON
Ben mi kanıtlayacağı m?-

B İ R İ NCİ KOM UTAN


Ve sağlam gerekçelerle.
Ondan önce karar verilemez k imsen i n lehinde.

J U PİTER
Haklısın, Photidas ve aramızda varolan
Bu benzerl i k bağışiatmakta kararsızlığını.
Öfkelenm iyorum, ikimiz arasında burada
Bir karşılaştırma yapılacak diye.
Karar alınmamalı kılıcın korkusuyla.
Bütün Thebai'yi çağırınayı düşü nüyorum buraya
Ve kanından geldiğim halkın en büyük toplamısında
Açığa kavuşturmayı her şeyi.
Oradakine gelince, tanımalı soyumun soylu luğunu
Ve efendisi olduğumu bütün Thebai'nin.
Bakışlarını yere indi rmeli önümde.
Söylemeli beni m olduğunu bütün zengin tarlaların,
Otlakları örten bütün sürü lerin, söylemeli
Bana ait olduğunu bu evin ve odalarda
Sessiz egemenl iği ni sürdüren kraliçemin.
Öğrenmeli bütün dünya böylece
H içbir ayıbın bulaşmadığını Amphitryon'a.
Ve oradaki del i n i n uyandırd ığı kuşkuya gel i nce,
Buradad ı r gücü yetecek olan onu dağıtmaya. -
Neredeyse toplanmak üzeredir bütün Thebai.
Bu arada gel in, hep birlikte onurlandıra l ı m
Sosias'ı n sizleri davet ettiği şöleni.

SOSİAS
Ruhum ad ı na, biliyordum.- Bu söz, efendiler,
Dağıtmaya yetiyor bütün kuşkuları dört bir ya na.
Kimde yenecekse bugün öğlen yemeği,
Odur gerçek Amphitryon, ta kendisi.
104

AMPH İTRYON
Ey ölümsüz ve adalerl i Tanrılar!
Bir i nsan aşağılanabilir m i bu kadar?
Ses çıkarmamak en adi düzenbazın çalmasına
K arımı, onurumu, iktidarımı ve ad ımı!
Ve tanık olmak dosrlarımın elimi kolumu bağlamalarına!

B İ R İ NC İ KOM UTAN
Kim olursa nız olun, sabretmeniz gerek.
Öğreneceğiz gerçeği birkaç saate kadar. Ondan sonra
Geci kmeden alınacaktır yapılanların intikamı,
Ve diyorum ki, vay hali ne, her ne i se onun adı!

AMPHİTRYON
Gidin, korkaklar! Yüceltin haini!
Vard ı r elbet dostlarım, bana sizden daha dost olan.
Çı kacaktır karşı ma erkekler Thebai'de, acı mı
Kendi göğüsleri nde duyup derinden, desteklerin i
Esirgemeyeceklerd ir intikamımı alabil mem için.

J U PİTER
Pek i ! Sen çağır onları. Bekl iyorum hepsini.

AM PH İTRYON
Sen, ey, yal n ı z büyük konuşmayı bcceren korkak,
Bu arad a sıvışacaksın arka kapıdan tarlalara.
Ama sanma ki böylece kurtulabi l i rsin intikamımdan!

J UPİTER
Şimdi git, çağır ve getir bu raya dostlarını,
Benim de iki çift sözüm var, ama şimdi bu kadar.

A M PH İTRYON
İşte bu dediğin doğru, bulutların Tanrısı
Zeus adına! Çünkü ben çı karınca yalanını,
Zaten söyleyemeyeceksin iki çift sözden fazlasını,
Kılıcı m ta kabzasına kadar saplanacağından gırrlağına.
1 05

J U PİTER
Çağır dosdarını bana, o zaman da konuşmam,
İsrersen eğer, anlarırım her şeyi yalnız bakışları mla.

AMPH İTRYON
Gideli m şimdi, hemen, bu kaçmadan buradan!
Ey Tanrılar, bağışlayın bana, ne olur, onu bugün
Cehenneminize göndermenin yüce zevkini!
Bir sürü dosda geri döneceğim buraya, silahlı,
Sardı racağım bu evi ve ondan sonra, rıpkı
Bir eşek arısı gibi sokacağım iğnemi göğsüne,
Öyle bir emeceğim k i bürün kanını, rüzgarın
Oyuncağı olacak kupkuru bacakları.
(Çıkar)

V I . SAHNE

Jupirer. Sosias. Komutanlar.

J UPİTER
Hayd i kalkın beyler! Onurlandırın bu evi
Varl ığınızla.

BİRİNCİ KOM UTAN


Eniğim yem in adına!
Bürün neşemi kaçı rma kra bu macera.

SOSİAS
Bence şimdi eneleyin bürün şaşkınlı klarınızı,
Gid i n ve yiyip içmen ize bakın sabaha kadar.
( lupiter ve komutanlar çıkarlar)
W6

V I I . SAHNE

SOSİAS
Şimdi ben de oturmak istiyorum şu sandalyeye!
Ve savaştan söz edildiğinde
Ben de konuşmak istiyorum yürek l i l i k le.
Yanıp tutuşuyorum an latmak için
Nasıl çarpışıldığını Pharissa'da; ve yaşamım boyunca
H iç anımsamıyorum acıktığımı bugün kü kadar.

VIII. SAHNE

Mercu rius. Sosias.

M ERCU RİUS
Nereye? Bu raya da m ı bumu nu sokmaktasın yoksa?
Utanmaz herif, mutfak fa rel iği mi yapmaktasın şimdi de?

SOSİAS
Hayır! - İzin aldım!

M ERCU R İ US
Çek git! Çekil oradan !
Kafanı k ı rmam mıdır yoksa bekled iği n !

SOSİAS
Ne? Nası l? Ey y üce ve soylu Ben,
Tut kend i n i ! Sosias'ı kol la biraz,
Sosias! K i m peşinde olabi l i r kıyasıya
Hep kendi kanına girmenin?

M ERCU RİUS
Y i ne mi tepişti eski düzenbazlığın?
Bir h içken, ad ı m ı almak mıdır kasd ın?
Sosias benken, nasıl bu adı taşırsın?
1 07

SOSİAS
Tanrı korusun ben i, şimdi kend i elimle
Kıyar m ıyım pimi davranıp kişiliğime?
istiyorsan, sen in olsun yarısı bu adın,
Ya da bütünüyle al, dökü ntüsü sende kalsın.
Bu ad Kastor ya da Pollux olsaydı bile,
Ey yüreği m i n gözü, neler paylaşmazdı m seninle!
Eğer ses çı karmıyorsam sana evinde efend i m i n,
Sen de kardeşçe bana aç bir köşesi ni yüreğinin,
Ve karşıl ı k l ı kıradarken o kıskanç Amphitryon'lar
Birbirlerinin boyunlarını, barışan Sosias'lar
Geçsin ler masanın başına kadeh kaldırarak
Birl i kte kardeşçe yaşamalarının şerefi ne!

M ERCU RİUS
Hayır, hayır! - Bir alay gibi bu öneri!
Nedir bana düşen, parmağım ı emmek mi?
Yal nızca bir kişilik bu sofra.

SOSİAS
Olsun, ne çı kar? Aynı rahimd i r doğuran bizi,
Sığı ndık aynı çatı nın altına,
Uyuduk aynı yatakta,
Aynı giysiydi paylaştığımız, aynı yazgı,
O halde gel, y iyel i m aynı tabaktan.

M ERCU RİUS
Yabancıd ır bana paylaşmak, hep yaln ızdım,
Hep tek başıma çocukluğumdan hu yana,
Ve ne bir yatak, ne bir giysi, ne de
Bir dilim ekmek paylaştım başkalarıyla.

SOSİAS
Düşün biraz. İkiz kardeşiz biz.
Büyüğümüz sensin, bana düşer alçakgönüllülük.
Sen önden gideceksin her lokmada.
Senin olacak ilk kaşık, ancak ikincisi
Girecek benim kursağıma.
108

M E RCU R İ US
Hayır. Benimdir bütünüyle, bana düşen,
Ve ne artmışsa, onu da saklarım kendi m için.
Büyük Tan rıların adına bil i nsin ki, veririm dersi ni,
Tabağıma el uzatmaya kalkışan olursa.

SOSİAS
O zaman izin ver de, gölgen olayım en azı ndan,
Yed iğin yerde, sandalyeni n arkası boyunca uzanayım.

M ERCUR İ US
Kurnda bırakacağım iz bile olamazsı n ! Git!

SOSİAS
Ey barbar yürek! Ey demirden i nsan,
Sen bir örste dövülmüş olabil i rsin ancak!

M ERCU R İ US
Ya ne sandın, gezginci çıraklar gibi
Büyük kapının önünde uzanıp otlara,
Gök kubbenin mavil iğinde havayla mı yaşayacaktım?
Tanrılar ad ı na, eminim ki, h içbir beygir hak etmedi
Bol yemeği bugün beni m hak eniğim kadar.
K amptan gece yarısı varmad ı m mı buraya?
Ve şölene hemen çağırabilmek için konukları,
Sabahla birlikte y ine çıkmadım mı yola?
Bu şeytan işi yolculuklar boyunca
Zavallı yaşlanm ış, ama çalışkan bacaklarımı,
Ta kalçalarıma kadar h ırpalamadım mı?
Sucuk var bugün ve ısıtıl m ış lahana.
Ancak onlarla gelebilirim kend ime.

SOSİAS
Haklısın bunda. Bütün yola yayılan o kahrolası
Köklere takı l ıp bacakları n ı da, boynunu da
K ırabilir i nsan.
M ERCU RİUS
O halde!

SOSİAS
- Ben, tanrılarca terk edi lmiş zavallı!
Sucuk mu hazı rlamış Charis -?

M ERCU RİUS
Evet, taptaze.
Ama sen in için deği l. Bir domuz kesi ldi.
Ve ben de Charis'in gön lünü aldım yen iden.

SOSİAS
İyi, iyi. Mezard ır artık yerim. Peki lahana?

MERCUR İUS
Evet, haşlanmış lahana. Ve kimin sulan ı rsa
Ağzı bu yemekierin kokusuyla, korumalı kendini
Charis'le ben im karşım ızda.

SOSİAS
Boğulun isterseniz lahana tıkınırken karşımda.
Ne ihtiyacım var sucukların ıza? Kim besliyorsa
Gökteki kuşları, elbet unutmayacaktır d iyorum,
Yaşlı ve onurlu Sosias'ı da doyurmayı.

M E RCURİUS
Hain, demek hala taşıyorsun bu adı?
Aşağı lık köpek, demek cüret ediyorsun - !

SOSİAS
Hayır canım, ben değildim
Sözünü ettiğim. Yalnızca yaşlı bir akraba,
Adı Sosias'tı, burada çal ışırdı bir zamanlar ­
Adeti dayak atmaktı ötek i uşaklara, ta ki
Günün birinde sanki gökten inen bir herif,
Tam da yemek zamanı, onu buradan kovana kadar.
HO

M ERC URİUS
Ayağını denk al diyorum, budur tek söyled iğim.
Ayağın ı denk almanı öğütleri m sana, istiyorsan
Daha uzun kalmayı yaşayanların arasında.

SOSİAS
(Kendi kendine)
Yürekli olsayd ı m eğer, nasıl da
Atardı m seni buradan, seni piç düzenbaz,
Kendi n i beğenmiş serseri !

M ERCUR İ US
Ne diyorsun?

SOSİAS
Efendim?

M E RCURIUS
Sanki bir şey söyledin!

SOSİAS
Ben m i ?

M ERC URİUS
Sen.

SOSİAS
Çıt bile çıkarmadım.

M ERCU RİUS
Dışarı atmaktan söz edildi sanki,
Bir de kend ini beğenmişlikten, yan ı lıyor muyum?

SOSİAS
Bir papağan olmalı herhalde.
Bayı lı rlar gevezeliğe güzel havada.
lH

M ERCU RİUS
Öyle olsun.
Hoşça kal şimdilik. Ama kaşınırsa sının,
Beni bu evden sorabi lirsin.
(Çıkar)

IX. SAHNE

SOSiAS
Kend ini beğenmiş şeytan, umarım geberirsi n,
Zıkkımlan ırken sen in için kesi len domuzu!
Bulmuş da bunuyor, kalkıp beni geri çeviri rken
Yeğleri m bir çoban köpeğiyle aynı kaptan yemeyi,
Paylaşmaktansa bir tabağı bunun gibisiyle.
Kılını kıpırdatmazdı babası ölse açlıktan önünde,
Esirgerd i dişlerinin arasındaki kırıntıları bile.
- Git! Hak ettin başına gelenleri, hain.
Olsaydı birer sucuk iki elimde, atmazd ı m ağzı ma.
Olur şey değil bırakıp kaçmak, hasımlarınca
Kendi evinden kovulmuş bir efend iyi.
- Oradan yaklaşmakta şimdi kalıplı dostlarıyla.
- -Bu yandan da halk akmakta buraya! Ne oluyor?

X. SAHNE

Amph itryon ve soylular bir yandan,


halk öbür yandan girer.

AMPH İTRYON
Selam hepinize! K i m çağırdı sizi, dostlarım?

HALKTAN B i R i
Haberciler sal ınınıştı bütün kente.
Sarayınızın önünde toplanmamız söylend i.
1 12

AMPH İTRYON
Haberciler m i ? Neden peki ?

AYNI K İ Ş İ
Tanıklık yapacakmışız, öyle dendi,
Ağzınızdan çıkan önemli bir sözün
Nasıl çözeceğin i o bütün kenti üzüntüye
Boğan bilmeceyi.

AMPHİTRYON
( Soylu/ara)
Küstah!
Düşünülebi l i r mi manmazlığın bundan fazlası?

İ K İ NCİ SOYLU
Kendi de geliyor üstel i k sonunda.

AMPH İTRYON
Aldırmaz, yapar da!

BİRİNCİ SOYLU
Merak etmeyin. Argatiphonditas burada.
Bir kez yakalad ım mı onu bakışları m la,
Bu k ı l ıcın ucunda bir oyuncaktır artık hayatı .

AMPHİTRYON
( Halka)
Ey Thebai halkı, d inleyin beni !
B e n değil i m sizi buraya çağırtan, a k ı n akın gel işiniz
Sevindirse de beni . Oydu roplan manızı isteyen,
O cehennem zebanisi ki, niyeti Thebai'den de,
Karım ı n yüreği nden de, dünyanın belleğinden de
Silmektir beni, hatta elinden gelse, bil incin
Sağlam duvarları n ı n d ışına da kovmak belki.
O yüzden d i kkat kesilin şimdi ve hepi niz bin gözlü
Birer Argos olsan ı z bile, gece yarısı bir çekirgeyi
Kurnda bıraktığı izden tanımak için gönderilen,
Yine de esi rgemeyi n çabanızı, açın gözlerinizi
H3

Sonuna kadar, öğlen vakti güneşi arayan


Köstebekler gibi; toplayı n bütün o bakışları
Bir aynada ve çevirin ışığı olduğu gibi bana,
Tepemden tırnağıma kadar tarad ıktan sonra
Söyleyi n bana, konuşun: K i m i m ben?

HALK
K i m misin? Amph itryon'sun elbet!

AMPH İTRYON
Öyle, Amph itryon'um. Budur gerçek. Ama
Şimdi gelirse oradan o karanlıkların i nsanı,
Başı ndaki saçların kıvrımları ben i m k i lerle aynı
Olan o canavar, eğer bir yalanın kargaşaya
Attığı duyu larımza yal nızca annelerio en küçük
Çocukların ı tanıyabi lmek için gereksindindi kleri
Kadar küçücü k bir işaret seslenirse; ara m ızda
Gerekirse bir ayrım yapmanız, iki su damlasını
Birbi rinden ayırır gibi, biri tatl ı, arı, hakiki
Ve gümüş rengi, öteki ise zeh irli, yalan dolu,
Ci nayetin ve ölümün ta kend isi: Anı msayın o zaman,
Sizin Thebai'nizin vatandaşı Amphitryon olduğunu,
Şimdi kı rarken m iğferi m i n üstündeki şu tüyü.

HALK
Ah! Ah! Ne yapıyors un, o tüye dokunma,
Kalsın yerinde, sen bütün görkeminle
Gözümüzün önünde durduğun sürece.

İ K İNCİ SOYLU
Yani sizce biz de mi -?

AMPHİTRYON
Bırakın beni , dostları m.
Aklım başımda, bil iyorum ne yaptığımı.
lH

Bİ RİNCİ SOYLU
Nasıl isterseniz. Ama umarım k i
Ben i m i ç i n düşünülmemiştir sınavı nız.
Eğer kararsız kaldılarsa kommanlarınız
O maymun çıktığında ortaya, bu demek deği ld ir ki
Argatiphomidas da düşecek aynı tuzağa.
Geldi mi bir dost, onuru koru nsun d iye bize,
Yapı lacak şey başa geçirip miğferleri
Saidırmaktır hemen, düşman bel lenen kimse.
Yaşlı kad ı nların işid ir ancak, kulak vermek
Uzun uzun düşman atlarının nal sesleri ne.
Bana gelince, hep işi kısa kesrnekten yanayımdır;
Böyle durumlarda başlamak, oyalan madan fazla,
Sokmaktır kı lıcı düşmana bedeni boyunca.
K ısacası şu ki, Argatiphontidas bugü n
Dişlerini bile kul lanacaktır silah diye
Ve Ares adına söylüyoru m, bir başka el değil ,
Benim elimdir toprağı öptürecek o serseriye.

AMPH İTRYON
Gidel i m o halde!

SOSİAS
Ayakların ıza kapanıyorum burada ,
Ben i m soylu, hakiki, talihsiz efendim.
Şimdi bil iyorum artık, olduğu gibi gerçeği
Ve bekliyorum i h aneti m i n bedelini.
Vurun, tokatlayın, tek meleyip ezin beni ,
Ç ı t çıkarmam, bana vereceğinin ö l ü m olsa da.

AMPHİTRYON
Kalk ayağa. Ne oldu?

SOSİAS
Kurulan sofrada
Yemekierin kokusunu bile çok gördüler bana.
Öteki Ben, yani sizin öteki uşağınız ise
Şeytanın tutsağı olmuştu bütünüyle,
Yani kısacası, nasıl aldı larsa sizden Amph itryon'u
Öyle çaldılar benden de Sosias'ı.
H5

AMPH İTRYON
İşte duyuyorsunuz, vatandaşlar.

SOSİAS
Evet, Thebai'nin vatandaşları!
Buradakidir gerçek Amph itryon;
Masada oturana gelince,
Layıktır kargaların midesine.
Hayd i! Saidırın şimdi eve, kıpırdanırsanız
Hala sıcak bulabiliri z lahanayı.

AMPH İTRYON
izleyin ben i.

SOSİAS
Bakın! Kendi gel iyor. O ve prenses.

XI. SAHNE

jupiter. Alkmene. Mercurius. Charis.


Komutanlar. Öncekiler.

ALKMEN E
Korkunç adam! Bir ölümlü, d iyorsun
Ve utanca boğacaksın onun bakışlarıyla beni!

HALK
Ey ölümsüz Tanrılar! Ned ir bu gördüğümüz!

J UPİTER
Bütün dünya bilmeli, sevgilim, kimsenin
Yak laşmad ığını senin ruhuna,
Kocandan, Amphitryon'dan başka.

AMPHİTRYON
Ey Tanrılar! Ey zavallı kadın!
H6

ALKMEN E
Hiç ki mseymiş! Sen değiştirebilir misin yazılmış bir kaderi?

SOYLULAR
Bütün Olympostak iler adına! Amphitryon oradaki.

J UPİTER
Kend ine de borçlusun sevgi lim, bana da,
Yapacaksın, yükümlüsün kend i n i zorlamaya;
Taparlan şimdi ve gel, zafer beklemekte sen i !

AMPHİTRYON
Şimşek, cehennem ve şeytan adına!
Hem de gözümün önünde!

J UPİTER
Bu kenti n vatandaşları, hoş geld i niz hepiniz.

AMPHİTRYON
Köpek! Seni öldürmek için geld i ler buraya.
Haydi bakalım!
( Kılıcını çeker)

İ K İNCİ KOM UTAN


( Onun yolunu keser)
Dur bakalı m !

AMPHİTRYON
Haydi d iyorum, Thebai halkı!

B İ R İ NCİ KOM UTAN


(Amph itryon'u göstererek)
Thebaililer, yakalayın onu, o haini!

AMPHİTRYON
Argatiphontidas!
ı ı7

Bİ R İ NCİ SOYLU
Cinler mi çarpu beni ?

HALK
Karar verebilir mi burada bir i nsan gözü?

AMPH İTRYON
Bunca öfke ve sonunda intikamsız kalmak!
Ey ölüm!
(Sosias'ın koliarına yığılır)

J U PİTER
Ey koca aptal, iki sözüm var sana.

SOSİAS
Sanmıyorum iyi duyabileceğini. Öldü çünkü.

B İ RİNCİ SOYLU
Neye yarar m iğferin kırık tüyü?
-"Köstebekler gibi açın gözleri nizi!"
Kendi karısının tanıd ığıdır aranan.

BİRİNCİ KOM UTAN


Soylular, işte oradakidir Amph itryon.

AMPHİTRYON
(Ketıdine gelerek)
Kimi tan ıyormuş kendi karısı?

B İ R İ NCİ SOYLU
Onu tanıyor,
Birl i kte evden çıktığı nı.
Üzüm bunca sarı l ı r m ı
Yetiştiği yer olmasa kendi bağı?
H8

AMPHİTRYON
Dilerd i m ki yetsin kalan gücü m
Bunları söyleyen d i l i koparmaya!
Hayır, o değildir kadının tanıdığı!
( Yi11e doğru/ur)

BİRİNCİ KOM UTAN


İşte şimdi yalan söylüyorsun!
Halk görmüşken kendi gözleriyle,
Kafasını karıştırabileceğini mi sanıyorsun?

AMPH İTRYON
Hayır, yinel iyorum, o değil tanıdığı!
- Kocası diye tanıyorsa onu eğer,
O zaman sormayacağım artık ben kimim diye;
Onu Amphitryon olarak selam layacağım ben de.

BİRİNCİ KOM UTAN


Tamam. Konuşun şimdi.

İ K İ NCİ KOM UTAN


Yapın artık açık lamanızı, Prenses.

AMPHİTRYON
Al kmene! Karım ben i m ! Açı kla!
Bir kez daha aydınlar beni gözlerinin ışığıyla!
Söylersen eğer ötekini tanıd ığı n ı kocan d iye,
O za man düşü ncelerden bile daha h ızlı
Kurtaracaktır bu kılıç seni benden.

BİRİNCİ KOM UTAN


Hayd i ! Karar verilecek neredeyse.

İK İ NCİ KOMUTAN
Tanıyor musunuz orada duranı?

BİRİNCİ KOMUTAN
Tanıyor musunuz oradaki yabancıyı?
U9

AMPH İTRYON
Kulağını dayadığında onca zaman, sana
Kaç sevgiyle attığı n ı fısıldamış bu yürek
Şimd i yabancı mıdır başına?
Tanı mayacak m ısın onca kez, daha söylenmeden
Bakışlarınla dudaklarımdan çaldığın ezgileri?

ALKMEN E
isterd im şimdi sonrasız karanlıklara gömü lebilmeyi!

AMPHİTRYON
Biliyordum. Görüyorsunuz işte, Thebaili ler,
Çılgın Peneus ne kadar akabi lirse geriye,
İda'nın doruklarına tırmanabi lirse Boğaziçi,
Ne kadar geçilebilirse Okyanus develerle,
O kadar ben imseyecektir şu yabancıyı, koca d iye.

HALK
Olabilir mi? O mu Amph itryon? Ama
Karar veremiyor Al kmene!

Bİ RİNCİ KOM UTAN


Konuşun!

İ K İ NCİ KOM UTAN


Açı k layın!

ÜÇÜNCÜ KOMUTAN
Söyleyin bize! -

İ K İ NCİ KOMUTAN
Tek bir sözcük, Prenses! -

BİRİNCİ KOMUTAN
Yitip gittik demektir daha fazla susarsa.

J UPİTER
B ırak sesin, hakikatİn sesi olsun.
1 20

ALKMEN E
Dostlar, işte buradakidir Amphitryon.

AMPHİTRYON
Oradaki m i ? Ey güçlü Tanrılar!

BİR İNCİ KOM UTAN


Tamam. Belli oldu kaderin. Uzaklaş artık.

A M PHİTRYON
Alkınenel

İKİNCİ KOM UTAN


Git buradan, hain, eğer istemiyorsan
Bu kararın bedel ini sana ödetmemizi .

AMPHİTRYON
Sevgil i m!

ALKMENE
Utan maz rezil!
Nasıl cüret ediyorsun beni bu adla çağırmaya?
Kocamın çeki ngen kalmaını buy ura n gözleri bile
Koruyamıyacak mı beni sen i n öfkenden?
Batak l ı klardan da iğrenç bulduğum canavar!
Sana ne yaptım ki, kalkıp yanıma geld i n
Bir cehennem gecesinin karanlığına sığınarak,
Ve akıttın zeh rini üstüme?
Ey kötülüğün ta kend isi, n asıl da baktım,
Bir ateşböceği sessizliğiyle gözlerine?
Ancak şimdi görebil iyorum, nasıl bir çılgınlıkmış
Yol açan yan ı lmama. Parlak güneş ışığı mı
Gerekliymiş, böylesine aşağı l ı k bir yaratığı
Ay ırabi l mek için şu soylu uzuvların görkeminden
Ve bir bağayı bir geyikten?
Lanetler yağsın böylesine kaba bir aldatmacaya
Kanan duyulara. Lanet olsu n böyle düzmece
Ezgiler çıkarabilen göğüse!
12!

Lanetlensin kendi sevd iğini bilemeyecek


Kadar değersiz olan ruh!
Tek iseed iğim kaçmakur şimdi dağların repelerine,
Ölü yabanlara, masumiyerimi koruyamad ı kça,
Bir baykuşun bile ziyarerime gelemeyeceği diyarlara !
Gir anık! Başarıya ulaşu adi hilen,
Bundan böyle ruhum hep hasrer kalacak huzura.

AMPH İTRYON
Ey ralihsiz kad ı n ! Ben miydim ki,
Dün gece senin karşına çıkan?

ALKMEN E
Yerer aru k ! İzin ver bana, sevgili efendim.
İzin ver de, biraz k ısalsın şu acı saarler.
Bırak kaçayım, her biri balyoz gibi üsrüme inen,
Şu bin lerce bakışran.

j lJPİTER
Ey güneşren de parlak kursal varlık!
Bir zafer beklemekre şimdi seni, Thebai'de
H içbir kral kızının yaşamadığı kadar görkemli.
Kal bir a n daha, hepsi o kadar.
(Amph irryona)
Şimdi inandın mı anık Amphirryon'un ben olduğuma?

AMPH İTRYON
Anık inandım mı, öyle mi?
Ey sen insanoğlu, - daha da korkunçsu n,
Soluğurnun yerip söyleyebileceğimden!

BİR İNCİ KOMUTAN


Hain! Redded iyorsun , öyle mi?

İ K İ NCİ KOM UTAN


İ n kar mı ed iyorsun?
1 22

BİRİNCİ KOMUTAN
Yan i şimdi kalkıp Prensesin
Yalan söylediğini mi kanıtlayacaksın bize?

AMPH İTRYON
Tek tek hepsi hakikat söyled i klerinin,
On kez arıtı lmış altın bile bu kadar hakiki olamaz.
Okusaydı m şi mşeklerle geceye yazılanları
Ve seslenseydi gök gürültüleri bana,
Yine de i nanmazdım bulunulan kehanetlere
Al kmene'ni n tertemiz sözlerine i nandığım kadar.
Şimdi ben de bir and içiyorum sunağın önünde,
Ve d iyorum ki, yed i kez tadayım ölümü hemen,
inanm ıyorsam eğer onun, Alkmene'n i n Amphitryon'u
olduğuna.

J U PİTER
Tamam! Sensin Amph itryon.

AMPH İTRYON
Ben miyim?
Peki ya sen kimsin, korkunç yaratık?

J UPİTER
Amphitryon'um. Sand ı m ki bil iyorsun.

AMPH İTRYON
Amphitryon mu? Anlayamaz bunu h içbir ölümlü.
Daha anlaşılır söyle bize.

ALKMENE
Ne biçim konuşmalar bunlar?

J U PİTER
Amphitryon işte! Deli adam! Kuşkun mu var hala?
Argatiphontidas ve Photidas,
Kad mos Kalesi ve Yu nan istan,
Işık, atmosfer ve sıvılar,
Dün, bugün ve yarın lar.
1 23

AMPH İTRYON
Buraya, dostlarım, toplanın çevremde,
Bakalım nasıl çözülecek bu bil mece.

ALKMEN E
Korkunç!

KOM UTANLAR
Ne düşünmeli i nsan bu durumda?

J U PİTER
(Al kmene'ye)
Ne d iyorsun, Amph itryon muydu
Görünen sana?

ALKMENE
Bırak sonsuza dek kalayım bu yanı lgıda,
Işığın çıldırtmayacaksa ruhumu sonsuza dek.

J UPİTER
Mutluluğun laneti olacaktı bu armağanın,
Sonrasız uzaklaşmak zorunda olmasayd ı m yanından.

AMPHİTRYON
Konuş artık oradaki: K imsin sen?

( Şimşekler ve gök gürültüsü. Sahneyi bulutlar kaplar.


Bulutların arasından, pençelerinde şimşek çekiciyle
bir karta/ süzülerek iner.)

J UPİTER
Öğrenmek istiyorsun, öyle m i ?
( Şimşek çekicini yakalar; karta/ kaçar.)

HALK
Tanrı lar!
1 2-4

J UPİTER
K i m mişim ben?

KOMUTANLAR VE SOYLULAR.
O korkunç ulu! Ta kendisi! jupiter!

ALK M E N E
Koruyun beni, ey Tan rılar!
(Amph itryon'un koliarına yığı/ır)

AMPH İTRYON
Tapıyorum sana,
Toz-toprağa bulanarak. Sensin göklerin efendisi!
Ve senindir, her nem varsa.

HALK
O, ta kendis i ! Toprağa, bütün yüzler toprağa!
(Amphitryon 'un dışında herkes yere kapanır)

J UPİTER
Zeus rahat etti evinde, Amphitryon,
Ve şimdi bir işaret verilecek sana,
Göstermek için bu kutsal mem nun iyeti.
Bırak gitsin kara derrlerin şimd i ,
Ve a ç yü reğin i zafere.
Sen bendeyken kendi n için yaptığına gel i nce,
Zararı dokunmayacak sana benim ölümsüzlüğümde.
Bulmak istersen eğer ödülünü yaptıklarımda,
O zaman gid iyorum artık, dostça selam iayarak sen i.
Bundan böyle ünün, ben i m dünyam gibi tıpkı,
Ancak yıldızlarda bu lacak sınırlarını.
Eğer yetmezse sana ettiğim teşekkür, olsun,
En büyük d i leğin yerine gelsin o zaman,
Dil veriyorum, söylensin şimdi, neyse.

AMPH İTRYON
Hayır, yüce Zeus, memnun değil i m daha!
Tyndareos için yaptığını esirgeme Amphitryon'dan da,
Tyndareos'un kiler kadar büyük bir oğul ver ona da.
1 25

JUPİTER
Öyle olsun. Bir oğlun gelecek dü nyaya,
Ad ı Hercules: daha önce doğmuş h içbir kahraman,
Benim Dioskur'larım bile, boy ölçüşemeyecek onu nla.
On iki büyük işin gelecek üstesinden tek başına,
Ölümsüz bir anıt yapar gibi yığarak üstüste.
Ve piramit sonunda bitip uzattığında başını bulutlara,
Basamaklarından çıkacak oğlun gökyüzüne,
Olympos'ta onu bir Tanrı olarak karşılayayı m diye.

AMPH İTRYON
Teşekkürler sana ! - Peki ya Alkmene, onu
Almıyor musun elimden? Bak, soluk almıyor.

J UPİTER
O, sana kalacak;
Ama bırak di nlensin, sana kalacaksa eğer!
Hermes!
( lupiter, bu arada açılmış olan ve Olympos ile Olymposluları
görmeyi olanaklı kılan bulutların arasında yitip gider.)

ALKMENE
Amph itryon!

M ERCU R İ US
Hemen geliyorum, Tanrı jupiter!-
Ama önce söylemem gerek oradaki maskaraya,
Yorgun düştüğümü taşımaktan onun çirkin suratını,
Ve amberle yı kayacağı mı bu Olymposlu yanakları;
Bir de şarkılara layık dayaklar yediğini,
Benim de, ne azı, ne daha fazlası, yalnızca
Tanrılardan ayakları kanatlı Hermes olduğu mu!
(Çıkar)

SOSİAS
Keşke hiç şarkılara geçirmeden bıraksayd ın beni !
Ç ü n k ü d a h a önce hiç görmed i m böylesi ne dayak atan,
Şeytan ı n yaratığı bir herifi.

You might also like